Ekşi Duyuru

deadline hollywood youtube kanalı güzel section halinde her ödülü ayrı video yapmış backstagelerde dahil. videolar 5-7 dakikalık

Yanlış bilmiyorsam misal bugün okuldan sonra is arama vizesine sahipsin, ondan sonra şirket üstünden vize alacaksin.

Ya da şu an sirkette calisiyorsun ama yeni şirkete geçtiğinde o şirket sana sponsor olacak şirket değiştiği için.

Bu ikisi ikinci kısma giriyor.

İyidir fakat iş yogunlugu fazladır. Maaşta anlaşırsanız bu yogunluk çekilir oluyor

merhaba, yoğunluktan kasıt tam olarak nedir acaba? her gün 8-9da mı kapatılıyor pc? teşekkürler şimdiden

Philosophize this.

Longman sözlüğü fena değil. Oxford da var. Ama tavsiye etmem. Aklında kalmaz.

Ben Breaking Bad'den turn down öğrenmiştim. Müziğin sesini kısmak anlamında kullanılıyordu. Carry out çok kullanılıyor. Bu şekilde öğrenince hiç unutmuyorum.

phrasal verb leri a eşittir b şeklinde değilde örnek olay-durum içerisinde kullanıldığı cümlelerle birlikte öğrenirsen daha akılda kalıcı olur.

iş tanımı ile siz ne kadar uyuyorsunuz, onların ihtiyacı olup da sizin verebileceğiniz şeylere odaklanmalısınız. başınızdan geçmiş zorlukların da hikayesini STAR metodu ile anlatabilmelisiniz. Özetle sizin onların aradığı aday olduğunuzu bir şekilde ispat edip onları ikna etmeye çalışmalısınız

sıfırdan başlıyorsan yapabildiğin kadar görüşme yap. Dil olarak ing ilan olmasada başvur. Çok kişisel bir konu görüşme yaptıkça eksiklerini görmeye başlayıp üzerine düşersin. Görüşmelerde tek cümle ile değil 2-3 cümle ile bir şeyi anlatmaya etrafında dolaşarak konuşmaya gayret göster. Bir de en son sormak istediğiniz bir şey var mı diye soruyolar en az 3-4 soru sormayınca ezberlemişler bu ilgisiz diye seni çiziyolar.

Ailenle yaşıyorsan az biriktirmişsin. Aileden ayrı yaşıyorsan iyi bile biriktirmişsin eğer 18k gördüğün en yüksek maaşsa.

rakamı boşver herkesin kendi dünyası ama TL biriktirdiysen o kötü.

mesela ilk yıl 20 bin tl biriktirebildiysen o bile fonda, dövizde, altında bişeyde beklese 3 yılda 60-70 bin olurdu.

Ölümcül subjektif bi konu. Online konuşmak hele iyice imkansız.

Seni ancak sen anlarsın.

arkadasin bos yapmis olumune subjektif+1

Yalnız yaşıyorsan biriktirmen neredeyse mucize.

Subjektif +1
26 yaşına kadar hiç gezmemis, görmemiş yaşamamis ve ailesiyle yasayan evet biriktirir.

Ama hayat paradan ibaret değil. Bunu en basit sekilde erken emeklilik planlayan reddit platformlarinda gorebilirsin. Erken emeklilik yaşamak için rezil hayat yaşayıp sonra kanserden ölenler var. Yani böyle kişilerin öldüğünde sizden benden fazla parasının olmasinin önemi yok.

Neyse yani subjektif. Ama diyorsaniz ailemle yaşıyorum öyle gezmeye falan da gitmem, parayı iddaada yiyorum. O zaman evet sıkıntı var :)

26 yaşındayken birikimim sıfırdı.

türkiyede yaşamıyor muyuz ben başka bir ülkede miyim anlamadım.

geyet iyi biriktirmişsiniz bence.

ancak bikaç arkadaş da demiş altın veya döviz alın o parayla

ben o kadar parayı 14 senede biriktiremedim döke saçada yaşamıyorum ama aldığım şeyin fiyatınada bakmıyorum, iyi biriktirmişsin.
yaşayacaklarını yaşatmadan birikim yapıyorsan gerek yok para biriktirmeye çünkü biriktirsende bişey olmuyor sonucunda ev mi alabilcen araba mı ha evlilik kafasındaysan yemekli zurnalı biriktir tabi

Para biriktirmeyip telefon, bilgisayar vs dolar yüzünden durmadan fiyatı artan ürünlerden aldıysanız ve onlari birkaç yıl kullanacaksanız da bence para biriktirmiş gibi sayılabilirsiniz. Ben 25 yaşında başladım çalışmaya tıp fakültesi mezunuyum. Doktor maaşıyla ilk 1 sene hiç para biriktiremedim bu dediğim ürünleri aldığım için. Sonrasında 1 senede 100 bin kadar biriktirdim döviz ve altında ama maaşım 30 bin civarıydı zaten bu süreçte. Sizin maaş skalanıza göre 100 bin hiç fena değil bence ya. Sonuçta arkadaşların dediği gibi bu işler hem subjektif hem de hayatı yaşamak da gerekiyor. Para biriktirmek için sefil bir hayat yaşamaya da gerek yok

bazı insanlar para biriktirmeyi ciddi takıntı haline getirmiş durumda. sadece kendileri değil, başkasının ne biriktirdiğine de burunlarını sokuyorlar.

sorunuza cevap deği ama;
para bazen biriktirilerek değil, harcanarak elde edilir. 30'a kadar hiç biriktirmeyebilirsin ama farklı ortamlara girersin, farklı insanlarla tanışırsın. Bu ortamlar/insanlar sana 30-40 arası yaşlarda milyon euro kazandırabilir. hayat öyle lineer bir şey değil ve bazı duraklarda bazı hedefler/ kriterler koymak çok doğru değil.

arkadaşının amacı paraları kefene doldurupp styx nehrini geçmek falan değilse boş konuşuyor.

parayı yirmili yaşlarında yemeyeceksin de 50'den sonra tansiyon ilacı alırken mi kullanacaksın?

3 yılda iyi biriktirmişsin. arkadaşına bakma. kendisi kısa yoldan zengin olma hayali kuranlardan herhalde. 1'i 5 yapamadığın için az demiştir.

Aynı bölümden mezun olduğum arkadaşlarımın maaşlarını biliyorum.

Kurumsalda çalışanınki ile kendi işini yapanın arasında bile ne kadar fark var. E aileden zengin olan var, eşinin babası zengin olduğu için kira vermeyeni var, evini arabasını kendi almış 10 yıl kredi ödeyen var. Şimdi bu durumda a kişisine olm 30 küsür yaşına geldin daha x tl paran mı var denir mi? Hayat böyle basit denklemlerle ilerlemiyor gördüğün üzere. Bunu diyen kişi dallamadır, materyalisttir, şaka yollu söylediyse bile tırtodur.

Bir anda çok önemli bir fırsatı değerlendirip o 100 bini 300 bin, 500 bin yapabilirsin ayrıca. Yaşın genç, lütfen böyle insanların fikirlerine değer verip de kendini kötü hissetme.

