Giriş
(9)

Gürültüye karşı aşırı hassasiyet

hadi ya la
Uyurken, çalışırken eğer benim kontrolümün dışında televizyon sesi, müzik, trafik sesi olursa çok sinirleniyorum. Şu an dışarıda çim biçiliyor, aldırmamaya çalıştım ama sinirden ateşim çıktı, başım ağrıyor. Bu normal mi yoksa bir problemim mi var?
Uyurken, çalışırken eğer benim kontrolümün dışında televizyon sesi, müzik, trafik sesi olursa çok sinirleniyorum. Şu an dışarıda çim biçiliyor, aldırmamaya çalıştım ama sinirden ateşim çıktı, başım ağrıyor. Bu normal mi yoksa bir problemim mi var?
0
hadi ya la
(14.07.22)
ben annemin horlamasını duyunca sinirden ağlardım. bazı şeylere kafayı takınca daha zor oluyor biliri o durumu. problem demeyelim de takmışsın bir kere yapacak bir şey yok. kulaklığı koy baş ucuna dikkatini müziğe ver belki zamanla sıkıntı yapmamaya başlarsın.
0
neira
(14.07.22)
Seninle aynı durumdayım. Sebebini de yetişme tarzıma bağlıyorum. Annem babam yıllar sonra ayrılmasına rağmen bir kere bile sesini yükseltmemişlerdi birbirine. İzmirde sessiz bir semtte büyüdüm. Hiçbir akşam komşumuzdan gürültü geldiğini hatırlamıyorum. Keza dışarıdan da gürültü gelmezdi. Ablam ve benim ayrı odalarımız vardı. Sonra büyüdüm lise için istanbula yatılı geldim. Allahım yurt ortamında her ses batmaya başladı. Çak cak sakız çiğneyenler, korna sesi, inşaat sesi, sınır bilmeyen 12 den sonra bile bağır bağır konuşanlar, sahilde milletin sahipsiz, eğitimsiz çocuklarının bağışları…
Derken insanlar benim takıntılı olduğumu falan söylüyorlardı. Sonra yurtdışına geldim, birkaç yıldır burada hiç bir sorun yaşamadım. Herkes ses konusunda saygılı. Geçen yaz iş yerinden arkadaşımı istanbulda ve ailemin yazlığında ağırladık. Çocuk sesten delirecekti, kendine tıkaç aldı. Burada bile gece 2-3 te ses yapan birini şikayet eden duyuruya cuma gecesi biraz hoş görülü falan diyenler var.

Neyse sonuç olarak ben de senin gibiyim, üniversite ve lise dönemimde sürekli olarak bence sende problem var dendi. Bence bende problem yok, insanlar gürültüyü ve kuralsızlığı çok benimsemiş.
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(14.07.22)
10 yaşındayken o zamanlar Anadolu lisesi sınavına hazırlanma aşamasında sese hassasiyetim başladı. Sakız, yemek yeme sesi gibi sesler sinirimi çok bozuyor. O dönemde yanımda olan insanlara karşı geliştirdim. Çünkü çocukken rahatsız olduğumu söylediğimde umursamayıp hatta kızıp inadına devam ettiler. Şu an yemek yeme sesine takılmıyorum ama sakızdan hala nefret ediyorum.
Annem ve erkek kardeşime karşı hala aşırı tepkiliyim, kız kardeşim o süreçte çok hassas davrandığı için ona karşı böyle bir şey yok.
0
urasil
(14.07.22)
Bu anlattigin sekildeyse normal degil,problemin var.cim bicme sesi rahatsiz edeblilir,dikkatin dagilir ama buna sinirlenip atesler basiyorsa bi doktora git ya da doktorunu degistir.
0
duptıs
(14.07.22)
bence problem. evet gürültü tr'de ciddi bir problem. ancak çim biçme makinesine ateşinin çıkması normal değil.
0
paintov
(14.07.22)
Mizofoni var sanırım sizde. Bende de var. Hayatı cehennem ediyor bazen.
0
lapris
(14.07.22)
Bence insan zaman zaman sese hassasiyet hissediyor Hamileyken bu durumu yaşadım tam uykuya dalıyorum gece bir araba geçiyor deliye dönüyorum.Belediyenin su tankerleri geçiyor diye kalbim yerinden çıkacak gibi oluyordu.Resmen aklımı oynatıyor dün.Arayip heryere şikayet etmisligim bile vardı.Fakat şuanda şartlar hiç değişmediği ve evin önündeki yol daha kalabalık olduğu halde hiç haberim olmuyor ruhum bile duymuyor ne gece nede gündüz
0
keditik
(14.07.22)
Bazı insanlar sese karşı daha hassas oluyor. Mesela ben karşımdaki insan yemek yerken agzından çıkan sesi duyduğum zaman bile masayı sinirden deviresim gelir. Fakat çogu insan bu sesleri algılamaz bile. Dış sesler aşırı rahatsız ediyor. O sebeple dag başında sessiz bir yerde yaşamak şuan en büyül hedefim
0
limonlu eksi
(14.07.22)
iyi bir noise cancelling yapan kulaklık alıyorsunuz ve white noise/brown noise dinliyorsunuz. çok rahatlayacağınızı düşünüyorum.
0
durme
(15.07.22)
(4)

Covid 7 günlük izolasyon sonrası 28gün test yapılamıyor mu?

astronom bey
Pozitif sonrası 8inci gün hastaneye gittim sistem test vermeme izin vermediğini söylediler. Ancak 28 gün sonra yeni test yapılabilecek denildi.Çok saçma değil mi halan pozitifmiyim bilmeden böyle mi dolaşacağım? Ya 28 gün içinde tekrar enfekte olursak test yapmadıkları için bunu da bilemeyeceğiz.
Pozitif sonrası 8inci gün hastaneye gittim sistem test vermeme izin vermediğini söylediler. Ancak 28 gün sonra yeni test yapılabilecek denildi.

Çok saçma değil mi halan pozitifmiyim bilmeden böyle mi dolaşacağım? Ya 28 gün içinde tekrar enfekte olursak test yapmadıkları için bunu da bilemeyeceğiz.
0
astronom bey
(23.04.22)
Ben 8. gün test vermiştim tekrar ve negatif çıkmıştı. Başka bir hastaneyi deneyin olmazsa. Geçmiş olsun.
0
durme
(23.04.22)
Bana da yapmadılar, özel hastaneye gitmek durumunda kaldım. 28 gün detayını bilmiyorum ama covid pozitifsen sonra bir daha test yapmıyorlar.
0
thad castle
(23.04.22)
ocak ayinda covid oldum, 7. gunde hala pozitif cikmistim semptomum kalmadigi halde. olabiliyor.
0
reavelyn
(23.04.22)
istanbul bayrampaşa devlet hastanesinde izolasyon sonrası yeniden test yaptırmıştı babam. nisan'ın ilk haftasıydı sanırım, o günden bugüne değiştiyse bilemem.
0
south park in kapusonlu uyesi
(23.04.22)
(3)

Temaslı aile bireyleri karantinada kalıyor mu?

havadakarada
Okuduğum gazete yazısına göre eğer hatırlatma dozunun üzerinden 3 aydan fazla zaman geçtiyse karantinaya alınıyor aile bireyleri de. Bu doğru mu?
Okuduğum gazete yazısına göre eğer hatırlatma dozunun üzerinden 3 aydan fazla zaman geçtiyse karantinaya alınıyor aile bireyleri de. Bu doğru mu?
0
havadakarada
(29.03.22)
pozitiflik yoksa karantina da yok.
0
jelly bear
(29.03.22)
@jellybear demek istediğim mesela ben pozitif çıksam ve annem de hatırlatma dozunu 4 ay önce olduysa o da karantinaya giriyor o gazete yazısına göre.
0
🌸havadakarada
(29.03.22)
zamana bakılmıyor sanırım yine de. 3 aşısı varsa temaslı sayılmıyormuş. bizde öyle oldu.
0
durme
(30.03.22)
(12)

Okuduğunuz kitaplarını tutuyor musunuz yoksa hibe mi ediyorsunuz?

put it in your appropriate place
Kütüphanemi, düzenleyip ihya etmeye çalışıyorum. Çoğu kitapları elimden çıkaracağım.Pandemi öncesinde senede 60 kitabı buluyordu sene içerisinde okuduklarım. Dolasıyla dandik kitaplara geliyordum baya. Topluca çıkartıyorum zamanı gelince.Pandemi ile birlikte daha seçici oluyorum tabii. Şimdi şöyle b
Kütüphanemi, düzenleyip ihya etmeye çalışıyorum. Çoğu kitapları elimden çıkaracağım.

Pandemi öncesinde senede 60 kitabı buluyordu sene içerisinde okuduklarım. Dolasıyla dandik kitaplara geliyordum baya. Topluca çıkartıyorum zamanı gelince.

Pandemi ile birlikte daha seçici oluyorum tabii. Şimdi şöyle bir şey var, kitabı okuyorum. Kitap iyi güzel. Baya bilgileniyorum filan, cahil kalmışım cahilliğim gitmiş dediğim oluyor ama biliyorum ki ikinci kez okumayacağım.

Ne bileyim, bir başkasının da okumayacağını biliyorum ama elim gitmiyor. Mesela Keşifler Ve Coğrafya; 15. ve 16. Yüzyıl Keşifleri diye bir kitap okudum. 2015 senesinde okumuştum. Ulan cahilmişim cidden, iyi oldu okuduğum cahilliğim gitti diyecek kadar faydası oldu kitabın ama içerik hakkında hiçbir şey kalmadı haliyle.

Siz ne yapıyorsunuz kitaplarınızı? Tutuyor musunuz, yoksa sağa sola hibe mi?
0
put it in your appropriate place
(26.03.22)
Tekrar bakma ihtimalim varsa tutuyorum. Yoksa elden çıkarıyorum.
0
babilfish
(26.03.22)
bazilarini halk kütüphanesine veriyorum bazilarini tutuyorum.
0
Coma
(26.03.22)
Elden çıkardığım/hibe ettiğim ancak sonra ihtiyaç duyup yeniden satın aldığım kitaplarım oldu. :)
0
durme
(26.03.22)
Kitaplar ucuz değil artık. Ben sayfaların fotoğrafını çekerim. Bir kopyası bende kalır. Ondan sonra dağıtabilirim. Basılı kitap almıyorum uzun süredir. Pdf olarak bulup okuyorum. Bu şekilde de çözebilirsiniz. Değerli kitapları dağıtmam.
0
dissendium
(26.03.22)
Valla benim olay cok degisik asamalardan gecti. Cok onceden tanidigim birkac iyi sahaf vardi, o sekilde kendime bir takas zinciri olusturmustum. Bu sayede hem evde hic kitap tutmuyordum hem de kitaplara ya hic ya da cok cok az para veriyordum.

Daha sonra zincirden en saglam sahaf ayrilinca sistem bir anda coktu. Ondan sonra yine bisekil sahaflarla is yaptim ancak pek istedigim gibi olmadi. Sonradan mecburi internetten falan kitap satin almaya gectim,kitaplar birikmeye baslayinca da en son careyi e-booklara gecmekte buldum. Simdi ise yavastan yavastan sesli kitaplara gecis yapiyorum.
0
j r r tolkien hayrani
(26.03.22)
Başyapıt olarak gördüğüm yahut çok etkilendiğim kitapları asla bırakmam, 50 sene sonra bile yaşıyorsam eğer başucumda kalmalı…
0
siyah giyen adam
(26.03.22)
çok hoş değil ama kitaplığımı bozmam ve kitaplarımı (eğer fazlası yoksa) kolay kolay vermem.

bir yere bağış hibe yapacaksam gider toplu satın alır veririm ama kendi kitaplarımı vermem.

evimde en çok sevdiğim şey kitapılığım.
0
AlsterWasser
(26.03.22)
bazen çok saçma kitaplar almış olabiliyorum yeterince okumadan veya internetten aldığım ve bu muymuş yaa ne gereksiz dediğim kitaplar var ne yazık ki.
onları dağıtıyorum sadece.
0
photo85
(26.03.22)
neden vereyim ki para verdiğim şeyi başkasına, çok okuma heveslisi olan kütüphaneden alıp yine okur.
0
bohr atom modeli
(26.03.22)
Ben tutuyorum, kitap okumaya ailemin çocukluklarında okuduklarıyla başladım. Ben de çocuklarımın benim kitapalrımı karıştırmasını isterim. Çocukken o kitaplığı karıştırmak çok hoşuma giderdi.

Bağışlanacak daha işlevsel şeyler var. Gerçek şu ki kitap bağışına muhtaç birisinin zaten çok kitap düşünecek vakti olmuyor. İhtiyaç hiyerarşisinde kafa yoracakları daha önemli şeyler oluyor. Ayrıca insanların ücretsiz kitap okuyabilecekleri birçok yer var.
0
akhenaten
(26.03.22)
tutuyorum. küçükken evdeki kitaplıktan rastgele çok kitap okudum. kendi çocuklarım da aynısını yapsın istiyorum.
0
roket adam
(26.03.22)
Abi kitap bi kere alayım okuyayım sonra vereyim başkasına başkası okusun gibi bir tüketim aracı değil ki niye vereyim bu çok mantıksız tabii ki tutuyorum, bırak hibeyi ödünç bile vermem ben açıkçası elimde babadan kalma 40-50 senelik kitaplar var bunlar manevi anlamda hazine sayılır.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.03.22)
(3)

yayınevine gönderdiğim kitabım çalınabilir mi?

pstm
okunması için yayınevine gönderdiğim kitabın ya da temasının çalınma ihtimali var mı? çalınmaması için neleri nasıl yapabilirim? örneğin şu siteden ya da şu noterden falan telif al hayatta çalınmaz dediğiniz yerler neler?
okunması için yayınevine gönderdiğim kitabın ya da temasının çalınma ihtimali var mı? çalınmaması için neleri nasıl yapabilirim? örneğin şu siteden ya da şu noterden falan telif al hayatta çalınmaz dediğiniz yerler neler?
0
pstm
(26.02.22)
telif haklarini almadiginiz eseri gondermek super bir fikir degil. yanlis hatirlamiyorsam herhangi bir noterden telif islemini gerceklestirebiliyor olmaniz lazim, alin bir dahakine oyle gonderin.

onun disinda, sanmiyorum calinacagini. o kadar iyiyse muhakkak sizinle is yapmak isterler uzun vadeli dusunup, o kadar iyi degilse de zaten niye calsinlar?
0
reavelyn
(26.02.22)
sahiplen.com var. tasdikleyebileceğiniz bir site.
0
durme
(26.02.22)
Yayınevleri böyle bir şeye kalkışmaz. Ancak içinizin rahat olması için sahiplen.com kolay ve ucuz bir yol. Noter tasdiği pahalıya patlar.
0
oldtimer
(27.02.22)
(17)

Arama yaparken kaç defa çaldırmak gerekiyor?

Zaman Tamircisi
Ben annem dışında, onu ölümüne ararım, telefon araması yaptığımda karşı tarafı en fazla (acil ölümcül bir durum yoksa) 3 defa çaldırıyorum, üçüncü çalışta bakmadıysa hem sıkılıyorum hem de görünce döner deyip kapatıyorum, normali nedir bunun? Teşekkür ederim.
Ben annem dışında, onu ölümüne ararım, telefon araması yaptığımda karşı tarafı en fazla (acil ölümcül bir durum yoksa) 3 defa çaldırıyorum, üçüncü çalışta bakmadıysa hem sıkılıyorum hem de görünce döner deyip kapatıyorum, normali nedir bunun? Teşekkür ederim.
0
Zaman Tamircisi
(05.02.22)
Bazen bluetooth kulaklık vb takarken 3 kere çaldırma süre olarak kısa kalıyor karşı taraf için. Ben 4 ekolündenim, 3 kısa bence. Ama sonuna kadar hunharca çaldıranlardan da pek haz etmiyorum.
0
msb
(05.02.22)
yaşlı insanları uzun uzun çaldırırım çünkü genelde geç açıyorlar zaten.

onun dışında ben de genelde 3.

illa açsın istiyorsan uzun uzun beklerim.
0
jack lupino
(05.02.22)
4 kere çaldırırım genelde. Bazen 5. 3 çok kısa
0
sta
(05.02.22)
5 idealdir. Bazı telefonlar geç çalabiliyor hatta.
0
primetime
(05.02.22)
3 bence de çok az. Böyle yapan arkadaşım var, telefon yanımda olmuyor mesela ben telefonun başına gidene kadar kapanıyor, sinir bozucu. 5 bana da iyi gibi geldi ama saymadım da açıkçası hiç.
0
gmzo
(05.02.22)
nezaket kuralları gereği 4 diye biliyorum.
0
durme
(05.02.22)
Uzun uzun çaldirmiyorum ama 3 de çok kısa +1. Erkek kardeşim sizin gibi; telefonuna yetisebildigim çok nadirdir. Hep ben tekrar ararim. Bu benim için de biraz sinir bozucu açıkçası.

Ben sanırım genelde 4,5 kere caldirip kapatiyorum.
0
fraise
(05.02.22)
uzun çaldırırım, bir daha da aramam. ekranda çağrı gözüküyor zaten, müsait olunca döner diyorum.
0
rose parks
(05.02.22)
3'ten fazla çaldırana özellikle dönmeyen bi arkadaşım var;)
Bence de ideali 3, 90'ların analog telefon devrinde yaşamıyoruz sonuçta, yetişemeyen de arar müsait olunca.
0
dreamnesiac
(05.02.22)
Açmazsa mesaj atıp olaydan kısaca bahsetmek hoş olabilir. Telesekreter olayı yok mesaj daha hoş hem.

Arkadaş falansa üç dört çaldırıp kapatabilirim ama yerel bir numarayı arıyorsam açana kadar, sonuna kadar.
0
nhk ni youkosu
(05.02.22)
5-6 defa kafi.
0
halitkin
(05.02.22)
Bir kere ararım. Çünkü beni arayan kişinin birden fazla kez çaldırması hoşuma gitmiyor
0
anladespina
(05.02.22)
anladespina çağrı mı bıraksın istiyorsun?
0
🌸Zaman Tamircisi
(05.02.22)
Evet. Çaldırmanın mantığını tam anlamış değilim zaten
0
anladespina
(05.02.22)
Cep telefonu genelde elde yakında oluyor diye 3 kez çaldırırım. Fazla rahatsız etmeyim diye düşünüyordum ama 3 az denilmiş.
4’e mi transfer olsam diye ikilemdeyim.
0
epitaf
(06.02.22)
ben 3 defa çaldırıyorum
0
dafuq
(06.02.22)
Üç çok kısa. Dört veya beş +1

Samimi olduğum insanı telesekreter çıkana kadar çaldırırım. Hatta kapatıp bir daha ararım.
0
ruhen hastayim ben
(06.02.22)
(2)

hoparlörden yine sinyal sesi gelmeye başladı. ne sesi olabilir?

durme
zamanında audioengine5 kullanıyordum. 2020 ocak ayında birden sinyal sesi gelmeye başladı hoparlörden. sadece benim odamdayken geliyor ses. yakınımızda baz istasyonu var.. gittim o dönemde başka bi hoparlör aldım, iki sene çok iyiydi her şey ancak 3-4 gündür yine aynı sesi duyuyorum. bu sefer sürekl
zamanında audioengine5 kullanıyordum. 2020 ocak ayında birden sinyal sesi gelmeye başladı hoparlörden. sadece benim odamdayken geliyor ses. yakınımızda baz istasyonu var..

gittim o dönemde başka bi hoparlör aldım, iki sene çok iyiydi her şey ancak 3-4 gündür yine aynı sesi duyuyorum. bu sefer sürekli değil henüz ama kafayı yedirtecek kadar sinir bozucu bir ses.

ses kartı da alıyor bu sesi. ne menem bi şeydir bilemedim. yakınlarda emniyet müdürünün evi var, acaba oradaki sinyal kesiciler filan mı etkiliyor sizce?

taşınmak dışında ne yapabilirim?
0
durme
(10.01.22)
sinyal kesici değil de polis telsizi çekiyor olabilir.

geçmişte bildiğimiz düğün tesisatında polis anonslarını net olarak duyduğumuzu hatta saatlerce dinlediğimizi bilirim.

hani eskiden vardır ya kare amfiler, düğün kolonları işte ondan :

arkadaşın evine kuruyorduk, düğün orgunun hoparlörü yok diye, kısık açıp takılıyorduk falan bayağı bayağı çekiyordu sinyalleri

yeni polis telsiz sistemi askeriyenin olduğu gibi kriptoluysa sadece cızırtı, sinyal duyuyor olabilirsin.
0
killerbee
(10.01.22)
mesajımdan beri ses kesildi ilginç bir şekilde. :)
geri gelirse alıp paylaşacağım. teşekkür ederim.
0
🌸durme
(12.01.22)
(7)

insanlarla zayıflıklarını paylaşmak

denizzz
bu konuda bir yaklaşım zayıf taraflarınızı paylaşmanızın sizi rahatlatacağını, aynı zamanda bu konudaki yükten kurtulmanızı sağlayacağını söylüyor. ama bunun sizi ekstra strese sokacağını söyleyenler de var, mesela demin ekşi sözlükte şu cümleye rastgeldim: "insanları, kısa süre önce karşılaşılan ön
bu konuda bir yaklaşım zayıf taraflarınızı paylaşmanızın sizi rahatlatacağını, aynı zamanda bu konudaki yükten kurtulmanızı sağlayacağını söylüyor. ama bunun sizi ekstra strese sokacağını söyleyenler de var, mesela demin ekşi sözlükte şu cümleye rastgeldim: "insanları, kısa süre önce karşılaşılan önemli bir belânın kendilerine anlatılması ya da herhangi bir kişisel zayıflığın açıkça söylenmesi kadar keyiflendiren çok az şey vardır."

siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? benim kendimce çözümüm zayıflıklarımı paylaşmak ama belli sınırlarda, her konuya girmiyorum.
0
denizzz
(10.01.22)
Karşı tarafın nasıl biri olduğu, bunların kime anlatıldığı önemli burada. Gün geldiğinde önemli konuların paylaşıldığı biri düşman olursa işler değişir.

Normal zamanlarda kişinin kendisi hakkında bu tür şeyleri paylaşmasını doğru bulmuyorum. Karşılıklı güvene bağlı şeylerdir ne de olsa.

Yine zayıflığını paylaşan kişilerin sarfettiği cümleler iyi anliz edilirse bunların temelinde intihar hissi bile yatabilir.
0
Erva
(10.01.22)
Kiminle, ne kadarı...

En değişmez kural: işyeri arkadaşlarınızla zayıflıklarınızı asla ama asla paylaşmayın.
İkinci kural: bir şekilde rakip olabileceğiniz insanlarla (kariyer ya da romantik ilişkiler) zayıflıklarınızı asla paylaşmayın.
Üçüncü kural: ailenizle bile kritik zayıflıklarınızı paylaşmayın.

Kritik zayıflıklarınızı ancak anonim kalabileceğiniz mecralarda paylaşabilirsiniz. Ya da psikoloğunuzla. Bunlar haricinde dağa taşa bağırın da kimseye söylemeyin.
0
SiyamkedisiZorro
(10.01.22)
sizi seven insanlarla paylasin. bu eksikleriniz konusunda destek olabilirler?
0
buenosdias
(10.01.22)
paylasmama karari aldim,
daha gecen basima geldi, bir arkadasimin(!) derdi vardi, üzmüsler bunu, bende bak biri benim konusmama söyle demisti, ben de böyle cevap verdim diye buna gaz vermistim.
sonra isteki bir problem, -tartisma bile degil- yanlis yapmissin diye anlattim, senin a'larin acik diye tak yüzüme söyledi, konuyla alakasi da yok, üstelik ona ben söyledim. sirf üste cikmak icin aklinca beni ezikledi.
bunu söyleyenin dislerinde problem var, sesleri düzgün cikaramiyor üstüne hatayli arap sivesi ile konusuyor.
ben de varoslukta sinir tanimayan bir insan olarak agzinin payini verdim ama dersimi aldim.

zaten paylasan biri degilim ama bu tür seylerde anlatirdim, onu da biraktim, zaten piskologlar var giderim onlarla paylasirim.
0
Coma
(10.01.22)
Mumkun olduğunca paylasmamak, hatta hicbir zayifligini baskalatiyla paylasmamak gerektigini siddetle savunuyorum. Anlatmanin anlik bir rahatlatici etkisi olabilir ama bunun yaninda bir suru zarari olur. Uzun uzun yazamadım şimdi bunları. Zayifliginizi, hangi konuda olursa olsun herhangi bir zayifliginizi anlatmayin dillendirmeyin icinizde tutun derim. Cok anlatmak istiyorsanız icinizde tutamiyorsaniz da - ki anlatmak da ister insan - boyle seyleri "karsilikli" paylastiginiz cok yakin dostunuz olan insanla sinirli tutun derim.
0
stavro
(10.01.22)
paylaşmamak daha iyi bence. kendi tecrübelerim ve gözlemim bu yönde.
0
dafuq
(10.01.22)
insanların zayıflıklarını bu denli gizlemesinden ötürü hasta olduklarını ve kalplerinin kabukla kaplandığını düşünüyorum. herkes çok güçlü, herkes mükemmel olduğu için kimse gerçek yumuşak benliğini göstermeye cesaret edemiyor.

ancak tabii ki yeni tanıştığınız kişiye de hayatta en utandığınız anları, sırlarınızı anlatmayın. ufak sızıntılarla başlamalı belki. karşıdaki de kalbini yumuşatırsa zamanla kanımca daha sağlıklı bir iletişim kuruluyor.

benim düsturum şu: eğer zayıflığından utanıyorsan ve anlatmak kötü hissettirecekse anlatma. zayıflığını aştıysan, katkı sağlayacaksa anlat.

umarım içten insanlarla karşılaşırız.

ps: işyeri, komşu, akraba konu dışı :)
0
durme
(10.01.22)
(7)

protein diyeti ama tatlı

duyurukullanıcısı
protein ağırlıklı sıfır karbonhidratlı beslenmeye başladım ama canım öyle tatlı çekiyor ki bazen boğazdan mideye catlayacakmış gibi hissediyorum.kuruyemiş falan diyorum ama olmuyorne yapmalı?
protein ağırlıklı sıfır karbonhidratlı beslenmeye başladım ama canım öyle tatlı çekiyor ki bazen boğazdan mideye catlayacakmış gibi hissediyorum.

kuruyemiş falan diyorum ama olmuyor

ne yapmalı?
0
duyurukullanıcısı
(06.01.22)
günde 1 tane yeşil elma, 1-2 tane kuru kaysı olabilir.
0
himmet dayi
(06.01.22)
Hocam tatlı yememeniz sağlık sorunları nedeniyle değilse bence yarım porsiyon yiyin. Diyetin sürdürülebilir olması açısından. Çünkü kuru kayısıyı yiyince tatmin olmayacaksınız üzerine bir de tatlı yiyeceksiniz. Gereksiz.
0
ruhen hastayim ben
(06.01.22)
paranız varsa stevialı eritritollü tatlılar alın. maltitollüler işe yaramıyor. aroha'nın stevialı fındık kremaları var nutella tadında. ya da stevia alın evde kendiniz badem unlu, hindistan unlu kek falan yapın. badem de pahalı olduğu için çok yapmayın ufacık bi şey yapıp yiyin mesela. ketojenik diyet tatlılarını araştırın.

bir iki hafta sonra canınız çekmeyecek bu kadar zaten. ağzınıza bi süre karbonhisratı bol meyve falan sürmeyin. çilek böğürtlen belki. şu anda vücut adapte olmaya çalışıyor.

iyi şanslar :)
0
durme
(06.01.22)
alperz +1, kalori az gelince olabiliyor bu. bir de ilk gunlerde normal, yapacak pek bir sey yok maalesef, irade gostermek gerekiyor. onun disinda intermittent fasting deneyebilirsiniz yapmiyorsaniz, o da kan sekerine "hop hemsehrim nereye" deme ozelligi olan bir stil olmasindan kelli karbonhidrat krizlerini cozmede ise yarayabiliyor.

gercek su ki karb tuketimi daha cok istemeye yol aciyor ama ben kendi adima tamamen kesmek yerine azaltip ara ara kacamak yapmayi kendi adima daha basarili buldum. bir ayda 10 kilo verip sonra geri alacagima bu sekilde daha surdurulebilir bir duzen oturtup daha yavas ama istikrarli ilerliyorum, ara sira olculu sekilde tuketince ve genel olarak if + protein agirlikli beslenince cok sarsmiyor, sakin sakin devam ediyorum.

