Muhtemelen ssri grubudur, seratonin geri alımını dengeleyen bir ilacı doktora gitmeden bırakmaya çalışmak hele ki buradan tavsiye alarak bırakmak sıkıntılı olabilir neden doltora gidemiyorsun bilmiyorum ama az bir şansın varsa git.

uzun aylara yayman gerekir
1 ay düştüğün dozla devam etmek gibi
bırakırken de doktor kontrolü gerekli fark edemediğin şeyler olabilir

25 20 15 10 5 gibi kırabiliyorsan daha sağlıklı
ilk doz düşürdüğün günler riskli olur

Arada bana da oluyor koronada basladi

Annemde oldu geçen yıl, birkaç ay sürdü.

Yapar bende de cuma namazindan sonra uyuşuyordu bacaklarım. Bir kaç kisiden daha duydum sonra kan sulandirici kullandim geçti bir süre sonra.

Kısa cevap; önceden nasıl sürüyorsanız öyle sürün.

Araçta zaten esp vardır, ters bir durum olursa sizden önce zaten esp müdahale eder. Normalde 50 ile döndüğünüz viraja 140’la falan girmediğiniz sürece bir şey olmaz. Arkadan çekişli/itişli araçta muhtemelen ön arka aks ağırlık dağılımı önden çekişliye göre daha dengelidir, o yüzden yönlendirme kabiliyeti de genel olarak daha iyidir. Kıç atıyorsa gaza biraz fazla basmışsınızdır, zaten asfalt kalitemiz berbat, lastikler de çok ısınmadı ise hafif arkadan kayma hissedebilirsiniz. Cevabı vermişsiniz, limitlerde gidin. Alışana kadar önden çekişliden daha yavaş kullanın, bu öyle yazarak olacak bir şey değil zaten, süre süre alışmak lazım.

arkadaş çok güzel açıklamış.

İkinize de teşekkür ederim:)

Önden çekişli arabada virajda gaza fazla basarsan kafadan kayar, viraj dışına doğru gidersin arkadan itişli arabada arka kendisini bırakır "yanlarsın", gaza, direksiyona göre viraj içine bile yonelebilirsin.

özellikle u çekerken ani gaz tepkilerinde tatlı tatlı bıraktığını görürsün, bağımlılık yapar :)

Ayrıca esp ye çok güvenmeyin, doğru direksiyon tepkileriyle birlikte koruma sağlar.

Bence boş bir otoparkta 30-40 la giderken bir tepkilerine bak. daha yuksek süratlerde ne kadar zorlayacagini görebilirsin.

Bu konuları bilenler bir şey yazmadığı için cevap veriyorum.
1- Ne güzel, doğru düşünmüşsünüz.
2- Büyük ihtimalle sorun oluyordur. Kesin bir şekilde bilemiyoruz sanırım. Bir itfaiyeciyi muhasebe ofisinde çalıştırsak sıkılır mı? Büyük ihtimalle sıkılır, ama sıkılmayan itfaiyeciler de vardır :)
3- Veterinere gidince o zaten gerekli şeyleri söyleyecektir. Saydıklarınız dışında bir şey yok sanırım.
4- Kediler zaten kuma yapmayı tercih ediyor. Yoksa bile çok kısa sürede öğreniyorlar
5- Hem kedinin gereksiz yükselmelerini engellemek için iyi olur, hem de 4 yavru daha doğurmasını istemezsiniz. Yavru da doğurmayacaksa yaşamasın o hormonal iniş çıkışları.
6- 1 gün boyunca yalnız kalması sıkıntı olmaz genelde. Sizin hayatınıza adapte olacaktır. 24 saat yalnız kalacak ama sonra 48 saat beraber olacaksınız diye düşünüyorum sonuçta.

Benden de soru;
Neden yavrulardan birini sahiplenmeyi düşünmüyorsunuz?
Sonuçta kara kedicik sokakta yaşamayı öğrenmiş, başarmış bir kedi. Yavrular belki de beceremeyecekler. Onlardan birini kurtarmış olursunuz. Ayrıca hem çok şirin olurlar hem de ev hayatına uyum sağlama konusunda daha az sıkıntı çekersiniz. Hatta iki yavru olursa siz evde yokken birbirleriyle takılır, sizin olmadığınız zamanları daha mutlu geçirirler.

1-dişi kediler yaklaşık 2 aylık olduğunda yavruları kendinden uzaklaştırır, bu dönemden sonra alabilirsiniz. sütten kesilme zamanı biraz erken.

2- tamamen kedinin karakteri, alın deneyin bir hafta evden çıkmak isterse nasıl olsa sokağı biliyor geri dönmesi sorun olmaz.

3- veteriner hepsini yapacak, aşı, iç-dış parazit.

4- tuvaleti çok çabuk öğrenir. hatta hiç bir kedimize öğretmedik. içgüdüsel olarak biliyor.

5- kısırlaştırmanız iyi olur yoksa her yıl 2 defa kızgınlığa girerek kaçmak isteyecek.

6- gene hayvanın huyuna bağlı 24 saat uzun bir süre değil. çok yalnız kalacaksa iyi anlaşan iki kedi, belki yavrulardan biriyle beraber almak daha mantıklı olabilir.

2. Ayda alınabilir

Kuma aşırı çabuk alışır (benim sokaktan 2 yaşında aldığım kedi kumu koydugum anda kuma gitti)

Veterinere götürün, o zaten iç dış parazitle başlayıp karma aşı ile devam edecek. İç dış parazit prtalaması 3 ay karma aşıyı yılda 1 gibi düşünebilirsiniz.

Genelde eve hızlı adapte oluyorlar. Bizimki 1,5 yıldır hala yeni yerler keşfediyor ve aşırı mutlu.

Kısırlaştırma aynı zamanda saglıgı için de faydalı,önrünü de uzattıpını duymuştum.

24 saat her kedi yalnız kalabilir. Yeterli mama su ve temiz bir tuvalet ile.

Ben de sokaktan kedi sahiplendim (gibi, ben giriş katında olduğum için istediği zaman girip çıkabiliyor). Benimki biraz daha yavaş adapte oldu, mesela ilk bir ay sandalyeden inmedi sonra yavaş yavaş salonu ve diğer odaları keşfetmeye başladı. Şimdi 1 yıldan fazla oldu ve benimle uyuyor. Hemen adapte olamazsa, en başta size çok güvenmezse hemen moralinizi bozmayın. Kedi sizin ona zarar vermeyeceğinizi anlayınca daha rahat davranmaya başlayacaktır ama bunun süresi zaman alabiliyor. Ben de kısırlaştırmanızı ve aşılarını düzenli yaptırmayı tavsiye ediyorum. İlk kontrolden sonra iç ve dış parazit aşılarını siz de alıp evde yapabilirsiniz. Tuvalet konusunda benimki de 4-5 yaşındaymış veterinerin dediğine göre ben kumu koyduğum zaman direk oraya yaptı. Gerçi ben tuvalet almayı biraz geciktirdim sonra eve tuvaletini yapmaya başladığı zaman aldım ve tuvaletini yaptığı yere koydum. Bir de her sabah ilk işim temizlemek oluyor. Sıkılmak konusunda kediden kediye değişiyor. Benimki evde uzun süre yalnız kalınca ben eve döndüğümden hemen dışarı çıkmak istiyor mesela. Ama evde ona oynayabileceği alanlar ve mesela camdan dışarıyı izleyebileceği yerler yaratırsanız daha az sıkılır.

