i1124.photobucket.com

+seinfeld + joey + futurama + that 70's show

Bunlar genel olarak izlediğim diziler... Amerikan komedi dizisi tavsiyesi istiyorum.

laptop icin yatak sehpasi yapmak istiyorum. bacaklarin ayarlanabilir olmasi icin fotograftaki seyden ariyorum. var midir adini bilen?

selamlar,
çocukken babam eve hep o zamanın bilgisayar dergilerini ve uluslararası inşaat ile ilgili bazı ingilizce dergileri alırdı veya getirtirdi. hiç bir şey anlamasam da her sayfasının detayına kadar 3-4 kere okurdum, gazeteler de aynı şekilde, çook ufaklıktan yerleşti ailem yüzünden, hem iktidar yanlısı hem karşıtı minimum 3 çeşit gazete girerdi eve.

21 yaşımı bitireceğim şurada bir ay sonra, taa o zamanlardan beri bu çok zevk aldığım bir olay olarak kaldı: gündemi takip etmek. dergi devri kapandı tabii, gazeteleri de çok sık okumuyorum ama günlük okumaların hastası oldum bu süreçte.

gün içinde belki saatlerimi gizmodo, the verge, techcrunch, engadget, arstechnica gibi teknoloji bloglarını, wired, popular science, scientific american, io9 gibi bilim teknoloji ağırlıklı yayınları, çok farklı kaynaklardan türkçe, ingilizce ve almanca haber ve yorum yayınlarını (nyt'dan spiegel'e, birgün'den zaman'a, ntvmsnbc'den huffington post'a kadar) ve enerji sektörü ile ilgili bazı genel aramaları okumaya harcıyorum.

üstüne üstlük, burada okuduğum makaleler orada da kalmıyor, makalede ilgimi çeken bir şey varsa bir yarım saat de onları araştırmaya gidiyor wikiden qwikiden. bir de üstüne ekşi ve itü sözlük var, bir de üstüne çok sıkı takip ettiğim iki forumu da ekleyince, bir de sürekli f5lediğim sosyal medya kanalları twitter, facebook, friendfeed'i ekleyince bir de bakıyorum, ben bunlara çok ciddi bir vakit harcıyorum ya.

ben bundan inanılmaz zevk alıyorum, ama işime yaraması konusunda şüphelerim var. evet genel kültür çok güzel bir şey, ama kafam hep dolu oluyor. evet ilgili olduğum konulardan anında haberdar olmak harika bir şey, ama ne gereği var ki? niye derslerime veya bana asıl para kazandırabilecek şeylere yoğunlaşmıyorum?

özellikle iphone kullanmaya başladıktan sonra ki sanırım bi 10 ay oldu, bu daha da arttı ve şu an sırf bu yayınları gözlerimi elime almadan takip edebilmek için bir de ipad veya benzeri tablet almayı düşünmeye başladım. hakkaten mutluyum bu halimle.

ama dedim ya, fayda çok düşük. ne yapmam gerektiğini cidden bilmiyorum. acaba bu bir bağımlılık mı, kendimi tutsam ve bi süre hiç bakmasam, dünyadan haberdar olmasam daha mı iyi olur, kurtulur muyum? mutluluk bir ot gibi yaşamakta mı? beynin kapasitesi sınırlı da ben böyle gereksiz şeylerle mi harcıyorum o sınırlı kapasiteyi?

acaba vakit mi kaybediyorum diyerek sizlerle paylaşmak istedim konuyu, değerli yorumlarınızın her biri benim için önemlidir emin olun. buraya kadar okuyan varsa da teşekkür ederim.

bandırma'dan balıkesir'e nasıl gidilir dostlar? internet'te bilet alabileceğim bir site bulamadım buna dair :s

bunu kesin biliyordur diye yazmamazlık yapmayın. uzakdoğuluların şu korkulu, gizemli, hasta filmleri geyiğine sebep olan filmleri yazın.

