juvee
Ya bana şirketten e-bilet gönderdiler çıktısını alıcaksın dediler. aldım a4'e fakat bu mudur yani? ne yapcaz? oraya gidip numarayı söyleyip esas bileti mi alıcaz yoksa bu çıkan 3 sayfalık şey midir bilet? deyin ya ne biçim işler bunlar. ilk defa uçağa binicem bir yardım edin.
Ya bana şirketten e-bilet gönderdiler çıktısını alıcaksın dediler. aldım a4'e fakat bu mudur yani? ne yapcaz? oraya gidip numarayı söyleyip esas bileti mi alıcaz yoksa bu çıkan 3 sayfalık şey midir bilet? deyin ya ne biçim işler bunlar. ilk defa uçağa binicem bir yardım edin.
0
sakin ol evet bilet o. sana bilet değil uçuş kartı lazım uçağa binerken onu da o çıktıyı ibraz ettiğin zaman şirketin bankosunda hava alanında verecekler.
0
eğer check in işlemi yapıldıktan sonra yollanmışsa (kağıtta koltuk numarası varsa) bu ebilettir ve normal yazıcı çıktısıyla uçağa binebilirsiniz yok eğer check in yapılmamışsa (kağıtta pnr numarası varsa) check in yaptıktan sonra ya yine a4 çıktısı alırsınız ya da check in havalimanında yaparsınız zaten size normal bilet verilir.
0
İnternetten online check in yapmayi dene boylelikle senin icin check in yapmislar mi gorebilirsin. Yapmadilarsa sen yap. Bu sana vakit kazandirir. Mesela cam kenari istosan secmis olursun.ama her halukarda havaalaninin bankosuna gidip boarding card denilen ucus kartini alip ucaga oyle binmen gerekir.
0
"niye ama" + eyv
"in memory of botvinnik" :))) güzeldi
"thy serpent" koltuk numarası haricinde tonla numara var ama anladım ;)
"mahnita" çok uzun işlem o. nereden nasıl yapcam belli değil en iyisi onlara bırakmak. ;)
sağ olun... i love you...
"in memory of botvinnik" :))) güzeldi
"thy serpent" koltuk numarası haricinde tonla numara var ama anladım ;)
"mahnita" çok uzun işlem o. nereden nasıl yapcam belli değil en iyisi onlara bırakmak. ;)
sağ olun... i love you...
0
Efiloğlu
İş bankasından altın fonu açmak istiyorum. Ama bunun çok çeşidi var. Benim istediğim, haram olmayan (ana para garantisi olmayacak, kazanma kadar kaybetme riski de olacak) bir hesap. Ve böyle süreli olsun istemiyorum. İstediğim zaman bir miktar alıp, param olmadığı zaman bozdurabileceğim, bu arada da
İş bankasından altın fonu açmak istiyorum. Ama bunun çok çeşidi var. Benim istediğim, haram olmayan (ana para garantisi olmayacak, kazanma kadar kaybetme riski de olacak) bir hesap. Ve böyle süreli olsun istemiyorum. İstediğim zaman bir miktar alıp, param olmadığı zaman bozdurabileceğim, bu arada da ufak ufak kazanabileceğim bir fon. Var mıdır böyle bir altın fonu?
0
vadesiz hesaplarda yönetim kesintisi olmaz o fonlarda olur. vadesiz hesaplarda hesap işletim ücreti olur. vadesiz altın hesabında ise o da olmuyor amaaa altın alıp satabilmek aynı bankada ek olarak bir de tl veya dolar vadesiz hesap açmanız gerekiyor o hesaptan hesap işletim ücreti alıyorlar.
0
kuveyt turk'te altın hesapları var. biri vadeli biri vadesiz olarak hesap açabilirsiniz. aldığınız altını vadeli altın olarak hesaba yatırırsınız. bunun vadesi min 3 ay oluyor ve 3 ay sonra belli bir miktar altın getirisi oluyor. ve istediğiniz zamanda bu altından istediğiniz miktarı bozdurabiliyorsunuz. almak istediğiniz zamanda ise vadesiz altın hesabına altın satın alıp, diğer vadeli hesabın üzerine otomatik olarak vade sonunda aktarılabiliyor, zira vadeli altın hesabına altın ekleyebilmek için vade sonunu beklemek gerekiyor. vadeli hesapta 10gr altın ile açılmakta. faiz hassasiyeti olan bi banka kuveyt turk. bu yüzden içiniz rahat olsun.
0
hololop
Selam,Bedelli cikacak diyorlar, yas siniri 25 olacak falan diyorlar da ben bir konuyu anlayamadim. Diyelim 25 oldu yas siniri, sadece o anda 25 yas ve ustunde olanlar basvuracak ve sadece onlar mi yararlanabilecek yoksa bir kac sene aksi bir kanun cikmadigi sure boyunca her 25 yasina gelen basvurup
Selam,
Bedelli cikacak diyorlar, yas siniri 25 olacak falan diyorlar da ben bir konuyu anlayamadim. Diyelim 25 oldu yas siniri, sadece o anda 25 yas ve ustunde olanlar basvuracak ve sadece onlar mi yararlanabilecek yoksa bir kac sene aksi bir kanun cikmadigi sure boyunca her 25 yasina gelen basvurup bu uygulamadan yararlanabilecek mi? Yani bu is kac donemi kapsiyor? 23 yasindaki biri 2 sene sonra basvurup bedelli yapabilir mi?
Bedelli cikacak diyorlar, yas siniri 25 olacak falan diyorlar da ben bir konuyu anlayamadim. Diyelim 25 oldu yas siniri, sadece o anda 25 yas ve ustunde olanlar basvuracak ve sadece onlar mi yararlanabilecek yoksa bir kac sene aksi bir kanun cikmadigi sure boyunca her 25 yasina gelen basvurup bu uygulamadan yararlanabilecek mi? Yani bu is kac donemi kapsiyor? 23 yasindaki biri 2 sene sonra basvurup bedelli yapabilir mi?
0
bu verdiginiz linkte sadece yas siniri uzerine tartisma var. benim sorum bu bedellinin gecerliligi ustune. sinir 25 olsun 30 olsun fark etmez. sinir x ise, x-1 veya x-2 yasindaki bir insan 1 veya 2 sene sonra bedelliye basvurabilecek mi?
0
geçen sefer çıktığında kanun çıktığında belirtilen şartlara haiz olanlar diye çıkmıştı. bu sefer daha çıkmadı ki kanun biz ne bilelim nasıl çıkartacaklar.
0
sormaya geldim
bu sınavın tam adının ne olduğunu bilmediğim için böyle yazdım. Bu 1-2-3 aralıkta gireceğimiz sınavda neler yapacağiz? ne kontrolleri, ne testleri olacak acaba? bir daha sağlık kontrolü vb. yapılacak mı?burada komando asteğmen olmak isteyip istemediğimiz tekrar sorulacak mı?
bu sınavın tam adının ne olduğunu bilmediğim için böyle yazdım. Bu 1-2-3 aralıkta gireceğimiz sınavda neler yapacağiz? ne kontrolleri, ne testleri olacak acaba? bir daha sağlık kontrolü vb. yapılacak mı?
burada komando asteğmen olmak isteyip istemediğimiz tekrar sorulacak mı?
burada komando asteğmen olmak isteyip istemediğimiz tekrar sorulacak mı?
0
erkek değilim ama :D bildiğim kadarıyla size askerlik şubesinden bi zarf vermiş olmaları lazım onunla gidiyorsunuz istediğiniz gün. sadece sınav-çoktan seçmeli- başka bişey yok.
0
test mest yok.
gidip uzun bir kuyrukta saatlerce bekleyeceksin.
sonra içeri alınıp saatlerce de içeride bekleyeceksin.
sonra sınava gideceksin ve daha önce üstü karalanmış ve silgi ile silinmiş soru kitapçıklarını alıp soruları çözeceksin.
soruları salla.yani okumana gerek yok.
yaşın 22 altı ise kesin yedek subay olarak gideceksin.
23-24 falan ise kısa dönem olarak alacaklar.
gidip uzun bir kuyrukta saatlerce bekleyeceksin.
sonra içeri alınıp saatlerce de içeride bekleyeceksin.
sonra sınava gideceksin ve daha önce üstü karalanmış ve silgi ile silinmiş soru kitapçıklarını alıp soruları çözeceksin.
soruları salla.yani okumana gerek yok.
yaşın 22 altı ise kesin yedek subay olarak gideceksin.
23-24 falan ise kısa dönem olarak alacaklar.
0
Bol bol sıraya girip bol bol form dolduracaksınız (TC Kimlik numaranızı yazacaksınız durmadan). Sınavda vakit geçirmek için sorularla uğraşın. Sınav sonucunun bir etkisi yok görünüyor. Siyah tükenmez kalem, kurşun kalem ve silgi götürün.
Kesin yedek subay veya kesin kısa dönem olursunuz diyemeyiz. Yaşa pek bağlı değil. Her yaşta kısa dönem ve yedek subay çıkan tanıdığım var.
Kesin yedek subay veya kesin kısa dönem olursunuz diyemeyiz. Yaşa pek bağlı değil. Her yaşta kısa dönem ve yedek subay çıkan tanıdığım var.
0
yagmursuyunacorba
izlemedim, biri özet geçebilir mi ?maç bitti mi onu da bilmiyorum ama sözlükte geyik dönüyo
izlemedim, biri özet geçebilir mi ?
maç bitti mi onu da bilmiyorum ama sözlükte geyik dönüyo
maç bitti mi onu da bilmiyorum ama sözlükte geyik dönüyo
0
ilk yarı bitecek birazdan. ilk dakkadan gol yedik. durum 2-0. yükleniyoruz yükleniyoruz arada atak yiyoruz. şimdi de gol yiyoduk.
0
biz uyuyoruz hırvatistan oynuyor - rıdvan dilmen kısaca böyle söyledi maç için.
0
takım volkan ve emre dışında vasat. daha iyi olabiliriz zira senelerdir ne yaptığı belli olmayan bir takımız. ikinci yarı 5 tane atıp deplasmanda 80-0 yenilmek bize uygun durumlar.
0
özet beni toptan maçtan soguttular bu yıl-ya da geçen yıl bilemiyorum artık öyle bi tad vermez oldu ki ne zaman maç izlediydim en son unuttum
0
yemin ediyorum 70 milyonluk türkiyede en iyi top oynayan 11 kisi bunlar mi merak ediyorum.
0
hırvatlar 2 defa geldiler, ikisindede gol attılar, gerisini sen düşün artık..
0
kaleci volkan mı? fenere sivasta yok yere 2 gol yedirdi normal gene 2 gol yememiz eğer kalede volkan varsa fenerliler nası oynuyo biri yorum yazabilir mi
0
jhg
öylesine soracağım bir soru. çok bir önemi yok. düşüncelerinizi merak ettim sadece. kendim hakkımda bilgi vereyim: 27 m istevlilik bir başlangıçtan ziyade bir sonmuş gibi geliyor bana. bakın gerçekten abartmadan söylüyorum evli insanlara, yeni evlenmiş insanlara acıma hissiyle bakarım çoğu zaman, iç
öylesine soracağım bir soru. çok bir önemi yok. düşüncelerinizi merak ettim sadece. kendim hakkımda bilgi vereyim: 27 m ist
evlilik bir başlangıçtan ziyade bir sonmuş gibi geliyor bana. bakın gerçekten abartmadan söylüyorum evli insanlara, yeni evlenmiş insanlara acıma hissiyle bakarım çoğu zaman, içten içe.
bu yaşıma kadar 1 ciddi ilişkim oldu. sonra olmadı ve ayrıldık. şu an bir ilişkim yok. olması için bir çaba harcamıyorum, hatta yine samimi bir şekilde yazıyorum: aslında bir ilişkiye başlamamak için çaba harcıyorum zaman zaman. yani bir ilişkiye başlama niyeti olan karşımdaki kişiyle aramı soğutmaya çalışıyorum. sebebi şu: bu yaştan sonra çıkacağım kişiyle kesinlikle evliliği düşünerek çıkmam gerekir ama ben evliliğe soğuk olduğum için bu ilişkinin hiç başlamamasından yanayım.
yani kısaca denklemim: ilişki = evlilik = 0 (sıfır)
ne zamana kadar gidecek böyle bilmiyorum. ama bir 30'u görücem sanırım. bu yaklaşımımın beni en düşündüren tarafı, çevrenin de sık sık bahsettiği "geç çoçuğun olursa, yaş farkınız büyük olursa kötü olur". biraz katııyorum aslında ama kesinlikle genç yaşta çoçuğum olsun fikriyle de insan evlenmez diye düşünüyorum.
evlilik benim özgürlüğümü alacak diye korkuyorum, ben yapamam diyorum. bu zamana kadar hep tektim, hayatımı paylaşmak çok zor olur diyorum. hareket alanım daralır diyorum. yapmak istediğim bir şeyi evli olduğum için yapamazsam içten içe üzülürüm, yıpranırım diyorum.
siz nasıl bakıyorsunuz?
evlilik bir başlangıçtan ziyade bir sonmuş gibi geliyor bana. bakın gerçekten abartmadan söylüyorum evli insanlara, yeni evlenmiş insanlara acıma hissiyle bakarım çoğu zaman, içten içe.
bu yaşıma kadar 1 ciddi ilişkim oldu. sonra olmadı ve ayrıldık. şu an bir ilişkim yok. olması için bir çaba harcamıyorum, hatta yine samimi bir şekilde yazıyorum: aslında bir ilişkiye başlamamak için çaba harcıyorum zaman zaman. yani bir ilişkiye başlama niyeti olan karşımdaki kişiyle aramı soğutmaya çalışıyorum. sebebi şu: bu yaştan sonra çıkacağım kişiyle kesinlikle evliliği düşünerek çıkmam gerekir ama ben evliliğe soğuk olduğum için bu ilişkinin hiç başlamamasından yanayım.
yani kısaca denklemim: ilişki = evlilik = 0 (sıfır)
ne zamana kadar gidecek böyle bilmiyorum. ama bir 30'u görücem sanırım. bu yaklaşımımın beni en düşündüren tarafı, çevrenin de sık sık bahsettiği "geç çoçuğun olursa, yaş farkınız büyük olursa kötü olur". biraz katııyorum aslında ama kesinlikle genç yaşta çoçuğum olsun fikriyle de insan evlenmez diye düşünüyorum.
evlilik benim özgürlüğümü alacak diye korkuyorum, ben yapamam diyorum. bu zamana kadar hep tektim, hayatımı paylaşmak çok zor olur diyorum. hareket alanım daralır diyorum. yapmak istediğim bir şeyi evli olduğum için yapamazsam içten içe üzülürüm, yıpranırım diyorum.
siz nasıl bakıyorsunuz?