Daha doğrusu şöyle her ödemeyi 26sında değil de 10nunda yapsak her ay indirim almı olur muyuz

İndirimli ama öyle ahım şahım bir indirim değil.
Kafadan sallıyorum 1000 liralık taksidi 10 gün önce ödemek 2,5 lira indirim yazar herhalde.

Haziranın taksidini Mayıs ayında ödeyecek olsanız kesin olarak evet bir miktar indirim olur derdim ama aynı ayın taksidini x gün erken ödediğiniz için indirim olacağını zannetmiyorum. Daha evvelinde tam olarak sizin bahsettiğiniz gibi bir örneğe denk gelmedim.

ben bir kredinin taksidini 3-5 gün erken ödüyorum genelde.
Kaç kuruş indirimli olduğunu söylüyor her ay, oradan biliyorum.

8000 tl krediyi 20 gün önden ödesem ne kadar indirim alırım acaba nasıl hesaplanır

Oluyor. Mesela ödeme 5 bin olsa. Enpara 10 gün erken ödemeye, aynı parayı 10 gün faizde bekletmişsin gibi indirim yapıyordu. Ama bir dönemde iki taksit ödemesi gibi olacak işlemde farklı bir uyarı vermişti ve ödemekten vazgeçtim diye hatırlıyorum. Yani hesapta bekletip faiz almakla ödemek aynı hesaba geliyor gibiydi.

Şu an 24 bin bakiyesi olan 12 mayıs tarihli 1100 tl taksitli krediyi bugün ödersem 5,35 tl indirim veriyor.

öncelikle neye karar verirseniz verin umarım aracınıza kazasız belasız binersiniz.
aracı kullanım amacınız önemli ama seçeneklerinizi bu iki modele indiğirdiğinize göre size ikisi de uygun olsalar gerek.

çok özet yapınca;
fiyat, km, donanım, ikinci el, kaza durumu, motor gücü, yakıt tüketimi = iki araç da aynı,
yaş = jeep,
bagaj, tasarım, almanlık(hehe) = merso gibi görünüyor.

bana sorarsanız 34bin km'de olan bir mercedesi yaş bakımından değerlendirmek haksızlık olur, o yüzden ben mercedes derdim.

bununla birlikte biri 10 binde, biri 34 binde araçların lokal bile olsa hasarlı olmaları çok ilginç geldi, ne çabuk zarar vermişler arabalara. biraz işkillendim, iyi bir muayene şart gibi.

@semyasa ç, sen çok yaşa. Akıllı mantıklı güzel biçimde ifade etmişsin çok teşekkür ederim. Vakit de ayırmışsın, benim için değerli. Sağol.

hocam jeep compass dediğin fiat 500x'in biraz süslüsü. bana kalırsa o paraları hak eden bir araç kesinlikle değil. c180'i her türlü tavsiye ederim, 2. elde de pırlanta gibi araç.

Ben bazısını bayiden bazısını onlien’dan aldım. Araştırdığımda söylenen sihirli kelime stok oldu. Bayi o malı haziran da 4 bine alıp 5 bine satıyorsa bugün 8 bin yapmış olabilir misal. Hem stoğu yenileyecek hem zaten alış maliyetine göre kar edecek.

eski üründür elinden çıkarmak istiyorduk artık. işi bırakmak istiyordur, vestelden çıkmak istiyordur. ürünü çok önceden aldığı için emin olun 4-5 lira gibi bir paraya almıştır ondan karını etmiştir.

mükemmel bir boyacı var istersen tavsiye edebileceğim

artik yeni makineler cikmistir illaki ama sistre cila asamasinda cok toz olabilir. yeni boyanmis duvarlara o toz gitmesin. o yuzden en son boya yapilacak. zaten priz cekme asamasinda da duvara kanal acilacak. kirma dokme isleri olacagi icin boya en son yani. ama ciladan sonra da uzerinde yurunebilecek, naylon ortu serilebilecek kadar zamanin gecmesi lazim.

banyo tadilatinin zamani cok onemli degil. o her zaman yapilir.

elektrik, parke, boya diyorum ben.

kendi ustalari olan insaat firmalari var, gelip hepsini yapiyorlar.

İsterim tabiki. Bu arada en önemli şeyi unutmuşum: yer İstanbul Anadolu Yakası, finans merkezi civarı.

bu işleri komple olarak ekipleri olan tadilatçılar var ama senin tek tek bulup yaptıracağın fiyatın 2 katına mal olur o iş.

o yüzden hangi işlere/ustalara ihtiyacın olduğunu belirle ve fiyat almaya başla.

bir ikinci olarak da malzemeli fiyat alma işçilik olarak anlaşmaya çalış.

bu da hem kendi beğendiğin aldığın kalitesini bildiğin mal olmuş olacak hem de extradan kazıklanmayacaksın.

normalde 3 birime çıkacak iş bu şekilde 1 birime mal edilir.

ha benim için para önemli değil zamanım daha kıymetli ben bu işe ayıracağımdan daha fazlasını çalıştığım sürede elde ederim diyorsan bi tane tadilat dekorasyon işi yapılır diyen adam bulcan. o kendi ekibiyle anahtar teslim iş yapar sana.

Para önemli:)

hayır ( artı k)

Valla geçen hafta daha ssri grubu ad aldım reçete soran olmadı, lustral farklıysa bilmem

Satan eczaneler var.

100 mg'i satıyorlar kesin bilgi.

549831660 defa aldım. tabii tek kutu olarak aldım.

birden fazlayı bilmiyorum. sormadım hiç iki kutu alabilir miyim diye.

vurulduktan 15 dakika sonra içtim, öyle söyleyeyim. ilk dozda da akşamına rakı sofrası kurmuştuk.

Sputnik dışındaki aşılarda buna dair bir şey duymadım.

Bugün okudum biraz. Fazla miktarda alkol tüketiyorsanız (haftada 14 erkekler için, 7-8 kadınlar için galiba) aşıdan önce ve sonra çeşitli sürelerde içmeyin diyenler var, bu süre 2 aya kadar çıkıyor.