selamlar ahali.. citibank'ın sitesi nasıl bir siteyse istanbul şubeleri nerede bir türlü bulamadım, şu sitede bostancı'da şubesi olduğu yazıyor; www.subeler.com

adresteki şube duruyor mu hala, bilen var mı? bi de bostancı civarlarında başka şubeleri var mı?

yani iğrenç projelerime başlamak üzereyim. şöyle çizim yaparken neşeli keyifli, ne bileyim sadece gitar bateri rım rım düz bişey değil de daha zengin bir müzik altyapısı olan, sakin neşeli müzikler neler önerirsiniz?

hafta sonu bar dönüşü hep arka koltukta birbirlerine 18+ muhabbet çeviren kızlardan bahseden taksicilere denk geliyorum. bunların alayı böyle mi bana mı denk geliyor?

açıklayıcı ek: kadın müşteriler biniyormuş. birbirleriyle şöyle yaptı beni, böyle yaptı diye konuşuyolarmış. taksici de duyuyor tabii. ben de hep bu taksicilere denk geliyorum. size de oluyor mu anlamında sordum.

bir kadının iki erkekle birden ilişki yaşadığı, ikisine birden aşık olduğu, arada kaldığı vs bi film var mı bildiğiniz? ancak porno film olmasın, bunun esprisi bile yapılmasın isterim :)

çok seviyorum barbekü sosu da evde sonuçta burger king sebili de yok. patates tavuk falan iyi gider gibi. başka neyin yanında güzel oluyor bu meret?

Büyük marketlerde falan mı var? Bilmiyorum hiç

ekte gördüğünüz iki taştan hangisinin tarzı daha seksi? güzel mi demiyorum bak tarzını soruyorum.
ben kısa saçlıyı daha çok beğeniyorum. sizce hangisi?

sebep ise merak. benim gibi düşünen var mı diye merak ettim.

bundan yıllar yıllar önce oks'ye hazırlanırken dersanede bi tarih hocamız vardı. süper bi adam. 2 dakkada sınavda çıkacak şeyleri anlatır, dersin geri kalanında tarihi öyle bir anlatırdı ki her dersi kaynatan sınıf ağzımız açık dinlerdik. en basitinden talesin nasıl savaşı tutulmaya denk getirdiğinden tut birinci dünya savaşında arapların dönekliğine kadar o kadar güzel şeyler anlatırdı ki dinlerken acayip zevk alırdım. aradan lise geçti sikik tarih kitapları geçti hala o hikayeleri ararım. okurken o zevki alacağım kitap var mı?

evet millet, yine bir iddialaşma sonucu er meydanına geldik. bu güzelim gamze türünü ben seviyorum, böle hafif şapşal bölee bi sevimli ifade katıyor sanki. ev arkasım olan dingil ise bunu cok erkeksi buluyormus, begenmiyormus efendi. daha agır fikirleri de var da, tum bu muhabbet tanıdıgımız bir hatun üstünden dönüyor gerçi, baska hatunlarda farklı da etki gösterebiliri ama baya da az gorunen bişey. siz kadında çene gamzesi sever misiniz?

çocukluğumuzun muhteşem icadı patlayan şekerlerden arıyorum kendime ne zamandır. satılıyor mudur acaba hala bir yerlerde? bulan gören varsa çok büyük sevaba girecek.

Balık burcuyum vee deli gibi ayakkabı bagımlısıyım yanı her kadında olan ayakkabı bagımlılıgı degıl direk insanlarda ayakkabılara bakarım mesela butun anfıdekı herkesın ayakkabılarını bılırım en basıtınden ve bu balık kadınlarında oluyomus genelde oyle mıdır burcla ılgılı mı bu durum?

Balık kadınları cevaplarınızı beklıyorum:)

tesekkurler..

albüm kapağını gösteren, ses kalitesi iyi mp3 player önerir misiniz? özellikle sonny apple gibi büyük markalardan ziyade uygun fiyatlı markalar? çünkü onları herkes biliyor ve pahalı ekranlı modelleri.

www.hepsiburada.com

mesela bu noktai'ler nasıl bir şey?

