8 saati doldurmadığım gün ayılamıyorum. 5'le zombi gibi gezerim. O kadar uykusuz kalınca sabah bi yerde doping almış gibi ekstra enerjili oluyorum ama 1-2 saat sonra bildiğin çöküşe geçiyorum. Bence normalsin. 5 saat uyku çok az. En az 7 olmalı normal bir insan için.

normal sanırım. bünyeyle alakalı. spor yapanlar için falan temiz 8 saat lazım diyorlar, hadi sana da 7 diyelim eheh. uyku kalitesi var bir de onu göz ardı etmemek gerek. want2die 3 saatte şarj oluyorsa sen belki 9'da bile olmazsın.

ben de gün içinde 3-4 kez falan uyuyorum artık iyice aptala döndüm. böyle bozulduğu zaman istersen 100 saat uyu, işe yaramıyor.

geçen haftanın ortalaması 4,3 saat uyku olarak. günlük 5saat yeterli ama fazla efor sarfetmiyorsanız

genelde gece 2 de uyuyup sabah 7 de kalkiyorum. gayet enerjik oluyorum ama haftada 1 aksam yattigim yerde uyuyorum ve temiz 10 saat kalkmiyorum. anca bu sekilde toparliyor sanirim vucut kendini.

6 saat falan yetiyor bana. kişinin kendisiyle alakalı bir şey.

tek dana ben miymişim ya, tam 9 saat 40 dakika uyumazsam yataktan zor kalkıyorum, gün içinde de her fırsatta uykum geliyor.

Gün içinde yorgun hisseden, uykusu yetmeyen herkese hem uyku kalitelerini sorgulamalarını hem de D vitamini ölçümü yaptırmalarını tavsiye ediyorum bu arada.

Bana 7 saat yeterli geliyor ama 8 uyursam tam enerjik ve mutlu uyaniyorum. 5 saat dedigin nedir ki.

Ben de uyumanın bir yerden sonra zaman kaybı olduğunu düşünüyorum. Lisede de az yatardım. Üniversitede de az yatıyorum. Genelde 2-7 arası uyurum. Bu gece 4-8 arası uyudum mesela. Haftasonları genelde 3-11 arası falan yatıyorum. 5 saat az gelmiyor, çok kesintili bir uyku değilse 5 saat ideal benim için. Haftasonları da çok zinde kalkamıyorum zaten, 8 saat fazla gibi geliyor.

Soruna gelicek olursak. Alışkanlık meselesi bence. Mesela günde 7 saat uyusan, her gün 10'ar dakika azaltsan 2 hafta sonra günde 4,5-5 saat uyumanın az geleceğini düşünmüyorum. Ve en önemlisi kalkıp tekrar yatmamak. Geçen hafta 2 defa uyandım, elimi yüzümü yıkayıp bir daha yattım. Akşam 6'ya kadar o kadar yorgun ve halsizdim ki (hatta bunun için bir duyuru açtım) anlatamam. 6-7 saat uyumama rağmen 20 saat uyumuş gibiydim.

En az 4 saatlik bir kesintisiz uyku lazım kısaca, benim fikrim bu.

spor yapmadığım ve/veya gün içinde yorulmadığım zamanlar 5 saat falan, eğer çok yorulduysam 10 saati geçebilir bile -yalnız bir önceki gün hiç uyumamış olmam gerek 10 saat uyumam için-

bir keresinde 81 saatlik bir laboratuvar sürecim olmuştu -54 tane deney ve 100'den fazla ölçüm yapmıştım 81 saat içerisinde, tabi bir kaç saat uyuduğum oldu laboratuvarda sandalye üstünde ya da misafir koltuklarında falan okuldaki- ama ondan sonra temiz bir 13 saat uyumuştum.

yalnız bazen de şöyle oluyor: gene böyle 72 saatlik bir uykusuzluk yaşadım geçenlerde - rapor+sunum hazırladım ve final sınavı kağıtlarını okudum yaklaşık 112 öğrencinin, sisteme girdim falan- ondan sonra eve geldim yattım 4 saat sonra kalktım! sanki böyle çabuk şarj edilmişim gibi oldu hatta "noluyo yaa??" diye uyandım :( halbuki uyku maratonuna çıkacaktım ben.

Ortalamam 5 saat;
1,5 gibi yatar, 6,5 gibi kalkarım.
Nerdeyse 15 yıldır fikslendi artık. Hiç sorun yok.
Ama uyku meselesi her kişide değişiklik gösterir.

Sabahtan akşama kadar ayakta dikilmişsem ya da ders dinlemişsem 8-17.30 arası sonra eve gelip yemek yiyip derse oturmuşsam saat 22.00 gibi kayışlar kopsa da kahve-kola ile gece 1-2 yi bulabiliyorum. Ders calısmayacaksam 3 saatlik uyku bile yetiyor ama söz konusu ders olunca 12 saat bile uyusam yetmiyor :/

az uyumak erken yaşlandırır, haberin olsun.

erken kalkmak az uyumak iyi ama ben açıkçası erken yaşta kırışmak istemem

kesilen kabloyu bir dene. büyük ihtimalle çalışacaktır. Plastik kısmını da elektrik bandı ile kapatırsınız. Oh mis. Zaten apple'ın şarj kablolarının plastik kısmı çok dayanıksız. Bende 2 orijinal kablo var, ikisi de yırtık pırtık.

ek olarak iphone5'in kablo ve şarj aletlerini de kullanabilirsin.

Ayrıca çalışmaz ise orijinal kabloyu en ucuz apple.com'dan alırsınız. Orijinal kablo ile birlikte güzel bir kılıf önerisi:

kablo: store.apple.com

smart case: store.apple.com bu çok pahalı. çakmalarını ucuza bulursun aynı işlevi gören.

Elektrik olayından çok korkarım ben içindeki bakır kısım da görününce tırstım iyice, uyduruk bir çekmecenin köşesine sıkıştı diye kesilmiş çok saçma valla :/

Teşekkür ediyorum linkler için, iphone 5 in şarjını kullanayım bir süre sonra da alırım bu kabloyu. Kap için de media markt falan orada bulabilirim herhalde daha ucuzunu?

gittigidiyor.com'dan falan daha ucuza da bulabilirsin. ama ben göreyim alayım dersen dediğin gibi teknoloji marketlerden bulabilirsin daha ucuz ve işlevlisini.

sen farketmiyorsun ama garip davranıyor olabilirsin.

sana yardımcı olamadığını düşünüp bırakmak istemiş olup söyleyememiş olabilir mi?

işte insana iyilik yaparsın bokunu çıkarır böyle... pazar günü araman hata, yok önceden arardım açardı falan filan, saçmalamayın yahu ! önceden açsa bile adam hadi kötü olmayayım, yine insanlık bende kalsın amaçlı açmıştır telefonunu... neden suistimal ediyorsun ki ?

psikaytristler de insan. doktor ama insan. belki o zaman çok önemli bir işi vardı, karısıyla tartışıyordu, çocuğu hastaydı vs. eğer çok kötü değilse kişi pazar günü doktorunu aramamalı bence. onların da özel bir yaşantısı var

yaptigim isten dolayi bazen pazarlari da ariyorlar. cogu zaman acmiyorum, pazar gunu is icin neden ariyosun birader?

ayrica kadinin sinirli bir haline denk gelmis olabilirsin pazar gunu aramanin ustune. kiz arkadasimla kavga etmemin uzerine arandigim zaman neredeyse kufur edecek kıvama geliyorum.

kadinin sana, kendisini pazar gunu arayabilecegini dusundurecek kadar yuz vermis olmasi hata. senin dusuncesizligin ayri hata. dadin degil senin, psikaytrin.

iyi de o zaman bunu uygun bi dille neden dile getirmiyor? hadi ben saygısızlık yaptım, hadi ben toy ya da cahilim, o neden "pazar günü araman doğru değil, şuyan kapatmalıyım sekreterimle görüş" diyerek direk kapatmıyor.

ne bileyim. hiç psikatriyle falan işim olmadı, onlar da insan kabul ediyorum, pazar günü de iş olmaz, hadi o sırada kızgın anına da denk gelmiş olabilir. ama böyle bi tepki yine de gereksiz değil mi?

----
yukarıdaki soruna cevap:
adam (ya da kadın, neyse artık) muhtemelen bir tek sen tarafından aranmadı, başka hastaları da vardı öyle. başkasına kızdı sana patladı. ayrıca belki senin o sıradaki tavrın bir şekilde onu rahatsız etti. ya da en basıtinden: ruh sağlığı yerinde olmayan insanları düzeltmeye çalışırken kendisi bozuldu ve farkında değil.

dohinnotha + 1..

ayrıca maillerime neden dönmedi..

mailini hele zorla verdi..zorla cebime sıkıştırdı kağıdı dün gibi hatırlıyorum.şu cümleyi bile kurdu " sen bana cepten mesaj at ben sana maille döneyim olmadı, telin tuşları küçük mesaj yazamıyorum.."

ama ben ona mesaj atmadım mail attım.hep soruyodum "saygısızlık ediyomuyum " diye."sevimliliğinle kurtarıyosun saygısızlık yapçak olsan bile korkma " der dururdu.

ikimizinde cinsiyeti kadın.

Kadın baştan numarayı vermemek için kırk takla atıyo, kendi yerini kurunca seni kafeslemek için numarasını veriyo. Bir iki konuşup seni bağlıyo. Sonra sen aradığın zaman vay efendim sekreterimi ara vay efendim pazar günüm.

Mesai saatlerim içinde ararsan sevinirim, bu konuda hassasım şeklinde baştan uyarsaydı madem.

Bunları bırak, başkasıyla gayet cebinden konuşuyo senin maillerine bile cevap vermiyo. Hem saygısız hem profesyonel değil bi de kaprisli. Anlattığın kadarıyla bu kadın senden daha sorunlu göründü gözüme.

Sana insan gibi davranacak bi psiyatrist bul. Bu ne böyle.

ikiniz de acayipsiniz bence, psikiyatrist-hasta ilişkisinden başka her şeye benziyor bu.

karşındaki de insan sonuçta profesyonel davranamamış. o terapiden artık verim alacağını sanmıyorum ilişkiniz laçkalaşmış.

bu tip davranışta bulunan kişiler mi hastaları iyileştirecek? bir dolu insan var, başka doktor vs bulursunuz. kadın resmen zor durumda olan birini yüzüstü bırakmış.

kendin de söylemişsin, bi nevi ebeveynlik yapıyodu diye

sen ebeveyn gibi davranırken o da dozunu kaçırıp anne/baba gibi davranmış. böyle bi tepki alınca da gücüne gitmiş. aslında senin biçtiğin ünvana uygun davranmış. yani ona anne/baba değil de psikiatrist olarak bakman lazımdı.

neyse iyi tarafından bakman lazım, anne/babadan psikiatrist olmaz.

Kesinlikle doktorunu değiştir belli ki aranızda iletişim problemi var.

hatanın sende olduğunu düşünmüyorum. bu öfkenin sebebi varsa sana söylemeliydi. uyarmadan direkt kızması arkasında başka şeyler olduğunu gösteriyor, kendi sorunları da var demek ki. 7

profesyonel olmayan biriyle çalışmasan daha iyi olur. inş bir sonraki doktorun eskisini aratmaz. bi an önce geçiş yap ki boşluğa düşme.

bu arada ne tafraymış arkadaş, pazar aranmaz diye kızmış, sinirlendim şunu okurken, sanırsın küfür etmişsin.