0
Sen aramayı seviyorsun.
öyle bir eş bulmalısın, üzülmemeli, yıpranmamalısın.
ben güzel bakıyorum evliliğe. Benim de yaşım yirmi küsur, ama müstakbel eşimi arıyorum ben, buldum da sayılırı. o ve yine müstakbel çocuklarım için adım atıyorum falan filan. Sevdiceğimle çocukların isimlerini bile bulduk. zaten birisi bende vardı, diğerini de o getirdi, iki ismimiz oldu. evli değil sadece birlikteyiz.
öyle bir eş bulmalısın, üzülmemeli, yıpranmamalısın.
ben güzel bakıyorum evliliğe. Benim de yaşım yirmi küsur, ama müstakbel eşimi arıyorum ben, buldum da sayılırı. o ve yine müstakbel çocuklarım için adım atıyorum falan filan. Sevdiceğimle çocukların isimlerini bile bulduk. zaten birisi bende vardı, diğerini de o getirdi, iki ismimiz oldu. evli değil sadece birlikteyiz.
0
yapmak istediğim şeyleri engellemeyecek bi evlilik isterim ki zaten (sabaha kadar karı kız peşinde mi koşacan derdin nedir?) höt/zöt edecek her dakika neredesin diyecek bi eş kimse istemez herhalde.
ben senden farklı olarak evlilik iki insanın birbirine olan güven ve sevgisinin bir göstergesidir diye düşünüyorum evlilik yürütmek ilişki yürütmekten daha kolay olurmuş gibi geliyor.belki ailemi işlerime karıştırmamayı şu yaşa kadar iyi becerdiğim için öyle geliyor olabilir. evlilikte ülke şartlarında en zorlu işlerden biri aileleri idare etmek bence.
genç yaşta cocugum olsun fikriyle evlenilmez ama bu insanla cocuk yapılır ne de güzel olur diye evlenilebilir.
ben senden farklı olarak evlilik iki insanın birbirine olan güven ve sevgisinin bir göstergesidir diye düşünüyorum evlilik yürütmek ilişki yürütmekten daha kolay olurmuş gibi geliyor.belki ailemi işlerime karıştırmamayı şu yaşa kadar iyi becerdiğim için öyle geliyor olabilir. evlilikte ülke şartlarında en zorlu işlerden biri aileleri idare etmek bence.
genç yaşta cocugum olsun fikriyle evlenilmez ama bu insanla cocuk yapılır ne de güzel olur diye evlenilebilir.
0
ben sıcak bakıyorum. yalnız yaşamaya tahammül edebilecek bir insan değilim, yalnız yaşarsam çok mutsuz olurum. erkek arkadaşım öğrenci olmasaydı hemen gider bir yüzük alır ve bugün evlenme teklif ederdim kendisine.
0
yapmak istediklerimi engellemeyecek biri bulmak bence imkansız.
tut ki kafam esti japonyaya yerleşip kendimi vakıf-hayır işlerine vericem. hangi eşle yapılabilir bu?
mutlaka vardır kafa dengi ama olayın içine aileler filan da girecek. neyse bu örnekti zaten.
he bi de olay cinsellik açısından sınırlanacak olmam da değil evlendiğimde. hali hazırda zaten gözü çok cinsel aktivitede olan biri de değilim, olsa iyi olur ama :P
tut ki kafam esti japonyaya yerleşip kendimi vakıf-hayır işlerine vericem. hangi eşle yapılabilir bu?
mutlaka vardır kafa dengi ama olayın içine aileler filan da girecek. neyse bu örnekti zaten.
he bi de olay cinsellik açısından sınırlanacak olmam da değil evlendiğimde. hali hazırda zaten gözü çok cinsel aktivitede olan biri de değilim, olsa iyi olur ama :P
0
benzer sebepten dolayı evlenmeyi falan düşünmüyorum. sevgili konumundayken iyi kötü kişisel alanın var olduğunu hissediyor insan ama evlilikte bi müddet sonra bazı tavizler vermek gerekicek, ki evlilik sürsün diye ama bu da kişisel alanı, özgürlüğü daraltıcak. Bu durumdan hiç hoşlanıcağımı zannetmiyorum.
0
denemeden bilemezsin. evlilik artık eskisi gibi geri dönüşsüz bir şey değil. baktın olmuyor. boşanabiliyorsun. atla deve değil bunlar. ben bu evlilik korkusunu özgürlük kısıtlanması değil de yetişkin olma korkusu olarak görüyorum çoğu kişide. hayır, özgürlüğünden taviz vermek istemeyen adam ona göre hayat yaşar. bu onun ilişkiye girmesine engel değil ki? ne istediğini bildikten sonra ilişkilerde evlilik mevzusu aşılması mümkün olmayan bir şey değil.
önce nasıl bi hayat yaşamak istediğini kafasında oturtacak insan. hayatını anlamlı kılan şeyler neler kendine soracak. bunlara cevabı olana yetişkin deniyor zaten. evlilik, çocuk, şu bu teferruat, korkulacak şeyler değil.
önce nasıl bi hayat yaşamak istediğini kafasında oturtacak insan. hayatını anlamlı kılan şeyler neler kendine soracak. bunlara cevabı olana yetişkin deniyor zaten. evlilik, çocuk, şu bu teferruat, korkulacak şeyler değil.
0
Dün gece sarhoşken ben mi yazdım la bu duyuruyu? Gerçi yaş ve şehir tutmuyor ama geri kalanına tamamen katılıyorum, siktiret evlenme, koyim dünyanın götüne.
0
bir çocuk sahibi olmak istemiyorsan evlenmek çok aptalca. ama istiyorsan durduğun kabahat.
imza (aynı durumdaki adam)
imza (aynı durumdaki adam)
0
keşke sendeki bu akıl bende de olaydı evlenmeden önce diyorum başka da bir şey demiyorum.
0
bu bence daha çok erkeklerde olan bir durum, bunun nedeni de etraflarındaki manyak kızlar. sürekli soru soran (daha doğrusu hesap soran), hep yapışık ikiz gibi beraber olmak isteyen, evlenir evlenmez çoluk çocuk hayalleri kuran kızlar. tabii bir de bu kızların uzayıp giden ihtiyaçlar listesi var. bütün bu beklentiler erkekler üzerinde baskı yaratıyor. hadi sıkılırsam, bunalırsam, isteklerine cevap veremezsem, bir gün vazgeçersem, istemezsem... tüm bunlar olunca da çekiniyorlar evlilikten.
bence sizin sorununuz, daha önce de söylenmiş gerçi, aradığınız gibi kafanıza göre birini bulamamak ya da bulsanız bile o kişiden zamanla vazgeçme ihtimaliniz. herkes sıradan bir evlilik hayatı yaşayacak diye birşey yok ki. gerçekten beraberken vakit geçirmekten hoşlandığınız, genel olarak benzer zevklerinizin olduğu, ama en önemlisi gerçekten sevdiğiniz bir insanla evlenmek sizi sıkıp bunaltmaz tam tersine hayatınızı güzelleştirir. daha sonrasında çocuk filan zaten o birliğin kreması olur.
bence sizin sorununuz, daha önce de söylenmiş gerçi, aradığınız gibi kafanıza göre birini bulamamak ya da bulsanız bile o kişiden zamanla vazgeçme ihtimaliniz. herkes sıradan bir evlilik hayatı yaşayacak diye birşey yok ki. gerçekten beraberken vakit geçirmekten hoşlandığınız, genel olarak benzer zevklerinizin olduğu, ama en önemlisi gerçekten sevdiğiniz bir insanla evlenmek sizi sıkıp bunaltmaz tam tersine hayatınızı güzelleştirir. daha sonrasında çocuk filan zaten o birliğin kreması olur.
0
tabii ki özgürlüğünü alacak. birine bağlı olarak yaşayacaksın bundan sonra. ne kadar senin gibi olan birisini bulup onunla da evlensen, evlilik bu. sorumluluğunu kaldıramayacağını düşünüyorsan hiç evlenme.
kısmen ben de senin gibi düşünüyorum, ama çocuklar, aile olabilmek, birliktelik duygusu gibi şeyler hoş görünmüyo da değil. uygun birisiyle neden olmasın? son değil, başlangıç da olabilir.
kısmen ben de senin gibi düşünüyorum, ama çocuklar, aile olabilmek, birliktelik duygusu gibi şeyler hoş görünmüyo da değil. uygun birisiyle neden olmasın? son değil, başlangıç da olabilir.
0
senden 2 yaş büyük benzer düşüncelere ve duruma sahip birisi olarak;
evlilik bana da feci ürkütücü geliyor.
benden 6 yaş küçük kardeşim evlendi, ona bakınca 5 yıl sonra bezmiş bir insan zihnimde canlanıyor, mutluluk canlanmıyor.
+ olarak karşı cinse acayip bir güvensizlik var bende,
kız annelerinin evliliği ticari bir anlaşma gibi görmeleri,
kızların;
erkeğin hayatında tüm alanlara egemen olma ve yayılma isteği,
huzurdan ziyade en güzel koltuk takımına/mutfak dolabına yönelmeleri,
hiç bir şeyi oluruna bırakmayarak sürekli yönlendirme çabaları,
yine bayanların aile içinde bile olsa karmaşık insan ilişkileri geliştirmeleri,
gibi bazı sebepler beni bırak evliliği hayattan soğutuyor.
bekarım kafa rahat,
kimseleri idare etmek zorunda değilim,
eş ile anne arasında maymun olmak gibi dert de yok. ohh miss.
evlilik bana da feci ürkütücü geliyor.
benden 6 yaş küçük kardeşim evlendi, ona bakınca 5 yıl sonra bezmiş bir insan zihnimde canlanıyor, mutluluk canlanmıyor.
+ olarak karşı cinse acayip bir güvensizlik var bende,
kız annelerinin evliliği ticari bir anlaşma gibi görmeleri,
kızların;
erkeğin hayatında tüm alanlara egemen olma ve yayılma isteği,
huzurdan ziyade en güzel koltuk takımına/mutfak dolabına yönelmeleri,
hiç bir şeyi oluruna bırakmayarak sürekli yönlendirme çabaları,
yine bayanların aile içinde bile olsa karmaşık insan ilişkileri geliştirmeleri,
gibi bazı sebepler beni bırak evliliği hayattan soğutuyor.
bekarım kafa rahat,
kimseleri idare etmek zorunda değilim,
eş ile anne arasında maymun olmak gibi dert de yok. ohh miss.
0
yaşın evlenmek için çok küçük. bu bir genelleme değil yani herkesin evlilik yaşı farklıdır. kimisi 18 inde evlenip mutlu olabilecek cinsten olur, kimisi 34 ünde, kimisi de asla. hiç evlenmemek de bir evlilik yaşıdır ve bu gayet normal. aslında olay şu; onunla evlendiğinde yalnız yaşıyor gibi olabileceksen hem de 2 kişi olmanıza rağmen ve ilişkiden bekledikleri, senden isteyip istemedikleri aynı ya da çok yakınsa işte o kişiyle, rastladığın zaman, hayatla kendin aranda huzuru bulduğun zamandır evlilik yaşı, o yüzden kişiden kişiye değişir.
hep şunu derim; o kişiyle evlenip evlenmemenin bir önemi olmadığında, onunla evlenebilirsin demektir. öyle biri ki, onunla evli olsan da olur, olmasan da.. bir şeyi değiştirmiyorsa, taraflardan biri istiyorsa evlenirsin gider. yani evliliği saçmalaştıran aslında evliliğin kendisi değil, onun çatısı, tanımlamaları altına giren o 2 kişi. kimisi çatıyı 4 duvar istiyor, kimisi yarısı açık, cam tavanlı olsun istiyor. ( benzetme saçma oldu, bu aralar kafamda böyle bir çatısı olan ev projesi var da :s )
hep şunu derim; o kişiyle evlenip evlenmemenin bir önemi olmadığında, onunla evlenebilirsin demektir. öyle biri ki, onunla evli olsan da olur, olmasan da.. bir şeyi değiştirmiyorsa, taraflardan biri istiyorsa evlenirsin gider. yani evliliği saçmalaştıran aslında evliliğin kendisi değil, onun çatısı, tanımlamaları altına giren o 2 kişi. kimisi çatıyı 4 duvar istiyor, kimisi yarısı açık, cam tavanlı olsun istiyor. ( benzetme saçma oldu, bu aralar kafamda böyle bir çatısı olan ev projesi var da :s )
0
ya Allah aşkın nolur evlenmeyin. kim zorluyor sizi anlamıyorum ki? silah mı dayadılar alnınıza.
evlenmeyin, haşa çocuk filan yapıp kesinlikle çoğalmayın siz.
ne kadar değerli, erişilmez, mikemmel insanlarmışsınız ki kızlar, kız anneleri, babaları, dedeleri, halaları, nineleri hepsi birden peşinize düşmüş.
aman aman aman nazar değmesin.
evlenmeyin, haşa çocuk filan yapıp kesinlikle çoğalmayın siz.
ne kadar değerli, erişilmez, mikemmel insanlarmışsınız ki kızlar, kız anneleri, babaları, dedeleri, halaları, nineleri hepsi birden peşinize düşmüş.
aman aman aman nazar değmesin.
0
excusez
sorularımı bir mahsuru yoksa maddeler halinde sıralamak istiyorum1)türklerin en az bulunduğu şehir, bölge2)türklerin en çok bulunduğu şehir, bölge3)berlin, münich, frankfurt, borchum, ruhr, stuttgard, düsseldorf bu şehirleri türk nüfüsuna göre Azdan çoğa göre sıralayınız (sıralamasanızda olur)4)Sizc
sorularımı bir mahsuru yoksa maddeler halinde sıralamak istiyorum
1)türklerin en az bulunduğu şehir, bölge
2)türklerin en çok bulunduğu şehir, bölge
3)berlin, münich, frankfurt, borchum, ruhr, stuttgard, düsseldorf bu şehirleri türk nüfüsuna göre Azdan çoğa göre sıralayınız (sıralamasanızda olur)
4)Sizce en güzel en yaşanılır şehri hangisidir? (güzel derken: temiz, tarihsel olarak zengin, suç oranı düşük, yeşil, eğitimli insanlar)
5) genç nüfus nerededir, gece hayatı en güzel nerede yaşanır?
6) gerçekten türklere karşı bir önyargı ve ırkçılık, bıkmışlık var mı? (varsa eğer onları suçlamam) bir alman arkadaşıma almanyaya yerleşip orada çalışmak istediğimi söyledim, tatsız bir sessizlik oldu
EK:
7) Oktoberfest en çılgın nerede yaşanır
8) türklerin olmadığı büyük şehir yok mu?
