yadigar
Türkiye'nin en bilindik tur firmalarından birinin bir haftalık vizesiz balkan ülkeleri turunu gözüme kestirdim. Eşimle katılmayı düşünüyoruz.En son tur firmasıyla karadeniz gezisine katılmıştık. Tur otobüsü 4 gün boyunca yolda hep son ses oyun havası açtı. Ama adeta kulüpteymiş gibi, kulak patlatan
Türkiye'nin en bilindik tur firmalarından birinin bir haftalık vizesiz balkan ülkeleri turunu gözüme kestirdim. Eşimle katılmayı düşünüyoruz.
En son tur firmasıyla karadeniz gezisine katılmıştık. Tur otobüsü 4 gün boyunca yolda hep son ses oyun havası açtı. Ama adeta kulüpteymiş gibi, kulak patlatan cinsten. Millet koridorda göbek atmaya doymadı. Bir sefer rica ettik sesin rahatsız edici olmayan seviyeye indirilmesi için. Diğer yolculardan kavga çıkaran oldu. "Tahammül edemeyeceksek niye turla gelmişiz?" Vs. Vs.
Türk firmaları turlarında bu hep böyle midir? Tur boyunca her gün, tüm şehirlerarası otobüs transferlerinde son ses müzik açılıp göbek mi atılır? Balkan turlarında da durum aynı mıdır? Kararımızı buna göre vereceğiz..
En son tur firmasıyla karadeniz gezisine katılmıştık. Tur otobüsü 4 gün boyunca yolda hep son ses oyun havası açtı. Ama adeta kulüpteymiş gibi, kulak patlatan cinsten. Millet koridorda göbek atmaya doymadı. Bir sefer rica ettik sesin rahatsız edici olmayan seviyeye indirilmesi için. Diğer yolculardan kavga çıkaran oldu. "Tahammül edemeyeceksek niye turla gelmişiz?" Vs. Vs.
Türk firmaları turlarında bu hep böyle midir? Tur boyunca her gün, tüm şehirlerarası otobüs transferlerinde son ses müzik açılıp göbek mi atılır? Balkan turlarında da durum aynı mıdır? Kararımızı buna göre vereceğiz..
0
Rehber önemli sanırım, benim katıldığım son turda böyle müzik çalıp oynama olmadı ama maalesef turda saçmasapan tipler vardı. En arka sırada 4 ergen kendi kendine şarkı söyleyip durdu.
Balkan turlarında bazı güzergahlar çok kötü ayarlanıyor, mesela gidiş dönüş aynı şehir olunca boşu boşuna fazladan yol gidiyorsunuz. Ona da dikkat edebilirsiniz.
Balkan turlarında bazı güzergahlar çok kötü ayarlanıyor, mesela gidiş dönüş aynı şehir olunca boşu boşuna fazladan yol gidiyorsunuz. Ona da dikkat edebilirsiniz.
0
2023’te katılmıştım baştan başa balkan turuna. Balkan gecesi dışında müzik duymadım ben. Hiç otobüs yolculuklarında o şekil bir durum yaşanmadı. Zaten rehber otobüs içinde de dışında da kendisi anlatıyor bişeyler.
Bu turdan ziyade katılımcıların isteği ile olabilecek bir şey diye düşünüyorum.
tatil sitelerinde gördüğün balkan turlarını düzenleyen zaten toplam 2-3 farklı firma var. Yani Firmalar tatil siteleri aracılığıyla tur satışı yapıyor.
Bu turdan ziyade katılımcıların isteği ile olabilecek bir şey diye düşünüyorum.
tatil sitelerinde gördüğün balkan turlarını düzenleyen zaten toplam 2-3 farklı firma var. Yani Firmalar tatil siteleri aracılığıyla tur satışı yapıyor.
0
yadigar
22 yıllık bir beraberliğimiz var. 18 yıllık evliyiz. Bir mekana gezmeye gittiğimizde, bir yerde oturduğumuzda iyiden iyiye susar olduk. Rahmetli Turgut Toydemir'in vefatında eşi "53 yıldır birlikteydik ve daha konuşacak çok şeyimiz vardı" demişti. Biz oturduk mu susar olduk hepten.Hayır, hâlâ aşığım
22 yıllık bir beraberliğimiz var. 18 yıllık evliyiz. Bir mekana gezmeye gittiğimizde, bir yerde oturduğumuzda iyiden iyiye susar olduk. Rahmetli Turgut Toydemir'in vefatında eşi "53 yıldır birlikteydik ve daha konuşacak çok şeyimiz vardı" demişti. Biz oturduk mu susar olduk hepten.
Hayır, hâlâ aşığım bildiğin, ama böyle film izlemek, atari oynamak gibi edilgen faaliyetlere döndük. Beraber yemeğe falan çıkınca susuyoruz. Kendisi normaldende konuşkan bir insan değil. Dedikodu da sevmeyiz. Spor, magazin türü ortak zevkimiz de yok. Ama insan bir şeyler konuşmak istiyor...
Fikri olan var mı? "Mavi balinaların penisi 4 metreyi bulabiliyor, tek seferde bir damacana miktarı boşalabiliyorlar" tarzı fun fact'ler de paylaşmak istemiyorum...
Hayır, hâlâ aşığım bildiğin, ama böyle film izlemek, atari oynamak gibi edilgen faaliyetlere döndük. Beraber yemeğe falan çıkınca susuyoruz. Kendisi normaldende konuşkan bir insan değil. Dedikodu da sevmeyiz. Spor, magazin türü ortak zevkimiz de yok. Ama insan bir şeyler konuşmak istiyor...
Fikri olan var mı? "Mavi balinaların penisi 4 metreyi bulabiliyor, tek seferde bir damacana miktarı boşalabiliyorlar" tarzı fun fact'ler de paylaşmak istemiyorum...
0
Popular science yok, magazin yok, dedikodu yok anöadigim kadariyls hobiniz de yok?
Siz ne konusmak istiyorsunuz ki?
Insanlar yaptiklarini, planlarini, komik olaylari ya da kitapta dergide okudugu bir seyi anlatiyor. Bunlar olmaz diyorsunuz ve hobiniz de yok gibi duruyor.
Ayri ayri seyler de yapacaksiniz ki biraraya gelince konusacak konu olsun. :)
Siz ne konusmak istiyorsunuz ki?
Insanlar yaptiklarini, planlarini, komik olaylari ya da kitapta dergide okudugu bir seyi anlatiyor. Bunlar olmaz diyorsunuz ve hobiniz de yok gibi duruyor.
Ayri ayri seyler de yapacaksiniz ki biraraya gelince konusacak konu olsun. :)
0
Konuşturma ustaları var. Taşı bülbüle çeviren cinsten. Biraz o tarz taktik soruyorum aslında...
0
geline oyna demişler, yerim dar demiş. Yerini genişletmişler, gerim dar demiş.
Beraberlik yılınızla, yaşam ömrüm arasında yaklaşık 10 yıl var :D uzun ömürler diliyorum.
Derdin çözümü basit: hobi ve etkinlik. Bir süre sonra bir bakmışsınız ki bu başlık tarihin tozlu sayfası.
Beraberlik yılınızla, yaşam ömrüm arasında yaklaşık 10 yıl var :D uzun ömürler diliyorum.
Derdin çözümü basit: hobi ve etkinlik. Bir süre sonra bir bakmışsınız ki bu başlık tarihin tozlu sayfası.
0
Karı koca kısmından bağımsız olarak ben birkaç fikir sunabilirim; ilk olarak şu siteyi biraz tarayın derim: www.werenotreallystrangers.com
Bence roleplay sizin durumu çözer. Random bi mekana gidin mesela, farklı insanlarmış gibi davranın :D
Ya da bizim evde ev arkadaşlarımla yaptığımız eğlenceli bi şey var; mutfağa bi kavanoz koyduk. İçine küçük notlar atıyoruz mesela, rastgele seçiyoruz sonra her akşam. "Birlikte seyahate çıksak nereye giderdik ve neden" gibi sorular çıkıyo içinden. Notlardan bazen görev de çıkabiliyor mesela, banyoyu çamaşır suyuyla temizle, yerleri süpür falan gibi :D öyle kendi çapımızda takılıyoruz eğlenceli oluyor.
Bence roleplay sizin durumu çözer. Random bi mekana gidin mesela, farklı insanlarmış gibi davranın :D
Ya da bizim evde ev arkadaşlarımla yaptığımız eğlenceli bi şey var; mutfağa bi kavanoz koyduk. İçine küçük notlar atıyoruz mesela, rastgele seçiyoruz sonra her akşam. "Birlikte seyahate çıksak nereye giderdik ve neden" gibi sorular çıkıyo içinden. Notlardan bazen görev de çıkabiliyor mesela, banyoyu çamaşır suyuyla temizle, yerleri süpür falan gibi :D öyle kendi çapımızda takılıyoruz eğlenceli oluyor.
0
Aslında cevabınız sizin sorduğunuz sorunun içerisinde. Ortak paydanızın olmadığını söylemişsiniz. Çözüm ortak payda inşa etmek. Fakat bu inşa süreci tek taraflı olamaz. Zaten çevremde de gördüğüm şey bu, belli yaş üzeri çiftlerin boşanma sebebinin temelinde bu yatıyor. Siz bu sebepten ilişkiniz içine kaygılanıyorsunuz fakat karşı tarafta aynı şiddette kaygı ve ne yapabiliriz düşüncesi var mı? Şayet bu şekildeyse ortak payda inşa süreci yıpratıcı olmaz. Yok değilse geçmiş olsun, ömrünüzün geriye kalan yıllarını daha güzel koşullarda geçirmenizi dilerim.
0
bu bize de oluyor ya bazen. bazen de susmak bilmiyoruz. üstelik sizin kadar sene de yapmadik iliskide :)
gecen carsamba disarida yemistik, o gün sey fark ettim, farkli hobilerimiz, mesgalelerimiz var ve birbirimize onlari anlatiyoruz. ben mezarlik ziyaretinde bir sümüklü böcege basmistim, kabugu catlamisti. sonra onu eve getirip kabugu iyilessin diye tedaviye ugrasiyordum, onu anlattim.
o bana dalis ve pilot saatlerinden bahsetti.
ortak bir seyler yapmiyorsak da yaptiklarimizi anlatiyoruz.
gecen carsamba disarida yemistik, o gün sey fark ettim, farkli hobilerimiz, mesgalelerimiz var ve birbirimize onlari anlatiyoruz. ben mezarlik ziyaretinde bir sümüklü böcege basmistim, kabugu catlamisti. sonra onu eve getirip kabugu iyilessin diye tedaviye ugrasiyordum, onu anlattim.
o bana dalis ve pilot saatlerinden bahsetti.
ortak bir seyler yapmiyorsak da yaptiklarimizi anlatiyoruz.
0
cezcez niye dert ediyosun +1
göz kırpışından neyi düşündüğünü anlıyosunuzdur, 2 bedende 1 insan olmadınız mı. artık hisler, hareketler ve çatışmalar konuşmaksızın hallolmuyor mu. neyi konuşarak anlatacaksınız
konuşmak isterseniz alın bi mantık kitabı birbirinize anlatın madem
turgut toydemirin karısı siyasi facebook postlarını ve arkadaşlarının torunlarını anlatıyordur
turgut da arkadaş ortamındaki goygoyu anlatıyordur. o cinsten konuşacak çok şeydir. ya da ablamız şiirsel taziye için bu lafları üfürmüştür
göz kırpışından neyi düşündüğünü anlıyosunuzdur, 2 bedende 1 insan olmadınız mı. artık hisler, hareketler ve çatışmalar konuşmaksızın hallolmuyor mu. neyi konuşarak anlatacaksınız
konuşmak isterseniz alın bi mantık kitabı birbirinize anlatın madem
turgut toydemirin karısı siyasi facebook postlarını ve arkadaşlarının torunlarını anlatıyordur
turgut da arkadaş ortamındaki goygoyu anlatıyordur. o cinsten konuşacak çok şeydir. ya da ablamız şiirsel taziye için bu lafları üfürmüştür
0
Havadan sudan. Ortak olmayan hobimizde de birbirimize anlatıyoruz. Misal benim spor hanımın yemek.
Onun dışında dışarıda yemek yerken gördüğümuz seyden konu çıkıyor konuşuyoruz. Ben seviyorum ya hanımla konuşmayı.
Bence çok kasilmadan böyle etraftaki şeylerden konusmak bence garip değil. Fun fact de olur. Bir de rastgele soru da güzel muhabbet açar. Ama gerçekten fikrini merak ediyor olmanız lazım. Misal dün arabadayken aklıma çocuk olursa futbol mu oynasın rugby mi oynasin sorusu geldi, bundan konuştuk.
Onun dışında dışarıda yemek yerken gördüğümuz seyden konu çıkıyor konuşuyoruz. Ben seviyorum ya hanımla konuşmayı.
Bence çok kasilmadan böyle etraftaki şeylerden konusmak bence garip değil. Fun fact de olur. Bir de rastgele soru da güzel muhabbet açar. Ama gerçekten fikrini merak ediyor olmanız lazım. Misal dün arabadayken aklıma çocuk olursa futbol mu oynasın rugby mi oynasin sorusu geldi, bundan konuştuk.
0
Ben direkt esime aksam yemekte baslarim gunun nasil gecti demekle. O anlatir ben anlatirim konu konuyu acar. Ya da benim bilmedigim ama onun bildigi tarih, dini konularla ilgili soru sorarim anlatir da anlatir ben yine bisi sorarim o konuyla alakali. Ya da gundemimizde olan konularla alakali sohbet baslatirim. Tasinacagiz mesela sunu yapalim mi boyle olsun mu bak aklima ne geldi vs dalis yaparim konuya. Sizin de vardir benzer planlariniz, tasinma olmasa da dugun dernek, konser, tiyatro en kotu aksamlari yuruyus mu yapsak deseniz yolda yururken aa bu bina da guzelmis diye bile konu acilir. Biz mi geveze bi ciftiz bilemedim :')
0
Bence birlikte huzursuz olmadan susabilmek en iyisi ama ne konuşulur derseniz, geçmiş yad edilebilir, gelecek planları yapılabilir, hayaller kurulabilir, izlenen filmler, okunan kitaplar, yaşanan durumlar hakkında konuşulabilir, yaşanmamış amma yaşanması olası durumlarda nasıl davranılacağı konuşulabilir, bunca yıldan sonra söylenecek sözler de bellidir ama bazen aynı şeyleri tekrar tekrar konuşmak da zevkli bence.
0
yadigar
İki günlüğüne yalnız gidecek erkek kişi için. Araba kiralayacak. Kumarı, alkolü, gece hayatı yok. Doğa, kültür, huzur, deniz vs...Ne önerirsiniz?
İki günlüğüne yalnız gidecek erkek kişi için. Araba kiralayacak. Kumarı, alkolü, gece hayatı yok. Doğa, kültür, huzur, deniz vs...
Ne önerirsiniz?
Ne önerirsiniz?
0
Dikelya, apostolos andreas, dipkarpaz plajı, salamis, magusa surlar içi dolaşmaca,
0
Bellapais e kesin gidin. Muhteşem doğa ve manzara var, manastırın kenarındaki kafelerde bir kahve için, sokaklarında yürüyün.
0
yadigar
10-15 farklı şarkısını dinledim. Müzikleri asla bana hitap etmiyor. (Pink Floyd sevmemenin cinayet sebebi sayıldığı bir nesle mensubum) Ancak, Wish You Were Here inanılmaz güzel bir şarkı. İcrasıyla falan… O tarz bir altyapısı olan başka şarkıları var mı? Nefret ediyorum efektlerden, saykodelik klav
10-15 farklı şarkısını dinledim. Müzikleri asla bana hitap etmiyor. (Pink Floyd sevmemenin cinayet sebebi sayıldığı bir nesle mensubum) Ancak, Wish You Were Here inanılmaz güzel bir şarkı. İcrasıyla falan… O tarz bir altyapısı olan başka şarkıları var mı? Nefret ediyorum efektlerden, saykodelik klavyelerinden vs…
0
Comfortably Numb, Breathe. "Pink Floyd - Live at Pompeii" yaz, o performanslar komple o tarz.
0
David Gilmour - Raise my Rent
Pink Floyd -Fat old Sun
Pink Floyd - Julia Dream
Pink Floyd - A Pillow of Winds
Marooned
Ama wish you were here gibi değil pink floydun neredeyse başka hiçbir grubun şarkısını bulamazsınız zaten o yüzden wish you were here o.
Pink Floyd -Fat old Sun
Pink Floyd - Julia Dream
Pink Floyd - A Pillow of Winds
Marooned
Ama wish you were here gibi değil pink floydun neredeyse başka hiçbir grubun şarkısını bulamazsınız zaten o yüzden wish you were here o.
0
Live at pompeii’nin o tarzlarla hiçbir alakası yok bu arada. O yayınlandığında comfortably numb ve hatta breathe bile yayınlanmamıştı. Vaktinizi boşuna kaybetmeyin.
0
Cevaplar için çok teşekkürler. Önerilen her parçayı dinledim. Anladığım, tıpkı "Mutter" şarkısı Rammstein'ın çizgisinden çok farklı olduğu gibi, wish you were here da pink floyd çizgisinden çok farklı. Millet Pink Floyd'u niçin seviyorsa ben de tam o nedenden ötürü sevmiyorum.
Sorum bazı kullanıcılar tarafından tam anlaşılmamış. Klasik rock enstrümanları (gitar, bateri, elektrogitar, bas) ile çalınan eserler hoşuma gidiyor. Bunlara uyumla eşlik eden saksofon, piyano, vs. sazlara da okeyim. Hatta ne bileyim, ney (saz olan) pentagram şarkılarına çok yakışıyor. Ama pink floyd parçalarındaki arkadaki elektronik efektler, klavye çınlamaları vs. bana hiç hitap etmiyor. O yüzden böyle "sade" pink floyd parçası var mı, onu sormuştum.
C.n., breath, marooned vs. asla aradığım cevaplar değildi. Live at pompeii'de daha açar açmaz, efektler enstrümanlardan önce başladı. Sevip sevmememden bağımsız, money gibi şarkılardı aradığım türden olanlar. Hey you ve mother zaten the wall albümünden ki the wall koca bir tek şarkılık albüm gibi. Belki tek katlanabildiğim pink floyd albümü a onda da hep arkadan rahatsız eden sesler geliyor. Böyle tadilat varmış gibi, kulak çınlaması gibi rahatsız ediyor. Yoksa ön plandaki enstrümanlarla akustik söylense muazzam şarkılar hepsi...
