[]

Kitap Sorusu

Edgar Allan Poe'nun Nantucketlı Arthur Gordon Pym'in Öyküsü ve Jules Verne'in Buzlar Sfenksi isimli kitapları çok sevdiğim bir türün örnekleri ama böyle kitaplar bulmak biraz zor sanırım, misal The Terror isimli diziyi seyrettiyseniz eğer o da bu türün içindedir diyebiliriz, buna benzer bildiğiniz kitaplar var mı acaba? Teşekkür ederim.




 
Bahsettiğin iki romana benzer türde başka eserlere çok denk gelmedim ben; Arthur Gordon Pym'in Öyküsü zaten yazarı itibari ile "karanlık" bir roman, Jules Verne'in eseri de diğerinin devamı niteliğinde yazarları ayrı olsa da. Bu ikisine çok benzemese de Joseph Conrad-Karanlığın Yüreği olabilir; Amat olabilir; insanın aklına ilk Moby-Dick geliyor en ünlüsü bu tabii ama aradığın türde bir gerilim-korku türü yok hiçbirinde. Belki tür olarak H. P. Lovecraft'ın kitapları arasında vardır ama ben de onun dilini oldum olası sevmediğim için çok fazla kitabını okumadım.


  • angelus  (13.12.20 11:59:19) 
Aklıma Deliliğin Dağlarında ve Moby Dick geldi.


  • bruce mclaren  (13.12.20 13:33:21) 
[]

Şişmanken Oluşan Cilt Lekeleri

Bahsettiğim lekeler kasık bölgesinde sanırım sürtünmeden oluşan koyu lekeler, şişmanlık dönemimde meydana geldi ama sonradan gitmedi ne yazık ki, sizce bunun bir çözümü var mı, derinin rengi eski haline gelir mi yoksa böyle devam eder mi? Teşekkür ederim.




 
Çatlaktır o, Contractubex gibi kremlerle uzun sürede hafifleyebilir.


  • kobuzchu kiz  (11.12.20 17:23:29) 
Expigment krem bir dermatologa danışarak kullanabilirsiniz


  • yalnizliktan devren kiralik  (11.12.20 17:51:36) 
Sürekli nemlendirip peeling yapacaksınız. İkisinin de bir sürü yolu var, hepsini deneyin.


  • diffarentiationation  (11.12.20 18:29:09) 
[]

Düşük Kalori Almak

Durumuma göre almam gereken kaloriyi hesapladım, 2700 çıkıyor. Ben 1000 kalori alsam mesela daha hızlı bir şekilde yağ yakmam mümkün mü acaba? Teşekkür ederim.




 
Benzer bir soruya verdiğim cevabı kopyalıyorum:

"Şöyle düşün: Distopik bir evrendesin elinde bir tane el feneri bir tane de kalem pil var, bu kalem pil el fenerinin enerji kaynağı ve dünya üzerinde bu pilden başka bir pil ve enerji kaynağı yok, bu durumda sen bu el fenerini nasıl kullanırsın? Sadece çok çok çok gerekli anlarda ve kısa süreli olarak kullanırsın değil mi, zira el fenerinin çalışması için enerjiye ihtiyacın var ve enerji kısıtlı, o nedenle bitsin istemezsin az az kullanırsın. Halbuki yedekte 1 milyon tane kalem pilin olsa daha rahat kullanırdın değil mi, bu biterse yenisini takarım ne olacak derdin verirdin enerjiyi, herhangi bir kısıtlamaya gitmezdin.

İşte, az kalori aldığında da tam olarak böyle oluyor. Yani vücut "enerji/kalori az geliyor, o zaman ben bu elimdeki pili/vücut yağlarını az az kullanayım idare edeyim, çünkü benim öncelikli amacım yağ yakmak değil bu arkadaşı hayatta tutmak, yağlar da müthiş bir enerji deposu, ben bu yağları "daha kötü" günler için korumaya çekeyim çok azını da hayatta kalmak için kullanırım, bu şekilde sürünürüm ama ölmem. Yani hem dışarıdan kısıtlı enerji geliyor hem de bu arkadaş ne yapıyor bilmiyorum enerji tüketmeye çalışıyor, olmazsa şu kas proteinlerinden de birazını kullanırım, biraz kas kaybetsin önemli değil ama yağlara bir şey olmasın, yağlar önemli" diyor.

Halbuki sen ihtiyacın olan kaloriyi yeterli miktarda verseydin ne olacaktı? Sistem elindeki yağları kötü günler için korumaya çekmeyecekti, nasıl olsa dışarıdan kalori/enerji geliyor deyip en ufak bir kalori açığında aradaki farkı kapatmak için yağları kullanacaktı, aynı şekilde proteinlere de saldırmayacaktı, yani kas da kaybetmeyecektin. Az kalori olunca biraz böyle oluyor. Yağlar senin için kötü olabilir ama vücut için en değerli enerji kaynağı, bu enerji kaynağını kullanmak için yeterli şartları oluşturmazsan vücut kas kaybetmek dahil her planı harekete geçirir ama yine de yağ kaybetmek istemez, zira vücut kasları da sistem için gereksiz enerji yiyen yapılardır, yani kas kaybetmekten de çekinmez. O yüzden az kalori değil, doğru kalori hesabı sağlıklı bir şekilde yağ yaktırır."
  • angelus  (09.12.20 11:40:53) 
vücudun hayatta kalmak için yaktığı kalori ile hareket ederken yaktığı kalori farklı. hayatta kalmak için yağ yerine kas yakabilir mesela. 1000 kalori almak yerine , almanız gereken kaloriyi alın ama akşam çıkın 1 saat yürüyün. daha doğru kalori yakacaksınız.


  • co2s2  (09.12.20 11:49:28) 
Çok önermemekle birlikte sadece protein makrosunu karşılayıp bir kaç gün uygulanabilir. Ama sürekli uygulama sıkıntı.


  • arnold schwarzeneger  (09.12.20 13:19:16) 
sizin için gereken günlük kalori miktarını hesaplayıp bunun 300-400 kalori altını hedefleyin. Angelus yazmıştır umarım diye girmiştim boş geçmemiş.


  • catch the arrow  (09.12.20 13:44:48) 
bu arada angelus'un cevabını herkesin okuması lazım. umarım sözlükte falan kalıcı bir yere kopyalamıştır. çok güzel anlatmış, eline sağlık.


  • co2s2  (09.12.20 16:09:52) 
[]

BluTv Üyelik

Haftasonu herkese açık yayın yaptıkları için BluTv'yi denme fırsatı buldum, türünü sevdiğim için ilk etapta Bozkır'ı ve Alef'i izledim, buna benzer başka içerikler var mı sizin bildiğiniz, varsa eğer üyelik almayı düşünüyorum. Teşekkür ederim.




 
saygı


  • IcedFlames  (08.12.20 15:14:17) 
masum güzeldi ama netflixte de vardı en son. sadece onun için almaya değmez. benzer değil ama sıfır biri sevmiştim.


  • sutlu nescafe  (08.12.20 15:14:44) 
yarım kalan aşklar var, en güzeli ama almaya değer mi bilmem arap sitelerinde bulabilirsiniz dizileri.


  • anarsika  (08.12.20 15:25:59) 
Yarim kalan asklar+1
Exit
7yuz

Bunlar eli yuzu duzgun diziler
  • brkylmz  (08.12.20 15:32:56) 
Valla 1 senedir düzenli üyesiyim, içindeki festival filmleri filan da hiç fena değil blunun.

bence 1 ay alıp bakıp sarmazsa bırakın, kaçak siteden izlerken kalite&kesinti vs. derdi çok.
  • lcha  (08.12.20 17:58:45) 
[]

Apple Watch ve Kan Şekeri Ölçümü

Apple Watch 7'de kan şekeri ölçümü yapılabileceği söyleniyor. Yani 7'de olmaz da 8'de olur ama projeleri bu yöndeymiş. Peki kan alınmadan kan şekeri ölçümü yapılabiliyor mu ki, yani cihazın sensörleri kandaki şekeri ölçebilecek durumda mı, teknoloji bu kadar ilerledi mi çok şaşırdım ben? Teşekkür ederim.




 
evet kansız kan şekeri ölçümü var. o özellik gelirse efsane olur. bir sürü insanı parmak delme derdinden, cihaz parasından kurtarır.


  • jelly bear  (02.12.20 15:20:40) 
Ben de bu özelliğinden dolayı alırım muhtemelen, çok şaşırtıcı bir teknolojiymiş.


  • üç gün gündüz  (02.12.20 15:23:45) 
[]

Intermittent Fasting Yaparken İlaç Vitamin Kullanımı

Uygun mudur acaba, bu diyete zarar verir mi? Teşekkür ederim.




 
Bu kadar minör hesaplar yapmanıza gerek yok, vücudun çalışma sistemi çok farklıdır. Misal sen 1 gramlık ilacın içeriğinde 3-5 mg şeker var diye ya bu IF'i bozar deyip kullanmazsın ama senin kanında zaten sürekli 10-15 gram şeker olur, düşündüğünüz hesabını yaptığınız şeyler abartı yani. Hadi hepsini geç, zaten IF'in her 2-3 saatinde bir kan şekeri düştükçe sistem karaciğerindeki şeker rezervini çözüp kana verir insülin yine yükselir, gördüğün gibi kanında şeker her zaman olacak yaşaman için, o nedenle bu kadar küçük hesaplar yapmayın, yemek falan yemeyin şekerli içecekler içmeyin yeter, ilacınız varsa kullanın.


  • angelus  (02.12.20 09:58:19) 
Çoğu vitaminde o kadar şeker yok. Hap formundakiler problem değil.


  • arnold schwarzeneger  (02.12.20 13:33:40) 
[]

Sokağa Çıkma Yasağı ve Seyahat Kısıtlamalarıyla İlgili GÜNCEL Bilgiler

SON GÜNCELLEME İLE ŞU ŞEKİLDE OLDU:

EKLEME: YILBAŞI İÇİN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI ŞU ŞEKİLDE OLDU:

31 Aralık 2020 Perşembe Akşamı Saat 21.00'den 4 Ocak 2021 Pazartesi Sabahı Saat 05.00'e kadar kesintisiz sokağa çıkma yasağı uygulanacak.


Haftaiçi her gün AKŞAM SAAT 21.00 ile SABAH SAAT 05.00 arası sokağa çıkma yasağı uygulanacaktır.

Haftasonu için; CUMA AKŞAMI SAAT 21.00 ile PAZARTESİ SABAHI SAAT 05.00 arasında kesintisiz sokağa çıkma yasağı uygulanacaktır.


Uygulama 1 Aralık 2020, Salı Akşamı Saat 21.00 itibari ile geçerli olacaktır.


Yaş kısıtlamasına tabi olan vatandaşların sokağa çıkma statüsü değişmedi:


65 yaş ve üzeri vatandaşlar GÜN İÇİNDE 10.00 ile 13.00 saatleri arasında DIŞARIYA çıkabilir.

20 yaş altı vatandaşlar ise GÜN İÇİNDE 13.00 ile 16.00 saatleri arasında DIŞARIYA çıkabilir.

Yaş kısıtlamasına tabi vatandaşların bu dışarıda oldukları saatte toplu taşıma kullanmaları yasaklandı.


GENELGE:

www.memurlar.net

www.memurlar.net


ÇOK MERAK EDİLENLER:

*UÇAK, OTOBÜS, TREN, GEMİ vb yolculuğunuz varsa, biletinizi ya da rezervasyon kodunuzu ibraz ettiğiniz takdirde kısıtlamadan muaf olacaksınız. Bu muafiyet sadece yolcu için geçerlidir, refakatçileri kapsamamaktadır.

*Spor salonları ile ilgili bir açıklama yapılmadı, şimdilik açık.

*İstisnalar dışındaki TÜM İŞYERLERİ HAFTAİÇİ 20.00'den itibaren KAPALI olacaktır. Buna 20.00'ye kadar PAKET SERVİS HİZMETİ veren KAFE LOKANTA RESTORAN tarzı işyerleri de dahildir. Genelgeye göre HAFTAİÇİ 20.00'den sonra PAKET SERVİS hizmeti verilmemektedir ama bu zaman aralığında kimi restoranlar paket servisi hizmeti vermektedir, bu konuda bir anlaşma sağlanamadı. Ayrıca genelgede bununla ilgili bir madde yok ama haftaiçi gündüz bölümünde gel-al/take away tarzı hizmetler veriliyormuş, bununla ilgili de daha net bilgiyi deneyip görerek edinebiliriz muhtemelen.

*Tüm gün kısıtlama olacak olan haftasonları; LOKANTA ve RESTORAN tarzı işyerleri 10.00 ile 20.00 saatleri arası sadece PAKET SERVİS olarak hizmet verecektir. Bu bölümde gel-al/take away tarzı bir hizmet yok.

*Tüm gün kısıtlama olacak olan haftasonları; MARKET, BAKKAL, MANAV, KASAP ve KURUYEMİŞÇİLER 10.00­ ile 17.00 saatleri arasında açık olacaktır, ayrıca online olarak da sipariş verilebilmektedir bu saatler arasında. Vatandaşlar (65 yaş ve üzeri ile 20 yaş altında bulunanlar hariç) buralardaki zorunlu ihtiyaçlarını araç kullanmamak şartı ile ikametlerine en yakın olan yerlerden karşılayabileceklerdir.

*Tüm gün kısıtlama olacak olan haftasonları; EKMEK üretiminin yapıldığı FIRIN VE/VEYA UNLU MAMÜL ruhsatlı işyerleri ve sadece EKMEK SATAN BÜFELER açık olacaktır. Vatandaşlar (65 yaş ve üzeri ile 20 yaş altında bulunanlar hariç) buralardaki zorunlu ihtiyaçlarını araç kullanmamak şartı ile ikametlerine en yakın olan yerlerden karşılayabileceklerdir.


