annen de baban da bilincinde olmadıkları yanlışların içindeler.
annenin yanlışı yaşadığımız ülke koşullarında anlaşılabilir bir durum. çalışmayan kadın güvencesiz kadın demek. tek güveni sensin diye düşünüyor. öyle olmasa da. annen için yapabileceğin en güzel şey kendi ayakları üzerinde durmasına ön ayak olmak. hemen olmaz belki ama bu yönde attığın her adım değerlidir. dünyanın binbir türlü hali var, hastalandın çalışamadın diyelim o zaman annen napacak ? onu da geçelim levleneceksin, kandi ailen olacak. kendi çocukların olacak, yeri gelecek onların boyunu aşan masrafları olacak. kendini de anneni de böyle bir çıkmazın içine sokma, ona yapabileceği her neyse o yönde destekle, para kazanma yoluna yönlendir.
babana gelelim.
babanın yaşadıkları kendi seçimi. geçmişte de kendi seçimiydi şimdi yaşadıkları da kendi seçimi.
acımasız ol, sırtını dön demiyorum, hayatının merkezine alıp kendi sorumluluğun olmayan şeyler için hayatından vazgeçme noktasına gelecek kadar içselleştirme diyorum.
bol keseden sallamıyorum, anlatayım;
ben 3 çocuk annesiyim, 55 yaşındayım. 5 yıl önce kanser oldum. cevabı uzatmamak için kısaca anlatacağım.
kanser olmama giden süreç - bana göre- hayattan vazgeçmemle başlayan süreçti. kaçmak istedim, zayıf düştüm/zayıflık gösterdim. o kadar içten istedim ki ölmeyi kurtulmayı çok geçmedi ölüm yüzünü gösterdi. en ufak kızmın şansına mı artık neyse erken teşhismiş paçayı kurtardım.
ölüm yüzünü gösterince benim jeton düştü, ben evlatlarıma bunu yapamam dedim, silkindim mücadeleye başladım.
tüm mücadelemi kendi başıma yaptım. tedavi süreçlerinde kimseden bir tek yardım istemedim, hep yalnızdım. (ameliyat olmadan hemen önce kardeşlerime söyledim, bişey olursa arayacak yeri bilsinler diye, hemen koşup geldmişler, sedyeyle içeri girerken gördüm)
neden yardım istemedim biliyor musun? çünkü ölmeyi isteyerek kendimi ben hasta ettim, bu benim kabahatimdi, en sevdiklerimi zaten hasta olarak üzmüştüm bir de benim içinde bulunduğum zorluklara şahit olup üzülmelerini istemedim. bu işi başıma açan bendim sonuçlarına katlanmam lazımdı.
kocam önceden bildiği halde ameliyathaneye gelmedi, sonrasında arayıp sormadı, eve döndüğümde yine aynı şekilde beni üzmeye devam etti.
sana ilk tavsiyem şu: kendi deneyimlerimden yola çıkarak, bağışıklık sistemine dikkat et. sözlükte bağışıklık sistemi başlığını şukela modunda oku. risklerini bil, önlemlerini al. sıkıntılı zamanları herkes yaşıyor, en az zararla çıkmayı bilenler uzun yaşıyor.
ikincisi; aile ve evlat ilişkilerinde vericilik yukarıdan aşağı çalışmalı. anneler bana baksın diye çocuk büyütmemeli. ailesiniz, elbet birinizin zor zamanında diğeriniz el uzatacak ama bu kendi hayatınızdan vazgeçmek demek olmamalı. silkelen ve hayatını ele al.
üçüncüsü; baban kendine yardım etmiyorsa kimse onun için bir şey yapamaz. çabalarsınız ancak sonuç alamazsınız. bunu bilmek çok önemli.
0