1. Dizileri hafta da bir mi, toplu olarak mı izlemeyi seviyorsunuz?
2. ABD, Türkiye ve İngiltere yapımları dışında takip ettiğiniz dizi var mı? Varsa neler? (kore yapımlarının iyi olduğuna dair duyumlar var)
3. Six Feet Under, Battlestar Galactica, Breaking Bad ilk üç dersek sizce diğerleri ne olabilir? Bu dizilere bayılmış bir kişi başka neyi izlese keyif alır? (Lütfen himym, spartacus, supernatural gibi alakasız dizilerden önermeyin, bu serileri izlemiş olanlar kastımı anlamıştır)
4. Dizilerde en çok sevdiğiniz karakter size en çok benzeyen karakter mi oluyor yoksa bu konuda belli bir görüşünüz yok mu? (evet, piç karakterleri hepimiz seviyoruz)
5. Dizi hikayelerinde en sık tekrarladığını düşündüğünü hatalar neler?

Şimdi ilk defa hayatımda Flac formatında müzik indirdim. Ben bunu nasıl açacağım? Dosyalar ekte.

Edit: VLC açıyor ama iTunes ile nasıl açarım mp3 gibi tek tek?

Öncelikle er kişiyim. 5 ay uzatınca adamı çığrından çıkartan dalgalı saçlarım var, saçımı uzatmak istiyorum ama bunlarada bir çare bulmam lazım. Saç köpüğü filan diyorlar? İşe yararmı ki? Yararsa marka vs önerilerinizi söylerseniz büyük sevap.

Saçı rahatlatmak için başka önerileriniz varsa onlarada açığım.

olaylardan zerre anlamıyorum. bugün düştü aklıma pikap almak.
şimdi sözlükte ve duyuruda açılmış eski duyurulara bakıyorum. benim gibi hiç bişe bilmeden bu işe heves etmiş bi çok genç gördüm. benimde kendime has sorularım var.

1) başlangıc olarak 400 ytl civarı bi para ayırabilirim bu olaya. sonrasında plaklar için para oldukça alırız.

2) evde pc den flac albümleri dinliyorum. pikap alırsam arada ses olarak fark olacak de mi ?

3) çalma derdinde değilim. dinliyim yeter. bi pikap, ve onu en iyi şekilde dinleyebileceğim bi sistem ne kadara mal olur ?


4) trip-hop, downtempo-instrumental rock-post-rock, , ambient - electronic falan dinliyorum genelde
bunların albümlerini bulabilirim di mi plak olarak ?

Arkadaşlar şimdi 5 milyarım var. bu paraya da anca şahin filan ediyor. fakat ben bunu alıp binmeye utanıyorum. yani ne bilim kıro takımına dahi olacam hissi uyandırıyor bende. yaşım 20 siz ne diyosunuz.

Onerirmisiniz? Nasildir?

Merhaba ,
Ben bir tespit yaptım ve sonucu konusunda sizin görüşlerinizi almak istiyorum.
Alta içlik giymek montla sıç! felsefesine rakip olabilir mi ?
Üşütmeyeyim diye içlik giydim hiç rahat edemiyorum abi nedir bu çok bunaldım.

selamlar ahali.. 26000tl ile amerikan doları almak istiyoruz. bunu en hesaplı bankadan mı döviz bürolarından mı halledebiliriz? bugün mesela bi döviz bürosuyla konuştuk alış fiyatına 20 kuruşluk bir indirim yaptı, bundan daha ucuzu bulunur mu?

bir de doları bu aralar ne zaman alsak iyi olur. bu aralar doların düşme, yükselme durumları nasıl olur tahminen?

bu arada istanbul'dayım, tikleri sonradan atıcam..

