Giriş
(4)

Erkek kedi kızgınlaşması bir anda mı oluyor?

turuncu tonlarda
Yani önceden belirti veriyo mu? Yoksa bir sabah uyanıyoruz ve evin belli yerlerine işemiş mi oluyor?
Yani önceden belirti veriyo mu? Yoksa bir sabah uyanıyoruz ve evin belli yerlerine işemiş mi oluyor?
0
turuncu tonlarda
(13.10.24)
kızgınlıkla işeme arasında doğrudan bağlantı yok. işeme eylemi bölge belirleme / işaretleme için. kısır kediler dahi işiyor bu amaçla. kızgınlık da bir anda geliyor evet.
0
ensar
(13.10.24)
maddiyat varsa hiç bunu yaşamadan bir an önce kısırlaştırın çocukta rahat eder ömrüde uzuyor, bazı veterinerler kızgınlığa bir kere girerse o davranışları öğrenerek sonrasında kısırlaşsada tekrarlayabileceğini söylüyor
0
eja
(13.10.24)
@eja

Kedi şu an 8 ay 13 günlük. Bizim vet diyor ki 9 aylık olsun, zaten o zamana kadar en az 1 defa kızgınlığa girer. O zaman yapalım, erken yaparsak ilerde idrar yolu tıkanıklığı filan olur diyo.
0
🌸turuncu tonlarda
(13.10.24)
evet evet erken kısırlaştırma için haklı veteriner daha 8 aylık olduğunu bilmeden yorum yaptığımdan, o konuda da görüş ayrılıkları var bir makalede okumuştum erken sorun yapmıyor diye, eğer kedi problem çıkartmıyorsa beklemek en iyisi idrar sorunları kedilerdeki en zor hastalık
0
eja
(13.10.24)
(12)

Aile ile tanışma

jackyr
Önümüzdeki hafta sonu kız arkadaşımın ailesi ile tanışacağım. Evlilik yolundayız. Hediye olarak ne götüreyim?Aile Egeli ben de Egeliyim ama ikimiz de İstanbul’da çalışıyoruz. Baba arabasını ve ava gitmeyi çok seviyor. Çiftlik tarzı tarla bahçesi de var. Öyle bir hediye alayım ki 1-0 önde başlayayım
Önümüzdeki hafta sonu kız arkadaşımın ailesi ile tanışacağım. Evlilik yolundayız. Hediye olarak ne götüreyim?

Aile Egeli ben de Egeliyim ama ikimiz de İstanbul’da çalışıyoruz. Baba arabasını ve ava gitmeyi çok seviyor. Çiftlik tarzı tarla bahçesi de var. Öyle bir hediye alayım ki 1-0 önde başlayayım istiyorum. Klasik tatlı çikolata falan da alırım tabi ama. Özel bir şeyler olsa iyi olur.
0
jackyr
(13.10.24)
ava giderken kullanacağı çakı, matara, termos veya yeni çıkan kolay kurulan hamak olabilir. veya avda giyeceği, sıcak tutan bir şey.
0
MtKrt
(13.10.24)
Prodüksiyonda sıkıntı yoksa bir ata binip sırtına da avladigin bir geyik atıp gidebilirsin.

Şaka şaka.

Çakı/ termos iyi gerçekten.
0
deer hunter
(13.10.24)
Victorinox al çaqqıyı. Anne konunun neresinde peki
0
abuzer
(13.10.24)
Mercimekli bukme
0
lapaz
(13.10.24)
Babaya Victorinox Çakı/Stanley Termos +1
Anneye metal standlı cam yağdanlık/sosluk
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(13.10.24)
neden sadece babaya hediye?
anne rahmetli mi?
0
yetkili birine benzeyen abi
(13.10.24)
Kisisel hediye icin erken degil mi? Cicek ve belki kahve veya artik ne iciyorlarsa (viski, raki vs) bardagi belki ek yanina alinabilir ama ona bile gerek yok bence. Yilbasinda alirsiniz kisisel hediyeyi.
0
mor oje
(13.10.24)
ya batıl gelecek ama çakı, bıçak alma. bunlar iyi hediyeler değil ruhani anlamda. aranız açılmasın.

dürbün?
stanley termos +1
lüks arabaların özel aksesuarları oluyor. deri votka termosu vb gibi. onlardan alabilirsin.
0
janderzel zartanyan
(13.10.24)
Bence de çakı bıçak falan güzel hediyeler değil.

Çiçek çikolata veya güzel bir pastaneden alınan pasta. Ek olarak ev hediyesi iyi marka oda kokusu olabilir.
0
turuncu tonlarda
(13.10.24)
ben olsam yağlama yapıyor gibi babaya daha tanışmadan kişisel hediye almazdım. sonra alırsın biraz birşeyler paylaştıkça. Paşabahçe gibi bir yerden güzel zarif dekoratif bir ev hediyesi makul olur.
0
awlmi
(13.10.24)
bence geleneksel paket dışına çıkma. çünkü aileyi daha tanımıyorsun. evlendikten yıllar yıllar sonra, birbirinizi tanıdıkça, anılar biriktirdikçe, böyle hediyeler alınmasını doğru bulurum.
0
Leonardo~Da~Vinci
(13.10.24)
lapaz canımı çektirdin pis herif, afyon dışında bükmeyi nerden bulcam şimdş

Leonardo +100
0
titanyum22
(14.10.24)
(2)

İş çıkışı verildikten sonra işsizlik maaşı

dakota
Merhaba. Bir kişinin iş çıkışı verildiyse ve bu kişi aynı iş yerinde aralıksız 31 aydır ( 940 gündür) çalışmışsa, işten çıkarıldıktan kaç gün sonra işsizlik maaşına başvuru yapabilir ve tahminen ne kadar alır? Ayrıca işsizlik maaşına başvurusunu çalıştığı ilde mi yapmak zorunda?
Merhaba. Bir kişinin iş çıkışı verildiyse ve bu kişi aynı iş yerinde aralıksız 31 aydır ( 940 gündür) çalışmışsa, işten çıkarıldıktan kaç gün sonra işsizlik maaşına başvuru yapabilir ve tahminen ne kadar alır? Ayrıca işsizlik maaşına başvurusunu çalıştığı ilde mi yapmak zorunda?
0
dakota
(11.10.24)
Başvuru 30 gün içinde e devletten yapılıyor diye biliyorum.
0
turuncu tonlarda
(12.10.24)
Asgari ücret alıyorsa şu an 8000 tl işsizlik maaşı alır
0
etna
(12.10.24)
(10)

babadan kalan arsayı üzerimize almaya çalışalım mı?

green eyed penguin
babadan kalma bir arsa var. epey değerli bir bölgede yer alıyor. üç haneli milyon TL’ler diyebiliriz. toplam 3 mirasçı kanadı var.1) annem ve ben 2) halam (alzhemier) yani satış yapması çok zor, oğlu da uğraşmak istemiyor3) 2. halam, isviçre’de. satmak istiyor. biz annemle, babamın vefatından sonra
babadan kalma bir arsa var. epey değerli bir bölgede yer alıyor. üç haneli milyon TL’ler diyebiliriz.

toplam 3 mirasçı kanadı var.

1) annem ve ben
2) halam (alzhemier) yani satış yapması çok zor, oğlu da uğraşmak istemiyor
3) 2. halam, isviçre’de. satmak istiyor.

biz annemle, babamın vefatından sonra kimse satmakla uğraşmayacağı için arsayı üzerimize almadık. mirasçı olarak e-devlette gözüküyoruz ama üzerimizde değil arsa. lakin büyükhala aynı fikirde değil. hatta sahibinden’e ilan bile açılmış :) ve epey ucuza satmaya çalışıyor emlakçı aracılığıyla.

arsada parselizasyon yok. sadece ana parseldeki 50 dönüm araziye ait hisselerin paylaşımı için "rıza-i taksim" belgesi var. 3 kardeş (babam ve 2 kız kardeşi) bu 50 dönümüm 15 dönümüne mirasçı. ana parseldeki toprakların hemen hemen hepsi başkalarına satılmış durumda.

bu arsayı üzerimize almakla uğraşmalı mıyız? herhangi bir durumda mirasçı oldugumuzu göstermek hukuken yeterli olur mu?
0
green eyed penguin
(11.10.24)
madem 50 dönüm parselde, siz akrabalarınız ile birlikte sadece 15 dönümüne sahipsiniz; paylı mülkiyet yapılmadı ise (yani mirasçıların kendi isimlerine ait tapuları) onu yaptırın ve isteyen satsın, isteyen saklasın. toplu hareket etmeye çalışıp, bunu öyle büyük bir problem haline getirmeyin.
0
malheiros
(11.10.24)
Üzerinize almamayı neden istiyorsunuz vergi çıkacak falan diye mi?

Bu devlet rezerv alan adı altında arsalara el koyuyor, ekilmeyen tarlalara el koymayı planlıyor, haklarımız törpüleniyor. Sizin yerinizde olsam ilerisi için problem yaratabilecek hiçbir konu bırakmazdım.
0
montreal
(11.10.24)
alsanıza yav arsayı?
0
jelly bear
(11.10.24)
Evet intikal yapmanız lazım, geciktirmeniz gelecekte ihtiyaç anında veya bir konu olduğunda işleri zora sokar, kendi ailem de böyle almadığı yerler için sonrasında farklı durumlarda gereksiz uğraşlara girmek zorunda kaldı çok, zor bir şeyi de yok intikalin, vergi beyannamesi ve web tapudan intikal başvurusu yapacaksınız
0
atom karincanin torunu
(11.10.24)
üzerimize almama sebebimiz diğer mirasçılardan birinin yüksek derece alzheimer olması, diğerinin isviçre’de yaşaması. lakin gözüken o ki uğraşıp almamız bizim için daha faydalı olacak.
0
🌸green eyed penguin
(11.10.24)
satmaya çalışan varsa zaten hemen bölüştürerek alın herkesin yeri belli olsun, 2 gün sonra mafyavari bir adam alıp tüm arsaya çökerse üzülmeyin, bunlar yaşanan şeyler.
köyde değersiz bir arsaya bile çöken vasıfsız insan ile uğraşamıyorsun.
0
eja
(11.10.24)
Babanin mirascisi amca hala olmaz ki. Babanin cocuklari ve es olur. Bu miras babadan degil dededen mi babaya gecmis?
0
robert bosch
(11.10.24)
Isin teknik kismi bir yana kanunen size (annenize ve size) ait olan bir arsayi bir baskasi satmaya kalksa, internete ilan verse oncelikle karsisina cikar hayirdir kimin malini satiyorsun diye sorardim.
0
turkuaz
(11.10.24)
arsayı üstüne almıyorsun madem halanda senin yerine satar ugrasır durursun ondan sonra al alabilirsen.
0
sizofren06
(11.10.24)
sandığınız kadar uğraştırıcı bir olay değil ya intikal. vergisini ödeyip tapuda adınıza yazdıracaksınız.
0
turuncu tonlarda
(11.10.24)
(19)

çocuk sevmeyenlere sorum - neden?

mark greg sputnik
BAHSETTİĞİM ŞEY ÇOCUK SAHİBİ OLMAK DEĞİL.bazı insanlar çocukları hiç sevmez. etraflarında bulunmasını istemezler. şimdi ebeveynler zaten aşırı zor olsa bile muhtemelen kendi çocuklarından bıkmıyorlardır, yani en azından "keşke olmasa!" diyemiyorlardır. amca, teyze, dayı, hala vs. desen zaten premium
BAHSETTİĞİM ŞEY ÇOCUK SAHİBİ OLMAK DEĞİL.

bazı insanlar çocukları hiç sevmez. etraflarında bulunmasını istemezler. şimdi ebeveynler zaten aşırı zor olsa bile muhtemelen kendi çocuklarından bıkmıyorlardır, yani en azından "keşke olmasa!" diyemiyorlardır. amca, teyze, dayı, hala vs. desen zaten premium üye, çocukla keyifli vakit geçirip sıkılınca anasına babasına verebiliyorlar.

ama genel olarak hani mesela işte arkadaşıyla buluşurken onun bebeğini de getirmesine bile kızan, bebeklerle, çocuklarla aynı ortamda bulunmayı hiç sevmeyen insanları merak ediyorum.

ben her zaman çok sevmişimdir mesela, yaş çok fark etmez, ergenliğe kadar hepsini aşırı sevimli buluyorum. bi yandan çok saflar, diğer taraftan bizim asla aklımıza gelmeyecek düşünceleri olabiliyor. bebek zaten sevimli ve saftirik, biraz daha büyükleri "anaa harbi lan!" dedirtecek bissürü enteresan fikir üretebiliyor vs...

bir çocuğun devamlı sorumluluğunu almak dünyanın muhtemelen en zor işidir, ona itirazım yok ama neblim hani çocuk deyince yüzü düşen insanlar var. onu merak ediyorum. niye sevmiyosunuz? ağladığı için mi? makul bi şekilde iletişim kurulamadığı için mi?
0
mark greg sputnik
(05.10.24)
Çocuk bence çok büyük sorumluluk. ekonomik açıdan ve ilgilenme açısından bana yük geliyor.
0
ferenc
(05.10.24)
Ben çocuk sesinden nefret ediyorum bağran çağıran zırlayan bi çocuk hayattan soğutuyor beni.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.10.24)
e arkadasinla oturup iki muhabbet edeceksin ya cocuk orda ses yapacak ya ilgilenilmesi gereken bi seyler olacak. laf bolmek zaten hepsinin yaptigi bi sey sonuc olarak rahat degil. hele is yerine getirmek, daha fazla yorum yok
0
ala09
(05.10.24)
Çok çocuklu ailede büyümüş (birisi 3 diğeri 4 kardeş) iki arkadaşım da çocuk istemiyor. Kardeşlerine anne babalık yapmak durumunda kalmışlar ve bıkmışlar öyle söylüyorlar
0
kullanicadi
(05.10.24)
Sürekli bitmeyen bir ses... Ve o ses kulaklarini tirmalayacak seviyede olmadığında bile ilgini çekecek herhangi bir şey anlatmiyor
0
abuzer
(05.10.24)
Ben o yüzü düşen kişiyim. Çünkü doğası gereği hareketli, meraklı ve gürültülü oluyor. Sınır kavramları da yok. Duygusal bağımın olmadığı çocuklar sevimli gelmiyor o yüzden. Bir çocuğa sevgi besleyip tahammül edebilmem için ya öğrencim ya da kan bağımın olması gerekiyor. Diğer türlü uzaktan seviyorum yetiyor.
0
ruhen hastayim ben
(05.10.24)
Çocukları değil ebeveynlerini sevmemek aslında konu. Tek vasfı hamile kalmak-hamile bırakmak olan kişiler anne-baba olunca şımarık, sürekli ağlayan, bağıran, etrafı dağıtan, olay çıkaran insanların 2 saat dinlenmek için gittikleri yerin içine sıçan veletler ile hayvanlara ve kendilerinden daha küçüklere işkence eden p*çler doğuyor. Yoksa insan evladı gibi çocuklar ile ilgili sorunum yok. Baldan tatlı çocukları olan arkadaşlarım var.
0
nawar
(05.10.24)
@nawar, güzel nokta hocam. buna kesinlikle katılıyorum. bebek istediği kadar saçmalasın neticede birkaç senelik insan evladıdır, laf anlatsan da anlamaz ama çocuk yaptığı için kendini takdire layık gören sorumsuz ve dangalak ebeveynler gerçekten çekilmiyor.
0
🌸mark greg sputnik
(05.10.24)
Kaleci sacli +1
Nawar +1
0
mor oje
(05.10.24)
Çocukları "sevmeyen" biri değilim, onlarla iletişimi beceremeyen, kısa süre sonra elinde olmadan bunalan, darlanan, zaman zaman (çocuğun şımarıklığına, ailesinin ona yaklaşımına göre) sinirlenen biriyim. Hiçbir zaman hiçbir çocuğa hiçbir şekilde zarar gelmesini şstemem ve zarar vermem. Fakat çocuklarla bir arada olmak beni fena halde darlar, bunalırım, bazen sinirlenebilirim. Uzaklaşırım, elimden geldiği kadar da sorumluluk almam,bir arada durmam.

Dediğin örneği de cevaplayayım,

Arkadaşımla buluşmaya gelirken bebeğini getirmesi beni çok bozmaz, ama 2 yaştan itibaren o bir bebek değildir çocuktur ve çocuk sürekli anne ilgisini üzerinde ister, ben ise annesini ondan çalıyormuş gibi hissederim ve bu histen nefret ediyorum. Ayrıca bir çocuk hiçbir zaman büyüklerin kendi aralarındaki sohbetleri dinlememeli, duymamalıdır. Çünkü bilinçaltı bunlaro kaydeder ve kendi hayatımda yaşadığım gibi hayata dair bazı şeylerden nefret yahut korku geliştirebilirler. Bunu çok şiddetli yaşıyorum, onun için arkadaşımla görüşürken yanımda çocuk istemem.

Çocukları severim, çocukluğun o hesapsız ve korkusuz coşkusuna çok imrenirim ama bir arada duramam, bunalırım. Belki ben baskı altında (kime göre neye göre baskı) büyüdüğüm içindir, bilmiyorum.
0
muhayyer divan
(05.10.24)
Bebeklere agucuk gugucuk yapmak hoşuma gitmiyor. Yani bebekler sevimli gelmiyor bana, bi de kontrol edilemeyen, iletişime geçilemeyen canlılar olması da rahatsız ediyor. Gürültü de zaten söylenmiş.

Şöyle 7-8 yaşından itibaren en azından sohbet edilebilir seviyedeki çocuklarla bir sorunum yok. Hele böyle spesifik bir ilgi alanı olan, meraklı ve hafif büyümüş de küçülmüş çocuklarla sohbet etmekten keyif de alırım. Ama ne bileyim gel boyama yapalım, evcilik oynayalım tarzı işlerde de yokum :D

Ben genelin aksine ergenler konusunda daha pozitifim. Tabii ki bu salak kanzi tip ya da zevzek ergenler değil de biraz okuyan eden ergenlerle sohbet etmek keyifli oluyor.

Benim kardeşimle aramda 11 yaş var, bebekken doğru düzgün zaman geçirmişliğim yoktu neredeyse. Büyüdükçe, bir şeyler paylaşabildikçe yakınlaştık ve şimdi 17 yaşında bir ergen olarak kendisini çok seviyorum. Kendi öz kardeşimi bebekken pek sevmiyodum yani, elin veledi de kusuruma bakmasın :D
0
nundu
(05.10.24)
Neyi neden sevip neden sevmediğimizi pek bilmeyiz aslında. Çok daha derinden gelen şeyler bunlar en fazla justify edebiliriz bi bahane açıklama uydururuz hemen aslında şundan dolayı diye.

Yani seven anlaşan bi şekilde seviyor, sevmeyen de sevmiyor dünyanın en bayağı dandik yanıtı gibi dursa da mevzu böyle cidden.

Ben sevmeyen taraftayım niye sevmiyorum diye düşündüğümde ne yapacağı belli olmayan kontrolsüz, ayarsız, salyalı yüksek sesli inanılmaz dikkat edilmesi gereken bi yaratık sonuçta diyorum. Tanımadığım çocuklarla ilgili sıkıntım var sanırım. (bunu beni tanımadan okuyunca vay g*t herif deniyor çok doğal olarak da öyle değil durum yani dediğim gibi mantıklı bi sebep aradığımda aklıma bunlar geliyor)

Ha çocuk görünce goblin görmüşüm gibi kaçmıyorum çok iyi anlaştığım çocuklar da oldu, yeğenlerimle gayet güzel vakit geçirdim ufaklıklarında çok da seviyordum. Ama 20 yaş altı olmayan bi yere gönder beni ay çocuk seveyim göreyim demek aklıma 20 sene gelmez sanıyorum.
0
hedep
(05.10.24)
sevgi dolu ortamda buyumemistir, genel olarak iletisim sorunu da vardir muhtelemen.
cok kalabalik ortamda buyumustur nefret etmistr
bir suru sebep olabilir
0
kurcalamabozarsin
(05.10.24)
Ben de pek sevmem ya çocukları çünkü anlaşamam ve onu anlamaya çalışacsk sabrı gösteremem.

*geçen gün havuza gittim, çalışanlardan birinin çocuğu da gelmişti. Suya atlayıp bağrınıp çığrınıp duruyodu. Sabahın 8inde 2 kulaç atıcam, yarım saat 1 saat yüzüp gidicem, çocuk huzur bırakmadı.

*metroya biniyorum, bebek arabasıyla terör estiren biri biniyor, zaten sıkıl tepiş gidiyoz, bi de arabadaki çocuk zırıl zırıl ağlıyor, moral filan kalmıyor.

*bayram günü akraba evine gidiyorum, kahvaltımı yapıp kahvemi içip milletle sohbet edicem sanıyorum, çocuk eğlemekten başka bi şey yapmadan dönüyoruz eve. Acıkıyolar oyun istiyolar.

*bi ara amcamın evine gidemiyorduk çünkü kızı 4-5 yaşındaydı, gittiğimiz andan çıkana kadar barbi bebeklerle oynama simülasyonuna giriyoduk, oynamazsak mızmızlanıp ağlıyodu. Korkunç bi dönemdi.

Bu gibi şeyler yani. Ben de sevmiyorum. Zaten şöyle bi söz duymuştum çocuklar osuruk gibidir kimse kendisininkinden başkasına katlanamaz fjfkfkgk

Bi gün kendi çocuğum olursa bu bana yük gelmez muhtemelen içgüdüler sayesinde ama şu an başkasının çocuğunu pek de sevecek bi psikolojide değilim fmgkgkf
0
turuncu tonlarda
(05.10.24)
çok yeni bir şey söylemeyeceğim görünüşe bakılırsa:

çocuklarla çalışmayı seviyorum ama arkadaşlarımın çocuklarıyla ilgili toplumsal zorunlulukları yerine getirmek (örneğin, ilgilenmek, sevgi gösterisinde bulunmak, beğeni ifade etmek, hediye almak) istemiyorum. içimden gelirse bunları zaten yapıyorum, ama çok zaman söz konusu çocuk, benimle arkadaşımın arasındakı kopuşun "sorumlusu" oluyor. çünkü birlikte geçirilen zamanlarda çocuk bir şekilde odakta oluyor, veya çocuksuz bir insan olarak çocuklu akranlarınla geçirdiğin zamanlarda görünmez kalıyorsun senin bir hayatın yokmuş gibi. bezin kaç para olduğu da ilgimi çekmiyor, 3 yaşındaki çocuklarını kreşe vermek için milyor milyar gerekmesi de.

genelde de çocuktan çok, sorumsuz veya umursamaz ebeveynlerine kızıyorum. çocuğa yapacak bir şey yok, çok günahı veya sorumluluğu yok davranışlarında (mizaç olarak kiminin yamyam olduğunu kabul etmek gerek. ayrıca hepsinin öyle çok saf olduğunu da hiç düşünmüyorum).

arkadaşlarımın çocukları bir yana, hiç alakam olmayan insanların çocukları söz konusu olduğunda tahammülüm kendilerine ve ebeveynlerine çok çok daha düşük.
0
harfitarif
(06.10.24)
Açıkçası benim şahsen en zorlandığım şey çocuklu bir arkadaşla buluşup sohbet edebilmek. Sohbetin "Tamam yavrum, efendim canım, yapma evladım" gibi bir şeyle bölünmeden 10 saniye devam edebilmesi mümkün değil. Haliyle insan konuştuğundan da buluştuğundan da bir şey anlamıyor. Ha bir de tabi çocukla gelen kısıtlar var; oraya gidemeyiz, o saatte ayakta olamayız, onu yapamayız; o da zaman zaman zorlayıcı oluyor.
0
salihdt
(06.10.24)
güzel noktalara değinilmiş aslında insanların sevmediği eğitimsiz şımarık çocuklar, ailesi biraz kaliteli ilgi alaka gösterip doğru şekilde ahlak kurallarını verirse insanları rahatsız etmeyen oyun oynayıp başkalarını üzmeyen çocuklar ortaya çıkabiliyor.

ha bazı çocuklar o yaşta o eğitimi reddediyor bazısı reddetmiyor olay çok değişkenli.

ben küçükken düzgün aile eğitimi almış çocukları seviyorum ama her bir halta ağlayan zırlayan mızmızlanan şımarık çocukları sevemiyorum. deniyorum oynamayı iletişimi vs baktım olmuyor hadi yoluna diyorum yok güzelce anlaşırsak tüm gün oynuyoruz.
0
basond
(06.10.24)
Ben anneyim ve kendi çocuğumu çok seviyorum ama başka çocukları hiç sevmiyorum maalesef. Doğurmadan önce de sevmezdim çocukları.

Çünkü çok gürültü yapıyorlar, kontrol etmek zor, strese giriyorum, sürekli korumak gerekiyor, ilgi istiyor. Sevmiyorum arkadaş buluşmasında çocuk.
Ama kendi çocuğumda bunları kontrol edebildiğim için çok seviyorum.
0
kaptan maydanoz
(06.10.24)
çocukları sevmeyenler bence sevenlerden fazla. çoğu insan seviyormuş gibi rol yapıyor.

çocuklar sevilmez çünkü ağlarlar, zırlarlar, inatçıdırlar, şımarırlar
sürekli oyun oynamak isterler, yorarlar.
agucuk gugucuk yapmayı sevmiyorum. yapmadığım zaman ay ne soğuk diyorlar. bizim çocugu sevmedi, bizi de sevmiyor diyip gönül koyuyorlar.
agucuk yapıp çocuğu eğlendirince şımarıyor, bu sefer yapışıyor hep istiyor. ciddi olman gereken yerde de yapışıyor. hatta geçen başıma geldi, ciddi bir şey konusuluyor çocuk yapıstı konusup duruyor 4 yaşında falan. bir sus da diyemiyorsun anlamıyor.
ayrıca çocuklar her şeyi hemen söyler. adamı ipe götürür valla. anne bu bana böyle dediii diye hemen ispiyonlar. olay yanlış anlaşılır saçma sapan yerlere gider. bu sefer annesi ile aran kötü olur.
çocukların çoğu çirkindir. kirpi yavrusunu pamugun diye severmiş. herkese kendi çocugu yegeni güzel geliyor ama çogunlugu çirkin. foto gösteriyorlar bak ne kadar güzel diye, halbuki güzel falan değil.
geçen gün şöyle dedi diye anlatır dururlar halbuki her çocugun söyleyeceği normal şeyleri söylemiştir. ama annesi teyzesi öyle bir anlatır ki çocuk süper zeka sanki.
olur olmadık şeylere ağladıklarını söylemişmiydim
0
abelardo
(06.10.24)
(22)

Bu kısa muhabbeti yorumlar mısınız? Bu talep normal mi?

Amaranta ursula
Merhaba arkadaşlar,Konuşma aşağıdaki gibi. Ön bilgi vermek gerekirse Ahmet Ayşe'nin müdürü. Ayşe iş yeri iletişim uygulamasından her mesaj attığında karşıdaki kişiye "Adı selamlar" diye girizgah yapıyor. Bu Ahmet ile de aynı. Sizce aşağıdaki talep normal bir talep mi? Yoksa müdürlük böyle mi? Ayşe:
Merhaba arkadaşlar,

Konuşma aşağıdaki gibi. Ön bilgi vermek gerekirse Ahmet Ayşe'nin müdürü. Ayşe iş yeri iletişim uygulamasından her mesaj attığında karşıdaki kişiye "Adı selamlar" diye girizgah yapıyor. Bu Ahmet ile de aynı. Sizce aşağıdaki talep normal bir talep mi? Yoksa müdürlük böyle mi?

Ayşe: Ahmet selamlar
Ahmet: Ayşe, senden bir şey isteyeceğim
Ayşe: X'e work plan template'i göndereceğim. Göndermeden önce bakmak ister misin?
Ayşe: Tabii-->> "Ayşe senden bir şey isteyeceğim"

Ahmet: Yazacağın talebi komple yazıp gönderir misin? Ahmet selamlar diye giriş mesajı atmadan. illa yazacaksan Ahmet selamlar, xxxxx, diye bir mesaj at lütfen. (Ayşe buraya onaylar emojisi koyar)
Ahmet: Olur bakarım. --->>"Z'ye work plan template'i göndereceğim. Göndermeden önce bakmak ister misin?"
0
Amaranta ursula
(03.10.24)
Ahmet haklı. İşyeri mesajlaşmaları ve mailleşmeleri taraflar için çok sıkıcı formaliteler genelde, içerikten ziyade mesaj formatını ayarlamak sıkıcı. Sonsuza kadar "merhabalar, yeniden merhabalar, iyi çalışmalar dilerim" vs döngüsü yoruyor herkesi. Dolayısıyla selamlaşma ve iyi dilekler kısmını minimumda tutmak en mantıklısı çünkü birisi size "Xxx selamlar" yazınca sizin de bunu cevaplamanız gerekiyor, gereksiz bir mesajlaşma girizgahı oluyor, kim ister ki bunu? Orada iş yapmak için bulunuyorsunuz. "xxx selamlar, yyy konusu hakkındaki dokümanı ekte paylaşıyorum iyi çalışmalar" mis gibi tertemiz bir mesaj/mail.

Yani bu sadece Ahmetin müdür olmasıyla ilgili değil, iş ortamındaki herkes bundan yorulur bir yerden sonra.
0
@stubborn inferno
(03.10.24)
ben de ahmet gibi düşünüyorum genelde ama ahmet gibi yüzleşmeci biri olmadığımdan yazmıyorum :D

birisi selamlar yazıyor, ben görüp cevap verene kadar ya da yaptığım işi bitirene kadar 15-30 dk. geçmiş oluyor. ben selam deyince karşımdaki başka bir şeye dalmış oluyor o görüp cevap verene kadar yine bir yarım saat geçiyor. böyle muhabbet çok oldu. halbuki ilk mesajda istedikleri şeyi yazsalar benim ilk cevabımda konu 15 dakikada kapanacak.
0
king lizard
(03.10.24)
King lizard +1 benim anlatmak istediğimi güzel bir örnekle daha net anlatmış eline sağlık
0
@stubborn inferno
(03.10.24)
Dünyanın en haklı isteği bu biliyor musun fakat sen yine "Ahmet selamlar" mesajı attıktan sonra karşılık beklemeden 2. mesajla derdini anlatıyorsun ben bazen "selamlar amk selamlar" demeden 2. mesaj gelmiyor, keşke tüm mesajlaşmalar sıfır selamlama ile hal hatır vs sormadan direkt konuya giriş şeklinde olsa bu kabalık değil çünkü, selamlaşma ritüeli bazen öyle bir kısır döngüye giriyor ki mesajın içeriğini bulmak için zaman harcamak zorunda kalıyoruz :(
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.10.24)
Aslında Ayşe selam verirken karşılık beklemeden veriyor ve akabinde diğer mesajda direkt konuya giriyor, karşı taraf cevap versin ya da vermesin. Biz arkadaş grubu olarak nezaketten maraz doğar diye yorumlanmıştık ama sormak iyi oldu karşıt görüşü görmüş olduk.
0
🌸Amaranta ursula
(03.10.24)
Ahmet abi gibi düşünüyorum ama yuzlesmem +7 açıkça soylemek kabalık gibi gelir

Merhaba sonrası asıl içeriği yazmak için cevap almayi bekliyor musun?
0
abuzer
(03.10.24)
Heh yazmışsın, selamina cevap beklemiyorsan çok da şey diil yeaa
0
abuzer
(03.10.24)
Biraz kaba bir tavır. Ben de direkt sadede gelinsin isterim ama karşıdakinin selam verme tercihine müdahale etmek pek nezaketli bir davranış değil.
0
playing star again
(03.10.24)
Ben de eskiden Ayşe gibi yapıyordum.
Sonra yabancı bir şirkette çalışmaya başladım, sadece iki türktük. Bir gün diğer türk arkadaşım yöneticisine sadece “hi maria” yazmış göndermiş ve başka da bişey yazmamış. Maria bana geldi ve dedi ki “bu ne demek oluyor?? hep böyle hello yazıp gönderiyor başka da bişey demiyor, bu çocuk pek normal değil galiba” :D Senin de ona selam vermeni bekliyor ki müsaitsen, okuyorsan lafa girecek dedim. O ne saçma şey öyle filan diye sinirlendi asdmsls. Ben de yabancılarla çalışma deneyimi sayesinde bu huydan vazgeçtim.