Bunun azı çoğu yok. Herkesin şartları farklı.

Aileyle yaşıyorsundur ama ailen kiradadır kira ödüyorsundur biriktiremezsin.

Ailenin borcu vardır, bir sağlık sorunu vardır biriktiremezsin vs.

O yüzden kıyaslamaya girmeyin kimseyle. Bu arada birikim de bu enflasyon ortamında sıkıntı. Öyle nakit olarak bankada, evde duran paranın kimseye hayrı yok. Yatırıma dönüştüren tamam da, biriktirip öyle parasını seyreden adam da çok akıllıca bir iş mi yapıyor sormak lazım.

Ya nasıl bir dönem artık anlamıyorum. İnsanlar her zaman para harcıyordu, birikim yapıyordu, yapamıyordu vs. Ama ben bu kadar insanların kazanç, birikim, yatırım tercihi üzerinden birilerini yargılandığı, küçümsediği bir dönem hatırlamıyorum. Onu geç bunlar konuşulmazdı ya. Hayırlı olsun ev almışsın, araba almışsın, dünyayı mı gezeceksin iyi eğlenceler. Buydu yani. Sizin şartlarınızı bilmeyen ve birinci dereceden yakın olmayan birinin bu konuyla ilgili söyleyeceği bir şey yok bence.

Hocam yiyip içtiğiniz, gezip gördüğünüz, alıp harcadığınız da sizin emeğiniz/birikiminiz. Sefil gibi gezip banka hesabında binlerce lirası olan insanlar var.

100 bin tl kulağa hoş gelen bir paraydı ama artık 10 bin tl gibi bir şeye tekabül ediyor.

arkadasin bos yapmis olumune subjekt +3

cevaplar için teşekkürler. gerçekten gördüğüm en yüksek net maaş 18k acı ama doğru :D üstüne üstlük ailemden ayrı yaşıyorum, kendi kiramı faturamı ödüyorum çalışmaya başladım başlayalı, hatta ve hatta aileme bile para atıyorum. benim para mı bereketliymiş acaba anlamadım dediğinize göre hakkaten iyi biriktirmişim. bu arada dövizde duruyor, tlye çevirip söyledim hepsini. subjektif bir konu da işte o yüzden şartları yazdım siz de şartlarınıza göre söyleyince karşılaştırılabilir olur diye, tekrardan cevaplar için teşekkürler

26 yaşındayım, 8 bin liram olursa sıfır liram olacak :)

tabii ben ayrı bir tarafa, bizim yaş grubuna göre iyi bir birikiminiz var. arkadaşınız boş yapmış.

letgoda ücretsiz ilan açın. birisi çıkar gelir alır büyük ihtimal.

bazi mahalle muhtarları kullanılabilir durumda olan eşyaları ihtiyaç sahiplerine yönlendirebiliyor. muhtara rica edin o ihtiyaç sahibi birini bulabilir belki.

alseninolsun.net
burayı da deneyebilirsin

Facebookta üniversite öğrencilerinin grupları oluyordu. Orayı da deneyebilirsiniz

kapının önüne çıkartıp belediyeyi arayınca gelip alıyolar. istanbul için konuşuyorum tabii, siz neredesiniz bilmiyorum.

Şehir, mahalle falan söylemeden, duyuru açıp ilan bıraktıysan, ondan ilgilenmemiştir kimse.

Kalabalık, sesli müzik sever misiniz bilmiyorum ama gece kulübü tarzı yerlerine hiç gitmedim. O tarz bir yer öneremeyeceğim fakat civarda sokaklara kadar dans eden insanların taştığı çok mekan var.

Beach sevmiyorum ama villa azur bodrum’a gidebilirsiniz. Bir tık daha iyiydi diğerlerine göre.

Yemek için de direkt Neyzen tevfik caddesi üzerinden gözünüze güzel gelen bir yere oturabilirsiniz. Ben en çok marina yacht club’ı seviyorum. Canlı müzik oluyor ve kafa şişirmiyor. Yemekleri güzel garsonları beyfendi.

Aynı caddede bistro musto vardı hatta onun yanında benzer bir mekan daha var adını hatırlamıyorum. İkisi de kesinlikle güzel mekanlar. Porsiyonları doyurucu ve lezzetli. Canlı müzik yok bunlarda.

Ara sokaklarında da keşfedilmeye değer yerleri vardı. Sugar and salt var. Burası da çok övgü alan bir yer ama diğerleri kadar iyi değil bence.

Gümbet tarafında da butik oteller var. Puanı yüksek olanlardan bir tane seçebilirsiniz. Ama yeme içme, eğlenme için Neyzen tevfik’in oralara gidin. Gümbet’te güzel bir yer yok bana kalırsa. Taksi ile gidip gelinebilecek bir mesafe zaten.

cok tesekkur ederim cevap icin, mutlaka bakacagim dediginiz yerlere:3

valla bu soruya gelecek cevaplar sevilen eglenci turune, denize ve butceye gore degisir. ucuk asiri acik..

radiohead tarzi muzik seven biri icin benim tavsiyem bar olarak adamik olur, orada guzel geceler gecirdik zamaninda, sahibi efendidir, bardaki abiler iyidir.

deniz olarak ben ak-tur derim kafa dinlemek icin. Sarnic ya da mor plaj. Sezlonga falan para almazlar ama yemekler ucuz degildir. Sarnicin ortami genclere daha uygundur ama denizi o kadar iyi degil. Mor plajin denizi superdir ama ortamin yas ortalamasi yuksektir.

ya aslinda daha cok alacatidaki sommer klein gibi yerlere gitmek icimizi acabilir gibi, var mi oyle yerler

Yüreğimize su serpsin biraz.
Yeni haber.

m.ayyildizgazetesi.com

30 yıl sabredenler de varsa.

hangi ülke

mesela hollanda var su an konustugum, baska ulke de olur, gidenler ses verse ya :(

Güvenme. Böyle şirketlerin yapabileceği hiçbir şey yok. Olay senin mesleğinde bitiyor.

Almanya için direkt hr dışında kimseye güvenme

"sana iş buluruz" diyene güvenme. Fakat işi aracılık olan yani şirketlerin hr'ına sunulacak adayları bulan şirketler var. Verdikleri ilanlarda da genelde şirket adı yazmaz, "bir X şirketi için" der sen başvurursun onlar seni beğenirse seçilmişlerden biri olarak şirkete sunar. Sen işe girersen de şirketten para alır.

@nhk, “Fakat işi aracılık olan yani şirketlerin hr'ına sunulacak adayları bulan şirketler var” senin dedigin michael page gibi sirketler sanirim. ya bir sirket var mesela hollanda icin cv’mi aldi ve niteligime gore son 6 ayda hollandada yayinlanmis islerle matchini yapacak, yarin bir konusacagiz bakalim. ats sistemiyle puanimi olctu once, 75 ustu olmasi gerekiyormus, benimki 82 cikti, ardindan ozgecmisimi istedi falan filan. danisman sirket iste work and travel’a giderken araci olan firmalar gibi. bakalim yarin konustuktan sonra ak mi kara mi belli olur artik ne diyim…

www.instagram.com
Arkadaşım çok memnun, ona güvenerek öneriyorum.

psikiyatriste alıcakasın o seni yönlendirirse psikoloğa gidebiliyorsun.