Terapiyi psikologtan değil psikiyatristten almanız da bu sonuca katkıda bulunmuş.terapiyi uzmanına bırakmayan şahsın kafasına esince sekreterliği de üstlenmesi pek şaşırtıcı değil bence. işini iyi yapan bir terapistin önceliği her şart ve koşul altında, terapi içinde ya da dışında, hastasının sağlığı ve iyiliğidir. Nasıl davranmış olursanız olun hata onun.

Başlangıç için celestron tavsiye ederim, bende powerseeker 60 az var :)

Şu anda piyasada bulunan herhangi bir teleskop, asırlar önce bir koperniğin ya da galile'nin kullanıp devrim yarattıkları teleskoplardan çok daha iyi. Kıstasını bence buna göre ayarla.
Bana kalırsa ortalama üstü olabilecek bir tane al. Marka içinde bu işin içinden olan biri yanıtlasın.

Semi Pro mu denir bilmiyorumda, herhangi bir teleskobun birkaç tık üzerinde bir şey al, baktın bıkmıyorsun ve artık yetmiyor daha iyisini alırsın

teleskoptan önce dürbün de olabilir:

(bkz: konus 20x80)

ayrıca (bkz: yeni başlayanlar için teleskop)

yutüp

Tamam ama ben toplu halde arıyorum mesela toraks derneğinin sitesinde akciğer sesleri var anlatmış hem de dinleyebiliyorsun, bu tarz bi site :/

solutions.3m.com.tr

görür mü işini?

@fayfim süpersinnn :) teşekkür ederim bir de patolojik ekgler ve açıklamalarını bulabileceğim bir site var mı?

onun için 200-300 sayfalık kitaplar var abicim :))

ingilizcen varsa güzel bir ekg kitabı var, ben okudum ve çok faydalandım zamanında tavsiye ederim. he tabi ekg derya deniz, bununla yine vakaların %90'ını anlarsın. çok verimli bir kitap.

ecgepm.files.wordpress.com/2012/01/the-only-ekg-book-youll-ever-need_-5th-ed_by_mik.pdf

tabi kardiyoloğumuz başka bişey önerirse bilmem :)

Güneş tıp kitap evinin vardı bugün gördüm hocada ama o da çok ayrıntı yahu staj için, kardiyo düşünsem alırdım ama ekg zevkli bir şey klinikteki hastaların ekg leri yetersiz kalıyor öğrenmek için teorik okumakla da olmuyor :((

@vendorth paylaşımın için teşekkür ederim, inceleyeceğim şimdi :)

Gozluk taktim/takmayi biraktim gozlerim duzeldi, lens kullandim gozlerim 5 derece artti...bunlar bana sehir efsansi gibi geliyor, bi bilimsel dayanagi olmayan seyler. Soncta bu goz numarasi ilerlemesinin altinda yatan sebepler belli. Genetikse, zaten 20li yaslara kadar isterseniz gozunuz kapali yasayin ilerliyor. Tv ekranina bakmak, cok kitap okumak, tabi bunlarin da etkisi var ama cok fazla degil(miyop icin falan konusuyorum)

2 numara ise gozleriniz, zaten gozluksuz lenssiz yasamaniz zor olur. Bence gozluk+lens'e devam edin.(sahsen disarda lens, eve girer girmez gozluk en iyisi bence)

Gözlük takmadığınızda göz uyum sağlar bozukluğa ve bu yüzden sanki göz numarası düşmüş gibi hissedilir ama gerilemez. Miyopsanız eğer gözlüğünüzü muhakkak takın, gözünüzü yormayın ayrıca gözlük gibi bir nimet varken dünyayı bulutlu görmenin bir anlamı yok :)

aft olabilir belki.

aft olmasın o

Aft evet ama gecmiyo 1 haftadir doktora göstermek istedim nereye gidecegimi bilemedim sorun o zaten

Aft büyükse geçmesi 1 haftayı bulur, hatta o geçerken ikincisini bile çıkarabilir. Gaza gelirlerse tüm aftlar birleşip dev bir aft bile olabilirler. Ağzı temiz tutmak gerek, bir de karbonatla ağzı çalkalamak iyi gelebilir. Soğan-sarımsak da yenebilir (vitaminsizlikten çıkar derler) Doktor için dermatoloji olur.

Edit: Bünye bir mesaj iletmeye çalışıyor, "Güçsüz kaldım, biraz destekle beni" diyor. O yüzden aftın kendisi kadar aftın nedeni ile de ilgilenmek gerek.

bunun için hangi bölüme gidilir bilemiyorum ama bir de şunu dene. bir bardak suya biraz karbonat karıştırıp ağzını çalkala. ben bunu yaptım 2 güne geçmişti.

Eczaneden aft ıcın gargara alın. Hemencecik geçer. Geçmiş olsun

Ortası beyaz etrafı kırmızı mı? Yoksa beyaz yuvarlak pamukumsu bir yuvarlak mı?

Beyaz yuvarlak pamuksu aynen

Karbonatla calkala ağzını sık sık. Kbb ye git birde antibiyotik falan veriyorlar

www.genckolik.net

Şu krem. Ne zaman çıksa sürerim bi iki güne geçirir.

fast food yemekten oluyor.
taze sıkılmış meyva suyu içerek başla.
ilaç lokalde işe yarar ama başka bölgede yine çıkar.
haşlanmış sebze, bol bol meyva yemelisin.
kökeni vitamin eksikliği az ihtimal bakteriyel mümkün.

Oral candidoz muhtemelen, kullandığın bir ilaç var mı düzenli? Aft değil anlattığına göre de fotoğrafını atabilirsen at ve derhal dermatolojiye git.

Fotoğrafını at bize. Atmazsan internetten pamukçuk/candidiazis diye arat bir de aft diye arat karşılaştır. Aft ise eczaneye git aftadur sprey al üzerine sık ama dil altında aft hiç görmedim. Mantara benziyorsa doktora git kbb de anlar dermatoloji de anlar.

Tesekkurler arkadasin dedigi kenacort merhemi buldum surdum yarin dermatolojiye gidicem :)

ayda 5 saat.

Ayda 15 saat.
Tıp

Vizelerden önce her ders için 1 saat finallerden önce de ders başına 2 saat. Sınavlardan hemen öncesinde.

vize dönemi değilse ve hafta sonu çalışasım varsa, gereken derslerin tekrarlarını yapıyorum not falan çıkartıyorum 2-3 saat toplamda desek. (1 haftada)
vize dönemi 2 hafta her gün çalışıyorum yani saat hesabı yapamıyorum şu an ama her gün en az 3.5 saat diyebilirim bu 2 haftalık süreç boyunca.

3 hafta öncesine kadar günde 8-10 saat arası idi, yaklaşık 5-6 ay süresince

devamlı proje ödev rapor quiz olduğu için tüm günümü alıyor
mühendislik

sınavdan önceki gece. bazen o bile değil sabah kalkıp azıcık bakma falan.

Her stajda (büyük staj= 8-10hafta) son bir ayı her gün olabiliyor kimisinde de son 15gün. Tıp Fakültesi

saat olayını bilmiyorum gün boyu çalışılıyor çünkü

12 haftalık staj kurulunda son 6 hafta her gün uyuyana kadar çalışıyorum tabii sabah hastane+ ders oluyor. Akşam üzeri eve gelip bu şekilde çalışıyorum. Gece 2-2.30 gibi bırakırım genelde çalışmayı. Haftasonu zaten beyin yapışana kadar :) -Tıp Fakültesi-

Ben varım. Türkiye'de altıncı sınıf tıp öğrencisiyim; şu an Amerika'daki stajlarım yeni bitti, önümüzdeki hafta CS'e giriyorum.

Adam aşmış :/

lumia 520

ön kamerası olsun, ilerde lazım olur..
htc chacha var arkadaşımda klavyeli ama bunun özelliğinde klavyesiz bulursan al. her şeyi çalıştırıyor 250tl civarı.

görüntülü görüşme ilerde ihtiyaç olabilir. ek maliyeti de yok. ön kameralı model seç. android olsun.

sağlam bir motorola atrix bulursan her işini görür valla

ne kadar az?
Nokia Lumia 525 al bence, bir arkadaşım teknosadan 499TL'ye aldı.

samsung galaxy pocket. temiz telefon ama ön kamerası yok. 2. el olanlara baktım en temizinin fiyatı 160 falan.
yalnız web'de gezerken çok bir şey beklemeyin, ekranı küçük, resim boyutları abartı seviyeye ulaşırsa tarayıcınız ne olursa olsun kapanıyor site. (tumblr'da falan tarayıcıyla gezemezsiniz yani) ama boat browser mini yüklerseniz minimum sıkıntıyla kullanabilirsiniz.

Nokia e72 mail falan da açıyor, internete de bağlanıyor zaten 3g'li, ön kameraya da sahip ve whatsapp da sorunsuz çalışıyor. Fiyatı 2. El olarak 100-200 bile değildir bence çünkü üretimden kalktı diye biliyorum, tek kötü yanı klavyeli.

olabilir ama bu kadar ateş anormal
başka bir doktor gördümü bebişi?

sirkeli bez koymayı denediniz mi? suya sirke karıştırıp onunla bezi ıslatıp koyun, genelde öyle yaparlar. geçmiş olsun.

başka doktor görmedi. açıkçası başka doktor görse de daha ne yapabilir ki? başından savmış olsa ilgilenmedi, başkasına gideyim derim. gayet güzel muayene etti, gerekli tahlilleri yaptı. dandik semt polikliniğine de gitmedik ki tahlilleri beceremediler diyeyim.

normal değil sonuçları daha ağır olabilir, iyi bir pediatrist muayene etmeli. hemogram bakıldı mı? belki de nötropenik ateş falandır bilinmez ki her şey düşünülmeli odağı belli olmayan, sebebi belli olmayan ateş araştırma gerektirir. geçmiş olsun umarım ciddi bir şeyi yoktur. ayrıca henüz 2 yaşından küçük ve belki de immün yetmezliği vardır buna bağlı da mantar enfeksiyonu bile olabilir ciğerlerinde vs.

(bkz: ateş/@compadrito)

hocam zaten bir pediatrist muayene etti. 48 saat içinde düşmezse, döküntü olursa vs tekrar getirin dedi. boğazından aldıkları swab ve idrar negatif olduğu için çocuğu delip ağlata ağlata kan almaya gerek duymadı. bu yüzden de hemogram bakılmadı, ihmal edildiği için değil.

evet allah korusun daha ciddi olabilir de her şey düşünüldü işte. ne eksik? düşünülmeli diye 21 aylık çocuğu komple check up mı yapacağız? anestezi verip kontrastlı tomografi mi çektirelim? doktora gittik, gerekli tahliller yapıldı yollandı. 48 saat de süre verdi düşmesi için. feriştahına gitsem daha ne yapacak?

ben sizden ateş düşürmeye yardımcı yöntem soruyorum. teşekkür ederim ama duyuru'dan hastalık teşhis ettirmeyecek kadar bilinçliyim, o yüzden ilk fırsatta doktora gittim. yardımcı olmak yerine daha çok endişelendiriyorsunuz.

dolven ve calpolü 4er saat aralıklarla karıştırarak verebilirsiniz
yani önce dolven sonra calpol sonra dolven

onun dışında soğuk uygulama en güzeli aslında ama çocuğa da ayrı eziyet maalesef :/
diş çıkarması büyük olasılık

Sirkeli bez, nemli bezle silmek, ben kucukken alkol kolonya falan dokerdik ama o kadar küçük değildim. Duş almış zaten.

edit: bayağı karışmış burası da ben mobilde test sonucu koyduğunuzu görmemiştim virüs falan bakılmamış burada. bir çeşit bakteri bakılmış o da negatif çıkmış. o yüzden virüsü yok bakterisi yok nesi var deyince lal u ask haklı olarak diğer alternatifleri yazmış. ben de viral olabilir diyeceğim. doktorunuz da öyle düşünmüş olmalı ki antibiyotik vermemiş. zaten duyurudan hastalık soracak kadar cahil değilim demişsiniz. o yüzden fikrimi belirtmemiştim.