Seyrek ya da günde ≤1 alkol tüketiminiz varsa sıkıntı olmadığı konusunda çoğunlukla hemfikirler.

Bu arada, @mermize, aşıdan sonra alkol tavsiye edilmemesi çarpar, yan etki yapar, sarhoş eder vs değil de antikor üretimi ve uzun dönem etkileri ile ilgili. Ama afiyet olsun tabii :)

Hemşire hanım aşıyı vururken 24 saat alkol almayın dedi. (24 veya 48 saat, tam hatırlayamıyorum).

Kanada'da da yasiyorum. Cin asilari yok, ancak diger asilarin herhangi biri icin alkol ile ilgili herhangi bir yonlendirme yok. Isteyen istedigi zaman iciyor.

Biontech?

sen benim yanıtımı beğenmedin ya da gırgır sandın ama, o rakı sofrasına aynı akşam oturduğum arkadaşım, o gün benimle birlikte biontech olmuştu. ben sinovac oldum. arkadaşımda da hiçbir yan etki yapmadı alkol.

çok önemli değil belki senin için, ama durum bundan ibaret.

@mermize soruma cevap değildi yazdığın.
Aşı olduktan sonra rakı masasına oturmuş olman seninle ilgili :)

Günübirlikçi için haftaiçi ılıca plajı iyidir.

Deliklikoy da olabilir diğer tarafta.

beklentiniz ve butce nedir ? onu da belirtebilirseniz daha rahat olur

@sweetoffice beklenti bol bol denize girip, güzel bir yemek yiyip gezilecek yerleri varsa gezip aynı gün geceye doğru geri dönmek. Bütçe konusu sıkıntı değil.

Ütöe sıkıntı değilse çeşit çeşit beach club var, flyinn den madeo’ya, google çeşme beach club yazıp fotolarına bakın begendiğnize gisin hiç olmazsa duşu yemeği yuvaleti şezlongu denizi ile düzgün geçer gün.

deliklikoy şişirilmiş bir balon bence. kesinlikle altın kum plajına gidin mükemmel denizi.

Ben de üç yıl kadar siye biliyorum ama iki do yapılıyor tetanoz acaba ikisi de yapılınca mı üç yılı sağlıyor

zamanında olurken 72 saate kadar olunabiliyor demişlerdi ama ne kadar hızlı o kadar iyidir herhalde. 24 saat sorun değil ama.

Valla bana hep tek doz yapıldı ama normalde kadınlara falan üçlü mü beşli mi ne ara ara yapıyorlar sanırım. Öyle olunca daha uzun koruyor tahminen.

2019 yılında tetanoz aşısı olmuştum. Şimdi hamilelik sebebiyle iki doz daha olmam gerekiyordu. Aile hekimi 2019 yılında olduğun için tek doz olman yeterli dedi.

Ben de 2016da filan pasli civiye basarak ayak tabanimi delmistim :D bu pasli civilerden cektigimiz...

Neyse. O gun gittim asiyi oldum, bi de kart yazdilar toplam 5 doz olacaktim. Sonra karti kaybettim filan derken 5e tamamlamadim, tarihleri de unuttum oyle yarim kaldi. Ama 5 doz diye soylemislerdi eminim. Belki sonra degismistir, bilmiyorum.

Tek doz ile tetanoz aşısının koruyuculuk süresi bulunamaz.
- 2. doz tetanoz aşısı ise 1 ila 3 yıl arasında koruma sağlar.
- 3. doz tetanoz aşısı 5 yıla kadar koruma imkanı verir.
- 4. doz yapılacak aşı ise 10 yıl kadar koruma imkanı sağlar.

Benim doktpruöun bana söylediği program şöyleydi;

1. DoDan 1 ay sonra 2. Dozu yapacagız,2. Dozdan 1 yıl sonra 3. Dpzu yapacagız ve ömür boyu koruyacak.

Ha ömrün çok kalmadı anlamındaysa bilemem.

Tetanoz asisi uc doz olarak yapiliyor. Hastanede olduysaniz ilk dozu yapip yolluyorlar. Simdi aile hekiminize gidin iki ve ucuncu dozu planlasin.

Şu anda o evi alan kişinin yerindeyim tam olarak. Evi satın alan kişi kira sözleşmesini de kabul ederek almış sayılıyor. Çıkmanı istiyorsa satın aldıgı tarihi takiben 1 ay içinde tahliye için ihtar çekmesi gerekir. Sonrasında sözleşmenin bitimine 6 aydan fazla zaman varsa (ki bu durumda öyle olacak) ihtarnameyi sldıktan sonra 6 ay güle oynaya oturabiliyorsun.

Teori ile pratik farklı oluyor bu işlerde. İsterse alan kişi her türlü çıkarır.

Ters biriyse tadilata sokuyorum evi der, ortalığı kırıp döker.

Burada kiracıyı koruyan bir şey olması gerekli. Taşınmak için masraf yapıyorsun, abonelikler için ayrı uğraşıyorsun, şu an oturduğun ev için emlakçıya komisyon veriyorsun. 1 sene sonra seni yeni ev sahibi zorla çıkartınca aynı masrafları tekrarlayacaksın. Sanki 12 ay oturup, 15 ay kira ödemiş gibi oluyor

Yani en azından 2 veya 3 sene oturmalı ki kiracı, o yaptığı masraflar bir nevi amorti etmiş olsun.

Ev sahibi önce sana teklif etmek zorunda. Gelen alıcılara dersin sözleşmem var yıl sonuna kadar çıkmam ama alan kişi taşınma masrafı vs karşılar ise çıkarım dersin.

Tam olarak öyle oldu, bir sürü masraf yaptım. Ev sahibi kötü adam değil ama benim de bi daha taşınacak takaatim yok
Hem maddi hem manevi :(

@haksizfil, hayırlı olsun hocam. Ama 6 ayda çok kurtarmayacak gibi beni :(

@mj23 nasıl öyle bi şey yapabilir ki ?

Bundan sonra kira ödemesim mi acaba :(

Sizin o evden çıkmak için harekete geçmeniz gerekiyor. En iyi ihtimalle kontrat bitince zaten çıkma durumu olacak.

Alan kişi kendi mi oturacak bunu öğrenin. Eğer kendi oturacaksa ev aramaya başlayın.

kirayı ödemezsen kontratı haklı fesih yapabilir ve seni tahliye için dava açabilir.