images.bizde.com

oha beyler

var mı başınıza gelen ilginç olay millet?
-ben mesela bi defa yolda giderken telefonum titredi, sağa çektim motoru bi ağacın gölgesine, açtım telefonu tam konuşurken ağaç küt diye motorun üstüne devrilmişti amk. allahtan motordan inmiştik..
-bi kerede inşaatın 4. kattından aşağıya düşmüştüm, çam ağacının üzerine. kırık çıkık yoktu, çizik vardı sadace. dikenli çam ağaçları var ya, baktı her tarafıma amk.
-ayrıca az önce yazdım, evimede hırsız girmişti ben evdeyken..
-ve son olarak aklıma gelen, birisinin ricasıyla 30 yıllık rahmetliyi(rica eden engelli bi ablamızdı, rahmetlide onun babası)eski mezarından yeni mezarına taşımıştık 3 arkadaş, bi hafta yemek yiyemedim amk..
-şimdi aklıma geldi bi şey daha, bi gün kerhaneye gittik arkadaşlar meraktan. bakmaya yani:) bakıyoz öyle sağa sola, lan biri kıçıma parmak atıyo, arkadaşa baktım oda bana bakaıyo. arkamızı bi döndük orospu gelmiş bizi parmaklıyo, hadi gelin gençler sizi bi rahatlatayim falan dio. hey allahım dedim nerelere düştük..

sa cemaat.. şimdi ben yalnız yaşıyorum, ve geçenlerde evime ben uyurken hırsız girdi. nırınırınıp nırınırınıp..

