[]

Astigmat yeni gözlük Problemi

Merhaba arkadaşlar. 1 konuda yardımınıza ihtiyacım var. Uzun bir aradan sonra bugün göz kontrolüne gittim ve doktor derecede bir farklılık olmadığını ancak ax ımın 10 derece değiştiğini söyledi. Gittim yeni gözlük aldım. Eczacı bir kaç saat alışamazsın dedi ancak şu an yaşadığım fark epey büyük. Uzağı resmen çift görüyorum yeni gözlükle. kafamı sola doğru eğmeye başlayınca görüntü düzelmeye başlıyor.

Belki doktor arkadaşlar vardır. Ax ı yanlış ölçmüş olabilir mi doktor acaba. Yoksa alışacak mıyım buna.Teşekkür ederim şimdiden.

Göz değerlerim:
Sol göz -2.00 / ax 10
Sağ göz -2.50 / ax 10

 
O kadar bariz bir hata olmaması lazım. Önce reçeteyle beraber gözlüğü, eğer ordan sonuç çıkmazsa gözlükle beraber doktordaki ölçümü kontrol ettirmen gerek. -10 yerine 10 yazılmış olmasın?


  • pass  (29.08.20 20:07:56) 
Merhaba. Kontrol ettigimde eski reçetede aks 180 yazıyor. 10 derece fark var deyip yanlışlıkla 10 yazmış olabilirler mi acaba.


  • mindwars  (29.08.20 20:10:49) 
Normal şartlarda akslar birbirini 180 e tamamlaması gerekir. yani biri 10 sa diğer i 170 falan olması lazım.

eski reçetenizi kontrol edin derim. bir de bilgisayarın verdiği sonucu da bir kontrol edin.
  • janavarorion  (29.08.20 21:04:52) 
[]

Ayaksız japon stili yer sandalyesi satan yer?

Ekte fotoğraflarını koyduğum şekilde, ayaksız sadece sırt desteği ve minderi olan sandalye satan bildiğiniz yer var mı?

Eğer biliyorsanız Türkçede bir isimleri var mı bunların? Floor chair ve back jack chair diye iki isme rastladık sadece ama Türkiyede bulamadık hiç. Meditasyon sandalyesi olarak da geçiyor ama bu arkadaşlar çok pahalı fiyat vermişler.

Şimdiden teşekkür ederiz yardımı olanlara.

www.womenist.net
4.bp.blogspot.com

 
muji'de vardı bir zamanlar ama ucuz değildir.


  • ytse jam  (30.06.15 16:50:39) 
[]

İntiharlı depresyonlu film önerisi rica ediyorum

Evet depresif bir gece geçirmek istiyorum, mümkünse baş rol oyuncusunun intihar içinde git gellerini konu alan bir şeyler, ya da önereceğiniz benzeri şeyler.

İzlediklerimden bir kaç örnek de vereyim:
(bkz: Girl Interrupted)
(bkz: Prozac Nation)
(bkz: Veronika Decides to Die)
(bkz: Wristcutters A Love Story)

Teşekkürler şimdiden.

 
shrink ya da candy diyorum ben.


  • kasa kasa berg  (09.05.15 19:45:31) 
  • clones  (09.05.15 20:05:38) 
Oslo 31. august


  • dik dur ve gulumse  (09.05.15 20:13:03) 
old boy.
kore vesyonu olacak ama.

  • pangea  (09.05.15 20:42:57) 
the fall
stay

  • elorelia  (09.05.15 21:32:08) 
(bkz: i stand alone) oldukça karamsar atmosferli bir film, tutunamayan bir adamı anlatıyor


  • neseranni  (09.05.15 21:58:24 ~ 21:59:14) 
before i dissapear


  • feykalade  (09.05.15 23:56:49) 
naked


  • iste o bendim  (10.05.15 20:16:32) 
(bkz: buffalo '66)


  • cthulhu  (10.05.15 20:30:23) 
[]

Hatırlanamayan film ismi

www.eksiduyuru.com Burada bahsetmiştim ama cevap gelmedi, gececi tayfanın yardımına ihtiyacım var gibi gözüküyor, linke tıklamak istemeyenler için aşağıya kopyalıyorum:

"Kolay gelsin duyuru sakinleri doğrudan konuya gireyim, 2-3 sene önce kanal d de yayınlanan bir film izlemiştim, gece yayınlarında arka arkaya düşük bütçeli filmler yayınladığı kuşaklardan birinde. Bölük pörçük hatırlıyorum aklımdaki detayları yazıyorum ancak uydurduklarım olabilir.

Bir adam soygun veya hırsızlıktan kaçıp bir şekilde kırsalda iki kız kardeşin yaşadığı bir evde bulur kendini, sanırım adam yaralı başlarda kızlar onunla ilgilenir, biraz da hoşlanırlar. Ev ya da kızlar bir garip ama, bir oda var evde garip şeyler oluyor, anneleri mi ne gözüküyor hayalet olarak ne. Neyse adam ilk önce kızlardan biri ile sevgili oluyor, diğer kız kıskanıyor, sonra diğeriyle sevgili oluyor. Dışarıda kar var yanılmıyorsam. Arada kızlarla arabaya binip alışveriş yapıyorlar. Filmin geneli evde geçiyor. Bir buldurun be. En çok tikler sizinle olsun, gününüz mutluluk dolsun."

Teşekkür ediyorum.

 
buyrun: www.imdb.com


  • world  (20.04.15 00:39:50) 
[]

Hatırlanamayan film ismi

Kolay gelsin duyuru sakinleri doğrudan konuya gireyim, 2-3 sene önce kanal d de yayınlanan bir film izlemiştim, gece yayınlarında arka arkaya düşük bütçeli filmler yayınladığı kuşaklardan birinde. Bölük pörçük hatırlıyorum aklımdaki detayları yazıyorum ancak uydurduklarım olabilir.

Bir adam soygun veya hırsızlıktan kaçıp bir şekilde kırsalda iki kız kardeşin yaşadığı bir evde bulur kendini, sanırım adam yaralı başlarda kızlar onunla ilgilenir, biraz da hoşlanırlar. Ev ya da kızlar bir garip ama, bir oda var evde garip şeyler oluyor, anneleri mi ne gözüküyor hayalet olarak ne. Neyse adam ilk önce kızlardan biri ile sevgili oluyor, diğer kız kıskanıyor, sonra diğeriyle sevgili oluyor. Dışarıda kar var yanılmıyorsam. Arada kızlarla arabaya binip alışveriş yapıyorlar. Filmin geneli evde geçiyor. Bir buldurun be. En çok tikler sizinle olsun, gününüz mutluluk dolsun.


 
hmm eve gelen adam hapishaneden mi çıkıyodu? ya da tam tersine sanki uzun zamandır yurtdışındaymış da, nihayet memlekete dönmüş gibi bişey miydi? ama aslında bu adam bildiğin tımarhaneden cıkmıs falan.. yarım yamalak böyle bişeyler hatırlıyorum ama. ben de merak ettim şimdi :)


  • orient blue  (16.04.15 12:24:58) 
Hehe, açıkçası emin olamam, mümkün öyle şeyler de olması, uzun zaman oldu hafızam karışmış olabilir, kusura bakma seni de sürükledim çukuruma haha. Umarım biri bulur da kurtarır bizi :D


  • mindwars  (16.04.15 13:07:16) 
Valla aynen öyle oldu :) neydi la o film?


  • orient blue  (17.04.15 01:03:27) 
[]

Sözlüğün geleceği

Sizce sözlüğün sonu ne olacak?

20.05.2013'de yıllardır okuduğum sözlüğe sonunda yazar olmaya karar verdim ve 10 entry'mi girdim. Felsefe notlarımdan aldığım gayet orjinal bilgi verici tanımlardı.

Neredeyse 2 yılın sonunda, bu yılbaşından hemen sonra sıralamada tek haneli rakamlara düştüm ve aynı gün içinde e-mail aldım:
"sevgili mindwars,
malesef entry profiliniz onaylanmadı.
entry'lerinizi çöpünüze gönderip sırada sizi geriye attık.
daha özenli daha güzel entry'lerde görüşmek üzere."

