ben bu tipten nasıl uzak tutabilirim kendimi ?
bir fincan kahve ile film izlemek
öncelikle uzun oldu, özür dilerim ama okursanız çok sevinirim.Erasmus'dayım. 2.5 aydır gayet huzurlu geçen Erasmus dönemim bugün kabusa döndü.öncelikle kim erasmus'ta türklerle takılmayın diyerek tavsiye verdiyse ağzına sağlık, haklıymış. erasmus'ta ilk türk ile bugün tanıştım maalesef.kaldığım yurt
öncelikle uzun oldu, özür dilerim ama okursanız çok sevinirim.
Erasmus'dayım. 2.5 aydır gayet huzurlu geçen Erasmus dönemim bugün kabusa döndü.
öncelikle kim erasmus'ta türklerle takılmayın diyerek tavsiye verdiyse ağzına sağlık, haklıymış. erasmus'ta ilk türk ile bugün tanıştım maalesef.
kaldığım yurtta bir paskalya etkinliği vardı. yurdun ortak buluşma noktası var, cafe tarzı, oradaki etkinliğe takıldım.
neyse, arkadaşlarla oturup oyun oynarken, yanımıza bir tip geldi. hani görseniz tipin, aksanından, tanıdık yavşaklığından da işkillendim türk olabilir diye. (bir insan zaten neden teklifsizce tanımadığı bir masaya hop diye damlar ki)
neyse, tanıştık türkmüş falan filan. önce sevinmiştim aslında, iyi birkaç muhabbet ederiz diye. ama bu tipte (cidden tip yani, başka türlü tanımlayamıyorum) inanılmaz bir yılışıklık var (yavşama anlamında değil, ikimiz de erkeğiz). milletin önündeki yemeğe dalıp ''yemek buldun ye, dayak buldun kaç hacı ehuhehe'' falan diyor.
etkinlik bitmek üzereydi, millet dağılıyordu yavaştan, biz ikimiz de ayrı bir masaya geçip oturmaya devam ettik, muhabbet ettik. kahretsin ki üniversiteyi okuduğum şehirde oturuyormuş bu da. aslında bu kısma kadar sorun yoktu, tabii eğer devamı bu kadar uzamasaydı.
şehirde ne yapıyorsun, nasıl vakit geçiriyorsun diye sorular sorarken, sonra dövüş sporlarıyla ilgilendiğinden bahsetti, profesyonel güreşçiymiş, ayrıca aikido lisansı varmış. ve bu muhabbeti o kadar uzattı ki, çocuk konuşuyor ben dinliyorum sabırla.
kafe kapanmak üzereydi, akşam üstü herkes dağılıyor. çıkıyoruz mekandan, bu ayrılmadı dibimden. ben de baktım ayrılmaya niyeti yok, nezaketen odama davet ettim (mal kafam, nezaketime sıçayım). geldi hemen. bu arada bizim yurtta kalmıyor bile hayvan (allahtan kalmıyor), bedava etkinlik diye gelmiş kendi yurdundan kalkıp. ''nerede etkinlik orada ben'' misali bir tip.
yani inanılmaz bir şey, geldi ve tam dört buçuk saat ayrılmadı odamdan, ızdırap. çay ikram ettim, içiyoruz. bu hala dövüş muhabbetine devam ediyor. ''iyi de bunlardan bana ne?'' diye bağırmamak için zor tutuyorum kendimi.
''şu spor böyledir, burada şöyle teknik kullanacaksın, bir gün şöyle bir anım oldu, böyle dövdüm'' diye anlatmaya devam ediyor ve ben dehşet içinde dinliyorum.
hatta kalkıp bazı hareketleri denemelik üstümde gösterdi, inanılması güç bir tip gerçekten. zaten izbandut gibi, 105 kilo adam. yahu bana ne senin sporundan, şaka mısın arkadaşım? (diyemedim ya la) insan yeni tanıştığı birine neden 45 dakikalık bir dövüş belgeseli izletir ya? o an cidden sinirden titrediğimi hissettim.
sonra daha da sinir katsayımı artıran bir şey oldu, telefonu çaldı, arayan kendi yurdundan bir arkadaşı, neredesin falan. bu hemen benden bahsetti, isterse gelebileceğini söyledi teklifsizce (oha) arkadaşı yemek yiyeceğini söyleyince, ''iyi o zaman, malzemeleri al gel, burada arkadaşın mutfağında yaparız'' dedi (daha da oha) ben bu muhabbette yokum bile düşünün, kendi odamda bana sormuyor bile düşüncesiz.
neyse, telefon kapandıktan sonra yemeği 20.40 gibi yeriz diyor bir de utanmadan. ben de ''essay yazmam gerek, bu gece yetiştirmeliyim, ben kalmayayım yemeğe'' dedim artık. ''ha, peki o zaman ben fazla tutmayayım'' seni dedi ve bu lafından sonra 45 dakika daha oturmaya devam etti. dört buçuk saat susmadı abi adam.
