Giriş
(6)

Düşük su basıncı ve ısınmaya su

runaway
banyoda su çok zor ısınıyor ve basınç düşük. su basıncını nasıl arttırabilirim?
banyoda su çok zor ısınıyor ve basınç düşük. su basıncını nasıl arttırabilirim?
0
runaway
(03.12.25)
Doğalgaz kombisi mi mevcut? Evinizdeki çeşmelerin basıncı mı düşük, sadece banyodaki sıcak suyun mu?
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(03.12.25)
Diğer musluklarda basınç normal ise banyodaki muslukların filtrelerini kontrol edin, vanalarını da biraz gevşetebilirsiniz.

Yok her yerde basınç düşük ise su deposu + hidrofor ya da ana girişe basınç yükseltici jet pompa takılabilir.
0
orient blue
(03.12.25)
Bina eskiyse, basınç düşüklüğünün sebebi eski ve çapı daralmış borular olabilir. Bizim öyleydi; duvarı kırmadan üstten tekrar boru döşetmiştik, sorun çözülmüştü.
0
lil siztah
(03.12.25)
Soğuk kısımda basınç normal sıcak musluk zayıfsa sebep genelde kireçlenme nedeniyle boruların daralması oluyor. Ben kombi tesisatından bir makina ile giriş yapıp kimyasalla boruları açan bir firmaya 1.5 yıl önce açtırdım ama zamanla tekrar basınç düştü. Eski demir borular yerine plastik boru kullanmak gerekiyormuş ama tesisatı yenilemek çok masraflı.
0
creepy
(03.12.25)
sadece banyo çeşmesinden az su geliyor. bina oldukça eski
0
🌸runaway
(03.12.25)
Tek başına bir sıcak su musluğu var da ondan mı az su geliyor, yoksa lavabo bataryasında sıcağı açınca mı az su geliyor?

Sıcağı açınca az su geliyor ise,
Lavabonun altında iki adet musluk olması lazım. Ara musluk denir onlara, Onlarda üzerinde vida çentiği olan veya ingiliz anahtarıyla açılabilecek bir parça vardır. O parçayı açarsanız içinde bir filtre vardır ve muhtemelen o filtre tıkanmıştır. Filtreyi çıkarıp kireç, pislik vs tortuyu temizleyip tekrar yerine koyup takarsanız sorun çözülür.

Ana vanayı kapatmadan dediğimi yapmayın evi su basar.

Edit: Aha sana video da buldum.

www.youtube.com

Büdüt: Sökme takma işine kalkışmadan önce ara vananın tam açık olduğundan emin ol. Bir sebepten biri o vanayı kıstı ise basınç ondan da düşmüş olabilir.
0
Mirket
(04.12.25)
(8)

30 yaşından sonra instagram'a başlamak

biseysorcaktim
hesabımı 2012 yılında açtım. uzunca süre profil fotoğrafı dışında bir şey yoktu.en son 5 yıl olmak üzere farklı tarihlerde bir kaç şey ekledim. onların da bir özelliği yok. başka mecralardan atılan komik videoları izlemek dışında instagram kullanmıyorum. o yüzden bu platform hakkında cahilim. açıkça
hesabımı 2012 yılında açtım. uzunca süre profil fotoğrafı dışında bir şey yoktu.
en son 5 yıl olmak üzere farklı tarihlerde bir kaç şey ekledim. onların da bir özelliği yok.

başka mecralardan atılan komik videoları izlemek dışında instagram kullanmıyorum. o yüzden bu platform hakkında cahilim. açıkçası daha fazla kullanmayı da düşünmüyorum.

ama profilimde üç beş fotoğraf olsun istiyorum. biriyle tanışınca instagram portfolyosuna bakıyorlar, instagram'da yoksan yaşamıyorsun gibi bir düşünce var. bir sürü yer gezdim, yüzlerce fotoğrafım var, bence güzel de bi hayarım var. bir iki tanesini ekleyim diyorum da, durduk yere resim atıp insanların görmesini istemiyorum. hesabıma giren bakan görsün yani milletin anasayfasına düşmeyeyim. yediğimi, içtiğimi, gezdiğimi, yaptığımı kimseye göstermeden yaşadığım için beni az tanıyan tanıdık insanlar tarafından olumsuz gözle bakıldığımı hissediyorum açıkçası. bu zamana kadar önemsemedim ama zaman zaman bu düşüncelere karşı da kötü hissediyorum. fazla tevazünün cahilden nasihat dinlemektir, ona geldi benim durumum. kısıtlı bir sosyal çevrem var, pek akan-coşan bir insan değilim, lüks aracım yok, şıkır şıkır giyinmeyi sevmem, gösterişi sevmem.

* beğenileri, yorumları falan kapatabiliyor muyuz? beğeniler gizleniyor sanırım, x sayıda kişi beğendi mi yazıyor hiç bir şey mi yazmıyor.
* sadece belli bir grupla paylaş gibi bir özellik var mı? sonra o grubu kaldırıp herkese görünür yaparım.
* 3-4 sene öncesinden resimler paylaşınca garip oluyor mu instagram'da.
0
biseysorcaktim
(01.12.25)
-postlari sadece belirli grupla paylasamiyorsunuz ama görmesini istemediginiz kisileri restricted moda alirsaniz paylasimlariniz onlarin önüne düsmüyor olabilir, ama tam emin degilim.

-begeni ve yorumlari kapatabilirsiniz. mesela restrict ettiginiz kisilerin yorumlari sadece size görünür oluyor, baskalari göremiyor. sizi baska yerlerde tagleyemiyorlar. begenileri kapatirsaniz, insanlar begenen tek bir kisinin adini görebilir ama tam olarak kac kisi begenmis göremez.

-story'leri belirlediginiz kisilerle paylasabiliyorsunuz. close friends list deniyor. bir liste belirliyorsunuz, sonra her paylasim esnasinda secmeniz gerekiyor kimle paylasmak istediginizi (herkesle mi, yoksa close friends'le mi?)

-istediginiz zamandan fotograf paylasabilirsiniz. herkes kendi isine bakiyor
instagram'da. zaman belirtmek istiyorsaniz yorum olarak yazabilirsiniz. #tb ve #tbt hashtagleri tam olarak bunun icin.

instagram'in yok diye olumsuz bakan maldir ayrica. anneme de arkadaslari, kizin hic fotograf paylasmiyor, demek ki hic gezmiyor, demisler. gülüp gectim. kendini baski altinda hissetme.

baska sorunuz varsa yanitlarim.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.12.25)
Burak millet ne düşünürse düşünsün ya. Benim instagramımda insan bile yok. Takip ettiğim sayfalardan ibaret. Adım da adım değil zaten. Kime ne? Ağrımayan başını ağrıtma bence. İstiyorsan yap, garip karşılanıyorum diye değil.
0
antihero
(01.12.25)
Kimsenin o kadar umrunda degilsin endise edilecek bir sey yok instagram’a post atmakta.
-3
ghilleinthemist
(01.12.25)
Yorumu, beğeniyi kapatırsanız insanlar buna laf edecek. Açsanız giydiğinize laf edecek, yediğinize laf edecek. İnsanlar zaten laf etmek için paylaşım olsun istiyor. Kadınsanız sapıklar dadanacak.

Bence hiç bu toplara girmeyin kendi hayatınızdan memnunsanız. Kimseye bir şey kanıtlamak zorunda değilsiniz.
+1
cosmicstring
(01.12.25)
buna bu kadar anlam yukleyen insanlar sizin kafa denginiz degil demektir. onlar icin degismeye, zorlamaya deger mi bilmiyorum. birakin ne dusunurlerse dusunsunler. zaten farkli dunyalarin insanisiniz. ne dost ne de yakin arkadasiniz olacaklar. zaman bile gecirmek istemeyeceksiniz buyuk ihtimalle.

ben de sizin gibiyim bu arada.
+2
Sour
(01.12.25)
Bu duyuru tam benlik olmuş :) Benzer şeyler yaşanmış.

Uzun süre Instagram kullanmadım. Çünkü zerre keyif aldığım bir mecra değildi. Bir insan keyif almadığı bir şeyi niye yapsın, değil mi? Ama iş artık öyle can sıkıcı bir noktaya vardı ki, özellikle dating app'lerde kimle sohbet etsek Instagram'ın olmayınca sana uzaylı muamelesi ile bakmaya başlıyorlar resmen. "Evlisin de Instagram'ını benden mi gizliyorsun?", "Neden Instagram'ın yok? Instagram kullanmayan erkeklere güvenemiyorum açıkçası" vs. bunlarla karşılaşmaktan bıktım, yıldım. Ve en sonunda istemeye istemeye ben de bir Instagram hesabı oluşturup ara sıra foto paylaşıyorum artık.

Yani kısacası diğer konuları bilmem ama özellikle günümüz flört dünyası seni Instagram KULLANMAYA mecbur bırakıyor. Toplum baskısı inanılmaz seviyede.

Bu arada fotoğrafları başkaları görmeden değiştirmenin kolay bir yolu var. Ya sabah çok erken herkes uyurken ya da gecenin köründe millet uyurken fotoğrafınızı yüklüyorsunuz, yüklendikten sonra sağ üstteki üç noktaya tıklayıp "Arşivle" diyorsunuz. Minimum 24 saat civarı bir zaman geçip de arşivden çıkarınca diğer gönderilerin arasında sizinkini göremiyor başkaları.
+1
Berck
(01.12.25)
sadece tek bir fotom var, o da bana ait değil. Takipçim de 50. Bir işime yaramıyor.
-3
Kahvedesu
(01.12.25)
50 sinden sonra travesdi olan bile var. Takma kafaya
+3
runaway
(01.12.25)
(10)

30'dan sonra fiziksel ve zihinsel performans azalıyor mu?

runaway
Direksiyon sınavına gireceğim. Rotayı ezberlemekten tut sınavda iyi performans göstermeye kadar her şey zorluyor. Özellikle çabuk unuttuğumu fark ettim. Sigarayı bırakalı çok oldu. Alkolle de hiçbir zaman aram iyi değildi. Kendimde biraz düşüş hissediyorum. 30'ların başlarında bu normal mi?
Direksiyon sınavına gireceğim. Rotayı ezberlemekten tut sınavda iyi performans göstermeye kadar her şey zorluyor. Özellikle çabuk unuttuğumu fark ettim. Sigarayı bırakalı çok oldu. Alkolle de hiçbir zaman aram iyi değildi. Kendimde biraz düşüş hissediyorum. 30'ların başlarında bu normal mi?
0
runaway
(25.11.25)
Normal değil. Bir nöroloji uzmanına görün bence.
0
Mirket
(25.11.25)
Valla ben 30dan sonra daha iyi araba kullanmaya başladım. Sıkıntı sende gibi. 30un başı değil sonunda yavaşlama oluyor. Artık 35 yaş 44 yaşa çıkmış.
0
mikahakkinen
(25.11.25)
Ehliyeti 32 yaşında aldım. Ehliyeti sınavına kadar 4 kere araba kullandım.

Ehliyeti aldım, gittim başka şehirden araba alıp 350 km getirdim. Bu da 5. kez araba sürüşümdü.

8 yıldır sürüyorum, herhangi bir vukuat yaşamadım.
0
knazım
(25.11.25)
abi 8 sene önce direksiyon sınavı bakkaldan eliyet almak gibiydi. ondadır o
0
🌸runaway
(26.11.25)
gecenlerde bir makale okumustum. zihinsel performansi bircok alt kategoriye bölüyordu. mesela sosyal beceriler, duygulari tanima, sosyal algi 50'lere kadar artarken kisa süreli bellek 25 gibi peak yapip sonra düsüse geciyormus. processing speed peak'ini 20'de yapiyor, sonra düsüyormus. kelime bilgisi 60'lara kadar artiyormus. yani 25 yasindan sonra bir seyleri ögrenmek (kelime haznesi haric) daha zorlasiyor.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.11.25)
bence de 30dan sonra performans azalıyor. ben ehliyetimi 20 yaşında almıştım ve o zamanlar babam araba verse sürerdim. tabi babam araba vermedi :) bu saatten sonra da bende sürecek cesaret yok. eşim direksiyon dersine git araba sende kalsın diyor ben asla cesaret edemiyorum. bu sadece araba sürme konusunda değil bence her şeyde böyle. şimdi biraz ders çalışıp kpssye gireyim dedim, 1 ay dayanamadım gözüm boynum vs her yerim ağrımaya başladı, öğrenmek zor aklımda tutamıyorum vs. ben eskiden de çok zeki biri değildim de, şimdi sanki daha zor.
0
Sadece soruyorum
(26.11.25)
38 yaşında 15 günde kendi başıma yüzme öğrendim. sonraki günlerde ise yüzmemi geliştirdim.
0
the man with no name
(26.11.25)
8 sene önce sınavın nasıl olduğunu bilecek kadar işin içindeydiysen alsaydın ya?

cevap veren insanı çocuk gibi azarlamak zihinsel performansının azaldığını gösteriyor evet. büyümen gerek oysa ki. işte, her şey doğru orantılı değil insanlarda.
0
kiyiya vuran dildolar
(26.11.25)
Normal değil. Direksiyon sınavı eskiden daha kolaydı muhabbeti hep yapılır. Ben de 8-10 sene önce aldım. O zaman da millet dökülüyordu ve eskiden daha kolaydı artık kolay geçirmiyorlar diyorlardı:D
0
gnosis
(26.11.25)
@kiyiya vuran dildolar

8 sene önce yurt dışındaydım. Türkiye ehliyeyim yok ve ehliyeti aldığım ülkenin anlaşması olmadığından dönüşüm yapılamıyor.
0
🌸runaway
(03.12.25)
(9)

Bahceli dedemizin plani nedir

die fetten jahre sind vorbei
Siyasi kutuplasmaya ve kavgaya girmeden, surece yonelik analizleriniz nedir, dedemiz neden boyle bi surece girdi size gore, bahceli ve apo beraber fotograf paylasiyor olcak onumuzdeki gunlerde, sizce plan nedir, kurtleri oyaliyorlar mi size gore ?
Siyasi kutuplasmaya ve kavgaya girmeden, surece yonelik analizleriniz nedir, dedemiz neden boyle bi surece girdi size gore, bahceli ve apo beraber fotograf paylasiyor olcak onumuzdeki gunlerde, sizce plan nedir, kurtleri oyaliyorlar mi size gore ?
+1
die fetten jahre sind vorbei
(20.11.25)
Kürtleri değil Türkleri oyaladılar şimdiye kadar.
ölmeden önce yapılması gereken şeyleri tek tek deniyor sanırım.
0
duyuruuser
(20.11.25)
herhangi bir programı yok. hükümet ortağı kalabilmek için her şeyi yapabilecek bir parti ve lider. çünkü seçime tek başına girse barajı dahi geçemez. söylemleri etkili olmazsa iktidarın popüler ortağı olamamaktan rahatsızlık duyacağı için gündem de kalmak istiyor. bahçeli dışında da terör örgütü lideriyle görüşmek isteyen de yok. ayrıca kürtleri oyalan hükümet, affı yarım verdi, demirtaşı çıkarmadı, terör örgütü lideri ile görüşmüyor. hükümetin ve mhpnin bir planı yok bu süreç hem akp hem mhpyi kitlemiş durumda. akp kendini bu işten sıyırır ama bahçeli bu süreç ilerlemezse siyasi kariyerinin sonuna gelecektir.
+1
mikahakkinen
(20.11.25)
belediye seçimlerinde kaybettikleri oyları hdp seçmeni ile kapatma çalışmaları. (öyle zannediyorlar)
0
HellKeePer
(20.11.25)
tamamen jeopolitik. abd ne derse yapmak zorundalar. esad'ın bir anda düşmesi ve pyd'nin suriye siyasetinde söz sahibi olması bizi pkk'yla diyaloğa mecbur bıraktı. üstelik bir sonraki seçimde dem oyları olmadan %50'yi aşamayacakları belli. bunun için büyük kumar oynadılar ama bu çözüm sürecinin sonucu da 7 haziran 2015 seçimlerindeki gibi oy kaybetmeleriyle sonuçlanacak.
+3
beatbox yapan metalci
(20.11.25)
İktidar elden gidiyor. Son yerel seçimler bunu bir kez daha ispatladı. Muhalif cephe büyüyor.

Koltuklar elden gidiyor. Üç-beş maaşlı görevler elden gidiyor.
Bürokraside kadrolaşmalar gidiyor.
Yandaşa verilen ballı ihaleler gidiyor.

Kemik akp ve mhp kitlesi hariç oylarına talip olacakları kürtlerden başka kesim kalmadı. Tek değişken kitle o.

İktidarı bir kaybetti mi bir daha alamayacaklarını biliyorlar. Kazanmak için her şeyi yapacaklar.

Daha yazarım da neyse.
+1
yurtsuz john
(20.11.25)
Kürtlerin desteğini kazanmaya çalışıyorlar. %20'lik kürt oylarını küçümsememek gerek. Apo'yu bir salsalar %20 oy akp-mhp ilttifakına gider. Önümüzdeki seçimi kürt oyları ile kazanacaklar
-2
runaway
(20.11.25)
Oy vs. aradıkları yok. İçerde sıkıştılar, para yok. O kadar suç işlediler ki, koltuğu da bırakmak istemiyorlar. Abd ne derse, onu yapıyorlar.

Abd, iç siyaseti komple dizayn etti. akp, mhp, chp, dem, deva, gelecek vs. hepsi aynı hedefe çalışıyor.

.
+2
kartallar yuksek ucar
(20.11.25)
Bahçelinin bir planı yok. abd İsrail-hamas Türkiye-pkk ilişkileri üzerinden bir pazarlığa girdi; amaç bölgedeki sıradaki hedef olan iran ve levant için aksiyonlar alabilecek duruma gelmek. geleceğini sandıkla garantileyemeyeceğini bilen hükümet ittifakı bu pazarlıktan bir şeyler kapma derdiyle bütün tuşlara basıyor.
Bahçeli ise kendi rolünü oynuyor.
+1
Bruce
(20.11.25)
Batılılara borç aramaya ya da AB üyeliği için gittiklerinde önlerine Sevr'i koyuyorlar. "Güneydoğu'yu ver, Kıbrıs'ı ver, Adaları ver, Şunu ekme bunu biçme".
Buraya geldiklerinde bunu söyleyemediği için "analar ağlamasın, silahlar sussun, Kıbrıs'ta çözüme hazırız " diye nutuk atıyor.
0
hebanon
(21.11.25)
(7)

Bitki çayı

Mirket
Bildiğiniz ithal, kafeinsiz, içince bir daha vazgeçemeyeceğim aromalar barındıran bitki çayı linki var mıdır?Süslü internet sitelerinde satılan, Trabzonda yol kenarından toplanmış, üzerine Çince etiket basılmış, yerli ve milli yayla çayı olmasın ama.
Bildiğiniz ithal, kafeinsiz, içince bir daha vazgeçemeyeceğim aromalar barındıran bitki çayı linki var mıdır?

Süslü internet sitelerinde satılan, Trabzonda yol kenarından toplanmış, üzerine Çince etiket basılmış, yerli ve milli yayla çayı olmasın ama.
0
Mirket
(13.11.25)
www.macrocenter.com.tr
budur :D sıcağı da güzel soğudu da güzel. hatta tatlı yaparken aroma olsun diye şerbete, muhallebiye falan koyabilirsin (arada irmik tatlısı yaparken atıyorum bir tane poşet içine şahane oluyor.
+1
kisa
(13.11.25)
Ben kafeini bırakmak için Rooibos çayı aldım ve baya da memnun kaldım. Tavsiye ederim. Aromatik tadından ötürü şeker kullanma ihtiyacı da olmuyor.
+1
runaway
(13.11.25)
ben de yeni rooibos aldim, guzel. siyah cayin yerini tutabilir gibi biraz.
0
lemmiwinks
(13.11.25)
inheritance
(13.11.25)
ben evde chai yapmayi seviyorum. sütle falan. cok güzel oluyor.
sonnentor ürünlerini cok severim. su an evde herhalde 10-11 farkli paketi var. yüzlerce cay cikardiklari icin sunu alin diyemem ama karisik paketleri oluyor, onu siparis edip begendiklerinizi secebilirsiniz. üstelik organik caylar.
sweet apple ve sweet lemon caylari da bence cok güzel. baska bir markadan aliyorum bunlari ama türkiye'ye siparis göndermiyorlar galiba ama belki muadilini bulabilirseniz diye yazayim dedim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
adında bohça geçen çaylar var.
0
ground
(13.11.25)
Melez tea Milk oolong demeye gelmiştim ama kafeinsiz sorulmuş. Bunda az da olsa kafein var

Ama bahaneyle çok güzel bir püf noktası öğrendim kisa'dan o iyi oldu🫶
+1
kullanicadi
(13.11.25)
(14)

tek kadın olarak etiyopya, kenya, tanzanya

deartheodosia
gitsem başıma bi şey gelir mi? öldürülüp bi kenara atılır mıyım? ne kadar güvenli? bir de ülkeler arası uçak falan yok, karayolu seyahati güvenli mi?
gitsem başıma bi şey gelir mi? öldürülüp bi kenara atılır mıyım? ne kadar güvenli? bir de ülkeler arası uçak falan yok, karayolu seyahati güvenli mi?
0
deartheodosia
(13.11.25)
Erkek için bile güvensiz
+1
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
every passport stamp diye bir grup var, girip eski postlara bakarak baya fikir alabilirsin. mesela solo female travellers diye de bir grup var ama orayı önermem. ilk grup son derece acik fikirli ve mantikli insanlardan olusuyor, ikincisinde ise cogunlukla amerikalilar var ve her gün seninkine benzer sacma sorular cikiyor ama sacma dememin sebebi, bu sorularin avusturya ya da isvicre gibi ülkeler için sorulmasi, senin sorun sacma degil yoksa. 30 ülke gezmekle böbürlenip istanbul’a gelince "istanbul is not my cup of tea, hali saticiları çok agresif, taksiciler cok scammer" diye aglayanlar var. amk insan biraz gidecegi yeri arastirir ve en önemlisi insanda biraz situational awareness olur.
gruba gir, arama kismina gitmek istedigin ülkeleri yaz, cikan postlari gecmise dogru oku.
millet tek basina kuzey kore'ye bile gidiyor. bir türk kadini dünyadaki tüm ülkeleri türk pasaportuyla tek basina gezdi mesela, onun postunu da görürsün arama esnasinda.
o ülkelerde seyahat etmenin bazi ipuclari var, mesela havalimanindan seni alacak sirket ayarlamak ve havalimanina varinca benimle gel diyen kisiyle hemen gitmemek, önceden belirlediginiz kodu sizi almaya gelen kisiye sormak gibi. havalimaninda turist karsilamaya gelmis gibi agina düsürdügünü kaciran da oluyor.
tanzanya gayet normal bir ülke bu arada. dört sene önce safariye gittik, gerekli tedbirleri alinca (iyi otel, havalimani karsilama, özel soför, vs) hicbir sorun yasamadik. otellerin sur gibi duvarlari var, kapilarinda agir silahli adamlar ordu gibi nöbet tutuyor mesela.
yani buralara gidince liechtenstein'daki gibi gezemeyecegini bil ama tedbirlerini alinca gayet siradan bir gezi oluyor. amerikalilar "burada agir silahli insan görmekten psikolojim bozuldu ühühü" diye agliyor ama onlar mal. o zaman danimarka'ya gitseydin.
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
Hepsi de bir erkek grubunun belinde silahla seyahat etmesi gereken rotalar. İşim olmaz derseniz parayı basıp silahlı güvenlik kiralayarak gezebilirsiniz. kuzenim (erkek) iş seyahati (tekstil) için Etiyopya'da Addis Ababa şehrine gitmişti . şirketi onun yanına silahlı bir koruma ekibi temin etmişti.
0
limonlu eksi
(13.11.25)
kadın ama nasıl bir kadın ? dış görünüş akrep nalan mı yoksa aleyna tilki mi ?

değişir.
+1
HellKeePer
(13.11.25)
hem gidilmez, hem de gitmeye değer yerler değil.
0
tchuck
(13.11.25)
yutupta itchy boots isminde bir kanal var. hollandalı bir kadın motosikletle bütün afrikayı dolaşmıştı. onun vloglarını izleyerek fikir edinebilirsin.
+2
yurtsuz john
(13.11.25)
Allah askina nasil ulkeler arasi ucak yok? Cevap verenler 3. el bilgileri gonderiyorlar ama siz neyi nereden nasil arastirdiniz da ucak yok diyorsunuz?
0
warrior princess
(13.11.25)
Dünyada her yeri gezdim ayak basmadık yer bırakmadım Everest'in zirvesi dahil her yeri gördüm diyorsan ancak gidilir.
0
kizil karga
(13.11.25)
En kötü ihtimalle zenci bir bebekle dönersin.
+1
runaway
(13.11.25)
Eşimin eski iş yeri Kenya'da şirket çapında bir buluşma düzenlemişti, herkesi havaalanından özel araçla alıp kalacakları resort'a götürdüler, kimsenin oradan tek başına çıkıp gezmesine izin vermediler, yine herkesi araçla havaalanına götürüp bıraktılar. Başka hiçbir ülkede (Nepal, Bangladeş vs dahil) böyle bir şey yapmamışlardı.

Afrika'ya gitmek istiyorsanız başlangıç için en iyi yer Uganda/Kampala ya da Güney Afrika olabilir gibi geliyor bana.

Edit: Güney Afrika da aynıymış. Kampala daha güvenli bir yer, kesin bilgi.
0
kobuzchu kiz
(13.11.25)
bence gidilir, ama iyi çalışıp, araştırarak gitmek lazım, dikkatli olmak lazım. Şehirlerde, turistik yerlerde bulunmak faydalı.
Bu ülkeler arasında elbette direkt uçuş var. Addis Ababa'dan Nairobi'ye uçuş olmaz mı?! Nairobi'den her yere uçuş var. Ülkeden ülkeye uçakla geçmelisin.

"Bu ülkelerde bir şey yok" diyen haksız arkadaş elbette bu ülkeleri görmemiştir. Hepsi ayrı bir alemdir, görülmeye değerdir.
0
ebabil curnatasi
(13.11.25)
Usttekiler iyi sallamis.

Etiyopyayi bilmiyorum. Kenya ve Tanzanya'ya gittim. 1 ay kadar vakit gecirdim bu iki ulkede.

Yerel bir tur sirketi ile anlasip bir plan yaparsaniz sorun olmaz. Yapilacak cok aktivite var. Kenya'da safari, Balon safari, Masai Mara, Lake naiwasha, Lake Nakuru guzel yerler. Uganda'ya da giderseniz pigmelerin oldugu batwa'da ilginc. $100 ateslerseniz pigmelerle ava da cikabilirsiniz. Ben mizrakla bush hog yakaladim.

Tanzaya'da klimanjaro'ya tirmandim. Serengetiyi gordum. Zanzibar'da sahilde takildim.

Tum bunlari yaparken 3 aracla seyahat ettim. ilk arac asci ve yiyecekleri tasiyordu, ortada benim aracim ve soforum, 3. aracta iki silahli koruma ile sorunsuz ve guzekl bir tatil geciridim. $$$ biraz iyi bir tur sirketi ile anlasirsaniz hicbir sorun yasamadan tek basiniza her yeri gezersiniz.

Gormege deger inanilmaz yerler var. Trafik kurallari ve yollar berbat. Land Cruiser kiralarsaniz daha iyi olur. Sivri sinekler hastalik bulastirabiliyor. Yemekler midenizi bozabilir. Gece arac kullanmayin. Bir kaza falan durumunda hastaneleri ve doktorlari yeterli olmaz izlenimi birakti bende. A bir de hava alaninda herkese asi yapmaya calisan doktorlar arka tarfta rusvet aliyorlar. $20 verin istediginiz tarihi yazarlar asi kartiniza.
+2
thetruenorthstrongandfree1
(14.11.25)
üstüne para verseler gidilecek yerler değil
-2
hold the door
(14.11.25)
gormeden kulaktan dolma bilgiyle yorum yapmamak lazim.
iran bana hep korkutucu gelmistir, cunku oyle programlandik.
bir arkadasim gitti dibi dustu, abi halk otobusunde klasik muzik caliyorlar demisti.
sonra bir suru iranli adam ile tanistim, baktim bize dunya gorusu olarak tur bindirecek seviyedeler.

bence olay su: ortama ayak uyduracaksin, girdigin kabin seklini alacaksin, limitleri zorlamayacaksin. o zaman bisey olmaz diyorum. ama zmaninda bir italyan ablanin yaptigi gibi gelinlik giyip, ankara asfaltinda sabaha karsi kamyonculara otostop cekersen, erkek de olsan basin belaya girer. rip bu arada, baya uzulmustum o hatuna.
-1
cooperr
(14.11.25)
(8)

Melatonin uykuya dalmada etkili mi sizce?

runaway
2 gündür kullanıyorum ve pek bir etki hissedemedim. Ürün sahte mi acaba diyorum. 6mg alıyorum. Bu dozda alıp etki görememek normal mi sizce?
2 gündür kullanıyorum ve pek bir etki hissedemedim. Ürün sahte mi acaba diyorum. 6mg alıyorum. Bu dozda alıp etki görememek normal mi sizce?
0
runaway
(09.11.25)
melatonin yerine 5htp kullan.
0
gabe h coud
(09.11.25)
solgar kullanıyordum ve gayet iyiydi. şu an artık farklı markalar piyada bulunuyor. açıkcası haftada 2 tane attığım oluyor ve faydasını görüyorum. gene de melisa çayı da öneririm. o da çok çok etkili.
0
hsmbnl
(09.11.25)
ağızda eriyen ya da sprey formaları daha çabuk etkili. ama günlük kullanmak çok sıkıntı. uyku dengesini bozuyor.
0
iwillsee
(09.11.25)
nasil kullaniyorsunuz? dogru kullaniyorsaniz üstünüze alinmayin. öncelikle melatonin sadece gece yatmadan alinir, baska zamanda alirsaniz elbette uyku düzenini bozar.
ben melatoninli papatya cayi iciyorum. 1 bardak cay 1 mg melatonin ediyor. gece yatmadan 1 saat önce cayimi yaptigimda televizyon, bilgisayar kapanmis, sicak dusumu almis oluyorum. yani beynimi yavas yavas "gün bitti, simdi yavasla ve uykuya hazirlan" diye alistiriyorum. kitap okuyorum, nakis yapiyorum vs. cok da ise yariyor. yataga girene kadar reels kaydirayim, ama melatonin aldim diye hop diye uykum gelsin diye bir dünya yok. öyle olsun istiyorsaniz uyku hapi alacaksiniz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.11.25)
Gece alıyorum. Uyumam gereken saatten 2 saat önce. Biraz sersemletiyor ama uyku ilacı gibi uykuda daldırmıyor
0
🌸runaway
(09.11.25)
anlattiginiz kadariyla isini yapiyor o halde melatonin.
aldiktan sonra hayati yavaslayin, sicak dus alin ve yataga girin. hemen uyuyamasaniz bile yatakta kitap okuyun. bir süre sonra vücudunuz aliskanlik gelistirecektir.
iki saat belki biraz uzun olabilir? ben genelde 1 saat önce aliyorum. gece yattigim saat hep ayni zaten. düzensiz mi uyku vakitleriniz? ic saatinizi bozmus olabilirsiniz belki.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.11.25)
Bildiğim kadarıyla:
Melatonin bir hormon.
Bünye hormonlarını kendisi üretir. Kişi duruma müdahale edip dışarıdan hormon almaya başlarsa, bünye artık dışarıdan alınan hormonu üretmeyi kesip fabrikayı geridönüşümsüz olarak kapatır. Yani bu hormonu sonsuza kadar dışarıdan almak ya da yoksunluğuna katlanmak gerekir.
Bu arkadaşların asla tek bir işlevi yoktur. Azının da fazlasının da bünyeye yıkıcı etkileri vardır.
Bu sebeple hormonlarımıza besmelesiz ilişmemek yüzdeyüz mecbur kalırsak da güvenilir bir tabipin ellerine kendimizi bırakmak uygun olacaktır diye düşünüyorum.
Söylediklerim kendi yorumumdur. Yanlış bilgiye dayanıyor olabilir. Ama konuyu bu bağlamda bir araştırmanızda gerçekten fayda var.
0
Mirket
(09.11.25)
5htp avrupa'da bazi ulkelerde yasak, bu nedenle kullanmadan bi tik arastirmanizi oneririm, tam nedenini ben bilmiyorum. Melatonin normalde uykuya daldirmali hele de 6mg ise, ama uykuya dalmadan 1-2saat once ekrani birakiyor musunuz, sakinlesmek icin bir seyler yapiyor musunuz bunlar da onemli. Melatonin ile birlikte lavanta cayi mesela iyi gelebilir
0
kassiopeia
(09.11.25)
(7)

Rooibos çayı deneyen var mı?

runaway
Kafeini tamamen bırakmak istiyorum ama çay ve kahve yerine ne koyacağımı bulamıyorum. Rooibos çayında kafein yok diye okudum. Lezzet olarak nasıl bu çay deneyen var mı?
Kafeini tamamen bırakmak istiyorum ama çay ve kahve yerine ne koyacağımı bulamıyorum. Rooibos çayında kafein yok diye okudum. Lezzet olarak nasıl bu çay deneyen var mı?
-1
runaway
(05.11.25)
en sevdiğim çaydır. 90 yıllardan beri içerim. benim aldıklarım hep rooibos vanilya oluyor. benim çok hoşuma gidiyor. vanilyamsı tatlı bir aroması var.
0
Fodera
(05.11.25)
Rooibos vanilla şekerli tadı çok lezzetli. Ama bitki çaylarını da günde 2 bardaktan fazla tüketmeyin.
0
pembediken
(05.11.25)
Bu aralar pek icmiyorum ama bir ara duzenli iciyordum. Benim hosuma gidiyordu tadi, yazin yorulup eve gelince de iyi akiyordu.
0
mbond
(05.11.25)
yazın soğuk içiyordum ama pek bulunmuyor. doğadan'ın poşet versiyonundan içiyorum indirime girdikçe alıyorum.
0
elektr10
(05.11.25)
Cok sevmiyorum ama kafeini birakmak icin birebir cozumlerden biri, digeri burada onermistim hindiba kahvvesi, biri kahve tadinda digeri de rooibos siyah caya benziyor bence, ikisi de tam alternatif
0
kassiopeia
(05.11.25)
en sevmediğim çaydır. fazla aromalı.
0
chanandler bong
(05.11.25)
Doğadan demlik poşet olanından aldım. Müthiş lezzetli. Normal çay bunun yanında amelelik ve midesizlik.
0
🌸runaway
(05.11.25)
(10)

Bu saat sizce nasıl?

huçi kuçi
Söz konusu saat --> https://img.ersacloud.com/product/l/AQ-230A-1DMQ_5.jpgCasio'nun AQ 230 modeli. Nostaljik bir saat. Çok da uygun, 2 bin kaymeye aldım. Geçenlerde Terminator'ün ilk filmini izlerken Lance Henriksen'in kolunda tıpkı bunun gibi hem analog hem de dijital göstergesi olan bir saat gördü
Söz konusu saat --> img.ersacloud.com

Casio'nun AQ 230 modeli. Nostaljik bir saat. Çok da uygun, 2 bin kaymeye aldım. Geçenlerde Terminator'ün ilk filmini izlerken Lance Henriksen'in kolunda tıpkı bunun gibi hem analog hem de dijital göstergesi olan bir saat gördüm ve çok hoşuma gitti. Aynısından bir tane de bende olmalı diye aklımdan geçirdim hemen. Azıcık araştırdım internette. Bu tarzda olup üretimi devam eden modeller arasında bunu buldum. Fiyatı da cüzi gelince anlık bir galeyanla bastım siparişi. İyi mi ettim, kötü mü, vallahi bilmiyorum. Saat elime geçti. Kasası ve camı plastik veya ona benzer hafif bir materyalden yapılmış herhalde, dokununca biraz adi hissettiriyor. Ama duruşu fena değil. Küçük, ince, zarif, eski havalı bir saat. Ben aksesuardan, takıdan, saatten filan anlamam. İş yerinde taktığım bir Seiko Presage var. Bu saati de daha serbest ortamlarda gündelik kıyafetlerle takarım diye düşünmüştüm. Doğru bir seçim yapmış mıyım sizce?
0
huçi kuçi
(04.11.25)
Güzel saat. Zarif ve klasik. Tek kusuru su geçirmezliği iyi değil.
+1
runaway
(04.11.25)
Güzel saat, dediğin gibi dokununca malzeme kalitesi biraz düşük fakat uzaktan görüntü olarak fiyatından daha pahalı duran şık bir saat.
www.instagram.com

Ben de beyazını almayı düşünüyorum. Özellikle bilekte büyük saat sevmeyenler için vintage bir havası var, hem dress watch hem de günlük saat olmaya uygun, giydiğin her kıyafete uyar güle güle kullan.

Çelik kordonla rahat edemezsen siyah kordon da yakışıyor saate
www.instagram.com
+1
grimavi
(04.11.25)
Eczanelerdeki duvar saatleri gibi. Cok cirkin.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.11.25)
@runaway Musluktan gelen suyu geçirmesin kafi benim için.