David Gilmour'un solo albümlerine gelince, yukarıda önerilen raise my rent dahil çok sağlam birkaç şarkı dinledim. Gayet iyi...
Pink Floyd'un dediğim gibi "sade" parçaları varsa başka, önerilerinize açığım.
Bu arada, wish you were here'ın eşsiz olduğuna katılıyorum zaten. nasıl bir parçadır ya...
Sorum bazı kullanıcılar tarafından tam anlaşılmamış. Klasik rock enstrümanları (gitar, bateri, elektrogitar, bas) ile çalınan eserler hoşuma gidiyor. Bunlara uyumla eşlik eden saksofon, piyano, vs. sazlara da okeyim. Hatta ne bileyim, ney (saz olan) pentagram şarkılarına çok yakışıyor. Ama pink floyd parçalarındaki arkadaki elektronik efektler, klavye çınlamaları vs. bana hiç hitap etmiyor. O yüzden böyle "sade" pink floyd parçası var mı, onu sormuştum.
C.n., breath, marooned vs. asla aradığım cevaplar değildi. Live at pompeii'de daha açar açmaz, efektler enstrümanlardan önce başladı. Sevip sevmememden bağımsız, money gibi şarkılardı aradığım türden olanlar. Hey you ve mother zaten the wall albümünden ki the wall koca bir tek şarkılık albüm gibi. Belki tek katlanabildiğim pink floyd albümü a onda da hep arkadan rahatsız eden sesler geliyor. Böyle tadilat varmış gibi, kulak çınlaması gibi rahatsız ediyor. Yoksa ön plandaki enstrümanlarla akustik söylense muazzam şarkılar hepsi...
David Gilmour'un solo albümlerine gelince, yukarıda önerilen raise my rent dahil çok sağlam birkaç şarkı dinledim. Gayet iyi...
Pink Floyd'un dediğim gibi "sade" parçaları varsa başka, önerilerinize açığım.
Bu arada, wish you were here'ın eşsiz olduğuna katılıyorum zaten. nasıl bir parçadır ya...
0
yadigar
Herkese resti çekip de kimsenin umurunda olmayan bir bireyim. Son birkaç aydır iş, okul vb. Sosyal ortamlardan da elimi eteğimi çektim. Sosyal medya, vs. kullanmıyorum. Bu kabuğumaçekilmişlik içinde, özellikle akşam bu saatlerde (eş ve çocuklar uyuduktan sonra) aşırı bir sıkkınlık peyda oluyor bünye
Herkese resti çekip de kimsenin umurunda olmayan bir bireyim. Son birkaç aydır iş, okul vb. Sosyal ortamlardan da elimi eteğimi çektim. Sosyal medya, vs. kullanmıyorum. Bu kabuğumaçekilmişlik içinde, özellikle akşam bu saatlerde (eş ve çocuklar uyuduktan sonra) aşırı bir sıkkınlık peyda oluyor bünyede. Soru neydi? Soruyu siz paragraftan çıkarıp cevaplayabilirsiniz…
0
Don Kişot, toplumun yozlaştığı bir dönemde idealist bir anlam arayışına çıkar. Ancak toplum onun bu çabasını: Yadırgar, alaya alır, deli ilan eder.
"Toplumun deli dediği şey aslında cesaret olabilir mi?"
"Toplumun normları adil mi?"
------------------------------------------------------------------------------------
Bir tutku, bir idealin izini sürmek belki de. Kitaplar, müzik, felsefe. Epiktetos'un felsefesini, Solaris filminin anlatmaya çalıştığı şeyi araştırabilirsiniz. Kolaylıklar
"Toplumun deli dediği şey aslında cesaret olabilir mi?"
"Toplumun normları adil mi?"
------------------------------------------------------------------------------------
Bir tutku, bir idealin izini sürmek belki de. Kitaplar, müzik, felsefe. Epiktetos'un felsefesini, Solaris filminin anlatmaya çalıştığı şeyi araştırabilirsiniz. Kolaylıklar
0
Herkesin inzivaya cekildigi bir donem olabilir. Sikilinca zaten degistirmek istersin. Bir sorun yok, oyna dewamke.
0
Herkesin bir çok olumsuzluk yaşadığı dönemler olabilir. Önemli olan bu dönemin seni tanımlamasına izin vermemek. Bu sadece bir an, nasıl ki herkese rest çekmeden önce başka biriydin zamanı gelince de bu andan kopup başka bir gerçekliğe savrulacaksın.
Kendini yumruklayıp kendine haksızlık etme.
Kendini yumruklayıp kendine haksızlık etme.
0
yadigar
Tosun Paşa filminde yemekte çalan müzik hangisidir? Aklımda mahur saz semaisi kalmış ama değil...Not: Çengi geldiğinde çalan hicaz oryantal'i sormuyorum. Şaban'ın çişi geldiğinde kesilip duran müziği soruyorum.Edit: İlgili sahnehttps://www.youtube.com/watch?v=guqpuNWQDhc&t=2883
Tosun Paşa filminde yemekte çalan müzik hangisidir? Aklımda mahur saz semaisi kalmış ama değil...
Not: Çengi geldiğinde çalan hicaz oryantal'i sormuyorum. Şaban'ın çişi geldiğinde kesilip duran müziği soruyorum.
Edit: İlgili sahne
www.youtube.com
Not: Çengi geldiğinde çalan hicaz oryantal'i sormuyorum. Şaban'ın çişi geldiğinde kesilip duran müziği soruyorum.
Edit: İlgili sahne
www.youtube.com
0
Buldum. Yani makam kabak gibi mahur. Diyorum neden bulunmaz...
Piyasada refik talat alpman'ın mahur saz semaisi meşhur diye sonuçlarda hep o çıkıyormuş.
Oysa bu daahur saz semaisi.
Udi Hrant'tan buyrun:
www.youtube.com
Piyasada refik talat alpman'ın mahur saz semaisi meşhur diye sonuçlarda hep o çıkıyormuş.
Oysa bu daahur saz semaisi.
Udi Hrant'tan buyrun:
www.youtube.com
0
yadigar
Anne, baba, oğul (16), kız (9) oynayacak zevkli kutu oyunu. Satın da alınabilir. İnternetten de indirip basabiliriz...
Anne, baba, oğul (16), kız (9) oynayacak zevkli kutu oyunu. Satın da alınabilir. İnternetten de indirip basabiliriz...
0
Allah bağışlasın kız küçük biraz ama sadece onun için uno derim, yoksa;
Munchkin
Monopoly deal
Catan
Munchkin
Monopoly deal
Catan
0
monopoly deal +1
Hiç sıkmıyor 10-15 dakikada bir oyun dönüyor. Öğrenmesi basit. Farklı stratejiler geliştirmesi kolay, ucuz.
Hiç sıkmıyor 10-15 dakikada bir oyun dönüyor. Öğrenmesi basit. Farklı stratejiler geliştirmesi kolay, ucuz.
0
Catan +1 ama Anne, baba, oğul (16). Kız (9) dolayı pek ağır gelebilir ama abisiyle birlikte bir olabilir.
0
yadigar
Hiç Avrupa'ya gitmedim. Devam eden ABD vizem var. Norveç'e turistik sebeplerle gitmek istiyorum. Gitmişken belki Almanya'da arkadaşa uğrarım.Oldum olası red yemekten korktuğum için hiç schengene başvurmadım.40'lı yaşlardayım. Evli, çocuklu. Gelir seviyem iyi ama artık şirket ortağı değilim. Bordrom
Hiç Avrupa'ya gitmedim. Devam eden ABD vizem var. Norveç'e turistik sebeplerle gitmek istiyorum. Gitmişken belki Almanya'da arkadaşa uğrarım.
Oldum olası red yemekten korktuğum için hiç schengene başvurmadım.
40'lı yaşlardayım. Evli, çocuklu. Gelir seviyem iyi ama artık şirket ortağı değilim. Bordrom asgari ücretten hallice. Birkaç mülküm ve hatırı sayılır kira gelirim var.
Eğer kesin verecek bir yer varsa, vizeyi o ülkeden alıp, oradan Almanya yahut Norveç'e gideyim diyorum. Neresi beni zorlamadan verir?
Oldum olası red yemekten korktuğum için hiç schengene başvurmadım.
40'lı yaşlardayım. Evli, çocuklu. Gelir seviyem iyi ama artık şirket ortağı değilim. Bordrom asgari ücretten hallice. Birkaç mülküm ve hatırı sayılır kira gelirim var.
Eğer kesin verecek bir yer varsa, vizeyi o ülkeden alıp, oradan Almanya yahut Norveç'e gideyim diyorum. Neresi beni zorlamadan verir?
0
ispanya
italya
hollanda
fransa
bu ülkelere bak.
almanya ya da norveçe sakın başvurma ilk schengen için.
bu arada kesin verecek bir yer yok. her zaman ret şansı var.
italya
hollanda
fransa
bu ülkelere bak.
almanya ya da norveçe sakın başvurma ilk schengen için.
bu arada kesin verecek bir yer yok. her zaman ret şansı var.
0
nereye gitmek istiyorsanız oradan alın.
kesin verecek ya da vermeyecek diye bir şey yok
kesin verecek ya da vermeyecek diye bir şey yok
0
yadigar
Hatır için bir vakıfta yönetici oldum. Hiçbir vasfım yok. İmza falan da atmadım. Ama sorumluluk almak istemiyorum. Nasıl istifa ediliyor?
Hatır için bir vakıfta yönetici oldum. Hiçbir vasfım yok. İmza falan da atmadım. Ama sorumluluk almak istemiyorum. Nasıl istifa ediliyor?
0
yadigar
1. Evde faks var. (Evet, sene 2025, evet ev). Evet, Evde sabit telefon hattı da var. Yani, birkaç yıl evvel 2. El kaliteli bir renkli printer aldım efsanevi bir model. Faks özelliği de var. Ben de evdeki sabit telefona (sabit ücret ödemediğimiz için kapatmadık yıllardır) bağladım. Tabii doğal olarak
1. Evde faks var. (Evet, sene 2025, evet ev). Evet, Evde sabit telefon hattı da var. Yani, birkaç yıl evvel 2. El kaliteli bir renkli printer aldım efsanevi bir model. Faks özelliği de var. Ben de evdeki sabit telefona (sabit ücret ödemediğimiz için kapatmadık yıllardır) bağladım. Tabii doğal olarak ne gelen var, ne giden. Evimde faks var, bir şekilde kullanmak istiyorum. Ne manyaklık tavsiye edersiniz?
2. Geçen gün bizim kıza uygun fiyata ikinci el giriş modeli bir 3d printer aldık. (Creality Ender3 v3 se) Tek renk, filamentli bir model.
3d printerla eğlenceli, kullanışlı, orijinal ne basabilirim? Kızım sadece figür bastırıyor. (Pokemon vs.) Ben thingiverse'de saatlerce dolaştıysam da basmaya değer hiçbir şey bulamadım kendimce. Önerilerinize açığım.
2. Geçen gün bizim kıza uygun fiyata ikinci el giriş modeli bir 3d printer aldık. (Creality Ender3 v3 se) Tek renk, filamentli bir model.
3d printerla eğlenceli, kullanışlı, orijinal ne basabilirim? Kızım sadece figür bastırıyor. (Pokemon vs.) Ben thingiverse'de saatlerce dolaştıysam da basmaya değer hiçbir şey bulamadım kendimce. Önerilerinize açığım.
0
yadigar
İstanbul için başlangıç seviyesi yüz yüze eğitim veren bir kurs var mı? Bulduklarımın hepsi online'a geçmiş...
İstanbul için başlangıç seviyesi yüz yüze eğitim veren bir kurs var mı? Bulduklarımın hepsi online'a geçmiş...
0
İtalyan kültür' e bakmışsınızdır gerçi ama gözden kaçmışsa diye hatırlatayım dedim.
0
yadigar
Neredeyse ayda bir memlekete gidiyorum. Yılımın toplam bir buçuk iki ayı memlekette geçiyor. Arabasızlık ciddi bir problem o şehirde.Alıp memlekette bırakacağım, ayağımı yerden kesecek bir şeye ihtiyacım var. Ama beni uğraştırmaması lazım? Hangi araçları tavsiye edersiniz? Hangi detaylara dikkat ede
Neredeyse ayda bir memlekete gidiyorum. Yılımın toplam bir buçuk iki ayı memlekette geçiyor. Arabasızlık ciddi bir problem o şehirde.
Alıp memlekette bırakacağım, ayağımı yerden kesecek bir şeye ihtiyacım var. Ama beni uğraştırmaması lazım? Hangi araçları tavsiye edersiniz? Hangi detaylara dikkat edeyim?
Bütçe minimum olmalı. Aklıma toyota, mazda gibi japonların 90'lı yıllardaki modelleri geliyor ilk. Yahut renault 19 europa falan mı bakayım? Tofaş yanlış bir seçim mi olur?
Eski arabalardan pek anlamıyorum. Kendi aracım 2019 corolla hybrid. Ondan evvel 2012 passat kullanıyordum. Yetkili serviste bakım yaptırıyorum.
Alacağım araç memlekette park halinde kalacak. Ayda ortalama bir hafta kullanılacak. Çoğu zaman şehir içi (yaz kış) 10-15 km çapında hareket edecek. Bazen 100-200km uzaklığında yolculuklar yapılabilir.
Hangi araçlara bakayım? Hangi ayrıntılara dikkat edeyim? Minimum bütçeyle beni üzmeyecek, uğraştırmayacak hangi aracı tavsiye edersiniz?
Ekleme: Kiralama söz konusu değil.
Edit2: fiyat 250-300bini geçmese iyi olur.
Alıp memlekette bırakacağım, ayağımı yerden kesecek bir şeye ihtiyacım var. Ama beni uğraştırmaması lazım? Hangi araçları tavsiye edersiniz? Hangi detaylara dikkat edeyim?
Bütçe minimum olmalı. Aklıma toyota, mazda gibi japonların 90'lı yıllardaki modelleri geliyor ilk. Yahut renault 19 europa falan mı bakayım? Tofaş yanlış bir seçim mi olur?
Eski arabalardan pek anlamıyorum. Kendi aracım 2019 corolla hybrid. Ondan evvel 2012 passat kullanıyordum. Yetkili serviste bakım yaptırıyorum.
Alacağım araç memlekette park halinde kalacak. Ayda ortalama bir hafta kullanılacak. Çoğu zaman şehir içi (yaz kış) 10-15 km çapında hareket edecek. Bazen 100-200km uzaklığında yolculuklar yapılabilir.
Hangi araçlara bakayım? Hangi ayrıntılara dikkat edeyim? Minimum bütçeyle beni üzmeyecek, uğraştırmayacak hangi aracı tavsiye edersiniz?
Ekleme: Kiralama söz konusu değil.
Edit2: fiyat 250-300bini geçmese iyi olur.
0
Böyle bir aracın bakım, tamir, vergi, sigorta vs. masraflarını bir kenara yazıp diğer kenara araba kiralama opsiyonunu yazarak karşılaştırma yapmanı tavsiye ederim.
yok illa araba alacağım dersen 25-30 yaşında bir araba sadece japon olsa öneririm. o da sağlamlık açısından. zaten 30 yaşında arabadan konfor beklemek mantıklı olmazdı. o yüzden en az bela olacak markalar japonlardır.
yok illa araba alacağım dersen 25-30 yaşında bir araba sadece japon olsa öneririm. o da sağlamlık açısından. zaten 30 yaşında arabadan konfor beklemek mantıklı olmazdı. o yüzden en az bela olacak markalar japonlardır.
0
Az kullanılan eski araba arıza yapacak, bir de uzaktan onlarla uğraşacaksın, dönünce bir bakacaksın çalışmıyor vs. Vallahi içim daraldı.
Kiralama veya mevcut aracında gidip gelmek mantıklı.
Kiralama veya mevcut aracında gidip gelmek mantıklı.
0
100-200 km mesafeye gidecek olmasanız, Citroen ami ya da benzer elektrikli bir şey önerirdim. şehir içinde park etmesi kolay. bakım masrafı yok. kolay kolay bozulmaz.
japon da olsa, alman da olsa, 25 yaşında bir araba aldığınızda başınıza ne geleceği belli olmaz.
japon da olsa, alman da olsa, 25 yaşında bir araba aldığınızda başınıza ne geleceği belli olmaz.
0
masraf yapmadan binmek imkansız. masraf yapaınca da periyodik masrafa devam edeceği kesin. uzun dönem eski ve birçok başka araba kullanan biri olarak söylüyorum.
bagaj zorunluluğu yoksa bu senaryoda kesinlikle motosiklet derim
bagaj zorunluluğu yoksa bu senaryoda kesinlikle motosiklet derim
0
Sizin yazdiklarinizdan Tofas haric mantikli sayilir. Ancak periyodik bakim, cok yatmaktan kaynaklanan sorunlar, sigorta vs sikinti olacaktir maddi olarak. Onemli degilse evet 90'larin japonlari olur, Mazda ile ilgili olumsuz algidan dolayi Mazda 323 hatta 626 olabilir. Manuel olmasi daha iyi olur.
Bu arada Istanbul-Van falan degilse direk kendi arabanizla gitseniz cok mu zor olur? Ben sahsen 1000 km falansa oyle yapardim.
Bu arada Istanbul-Van falan degilse direk kendi arabanizla gitseniz cok mu zor olur? Ben sahsen 1000 km falansa oyle yapardim.
0
eski araba o kadar kötü mü ya:( ben de ford escort falan düşünüyordum.
0
bahsettiğiniz durumu yaşamayan bilmez. araç tavsiyesi vermeyeceğim ama kiralamayı düşün diyen arkadaşlar için cevap vereceğim.
şu anda en dandik arabanın günlük kirası 1750 lira, hadi 1500 olsun. 1 haftalık kirası 10 bin. ayda bir memlekete gidip 1 hafta kiralama yapsan 12 kez kiralama yapacaksın, 1 yılda ödeyeceğin kira 120 bin. hadi düz hesap 100 bin olsun. yıllık kiralama yapsan bile bundan daha uyguna geleceğini sanmıyorum. yıllık kiralama yaparsan memlekette çarşıya pazara gidilsin diye kiralanan ve yılın geri kalanında boş boş yatan arabaya da kira ödeyip durman gerekiyor.
hiçbir eski araba yılda 100 bin lira bakım tamir, sigorta vs masrafı çıkarmaz.