"ben kilo vermek icin yapmiyorum ki" diyorsaniz daha bile iyi zaten, cok endiselenmeniz gereken bir durum degil.
0
der meister
(06.01.22)
Protein bar yenir ya 8-9 gram şeker oluyor. Züber, fellas vs.
0
signore
(06.01.22)
diyetisyen kontrolüyle mi başladınız buna? çünkü sıfır karbonhidrat da biraz iddialı. Benim tanıdığım beslenme uzmanlarının çoğu ufak miktarda da olsa karbonhidrat da almak gerek diyor.

Bu arada robot olmadığımız için öyle katı beslenme kuralları çalışmayacak asla. Aksine bir anda aşırı tatlı yemeye başlayabilirsiniz diyeti sallamadan. O yüzden her istediğinizde değil ama haftasonu mesela 1 öğünde yemekten alıkoymayın kendinizi.

Yoksa bu diyet sürmez.
0
anten
(07.01.22)
Gkfkkfkfk sıfır karbonhidrat dediğinizde bana bi gülme geliyor abi kusura bakmayın. Sen dışarıdan sıfır şeker alayım hiç karbonhidrat tüketmeyeyim dediğinde vücudun şeker dönüştürülebilir aminoasitleri yıkıp onu kullanıyor durduk yere kas kaybediyorsun yapmayın böyle. Karbonhidrat senin düşmanın değil düşmanın olan dandik karbonhidrat seçimi olabilir en fazla. Kendinizi bu kadsr kısıtladığınızda böyle etkileri oluyor, yapmayın.
0
Zaman Tamircisi
(07.01.22)
(13)

"şükür" böyle birşey mi?

füt
insanların, kendisinden daha kötü durumda bir insanı gördüğünde mutlu olması, "şükretmesi" midir?elbetteki değildir. buna eminim.insanların kendisinden daha kötü durumda bir insanı gördüğünde mutlu olması'na ne denir?edit: benim bildiğim, insan şükretmek için "öteki" nin varlığına ihtiyaç duymaz. ya
insanların, kendisinden daha kötü durumda bir insanı gördüğünde mutlu olması, "şükretmesi" midir?elbetteki değildir. buna eminim.

insanların kendisinden daha kötü durumda bir insanı gördüğünde mutlu olması'na ne denir?

edit: benim bildiğim, insan şükretmek için "öteki" nin varlığına ihtiyaç duymaz. yani bir kıyas söz konusu değildir. varlığa da şükreder, yeri gelir yokluğa da şükreder..
0
füt
(06.01.22)
Konu daha geniş izah gerektiriyor ama kısaca söylemek gerekirse
eskiler:
bir şeyin şükrü kendi cinsindendir.
Örneğin insanın maddi durumu iyi olduğunda sadece çok şükür demesi değil ayrıca o maddi imkanla durumu zayıf olanları gözetmesi ve yardım etmesidir.. der
0
Erva
(06.01.22)
sahip olduklarımızın kıymetini onları kaybedince anladığımız gibi, sahip olmayanları gördüğümüzde de anlıyoruz. şükretmeyi kıymet bilmek gibi düşünebilirsiniz.
0
harmanyeri
(06.01.22)
birisinin şükür etmek için daha kötü durumdaki birini "görmesi" gerekmez diye düşünüyorum. az biraz canlandırmayla veya geçmiş deneyimlere dayanarak da şükredilebilir.

aradığınız şey bir kelime veya tanım sanırım. şükretmek az çok karşılıyor bunu sanki. zira şükretmek minnet duymak gibi bir şey. çok kötü durumdaki biri görülüp de, "yatıp kalkıp haline şükret" dendiğinde aslında "bu halde olmamanın sebebi sensin, her ne yaptıysan buna minnet duy, kendine teşekkür et" anlamına geliyor. bence. yani bu bir mutluluk değil sizin dediğiniz gibi, ama bir "rahatlama", "iyi ki" deme durumu. mutlu olana göd derdim ben olsam.
0
posthuman
(06.01.22)
bahsettigin sey icin turkce'de direk bir kelime yok sanirim. almanca'da meshur "Schadenfreude" sozcugu dedigin seyi karsiliyor.

en.wikipedia.org
0
robokot
(06.01.22)
katarsis denir.
aristoteles-poetika falan bakabilirsiniz.
0
rewlack
(06.01.22)
edit: benim bildiğim, insan şükretmek için "öteki" nin varlığına ihtiyaç duymaz. yani bir kıyas söz konusu değildir. varlığa da şükreder, yeri gelir yokluğa da şükreder..
0
🌸füt
(06.01.22)
esasında şükür Allah'a yapılır, düşünmek; tefekkür etmek amaçlı
haline kalpten razı olmak, hoşnut olmak hayatın için

alıntı: Erva
"örneğin insanın maddi durumu iyi olduğunda sadece çok şükür demesi değil ayrıca o maddi imkanla durumu zayıf olanları gözetmesi ve yardım etmesidir.. der"

daha fazlası için emek vermek, insanlara yardım etmek bağlantılı emirler

kötü durumda bir insan görünce kendim için mutlu olmam
o kişi ahirette burdaki dezavantajların dikkate alındığı bir adalete tabi olur diye inanırım
kendim için de aynı şekilde, ahiretteki karşılığı mutlu eder
0
bir soru sorcam
(06.01.22)
şükretmek, başına gelen şeyin iyi mi kötü mü olduğunun ölçülmesiyle başlayan bir şey. bir şeyi ölçebilmek için de birden fazla kere var olması gerekiyor, o yüzden ötekinin varlığı olmadan şükretme eylemini gerçekleştiremeezsin.
0
nahtoderfahrung
(06.01.22)
başkasının ya da kendi kötü haline bakarak şükretmekten ziyade sahip oldukları için mutlu ve müteşekkir olmak bence şükür. zorlayarak yapılacak şey değil, insan mutlu olacak ki içinden şükretmek gelsin.

bendeki tanım böyle.
0
durme
(06.01.22)
Şimdi hatırlamıyorum nerde gördüm ama bir istatistik koymuştu bir sayfa:

-Eğer bu metni okuyabiliyorsan, dünyada okuma bilmeyen 1 milyar insandan daha şanslısın.
-Bugün sağlıklı uyandıysan ve 1 hastalığın yoksa, bu hafta bir hastalık yüzünden ölecek milyonlarca insandan şanslısın.
-Eğer iyi kötü bir sağlık güvencen varsa, hasta olsan bile doktor bulamayan milyonlardan şanslısın.
-Şu an bir savaş, kıtlık, susuzluk, esir düşme gibi riskin yoksa, özgürce gezebiliyorsan 500 milyon insandan şanslın
-İstediğin siyasi görüşü destekleyebiliyor, özgürce ibadet edebiliyor, istediğin tarzda yaşayabiliyorsan, dünyadaki 3 milyar insandan daha şanslısın.
-Buzdolabında yemeğin, dolabında giysilerin, ve başını sokabileceğin sıcak bir evin varsa dünyanın %75'inden daha zenginsin.
-Bankada biraz nakitin, yatırımın bile olsa dünyanın en varlıklı %8'lik dilimindesin.

O yüzden bu elindekiler için şükret, değerini bil ve bu imkanları olmayan insanlarla imkanlarını paylaş gibi bir metin. İstatistikler ne kadar doğru bilemem.

Bence kimse kendinden kötü durumda olanları görünce mutlu olmuyor. Yoktur böyle bir insan. Ama kendinden kötü durumda insanları görünce elindekinin değerini anlıyordur.

Şöyle düşünüyorum, daha büyük ev istiyorsun mesela, daha iyi araba istiyorsun. Alamayınca üzülüyorsun. Arkadaşların yurt dışına çıkıyor sen üzülüyorsun bu sene bütçen olmadığı için. Ya da herkes iphone 13 alıyor sen ortalama bi android kullanıyorsun memnun değilsin bundan içten içe.

Ama mesela evine internet bile bağlatamayan çocuğu görünce, diyorsun ki "yahu öyle böyle benim internet erişimim var". Ya bu da olmasaydı?

Arkadaşın yeni lüks bir araç almış. Senin 2. el mütevazı bir araban var. Özeniyorsun, ama başkasına bakmana bile gerek yok. 2 sene önce soğukta 45 dakika otobüs beklediğin günleri düşünüyorsun, şükürler olsun diyorsun. En azından sağa sola gidebilmeni sağlayan bir aracın var.

babam mesela vefat etmeden önce ömrünün son 1 senesini kısmi felçli geçirdi. Balkona kadar gitmek, orada 1 saat oturmak bile büyük olaydı onun için. Bu tarz durumları düşününce, bırak tatile gitmeyi şöyle sahilde bir oturmak, çay kahve içmek bile ne kadar değerli olabiliyor fark ediyorsun.

Şükretmek sanıldığı gibi aza tamah etmek değil. Elindekinin kıymetini değerini bilmek. Bir karikatür görmüştüm, senin normalin, başkasının hayali olabilir diye.
Yolda ortalama arabada giden bir adam, yandaki lüks 4x4'e bakıyor hayran hayran.
Hemen yanda da tekerlekli sandalyede bir adam o mütevazı arabadaki adamın arabasını kullanabildiğini hayal ediyor kafasında düşünce balonunda. Tam olarak bu durum.

Elindekinin kıymetini bilmek önemli. Elbette daha iyisi için mücadele etmeli insan. Hayal kurmalı. Ama son yıllarda o kadar materyalist bir yaşama geçtik ki, hayallerimize kavuşamayınca elimizdekinden bile nefret ediyoruz.

Çocuklarda çok olur bu, eğer değer bilmeyi öğrenmediyse görürsünüz. Oyuncak ister atıyorum. Evde var ya bir sürü oyuncağın dersin. Onları beğenmez. Öbürünü almadığın için gider onları da kırar falan...
0
anten
(07.01.22)
evet, sizin bildiğiniz doğru.
"ben x'ten iyi durumdayım" diye şükredilmez.
şükür şartlara bağlı olmayan, içten gelen, bireysel bir şeydir.
yani olan hâle, dış koşullardan bağımsız olarak şükredilir.

sabah uyanırsın, bugün de uyandım diye şükredersin.
"başkası uyanamadı, aman ben uyandım çok şükür" dendiğinde o şükür olmuyor.
0
blatta hiberna
(07.01.22)
Şükür kelimesi benim islamiyetle öğrendiğim bir kavram. Allah diyor ki "şükredin ki size nimetimi artırayım". Demek ki şükür denen şey çoğaltıcı, artırıcı bir şey. Bu sebeple de içinden geçirerek veya telaffuz ederek yapılan bir şey olmadığını düşünüyorum.

Bir şeyi ne artırır diye düşününce de ilk aklıma gelen, o şeyi temiz kullanmak, iyi bakmak, onu sağlam/sağlıklı kılmak için gerekenleri yapmak gibi şeyler geliyor. Bildiğin "kıymet bilmek" hatta Doğan Cüceloğlu'nun tanımladığı haliyle "sevmek" yani.

Onun için bana göre şükretmenin Türkçesi kıymet bilmektir, sevmektir. Her konuya da uyarlanabilir diye düşünüyorum.
0
muhayyer divan
(14.07.22)
şükrettiklerimiz, kendi hakkımızda razı olduklarımızdır. etrafta hiç insan olmadan da şükretmek mümkün ise; diğerlerine bakınca yaşadığımız, ancak ve ancak o insanlarda kendi geçmişimizden yansımalar görüp bunları geride bırakmış olma konusunda kendimizi takdir etmektir.
bilinçli ve farkındalığı olan birey, egodan ve materyalden her ne kadar uzaklaşsa da bazen diğerlerinin bu aşamaya gelememiş olmasını hor görebilir. yeterince berrak görebilirse, aniden bu durumun da egosunun başkalarının üzerinden rayonel ilişkilendirmelerde bulunduğunu fark eder ve halen arınmadığını ayrımsar.
0
Etanglement
(14.07.22)
(6)

R harfini söyleyemememek ve Dil Terapisi

alaimisema
Selamlar herkese. Yeğenim 5 yaşında. R harfini söyleyemiyor. Biz buna takılmadık. Daha ufak düzelir ya da düzelmese ne olacak ki dedik fakat kendisi kafaya takmaya başladı. Kendi isminde R geçtiği için adını sorana söylemiyor falan. Bunun gibi bir durum yaşayan oldu mu hiç? Dil terapistleri işe yarı
Selamlar herkese. Yeğenim 5 yaşında. R harfini söyleyemiyor. Biz buna takılmadık. Daha ufak düzelir ya da düzelmese ne olacak ki dedik fakat kendisi kafaya takmaya başladı. Kendi isminde R geçtiği için adını sorana söylemiyor falan. Bunun gibi bir durum yaşayan oldu mu hiç? Dil terapistleri işe yarıyor mu bu konuda?

İzmir içinde önerebileceğiniz var mı?
0
alaimisema
(06.01.22)
çok önerebileceğim bir şey yok. lakin kendimden biliyorum, iki çeşit r söyleyememe durumu var. r harfini y olarak telaffuz ediyorsa, hani "ayabanın tekeylekleyi" falan diyorsa bu çocuk dili. özel bir terapiye bile gerek yok, zamanla düzelecektir. ben de ilkokul 2 veya 3'e kadar y olarak telaffuz ettim, sonra düzeldi. oğlum da öyle. 5 yaşındayken hala ayabanın tekeyleği diyordu, o da şimdi düzeldi.

ama ğ veya v gibi telaffuz ediyorsa bu pek düzelmiyor, beyazıt öztürk gibi, aziz yıldırım gibi. küçük yaşta dil terapisi ile biraz yol alınabilir belki.

"baybayoş mu şenin adın guci guci" falan yapmasın kimse yeter şimdilik.
0
kibritsuyu
(06.01.22)
evet, düzeltilebilir.
36 yıldır r'leri tam söyleyemeyen biriyim. arada çıkıyor o ses, arada belli kelimelerde çıkmıyor, çıkamıyor.
dil terapisti arkadaşım basit teknikler vermişti ve bi kaç ay içinde düzeltilebileceğini söylemişti (benim vakamdan bahsetti, her vaka öyle olmaz sanırım); ben de olayın biraz diş-çene yapımdan olduğunu, artık alıştığımı, r'leri iskoçlar/seda sayan gibi bastırma gereği duymadığımı söylemiştim. hala özellikle soyismimi söylerken yanlış anlaşıldığım olur.
0
barankovan
(06.01.22)
Dil ve konuşma terapisi bölümü olan üniversiteler var, bunların uygulama merkezleri de oluyor diye biliyorum. Mesela Anadolu Üniversitesinde vardı. dilkom.anadolu.edu.tr

İzmir'de Bakırçay Üniversitesinde ve Tınaztepe Üniversitesinde bölüm varmış, uygulama merkezleri var mı diye sorabilirsiniz belki.
0
kobuzchu kiz
(06.01.22)
Bende de ufaktan var. Aziz yıldırım örneğindeki gibi çok belirgin olmasa da bazı kelimelerde ğ-v arası çıkıyor bazen. Ama çoğu insan fark edilmiyor diyor. Çocukken daha belirgindi zamanla azaldı. Hiç bu konuyla ilgili bi çalışma denemedim. Belki düzelirdi ama ihtiyaç duymadım. Tabii çocukken taktıysa ona anlatamazsınız. Yaşı da küçük ama arkadaşları falan bişey dediyse takılmıştır.

Çevresinde en azından yetişkinleri uyarmak lazım bu konuyla ilgili şaka, yorum, sevgi gösterisi bile kafaya takmasına neden olur. Ayğan mı iççen sen bakim falan gibi "sevimlilik" deneyen olursa dert büyür:)
0
anten
(06.01.22)
Büyük kızım kibritsuyu'nun dediği gibi r'leri "y" olarak söylüyordu, 5 yaş gibi kendiliğinden düzeldi. Küçük r'leri "ğ" olarak telaffuz ediyordu 5 yaşında hiçbir gelişme görmeyince konuşma terapistine götürmeye başladık. Tesadüftür onun da adının baş harfi R. Bu terapiler sırasında ev ödevleri veriyorlar. Yani haftada bir götürüp düzelmesini beklemiyorsunuz. Ebeveynleri olarak çocuğu düzenli çalıştırdık(hatta biz anaokulu öğretmenini de konuya dahil etmiştik) Böyle böyle belli dil kası egzersizleri ile dili açıyorsunuz. Fiziki bir sorunu yoksa (dil altındaki perdenin çok önde olması gibi) bu iş çözülüyor. Bizimki 6 ayda çözüldü çok şükür.
Bir de o sıralar aşağıdaki üründen almıştık. İstanbul'da olsanız benimkini size vereyim diyeceğim. Ama aklınızda olsun.
duyumarket.com.tr
Edit: gramer filan.
0
SiyamkedisiZorro
(06.01.22)
dil terapistleri işe yarar ve çocuğa r'leri bastıra bastıra konuşma çalışmaları yaptırarak r'leri daha belirgin hale getirmeye çalışabilirsiniz gidene kadar.

benim zamanında ortodonti tedavisi yüzünden s'lerim tıslamaya başlamıştı, konuşma terapisti çözdü olayı. r harfi de çözülür bence. yapısal olarak farklılık varsa dahi çalışmalarla fark edilmeyecek seviyeye bence getirilir.


ve diksiyon derslerinde de r çalışırken r tekerlemeleri üzerinden gidilir. çocuğa r'li tekerleme öğretin yine dil terapistine gidene kadar.
0
durme
(06.01.22)
(10)

Beyin yavaşlamasından brain fog'dan muzdarip olan var mı ?

lanre
Bu durum gerçekten aşırı moralimi bozuyor. Lise ve Üniversite giriş sınavlarında Türkiye derecelerim oldu. Dolayısıyla Türkiye'nin en iyi okullarında okudum. Sayısal bir bölünde doktora terkim vs. Fotografik olmasa da iyi bir hafızam vardı. Kolay ezber yapıyordum. Kafadan işlem konusunda da iyiydim.
Bu durum gerçekten aşırı moralimi bozuyor.

Lise ve Üniversite giriş sınavlarında Türkiye derecelerim oldu. Dolayısıyla Türkiye'nin en iyi okullarında okudum. Sayısal bir bölünde doktora terkim vs.

Fotografik olmasa da iyi bir hafızam vardı. Kolay ezber yapıyordum. Kafadan işlem konusunda da iyiydim. Yeni kavramları öğrenmede fena değildim.

Gelgelelim 20'li yaşların ortasında sonrasında milletin brain fog diye adlandırdığını öğrendiğim şeyden muzdarip oldum.

3 satır önce okuduğum şeyi şeyi unutuyorum
10 saniye önce aklıma gelen şeyi unutuyorum
Karşımdaki insan konuşurken takip etmekte çok güçlük yaşıyorum, bazen dalıp gidiyorum ama başka bir şey düşünmüyorum öyle boşluğa bakıyormuşum gibi oluyor.
Basit işlemleri yapmakta zorlanıyorum
Kafadan işlemleri yalan yanlış yapıyorum
Çevresel farkındalığım yok oldu. Aradığım eşya gözümün önünde ama farkedemiyorum.

O zaman bir beyin MR'ı ve kan testleri vs yaptırmıştım (B12 özellikle) her şey normal çıkmıştı. Tanrı büyük konuşturmasın, bir problem çıksa daha mutlu olurdum.

Aradan 5 sene geçti ve 5 sene önceye göre kesinlikle semptomlarımı daha kötü hissediyorum.

Uyuşturucu veya ilaç kullanımım yok.

Ne yapacağımı bilmiyorum. Benzer semptomlar yaşayıp atlatan birileri var mıdır diye buraya yazmak aklıma geldi.

Herkese sağlıklı günler dilerim.
0
lanre
(28.12.21)
bana da oluyor çevremden de duydum ama 30'a yaklaşıp geçince olan bir şey gibi algılamıştım özel bir adı olduğunu bilmiyordum ben.

İnsan vücudu (beyin de dahil) git gide deforme oluyor hissediyorsun aslında.(tanıdığım benden daha genç birkaç kişi tam olarak "olm 29 oldum bişeyleri unutmaya başladım bu neymiş böyle" dedi. Çok net duydum bu cümleyi) Hani ben de eskisi kadar odaklı iş yapamıyorum ama atıyorum bir dil sınavına girmem gerekti, gereklilik olunca en iyi şekilde yapabildim. Odaklanacak yeterli motivasyon olunca da mı unutuyorsun?

Bu arada bilgisayar, telefon kullanımı ilgi süremizi müthiş kısalttı. Konuşurken dinleyememek ondan kaynaklı bence. Ben de telefonla konuşup kapattığımda bazen "ne konuştuk yav, düzgün cevaplar verdim mi acaba ne dediğini hatırlamıyorum" diyorum. Ama sonuçta o an düzgün konuşmuş oluyoruz(sanırım)

Ek olarak, son yıllarda yaşadığımız şeyler (ülkenin durumu + covid) hepimizi fena etkiledi bence. Onun psikolojik etkileri de illa ki oluyor bence.

İşlem yapamama olayını da aynen kendimde fark ettim. Ama yıllardır yardımcı bir ekipman (telefon) kullanmanın sonucu diye düşündüm ben. Cidden telefonu kenara atıp interneti azaltıp 3-5 yıl yaşayabilsek eski halimize dönerdik (ama iş hayatı ona izin vermez)
0
nhk ni youkosu
(28.12.21)
@nhk evet motivasyon farketmiyor kısa süreli belleğim yok gibi hissediyorum.
0
🌸lanre
(28.12.21)
ben de benzer şeyler yaşıyorum ve bayağı üzülüyorum. ingilizce kelimeleri unutuyorum, tekrarlamadığım şeyleri unutuyorum vs.. sosyal medyanın da etkisi var bence de. bir de kullanmadıkça atıl kalıyor sanırım. okul zamanı hep okur yazardık; en son, kalemle ne kadar yazı yazdınız mesela?

ben bunun için yeni bir dil öğrenmeye karar verdim, yeni şeyler öğrenmekten başka çare yok. beyinde kayıp olsa bile yeni hücreler kazandırmak bizim elimizde. plastisite diye bir şey var. beyin şekilleniyor.

bu arada omega 3 ilaç gibi geliyor, şiddetle tavsiye.
0
durme
(28.12.21)
anladım, o zaman tekrar bi kontrole gidip baktırsan iyi olabilir, fiziksel bir durum var mı yok mu anlaşılır en azından. Dediğin gibi "şu eksik" deseler daha rahat olursun

bu arada @durme iyi demiş, ben de ikinci yabancı dil diye Fransızca öğrenmeye başlamıştım devam edeyim bak. Hani fiziksel bişey varsa o ayrı ama yoksa böyle şeylerle beyni aktif tutmak bizim elimizde. Mesela 60+ yaşlarda alzheimer'dan korunmak için de yeni şeyler yapın beyninizi aktif tutun diyorlar. O yaşlara doğru üçüncü dili öğreniriz artık :)
0
nhk ni youkosu
(28.12.21)
Hocam sen çıtayı yüksek tutup kendini zora sokuyorsun. Yani herkesin 20'li yaşları ateş gibidir. Ben 20 yaşında üniversitede dersten çıkıp yaptığım sporun antrenmanına gidiyordum. Eve geç gelince hiçbir yorgunluk hissetmezdim. Şimdi bir gün yorulsam 12'yi göremeden uyuyorum. Lisede günde 200 soru çözerdim. Şimdi 200 soru çözsem kafamdan alev çıkar. Yapamadığımdan da değil, makine mühendisiyim, ama yaş ilerledikçe gençlik performansı hem bedenen hem zihnen kayboluyor. Bunu kabul etmek lazım.