Ayşe’nin yaptığı aynı şey değil ama ben Ahmet’i anlıyorum. Bir mesaj bildirimi geliyor, belki o anda başka bir şey yaparken dikkati dağılıyor ve mesajı okuyor “Ahmet selamlar”, bekle ki diğer mesaj gelsin. Beklemeyip yaptığı işe geri dönse 1 dakika içinde yine dağılacak, ne yapsın oturup mesajlaşma ekranına bakarak üç noktayı mı izlesin?
Umarım ülkece bu alışkanlıktan vazgeçeriz.
0
sanxis
(03.10.24)
Selam melam boş iş. İş yapıyoruz, sade ve düz olmak zor olmamalı. Bir de nasılsınız diyeni var bunların. Cevap vermeden işi de söylemezler. En sıkıcı ve düşüncesiz iş insanı derim.

Bunu yap desen ve yapsak ne güzel. Böyle bizi rolantide bırakmasanız keşke
0
Shepard
(04.10.24)
is yeri icin normal. Bunun icin site bile var:

www.nohello.com
0
sertac akin
(04.10.24)
Ayşe, selam mesajından sonra cevabı beklemek yerine yazmak istediği şeyi yazıyorsa sorun yok. Ahmet'ten selam cevabı bekliyorsa, Ahmet +1.
0
nawar
(04.10.24)
nawar+1
0
Bruce
(04.10.24)
Eğer her seferinde konuşmanın devamını getirmek için selamınıza cevap beklemiyorsanız (ki buradan beklemediğiniz anlaşılıyor) çok gereksiz bir istek olmuş. Çünkü temelde tek seferde göndermekle aynı şey zaten bu.

Arkadaş sinrliymiş, morali bozukmuş, bunalmış. Sonra da bunu size yansıtmış.

Her seferinde merhaba yazıp daha fazla şey yazmadan merhabasına cevap bekleyen insanlarla ilgili konuşuluyor böyle şeyler. Sizin müdür de burdan temel alarak olayı ileriye taşımış. Sinirli bir zamanda, ezberden iş yapmış

Sizin durumunuzda hepsini tek seferde yazmanız daha mı işlevsel? Belki... Ancak bu şeylerin sonu yok. Her şeyi müdürün keyfine uyarlayamayız. Birinden bunu istemek yanlış bence. Beğenmesi gerekmiyor. Bu müdahale etmek için çok detay bir konu, sonu yok bunun.
0
akhenaten
(04.10.24)
Ahmet,bence, yerden göğe kadar haklı.

Ciddi odaklanma gerektiren işlerde, bu iletişim penceresi hop diye açılıyor, ne diye bakıyorsun 'Ahmet selam' .
Bir de altında " Ayşe yazıyor " ibaresi yanıp sönüyorsa bizdeki gibi, yalan yok, içimden ağır küfür ederek beklerim..

Yaz gönder kardeşim, 'Ahmet selam, template hazır göndermeden bakmak ister misin ?'.

Ben olsam Ahmet gibi girizgah da yapmam, "Ayşe lütfen selam mesajını ayırma, tek bir mesajda tamamını gönder."
0
latchet
(04.10.24)
buradaki aşırı profesyonel ve selam vermeyerek kazandığı 3-5 dk ile dünyayı kurtarmaya devam eden arkadaşlar gibi düşünmüyorum. her şeyi bir kenara bırakarak selam vermek, merhaba demek gibi insani hareketlerin devam etmesi gerektiğini düşünüyorum yoksa hayvanlardan bir farkımız kalmıyor gibi, onlar da kendi çıkardığı sesler veya fiziksel hareketler ile bir şekilde anlaşıyorlar.

çoğu zaman mailde, mesajda, aramada eğer o gün daha önce iletişimde bulunmadıysam selam veya merhaba nasılsın diyerek cümleye başlarım.

bu arada bir zamanlar ben de diğer arkadaşlar gibi bunu boş muhabbet olarak görürdüm. iyiyim desem veya kötüyüm desem ne değişecek gibi, yada zaman öldürme selam sabahla vs. vs. sonrasında bu lafların aşırı sanatsal veya mesaj kaygısı içeren 2. sınıf film ve dizilerde gözümüze sokulan ve ilk duyduğumuzda vay arkadaş haklı galiba dedirten, sonrasında ise insanlığın gereği selam vermenin var olduğunu düşünmeye başladım. böyle düşünmemde bir diğer etken de yaşadığım büyük şehirden daha sakin bir yere geçmemle oldu.
0
bravoteam
(04.10.24)
Bence hayvanlardan farkımızın bir yolu da insanların seçimlerine ve düşüncelerine saygılı olup 12 iq seviyesinde bir zeka göstergesiyle laf sokmamaya çalışmaktan da geçebilir, merhabaya selamlamaya bu kadar hassas olan ve eksikliğinde hayvanlardan bir farkının kalmayacağını düşünen insanlar medeniyetin girişi olan başkalarının fikirlerini önemseme konusunda da hassas olmalı zira belki de bizi hayvanlardan ayıran en önemli özelliklik selamlaşma ve hal hatır sormak değil birbirlerinin doğru ya da yanlış düşüncelerine saygı göstermektir diye düşünüyorum, yoksa hoşuna gitmeyen bir konuda anında leşe hücum eden bir sırtlan gibi hücum edersen hayvandan ne farkın kalır.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(04.10.24)
mobilden bakinca bildirimde benim mesaj icergini gorebiliyor olmam lazim. selam yazip gonderince ve bekleyince olmaz. hepsini yaz, is araligima alayim. is arasinda konusuruz istersen halimizi hatrimizi sorariz ama is istiyorsan direkt gondermelisin
0
mizore
(04.10.24)
selamına cevap beklemiyorsa ikinci önerideki formülü de öneriyorsa fazla bildirim almak istemediğindendir. bazı insanlar cümle cümle mesaj atıyor biliyorsunuz, çok tat kaçırıcı. bir de bu selamlar sanki gün içinde ilk kullanımında okey olabilir ama gün içinde her mesaj böyle başlıyorsa bayar bence de gereksiz bi nezaket.
0
red g
(04.10.24)
Ahmet'te kendimi gördüm, gün içinde yoğun bir yazışma oluyorsa bu şekilde yapılmasında benim açından bir sorun yok, hatta tercih sebebimdir. Gün içinde ki ilk mesajda nezaketen bir selamlaşma yapılsa yeterlidir. Mesai saatleri dışında ise ekstra bir selamlaşma yazılabilir.

Selam yazıp, karşıdan cevap gelmeden birşey yazmayanların durumu daha can sıkıcı. Çalışma hayatında bir sorun, talep varsa bunun direkt yazılmasını tercih ederim ki ilk mesajda konu neymiş öğreneyim, müsaitlik durumuna & işin önceliğine göre cevap yazayım.
0
sealth
(04.10.24)
ahmet yüzde bir milyon haklı ya. ben normal arkadaşlarımın ya da akrabalarımın bile "turuncu merhaba" diye attığı mesajlara gıcık olan biriyim. iş arkadaşım neden bana "turuncu selamlar" diye mesaj atsın ne münasebet. hepimiz burda para kazanmak için bir araya gelmiş zorunlu ortam arkadaşıyız :) ne bu selam melam.
0
turuncu tonlarda
(04.10.24)
üst ast farketmeksizin tek kalıp mesaj yazma taraftırıyım.

Ayşe: "Ahmet selam, kolay gelsin; X'e work plan template'i göndereceğim. Göndermeden önce bakmak istersen ektedir. iyi çalışmalar."

Ahmet: "Ayşe, bakıp dönüş yaparım. kolay gelsin" ya da "senin için tamamsa gönder gitsin. kolay gelsin"

yazılabilir ya da doğrudan selamlama ya da iyi dilek çıkarılabilir. bu durum mesajlaşan tarafların anlaşmasına bağlı bir durum.

tüm mecalini sayfalarca da olsa tek kalıp mesajda göndermesini isterim açıkçası.
0
phonex
(05.10.24)
(1)

e-tebligat

borat
merhaba,adıma gelecek fiziksel tebligatları ptt e-tebligat'dan da görebilir miyim?
merhaba,adıma gelecek fiziksel tebligatları ptt e-tebligat'dan da görebilir miyim?
0
borat
(01.10.24)
Hayır
0
turuncu tonlarda
(01.10.24)
(2)

beşiktaş şişli civarı hastane

la mort heureuse
merhabalar, genel kan tahlilleri için dahiliyeye gitmek istiyorum, şişli beşiktaş civarı hastanelere bakıyorum acıbadem/amerikan vs var ama rutin bi kan tahlili kontrol için saçma paralar ödemek istiyorum, öneriniz var mıdır?
merhabalar, genel kan tahlilleri için dahiliyeye gitmek istiyorum, şişli beşiktaş civarı hastanelere bakıyorum acıbadem/amerikan vs var ama rutin bi kan tahlili kontrol için saçma paralar ödemek istiyorum, öneriniz var mıdır?
0
la mort heureuse
(25.09.24)
Sigortanda (ozel sigortan varsa) %100 odemeli olanlara baktin mi? Yoksa da istanbul cerrahi hastanesi var, testler olarak memnun kalmistim veya biraz daha uzakta kizilay kagithane hastanesi var, dahiliyeciye cok bayilmadim ama testler icin dusunulebilir
0
mor oje
(25.09.24)
sait çiftçi devlet hastanesi
0
turuncu tonlarda
(25.09.24)
(5)

iyi avukat seçmenin kriterleri nelerdir?

ferenc
İlk defa bir avukatla çalışacağım. Nasıl avukat seçmem gerektiğini bilmiyorum. İyi bir avukatı nasıl anlarız?
İlk defa bir avukatla çalışacağım. Nasıl avukat seçmem gerektiğini bilmiyorum. İyi bir avukatı nasıl anlarız?
0
ferenc
(25.09.24)
İyi bir avukat seçmenin kriteri yoktur. Bir avukatın iyi olup olmadığını onunla çalışmadan anlayamazsın.

Görece en iyi yöntem, çevrene danışıp etrafındakilerin memnun kaldığı bir avukatla çalışmaktır.
0
10551037
(25.09.24)
Mütemmim cüz ve zilyetlik arasındaki bağlantıyı sorun. Birkaç cümle size anlatırsa fena sayılmaz.
0
hebanon
(25.09.24)
İyi bir avukat seçmenin ilk kriteri iyi bir avukat sevmemek.
Şunu demek istiyorum. İyi, bilinen bir avukat ile anlasinca genelde bu avukatlar dosyaları stajyer avukatlarına verirler. Ya da burolarinda çalisan avukatlar bakar. Bu nedenle kendi başına meslekte bir kaç yılı geçmiş avukat bulmanız çok daha iyi olur.
0
dedeminhirkasi
(25.09.24)
ben avukatım ama avukat olmasam avukata işim düşmesini istemezdim doğrusu, işini düzgün yapan bulmak zor. yani çevrenize sorun, memnun kalan biri varsa öneri üzerine gidiyor bu işler. ilk görüşmede sizin sorularınızı açık bir şekilde cevaplıyorsa güven uyandırıyorsa vereceğiniz dava hakkında bilgi sahibi olduğunu konuşmasından anlarsınız sanırım.
0
turuncu tonlarda
(25.09.24)
Aile dostu veya dişli olduğunu bildiğiniz biri. Ben avukatım olmasa ne yapardım bilmiyorum, maalesef aranarak bulunabilecekmiş gibi gelmiyor bana :(
0
charbiel
(25.09.24)
(2)

İstikbal'den aldığım yatak çöktü, değiştirmiyorlar. Hakkımı nasıl araya...

santimantal
Hakkımı nasıl arayabilirim?Yatak çöktü ve servis dolgularını değiştirdi.Yatak kısa sürede tekrar aynen çöktü.Servis gelip, kontrol dahi etmeden "sorun yok" deyip gitti.İnanılmaz öfkeliyim. Çünkü onca para verdim ama yatağı kullanamıyorum.Dava açmak vb ne gerekirse yapmak istiyorum.Bu konuda beni yön
Hakkımı nasıl arayabilirim?

Yatak çöktü ve servis dolgularını değiştirdi.
Yatak kısa sürede tekrar aynen çöktü.
Servis gelip, kontrol dahi etmeden "sorun yok" deyip gitti.

İnanılmaz öfkeliyim. Çünkü onca para verdim ama yatağı kullanamıyorum.
Dava açmak vb ne gerekirse yapmak istiyorum.

Bu konuda beni yönlendirebilir mi bilgili olanlar? Nasıl hareket etmeliyim? Önerdiğiniz bir tüketici koruma derneği falan var mı?

Yatağın tekrar çöktüğünü belgelemek istiyorum.
0
santimantal
(24.09.24)
Derneğe falan gerek yok ki, tüketici hakem heyeti var zaten e-devlet’te.
0
orient blue
(24.09.24)
e devlete girip tüketici hakem heyetine başvuracaksın, konuyu açıkla, şu tarihte aldım vs şu tarihte sorun çıktı, firmaya şu tarihte bildirdim, vs vs ayrıntılı yaz, en sonunda da para iadesi mi istiyosun, onarım mı yoksa ürünün yenisiyle değiştirilmesini mi istiyosun yaz. bu şekilde başvur.
0
turuncu tonlarda
(25.09.24)
(4)

tapu müdürlüğünden gelen sms

biseysorcaktim
ev satın almak için banka kredisi çekmiştim. bu sabah itibariyle işlemler tamamlandı. az önce tapu müdürlüğünden sms geldi."tapu harcı için ödemeniz şu kadardır, şöyle ödeme yapabilirsiniz. randevunuz 24 eylül saat 15.30'da lütfen hazır olunuz".işler böyle mi oluyor ben anlamadım. ben başka şehirdey
ev satın almak için banka kredisi çekmiştim. bu sabah itibariyle işlemler tamamlandı. az önce tapu müdürlüğünden sms geldi.

"tapu harcı için ödemeniz şu kadardır, şöyle ödeme yapabilirsiniz. randevunuz 24 eylül saat 15.30'da lütfen hazır olunuz".

işler böyle mi oluyor ben anlamadım. ben başka şehirdeyim, aynı şehirde olsam bile bi saatten kısa sürede tapu müdürlüğüne gidemem. randevu mevzusu neden böyle?
0
biseysorcaktim
(24.09.24)
evet bu işler böyle. tapuyu arayıp bugün gelemem diyin. harçları öderseniz 2-3 gün beklerler diye düşünüyorum. biz öyle rica minnet 1 hafta bekletmiştik.
0
turuncu tonlarda
(24.09.24)
Bize de öyle oldu. Biz başka bir şehirde de değildik ama yine de zorlandık bir de şaşırdık. En azından randevunu bir gün önceden haber verirler diye düşünüyorduk. Alelacele oldu hallettik ama çok bunaldık. Kıl payı yetiştik.
0
rock n roll
(24.09.24)
Bugun tapu mdüürlüğündeydim, aynısını birisi sordu, dün sms gelmiş fakat yetişememişler, onlar da bu sabah gelmiş. İşlemlerini yaptılar.

bunun dışında geçen sene ben de satmıştım il dışında oldugu için yetişememiştik, tapu mdürülülüğü bir hafta 10 gün kadar tolerans gsteriyordu.

Benim size sorum banka kredisi ile ev alırken işlem tam olarak nasıl oluyor.

Evrakalrı bankaya verdiniz, e ipotek koymak için banka gün alıyor. İpotek hangi aşamada konuyor, ben kredi dışındaki tutarı tapudayken gönderecegim ama kredi olan kısım satan kişiye hangi aşamada geçiyor. Hemen tapudayken mi yoksa bir kaç saat sürüyor mu.
0
liberal
(24.09.24)
Evet alıcı ödüyor bu vergiyi, genelde satıcılar cebine girecek net paraya bakıyor.
0
liberal
(25.09.24)
(2)

İdari para cezasına nasıl itiraz edilir?

filipis
Durumum biraz farklı.Şu an yurtdışında, avrupada yaşıyorum. Belediye hakkımda idari para cezası kesmiş 90k tl (imar usulsüzlüğünden)(müteahhitin gizli kapaklı iş çevirmesinden kaynaklı). Buna türkiyeye gitmeden itirazda bulunma şansımız yok mu internet üzerinden? Uyap vatandaş olur, e-dilekçe olur.
Durumum biraz farklı.

Şu an yurtdışında, avrupada yaşıyorum. Belediye hakkımda idari para cezası kesmiş 90k tl (imar usulsüzlüğünden)(müteahhitin gizli kapaklı iş çevirmesinden kaynaklı). Buna türkiyeye gitmeden itirazda bulunma şansımız yok mu internet üzerinden? Uyap vatandaş olur, e-dilekçe olur. Belki konsolosluktan noter kanalıyla olur…

Şu an avukata ödeyecek param olmadığı için bir şekilde kendim türkiyeye gitmeden halletmem lazım.
0
filipis
(23.09.24)
Konsolosluktan mahkemeye dilekçe verilebiliyor mu, verilebiliyorsa ama harca tabi bir işlem ise harcı nasıl tahsil ediliyor bilmiyorum.

Eğer e ya da mobil imzanız varsa vatandaş UYAP üzerinden işlem yapabilirsiniz. Yoksa konsolosluk yolunu denemekten başka çare yok gibi görünüyor.
0
10551037
(24.09.24)
belediyenin kestiği imar para cezasının iptali için idare mahkemesinde dava açmanız lazım.
0
turuncu tonlarda
(24.09.24)
(13)

züber ürünleri sizce nasıl?

stationary traveller
spesifik olarak züber sordum ama benzer markaları da düşünebilirsiniz. rafine şekeri olabilecek en maksimum seviyede bıraktım ama bazen kriz anlarında bu tarz granola, protein, meyve barları kullanmayı düşünüyorum. protein barlar da spor rutinimde yer alabilir.
spesifik olarak züber sordum ama benzer markaları da düşünebilirsiniz. rafine şekeri olabilecek en maksimum seviyede bıraktım ama bazen kriz anlarında bu tarz granola, protein, meyve barları kullanmayı düşünüyorum. protein barlar da spor rutinimde yer alabilir.
0
stationary traveller
(20.09.24)
Paketli yiyecekler kullanmayın, rafine şeker azaltacaklar diye basıyorlar katkı maddelerini. Canınız tatlı çektiğinde evde kendiniz yapın şekersiz.
0
@stubborn inferno
(20.09.24)
Meyve şekerinin rafine şekerden daha faydalı olduğu gibi yerleşik bir düşünce var, halbuki rafine şeker dediğin şeker bildiğin glikoz, glikozu vücut insülin aracılığıyla kaslarda ve bazal metabolizmada enerji kaynağı olarak kullanır; meyve şekeri fruktoz ise insülini uyarmaz doğrudan karaciğere gider ve yağa dönüşür, bu durumda direkt yağa dönüşen bir şeker kaynağı mı sistem için daha faydalı yoksa kaslarda beyinde sinir sisteminde ve organlarda enerji kaynağı olarak kullanılan bir kaynak mı daha faydalıdır düşünmek lazım, bu Züber gibi ürünler bu algıyı daha da körüklüyor ama doğru değil bu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.09.24)
kötü.
0
deartheodosia
(20.09.24)
Ben basta seviyordum ama hurma cok sekerli geliyor. Waspco’nun barlarina cok sardim. Hurma olamdigi icin o baskin seker tadi da yok, guzel yani.

Zuber’de bir tek kakaolu fistik ezmesine asigim. Evde illaki bulunduruyorum. Tatli ihtiyacima yetiyor valla.
0
mor oje
(20.09.24)
Züber'den sanırım nohut cipslerinden yemiştim kardeşim önermişti. Benzer marka olarak Fellas var onlardan da yiyorum. Bence tadı fena değil.
0
peki madem
(20.09.24)
Ben bonbonlarını çok beğeniyorum. Tatlı krizlerine de iyi geliyor ama sağlıklı mı bilemem.
0
megalomaniac
(20.09.24)
Ben etinin lifaliflerini yiyorum bu ara, içindekiler kısmına baktm bu işin uzmanı değilim ama zararlı bir şey yok gibiydi. Kuru incirli olanın tadını beğendim baya.
0
turuncu tonlarda
(21.09.24)
Bi ara alıyordum züber, kimileri gayet güzelken kimileri hiç hoşuma gitmiyordu. Genelde pestil tarzı ürünleri X meyve/sebzeyi hurmalı pestil yaptık gibi. Katkı durumunu bilmiyorum.

Lifalif'in yulaf bar/toplarından alıyorum epeydir. Aslında direkt hurma yeseniz daha iyi gibi kan şekerine pek etki etmediği söyleniyor.
0
hedep
(21.09.24)
Zamanında Lokma hi protein çok alıyordum, fiyat/performans iyiydi. Bi' ara baktığımda şeker oranı yüksek gelmişti bana yanlış hatırlamıyorsam, çok şaşırmıştım. Kontrol ettim şimdi, şu şekilde yazıyor;

Enerji (kcal): 356.0
Enerji (kJ): 1490.0
Yağ (g): 6.7
Doymuş yağ (g): 1.3
Karbonhidrat (g): 59.0
Şeker (g): 45.0
Lif (g): 16.0
Protein (g): 7.1
Tuz (g): 0.63
gene de yanlış yönlendirmeyeyim, bilen biri aydınlatsın bizi.

Noutos fena değil arada gideri var.

Genel olarak da zamanında gittiğim diyetisyen Lifalif önermişti, onu da arada alır, yerim.
0
kumandanim
(21.09.24)
birkaç kez denedim.

sıkıştırılmış toprak yemiş gibi hissediyorum. sevmedim.
0
tabudeviren
(21.09.24)
fellas, tek geçerim. züber bayağı kötüydü
0
lanre
(21.09.24)
Delly tavsiye ederim. Züber ve benzerleri gibi hurmadan yapılıyor ama dışı şekersiz çikolata kaplı. Çikolata nedeniyle yavan değil diğerleri gibi.
0
robin one persie
(21.09.24)
Mümkün olduğunca paketli gıdalardan uzak durulmalı. Onun yerine badem, kuru üzüm (özellikle Adıyaman Besnisi), ceviz ve hurma ile destekleyebilirsiniz.
0
gezentikcanlı
(22.09.24)
(6)

erkek kedi kisirlaştirma

turuncu tonlarda
dostlar, romalılar, 10 gün sonra 8 aylık olacak canavar kedimizi kısırlaştırmak istiyoruz. bizim veterinerimiz en az 1 kez kızgınlığa girsin öyle yapalım, ilerde idrar yolu problemi yaşamayın diyor. arkadaşımın kedisini götürdüğü vet ise tam aksini söylemiş, girmeden önce yapmalıyız, 1 kez bile gire
dostlar, romalılar,

10 gün sonra 8 aylık olacak canavar kedimizi kısırlaştırmak istiyoruz.
bizim veterinerimiz en az 1 kez kızgınlığa girsin öyle yapalım, ilerde idrar yolu problemi yaşamayın diyor.

arkadaşımın kedisini götürdüğü vet ise tam aksini söylemiş, girmeden önce yapmalıyız, 1 kez bile girerse kötü olur demiş.

hangisi doğru? siz ne zaman yaptırdınız, deneyimlerinizi merak ettim.

teşekkürler.
0
turuncu tonlarda
(20.09.24)
Biz kızgınlığa girdikten sonra yaptırdık hiçbir sorun yaşamadık. İki erkek kedimiz için de geçerli bu.
0
muhayyer divan
(20.09.24)
biz kızgınlığa hiç girmeden yaptırdık.
0
elorelia
(20.09.24)
Bir kez bile girerse kötü olur lafını yanlış anlamış olabilirler. Kızgın dönemindeyse, dönemin geçmesini beklemek zorundayız minvalinde söylenmiş olabilir. Kızgınlık geçtikten sonra gayet normal bir şekilde kısırlaştırılır. eğer 1 kez bile kızgınlığa girmiş kediyi kısırlaştırdığımızda "kötü" (artık o kötü her neyse) olsaydı, etrafta kısır kedi falan göremezdiniz.
0
thracia
(20.09.24)
Kızgınlığına girmeden yaptırdık, davranışlar yerleşiyor geç oluyor yani o zaman, bize de öyle söylendi. Araştırın zaten yurtdışında 5-6 ayda yapılıyor bu işlem.
0
sibertenik
(20.09.24)
@thracia

kötü olur derken, 1 kez girerse koku bırakma huyu falan devam edebilirmiş, hissetmeye devam edebilirmiş öyle aktardı arkadaşım bana.

@elorelia ve @sibertenik

biz vete yapması için baya ısrar ettik ama kesinlikle kabul etmedi. ilerde idrar yolu problemi olduğunda hem çok paranız gider hem de kedinin canı yanar diyor ısrarla. Başka bir klinik ile mi görüşmeliyiz?
0
🌸turuncu tonlarda
(20.09.24)
Benim erkek kedim yaklaşık bir yaşına kadar sokakta yaşamış, dolayısıyla en az bir kez kızgınlığa girmiş olması gerek ben onu sahiplenmeden önce. Biraz yetişkinken kısırlaştırıldı yani. Şu an 3 yaşında, bi sıkıntı olmadı şimdiye kadar.
0
inawen
(22.09.24)
(6)

Sizi küçük düşürmeye çalışan iş arkadaşına nasıl konum alırsınız?

psmstc
İyi niyetli, saf, güleryüzlü davrandınız. Fakat topluluk içinde üzerinize oynamaya devam ediyor. Gayri resmî dalga geçer gibi sizin adınızla üzerinize konuşmalar yapmaya çalışıyor. Gevşek, rahat, lakayt bir tip. Nasıl davranırsınız? Nasıl konum alırsınız? Şimdiden çok teşekkürler…
İyi niyetli, saf, güleryüzlü davrandınız. Fakat topluluk içinde üzerinize oynamaya devam ediyor. Gayri resmî dalga geçer gibi sizin adınızla üzerinize konuşmalar yapmaya çalışıyor. Gevşek, rahat, lakayt bir tip.

Nasıl davranırsınız? Nasıl konum alırsınız? Şimdiden çok teşekkürler…
0
psmstc
(17.09.24)
Tam olarak ne yaptiklarini daha berrak anlatirsan bir fikrim olabilir.
0
Yourcousinmarvinberry
(17.09.24)
Ben bu tür durumlarda hep aynı şeyi yapıyorum. Açıktan abartmadan tersleyip konuyu sen de hiç şakadan anlamıyorsun mevzusuna getirip evet şaka sevmem diyerek bağlıyorum.

Zaten bariz olduğu üzere şakanın konuyla alakası yok, bu tip insanlar zorda kalınca şaka yapıyoruz şurda demeye getiriyor lafı hemen.

Baştan el atmazsanız ilerde daha zor olur. Kavgaya, dalaşmaya gerek yok. Usulünce tersleyin sadece, hoşunuza gitmediğini açıkça gösterin.
0
akhenaten
(17.09.24)
Aynen ben de ters cevap veriyorum hoşuma gitmeyen bi şey söylendiğinde. Ya da mesela ben mutfakta dururken o sevmediğim kişi de mutfağa gelirse ben sohbetten kopup ortamı terk ediyorum anında. O geldiği için gittiğimi belli ediyorum. Ayrıca hiç özel bişi anlatmıyorum o kişiye, ofisteki diğer kişilerle sohbet edip onunla hiç konuşmuyorum sabah günaydın bile demiyorum. Çünkü neden art niyetli birine günaydın diyeyim? Beni sevmediğini ve arkamdan dedikodu yaptığını bildiğim birine selam dahi vermem.
0
turuncu tonlarda
(17.09.24)
siz de dalga geçer gibi espriler yapın, çirkef olun. ciddileşirse sen de alınganmışsın deyin. anca öyle empati yaparlar. her insan nazik, saygılı davranılmayı hak etmiyor.
0
piranase
(17.09.24)
Uygun fırsat çıkana kadar gelen topları göğsümde yumuşatıp yan pas çalışırım. Fırsatını bulduğumda ise küçük düşürürüm. Sonra toplanamadan tekrar üstüne giderim.
0
nawar
(17.09.24)
Ona kucuk suprizler hazirla
0
Zetnikov
(18.09.24)
(15)

ögretmenlerin maasi gercekten düsük mü?

robert bosch
atanamayanlardan, özelde calisanlardan bahsetmiyorum.biz ilkokuldayken bir hocamiz Atatürk 10 yil daha yasasa ögretmenlerin maasi cok daha fazla olur falan derdi. ayrica klasik olarak o ders anlatmasa da maasini alirmis falan.devlette atanmis ögretmenlerin maaslari hak ettiklerinden düsük mü?benim g
atanamayanlardan, özelde calisanlardan bahsetmiyorum.

biz ilkokuldayken bir hocamiz Atatürk 10 yil daha yasasa ögretmenlerin maasi cok daha fazla olur falan derdi. ayrica klasik olarak o ders anlatmasa da maasini alirmis falan.

devlette atanmis ögretmenlerin maaslari hak ettiklerinden düsük mü?
benim gördügüm cogunluk derse gec geliyor, dersi kaynatmak icin nasihat verip bos yapiyorlar, bunlarin bir denetimi yok, kendilerini gelistirmek zorunda degiller, isten kovulmak imkansiz, yazin calismadigin halde maasin yatiyor vs vs
kendileri yesil pasaportlu, sonra esleri cocuklari vs faydalanabiliyor.

herkes zaten az calismak, rahat etmek, "ideal kadin meslegi" falan diye ögretmen olmak istemiyor mu? neden sonra az maastan sikayet ediyorlar? istanbul'da yasayanlar icin az geliyor olabilir ama istanbul disinda yasayanlar icin de düsük mü gercekten?
0
robert bosch
(16.09.24)
az yeni başlayanlar 45 bin falan anca. 10 yıllıklar 55-60ı geçebiliyor ek derse göre.

memurlar bekçiler aynı parayı alıyor. öğretmenlik kolay bi meslek değil. günde az 4-5 saat 20-40 tane çocuğa ders anlatmak kolay değil.
0
jelly bear
(16.09.24)
Düşük ama dünyanın her yerinde düşük. Öğretmenlik para getiren bir iş değil
0
ferenc
(16.09.24)
yan faydalarını, çalışma şartlarını düşünürsek düşük değil.
başkası yazmış zaten öğretmenlik dünyada çok kazanan bir meslek değil.

kapısında yüzbinlerce atanmayı bekleyen bir ve sınava girilen bir meslek için yüksek bile sayılır.
0
nuisance2
(16.09.24)
on yıl çalışıp geçen senelerde çok basit olan sınavı geçerek uzman öğretmen olanlar, ek ders olmadan 50ye yakın alıyorlar. uzman öğretmen olmayanların sayısı çok az. kendi politik sebepleriyle bunu reddedenler dışında 10yıllıkların hepsi uzman diyebiliriz.

yeni başlayanlar 40a erişmiyor sanırım.

haftalık 18 saatten sonra ek ders alıyorlar.
ek ders olayı okula göre değişiyor. bazı okullarda öğretmenlerin sayısı fazla olabiliyor ve istese de ek ders alamıyorlar. bu durumda haftalık yaklaşık 20 ders. günde 5 ders desen haftada 4 gün çalışmış olurlar.

her gün dolu olsa sabahtan 9dan akşam 15'e kadar okuldalar.
her günleri dolu değil, 9da derse girip 12de çıkıyorlar bazı günler.

yani, az mı çok mu zor mu değil mi diye düşününce, evet zor günleri de oluyor ama saat/kazanç olarak bakılınca hiç de fena değil şartları.

ben öğretmen değilim, kız arkadaşım öyleydi. ondan biliyorum bunları.
onla ve arkadaşlarıyla tanıştıktan sonra öğretmenlerin şartlarının o kadar da kötü olmadığını farkettim. (eski saygınlıklarının kalmaması, müfredatın kötü olması, veli ve öğrencilerin vasatlığı gibi konuları bahse konu etmiyorum.)

istanbul dışında yaşayanlar daha iyi.

