Ekşi Duyuru

ben bunu almanca-ingilizce kullanıyorum fakat bazen almanca-türkçe şeklini de kontrol ediyorum (özellikle teknik terimlerde) fakat saçma motamot bir çeviri görünce olması gereken çeviriyi düzenleme olarak öneriyorum.

misal az önce "Kriechen" kelimesine baktım. ingilizcede "crawl" anlamına geliyor fakat aynı zamanda mühendislikte "sünme" demek.

özetle merak ettiğim bu şimdi eklenecek mi oraya, insanlığa bir faydam oluyor mu, nasıl oluyor bu işler?

 

merhaba sevgili erkin koraylar.

malumunuz flört kişisi nereden duyduysa "altın gün"ü çok seviyormuş. aslında ben çok sevmiyorum ama bağlantılı olarak sevebileceği başka anadolu rock gruplarını ya da müziklerini önerebilir misiniz?

anatolian rock revival project'i biliyorum, spotify ve youtube sayfalarını attım ama yine de sizin değerli görüşlerinizi almak isterim.

hepinizi internet üzerinden kucaklıyorum.

 

merhaba,

bir firma yarı zamanlı (yüksek lisans öğrencisiyim) başvurumu değerlendirip görüşmeye davet etti (mailde cv'niz beni sizinle görüşmeye ikna etti yazmışlar). bu benim burada ilk iş görüşmem olacak. büyük bir robotik firması ve ben bir makine mühendisiyim. pozisyon ar-ge.

herhangi bir alanda da olsa almanya'daki iş görüşmeleriniz esnasındaki deneyimlerinizi ve yardımı dokunabilecek noktaları paylaşabilir misiniz?

şimdiden teşekkür ederim.

 

merhaba,

annemin babası (85) pozitif çıkmış. bir kadın bakıyordu ama pozitif çıktığı için bakmayı reddetmiş sanırım. şimdi annem ve kardeşleri birlikte gidiyorlar.

dedem çok yaşlı, muhtemelen "kapının önüne yemeğini koyduk gel al" demezler. odasına girip çıkacaklardır. siz korunmak için ne önerirsiniz? ekstra vitamin falan gibi şeyler işe yarar mı?

şimdiden teşekkürler.

 

güzeller güzeli jessicamın üzerinde örümcek ağlarına benzer şeyler gördüm. sonra temizlemek için biraz uğraştığımda aslında çok yapışkan ve güçlü bir ağ ile karşılaştım. örümcek ağı gibi değildi. dalları birbirine kuvvetli bir biçimde yapıştırmıştı. bunları ellerimle ayırırken bir de ne göreyim!

www.imageupload.net

neyse bunlardan takribi 6-7 tane bulup jessica'dan uzaklaştırdıktan sonra hiç kalmadığından emin oldum. yeniden gelme ihtimalleri var mı? yumurta falan bırakırlar mı? ne yapabiliriz?

yardımlar için şimdiden teşekkürler.

 

hadi araba telefon cart curt anladık da, türkiye bir tekstil ülkesi ve kaliteli markaları da var bakıldığı zaman. yani kravatı bile fransız malı takmanın mantığı nedir?

gerçekten anlayamıyorum. hiçbir şey olmasa bakın türk malı giyiyorum demek için bile yapılır. bu lüks/ithal takıntısı geçmişte yaşadıkları yoksulluğun dışavurumu mu yoksa başka bir neden mi var sizce?


 

kafayı yedirtecek. haliyle mobil internete geçiyorum o da internetimi bitiriyor.
bunun nedeni ne olabilir?

başka birinin evinden bağlanınca sorun yok, mobil'deyken sorun yok ama evdeki wifi'dan instagram'a girince kısa bir süre sonra bağlantı kopuyor ama safaride falan olmuyor bu.

telefon iphone x

şimdiden teşekkürler.

 

böyle annelerinizin oynadığı oyunlar varsa önerebilir misiniz? kelime avı mı ne oynuyordu, bir de bil ve fethet oynadı ama o çok janjanlı olduğu için sıkıldı.

şimdiden teşekkürler!