2001 model bir aracım var. yıllık 5000 lira trafik sigortası var, kasko zaten yapmıyorlar, 10 bin lira da bakımı olsa 15 bin yıllık masrafı var. hadi yattığı yerde masraf çıkarsın 30 bin olsun. 30 bin liraya 1 yıl boyunca hiçbir arabayı kiralayamazsın.
memlekette biri varsa haftada bir çalıştırıp iki tur attırsın, hiçbir şey olmaz ona.
şu anda en dandik arabanın günlük kirası 1750 lira, hadi 1500 olsun. 1 haftalık kirası 10 bin. ayda bir memlekete gidip 1 hafta kiralama yapsan 12 kez kiralama yapacaksın, 1 yılda ödeyeceğin kira 120 bin. hadi düz hesap 100 bin olsun. yıllık kiralama yapsan bile bundan daha uyguna geleceğini sanmıyorum. yıllık kiralama yaparsan memlekette çarşıya pazara gidilsin diye kiralanan ve yılın geri kalanında boş boş yatan arabaya da kira ödeyip durman gerekiyor.
hiçbir eski araba yılda 100 bin lira bakım tamir, sigorta vs masrafı çıkarmaz.
2001 model bir aracım var. yıllık 5000 lira trafik sigortası var, kasko zaten yapmıyorlar, 10 bin lira da bakımı olsa 15 bin yıllık masrafı var. hadi yattığı yerde masraf çıkarsın 30 bin olsun. 30 bin liraya 1 yıl boyunca hiçbir arabayı kiralayamazsın.
memlekette biri varsa haftada bir çalıştırıp iki tur attırsın, hiçbir şey olmaz ona.
0
Yük taşırsanız VW Transporter (otomobil ruhsatlı), Sadece binekse Tofaş. Yuvarlak hesap 200bin civarı bütçe. Her ikisi de 2000 yılı öncesi model.
Kibritsuyu + 1.
Ek olarak eğer hurda araç kanunu geçerse, yeni araç için de sermaye olur.
Kibritsuyu + 1.
Ek olarak eğer hurda araç kanunu geçerse, yeni araç için de sermaye olur.
0
ucuz arac alinacaksa alman, fransiz, italyan bunlar alinmaz.
capon alacaksin, honda/toyota.. belki mazda/nissan da bakilabilir.
capon alacaksin, honda/toyota.. belki mazda/nissan da bakilabilir.
0
@kibritsuyu bir hesap yapmış. o hesaba bakınca haklı gibi duruyor ama 300 bini bir arabaya gömeceğini hesaba katmamış. 300 binin yıllık faizi 100-120 bin TL arası. zaten o bahsettiği para bir yıllık faizle karşılanıyor.
bir de hesabı yaparken verileri abartmış. soruda 1,5-2 ay memlekette geçiyor demişsin mesela. o senede 12 hafta üzerinden hesap yapmış ve en ucuz arabanın kendi iyi niyet indirimiyle günlük 1500'e kiralandığını söylemiş. araştırmamış yani.
çünkü 30 saniye araştırınca mesela bir günlüğü 900 liraya clio ya da egea kiralanabildiğini hatta limiti 1000'e çıkarsak onlarca farklı seçeneğin bulunabileceğini görebiliyoruz.
1000 liradan hesaplasak 1,5 2 ayda 45-60 bin lira kiralamaya ödersiniz. 300 bin liranın 6 aylık faizi zaten 50 bin. o parayı faize yatırıp sadece faiz getiriyle araç kiralayarak kârlı bile olabilirsin mesela.
bir de hesabı yaparken verileri abartmış. soruda 1,5-2 ay memlekette geçiyor demişsin mesela. o senede 12 hafta üzerinden hesap yapmış ve en ucuz arabanın kendi iyi niyet indirimiyle günlük 1500'e kiralandığını söylemiş. araştırmamış yani.
çünkü 30 saniye araştırınca mesela bir günlüğü 900 liraya clio ya da egea kiralanabildiğini hatta limiti 1000'e çıkarsak onlarca farklı seçeneğin bulunabileceğini görebiliyoruz.
1000 liradan hesaplasak 1,5 2 ayda 45-60 bin lira kiralamaya ödersiniz. 300 bin liranın 6 aylık faizi zaten 50 bin. o parayı faize yatırıp sadece faiz getiriyle araç kiralayarak kârlı bile olabilirsin mesela.
0
yadigar
2007'de aldığım 32" Samsung lcd televizyonun ekranı kırıldı. Yetkili, özel hiçbir serviste parçayı bulamadık. Neredeyse 20 yıllık cihaz. (LE32S81B) Tavsiye edeceğiniz bir lcd panel temin yöntemi var mıdır?Yoksa, sapasağlam makine çöp oldu. İnsan üzülüyor. Parçaları falan değerlendirilebilsin diye ne
2007'de aldığım 32" Samsung lcd televizyonun ekranı kırıldı. Yetkili, özel hiçbir serviste parçayı bulamadık. Neredeyse 20 yıllık cihaz. (LE32S81B)
Tavsiye edeceğiniz bir lcd panel temin yöntemi var mıdır?
Yoksa, sapasağlam makine çöp oldu. İnsan üzülüyor. Parçaları falan değerlendirilebilsin diye ne yapabilirim? (Ücret falan istemiyorum) Gelip evden alırlar mı değerlendirme yahut geri dönüşüm için? (İstanbul avrupa yakası)
Tavsiye edeceğiniz bir lcd panel temin yöntemi var mıdır?
Yoksa, sapasağlam makine çöp oldu. İnsan üzülüyor. Parçaları falan değerlendirilebilsin diye ne yapabilirim? (Ücret falan istemiyorum) Gelip evden alırlar mı değerlendirme yahut geri dönüşüm için? (İstanbul avrupa yakası)
0
ekran değişimi astarı yüzünden pahalıya geliyor zaten. atıp yenisini almak daha iyi oluyor genelde.
ben böyle atıkları kağıt toplayıcılara falan veriyorum ufak da olsa para kazanıyolar sanırım
ben böyle atıkları kağıt toplayıcılara falan veriyorum ufak da olsa para kazanıyolar sanırım
0
Bir ara tv modifiye tamir işlerine merak salmistim, aynı model aynı parçalar değilse birbirine uydurmak imkansıza yakın müthiş zor ve teknik bir olay.
O tv'yi biliyorum güzel bir alet. Ama çok eski olduğundan işiniz zor. Bence 2 yolunuz var,
(Eliniz tamir işlerine yatkinsa)
1- sahibinden.com gibi sitelerde periyodik olarak bu modelin ekranı sağlam ama calismayanini arayacaksiniz -zor-
2- TV'nin panel modelini öğrenip nette arayacaksiniz (burda söyle bir sacmalik var -laptoplarda da aynı sacmalik var- tv markası yazınca panelin ne olduğunu Bulamiyorsunuz. Ancak tv'yi söküp kartları çıkarıp panel cercevesinin arkasına ulaştığınızda panel modeli çıkıyor.)
Bunların haricinde power board u belki birilerinin işine yarayabilir.
O tv'yi biliyorum güzel bir alet. Ama çok eski olduğundan işiniz zor. Bence 2 yolunuz var,
(Eliniz tamir işlerine yatkinsa)
1- sahibinden.com gibi sitelerde periyodik olarak bu modelin ekranı sağlam ama calismayanini arayacaksiniz -zor-
2- TV'nin panel modelini öğrenip nette arayacaksiniz (burda söyle bir sacmalik var -laptoplarda da aynı sacmalik var- tv markası yazınca panelin ne olduğunu Bulamiyorsunuz. Ancak tv'yi söküp kartları çıkarıp panel cercevesinin arkasına ulaştığınızda panel modeli çıkıyor.)
Bunların haricinde power board u belki birilerinin işine yarayabilir.
0
yadigar
Çok yapay olmasın. İyi köpürsün. İyi hissettirsin. Lush diye bir marka vardı eskiden mesela. Harika sabunları vardı. Ne yazık ki çekildi Türkiye'den. Geçen nesti dante aldım mesela. Bildiğin fax'tan, dalan'dan farkı yok. Paraya yazık.Bir ara bliss diyenbir marka vardı. W otellerinde ve boyner'de sat
Çok yapay olmasın. İyi köpürsün. İyi hissettirsin. Lush diye bir marka vardı eskiden mesela. Harika sabunları vardı. Ne yazık ki çekildi Türkiye'den. Geçen nesti dante aldım mesela. Bildiğin fax'tan, dalan'dan farkı yok. Paraya yazık.
Bir ara bliss diyenbir marka vardı. W otellerinde ve boyner'de satıldı bir dönem. O da iyiydi.
Lime, mandalina gibi canlı ferah kokular olsa ne güzel...
Bir ara bliss diyenbir marka vardı. W otellerinde ve boyner'de satıldı bir dönem. O da iyiydi.
Lime, mandalina gibi canlı ferah kokular olsa ne güzel...
0
0
Ayyy lush türkiye den çekildi diye hala ara ara üzülürüm, aklıma gelir.
Henüz denemedim ama trendyolda agarta diye bir marka var. Hatta geçen gün bir şampuan sorusunda birisi önermişti bu markayı, meraktan baktım ben de. Sabunları görüp beğenip aldım. Kullanamadım ama daha sıra gelmedi
Henüz denemedim ama trendyolda agarta diye bir marka var. Hatta geçen gün bir şampuan sorusunda birisi önermişti bu markayı, meraktan baktım ben de. Sabunları görüp beğenip aldım. Kullanamadım ama daha sıra gelmedi
0
Agarta demeye gelmiştim. @ kullanicadi benden önce davranmış.
Kendi sitesinden aldım geçen hafta.
Bu arada, bir sabun ne kadar kokuluysa o kadar kimyasal barındırıyordur. O da cildi kurutur.
Kendi sitesinden aldım geçen hafta.
Bu arada, bir sabun ne kadar kokuluysa o kadar kimyasal barındırıyordur. O da cildi kurutur.
0
yadigar
Olay:Aralık ortalarında araca arkadan çarpıyorlar. Karşı taraf suçunu kabul ediyor. Hasar tutanağı düzenleniyor. Arabayı verecek anlaşmalı servis ararken (kırık tampon ve bagaj yamulması) memleketten acil hastamız oluyor. Apar topar uçağa atlıyoruz. Bir aydır şehir (istanbul) dışındayız. Bu arada ka
Olay:
Aralık ortalarında araca arkadan çarpıyorlar. Karşı taraf suçunu kabul ediyor. Hasar tutanağı düzenleniyor. Arabayı verecek anlaşmalı servis ararken (kırık tampon ve bagaj yamulması) memleketten acil hastamız oluyor. Apar topar uçağa atlıyoruz. Bir aydır şehir (istanbul) dışındayız.
Bu arada karşı araç servise girmiş. Eksper tıpkı tutanağı tuttuğumuz gibi %100 o tarafa vermiş kusuru. Sistemde de girip baktığımızda o şekil görünüyor.
Hastamızın durumu stabil değil. En erken bir hafta daha İstanbul dışındayız. Aracı hiçbir yere götüremedik haliyle.
Hakkımız yandı mı? Ne yapmalı?
Not: karşının sigortası da var, bizim kasko da var.
Aralık ortalarında araca arkadan çarpıyorlar. Karşı taraf suçunu kabul ediyor. Hasar tutanağı düzenleniyor. Arabayı verecek anlaşmalı servis ararken (kırık tampon ve bagaj yamulması) memleketten acil hastamız oluyor. Apar topar uçağa atlıyoruz. Bir aydır şehir (istanbul) dışındayız.
Bu arada karşı araç servise girmiş. Eksper tıpkı tutanağı tuttuğumuz gibi %100 o tarafa vermiş kusuru. Sistemde de girip baktığımızda o şekil görünüyor.
Hastamızın durumu stabil değil. En erken bir hafta daha İstanbul dışındayız. Aracı hiçbir yere götüremedik haliyle.
Hakkımız yandı mı? Ne yapmalı?
Not: karşının sigortası da var, bizim kasko da var.
0
yadigar
Çeşitli nedenlerle yarın ve öbür gün İstanbul dışında olmam lazım. Tatilimsi bir-iki günlük nereye gitmemi tavsiye edersiniz? Geçerli Pasaportum var, vizesiz yurt dışı da olur. Yurt içi olsa daha iyi sanki. Cumartesi (Yarın) gidip, pazar akşama doğru İstanbul’a dönmeyi planlıyorumç Pazartesi işim va
Çeşitli nedenlerle yarın ve öbür gün İstanbul dışında olmam lazım. Tatilimsi bir-iki günlük nereye gitmemi tavsiye edersiniz? Geçerli Pasaportum var, vizesiz yurt dışı da olur. Yurt içi olsa daha iyi sanki. Cumartesi (Yarın) gidip, pazar akşama doğru İstanbul’a dönmeyi planlıyorumç Pazartesi işim var İstanbul’da…
Her bir şeyi geride bırakıp tek başıma bir günlüğüne kaçmak istiyorum yani. Bütçeyi zorlayabilirim. Ne tavsiye edersiniz?
Her bir şeyi geride bırakıp tek başıma bir günlüğüne kaçmak istiyorum yani. Bütçeyi zorlayabilirim. Ne tavsiye edersiniz?
0
yadigar
Merhabalar,Anakartta tek 1 adet 4.0 m2 nvme ssd yuvası var. İkinci bir SSD alacağım.Sata3 malumunuz, 6gbit/s hızına kadar destekliyor. Sata3 SSD'lerin de en hızlısı bile maksimum 550-590 MB/s gibi hızlara çıkabiliyor.Şöyle bir ürün var:https://www.hepsiburada.com/alfais-4391-m-2-nvme-ssd-ngff-to-pci
Merhabalar,
Anakartta tek 1 adet 4.0 m2 nvme ssd yuvası var. İkinci bir SSD alacağım.
Sata3 malumunuz, 6gbit/s hızına kadar destekliyor. Sata3 SSD'lerin de en hızlısı bile maksimum 550-590 MB/s gibi hızlara çıkabiliyor.
Şöyle bir ürün var:
www.hepsiburada.com
Bunu kullanarak anakarttaki PCIe 3.0 X1 slotuna bağlamak için bir m2 SSD alacağım.
Teorik olarak 980MB/s gibi hızlara çıkabiliyorum ki, 700-800MB/s gibi hızlara çıksam bile sata3'ten iyidir.
Bu adaptörle kullanmak için fiyat/performans olarak hangi ssd'yi tavsiye edersiniz? Muhtemelen nvme 3 neslinden bir ssd olmalı. Yazma/Okuma hızları olarak 1/4 oranında performans alabileceğim, evet. Hangi modeli tavsiye edersiniz?
Anakartta tek 1 adet 4.0 m2 nvme ssd yuvası var. İkinci bir SSD alacağım.
Sata3 malumunuz, 6gbit/s hızına kadar destekliyor. Sata3 SSD'lerin de en hızlısı bile maksimum 550-590 MB/s gibi hızlara çıkabiliyor.
Şöyle bir ürün var:
www.hepsiburada.com
Bunu kullanarak anakarttaki PCIe 3.0 X1 slotuna bağlamak için bir m2 SSD alacağım.
Teorik olarak 980MB/s gibi hızlara çıkabiliyorum ki, 700-800MB/s gibi hızlara çıksam bile sata3'ten iyidir.
Bu adaptörle kullanmak için fiyat/performans olarak hangi ssd'yi tavsiye edersiniz? Muhtemelen nvme 3 neslinden bir ssd olmalı. Yazma/Okuma hızları olarak 1/4 oranında performans alabileceğim, evet. Hangi modeli tavsiye edersiniz?
0
yadigar
Üç tane aday var:1. İclal Cankorel - Doğubatı2. İsmet Zeki Eyüboğlu - Sosyal3. Senail Özkan - Ötüken
Üç tane aday var:
1. İclal Cankorel - Doğubatı
2. İsmet Zeki Eyüboğlu - Sosyal
3. Senail Özkan - Ötüken
1. İclal Cankorel - Doğubatı
2. İsmet Zeki Eyüboğlu - Sosyal
3. Senail Özkan - Ötüken
0
"İclal Cankorel’in Doğu Batı Yayınları’ndan çıkan çevirisi, tam metin üzerinden gerçekleştirilmiş olup, eserin ruhunu başarılı bir şekilde yansıttığı belirtilmektedir."
paltokultur.com
paltokultur.com
0
yadigar
Aylarca karşılıksız bir şekilde derslere yardımcı olan akademisyene ne hediye alınabilir? Bütçe 5-10bin tl. Yaş 35-40 arası. Evli. Çocuklu. Erkek. Dindar.Edit:Alan: İlahiyat/İslami İlimler/Arapça falan...(Maddi durumu iyi sayılmaz. Ancak nakit yahut çek veremem, ayıp olur.Hem hediye olsun hem de iş
Aylarca karşılıksız bir şekilde derslere yardımcı olan akademisyene ne hediye alınabilir? Bütçe 5-10bin tl. Yaş 35-40 arası. Evli. Çocuklu. Erkek. Dindar.
Edit:
Alan: İlahiyat/İslami İlimler/Arapça falan...
(Maddi durumu iyi sayılmaz. Ancak nakit yahut çek veremem, ayıp olur.
Hem hediye olsun hem de iş görsün istiyorum. Mesela hat levhası falan çok şık ve güzel ancak madden bir katkısı olmaz.
Telefon, laptop falan pahalı hediyeler. Hem beni sarsar, hem de ayıp olur. Şöyle 5-10bin arası tutan ihtiyaç duyulan ne olabilir? (Ayakkabı güzel bir öneriydi mesela)
Edit:
Alan: İlahiyat/İslami İlimler/Arapça falan...
(Maddi durumu iyi sayılmaz. Ancak nakit yahut çek veremem, ayıp olur.
Hem hediye olsun hem de iş görsün istiyorum. Mesela hat levhası falan çok şık ve güzel ancak madden bir katkısı olmaz.
Telefon, laptop falan pahalı hediyeler. Hem beni sarsar, hem de ayıp olur. Şöyle 5-10bin arası tutan ihtiyaç duyulan ne olabilir? (Ayakkabı güzel bir öneriydi mesela)
0
1 yıllık pro chatgpt :)
240 dolar yaklaşık 8300 TL.
alanını söylerseniz daha yönlendirici olabilir tavsiyeler için.