Bakmak isteyenler için aynılarını hiç düzeltmeden tekrar girdim:
eksisozluk.com

Nasıl bir kontrol mekanizması var bu yapının cidden anlamıyorum, nasıl bir insan benim entry'lerimin "özensiz" olduğunu iddia edip;
eksisozluk.com
eksisozluk.com
bunları yazan birini uygun görebilir. Bu arada bu yazar sadece gözüme ilk takılan kişi yoksa herhangi bir alıp veremediğim yok. Ancak siz de okuyorsunuz sözlüğü, durumun ne kadar içler acısı olduğunun farkındasınız. Gözünüzü kapatıp rastgele giri seçseniz 10'da 8'i bu durumda.

Hayır tekrar yazar olmayı falan deneyecek değilim, sadece durumun absürtlüğüne gülüyorum.

 
"yıllardır sözlükteyim" tribini atıp da formatın ırzına geçen, içi boş, aptalca bakınızlar veren tipler göze batmaz da iyi yazan çaylaklar salakça gerekçelerle geri çevrilirler.


  • m e b  (27.01.15 21:04:26) 
entry'lerinizi okudum. ve evet haklısınız. sözlükten geç haberdar olmuşsunuz ancak sözlük belirli bir popülasyona ulaştıktan sonra 2001- 2002 bu yapıyı devam ettirmekte zorlandı ve sedat'ın esasda iyi ama usülde ''sıçan'' yöntemleri ile 6. nesil ile başlayan ; yazar alımını doğum günleri , yeni yıllar, şaka günleri ya da pozitif ayrımcılığı yanlış anlayarak 8mart gibi tarihlerde yoğun bir şekilde toplu alımlarla gerçekleştirir oldu. bir ara da moderasyonun yetişemediği(!) çıkarımı ile kondüktör sistemine geçildi ve tamamen formattan uzak şahsi değerlendirilmelere tabii oldu entry'leriniz. işte bu durumda kalabalığın arasından geçen yığın içeride kaldı ve halen yazmaya devam ediyor/ediyorlar/ediyoruz tuhafı ortaya çıktı.

ha keza sözlükte tematik entry girenlerde son kanzuk darbesinin ardından yoğun bir şekilde kenara çekildirler diye düşünüyorum. yani birileri aldı gemiyi yürüdü ve bu hale geldi. onun dışında standart uygulama şu başlık altında daha öncede tartışılmıştı belki fikir olur eksisozluk.com
  • mete kudur  (27.01.15 21:07:31 ~ 21:08:43) 
ilk kısım için diyecek fazla bir şey yok. aynı şekilde bir sürü insanın çaylak hesapları çöpe gidiyor. benim de aynı şekilde ilk hesabım çöpe gitti. nasıl bir kontrol mekanizması var bilemiyorum. bu hesabın çaylak entrylerini çok daha sallama girmeme rağmen sanırım 1,5 senede yazar oldum.

ikinci kısım, evet ben de zaman zaman niteliksiz şeyler yazıyorum. ama örnek verdiğin tipte entrylere cidden anlam veremiyorum. çoğu zaman cümle bile olmayan rastgele 2-3 kelimelik şeyler giriyorlar. içerik kalitesini geçtim anlam bile ifade etmeyen, sadece küfür içeren bir sürü entry var. sırf tık geliyor diye görmezden geliniyor. halbuki işler bir şikayet mekanizması olsa herkes gönüllü olarak düzeltir durumu. ama yapmıyorlar işte.
  • doxanikee  (27.01.15 21:11:14) 
Entrylerinizi okuyamadım ama sizinle hemfikirim maalesef. Sözlük, sözlük olmaktan çıkalı çok oldu...


  • 100 monkeys  (27.01.15 22:01:30) 
sizi meta sözlüğe davet ediyoruz. ekşide sıra bekleyen çaylakların bir kısmı meta sözlükte yazmaya başladı. 3 ayda kullanıcı sayımız 1400'ü geçti.

ve meta sözlüğü tam olarak da sizin yakındığınız sebeplerden ötürü açtık. bu kadar kalitesiz ve düzelmek için hiçbir çaba sarfetmeyen bir ortama alternatif yaratabilmek için.

lütfen aşağıdaki yazıları bir reklam yazısı olarak görmeyip hepsini okuyunuz. hiçbiri yazmış olmak için yazılmış reklam metinleri değiller. sizinle aynı fikri paylaşan ve samimi olarak ekşinin geldiği noktadan kaygı duyan birinin yazıları.

metasozluk.com
eksisozluk.com
eksisozluk.com
metasozluk.com

elbette ki yazıları okuduktan sonra gelip gelmemek size kalmış.

selamlar.
  • plsqldvlpr  (01.02.15 17:43:09 ~ 17:44:10) 
[]

Şarkı önerisi istiyorum

Halestorm - I want you: www.youtube.com

Buna benzer bildiğiniz şarkılar varsa öneri alabilir miyim? Şarkının orjinalini değil de bu halini daha çok seviyorum bu arada. Özellikle son kısımları flüt sanırım o, bu tür kullanıldığı şarkılar. Mümkünse metal veya rock grupları.


 
Bu tip şarkılar çoğunlukla Supernatural'da çaldı. www.youtube.com şöyle bir playlist keyifli olabilir.


  • bomcu onurun bomu  (18.06.14 13:56:20) 
  • hellojack  (16.11.14 15:01:58) 
[]

Eski sevgiliden kalanları geri göndermek

Hemen belirteyim hayır eski sevgilimi öldürüp parçalara ayırmadım. Okumak isteyen için (git: 786995) olay detaylıca burada anlatılıyor.

Neyse kısaca eski sevgilimin bir kaç parça eşyası var bende fülar, küpe vs. Bunları ona göndermem iyi olur değil mi? Kaldı ben de öyle, göndermek istiyorum geri kargoyla. Bir fikir belirtir misiniz?


 
Hediyeler dışında kalanları gönder elbette.


  • pandispanya  (12.06.14 13:22:46) 
@pandispanya, öyle yapmayı düşünüyordum tam olarak. Bundan önceki sevgiliden kalanları doğrudan yakmıştım da, bu sefer düzgün bir prosedür izleyeyim dedim.


  • mindwars  (12.06.14 13:34:26) 
at çöpe gitsin ya ne uğraşıyorsun.


  • vodafona kayıtlı böyle bir kullanıcı yoktur  (12.06.14 13:58:45) 
göndermenin iyi oldugunu düşünüyodum ama sonra eski duyuruyu okuyunca gereksiz olduguna kanaat getirdim.


  • oldboy  (12.06.14 14:24:38) 
kargo karsı ödemeli olacaksa iyi fikir neden olmasın:)


  • all girls dream  (12.06.14 15:36:39 ~ 15:37:09) 
Önceki duyurun çok uzun, okuyamıyorum şu an, bu sebeple şöyle diyeceğim:

iyi ayrıldıysanız ve ayrılığın üzerinden en az 2 ay geçtiyse: gönder.
iyi ayrıldıysanız ama daha taze ise: istemesini bekle, 2 ay dolunca hala istememişse, gönder.

Aldattıysa, canını yakarak ayrıldıysa: 2 ay geçmesine rağmen istememişse, gönderme, at çöpe.

Çöpe atmak istemiyorum, bazı eşyaları onun için değerli diyorsan: gönder
çöpe atabilirim ama hoş olmaz diyorsan: gönder

ÖNCEKİ DUYURUYA GÖZ GEZDİRME ARDINDAN EDİT: Gönder tabii, bir aylık ilişki. Uzun yıllarını vermiş olsan gönderme derdim ama istemeye de çekinir şimdi.
  • kaymaktutmayansicaksut  (12.06.14 15:44:41 ~ 15:52:02) 
yollayin, gitsin.


  • o da olur  (12.06.14 15:46:50) 
sut + 1
Tam olarak aynı algoritmayı yazmaya gelmiştim.