şikayetleri geçmiş yıllara göre saygınlıklarını yitirmeleri ya da daha sert bi özel sektör işinde çalışmamış olmaları yüzünden olabilir.

bu arada, bu şartlar mevcut öğretmenler için. şimdi yeni öğretmenler zor atanıyor. atanınca kazançları sanırım 30 civarında oluyor. ücretli öğretmenlik gibi garabet bir durum var ki asgari ücret bile almıyorlar ve iş garantileri yok. özel sektördeki öğretmenlerin durumu zaten malum.

bi de devlet iyide buluşturmak yerine kötüde buluşturmak istiyor. özel ve ücretli öğretmenlerin standartlarını yükseltmektense mevcut öğretmenlerin standartını düşürmeye hevesli.

meb bakanı zaten bildiğin öğretmen ve öğrenci düşmanı. mübalağasız.
0
biseysorcaktim
(16.09.24)
Siz sınıf ortamını heralde pür dikkat dinleyen , çıt çıkarmayan çocuklardan oluşan bir ortam zannediyorsunuz . çocukları susturup ders anlatmak deveye hendek atlatmaktan zor. Yeni sistemde öğretmenin hiçbir yetkisi yok. çocuklara bile sus diyemiyor. dersten kovma yetkisi yok. sınıfta bırakma yetkisi yok. çocuklarda bunun farkında olduğu için dersi dinlemeyor. zaten sınıfta kalmak bile bir mucize sınıfta kalma yok. bunu bilen çocuklarda neden çalışayım enayi miyim diyor.

derse öğretmenler geç giremez müdürler hemen ek dersini keser. dersi kaynatamaz çünkü sınıfın başarılı olması lazım. başarılı olmazsa öğretmen için sıkıntı yaratır bu durum. veli idare milli eğitim baskısı üstlerinde.
çocuklar bahçede oynarken kolunu kırsa başına bela olur velilere açıklayamazsın bu durumu. bütün öğretmenler diken üstünde. millet çocuklarını sana emanet ediyor. o çoçuğa bişey olsa gözünün yaşına bakmazlar ihraç olursun.

öğretmenlik yapılacak bir meslek değil.

asıl yapılacak meslek ofis işleri. tatilmiş falan çekici değil. ekşisözlüğe ve duyuruya bakıyorum rahatlar maaşlarıda öğretmenlerden yüksek.

asıl yapılacak iş ofiste çalışmak.
0
komando kani var bende
(16.09.24)
bence düşük değil. kamuda öğretmenlik kadar rahat meslek azdır.
0
NowWeAreFree
(16.09.24)
Degil. Ogretmenler şu an TC tarihinde en iyi maaşı aliyorlar. 2 yıl önce 350 dolar alıyorlardı, şimdi ise 1500-2000 dolar arasında maaşları.

Bir sürü öğretmen arkadaşım da, 3-4 ay tatilleri de göz onunde bulundurulduğunda, ülkedeki en şanslı çalışan kesim olduğunu söylüyor.
0
summerof69
(16.09.24)
Bir de bunlar haftanın 4 günü çalıştığı için ek iş yaparak da gelirlerini arttırıyorlar. Bu arkadaş anlatmış:

x.com


Bu da maaş değişimi :

soz.lk


Zaten öğretmenlere bu kadar iyi maaş verildiği ve bütçe de zorlandığı için artık öğretmen ataması yapılmıyor. Yeni ogretmenlerin hepsi ücretli.
0
summerof69
(16.09.24)
onlar nasıl bilgiler öyle ya:) 9 yıllık öğretmen maaşı 42.385. uzman olsaydım 3-4 bin arası bir şey fark olacaktı. ama değilim. ek dersimiz de bu eylülde 6-7 bin arası olur. o da herkese göre ayrıdır. benim yurt nöbetim var. herkes bu parayı almayabilir. fazlası da olabilir. nöbet diyoruz o da kolay değil 24 saat öğrencilerden sorumlusun koca binada.
bir de bazıları gerçekten sınıfı filmlerde, dizilerde gördüğü şekilde sanıyor. ders anlatmayı şöyle ifade edeyim günde en az beş tane sunum yapacaksınız ve karşınızda 40 tane çocuk var, yetişkin değil. rahatlık yok mu diyorsanız yarın sabah erkenden dersim yok biraz uyuyacağım. ama öğrencilerin en aç ve yorgun olduğu saatlerde ders anlatacağım. böyle şeyler.
yazın da tercih döneminde rehber öğretmenler çalışır. destekleme kurslarında branş öğretmenleri ders verir. öyle tatil oldu herkes rahat diye bir durum yok.
0
oyokbuyoknevar
(16.09.24)
Milletvekillerinden sonra en gereksiz yüksek maasi ögretmenler alir çünkü türkiyede yapilabilcek en kolay memurluk.
0
Yourcousinmarvinberry
(16.09.24)
Alınan eğitime ve beklenen sorumluluğa göre düşük maaşları.

Kamuda çalışan hiçbir görevlinin iş yükü olarak farkı yok bundan. Ama maaşları öğretmenden yüksek. İmam ne iş yapıyor da öğretmenden fazla almayı hak ediyor?


Ben işini yapan polis memuru görmedim mesela. Denetimi yok, kendini geliştirmek zorunda değil, işten atılması imkansız, gün boyu sistem yok deyip masa başında otursan da maaşın yatıyor, yeşil pasaport vs her şeyin var.


Dolayısıyla evine hırsız girdiğinde, saldırıya uğradığında kıçını kaldırmayan polisten daha az maaş almak koyuyordur adamlara. Onlar da sallapati yapıyordur işleri. Madem maaş bu, iş de bu.

Sen çocuğunun öğretmeni dört dörtlük eğitim versin istiyorsan imamdan çok para verilecek. Yoksa özel derse bir zahmet.
0
lancelot du lac
(16.09.24)
sadece şunu düşün cevabı rahatlıkla bulacaksın.
bugün imkan tanınsa kaç kişi yaptığı işi bırakıp kamuda öğretmen olma imkanını kullanır, kamudaki kaç öğretmen başka bir şey yapma imkanını kullanır? sayıları çok ve ağlamaları da çok duyuluyor bu sebeple de haklı oldukları zannını yayabiliyorlar. hepsi bu.
0
Whily
(16.09.24)
öğretmenlikten, çocuklara söz dinletmekten, kalabalık sınıflara ders anlatmaktan şikayet edenlere;

ben mezun olurken formasyon alıp öğretmenliğine geçebileceğim halde bunları sevmediğim ve yapmak istemediğin için öğretmenliği bir dakika bile düşünmedim.
üstelik o dönemlerde öğretmenlerin öğrenci ve veli önünde hala bir saygınlığı vardı.

siz şimdi sırf memurluk kolay, izni bol, iş garantisi diye devlet kapısında sıra olup bir de şikayet ederseniz toplum size elbette iyi bakmaz.
0
nuisance2
(16.09.24)
kuzey ege bölgesini dolaşın yazlıkların bir çoğununun sahibi emekli öğretmen çiftler.

bahsettiğim yazlıklar en kötü 8-10 milyondan başlıyor.
0
nuisance2
(16.09.24)
Arkadaşlarım var, ham maaşa yakın bir de ek ders ücreti alıyorlarmış. Ham maaş çok yüksek değilmiş ama ek dersten de para geldiği sanırım 50 bin civarı. Üstelik sadece günün yarısında çalışıyorlar. Yazın da 2 ay tatil.

Avukatlar ise (ücretli çalışan) 20 bin, 30 bin bandında maaş alıyor. Haftada 45 saat çalışıyorsun üstelik. Müvekkiliydi hakimi savcısıydı duruşmasıydı, bunlarla uğraşması da başa bela.

Kendi ofisi olan, az çok çevresi olan tabi ki daha iyi kazanıyor o ayrı ama çoğu kişinin durumu gerçekten çok kötü avukatlık piyasasında.
0
turuncu tonlarda
(16.09.24)
(9)

Gastro kedi maması tavsiyesi

anaphylacticshock
Merhaba, Kronik kabızlığı olan bir kedim var. 2 kere veterinere kontrole götürdüm. Çok şükür megakolon falan yok. Sadece tuvalete zor çıkıyor ve zor dışkılıyor. Veteriner VIRBAC Diggestive Support mama verdi. Ayrıca 2 günde 1, gerekirse her gün müshil içecek dedi. 6 aydır bu mamayı kullanıyorum. Ayr
Merhaba,

Kronik kabızlığı olan bir kedim var. 2 kere veterinere kontrole götürdüm. Çok şükür megakolon falan yok. Sadece tuvalete zor çıkıyor ve zor dışkılıyor.

Veteriner VIRBAC Diggestive Support mama verdi. Ayrıca 2 günde 1, gerekirse her gün müshil içecek dedi.

6 aydır bu mamayı kullanıyorum. Ayrıca her gün hem malt macunu hem de gimcat yeșil gastrointestinal macun veriyorum.

Ama halen doğru kıvamda dışkılayamıyor. Tuvalete çıkıyor ama sağlıklı, verimli bir dışkılama olmuyor maalesef.

Bir ara ND balkabaklı mama denedim ama o da çok işe yaramadı.

Lütfen gerçekten kaliteli, kedinize verip memnun kaldığînız gastro - intestinal mama önerebilir misiniz?

Fiyatı çok önemli değil. Hayvan müshile gerek kalmadan sadece mama ve macun tüketerek rahatça, sağlıklı dışkılayabilsin yeter.
0
anaphylacticshock
(08.09.24)
aradağınız mama tam olarak aşağıda. "fibre response" olması önemli, dikkat edin.

royal canin gastrointestinal fibre response
0
surprise
(09.09.24)
Ahh aynı benim kedim. Maalesef RC'nin tüm gastro mamalarını denedim (Fiber'ı da, Hairball'u da). Ancak geçmedi. Hatta kedim kusup durdu. Bu mamaların içeriğinde çok fazla pirinç ya da mısır var, kedilerin sindirim sistemine çok uygun değil (zaten bu sebeple ishal yapıyor). İshal olamayan kedim sindiremedi, midesinden aşağıya geçmedi bile. Olduğu gibi her şeyi kustu.

ND Balkabaklı mama, en başta kedimi kabız yapan mamaydı. Protein oranı kedime çok fazla geldi. Bununla ilgili ekşi'de uzun uzun hikayemizi anlatmıştım kabız kedi başlığında.

Şu an neredeyse her gün tuvalete gidiyor. İnanılmaz mutluyum. Hatta bazen 24 saatte iki kere gittiği bile oluyor. Çözümü Proplan Somonlu (digestion) ile bulduk. Çok rahatladı kediciğim, o rahatlayınca ben de rahatladım. Neredeyse malt kullanmayı bile unutacağım. Bir Maşallah'ınızı alırız. :)
0
silverleaf
(09.09.24)
Ya benimki de kronik ishal. Bir ara rc gastro kullandık, toparladı ama aynen devam ediyor maması nd tavuklu kitten.

Siz probiyotik denediniz mi?
0
turuncu tonlarda
(09.09.24)
biz de RC gastro kullaniyoruz. bir de her aksam yas mamasinin icine azicik karniyarik otunu (Psyllium) suyla sisirip veriyoruz. sosis gibi yapiyor genelde :D
0
65 derece
(09.09.24)
Cevaplar için çok sağolun.

Bahsettiğiniz royal canin gastrointestinal fibre response mamayı denemek istiyorum ama nereden alacağımı bilemedim.

Amazon ve Kolaymama sitelerinde yok. Veterinerime sordum ama o da satmıyormuş.

Başka yere de güvenemiyorum açıkçası.

Siz nereden ve kaça alıyorsunuz?

Not: Ankara'dayım.
0
🌸anaphylacticshock
(09.09.24)
Yok, hiç probiyotik denemedim. Sadece arada yoğurt veriyorum.

Ne kadar ve hangi marka psyllium veriyorsunuz acaba ?
0
🌸anaphylacticshock
(09.09.24)
Silverleaf size de cevabınız için çok teşekkür ederim. :)

Önce royal canini deneyeceğim.

Sonra eğer yeterli bulmazsam sizin bahsettiğiniz proplan digestion mamaya geçeceğim.
0
🌸anaphylacticshock
(09.09.24)
royal canin gastrointestinal fibre response genelde veterinerlerde satilir. RC ile calisan bir veterinere sormaniz gerekir bence. kendi sayfasindan nerede bulabileceginize bakabilirsiniz.

psylliumu 1/4 cay kasigi veriyoruz. bizimki keci kakasi gibi yapiyordu ama asil problem kusma idi. rc mama (normal gastro olani) ve psyllium ile guzel gidiyoruz.
proplanin probiotikleri de var aklinizda olsun.
0
65 derece
(10.09.24)
Bize rc gastro mamayı vet vermişti, zaten petshop ürünü değil. Benim kullandığım ve vetin verdiği probiyotik toz linkini bırakıyorum, 7 gün, günde 1 paketini mamasının üstüne döküp yedirmeniz gerek. Benimkinde işe yarıyor tavsiye ederim.


ty.gl
0
turuncu tonlarda
(17.09.24)
(4)

Kredi Kartı Borcu İhtarnamesi

algoritma uzmani
Kredi Kartı yapılandırması borcuma binaen banka haklı olarak İhtarname göndermiş, tüm borcu talep ediyor. Bunu ödemem imkansız, banka ile görüşüp tekrar yapılandırma mümkün mü? Bunun adabı nedir? 7 gün sürem var, bunun adabı nedir? En kötü durumda ne olur?
Kredi Kartı yapılandırması borcuma binaen banka haklı olarak İhtarname göndermiş, tüm borcu talep ediyor. Bunu ödemem imkansız, banka ile görüşüp tekrar yapılandırma mümkün mü? Bunun adabı nedir? 7 gün sürem var, bunun adabı nedir? En kötü durumda ne olur?
0
algoritma uzmani
(28.08.24)
7 gün sonra yasal takip başlatacaklar. Zaman kaybetmeyin bankayla iletişime geçin ve sorun. Bunu ödemem mümkün değil tekrar yapılandırma şansım var mı şeklinde.

En kötü durumda yasal takip başlar icra-haciz diye gider durum.
0
nuevo
(28.08.24)
Bireysel kredilerde ihtarname tebliğ olduktan sonra 30 gün içinde asgari tutarı öderseniz sorun olmaz.

Banka 7 gün süre verdiğine göre ticari olmalı, bu durumda ödeme yapmanız gerek. Yapılandırmayı kabul ederler mi bilmiyorum şansınızı deneyin.
0
turuncu tonlarda
(28.08.24)
Hayır Ticari değil, normal kredi kartı borcumu yapılandırmıştım, ödeyemedim, onun için gönderilmiş.
0
🌸algoritma uzmani
(28.08.24)
Şubeye gidip, takipte izlenen borcunuza istinaden, mevduat hesabınızdaki bir miktarı peşinat olarak ödemeniz durumunda , borcunuzu onların belirlediği taksit sayısı kadar taksitlendirmeyi talep ettiğinizi belirten bir dilekçe yazmalısınız.

Onlar da bu talebinize karşılık, takipte izlenen borcunuza dair karşılıklı bir protokol hazırlayıp anlaşmaya varacaksınız. Sonra aylık ödeme tablosuna göre her ay düzenli olarak ödeme yapacaksınız.
0
mr.green
(29.08.24)
(12)

Kedi Sahiplendirmek Hakkında

krax
Merhaba, aile içi sorunlardan dolayı 2 yaşına gelen kedimi sahiplendirmek zorundayım ve bu konularda tecrübeli değilim. sizce en hızlı ve güvenli doğru aileyi nasıl bulabilirim?2 yıl çok güzel baktım aşıları tam, kısırlaştırıldı, kurumamaya alışarak büyüdü, sakin,uysal ve sorunsuz bir kedi.
Merhaba, aile içi sorunlardan dolayı 2 yaşına gelen kedimi sahiplendirmek zorundayım ve bu konularda tecrübeli değilim. sizce en hızlı ve güvenli doğru aileyi nasıl bulabilirim?
2 yıl çok güzel baktım aşıları tam, kısırlaştırıldı, kurumamaya alışarak büyüdü, sakin,uysal ve sorunsuz bir kedi.
0
krax
(28.08.24)
Aileni sahiplendir, çalışan parasını kazanan gittiği yerin ekonomisine katkıda bulunacak bireyler varsa daha kolay sahiplendirebilirsin hiç böyle düşündün mü neden aklına ilk olarak kediyi sahiplendirmek geldi, sorun iki taraflı neticede tüm problem kedide olamaz, kaldı ki kedide bi sorun yokmuş zaten sakin uysal ve sorunsuz bir kediymiş söylediğine göre, sorun kimdeyse onu gönder.
0
Bir ben var benden şurada
(28.08.24)
@bir ben var benden şurada
tanıdığınız barınak var mı ailenizin de huzur içinde kaldığı tavsiye edeceğiniz? sen aileni sahiplendirdin mi barınakta mı tutuyosun?
0
🌸krax
(28.08.24)
Yok ne yazık ki kedimin de dahil olduğu ailemle sorunsuz bir şekilde yaşıyorum ben, herkes sorumluluğunun farkında, kimse bir sorun yaşayınca kaypak ve sorumsuz bir insan gibi gücünün yettiği bireyi evden göndermeye çalışmıyor :)
0
Bir ben var benden şurada
(28.08.24)
Aile içi sorunlar kediden mi kaynaklanıyor? Öyleyse neden 2 yıldır sorun olmadı?

Kediler ve tüm hayvanlar bizim hissettiğimiz bütün duyguları hisseder. Nasıl ki alıştığımız, sevdiğimiz insanlardan ve ortamdan ayrildigimizda yıkım yaşıyorsak aynısını hayvanlar da yaşıyor ve bu onların ömrünü ciddi oranda kısaltıyor. Ailenle sorunlarını çözmeye çalışsan olmaz mı? Çok da güzel baktım diyorsun.
0
rock n roll
(28.08.24)
burası ruh hastası dolmuş arkadaşlar duyurunun çözüm yolu aramakla bir ilgisi mi var siz mi okuduğunuzu anlamıyorsunuz? ben zaten tüm bunların muhakemesini yapıp aşamamışım ki burada sahiplendirme seçeneği için başlık açmışım insanların ne yaşadığını bilmeden dinlemeden yargılamak ne kadar kolay. Kedinin psikolojisi,ömrü, sağlığı diyorsunuz ama sokakta yaşayan acı içindeki bir hayvanı orada bırakmak 1 yıldan fazla yaşama şansı tanımayacaktı zaten ben ona sağlıklı bir çocukluk yaşama şansı sundum daha fazlasını yapabilecek seçenek kalmadı tek yaşasaydım zaten bakmaya devam ederdim.
0
🌸krax
(28.08.24)
cins değilse 2 yaşında bir kediyi ilan ile sahiplendirmek çok zor. mecburen yakın eş dost çevrenizde birini bulmak en olası seçenek.
0
surprise
(28.08.24)
Ben seni yargılamadım gayet mantıklı soru sordum. Sen benim yazdığım şöyle bir cevaba bile tahammül edemiyorsan zaten sana söylenecek bir şey yok.

İlan vermişsin buradan belki ona aile olmak isteyen birileri çıkar.
0
rock n roll
(28.08.24)
arkadaşlar siz iyi misiniz? başına gelip empati kurabilen bir kişi olarak soruyorum, sizin şuurunuz yerinde mi ya? adam aileni sahiplendir demiş.

insanlar ailevi mesele derken detay vermek zorunda değil, kafanızda ne kurguluyorsunuz, kediyi o kurgunun neresine yerleştiriyorsunuz bilmiyorum ama insanların başına her şey gelebilir. bu konuda hassasım, yazacağım kusura bakmayın.

mesela ailece komple felç geçirmiş, kaza geçirmiş olabilirler, sağlıkları kediye bakamayacak kadar bozulmuş olabilir, eve yatalak ve sürekli ilgiye muhtaç bir birey gelmiş, kediyle ilgilenecek kimse kalmamış olabilir, aile dağılıyor boşanıyor her biri bir yere gidiyor olabilir, herhangi birinin kediyi yanında götürüp bakacağı durum olmayabilir.

"aldım ama sıkıldım bakamıyom" ya da "ailem artık kedi istemiyor sıkıldılar" falan dese istediğin duyarı kas. ama adam 2 senedir gül gibi baktığı kedisine, detayını vermek istemediği, ama azıcık oturup mantıklı düşünürsen kedinin hayatının devamı için uygun olmayacağı malum olan bir durumda yeni yuva arıyor. bunu sorgulamak, ailevi problemini küçümsemek size mi düşer?

gerçekten seviyorum sizin gibi sülalesi rahat insanları. hiç anası babası yakını hayat arkadaşı hasta olmamış, zorluk yaşamamış, ailesi dağılmamış, hiçbir ciddi problemi olmamış kişileri. hayat size güzel, inşallah da hep güzel olur. ama empati duygusunu da bir şekilde edinmenizi dilerim.

soruya cevap: instagram'daki hayvan sahiplendirme post'larına hesaplarına yazabilirsiniz. durumun ciddiyetini anlatırsanız anlayışla karşılıyorlar.

2022 yılında aniden fenalaşıp hastanelik olan, bir daha da ayağa kalkamayan babamın köpeğine aylarca konu komşu baktı, babamı bakımebvine yatırdıktan sonra hiç öyle bir planım ve imkanım olmadığı halde ben bakmaya çalışıp bakamadım (çünkü bu süreçte tuvalet eğitimi, yeme içme alışkanlığı her şeyi bozulmuştu, babam hastanede, ben onun yanında olduğum ve köpek de ambulansla hastaneye kaldırıldığı yerdeki komşunun başına kaldığı için, komşu da el bebek gül bebek bakmayıp sokak köpeği besler gibi sokakta beslediği için. evde yalnız kalınca ortalığı yıkıyordu, işe güce gidemez olmuştum, sabah akşam saatlerce dolaştırdığım halde hala öğlen eve işiyordu. iradem dahilinde sahip olduğum bir hayvan da değildi, hiç köpek beslemek gibi bir planım da yoktu, o yüzden sahiplendirmek zorunda kaldım. aracı olan kişi de kendisini barınak kapısına zincirleyen, sokak hayvanı topluyorlar diye belediye görevlilerine saldıran tıynette, bir kısım kesimin şu son zamanlarda "ittapar" olarak tanımladığı bir kadındı. o bile "bakamayacaksan niye aldın, babanı sahiplendir" falan demedi, diyemedi. empati kurabildi, aldı, iyi bir yere sahiplendirdi.

ama maalesef başına böyle işler gelmeyen insanlar "ailevi sorundan dolayı kediyi sahiplendirmek istiyorum" diyince ponçik problemler var, aile kediyi istemiyor laylayloy falan zannediyor.
0
kibritsuyu
(28.08.24)
Kibritsuyu sülalesi rahat insan değiliz kardeşim evimize aldığımız bir canın sorumluluğunu sonuna kadar yerine getiren sorumluluk sahibi insanlarız, sen bu sorumluluk bilincinin ne kadar geniş bir kavram olduğunu anlamayabilirsin ya da evdeki kediyi bir süs eşyası gibi görebilirsin ama öyle değil; evine bi kedi köpek muhabbet kuşu ya da japon balığı alıyorsan hiçbir şey ondan vazgeçmene neden olmamalı, evet tüm ailen felç olsa da yapamazsın bunu, sen bi sorun olduğunda ananı babanı çocuğunu veriyor musun bir yere? Sen daha aileni sahiplendir derken ne demek istendiğini bile anlamamışsın kardeş o nedenle kısıtlı algınla laf sokmaya çalışma, burada karımın çocuğumun alerjisi çıktı o nedenle kediyi sahiplendirmek istiyorum diyemeyenlerin "ailevi nedenlerle kediyi sahiplendirmek istiyoruz" dediğini de gördük o nedenle neyin ciddi neyin laylaylom olduğunu çok şükür anlayabiliyoruz.

Ekleme: Baktım şimdi mod'muş, bence sen haklısın.
0
Bir ben var benden şurada
(28.08.24)
sorumluluk bilincimi şu duyuru altına verdiğim cevaplardan okuyabilirsin: (git: 1590077)

bilinçli olarak sorumluluğunu aldığım canlı artık benim ailem sayılır. 2 sene sorunsuz bakılmış kedi sahiplendirilirken de "ailevi sorun" denen şeyin de "annem tüyünden rahatsız oldu" seviyesinde basit şeyler olamayabileceğini söylemek için de uzun uzun yazdım, anlayıp anlamamak sana kalmış. belli ki kedinin sağlıklı yaşayabileceği ortam bozulmuş.

özetle; ortam kedinin sağlıklı ve mutlu bir şekilde yaşayamayacağı kadar bozulmuşsa sahiplendirme isteğinde bir anormallik yok. evet, özbeöz evladın için bile ortam sağlıklı şekilde yaşamayamayacağı kadar bozulunca, anne baba birbirini öldürünce, aile içi şiddet vs olunca, evladını da sahiplendiriyorsun, devlet gelip zorla evinden alıyor hatta. olayı kıla tüye indirgeyip insanları sorgulamadan önce ailevi problemin ciddiyetini de bir düşün, empati kurmaya çalış isterim.

mod olmamın da bununla hiçbir ilgisi yok. millet zannediyor ki mod'lar tartıştığı herkesi asıp kesiyor. duyuru kurallarına uyduğun sürece istediğin lafı sokabilir, istediğin cevabı verebilirsin.
0
kibritsuyu
(28.08.24)
kibritsuyu +1

aileni sahiplendir filan ne demek ya Allah aşkına bi saygılı olun. İnsanlar sokakta hasta olan hayvanları görüp kıyamayıp vete götürüyorlar, evlerine hiç kedi almak istemedkleri halde kıyamayıp alıyorlar imkansızlıklar içinde olsa da aşılarını vs yaptırıp ona yuva oluyorlar, birileri de gelip burda yok bakamayacaksan almasaydın vs diyor. cidden empati vs hiç bir duygu belirtisi yok bazı insanlarda.

Soru cevabı; bence de eş dost akraba filan baksan daha kolay olur sanırım. umarım bulursun en kısa sürede bir yer.
0
turuncu tonlarda
(28.08.24)
ailevi mesele dediğide kesin bebeği oldu kediyi kapı önüne koyma derdinde.
0
my fault
(28.08.24)
(5)

Altın bu ara artar mı azalır mı?

muhayyer divan
SelamBu konudaki tahmininiz nedir? Bir de bu konuda tahminleri çok büyük çoğunlukla tutan kim var onu takip edeyim?
Selam

Bu konudaki tahmininiz nedir? Bir de bu konuda tahminleri çok büyük çoğunlukla tutan kim var onu takip edeyim?
0
muhayyer divan
(27.08.24)
Cihat Çiçek dede ile Devrim Akyıl' altın konusunda bütün öngörüleri tuttu son bir yıldır.

Tutmaya devam eder mi bilemem.

Bence yükselmeye devam edecek.


Kısa vade için, teknik analiz öğrenmek ve finansal okuryazarlık için Tunç Şatıroğlu iyidir.
0
Mirket
(27.08.24)
Bı gecede 2400 den 2700 e çıktı. Düşme fln olmuyo. Al gitsin
0
abuzer
(28.08.24)
cihat dede 3500 liralara kadar çıkıp ondan sonra ani düşüşler olabilir ilerleyen aylarda demişti. ytd diye de belirtir hep.
0
spirit crusher
(28.08.24)
bence artacak. bu yıl merkez bankaları inanılmaz altın stoklamaya başladılar, şu an bütün dünyada ne dövize, ne faize ne de borsalara güven var. böyle ekonomik belirsizliklerde hele hele savaş veya uluslararası kaoslarda altın iyi iş yapar. ytd tabii ki :)).

2024'te en çok altın satın alan 2. merkez bankası tcmb oldu. dünya genelinde de en çok altın rezervi olan ilk 10 ülkeye girdik. bence ülkenin mevcut beklentileriyle de paralel olabilir altın stoklamak.
0
gitdaddy
(28.08.24)
birkaç günlük soruyorsan bilemem ama 6 ay- 1 yıl için artacak olarak öngörülüyor. benim de dinlediğim analistlerin yorumları öyle genelde. o yüzden bu aralar biraz gümüş aldım.
0
turuncu tonlarda
(28.08.24)
(10)

Şarapsever kişiye ev hediyesi ne almalı

engelbert humperdinck
Şarap ve kadeh hariç:) kalite ve marka dikkati olan bir kişi, şarapla ilgili iyi ki sahibim dediğiniz tool gadget ne varsa yardırırsanız çok mutlu olurum teşekkürler
Şarap ve kadeh hariç:) kalite ve marka dikkati olan bir kişi, şarapla ilgili iyi ki sahibim dediğiniz tool gadget ne varsa yardırırsanız çok mutlu olurum teşekkürler
0
engelbert humperdinck
(27.08.24)
Şarap mahzeni :)

Olmadı şarap tutacağı olan masalar var. Onlar şık ve faydalı
0
ermanen
(27.08.24)
Vacuvin şarap vakum seti diye arat, ithal bir ürün, şişeyi bitiremezsen tıpasını takıp tersine pompayla şişedeki havayı dışarı atıyor
encrypted-tbn0.gstatic.com

Böyle 1 aydan fazla şarabı muhafaza edip içmiştim

İthal bi ürün olduğu için pahalı maalesef eskiden migros un şarap reyonunda bi şişe ucuz şarap parasına satılırdı, fakat ömürlük bir ürün 10 yıldır bozulmadı
0
grimavi
(27.08.24)
Havalandırıcısı var mıdır?

arinmarket.com

Ya da güzel bir karaf

www.pasabahcemagazalari.com
0
Mirket
(27.08.24)
decante karafı alınabilir
www.pasabahcemagazalari.com

ya da şık bir tirbüşon veya şarap soğutucu kova olabilir
www.pasabahcemagazalari.com
0
exlibris
(27.08.24)
jepa
(27.08.24)
wmf şarap soğutucu
0
marla is in my head
(28.08.24)
Bazıları söylenmiş daha önce ama ekleyelim.
Karaf, ahşap 6-8 şişelik şarap rafı, tadım defteri olabilir.
0
stimpak
(28.08.24)
Wmf Somellier Şarap Açacağı Seti
0
bravoteam
(28.08.24)
Mirket + 1

havalandırıcı ya da güzel bir karaf
0
kumandanim
(28.08.24)
www.trendyol.com

www.trendyol.com

peynir sunum tahtası da olur
0
turuncu tonlarda
(28.08.24)
(33)

Neden Kediniz Var? Neden Kediniz Yok?