kalkışı da öyle zoraki oldu ki hala şunu diyor gitmeden ''ya aslında hiç kalkasım yok, eve gitsem bir iş yapmayacağım zaten ama madem senin ödevin var, neyse artık'' dedi ve uzatmak için hala bunun üstüne ''o zaman dur bir bardak çay daha içeyim de öyle gideyim'' dedi. inanılmaz.
sonunda da gevrek gevrek ''neyse senin için de dövüş sporları için ön bilgi oldu ehuhe'' dedi. giderayak telefon numaramı da aldı, allah kahretsin ki odamı da biliyor. numarasını engellesem de bizim yurda gelmeye devam ederse bulur beni.
bu insanlar ne biçim ya? insan hiç mi konuşurken karşısındakini ölçüp tartmaz ya, hiç mi düşünmez acaba rahatsız ediyor muyum diye? ben mi abartıyorum? insan birkaç saattir tanıştığı birine bu kadar düşüncesizce davranır mı ya?
ben ömrümde böyle insana denk gelmedim. türkiye'de bulmayan tip geldi burada buldu beni. ve cidden bununla takılarak kalan günlerimi zehir etmeye niyetim yok. ne yapayım da ben bundan uzak durayım?
0
bir fincan kahve ile film izlemek (
02.04.18)
Madem adama bu kadar bilendin söyle direkt seninle görüşmek istemiyorum diye. Nesi zor bunun anlamadım.
0
gozu acik sevisen yahudi
(
02.04.18)
siz naif birisiniz. ama saçma sapan insanlar için kendi hayatınızı zehir etmeyin.
doğrudan "ben senden hiç hoşlanmadım" diyemeyeceğinizi farzederek şunu yapabilirsiniz belki.
siz kendiniz iletişim kurmayın. ne olursa olsun o iletişim kurduğunda hemen yanıtlamayın. odanıza gelirse falan soğuk davranın ve bir şeyler teklif ederse yok canım istemiyor deyin, o sizin odanızda vakit geçirmek isterse uyuyacam falan deyin, ya da hastayım deyin. ama naif bir insansınız siz taviz vermeyin.
aslında en güzeli hocam bizim kafalar uyuşmadı pek kusura bakma seninle takılasım yok demek ama diyemeyeceğinizi tahmin ediyorum.
0
mesafe koyun, anlamazsa da net bir şekilde gerekçelerinizi sunarsınız.
bu "tip:)"ler inanın sadece üniversite hayatında değil, sonrasında da hep karşınıza çıkacak. hayır demeyi şimdi başarabilirseniz işiniz kolay, yoksa yıpranan siz olursunuz.
0
@levpontryagin; evet, maalesef, sorunum tam da o. Açık ve net söyleyememek. o yüzden dediğinizi uygulayıp iletişim kurmayacağım.
az önce yazdı bile, yarın playstation oynamaya gidelim falan demiş, ödevi yetiştirmeliyim, gelemem yarın dedim. böyle mesajı vermeye çalışacağım artık, umarım anlarsa.
0
🌸
bir fincan kahve ile film izlemek
(
02.04.18)
bir yerden sonra okumayı bıraktım, benzer örnekler devam ediyordu ve şikayet bitmemişti. nasıl olsa hayatınızdan çıktığı vakit önemsemeyeceğiniz, türkiye'ye döndüğünüzde görüşmeyeceğiniz birine neden hayır diyemeyesiniz? erasmus zamanınız kısıtlı, böyle aptal saptal tiplerle uğraşmayın, en baştan hayır diyin. diyemiyorum yazmışsınız, diyememeniz, asla demeyecek olmanıza engel değil. bir ilki başarmış olursunuz hem. dönüm noktası, ne güzel.
0
nice tnetennba
(
02.04.18)
tamamını okuyamadım ama anladığım kadarıyla sizi fena darlamış bu şahıs. direk söyle bilader sarmıyor beni de çık işin içinden.
yoksa bırakmaz bu seni haberin olsun.
0
Bence çok soğuk davranın ve Erasmusta Türklerle takılmak istemiyorum, yabancı dilimi geliştirmek istiyorum diyin. Bu kadar sinirlenmeyin ya. Zaten kaç aylığına ordasınız ki. O kısa süresinizi böylesine gereksiz birine harcamayın.
0
virgin vs chad meme'i gibi olmuş. Direk sil engelle.
0
idonthaveatvset
(
02.04.18)
Valla hiç mızırdanma şimdi suç tamamen sende. Baktın gördün yavşak o saniye topuklayacaktın. Niye bu kibarlık? Kimden çekiniyorsun ki? Bozulursa bozulsun karşındaki, alınırsa alınsın, hakkında da ne düşünürse düşünsün. Çok da fifi. İpleme bu kadar insanları, nazikçe laftan anlamıyorsa kaba ol. Engeli bas geç, odana gelirse de müsait değilim kız arkadaşım gelecek de yolla.
Ayrıca, Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer kitabını bul bir yerden oku.
0
i m cool with that
(
02.04.18)