  • aychovsky  (12.06.14 15:47:31) 
5 gönder 3 çöpe at denildi gibi. @all girls dream'i ayrıca takdir ettim karşı ödemeli diye haha :)

Sanırım yarın göndereceğim, karşı ödemeli değil tabiki :) Teşekkürler arkadaşlar.
  • mindwars  (12.06.14 16:06:01) 
eski sevgiliden kalan şeyler başkasına hediye edilir. hem kurtulmuş olunur hem de artı puan kazanılır.


  • hayatkısakuşlaruçuyor  (12.06.14 16:08:25) 
Çöpe at gitsin


  • blossom  (12.06.14 16:53:00) 
yakmayın, atmayın, gerek yok böyle şeylere. yolla gitsin. kaymaktutmayansicaksut'un stratejisi güzel, uygulanabilir. 2 ay geçsin gönder. kargoya not falan yazma.

iki gün sonra "lan ne ince adamı kaybetmişim" der hiç olmazsa. o da bir intikamdır :D
  • pokerface  (12.06.14 16:57:53) 
hayatta uğraşmam, atarım. ya da sağa-sola dağıtırım. bitmiş gitmiş bana ne kalanlarından.


  • kerbeee  (12.06.14 17:02:19) 
Soru kendi kendine cevap buldu arkadaşlar. Ben onun yurttan ayrılacağını hesaba katmamıştım aklıma gelince sormak zorunda kaldım, at veya yak istemiyorum geri dedi. Elimde patladı.

2 ay sonra gönder diyen arkadaşlar içinse dediğim gibi yurttan ayrılacağı için pek mümkün değildi ya hemen ya da hiç durumuydu biraz. Ortak arkadaşımızla yeni okul döneminde ulaştırabilirim ama açık açık istemiyorum onları dedi gerek yok yani.
  • mindwars  (13.06.14 12:04:40) 
[]

Modemi kapatıp açmadan internete bağlanamama

Merhaba, elimde airties 6271kn marka ve model modem bulunmakta. Eski modemimde olmayan bir sorun gözlemliyorum ve her cihazda aynı sorun bulunmakta o yüzden problem modemden kaynaklı.

Sorun ise; internete bağlanan herhangi bir cihazı (bilgisayar, telefon) kapatıp açtığım zaman doğrudan internete bağlanamıyorum. Mesela telefondaki uygulamalar (whatsapp) veya bilgisayardaki programlar (skype) interneti kullanabiliyor ancak web tarayıcısını açıp google'a giremiyorum en basitinden. Girebilmek için cihazlar açıkken modemi kapatıp açmam gerekiyor.

Ek bilgi vermek gerekirse, modemin internet arayüzüne de bağlanamıyorum böyle olunca. Sanırım cihazlara ip vermekte sorun yaşıyor ancak neden böyle anlayamıyorum. Cihazlara sabit ip de tanımladım yine de işimi görmedi. DHCP sunucusu mu sorunludur bilemedim.

Yardımlarınız için teşekkürler.

 
uzun süre torrent açık kalınca aynısı oluyor. diğer internet kullanan uygulamalarda sorun olmuyor ancak internet sayfaları açılmıyor... ve evet dediğin gibi kapatıp açmadan düzelmiyor. illa modemi elle kapatman gerekmiyor, web arayüzden reset atarsan da olur.


  • late viper  (11.06.14 18:33:43) 
@late viper söylediğin eski modemimde oluyordu bunun için değiştirdim, bu modemde torrent açık kalınca sorun olmuyor ama dediğim gibi bilgisayarı açıp kapatırsam internete bağlanamıyorum. Ayrıca yukarıda belirttim web arayüzü de açılmıyor, elle reset atmak zorundayım.


  • mindwars  (11.06.14 20:24:41) 
[]

Kısa süren ilişkiye uzun bir yazı, okumak isteyene.

Okumak isteyenler için uyarı; uzun bir yazı olabilir, tamamen anlamsız olabilir, anlatım bozuklukları olabilir. Sonu nasıl bitecek bilmiyorum ama sanırım sadece yorum yapmanızı istiyorum.

Yakın bir arkadaşımın üniversiteden sınıftan arkadaşıyla tanıştık internet üzerinden. Sık sık ortak arkadaşımızla konuşurken birbirimizin adını duyuyorduk ve bir an öylesine esti facebooktan arkadaşlık isteği gönderdim. Amacım konuşmak değildi ama o mesaj attı ve o gün güneş doğana kadar konuştuk. Ben erkeğim ortak arakadaşımız ve o kadındı.

Ortak arkadaşımız beni uyarmıştı arkadaş kalın diye daha en baştan ve ben de bir ilişki istemiyordum şu an. O da aynı şekilde arkadaş kalmak istiyordu ve kendini tutuyordu. Ama birbirimizden hoşlandık. Gün geçtikçe daha çok. Her gün sabaha kadar konuşmalar, sesini duymak istemeler yüzünü görmek istemeler. Bu arada farklı şehirlerdeyiz. İkimizde aramızdaki şeyin farkındaydık ama uzak duruyorduk. Bu sırada arkadaş olarak 1 ay'ı devirdik.

Bir gün ortak arkadaşım sevgilisiyle beni ziyarete gelmek istedi ve bu kızı da ikna etti iş bundan sonra biraz değişti. Çünkü eğer kızla buluşma iyi giderse bir ilişkimiz olabileceğini konuşmaya başladık. Bir kaç gün geçti, gelecekleri gün yaklaşıyordu ama ortak arkadaşımız yolda yürürken bileğini burktu ve bir hafta yürüyemezlik ihtarı aldı. Tam da gelmelerine 2 gün kala. İş iptal oldu, beni çağırdılar çok emrivaki şekilde olmaz dedim. Kızla tartıştık, sinirlendik gece telefonda konuşurken sevgili olduk.

Güzel başladı, birbirimizi tanımaya başladık. 16 Mayısta başladı, iyiydi aramız. Onun için normalde yapmayacağım şeyler yaptım, o da kendini bana açtı. Ancak sık sık dengesiz olduğundan bahsediyor ve korkuyordu. O an seviyor olsa da işleri batıracağından korkuyordu çünkü hep öyle yapmıştı. Bir anda bütün aşkı uçuyordu. Ben öyle olmayacağını bu sefer farklı olacağını söyledim belki onu inandırmak için bilmiyorum.

4 Haziran sanırım hatırlamıyorum, final gerginlikleri, aile sıkıntıları derken bu pek iyi değildi soğuk davranıyordu ve o gün onu rahat bırakmamı düzeleceğini söyledi. Bir süre rahat bıraktım gün sonunda biraz tartıştık gibi bu da “tamam iyiyim döndüm sana” dedi, aslında iyi olmadığını ama daha fazla bekletemeyeceğini düşünmüş kendini zorlamış aslında sonradan öğrendim. Neyse bu denese de gerildik o gün ve sonradan “Ne hissettiğimi ne istediğimi bilmiyorum” dedi. Yapacağım bir şey yoktu “iyi geceler” deyip kapattım telefonları ve bana ulaşacağı bütün alanları.

O özürler dileyen mesajlar atmış, ağlamış. Defalarca aramış bana ulaşmak için ancak ben gece 3te uyanıp telefonu açınca aramalarından biri sonuca erdi. Kızgındı ağlamamak için tutuyordu biraz kendini. Sevdiğini beni kaybetmek istemediğini söyledi. Bu arada ben iyi çocuktum, ona değer verip koşulsuz seven aptal sevgili, onu mutlu eden iyi hissettiren ve o an için benim gibi onu seven başka birini bulamayacağını düşündüren biri. Yani bu yüzden beni kaybetmek istemiyor olabilir.

Neyse o günden sonra yine de eskisi gibi olmadı, o aşk yoktu. Soğumuştuk biraz, arkadaş gibiydik ben ona doğum gününde yanına geleceğimi söyledim ki bu da 9 Haziran. O güne kadar idare etmeye çalıştık yani düne kadar. Burayı biraz açmak gerek, ikimizde o günün önemli olduğunu biliyorduk. Ben onu bırakmak istemiyordum normalde insanların uzatmadan tamam deyip hayatından çıktığını söyledi ama ben bunu yapmadım. Onun için uğraştım geçici olacak düzelecek diye. Veya düzelteceğim diye.