Lubb
tldr;neden bir kedi sahiplenmeliyim ya da siz neden sahiplendiniz, pişman mısınız ?ya daneden kedi sahiplenMEMEliyim ya da siz sahiplenmedinizi, pişman mısınız?--------Selamlar bir kedi sahiplenme durumu hasıl oldu. ihtiyaç sahibi bir kedi. satın alma veya o tarz durum değil zor durumda bir kedi var
tldr;

neden bir kedi sahiplenmeliyim ya da siz neden sahiplendiniz, pişman mısınız ?

ya da

neden kedi sahiplenMEMEliyim ya da siz sahiplenmedinizi, pişman mısınız?


--------
Selamlar bir kedi sahiplenme durumu hasıl oldu. ihtiyaç sahibi bir kedi. satın alma veya o tarz durum değil zor durumda bir kedi var (tekir değil cins) ve sanırım benim evim onun en iyi alternatifi. linç edecekler burdan sonra çıkabilir.

asıl konuya gelirsek ben her zaman bir kedi sahiplenmek o duyguyu tatmak istemiş biriyim. ama bir yandan da bu işin sorumluluğunun ağırlığının farkındayım ama karar aşamasında tecrübeye ihtiyacım var. o yüzden hevesle ya da düşünmeden karar vermek istemiyorum.

bu konudaki tüm görüş, soru ve önerileri aşağıdaki iki kutuptaki soruda birleştiriyor ve katkılarınızı bekliyorum;

neden bir kedi sahiplenmeliyim ya da siz neden sahiplendiniz, pişman mısınız ?

ya da

neden kedi sahiplenMEMEliyim ya da siz sahiplenmedinizi, pişman mısınız?
0
Lubb
(27.08.24)
Sahiplenmemelisin çünkü bakimi da muhafazasi da oldukça güç bir hayvan.
0
Yourcousinmarvinberry
(27.08.24)
Bro kedi sahibi olunca beynin serotonin reseptörleri kediye duyarlı hale geliyor ve kediyle olunca otomatik olarak mutlu oluyorsun, bu stres çağında muhteşem bir olay, o nedenle kedi sahibi olmalısın ama evde bi canlı beslemek en az bir çocuk büyütmek kadar masraflı ve zor mamasıydı vet. masrafıydı kılıydı yünüydü çok pahalı, ayrıca kafana göre bi tatile gideyim 2 gün bir yere kaçayım diyemiyorsun çünkü kedi her yere götürülebilen bi varlık değil tek başına bırakırsan da dönünce dünyayı sana dar eder ayrıca vicdanın izin vermediği için tek de bırakamazsın çok güveneceğin biri yoksa emanet de bırakamazsın, tüm hayatın kediye endeksli olur, zor yani ama kediler her şeye değer bence ben hiç pişman olmadım keşke dünyadaki bütün kedilere ben bakabilsem ama kedi bakmak çok zor ona göre düşünün karar ver minimum 10 sene sende olacak çünkü ama 15 de olur 20 de olur belli olmaz, eğer sahiplenip de 6 ay sonra ben buna bakamıyorum deyip sahiplendirme ilanı açarsan seni bulup döveriz şimdiden söyleyeyim ona göre karar ver.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.08.24)
kedi sahiplendim (tekir, sokak kedisi). oğlum yıllardır kedi beslemek istiyordu. çocuk şımarıklığı değil, severim sıkılınca da atarım gibi bir durum olmadığını biliyordum ama sorumluluğunu almaya da korkuyordum. gittiğimiz yazlıkta her sene yavru kediler oluyor, oğlan da çok seviyor, her sene acaba birini alıp götürsek mi, yapabilir miyiz diyip diyip vazgeçiyoruz. hatta 2021 yılında çok yaklaşmıştık vazgeçtik.

geçen sene kedinin biri, çok küçük yavru da değil 6-7 aylık eve geldi ve bir daha gitmedi. içeri almıyorduk kapıda yatıyordu, destursuz eve girip çıkıyordu. hiç diğer kediler gibi değildi. hepimizin o kadar kanı kaynadı ki dedik bu bizimle geliyor, bütün sorumluluğunu alıyoruz. iyi ki de getirmişiz.

neden sahiplenmelisin? mükemmel bir duygu. şu hayvana nankör diyenin allah cezasını versin. gelip yanına büzüşüyor, gorr gorr motor açıyor, karnına masaj yapıyor, en sıkkın anında iki sürünüp sırnaşıp mutlu ediyor. hoplaya zıplaya oynuyor neşe veriyor. canın sıkılınca gidip mıncıklıyorsun o da karşılık veriyor. acayip güzel bir duygu.

niye sahiplenmemelisin? her gün kumundan bok kürekleyeceksin, en geç ayda bir bütün kum kabını çamaşır suyuyla yıkayıp dezenfekte edeceksin. sabah akşam mama verilecek, haftada bir tüy taranacak. evin her tarafı tüy olacak, ağzından tüyü çıkacak, hele bir de uzun tüylüyse bütün koltuklar tüy olacak (sokak kedisi olmasına rağmen çok tüy dökmüyor, başka kedilere göre nispeten az benimki, sık sık taramakla da alakalı biraz). tırmalamak kedi için bir ihtiyaç, kedinin tırnakları içten dışa doğru uzuyor, tırmalayarak dış kabuğu atması gerekiyor. o yüzden ne kadar tırmalama direği de alsan o gidip halıları koltukları perdeleri tırmalayacak, eşyaların anasını belleyecek (benimki 1-2 şşşt yapma dedim, yapmıyor şimdi, nereyi tırnaklıyor bilmiyorum direğini de kullanmıyor. ama halılar koltuklar perdeler sağlam 1 yıldır). hasta olunca veterinere götürülecek, kavga dövüş ilaç içirilecek, ciddi hastalıklar epey masraflı, üzüntüsü de cabası (bu umarım hiç başımıza gelmez). en önemlisi tatile gidemeyeceksin, bayramda 1 hafta güneye kaçayım diyebilmen için şu dediklerimi yapacak birini bulman şart olacak. gezme tozma tayin yurtdışı işlerin varsa bakıcısını bulmadan yapamayacaksın, başına bela olacak. 1 aylık kuru maması 1500 lira, aylık kum 150-200 lira. bunun yaş maması var, maltı var, veterineri var, aşısı var (yıllık karma ve kuduz aşısı 900'er lira, iç dış parazit 3-4 ayda bir 600 lira), ilacı var, malzemesi (kum kabı, mama kabı, su pınarı, taşıma kutusu, tırmalama direği, tarama aleti, oyuncağı) var, var oğlu var, göçertmez ama biraz masrafı da var. bütün bu sorumluluğu peşin peşin kabul edip üstleneceksin, sonradan "yapamıyorum bana göre değilmiş" demeyeceksin.

ama böyle dertlerin yoksa, uzun seyahatlerde bırakabileceğim, bakabilecek biri var diyorsan, bok temizler, tüy tarar, mamasını suyunu veririm, halıya kusunca silerim, aşılarını aksatmam, masrafı da koymaz diyorsan mis gibi hayvan.

bokunu benden başka kimsenin temizlemeyeceğinden, veterinere götürme, ilaç içirme işlerinin bana kalacağından emindim. ne eşim yapar, ne oğlum yapar. ama ikisi de çok seviyorlar. ben hem seviyorum, hem bakıyorum. kedi de en çok beni seviyor. dibimden ayrılmaz. gece gelir koynumda yatar. çok kıpırdanırsam gider ayak ucumda yatar. sabah gelip öperek uyandırır. inanılmaz bir his var ya anlatamam. iyi ki sahiplenmişiz.
0
kibritsuyu
(27.08.24)
Valla bir canlının sorumluluğunu almak, hayatımı ona göre ayarlamak, temizliğiyle, mamasıyla, sağlık kontrollleri ile uğraşmak ve bu masrafa girmek istemiyorum.
0
Amaranta ursula
(27.08.24)
Yan apartmandaki komşu kedisini sokağa bıraktı, ben de sokakta bir iki kez sevip mama verdim buna, o ara kış geldi biraz mecburen sahiplendim vicdan ağır bastı, kedi 3 yıldır bende, bazı açılardan zorlukları olsa da kedi sahiplenmek iyidir aslında, bir zaman sonra evlat gibi oluyor.
0
blue rebel motorcycle club
(27.08.24)
Eksiden kedi besleyen biri olarak.

Kafana göre dışarı çıkıp uzun seyahat edemiyorsun. Bir evlat gibi sorumluluk gerekli.

Her yer tüy. Her 2 güne pislik temizliyorsun. Eşyaların anasını aglatıyor. Her taraf tırnak izi. Ayrıca masrafı da çok. Maması veteriner masrafları benim senede 1 tatil masrafım kadar. Eger doktor tavsiyesi degilse önermem. Ama yalnız yaşayan ve yalnız yaşamaktan kafayı kırmak üzereyseniz kedi çok iyi bir seçenek.
0
limonlu eksi
(27.08.24)
Benim tek bir yorumum olacak o da kedi sayısıyla ilgili. Kediler yaşlandıkça şikayetleri artıyor. TR'deki ekonomiyi düşünerek ne kadar sayıda kedi bakabileceğinizi iyi düşünün. Örneğin fip için tedavi çok ama çok pahalı, kaliteli bir mama alacaksanız bunun fiyatını araştırın.
0
rakicandir
(27.08.24)
Sorumluluğu yüksek olduğu için hiç girmiyorum o topa. Arkadaşlarımın kedileri ile gideriyorum evcil hayvan sevgimi. Bir yere gittiklerinde bakıyorum. Çiçek sulamak bile sorumluluk ama sen yokken çiçek kendi başını belaya sokmuyor. Kedinin ne yapacağı belli değil. Bir de depresyona falan giriyor bazıları sahibi gidince. Yapamam ama yapana engel olmam.
0
nawar
(27.08.24)
kedileri dışarıda severim ama evde asla. kedi kakasiyla uğraşmak iğrenç bir şey.
0
tabudeviren
(27.08.24)
Amaranta +1
0
jülsezar
(28.08.24)
uzun uzun yazdım ama tl:dr dersen özetlemiş arkadaşlar. ay kakası çok iğrenç, vay çişi çok kötü kokuyor, amanın her yer tüy oldu, abari eşyalar tırmık oldu, bu neymiş böyle ben hiç böyle olacağını tahmin etmemiştim dayanamıyorum diyeceksen hiç ama hiç kedi beslemeyi düşünme. kedi besleyecek olanlar bunları en baştan kabul etsin.
0
kibritsuyu
(28.08.24)
@jülsezar +1
0
Mirket
(28.08.24)
yalnız arkadaşlar herkes neden sahiplenmemesi gerektiğini yazıyor. böle olunca kedi beslemek çok iğrençmiş gibi bir şey oldu. "doğru lan şunu sokağa atayım da kurtulayım, 15 sene daha bununla mı uğraşılır" diyeceğim nerdeyse (şaka tabi).

birkaçınız da neden beslenmesi gerektiğini, olumlu güzel taraflarını yazsanız da tercih yapabilse, elinde "bütün bunlara razıyım", iyi tarafı benim için ağır basıyor" diyebileceği argümanlar olabilse.
0
kibritsuyu
(28.08.24)
kibrit+1

benim icin nefes almak kadar hayati bir mesele. kedisiz evde hayat bulmuyorum ama!!!!! su sokaga atilan hayvanlari gordukce kriz geciriyorum. artilarini saymakla bitiremem evlat sevgisi denen sey iste agirlikla manevi yonu guclendiriyor merhameti taniyorsun

eksiler: kum kullanirsan evin her yeri kum olur. benim bebeler pelet kullaniyor tuvaletini kolayca alabiliyorum her gun temizlemek gerekir. bazen tam yemege otururken veya misafir kapidan girince bi yerden koku gelir:) benim icin tuvaletini guzel yapan kedi gazini cikaran bebek gibi sevindirici bir haber o yuzden komedi trajedi karisik o koku.

en buyuk eksi sen evde olmayacaksan hayvan ne yapacak? kediden anlayan bi cevre ihtiyaci onemli ve konum olarak yakin birileri lazim. olmayacaksan evine birileri gidebilmeli eger degilse hayvani baska kedili eve götürmek bir dert, kedisiz evde durmasi ayri dert.

maddi durum da saglik hizmetleri icin buyuk ihtiyac. mamasindan veterinere ucuza kacilinca kar edinilen hicbi durum görülmedi oyuncak haricinde

en nemrut kedinin bile duygulari vardir bi o kadar psikolojileri hassastir. ben yoksam baskasi ilgilenir demeyin cunku mhntemelen o hep sizi arayacak. ben sikildim bunlar zaten icguduleri var sokakta yasar diyemezsin cunku o ev bebesidir(hem de cins:'( )

yillarca ev arkadasi(ex bf) ile kedimiz oldugu halde kendi evime baska bi kediyi ilk sahiplendigim zamanlara gittim. bebenin huzursuz oldugu bi anini normal bi seymis gibi videoya cekmisim:( ne kadar bildigimi zannetsem de cahilmisim. her kedinin huyu farkli iyi tanimak gerekir. sahiplenirseniz kediler hk bolca bilgi edinin(su an yapmaya calistiginiz gibi), kedili bi evde zaman gecirin mesela

arkadasimla eve cikarken butce oldugu halde esya almakta cok zorlandik cunku kedilere uygun seyler secmek gerekiyordu. duz kumas bi koltugu hic etmek icin kedinin herhangi bir engeli yok, ona kizamazsin da. deterjanindan yatak basligina kadar her seyi "pati dost" almak durumunda kaliyorsun. mesela deri yatak basligi(nE?!) yerine ahsap seciyorsun

evladini camdan dusmesiyle kaybetmis biri olarak, butun cami kapiyi korumali hale getiriyorsun. aksi halde acilan gedikten sen de atlamamak icin zor tutuyorsun

yurt disi hayalin varsa ve onu goturemeyeceksen uzak duruyorsun

onu cok seviyorsun
0
ala09
(28.08.24)
Olumsuz taraflarına (veteriner masrafı, tuvalet temizlemesi, tüy dökmesi, eşyalara zarar vermesi vb.) arkadaşlar değinmişler zaten.

Ben 7 yaşındaki kedimizi sahiplenmeden önce "Bu eve hayvan girerse ben giderim." diyen 67 yaşındaki annemin yorumunu bırakıyorum: "Hayatımın 60 yılını böyle bir sevgiden mahrum geçirdiğim için çok pişmanım."
0
dark red
(28.08.24)
kedim yok çünkü uğraşamam.
0
abelardo
(28.08.24)
Ailemin evinde yaşarken kardeşim istedi diye alındı. Kedileri çok severim ama kendi evimde yok, sebepleri klasik :

1) Kısırlaştırmazsan evin her yerine işer, evden kaçar, camdan atlar, agresifleşir, sesiyle huzur vermez.

2) Her yer tüy olur, halılar, tişörtler, paçaların, çorapların.

3) Açıkta yemek bırakamazsın

4) Kumu leş gibi kokar ve devamlı temizlemek zorundasın.

5) Rahat bir şekilde seyehat edemezsin.

6) Evdeki eşyaların içinden geçer, dünyanın parasını verdiğin mobilyalar ve kumaşları, kablolar, çiçekler...

Özetle sorumluluğu çok büyük, bunları bilmeden arkadaşının evinde görüp kucağında iki sevdin, hoşuna gitti diye kedi beslenmez.
0
kimlanbu
(28.08.24)
Sokakta bahcede evet
Evde asla.
Kediler evcil degil vahşi hayvanlar. Ev onlara göre değil
0
halk
(28.08.24)
İlk kedimi sahiplenmeden önce hayvansever olduğumu bilmiyordum, gerçekten.
Cevaplarda da gördüğünüz gibi bakış açısına göre değişiyor.
Benim hayatıma çok şey kattı olumlu anlamda.
0
kumandanim
(28.08.24)
yazmayı unutmuşum. yukarıda sayılan olumlu ve olumsuz yorumların yanında, kedi alerjisi kısmını da atlama. alerjin olmadığından emin ol.

benim kediye alerjim vardı. ne zaman bir kedi sevsem, ev kedisi bile olsa ağzım yüzüm yamulur, gözüm burnum akmaktan, silmekten, hapşırmaktan kıpkırmızı olurdu. hatta misafirliğe gittiğimiz bir evdeki kediyi sevdim diye o kadar yamuldum ki acile götürdüler, iğnelerle toparladım.

kedi sahiplenmemdeki en büyük endişem de buydu, ya alerjim tutarsa ne yaparım diye. geçen sene yazlıkta gelen kediyi ankara'ya götürme konusunda yükselmeye başlayınca her gün sokakta gezen bu kediyi alıp her gün ağzıma yüzüme sürdüm. elimi kolumu tırmalatıp kanattırdım. kendi kendime hard bir alerji testi uyguladım, bir sıkıntı olmadığına emin olduktan sonRa sahiplendim, ankara'ya getirdim. hala da yakalayıp yumulurum, bir sıkıntısı yok. alerjiden de kurtulduk galiba.
0
kibritsuyu
(28.08.24)
uzun yıllar kedi baktım. tüm kedilerim öldükten sonra küçük ırk bir köpek sahiplendim.

köpekle kurulan bağ kediden daha farklı oluyor. köpek ile daha bir karşılıklı iletişim kurulabiliyor.

o yüzden artık kedi bakmak istemiyorum. köpeği eğitebiliyorum artık eve pislemiyor, koltuk tırmalamıyor, eşyaları parçalamıyor, durduk yere havlamıyor. Ama kediler ne kadar kimi akıllı olsa da başına buyruk davranıyorlar.
0
ananiyimioguz
(28.08.24)
@kibritsuyu

Bu alerji denen hastalık, bir gün birden kaybolabildiği gibi tam tersi olup, bir gün birden ortaya çıkabilen bir illet.

Alerji ilaçlarının da ciddi yan tesirleri vardır.

Bir gün ciddi bir kedi alerjisi başlarsa ne yaparsın?
0
Mirket
(28.08.24)
@mirket

dediğin gibi aniden çıkıp aniden kaybolan bir şey. 1991-2004 yılları arasında da kedimiz vardı evdei onu da sokaktan tutup getirmiş, aileme zorla sahiplendirmiştim. 13 sene birlikte yaşadık, alerji falan olmadı. kedimiz öldü, birkaç sene sonra alerjim başkadı, ne zaman kedi sevsem yamuldum. etrafımdakiler de şaşırdı yahu 13 sene kediyle yaşadın bir şey yoktu, bu nereden çıktı diye.

bunu sahiplenirken de endişem oydu, testini yapıp getirdim, 1 senedir sıkıntımız yok.

aniden çıkarsa ne yaparım? bilmiyorum, ilaçla falan kesmeye çalışırım herhalde yan etkilerini göze alıp.

o risk her zaman her şey için var. sırf alerji de değil. yani her an her şey olabilir. ama bazı riskleri göze almak da gerekiyor. yoksa hiçbir şey yapamazsın, kavanozda tek başına yaşamak zorunda kalırsın.

babam hastanelik olup yatağa düşeceğini öngöremedi, köpek aldı. farklı şehirde hastanelik olunca, ben de yanına gidince (benden başka kimsesi yok) köpek yabancı şehirde sokakta kaldı. komşu, babamın el bebek gül bebek baktığı hayvana bahçede en fazla bir sokak köpeği kadar baktı. kimsenin aklına bu senaryo gelmemişti, olan köpeğe oldu. eğitimi, gelişimi her şeyi aksadı.geri aldık getirdik ama tekrar toparlayamadık. babamla mı ilgileneyim, hastanede refakatçi mi kalayım, köpeği mi eğiteyim de evde yalnız kalabilsin, kendi işime gücüme aileme mi bakayım derken köpekle yapamayacağımızı anladık, sahiplendirmek zorunda kaldık.

şimdi benim de ailem alır başını giderse, ben kedimle yalnız kalırsam, sonra ben de hastanelik olursam bu kedi evde tek başına ne olacak, kim bakacak diye düşünürsem hayat bana zehir olur. tüm ihtimalleri düşünüp en kötü senaryoları yazarsak hayatta hiçbir şey yapmadan fanusta yaşamam gerekir.

o yüzden bazı şeyleri de düşünmeden risk almak gerekiyor. gerisi kader kısmet.
0
kibritsuyu
(28.08.24)
2,5 ay önce bende de bahsettiğiniz gibi bir durum oldu. Bence artıları ve eksileri kişiden kişiye değişir. mesela titiz biriyseniz kedinin her yere tüy dökmesini, veya banyo tuvalet vs dahil kedinin meraklı olması sebebiyle evin heer yerini dolaşıp sonra da yemek masasının üstüne çıkmasını kaldıramayabilirsiniz.

biz çok temizlk hastası bir çift olmadığımız için kedinn bu hareketleri gözümüze batmıyor. masrafları da karşılamakta sorun yaşamıyoruz. senin sahipleneceğin kedi kaç yaşında ise masrafı ona göre değişir. bizimki 5 aylıktı, 2 doz karma aşı 1 doz lösemi, 1 doz kuduz yaptırdık (1 doz daha lösemi yapılacak) aşının tanesi 1200 TL istanbulda. ama başka bir şehirde oturuyorsan miktarı değişir. kayseride bir tanıdğım karmayı 500e yaptırmış. kuduz 300 tl bakanlık yapıyor.

2 ayda 1 iç-dış parazit ilacı yaptırman lazım 800 tl

kum masrafı kullandığın markaya göre değişiyor, 1 ayda 1,5 kutu (yaklaşık 15 lt) kum kullanıyoruz. 1 kutusu 150 tl olan kum da var 750 tl olan kum da var. senin tercihine kalmış.

mama ise kaliteden ödün verilmemesi gereken bir şey, 5-10 kg olarak alınca ucuza geliyor ama 1,5 kg ya da 2 kg alınca aylık masrafı 1000-1500 TL. (toplu alımda ucuzluk bir avantaj ama bayatlama ve kedinin ishal olma durumu dezavantaj)

1 tüp vitamın 620 tl (2-3 ay gider)
1 tüp malt 340 tl (2-3 ay gider)

daha ucuza da var ben iyisini almıştım. Yani bu iş öyle ucuz değil. kedin hasta olursa tahlil yaptırmak zorunda kalırsan 5-6 bin tl paran gidebilir.

bunları karşılayabilecek misin? onu değerlendir. BENCE KEDİ BAKMANIN KÖTÜ TARAFI: evden ayrılamamak. biz çok gezenti tipler değiliz o yüzden sorun olmadı henüz ama 1 hafta 10 gün tatile gidecek olsak sıkıntı olur. kediyi evde bıraksan bi dert, birine emanet etsen bi dert. hayvancağız yer değiştirdiğinde stres oluyo. yalnız kalsa ayrı stres oluyor. stres olunca da tuvalete çıkamıyor ya da ishal filan oluyor hasta oluyor çocukcağız.

yani sanırım şimdiki aklım olsa almazdım ama aldığım için de pişman değilim. kendime iş çıkarmış oldum durduk yere.

KOKU KONUSUNDA GÜNCELLEME: Evimiz çok küçük değil, boş bir odamız vardı kedi kumunu ve mamasını oraya koyduk koku sadece o odada var. bizim burnumuz alıştığı için bize hiç bir yer kokmuyor. geçen hafta annemle teyzem geldiğinde sordum; o odada koku olduğunu ama diğer odalarda olmadığını söylediler. odadaki koku da çok ağır değilmiş. sadece fark ediliyormuş hayvan kokusu olduğu.
0
turuncu tonlarda
(28.08.24)
Misafirlige gitmistim

1 evleri pis kokuyor

2 heryer kedi kılı ve cekyata bile oturamadik ustumuz basimiz kıl oldu

Bu hayvanlar cok tuy dokuyor koku yapiyor evi leştibgittigim kisilerin
0
Zetnikov
(28.08.24)
arkadaşlar cevaplar için teşekkür ederim. çevreme de sordum sizlere de sanki durum şu :

kedi bakanların çoğu pişman olduğunu söyleyemiyor ama bir daha bu işe girişmezdim diyerek dolaylı bir itiraf yapıyor. istemeyenler de direkt söylüyor.

olumlu yönde çok az geri bildirim aldım bu @kibritsuyu ve birkaç kişi demiş ama genelde sanırım herkes geri dönülemez bir yola girmiş durumunda kalmış gibi.

hiç mi iyi yanı yok diye bakınca iyi yanlarından işte tatlı seviyorsun falan derken ardından çilesini yapıştırıyor herkes.

çocuğa karar vermek gibi. rasyonel düşünme ile olmuyor demek bu işler. duygusal içten geliyor sonrasını düşünmeden. karşılıksız iyilik yapmak işte. yaparsan yaparsın. yapmazsan yapmazsın.
0
🌸Lubb
(28.08.24)
yalnız şunu tekrar belirteyim. ben bu bahsettiğim sıkıntıların hepsinin farkında ve bilincinde olarak, tamamını kabullenerek gönüllü olarak sahiplendim, ilk kedim değil. kediyi sahiplendikten sonra sıkıntılarının farkına varıp, sonra da vicdanım sokağa atmaya elvermeyip mecburiyetten katlanıyor, iyi taraflarıyla da züğürt tesellisi gibi avunuyor değilim.

kendi özgür irademle, bütün zorluğunun farkında olarak kabullenip sahiplendim, bundan da asla pişman değilim, gayet memnunum.

yani kendi adıma "kedi bakanların çoğu pişman olduğunu söyleyemiyor ama bir daha bu işe girişmezdim diyerek dolaylı bir itiraf yapıyor" cümlesine kesinlikle katılmıyorum.
0
kibritsuyu
(28.08.24)
Bu sorumluluğa giremem diyordum ama kedi resmen gelip benim evde yaşamaya başladı kendimi içinde buldum. Kedinin kendisi beni sahiplenmeseydi ben asla götümü kaldırıp da sahiplenmezdim sadece düşünürdüm herhalde. Şimdi yanımda yatmış mırlıyor o nedenle kararından pişman değil diye düşünüyorum. Bence de iyi oldu.
0
peki madem
(28.08.24)
"kedi bakanların çoğu pişman olduğunu söyleyemiyor ama bir daha bu işe girişmezdim diyerek dolaylı bir itiraf yapıyo"

Sonuna kadar katılmıyorum:)
0
kumandanim
(29.08.24)
Kedi bakanların çoğu pişmanım demiyor abi sen şu an zorluklarını anladığın için almamak için kendi kendini haklı çıkarmak adına herkesin pişman olduğunu ama söyleyemediği düşünmek istiyorsun ama öyle değil biz sana sadece kedi sahiplenmenin çok zor olduğunu bir anlık hevesle ya da sevgi patlamasıyla eve alınmaması gerektiğini bu işin çocuk büyütmekten daha zor olduğunu anlatmaya çalışıyoruz, pişman olanlar genelde bir anlık hevesle ve sevgi patlamasıyla alıp sonradan o zorluğu görüp kediyi başkasına kitlemeye çalışanlar oluyor, onlar da buraya yazmaz zaten. Kedi sahiplenmek kediyle yaşamak zaten mükemmel bir his bunu anlatmak saçma, önemli olan zorluklarını bilmek zorluklarını bilerek karar vermek, yoksa ben sana kediyle yaşamanın ne mükemmel olduğunu 15 paragraf yazarım ama kediyle yaşamanın zorluklarını ANLAMADAN kedi sahiplenirsen kedi seni sabahın beşinde boklu kumunu temizletmek için uyandırdığında bize küfredersin. Ayrıca senin kediden bi beklentin mi var abi sana ne anlatmamızı istiyorsun; sen eve gelmeden yemekleri yapar yemekten sonra da kahveni getirir su bitince su siparişi verir diyerek mi ikna edeceğiz seni içinde öyle bir sevgi varsa alır beslersin yoksa beslemezsin bu doğal bir içgüdü, kar/zarar performansına göre değerlendiremezsin, sen ikna olmaya çalışıyorsun ama ben sende öyle bir ışık göremedim kusura bakma, sen bu işlere girme.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.08.24)
Kedileri severim ama sahiplenmiyorum:
- Tüy sorunu
- Koku sorunu
- Tuvalet sorunu
- Eşya ve mobilyalara zarar verme sorunu
- Evde olmadığında, tatile çıkacağın zaman kimin bakacağı sorunu
- Sabahları erken saatte uyandırma sorunu
- İşin maddi boyutu
- Bir de çok alışma, başına birşey gelirse üzülme endişesi var.

Ayrıca duyduğum çeşitli konular var. Daha bu hafta birinden dinledim, kedisi musluğu açmış saatlerce su şarıl şarıl akıyor. Belki evi su basacak. Ötekinin kedisi zıplayıp kapıyı kulpundan açabiliyor, evin giriş kapısı açık kalıyor, kişi işinde veya dışarıda.

Bu nedenlerden hiç sahiplenmedim. Evim çok geniş/bahçeli olsaydı daha olumlu bakabilirdim.
0
Lethe
(29.08.24)
www.eksiduyuru.com

kedi sahiplenince düşen hayat kalitemden bahsetmiştim burada ve yol yordam istemiştim buradaki arkadaşlardan.

ben de bir yakınımın bakamadığı bir cins kediyi almak durumunda kalmıştım. ama şimdi 2 yıl geçmiş olacak neredeyse. gül gibi geçinip gidiyoruz. yalnız, sanırım ben uyum sağladım kediye, o bana değil slkfsf artık gürültülerini takmıyorum, yoksa benzer şeyleri hiç yapmıyor değil. az yapıyor ama devam ediyor gürültüleri.

hatta buraya yazmamışım ama eve kedi geldikten sonra 1 ay içerisinde 3 defa hasta olmuştum. doktor bile kedi alerjin var bakma hayvana dedi. onu bile atlattık.

benim gibi, eve kedi girince depresyona giren bir tip dahi yapıyorsa, herkes yapar bence.
0
akatreil
(29.08.24)
1. Herkes kum sorunu demiş ancak ben kedimin tuvaletini banyoya koydum, kendim banyoya işim düştüğünde ya da basitçe tuvalete gittiğimde toplamda 30 saniyede her gün kutusunu temizleyebiliyorum. Kum kabının dışında küçük, kum sıçratmayan bir kilim alıyorsunuz, o da tuvaletten çıktıktan sonra patilerinde kalan son kumları topluyor. Kumunda dert edecek ne var gerçekten anlamıyorum. Kum kaplarının kenarında köşesinde küçük poşet koymalık yerler oluyor, oradaki poşetlerden çekip kumunu 30 saniyede temizleyip çöpe atıyorum. Bitti gitti.

2. Tüy sorunu. Dönem dönem çok tüy döküyorlar ancak kedi sahiplenmeden önce Dyson aldım ve şu an iddia ediyorum ki herhangi bir kedi herhangi bir erkek kadar tüy ancak döküyor. Hatta evde erkek varsa kedi tüyü çok daha sevimli hale geliyor bile diyebilirim. Bunu eve ne zaman kardeşim, babam vs geldiği zaman anlıyorum. İnsan kılı, kedi tüyünden çok daha pis ve uğraşması tatsız bir şey.+ Kedi tüyü sorunu düzenli tarama ve bakım ile çok azalıyor.

3. Veteriner masrafları oluyor. Kediniz hasta olabilir, aşısı olur, tahlili olur vesaire. Maddi durumunuz el vermiyorsa kedi sahiplenmemelisiniz.