1)türklerin en az bulunduğu şehir, bölge
2)türklerin en çok bulunduğu şehir, bölge
3)berlin, münich, frankfurt, borchum, ruhr, stuttgard, düsseldorf bu şehirleri türk nüfüsuna göre Azdan çoğa göre sıralayınız (sıralamasanızda olur)
4)Sizce en güzel en yaşanılır şehri hangisidir? (güzel derken: temiz, tarihsel olarak zengin, suç oranı düşük, yeşil, eğitimli insanlar)
5) genç nüfus nerededir, gece hayatı en güzel nerede yaşanır?
6) gerçekten türklere karşı bir önyargı ve ırkçılık, bıkmışlık var mı? (varsa eğer onları suçlamam) bir alman arkadaşıma almanyaya yerleşip orada çalışmak istediğimi söyledim, tatsız bir sessizlik oldu
EK:
7) Oktoberfest en çılgın nerede yaşanır
8) türklerin olmadığı büyük şehir yok mu?
0
4) schwarzwald tarafları, yani güney, güney-batı bölgeleri yemyeşil ve çok güzel yerler. Ben sadece oralara gittim.
6) hem evet hem hayır. bu sana bağlı biraz, türkiyeyi nasıl temsil ettiğinle. köyden eğitimsiz adamı alıp işçi diye gurbet ellere yollarsan tabi önyargı oluşur. almanyaya yerleştim ama bir gram almanca bilmiyorum diye övünen insanlar var ki bunlar 20 yıl orda yaşayıp da öğrenmiyorlar. benim anneannem dedem orda yaşıyorlar, yığınla alman arkadaşları var, ilk defa gören kimse türk olduklarına inanmıyorlar. havaalanında almanyadan gelen türklere bak, kimin türk kimin yabancı olduğunu ayırt edersin. ananemler gidip uyum sağlamışlar, her zaman şık giysilerle gelirlerdi. nese uzattım ama olay tamamen sende bitiyor, kendini iyi tanıtırsan kimse türksin diye sana ırkçılık yapmaz.
6) hem evet hem hayır. bu sana bağlı biraz, türkiyeyi nasıl temsil ettiğinle. köyden eğitimsiz adamı alıp işçi diye gurbet ellere yollarsan tabi önyargı oluşur. almanyaya yerleştim ama bir gram almanca bilmiyorum diye övünen insanlar var ki bunlar 20 yıl orda yaşayıp da öğrenmiyorlar. benim anneannem dedem orda yaşıyorlar, yığınla alman arkadaşları var, ilk defa gören kimse türk olduklarına inanmıyorlar. havaalanında almanyadan gelen türklere bak, kimin türk kimin yabancı olduğunu ayırt edersin. ananemler gidip uyum sağlamışlar, her zaman şık giysilerle gelirlerdi. nese uzattım ama olay tamamen sende bitiyor, kendini iyi tanıtırsan kimse türksin diye sana ırkçılık yapmaz.
0
dresden e git türk azdır yeşildir tarihidir VW nin glaserne manufaktur u oradadır.ama gece hayatı anlayışı istanbul a göre sönük kalır. diğer şehirlerde de türk diskosu ile alman eğlence yerleri çok farklı oluyor zaten.
bunun dışında otomativin olduğu her yerde türk çoktur.
bıkmışlık yaşlı kesimde, gençlerde pek yok artık kabullenmiş durumdalar ki türkler var ve gitmeyecekler.çogunun okul arkadaşı yahut sevgilisi olmuş türk alışmışlar.
fest için münih diyorlar ama hiç gitmedim bira sevmem ki.
leipzig de pek yok türk.
bunun dışında otomativin olduğu her yerde türk çoktur.
bıkmışlık yaşlı kesimde, gençlerde pek yok artık kabullenmiş durumdalar ki türkler var ve gitmeyecekler.çogunun okul arkadaşı yahut sevgilisi olmuş türk alışmışlar.
fest için münih diyorlar ama hiç gitmedim bira sevmem ki.
leipzig de pek yok türk.
0
sonhakan
Hiç falcıya gittiniz mi? Falcıya inanır mısınız ? Gidenler varsa sizi hayrete düşüren birşey söyledi mi?
Hiç falcıya gittiniz mi? Falcıya inanır mısınız ?
Gidenler varsa sizi hayrete düşüren birşey söyledi mi?
Gidenler varsa sizi hayrete düşüren birşey söyledi mi?
0
kendi falıma baktırma huyum yok gitmedim. ama bi kere hiç tanımadığım bi kızın kahve falına baktım ne söylediysem de çıktı kendimden korktum artık işim olmaz.
0
tamamen saçmalık bence. "ama zaten tahmin yapıyo sadece yea" diyenleri de anlamıyorum. git iddaa bayiine tahmin yapan milyonlarca adam var.
0
gitmem. gideni de sevmem. ha giden bedavaya baktırıyorsa falına o zaman sıkıntı yok.
0
ben inanmam baktırmam falcıya falan. ama eş dost bakacaksa neden olmasın der atlarım hemen. ki beni hayrete düşüren bir şey söyleyen de çıkmadı.
fala inanma falsız da kalma.
fala inanma falsız da kalma.
0
Hiç işim olmaz. ki bizzat annem bakıyor, bütün arkadaşları da baktırıyor tutuyormuş diye.
0
inanmam. gitmedim. inanmam.
kısa süre öncesine kadar falcıya gidip de ciddi ciddi ders çıkaran insanların varlığına inanmazdım. bazen şaka olsun diye "falıma baksana yaa" filan yaptığım olur, herkesi o modda sanırdım. neler neler dönüyormuş meğerse.
kısa süre öncesine kadar falcıya gidip de ciddi ciddi ders çıkaran insanların varlığına inanmazdım. bazen şaka olsun diye "falıma baksana yaa" filan yaptığım olur, herkesi o modda sanırdım. neler neler dönüyormuş meğerse.
0
Diğer yazan arkadaşların toplamı bir düşünceye sahiptim. Yakın arkadaşlar kız olunca bir sefer sürüklendim bir falcıya. kahve falı sonucu kadın arabamızın değişeceğini, evimizin değişeceğini, ay yıldızlı bir yerde (kıbrıs ya da azerbaycan tahmininde bulundu) sevdiğim insanların olduğunu, 2012 temmuzunun benim için dönüm noktası olacağını söyledi. Ve bunlar çıktı (babam arabayı değiştirecek, annemle eve girecekler, azerbaycanda çok iyi dostlarım var, össnin sonuçları 2012 temmuzda açıklanacak.) Bunların yanında iki kız arasında kalmışsın, sevgili bulacan şöyle oalcak böyle oalcak da dedi ama onlar daha dinlerken komik gelmişti. Gene de %50 ye yakın bir başarısı var ve dinlerken kadına hiçbir bilgi vermemekte diretmiştim. Herşeye kısa, politik cevaplar vererek dinledim.
Şimdi "ulan agnostik herif madem fala inanacan tanrıya da inan, nankör!" diyor içimden bir ses.
Düşün o kadar hayret ettim...
edit: kafenin birine hususi fal baktırmaya gitmiştim. aile arası sallamasyon falları saymıyorum.
Şimdi "ulan agnostik herif madem fala inanacan tanrıya da inan, nankör!" diyor içimden bir ses.
Düşün o kadar hayret ettim...
edit: kafenin birine hususi fal baktırmaya gitmiştim. aile arası sallamasyon falları saymıyorum.
0
ben inanmıyorum. fal tamamen atmasyon. fakat bazı falcıların cinlerle irtibatta olanları var. sizin hayatınızla ilgili basit bilgileri cinler vasıtasıyla öğrenip size söylüyorlar.
0
gelecekle ilgili bilgi verme (kehanet) insanlar da bulunan bir özellik değildir. yanlız tahmin yoluyla ve cinler alemi ile görüşebilen bazı insanlar sizi şaşırtabilecek kadar iyi kehanetlerde bulunabilirler.
bunlara itimat etmek günahtır. kur'an da açık şekilde geleceği sadece allah'ın bilebileceği yazmasına rağmen bir insandan gelecek ile ilgili bilgi istemek büyük bir hatadır.
bunlara itimat etmek günahtır. kur'an da açık şekilde geleceği sadece allah'ın bilebileceği yazmasına rağmen bir insandan gelecek ile ilgili bilgi istemek büyük bir hatadır.
0
"I sense an older male figure in your life, who wants you to know whilst you may have had disagreements in your life, he still loved you."
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
0
kocayusuf
soru başlıkta. cevap evetse derdime derman olacak tavsiye, link, yol, yordam önerilerilerinizi bekliyorum.
soru başlıkta. cevap evetse derdime derman olacak tavsiye, link, yol, yordam önerilerilerinizi bekliyorum.
0
tüketici heyetine gidiliyormuş galiba.yaptırımı da varmış.buna başvuran ve iade yönünde karar aldıran mutlaka olmuştur ki örnek/emsal teşkil etmesi gerekir diye düşünüyorum.ancak ben başvurdum iade yönünde de karar aldırdım ahanda bu da karar siz de bunu kullanın diye paylaşanı daha görmedim.
0
eğer bankanın uzun süredir müşterisi iseniz ve hesabınızda orta halli bir miktar varsa(veya kredi kartı için her ay hatırı sayılır bir miktar ödüyorsanız) arayın ve kart ücreti yüzünden iptal etmek istemiyorum bu ne kepazelik hesabımı da taşıyacağım falan deyin, büyük ihtimal kampanyamız falan var deyip almazlar.
0
anarsi yureklerde
Bir süredir cumartesi öğleden sonralarımı Pepee izleyerek doldurmaya başladım. Sözlükten de baktığım kadarıyla hafif bir fenomen durumu var ama niye bu kadar çok anlamadım. 27 yaşındayım lan.Pepee ile bebe'ye bayılıyorum. pepee bebe yle dalga geçiyor. bebe gidip küsüyor, sorana "abi bana güldü, dövd
Bir süredir cumartesi öğleden sonralarımı Pepee izleyerek doldurmaya başladım. Sözlükten de baktığım kadarıyla hafif bir fenomen durumu var ama niye bu kadar çok anlamadım. 27 yaşındayım lan.
Pepee ile bebe'ye bayılıyorum. pepee bebe yle dalga geçiyor. bebe gidip küsüyor, sorana "abi bana güldü, dövdü beni" diyor. aynı gerçek çocuk gibi. duygulandım yine bak. bebe yürümeyi öğrenmiş çok sevindim mesela.
Pepee ile bebe'ye bayılıyorum. pepee bebe yle dalga geçiyor. bebe gidip küsüyor, sorana "abi bana güldü, dövdü beni" diyor. aynı gerçek çocuk gibi. duygulandım yine bak. bebe yürümeyi öğrenmiş çok sevindim mesela.
0
ben de bayramda izledim kuzenlerimin çocuklarıyla, çok tatlı buldum ben de 27yi bitirmek üzereyim. henüz takip etme aşamasına gelemedim ama bizim dönemimizdeki çizgi filmlerden farklı hakkaten ben de bilmiyorum neden bu kadar beğendiğimi
0
ben bizim velede izletiyorum. türklere has tepkileri barındırdığı için biraz daha ilgi çekici. ama yine de zorunlu olmasam bir yetişkin olarak boş vaktimde onu izlemek tercihim olmaz. ama anlıyorum.
0
pepenin mavileri çoğalıyor pepenin mavileri çoğalıyor :))))
bide karate yapmayaydı iyiydi :)) 2 yaşındaki yeğenim ağız burun dalıo valla
edit : yeğenim2 ben 31 oturup gayet güzel izleyebiliyorum bizim zamanımızda oğretici bi tek susam sokağı vardı ama ne öğretici (:
bide karate yapmayaydı iyiydi :)) 2 yaşındaki yeğenim ağız burun dalıo valla
edit : yeğenim2 ben 31 oturup gayet güzel izleyebiliyorum bizim zamanımızda oğretici bi tek susam sokağı vardı ama ne öğretici (:
0
selena'yı izlediğimi itiraf ettiğim an geldi gözümün önüne :) pepee konusunda çalıntı mı esinlenme mi bi karar versem... izleniri var gibi duruyo ama. bayramda fotoğraf çektiği bölümü gördüm. ses kapalıydı. ama bi transa bağlattı kısa süre. yaş 31 :/
bildiğim kadarıyla baya bi uğraşıyolar o iş için. çocuk psikologları, uzmanlar fln.
bildiğim kadarıyla baya bi uğraşıyolar o iş için. çocuk psikologları, uzmanlar fln.
0
hinolma
hödük gibi sordum ama yazmanızdan çok memnunum, yazın siz : )ama nasıl oluyor anlatın. sadece sözlükten bahsetmiyorum. duyuru, twit, blog, facebook... ben de özellikle öğrendiklerimi arşivlemek babında bir blog yazmak istiyorum ama ona bile vakit ayıramıyorum. vaktim yok değil aslında, ayıramıyorum
hödük gibi sordum ama yazmanızdan çok memnunum, yazın siz : )
ama nasıl oluyor anlatın. sadece sözlükten bahsetmiyorum. duyuru, twit, blog, facebook... ben de özellikle öğrendiklerimi arşivlemek babında bir blog yazmak istiyorum ama ona bile vakit ayıramıyorum. vaktim yok değil aslında, ayıramıyorum sadece. siz nasıl yapıyorsunuz?
ama nasıl oluyor anlatın. sadece sözlükten bahsetmiyorum. duyuru, twit, blog, facebook... ben de özellikle öğrendiklerimi arşivlemek babında bir blog yazmak istiyorum ama ona bile vakit ayıramıyorum. vaktim yok değil aslında, ayıramıyorum sadece. siz nasıl yapıyorsunuz?
0
odaklaniyorsun. insan tuketen olmaya bir kere alisti mi ureten olmak zor gelmeye basliyor. bir yerden basliyorsun, sonrasi bora olmasan bile geliyor.
0
sözlüğe bi sararsam yazar dururum diye hiç bi zaman sözlük yazarı olmadım -yaşım duyuru için geçkince olmasına rağmen duyuruda yazıyorum - twitlemiyorum, blog tazmıyorum facebook binde bir. ama bi kadın sitesine de yazıyorum içerik olarak yazdığım şeyler duyurudan çok farklı olmuyor.yakında kopyala yapıştır yaparım sanırım. napiim sorunlar benzeşiyor.evde çay içerken muhabbet ederken ve çeviri yaparken laptopu hiç kapatmamakla oluyo bende.İşyerimde pek bişey yazamam misal.