'to whom may it concern’ yazılabilir..

to whom it may concern
diye biliyorum.

eğer şirketse dear hiring manager, akademik bir şeyse to the recruiting committee denebilir.

Hiring Manager +1

Ise alim surecinde kalacak yere ihtiyac duyarsaniz, XX'in size nasil yardimci olabilecegini bize belirtin diyor.

Mulakat icin farkli sehirden, uzaktan falan geliyorsaniz kalacak yer konusunda yardimci olalim diyorlar sanirim. Kendileri mi yer gosterirler yoksa konaklamanin faturasini mi oderler onu sormak lazim.

anlamak için anahtar kelimeniz "conditional should"

bkz: ellii.com

cevaplar icin tesekkurler, ben de oyle anladim ama ilk kez boyle bir seyle karsilasinca dedim acaba hr jargonu falan mi, baska bir anlama mi geliyor diye bir sormak istedim. tekrardan tesekkurler

vfs global

Kesin bilgisi olan biri cevap verirse onu dikkati alın ama bence TCMB'nin döviz banknot ile işi olmaz. Adamların bastığı para değil, sorumlu olduğu para değil. Niye değiştirsin ki?

Merkez bankası değiştirmez hocam atm de almıyorsa tek çözüm değerinin altında bozdurmak. Ha abd'ye falan gidecekseniz ya da giden biri varsa orada kullanılır da burada yapacak bir şey yok.

merkez bankası değiştirebilir. yırtılma veya bu şekilde lekelenmelerde belli kıstasları var.
www.tcmb.gov.tr
bunlardan birine başvurmanızı öneririm.

belirttiğim kıstaslar şu şekilde: Yazıları okunmayacak şekilde kirlenmiş, yıkanmış, boyanmış, yanmış, yırtılmış veya çeşitli sebeplerle eskiyip yıpranmış, değeri belirlenebilen tam banknotlar ile yüzeyindeki eksiklik %50'den az olan banknotlar, yazılı değeri üzerinden başa baş olarak; tek parçadan ibaret olmak kaydıyla yüzeyindeki eksiklik %50 olan banknotlar yazılı değerinin yarısı üzerinden yenileriyle değiştirilebilir. Yüzeyinin yarısından fazlası eksik olan banknotlar ise değiştirilmez.

maltepe penguen kitabevi

kolektif house

- caddebostan sahil nero
- suadiye kahve dünyası üst kat

bekleyin biraz daha. yarin sabah henuz bir sey yoksa sorarsiniz.

Mailinizi yanlis kaydetmis olabilirler mi?

TRdeki 've yurtdisindaki prosesler farkli hizda ilerleyebilir. Hafta ortasi/carsamba is bitis saatine yakin sorun tekrar.

çöp kutusunu da kontrol et meilinde, gereksizler klasörünü de. nedense benim tüm önemli mailler oraya düşer.

çok teşekkür ediyorum cevaplar için. mailimi sistemden kendisi okudu, sisteme ben girmiştim %100 doğru aslında da... spama da bakıyorum sürekli. dediğiniz gibi çarşamba bir yoklayayım. teşekkürler

gmail ise anahtar kelime in:all diye arayin. bu sekilde eger gecmiste yaptiginiz bir filtreye takildiysa da cikiyor.

ote yandan, henuz gelmemis de olabilir. endiselenmek icin erken.

İki ay önce sorduğumda 5bin idi. İstanbul/Anadolu Yakası.

2023 yılı için şöyle haberler var.

Elini çabuk tut bence.

www.gazeteduvar.com.tr

Daha ucuza bulma şansınız var. Komşumuz sürücü kursunda çalışıyordu. İndirim yapmıştı. Tanıdıklarınız varsa sorabilirsiniz. Şu dönemde bulmak biraz zor. Zam gelir yakında.

Sanırım fiyatı MEB filan belirliyor, standart hepsi 5000 tl diyor. Telefonda pazarlık yapmıyorlar, yasak sanırım.

Ama yerlerine gidince indirim söz konusu olabiliyor.

biraz varoş yerlere giderseniz indirim yakalarsınız. 5000 çok iyi aslında.

an itibari ile haber çıktı, fiyatı 10.000 tl'yi geçecekmiş.

abd bu şekilde gidilebilecek en zor ülke. ayrıca birçok işte çalışmak için doktora falan gerekebiliyor. yazılımcılar bile abd'de computer science-engineering doktoralı oluyorlar genelde. avrupa'yı araştırman daha mantıklı olabilir. abd tam bir bürokrasi devleti. çok kültürlü yapısı ve ingilizce dilinden ötürü bir göç cazibe merkezi. gidebilmen için çok sağlam bağlantılar ya da çok spesifik beceriler gerekir.

romario'ya sallamiyorum yanlis anlasilmasin, ama ben bunun bu kadar zor oldugunu dusunmuyorum. soylediginin tam aksi yeterlikte bir kadin ile birlikteydim. kendisi tum gun ofiste instagram story'leri ceken, ingilizce iki kelimeyi daha bir araya getiremeyen bir mimardi. ny'da bir sirket sponsor oldu buna (referansi, tanidigi falan yok), h1b vizesini aldi, tasindi gitti. elbette kendisinin mesleki yeterliligini sorgulayabilecek yahut teste tabi tutabilecek bir birey degilim, yalnizca gozlemledigim ya da kendisinin paylastiklarindan yola cikarak yorum yapiyorum.

aramaya devam, kolay olmayacak zaten ama sonunda mutlu olacaginiz bir seye erismeniz olasi. bol sans.

benim de izlenimim amerikanin gocmenlikle ilgili en ufak seyde bile avukat gerektirecek karmasiklikta oldugu yonunde. bilincli olarak duzeltme de yapmazlar cunku bu durumdan kar edenler var. soylendigi gibi talep hep yuksek oldugu icin kulustur sistem oyle devam ediyor.

Referanssız tanıdıksız ve niteliksiz birinin h1b vizesi sponsorunu bulabilmesi çok ama çok zor. 1000 tane başvuru yaparsın belki içinden 1 tanesi tutar o ayrı.

Yukarıda verilen örnekte kadının sağlam bağlantıları olabilir. Bunun dışında eğitim amaçlı gidip de dönen kişi bile çok abd'den.