Kalktım gittim yanına, sarılarak karşıladı, biraz yürüdük koluma girdi, parkta oturduk, yine yürüdük. Başka parkta oturduk, öpüştük hediyelerini verdim, sarıldık. Huzurluyum dedi, ne güzel dedi, taksiyle benim geri dönmem için gara giderken keşke evimiz olsaydı şimdi. Gara değil eve gider yatar film izler, dinlenirdik dedi.

Ben her şey iyi güzel sandım. Bu ana çok şey bağlamıştık çünkü beni görüp ne hissedeceğini bilmek istiyordu, sordum ona korktuğumuz olmadı dedi, iyiyiz dedi. Sevindim. Sonra dönüş zamanım geldi sarılıp vedalaştık. 4 saat yolum vardı o da arkadaşlarıyla buluşacaktı doğum günü kutlaması için. Beni boş ver eğlen arkadaşlarınla dedim. 3 saat kadar sonra yurduna döndü. Bira almış yurda içti, kafası biraz güzel oldu. Uyuttum ben bunu telefonda konuşarak.

Sabah oldu yani bu sabah. İsmimi söyledi sadece mesajla. Ne oldu dedim uyanınca, nasılsın napıyorsundan sonra. “Olmuyor” dedi “Bir şey hissetmiyorum”. “Dün iyiydi hani?” dedim, “Tam olarak değildi yalan söyledim. Seni özlemem gerekiyordu özlemedim”. Olabilir henüz çok az süredir beraberdik, hislerini öğrenmeye çalıştım, tamam bu kadar kısa sürede sevmek zaten zor olabilir gerçi başta sevip sonra sevmemek garip olsa da. Neyse en azından benden hoşlanıp hoşlanmadığını sordum hoşlanmıyorum dedi. Bundan sonra diyecek bir şeyim kalmamıştı. Halbuki doğum gününde o kadar öpüşüp sarılmalar mutluydu, arzuluydu. Sabah birden böyle. Neyse, “kendine iyi bak” dedi “sen de” dedim bitti. Biraz boşluktayım. Hayatımda pek fazla şey yok, aşkı seviyorum ama. İyi de biriyim. İlginç yani. İçimi dökmek istedim sanırım okuyanlara teşekkürler, hayatınız aşk ve mutluluk dolu olsun.

 
Herşey yolunda, merak etme.
Özeti şu: sen iyisin ve iyi kalblisin. bu kız dengesiz. çünkü bi kız, yakın bi kız arkadaşının ciğerini bilir. ortak arkadaşınız sana demiş işte, arkadaş kalın diye. sen de dinlememişsin onu ve bedelini ödemişsin.
sana bi takım güzel duygular yaşattı. sonra üzdü. araba ilerliyor. o şimdi, dikiz aynanda giderek küçülen bir nesne olarak kalsın. daha fazla kurcalama, sürekli dikiz aynasına bakarak araba kullanma. önüne bak.
  • compadrito  (10.06.14 12:46:25 ~ 12:46:34) 
Kiz bir onceki sevgilisinden yeni falan ayrilmis da akli hala onda olabilir mi?

Dengesizin teki ya ama. Iradeli ol unut. Senin sevgini hak etmiyor.
  • Idonthaveausername  (10.06.14 12:48:04) 
Kız bir önceki sevgilisinden yeni ayrılmadı ancak tanıştığımız zamanda uzun süredir hoşlandığı, stalkerlık yaptığı hatta konuşup buluşmaya çalıştığı biri vardı ancak adam bunu devamlı geri çevirdi. Neyse o adamı bıraktığını düşünüyorum ama o reddedildiği için takmıştı biraz. Bir daha da yüzüne bakmadı onun, bu konuda inanıyorum ona karşı artık bir şey hissetmediğine.


  • mindwars  (10.06.14 12:50:38 ~ 12:50:56) 
Bir sey soracagim, ona gore cevap verirsen. Bunu yadirgamak, yargilamak amaciyla sormuyorum. Aranizda bir seyler olmadan once gorusmediniz degil mi?


  • burasi ne garip bir yer  (10.06.14 12:52:59) 
Ben olsam bir buluşma ayarlayıp "senin amına koyarım! oyuncak mı lan benim hayatım it!" der tokatı yapıştırırdım. sonra giderken "bir daha da karşıma çıkma" der işime bakardım.

sen oyuncak olmuşsun oyuncak. git dese gider kal dese kalırsın guk dese ekmek gak dese su verirsin.

çok sinirlendim amk!...
  • juvee  (10.06.14 12:54:28) 
Cevabini beklemeden oyle oldugunu dusunerek yazdim. Kizla gorusmeden once iliskinize bir ad koyarak basta yanlis bir sey yapmissiniz zaten. Burda her iki taraf icin de iliski icin de bir risk oldugunu biliyorsun. Bir insan sana kendini anlattiktan sonra onu soylediklerinde etkilemek cok kolay. O sozleri soyleyen adama ya da kadina kafamizda en cok hosumuza gidecek hareketleri, mimikleri ve tavirlari ekliyoruz ama normalde o kisi oyle olmak zorunda degil. Artik gunumuz internet ortaminda gun icinde 100 kisiyle bile tanisabilirsin ya da 50 kisiyle arkadas olabilirsin. Ama yan yana bulundugunuzda ayni seyleri dusunmek/farketmek, ayni seylere gulmek, ayni yerlere bakmak cok onemli.

Birkac yil once sizinkine benzer sekilde biriyle tanisip cok iyi anlasabilecegimizi, beraber cok mutlu olup eglenebilecegimizi dusundum ama oyle olmadi. Birkac hafta once de bir garda bes dakika goz goze gelip sohbet ettigim kadinla onunla gecirdigim aylarda oldugundan daha fazla iyi hissettim cunku insani yaniltabilecek bir sey yoktu. Karsilikli canli kanli duruyorduk.

Dedigim gibi yaniltici olabiliyor bazi seyler. Karsilikliyken de olabiliyor. Uzuleceksin elbette. Sabaha kadar konusmalarinizi ozleyeceksin ama unutma ki senin de onun yaninda kendini iyi hissetmeme ihtimalin vardi. Ne yazik ki bu durumda yapilacak cok bir sey yok.
  • burasi ne garip bir yer  (10.06.14 12:54:31) 
@burası ne garip bir yer, hayır görüşmemiştik. Dediğim gibi aslında bir isim koymak için onun gelmesini bekliyorduk yanıma ancak gelemeyeceği belli olunca ve biz de artık içimizi dökmüştük hoşlandığımızdan o gece beraber olmak istediğimize karar verdik. Sevgili olduk. Geçen gün de buluştuk işte.


  • mindwars  (10.06.14 12:55:35) 
üşenmedim, okudum. sen güzel bir adamsın. kendini harcama dengesiz birisi için. kendini yıprattığına değmez.

birkaç gün içinde arayıp sormaya başlar ayrıca. iradeli olman lazım.
  • dzingis  (10.06.14 14:03:19) 
aynen hepsini okudum, kıyamam sana, sende birşey yok, kızın sorunları var. birlikte aşabilirsiniz de ama bunu kızın da içtenlikle istemesi lazım. yoksa tek uğraşan sen olursun, ki burada da öyle olmuş biraz. çok pişman olacağını düşünüyorum o kızın ama sen sağlam dur, bence bulaşma hiç.


  • kerbeee  (10.06.14 15:18:29) 
benzer bir olay yaşamıştım daha büyük hasarlı. iyi kurtarmışsın. böyle ruh hastası ve dengesiz tipler oluyor. mümkün olduğunca uzak durmak lazım. adamı yer bitirirler ve kendileri aynen devam eder hayatına. yani kısacası sevgisi falan batsın böyle tiplerin. kısa sürede hayat boyu işini görecek bir ders almışsın en iyi yanı o. 1000 kişi her gün söylese böyle iyi anlamazdın. geçmiş olsun.


