36 yaşında bir erkek olarak yazayım:
Yani görece hem evet hem hayır (bkz:
Gulyabani diye bir şey yoktur ama olabilir de).
Detaylandırayım:
İstediğim noktaya geldim, daha güzel ve sürdürülebilir bir hayat için gelişmeye devam edeceğim.
Zamanında yaşamadığım deneyimler ve tecrübeler oldu. Bunlar için geç kaldım. Güzel bir arkadaş grubum, kız arkadaşım ya da lisede sosyal bir hayatım olmadı mesela. Pandemi öncesine göre çok şükür işim, evim var; ama hep hayatımda bir şeyler eksik diye hissettim.
Pandemi sonrası bugüne kadar “işte yaşıyorum bu hayatı” dediğim çok oldu. O eksiklik duygusu gitti. Ha, yine bir kız arkadaşım olmadı ama bazı şeyler de eksik kalsın.
36. yaşımı, 1 ay gecikmeli olmak üzere, 1 Nisan günü bir Avrupa ada ülkesinde Michelin Yıldızlı bir fine dining restoranda kendi başıma kutlarken dedim ki: Cinsellik bulunan barlardan, casinoya ve fine dining’e kadar çok şükür kendimce geniş bir yelpaze içinde deneyimler yaşadım.
1 Nisan’dan 43 gün sonra, 14 Mayıs günü başka bir Avrupa kentinde Bungee Jumping yaptım mesela. Kasım ayında planlamaya başlamıştım. Nerede yapabilirim, nasıl gidebilirim diye araştırdım. Karar verdimç Bunun için Avrupa’daki ada ülkesinden vize aldım, oraya gittim (gitmişken doğum günümü de kutladım evet) ve gerçekleştirdim.
Yazlıkta otururken kendi kendime “bu aralar iyi değilim, ben bir Avrupa şehrine gideyim” dedim. Pazartesi günü yöneticimden sonraki Perşembe ve Cuma için izin istedim. Yakın çevreme anlatırken yaşça büyük biri, “Dün yazlıktaydın, şimdi Avrupa diyorsun; ne biçim iş bu?” diye şaka yaptı. Dedim ki: “Kral, bunun için geliştirdim kendimi.”
En son gezide fark ettiğim iki durum oldu:
1) Daha sürdürülebilir bir hayat; tamam istediğim hayatı yaşıyorum ama bazı defolar ve açıklar var.
2) Hoşuma giden sadece yurtdışı gezisi değil, aynı zamanda o gezi sırasında hissettiğim rahatlık ve güven duygusu. İstediğim aslında bu rahatlıktı ve buna sahibim.
Bir taraftan kendimce kendimi gerçekleştirdim, ama öte yandan da gelişmeye devam ediyorum.