Günümüzde dikkat dağıtıcı unsur çok fazla. Ben eskiden dizi izlerdim saatlerce ama artık Instagram, Youtube gibi şeyler bizi kısa süreli, hemen tüketilebilir şeylere alıştırdı. Bunlardan uzaklaşmayı deneyin. Kitap okumak faydalı olabilir odaklanma için. Satranç da tavsiye ederim. Spor demeden de olmaz. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.
0
dissendium
(28.12.21)
Sizinle aynı durumdaydım, bende doğum yaptıktan sonra oldu bu 4 seneye yakın da geçmedi. Bu sene yavaş yavaş azaldı, çaresini de kafamı devamlı meşgul etmekte ve sosyalleşmekte buldum. Bu ikisini artırınca sis kalkmaya başladı. Devamlı yeni şeyler öğrenmeye çalışıyorum.
0
sta
(28.12.21)
5 sene önce üniversiteyi bitirdim, ilk çalıştığım yerde mutlu bi çalışma ortamım ve tabi ki yoğun olsa da düzenli sayılabilecek sınırları belli bir işim vardı. Genel anlamda mutluydum, sosyaldim, aktiftim ve spor vs de yapıyordum.
2, iş yerimde ise full evden çalışma. Oturmamış bi iş düzeni, sosyallik sıfır, hareket daha az, yaptığım işin sınırları vs belli değil, beni çok strese sokan ve aslında hiç zorlamayan tasklardı, huzurum yoktu. Bi süre sonra Brain fog yaşamaya başladım. Hayata karışmaya karışmaya artık eski keskin zekamın köreldiğini düşündüm. Zaten kendime güvenim de kırılmıştı vs. Unutkanlıklar, basit işlemleri yapamamak, araba sürerken bile daha geç tepki veren biri haline gelmiştim. Ben zeka ve bulmaca oyunlarını çok severim. Onda bile performansım yerlerdeydi. Yapamadığım iiçin bırakıyordum.
15 gün sonra ülkeden ayrılacağım ve bu kesinleşir kesinleşmez mevcut işimden ayrıldım 2 aydır işsizim. Hem biraz hayata karıştım. Hem huzurum arttı. Hem taşınma işleri çok fazla farklı insanla farklı günlük hayat problemlerini çözmem gerekti. Hem de daha fazla sosyalleştim. Yavaş yavaş beynimdeki sis kalktı. Tekrar atikleştim. Pratik zekam, reflekslerim vs geri geldi. Geçen yarım bıraktığım zeka oyununa döndüm ve yapamadığım bölümleri tık tık geçtim inanamadım.

Yani ben bu btain fogu biraz sosyalleşerek, beni mutsuz eden şeylerden uzaklaşarak ve günlük hayatta tek düze olmayan aslında basit işlerle haşır neşir olarak çözdüm.
0
zimbirik
(29.12.21)
beslenmeni düzenle, tahılı, şekeri hayatından çıkar. gerekli supplementler ve spor ile eski sağlığına kavuşursun. şu kitapları bir gözden geçir.

deniz şimşek - birim
mustafa atasoy - fonksiyonel tıp
0
orpheus
(29.12.21)
Ben zamanında bu beyin sisi olayını araştırmıştım belli başlı sebeplerden kaynaklanıyor bu zıkkım.

- Fazla glutenli gıdalar tüketmek

- porno ve mastürbasyon

- b 12 eksikliği
0
komando kani var bende
(29.12.21)
20lerin ortalarina dogru bende de aynu sey basladi ve bir daha asla eskisi olamadim hala aynıyım 30u gecti yasim.
0
stavro
(29.12.21)
(7)

Samanik rituellere katilmak

Mirabel
MerhabaUzun zamandir sormak istiyorum da, arkadasimin samanik inanclara sahip komsusu rituel gibi bir sey yapti gecen aylarda. Davullu muzik, los ortam ve meditasyon var. Uyusturucu, alkol vb.kesinlikle yok. Rituelin sonunda biseyler olmasi hayvan falan gormemiz gerekiyomus onceki hayatimizla ilgili
Merhaba
Uzun zamandir sormak istiyorum da,
arkadasimin samanik inanclara sahip komsusu rituel gibi bir sey yapti gecen aylarda. Davullu muzik, los ortam ve meditasyon var. Uyusturucu, alkol vb.kesinlikle yok. Rituelin sonunda biseyler olmasi hayvan falan gormemiz gerekiyomus onceki hayatimizla ilgili ama ben ve arkadasim oyle bisey gormedik. 2 kisi daha vardi iyi insanlar onlar gormus. Komsusu da melek gibi bir insan aslinda. Sizce gercekten goruyorlar mi yoksa gorduklerini mi zannediyorlar? Biz neden goremedik?
0
Mirabel
(10.11.21)
süreci biraz daha detaylandırır mısın ? mesela başlamadan önce hayvanların şamanizmde yeri gibi ön bilgi konuşma anlatı hikaye yani bağlantılı bir şey yapılıyor mu ? yoksa bilgi vermeden sadece sonunda mı insanlar gördüklerini paylaşıyor

yani oluru yok da yine de merak ettim :)
0
freebird5406_2
(10.11.21)
Ben o ritüelden 2-3 kez yaptım, evet gördüm. Katıldıklarım rahim şifalandırma üzerineydi (kadın hastalıkları konusunda bedeni rahatlatma amaçlı) ve o ritüellerden çok fayda da gördüm. Olması da olmaması da şart değil, o an neyse odur.
0
muhayyer divan
(10.11.21)
Valla çok fazla zırvalayan var malesef. Playing star again +1
0
lcha
(10.11.21)
şimdi mescide gidip zikir yapanların arasına girseniz onlar gibi kendinizden geçebilir misiniz? hayır. bu da aynı hesap. kimi hemen adapte olurken kimi zamanla ulaşır. belki birkaç sefer daha denedikten sonra görebilirsiniz.
0
rose parks
(10.11.21)
buna inanmak istedikleri, görmek istedikleri için görüyorlar. siz gerçekten böyle spritüel konulara inanıyor musunuz yoksa bir deneyelimcilerden misiniz? spritüel konuların hemen hepsi reel hayattan kaçış üzerine kurulu dikkat ederseniz. görenlerin zaten gerçek hayattan kaçma niyetleri vardır muhtemelen.
0
Phoebe
(10.11.21)
ben de katılmıştım böyle bir şeye ve erk hayvanlarımı gördüm. bana verdikleri mesajlar gayet manidardı. hayvan da zaten bir sembol. şamanik yolculuğun bir amacı zaten günlük yaşam hakkında rehberlik almak. içsel rehberlik. yalnız bunlar bir günde anlaşılabilecek şeyler değil. deneyimledikçe oturuyor sanıyorum ki.

bu arada yarı trans halindeyken bilen bilir zihin durur, rüya görüyormuşsunuzcasına kareler akar gözünüzün önünden. insanlar bir taraflarından uydurmuyor yani deneyimlerini eğer yalan söylemiyorlarsa.
0
durme
(10.11.21)
nerede yapılıyor hocam bu olay? merakım var katılayım.
0
tantunisultansuleyman
(12.11.21)
(9)

zayıflamak süresi

beyaban
1.60 boyunda 85 kilo birisiyim. Şu hayatta zatıflamaya karşı inancım yok ama istiyorum. Fikren ikna olamadığım için bunu başaramıyorum. Pandemiden önce diyetistene gittim 5 kilo verdim 2 ayda. Sonrası malum. O ara baya gayretliydim ama yine fıs oldu hevesim. Zayıflama yöntemlerini biliyorum. Ayakta
1.60 boyunda 85 kilo birisiyim. Şu hayatta zatıflamaya karşı inancım yok ama istiyorum. Fikren ikna olamadığım için bunu başaramıyorum. Pandemiden önce diyetistene gittim 5 kilo verdim 2 ayda. Sonrası malum. O ara baya gayretliydim ama yine fıs oldu hevesim. Zayıflama yöntemlerini biliyorum. Ayakta çalışıyorum ama iradem düşük. Ne yapmalıyım? Heves lazım bana.
0
beyaban
(04.11.21)
45 günde 23 kilo verdim basit bir diyet ve tempolu yürüyüşle.

tempolu yürüyüşün amacı kardiyo, kalori yakmak değil.

eğer 3 gün diyete sadık kalırsan 4. gün alışıyorsun ama 3 gün zor geçiyor.

diyet yapmak da ölümüne hiç bişey yememek aç kalmak değil, gayet de tok kalmıştım.

açlıktan kastım junk food tabir edilecek karbonhidrattan uzaklaşmak.

zaten karbonhidratı kes 3 4 gün sonra 5 kilo gidiyor. vücuttaki ödem atılıyor çünkü karbonhidrat çok su tutuyor.

süresini kimse bilemez çünkü biyolojik özelliklerine, yaptığın diyete, yaşam tarzına ve bunun gibi bi çok etkene bağlı.
0
killerbee
(05.11.21)
ayrıca hızlı kilo vermek iyi bişey değil, ne kadar hızlı kilo verirsen ve diyeti bırakırsan o kadar hızlı geri alırsın.

basit, etkili ve alışkanlık haline getirebileceğin bir sistemi oturtursan ömür boyu fit kalırsın.

irade konusunda bir önerim yok ne yazık ki
0
killerbee
(05.11.21)
kendinize bir spor koçu tutun. size her gün sorsun ne yedin ne yaptın diye.
0
durme
(05.11.21)
Az ye
0
dafuq
(05.11.21)
1.60 boyunda 74 kiloyum. Pandemi öncesinde 66 filandım. Gerek iş stresi gerek eve kapanma ve yiyeceklerin çeşitlenmesi (evde kek yapmazdık, haftada 2-3 kek pişer oldu) çok kilo aldım. Bir denemem oldu, 76'ya kadar çıkıp 69'a inebildim o dönem. Şimdi tekrar başladım, ama ben de kendimi dirayetsiz hissediyorum. En güzel kilo verdiğim dönem arkadaşlarım beraber kilo verdiğim dönemdi. Herkes o haftaki kilo kaybını yazıyor, artık kendine bol gelen kıyafetinin yerine alacağı pantolonları giyinme kabininden paylaşıyordu. Ben de önüme hedef koydum. 20 evlilik yıldönümümüzde 36 beden olacağım.
0
SiyamkedisiZorro
(05.11.21)
kismisolungac
(05.11.21)
icinde yasadigin bedenden memnunsan kilo falan veremezsin. aynanin karsisina gectiginde gordugun beden seni mutlu ediyorsa ya da rahatsiz etmiyorsa yapacak bir sey yok. bu kilo vermek sigara birakmak falan bu kadar detayli seyler degil, ister ve yaparsin. insanlar fazla abartiyor malesef.
0
bay b
(05.11.21)
Selam, 30'lu yaşların başında biri olarak. Pandemi süresince epey kilo aldım. Bir ara boyumla kilom arası fark 15'in üstüne çıktı. O dönemde bel ve diz ağrıları çektim. Yürürken bile çabuk yorulmaya başladım. Hareket kabiliyetim kısıtlanmaya başladı. 20'li yaşlarımın ortasında da bir ara bu kadar kilo almıştım ama bahsettiğim yan etkileri hissetmemiştim. Diyeceğim o ki yaşımız ilerledikçe vücudumuzun fazla ağırlığı tolere etmesi gittikçe zorlaşıyor. Metabolizma hızı da düştüğü için kilo vermek de 20'li yaşlar kadar kolay olmuyor. Kilo vermez ve daha sağlıklı bir beslenme düzenine geçmezseniz ileride sağlık problemleri yaşamanız çok olası. Umarım anlattıklarım hevesinizi biraz arttırmıştır :)

Bu arada junk food'u kesmenin yanında, çerez ve meyveyi da kararında tüketmenizi tavsiye ederim. Yemeklerinizi kendinizin yapma imkanınız varsa kilo vermek ve kilonuzu korumak daha kolay olacak.
0
schopenhauerin kedisi
(05.11.21)
Cevaplar için teşekkür ediyorum. Evet bedenimden memnun değilim. Bacaklarımın içi kalın pantolonlar paralandı hep. En çokta bu yüzden kilo vermek istiyorum. Eğildiğimde bağcık bağlamak zor olmamalı. Aslında spora gitmek istiyorum. Calışma saatim daha makul hale geldi. 2 çalış 2 izin yapacağım. Bu fırsatı değerlendirmek istiyorum sporla ama çekiniyorum nasıl olacak diye.
0
🌸beyaban
(05.11.21)
(21)

Evi ikea'dan döşemek

sanguine
İlk defa ev döşeyeceğim bu güne kadar bazen yatak bazen dolap, şifonyer, masa (ama hepsi ayrı zamanlar ayrı evler için) türlü mobilya aldım ama önemsemedim başkasının evi olduğunu düşündüğüm için. sanırım bu kez nihayet o.ç. kiracı evden çıkacak ve yaz sonuna doğru kendi evime geçeceğim, ilk kez.çok
İlk defa ev döşeyeceğim bu güne kadar bazen yatak bazen dolap, şifonyer, masa (ama hepsi ayrı zamanlar ayrı evler için) türlü mobilya aldım ama önemsemedim başkasının evi olduğunu düşündüğüm için. sanırım bu kez nihayet o.ç. kiracı evden çıkacak ve yaz sonuna doğru kendi evime geçeceğim, ilk kez.

çok dramatik gelebilir ama her şeyi ikea'dan almak istiyorum. size sormak istediğim 1-buna değer mi 2-ikea kullanışlı mı gerçekten

mesela şu yatak çok hoşuma gitti, bazalı değil yandan çekmeceli ama kullanışlı mıdır acaba

www.ikea.com.tr

ikea'dan mobilya önerilerinizi de bekliyorum, özellikle hala satılmakta olan ürünleri almış olanlar varsa

evim küçük, bir yatak, bir tane çok büyük veya iki tane büyük kıyafet dolabı istiyorum ayakkabı gömlek ıvır zıvır her şeyi koyabileceğim, bir masa ama böyle duvara montelenip indirilip kaldırılanlardan gördüm o olabilir büyük masaya ihtiyacım yok. bir tane güzel hem yatabileceğim hem salonda kullanılabilecek geniş uzun bir koltuk bir tane armchair tekli koltuk. sonra ne bileyim işte klasik 1+1 evde ne lazım olacaksa.
0
sanguine
(10.07.21)
ikea dan sadece ama sadece dizayn satın alırsınız kalite asla..
0
jamswety
(10.07.21)
@jam niye çok mu kötü ya, ben ikeadan hiç büyük çaplı bir şey almadım bugüne kadar, en fazla masa. onun da kurulumu çok kolaydı.
0
🌸sanguine
(10.07.21)
ikeanın bi çok malzemesi sunta. Yada içi boş MDF vs. Kolay çiziliyor. Çünkü kaplaması aşırı dandik oluyor. Normalde MDF kalkacak bir malzeme değil. İkeanın sehpa ayakları köşelerden açılma yapmaya başladı 3. senesinde. Ki titiz kullanırız.

İkea çok dandik. Ben asla yatak falan almazdım. Çünkü gıcırdaması vs ölüm olur.

Özetle: ikea göze hoş gelir. Ama çok dandik. Kesinlikle önermem.
0
zimbirik
(10.07.21)
@zimbirik

nereleri önerirsiniz
0
🌸sanguine
(10.07.21)
vivense
ider
ekonmik mobilya firmaları ama ikea dan çok daha iyiler kesin ve net.
0
jamswety
(10.07.21)
İkea billy kitaplık kullanıyorum, memnunum. Beklentimi karşılıyor, bence en önemli nokta burası. Ne beklediğini iyi bilmek.

Ayrıca Brimnes dolabını kullanıyorum, bu da beklentimi karşılıyor. Ürünler taşınma gördü. Daha ne kadar dayanır bilmiyorum ama mdf kalitesinde bir ağırlık falan beklememek lazım. Noktasına virgülüne kadar tasarlanmış ve size ne vaad etmişse onu sunar ikea. 102 cm demişse 103 çıkmaz.

Ancak karyola yatak için şahsen ikeayı düşünmem, tercih de etmem. Denemedim ama bana o güveni vermiyor. Dolap, komodin, masa vs ıvır zıvır alırım, tasarımları güzel, işlevsel, hantal değil, taşıması kolay, şık görünüyor ve o fiyatlarda ancak ikeayla olabiliyor.
0
epitaf
(10.07.21)
ben de billy kitaplığı 8 senedir kullanıyorum, memnunum. ancak sürgülü gardrop almıştım, kapağı bir türlü yerinde durmuyor. kitaplık, şifoniyer gibi şeyler alınabilir bence zevkli olduğu için ve billy kapaklı olduğu için. ama o fiyata daha güzel şeyler yaptırabilirsiniz gibi geldi bana.
0
durme
(10.07.21)
Ben de tek yaşıyorum, evde minimal eşya var. Çalışma masası, yatak, koltuk ikea. Zaten bundan başka çok temel eşya da yok. Koltuk hayatımda oturduğum en rahat koltuk diyebilirim. İkeadan al geç kafa rahat.
0
mg3929
(10.07.21)
Gardrobu ikea'dan aldım. Platsa serisinden.
Yatak almaya cesaret edemezdim herhalde. Yatak ve koltukta idermobilya'nın şık seçenekleri vardı.
0
firez
(10.07.21)
O duvara monte edilen açılır masa bizim masa. Çok memnunuz, küçük mutfaklara çok uygun. İki de yüksek tabure almıştık.
Ayakkabı dolabı aldık geçen ikeadan, stall. O da dar koridor için çok çok iyi.
Ivır zıvırı alıyorduk zaten hep ama monte edilebilen ürünler olduğu için gardropta ikeadan kaçtık. Mobilyacıdan aldık, şahane diyemeyeceğim. Keşke ikeadan alsaydık, içimde kaldı. Gardrop alacaksanız sürgülü olmasın, kapaklılar daha risksiz.
Bugün arkadaşımın yatağını gördüm çok beğendim, yatak değil de bazasını aslında, ikea ve sağlam gayet dedi.
Vivense ye bakmanızı önermiyorum. Sipariş teslim süreçleri çok kötü, sinir harbi yaşatıyorlar insana.
0
somethinginthewayshemoves
(10.07.21)
Ben neredeyse bütün evi Ikea'dan döşedim: Karyola Malm, yatak Hokkasen, kanepe Landskrone, çalışma masası Skarsta (bu Türkiye'de yok sanırım) Bir tane de mutfakta düz bir masa var ama adını bulmaya üşendim şimdi.

2,5 yıldır bir tersliğini görmedim. Bence sırf müşteri hizmetleri nedeniyle bile tercih edilebilir.
0
bruce mclaren
(10.07.21)
Ikea da çok dandik şeyler de var, çok sağlam şeyler de. Fiyatindan anlaşılıyor genelde zaten.
Bence baştan sona Ikea dosemeyin. Biraz tuhaf oluyor. Ogrenci evi gibi oluyoe ister istemez. Yarısı Ikea olabilir mesela.
0
chavezding
(10.07.21)
Chavezding +100 diyorum.

Bir de bazali degil de cekmeceli yataklarda alan sorunu var. o cekmeceler derin degil ve yatagin ortasina kadar gitmiyor. Ve cekmeceleri cekmek agir olursa filan sikintili. Bas ucuna cok yakin komidin yerlestirmek sikinti vs vs

Ben bazali malm karyola almistim, 7-8 senedir de kullaniyorum, hala tas gibi.
Aslinda yatak odam full ikea (farkli seriler, karyola malm, sifonyer hemnes), salonda ikeadan tek parca bir sey bile yok.
Banyo dolaplarim ikea ama kimse ikea olduguna inanmiyor :D
Mutfakta ufak tefek seyler (masa vs astigim metal cubuklar mesela)
Bir de ayakkabilik

Ikea ucuz mali da var ve cidden kalitesiz ama parasina kiyarsaniz iyi mali hic de fena olmuyor. Ama evi sadece ikea doserseniz surekli ikea katalogu/ikea magazasi gibi olur ve hic size dair bir sey olmaz. Bence usenmeyin, diger dukkanlara da bakin.
0
kuehles blondes
(10.07.21)
telifport.com şu karikatür olmayın da.

Geçenlerde birsürü yerden yatak bakıp yatak+baza+başlık İşbir yatak'tan aldık. Öneririm.

L koltuk alırken Ikea'da beğendiğimiz modelin daha iyisini daha ucuza başka yerde bulduk, neresi olduğunu şu an hatırlamıyorum. Ha yatak ve koltuk demişken, ev 1+1'se hem yatağın hem koltuğun/koltukların altı bazalı olanlara bakın, çok işinize yarayacak.

Ikea'dan ufak tefek şeyler kullanmayı seviyorum ben. Mesela büyük orta sehpa hiç istemediğimiz ama yine de bir sehpa gerektiği için Lack TV sehpası aldık, incecik minicik bir çay-kahve sehpası olarak kullanıyoruz. Katlanır masası var, önce mutfakta kullandık, şimdi balkonda duruyor. Yer kısıtlıysa çok kullanışlı ve kompakt çalışma masaları var. Billy kitaplıklar 3 kez taşındıktan sonra haşat oldu, hâlâ kullanıyoruz ama dördüncü kez taşınmayı kaldırmayacak. Fakat boy boy Kallax'ları çok kullanışlı. Stüdyo dairede yaşayan bir arkadaşım yatağıyla oturma alanını ayırmak için 4*4 Kallax kullanmıştı, çok tatlı gözüküyordu. Bütün evi Ikea'dan döşemeyin +1
0
kobuzchu kiz
(10.07.21)
@jamswety
vivense nerede ikea'dan kesin ve net çok daha iyi yahu.

ev arkadaşım eşyalarını vivense'den aldı ben ikea'dan aldım. söylenen saatte, önceden arayıp teyit alan yetkililer kapıda temiz galoşlarını giyip, temiz temiz çalışıp, çöplerini toplayıp gittiler.

vivense ise randevu vermedi, "geliyoz evdeyseniz konum atın" diyip geldi, eksik/yanlış parça getirdi arkadaşımın dolabının bir çekmecesi yok, klasik bir evden eve nakliyat ekibi geldi, adamlara galoş verdim gerek yok diyip girdiler, fevri hareketlerde bulundular, ortalığı savaş alanına çevirip gittiler.

ikea, ürünlerin çoğunda "bu çok kaliteli&dayanıklıdır" iddiasında bulunmuyor fakat uygun fiyata profesyonel hizmet almak ve vaat edilen ürün ne ise birebir karşılığını almak isteyenin seçimi olması gereken yerdir.

Param kısıtlıysa ikea, param çook ise bilmiyorum neresi en iyisidir ama vivense iki tarafta da yeri olmaması gereken bir yer, onu biliyorum
0
owaki
(10.07.21)
Ikea'dan almayı düşündüğünüz ürünlere Amerika sitesinden bakın, orda kullanıcı yorumları oluyor. Çekmeceli ve kapaklı, menteşeli ürünleri dandik olabiliyor. Kanepeleri güzel ve dayanıklı. Sizin linkteki karyolanın çekmeceleri zamanla düşüyormuş, çökme yapıyormuş mesela ben daha önce yorumlarına bakmıştım. Yatağı ve karyolayı bir yatak firmasından almak daha iyi.
0
cell_in
(10.07.21)
yakın zamanda ev döşedim. l koltuk ve birkaç masa ikeadan. hepsi de sorun çıkardı. daha 1 ay dolmadan koltuğun yayı attı. ahşap masanın üstü açıldı. ikisi de pahalı kaliteli şeylerdi lafta. müşteri hizmetleri rezalet. 2 ayda koltuğu incelemeye gelemediler, en son geldiler hmm evet haklısınız deyip bir daha olursa değiştirelim deyip gittiler. bir o kadardır masa değişimi için gelecekler. adı ikea diye çok abartılıyor, tamamen fos çıktı benim için.

vivense kötü denilmiş. tv sehpası, tekli koltuk, paspas vs aldım. başka şeyler de aldım, sorun çıktı anında çözdüler. mükemmel ilgilendiler, indirim çeki verdiler. mail ile anında bildirimlerde bulundular. 10 üzerinden 100 veririm. hiç bu kadar iyi müşteri hizmetleri beklemiyordum. ben de şaşkınım. ama ikeaya nal toplatır. bu arada, sorun çıkan şeyler vivense kendi üretimi değildi de vivensenin alt gruplarınındı. vivensenin kendi ürettiği hiçbir şeyde sorun yaşamadım. vivense internet mağazasından almıştım. alırken markasına dikkat edersiniz düşünürseniz.

gel gelelim ki bunlar biraz da şans işi. kimi ikeadan alır yıllarca kullanır, ben aldım 1 ayda bozuldu. kimisi de vivenseyle kötü deneyim yaşar, ama benim gibi memnun kalan da vardır. ama bence bir yeri komple aynı markadan döşemek için yeterince kaliteli değil ikea. talep de çok, bir sorun çıkınca müşteri hizmetleriyle uğraştırma ihtimali yüksek ve her şey çok zaman alıyor.
0
dnzbrs
(10.07.21)
Ikea çok kalitesiz ürünler üretiyor. Belki kurdan dolayı tr pazarına iyice kalitesizleri de sürüyor olabilir. Komple ev döşenecek bir yer değil bence. Ama ugrasmayayim hepsini alayım ömürlük olmasin az modern tip görünsün diyorsan al. Ama 2-3 seneye rengi gider, tipi yamulur. Zaten taşınmaya hiç gelmiyorlar bence.
0
westblack
(10.07.21)
4 sene önce bütün evi ikea'dan döşedik, bir kez taşındık. Her şey sapasağlam, çok memnunuz. İkea ile ilgili bazı sabit fikirlerin yerel mobilyacı lobisi tarafından piyasaya sürüldüğünü düşünüyorum :) hayatta gidip yerel mobilyacılardan bir şey almam.
0
gmzo
(10.07.21)
Linkteki karyolayi yaklasik 10 yil kullandim, simdi de misafir odasinda kullaniyorum. Bu arada da 3 kere tasindi.
Cekmeceler cok kullanisliydi bence. Icine yorgan, carsaf, yastik koyarak kullandim. Yeterince derindi benim icin. Sadece biraz yuksek bir model bir sure sonra da biraz ses yapabiliyor. Bunu istemezseniz malm oneririm.
Gardolaplarim pax, kayar kapi ve tekli modeller. Tekli modeller gene 10 yildir falan kullanimda, kayar kapililar 2 yildir. Hic bir sorun yok. Hatta en buyuk artisi zaman icerisinde raf/cekmece falan gibi seyler eklenebiliyor. Oldukca memnunum.
Sifonyerim malm, beyaz. Cabuk sarardi. Bunun disinda sorun yok.