 

ben türkiye'de açmıştım şimdi yurtdışındayım oyunların fiyatı hep tl olarak görünüyor. böyle alsam paypal'dan falan oynayabilir miyim?

bir de böyle oluyorsa daha ucuza mı gelir sizce?

yanıtlar için teşekkürler!

 

bu olayın gerçekleşme olasılığı nedir ya? beni çok sarstı. evren simülasyondan ibarettir derseniz inanırım şu an.

başına böyle abartı rastlantılar gelen var mı?


 

türkiye'de mühendisliğin şu probemleri vardır ve bunlar böyle olsaydı almanya gibi olurduk diyebileceğiniz şeyler nelerdir?




 

haftaya kız arkadaşımın arabasıyla bir iki günlük gezi planlıyoruz da, son zamanlarda orada bulunmuş olan var mı? yani "şuraya gidemeyebilirsiniz" diyebileceğiniz bir yer var mı diye soruyorum.

yanıtlar için teşekkürler.


 

avrupa'da bir yerde yüksek lisans öğrencisiyim.

1- bir barda barmen olarak çalışıyorum bir süredir. bahşişlerle falan 800-900 euro'yu buluyor yarı zamanlı elime geçen. dili geliştirme konusunda bayağı iyi ve bu aslında bayağı büyük bir avantaj ama yorucu biraz tabii. haftada 2 gün gece 2-3'lere kadar çalışıyorum.

2- bunun yanında bir iş daha buldum bugün eğitim için aradılar. bu masa başı bir şey. şiddet içerikli internet paylaşımlarını izleyip raporlamak gerekiyor -psikolojik olarak biraz ağır- fakat türkiye pazarında olacağım için dil öğrenme şansım yok. bunda da gece vardiyası falan oluyor ara ara. yine haftalık 20 saat ama elime geçecek para aylık 1000-1100 euro falan ortalama.

karar veremiyorum çünkü ikisinin de çekici yanları var. aylık gideri yaklaşık 500 euro olan ve bir iki yıla kendi işini yapacak biri için geçici iş olarak hangisini seçerdiniz?

şimdiden teşekkürler.

 

sadece merak ediyorum. yav keşke şu olsaydı benimki yerine diyor musunuz?




 

türkiye cumhuriyeti vatandaşı olup terörist olan fethullah gülen ya da abdullah öcalan gibi kişilerin bu hakkı var mı?

teşekkürler.


 

merhaba, instagram'dayken evdeki wifi açıksa bir iki dakika sonra internet bağlantısı kesiliyor. sonra onun yerine mobil interneti açıp tekrar wifi'a dönünce yeniden bağlantı devam ediyor.

bu saçmalığın tedavisi nedir? internette baktım net bir şey söyleyen yok. telefonum iphone x. modeme telefona falan reset attım çok kez, bu problem aylardır var ve sadece instagram'da oluyor. ekşide falan takılırken kopmuyor.

şimdiden teşekkürler.

 

imambayıldı düşünüyordum ama hiç yapmadım nasıl olur bilemedim. zeytinyağlı fasulye de aklımda. bunun dışında çok meşakkatli olmayan ama lezzetli ne olabilir?

bir kere ezogelin çorbası yaptım. mercimek yemeği ve bir kere de kabak yemeği yapmıştım. o da bana bir türk festivalinden zeytinyağlı dolma getirmişti bunu da eleyebiliriz.

yanıtlar için teşekkürler!

 

plant simulation uygulamasında ufak bir program yazmam gerekti ben de bunu internette bulup birebir aldım. ilk fotoğraftaki program çalışıyor fakat ben ufak bir eklenti yapmak istedim bunu yapınca hata verdi.

basit bir hata yaptığımı tahmin ediyourm ama programlamadan çok anlamadığım için düzeltemedim. bir bakar mısınız?


 

"bu yemek (bana) güzel tadıyor, şu içecek güzel tadıyor" (tadı güzel anlamında)

bu anadolu'da yaygın bir kullanım mı? bir kişiden duymuştum, geçen iki dakika açtım camfrog sönmez de bir şeye "güzel tadıyor" dedi.

almancadan birebir çeviri gibi bir kalıp. ilginç.