4. Kediyi evde bırakıp bir yerlere gitme konusu: Bu o kadar zor değil, hele düzenli çalışan insanlar için hiç değil. Ben ayda bir Ankara-İstanbul arası gidip geliyorum, 2 ayda bir de 3-4 günlük yurtdışı seyahatim oluyor. Ankara-İstanbul arası tren yolculuklarına kedim alıştı ve stressiz gidip gelebiliyoruz, yolda uyuyor. Yurtdışına giderken komşuma ya da bir arkadaşıma anahtarı bırakıyorum. Şu an 15 günlük uzak bir tatil yapmam için kedimi ailemin evine bırakmam gerekir (Ankara). Ama bunu, kedinin bana sağladığı psikolojik rahatlığa kesinlikle değer buluyorum.

5. Kediyi neden sahiplenmeliyiz? Çünkü, kedi insana evde bir arkadaş olduğu hissini çok iyi veriyor. Evde canlı kanlı, çoğunlukla sessiz, sizi mutlu etmek için hazır bekleyen muhteşem bir varlık var. Sizi yormuyor, kendi hayatı var ve size arkadaşlık ediyor. Bilhassa yalnız yaşayanlar için bir varlığı sevebilme kapasitesini kaybetmemeyi sağlıyor, şefkat ve merhamet hissi uyandırıyor. Bunlar çok değerli şeyler. İnsanlar bu tarz sevgi temelli duyguların ne kadar önemli olduğunu yok sayıyor, görmezden geliyor veya aşağılıyor. Ancak bir şeyleri sevince hayatta anlam ve keyif buluyorsunuz. İşte canım sıkılınca bazen kedimin fotoğraflarına bakıyorum. Kedimi bazen konuşturuyorum kendi kendime. Epey oyun oynuyorum. Beni canlı ve zinde tutuyor. Bir canlı için emek göstermenin ondan çok kendime iyi geldiğine inanıyorum. Sizi mutlu eden ve kedi her şeye değer diye düşündüren kısmı da bu oluyor. Emek veriyorsunuz ve o kendi çapında size karşılık veriyor. İnanılmaz bir bağ oluşuyor arada. Bunu maddi olarak açıklayamazsınız ancak çocuk sahibi olmak gibi, bir kere tattıktan sonra bir daha bırakamazsınız. Geri kalan ıvır zıvır temizlik derdi vs bana sadece tembel insan bahanesi gibi geliyor. Temiz insan hep temizdir. Evim kokmuyor, evim biraz tozlansa kedim hapşırmaya ve rahatsız olmaya başlıyor ve temizlik yapmamı bekliyor. Yatağımı toplamadığım zaman bile kızıyor -toplu haline alıştığı için düzgün olmasını bekliyor. Çocuk gibi, nasıl alıştırırsanız o şekilde bekliyor.

Son olarak, evdeki eşyalara zarar verme hikayesi... Hikaye diyorum çünkü evdeki eşyaları eskimesi için alıyoruz, eskisin ve yenisini alabilelim. Bir ömür boyunca aynı koltuğu kullanmak istemiyorum mesela. Aynı perdeyi de. İnsan her zaman farklılaşmak istiyor, sıkılıyor. Kedimin bunları eskitmesinden ziyan değil, keyif alıyorum. Eskisin ki yenisini alabileyim. Çünkü bu tarz eşyalar tek başına yaşayan bir insanın ömür billah eskitemeyeceği eşyalar. Eşyaya hizmet edeceğime, eşya benim ve kedimin keyfini yerine getirsin yeterli. 70 yaşında hala aynı perdeyi kullanmak isteyeceğinize emin misiniz? Hayır.
0
silverleaf
(29.08.24)
(3)

Nereye Tatile Gideyim?

14
Yurtdisinda yasiyorum ve eylul ayinda Turkiye'ye geliyorum aile ziyareti icin. Aile evine gitmeden once 3-5 gun tatil yapacagim. Yurda girisim Dalaman havaalanindan, zira o sekilde ucuz bilet buldum aktarma noktamdan.O civarda nereye gideyim? Mesela Kas'i cok seviyorum, onu referans alabiliriz (son
Yurtdisinda yasiyorum ve eylul ayinda Turkiye'ye geliyorum aile ziyareti icin. Aile evine gitmeden once 3-5 gun tatil yapacagim.

Yurda girisim Dalaman havaalanindan, zira o sekilde ucuz bilet buldum aktarma noktamdan.

O civarda nereye gideyim? Mesela Kas'i cok seviyorum, onu referans alabiliriz (son 5-6 senede birkac defa gittim Kas'a, bu sefer baska bir yere gidesim var)

Tek kisi tatil. Arac yok. Temiz deniz, doga, tekne turu gibi seyler ilgimi cekiyor. Sosyetik beach, luks mekan vb olmasa da olur.
0
14
(26.08.24)
dalamandan araç kiralayabilirsen marmaris söğüte git.
paran varsa ufak gezi tekneleri var onlardan kirala günlük kaptanlı. gezdirsin seni en güzel koylarda 10 numara 5 yıldız.
0
rentts
(26.08.24)
Muğla tarafı kafa dinlemelik rahattır param var diyorsan ben Muğla tarafını sevdim baya
0
Efespilsen
(27.08.24)
Muğla örene gitmiştik güzeldi
0
turuncu tonlarda
(27.08.24)
(10)

eski pırlanta

infinitedreams
merhaba,eski eşimden kalma bir pırlanta yüzük var. şimdi farklı birine evlenme teklif etme arifesindeyim ama yeni yüzük almak yerine bu pırlanta yüzüğü değerlendirebilir miyim? doğru olur mu olmaz mı onu da bilmiyorum. raconu nedir bu işin? dünyanın parasını vermiştim bir de.teşekkürler.
merhaba,
eski eşimden kalma bir pırlanta yüzük var. şimdi farklı birine evlenme teklif etme arifesindeyim ama yeni yüzük almak yerine bu pırlanta yüzüğü değerlendirebilir miyim? doğru olur mu olmaz mı onu da bilmiyorum. raconu nedir bu işin? dünyanın parasını vermiştim bir de.

teşekkürler.
0
infinitedreams
(26.08.24)
Hayatta olmaz, hiçbir türlü olmaz.
0
kobuzchu kiz
(26.08.24)
olmaz tabi ki. onu götürüp yenisini alırken fiyatta indirim yaptırılabilr de aynısını vermeyin sakın.
0
turuncu tonlarda
(26.08.24)
yuh sakin böyle bir sey yapma. ortaya cikarsa ayrilmasaniz bile artik aci dolu bir hayatiniz olur.
0
robert bosch
(26.08.24)
Troll soru mu? Etik, ahlak, saygı gibi değerleriniz yoksa değerlendirin gitsin tabii ki. Ondan boşanırsanız yine saklayın, üçüncüye de aynısını verirsiniz ve cebinizden hiç para gitmemiş olur. Düz, dümdüz, dümdüzden de düz insanların bile hayatlarını sürdürüp bir de evlenme arifesine falan gelmesi hayata dair umutlarımı yeşertiyor.
0
morca
(26.08.24)
o yüzüğü verip yenisi alınabilir bence. yüzüğün sizde kalması da saçma.
0
nwnd
(26.08.24)
tabi ki aynısını vermek gibi düşüncem yok, sormak istediğim acaba bir kuyumcuya versem onu işleyip bambaşka bir hale getirebilir mi? ama anladığım kadarıyla her halükarda bunu işletip bambaşka bir yüzük haline getirilse bile vermek uygun olmaz. o halde bunu okutup yeni bir yüzük almalıyım.
0
🌸infinitedreams
(26.08.24)
kuyumcuya götürdüğünüzde mevcut iskelet üstünde oynamayacak. altınını eritip yeni iskelet yapıp aynı taşı kullanacak.

satıp yenisini aldığınıda daha fazla değer kaybı olur.

metal sonuçta gri dönüşüme girecek size yeni olarak gelecek. bitti gitti. eşyalara fazla anlam yüklemeyiniz. sonuçta birebir aynı yüzük kullanılmayacak.
0
nwnd
(26.08.24)
Olur neden olmasın. Bu kadar kafada kuranların peşinden gitme. Neticede sadece bir eşya. Önemli olan senin kafandaki niyetin. İşini görecekse ölçü de uyuyorsa güzel bir bakımın ardından ver gitsin.
0
limonlu eksi
(26.08.24)
aslinda boyle aileden gecen yuzukler oluyor. yani atiyorum eleman anneannesinin yuzuguyle teklif ediyor. ama sahsen ben kadin olsam ve birisi bana eski esinden kalan yuzugu verse hosuma gitmezdi.

bence siz gidin, yuzuk aldiginiz yere boyle boyle bende bir yuzuk var ama icime sinmedi bunu verip yerine baskasini alabilir miyim diyin yardimci olurlar. biraz para cikar ama en azindan huzurunuz olur.
0
antikadimag
(26.08.24)
pırlantasını satarken bir miktar kaybınız olur. bu kayıp oranı pırlantanın şekline göre değişebilir.

ben olsam eski eşimin pırlantasını vermezdim.

ancak bu maddi kayıp sizi etkileyecekse var olan taşın yanına ebatına uygun başka taşlar ile yeni bir dizayn yaptırabilir, taşı yeni bir setting’e oturtabilirsiniz.
0
federer
(26.08.24)
(17)

Havalimaninda su işini nasıl çözüyorsunuz?

tahirkemalbozoglu
Havalimanina ilk girişteki güvenlikte mi sular toplanıyor yoksa uçağa binerken yapılan güvenlik kontrolünde mi alınıyor. 2 euroya su satıyor adamlar utanmadan. İnadına almayacağım. Boş su şişesi götürsem su otomatlari var mı? Siz nasıl yapıyorsunuz?
Havalimanina ilk girişteki güvenlikte mi sular toplanıyor yoksa uçağa binerken yapılan güvenlik kontrolünde mi alınıyor. 2 euroya su satıyor adamlar utanmadan. İnadına almayacağım. Boş su şişesi götürsem su otomatlari var mı? Siz nasıl yapıyorsunuz?
0
tahirkemalbozoglu
(24.08.24)
Bazı havalimanlarında su doldurma yerleri var. O yüzden kendi termosu ile binenler var, sadece suyu boşaltiyorlar (misal lyon havalimanında su bosaltma yeri var)
Bazı havalimanlarinda da oldukça ucuz (misal Toulouse havalimaninda 1€ tam sulari attığın yer sonrasi ve güvenlik görevlisi falan yok, suyu çalsan anlamazlar ama o kadar dandik karakterli insana ne önlem alirsan al yapar)

Çoğu havalimaninda ilk güvenlik ikinci güvenlik yok zaten. Normal giriyorsun sonra biletini okuttuktan sonra güvenliğe giriyorsun o kadar.

Bilmiyorum açıkçası pek umrumda olmayan bir konu olduğu için hiç çözüm düşünmedim.
0
logisticsmanager
(24.08.24)
Avrupa'da bir cok hava alaninda tek guvenlik gecis noktasi vardir. Bizim gibi ulkelerde var oyle asiri guvenlik. Bazi havaalanlari uygun, duty free shoplarinda 50p'ye su alabilirsiniz. Genel olarak ucakta daha pahali, easyjette 3 euro olarak gordum 2 hafta once. Genelde ulkeden ayrilirken vs oranin para birimi kalir elinde madeni olarak, cebinde sakir sukur sallanacagina onlardan kurtulma olarak dusunup aciyi hafifletebilirsiniz. Ya da soyle dusun senede max 2-3 kere ucaga biniyorsun, kendini simartip bir suya 3 euro vermissin yani ne olacak? O kadar koyuyorsa zaten y.disina cikma, gezme bir zahmet. Her havaalainda yok ama Water fountains veya water refill at x airport diye de aratabilirsiniz ya da gorevlilere sorabilirsiniz yerini
0
neck_and_neck
(25.08.24)
@neck, hocam yurtdışına çıkıyorum diye gelene geçene öpülmek zorunda değilim. Bu kerizligi kabul eden varsa o opulsun. Bu durumu olağan karşılayan insan süzme salaktır bence.. Bu iş kendini şımartmak filan değil.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(25.08.24)
En son Atina'da su aldım havalimanında. Atina şehir merkezindeki büfelerde 50 cent olan su havalimanında 60 centti. Yani şehirden şehire değişmekle beraber çoğunlukla bizdeki gibi fahiş fiyat politikası yok. Makul farklar var.
0
nundu
(25.08.24)
Hayir ilk giriste toplanmiyor su. Ucus bekleme bolumune gecisteki guvenlikte bosaltiliyor sivilar. Bos su sisesiyle gecebilirsin.
0
hot potato
(25.08.24)
@tahirkemalbozoglu anla iste aq bizim gibi adamlar icin bu tarz harcamalar kendimizi simartmak oluyor:) Kimisi en kral mekanda viski acarak, yat partisinde para sacarak kendini simartir, biz hava alaninda su yemek alarak.
0
neck_and_neck
(25.08.24)
Abi kusura bakma da 2€ baya iyi fiyat havalimanı için. Misal paris'te tren garinda 3€ falandi galiba. Otobanlarda da 2-3€ galiba.

Zaten fiyatlar türk turist için olmuyor, geliri bunu dert etmeyecek ülke vatandaşları için. Onlarda da 1€ ile 2€ arasındaki fark ile firindan baguette zor alacağından pek bir önemi olmuyor bir şişe suya bir kere uçağa bineceginde vereceğin ekstra 1€.

Yani sana göre kerizlik falan da o senin gelir grubuna göre öyle geliyor.
0
logisticsmanager
(25.08.24)
havalimani giderken yaninizda bos bir pet sise goturun.
Sise bos ise guvenlikten geciste sorun yok.
IST'da binaya giristeki ilk govenlikteproblem yok, ama daha sonrasinda 100ml den fazlasini gecirmezler.
Pasaport kontrolundan sonraki guvenlikten gecince sivi problemi ortadan kalkiyor.
Artik orasi yolcunun cebinden olabildigi kadar cok para koparmaya bakilan wild west!
O durumda da starbucks vs gibi bir kafe veya bar/pub filan varsa onlardan "ilac icmem lazim, acabe su siseye biraz musluk suyu koyabilir misiniz" veya "bir bardak musluk suyu rica edebilirim" deyin. Genelde yardim ederler.

Size 100% katiliyorum!! prensip meselesi. inat olsun diye -adece havalimanindaki acgozlulere para kaptirmamak icin- saatlerce birsey yiyip icmeden seyehat ettigimi bilirim. SOn zamanlarda daha hazirlikliyim ama.
0
parcxerox
(25.08.24)
Ben esasında bizim havalimanlari için söylüyorum bu fiyatları. Yurtdisi için bana da koymaz pek bir fark yokmuş der alırım ama bizimkilerin böyle adami soymasina ifrit oluyorum.
@neck, haklısın vallahi bize mustehak. Fazlasını gerçekten hak etmiyoruz.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(25.08.24)
Ha tamam o zaman o dediğinde haklısın türk havalimanlarinin yabancı turist fiyatlarinda olmasının hiçbir mantığı yok. Ve bu dediğine ben de katılıyorum; avrupa havalimanlarinda rahatça para harcarken turkiye'de yapamıyorum çünkü "lan bu Fransa'da da bu para, burada da. Bu nasil iş" diyorum.
Türkiye malesef yeme içme olarak kafayı yemiş durumda fiyatlamada. Toulouse havalimaninda 1€ su var turk havalimanında yok.
0
logisticsmanager
(25.08.24)
yurtdışındaki çoğu havalimanında su sebili oluyor genelde güvenliği geçtikten sonra. istanbul havalimanında da var. boş su şişesi götürüp güvenliği geçtikten sonra dolduruyorum.
0
king lizard
(25.08.24)
Valla icerde sebil cesme fln var diyorlar ben hic gormedim nerededir

Bu arada 1. De bisi olmuyor 2. Guvenlik aliyor.
0
Zetnikov
(25.08.24)
viyanada sebil var
viyanada sokakta da sebil var


türkiyedeki y.içi uçuşlarda su, uçakta daha ucuz havaalanına göre
0
jülsezar
(25.08.24)
Hannover ve Amsterdam’da dikkat ettim en son 3,80-4,00 euro civarindaydi, ben ölümüne kacinirim almaktan, aile olarak gidiyorsak bir tane alirim sadece. Ayrica bazi degisiklikler oldu havalimanina gore, hannoverde normal pet sisede su sokabilirsin dediler.
Son olarak turkiyeye gelirsek, ben bir süredir su ile giriyorum gümrük bölgesine, kimse birsey demiyor.
0
mbond
(25.08.24)
@mbond; çok enteresan. Lyon'dan bir uçusumda da pet sisede su sokulabilir dediler ama bu sefer Almanya'daki baglanti ucusunda attirdilar suyu. Araştırmak lazım bir gelişme mi var diye.
0
logisticsmanager
(25.08.24)
@logisticsmanager, sanirim bu aralar ortak bir yaklasim yok, ara sira onume haberler de dusuyor, amsterdam schipol'de sivi kurallari degisti vs seklinde, bu aralar cok net degil anlasilan.
Gene yakin zamanda koln'de, normal termosla su sokmayi denedim, dokecek yer mi yoktu, ozel bir amaci mi vardi bilmiyorum. Beni cagirip suyu icirdiler.
Daha da ilginci 2 sene once amsterdam'da oldu, esimin sisesinde biraz su vardi sanirim, sistem supheli gormus bir sekilde siseyi, yapildigi maddelerden midir bilinmez. Prosedur geregi direk siseyi cebren cope attilar.
0
mbond
(26.08.24)
su insan hakkı değil mi ya bu kurallar neye göre belirleniyor. adana şakirpaşa havalimanında kişi başı 1 küçük suya hiç bir şey demiyorlardı, bodrum havalimanında sivil havacılık kuralları gereği suyu geçiremezsiniz diye olay çıkardılar. neye göre kime göre hiç anlamıyorum ama dünya saçması bir şey.
0
turuncu tonlarda
(26.08.24)
(2)

Babamın bilinç sorunu

kararsızataletfilozofu
Belki bir doktor veya böyle bir olay başından geçmiş biri vardır.Babam mide ca dan dolayı midesi alındı ve safra kesesi taştan dolayı alındı.1ağustos günü ameliyat2ağustos yoğun bakım çıkış11ağustosa kadar uykulu ve yorgun hal olmasına rağmen zorlayınca yürüyordu biraz istemsiz adım atışları.11,12 a
Belki bir doktor veya böyle bir olay başından geçmiş biri vardır.
Babam mide ca dan dolayı midesi alındı ve safra kesesi taştan dolayı alındı.
1ağustos günü ameliyat
2ağustos yoğun bakım çıkış
11ağustosa kadar uykulu ve yorgun hal olmasına rağmen zorlayınca yürüyordu biraz istemsiz adım atışları.
11,12 ağustos delirium tablosu ilaç verilmedi
13ağustos komutları bile bazen yapıyoe bazen yapmıyordu.
14 ağustos glaskovu düşük dediler sadece şiddetli ağrıya tepki.
Kendini tamamen bıraktı. Tüm gün uyudu. Ve ses hiç yok.
Bugün 15ağustos biraz daha az şiddette uyaran ile de uyanıyor ve hemen uykuya geçmiyor biraz durabiliyor düne göre

Fakat tamamen uyanıp cevap verme filan işi bir türlü çözülemedi,
Doktorlarda bizde henüz neden kaynaklandığını bilmiyoruz dediler.
Beyin tomografisi iki defa çekildi bir şey çıkmadı.
Batın tomografisi çekildi ameliyatla ilgili bir şey çıkmadı
Beyin mr i bugün çekilecek
Yarın troidle ilgili şeylere bakmayı planlıyorlar.

Bir yandan yoğun bakım boşalsın diye bekliyoruz yoğun bakıma alacaklar.
Başka ne sebep olabilir şunuda doktorlara çıtlatın dediğiniz bir şey var mı
0
kararsızataletfilozofu
(15.08.24)
Çok geçmiş olsun Allah şifa versin
0
turuncu tonlarda
(15.08.24)
Çok geçmiş olsun. Ben de ameliyattan sonra çok uyumak istedim ama annem dakikada bir sen neden uyuyorsun, bir şey mi var diye zehir etti o tatlı uykuyu. İki hafta sırf annemin gönlü olsun diye ayık durmaya çalıştım ama yok, uykum var ya deli gibi uykum var. Babanizin yaşı da var, batın ameliyatı hiç kolay bi ameliyat değil. Uyumasının sakıncası yoksa uyusun biraz amcamız.
0
orangesandsea
(16.08.24)
(5)

36 haftalık bebekte solunum sıkıntısı - entübe edilmesi

turuncu tonlarda
Arkadaşlar merhaba, bir arkadaşımın 36.haftasında tansiyonu ani yükseldiği için sezaryen ile doğum yaptırıldı. Bebeğin akciğerleri kapalıymış tam nefes alamıyormuş. 6 gündür yoğun bakımda, aslında ilk başta entübe edilmişti de şu an entübe değil, ama oksijen desteği veriyorlarmış. bu ne zaman düzeli
Arkadaşlar merhaba, bir arkadaşımın 36.haftasında tansiyonu ani yükseldiği için sezaryen ile doğum yaptırıldı. Bebeğin akciğerleri kapalıymış tam nefes alamıyormuş. 6 gündür yoğun bakımda, aslında ilk başta entübe edilmişti de şu an entübe değil, ama oksijen desteği veriyorlarmış. bu ne zaman düzelir, düzelecek bir şeydir değil mi?
0
turuncu tonlarda
(15.08.24)
İnşallah düzelir. Çok üzüldüm okuyunca. Bırakma mücadeleyi bebiş iyi haberlerini bekliyoruz.
0
messor
(15.08.24)
Prematüre bebeklerde bu durum sık görülür. Akcigerleri henuz gelişmedigi için entube solunum konusunda bazen gerekli olabiliyor.bir süre kuvezde yaşayacak. Sonuç olarak genel egilim olumludur.
0
limonlu eksi
(15.08.24)
Ben de prematüreyim 7 aylık 1kg doğmuşum. Ben hayatta kaldıysam sizin bebişte kalır :')
0
mirty
(15.08.24)
İkiz yeğenlerim 6 aylıkken doğmuşlardı. 10 gün yoğun bakımda kaldılar. sekiz yaşındalar şu an, biri üstün yetenekliler okuluna gidecek kadar zeki, diğeri herkesi şaşırtacak kadar hızlı koşuyor. Moral bozmayın, her şey yoluna girer inş.
0
beyfendi
(15.08.24)
bebişi 15 günlük olduğunda taburcu ettiler arkadaşlar. genelde böyle oluyormuş sanırım. cevap veren ve soran herkese çok teşekkür ederiz.
0
🌸turuncu tonlarda
(26.08.24)
(11)

Kmh ile özel üniversite ücreti ödemek?

alimcgraw
Bunun işleyişi nasıl? Oğlum özel üniversite kazandı. Ya peşin ya kredi karta taksit ya da denizbanktan kredili mevduat hesabı açılıyor anlaşmamız var öyle taksitle ödeyebilirsiniz dediler. Şansima okulun kayıt haftası 54 bin dolar senetli ödemem var. Bu yüzden bu imkanı kullanmak istiyorum ama hem o
Bunun işleyişi nasıl? Oğlum özel üniversite kazandı. Ya peşin ya kredi karta taksit ya da denizbanktan kredili mevduat hesabı açılıyor anlaşmamız var öyle taksitle ödeyebilirsiniz dediler. Şansima okulun kayıt haftası 54 bin dolar senetli ödemem var. Bu yüzden bu imkanı kullanmak istiyorum ama hem okul hem banka adam gibi açıklamadı. Nasıl olduğunu anlamadim?
0
alimcgraw
(15.08.24)
@pavlis oğlum ticaretin cirakligindan geliyor. İş ogrenmwk için üniversite okumuyor. Soru bu değil ayrica
0
🌸alimcgraw
(15.08.24)
Evet? Zoruna mı gitti?
0
🌸alimcgraw
(15.08.24)
Eğitim ödemelerini 6ya bölüyor banka o şekilde yapabilirsiniz. Dedikleri olaydan daha mantıklı olur.

Bankanın kredili mevduat dediği olaya gelecek olursak, genelde ben özel üniversite sayfalarını incelediğimde %15 farkla 6 taksit yapıyorlar. Siz de alışveriş kredisi veren siteler gibi ihtiyaç kredisi çekmiş oluyorsunuz. Okulla işiniz kalmıyor. Ödemeyi bankaya yapıyorsunuz.

Kayıt günü okula gittiğinizde Denizbank çalışanları olacak orada. Bütün işlemleri orada halledecekler. Siz gerekli imzaları atacaksınız. Sadece ilk taksidi peşin alıyorlar. Aklınızda olsun.

Yani okullar kendileri ödeme, çek, senet takibi yapmamak için böyle bir yöntem ortaya çıkmış. Çoğu da Denizbank’la çalışıyor sizin de dediğiniz gibi.
0
jackyr
(15.08.24)
@ jacky çok teşekkür ederim. Peki bu Denizbank kmh kullaniminin bir istisnasi var mı? Yani şu kisiler kullanır şunlar kullanamaz vs gibi?
0
🌸alimcgraw
(15.08.24)
Bu da İşbankası fırsatı

www.isbank.com.tr
0
gabe h coud
(15.08.24)
Öyle bir şey duymadım. Kayıt olan bütün öğrencilere açık bildiğim kadarıyla. Ama ödeme yapacak kişinin tabii kredi notu falan da etkilidir belki. Çok fazla detaya hakim değilim. Ama işleyiş bu şekilde oluyor.
0
jackyr
(15.08.24)
@pavlis farkettim. İşsiz trollerin her şey zoruna gidiyor zaten
0
🌸alimcgraw
(15.08.24)
Sonuç olarak kullandığınız kredi kartı kampanyalarına bakıp 0 faizle sonradan taksit yapabilirsiniz. Yanlış hatırlamıyorsam yapı kredi 9a bölüyordu. Diğer bankalarda da genelde 6ya bölme olayı var. Hepsi sonradan taksitlendirme.
0
jackyr
(15.08.24)
Akbank 9'a bölüyordu kredi kartına ama garanti de 9'a bölüyor sanırım.

KMH için genelde okullarda bankaların bir tane personeli oluyor, orada işlemi o tamamlıyor. Bir sorun yoksa herkes kullanabiliyor.

Kredi kartı veya peşin ödenirse belirli oranda indirim saglıyorlar.
0
liberal
(15.08.24)
Sorduğunuz soruya cevap vereyim,

Mantık şu, size okul ücreti kadar kmh açıyorlar, okul taksidi gelince banka o parayı okul ödüyor, siz geciktirme yaparsanız faizi ile ödemeniz gerekir.
0
atom karincanin torunu
(15.08.24)
uygulamada çokça olan bir şey okul aile kredisi diye geçer, bildiğin nakit avans/kredili mevduat.
birçok bankanın var bu şekilde nakit avans kullandırma durumu.
0
turuncu tonlarda
(15.08.24)
(8)

pismemis kofte ve manti buzlukta ne kadar dayanir?

nefertarii
2022 aralik’ta yapilmis bir suru kofte ve manti var. -20 derecede duruyorlar. Apartmanda jenerator var, dolayisiyla elektrik kesilmesi sorun olmuyor.Eve gelen ablaya yaptirmistim ama cok begenmedim o yuzden cok az yenildi, simdi bunlar cop mu oldu cidden? Max 6 ay diyorlar, o yuzden sordum.
2022 aralik’ta yapilmis bir suru kofte ve manti var. -20 derecede duruyorlar. Apartmanda jenerator var, dolayisiyla elektrik kesilmesi sorun olmuyor.

Eve gelen ablaya yaptirmistim ama cok begenmedim o yuzden cok az yenildi, simdi bunlar cop mu oldu cidden? Max 6 ay diyorlar, o yuzden sordum.
0
nefertarii
(06.08.24)
Acı hayat. Peki ne yapacağım ben bu etleri şimdi?
0
🌸nefertarii
(06.08.24)
Valla ben geçen seneden kalan şeyleri yiyorum bir şey olmadı.

Bir kısmını çıkarıp pişirin bakalım koku filan olmazsa, azıcık tadına bakınca bi farklılık hissetmezseniz yiyin bence :D

Not: asla ve asla işin uzmanı değilim :)
0
turuncu tonlarda
(07.08.24)
Hic bir sey olmaz,

Askeriye eski sistemde yillarca once dondurulmus etleri kullaniyorlardi.bizim evde askeriyeden beter 3 tane derin dondurucu var.yalan olmasin ama diplere inersem 5 seneden fazla bekleyen et kesin vardir.
0
duptıs
(07.08.24)
Derin dondurucuda uzun süre bekletilebiliyor işlem görmemiş etler de kurutulmuş etler de bekletilebiliyor ama kıymanın ömrü aynı şekilde değil. Emin olamadım. Kesilmemiş et olsa dene derdim ama kıyma için 6 ay bile uzun.

Bak aşağı yukarı aynı süreyi geçirmiş bir video buldum.
www.reddit.com

@duptıs yıllarca önce dondurulmuş etlerden kastın ne kadar eski? Alaydaki birçok yerin bağlı olduğu komutanlıkta yazıcı olarak görevliydim. Yemekhane denetlemelerine katılıyorduk. 1 kere bile 2 yıldan eski konserveye denk gelmedim. O 2 yılı da iki defa gördüm. Gerçekten bahsettiğin gibi yerler var mı?
0
nawar
(07.08.24)
@nawar
ben askerliğimi 2005`te yaptım. O zaman yemekhaneye gelen 1970 damgalı etler vardı, gerisini sen düşün.
0
zikardo
(07.08.24)
10 sene önce dondurucuya konmuş geyik eti ile ev sahibim bize bi ziyafet yapmıştı. Eğer eriyip donma durumu yoksa bi şey olmaz.
0
zimbirik
(07.08.24)
Zimbirik +1
Dondur-çöz olayı olmazsa uzun yıllar durur. İçinize dert olacaksa ilan verin burdan, ziyafete gelelim uzak değilseniz :)
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(07.08.24)
@zikardo ben ondan bir 10 sene sonra yaptım. 1 tane bile eski ürün yoktu. Bedellilerde eritmişler demek ki hepsini ya da denetlemeler artmış.

@zimbirik kıyma farklı bir konu. Tuzlanan, tütsülenen veya işlem görmeden dondurulan et aynı değil. Şok dondurulması tavsiye edilir, işlem görüp sonrasında buzdolabında yavaş soğuma değil. -18'in altı, dondurulmuş ürünleri saklamak için ideal ısı ama tabii ki.

Söz konusu kıyma olmasa +1 verebilirdim Zimbirik'e ama kıymayı dondurup evde buzdolabına atmak farklı bir şey. Riskli biraz.
0
nawar
(08.08.24)
(8)

internetten iç dış parazit damlası?

eisberg
alan var mı? Veterinerin yarısı hatta üçte biri fiyatına geliyor. Veterinere de söyledim “abi bizdeki sertifikalı, saklama koşullarımiyi ürün, oradakiler nasıl bilmiyoruz. sıkıntı varsa ölüme kadar götürür” dedi. Siz hic tecrube ettiniz mi?Danke
alan var mı? Veterinerin yarısı hatta üçte biri fiyatına geliyor. Veterinere de söyledim “abi bizdeki sertifikalı, saklama koşullarımiyi ürün, oradakiler nasıl bilmiyoruz. sıkıntı varsa ölüme kadar götürür” dedi. Siz hic tecrube ettiniz mi?