* Kanun gereğince yeni mülk sahibi, eğer kira kontratına istinaden tapuda şerh yoksa, tapu devri yapıldıktan sonra bir ay içinde kiracıya ihtarname göndermelidir.
* İhtarname gönderildikten sonra eğer kira sözleşmesinin bitimi 6 aydan uzun süreli ise kiracı 6 ay içinde evi boşaltmalıdır. Kiracı evden çıkmayı kabul etmiyorsa dava yoluyla tahliye edilebilir.
* Tapu devri yapıldıktan sonra 1 ay içinde ihtarname yollanmazsa yeni ev sahibi, kirayı verene ait kira sözleşmesinin şartlarını kabul etmiş sayılır.
* Kiracı bu süreç dahilinde kira sözleşmesi şartlarını bozarsa -örnek olarak kira bedelini belirli sürede ödemezse- daha erken sürede tahliye edilebilir.

@northern hocam bu değerli bilgi için çok teşekkürler ben o Zaman öyle bi hamle yapmayayım

@mj23 eve aracı olan emlakçı istiyorsan seni hemen iki arka sokağa taşıyayım dedi ama acele etmemek için bi şey demedim :(

Ev sahibi bana evi teklif etti. Ama çok uçuk rakamlardan bahsediyor. O fiyata kendi de satamaz

Yarın eve eksper gelecek, niye gelecek onu da anlamadım

Eksper evin fiyat bedelini belirler, bankalarda ona göre kredi verir.

Zaten bugün satışa koysa bile hemen birkaç ay içerisinde satması zor, krediler epey yüksek. İstediği fiyatta yüksekse satış süreci bir seneyi bile bulabilir. Tek problem evi görmeye gelecekler için ev sahibiyle gün belirlemen gerekir. Misal 2 haftada 1 gün cumartesi gibi.

Ev sahibi ilk sana teklif etmek zorunda falan değl. Mülkiyet hakkı kirwcıya sormadan kullanılabilir bir haktır sizin tapuda buna yönelik bir şerhiniz yoksa.

Ayrıca ev sahibi her istediğinde girip öyle eve şstediğini yapamaz. Uygulamada farklı oluyor diyrn arkadaşlar bana detay anlatırsa iyi olur zira benim kiracı da çıkmayacak gibi:) ev sahibinin eli kolu baglı.

Eve eksper geliyorsa ve bu eksperi ev sahibi yollamadıysa ki niye yollasın, zaten alıcı buşöuş alıcı da bankaya başvurmuş demektir. Benim ekspertiz başvurum geçen haftaydı, bugün rapor geldi. Yarın kredi işi bitiyor 1-2 gin içinde de tapuda gün verilir en geç cuöa ya da ptesi biter deniyor yani söylendiği gibi bikaç ay satması zor olmayabilir.

Diğer yandan ihtarnameden sınraki 6 ayda çıkmazsan da tahliye davasına konu olur o da uzun sürer. Ben karşı tarafın avukat masrafını mahkeme masrafını çder mahkemelik olurum diyorsan bugünden itibaren bir yıl da oturabilirsin:)

ben tam rakam bilmiyorum ama aldigim duyuma gore eve 1.5 milyon lira istiyormus. ayni cadde de 7+1 super luks ev var. 1.4 milyon lira.

cok cok cok cok ucuk bi fiyat. bana kimse oyle bi para vermez gibi geliyor. ama tabii bolge itibariyle belki birileri almak isteyebilir.

ev sahibi iyi adam diye dusunuyordum :( tasinirken cok yardimci oldu. bizde genctik filan dedi.

hatta benim oglumda yazilimci. ilk yatirimini ben yaptim. ilerde bi projen olursa sana da yatirim yaparim filan dedi.

ulan dedim ne iyi insanlar var :( adam zaten bana evi satacagini kekeleyerek soyledi filan.

cok moralim bozuk. isten kovulmusum ya da sinifta kalmisim gibi hissediyorum. tabii bide bunu esime yansitmamaya calisiyorum vs.


herkese cok tesekkur ederim, zaman ayirdiginiz icin. 6 ay konusunu iyi degerlendirip ilk firsatta gitmek icin bi yol bulayim o zaman

2 türlüsünü de yaşadım. arkadaşlar yazmışlar zaten tüm detayları, adam kendi ya da ailesiyle oturmak için alıyorsa evet karşılıklı anlaşıp çıkıyorsun. yoksa kontrat bitimine kadar bekleme durumu var. ama her halükarda tatsız ve keyifsiz bi durum, şimdi eve ıvır zıvır adamlar gelecek, hepsini gezdireceksin, gelen herkes sana çıkacak mısın diye soracak, tadilat falan soracaklar depozito alabilecek misin derdin olacak bir sürü tantana vs kişisel hayatına baya müdahale ediyor yani bu durum. kendi oturmak istemeyecekse de kirana laf edecek, etrafta şu kadar kira veriliyor sen bu kadar veriyorsun diye pazarlığa girişecekler, ihtar falan çekip korkutacaklar vs

sakın bu noktada yokuş yapma, hele kirayı ödememezlik sakın yapma. kirayı ödemediğin an adam haklı olarak sana dava açıp tüm ücretler, faizler vs ile birlikte borcunu alıp, üstüne seni evden atabilir, hiç gerek yok. kiracı olarak üstüne düşen yasal görevleri yapacaksın yani, başkasının evi, gereksiz diyaloglara girip kendini germe sakın. bazı kiracılar "ben müsait değilim" diye evi göstermemeye çalışıyor ama bu da yasal olarak haksız bi durum.

ben bu tarz bi senaryodan sonra bu olaydan nefret edip alelacele ev almıştım öyle etki etti bana yani düşün.

kasimda tasindigim evi nisan'da satmislardi. oyle birden kapiya emlakciyla geldi okuz ev sahibi evi satiyom dedi; cekti gitti. sonra da hemen satilmisti ama ben sansliydim; yeni ev sahibi hazir kiraci varken duzen bozulmasin dedi; ben orda 3.5 yil daha oturdum.

yani duruma gore degisir; yeni ev sahibinin niyeti ne o onemli. muhit yatirimlik mi yoksa orta-ust mevki [bir kere olsun guzel olsun] mi?

Bence biraz fazla olumsuz düşüncelere girmişsin, alıcının yatırım amaçlı alması da gayet yüksek ihtimal, o zaman hiçbir şey fark etmeden aynı kirayı ödeyerek oturmaya devam edersin. Ben olsam bu aşamada evden çıkmaya çalışmazdım.

Tekrar herkese teşekkür ederim
Kirayı aksatmadan devam edeyim, gelenlere de evi düzgün göstereyim o zaman

Evden erken çıkmak durumunda kalırsamda ev sahibine bi sitem ederim ama :(

Semtin tek numarası; merkezde olması. Yeni stil siyasetçilerin oturmaya çalışması. Yoksa üç yüz bin bile etmez ev.

Eğer evi görmeye gelen olmadan ev satıldıysa fotoğraf üzerinden o zaman bence alan yatırımlık alıyordur. Çünkü kimse oturacağı evi görmeden almaz.