***UYGULAMANIN SÜRESİ BELLİ OLMAYIP KONUYLA İLGİLİ OLARAK ALINACAK YENİ BİR KARARA KADAR BU ŞEKİLDE DEVAM EDECEKTİR.***


KISITLAMADA ŞEHİRLERARASI YOLCULUKLAR İÇİN ZORUNLU HALLER SAYILACAK DURUMLAR:

*Tedavi olduğu hastaneden taburcu olup asıl ikametine dönmek isteyen, doktor raporu ile sevk olan ve/veya daha önceden alınmış doktor randevusu/kontrolü olan,

*Kendisi veya eşinin, vefat eden birinci derece yakınının ya da kardeşinin cenazesine katılmak için veya cenaze nakil işlemine refakat edecek olan (en fazla 4 kişi),

*Bulunduğu şehre son 5 gün içerisinde gelmiş olmakla beraber kalacak yeri olmayıp ikamet ettikleri yerleşim yerlerine dönmek isteyen (5 gün içinde geldiğini yolculuk bileti, geldiği araç plakası, seyahatini gösteren başkaca belge, bilgi ile ibraz edenler),

*ÖSYM tarafından ilan edilen ve diğer merkezi sınavlara katılacaklar ve refakatçileri,

*Askerlik hizmetini tamamlayarak yerleşim yerlerine dönmek isteyen,

*Özel veya kamudan günlü sözleşmeye davet yazısı olan,

*Ceza infaz kurumlarından salıverilen,

vatandaşlar yukarıda belirtilen durumlara sahipse sokağa çıkma yasağından muaf olacaklar ve TOPLU ULAŞIM ARAÇLARIYLA veya İçişleri Bakanlığına ait E­BAŞVURU ve ALO 199 sistemleri üzerinden ya da Valilik/Kaymakamlıklara doğrudan başvuru yoluyla Seyahat İzin Kurullarından izin almak kaydıyla ÖZEL ARAÇLARIYLA seyahat edebileceklerdir.


Bu durumlara sahip olmayan kişiler özel araçlarıyla seyahat edememektedir. Ancak; UÇAK, OTOBÜS, TREN, GEMİ vb. biletlerini ya da rezervasyon kodlarını ibraz etmeleri durumunda sokağa çıkma yasağından muaf olup TOPLU ULAŞIM ARAÇLARIYLA seyahat etmeleri mümkün olacaktır.

DAHA BASİT HALİYLE ANLATMAK GEREKİRSE:

Eğer yukarıdaki ZORUNLU HALLER kapsamında yer alıyorsanız TOPLU ULAŞIM ARAÇLARININ YANI SIRA ÖZEL ARACINIZLA da seyahat edebilirsiniz. ZORUNLU HALLER KAPSAMINDA DEĞİLSENİZ, biletinizi rezervasyon kodunuzu ibraz edip SADECE TOPLU ULAŞIM ARAÇLARIYLA seyahatinizi gerçekleştirebiliyorsunuz. Sokağa çıkma kısıtlaması olmayan saatler içinse normal olarak herhangi bir kısıtlama yok.

 
Kamu kurumlarının hangilerine saat 10:00-16:00 uygulaması gelicek?


  • mikahakkinen  (30.11.20 22:17:31) 
Haftaiçi kafelerden al götür yapmak da yasak mı?


  • anatomik  (30.11.20 22:20:26) 
Geniş kapsamlı genelge yayınlanmadı henüz.


  • üç gün gündüz  (30.11.20 22:20:55) 
Haftasonu olan spor müsabakaları da iptal mi?


  • summatinyourteeth  (30.11.20 22:38:46) 
İçişleri Bakanlığının 30.11.2020 tarihinde yayınladığı iki genelgeye aşağıdaki bağlantılardan ulaşabilirsiniz. Duyurunun ana metnine de eklenirse görünürlüğü artmış olur.

www.memurlar.net
www.memurlar.net
  • himmet dayi  (01.12.20 01:06:30) 
Anladığım haftasonu ekmek almaya gidibilecez, en azından bu iyi.


  • faraton  (01.12.20 11:41:00) 
şahsi araçla yasak olmayan saatlerde izinsiz seyahat var mı?


  • hocambunudayaz  (01.12.20 13:04:11) 
Serbest saatler içinde yolculuğunuz tamamlanacaksa seyahat edebilirsiniz, yolculuğun herhangi bir anı yasağa denk gelirse ihlal etmiş olursunuz.


  • üç gün gündüz  (01.12.20 13:11:15) 
Diğer soruların cevabı;

Kamu kurumlarının çalışma saatleriyle ilgili bir açıklama yapılmadı.

Haftasonu için belirlenen saatler arasında sadece paket servisi var.

Spor karşılaşmaları devam ediyor.

Yürüme mesafesindeki fırınlardan ekmek büfelerinden ekmek alınabiliyor.
  • üç gün gündüz  (01.12.20 13:21:27) 
Başlık sahibi kusura bakmazsa ben yine bir şeyi tam anlamadım:
Haftaiçi kafelerde al götür serbest mi, yoksa o da mı yasaklandı?

Genelgeden anladığım kadarıyla serbest ama yine de emin olamıyorum.
  • anatomik  (01.12.20 14:44:22) 
Hocam haftaiçi istisnaların dışında kalan tüm işyerleri 20.00'de kapatıyor, buna kafe lokanta restoran vs tarzı paket servis yapan yerler de dahil. Yani akşam saat 20.00'ye kadar aldın aldın, sonra kapalı.

Haftasonları tüm gün yasak olduğu için sabah 10.00 akşam 20.00 arası paket servis var, 20.00 sonrası yine kapalı.
  • üç gün gündüz  (01.12.20 14:50:51) 
Paker servise al götür giriyor mu? Bu mart nisan gibi olan kısıtlamalarda kahveyi alıp gidebiliyordun diye hatırlıyorum. Şimdi de öyle mi? Take away oluyo di mi yani?


  • nundu  (01.12.20 22:16:04) 
Evet bir önceki süreçte bu tip hizmetler için özel olarak madde vardı, yani müşterilerin oturmadan gel-al tarzı bir sistemde alışverişine izin veriyorlardı ama yeni genelgede bununla ilgili bir madde yok, sadece paket servisin olacağı söyleniyor. Bu durumda bu sistemin olmayacağını varsayıyoruz. Tabii bu dediğim paket servis de haftaiçi akşam saat 20.00'ye kadar olan süreç için geçerli, saat 20.00 sonrası bu tip işyerleri zaten kapalı olacak, haftasonu da sadece ekmek almak için dışarı çıkılabiliyor. Diğerleri yine paket servis.


  • üç gün gündüz  (01.12.20 22:27:23) 
Take away servis vardı kafelerde bugün. Dün sormuştum, başka merak edenler de vardı, Starbucksta take away hizmet vardı, diğer kafeler de yapıyodu gördüğüm kadarıyla


  • nundu  (02.12.20 15:14:30) 
Bulunduğum bölgeye şu an gece saat 1'de paket servisi yapan birçok yer var. Yani haftaiçi 20.00'a kadar değil paket servisi anladığım kadarıyla.


  • turkce konusan uzayli  (03.12.20 01:46:12) 
Yani evet genelgeye göre kapalı olması lazım çünkü tüm işyerleri 20.00'de kapanacaktır demiş, istisnalar içende lokanta-restoran tarzı yerleri göstermemiş paket servis dahilinde olsa bile ama benim bulunduğum lokasyonda da bazıları açık bazıları kapalı, çok anlayamadık.


  • üç gün gündüz  (03.12.20 08:43:53) 
Haftasonu taksi, otobüs, metro, havaş vs oluyor mu? Hafasonu uçuşum var emin değilim hangi alternatifler kullanıma açık olacak


  • senolll  (03.12.20 15:36:19) 
Çalışıyorlar.

EK: Sokağa Çıkma Kısıtlamasından Muaf Yerler ve Kişiler Listesi

24. Şehir içi toplu ulaşım araçlarının (metrobüs, metro, otobüs, dolmuş, taksi vb.) sürücü ve görevlileri.
  • üç gün gündüz  (03.12.20 15:45:03) 
sözlükte başlığını gördüm. dün adam sokağa çıkma yasağında çalışan bir sektördeki işinden arabayla çıkmış, evine giderken de markete uğradığı için ceza yemiş. niye? markete araçla gitmek yasakmış, yürüyerek araçsız gitmesi lazımmış.

şimdi ben mali müşavirim. genelgenin 34. maddesi gereği sokağa çıkma yasağından muafım. bana yasak yok yani. şu şartla bu şartla demiyor. şu kişiler muaftır diyor, 34. maddede de mali müşavir yazmış.

ben şimdi hafta sonu markete arabayla gitsem "markete arabayla gidilmez, yürüycen" mi diyecekler? yahu ben muafım muaf. bana yasak yok. o arabasız gidecek yürüyerek gidebilir kısmı normalde yasak olan kişiler için değil mi? muaf olan adam isterse helikopterle gitmez mi?

yani ben genelgedeki muaf kişiler listesinde yer alıyorsam yasak saatlerde istediğim gibi at koşturamaz mıyım sokakta?
  • kibritsuyu  (07.12.20 13:00:24 ~ 13:01:05) 
Abi mali müşavirisin ama seni muaf tutarlarken neden muaf tuttuğunu açıklamış;

"34. Yaklaşan yılsonu işlemleri nedeniyle serbest muhasebeci, mali müşavir, yeminli mali müşavirler ve bu meslek mensuplarıyla birlikte çalışanlar"

Yani sen işin dolayısıyla muafsın, işin harici muaf değilsin benim anladığım kadarıyla. Yani işine gidiyorsan gidersin ama misal pazar günü evdesin işe gitmiyorsun ama markete gidiyorsun, o noktada ceza kesiliyorsa bence burada bir hata yok işinle ilgili bir durum değil bu keyfi bir durum. Bence dediğin gibi şartsız şurtsuz bir muafiyet yok burada.
  • üç gün gündüz  (07.12.20 17:48:29) 
selamlar, uçak ile bir şehre gideceğim, oradan beni alacak kişi için nasıl bir izin alınması gerekiyor? yerel jandarma aranıp plaka ve seyahat nedeni ve saati iletilmeli diye okudum, buraya da sormak istedim.


  • notinhere  (22.12.20 12:16:46) 
Haftasonu ekmeği alabiliyoruz tamam ama sabah 8-9 gibi alabiliyor muyuz? Yoksa illa 10'u mu bekleyecez?


  • faraton  (25.12.20 17:31:53) 
20 yaşında olan biride yasağa tabii midir?


  • madurumdamadurum  (11.01.21 23:11:33) 
Ek bilgi vereyim. Önreğin havaalanına gideceksiniz pazar günü saat 6'da ve babanız, arkadaşınız arabayla sizi işe havaalanına bırakacak. Kaymakamlıktan babanız- arkadaşınız vs. için belge almanız gerekiyor hafta içi. Başka yolu var mı bilmiyorum. Ama ben bu şekilde hallettim. 5 dk sürdü kaymakamlıkta işim. TC, araç plakası, götürecek kişi TC, ve saatler soruldu.


  • westblack  (21.01.21 20:14:04 ~ 20:14:32) 
Daha ne kadar surecek bu soklama cikma yasagi vs.? Normallesme bekleniyor mu?


  • 2oda1salon  (24.01.21 11:53:43) 
Cuma akşamı avrupa yakasında işim var. Bir otelde kalacağım sonrasında eve dönmek zor olacağı için. Fakat cumartesi günü eve dönmek gerekecek. Kendi aracımla polis çevirse ceza yer miyim bu şartlar altında?


  • 1zenciolmasamda  (16.02.21 11:55:58) 
[]

Dolar, Altın, Bitcoin

Şu an halihazırda dolarda ve altında bir miktar birikimim var, her ay belli bir miktar parayı bunlardan birine yatıyorum ama malum Bitcoin piyasası bu aralar çok popüler, dolar ve altına dokunmadan bundan sonraki tasarrufları Bitcoin'e yatırmak mantıklı olur mu yoksa ondan da eksik kal mı dersiniz? Teşekkür ederim.




 
bence hayır, şu anda tarihi zirvesinde diyebiliriz. Buradan aşağıya gitme ihtimali hiç de azımsanacak kadar düşük değil.Çok büyük risk alırsın. Geçen sefer (yaklaşık 3 sene önce) benzer seviyerlerden 3'te birine kadar düştü.

Sürekli takip etmeyeceksen (günde 4-5 defa bakmaktan bahsediyorum) çok kötü bir seçenek olur.
  • burfak  (25.11.20 16:39:20) 
Yok takip edemem o şekilde, benim amacım maksat elde kalan para TL'de kalmasın, o kadar peşinde olamam, anlamıyorum da zaten nasıl takip edilir ne yapılır.


  • üç gün gündüz  (25.11.20 16:43:44) 
hayır olmaz. bilmediğin bi yere sakın balıklama atlama. bundan 2-3 ay önce btc 8-10 bin dolar arasıydı. şu saatten sonra da 30 bin dolar olacak hali yok. yine silkelenme olacaktır.


  • koela  (25.11.20 16:55:54) 
Eski usül dolara altına devam o zaman, teşekkür ederim.


  • üç gün gündüz  (25.11.20 17:09:13) 
[]

Ketojenik Diyet ve Spor

Ketojenik diyet yaparken nasıl bir antrenman yapılmalı maksimum fayda sağlamak için? Teşekkür ederim.




 
Ketojenik diyet yaparken mümkün olduğunca az fiziksel aktivite yapılmalı, ketojenik diyet yoğun antrenman programlarına pozitif yanıt verecek bir diyet değildir, zira çok düşük karbonhidrat ve protein alındığı için recovery olması gerektiği şekilde gerçekleşmez, sistem bazı aminoasitleri glikoza çevirerek insülin salgılatmaya ve protein sentezini gerçekleştirmeye çalışır, dışarıdan çok fazla protein gelmediği için yine kas proteinlerini yıkarak hasar gören yerleri tamir etmeye çalışır bu da kas kaybına neden olur, her şekilde zarar yani. Belki düşük yoğunluklu yürüyüşler yapılabilir.


  • angelus  (24.11.20 14:28:36) 
Keto ve haftada 3 gun spor yapiyorum. spor yaparken dikkat etmeniz gereken en onemli kural ani efor sarfettirecek hareketlerden kacinmak olmali. mesela yurume bandi uzerinde kendi cardio ust sinirinizi zorlamak yerine yag yakma seviyesinde efor harcamak, agirlik calisiyorsaniz kg yerine rep calismak daha saglikli. ayni zamanda protein tozu da takviye olarak dusunebilinir


  • mehmet lutfi  (24.11.20 16:09:58) 
@angelus bazı kaynaklar antrenman yoğunluğuna göre protein alınabileceğini söylüyor, bu olabilir mi sence?