özel hastane mevzusuna gelince tahlil konusunda devlet hastanelerine daha çok güveniyorum. ben tıp öğrencisiyim, annem de sağlık meslek öğretmeni/hemşire. yetiştirdikleri iyi laboratuvar öğrencileri, hemşirelik öğrencileri zaten kpss'yi kazanıp atanıyor. arka kapıdan mezun olan öğrencilerse özellerde çalışıyorlar. bahsettiğim yerler uyduruk tıp merkezleri değil kurumsallaşmış hsataneler. yanlış anlamayın güven hastanesi için spesifik olarak konuşmuyorum.

siz de çok paniklememeye çalışın, çocuklar hastalanarak büyür. kavanoz çocukları dayanıksız olur. her seferinde kendinizi heba etmeyin.

geçmiş olsun. inşallah iyileşmiştir yavrucak.

bakteri değil virus değili yanlış anlamışsınız bence. boğaz enfeksiyonu geçiriyor işte. bir hafta sonra daha iyi olacak. diş çıkması falan ateş yapmaz. öyle bir şey yok.
ateş düşürmek için de ılık duş aldırıp giydirmeyeceksiniz. su üzerinde çıplakken kuruyacak. 39'un falan üstüne çıkmadıktan sonra ateşi düşürmenin çok bir anlamı da yok zaten.
lal u aşk da henüz tıp öğrencisi diye tahmin ediyorum:) ateşli çocukta immun yetmezlik, nötropenik ateş falan yazdığına göre:))

atesini dusurucem diye yapmadiginiz kalmamis ama cocugu da yormussunuz tahmin ediyorum, onun yerine biraksaniz biraz dinlense.

gazeteye sirke döküp sırtıma yapıştırırdı bizim valide hanım.

bu çocuk daha bir aylıkken yenidoğan sarılığı geçmediği için o zaman işyeri tarafından yaptırılan özel sigortamız da olmadığı için dandik semt polikliniğine gittik. hem de ankara'nın büyük bir ÇOCUK hastanesinin polikliniği idi. doktor allah var iyiydi. idrar yolu enfeksiyonu olabilir dedi. idrar tahlili alalım dedi. gittik, kazulet bi hemşire verdi elimize bi tane idrar poşeti, bi tane de idrar kabı. biz nedir nasıl yapılır bilmeden, bekleme salonundaki sandalyenin tepesinde bodoslama poşetteki deliğe pipisini geçirip yapıştırdık. ortam ana baba günü, ne gel bi yardım et göster diyecek adam var, ne çocuğu yatıracak bi sedye var. işeyince de poşeti çıkarıp kaba döktük verdik. 3 gün sonra o da ne? idrarda klebsiella bakterisi üredi. dediler damardan antibiyotik tedavisi olacak 15 gün. lan daha 1 aylık çocuk ne antibiyotiği, ne damarı demeye kalmadan bir özel hastaneye gittik. orada idrarı zahmet edip hemşire aldı. alırken pipinin etrafını falan antiseptikle sildi, meğer silmek lazımmış. ne bakteri üredi ne bişey. devlet hastanesine, hem de bütün işi çocuk üzerine olan bir devlet hastanesine güvensek çocuğum yok yere 15 gün damardan antibiyotik alacaktı.

özel hastaneye gitmemizin nedeni zenginlikten değil. zaten zengin falan da değilim. eşimin işyerinin yaptırdığı özel sigorta sağolsun gidebiliyoruz özel hastaneye.

@freekara: doğumunu da buradan duyurmuştuk. hatta fader sağolsun duyuru'nun tepesine emzik asıp hoşgeldin ege demişti. tanıyan hatırlayan var gibi yazıyorum ben de :) (git: 452182) (git: 452607)

Kan sayımı yapıldı mı? Göremedim de? Bu arada sadece ateş düşürmeye yardımcı yöntem sormamışsınız, bir daha okursanız duyurunuzu görebilirsiniz. Editlemediyseniz tabi:)

@lola90: yukarıda yazdım. bakılmadı, ama ihmal edildiği için değil, antijenden ve idrardan bir şey çıkmadığı için bakılmasına şimdilik gerek duymadığı için bakılmadı. sadece yöntem sormadığımın farkındayım lakin öncelikli olarak yöntem soruyorum. ayrıca alternatif nedenler de soruyorum. doktorun hakkını yememek lazım, yapabileceği her şeyi yapmış bir doktor varken başka bir doktora götürülmesi gerektiğini düşünmüyorum. o yüzden, sanki çocuk yanarken evde kocakarı yöntemi arayan baba muamelesi görmeyi hak etmediğimi düşünüyorum.

yahu altı üstü ateşi çıkan çocuğu kaç doktor görecek? hayır 2 hafta falan ateşi olur vs bir durum olur da anlarım. bana sorarsanız 2 gündür ateşi olan çocuğu doktora götürmeye bile gerek yok. dolven, calpol vs artı ılık duş, bol meyve sebze, bol su yeter gider.

4 saatte bir calpol ve dolven dönüşümlü verebilirsin. hala düşmezse hastaneye götür. bir de ateş dediğin kaç derece acaba gerçekten ateş mi?

@fayfim tüm tetkikler yapılmamış olsa amaan boğaz enfeksiyonudur, popoyu üşütmüştür der geçersin ama zaten pediatri stajı almış olan herkes bilir ki 2 yaş altında ateş "sirkeli su sür eheh" deyip boşverilecek kadar basit bir şey değil yoksa ben de büyük çocuklarda ve erişkinlerde ateşin ilaçlarla düşürülmesine karşıyım söz konusu 21 aylık çocuk, süt çocuğu.

@kibritsuyu ben söylediklerimden mesulum size bebeğinize kocakarı yolları arıyorsunuz yazmadım, tekrar okuyun bence stres faktörü girince işin içine abartılı tepkiler veriyorsunuz. Yukarıda "bir de virüs değil, bakteri değil, bu çocuğun ateşi niye çıkıyor dersiniz?" Demişsiniz ben de sebepleri sıraladım daha sıralanacak onlarca şey vardı enfeksiyöz sebepler dışındakileri akıla bile getirmedim ki milyonda birlik ihtimaller zira ben sorunuzu yanıtladım. Ayrıca virüs için seroloji bakıldı tamam ama adenovirüs, rhinovirüs, rsv, cmw, ebw dışında marker baktıklarını da sanmıyorum ki rutinde gereksiz de zaten. Dediğim gibi az bir marker bakılabiliyor yani direkt sıfır virüs sıfır bakteri demek yanlış olur muhtemelen enfeksiyondur. Her neyse gece gece bu kadar uzun tutmanın lüzumu yok, tekrardan geçmiş olsun.

www.fda.gov

onlinelibrary.wiley.com

fever phobia diye bi şey duydun mu hocam?

istersen bi gugılla.

lakin çocuğun ateşi hala düşmüyor. ılık duşa sokmak, üstünü soymak, koltuk altlarına ıslak bez koymak vs. dışında ateş düşürücü önerileriniz var mı?

@fayfim hocam, tıp öğrencisi de meslekdaşımız. tıp öğrencisini hafife alma. ben öğrenciyken, anlı şanlı bi cerrahi profesörüne, 'babamda meninks irritasyon belirtileri var hocam' demiştim de, 'hadi len kazma! sen ne bilirsin meninks irritasyonunu!' diye azarlamıştı beni ve sonunda maalesef haklı çıkmıştım.

bu söyliyceğime inanmamakta serbestsin, DIC teşhisi koyan doktor karısı biliyorum. doktor dill tabii ki. sadece bir kere görmüş hayatında ve ikinci gördüğünde teşhisi yapıştırmış.

ya bi defol git başka soruyu trolle. ben ne bileyim miyim antibiyotik neye verilir, hangisi bakteridir virüstür. virüs varsa ne verilir, bilmemneye ne zaman yok denir. cehaletmiş. ben bütün bunları bilsem zaten doktora gitmeyip kendi tedavimi uygulardım. doktor musun nesin bilmiyorum ama git havanı başka başlıkta bas, yardımcı olmayacaksan bir daha bir şey yazma. doktor aynen bunu dedi ve antibiyotik vermedi. yazdıkların doğru olabilir, ben doktoru yanlış anlamış olabilirim, çünkü benim tıp bilgim yok. ben de ne anladıysam onu yazıyorum biri yardımcı olabilir diye. şu başlıkta senin dışında yardımcı olmaya çalışan ve tıp bilgisi olan diğer arkadaşlar da bunu çoğunlukla doğruladı, doktorun "bakteri veya virüs kaynaklı değil" şeklinde anladığım ifadesinin aslında ne demek olduğunu açıkladılar. adam olan, insan olan gelip "sen onu yanlış anlamışsın, şunu demek istemiştir" diye yardımcı oluyor, hakikaten de yanlış anlamış olduğumu anlıyorum. adam olmayan da gelip tıp bilgisi olmayan adama tıbbi şeyleri bilmiyor diye cahil diyor yahu. o ettiğin küfürü de aynı kibarlıkta ediyorum terbiyesiz adam be.

devlet hastanesinin insanla ilgilenilmeyen polikliniğinde mağdur olmanın eşiğinden döndüm. zenginim veya değilim, mecbur kalmadıkça da gitmeyi düşünmem. 1 aylık çocuğun damardan antibiyotik tedavisine başlayacak dendiğinde çocuğu olmayan anlamaz ne hissettiğimi. sen orada çalışan sağlık personeli isen çık bi odandan etrafına bak insanlara durumu yok, orada eli mahkum diye nasıl davranılıyor. illa mücadele edeceksen mağduru eleştirerek değil, kendi meslektaşını eleştirerek yap bunu.

@lal u ask: alternatifleri saydığınız için teşekkür ederim. evet stresle aşırı tepki veriyor olabilirim ama çocuğumun ateşi var diye soran hastaya "immün yetmezlik olabilir" falan gibi ciddi alternatifler sayarsanız ne düşüneceğimi gözünüzde canlandırın. bakın daha tecrübeli meslektaşlarınız öncelikle bu ateş ne kadar sürerse ciddi olarak araştırılmalı, kaç derecenin üstüne çıkarsa tehlikeli olabilir öncelikle onu söylüyorlar. size tavsiyem, söylemeye en ciddi alternatiften başlamayın ki hasta endişelenmesin. daha ateşi çıkalı, o da 38 dereceye çıkalı, hastaneden yeni gelmiş, tahliller testler yapılmış hastaya "başka doktora gidin şu da olabilir bu da olabilir" derseniz hasta belki de ortada hiçbir şey yokken endişelenebilir. öncelikle sıradan bir ateş yükselmesinin iyileşmesi için ne kadar zamanımız var, ne kadarı tehlikeli onları söyleyip, geçmezse tekrar bakılması gerektiğini söylemeniz daha doğru. bir hasta olarak tavsiyem olsun, eğer ukalalık olarak görmezseniz.

nasıl oldu bebek?
düştü mü ateşi?