Bu sekilde bir sirketin size sponsor olmasi imkansiza yakin. Alaniniz spesifik degil, teknik eleman degilsiniz. Sizin gibi binlerce eleman var usa de yasal calisma izni olan.
Bu sekilde bosa zaman harcamayin, baska yollara bakin

bu cok cok zor. cunku sizin calisma izniniz yok hic. sirket h1b'ye basvuracak, o cikarsa gidip calisabileceksiniz. h1b de her sene mart ayinda basvurulabilen bir sey. sirket sizi simdi ise alsa mart ayina kadar beklemeniz gerekecek sadece basvuru yapabilmek icin.

imkansiz demeyeyim ama bollocks44'un hikayesi cok cok cok istisnadir. orada da baska faktorler olabilecegini dusunuyorum. kimse ingilizce bilmeyen birine binlerce dolar odeyip h1b cikartmaya calismaz.

kaldi ki dunyanin her yerinden insanlar buraya gelmeye calisiyor. dolayisiyla bir sirketin sizi turkiye'den ise almasi neredeyse imkansiz. cok spesifik bir is ve ihtiyac denk gelmesi durumunda bir sirket bununla ugrasir. halihazirda sizin gibi bircok aday us icinde calisma iznine sahipken kim sizin basvurunuza baksin? bakmazlar bile, o retlerin cogu otomatiktir.

amerika'ya gelmenin en kolay yollari

1- bir yuksek lisans programina gidip is bulmak. en kolayi bu. h1b cikmasa bile f1 ile 3 seneye kadar calisma izniniz oluyor.

2- abd'de ofisi olan bir sirketin turkiye veya avrupa ayagina girip sonra abd ofisine transfer olmak.

bunun disinda abd'ye gelmek kolay degildir. ben kendi networkumde hic gormuyorum o linkedin postlarini. hep avrupa'ya gidenleri goruyorum. etrafimda gorduklerim de hep yukarida anlattigim 2 yol ile gelen insanlar.

@antikadimag avrupa daha mi kolay veya esnek ki bu konuda

herkes soylemis, amerika'ya legal olarak calismak icin gitmek cok zor.

birinci yol h1b vizesi. h1b vizesi icin oncelikle sana sponsor olacak bir firma bulman lazim. sonrasinda da butun h1b basvurulari icerisinden cekilecek kuradan cikman lazim. bu google icin de boyle facebook icin de boyle. sirketler buyuk oldukca kuradaki haklari artiyor. bildigin piyango sistemi. ozellikle trump yillik h1b kotalarini ciddi sekilde dusurdu. 2019'dan beri iyice zorlasti bu is.

ikinci alternatif ise green card. bunun da h1b'den tek farki kuranin once yapiliyor olmasi. butun green carda basvuranlar arasindan rastgele kura cekilio. cikarsa oturum ve calisma iznin oluyor. bu izinlerle sirketlere basvurup is bulman lazim.

baska bir alternatif ise amerika merkezli bir sirketin yurtdisi ofisinde bir sure calisip, sirket ici transfer ile amerikaya gitmek. yanlis hatirlamiyorsam bunun icin belli bir seviyede yonetici olman ve sanirim sirketin en az 2 yillik calisani olman gerekiyor.

madem finans alaninda tecruben var bence ingiltere'yi deneyebilirsin. hem finansin birinci degilse ikinci merkezi londra, hem de gocmenlik sartlari daha rahat. en azindan herhangi bir kura isi yok. bir sirket sana sponsor oldugu surece gidebilirsin. brexitten sonra surec biraz degismis olsa da istersen self employment ile de gidebilirsin. tabi 3-5 yillik is plani cikarman gerekiyor

@crucio, öncelikle çok teşekkür ederim, verdiğin bilgiler bayağı yararlı.

planı yeniden oluşturmak gerekiyor o halde cevaplara göre.

neredeyse tek şansım green card gibi görünüyor. ya da önce bir avrupa şehrinde iyice pişip ardından amerika ama o zaman da yaş geçecek. hayırlısı

bu arada trde çalıştığım şirket global, dünyanın her yerinde ofisi var neredeyse ama trden değme kolay adam yollamıyorlar.

toptan teşekkür ederim

Ben Avrupa'da çalışıyorum ve şimdi avrupa diyince ülke var ülke var.

Misal finans demissiniz, vallaha ben daha 3 senelik finans tecrübesi ile vizesiz sağlam Avrupa ülkesine giden görmedim. Finansta bir eleman açığı da görmüyorum misal Fransa'da, baya popüler bir alan. Misal lojistikte baya acik var, adam bulunamiyor ama buna rağmen getirmezler yurtdışından.

Yani avrupa zaten böyle elini sallayanin gelebildigi bir yer değil, nedense öyle aciklanmis gibi olmus. Misal biz 6 aydır fas'tan bir tane kizi şirket içi değişim programi ile getirmeye calisiyoruz ama izin alamadık. Kisi 1 sene sonra ülkesine donecek ama yok olamiyor. Benim Avrupa'da karşılaştığım adamlar ya belli alanlarda spesifik bir bilgiye sahip (misal savunma sanayi), ya burada master yapmış ya da kötü ülkelerde (romanya, macaristan, bulgaristan) falan calisiyor. Yoksa sizin istediğiniz amerika standartlarini verecek ülkelerde ben daha yurtdışından finansci geldigini görmedim. Ha var ama misal İsviçre'de finans direktörü vs.

Yani sansinizi deneyin tabi de çoğu büyük firma zaten vize sponsoru olmuyor. Geri kalan firmaların da finansciyi yurtdışından getirmeyi göçmen bürosuna açıklaması zor.

siz nasıl gittiniz avrupaya?

Fiscal year o, calendar year'dan farklı. Her şirketin farklı olabiliyor, bizde q2 başı yani nisan'la başlıyor mesela. Fy 22 diyince 1.4.2022-1.4.2023 anlaşılır bizde.

sirkete gore degisir. bizde 01.01.2022-31.12.2022

çok büyük ihtimal 01.01.2022-31.12.2022

dedikleri gibi bazı cins şirketlerin özel hesap dönemi nisandan nisana, hazirandan hazirana gibi olabilir.

ama 31.12.2021-31.12.2022 asla değildir. ay başından başlar.

Pozisyon söylememişsiniz. Uzaktan bildiğim biri var. Satışçı. Geziyor çok. Bildiğim kadarıyla memnun.

kalacak yer, fatura vs önemli.

ölmezsin ama canın sıkılır durur.

valla mecbur kalınınca elbet geçer ama... zor, çok zor

Kira ve fatura disi harcamalara 2400 lira gidecekse olur ama bu parayla bir de fatura odeyeceksen biraz zor.

imkansiz

2400 mutfak masrafını anca karşılıyor. Dışarıdan yemek dahil değil. Ama sağlam psikoloji ile bir ay idare edilir sanki.

sorry detayları belirtmemişim, kira ve faturaların bir kısmı ödendi, doğal gaz ve su gelecek o da toplamı 100ü geçmez. yani 2300 tamamen sizin kişisel zevklerinize yönelik yapacağınız harcama, 1 aylık cep harçlığı gibi düşünebiliriz. siz zorunlu harcamalarınız dışında ne kadar harcıyorsunuz aylık ortalama?

ay bi de 160 tl internet var ay sonunda ödenen. 2000 düz düşünelim işte ya. 1 ay 2000 tl cep harçlığı

dışarıya çıkma yeme içme alışkanlığın yoksa geçinilir

marketten mutfak alışverişini rahat yaparsın aç kalmazsın, evde seni oyalayacak hobin varsa bununla ilgilenirsin

market alışverişini sodexo ile yapıp yemek işlerinin hepsini evden halledersen acil ekstra bi harcama çıkmadığı sürece bence geçinirsin. hatta arada kahve bile içebilirsin dışarda.

dışarda yeme içme sigara gibi alışlkanlıklar yoksa geçinilir, ben geçiniyorum

ütopik olmaz bir ay bir şekilde geçer ama sürdülebilir bir şey değil.