0
İşyerinde masa başında iş stresinden ayrı birşeylere odaklanmak için yazıyorum ben. Sözlükte yazar değilim,buraya da yeni geldim sayılır toplasan 2-3 haftalığım.
Blog yazmak iyi bir fikir. Sadece irade istiyor.Burda yazılan yazılar bir nevi muhabbet tarzında olduğu için yazması kolay,sözlükte ise zıt görüşlerden dolayı sinir katsayısı tavan yapabilir, stresten uzak duralım başka şeylere odaklanalım derken bu kezde sözlükte yazılanlara takılır insan.
Muhabbet tarzı duyurulara göz atıp,bildiğimiz yada fikir sahibi olduğumuz yere yazmak en kolayı.
Blog yazmak iyi bir fikir. Sadece irade istiyor.Burda yazılan yazılar bir nevi muhabbet tarzında olduğu için yazması kolay,sözlükte ise zıt görüşlerden dolayı sinir katsayısı tavan yapabilir, stresten uzak duralım başka şeylere odaklanalım derken bu kezde sözlükte yazılanlara takılır insan.
Muhabbet tarzı duyurulara göz atıp,bildiğimiz yada fikir sahibi olduğumuz yere yazmak en kolayı.
0
öncelikle orada 3 farklı kategori var, duyuru bildiklerini yazdığın, bilmediğini araştırıp öğrenip paylaştığın, yazanlardan öğrendiğin ortam. twitter ve facebook beğendiğin bir sözü, resmi, videoyu paylaştığın, çok fazla birikimin olmasına gerek olmadığı ortam. blog ise (genellikle) tamamen iyi bildiğin bir konu üzerinde yoğunlaşman gereken, hatta bunun için yazmaya başladığında birikiminin yetmediğini düşünüp daha da arttırman gerektiğini düşündüğün, engin bir deniz (ilk parantez içindeki "genellikle", bu şekilde olmayan alelade blogları ayrı tutmak içindi, herhangi bir konuya yoğunlaşmadığında çok kaliteli işler çıkmıyor malesef). soruna cevap olarak duyuru, twitter ve facebook ortamında zaman buldukça yazıyorum, daha da öğrenmeye çalışıyorum, neden bu kadar az yazıyorum, daha çok yazsam ya diye düşünmüyorum.
0
yatagants
Web sitesinde baktım ancak bulamadım. Burslu olarak kazandığımız taktirde ortalaaya dayalımı burs sağlıyor yoksa 7 sene kesintisiz burs veriyor mu?
Web sitesinde baktım ancak bulamadım. Burslu olarak kazandığımız taktirde ortalaaya dayalımı burs sağlıyor yoksa 7 sene kesintisiz burs veriyor mu?
0
desdinova
Yarın yurt dışından telefon gelecek, pasaport 10 gün sonra gelecek. 10 gün boyunca kullanılabilir mi?
Yarın yurt dışından telefon gelecek, pasaport 10 gün sonra gelecek. 10 gün boyunca kullanılabilir mi?
0
düşündüm de iş adamları falan geliyor yurt dışından mesela, telefon hemen kapanmıyordur o zaman herhalde.
0
kagıt üstünde bu süre 30 gün ama genelde 10-15 günde kapanıyor. 30 gün kapanmayabilir de.
0
sormaya geldim
kendisi ah muhsin ünlü'nün bir şiirinden 2 satır,"sen gidersin, denklem düşer, ben aşk olduğumu ağlarımbir kelebek konduğu yerde bir mayın olduğunu anlar."nasıl çevrilir ki bu şimdi?
kendisi ah muhsin ünlü'nün bir şiirinden 2 satır,
"sen gidersin, denklem düşer, ben aşk olduğumu ağlarım
bir kelebek konduğu yerde bir mayın olduğunu anlar."
nasıl çevrilir ki bu şimdi?
"sen gidersin, denklem düşer, ben aşk olduğumu ağlarım
bir kelebek konduğu yerde bir mayın olduğunu anlar."
nasıl çevrilir ki bu şimdi?
0
çat pat çeviriyle,
"You go, equation falls, i cry i was in love
a butterfly realises there is a mine where it lands."
kötü oldu evet biraz rötuş yapmak lazım
"You go, equation falls, i cry i was in love
a butterfly realises there is a mine where it lands."
kötü oldu evet biraz rötuş yapmak lazım
0
bi denemeyle olmuyo
once you are gone the equation fails, ı cry that ı am in love
one butterfly senses the mine where it had settled
yok mu dil-edbiyat meeezunu?
once you are gone the equation fails, ı cry that ı am in love
one butterfly senses the mine where it had settled
yok mu dil-edbiyat meeezunu?
0
"when you go, the balance fails, i cry that i'm love,
a butterfly finds out there's a mine where it's landed."
a butterfly finds out there's a mine where it's landed."
0
iyice allak bullak oldum. daha yakın çevirebilecek var mı acaba? çeviren arkadaşlara da teşekkürler.
0
kedili madam'ın çevirisi daha iyi, ama hiçbirinde budur diyemezsin. mecazlı bir metnin çevirisini yapıyorsun. yok budur diye bişey. genelden bakarsak üçü de kötü şiir çevirisi, lakin daha iyisini yapamam malesef.
0
@cro anliyorum şimdi net bişii söylenemez pek tabi ki. bende kedilinin hem fonetik hem görsel açıdan daha yakin bir çeviri yaptığını düşündüm ama, o çeviride çok yakın gelmedi açıkçası.
0
şiir çevirisi hele ki o kadar mecazlıyken çok zor ve şiirin tamamının olması falan daha iyi oluyor.(tarz vs. gibi şeyleri daha iyi algılamak açısından. zira bahsi geçen şairi pek okumuşluğum yok. bilgim çok net değil) çok uzun zamandır şiir çevirmedim. genelde resmi evraklar çeviriyorum. o nedenle eğer acil bir durum falan değilse daha sonra elimdeki iş bitince tekrar bir bakabilirim. ama neticede bir can yücel ya da mina urgan değilim. keşke olabilsem.
0
şiir aşağıda, ne kadar fikir verebilir emin değilim ama :) hiç bir acelesi yok, herhangi bir vakit yardım edebilirsin. bir kaç yerde kullanacağım yalnizca. teşekkürler.
***
ben sana düzenli olarak telefon ediyorum.
adlı bir cengaver olarak telefon ediyorum.
hakiki cinayetler işleniyor görüyorum.
isa görüyor, şeyhim görüyor, ben görüyorum.
ben sana düzenli olarak telefon ediyorum.
yüzyıl şilisinden bir dazz javulcusu inliyor tam arlarımda
hiç durmadan kentlimağlup kıyasıya mağrur ve mor
bir çocuğum şimdi pişman olmak için
birbiriylebağlantılıyüzbinlerceyılım vor.
seni sevmem
bu savaşı
kesintiye uğratmaz
ama ordan bakma!
bu, werther'in
leş kanını
gül kılar.
birleşmemiz radikal olacak ben kan vereceğim
otobüsler olacak, tirenler, bütün öldürülmüş cumhuriyet şehirleri
saçlarım uzun olacak, bıyıklar, gözlükler, gideceğim
çığlıklarla düzülmüştür aşk şiirleri.
gideceğim ensk ökümde devlet denen şirk,
beb gözüğümde kent gördükçe kırılan gıçlar,
ve bir dizeyi haklar gibi terli ellerim
bu çağın açısını dik tutacaklar.
bana bir öpücük verin yoksa galip döneceğim
ufka bir kesin ordum akıverecek
elimde çözülecek makina ve cinayet
marşlar yazıp halkımla söyleyeceğim yoksa.
inanmışım kaybetmek esrarıdır olmanın
çıldırmış bir vaşak gibi kaybediyorum.
ipimden kurtulmuşum kaybediyorum.
birleşmiyor ellerimiz haykırıyor trapez
tanklar tank olup geçiyor üstümüzden
helvetius haklı, devlet şaşkın, piyanist kara
memleket sana rağmen ket vururken yarama
şu çıplak çocuk şu tüyük bürk şairi ben
-ve emir "kun" diyor; doğuruluyorum-
"bu ülke"den daha bıçkın tamlama bilmiyorum.
bana bir öpücük verin yoksa şair öleceğim
ikdildar tohmekecek sözüme yoksa
ve bir dizenin tan yerini ağartamsıysa
ellerini tutarım ki kudurtucudur.
bunun için gözlerinin meryem hali sevgilim
gözlerinin meryem hali gerçek yurdumdur
ki zuhrettiğinde ilk formuyla isa yeniden
ağlıyorum, ağlıyorum, ağlıyorumdur.
ben bu çağdan bir kere de şerefimle geçeceğim
lazım gelen gülleri göğsüme gömmüşüm
birleşmemiz radikal olacak ben kan vereceğim
bunu daha çok küçükken bir filmde görmüştüm!
ah laikse aşkımız biter elbet bir kışbaharyaz günü
gözlerin uçurumlar kaydeder avuçlarıma
bir çınar gövdesini bir hamle daha yayar
üç içbükey komodin silah çeker vurulur
sen gidersin, denklem düşer, ben aşk olduğumu ağlarım
bir kelebek konduğu yerde bir mayın olduğunu anlar.
ben dünyaya karşı durmak ile meşhurum
olma. yokluğun bulunmama larcivert lavlar akıtır.
nasıl çekip gitmiş bir şaman
çekip gitmiş, bir şaman değilse en çok
benim gibi sonsuz bir at
hiç koşmuyorken de attır.
biliyorum lir sızmıyor şakaklarımdan
ve yüzümde şeyh çıldırtan yarıklar da yok
annem beni hep çok sevdi, kız gördüm mü ağlıyorum
modern bir alışkanlıktır ölmek, seni doğasıya seviyorum
ben sana düzenli olarak telefon ediyorum.
mıknatıssız bir pusula olarak
***
ben sana düzenli olarak telefon ediyorum.
adlı bir cengaver olarak telefon ediyorum.
hakiki cinayetler işleniyor görüyorum.
isa görüyor, şeyhim görüyor, ben görüyorum.
ben sana düzenli olarak telefon ediyorum.
yüzyıl şilisinden bir dazz javulcusu inliyor tam arlarımda
hiç durmadan kentlimağlup kıyasıya mağrur ve mor
bir çocuğum şimdi pişman olmak için
birbiriylebağlantılıyüzbinlerceyılım vor.
seni sevmem
bu savaşı
kesintiye uğratmaz
ama ordan bakma!
bu, werther'in
leş kanını
gül kılar.
birleşmemiz radikal olacak ben kan vereceğim
otobüsler olacak, tirenler, bütün öldürülmüş cumhuriyet şehirleri
saçlarım uzun olacak, bıyıklar, gözlükler, gideceğim
çığlıklarla düzülmüştür aşk şiirleri.
gideceğim ensk ökümde devlet denen şirk,
beb gözüğümde kent gördükçe kırılan gıçlar,
ve bir dizeyi haklar gibi terli ellerim
bu çağın açısını dik tutacaklar.
bana bir öpücük verin yoksa galip döneceğim
ufka bir kesin ordum akıverecek
elimde çözülecek makina ve cinayet
marşlar yazıp halkımla söyleyeceğim yoksa.
inanmışım kaybetmek esrarıdır olmanın
çıldırmış bir vaşak gibi kaybediyorum.
ipimden kurtulmuşum kaybediyorum.
birleşmiyor ellerimiz haykırıyor trapez
tanklar tank olup geçiyor üstümüzden
helvetius haklı, devlet şaşkın, piyanist kara
memleket sana rağmen ket vururken yarama
şu çıplak çocuk şu tüyük bürk şairi ben
-ve emir "kun" diyor; doğuruluyorum-
"bu ülke"den daha bıçkın tamlama bilmiyorum.
bana bir öpücük verin yoksa şair öleceğim
ikdildar tohmekecek sözüme yoksa
ve bir dizenin tan yerini ağartamsıysa
ellerini tutarım ki kudurtucudur.
bunun için gözlerinin meryem hali sevgilim
gözlerinin meryem hali gerçek yurdumdur
ki zuhrettiğinde ilk formuyla isa yeniden
ağlıyorum, ağlıyorum, ağlıyorumdur.
ben bu çağdan bir kere de şerefimle geçeceğim
lazım gelen gülleri göğsüme gömmüşüm
birleşmemiz radikal olacak ben kan vereceğim
bunu daha çok küçükken bir filmde görmüştüm!
ah laikse aşkımız biter elbet bir kışbaharyaz günü
gözlerin uçurumlar kaydeder avuçlarıma
bir çınar gövdesini bir hamle daha yayar
üç içbükey komodin silah çeker vurulur
sen gidersin, denklem düşer, ben aşk olduğumu ağlarım
bir kelebek konduğu yerde bir mayın olduğunu anlar.
ben dünyaya karşı durmak ile meşhurum
olma. yokluğun bulunmama larcivert lavlar akıtır.
nasıl çekip gitmiş bir şaman
çekip gitmiş, bir şaman değilse en çok
benim gibi sonsuz bir at
hiç koşmuyorken de attır.
biliyorum lir sızmıyor şakaklarımdan
ve yüzümde şeyh çıldırtan yarıklar da yok
annem beni hep çok sevdi, kız gördüm mü ağlıyorum
modern bir alışkanlıktır ölmek, seni doğasıya seviyorum
ben sana düzenli olarak telefon ediyorum.
mıknatıssız bir pusula olarak
0
"aşk olduğunu ağlamak" tabirinin tam olarak ne ifade ettiğini anlarsak, belki çeviri daha kolay olur, tabi denklemin düşmesinin de. velhasıl Muhsin Ünlü çatır çatır İngilizce bilse, bunu kendi bile çeviremez sanırım.
0
you leave, the equation fails, i weep for i am love,
a butterfly realises he is landing on a mine.
a butterfly realises he is landing on a mine.
0
dergus
Arkadaşlar son sınıf tarih öğrencisiyim. İstanbul'da, özel bir üniversitede burslu olarak... Gramer çok düzgün olmasa da hızlı bir şekilde ingilizce konuşabiliyorum vs, vs, vs. Toplamda 3 dersim kaldı. Yani haftada 2 gün okulum var. O da hesapta bu dönem bitecek. Gelelim derdimize...Uzun zamandır iş
Arkadaşlar son sınıf tarih öğrencisiyim. İstanbul'da, özel bir üniversitede burslu olarak... Gramer çok düzgün olmasa da hızlı bir şekilde ingilizce konuşabiliyorum vs, vs, vs. Toplamda 3 dersim kaldı. Yani haftada 2 gün okulum var. O da hesapta bu dönem bitecek. Gelelim derdimize...