yatıdoyum evde, saat gecenin 2si falan. köpeğin sesine uyandım. ev müstakil bu arada. uyandım ama kalkmadım yataktan, nie havlıyo lan bu amk şimdi diye geçirdim sadece içimden. sigarayı evde içmem, titiz adamım, koku olsun istemem. o akşamda son sigaramı ön balkonda içip içeri geçmiştim, ve kapıyı kilitlemeyi unutarak. normalde dikkat ederimde, dalgınlığıma gelmiş. neyse sonra tekrardan uykuya dalmak üzereyken, bildiğiniz ayak sesi duydum. lan dedim içimden o ne. insan tırsıyo sonuçta, karşısına ne çıkacağını bilmio. ee yastık altındada kelebekle yatmıyoruz ya amk! ya karşımızdakinin puçağı, silahı varsa falan filan düşünüyo o an insan içinden. rüyamı lan dedim sonra, yoo gözlerim açık amk, köpeğin sesinide duyuyom. yarra yedin olm dedim, al sana bela uğraş dur şimdi. sonra aklıma hırsızı yatak odanızda öldürürseniz ceza yemezsiniz gibi bi şeyler duyduğum geldi. neyse lan dedim hele bi buraya gelsinde onuda o zaman düşünürüz. lan bide ne görim, hasssiiktirrrr ben yatak odamda değilimki amk, arka odada uyuya kalmışım. hay amk dedim şimdi kendimizi müdafada edemeyecez adam gibi. acaba dedim çaktırmadan yatak odasına mı fıysam, sonra büyük risk dedim siktiret. neyse adım sesleri kapının eşiğine kadar geldiii. benim gözler kapandı amk. lan birincisi karşımıza neyin çıkacağını bilmiyoz sorun o, ikinciside silahı var mı yok mu onu bilmiyoz. asıl meselede silah zaten. yumruk yumruğa girerim, yıkamazsamda 3 yer 1 vurur gönderirim, ama silah varsa eğer işler değişir. daha göreceğim çok güzel yıllar var lan, zaten evdede bi bok yok. alsın gitsin razıyım yani. susturucu var mıdır yok mudur onu bile düşündüm lan o derece. neyse gözler kapandı benim, uyumadığımı çakmasın die tabi. ve o an, şöyyyle ucundan açtım gözlerimi, ve gördüm elemanı. sırtı dönük, feneri sürekli yere doğru tutuyo, ışığın yansımasıyla işini görüyo. sonra bana doğru dönerken kapadım gözleri, olm blackmail dedim buraya kadarmış. bi an cesaret geldi atlasam mı lan acaba üstüne iş işten geçmeden die düşünürken geri döndü, iyikide atlamamışım amk, ona cesaret değil cahillik denir. bilgisayar masasının üstünde bozukluklar ve maaş kartım vardı, onları aldı bu piç. allahtan internet bankacılığına girişmedi. sonra dedim lan bu içeri odadan geldiğine göre kesin telefonları cüzdanı falan almıştır amk. sonra merdivenden çıkmaya başladı, yukarı gidio yavşak. tamam lan dedim blackmail an bu andır. köpek nasıl havlıyo ama duymanız lazım, kendisini parçalayacak nerdeyse. yataktan hafifçe kalktım,(lan dedim gerimi yatsam mı acaba, sonra dedim siktiret başladın artık)terlik bile giymedim ses çıkmasın die, yavaşca arka kapıyı açtım, köpek arka bahçede bu arada zaten, her yer çamur amk, yağmur yağıyo, gidip köpeğin zincirini bağladığım yerden söktüm,. köpekte kangal, onu zapdetmeside zor amk, öyle gel oğlum kuçu kuçu değil. bu biraz zorladı beni, iki elimle tutuyorum tabi. getirdim arka kapının önüne, köpeği artık tutmanın imkanı yok. bende evin içi kirlenecek amk, şimdi bu piç sirkelenecek her taraf su çamur onları düşünüyom o sıra. neyse lan dedim tokunu kökten çıkarttım köpeğin, zincirden kurtardım hadi koçum görim seni dedim saldım içeri. kapadım kapıyıda üstlerine. cebimde paket kalmış, yaktım bi sigara içtim hızlı hızlı. içerden bağırma sesleri gelmeye başladı tabi, kurtarın kurtarınnnn. şimdi lan dedim bu bunu öldürmesin, yaptığımız doğru mu yanlış mı onuda bilmiyoruz. hemen girdim içer, sesler üst kattan gelio, üst kat en arka odadan. içimden dedim bu piçin silahı olsa köpeğe sıkardı şimdiden. sonradan kendime çok kızdım, lan dedim bu benim nasıl aklıma gelmedi, ya köpeğime bi şey olsaydı? neyse ışığı yaktım, şöle kafayı uzattım inceden köpeğin saldırdığı tarafa. lan köpek havaya bakıyo. ne oldu lan bu herife uçuyo mu acaba dedim. bide ne görim vitrinin üzerine çıkmış göt korkusundan. sinirli yüz ifadesini takındım, seni görmedim mi sandın lan amcık dedim. kardeş şöyle böyle kusura bkama kurtar beni falan filan. yerler hafif kan. bileğinden yakalamış, bilek ezilmiş kırılmış anası sikilmiş. diğer elinin avcuyla o bileğini sıkıyo. bende içimden diyom vay amk her yer kan oldu kim temizlicek şimdi. sonra köpekte üstüne bi sirkelendi, heaaah tam oldu şimdi dedim. dedim elin nasıl lan acıyo mu? bağırıyo ahhh ahhh, benimkiside soru amk. dur dedim ver telefonlarımı polisi arayim ambulansı arayim. ara abi araa kurtar beni dio. benden büyük ama abi dio amk göt korkusundan, işte kangal sahibi olmak böyle bi şey arkadaşlar, herkese tavsiye ederim:) ve kbenim köpeğin kendisine has hareketi, birinci saldırıdan sonra düşmanı kandırıp ortalık sakinleşince ikinci saldırıya geçmesi. benden bundan korkuyordum amk. bu bi atlatı vitrine doğru, zaten ayağa kalkınca neredeyse vitrinin üstüne ulaşıyo ön patileri. lan dedim bunu nasıl tutcaz, hemen zinciri takmaya çalışmak üzereydimki, vitrin sen bi önee bi arkayaa bi öne bi arkayaa küt diye öne bi düştü, herifin kafada duvara küt! aha dedim buda bonus heralde. herif bayıldı mı. köpeğe bi baktım tam herifin boğzını kapacak, üstüne yattım köpeğin. sonra hafif ayağa kalktım, başı aşağı gelecek şekilde kaldırdım köpeği, kaldırdım ve odadan dışarı çıkarttım. her tarafım ıslandı, etrafta leş gibi bi koku, ıslak bahçe köpeği kokusu, bilmezsiniz genelde ama iğrençtir. kurusu makbuldür köpeğin. sonra kapıyı kapattım herifin üzerine. hemen indim aşağıya, ev telefonundan aradım polisi ambulansı. tekrar çıktım yukarı zincire taktım köpeği, götürdüm zincirledim yuvasına. sonra tekrar yukarı çıktım, tabi bunlar koşarak olan eylemler, açtım herif baygın, dedim bu ölürse yarra yedik. neyseki köpeğin karnesi kimliği falan var amk. oda o an aklıma geldi:) sonra herife seslendim duyuyon mu la beni dedim, ses seda yok. baktım yaşıyo, iyi iyi koçum yaşayacaksın dedim merak etme. sonra şimdi napacam lamn ben dememle vıy vıy vıy abulans geldi önce, dedim yukarda. hemen ilk müdaheleyi yaptılar. o sırada polis geldi falan filan. sonra hastaneye gittik önce, herifin durumu iyi dediler. ordan karakola gittik. nırınırınıp nırınırınıp..