Koltuk olarak sadece tekli tv koltugu kullandim. Sorun yasamadim.

Halilarim ikea. Yikama yapilmiyor, siliniyor. Sorun yok.
0
65 derece
(10.07.21)
ikea'nın tasarimlarini cok seviyorum.
o sade, minimal tasarim hicbir mobilya markasinda yok.

1+1 ev dösemistim ben de, her sey ikea.

1+1 evden once kaldigim odamda da her sey ikea.

1+1de karyola, yayli yatak, kanepe, sehpa, sandalye, komodin, raf, abajur, lambader var. 2015'te almistim. sapasaglamlar ve hicbir sikayetim yok. ornegin yayli yataktan gayet memnunum.

eski odada da karyola, tum giysi dolaplari, duvar dolaplari, calisma masasi, calisma masasi sandalyesi, komodin, raf, sifonyer vardi yani her sey bembeyaz ikea. yani oda bildiginiz ikea magazasi gibi.
bir tek yatagin minder kismi yatas.

hepsi sapasaglam, ben cok memnunum.

daha once 5 yil yasadigim yurt odasinda da rafli yatak basligi, kucuk dolap, poang koltuk gibi urunlerini kullandim

sadece sunu biliyorum, ikeanin montaj yapilan mobilyalari defalarca sokeyim takayim islemine gelmiyor. kurdugunuz yerde hirpalamadan kullanmak lazim.

tasinma durumlarinda riskli olabilir belki.
0
la lykia
(10.07.21)
(17)

Yazları black metal dinleyememek

plutongezegendegilmi
Black metal en sevdiğim müzik türü, istisnasız her gün 1-2 albüm dinlerim. Ama şöyle bir şey farkettim, havalar sıcakken, güneş ışıl ışılken black metal dinleyesim gelmiyor. Gece yine canım çekiyor bazen, ama gündüz sıfır.Bilmeyenler için black metal şöyle bişey: https://www.youtube.com/watch?v=1ja9
Black metal en sevdiğim müzik türü, istisnasız her gün 1-2 albüm dinlerim.

Ama şöyle bir şey farkettim, havalar sıcakken, güneş ışıl ışılken black metal dinleyesim gelmiyor. Gece yine canım çekiyor bazen, ama gündüz sıfır.

Bilmeyenler için black metal şöyle bişey: www.youtube.com

Onun yerine şöyle şeyler dinliyorum: www.youtube.com

Sizin de hava durumuna göre müzik zevkiniz değişiyor mu ya?
0
plutongezegendegilmi
(08.07.21)
zevklerin hava sartlarina gore degismesi normal. yaz dizileri, yaz muzikleri diye bir sey var. black metal de kuzey muzigi oldugu icin kisin daha iyi gidiyor. uzun suredir dinlemiyordum iyi oldu hatirlattigin.
0
buenosdias
(08.07.21)
Yas kis acimam
0
thesomberlain
(08.07.21)
Yaz kis acimam, yapistiririm +1
0
invictae
(08.07.21)
evet mevsime göre müzik seçimlerim değişiyor, bu sıcakta metal mi dinlenir :) bir uyumsuzluk hissettiriyor bana da
0
freebird5406_2
(08.07.21)
tersine bütün kış türkçe pop dinleyip şu an deli gibi metale sardım. ama hayat kalitesiyle de alakalı bence, yazın güllük gülistanlık hayat yaşayan insanın metal dinlemesi zor gibi sddfklg
0
amugochi
(08.07.21)
hahaha mükemmel tespit :D yazın dinleyemiyorum demeyelim de kışın kar eşliğinde dinlerken kendimizi iskandinav ormanlarında hayal etmenin tadı farklı diyelim
0
william morris
(08.07.21)
bana da oluyor benzer bir şey, mevsimlere göre müzik ihtiyaçlarım bazı değişkenlikler gösterebiliyor. flamenko-latin ya da pop&dans playlistlerime yazın daha çok dönüyorum, sonbaharlarda indie daha çok yer kaplayabiliyor, kışın christmas-folk tadında bir dönem geçirebiliyorum, ilkbahar geçişlerinde doğa ananın uyanışı model celtic müziklere bağlayabiliyorum. onun dışında rock-metal eksenindekiler yıl boyu sağdan soldan çıkabiliyor, yerleri ayrı :) ama evet yaz günü ben de uzaklaşabiliyorum, özellikle mesela power metalden.
0
nimberjack
(08.07.21)
Sıcakta çekilmiyor gibi olmuş. Doğru bence.
0
baal
(08.07.21)
yazın stoner rock dinlenir

www.eksiduyuru.com
0
freebird5406_2
(08.07.21)
gündüz, sıcakta metal tercih etmem, hatta müzik bile tercih etmem.
tür ne olursa olsun müzik akşam, gece, sabahın köründe güzel oluyor.
0
owaki
(08.07.21)
Valla ben de aynı dertten muzdariptim, ben çözümü melodik death metale geçmekte buldum. Yaz kış dinletiyor kendisini,hiç pişman etmedi. Tam bir mevsim/performans canavarı.
0
j r r tolkien hayrani
(08.07.21)
ben canım sıkkınken metal müzik dinleyebiliyorum artık.
keyfim yerindeyse kafam kaldırmıyor mesela :)
0
durme
(09.07.21)
@jrr hocam bi iki örnek paylaş da biz de nasiplenelim.
0
🌸plutongezegendegilmi
(09.07.21)
valla ben death metal dinliyorum acımadan :D

ama geçenlerde keşfedip bayıldığım progresif jazz'ımsı balkan esintili rock grubu önereyim bence çok iyi gidiyor: thank you scientist

youtu.be
youtu.be
youtu.be
0
nhk ni youkosu
(09.07.21)
@pluton
Ayipsin, yazin in flames cok saglam gidiyor mesela. Amon amarth da iyidir o da saglam gaza getiriyor. Birkac ornek

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com


www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com farketmeksizin insani gaza getirme ozelligi var)
0
j r r tolkien hayrani
(09.07.21)
dogrudur. dusunsene guneslenirken agalloch dinliyorsun. sacmalik, uyumsuzluk.
0
baldur2
(09.07.21)
Yani. Norveç etkisi olabilir. En iyisi Norveç'te yapıldığına göre yine en iyi de oralarda ve o iklimde dinleniyordur herhalde:D

Mesela thrash daha dinlenebilir geliyor bana yazın.
0
tey tey
(09.07.21)
(3)

Sinovac deltaya karşı hiç mi korumuyor ?

joehigashi
Ne kadar doğru bir sözdür acaba, korumadığına dair net bir çalışma var mı ?En basitinden sinovac ceo'su "evet iki dozun koruyuculuğu düşük ama üçüncü dozla beraber hala en etkili aşılardan" şeklinde açıklama yapmış.https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/sinovactan-delta-varyanti-ve-3-doz-asi-aciklamasi
Ne kadar doğru bir sözdür acaba, korumadığına dair net bir çalışma var mı ?

En basitinden sinovac ceo'su "evet iki dozun koruyuculuğu düşük ama üçüncü dozla beraber hala en etkili aşılardan" şeklinde açıklama yapmış.

www.cumhuriyet.com.tr

Anne babada kalp rahatsızlığı var hatta annemde aritmi var üçüncü doz olarakta sinovac olmak istiyorlar. Biz bu aşıyı şimdi boşuna mı yaptırıyoruz koruyucu değilse? Üçüncü dozu olmalarına rağmen anamızın babamızın yanına yine maske sosyal mesafe ile mi yaklaşalım ? Bizde biontech olduk bu arada.
0
joehigashi
(01.07.21)
sinovac'ın 3 dozu bile, delta'ya karşı belli bir ölçüde korur deniyor. delta plus konusuna ise hiç değinmiyorlar. ona karşı baya düşük sanırım. zaten 3.doz için seçim hakkı vermeleri de daha önce sinovac olanların 3. dozu biontech olup daha yüksek koruma sağlamalarına yönelik olduğu iddialarını güçlendiriyor.
0
makarnavodka
(01.07.21)
"hiç korumuyor" demek yanlış olur. bildiğimiz kadarıyla belli oranda koruyor ve hastalığın kendisini engelleyemese bile hastanelik olma ihtimalini hatırı sayılır derecede düşürür. (sıradaki cümle profesyonel hekim görüşü değildir, internette rastgele bir dingilin görüşüdür) aşıların üstünden iki hafta geçtikten sonra dışarıda iken hijyen kurallarına dikkat ediyorsanız ebeveynlerinizle rahatça oturabilmelisiniz.
0
xiduyuru
(01.07.21)
geçen bir doçent söyledi, yüzde 50 koruyor dedi ancak internette 25'te bir ifadesine rastladım.
0
durme
(01.07.21)
(16)

milletin dişi nasıl bembeyaz?

batlegolas
televizyondaki oyunculara bakıyorsun beyaz, instagram 'da influencerlara bakıyorsun beyaz, sinema oyuncularına bakıyorsun beyaz, zengin arkadaşlara bakıyorsun beyaz.ben günde 2-3 kere dişimi fırçalıyorum, zararlı olmasa daha fazla fırçalardım. bir şunlar gibi beyaz olmadı. yanlış macun ve fırça seçi
televizyondaki oyunculara bakıyorsun beyaz, instagram 'da influencerlara bakıyorsun beyaz, sinema oyuncularına bakıyorsun beyaz, zengin arkadaşlara bakıyorsun beyaz.

ben günde 2-3 kere dişimi fırçalıyorum, zararlı olmasa daha fazla fırçalardım. bir şunlar gibi beyaz olmadı. yanlış macun ve fırça seçimi mi acaba?

diş fırçam sensodyne yumuşak olan. macunum ise sürekli değişiyor aslında. şu an signal.

ben nerede yanlış yapıyorum? öyle bembeyaz dişlerim olması için ne yapmalıyım?

teşekkürler.
0
batlegolas
(17.06.21)
florürlü diş macunu önemli de, tanıdığım insanların çoğu diş beyazlatmaya gidiyor. ben de pandemi sonrası düzenli olarak gideceğim sanırım senede birkaç kez.
0
aguen
(17.06.21)
bazı insanların diş rengi yapısı güzel bu çok az bir kesim geri kalanın dişlerinde kaplama var, oyuncular kamera önü insanları için diyorum gülüş tasarımı diye aratabilirsin

yani pahalı diş macunlarıyla elektrikli diş fırçalarıyla dişlerinize haldur huldur sert girmeyin :(
0
freebird5406_2
(17.06.21)
+1, hiç bir zaman bembeyaz olmadı dişlerim. cevapları dört gözle bekliyorum ben de.
0
mrtkp1234
(17.06.21)
Yapıdan kaynaklanıyor bence. Ben hiç gitmedim beyazlatmaya ama yine de dişlerime iltifat alırım :)
0
kaptan maydanoz
(17.06.21)
beyazlattırıyorlar ya da veneer taktırıyorlar (türkçesini bilmiyorum ama bütün dişlerin sökülüp yerine beyaz inci beyazlığında bir şeylerin takılması). bence korkunç görünüyor aşırı beyaz ve dümdüz dişler. normal ve sağlıklı dişlerin uçları tırtıklı ve şeffaflaşmış, rengi de hafif kremsi/sarımsı olabiliyor. bazı şeylerin sırf fotoğraflarda, televizyonda güzel göründüğü için piyasa değeri var.
0
aweamadeus
(17.06.21)
ya beyazlatıyorlar ya kaplatıyorlar vs. yani o ünlüler bizim gibi fırçalayıp da bembeyaz hale getirmiyorlar.
0
rose parks
(17.06.21)
dis rengi genetik, kimilerinin disleri ne kadar fircalarsan fircala bembeyaz olmaz.
kaplama kesin cozum, 10-15bin dolar harcarsan dis macunu reklamlarinda oynayacak kivama gelirsin. Ama saglikli disi daha beyaz olsun diye kestirmek pek iyi bir fikir degil..
0
cooperr
(17.06.21)
beyazlatma ya da veneer +1
butun unlulerin genetigi iyi olacak degil sonucta.
signal white now falan da yetmez bu islere. mekanik beyazlatma lazim.
0
Kittie
(17.06.21)
veneer +1
0
howfaristhesky
(17.06.21)
diş rengi kemik rengiyle alakalıymış. benimkiler de sarımsı. bu iş de burun estetiğine döndü. herkesin dişi beyaz olmak zorunda mı diye bir düşünmek lazım belki de. gösteri dünyasında değilseniz dişlere zarar verdirmeye değer mi diye iki kere düşünmek lazım bence.

sarı dişli olsam da güzelim. sağlıklı olsun gerisi önemli değil.
0
durme
(17.06.21)
Bunu ben de araştırmıştım, nasıl bu kadar parlıyor diye.

Fırçalamayla herkeste o kadar beyazlık olmuyor.

Karanlıkta saat kadranı gibi parlayan diş istiyorsan yukarıdaki arkadaşlar haklı, bir miktar para harcamak gerekiyor...
0
hayirsiz
(17.06.21)
ya hadi unluler para verip de yaptiriyor da bu amerikalilarin falan da bir cogunun disleri hakkaten bembeyaz oluyor, bu veneer vs dediklerinizin disinda da baska bir sebebi var sanki bu isin ama anlamadim gitti..
0
bay b
(17.06.21)
@bayb

neden bilmiyorum fakat amerikada diş sağlığına çocukluktan önem veriyorlar bir bozukluk varsa küçük yaştan müdahale ediyorlar
0
freebird5406_2
(17.06.21)
Abi dis dedigin kemik sonucta.
Kemik dedigin kemik renginde olur beyaz olmaz, olsa da dış etkenlerden sararir.

beyaz olanlar istisna oyle dusun. Bunlar sansli kisiler ama ortalama renk pek beyaz degil.

Unlulerin disleri,memesi,gozu her seyleri sahte zaten.
Eski hallerine bakarsan tarkan'in on dislerinin arasindan vapur gecer haldeydi.

influencer'larda sahte yaptiklari yemekten tut bebegine kadar her pozlari oynanmis ya da estetik gormus.
Mesela selfie'yi aslinda telefonla degil dslr ile cekiyorlar ama ellerinde iphone goruyorsun. Onu yapan neler yapar sen dusun.

Su an turk dizileri bile kamera filtresiyle(yazilim tabanli) yayinlaniyor.
0
divit
(17.06.21)
milletin saçı da güzel; iyi kuaför
vücudu da güzel; iyi spor salonu
beyaz diş için de formül aynı; emek ve para verip biraz bakım yapacaksınız. en basitinden opelesence falan. laminasyon da olabilir çok problemliyse.
diş hekimine gidip danışmalısınız.

*amerikada diş macunu içindeki peroksit mi bişey işte etken madde oranı bizdekinden farklı. avrupadan da farklı sanırım. ayrıca sağlıklı beslenme, kemik yapısı, gen vs. çok şey etkiliyor.
0
rewlack
(17.06.21)
Kaplama dişler düzenli olarak hekim gördüğünde öyle anca. Diş normalde bembeyaz olmaz zaten.
0
rm
(18.06.21)
(5)

Person of interest sonradan mı düzeliyor

potsdamer
Herkes övdüğü için başladım ama bölümlerin çoğu kötü aksiyon filmi gibi. Arada bir tam anlamlı şeyler yaşanacak derken bölüm bitiyor. Neredeyse ilk sezon bitti ama hiç beklentimi karşılamadı. Bu dizi sonradan mı düzeliyor?
Herkes övdüğü için başladım ama bölümlerin çoğu kötü aksiyon filmi gibi. Arada bir tam anlamlı şeyler yaşanacak derken bölüm bitiyor. Neredeyse ilk sezon bitti ama hiç beklentimi karşılamadı. Bu dizi sonradan mı düzeliyor?
0
potsdamer
(12.06.21)
İlk sezonun sonunda ve ikinci sezon 16. bölümden sonra diziye yeni bir karakter geliyor. sonrasında konu çok farklı noktalara gidiyor. İzlemeye değer bence.
0
nehara
(12.06.21)
Ana konu oluşuyor sonradan. Tam iyi giderken sonra tekrar bozuyor yine toparlayor gibi oluyor falan filan. Değişik bir dizi.
0
j r r tolkien hayrani
(12.06.21)
aynen öyle. sonunda ağlamıştım, çok derin bağ kurduruyor insana. bence devam edin. :)
0
durme
(12.06.21)
evet ilk sezon çok sıkıcıydı bırakmıştım fakat sonra devam edince çok güzel oldu.
0
clones
(12.06.21)
dizi evriliyor. ilk bölümler önce hükümet tarafından gözardı edilen şahsi hayatlara odaklanırken sonrasında daha da karmaşık ilişkilere dokunulmaya başlıyor sonrasında the machine rakip çıkmasıyla ve bir grubun kendi çıkarlarına hizmet etmesini istemesiyle beraber etik, ahlak, insan iradesi derken erdemlerinizi sorgularken buluyorsunuz kendinizi.

bu dizi bi' tık daha iyi olsaydı person of interest dizi olarak tanımlanmazdı. diğerleri dizi olur, person of interest için başka bir kelime icat edilirdi.

open.spotify.com
0
phonex
(12.06.21)
(2)

Aile Hekimi antidepresan yazıyor mu? (tranko buskas)

put it in your appropriate place
Kullandığım tranko buskas ilacı bitti. psikarisyte ücret bayılmak istemiyorum durduk yere. Aile hekimi yazıyor mudur?
Kullandığım tranko buskas ilacı bitti. psikarisyte ücret bayılmak istemiyorum durduk yere. Aile hekimi yazıyor mudur?
0
put it in your appropriate place
(18.04.21)
raporunuzun tarihi geçerliyse rapor bitimine kadar olan dozu yazabilir. aksi taktirde, nöo malesef.
0
bisorumvargaliba
(18.04.21)
raporunuz varsa direkt eczaneden de alabiliyorsunuz.
0
durme
(18.04.21)
(3)

alkol aldıktan sonra sesler duymk?

aretwoane
Alkol aldım sarhoş oldum uyudum ve gece kalkığımda kafamda 2 insan sesi vardı, yardım isteyen. doktora gidiyorum psikotik bozukluk teşhisi konuldu acaba alkol hastalığımı tetikliyor olabilir mi?
Alkol aldım sarhoş oldum uyudum ve gece kalkığımda kafamda 2 insan sesi vardı, yardım isteyen. doktora gidiyorum psikotik bozukluk teşhisi konuldu acaba alkol hastalığımı tetikliyor olabilir mi?
0
aretwoane
(11.04.21)
nadir olarak alkol halüsinasyona sebebiyet verebiliyormuş, özellikle de çok içen biriyseniz. "alcohol induced psychosis" diye ararsanız bir şeyler çıkıyor.
0
isabella was a ginger
(11.04.21)
direkt alakalı olmayabilir ama belki ilginizi çeker:
www.ted.com
0
durme
(11.04.21)
ses sizinle mi konusuyordu. ne diyordu. o an sizin bilinciniz yerinde miydi. o sesin kaynagi hakkinda ne dusunuyordunuz, suan ne dusunuyorsunuz. detaylandirmak mumkun mu. doktor degilim. ama anlamak istedim. belki faydam olur.
0
tunaktunaktun
(11.04.21)
(4)

parmak kırığı yaşayan var mı?

proletarier aller lander vereinigt euch
geçenlerde parmağım kırıldı. 2 haftada kemik kaynadı o yüzden alçı çıktı atel takıldı ama parmağım hala baya ağrıyor. bu sanırım normal de asıl merak ettiğim şey parmak yasyamuk? hani şişlikten de olabilir tabii ama ben bunu anlamıyorum çünkü bi yandan şişlik de var. normal midir bu? kırılalı 3 haft
geçenlerde parmağım kırıldı. 2 haftada kemik kaynadı o yüzden alçı çıktı atel takıldı ama parmağım hala baya ağrıyor. bu sanırım normal de asıl merak ettiğim şey parmak yasyamuk? hani şişlikten de olabilir tabii ama ben bunu anlamıyorum çünkü bi yandan şişlik de var. normal midir bu? kırılalı 3 hafta oldu.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(10.04.21)
Şişlikten dolayı size yamuk görünüyordur :) Ben de işaret parmağımı kırmıştım ama kalsiyum düzeyim çok yüksek olduğu için 2 haftada düzelmişti ama sizin gibi şişlik yüzünden yamuk kalacak sanıyordum hep :) İçinize sinmiyorsa ve kontrol gününüze daha çok varsa acile gidip danışabilirsiniz. Yalnız acillerde düşme ve yaralanma haricinde röntgen çekilmiyor haberiniz olsun.
0
wermillion
(10.04.21)
o şişlik bayağı geç geçiyor. hemen eskisi gibi olmuyor maalesef. yani bende öyle oldu. ben onu bunu bilmem ama kesinlikle bi süre sonra fizik tedaviye gidin ve kollajen desteği de faydalı olur.
ben geçen sene kırmıştım, hala büktükçe hafif acıyor.

parmak çok yamuksa doktora bi daha gidin. benimki de azıcık yamuk kaynadı ve öyle kaldı. bazı doktorlar önemsemiyor. önemsememezlik etmeyin bence.

çok olumsuz yazmış olabilirim, ben gitar çaldığımdan zorlandım galiba biraz da.
0
durme
(10.04.21)
Gezi döneminde yediğim dayak sonucu ayak parmaklarım kırılmıştı. Kaç zaman geçti hala sızlıyor.
0
suicides underground
(10.04.21)
@suicides underground +1

Yediğim bir dayak sonucu ben de ayak baş parmağımı kırmıştım. Ara ara sızlıyor ve şekli de değişti.
0
ruhen hastayim ben
(10.04.21)
(7)

Bilim kurgu kitap tavsiyesi

potsdamer
Vakıf ve dune serisini çok seven birine tavsiye edebileceğiniz kitap var mıdır?
Vakıf ve dune serisini çok seven birine tavsiye edebileceğiniz kitap var mıdır?
0
potsdamer
(04.04.21)
Bitmeyen savaş-Joe Haldeman
Kaplan kaplan-Alfred Bester
Yaşlı adamın savaşı-John Scalzi
Serçe-Mary Doria Russel
Androidler elektrikli koyun düşler mi-P.K.Dick
0
zihua
(04.04.21)
Vakıf ya da Dune'a hiç benzemeyen kitaplar önereceğim ama o iki seriyi de, aşağıda sıraladığım kitapları da çok seviyorum.