Uzun zamandır iş arıyordum. 2500(2000'i bankalara) tl borcum vardı ki, babasından harçlık alamayan bir öğrenci için fazlasıyla yüksek bir borçtu bu. Bu borçlanma süreci de şöyle olmuştu, kendi kendimi geçindirmek zorunda olan bir öğrenci olduğum için, binbir tane iş denemiştim. Bit pazarından ıvır, zıvır toplayıp gittigidiyor.com'da satmak, İranlılara Türkiye'yi gezdirmek, Korsan taksi şoförlüğü, hatta araba alıp satmak. Velhasılı yok gittidiyor.com açıkarttırmayı kapattı, yok en son aldığım araba kazalı çıktı, elimde patladı derken bu borç oluştu işte.
Herneyse dedim bende her insan gibi patronlu bir işte çalışayım. Gelirim düzenli olsun. Asgari ücretli garsonlukların hiçbiri içime sinmedi, en sonunda bir bowling salonunda resepsiyonist ol dediler, günde 12 saat 6 gün çalışmaya 800 tl maaş'ı duyunca oradan da kaçtım. Öyle böyle derken, çok alakasız yerden çok saçma bir iş buldum. Ve derdimiz, sizle paylaşmak istediğim de bu iş zaten.
Arkadaşlar, adını vermeyeceğim bir holding varisinin yanında kedi besliyorum. İş bu! Kendisi Türkiye'nin sayılı zenginlerinden. Şimdi kulağınıza çok sevimli geldi ama işin aslı öyle değil. Haftanın 4 günü, (pazar ve 2 gün okulum olan günler hariç) sabah 07:00'den, gece 23:00'e kadar, İstanbul'un çeşitli yerlerinde kedi besliyoruz. Kulağınıza hala sevimli geliyor olabilir. Ama öyle değil. Bu kişi, bu saatlerin tamamında başımızda duruyor ve askeri disiplin, askeri nizam istiyor. Mamaları verme şekli, kedilere yaklaşma biçimi, kedilerin tedavisi, boklarının bilmemneleri, otomobilin nasıl sürüleceği vs, kaybolan kedileri aramak(milletin evinin bahçesine falan girmemiz emredilerek) derken akşama kadar hayatınızda duymayacağınız hakaretleri işitiyorsunuz. Bu hakaretler küfüre varmasa da, genelde özgüven kırıcı çok ağır hakaretler. Şimdi diyeceksiniz ki, e kardeşim böyle bir insanın yanında neden duruyorsun? Duruyorum, çünkü 4 gün çalışmama rağmen ayda 3600 tl maaş veriyor. Ve bunu gündelik olarak, her gittiğim gün masraflarım hariç 200 tl olarak veriyor. Yani öğretmen olmak için formasyon, akademisyen olmak için binbirtürlü yüksek lisans vb'den geçmesi gereken -ben potansiyel işsiz- için korkunç bir para. Hatta beraber çalıştığımız ve kendisini biraz daha sevdirmiş arkadaşlar bu 3600'ün üstüne birde aylık 2000 tl maaş ve 2000 tl'lik sigorta alıyorlar. Yani 5600 tl maaş+2000 tl'lik sigorta+yemek+yol)...
Anlayacağınız gelir bizim şartlarımızdakiler için müthiş. Ama ruhum yıpranıyor arkadaşlar, gururum eziliyor. Kişiliğim eksiliyor günden güne... Yani hayat bu olmamalı, psikolojim bozuldu. İnsan dediğin günde 8 saat çalışmalı falan, ne bileyim. Okul, iş, ıvır zıvır derken -hayata- harcayacak vaktim kalmadı. Evet işe başlayalı daha 2 haftayı yeni geçmesine rağmen borçlarımı vs, erittim. Emektar 85 model aracımı bir 10 yaş gençleştirmeyi, hatta bir honda cbr 125 motor almayı falan düşünebilecek kadar bitim kanlandı bir anda ama? Aması çok uzun işte... Aşırı mutsuzum. Ve bir çıkar yol arıyorum?
Desem ki, sikerim parasını pulunu; borcumu sıfırladıktan sonra çekip gitsem? Sonra yine uzun bir işsizlik periyoduyla tekrar bunalıma girer ve bu altın yumurtlayan kapıyı da kapattığım için pişman olur muyum ki?
Ya da, bir 15000-20000 tl biriktirsem burada bir süre kalarak; bu parayla insan gibi yaşayabileceğim ve yaparken de zevk alabileceğim bir iş kurabilir miyim ki? Ne bileyim, Beyoğlu'nda, Kadıköy'de plak, kitap, retro kültüre dair ıvır zıvır satan bir dükkan vb.. gibi... Ya dükkan tutmazsa? Ya yine buradan çıktığım için mutsuz olursam?
Kısacası bana bir şeyler söyleyin, lütfen! Bu saatten sonra 1500 tl gelir falan da kesmeyecek gibi. Yine aklımın ucunda hep öğretmenlik var, formasyonu vs, alana kadar, kpss'yi kazanana kadar dişimi sıksam desem; bu kişinin yanındayken ders çalışamıyorum ki! Tezi bile yazamıyorum, kaldı ki Ales'e, Kpss'ye girilecek...
Tavsiyelerinizi dinliyorum. Karışık oldu biraz kusura bakmayın.
Uzun zamandır iş arıyordum. 2500(2000'i bankalara) tl borcum vardı ki, babasından harçlık alamayan bir öğrenci için fazlasıyla yüksek bir borçtu bu. Bu borçlanma süreci de şöyle olmuştu, kendi kendimi geçindirmek zorunda olan bir öğrenci olduğum için, binbir tane iş denemiştim. Bit pazarından ıvır, zıvır toplayıp gittigidiyor.com'da satmak, İranlılara Türkiye'yi gezdirmek, Korsan taksi şoförlüğü, hatta araba alıp satmak. Velhasılı yok gittidiyor.com açıkarttırmayı kapattı, yok en son aldığım araba kazalı çıktı, elimde patladı derken bu borç oluştu işte.
Herneyse dedim bende her insan gibi patronlu bir işte çalışayım. Gelirim düzenli olsun. Asgari ücretli garsonlukların hiçbiri içime sinmedi, en sonunda bir bowling salonunda resepsiyonist ol dediler, günde 12 saat 6 gün çalışmaya 800 tl maaş'ı duyunca oradan da kaçtım. Öyle böyle derken, çok alakasız yerden çok saçma bir iş buldum. Ve derdimiz, sizle paylaşmak istediğim de bu iş zaten.
Arkadaşlar, adını vermeyeceğim bir holding varisinin yanında kedi besliyorum. İş bu! Kendisi Türkiye'nin sayılı zenginlerinden. Şimdi kulağınıza çok sevimli geldi ama işin aslı öyle değil. Haftanın 4 günü, (pazar ve 2 gün okulum olan günler hariç) sabah 07:00'den, gece 23:00'e kadar, İstanbul'un çeşitli yerlerinde kedi besliyoruz. Kulağınıza hala sevimli geliyor olabilir. Ama öyle değil. Bu kişi, bu saatlerin tamamında başımızda duruyor ve askeri disiplin, askeri nizam istiyor. Mamaları verme şekli, kedilere yaklaşma biçimi, kedilerin tedavisi, boklarının bilmemneleri, otomobilin nasıl sürüleceği vs, kaybolan kedileri aramak(milletin evinin bahçesine falan girmemiz emredilerek) derken akşama kadar hayatınızda duymayacağınız hakaretleri işitiyorsunuz. Bu hakaretler küfüre varmasa da, genelde özgüven kırıcı çok ağır hakaretler. Şimdi diyeceksiniz ki, e kardeşim böyle bir insanın yanında neden duruyorsun? Duruyorum, çünkü 4 gün çalışmama rağmen ayda 3600 tl maaş veriyor. Ve bunu gündelik olarak, her gittiğim gün masraflarım hariç 200 tl olarak veriyor. Yani öğretmen olmak için formasyon, akademisyen olmak için binbirtürlü yüksek lisans vb'den geçmesi gereken -ben potansiyel işsiz- için korkunç bir para. Hatta beraber çalıştığımız ve kendisini biraz daha sevdirmiş arkadaşlar bu 3600'ün üstüne birde aylık 2000 tl maaş ve 2000 tl'lik sigorta alıyorlar. Yani 5600 tl maaş+2000 tl'lik sigorta+yemek+yol)...
Anlayacağınız gelir bizim şartlarımızdakiler için müthiş. Ama ruhum yıpranıyor arkadaşlar, gururum eziliyor. Kişiliğim eksiliyor günden güne... Yani hayat bu olmamalı, psikolojim bozuldu. İnsan dediğin günde 8 saat çalışmalı falan, ne bileyim. Okul, iş, ıvır zıvır derken -hayata- harcayacak vaktim kalmadı. Evet işe başlayalı daha 2 haftayı yeni geçmesine rağmen borçlarımı vs, erittim. Emektar 85 model aracımı bir 10 yaş gençleştirmeyi, hatta bir honda cbr 125 motor almayı falan düşünebilecek kadar bitim kanlandı bir anda ama? Aması çok uzun işte... Aşırı mutsuzum. Ve bir çıkar yol arıyorum?
Desem ki, sikerim parasını pulunu; borcumu sıfırladıktan sonra çekip gitsem? Sonra yine uzun bir işsizlik periyoduyla tekrar bunalıma girer ve bu altın yumurtlayan kapıyı da kapattığım için pişman olur muyum ki?
Ya da, bir 15000-20000 tl biriktirsem burada bir süre kalarak; bu parayla insan gibi yaşayabileceğim ve yaparken de zevk alabileceğim bir iş kurabilir miyim ki? Ne bileyim, Beyoğlu'nda, Kadıköy'de plak, kitap, retro kültüre dair ıvır zıvır satan bir dükkan vb.. gibi... Ya dükkan tutmazsa? Ya yine buradan çıktığım için mutsuz olursam?
Kısacası bana bir şeyler söyleyin, lütfen! Bu saatten sonra 1500 tl gelir falan da kesmeyecek gibi. Yine aklımın ucunda hep öğretmenlik var, formasyonu vs, alana kadar, kpss'yi kazanana kadar dişimi sıksam desem; bu kişinin yanındayken ders çalışamıyorum ki! Tezi bile yazamıyorum, kaldı ki Ales'e, Kpss'ye girilecek...
Tavsiyelerinizi dinliyorum. Karışık oldu biraz kusura bakmayın.
0
kesinlikle sabretmelisin. sabret abi, biriktir paranı, öğretmen olup gerizekalı velilerle, müdürle, hiyerarşi ile baş edeceğine, sinsi ol, hain ol gerekirse ama sömür o pezevengi.
çok net söylüyorum, bulmuşsun bir hazine, bitene kadar sömür.
kutsalına küfür etmediği, kalıcı yaralar açmadığı sürece sabret. birikim yap, yatırım yap. son sınıf öğrencisi isen en fazla 24 yaşındasın. 2 sene sadece bu salak patronla çalışsan kazanacağın parayı düşünsene bir?
çok fazla fırsatın olacak daha, belki plak dükkanı belki bir cafe açacaksın arkadaşlarınla. ana mesele ne olacak? sermaye.
para biriktir. :)
çok net söylüyorum, bulmuşsun bir hazine, bitene kadar sömür.
kutsalına küfür etmediği, kalıcı yaralar açmadığı sürece sabret. birikim yap, yatırım yap. son sınıf öğrencisi isen en fazla 24 yaşındasın. 2 sene sadece bu salak patronla çalışsan kazanacağın parayı düşünsene bir?
çok fazla fırsatın olacak daha, belki plak dükkanı belki bir cafe açacaksın arkadaşlarınla. ana mesele ne olacak? sermaye.
para biriktir. :)
0
duyduğum en ilginç işlerden biri.
tarih aşina olduğum bir bölüm değil ama sanırım hiç bir işte 4 günde 3.600 alamazsın. öğretmenler ek derssiz 1.700le filan başlıyorlar araştırma görevlisi olursan da o civar alırsın ve tez hocan da sana pekala zengin patronun hissettirdiklerini hissettirebilir.
şimdi çıkarsan pişman olursun ama ne kadar süre daha çalışıp ne kadar biriktirir de öyle çıkarsan olmazsın?? bundan emin değilim. sınav takvimi yap kendine hangi sınava girecen ne kadar süren var ne çalışacan? belki yardımcı olur.
tarih aşina olduğum bir bölüm değil ama sanırım hiç bir işte 4 günde 3.600 alamazsın. öğretmenler ek derssiz 1.700le filan başlıyorlar araştırma görevlisi olursan da o civar alırsın ve tez hocan da sana pekala zengin patronun hissettirdiklerini hissettirebilir.
şimdi çıkarsan pişman olursun ama ne kadar süre daha çalışıp ne kadar biriktirir de öyle çıkarsan olmazsın?? bundan emin değilim. sınav takvimi yap kendine hangi sınava girecen ne kadar süren var ne çalışacan? belki yardımcı olur.
0
O kadar açık anlatmışsınız ki, kendimi sizin yerinize koymak ve o şekilde düşünmek pek de zor olmadı. Kısa keseceğim, çalışmaya devam edin ama alışmamaya da gayret edin. Yarın öbür gün borçlarınız tamamen bittiğinde, periyodik olarak mecburen ödeme yapmanız gereken yerler olmadığından aldığınız maaş size çok gözükecek, bu da haliyle satın alım şeklinizi değiştirecektir. Alışverişten bahsediyorum, ihtiyacınız olan her şeyin üstüne ihtiyacınız olmayanları da, "ihtiyacımı karşılasın, yeter" dediklerinizden kopup en iyi/pahalı/markalıları da satın almaya başlayacaksınız. Geliriniz giderinizle eşitlenecek, kısacası rahatlığa gönül vereceksiniz. Eğer bir aksilik olur da, tam bu dediklerimin üstüne işsiz kalırsanız attan inip eşeğe binmiş gibi olur, çok büyük bir boşluğa düşersiniz. Lütfen dikkatli olun ve borçlarınız tamamen bitip ihtiyacınız olan şeyleri de edindiğinizde, akıl/ruh sağlığınız için yeni bir iş arayışına başlayın. Karakterinizde ciddi hasarlar bırakmaması ve sizi aşırı düşünceli, hayattan tat almaz bir şahıs haline sokmaması da temennimiz olsun, kolaylıklar diliyorum.
0
kesinlikle bırakma bence. birikim yap. sonra bırakırsan bırak ama şu an aslaa.