  • üç gün gündüz  (25.11.20 10:13:34) 
O olay ketojenik diyetle de ağırlık çalışmasının yapılabileceğini düşünenlerin son zamanlarda ortaya attığı bir iddia ama ben ona katılmıyorum. Ketojenik diyetin rutini bellidir; %5 karbonhidrat %20-25 protein kalanı yağ. Ketojenik diyette amaç, insülin salınımını minimumda tutarak enerji döngüsünü karbonhidrattan yağa döndürmek için ketosise girmeye çalışmaktır. İnsülin salınımı karbonhidratla çok daha kolay gerçekleşir ama ketosise girme sürecinde karbonhidrat bulamadığında hemen yağlara saldırmaz vücut, eğer dışarıdan fazla şekilde protein geliyorsa proteinleri glikoza çevirir yine insülin salgılar, o süreçte de yine ketosise giremezsin. Yani ben 2 saat antrenman yaptım diye eskisi gibi 200 gram protein alırsam ve karbonhidratı ketojenik diyet gereği düşük alırsam, o proteinlerin büyük bir kısmı tamirde kullanılamayacağı gibi çoğu enerji döngüsünde kullanılacak ve yine insülin salgılayıp ketosisten çıkacaksın, yani hem yağ yakamayacaksın hem proteinleri enerji döngüsünde kullanacaksın recovery olamayacaksın, üstüne bir de kas kaybedeceksin, bir anlamı yok yani böyle maceraların. Ketojenik diyet çok sabit kuralları olan modifiye edilemeyecek bir rutine sahiptir, sonuç alabilmek isteniyorsa bu kuralara uyulması gerekir.


  • angelus  (25.11.20 10:28:21) 
Ha ama önemli olan her zaman kişisel tecrübedir, "ya şöyle yapsak nasıl olur böyle yapsak nasıl olur" acaba şeklinde bir düşünce oluyorsa, onu deneyerek tecrübe etmek ve elde edilen sonuçları o şekilde değerlendirmek her zaman daha iyi fikir verir.


  • angelus  (25.11.20 10:32:19) 
[]

Altın Dolar Kur Artışı

Piyasalar açılır açılmaz 10 lira seviyesinde bir artış oldu, bunun nedeni nedir, bir şeyler mi oldu kaçırdığımız? Teşekkür ederim.




 
niye dustugunu bilen var miydi


  • ala09  (23.11.20 11:35:37) 
durumu görmedim ama piyasalar açılırken bu şekilde gap görülmesi olağan kabul edilir.


  • silver apple  (23.11.20 11:37:58) 
birileri yüklü alım yapmıştır.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (23.11.20 13:15:30) 
[]

Saat Hakkında Fikrinizi Almak İstiyorum

Yıllardır gözüm var bunda, bir çılgınlık edip almak istiyorum. Sizin fikriniz nedir? Teşekkür ederim.

www.samilsaat.com


 
eğer bu saati almak sizi zora sokmayacaksa alın gitsin derim. hayat, istediklerinizi gerçekleştirmek için kısıtlı zaman sunuyor. eğer paraya ihtiyacınız olursa değeri düşse de sonra satabilirsiniz hem.


  • matilda  (21.11.20 13:34:53) 
Çok güzelmiş.
Şimdiden güle güle kullan.
sakın ücreti yönünden gelebilecek olan eleştrilere kulak asma.
  • etna  (21.11.20 13:50:18 ~ 16:53:06) 
Bence kendi keyfiniz hangisini istiyorsa onu alın. Çünkü saatte zevklerin birleşmesi cok zor. Longines saatlerde cok fazla ikinci el var, bir goz atin bence instagram sayfalarina


  • her giriste sifresini unutan adam  (21.11.20 13:57:08) 
Saat güzel bu seviyede başka saatleriniz yoksa daha herşeye uyacak bir model düşünebilirim.


  • pofudukayi  (21.11.20 14:19:16 ~ 14:19:54) 
al abi çok şık saat. şimdi almasan seneye 16k olacak. bu paraya 6 ay çalışan var tepkisini de anlamıyorum. asgari ücretle geçinenlerin rızkından çalıp mı alıyor abi adam :)


  • ismim ibrahim  (21.11.20 14:38:43) 
Hocam iyi niyetiniz için teşekkür ederim ama kırk yılda bir kendime bir şey almaya niyetlendim, çalışıp kazandığım parayı harcarken bu para için 6 ay çalışanları ya da burs ihtiyacı olanları da ben düşünmeyeyim.


  • üç gün gündüz  (21.11.20 14:43:10) 
saat güzelmiş güle güle kullan.

benim mana veremediğim bir durum var mesela şu saate bakıyorum sade ve güzel tamam ama ne bileyim hiç bir özelliği olmayan bir saat için aşırı pahalı değil mi?

mesela bu saat bütçesiyle tissot t touch + casio smart watch alıyorum ve para da kalıyor

www.konyalisaat.com.tr

urun.n11.com

kalan parayla bir de bunu alırdım.

images-na.ssl-images-amazon.com
  • killerbee  (21.11.20 15:38:38 ~ 15:41:45) 
Mekanik saatlerin pahalı olmasını anlayabiliyorum, neticede ömürlük cihazlar ama 5 bin liraya quartz saat satılması bence de anlamsız, o da muhtemelen markadan dolayı pahalı.


  • üç gün gündüz  (21.11.20 15:43:56 ~ 15:45:59) 
Bunlar ömürlük evladiyelik saatler aynı marka aynı fiyat ama başka model saat var severek kullanıyorum tavsiye ederim


  • all girls dream  (21.11.20 19:21:48) 
Taksitle de alsan pazarlık yapmayı ihmal etme dostum


  • all girls dream  (21.11.20 19:23:39) 
Yaşım 50’den fazlaysa belki olur ama otomatik değilmiş o yüzden sırf markası için o parayı vermezdi.


  • catch the arrow  (21.11.20 19:40:55) 
Bu otomatik mekanizma.

www.longines.com

Yaşım 50 değil ama kırka yaklaştı.
  • üç gün gündüz  (21.11.20 19:47:08) 
şık. alınır.


  • al sana nick it  (21.11.20 19:51:40) 
Saatten anlamam. Bu saatin özelliği nedir ve neden yıllardır gözünüz var anlamadım. Bir saate 12 bin lira veriyorsam o saat 500 liraya da alınabilir gibi gözükmemeli. Markanın kalitesiyle ilgili bir fiyat farkı var da ben anlamıyorum tahminimce.


  • amusan  (21.11.20 20:21:37) 
Hocam mekanik saatler pahalıdır, pilli saatler gibi iki tane telle çalışmazlar ortalama bir mekanik saat 200 minik parçadan oluşur bunlar tek tek elle yerleştirilir, akreple yelkovanı o 200 minik parça hareket ettirir, haliyle emek harcanır bu saatlere o nedenle pahalıdır, 500 liraya alınacak bir saat gibi gözüküyor demeni anlayabiliyorum, ben vintage modelleri seviyorum o nedenle bunları tercih ediyorum ama saatlere yönelik özel bir ilgisi olmayan birinin bunu anlamasını bekleyemem. Ha ama bu saat pahalı değil esasında, benzer görüntüde Patek Philippe var mesela 300 bin lira, onun için pahalı diyebiliriz.


  • üç gün gündüz  (21.11.20 20:37:01) 
fiziksel mağazası varsa gidip incelemeni tavsiye ederim.

2 gün sonra Black Friday indirimi başlıyor, bence 3-4 gün daha bekle fiyatı düşebilir.
  • facebook  (21.11.20 22:00:33) 
Tissot visodate modellerine de benziyor bence. Yarı fiyatına aynı hazzı alırım diyorsanız onlara da bir bakın derim. Aynı hevesle almayacaksanız tissotu bu longines aşırı güzel. Güle güle kullanın.


  • nickimin hakkini veremedim  (22.11.20 15:34:30) 
Dün satışı bulunan bi mağazadan aldım saati, pazarlıkla 9000 liraya kadar indirdik fiyatını. Yardımcı olan değerli fikirlerini belirten herkese teşekkür ederim.


  • üç gün gündüz  (23.11.20 10:33:25) 
[]

Sokağa Çıkma Yasağıyla İlgili Güncel Bilgiler

Sabit duyuruda da yazıldı ama daha derli toplu olması için ikinci bir duyuru açmak istedim. Kurallara uygun olur mu bilemedim, uygun değilse silinebilir.

Öncelikle konuyla ilgili linki bırakayım: www.icisleri.gov.tr


OKUMAYA ÜŞENENLER İÇİN KONUYLA İLGİLİ MADDE ŞU ŞEKİLDE;

"Yeni bir karar alınıncaya kadar hafta sonları 10:00-20:00 saatleri "DIŞINDA" sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır.

Üretim, imalat ve tedarik zincirleri bu kısıtlamadan muaftır.

Bu doğrultuda ilk uygulama olarak "21 Kasım Cumartesi günü saat 20:00'den 22 Kasım Pazar günü saat 10:00'a kadar ve 22 Kasım Pazar günü saat 20:00'den 23 Kasım Pazartesi 05:00 saatine" kadar sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır."


DAHA BASİT HALİYLE DİYOR Kİ;


CUMA akşamı herhangi bir KISITLAMA YOK.

Kısıtlama CUMARTESİ AKŞAMI saat 20.00'de başlayacak, PAZAR SABAHI saat 10.00'da bitecek.

PAZAR AKŞAMI 20.00'de başlayacak, PAZARTESİ SABAHI saat 05.00'de bitecek.


***AYRICA UYGULAMANIN SÜRESİ BELLİ OLMAYIP KONUYLA İLGİLİ OLARAK ALINACAK İKİNCİ BİR KARARA KADAR HER HAFTA SONU BU ŞEKİLDE DEVAM EDECEKTİR.***


BURAYA KADAR OLAN KISIM GENEL KISITLAMAYLA İLGİLİYDİ.


YAŞ KISITLAMASIYLA İLGİLİ MADDE DE ŞU ŞEKİLDE:


"Tüm illerimizde; 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımız gün içerisinde 10:00 ile 13:00 saatleri, 20 yaş altı vatandaşlarımız (01.01.2001 tarihi ve sonrasında doğanlar) ise gün içerisinde 13:00 ile 16:00 saatleri arasında sokağa çıkabilecek olup (işyerleri ile illiyetlerini gösteren çalışma/SGK kaydı vb. belgeyi ibraz eden çalışanlar hariç), bu saatler dışında ise belirtilen yaş gruplarındaki vatandaşlarımızın sokağa çıkmaları kısıtlanacaktır."


YANİ DİYOR Kİ;


20 KASIM 2020 CUMA GÜNÜ SAAT 20.00'den İTİBAREN;

65 yaş ve üzeri vatandaşlar GÜN İÇİNDE 10.00 ile 13.00 saatleri arasında DIŞARIYA çıkabilir.

20 yaş altı vatandaşlar ise GÜN İÇİNDE 13.00 ile 16.00 saatleri arasında DIŞARIYA çıkabilir.

 
Bu bu açıklamadan cuma akşamı 20:00'dan cumartesi 10:00'a kadar sokağa çıkma yasağı var mı yok mu anlayamıyorum. Haftasonu tanımına cuma akşamı giriyor mu? Buna doğru düzgün açıklama getirmeleri gerekiyor.


  • suppermaster  (27.11.20 11:54:46) 
"Bu doğrultuda ilk uygulama olarak "21 Kasım Cumartesi günü saat 20:00'den 22 Kasım Pazar günü saat 10:00'a kadar ve 22 Kasım Pazar günü saat 20:00'den 23 Kasım Pazartesi 05:00 saatine" kadar sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır."


Bunu okuyunca kısıtlamanın Cumartesi akşamı Pazar sabahı-Pazar akşamı Pazartesi sabahı olduğunu anlamıyor musunuz? Cuma akşamıyla ilgili kafa karıştırıcı ekstra bir detay yok çünkü burada.
  • üç gün gündüz  (27.11.20 12:29:43 ~ 12:32:51) 
Evet anlaşılmıyor, çünkü yapılan resmi açıklamada şöyle diyor;
"Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde alınan kararlar doğrultusunda 20.11.2020 Cuma günü saat 20:00'den itibaren geçerli olacak şekilde;

Yeni bir karar alınıncaya kadar hafta sonları 10:00-20:00 saatleri dışında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır. Üretim, imalat ve tedarik zincirleri bu kısıtlamadan muaftır. Bu doğrultuda ilk uygulama olarak 21 Kasım Cumartesi günü saat 20:00'den 22 Kasım Pazar günü saat 10:00'a kadar ve 22 Kasım Pazar günü saat 20:00'den 23 Kasım Pazartesi 05:00 saatine kadar sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır."

Bu açıklamadan, bu ilk hafta olduğu için bu cuma(20 kasım) uygulamıyoruz gibi bir anlam çıkıyor çünkü. Kiminle konuşsam, anlamadım, var mı yok mu diyor, çünkü haftasonu tanımına cumartesi sabahı da giriyor. En nihayetinde, biraz evvel kaymakamlığa sordum ve cuma akşamı sokağa çıkma yasağı olmadığını öğrendim. Ancak yapılan resmi açıklama yetersiz ve eksik ifade edilmiş durumda.
  • suppermaster  (27.11.20 12:44:03 ~ 12:46:31) 
"Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde alınan kararlar doğrultusunda 20.11.2020 Cuma günü saat 20:00'den itibaren geçerli olacak şekilde;"

Bu açıklamadan sonra

"Yeni bir karar alınıncaya kadar hafta sonları 10:00-20:00 saatleri dışında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır. Üretim, imalat ve tedarik zincirleri bu kısıtlamadan muaftır. Bu doğrultuda ilk uygulama olarak 21 Kasım Cumartesi günü saat 20:00'den 22 Kasım Pazar günü saat 10:00'a kadar ve 22 Kasım Pazar günü saat 20:00'den 23 Kasım Pazartesi 05:00 saatine kadar sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır."

Bu açıklama yapılmıyor ki; bunun altında alınan tedbir kararları yazıyor. Yani alışveriş merkezlerinin berberlerin falan açılış kapanış saatleri yazıyor, cuma akşamından itibaren geçerli olan uygulama bununla ilgili, sokağa çıkma yasağından bahsetmiyor.