@grimavi Siyah kordon-beyaz kadran kontrastı güzel olmuş hakikaten ama bendeki saat siyah kadranlı. Siyah kadranın üstüne siyah kordon ekleyince videodaki gibi güzel durmaz muhtemelen. Bu içime sinerse ileride bir tane de beyaz kadranlı olanından alırım, o da hoşmuş.

@konusma ben asdasdasd
0
🌸huçi kuçi
(05.11.25)
www.reddit.com
Siyah siyah da fena durmuyor

Hatta casio da deri kordonlu versiyonlarını çıkardı bu sene, önceden yoktu
www.ersasaat.com.tr
www.instagram.com
0
grimavi
(05.11.25)
@grimavi

img.lazcdn.com

Şu parlak beyaz kadranın üstüne siyah deri kordon çok şık durur bence abi. Siyaha siyah da fena değilmiş ama siyah deri kordon takacak olsam beyaz kadrana takardım galiba.
0
🌸huçi kuçi
(05.11.25)
Aksesuarın kötüsü olmaz bence, değişiklik olsun diye arada takarsın işte; çok para da vermemişsin zaten güle güle kullan.
0
Bruce
(05.11.25)
kötü ya
yaşlı işi.
0
OgutucuRecep
(05.11.25)
akıllı saat kullanmasan alacağım modelden biri bu olurdu sanırım. hem sade, hem şık, hem de casio.
0
duyuruuser
(05.11.25)
cok iyi saat ve model. güzel günlerde kullan.
0
koela
(05.11.25)
(5)

Bu saatte nodul

muhayyer divan
Yemeye niyetleniyorum, kafayı kırmak üzereyim. Kaç günlerdir kendimi tutuyorum şimdi yemeyecem diye, bu saatte yersem rezalet çıkabilir. Lütfen bana mânî olur musunuz, benim iradem tatile gitmiş.
Yemeye niyetleniyorum, kafayı kırmak üzereyim. Kaç günlerdir kendimi tutuyorum şimdi yemeyecem diye, bu saatte yersem rezalet çıkabilir.

Lütfen bana mânî olur musunuz, benim iradem tatile gitmiş.
-3
muhayyer divan
(28.10.25)
Reflü yapıyor. Yeme
+1
runaway
(28.10.25)
hocam bol su ic.
+1
delikan88
(28.10.25)
Canlarım benim çok teşekkürler irademi yoldan geri çeviren güzel insanlar. Yemedim sayenizde 😁 bir gün o nodullar yenir tabii ama aslında o kadar yanlış ve zararlılar ki ne zaman yesek külliyen zarar verecek. Neyse bakalım. Teşekkürler Türkiye! 🙋🏻‍♀️🙋🏻‍♀️🙏🏻🙏🏻
0
🌸muhayyer divan
(28.10.25)
yiyin gitsin hocam!
misal, 2 saat içnide ölecek olursanız, içinizde ukte kalır; son nefesinizde "ah keşke o nodulu yeseydim!" diyebilirsiniz.
bilemiyorum, ben olsam yerdim.
can boğazndan geçer neticede.
+1
pangea
(28.10.25)
@pangea

Ama ölmüyorsak bu sefer aşırı yorgunluk yapıyor, deli gibi uyku yapıyor, beni yerlere çalıyor açıkçası. Onun için aldığım şeyi belki 1 haftadır yemiyorum. Niye aldım o zaman dimi. Muhtemelen açtım.
0
🌸muhayyer divan
(28.10.25)
(13)

yeşil pasaport vs yüksek maaş.

erdemylcn
merhabalar bir kamu kurumunda mühendisim. başka bir kamu kurumunda sözleşmeli bilişim personelliği pozisyonuna geçmeyi düşünüyorum ilanlarına başvurarak ama çok kararsızım. memuriyetten sözleşmeli bilişim personelliğine geçersem maaşım %42 artacak. ama yıllık iznim 30 günden 20 güne düşecek. yeşil p
merhabalar bir kamu kurumunda mühendisim. başka bir kamu kurumunda sözleşmeli bilişim personelliği pozisyonuna geçmeyi düşünüyorum ilanlarına başvurarak ama çok kararsızım. memuriyetten sözleşmeli bilişim personelliğine geçersem maaşım %42 artacak. ama yıllık iznim 30 günden 20 güne düşecek. yeşil pasaport alma hakkından olacağım. fakat sözleşmeli bilişim personelliğinde ise iş tatmin anlamında kendimi yetiştirdiğim alanda çalışmış olacağım. yeşil pasaport almama da min 2.5-3 yıl var. yeşil pasaportu alıp öyle geçeyim dediğimde de yaşım 39-40 olacak gibi. siz olsanız hangisini seçerdiniz ?

not. evli, 1 çocuklu, evi var, arabası var. (borcu yok)
0
erdemylcn
(24.10.25)
Tabii ki yuksek maas, vize alinir, su anki durum sizi yaniltmasin. 3-5 kere ayni yerden alirsiniz artik 2 yil veya 5 yil bile verebilirler o noktadan sonra. Sozlesmeli yerde islerin azalmasi, isten cikarilma gibi durumlarin olmadigini varsayiyorum, tabii hayat bu, memurluktan bile atilabiliyor insan. Neyse tek ekstra notum su, yil sonuna yaklasiyoruz, %42 farkla gidersiniz, bir doviz artisi, bir enflasyon, bir zam derken bir bakmissiniz eski maasla yeni maas arasinda aslinda cok da fark kalmamis.
0
mbond
(24.10.25)
3 yıl çabuk geçer. ben olsam yeşil pasaportu beklerim. ha deyince vize alınamıyor.

özel sektörün hali berbat. yaşınız büyük diye bile kovabiliyorlar. değmez. %42 zam bu enflasyonda birkaç ay sevindirir. hem yıllık iznin de baya azalacakmış. özelde onu baya kırpıyorlar. mesela şimdi 29 ekim tatil ya, 27 28 29 diye birleştirdiler ve zorla yıllık iznimizden düşecekler bunu. 14 gün iznimden hiç kendim kullanmadım 11.5 gün kaldı.

7 yıldır özeldeyim farklı sektörlerde aynı işi yaptım. çok iyi bir yazılım şirketinde bile aniden lay-off oluyor artık. hem bizim şirkette oldu, hem kuzenimin şirketinde, hem rakip firmalarda.

boş zamanlarınızda freelance alın daha iyi.

sözleşme bitince ortada kalma ihtimaliniz de var.

edit: yazıp yollayınca fark ettim yanlış anlaşılabileceğini ama düzeltmeye üşenmiştim.

önceki tatillerde kesilenler yüzünden 11,5 a düştü. şimdi bir de bu eksilecek 1,5 gün daha gidecek. kalacak 10 gün. izin hakkımın neredeyse 3'te birini şirket yemiş olacak.
+1
art cat chocolate
(24.10.25)
Yesil pasaportu gozunuzde cok buyutmeyin. 2-3 kere vize alinca artik uzun vermeye basliyorlar. 5 yillik schengen var bende mesela.
-1
nuevo
(24.10.25)
Gelecek güvencesi olarak da memurluk ile sözleşmeli personel arasındaki farkı göz ardı etmemek gerek
0
Mirket
(24.10.25)
yeşil pasaport gözde büyütülecek bir şey de, neyleyelim para yoksa yeşili :). kamu mühendisleri bence kamuda maaşı en olması gerekenin altında olanlar listesinde 1. sırada. kesinlikle daha fazla olmalı ama artık zor gibi... bence geç hocam, az para kazan.
0
eisberg
(24.10.25)
para olmayınca fosforlu yeşil pasaport olsa ne işe yarar?
0
scudman1
(24.10.25)
Kaç memur yurtdışına paraya acımadan çıkabiliyor buna bakmak lazım. Benim tercihim yüksek maaştan yana olurdu. Para = her şey, huzur dahil.
0
runaway
(24.10.25)
Yeşili almadan kıpırdamazdım. 3 yıl hemen geçer.
+1
emcekare olmadi einstein olsun bari
(24.10.25)
Özelde layoff olayı çok arttı cidden. Göz önünde bulundurmak lazım.
+1
hububrad
(24.10.25)
%42 artış 60'dan 90'a çıkış anlamına geliyorsa yeşili almak daha iyi. dikkat etmeniz gereken nokta yeşili aldıktan sonra geçtiğinizde yeşili geri alıyorlar mı alıyorlar mı?

100'den 150'ye çıkar, pasaportla işim olmaz derseniz paraya bakmak daha iyi.
0
klassno
(24.10.25)
ev var. araba var. borc yok.
yaldir yaldir para icin baska yere kosmayi gerektiren bir durum yok. üc yil bu sartlariniz icin hicbir sey degil. parayi üc yil sonra da gani gani kazanirsiniz. yesili kacirirsaniz bir daha alamazsiniz.
yesil beklenir.
bakmayin siz vize alinir diyenlere. 6 ay vize kapisinda sirf randevu bulabilmek icin sürünüyorlar, sonra burada "zorunuza gitmiyor mu?" diye duyuru aciyorlar.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.10.25)
Sekiz yılda ekstra bir ilerleme veriyorlar, seçim zamanında da bir ilerleme gelebilir sandığınızdan daha az zamanınız kalmış olabilir dereceniz kaç
0
Hallegadola
(25.10.25)
@hallegadola
4/1
0
🌸erdemylcn
(26.10.25)
(22)

Vize başvurusu yapmak gücünüze gidiyor mu?

bobinhoo
Selamlar herkese,Aslında benim yurt dışı gezmek falan gibi bir derdim yok da hanım hevesli bu işlere. Geçen bir vize başvurumuz oldu. Sürecin yüzde 95'iyle eşim ilgilendi zaten, ben sadece iş yerinden gerekli evrakları istedim ve başvuru için eşimle beraber VFS'ye gittim.Adamlar sırf beni ülkelerine
Selamlar herkese,

Aslında benim yurt dışı gezmek falan gibi bir derdim yok da hanım hevesli bu işlere. Geçen bir vize başvurumuz oldu. Sürecin yüzde 95'iyle eşim ilgilendi zaten, ben sadece iş yerinden gerekli evrakları istedim ve başvuru için eşimle beraber VFS'ye gittim.

Adamlar sırf beni ülkelerine alsınlar diye kapılarında köpek muamelesi görmenin çok zoruma gittiğini hissettim. Almışım elime bordromu, banka dökümünü, izin kağıdımı, biletimi, cart curtumu, başvuru için bile bir ton para verip kapılarında yatıyorum adamların "beni de ülkenize alın lütfen vallahi uslu duracağım, hemen geri döneceğim param da var zaten bakın diye". Paşalarım belki lütfeder de "iyi bakalım 3 aydır bekliyorsun al sana 10 günlük izin" derler diye.

Sizin zorunuza gitmiyor mu bu muameleyi görmek? Gerçekten sadece orayı gezip/görmek için şu muameleye maruz kalmaya değer mi?
+2
bobinhoo
(24.10.25)
schengen için çok kötü cidden. diğer ülkeler için bi nebze daha iyi.

zoruma gidiyor ama alıştım. avrupa cidden güzel gezmek için. görmek lazım.

ama amerika ve ingilterenin süreci daha kolay. belge toplamak da 1 gün bile sürmüyor zaten schengende. sadece bütün kişisel verileri ülkeyle paylaşmak korkutucu.
0
jelly bear
(24.10.25)
Sadece gezip görmek için Schengen'e başvurmak istemiyorum. Randevu sıkıntı, vizenin çıkıp çıkmayacağı belirsizliği sıkıntı, çıksa bile çok kısa süreli vize verilmesi sıkıntı. ABD gibi 10 yıllık verseler neyse. Vizesiz veya kolay vize alınarak gidilebilen birçok ülke var. Paramla rezil edemem kendimi. :)
0
auroraaurora
(24.10.25)
kesinlikle gidiyor. yeşil alana kadar vize başvurusunda bulunmadım. sağlık/iş vb. bir şey olmasa, sadece seyahat için başvurmam da.
0
eisberg
(24.10.25)
İş için Fransa vizesine başvurmak zorunda kaldım, Fransa'ya da gram ilgim yok. O vize süreci bana o kadar koydu ki. Dava dosyası gibi kalın belgeler, yemin billah iltica etmeyeceğim temalı mektuplar, oradan oraya sıraya girmeler sinir etti beni. Alın ülkenizi bir yerinize sokun demek istiyorum.
0
peki madem
(24.10.25)
gitmiyor. niye gitsin? Kendimizi üstün mü görüyoruz o ülkelerden? Demek ki değiliz, eşit de değiliz haklı olarak ülkeler ne idüğü belirsiz bir ülkeden gelen adamı da sorgulamak istiyor. Vizesiz onlarca yer var onlara gidebilirsiniz. Zoruna gidiyorsa bugünden başla bu sistemi değiştirmek için çabalara. Olmuyor mu? Olmaz :) o zaman zoruna da gitmeyecek. Millet olarak temsil etmesini seçtiğin hükümet bu, hükümetin aldığı kararlar neticesinde de AB'nin bakış açısı bu. Hoş ben AB'nin bakış açısının Türkiye müthiş örnek müreffeh bir ülke, sosyal devlet olsa da değişeceğini sanmıyorum.

ticaret, fuar gibi amaçlar için kolaylaştırılmalı millet bi fuar için başvuru yapıyor 1 ay pasaport ortada yok. 2 pasaport kullanıyorum mecburen.
-3
croswell
(24.10.25)
Yapılan şey sapına kadar ırkçılık. Vize sürecinde yaptıkları şeyler ve topladığı dokümanlar da aşağılayıcı. Niyet mektubu falan çıktı bir süredir bir de. Vatana, millete ve dünyaya en ufak bir faydası olmayan, toplum içinde yaşayacak kadar gelişmediği gibi gittiği toplumu da rezil bir hale sokacak olan insan artığı olup memleketini kötülersen sığınma hakkını sorgusuz sualsiz kabul ediyorlar. Üstüne bir de ilgili ülkeyi küçümseyip kendilerini çok ulu gördükleri için o sığınmacı ne suç işlerse işlesin üstünü örtüp ülkede tutmaya çalışıyorlar.

O yüzden bana vize vermek için 50 takla attırmaya çalışan ülkeler göçmen sorunu yaşadıkça keyifle izliyorum.
0
nawar
(24.10.25)
Evet gidiyor. Altı üstü bir hafta bir yere gidip geleceksin bin tane şey istiyorlar ve o kadar uğraşmana ve para harcamana rağmen reddedilme ihtimali de eskiye göre çok yüksek.

Çok daha kolay olabilirdi aslında ama bizim hükumete de görev düşüyor biraz. Zaten tayyibe kalsa hiç bir yere gitmeyelim, bütün parayı Türkiye'de harcayalım. Bu yüzden uğraşmıyorlar. Artık işin suyu çıktığı için zaten var olan ve uygulanmayan cascade kuralını uygulanır hale getirip bir lütufmuş gibi lanse ettiler.

İşin daha komiği uzun dönem ve oturum izni başvuruları Schengen vizesine göre çok daha kolay ve red oranı çok düşük. Aslında köpek çekmiyorlar ama bizim "bak salarım kaçak sığınmacıları haa" politikamız yüzünden bu hale geldi iş.
0
himmet dayi
(24.10.25)
değmez. kadını boşamayı bile düşünürdüm.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(24.10.25)
tabi ki gidiyor. bi ton da vize aldım. bundan sonra da başvurmayacağım, avrupanın bana benim de avrupaya ihtiyacım falan yok. çok eşsiz bir konser, eşsiz bir etkinlik yoksa son vizemdi bu diyeblirim artık.

mülteci olarak gitsek daha normal bir prosedür işliyor.

namusumuzla şerefimizle gidince sirk maymunu muamelesi yapılıyor. en son 1 yıllık çıkmıştı, kasımda bitecek. bir daha da başvurmayacağım. hem yorucu, hem gereksiz bir masraf, hem de aşağılanmış hissediyorum.
+1
tchuck
(24.10.25)
Cogu kisinin bu sekilde hissetmesini anliyorum ama olan bitene hep ayni pencereden bakiyorsunuz.

Benim iki pasaportum var. 70 uzerinde ulkeye seyahat ettim. Ben soyle dusunuyorum:

Haklar (rights) var, ayricaliklar (privilege) var. Farkli ulkeye seyahat etmek bir hak degil, ayricalik olarak goruluyor. Seyahat etmenin insanlik hakki oldugunu dusunuyor olabilirsiniz ama bu sekilde kabul edilmiyor.

Yasal oalrak seyahat etmek (conditional privilege) yani kosullu bir ayricaliktir. Devlet ulkeye kimin girip, kimin giremeyecegine karar verir. Turkiye'de de boyle bu. Bu bir.

Genelde bu vize uygulayan ulkeler sosyal devletin guclu oldugu, sosyal programlarin insanlara yardimci oldugu yerler oluyor. Evsize ev, issize maas, is kurmak isteyenlere destek, elektrikli arac almak isteyenlere atiyorum $10.000 devlet destegi, ucretsiz universite egitimi, ucretsiz tedavi vs. dunya kadar program var.

Gecmiste disaridan gelip bu programlari somuren cok insan vardi. Hani Kemal Sunal filmindeki bir dolu cocugu nufusuna kaydettirim Almanya'dan cocuk maasi almasi gibi ya da patates ile sahte muhur yapip yurt disindan kacak arac sokuyorlardi eskiden...
Disaridan gelenler sistemi o kadar somurdu ki onlem almak zorunda kaldilar. Ek olarak guvenlik ile ilgili kaygilar da var. Onlari ayrica yazmaya gerek duymuyorum. Ne oldugunu biliyorsunuzdur. Mesela japonya su anda Turkiye'ye vize uygulanmasi tartisiliyor. Kanada bile artik degisti. Tam bir gocmen ulkesi olmasina ragmen artik cok secici goc istiyor.


Bakin size bir haber birakayim buraya:
www.birgun.net

Boyle olaylardan sonra vize sisteminde her seyi incelemelerinden daha dogal ne olabilir?
Asagilanmis hissetmenize uzuldum ama durum budur.
-4
thetruenorthstrongandfree1
(24.10.25)
Pandemi öncesi ekim 2019'da başvurmuştum. 3 sene sonra eylül 2022'de başvurduğumda kahrıma gitmişti. 468461 tane evrak toparlamak ve bankadaki para miktarını gözetmek için kılı kırk yarıyoruz.

Kahrıma giden sürecin net olmaması ve son derece belirsiz olması. 468461 tane evrak toparlaıyım ve bankadaki para miktarını söylesinler bu olsun diye. Verilen vize süresi orantı olarak artsa.

6 ay ve 1 sene aldım son iki başvurumda. Seneye başvurduğumda daha uzun verirler diye düşünüyorum. Ucuz bilet sayesinde de biraz peşinde koşuyorum schengen vizesinin.
+1
put it in your appropriate place
(24.10.25)
@sivri sinek Suriye'li gelmesin değil, yasadışı gelip kalmasın diyoruz, aynı şey mi? Ayrıca Suriye'linin Türkiye için kısa vize alması çok kolay
+1
edaddy
(24.10.25)
Vizesine göre değişiyor... Schengen mesela zoruma gidiyor çünkü tam anlamıyla saçma sapan bir vize süreci; şimdilerde cascade kuralı ile iyileştirildi ama yıl içinde üç seyahat için üç defa aynı 100 sayfa evrağı 200-300 Euro masraf yaparak verdiren bir vizenin insanın zoruna gitmemesi zor. Tabi bunun içinde Avrupa'nın dibinde, Avrupa Birliği'ne yıllardır aday ülke olup da turist vizesi almak için üç ay aracı kurum randevusu beklemek de var
0
salihdt
(25.10.25)
vize basvuru buyuk angaryadir ama malesef 3. dunya ulkeleri icin gerekli birsey.
adam senin yasadigin ulke ile ciddi bir baginin olup olmadigini gormek istiyor.
olayin irkcilik ile alakasi yok. hicbir vatanperver ulkesinin dingonun ahirina dondugunu gormek istemez. onun icin insanlarin elenmesi normal. adam senden dokuman almadan senin ne ayak oldugunu nerden bilecek.

ha tabii bu arada olay gelir kapisina da donmus durumda. senin keyfinin yerinde oldugu belli, istese 10 sene vize verebilir ama 1er 2ser senelik vererek sana 10 sene icinde 5-6 kere basvuru yaptiriyor ki para kazansin. vahsi kapitalizim.
+1
cooperr
(27.10.25)
@cooperr,

ülkemle aramdaki bağı yaptığım otel rezervasyonuna bakarak mı, 50 euroya aldığım uçak biltine bakarak mı karar veriyor allasen?

veya işyerimden imzalı kaşeli kağıt alarak mı karar veriyor?
komedi.

avrupaya iltica edecek adam 50-100 euro verip bir bilet mi alamayacak, hadi 200 euro olsun.

dümdüz ırkçılık başka bir şey değil.
bu ırkçılık olmasaydı, ilk 1-2 başvurudan sonra hala insanlardan aynı belgeleri toplamanın peşine düşmezlerdi.

burada istedikleri evraklar tamamen işi yokuşa koşmak için.
-1
tchuck
(27.10.25)
örneğin amerikan vizesine başvuruyorsun. adam ne rezervasyon, ne uçak bileti arıyor.

maddi durumuna bakıyor, ne zamandır çalıştığına bakıyor, yapıştırıyor 10 seneyi. sormuyor üstünü, ötesini. her sene tekrar gel de demiyor.

avrupalılar düz ırkçı, kaskafalı insanlar. biz de bu itlerin işlerine ortak oluyoruz. gitmemek lazım aslında da, ülkede de tatil yapacak yer kalmadı ki bütçe olarak.
-1
tchuck
(27.10.25)
Schengen için uğraşmak yerine vize istemeyen yerlere gittim. ABD, Kanada, Yeni Zelanda ve Avustralya vize başvuru süreci net ve süründürmüyor. İlla gelişmiş ülke diye bir saplantı varsa buralara gidilebilir. Uzak olduğu için uçak bileti masraf ama Schengen rezilliğinden iyidir.
0
runaway
(27.10.25)
@tchuck
sakin ol $ampiyon..

ucak bileti, otel rezervasyonu ve isyerinden maasli eleman oldugunu dair kagit disinda baska birsey vermezsen zaten potensiyel multecisin, buyuk ihtimal red yersin. bas belasi istemezler zaten ulkeler kacak dolu.

3-5 mal mulk tapusu, ustune kayitli sirket, bankada guzel para gosterirsen, bunun zaten burada keyfi yerinde, el kapisinda multeci olup niye basini belaya soksun ki diye dusunup vizeyi verirler buyuk ihtimal.

bunun irkcilikla ne alakasi var harbiden anlamakta zorlaniyorum.
irkcilik boyle bisey degil yahu.
-1
cooperr
(27.10.25)
@cooperr, sence mülteciyi engelleyecek şey bookingden iptal edebileceği rezervasyon ve 100 euroluk uçak bileti mi cidden :)))

adamlar 10bin 20bin euro veriyorlar mülteci olarak geçmeye. cidden bunlarla mı engelleyecekler asdasfdas çok komik ya. ciddi ciddi buna inanıyor olmanız da çok komik.
-1
tchuck
(27.10.25)
@tchuck

bir daha oku bence ne yazdigimi..
-1
cooperr
(27.10.25)
vize almamla ilgili sorun yok.
her seferinde vize almamla ilgili sorun var. daha red yediğim vizem yok.

her seferinde bookingden sahte rezervasyon yapıp, thy'den bilet rezervasyonu yaptırmak, aptal aptal gereksiz belgelerle uğraşmak aşağılayıcı. o yüzden bir daha başvurmayacağım da zaten.

hala anlamıyorsun şruada söylenenei.

amerika vize koşullarını söylüyor. karşılarsan amasız, fakatsız vizeyi veriyor, 10 yıl. bir daha uğraşmıyorsun.

avrupada her seferinde aynı evraklarla tekrar tekrar başvur. hatta vermesinin bir standardı bile olmasın.
-1
tchuck
(27.10.25)
yaw red yedigim vizem yok diyosun iste, bir verip bir vermemezlik gibi bir durum yok, standart nasil tutmuyor?

adamlarda zaten 10 senelik vize yok, 5 seneligi de kolay kolay vermezler.
1-2 senelik verir, ihtiyacin oldukca tekrarlarsin. gelir kapisi olarak gorduklerini soyledik zaten.

burda irkcilik nerde? paragoz desen anlariz da..
-1
cooperr
(27.10.25)
(1)

Windows 25h1 yüklemeli mi?

Mehmet Ersoz
Windows Update'de bakıyorum automatic olarak indirilmiyor. Buton var, indirin diyor. Neden böyle? Bu 25h1 ssdleri öldürüyor diye haberler görmüştüm. Yüklemeli mi 25h1 güncellemesini?
Windows Update'de bakıyorum automatic olarak indirilmiyor. Buton var, indirin diyor. Neden böyle?

Bu 25h1 ssdleri öldürüyor diye haberler görmüştüm. Yüklemeli mi 25h1 güncellemesini?
0
Mehmet Ersoz
(23.10.25)
25h2 yükledim. Laptop kasıyor. Bence yükleme. Bir faydası ve yeniliği de yok
0
runaway
(23.10.25)
(5)

Aile bireyleri arasındaki saygısızlık ve benim yıpranışım

egerbiryolcu
Abimin çabuk parlayıp sönen bir öfkesi var. Annem ise haklı olarak saçma sözler karşısında cevap vermeden duramiyor. Anneme kizdiğim şey belliki parlayacaği belli abimin. ortamdan ayrıl ya da konuşma üstüne gitme yav he de geç. Abim zaten agresif bı kişilik üslup saygı maygi kalmiyor. Ve surtusmeler
Abimin çabuk parlayıp sönen bir öfkesi var. Annem ise haklı olarak saçma sözler karşısında cevap vermeden duramiyor. Anneme kizdiğim şey belliki parlayacaği belli abimin. ortamdan ayrıl ya da konuşma üstüne gitme yav he de geç. Abim zaten agresif bı kişilik üslup saygı maygi kalmiyor. Ve surtusmeler genelde kahvaltı ya da yemek saatlerinde yaşanıyor. Çünkü abim o zamanlarda yanımıza geliyor genelde. O yüzden benim kahvaltim ya da yemeğm genel olarak da günüm zehir oluyor. Sonra bir bakıyorum abim pişman olmuş ya da bunlar hic yaşanmamış gibi ortaya normal bir konu atiyo. Annem de uyuyor buna. Koca kadın tabi küsmüyor kin tutmuyor.

Mesela abim vefat eden babam hakkında "senin kocan niye o zaman öyle bı yer almadı"
Anneme de "Lan gerizekali" gibi hakaretli konuşuyor. Anneme kızıyorum bu kadar da sabredilmez ama onun da elinden bı şey gelmiyor. Ben abimle ciddi bı konuşma yapsam ağlamaktan konuşamam diye yeltenemiyorum. Ya tadimizi kacirmayin, yine başlamayın vs diyorum ortamda sonra zaten o kelimeleri ses yukselisini duyunca hemen agladigim için odama kaciyorum çocuk gibi. Hele o babam hakkında konuşmaları artık iyice tepenin taşını artırdı abime patlasam bu defa uzulcegini bildiğim için buna da üzülüp gene dertlenen ben olcam.

Ama katlanilacak gibi değil. Daha ne kadar curuyecegim böyle. Akşama kurabiye yapıp keyifle yemeyi planlıyordum şimdi ölen babama laf söylendi diye saatlerce gozyasi akiticam:(

Her gün olan şeyler değil abim de hep bu üslupta konuşan biri değil ama ailesine karşı bir öfkesi var her şey batıyor sinirli konuşuyor işine gelmeyen bir konu olunca veya kendi dusuncesinde israrliysa. Ama saçma yani ortaya bir muhabbet atıyo annem de karşılıklı konuşuyor kadın. Abim kendi satasiyir veya annemin kabul etmeyeceği bir şey söylüyor bir bakiyorum abim bomba gibi pat pat sanki annem ona sövmüş gibi bı üslup kullaniyor.

Bu arada abimi de muhitimizde herkes sever. Bazen komşular ne kadar saygılı efendi bir çocuk der annem de şaşırır kadın...
0
egerbiryolcu
(20.10.25)
Kaç o evden.
+2
runaway
(20.10.25)
Belli ki gücü size yetiyor ve size sataşıyor.

Aman tadımız bozulmasın şeklinde hayatı kendinize zehir edersiniz.

Abiniz haklı falan değil. Sinir problemleri varsa psikiyatriye gitsin.

Yok öyle insanlara demediğiniz lafı söyleyip daha bi özür dilemeden yok saymak.

Kendinizi ezdirmeyin, karşılığını verin.
0
substituent
(20.10.25)
Kaçın kurtulun +1

Ama bu her zaman mümkün olmayabiliyor. Abinizin anne babanızla yaşadığı her şeyi bilmiyor olabilirsiniz. Aynı kişiler onun da anne babası. Belki tepkilerinin sebepleri vardır. Birçok anne baba ne yazık ki kötü niyetli olmasalar da sonunda çocuklarının kendilerinden bağımsız sağlıklı insanlar olarak yetişmelerini engelleyebiliyor. Bu onları bilinçli şekilde kötü yapmaz, ama bu tip konularda sabıkalıyız ülkecek.

Haliyle;

1- Abinizin anne babanız hakkındaki sözlerini "anne babanıza" söylenmiş olarak almayın. O kendi anne babası hakkında konuşuyor. Bunu bu şekilde ele alırsanız zihnen size faydası olur.

2- Ancak diğer taraftan pratik bir çözüm de gerekli. Ne olursa olsun siz de o evdesiniz ve onlar sizin de anne babanız. Abinizin kötü deneyimleri ve kendince haklı veya haksız sebepleri olabilir. Ancak siz onun derdini çekmek durumunda değilsiniz. Bu durumda genelde sert yapmak işe yarıyor. Gerektiği yerde o deliyse siz daha deli olup onu bastırın. Sizin artık bunlardan bıkıp usandığınızı bilmeli. Bilmesi yetmezse sizin de bir bela olarak orada olacağınızı anlamalı.

Yıllardır kökleşmiş aile içi davranışların basit şekilde birkaç tavsiyeye uyarak ideale dönebileceği beklentisine kapılmamalısınız. Nihai hedefiniz kendinize odaklanıp oradan çıkışınızı hazırlamak olmalı. Ancak bu süreçte ipleri biraz elinizde toplayabilirseniz en azından her şey kontrolünüz dışındaymış gibi hissetmezsiniz.
0
akhenaten
(20.10.25)
Toxic family. Kaç dayı ordan.
0
mikahakkinen
(20.10.25)
Dışarıdan konuşmak kolay olacak ama ben şunu denerdim; üçünüzün de keyifli olduğu, sohbet ettiği bir anda, sofrada tartışma ve yüksek sesten hoşlanmadığınızı, psikolojinizi etkilediğini de, onlara da stres ve sağlık sorunu olarak döneceğini söyleyip sofrada tartışma olmamasına söz verdirin. Tekrar olursa konuşmuştuk bunu dersiniz, olmazsa masayı terk edersiniz. Yani belirli bir olay üzerinden, asla taviz vermeyeceğiniz bir sınır koyun.
+1
kaset
(21.10.25)
(11)

Tuvalet kağıdı sifonu çekince gitmiyor

runaway
Bok gidiyor ama tuvalet kağıdı kalıyor. Niye olabilir bu?
Bok gidiyor ama tuvalet kağıdı kalıyor. Niye olabilir bu?
-7
runaway
(20.10.25)
gitmez o, alip cop kutusuna atmalisiniz. okul oncesinde, gitmediyseniz 1. sinifta anlatilir. tuvalet kagidi tuvalete atilmaz, cope atilir.
-23
ahmet oturum cerezi
(20.10.25)
elinle biraz bastır sonra öbür elinle sifona bas vakum etkisi olsun, olmazsa çıkar peçeteyle bebek kundağı yap.
+1
nahtoderfahrung
(20.10.25)
İçeriye itme derim bak apartman senden bilir ha. Tuvalete tuvalet kağıdı atılmaz, ama tuvalete hijyenik ped, bebek bezi falan hiç atılmaz. Bunu bilmeyenler de var sen çok iyisin yine.
-6
muhayyer divan
(20.10.25)
Çünkü diğer arkadaş gibi dibe çökmek yerine yüzeyde takılmayı tercih ediyor. Suya batmayan nesneleri sifon çekerek kolay kolay gönderemezsiniz.
0
mikro patlama
(20.10.25)
Çöpün içi bok dolu tuvalet kağıdi dolacak. Fecii olay bu ya
0
🌸runaway
(20.10.25)
Tuvalet kağıdı bildiğimiz gerçek tuvalet kağıdı ise tabi ki tuvalete atılır. Amerika'da falan yaygın olan kağıt gibi olanlar çöpe atılır. Türkiye'de altyapısı normal bi evdeyseniz gitmesi lazım. Daha çok su döken ayar varsa ona basın. Eski ev, sonradan siteye dönüşmüş normal mahalle ise dikkatli olun. Biraz az tuvalet kağıdı kullanın.
+4
nickini vermek istemeyen uye
(20.10.25)
Bunun kuralını kim koydu bilmiyorum ama bence tuvalet kağıdının yeri tuvalettir. Sifon onu götüremiyorsa sifonun zayıflığı. Tesisat da biraz tuvalet kağıdını halledemiyorsa o da sorunlu. Yeni evlerde en azından daha güçlü yapıyorlardır umarım.
+6
mbond
(20.10.25)
Ustune 2-3 parca daha tuvalet kagidi at, gider. Polemige gerek yok, tuvalet kagidi tuvalete atılır.
+3
duster
(21.10.25)
firmalar kağıt suda eriyecek diye bir ton ar-ge, reklam şu bu yapsın, sonra birileri çıksın çöpe atılır tuvalet kağıdı desin, olacak iş değil vallahi.

hocam su haznesi az kapasiteli ise zor gönderilir, bir de gereğinden fazka kağıt kullanıyorsanız
+1
fatihdr
(21.10.25)
wc fırçası ile kağıtları üstünden bastır bi yandan da sifonu çek. bu şekilde gider ama wc tıkar mı ileride ben de bilmiyorum.
ben de hiç sevmiyorum tuvalet kağıdını çöpe atmayı da maalesef bazı altyapılarda sorun çıkartıyor
0
high hopes of the sozluk
(21.10.25)
Tuvalet kağıdı atmadan önce bir kez çekeceksiniz. Kullandıktan sonra bir kez daha çekeceksiniz. Tesisattta bir sıkıntı yoksa tıkanmadan gitmesi lazım tuvalet kağıdının. Lavabo aç mıdır nedir, o zımbırtıları da deneyebilirsiniz sorun devam ederse.
0
auroraaurora
(21.10.25)
(8)

İnternet servis sağlayıcı önerisi

runaway
Superonline dan memnun değilim. Değiştirmek istiyorum. En iyi şudur diyebileceğiniz bir servis sağlayıcı var mi?
Superonline dan memnun değilim. Değiştirmek istiyorum. En iyi şudur diyebileceğiniz bir servis sağlayıcı var mi?
0
runaway
(20.10.25)
Bağlantı tipine göre değişir, fiber ise hepsi aynı pratikte, en ucuzu seçilebilir. Xdsl ise Türk Telekom çünkü altyapı onların. Yine de xdsl’de fiziki bağlantı sorunsuz ise en ucuzu tercih edilebilir ama memnun değilim dediğinize göre bakır hatlar sağlıklı değil, o yüzden sorun çözme açısından yine Türk Telekom.
0
orient blue
(20.10.25)
memnun olmama sebebiniz nedir? benim bildiğim kadarıyla, her binada her servis sağlayıcının altyapısı yok. neredeyse hepsi birbirinin altyapısını kullandığı için, ucuz olanla devam etmekte problem yok gibi gibi.
0
co2s2
(20.10.25)
Oturduğunuz binada Turknet varsa ben kesinlikle öneririm. Benim binamda 1000 megabit upload/download altyapıları mevcut ve hem hız hem performans hem de müşteri hizmetleri açısından çok memnunum
0
ao12
(20.10.25)
bulunduğun yerde türknet varsa türknet +1 yoksa da talep olustur.
0
koela
(20.10.25)
Superonlinedan hız konusunda memnun değilim. Fiber olmasına rağmen vaad ettikleri hızı alamıyorum.

Turknet e başvurdum. Taahhütsuz ve 3 ay kampanyalı
0
🌸runaway
(20.10.25)
@runaway : annemlerde de benzer bir problem vardı. hızdan memnun değildik. arıza kaydı oluşturduk, eleman geldi, ölçtü biçti, gelen fiberoptik kablonun bağlantısının doğru yapılmadığını fark etti. kabloyu kesti biçti, yeni jak taktı, hız şahlandı.
0
co2s2
(20.10.25)
Fiberde sorun olmaması lazım.

Söylendiği gibi ya sonlandırıcı hatalıdır (gelir düzeltirler) ya da aslında hız normal ama siz kablosuz denediğiniz için maks hıza çıkamıyorsunuz.