240 dolar yaklaşık 8300 TL.
alanını söylerseniz daha yönlendirici olabilir tavsiyeler için.
0
Ben samimi ilahiyatçı olsam Pelikan gibi lüks dolmakalemi gereksiz bulurdum. Ayakkabı da garip geldi. Güzel bir yerde öğle yemeği daha makul bir jest olabilir. Tabi verdiğimiz cevapların dinen doğruluğunu teyit etmek için başvurabilecegimiz bir kaynak olsa iyi olurdu. Ya da onun için git arakan'a bağış yap, ne bileyim nijerya'da katarakt ameliyatı falan yaptır.
0
boyner gibi bir mağazadan sırt çantası alıp değişim kartını ekleyebilirsiniz. sırt çantasını iade etmek isterse, ihtiyacına göre çeşitli ürünler alabilir
0
ben de sırt çantası demeye geldim, Beymen de güzel fikirmiş, samsonite gibi yerlerden de alınabilir. sırtı ağrımaz, şık durur, bir akademisyenin en çok taşıdığı şey kitap ve laptopdur ve sırt çantasından daha iyi bir hediye gelemdi aklıma o bütçeleri düşününce.
hat ile ilgileniyorsa da, ümraniye'de tiryaki sanat var, oraya gidip kaliteli böyle özel seri suluboyalar oluyor, onlardan alınabilir. suluboya, pahalı bir fırça... tiryaki sanat niş malzemeler satıyor hat sanatı'yla ilgili hem malzeme, hem çerçeve vs size göre bir şey bulursunuz. he bi de, çocuğu için @colorz el yapımı, balmumu suluboyalar satıyor, yerli ve milli. sağlıklı ve creative, çocuğunu düşünmek ve onun da gelişimine katkı sağlamak da bence hocayı çok sevindirir.
hat ile ilgileniyorsa da, ümraniye'de tiryaki sanat var, oraya gidip kaliteli böyle özel seri suluboyalar oluyor, onlardan alınabilir. suluboya, pahalı bir fırça... tiryaki sanat niş malzemeler satıyor hat sanatı'yla ilgili hem malzeme, hem çerçeve vs size göre bir şey bulursunuz. he bi de, çocuğu için @colorz el yapımı, balmumu suluboyalar satıyor, yerli ve milli. sağlıklı ve creative, çocuğunu düşünmek ve onun da gelişimine katkı sağlamak da bence hocayı çok sevindirir.
0
çay ve/veya kahve makinesi, yıllarca, her gün, içtikçe sizi hatırlar.
onun dışında şurada hediyelik güzel ürünler var, bakabilirsiniz: gugarwood.com
edit: ne hediye aldığınızı burdan yazarsanız memnun olurum.
onun dışında şurada hediyelik güzel ürünler var, bakabilirsiniz: gugarwood.com
edit: ne hediye aldığınızı burdan yazarsanız memnun olurum.
0
yadigar
İlk izlediğimde bir bölümde şöyle bir sahne geçiyordu:Adamın biri bulmaca çözerken soru geliyor “screaming soul” diye, cevap da banshee.Bu hafta dizinin 4 sezonunu da baştan sona izledim (kapanış jeneriği sonrası sahneleri dahil) ve böyle bir sahneye rastlayamadım.Hafızam mı bana oyun oynadı, yoksa
İlk izlediğimde bir bölümde şöyle bir sahne geçiyordu:
Adamın biri bulmaca çözerken soru geliyor “screaming soul” diye, cevap da banshee.
Bu hafta dizinin 4 sezonunu da baştan sona izledim (kapanış jeneriği sonrası sahneleri dahil) ve böyle bir sahneye rastlayamadım.
Hafızam mı bana oyun oynadı, yoksa atladım mı bu sahneyi bir şekilde? Hatırlayan eden varsa, hangi sezon hangi bölümde geçmektedir?
Adamın biri bulmaca çözerken soru geliyor “screaming soul” diye, cevap da banshee.
Bu hafta dizinin 4 sezonunu da baştan sona izledim (kapanış jeneriği sonrası sahneleri dahil) ve böyle bir sahneye rastlayamadım.
Hafızam mı bana oyun oynadı, yoksa atladım mı bu sahneyi bir şekilde? Hatırlayan eden varsa, hangi sezon hangi bölümde geçmektedir?
0
Chatgpt
"Banshee" dizisinin 3. sezon 3. bölümünde, Lucas Hood ve ekibi, bir bulmacayı çözmek için "screaming soul" (çığlık atan ruh) ifadesini kullanır. Bu bölümde, bir kilisede saklanan bir hazineyi bulmak amacıyla, kilisenin mimari yapısındaki ipuçlarını takip ederler. "Screaming soul" ifadesi, kilisenin orgunun borularına atıfta bulunur ve bu ipucu, hazineye ulaşmalarında kritik bir rol oynar.
"Banshee" dizisinin 3. sezon 3. bölümünde, Lucas Hood ve ekibi, bir bulmacayı çözmek için "screaming soul" (çığlık atan ruh) ifadesini kullanır. Bu bölümde, bir kilisede saklanan bir hazineyi bulmak amacıyla, kilisenin mimari yapısındaki ipuçlarını takip ederler. "Screaming soul" ifadesi, kilisenin orgunun borularına atıfta bulunur ve bu ipucu, hazineye ulaşmalarında kritik bir rol oynar.
0
yadigar
Bulamadığım bir video var. İsmini ve yüzünü asla hatırlayamadığım halbuki normalde tanıdığım bir aktrisin röportajından. Konuk olduğu kişi Sunay Akın olabilir, ancak emin değilim.Konservatuar'da bir hocası dönem ödevi vermiş Samuel Beckett ile alakalı. Savaş Hoca da (Savaş Dinçel) ödeve bir kapak çi
Bulamadığım bir video var. İsmini ve yüzünü asla hatırlayamadığım halbuki normalde tanıdığım bir aktrisin röportajından. Konuk olduğu kişi Sunay Akın olabilir, ancak emin değilim.
Konservatuar'da bir hocası dönem ödevi vermiş Samuel Beckett ile alakalı. Savaş Hoca da (Savaş Dinçel) ödeve bir kapak çizmiş, söğüt dalındaki yuvasından yavrusunu sinek kapmış ağlayan bir manda resmi... Olay çok daha uzun, detaylı ve hoş.
Beynimin nöronlarını ne kadar dövdüysem da kim olduğunu hatırlayamadım. Hatta Savaş Dinçel'i hatırlamam dahi çok uzun sürdü...
Videoyu bilen, eden, hatırlayan var mıdır?
Konservatuar'da bir hocası dönem ödevi vermiş Samuel Beckett ile alakalı. Savaş Hoca da (Savaş Dinçel) ödeve bir kapak çizmiş, söğüt dalındaki yuvasından yavrusunu sinek kapmış ağlayan bir manda resmi... Olay çok daha uzun, detaylı ve hoş.
Beynimin nöronlarını ne kadar dövdüysem da kim olduğunu hatırlayamadım. Hatta Savaş Dinçel'i hatırlamam dahi çok uzun sürdü...
Videoyu bilen, eden, hatırlayan var mıdır?
0
yadigar
Bir çift numaralı gözlük camı lazım İstanbul içinde. Camlar sferik -1 silindirik -3 civarında. Ancak mineral cam isteniyor. (Yani eski usul cam mercek, plastik değil)Bir iki optikçiye sorulduğunda artık pahalı onlar demişler. Uğraşmak istemiyorlarmış.Sipariş verirsek takacak usta var. En ucuz yollu
Bir çift numaralı gözlük camı lazım İstanbul içinde. Camlar sferik -1 silindirik -3 civarında. Ancak mineral cam isteniyor. (Yani eski usul cam mercek, plastik değil)
Bir iki optikçiye sorulduğunda artık pahalı onlar demişler. Uğraşmak istemiyorlarmış.
Sipariş verirsek takacak usta var. En ucuz yollu nasıl buluruz?
Bir iki optikçiye sorulduğunda artık pahalı onlar demişler. Uğraşmak istemiyorlarmış.
Sipariş verirsek takacak usta var. En ucuz yollu nasıl buluruz?
0
yadigar
Kız ismi olarak kullanılan kuş isimleri nelerdir, bildiğiniz? Mesela Hüma, Suna...(Not: Türkçe olacak. Robin falan olmaz yani)
Kız ismi olarak kullanılan kuş isimleri nelerdir, bildiğiniz? Mesela Hüma, Suna...
(Not: Türkçe olacak. Robin falan olmaz yani)
(Not: Türkçe olacak. Robin falan olmaz yani)
0
Alt üst soy bilgi sistemi ilk açıldığında birçok insanın ördek diye babaannesi çıkmıştı. O yüzden ördek diyorum.
0
Kumru en güzeli bence.
Alcin
Umay
Cagri
Serce
Bennu
benim duydugum isimler.
Alcin
Umay
Cagri
Serce
Bennu
benim duydugum isimler.
0
yadigar
Haberlerde okuyorum. Son günlerde birkaç doğu ilinin valiliklerince 5'er günlük toplanma ve gösteri yasakları ilan ediliyor. Politik tartışmalara girmmeden sebebini belirtebilir misiniz?
Haberlerde okuyorum. Son günlerde birkaç doğu ilinin valiliklerince 5'er günlük toplanma ve gösteri yasakları ilan ediliyor. Politik tartışmalara girmmeden sebebini belirtebilir misiniz?
0
yadigar
Seneler evvel 1400 liraya oyun pc si toplamıştım. Şimdi cs2'yi kaldırmıyor hiçbir şekilde. Akıcı şekilde cs2 oynayabilmek için nasıl bir işlem yapayım?Sistem:Amd a10 7870k apuGigabyte GA-F2A68HM-DS2H anakartG.skill 2x4 8gb ddr3 ram 2144hz overclocklu500w güç kaynaklı kasa120gb hyperx ssd1tb hddŞimdi
Seneler evvel 1400 liraya oyun pc si toplamıştım. Şimdi cs2'yi kaldırmıyor hiçbir şekilde. Akıcı şekilde cs2 oynayabilmek için nasıl bir işlem yapayım?
Sistem:
Amd a10 7870k apu
Gigabyte GA-F2A68HM-DS2H anakart
G.skill 2x4 8gb ddr3 ram 2144hz overclocklu
500w güç kaynaklı kasa
120gb hyperx ssd
1tb hdd
Şimdi en minimum masrafla nasıl bu sistemi akıcı bir rekabetçi counter strike 2 oynanabilir hale getirebiliriz?
Seçenek 1:
Ekran kartı almak.
Fm2/fm2+ bir board'a uyumlu olacak iyi bir pci grafik kart tavsiyeniz var mıdır? Muhtemelen eski model olup iş görürse yeterlidir.
Seçenek 2:
Yeni kart ve işlemci.
Kasam şu: www.sitem.com.tr
Buna uygun orta yollu bir anakart+işlemci+ekran k. Öneriniz var mıdır? Diğer çevresel birimler aynı kalır...
Seçenek 3:
Yeni makina.
Cs2'yi sıfır sorunla oynayabileceğim en uygun yollu intel sistem hangisidir?
Sistem:
Amd a10 7870k apu
Gigabyte GA-F2A68HM-DS2H anakart
G.skill 2x4 8gb ddr3 ram 2144hz overclocklu
500w güç kaynaklı kasa
120gb hyperx ssd
1tb hdd
Şimdi en minimum masrafla nasıl bu sistemi akıcı bir rekabetçi counter strike 2 oynanabilir hale getirebiliriz?
Seçenek 1:
Ekran kartı almak.
Fm2/fm2+ bir board'a uyumlu olacak iyi bir pci grafik kart tavsiyeniz var mıdır? Muhtemelen eski model olup iş görürse yeterlidir.
Seçenek 2:
Yeni kart ve işlemci.
Kasam şu: www.sitem.com.tr
Buna uygun orta yollu bir anakart+işlemci+ekran k. Öneriniz var mıdır? Diğer çevresel birimler aynı kalır...
Seçenek 3:
Yeni makina.
Cs2'yi sıfır sorunla oynayabileceğim en uygun yollu intel sistem hangisidir?
0
bence hazır sistemler içinden amd am4 soket anakart ve işlemcili, ekran kartı olarak da rtx3060'lı bir sistemi, 16gb ram, 500gb ssd veya m2 ile 20 bin civarına toplarsınız. windows 11'de yükleyebilirsiniz. intel sistemler daha pahalıya gelecektir.
şimdi ekran kartı alsanız belki bottleneck olacak ve en kötü işlemci yükselteyim deseniz anakart, ram falan hepsi değişecek. hiç girmeyin o işlere.
eski sistemi de bir bilgisayarcıya az bir paraya verin gitsin.
şimdi ekran kartı alsanız belki bottleneck olacak ve en kötü işlemci yükselteyim deseniz anakart, ram falan hepsi değişecek. hiç girmeyin o işlere.
eski sistemi de bir bilgisayarcıya az bir paraya verin gitsin.
0
yadigar
Bu cumartesi (yarın) akşam için.Koşullar:Sigarasız bölümü olmalı. (Astım hastamız var, İki aylık bebek var)Alkolsüz mekan olmalı. (Hem dindarımız hem de içince sapıtanımız var)Ayağımıza kedi gelmemeli. (Evet, böyle talihsiz insanlar da var grupta)Çok kazık olmamalı. (Kelle başı 500-600 maksimum)Otop
Bu cumartesi (yarın) akşam için.
Koşullar:
Sigarasız bölümü olmalı. (Astım hastamız var, İki aylık bebek var)
Alkolsüz mekan olmalı. (Hem dindarımız hem de içince sapıtanımız var)
Ayağımıza kedi gelmemeli. (Evet, böyle talihsiz insanlar da var grupta)
Çok kazık olmamalı. (Kelle başı 500-600 maksimum)
Otopark sorunu olmasa süper olur. Lezzetli ve ortamı güzel tavsiyelerinize açığım.
Sevgiler
Edit: Çok uzak olmamak kaydıyla her iki yaka da olur. Başakşehir/florya hattından Çekmeköy/Ümraniye hattına değin her iki yaka uygundur.
Mutfak olarak, türk mutfağı, kebap, balık vs. Olabilir.
Koşullar:
Sigarasız bölümü olmalı. (Astım hastamız var, İki aylık bebek var)
Alkolsüz mekan olmalı. (Hem dindarımız hem de içince sapıtanımız var)
Ayağımıza kedi gelmemeli. (Evet, böyle talihsiz insanlar da var grupta)
Çok kazık olmamalı. (Kelle başı 500-600 maksimum)
Otopark sorunu olmasa süper olur. Lezzetli ve ortamı güzel tavsiyelerinize açığım.
Sevgiler
Edit: Çok uzak olmamak kaydıyla her iki yaka da olur. Başakşehir/florya hattından Çekmeköy/Ümraniye hattına değin her iki yaka uygundur.
Mutfak olarak, türk mutfağı, kebap, balık vs. Olabilir.
0
kelle başı 500-600 mü? bayadır dışarı çıkmıyorsunuz sanırım :) o paraya anca 1 porsiyon iskender, salata ve içecek alırsınız :) ne balığı, kebabı? :D
edit: bizim burda iskender 100 liracılar gelmeden editleyeyim. duyurucunun plastik sandalyeli mahalle restoranı aramadığını varsayıyorum.
edit: bizim burda iskender 100 liracılar gelmeden editleyeyim. duyurucunun plastik sandalyeli mahalle restoranı aramadığını varsayıyorum.
0
yadigar
Beş dakika bile aynı pozisyonda oturursam, kalkıp yürümeye başlayınca vücudum tutuluyor. İlk birkaç adım topallıyorum. Bir dakikada falan açılıyorum.Son aylarda her tarafım hareket edince kütürdüyor. Diyelim yatakta sağdan sola döndüm, kollarımdan bacaklarımdan, göğsümden sırtımdan çat çat çıtırdama
Beş dakika bile aynı pozisyonda oturursam, kalkıp yürümeye başlayınca vücudum tutuluyor. İlk birkaç adım topallıyorum. Bir dakikada falan açılıyorum.
Son aylarda her tarafım hareket edince kütürdüyor. Diyelim yatakta sağdan sola döndüm, kollarımdan bacaklarımdan, göğsümden sırtımdan çat çat çıtırdama sesleri geliyor.
Sol uyluğum şiş değil ama şiş gibi hissediyorum. Diz çökünce ağrıyor yerine sığmıyor gibi bir hisle. Dar bir çoraba sıkışan ayak misali...
Arabada direksiyondayken sağ kolumla arka koltuğa uzanınca böğrüme, yan taraf kaburgalarımım alt tarafına inanılmaz bir kramp giriyor. Aynı kramp eğer pisuvarda depoyu sonuna kadar boşaltırsam, o anda giriyor aynı yere.
Kalsiyum, B12, potasyum, magnezyum, fosfor, sodyum, demir, ast, alt, kreatinin, üre, vs. Bircok şey normal çıktı. Azıcik d vitamini eksikligi var.
Bir tahlilde kalsiyum normal ancak fosfor çok yüksek çıkmıştı. Hiperfosfatemiden şüphelendik. Sonra tekrardan parathormon, kalsiyum ve fosfor ölçtük normal çıktı.
Ne olabilir bu dert? Hangi doktora gideyim?
Son aylarda her tarafım hareket edince kütürdüyor. Diyelim yatakta sağdan sola döndüm, kollarımdan bacaklarımdan, göğsümden sırtımdan çat çat çıtırdama sesleri geliyor.
Sol uyluğum şiş değil ama şiş gibi hissediyorum. Diz çökünce ağrıyor yerine sığmıyor gibi bir hisle. Dar bir çoraba sıkışan ayak misali...
Arabada direksiyondayken sağ kolumla arka koltuğa uzanınca böğrüme, yan taraf kaburgalarımım alt tarafına inanılmaz bir kramp giriyor. Aynı kramp eğer pisuvarda depoyu sonuna kadar boşaltırsam, o anda giriyor aynı yere.
Kalsiyum, B12, potasyum, magnezyum, fosfor, sodyum, demir, ast, alt, kreatinin, üre, vs. Bircok şey normal çıktı. Azıcik d vitamini eksikligi var.
Bir tahlilde kalsiyum normal ancak fosfor çok yüksek çıkmıştı. Hiperfosfatemiden şüphelendik. Sonra tekrardan parathormon, kalsiyum ve fosfor ölçtük normal çıktı.