@lal u ask

sevgili meslektaşım, küçümsemek için söylemedim öyle. aksine kafada bütün olasılıkları düşünmek tıbbi açıdan güzel bir şey aslında. demek istediğim öğrenciyken üniversite hastanesinde genelde komplike vakalarla karşılaştığınız için ve tus denen allahın belası saçma sınav yüzünden garip şeyleri öğrenmek zorunda kaldığınız için ilk düşünülmesi gerekenleri atlayıp kitabın sonuna bakabiliyorsunuz bazen. ufak bir anımı anlatayım:)

yine ateşi çıkan 30 yaşlarında bir hasta beraber çalıştığım arkadaşımın polikliniğine başvurur. benim arkadaş kan tahlili ister, doğal olarak da crp yüksek çıkar. hasta sorar, hocam bu crp neden yükselir?:) bizim eleman saymaya başlamış, öğrencilikten gelen sözlü psikolojisiyle; enfeksiyonlar, tüberkuloz, lupus benzeri romatolojik hastalıklar, artrit ve bazı kanserler.

aynı hasta 3 gün sonra tesadüf ya benim başka bir arkadaşıma kendisinde kanser olup olmadığının araştırılması için başvurur:) neden? önceki doktor bende kanser olabileceğini söyledi :)

birkaç sene aktif olarak çalışırsanız 2 yaş altında ateşin de aslında "sirke sür geçer ehe" denecek kadar basit bir şey olduğunu anlayacaksınız. ben de pediatri stajı yaptım, ondan sonra da belki 5 bine yakın 2 yaş altı ateşli çocuk muayene ettim:) he dediğim gibi öyle 2 hafta süren inatçı, düşmeyen ateşten falan bahsetmiyorum, onlar konumuz dışı.

bilmem anlatabildim mi?

edit: hastayı da aldığım ayrıntılı anamnezle biraz açıklayayım madem bu kadar hekim toplandık:) boğaz kültürü alınmamış hastadan sadece b-hemolitik streptokok için antijen testi yapmışlar. idrar testi ve kültürü yapılmış. idrar testi temiz, kültür sonucu daha çıkmamış. doğal olarak büyük ihtimalle kültürü de temiz çıkacaktır. tipik bir viral solunum yolları enfeksiyonu vakası bence. büyük ihtimalle bebeciğimiz şuanda tam olarak toparlayamasa da daha iyi olmaya başlamıştır bile:)

@lal u ask ve fayfim

bize bi gastro hocası şöyle demişti: ikteri olan bi hasta gördüğünde, ''Ulan sakın bu Dubin-Johnson sendromu olmasın???'' demiyceksin kendine, önce hepatit aklına gelecek. Hepatit yoksa, o zaman diğerlerine geçersin...

duyuru'nun bütün hekimleri toplandı ege'nin hastalığını konsülte ediyor ha valla büyüksünüz hocam :)

son durumu yazayım. 26 nisan cumartesi sabahı itibariyle çocuğun ateşi hala düşmedi. 38-39 hatta kimi zaman 39.5 civarında seyretti. ateş düşürücüyü verince düşTÜ, ilacın etkisi geçince yine çıktı.

48 saat geçtiği için sabah tekrar doktora götürdük. tekrar muayene etti. boğazında enfeksiyon var, ateş odağı burası dedi. kan tahliline gerek yok, kan tahlili de yapsam orada da enfeksiyon göreceğim, zaten görüyorum boğazında dedi. bir de bacaklarında böyle deri altında damar gibi kızarık bi lekeler vardı. virütik kaynaklı döküntü bu dedi. ne virüsü olduğunu bilmiyoruz, bilmemize de gerek yok, zaten virütik hastalık ilaçla antibiyotikle tedavi olmaz, vücut onu kendi tedavi eder dedi (benim anladığım şu oldu. yani buna neden olabilecek muhtemel virüslere karşı kan tetkiki yapılıp tespit edilebilir ama bu tespitin, hangi virüs olduğunu bilmek dışında bize bir faydası olmaz şeklinde anladım doktorun dediğini). boğazındaki enfeksiyonun da nedeni de bu virüs dedi. hem onun için, hem de önlem amaçlı, başka bakteriyel üremeler olmasın diye zitromax isimli günde 3cc verilecek şekilde 5 günlük bir antibiyotik şurup (süspansiyon, toz halinde, su katılarak hazırlanıyor) verdi.

o gün hastanede ateş düşürücü ibufen verdiler. hastaneden gelince ege uyudu. 2-3 saat uykudan sonra uyandı, daha antibiyotiği kullanmaya başlamadan önce ateşi düştü, tekrar da çıkmadı. biz yine de zitromax'tan doktorun dediği gibi 3 cc verdik. pazar günü de 3 cc verdik. sonra altını değiştirirken bi baktık ki çocuğun karnı, sırtı falan fısır fısır kırmızı ama kabarcıksız, sanki güneş alerjisi gibi döküntü olmuş. belli ki bir şey döküyor. teyze meyze efradı kızamık bu kesin kızamık falan diye korkuttular bi de.

bu sabah (pazartesi) ateş şikayeti geçmiş olduğu halde, bu sefer kendi doktorumuza ulaşıp ona gittik. o da aynen muayene etti, başka doktor görsün diyenlere inat önceki doktorun yaptığı muayenenin birebir aynısını yaptı. ne eksik ne fazla. birebir aynı şeyi söyledi. virütik bir hastalık, bunlar virütik döküntüler dedi. adını da beşinci hastalık koydu. (gerçi internetten bakıyorum, beşinci hastalık değil de altıncı hastalık belirtileriyle tam olarak uyuyor). boğazı temiz, enfeksiyon yok iyileşmiş, normalde antibiyotiğe başlanınca bitirilir ama iki gün kullanmışsınız, devam etmeyin gerek yok dedi. ilacı yok, tedavisi yok, zararı yok, sıkıntısı yok, kendiliğinden geçer dedi.

Şu aşağıda yazana göre, şu an hepatit geçiriyor ama hastalık tırmanıştan inişe geçmiş yamulmuyosam. Bulaştırıcılık hâlâ var ama azalmış. (Kaynak WHO)

HBsAg can be detected in the serum from several weeks before onset of symptoms to months after onset. HBsAg is present in serum during acute infections and persists in chronic infections. The presence of HBsAg indicates that the person is potentially infectious.15, 23, 31

Very early in the incubation period, pre-S1 and pre-S2 antigens are present. They are never detected in the absence of HBsAg. Hepatitis B virions, HBV DNA, DNA polymerase, and HBeAg are then also detected. The presence of HBeAg is associated with relatively high infectivity and severity of disease.15, 31

Anti-HBc is the first antibody to appear. Demonstration of anti-HBc in serum indicates HBV infection, current or past. IgM anti-HBc is present in high titre during acute infection and usually disappears within 6 months, although it can persist in some cases of chronic hepatitis. This test may therefore reliably diagnose acute HBV infection. IgG anti-HBc generally remains detectable for a lifetime.15, 23, 31

Anti-HBe appears after anti-HBc and its presence correlates to a decreased infectivity. Anti-HBe replaces HBeAg in the resolution of the disease.15, 23, 31

Anti-HBs replaces HBsAg as the acute HBV infection is resolving. Anti-HBs generally persists for a lifetime in over 80% of patients and indicates immunity.15, 23, 31

Acute hepatitis patients who maintain a constant serum HBsAg concentration, or whose serum HBeAg persists 8 to 10 weeks after symptoms have resolved, are likely to become carriers and at risk of developing chronic liver disease.15

oyle saniyorum ki tasiyici. anti-Hbe nin pozitif HbeAg nin negatif oldugunu varsayarsak baskasina bulastirma olasiligi nispeten az gibi dursa da risk var sanirim.

hasta hepatit b mikrobunu almış ve hastalığı geçirmiş, hbvdna da bakılmalı virüs ürüyor mu onu anlarız.

Teşekkür ederim.hastayı sunmam gerekiyordu bugünde sundum.tumor markerları falan istenmiş beni aşıyomuş zaten çok takılmadı hoca. bunla ilgili bizim klasik tablomuza uymuyor çünkü hBvDNA sı bakılmamıştı.sağolun.

özeldeki fiyatı bilmem. ama ucuz değil birkaç bin lira olabilir.
kasıktan ya da koldan girilip yapılabiliyor. kasıktaki ana damara çizik atılıp kateter takılıyor. oradanda anjiyo için tel sokuluyor. oldukça uzun bir tel. doktor teli ittirirken xray ışınlı bi cihazla teli izliyor. kalbe ulaşınca da kontrast maddeyi basıyor. bastıktan sonra ekrandan izliyor. kontrast madde nereden geçiyyor? nereden geçmiyor? geşmiyorsa ne kadarı geçmiyor gibi...

işlem sonrasında kasığa kocaman bir tampon koyu odaya alıyorlar. tampon üzerinede kum torbası konuyor. 5-6 saat yatıyosun öyle. yatarkende sürekli su içmen lazım ki kontrast madde atılsın. içtikçe işiyorsun tabi. kalkamadığın için ördek kullanacaksın. işlem sonrası girdikleri yer mosmor oluyor.
babam oldu. oradan anlattım.

Daha uzman olanlar da cevaplar ama 20 dakika da surebilir 2 saat de. Stent atilip atilmayacagina bagli daha cok. Eger doktorunuz sikintili bir damar gorurse stent atabilir, bu durumda maliyet de sure de artar. Sikintili bir durum yoksa ve yalnizca kontrol amacliysa yarim saat civarinda olur.

Onun disinda yarim saat once bir sakinlestirici ilac vereceklerdir. Uzerinizi ilaci icmeden once degistirmeniz daha iyi, sersemletiyor baya cunku. Yarim saat sonra sizi odadan alip anjio odasina gotureceklerdir. Kasiktan giriliyor, dedigim gibi eger sikintili bir durum yoksa cok uzun surmez. Buyuk ihtimalle kontrol amacli bir gece hastanede tutacaklardir sizi. Gece icin bir agri kesici verebilirler belki.

Boyle cok basit bir olay seklinde yazdim ama olasi endiselerinizi tahmin edebiliyorum. Gercekten uykularinizi kacirmanizi gerektirecek bir durum yok. Cok kolaylasti artik bu tur islemler. Umarim sizinki de sikintisiz gecer. Gecmis olsun simdiden.