Ethernetle çıkıyorsanız sorun yoktur, wifi problemi vardır, deco mesh alır kurarsınız ömürlük çözüm olur. Yok ethernetle de tam hız vermiyorsa sonlandirici problemidir. Düşük bir ihtimal verdikleri router da problemli olabilir, onu da test edip değiştirirler.

Sol fiber üstünden başka servis sağlayıcı hizmet veremiyor olmalı ama verse bile önce söylediklerimi test etmeniz lazım.
0
orient blue
(20.10.25)
turknet diyorum. turknet pahalandı diye vazgeçmiştim. diğer ucuz internetler çok çok kötü. örneğin diğer ucuzlar çökünce internet gidiyor, turknette öyle şeyler yaşamadım. bakım var, internet kesilebilir diye haer veriyor, giriyorum sabahakadar internete bir şey olduğu yok. 200 mbit'lik internet kullanıyordum ama turknet'in 100 mbit'i daha iyi gibi geliyor. özellikle ping yüzünden. örneğin tıklarsın youtube'a bir türlü açmaz ucuz internetler. hız testine baksan hepsi dediği hızı veriyor yalan yok ama kullanımda kafasına göre çalışmama oluyor.
0
hoot
(21.10.25)
(10)

İstanbul'da egeli olmaması

metal69
manisa, aydın, kütahya, uşak, denizli, afyon. İstanbul'da yok gibiler, tam sebebi nedir, istanbul yerine İzmir'e mi gidiyorlar?
manisa, aydın, kütahya, uşak, denizli, afyon.

İstanbul'da yok gibiler, tam sebebi nedir, istanbul yerine İzmir'e mi gidiyorlar?
0
metal69
(15.10.25)
sana denk gelmemiş
0
nahtoderfahrung
(15.10.25)
Varız kank. Ama çok azız. Bizim yöre insanı genelde İzmir'de. Egeli birini görünce çok iyi hissediyorum ben de.
0
jackyr
(15.10.25)
akdenizli de yok
0
messina123
(15.10.25)
evet anadoludan aldığı kadar göç almadı istanbul ege'den. ege göçünü genellikle izmire verdi.
benim gördüğüm istanbul ankara gibi yerlerdeki egeliler çok daha eskiden en az 50-60 yıl önce göç edip oranın yerlilerine dönmüşler.
0
denizgonen
(15.10.25)
variz ama cok sınırlı. izmire ve ydisi goc vermisiz
0
ala09
(15.10.25)
hataylı mensinli maraşlı da pek olmaz. onlar daha çok adanaya gelirler. çorum çankırı kırşehirli de olmaz onlar da ankaraya giderler. çok yakın bir metropol varsa orası konfor alanı hesabı daha mantıklıdır. karadenizliler ise yakınlarda büyük bir kent olmadığı için istanbula koşarlar.
0
ground
(15.10.25)
doğru. çünkü Ege ve akdeniz ve hatta batı iç Anadolu'da topraklar verimli, iklim ılıman. buralarda insanlar yaşarken zorlanmıyor. neden istanbul'a göç etsinler?
0
co2s2
(15.10.25)
manisa aydın toprakları çok verimli. arazi de değerli. denizli sanayisi çok ilerde anadolu kaplanlarının ilk 3ündedir. afyonlular genelde memur ve kolluk kuvvetinde fazladırlar. uşak içinde tarım geçerli bir sebeptir. kütahyalılar için bir şey diyemiyorum egenin değil türkiyenin en yobaz illerindendir. izmirde zaten her şey var. ege de iç göç genelde afyondan denizli ve izmire doğrudur. manisaya göç doğudan olmuştur. genelde göç vermek yerine göç alırlar.
0
mikahakkinen
(15.10.25)
var ama sayıları karadenizliler ve kürtler kadar değil. bir de barzo olmadıkları için dikkat çekmiyorlar. silah falan taşımıyorlar
+1
runaway
(15.10.25)
aydınlıyım 15 yıldır istanbuldayım. bugün imkan oluşsa 5 dk durmam istanbulda dönerim izmir’e aydın’a
+2
a darkness coming
(15.10.25)
(5)

işkur gerçekten işe yarıyor mu?

der meister
iş bulamıyorum. lise mezunuyum. 10 küsür senedir çalışıyorum aslında ama nasıl desem cv'de veya iş dünyasında karşılığı olacak bir şey değil pek, dolayısıyla kariyer bakımından sıfırım diyebiliriz. üstüne diploma olmayınca sanırım filtrelere takıldığım için kariyer sitelerinde de görüşmeye davet edi
iş bulamıyorum. lise mezunuyum. 10 küsür senedir çalışıyorum aslında ama nasıl desem cv'de veya iş dünyasında karşılığı olacak bir şey değil pek, dolayısıyla kariyer bakımından sıfırım diyebiliriz. üstüne diploma olmayınca sanırım filtrelere takıldığım için kariyer sitelerinde de görüşmeye davet edilmeyi geçtim genelde cv'mi bile kimseye gösteremiyorum. türkçeyi düzgün kullanıp iyi yazarım, ingilizcem de çok iyi ama dediğim gibi işte BİZNIS LAYF standartlarında hiçbir esprim yok. yakında buradan çıkaracaklar, o yüzden tam zamanlı iş arıyorum.

ilçedeki işkur'a gidip durumu izah etsem yardımcı olurlar mı, en azından bizi bir tür veritabanına filan ekliyorlar mı ya da aktif olarak iş arayanlarla eşleştirmeye/buluşturmaya çalışıyorlar mı?

kocaeli'deyim, bir fabrikaya gireyim diyorum ona da herkes yok yauv sen narin adamsın sana zor gelir vs. diyor e napiyim mk cumhurbaşkanlığı teklifi geldi de ret mi ettim.

şu an masrafım çok az 1-2 sene çalışıp biraz para biriktirsem, af çıkarsa zaten okula dönmek ve onu bitirmek istiyorum. gerçi 35 yaşında 15 seneye yayarak aldığım lisans diploması ne halta yarayacak orası da tartışılır ama olsun en azından 500 firmadan bir tanesine cv gösterebiliriz belki.

onun dışında platform olur, davranış olur (belediye binasına çıkıp kendimi yakmakla tehdit etmek) vs. önerileriniz varsa onları da alırım.

tek kriterim dediğim gibi tam zamanlı ve düzenli bir iş olması. freelance'tir şudur budur artık çark dönmüyor o şekilde maalesef. şimdilik zaten 1-2 ay kadar idare edebilecek durumum var, o aralığa işi sıkıştırabilirsem bekleyebilirim bulana kadar.
+2
der meister
(14.10.25)
Kısa süreli, geçici iş bulunuyor. Özellikle buyuksehirde. Fakat çok iyi yazarım dakikada 3 sayfa okurum işleri değil.
Ayrıca iskura gitmenize gerek yok edevletten iskura is arayan girişi yaparak işleri görebilirsiniz.
+1
artıküyeolmakistiyorum
(14.10.25)
iskur'a e devlet ve/ya kendi sitesinden kaydolabilirsiniz +1

Genelde donemsel ya da bahsettiginiz fabrika/depo gibi yerlerin iskur kotasi dolsun diye actiklari ilanlari sms atiyorlar ama onun da duzeni nasildir anlamadim.

ayrica, kral spor mevzu noldu?
+1
klassno
(14.10.25)
İstanbul Şansınız varsa ibb kariyer merkezini de deneyin. Güzel fırsatlar olabiliyor. Hatta ingilizce çok işe yarayabilir. Metro İstanbul’da 10 yıllık makine mühendisi İngilizce bilmiyor. trenin üreticisi olan Korelilerle, çevirmen aracılığı ile iletişim kuruyorlar. O kadar…
0
substituent
(14.10.25)
işkur, sgk, meb, tsk, tbmm, mahkemeler, hakimlikler, savcılıklar, karakollar, hastaneler, aile hekimlikleri -mış gibi yapılan yerlerdir. bunlar devletin devlet olmasından kaynaklı ödevlerini yerine getiriyormuş gibi davranması için vardır. gerçekte işe yaradıkları bir konu yoktur. güncel şartlar altında en iyi iş işin olsun'da, zaman zamansa aynı şirketin kariyer.net'inde bulunuyor. gerek kariyer.net, gerekse eleman.net'teki cv'leri ik'cılar inceliyorlar. işkur'daysa üniversite mezunu olduğun için birçok işe başvuru yapamıyorsun. zeten sitesi de ya çalışmıyor ya da kullanıcı düşmanı. narinsin, üzerler diyenlere aldırma, hiçbiri zor değil ama beyaz yaka gibi her gün tatil de yapmıyor. başlangıç maaşları 50 bindir, aklında bulunsun. şimdi az ücret talep edersin, deli falan derler.
-2
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(15.10.25)
üstteki cevaba katılıyorum. -mış gibi yapılan yerler'den biri işkur.

türkiye'de çok sağlam bir cv yoksa tanıdık aracılığıyla veya sınavlarla iş bulunur. özel sektörde tanıdık faktörü sağlam bir diplomadan bile baskın. boğaziçi mezununu iş mülakatına aöf'li torpilli birinin alması çok yaygın bir durum.

beğenilmeyen fabrikaların da taliplisi çok çünkü maaşlar iyi.
0
runaway
(15.10.25)
(14)

Dating app mevzulari

bosver nicki
Buralardaki hanimefendiler eslestikten sonra neden konusmamayi tercih ediyorlar acaba? Hepsinin mi secenegi cok diye?Yani kimisi ile ilk mesajlasmayi bile yapamiyoruz, selam :), yaziyoruz oyle kaliyor. Veyahut bir kismi ile birtakim ilerlemeyen kabiz mubabbetler, bir yerden sonra da yazilmiyor. Cok
Buralardaki hanimefendiler eslestikten sonra neden konusmamayi tercih ediyorlar acaba? Hepsinin mi secenegi cok diye?
Yani kimisi ile ilk mesajlasmayi bile yapamiyoruz, selam :), yaziyoruz oyle kaliyor. Veyahut bir kismi ile birtakim ilerlemeyen kabiz mubabbetler, bir yerden sonra da yazilmiyor. Cok enteresan anlamlandiramiyorum.
0
bosver nicki
(12.10.25)
sözlükte bir başlık vardı "bir kadın için bütün kadınlardan vazgeçmek" diye..

o başlıktaki gibi, dating app içerisinde sana alternatif ve senden daha iyi yüzlerce insan var. neden senin için onlardan vazgeçsin?

tabi seçeneklerin bolluğu bu seçeneklerin nitelikli seçenekler olduğu ve nitelikli bir motivasyona sahip oldukları anlamına gelmiyor ama sonuçta elinin altında onca seçenek var.

aynı şekilde yüzlerce kadın sana like atsaydı, biriyle konuşup ilerlemeye çok hevesli olmazdın.

şu entryye bir göz at: eksisozluk.com
0
tabudeviren
(12.10.25)
Profilindeki ayrıntılara atıf yaparsan cevap alma oranın artar. Yani bir şekilde ona orada gördüğün onlarca kadın gibi değil de dikkatini çeken yalnızca oymuş gibi yaklaşman lazım. Erkeklere de böyle yaklaşmak gerekiyor.
0
sekizdokuzon
(12.10.25)
dating app kullanan bir kız arkadaşından rica et uygulamayı bir gezdirsin sana. erkek ve kadın tarafının uygulaması arayüz olarak aynı, içerikte bambaşka :)

bi kadın uygulamayı indirdikten 6 saat sonra aşağıdaki seni beğenenler kısmı 99+ oluyor direkt. kimi sağa kaydırsa match oluyor. şöyle bi oturup kafama yatanları sağa çevireyim diye 20-30 dakika ayırsa 50 tane match'i oluyor. arada kaynayıp gidiyorsun.
0
gitdaddy
(12.10.25)
@tabu @git
Yahu tamam bunu anlayabiliyorum ama 100'lerce begeni varken 100'lerce eslesme olup olmamasi yine onlarin elinde, yani neden konusabileceginden fazla insan ile eslesip iletisim kurmamayi tercih ediyorlar, bu cok aptalca degil mi? Her kaydirdigim match olsa benim de bir yerden sonra daha secici olur ve her gun kendime kota koyarim, eslestigim adamlarla biraz konusur, istedigimle devam eder digerleri ile matchi kaldiririm. Neyse ya be cok matematik olarak bakiyorum sanirim olaya.

@sekiz, yani tabii o sekilde de denendi ama her seferinde surekli profile atifta bulunmak zor, bir de bi girizgah yapalim degil mi, yani padisah soytarisi gibi surekli dikkat cekmeye calisiyormusum gibi hissediyorum diger turlu
0
🌸bosver nicki
(12.10.25)
tek tek eşleşip o kişi doğru düzgün konuşmayı biliyor mu beni etkilemeyi başaracak mı diye uğraşmaktansa hepsiyle eşleşip çarkıfelek oynamak daha mantıklı.
0
nahtoderfahrung
(12.10.25)
Türkiye'de yaşayan bir erkeksen ve aşırı yakışıklı değilsen bu app'ler sadece escort bulmanı sağlar
+2
ditu
(13.10.25)
Biri buluşma teklif etmiştir. o yüzden önceliği sen değilsindir. Türkiye'de kadınlar bir şey ısmarlatacak adam arıyorlar bu app'lerde. Canı seks isteyen zaten direkt gelir veya davet eder.
0
runaway
(13.10.25)
İnsanların artık sürekli yedeğinde birilerini tuttuğuna inanmaya başladım. Belki de sohbetin ilerlememesi yada hiç başlamamasının sebebi odur. Şu anda gözde bi aday var onla olmazsa b, c yada d planına geçmektir mesele
0
mermaidd
(13.10.25)
İşyerinde Junior'larla sosyal bir deney yaptık.

Güzel bir hatun bulup profil oluşturdular, mesai saatleri içinde eşleşme sayısı 1500'ü geçti, hesap "patlıcan" tarlasına döndü.

Ortalama üstü bir fizik ve yaratıcı girişler, muhabbeti canlı tutma becerisi ayırıcı etken. Ayrıca bir hatun profilinin karşılaştığı problemleri bildiğinizi belirten bir mesajla başlayıp muhabbeti başlatma şansı isteyen komik bir mesaj atarsanız geri dönüş oranı artıyor. İmza : "emekli" bir girişimci :)
0
kimlanbu
(13.10.25)
Erkek gözünden bakınca anlamsız geliyor eşleşip cevap vermemesi ama arkadaşlar haklı, kadınlar günde 100+ match yakalayabiliyorlar rahatlıkla. Dolayısıyla o match'lerin arasından sıyrılman lazım bir şekilde. İlk mesajın "selam :)" olduğu sürece işin zor maalesef. Daha ilk mesajdan ilgisini çeken bir şeyler yazman lazım ya da profilin aşırı sağlam olacak ki "selam :)"a cevap alabilesin.

Dating app'lerde kadın-erkek arasındaki talep dengesi inanılmaz bozuk halde. Normal hayatta senin peşinden koşması gereken kızlar bile sana köpek çekebilir burada. O yüzden son çare olarak değerlendirmek lazım bunları.

1) Sosyal ortamlar
2) Sosyal medya
3) Dating Apps

Sıralamada aşağıya gittikçe erkek olarak market değerin düşecektir.
0
bobinhoo
(13.10.25)
Dating app'ler erkeklerin sistematik olarak aşağılanmasına sebep olan, tamamen kadınların faydasına çalışan, hipergamiyi dibine kadar hissedeceğin uygulamalar. Ciddi anlamda ilgi çekici özelliklerin yoksa ortalama altı bir kadına dahi hitap etmen zor. Ayda yılda bir iki match gelir, onlar da konuşmaz. Ek olarak kadınların flört için sohbet başlatma ve bunu sürdürme yetenekleri rezalet. Çünkü çoğu hayatlarında ihtiyaç duymamış. Sen mesela sohbet başlatabilsin diye profilini dolduruyorsun, biolar yazıyorsun; sana geliyor "merhaba" deyip bırakıyor. "Ben uğraşamam, hadi beni eğlendir. Tipini çok beğenmedim ama işime gelirse belki cevap veriririm" demek bu. Karşında ne var peki? İki tane fotoğraf atıp kendisiyle ilgili bir kelime yazmayan, ona rağmen yüzlerce like'ı kenarda bekleyen bir kadın. Nihayetinde senlik bir durum yok çok kafaya takma. Bununla baş edebilmen imkansız.
+1
synesthesia
(13.10.25)
Kendisine saygisi olan erkek app kullanmamali.

Tamamen erkegi somurme, erkegin ozguvensiz hissetmesine yol acma uzerine kurulu bir platform.

Gunduz veya gece gercek hayatta tanisabilecegin kizlarla app'lerde eslesemiyorsun, hem de istersen premium vs uyelik al
0
baldur2
(13.10.25)
Selam yazip gerisini ondan bekledigin icin kaliyor zaten. sitki siyrildi artik kadinlarin bu low effort erkeklerden. selamdan daha etkili giris yapip hemen topu karsi tarafin gole cevirmesini beklemeyen adaylara yonleniyorlardir.
0
warrior princess
(13.10.25)
@warrior princess

İlk mesajı kadının attığı uygulamaları da görüyoruz. selam ve el sallama emojisinden başka bir şey yazmaktan acizler. low efforttan şikayet edecek durumda değil kadınlar.
0
synesthesia
(13.10.25)
(16)

Üzülünce veya strese girince

gobekliraki
Bu vücudunuza yansıyor mu? Nasıl etkileri oluyor? Bende bikaç sene önce başladı bu durum, 35imden sonra. Direkt sırtım ve mideme vuruyor. Hiçbişey tüketmesem de istifra edip duruyorum, etmesem de sanki her an edecek gibi hissediyorum.
Bu vücudunuza yansıyor mu? Nasıl etkileri oluyor? Bende bikaç sene önce başladı bu durum, 35imden sonra. Direkt sırtım ve mideme vuruyor. Hiçbişey tüketmesem de istifra edip duruyorum, etmesem de sanki her an edecek gibi hissediyorum.
0
gobekliraki
(12.10.25)
Dişlerim karıncalanıp titremeye başlıyor, midem ağrıyor daha sonra tansiyonum düşüyor. Panik atak gibi bir şey yaşıyorum stres durumlarında. Ama bu stres bir kavga vbden değil de mesela 15dk sonra misafir gelecek ve ben 5 çeşit yemek yetiştirmeye çalışıyorum gibi ekstrem durumlarda oluyor.
Mutfakta çalışırken staj dönemimde olmuştu bir kaç kez :(
0
neira
(12.10.25)
Saçta beyaz çıkıyor.
0
runaway
(12.10.25)
@bir sıcak el istifra çok sorun değil de, sırt ağrısından geberiyorum.
0
🌸gobekliraki
(12.10.25)
Valla tam kürek kemiklerimin oraları kulunç dedikleri şey çıkıyor bi anda.
0
🌸gobekliraki
(12.10.25)
belimden omurilik boyunca değişik duygular yukarıya hücum ediyor. bunu "elektrik" gibi tarif edebilirim. şimşek hızıyla bir kroşe vursam sanki rahatlayacakmış gibi oluyorum. kendime engel olmasam joker soğuk kanlılığıyla doom müziği açar, mortal kombat gibi fatality yaparım. bir nevi berserker rage ama daha sistemli, daha metodolojik. insanları sinematik bir şekilde duvarın önünden sokup arkasından çıkartsam, "first blood, double kill, triple kill, monster kill" seslerini kendi kulaklarımla şaşırmam.
üzüldüğümdeyse karım junior vücudumun parçası değilmiş gibi oluyor. bundan gizliden gizliye zevk alıyorum.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(12.10.25)
Seboreik dermatit coşuyor. Onun dışında pek bir şey yok.
0
logisticsmanager
(12.10.25)
Üzülünce ya da sinirlenince nedenine bakılmaksızın sistem kortizol salgılar, kana kortizol salındığında fizyolojik olarak bazı tepkimeler meydana gelir mesela damarlar genişler kan akışı/debisi ve sıvı hacmi artıp tansiyonun yükselmesine ve buna bağlı semptomlar yaşanmasına neden olur ya da kortizol sonrası salgılanan adrenalin sinir sistemini yoğun şekilde uyardığı için anksiyeteye neden olur, bir sendroma bağlı olarak böyle bir problem yaşanıyorsa uzun vadede bağışıklık baskılanması nedeniyle bağışıklığa bağlı hastalık yaşanır ya da kortizol proteinlerden enerji ürettiği için kas kaybı ve kas kaybına bağlı olarak yine bağışıklığın zatıflamasına bağlı problemler yaşanır, bunlar hep sinir stres kaynaklı kortizol salınımına bağlı gerçekleşen olaylar, akut ya da kronik duruma göre sorun az ya da çok kendisini hissettirir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.10.25)
@logsitic o ne hocam?
0
🌸gobekliraki
(12.10.25)
benim uykularim kaciyor. gece birde, ikide, ücte uyanip sabaha kadar uyuyamiyorum.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.10.25)
Daha çok bilindik düz baş ağrısı oluyor.
bazen deride kaşıntı olabiliyor. (yani logisticsmanager'ın teknik olarak dediği gibi)
+1
ermanen
(12.10.25)
Aşırı stres yükü migrenimi tetikliyor.
0
Phoebe
(12.10.25)
Uykusuzluk çekiyorum genelde. Son üç aydır saat 3-4 gibi uyanıyorum sebepsiz yere, sonra da uyuyabilirsem kendimi şanslı hissediyorum. Nereye kadar yürüyeceğiz bu yolu onu da bilmiyorum.
0
rakicandir
(12.10.25)
Anlımda egzama. Anlım kızarıyor, kabarıyor.

Üşüme, hava çok iyi bile olsa üşmeye başlıyorum.

İştahsızlık/ mide bulantısı. Hiçbir şey yiyemiyorum, yesem de kusmaya başlıyorum.

Hepsi olmuyor tabii. Ne kadar stres yaptığıma göre. Üşümeyi hep yaşarım, diğer ikisi ağır strese girdiğimde genelde. Özellikle egzama. Hatta bir ara o kadar ileriydi ki bacağımda sivilceler çıkmıştı bir sürü. Bunu bir kere yaşadım.

Zor
0
substituent
(12.10.25)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim+1
Uykularım kaçıyor.
0
Amaranta ursula
(12.10.25)
Direkt midem kilitleniyor. Korkunç bir yaz geçirdim ve 1 ayda 6 kilo verdim. Sporcuyum, zaten kilom yoktu, bildiğin eridim. Şimdi o yağ kaybetme durumunu avantaja çeviriyorum antrenmanla.

@bir sıcak el... Bu arada mutluyken de midem kilitlenir. Kitaba göre Bunun sebebi nedir?
0
mslny
(12.10.25)
@gobekliraki; cilt hastalığı. Özellikle stresle beraber coşuyor. Dermatolog bir şampuan, bir lityumlu krem verdi bir de zen olacaksin, tatile falan çık git Türkiye'ye stresi bırak dedi. Öyle garip bir hastalık.
0
logisticsmanager
(12.10.25)
(4)

günlük ortalama besin/gıda/yemek harcamanız

kixo
pazar gününün getirdiği can sıkıntısıyla oturdum hesapladım.proteini, yağı, karbonhidratı, vitamini, minerali şuyu buyu her şeyi tam kararında olacak şekilde bir günümün bana maliyeti 300 lira.ancak fiyat algım bir süredir bozuk olduğu için bu çok mu az mı normal mi kestiremiyorum.kira ve faturalar
pazar gününün getirdiği can sıkıntısıyla oturdum hesapladım.
proteini, yağı, karbonhidratı, vitamini, minerali şuyu buyu her şeyi tam kararında olacak şekilde bir günümün bana maliyeti 300 lira.
ancak fiyat algım bir süredir bozuk olduğu için bu çok mu az mı normal mi kestiremiyorum.
kira ve faturalar düştükten sonra kalan paramın yüzde yirmisi yapıyor.
0
kixo
(12.10.25)
keşke yaptığın hesaptaki kalemleri de yazsaydın.

ben çok uzun zamandır 3 öğün yemeyi bıraktım. 1 ya da 2 öğün yiyorum. 200-300 gram köfte ve yanına salata gibi oluyor genelde. 150 lira maksimum.
0
co2s2
(12.10.25)
300 baya azmış.
0
jelly bear
(12.10.25)
Günlük minimum 1000 tl
0
gobekliraki
(12.10.25)
Ortalama 1000 tl diyebilirim. Menüde et varsa 2000 tl yi görebiliyor.
0
runaway
(12.10.25)
(2)

JBL Tune 220 tws Bluetooth Kulaklık Pil Sorunu

cihsibbey88
Severek kullandığım ses kalitesi çok iyi olan kulaklığımın kulaklık içi pilleri 5 senenin sonunda şişti ve öldü. Pilleri değiştireceğim ama tr de hiçbir yerde yok. Eminönü karaköy tahtakale ve kadıköy de gezmediğim pilci kalmadı. Bulduğum en küçük piller bile uyumsuz oluyor. Tam ölçü pil gerekiyor.
Severek kullandığım ses kalitesi çok iyi olan kulaklığımın kulaklık içi pilleri 5 senenin sonunda şişti ve öldü. Pilleri değiştireceğim ama tr de hiçbir yerde yok. Eminönü karaköy tahtakale ve kadıköy de gezmediğim pilci kalmadı. Bulduğum en küçük piller bile uyumsuz oluyor. Tam ölçü pil gerekiyor. Ölçü ve pil kodu 040719. Sadece Aliexpress te var o da ülkemize göndermiyor. Tamam kulaklık 5 senelik ama pil dışında hala sıkıntısız ve ses kalitesi açısından yeni nesil kulaklıklardan bence daha iyi. Şimdi sadece yeni pil bulamadığımdan dolayı kulaklığım çöp mü oldu? Yardım edin be.
0
cihsibbey88
(10.10.25)
Onun pilini değiştirene kadar yarı fiyatında masraf yaparsın. Bence yeni al geç çok zorlamayacaksa
0
runaway
(10.10.25)
Bu tarz elektronik yerlerin mekanı bence Perpa. Perpa'da BBC elektronik vardı ben bir sürü abuk subuk devre kapasitor bms vs alıyordum bir ara.

Getirtirler, en azından nereden temin edeceğiniz konusunda yardimci olurlar.

Kulaklıktan çok memnunsaniz bence kesinlikle zorlayin pili, aynı markanın aynı modelleri bile çoğu zaman farklı olabiliyor.
+1
makbur
(10.10.25)
(12)

Pilotluk gereksiz abartılmıyor mu sizce de?

messina123
Şakasız söylüyorum 12 saat istanbul adana seferi yapan otobüs şoförünün yaptığının daha zor olduğunu düşünüyorum. Evet saygımız her mesleğe olduğu gibi pilotlara da var ama meslekleri saygı sırasına göre sıralayacak olsam doktor>mühendis>mimar>hemşire>boyacı>öğretmen>otobüs şoförü>zabıta>pilot>berbe
Şakasız söylüyorum 12 saat istanbul adana seferi yapan otobüs şoförünün yaptığının daha zor olduğunu düşünüyorum. Evet saygımız her mesleğe olduğu gibi pilotlara da var ama meslekleri saygı sırasına göre sıralayacak olsam doktor>mühendis>mimar>hemşire>boyacı>öğretmen>otobüs şoförü>zabıta>pilot>berber>eczacı=manav=kasap>bankacı>araştırma görevlisi=muhtar>kasiyer>kadın kuaförü>diyetisyen gibi bir sıralama yaparım
0
messina123
(09.10.25)
Hosteslerde çaycı zaten. Özel sektörde çalışsalar asgari ücret olacaklar.

Ama asgari ücret verdiğin birini, müşterilere karşı gülümsetemezsin. Her zaman alttan alan kişinin sen olacağına ikna edemezsin.

Ona yüksek maaş teklif edersin, hele yolculara gülümsemesin bakalım, direkt işten atarlar.

Uçak dediğin milyonlarca dolarlık taşıt. İçinde yüzlerce insan var. Hata yapma ihtimalin düşük değil hiç olmamalı. Pilotu tam olarak işe kendisini verebilmesi için büyük bir motivasyon gerek. Oda maaş işte.

Kapitalizm bu. Hatta bir araştırma vardı, insanların maaşı arttıkça verimliliği de artıyordu, işleri daha çabuk bitiriyorlardı. Kişi aynı işi yapmasına, aynı pozisyonda olmasına rağmen.

Şunu da ekleyeyim; pilot hata yaparsa, yaptığı hatayı düzeltemez. Velev ki uçağı düşürdü, paramparça etti. Firma ne yapacak milyon dolarlık uçağın faturasını pilota mı kesecek? Kesse pilot ödeyebilir mi? Mahkemeyle pilotun hayatını mahvedersin, ama uçak paramparça olduğuyla kalır.

Diğer yandan otobüs şoförünün yaptığı kazanın bedelini ödemesi daha olabilir bir şey. Otobüs şoförünün hata yapması kabul edilebilir yani
0
substituent
(09.10.25)
Aslında insanları mesleklerine göre değil de o meslekteki yetkinliklerine göre değerlendirmek lazım.
Benim için en “kutsal” meslek öğretmenlik, birini eğitiyorsun bunun kıymeti o kadar büyük ki belki ancak doktorlukla falan yarışabilir.
Ama işinde kötü olan öğretmenler yok mu vardır işte bilemiyorsun.

Pilotluk da cool bir meslek, bir de “üniforma etkisi” diye bir gerçek var, havalılar, yoksa iş olarak bilemedim şimdi.
0
mutekebbir
(09.10.25)
Birinde sorun çıkarsa uyglulanacak yönergeler kitabı tuğla kalınlığında.

Diğerinde bir satır: Sağa çek Stop et.
0
Mirket
(09.10.25)
Öeh. En zor mesleklerden biri.
0
arbre
(09.10.25)
pilotlara önyargılıyım çünkü casanova edalarında çoğu. kesinlikle abartılıyorlar. maaşları yüksek olduğu için bi grup tapıyor ve “avlamaya” çalışıyor, durum bundan ibaret.
0
deartheodosia
(09.10.25)
Hayır abartılmıyor bence.

Pilotların sürekli girmek zorunda olduğu testler ve sağlık süreçleri var. Öncesinde aldıkları eğitim birkaç sene sürüyor ki başarısız olma ihtimalleri var. Koskoca uçağı kaldırmak ve indirmek kolay değil. İşin içine çeşitli risk faktörleri de var ayrıca.

Son birkaç senedir sıklıkla yurtdışına gidebilme fırsatım oldu. Bu süreçte fark ettim; Kabin memurların da işi zor. Pilot yolcuyla pek muhattap olmuyor iş gereği. Kabin memurları iş gereği sürekli yolcuyla muhattap olmak zorunda ve yüzlerce kişiden bahsediyoruz. Hem giderken hem dönerken.

Herkes siz biz gibi anlayışlı ve yapıcı insanlar değil ki. Saçma sapan bitmeyen istekleri olan, kural tanımayan, saçma sapan garip garip nedenlerden dolayı sorun problem çıkartan nice yolcu var. Sürekli muhattap oluyorsun bu tür cins insanlarla.
0
put it in your appropriate place
(09.10.25)
"Pay to play" bir iş haline geldi.
0
runaway
(09.10.25)
Ben pilotluğun değil de havayolu sektör kurallarının artık çok gereksiz abartıldığını düşünüyorum. Yani sene 2025 oldu her sektör gelişti. Yani neden 3 saat önce havalimanında olmak zorundayız ya. Artık şartlar gelişti yani.
0
mikahakkinen
(09.10.25)
evet haklısın abartılıyor. zannedildiği kadar zor bir iş de değil ayrıca. evet dikkat gerektiriyor ve hatayı affetmiyor. bin kere en zor şartlarda uçağa indirir, ölümden döndürürsün insanları, ama bir kaza her şeyi bitirir.

türkiye'de maaşlı çalışılabilecek en yüksek getirili işlerden biri. amerika'da millet 18 yaşında girince uçuş okuluna girip pilot alıyor.

savaş pilotu olsa neyse de yolcu uçağı pilotu olmak ve bunu sürdürmek çok zor bir iş değil.
0
tabudeviren
(10.10.25)
Bazı açılardan evet abartı kısımlar var ama buna sebep gene pilotlar kimisi pilot olunca dünya kendi çevresinde dönüyor sanıyor. Lakin kurallar katı eğitimler sürekli ve sıkı başarısız olma lüksün yok.

her iş zor ama insan olan yerde her türlü saçmalık oluyor maalesef.
0
basond
(10.10.25)
otobüs şöförü daha yorucu bir iş yapıyor, o açıdan daha zorlu. pilotlar bu anlamda yorulmuyor. otopilot denen bir şey var, sürekli direksiyon sallamıyorlar.

ANCAK

1- ben bugün bir otobüsün koltuğuna oturayım, iyi kötü kullanırım. konforlu bir yolculuk olmaz, ya da çok yavaş giderim, manevra zor yaparım ama otobüsü hareket ettirmek için teorik bilgiye sahibim. her gün bindiğim arabadan hallice bir araç. ama uçak öyle değil, kokpite girdiğimizde 1500 tane düğme var, mal gibi bakarız.

2- otobüste bir problem olsa, tehlikeli bir durum olsa, frene basıyorsun duruyor. motor patlasa, kendi kendine duruyor. acil durum prosedürleri yok gibi bir şey. "frene bas, dur, araçtan in." ya da dikkatsizlik yaptığında sonuçları çok büyük olmuyor. ama uçak öyle mi? en ufak bir hatada bir kaç yüz kişi ölebilir. "frene basarsın, durur" gibi bir durum yok. karmaşık sistemlerle, ani karar vermen gerekiyor. bu yüzden herkes pilot olamıyor, bu yüzden uçaklar ticari olarak kullanılana kadar 10 yıl testten geçiyor.
+1
co2s2
(10.10.25)
Abartıldığını düşünenlerdenim.

İnsanlar kullanmayı bilmedikleri kompleks bir cihaz gördüklerinde onu anlamlandıramayınca yapılan şeyin ekstrem zor bir iş olduğu algısına düşüyorlar. 2 sene boyunca eğitimini aldığın herhangi bir aracı geri zekalı değilsen ve motor becerilerin yerindeyse kullanabilirsin. Bir de şu "sürekli eğitim alıyorlar. sürekli sınava" giriyorlar diye savunan kitle var. İyi bir mühendisin kendini güncel tutabilmesi için kendini sürekli eğitmesi ve durmadan öğrenmesi gerekiyor. Sürekli teste giriyor olmak, sürekli öğrenmek bir kriter değil. Aldıkları ücretler tamamen arz talep dengesizliğinden dolayı yüksek. Ücretli çalıştığınız kapitalist sistemde kimse sizin yetkinlikleriniz ve aldığınız sorumluluklarla ilgilenmez. Daha fazla kişi pilotluğa ilgi duysun ve arz fazlası oluşsun, bak bakalım o aldıkları ücretler ne oluyor.

Bu işin benim için tek görünen zorluğu düzensiz çalışma saatleri. Gece uykumdan uyanıp saçma saatlerde işe gitmeyi istemem şahsen. Sürekli o hayatı sürdürmek çok yorucu.
0
synesthesia
(10.10.25)
(10)

Yeni doğan bebeğimiz için uzun vadeli getirisi yüksek en iyi yatırım nedir

su eve bi peynir alamadin diyen fare
SB. Ne önerirsiniz? Her ay aylıktan bir miktar bütçe ayırıp düzenli olarak yatırım yapacağım kızım için. Bazı arkadaşlar altın fonu falan yazıyorlar ama çok bilgim olmadığı için sizlere sormak istedim. Ne önerirsiniz, nasıl bir yatırım yapmalıyım sizce ? Her türlü öneriye açığım, zahmet eden yazan h
SB. Ne önerirsiniz? Her ay aylıktan bir miktar bütçe ayırıp düzenli olarak yatırım yapacağım kızım için. Bazı arkadaşlar altın fonu falan yazıyorlar ama çok bilgim olmadığı için sizlere sormak istedim. Ne önerirsiniz, nasıl bir yatırım yapmalıyım sizce ?
Her türlü öneriye açığım, zahmet eden yazan herkese teşekkür ederim.
0
su eve bi peynir alamadin diyen fare
(09.10.25)
yakında ben de aynısını yapmaya başlayacağım ve amerikan hisse senetleri, kripto, altın ya da gümüş fonuyla bir sepet oluşturup her ay düzenli olarak ekleme yapacağım.
0
sir gawain
(09.10.25)
en güzeli sepet yapmak, tek bir şeye bağlanmamak
0
sweetoffice
(09.10.25)
etrafımda bir kaç kişi bes yapıyor çocuklarını, bazı bankaların kampanyaları oluyor 5k gibi bir peşinatıda kendileri yatırıyorlar çocuklar için, fon takip edebiliyorsan yatırım danışmanın iyi ise düşünülebilir.
ben besi kenardaki para olarak görüyorum önem atfetmiyorum
0
eja
(09.10.25)
Bes yapin ama cocuga degil kendinize. Siz 65 yasiniza gelip emekli oldugunuzda biriken para cocugun olur.