Bu durumda seni evden çıkarmama ihtimali daha yüksek. Belki sözleşmede revizyon teklif eder.

Wellbutrin’le sosyal anksiyeteyi buyuk oranda yendim

rahatsızlığına ve derecesine bağlı. antidepresanlar mucize ilaç değil, eğer terapi gerektiren bir durum varsa terapiyle desteklenmesi şart. tek başına antidepresan sadece bir yardımcıdır (ve gereklidir, gereksiz anlamında söylemiyorum, önemli bir yardımcı olduğunu unutmamak lazım). çoğu durumda bir süre sonra doktorlar azaltarak bıraktırmak ister zaten. yani her şekilde sorunu kökünden çözecek bir tedaviye ihtiyaç var, yoksa antidepresanı bıraktığında eski duruma dönmek mümkün oluyor.

1 hafta sersemlik, halsizlik, ishal, vs. gibi etkiler olabilir (yine ilaca ve bünyeye göre değişiklik gösterir, ben kendi deneyimimden yola çıktım) ama geçici olacak. bunlara takılmadan doktorun önerdiği gibi kullanmaya devam et. kafana göre azaltma, bırakma, doktor ne diyorsa onu yap. :)

not: kullandığım ilaç paxeraydı. sorunum da anksiyete ve majör depresyondu.

uzmanı olmamakla beraber ;

antidepresan bir tedavi değildir. yani aşı gibi bakteri/mikrop öldürmez. ruhen sizi temizlemez.

antidepresan sizi mental tedavi ve kendinizi daha rahat sorgulayabilmeniz için (klinik tedavi, psikiyatrist gözetiminde seanslar vb ) belirli bir süre uygun bir konuma getirir. yani morfin aldınız diye kol kırığınız otomatik iyileşmez.

Antidepresanlar neden bu kadar abartılıyor merak ediyorum. Günde 5 çeşit antidepresan içtiğim bir dönemim oldu. Hiçbir şey değişmemişti. Sadece ativan alınca uyuduğumu hatırlıyorum. O dönem normal hayatıma devam ediyorum ancak geriye dönüp baktığımda o döneme ait anılar çok çok silik.
Aynı anda kullandıklarım:

desyrel
Seroquel
Ativan
Paxera
Akineton

Bana bunları veren doktora diyecek kelime bulamıyorum. İyi ki karaciğerim hala yerinde duruyor.

eğer terapi gerektiren bir durum varsa terapiyle desteklenmesi şart +1
antidepresan sadece bir yardımcıdır +1


antidepresan bir tedavi değildir. yani aşı gibi bakteri/mikrop öldürmez. ruhen sizi temizlemez. +1
antidepresan sizi mental tedavi ve kendinizi daha rahat sorgulayabilmeniz için (klinik tedavi, psikiyatrist gözetiminde seanslar vb ) belirli bir süre uygun bir konuma getirir. +1

antidepresan bende hızlı değişime yol açmıştı. ciddi bir enerji vermişti o sayede baya arkadaş grubuna dahil olup hala süren arkadaşlıklar edindim. anksiyetimi topyekün ortadan kaldırdı neredeyse, terapi almamıştım.
heyecanınızı fırsata çevirin :) gelsin yeni hobiler arkadaşlar ve ne istiorsanız :)

Her şeye sinirlenen, tahammülsüz biriydim. Haliyle eve de işe de eşe de yansıyordu. Bu sayede yendim, iş yerinde çok daha iyi konuma geldim, kız arkadaşımla evlenme noktasına geldim, hiç suçu olmayan aileme karşı gösterdiğim tahammülsüzlüğü yenerek daha rahat bir vicdana sahip oldum ve normalde yakıp yıkıp en çok zararı kendimin göreceği birçok olayda sakin, mantıklı, olgun kararlar verebildim. Mucize değil deniyor ama 10 mg cipralex ile hayatın böylesi değişimi için mucize demek yeterli olmazdı zaten.

Her gün defalarca ağlıyordum her an her koşulda, prozac sağ olsun durdu valla hayatım düzeldi.

antidepresan tedavi etmez, yeni normalinizi belirlemek için sizi daraltan sıkıntıları biraz uzaklaştırır. uzun süre kullanırsınız ve artık yeni hayatınız oturmaya başlar.

muhtemelen nezledir.
veterinere danışın, belki bir ilaç ya da vitamin falan gibi bir şey verir sokaktan sahiplendiğiniz için bünyesi kuvvetlensin diye.

gözlerini ılık çaya batırılmış pamukla silin.
burnunu da normal, kuru bir mendille silin izin verdiği kadar.
ev soğuksa yerde falan yatmasına pek izin vermeyin.
şimdilik yapabileceğiniz bir şey yok ama dediğim gibi, veterinere bir sorun çünkü yeni sahiplenmişsiniz.
alerji de olabiliyor bu mevsimde.

Teşekkürler. Aslında bu hafta bi taşıma kabı vs ayarlayıp götürüp aşıları yaptıracaktım ama acil bir şeyse (daha önce küçük kedilerin gözlerindeki enfeksiyondan öldüklerini duymuştum o yüzden paniğim) bu sıpa için de acele edeyim dedim. 2 yaşlarında şişko bi arkadaş bu gerçi çok zayıf küçük değil. Kadıköy kedisi. Terramycin sürülebilir gözle burun arasına az miktarda diye okudum, tecrübesi olan?

gözüne boşuna terramycin sürmenize gerek yok şu anda.
ama sürecekseniz bile önce çay banyosuyla temizlemeniz lazım yine de zaten.
anlattığınız kadarıyla gözünde enfeksiyon yok zaten.

bir de göz enfeksiyonunun kediyi öldürmesi için yeşil yeşil iltihaplar akan göze müdahale etmemeniz falan gerekiyor.
bir günde olacak şey değil o yani.

siz yine de veterinere sorun, belki bünyesini güçlendirecek bir şey verir.
ama onun dışında insan nezlesi gibi 3-4 günde geçiyor.
yani özel bir nezle ilacı yok.
ama dediğim gibi, alerji de olabilir.
tam mevsimi şu anda.

paniklemenizi gerektirecek bir şey yok şu anda.

Çok teşekkür ederim.

Ben Qcy t1c aldım. Aşırı memnunum tavsiye ederim.

Onu baya öven var ama sanırım mikrofonu kötüymüş, telefonla konuşmaya uygun değil dendi doğru mu?

Alakası yok ben gayet de kullanıyorum. İkisinde de ses gidiyor ve geliyor. Çok abartı sorun yaşarsanız, kulaklığı tekini çıkarıp mikrofon olarak kullanabilirsiniz.

Şarj süresi. Ses kalitesi ile huawei am61 kendime aldım, anneme aldım bi sene sonra annem kendininkini başkasına verdi bi daha yine aynısını aldım.

moser veya wahl.