Ağrınız acınız olmayacak yapılırken çünkü damarın içindekini hissetme gibi bir duyumuz yok, içiniz rahat olsun. Anjio damar görüntüleme yöntemi sadece kalp için yapılmaz.

anjiyo esas olarak röntgen ya da tomografiden farklı değil, bir çeşit görüntüleme hizmeti. tek farkı dahili yöntem ile yapılması, yani damardan girilerek yapılıyor olması.

yakın dönemde annem yaptırdı ve hiç bir ağrı sızı veya komplikasyon yaşamadı. sgk kardioloji bölümünü özel hastanelerde karşılıyor. çamlıca medicana hastanesini önerebilirim. sgk ile fark vermeden %100 karşılanarak anjiyografi yaptırabilirsiniz.

annem olmuştu birkaç yıl önce.
yarım saat falan sürmüştü, birkaç saatte de taburcu edilmişti yanılmıyorsam.
fiyatı net hatırlamıyorum, fakat çok uçuk bir rakam değildi diye hatırlıyorum.

basit bir operasyon.

kokulu bir yumuşatıcı ekle yıkarken. güzelce kurut havlunu.
bir de duştan çıktıktan sonra mümkünse elinle üzerindeki suları biraz sil. yani çok sulu sarılma havluya.

havlun kalitesiz olabilir. bambu havluları dene

@nax yumusatici ekliyorum zaten.

tamam onu yapacagim

@gibson bir kac sene once hediye gelmisti us polo bilmiyorum polonun havlularinin kalitesini

@hayat aklini konusacak bir filozof uret odama asiyorum

kurutma makinesinde kurutmayayim yani?

yani ben her gün hatta bazen günde 2 kez duş alıyorum, bir koku olmadı şu ana kadar ve 2 senedir kullanıyorum havlularımı. ama önemli olan kurutabilmen. kalitesizden kastım kurumuyordur heralde.

ve bende her duş sonrası banyoma asarım, kurur akşamında

Ben bornozumu sürekli banyoya asıyorum ve dediğin problemleri yaşamadım hiç. Bursa'dan almıştım vaktiyle. Us polo tarzında markaların böyle ürünleri iyi olmuyor genelde.

Gibson +1 bambu havlu en iyisi

Valla en iyisi atadan dededen kalma yöntemlerle o havluları önce bir kaynatmak böylelikle kokusu geçer

sonra da yaz geliyor güneşte kurut

şöyle bir şey olmuş olabilir. eğer havlular makinede yıkadığınızda yıkama bitince asmadan birkaç saat makine içinde kalmışsa kokabiliyorlar. benim de başıma geliyor bu.

buna çözüm de kaynatmak ya da 90 derecede filan yıkamak. öyle çıkar kokusu ancak.

Makinada yaş halde kalıyordur o havlular da o yüzden, madem bu kadar rahatsız ediyor at gitsin düzgünce havlu al karaca home ya da engilish home tavsiye ederim.

valla bendede var o sorun aldığım nefes sanki beynime gitmiyormuş gibi çektim yorganı üstüne yün battaniye ile geceleri açıyorum camı o soğuk havayı çekiyorum içime burnumdaki et nedeni ile aşırı rahatlama veriyor.
not: alerjim yok

Yani burnum zaten iptal de ağızdan da nefes alamıyorum işte. Böyle tam alıyoruum ciğer tıkanıyo rahatlayamıyorum.

bronşiyal astım belirtisi. göğüs hastalıklarında muayene olup uzun vadeli bir tedaviye başlaman gerekiyor. nefes darlığı krizim geçsin ama tedavi etmesin diye bir ilaç soruysan (bkz: ventolin).

Nefes verirken ıslık sesine benzer bir ses geliyor mu ciğerlerinden? Wheezing yazıp aratıp dinleyebilirsin, o ses de geliyorsa muhtemelen astımsın ve evet doktora gidip tedaviye başlaman gerekiyor. Geçmiş olsun.

C

c - d

Sabahın köründe kahvaltı mı olur :) hafta sonları bile saat 12 de falan kahvaltı yapıyorum..

C

bir saat erken kalkıp kahvaltı hazırlıyorum. 27 yaşıma girdim ve bunu son 2 yıldır yapıyorum, önceki yıllar ne büyük mallık ettiğimi anladım.

Kahvaltı hiç yapmadığım için an itibariyle konu dışıyım ama eskiden evden getirdiğim dönemde daha erken çıkıp trafiğe takılmamak için yapardım.

net c
hayatımda hiç evde kahvaltıda yapmadım okula işe gitmeden önce

c.

Zaten 6'da kalkıp 6:20'de evden çıkıyorum, hatta bazen dalıp 6:15'te kalkıp 6:20'de evden çıkıyorum. 5:30'ta kalkıp kahvaltı yapsam öğle yemeğine kadar kesin acıkırım. Ama akşam kahvaltımı hazırlayıp, getirip işte yiyorum.

Edit: Bu arada hakkaten a ne yahu?

b

ailemleyken de tek başımayken de kahvaltı yapar öyle çıkarım. çay içmeden, iki lokma yemeden kendime gelemiyorum.

C ,

şirkette kendimiz yapıyoruz.

Cay icmeden kulaklarim bile duymaz.
Amca gibi ilk bardak demli demli gidecek.

Insanlik benim cay icmeden basladigim gunlere hazir degil.

f) hiçbiri.

şimdi evde uyandım, duştu tuvaletti derken, zaten bir telaş var. ben her sabah iş yerinde kahvaltı yapıyorum. 9'da mesai başlar (müşteriler o zaman aramaya başlar) ben 8:15 gibi ofiste olurum. ofiste yoğurt ve tam tahıllı ekmek var. yoğurtla 1 dilim ekmeği sakin sakin, yavaş yavaş yerim, bir taraftan da internette haberlere falan bakarım.

saat 9da da kahvemi yapar, işe atılırım.

bunları evde rahat rahat sakince yapamıyorum.

c

çok erken kalkıyorum, hazırlayacak vakit yok.

hayatım boyunca kahvaltı yapmayı sevmedim, şimdi ailemden ayrıyım. kurulmuş sofraya bile oturmazken ailemin yanında şimdi kahvaltı hazırlamak çok zor geliyor. yalnız yapıyorum bir de genelde. yalnız olduğum için de bir elimde çay-kahve diğerinde meyve bisküvi geçiştiriyorum.

b- evde yersem çok erken yemiş oluyorum, öğle yemeğine kadar çok acıkıyorum gene. mecbur 10 buçuk gibi tekrar bişeyler yemek zorunda kalıyorum şirkette.

b - c

annem karım tembel diyen adam için cevap aslında e şıkkıdır.

hayatı poğuçça vs. gibi sağlıksız atıştırmalarla geçmiş biri olarak son 4 aydır erken kalkıp kahvaltı hazırlıyorum.

kilo ve sağlık yönünden değişimleri anlatsam 1 paragraf sürer.

sabah kalkar kalkmaz bir şey yiyemiyorum. uyandıktan sonra en az 1,5 saat geçmesi lazım onun içinde saat 5 de falan kalkmam lazım.

onun yerine kahvaltı yapmadan çıkıyorum iş yerinde saat 10da ilk çay molasında küçük kaplara koyup evden getirdiğim kahvaltılıklarla hızlı bir kahvaltı yapıyorum. 12.30-1 gibi de öğle yemeğine çıkıyorum zaten o yüzden tam ideal oluyor.

evden kahvaltı yapıp gelirsem öğle yemeğine kadar gözüm dönüyor, çay molasında falan abur cubur yeme ihtiyacı hissediyorum çok acıkıyorum.

bir simitim bile yok. 10 dakika daha uyucam diye aç geziyorum öğleye kadar. 1 dakikanın bile hesabını yaptığım olur. o derece...

b

annem, karım tembel ne yahu. eli ayağı yok mu erkeklerin.

kahvaltı yapmak için yarım saate bile gerek yok. iç suyunu, reçelini, akşamdan haşlanmış yumurtanı, zeytinini ve peynirini. max 15 min.!

b,uyandıktan 2-3-4 saat sonra bir şey yiyemiyorum.sadece kahve

Herkese bende poğaça çay :)

evimde yapıyorum, arada ailecek dışarı çıkıyoruz.
ayrıca annen, eşin sana kahvaltı hazırlamak zorunda değil.

kahvalti etmeden pek evden cikmam, zaten hazirlamasi, yemesi en fazla on dakika suruyor. anca cok gec kalmissam disardan aliyorum, o da uyanamamaktan dolayi e) kendi malligim.

Evde kahvaltı yapmayanlar bana çok ilginç geliyor. Alışkanlık, tembellik, uyku müptelalığı bence bunun en önemli sebebi.
Sabah 6.30'da kalkar gider gazetemi alırım, geniş geniş yaparım kahvaltımı gazete eşliğinde.

Uykumdan feragat edemem valla...

çalıştığı şirkette kahvaltı çıkan bi ben mi varım ya?

e

B

neden herkes a'dan şikayetçi. karısı, annesi ev hanımı olanların onlardan kahvaltı beklemesi kadar doğal ne olabilir ki? akşama kadar zaten saatlerce uykuyu telafi edecek mazareti var. bi zahmet kalkıp çocuklarına, kocasına kahvaltı hazırlasın.

imza a) mağduru.

gargara işe yarayacaktır diye düşünüyorum ben. yetersiz kalırsa antifungal kullanabilirsin?

İşte candida istilasını beklemeden antifungale başlasam sıkıntı olur mu ki zaten çok güçlü ilaçlar değil yan etki olacağını sanmıyorum antifungalde, yarın sorayım bi göğüs hocasına en iyisi.

ayyy dedim öyle inhale kullanımının yan etkisi olduğunu bile bilmiyordum :-/

neyse efendim ben tıpdaş değilim o yüzden sizin dili anlıyorum ama konuşamıyorum :) ama yakın meslekten dolayı yeterince bilgim de vardır söylemesi ayıptır :) daha basit bir dille söylemek gerekirse şu kapsüllü antifungal haplar var ya, onlar profilaktik amaçlı da kullanılıyor. bir dozu (artık bir doz kaç günlüktür ben bilemem) bir ay geçerli. ben de bu konuda hassas bir bünyeyim. ne zaman antibiyotik kullansam malum yan etkilerinden mağdur oluyorum. şimdi ben etken madde falan da söyleyemem çünkü belki endikasyonuna ve lokasyonuna göre farkediyordur, ama malum flucan vs. tarzı kapsüllerden bahsediyorum :) tedaviye başlamadan 1 hafta öncesinden bu kapsüllerden alırsanız, candida mandida hayatta uğrayamaz :) sonra siz zaten lokal olarak gargara falan filan yapacakmışsınız. geçmiş olsun...

not: bu kapsüllerin prospektüslerini falan okuyun, orada hangi durumlarda profilaktik amaçla kullanıldıkları da yazıyor zaten :) ben şimdi hatırlamıyorum yanlış bilgi vermek istemem. tahmin etmişsinizdir ki sizin lokasyon ile benimki tamamen farklı yerler :))

Hahaha tahmin ettim konumlandıkları mevkiyi, bahsettiğin ilacı da araştırıcam teşekkür ederim :) sana da geçmiş olsun :D @prochaine station

Flucanı kullanamam baktım da steroidlerimle ve antihistaminik ilacımla etkileşimi görünüyor :(

guyton, lipincot filan ağır olur sanki biraz.

lippincot review ağır bir kitap değil bence, ağır olsun bulunsun derseniz lehninger biyokimya'nın ilkeleri. baba kitapları alın kesin bulunsun.

tıbbi terminoloji için resimlileri iyi olabilir.

anatomi için:
www.medikalkitabevi.com (bu güzel bir kitap, yazarı hocam, normalde daha ucuz)

fizyoloji için: vander de ucuz ve anlaşılır bir kitap, guyton ile takım yapabilirsiniz.

şunlar milli eğitim bakanlığının ders modülleri:
www.megep.meb.gov.tr

buradan da sağlıkla ilgili kitapları seçip indirebilirsiniz. sağlık meslek lisesi öğrencileri bunları işliyor.

biyoloji için baba kitap olarak campbell biyoloji'yi alabilirsiniz. herkes anlayabildiği kadarını anlar, basit kısmı da var zor kısmı da.

annemler modül kullanıyor, ek kaynak kitapların adlarını öğrenip editlerim burayı.