Besin mantiksiz oldugunu soyleyen cok var altin al koseye koy diyorlar. ama problem basin sikistiginda ya da bir araba ev alacaginda o altini bozman aslinda. beste kayip vs oldugu icin dokunamiyorsun bu da birikime zorluyor. benim icin boyle en azindan.
0
nuevo
(09.10.25)
En iyisi fon diye düşünüyorum. Tefaş sitesinde fon karşılaştırma kısmında inceleyip seçebilirsiniz, ister sepet ister bir ikisine bağlı kalırsınız. En garantici yaklaşım da para piyasası fonları oluyor fon işlerinde.
0
encokbenisevinnolur
(09.10.25)
Ağaç dikin sirke kurun ekşi maya başlayın altın ve/veya gümüş alın.

Nasıl diye sormayın, hayal edin, zaten sizin olurlarınız size gel gel eder. Günde 20 lira bile kenara atmak çok fark yaratabilir. Onunla ayda bir gümüş granül alırsınız mesela.
0
muhayyer divan
(09.10.25)
Tek para birimi var. Altın! Her şey ona göre fiyatlanır. Kardeşi de gümüştür. 1000 yıldır değişmedi.
0
luluki
(09.10.25)
öncelikle bebeğiniz ömrü uzun olsun, annesiyle babasıyla mutlu bir hayat geçirsin.

uzun vadeden kastınız nedir? altın, fonlar, BES güzel seçenekler ancak bana göre açık ara en iyi yatırım arsa almaktır. 15-20 sene sonra imara açılması beklenen arsayı bugün komik paralara alırsınız. şöyle diyeyim. zamanında babam komik bir paraya (yanlış hatırlamıyorsam, bir aylık kazancından biraz fazla bir paraya) bir tarla almıştı. yıllar geçti, müteahhite verdik, 34 tane dairemiz oldu. böyle 2 tane daha arsa almıştı, birinden 5 tane villamız oldu, biri hala bekliyor. bebeğin geleceğini garantiye alırsınız. hatta kendi emekliliğinizi de garantiye alırsınız.
0
co2s2
(09.10.25)
sürekli alım olunca risk olmuyor.

abd borsası, kripto, altın, borsa alın.

her ay örneğin 10 bin mi koyacaksınız, abd borsası 3, kripto 1,5, altın 4, borsa 1,5 gibi dağıtabilirsiniz.

ama sürekli takip gerekiyor.
0
gurur
(10.10.25)
çocuğunuzun kişisel gelişimine yatırım yapın. bilingual (çift anadilli) yetiştirin. biriktireceğiniz para ile 2. dil kazandıracak bir bakıcı tutun. hayatın ilk 7 yılı için en sağlam yatırım.
0
runaway
(10.10.25)
(4)

İzmir’de su faturanız ne kadar geliyor ?

nivoandmira
iki kişi için aylık 1000 tl geldi. Bi kaç aydır kallavi şişirilmiş faturalar geliyor gizli bi zam mı oldu ne ?
iki kişi için aylık 1000 tl geldi. Bi kaç aydır kallavi şişirilmiş faturalar geliyor gizli bi zam mı oldu ne ?
0
nivoandmira
(09.10.25)
yok artık. tesadüfen dün akşam tüm apartmanın faturalarının fotosunu çekip kıyaslama yapmıştım. 4 kişiyiz, deli gibi duş bulaşık çamaşır işlerimiz oluyor. ayrıca 2 terasta ağaçlar ve bitkiler var onları da suluyoruz ve teraslar yıkanıyor. 998 tl. apartmandaki diğer faturalarda aşağı yukarı o kadar. sıfır gelen de var 100 tl gelen de var onlar pek kalmayanlar. ben aslında elektrik çok geliyor diye kıyas yapacaktım su faturalarını görünce onları da hallettim.
0
ground
(09.10.25)
bana normal geliyor, tek kişiyim, ama böyle yüksek tutarlarda geldiğini başkalarından da duydum inceleme için başvurabiliyorsunuz sanırım
0
veritaslibertas
(09.10.25)
1400 TL geldi en son.
Bir kez 4000 TL geldi. Olamaz dedim,
İZSU'ya gittim. Ya bahçe sulamaktan ya da su arıtmadan deyip savdılar. Gelip sayacı kontrol etmediler. Bahçe sulamıyoruz ve sittin senedir kullandığımız arıtmayı kontrol de ettirdim. Sayaç başında bekledim, hiç kimse kullanmıyorken dönüyor mu, kaçak var mı bir yerden diye. O da yok.
Nasıl olsa terlik koysak seçeceksiniz diye düşünüyorlar.
0
pro9it9is9
(09.10.25)
suyun en pahalı olduğu şehir izmir. 2 kişi için 1000 anormal değil, özellikle yaz aylarında gayet normal
0
runaway
(09.10.25)
(8)

Kaliteli kot pantolon önerisi (Erkek)

marowak
Son kot pantolonlarımı Mavi'den aldım ve 1 yılı zor çıkardı hepsi. Haftada en az 1 kere giyerim. Sağlam ve mümkün mertebe uygun fiyatlı hangi markayı önerirsiniz? Aldığım bütün pantolonların bacak arası kısmı yırtılıyor. Kesimleri ve sağlamlığı benim için ön planda
Son kot pantolonlarımı Mavi'den aldım ve 1 yılı zor çıkardı hepsi. Haftada en az 1 kere giyerim. Sağlam ve mümkün mertebe uygun fiyatlı hangi markayı önerirsiniz? Aldığım bütün pantolonların bacak arası kısmı yırtılıyor. Kesimleri ve sağlamlığı benim için ön planda
0
marowak
(05.10.25)
Levis'in elastan içermeyen modelleri.
0
runaway
(05.10.25)
en dayanıklı pantolonum levi's 501 oldu. 10 yıldır giyerim.

catch jeans de sağlam. kumaşı kalın.
0
yurtsuz john
(05.10.25)
bulabilirseniz bego oneririm. good4trust.org'da vardi bir donem.
0
klassno
(05.10.25)
liseden beri ltb kullanıyordum kalite düşünce mavi'ye geçmiştim mavi'den de benzer sebeplerden memnun kalmayınca en son levi's a geçiş yaptım şimdilik memnunum.
0
kornisch
(05.10.25)
Maalesef bulabilmen çok zor, buldukların da uygun fiyatlı olmayacak.

Kot/denim pantolonlarda sağlamlığı belirleyen şey cm2 başı dokuma sıklığıdır. Artık pantolonlar hem hafif olsun, hem esnek olsun, kaba durmasın ve tabii ki ömrü daha kısa olsun gibi gerekçelerle düşük yoğunluklu ve esnek kumaşlardan üretiliyor.

12,5 ya da 14 oz jeans diye ararsanız bulduğunuz pantolonlar epey sağlam olacaktır. ama takdir edersin ki fiyatları mavi ile aynı olmayacak. geri kalan mavi levis armani şu bu marka hiç farketmez, hepsinin dayanıklılığı üç aşağı beş yukarı aynı olacak. markaya takılma bu yüzden.
0
thracia
(05.10.25)
random kot pantollar gayet dayanıklı. türkler tekstilde iyiler. markaya para vermeye lüzum yok. her taraf çarşı dolu, birine gir bak.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(05.10.25)
koton. hadi lan diyebilirsin ama 7-8 senedir giydiğim kotları var. daş gibin dimdik. halen alırım.
0
inannas jofn
(06.10.25)
beymen network levis
0
mikahakkinen
(06.10.25)
(77)

eksi duyuru'nun yeni versiyonunu test etmek

compumaster
bir seyleri konusmak icin: https://t.me/+45U_yTjnwD9lMmFl telegram grubunu kullanabilirsiniz.buraya yazdiklariniza bakacagim ama tüm hata ve özellik istekleri artık burada takip edilecek: https://github.com/compumaster/eksiduyuru-issues
bir seyleri konusmak icin: t.me telegram grubunu kullanabilirsiniz.

buraya yazdiklariniza bakacagim ama tüm hata ve özellik istekleri artık burada takip edilecek: github.com
0
compumaster
(01.10.25)
telegram kullanmiyorum, buradan da geribildirim kabul ederseniz diye yazayim:

bence eski site daha guzel hala. mobil uyumlu olsaydi hic yenisine gerek yoktu gibi. gorsel bazi seyler icin yorumum var sadece.

1. ✔️(bkz: ), , (git: ) buton gibi gorunmuyor. islevi anlasilmiyor.
2. ✔️son cevaplananlar ve bildirimler biraz karisik gorunuyor satir ayrimi olmadigi icin.
3. duyuru ve cevaplarin zaman bilgisi eski halinde daha iyiydi bence. hem edit oldugu da anlasilmiyor.
4. favorilere ekleme, yenile butonu, duyurularin kac kez goruntulendigi de gizlenmese iyi olurmuş. (belki sadece mobilde gizlense daha iyi)
5. ✔️duyuru ve cevaplarin menu butonu "v" collapse/expand butonu gibi hissettiriyor, tiklamadan tahmin edememistim ne oldugunu.
0
lemmiwinks
(01.10.25)
bir de kullanici bilgilerini goremiyor muyuz artik?
✔️düzeldi (kullanicinin sayfasinda)
0
lemmiwinks
(01.10.25)
eski siteyi mobil uyumlu yapmak spagetti koddan dolayi imkansiza yakin oldugu icin yeni siteyi sifirdan yazdim.

> daha guzel hala

yeni sitenin eskisi kadar guzel olmasi icin gerekeni yaparim, yeter ki geri bildirimde bulunun.

diger soylediklerinizi goz onunde bulunduracagim.
1. ok!
2. duzeltecegim
3. saat detayi mouse hover da gozukuyor (duzelecek su anda cok kotu)
4. herseyi o menuye atmamin nedeni ekranda cok fazla icon oluyordu, ondan kurtulmak istedim daha sade gozuksun diye.
5. onu menu iconu ile degistirecegim.
6. kullanici bilgilerini geri getirecegim.
0
🌸compumaster
(01.10.25)
- 🎫mallara ekledigimiz yazarlarin duyurularini/cevaplarini gormeyelim, yok olsunlar bizim icin.
- moderasyona artik bir ceki duzen gelsin, ya hersey siliniyor ya da saldim cayira havasi esiyor. bunun bir ortasi olsun artik.
-ben goruntuden memnunum, sekil yapmaya gerek yok bence.
0
cooperr
(01.10.25)
Süper eline sağlık, allahu ekberrrr!
1-Herhangi bir duyuruda üç çizgi var sağında. Tıklıyoruz ve açılan menüde duyuruya git diyoruz. Duyuruya gittik ama sağdaki son cevaplananlar ve bildirimler kapandı.
🟡 bunu anlamadim.
2-Sağ üstte adımızı görüyorduk. Görmesek de olur tabii. Bildireyim dedim.
🟡 insanlar "expose oluyoruz aman aman" demislerdi 10 yil once gizledim Ben'in altina.
3-Duyuruyu açtık, yenile şeysi logosu yok f5 tek çare. Bazılarımız o tuşa hınçla basıp çökertiyorduk sikeyi.
🟡 hamburger menude var ☰'nin icinde.
4-Sağdaki son cevaplananlar'da kaç dakika önce yazılmış görmeyince içime dert oldu.
🟡 çok gerek duymadım
5-Duyurunun içindeki herhangi bir cevap vermiş olan kullanıcı için kim bu kullanıcı diye adına tıklayınca hata veriyor, hata bizimdir diyorum
✔️ bu düzeldi
6-Kullanıcı adı yanindaki i ve es şeyleri kurbağa olmuş, basılmıyor çünkü galiba basılı kalmış ahahah
✔️ bu kullanıcının duyurularına git -> istatistikler.
5-6 biliyorsun galiba .sss
0
Shepard
(01.10.25)
login deki, ekşi girişi sub-etha/yardir'a gidiyor, direk sub-etha'ya gitmeli,
✔️ düzeldi
satır aralıkları büyümüş, font çok ince kalmış, gri'nin tonu sanki aynı değil, font rengi açık gibi görünüyor, belki de ince kaldığı için. emin değilim.
✔️ değişti
feature request olmazsa dark mode süper olur, telefon/tablet/ laptop pili daha fazla dayanıyor dark mode'da
✔️ sitenin en alında switch var artık
0
selam
(01.10.25)
telegram grubu doesn't exist diyor.
🟡 var yaw?
sub-etha uzerinden giris yapamadim, aradiginiz sayfa yoktu diyor.
🟡 şu anda direkt giriş yok eksi duyuruya login olunca en alttaki beta yazısından
bence cevaplarimizi veya duyurularimizi gizleme ozelligi gelmeli. su an cevaplarimizin acik olmasinin pek gerekli oldugunu dusunmuyorum. ayrica millet soruya cevap yazmak yerine onceki yazdiklarina bakip yargilayacak. mesela reddit'e yeni geldi gizleme, cok da guzel oldu.
🟡 yani bilemedim.
edit: "cevabin linki" basilinca kopyalanmasi mi gerekiyor bilmiyorum ama su anki haliyle duyuru ana sayfaya gonderiyor. mobil surumdeyim.
🟡 desktopta cevabı sarı ile boyayarak o duyuruya gidiyor olması lazım.
0
herzan
(01.10.25)
Abi şu siteye kullanıcı engelleme getir artık. Engellediğimiz kullanıcılar sorularımıza cevap yazamasın. Bu sitenin başka bir şeye ihtiyacı yok. Site kaç tane kaliteli kullanıcı kaybetti. Bunlara odaklanmak yerine butona falan takılıyorsun. Çöp kullanıcı dolu sitede her şey mükemmel çalışsa gözükse ne olacak.
🎫 ok yapacam
0
arbre
(01.10.25)
Ekşi sözlük üzerinden giremiyorum, nasıl girebilirim anlayamadım.
🟡 şu anda betaya sözlük üzerinden direkt giremiyorsunuz.
0
muhayyer divan
(01.10.25)
- Başkalarının duyurularında "cevap bu" diye tıklayabiliyorum. Bir şey değişmiyor ama yapılabiliyor.
🎫 bunu düzelteyeyim
- "Son Cevaplananlar" ve "Bildirim" kısmı göz yorucu olmuş. Yazı fontu da normal/eski olacak versiyonunda daha iyi sanki.
🟡 daha fazla geri bildirim alırsam bakayım.
- Hatta site genel olarak daha parlak ve beyaz gibi. Biraz gözümü yordu benim.
✔️ düzeldi
- Cevabın tarihi ve saati yerine, eğer 24 saatten az sürede ise kaç saat önce yazıldığının yazması bence gereksiz yenilik.
🎫 ok şimdiye kadar kimse bunu beğenmemiş kaldıracağım.
- Gönder butonu ile mesaj çerçevesi kesişiyor. Sanırım bu planlanan bir şey değil, butonun biraz daha aşağıda olması gerekiyor o zaman.
✔️ düzeldi
- "beta.eksiduyuru.com" adresine tıklayıp Ekşi Sözlük kullanıcısı olarak girmeye çalışınca yardır5'te kalıyor. İlerlenmiyor.
✔️ düzeldi, ama 'çalışmaz
- Mobil uyumlu haline geçince, en uyumlu eksik olan düzenleme giderilmiş görünüyor ama son halinde nasıl olur o bilemiyorum tabii.
✔️ aynen şu anda gördüğünüz gibi olacak
- Mobil'den girince "cevapla" tuşu ile duyuru başlığı iç içe geçiyor.
✔️ düzeldi
- "duyuru ve cevaplarin menu butonu "v" collapse/expand butonu gibi hissettiriyor" @lemmiwinks +1 bir de açık görünümden eski haline dönemiyorum.
✔️ düzeldi, eski haline donmek icin bos bir alana tiklayin.

@muhayyer divan web sitesinin en altında "beta" diye link eklenmiş. Chat linkinin altında. Onu tıklamayı dene.
0
nawar
(01.10.25)
Uzun bir süre antik.eksisozluk sitesinden giriş yapan tipik bir “eski dandik siteci” olarak; mümkünse renkler aynı tonda olsun beta versiyonda da. Çünkü mevcut duyuru renklerinden farklı olarak mat&metalik bir aura var betadaki renklerde. Dolayıısyla bu Betadaki hali hem göz yorucu hem de mevcut renk tonları arka plan dahil bence net daha iyi. bu mesele düşünmeye değer.
✔️ düzeldi
0
ezkaza
(02.10.25)
- dark tema eklenebilir mi ?
✔️ düzeldi sitenin en altina bakin
0
orpheus
(02.10.25)
kayıp ikonuna yabancı dil ikonu konulmuş
✔️ düzeldi
0
art cat chocolate
(02.10.25)
ÇOK PARLAK +1 yazılarda küçük kalmış nostalji namına görünüşü değiştirmesek olmaz mı:(
✔️ düzeldi arti dark theme geldi
kendi nickime basınca şu çıkıyor; birde sözlükten girmeyi asla başaramadım
✔️ düzeldi, sozlukten bu siteye direkt giris yok.
0
eja
(02.10.25)
1. Sözlüktekinin aksine gerçekten çalışan bir engelleme sistemi mutlaka olmalı. Ara sıra dadanan troller, ayırt etme gücünden yoksun olanlar ve ne cevaplarını ne de sorularını görmek istemediğim kişiler var, bu kişiler ne benim yazdıklarımı görsün ne de ben onların yazdıklarını göreyim.
🎫 yapacagim
2. Koyu/dark/karanlık artık adına ne denirse bir mod olmalı. Hem göze hem batarya ömrüne faydası çok.
✔️düzeldi
3. bkz, ' ' ve git komutlarının sağda olmasını yadırgadım. Bu butonlar genelde solda oluyor. Alışılır elbette ama garip geldi bana.
✔️düzeldi
4. etiketleme olursa, @compumaster yazdığımızda compumaster'a bildirim giderse şahane olur. Anlık bildirimden bahsetmiyorum ancak Donanımhaber'de olduğu gibi bir bildirim paneline bildirim düşerse güzel olur bence.
🎫fena fikir degil
5. Cevapla butonunu son cevabın da altına eklemek iyi olur. Çok cevaplı bir duyuruda cevapları okuduktan sonra cevap yazmak isteyen biri tekrar çıkmasın yukarıya.
🎫evet yapmak lazim
0
10551037
(02.10.25)
Çok parlak olmuş, göz yoruyor. Eskisi iyi bence.
✔️düzeldi
0
nothing in my way
(02.10.25)
- Çok parlak +1
duyuruların arkaplan gri rengi çok açık olmuş.
✔️düzeldi
Mevcuttaki gibi olursa (e6e5e5) olur. Yeni renk (edecec) çok göz yoruyor.
✔️düzeldi
- Karanlık mod gelirse şahane olur.
✔️düzeldi
- Açık görünüm butonu açarken işe yarıyor ama kapalı görünüme geçmek için işe yaramıyor. Adres çubuğunda ?s=1'i ?s=0 yapmak gerekiyor.
✔️düzeldi
- Duyuru kapalı (genişletilmemiş) durumdayken kullanıcı adına tıklayıp "duyuruları" sayfasına gidilemiyor. Önce duyuruyu açmak gerekiyor.
🚫oyle olmasini istiyorum.

- Duyuruya gelen cevaptaki kullanıcı adına tıklama gelmiş ama düzgün çalışmıyor. Yönlendirdiği sayfa ../kullanici/himmet dayi/ ama gitmesi gereken sayfa ../kullanici/himmet dayi/i. Yani sondaki /i eksik olduğu içib 404 hatası veriyor. Ayrıca 404 sayfasına da bir tasarım gelse iyi olur. Şu an saçma bir 404 sayfası var.
✔️düzeldi

- Kullanıcı sayfasında duyuruları / cevapları ayrımı olmuş. Çok iyi bence. (sonuçta bu da bir geribildirim)
✔️
- Kullanıcı adlarının yanındaki i ya da es logoları eskisi gibi çalışmıyor. Yani kullanıcıya ait istatistikler görünmüyor. Onun yerine kullanıcı sayfasına gidiyor. Bu hali de olur ama kullanıcı sayfasına o istatistikleri üçüncü sekme olarak ekleyebilirsin.
✔️düzeldi (aynen dedigin gibi yaptim)

- Duyuru içindeki yenile butonu kayıp.
edit: kibritsuyu uyardı, menünün içindeymiş. onu menü dışına alalım o zaman. 2 tık olmasın. 1 tık olsun.
🎫 belki, ekranda cok sey olmasin diye herseyi menuye koyduydum.

- Bir duyuruyu genişlettiğimizde diğer genişletilmiş olan otomatik daralsın gibi bir özellik olsa iyi olabilir. Ayarlardan değiştirilebilir kullanıcı isteğine göre.
🚫hayir senin direkt clicklemedigin birseyin calismamasi lazim.
0
himmet dayi
(02.10.25)
Lanlı lunlu edepsizce konuşan tipler hemen atılmalı. İkaz bile etmeden. Tadımız kaçmasın.
🟡oyle yapiyorduk zaten, sitede adam kalmadi. bloklama gelecek.
0
luluki
(02.10.25)
üstad eline saglik.
🟡 sagol

1. cevapla yanindaki kalem ikonuna isinamadim, hem varolusu hem de bir kisim basliklarla altli ustlu takilmasi sebebiyle olmasa da olur. Varolusu daha buyuk etken.
✔️düzeldi, ayrica o kalem sitenin ilk halinden beri vardi, öldürmüş oldun.
2. mobil versiyonda ekrani yatay/dikey cevirince (benim veremeyecegim detaylari goruyorsunuzdur) ekrani dolduran ana hat kayip eski sitenin masaustu versiyonu gibi gorunuyor, ancak yalnizca sag tarafta arka plan yesili gorunuyor. Ustteki reklamlar tum ekran genisligini doldurmaya -gri arka plandan tasarak- devam ediyor.
🟡 buna yapabilecegim bir sey yok. bootstrap (arka fonda calisan yapi) limitasyonu.
3. @10551037 soyledigi 2-4-5'e katiliyorum.
🟡 bende
4. Baslik fontu alisana kadar acaib gelecek, adi nedir acabağ?
🟡 aslinda eksi siteyle ayni font degil mi?
5. Mobilde bazi duyurularin onizleme metni baslik altinda ikonun altina sarkiyor, bazilarinda yanibasindan basliyor. Henuz sebebi anlayacak -ikon mu metin mi ya da kiymetli sen mi- bi oruntu goremedim.
🟡 ekran goruntusu lutfen!
0
klassno
(02.10.25)
lütfen engelleme getirin. burdak herkesle akraba olmak zorunda değilim. altı üstü soru sorup cevap verip gidicem.
🎫ok yapacagim
0
i'm gonna start a revolution from my bed
(02.10.25)
font weight bir ya da iki tık yükselse daha okunur olacak
❓çok ince bir fonttu şimdi eski siteyle aynı boyutta ve aynı face'de
0
denemeyanilma
(03.10.25)
Ben de çok parlak olmuş diyorum, daha mat, daha soluk (Sözlük'teki saman teması gibi) olsa ve koyu/karanlık teması da olabilse ne güzel olur.
✔️düzeldi eski siteyle aynı, ayrıca dark mode da geldi.

Engelleme konusu şahsen mesajlarda varsa benim için yeterli.
🎫 mesajlarda var ama site geneline gelecek.
Belki işe yarar, duyuru başlıklarına "ciddili soru" ve "eğlenmeli sohbetli soru" olduğunu düşündürecek birer emoji eklemek ve kural olarak da ciddili sorularda goygoyculuğu yasaklamak, buna göre cezai işlem uygulamak bence çok mümkün. Ciddili sorularda birbirine bulaşmayı engeller hiç değilse.
🟡 bunu anlamadim
Bir de ben siteyi çok beğendim, ellerine sağlık.
0
muhayyer divan
(03.10.25)
Parlak +1
🟡 mevcut theme orjinal siteyle ayni. dark da geldi
0
lapaz
(03.10.25)
masaüstü içindir:
- cevapla kısmında bkz, ve git butonları anlaşılmıyor. +1
🟡 bunu duzelttim yaw?
- cevapla kısmının yazı boyutu duyuru içeriği ile yandaki kategoriler bölümünün yazı boyutundan neredeyse 2 kat daha büyük gözüküyor. dolayısıyla butonlar da aşırı büyük gözüküyor.
🟡ya sitenin fontu cok kucuk bence, eksi siteyle ayni olsun diye yaptim, ama gozum cikiyor artik 20 yasinda degilim.
yine kategoriler ile son cevaplananlar ve bildirimler kısımlarının yazı tipleri birbirinden farklı. şahsen duyurunun varsayılan font ve boyutlarını tercih ederim.
✔️ artik ayni olamsi lazim
- duyuru arka fonundaki gri bana da parlak geldi, eskisi daha iyiydi +1
✔️bu su anda eksisi ile ayni
- sanırım duyuru içeriğinin kapalı görünüm yazı boyutu ile açık görünüm yazı boyutu farklı olduğu ve cevaplar arasındaki ayraç silik olduğu için sayfa parlak gözüküyor.
🟡 kapaliyken kucun olmasi onizleme oldugu icin.
- duyuru gönderim zamanında x saat önce gönderildi yazmasa da olur +1
🎫 ok yapacam
- duyuru gönderi zamanı tarihe dönüştükten sonra, mouse over yapınca " " yerine "&nbsZ;" yazılmış.
🎫 ok yapacam
- sol üstte ("her bir şey"den önce) bazı sayfa başlıklarının gözükmesi lüzumsuz gibi geldi. ör: duyura'ya gidince duyuru başlığı, benimkiler'e gidince "duyurularım" , mesajlarda "gelen kutusu" vs. mobilde de sanırım menünün içine saklanıyor bu başlıklar, dolayısıyla fonksiyonunu anlayamadım. bence olmasa da olur.
🚫tasarim tercihim. hangi sayfada oldugunu bilemiyordun. mobil'de gizli zaten.
- bildirimlerdeki ya da son cevaplananlardaki duyuruları sırayla görüntüleyeyim istiyorum. duyuru sayfalarında "son cevaplananlar" ve "bildirimler" düzensiz bir şekilde genişlemiş daralmış oluyor. mesela "son cevaplananlar"ı sırayla açarken üçüncü dördüncü duyurudan sonra "son cevaplananlar" daralıp "bildirimler" genişliyor, bazen tam tersi, bazen ikisi birden daralıyor. bir önceki sayfadaki görünümden devam etse fena olmazdı.
🟡ekran goruntusu lazim

edit: şu son anlatmaya çalıştığımla ilgili ne zaman ekran kaydetmeye başlasam yazdığımı tekrar ettiremiyorum. hangi tıklama sırasıyla gerçekleştiğini bulamıyorum. düzensiz.
"bildirimler"dekileri baştan sona sırayla tıklasanız denk gelirsiniz gibi geliyor. ama düzensiz bir durum olduğu için şu an için angarya. anca bir gün uğraşmak isterseniz diyeyim.
0
tnz
(03.10.25)
-Cevapları birbirinden ayıran ince uzun çizgi eski sitedeki gibi olabilir, bir tik koyu olursa daha iyi olacak gibi

-bir de örneğin 20 cevaplik bir başlığa tıkladık, yavaş yavaş asagiya kaydırarak cevapları okuduk ve direk aynı sayfa üzerinden diğer başlıklara geçtik ve burada da birkaç başlığın cevaplarını okuduk vs ve en alta kadar geldik… sonra tekrar yukarıya çıkmak istediğimizde bu tıkladığımız başlıkların hepsi açık olduğu için insanı boguyor, bir karmaşa oluyor, bu nasıl düzeltilir veya ne yapılabilir bilmiyorum ama bi gariplik var gibi
0
dedeminhirkasi
(04.10.25)
ustadim god mode on takildigin icin cevabimiza mutecaviz yazabildigin cevaplarinin senden geldigini anlamam vakit aldi, affet.

kalem ikonuna uzuldum, eskiliginden degil yerine yerlesememesinden belki de isinamadim. cunku zira su hali mi o hali mi, kesinlikle kalemli hali. yerine oturabilse pek guzel olur, bunu olduren de olmak gafletinin yukunden kurtulurum.

font meselesi... bir gittim geldim eskisine, ikon ve renkler yuzunden oldugunu dusunuyorum. yine de fontun adinini sanini isteruk.

asagidaki ekran goruntusunun mevzunh anladim. baslik iki satira sarktiysa ucuncu satir onizleme oluyor ve ikon altina gidiyor, baslik tek satirsa ikinci satir onizleme ve ikon yaninda kaliyor. gorselden tetiklenen beni bir huzursuz etmisti ama artik cozdum ya alisirim.
ekran goruntusunu drive linki olarak paylasiyorum. drive.google.com

eline emegine saglik, su sitenin ve senin emegini nasil oderiz bilmiyorum.
0
klassno
(05.10.25)
Abi dark gelmiş, oley.

Bak çok zeki hissediyorum şu an kendimi ahhahahaha, öneri geliyor.

Karmamız yok, keşke olsa.


Önceki mesajımı da düzelttim anlatamadığım kısmı. O kısımda şunu demek istedim:
Herhangi bir duyuruda üç çizgi var sağında. Tıklıyoruz ve açılan menüde duyuruya git diyoruz. Duyuruya gittik ama sağdaki son cevaplananlar ve bildirimler kapandı.
0
Shepard
(05.10.25)
site çok parlak olduğu için yazıları okuması yoruyor, ayarlardan belki bir dropdown ile yazı fontu seçenekleri eklenerbilir.

font-family: Verdana, Geneva, sans-serif;
ve
font-size: 14px;

yaptığımda bana daha okunabilir geldi her şey.
0
nahtoderfahrung
(05.10.25)
"""Belki işe yarar, duyuru başlıklarına "ciddili soru" ve "eğlenmeli sohbetli soru" olduğunu düşündürecek birer emoji eklemek ve kural olarak da ciddili sorularda goygoyculuğu yasaklamak, buna göre cezai işlem uygulamak bence çok mümkün. Ciddili sorularda birbirine bulaşmayı engeller hiç değilse."""
🟡 bunu anlamadim

Duyuru'da ne zaman ciddi ve trollemesiz ne zaman geyikli goygoylu cevaplar yazılabileceğini belirtme ihtiyacı duyuyorum da. Kimi konuyu tartışırken eğlenebiliyor, ruhen buna müsait oluyor kimi müsait olamıyor, kimi zaman konunun ciddiyeti algılanmıyor filan. Hani insanların birbirini daha az incitmesini sağlamak, biraz da (zaman geçtikçe bir geçmiş oluşacağı için) geçmiş duyuruları daha doğru değerlendirmek adına bu tarz bir işaretleme lazım diye düşünüyorum, bu site bana ait olsa bunu yaparım yani. Burası sadece yazıdan oluşan bir platform, herkesin komiklik eğlence geyik vs algısı farklı, herkes her an aynı duygu durumunda da olmuyor. O açıdan dedim.
0
muhayyer divan
(05.10.25)
Gir-çık butonları
başlıklarını engelle butonu
Mesajlarını engelle butonu
engelle butonu (senin de göremesin)
Tema çok kötü betada şu an ki daha iyi
Reklam sayısı

Başlıkları ve Cevapları mobil modda editleme, düzenleme, kolayca silebilme

Anket ekleyebilme
0
baldan kaymak
(05.10.25)
Kullanıcı adının köşede 'gelen giden görsün' der gibi durmasına çözüm bulana Allah uzun ömür versin.
0
Mirket
(05.10.25)
hiç bir cevabı okumadım öncelikle söylendiyse özür dilerim.

beta'da ki iconlar flat'ten 3d'ye kaymış iyice daha bir ayıramamazlık olmuş gibi. belki soru tiplerinin iconları için farklı farklı renkler düşünülebilir. müzik mavi teknik sarı medikal kırmızı gibi vs.

başlıklardaki font daha bir neue tarzı olabilir, daha kolay okunması açısından. içeriğinin fontu rahat okunabiliyor bu arada.
0
inannas jofn
(06.10.25)
- ayarlar butonu 404 hatası veriyor.
- istatistiklerde de bir gariplik var sanki. ben neredeyse hiç duyuru ya da cevap silmem ama çok fazla silmişim gibi görünüyor. -ya da kullanım alışkanlıklarımın farkında değilim :)
0
evrim halkasi
(06.10.25)
1. son cevaplananlar ve bildirimler frame'lerinde, her bir duyuru basligi arasinda cizgi olmasi daha okunakli yapar. bu sekilde cok icice gecmis gözüküyor.

2. wide görünüm benim icin tercih edilesi degil. sürekli ekranda tarama yapar gözü kaydira kaydira duyuru okutuyor. yorucu. en azindan kompakt bir görünüm opsiyonunun olmasi benim gibi tek bakista icerige ulamyi, minimum eforla okuma yapmayi sevenler icin daha iyi olur.

3. duyurularin görüntülenme sayisi geri dönerse güzel olur.

4. cevapla diyince sayfanin otomatik olarak cevaplama kutucuguna kaymasi cok suku olmus. bu konuda tesekkür ederiz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(06.10.25)
cevabı tikliyorum. sayfayı yenilediğimde yine tiksiz görünüyor.
duyurunun kaç kez görüntülendiği bu versiyonda görünmüyor.
0
elektr10
(06.10.25)
cevapla okunu 10 dk da zor buldum. oraya tekrar cevapla yazılabilir.
kişilerin infoları hala açılmıyor.
0
koela
(06.10.25)
gecisi yapmisiz :) elinize saglik @compumaster, gule gule kullanalim yeni siteyi.

birkac yorumum var yine:
1. cevapla butonu herkes icin anlasilir olmayabilir, bence cevapla yazisi kalsa iyi olurdu. bir de en alttaki cevapla sanki cevabi cevapla gibi de duruyor. onun yerine belki duyuru basligi sticky yapilabilir.
2. yine cevaplaya basinca cevap varsa son cevapla text box cok birlesik, onu biraz ayirmak hos olabilir.
3. madem duyuru ve cevaplardaki tarih yerine gecen zamani gosteriyoruz, onu belki dinamik yapabiliriz. sayfada bazen uzun zaman gecirilebiliyor, her dakika o sureler guncellense hos olur.
4. duyuru text'i kullanici isminin altina denk gelince kotu gorunuyor:
i.imgur.com
5. cevapla acikken duzenle'ye basinca bir sey olmuyor. text box bossa bence direkt ustune yazabilir, doluysa da bir uyari mesaji olabilir.
0
lemmiwinks
(06.10.25)
www.eksiduyuru.com

sayfa bulunamadı diyor,

çok önemli bir şey daha var sağ tarafta bildirimlerde tarih saat olarak gözüküyor önceden kaç dk kaç saat önce son cevap atıldığı yazıyordu yine o formatta olabilir mi?

ayrıca aynı bölmenin arkaplan rengi yok, chrome konsolda aşağıdaki css bir sebepten de-aktif gözüküyor.

.soncev li, .notify li {
background-color: var(--ed-entry-background-color);
0
nahtoderfahrung
(06.10.25)
ayarlar çalışmıyor. şifre nasıl değiştirilir?
0
Kahvedesu
(06.10.25)
attığım tikler yok oluyor.
0
elorelia
(06.10.25)
evet tik veriyorum kayboluyor
0
Sadece soruyorum
(06.10.25)
karanlık modu aktif ettikten sonra sayfa yüklemelerinde önce aydınlık mod yükleniyor, sonra karanlık mod devreye giriyor. her sayfa yenileme ya da değişim bir flaş patlaması niteliğinde. karanlık mod aktivastonunu sayfanın tamamı yüklenmeden yüklemenin bir yolu var mıdır?

Bir de karanlık modda font renklerini daha da koyulaştırmak gerek gibi. Bu haliyle 2 dakika baktıktan sonra gözümü kapayıp açınca yatay çizgiler görmeye başlıyorum boşlukta.
caps: galeri14.uludagsozluk.com
referans olarak sözlük'ün gece modu renkleri alınabilir.

'Cevabın Linki' butonuna basınca sayfanın en üstüne gidiyor ama link çıkmıyor veya panoya da kopyalanmıyor.
0
himmet dayi
(06.10.25)
beta.eksiduyuru.com adresinden siteye girmek istediğimde şöyle bir hata aldım: soz.lk
0
10551037
(06.10.25)
arayüz aşırı göz yoruyor. parlak ve fontlar birbirlerini öldürüyor. odaklanıp okuyabilmek mümkün değil
0
topkapiaksaray
(06.10.25)
bir ekleme daha. eski font arayüz on numaraydı
0
topkapiaksaray
(06.10.25)
olumsuzluklar/hatalar:

1- font çok büyük. eski boyut daha iyiydi.

2- ana düğmelere border ya da shadow eklenebilir. bkz, alıntı ve git düğmelerine renk verilebilir. genel olarak eski düğme seti daha iyiydi. bunlarda kaba inşaat hali var.

3- textbox’ın içine tıklayınca textbox büyüyüp align center oluyor ve sayfa genişliyor. responsiveness gidiyor ve sayfa sağa sola scrollable hale geliyor. bir daha refresh edene kadar da düzelmiyor.

4- nicklerin yanındaki info kutuları çalışmıyor.

5- textbox ile gönder butonu arasında boşluk yok (edit yaparken).

6- cevapların sağ üstündeki burger menu ikonu dikkat çekmiyor ve yerine sıkışmış gibi duruyor. daha farklı bir tasarım denenebilir.