28 aralıkta bime braun gelecekti, ben de ondan aliyim diyordum çok dandik bişey değilse

@6. Nesil, ben de bunları suydum ama wahl ın da çook çeşidi var 50 liraşık da var 600 liralık da. Ben kullanıyorum dediğin var mı?
@anily, bunu bilmiyordum mutlaka bakacagım. Tabi braun benim yukarsaki kriterlere ne kadar uygun bilmiyorum.

www.boyner.com.tr

www.boyner.com.tr

ilkini kullanıyorum, memnunum.

@altıncı nesil, çok teşekkürler wahl kullanan birinin görüşünü alamamıştım. Sert ve kısa sakalı alabilir diyorsan senin makinayı alayım benim düşündüklerim 250-300 bandındaydı. Ucuzmuş bu.

benim sakallarımda sert ama saç az :)

daha profosyonel birşeyler arıyorsan pahalı ürünler var tabii ama fiyat/performans oranı gayet iyi bir ürün.

Yok, aslında ihtiyacım basit de isimsiz bi makinem vardı eskiden ara ara sakal kıstırırdı. Bir denisimli çoğu makina da düzgün kesmiyor aynı yerin ğstünden geçiyorsun bastırıyorsun falan..
bir tek dileğim var; 4-7 gün uzamış sakalı 2-3 güne düzgün, tek seferde, sıkıltırmadan indirsin. :)

Geçen sene buzda kayıp düştüm. İlk 1 hafta bir şey yoktu fazla, ağrıyordu ama öldürmüyordu ağrıdan öyle. Sonra dışarda aniden hapşurdum hazırlıksız yakalandım sanırım, o andan itibaren 1,5 ay kıvrandın ağrıdan. Halen o bölge sızlar zaman zaman. Doktorlar daha iyi bilirler ama bende böyle oldu.

Bende oldu. Başta ciddi ağrı olöuştu sonra geçti sonra yatış şeklime vs göre ara ara ortaya çıktı uzunca süre. Belki küçük bşr şeydir ama o noktayı etkileyecek bşr harelet yapmışsındır.

benim de bu şekilde geçiyor.

suda çözünen magnezyum ve kalsiyumlardan alıp, adetten 10 gün önce 1 gün magnezyum 1 gün kalsiyum sırasıyla adet olana kadar kullanabilirsin. 3 veya 4 gün kala da ağrı kesiciye başlarsın. hepsini yaptığında büyük oranda azalacaktır. (ağrı kesici ponstan forte)

Magnezyum, d vitamini ve b12nizi hep iyi bir oranda tutmaya calisin
Ve muhakkak spor yapin. Oyle az buz da degil saglam spor yapin. Kardiyo v Ayrixa meditatif bir seyler de iyi olur. Bunlarla hala yenemezseniz evet belli oranda antidepresan gerekebilir. Disforik pms diyorlar buna
Ama bence once bunlari yapin.

Mg, d vit ve b12 hep düzgündü. Absorbsiyon oranı en iyi ürünleri kullandım kendi çapımda, değerlerim de iyileşti ama bu pms dönemlerine katkı sağlamadı. Tek katkı dediğim gibi antidepresan kullandığım dönemler.
Spor tempolu yürüsem bile iyi geliyor, ağır bişey yapmasam da ama şuan ona da vaktim yok. Düzenli bi hayatım yok, yapamıyorum.

Konunun uzmanı değilim ama anti depresanın iyi gelmesinden yola çıkarak, anti depresan gibi uzun tesavi sireci olmayan bitkisel takviyeler geliyor aklıma.örneğin sarı kantaron, anti depresanların prospektüslerinde bile yer verilen bir şeymiş geçenlerde gördüm daha.

Adana’da yaşayan tanıdığın varsa göndersin. Orada kaldırımdaki ağaçlarda yol boyu var. Yabancılar portakal sanıyor :)

yahu ben ataşehir diyorum sen adana dedin :)
oradan çok zor be, iki turunç için kimseyi otogara sürüklemeyelim şimdi :)

Turunç markette satılan bir şey mi yol kenarındaki ağaçlardan toplanıyo sadece biliyodum ben O.o (lokasyon izmir)

Ben reçelini, ekşisini yaptıracaksın, bir kasa lazım diye düşünmüştüm. Tüm egzotik ve mevsimi olmayan meyvelerin de satıldığı manavlara bakman lazım.

www.sebzemeyvedunyasi.com

www.portakalbahcem.com

macro ve carrefour gurmelerde olabilir belki.

Carrefour un arkasında hal var. Oraya sorsana.

@sutlu nescafe: doğru bak, akşam bir uğrayayım oraya.

yakın civarlarınızda aydın/nazilli/yenipazar/karacasulu pideci varsa (bir pazarlama stratejisi olarak camlarında yazar mutlaka) onlarda olabilir çünkü bazen salataya ve pideye sıkmak için kullanırlar.

ataşehirin orada metro grossmarket yok mu? orada sürekli ilginçlikli meyveler oluyordu

Kozyatağı’nda bizim bahçede var, sizin oralarda da birileri ekmiş olabilir:)

(git: hamilemeyveleri.com)

charmları bileziklere takıyorsun, kolye ucu olarak kullanılmaz. hediye alacağın kişide bilezik yoksa tek başına bir işe de yaramaz. kolye uçları da zincirsiz satılıyor, zincirini ayrı alman lazım.

Bilezik mi? Sübhanallah.. Büyük aydınlanma yaşadım, teşekkürler!

çarmıha gererler.


(bkz: bu dahil bütün genellemeler genelleyene girsin )

kadın elbette ilgiye bayılır. her kadın böyledir bence. ben mesela tam bir ilgi budalasıyım :) ama kimin ilgisiyle budala olduğun önemli. her ilgi gösterene ağzımızın salyalarıyla koşup gitmiyoruz. doğru adam “ee günün nasıl geçti” diyip gözümün içine bakarak beni dinleyince çocuk gibi sevinirim, heyecanla anlatırım. koltukta otururken kolunu atıp gülümsemesi bile yeter. ne olduğu hiç önemli değil, beni düşünerek bir şey yapması önemli olan.

baktım bir süredir ilgilenmiyor, ben sokulurum sarılırım karşıdan ilgi talep ederim. çünkü böyle mutlu oluyorum. ilgi istemek her kadının en doğal hakkı bence. ama malesef kadınlar aradıkları ilgiyi karşılarındaki adamdan bulamayınca bunu ondan istemek yerine adam kendi kendine düşünsün diye bekliyorlar. adam da düşünemeyebiliyor. o zaman kadın üzülüyor, mutsuz ve sinirli oluyor. oysa eğer kadın mutluysa o ilişki her türlü güzel gider. sonra alakasız biri azıcık ilgi gösterince kadın ona tav oluyor, aradığı şeyin onda olduğunu düşünüyor. bazı ilişkiler sırf bundan bitiyor işte.