Sokağa çıkma yasağının açıklaması 5. maddede, onda da cumartesi akşamı başladığı yazıyor.

Buna mukabil ben sadeleştirerek açıklama yapmaya çalıştım daha net olması için, Duyuru adına bir sorun kalmamıştır muhtemelen ne zaman başladığıyla ilgili.
  • üç gün gündüz  (27.11.20 12:54:00 ~ 12:58:32) 
Haftasonu 20:00'den sonra gelen yolcumu havalimanından karşılayıp başka bir ildeki evime getirmemin sakıncası olabilir mi, bilgisi olan var mıdır?


  • mezzosprite  (27.11.20 18:47:57) 
O konuyla ilgili istisnalar; "Şehirlerarası toplu ulaşım araçlarında (uçak, otobüs, tren, gemi vb.) görevli olanlar ile bu toplu ulaşım araçlarıyla seyahat edeceğini bilet, rezervasyon kodu vb. ibraz ederek belgeleyenler" şeklinde belirtilmiş. Yani sadece yolcular istisna, karşılamaya gelenler ihlal etmiş oluyorlar.


  • üç gün gündüz  (27.11.20 18:58:21) 
[]

Faiz Artırımı ve Sonuçları

Faiz artırımı 475 puan oldu, bunun sonuçları ne olur? Teşekkür ederim.




 
Orta vadede döviz, altın stabil kalır gibime geliyor. Yapılacak hukuk reformları(yapılırsa) ve Biden göreve başladığında Türkiye'ye yönelik olumlu söylemler tl de pozitif artış gösterir. Ayrıca dünya genelinde dolarda oluşacak %20 değer kaybı beklentisi ve Covid aşısıyla ilgili gelişmelerde altında düşüşe neden olur.


  • oxxo  (19.11.20 14:28:13) 
Faizin adi artti sadece. Pratikte zaten su an 'arttirdiklari' seviyedeydi.


  • dunal  (19.11.20 18:28:46) 
[]

Spor ve Beslenme

Bu iki konuda öneride bulunacağınız kaynaklar var mıdır? Teşekkür ederim.




 
Guyton ve Hall Tıbbi Fizyoloji.


  • angelus  (19.11.20 13:22:59) 
[]

Alkol ve Kilo

Alkol kilo alımına neden olur mu? Teşekkür ederim.




 
evet. alkol yagdir.


  • yemektehamsivar  (17.11.20 23:52:14) 
alkol alırken yanında yenilen mezeler, cips çerez fındık fıstık, ayrıca alkol sonrası mide kazıntısı ve gecenin bir yarısı yenilen pizzalar dürümler. Esas olarak bunlar kilo alımına sebep olur. Yanında hiç bir şey tüketmeden sadece alkol alırsan o kadar etkisi olmaz. Tabi ne içtiğine de bağlı 2 kadeh şarap ya da 2 duble rakı o kadar da etki etmez, ama 10 bira içiyorsan eve o kilo aldırır.


  • zikardo  (17.11.20 23:56:40) 
Alkolün kendisi doğrudan kilo alımına neden olmaz. Neden? Kilo alımı dediğimiz şey vücuda alınan ekstra besinlerin/fazla kalorilerin enerji olarak depolanması için yağa dönüştürülmesidir. Yağa dönüşebilecek ürünler nelerdir? Besin değeri olan ürünlerdir. Yani protein yağ ve karbonhidrat. Alkolde bunlar var mıdır? Yoktur. O nedenle yağa da dönüşmez. Çok basit bir mantık.

Ha ama karbonhidrat içeren alkol ürünleri yok mudur? Vardır. Orada da fazla alınan karbonhidrat yağa dönüşebilir ama yağa dönüşen madde alkol değildir dediğim gibi karbonhidrattır. O da eğer kalori aşımı olursa yağa dönüşebilir.

Peki alkolün kendisi vücutta nasıl bir işlem görür? Şöyle bir işlem görür: Alkolün kendisinin, yani etil alkolün kendisinin karbonhidrat yağ ya da protein değeri yoktur dediğim gibi, bir besin değeri yoktur, ayrıca vücut tarafından da tanınmaz, o nedenle sisteme girdiğinde doğrudan karaciğere gönderilir ve orada bir takım kimyasal işlemlere uğrayarak metabolize edilir (karaciğerde dehidrogenaz enzimi aracılığı ile önce asetaldehit ve asetik aside daha sonra da karbondioksit ve su aşamasına kadar yıkılır) sonra da idrarla atılır, sahip olduğu enerjisi/kalorisi de bu işlem sırasında harcanır, yani diğer enerji kaynakları gibi kaslarda karaciğerde ya da yağ hücrelerinde depo edilmez enerji kaynağı olarak. Bununla birlikte alkolün kendi enerjisi kullanılamaz fakat yukarıda da dediğim gibi bira gibi tahıl kökenli alkol kaynaklarında tahıldan gelen kaloriler kullanılabilir, bunun da normalde alınan karbonhidrattan bir farkı yoktur. Toplam kalori alımı aşılırsa bu karbonhidratlar da yağa dönüşebilir.

Daha net anlaşılması için şu örneği vereyim: Her gün bir şişe votka içsen bir gramı bile yağa dönüşmez kilo aldırmaz. Nedenlerini yukarıda saydım.
  • angelus  (18.11.20 00:04:53) 
Tek başına bir ölçek değil. Hayatımın en ince dönemi, en çok alkol tükettiğim dönemiydi.

Gün içinde başka ne tüketiliyor? Ya da ne kadar alkolden bahsediyoruz? Aktüel olarak kilom değişmedi, karantinadan beri haftada ortalama iki şişe şarap bitiriyorum. Günde bir, bir buçuk kadehe denk geliyor.

Kilo alanlar genelde ya çok abartırlardır ya da yanında aşırı gıda tüketiyorlardır.
  • buf-e kür  (18.11.20 01:58:57) 
[]

Psikolog ve Psikiyatr Farkı

Bu ikisinin ne farkı var acaba? Teşekkür ederim.




 
Biri tıp okuyor diğeri edebiyat.


  • angelus  (16.11.20 15:29:04) 
edebiyat? biri terapi yapıyor, biri ilaç yazıyor. biri nevrotiklerle ilgileniyor, biri psikoz ve nevrotiklerle ilgileniyor. biri ilaç tedavisi gerektiren durumda yardım sağlıyor, diğeri farkındalık bilinç vb. kazandırıyor.


  • mikahakkinen  (16.11.20 15:49:22) 
psikolog normal fakülte çıkışlı oluyor. 4 yıl okuyorlar klinik açmak isterlerse de 2 yıl daha okuyorlar. psikiyatrlar ise tıp okuyorlar.
kendinizi biraz bunalımda hissediyorsanız psikoloğa gidebilirsiniz mesela.

ama çok yoğun bir bunalımınız varsa ve bunu geçiremiyorsanız ya da ciddi sağlık sorunlarınız varsa, işte ne bileyim şizofreni vs gibi şeyler psikiyatr'a gidiliyor.

psikolog bana daha hafif geliyor, ayrıca psikolog ilaç yazmaz hayatınıza farklı bir pencereden bakmanızı sağlar.
psikaytr'da aynı şeyleri yapar ama sadece bunu bilimsel açıdan da değerlendirir, ona göre ilaçlar yazar
  • hakyememyemekyerim  (16.11.20 15:58:13 ~ 15:58:34) 
Biri hekim diğeri değil. Biri farmakoloji ve biyolojiyle ilgileniyor diğeri davranışlarla ve bilinç altıyla.


  • acebi  (16.11.20 16:24:46) 
[]

Ketojenik Diyet Hakkında

Ketojenik diyet yapsak kilo verebilir miyiz? Teşekkür ederim.




 
Tüm diyetlerin ve beslenme rutinlerinin temelini kalori açığı oluşturur, kalori açığı oluşturursan her şekilde kilo verirsin kalori açığı oluşturmazsan hiçbir diyet kilo verdirmez. Bu ketojenik için de böyle low carb. için de böyle low fat için de böyle IF için de böyle her şey için böyle. Kalori açığı oluşturduğun takdirde yüksek karb. alıp yine kilo verirsin. Önemli olan bu rutinler içinde kendine uygun olan sürdürebileceğin disiplinleri seçmek, ketojenik yapmak sana kendini iyi hissettiriyorsa bi 3 ay yaparım diyorsan yap, ben yapamam mesela yapmam da, bazıları yapabiliyor ve sonuç alıyor, bazıları low carb. yapıyor onlar da sonuç alıyor, bazıları yüksek karb. alıyor onlar da sonuç alıyor, zira temelde hepsi kalori açığı veriyor. Kalori açığı vermezsen ne yaparsan yap kilo veremezsin, evrensel termodinamik yasası bu.


  • angelus  (14.11.20 14:04:56) 
[]

Ons Altın

Hafta başından beri dolar ve gram altın düşerken ons altının sabit kalmasının nedeni nedir acaba? Teşekkür ederim.




 
Ons altının ne karşısında sabit kalması?

Ons altın / dolar paritesini diyorsan onun TL ile alakası yok zaten. Hafta başından beri dolar ve gram altın düşmüyor. TL, dolar ve altın karşısında değer kazanıyor.
  • himmet dayi  (13.11.20 15:18:35) 
Tamam, bu ons altına neden yansımıyor, ons altına yansıyacak kadar değer kazanmadığı için mi?


  • üç gün gündüz  (13.11.20 15:19:57) 
Bir de TL neden değer kazanıyor tam olarak? Yani bakanın istifası vs değildir herhalde, e bir haftada üretim çılgını bir ülke de olmadık. Bizden kaynaklı bir değer kazanımı söz konusu değil o zaman, hatta TL dolar ve gram altın karşısında spesifik bir değer kazanmıyor, bunlar global olarak tüm para birimleri karşısında değer kaybediyor yanılıyor muyum?


  • üç gün gündüz  (13.11.20 15:23:54 ~ 15:27:13) 
Ons değeri yaklaşık 31 gram altını ifade ediyor. O değer dolar karşısındaki değeri ifade ediyor.

Aşı haberleri karşısında dolar karşısında değer kaybetti.

TL artmasının sebebi ise faiz beklentisi. 19 kasımda faiz kararı alınması bekleniyor.
  • mak  (13.11.20 15:42:37) 
USDTRY Türkiye'deki son gelişmeler nedeniyle düştü, gram altın da ona bağlı olarak düşüşte.

Ons altının dinamikleri çok farklı, Türkiye'deki herhangi bir gelişme ons altının fiyatını oynatmaz. Hİçbir yatırımcı "oo Türkiye'de şöyle bir gelişme olmuş, portföyümüzdze altını artıralım" demez. :D Pfizer/Biontech'in aşı açıklaması ons altını gerçekten düşürebildi ve borsalarda ralliye neden oldu çünkü belirsizliğin ortadan kalkacağı, insanların normale döneceği, tüketim yapıp ekonomileri büyüteceği beklentisi şimdiden satın alındı.

Arada bir bağlantı-korelasyon-neden/sonuç ilişkisi yok. Dolayısıyla USDTRY kuru arttı/düştü ons niye etkilenmedi sorusu anlamlı değil.

TL'nin değer kazanma nedeni, sadece faiz artış beklentisi değil, sözel de olsa para politikası ve mali politikasındaki çok temel yanlışlardan vazgeçileceği beklentisi. Ayrıca Hazine Bakanının istifası çok etkili oldu. Birçok yabancı banka TL long pozisyonuna geçti, raporlar yayınladı. Bunların etkisi var.
  • Lethe  (13.11.20 15:46:02 ~ 15:47:01) 
gram hem dolardan hem onstan etkileniyor. dolar düştüğü için şu anda gram düşüşte.

dolardaki düşüş tamamen beklentilerin satın alınması. başarısız görülen bakan gitti, yeni mb başkanı geldi. ciddi bir faiz artışı bekleniyor. eğer ki 19 kasım'da o artış gelmezse dolar yine zıplar. bunlar benim tahminlerim.

son olarak dolar saldım çayıra mevlam kayıra politikası izlenmeseydi zaten 8,50 olmazdı.
  • lazpalle  (13.11.20 15:46:54) 
Hocam "ons altının sabit kalması" dediğin, altının dolar karşısındaki değeri. ons sadece bir ölçü birimi. 1 gram gibi yani. 1 ons altının dolar karşısındaki değeri Türkiye'deki ekonomik gelişmelerden etkilenmediği için (normal olarak) değişmeyebilir. Altının ons fiyatı derken baktığınız 1890 sayısı doları ifade eder. 1 ons altın 1890 dolardır yani. Bunun TL ile falan alakası yok. O ikisini neden birbiriyle ilişkilendiriyorsun onu anlamadım.

TL'nin değer kazanmasının sebebi de ekonomi bakanı ve MB başkanı değişiklikleri sonrası dolar ile mücadele edileceğinin sinyallerinin verilmesi. Faiz artışı, ekonomik ve hukuki reformlar yapılacak denmesi, yatırımcıları türkiye'ye davet etme, güven verme vs. falan bunlar hep ekonomiye olumlu yansıyan şeyler. 19 Kasım'da ppk'da faiz artışı beklentisi çok fazla. O yüzden TL değer kazanıyor.
  • himmet dayi  (13.11.20 17:01:33) 
[]

Kas Gelişimi ve Genetik Sınır

Bunu belirleyen şey nedir. Yani a kişisi ile b kişisinin farklı kas kütlelerine sahip olmasına neden olan sınırı ne belirler? Teşekkür ederim.




 
Myostatin geni/proteini belirler. Bunu baskılayamazsan herkesin sahip olacağı kas miktarı vücudunun tolere edebileceği şekilde üç aşağı beş yukarı aynıdır. Bunu baskılarsan bir sınırı yoktur kalp krizi geçirmene neden olacak kadar kas inşa edebilirsin gerekli şartları oluşturduğun takdirde.


  • angelus  (10.11.20 09:25:28) 
Kasların origin-insertion noktaları da önemli. Kaldıracı artıran bir noktaya bağlanan kas çok daha az kütleyle çok daha fazla yük kaldırabilir. Bu da daha az hipertrofi demek. Fibril dağılımı da etkili. Testosteron/östrojen dengesini söylemeye gerek yok zaten.