Ne olabilir bu dert? Hangi doktora gideyim?
0
yadigar
Sel felaketi demirköy, iğneada vb. oraları çok etkiledi, malum. Diyelim ki bu hafta ailecek gittik... Acaba toparlanmış mıdır? Kano ile longozlara girilir mi yine? Denizine, plajına girilir mi? Ne durumda, bilen var mı? (Ya günübirlik arabayla İstanbul'dan gideceğiz, ya da bir gece sahildeki otelde
Sel felaketi demirköy, iğneada vb. oraları çok etkiledi, malum. Diyelim ki bu hafta ailecek gittik... Acaba toparlanmış mıdır? Kano ile longozlara girilir mi yine? Denizine, plajına girilir mi? Ne durumda, bilen var mı? (Ya günübirlik arabayla İstanbul'dan gideceğiz, ya da bir gece sahildeki otelde kalacağız)
0
yadigar
Şöyle haydarabad'daki gibi gerçekten lezzetli bir mutton biryani yoyebileceğimiz bir hint yahut paki restoranı var mı bildiğiniz?Başaksehir, Çemberlitaş ve Beşiktaş'ta üç yerde denedim, biryani diye verdikleri şey alakasız bir şeydi. Arap pilavı buhara pilavı arası kuru ve lezzetsi bir şey... Zaten
Şöyle haydarabad'daki gibi gerçekten lezzetli bir mutton biryani yoyebileceğimiz bir hint yahut paki restoranı var mı bildiğiniz?
Başaksehir, Çemberlitaş ve Beşiktaş'ta üç yerde denedim, biryani diye verdikleri şey alakasız bir şeydi. Arap pilavı buhara pilavı arası kuru ve lezzetsi bir şey... Zaten bir tanesinin sahipleri Araplardı...
İşinin ehli bir elden çıkma iyi biryani var mı bizim memlekwtte?
Başaksehir, Çemberlitaş ve Beşiktaş'ta üç yerde denedim, biryani diye verdikleri şey alakasız bir şeydi. Arap pilavı buhara pilavı arası kuru ve lezzetsi bir şey... Zaten bir tanesinin sahipleri Araplardı...
İşinin ehli bir elden çıkma iyi biryani var mı bizim memlekwtte?
0
Taksim tarafında Ali Baba Büfe var, orada bir deneyin derim. Gitmişken farklı şeylerinde de tadabilirsiniz.
0
yadigar
Az önce Gloria Jean's'e gittik. Kafeinsiz kahve yokmuş. Bildiğim kadarıyla Starbucks'ta var ancak ben orayı tercih etmiyorum. Espresso (latte, americano vs.) olur, filtre kahve olur (french press vs.) yahut Türk Kahvesi olur, farketmez. Oturup içmelik (satılık paket değil) kafeinsiz kahvesi olan ner
Az önce Gloria Jean's'e gittik. Kafeinsiz kahve yokmuş. Bildiğim kadarıyla Starbucks'ta var ancak ben orayı tercih etmiyorum. Espresso (latte, americano vs.) olur, filtre kahve olur (french press vs.) yahut Türk Kahvesi olur, farketmez. Oturup içmelik (satılık paket değil) kafeinsiz kahvesi olan neresi var? (İstanbul için zincir olmayan mekan da olur semt farketmeksizin)
0
Espressolab (olmadığına denk gelmedim)
Starbucks (olmadığına denk gelmedim)
Cafe Nero (1-2 kez kalmadı dedi)
Kahve Dünyası (genelde var)
Cookshop (var mı bakayım diyor, bazen var bazen yok)
3rd wave'lerde genelde yok. Aaa nasıl yok diince de 'sağlıklı değil o yüzden satmıyoruz' diyorlar. Kafeinsiz dışında içmediğim için en büyük derdim 3.dalgacılar.
Başka mekan bulursanız yazın da bilelim.
Starbucks (olmadığına denk gelmedim)
Cafe Nero (1-2 kez kalmadı dedi)
Kahve Dünyası (genelde var)
Cookshop (var mı bakayım diyor, bazen var bazen yok)
3rd wave'lerde genelde yok. Aaa nasıl yok diince de 'sağlıklı değil o yüzden satmıyoruz' diyorlar. Kafeinsiz dışında içmediğim için en büyük derdim 3.dalgacılar.
Başka mekan bulursanız yazın da bilelim.
0
yadigar
Kafeinsiz çay şu an satılmıyor Türkiye'de. Geldiği ülkede satılıyorsa vereceği adrese kargolarız. Bir miktar da getirme ücreti ödeyebilirim kendisine. Yahut, İstanbul'da kendisini havalimanından araçla alır, evine yahut otogara vs. bırakırım...Meret yükte hafif pahada ağır olmadığından getirmeye yan
Kafeinsiz çay şu an satılmıyor Türkiye'de. Geldiği ülkede satılıyorsa vereceği adrese kargolarız. Bir miktar da getirme ücreti ödeyebilirim kendisine. Yahut, İstanbul'da kendisini havalimanından araçla alır, evine yahut otogara vs. bırakırım...
Meret yükte hafif pahada ağır olmadığından getirmeye yanaşan pek çıkmıyor...
Meret yükte hafif pahada ağır olmadığından getirmeye yanaşan pek çıkmıyor...
0
yadigar
Hastamızın kolonoskopi olması lazım. Ancak, kendisinde hiperfosfatemi mevcut. Böbrek sağlığı için, fosfor tüketmemesi gerekiyor. Kolonoskopi öncesi kullanabileceği fosfatsız bir lavman çeşidi var mıdır?
Hastamızın kolonoskopi olması lazım. Ancak, kendisinde hiperfosfatemi mevcut. Böbrek sağlığı için, fosfor tüketmemesi gerekiyor. Kolonoskopi öncesi kullanabileceği fosfatsız bir lavman çeşidi var mıdır?
0
yadigar
Hangisine cevap verseniz kabulümdür.1. GS Üni. Fransız Dili ve Ed. Hariç, İstanbul'da dil puanıyla öğrenci alan en iyi Fransızca bölüm hangisidir? Puana bakılırsa, YTÜ Frans. Müt. Terc. En yüksek. Ancak öğretim üyesi kalitesi vb. olarak en iyisi hangisidir?2. FSM Vakıf üniversitesi hakkında ne biliy
Hangisine cevap verseniz kabulümdür.
1. GS Üni. Fransız Dili ve Ed. Hariç, İstanbul'da dil puanıyla öğrenci alan en iyi Fransızca bölüm hangisidir? Puana bakılırsa, YTÜ Frans. Müt. Terc. En yüksek. Ancak öğretim üyesi kalitesi vb. olarak en iyisi hangisidir?
2. FSM Vakıf üniversitesi hakkında ne biliyor, düşünüyorsunuz?
1. GS Üni. Fransız Dili ve Ed. Hariç, İstanbul'da dil puanıyla öğrenci alan en iyi Fransızca bölüm hangisidir? Puana bakılırsa, YTÜ Frans. Müt. Terc. En yüksek. Ancak öğretim üyesi kalitesi vb. olarak en iyisi hangisidir?
2. FSM Vakıf üniversitesi hakkında ne biliyor, düşünüyorsunuz?
0
yadigar
Üçüncü kez konakladığım bir holiday inn express'te odada meyve sepeti, çerez tabağı ve tek kişilik servis (çatal, peçete vs.) vardı. Herhangi bir not yok. Normalde sadece su ve çay/kahve complementary oluyor. Acaba bu sefer bir jest mi yaptılar, yoksa ücretli midir?Oda servisi menüsünde meyve sepeti
Üçüncü kez konakladığım bir holiday inn express'te odada meyve sepeti, çerez tabağı ve tek kişilik servis (çatal, peçete vs.) vardı. Herhangi bir not yok. Normalde sadece su ve çay/kahve complementary oluyor. Acaba bu sefer bir jest mi yaptılar, yoksa ücretli midir?
Oda servisi menüsünde meyve sepeti ve çerez tabağı var ayrı ayrı. Ancak böyle bir talebimiz olmadı.
Oda servisi menüsünde meyve sepeti ve çerez tabağı var ayrı ayrı. Ancak böyle bir talebimiz olmadı.
0
Bence "üçüncü kez konakladığım" burada anahtar cümle, yani siz gibilere özel yeni müdavim jesti olabilir.
0
Suitte mi kalıyorsunuz? Siz odaya yerleştikten sonra kapı çalar ve servis gelir. Üzerinde “afiyet olsun, iyi tatiller, teşekkür ederiz” falan yazan notlar olur. Hatta şampanya ve tatlı da gelir. Hepsi ücretsiz. Sonuçta dolaptan almıyorsunuz ya da arayıp oda servisinden sipariş etmiyorsunuz.
0
Ücretsiz olsa gerek.
Odada çerez olur da meyve sepeti olmaz normalde. İkisi bir aradaysa ikram diye düşünürdüm bende.
Ama resepsiyonu arayıp sormakta da bir ayıp yok ki. Ben hemen arayıp sorardım.
Odada çerez olur da meyve sepeti olmaz normalde. İkisi bir aradaysa ikram diye düşünürdüm bende.
Ama resepsiyonu arayıp sormakta da bir ayıp yok ki. Ben hemen arayıp sorardım.
0
yadigar
Ummadığım ve planlarımda olmayan bir ek gelirim oldu. Kimse bilsin istemiyorum.Aile ve akrabalarımdan ihtiyaçları olana (hepsi depremzede ve ciddi anlamda ihtiyaç sahibi) yaklaşık bir yıl boyunca düzenli yardımlar yapacağım. Ancak hiçbirinin para gönderenin ben olduğumu bilmesini istemiyorum. Benim
Ummadığım ve planlarımda olmayan bir ek gelirim oldu. Kimse bilsin istemiyorum.
Aile ve akrabalarımdan ihtiyaçları olana (hepsi depremzede ve ciddi anlamda ihtiyaç sahibi) yaklaşık bir yıl boyunca düzenli yardımlar yapacağım. Ancak hiçbirinin para gönderenin ben olduğumu bilmesini istemiyorum. Benim hemen hiçbiriyle iletişimim yok. Bayramda babamlarda rastlaşırsak o kadar. Hatta bir kısmıyla rastlaşmayız, yolda görsem tanımam.
Sorun şu ki, bu paraları yollayanın ben olduğumun bilinmesini istemiyorum. Yoksa gereksiz yere beni arayacaklar. Muhabbet etmek istemiyorum. Bana borçlu hissetmelerini istemiyorum. Hediye yöresel ürün falan göndermelerini istemiyorum. En önemlisi de, sülalede adım zengine çıksın istemiyorum. Kimse bir insanın aylık gelirinin neredeyse dörtte birini bağışladığına inanmaz. "Bu bu kadar parayı millete verdiğine göre bunda en az kırk katı vardır" derler. Benden borç falan istemeye kalkarlar. Ben bu iletişimsiz/izole halimle gayet mutluyum.
İlk bir iki ay, ablam, annem, babam yoluyla gönderdim paraları bankadan. "Bir hayır sahibi yolladı" dediler.
Şimdi onların da bilmemesi gerekiyor bazı özel nedenlerden dolayı. Tanımadıkları, rastgele arkadaşlarımdan bir iki seferliğine rica edebilirim. Ancak parayı onlarin hesabından göndersem, alıcılar arasında en az bir iki hassas düşünen insan var, "bize yanlışlıkla para gelmiş" diyip iade ederler. Yahut harcamaya korkarlar
Böyle bu trz yardımlar için bir aracı kurum falan var mıdır? Yahut atıyorum "Memleketim yardım fonu" gibi bir isimle vir banka hesabı açılabilir mi? Oturup tek kişilik vakıf/dernek kuramam. Kendime limited şirketi kursam her ay dünya kadar masrafı olacak.l mali müşavir falan...
Bu paraları isimsiz, yahut ucu bana gelmeyecek şekilde göndermenin kolay ve pratik bir yolu var mıdır? (Alıcıların ibanları bende mevcut. Miktarlar da atla deve değil. Ayda 2-6 bin tl arası değişen rakamlar)
Önemli iki not:
-Reklam duyurusu, dolandırıcılık vs. değil. Çoktan kaybedip de üzerine soğuk su içtiğim bir alacağım tahsil edilmiş oldu kabaca. Ben o parayı alırsam depremzedelere dağıtmaya niyet etmiştim. Durum bu.
-Duyuruda maalesef böyle duyurular üzerine mesajla dilenen bazi internet kullanıcıları oluyor. Bu paranın gideceği kişiler ve miktarlari çoktan belli oldu zaten. Daha param olsa onların da gideceği yerler belli. Öyle "nereye bağış yapsam" durumunda değilim. Bu ayın sonuna kadar elimdeki tüm param 1200 lira mesela ve bana zar zor yetecek. Kimseye 1 kuruş gönderebilecek durumum yok...
Aile ve akrabalarımdan ihtiyaçları olana (hepsi depremzede ve ciddi anlamda ihtiyaç sahibi) yaklaşık bir yıl boyunca düzenli yardımlar yapacağım. Ancak hiçbirinin para gönderenin ben olduğumu bilmesini istemiyorum. Benim hemen hiçbiriyle iletişimim yok. Bayramda babamlarda rastlaşırsak o kadar. Hatta bir kısmıyla rastlaşmayız, yolda görsem tanımam.
Sorun şu ki, bu paraları yollayanın ben olduğumun bilinmesini istemiyorum. Yoksa gereksiz yere beni arayacaklar. Muhabbet etmek istemiyorum. Bana borçlu hissetmelerini istemiyorum. Hediye yöresel ürün falan göndermelerini istemiyorum. En önemlisi de, sülalede adım zengine çıksın istemiyorum. Kimse bir insanın aylık gelirinin neredeyse dörtte birini bağışladığına inanmaz. "Bu bu kadar parayı millete verdiğine göre bunda en az kırk katı vardır" derler. Benden borç falan istemeye kalkarlar. Ben bu iletişimsiz/izole halimle gayet mutluyum.
İlk bir iki ay, ablam, annem, babam yoluyla gönderdim paraları bankadan. "Bir hayır sahibi yolladı" dediler.
Şimdi onların da bilmemesi gerekiyor bazı özel nedenlerden dolayı. Tanımadıkları, rastgele arkadaşlarımdan bir iki seferliğine rica edebilirim. Ancak parayı onlarin hesabından göndersem, alıcılar arasında en az bir iki hassas düşünen insan var, "bize yanlışlıkla para gelmiş" diyip iade ederler. Yahut harcamaya korkarlar
Böyle bu trz yardımlar için bir aracı kurum falan var mıdır? Yahut atıyorum "Memleketim yardım fonu" gibi bir isimle vir banka hesabı açılabilir mi? Oturup tek kişilik vakıf/dernek kuramam. Kendime limited şirketi kursam her ay dünya kadar masrafı olacak.l mali müşavir falan...
Bu paraları isimsiz, yahut ucu bana gelmeyecek şekilde göndermenin kolay ve pratik bir yolu var mıdır? (Alıcıların ibanları bende mevcut. Miktarlar da atla deve değil. Ayda 2-6 bin tl arası değişen rakamlar)
Önemli iki not:
-Reklam duyurusu, dolandırıcılık vs. değil. Çoktan kaybedip de üzerine soğuk su içtiğim bir alacağım tahsil edilmiş oldu kabaca. Ben o parayı alırsam depremzedelere dağıtmaya niyet etmiştim. Durum bu.
-Duyuruda maalesef böyle duyurular üzerine mesajla dilenen bazi internet kullanıcıları oluyor. Bu paranın gideceği kişiler ve miktarlari çoktan belli oldu zaten. Daha param olsa onların da gideceği yerler belli. Öyle "nereye bağış yapsam" durumunda değilim. Bu ayın sonuna kadar elimdeki tüm param 1200 lira mesela ve bana zar zor yetecek. Kimseye 1 kuruş gönderebilecek durumum yok...
0
kurum var mı bilmiyorum ama tanıyamayacakları bir arkadaşın aracılığıyla yapsan daha iyi olur. ailenden bilgileri istemiş olur hayır sahibi kişi ve doğrudan para göndermeye başlar.
0
Direkt kendiniz gönderecekseniz yasal kanallardan yok fakat uğraşırsanız kripto bankacıklıktan olabilir.
0
bim vb mağazaların hediye çekleri oluyor. Bunlardan alıp göndermeyi deneyebilirsiniz.
0
Bana kalırsa en kolayı para göndereceğin herkesi tanıyan ortak birini bulup onun üzerinden yapmak. Onun da bir hayırsever deyip geçiştirmesi.
0
Şimdiye dek @etna nın dediği gibiydi zaten. Ancak onlar da bilsin istemiyorum.
0
PTT'den tc kimlik numarasına gönderseniz, alıcıya sms'le bildirim gitse acaba gönderen ismi gözükmüyor olabilir mi diye düşündüm ama cevap bulamadım. Belki öyle oluyordur.
0
yadigar
Şimdi olayımız şu:Yaşı 40'a dayanmış, yarı emekli bir bilgisayar mühendisiyim. Hobi amaçlı devam ettiğim Fransızca kursuna daha fazla para bayılmamak adına aklıma şöyle bir fikir geldi:Dedim ben üniversite sınavına dilden gireyim. Eğer İstanbul'da bir devlet üniversitesinde fransızca bölüm (tercüme,
Şimdi olayımız şu:
Yaşı 40'a dayanmış, yarı emekli bir bilgisayar mühendisiyim. Hobi amaçlı devam ettiğim Fransızca kursuna daha fazla para bayılmamak adına aklıma şöyle bir fikir geldi:
Dedim ben üniversite sınavına dilden gireyim. Eğer İstanbul'da bir devlet üniversitesinde fransızca bölüm (tercüme, edebiyat yahut öğretmenlik vs.) kazanırsam beleşe yakın bir masrafa dilimi ilerletebilirim. Diploma şart değil, istediğim derslere girerim. Amaç ayda 3-4 bin lira kursa bayılmamak.
Fikir güzeldi. Gelgelelim, yks ve ydt aşırı iyi geçti. Muhtemelen ilk 1000-3000 arası bir şey gelecek sıra. Gençken Boğaziçinde okumak içimde kalmıştı. Vakit olarak, mesaim yok ve aylak sayılabilecek bir yaşamım var. Bir maceraya atılıp bu yaştan sonra Boğaziçi'nde bir bölümü mezun olma niyetiyle okumalı mı? (Fransızca bölüm yok. İngilizce çeviribilim, edebiyat, öğretmenlik vs. var) Yoksa bir heves başlayip da elime yüzüme mi bulaştırırım bu yaştan sonra?