Boyle seyler soyleyerek kadinlara siddet gosteren erkeklere bahane buluyorsunuz. Zaten bu tur seylere inanmaya megilliler bahane ariyorlar.

Güneş batıdan batar diyeni haose atmak gibi bir şey olur bu. Ama bu gözler güneş batıdan batıyor dediği için hapse atılanları da gördü. Bu konuda olmaz tabi.

“Kadınlar ilgiye bayılır” derseniz gereksiz bir genelleme, “kadınlar ilgi budalasıdır” derseniz terbiyesizlik yapmış olursunuz. Arada böyle bir fark var.

suc degildir ancak söylem olarak cok da hos bir söylem degildir.

Suc degildir ama yersiz genelleme yapmis olursunuz.

Ben bi tek yemek yeri önerip kaçacağım. Abdusselam balaban kebap.

Teşekkürler. Bir de çiğ börek mi ne vardı meşhur bi yeri vardı

Yok yok yeme onu boşver. Onu yeme. Kesinlikle yeme. Hele papağanda hiç yeme. Nolur yeme.

Kentpark vardı oraya gitsenize

Bu mantıkla dünyadaki hiçbir yere gitmeme gerek yok. Birkaçı yeter. Deniz desen İzmir'de var, İstanbul'da her şey var, dediğin gibi yeşillik desen karadeniz'e kadar gitmeye bile gerek yok. Ne diye Avrupa, Uzakdoğu, vs binlerce harcıyoruz her şey var burda. Ha müze gezsen yine tamam.
Bence Eskişehir hakkında bu kadar konuşulurken kendi yorumumu yapıp hiçbir şey yokmuş demek için bile değer. Eskişehir için tavsiye istedim, "ekşici" fikirlerinizi kendinize saklayın lütfen.

Ben de 1 senedir Eskişehir'de yaşıyorum, bir olayı yok düşüncesine katılıyorum.
(bkz: Eskişehir'in abartılmış balon bir şehir olması)

Porsuk kenarında kitap kafeler vs oluyor, oralarda oturabilirsiniz. Kentpark'ı gezebilirsiniz, Sazova'yı gezebilirsiniz. Balaban, çibörek, göbete, vb yemekler yiyebilirsiniz.

@kayranin kedisi çok teşekkür ederim

karakedi boza'da boza için mutlaka.

blabla car denesene?

Denedim orda bulamayınca buraya yazdım:)

Uçak 500+ olduğu için arada arabaya niyetleniyorum ama o da pahalı geliyor dönüp yine uçak alıyorum. Sen bi kenarda dur,ortak gerekebilir.

ılıca, ama doğru zaman kollanmalı

herkesin bildiği yerleri bahsetmiyorum. ama daha sakin, daha uygun fiyatlı ama yine de güzel bir beach derseniz altınkum copacabana'ya bakabilirsiniz. giriş ücreti 30tl falan olmalı. parti ortamı yoktur ama güzel müzik çalar, kokteyller de hizmet güzel sayılır. deniz zaten gayet güzel oluyor. deneyin derim.

Alacati çark plaji. Soguk ama cam gibi denizi.

Ilıca Plajı çok kalabalıktı. Deniz sıcak ve çok dalgalıydı, sevmedim.
FlyInn Beach güzel. Tertemiz bir denizi var. Öneririm

İlk tavsiyem Günizi Beach olacaktır. (Ildır) goo.gl

İkinci tavsiyem: Sera Beach (Dalyan) goo.gl

16 yıldır yazları çeşme'deyim. Herkesim bildiği sole mare (bence girme buna) babylon, kafe pi yani ayayorgi plajları olabilir. Fly inn tesis ve deniz olarak en güzeli soğuk deniz seni bozmazsa. Quante en sakinlerinden biri. Daha ucuz olsun dersen paşalimanı'nda eski cenus marketin altında bir yer var şezlong 20 tl adını bilmiyorum ama tarif ederler.

çeşme'nin hatta belki tüm ege'nin en güzel denizi altınkum'da. soğuk denizden hoşlanmam aslında ve orası baya soğuk ama hani tuzlu olduğunu bilmesen içersin o derece(bu dediğim en son 7 sene önceydi ama bence hala aynıdır.)

Öneriler için teşekkürler :)

Belki sonradan okuyanlar ve yararlanmak isteyenler olur diye yazayım dedim. İlk gün Fun Beach'i ikinci günde Aquente'yi tercih ettik. Vodafone kullanıcılarına %50 indirim olan beachlerden, kaldığımız pansiyonun sahibinin yönlendirmesiyle seçtik bunları.

Fun Beach'in girişi % 50 indirimle 60 TL'ydi. Deniz o gün dalgalıydı ancak ortam güzel, deniz güzeldi ve çok memnun kaldık.Ertesi gün de, Aquenteyi seçtik, burası da %50 indirimle iki kişi 50 TL ydi. Fun Beach ile benzer ortamı vardı ancak Aquente daha yeşillikler içinde, bol ağaçlı,hafif müziklerin çaldığı güzel bir yerdi. Olur da Çeşme'de bizim gibi beach önerisi ararsanız, ikisini de öneririm.

basit işler için o kadar para verilmesi israf. bunu al her ihtiyacını görür:

urun.n11.com

SSD olsun böylece ısınma olayı minimum olur. 2900 verip bir de HDD almak? anlamsız. bana fiyatı hiç de optimum gelmedi. o paraya toshiba veya dell alınır.

www.hepsiburada.com
Dün aldım birazdan elime ulaşacak.

Teşekkürler. Şu ssd ye bakayım.
Bu arada dell severim ama bir önceki dell de çoksprun yaşadık. Benim bilgisayarım toshiba ve aşırı memnunum ama toshiba için de battı falan sadece kurumsal satış yapılıyor piyasadakiler yeni değil diyenler oldu teknosa danışmanlarından.

Asus'un benzer fiyata 128 gb ssd li olanı var ama onun daram i 4 gbi

Full SSD almak varken ram düşük filan diye düşünme, etkileri çok farklı. artı birçok alete sonradan ram upgrade yapmak mümkün ucuz fiyata. ssd ise en baştan daha pahalı bir donanım... babanın yapacağı işlere ram gerek yok ama ssd her türlü fark yaratır. toshiba laptop üretimini martta durdurdu. şu an piyasada alacağın 2.500 tl altı laptopların çoğu zaten 1-2 yıl öncenin modeli. yeni model üretimi yok diye toshibayı elemeye gerek yok yani

istinyede uşaklar, etilerde yumuşaklar diye biliyorum ben. ona göre seçimini yap.