işte size nasıl anlattıysam karakoldada aynısını anlattım. şimdi sorum şu. herif şikayet eder mi lan, yani etme hakkı var mı? ederse ne olur? kim haklı? ben şikayetçi olmam, zaten hırsız amk neyini alcaz daha adamın. ve köpeğimi asarlar mı? hukuktan anlayanlar bi el atın gözünüzü sevim. yarın öbür gün mahkeme var..

romantik bir film izleyesim var.

filmden istediklerim ise normal gundelik insanlar olsunlar. film fazla kilise olmasin. ne bileyim konusu oyle sweet november gibi olmasin(sweet novemberi severim). misal sweet november'da kiz sey olcak muhabbeti var ya(spoiler vermeyeyim izleyen bilir zaten). iste oyle ekstrem durumlar olmasin. misal garden state gibi olsun , illa ona benzemek zorunda da degil. hatta iste new york'ta siradan basit insanlarin basindan gecen bir film olabilir.

halihazirda izledigim aklima gelen filmleri elemesi acisindan da;

blue valentine
500 days of summer
garden state


bi de happythankyoumoreplease i izlemeyi dusunmustum josh radnor'in ama sozlukte okudugum yorumlar pek iyi olmadigini soyluyor. yine de o da bi secenek olabilir.

edit: ps i love you ve the notebook da olmasin

simdiden tesekkurler

selamlar ahali.. üniversiteden haziran ayında mezun olmuştum. mezuniyet sonrasında sigortalı herhangi bi işte çalışmadım. yeşil pasaportumun geçerliliğini uzatmak için aöf ikinci üniversite programına kayıt oldum.

1) mezuniyet sonrasında ve aöf kaydım arasındaki sürede pasaportum muhtemelen pasifleşti. şu an öğrenci olduğum için pasaportum otomatik olarak aktifleşmiş midir?

2) emniyete gidip öğrenebiliyor muyuz bunu? sistemden görebiliyorlar mı?