7- cevaplardaki burger menüde focus rengi lacivert. renk paletiyle alakası yok.

olumlu yanlar:

1- her sayfayı kapatıp açışımızda log in olmak gerekiyordu. nihayet token eklenmiş. bu dertten kurtulduk.

2- mobil görünüme edit özelliği sonunda gelmiş (aro)

3- dark mod iyi. ama daha görünür bir yere koyulabilir.

4- istatistikler iyi olmuş.

5- engelleme özelliği iyi olmuş.

not: sadece mobilde denedim.
0
sir gawain
(06.10.25)
"🎫" bunu görünce altın bilet kazandım sandım ama kazanmamışım.

Derdini seveyim butonu gibi olacak ama birilerine "@nawar +1" gibi artı verirken uzun veya karışık nickler için kopyalayıp/sürükleyip koyuyordum nicki. Şimdi onu yapamıyorum. Kullanıcının sayfasına gidiyor. Yandaki kayıt kökeni belirten i/es kısmına tıklayıp sayfalarına gitsek buradan kopyalasak mantıklı değil mi? Hani eğer birilerini etiketleyince ona bildirim gitmesi konusu gelecekse otomatik tamamlama gelmeyecektir diye düşünüyorum. İşimizi kolaylaştırır.

Bu dark/koyu tema dediğiniz sidebarların rengini değiştirmek mi? Yoksa duyurular arasındaki, arka plandaki beyazı da değiştirebiliyor musunuz?
0
nawar
(06.10.25)
@nawar, dark tema sitenin en altinda calisiyor.
Karanlık Mod
diye bir dugme.
0
🌸compumaster
(07.10.25)
Aşırı üzüldüm. Eski temayı isteyenler kullanabilmeli. Çok alışmıştım.
0
tithousand
(07.10.25)
geniş olmuş diyenler olmuştu. daraltılmış. bu sefer de yazı puntoları çok yüksek olmuş. :') annemin telefonunu kullanıyor gibiyim.
0
art cat chocolate
(07.10.25)
başlık açan kişinin nickine tıklanmıyor, cevap yazan kullanıcılarınkine tıklanabiliyor.
0
veritaslibertas
(07.10.25)
Örnek üstünde anlatmaya çalıştım bazı hususları :

i.hizliresim.com
0
diyecevaplandı
(07.10.25)
Bilgisayardan girilmiyor.
Sozluk kullanicisiyim girisi calismiyor.
0
65 derece
(07.10.25)
@compumaster ben ayarlardan arka planı koyu yaptığım için aşağıdaki karanlık mod ayarını/düğmesini görmemişim. Tamam. Yazılar koyu da arka plan da koyu olunca okunmuyor.

Bu arada karanlık modda ayarlardaki "Sözlük üzerinden Ekşi Duyuru'ya giriş yaptığınızda web tarayıcınıza sizi kaydeder, bir daha login olmak zorunda kalmazsınız. Bu ayar sadece bu web tarayıcısı içindir. Diğer web tarayıcılarında aynı işlemi tekrarlamanız gerekir" vb. bilgi yazıları da gözükmüyor.
0
nawar
(07.10.25)
eskiye dönemez miyiz ya:( hiç gerek yokmuş buna.
0
nothing in my way
(07.10.25)
renkler fazla açık.
0
runaway
(07.10.25)
brave browser'la siteye login olunamıyor.

sozluk hesabıyla girmek istediğimde hiçbir şey olmamış gibi gösteriyor. kullanıcı hesabımla girmek istediğimde Failed CSRF check! hatası geliyor :(

onun disinda çok iyi olmus! eline sağlık, buy me coffee linki falan varsa elden ele uzatalım bir seyler :)
0
fakyoras
(07.10.25)
simdi brave browser kurdum ve internet kullanicisi ile login oldum.
0
🌸compumaster
(08.10.25)
aramada muhtemel bug var. anlatmaya çalışayım: duyuru açanın nickine tıklayamıyoruz, malum. duyuru açanın nickini "kullanıcı adı" olarak aratınca yeni versiyona geçtikten sonraki duyuruları çıkmıyor.

misal: gobekli raki'nın aşağıdaki duyurusu "kullanıcı adı" aramasında çıkmıyor. ama üçüncü sıradaki cevabında nickine tıklayınca görebiliyoruz.
www.eksiduyuru.com

aşırı detay bir bug'a denk gelmiş olabilirim tabii :D

bu arada @compu github'dan takip daha kolay olacaksa senin için oraya yazalım?
0
evrim halkasi
(08.10.25)
karanlık mod gelsin. ya da renkler biraz daha koyulaşsın. gözümüz kanadı.

edit: karanlık mod gelmiş. sitenin en altındaymış.
0
archmeister8
(08.10.25)
selamlar, eski versiyonda duyuru yazıldığı zaman info ikonunun üzerine gelinince şu kadar kişi bakmış diye gösteriyordu, artık göstermiyor. bu benim çok işime yarıyordu eskisi gibi olursa mutlu olurum, saygılar
0
Fodera
(08.10.25)
Sonraki sayfalara gidilmiyor aşağısı 1 kalmış, eski duyuruları göremiyoruz
0
baldan kaymak
(09.10.25)
herşey çok iyi ama reklamları algılamıyorum. bi kutucuk içerisinde falan olsalar da yorulmasak diye düşündüm. Site içeriği gibi duruyorlar +- öyleler zaten de ama yanıltıcı.
0
baldan kaymak
(09.10.25)
Bu dandik sitede neden cloudflare var? Zaman kaybettiriyor.
+1
arbre
(09.10.25)
Bilgisayar uzerinden (chrome) girince sozluk login‘i calismiyor. Mobilde sorun yok.
0
mamu
(09.10.25)
bazı soruları nickimizi gizleyerek de sorabilmeliyiz bence. benim gerçek ad soyadım bir çok kişi tarafından biliniyor. ama çok özel bir soru sormak istesem bunun bir yönte
mi var mı?
+2
ground
(09.10.25)
Etiketleme konusu için güncelleyeyim.

"@ground +1 fake hesap sayısını azaltır" yazdığımda @ground sizden bahsedildi bildirimi alabilir uygulama vs. değil, site içinde bildirim sekmesinde olsa da). Yani çok önemli değil ama konu takibi için iyi fikir bence. Birilerine cevap verildiğinde "cevapla" tuşu eklenirse duyuru içinde atıfta bulunarak başkasına cevap verme ya da sosyal medya kafası gibi bilgilendirme ihtimali olmaz öyle.

Bir de "cevap bu" işaretini kaldırmak ya da kendi duyurumuzda yazdıklarımızı istatistiğe eklememek şeklinde değiştirmek gerekebilir. Birçoğumuz kendimize tik atmadığımız için kendi duyurumuza cevap verdikçe düşüyor o oran ahahah
+2
nawar
(12.10.25)
gizli rumuzla soru sormak +1 çok güzel olur.

takip lüzumsuz geldi bana, kimi niye takip edeyim, bir başkası beni niye takip etsin. zaten soru favlama var.

ama gizli isimle soru sorarsak güzel olur. adamın herkesin duymasını istemeyeceği bir sıkıntısı var belki.

burası artık bir mahalle gibi olmuş, kişiler birbirlerini az çok biliyorlar. dedikodum dönecek mi diye rahatsz hissedebilirler.
ben belki ilişkimde toksiklikler yaşıyorum, mahalleden amcalar ablalar duymasın istiyorum ama onların aklına da ihtiyacım var bir yandan. ya da içimi dökesim var. o halde gizli olmalıyım.

niye başka hesaplar açmakla uğraşayım. bu dürüstlümüze de gölge düşürür, kendimize inancımızı da sarsar.


soramadığım sorularım var diyen kullanıcılar da var zaten.
+4
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(12.10.25)
ibb.co

Reklamlar cevapların arasına girmiş mobilde. 8910'un cevabı ücretli içerik gibi olmuş.
0
nawar
(13.10.25)
ekran goruntusu yuklemek zor geldi ama soyle:

sadece sozluk yazarlarinin gorebildigi sorularda cevap sayisindaki kapatma parantezi ile es logosu ust uste geliyor: (git: 1613910)
0
lemmiwinks
(14.10.25)
1 - youtube linkleri sayfa üzerinde açılmıyor. en azından benim denediklerimin tümü console'da hata verdi.

2- sözlük hesabından giriş yapmış kullanıcıların duyurularını sadece sözlük kullanıcıları görüyor ve arama motoru indexlemesine kapalı. yine benzer şekilde, normal kullanıcılar için de -sadece login olanlar görebilsin- şeklinde bir özellik olsa güzel olur. en azından arama motoru index'lemesine kapalı olur ve tam anlamıyla anonimlik olmasa bile daha rahat hissettirir. yani tüm internet görebilir, sadece duyuru ahalisi görebilir ve sadece sözlükten gelenler görebilir şeklinde üç tür privacy öneriyorum.

3 - kaydettiğim bir temayı tekrar düzenleyip kaydettikten sonra değişikliğin etkili olması için logout ve login olmam gerekiyor.

4- login'deki beni hatırla'nın fonksiyonunu anlamadım. beni hatırla seçili değilse session süresi daha kısa ya da tarayıcıyı kapatıp açında tekrar login mi gerekiyor?
0
biseysorcaktim
(26.10.25)
soruyu hortlattığım için özür dilerim öncelikle. bizi engelleyenleri biz de engelleyebiliyor muyuz? eğer zaten karşılıklı oluyorsa da mallar listesinde görünmüyor bu isimler. ilk yapanda görünüyor muhtemelen sadece. onlar engeli kaldırdığında bizde engelli kalsalar olur mu?
0
eileengray
(28.10.25)
Yazılmış mı okuyamadım ama silinen soru mesaj olarak gelmiyor.
0
arbre
(28.10.25)
etiket isaretini cevabin basina alabilir miyiz?
sonunda cikiyor..
0
cooperr
(30.10.25)
garip gorunuyordu bende. cumleye baslamadan once kullanicinin ismiyle baslandigi zaman her durumda. bazi durumlarda mantikli da...
+1
🌸compumaster
(30.10.25)
@compumaster: birden fazla kisiye cevap verince nasil oluyor acaba?
@cooper: deneyelim bakalim.

himm, etiket @ yazinca olur sanmistim, yanilmisim. daha guzel olmaz miydi? tum platformlarda boyle alismisiz :)
0
lemmiwinks
(30.10.25)
çok isterdim @ ile yapılmasını ama ekşi duyurudaki isimlerde aklınıza gelen tüm karakterler boşluk herşey var. üzerine compumaster'ın internet kullanıcısı var ekşi duyurusu var, var var var. Başka temiz bir çözüm bulamadım.
+2
🌸compumaster
(30.10.25)
(16)

gençlerin arasındaki bu “kavram”ın adı ne?

deartheodosia
ergenler arasında popülermiş. örneğin kore dizilerini sevenler korede yaşadıklarını, aktörlerle sevgili olduklarını düşünüyorlarmış. bir tür meditasyon gibi bir şey anladığım ama buna bir isim vermişler (ben hiç duymadım). bilen var mı? fantezi kurmak değil de daha spesifik bir tanım anladığım kadar
ergenler arasında popülermiş. örneğin kore dizilerini sevenler korede yaşadıklarını, aktörlerle sevgili olduklarını düşünüyorlarmış. bir tür meditasyon gibi bir şey anladığım ama buna bir isim vermişler (ben hiç duymadım). bilen var mı? fantezi kurmak değil de daha spesifik bir tanım anladığım kadarıyla?
0
deartheodosia
(30.09.25)
zihinsel mastürbasyon. gençler artık manuelden otomatiğe geçti.
0
runaway
(30.09.25)
Olayı bilmiyorum da, aklıma paylaşılmış psikotik bozukluk ve deluzyon kelimeleri geldi. Ya da sadece ergendirler.
0
encokbenisevinnolur
(30.09.25)
Astral projection/reality shifting olabilir mi?

Bu arada bu 20 küsür yıl önce HP fandomunda da vardı, Snape wives fenomeni misal. Kesin ondan önce de vardır.
0
peki madem
(30.09.25)
şizofreni
0
nahtoderfahrung
(30.09.25)
manifest
0
tahtakafa
(30.09.25)
yok, başka bir isim kullanıyorlarmış aralarında :) hayal kurmak en basiti ama…
0
🌸deartheodosia
(30.09.25)
@tahtakafa manifest olabilir belki
0
🌸deartheodosia
(30.09.25)
Bi de shiplemek var. Hayal kurmak değil aslında ama iki karakteri birbirine yakıştırmak, kendini birine yakıştırmak için de kullanabilirsin. Bunu çok kullanıyolar bu ara.
0
benim bir gizli bildiğim var
(30.09.25)
İki karakteri birbirine yakıştırmak shiplemek

Bir de delulu var, o mu acaba senin kelime. Delusional'ın gen z versiyonu
0
kullanicadi
(30.09.25)
SATs deniyor, uyumadan hemen onceki anda yapiliyor, yasamak istedigin seyi temsil edecek bir sahneyi surekli donduruyorsun o an.
0
warrior princess
(30.09.25)
arkadaşlar bir sürü psikolojik tanı koymuş ama bunun bence tanısı: "fukaralık"
Şimdiki gençligin maddi imkanları ve karanlık gelecegi siyasal islam sebebiyle iyice korkunç durumlara geldi. Yurtdışındaki yaşıtları dünyayı gezip farklı farklı kültürlerle tanışabiliyorken kendi pul olmuş parasıyla ülke sınırları içinde bile yaşamını güç bela sürdürüyorlar. Bu karanlık gidişatta kafayı yemememek için bir şeylere sarılması lazım. işte onlardan biri de bu bahsettigin kavramlar ve akımlar. içinde bulundugu b.ktan koşullarda kafayı sıyırmamak adına bu kavramların içinde yaşıyormuş gibi sanrılara kapılıyorlar. Ve bu sayede kaygılardan uzaklaşıp bir hayalin içinde yaşıyorlar
0
limonlu eksi
(30.09.25)
Kendileri başka bir isim uydurmadılarsa yaptıkları daydreaming. ilerlemiş hali ise maladaptive daydreaming.
0
gnosis
(30.09.25)
Manifest?
0
anaphylacticshock
(30.09.25)
manifest+1 olmus gibi dusununce gerceklesme ihtimalini artirdiklarina inanmalari
0
ala09
(30.09.25)
Büyük olasılıkla manifest. bugün, Senin manifestin bu mu? sözü geçen bir video izledim.
0
Rondak
(30.09.25)
günümüzde manifest deniyor. hayal kurduklarinin gerceklesme olasiligini arttirdigina inanma.
bizim zamanimizda "hayallerde yasiyor ergenler" denirdi.
sonucta ergen bunlar iste ya, ne sizofrenisi, ne psikotik bozuklugu.
karikaturistan.wordpress.com
ergenken herkesin gerceklikten uzak hayalleri olmustur.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.09.25)
(10)

Bitmeyen fiyat artislari

sanguine
Son iki yıldır, Ocak 2024ten beri, asgari ücrete yılda bir kez zam yapılmasına, bu zammın eskisi gibi fahiş olmamasına rağmen, doların, benzinin yine görece düşük oranlarda artmasına rağmen, her ürün ve hizmete sürekli zam geliyor. Kendimi aptal gibi hissetmekten çok yoruldum. Örneğin spor salonu ya
Son iki yıldır, Ocak 2024ten beri, asgari ücrete yılda bir kez zam yapılmasına, bu zammın eskisi gibi fahiş olmamasına rağmen, doların, benzinin yine görece düşük oranlarda artmasına rağmen, her ürün ve hizmete sürekli zam geliyor
. Kendimi aptal gibi hissetmekten çok yoruldum. Örneğin spor salonu yahu hiçbir masrafları yok neredeyse, yılda 3 sefer zam yapıyorlar ve göstere göstere. Ocak Mart ve Eylül. E şimdi ocakta tekrar zam yapacaklar yok asgari ücret yok bilmem ne diye. Ticaret bakanlığına şikayet edeyim mi?
0
sanguine
(30.09.25)
Ah plebler ah, işverenlerin masrafları yıl içinde bir çok kez artabilir. Zam yapmaları suç değil, olayın kaynağı senin zam alamaman. E orayı değil de burayı şikayet etmen mantıklı mı sence?
0
Shepard
(30.09.25)
spor salonunun masrafı çok. elektrik, su, ısıtma, vergiler..durmadan zam geliyor
0
runaway
(30.09.25)
Evet buradaki isverenlerden cevabımı aldım, şikayetimi oluşturdum. Yılda 3 kere zammin hiçbir gerekçesi yok, ithal mal mi satiyorsun, ne masrafın var, kendi islettigin belki sahibi olduğun bir salonda. Gördüğüm kadarıyla tüketici de halinden memnun.

Sizler de benim gibi buradan kolayca şikayet edebilirsiniz yılda 3 kere 5 kere kafasına göre zam yapan yerleri

www.turkiye.gov.tr
0
🌸sanguine
(30.09.25)
Serbest piyasa ekonomisinde fiyatlar masraflara göre değil, talebe göre belirlenir.

Fiyat artıyorsa talep fazladır. Budur yani.
0
Mirket
(30.09.25)
Ne yazık ki (içimden gelmeyerek) sorunun cevabi alıcısı var ki yapıyorlar. Şikayette bulunmakla iyi yapmışsınız. Suç böyle yaygınlaşıyor çünkü, aman bana bulaşmasın diyerek tamam tamam diyenler böyle isletmelerin gotunu kaldırıyor.
0
encokbenisevinnolur
(30.09.25)
@sanguine abi hala kafanı kuma gömme taraftarısın. Sana zam gelmiyorsa zam yapmayan en tepedeki yere şikayetini yapacaksın. Benim işim hizmet mesela. Toplu taşımaya yüzde otuz zamcık geldi. E bunu yansıtmayalım mı? Çalıştığımız firmalar 6 aylık sözleşme yapıyorlar zam içün. Enflasyon var. Kullandığımız programlar zam yapıyor. Yani herkes Ocak Ayında sözleşme yapmıyor ki. Onun dışında spor salonu demişsin. Adamların 2-3 ayda bir bakanlık onaylı elektrikli aletlerinin ölçümünü yaptırması gerekiyor. Cihazların bakımı lazım. Bu adamlar ocak ayını beklemez. Ama senin olayın şu, o salona talep var ki adam zam yapıyor. E bu da normal. Yanlış yerde arıyorsun çözümü...
0
Shepard
(30.09.25)
Ben de fiyatlar artmasın, insanlar ihtiyaç duydukları basit şeylere ulaşabilsinler istiyorum... Esnaf falan da değilim ama bir spor salonu işletmecisinin
"Herkesin ulaşabileceği fiyata spor salonu erişimi sağlamak" gibi bir misyonu yok. Ülkenin durumunu ya da spor salonu işletmenin maliyetlerini, enflasyonu falan geçelim. Bir işletmecinin teoride "Aylık üyelik ücreti 500 bin tl" deme şansı da var, keyfi bilir, bu parayı vermek isteyen varsa verir, yoksa batar gider.

Ticaret bakanlığı ne yapsın mesela? "Spor salonu X lira üzerine üyelik satamaz" mı desin ya da "Yılda Y defadan fazla zam yapaz" mı?
Bunları neye ya da kime göre desin?
Devletin "spor salonu" gibi temel ya da hayati olmayan bir hizmet üzerinde neden böyle bir gücü olsun?

Kendinizi aptal gibi hissetmenizin sebebi spor salonu değil. Bir işletme, hele de üyelikle iş yapan bir kurum zırt pırt zam yapmak istemez. Her zam mevcut üyeliklerin yenilenme olasılığını düşürürken yeni üyelik satmayı da zorlaştırır, nakit akışını öngörülemez hale getirir... Ne yazık ki enflasyon sarmalı böyle bir şey. Bir yerlerde bundan normalde edemeyeceği kadar kar eden esnaf vardır elbet. Ancak bütün esnafın zam yapa yapa deli gibi para kazandığı ama nasıl oluyorsa da halkın kafasına silah dayanmış gibi olmayan parasını zamlara rağmen bu esnaflara saçıp onları zengin ettiği anlatısı nedense herkese makul gelse de matematiksel olarak imkansız, zira ülkede o kadar para yok, çünkü insanların maaşları aynı seviyede artmıyor.
0
salihdt
(30.09.25)
Bir de şöyle düşün.
Spor salonunun sahibi, benim maliyetlere pek zam gelmedi, ben de zam yapmıyorum dedi ve bütün üyeler üyeliklerini zamsız olarak bir yıl süreyle yenilediler.

Sen bu hükümetin elektriğe, doğalgaza, suya, asgari ücrete, stopaja bu hafta sonu mesela %500 zam yapmayacağına garanti verebiliyor musun?

Eğer öyle bir şey olursa adam yeni yenilediği üyeliklerle bir sene içeri mi çalışsın?

Adam önünü göremiyorsa, ona göre tedbir alacaktır.
0
Mirket
(30.09.25)
bunlar bilerek isteyerek tenekeci şimşek efendi tarafından daha gelir gelmez dizayn edildi.
Sebep değerli tl politikası

Asgari ücretliye, memura , emekliye enflasyon altın zam verilecek ki enflasyonun artışı sınırlarsın.
Hükümetin kendisi vergilere tam gaz yüklenirken tabiki maliyeti artan esnaf da mümkün olduğunca zam yapacak.
Burada amaç zaten , bu maaşlı grubun enflasyona ezilerek tasarruf gücünün kırılması dolayısıyla dolar ve altın gibi varlıklara yönelmesin ki proğram çalışsın.

maalesef bu proğram bitine kadar veya patlayana kadar , bu bu şekilde devam edecek.
0
Rao
(30.09.25)
Şikayet edin .
Neredeyse Her alanda gereksiz zam var. Hizmetin / malın dolara endeksli olması falan hikaye.
Daha yıllar önce yazılmış.
eksisozluk.com?

Bir başlık daha vardı bulamadım.
Yine spor salonunun biri hakkındaki aşırı zam meselesine değiniliyordu.

Ayrıca telefon operatörleri de en erken ve en acil el atılması gereken yerlerden. Gereksiz fiyat artışlarının yanında özellikle deprem zamanları şebekelerin çekmemesi, bağlantının da kesilmesi hususunda sayısız şikayet var.

Serbest piyasa, ticaret falan da değil,
tam anlamıyla para hırsı uğruna halkı kazıklama faaliyeti.
0
diyecevaplandı
(30.09.25)
(13)

Motor yapmak neden bu kadar zor?

ya ben lan neyse
uçak motoru ile ilgili sorum öncelikli. ters mühendislikle aynısı yapılamıyor mu? metalinde hangi bileşenler var bunları mikroskopla, ne bilim eriterek falan öğrenemiyorlar mı? zor olan kısmı neresi? neden bizim altay tankında ve kaan'da hep motor sorun oluyor?
uçak motoru ile ilgili sorum öncelikli. ters mühendislikle aynısı yapılamıyor mu? metalinde hangi bileşenler var bunları mikroskopla, ne bilim eriterek falan öğrenemiyorlar mı? zor olan kısmı neresi? neden bizim altay tankında ve kaan'da hep motor sorun oluyor?
0
ya ben lan neyse
(29.09.25)
zor mu değil mi bilemem ama kurumsal bir firma aynısı yapamaz. patentten başı çok ağrır.
0
belkider
(29.09.25)
Patentler, özel işlemler, özel karışımlar vs var. Her şeyi ters mühendislikle çözemezsin. Örneğin plastiği eritip aniden soğutursan çok dayanaklı bir plastik elde edersin. Ama baktığında o bir plastiktir.
2.si bir şey uç noktalara yaklaştıkça zorluğu artar. Araba üretebilirsin ki fiat Reno Türkiyede araba üretiyor. Tır da üretebilirsin. Ama olay f1 aracına gelince orada farklı mühendisliklerin iç içe girmesi gerekiyor.
Bir uçak motoru parçaları aynı anda aşırı sıcaklık farklarına, yüksek basınca ve çok büyük mekanik yüklere dayanmak zorunda. Malzemeleri ihraç etmek istesen çok sıkı kontrolleri var. O yüzden kendin de üretmen gerekiyor.
Bir de ürettim bitti olayı da yok bir de bunu sertifikasyon sürecinden geçirmen gerekiyor.
0
gokank4
(29.09.25)
uçak motoru komplex bir mekanizma. malzemesinden yazılımına kadar.

jet motoru dünyadaki en zorlu koşulda çalışıyor. dolayısı ile dünyadaki en ender malzeme bileşimini kullanman gerekicek. bunu yapabilmen için dünyadaki en iyi malzeme profesörlerine sahip olman lazım.

malzemeyi buldun. işlemesi var. aynı malzeme farklı işleme metodlarında farklı davranış gösterir. yine en üst teknoloji işleme mekanizması var mı sende?

işledin diyelim. içerisinde büyük enerji ve kuvvet var. bu eneji ve kuvveti istediğin şekide yönlendirebilmen lazım. bunun için termo-akışkanlar ve kütle transferinde dünyanın en iyi insanlarına ihtiyacın var.

bunların hepsini bir araya getirdin diyelim. bu arkadaşların söylediklerini 3-4 yıl içerisinde bir araya getirebilen bir mavi yaka, mühendis kadrosuna ihtiyaç var.

buraya kadar en az 20.000 personel gerekli. bunlara dünya standartlarında en az 8000usd maaş verdin diyelim. yap hesabı

sonra bunu yönetecek elektronikler ve yazılım var. elektronikler dayanıklı yazılım ise stabil olacak. sadece yazılım için matematiksel modelleme yapabilecek fizikçi ve matematikçilere ihtiyacın var. sonrasında yazılımcılar gelecek.

bu departmana da 10.000 kişi yazarım.

etti 30.000 kişi.

bu arkadaşları ikna edeceksin bir de ailelerini ikna edeceksin. çocuklarına okul açacaksın vs vs vs ki senin firmanda çalışmak için gelsinler.

sonra bunlar belki 6-7 yılın sonunda sana bir prototip verirler.
bkz. spaceX

böyle manyak bir şey bu.

en az 50.000kişi dünyanın en iyilerinden toplama


tr'de bu sistem olmadığı için yaptığı herşey know-how transferi. yani gidiyorsun amerika'ya abi 80'lerin uçağının tüm çizimlerini ver diyorsun adamda zaten f-35 var. al 5milyar dolara senin diyor.
mevzu böyle.
0
duyurukullanıcısı
(29.09.25)
Size daha üzücü bir şeyler söyleyim daha az teknoloji gerektiren şeyleri bile 1970lerden beri dışarıdan alıyoruz üretemiyoruz malesef.
Pompalar, hortumlar, elmas uçlar, türbin-kompresör kanatları, telefon parçaları,
0
kararsızataletfilozofu
(29.09.25)
Ayrica motor projesi uzun vadeli bir proje. uzun vadeli dusunebilen yoneticiler, uzun vadeli dusunebilen muhendisler, uzun vadeli dusunebilen savunma bakanligi, uzun vadeli dusunebilen insan kaynaklari ve kurum kulturu inşasi gerekiyor. Gerçekten gerekiyor. Milletin ortalamasi bu tanimlara pek uymuyor. Darbeler, siyasi çalkantılar, istikrarsızlık, kadrolaşma... her şeyin savunmada da yansıması var...
0
WithWorth
(29.09.25)
muslumana zor yoktur biiznillah. senden solcu vibe'ı aldım
0
runaway
(29.09.25)
motosiklet bile yapmıyoruz, uçak motoru diyor.
0
baldan kaymak
(29.09.25)
jet motorlarında çalışma sıcaklığı, kullanılan malzemenin erime sıcaklığından yüksek, bu yüzden o dümdüz gördüğün fanlar özel tasarım, çalışma esnasında yüzeyindeki hava akışı sayesinde erimiyorlar, malzeme mühendisliği sayesinde binlerce devirde dönerken paramparça olmuyorlar.

Yapılabilir ama önce paraları leylaya basmaktan vazgeçmemiz lazım.
0
kimlanbu
(29.09.25)
Yapılır yahu neden yapılmasın. 200 mühendis ve yönetici çalıştırdığın tesisinde daha bir tane punta atılmamış 7 senedir.

General motordan ilk motorlari alırken gümruklerinde sorun çıkmıştı. Motorları vermek istememişti CIA. Devreye bir tane hükümet yetkilisi girmedi bizden. O iki gün boyunca tek başına çarpışan müdürler yerine şimdi akraba çiftliğine çeviren müdürler var.

Bakın bu kadar ekip kurup yıllarca maaş verip daha iki kablo birbirine bağlanmamış

Bu işin tek yolu var başlatmak
Elimizde hazırda 4 motor var. Zaten lisans alıp üretecektik.

94 yılında 100 tane F16 yapip satmış tusaş ne hale geldi çok üzülüyorum
0
topkapiaksaray
(29.09.25)
Sanırım TEİ’nin başındaki beyefendiyle yapılan bir röportajda sorulmuştu bu soru.

Elbette başka zorluklar da var ama en ciddi sorunlardan biri ısıl işlem. Hangi parçada nasıl bir ısıl işlem uygulandığının çözülmesi tersine mühendislikle mümkün değil, tek çare deneme yanılma demişti.
0
10551037
(29.09.25)
Çünkü malzeme ve ısıl işlem teknolojisi Türkiye'de zayıf. Ayrıca gerçekten bilimsel çalışmaya ve argeye yatırım az. TAI ve TEİ gibi büyük kurumlar varken bile ancak bu kadar oluyor işte. Yine de TEI'nin PD170'i başarılı bir motor.
0
merhum
(30.09.25)
Patent bahane değil, zaten çalışma prensibi belli, bi şekilde kılıfına uydurulur. Önemli olan doğru malzeme alaşımlarını oluşturmak. Ülkeyi, milletini seven kişiler yönetmediği için uzun vadeli arge işleri onlar için boşa harcanmış paradan ibaret.
0
duyuruuser
(30.09.25)
araba motoru yapmak da zor.

hyundai - kia 80'li yıllardan başlayarak motorlarını ve teknolojiyi birebir mitsubishi'den alıyordu.

sonra kendileri bir şeyler yapmaya çalıştılar 90'lardan itibaren.

ona rağmen 2010'lar hyundai - kia'larında garip garip motor sorunları çıkabilir. abd'de çok eleştiriyorlar.

fakat şu an her şeyi (hele hibrid ve elektronik ağırlığı artınca arabalarda) çözmüş gibi duruyorlar.

emisyon normları, dayanıklılığı sağlama, ısı ve sürtünme yorulmalarını engelleme, metalurji, çooooook etmen var.

arabayı bile becerebilmek bu kadar zorken aslında, uçak motorunu git sen düşün şimdi.

-----

dur devam ediyorum, ingilizlerin meşhur rover v8 motoru vardır. pancar motoru gibi her arabada görürsün. bak koskoca ingilizler o motor teknolojisini general motors'tan aldılar. cooper diye formula 1 arabaları vardı. onun kökenleri nazi almanyasından çalınan belgelere dayanır. ingilizler hala motor üretmede amerikan ve almanlar kadar iyi de değiller. neden?
0
rain when i die
(30.09.25)
(12)

Çevrenizdeki akplilerde dönüş var mı?

messina123
Garip bir şekilde musavat dervişoğlu ve yavuz ağıralioğlu benim çevremdeki akplilerin yeni favorisi. Üçten fazla kişiden duyduğum için merak ettim sizin çevrenizdeki akplilerde durum ne? Bu iki kişi hakkında da pek fikrim olmadığını belirteyim.
Garip bir şekilde musavat dervişoğlu ve yavuz ağıralioğlu benim çevremdeki akplilerin yeni favorisi. Üçten fazla kişiden duyduğum için merak ettim sizin çevrenizdeki akplilerde durum ne? Bu iki kişi hakkında da pek fikrim olmadığını belirteyim.
0
messina123
(28.09.25)
Akplilerin siyasete yaklaşımı mantıksal değil duygusal ve ideoloji temelli bu nedenle mantıki argümanlarla ikna ve değişim zor. Bu dediğiniz kişilere yönelim de tamamen duygusal ve ideolojik temelli fakat seçim sathına girildiğinde emin olun Erdoğan bu kişilere giden oyları geri toplayacak.
0
biravekahve
(28.09.25)
lafta dönen çok gibi ama oy pusulasını görünce ampüle basıp geçiyorlar. türkiyedeki sağ seçmen karaktersiz, ancak son senelerde tatlı su solcularından akpye geçişte çok. yani sol seçmende sağ seçmene benzedi. geçen falan yok. herkes içinde ampülcü.
0
mikahakkinen
(28.09.25)
Hiç yok. Hepsi akp giderse ne yaparız diye korkuyorlar. Çocuklarını işe torpille sokmuş kişiler. Şükür akp ye falan diyorlar.
0
runaway
(28.09.25)
Ümit özdağ bile yüzde 1 i geçemedi. Muhalefetin umudu diploması bile olmayan çakma Atatürkçü bi mütahhit. İktidar seçmeniyle muhalif seçmenin zerre farkı yok.

BIkmadınız umut etmekten. Biri gitse diğeri gelecek. Kitlesel bi kurtuluş yok. Olmayacakta.

Kendi başınızın çaresine bakın. Seni ancak sen kurtaracaksın. Kişisel çıkış yolu ara.

100 yıl önce Atatürkle bi medeniyer esintisi oldu. Bu topraklar kıraç. Bilimci sanatçı sevmiyoruz.

Sandıktan medet umma.
0
luluki
(28.09.25)
Bu topraklar bilimci sanatçı sevmez. Özgürlük falan tehlikeli şeyler. Müge Anlı dediğin toplumun yüzde 70i. Anadolu bu.

Boşver seçimi. Kendini kurtar.
0
luluki
(28.09.25)
ağıralioğlu bildiğin siyasal islamcı tek farkı milliyetçi soslu olması. o yüzden akpden kaçan kesimin ciddi bir yönelimi var.

dervişoğlu iyi partiye hiç bir şey katamadı. partide genç birkaç isim var onlarda çok etkili değil. akpden kaçanların çok tercih etmediği bir parti kısmen mhpden kısmen chpden oy devşirebiliyorlar.
0
my fault
(28.09.25)
Seni ancak sen kurtaracaksin ne lan, kurtulus yolu ara ne abi? Oy veriyoz baska da bir sey yok. Cikarlar soz konusu olunca kimse bir diğerini ikna edemiyor.

Benim çevremde aynen devam ediyorlar. Fikirleri de degismez.
0
Shepard
(28.09.25)
abicim adam futbol takımı tutar gibi parti tutuyor açlıktan ölecek umrunda değil sorgulama vs yok.
0
HellKeePer
(28.09.25)
bizde yok. hatta benimle +1.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(28.09.25)
akparti seçmeni futbol takımı tutar gibi parti tutmakla eleştiriliyor da 2002'den bu yana oy oranlarına bakınca ak parti oy oranlarındaki dalgalanma chp'de yok mesela. yani ak partiye özel bir durum değil bu. neredeyse bütün partilerin bir kemik oy oranı var. izmir'i b.k götürse belediye seçimini chp'den başkası kazanamaz örneğin. tabii ki sadece mantık değil ideoloji de önemli tercihte. bunda yadırganacak birşey yok
0
mustafakesekci
(29.09.25)
geçtiğimiz yerel seçimde sandığa gitmeyen akpliler tanıyorum. nitekim sandık sonuçlarını önceki seçimlerle karşılaştırdığımızda akp oylarının düştüğü görülüyor.

muhalif görünümlü maaşlı troller manipülasyona devam ediyor burada. bunu da göz ardı etmeyin.
0
yurtsuz john
(29.09.25)
AKP'yi içten destekleyen seçmen çok azaldı. Seçime günler kala toplumun değerleri ve dini konular üzerinden bir tartışma çıkmazsa bence AKP seçimi kaybedecek. Seçim günü seçmenlerin çoğu bütün geçmişi unutur. O günkü gündem neyse o.
0
hebanon
(29.09.25)
(4)

Akademik kitaplar için e-kitap okuyucu işlevsel mi?

Amaranta ursula
Merhaba arkadaşlar,Araştırmalar için okumam gereken kurama dair akademik kitaplar var. Sizce e-kitap okuyucu pc'den okumaya nazaran işlevsel olur mu? Ne bileyim altını çizdiğim kısımları ilgili kitap için toplu görebileceğim ya da pc'ye aktarabileceğim bir teknoloji var mı? Kobo Clara Colour 6" alma
Merhaba arkadaşlar,

Araştırmalar için okumam gereken kurama dair akademik kitaplar var. Sizce e-kitap okuyucu pc'den okumaya nazaran işlevsel olur mu? Ne bileyim altını çizdiğim kısımları ilgili kitap için toplu görebileceğim ya da pc'ye aktarabileceğim bir teknoloji var mı?
Kobo Clara Colour 6" almayı düşünüyorum.