0
sizi anlıyorum ancak ne yazık ki türkiye şartlarında bulacağınız başka bir işin sadece ya maaşı daha az olur ya da çalışma şartları daha kötü olur. Yani aynı şartlarda daha iyi tavır gördüğünüz bir yere bu maaşla asla giremezsiniz, bu maaşa yakın işe girdiğiniz bir yerde ise haftada 4 gün çalışamazsınız, fazla mesaiye kalırsınız, ve belki de yöneticiniz daha kaba davranan biri çıkar.
bence toyluk yapmayın. iş dünyası karşılıklı çıkarlara dayanır. yanında çalıştığınız adam size kötü davranıyor ve sömürüyorsa, siz de bir süre onun yanında çalışmaya tahammül edip para biriktirip kendi hayatınıza yatırım yapın. sonuçta bahsettiğiniz aylık rakam öğretmen olsanız alacağınızın 3 katı.
bir zaman limiti koyun, 1 sene çalışacağım ve xxx miktar para biriktireceğim diye. iş hayatında en azından kendinize nasıl davranılmasını istemediğinizi gördünüz. e girişimci bir kişiliğiniz de var yazdıklarınıza göre. biriktirdiğiniz parayla da kendinize iş kurun. batar mı diye düşünmek de baştan sakat zaten, bakın sokaklar yıllardır açık dükkan kaynıyor, çalışana her daim ekmek mevcut.
bence toyluk yapmayın. iş dünyası karşılıklı çıkarlara dayanır. yanında çalıştığınız adam size kötü davranıyor ve sömürüyorsa, siz de bir süre onun yanında çalışmaya tahammül edip para biriktirip kendi hayatınıza yatırım yapın. sonuçta bahsettiğiniz aylık rakam öğretmen olsanız alacağınızın 3 katı.
bir zaman limiti koyun, 1 sene çalışacağım ve xxx miktar para biriktireceğim diye. iş hayatında en azından kendinize nasıl davranılmasını istemediğinizi gördünüz. e girişimci bir kişiliğiniz de var yazdıklarınıza göre. biriktirdiğiniz parayla da kendinize iş kurun. batar mı diye düşünmek de baştan sakat zaten, bakın sokaklar yıllardır açık dükkan kaynıyor, çalışana her daim ekmek mevcut.
0
Her işte sıkıntı yaratan,insan ruhunu ve gururunu ezen yanlar vardır. Kendi işinizi yapmıyorsanız çalışacağınız her işte benzer durumlarla karşılaşacaksınız yani her zaman beterin beteri vardır.Burda en azından emeğinizin ve vaktinizin karşılığını maddi olarak alabiliyorsunuz.
Bu kişi ile madem bu kadar çok vakit geçiriyorsunuz,yavaş yavaş sohbet ortamı yaratarak eğitiminizden vs. bahsetmeyi deneyin. Yani akıl almak istiyormuş gibi davranın bir samimiyet yaratmaya çalışın.Kendisinden herhangi bir konuda tavsiye isteyin, Ortada belli bir samimiyet ortamı oluşursa tavır ve davranışları eskisi kadar ezici olmayacaktır.
Borçlarınızı ödeyin,yeni borç altına da girmeyin. Bulunduğunuz ortamda olası bir iş imkanınıda gözetin,yani olurda bir kadro boşalır vs. Ortamdaki diğer kişilerle,hizmetkar,garson vs. samimiyet kurun bilgi alın. Bir işten diğerine atlama imkanı yaratacak veya ileride size referans olabilecek imkanları tarayın.
Sabredin,diş sıkın vs. demiyorum çünkü herkesin sabır eşiği aynı değil, sabredemeyeceğiniz anlar gelebilir, kendinizi kontrol etmeyi öğrenmeniz bazı şeylere kendinizi kapatmanız lazım. İleriye yönelik hayalleriniz gayet güzel ama bu ülkede öğretmenlik şartları taşıdığı halde öğretmen olamayan yüzbinlerce insan var bunuda hatırlayın,yani hemen gel çalış diye bir kesinlik yoksa geleceğe fazlaca bel bağlamayın.
Bu kişi ile madem bu kadar çok vakit geçiriyorsunuz,yavaş yavaş sohbet ortamı yaratarak eğitiminizden vs. bahsetmeyi deneyin. Yani akıl almak istiyormuş gibi davranın bir samimiyet yaratmaya çalışın.Kendisinden herhangi bir konuda tavsiye isteyin, Ortada belli bir samimiyet ortamı oluşursa tavır ve davranışları eskisi kadar ezici olmayacaktır.
Borçlarınızı ödeyin,yeni borç altına da girmeyin. Bulunduğunuz ortamda olası bir iş imkanınıda gözetin,yani olurda bir kadro boşalır vs. Ortamdaki diğer kişilerle,hizmetkar,garson vs. samimiyet kurun bilgi alın. Bir işten diğerine atlama imkanı yaratacak veya ileride size referans olabilecek imkanları tarayın.
Sabredin,diş sıkın vs. demiyorum çünkü herkesin sabır eşiği aynı değil, sabredemeyeceğiniz anlar gelebilir, kendinizi kontrol etmeyi öğrenmeniz bazı şeylere kendinizi kapatmanız lazım. İleriye yönelik hayalleriniz gayet güzel ama bu ülkede öğretmenlik şartları taşıdığı halde öğretmen olamayan yüzbinlerce insan var bunuda hatırlayın,yani hemen gel çalış diye bir kesinlik yoksa geleceğe fazlaca bel bağlamayın.
0
son zamanlarda duyduğum en enteresan olay...
o değil de bu işi yapasım geldi:)
açık kadro var mı?
4-5 sene kadar önce bu tarz bir patronun yanında çalışıyordum. mesela sabah 5 dakika geç kaldın diyelim.
resmen küfrediyordu adam... ama durduk yere değil. ortada bir hata varsa. hata yapmadığın
zamanlarda gayet kral bir adam idi. zaten belli bir süre sonra hakaretleri çok koymamaya başlamıştı.
alışmıştık artık. bir anlamda takmıyorduk. ve iyi de para veriyordu piyasaya göre.
belki de senin sorunun, çalıştığın kişinin sürekli aksi olması. tabi zor bi durum...
bilmiyorum şu ana kadar patronunun hiç mi olumlu bir tarafını özelliğini görmedin?
bir de hakaretden kastın nedir? salak bir işi de yapadın gibi şeyler mi?
ya bir de bu hayvan severler böyle sıcakkanlı insanlar falan olmuyorlar mıydı?
o değil de bu işi yapasım geldi:)
açık kadro var mı?
4-5 sene kadar önce bu tarz bir patronun yanında çalışıyordum. mesela sabah 5 dakika geç kaldın diyelim.
resmen küfrediyordu adam... ama durduk yere değil. ortada bir hata varsa. hata yapmadığın
zamanlarda gayet kral bir adam idi. zaten belli bir süre sonra hakaretleri çok koymamaya başlamıştı.
alışmıştık artık. bir anlamda takmıyorduk. ve iyi de para veriyordu piyasaya göre.
belki de senin sorunun, çalıştığın kişinin sürekli aksi olması. tabi zor bi durum...
bilmiyorum şu ana kadar patronunun hiç mi olumlu bir tarafını özelliğini görmedin?
bir de hakaretden kastın nedir? salak bir işi de yapadın gibi şeyler mi?
ya bir de bu hayvan severler böyle sıcakkanlı insanlar falan olmuyorlar mıydı?
0
sizi az çok anladığımı sanıyorum. bir kere 3600 lira rakam olarak güzel görünse de, öğretmen maaşıyla yapılan karşılaştırmaları doğru bulmuyorum. günlük çalışma süreniz neredeyse öğretmenin günlük çalışma süresinin üç katı civarında. karşılaştırmak için saatte ne kadar kazanıldığına bakmak gerekir. bu hesaba bakınca, bir saatte kazandığınız para öğretmenin bir saatte kazandığından fazla değil gibi geldi bana.
borcunuz ve okulunuz bittikten sonra işe devam etmeniz, gelirinizin sağladığı rahatlığa alışmanızı sağlayabilir ve bence bu iş sürekli yapılabilecek bir şey değil. bence geçici bir iş olarak bakın, ama okulunuz ve borcunuz bitmeden de ayrılmayın. daha makul saatlerde çalışacağınız, ama sizi zora sokmayacak kadar da kazanacağınız, normal mesaili bir işe girin, böylece gireceğiniz sınavlara hazırlanırken yeterli zamanı bulmuş ve parasız kalmamış olursunuz.
iş kurma konusu ise ayrı bir konu. işin tutmasının garantisi yok. başka bir işe geçtiğinizde, acele etmeden kendi işinizle ilgili kararları verebilirsiniz. iş kurma konusuna kafa yormanın şimdi zamanı diyil gibi.
kolay gelsin,
borcunuz ve okulunuz bittikten sonra işe devam etmeniz, gelirinizin sağladığı rahatlığa alışmanızı sağlayabilir ve bence bu iş sürekli yapılabilecek bir şey değil. bence geçici bir iş olarak bakın, ama okulunuz ve borcunuz bitmeden de ayrılmayın. daha makul saatlerde çalışacağınız, ama sizi zora sokmayacak kadar da kazanacağınız, normal mesaili bir işe girin, böylece gireceğiniz sınavlara hazırlanırken yeterli zamanı bulmuş ve parasız kalmamış olursunuz.
iş kurma konusu ise ayrı bir konu. işin tutmasının garantisi yok. başka bir işe geçtiğinizde, acele etmeden kendi işinizle ilgili kararları verebilirsiniz. iş kurma konusuna kafa yormanın şimdi zamanı diyil gibi.
kolay gelsin,
0
* kedileri sevmeyi deneyin, adam başınızda durduğuna göre takıntı boyutunda seviyor demek ki ve sizin kedileri sevmeden sırf para için yaptığınızı anlıyor, biraz daha insancıl (pardon kedicil) olmaya çalışın
* adam bir holding varisiyse gözüne girmeye çalışın, holdingde medeni saatlerde çalışacağınız bir işe girme fırsatı olarak görün, sonsuza kadar kedi besleyecek haliniz yok heralde?
* 15-20 bine zevkle yapılacak bir iş gördüğünüz gibi kimsenin aklına gelmemiş, muhtemelen de öyle bir iş yoktur.
* gerçekten okurken komik bir işmiş, emekli olup sardunya yetiştirirken torunlarınıza anlatacak süper bir anı işte. ( hatta düşündüm de o kadar beklemeye gerek yok, kadınlar bayılır kedi hikayelerine, epey hatun kaldırırsınız bu hikayeyi güzel anlatarak)
* gurur kısmına gelince, o kadar kolay kırılmaz merak etmeyin, sizinki sadece can sıkıntısıdır muhtemelen. sonuçta yasaya ve ahlaka aykırı bir iş yapmıyorsunuz ki.
* adam bir holding varisiyse gözüne girmeye çalışın, holdingde medeni saatlerde çalışacağınız bir işe girme fırsatı olarak görün, sonsuza kadar kedi besleyecek haliniz yok heralde?
* 15-20 bine zevkle yapılacak bir iş gördüğünüz gibi kimsenin aklına gelmemiş, muhtemelen de öyle bir iş yoktur.
* gerçekten okurken komik bir işmiş, emekli olup sardunya yetiştirirken torunlarınıza anlatacak süper bir anı işte. ( hatta düşündüm de o kadar beklemeye gerek yok, kadınlar bayılır kedi hikayelerine, epey hatun kaldırırsınız bu hikayeyi güzel anlatarak)
* gurur kısmına gelince, o kadar kolay kırılmaz merak etmeyin, sizinki sadece can sıkıntısıdır muhtemelen. sonuçta yasaya ve ahlaka aykırı bir iş yapmıyorsunuz ki.
0
dergus
Hakikaten ne ara oldu? Esed aşağı, esed yukarı? Esad değil miydi arkadaş?
Hakikaten ne ara oldu? Esed aşağı, esed yukarı? Esad değil miydi arkadaş?
0
Wolfware
selam ahali.ben şuan bir bankada part time olarak çalışıyorum haftada 2 gün bazen 3 gün olabiliyor en fazla.dolayısıyla çok vaktim kalıyor ve fazladan para güzel olur :) peki ben ikinci bir işte sigortalı olarak çalışabilir miyim ? iki tarafta da part time olarak sigortam ödenecek.düz mantık düşünd
selam ahali.
ben şuan bir bankada part time olarak çalışıyorum haftada 2 gün bazen 3 gün olabiliyor en fazla.dolayısıyla çok vaktim kalıyor ve fazladan para güzel olur :) peki ben ikinci bir işte sigortalı olarak çalışabilir miyim ? iki tarafta da part time olarak sigortam ödenecek.düz mantık düşündüğümüzde 2 part time 1 full time oluyor.peki bunun iş kanununda düzenlemesi nasıl bu şekilde çalışan var mı?
ben şuan bir bankada part time olarak çalışıyorum haftada 2 gün bazen 3 gün olabiliyor en fazla.dolayısıyla çok vaktim kalıyor ve fazladan para güzel olur :) peki ben ikinci bir işte sigortalı olarak çalışabilir miyim ? iki tarafta da part time olarak sigortam ödenecek.düz mantık düşündüğümüzde 2 part time 1 full time oluyor.peki bunun iş kanununda düzenlemesi nasıl bu şekilde çalışan var mı?
0
part ise olabilir. sanıyorum toplam çalışma saatini aşmadıkça (günlük 8 saat) böyle birşey mümkün olabilir. iyi araştırın. amerikada bu şekilde çalışan tanıdığım var. belki türkiyede de oluyodur.
0
bal gibi de olur. bnm oluyo. ama 30 gün ve günde 8 saat olur toplam sigortanız. yanı 5 yerde part -part sigorta yatırsa ayda 30 günden fazla sigortanız olamıyor
0
aynı anda iki yerde sigortalı olabilirsiniz. iki işyerinde çalışmalarınızın toplamı haftada 45 saat ederse bir fulltime olur. part time süresine göre durum değişir yani.
0
yani anladığım kadarıyla gün olarak 30 gün yani hergün günde 8 saat çalışsam bile olabiliyor.niye ama'nın dediklerinden bunu anladım.bankanın full time çalışma saatleri 5 günde 45 saat. part time bunun 3te 2si olmalı yani 20 diyelim.diğer çalışacağım yerde de 20 saat.sanırım sorun olmaz
0
ben kendimden örnek vereyım ben özel eğitim öğretmnym özel bi kurumda çalışyrm mudurum benı asıl değilde ders ücretli öğretmen olarak gösterdı bende bu sayede ıkı kurumda çalışabildim sigortada atıyrm 10 gün gelıyrsm o kadar yattı bir günlük bile sigorta yatırılr
0
SGK sizin isterseniz günde 24 saat bile çalışmanıza izin veriyormuş (bana bunu SGK bölge müdürü söyledi) ama sigortanızı 5 yerden de yatırsalar SGK onları toplu hale getiriyor ve 1 ay 30 gün günde 8 saat şeklinde bir sistem üzerinden kabul ediyor primleri. bende de aynı sıkıntı var 2 yer yatırıyor toplamda 45 saat olarak gösteriliyorum. diğer bi çalıştığım yer için SGK olayına hiç girmiyorum bana bir avantajı yok çünkü.