İç hastalıklarında kliniğe giriş olarak kullanılan semiyoloji kitabı var abdulkadir kayısının onu muhakkak almalısınız, stajlara başlamadan her tıp öğrencisi okur çünkü genel bilgiler içerir. Ayrıca guyton falan ağır değil mi? Ya da gidip harrison almak mantıksız olur sağlık meslek lisesindeki öğrenciye. Hem anlamaz hem de hevesi kaçar.

Sayın hocam, babanızın hastalığının ciddiyeti malum. Beyin cerrahisi ameliyata karar verirse, muhtemelen Coumadin'i kesecektir. Bu sıradan bir kitle değil biliyorsunuz. Bundan sonra, sizi ve babanızı daha zor bir dönem bekliyor.

öyküsü de düşüülecek olursa ne yazık ki metastaz gibi duruyor.. gamma knife uygulaması belki ameliyata bir alternatif olabilir. ama önemli olan onkoloğunuzun değerlendirme sonuçları..çok geçmiş olsun, Allah kolaylıklar versin

Cevap veren yazarlara çok teşekkürler. Doktorundan şimdi geliyoruz. Ameliyata gerek olmadığını radyoterapi vereceklerini söyledi. Beyin cerrahisine gitmenize gerek yok dedi. Cuma gününe randevu verdi radyoterapi için program yapacaklarmış.

Sizce radyoterapi daha mı iyi Ameliyata göre? BT yi çeken doktor hemen ameliyat olan lazım demişti.

Hastanın genel durumu ve kitlenin yeri, boyutu göz önünde bulundurularsk ameliyattan rt'nin daha faydalı olduğu kararına varmıştır hekiminize güvenin bence bu konuda, geçmiş olsun tekrardan.

polisomnografi yaptırırsanız bir fikir verir. göğüs hastalıkları ya da kbb'ye başvurabilirsiniz. en azından organik mi psikiyatrik mi ayrımı yapılır

Merhaba aynı durumu bire bir ben de yaşadığım için biliyorum hatta ruhum çekilir gibi hissettiğim için korku ile yataktan kalkıp doğruluyordum hemen, psikolojik olduğunu düşünüyorum ben çünkü çok zor geçen 2-3 senelik bir zaman dilimim olmuştu o yıllarda bazen gecede ard ardına 2-3 kez oluyordu, bazen gün aşırı. Özellikle yorulduğum ve stresli olduğum zamanlarda sıklığı artıyordu derken şimdi öyle bir problemim yok ama ben korkudan kbb, göğüs hastalıkları, kardiyoloji bu branşlara gidip muayene olmuştum. Apne türevi bir şey olabilir, uykuda iken izleme alınmak gerekir ama büyük ihtimal bir psikiyatr yardımı ile aşacaksın. İnşallah atlatırsın durumun berbatlığını yaşayan bilir.

hafif düzeyde demir eksikliği anemisi. kırmızı et yemeyen birisiniz sanırım. daha fazla kırmızı et tüketirseniz sorun kalmayacaktır. (tavuk, balık değil dana, keçi eti tüketeceksiniz)

demir tedavisi için bir kaç kez iğne yaptırmanız gerekiyor. normal iğne gibi değildir yapan iyi yapmazsa kalçanızda dev bir siyahlık olabilir. (geçici) ağızdan alınan tedaviden fayda görmezsiniz. 2-3 ay beslenmenize kırmızı et ekleyin sonra tahlili yenileyin. acil, olağan dışı durum görünmüyor. kan veren ya da kanayan insan da bu sonuç görülebilir.

kadın olduğunuzu tahmin ediyorum, eğer mens günleriniz çoksa, fazla kanıyorsanız (günlük kullanılan pet sayısı önemli) jinekoloğa gidebilirsiniz.

kan degerleri düşük.
demir takviyesi başlanabilir.


bir de hbA1c 5.5 biraz yuksek bi deger. yani istenen sınırlarda eyvallah da bence yuksek.
glikoz yüklemesi yapılsa fena olmaz gibi geldi.

dr falan degilim.

Demir eksikliği anemisi var bunun etiyolojisi araştırılmalı muhakkak. Diyete bağlı değil de muhtemelen 18 yaşında iseniz uzun süren regl kanamaları ya da miktardaki fazlalık, myom tarzı bir şey sebep oluyor olabilir. Demir tedavisi ise oral yollardan tercih edilir eğer gastrointestinal yolda bir problem yoksa çünkü demr açığınız da çok fazla değil. Geçmiş olsun.

konka hipertrofisi varsa, lazerle yaktırın. bir sonuç elde edemezseniz, deviasyon ameliyatından başka bir çözüm yolu yok.

konka hipertrofisi var, ama hangi doktora gittiysem hiçbiri lazerden bahsetmiyor, sadece sprey veriyorlar.

verdikleri sprey, büyük ihtimalle nasonex'tir. yeşil bir kapağı var. "1 ay kullan, gel" demişlerdir.
gittiğiniz hastanelerde radyofrekans cihazı yoktu belki de. bir daha doktora giderseniz, "radyofrekans diye bir şey varmış" yollu bir giriş yapın.

Özellikle geceleri ve sabaha karşı artan, spor sonrası artan nefes darlığı, allerjenlerle karşılaştığınızda hışıltılı soluma gibi durumlar mevcut ise ve gün içinde kuru öksürük oluyorsa bunun için bir göğüs hastalıkları uzmanına muayene olmalısınız. Geçmiş olsun.

ici iltihap doluyken komple kurutmak biraz zor.

ayrica kontrolsuz ve fevri antibiyotik kullanimi ilerde sizi hastaliklara karsi zayiflatir. kontrolsuz guc, guc degildir. pirelli.

budut: ayrica milyon cesit antibiyotik var. augmentin belki de oraya hic etki etmiyor, baska yerlerle akraba oluyor?

Ameliyat şart. (olalı 10 gün oldu.)

şöyle ki orada her iltihap dolu kitle kıl dönmesi olmuyor, benim mesela baktılar içinde kıl falan yok öyle birikmiş, antibiyotik verdiler, bir gece ağrıya dayanamadım acile gittim, acilde yanıbaşımda 3 kurşun yemiş adamı tedavi ederlerken bir doktor geldi sıyır dedi, cort diye neşterle açtı, iltihabı akıttı, pansuman yaptı, 2 kere de aile hekimine pansumana gittim.
şöyle diyeyim o cort diye açılıp o iltihap içinden çıkınca, o na böyle kesiğe rağmen nasıl rahatladım anlatamam. sonuç olarak ilaçlar yalan, gece git acile kessinler para da vermiyorsun, 2 hafta da kıçının üstünde bebek bezi kılıklı pansumanla gezer sırt üstü yatmak gibisi var mı beaa dersin. bir daha da tekrarlamadı benim, 5-6 sene oldu.

Apse oluşmuş, drene edilmesi gerekir ve bir genel cerrahın muayene etmesi gerekir.

Tam bacak aramda, malum bölge ve testis arasında benzer bir durumla karşılaştım 2 yıl kadar önce. Leblebi büyüklüğünde bi kitle oluşmuştu. Aha dedim sıçtık.

Ameliyat vs korkusuyla steril bi iğneyle ağlaya sızlaya delip çıkardım içindekini. Güzel de temizledim ardından. Herhangi bir sorun kalmadı.

Ama doktora gitmek daha makul bir yol tabi.

m.a.c'e uğra, tene en uygun rengi gösteriyorlar sana, çıkıp sokakta baktığında da haklı olduklarını anlıyorsun. rengi öğren, dilersen satıın alır, dilemezsen almazsın ürünü.

fondöteni elinizde değil de çene kemiğinizin hafif üstünde yanakta deneyin. pembe değil, sarı bazlıları tercih edin. bir de sorum var, her gün fondöten kullanıyor musunuz?

Hayır, bb cream kullanıyorum o da cildim çok kuru nemlensin diye. Fondöteni eğer şık giyinmişsem, hadi bugün güzel olsun dediysem o zaman kullanıyorum @sumuklu asilzade :) yarın sarı alt tonlara sahip fondötenlerden denicem bakalım zaten affinitone 14 numara da böyle ve diğerlerinden daha iyi oldu yüzüme gibi.

ok. bb krem önerecektim, o nedenle sordum.

hangisini kullanıyorsun bilmiyorum ama genel olarak hepsi iyi diyebilirim. ben bb kremin altına da ekşiden öğrendiğim missha dan bir makyaj bazı kullanıyorum. muhteşem birşey. birçok makyaj bazı denedim, en pahalıları bir missha etmiyor. elinin altında bulunsun diye bile alabilirsin. ayrıca o ünlü zarralı maddelerden de içermiyor.

ek bilgi; ben missha nın bbsini pek sevemedim. genelde beğeniliyor olsa da, içindeki kül rengi çok göze batıyor bende.

Ben pure beauty kullanıyorum, çok memnun kaldım bb sinden. Hangi makyaj bazıymış o? Bir de nereden alabilirim? Yaşadığım yerde watsons ve tekin acar var.

internetten almıştım ben de. www.missha.com.tr (ben bunu niye git olarak veremiyorum , anlamadım)

signature real complete blending primer olanı al.

bir de link deyip geçme, o linkin ardında saatler geçirebilceğin harika bir dünya var :)))

aa tamamdır, buldum dediğini de alayım onu bakalım belki hiç fondöten almam.

yeditepe üniversitesi hastanesi'nde bir doktor var, oldukça iyi bence. adını mesajla yolluyorum.

Omurganın normal bir kıvrımı vardır ya sizde çok hafif düzleşme olmuş belli bir bölgede. 2 diskiniz hafif kaymış, disk kaymasına bağlı ilerde bu bölgelerde fıtık oluşabileceğini gösteriyor. Bir diskiniz de yine hafif kayarak omurganın içindeki epidural aralık dediğimiz kısma baskı uygulayarak daraltmış. Bu çok anormal değil aslında 30-35 yaşlarında bir çok insanın diskleri yaşa bağlı, hareketlere bağlı, hayat koşullarına ve genetiğe bağlı olarak zaten kayar ya da omurgası düzleşit yahut skolyoz dediğimiz eğilmeler oluşabilir. Doktorunuzun tavsiyeleri bu hasarların ilerlemesini önlemeye yönelik, bence yeniden bir ortopediste başvurmanıza gerek yok. Halı sahada da kendinizi paralamazsanız sıkıntı yok bence ama bele yüklenmeyin. Ancak bu kadar basitleştirebildim, umarım yardımcı olabilmişimdir. Geçmiş olsun.

(bkz: bel fıtığı/@compadrito)

vajişimi, güzel şeftalimi yalarken tahriş etmesin diye sakalsız erkek.

sakallı. ama batmasın :(

sakalli ama soyle olacaksa:
4.bp.blogspot.com'shea.JPG

(yani saclarla ve tarzla birlikte uyumlu olmasi onemli yoksa cok kotu olabilir)
sakalsiz da guzel aslinda.

hangi sakallı erkek hangi sakalsız erkek? hepsi için aynı tercih olmaz şimdi... caps ver

Sakalsız. Hele kirli sakal hepten uzak dursun.

Bunları çekici buluyorlar ya, merak ediyorum; yüzünün yarısını saklayan bir adamın nesini çekici buluyorlar?

sakallı ama batmasın ne demek aq.

bunun net bir cevabı yok, adam var sakalla bir kat daha güzelleşiyor adam var sakalla maymuna dönüyor.

zımpara kağıdı modunda yeni çıkmış bir kirli sakal olmadığı sürece sakal veya sakalsızlık arasında fark yok.

adama hem sakal hem saklasızlık yakışıyorsa; sakallı.