Danke
0
eisberg
(06.08.24)
Veterinerler bu konuda cok ciddi uyariyor sakin vetler disinda bir yerden almayin diye. Daha uygun diye bebisimin hayatini tehlikeye atmazdim ben olsam. Veterinerden gider alirim gerekirse 5 kat fazla veririm. Saglik bu sakaya gelmez.
0
mor oje
(06.08.24)
@mor oje internetten satan da veteriner aslında… ama işte birebir tanıyıp etmediğimizden bilmiyoruz :/
0
🌸eisberg
(06.08.24)
ona bakarsan vitaminlerinde eczane dışında alınmaması lazım ama eczanelerin tamamı şahıs şirketi açıp trendyolda 3te bir fiyatına satıyorlar.

veterinerlere kalsa mamalar bile sadece veterinerlerden alınmalı.
bir iki site gördüm bende önümüzdeki damla zamanı bu sitelerden birinden alacağım. vet fiyatına neredeyse 3lü paket alınıyor.
0
my fault
(06.08.24)
almayın +1
bu ilaçlar zehir içeriyor orjinal olmayanlar çok ciddi zehirliyor çocukları, evet ölüme kadar götürüyor, internet yanlış ilaç verilmiş ve reaksiyon gösteren kedi videoları dolu galiba denk gelmediniz şanslısınız.

vitamin malt prebiotik internetten alınır ama ilaç özellikle parazit alınmaz. veterner her parazitte tartıor çocuğu ona göre vriyor paraziti, ben göze alamam ya.

bende gördüm tenizol satıyorlar trendyolda ama asla almam.
0
eja
(06.08.24)
Türkiye'de almazdım heralde. Çünkü Türkiye'de herhangi bir kontrol mekanizmasi yok hiçbir şeyde.
Misal şöyle ornek vereyim yaşadığım yerde veteriner bana asla "benden al" demiyor. Illa benden almak zorunda değilsin, internetten de bak diyor. Çünkü adamin benden kazanacağı ekstra 5-10€ karla işi yok.

Ama ben paraziti ondan alıyorum çünkü fiyat farkı yok. Ama onun dışında supplement falan filen hepsini internetten alıyorum.
Ama dediğim gibi Türkiye'de tanimadigim adama guvenemem.
0
logisticsmanager
(06.08.24)
Ben olsam almam. Yukarıda söylendiği gibi malt vitamin mama vs internetten alınıyor da ilaç öyle değil.
0
turuncu tonlarda
(07.08.24)
kesinlikle alinmamali, bi komplikasyon yasanirsa hem astari yuzunden pahaliya gelir, hem kediniz cok aci ceker. nihayetinde sizin sorumlulugunuzda bir canli, risk alinacak bir konu degil gibi.
butceniz cok zorlaniyorsa en azindan ic parazitleri aksatmayin, kisin dis parazit araliklarini acarsiniz, yazin cok acmanizi tavsiye etmem evdeyken bile pirelenebiliyorlar.
0
aferin cok iyi dusunmussun
(07.08.24)
güvenilir bir yer varsa alınabilir. bize vet. teknikeri bi arkadaş ayarlamıştı bir seferinde. onun dışında risk var tabi ki.

bu arada bütçe olarak zorluyorsa vet. hekim ziyaretlerinizi azaltabilirsiniz eğer kedinin dışarısı ile bir bağı yoksa yani tamamen ev kedisi ise. hiç parazit aşısı yaptırmayan kedi sahipleri biliyorum. hekimler iki ayda bir gelin diyor. biz o kadar sık gitmiyoruz.
0
elorelia
(07.08.24)
(2)

suç duyurusu durumunu nasıl öğrenebilirim?

hhhh99
savcılığa dilekçe vermiştim, elimde dosya numaraları var UYAP ve e-devlet te birşey görünmüyor durumu ve içeriği nasıl öğrenebilirim?
savcılığa dilekçe vermiştim, elimde dosya numaraları var UYAP ve e-devlet te birşey görünmüyor durumu ve içeriği nasıl öğrenebilirim?
0
hhhh99
(06.08.24)
Savcılık dosyaları uyapta görünmüyor, adliyeye gidip sorman lazım.
0
turuncu tonlarda
(07.08.24)
adliyede hangi bölüme gitmem gerekiyor ayrıca başka ilde ki adliye olur mu
0
🌸hhhh99
(07.08.24)
(3)

iade faturası (e-fatura) kesmek için bir zaman aşımı var mı?

antheros
s.b.
s.b.
0
antheros
(30.07.24)
yok diye biliyorum. fatura iptali için var. o süre dolduktan sonra faturayı kabul etmiş oluyorsunuz. fatura hatalıysa tek yolu iade faturası. onun da süresi olmamalı çünkü mantığı aslında size fatura edilen kalemi siz aldığınız yere satmış gibi görünüyorsunuz diye yorumluyorum.
0
oekuklu
(30.07.24)
devletimiz geriye dönük 7 gün öncesine fatura kesenlere ceza yazmaya başladı.
yani 30.07 tarihinde 20.07 tarhli fatura kesersen ceza yazıyor. güncel kesersen sorun olmaz. iade faturası bugün, iadeye kaynak olan fatura geçmiş ay olabilir yani.
0
rhan
(30.07.24)
Mevcutta kesilen bi fatura varsa ona itiraz süresi 8 gün.

Ama 8 günü geçirdiysen istediğin zaman iade faturası kesebilirsin.
0
turuncu tonlarda
(30.07.24)
(4)

Antidepresan

digits
Doktor c ile başlayıp m ile biten bir antidepresanı 6 ay boyunca kullanmamı istedi. İlaca güvenemediğim için başlayıp 1 ay içinde bıraktım.İlacı uzun süre kullanırsam beyin kimyamı geri dönüşü olmayacak şekilde bozmasından korkuyorum. İlaç firmalarının beni ilaçlarına ömür boyu bağımlı kılmasından
Doktor c ile başlayıp m ile biten bir antidepresanı 6 ay boyunca kullanmamı istedi. İlaca güvenemediğim için başlayıp 1 ay içinde bıraktım.


İlacı uzun süre kullanırsam beyin kimyamı geri dönüşü olmayacak şekilde bozmasından korkuyorum. İlaç firmalarının beni ilaçlarına ömür boyu bağımlı kılmasından korkuyorum.Algımı, zekamı kötüleştirmesinden korkuyorum.

Sizce korkularımda haksız mıyım? Aranızda uzun vadeli kullananlarınızın deneyimlerini öğrenmek istemiştim.

İyi ki kullanmışım mı diyorsunuz yoksa keşke hiç başlamasaydım mı?

Özelden de yazabilirsiniz...
0
digits
(26.07.24)
Doktor kontrolünde kullanıp bırakacaksanız 6 ay uzun bir süre değil. Kar-zarar hesabı yapmanız lazım. Antidepresanlar hayat kurtarıcı da olabiliyor, duygusal atalete de sürükleyebiliyor ve bağımlılık yapmasa bile hissettirdiği umursamazlık evreninden çıkmanız zor olabiliyor.
0
auroraaurora
(26.07.24)
bence haksızsın.

ilacı ne için verdğine göre değişir bence. şımarıkça bir nedenden gittiysen gereksiz olabilir ama hayatını olumsuz etkileyen bir ruh hali ile bu durumdan kurtulmak için gittiysen gereklidir o ilaç.

bazı ilaçlar ruh halini çok güzel dengeliyor. mesela ben sinirli olduğum için sinirimi kontrol altında tutmakta zorlandığım için kullandım, bana sorarsan çok iyi geldi. antidepresanlar zaten 2 ayda ancak etki göstermeye başlıyor, en basit tedavi 6-9 ay olarak öneriliyor. durum daha ciddi ise daha da uzuyor.

öncelikle ilaca gerçekten ihtiyacın olduğunu düşünsen böyle 1 ay kullanıp bırakmazdın diye düşüyorum. demek ki kendi kendine halledebileceğin bir durumdasın, geçiçi bir zorluk yaşıyor olabilirsin, bu senin ilaca ihtiyacın olduğu anlamına gelmiyor.

bence karar vermen gereken şey şu; yardıma ihtiyacın var mı yok mu? eğer ihtiyacın varsa o ilacın sana iyi geleceğine inan. 2 ay kullan, devamında kontrole git. işe yarayıp yaramadığı konusunu doktorunla değerlendir. doktor gerekli görürse zaten başka ilaca geçiş yaptıracaktır. ama işe yarıyor ise devam edersin. 6-9 aylık kullanımda yeniden değerlendirme yapılır.
0
turuncu tonlarda
(26.07.24)
2 yıldır kullanıyorum. Senin sandığın gibi algı ve zekamı kötüleştirmenin aksine daha da keskinleştirdi. Gereksiz durumlara yoğunlaşarak kendimi boğmayı bıraktım, hayatımı çok daha verimli ve dolu dolu geçirmeye başladım. Bu sırada uzun yıllardır kaybettiğim neşemi de geri kazandım, bitmek bilmeyen öfkem de soldu gitti.

Ayrıca başlayıp 1 ay içinde bırakmak dengeni daha çok bozar. Bırakılacaksa da keskin bir bırakış olmamalı, azaltılarak bırakılmalı. Zaten 6 ay o kadar kısa bir süre ki.

Büyük oyunu çözen yaman dayılar gibi ömür boyu bağımlılık, ilaç firmalarının hain oyunları benzeri komplo teorisi tadında düşüncelere girmeye gerek yok. İhtiyacın varsa kendinin ve çevrendekilerin hayat kalitesini yükseltmek için ilacı kullanman en mantıklısı. Olay bu kadar basit.
0
moonie
(26.07.24)
arkadaşım tam da bu düşünceler yüzünden kullanmalısın.
düzenli kullanırsan faydasını görürsün,saçma sapan bi kullan bi kullanma yaparsan işin zor.
0
jamswety
(26.07.24)
(7)

Anksiyete atağı geldiğinde napıyorsunuz?

sekizdokuzon
Ben az önce gözlerimi kapatıp nefesimi saymaya başladım. Olduğum yerde hafif uyuklayınca yarım saatte bayağı sakinleştiğimi fark ettim. Dışarıda, işyerinde, metrobüste de deneyeceğim aynı tekniği. Sizin var mı özel bir tekniğiniz?Teşekkür ederim.
Ben az önce gözlerimi kapatıp nefesimi saymaya başladım. Olduğum yerde hafif uyuklayınca yarım saatte bayağı sakinleştiğimi fark ettim. Dışarıda, işyerinde, metrobüste de deneyeceğim aynı tekniği.

Sizin var mı özel bir tekniğiniz?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(25.07.24)
Bu gerçek diil, sen kafanda kuruyosun kizaaaam diyorum. Sonra geçiyo
0
abuzer
(25.07.24)
Derin nefesler almak ve bolca su içmek.
0
mutekebbir
(25.07.24)
Soğuk buz gibi su içiyorum o his hoşuma gidiyor
0
grimavi
(25.07.24)
direk güç kesiyorum. evdeysem herşeyi bırakıyorum. bir yere yapışıyorum, hareketsizlik uyguluyorum. çünkü hata aralığım artmış oluyor.

bunu yapabilecek ortamım yok ise asla düştüğümü göstermiyorum. full force. ama ilk dinlenme alanında aynı toparlama olayı.

şahsen net bir çözümün halen yok. kaza bile yaparım. o yüzden hep dikkatlilik.

hiçbir seçeneğim yok ise göğüs kafesime güveniyorum. gereğini yap olmaz ise olmasın diyorum.
0
baldan kaymak
(26.07.24)
Sessizliğe çekilip kafamın içindeki tiyatroyu izliyorum.
Sessizlik şansım yoksa müzik dinliyorum.
Tetikten kaçma şansım yoksa yatıp uyuyorum.
Teknik olarak hiç bir şey yapmayıp gözlem yapıyorum yani.
0
hasmetizm 2046
(26.07.24)
ortamı terk ediyorum 10-15 dk dikkatimi dağıtacak başka konularla ilgileniyorum.
0
turuncu tonlarda
(26.07.24)
geleceğe dair sık sık anksiyete atağı yaşıyorum. aklıma gelip farkında olduğum an şunu düşünüyorum ''her insanın yer yer çok kötü dönemler geçirdiği olur. sen de şuan hayatında kötü bir dönem geçiriyorsun. güzel dönemler de geçirdin. yine de çok kötü değilsin. biraz sakinleş, kafanı dağıt gül. geçecek''. genel olarak düzelmesem de anlık ferahlamama yardımcı oluyor, güzel bir derin nefesle beraber tabi
0
a gun and a pack of sandwiches and nothing
(27.07.24)
(7)

bebek icin kordon kani saklatmali miyiz?

caliptyca
Bu hafta bebegimiz olacak. Kordon kani icin doktorumuz hicbir ise yaramadigini, pazarlama taktigi oldugunu soyledi ama yine de emin olamadim. Bilgisi olanlar paylasabilirse sevinirim
Bu hafta bebegimiz olacak. Kordon kani icin doktorumuz hicbir ise yaramadigini, pazarlama taktigi oldugunu soyledi ama yine de emin olamadim. Bilgisi olanlar paylasabilirse sevinirim
0
caliptyca
(23.07.24)
www.instagram.com bu hanımefendinin paylaşımlarında görmüştüm sanki bi bakabilirsiniz olmadı kendisine sorabilirsiniz.
0
aydogank
(23.07.24)
doktor olan kuzenim 2 çocuğu içinde saklattı, yıllık ödemeleri oluyor hastaneye.
0
eja
(23.07.24)
bu iş biraz şans işi. bazı hastalıklar var, çözümü o kordon kanı ile oluyor. ama nadir hastalıklar bunlar. aynı dönem doğum yaptığım sağlıkcı bir arkadaşım çocuğunun kordon kanını saklattı, biz saklatmadık. ikimizin de ihtiyacı olmadı çok şükür. ama ihtiyacımız olsa kafamızı duvarlara vururduk sanırım.
0
mellifica
(23.07.24)
bizim zamanımızda (12 yıl önce ) kordon kanının saklanması ömürlüydü yani 4 yıl mıydı neydi, öyle olunca biz tercih etmedik. ama daha uzun yıllar olsaydı ve yüksek maliyetli birşey olmasaydı düşünebilirdik.
0
delidiyorum
(23.07.24)
biz de çok düşünmüştük bu konuyu, karara bağlayamadan ağır sarılık geçirdi, aile içi bazı durumlar oldu falan kaynadı gitti. saklamadık.
0
deartheodosia
(23.07.24)
Bir kuzenim lenf kanseri olunca Doktor teyzemlere yeni bir çocuk yapmalarını ve o çocuğun Kordon kanını saklamalarını söyledi. Çünkü kuzenimin yakalandığı lenf kanseri türü tekrarlama ihtimali çok yüksek olan bir türmüş o yüzden tekrarlarsa Kordon kanına ihtiyaçları olabilirmiş. Bu yüzden üçüncü çocuğu yaptılar ve onun Kordon kanını şu an saklatıyorlar her yıl 100 dolar para ödüyorlar O yüzden bence saklatmak maddi imkanın varsa daha iyi.
0
turuncu tonlarda
(23.07.24)
Tam bi dolandiricilik. Ise yarama ihtimali yuzde 2 falan. O da iyi saklanirsa. Zamaninda arastirdik vazgectik. Onun yerine cocugun 5 yasinda dokulen süt dislerini sakliyoruz.
0
halk
(24.07.24)
(19)

Kediye küstüm...

pianeta
Evet resmen kediye küstüm.2 yıl kadar önce aslında sokakta baktığımız, ama sakatlanınca eve aldığımız, sonra da FIV pozitif çıkan bir tekirimiz var. 2 yaşında falan şu an.Biz bu arkadaş mutlu olsun, keyfi yerinde olsun diye her şeyi yapıyoruz. Virbac mama alıyoruz, düzenli vitaminini veriyoruz, bir
Evet resmen kediye küstüm.
2 yıl kadar önce aslında sokakta baktığımız, ama sakatlanınca eve aldığımız, sonra da FIV pozitif çıkan bir tekirimiz var. 2 yaşında falan şu an.
Biz bu arkadaş mutlu olsun, keyfi yerinde olsun diye her şeyi yapıyoruz. Virbac mama alıyoruz, düzenli vitaminini veriyoruz, bir talebi olduğunu düşündüğümüzde elimizdeki işi bırakıp peşinde geziyoruz. Aslında standart kedi/köpek sahipleri ne yapıyorsa biz de maksimum seviyede yapmaya çalışıyoruz diyelim kısaca.

Neyse bu şerefsiz geçen gün evden kaçtı. Sabaha karşı Görevimiz Tehlike operasyonu çekip çıkmış evden, ev zaten bahçe katı olduğundan gözü sürekli dışarıdaydı. Ama biz oksijensiz kalma uğruna kapıyı pencereyi açmıyorduk çünkü tel olsa bile FIV olduğu için bahçedeki kedilerle herhangi bir temasta bulunmaması gerekiyor. O yüzden biz de riske girmeyip hiçbir yeri açmıyorduk. Ama evdeki tek tel olmayan yerden çıkmayı başarmış arkadaş.
Kaçtığı günün gece yarısı bahçede gördük bunu. 1 saat boyunca eve sokmak için yapmadığım kalmadı. Geçmiş karşıdan izliyor şerefsiz. Belli ki korkmuş tamam ona lafım yok. Ama balkonun kapısına kadar gelip geri döndü defalarca. Yaş mamalar, ödül mamaları, yatmayı sevdiği polarlar, sesinden yaş mama verileceğini anlayıp çıldırmaya başladığı porselen tabağı, aklıma ne gelirse kullandım dikkatini çekip ikna etmek için. Ama yok, kapının önünde dolandı durdu habire. En son sağolsun zor bela soktum içeri. Soktum derken kendisi girdi aslında, benim en ufak ani hareketimde kaçıyordu çünkü dallama.

Sonradan sonradan çok zoruma gitti bu benim. Tamam kedidir kaçar, ilgisi sürekli dışarıdaydı zaten. Ama lan dallama eve niye bu kadar zor girdin. Bildiğin, her gün yattığın balkon. Senin kokun var her yerde. Neyimizi beğenmedin de habire sadece kafanı sokup sokup çıkardın balkona. Lan desek ki hayvana eziyet ediyoruz, mutlu değil falan. Ama alakası yok. Tam bir insan hastası kendisi, ortamda bizden biri varsa mutlaka gelir kucağımıza yatar. Ki özellikle de bana bir tık daha fazla düşkündür, genelde beni tercih eder. Daha bir kere kucağımdan iteklediğim olmadı şerefsizi. Gece gelir yanımıza yatar, hava istediği kadar sıcak olsun yanımdan kovmam. Yatağın yarısını eşim kaplar zaten, geri kalan kısmın yarısını da bu hıyar alır, bana el kadar yer kalır yine iteklemem. Neyse.

Evet farkındayım karşımdaki bir kedi. Evet bence de çok saçma. Ama düşündükçe çok zoruma gidiyor arkadaş. Naptık lan sana itoğluit. Sevdik ulan sevdik sadece. Köpoğlu.
Yeminle aldatılmış ve beni sevmeyen birine kendimi sevdirmeye çalışıyormuş gibi hissediyorum. Evet hala karşımdakinin kedi olduğunun farkındayım. Ama resmen hayvanı sevesim gelmiyor şu an. Gelip sırnaştığında da "hadi lan ordan" diyorum içimden, hiç samimi gelmiyor. Evet hala bir kediden bahsettiğimin farkındayım. Ama ben niye bu kadar ciddiye aldım bu mevzuyu anlamadım. Çok üzülüyorum lan, yeminle zoruma gidiyor. Şerefsiz hayvan. Babaya bu yapılır mı lan.

Bu arada 15 yıldır kedi bakıyorum. Kedinin insan gibi düşünmesini bekliyor değilim tabi ki. Ama yine bu bu yapılır mı lan duygusuz pij.
0
pianeta
(23.07.24)
kediler nankördür bu dediğinizi bi köpek yapmaz mesela. kediden çok şey beklememek lazım
0
jelly bear
(23.07.24)
kediye nankör diyen hayatında kuş beslememiştir diyerek giriş yapmak istiyorum öncelikle. kuşlar gelmiş geçmiş en şeref yoksunu hayvanlardur ama kuşçuluk denen hastalığa bulaşınca bırakamazsın. her hareketine her tüyüne hayran olursun şerefsizin.


konuya döneyim. "hiç samimi gelmiyor" cümlesinde hönkürdüm kardeşim affet. ama ebeveynlik böyle bir şey. güzel antrenman olmuş ileride çocuk düşünüyorsan. tekir kedi dediğin tam 2 yaş sendromlu bebek. hayvan çok hırçınlık yapıyorsa belki de evde tutmaman gerekiyordur, sen ilk mesajdaki arkadaşın dediğini bir düşün. hayvan belki tutsak 15 yıl yaşayacağına aksiyon dolu 5 yılda ömrünü yaşamak istiyordur, karakteri budur.
0
titanyum22
(23.07.24)
Yok hiç alakası yok gayet sakin bir hayvan. Doğru düzgün sesi çıkmaz aşırı uslu yumoş bir şey. Ama işte şerefsizlk yaptı namussuz.
Zaten sokaktayken de sürekli dayak yiyordu bu denyo. Şimdi sokağa çıksa yine köteği yiyecek haberi yok.
0
🌸pianeta
(23.07.24)
:)) uzun zamandır okuduğum en guzel duyuru bu oldu sanırım :)

Bizim kedi de evin içinde el üstünde tutuluyor; en güzel mamalar, yataklar, herkes gözünün içine bakiyor mutlu olsun diye ama beyefendinin bu durum umrunda mı? Bence değil. Yaptığımız şeylere "yapacaksınız tabii ki köpekler, bir de alkış mi bekliyorsunuz?" Seviyesinde yaklaştığına adım gibi eminim.

O yüzden çok şey yapmayın, herkesin kedisi aynı. Siz yine de sevin, şöyle düşünün; onların bütün hayatı biziz aslında ve akılları da bizim kadar yok.
0
fraise
(23.07.24)
2 yaşında bir bebeğin zekasına sahip bir hayvana kızıyorsunuz.

Kendimi bildim bileli kedi görünce içim gider. Buna rağmen sahiplenmeye elim gitmiyor. Üzgünüm ama evde mutlu değil birçoğu. Hiçbir tür bir alana hapsedilmemeli. İstediğiniz kadar “harika” imkanlar sunun. İçgüdülerinde merak ve keşfetme var.

Kısa ama mutlu bir hayat mı isterdiniz yoksa uzun ama mutsuz mu?
0
ruhen hastayim ben
(23.07.24)
Bir olayın tetiklenesi varmış tetiklenmiş, bütün mesele bu. Bilinçaltın sana kedinin davranışlarına dikkat ettirmiş, bir şeyleri hatırlatıyor, nasılsın diye soruyor.

Kedine selam söyle, muhtemelen balkonun dışında senin görmediğin bir yerde kertenkele midir bişey olmuştur ondan korkmuştur. Ya da sokağın stresine kapılmıştır kafası karışmıştır. Kedi bu :) hem de tekir. Ayhhh benim tekirim dışarı çıksa feleğini şaşırır :)
0
muhayyer divan
(23.07.24)
her sabah evden operasyonla çıkıyorum önce ayağıma atlayıp beni bağırtmalar sonra hızını alamayıp koluma bungee jumping yapmalar, kaçmak için her şeyi yapıyor hayır kaçtığı yerde apartman boşluğu iki adım atıp ışık görmüş tavşan gibi kalıyor. o evden nasıl çıktığımı bir ben biliyorum. gece uyurken yorgan altına sızıp parmak kemirmeler, evde tüm camlar kedi tüllü hapiste gibiyiz pezevenk iyi olsun diye gözünün içine bakıyoruz bir kere sevelim dediğimizde elimizi kemiriyor, bir kere kucağıma almışlığım yok :( bence yinede iyi konumdasınız.
0
eja
(23.07.24)
Kedi nankör değil vahşi bi hayvandir. Evde yasar ama evcil degildir.
0
halk
(23.07.24)
Güldürdün :) Tüm kedi sahipleri bir dönem benzer duyguları yaşar diye düşünüyorum. Kedileri tek bir kelime ile tanımlamak zorundasın deseler bu kelime sanırım "merak" olurdu. Meraklarına asla galip gelemeyen küçük şerefsizlere kedi denir. Evden kaçmasının da sebebinin de merak olduğuna eminim. Kim bilir ne gördü, neyin peşine takıldı.

Küskünlüğünüz bir süre sonra geçecek. Taa ki yeni bir ibnatorluk yapana kadar :)
0
thracia
(23.07.24)
@halk +1
0
durbidakka
(23.07.24)
Kediyi ormana sal dogasi orasi
0
Zetnikov
(23.07.24)
kendimi bildim bileli kedi bakıyorum, bizzat kalıcı ya da geçici 8 kedi geçti elimden, rabbim ömürlerini versin iki tane evde var şu an. biri 7 biri 3 yaşında. etrafımdaki herkes her kedi sorusunu bana sorar, haliyle onlarca kedinin de karakterine hakimim.

bazı kediler gerçekten evde olmuyor, hayvan önüne en pahalı mamayı da koysan olmuyor, en kral oyuncakları da alsan olmuyor. mutlu olmuyor pek. benim 7 yaşındaki kedim apartman kapısını denk getirirse çok uzun bir kat koridoru var oraya fırlıyor, bir tur koşuyor garibim, iki dakika özgür gibi hissediyor galiba, geliyor sonra giriyor içeri, 2 kere fark etmedik de apartmandan topladık. salak bi de bizim katın kapısını denk getiremiyor alt katın kapısında miyavlıyor. eve dönesi var ama koşası da var hayvanın. ya da merakı.

diğerini kucağında kapının eşiğine götür, çıldırıyor korkudan. eşiği geçemezsin ya altına kaçırır ya parçalar çıkmıcam diye. o hayvan evde olmaya doğmuş.

sizi anlıyorum ama, bizim bu hayvanları bu kadar sevip bağlanmamız bir karşılık beklediğimizden değil ama arada gönlümüzü almaları gerekiyor lan ben bunu niye yapıyorum yoksa oluyorsun
0
ofelia
(23.07.24)
gerçekten gelen cevaplarla zeka turnusolu bir duyuru olmuş
köpek bunu yapmazmış.
allah allah neden yapmaz acaba ya? heh buldum çünkü tamamen farklı bir tür olduğu için olabilir mi?
bu mantıkla çünkü penguenler de uçamaz dediğinde birisi ona "güvercinler bunu yapmaz" diye cevap verilebilir.

hayvan sevgisinde bile türcülük yapmak...

neyse soruya gelirsek, dışarısı tabi ki ona daha tatlı geliyor, bizim kedi de kapıyı açtığımızda direkt fırlıyor ama gidebileceği hiç bir yer olmadığı için koridorda koşturuyor ileri geri sonra tıpış tıpış geri giriyor.

yani kedinin verdiği tepki içgüdüsel, hani nasıl ki oyun oynarken elini ısırmaya çalışıp arka ayaklarıyla fıtı fıtı vuruyor onun gibi.

hayvanın doğası bu yani, kişisel algılama.
0
rentts
(23.07.24)
Sen haklısın!

youtu.be
0
sekizdokuzon
(23.07.24)
Yok canım tabi ki kişisel algılamıyorum, karşımdaki kedi sonuçta. Ki zaten bahçe katında olduğumuz için sürekli dışarıdaki kedileri görüyordu, ilgisi hep vardı dışarıya. İlk bulduğu zayıf anımızda da kaçmış. Ki kaçması da normal, çünkü kedi bu, merak etmek için yaşıyor hayvan. Ama dönüşünün ve eve girişinin bu kadar zor olması kırdı beni.......
Balkona kafasını sokup sokup çıkardı resmen hıyar. Normalde "oo tamam benim mekan burası, dışarıda dayak yiyeceğime girip şurda mama yiyeyim, bunlar nasıl olsa seviyor beni" demesi lazımdı bence :D
0
🌸pianeta
(23.07.24)
Yukarıda bir arkadaş da yazmış, özellikle erkek çocuk sahibi olacaksanız güzel bir antrenman olmuş. Ben de 3 yaşındaki yeğenime aynı böyle küsüyorum. Bir gün gözümün içine bakıyor, ertesi hafta "Tamam, kapat telefonu!" diyor. :(
0
sekizdokuzon
(23.07.24)
içim ağlayarak güldüm.

böyleler ama napcaz?
yanına gider sevmek istersin. tırnağı geçirir ama tam 1 dakika sonra karnını açar miyavlar gel sev diye. sen yara bandı ararsın o anda aort yırtılmış gibi kan akarken...
napcaz?

onun iyiliği için olan nedir asla bilmiyoruz. salın gitsin. her canlının belirli bir yaşam süresi var. daha ne yapacaksınız?
0
janderzel zartanyan
(23.07.24)
Benim terasta kapı kapanınca panik yapan 8 yıllık kedim şimdi eve girmek istemiyor
0
topkapiaksaray
(23.07.24)
Valla ben de kedime mütemadiyen küsüyorum.

Çünkü ben onun iyiliği için ne gerekiyorsa yapıyorum, sabahları kendim 5 dakkada hazırlanıyorum, onun mama kabı su kabı her sabah yıkanıyor tazeleniyor kumu temizleniyor vitamini veriliyor derken yarım saatimi ona harcıyorum. O ne yapıyor dersin. Tırnaklarını kestiğim için bana çemkirip beni gördüğü yerde kaçarak saklanıyo. Valla biri gelip istese verecem o dereceye geliyorum.
0
turuncu tonlarda
(23.07.24)
(7)

Akrabamız bahcemizi yakmis

Chips
Otları yakicam derken agaclarimizi da yakmis. Iclerinde cok yillik degerli meyve agaclari var. Bu durumda nasil bir yol izlemeliyiz ? Olay buyuksehrin uzaktaki bir ilcesinde yasaniyor. Bu durumda sikayetci olursak illaki o ilceden mi dava acilir yoksa ikametimizdeki buyuksehirden acabilir miyiz ?Ayr
Otları yakicam derken agaclarimizi da yakmis. Iclerinde cok yillik degerli meyve agaclari var. Bu durumda nasil bir yol izlemeliyiz ? Olay buyuksehrin uzaktaki bir ilcesinde yasaniyor. Bu durumda sikayetci olursak illaki o ilceden mi dava acilir yoksa ikametimizdeki buyuksehirden acabilir miyiz ?

Ayrica bu konu ile ilgili adliye disinda hangi yerlere de sikayet de bulunulabilir ? Burada gercekten amacim bu comarlarin bu sıcaklarda boyle fevri bi sekilde yaptiklari hareketin cezasiz kalmamasi. Ayni zamanda o olmayan kafalariyla guzelim agaclari ziyan etmeleri cevreye yazik. Itfaiyeler gelip zar zor sondurmus. Kamu araclarini kullanmalarindan bile ceza almalarini istiyorum.
0
Chips
(22.07.24)
Böyle tavsiyeler vermek illegal mi bilmiyorum ama :)

Çok yıllık ağaçlar da satın alınabiliyor getirip dikiyorlar örneğin 10 yıllk kiraz 8 yıllık vişne gibi tabi bu iş masraflı, önce bahçeyi eski haline getirecek kadar ücret talep edin, bu işi böyle tatlı ve iyi niyetle çözmeye çalışın, buna yanaşmazlarsa önce iyice bi dövün sonra da ağaçların parasını tazmin edin
0
grimavi
(22.07.24)
bence bir tarım il orman müdürlüğünün çağrı merkezini arayıp bunu danışın. cevabı bilmiyorum ben de merak ettim.
0
neira
(22.07.24)
bir yangın cikmis, adlı bir durum. direkt kamu davası olmaz mı bu? savcılığa suç duyurusunda da bulunabilirsiniz gibi geldi bana. avukat değilim
0
yuvarlanantencereninkapagi
(22.07.24)
Savcılığa suç duyurusu yapın +1
Siz kendi bulunduğunuz yerde şikayette bulunun, savcı dosyayı yetkisizlik ile olayın gerçekleştiği yerin bağlı savcılığına gönderir, olaya karışanlar tespit edilir ifadeye çağrılır, bir suç işlenmiş ise mahkemede dava açılır.
0
turuncu tonlarda
(22.07.24)
Yakma olarak degil de, karadenizde yol olmayan bir yere yol acilacakti. Islem baslamadan once guzergahtaki birkac meyve agacimizi kesmisler. Yalniz agaclar yola engel olamayacak kadar icte kaliyor. Yapan kim, devlet kurumu mu detayini tam bilmiyorum su an. Babam kovaladi, bir yerlere sikayet etti, dava acma seviyesine geldi mi bilmiyorum ama netice olarak hakli bulundu ve bir miktar para odendi.