3) e-devletten bunun öğrenebiliyor muyuz, pasaportlarla ilgili bir kısım var mı? ona göre şifre alıp ordan bakıcam..

eyi geceler,

gece gece aklıma geldi danışayım dedim.

neden kadınları askere almıyorlar ?

yada eğer askerlik vatani görev ise neden kadınlar vatani görevlerini yerine getirmiyor, illaki askerlik demek değil ki bunun anlamı,
mesela çocuk esirgeme kurumunda, devlet dairelerinde, darülacazede, kadın hapishanlerinde kamu hizmeti verebilecekleri her alanda vatana borçlarını ödeyebilirler, borçlu kalmaktansa öde kurtul, bırak bu dünyayı ahirette bile sorarlar bunun hesabını.

ayrıca rusya, iran, çin, kore, usa, britanya, israil de kadınlar canavar gibi askerlik yapıyor ?

Arkadaşlar hemen hemen her gece rüya görüyorum ve bu rüyalar şu şekilde ve asıl sormak istediğimde şu.. bu rüyalarda bi gece beni tam kamyon ezecekken aniden o rüyada kamyonun beni öldüreceğini bildiğim için rüyam bi anda kesilip uyanmış oluyorum. diğer gece kendimi asıyorum ve ayağımla sandalyeyi itince tam boğulurken yine gecenin bi yarısı uyanıyorum.
bi başka rüyada da salonun penceresini açıyorum aşağıya bakıp atlıyorum tam yere çakılacakken yine öleceğimi anlayorum rüya esnasında ve rüya kesilip ben uyanmış oluyorum.

size de böyle bişeyler oluyor mu yaklaşık 1 aydan beri neredeyse hergün görüyorum ve her gece uyanıyorum.

"Kanka" ya da "kardeşim" diyenlerin ağzını yüzünü kırasım, suratının ortasına patlatasım geliyor. Size de oluyor mu böyle şeyler?

Merhaba sayın yükseköğrenimkurumubaşkanları. yabancı bir arkadaş siyaset bilimi üzerine türkiye'deki master seçeneklerini araştırıyor. Bendeniz bir müyendis olarak pek yardımcı olamadım. Önerileriniz nedir? İstanbul öncelikli. Boğaziçi ve ankara siyasal hariç..

Spor'da örnek olarak kronometrelerin 10.lukken 100 lüğe bölünmesi, toprak pistlerden sentetik pistlere geçilmesi, malzemelerin gelişmesi v.b


Tüm spor branşlarıyla ilgili olabilir. Örnek verebilir misiniz?

Selam Eşi duyuru sakinleri;
Bir Klasik müzik hayranı olarak sizlerinde best of larını öğrenmek istedim :) Sizi en çok etkileyen , başka diyarlara sürükleyen klasik müzik eserleriniz hangileridir ? Şimdiden çok teşekkür ederim :)
iyi akşamlar diliyorum !

selamlar ahali.. planlarda bi aksilik olmazsa ocağa kadar abd'ye gitmiş olacağım. ufak bi araştırma sonrasında citibank hesabım olmasının iyi olacağına karar verdim.

ailemin de bu hesaba erişim hakkı olacak. bu hesaba abd'den para yatırma, gönderme işlemlerini en masrafsız ve pratik şekilde yapmak için öğrenci hesabı mı açtırmalı yoksa normal hesap mı?

sizin başka öneriniz varsa onları da duymak isterim..

sene 2001 internetten ilk videochat yaptığımdada aynı görüntü vardı yıl 2011 hala hemen hemen aynı sorun nerde?

not:teknoloji fukarasıyım :)

Unuttum ve haliyle sınava giriş belgemin çıktısını alamıyorum.. Üsküdar demiş herkes ama 4. leventteki binasına gidip giriş belgesi edinemez miyim? Edinmiş olan var mı 4. leventten?

selamlar,

dostlar çok dertliyim. derdime bi derman ne olur. gazeteye mi çıkayım? televizyon kanallarını mı arayayım? başbakana mektup mu yazayım? bakanlar kurulu toplantısı çıkışında kendimi mi yakayım? bi fikir verin bana.