  • darkest hour  (10.06.14 16:49:04) 
Okuduğunuz için ve destekleriniz için teşekkürler. Lanet olsun geri dönmeye kalkarsa da karşı koyacak kadar iradem yok şuan. Çünkü kötü bir his beslemiyorum ama böyle yapacağını da sanmıyorum, dengesiz olsa da iyi biri daha fazla üstüne gitmez böyle olacağını bilerek.


  • mindwars  (10.06.14 21:32:21) 
cevap çok açık; (bkz: ikizler burcu kadını)

ikizler burcu kadınının ağına düşüp kendini heder eden ilk kişi değilsin. ama kasıtlı yapmıyor bunu. o öyle yaşıyor zaten. sana uymayabilir, hatta çok üzülebilirsin.

nacizane önerim arkadaş kal.
  • seksen9  (11.06.14 00:26:09) 
[]

Eskişehir - Ankara Yüksek Hızlı Tren Varış İstasyonu

Merhabalar duyuru sakinleri, ben Eskişehirden yüksek hızlı trenle Ankara gitmeyi düşünüyorum ancak bu varış istasyonunu bulamadım, nereye kadar gidiyor bu arkadaş. Son istasyonun adresini verebilecek olan var mı? Ve mümkünse oradan kızılaya nasıl giderim. Teşekkürler.




 
gar'da in, ön tarafına çık, oradaki duraklardan otobüslerden, kızılay yazan birine bin ama binerken de kızılay'mı diye sor.çünkü kızılaydan gelip semtlere gidenlerde aynı durakta duruyor. bindikten 5 dk. sonra kızılay'dasın.


  • kayipkentindelisi  (04.06.14 22:02:31) 
garda'in inince kalabalığa katıl merdivenlerden aşağı in sağa bak, sağa doğru metro yazısını göreceksin. asker malzemeleri satan bir yerden geçeceksin. bir nevi alt geçit gibi. bu yerden geçince karşıya geçip dümdüz yürü metro var. metroya bin 5 dkya kızılaydasın.

bir de varış istasyonu derken tek varış istasyonu var o da gar. bazı seferlerde bir de sincan, polatlı vs de de duruyor sadece ama sen kızılaya gideceksen ankara gar da ineceksin zaten.
  • tuborg yesili  (04.06.14 22:06:04 ~ 22:07:38) 
veya perondan inince kar binasına hiç girme peronda alt geçit göreceksin aşağı in ordan dümdüz yürü, karşına asker çarşısı çıkacak içinden devam et yukar çık. Sola dönüp 2 dakika yürüdükten sonra maltepe metro durağından metroya binip gidebilirsin.


  • yatagants  (04.06.14 22:06:36) 
[]

Bildiğiniz güzel epub programları var mı? (windows için)

Soru başlıkta aslında. Şöyle güzel bir okuyucuya ihtiyacım var mesela kindle for windows çok hoş ama sadece mobi okuyor, her okuyacağımı önce mobi formatına dönüştürmekten sıkıldım. Teşekkürler.




 
ben book bazaar reader kullanıyorum, memnunum.


  • in search we trust  (29.03.14 01:17:53) 
fbreader
tek geçerim :D

  • seytan ayrintida gizlidir  (14.04.14 12:29:51) 
[]

Terleyen el ve dokunmatik ekran ile touchpad sorunu

Hazır yeri gelmişken ben de bir soru sorayım. Bu aletlerle epey haşır neşirim ancak elektronik kısmından çok yazılım kısmında bilgim var.

Neyse konuya dönersek benim ellerim çok terler, normal bir insandan epey fazla ve bu yüzden dokunmatik ekranlar ve bilgisayarların touchpadleri ile sorun yaşamaktayım. Kendi kendine hareket algılamaları, veya hiç algılamamaları vs.

Eldiven giy dışında bir çözümünüz var mı acaba? Tam olarak dokunuşu nasıl algıladıklarını bilmiyorum bu yüzden sadece kullanım kalitemi arttırabilecek bir çözüm olabilir mi? diye sormak zorunayım. Teşekkürler.

 
Açıkçası benim de ellerim sular seller gibidir. apple'larda daha hiç sorun yaşamadım. Ama eskiden lg crystal vardı onu zerre kullanamazdım. Benim önerim kaliteli ürünler kullanmanız. Eğer buna rağmen sorun yaşıyorsanız da verecek cevabım yok.


  • onexey  (21.01.14 19:18:21) 
dokunmatik ekran için ekranın duyarlı olduğu kalemler olabilir belki. satılıyor diye biliyorum.


  • kisa bisey olsun istemistim  (21.01.14 19:30:30) 
ısıdan algılıyor.telefonu elini dokunmadan sallayabilirsin soğuması için ya da üflersin.ordaki henüz soğumamış sıcak teri algılıyor dokunmatik o an.


  • aşksız prens  (21.01.14 19:30:41) 
kapasitif dokunmatik ekranlar adı üstünde kapasitansı algılar, insan derisinin kapasitansına göre ayarlanmıştır, yani dokununca dokunulan yer bir kapasitör(namı diğer kondansatör) gibi davranır ve dokunmatik onu algılar, eh ter de haliyle insan salgısı ve benzer kapasitansa sahip ancak deri ile aynı değil, iyi kalibre edilmemiş ise algılayıcı algılama sorunu yaratabilir.
dokunmatik ekran kalemi en mantıklı çözüm gibi görünüyor. dokunmatik eldivenler o kadar hassas değil, çok kullanışlı olmuyor.

  • kyha  (21.01.14 19:45:29 ~ 19:47:49) 
[]

Hobi malzemeleri teknikleri hakkında yardım

Merhabalar, bir hediye yapmayı düşünmekteyim. Aklımda az çok nasıl yapacağımı şekillendirdim ama önerileriniz varsa çok yardımcı olur teşekkürler.

Yapacağım şey go tahtası taşları ile birlikte. Eğer ne olduğunu bilmiyorsanız duyurunun sonunda bir kaç tane ilgili fotoğraf koydum, onlara bakarak sorulara cevap verebilirsiniz (Not: Masa şeklinde yapmayacağım, en fazla 2 parmak kalınlığında veya daha ince). İlk olarak tahta ile ilgili soracaklarım var:

1) Önereceğiniz bir ağaç cinsi var mı kullanmam için?
2) Tahtaya çizgileri ney ile çekmeliyim? Ahşap marker ı buldum internetten başka öneriniz var mı?

İkinci olarak taşlar ile ilgili sorularım var:
1) Taşları hangi malzemeden yapmalıyım? İnternetten seramik hamuru buldum sizce işe yarar mı? Normalde camdan yapılıyor taşlar, sizce buna yakın bir ağırlık ve kalite sağlayabilir miyim?
2) Kullanacağım malzeme seramik hamuru olursa taşlara bu istenen şekli nasıl veririm? Eğer başka malzeme önerirseniz ona şekil nasıl verilir.
3) Taşları boyamak ve parlaklık sağlamak mümkün mü? Nasıl?

Tahta ve taşların seksi fotoğrafları için tıklayınız:
upload.wikimedia.org
newsinfo.iu.edu
www.mastersgames.com
upload.wikimedia.org
gafferongames.com
ictenchan.files.wordpress.com


Ek soru: Tam olarak planlarımda yer almasa da taşları koymak için şu çanak benzeri nanelerden de yapabilirim çok zor değilse, bunlar hakkında öneriniz var mı? Nasıl yapılır pek fikrim yok.

Çanakların seksi fotoğrafları için tıklayınız:
warp.povusers.org
2.bp.blogspot.com

 
1yumusak bri agac olmasin. daha cok elinizde neler var ne bulabilirsinize bakar. örnek bulup onu birkac kat vernikledikten sonra bakin. tahtanin kismen bütün rengi var. cok koyulasmamasi gerekiyor. ufak 1 cmlik serit kesip denemenizi öneririm öncelikle. sarilasan ahsap güzel durmuyor bence. daha acik renk tercihimdir böyle bir is icin.