Neyse farkli bir durum neticede de, giden agac gelmiyor sonucta, sizi bir miktar tazminat vermesi memnun edecekse nezaketen soyleyin. Olmazsa avukat vs.
0
mbond
(22.07.24)
imkanınız varsa lütfen üç beş kuruşa bırakmayın sonuna kadar sürdürün davayı şikayeti her ne ise. çomar her yerde maalesef. ben de şehir dışında ikamet ediyorum, burada da koca koca ladinleri "hava almamızı engelliyor" diye kestirmeye kalkıyorlar. ağacın oksijen verdiğinden haberleri yok cahillerin. gizli saklı biz çarşıya gittiğimizde bahçedeki ağaçları budaya budaya kuşa çevirmişler kavga etmek zorunda kaldık. sonra da "asla ağaç kesmeyiz biz" diye gözümüzün içine bakarak yalan söylüyorlar. sürekli bir mücadele hali. Allahın ağacını bile korumak zorunda kalıyoruz geldiğimiz döneme bak.
0
titanyum22
(23.07.24)
Adli süreçlerle ilgili hiçbir fikrim yok fakat bu kişilerin yaptığına dair ciddi bir kanıt (kamera kaydı vs.) veya mahkemede konuşacak güvenilir bir tanık var mı?
Bu işlere girişmeden önce değerlendirmekte fayda var.
0
merhum
(23.07.24)
(10)

Kedim için iyi olan seçenek nedir?

silverleaf
Bana epey bağlı, zilli bir kedim var. Oyun arkadaşı da olduğum için her akşam en az 1 saat, gece de bir yarım saat kadar oynuyoruz. 1. Seçenek- İstanbul'da kendi evinde. Ev sıcak, bunaltıcı. Kedi çok etkileniyor gibi görünmüyor, serin bir yatak hazırlamaya çalışıyorum ama bırakıp gidiyor. Evde çok f
Bana epey bağlı, zilli bir kedim var. Oyun arkadaşı da olduğum için her akşam en az 1 saat, gece de bir yarım saat kadar oynuyoruz.

1. Seçenek
- İstanbul'da kendi evinde. Ev sıcak, bunaltıcı. Kedi çok etkileniyor gibi görünmüyor, serin bir yatak hazırlamaya çalışıyorum ama bırakıp gidiyor. Evde çok fazla serin yer de aramıyor, her zamanki yerinde yatıyor (banyo vs daha serin) ama içim hiç rahat etmiyor. Çünkü ben hareket ettikçe terliyorum. Yine aynı düzende oyun oynayabiliyoruz, sıcaklar hareket rutinini etkilemedi.
- İstediğimiz kadar oyun oynayabiliriz çünkü ben varım.

2. Seçenek
- Ankara'daki ailemin evi gayet serin, annem uzun kollu ile duruyor evde o kadar serin.
- Ben orada değilim, oyun arkadaşı yok ama annemle babam oradalar. Mamasını suyunu tuvaletini vs hallederler ama benim kadar özenli bakmazlar tabii.

Bu sıcaklar biraz hafifleyene kadar kedimi Ankara'ya bıraksam daha iyi mi olur?

Cevaplar sonrası gelen edit: Tamam bende kalıyor, herkese teşekkürler :)
0
silverleaf
(12.07.24)
kediler sıcağı sever öncelikle bunu bilin. kışın kaloriferin dibine, yazın da balkonda güneşe yatar bizimki. sizinle mutlu gibi bence bozmayın. siz de mutlusunuz gibi.
0
neira
(12.07.24)
@neira Benimki kışın kaloriferi hiç sevmiyor :/ Yaz kış hep aynı yerde severek yatıyor ama ben evde bunaldıkça ve sıcaktan kafayı yiyor gibi oldukça kedişe üzülmekten ne yapacağımı şaşırdım.
0
🌸silverleaf
(12.07.24)
Seninle kalsın. Kediler kendi evlerinden, kendi benimsedikleri anne/ babalarından ayrıldıklarında mutsuz oluyorlar. Stresli ve endişeli hissediyorlar.
0
rock n roll
(12.07.24)
1
0
elorelia
(12.07.24)
Seninle kalsın bence de. Ben de vicdan yapıyorum çok sıcak diye ama yapıcak bi şey yok. Uyuyor zaten boyna.
0
turuncu tonlarda
(12.07.24)
net 1 her zaman 1
bizimki bu sıcakta gidip cehennem gibi sıcak kurutma makinesi çalışırken üzerine yatıyor.
ek olarak herhangi biri veya veteriner bile dese kedinizi traş ettirmeyin.
0
eja
(12.07.24)
@eja Kedimi acil tıbbi bir gereklilik için olmadığı müddetçe tıraş ettirmeyeceğim :)
0
🌸silverleaf
(12.07.24)
Strese girer ve ailenizin evinden firar edebilir, bence yanınızda kalsın
0
kimlanbu
(12.07.24)
@kimlanbu Aslında ailemin evine de yabancı değil, 2 ayda bir gidip 1 hafta kadar kalıyoruz 3-4 senedir, alıştı iyice. Kendi evinde olduğu kadar rahat değil tabi ama tanıdık bir ev. Başka türlü olsa bırakmayı da hiç düşünmezdim zaten. :)
0
🌸silverleaf
(12.07.24)
Kedilerin tüyleri izolasyon görevi görüyor zaten. Bizim sıcaktan şıp şıp terlediğimiz yerde onlar ferah ferah hayatlarına devam ediyorlar. Burada kediye yapacağınız en büyük destek düzenli olarak tüylerini tarayıp ölü tüyleri temizlemek.

Ayrıca yaz aylarında kediler daha çok kendilerini yalar. Bu da sıcak havada tükürüklerinin vücudundan buharlaşmasını sağlayarak serinliği artırır. Su tüketiminde de problem yoksa onun keyfine diyecek yoktur :)
0
desdenova34
(12.07.24)
(4)

Kedi için Pansiyon mu Evde Bırakma mı?

auroraaurora
Merhaba,20 gün kadar evde olamayacağım. 2 alternatif var aklımda. Birincisi, bir pansiyonda sadece ikisine ayrılan bir alanda kalmaları. 24 saat takip edilecekler, ama evden ayrılma stresi yaşayacaklar bu seçenekte. İkincisi, gün aşırı eve birinin gelip tuvaletlerini temizlemesi ve taze mama ve su v
Merhaba,
20 gün kadar evde olamayacağım. 2 alternatif var aklımda. Birincisi, bir pansiyonda sadece ikisine ayrılan bir alanda kalmaları. 24 saat takip edilecekler, ama evden ayrılma stresi yaşayacaklar bu seçenekte. İkincisi, gün aşırı eve birinin gelip tuvaletlerini temizlemesi ve taze mama ve su vermesi. Bu seçenekte evden ayrılmamış olacaklar, ama süre çok uzun olduğu için insansızlıktan strese girecekler. Ne yapsam, ne etsem? Hiç bu kadar uzun süre ayrı kalmadık daha önce.
0
auroraaurora
(09.07.24)
Birini bulabiliyorsaniz kesinlikle ev
Yakinda veteriner varsa yardimci olabilir uygulqmalar guvenilirmis kuzenim kedisine bakici tuttu eve gelen 1 haftaya gunde 2 kere gelmesine 7k vermis galiba doggo gibi biseydi adi
Pansiyonlarda hastalik kapiolar 2 gunde 1 biri gelse baksa yeter ama psikolojik olarak 20 gun cok uzun ;(
0
eja
(09.07.24)
ev tabi ki.
kediler sahipleri olmadan yer değiştirmemeli
0
rentts
(09.07.24)
Evde kalmaları daha iyi seçenek ama yirmi gün çok uzun bir süre. Gelen kişinin veya kişilerin onlarla biraz ilgilenmelerini rica ederseniz iyi olur.
0
plastik turambar
(09.07.24)
Uygulamada şöyle bir seçenek de var. Gece kalacak şekilde birine bırakabiliyorsun, o durumda da o kişinin başka hayvanı var mı filan sormak gerekiyormuş, başka hayvandan hastalık kapmaması için.

Yani sanırım ben olsam uygulamadan bir üniversite öğrencisi filan bulup ona bırakırdım sanırım. Her gün video isterdim bi de. Yani her şekil stres olacak. Ona yapıcak bi şey yok malesef.
0
turuncu tonlarda
(09.07.24)
(1)

Kredi Kartı faizi vs KMH faizi

benign neglect
Örnek üzerinden soracağım;diyelim kredi kartımızda 10 bin lira borç kaldı ve son ödemesi bugün. Minimumu zaten ödendi onda sıkıntı yok. Hesapta da 0 lira var ve 10 bin liralık KMH hakkı (ek hesap, eksi hesap vs işte neyse adı) var.Başka hiçbir harcama olmayacağını var sayarsak, Kredi kartı borcunu s
Örnek üzerinden soracağım;

diyelim kredi kartımızda 10 bin lira borç kaldı ve son ödemesi bugün. Minimumu zaten ödendi onda sıkıntı yok. Hesapta da 0 lira var ve 10 bin liralık KMH hakkı (ek hesap, eksi hesap vs işte neyse adı) var.

Başka hiçbir harcama olmayacağını var sayarsak, Kredi kartı borcunu sonraki maaş dönemine bırakmak mı daha avantajlı yoksa KMH'den para çekip borcu sıfırlamak mı? Yani 10 bin lira kredi kartı borç faizi vs 10 bin lira KMH faizi'nde hangisi daha masraf çıkartıyor.
0
benign neglect
(02.07.24)
ikisinin faizi aynı. bekle bence gelecek ay kapatırsın.
0
turuncu tonlarda
(02.07.24)
(3)

Mersin

strangerinhere
Daha önce gitmediğim bir yerde tatil yapmak istiyorum. Sizce Mersin'e gidilir mi? Biraz uzak ve yabancı geliyor pek bilgim yok. Arayışım sakin güzel bir deniz ve huzur.
Daha önce gitmediğim bir yerde tatil yapmak istiyorum. Sizce Mersin'e gidilir mi? Biraz uzak ve yabancı geliyor pek bilgim yok. Arayışım sakin güzel bir deniz ve huzur.
0
strangerinhere
(02.07.24)
Sehir tarafinda denize girilmez zaten. Erdemli'den sonra daha iyi. Oralar da kirleniyor bazen ve kalabalik olabiliyor. Ayaş, Kizkalesi vs. gibi yerler kalabalik oluyor yani. Daha temiz ve tenha istersen Silifke ve sonrasi daha iyi olur.
0
ermanen
(02.07.24)
Ben gitmezdim.

Doğduğumdan beri her yaz birçok tatil yerinde tatil yaptım. Halen görmediğim çok fazla tatil yeri var. Daha önce gitmediğiniz pek çok yer olduğuna eminim.

Mersin tarafındaysa en son çocukken tatil yaptım. O taraflarda turizm kültürünün pek gelişmediğini sanıyorum. Sakin bir yer bulacağınızdan da şüpheliyim. Elbette her sabah uyanıp arabaya binip ıssız bir koya gitmeyi göze alırsanız sakin yerleri var. O bölgeyi yeterince tanımıyorum, bunlar tahmin.

Kelebekler vadisi, Olimpos, Kabak koyu. Bunların hepsine gittiniz mi? Marmaris'in muazzam koylarının hepsini bitirdiniz mi?
Bence bölge değil de tesis arayın.

Araba olup olmadığı, kaç yaşında kaç kişi olduğu ve bütçe belirtirseniz iyi öneriler gelebilir.

Bu tesisler bütçenize, keyfinize uyar belki.
perdue.com.tr
www.baldansuites.com
beyazguvercin.com
0
michael_knight
(02.07.24)
mersin kız kalesinde 2016 yazında tatil yapmıştım o zaman kurban bayramından hemen sonraki ya da hemen önceki haftaydı ve eylül ayıydı. o kadar güzeldi ki çok ucuz ve denizi çok güzeldi (sıcak deniz severim)

ama ondan 1-2 yıl sonra yine bir yaz günü bayramda gitme gafletinde bulunmuştuk. o kadar kalabalık ve damsız erkek doluydu ki denizde 10 dk ya durduk ya durmadık çıktık. öyle sakin zamanına nasıl denk getirilir bilmem.
0
turuncu tonlarda
(02.07.24)
(18)

bebek gelecek evde kedi ?

administ
3 ay sonra bebeği olacak olan bir eve şimdiden kedi getirmenin bir zararı var mıdır? bebeklerle anlaşabiliyorlar mı bir zararı olabiliyor mu?
3 ay sonra bebeği olacak olan bir eve şimdiden kedi getirmenin bir zararı var mıdır? bebeklerle anlaşabiliyorlar mı bir zararı olabiliyor mu?
0
administ
(27.06.24)
Bizim için çok iyi gitti iyi ki kedimiz var diyoruz çocuğumuz iki yaşına basmak üzere. Ama yeni bir kedi ile nasıl olur bilemiyorum tabii. Bizim kedimiz zaten 6 yaşındaydı ve 4 ayşıktan beri bizimleydi.
0
kullanıcıadımbuolsun
(27.06.24)
Getirmeyin.
Mecbur değilseniz getirmeyin.

Çoğu kedi anlaşabiliyor ama yine de tetikte olmak gerek.
Bebek o evdeki hayatı zaten altüst edecek. Uykusuz geceler, endişeler, gazlar vs.

Bir kedinin sorumluluğunun eklenmesi için hiç de iyi bir zaman değil. Medikal olarak bir zararı yok bildiğim kadarıyla.
0
michael_knight
(27.06.24)
Hayvanların yeri doğal yaşama ortamlarıdır. Evler değildir. Bebekten bağımsız.
0
pavlis
(27.06.24)
Ben zararı olacağını düşünmüyorum benim de kedim var ve iki ay sonra doğum yapacağım.

Ama zararı olmasa bile getirmeyin. O kedilere genelde bebekten sonra ilgi azalıyor bakımı aksatılıyor. Üç ay içerisinde rutine oturmaz bazı şeyler diye düşünüyorum. Sonrası zor olur.
0
Gradient_tabanlı_mor
(27.06.24)
Kedi insan yavrusunun ne olduğunu anlayabilen ve ona göre davranabilen bi canlı. Özellikle evde hali hazırda kedi varken bebeklenen aileler gayet sıkıntısız oluyor.

Fakat hali hazırda bebek gelecekken ekstra bir can sorumluluğu daha almaya gerek var mı onu düşünmek gerek. Kediyi bırak kendilerini bile ihmal edecekleri bir 3 sene bekliyor kendilerini zira. Daha sonra kedilenseler daha mı iyi olur acaba.
0
hedep
(27.06.24)
Allah aşkına doğal yaşam ortamı mi kalmış dışarıda? Asfaltın üstünde, kaldırımda, arabaların ezmesi riskiyle mi yaşamaları mi normal olanı? Keşke yorum yaparken biraz düşünsek.


Soruya gelecek olursak, kediler genelde bebeklerle anlaşıyor. Kedili evlere gelen bebeklerin alerji riski yok denecek kadar az oluyor, ayrıca empati duyguları gelişiyor. Yani çoğu bakımdan bebeğin gelisimine de katkı sağlıyor.

Tek sorun, kediyle ilgilenebilecek misiniz? Sonuçta o da bir canlı ve ilgi istiyor. Bir köpek ya da bebek değil ama tek başına birakmak da onu strese sokabilir. Eğer bu konuda bilgisiyseniz ve ilgilenebileceginize inanıyorsanız kedili ev dezavantaj değil, aksine avantaj olur bebek için.
0
fraise
(27.06.24)
halihazırda kedi varsa bebek gelecek diye kediyi göndermeye çalışmayın. aşıları falan tamsa bebeğin veya annenin sağlığına bir zararı olmaz, bebeği de kolaylıkla kabullenir.

halihazırda kedi yoksa bebek gelecek eve kedi getirmeyin. o da bir can, ona da ilgi lazım. bütün ilgi bebekte olacak, muhtemelen kediyi pek takan olmayacak. size de zor olacak hem yeni bebek, hem eve alışmaya çalışan yeni kedi.

hayvanların yeri doğal yaşama ortamı lafını da kabul etmiyorum. cangılda mıyız, vahşi hayvanı evde beslemeye mi çalışıyoruz. sokaktan aldım getirdim kediyi eve. daha doğrusu kendi geldi yamandı salak. şimdi yediği önünde yemediği arkasında, yumuşacık yastıklar, sürekli sevip mıncıklayan insanlar, rahat rahat takılıyor. sokakta bıraksam muhtemelen kışı bile çıkaramayacaktı.
0
kibritsuyu
(27.06.24)
İki kedim var, eşim hamile. Ama senin için, ne gerek var? Yarın bir gün ikisi ile uğraşamayıp kediden kurtulmaya çalışma ihtimaliniz var.
0
prole
(27.06.24)
@pavlis dostum evcil hayvan kavramini oturtamamissin. ev kedisi diye biyolojik bir tur var. bu leopar veya balina degil. bu mantikla inegi koyunu falan da kamyona doldurup ormanin ortasina atalim.
0
hot potato
(27.06.24)
@sıcak patates, hayvanları eve koyunca evcil oluyor size göre. Kedi kışı geçiremezmiş, şimdi denk bir örnek aklıma gelmedi de x hayvan nasıl geçiriyor?

Hayvanı at sokağa iki güne yolunu bulur. Ölmesi gerekiyorsa da ölür. Kediler evcildir diye bir şey yok. İşinize gelince evcil, gelmeyince deyil.
0
pavlis
(27.06.24)
Ben de pavlise katılmayanlardanım. Evde kedi gayet de bakılır. Benim minnoş kedimin yeri benim yanım, sokak filan değil. Anası ona kurban olsun.

Neyse soruya gelirsek; bebek gelecekse kedi almayın. Biz 20 gündür kedi bakıyoruz. Bence başlı başına evin patronu oluyor. Bir bebekle kediye aynı anda bakmak için ikisinden birinin oturmuş bir düzeni olmalı sanırım. Kedimiz geldiğinden beri evde bir olağanüstü hal var. Üstelik geçen hafta sonu ishal oldu ve veterinere 5.300 tl para verdik. 1 aylık maması 900 tl. Kumu ayrı para. Kısırlaştıracağız o ayrı para. Çocuğum olsa çok zorlanırdım. Ben bazı günler işten çok yorgun geliyorum eve. Bulaşıkları bile toplamadan yatıp uyuduğum oluyodu normalde. Ama geliyorum yorgun bile olsam kumunu temizliyorum. Mama - su kabını yıkayıp tazeliyorum vs. Üstelik bunlarla kalmıyor. Kedi bu oyun istiyor. Evde bağımsız takılıyor biraz ama yazık çocuğa. İlla ilgilenmek biraz oynatmak lazım topuyla filan.

Bi de bu çocuk gerçekten bence bizi özlüyor. Normalde kendini sevdirmiyo ama mesela gece biz uyuduğumuz için sabah uyandığımızda kapıda bekliyo oluyo. Yatağa gelip sevdiriyo kendini filan. O ayrı bir bebek yani. Evdeki biblo gibi değil. Ben 20 günlük kedi bakıcısı olarak asla ve asla önermiyorum. Kendinizi bu aşamada böyle bir şeyin içine sokmayın. Hem size yazık hem kedişe. İlerde düzeniniz oturunca inşallah yine düşünürsünüz.

Ben bir süre daha bebek düşünmediğim için sahiplendim kediyi. Bebek düşünürsek o zamana kadar zaten düzenimiz oturur diye düşünüyorum.
0
turuncu tonlarda
(27.06.24)
benim bebegim yok ama sahiplenilene kadar kedilere bakiyorum rutin olarak. 20-30 farkli kedi gidip gelmistir evime simdiye kadar, 2 hafta ila 3 ay arasi kaliyorlar genelde.

hemen hemen hepsi kabaca 2 hafta icinde rutine alisiyor. rutin dedigim de iste sabah 10-11 gibi kahvaltilarini, aksam 6-7 gibi de aksam yemeklerini vermek. gece yatarken de ortada kuru mama filan birakiyorum cogu zaman ki sabah 5te beni uyandirmasinlar. onun disinda gun icinde takiliyorlar kedni hallerinde, firsat bulursam arada top firlatiyorum, oltayla kovaliyorum filan ama bunlara ayirdigim toplam zaman gunde 30 dakikayi gecmez. aksam tv izlerken isteyen yanima gelip oturuyor, o zaman da seviyorum bol bol.

yavru kediler daha oyuncu, yetiskinler daha agirbasli. birbirleriyle arkadas 2 kedi bulursaniz onlar birbirleriyle oynuyor zaten gun boyu. yemegini suyunu verin, kumlari temiz olsun yeter, buna da ayirmaniz gereken sure gunde 10dk dan fazla degil.

yani bence kedi bakimi oyle cok buyuk bir sorumluluk degil, 3 ayda da hayli hayli alisirlar rutinlerinize. zaten gunluk yemeklerini uykunuzu fln sabit tutarsaniz daha da hizli alisirlar. tek sorun cok korkak urkek bir kediye denk gelirseniz eger, evin bir kosesinde aylarca saklanabilir alisana kadar. ama normal bir kedi icin 3 ay gayet guzel bir sure.

tekrar edeyim ama, bende bebek yok ve gun icinde hep evdeyim, kedilerle istedigim gibi oynayabiliyorum firsat buldukca. evde yanliz kaldiklari cok nadir oluror.
0
taurina
(27.06.24)
kedi evcil hayvandır. kedinin doğal ortamı evdir. başka bir doğal ortamı yoktur.
0
paintov
(27.06.24)
@taurina

Yok ya valla bir mesele bence kedi bakmak. Mesela ben normalde evin çöpünü 3 günde 1 filan atıyordum. Şimdi kedinin kumunu temizlediğim anda üşenerek çöp konteynerine götürüyorum çünkü bekletirsem çok pis kokuyor. Bebekli kadın duşa bile girecek zamanı olmayacak. Onunla uğraşması çok zor bence.
0
turuncu tonlarda
(27.06.24)
Annede kediye alışkanlık varsa bebeğe hiçbir şey olmaz. Ama anne de baba da alışkın değilse alışma süreci geçirilir, alerji gelişebilir, belli olmaz. Buna göre değerlendirin.
0
muhayyer divan
(28.06.24)
Bu alışkanlık dedişim şey kanda kedi tüyüne kedi varlığına gerekli antikorların oluşmuş olması demek. O antikorlar annede varsa bebeğe de geçer, hiçbir sıkıntı olmaz. Onu demek istedim.
0
muhayyer divan
(28.06.24)
ilgi ve kıskançlık konusu: kayınpeder ve kayınvalidenin kedisi vardı. kızım doğduktan sonra onlarda çok vakit geçirdi, haliyle kediye olan ilgi azaldı. şimdi kızımı inanılmaz kıskanıyor, malesef pek iyi anlaşamıyorlar.
alerji konusu: kızımda kediye alerji de oluştu, zaten bebeklerin neye alerjisi olacağı belli olmuyor, seçenekleri artırmaya gerek yok diye düşünüyorum.

gelen mesaj sonrası edit: bebeğimiz ilk sene tamamen kedi ile aynı evde kaldı, sonraki senelerde de gündüzleri kedi ile aynı evde kaldı. şimdi 5,5 yaşında.
0
hrskrs
(28.06.24)
bizim önce kedimiz vardı, kızımız sonra geldi. ama tersi olsaydı yapmazdım. kedimi de seviyorum ama çocuktan sonra ilgim azaldı mı derseniz azaldı çünkü enerjim kalmıyor başka bi canlıya. sağdan soldan, bebeğin ağzından bile kıl çıkması cabası... zar zor uyuttuğum bebeği uyandırdığı da oldu daha ilk aylarda kafasını ısırdığı da. yapmaz diye bir şey yok, kedi bu yani sahibinin gözünü çıkaran kedi de var. ha anlaşıyorlar, aralarına müdahale etmiyorum, kediyi sıkıştırdığında karşılığını tırnak ya da dişle alıyor, ağlıyor ve hayatına devam ediyor. ama ilk başlarda çok korkuyordum tabi zarar vermesinden.

doktorum sağlık açısından herhangi bir problem olmayacağını söylemişti ama hamileyken. zaten evcil hayvanların onlarla büyüyen çocuklara fiziksel ve psikolojik anlamda olumlu geldiği biliniyor. bi 'ama'sı var işte.

bir de kedi var kedi var. kimi çok sakin, kimi çok saldırgan, kimisi oyuncu... size en uygununu bulana kadar deneme şansınız yok ki bunu. risk almaya değer mi bilemiyorum.
0
elorelia
(28.06.24)
(24)

Bir ay içinde evlenmek istediğini söyleyen sevgili

cenkay burker
Daha üç ay önce tanıştık. Tanıştığımız gün belli etmeden arkadaşça randevuya çağırdı. Bir hafta boyunca her gün buluştuk. Birinci haftanın sonunda benim ruh eşi olduğumu düşündüğünü söyledi. Birinci ayın sonunda aşığım sana, benimle evlen demeye başladı. Beni ailesine anlatmış, tanıştırmak istiyor.
Daha üç ay önce tanıştık. Tanıştığımız gün belli etmeden arkadaşça randevuya çağırdı. Bir hafta boyunca her gün buluştuk. Birinci haftanın sonunda benim ruh eşi olduğumu düşündüğünü söyledi. Birinci ayın sonunda aşığım sana, benimle evlen demeye başladı. Beni ailesine anlatmış, tanıştırmak istiyor. Ben de kendisini sevdim ama duyguları zamanla perçinlenen bir insanım, her şeyi tam olarak yaşayıp görmeyi ve sonra karar vermeyi seviyorum. Yine de evlenirsek mutsuz olurum gibi gelmiyor.

Bu üç ay içerisinde istemediğim halde benim için bir ton para harcadı, bir sorunum olduğunda düşünmeden anında yanımda bitip yardım etti. Her gün beni çok sevdiğini söylüyor ve hissettiriyor da.

Ben kadın, o erkek kişisi. Yaşlar 27. genç olduğumuz için de böyle olabilir. Bilemedim. ama daha önce böyle bir şey yaşamadığım için tam anlamlandıramıyorum. Benden önce 5 yıllık bir ilişkisi varmış. Benimle tanışmadan 2 ay önce kendi isteğiyle bitirmiş. benimse hiç ciddi ilişkim olmamıştı.

dostlar, şu an yaşadığım şeyler sizce normal midir? insanlar böyle şıp diye mi birbirine aşık oluyor, evlenmeye karar veriyor? yoksa dengesiz bir durum mu var, çok ani olduğu için bir anda biter diye korkuyorum ve kendimi kaptırmamaya çalışıyorum. Sizce bir anda bu şekilde aşık olmak mümkün müdür, yoksa biten bir ilişkinin tesellisini mi veriyorum bir insana emin olamadım. Fikirleriniz çok değerli benim için, sağ olun.
0
cenkay burker
(27.06.24)
Sen evlenmek için acele etmek istemediğini söyle bakalım, foyası ortaya çıkar.
0
sekizdokuzon
(27.06.24)
Bkz: uzun ilişkiden çıkıp 2 ayda evlenen erkek.
0
Kahvedesu
(27.06.24)
Ağa okurken kahkaha atacaktım. Tipik Türkiye Cumhuriyeti insanı. İçindeki boşluğu doldurmak için giremeyeceği kalıp yok
0
pavlis
(27.06.24)
Normal değil bence de. Sizi rahatsız ediyorsa ediyordur bu durum.

Yoksa 3 haftalık tanışıkşıktan sonra evlenen insanlar tanıyorum.
0
jülsezar
(27.06.24)
hep söylüyorum, ilişkiler ilk 3-5 ay zaten harika genel olarak. sakın sakın sakın. ve tavrınızı net koyun, açık konuşun, kaybetme korkusuyla hareket etmeyin. acele etmek istemediğinizi net bir şekilde söyleyin.
hepsini geçersek partnerin bana sağlıklı gelmedi. 5 yıllık ilişkiden çık, 3 aydır tanıdığın insana evlenmek istediğini söyle falan. çok sağlıksız.
0
veritaslibertas
(27.06.24)
Aman çok dikkat edin.
Elbette her insan farklıdır ama uzun ilişkiden çıktıktan hemen sonra evleneyim diye uğraşan çok insan var.
Bu şekilde başlayan bir evliliğin sağlıklı olması çok zor.

Evlenmek için biraz daha tanışmak gerek. Bir mecburiyet yoksa neden acele edelim ki?
Daha önce soğuk havada hiç görmediğiniz bir insanla bundan sonraki 50 yılınızı birlikte geçirmek için bir sözleşme imzalamak çok cesur bir hareket.

Henüz 27 yaşındasınız, hayatınızın tadını çıkarın.
0
michael_knight
(27.06.24)
(bkz: kişinin evleneceği insanı ilk gördüğünde anlaması)

bu başlığı açan benim..
böyle şeyler olabileceğine inanıyorum. bunu yaşayan tanıdıklarım var arkadaşlarım var.

ama böyle bir şey olsa bile bu kadar kısa sürede olmaması lazım. ben sizin yaşınızdan büyüğüm, yani iş evlenmeye varacak olsa biraz daha acele etmek isterim ama bu kadar değil :)

"Benden önce 5 yıllık bir ilişkisi varmış. Benimle tanışmadan 2 ay önce kendi isteğiyle bitirmiş."

bu ne hız :D
0
tabudeviren
(27.06.24)
şu anki eşimle 20 yaşında tanışıp 27 yaşında evlendim. tabi ki biz öğrenci olduğumuz için 7 yıl bekledik normal şartlarda 7 yıl beklenmez ama 3 ayda da evlenilmesin bir zahmet ya. böyle kısa sürede evlenmek istemek bana her duyduğumda çok saçma geliyor. bunu yapmak isteyen biri bence evliliğe doğru anlamı yüklüyor olamaz. evlilik böyle hemen çabucak karar verilebilecek bir şey değil. anlaşamasan ayrılayım desen 5 sene ayrılamıyosun istinafıydı temyizi derken.
0
turuncu tonlarda
(27.06.24)
bu arada bence 5 yıllık ilişkisinden ayrılan kişinin içinde "bir daha onun gibisini bulamam, kimseyi bulamayacağım zaten kaç yaşına geldim" gibisinden bir korku oluyodur. sırf o korkunun etkisiyle de sana yapışmış olabilir bu arkadaş. belki de bilinçaltında kendisine umudun hala var olduğunu ispat etmeye çalışıyordur.
0
turuncu tonlarda
(27.06.24)
Mirket
(27.06.24)
Lovebombing gibi geldi bana.
0
peki madem
(27.06.24)
Evliliğe iyiden iyiye "ciddi ilişki" muamalesi yapılmaya başlandı gibi geliyor bana. Süper saçma bir düşünce şekli bence.
Yakın zamanda tanıştıktan 3 gün sonra evlenmeye karar veren insanlara canlı canlı tanık oldum. Şaka, abartı falan yok. Gerçekten 3 gün. 72 saat ya.