- Asimov'un robot kitaplarını okuduğunuzu varsayıyorum, okumadıysanız onlar var.
- Steampunk seviyorsanız China Mieville'in Yeni Crobuzon üçlemesini öneririm. Perdido Sokağı İstasyonu'yla başlıyor.
- Okumadıysanız Hainish Cycle kitapları var Le Guin'in: www.bilimkurgukulubu.com
- Post apocalypse seviyorsanız Silo üçlemesi var Hugh Howey'nin.
- Çağdaş edebiyat, eğlenceli bir şey derseniz Kalite Ülkesi.
- Okumadıysanız Bradbury'nin Mars Yıllıkları.
- Kaplan! Kaplan! mutlaka okunmalı.
- Jules Verne seviyorsanız Su Adamı. (Belyaev'in bir kitabı daha basıldı yeni, onu daha okumadım ama beklentim yüksek.)
- Stanislaw Lem okumadıysanız ondan bir şeyler okuyun mutlaka. Gelecekbilim Kongresi'ni çok severim ben.
- Çocukluğun Sonu, Arthur C. Clarke
- Clarke demişken, okumadıysanız eğer Rama serisi şahanedir.
0
kobuzchu kiz
(04.04.21)
Ben Robot - Isaac Asimov
0
evimin paspasi
(04.04.21)
asimov sonsuzluğun sonu
0
durme
(05.04.21)
kobuzchu kiz +1

Kaplan! Kaplan! (bir diğer adıyla Yıldızlar Hedefim) o kadar seviyorum ki ezberledim herhalde okumaktan. Yine Alfred Bester'in "Yıkıma Giden Adam"ı da çok iyi.
0
aguen
(05.04.21)
Yazım tarzı olarak stanislaw lem çok benziyor. E kitapları da her yerde bulunabiliyor.
0
baal
(05.04.21)
Kimse de dememiş arkadaş vakıfı okudun şimdi sırada robot ve imparatorluk var diye.
Okuyun muazzam bir evren oluyor tadı damağınızda kalacak
0
milletin efendisi olmaya gelen adam
(05.04.21)
(11)

Yüz için nemlendirici krem

bitse de gitsek
Karma ciltler için sivilce yapmayan, memnun olduğunuz hangi nemlendiriciyi kullanıyorsunuz?
Karma ciltler için sivilce yapmayan, memnun olduğunuz hangi nemlendiriciyi kullanıyorsunuz?
0
bitse de gitsek
(25.03.21)
Excipial su bazlı kullanıyorum. Piyasadaki birçok kremi ezer geçer.
0
msb
(25.03.21)
www.clinique.com.tr

Clinique id serisinden çok memnunum. Her şeye sivilce çıkartan cildim buna çıkartmadı. Dış kısımdaki şeffaf nemlendirici fix, içine hangi kartuşu alacağınızı tercihinize göre seçebilirsiniz. Ben cilt tonu eşitsizliğini kullanıyorum dışı şeffaf+içi beyaz.
0
megalomaniac
(25.03.21)
la roche posay toleriane ultra fluid
0
la lykia
(25.03.21)
Ben yves rocher sebo vegetal kullanıyorum. Günde 1 kez kullanıyorum, 1 kutusu yaklaşık 3-4 ay gidiyor. Fiyatı da 60-65 tl bandında. Fiyat performans oranı iyi bi ürün bence memnunum. Gerçi fiyatı artmış sanırım şu an 75 tl olmuş ama değer.
0
turuncu tonlarda
(25.03.21)
T bolgem disinda cildim kuru sayilir, CeraVe kullaniyorum ve memnunum.
0
pike
(25.03.21)
Lierac
0
kaset
(25.03.21)
Karmadan yagliya, lekeli ve komedijenik bir cildim var. Yillarca clinique lierac falan kullandim.
Yillardir da teyzem kendi kremlerini yapar bi deneyeyim diye bana da yapti, muptelasi oldum resmen:)
Onun dusunda badenaturalin serumlarindan kullaniyorum. Lierac’a verdigim paralara yaniyorum artik. Badenatural baya guzelmis. Biraz kokuyor ama geciyor bir sure sonra. Bir denenebilir
0
65 derece
(26.03.21)
*komedonlu demek istemistim komedijenik degil
0
65 derece
(26.03.21)
Kendi kremlerini nasıl yapıyor :)
0
🌸bitse de gitsek
(26.03.21)
benim cildim hassas ve karma sayılır, avene ile idare ediyorum yces roche cildimi gözenek gözenek yaptıktan sonra :/
0
durme
(26.03.21)
La roche, uriage, dermoskin, topicrem, avene, bioderma markalarının karma ciltler icin olan nemlendiricilerini kullandım. Hepsinden çok memnunum. Bu aralar favorim dermoskin acgun gece ve gündüz kremi. Hepsini cilt doktorum tavsiye etmişti. Dönem dönem ihtiyacıma göre değiştiriyorum kremleri.
0
jazzabel
(26.03.21)
(13)

Sevgililer günü hediyesi tartışması

patos64
Arkadaşlar ben mi hatalı mıyım bilemedim ama, şimdi yarın sevgililer günü, uzak mesafe durumu var hatta yurtdışı:) ben hediye almak istedim kız kardeşiyle ulaştırmak için ya da kendim gideceğim 1 ay sonra vermek istedim, sonra da geç olur diye ulaştırayım dedim ama kız kardeşinin bir sorunundan dola
Arkadaşlar ben mi hatalı mıyım bilemedim ama, şimdi yarın sevgililer günü, uzak mesafe durumu var hatta yurtdışı:) ben hediye almak istedim kız kardeşiyle ulaştırmak için ya da kendim gideceğim 1 ay sonra vermek istedim, sonra da geç olur diye ulaştırayım dedim ama kız kardeşinin bir sorunundan dolayı bu haftaiçinde halledemedim, haftaya kaldı, ama biraz tezcanlı olduğu için hiçbir şey yapmasam hemen tepki verir, ama şurayı yanlış anlamayın çok ufak bile bir şey halletsem yeterli, hani çok hediye düşkünü anlamı da çıkmasın. Bu yüzden hediye aldığımı geldiğimde vereceğimi söyledim, maksat hiçbir şey yapmadığımı düşünmesin, hemde haftaiçi kardeşi verince sürpriz olsun, bir anda şöyle şeyler duydum, şimdi değilse ne anlamı var teknoloji gelişti, sipariş verebiliyor, bu bahane yapmadıysan şimdi açıklamanın anlamı yok boşuna konuşma yorulma gibi gibi... sonra sinirlendim dedim ki yahu en fazla dersin ki şimdi olsa daha güzel olurdu ama öyle planladıysan yapacak bir şey yok hatta içinden sinirlenebilirsin bile ama bunu böyle göstermenin ne anlamı var?
Bilmiyorum bana çok saçma geldi. Ne diyim. Ben de planım buydu ama heves falan bırakmadın bir şey yapmayacağım dedim.
0
patos64
(14.02.21)
sen haklısın. ben olsam o kızdan baya soğurdum açıkçası. hediye almazsan ortalığı yıkacak belli ki.
0
jelly bear
(14.02.21)
İyice saçmalamış.
Yani hediye onun için o kadar önemli ki sizin elinizden almayı bile bekleyemiyor. İşin maddi yönü önemli demek ki.
Kız kardeşi götürünce de mutlu olmayacak artık.
İyi ki kendini böyle erkenden belli etmiş.
İleride de sorun olur. Dikkatli olun.
0
pro9it9is9
(14.02.21)
Ya kadıncağız çok heveslenmiş. Sizde hediyeyi yüz yüze vermek için heveslenmiş, plan yapmışsınız. Belliki böyle günlere anlam yükleyen biri, sizde öylesiniz o kadar plan yapmışsınız, düşünmüşsünüz. Küçük çocuk gibi heveslenmiş işte. Üstelik uzaktaymışsınız. Galiba kapısına bi pasta bile gönderseniz hoşuna gidecektir. Sevgilimle yan yana değiliz, ama beni düşündü hediyesi geldi diye düşünmek istemiştir belki.

Bu kadar heveslendiği içinde hediye işinin hayal kırıklığını böyle tepki göstermiş. Keşke biriniz tepki gösterirken diğeriniz tepki göstermek yerine alttan alsaydı. İkinizde birbirinizin hevesini kırmışsınız. Çok küçük bir tartışma, yanlış anlaşılma aslında. İkinizde kendinizce haklısınız. O kadar plan yapmışsınız, bence konuşarak bu sorunu çözersiniz, 14 şubatı küs, bozuk geçirmeyi planlamıyordunuz sonuçta. Bence çiçek, hamburger, pizza gibi bir şeyler sipariş verin sevgilinizin evine, aranızı düzeltin.
0
GoodMorningTeacher
(14.02.21)
Böyle şeyler okuduğumda/duyduğumda hep şaşırmışımdır. İnsanlar çok cüretkar. Böyle çiğ bir insanla birlikte olmak size kalmış bir şey. Bu durumda yapana değil, kendisine yapılanı kabul edene laflar hazırlarım genelde.
0
ruhen hastayim ben
(14.02.21)
Benim için hediye inanılmaz önemli bir şey ve kendime alamayacağım kadar güzel şeyleri ince ince düşünüp başkalarına almışlığım çoktur. Hediye almayı daha da severim. Ama ben yerinizde olsam hediye almazdım. Almayacağım gibi de bu olayı kafamın bir yerinde böyle yanıp sönen yıldızlı yıldızlı ışıklarla not alırdım.
Bence hatalı değilsiniz. Ömrünüz boyunca her özel günde mi hediye alacaksınız? Alamadığınız zamanlarda ne olacağını biliyorsunuz artık.
0
pudra
(14.02.21)
Dostum seninde benimde problemimiz aynı, naif insanlariz, çok seviyoruz ve kullanılıyoruz.

Elbet birgün kendimize saygımız ağır basacak, hak ettikleri muamaleleri alacaklar.
0
kleider
(14.02.21)
O size ne aldı?

Şimdi şöyle olacak, hediye bugün gelmeyince zaten sinirlendi, bu kavganın üzerine sen de utanmış ve aceleyle kardeşinden yardım istemişsin, haftaiçi kardeşi bir şekilde halletmiş gibi saçma bir durum oluşacak:D
Madem böyle biraz fazla önemsiyor bu işleri, keşke önceden çiçeksepetinden gül söyleseydiniz. Kızın yaptığı şımarıklık buna katılıyorum. Ama onu tanıyorsunuz...
0
megalomaniac
(14.02.21)
peki aynı şekilde kendisi de sana hediye almış olmalı?
bu tepkiyi verdiğine göre.

aldıysa da haksız, almadıysa daha da haksız
0
megacracker
(14.02.21)
Haklıyken Trip, naz çekerek ilişki yürümez
Uzak mesafe ayrı öldürür

Sevgisinin samimiyetine bak
0
bir soru sorcam
(14.02.21)
Ön yargılı olmak istemiyorum, yanlışsa kusura bakmayın ama tam 14 şubatta instagrama foto atamayacağı için bu kadar sinirlenmiş olabilir mi? Öyleyse daha bunun evlilik teklifi var, nişanı kınası düğünü tatili. Bunun için yaşayan insanlarla ilişki sürdürmek çok zor.

Öyle değilse bile büyük kabalık. O size hediye gönderdi mi gününde? Bence bütün planı ve sizden bağımsız neden olmadığını anlatıp yerin dibine sokmalık bir durum.
0
pandispanya
(14.02.21)
bence ikiniz de kendinize göre haklısınız.
sonuçta siz çaba harcamışsınız ve tabii ki size göre bencilce bir davranışta bulunmuş.
ama özel güne önem veren insan için de hediyesini sürprizli ve/veya gününde almak çok mutlu eden bir şey.
bazı kadınlar bunu iple falan çekiyor, geceleri uyumadan "ayy ne aldı acaba?" diye düşünüyor.
hevesinin kırılması çok anormal değil ama dile getiriş biçimi ya da dile getirmesi saçma olmuş.

karşıdan sürekli olgunluk ve ağırlık bekleme hayatla örtüşmeyen bir şey.
hayatta bazı şeyler de heves üzerine kuruludur, üstelik yaşı gençse bu daha da öyledir, ki verdiği tepkiden öyle olduğunu tahmin ediyorum.
hediye düşkünü, açgözlü falan bir insan değilmiş zaten.
yani genel karakter olarak bu tarz biri değilse, büyütmeye gerek yok.

dediğim gibi, size yansıtması saçma, normalde bunlar kız arkadaşlar arasında konuşulan, üzerine yorum yapılan ve karşıya yansıtılmayan şeylerdir.
evet eksi puan ama o kadar da gömülecek bir durum da yok bence.

sevgililer gününde uzakta olan sevgilisinden gününde hediye alamadı diye canı sıkılmış, sizin de düşüncenizi bilmediği için ihmal ettiğinizi sanmış.
olur öyle şeyler.
üstelik arada mesafe olduğu için sizin ihmal ettiğinizi düşünüp buna tepki verme ihtimali normalden daha fazla çünkü uzak mesafe türü ilişkileri böyle şeyler ayakta tuttuğu için "önemsemiyor belki de" diye düşünür.
0
blatta hiberna
(14.02.21)
Ben @GoodMorningTeacher ve @blatta hiberna'ya katılıyorum. Söyleyiş biçimi hoş değil ama heveslenmiştir ve hâlâ kendisini önemsediğinizi görmek istemiştir. Keşke bu sekilde dile getirmeseymiş ama diğerlerinin yaptığı yorumlar bana çok ağır ve acımasızca geldi.
0
Mossy
(14.02.21)
ben olsam gerçekten seviyorsam hediyeyi verirdim kardeşi de durumu anlatırdı, hem vaziyeti anlardı hem de mahçup olurdu. ama genel bi davranışsa bu, o zaman daha derin düşünülebilir.

bir kadın olarak söylüyorum, insan kusursuzca düşünülmek istiyor. eğer karşıdaki yeterince önemsemezse sallamazsa kendini değer verilmemiş hissediyor. bu tarafını da görün. olay iki kuruşluk hediye değil, düşünülmek değer görmek ;)
0
durme
(14.02.21)
(6)

kondenser mikrofon bilgisayar fan gürültüsünü almasın diye bi aparat var mı

durme
soru başlıkta.mikrofon arkasından ses alsın istemiyorum. bunun bi yöntemi var mıdır?
soru başlıkta.mikrofon arkasından ses alsın istemiyorum. bunun bi yöntemi var mıdır?
0
durme
(05.02.21)
marka model, polar pattern?
0
killerbee
(05.02.21)
www.ucuzbigpazar.com
şöyle bişey var ama bu daha çok rüzgar için. belki işini görebilir yine de bilemedim.
0
RojoElefante
(05.02.21)
tastar tak55 modeli
0
🌸durme
(05.02.21)
Merhaba, studyo ortaminda kayit almiyorsan eger bunu kullandigin programa kuracagin yazilimlarla cozebilirsin. Daha kompakt cozumler vardir lakin izotope rx serisi her turlu gurultuyu itinayla alir.
0
thesomberlain
(06.02.21)
İsten anliyorsan eq yaparakta altindan kalkabilirsin.
0
thesomberlain
(06.02.21)
noise gate diyecektim de, bu sefer de bin türlü başka sorun çıkıyor kendimden biliyorum.

mesela mikrofona compressor, eq, noise gate vereyim diyorum bunun için logic açıyorum, bu sefer kendi sesim bana geliyor o da geriden geliyor beni deli ediyor.
sırf bu cımpressör için mixer almak istedim o zaman da eşek gibi büyük mikserler çıktı karşıma 24 kanal falan. tek compressör alsan zaten alamazsın dünya para, noise gate zaten görmedim ben pek mixerlerde.

broadcasting için bi alet ya da dspli kart yapsalar süper olcak, noise gate, kompressör, eq verip hardware olarak alabilecek bir alet. bi kaç model görmüştüm de çok pahalıydı.
0
killerbee
(07.02.21)
(30)

üst komşu ve hatalı ben miyim?

melodi
4ay önce yeni bi apartmana taşındık. apartmanda biz gelmeden herkes bizi biliyordu yani istemeden de olsa herkes tanıyor bizi. üst komşunun 2 oğlu resmen evi yıkıyorlar 7/24 saat farkı olmaksızın. ilk zamanlar sabrettik ama dün en son eşim dayanamadı kapıya gitti. aldığımız cevap “erkek cocuğu durdu
4ay önce yeni bi apartmana taşındık. apartmanda biz gelmeden herkes bizi biliyordu yani istemeden de olsa herkes tanıyor bizi.
üst komşunun 2 oğlu resmen evi yıkıyorlar 7/24 saat farkı olmaksızın. ilk zamanlar sabrettik ama dün en son eşim dayanamadı kapıya gitti. aldığımız cevap “erkek cocuğu durduramıyoruz 2.5yaşında imiş” (saat farketmeksizin evde koşmak, sürekli ağlamak, parkeye bir şey sürtmek(-ki ona bulduğu çözüm de sürtmesini engellemek değil halı koymakmış dün öğrendik-

bugün bütün gün koştu evin içinde ben de ders çalışmaya çalışıyorum. zaten çalışamadığım için heyheylerim tepemde. bu akşam yine hunharca ses yapınca duvara vurdum. 5 dakka sonra kadın kapıya geldi çocuğum 5 dakka koştu neden duvara vuruyorsunuz ben napayım durduramıyorum dedi. açtım ağzımı yumdum gözümü. aslında olanları anlattım düzgün bi üslupta ama kadın durup durup ben napayım dedikçe dellendim girdim içeri eşim kaldı kadınla kapıda.

kendisi gündüz çalışıyor akşam gelince de çocuğu salıyor kendisi kafa dinliyor sanıyorum. çünkü o kadar seste insan bi çocuğum nabıyosun demez mi?

şimdi eşimde başım belaya sokuyosun artık burdan taşınmamız lazım diye küstü bana :) ben bütün gün bu sesi çekiyorum o sadece akşamları evet biraz patladım ama 4ayın dolmuşluğu

ha bu arada 2 saat falan geçti üstünden kadın eve çıktığı anda çocuk koşmaya devam etti :)
0
melodi
(08.01.21)
çok eskiden aynı durumdaydık, taşındık ve bir daha asla ara katta oturmadık. her zaman en üst katta oturduk.

ne yaparsan yap üst kattan gelen sesler kesilmeyecek, taşınmak en pratik çözüm.
0
trajikomix
(08.01.21)
diyanet takvimi
(08.01.21)
3 yaşında kızım var. bazı dönemler dediğiniz gibi gürültü yapıyor. emin olun düşündüğünüz gibi değil bazı çocuklar bazı dönemlerinde naparsanız yapın durmayabiliyorlar :) neyseki zemin kattayız kimseyi rahatsız etmiyoruz.
0
entropik
(09.01.21)
cocugun buyumesini bekleyeceksiniz. esinizin cikisina da bir sey diyemem kendince ama siz haklisiniz. basini oksayacak haliniz yok eviniz sizin haneniz ve sakinligini saglayamiyorsunuz ciddi bir problem. yani ucu o kadar cok seye dayaniyor ki bir kere ucakta arkamda 3-4 yaslarinda bi oglan benim koltugumu tekmeleyip duruyordu. en son donup "koltugumu tekneliyo cocugunuz" dedigimde "napiyim cocuk o" demisti babasi ve her sey cok yolundaydi onlar icin. birileri anayiz babayiz desinler diye sorumlusu biz oluyoruz niyeyse. saat siniri koyulmasi icin caba gosterin apartman yoneticisine falan soyleyin onlar da cocuklarini erken uyutmak icin caba gostersinler. dunyanin sahibi saniyorlar kendilerini it suruleri.
0
ala09
(09.01.21)
@diyanettakvimi belirli zamanlarda olsa haklısınız ama dün gece 4e 20vardı ve çocuk evde koşuyordu :)

@entropik çocuğa yapmaması gerekeni göstermektense yaptığı şeye kılıf bulmak bi anne veya baba olarak sizce mantıklı mı peki? anne değilim ama beni de bi anne büyüttü ben, abim aman alt komşu rahatsız olur diye annem ve babam tarafından mum gibi büyütüldük
0
🌸melodi
(09.01.21)
@melodi öyle tabi. bizim hiç bir zaman dediğiniz kadar abartılı olmadı. ama şu an başkasının olsa rahatsız olsam başedemiyolardır diye düşünürüm. ellerinden geleni yapmadıklarına eminseniz başka tabi.
0
entropik
(09.01.21)
Cidden taşınmaktan başka tek çözüm o diye dedim. Ben de trafiği ve kornası 7/24 olan bir bulvarda oturuyorum. Genelde bilgisayar başında ve kulaklıkta olduğum için pek sıkıntı olmuyor ama iş başında olmadığım bazı zamanlarda bu attığım kulaklıkların süngerinden kullanıyorum.
Kadın çocuğu bu yaşında eğitir de siz o kadını bu yaşında eğitemezsiniz, başka çare yok.
0
diyanet takvimi
(09.01.21)
Bence polisi ya da zabıtayı arayıp şikayet edin, gelip komşuyu uyarsınlar. Bu sıradan çocuk gürültüsünün çok dışında bir şey. Bazı anne babalar sorumluluklarından ellerinden geldikçe kaçıyorlar. Üstüne siz rahatsız olduğunuzu belli edince kapınıza gelmek ne demek? Keşke kapıya gelir gelmez polisi arasaydınız, kadın korksaydı. Eminim kapısına polis, zabıta gelirse çocuğa düzgün bakmaya başlayacaktır.
0
GoodMorningTeacher
(09.01.21)
Çocuktur yaparı anlamıyorum, biz de çocuktuk, yapmadık, yaptırmadılar. Şu an çevremdeki çocuklara da yaptırmamak için gayret ediyor aileleri.
Ayrıca bu felsefe eğitim kavramıyla da çelişiyor.

Yalnız o mantıktaki kadın olduğu müddetçe o gürültü bitmez bence de.
0
epitaf
(09.01.21)
@diyanettakvimi ev bulmakta o kadar zor ki bulunduğumuz şehirde burayı bile zar zor bulmuştuk ama huzurumuz için artık ufak falan demeden taşınıcaz başka eve.

@goodmorningteacher eşim adliye ile alakalı bi işte çalışıyor ve bunu biliyorlar o yüzden bu kadar alttan alıyoruz biz. yoksa şimdiye mevzuu büyümüştü. onlarda bunu bildikleri için adam gelmedi kadın geldi ağlamaklı bi suratla.

bi de bana kapıya gelmiş diyo ki sizin çocuğunuz yok bilmezsiniz :) dedim arkadaşlarımızında çocukları var hiçbiri sizinki gibi değil.

şuan saat 00.19 çok sürekli bağırarak ağlıyor. artık bunları normal karşılıyoruz ama tv sesini duyamayacağımız kadar ses yapıyor (sehpayı parkeye sürtmek şeklinde) ve min. 5 dakika sürüyor ve anne baba evdeyken
0
🌸melodi
(09.01.21)
ebeveynler çocuğunun üzerinde o kadarlık bile otorite kuramıyorsa ebeveynlik yapmasın. "çocuğa laf geçmiyor" diye bir lafı kabul etmiyorum. o zaman çocuk halıya sıçsın, duvarı boyasın, evi ateşe versin. ebeveynler nasıl çocuğun halıya sıçmasını engelleyebiliyorlarsa bunu da engelleyebilirler. ama umursamıyorlar. çünkü kendi dertleri değil.
0
nickini degistiren yazar
(09.01.21)
bizim üstümüzde de var böyle dağdan inme ayı bir aile. gündüz çocukları evi başımıza yıkıyor, gece de kendileri borazan gibi sesleriyle başımızı şişiriyor. geçenlerde gece 3.5'ta hayvan gibi gülüşmeler gelince ana bacı sövdüm, herif kapıya gelmeye kalktı, karısı tuttu. cidden başına gelmeyen bilemez komşu gürültüsünü. taşınmaktan başka çare yok da işte dediğiniz gibi ev bulmak cidden zor. ya onlar taşınacak, ya da siz.
0
nothing in my way
(09.01.21)
Benim oglan 5 yasini gecti, oldukca hareketli o yuzden hergun yormaya calisiyorum, disari cikartip kosturuyorum. Ona ragmen aksam 10'u gecmis hala koltuktan koltuga zipliyor, yere atliyor vs. Allahtan alt katta kimse yok, ama durduramiyoruz..Oldugun yerde dur diyorum mesela, kimildamadan 10 dakika dur, bu sefer oldugu yerde zipliyor. Aksam 10'dan once yattigi nadirdir. Sadece agir grip falan olursa yavasliyor, onun disinda tam gaz.

Bu isin egitimle falan alakasi yok, bize de anamiz babamiz evin icinde kosmayin gurultu yapmayin derdi, bu yuzden kac kere dayak yedik kardesimle ama pek iplemedik. Ama apartmanda butun ailelerin cocuklari vardi, herkes birbirine anlayisli davraniyordu. Ustten de bize ses geliyordu..

Ozetle yap bir cocuk, mumkunse erkek denk getir (cin takvimi var konuyla alakali, istersen link veririz haha) sonra konusalim.. :)
0
cooperr
(09.01.21)
@melodi


Büyük ihtimal eşya sesleri bebeğe ait değil. Anne baba kendi gürültüsünü bebek yaptı diye örtmeye çalışıyor. Gece yarısı sizde onları rahatsız edin. Ben olsam gider kapılarına kavga ederdim. Ama siz kavga durumu istemiyorsanız sürekli tavana vurun, biraz utanmaları varsa gürültüyü keserler. Ya da kadının eşiyle konuşun, kadının ağlamaklı suratına inanmayın hiç, ağlayacak olsa bir kusura bakmayın dikkat edeceğiz derdi.

Bu tip aileler çocuklarına bakmıyorlar. Çocuklar evde kendilerini fark ettirmek için bu kadar ağlıyorlar. Bizim bir dönem alt kat komşumuz böyle bir aileydi. Bebek sabah 8 de ağlamaya başlardı uyandığında, annesi yataktan kalkıp bebeğe bakmazdı, anneannesi saat 9-10 gibi bebeğe bakmaya geldiğinde bebekle ilgilenirdi. Hatta bir keresinde bebekleri 2 saat aralıksız ağlamıştı annem artık kapılarına gidip, bebek hasta mı, bir yeri mi kırık merak ettim yazık çok ağlıyor demişti. Biz tepki gösterdikçe bebekle ilgilenmeye başladılar, haliyle bebeğin ağlamaları kesildi.
0
GoodMorningTeacher
(09.01.21)
@cooper sonra bana neden çocuk yapmıyosun diyorlar böyle bi ailede büyüyen çocukla ilerde muhattap olmasını istemediğim için çocuk yapmıyorum. durdan çüşten anlamayan aman gönderelim okula öğretmeni adam etsin diye yetiştirilen cocuklar...
biz de ses yapmayalım diye çok hırpalandık ama ipledik insanlara saygı duymayı öğrendik.

@goodmorningteacher aynen karı koca tüm gün işteler çocukları salıyorlar eve gelince. bu gürültü münasebetiyle 3. diyaloğumuz hiçbirinde kusura bakmayın dikkat edeceğiz denmedi. en ufak bi çaba görsem sabır diycem ama gün geçtikçe çığrından çıkıyor. ayrıca hiç bahsetmediğim başka komşuluk sıkıntılarımızda var aynı kadınla :) aşağıda kapı cam açık mı diye bakmadan ne bulursa silkeliyor camdan ablamız.sanırım ilk defa apartmanda oturuyorlar
0
🌸melodi
(09.01.21)
4.5 yaşında 2 erkek ikiz yeğenim var. Hayatımda bildiğim gördüğüm en yaramaz en zaptedilmez çocuklar. Patırtıya yüksek sese toleransı 0(sıfır) biri olmama rağmen 2.5 yaşından 4 yaşına kadar bütün ayarlarımla oynadılar. Bağırdım çağırdım dizginleyemedim neticede onlar kazandılar. Yaramaz çocukla ilgilenmek zannettiğiniz kadar kolay değil. İşin sonunda onların istediği oluyor ve siz alışıyosunuz bu duruma.

Yeğenlerin karakteri son 1 senede çok değişti ama. Çok daha sakinler şu an. Sizin komşunun çocukları da böyle bir evreye girebilirler.
0
IncredibleMau
(09.01.21)
@melodi sen bilirsin kardes o zaman komsuyla kavgaya devam..ben dayaga karsiyim kusura bakma, olurda bir cocuk yaparsan onun ustunde gurultu yapmasin diye filistin askisi falan denersin artik, dove sove ogretirsin sessiz olmasini.

Bundan seneler once bir dairede kaliyorum, yerler parke. Asagidaki hatun zirt pirt yukari geliyor cocuk kosuyor diye, bekarim evde cocuk falan yok, evde benden baska kimse yok. Dedim herhalde yerler salonda parke, ses yapiyor, boydan boya salonu kalin bir hali ile kapladim, ama hatun yine gelmeye devam etti bu sefer bana yere yavas bas diyor, en sonunda kufuru yedi tabii..

Dedigin gibi daha once apartmanda yasamamis olanlara mevzuyu anlatmasi zor..
0
cooperr
(09.01.21)
Ucuna oklava taktiginiz duzenegi ritmik sekilde tavana vuracak bi makine yapip, evin bos bi odasinda ara ara calistirirdim ben olsam. Ya da tavana radyo monte edip son ses acin. :) Belki o zaman sustururlar cocumklarini.
0
msb
(09.01.21)
Türkler çocuk yetiştirmeyi bilmiyor. O yüzden çocukları sürekli deli gibi ses yapıyor. Ecnebilerde böyle bir şey görmedim. Saat 9 dedin mi yatıp zıbarıyorlar.