Cevaplar için çok teşekkür ediyorum şimdiden.
0
Amaranta ursula
(28.09.25)
Marka özelinde konuşamam, ama kindle da altını çizip çizdiğin yere ayrıca yorum ekleyip dhaa sonra altını çizdiğin yerleri toplu halde görebilme şansın vardı.
Bence YouTube a kobo clara bookmark vs yazıp nasıl yapıldığına bak.
0
kisa
(28.09.25)
İşlevsellik hakkında, bu cihazlar elektronik mürekkep kullandığı için gösterme şekli normal Matbaa baskısı gibi. Yani kağıttan okur gibi göz yormadan okuyabilirsin. Sayfa geçişleri için. İr video izle derim. Normal. Telefon ya da bilgisayar ekranı gibi değildir ama bu sayede rahat okuma ve uzun pil ömrü sunar.
0
kisa
(28.09.25)
değil bence. fiyat sorun değilse ipad bu konuda en iyisi.
0
runaway
(28.09.25)
Ekran ışığı açık kullanınca e-ink olması bir şey değiştirmiyor, gözleri yine rahatsız ediyor.
Ipad ya da çözünürlüğü iyi bir tablet+1
0
gnosis
(28.09.25)
(10)

Arabama devrilen motosiklet hakkında ( vicdani bir soru)

hexagon
Arabam park halindeyken arabama motosiklet devrilmiş.. motosikletin sahibi beni ben gelene kadar araç başında beklemiş. tamponda on santim büyüklüğünde bir Çizik vardı. Motorun sahibi üniversitede yeni mezun olmuş Pimapencide çalışan biri. Bütün masrafı karşılayacağını belirtti. Boyacı 3000 TL’lik
Arabam park halindeyken arabama motosiklet devrilmiş.. motosikletin sahibi beni ben gelene kadar araç başında beklemiş. tamponda on santim büyüklüğünde bir Çizik vardı. Motorun sahibi üniversitede yeni mezun olmuş Pimapencide çalışan biri. Bütün masrafı karşılayacağını belirtti. Boyacı 3000 TL’lik bir masraf çıkardı ben 2000 TL’ye razı olacağımı söyledim ve IBANıma gönderdi. Şimdi de vicdan azabı çekiyorum. Dürüstçe söylemeden kaçıp gidebilirdi ve büyük ihtimalle asgari ücretle çalışıyor. Parayı iade etmeyi düşünüyorum. Siz olsanız napardınız.
0
hexagon
(27.09.25)
İade güzel fikir. Ama güzel de bir konuşma hazırla. 'Sen fakirsin.' algısı yaratmasın.
0
Mirket
(27.09.25)
Motorcu düzgün çocukmuş gerçekten.

Eğer çocuğun ekonomik durumunun iyi olmadığına kanaat getirdiyseniz ve iade edeceğiniz para sizin bütçenizi sarsmayacaksa iade edebilirsiniz elbette. Şık bir davranış olur.
0
10551037
(27.09.25)
ekonomik durumum elveriyorsa iade ederdim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(27.09.25)
2000 lira beni ay başına kadar zora sokmayacaksa geri gönderirdim. 2000 lirayla zengin mi olacağız :)
0
sırtçantalı
(27.09.25)
Motorcuyu tebrik etmek lazım.
Ben sırf bu davranışından dolayı bile ondan para almazdım 3000 ne ki zaten. Sizi zengin etmez ama onun için çok şey ifade ediyordur eminim.
Başından almazdım ben.
Geri göndermeyi deneyin, kısa bir de mesaj atın.
0
hain kostokk
(27.09.25)
içinden geliyorsa iade et bence. park halindeki aracıma bir işletme sahibi çarptı. masrafı öderim deyip para göndermedi. polis falan çağırmadık. bak böyle insanlar var
0
runaway
(27.09.25)
İade et. Sen de guzel kalpli birsin belli. Hayir islerken kimseye danisma. Kalbi guzel birisin, o motorla carpan cocukta oyle belli ki.
0
die fetten jahre sind vorbei
(27.09.25)
gercekten de duzgun cocukmus. bu tarz davranislar odullendirilmeli bence cunku turkiye'de az bulunur cinsten. maddi durumunuzu bilmiyorum, yani sizin icin problem yaratmayacaksa iade edin.
0
Sour
(28.09.25)
iade et
0
buenosdias
(28.09.25)
bu tarz insanları bulmak zor. arabamın arkasına biri park ederken 2 aracın arasında duran motora vurdu ve motor düştü bagaj kapağını hafif göçürdü. çarpan abi engelliydi, özür diledi. önemli değil dedim devam ettim. sonuçta kaza. kasıt olmadığı sürece önemli değil.
0
mikahakkinen
(28.09.25)
(21)

Çocuk bakarken maddi olarak zorlanıyor musunuz? Pişman mısınız?

ananiyimioguz
Yoksa hayır ben çocuğun gereksinimlerine göre kendimi, işimi, hayatımı planladım, gayet rahat bakabiliyorum, ülkenin de bu durumlarını tahmin ettim, her şey yolunda sorun yok mu diyorsunuz?2. sorum çok cocuklu olanlara: Bu kadar çocuk yapmasaydım diyor musunuz?3. sorum genel, çocuk sahibi olanlara:
Yoksa hayır ben çocuğun gereksinimlerine göre kendimi, işimi, hayatımı planladım, gayet rahat bakabiliyorum, ülkenin de bu durumlarını tahmin ettim, her şey yolunda sorun yok mu diyorsunuz?

2. sorum çok cocuklu olanlara: Bu kadar çocuk yapmasaydım diyor musunuz?

3. sorum genel, çocuk sahibi olanlara: Çocuklar yetişkinse zaten bir şekilde idare ediliyordur belki ama özellikle okul çağına yeni başlamış çocuğu olanlar, keşke aile baskısı, çevre baskısına kapılmasaydım veya ana olmak istiyorum, baba olmak istiyorum, egomu tatmin etmek istiyorum, hiç gerek yok ama dünyaya bir çocuk getirmek istiyorum demeseydim de keşke doğurmasaydım diyeniniz var mı?

Olası gelecek eleştiriler üzerine açıklamalar:

Kimse çocuğunu düşünüp duygusal olarak keşke doğurmasaydım demez herhalde. Sadece mantıksal olarak düşündüğünüzde diyorum.

Yani ben dünyaya gelmeseydim de olurmuş... diyebiliyorum. Ya da hayvan sahiplenenler, ulan zormuş ya sokağa atayım, birine vereyim, sahiplendireyim vs. diyebiliyorlar.
Annesine babasına bakamayanlar bakıcı tutabiliyor, huzur evine verebiliyorlar, hatta hiç ilgilenmeyebiliyorlar.

Çocuk nedense en kutsallaştırılan şey. İnsan evlenip pişman olabilir, çocuk yaptım diye neden pişman olmasın? Yani sevmesin, bakmasın demiyorum ama içten içe pişman olup sorumluluktan dolayı bakan, kan bağı olduğu için, evladı olduğu için yani olgusal olarak bakanlar illa ki vardır. Her pişman, sokağa atacak veya sevmeyecek diye bir şey yok.
0
ananiyimioguz
(26.09.25)
Biraz ekstrem bir durumdayım. Oğlum 7 yaşında, doğduğunda ekonomik durumum pek iç açıcı değildi, bereketiyle gelir dedikleri doğruymuş.

Deli gibi çalıştım, evde hep ek iş yaptım, endüstriyel projelerden öğrenci projelerine kadar ayırt etmeden yaptım ve şu anki çalıştığım iş yerini bu sayede buldum. Proje yaptığım bir iş yeri tam zamanlı çalışmamı istedi, mevcut işimden istifa edip şehir değiştirdim.

Çocuğumun oyuncak bütçesiyle ev geçindirenler var, iyi baktığımı düşünüyorum, beni ekonomik olarak zorlamıyor ama ikinci çocuğu hem yaşımdan dolayı hem de yeni bir çocuğa verecek manevi gücüm yok diye yapmıyorum.

Hiç pişman değilim, ömrümde hiçkimseyi bu kadar sevmedim. Düzgün bir insan olması için elimden geleni yapıyorum.
0
kimlanbu
(26.09.25)
Çocuğu olan arkadaşlar genelde ailelerinden destek alıyorlar. kimi ev veriyor kimi aile para falan. Tek maaşsa eğer zaten geçinmek imkansız gibi
0
runaway
(26.09.25)
çocuk doğduktan 3 ay sonra krediyle ev alıp birde tadilat yaptırdık. çünkü neden olmasın! bu dertlere girmeseydim hiç zorlanmazdım ama şu an çok zorlanıyorum.

çocuk genel olarak masraflı tabi. ama pişman olmak falan aklımın ucundan geçmedi.
0
scudman1
(26.09.25)
Masrafı çok ama zorlamıyor şu an.

Anne olduğuma bir gün bile pişman olmadım. Aynada gördüğüm kadını tanıyamasam da yorgunluktan geberiyor olsam da hayatta yaptığım en güzel şey kızım.
0
sadakatsiz
(26.09.25)
Bir an bile pişman olmadım. Hayatımda daha anlamlı hiç bir şey yok çünkü. Çok yoruluyorsun, çok fedakarlık yapıyorsun, kendini unutuyorsun ama hepsi anlamlı bir şey için. Sırf bu motivasyon bile insan üstü bir şekilde insana dayanma kuvveti veriyor. Maddi olarak da imkanlarım daha az olsaydı daha uygun şekilde büyütürdük. Mesela 25 binlik bisikleti değil de bin liralık olanı alırdık. Ama çocuk için bir şey farketmiyor zaten sevgi dolu ailesi olsun yeter.

Oğlum doğduğunda hemen bir tane daha yapmalıyım bu ne muhteşem bir şey demiştim. Hala aynı düşüncedeyim inşallah bir kez daha doğuracağım, fırsatım olursa bir tane daha hatta. Çocuk çok güzel bir şey ve bu evrende kıyaslayabileceğin herhangi başka bir güzellik yok.
0
Gradient_tabanlı_mor
(26.09.25)
Bakamayacağımı hatta hem kendime hem babası ve ailesine hem de ülkenin gidişatına güvenmediğim için çocuk yapmadım, çocuk istemediğim için de evlenemedim. O şekilde düşün. İnsanların lüzumsuz eleştirilerini dikkate almana gerek yok, üzülme öyle her şeye.

İnsan duygusal olarak bazen her şeyden nefret eder. Çocukken ergenken ana babamızın ölmesini istediğimiz olmuştur, çok insana olur bu. Geçici bir durumdur ve bir süre seni hırpalarken sen yapman gerekeni yapıp kendine bakıyorsun ne durumdayım ne istiyorum ne yapabilirim diye. Şahsen hem parasızlıktan hem de vefa borcu hissettiğimden ayrı eve çıkamıyorum, mutlaka bir arada yaşamak zorundayız ve ben ona bakmak zorundayım diye hissediyorum, gitmiyorum bir yere. Kendimden veriyorum, kendime ait bir düzen, bir alan oluşturamıyorum, odamdan ibaret her şey. Öldükten sonra ulan keşke böyle yapmasaydım diyecek miyim bilmem, annemi yalnız bırakmaktan öldükten sonra hoşlanmayacağımı biliyorum ama.

Bu benim kendi vicdani hesaplaşmam, herkeste farklı olabilir, kimse kimseyi referans almak zorunda değildir. Bir dayanağa çok ihtiyaç duyuluyorsa en üst değer olarak gördüğü şeylerin (mesela dinlerin, milliyet gibi felsefe gibi çeşitli aidiyet duyulan şeylerin) ilkelerine başvurulur, düşünülür, karar verilir. Yine sen karar verirsin, insanları aşırı ciddiye almamak lazım.
0
muhayyer divan
(26.09.25)
Duyuru'daki teknik aksaklık yüzünden bir türlü düzeltemedim; en baştaki kısım "bakamayacağımı bildiğim için" olacaktı.
0
muhayyer divan
(26.09.25)
Maddi olarak biraz zorlanıyorum ama pişman değilim. Bebeğin sana bakarak güldüğünü görünce ancak neden şimdiye kadar bekledim diye pişman olursun.

Bebek olduktan sonra, bebeğin konforu için eş ile fikir ayrılıkları çok oluyor, daha sık tartışmaya başlıyosun asıl o yoruyo.
0
duyuruuser
(26.09.25)
Tek çocuğum var bebekliğinden beri tek başına bakıyorum. Bu sene ilkokula başladı. Evvelinde bakımında hep annem destekçi idi. O olmazsa işim maddi manevi çok zordu.

Çocuk isterken her yönden ne kadar zor olduğunu biliyordum, bu sebeple bir sürpriz olmadı. Ülkeye güvenim yok kendim didinerek gelir yaratmaya çalıştım. Doğum izninde dahi outletlerde kabinde ürün çekimi yapıp online sattım. O denli boş durmadan çalıştım, çalışıyorum. Eğitiminden sağlığına, giyimine, oyuncağına kadar en iyisini sağlamak için parçalıyorum açıkcası kendimi. Yorgunluktan kimi zaman canlı cenaze gibi geziyorum ama feda olsun yavru kuşuma.
0
cilekli pasta
(26.09.25)
Yorumlardan görüldüğü gibi kimse pişman olduğunu itiraf edemiyor:)
0
nothing in my way
(26.09.25)
maddi olarak zorlanmıyoruz ama bu çok değişken bir şey. bebekken bi hastalığı ya da özel mamayla beslenme gibi durumları olmazsa pek bi masrafı yok açıkçası. ama sonrasında kreş vs derken iş değişiyor. ha devlet kreşine gönderirsiniz aylık 2 bin tl, belediye kreşine gönderirsiniz 10 bin tl, özel kreşe verirsiniz 30 bine de var 60 bine de. kreşe vermez büyükler bakar, bedava. kızım 3 yaşında elle tutulur tek masrafı kreş şu an. onun dışında kıyafet, ayakkabı vs çok büyük kalemler değil.

manevi olarak zor. pişman mıyım, hayır. yani zaten doğurduğun ve sevdiğin bi canlıdan pişman olman imkansız oluyor bir nevi. keşke doğurmasaydım filan diye aklımdan geçirdiğim günler tabi ki oluyor da doğurmuşum yani pişman olsam ne olacak :D zaten koşuşturma ile geçiyor, hayatını da ona göre uyarlıyorsun, durup düşünmeye pek vakit kalmıyor bile bazen. bir de beklentiyi de ayarlamak gerek zaten öncesinde. hayat baştan aşağı değişiyor yani çocuk olduktan sonra o bar benim bu bar senin takılmayı filan planlıyorsan tabi ki pişman olursun. akşam sekizden sonrası ölüyor senin için artık. uyku saatlerine göre dışarıda olabilirsin. bebek arabada uyumayı seviyorsa şanslısın, sendromları var, inat dönemleri var, tuvalet eğitimi var, bok temizlemesi var. var da var. hani beklenti zaten bunlar olmalı. güzel yanları da ekstrası işi, katlanır kılıyor. kendini hazırlamadan hamile kalıp, işi düzgünce bölüşemeyen, destek almayan ebeveyn tabi ki pişman olur.

ha bir de destek almıyorsanız zor gerçekten. bizde eşimin ailesi bakım konusunda destek oldu. onlar olmasaydı bitmiştik. bakıcıya veremezdim mesela, evden çalışma imkanım yoksa işten çıkmam gerekebilirdi... şu an kreşe gidiyor olmasına rağmen alıp bırakma konusunda hala destek veriyorlar mesela.

araba şart gibi bir şey bu arada.

evlilik de çok sağlam olmalı. en benim diyen erkek bile babalık konusunda saçmalıyor. sizin eski duyuruları hatırlar gibiyim. onları düşünürsek eğer çocuk planı varsa önce evliliği sağlamlaştırın derim. duyuru sadece maddi açıdan bakılıyor gibi geldi olaya. ama maddiyat 1 önemli ise diğer konular 2 önemli bence.
0
elorelia
(26.09.25)
Çocuk bencillik, sırf sen ebeveyn duygularını tatmin edeceksin diye dünyaya getiriyorsun. Paran, zamanın gidiyor. Bu senin tercihin. Ama aynı zamanda çocuğu da bir savaşa sokuyorsun. Sana bir şey olsa çocuk ortada kalacak. Paran yok, gidiyon doğurup sokağa salıyorsun. İstediklerini alamıyorsun. Çocuk hep eksik kalıyor. Niye çünkü analık duygusunu yaşayacağım. Çocuk bildiğin dert ve bela.

Edit: bir de rızkıyla gelir diyen cahiller var. Evet filistinde afrikada öyle geldi. Kesin.
0
Shepard
(26.09.25)
Bunu aileye değil çocuğa sormak lazım.

Ailemin hiç arabası olmadı. Bir kere ödev yaparken maket bıçağı ile elimi kestim, acile gitmek için minibüs bekledik, öyle gittim. Taksi çok pahalı olur diye binmedik.

Bir yere giderdik, 16k denen lanet otobüste midem bulana bulana giderdim. Zor tutardım kendimi, otobüs iner inmez kusardım.

Kreş falan hak getire, anaokuluna bile gitmedim.

Ne doğru düzgün bir oyuncağım oldu, ne de herhangi bir şeyim. Kendi odam bile yoktu.

Ama aileme sorarsanız hiç pişman değildir, elinden geleni yaptık derler.
0
substituent
(26.09.25)
daha dogmadan kiyafetleri, kabanlari, puseti, besigi, carsafi derken yedi bin euro gitti.
masrafli tabii ki ama karsilanmayacak bir sey degil asla.
yasadigim ülkede cocuk parasi almak, vergi indiriminden faydalanmak, isten cikarilmaya karsi koruma altina girmek gibi artilari da cok.
pisman degilim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.09.25)
@ nothing in my way, onu özelden yazıyorlar, sanırım linç yemek istemiyorlar :(

Lanet olsun çocuğa, keşke ölse gibisinden değil de annelik / babalık bana göre değilmiş, sonradan anladım... gibisinden.

@ elorelia, evet o da ayrı bir konu zaten, onu denkleme katarsam hiç düşünemiyorum da işte şimdilik sadece "çocuk" olayını sorguluyorum.
0
🌸ananiyimioguz
(26.09.25)
benim çocuğum yok ama kardeşimin ikizleri var. bana göre çocuk sahibi olmaktan değil, beraber çocuk sahibi olduğu kişiden pişman. ikisi de devlet memuru, eşi neredeyse 7/24 çalışıyor ama ona rağmen borçları bitmiyor. eşinin işi oluyor akşam geç geliyor, işi oluyor haftasonu bir yerlere gidiyor, işi oluyor iki üç gün eve gelmiyor. kardeşim neredeyse yalnız anne*. annemler çocuk bakma, okuldan alma gibi konularda destek oluyor, ben maddi destek oluyorum.
0
inheritance
(26.09.25)
Güzel soru ama türkiyede dürüstçe cevap verilebilecek en son sorulardan.
Burada da bunu görebilirsin. Artık dönüşü olmayan bir şey için en azından tepki almayalım diyerek herkes halinden memnun taklidi yapıyor. Bir de herkes varını yoğunu, hayatını, emeğini herşeyini çocuğuna veriyor ama sokaklar ssç den geçilmiyor ne hikmetse.
0
dawsonscreek
(26.09.25)
Tek çocuk var başımıza gelecekleri öngördük ekonomik imkanlarımız vardı bu sebeple ekonomik olarak hiç sorun yaşamadık
Diğer zorluklarından yana zerre pişman değiliz
0
basond
(27.09.25)
Yakınımda bir örnek var da düşünmeden edemiyorum acaba çocuğu olmasa hayatı farklı mı olurdu, yoksa aynı mı olur diye.

Amcam ülkenin sayılı üniversitelerinden 2000lerin başına mezun olmuş bir mühendis.
İngilizcesi de çok iyi. Normalde hep zaten biraz içe kapanıkmış ama öğrenciyken dünyayı falan gezerdi.

Evlendi 2 çocuğu oldu. Eşi de benzer donanımda. İkisi de çalışmasına rağmen çocuk bakmaktan ne bir ev değiştirebildiler ne bir araba değiştirebildiler (2000 model) ne bir seyahat ediyorlar. İstanbulda 20 yıldır ev-iş arası gelip gidiyorlar.

Ne zaman maddi olarak bişey sorsam, ya çocukların okul masrafı çok nasıl yapalim diyor.

Yıllık zaten şu kadar para gitti diyor. Hayır öyle pahalı oyuncaklar, kıyafetler de almazlar yani. Tek kısmadıkları şey eğitim ve yeme içme.

Ama ben anlamıyorum 2 tane uzman veya yönetici seviyesinde evli insan, nasıl 2 tane çocuğa bakarken hayatlarını bu kadar ot gibi yaşayabilirler?

Hiç mi bir hobiniz yok, merak ettiğiniz bir yer yok.

Amcam kuzenlerle olan gruba sürekli evliliğin pişmanlık olduğu alt metinli komikli videolar atıyor son yıllarda. Şakayla karışık amca zorla tutuluyorsan işaret yap diyeceğim de demiyorum.

Yenge tarafını bilmiyorum onda da durum farksız değildir herhalde.

Böyle olunca hadi evlilik pişmanlık olabiliyor bunu herkes rahatlıkla dile getiriyor da, acaba kendilerine itiraf edemedikleri diğer bir konu da, belki çocukların da pişmanlık olduğudur. İnsan bunu kendine yediremeyebilir ama hayatlarını yaşayamadıklarına engel şeylerden biri de çocuk yapmaları olabilir.

Belki aranızda nispeten daha iyi yaşayanı vardır ama yine de çocuk hayatınızı bir şekilde etkilediği için belki çocuksuz olsaydım... ki senaryoyu düşünüyorsunuzdur ama suçu da çocuğa atmak vicdanınızdan geçmiyordur. Çünkü sonuçta çocuğun da bir suçu yok, onu siz yaptınız.

Ah o gülüşü yok mu, ah o sarılması yok mu, ah o anne baba demesi yok mu... diyerek belki de kendinizi tatmin etmeye çalışıyorsunuzdur. Kaldı ki çocuğun da hayırlı olup olmaması, sorunlu olup olmaması gibi de bir ihtimal var da ona çok girmiyorum.

Geri dönüşü olmayan bir karar için "ya aslında biraz pişmanım" demenin de ne faydası olur bilemiyorum ama en azından belki dürüst olanlar vardır, bana bir fikir verirler diye sordum.
0
🌸ananiyimioguz
(27.09.25)
Bir de ben yanlış mı hatırlıyorum sanki dizilerde filmlerde ya da gerçek hayatta duydum ya.

Kavga sırasında senin oğlun, senin kızın, babasının oğlu, anasının kızı ne olacak,
Sen istedin, al çocuk istiyodun ne oldu, sen istedin sen bak, çocukla ilgilenmiyorsun, zaten onu hiç sevmedin vs. vs... liste uzar gider. Evi terk edenler, çocuğunu terkedenler de cabası.

Bunlar olmuyor mu? Pedagojik olarak veya psikolojik olarak yanlış söylemler ve hareketler, bunları yapabilecek olanlar çocuk yapmamalı bence de ama mantıklı düşününce böyle konuşuyoruz, çocuğu yapınca, yani bizzat deneyimleyince işin uzmanı da olsak işler çığırından çıkabilirmiş gibi geliyor.

O yüzden tek tük bir kaç kişi dışında kimsenin bunu itiraf etmemesi de garip geldi.

Sanki bunlar hep oluyormuş da evli ve çocuklu kişiler arasında bunlar bilinen bir gerçekmiş, ama bunlar gizli bir örgüt olarak dışarıyla paylaşmıyorlarmış gibi geliyor.

Çevre baskısı ve duygusal baskı hala üzerlerinizde hakim ve gerçeği düşünmekten ya da söylemekten alı koyuyormuş gibi geliyor.

Bu herkeste oluyor diyemem ama, bu kadar herkesin "hiç olmuyor hayır" demesi belki de iyi kötü değer yargılarınızı tetikliyor ve kendinizi kötü ebeveyn olarak düşünmenize sebep olacak diye kendinize bile itiraf edemiyorsunuzdur kim bilir.

Bu arada belki cevap verenler gerçekten tek tük sıkıntılar olsa da hem kendileri hem çocukları sorunsuza yakındır ve güzel geçiyordur hayatları, ona bir şey diyemem.
0
🌸ananiyimioguz
(27.09.25)
1-cocuk=sorun demek o yuzden kimse sorun yok diyemez herhalde. Zorluk olarak benim tahminimin kesinlikle ustune gecti. Maddi olarak zorlanmiyorum diyemem. Kendimden kisarak su ustunde kalmaya calisiyorum.
2-tek cocukta durdugum icin hayir. finansal olarak tek cocugun ustune cikmam imkansiza yakindi.
3-aile baskisi sifirdi. ben istedim oldu, sifir pismanlik. tekrar basa donsem yine cocuk yaparim.
0
cooperr
(27.09.25)
(15)

Sahibinden'deki "son fiyat nedir" sorusu

chicha_v2
Buna ne diyorsunuz arkadaşlar?Kafamdaki ilk indirimli tutarı söylüyorum bi daha yazmıyorlar. Birkaç yüz bin indirimli fiyat mı bekliyor insanlar anlamıyorum ki? :D
Buna ne diyorsunuz arkadaşlar?

Kafamdaki ilk indirimli tutarı söylüyorum bi daha yazmıyorlar. Birkaç yüz bin indirimli fiyat mı bekliyor insanlar anlamıyorum ki? :D
0
chicha_v2
(25.09.25)
herkes bi pazarlık peşinde. pazarlıksız deyince anlamıyorlar. cevap vermemeleri senin açından daha iyi. fazla pazarlık yapmaya çalışıp seni delirtebilirler çünkü. fiyat ona uymuyor demek ki
0
jelly bear
(25.09.25)
Bizim millet mal. Kandırılmak istiyor. Mesela senin malın 100k. 105k yazmalısın bu aptalları tatmin etmek için. Sonra 95'e düşeceksin. Anlaşacaksın. Dürüst şekilde 100k kardeşşş dersen 90'a zorlarlar. Sinir harbi. Düzgün adam zaten çıktığında belli edecek. İlgili alıcı yazar sorar günaydın der. Gel çay içelim muhabbet edelim der, bir tur da ben bineyim der. Yazmıyorsa ilgi duymuyor, seni sevmiyor, muhabbet istemiyor vs kısaca isteyen vakit de para da ayırır xD
0
Shepard
(25.09.25)
baya ucuz bi fiyat yazıp şu kadara sattım hocam diyin deliriyorlar
0
nahtoderfahrung
(25.09.25)
Herkes mal almak istiyor ama parası yok. Bari alma hevesimi tatmin ediyim istiyor. Yanii 100 yazdın adam 90 olsun dedi. O an tamam 85 e veriyorum desen yine kabul etmeyecek.

Para yok millette. Bari satıcıya artistlik yapayım diyor. Tatmin olma derdindeler. Bak satıcıyı yalvarttım. Bana satmak için uğraştı ben almadım diyecek.

Çözüm vavacars a falan ver efendi gibi. Çar çakalla uğraşma.
0
luluki
(25.09.25)
onlar ciddi alıcı değil zaten boşver.
hiç cevap vermemeni, "ciddi alıcıysan gel araca bak, orada konusalım" demeni tavsiye ederim
0
abelardo
(25.09.25)
Bir şey satarken fiyatı yükseltip pazarlıkla normal fiyatına çekiyorum.

Bir kere oyun satıyordum, birisi pazarlık etmeden direkt almaya kalkıştı. Ben de dedim onun fiyatı 50₺ daha az. İnsanlar pazarlık diye tutturduğu için yüksekten koydum diye.

Valla keşke şu pazarlık saçmalığı olmasa. Hele alıcı durumda pazarlık yapmaktan nefret ediyorym.
0
substituent
(25.09.25)
Onlar alıcı bile değil. Sırf geyik olsun diye soran bile var. Adam mesela 5 ay önce kendi arabasını satmış 800 bine, sen arabayı koyuyorsun 1 milyona mesela. Kendi kendini yiyor "nah satarsın 1 milyona" diye. Sonra mesaj atıyor işte kaça bırakırsın falan. Hiç araba almayacak olan bile mesaj atar yani öyle toksik bir ortam haline gelmiş sahibinden. Bazıları da işte piyasası 1 milyon olan aracı senden 800'e almaya çalışıyor ki 1 milyona kendi satsın. 200 bini cukkalasın. Öyle tipler de var.
0
himmet dayi
(25.09.25)
Maalesef ben de kafamdaki fiyatın üzerinde yazdım bu "pazarlık perileri" yüzünden.

2285 yazdığım arabaya düz 2000 olur mu diyor şimdi de adamlar. Benim kafamdaki son fiyat 2200. Hadi düzgün biri gelse 2175'e bırakırım. Meşhur galericiler (S&S, Yeniköy Motors vs.) falan arıyor olmadı onlara vereceğim benim düşündüğüm fiyatı versin de kaça satıyorsa satsın allayıp pullayıp :)
0
🌸chicha_v2
(25.09.25)
Gecen bi hoparlor bakiyordum, 100bin yazmis adam.

Biri de mesajlarda "90bine olur mu, vay soyle vay boyle" diye 2 saat dil dokmus.

Adam da "tamam, gelip alabilirsiniz" yazmis.

Bu işsiz de adama cevap olarak "ya simdi baktim da 85 cikiyor" falan diye gevelemeye baslamis.

Illa bi dibine kadar zorlama, illa bi cingenelik olacak almak icin. Adam 90a olmaz deseydi 95e kosa kosa giderdi almaya.

Olayin fiyatla, parayla ilgisi yok. 10 liralik sey icin de ayni sey gecerli. Daha cok psikolojik
0
brkylmz
(25.09.25)
Boş muhabbette yazıyorlar o çok mesaj geldi ki ben sırf bu yüzden ilanı mesaja kapadım. Ciddi alıcı zaten konuşmasından kendini belli eder, gelip bakar.
0
mirty
(25.09.25)
Boş muhabbet.

Bir de ergenlik. Zamanında craigslist’te ülkeden ayrılacak expatın ilanı vardı. Evdeki her şeyi bir hafta içinde satmak zorundaymış. Adamın çok güzel yarış bisikleti var. O zamanın parasıyla 5.000 tl istiyor. Her gün arayıp 500 lira düşündüğüne teklif veriyordum ve adam kabul ediyordu. 3000’e ok dediğinde 1000 lira dedim ve sana vereceğime çöpe atarım demişti. Ergenliğimin zirvesi :)
0
gabe h coud
(25.09.25)
Son araba sattığımda İlana 720 yazdım. İnsanlar 650-690 arası tekliflerle geldiler. Fiyatı 750’ye çektim. 1 gün sonra 720’ye sattım. İnsan psikolojisi garip.
0
messina123
(25.09.25)
Telefonda para konuşmuyorum gelin görün ürün başında pazarlık yaparız diyorum
0
basond
(25.09.25)
abi onlar akıl hastası. seni de hasta eder
0
runaway
(25.09.25)
Bugün akşam 5'e kadar kapora şu kadarı yatırırsan, en son fiyat şudur diyorum. Yüzdesel bir oranı yok en yakın düz rakama yuvarlıyorum. Zaten kafamdaki rakam misal arsa satış için 3250 ise 3300 yazıyorum. Diğer türlü asıl kafamdaki rakamı yazsam daha da indirim isteyecek, o yüzden indirim yapacak kadar az şişirip yazıyorum fiyatı.
0
koskoca kirpi
(25.09.25)
(10)

Esenyurt nasıl bir yer?

msb
Hiç Esenyurt'a gitmedim.Abartısız haberlerde vb gördüğüm olayların %70'i Esenyurt'ta.Nasıl bir yer merak ediyorum valla bi gün turistik takılıcam asdssad
Hiç Esenyurt'a gitmedim.

Abartısız haberlerde vb gördüğüm olayların %70'i Esenyurt'ta.

Nasıl bir yer merak ediyorum valla bi gün turistik takılıcam asdssad
0
msb
(24.09.25)
aşırı kalabalık ve doğuluların yoğun olarak yaşadığı bir yer. bence türkiye'nin en boktan yeridir
0
runaway
(24.09.25)
çok çıt kırıldım hatun bir avukat dostum var. bi rezidans işi için birkaç kere gidip geldi. artık neresindeyse, göme göme anlatır. dünyayı dolaşmış hatun diyor ki giderken gerildiğim tek yer, diyor.
0
gadlemler
(24.09.25)
Abartılan yerleride var az anlatılan yerleride var esenyurt büyük yer her mahalle sokak aynı değil
0
basond
(24.09.25)
Otobus minibüsler hep dolu, içindeki ortam tum Istanbuldan cok farklı. Hayvan gibiler, ciplak ayak, yuksek ses, kosusturan kucuk bebeler, tavuk horoz ne ararsan var. İnsanı genel olarak normal ama goze batan cogunluk ar*p kurd cok ve arsizlar. Fakirler haliyle kavga dövüş bol.
0
Shepard
(24.09.25)
hemen her hafta giderim, mutlaka gidin görün.

neden öyle dedin derseniz;
geçenlerde kadıköy'de denk geldiğim biri hararetle şişli tarafında bir yerin istanbul en kötü yeri olduğundan bahsediyordu. sanayi mahallesinin ötesine gitmemiş beyim öyle bir anlattı ki dedim Esenyurt'u görse acaba kaç gün anlatır...
0
late viper
(24.09.25)
gecenlerde yolum düstü avcılar metrobüs duragından baslayarak bahcesehire kadar giden yol üzerinden gittim. sorunsuz normal bir güzergahtı. ama iç kesimler çok kalabalık abuk subuk bir yer diye biliyorum
0
abelardo
(24.09.25)
les gibi yerleri de var gayet istanbulun her ortalama mahallesi gibi yerleri de var. esenyurt meydana giden bi otobuse bin orda bi turla bence ilcenin ortalamasi orasi.
0
bay b
(25.09.25)
giderken gerildim biraz ağır kaçmış, ben hemen anpa ve eskidij arkasında kalan uzun bloklu yerlere girdim bir akraba oturuyor 2-3 kere gittim öyle burasıda neymiş demedim. güngörene girmek beni daha çok korkuttu daracık sokaklar tüm tipler suriyeden çıkmış gibiydi.

esenyurt yola yakın yerleri öyle korkunçlu değil ama tabiki gelir seviyesi düşük kişiler oturuyor çok bişey beklememek lazım.
0
eja
(25.09.25)
İstanbul'da gündüz gidilemeyecek kadar tehlikeli yer yok. Esenyurt'ta da çok katlı plazalar , villa kentler,küçük mahalleler iç içe. Gece de gündüz de gittiğim oldu.

Yabancılar sanıldığı gibi tehlikeli değil.Üstüne de gitseniz kolay kolay suça bulaşmazlar.İşinde gücünde tipler.

Uyuşturucu müptelası yerli dızo gençlerin toplu olduğu yerlerde kimseyle didişmezseniz gece gündüz sorun yaşamazsınız
0
hebanon
(25.09.25)
nüfusu hemen hemen 1 milyonluk bir bölge, her yeri aynı değil bu yüzden. belirtildiği gibi rezidans veya site yerleşimi olan rahat edeceğinz yerler de var, buralar daha çok metrobüse, e-5 yakın kısımlar. daha sıkışık ve sorunlu bölgeleri de var bunlar da e-5ten daha uzak iç kısımları genelde.
0
zemberek
(25.09.25)
(8)

Doktorlarımızın mutlu olması için ne olması gerekir?

ekşi duyuru üyesi
Karşılıklı empati yapabilmek için bu soruyu soruyorum. Buna benzer durumları defa defa yaşadım ve hep birlikte değerlendirelim istiyorum.Devlet hastanesine gittim. Randevusuz hasta alınmıyor ve sistemde randevu aralıkları 10 dakika görünüyor. Yani hasta başına 10 dakika süre düşüyor.Gittiğim doktor
Karşılıklı empati yapabilmek için bu soruyu soruyorum. Buna benzer durumları defa defa yaşadım ve hep birlikte değerlendirelim istiyorum.

Devlet hastanesine gittim. Randevusuz hasta alınmıyor ve sistemde randevu aralıkları 10 dakika görünüyor. Yani hasta başına 10 dakika süre düşüyor.

Gittiğim doktor 30 yaşın altındadır. Odaya girdiğimde üzerinde hafif bir sinirlilik hali vardı. Konuşmaya çok fırsat vermeden ve anlatmaya çalıştıklarıma pek de kulak vermeden hızlı bir muayene yaptı, ilacı verdi, geçti. Girip çıkmam arasındaki süre 5 dakika bile yoktur. Bir şey anlatmaya çalışmasam o kadar bile sürmeyecekti ve farklı ilaçlar verecekti. Farklı ilaçlar verecek olması ciddi bir durum.

Gerçekten çözüm üretebilmek adına soruyorum. Doktorlarımızın mutlu olması için ve özenle çalışması için ne olması gerekiyor? Yetersiz muayenenin yükü sadece hastaya değil yine doktorlara ve tüm sağlık sistemine biniyor.

Lütfen alınganlık göstermeden durumu inceleyelim. Randevulu sistemde saatte 6, günde 50 hasta bakılıyor. Olması gereken 15-20 dakika geçmiş inceleme ama imkanlar buna yetmiyor. Yine de 8 dakika muayene 2 dakika dinlenme şeklinde bir çalışma gayet rahat değil mi? Sıcak yok, soğuk yok, kar-kış yok, bütün gün kimyasal solumak yok. Ofis ortamı, randevulu sistem. Pozitif taraflarını da biraz göremez miyiz?