10.000 ise anlatabilirim

jelly evet 10.000 mesaj atıyım mı hemenn

Toplam maliyet 48, toplam üretim 12, birim başı maliyet 4, toplam satış 10.
satış fiyatı 5 - maliyet 4 = parça başı brüt kar 1
Toplam satış 10 x parça başı brüt kar 1 = 10

cevaplar için teşekkürler aslında bugün deneme sınavında çıkan soruya çok benziyordu ona benzer diye çözümünü sordum ama şimdi attığınız cevaba göre onu çözmeye çalıştığımda sonuç vermiyor :s ona da bir bakan olursa diye bırakıyorum şöyle;
i.hizliresim.com

İkinci soru 29 bin mi cevap?

25000+5000+10000 maliyetler var.
100 mamul için 3000 maliyet var
Üretim 3500
3500 için maliyet105000
Toplam maliyet 145000

%20 karla satış yapıyor
29000

Hiç anladığım bir alan değil. Düz mantık tamamen.

yok değil, şıklarda 29bin yok. 24binden başlayıp 30binlerden devam ediyor. soruyu yapabilmek için maliyet muhasebesi bilmek gerekiyor çünkü tam maliyet ve normal maliyet arasında hesaplama farkı var. teşekkürler

Hayatımda böyle bir şey duymadım. İngilizce öğrenmeniz Türkçe kitap okumanıza engel değil. Ben de dil öğrenmekle, geliştirmekle uğraşan biri olarak yabancı dil öğrenmek isteyen birine ilk tavsiyem "önce Türkçeni geliştir" olur. Adam Türkçede fiil ne, sıfat ne bilmiyor. Bunları İngilizcede nasıl öğrenecek? Türkçe kitap okursan uzun cümleleri anlamaya başlarsın, hayal gücün gelişir, gerçek anlam dışında söylenen şeyleri anlayabilirsin, bunların hepsi kafanı geliştirir. Türkçe kitapları bırakmadım hiçbir zaman. Tam tersi, en sevdiğim kitap olan Harry Potter'ı Türkçe ve İngilizce karşılaştırmalı olarak okudum.

arkadaşlar, cevaplar için teşekkürler de sakin olalım. ömür boyu türkçe okuyamacağım :’( demedim, gelişene kadar türkçe okumayayım di mi dedim. yarım kalan türkçe kitaplarıma üzüldüm. bu kadar. ömrümde ben de böyle bi şey duymadım az sakin…

yani bana pek mantıklı bir yöntem gibi gelmemiş olsa da anladığım kadarıyla bir süre boş zamanların hepsini ingilizce üzerine kurmak istiyorsun.

ama speaking'i okuyarak geliştiremezsin onu söyliyim. sular seller gibi okuyup anlayan ne yiğitler speaking'te nefes yetmezliğinden vefat etti :)

bence eğer bütçe varsa speaking gruplarına katıl (dil kursalrında oluyor) veya cambly ve alternatiflerine yönel.

okuyarak speaking geliştirmek mümkün değil.

yok yok kitabı speaking gelişsin diye okumuyorum, speaking için ayrıca bir yöntem geliştirdim zaten de, ingilizcem iyice gelişene kadar türkçe kitap okumak zaman kaybı gibi geldiği için sizin fikirleri almak istedim. teşekkürler

Ben gazete, haber tarzı şeyleri çoğunlukla ingilizce okuyordum. Kitapları hem ingilizce hem Türkçe. Bence asıl fayda izlediğiniz şeylerde Türkçe dublaj ve altyazıyı tamamen bırakarak olur. Ben İngilizce her dizi/dilm/belgeseli ingilizce altyazı ya da altyazısız izleyerek listeningimi geliştirmiştim epey. Hala da böyle izlerim. Konuşma da gerçekten konuşmadan pek ilerlemiyor sanırım. Sadece iş için kullanmam gerektiğinde biraz ilerliyor telaffuzlarım filan. Telaffuzu çok önemsemiyorum, rahatlıkla cümle kurup anlaşabilmek yeterli bence.

Benim bildigim bütçeler ile alakalı, bütçelerin ne kadar tuttugunu buradan bakılması lazım ama sallıyor da olabilirim. Firelere falan gidiyor aradaki fark galiba.

750 hesabı 751'e aktarıp oradan 630'a aktarmıyorsunuz. Önce giderleşen kısmı 751'e alacak, 630'a borç yazıyorsunuz. Sonra yansıtma hesaplarını 750 ile kapatıyorsunuz.

Niyesini de müsait zamanda açıklayayım, mobildeyim.

@kibrit, 750 ile nasıl kapatabiliriz kibrit, zaten amaç 7li hesapları kapatmak. 7li hesapları kapatırken önce yansıtıp sonra 6lı hesaplara aktararak kapatıyoruz işte. ben aradaki yansıtma hesabını niye kullandığımızı merak ettim.

zaten amaç 7'li hesapları kapatmak değil işte hocam. maliyete giden kısmı gelir tablosuna yansıtmak. bu sizin dediğiniz bizim bürolarda yaptığımız piyasa usulü muhasebe.

gerçekten maliyet muhasebesi uygulanan fabrikalarda öyle 7'li hesabı kapatayım, 6'ya aktarayım şeklinde olmuyor. bakın mesela 73 gruubunun altında 732 733 falan da var. sırf yansıtayım da kapatayım olsa onlar olur mu? yansıtma sonucunda kapasite farkı, işçilik farkı, bütçe farkı diye hesaplarda bakiye bile kalabilir.

uzun ve detaylı bir konu. burada tek cümleyle anlatamıyorum şu anda.

@kibrit, cevap için teşekkürler. ben şimdi smmm'ye hazırlandığım için, orada bu şekilde gösteriyor, piyasasını daha sonra sizlerden dinlemek isterim. dediğim gibi sınavda dediğim şekilde çıkacağı için onun cevabını merak ediyordum. tekrar teşekkürler

piyasada bunu üretim, imalat yapan fabrikalar dışında kullanan pek yoktur diye düşünüyorum.

@liberal: piyasada yok evet. dediğim gibi ciddi bir maliyet muhasebesi departmanı olan büyük fabrikalar dışında kullanıldığını ben de sanmıyorum.

smmm yeterlilikte sıkıntı olmaz. yani ben maliyet muhasebesi dersini, bu tekdüzen hesap planını hazırlayan komisyonun başkanından (bkz: kamil büyükmirza) aldım üniversitede, onun vizelerinde finallerinde bile hatırlamıyorum bu fark hesaplarını falan kullandığımızı.