Bizim anne-babalar önce ses çıkarmıyor sonra da çocuğa bağırıp çağırıyor, çocuk kendisine neden bağırıldığını anlamıyor bile. Veya "oğlum koşma" falan diyorlar. Halbuki çocuğu meşgul etmeleri ilgilenmeleri falan lazım ama öyle bir ana-baba yok tc'de. Disiplin desen zaten yok, saat 12'den önce yatıramıyorlar bile çocuğu.

Bizim üst katta da böyle bir velet vardı Allah'tan taşındılar. Tek çözüm taşınmak, taşınırken de üst kat komşunun çocuğu var mı falan diye sormak lazım.
0
jangbogo
(09.01.21)
Bu konuda şikayetçi olan herkes cimere yazsa belki bir şeyler değişirdi. Eminim kendisi tv izliyordur, çocuk da kosuyordur.
0
gelmeistemem
(09.01.21)
1 ay kadar önce iş ve şehir değiştirdim, eski ev dubleksti, alt komşu derdimiz yoktu. Oğlum 2.5 yaşında ve bahsettiğin durum bizde de var.

Eskiden oyuncak atına binip dıgıdık dıgıdık diyerek evi turlayabiliyordu, şimdi engel oluyoruz ama koşmasına yapabileceğimiz bir şey yok, napalım tasma mı takalım çocuğa koşuyor.

Bir de zıplama dedikçe yapılmaması gereken bir şey olduğunu biliyor ve ilgi çekmek istediğinde kanguru gibi zıplamaya çalışıyor. Totosuna patlattık yapmasın diye, hem biz vicdan azabı duyduk sonrasında hem de çocuk dayak arsızı olup çıkacak.

Aynı şekilde oyuncaklarıyla oynarken mesela arabayla, yere veya duvara sürtünce aşağı ses gidiyor, halının üstünde yapması için ve duvarlara sürtmemesi için uyarıyoruz.

Ayrıca ağlıyor, banyo yaptıracaksan canı istemezse ağlıyor, saçını yıkamak istersen gönlünü yapmazsan ağlıyor, giydirmek istersen ve o tarzan gibi çükünü sallaya sallaya gezmek istiyorsa ağlıyor.

Vallaha alt komşuyu düşüneceğim diye saçlarım beyazlayacak stresten.

Alt komşu yöneticiye şikayet etti diye ekstra dikka ediyoruz ama bir yerden sonra çocuğun ve bizim de psikolojimiz bozuluyor.

Çocuk yahu bu, ağlayacak, koşacak, oynayacak. Elimden gelen bütün dikkati gösteriyorum evde zıplamasını engelliyoruz, yere bir şeylerle vurmasını engelliyoruz, halı olmayan yerde ses çıkarak bir şeyle oynamasını engelliyoruz, çığlık atmasını engelliyoruz ama evde çocuk koştu, sesli yürüdü, ağladı diye gene şikayet gelirse açarım ağzımı yumarım gözümü, üstüne bu sefer aldığım önlemleri de keser ızdırap olurum.

Bu da evli ve çocuklu bir ailenin gözünden sizin durumunuz.

edit : çocuk 21:30-22:00 gibi uyuyor. 07:00-09:00 gibi uyanıyor.
0
kimlanbu
(09.01.21)
@kimlanbu işte evli&çocuklu aileler olarak anlamadığınız mevzu da bu biz çocuk put gibi evde otursun koşmasın demiyoruz. ama uyanık olduğu süre boyunca ki bu cocuk garip sabah 4te uyanık ve koşuyor evde :) evde sürekli bi ses var yani sizin alt komşu iyi en azından akşam 10dan sonra ev sessiz :)

ayrıca “dikkat ediyoruz” demişsiniz biz de öyle bi çaba olmadığı için zaten sıkıntı. salonda 2dakikadan fazla çocuk sehpayı parkeye sürtüyor anne&baba&anneanne&dede salonda (çünkü aynı anda tv sesi geliyor haberleri izliyorlar) çocuğum yapma demiyorlar.

bi de anlamadığım çocuktur tabi ki koşacak evde diyorsunuz ya bu çocuklar oturarak oyun oynamayı bilmiyor mu? bi çocuk uyanık olduğu süre boyunca koşar mı evet koşuyormuş 4aydır görüyoruz
0
🌸melodi
(09.01.21)
Çocuğum yok ama sen haksızsın. "Açtım ağzımı yumdum gözümü" dediğin için soğukkanlı bir iletişim de kuramamışsın büyük ihtimalle bu yüzden haksızsın.
Apartman yaşantısında bunlar var ve sırf bu yüzden ev satın almıyorum. Ebeveynin 2,5 yaşındaki çocuğa ne yapmasını bekliyorsun? sakinleştirici iğne mi vursun yatağa mı bağlasın dayak arsızı mı yapsın?
Müstakil ev konforu isteyen müstakil evde oturacak bu kadar basit.

edit; arkadaşın duyuruyu neden açtığını anlamadım ben. kendisiyle aynı düşünmeyen herkese karşı bir cevabı, savunması var. sadece onu haklı bulanlara tik veriyor falan :) yaptığını tasdik edip egosunu okşayacak cevaplara ihtiyacı var belli ki. oyna devam.
0
dadasalon
(09.01.21)
@dadasalon müstakil ev konforu aradığım fikri nası oluştu bilmiyorum ama 34 senedir apartmanda ara katta oturuyorum ilk defa böyle bi sıkıntı yaşıyorum. çocuğuna terbiye vermekten aciz insanlar müstakil ev konforu arıyorlar. apartman yaşantısında bu olur derken insanları rahatsız etmek mi, hiç sessizlik olmaması...

çocuğuna yapma demeyi öğretmeli mesela balkona çıkıp saatlerce bağırmasına engel olmalı mesela. 3.kattan aşağıya inerken merdivende çığlık atmamasını sağlamalı mesela(saat farkı gözetmeksizin)
0
🌸melodi
(09.01.21)
valla bunun kökten çözümü çocuklu ailelerin mahalleleriyle öbürlerini ayırmak bence. hepsi birbirine katlansın. gece kakaka kikiki yapanı da o mahalleye postalayacaksın. sessizler de gariplerim kitaplarını okusunlar.
0
durme
(09.01.21)
bir de arkadaşım çocukları standardize etmişsiniz. Aynı ana babadan olma ve yetiştirilme çok farklı karakterleri olan çocuklar da çevremde. Bi ailenin çocuğu gerçekten usludur söz dinliyordur çok rahat bok atabilir diğerlerine eğitemiyorlar vs diye. ama kimisi gerçekten naparsan yap durmayabiliyor napsınlar dövsünler mi çocukları. ayrıca istediğiniz yere şikayet edin yanlış bilmiyorsam çocuk gürültüsü yüzünden bir işlem yapmıyorlar.

anne baba bir gayret göstermiyor demişsiniz bu ayrı bi konu tabi ama bunu da bilemezsiniz.

azcık empati pls.
0
entropik
(09.01.21)
@entropik eve sosyal hizmetleri gönderip çocuğa iyi bakamıyorlar diye şikayet edince ne olduğunu izleriz hep beraber :)

bi çocuk aralıksız bazı şeyleri yapmaya devam ediyorsa anne&babanın bir şey yapmadığını anlamak için çokta zeki olmaya gerek yok.

neden hep empati tek taraflı. aynı empati çocuk sahibi olanlarda da olsa sıkıntı yok. kapıma gelipte “napayım yaeeee” diye ağzını yaya yaya konuşmasın mesela. kendi salonda böğürerek tv izlerken 2 çocuğu arka odaya atıp tepinmelerine izin vermesin mesela. anlıyorum kendisi de yorgundur çocuğa zaman ayırmaktansa kendine zaman ayırmayı seçiyordur. evet linç yicem biliyorum o zaman doğurmuycaksın.
0
🌸melodi
(09.01.21)
@melodi şikayeti gürültü için söylemiştim..

yorumlara bakarsan genelde anne babalar komşuyu tutuyor, çocuksuz yada bekarlar sizi :)
0
entropik
(09.01.21)
bakalım bu sessizlik ne kadar sürecek ama isteyince oluyormuş çıt yok evde. 4aydır ilk defa evimiz bu kadar sessiz sürekli yok yok kesin çocukları öldürdüler falan diye geyik yapıyoruz şaşkınlık içindeyiz :)
0
🌸melodi
(09.01.21)
Sorunun basligi hatali, "ben hakliyim, evet evet ben, sadece ben degil mi?" olacakti, cunku sana hak vermeyen herkese ters cevap verdin. Ayrica tiklari da vermedin ki o bize cok koydu, aksam don don uyku tutmadi, zalimsin. :)

Gon$uya buranin linkini ver, bak ekibi topladim eger sessizlik devam etmezse gelip kafanizi kiracaz de salmasinlar. Ben de seni kiracagima saf degistiririm onlarin oglani doverim. Eksiduyuru olarak onlari cocuk yapmaya ve bunun ustune apartmanda yasamaya cesaret etmeye pisman hale gelecek kadar bir dovelim. Mis gibi, ohhh...
0
cooperr
(09.01.21)
(2)

distrokid, orchard gibi sitelerde banka bilgilerini girmek gerekli mi?

durme
şarkı yüklemek ancak bazı nedenlerden ötürü kredi kartı numarasını girmek, para almak istemiyorum. spotify'a vs şarkı yüklemek için bu gerekli mi?(parayı çekmemek de bi opsiyon ama istdiğim o değil.)herkese teşekkürler
şarkı yüklemek ancak bazı nedenlerden ötürü kredi kartı numarasını girmek, para almak istemiyorum. spotify'a vs şarkı yüklemek için bu gerekli mi?

(parayı çekmemek de bi opsiyon ama istdiğim o değil.)

herkese teşekkürler
0
durme
(08.01.21)
yıllık üyelik için illa kart numarası veriyorsunuz(en kötü tosla-papara vb. kartla olabilir sanırım), fakat ben para çekmedim ve vergi formu da doldurmadım banka bilgisi de girmedim. Oluyor.

edit: "(parayı çekmemek de bi opsiyon ama istdiğim o değil.)" bu ne demek anlamadım. Banka bilgisi girmeden para çekmek mi istiyorsunuz? Para almak istemiyorum demişsiniz ama bi üstte de.
0
rodriguez2
(08.01.21)
parayı çekmeden hesapta biriktirebilirim. ben ibanı dahi vermek istemiyorum.
0
🌸durme
(08.01.21)
(9)

gökyüzünde dans eden ışıklar ne olabilir?

durme
gökyüzünde sadece bulutlu kapalı havalarda gördüğümüz ışık kümeleri var. elips çiziyorlar gibi ama keskin şekiller değil ve bir tane değil ışık kümesi. bikaç tane. sürekli dönüyorlar. işin tuhaf yanı son bi saattir tepemizde iki tane helikopter de dolaşıp duruyor.ışığın olduğu yerlerin altında herha
gökyüzünde sadece bulutlu kapalı havalarda gördüğümüz ışık kümeleri var. elips çiziyorlar gibi ama keskin şekiller değil ve bir tane değil ışık kümesi. bikaç tane. sürekli dönüyorlar. işin tuhaf yanı son bi saattir tepemizde iki tane helikopter de dolaşıp duruyor.

ışığın olduğu yerlerin altında herhangi bi ışık kaynağı yok. helikopterlerden gelmiyor ışık. öyle bi şey de değil. bildiğiniz bi nedeni var mıdır bunların?
0
durme
(28.12.20)
Konunun uzmanı değilim ama gece suyun altında da oluyor. Muhtemelen ışık yansıyıp kırılıyor. Ya da ufak şimşekimsi bir şey oluyor
0
olaylar olaylar
(28.12.20)
Geçtiğimiz aylarda uydu gönderdiler ya. Onlar dolaşıyo hala sanırım.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(28.12.20)
Starlink constellation uzay araçları olabir. Yukarida denildiği gibi.
Buradan konumuza göre hangi saatte görebileceğinizi bulabirsiniz
findstarlink.com
0
spacevan
(28.12.20)
yakından bi ışık gibi görünür mü peki starlink ya da uydu? uzakta bi yıldız gibi diillerdi ve sürekli hızlı hızlı dönüyolardı.
0
🌸durme
(28.12.20)
Drone olabilir.
0
catch the arrow
(28.12.20)
Starlink görüntüsü su şekilde;

www.google.com
Yani vizibiltesi uydunun yorungedeki irtifasina ve egiklik açısına bagli. Şimdi baktığımda visibiltesini düşürmüşler starlink in sizin gördüğünüz bu değil buuyuk ihtimal.
0
spacevan
(28.12.20)
drone olamaz. starlink videosu için teşekkür ederim. bununla alakası da yok.
0
🌸durme
(28.12.20)
çok basit bir şey yazacağım ama, oralarda etkinlikte mekanda konserde falan yerden havaya yansıtılan büyük ışıklar vardır, projeksiyon ışık denir galiba.

şundaki sahneye yansıtılan büyük beyaz ışıklar gibi:
www.laserworld.com.tr

ya da şundaki lazer olanlar değil de beyaz olan ışıklar gibi:
ecesahin.com.tr

yani bir yerlerde bir mekanda ya da binada bu hareketli ışıklardan varsa onun ışıkları böyle bulutlu havada tarif ettiğiniz gibi görünebiliyor.
0
nimberjack
(28.12.20)
herkese cevapları için çok teşekkürler. çevreyi özellikle kolaçan ettim ve zaten gökyüzünün o kısmının altında bizim binalar var. ama gerçekten dediğiniz şeyi andırıyor.
0
🌸durme
(28.12.20)
(15)

Tadı kötü olmayan ve fiyatı makul olan bir içki arıyorum?

kayanyıldız
İmkansızı istiyorum sanırım ama mümkünse alkol oranıda çok düşük olmasın, hafif çakır keyif yapacak bir şeyler arıyorum.Not: kırmızı şarap tavsiye etmeyin midemi çok bulandırıyor zorla anca bir kadeh içebiliyorum.Not 2: Migros ve carrefour gibi marketlerden ulaşabileceğim ürünler olsun lütfen.
İmkansızı istiyorum sanırım ama mümkünse alkol oranıda çok düşük olmasın, hafif çakır keyif yapacak bir şeyler arıyorum.

Not: kırmızı şarap tavsiye etmeyin midemi çok bulandırıyor zorla anca bir kadeh içebiliyorum.

Not 2: Migros ve carrefour gibi marketlerden ulaşabileceğim ürünler olsun lütfen.
0
kayanyıldız
(27.08.20)
(bkz: Sheridan's)
0
porn star
(27.08.20)
passport scotch
0
tantunisultansuleyman
(27.08.20)
varım limon
0
gucune giden kaplumbaga
(27.08.20)
Gordons cin alıp ve tonik alıp cin tonik

35 liği 79 liraydı carrefourda, tarife göre 6 bardak çıkar, 3 bardak kafanı baya güzel yapar, mayalı içkiler gibi de (bira, şarap) rahatsız etmez
0
freebird5406_2
(27.08.20)
ballantine's
0
turbo sadık
(27.08.20)
Safari , yüzde 20 alkollü , portakal suyu ile tadından yenmez.
0
synax
(27.08.20)
volim
0
since1907
(27.08.20)
aperol alabilirsiniz. tek başına içilmez kokteyl olarak kullanıyorum ben. san pellegrinonun portakallı gazlı içeçeği ile karıştırıp içiyorum.
yada beyaz şarap ve soda ile de karıştırılıp içilebilir.

malibu da aynı şekilde hem koku hem tat olarak rahat bir içkidir. kola ve limon ile bile içilir. ananas suyu ve limon ile de meyve suyu tadında alkollü içki elde edersin.

tabi bunların fiyatı makul değil ne yazık ki.
0
bigcaptain
(27.08.20)
cin+tonik +1
0
susamli cubuk
(27.08.20)
beyaz sarap? bence ideali beyaz sarap. sava premium falan idare eder. veya angora. yine zorluyorsa ustune 3/1 veya yarim gazoz ekleyin.
0
icim urperiyor
(27.08.20)
votka? votka+türk kahvesi+ süt.
bi ara bu üçlüyle tombikleşmiştim.

alkol dostunuz diildir. bence içme ama :D
0
durme
(27.08.20)
Amsterdam navigator. İki tanesine mis gibi olursun.
0
kumulatifvergimatrahi
(27.08.20)
keglevich kavun, mis gibi lıkır lıkır gidiyor çakır keyif de yapıyor.
0
benaslinda
(27.08.20)
aradığınız şey Aperol Spritz
0
mirafiori
(27.08.20)
Rose şarap+Sprite
0
inawen
(28.08.20)
(2)

küçük parmağı masaya çarpma sonrası...

not dark yet
selamlar72 yaşında annem ayak küçük parmağını masaya çarptıktan sonra çok ağrıdığını söylediğinde o kadar ciddiye almadım açıkçası klasik bir ev kazası olduğu için ama yayılmış bir morluk ve biraz kaybolup tekrar başlayan bir ağrı var. buz işe yaramıyor dedi. ciddi kronik rahatsızlıkları olduğu içi
selamlar
72 yaşında annem ayak küçük parmağını masaya çarptıktan sonra çok ağrıdığını söylediğinde o kadar ciddiye almadım açıkçası klasik bir ev kazası olduğu için ama yayılmış bir morluk ve biraz kaybolup tekrar başlayan bir ağrı var. buz işe yaramıyor dedi. ciddi kronik rahatsızlıkları olduğu için dışarı da hiç çıkmıyor. ne yapmalı?
0
not dark yet
(21.08.20)
Gidip film çektirmeniz lazım.
0
duptıs
(21.08.20)
kırık olabilir. ayakta kırık için bir şey yapmıyorlar yanılmıyorsam. genacol içebilir kolajen desteği için kırıksa. spreyler var ağrı gideren ve morluk gideren krem var. eczaneden alabilirsiniz. doktora gitmeyecekseniz böyle.

imza: 4 buçuk ay önce serçe parmağını kırmış biri.
0
durme
(21.08.20)
(3)

diş teli çıkınca dişlerde oyuntu ve matlık normal mi?

durme
dün çıktı teller ama dişlerim pürüzsüz değil eskisi gibi, beyazlıklar ve tırtırlar oluştu. birkaç dişim de dişin nemini aldığım zaman parlak durmuyor, mat. moralim bozuldu. doktor da çok ilgilenmedi açıkçası. bu niye olur normal midir?
dün çıktı teller ama dişlerim pürüzsüz değil eskisi gibi, beyazlıklar ve tırtırlar oluştu. birkaç dişim de dişin nemini aldığım zaman parlak durmuyor, mat. moralim bozuldu. doktor da çok ilgilenmedi açıkçası. bu niye olur normal midir?
0
durme
(21.08.20)
telleri çıkardıktan sonra dişlerinizi temizlemedi mi doktor?
0
black holes in the sky
(21.08.20)
temizledi. acaba temizlerken hasar mı bıraktı diye endişelendim.
0
🌸durme
(21.08.20)
bende de temizlik yapıldı, baya agresif bişey sanırım bu temizlik. yapıştırıcıyı sökmek için aşındırarak temizliyor. dediğiniz gibi mat o noktalar. ama benim teller içeridendi, sadece dışarıda bikaç noktaya kanca takıldığı için o çok önemsemedim.

bence o doktora değil başka bi doktora (hatta birkaç doktora) danışın. doktorun sebep olduğu sorunu düzeltmesi için tekrar aynı diş doktoruna gidenlerden hiç mutlu bi son duymadım.

belli ki o saydam parlak tabaka aşınıyor. parlatmak için umarım tekrar aşındırmayı seçmezler. umarım başka bi çözümü vardır.

bol şans
0
sttc
(21.08.20)
(2)

Fazla bozuk olmaya dişler için tel tedavisi ücreti ne kadardır?

insomniac
Çok az bir çapraşıklık var. Tedavi ücreti ne kadar tutar?
Çok az bir çapraşıklık var. Tedavi ücreti ne kadar tutar?
0
insomniac
(10.08.20)
ben geçen sene şeffaf braketler için 13 bine yakın para ödedim.
8-9 bin civarında metal braketler. ama şimdi dolar arttı, fiyatlar yükselmiş olabilir. ancak öğrencilere filan yaptıranlar oluyor, onlar daha ucuz oluyor sanırım.
0
durme
(10.08.20)
orthero, 1 sene önce 9 bin verdim
0
roger cobb
(10.08.20)
(8)

stres, anksiyete icin en etkili cozum nedir?

buenosdias
mindfullness, meditasyon falan diyeceksiniz; ama hepsi karmasik seyler. cozume ulastiracak basit bir app, uzman, kurs vs var mi?her turlu tavsiyeye acigim.
mindfullness, meditasyon falan diyeceksiniz; ama hepsi karmasik seyler.

cozume ulastiracak basit bir app, uzman, kurs vs var mi?

her turlu tavsiyeye acigim.
0
buenosdias
(10.08.20)
mindfulness kadar basit bir şeye karmaşık diyorsan kolay gelsin, işin zor
0
awareim
(10.08.20)
Olumlama
0
Sonsuzluk ve Bir Gün
(10.08.20)
mindfullness zorsa abilify yani.
0
fiddler s green
(10.08.20)
Odağı değiştirme fikri bana mantıklı gelmeye başladı. Bir de içgörü kazanmak. Mesela mindfullness anksiyete yaşayan pek çok insana karmaşık gelir çünkü zaten ulaşılmak istenen kafa dinginligine ulasman anksiyete yaşamayan birine göre üç kat zordur. Ruh halini değiştirmeye çalışmak yerine içinde bulunduğun durumu daha bütünlüklü olarak kavramani sağlayacak aktivitelere yönelmeni tavsiye ederim. Ben bu ara sosyoloji okumaya başladım mesela, kişisel olarak algıladığımiz birçok meselenin aslında toplumsal olduğunu görmek beni rahatlatıyor. Okumak zihni sakinleştirir ayrıca. Bir de yazmanı tavsiye ederim.
0
epistemic_regress
(10.08.20)
spor. yürüyüş.
psikologlar yardımcı olur.

bir de şöyle bi kurs buldum ben ilerde katılmayı düşünüyorum belki mindsetinizi değiştirmenize yardımcı olur: kucukilhamkutusu.com
0
durme
(10.08.20)
Dikkati ve algiyi dis dünyaya vermek. Ne zaman ic dünyana döndügünü ve karanlik düsüncelere kapildigini hissedersen hemen algini disari döndür. Etrafinda neler var? Neler olup bitiyor? Dünya, yasam, varolus, ne kadar ilginc seyler aslinda. Merak edilecek, kendi disimizda üzerine düsünülecek ne kadar da cok sey var. Ben sadece bir parcasiyim bu dünyanin, aslinda o kadar da önemli degilim, kendimi bu kadar analiz etmek zorunda degilim, neysem oyum, önemli olan dis dünyayi nasil gördügüm, neleri merak ettigim, neleri özümseyebildigim... Bu tarz bir düsünce pratigi yardimci olabilir.
0
catgroove
(10.08.20)
Fiziksel olarak yorulmak.
0
arnold schwarzeneger
(11.08.20)
Fiziksel olarak yorulmak +1

Ayrıca Vakit alacak bir uğraş bulmak.
0
put it in your appropriate place
(11.08.20)
(4)

ayak bileğini ve kolları etkileyen bi bit türü var mı?

durme
yıllardır işe gidince ayak bileklerim hafif kaşınırdı ama önemsemezdim. bu sefer niye bilmiyorum, evde de kaşınmaya başladım. öyle aman aman bi kaşıntı değil ama hani ufak böcek dolanıyomuş hissi veriyor. bi tek kollarım ve ayak bileklerim kaşınıyor. böyle bi bit var mı? ya da işyerinin çok temizlen
yıllardır işe gidince ayak bileklerim hafif kaşınırdı ama önemsemezdim. bu sefer niye bilmiyorum, evde de kaşınmaya başladım. öyle aman aman bi kaşıntı değil ama hani ufak böcek dolanıyomuş hissi veriyor.

bi tek kollarım ve ayak bileklerim kaşınıyor. böyle bi bit var mı? ya da işyerinin çok temizlenmediğini düşünerek söylüyorum mayt falan mı alerji yapıyor acaba?

çaresi ne olabilir acep?

teşekkürler
0
durme
(04.08.20)
pire olabilir.
küçük sinek ısırığı gibi şeyler görüyor musunuz kaşınan bölgelerde?
0
blatta hiberna
(04.08.20)
hayır, daha çok kaşıdığım için kızarıyor.
0
🌸durme
(04.08.20)
Ya stresten kaynaklı psikolojik ya da alerji.

Ne kadar tavsiye vermem doğru bilmiyorum ama benim alerji dönemimde gittiğim cilt doktoru aşağıda linkte yer alan kremi önermişti. İlaç değil, reçetesiz satılıyor. Cildimi nemlendirip, kızarmasını, kaşınmasını kesmişti.

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
GoodMorningTeacher
(04.08.20)
Karaciğer enzimlerim (alt-ast) yükseldiğinde özellikle ayaklarımdaki kaşıntı fazlasıyla artmıştı. Öyle bir şey olabilir belki?
0
mor.inek
(05.08.20)
(3)

Telif sorusu

bialo czerwoni
Arkadaşım bir e-kitap yazmış 100 sf civarı. bunu başkaları satın alıp kapağı değiştirip satıyormuş. ne yapabilirim diyor ?kesinlikle alıntı yokmuş,kendi içeriği.telif alabilir mi ?teşekkürler şimdiden.
Arkadaşım bir e-kitap yazmış 100 sf civarı. bunu başkaları satın alıp kapağı değiştirip satıyormuş. ne yapabilirim diyor ?

kesinlikle alıntı yokmuş,kendi içeriği.

telif alabilir mi ?

teşekkürler şimdiden.
0
bialo czerwoni
(26.07.20)
kanıtlayabilir mi?
0
sutlu nescafe
(26.07.20)
kültür bakanlığı telif hakları genel müdürlüğü
0
ankarakecisi
(27.07.20)
daha önceden bi şekilde tasdik ettirmiş mi kitabı? yani ona ait olduğunu gösterecek bi belge var mı? dijital damga da işe yarar sanırım. tam hukuki süreci bilmesem de ispat için yeterli sanırım.
0
durme
(27.07.20)
(22)

Nazara inanır mısınız?

solo
Merhaba sevgili cinci ve hurafeci dostlar.Normal şartlarda nazara inanan birisi değilim, her şeyin bilimsel bir dayanağı olduğuna inanırım ancak başıma gelenler artık öylesine bir noktaya vardı ki neredeyse nazarı gözlerimle görmeye başlayacağım.Yaptığım işle ilgili en ufak olumlu bir şeyler söylese
Merhaba sevgili cinci ve hurafeci dostlar.