  • arnold schwarzeneger  (10.11.20 11:25:07 ~ 11:27:50) 
Temel olarak optimum kosullarda bir kisinin dogal yolla sahip olacagi maksimum kas miktarini belirleyen sey kemik kalinligi. Kemikler kalinlastikta iskeletin destekleyebilecegi kas miktari da dogru orantili olarak artar. Hatta mesela, en basit sekilde el ve ayak bileklerinin capini olcup burdan sahip olabilecegin max kas miktari konusunda cikarim yapmak mumkun.


  • Haldamir  (10.11.20 14:48:31) 
[]

Gaz Pedalı

Bir aracın gaz pedalının sertliğinden memnun olmamak gibi bir durum olabilir mi? 2016 model bir aracım var, bunun gaz pedalı bana çok yumuşak geliyor, özellikle sürüşe başladıktan yarım saat sonra motor falan iyice ısındıktan sonra pedalı hiç hissetmiyor gibi oluyorum. Bunun bir çözümü olabilir mi sizce, misal bakıma götürdüğümde "üstat böyle bir sorunum var şu pedalın sertliğini biraz artırsak" desem "bu ne diyor ya" diye suratıma bakarlar mı yoksa böyle bir şey yapılabiliyor mu? Teşekkür ederim.




 
Çok büyük ihtimal elektronik gaz pedalıdır 2016 model aracınki, yani bir tel ile hareketi motora iletip gazıı açmıyor sistem.

Bir kademeli swich gibi bişey yeni model araç gaz pedalları, ne kadar bastığınızı elektrik sinyalleri ile iletiyor sisteme.

Neden anlattım bunları, yani bir tel ya da yay sıklık ayarı olacağını sanmıyorum debriyaj gibi.

Ha ama şu var, bu bir elektronik swich olsa da pedalı bıraktığında geri iten bir yay mekanizması var içinde mutlaka.

Zamanla bu yay sönümlenmiş ve yumuşamış olabilir, ama 4 sene bunun için çok erken.

Fakat her halukarda ustaya ya da servise gidip bunu söylediğinizde bön bön bakacaklardır bu ne diyor diye.

Hele servise gitseniz pedalı komple değiştirmeyi isteyecekltir, malum servislerde tamir mantığı yok direkt değişim.
  • John Bloor  (06.11.20 09:29:48) 
Soruyu sorarken bana bile saçma gelmişti zaten, hiç sesimi çıkarmayayım o zaman.


  • üç gün gündüz  (06.11.20 09:37:00) 
Bu dediğiniz şey olay bazi modellerde çok basittir. Tel veya sensör ayarıyla çözülür.


  • ycaycayca  (06.11.20 10:25:38) 
[]

Araç Periyodik Bakımı

Aracın son periyodik bakımının üstünden 1 sene geçtikten sonra yıllık bakıma birkaç ay geç sokarsak bu yasal bir probleme neden olabilir mi acaba? Bir de o bir sene içinde toplamda 3-4 bin km yol yapılmıştır muhtemelen, bu birkaç aylık gecikme mekanik bir probleme nede olur mu? Bu arada araç 4 yaşında. Teşekkür ederim.




 
Ben 1.5 sene sonra götürdüm. 20 bin bakımı gelmiş unutmuşum, 24 binde götürdüm. Sorun olmadı.


  • kendi helvasını kavuran zombi  (03.11.20 14:50:24) 
götür bence ama illa götürmücem ben diyorsan. motor yağını bir kontrol et. rengi ve kokusuna bir bak. bir yanık kokusu varsa kesinlikle götür. yoğunluk çamura döndüyse götür. bir sıkıntı çıkar falan daha fazla canın yanar.


  • anti-kahraman  (03.11.20 14:50:54) 
yasal bir zorunluluk yok bakimla ilgili. ama yagina, suyuna filan mutlaka bak; ihmal etme


  • sweetoffice  (03.11.20 15:19:42) 
Yasal olarak hiçbir şey olmaz. Araç senin aracın.
Garanti dahilinde ise araç, garanti şartları düştüğü için bundan dolayı üretici garanti içerisinde yapacağı tamiratı kabul etmeyebilir.

Birkaç aylık gecikme, aracın saklanma ve kullanım şartlarına göre bir şey yapmaya da bilir.
  • burfak  (03.11.20 15:36:21) 
Kış bakımı gerekiyorsa sıkıntı olabilir. Bulunduğun yerdeki soğuğu bilmiyorum. Ben burda motor yağını değiştiriyorum kışın.


  • mobydick  (03.11.20 16:31:38) 
o arada bir sikinti olursa servis serefsizse olusan arizayi garantiye sokmayabilir.


  • turkuaz  (03.11.20 16:37:49) 
yasal bir probleme neden olabilir mi
-Olmaz.
mekanik bir probleme nede olur mu?
- Mekanik sorun olmaz Ama. Garanti ve iyi niyet konularında sorun yaratabiliyorlar. Siz yinede servis'e bir sorun.
  • ycaycayca  (04.11.20 09:16:46) 
hiçbir şey olmaz. kilometre olarak zaten gelmemiş zamanı.


  • prodeq  (04.11.20 09:22:26) 
[]

Ateş Düşürücü İlaçlar

Esasında vücudun virüslere karşı yükselttiği vücut sıcaklığını düşürerek bize zarar vermiş olmuyor mu? Yani sıcaklığın yükselmesinin nedeni virüslerin o sıcaklıkta yaşayamaması, biz ateş düşürücü aldığımızda vücudun bu refleksine karşı bir iş yapıyormuşuz gibi geliyor bana. Yanlış mı düşünüyorum? Teşekkür ederim.




 
Doktor değilim, daha önce konuştuğum bir doktor aynı şeyi söylemişti.
Kabaca, havale yrhlikesi yoksa ya da çok yioratmdiysa, 38.5 dereceden önce ateş düşürücü kullanımını hiç istemiyordu.

  • kisa  (03.11.20 10:13:40) 
Oha çok mantıklı. Belki de plasebo etkisi oluyordur.


  • 1bir1bir1  (03.11.20 10:23:31) 
ateşin belli bir seviyenin üstüne çıkması da tehlikeli.

en ufak ateş için ateş düşürücü almak doğru değil ancak 39 derece ateş için de hiçbir şey yapmamak aynı oranda doğru değil.
  • tantunisultansuleyman  (03.11.20 11:28:46) 
[]

Antik Mısır Halkı ve Günümüzdeki Mısır Halkı

Bu iki halkın ortak bir noktası var mı, yoksa birbiriyle ilgisi sadece aynı topraklarda yaşamış iki farklı toplum olması mıdır? Teşekkür ederim.




 
alakaları yok diyebiliriz sanırım. mısır (ve sudan'ın kuzeyi) firavunlardan sonraki zamandan taa 1950lere kadar her zaman mısırlı olmayanlar tarafından yönetildi. her zaman impratorlukları besleyecek kadar artı değer üreten bir yer olmasından mütevellit bunlar başına geldi. fazla ürün üretebilecek topraklara sahip olması başını yaktı diyebiliri yani. antik yunanlılar, persler, bizanslılar, araplar, türkler hepsi sadece sömürdü bu coğrafyayı. böyle el değiştiren memleketlerde de demografi çok hızlı değişir. şu an yaşayanların antik mısır ile alakası olmaması çok muhtemel yani ezcümle


  • ala09  (02.11.20 18:43:42) 
Günümüzdeki çoğunluk zaten Araplar onların bir ilgisi yok ama Mısır'ın yerel halkı olan Kıptilerin soyunun firavun dönemine kadar gittiğini söylersek yanlış olmaz.


  • angelus  (02.11.20 19:14:28) 
Şimdikiler Arap
Antik Mısır’dakiler Kıpti-Egypt-Gypsy yani bildiğimiz Roman. Romanların antik mısırdan yayıldığına dair görüşler var. Şimdi yalayan kıptilerin çoğu da hristiyandır.

  • Hallegadola  (02.11.20 22:05:58) 
[]

Suudi Arabistan Bize Neden Bir Anda Düşman Oldu?

Neler oldu? Teşekkür ederim.




 
Kültürel olarak bakarsan adamlar zaten bize en başından beri düşman + bizi müslüman olarak bile saymıyorlar. Politik olarak da alors'un dediği kısım doğru.


  • roket adam  (30.10.20 23:36:52) 
Tamam tarihsel bir durum da var ama şu son 1 ayda yaşanan olaylar ilginç. Yani Türk ürünlerini almamalar boykotlar, hatta Türkiye'nin antiteziymiş gibi Yunanistan'a yanaşmaları falan çok ilginç.


  • üç gün gündüz  (30.10.20 23:41:11) 
Bir de eklemeyi unuttum yeni nesil bae ve suud prensler pro Amerikancı ve siyonist. Eski krallarla iyi anlaşıyorlardı bizimkiler bayrak yarıya indi vs. Cemal kaşıkçıyı da öldüren trumpın yahudi damadı kushnerla kanka olan Muhammed bin Selman çok enterasan bir insan. Da vincinin İsa tablosunu satın alan, lindsay lohanı karışı yapan ve Fransa’da kendine saray alan yine bu eleman. Bunlar müslüman değildir, bunlar vatansever de değildir zaten kabileci bir devlette vatan devlet millet aşkı olmaz. Bunlara kalsa itikadlarına göre ne Kabe ne de ehlibeytin mezarlarını bırakırlar.


Katar vahabi değildir, dost gözükmesinin en temel sebebi budur. Diğeri ise ekonomidir. Katar,suud ve bae nin Çin ABD İngiltere ve AB yatırımlarına bakmanızı öneririm,
  • Hallegadola  (31.10.20 00:09:35 ~ 00:12:22) 
Son dönemde de şu cemal kaşıkçı olayı var, bizimkiler olayı pembe dizi gibi haftalarca gündemde tutarak suudi kralını rezil kepaze ettiler. Amerikalılara bi ton askeri ihale vermek zorunda kaldı imajı kurtarmak için.


  • roket adam  (31.10.20 00:15:33) 
Müslüman olmayanlarla her türlü iş birliğine giden hiç bir ülke, Osmanlının devamı olan Türkiye ile gerçek anlamada dost olamaz .
(Bakın hemen yanı başımızda iran'a . Ermenistan'ın karabağdaki haksız işgaline rağmen yine de onlara yardım ediyorlar.)
Bu düşmanlık hep vardı. Ama Türkiye'nin attığı adımlarla iyice yüzeye çıktı.

Suudi Arabistan'la arada olan soğukluk, 1700lerde suudlara ingilizlerin destek vererek elden çıkmasına kadar dayanır.
O zamanlarda Osmanlının uluslararası alandaki zor durumu, savaşlar ve Arabistan'ın merkezden uzaklığı bölgeyle yeterli derecede yakından ilgilenilememesine neden olmuştur.

Araştırılırsa Suud ailesinin bile
o bölgeden olmadığı görülür. Bir kaç yüz yıllık geçmişleri vardır sadece.
Amerika'nın ekonomik anlamda dayatmalarını bir an yapmayacak olsalar, abd orada da (sözde) bir arap baharı başlatır.

İlgili sadece bir örnek:
tr.sputniknews.com
  • Erva  (31.10.20 07:09:07) 
[]

Altın Fiyatındaki Enteresan Dalgalanma

Dün öğle saatlerinde 507 liraya kadar çıkmıştı altının gramı, yarım günlük tatile girer girmez bir anda 497 lira seviyesine çekildi, bu sizce de anlamsız ve saçma bir gerileme değil mi, sonradan tekrar 502 liraya çıktı. Ben buna anlam veremedim ama sonradan merkez bankasının dolar kurunu düşürmek için dolar satması gibi altın sattığı haberleri çıktı, hadi dolar neyse de bir ülkenin altın rezervini satması kabul edilebilir bir şey değil gibi geliyor bana, siz ne dersiniz? Teşekkür ederim.




 
bu ons fiyatındaki düşmeye bağlıydı aslında. www.investing.com

fakat doların tekrar yükselmesiyle altın'ın tl fiyatı tekrar arttı ons sabit kalmasına rağmen.

müdahale falan var mıdır bilemiyorum.
  • xiii  (29.10.20 11:21:12) 
Dolar bazında değer kaybetti.


  • fever  (29.10.20 11:51:16) 
[]

Powerlifting Sorusu

Powerlifting yaparak kas kütlesi artırılabilir mi? Teşekkür ederim.




 
Gerekli kalorileri makroları alıp düzenli ağırlık yüklemesi yaparsan damacana taşıyarak da kas kütleni artırabilirsin, bunlar en nihayetinde benzer amaçlara giden araçlar, alacağın sonuç neyi nasıl uyguladığınla alakalı. PL'nin amacı kaldırdığın ağırlıkları sürekli artırıp güçlenmek üzerine kuruludur, uyguladığın çalışmaya göre en düşük seviyede de olsa her antrenmanda uygulanan bir şey, bunun için de sürekli yüksek kalori alırsın o da yağlanmana neden olur, yani yüksek kas kütlen olur ama yağ oranın da yükselir, PL'de definasyon gibi olaylar olmadığı için yağ da yakamazsın genelde yüksek kas kütlesi ve yüksek yağ oranıyla takılırsın.


  • angelus  (27.10.20 15:02:55) 
[]

Ayakkabı İçin Numara Seçimi

Şu ayakkabının siparişini vereceğim ama ben 41 numara giyiyorum, olan numaralar ise 40 2/3 ve 41 1/3

41 numara giyen biri hangisini seçmeli sizce? Teşekkür ederim.

www.adidas.com.tr

 
Adidas için geçen araştırmıştım bunu. Cm ölçüsüne göre değişiyordu numara. Ayağınızı ölçüp aratın netten.


  • elorelia  (26.10.20 20:27:40) 
Numaraların hemen altında solda beden ölçü tablosu var oradan gerekli ölçüleri alıp kaç numaraya karşılık geliyor o ayakkabıyı alabilirsiniz. Ben mesela 41 giyerim ama topuk-başparmak ölçüsü 26,5 cm civarı karşılığı olan 42 numara (26,3cm) ya da 42 2/3 (26,7cm) olan numaraları tercih ederim.