Yahut plana sadık kalıp da yıldız, istanbul vs. bir üniversitenin fransızca bölümünü yazıp keyfime göre derslere mi katılayım?
Edit ile ek bilgi: Kariyer, meslek yahut dünyalık adına, kendimden hoşnut bir yerdeyim. Bu bir "kendime hayat ve meslek olarak nasıl bir yol çizeyim" sorusu değil. Soran da zaten yeni mezun değil. İki çocuklu, evli. (Büyüğü liseye gidiyor)
Güncelleme:
Plana sadık kalıp Yıldız Fransızca’yı yazmıştım ama tercihlerin son günü Kur’an okurken “Arapçam da iyi paslanmış” deyip bir gazla tercihi değiştirip, Türkiye’nin en iyi Arapça hazırlık eğitimini veren vakıf üniversitesinin Arapça Öğretmenliği bölümünü tam burslu olarak tercih ettim. Aşırı verimli bir hazırlık senesi geçirip ikincilikle (100 üzerinden 0.07 puan farkla) bitirdim. Bölüme geçince baktım ki bölümün Arapça dersleri hazırlıktan daha düşük seviye. Eğitim/Formasyon dersleri de baydı beni. Gençlere de pek uyum sağlayamadım. Bir buçuk yıl sonra bıraktım dersleri. Arapça’yı yeniden adam ettik gibi. Fransızca için de artık paraya kıyıp Fransız Kültür’de yüzyüze derslere (7 yıl sonra yeniden) devam edeceğim gibi duruyor. Yine sınava mı girsem? Çok hoş oldu hazırlık yılı tam istediğim gibi oldu.
Yaşı 40'a dayanmış, yarı emekli bir bilgisayar mühendisiyim. Hobi amaçlı devam ettiğim Fransızca kursuna daha fazla para bayılmamak adına aklıma şöyle bir fikir geldi:
Dedim ben üniversite sınavına dilden gireyim. Eğer İstanbul'da bir devlet üniversitesinde fransızca bölüm (tercüme, edebiyat yahut öğretmenlik vs.) kazanırsam beleşe yakın bir masrafa dilimi ilerletebilirim. Diploma şart değil, istediğim derslere girerim. Amaç ayda 3-4 bin lira kursa bayılmamak.
Fikir güzeldi. Gelgelelim, yks ve ydt aşırı iyi geçti. Muhtemelen ilk 1000-3000 arası bir şey gelecek sıra. Gençken Boğaziçinde okumak içimde kalmıştı. Vakit olarak, mesaim yok ve aylak sayılabilecek bir yaşamım var. Bir maceraya atılıp bu yaştan sonra Boğaziçi'nde bir bölümü mezun olma niyetiyle okumalı mı? (Fransızca bölüm yok. İngilizce çeviribilim, edebiyat, öğretmenlik vs. var) Yoksa bir heves başlayip da elime yüzüme mi bulaştırırım bu yaştan sonra?
Yahut plana sadık kalıp da yıldız, istanbul vs. bir üniversitenin fransızca bölümünü yazıp keyfime göre derslere mi katılayım?
Edit ile ek bilgi: Kariyer, meslek yahut dünyalık adına, kendimden hoşnut bir yerdeyim. Bu bir "kendime hayat ve meslek olarak nasıl bir yol çizeyim" sorusu değil. Soran da zaten yeni mezun değil. İki çocuklu, evli. (Büyüğü liseye gidiyor)
Güncelleme:
Plana sadık kalıp Yıldız Fransızca’yı yazmıştım ama tercihlerin son günü Kur’an okurken “Arapçam da iyi paslanmış” deyip bir gazla tercihi değiştirip, Türkiye’nin en iyi Arapça hazırlık eğitimini veren vakıf üniversitesinin Arapça Öğretmenliği bölümünü tam burslu olarak tercih ettim. Aşırı verimli bir hazırlık senesi geçirip ikincilikle (100 üzerinden 0.07 puan farkla) bitirdim. Bölüme geçince baktım ki bölümün Arapça dersleri hazırlıktan daha düşük seviye. Eğitim/Formasyon dersleri de baydı beni. Gençlere de pek uyum sağlayamadım. Bir buçuk yıl sonra bıraktım dersleri. Arapça’yı yeniden adam ettik gibi. Fransızca için de artık paraya kıyıp Fransız Kültür’de yüzyüze derslere (7 yıl sonra yeniden) devam edeceğim gibi duruyor. Yine sınava mı girsem? Çok hoş oldu hazırlık yılı tam istediğim gibi oldu.
0
boğaziçi'nin adı geçtiği yerde diğerleri seçenek bile değil. herkesin içinde kalmış bir şey türkiye'de boğaziçi'de okuyamamak özellikle sayısal kesim için.
yıldız, istanbul falan sadece dert katar bence. yani sadece kampüs için bile boğaziçi seçerdim, her gittiğimde ulan zamanında dişimi sıksaydım ne olurdu diyorum.
bölüm olarak da boğaziçi çeviribilim'de okuyan arkadaşım zor zor dedi, fakat kız okul zamanı espor yayıncılığı yaparken buna rağmen bir tık uzatmalı bitirdi.
tabii illa fransızca olacak diyorsanız bölüm daha iyi olur.
yıldız, istanbul falan sadece dert katar bence. yani sadece kampüs için bile boğaziçi seçerdim, her gittiğimde ulan zamanında dişimi sıksaydım ne olurdu diyorum.
bölüm olarak da boğaziçi çeviribilim'de okuyan arkadaşım zor zor dedi, fakat kız okul zamanı espor yayıncılığı yaparken buna rağmen bir tık uzatmalı bitirdi.
tabii illa fransızca olacak diyorsanız bölüm daha iyi olur.
0
Boğaziçi'nin ortamı eskisi gibi değil. Aslında eğitimi de iyi değil, sadece öğrenciler iyi. Elit bir ortam ve kaliteli eğitim istiyorsan Sabancı, Koç, Bilkent doğru adres.
Bir de Fransızca demek GSU demektir.
Bir de Fransızca demek GSU demektir.
0
Yanlis kurgulamissiniz mevzuyu. Bogazici'nin ozelligi ogrencileri. Bu da demektir ki: Her sene Turkiye'nin en bilincli, hirsli, ve o vakte kadar gorece olarak kendini gelistirmis, iyi okularda okumus 500 (diyelim) 18 yasinda genci giriyor Bogazici'ne. Bunlarla ayni ortamda buyumek 18 yasinda hayati ve modern kulturu yeni ogrenen bir cocugun gelisimin icin de harika bir firsat. Ote yandan 40 yasindaki adam... ne alaka? 18 yasindaki cocuklarla interraile mi gideceksin, tiyatro mu yapacaksin, cimlere uzanip bagimsiz film izleyip vay anasini mi diyeceksin, esli danslar klubune mi gideceksin? Sacma yani.
Bogazici yerine koc diyelim, sabanci diyelim. Durum hala ayni sekilde sacma.
Ikinci olarak dil ogrenmek icin universiteye gitmek belki 80'lerde 90'larda falan bir yontem olabilirdi de gunumuzde asiri gereksiz.
Bogazici yerine koc diyelim, sabanci diyelim. Durum hala ayni sekilde sacma.
Ikinci olarak dil ogrenmek icin universiteye gitmek belki 80'lerde 90'larda falan bir yontem olabilirdi de gunumuzde asiri gereksiz.
0
tamamen öylesine girdim sınava desen tamam gir bi bak içinde kalmasın denebilir ama bir amaç için girmişsin. boğaziçi'nde okumak ukte kaldı diyorsun tamam ama anladığım kadarıyla alacağın diplomayla hayatında hiçbir şeyi değiştirmeyi düşünmüyorsun. bir hiç uğruna esas amaçtan vazgeçmek çok mantıklı gelmedi. hot potato'nun dediği gibi 18 yaşındakilerle ortama girebileceğini sanmıyorum. o durumda anca kampüse giriş hakkı faydası olur sana o da değer mi franszca üniversite eğitimi isteğinden vazgeçmene, hangisi daha önemli bunlar senin bileceğin şeyler.
bir de diğerlerinin de dediği gibi x okulun fransızca bölümü yerine gsü'ye girsen daha iyi sanki, bilmiyorum senin dereceninin de yetmeme durumu var mı gsü için ama yoktur herhalde.
bir de diğerlerinin de dediği gibi x okulun fransızca bölümü yerine gsü'ye girsen daha iyi sanki, bilmiyorum senin dereceninin de yetmeme durumu var mı gsü için ama yoktur herhalde.
0
Boğaziçi sözel öğrenci profili hırslı fakir falan değil. Tam tersi zengin ve idealsiz. Gelecek kaygısı olmadığı için boun etiketi almak istiyor.
0
Okunmaz çünkü 4 yıl. Lisede tıp okumayı çok istiyordum. Şu an kazansam okumam. 6 yıl harcamak istemem. Emekli olunca belki üniversite okuyabilirim.
0
aynı şekilde bilgisayar mühendisiyim; benzer şekilde içimde boğaziçi felsefe ukde kaldığı için 25 yaşında boğaziçi felsefe yüksek lisansına başlayıp ilk dönem sonunda bıraktım.
felsefe mezunu olmadığım için ilk sene hazırlık yılıydı, dolayısıyla lisans öğrencisi gibi lisans derslerine girdim sadece (online'dı hepsi, korona dönemiydi). mesela logic'te, her hafta ciddi vakit ayırılması gereken ödevler vardı ve ödevlere vakit ayırmayı absürt bulduğumdan ilk 2-3 ödevden sonra "bu kadar yeterli" deyip kafada bitirmiştim (bir başkası belki hocalar ile konuşabilir ödevler vesaire için de, ben bölümü tamamlama niyetiyle başlamamıştım zaten, girmek ukdeydi sadece).
benim ukde versiyonumda şöyle sonuçları oldu: önceden sürekli kafamda boğaziçi felsefe takılıyken, bölüme bir girip çıktıktan sonra bir daha ukde olarak aklıma gelmedi bölüm hiç. yani, girip çıkmış olmak, 5-10 kez keyfi olarak güney kampüs'e gidip takılmak yeterli ve de çok iyi oldu. ayrıca yüksek lisansa devam etmeyerek, 20-30 yaş aralığındaki üç senemi pek de ilgi duymadığım derslerle, konularla vakit harcayarak heba etmemiş oldum.
sizin durumunuzda, belki boğaziçi tercih edip bir sene (ya da ne kadar isterseniz) durup boğaziçi hevesinizi alabilirsiniz, sonrasında, bir sene sonra zaten yine bir başka -fransızca- bölüme giriş yapabilirsiniz.
felsefe mezunu olmadığım için ilk sene hazırlık yılıydı, dolayısıyla lisans öğrencisi gibi lisans derslerine girdim sadece (online'dı hepsi, korona dönemiydi). mesela logic'te, her hafta ciddi vakit ayırılması gereken ödevler vardı ve ödevlere vakit ayırmayı absürt bulduğumdan ilk 2-3 ödevden sonra "bu kadar yeterli" deyip kafada bitirmiştim (bir başkası belki hocalar ile konuşabilir ödevler vesaire için de, ben bölümü tamamlama niyetiyle başlamamıştım zaten, girmek ukdeydi sadece).
benim ukde versiyonumda şöyle sonuçları oldu: önceden sürekli kafamda boğaziçi felsefe takılıyken, bölüme bir girip çıktıktan sonra bir daha ukde olarak aklıma gelmedi bölüm hiç. yani, girip çıkmış olmak, 5-10 kez keyfi olarak güney kampüs'e gidip takılmak yeterli ve de çok iyi oldu. ayrıca yüksek lisansa devam etmeyerek, 20-30 yaş aralığındaki üç senemi pek de ilgi duymadığım derslerle, konularla vakit harcayarak heba etmemiş oldum.
sizin durumunuzda, belki boğaziçi tercih edip bir sene (ya da ne kadar isterseniz) durup boğaziçi hevesinizi alabilirsiniz, sonrasında, bir sene sonra zaten yine bir başka -fransızca- bölüme giriş yapabilirsiniz.
0
plana sadık kal müdür ya. napacan bu dakikadan sonra ben olsam fransızca yazıp keyfime bakardım.
0
hayata bir kere geliyoruz. hayallerin pesinden kosmak guzel bence. ben destekliyorum. en azindan denemek bile guzel. olmuyorsa birakabilirsiniz. dendigi gibi daha sonra yatay geçiş de dusunulebilir.
0
senin gibi 1-2 "çıkıntı" oluyor bölümlerde onlara denk gelirsen yabancılık çekmezsin
bazı şeyleri zaten biliyor olcaksın sıkıcı olacak
biraz da zamane gençlerinden kendini geliştirmiş örnekleri görürsün
hazırlık sınıfı olur zaten ilk sene
bazı şeyleri zaten biliyor olcaksın sıkıcı olacak
biraz da zamane gençlerinden kendini geliştirmiş örnekleri görürsün
hazırlık sınıfı olur zaten ilk sene
0
yok atlasa girip Boğaziçi, İstanbul farketmez özellikle sözel ve dil bölümlerine yerleşenlerin mezuniyet yıllarına bir bakın. Öyle bir iki istisna gibi değil. Bayağı ikinci üçüncü üniversite olarak yerleşen sayıları her geçen gün artan bir kesim var. Dünyada da böyle. Üniversite bu demek zaten. Kariyerinizi değiştirmek, ufkunuzu genişletmek. Amacınız her neyse. Ortamdan ziyade bölümün size katacaklarına odaklanırsanız, ders programlarını, eğitmen profilini falan incelerseniz daha mantıklı bir karar alabilirsiniz diye düşünüyorum.
0
yadigar
Yarın ve Pazar günü, malum, üniversite sınavları var. Bazı hususları yeniden hatırlatmakta yarar var:-Saat 10:00'ı bir saniye geçirseniz dahi; kendinizi öldürseniz bile binaya alınmiyorsunuz. Koşsanız bile kâr etmiyor. Kim kaynaklı olursa olsun hiçbir sebep mazeret kabul edilmiyor. (Ydt için de 15:3
Yarın ve Pazar günü, malum, üniversite sınavları var. Bazı hususları yeniden hatırlatmakta yarar var:
-Saat 10:00'ı bir saniye geçirseniz dahi; kendinizi öldürseniz bile binaya alınmiyorsunuz. Koşsanız bile kâr etmiyor. Kim kaynaklı olursa olsun hiçbir sebep mazeret kabul edilmiyor. (Ydt için de 15:30)
-Sınava giriş belgenizi bastırmadıysanız hâlâ, oyalanmadan bastırın. (Bir de yedek olsa iyi) Renksiz de olabilir ancak fotoğraf görünür olmalı mutlaka. Belgede hiçbir yazı çizim karalama olmamalı. (Mobil uygulamadan belge bastırılamıyor. Tarayıcıdan bastırmak lazım)
-Kimliğinizde resim ve tc kimlik no şart. Süresi devam eden pasaport kabul ediliyor. Ehliyet kabul edilMİyor. Kimliksiz ve belgesiz sınava giremiyorsunuz. (Nüfus müdürlüğünden alacağınız FOTOĞRAFLI geçici kimlik belgesi kabul ediliyor)
-Şeffaf pet şişede su harici ekipman, kırtasiye, eşya ve aksesuara izin verilmiyor.
-Bu sene sadece aşağıdaki eşyalar istisna olarak kabul edilip izin verilecek:
*Başörtüsündeki topluiğneler. (Broş, süslü iğne ve çengelliiğneler yasak)
*Basit sade tel toka. (Süslüleri yasak)
*Basit, minimal küpe ve piercing.
*Makul miktar nakit türk lirası.
*Anahtarlıksız basit ev anahtarı.
*İstanbulkart, kentkart vb. ulaşım kartı.
*Numaralı renksiz gözlük.
*Alyans.
-Metal aksesuarları olmayan basit kıyafetler giymek gerekiyor. Normal kemere izin var.
-Çanta, cüzdan, takı, aksesuar, telefon, kalem, araba anahtarı vs. zinhar yasak.
Hayırlı sonuçlar hepinize...
-Saat 10:00'ı bir saniye geçirseniz dahi; kendinizi öldürseniz bile binaya alınmiyorsunuz. Koşsanız bile kâr etmiyor. Kim kaynaklı olursa olsun hiçbir sebep mazeret kabul edilmiyor. (Ydt için de 15:30)
-Sınava giriş belgenizi bastırmadıysanız hâlâ, oyalanmadan bastırın. (Bir de yedek olsa iyi) Renksiz de olabilir ancak fotoğraf görünür olmalı mutlaka. Belgede hiçbir yazı çizim karalama olmamalı. (Mobil uygulamadan belge bastırılamıyor. Tarayıcıdan bastırmak lazım)
-Kimliğinizde resim ve tc kimlik no şart. Süresi devam eden pasaport kabul ediliyor. Ehliyet kabul edilMİyor. Kimliksiz ve belgesiz sınava giremiyorsunuz. (Nüfus müdürlüğünden alacağınız FOTOĞRAFLI geçici kimlik belgesi kabul ediliyor)
-Şeffaf pet şişede su harici ekipman, kırtasiye, eşya ve aksesuara izin verilmiyor.
-Bu sene sadece aşağıdaki eşyalar istisna olarak kabul edilip izin verilecek:
*Başörtüsündeki topluiğneler. (Broş, süslü iğne ve çengelliiğneler yasak)
*Basit sade tel toka. (Süslüleri yasak)
*Basit, minimal küpe ve piercing.
*Makul miktar nakit türk lirası.
*Anahtarlıksız basit ev anahtarı.
*İstanbulkart, kentkart vb. ulaşım kartı.
*Numaralı renksiz gözlük.
*Alyans.
-Metal aksesuarları olmayan basit kıyafetler giymek gerekiyor. Normal kemere izin var.
-Çanta, cüzdan, takı, aksesuar, telefon, kalem, araba anahtarı vs. zinhar yasak.
Hayırlı sonuçlar hepinize...