Normal şartlarda nazara inanan birisi değilim, her şeyin bilimsel bir dayanağı olduğuna inanırım ancak başıma gelenler artık öylesine bir noktaya vardı ki neredeyse nazarı gözlerimle görmeye başlayacağım.

Yaptığım işle ilgili en ufak olumlu bir şeyler söylesem o iş ters gidiyor, bir şey alıyorum çok öven oluyor hoop aldığım şeyin başına bir şey geliyor, beklediğim bir haber oluyor haber geliyor sevinip bir iki kişiye söylüyorum hoop telefon geliyor olmadı o iş vazgeçti kişi deniyor.

Neredeyse her gün benzer şeyleri yaşıyorum öyle haftada / ayda olan bir şey değil neredeyse her gün oluyor bu.

Sizin nazara bakış açınız nedir?
0
solo
(16.07.20)
Tam olarak yazdığınız gibi hatta bazen daha kötüsü. Ailede kimse bir iş iyi yata kötü sonuçlanmadan konuşmaz.
0
pudra
(16.07.20)
İnanmıyorum bence çok aceleci davranıyorsunuz(ben de öyleyimdir :D) bu tür hurafelere inanmayın, nazar konusu sanırım şamanizm'e dayanıyor.
Dediğim yaşadağınız olaylar ise rastlantıdan ibaret çok anlam yüklememek lazım.
0
mcgrain
(16.07.20)
Sevdiğim şeyleri paylaşmayı hiç sevmem sırf bu nedenle.insanlar kıskanıp negatif bir düşünce ile bloklayabiliyorlar.sonuç olaraka evet inanıyorum.
0
çılgındünya
(16.07.20)
inanıyorum tabii ki.

ayrıca o kadar da bilimsel olmayan bir şey değil bu.
insanın enerjisi ve manyetik alanı etkileniyor bir şekilde.
diğerleriyle etkileşim içindeyiz yani.
şamanizme dayanıyor diye anlamı olmamak zorunda değil ki.
0
blatta hiberna
(16.07.20)
inanıyorum.
aynen dediğiniz gibi sonuçlanmadan anlattığım neredeyse her şey sıkıntıya giriyor. bir de ben anlatmayı çok severim. kendimi tutmaya çalışıyorum artık.
0
ruby elixir
(16.07.20)
net inanıyorum enerjisinden çok emin olmadığım insanlara, netleşmeyen işlerimi anlatmam mesela :)
0
takunyali kokos
(16.07.20)
Anında nazar değdirmişliğim var, o yüzden inanıyorum.
Kuzenimin eski retro çok güzel bi televizyonnu vardı, çok begendiğimi söyledikten 2 dakika sonra çocuğu koştururken çarpıp kırılmıştı. Korkuyorum beğendiğim şeyi söylemeye
0
coca cola
(16.07.20)
nazar deveyi kazana, insanı mezara sokar derler büyükler. Başıma gelenlerden sonra kesinlikle inanıyorum. Dikkat etmekte fayda var.
0
kraldan cok kralci
(16.07.20)
@mcgrain, acelecilik elbette sorun bunda hem fikiriz ama acelecilikle ilgili olmayan şeyler de var mesela yakın zamanda çok değerli bir alet gelip gören kişilere anlattıktan bir kaç gün sonra yandı.

Evimize gelen misafirlerle sohbet esnasında misafirler evi övdü şöyle yeri güzel böyle açısı güzel şöyle esiyor.

Şimdi evin içinde pişiyoruz, 5. kattayız her yerinden karınca çıktı, hemen evin önünde inşaat başladı evi her gün silmemize rağmen tozdan illallah ettik, her gün tesisatının bir yerleri patlıyor, daha sayamadığım bir sürü sorun oluştu.

Yani demek istediğim henüz olmamış olaylarla ilgili değil mevcut elimizdekileri de birileri överse hemen arkasından o şeyde bir sıkıntı yaşıyoruz.
0
🌸solo
(16.07.20)
inanırım
0
aquarium
(16.07.20)
inanıyorum evet, birçok kez yaşadım. birilerinin nazarı beni duman etti.

ama bir şey fark ettim, ben nazar değdirebiliyorum hatta kendime bile :D
0
tabudeviren
(16.07.20)
inanıyorum. çokça da örneklerini yaşadım. ve buna riayet edersem de başıma işi gelmiyor çok şükür. daha 1 ay önce başıma geleni anlatayım.
stanley fatmax 5 mt'lik metrem vardı. ömür boyu garantili 3 mt'reye kadar kırılmadan açabiliyorsun inanılmaz bi mıknatısı hassasiyeti falan var.
gören herkes çıldırıyor. kontrolünden ustasına.
ben de elimden hiçbir şey düşürmem kolay kolay. örneğin telefonlarımı kılıfsız ekran koruyucusuz kullanırım daha da düşürüp çizmişliğim kırmışlığım yok. ben o metreyi elime aldım. 18 mt'den düşürdüm. kırılmadı, 27 tonluk demir tırının altında kaldı bir şey olmadı. bunların hepsi 1 haftada oluyor he.
en son kontrolün teki ya bu ne güzel bunu ben alayım dedi. ceks dedim. demez olaydım. adam vrf'den yerin ölçüsüne bakarken o esnada. metreyi çeliğinden koparttı. ulan metre çeliğinden kopar mı?
metre 5 mt ölçüğü yer 3.40 ve başardı.
bebeğe ineğe ve arıya çok çabuk nazar değer derler ona artık siz stanley metreyi de ekleyin ehueheh. daha iyi bir şey kullanmam dekor metre ile devamkee.
gerçi milletin ağzı da durmuyor. nazar olmasın diye dandik arabaya binersin kesin batıyor işleri kötü sattı nakte çevirdi derler. iyi araba alırsın. ooo yandaş voleyi vurdu derler.
göz mühim. maşallahı ağızdan eksik etmemek lazım.
0
turbo sadık
(16.07.20)
İnanıyorum açıkçası. Bir gün bir yerde yaptığım işle alakalı güzel sözler söylenmişti vs, akşamına felaket hasta oldum. Yoktan yere mide bulantısı, titreme vs yaşadım.
0
black holes in the sky
(16.07.20)
inanmıyorum.

@solo verdiğiniz örnek üzerinden gidecek olursak, karıncalar birden peydah olmadı heralde orda. ya da inşaat zaten yapılacaktı. tesisat da malzeme ve işçilik ile ilgili. sizin sıkıntılar nazar için fazla somut. genelde daha soyut şeyler ve tesadüfler için insanlar söylüyor.

yeni aldığı kıyafeti arkadaşı fazla süzdü kıskandı, iki dk sonra kuş pisledi gibi.
çok yakışıklısın dedi bir akraba bayramda, ertesi gün hasta kalktı vs.

ben de şöyle bir şey anlatayım salona yeni eşya aldığımız zamanlar, ses duyduk annem teyzem evde, baktık masanın üzerinde göçük var, bulamadık nedeni başta, baktık avizeden elmas şekilli parça düşmüş durup dururken. annem nazar demeye başladı. teyzem daha fena. bence tamamen malzeme ve üretim ile ilgili. sonuçta her üretim kusursuz olmuyor. fabrikalarda 100% hatasız kalite standardı yok zaten. 10binde bir oluyordu belki o da bize denk geldi.

bir de insan bazı şeyleri, kendi istediği/inandığı şekilde yorumluyor, algıda seçicilik doğru tabir mi bilmiyorum.
0
fezagezgini_4
(16.07.20)
istesem nazara inanabilirdim. mesela gitar çaldığım videolarım vardı, bi gün canlı yayın yaptım, ertesi gün parmağım kırıldı. 3-4 aydır gitar çalamıyorum doğru düzgün. bir arkadaşım sana nazar değdi dedi. bense buna inanmamayı seçtim. ben bu parmağı bi öfke nöbetinde kırdım ve bu benim sorumluluğumda. bunu ben yaptım yani. suçu başkalarına atmak yerine kendimize dönüp bakmak en mantıklı ve faydalı yol. hayatta neye inanırsak o tezahür ediyor. o yüzden ben de tüm kontrolün benim elimde olduğuna inanmayı ve dışarıya daha fazla güç atfetmemeyi seçiyorum.

ama şu var, başka insanlardan etkileniyoruz. misal bi projemiz var ve bunu baltalayacak kötü niyetli arkadaşlar ya da kişiler var. onların bakış açısından ve enerjisinden etkilenmemek için onlardan bitakım şeyleri saklı tutmayı seçebilirim. çünkü enerjilerden şimdiye kadar çok çabuk etkilenen biri oldum.

demem o ki tüm güç içimizde. siz izin vermezseniz, auranızı çelik zırh gibi takınırsanız bişicik olmaz. ama korkarsanız nazar değecek diye, o zaman halden hale girmek zorunda kalırsınız. mesele kendimizi güçlü tutmakta diyor susuyorum. sevgiler.
0
durme
(16.07.20)
@durme, çok güzel anlatmışsın ama işte buna nazar denmiyor mu? hadi nazar demeyelim ismine zurna diyelim sonuçta aynı yola çıkıyor gibi anlattıkların?
0
🌸solo
(17.07.20)
@solo

parmak kırılması değil de, ikinci kısımda evet nazarı anlatmış.
0
fezagezgini_4
(17.07.20)
ben de hep tesadüf olduğuna inanmak istiyorum ama ne zaman mutlu olsam, başıma çok iyi bir şey gelse bu mutluluk kısa sürüyor. bu yüzden sevincimi hatta gerçekleşmesini istediğim planlarımı bile gizliyorum artık. bunla ilgili bir ted vidosu vardı, belki ilgilenirsiniz:)

www.ted.com
0
walser
(17.07.20)
@solo tamam adına nazar diyin isterseniz ama benim bahsettiğim tamamen metafizik bir şey değil. bir başkasının hayata bakışı bizi etkileyebilir, moralimizi bozabilir vs. yani siz izin vermedikçe hiçbir şey olmaz.

lakin güçlü hissetmiyorsanız, o zaman saklarsınız, belki batıl inançlar geliştirirsiniz bunu bertaraf etmek adına. misal nazar boncuğu. işe yarayabilir de zira siz inanıyorsunuz iyi geleceğine.
0
durme
(17.07.20)
ben inanmaktan ziyade kötüye gideceğini hissediyorum. Gaybı Allah bilir.
0
the last
(17.07.20)
inanıyorum. zaten olmasını istediğiniz şeyleri olana kadar başkaları ile paylaşmak pek önerilmez.
0
ruh i tibbiye
(17.07.20)
inanmak için sağlam argümanlı bir neden bulamıyorum. deneyselliği de yapılamıyor. başa kötü bir şey geldiğinde "nazar ettiler" yorumu yapılabilir. ama o yorum olmadığında da "başa bir şey gelmiş olması" değerinden bir şey kaybetmiyor. başınıza gelen şeylerin tek sebebi determinizm'dir. o kadar. yani öncül domino taşları devrilmiştir.

kendi deneyselliğini yap. yaptığın işle ilgili olumlu tüm şeyleri hiçbir zaman söyleme. bakalım kaç defa işe yarayacak bu.

belki de sen "çok fazla paylaşım yapmayı seviyor" da olabilirsin. yani "sana öyle geliyordur" belki.
0
matrix
(19.07.20)
(4)

Evlenmezsem ileride pişman olur muyum?

ya ben lan neyse
32 yaş eşu anda böyle bir düşüncem yok. aday da yok. en fazla görücü usülü olur. gidip eş arayacak bir tip değilim çünkü beceremem.var mı mesela yaşı benden büyük olup pişman olan.ne bileyim yaş geçiyor, sağlık güzellik gidiyor; 40'ta çocuk olsa "keşke daha erken olsaydı" derim eminim.teşekkürler.
32 yaş e

şu anda böyle bir düşüncem yok. aday da yok. en fazla görücü usülü olur. gidip eş arayacak bir tip değilim çünkü beceremem.

var mı mesela yaşı benden büyük olup pişman olan.

ne bileyim yaş geçiyor, sağlık güzellik gidiyor; 40'ta çocuk olsa "keşke daha erken olsaydı" derim eminim.

teşekkürler.
0
ya ben lan neyse
(03.07.20)
bence canlılar olarak esas hedefimiz kendini gerçekleştirmek. evlenmezsen pişman olabilirsin tabii ki ama evlenince pişman olma olasılığın da çok yüksek. iş yerindekiler aklıma geliyor hep; sızlanıp dururlardı çocuktan, evlilikten. iyi taraflarını da yaşıyorlardır elbette.

içine sinmeden evlenmeyeceğine göre bence bunları boşuna düşünme. aday olunca hislerine bakarak karar verirsin.

naçizane fikrim budur.
0
durme
(03.07.20)
Naparsan yap, evlenmek için evlenme.
0
epistemic_regress
(03.07.20)
evlenmek evli olmak için değil, sevdiğiniz insanla hayat arkadaşı olmak için yapılacak bir şey.
33 yaşında öylesine evleneceğinize, varsın 40'ta evlenin ama mutlu olun, neşeli olun, sevin, sevilin.
yani doğru yaş değil, doğru kişi var.
bazı şeyleri olduğu haliyle kabul etmek lazım.

ki bilemezsiniz, belki bir yıl içinde evlenirsiniz.
bunlar belli olmayan şeyler.

tabii bunlar subjektif konular ama kendi deneyimlerim ve çevremden ya da ailemden gördüklerim sonucunda böyle bir fikir oluştu bende.
0
blatta hiberna
(03.07.20)
31e b burada, yurt dışına çik Avrupalı ya da Amerikalı bir eş bul
Evlenmek için evlenme
0
howfaristhesky
(03.07.20)
(37)

Çocuk istiyor musunuz?

batlegolas
Ben istemiyorum. 23 yaşında kadınım.Siz de yaş ve cinsiyet belirterek cevap verirseniz sevinirim. Merak ediyorum. Çocuk istemeyen insan sayısı az gibi.Teşekkürler.
Ben istemiyorum. 23 yaşında kadınım.

Siz de yaş ve cinsiyet belirterek cevap verirseniz sevinirim. Merak ediyorum. Çocuk istemeyen insan sayısı az gibi.

Teşekkürler.
0
batlegolas
(03.07.20)
40 erkek hayır. Evlenmek bile istemiyorum.
0
pass
(03.07.20)
cocuga bagli, 29 erkek.
0
ateistanbul
(03.07.20)
Asla, hiçbir şekilde, kesinlikle istemiyorum.
33 kadın.
0
pati
(03.07.20)
38 kadin, nope - 20lerin sonunda bi donem ister gibi oldum ama :-)
0
euteamo
(03.07.20)
34,aşırı istiyorum.
Evlenirsem en büyük evlilik nedenim
0
chemnil
(03.07.20)
Hiç istemiyorum. Hatta hiç hiç hiç.

Ama bir keresinde kısa donemliğine beraber olmak zorunda olsak da, bir iliskimdeki adamı cidden sevmiştim. İlk defa birinden çocuk yapabilme isteği hissetmiştim kendimde. Çok garipti.

Ama son 2 ilişkimde kesinlikle düşünmedim.

30 k

Dünyanın hali fln değil olay. Kesinlikle çocuk zamanından ve senden alan birşey. Daha ben gezecem tozacam, ohoooo. Sabah kalkıyorum 1 saat kendi rutinim var benim. 2 gün ailem için fadakarlik yapıyorum da 3. gün tükenmişlik sendromuna giriyorum kendime vakit ayıramıyorum diye.

Ama şöyle birsey eşimin maddi durumu kaygı taşımayacağım bir düzeyde olursa ve o çok istiyorsa ve en önemlisi sorumluluk sahibi bir adam ve düzgün bir baba olacaksa düşünebilirim. Kendimden yapacağım fedakarlık düzeyi ile alakalı bu. Sadece maddi durumla da direk bağdaştırmamak lazım, ama malesef alakalı işte yine de. Kendimden yapacağım fedakarlık düzeyini en aza indiren bir ilişkide, eşim istiyorsa düşünebiliriz.
0
mobydick
(03.07.20)
36E - ben istiyorum ama o bebeklik çocukluk çok angarya işler. hemen 18 yaşına gelmesini istiyorum :)

çocuğu olan arkadaş ve tanıdıklarımın çocuklarına ayırdığı zaman, gösterdiği ilgi çok yorucu. çocuğunla bir kez daha çocuk oluyorsun. "aras bu ne? aaaa portakalmıııışş" falan.. hayal ettiğimde bile yoruluyorum.

bir de şu var

(bkz: gençken evlilik istemeyip yaşlanınca pişman olmak)

ve

(bkz: çocuk sahibi olunca hayatın kaydığı gerçeği)
0
tabudeviren
(03.07.20)
24 k, şu an değil ama ileri de isterim gibi hiç mutlu büyük bir ailem olmadı çocukken. çok özenirdim o ailelere ileride kendim böyle bir aile kurmak isterim.
0
turkce konusan uzayli
(03.07.20)
Evlilikte 5 yılı geride bıraktık. Eşimle psikolojik olarak zaman zaman "olsa güzel olurdu" gibisinden konuşuyoruz ancak reel olarak kesinlikle saçma geliyor.

Kişisel düşüncem şu ki; dünyanın nereye gittiği hem doğa olarak hem politik olarak belli değil, gördüğümüz her şey gün geçtikçe daha da saçma bir şekilde maddiyata bağlı yüzümüze vuruyor ki eminim hane olarak ortalamanın çok üstünde kazancımız var ancak hayatın anlamı bu olmamalı.

Eğer 1970 yılında bu yaşımda olsaydım, istemekle kalmaz iki tane hedeflerdim ancak bu zamanda kesinlikle karşıyım.

36 E
0
foolrules
(03.07.20)
istiyorum ama olursa 2 tane istiyorum ama şu an doğurmaya müsait değilim ne yazık ki vakti geldiğinde inşallah. 21k
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(03.07.20)
40'ların sonundayım. 2 çocuğum var, başka istemem. Zaten çok "agucuk" çocuk seven bir kafada olmadım. Kendi çocuklarımı seviyorum ama, kendimden bile çok.
30 yaşında çocuk istemeye başladım. Hatta bir ara sadece çocuk yapmak için evlenmek fikri bile vardı aklımda. Şimdiden söyleyeyim, çocuk öyle böyle bir sorumluluk değil. Şimdi "iyi ki yapmışım" diyorum.
0
SiyamkedisiZorro
(03.07.20)
Asla. Babadan yana şanssız bir adamım o sorumluluğu kendimde görmüyorum.
28e
0
Giovanni Pipitto
(03.07.20)
31e Ben de 10 yillik sevgilim de istemiyoruz. Paramız ve iş nedeniyle zamanımız yok. Çocuk yapmak bizim için pet shop'tan alışveriş yapmak gibi çünkü o kadar evsiz çocuk varken evlat edinmek yerine yenisini yapmak bana evsiz çocuklara kötülük yapmak gibi geliyor. Insanlar olayı biyolojiye bağlıyor,kanimdan olsun diyorlar da sanki kızılötesi görebilen gözlerimiz sırtımızda kanatlarimiz var. Hepimiz benzersiz işte. O çocukları önce evlat edinirdim.
0
howfaristhesky
(03.07.20)
26 K, istemiyorum.
0
landho
(03.07.20)
31 yaşında erkeğim. Keşke maddi manevi imkanım olsa da 3 4 tane olsa. Evli değilim ama geçen arkadaşın kızı oldu. Bakarken gözlerim doldu. Ağlayacaktım.
0
allah yazdiysa bozsun
(03.07.20)
26 yaşında erkeğim. kısa cevap: kararsızım. uzun cevab için galerimizi ziyaret edebilirsiniz. İŞTE O ÜNLÜ DUYURUCUNUN MERAKLA BEKLENEN CEVABI

kafam çok karışık. bir yandan çok bencil olduğumu, pizza paramı bebek bezine harcamak istemediğimi, ayaklarımı uzatıp gebeş gibi yayılmak dururken çocuğu parka götürmekle uğraşmayacağımı vs. biliyorum ve benim gibi birisi için çocuk yapmanın çok ama çok yanlış olacağını düşünüyorum. öte yandan kız arkadaşım (25) iş ciddiye biner de evlenecek olursak kesinlikle çocuk istediğini söylüyor. onunla birlikte AŞKIMIZIN MEYVESİ AYTEK sahibi olma fikri de hoşuma gitmiyor değil... denize gitsek mesela, kollarından tutup böyle suya indirecek gibi olsam ama tipik bebek hareketiyle ayaklarını kaldırıp "yok istemezük" dese, ben de henry sen rahatsız mısın olm diye dellensem... fena olmazdı. yalnız "çocuk olabilir" dememin tek sebebi şu anki kız arkadaşımın istiyor olması ve evlenirsek türkiye'de yaşamayacak olmamız. bu ülkede çocuk yetiştirmek çok ama çok zor iş, yapanın önünde saygıyla eğilirim ama bende o cesaret ve çelikten sinirler yok açıkçası. anksiyeteden, kaygıdan manyak olup ölürdüm türkiye'de çocuk yetiştirmem gerekse.
0
der meister
(03.07.20)
İstiyorum. Kız olursa iyi olur. Kız çocukları çok sevimli oluyor. Küçücük kafaları, kocaman saçları var falan :D Güzel olursa bi de offf <3

Baba olmak nasıl bir duygu hep merak etmişimdir.
0
eazy
(03.07.20)
32 kadın
İstemiyorum.
Hiç istemedim.
0
mutekebbir
(03.07.20)
28/k

doğru insanı bulursam istiyorum 4 5 tane filan :)
0
kaptan maydanoz
(03.07.20)
27 erkek. hayır istemiyorum. çocukları sadece uzaktan seviyorum.
0
nothing in my way
(03.07.20)
Asla istemiyorum. Bugüne kadar zamanında büyük konuşup da sonradan yaptığım şeyler oldu ama çocuk konusundan çok eminim.

27, Kadın.
0
ms brownstone
(03.07.20)
32 yaşındayım, kadınım, istemiyorum.
0
fotrsapka
(03.07.20)
24 kadın, istememeye daha yakınım.

Fazlaca sorumluluk ve fedakarlık gerektiren bir iş bence çocuk sahibi olmak. Bu yeterliliklere sahip miyim emin değilim. Zaten daha çok erken olduğunu düşünüyorum kendim için ama ilerki 10 yıl içinde bile net olamam gibi geliyor.

Halbuki çocukları da çoook severim. Kardeşim anne gibisin der bazen bana agdhdj. Ama sevmek başka, bir bireyi dünyaya getirmek ona imkanlar sunmak başka.. sevmek için çocuk yapanlar var buradan kendilerine hayretlerimi iletiyorum O_O

Tabi fikirlerim değişebilir de, büyük konuşmak istemiyorum. Ama çocuk istemeyenlerin sayısı bence o kadar az değil, en azından çevremden gördüğüm kadarıyla.
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(03.07.20)
29K
istiyorum. yani acilen değil de ilerleyen zamanlarda olsun isterim.
0
elorelia
(03.07.20)
45 E ; Hiç istemedim , olmadı da zaten ama hanım çok sever çocukları olsaydı veya hala olursa sırf onun için kabul edip katlanırım.

En uyuz olduğum sohbet konusuda şu ; olunca anlarsın değerini, sevgisini O.o
Yahu zorla çocuk sevmek zorunda mıyım , sebze yemeği sevmem ısrar ederler bir tadına bak bayılırsın diye ( ki bakmam). Çocuk bu çocuk , var say senin gibi sevemedim , tencereye geri mi boşaltacağız. Etrafımda görüyorum bebekken aşıklar çocuklarına 10 lu yaşlarından itibaren boğacaklar.
0
synax
(03.07.20)
27 k

3-4 yaşına kadar olan cocukları seviyorum. keske olsa ben de sadece sevsem oynasam ama bakmak zorunda olmasam. öyle bir şey mümkün olmadığı için de su an istemiyorum. insanın hayatını ablukaya alan bir sey. kendime zor bakıyorum
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(03.07.20)
31 yaşında erkeğim, mesleğim gereği çocuklar ve ebeveynlerle çok haşır neşirim, uzun zamandır çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum, dünyaya çocuk getirmenin olası varoluşsal krizlere bir nebze çözüm olması dışında bir faydasını göremiyorum.
0
blue rebel motorcycle club
(03.07.20)
'olsa guzel olur herhalde' ile 'aman allah korusun' arasinda gidip geliyorum bu konuda. Eskiden hic istemezdim, son iki uc yildir etrafimdaki bebekli aile, arkadas sayisi artti, bakinca o kadar zormus gibi de gelmiyor ama aslinda cok buyuk bir sorumluluk. Normalde aman aman cocuk seven bir insan degilim ama arkadas bebekleri ile arada oynamak hosuma da gitmiyor degil. yine de ben kendi hayat standartina ve ozgurlugune oldukca duskun bir insanim; bile isteye bozabilir miyim, emin degilim. Bu konu ile ilgili kafalar oldukca karisik bende yani. Hicbir zaman tam olarak 'oldu o zaman yapalim bir cocuk' diyecek durumda olmayacagim muhtemelen, kazayla olursa da hayir demem gibi. 8 yillik bir iliskim var, erkek arkadasim da ayni kafada ki onun yasi benden buyuk.

bir de ben kedimi bile gunde 20 kere kontrol eden, saginda solunda ufacik bir sey olsa uzuntuden krize giren bir insanim, cocuk konusunda evhamli bir anne olarak 20 yil erken yaslanirim herhalde. kendime bu kotulugu yapmak da istemiyorum.