çözüm doğru, soru yanlış olabilir mi zaten geriye 10 adet kalıyor.

1200 doğru. giren 230, çıkan 220, kalan 10 zaten. o da lifo'ya göre dönem başı stoğundan, yani 120 liradan, 10 x 120 = 1200 lira.

neye göre hesaplarsan hesapla 10 birim mal şu fiyatlarla 12.000 olamaz.

ay çok teşekkür ederim ya ben de bu denli gerizekalı olabileceğimi düşünmemiştim. gidip yayınevini şikayet edicem şimdi. teşekkürler

Şu mu?

www.nezih.com.tr

Kadıköy'de Nezih var. Büyük D&R mağazalarında da olabilir. Penguen Kitabevi'ne de bakabilirsiniz.

Hakikat kırtasiye cağaloğlu.

Bi de adını şu anda hatırlayamadığım için aşırı üzgün olduğum bi kırtasiye var size yakın güzel tarif edeceğim;
Yıldız Barbaros yokuşu bitiminde solda fotokopicilerin olduğu aradan girin, serencebeye doğru geçer gibi yapın, yani Barbarosa paralel olacaksınız. Orada biraz bakınırsanız küçük sıkışık eski tip bi kırtasiye göreceksiniz içerisi müthiş. Kesin vardır orada.


*Adını hatırlayan yazsın lütfen.

EDİT: Tufan, turfan veya turan olmalı adı.

Hakikat kırtasiye cağaloğlu +1
yalnız kart kabul etmiyorlar gidersen aklında olsun

Covenant şu diye biliyorum. Mesela banka diyor ki şirkete ben sana kredi veririrm ama belli şartlarım var mesela şu kadar süre boyunca sallıyorum cari oranın şu kadar olacak, asit test oranın bu kadar olacak..gibi

regina, cok tesekkur ederim harika

türkiyedeki bankalarda var mı bilmiyorum ama yabancı bankalar ile sözleşmede var.

kredi verilirken belirli seçenekler var. işte kredi verilen ürünün cirosu veya degeri düşerse o aradaki oranı korumak için ya toplu ödeme yap diyor ya da sanki o aradaki farkı yeni kredi oranı daha da yüksek oluyor.

ogrenci misiniz? staj altinda acabilirler size yer ama gonullulukte de bazi egitimleri almis olmaniz bekleniyor. onlar da haftaici vs olabiliyor ve size uymayabiliyor bazen. Yasal izin vs surecleri oldugu icin projelere dahil olmaniz beklenebilir

dernege uye olmazsan aidat odemezsin. kimse de seni uye ol.diye zorlamaz. hangi ilde oldugunu soyle, sana dernek bulalim.

tadelle, istanbuldayim

twitter.com

linke bakabilirsin sana uygunsa eğer iletişim numarası var. aidat almıyorlar, isteğe bağlı bağış yapılıyor.

@bahce, tesekkur ederim bakacagim

ben de kadın dayanisma diyecektim, üniversite ögrencisi isen kampüs cadilari ve unikuir var, onlarla temasa gecebilirsin. ucan süpürge gönüllüsü olabilirsin, tarlabasi toplum merkezinde birseyler yapabilirsin, yogurtcu kadin forumu ile temasa gecebilirsin, kiz başına isimli instagram hesabi gönüllü cagrisi yapmisti, onlara yazabilirsin. eşik platformunun onlne hesaplarini kontrol et, oradan bir sey cikabilir.

eger biraz daha kurumsal birseyler yapmak istiyorum dersen abilan ya da gelbaşla sitelerini takip et, orada proje duyurulari oluyor.

bu kadar adres gösterdik, birisine katilip da birseyler yapmazsan hakkimi helal etmem :)

@tadelle, haha cok tesekkurler. simdi kedv (kadin emegini degerlendirme vakfi)’na basvurdum. bir de gorme engelliler icin gonullu sesli okuma yapacagim. bu tarz seyler aramistim tam da. simdilik mutluyum devamini da seninkilerden alirim soz :)

Öncelikle en başta ilyada, odysseia ve erga kai hemerai gibi kitapları okumanızı önermem. Bunlar milattan önce yazılmış kaynak kitaplar, daha ötesi yok. eğer zaten çok yoğun ilgisi ve bilgisi olan biri değilseniz ya da mitolojinin profesyonel hayatınızda yeri yoksa sizi çok fazla sıkacaktır.

Mitoloji sözlükleri ve mit kitapları da iyi değil. Bunlar zaten mitolojiye karşı büyük hevesi olan insanların bir yerlerde bir şey gördüğünde başvurduğu kaynaklar. Eğer kafanızda yeterli bilgi birikimi yoksa sözlük ya da mit okumak kafanızda bir şey canlandırmayacaktır.

Bence popüler kitaplardan başlayın. Örneğin, ben kirke. Bu kitap bir yeniden yazım olduğu için içerisindeki karakterlerin kişilikleri ve olaylara bakış açıları gerçekçi olmasa da sembolik olarak oldukça gerçeğe uygun bilgiler içeriyor. Bu kitabı okuduktan sonra odysseia'ı okursanız konu size tanıdık geleceğinden çok daha rahat edersiniz.

Diğeri percy jackson serisi. Bu seri gerçek mitolojiden neredeyse tamamen farklı, ancak isimlere hakim olmanız ve onları özümsemeniz için çok iyi olacaktır. Böylece eğer ilerde ilyada ve erga kai hemerai gibi kitapları okumaya devam ederseniz size tamamen yabancı gelmeyecekler, kafanızda bir imaj olacak. Örneğin bir yerlerde perseus'u gördüğünüzde onun kim olduğunu kavramanız çok daha kolay ve akılda kalıcı bir süreç haline gelecek.

Başka bir öneri, eğer klasik animasyonları seviyorsanız hercules'i izleyin.

Neticede bunlar, mitoloji eğer gerçekten ilginizi çekecekse size yeni bir hobi alanı açabilir bence. Eğer o ilgi uyanırsa, daha çok şeyi öğrenmek istiyorum derseniz o zaman robert graves'in yunan mitleri kitabını, azra erhat'ın mitoloji sözlüğünü, ilyada'yı, odysseia'yı ve erga kai hemerai'ı hevesle okursunuz.

Mitologya (Edith Hamilton) mükemmel bir başlangıç kitabıdır. İngilizce de olursa bu kitabın illüstrasyonlu özel basımı var, şahane.

www.amazon.com.tr

Şefik Can - Klasik Yunan Mitolojisi

Azra Erhat'ın Mitoloji Sözlüğü oldukça iyidir. Onunla eşzamanlı İlyada ve Odisse öneririm.