0
yadigar
Linkteki bilgisayarı almayı düşünüyorum. Fiyatı nasıl sizce? Benzer fiyata tavsiye edeceğiniz daha iyi bir makine var mıdır? Yahut bu fiyat bu makine için uygun mudur? Fiyattan bağımsız,.ho'nin bu modelini nasıl bilirsiniz, tavsiye eder misiniz? Değerlendirmeleriniz nedir? Teşekkürler https://www.he
Linkteki bilgisayarı almayı düşünüyorum. Fiyatı nasıl sizce? Benzer fiyata tavsiye edeceğiniz daha iyi bir makine var mıdır? Yahut bu fiyat bu makine için uygun mudur? Fiyattan bağımsız,.ho'nin bu modelini nasıl bilirsiniz, tavsiye eder misiniz? Değerlendirmeleriniz nedir? Teşekkürler
www.hepsiburada.com
www.hepsiburada.com
0
Bu fiyatlara aşağı yukarı bu özellikler alınıyor ya fazla bişey beklememek lazım.
İşlemci intel yerine amd ryzen seçerseniz hız olarak biraz daha iyi olacaktır.
Mesela bunda Intel Core i5 1235U var ama AMD Ryzen 7 5700U tercih ederseniz işlemci performansı bakımından daha iyi olur.
Ama işlemcilerdeki yerleşik ekran kartları konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim. O konuda da intel bir tık iyi. Eğer oyun falan oynamıyorum derseniz amd ryzen tercih edebilirsiniz. Misal şu: www.hepsiburada.com
Gel gelelim bana kalırsa ikisi de işe yaramaz. Ne işlemcisi elle tutulur ne harici bir ekran kartı var ne de içlerinde işletim sistemi var. Korsan yükleseniz güvenlik açığı olabilir.
En iyisi bence bütçeyi biraz artırın biraz daha adam akıllı bir şey alın ki en azından kısa sürede performans sorunu yaşamazsınız daha uzun süreler götürür.
Misal: www.hepsiburada.com
İşlemci intel yerine amd ryzen seçerseniz hız olarak biraz daha iyi olacaktır.
Mesela bunda Intel Core i5 1235U var ama AMD Ryzen 7 5700U tercih ederseniz işlemci performansı bakımından daha iyi olur.
Ama işlemcilerdeki yerleşik ekran kartları konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim. O konuda da intel bir tık iyi. Eğer oyun falan oynamıyorum derseniz amd ryzen tercih edebilirsiniz. Misal şu: www.hepsiburada.com
Gel gelelim bana kalırsa ikisi de işe yaramaz. Ne işlemcisi elle tutulur ne harici bir ekran kartı var ne de içlerinde işletim sistemi var. Korsan yükleseniz güvenlik açığı olabilir.
En iyisi bence bütçeyi biraz artırın biraz daha adam akıllı bir şey alın ki en azından kısa sürede performans sorunu yaşamazsınız daha uzun süreler götürür.
Misal: www.hepsiburada.com
0
yadigar
https://www.startv.com.tr/video/arsiv/dizi/behzatc/behzat-c-57-bolumBölümün hemen başındaki tiradın sahibi kadın oyuncu kim?Credits'te ismi geçmiyor.Edit: resimdeki oyuncu -> https://www.hizliresim.com/e6bfslb
www.startv.com.tr
Bölümün hemen başındaki tiradın sahibi kadın oyuncu kim?
Credits'te ismi geçmiyor.
Edit: resimdeki oyuncu -> www.hizliresim.com
Bölümün hemen başındaki tiradın sahibi kadın oyuncu kim?
Credits'te ismi geçmiyor.
Edit: resimdeki oyuncu -> www.hizliresim.com
0
bölümün başında ayça eren var. başrollerden ve creditste de var. yanlış link mi attın acaba?
0
Bölüm sonunda jenerikte bölüm oyuncuları var, içlerinde tanımadığımız yani bu oyuncuya uyan tek isim "Deniz CAN" bölümdeki karakter adı "Elif" imiş, izlemeye üşendim, eğer bölümde bu karakterin adı Elif ise isim doğru.
Edit: yok, Elif gazeteci kızın adıydı, değildir.
Edit 2 : bu oyuncuyu soruyosunuz di mi?
www.hizliresim.com
Edit 3: Nergis Öztürk olabilir mi acaba?
Edit: yok, Elif gazeteci kızın adıydı, değildir.
Edit 2 : bu oyuncuyu soruyosunuz di mi?
www.hizliresim.com
Edit 3: Nergis Öztürk olabilir mi acaba?
0
@neira bölümün başında ayça eren yok. Yanlış linke mi tıkladın acaba?
@John Bloor Nergis Öztürk değil tabii ki. Deniz Can da değil. Ayrıca dediğim gibi, kapanış jeneriğinde ismi geçmiyor. (Verdiğiniz linke duyuruda tıkladığımda bir resim göstermedi bana. tersine, resim yükleme ekranı çıktı.)
edit: @John Bloor yenilenen ekran görüntüsü için çok teşekkür ederim. Evet, resimdeki oyuncuyu soruyorum. Duyuru metnine de verdiğiniz linki ekleyeyim şimdi.
@John Bloor Nergis Öztürk değil tabii ki. Deniz Can da değil. Ayrıca dediğim gibi, kapanış jeneriğinde ismi geçmiyor. (Verdiğiniz linke duyuruda tıkladığımda bir resim göstermedi bana. tersine, resim yükleme ekranı çıktı.)
edit: @John Bloor yenilenen ekran görüntüsü için çok teşekkür ederim. Evet, resimdeki oyuncuyu soruyorum. Duyuru metnine de verdiğiniz linki ekleyeyim şimdi.
0
0
yadigar
80'lerin kanepeleri var ya hani... Sırt kısmında kapaklı dolabı, rafları bulunan, uyumadan az dışarı çekilen, altı sandıklı, uyurken dolabın açılıp üstümüze düştüğü... "Kütüphaneli kanepe, raflı kanepe, dolaplı çekyat vb." çeşit çeşit isimde geçiyor internette. Ama ya lime limeler. Ya çoktan satılmı
80'lerin kanepeleri var ya hani... Sırt kısmında kapaklı dolabı, rafları bulunan, uyumadan az dışarı çekilen, altı sandıklı, uyurken dolabın açılıp üstümüze düştüğü... "Kütüphaneli kanepe, raflı kanepe, dolaplı çekyat vb." çeşit çeşit isimde geçiyor internette. Ama ya lime limeler. Ya çoktan satılmışlar ya da başka şehirdeler.
İstanbul için soruyorum, bunlardan temin etmenin en kolay yolu nasıldır? "Şurada bulursun" diyeceğiniz bir yer var mıdır? Yahut ustaya sıfırdan yaptırılabilir mi? Yapan usta kalmış mıdır?
İstanbul için soruyorum, bunlardan temin etmenin en kolay yolu nasıldır? "Şurada bulursun" diyeceğiniz bir yer var mıdır? Yahut ustaya sıfırdan yaptırılabilir mi? Yapan usta kalmış mıdır?
0
tanıdık sahaf varsa yardımcı olur. eskiden aslıhan'da sahaflar vardı. hala var mı bilmiyorum.
genelde yaşlı biri vefat edince çocukları(mirasçıları) ölen kişinin kütüphanesini(ve diğer eşyasını) toptan/tekte satarlar.
kitapları alması için de bu sahafları ararlar. dolayısıyla bu sahaflar, vefat eden insanların ev eşyalarını görürler sık sık. mutlaka ölen birinde vardır bu mobilya istanbul'da.
tam anlatamadım ama anlamışsınızdır.
genelde yaşlı biri vefat edince çocukları(mirasçıları) ölen kişinin kütüphanesini(ve diğer eşyasını) toptan/tekte satarlar.
kitapları alması için de bu sahafları ararlar. dolayısıyla bu sahaflar, vefat eden insanların ev eşyalarını görürler sık sık. mutlaka ölen birinde vardır bu mobilya istanbul'da.
tam anlatamadım ama anlamışsınızdır.
0
yadigar
Az önce Google'a Fransızca bir cümle dikte ederken, mikrofona "pizza" (pitza) diyince "b***" yazdı. Google'ın yanlış anladığı bu sözcük ne olabilir?Cevaplar üzerine edit:Hocam, anlatamadım galiba. Putain anlasa p*** yazar. Ayrıca Fransıca konuşup da putain'i bilmeyen mi var... Ortada çeviri falan da
Az önce Google'a Fransızca bir cümle dikte ederken, mikrofona "pizza" (pitza) diyince "b***" yazdı. Google'ın yanlış anladığı bu sözcük ne olabilir?
Cevaplar üzerine edit:
Hocam, anlatamadım galiba. Putain anlasa p*** yazar. Ayrıca Fransıca konuşup da putain'i bilmeyen mi var... Ortada çeviri falan da yoktu. Mikrofona içinde pizza geçen bir cümle söyledim. Örneğin, mikrofona "ce soir je mange une pizza" denmiş olsun, ekrana "ce soir gendarmerie b***" yazmış olsun. Bunun gibi... (Cümleyi hatırlamıyorum şu an)
Cevaplar üzerine edit:
Hocam, anlatamadım galiba. Putain anlasa p*** yazar. Ayrıca Fransıca konuşup da putain'i bilmeyen mi var... Ortada çeviri falan da yoktu. Mikrofona içinde pizza geçen bir cümle söyledim. Örneğin, mikrofona "ce soir je mange une pizza" denmiş olsun, ekrana "ce soir gendarmerie b***" yazmış olsun. Bunun gibi... (Cümleyi hatırlamıyorum şu an)
0
@incrediblemau
ben de ilk öyle düşündüm putadır heralde dedim ama o ingilizce çevirisi b*** olunca oluyor.
ya da belki de merdadır.
ama arkadaş çevirisi mi b*** yoksa fransızca yazan kelime mi b*** orayı aydınlatması lazım.
ben de ilk öyle düşündüm putadır heralde dedim ama o ingilizce çevirisi b*** olunca oluyor.
ya da belki de merdadır.
ama arkadaş çevirisi mi b*** yoksa fransızca yazan kelime mi b*** orayı aydınlatması lazım.
0
Buldum: bâtard olmalı. Fonetik olarak pizza ile benzeşiyor. Nasil aklıma gelmedi, zihin tutulması yaşamışım resmen...
0
yadigar
Üniversite sınavı YKS’nin Dil bölümü olan YDT beş dilde yapılıyormuş. (İng, Fra, Arp, Rus, Alm) Ben mesela Fransız Dili ve Edebiyatı tercih etmek için YDT İngilizce testini seçebiliyor muyum? Yoksa bu beş dilden her bölüm için ilgili dilin testine mi girmiş olmak gerekiyor? Eğer test ve bölümün dili
Üniversite sınavı YKS’nin Dil bölümü olan YDT beş dilde yapılıyormuş. (İng, Fra, Arp, Rus, Alm) Ben mesela Fransız Dili ve Edebiyatı tercih etmek için YDT İngilizce testini seçebiliyor muyum? Yoksa bu beş dilden her bölüm için ilgili dilin testine mi girmiş olmak gerekiyor? Eğer test ve bölümün dili farklı olabiliyorsa herhangi bir katsayı farkı uygulanıyor mu?
0
katsayı yok. örneğin ingilizce soru çözerek dilediğin dil bölümüne girebilirsin. tek puan türü var zaten. yani sen ingilizce çözerek fransız dilini kazanabilirsin. hazırlık okuman gerekir tabi.
0
Cevap aslında tam olarak ôyle değil. Yök atlas yahut tercih kılavuzunda, ilgili dil bölümünün açıklamasında ydt'ye belirli bir dilden girilme şartı aranabiliyor.
Örneğin x üniversitesi fransız dili ve edebiyatı açıklamasında, ydt'ye sadece fransızca'dan girenler kabul edilebilirken, t üniversitesi fransızca öğretmenliği bölümü, ydt'ye ingilizce ve fransızca dillerinden birinden girilme şartı arayabiliyor. Z üniversitesi fransızca tercümanlık bölümü ise ydt'yeningilizce, fransızca, almanca, rusça, arapça dillerinden birinde girenlere kapısını açarken, başka bir üniversite böyle bir koşulu hiç belirlemeyip sadece ydt puanıyla her dili kabul edebiliyor.
Özetle, tercihi düşünülen bölümlerin kayıt kabul şartlarını inceleyip de girilecek dili seçmek en mantıklısı...
Örneğin x üniversitesi fransız dili ve edebiyatı açıklamasında, ydt'ye sadece fransızca'dan girenler kabul edilebilirken, t üniversitesi fransızca öğretmenliği bölümü, ydt'ye ingilizce ve fransızca dillerinden birinden girilme şartı arayabiliyor. Z üniversitesi fransızca tercümanlık bölümü ise ydt'yeningilizce, fransızca, almanca, rusça, arapça dillerinden birinde girenlere kapısını açarken, başka bir üniversite böyle bir koşulu hiç belirlemeyip sadece ydt puanıyla her dili kabul edebiliyor.
Özetle, tercihi düşünülen bölümlerin kayıt kabul şartlarını inceleyip de girilecek dili seçmek en mantıklısı...
0
yadigar
23 yıl sonra gideceğim. Daha on yıl önce şehrin inanılmaz değiştiği söyleniyordu. Şimdisini düşünemiyorum. 99-2000 yıllarından beri aynı kalmış, böyle gençliğimdeki Konya'yı hatırlatacak bir mekan var mıdır önerebileceğiniz?
23 yıl sonra gideceğim. Daha on yıl önce şehrin inanılmaz değiştiği söyleniyordu. Şimdisini düşünemiyorum. 99-2000 yıllarından beri aynı kalmış, böyle gençliğimdeki Konya'yı hatırlatacak bir mekan var mıdır önerebileceğiniz?
0
Hocam dediğin anlamda çok zor gerçekten, belki kapalı alanların içi olabilir. Tarihi camiler, eski bir okul vb gibi ama resmi dairelerin bile çoğu yıkıldı/taşındı.
Şimdilik aklıma gelen nispeten benzer kalmış, hatırlatabilecek yerler: Zafer-gedavet-form-anıt-gar rotasını yürüyebilirsin, Nalçacının musalla tarafları, Selçuk üni kampüsü, Akyokuştan manzara yapılabilir… Eğer ‘yeni’ otogara yetiştiysen orası hala aynıdır aşağı yukarı.
Bir de eskiden yaşadığın mahalle eski bir muhitteyse çok değişmemiş olabilir.
Şimdilik aklıma gelen nispeten benzer kalmış, hatırlatabilecek yerler: Zafer-gedavet-form-anıt-gar rotasını yürüyebilirsin, Nalçacının musalla tarafları, Selçuk üni kampüsü, Akyokuştan manzara yapılabilir… Eğer ‘yeni’ otogara yetiştiysen orası hala aynıdır aşağı yukarı.
Bir de eskiden yaşadığın mahalle eski bir muhitteyse çok değişmemiş olabilir.
0
Bazı yerlerin o tarihi dokusu ve kokusu hiçbir zaman değişmiyor. Konya'da da zafer, Alaaddin tepesi, Kayalıpark'tan Mevlana'ya ve yine o civardaki kapalı pazarlar, kadınlar pazarı vs. bölgeler bana hep aynı gelmiştir farklı zamanlarda.
Eğer üniversite civarlarına gidecekseniz kampüs dışında Bosna vs. günden güne değişiyor. 20 yılda neler değişmemiştir ki.
Eğer üniversite civarlarına gidecekseniz kampüs dışında Bosna vs. günden güne değişiyor. 20 yılda neler değişmemiştir ki.
0
yadigar
İki-üç günlüğüne Konya'da olacağım. Arabam olacak. Hemen her gün tamamen boşum. Ne yapmalı? Ne yemeli? Ne almalı?
İki-üç günlüğüne Konya'da olacağım. Arabam olacak. Hemen her gün tamamen boşum. Ne yapmalı? Ne yemeli? Ne almalı?
0
- tiritci mithat'ta tirit (baska bir yerde tavsiye etmem), baska bir yerde firin kebabi.
- Catalhoyuk ziyareti.
- Mevlana muzesi.
- Alaadin tepesi'deki (konya merkezindeki kucuk yukselti) selcuklu cami ziyareti.
- Catalhoyuk ziyareti.
- Mevlana muzesi.
- Alaadin tepesi'deki (konya merkezindeki kucuk yukselti) selcuklu cami ziyareti.
0
Serseri marti'ya ek olarak
-Konya Tropikal Kelebek Bahçesi ziyareti
-Etliekmek yemek tabi ki
-Konya Tropikal Kelebek Bahçesi ziyareti
-Etliekmek yemek tabi ki
0
yemek olarak
+ mithat tirit
+ firin kebabi
+ havzan'da etliekmek
gezilecek yer olarak
- mevlana, ince minare medresesi, karatay medresesi, arkeoloji muzesi (bunlar bir gunde yapilabilir cok yakinlar)
- kelebekler vadisi (kesinlikle tavsiye ederim biraz sehir disinda)
- sille koyu
- catalhoyuk (araciniz varsa gormeniz guzel olur)
+ mithat tirit
+ firin kebabi
+ havzan'da etliekmek
gezilecek yer olarak
- mevlana, ince minare medresesi, karatay medresesi, arkeoloji muzesi (bunlar bir gunde yapilabilir cok yakinlar)
- kelebekler vadisi (kesinlikle tavsiye ederim biraz sehir disinda)
- sille koyu
- catalhoyuk (araciniz varsa gormeniz guzel olur)
0
meramın bazı yeşil ve güzel sokakları var turlanabilir, bisiklet sürülebilir diyecektim de havalar soğuktur, yerler de kar buz ise o iş nanay.