 

merhaba, french press kırılınca iki parça olan camı japon yapıştırıcısıyla yapıştırdım ama kahve yaptığımda bu kimyasal yüzünden zehirlenmeye niyetim yok.

çöpe mi atayım yoksa bir şey olmaz mı sizce?

yanıtlar için teşekkürler.

 

üç ay önce kız arkadaşımdan ayrıldıktan sonra bu işler bana göre değil galiba deyip tek gecelik ilişkilere yöneldim. 8-10 kişiyle falan takıldım. sonra bundan da sıkıldığımı ve artık ilişkilere daha ciddi bakmam gerektiğini düşündükten kısa bir süre sonra iki yeni kişiyle tanıştım. biriyle buluştuk ve bayağı iyi vakit geçirdik. hatta onda kaldım. bu sırada diğeri ile de konuşmaya devam ettim ve iki gün sonra onunla da buluştuk ve onunla da süper vakit geçirdim ve o da benim onda kalmamı istedi ve onda da kaldım.

şimdi ikisinden de hoşlandığımı düşünüyorum. ikisini de bir kenara atıp diğeriyle olasım gelmiyor. böyle bir durumda napıyorsunuz?

28-e
kızların yaşları bana yakın, eğer lazımsa ikisi de alman.

 

spoilerspoilerspoilerspoilerspoilerspoilerspoilerspoilerspoilerspoiler
.
.
.
bu 2. sezonun 8. bölümünde denver babası için dua ederken bi şeyi eksik söylediğinde rio denyosu niye düzeltip adamı sinirlendiriyor? bunun dizideki gerekçesi ne olabilir?

yanıtlar için teşekkürler.

 

bir filmde gördüm, şampanya bardağının içine yumurta kırıp üstüne şampanyayı döküp içiyor. internette bulamadım ama var mı böyle bir şey acaba?




 

mathcad'de (1/min) birimi ile rpm birimi aynı değil çünkü radyan cinsinden veriyor. bunu normal devir sayısına değiştirme şansımız var mı acaba?

hayır mathcad 15'te aynı, prime'da farklı. 5 sayfa soru çözdüm tam en sonunda fark ettim şimdi her şeyi 15'ten de yapamam. tam kafa yemelik.


 

yerken yıkamamız gerekmeyen, bir araç kullanmadan yedikten sonra da ellerimizi yıkamamıza gerek kalmayan meyveler nelerdir?

ben bir tane bulabildim o da muz. mandalina falan soyarken ellere bulaşıyor ve orada kalıyor. sayılmaz onlar. kuruyemiş halinde yenenler (fındık fıstık) de sayılmaz.

edit: düşündüm de, başlığı ellerinizde coronavirüs varken yiyebileceğiniz meyveler diye açsaydım daha açıklayıcı olurdu.

 

internette baktım bulamadım. başladığı tarihten itibaren her yıl 4 dönem diye mi gidiyordur?




 

yanıt/lar için teşekkürler.




 

2015 yılı, askerdeydim.

aşırı baş ağrısı, yüksek ateş, midem bulanana kadar öksürme, telefonda konuşurken artık o kadar öksürmek ki kusacağım diye telefonu bırakıp dışarı çıkmak, sonra (3-5 günlüğüne) geceleri o kadar terlemek ki yastığın ve tişörtün sırılsıklam olması ve aşırı titremekten ranzanın altındaki arkadaşın "bohr ne oluyor iyi misin" diye sorması.
sonra doktor değişik bir ilaç verdi, bu öksürük uzunca bir süre geçmedi ama ağır semptomlar git gide azaldı ve sonunda iyileştim.

bu hastalık ne olabilir? basit üşütme mi?

 

ikisi de alman (23-27). yanıtlar için teşekkürler.




 

6 ay geçerli ya bizimki, giriş çıkış yapınca sıfırlanıyor mu bu süre acaba?

yanıtlar için teşekkürler.


 

rahat oluyor mu bu? ülkeye girişte falan ne gibi prosedürler işliyor bilen var mı?
avrupa'da öğrenci olan biri için dikkat edilmesi gereken şeylerden bahsederseniz müteşekkir olurum.

iyi günler!

 

olağan bir durum mu? yanıtlar için teşekkürler.