  • creedwar  (26.10.20 20:28:05) 
geçen hafta (git:www.adidas.com.tr ) bunu aldım. normalde 43 giyiyorum ama bu ayakkabının kalıbı farklı olduğu için 44 2/3 numara olanı daha uygun oldu. sitedeki ölçü tablosu doğru sonuç veriyor.


  • scudman1  (26.10.20 21:44:22) 
Ben de ölçtüm ayağımı 25,5 cm geldi, o da 41 1/3'e denk geliyormuş onun siparişini verdim.


  • üç gün gündüz  (27.10.20 09:48:57) 
[]

Sözlük Onay Sırası

Yaklaşık 1 senedir 20.000 civarında bekliyorum, alımlar tamamen durdu da söylemiyorlar mı bunu, sizce durum nedir? Teşekkür ederim.




 
alımlar durmaz. girdiğin entryler nitelikli değildir. 10 tane adam akıllı faydalı entry gir bekle. algoritma seni yazar yapar. bi de üyeliğe hiç girmiyorsan 20 binlerde kalırsın. aktif tutman gerek hesabı.


  • koela  (22.10.20 13:20:51) 
Girdiğin entrinin nitelikli olmasıyla alakası bile yok çünkü değerlendirmeleri için sıranın arkadaşa gelmesi lazım. Açıkçası çaylak sırası eskiden klasik sıra anlayışı ile ilerlerken şimdi neye göre ilerliyor belli bile değil. Anında yazar olan torpilliler varken öte yandan 4-5 yıl bekleyen de var. Hergün girmek de kıstas değil çünkü ben bir ara hesap açmıştım her gün defalarca girmeme rağmen gıdım ilerlemiyor hatta geriliyordur. Bıraktım zaten sonra.


  • cemallamec  (22.10.20 13:43:55) 
algoritma falan yok ne algoritması. sözlük ofisinde o gün stajyere falan bugün x kişi yazar olacak hallet deniyor hepsi bu. debe bfik, başlıktaki entry'lere fiziksel referans içeriyor, tanım tanım devamı örnek alıntı ya da bkz değil den geçilmiyor neyin formatı? şanslı günündeysen sadece . evet noktadan oluşan 10 entryle de yazar olabilirsin lorem ipsum 10 entryle de. ama şubattan beri doğru düzgün bir alım yok.


  • Wasking  (22.10.20 16:17:32) 
Algoritma, imla, içerik vs gibi kriterler yalan olalı çok oldu.

Sürekli hesabını kapatıp açan ve çöp entry giren bir çaylak biliyordum. Sıralamanın en sonunda olmasına rağmen (sürekli hesap kapattığı için) şak diye yazar yapılmıştı.
  • Avoiding The Puddle  (22.10.20 21:02:39) 
[]

Üstü Çizilmiş Plastik

Üstü çizilmiş sert plastik parçadaki bu izlerin "bir şekilde" giderilebilmesi mümkün müdür acaba? Teşekkür ederim.




 
çiziğin derinliği, malzemenin yüzey özelliği ve cinsine göre elbette giderilir.

zımpara ve polisaj ile genel olarak giderilir. yüzey mat ise farklı teknikler kullanılabilir.
  • janavarorion  (22.10.20 11:26:46) 
belki saçma gelebilir ama sadece aklıma bu geldi : pasta cila?


  • baharat  (22.10.20 11:42:38) 
@janavarorion +1

özellikle yüzey büyükse en uygun fiyatlı ahşap macunuyla yapılabilir. suyla karıştırma inceltme derdi yok 750ml'si 25-30 tl civarı tüplerde satılıyor.
  • emininsel  (22.10.20 13:27:53) 
[]

Günlük Su Tüketimi

Ne kadar olmalı acaba? Teşekkür ederim.




 
2-2,5 litre minimum. Çay, kahve, limonata vs. sayılmaz.

ya da vücut ağırlığı * 0,03 formülü.
  • tom creo  (22.10.20 11:06:04) 
Birçok şeye göre değişir; günlük fiziksel aktiviteye aldığın proteine kullanıyorsan kullandığın supp'lara vs. Ortalama bir insan için de vücut ağırlığı*0,03 fakat ben kendi adıma su içeren her türlü sıvının bu hesaba dahil edilebileceğini düşünüyorum, aksini ispat eden pek araştırma yok, önemli olan sisteme su içeren bir sıvı girmesi. Sisteme çay yoluyla sıvı girdiğinde sistem oradaki suyu bu sek gelmedi deyip kabul etmemezlik yapmaz onu da aynı şekilde kullanır, su sudur fakat çay kahve vs gibi ürünler aynı zamanda diüretik özelliklidir, yani vücuttaki suyun çok daha hızlı atılmasına ve vücudun susuz kalmasına neden olabilir.


  • angelus  (22.10.20 11:21:11) 
tükettiğiniz her türlü sıvıyı hesaba dahil etmelisiniz. çay, çorba vs aklınıza ne gelirse...
bu bilgiyi prof. dr. ünvanlı, işinin ehli bir onkologdan almıştım.

  • coder  (22.10.20 11:35:39) 
evet sıvı sıvıdır, alttaki yorumlara katılmakla birlikte. 2 litreyi sadece çay olarak almanız başka sorunlara yol açabilir belirtildiği gibi.

1 kase çorba içtiğimizde de bunu 1 bardak su olarak mı değerlendireceğiz? hesaplaması zor, o yüzden net olarak 2 tane 1LT pet su bitirmek kafanızı rahat ettirir. üstü zaten çay çorba vs. 2.5 litreyi bulmuş olursunuz.
  • tom creo  (22.10.20 11:51:47) 
İdrarınızı şeffaf görene kadar için. Sarıysa yeterli su alımı yoktur.


  • sta  (22.10.20 12:48:41) 
bir hastalığınız yoksa kafaya göre. su içmek için kendini zorlamak durup dururken gereksiz. zaten vücut ihtiyaç duyunca susuyoruz.


  • bohr atom modeli  (22.10.20 13:50:33) 
gunluk-su-ihtiyaci.hesaplama.net

kilo, cinsiyet, hareket durumunuza göre değişir.
  • hazen  (22.10.20 15:26:59) 
yazıo uygulaması, yediklerinden ve içtiklerinden ne kadar su aldığını da hesaplıyor.

bence de normal su dışında içilen dikkate alınmalı. uzun mesafe koştuğum günler +3 litre içiyorum. onun dışında, kışın 2-2,5 litre, yazın 2,5-3 litre.

suyu tek seferde yüksek miktarda değil, güne yayarak içmek en doğrusu. bir dönem sabah erkenden 2 litre su içip günün kalanında içmiyordum. akşam yine idrarım sarı çıkıyordu.
  • stewie  (22.10.20 15:39:07) 
[]

Günlük Protein Alımı

Evde vücut ağırlığıyla antrenmanlar yapıyorum ortalama 2000 kalori alıyorum bunun da 150 gramını da proteinden alıyorum ama bu yüksek bir miktar mı emin olamadım, sizce yüksek mi? Teşekkür ederim.




 
Neye göre yüksek mi? Yani ortalama bir insanın zaten günlük en az kilosu kadar, kilosu düşükse 60-70 gram protein alması gerekiyor, vasat-vasat üstü bir antrenman rutininde bu miktar 1-1,2 grama çıkabilir, kas kütlesi artırılmak isteniyorsa 1,5-2 gram protein alınabilir, diyet yapılıyorsa 2-2,5 gram protein normaldir. Bununla birlikte proteini sadece kas kütlesini artırma amacıyla alıyoruz şeklinde düşünülmemeli, tırnağından saçına kadar tüm hücrelerin aminoasit kullanıyor, ben normal bir insanın günlük alması gereken proteini aşacak kadar protein alabileceğini düşünmüyorum ama belli bir miktarın üstündeki protein alımlarında su ve yeşillik tüketimini bir miktar artırmak daha sağlıklı olur.


  • angelus  (20.10.20 13:59:03) 
Kilonu bilmiyorum ama ağırlık antrenmanı yapmıyorsan vücut ağırlığı başına 2g protein aşırı gereksiz. Kilonu yazmadığın için bir cevap verilemez. Ben örnek olarak haftada 3-4 ağırlık antrenmanı yapıyorum (yoğun oluyor genelde) buna rağmen maksimum 2g alıyorum diyebilirim.

Kas kütlesi ile alayım diye kafayı takmadıysan sağlıklı beslen yeter.
  • awareim  (20.10.20 14:25:10) 
[]

Kalıcı Saç Düzleştirme

Böyle bir olay varmış, tabii kalıcı dediği sonsuza kadar değil ama uzun süre idare ediyormuş. Benim saçlarım biraz kalın telli, sık, çok kolay kabaran kıvırcığa yakın dalgalı bir saç, ne şekil alır ne düzgün durur enteresan bir yapısı var, bu nedenle saçları güzel insanlara hep özenmişimdir. Şu videoda uygulanışı var, sizce bu işlem saça bir zarar verir mi, güzel bir saçımız olsun derken eldekini de kaybeder miyiz acaba, deneyelim mi yoksa elimizde olanla mutlu olmaya mı öğrenelim? Teşekkür ederim.

www.youtube.com


 
ben yaptırmıştım. saçlarım orta dalgalı, çok çabuk elektrikleniyor, kabarıyor. bana iyi gelmişti. dümdüz olmadı, dalgası açıldı. en azından düzleştirdikten/fön çektirdikten sonra kalıcılığı arttı.

yaptırdığım yer de tecrübeliydi, daha önce yüz bin kez yapmışlardı. o nedenle güvenilir buldum. tekrar yaptırmak istiyorum ama malum pandemi, kuaföre gitmeyi erteliyorum hala.
  • noxell  (17.10.20 19:51:07 ~ 19:51:49) 
formol ile o saç düzleşiyor formol akciğere işleyen bir kimyasal dumanı zehirli, araştırınca yaptırmaktan vazgeçtim.
ps. ısı ile düzleşenden bahsediyorum

  • eja  (17.10.20 20:57:50) 
[]

Türkçenin İsim Konusunda Daha Zengin Bir Dil Olması

Bana mı öyle geliyor bilmiyorum ama böyle bir durum var sanki. Yani Avrupalılar olsun Amerikalılar (ABD) olsun sanki sürekli azizlerinin dini figürlerin isimlerini ya da gelenekselleşmiş isimlerini tercih ediyor gibi geliyor bana, bizde ise bir ebeveyn dini kaynaklı isim de koyabiliyor Savaş, Barış, Deniz, Güneş, Yaprak ya da ne bileyim bunlara benzer isimler de koyabiliyor, mesela Avrupa'da böyle bir şey var mı bilmiyorum çok fazla yurtdışı deneyimim yok, bir anne baba çocuğuna kendi dilinde Deniz ya da Barış gibi bir ismi veriyor mu merak ediyorum, sanki böyle bir zenginlik yok gibi. Sizce nedir? Teşekkür ederim.




 
Bizde Türkçe, Kürtçe, Farsça, Arapça ve belkide başka dillerden bile isimler var. Dediğiniz gibi Amerika ya da Avrupa'da bu kadar çeşit kaynak olmayabilir.

Ama toplam isim sayısını ben de merak ettim, bir kaç şekilde arama yaptım ama sonuç alamadım.

Mesela Türkiye'de toplam kaç isim var? Fransızcada kaç tane var? İngilizcede kaç tane var?

Edit: Bir sitede "1451 English name" diye bir liste buldum, bu demektir ki en az 1451 tane İngilizce isim var
  • John Bloor  (15.10.20 17:32:25 ~ 17:36:05) 
ingilizce türkçe'den daha kapsamlı bir dil. isim çeşitliliği de fazladır.


  • nahtoderfahrung  (15.10.20 17:46:35) 
[]

Evde Vücut Geliştirme

Evde vücut geliştirme olur mu? Teşekkür ederim.




 
Temelde, gerekli ekipmanlar (ağırlık setleri, sehpa, squat rack...), Disiplin ve buna uygun beslenme olursa belli bir düzeye kadar olur.

Ek: bu platformda "evde vücut geliştirme" başlığına bakılsa baya soru cevap çıkar ama şöyle bir özetleme de yapayım kardiyo meselesini ayrı tutarak

Param yok: vücut ağırlığı ile yapılan egzersizler
Kısıtlı param var: dambıl seti
Biraz para ayirabilirim: dambıl seti+halter seti
Para sıkıntısı yok ama yer sıkıntısı var: dambıl+halter+kettlebell seti+duvara monte barfiks ve Medicine ball gibi bazı ekstralar
Para ve yer sıkıntısı (alt komşu ve zemin dahil olmak üzere) yok: yukaridakilere ek olarak tam teşekküllü squat rack (dips, row ve güvenlik kollari gibi eklentiler) ve daha ağır Medicine ball ile ısınma için bisiklet benzeri bir kardiyo aleti
  • candanag  (13.10.20 13:27:20 ~ 13:55:36) 
olur. hangi alanda geliştirmek istiyorsunuz ona göre binlerce yol var.

meditasyon mmu? yoga mı? plates mi? body building mi? fitness mı? esneklik mi?
  • bir ileti paylastim  (13.10.20 13:28:25) 
Bu yanlış bir soru. Doğru soru evde ekipmansız ya da kısıtlı ekipmanla vücut geliştirme olur mu olmalı. Evde ekipmansız ya da kısıtlı ekipmanla vücut geliştirme yeni başlayanlarda en alt seviyede olur zira vücut ağırlığıyla yapılan çalışmalar bir noktaya kadar kaslarda tahribat yaratır, sonradan eklenecek birkaç küçük ekipman yine etkili olur ama kasların sürekli tahribata maruz kalıp "gelişmesi" için düz ilerleyen bir ağırlık artırımı gerekir. Ha böyle deyince iki günde bir ağırlık değişmeli demiyorum tabii küçük miktarlarla da olsa düzenli bir stres artışı yaratılmalı demek istiyorum.