Maaş desem, toplumun yarısından fazlası asgari ücret ve altında maaş ile geçinirken doktorlarımız asgari ücretin en az 4 katını kazanıyor. İstatistiksel olarak bu çok ciddi bir fark. Bu miktar yeterli gelmiyorsa sorun maddiyat dışında bir yerde olabilir mi?

Bir de şunu sormak istiyorum. Doktorlar olarak sağlık hizmetine ihtiyaç duyduklarında 3-4 dakika muayeneyi kendileri için yeterli görüyorlar mı? Aileleri, sevdikleri için 3-4 dakikada teşhis konulup ilaç yazılması onları rahatlatıyor mu?

Lütfen alınganlık göstermeden tarafsız cevaplamaya çalışalım. Taraflar birbirini anlasın ve herkesin mutlu olabilmesi için çözümler arayalım:

Doktorlarımızın topluma mutlu bir şekilde hizmet verebilmesi ve ilgili olabilmesi için ne olması gerekir?



*************************
CEVAPLAR ÜZERİNE EDİT:
*************************
1. Günde 50 hasta çok denilmiş.

- Bu sayıyı nasıl indirebiliriz? Tıp fakültelerinin sayısını iki katına çıkarıp daha fazla doktor yetiştirerek mi?

- Bir çok meslek gün içinde daha fazla sayıda insan ile muhatap olmayı gerektiriyor. Kimi mesleklerde de hayati tehlike söz konusu, asker, polis gibi. Her mesleğin kendi zorluğu varken pozitif taraflara odaklanmak daha iyi olmaz mı?

2. Asgari ücretin 4 katı çok ciddi bir meblağ olarak görülmemiş.

- Bence kazançları başka ülkelere göre değil de içinde yaşanılan topluma göre değerlendirmemiz gerekir. Almanya'da aylık net asgari ücret 1600 Euro civarıdır, ancak hemen herkes bu rakamın üzerinde kazanır. Doktor maaşları ise 3000 Euro'dan başlar. Bir beyin cerrahının 8000 Euro kazandığını duymuştum. Toplum olmak budur. Sadece kendi emeğini değerli görüp diğerlerini hafife almak değil.

3. "Doktorların yeterli network'ü var, o yüzden istedikleri gibi uzun uzun muayene olabiliyorlar." denmiş.

- Evet, doktorların başkalarına uygun gördüklerini kendilerinin kabul edemediğine dikkat çekmek istedim. Randevu süresi 10 dakika iken hastaya 2-3 dakika ayıran doktorlar var. Bu doktorlar hangi durumda 10 dakikanın 8-9 dakikasını insanlara ayırırlardı, hevesle çalışırlardı?

4. Sağlık sisteminin özelleşmesinden bahsedilmiş.

- Bu durumda özel hastanelere büyük bir koz vermiş olmuyor muyuz? Belirli bir kitlenin halkı sömürmesinin önüne nasıl geçeceğiz? Bu kesim topladığı parayla ne yapacak? İleri teknolojilere yatırım yapıp ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine mi yükseltecek?

- Bir memur veya özel sektör çalışanı her ay düzenli olarak 20.000TL ile 100.000TL arası bir miktarı vergi olarak ödüyorken, yılda 5-10 defa faydalanacağı sağlık hizmetleri için ayrı bir ücret ödemeli mi?

5. İçeri giren 10 hastadan 9'u çok mutsuz, sinirli, kaba tipler olarak tanımlanmış.

- Benimle birlikte sıra bekleyen insanlardan böyle bir izlenim edinmedim. Tersine, hemen hepsi doktorlara karşı saygılı. Acı çeken bir kişinin, bu acıyı çözebilecek kişiye aksi davranması tutarlı değil, hele 10'da 9'luk bir oranda. Böyle bir durum varsa belki de doktorların karşılama şekilleri buna sebep oluyordur.

- İnsanları bu şekilde görmek hatalı iletişime yol açar, mesleği daha da çekilmez yapar.
0
ekşi duyuru üyesi
(22.09.25)
Ön not: kendim de doktorum ama hasta görmeyen bir branştayım, polikliniğimiz yok. En son fakültede poliklinik gözlemi yaparken ortamda bulundum.

Kendin de dediğin gibi günde 50 farklı hastaya onar dakika ayırabiliyorsun. 50 farklı insanla muhatap olmak ve bunu kısa süreli bir şekilde yapmak, üstüne karşındaki insanlar hasta olduğu için genelde ekstra gergin olmalarına bağlı senin de gerilmen vs vs gibi durumlar var. Poliklinik dışında servisleri, nöbetleri, acilleri vs saymıyorum.

Doktorların hepsi mükemmel değil tabii ki ama çalışma şartlarına bağlı olarak performans düşüşü olduğu için size kötü anının denk gelmesi artıyor. Ayrıca istatistiki olarak anlamlı yüksek kazanmak (ki kazanılan para da atla deve değil günümüz şartlarında) ile çalışma şartlarının insani olması arasında fark var. Burda suç sizde de değil, doktorda da değil. Doktoru günde 50 farklı hastayla muhatap eden sistemde. İnsanla uğraşmak ile hasta insan ile uğraşmak arasında fark var. Bunu yaparken hastanın neyi olabilir diye uygun tetkikleri istemek, muayene etmek, aklından bin tane olasılık geçmesi gibi faktörler işin stresini artırıyor. 2 dakika konuştum 8 dakika muayene ettim gibi olmuyor her hasta. Kendini ve derdini basit cümlelerle ifade edemeyen kişilerin ağzından cımbızla bilgi almaya çalışmak bile 10 dakika sürüyor zaten

Son soruyla ilgili, doktorlar kendilerini ve yakınlarını sıra bekletmeden istediği doktora uzun uzun gösterecek networke sahip oluyorlar genelde. Mesleğin getirdiği o kadarlık bir avantaj olsun :)

Aklıma geldikçe ekleme yapa yapa yazdığım için biraz dağınık oldu paragraflar
0
nundu
(22.09.25)
Kendilerini bilmeleri gerekir. (bkz: kendini bilmek) bu da aile terbiyesi meselesi.

Şu sözlerim aşağılama gibi görünüyor fakat aşağılama değil, niyetim de o değil. Niyetim nelerin toplumu ne hale getirdiğini göstermek. Poliklinik şartlarında o doktorun, hastayı o an dinleyemeyecekse dinleyebileceği ana kadar kendini sakinleştirmek için uğraşması gerekir. Hiçbir hasta doktor tarafından ilgilenilmemeyi hatta yanlış ilaç reçete edilmesini hak etmez çünkü. O anki problemi kişisel ise bunu aşmayı öğrenmeden doktor olmuş olması büyük skandal. Kişisel değiş iş hayatına dair bir problemse bunun da hastayla alakası yok, yine büyük skandal. Nerden baksan doktorun egosuna çıkıyor yollar, skandala çıkıyor, aile terbiyesine gidip dayanıyor. Çünkü her gelen hasta öfkeyle gerilimle saçmalıkla gelmiyor. Bir başkasına olan öfkeyi sıradaki hastaya yansıtıyorsa yine skandal. Anlatabiliyor muyum? Anlatabiliyorum.

Hastaları konuşmuyoruz, bahsettiğin tarzda davranan doktorları konuşuyoruz, hiç az değiller. Aile hekimi olup yerinde bir gün bile bulamadığım aile hekimi gibi.
0
muhayyer divan
(22.09.25)
Ücretsiz sağlık hizmeti kalksa bu hastane rezilliği olmaz. Sağlık sistemi tamamen özelleştirilmeli.

Bedava eğitim, bedava sağlık hizmeti rezillikten başka bir şey değil.
0
runaway
(22.09.25)
@runaway

Sağlık ve eğitim bedava mı sence :)
0
muhayyer divan
(22.09.25)
bence doktorların mutlu olması için yapılacak bi şey yok, ülkede sadece ve sadece doktorların mutlu olacağı şeyi yapsan ve doktorlar da mutlu olmaya niyetli olsalar, içeri giren her 10 hastadan 9'u çok mutsuz, sinirli, çatacak yer arayan, sınır ihlali seven, kaba tipler olacakları için doktorlar 2 güne yine mutsuz olacaklar.

yani sorun doktorlarda değil, sorun ülkede, sorun herkeste. bu memlekette mutlu olabilmek için büyük çaba gerekiyor, herkesin o çabayı gösterecek yeri yok, o yüzden herkes mutsuz doktorlar fazla göze batıyor sadece niyeyse.

benim de gözüme pompacılar batıyor. iyi günler, kolay gelsin, teşekkürler falan diyorum hepsinin suratı 5 karış bana cevap vermiyorlar. pompacıların mutlu olması için ne lazım?
0
ofelia
(22.09.25)
Çoğu insan doktorlugu mevcut şartları gözeterek ya da düşünerek seçmiyor gibi geliyor bana. Unvan, issiz kalmazsın, maaşı iyi, itibar garanti gibi taraflarına cekiliyorlar, hakeza böyle olan başka meslekler de var da, diğer tarafını görünce is tuhaflasiyor sanırım kişiler için. Muhtemelen sinir bilmeyen insanlarla karşılaşınca işin can sıkıcı taraflarını fazla büyütmeye başlıyorlar diye düşünüyorum.

Aslında yaşadıkları yapısal sorunları hastalardan cikarmasalar gerisi gelir bence.

Sorun çalışma saatleri nöbet düzeni vs ise bunun muhatabı sağlık bakanlığı.

Sorun maaş vs ise bunun muhatabı sendika, meslek odasi ve/veya sağlık bakanlığı.

Sorun muayene süresi kisitliligi ise, kendileri hastalarla birlikte örgütlenip hukuki süreçler başlatabilirler.

Sorun bulunduğu yerdeki hasta profili vs ise yer değiştirebilir. Ya da yönetmeliği ayrıntılı bilmiyorum ama ücretsiz izin alabilir.

Ama ülkedeki neredeyse herkes gibi, kendi sıkıntısının acısını kendisinden daha kırılgan olanı sömürerek ya da ihmal ederek yaşamayı TERCİH ediyorlar, bunu yapmayanını tenzih ederim.
0
encokbenisevinnolur
(22.09.25)
Tüm cevapları okumadım ama doktorlar komplike vakalara yeterli zaman ayırabilmek için basit vakaları hızlıca görüyorlar. Aslında basit görünüp komplike ve sıkıntılı olanlar ne olacak derseniz. İnanın bunu o doktorlar da hastane idaresine söylüyor. Atlanan önemli bir tanı olursa da sistemin gereği bu, mecburlar.

Doktorları tamamen haklı görmüyorum ama yakın çevremin doktorlardan oluşması, kaba ve insancıl olmayanlar da dahil birçok karakterde doktorla birebir çalıştığım için çalışma şartlarının iyi olmadığını söyleyebilirim.

Doktorun tüm gün yapması gereken tek şey hasta bakmak değil. İdari, akademik,adli, eğitim, heyet, konsey, konsültasyon gibi başka görevleri de var. Bunları yaparken günde 50 tane de hasta bakacaksın deniyor. En az 10-20 hasta da randevusuz, tanıdık vasıtasıyla, idarenin talimatıyla ekleniyor bu listeye
Şehir hastaneleri hariç çoğu hastane donanım açısından yetersiz.

Sizi 2 dakika gören doktorun kalan 8 dakikada dinlendiğini düşünüyor olabilirsiniz. Şartlarının çok iyi olduğunu düşünerek çalışmaları için polyanna olmaları gerekiyor.
0
curukturpkokusu
(22.09.25)
Ayrıca doktor yakınıyım ve çoğunlukla ben veya yakınlarım da 3-4 dakikada muayene oluyoruz. Avrupadan bir doktoru bun sisteme yerleştirsen yarım saat içinde mavi ekran verir. Doktorlarımız toplumu, hastayı, hastalıkları iyi tanıyor. Ama akademik ve bilimsel çalışma bakımından yetersizler. Sistem buna zorluyor çünkü.
0
curukturpkokusu
(22.09.25)
(4)

ipad'in yerini tutabilecek tablet var mı?

runaway
android tabletlerden ipad'in yerini tutabilecek tablet öneriniz var mı?
android tabletlerden ipad'in yerini tutabilecek tablet öneriniz var mı?
0
runaway
(21.09.25)
Yu-ma-tu
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(21.09.25)
yerini tutabilecek derken hangi konuda? performans-uzun ömürlülük?
samsungun tab s serileri var gayet yeterli. güç için istiyorsanız 8gen3 veya 8 elite li tabletleri de var redmagic, oneplus gibi markarların.
0
f02561
(21.09.25)
içerik üretebilme gücü olarak demek istemiştim. android biraz kısıtlı kalıyor bu açıdan
0
🌸runaway
(21.09.25)
Huawei baya iyi
0
klassno
(22.09.25)
(17)

Yasaklanan Mabel Matiz - Perperisan şarkısı hakkındaki fikirleriniz

sekizdokuzon
Ahlaka mugayir bir husus gördünüz mü şarkıda? Şarkıda rizasiz cinsel ilişkiden bahsediliyor diyen var. Siz ne düşünüyorsunuz?
Ahlaka mugayir bir husus gördünüz mü şarkıda? Şarkıda rizasiz cinsel ilişkiden bahsediliyor diyen var.

Siz ne düşünüyorsunuz?
0
sekizdokuzon
(18.09.25)
Sünbülzade vehbinin şiirinde hiç değilse ikinci cümlelerle iş tatlıya bağlanıyordu.

Bunun sözlerinde ise harareti dindirmek için anneye oğlanı sorup kuşu haneye salmaya kadar gidiyor iş. Kısacası fren, restart, default setting'e dönmek imkansız.
Araç motorunun ambeleye kalkması gibi.
0
diyecevaplandı
(18.09.25)
şarkıyı dinlemedim. dinlememe gerek de yok.

sanat eseri ahlaka uygunluk-uygunsuzluk açısından değerlendirilemez.

sanatı ahlak yönünden tartışmak ona sınır çizmektir. sanata sınır çizilemez.

sanat eseri tüm değer yargılarınızı yerle bir edebilir. vergilerimizle maaş alan politikacı ona yorum yapamaz.

utanıyorum bunları yazmaktan.
0
yurtsuz john
(18.09.25)
Ben yasaklanmasını doğru buldum çünkü her an her yerde çalınıp irademiz dışında bilinçaltımıza kodlanabilir o tür şarkılar. Yani "istemeyen dinlemesin" pek geçerli değil. İstemeden dinlediğimiz çok fazla şey var ev dışına çıktığımızda. Ben doğru buldum.

Ama yine de yapay gündem olduğunu düşünüyorum.
0
muhayyer divan
(18.09.25)
Sozler cesur ve arsiz bir sarki iste o kadar. Rizasiz cinsel iliski neredeymis soylesinler bilelim.

Ulkenin turnusolu gibi oldu, yasaklayanlar ve savunanlar bir sure ulke disina alip iceriden bi kitlesek kapiyi, baya bi rahatlariz.
0
bosver nicki
(18.09.25)
Bok gibi şarkı. Mabel Matiz aranıyor ve kaşınıyor.

diyo şeytan üstüne atla da
sal kuşu hanesine

rızasız seks var. ki hane de yanlış hane. şeytana uyup üstüne atlamak doğru bir şey olsaydı mesut süre'nin başı yanmazdı. ayrıca şarkıda iğrenç bir seks dili var. köylü fantezilerine benziyor.

başına gelecekleri bile bile yapıyor. ne uğruna? bok gibi bir şarkıyı iğrenç bir dille bize dinletmek için. kıçıyla inatlaşıyor.
0
beyfendi
(18.09.25)
Bunlarin hepsi bir emir zinciri ürünü.

Geçen haftalardaki manifest grubunun gereksiz konser reklamı da aynı mekanizma tarafından talep edilen siparişler.

Engelleme yasaklama mahkeme suç duyurusu şeklinde ilerleyecektir

O mekanizma sanki başka derdimiz yokmuş gibi böyle suni sorunlar çıkartıp korku salıyor

Çantasında dildoyla gezen bu adamı 50 yaş üstüne sorsan kimse tanımazdi bile.

Şimdi a haber sayesinde kendilerinden olmayan herkes potansiyel gotcu
0
topkapiaksaray
(18.09.25)
Evet.

O bana gelmeli, tadıma varmalı
O cici toy bebe onun nesine?
Diyo' şeytan "Üstüne atla da"
"Sal kuşu hanesine"

Tabii Mabel Matiz'in (ya da şarkının tonunun) cinsel kimliği ve yönelimi farklı olsaydı piyasadaki birçok keko rap şarkı ile aynı tepkiyi görürdü. Onlar bundan daha ağır ama işin içine uyuşturucu sokmadıkları sürece pek bir linç yemiyor ya da yasak görmüyorlar.
0
nawar
(18.09.25)
Böyle bir ton türkü var, bahçe duvarından aştım mesela. Hafif insanın içini gıcıklayan ama kimseye istismarı çağrıştırmayan. Bu şarkı neden ahlakımızın ayarlarıyla oynuyor ben anlamadım açıkçası. Gelen yorumlara şok getirdim. Toplumun geneli duyduğu şarkıyla gaza gelip dal t.sak gezecek gibi bir intiba var.
0
🌸sekizdokuzon
(18.09.25)
İradesi dışında bilinçaltına bi şarkının kodlanabileceğini düşünen kıt kafalılar bu düşük iq ile bu yaşa gelebildilerlerse bu saatten sonra bilinçaltına kodlanan şarkıyla kestanesini de çizdirmez arkadaşlar korkmanıza gerek yok, gereksiz bir yasaklama olmuş.
0
kizil karga
(18.09.25)
tam dinlemedim ama sal kuşu hanesine lafı itici geldi.

bi repci şarkısı vardı dedim nataşa yat aşağı gibi bir şey..

aynı basitlik, leşlik.
0
tabudeviren
(18.09.25)
Gayet güzel şarkı. Türkiye 30 senedir yobazlıkla beslenince yasaklanıyor işte
0
runaway
(18.09.25)
Bir takım bilimsizlerin benimle uğraşmaları bana keyif veriyor, çok gülüyorum. Yazık başka uğraşı yok, hobisi yok, bir sanatı bir değeri yok... çok yazık.

@sekizdokuzon

O türkünün sözleri:

"Bahça duvarından aştım
Sanırsın cennete düştüm
Sevdim coştum helalleştim (halelleştim diyorlar halelleşme diye bir kelime yok, helalleşme o)

Yanıyorum yanıyorum yanıyorum hele
Mâil oldum gonca güle
Acem şalı ince bele"

Cinsel ilişkiyi yaşamış (yani hedefe ulaşmış) erkek yanmaz. Yanmayan erkek üç kere yanıyorum demez. Kaldı ki bu türküleri gerçekten de herkes kendi istediği zaman açıp dinliyor. Kafede restoranda çay bahçesi gibi yerlerde avm'lerde orada burada kulağımıza sokulmuyor bunlar. Kaldı ki Mabel Matiz'in şarkısından çok çok daha kibar ve edepli sözleri var bu türkünün.

Bilinçaltınızı korumanız gerek. Bunun altını her fırsatta çizeceğim. Bir yeni ültimatom daha vereyim o halde,

Size bol kahkaha efektleriyle doldurulmuş ve aslında şu veya bu sebeple can acısı yaşayanların videolarını komik diye dayatıyorlar. Bir insanın veya hayvanın veya bir doğa parçasının zulüm görmesi ya da yanlışlıkla yaşadığı bir hareket sonucu canının yanması komik falan değildir.

Bu da size 3.gözünüz üzerinden yapılan müthiş bir manipülasyondur, bilinçaltı çalışmasıdır. Gözlerinizi ve bilinçaltınızı koruyun.
0
muhayyer divan
(18.09.25)
Cinsel yönelimi konusunda daha bir şeyleri netleştirememiş insanlara göre iş yapamayız.
Belirli bir grubun acabalarına göre yaşamaktan çok bunaldım ben. Dizi olur ahlakı bozulur, şarkı çıkar cinselliğini sorgular, kitap yazılır yazarın anasının bile okumadığı bir kitap milyonları rahatsız eder falan..
Yani sokakta özel hayatımızda zaten artık kimseyle muhatap olmuyoruz ama yeterli gelmiyor. Duyuru mesela. İki soru okuyup kafanı boşaltmaya, bir derdin olduğunda farklı bir şey duymaya geliyorsun ama yine içinde. Az ötede takıl olmaz mı? Olmaz. Her yerde her şekilde taciz edecek seni.
Çok üzücü. Şarkı da ilgi alanıma girmiyor. Şarkının sözleri de ilgi alanıma girmiyor. Yasaklanmasa çıktığından haberim bile olmazdı. Şu an kimin neyden korktuğundan bile haberim var mesela. Gereksiz.
0
mrvln
(19.09.25)
Bu kategoride Kır Zincirlerini'nin üzerine Türkçe sözlü şarkı tanımam.
Galiz buldum bu şarkıyı.
0
auroraaurora
(19.09.25)
Tulum Hayri'ye bak instagram postlarıyla youtube videolarıyla bilimsel araştırmalar yapıp bizi bilimsizlikle suçluyor, bilim dediği de şarkılarla insanların bilinçaltına gaylik kodlayıp insanları eşcinsel yapmak ahahaha sabahları 16 tane poğaça yemekten beyni dümdüz olmuş hala akıl veriyor bize kardeş çık biraz dışarıda dolaş temiz hava al hem beynine oksijen gider hem de insülin direncini kırarsın belki :)
0
kizil karga
(19.09.25)
Teoman'ın Duş parçası vardı, demek şimdi olsa yasaklanacakmış.

Mabel Matizin şarkısı yasaklanmasa açıp dinlemezdim, şimdi bi baktım. Eşim seviyor diye bi kere konserine gittik, yoksa pek hoşlandığım bi müzik tarzı değil. Sözler de umurumda değil direkt suç olan bişey söylenmedikçe isteyen istediğini yazsın.

Mesela benim sevdiğim müzik tarzında insan parçalayıp yeme hakkında şarkı var. ahah.
0
nhk ni youkosu
(19.09.25)
@kizil karga

Sesin gerçekten aşırı kötü. Neden karga nickini almışsın belli oluyor. Ses frekanslarını, dil bilimini, psikolojiyi filan bilimsen saymıyorsan sen bilirsin beni ilgilendirmiyor, ben burada lafımı sana anlatmıyorum, soru sahibi sen değilsin, sen yırtık dondan fırlayansın.

Hadi bakim dil bilimini kelimeyi anlamı inkar et göreyim şimdi.
0
muhayyer divan
(19.09.25)
(12)

Özel Sektör Torpil Yüzdesi

Batuhanolabilir
Sizce özel sektörde işe giren her 100 kişiden kaçı birinin referansı veya torpiliyle giriyor Türkiye'de?X kişisinin Y firmasına Z kişisi çok kalifiye elemandır şuradan tanırım demesini de torpil sayarak konuşalım.Yani bir ebeveynin çocuğunu, akrabanın akrabasını, arkadaşın arkadaşını, akademisyenin
Sizce özel sektörde işe giren her 100 kişiden kaçı birinin referansı veya torpiliyle giriyor Türkiye'de?

X kişisinin Y firmasına Z kişisi çok kalifiye elemandır şuradan tanırım demesini de torpil sayarak konuşalım.

Yani bir ebeveynin çocuğunu, akrabanın akrabasını, arkadaşın arkadaşını, akademisyenin öğrencisini İŞE SOKMASI da torpil diyeceksek

yüzde kaç


Edit: Torpille işe girenler alınmış sanırım. Evet bu dediklerim de torpil sayılıyor çünkü o işe başvuranlar arasında birinin bir şeysi olmak vasfı dışında diğer tüm nitelikleri eşdeğer bir kişi varsa ve bu iki kişiden birini birinin bir şeyi olmak öne geçirdiyse bu torpildir. Hatta geçiniz eşdeğeri daha niteliklinin de önüne geçirmesi söz konusu olabilir. Referans kelimesi eskort kelimesi gibi biraz.
0
Batuhanolabilir
(18.09.25)
%30-40 arasındadır. Büyük şirketlerde oran daha düşük.

"X kişisinin Y firmasına Z kişisi çok kalifiye elemandır" demek torpil değil referanstır. Söylenen kişinin verdiği güven katsayısı ile çarpılır ve her zaman iyi bir şey değildir. Kötü performanslı birinin önerdiği bir insan direkt ret edilir.

Özellikle kurumsal şirketlerde öyle milletvekili, ceo vs tanıdığı olmadığın sürece birinin tanıdığı olmak en fazla seni ik mülakatından geçirir.
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(18.09.25)
Her işe girini torpilli sayalım da oran yüzde yüz olsun.

Bazı kademelerde bu düşünce ile zaten 100%
Önemli olan liyakat, işi yapabilme becerisinin olup olmaması (ki aslında işin tanımı basitçe işin etiketinin karşılığı bile değildir)

ofise temizlikçi alacağım, birisi derse ki "abi, ayşe abla var, çalıştığı iş yeri kapandı, namuslu dürüsüt işini düzgün yapan biri" alırsın denersin devam edersin, bu torpille girdi mi sayılmalı işe şimdi?

Bilmemne holding CFO alacak, kariyer.net e ilan mı veriyor? zaten sektör içerisindeki tanışıklıklar, tavsiyeler ile görüşmeler yapılıyor.

Temizlikçi ile CFO (hatta CEO) örneğini neden verdim, yelpazeyi geniş tutmak için. en alttan en üste kadar referans sistemi çok çok önemli ama torpil bu değil.

Torpil şu, personel müdürüyümdür, şirketin hesabını kimse kontrol etmiyordur, kuzeni işe alıp yüksek maaş bağlamışımdır, iş yapmıyordur, yapamıyordur. Bunu da her kademeye uygularsınız.
0
kisa
(18.09.25)
Benim çalıştığım şirkette içeriden birini tanıyor musun diye zarf atarlar. Torpil iyi bir şey gibi geldiği için çoğu insana, onlar da varsa dökülür. İçeriden tanıdığı, yakını olan birini ne kadar işinde iyi de olsa almıyorlar ki doğrusu da bu.

Kurumsal firmalarda müdür altı pozisyonlarda ve işi doğrudan etkilemeyecek pozisyonlarda, örneğin idari işler sorumlusu gibi, %20 olabilir. Diğer pozisyonlar için %5 bile değildir.

Kurumsal olmayan birmalarda %30-40 ve %20 olabilir.
0
gabe h coud
(18.09.25)
torpille referansı bir tutarsan bu oran %50'lere kadar çıkabilir ama bir değil.

çalıştığım 5. şirket, hiçbirisine referansla girmedim. dümdüz linkedin'den başvurup sürecin doğal akışında ilerlemesiyle girdim ama torpil ve referans aynı şey değil.

çok matematiksel düşünüyorsun. yani diyorsun ki bir iş ilanı var, 100 kişi başvurdu. bu 100 kişinin vasıfları var, işte matlab biliyor +5, ingilizce biliyor +3 falan gibi, ve birisi referansla girdiğinde; ondan daha vasıflı birisine haksızlık olmuş haliyle "torpil" yapılmış gibi değerlendiriyorsun.

oysa beyaz yaka dünyasında (çoğu mühendislik de dahil), aşırı teknik bazı işler dışında, nerdeyse bütün işler averaj bilgi sahibi birisinin işe girip 3-5 ay içerisinde öğrenip yapabileceği ve uyum sağlayabileceği şeyler.

o yüzden referans o matematiksel vasıf hesaplarından çok daha kıymetli oluyor. benim çalışkanlığına güvendiğim bir takım arkadaşımın "bizim x şirketinde ahmet/ayşe vardı, çok azimli çalışkandı çok memnunduk bak o da iş arıyormuş onu da düşünelim bu pozisyona" demesi çok kıymetli bir şey. çünkü bu güvendiğim arkadaş, halihazırda nasıl bir iş yaptığımızı ve refere ettiği kişiyi tanıyor ve kafasında eşleyebilmiş. burdan çıkan başarılı işe alım oranı inanılmaz yüksek oluyor.
0
gitdaddy
(18.09.25)
Bugüne kadar iş çevresinden tanıdığım 500 kişi varsa tamamen torpili olmayan kişi 30'u geçmez. Gururla söyleyebileceğim konulardan biri de budur benim hiç torpilim olmadı ama bazen keşke olsaydı diyorum çünkü bir noktadan sonra tıkanıp kaldım.
0
mirty
(18.09.25)
eğer o işi iyi yapıyor diye önerilmesi de torpil olarak sayılıyorsa rahat %80'ler vardır. Özel sektörde alt kademelerde daha az torpil olduğunu bizzat gördüm ben.

onun haricinde en basitinden 3-4 yıl o alanda deneyimi biri başvurduğunda sektör içi herkes birbirini öyle ya da böyle tanıyor illa bir telefon ediliyor neden başvurduğu ve halihazırda/ eski çalıştığı yerde performansı hakkında bilgi alınıyor.
0
denizgonen
(18.09.25)
Referans’ın ne olduğunu bilmeden bu sorunun cevabını öğrenemezsin.

Yukardakiler +1
0
respect
(18.09.25)
100 bin kişilik amerikan forbes 500 şirketi. Şirketin kendi referans sistemi var, bu şekilde biri işe alinirsa sirket sana para değerinde puan vs veriyor (bazı pozisyonlar için birkaç bin euro bile). Bana ik'nin dediği bir ilana yüzlerce başvuru geliyor, bunun yerine bana logistics'in "bak bu eleman bizim şirketin değerlerine uygun biri demesi benim en azından o etabi dusunmememi sağlıyor" demişti.

Sen de kendi kafanda kurmussun bu torpil diye.
0
logisticsmanager
(18.09.25)
çok daha iyi adaylar varken, işi yapamayacak birisinin işe alınmasına torpil denmesi lazım bence. aynı seviyedeki iki adaydan tanıdık olanının işe alınması torpil olmamalı.
0
co2s2
(18.09.25)
Birini işe alma olayını tecrübe etmediysen böyle düşünmen normal.

Alacağın kişi kalır mı gider mi, öylesine mi girdi yoksa gerçekten burada kariyer yapmaya mı girdi, hırlı mı hırsız mı, sorumluluk sahibi mi vs gibi şeyleri işe alırken anlayamıyorsun çünkü herkes gibi en iyi hallerini sunuyorlar.

Ama biri şu kişi olur derse onunla çalışmak en azından bu saydıklarımı ve fazlasını düşünme derdini yok ediyor. Aynı zamanda referans olan kişiyi de biraz zan altında bırakacak bir durum. Kendisini zor duruma düşürecek adamı refere etmez kimse. Buradaki güven büyüktür dışarıdan sıfır bilinen kumar ile alınan.

Buradan sonrası kişisel tecrübelerim.

Ama ben şöyle yapıyorum işe alım sürecinde. Tanıdık mesela, refere edene abi şöyle ederim böyle ederim bak şu olursa bu olur diye göz korkutuyorum. Süreci uzatıyorum. Abi noldu diye arıyorlar ve bazen bir şeyler söylüyorlar. Mesela ya abi bu kızın çocuğu var ona bakmalı dul. Para lazım, her gün çocuğu okula götür getir yapıyor. Hızlıca halledelim. Abi işe girince nasıl halledecek okulu? Zaten uzaktan çalışma, o kadardan bir şey olmaz. Okulu 15 dakika uzaklıkta. Bunu başta da söyleyebilirdi. Veya abi haftada 3 gün hastaneye gidiyorum para lazım. Veya abi midye satıyorum bu işe ihtiyacım var.

Başka örnek, süreç 3-5 gün bile uzasa hemen arayan noldu niye cevap alamıyorum neyi bekliyoruz diye darlayanlar oluyor. Tanıdık biri var arada ama bu yüzsüzlük.

Benim bu kişi aracılığı ile sizi aradığımı biliyorsunuz değil mi?

Tanıdıklardan da deliler çıksa da büyük konforu yok sayamam.
0
Shepard
(18.09.25)
Patron şirketi diye tabir edilen küçük şirketlerde çok fazla.
0
runaway
(18.09.25)
yukarida yazilanlara ek olarak: torpilden kastin ne oldugu da onemli. mesela referans sistemi sadece ozel sektorde degil her sektorde var. sadece turkiye'de degil dunyanin her yerinde var. referans=torpilse oran %99 falandir. sizin soylediginizi ben torpil olarak gormuyorum. su an avrupa'nin en onemli kurumlarindan birinde calisiyorum, torpille girdim o zaman cunku daha once calistigim kisilerden referans aldim. iki kisinin ayni oldugu durum hemen hemen hic yasanmiyor. herkesin bazi artilari var, bazi eksileri var. bu durumda elbette tanidik olani seciyorlar. mesela burada karakter var. cok daha kalifiye biri olabilir ama bu kisiyle calismak nasil olur bunu hic degerlendirmiyorsunuz. bu cok cok onemli bir faktor. sadece kalifiye olmaya odaklanirsaniz calisma sureciyle ilgili olan kismi, karakter, sosyal yonleri kacirirsiniz. mesela calistigim kuruma cok kalifiye olan biri geldi, cok iyi okullar, sirketler ama referanssiz. is verildiginde ofleyip pofluyordu, bunu acikca belli ediyordu, bu nedenle kurumdan bazilari hastalik izni aldi. sonra da kovuldu zaten. bu kisiyle nasil calisabilirsin ki? insan iliskileri gelismemis, sosyal yonu gelismemis, takim calismasi yok, sabir yok, ogrenme istegi yok, iste bunlari veren genelde referanslar oluyor, cv degil.
0
Sour
(18.09.25)
(20)

ekonomik krizi hissediyor musunuz?

messina123
her sene klasik giyim alışverişimi yaparım. geçen sene tommy hilfeger, discovery, beymen falan doldurmuştum. ciddiyim şakasız maaşımın yarısı anca gitmişti. bu sene benzer bir sepet yapmak amacıyla avm'ye gittim. üstelik gittiğim avm outlet bir avm'ydi. geçen seneki sepetimi bu sene yapsam 4-5 maaşı
her sene klasik giyim alışverişimi yaparım. geçen sene tommy hilfeger, discovery, beymen falan doldurmuştum. ciddiyim şakasız maaşımın yarısı anca gitmişti. bu sene benzer bir sepet yapmak amacıyla avm'ye gittim. üstelik gittiğim avm outlet bir avm'ydi. geçen seneki sepetimi bu sene yapsam 4-5 maaşımla çıkamazdım. dün akşam iliklerime kadar krizi hissettim.
0
messina123
(15.09.25)
yazın kiraz yemedik. alamadığımızdan değil ama bir avuç şeye 500/600 tl vermek akıllıca olmadığı için almadık. hayatımın hiç bir döneminde en normal bir meyve alışverişinde acaba alsam mı diye düşünmemiştim.
0
exlibris
(15.09.25)
Marka, trend olan şeylere kapılmak, alış verilte kolaylık diyerek ama "evet ben borçlu hayat sürmeyi kabul ediyorum " kısmını düşünmeden kredi kartı kullanmak ekonomide kriz olmasa da, kendi özel krizimizin başlangıcı için yeterli sebeplerden.

tommy hilfiger, discovery, beymen vs bunlarsız yaşayan ama yine de kendine yakışanı bulabilen milyonlarca insan var.

Bu arada büyük kriz var doğru ama olaya markalar üstünden değil ekmek ve su üstünden bakıyorum. 1 ekmek 12.5 TL civarında, 0.5 lt su ise bazı merkezi yerlerde 5 TL gibi olsa da bazı yerlerde 10 TL ye kadar çıkabiliyor. Fiyatlarına alıştık belki ama çok pahalılar. Çünkü bunlar hayatın olmazsa olmazları arasında.
0
diyecevaplandı
(15.09.25)
Tam tersi tekstil son bir senede fiyatı en az artan ürün grubu. 1 ayakkabı 2 tekstil hatta. Geçen sene yarı maaş bu sene 5 maaş gibi absürt bir durum olmadı siz tamamen yanlış bakmışsınız. Öyle 10 kat değişen bir şey olmadı. Sezon ürünü, indirimli ürün, lüks ürün karışmış.

Ben enflasyona ev baktığım için ev gözüyle bakıyorum. İyi muhitte %60-70’lerde arttı. Mutfak masrafıyla bakıyorum o da o kadar arttı. Bi arabalar çok artmadı
0
avatar is back
(15.09.25)
Türkiye'nin her zamanki hali bence. kriz olmayan hiçbir zaman hatırlamıyorum. bu nedenle de porsiyonlarımızı küçültmeye, idareli olmaya marka kıyafetler almamaya olabildiğince alıştık sanırım.
0
Sadece soruyorum
(15.09.25)
@avatar en son ne zaman avmye gittin bilmiyorum ama boynere gidip fiyatlara bir bak istersen. ben şok oldum. adidasta pumada 4 binden aşağı adam akıllı ayakkabı yok. deichmandan isimsiz bir markayı 2200e aldım
0
🌸messina123
(15.09.25)
Hissediyorum. İşe başlayalı neredeyse 10 sene olacak. Bizim meslekte de sene geçtikte kazancın ve gelirin artar normal şartlarda.