Esmer değilse sakallı.

dayanamadım atlıyorum, benim dandik sakalım bile bakanın sayısını arttırıyor. çümkü çenem çoküçük. sakal oran yapıyor. oh be rahatladım. cinsiyete göre sormayın şu soruyu kaarrdeşim.

kumral, kızıl renkte ise kirli sakal ya da top sakal süper oluyor.Hacı hoca gibi kalın telli sakallı erkekler ise çok iticiler.

Sakallı

sakallı elbette. sakal her erkeğe yakışır. sakalsız güzel olan surat bile şahane olur.

4.bp.blogspot.com

böyle sakallı erkek
hatta böyle kır düşmüş sakallı erkek
hatta yaşlandıkça böylesine çekici hale gelen saçına ve sakallarına kır düşmüş sakallı erkek

ps. sakallar batsın.

otopark mafyası seviyolar, onu anladım.

Sakal bıyık hiç sevmem! Tahriş etmesinden değil, hoşuma gitmiyor. Sevdiceğin yanaklarını okşayıp, minik öpücükler konduramıyorsun. Hadi yaptın diyelim, o sıcaklığı hissedemiyorsun. Hepsini geçtim, çok özensiz duruyor. Kirli sakal yine idare edilir (hatta nadiren yakıştırdığım da oldu) ama uzun sakal bıyığa tahammülüm yok!

Yakışıklı erkek.

Budur muhtemelen: www.youtube.com

:( hiçbiri değil. daha yavaş ve vurmalı sesler yok gibi şarkıda.

epikli kahramanlıklı falan değil gerçi ama,
belki budur aradığınız?

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

Olmadı, playlistteki şarkılardan biri.

hiçbiri değil. neyse bulamayacağız sanırım :(

kimse the lady of shallot dememiş, çok ilginç. bence o.

www.youtube.com

www.youtube.com

lady of shallot'a benziyor ama değil, gene en yaklaşan sen oldun :) ama sözsüz gibiydi daha çok.

la serenissima söylediğin özelliklere çok uyuyor. bu mu?

www.youtube.com

The emigration tunes mı?

yukarıda link verenler hangi şarkı olduğunu yazmadığı için teker teker linklere bakıp şarkıları incelemeden aşağıda bir iki link veriyorum.

night ride across the caucasus
www.youtube.com

Never-Ending Road
www.youtube.com

@grace: evet çok uyuyor söylediklerime ama ne yazık ki değil :(

@lal u ask: bu da dediklerime uyuyor ama değil.

@godsparticle: ilk şarkı zaten söylediklerime de uymuyor :) ikinci şarkı uyuyor ama o da değil.

Ilk dönemlerde oldu, sonra bitti gitti. Çok nadir bir iki damlar yani. Baharatı falan azalt bir hafta. Eğer devam ederse doktora koş.

damlama seviyesinde hiç yaşamadım, hafif geçiriyorum, ancak bira ve baharat inanılmaz etkiliyor, duşta tam da çömelmeden ılık su tatbik et bi süre, doktora mutlaka git, ne seviye olursa olsun, evet rahatsızlık verici bir muayene ama çekinme, hapı olsun kremi olsun ileri seviyelerde çok kolaylaştırır hayatı.

iç hemoroid bu ağrısız kanama, genelde bir fincanı ya da yarım bardağı doldurur.

topshop

Mavi jeans

kız-erkek?

koton'da daha ucuza da bulursun.

zara, mango

@esek sipasi erkek

pull n bear dan aldı sevgilim geçenlerde. süper duruyo

koton'da 9 tl ye her çeşit pantolon gördüm bugün.

lcw den aldım daş gibi. rengi de süper.

google play de sanki her şey ücretsiz mi, ipad al retina ekran çok güzel bir şey ki ipad2'nin üstüne air gelene kadar 2 ipad daha çıktı. ipad 2 çok eski bir teknoloji artık seneye fişini çekerler, yazılım güncellemesi falan da gelmez. ipad air al en iyisi sen yalnız ebook okumak yaş iş, ben okuyamıyorum başım ağrıyor bi süre sonra o yüzden kindle aldım yolda şu an geliyor :).

çok seviyorum teknolojiyi evi teknoloji çöplüğüne çeviriyorum, bir umut retina ekranda okurum diye düşünmüştüm ama kindle almak zorunda kalacam herhalde..

ayni durumda (iphone + macbook) olan birisi olarak gecen hafta "ipad mini with retina display" aldim. bana gore gerek ekran kalitesi, gerek boyutlariyla olabilecek en ideal tablet. evde bilgisayar kullanimim bayagi azaldi. is yapmadigim zaman bilgisayar sadece media player gibi calisiyor.

bir de ozellikle sadece wifi modelini aldim. ayri data hatti almaktansa telefondaki internet paketimi artirdim ayni paraya. disarda ipad'de internet ihtiyaci olunca "personal hotspot" kullanarak telefon uzerinden baglaniyorum.

store.apple.com

İphone ve macbook varken hiç düşünmeden ipad almalısınız zira diğer aygıtlarla uyum problemi yaşamazsınız böylece.

görünür bir yerde değilse sorun olmaz amaaaaa görünür bir yerdeyse şimdi ülkenin gidişatını düşünürsek akp kendi elemanını çok yetiştiremediğinden şakirt alacağıma dövmeli alayım en azından onlardan değil diyebilirler.

Gorunurdeyse, kesinlikle menfi etkisi olur. Hatta birakin mulakati, adaylik doneminde bile sikinti olur.

Geçersen türkiye'nin ilk dövmeli savcısı olursun herhalde.

görünürdeyse almazlar.

öncelikle geçmiş olsun.

tanıyı yazmışsınız zaten akciğer kanseri diye. bt sonucunda özetle şunu demek istiyor; sağ akciğerin alt lobunda 4-5 cm'lik bir kitle var ve bu kitleye bağlı olarak plevral efüzyon yani sıvı birikimi var. sıvı birikimi hastada ağrı, öksürük ve nefes darlığı yapar. Ayrıca sağ akciğerin alt lobu eski esnekliğini kaybetmiş, nefes alıp verirken genişleyip, daralan alveoller artık genişledikten sonra eski hallerine dönemedikleri için içlerinde hava birikmiş ve alveollerin duvarları, zarları yırtılmış. atelektatik dediği de bu. Lap dediği ise lenfadenopati yani lenf düğümlerinin büyümesi. akciğerle ilgili bir rahatsızlık olduğunda mediastendeki lenf bezeleri büyür ya da lenfomalarda. sizin hastanızda da akciğer kanseri olduğuna göre muhtemelen bu yüzden oradaki lenf bezleri büyümüş. pake yapmış demesi ise yan yana bir çok lenf bezeciğinin büyüdüğünü gösterir. sağ akciğerin alt lobu yeterince havalanmıyor ama üst lob sağlam havalanıyor lakin üst lobda da milimetrik boyutta kitle var diyor.

umarım sağlığına kavuşur hasta.

bu yaslardaki çocuklarda tuvalet eğitimi çok önemli, çünkü biçok psikolog bu süreçteki psikolojik durumun çocugun gelecekteki karakter ve ruh halini etkilediğini savunur.
dolayısıyla kesinlikle üstüne gitmeden, inatlaşmadan, bu durumu daha eğlenceli hale getirmeye çalışarak (tuvaletini yapması için yapılmış oyuncak formunda lazımlıklar filan var) ona bunu kazandırmaya çalışın
biçok çocuk yasıyo bu durumu, normal yani, önemli olan sağlıklı bir şekilde aşabilmek, araştırın biraz, doktora da gidebilirsiniz ayrıca, o da tavsiyelerde bulunabilir

tahmin ettiğiniz gibi, daha önce geçirdiği bir kabızlık veya beneyi bir öyküden dolayı canı acıyacak diye yapmak istemiyor. bildiğim kadarıyla doktorların önerdiği yöntem şu. ishal edeceksiniz çocuğu. tutamayacak hale gelip mecburen yapacak. acımadığını görecek ki kendi isteğiyle yapsın.

yanılıyorsam düzeltin.

açıkçası,

çocuğu ishal etme
doktora gidip, tavsiyelerini dinlemek
eğlenceli hale getirmek
kendimizden örnek vermek gibi yöntemleri denedik. bir sonuç alamadık.

aslında bu nedenle bildiğiniz bir doktor var mı diye soruyorum. çünkü artık sağlığını olumsuz etkileyecek noktaya geldi. 4-5 gün tutuyor.

Bu arada kendinden bir parça olduğunu sanıp yapmak istemeyen çocuklar da var. Bu tuvalet eğitimi onları sandığımızdan daha fazla etkiliyor. Bunu çocuk psikologlarınin çok tatlı hallettiklerini duydum şansınızı deneyin derim. Çünkü sizin yapabileceğiniz bir şey kalmamış.

anal fissür sebebi ile yapmak istemiyor olabilir, çocuklarda çok sık rastlanan bir problem. hemen bir pediatriste götürüp muayene ettirmelisiniz, eğer böyle bir şey varsa boşuna acı çektiriyorsunuz çocuğa. psikolojik, eğitimle alakalı falan demeden önce fizyolojik nedenler elenmeli. geçmiş olsun.

var. pediatrinin üzerine yan dal olarak yapılıyor. 3 yıl

olmaz olur mu? biz stajını bile alıyoruz pediatrik nörolojinin ve pediatrist olup sonrasında yan dal yapmış, profesör olmuş hocadan. hatta çoğu üniversitede vardır diye düşünüyorum.

cerrahi: schwartz

ama 4-5-6'da textbooktan çalışmana pek gerek olacağını zannetmiyorum, asistan seviyesi bu kitaplar

Sözlüye en zor hocadan gireceğim de o da slayt vermiyor bilemedim nereden çalışacağımı..

istanbul üniversitesi cerrahpaia tıp fakültesinimn bi mavi kitabı var onu al tam stajer seviyesi...

@lal u ask çal o zaman slaytları. ama yakalanma ihtimaline karşı dikkat et. hoca sınıftaki bilgisayara takıyorsa usb'yi yapabilirsin bunu ama. şimdi aşağıdaki doyayı indiriyorsun, hocanın göremeyeceği bir yere klasörü kopyalıyorsun. virüs programı falan açık olmasın virüslü diye uyarabilir. sonra hoca flashı takınca haber vermeden otomatik olarak kopyalıyor. hoca gidince de dosyaları alıyorsun.

www.chip.com.tr

not: ben bununla lisede edebiyat sorularını çalıp herkese dağıttığımdan hocanın fark etmesiyle kınama aldım belirteyim. tabii itiraf ettim etmeseydim kimin olduğunu bulurlar mıydı hala merak ediyorum. ben mal gibi flashımı kendi adımla takmıştım belki oradan bulabilirlerdi sakın sen böyle yapma. hatta sen bu tavsiyeyi de unut dönem uzatırsın yakalanırsan.

Yok bu gibi şeylere karşı korumalı flashları çünkü senelerdir dumper ile sorular çalınıyormuş :) slaytlarında bir şey yok işte mesela sadece resim koyuyor hasta fotoğrafları falan koyuyor ama derste o kadar şey anlatıyor. Ses kaydı almak mantıklı olur ama gerek yok diye düşünüyorum okumuşken textbook okuyayım :)


Pars hoca da cerrahpaşanın o mavi kitabını tavsiye etti zaten, pdf si var mıdır? @andlee

değil, 1000 tl aldıktan sonra nasıl ben sizin avukatınız değilim diyor? vekalet çıkarmadı mı anneniz avukata? tam olarak ne için anlaşıldı avukatla?