Misal 40 kiloyla başladığın bench press çalışmasında 1 sene sonunda küçük küçük ağırlık eklemeleriyle 100 kiloya gelebilmişsen bu senin için iyi bir gelişimdir, vücut da buna göre tepki vermiştir muhtemelen ama evde 20 tekrarla başladığın şınavda 1 sene sonunda 200 tekrara ulaşmışsan vücut aynı şekilde tepki vermez göğsün için. Zira bench press'te ulaştığın ağırlıkta vücudun 1 sene boyunca eklenen ağırlığın stresine adapte olup gelişirken şınav çekerken ağırlık sabit olduğu için böyle bir strese maruz kalmaz, tekrar sayısının artması senin sadece laktik asit eşiğinin arttığı anlamına gelir. Yani ilkinde kasların gelişir ikincisinde dayanıklılığın artar, kısıtlı gelişim bu nedenle olur. Ha ama evine tüm aletleri eksiksiz alırsın o zaman evde de gelişim olur, orası ayrı.
  • angelus  (13.10.20 13:33:42) 
angelus güzel yazmış. evde bir yerden sonra elinde yeterli ağırlık bile olsa kendini sakatlamadan ağırlık arttırman çok zor. mesela leg press nasıl yapacaksın, squat rack yok ufak bir dengesizlikte işin zor. bench pressde 30-40 kilo ağırlıklarda sehpasız yapabilirsin belki ama bu ağırlıklar 60 ve üzeri olduğunda ağırlığı düzgünce koyup alacağın sağlam bir sistem olmadan imkansız.


  • orpheus  (13.10.20 17:57:06 ~ 17:59:40) 
[]

Adidas Samba

Almaya karar verdim ama siyah ve beyaz renkleri arasında kararsız kaldım. Sizce hangisi? Teşekkür ederim.

Siyah: www.adidas.com.tr

Beyaz: www.adidas.com.tr

 
kahverengi taban olayı bana hiç hitap etmedi, siyah da beyaz da olsa beğenmedim.

bunun nubuk mavi ve beyaz tabanlısından vardı bi zamanlar, o çok güzeldi.

bu da güzel değil ama en azından beyaz tabanlı

www.adidas.com.trı/B37294.html
  • hem şişko hem deli  (12.10.20 13:31:54 ~ 13:32:49) 
Beyaz fazla sırıtıyor.
Siyah çok şık duruyor.
Oyum siyaha
  • ir10  (12.10.20 16:35:35) 
siyah kullanıyorum. Doğal olarak siyah diyorum. beyazın süet kısmı çabuk kötüleşiyor.


  • kafadanbacakli  (12.10.20 19:22:59) 
[]

Virajın İçinde Neden Fren Yaplmaz ve Gaza Basılır

Sözlükte de bu konu işlenmiş. Gaza basınca araç daha da hızlanıp yoldan çıkmaz mı? Teşekkürler.




 
Sen viraja hızlı girip dönüş anında frene bastığında hareket yasaları gereği (cisme dışarıdan bir kuvvet uygulanıp hareketi değişmeye zorlanmadıkça hareketli ya da hareketsiz doğrusal durumunu korur) araç yoluna düz devam ister ama sen aracı döndürme işlemi sırasında durdurmaya çalıştığın için doğrusal hareketini korumak isteyip yoluna düz bir şekilde devam etmek ister ama edemez, merkezcil kuvvet gereği içe çekilebilecek kadar düşük hızda olmadığın için de araç savrulur kaza yaparsın. Halbuki viraja gelmeden yavaşlayıp viraj içinde hızlanırsan lastiklerin sürtünme katsayısı artar sürtünme katsayısı artınca da ne kadar hızlanırsan hızlan merkezcil kuvvet seni virajın içine çeker yol içinde savrulmadan kaza yapmadan virajı alırsın.


  • angelus  (09.10.20 09:53:22) 
angelus çok şahane açıklamış.

düşük hızlarda riske girmeden deneyebilir, sonuçlarını test edebilirsiniz.
  • fever  (09.10.20 10:01:28) 
Çok fazla fizik tabiri kullanmadan aklıma gelenleri söyleyeyim, mesela frene bastığında araç öne yığılır ve arka tekerlerdeki yük azalır, bu virajda olursa fizik kuralı gereği araçın kıçı başı oynar.

Gaza bastığında ise tekerlere binen yük artar ve bu da lastiklerin asfalta tutunmasına katkı sağlar, tabi dozajlı bir gazda.

Taktik çok basit, hızın ne olursa olsun viraja girmeden hemen önce bi tık yavaşlayıp viraja girip dönüş açını verdikten sonra tatlı tatlı gaza basabilirsin.
  • John Bloor  (09.10.20 10:43:08) 
angelus +1

ayrıca arkadan çekiş ve önden çekişte bunda farkeder. arkadan çekişteki arabalar virajalarda daha kontrollüdür, önden çekişlilere göre daha rahat kontrol edilebilir.

bu sebepten lastikler çok önemlidir.
  • mikahakkinen  (09.10.20 11:16:04) 
angelus +1
tabi bu hızlanmanında bir limiti sınırı var viraja 50 ile gireyim gaza basıp 200 le virajdan çıkayım gibi durumlar yok

  • basond  (09.10.20 12:16:44) 
[]

Etteki Protein Miktarı

Pişmemiş 100 gram tavuk göğsü piştikten sonra 50-60 grama düşüyor protein miktarı değişiyor mu? Teşekkürler.




 
Değişmez neden değişsin, kayıp sudan oluyor etten değil.


  • angelus  (07.10.20 11:23:10) 
Bu yine de bana mantıklı gelmiyor, yani onu ölçerken 100 gramını ölçü almıyorlar mı, pişiriyorsun 50 grama düşüyor, protein miktarı nasıl aynı kalıyor anlamıyorum.


  • üç gün gündüz  (07.10.20 11:24:57) 
Ölçerken 100 gramındaki proteini baz alıyorlar da etin büyük bir kısmı su, suyun da besin değeri yok; yani suyun protein yağ karb. değeri yok, haliyle su kaybı olunca protein miktarında da değişiklik olmuyor belli ki besin değeri elde kalan ete ait.


  • angelus  (07.10.20 11:28:15) 
Toplam protein miktarı düşmüyor ve değişmiyor. aksine miktar başına düşen protein oranı artıyor su kaybından dolayı.

Mesela çiğ tavuk göğüsünün 100 gramında ortalama 20 gr protein varsa geriye kalan 80 gram nedir?
  • neysene  (07.10.20 12:46:29 ~ 12:47:17) 
[]

Ekşi Sözlük Yazar Alımları

Sözlükte yaşanan bu son olayların sonrasında gündem değiştirmek maksadıyla yazar alımlarında bir hızlanma olabilir mi sizce? Teşekkür ederim.




 
yok hocam mevcut sistem devam eder.Amaa.. çok fazla yazar kaybı yaşanırsa toplu alım yaparlar tabi o ayrı.


  • lcha  (06.10.20 15:21:05) 
olmaz.


  • zgrydn  (06.10.20 18:11:52) 
[]

İp Atlamak

Günlük her gün setler halinde 3000 ip atlıyorum, bu vücudun biraz şekillenmesine yardımcı olur mu acaba? Teşekkür ederim.




 
Her türlü egzersiz hiç egzersiz yapmamaktan iyidir. Ama vücut şekillendirmenin daha efektif yolları var. En güçlü silah direnç çalışması. Onun da pratik yolu ağırlık.


  • arnold schwarzeneger  (06.10.20 14:19:27) 
Şu an için salona gidemiyorum, evde de pek ekipmanım yok vücut ağırlığıyla çalışabilirim ama o da yeterli olmaz herhalde.


  • üç gün gündüz  (06.10.20 14:56:32) 
Vaktinde ip atlayarak dizimi yırtmıştım. O yüzden bana korkunç gelir. Kadınsanız eğer pilates ve fitness öneririm. Mat ve çeşitli ağırlıklardaki direnç bantları işinizi görür. Hiç spor salonuna gitmeden kum saati gibi vücut yaptım.


  • ruhen hastayim ben  (06.10.20 15:04:04) 
Vücut ağırlığı da olur başta. Direnç bandı da kullanabilirsin. Çekebiliyorsan barfiks barı da iyi yatırım.


  • arnold schwarzeneger  (06.10.20 15:21:39) 
ip atlamak ve koşmak dizlerinize zarar verir.
gençken hissetmezsiniz ama yaşınız ilerlediğinde yıpranma kendini belli eder.
dizinize zarar vermeyen onlarca egzersiz türleri var.
  • aslindasorunumpsikolojik  (07.10.20 02:12:16) 
[]

Yağ yakmak için hızlı koşu mu yavaş koşu mu?

Hangisi daha etkilidir? Teşekkürler.




 
İkisinin de kendine göre avantajları dezavantajları var. Yavaş tempo yapılan kardiyolar aerobik bir çalışma olduğu için enerjinin büyük bir kısmını yağdan karşılar; kas glikojenlerini çok aktif etmez bu tür çalışmalarda büyük oranda yağ yakılır ama böyle deyince "ovv ne süper o zaman 2 saat yürüyeyim deli gibi yağ yakayım" şeklinde bir fikir oluşmasın. Evet bu iki saatin büyük bir kısmında yağ yakılır ama çok yıpratıcı ve EPOC seviyesini zorlayan bir çalışma olmadığı için o 2 saatte ne yakarsan onu yakarsın, günün kalanına bir etki etmez. Ayrıca kas glikojenlerine çok etki etmediği için sürekli bu şekilde yapılan kardiyolar glikojen depolarının dolu kalmasına neden olur.

Hiit/interval-yüksek tempolu çalışmalar anerobik olduğu için enerjinin büyük bir kısmını karbonhidratlardan karşılar yağ depolarına çok uğramaz ama bunun diğerine avantajı şudur: Bu çalışmalarda kas glikojen depoları büyük oranda boşaltıldığı için sonrasında yediğiniz karbonhidratların büyük bir kısmı kaslarda depo edilir yağ olarak sentezlenmezler, ayrıca yıpratıcı bir çalışma olduğu için recovery aşamasına enerjinin büyük bir kısmı yağdan karşılanır. Yavaş tempo çalışmalarda bu ikisi olmaz ya da çok küçük düzeylerde olur. Bununla birlikte yapılan bilimsel çalışmalar az da olsa anabolik etkisinin olduğunu söyler.


Peki buradan çıkaracağımız sonuç nedir?

Sonuç şu: İkisinin birbirine karşı üstün olduğu taraflar vardır, günün sonunda (yağ yakımı özelinde) ikisinin artıları eksileri birbirini nerdeyse eşitler hale gelir ama en nihayetinde ikisinin de kendilerine göre avantajları vardır, o nedenle mantıklı olan ikisini de dönüşümlü olarak kullanmaktır, ayrıca yağ yakımı=diyet kuralını da unutmamak lazım.
  • angelus  (02.10.20 10:12:48) 
Ağırlık da çalışıyorsan sadece yavaş koşsan da olur. Ağırlık çalışmıyorsan programa intensity de yüklemek için interval iyi olur.


  • arnold schwarzeneger  (02.10.20 14:54:37) 
[]

Azerbaycanlıların Türkiye'ye bakışı nasıl?

Yani biz her fırsatta tek millet iki devletiz kardeş ülkeleriz vs diyoruz ama Azerbaycanlılar bizi nasıl görüyor, duygularımız karşılıklı mı acaba? Teşekkürler.




 
bizim şirkette azeri çalışıyor 4-5 tane. hepsi türkiye ikinci vatanım diyor ama bizim şirkette çalıştıkları için mi böyle diyorlar bilmiyorum.


  • co2s2  (29.09.20 17:50:37) 
önce şunu söyleyeyim; Azerbaycanın akli başında seküler kesimi sıkıntıda ,önce ailece beraber tatil yapılıp sonra partili cumhurbaşkanı tarafından: "halkına zulum etme essed" diyerek düşmanlaştırılan suriye rejimine benzer babadan oğla geçen bir rejim var ve bu şahsa yönelik en ufak eleştiride sadece eleştiren kişi değil tüm sülalenin tutuklandığı bir ülke.

ben yıllar önce abdullah gül isimli şahıs cumhurbaşkanı iken gitmiştim, o zaman şansa ermenistanla futbol maçı falan tertiplenmiş her yana kırmızı gül dağıtılıyordu. şöyle anlatayım aynı bizde olduğu gibi cahil ayakçı kesim sırf Turk olduğum için beni linç etmeye hazırdı, aynı tavır uçaktan inerken başladı, dönene kadar devam etti. yani sanki ben ve yanımdakiler Tc cumhurbaşkanlığı temsil heyeti gibi davrandılar, tamamen öfkeli ve kindar, halbuki sıradan Türk insanıyız. Demem o ki Azerbaycan rejiminden ve insanından çok birşey beklememek gerek, herkes işine geldiği sürece dostun.
  • bluewhale  (29.09.20 18:06:16 ~ 19:05:25) 
bizim besledigimiz kadar bize sempati beslemiyorlar.


  • galandar kostumu  (30.09.20 01:11:21) 
turklerden karilarinizi saklayin derler.


  • turbo sadık  (30.09.20 07:58:20) 
[]

Araçtaki Şu Parçanın İsmi Nedir

Arkadaşlar fotoğrafta dikdörtgen içine aldığım parçanın adı nedir acaba, ya da özel bir ismi var mıdır? Teşekkür ederim.

i.hizliresim.com


 
google araştırması sonucu difüzör diye bir terim çıktı. siz de bir bakın.


  • lazpalle  (26.09.20 14:32:32) 
@lazpalle doğru söylüyor. Difüzör ralli araçlarında da kullanılıyor artık. Aerodinamiği arttırmak için takılıyor.


  • dizicolleague  (26.09.20 14:34:32) 
Difüzör değil gibi geldi bana, difüzör olarak arattığımda spor araçlarındaki gibi hava kanalları olan parçalar çıkıyor sadece, sahte egzoz çıkışı gibi, benim gösterdiğim parça biraz daha farklı.


  • üç gün gündüz  (26.09.20 14:38:54) 
Arka tampon bakaliti olabilir.


  • angelus  (26.09.20 14:40:30) 
difuzor taklidi yapan arka tampon eklentisi. Gerçek difüzorler lüks segment araçlarda bulunmaktadır


  • sunriseee  (26.09.20 14:43:25) 
bunların tamamı sanayide difüzör olarak geçiyor.

marka model olarak yazdığımda da zaten sizin fotoğrafın benzerleri çıkıyor.

www.google.com
  • trajikomix  (26.09.20 14:56:07) 
Difuzor denir de maalesef gercekten de difuzor degil. :) sunriseee+1


  • invictae  (26.09.20 16:44:57) 
[]

Susuz Araç Temizleme Sıvısı

Bu tip solüsyonlar varmış su kullanmadan kaportayı temizliyorsunuz, hiç kullandınız mı acaba işe yarar mı? Teşekkürler.