Yumuşakları tercih etmem ama ekşi-fular team gelir diye korkuyorum. Ben bu millete her şeyi öğrettim uşaklığı öğretemedim o yüzden istinye'de olmaz. ve şu an çok mutsuzum.

vizeni, ilk giriş yapacağın ülkeden almalısın. yunanlı seni almayabilir, ala da bilir. ama yine de hollanda vizen var ve o vize alımı sonrası başka bir ülkenin damgası olduğu için daha sonraki vize ya da seyahatlerinde sorun çıkabilir.

doğrusu ve en temizi, nereye gideceksen oranın vizesini almak.

Vizeni en cok kalacagan yerden alirsin, istedigin yerden girersin, konsolosluklarda bu sekilde yönlendirme yaparlar zaten. ayrica denendi ve yüzde yüz calisiyor. ha kil bir pasaport polisine denk gelirsin sorun cikar ama almamazlik yapmazlar sen abartili süpheli davranmadigin sürece; bir de calisma belgen, sigorta evraklarin, rezervasyon ciktilari falan olabildigince yaninda olsun, dedigim gibi bazen killik yaptiklarinda bu tarz belgeleri soruyorlar, dönüs bileti vs. gibi.

Teşekkürler. Yunanistan için evet haklısın. Peki Hollanda vizesi alıp Barcelona'dan girdikten sonra Hollanda'ya uçmak ce Hollanda'da daha fazla süre kalacak olmam? İspanya'ya girişte Hollanda'ya biletimi ve rezervasyonumu göstersem yine de sorun çıkarırlar mı? Bu şekilde olması gerekir diye biliyorum?

Bosvernicki, teşekkürler işime gelen cevabj sen verdin seni dikkate alacagım:)

yılbaşında 2 gün brüksel ( ilk giriş ) 3 gün fransaya gittim. ilk girdiğin değil en çok hangisinde kalacaksan vizeyi oradan alıyorsun. Vfs den fransa vizesi aldım.

en.wikipedia.org

Kısaca özetlersem grafikteki o normalden güçlü olduğun yerlerde biraz daha kendini zorlayarak antreman yapmalısın. Böylece grafiği merdiven gibi hayal edip adım adım yukarı çıkabilirsin.

Somut örnek: Squat 40 kilo yaptın, dinlendin, daha güçlü olduğun dönemde 42 kilo yaptın, dinlendin, daha güçlü olduğun dönemde 44 yaptın dinlendin....

Edit: özel bir gelişime ihtiyaç duymuyorsan genel olarak compound egzersizler angelus'un bahsettiği gibi daha iyi.

Hepsi için tek cevap vereyim: Compound egzersize yönel.

Açıklayayım:

1: 4 gün gidip 3 set çalışsan da 3 gün gidip 4 set çalışsan da intensity yüksek olmadığı sürece çok verim elde edilemiyor. Antrenmanda volume, güç antrenmanı yapmıyorsan eğer, çok da şart değil. Kaç gün gidersen git, ortalama 50 dakikada 20/25 set compound çalış yeter.

2: İzole antrenmanın problemlerinden biri de bu: Bir yer gelişirken bir yer eksik kalıyor. Çözüm compound egzersiz. Ben en orantılı gelişimi bu şekilde gördüm. Biceps curl yaptığım günlere lanet ediyorum.

3: Volume düşsün intensity artsın. Dediğim gibi, 45/50 dakika bu şekilde compound çalış çık git yeter sana.

açıkçası anlamadım. compound egzersiz anlayışı tam olarak nedir? volume düşürüp yoğunluk arttırmaktan kasıt nedir?

bu tarz bir program örneği varsa aydınlatıcı olabilir.

agabel +1. merakla bekliyorum

konu ilgimi çekti ama yazılan şeyler fransızca olsa daha çok anlardım.

Compound egzersizler basitçe tüm vücudu çalıştıran bileşik egzersizlerdir, tek bir harekette birden fazla eklemin çalıştığı egzersizler. Squat Deadlift Bench Press Pull Up Shoulder Press Bent Over Barbell Row gibi egzersizler. Görüldüğü üzere hiç izole egzersiz yok. Zira bunları yaparken, dediğim gibi, tüm vücudunuz çalışıyor zaten. Biceps için triceps için ekstra bir çalışmaya gerek yok. 1 gün 10*7 Bench Press 10*7 Bent Over Barbell Row yapmak göğsü sırtı karnı triceps'i her yeri çalıştırıyor. İzole bir egzersize gerek yok. Her gün 20 set 2 hareket sizi tatmin edecek şekilde çalıştırır.

Compound egzersizlerde önemli olan (Intensity) yoğunluktur. Bu antrenmanda iş hacmine (Volume) bakmazsınız. Yani 10*7 Bench Press yaparken setler arası çok kısa bir süre dinlenip diğer tekrara geçersiniz. Ki bu kasları daha uzun ve daha sık bir şekilde uyarır, amaç da budur. Bunun dışında daha çok kalori harcattığı için de yağ yakımını da önemli ölçüde destekler. Tabii bu süre kişiye özeldir. Ben 40 saniyede hazır olurum sen 1 dakikada. Çalışarak siz bulursunuz doğru süreyi. Misal güç antrenmanlarında yoğunluğa bakılmaz iş hacmine bakılır, bunun nedeni de ağır ağırlıkların altına girdiğinizde patlayıcı güç olarak ATP tipi enerjiyi kullanırsınız, 15 saniyede tükenen bu enerji kaynağının tekrar aktif hale gelmesi 3/4 dakikalık bir süreyi kaplar. Bu nedenle setler arası 3/4 dakikalık bir dinlenme süresi olur. Ki bu da yoğunluğu düşürüp toplam iş hacmini artırır. Siz yoğun bir antrenmanı 45/50 dakikada bitirirken güç antrenmanını 3 saatte bitirirsiniz. Zira birinde yoğunluk ön plandadır diğerinde iş hacmi. Amaç hipertrofi ise eğer yoğunluk ön planda olmalıdır. Zira anabolik hormonlar ancak bu tip çalışmaların sonrasında daha yoğun bir şekilde salgılanmaktadır. Volume düşürüp yoğunluk artırmanın mantığı budur. Tabii güç antrenmanı yapacağın zaman işler değişir. Ben tamamen hipertrofi için konuşuyorum ama bu demek değil ki izole egzersizler yanlıştır. Hayır değil ama izole egzersizler detaya yönelik çalışmalardır. Yani adam gibi bir kütle kazandıktan sonra yapılması daha uygundur.

Elimden geldiğince anlaşılır olmaya çalıştım ama bu anlattıklarım benim kişisel görüşüm. Bir başkası "Yok lan izole çalışmak daha iyidir" derse o da haklıdır bir şey diyemem.