0
pccopat
behzat c dizisinin hicbir bolumunu izlememis birisi, Behzat Ç. Seni Kalbime Gömdüm filmini izleyebilir mi?yani film direkt baslibasina film gibi mi? yoksa dizinin devami gibi mi.Bilmiyorum merami mi anlatabildim mi, ama anladiginizi umuyorum.
behzat c dizisinin hicbir bolumunu izlememis birisi, Behzat Ç. Seni Kalbime Gömdüm filmini izleyebilir mi?
yani film direkt baslibasina film gibi mi? yoksa dizinin devami gibi mi.
Bilmiyorum merami mi anlatabildim mi, ama anladiginizi umuyorum.
yani film direkt baslibasina film gibi mi? yoksa dizinin devami gibi mi.
Bilmiyorum merami mi anlatabildim mi, ama anladiginizi umuyorum.
0
anlattın. bence izler. kahramanlar aynı (ilaveler var) kahramanların karakterleri ve sorunları dizi ile aynı tabi ama konu diziden bağımsız.
0
bluewhale
tabiki mucize beklemiyorum ama dokulmeyi yavaslatacak serum tarzi guclendirici bisey var mi?
tabiki mucize beklemiyorum ama dokulmeyi yavaslatacak serum tarzi guclendirici bisey var mi?
0
şampuanına çam terabentin ekleyebilirsin. yıkama suyuna ısırgan otu kaynatıp ekleyebilirsin. daha ucuz
0
el hambra
evet tartışmaya açık bir konu, istisnasız böyle, en azından benim rastladıklarım. neden?edit: art niyet yok lan !!..
evet tartışmaya açık bir konu, istisnasız böyle, en azından benim rastladıklarım. neden?
edit: art niyet yok lan !!..
edit: art niyet yok lan !!..
0
ilişkileri hakkında soru sormaya gelenler oluyor genelde. anonim niklerle. istisnasız böyle diye birşey yok tabi, partnersiz takılan dişiler de var. bu duyuruda ortaya çıkaracaksın di mi, seni cin seni...
0
bu istatistiği nasıl tuttun? dişi olduğundan süphelendiğin herkesin ilişki durumunu nereden biliyorsun? sırf meraktan soruyorum
0
böyle sorular soranlardan sadece "sevgilim kaçıyo" sorusu o dişinin kör topal bi ilişkisi olduğunu gösterir. diğerleri hadi dişi olduğunu göstersin partner olmadığını nasıl gösteriyor?
yavv radar mı taktırdın onu anlamaya çalışıyorum.
ben dişi mi erkek mi hiç anlamıyorum da...gerçi umrumda mı değil. acaba bu mudur sorumun cevabı?
yavv radar mı taktırdın onu anlamaya çalışıyorum.
ben dişi mi erkek mi hiç anlamıyorum da...gerçi umrumda mı değil. acaba bu mudur sorumun cevabı?
0
partneri yoksa bile var diyordurlar. aylar önce başka bir üyeliğimle buralarda takılırken bana bile yazmaya çalışanlar olmuştu.
0
erkegim.
gecenlerde makyaj yapiyonuz mu falan diye bi soru vardi.
hayir yapmiyorum diye cevap yazdim. bin tane abaza amca mesaj atti.
soruya cevap degil ama harbiden kizlar bikmis artik ya.
neyseki ben farkliyim.
merhaba güzel kizlar.
gecenlerde makyaj yapiyonuz mu falan diye bi soru vardi.
hayir yapmiyorum diye cevap yazdim. bin tane abaza amca mesaj atti.
soruya cevap degil ama harbiden kizlar bikmis artik ya.
neyseki ben farkliyim.
merhaba güzel kizlar.
0
@niye ama,,, şöyle oluyo "elbisem kayıyo" diyen hatun kişi ilgini çekiyorsa duyuruda daha önce açtığı konulara bi bakıyosun, ve dediğim sonuca varıyosun
0
huseyin riza
Pek takip edebilmirem,Yunanistan, borclarini sildirmeyi basardi mi 100 milyar euro filan? Yoksa ertelendi mi? Euro Bolgesi Liderler zirvesinden ne cikti? Ve Yunan Hukumeti neyi referanduma goturme karari aldi? Nedeni, nicini?Tesekkurler
Pek takip edebilmirem,
Yunanistan, borclarini sildirmeyi basardi mi 100 milyar euro filan? Yoksa ertelendi mi? Euro Bolgesi Liderler zirvesinden ne cikti? Ve Yunan Hukumeti neyi referanduma goturme karari aldi? Nedeni, nicini?
Tesekkurler
Yunanistan, borclarini sildirmeyi basardi mi 100 milyar euro filan? Yoksa ertelendi mi? Euro Bolgesi Liderler zirvesinden ne cikti? Ve Yunan Hukumeti neyi referanduma goturme karari aldi? Nedeni, nicini?
Tesekkurler
0
Yunanistan'ın AB bankalarına olan borçlarının %50'si silindi geçen hafta Brüksel toplantılarında. Ayrıca 100 milyar €'luk bir kredi de verilecek ek olarak. Ama tabi krediyi şartlara bağlamak istiyor AB, yunan halkı da buna karşı çıkıyor. Mesela yunan ekonomisini sürekli izlemek için kurul oluşturup sürekli yunan hükümetine tavsiye (baskı) verme gibi şeyler bile var. Yunan başbakanı da tamam o zaman referanduma götürelim dedi tepkilerden kurtulmak için.
0
notorious brklp
Selamlar,gunduz de sordum ancak tek bir yanit geldigi icin tekrar yazayim dedim...Cuma gunu almanyaya gitmek istiyorum...lacivert pasaportum var, araya muameleci takipci vs gibi adamlari sokarak su 4-5 gun icersinde vizemi çikarmam mümkün olur mu?benim de gitmem gerekir mi? zira ukrayna vizesini par
Selamlar,
gunduz de sordum ancak tek bir yanit geldigi icin tekrar yazayim dedim...
Cuma gunu almanyaya gitmek istiyorum...
lacivert pasaportum var, araya muameleci takipci vs gibi adamlari sokarak su 4-5 gun icersinde vizemi çikarmam mümkün olur mu?
benim de gitmem gerekir mi? zira ukrayna vizesini parayi basip aliyorduk...
ne tip işlemler yapmam gerekiyor bana eşşege annatir gibi anlatabilir misiniz acaba?
gunduz de sordum ancak tek bir yanit geldigi icin tekrar yazayim dedim...
Cuma gunu almanyaya gitmek istiyorum...
lacivert pasaportum var, araya muameleci takipci vs gibi adamlari sokarak su 4-5 gun icersinde vizemi çikarmam mümkün olur mu?
benim de gitmem gerekir mi? zira ukrayna vizesini parayi basip aliyorduk...
ne tip işlemler yapmam gerekiyor bana eşşege annatir gibi anlatabilir misiniz acaba?
0
randevu isi var almanyada,kafana göre vermiyorlar maalesef,cumaya kadar da yetisecegini sanmiyorum ,hatta istedikleri belgeleri bile yetistirmeniz imkansiza yakin,olur ki nerde randevu yani...
0
araya adam sokma gibi isler imkansiza yakin. cumaya kadar vize cikmasi biraz zor bir ihtimal
0
yorumlariniz için teşekkürler... oluru yok diyorsunuz peki şengende baska relax bi ülkeden alsak da almanyaya gitsek? olmami oyle?
0
öncelikle randevuyu alabilmeniz lazım. lacivert pasaportla aynı gün vize aldığım bile oldu ama çok sağlamdı herşey turistik vize değildi. buna mukabil aile birleşimi 6 ay bile sürebiliyor. şartlarınıza bağlı.
0
cause
Hali hazırda Lojistik (önlisans) bitirmiş, DGS ile Sivil hava ulaştırma işletmeciliği (lisans) kazanmış biriyim aynı zamanda önlisans diplomasını kullanarak aöf iktisat veya işletme bölümüne 3.sınıftan devam hakkımda var. okumaya hevesim varken okuyayım mı yoksa boşuna para vermeye gerek yok mu? 2 s
Hali hazırda Lojistik (önlisans) bitirmiş, DGS ile Sivil hava ulaştırma işletmeciliği (lisans) kazanmış biriyim aynı zamanda önlisans diplomasını kullanarak aöf iktisat veya işletme bölümüne 3.sınıftan devam hakkımda var. okumaya hevesim varken okuyayım mı yoksa boşuna para vermeye gerek yok mu? 2 sene okuyup lisans diploması alınacağını göz önünde bulundurarak?
eğer okursamda daha kolay olduğundan işletme düşünüyorum. o konuda ne diyorsunuz?
eğer okursamda daha kolay olduğundan işletme düşünüyorum. o konuda ne diyorsunuz?
0
2 senelik turizm bitirdim, arkasından dgs ile rehberlik kazandım, aynı boku yiyip ben de işletmeye girdim sonra. geçenlerde cv'mi görüp bir şirket çağırdı beni, çağırma sebepleri de şuymuş : "sen cidden bu üniversiteleri bitirip işsiz mi dolaşıyorsun şimdi ?"
dipçik : 2 aydır çalışıyorum. öncesinde olan bir olay bu.
dipçik : 2 aydır çalışıyorum. öncesinde olan bir olay bu.
0
salla iktisatı, bi işletme yapıştır dursun kenarda. ha belki hiç faydasını görmezsin ama ne zararı var? o parayı oraya vermesen kimbilir nelere gidecek. sen okuluna devam ederken aöf alttan alttan gider zaten koymaz sana.
0
oku. bir sürü yeni bölüm açıldı. güzel de dersler var. hem diploman olur hemde genel kültürünü arttırırsın.
0
in vino veritas
geçende yoğurt çorbası yaptım çok güzel oldu. bunun dışında ne yapılır bu pilavla?@kakao, :) güzel soru evet :) anneciğimin marifeti aslında. bol bol yapayım da kendisi uğraşmasın demiş en büyük boy tencereyle (nerdeyse kazan boy:)) pilav yapmış. ama kuşum benim tuz koyduğunu unutup tekrar koyunca a
geçende yoğurt çorbası yaptım çok güzel oldu. bunun dışında ne yapılır bu pilavla?
@kakao, :) güzel soru evet :) anneciğimin marifeti aslında. bol bol yapayım da kendisi uğraşmasın demiş en büyük boy tencereyle (nerdeyse kazan boy:)) pilav yapmış. ama kuşum benim tuz koyduğunu unutup tekrar koyunca aşırı tuzlu olmuş, yiyemedik. atacaktım gagaladı beni atılmaz o parça parça buzluğa koyalım kullanırsın yine diye. bayadır duruyordu buzluk boşalsın bari diye düşünürken aklıma o pilavlar geldi, çorba yaptım çok güzel oldu. ordan gaza geldim değişik başka bir şeyler yapayım dedimdi. hayat hikayemi anlatmış gibi oldum ama öyle yani :)
@kakao, :) güzel soru evet :) anneciğimin marifeti aslında. bol bol yapayım da kendisi uğraşmasın demiş en büyük boy tencereyle (nerdeyse kazan boy:)) pilav yapmış. ama kuşum benim tuz koyduğunu unutup tekrar koyunca aşırı tuzlu olmuş, yiyemedik. atacaktım gagaladı beni atılmaz o parça parça buzluğa koyalım kullanırsın yine diye. bayadır duruyordu buzluk boşalsın bari diye düşünürken aklıma o pilavlar geldi, çorba yaptım çok güzel oldu. ordan gaza geldim değişik başka bir şeyler yapayım dedimdi. hayat hikayemi anlatmış gibi oldum ama öyle yani :)
0
pirinç çorbası? ekşili salçalı çok nefis olur.
dolma içi de hazırlanabilir aslında.
dolma içi de hazırlanabilir aslında.
0
annem börek iç harcına da katıyor. çorba ve dolma içi olarak da tüketilebilir tabii. bi de bu kadar pilavı ne için yaptınız merak ettim. buzlukta saklanmış birazı ile çorba yapılmış ve hala var.
0
perkele
bu aksam copten gelen sesler uzerine fark ettim. en az 2 tane var. herifler evi mesken bellemis takiliyorlar resmen. koridorda falan karşılaşıyoruz, utanmasa selam verecek. en hızlı nasıl kurtulurum bunlardan? bir de aksam nasil uyuyacagim :)
bu aksam copten gelen sesler uzerine fark ettim. en az 2 tane var. herifler evi mesken bellemis takiliyorlar resmen. koridorda falan karşılaşıyoruz, utanmasa selam verecek.
en hızlı nasıl kurtulurum bunlardan? bir de aksam nasil uyuyacagim :)
en hızlı nasıl kurtulurum bunlardan? bir de aksam nasil uyuyacagim :)
0
biz zehir mehir denedik bana mısın demedi. en çok gezindiği yerde zemine sabitlediğiniz bir kartona bolca yapıştırıcı sürün bizdeki bu tuzağa düştü. başkası işe yaramadı
0
valla ben öldürme yanlısı olmadığım için şu kutu kapanlardan almıştım. 5 dk geçmedi yakalandı. saldım çayıra.
0
filmlerdeki gibi kapan ve peynir kullanarak halledebilirsiniz, denemiştik ve işe de yaramıştı.
0
sakın zehir verme. zehirlenir ölür sağda solda, bulamazsan kokusu çok pis olur.
en güzeli kartona yapıştırıcı dök, az da peynir koy üstüne-ama elini sürme kokuyu alıp gelmiyor o zaman- kontrol edersin.2-3 yere koy yakalarsın zaten.
en güzeli kartona yapıştırıcı dök, az da peynir koy üstüne-ama elini sürme kokuyu alıp gelmiyor o zaman- kontrol edersin.2-3 yere koy yakalarsın zaten.
0
eğer ufak fare değilde sıçansa yapışkan bir işe yaramıyor bi de sonra öğrenip yapışmadan diğer tuzaklardaki peynirleri yiyor çakallar :) kutu kapan olayı güzel, zaten vursanda ölmüyo sıçan şerefsizleri.