Hayır vekalet vermemiş o yüzden avukatınız değilim diyor, parayı babam vermiş zaten annem vermemiş ama işte anlaşmalı boşanma için bir şey yazılıyormuş galiba bunu yapması için avukatla görüştüler o da 1000 tl istemiş bizimkiler de vermişler işte şimdi 6 aydır böyle aptalca bir durumla karşı karşıyayız. Annemle babam görüşmedikleri için de ne olup bittiği konusunda tek irtibat kaynağı benim. Avukat annemi sürekli başından savarcasına şeyler söyleyip gönderiyor. Baroya şikayet edelim dedim ben de.

baroya şikayet edeceksiniz de adam diyecek ki ben para almadım, ya da benim adıma çıkartılmış bir vekaletname yok ben o yüzden iş yapmadım falan şeklinde savunur muhtemelen kendini, para aldığına dair elinizde bir evrak da olmadığını varsayıyorum, ama yine de baroya şikayet etmeniz, haklarınızı aramanız gerekir. başka bir avukatla görüşmenizi tavsiye ederim son olarak, 6 ay gibi bir sürede çekişmeli boşanmalar bitiyor sizinkinde bir anormallik olduğu kesin.

kesinlikle barodan görüş isteyin ve ardından şikayet edin.

merhaba, öncelikle avukat olduğumu belirteyim. dava açmak 5 dakikalık bir iştir. daha stajyer avukatken vekalet sahibi avukatın çıkardığı yetki belgesiyle dava açmaya başlıyoruz, o kadar kolay bir iş. önemli olan dava dilekçesinin yazılmış olması.

bu noktada şunu söylemek istiyorum: avukata dava açma parası verildiyse dava dilekçesi yazması ve bu dilekçeyle davayı açması gerekiyordu (davayı açtıktan sonra duruşma günü hemen belli olmaz. belli olduğunda ise davanın taraflarına (varsa avukatlarına) tebligat ile haber verilir). bunları yapabilmek içinse avukata bu konularda vekalet ile yetki verilmiş olması gerekiyordu. vekalet vermediğiniz için avukatın yetkisi yok annenizin adına dava açmaya.

avukat ise biliyor bunların vekaletsiz yapılmadığını ancak sizden vekalet talep etmemiş. bilgi eksikliğinizden faydalanarak kendisine haksız menfaat sağlamış.

avukatın sicil numarasını öğrenin baro levhasına ad ve soyadını girerek ve ardından olayı net bir şekilde anlatan bir dilekçeyle baroya şikayette bulunun.

baro iddialarınızı inceleyip avukattan savunma istediğinde avukat durumu inkar da edebilşr, aldığım para danışmanlık içindi de diyebilir.

eğer bu para verme durumunun dava açılması için olduğunu sms, mail, yazılı herhangi bir şekilde kanıtlayabilecek durumdaysanız savcılığa suç duyurusunda da bulunmanızı tavsiye ederim.

Çok teşekkür ederim, hiçbir şekilde vekalet verilmedi ve bu şekilde dava açamazsa o zaman boş yere oyalıyor demektir @m e l t e m sanırım en mantıklısı başka bir avukat bulmak, peki dava açıldıktan sonra mahkeme günü ne zaman belli oluyor küçük bir ilde?

@nerdeyim ben gerçekten çok tuhaf.. Baroya açıklasın bir de bu yaptığını bakalım.

anlaşmalı boşanmada avukatlık bir iş yok bence. direkt adliyeye gitsinler yakınlarda arzuhalci vardır. bi dilekçe yazdırıp adliyeye başvursunlar. bu arada duruşmada iki tane şahit gerekecek.. tek celsede biter.

avukatı da baroya mutlaka şikayet edin. avukat para almadım vs diye kendini savunsa da barodan şikayet gelmesi bile ona yeter, en azından bir daha başkasına aynı şeyi yapamaz. 1.000 liranın da üzerine bi bardak su için :/

evet muhakkak hakkınızı arayın baro ve diğer kurumlar nezdinde, meslekte bu tarz çürük elma çok maalesef. küçük bir il derken ne kadar küçük bir ilden bahsediyorsunuz bilmem ama anlaşmalı boşanma için aynı haftaya gün verilen yerler var.

dava açmak kolay aynı gün hem davayı açarsınız hem de mahkemesi anında belli olduğu için gidip kalemle görüşüp duruşma günü alırsınız. izmirde avukatlık yapıyorum. davayı açtıktan 1 gün sonra duruşma günü aldığım da oldu, 1 hafta 10 gün sonrası da oldu. genelde mahkemeler haftada bir yada 2 gün anlaşmalı boşanmalara ayırırlar. en yakın güne alabilmeniz lazım ama mahkemelerin iş yoğunlu vs yi de eklesek en geç 1 ayda duruşmaya girip boşanma gerçekleşmeliydi. avukat ile ilgili bir sıkıntı var muhtemelen.

oturduğunuz ilin aile mahkemesini telefonla arayarak kaleme "boşanma davası açacağız, dava tarihi ne kadar sürede belli olur" diye sorarak öğrenebilirsiniz. ben ne desem yalan olur çünkü ile göre, iş yoğunluğuna göre, hakim sayısına göre değişir.

bundan sonra da vekalet olmadan ve vekilin üstlendiği iş görülmeden para ödemeyin.

edit: ground'un yazdığı gibi, duruşmanın görüleceği mahkeme hemen belli oluyor. onun dediği gibi, davayı açtıktan sonra da ilgili mahkemenin kalemine danışabilirsiniz.

@nerdeyim ben kesinlikle taşra kurnazlığının bedelini çekecek. Küçük il derken aydında yasıyoruz.

@bidi bidi bi sus artik verilen para değil de kurnazlık yapması çok saçma.. 2 şahit derken? Şahit olmadan olmuyor mu? Şahsen ben şahitlik etmek istemiyorum da.

@ground izmir de bile bu kadar hızlıysa aydında daha kısadır o zaman.

Anladım tekrar teşekkürler @m e l t e m hanım.

belli olmuyor süre. aydının nüfusu ,ile mahkeme sayısı önemli. izmirde galiba 20 nin üzerine çıktı ama boşanma oranı da çok yüksek.

@ground burada daepey yüksektir muhtemelen

3-4 tane tanıdığım var 30 yaşın hatta 50 yaşın üzerinde. ancak maalesef aile üyelerini kaybetmeleri sonrasında pek iyi olamıyorlar. :(

benim kuzenim de 24 yaşında, şu an için bildiğim kadarıyla öyle ölümcül bir sağlık problemi yok. yani kendine zarar verecek davranışları vs oluyo, atıyorum evde bütün temizlik malzemeleri kilitli dolaplardadır sabun dahil, biri onu dışarda unutursa içebiliyor falan, onlar engellenirse yaşıyorlar normal benim bildiğim.
bir de otizm derece derece oluyor, hani ne kadar özel ağitim alır kendi ihtiyaçlarını giderir hale getirilebilirse, kendine zarar verme ya da zarar görme olasılığı o kadar az oluyor.
benim kuzenim hiç konuşmadı mesela, anlıyor bazen komutları ama sözlü cevap vermiyor, geçen sene hem annesini hem babasını kaybetti, çocukluğundan beri bakan bakıcı bakıyor hala, ama bir annesi gibi değil sonuçta. atıyorum hasta olsa bir yeri ağrısa söyleyemiyor. bakıcı da annesi gibi anlayamıyor. ama konuşan cevap veren otizmliler de var yani herkes için durum aynı değil.

Beraberinde bir çok genetik mutasyon ile doğmaları nedeni ile ve bazı hastalıklara yapısal olarak daha yatkınlar ama bu hepsi böyle anlamına da gelmiyor, allah uzun ömürler versin bıdığa :)

diz MR ı panpa.

menisküs yırtığı var sanırım. bir de kıkırdak da deforme patella dediği bölüm. ama bir ortopedist ile görüşmeniz daha iyi elbette.

@kobretti ; doktordan randevu almaya çalışıyoruz ama çok sonraya randevu veriyor. dolayısıyla bir sorayım dedim.

www.doktorsitesi.com gibi siteler var üye olup ilgili bölüme sonucunuzu yazın en azından mantıklı bir yorum gelebilir..

ufukta menisküs ameliyatı görünüyor :) geçmiş olsun.

incisura ischiadica major olsa gerek.

wikide yaziyor zaten
en.m.wikipedia.org

incisura ischiadica majör orası :)

incisura ischiadica major bu, nerede olsa tanırım.

iki sevgilinin arasındaki olaylar yüzünden senin başın ağrımış anladığım kadarıyla, ne yap et o kıza karşı mesafeli durmaya çalış. en azından gönül işlerine gelirse muhabbet sen yönünü değiştir ki ne diğer arkadaşlarınla bozulsun aran ne de en yakın arkadaşınla uzaklaş. bu işler ne yazıkki hep böyle, yakın kız arkadaşların erkek arkadaşları ile olan problemleri yakın çevresini de hiç haddi olmayan biçimde çok etkiliyor.

Yakın arkadasima mesafeli olayım yani. Peki pek zor olmuyor zaten.

panpa, iki gönül bir olunca normal arkadaşlıklar bu gönül birliğine dahil edilmez. ediliyorlarsa eğer edenin sorunudur senin değil.

sevgilerle

demek ki en yakin arkadasin degilmis ya da genel olarak arkadaslik iliskilerini gozden gecir.

kutu krema, marketlerde var.
www.marketimyilmazlar.com


edit: Kremayı alırken tarihine iyi bakın ve açınca hepsini kullanmayacaksanız kalanını en geç ertesi gün tüketin ya da çöpe atın. Çok kısa sürede bozulup zehirliyor ve zehirlemesi gerçekten çirkin.

süt kreması.tatlı fotolarına aldanma üzerindeki.

biraz da soya sosu al.

her markette olur hatta kipa gibi büyük marketlerde ayrı krema reyonu var. pınar markasını tavsiye ederim, körili tavuğa dökmeden 1 saat önce dondur dolapta kremanı.

kanser olmuşsun, geçmiş olsun.

ne alaka ayna nöron ya? o bambaşka bir şey. ha sana gelince psikolojik. için sıkılmış :) lan öyle şikayet mi olur ya? kedi derdini senin...

sert bir darbe gelmiş olabilir.
Örneğin voleybol topuna manşet tarzı vurmak isterken kolunuzun kanlı kısmına denk gelmesiyle oluşabilir.
sanırım kılcal damarlarla ilgili bir durum.

bu tur bir durum grip gibi saga sola sorularak cozum aranmamali ustadim. doktor gormeli.

biri emmiş olabilir.

Darbe etkisiyle oluşan kızarıklıklar. Bir kaç gün içinde kaybolacaktır.

kaşıdın mı

Kendiliğinden olduysa, hemen bi hematologa gidin...

peteşi sanırım, hematologa başvurmalısın herhangi bir travmaya maruz kalmadıysan. geçmiş olsun.

önce polikliniğe gidip sıra alacaksınız, ardından hekim sizi görecek ve ameliyat yapılabilir mi bunu öğrenmek için gerekli tetkikleri yapacak. ardından randevu verecek size, birlikte tarih belirleyeceksiniz. sonra da hastaneye yatışınız yapılacak ameliyat gününden bir gün evvel. bu şekilde bir düzen söz konusu, geçmiş olsun.