yaklaşık 1,5 yıldır istanbul'un güzide semtlerinden yedikule'de ikamet etmekteyim. buraya toplu ulaşımla yalnızca 80T(Taksim-Yedikule) otobüs hattı ve sirkeci-halkalı tren hattı(bu tren de hiç zamanında gelmez buna göre plan yapmak imkansız yani) ile ulaşılabiliyor. otobüs seferleri çok seyrek(bazen 90 dakika aralığa ulaşabiliyor. en sık olduğu zaman sabah 4-5 sefer 20 dakika arayla) ve 22:15 te bitiyor. İlk taşındığımda otobüs seferleri biraz daha fazlaydı(günde 6-7 sefer daha fazla). Bu hatların dışında en yakın toplu ulaşım kocamustafapaşa'da ve zeytinburnu'da. buralara yaya olarak 15-20 dakika da ulaşılabiliyor. marmaray çalışmaya başladığında tren istasyonu da kapanacak. ve her ne hikmetse sadece yedikule ve samatya istasyonları kapatılacak. yedikule ve samatya halkı ortalama 60 dakikada bir geçen 80T otobüsüne mahkum kalacak ya da paraya kıyıp taksiye binecek.

iett'ye kaç kere şikayet ettim. sabahları otobüslerin hınca hınç dolu olduğunu, öğle zamanlarında otobüs beklemenin ölüm gibi olduğunu, bu otobüsün bu güzergahtaki tek toplu taşıma hattı olduğunu, hatta istanbul'un en büyük iki hastanesi olan cerrahpaşa ve istanbul hastanesinin bu güzergahta olduğunu belirterek seferlerin daha fazla olması gerektiğini belirttim. ancak dönen cevap ellerinde fazla otobüs olmadığından bu hatta ekleme yapamayacakları oldu. ancak on dakikada bir, saat 00:30 a kadar sefer yapan kocamustafapaşa hattının seferlerini 3-5 dakikaya indirmek için neredeyse her ay yeni otobüs ekleniyor. yani bir iki yüzlülük var ortalıkta. bana yedikule'deki halkı bıktırıp, "hay sokayım böyle yere" dedirtip, kaçırma operasyonu gibi geliyor durum.

şimdi ben bu durumda ne yapmalıyım. yedikule halkı hakkı olan ulaşım hakkını nasıl alır? nerelere başvuralım? imza mı(ki zamanında bu da denenmiş. 2-3 hafta seferler artırılmış. sonra yeniden eski haline dönmüş) toplayalım? bi yardımcı olun.

teşekkürler.

edit: beyaz masaya da başvurdum. sonuç yok.

kuzu derisi bota yağmurda bir şey olur mu?

Selamlar,
Karar verdim herseyi ve herkesi arkamda birakip avustralyada kendime yepyeni bir hayat kuracagim... Oraya gidip bir daha geri donmemeyi dusunuyorum, kim bilir belki birisiyle evlenip coluk cocuga bile karisirim... Neticede bunu saglamak icin nasil bir yol izlemem gerektigini bilemiyorum... yardimlarinizi, yol gostermenizi rica edecegim....
oncelikle kendimden bahsedeyim. ozel bir universitenin endustri muhendisliginden mezunum, 1bucuk senedir uluslararasi bir ilac şirketinde çalişmaktayim. 22 yasindayim askerligimi yapmadim henuz ve tecilim 2012 agustosta doluyor. avustralyaya iş bularak calişmaya gitmek ne derece mumkundur bu kaba ozelliklerimle? hangi sehre yerlesmeli? oraya mba yapmak maksadiyla mi gidilmeli yoksa dil kursuna gidiyorum bahanesiyle mi? burada çalişiyor gorunursem vizeyi daha kolay alirim herhalde? ornegin haziran yada temmuz ayinda ucaga atlayip gidiyor olayim, havaalaninda hop bilader sen gelecek ay askere gidecen vs derler mi? nolur benim akibetim? gidecegim tarihe dek ne kadar para biriktirmem gerekir? bana edebileceginiz maksimum yardim ve yol gosterme icin simdiden cok cok teşekkürler
not: endustri muhendisligini ingilizce okudum