2havya alin. metal cetvel bulun. cizgileri yakarak yapin. hafif kömürlestirerek. önce 1 cmlik seritte deneyin. kimi agac türleri aninda kömürlesir. sonra celik yünle ufakca gececek ve vernik sirasinda kömürlesmis tabakanin yayilip berbat etmemesi saglanacak. benim önerim budur. sokaklarda anahtarcilarin isim yazdigi tahtalari da bir sordurun bakalim ne agaciymis nasil yapiyorlarmis yakip nasil yaziyorlarmis diye.

taslari geciyorum. taslari ayrica satin almanizda yarar var. yapsaniz dahi boyama kismi (boyanin es bir dagilimla kurumasi) zor olur.

bir de ikeada kücük hasir sepetcikler vardi. o tarz iki tane kullaniyorduk biz. taslari onlara koyuyorduk. ahsap tahta bambu sepetler (ya da hasir bilmiyorum ama renk olarak yakin iste) güzel bir birlesimdi. ama resimdekiler daha güzel.

not:havya kaliteli bir sey degilse atlama yapma ihtimalinden dolayi metal cetvel fikrini tahta serit vs ile degistiriyorum. ya da baska bir sey. iletken olmasin da.
  • wiillii  (21.01.14 17:56:01 ~ 18:29:01) 
Cevap için teşekkürler, el emeği olması için olabildiğince kısmı kendim yapmak niyetindeyim. Evet havya mevcut elimde, onu kullanmayı da düşündüm ancak sanki bu kadar net çizgiler elde edemem diye düşündüğüm için boya kullanmayı seçtim, yine de havya ile denemekte fayda var. Zamanında yakarak ufak anahtarlık yapmışlığım var belki o zaman ki tecrübesizliktendir siyahdan çok kahverengi tonunda kalmıştı. Tekrar teşekkürler.


  • mindwars  (21.01.14 18:01:10) 
[]

Seçim sistemi

Seçim sistemi hakkında pek fazla teknik bilgiye sahip değilim. Varsayalım kanuna, hukuka, demokrasiye uygun bir seçim olacak, boş atılan oylar ne oluyor? Çoğunluğu alan partiye verilme gibi bir durumu var mı?

Gelelim gerçekçi teoriye, boş atılan oyu sayarken (sayım nasıl yapılıyor onun ayrıntılarını da bilmiyorum, gözleyen vs. var mı?) kendi kafalarına göre bir partiye verilmiş gibi gösterirler mi? Ve son olarak, oy pusulasına saygısızlık gibi bir ceza var mı? Pusulaya karalama yapmak vs.


 
  • giderbey  (25.12.13 19:52:50 ~ 19:54:28) 
boş atılan oylar geçersiz sayılır bildiğim kadarıyla, çoğunluğu alan partiye verilme gibi bir durum söz konusu değildir.

her partiden temsilci olması sebebiyle uygulamada kendi kafalarına göre bir partiye verilmiş gibi gösteremezler.

öyle bir saygısızlık vs. nin cezasını duymadım, teorik olarak olamaz da zaten gizli oy ilkesi sebebiyle.
  • candanag  (25.12.13 20:01:38) 
boş atılan oylar geçersiz sayılıyor. x partisi %59 oy aldı istatistikleri geçerli oylardan elde edilir. tüm atılan oylardan geçersiz oylar çıkartılır, geçerli oylar bulunur. sonra partilerin aldıkları oylara göre bildiğimiz o yüzdeler çıkıyor.

normalde geçersiz oyların mevcut sisteme hiçbir etkisi yok çünkü direkt geçersiz oylara sayılıyor. ama şimdi şöyle bir varsayım var. eğer boş oy atıyorsan, mevcut iktidardan memnun değilsin demektir. başka bir partiye oy atıp iktidarın aldığı oy oranını düşürecekken oyunu boş atarak bu potansiyeli boşa harcadığın düşünülür. o yüzden atılan her boş oy iktidara yarar derler.

oylar gizli zaten. pusulaya saygısızlık diye bir ceza yok. ama oy vermezsen cezası vardır çünkü oy vermek her yurttaşın bir görevidir.
  • hayley williams ile evlenecek genc  (25.12.13 20:34:29) 
[]

bursa da sokak pilavcısı

Bursa'da bildiğiniz sokak pilavcısı var mı hanımlar beyler? Mümkünse Osmangazi'de.

Eskiden Gazcıların sonunda petrol istasyonunun oralarda bir tane vardı ama hala duruyor mu bilemedim. Teşekkürler.


 
nilüferde biliyorum, fsm şaypanın tam karşısında. Çay ocağının önünde.


  • piotr  (04.12.13 13:46:03) 
akşamları bildiğim iki ayrı yer var.

bir tanesi adliyeye gelir. heykelde atatürk heykelinin arkasında buski tahsilat merkezinin kapısının karşısında. orada maliyenin yeraltı otopark girişi var.

Diğer kent meydanında çeşmenin ilerisinde. Tramvay için konulmuş reklam tabelalarının yanında.

Bir diğer seçenek, ki bu temiz ve kalitelidir. Rumeli Pilavcısı.
Birden fazla şubesi var. En popüler olana gitmek için Kafkas'ın arasında yukarı çıkın, ilk aradan sola dönün.
Diğer şubesi de Setbaşı Tabipler Lokali altında.
Gereksiz pahalıdır.
  • cliquot  (04.12.13 14:18:16) 
[]

Uygun banka hesabı buldurmaca

Bu işlerden pek anlamam, hiç bir banka hesabında her hangi bir şeyim yok. Kredi kartı, banka hesabı vs. Aradığım şöyle bir şey:

1) Kumbara gibi kullanayım, para yatırıp biriktireyim, faize gerek yok,
2) Kesinlikle hesap işletim ücreti almasın,
3) Havale ve eft'den ücret almazsa tadından yenmez.

Biraz araştırdım elbetteki. En çok ilgimi çeken Finansbank "En Para" oldu. Ancak şöyle bir sıkıntım var. Bu arkadaşlar eve gelip sözleşme imzalatmalılar ancak ben işim gereği evde olmuyorum, iş yerine gelsin dersenizde iş yerim yok, geziyorum arabayla. Bu yüzden kalbim sızlaya sızlaya bundan bir tane edinemiyorum. Yardımlarınızı bekliyorum teşekkürler.

 
:) internet bankacılığı kullanırsan havaleden almaz ama çoğu eft den ücret alır. herhangi bir bankadan vadesiz tl hasabı açtırman yeterli olacaktır. ben iş bankasını tavsiye ederim.


  • armatür  (29.05.13 12:34:30) 
ben de tam bu tarz birşey arıyorum. peki enpara'da parayı finansbank atm'lerinden mi yatırıyoruz? nasıl oluyor tam? (yeni başlık açmiyim diye şeettim)


  • brkylmz  (29.05.13 12:41:54) 
@brkylmz Evet, diğer atmlerden de çekebiliyorsun, yatırabiliyor musun bilmiyorum ve tabi bir miktar ücret kesiyorlar. Sitelerinde açıklayıcı bilgileri bulabilirsin www.finansbank.enpara.com

Edit: @armatür, araştırdım biraz, iş bankası hesap işletim ücreti alıyor sanırım.
  • mindwars  (29.05.13 12:46:45 ~ 12:50:54) 
@cervuetta muhtemelen maaş hesabınız olduğu için hesap işletim ücreti ödemiyorsunuz. Kendi sitesinde vadesiz hesaptan aylık 5tl kesildiğini belirtmişler.


  • mindwars  (29.05.13 12:59:53) 
[]

basık hava ve baş ağrısı

İyi günler duyuru sakinleri, bir arkadaşımın basık havalarda başı ağrıyor acaba neden oluyordur? Bir fikriniz varsa söylemenizi rica ediyorum, teşekkürler.




 
migreni olabilir..


  • thalamus  (15.10.12 18:32:02) 
(bkz: sinuzit)


  • kennym  (15.10.12 21:34:37) 
[]

Şehir değiştirmek

Evet duyuru sakinleri, bir sorum var, elinizde az bir miktar para var ama başka bir şehire gitmek/taşınmak istiyorsunuz nasıl yapılır? Aklıma para biriktirmekten başka çare gelmiyor ama uzun sürecek...

edit: çantamı alıp gitsem bir şekilde yolunu bulur muyum yoksa?