Ör: www.hepsiburada.com


 
bir ürün hem torpidoda, hem jantta, hem camda hem kaportada etkilidir diyorsa ben o üründen kaçarım. :) bu da öyle bir ürün, açıklamaya bakarsak.


  • reanarchy  (22.09.20 15:34:26) 
bu ürünler mucize ürünler değildir. kaportada ve plastik aksamda leke bırakma ihtimali vardır.


  • false pretension  (22.09.20 19:29:40) 
[]

Kasko

Kasko için Sompo ve AKSigorta seçeneklerimiz var, nasıldır bunlar iyi midir, sizin tavsiye edeceğiniz bir firma var mıdır? Teşekkürler.




 
firma ile beraber poliçe kapsamları da önemli aynı fiyatı verip farklı kapsamları olmaları seçimi etkiler.ikisiylede çalışmadım bu sebeple bu iyidir kötüdür diyemiyorum


  • basond  (19.09.20 21:59:31) 
Sompo daha iyidir.


  • since1907  (19.09.20 23:02:26) 
Sompo +1. Tabi sigorta kapsamına da bakmalı.


  • one minute  (20.09.20 00:39:54) 
[]

Turbo Motor Vs. Atmosferik Motor

Bu iki motorun birbirine karşı olan avantajlar dezavantajları nedir acaba? Mesela elimizde aynı marka modelin 1.0 turbo motoruyla birlikte 1.5 atmosferik motoru var, bunlar arasında seçim yaparken tercihlerinizi belirleyen kriterler ne olurdu acaba? Teşekkürler.




 
Turbo daha küçük hacim = daha az vergi.
Atmosferik = lag yok, daha stabil bir sürüş.

Modern turbo motorlarda bu farklar azalıyor tabi. Turbo motorlar daha çok masraf çıkartabilir bir de. Ayrıca atmosferik yüksek hacimli bir motorun sesi de genelde daha güzeldir.
  • arnold schwarzeneger  (17.09.20 10:15:54) 
arnold +1

ek olarak, 1.0 turbo motorla 1.5 atmosferiğe göre çok sakin kullanımda daha az yakıt tüketilir. ama performanslı kullanımda 1.0 turbo daha çok yakar. turbo motorun yakıt tüketimi aralığı daha geniştir yani.

1.0 turbo 1.5 atmosferik değil de 0.9 turbo 1.4 atmosferik karşılaştırabilirim.
benim araba 1.4 atmosferik 77 beygir 115nm maksimum tork. geçenlerde 0.9 turbo 90 beygir 140nm maksimum torklu bir clio kullandım, bu saatten sonra atmosferik motorlu arabaya binmem diyorum kesinlikle. 1.6 turbo dizellerde bile böyle keyif almadım. hafif kasa ve turbo benzinli motor muazzam bir şeymiş.
  • signore  (17.09.20 10:42:15) 
turbo iyidir, hojdır, ema, başa beladır. yenisi eskisi fark etmez. bastın mı kafayı kaldırır, yürür gider. ama arıza yaptığında anandan emdiğin süt burnundan gelir. tamiri pahalıdır, yenisi daha pahalıdır.

atmosferik düzdür, klasiktir, azıcık nazlıdır, bastığında ayh der ama gitmem de demez, başını ağrıtmaz.
  • lostys  (17.09.20 10:49:40) 
Ben bu tercihi yaptim temmuzda; yer gök turbolu küçük hacimli araç ama çok da tavsiye eden görmedim. Evet torku vs iyi tabiki ama zaten hiz yapamiyoruz yani, en azından yaşadığım yerde. Bir de carbon buildup olayi var, direkt enjeksiyonlu araclarda bunu temizletmek lazım.

Kısacası ben çok hiz yapmayacagim ve turbo arizasi, cok fazla ses cikarmasi ve titremesi+carbon buildup olayindan uzaklasmak icin atmosferik aldım. Benim aldigim 1.1 85 Fiesta ve daha bir kere durup ya bunu neden aldim demedim, zaten sehir ici 30-50, sehir disi 110-130 hız siniri var. Almanya'da olsam farkli olurdu belki bilemiyorum.
  • logisticsmanager  (17.09.20 10:52:40) 
turboda rakım yükseldikçe performansı değişmez, atmosferik için rakım yükseldiğinde basınç azaldığı için performans kaybı olacaktır.


  • altinci nesil caylak  (17.09.20 12:39:32) 
yazilacaklar zaten arkadaslarca yazilmis birkac da ekleme ben yapayim.
atmosferik pek modifiye kaldirmaz yazilim ise yaramaz ama turbolu aracta yapar.
turbo dusuk devirde atmosferik yuksek devirde guc sunar
turbo lpgde atmosferigin lpgsine gore daha az yakar.
turbo sadik ise az yakar cok kacar.
  • turbo sadık  (17.09.20 12:49:02) 
Turbolu araçlardaki seriliği aynı hacme sahip turbosuz araçlarda bulamazsın. Görece güçlü ve turboya sahip bir araçsa örneğin 140-150hp ve üstü, belli bir devirden sonra gelen o güç patlamasının hissi ayrıdır. misal 2.0 turbo bir araç hissini yaşamak için gidip 3.0 atmosferik araçlara bakman gerekir.

Tercih edilme sebebi daha düşük hacimde çok daha fazla güç elde edebiliyorsun, özellikle ülkemizdeki hacme göre değişen fahiş vergileri düşünürsen...

Turbolu araç almaktan korkmaya gerek yok, sadece belli başlı püf noktalarına dikkat edip aracın yağını zamanında değiştirirsen uzun seneler hiçbir sıkıntı yaşamazsın. Püf noktaları nedir ? motor ısınmadan gazlama, motor ve turbo soğumadan arabayı stop etme (misal deli gibi gazladın, arabayı parkedip direkt kontağı kapatma, turbonun devrinin düşüp yağlanmasına ve soğumasına izin ver bir kaç dk)

Bmw, audi vs almadığın sürece ortalama bir turbo fiyatı 1500-2000TL civarında, öyle aman aman masrafı yok. Üst segment bir araç alırsan min 7000-8000TL civarı masrafın olur. 500-600k'lık bir araca biniyorsan böyle bir masraf da uçuk sayılmaz.
  • kimlanbu  (17.09.20 12:49:03) 
Toyota atmosferik motoru çok geliştirdi. Toyota alırsan bi eksiklik yaşamazsın. Yok ben itlik yapacağım. Araba ıyi kaçsın kararındaysam turbo al. Masrafına katlan.


  • luluki  (17.09.20 14:42:13) 
yüksek motor hacimli (2.0 ve üstü) araç alacaksan, atmosferik baş ağrıtmayan, sesi daha güzel kükreyen bir aracın olur.

ama düşük hacimli motor almak durumundaysan ( ülkemiz gibi vergi cenneti ülkelerde) turbo çok daha mantıklı bir seçim, özellikle dur kalk sürüşte, ışıklarda ve en önemlisi Sollarken o ufacık motorun ok gibi fırlaması atmosferikte olmayan şeyler ki bence de değer buna

eski arabam mazda 3 atmosferik 1.5 yeni arabam c-elysse 1.6 dizel
mazdanın o güzel kasasının altındaki atmosferik motor, sollarken hayattan soğuturdu, şimdiki takoz arabam bile ciddi fark atıyor.
  • bugisme  (17.09.20 19:09:12) 
[]

Pilav Buzdolabında Kaç Gün Bozulmadan Bekler

Bi 3 gün dayanır mı sizce? Teşekkürler.




 
Dayanır


  • kisa  (15.09.20 10:05:10) 
dayanır tabii.


  • blatta hiberna  (15.09.20 10:05:38) 
Bikaç yerde okudum pirinçte oluşan bi bakteri nedeniyle pişmiş pirinç çok bekletilmemeli diyordu ona istinaden sordum aslında.


  • üç gün gündüz  (15.09.20 10:07:39) 
Hiç bur fikrim yok ama defalarca yedim o şekilde


  • kisa  (15.09.20 10:21:12) 
5-6 gün dayanıyor


  • sta  (15.09.20 10:51:24) 
Bir haftaya kadar yolu var ama 3 gunden oteye birakmayin siz yine.


  • cleric  (15.09.20 11:46:20) 
Pirincler tas gibi olunca bile yesen bir sey olmaz ama yiyemezsin. Sonsuza kadar dayanir diyebiliriz yani


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (15.09.20 15:35:07) 
[]

Ekşi Sözlük Çaylak Oylamaları

Çaylakken yaptığımız oylamalarının oyladığımız kişinin karmasına etki ediyor mu acaba. Yani oyluyoruz ama çaylak olduğumuz için yalandan mı oyluyoruz yoksa bir etkisi var mı? Teşekkürler.




 
Oylama zaten kalkti.


  • Avoiding The Puddle  (11.09.20 15:29:04) 
Oylama dediğim şükela falan verme, bu kalktı mı?


  • üç gün gündüz  (11.09.20 15:36:43) 
[]

Volkswagen Polo sorusu 2

Arkadaşlar biraz gazlarsanız eğer 1.0 turbo motor 2019 model kilometresi 20 bin altı otomatik vites bi Volkswagen Polo alma eğilimindeyim. Fiyat 190 bin civarı. Fakat aklım bir yandan da aynı fiyata sıfır Seat Ibiza'ya da kayıyor. Ne dersiniz?




 
Paran var mı? Tüm paran o mu?

Arabaya ihtiyacın var mı veya olacak mı?
  • nhk ni youkosu  (07.09.20 13:10:02) 
200 bin civarı bütçem var, şu an aracım yok, bi arabam olsa fena olmaz düşüncesindeyim. Yani normalde çok araba meraklısı değilim ama bu salgın döneminde toplu taşıma kullanmak istemiyorum.


  • üç gün gündüz  (07.09.20 13:13:43) 
araba işi zevk işi ben bin motor almam ama biri gelir al der. marka model şanzıman bunlar hep seçenek. ben 200bin tlye başka araç tercih ederim.


  • mikahakkinen  (07.09.20 13:21:24) 
bu aracı hiç sürdünüz mü? bir denemenizi öneririm.

1.0 araçlar biraz insanı çileden çıkarabiliyor.
  • fever  (07.09.20 13:43:05) 
1.0 kullanmadım açıkçası hiç tecrübem yok.


  • üç gün gündüz  (07.09.20 13:47:16) 
Ben 1.0 A3 kullandım, gayet iyi bir araçtı. Polo için de yeterli olacaktır çok büyük ihtimalle. Bence o fiyata gayet iyi bir seçim.


  • roket adam  (07.09.20 13:54:06) 
Atmosferik motor olmadığından ve çoğunlukla şehiriçi kullanacağım için bana da çok sıkıntı yaşamam gibi geliyor ama bi denemek lazım yine de.


  • üç gün gündüz  (07.09.20 14:00:03) 
Aynen, küçük motorlarla problem yaşayanların çoğu atmosferik araç kullanmış oluyor. Turbolarda öyle ciddi bi sıkıntı olduğunu düşünmüyorum, 1.0 a3 1.6 tdi gibi bi performansı vardı aşağı yukarı.


  • roket adam  (07.09.20 16:12:46) 
1.0 turbolu Clio kullandım. Uzun yolda klima da açıksa bağıra bağıra gidiyorsun. Yokuşlarda bayılması da cabası.


  • fever  (07.09.20 16:57:13) 
Ben ibiza ve polo arasinda ikinci el almaya degecek bir fark oldugunu dusunmuyorum ama kisesel tercihtir tabi.


  • pofudukayi  (07.09.20 18:26:56) 
1.0 Octavia kullanıyorum. Çok memnunum. Şehir içi devamli ışıklı yollar ve 6 lt ortalamam. Süper kaçıyor bence tatminkar.


  • lion de la Turquie  (08.09.20 02:02:42) 
Seat trim sesi diye google da ararim ve kafanızdan bu markayı silin. Ben bu paraya toyota alırım.


  • luluki  (08.09.20 07:23:21) 
[]

1 Kilo Yağ Kaç Kaloridir?

1 kilo yağ kaç kaloridir?




 
9000


  • Unde bach canim  (07.09.20 11:50:13) 
6300 kalori.


  • angelus  (07.09.20 11:56:48) 
[]

Araba kullanırken rahat ayakkabı

Araba kullanırken daha rahat olduğunuz ayakkabılar oluyor mu? Misal benim bikaç tane var sadece onlarla rahat oluyorum diğerleri çok rahatsız geliyor ama bunu bi kadın sürücünün topuklu ayakkabısını çıkarıp spor ayakkabı giymesi gibi düşünmeyin; ben mesela kalın tabanlı ayakkabılarla kullanamıyorum pedalları hissedemiyorum, bunun gibi.




 
Sadece tek bir spor ayakkabıyla kullanıyordum (bir senedir, sürücü kursuna başladığımdan beri). Geçenlerde iş yerimden çıkıp bir yere gitmem gerekti, ayakkabıları değiştirmeyi unutmuşum, çelik burunlu hantal iş ayakkabılarıyla kullanmışım ve farketmedim. Bundan cesaret alıp sandaletle kullandım bir kere. Ama yine de hala aynı spor ayakkabıyla kullanmaya devam ediyorum. İnce tabanlı veya ayağım pedaldan kayacakmış gibi hissettiğim bir ayakkabıyla kullanamam. Topuklu ayakkabıyla kullanmayı denemem bile.


  • pati  (06.09.20 16:43:29) 
Ben de uzun zamandır aynı ayakkabıyla kullandığım için beynin artık otomatik olarak buna şartlandığını, başka ayakkabıya geçince sorun çıkarmaya başladığını düşünmeye başladım.


  • üç gün gündüz  (06.09.20 16:47:28) 
Kısa mesafede başka (güvenli hissettiğin) ayakkabılarla denemeni öneririm o zaman. Uzun mesafede aynı ayakkabıyı kullan tabi başka ayakkabıya alışana kadar :)
Ayakkabı değiştirmek zor değil, önemli olan güvenli olman, güvenli hissetmen.

  • pati  (06.09.20 17:01:48) 
Her turlu ayakkabi/terlik ile rahat eden bi ben miyim :/


  • invictae  (06.09.20 21:41:36) 
12  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.