Mitolojiden kastınız yunan mitolojisi mi sadece yoksa diğer mitolojiler de ilginizi çekiyor mu? Sanırım medusa örneği verildiği için hep yunan mitolojisinden gidilmiş.ben de oradan örnek vereceğim o yüzden. Ben de mitolojileri araştıran biri olarak öncelikle arama motoruna yunan mitolojisi ders notları diye arama yapıyorum. Ders olarak okutulduğunda temelden başlayıp belli bir müfredat dahilinde temel de olsa bir işleyiş oluyor çünkü.

joseph campbell bu isin piridir. kendisinin her tur mitolojiyle ilgili kitabi var. ancak giris olarak the power of myth oneririm.

illa kitap olması şart değilse sırayla izlemeniz için iki belgesel önereyim:
1. Greek Myths: Tales of Travelling Heroes
2. clash of the gods

ikisini de youtube'da bulabilirsiniz.

Ulysses diyeceğim ama Danimarka'da değil Dublin'de geçiyor.

Yaş nedeniyle red alan bir arkadaşım var.

ben ik sıyla konuşmuştum 5 yıl önce falan beklentiniz nedir dedim normal consultant pozisyonlar için 3.96 gpa dedi.

türkiye için konuşuyorum.

@duyuru daha düşük ortalamayla çalışan çok kişi var ya. bence biraz abartmış. baya eleyici tabii, ortalamlar da düşük değil de hiç de öyle normal danışman için 3.96 değil.

yani çok sağlam referansın olur neden olmasın ?

ben öyle anadoludan geldim consultant nasıl olurum diye sordum.

yok ya şu yüzden dedim. önemli bir yer, eleyici baya ama insanlar bazı şeyleri abartıyorlar bence. üstten satıyorlar. ik öyle yapmış gibi geldi. linkedin'de 3.96 ortalama görmedim desem yeridir. ama okullar baya önemli. princenton mezunu falan var.

ya zaten boğaziçine gelmiş 3.96-4.00 ortalaması olanları kenara çekmişti IK. alacağı senede kaç kişi var zaten?

zor yani baya sağlam academic record istiyorlar, yada baya sağlam deneyim yada sağlamın da sağlamı referans.

arkadaslar cevaplar icin tesekkur ederim ama ben mckinsey’in forward programindan bahsediyordum, ise giris prosedurlerinden degil. tesekkurler

Anlaşabilirseniz paranın bir kısmını verin 3-5 gün kullanım sonunda kalanı verirsiniz.
O zamana kadar buzlukta dahil olmak üzere soğutma düzenini anlarsınız. İç aydınlatmasında da bakın.

Bunun ticaretini yapan ve güvendiğim birisi var. İlginizi çekerse telini verebilirim. İstanbul/Maltepe

fişe takın kompresörün devreye girmesini bekleyin. sesinde bir enayilik yoksa devam edin. devrelerin delik olup olmadığı ile ilgili bir şey diyemem.

iyice silinsin

el cevab: starbucks'ta parasina degen tek urun olarak:
ristretto
tabi ki de

Flat White için gidiyorum yalnızca. Herkes memnun kalır, evde de yapması görece zahmetli.

Decaf Ice Latte

toasted vanilla oatmilk latte, abd'de yeni satılmaya başladı türkiyede var mı bilmiyorum.

ristretto bianco kesinlikle+1
berry hibiskus soguklardan tercihim

soya sutle espresso frapuccino.

tatlı içecekleri seviyorsan: white chocolate mocha

bunu söylerken de kendimi tiki plaza çalışanı gibi hissediyorum ama seviyorum bu kahveyi açıkçası :)

kahve içmek istemezsen cool lime güzel gelebilir.

Ristretto bianco>cortado>latte>misto oluyor benim siralamam. Eskisi kadar sık gitmedigim icin tercihimi ristrettodan yana kullaniyorum genelde.

aynı sorunu yaşayan arkadaşlar olursa diye yazıyorum, alt a e yapıp (ingilizce excel kullanıyorsanız) delimited diyip virgülü seçtim, düzeldi.

Exceli açıp Data > From Text butonuna tıklayıp csv dosyasını seçin. ilk ekranda delimited işaretleyip sonraki ekranda delimiters olarak verinin virgülle mi boşlukla mı vs. ayrıldığını seçip ve diğer ek ayarları gerekli ise onları yapıp Finish diyerek istediğiniz formatta görüntüleyebilmeniz lazım.

Google'a Fed Exchange Rates diye yazınca ilk sırada çıkıyor.

www.federalreserve.gov

FED den bilmiyorum fakat şu siteden bakabilirsin
tr.investing.com

Ambiyans deyince şekerci Cafer Erol
Ali Muhiddin hacı Bekir i çok severim
Pasifik pastanesinde muzlu rulo pasta:)

Hacı Bekir de özellikle ay çöreği. İstanbul da daha iyisi olduğunu sanmıyorum.

Suflör. Ambiyans 10 numara, tatlıları 4 yıldız. Nazım Hikmet Kültür Merkez'in arkasında kalıyor.

4 yıldız derken, 5 üzerinden 4.

Teminat mektubu verirsen KDV iadesini hemen alabiliyorsun. Sonradan iadede bir eksiklik çıkarsa ya faiziyle ödüyorsun ya da teminat mektubunu nakde dönüyorlar.

ya da tezsizin getirisi ne olur ki bana? tezli kadar tatmin eder mi bilmiyorum da yeterince ikna edersem bana katkı sağlayacağına, tezsiz için de bir bütçe yaratabilirim belki

tüm bunlar tamamen okula/hocana ve bölüme bağlı. bir standardı yok. devam zorunluluğu olan ders de var olmayan da.
evet hocan esneklik sağlayabilir. ama bu da bi ihtimal işte.
bazı şirketler çalışanlara haftada birkaç saat izin veriyor. bazıları iş saatinde online giriyor. bazıları işten sonra hafta sonu falan giriyor. durum böyle.

jelly, yani çok da imkansız değil değil mi? online olsa zaten hiç problem değil, evden çalıştığım için her türlü katılım sağlarım bir yandan çalışıp bir yandan derse girerim yani. keşke online olsa ama artık yüz yüze sanırım ya

imkansız değil yapan arkadaşlarım var.

Eşim şu an yapıyor. Dersler akşam 6'dan sonra başlıyor, o nedenle işine engel olmuyor. Ama hem iş hem dersler ödevler derken epey yoğun bir süreç.

Başladığınız okuldan okula değişen bir durum. Benim okulumda ve bölümümde %100 çalışmak mümkün degil mesela; gündüz saatlerinde zorunlu derslerim var, devam zorunluluğu da var. Özellikle yüz yüze eğitime geçildiğinden beri daha da zorlasti zira okula gitmek gerekiyor. Ben bu yüzden part time çalışmaya geçtim bu sene.

Sadece ders saatleri de değil tabii; ödevi, dersi, araştırması derken ciddi vakit ayırabilmek lazım en azından ders dönemi için.

Başka okullarda akşam saatlerinde ya da hafta sonunda dersleri ekleyenler varmış ama yoğunlugu yine göze almak lazım tabii.

ben özelde yaotım tezliyi, özel diye aaa yaydın gibi olmuyor savunamda uzatma verdiler.
iki sene yıllık izinlerimi hep kütüphanelerde geçirdim.