-çatalhöyük
-kule sini de yemek or çay ve şehir seyri
-komple bir bedesten çarşısı turu; hediyelik eşya + kapu cami ve karşısındaki sabuncudan şık ve güzel kokulu bir kaç sabun + tiritçi mito'da tirit olabilir. etli ekmek istersen de cemo iyi mekanlardandır ama nedense ben havzan'ı daha çok seviyordum
- akşam üstü ya da akşam japon parkında çin müzikleri eşliğinde ufak bir gezinti (evet muhtemelen kendileri de bilmiyordur çaldıkları müziklerin çine özgü olduğunu ama yine çok güzel) ve dinlenme takılma
- ilgini çekerse bilim merkezi
- kelebekler vadisi
- kebapçı dedeler 1929 ama nalçacı şubesi. orası daha sakin ve güzel bir mekan bence. eti bence konyadaki en güzel etlerden.
yazarken duygulandım vallahi billahi, çok güzel anılarım yıllarım geçti. iyi eğlenceler
-çatalhöyük
-kule sini de yemek or çay ve şehir seyri
-komple bir bedesten çarşısı turu; hediyelik eşya + kapu cami ve karşısındaki sabuncudan şık ve güzel kokulu bir kaç sabun + tiritçi mito'da tirit olabilir. etli ekmek istersen de cemo iyi mekanlardandır ama nedense ben havzan'ı daha çok seviyordum
- akşam üstü ya da akşam japon parkında çin müzikleri eşliğinde ufak bir gezinti (evet muhtemelen kendileri de bilmiyordur çaldıkları müziklerin çine özgü olduğunu ama yine çok güzel) ve dinlenme takılma
- ilgini çekerse bilim merkezi
- kelebekler vadisi
- kebapçı dedeler 1929 ama nalçacı şubesi. orası daha sakin ve güzel bir mekan bence. eti bence konyadaki en güzel etlerden.
yazarken duygulandım vallahi billahi, çok güzel anılarım yıllarım geçti. iyi eğlenceler
0
Kule sini restoran. Zemin dönüyor, çok güzel panoramik görüntüsü var.
Fırın kebabı
Hacıbaba'da tavuk tandır
Bilim merkezi süper bir yer.
Kelebekler vadisi gezmeye değer
Cumartesi akşamları ücretsiz sema gösterisi oluyor
Gedavet'te Mehmet Kuvvet Usta'da kavurma. (Cumartesi Konyadaysanız kavurma benden, ekşiden mesaj atın)
Fırın kebabı
Hacıbaba'da tavuk tandır
Bilim merkezi süper bir yer.
Kelebekler vadisi gezmeye değer
Cumartesi akşamları ücretsiz sema gösterisi oluyor
Gedavet'te Mehmet Kuvvet Usta'da kavurma. (Cumartesi Konyadaysanız kavurma benden, ekşiden mesaj atın)
0
yadigar
Normal musluk suyu mu, brita tarzı arıtma mı, sabit arıtma cihazı suyu mu yoksa şişe/damacana suyu mu?Biz normal musluk suyu kullanıyoruz. Mikroplar kaynayınca ölüyor tamam da, bunun kimyasalları, ağır metalleri vs. var…Edit: "içme suyu" dediğiniz nedir? Damacana mı, şişe mi, arıtma mı? Açık yazarsa
Normal musluk suyu mu, brita tarzı arıtma mı, sabit arıtma cihazı suyu mu yoksa şişe/damacana suyu mu?
Biz normal musluk suyu kullanıyoruz. Mikroplar kaynayınca ölüyor tamam da, bunun kimyasalları, ağır metalleri vs. var…
Edit: "içme suyu" dediğiniz nedir? Damacana mı, şişe mi, arıtma mı? Açık yazarsanız sevinirim. Teşekkürler
Biz normal musluk suyu kullanıyoruz. Mikroplar kaynayınca ölüyor tamam da, bunun kimyasalları, ağır metalleri vs. var…
Edit: "içme suyu" dediğiniz nedir? Damacana mı, şişe mi, arıtma mı? Açık yazarsanız sevinirim. Teşekkürler
0
musluk suyu kullaninca 1 haftaya kirec tabakasi cokuyor dibine. brita'dan geciriyorum, yine bisiler birikiyor ama 1-2 ayda anca.
0
Artık bin liraya su arıtma sistemleri var. Ordan arıttıgım suyla yapıyorum
0
damacana. hatırladığım kadarıyla iski içme suyu dezenfeksiyonu için klor kullanıyordu. bu işlem de kanserojen bazı yan ürünler ortaya çıkarıyor. ondan dolayı şebeke suyu ya da filtrelenmiş şebeke suyunu çay/kahve için kullanmıyorum.
0
Yemek de dahil olmak üzere biz her şeyi hazır suyla yapıyoruz. Arıtma suların tadını eşim sevmiyor.
Ve tesadüf müdür, bilmem ne zaman evde musluk suyu kullanan arkadaslarimizin evine gitsek sonrasında midemiz bozuluyor. Bence kireç ve klor çok etkili.
Ve tesadüf müdür, bilmem ne zaman evde musluk suyu kullanan arkadaslarimizin evine gitsek sonrasında midemiz bozuluyor. Bence kireç ve klor çok etkili.
0
musluk suyu.
bence tadında bir fark olmuyor.
zarar verdiğini de pek düşünmüyorum az tükettiğim için. bu arada azdan kastım günde 1 kupa çay ya da kahve.
bence tadında bir fark olmuyor.
zarar verdiğini de pek düşünmüyorum az tükettiğim için. bu arada azdan kastım günde 1 kupa çay ya da kahve.
0
İçtiğim günde 1 bardak çay, o musluk suyuyla. Kahveyi içme suyuyla yapıyorum. Makinada yaptığım için suyun sertliği, kireç gibi detaylar makinanın bozulmaması için önemli, o yüzden damacana mutlaka.
0
Damacana suyu su içmek dışında hiçbir amaçla kullanmıyorum. Dipte biriken kireç damacana su ile ne miktarda azalıyor bilmiyorum ama evet, çeşme suyunda öyle bir sorun var.
0
yadigar
Tam üç yıl önce duyuru ahalisinin katkılarıyla ağaçlandırılan hatıra ormanını bugün ziyaret ettim. (https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1371026)Bölge gerçekten de orman müdürlüğü tarafından ağaçlandırılmış. (2000 kök var mıydı bilemem ama yeterince vardı) O maydanozdan hallice çam fidanlarının boyları
Tam üç yıl önce duyuru ahalisinin katkılarıyla ağaçlandırılan hatıra ormanını bugün ziyaret ettim. (www.eksiduyuru.com)
Bölge gerçekten de orman müdürlüğü tarafından ağaçlandırılmış. (2000 kök var mıydı bilemem ama yeterince vardı) O maydanozdan hallice çam fidanlarının boyları yer yer bir metreyi bulmuş :)
Bir üzücü nokta, tabelayı sökmüşler. Kalıntısı falan da yoktu. Rüzgâr falan devirmemiş yani. (Başka noktaya da taşınmamış tabela) Ayrıca etrafı tel örgü ile çevrilmiş.
Güneş batmak üzereydi. Telefonumla amatörce çekebildiğim birkaç pozu duyuru ahalisiyle paylaşıyorum. Orada her şey yolunda. Ağaçlarımız büyüyorlar.
Albüm:
ibb.co
Bölge gerçekten de orman müdürlüğü tarafından ağaçlandırılmış. (2000 kök var mıydı bilemem ama yeterince vardı) O maydanozdan hallice çam fidanlarının boyları yer yer bir metreyi bulmuş :)
Bir üzücü nokta, tabelayı sökmüşler. Kalıntısı falan da yoktu. Rüzgâr falan devirmemiş yani. (Başka noktaya da taşınmamış tabela) Ayrıca etrafı tel örgü ile çevrilmiş.
Güneş batmak üzereydi. Telefonumla amatörce çekebildiğim birkaç pozu duyuru ahalisiyle paylaşıyorum. Orada her şey yolunda. Ağaçlarımız büyüyorlar.
Albüm:
ibb.co
0
Orman Bakanlığının faaliyeti şöyle oluyormuş gibi geliyor bana.
Bu sadece tahmin.
Bakanlığın bir ağaçlandırma programı var ve bu program dahilinde faaliyet yürütülüyor.
O esnada siz bir Hatıra Ormanı istiyoruz diyorsunuz.
Şu kadar lira yatırın şu gün gelin diyorlar.
Para yatıyor.
Ekip gidiyor.
Normal ağaçlandırma faaliyeti esnasında tabela, fotoğraf, iki fidanın dikilişine yardım falan
Siz mutlu ve mesut bir şekilde ayrılıyorsunuz. Onlar programlarına devam ediyorlar.
Yatırdığınız para da genel bütçeye katkı.
Hani pasta yaparken, çocuğa gel beraber yapalım dersin, iki dakika hamuru mıncıklamasına müsaade edersin de mutlu olur ya.
Böyle midir acaba?
Bu arada Ekşi Duyuru Hatıra Ormanıyla ilgili çorbada benim de tuzum var. Fotoğrafları görünce mutlu oldum.
Bu sadece tahmin.
Bakanlığın bir ağaçlandırma programı var ve bu program dahilinde faaliyet yürütülüyor.
O esnada siz bir Hatıra Ormanı istiyoruz diyorsunuz.
Şu kadar lira yatırın şu gün gelin diyorlar.
Para yatıyor.
Ekip gidiyor.
Normal ağaçlandırma faaliyeti esnasında tabela, fotoğraf, iki fidanın dikilişine yardım falan
Siz mutlu ve mesut bir şekilde ayrılıyorsunuz. Onlar programlarına devam ediyorlar.
Yatırdığınız para da genel bütçeye katkı.
Hani pasta yaparken, çocuğa gel beraber yapalım dersin, iki dakika hamuru mıncıklamasına müsaade edersin de mutlu olur ya.
Böyle midir acaba?
Bu arada Ekşi Duyuru Hatıra Ormanıyla ilgili çorbada benim de tuzum var. Fotoğrafları görünce mutlu oldum.
0
Mükemmel. Zamanında destek olduğum ve ümitle desteklediğimdi. Büyü ağaç'cık! Böyle haber almak ne güzel. Fotoğraf emeğiniz için teşekkürler.
0
Merhaba, yazınızı sözlükte paylaşabilir miyim? Mesaj atanlar oluyor
Yarın tabela için ilgili kişilere mail atacağım, emin misiniz kaldırdıklarına çok izbe bir yerdeydi
Bu arada ağaçları görmek çok mutlu etti, var olun
Yarın tabela için ilgili kişilere mail atacağım, emin misiniz kaldırdıklarına çok izbe bir yerdeydi
Bu arada ağaçları görmek çok mutlu etti, var olun
0
kampanya başlığında tel tokasini duzelten samuray'ın paylaştığı konuma gittim tam olarak. Çektiğim fotolardaki arkaplan, ağaçlar vs. İle 3 yıl önceki çekilen fotoları, tabela yerini vb. karşılaştırın. Aynı yer, eminim.
Duyuruyu ve yazdıklarımı ve foto linkini tabii ki paylaşabilirsiniz sözlûkte...
Duyuruyu ve yazdıklarımı ve foto linkini tabii ki paylaşabilirsiniz sözlûkte...
0
Bu orman organizasyonu benim için çok farklı bir hikayeye ve anıya dönüştü. Umarım çok güzel olur.
0
@yadigar
harikasın ya, 40 kere niyet edip gidememiştim, bir daha gidersen bana da söyle beraber gidelim
harikasın ya, 40 kere niyet edip gidememiştim, bir daha gidersen bana da söyle beraber gidelim
0
Mayıs-ağustos arası haricinde (Allerji... Çok allerji...) duyuru ahalisinden dileyenlerle pikniğimsi (olmadı çay olur) bir ziyaret gerçekleştirebiliriz. Ben genelde betonlardan bunalıp kendimi tek başına yollara vuran bir bünyeyim. Araçla üç yahut arkayı üçlersek dört arkadaşı daha götürebilirim. (En az üç gün yağış almamış olması lazım, yolun sonları çok çamur)
Benim gibi şehirden bunalan ve ormanımızı görmek isteyen herhangi bir yahut birkaç duyurucu beni kolaylıkla gazlayıp kandırabilir. Dileyenle gider bakarız ara ara...
Benim gibi şehirden bunalan ve ormanımızı görmek isteyen herhangi bir yahut birkaç duyurucu beni kolaylıkla gazlayıp kandırabilir. Dileyenle gider bakarız ara ara...
0
yadigar
Böyle sevgi hikayeleri, motivasyon hikayeleri türünden kitaplarda falan geçen bir hikayeydi. Özetle, iki çocukluk arkadaşı vardı can dost. Birisi baronun, diğeri kahyanın oğluydu. Zengin çocuk iyi bir eğitim alıyor, fakir olan ise alamıyordu. Zengin olan rahip oluyor ve ünlü bir vaiz oluyordu. Fakir
Böyle sevgi hikayeleri, motivasyon hikayeleri türünden kitaplarda falan geçen bir hikayeydi. Özetle, iki çocukluk arkadaşı vardı can dost. Birisi baronun, diğeri kahyanın oğluydu. Zengin çocuk iyi bir eğitim alıyor, fakir olan ise alamıyordu. Zengin olan rahip oluyor ve ünlü bir vaiz oluyordu. Fakir olan ise ondan ayrılmamak için zangoçluk yapıyordu ve hep dua ediyordu. Ünlü vaiz kendisini özel zannederken, arkadaşı ölünce bir daha etkili vaaz veremiyor ve asıl cevherin arkadaşında olduğunu fark ediyordu.
Kırk bin çeşit keyword ile aradım bir türlü bulamadım nette. Bilen, eden var mıdır? Teşekkürler
Kırk bin çeşit keyword ile aradım bir türlü bulamadım nette. Bilen, eden var mıdır? Teşekkürler
0
yadigar
İş yaparken dinleyebileceğim, konusu güzel, dram oranı düşük ve en önemlisi, dinleyeni yormayacak şekilde, okuyanın telaffuzu düzgün sesli kitap önelilerinizi bekliyorum.Major depresyon geçmişim var. Bir üç-dört yıl kadardır gayet iyi tutunabiliyordum. Üç dört hafta kadar evvel ikinci derece bir yak
İş yaparken dinleyebileceğim, konusu güzel, dram oranı düşük ve en önemlisi, dinleyeni yormayacak şekilde, okuyanın telaffuzu düzgün sesli kitap önelilerinizi bekliyorum.
Major depresyon geçmişim var. Bir üç-dört yıl kadardır gayet iyi tutunabiliyordum. Üç dört hafta kadar evvel ikinci derece bir yakınımı kaybettim. İki haftadır dibi görmüş gibiyim. İş döndü geldi, özbakımı bırakacak, yiyip, tuvalate gidip yatacak raddeye geldi. Bunun bir adım sonrası iyi değil…
Vücut serotonini karneye bağlamış durumda. Kabızlık falan tavan yaptı. Görüştüğüm hiçbir arkadaşım yok. Kendimi eve hapsetmiş durumdayım. Yani sekiz şalter varsa beş-altı tanesi hali hazırda inik. Çalışmıyor, eşim ve çocuklarımla da ilgilenmiyor haldeyim.
İki gün evvel sakal tıraşı olabildim. Bir de gecenin bir vakti boğaz kenarına gidip bir saat kadar oturdum. Eylül ayından beri toplamadığım bir çalışma odam var. Kasım ayından beri kullanmadığım, kapısı kapalı… Sanki orayı toparlarsam kendimi de biraz toparlayacağım. Sonra o moralle belki psikyatra yahut memlekete giderim.
Sorun şu ki, son iki buçuk aydır yalnızlığımda hep sesli kitap dinliyordum. Sevdiğim bir eser var iki bin sayfa kadar. Okuyan da güzel okumuş hani. Onu tekrar tekrar dinledim. Artık hoşlanmaz oldum. Şimdi ne iş yapacaksam yapamaz haldeyim ve kulağımı dolduracak bir şeyler arıyorum. Eskiden böyle durumlarda söyleşi, podcast, radyo tiyatrosu falan dinlerdim ancak şu halimle dinleyemiyorum.
Ne zaman bir işe kalkışmaya karar verecek olsam, youtube’da sesli kitap arayıp cık cıklıyorum. Dram eserler dinleyecek halde değilim. Eğlenceli yahut sürükleyici ve sonu mutlu öyküler arıyorum.
Böyle böyle son birkaç günüm iyice internette saçma sapan dolaşır hale büründü. Kalkıp bir şeyler yapmak için kulağımın fonda bir şeyler dinlemeye ihtiyacı var. Sesli kitap önerilerinize muhtacım.
Major depresyon geçmişim var. Bir üç-dört yıl kadardır gayet iyi tutunabiliyordum. Üç dört hafta kadar evvel ikinci derece bir yakınımı kaybettim. İki haftadır dibi görmüş gibiyim. İş döndü geldi, özbakımı bırakacak, yiyip, tuvalate gidip yatacak raddeye geldi. Bunun bir adım sonrası iyi değil…
Vücut serotonini karneye bağlamış durumda. Kabızlık falan tavan yaptı. Görüştüğüm hiçbir arkadaşım yok. Kendimi eve hapsetmiş durumdayım. Yani sekiz şalter varsa beş-altı tanesi hali hazırda inik. Çalışmıyor, eşim ve çocuklarımla da ilgilenmiyor haldeyim.
İki gün evvel sakal tıraşı olabildim. Bir de gecenin bir vakti boğaz kenarına gidip bir saat kadar oturdum. Eylül ayından beri toplamadığım bir çalışma odam var. Kasım ayından beri kullanmadığım, kapısı kapalı… Sanki orayı toparlarsam kendimi de biraz toparlayacağım. Sonra o moralle belki psikyatra yahut memlekete giderim.
Sorun şu ki, son iki buçuk aydır yalnızlığımda hep sesli kitap dinliyordum. Sevdiğim bir eser var iki bin sayfa kadar. Okuyan da güzel okumuş hani. Onu tekrar tekrar dinledim. Artık hoşlanmaz oldum. Şimdi ne iş yapacaksam yapamaz haldeyim ve kulağımı dolduracak bir şeyler arıyorum. Eskiden böyle durumlarda söyleşi, podcast, radyo tiyatrosu falan dinlerdim ancak şu halimle dinleyemiyorum.
Ne zaman bir işe kalkışmaya karar verecek olsam, youtube’da sesli kitap arayıp cık cıklıyorum. Dram eserler dinleyecek halde değilim. Eğlenceli yahut sürükleyici ve sonu mutlu öyküler arıyorum.
Böyle böyle son birkaç günüm iyice internette saçma sapan dolaşır hale büründü. Kalkıp bir şeyler yapmak için kulağımın fonda bir şeyler dinlemeye ihtiyacı var. Sesli kitap önerilerinize muhtacım.
0
Tam olarak aynı sebeplerle Harry Potter serisini bitirdim. Storytel’de Tilbe Saran harika seslendirmiş.
0
Storytel üyeliği alın, tam da kitaptan bağımsız Tilbe saranın seslendirdiği herhangi bir kitabı dinleyin diyecektim tesadüf yukardaki arkadaş demiş. tane tane okuyor dinleyeni rahatlatan büyülü bir sesi var. Bir numaramdır kendisi
0