"Bir anda bu kadar aşık olmak mümkün mü" konusunda bana cevap hayırmış gibi geliyor. Ki zaten evet olsa bile "bu kadar süre sonra evlenme kararı almak mantıklı mı" farklı bir soru. 3 ay önce tanışmışsınız. Bence karşındaki insana anlamlı bir şekilde "seni seviyorum" demek için bile anca yeterli olabilecek bir süreden bahsediyoruz. Biriyle evlenebileceğine ikna olmak bu kadar basit bir şey değil. 3 ayda bir insanı hayatınızın geri kalanını onunla geçirebileceğinize ikna olacak kadar tanıyabilmek için o 3 aya çok şeyin sığdırılmış olması lazım. Hayatın normal akışında olabilecek bir şey asla değil. Siz bu insanla kaç kere kavga etmiş olabilirsiniz mesela? Hiçbir fikriniz yok muhtemelen yarın kavga ettiğinizde ne kadar çirkinleşebileceğine dair. Bu sadece bir örnek.
Bu tarz evlilik girişimlerinde ciddi problemler, yoğun çaresizlik kokuları geliyor benim burnuma. Normal de bulmuyorum, ciddiye de alamıyorum.
0
cay koy geliyorum
(27.06.24)
(bkz: love bombing)
0
kobuzchu kiz
(27.06.24)
Dikkatli olun borderline bir kişi ile birebir aynı başlayan çok ağladığım kötü bir hatıram var.

(bkz: borderline kişilik bozukluğu)
0
cilekli pasta
(27.06.24)
Kirmizi bayraklar yaldir yaldir dalgalaniyor yurdumun toksik koselerinde. Eger inaniyorsaniz ve asik da olduysaniz 15 seans terapiniz simdiden hayirli olsun.
0
mor oje
(27.06.24)
Love bombing +1. İyi bir şey çıkma ihtimali yok değil ama kötü bir şey çıkma ihtimali çok daha fazla.
0
playing star again
(27.06.24)
Sakın sakın sakın.
0
andy kaufman
(27.06.24)
Ne kadar mantıklı bir insansın. Helal olsun.
0
gabe h coud
(28.06.24)
arkadaşın günahını almayayım ama o beş sene boyunca diğer arkadaşla evlenmek için çeyiz düzmüş, sonra da çeyizdeki eşyaların modası geçmeden bir an önce evleneyim demiş diye yorumladım.
0
hrskrs
(28.06.24)
Onda eksik sendr fazla olan şeyleri ve parayla olan ilişkisini bi gözden geçir derim.
0
muhayyer divan
(28.06.24)
sırasıyla şöyle ilerleyecek; love bombing, gaslighting (mansplaining ile iç içe geçer çoğunlukla), grey rock, ghosting. bu tiplerde asla sekmez.
0
Phoebe
(28.06.24)
Breadcrumbing? Yok mu breadcrumbing :)
0
gabe h coud
(28.06.24)
erkek kişisi 5 yıllık ilişkisinde muhtemelen terk edildi veya aldatıldı. derhal birini bulup boşluk duygusuyla baş etmek , kaybettiği sevgiliyi yeni kişide aramak -(kısa bir süre sonra kıyaslamalar baş gösterir) , hızlıca evlenip eski sevgiliye nispet yapmak (kaybeden ben değilim sensin mesajı vermek) gibi son derece bencil tek taraflı ve düşüncesizce niyetlere sahip olduğunu hissediyorum. ilişki 2 kişiliktir, sizin neyi doğru bulduğunuz, ne hızda ilerlemek istediğiniz de son derece önemlidir. bencil ve makyavelist olmalısınız demiyorum ama kendi isteklerinizi ve önemli kararlara ilişkin tarzınız ile sınırlarınızı fazla ihlal ettirmemeniz gerekir diye düşünüyorum.
0
loch ness
(30.06.24)
(6)

Antidepresan hararet yapar mı?

dejame
Annem 2 yıldır Venegis Xr kullanıyor, ilaca başladığından beri kışın 5 derecede bile inanılmaz terliyor, elinde hep yelpaze. Yazları işkence oluyor zaten. Hayatının sonuna kadar aynı ilacı kullanacağını düşünüyor, doktora söylediğinde hiç ilgilenmemiş.Bu durum antidepresanla ilgili olabilir mi? Anne
Annem 2 yıldır Venegis Xr kullanıyor, ilaca başladığından beri kışın 5 derecede bile inanılmaz terliyor, elinde hep yelpaze. Yazları işkence oluyor zaten. Hayatının sonuna kadar aynı ilacı kullanacağını düşünüyor, doktora söylediğinde hiç ilgilenmemiş.

Bu durum antidepresanla ilgili olabilir mi? Annem 63 yaşında.
0
dejame
(26.06.24)
prospektüste şöyle bir bilgi mevcut:

4.8. İstenmeyen etkiler Güvenlilik profili özeti
Klinik çalışmalarda çok yaygın (≥1/10) olarak raporlanan yan etkiler bulantı, ağız kuruluğu, baş ağrısı ve uykuda terleme de dahil olmak üzere terlemedir.
0
jülsezar
(26.06.24)
menapozla çakışmış da olabilir mi?
0
ofelia
(26.06.24)
Ben başka antidepresan kullanırken başlarda alışma sürecinde yapıyordu, ağzımda kuruluk yapıyordu evde otururken bile aşırı terleme yapıyordu

Bunlar prospektüsündeki başlangıç etkileri arasında vardı ama iki sene uzun bir zaman
0
grimavi
(26.06.24)
Bence menapoz konusunda uzmanlaşmış iyi bir kadın doğumcuya gözükmekte de fayda var. Örneğin banu çiftçi. (Doktor değilim)
0
turuncu tonlarda
(26.06.24)
Yapıyor. Alıştıktan sonra geçiyor.
0
ruhen hastayim ben
(26.06.24)
Ben olsam once bi ic hastaliklari tarzi bi doktora giderdim. Neden ic dedim cunku bence en genis kapsamli doktorlar ic hastaliklarindan cikiyor. Onada ayrica ilaci soylerdim o zaten sizi yonlendirir diger doktorlara.
0
Zetnikov
(27.06.24)
(8)

sinir patlaması

kondansator
alakalı alakasız konularda gereksiz, sonradan pişman olacağınız tepkiler vermemek adına nasıl bir yol izliyorsunuz? her adımınızı filtreden mi geçiyorsunuz?
alakalı alakasız konularda gereksiz, sonradan pişman olacağınız tepkiler vermemek adına nasıl bir yol izliyorsunuz? her adımınızı filtreden mi geçiyorsunuz?
0
kondansator
(24.06.24)
Söyleyeceğim her söze, göstereceğim her davranışa dikkat ediyorum. Sonradan pişman olmamak için mecburen dikkat ediyorum. Bir de bu sinirlendiğim şey zaten 1 saat sonra bile sinirimde ciddi fark yaratıyor yani daha sakinleşmiş oluyorum. Belki de ertesi gün hatırlamayacağım bir şey için ne kendimi yıpratırım ne karsımdakini.
0
rock n roll
(24.06.24)
Bu işler bazen pek nasihatla düzelmiyor. Önce sütten ağzın yanması gerekebiliyor.

Sonrada pişman olmamak için pişmanlığa sebep olabilecek kişi ve hususlardan en baştan olabildiğince uzak kalmak önemli adımlardan biridir.
0
diyecevaplandı
(24.06.24)
Bu sorunu çok yaşıyorum özellikle pms döneminde. Psikiyatriye gittim anlattım. Öfkeli günler için bir ilaç verdi. Kendini kötü hissettiğinde kullan dedi, sakinleştirici gibi bir şey.
0
turuncu tonlarda
(24.06.24)
O derece sinirlenmiyorum ya. Hayatımda hiç böyle öfke patlaması yaşamadım, sadece filmlerde falan olur sanıyodum ben bunları :/

En fazla kendi içimden söverim geçerim, 10 dk sonra unuturum
0
nundu
(24.06.24)
Evet, bende var. Duzelmiyor. Terapi alacağım.
0
prole
(24.06.24)
ben haklı olduğum konularda itiraz da geliyorsa eğer karşı taraftan, çok ağır tepkiler verebiliyorum işyerimde. yani elimde ne varsa o an fırlatıyorum, maddi değerine bakmaksızın. üstümdeki yeleği falan yırtmışlığım var.
şantiyelerde senelerdir, en cahil insanlarla uğraşıyorum. bende psikolojik bir sıkıntı yarattı sanırım. sonradan tabiki hep pişman oluyorum, ama o an patlamazsam kalp krizi falan geçiririm sanırım.
takip edeyim önerileri dinleyeyim ben de.
0
artci sarsinti
(24.06.24)
bir iki olayda karşımdaki insanları korkuttuğum için sonrasında çok üzülmüştüm. bu tecrübeye ek olarak bu toplumda sinirlenip elde edeceğimiz hiçbir şeyin kazanımlarımızla kıyaslanacak bir şekilde sinirlenmeme değmeyeceği hissiyle 5-6 yıldır sakin sakin geçiniyordum. önceki gece arabamın yanında ağaç dallarını yükleyen kamyon şoförüne "geri al da çıkayım, siz devam edin" dedikten sonra sırıtarak "bi şey olmaz yeae" yanıtını alınca yine bir mafya babasına dönüştüm. iş makinalarını falan postaladım ama durduk yere mahalleye reklam oldum muhtemelen. bu pişmanlık bi 5 sene daha götürür:)
0
her giriste sifresini unutan adam
(24.06.24)
Uzun güzel bir cevap yazmıştım otomatik çıkış yapınca silindi. Kısaca başlıkları yazayım merak eden mesaj atarsa anlatırım gerisini.

1. Duygularımızdan kendimiz sorumluyuz. İnsanların söz ve eylemlerine kızdığımızı düşünürüz ama bizi asıl kızdıran bu söz ve eylemleri nasıl düşündüğümüzdür.

2. Öfkeyi pik noktasında durdurmak imkansızdır, yapılacak en iyi şey öfkeleneceğimizi farkedince uzaklaşmak nefes almak ve sakinleşmeyi beklemektir.

3. Konforsuz duygularımızı nelerin tetiklediğini bulmak için bizi kızdıran/öfkelendiren şeylerin listesini yapmak bir sonraki çatışma için farkındalık yarayacaktır.

4. Konforsuz hissederken neler düşündüğümüzü anlamak için basit bir çalışma yapabiliriz. Bizi 10 üzerinden 5 şiddetinde kızdıran bir anıyı hatırlayıp odaklanalım hikayeye, sonra da kafamızdan geçenleri yazalım. Özgürce yazın. Sonra bu yazıyı inceleyip içerisindeki suçlamaları yargıları haklılığı tespit edelim. Bu konforsuz hissederken genel düşünce yapınızdır.

5. Düşünce yapısı karakteri, karakter de kaderi belirler.

6. Hayatımızı güzelleştirmek için kendimizi konforsuz hissederken de ifade etmeyi öğrenebiliriz.
0
hasmetizm 2046
(24.06.24)
(2)

Yarın kargolar açık mı?

büyük engizisyoncu
Yarın kargolar çalışıyor mu?Dün ve bugün çalışıyorlardı ama bayram tatili nedeniyle haftasonu kapalı olabilirler mi?İnternetten bir sipariş verdim rica minnet satıcıdan kargolamasını istedim acil elime geçmesi gerektiği için. Sağolsun kargoladı ama tahmini teslim tarihi pazartesi görünüyor.Acaba bay
Yarın kargolar çalışıyor mu?
Dün ve bugün çalışıyorlardı ama bayram tatili nedeniyle haftasonu kapalı olabilirler mi?
İnternetten bir sipariş verdim rica minnet satıcıdan kargolamasını istedim acil elime geçmesi gerektiği için. Sağolsun kargoladı ama tahmini teslim tarihi pazartesi görünüyor.
Acaba bayram yoğunlığundan dolayı mı öyle görünüyor yoksa kapalı oldukları için mi emin olamadım.
0
büyük engizisyoncu
(21.06.24)
Açık. Dağıtıma çıkmayabilir
0
pavlis
(21.06.24)
belki şubeye gelir ama dağıtıma çıkmaz. acilse şubeden almak için bir ararsınız açıksa gidip kendiniz alırsınız en kötü. normal zamanlarda ctesi açık oluyor kargo.
0
turuncu tonlarda
(21.06.24)
(6)

Eşinizle soğukluk yaşadınız mı? Nasıl aştınız?

psmstc
Eşler arası soğukluk bütün evliliklerde yaşanan geçici/kalıcı bir süreç midir? Siz nasıl aştınız?Şimdiden teşekkürler....
Eşler arası soğukluk bütün evliliklerde yaşanan geçici/kalıcı bir süreç midir?

Siz nasıl aştınız?

Şimdiden teşekkürler....
0
psmstc
(21.06.24)
Evli değilim.

Çoğunlukla geçicidir ama eşlerin kişilikleriyle çok bağlantılıdır nasıl geçeceği. Bazı erkekler çok alıngan ve küsme meraklısı olur mesela, konuşmaz, sorunu konuşarak çözmeye yanaşmaz... bu tarz erkekler bir süre sonra eşini usandırır ve eşi ilişkiyi taşımayı reddeder, olay boşanmaya gider. Başka benzer işleyişler de böyle. Karşılıklı emek ve çaba önemli. Sürekli tek taraf barışıyorsa, sürekli aynı kişi emek veriyor da diğer kişi küsüyorsa o evlilik bir süre sonra biter.
0
muhayyer divan
(21.06.24)
Evliyim, kişilik meselesi olduğu için sadece bir kişiyle cozulemiyor sorun. Mesela bir meseleden olay çıktı. Tartıştın araya soğukluk girdi. Bir süre sonra zaten bir taraf adım atıyor konuşuluyor şunu bunu yapmayalım deniyor, kapanıyor konu. Daha sonra aynı boku yemeye başlıyor yine konuşuluyor tatlıya bağlanıyor kapanıyor konu. Sonra tekrar aynı boku yeyince zaten artık diğer tarafta bir heves kalmıyor. Bosveriyor, düzeltmeyle uğraşıyor. Diğer taraftan adım gelse o da yetmiyor artık. Yani soğukluk oluyor ama önemli olan sürekli ve tekrarlı olan hatalar...
0
dedeminhirkasi
(21.06.24)
Bir tartışma sonrası hafif soğukluktan bahsediyorsanız, konunun ağırlığına göre süresi değişmekle birlikte illa ki geçer. barışma seksi güzel olur.

Birlikte yıllar geçirmenin yorgunluğundan dolayı soğukluk diyorsanız, konunun bir çok alt başlığa ve detaya ihtiyacı olur. Tek başınıza geçirdiğiniz, sadece kendinize ayırdığınız zamanlar var mı, yoksa onu ayırmanız gerekir mesela. Detay bilmek lazım onu cevaplamak için.

Genel prensip olarak; bütün sorunları çözebilmenin ilk anahtarı karşılıklı saygıyı kaybetmemek. Onu söyleyebilirim.
0
pispinti
(21.06.24)
nasıl bir soğukluk olduğuna bağlı +1
2 yıllık evliyim, kalıcı bi soğukluk yaşamadık. tartışma çıktığı oluyor tabi ki ama zaten aynı evin içindeyiz, bir süre sonra biri adım atıyor barışıyoruz.
0
turuncu tonlarda
(21.06.24)
tek taraflı alttan almanın sonu yok, hep sen haklısın desen yine sonu yok; boşandık kurtulduk :)))
0
sweetoffice
(21.06.24)
Yatakta çözülür. Oncesi ve sonrasi biraz sohbet.
0
halk
(22.06.24)
(18)

kedili ev kokusu

turuncu tonlarda
arkadaşlar. ben hayatımda hiç kedili eve gitmedim. herhangi bir hayvan da bakmadım o yüzden kokusu nasıl oluyor bilmiyorum. 3 gündür bir arkadaşın kedisi bizde misafir. kristal kum kullanıyorlarmış. kedinin çişi topaklanmıyor kristaller sarı oluyor çişini yaptığı yerleri. kakasını hemen atıyorum yap
arkadaşlar. ben hayatımda hiç kedili eve gitmedim. herhangi bir hayvan da bakmadım o yüzden kokusu nasıl oluyor bilmiyorum.

3 gündür bir arkadaşın kedisi bizde misafir. kristal kum kullanıyorlarmış. kedinin çişi topaklanmıyor kristaller sarı oluyor çişini yaptığı yerleri. kakasını hemen atıyorum yaptığında ama çiş orda kalıyor ve inanılmaz kötü kokuyor. Bu koku kristal kumun kötü olmasından dolayı mı? kumunu değiştirsem çözebilir miyim sorunu?

camları evdeyken hep açık tutuyoruz ama biz kedi bakmadığımız için camlarımızda sineklik tel yok. emanet olduğu için atlayıp kaçmasından da çok korkuyoruz o yüzden evden çıkacağımızda camları kapatıyoruz. mesela dün akşam 6 saat kapalı kaldı. eve geldiğimizde inanılmaz ağır bir koku tüm eve yayılmıştı. bizde 1 hafta filan daha kalacak. bu sorunu nasıl çözerim?
0
turuncu tonlarda
(10.06.24)
kristal kumlar artık yasaklandı bile. onlar kokuyu hapsetmek konusunda hem iyi değil hem de kedilerin sağlığına da zararlı. düzgün topaklanan, kokuyu hapseden iyi bir kum alırsanız koku olmaz.
0
matilda
(10.06.24)
ilk başta active clean alın ve 1 kaşık dediğine bakmayın kutunun 1/4 ünü kuma serpin
kum olarakta aktif karbonlu alın koku için, ben proline extra kullanıyorum topaklanması çok iyi ama koku yaptığı olduğu için active cleanle kullanıyorum
maddiyat problem değilse kum olarak ever clean alın ama yinede active clean kesinlikle alın.
hangi mamayı kullanıyorsunuz? yaş mama çok yersede kotu koku oluşabiliyor.
normalde bizim ev kokmuyor ya kim gelse soruyorum
www.kolaymama.com
0
eja
(10.06.24)
kumuna karbonat döküyolar bildiğim kadarı ile kokuyu hapsetmesi için.
0
elorelia
(10.06.24)
O kadar koku normal değil. Arkadaşa nezaketen danıştıktan sonra kum değiştirin bence de. Proline iyidir +1.
www.amazon.com.tr şunu kullanıyoruz, memnunuz. Gerçi arka balkonda duruyor bizim kedilerin tuvaleti.
0
kobuzchu kiz
(10.06.24)
kedili birey olarak düşününce bile burnumun direği kırıldı. o kumlar iğrenç kokar. çam peleti sıfır koku çok rahat ve daha sağlıklı ama arkadaşın bilmiyor muhtemelen veya önemsemedi burnu alışmıştır.
0
kaptan maydanoz
(10.06.24)
@eja

3 gündür bizde ve hiç yaş mama vermedik. yaş mamayı sadece hafta sonları az veriyolarmış.
kuru mama veriyoruz ama markasını vs bilmiyorum geçici olarak geldiği için normal bi poşete az koyup getirmişlerdi. Ama maması da aşırı kötü kokuyor 3 poşete koydum koku yayılmasın diye. bugün yeni kum alayım o zaman ama siparişi bekleme şansım yok pet shop muydu neydi öyle bi yerden alırım. tavsiye için çok teşekkür ederim.

gerçekten kokudan ölmek üzereyim. ama kendisi çok sevimli çok tatlı. bazen delirip üstümüze saldırıya geçiyo ama bazen de gelip şapşal şapşal sevdiriyo kendini.
0
🌸turuncu tonlarda
(10.06.24)
Mama kabında çok fazla mama mı bırakıyorsunuz? Yazın bu sıcakta o koku yapabilir, hatta bozulabilir. Siz farkında olmadan kedi bozuk mama yiyebilir ve bu da tuvalet kokusunu arttırabilir.
0
silverleaf
(10.06.24)
kristal kum icin yukarida bilgi verilmis ona ilaveten bir yere isemis olabilir mi?
0
ala09
(10.06.24)
kalitesiz mamalar ağır kokar ama normalde kedi mamasıda kokan bişey ciddili, mamanın kokmaması için cam kavanoza koyun kapağıda sıkıca kapatın.

pet shoptan ever clean kesin vardır markasız bişey alma, petshopcular keriz silkelemeyi çok sever aman diyeyim, pro line iyidir gardenlı marka iyi değil.

ben kediyi 4-5 gün bıraktımda kum kabı okadar kokmuyordu, yeni kum koymadan önce kumun plastik kısmınıda iyice süngerle yıkayın. active clean petlebi veya markamama sitesinden sipariş verirseniz ertesi gün geliyor

kediye üzüldüm şu an ya kediler kokuyu hiç sevmezler ailesi biraz daha kaliteli şeylerle mi baksa keşke söyleyebilseniz.
0
eja
(10.06.24)
@silverleaf

bu dediğiniz de aklıma geldi. hava çok sıcak ve mama sonuçta dışarda bekliyor. bozulmuyor mu diye düşündüm. kedinin sahibi çok uzun saatler evde olmadığı için kabına çok koyup gidiyor. ama ben öyle yapmadım az az koyuyorum bitirdikçe. ama bana gelen mama eski mama o yüzden ne zaman aldıklarını ne zamandır beklediğini, bozulup bozulmadığını bilmiyorum. sadece kötü kokuyor. olmazsa bugün küçük paket yeni mama da alayım belki de dediğiniz gibi o mamada da sorun vardır.
0
🌸turuncu tonlarda
(10.06.24)
@ala09

işediğini sanmıyorum çok akıllı bir bebiş hep kendi tuvaletine gidiyor. ama garantisi yok tabi işediyse de anlamamış olabilirim :(
0
🌸turuncu tonlarda
(10.06.24)
Kedili ev kokar. Kedi sahipleri aksini iddia etse de kokar ama bahsettiğiniz kadar kokuyorsa kum, yem ya da kedi sağlığında sorun vardır. Kum ve işeme konusu söylenmiş. İşeme ya da koku bırakma konusuna tekrar bakın derim. Bir de yaş mama olmak zorunda değil ama maması dışında bir şeyle besleniyor olabilir mi evde? Bunlar da değilse kedi size gelirken de hasta olabilir. Belki sahibi bir şekilde alışmıştır ama...
0
nawar
(10.06.24)
mamanın markasını değiştirmeyin kedi ishal olur. mama geçişleri yöntemi var ilk gün %75 eski mama kalanı yeni mama, 2. gün aynı şekilde, 3. gün %50 %0 eski yeni mama, eskiyi azaltarak geçmelisiniz.

düzgün temizlenen / düzgün kumu olan kedi evi kokmaz arkadaşlar beni deli etmeyin adasdsa teşekkürler.
0
eja
(10.06.24)
Aktif karbonlu vancat kullanıyorum ve her sabah temizliyorum koku problemi yok evde. Dışarıdan gelince de almıyorum ama tabi ben alışmış olabilirim.
0
peki madem
(10.06.24)
Herkes yazmış kristal "kum" rezil bişey. Topaklanan bentonit kedi kumu her gün temizlemek kaydı ile topaklanma tozlanma kalitesine göre az yahut hiç kokulu oluyor.
0
hedep
(10.06.24)
Sadece bir hafta daha kalacak kedinin mamasını falan değiştirmeye kalkmayın. Mama değişimi eja'nın dediği gibi teknik bir konu.

Kum kabına kum derinliği 7-8cm olacak kadar bol kum koymak lazım. Her gün de temizliğini yapınca asla koku yapmaz.

Kedi olan evde pencereleri açık bırakıyor olmanız beni endişelendirdi. Özellikle cam kenarına kuş geliyorsa kedi o pencereden aşağı düşebilir. Aman dikkat edin.
0
pispinti
(10.06.24)
Koku tuvalet kaynaklı ise tuvalet için kullandığınız malzemeyi sürekli değiştirip koku sıkarsanız koku sorunu olmaz. Sanırım arkadaşınızın kedisinin bir sağlık problemi var.
0
doharkoman
(10.06.24)
@pispinti

kumun çok kötü bir kum olduğunu ilk geldiği gün anladım ama onun düzenini bozarsam adapte olmakta zorlanır diye ellemedim. mamasını filan da kafama göre değiştirmem tabi ki zaten buraya da o yüzden yazdım. etrafımda kedisi olan herkesle konuşuyorum, soruyorum sırf ona zarar vermemek için. camlar açıkken de zaten hep yanımda, gözümün önünden 1 saniye ayırmıyorum. zaten o da biz nerdeysek o odada yanımızda oynadığı için sorun olmuyor.

@doharkoman düzgün bir kum denemesi yapıcam eğer koku sorunu geçmezse muhtemelen dediğiniz gibi hasta olabilir. vete de götüreceğim zaten, teşekkür ederim.
0
🌸turuncu tonlarda
(10.06.24)
(9)

İstanbul'da yaşam maliyeti

stronzo
istanbul'da merkezi bir ilçede (şişli gibi) 1+1 veya 2+1 (en fazla 20 yıllık bir binada) ev tutmak isteyen biri ev kirası, faturalar, yeme-içme, ulaşım, sosyalleşme vb. gibi masrafları da dahil ettiğimizde geçinebilmek için aylık ne kadar maaş almalı? birikim yapma gibi bir amaç yok. kişi inanılmaz
istanbul'da merkezi bir ilçede (şişli gibi) 1+1 veya 2+1 (en fazla 20 yıllık bir binada) ev tutmak isteyen biri ev kirası, faturalar, yeme-içme, ulaşım, sosyalleşme vb. gibi masrafları da dahil ettiğimizde geçinebilmek için aylık ne kadar maaş almalı? birikim yapma gibi bir amaç yok. kişi inanılmaz sosyal ve masraflı da değil.

not: lütfen aylık en az 150 bin tl kazanan alfa, ceo ekşi sözlük yazarları cevap vermesin.
0
stronzo
(04.06.24)
50k
0
jülsezar
(04.06.24)
3 cesit standardla cvp vereyim.

aclik sinirinda yasayarak: 35k
fakirlik sinirinda yasayarak: 50k
ortadirek sinirinda yasayarak: 70k

ortalama kira 17 diye baz aldim.
0
buenosdias
(04.06.24)
yani ev kirasına bağlı. 20k ya ev bulabileceğini sanmam, bulursun da bodrum filan olur diye düşünüyorum. tek kişi olacaksan ortalama fatura yüksek gelmez internet dahil 1000-1500 filan. kendin de ayda 15k harcasan en az 35 filan oluyor.
0
turuncu tonlarda
(04.06.24)
Min 60-70.
0
ruhen hastayim ben
(04.06.24)
Oturulabilecek bir ev 30k
Faturalar 1.5k
Mutfak masrafı değişken ama 15k
Hafta sonu sosyalleşme,iki üç bira içsen 5k.

Bence ucu ucuna günü kurtarmak bile 50k'dan aşağı olmaz, bunun beklenmeyen masrafı var daha...

50k alan birisi de 30k kira veremez ya da beklentiyi düşürüp kötü ve eski bir evde yaşamak zorunda kalır.
0
kimlanbu
(04.06.24)
ayrica eve esya alir misin almaz misin diger ev giderin olur mu ona gore bir butce de gerekiyor he hazir paran vardir birikim yapmayacaksan sadece yasama ve gunluk gider miiiiiinimum 55-60 sosyallesmediginden biraz kolaylasir. merkezi yerde oturmasan da durum ayni bu arada. 30 degil de 20ye ev bulabilirsin mesela cok ciddi bi fark yok bekar evi olarak aradigin seyde
0
ala09
(04.06.24)
25 civarı kira, 7 sabit gider, 15 mutfak-yemek, 10 eşya-kıyafet-elektronik taksitleri, 5-6 şehirdışı git-gel, arkadaşların düğünü, sağlık harcamaları gibi bilinmeyen masraflar. Bu haliyle tek kişi 60-65 arası düşük-orta sınıf arası yaşanır.
0
xephyr
(04.06.24)
Ev kurma maliyeti haric 30'a bu sene tek kisi kucuk ve vasat bir evde minimum masraf yasayabilir bence. Uzeri sosyallesme, evi iyilestirme, birikim ve diger insani harcamalara gider. Maas konusunda fikrim yok.
0
osssy
(04.06.24)
buenosdias'a katılıyorum
0
doharkoman
(05.06.24)
(15)

1 günlük Urfa ziyaret değer mi ya

Cezcez
Sözlüğü okuyunca sanırsın 1200 lü yıllara hindistana gidiyormuşum gibi geldi. Balıklıgöl pismiş Halfeti de etkileyici bir şey yokmuş yolu kötüymüş falan
Sözlüğü okuyunca sanırsın 1200 lü yıllara hindistana gidiyormuşum gibi geldi.
Balıklıgöl pismiş Halfeti de etkileyici bir şey yokmuş yolu kötüymüş falan
0
Cezcez
(03.06.24)
Kesinlikle degmez
0
primetime
(04.06.24)
Hindistan daha iyi bir tercih olabilir, bir gün için bile :)
0
prole
(04.06.24)
leş
0
Murat1407
(04.06.24)
urfa güzel bir şehir, hindistan v.s. diyenleri sallamayın muhtemelen gerçekte görmeden ahkam kesiyorlar. sırf göbeklitepe ve balıklıgöl için bile gidilebilir.

yalnız 1 gün gerçekten az, yine de gidecekseniz merkezde balıklıgök camiiler, ciğerci v.s. takılabilirsiniz.
0
nuisance2
(04.06.24)
Urfa bence güzel bir şehir değil. Gitmeye değmez. Gidersen de 1 gün yeter. Balıklıgöl civarı merkez zaten. Göbekli tepe ye gitmedim orayı bilmiyorum.
0
Topalordek
(04.06.24)
Urfa'ya ben cok gitmek isterim. eksidekilere sorsan her yer cok kötü. imkan varsa kesin git.
0
robert bosch
(04.06.24)
imkanın varsa git tabi. ikametini almayacaksın ya 2-3 gün takılır ciğerini yer dönersin. ama hava çok sıcaktır.
0
paintov
(04.06.24)
gitmeye değer ama güzel mevsim değil. ekim-nisan arası gidilir şimdi aşırı sıcak
0
iwillsee
(04.06.24)
alti ustu bir gun icin bu kadar dusunmeye degmez. gidin, begenmeseniz bile en azindan aklinizda kalmayacak, fikir sahibi olacaksiniz. yoksa acaba gitsemiydim, guzel midir degil midir diye surekli dusuneceksiniz.
0
Sour
(04.06.24)
Gittim ve pismanim degmez ayrica cok yalan konusuyorlar
0
Zetnikov
(04.06.24)
ben urfa da 12 yıl yaşadım :d hocam ekşisözlük kültüründen dolayı senin sevmeyeceğini düşünüyorum.
0
komando kani var bende
(04.06.24)
git diyenlere tik verip, gitme diyenlere tik vermemen garip olmuş :)
gitmeyi kafaya koymuşsun belli ki.
0
abelardo
(04.06.24)
ben göbeklitepeye gitmiştim bir de kara gülün yetiştiği halfetiye. araba varsa bu iki yere 1 günde gidip görebilirsin ben beğenmiştim. merkezine gitmedim bir şey diyemem. ben de çok sıcakken gitmiştim bayılacak gibi oluyor insan ama bişey olmuyor :D
0
turuncu tonlarda
(04.06.24)
Urfa’ya gidin olm. Gayet güzel etkileyici
0
🌸Cezcez
(09.06.24)
Ciğer, balcan kebabı yedin mi?
0
komando kani var bende
(09.06.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.