 
Valla cantami alip ciktim universite bitince, gittim ilk gun hic bilmedigim bir sehire. Cebimde 500 tl vardi. Gittim esyali bir ev tuttum. Sonra da is buldum. Daha sonra kariyer yapip istanbula geldim. Olur olur yani


  • mikail bey  (13.10.12 08:35:58) 
[]

Şaka farklı bir hal aldı

Evet sayın duyuru severler bir mevzum var. Yeni uzak mesafe ilişkisinden çıkmış biriyim, henüz bir kaç ay geçti, bunu başta belirtmek istedim şimdi:

Kişiler: Ben - Yakın kız arkadaş ve yeni yurt oda arkadaşı

Benim cinsiyeti kız olan yakın bir kız arkadaşım bulunmakta, bunun odasına yeni bir oda arkadaşı geldi ve ben onunla (yani yeni yurt arkadaşıyla) evleneceğim gibi bir şaka döndü, basit bir şakalaşma sadece.

İşte bir kaç hafta geçti kızlar birbirine alıştı falan, bunlar bir ara kız muhabbeti yaparken kızda ben de onunla (benimle) evleneceğim gibi bir şey diyerek şakaya katıldı, birebir konuşmadık ama arkadaşım vasıtasıyla, iyi geceler dilemek, sevgiler öpücükler göndermek falan üçümüz de eğleniyorduk.

Ta ki kız fotoğrafımı isteyene kadar, burada sorun görmedim olabilir merak etmiştir falan, bir kaç gün sonra ben yakın kız arkadaşıma bir kaç fotoğraf atmıştım, kıza da göstereyim mi dedi, olur farketmez dedim gördü işte yine arkadaşım vasıtasıyla şakalaştık falan sonra kız öpücük attığı bir fotoğrafını göstermek için telefon numaramı istedi, verebiliceğini söyledim arkadaşıma ama fotoğraf için istiyorsa facebooktan arkadaş olarak ekleyebileceğimi söyledim, öyle yaptık, fotoğraf gönderdi, ufaktan flört falan mesajlaştık derken, kız ufaktan tav olmaya başladı.

Sadece şakayla başlaşmıştık ve daha yeni uzak mesafe ilişkisinden çıktım, şuan kızın kaldığı/okuduğu şehire uzağım, ne yapmalıyım şakada mı bırakayım, ufaktan tanıyayım mı? Ve yorumlarınız nedir?

 
Sanki sen istemesen de bu olacakmış gibi. Yani kendimden biliyorum. Erkek aklı biraz böyle eksik çalışır. Bu kız bir kaç cilve yapıcak, biraz sevimli görünecek sana ve hop, olmuş. 2-3 ay boyunca yüzüne karşı "bizden cacık olmaz, boşuna uğraşma" dediğim kızla en sonunda 1 yıl boyunca birlikte oldum.


  • otonom  (07.10.12 11:33:55) 
uzak ilişkiye hiiiiç girme bence abicim. yakınken dön. yaşadıysan, ne bok bir şey olduğunu da bilirsin.


  • sen git ben geliyorum  (07.10.12 11:34:50) 
Kaderinde o kız olabilir belki.Belki de olmayabilir.Ama sen ilk söyledigimi de dikkate al.Hele bir sen sev,uzaklar yakın olur.Uzak mesafe ilişkisi aşk katilidir,sen de bilirsin.Yaşayarak keşfettim ben de.Aynı şehirde yaşayamayan insanlar birbrine aşık olmamalı aslında.Yavaş yaklaşın birbirinize bir de.Bence.'Zaman herşeyi çözer,şu beklemek olmasa..'
Mutluluklar temenni eder esenlikler dilerim.

  • kokhucre  (07.10.12 11:36:22) 
Lostta kurgulanan olaylar gibi olmuş kaçışın yok gibi seni alttan alttan dolduruyolar olmasın :))

Bence uzaktaysa şakada kalsın bir müddet yavaştan al.
  • basond  (07.10.12 12:00:49) 
Kız takılmalık seviyesinde kalabilecek biri değilse bulaşma.


  • arnold schwarzeneger  (07.10.12 12:23:31) 
[]

Fan sökümü

Evet duyuru sakinleri, bir arkadaş sorusunda anakartının fotoğrafını çekmiş bunu kullanarak bir sorum var.

Resimdeki cpu fanının aynısına sahibim, ancak nasıl söküleceğini bir türlü çözemedim. Mandalları açıyorum çekiyorum çekiyorum gelmiyor lanet şey. Evet cevaplarınızı bekliyorum.

Fanın fotoğrafı:
yfrog.com

 
abi yandan çentikleri vardır onları da çıkartıver.

sonra da büyük ihtimalle yapışmıştır o işlemcinin üzerine sert çekiceksin biraz.
  • saiko  (05.04.12 00:08:51) 
sert çekme yöntemini önermiyorum, çok yanlış şeyler olabilir. o aradaki termal macun kuruyken gayet sağlam.

aç bilgisayarı oyun oyna, youtube tam ekran falan. iyice bi "kastır". işlemci ısınınca aradaki termal macun çok daha az direnecektir. sonra kapat, 2 beyaz mandalı kaldır, 4 kenardaki 4 bacağı çentiklerden çıkar. (araya tornavida sokup ittirmek yetmeli) 4'ünü de kaldırınca o plastik kalkacak. sonra heatsink'i sağa sola ufak ufak döndürerek kaldırın. aşırı güç uygulamayın.
  • celeron 300a  (05.04.12 00:12:54) 
onları önce sağa -belki solda olabilir, mandallarn üstünde dönüş yönü gösterilir- çevirceksin sonra asılcaksın. eğer çevirmeden asılırsan anakarttaki yerlerini kırabilirsin. çok zordur onları çevirmek el falan zor sığar sadece biraz uğraş ben 5dk da fln anca çıkartmıştım ilk deneyişimde.


  • jedilance  (05.04.12 00:19:04) 
o fanın solunda metal uzun bi çubuk varya o kalınca kısmından yukarı doğru kaldırın zaten serbest kalır. garip bi mekanizma


  • vericemparasını  (05.04.12 00:28:33) 
metal mandal işlemciyi serbest bırakmak için yanlış hatırlamıyorsam. üstünde fan takılıyken kaldırılamaz o zaten.


  • jedilance  (05.04.12 00:31:08) 
  • hollowlife  (05.04.12 00:33:49) 
@vericemparasini hocam o mandallardan iki yanda var ve plastikler. Kastettiklerin onlarsa.

Çıkardım duyuru sakinleri teşekkürler, yardımcı olmak için açıklamak gerekirse o mandalların da takılı olan plastik parçalar/ayaklar/kilit ne derseniz, kendi kendilerine çentiklerinden tutunuyorlar, iki tornavida ve biraz uğraş sayesinde ilk önce bir tarafı sonra diğer tarafı çıkartıp kaldırdım. Tekrar teşekkürler.

Edit: @Hollowlife'ın verdiği video linki çok yararlı, yardıma ihtiyacı olan arkadaşlar izleyerek öğrenebilir ben görmemiş bulundum.
  • mindwars  (05.04.12 00:34:29 ~ 00:40:32) 
[]

Antrenmansız Bünye

İyi geceler. nefes alıp veren atom parçaları.

Sorum basit yıllardır efor sarfetmemiş 20 yaşlarında ki bir bünye, gayet zayıf ve yağ oranı çok düşük ancak, ısınma ve esneme hareketlerini yapmış (bu noktada kişinin kalp atışı hızlanıyor, terlemeye başlıyor) arkasından ufak mekiktir şınavdır abartmadan çalışmış insanın işi bitince;

Soğuk terler dökmesi, gözünün kararması, midesinin bulanması, göğsünde ağrının olması neye delalet eder?
Gayet normal mi?
Herhangi bir rahatsızlığın belirtisi mi?

Kişi gayet sağlıklı hiç bir rahatsızlığı yok diye biliyor.

 
bu kişi bir daha antreman yapmadan yaklaşık 2 2 buçuk saat öncesinde besleyici olacak şekilde adam gibi yemek yesin sonra bir daha durumu değerlendirsin. onunla ilgili olabilir.