27 yas K.
0
fraise
(03.07.20)
çocuğun eğitim parasını denkleştirebilirsem eğer
orta okul 150k*4
lise 150k*4
üni 150k*4

toplamda 1.800.000TL olabilir. yedisi içtisi vs 2.500.000TL biriktirmem lazım.

diğer türlü düz okula versek 25 yaşında ağzımıza sıçar diye korkuyorum madem bakamıycaksın niye yapıyorsun beni diye.
0
duyurukullanıcısı
(03.07.20)
38 E
istiyorum, istedim ve var (16 aylık kız), ikinciyi de istiyorum.
0
Corc
(03.07.20)
28 K, 1 yaşında kızım var.

Hayatımın hiç bir döneminde anne olmayı hayal etmedim uzak planlar arasındaydı ama o anaçlık anne olma isteği yoktu. Ama gelecek planlarım arasında vardı. Bazı özel sebeplerden dolayı bu planı öne çekmek durumunda kaldık. Çocukları severdim ama annelerine verene kadar. Kızımı çok seviyorum ve doğum sonrası süreçte 1 yıl kadar doğum iznimi uzatarak evde kaldım.

Arkadaşlar çocuk işi ilişkiyi çok çok farklı bir boyuta taşıyor. Eşimi seviyorum ve zorla evlenmedim. Ama hamilelik psikolojisi, lohusalık psikolojisi, çalışan kadının ev hanımına evriliş psikolojisi...

Sonuç olarak; kızımı seviyorum, ama çocuk işi akıllı işi değil yeni evlenmek isteyenlere de tek tavsiyem: evlenmemeleri..

2. Çocuk istemiyom.
0
snd88
(03.07.20)
24K

çocuklardan nefret ederim ama istiyorum. türk bebeleri gibi çığırtkan olmaz inşallah. :)
0
sonsuz
(03.07.20)
31 yaşında bekar Erkek kişisi.

Yani istiyorum gibi özellikle kız çocuğu bilhassa kız çocuğu ama bir taraftan cesaretim yok gibi bir şey. Böyle bir durum söz konusu.

Neden kız çocuğuna gelirsem; 2 tane kız yeğen.

Abimin 1 kızı, kuzenimin de 1 kız var. Aralarında 3 sene var. Büyük olan abimin kızı. Çok tatlılar lan. Çok komikler. Çok iyi anlaşıyorlar. Oynarken, abimin kızıyla oynarken, lan benim de bir tane kızım olsa demişliğim var.

Kuzenim kızı, gidip babasına sarılırken keşke bir kızım olsa da gelip bana böyle sarılsa demişliğim oldu. Kuzenim adına çok mutlu oldum, mutlu bir ailesi var diye.

Bu iki kız yeğenden sonra kız çocuğu kız çocuğu dolanıyorum.
0
put it in your appropriate place
(03.07.20)
30 K istemiyorum
0
peki madem
(03.07.20)
34 k. çocuğum olsa bakacak halim yok. enerjimi daha istediğim şeylere ayırmayı tercih ediyorum, kişisel tekamül gibi.
0
durme
(03.07.20)
kesinlikle istemiyorum. Çocukları hiç sevmem ve o sorumluluğu almak istemiyorum. Evlilik isterim ama onunla ilgili sorunum yok

24/E
0
nundu
(04.07.20)
40E istemedim,istemiyorum,istemeyeceğim.
0
since1907
(28.02.21)
(4)

karın kaslarım çok güçsüz

yuvarlanantencereninkapagi
en basit karın egzersizini yaparken bile ölüyorum. yapamıyorum açıkçası. napmaliyim? ne kadar zorlasa da yapmaya mi çalışayım?? youtube'dan beginner diye açtığım egzersize bile max 2 dk dayanabiliyorum. en basit şekilde nasıl güçlendirmeye başlayabilirim?
en basit karın egzersizini yaparken bile ölüyorum. yapamıyorum açıkçası. napmaliyim? ne kadar zorlasa da yapmaya mi çalışayım?? youtube'dan beginner diye açtığım egzersize bile max 2 dk dayanabiliyorum. en basit şekilde nasıl güçlendirmeye başlayabilirim?
0
yuvarlanantencereninkapagi
(03.06.20)
Sadece karnı değil genel olarak core bölgesini komple çalıştır, bunu yaparken de her bölge için olduğu gibi kademeli bir yükleme yap. Misal core çalıştıran en güzel hareketlerden biri deadbug çalışmasıdır, bunu günlük ya da haftalık yüklemelerle çalışabilirsin, güç öğrenilebilir bi yetenektir, bunu sinir sistemine doğru şekilde öğretmen gerekir, bunun tek yolu da en düşükten başlayıp yükleme yaparak ilerlemektir. Senin için en düşüğü günlük 1 dakikaysa 1 dakika yaparsın, bi sonraki hafta 2 dakika. Böyle böyle zamanla güçlenirsin.
0
angelus
(03.06.20)
Karin benim de en zorlandığım bolge. Üstüne gide gide oluyor. 3 tane mekik cektim diye kucumseme mesela 5 10 artiyor hepsi. Sabirli olmak gerek. Zorlayabildigin kadar zorla canin cok acirsa birak.
0
sanguine mcqaer
(03.06.20)
plank duruşu yapın bolcana :)
0
durme
(03.06.20)
Kaslar yıkıma uğradıkça gelişiyor.. O yüzden 2 dakika boyunca yaptığınız egzersiz de size fayda sağlayacak. Gittikçe dayanabilme zamanınız uzayacağı için burada önemli olan “bir saniye bile daha egzersiz yapamayacağım” kıvamına gelebilmek. Sonunda ölüp bittiğiniz 2 dakikalık egzersiz kaslarınızı güçlendirecek.
0
ruhen hastayim ben
(03.06.20)
(2)

kahveyle su içermisiniz?

ShadowOfMoon
soğuk değil ılık dişlere zarar verirmi kahve sıcak diye?
soğuk değil ılık dişlere zarar verirmi kahve sıcak diye?
0
ShadowOfMoon
(31.05.20)
neresinden tutarsam tutayım elimde kalıyor bu 2 soru.

1-kahveyle su içmek cümlesinin biraz daha açıklayıcı olması gerekiyor.
2-nasıl içildiğine bağlı.
0
diffarentiationation
(31.05.20)
kahveden bi yudum alıp 5 saniye sonra ılık su içseniz bence bi şeycik olmaz.
ama misal fırından çıkmış sıcak poğaça ısırıp ardına dondurma ısırırsanız dişler çatlayabiliyor.
0
durme
(31.05.20)
(11)

telefonlarınızı nasıl dezenfekte ediyorsunuz?

durme
ben üzerine kolonya sıkıyordum, sonra iki kere telefonun dokunmatik ekranı çalışmaz oldu, saatler sonunda düzeldi kendiliğinden. samsung'un servisini aradım, kolonyayı mikrofiber beze döküp öyle silin dediler. ancak ben yine bozulacağından korkuyorum. başka sağlıklı bir yöntem bilen var mı?
ben üzerine kolonya sıkıyordum, sonra iki kere telefonun dokunmatik ekranı çalışmaz oldu, saatler sonunda düzeldi kendiliğinden. samsung'un servisini aradım, kolonyayı mikrofiber beze döküp öyle silin dediler. ancak ben yine bozulacağından korkuyorum. başka sağlıklı bir yöntem bilen var mı?
0
durme
(28.05.20)
Rossmann’daki tuvalet temizleme mendilleri ile. O yoksa Activex’in ıslak mendilleri ile. Bozulmadı şimdiye kadar.
0
gayda
(28.05.20)
dezenfektanı minik fısfıslı bir şişeye koydum, bir kere sıkıp peçeteyle siliyorum.
0
tabirimekruh
(28.05.20)
Kağıt havluya sirke ya da kolonya döküp onunla siliyorum.
0
Amaranta ursula
(28.05.20)
jel kolonyayı peçeteye sıkıp siliyorum. sıvı olmadığı için öyle akma/fazla sıkma vs olmuyor.
0
neskafefincanindaturkkahvesi
(28.05.20)
Dışarı gideceğim zaman telefonu streç film ile sarıyorum. Eve geldiğimde de streç filmi çıkarıp, çöpe atıyorum.

Birkaç hafta önce dezenfektanla kolonyayı sprey şişe ile telefonun ekranına sıkarken içine kolonya kaçmıştı :( o günden beri üzerine sıkmıyorum. En kötü yüzey dezenfektanı almıştım. Peçeteye dezenfektan sıkıp, telefonun üzerini öyle siliyorum.
0
GoodMorningTeacher
(28.05.20)
Dezenfektanı peçeteye döküp onunla telefonu siliyorum. Ya da kolonya ile aynısını yapıyorum.
0
yarinyinegelicem
(28.05.20)
Etmiyorum. Daha doğrusu, 24 saat sürekli elimde olduğunu ve her temastan sonra silmenin anlamsız olacağını, daha seyrek yapmanın da kendimi kandırmak olacağını fark ettiğim an bıraktım. Onun yerine elimi sürekli temiz tutmaya çalışıyorum.
0
IncredibleMau
(28.05.20)
arkadaşlar benim aklıma az önce su geçirmez kılıflar geldi hani internette 20-30 tl'te satılan. onlardan alacağım. herkese teşekkürler.
0
🌸durme
(29.05.20)
etmiyorum. zaten sadece markete gidiyorum. yanına almıyorum giderken de.
0
violetsky
(29.05.20)
Hayatımda hiç telefonumu dezenfekte etmedim, alüminyum folyoya sarasım geldi burada yazılanları görünce.
0
paramolacak
(29.05.20)
genellikle streç filmle sarıp çıkıyorum evden.
sonra yine de kolonyalı pamuk, varsa dezenfektan.
ama en güzeli kolonyalı pamuk+pürelli pamuk. püreli sırf bu tip eşyalar için evde tutuyorum.
0
jimjim
(29.05.20)
(2)

Muhabbet kuşları anlaşma soru?

gezegen olan pluton
4-5 yaşında erkek muhabbet kuşuma 10 gün önce bir eş aldık fakat ilk bir hafta anlaşıyor gözüküyorlardı ama son 2-3 gündür erkek sürekli dişinin peşinde sırtını ve boynunun arkasını ufak ufak gagalıyor, bir bacağını üzerine atmaya çalışıyor ama dişi tepki veriyor hatta bazen bu ilgiden ve gagalamada
4-5 yaşında erkek muhabbet kuşuma 10 gün önce bir eş aldık fakat ilk bir hafta anlaşıyor gözüküyorlardı ama son 2-3 gündür erkek sürekli dişinin peşinde sırtını ve boynunun arkasını ufak ufak gagalıyor, bir bacağını üzerine atmaya çalışıyor ama dişi tepki veriyor hatta bazen bu ilgiden ve gagalamadan bunaldığında olduğu yerde kanatları ile uçarak def etmekte erkeği ama erkek vaz geçmeyip dönüp dolaşıp geliyor yine aynı gagalama. Dişi yemek yerken bile rahatsız ediyor.

Şimdi bu arkadaşlar alışır mi, yoksa yeni dişi kuşu değiştirmek mi gerekir?
0
gezegen olan pluton
(26.05.20)
İlk başta birkaç gün yanyana koymamak gerekiyor. Yine sorun olursa bir süre ayırın sonra geri yanyana koyun. Zamanla alışırlar. Ama birbirlerine zarar vermelerine imkan vermeyin.
0
the coon
(26.05.20)
erkek çiftleşmek istiyor. belki yuva koyarsanız çiftleşirler. ama o iş de dişi kuş için çok yıpratıcı oluyor.
0
durme
(26.05.20)
(10)

1 milyon dolarınız olsa

problem34
Bugun 1 milyon dolarınız olsa nerede yaşardınız ? Bu paranın alım gücünü mukayese ettiğinizde Türkiyede bir çok şeyi yapabiliyorsunuz değil mi ? 1-Boğaz gören ev 2-Lüks araba 3-İyi kar getiren iş ! Siz napardınız ?
Bugun 1 milyon dolarınız olsa nerede yaşardınız ? Bu paranın alım gücünü mukayese ettiğinizde Türkiyede bir çok şeyi yapabiliyorsunuz değil mi ?

1-Boğaz gören ev
2-Lüks araba
3-İyi kar getiren iş !

Siz napardınız ?
0
problem34
(25.05.20)
3 tabi ki :D mini servetime servet katmaya bakarım.
0
theseachange
(25.05.20)
Muhtemelen Artvin gibi bir şehirde, doğanın çepeçevre sardığı bir konumda küçük bir ev satın alırdım veya inşa ederdim. Satın alacağım tek şey bu olurdu. İstanbul'da yaşamaya devam ederdim ama büyükşehir çok üstüme geldiği zamanlarda kaçacağım bir sığınak olurdu.

Senin seçeneklerine gelirsek; boğaz görmekse olay onun için boğaz gören konumda bir evde oturmaya lüzum yok. Lüks araba kişisel olarak içinde bulunmaktan hoşlandığım bir şey değil. İyi kâr getiren işe ihtiyacım yok, kâr odaklı çalışmaktan zevk alamadım bir türlü.
0
vedatchilipeppers
(25.05.20)
burada 1 milyon liralık hesaplı bir mesaj vardı, sildim.

boğaz gören ev ve lüks araba alırdım. eve 4 verirdim, 1 milyona da 2 tane araba alırdım farklı kullanım alanları için. iş kurucak bilgi birikimim yok ama bilgi birikimi olan birini bulup yatırımla iş kurulabilir 2 milyonla. iş kurma işine çok hevesli değilim kendi işinin patronu olmak hele ki bilgi yoksa stres sinir. kafası rahat bir beyaz yaka işiyle devam edebilirim de. 1 sene çalışmam gezerim falan. iyi paraymış ya boşuna pintilik yapıp o kadar ev baktım ben tl sanıp, kafama sıçam.
0
Bruce
(25.05.20)
@bruce 1 milyon dolar hocam, tl değil. yani yaklaşık 7 milyon. orasını karıştırdınız galiba..

zira 1 milyon dolar kullanmasını bilene çok ama çok büyük bir para dünya üzerindeki her ülke için geçerli bu. iyi kullanan adamın ömür boyu sırtı yere gelmez bence.
0
garavel
(25.05.20)
Oncelikle paradan para kazanmak icin varlik dagilimini nasil yapacagimi dusunur guzel bir dagilim yapardim.Sonrasinda gunluk harcamalarimi finanse edecek bir kismini 20 senelik eurobonda yatirir kuponlarla gecinirdim.Datca'da yasardim.Arabami asiri luks almam BMW 5 serisi yada audi q5 serisi bir araba alirdim.Yilin cogunu seyehatte gecirirdim.
0
turkuaz
(25.05.20)
arsa alip ev yapip satar ve isi bir sure bu sekilde devam ettiririm. her sey pesin parayla ilerleyecegi icin hizlica pafayi katlar yeterli birikim yaptiktan sonra da henuz karar veremedigim refah seviyesi yuksek bir ulkenin kucuk bir kasabasinda guzel bir ev alip al satlara oradan devam ederdim sanirim.
0
in vino veritas
(25.05.20)
1 milyon dolar ile güzel bir AA oyun yapmaya çalışırdım.
0
bir peynir kutusu kibrit
(25.05.20)
1 M dolar bana hayatımın sonuna dek fazlasıyla yeter. 2 milyona güzel bi müstakil ev, 500 bine bi araba, kalanıyla da faiz, dolar, vs risksiz yatırımlar. Çok iyi bildiğim tek bir iş var, o da o parayı yatırmaya değmez. Bilmediğim işlere girersem de beni tokatlarlar.
0
roket adam
(25.05.20)
denizin olduğu bir şehirde ormanda konforlu bir ev yaptırırdım. içine kayıt stüdyosu kurardım. yeni araba falan almazdım. para kenarda dururdu. ben müzikle edebiyatla falan ilgilenirdim, özgürce yaşardım.

yatırım için de ev vs satın alırdım sanırım. iş kurmazdım.

olur inşallah :)
0
durme
(29.05.20)
bogaz goren ev ile para bitmiyor mu zaten?
0
baldur2
(29.05.20)
(5)

evlilik teklifi için tek taş / İstanbul

japon askeri
10k bütçe ile bu dönemde nerede güzel ve uygun modeller bulabilirim?teşekkürler.
10k bütçe ile bu dönemde nerede güzel ve uygun modeller bulabilirim?
teşekkürler.
0
japon askeri
(22.05.20)
Nuruosmaniye’deki elmas - mücevherat pasajı
Koca bir bina ver her dükkan elmas-mücevherat satıyor.
Özel bir parça da yaptırsın
Sertifikanı da alırsın
0
otopsicocugu
(23.05.20)
ya bana teklif gelecek olsa şu satıcının yüzüklerinden isterdim. şimdi kendi kendime alsam kısmetimi kapatırım diye alamıyorum :D
www.instagram.com
0
durme
(23.05.20)
forum.donanimhaber.com

3-4 arkadasimi buraya yonlendirdim, uyguna cok guzel/sertifikali yuzuk aldilar. forumda yuzlerce kisi memnun kalmis, istanbuldaysan kapalicasri civarindaki yerine gidip gorerek de alabilirsin.
0
fakyoras
(23.05.20)
Üstteki arkadasın attıgı Forumdonanımdan Barış beyden aldım ben mesela çok da memnun kalmıstım. Çok iyi biridir tavsiye ederim.
0
solenkol
(23.05.20)
Kapalicarsi dan hallettik biz gezmek gerektigine inaniyorum. Tanidik varsa oyle temas kurdugunuz yerlerden de ayni ozellikli tas icin fiyat da almanizi oneririm.
0
baldan kaymak
(23.05.20)
(5)

Popo kaslarını sıkarak bel kütürdetme

ipmus90
Ya aranızda başka böyle yapan var mı? Çok uzun süre pc başında oturuyorum. Bazen belim çok ağrıyor. Doğru pozisyondanken kalçalarımı tüm gücümle sıkıp belimi kütürdetip rahatlıyorum. Bu zararlı mıdır? Belimiz için ne yapabiliriz?
Ya aranızda başka böyle yapan var mı? Çok uzun süre pc başında oturuyorum. Bazen belim çok ağrıyor. Doğru pozisyondanken kalçalarımı tüm gücümle sıkıp belimi kütürdetip rahatlıyorum.

Bu zararlı mıdır? Belimiz için ne yapabiliriz?
0
ipmus90
(28.04.20)
çok komik geldi, şu hayat bazen çok komik, ben yapıyorum, şimdilik iyiyim :)
0
durme
(28.04.20)
abi kegel egzersiziyle belini kütürdetmek için nasıl bir çalışma programı uyguladın çok merak ettim
0
nahtoderfahrung
(28.04.20)
ben de kulaklarimi oynatarak kendime masaj yapiyorum. sikma gucume bagli olarak omuzlari falan da masaj yapiyor.

su popo konusuna egileyim ama sikinca nasil bel kuturduyor anlamadim. video var mi?
0
ozdek
(28.04.20)
ozdek +1
0
papuayenigine02561
(28.04.20)
popo kası ile değil de bacak bacak üstüne atmışken bacak kaslarını sıkarak yaptığım bir modeli var.
0
orpheus
(28.04.20)
(6)

Gelir Durumuna göre network

problem34
Gelirinize göre bir çevre oluşturuyor musunuz ? Örneğin geliriniz atiyorum serbest çalışarak 15-20 k ama arkadaşlarınız 2-3 k yada işsiz bir çevre olduğu zaman hep konuşulan sohbetler ''işimiz gücümüz yok '' diyip veryansın ve bir şey yapmak isteyince de yapamayan tipler oluyor .Bu durumu nasıl a
Gelirinize göre bir çevre oluşturuyor musunuz ?

Örneğin geliriniz atiyorum serbest çalışarak 15-20 k ama arkadaşlarınız 2-3 k yada işsiz bir çevre olduğu zaman hep konuşulan sohbetler ''işimiz gücümüz yok '' diyip veryansın ve bir şey yapmak isteyince de yapamayan tipler oluyor .Bu durumu nasıl aşarsınız ?
0
problem34
(27.04.20)
-Gelirinize göre bir çevre oluşturuyor musunuz ?
+gelirime gore cevre olusturmuyorum. cevrem genelde gecmisten gelen bir cevre, cok kazanani da var az kazanani da. 15 senedir gorustugum arkadasimla parasi yok diye arami bozmam.

-Bu durumu nasıl aşarsınız ?
+eger herhangi bir sebeple beraber vakit gecirirken rahatsiz oldugum arkadasim varsa onla arkadaslik yapmamaya calisirim.
0
fakyoras
(27.04.20)
arkadaşlarına o gözle bakıyorsan onları senden mahrum olma zevkine eriştirmen onurlu bir davranış olurdu.
0
bohr atom modeli
(27.04.20)
o söz şöyle: "you are the average of the five people you spend the most time with."- Jim rohn.
gelirden bahsetmiyor ama :)
0
ganbatte
(27.04.20)
"arkadaslarim" diye bahsettigin insanlardan biri olsam ivedilikle bu hatamdan donerek asardim.
0
hehehe
(28.04.20)
arkadaşlık böyle bir şey değil elbette ama ben sizi biraz anlıyorum galiba. bu evli çiftlerin bir süre sonra bekarlarla görüşmemesi gibi bir şey. hayat insanları başka yerlere sürüklüyor bazen ve bağlar böylelikle kopabiliyor.

ben olsam bu tür bir ayrışma yerine kültür seviyesine göre bir çevre oluştururdum. buna ruh kültürü de dahil.
0
durme
(28.04.20)
Arkadaş çevrende parasızlık sorun olmaz.
3 kişilik arkadaş grubum var ve para kazanan kişi hep değişti.2009'dan beri herkes birbirini idare ediyor.Herkes de para olur konaklamalı bir şekilde parayı ezeriz.2 kişi de para olur günü birlik trip yaparız.bir kişide para olur a101'den bim'den bir şeyler alınır sahilde takılınır.Kimsede para olmaz it gibi yürürüz sağ sola.
0
aids rakun
(28.04.20)
(4)

çatılarda oyun oynuyorlar, bulaşma riski yokmu

ShadowOfMoon
lockdown altındalar güya italyada ama havadan bulaşamazmı. 1-2 metre var aralarında
lockdown altındalar güya italyada ama havadan bulaşamazmı. 1-2 metre var aralarında
0
ShadowOfMoon
(21.04.20)
açık alanda güvenli mesafe 1,5 metre zaten. rüzgarsız havada yüzüne doğru hapşırmıyorsa bir şey olmaz muhtemelen.
0
bohr atom modeli
(21.04.20)
Arada sosyal mesafe varsa direkt bir kişinin yüzüne doğru oksurup, hamsirmadikca bulaşma ihtimali çok çok düşük zira damlacıkla bulaşıyor bu virüs.
0
fraise
(21.04.20)
Sana doğru hapşırmıyorsa bulaşmaz diye bir şey yok. Nefes alıp verme yüksek sesle konuşma gibi damlacık saçan durumlar da havada asılı kalır bulaşır.
Havalandırılmayan ortamda saatlerce havada asılı kalıyor. Çatı gibi havadar bir ortamda ise kısa sürede rüzgarla taşınıyor veya yere iniyor. Risk yok demek hiç doğru değil. Birbirlerine yakınlıklarına bağlı olarak her zaman minimum risk var denebilir.
0
elestirman
(21.04.20)
geçenlerde bi haber okumuştum, biri yürürken, spor yaparken verdiği soluk arkadan gelene bulaştırabilirmiş.
0
durme
(21.04.20)
(5)

instagram'da neden bazı uygulamalar bana kapalı?

durme
örneğin millet başkasının ya da kendinin postunu hikayelerde paylaşabiliyor. şimdi hikayelere müzik ekleme olayı geldi, onu da yapamıyorum.bi ara spotify'da dinlediklerimi paylaşabiliyordum, şimdi onu da kaldırmışlar benden. derdini seveyim demekte haklısınız ama şu fasiliteleri ben de kullanabilsem
örneğin millet başkasının ya da kendinin postunu hikayelerde paylaşabiliyor. şimdi hikayelere müzik ekleme olayı geldi, onu da yapamıyorum.

bi ara spotify'da dinlediklerimi paylaşabiliyordum, şimdi onu da kaldırmışlar benden.

derdini seveyim demekte haklısınız ama şu fasiliteleri ben de kullanabilsem fena olma mı? var mıdır bi yolu?
0
durme
(21.04.20)
uygulama güncel mi?
0
scudman1
(21.04.20)
güncel.
0
🌸durme
(21.04.20)
normalde dalga dalga yayinliyorlar updateleri.

önceden olan ama simdi olmayan bir sey ilginc geldi bana. ülke ya da telefon degistirdiniz mi? ülke degistirdiyseniz varolan özellikler ülkesel olarak degisebiliyor, telefonda da oluyor.
0
duygusuzromantik
(21.04.20)
Ben birkaç ay öncesine kadar çıkalı beş altı sene olmuş bir telefon kullanıyordum, hareketlerin kısmı bile yoktu Instagram'da. Android güncellemelerini yapmamıştım. Belki bağlantılı olabilir.
0
black holes in the sky
(21.04.20)
ülke ve telefon değiştirmedim. telefonum 3 buçuk senelik, belki onunla alakası olabilir. bu arada andorid de güncelmiş.
0
🌸durme
(21.04.20)
(2)

aöf e sınav hakkında

madurumdamadurum
sınava giren varmı ? ve sınava girdiğinde tarayıcıyı kapatıp(bilinçli şekilde) sonra açan aynı dakikadan devam eden varmı?
sınava giren varmı ? ve sınava girdiğinde tarayıcıyı kapatıp(bilinçli şekilde) sonra açan aynı dakikadan devam eden varmı?
0
madurumdamadurum
(18.04.20)
ben sınava girdim ama tarayıcıyı kapatmadım.
0
durme
(18.04.20)
Tarayıcıyı bilinçli kapatınca 1 kere sıkıntı olmuyor devam ediyor. 2.de sınavı iptal ediyor
0
westblack
(18.04.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.