 

yaklaşık 1,5 yıl önce döndüm ve geçenlerde içindeki parayı sıfırladım. bu ay baktım ki -7 dolar olmuş. bu lanet bankayı da beş dakika arayınca kim bilir kaç para yazacak. "kartı geçici olarak kilitle"yi işaretledim telefon uygulamasından ama bu herhalde beyhude bir çaba oldu.

ne yapmalıyım sizce? :(


 

böyle sabah uykudan uyanıp nazal bölgede hafif bir yanma, boğazda ufacık bir ağrı fark ettiniz diyelim. ilerlememesi için ne yapıyorsunuz?

yanıtlar için teşekkürler şimdiden.


 

"Dün geldi: Nedir aradığın? dedi bana:
Bensem, ne bakarsın o yana bu yana?
Kendine gel de düşün, içine iyi bak:
Ben senim, sen ben; aranıp durma boşuna!"


sizin görüşlerinizi de bilmek isterim. teşekkürler şimdiden.

 

merhaba, farklı priz uçlarına sahip bir ülkeden alınmış bir ürünü kullanmak için priz dönüştürücüleri var biliyorsunuzdur.

bende çok iyi olmayan bir tane var ve içindeki bakır iletken zamanla sağa sola gidip temassızlık yapıyor. bunun üzerine ben de kağıt sıkıştırarak sabitledim fakat bir problem yaratır mı emin olamadım. bir öneriniz var mı?

yanıtlar için şimdiden teşekkürler.

 

daha çok terlemeye neden olur mu? kilolu değilim. hatta boyuma göre ideal kilodayım. yalnız aşırı terliyorum. spor yaptıktan sonra tişörtüm çok fazla ıslanıyor.

bana mı öyle geliyor yoksa herkeste böyle mi acaba? yanıtlar için şimdiden teşekkürler.


 

bi şizofren vardı sabah akşam bunun blogunu okuyup yorumluyordu insanlar nasıl aratacağımı bilemedim google'da.

kimdi bu?


 

anket başlıkta.




 

ekranı kırılmış sonra tamire vermiş. aldığında çalışıyormuş fakat sürekli stand by moduna geçince kapanıyormuş. sonra yapmaları için geri vermiş adamlar "yapılmıyor" demişler. sonra tamam ekranı da geri takın ben başka yere vereceğim demiş annem. adamlar geri vermiş bu sefer şarja takınca bile tepki vermemeye başlamış.

telefon tamir edilmiyor diye bi şey olabilir mi yahu? parça değiştireceğiz falan da dememişler direkt biz bunu yapamıyoruz diye geri vermişler.


 

kanunen neden yasak değil ya? bu bildiğin suç değil mi?




 

sorum şu, iphone'ların bir serisi, diyelim ki 4s türkiye'de satılanı da, abd'deki de, avustralya'daki de aynı standartta mı?

benim bir 4s telefonum var ve tam 5 yıl önce abd'den almıştım. benimle birlikte alanların çoğunun home tuşu falan daha ilk zamanlarda bozulmuştu. üstteki kapama tuşu bozulanı vardı. telefonu düşürüp ekranı çatlatan vardı. hatta bir süre sonra şarjı yüzünden kullanılamaz hale gelen insanlar vardı.

ben bunu hala kullanıyorum tüm tuşları sapasağlam, 4 yıldır koruyucu kullanmamama ve defalarca yere düşmesine rağmen ekranı bir kez dahi çatlamadı ve şarjı da her akşam takıp sabah çıkartıyorum ve 3g'de 3-4 saat kullanmazsam bitmiyor. hele 3g'yi açmazsam akşama kadar %80'e falan ancak gelir.

bana iyisi mi geldi yoksa şanslı mıyım bilemedim. sizce nedir?

 

ama şu an kaldığım evde sadece elektrikli ocak var. ne yapmak lazım acaba?




 

ben bir süre bir metal atölyesinde bulundum. orada bir terim duymuştum ve ingilizceden direkt alınmış ama türkçeye uyarlanmış bir şeydi. şu an kafayı yemek üzereyim hatırlayamadığım için.