0
bu kutu kapan dedigimiz olay nasil bir sey, nerelerde buluyoruz? ben de zor durumda kalmadikca oldurme taraftari degilim, en mantiklisi o gibi gozuktu.
fareler kucuk neyseki ama cok gerildim :) bu aksam bana uyku yok...
fareler kucuk neyseki ama cok gerildim :) bu aksam bana uyku yok...
0
yanına gelmelerini istemiyosan başka uzak bir yere onlar için yiyecek koy.
kutu kapan baya kutu işte. ben nalburdan almıştım. kendileri elde yapmıştı. sanki koçtaş vb gibi yerlerde de gördüydüm.
kutu kapan baya kutu işte. ben nalburdan almıştım. kendileri elde yapmıştı. sanki koçtaş vb gibi yerlerde de gördüydüm.
0
kimbilir anası babası hangi yatağın yada çekyatın altındadır.
kapıyı aç apartmandan çıksınlar :)
kapıyı aç apartmandan çıksınlar :)
0
ben kedimi salmıştım peşine. yakalayınca da elinden almıştım hayvancığı. yaralanmamıştı bile. sapasağlamdı. sora bi daha görmedik. kaçtı gitti yavrucak evden. bi tür "olm kedi var burda. gachayım." durumuydu. ama hala üzülürüm. hava baya soğuktu. dışarda yaşayabildi mi acaba?
meraklısına not: ölüsünü falan bulmadık. ayrıca kedinin patisinden aldığımda gayet sağlıklı ve canlıydı. çiziği dahi yoktu.
meraklısına not: ölüsünü falan bulmadık. ayrıca kedinin patisinden aldığımda gayet sağlıklı ve canlıydı. çiziği dahi yoktu.
0
the kene
On average, nearly 4,000 deaths of Britishnationals required consular action by the Foreignand Commonwealth Office (FCO) each yearbetween 2001/02 and 2005/06.**google translate kullanarak bile beceremedim bunu çevirmeyi. evet malım belki:)not: türkçe'ye çevrilecek
On average, nearly 4,000 deaths of British
nationals required consular action by the Foreign
and Commonwealth Office (FCO) each year
between 2001/02 and 2005/06.
**
google translate kullanarak bile beceremedim bunu çevirmeyi. evet malım belki:)
not: türkçe'ye çevrilecek
nationals required consular action by the Foreign
and Commonwealth Office (FCO) each year
between 2001/02 and 2005/06.
**
google translate kullanarak bile beceremedim bunu çevirmeyi. evet malım belki:)
not: türkçe'ye çevrilecek
0
2001 ve 2005 arasında her yıl ortalama olarak yaklaşık 4000 İngilizin ölümüne ilişkin Dış İlişkiler Ofisi tarafından konsolosluk prosedürü başlatılmıştır.
yani yurtdışında ölen ingilizlerle ilgili...
bu FCO nun başka bi karşılığı olabilir, ben bulamadım şimdi.
yani yurtdışında ölen ingilizlerle ilgili...
bu FCO nun başka bi karşılığı olabilir, ben bulamadım şimdi.
0
2001/02 ve 2005/06 arasındaki her yılda ortalama olarak yaklaşık 4.000 Britanya vatandaşının ölümü, Dış İşleri ve İngiliz Milletler Topluluğu Ofisleri tarafından konsolosluk işlemleri (yapılmasını) gerektirmiştir.
0
Britanya pek demiyoruz. ayrıca ofisleri de yanlış tek ofis var :D
tik almadım ya bok atayım bari
tik almadım ya bok atayım bari
0
:D almışsın ki tikini. Foreign and Commonwealth Office diye bişey yoktu eskiden azizim Foreign Office ve Commonwealth Office vardı. Birleştirdiler böyle oldu
0
avakado soslu portakalli pekin ordegi
merhabalar arkadaslar bu donem iso 9001 ile alakalı dönemlik proje aldım ancak bu konuya cok yabancıyım bu proje ile ben de öğrenmiş olacağım bu konuda elinde döküman vb. olan varsa yada herhangi bir başka önerisi olan varsa çok makbule geçer paylaşırsanız şimdiden teşekkür ettim.
merhabalar arkadaslar bu donem iso 9001 ile alakalı dönemlik proje aldım ancak bu konuya cok yabancıyım bu proje ile ben de öğrenmiş olacağım bu konuda elinde döküman vb. olan varsa yada herhangi bir başka önerisi olan varsa çok makbule geçer paylaşırsanız şimdiden teşekkür ettim.
0
marcelle
Arkadaşlar, bu Fiyapı'nın "Fiyaka Kırıkkale" diye bir projesi var. 1+1'ler (40 m2) 29,000 liraymış. Para peşin ödenecekmiş, evleri 30 ay sonra teslim ediyorlarmış. Kırıkkale Üniversitesi'ne 5km. uzaklıktaymış. Biz de yatırım olsun diye almak istiyoruz, bitince kiraya veririz diye düşündük... (Ankara
Arkadaşlar, bu Fiyapı'nın "Fiyaka Kırıkkale" diye bir projesi var. 1+1'ler (40 m2) 29,000 liraymış. Para peşin ödenecekmiş, evleri 30 ay sonra teslim ediyorlarmış.
Kırıkkale Üniversitesi'ne 5km. uzaklıktaymış. Biz de yatırım olsun diye almak istiyoruz, bitince kiraya veririz diye düşündük... (Ankara'da oturuyoruz.)
Sizce mantıklı bir yatırım olur mu bu? Güvenilir bir firma mıdır?
Özellikle bu firmadan daha önce ev sahibi olmuş olanların ve Kırıkkale yaşayan, oranın piyasasını bilen arkadaşların yardımlarını bekliyorum.
Teşekkürler...
Kırıkkale Üniversitesi'ne 5km. uzaklıktaymış. Biz de yatırım olsun diye almak istiyoruz, bitince kiraya veririz diye düşündük... (Ankara'da oturuyoruz.)
Sizce mantıklı bir yatırım olur mu bu? Güvenilir bir firma mıdır?
Özellikle bu firmadan daha önce ev sahibi olmuş olanların ve Kırıkkale yaşayan, oranın piyasasını bilen arkadaşların yardımlarını bekliyorum.
Teşekkürler...
0
fiyapı ile ilgili bilgim yok ama en son gazetede uzmanlar inşaatına başlanmamış evi sakın maketten görüp satın almayın, alırsanız da kesin bir teslim süresi olsun sözleşmede diyordu. dikkatli olun. parayı sayıp yıllarca ev beklemeyin sonra.
0
ben fiyapının istanbul esenyurt civarındaki bir projesini gidip gördüm. evlerin projesi fena sayılmaz. işçilik mükemmel değilse de idare eder. örneğin iki odayı duvar yerine duvardan duvara dolapla bölmüş. enteresan.. örnek daire ofisteki kişi epey attı tuttu övündü, satılık daire kalmadı, ikinci eller satışa başladı diye. ben de hayretle sordum : bütün evler satıldıysa neden yüzde sekseni hala boş diye.. cevap da enteresandı: "henüz altyapısı tamamlanmadı"
0
Babam inşaat mühendisi. Almadan önce mutlaka Kırıkkale'ye gideriz, projeyi inceler, tüm detayları öğrenir ve ona göre uygun bir sözleşme yapılır.
0
@niye ama
Bakalım, iyi bir yatırım olacağına inanırsak gidip bakacak. Ama önce biraz araştıralım istiyoruz...
Bakalım, iyi bir yatırım olacağına inanırsak gidip bakacak. Ama önce biraz araştıralım istiyoruz...
0
valla benim de bugün yarın alacak param yok zaten :D bi fikrimiz olsun diye şey ettiydim. Bi de inşaat hiç bilmediğim bir sektör tv da çikolata reklamından çok inşaat firması reklamı yapıyorlar iyice kafam karışıyor
0
Abandoned haklı,,,,şimdi düşünelim 29.000 ve 3 yıl,,,karşılığı ne 40 m2 kiraya ya verirsin ya veremezsin o parayı 3 yılda her türlü değerlendirme fırsatın var,,,altın borsa, dolar bir sürü fırsat olur,,,Kırıkkaleye bakalım ,,, 1+1 ev öğrenciye kiraya verelim 3 kişi 3+1 e değil de zengin 1 kişi 1+1 e çıksın,,,e zengin adam zaten İstanbulda Ankarada okur ne işi var Kırıkkalede, bir de okula 5 km ,,,Kırıkkale için çok uzak,,,yatırım olsun diye 30.000 liraya git ufak da olsa 1 parsel arsa al ama Kırıkkalede 1+1 çok mantıksız,,,
0
kucuk şehirler icin 5km cok fazla mesafe, bi de kiralar daha ucuz oluyor oyle yerlerde o yüzden mantıklı bi yatırım değil bana kalırsa.
0
arkadaşlar o tarz ucuza ev satanlar çakal! havuz bina yakıt bilmem ne ömür boyu fiyapı ilgilenecek ve atıyorum kırıkkale için 450 tl minimum aylık para alacak :) verebiliosan ver kiraya satabiliosan sat alınca
0
jakdaniyel
bakıyorumda sözlükte, duyuruda yalnız olan insanlara alayı erkek,şimdi bi organizasyon düzenlesek yalnızları birleştirsek parayı kırarız kesin!şaka maka bitanede çok yalnızım diyen hatun göriyim lan,bu hatunları harbi hiç boş bırakan olmuyo heralde!
bakıyorumda sözlükte, duyuruda yalnız olan insanlara alayı erkek,şimdi bi organizasyon düzenlesek yalnızları birleştirsek parayı kırarız kesin!
şaka maka bitanede çok yalnızım diyen hatun göriyim lan,bu hatunları harbi hiç boş bırakan olmuyo heralde!
şaka maka bitanede çok yalnızım diyen hatun göriyim lan,bu hatunları harbi hiç boş bırakan olmuyo heralde!
0
yalnızım dostlar türküsü çağırmak hatun kişide yanlış mı anlaşılırım anksiyetesi yarattığındandır.
0
demezler kardeş. Biz açlığımızdan ölürüz, ekmek istemeyiz hesabı, türk kızlarımızın hepsi allameicihan olduğu için, naz niyazdan hayatı ıskalarlar.
0
Kırarsın.
@fenahuylustanzo ne mi değişecek, arkandan elhambürüllah okumak için bir yerde buluşarak oturup bira içmek şart oldu.
@insomni4c Grip olanlarla içmioz.
@fenahuylustanzo ne mi değişecek, arkandan elhambürüllah okumak için bir yerde buluşarak oturup bira içmek şart oldu.
@insomni4c Grip olanlarla içmioz.
0
yalnızların alayı erkek diyorsun sonra yalnızları birleştirsek parayı kesin kırarız diyorsun :) anlamadım ki seni ben!
0
contavolta
şimdi yaklaşık 2 buçuk ay falan oldu işe başlayalı. ben muayene olsam gidip ilaçlarımı alabilir miyim? 2 aylık sigortam yatmış görünüyor sistemde. başka bişey yapmam gerekiyor mu? fındıklısgk ya gidip açtırman gerekiyor diye bişey duydum ona gerek var mı?bunu internetten bakabileceğimiz bi yer var m
şimdi yaklaşık 2 buçuk ay falan oldu işe başlayalı.
ben muayene olsam gidip ilaçlarımı alabilir miyim? 2 aylık sigortam yatmış görünüyor sistemde. başka bişey yapmam gerekiyor mu? fındıklısgk ya gidip açtırman gerekiyor diye bişey duydum ona gerek var mı?
bunu internetten bakabileceğimiz bi yer var mı? turkiye.gov.tr den baktım ama bulamadım galiba...
ben muayene olsam gidip ilaçlarımı alabilir miyim? 2 aylık sigortam yatmış görünüyor sistemde. başka bişey yapmam gerekiyor mu? fındıklısgk ya gidip açtırman gerekiyor diye bişey duydum ona gerek var mı?
bunu internetten bakabileceğimiz bi yer var mı? turkiye.gov.tr den baktım ama bulamadım galiba...
0
eskiden başkaydı ama şimdi sigortan yatmaya başladığı tarihten itibaren gidip kimlik numaranı belirterek başka bir şey gerekmeksizin sağlık hizmeti alabiliyorsun bildiğim kadarıyla.
0
bir senede 90 iş günü sigortan varsa sanırım yararlanabiliyorsun, bir kereye dair açtırma muhabbeti de hala var sanırım
0
30 gün sigorta primi yatırıldığı SGK sistemine düştükten sonra SGK il müdürlüğü veya Sosyal Güvenlik Merkezine başvurup sağlık aktivasyonu yaptırmak gerekir.
0
kesin cvabı veriyorum :D başıma geldi çünkü. 30 günlük sigorta gerekiyor -90 değil-muayene olman için. ancak aktivasyon yaptırman gerekiyor. otomatik aktivasyon olacak diye bi şey vardı (ben temmuzda başladım bizimkiler otomatik olmadı) seninki belki olmuştur çok basit bişey yap özel hastanelerden birini ara randevu alacaktım yeni ssklıyım provizyon veriyor mu sisteminiz bi kontrol eder misiniz de TC ile hemen bakıyorlar. provizyon verilmiyorsa SGK ya gidip yaptıracan mecbur
0
30 günlük priminiz yattıktan sonra sağlık sigortasından faydalanabilirsiniz. ilk kez kullanacaksınız sgk'dan aktivasyon işlemi yapmanız gerekiyor. turkiye.gov.tr'den 4a müstehaklık bilgisi diye bakarsanız görebilirsiniz. eğer primleriniz yattığı halde müstehak değildir şeklinde bir ibare görüyorsanız aktivasyon işlemi yaptırmanız gerekiyor demektir.
insan kaynakları çalışanı olarak cevaplıyorum. götünden sallayan arkadaşlara da bilmedikleri konularda insanları yanlış yönlendirmemelerini naçizane tavsiye ederim.
insan kaynakları çalışanı olarak cevaplıyorum. götünden sallayan arkadaşlara da bilmedikleri konularda insanları yanlış yönlendirmemelerini naçizane tavsiye ederim.
0
kahin ahtapot paul
Bilanço, gelir tablosu, aktif, pasif... bilenler (bonus olarak fransızca olursa harika olur) bir tık kadar uzağınızda yardımınız lazım. Neyin aktif neyin pasif olduğunu çıkaramadım. Teşekkürler.
Bilanço, gelir tablosu, aktif, pasif... bilenler (bonus olarak fransızca olursa harika olur) bir tık kadar uzağınızda yardımınız lazım. Neyin aktif neyin pasif olduğunu çıkaramadım. Teşekkürler.
0