Bana açıkçası görünen pek bir katkısı yok.

benden önce tezsiz yüksek lisans yapan kız savunmadan 5 dakikada çıkıp gülerek çıkarken ben 1 saat sunum sonunda uzatma verdiler :)

açıkçası banka, aracı kurum veya kurumsal ama gerçek kurumsal bir firma ise ve gelecekte akademik kariyer düşünüyorsan yaşın da genç ise yap ama özelde bile zor iken devlette nasıl olur bilmiyorum.

Bunun yerine bir yabancı dil öğrenmekiçin zaman harcasaydım çok daha faydalı olurdu.

ben akşama kadar çalışıp akşam da derslere gidiyordum, evden 7:30'da çıkıp akşam 22:00 gibi eve giriyordum. açıkçası çok ta kolay değil. buna 1,5 sene dersler sürerken devam edeceksen yap.

Ben 28de başlayıp 30-31 gibi bitirdim şimdi yüksek lisans mezunu olmuş oldum bana görünen hiçbir faydası yok :)

Yoğunluk elbette bölümden bölüme, kurumdan kuruma değişir ama haftanın 5 günü aktif bir şekilde çalıştıktan sonra, sağlıklı bir lisansüstü çalışması tamamlayabileceğinize inanmıyorum ben. Ders döneminde de tez döneminde de çalışmalarınıza dinlenmiş bir zihinle ayırabileceğiniz zamana ihtiyacınız var. Ben haftada 3 gün çalışarak 3 dönemde dersleri, 3 dönemde de tezimi bitirmiştim.

dictionary.cambridge.org
Yet'in bir sürü anlamı var. Cümle başında kullanıldığında genellikle bir önceki cümleyle bağlantılı olarak "Yine de..." diye başlamış gibi oluyor cümleye.

Hal böyleyken gibi bir anlamı oluyor cümle başında. Ancak kullanım yerine göre de farklı anlamlara gelebilir.

Şurada yet ile başlayan cümlelere göz atın: www.seslisozluk.net

hmm evet, “oysa” tam anlamı veriyormuş sanırım. çok teşekkürler cevaplar için

"oysa"dan ziyade "yine de" daha doğru bence.

yet cümlenin başında başlarsa %99 "ancak yine de" anlamı verir.

Ben özelde randevu alarak yaptırmıştım. İki yıl önce muayene hariç 500 tl ödemiştim. Devlet hakkında bir bilgim yok.

sanırım bunun için kendi bağlı olduğunuz aile sağlığı merkezi neresiyse oraya gitmeniz gerekiyor olabilir. özelde yaptıranlardan olduğumdan hakim değilim konuya. ama kendi aile sağlığı merkezimde bu hizmetin verildiğini biliyorum, bağlı bulunduğunuz yer olunca yapılıyor olmalı. bana bir keresinde kendi asm'mdeki hemşire bilgi vermişti ve "yaptırmıyorsanız burada yaptırın" gibi konuşmuştu ama özelde yaptırdığımı söyleyince bir daha sormamışlardı. o yüzden detay hatırlayamadım maalesef. kendi aile hekimliğinize bir sormayı deneyebilirsiniz diyeceğim yani, bu bahsettiğiniz yer kendi asm'niz değilse.

Bence is hayatınızda hangisi isinize yarayacaksa onu seçin.Iktisat,teori ağırlıklı olur diye düşünüyorum. Sonuçta kimse is hayatında kalkınma ya da iktisat tarihi hakkında bir şey sormuyor. Bilmiyorum, arkadaşlar bu konu hakkında ne der. Yalniz hem çalışıp hem yuksek lisans yapacaksanız bazı hocalar devam konusunda zorluk çıkarabilir.Ilerleyen yıllarda akademisyen olmak gibi bir düşünceniz varsa yüksek lisans yapın derim. Tez vb ağır olur is hayatıyla beraber.

İstanbul üniversitesinde baska bir iibf alanında yüksek lisansı yapmaya çalışıp,bırakan birisi olarak fikirlerim bu yönde.

çok teşekkür ederim. finans alanında yoğunlaşmaya karar verdim yl'de. evet zor olacak ama çevremdeki herkes bi şeyler için çabalayıp yırtınırken ben lisans mezunu olup kalmak istemedim, eğitilmeyi de seviyorum zaten hehe

Cevap olmayacak ama tezli yüksek lisans derslerinin saatleri iş saatleriyle çakışıyor. Bu durumu netleştirmeden fazla heveslenmeyin. İş yeriniz izin vermeyebilir.

tezli’de 2. öğretim seçeneği oluyor muydu?

Tezsizler genelde ikinci öğretim oluyor ama bazı üniversitelerde tezliler de ikinci öğretim olabiliyor. Araştırmanız gerek. İkinci öğretim olanlar ücretli.

çok teşekkür ederim

ublock origin

adguard

Ublock origin +1

adblock plus
adguard
ublock origin
disconnect

ublock origin ve firefox'un built-in reklam engelleme ozelligini aktif kullaniyorum. bunlara ek uMatrix'de 3rd party sayfalarin yuklenmesini engelliyor. siz erisim matrisinden izin veriyorsunuz vs.

seneler once ortodontiye alabilmistim guc bela. ama yaslilar sagolsun tedavi icin randevu gelmediginden disim daha beter oldu :D ozele gittim 10k lira bayildim

:(( çürüğüm çıktı ağzımda ya kalakaldım böyle. mutlaka gitmem gerek://

Randevu almadan tanıdık vasıtasıyla gitmiştim. Film çekilmedi. Koca hastanede 3-5 doktor var. Hemen hızlıca dolduruldu dişim. Ve sanki daha beter hale geldi. Düşen dolgum doldurulduğunda daha çok acı vermeye başladı. Özele de gideceğim ama şu aralar daha da yoğunlaşınca, hastalık korkusuna erteliyorum.

Devlet hastanelerinde diş yaptırmayın bence. Doktor iyi olsa da malzemeler çok kötü.

saat tam 16:00'da girmen lazım.

aslında genel dişe alabiliyordum ben (geçen seneler çok gidiyordum) ama alt uzmanlık dallarına randevular 16:05'te bitiyor maalesef.

yoo benalabiliyorum. hatta simdi baktim, hala alabiliyorum bu saatte. ustelik cok yogun talep olan bi ilcede/sehirdeyim. ama dolgu yapiyolar mi bilmiyorum. genelde islem yapacaklari seyleri yapmamaya basladilar yine vaka sayisi artmaya baslayinca. bu salak dis hekimleri yuzunden dolguluk disim su an cekim asamasinda. cunku tedavi yapmiyoruz diye yolladilar. ozele git diret gidebiliyorsan. dis icin deger.

tanıdığım birkaç diş hekimi filyason ekiplerinde görevlendirildi. diş hastaneleri acil durumlar dışında hasta kabul etmiyor çoğunlukla. çare özele gitmek.

gate tattoo

astonomik fiyat gorecelıdır tabıı ama ali anil ercel 10 numara 5 yıldız. elı de cok hafıf. tarzini begenırsen dusunebilirsin bence.