örnek vermek gerekirse şöyle bir şeydi: strain-gage -strengeç

bildiklerinizi yazar mısınız? teşekkür ederim!

edit: bulunursa tekrar editleyeceğim.

 

ya ben bunu bir iki yıl önce izledim imdbden de oylamıştım ama bir türlü bulamadım sevgili arkadaşlar.

şimdi bir evde bir grup insan var akşam yemeği için birinin evinde buluşuyorlardı galiba. bu insanlar evin dışına çıkınca bir şekilde zamanda yolculuk mu ne ediyorlarmış. evden çıkıyorlar gidiyorlar keşif için sonra başkaları geliyor eve ama meğer kendileri miymiş ne. bir kutu vardı yanılmıyorsam gizli tuttukları. bir tane silahları vardı galiba. öyle karmaşık bir şeydi.

çok az bilgi verdim ama bulursanız şimdiden çok teşekkür ederim.

 

oylama dün başladı ve 9 nisan'da son bulacak. peki bunların açıklanması 16 nisana mı bırakılıyor yoksa önceden mi açıklanıyor bilen var mı?

şimdiden teşekkürler.


 

sevgili arkadaşlar annem almanya'daki arkadaşını ziyaret etmek amacıyla vizeye başvurdu.

her türlü belgeyi temin etti. kendisi 53 yaşında, evli ve çalışıyor. uçak otel rezervasyonu falan yaptı hatta. yani gitmesine bir engel göremedim ben.

gelgelelim, geçen cuma idata diye bir yere pasaportunu teslim etti ve 5 gün sonra pasaportunuz işyerinize en yakın kargoya postalandı diye sms ve mail gelmiş.

ret mi yedi anlamına geliyor bu?

 

yurtdışından para çekmek için vadesiz hesap açıp kartı götürecektim. ileride problem olur mu ne olur o iş?




 

bugün bir işlenmiş et ürününün üzerinde şunu gördüm:

"domuz eti 've' domuz katkılı ürünler içermemektedir."

ee ne var bunda diyebilirsiniz. o zaman dinleyin.

üniversite birinci sınıf ikinci dönem fortran90 dersime geri dönmüştüm o an. aynı zamanda dördüncü sınıf pnömatik dersime de geri dönmüştüm. çünkü bu iki derste de paralel gelişen bazı şeyler benim burnuma pis kokular gelmesine neden olmuştu.

programlama yapan herkes if-or-and arasındaki güçlü bağı ve ayrılıkları bilir. bu ayrılıklar keza tüm bilim dünyası için aynı şeyi ifade eder. şu an için if'i bir kenara koyuyorum. and-or, yani ve-veya arasındaki fark üzerine yoğunlaşalım.
basit bir iki örnekle olayı açıklamaya çalışacağım.

x veya y = 0 denkleminin sağlanması için, x'in de y'nin de 0 olması gerekir. bunu paralel bağlamaya benzetebiliriz. iki paralel koldan "ikisinin de" kesik olması gerekir ki elektrik/su/hava geçmesin.

şimdi asıl konuya geliyorum.

x ve y = 0 denkleminin sağlanması için, yalnızca birinin 0 olması yeterli. bunu da seri bağlamaya benzetebiliriz. iki seri anahtardan birinin kesik olması 0'ı sağlamaya yeterlidir.

şimdi ilk cümleye geri dönelim:

"domuz eti 've' domuz katkılı ürünler içermemektedir."

buradaki ifade bize ikisinin de "aynı anda" içerilmediğini anlatıyor. tamam, güzel.
ama bu iki ifadeden birinin olumlu olması da aynı sonucu verecek.
yani domuz eti var ama domuz katkılı ürün yoksa da bu ifade sağlanacak.
ya da domuz katkılı ürün var ama domuz eti yoksa da bu ifade sağlanmış olacak.
sadece ikisi de ürünün içinde aynı anda varsa bu önerme sağlanmamış olacak ve suç işlenmiş olacak.

bu nedenle bu ürünün içinde ikisi de aynı anda olmamak kaydıyla domuz eti veya domuz katkılı ürün bulunabilir demektir.

yanlış mı?

 

bize yazılan her ilacı sonuna kadar bitirmeli miyiz? son damlasına kadar yani. son hapına kadar?