  • okumayi sevmeyen okur  (22.03.12 23:13:46) 
nefesini tutuyor, doğru nefes almıyor olabilir. kanındaki oksijen oranı başka nedenlerle düşük olabilir, demiri düşük olabilir vs.

hım bir de benim yaşadığım birşey daha, ani kalkışlarda kan beyne hızlı gitmiyor, o yüzden eğilip kalkarken filan bacakları sıkmak gerekiyor ki ani baygınlığımsı olmasın. bi de boynu sıkıştırınca yine kan kesilebildiği için göz kararması yapabiliyor, elde, ayakta uyuşukluk gibi olabiliyor. denedim biliyorum, dikkat etmek lazım, küt diye bayılıyor insan yoksa. :D
  • kediebesi  (22.03.12 23:15:00 ~ 23.03.12 00:22:00) 
şekerinizin düşmediğinden emin misiniz?


  • mea maxima culpa  (22.03.12 23:23:41) 
mekik öyle yapar ilk başlarda. mekik çekme bakalım gene oluyorsa o zaman endişelenebilirsin.


  • mercyrium  (23.03.12 08:14:27) 
[]

Yaşamak ama neden?

Niye yaşıyoruz? beyler bayanlar, evet sorumuz bu. Yaşama iç güdüsü dışında kendinize yaşamak için ne yalanlar uyduruyorsunuz? İnsanlar niye yaşar?




 
ölmek için.


  • andy kaufman  (22.03.12 22:12:35) 
yaşamak tercihe bağlı olmadığı için,niye yaşıyoruzdan çok niye yaşamalıyız diye sormak lazım bence. o da yaşamın amacı ne olabilir sorusuna benziyor. herkese göre değişir ama nihayetinde,yaşamın amacı mutluluktur.


  • abartakus  (22.03.12 22:13:16) 
egomuz ve korkularımız olduğu için yaşıyoruz. kendimize hedef gördüğümüz şeyleri başarıp gururlanmak için. sonrasında ne olacağını bilmediğimizden, hayatta kalmak için.


  • herseynasilbasladiysaoylebiter  (22.03.12 22:21:55) 
şimdi ve gelecek için.


  • sugar plum fairy  (22.03.12 22:27:33) 
seni şöyle alalım:
www.youtube.com

  • lancelot du lac  (22.03.12 22:38:21) 
elimizde olmayan sebeplerle doğuyoruz. yaşadığımızı fark ettiğimizde ise senelerin geçmiş olduğunu görüp, sorumluluklarımızla baş başa kalıyoruz. örneğin bir ailemiz oluyor. sadece onları düşünerek bile, başka sebep bulamadan yaşayıp gidebiliyoruz.
kimimiz için bu tür zamanlarda bir yardımcı eleman bulmak şart oluyor. müzik gibi mesela. sanki insanlar hemen ölmesin diye icat edilmiş bir şeye benziyor. yeni yerler görmek de buna dahil edilmeli. kısıtlı alanlarda yaşıyoruz. çok yer görmek, yeni kültürler tanımak iyi birer zaman geçirme aracı olarak kullanılabiliyor.
yine de, genel olarak üzerimizde büyük bir tembellik olduğunu ve bu yüzden, ölmemek için yaşıyor olabileceğimiz fikrini aklıma getiriyor.
  • yokartikdahaneler  (22.03.12 22:40:22 ~ 22:41:13) 
ya bir nedeni yoksa?


  • kediebesi  (22.03.12 23:13:26) 
@kediebesi

Sorumda zaten buna gönderme yaptım, "kendinize yaşamak için ne -yalanlar- uyduruyorsunuz?"

Edit: Yani şuan yaşıyorsa illa ki bir yalanı vardır yoksa da sadece yaşama dürtüsüdür.
  • mindwars  (22.03.12 23:16:46 ~ 23:19:38) 
işte ne bileyim öyle bir 'neden bulmama' fikri beni rahatlatıyor nedense. bi yalan uydurmak zorunda kalmamak iyi gibi, bir yaşama nedeni olmayınca da ölmüyor insan, ilginç bir özgürlük :)


  • kediebesi  (22.03.12 23:22:31) 
aslında birçok şey yazmak isterdim; ama aklıma gelen ilk şeylerden biri içimizdeki tutku(lar)dan ötürü yaşıyor olmamızdır. modern hayatın parçası olduğumuz şu zamanda teknoloji, ekonomi, bilim, sanat gibi makro alanlarda açığa çıkan ve toplumsal hayatı değiştiren manifestolara, içimizdeki tutkuların yönelmesi ve bu coşkumuzun nedeni olan içgüdülerimizin, ihtirasa dönüşecek kadar güçlü olmasıdır.

kısacası kendimizi ''hayattan zevk alma'' konusunda sınırlandıramayacağımız için insanlar, yaşamın sonsuz olmadığını düşünerek varoluş süreci boyunca hazza yönelirler. ellerinden geldiğinhce hayatta iyi vakit geçirmek isterler. işte yaşamları boyunca da dünyaya yön veren ve toplumların yaşamını değiştiren bu bildirilerden olabildiğince yararlanmaya çalışırlar.
  • lynyrd skynyrd  (22.03.12 23:25:19) 
@kediebesi

Gerçekten bu sefer buldunuz, duyuruyu açma sebebim buydu :) Bir neden yok, bakalım diğerleri neler uyduruyor. :D
  • mindwars  (22.03.12 23:27:55 ~ 23:28:44) 
yaşamak tüm canlıların doğasında var. bitkiler bile yaşamak ve daha fazla alana yayılmak için kimi kendilerini hayvanlara renkleri ile çekici kılıyor, hayvanlar tarafından yeniyor ve hayvanın dışkıladığı yerde filizlenme şansı buluyor. çok garip, ben mikrop tüfek ve çelik kitabının yalancısıyım. her neyse.

insanda da, hayvanda da içgüdüsel bir yaşama isteği var. peki yaşayınca ne yapıyor? hiç. hayvanlar mesela, avlanmak mücadelesi sadece hayatta kalmak uğruna. esas amaç bu. gerisi bu amaca yönelik eylem. peki hayatta kalınca napıyor hayvan? hiç. insan da öyle sayılır.

özet: içgüdüsel bir şey bence.
  • gogu delen adam  (22.03.12 23:36:47) 
niye yaşıyoruzdan ziyade niye ölmüyoruz belki bir cevaptır. ikisi aynı anda olması mümkün olabilir fakat ihtimalleri olmamasına nazaran çok düşük. temelde ölmediğimiz için yaşıyoruz. o zaman soru "niye ölmüyoruz" şeklini alır. o vakit te ("muheuhe çünkü yaşıyoruz" yavşaklığı ve kördüğümünden öte)ölümün tam olarak bilince bağlı olamaması olabilir. demek istediğim kararlar, sebepler, nedenler, bahaneler, amaçlar yok. sistem bozulmaya/kaosa yatkınsa insanın suçu ne?

özet olarak epikür'ün dediği gibi ben varsam ölüm yok, ölüm varsa ben yokum.
  • heritage  (23.03.12 00:25:09) 
evrim ve sosyolojiye girmeden en basit cevabı vereyim:

tek hücreliden en komplike canlıya kadar hepsi çoğalmak için yaşıyor. insanlar için bu sex oluyor ki bu iç güdüsel olarak gelen bir şey. tabi konu bu kadar yüzeysel değil, çok daha derin.

gerçi siz burada daha çok bireysel olarak yaşama amaçlarımızı sorgulamışsınız. neyse, bu da aklında bulunsun.
  • darkredanger  (23.03.12 01:21:06 ~ 01:26:06) 
çoğalmak yaşamın sürekliliği için, bir amaç değil yani. bu sürekliliği neden sürdürdüğümüz ise işin belirsiz olan kısmı. benim uyduruk görüşümle bunun esas nedeni ise bilginin taşınmasıdır.


  • kediebesi  (23.03.12 12:55:26) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.