Ben mesleğe başladığım ilk seneye göre şuan çok kötü yaşıyorum. İlk senemde ne istersem yapabiliyordum kazanıyordum. Şuan sinek avlıyorum ofiste.

Ne olacak bilmiyorum böyle. Devam eden işler olmasa aç kalacağız...
0
drako
(15.09.25)
Hissetmiyorum ama dolandırılmak da istemediğim için bazı yaptığım şeyler var.

Mesela evimin yakınında toptancı var. Yarım litre su 3-4 lira markasına göre. Markette 20 lira. 24lü paket alınca 400 lira cepte kalıyor. Koşu sonrası, yürüyüş için yanıma aldığım suyu buradan alıp arabanın bagajına atıyorum.

Bunun gibi saçma şişirilmiş fiyatları olan standart ürünlerde dikkat etmeye çalışıyorum. İhtiyacım olmasa da insanları keriz yerine koyan işletmelerden uzak duruyorum.
0
gabe h coud
(15.09.25)
Geçen yıl saçımk 500 e kestirdim. Bu yıl 1500 aldılar.

Beymen, boyner oraları bilmem de, defacto da gömlek 1000 lira, zarada'da.

Kırmızı et çok pahalı. 2024 ocakta maaşım 20 bin idi galiba Kiram yoktu. Kırmızı et nadir yerdim. Şimdi burada kalsam ayda bir kere yiyebilirim herhalde. Her şey çok pahalı dolmuş 38 lira. Latte 200 lira.

Üçü bir arada karıştırıp getirseler 150 lira. Ankara'da uyduruk bir yerde şarap 500, meyveli alkolün adı neydi, unuttum şu an 700 lira.

Bizim Ankara'daki evin kirası 15 bin. İstanbul'da bir oda 16 bin.
0
Kahvedesu
(15.09.25)
Evli ve çocuklu bir birey olarak kriz içimden geçiyor, üstelik kirada bile değilim.
0
mirty
(15.09.25)
Hissediyorum. Geçen hafta saçıma röfle ve keratin bakım yaptırdım bir de uçlarından aldırdım. 18 bin TL tuttu
0
kullanicadi
(15.09.25)
Restoran-Kafe fiyatları saçma denecek seviyelere çıktı. Bana en çok hissettiren bu oldu.

Giyim ise görece ucuz geliyor bana. Geçen gün lcw'de vitrindeki tişört indirimsiz 300 liraydı.
0
yadigar
(15.09.25)
kas aldirmak 1000 tl ydi :d yaklasik 2 yildir yogun hissediyor ve fiyat takibi yapmiyorum/yetisemiyorum
0
ala09
(15.09.25)
"markalara bakmayın ekmek su fiyatına bakin"

Burada kötü bir sinsilik var. Akp 2017-2018 gibi ekmeğe daha da zam yapıp rezil olmayalim diye ekmek "gramaj"ini düşürdü :) hatta hatırlarsınız ahaber bunu "israfın önüne geçiyoruz" şeklinde vermişti. Minumum 250 gr olmasi gereken ekmegi 200 gr'a çektiler.

Su olayina hiç girmiyorum bile. Şu diye neleri içiyoruz gerçekten bilmiyorum. Toptancıdan ucuz diye aldığınız suları gidin teste sokun içinde kimbilir neler çıkacak :)

Özetle arkadaşın ilk duyuruda saydığı markalar durumu daha da yalın bir şekilde ortaya seriyor. Tr'de kafaya göre zam yapma ok var ama söyle bir durum da var; adamlar dövizle ithal mal alıyor. Aradan biraz zaman geçiyor, tl bariz bir biçimde baskilaniyor bütün piyasa biliyor bunu. Herif de malını ona göre bir fiyat biçip satıyor haklı olarak riske girmek istemiyor.
0
makbur
(15.09.25)
@makbur
elit zihniyetinle o markaları takip et. Özgürsün ya.
Zorluğu, açlığı alt tabaka daha çok hissediyor. tabi ki ekmek ve sudan bahsedeceğim. "Senin" avmlerdeki harcamanı kim ne yapsın? Ekonomik krizi zorluğu buradan mı okuyacağız?
Kasada hep aynı ürünün 2.sini alarak indirim kazandığını mı sanıyorsun?

Sjw'liğini böyle saçma gerekçelerle siyasete girerek değil markaların zamların ötesinde toplumu,insanı dönüştürmedeki etkisini görerek göster.

Sana burada merkez sağdan, merkez soldan bahseden mi var?
0
diyecevaplandı
(15.09.25)
devlet memuru olarak süper hissediyoruz. evde oturmamıza rağmen anca kredi kartı asgarilerini ödeyebiliyoruz. tek lüks harcamamız benzin.
0
mikahakkinen
(15.09.25)
Toptancıdan aldığın su da aynı marka. Toptancıdan noname marka almıyoruz.
Otoparktan hallice bir yerde satıldığı için maliyeti çok az, çok ucuza alabiliyorsun.
Beypazarı maden suyunu da buradan alıyorum.
0
gabe h coud
(15.09.25)
Tabiki de hissediyorum.

Hissetmorum diyen ya akp'lidir ya da parayı yasadışı yollarla falan kazanıyordur. Döviz geliri olan için bile pahalı bir ülke Türkiye.

AKP'den besleniyorsan o ayrı. 40 bin memur maaşını yatarak alıp sonra marka şöyle böyle kadercilik falan dersin apayrı bir konu.
0
runaway
(15.09.25)
adamın sırf "aktrollüğünü" eleştirdim diye "elit" ve "sjw" oldum :))

aklı sıra sözü geçmiş zamanlardaki asgari ücret / ekmek fiyatı oranına getirip durumun aslında günümüzde o da kadar kötü olmadığı vurgusu yapacaktı, onun için bu kadar kızdı :)

"zorluğu açlığı alt tabaka hissediyor" yazmış bir de utanmadan. evet, memlekette geçmişte "orta sınıf" diye bir kavram vardı, artık o da yok. hala arsız arsız "ben ekmeğe suya bakarım" diyorsun. ben orada "ithal" ürünlere vurgu yaparak evet krizi gösterir dedim. ama sen mevzuyu kasıtlı olarak markalara vs çekiyorsun.. mesela günümüzde artık cep telefonu da temel bir ihtiyaç ve yüksek teknoloji ürünlerinin hepsi "ithal". (yerli üretim reis meis diyerek kafa açma sakın, o yerli ürünlerin bütün temel bileşenleri "ithal")

napsın adam telefonsuz mu yaşasın? yahu devlet bile herkesin elinde o teknoloji var olarak kabul ederek her şeyi e-devlet'e aldı. olay sadece telefon da değil; bir şekilde kör topal bir bilgisayar lazım, internet lazım, telefon interneti lazım ve bunların hepsi türkiye'de max fiyat minumum hizmet. (neden acaba..)

insanları sadece ekmek suya indirgeyen nasıl bir vicdansız bakış açınız vardır yahu? 1930'larda mı yaşıyoruz? ama ben senin o kafayı çok iyi bildiğimden şaşırmıyorum bunlara tabii.

"Sjw'liğini böyle saçma gerekçelerle siyasete girerek değil markaların zamların ötesinde toplumu,insanı dönüştürmedeki etkisini görerek göster." demişsin bir de :)

hala ısrarla laf aman akp'ye rte'ye gelmesin diye kıvranıp durman.. insan olsan ben de sana derdim ki, "reisin ve yönetiminin zamlarını, toplumu-insanı dönüştürmedeki etkisini görerek göster"

şöyle ikimizin hakkaniyetli bir karşılaştırması yapılsa eminim ki benim en az 1000 katım falan sayıda avm'ye gitmişsindir sen. dolabımı açıp baksan 5-10 tane öyle markalı ürün vardır ki, istisnasız hepsi de hediyedir.

evet ben elit sjw, sen halk. yersen tabii. kimbilir nerden ne yakınlarınız işleriniz vardır malum partiden a..
0
makbur
(15.09.25)
@makbur

abicim boşver. sjw olmak hav hav olmaktan iyidir. bir kamu dairesi casper computerlarından atıyordur postlarını
0
runaway
(15.09.25)
@makbur
analiz yeteneğin troll etiketi yapıştırmaktan ibaret. geldin salça gibi bulaştın . O markaları da her zaman takip etmeye devam et.
ekmeksiz susuz kalabilirsin ama onlarsız yapamazsın.
Biraz beyininle sayfaya yukarıdan aşağı bakarsan, senden partiden siyasetten bahseden var mı hiç ?
Yok.

Neyse, sabaha evden çıkıp yolda ayağın taşa takılsa ekşide 'bu hükümet döneminde ayağım taşa nasıl takıldı " diye başlık açarsın.

@runaway sen de adın gibi kontrolden çıkan dizel motor devrini az öte yap.
0
diyecevaplandı
(16.09.25)
(2)

Bakaya kalmak ve bedelli askerlik

baldur2
Bakaya kalanlar, yani gidecegi yer belli olanlar bedelliden yararlanabiliyor mu?Yararlanmiyorsa zorla askere alma var mi? Ya da hapis cezasi falan?
Bakaya kalanlar, yani gidecegi yer belli olanlar bedelliden yararlanabiliyor mu?

Yararlanmiyorsa zorla askere alma var mi? Ya da hapis cezasi falan?
0
baldur2
(14.09.25)
yararlanabiliyor.
0
runaway
(14.09.25)
Yararlanır. Ekstra olarak bedelli ücreti+bakaya kalınan süre -sanırım aylık hesaplanıyor- kadar ek ücret öder.
0
ezkaza
(14.09.25)
(8)

İlk buluşmaya gitmek istemiyorum

messina123
bir bok yiyerek kızı buluşmaya davet ettim. Buluşma Yarın, Kızı üzmeden nasıl buluşmayı iptal ederim? 15 gündür sanalda konuşuluyor
bir bok yiyerek kızı buluşmaya davet ettim. Buluşma Yarın, Kızı üzmeden nasıl buluşmayı iptal ederim? 15 gündür sanalda konuşuluyor
0
messina123
(13.09.25)
Gece hasta oldum de.
0
sekizdokuzon
(13.09.25)
isim cikti gelemiycem demen yeterli. anlasilir zaten.

bayiliyorsunuz insanlari oyalamaya
0
sonsuz
(13.09.25)
Açıkça yaz geç. Bu is olmayacaksa bence bu iş olmaz sorry de. Is olacak ama ikinciye bulusmak istiyorsan acikca yaz iste abi. Neyini soruyon
0
Shepard
(13.09.25)
Son anda uydurulan her bahane biraz götünü yiyim ayağı olduğu için ne dersen de inandırıcı gelmeyecektir pek.
0
kizil karga
(13.09.25)
ishalim de. kibarca midemi bozmuşum da diyebilirsin
0
runaway
(13.09.25)
ilk buluşmadan cinsel beklentilerin varmış gibi konuş hem hoşuna gider hem erkek değil misiniz hepiniz aynısınız der uzaklaşır senin de istediğin olur.
0
beyfendi
(13.09.25)
seni üzmek istemiyorum ama senden daha güzelini bulurum bence o yüzden yarın buluşmayalım de.

deme lan öyle bi şey tik atmış
0
Batuhanolabilir
(13.09.25)
Yalana gerek yok: düşündüğüm gibi olmadı, yolun açık olsun.
0
baldan kaymak
(13.09.25)
(5)

2 dolguya 7000 lira fazla mı?

kukuleta
Biri daha önce düşen bir dolgunun yenilenmesi, pek bir işlem yapılmadı dolgu haricinde.Öteki kırılmış bir dişti, işlemi epey uzun sürdü, toplamda 1 saatten fazla sürdü 2 diş.Fiyatlar ne alemde merak ettim uzun süredir diş hekimine gitmediğim için.
Biri daha önce düşen bir dolgunun yenilenmesi, pek bir işlem yapılmadı dolgu haricinde.

Öteki kırılmış bir dişti, işlemi epey uzun sürdü, toplamda 1 saatten fazla sürdü 2 diş.

Fiyatlar ne alemde merak ettim uzun süredir diş hekimine gitmediğim için.
0
kukuleta
(13.09.25)
Fazla değil, bir dolgu doktoruna semtine göre 2024 yazında 3000-5000 arası değişiyordu, bu sene 2 dolgu 7000 normal
0
grimavi
(13.09.25)
Normallll
0
Shepard
(13.09.25)
Gayet normal. İyi bir yerde diş taşı temizliği için 5000 tl istiyorlar
0
runaway
(13.09.25)
İyi gibi. 8000’e “normal” derdim.
0
yadigar
(13.09.25)
4800’e yaptırdım baya iyi yerde 2 tane. İstanbulda falansan belki oralar pahalıdır bilmiyorum bana çok geldi. 1 saatlik işe 8 çok
0
avatar is back
(13.09.25)
(2)

Devlet hastanesi tahlil sonucu ne zaman çıkar

condom kurşunu
Mhrsden randevu alıp kan idrar falan verdim ama ne doktor kaydı görünüyor ne de tahilller görünüyor e nabızda. Ne zaman görünecek?
Mhrsden randevu alıp kan idrar falan verdim ama ne doktor kaydı görünüyor ne de tahilller görünüyor e nabızda. Ne zaman görünecek?
0
condom kurşunu
(12.09.25)
2-3 saat içinde çıkmıştı benimkiler
0
runaway
(13.09.25)
Burda dursun, cuma yaptırdım pzartesi çıktı
0
🌸condom kurşunu
(15.09.25)
(2)

dededen vatandaşlık konusu

inheritance
dedemin dedesi (baba tarafı) 1871de filibe'de doğmuş. dedemin babası 1891de türkiye'de doğmuş. dedemin annesi ise 1899da filibe'de doğmuş. dedem ve babam ise türkiye doğumlu. elde belge olarak sadece vukuatlı nüfus kayıt örneği var. bu bilgiler ile bulgaristan vatandaşlığı almak mümkün mü? araştırdı
dedemin dedesi (baba tarafı) 1871de filibe'de doğmuş. dedemin babası 1891de türkiye'de doğmuş. dedemin annesi ise 1899da filibe'de doğmuş. dedem ve babam ise türkiye doğumlu. elde belge olarak sadece vukuatlı nüfus kayıt örneği var.

bu bilgiler ile bulgaristan vatandaşlığı almak mümkün mü? araştırdığımda kimisi soy atlama olmaz diyor, kimisi sıra ile önce dedenin annesinin vatandaş olduğunu kanıtlamak gerek, daha sonra dede, baba diye gittiğini söylüyor.
0
inheritance
(12.09.25)
sizin durumunuzda almaniz mümkün degil.
bahsettiginiz yillarda filibe osmanli topragiydi.
bulgaristan soy yoluyla (jus sanguinis) vatandaslik veriyor ancak sizin durumda aile büyükleriniz türk etnik kimligiyle osmanli tebasi olarak dogmuslar. hicbir zaman bulgaristan kontrolü altina vatandas olarak girmemisler. osmanli hakimiyeti 1890'da mi ne bitti oralarda ancak 1900'lere kadar vatandaslik hakki zaten günümüzdeki anlamda yoktu, bu sebeple 1900'lere kadar müslüman/yahudi azinliklar balkanlarda osmanli hakimiyeti bitmis olmasina ragmen hep osmanli tebaasi olarak kaydedildi. sizin, onlardan sonraki kusak da (dedeniz) zaten direkt türkiye'de dogmus. sadece dogum yerinin bulgaristan olmasi bu durumda yeterli degil.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.09.25)
Maksimum 3 kuşağa kadar olabiliyor diye biliyorum. Benim de benzer durum var bu yüzden araştırdığımda 3 kuşaktan sonrasına olmuyor diye gördüm.
0
runaway
(12.09.25)
(15)

35 yaşından sonra araba kullanmayı öğrenmek ne kadar zor olur?

green eyed penguin
sb
sb
0
green eyed penguin
(10.09.25)
ablam 18 yaşında ehliyet aldı hiç kullanmadı, 42 yaşında kullanmaya başladı. düz vites zor ama otomatik vitesi öğrenirsiniz bence yaşla alakası yok
0
gadlemler
(10.09.25)
Öğrenen ve öğreten kişilere bağlı, ama ben öğrendiysem panik yapmayan herkes öğrenebilir diye düşünüyorum. 32 yaşımda ehliyet aldım. İyi bir hocayla kolay olur, iyi hoca önemli.
0
cilacı ökkeş usta
(10.09.25)
1 saat kadar.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(10.09.25)
Bazi insanlar o yasta yeni ogrenince acemiligi tam atamamislar gibi his veriyorlar kullanirken. Ancak aksi ornekler daha fazla gordugum kadariyla.
0
mbond
(10.09.25)
otomatik vitesi öğrenmek kolay. 15 günde trafiğe çıkacak düzeye gelinir. Manuel vites 2-3 ay pratik ister.

Bir de yaşanılan şehir de önemli. Kalabalık bir yerdeysen zor. Sakin bir şehirde kolay
0
runaway
(10.09.25)
Benim 61 yaşındaki arkadaşım daha çok yeni araba kullanmayı öğrendi ve trafiğe çıktı. Hiç zor değil, sadece güvende hissedeceğiniz şekilde eğitim alıp alıştırma yapman lazım. Tekrar söylüyorum çok çok kolay.
0
muhayyer divan
(10.09.25)
annem 40 yasinda ehliyet aldi, ama hic kullan(a)madi. asiri stres yapiyordu, hep aklinda ya lastik patlarsa, ya soyle olursa ya boyle olursa kaygisi vardi.

peder anamin ehliyetini ceza yazdirmak icin kullandi hep, kadinin eli sinav disinda direksiyona degmedi ama 180km ile radara yakalanmisligi var.
0
cooperr
(10.09.25)
Hiç zor olmaz.
0
ezkaza
(10.09.25)
35 yasinda düz vites ehliyet aldim avusturya'da.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.09.25)
zor diye bir şey yoktur , sürekli pratik ile çok kısa sürede öğrenilir.
0
Rao
(10.09.25)
öğreniliyor dert değil.

olabildiğince bol direksiyon pratiği...

iç güdüselleşene kadar devam
0
gurur
(10.09.25)
Hiç zor olmaz, kendinize inanarak başına geçtikten sonra öğrenirsiniz.
31 yaşında bisiklet sürmeyi öğrenen bir kadın olarak yazıyorum.
0
hayalhayal
(10.09.25)
Şu an geri kalan ömrünün en genç yaşındasın; şimdi karar vermişken öğrenmezsen ileride daha zor olur. 35 geç değil; 50’de bile alan oluyor ama yaş geçtikçe refleksler azalıyor o yüzden geç kalmış değilsin. Beynin hala genç.
0
titanic kemancısı
(10.09.25)
geçen sene 36yken başladım ilk defa kullanmaya. önce direksiyon dersi alın sonrasında cesaret edip tek başınıza yola çıkın. arka sokaktaki markete bile arabayla gidin. tek tavsiyem otomatik araç kullanın düz vitese hiç gerek yok.
0
dedim ben sana
(10.09.25)
Annemin arkadaşı 65 yaşında ilk defa direksiyon başına geçti, hem de Manuel viteste. Özgüvenini toplaması 1 yıl sürdü. Üstelik burası küçük yer olduğu için hindistan gibi trafiği var. Ters yönden girenler, girilmez sokağa dalanlar, bol miktarda motor, yok ortasında durup sohbet edenler vb. Ben bile kaç yıldır zorlanırKen teyze iyi bile başardı bence. Siz haydi haydi yaparsınız.
Not: ben de ehliyeti 32de aldım trafiğe 40da çıktım. İlk otomatik kullandım, 6 ay sonra manuele geçtim. Manuel aracım kamyonetti 3 sene bindim ,minibüs bile kullandım.
Hem de ilk kullanmaya başladığımdan beri arka koltuğuma bebeğim vardı, mecburdum onunla trafiğe çıkmaya.
Ben yaptıysam, siz kesinlikle yaparsınız.
Sağdan gidin, kendinizi rahat hissetmediğinizde 4lüleri yakın, diğer araçlar bir sıkıntı olduğunu bilsin. Sakin olun :)
0
strawberry first
(10.09.25)
(6)

şaka maka iş bulamıyorum çözüm önerilerine ihtiyacım var

trablon
istanbul dayım erkek yaş 37. 4 yıl çağrı merkezi deneyimim var 2.5 yılda gene müşteri ilişkileri babında operasyon elemanı olarak çalıştım.kariyer net ve benzeri bir çok siteye başvurdum ama yok maalesef dönüş.Çözüm önerilerine ihtiyacım var.Masa başı arıyorum çünkü bel fıtığı var lanet.ayakta kalı
istanbul dayım erkek yaş 37. 4 yıl çağrı merkezi deneyimim var 2.5 yılda gene müşteri ilişkileri babında operasyon elemanı olarak çalıştım.kariyer net ve benzeri bir çok siteye başvurdum ama yok maalesef dönüş.

Çözüm önerilerine ihtiyacım var.Masa başı arıyorum çünkü bel fıtığı var lanet.ayakta kalınca başlıyor bel ağrımaya .Sokakta kalma korkusu oluştu çünkü aileye bir şey olsa sokaklardayım.SAğlık imkanına da başvuramıyacağım çünkü gss ödeyecek param da olmayacak.Bu noktada bir insan ne yapıyor dehşetle beynimde simüle etmekten başka bir şey yapmıyorum.bizimkisi de böyle bir dert işte.
0
trablon
(10.09.25)
ATS uyumlu Cv kısmını araştırın normal cvler ik havuzunda kayboluyor, formata uygun cv şeklinde olursa dönüş almanız kolaylaşır.

create.microsoft.com(ats)-%C3%B6zge%C3%A7mi%C5%9Fleri-ve-kapak-mektuplar%C4%B1”
0
titanic kemancısı
(10.09.25)
gittim ameliyat için doktor dediki fıtık gerilemiş sonra geri yolladı beni.Ben ise 30 dk ayakta durduktan sonra beli ağrıyan bir bireyim.Anasını satayım ne kadar gaddarsınız ya.böyle bir dünyada yaşadığımdan nefret ediyorum
0
🌸trablon
(10.09.25)
Abi bel icin egzersizlere bir bakin, cok faydasi olabiliyor. Sizin durumda olmuyordur bilemem orasini ama bu notu dusmek istedim.

Size su asamada gene cagri merkezi isi lazim gibi, o isin piyasasinda daralma var mi su an? Cok para vermiyorlardir zaten o yuzden ihtiyac da vardir diye tahmin ediyorum.

Uzun vadeye donersek. Cagri merkezi uzerinden ilerlenemiyorsa, nispeten basit ofis isleri olan ama icerisinde daha katma degeri yuksek isler de barindiran teknoloji sirketlerine basvurup girmeye calismak mantikli olur. Tanidik olmasi faydali olurdu ama bilmiyorum var midir? Neyse sonrasinda ozverili calisarak ilk firsatta biraz daha iyi bir ise gecis yapmaya calismak su an en akla yatan secenek gibi gorunuyor.
0
mbond
(10.09.25)
tanıdık olsa işe sokacak bu durumda olabilir miydim ya
0
🌸trablon
(10.09.25)
Devlet işlerinin bile yarısı masabaşı değil. Öğretmen olsan ders anlatacaksın, sağlıkçı olsan oradan buraya yürüyeceksin.

Tanıdık olsa da senin istediğin gibi iş bulmak çok zor. Özel güvenliklerin çoğu bütün gün oturuyor. Aslında tam senlik iş
0
runaway
(10.09.25)
çağrı merkezleri yapay zekaya geçiyor, yakın zamanda pek iş olarak kalmayacak.

aklıma gelen linkedin'den çalışmak istediğiniz yerler neresi ise oradaki kritik kişilere ulaşmak.

çünkü masabaşı iş dediğinizi tanımlamakta zorlandım. grafikerlik, içerik üretimi vb. işler var ama uzmanlık gerektiriyor. sizin mesajınızdan hangi işe uygun olabileceğiniz anlaşılamıyor.
0
gurur
(10.09.25)
(18)

İçimizde avrupa da yaşama hayali olmayan var mı?

luluki
Varsa dinlemek isterim. Biraz da sizi dinleyelim.
Varsa dinlemek isterim. Biraz da sizi dinleyelim.
0
luluki
(10.09.25)
Ben ama ne anlatayım
0
grimavi
(10.09.25)
Yeni hayat, ikinci sinif vatandas, irkcilik, hic bir zaman orali olmamak, aileyi geride birakmak, arinma gecesinde ilk hedef olmak. Her yerde kötü gözle bakilmak, kendi dilini konuşsan küçümsenmek. O ulkenin suriyelisi, afgani olmak.

Bu sebeplerden ben almayayim. Bütün önemli günleri veya olayları kacirmak da var. Hastalik da var. Yok tenks.
0
Shepard
(10.09.25)
Ben. Farklı ve yabancı bir kültürde uzun süreli yaşamak istemiyorum. Evet medeni, rahat falan ama yaptığım şakalar, sevdiğim müzikler karşılığını bulmayacak, hep bir yabancılık hissi olacak vs. İstekli değilim o yüzden
0
mor oje
(10.09.25)
şimdi buradaki şartlarım ile aynı olacak şekilde ortalama üstü bir avrupa şehrinde yaşama fırsat sunulsa tercihim avrupa'dan yana olur.

ama bu bir hayal mi? değil.

Avrupa'nın birçok yerini gidip gezdim gördüm zaten, milano'da metroda dilencilerin tacizine tanık oldum, almanyada türk taksici tarafından dolandırıldım, fransada ve almanyada pasaportumdan dolayı üçüncü sınıf insan muamelesi gördüm, polonya'da ırkçılığa maruz kaldım.

demek istediğim evet birçok konuda avrupa bizden daha önde, yaya geçiti, trafik, sosyal devlet, gelir adaleti, ekonomi, politika, hukuk adalet vs. ama bizimle aynı veya benzer olduğu çok durum da var.

özetle avrupa'da yaşama gibi bir hayalim yok, fırsat gelirse hayır demem muhtemelen ama bunun için çabalamıyorum.
0
emfuzi
(10.09.25)
böyle bir hayalim hiçbir zaman olmadı. sebebi korkmam. uyum sağlamakta zorlanacağımı düşünüyorum. bir de gitsem ne iş yapacağım?
0
Sadece soruyorum
(10.09.25)
ben. hayatta en önemli şey aile. isterse burası afganistan olsun. isterse iş imkanı olmasın, aç kalayım. ailemin yanında değilsem boş bir hayat yaşamış sayarım kendimi. defalarca teklifler aldım. hem çalıştığım yerlerde hem de headhunterlardan. bir kaç hafta, bir kaç ay geçici olarak çalıştım. daha fazlasını istemem.
0
gabe h coud
(10.09.25)
ben. sirf ab vatandasligi, vize serbestligi, ydch vs.. yuzunden basvurmustum. vize cikti ve aralikta gidiyorum. tamamen yasama gibi bir niyetim yok. yilda 3,4 ay kalmayi dusunuyorum. ekonomi, siyaset, halk vs.. hersey sikintili burada ama kulturu, tarihi ve sevdiklerim benim icin herseyden onemli.
0
buenosdias
(10.09.25)
Farklı şehirlerde, farklı hayatlar yaşadım. Avrupa'da da bir süre yaşadım. Ama dışarıdan göründüğü gibi değil, bir tatil gezisi gibi değil... Her şehir kendi hikayesini taşıyor, herkes için her şehir aynı da değil veya aynı mutluluğu yakalayamazsın. Göçmenlerin de şehirlere etkisi oldu tabii. Bazı yerlerde fırsatlar daha çok, bazı yerlerde zorluklar daha ağır... Kalabilirdim, ama kalmadım, birçok nedeni var. Gidip gezmek daha cazip şimdilik ve istediğim zaman gidebiliyorum, ama durmadan da gitmiyorum tabii. Yine de aklıma gidip tekrar yaşamak geliyor, farklı bir şehrinde belki. Hayal değil de, sadece bir düşünce. Hayat ilerledi ve ilerliyor, belli bir düzen ve rahatlıkla. Hayatın zorluklarını ise çoktan fazlasıyla yaşadım zaten.
0
ermanen
(10.09.25)
Shepard +1, niye tik alamamis anlamadim.

Benim vardi. 4 senedir Hollanda'da yasiyorum, Turkiye'ye gelince burayi ozluyorum aslinda ama artik Avrupa'da yasama hayalim yok. Hollanda ingilizce konusmanin sorun edilmedigi, insanlarinin yabanciya alisik oldugu ve bariz hissedilir irkcilik olmayan bir ulke diye dusunuyorum. Ona ragmen diger arkadaslarin yabancilik cekme olarak bahsettigi seyler gercekten bir noktadan sonra cok sikinti oluyor.

Simdilik cesitli sebeplerden Turkiye'ye donmek istemiyorum ama duruma gore Istanbul gibi asiri kalabalik, fazlaca kozmopolit yerler haricindeki yerleri tercih ederim. Insanlarin pek agresif olmadigi yerler, mesela Edirne. Ancak ofis isinde calisacaksam Turkiye'de calismayi istiyorum. Hibrit bile olsa ayda 2 kez her seferinde 2-3 gun ofise gelebilirim.

Yakin zamanda vatandaslik almaya calisip basarabilirsem yavastan baska bir ucuncu ulkeye uzarim. 2 sene kendime deneme sansi verir olmazsa doneriz.

Bir de cok bahsedilmeyen ilginc bir durum daha var. Tam tibbi sebebini bilmiyorum ama buranin havasi bizi ailecek cok etkiliyor. Soguk ve kapali hava olmasi da etkili ama sadece o degil. Buradayken cesitli kronik hastaliklar kendini gosteriyor. Belim agriyor mesela, burnum tikaniyor. Hanimda cocukda egzama gibi seyler oluyor. Turkiye'ye tatile gidince geciyor kisa surede. Burada da yaz aylari daha iyi geciyor tabii saglik anlaminda. Uyku yetmiyor vs bir suru sikinti var.
0
mbond
(10.09.25)
ben 10 yildir avrupa'da yasiyorum. su ana kadar bir kere bile irkciliga maruz kalmadim. bu arada 2, 3 sene araliklarla farkli ulkelerde yasadim (egitimle basladi, calismayla devam etti). ben epey sikildim avrupa'dan. bunu yasamayan insanin anlamasi pek mumkun degil, o nedenle ne anlatsak bos. bunu soyleyince de ya sen bulmussun da bunuyorsun ya da don o zaman ulkene diyorlar. neden daha iyisini aramak varken bunlari tercih edeyim ki? insan ulastigindan daha iyisini ister hep, bu motivasyonu olmali ki hayatin her alaninda basarili olsun. bu sorun aslinda global dunyanin bir sorunu (yani yasadigin yeri begenmeme) cunku imkanlar cok, herkes her seye cok kolay ulasabiliyor. ben turklerin hala avrupa hayali olmasina sasiriyorum (orta sinif bir insan icin gitmek o kadar kolay ki, bu kadar imkan varken bunun icin yanip tutusup da gidememek gercekten cok tuhaf). yani avrupalilarda da bu durum var. finlandiyalilar diyor ya bu nasil ulke, hollandalilar diyor ya bu nasil ulke, ingilizler diyor ya bu nasil ulke cunku her ulkenin kendine gore problemleri var. bazilarinin hayali olandan bazilari bikmis durumda.

daha once soyle bir duyuru acmistim, bir bak istersen:
www.eksiduyuru.com

buradan da goruldugu gibi avrupa'ya siki sikiya bagli olanlarin cevaplari turkiye'deki kaostan bikmis olmalari ve hala o sakinlige doymamis olmalari. insan heyecan ariyor bir sure sonra! ozellikle avrupalilar, fakat bu demek degil ki hayatini riske at, fakirles vs.
0
Sour
(10.09.25)
1) isa'yla, muhammed'le dalga geçmek düşünce özgürlüğü ama homolarla, zencilerle, sözde yahudi soykırımıyla dalga geçmek nefret suçu.
2) sadece ingiltere'de sosyal medya paylaşımıyla tutuklanan insan sayısı rusya'nın 10 katı ama avrupa cennet yeğenim.
3) internete girerken webcam'inize kimlik gösterip beraberinde de yüzünüzü okutuyorsunuz.
4) ab'nin otomasyonla dinleyemediği bütün chatler illegal. (wuhuuu özgürlük çok süper)
5) devlet okullarında 6 yaşındaki çocuklara götten yemenin faziletleri anlatılmasın dediğinizde nazi oluyorsunuz
6) yemeklerinize %10'a kadar böcek tozu katılması zorunlu hale getiriliyor.
7) ortalama avrupalı çocuk yapmak istemediği için ülkeye kedi köpek yiyen yamyamları dolduruyorlar.
8) ortalama avrupalı zaten aile kurup çocuk yapabilecek zenginliğe sahip değil.
9) 100 tane chad'ın, tyrone'un içine boşalmadığı iffetini, namusunu korumuş becky, stacy bulmak imkansız.
10) ülken için ölmeni istiyorlar.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(10.09.25)
@Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum

3) internete girerken webcam'inize kimlik gösterip beraberinde de yüzünüzü okutuyorsunuz.

bu nerede oluyor?
0
Sour
(10.09.25)
11 yildir avustralya'dayim, en buyuk hayalim turkiye'ye donmek.

Yalnizlik, izolasyon, ait olamama, ne orali ne burali olma.

Tek basina gocmenlik oturum yoksa kariyer yoksa artik hayattan ziyan etmek oluyor. Benim icin durum bu. Ingilizce sorunum da yok bu arada.
0
baldur2
(10.09.25)
@mbond abi duyuru'yu açan arkadaşımız gerçeklerden uzak bir hayat yaşıyor. Ondan ağlıyordur ahahahha. Kendine hakim olamayan bir kardeşimiz.
0
Shepard
(10.09.25)
Risksiz bir yolla gitmeyeceksem ben istemem. Evlilik, oturum almak, iş teklifi gibi kesin sonuç veren yollar dışında sonucu rezillikle bitebilir.

Avrupa'da avrupalı bile yaşayamayabiliyor. Şuan İngiltere'de ciddi bir işsizlik var. Elin İngilizi bile Latin amerika'da, ortadoğu'da falan çalışıyor. Yazılım kurslarıyla kod monkey olup gitme olayları falan da bitti.

Ben Türkiye'ye döndüm. Geleceği olmayan bir yolda olduğu hissettim. Ölü bir Ata bindiğini hissettiğinde yapacağın en iyi şey attan inmektir demiş bir kızılderili atasözü. Bunu takmayıp 20 sene öğreni vizesinde veya oturum alacam diye arafta kalanlar var.
0
runaway
(10.09.25)
Gezip görmeye varım. Sürekli de geziyorum. Ama hiçbir zaman yaşama hayali kurmadım. Türkiye’deki mikro hayatım beni tatmin ediyor.
0
ruhen hastayim ben
(10.09.25)
Fırsatım olsa 1 sn düşünmem giderim buradan, koşturdum da olması için ama bir türlü olamadı. Ne yediğimizin tadı var ne de soluduğumuz havanın bir hayrı.
0
guitarissimo
(10.09.25)
18 seneyi devirdim ben avrupa'da. geldigimde daha 18 olmamistim bile. gectigimiz 9 senedir yilda sadece 17 gün gidip kaliyordum, bu sene firsat olunca biraz uzun kalayim dedim. uzun dedigim de bir ay. cehennem neresi deseler o an bana, bak burasi, derdim.
yurtdisi tecrübesi kötü olanlara diyecek bir seyim yok, yasadigini kendi bilir. ama yurtdisina bile cikmadan ikinci sinif vatandas zart zurt diyenler neye dayanarak bunlari diyorlar, komik sahiden.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.09.25)
(8)

Çürük diş ağrısı kendinden geçer mi?

trablon
diyelim sağlık sigortanız yok çektirecek özelde paranız da yok .Bu durumda ne yapılır? diş ağrısı bir süre sonra geçer mi? Nasıl rezillik ile karşı karşıyayız?
diyelim sağlık sigortanız yok çektirecek özelde paranız da yok .Bu durumda ne yapılır? diş ağrısı bir süre sonra geçer mi? Nasıl rezillik ile karşı karşıyayız?
0
trablon
(09.09.25)
babam hep anlatır durur. gençliğinde dişi çürümüş, uzun süre ihmal etmiş. sonunda çürük diş çene kemiğini eritmiş. ingiltereden özel kemik tozu getirmişler (80lerin sonu, 90ların başı) öyle düzelmiş.

ne kadar doğru, ne kadar yanlış ya da babamın abartısı bilmiyorum ama siz yine de ihmal etmeyin bence.
0
inheritance
(09.09.25)
devlette de sigortasız da olsanız ücretini ödeyerek işlem yaptırabiliyorsunuz. düşük tutarlar.
0
elorelia
(09.09.25)
Diş önemli. Öyle kendi haline birakma. Borc al, günlük işe git bir şey yap hallet derim.
0
Shepard
(09.09.25)
artık hiç sigortan yok diye bir durum yok. herkes otomatikman gss li oluyor. borcun olsa bile hastanelerden 30-40 lira katılım payını ödeyerek muayene olabiliyorsun. yanlış bilmiyorsam buna ağız diş sağlığı merkezleri de dahil. olmadı devlet hastanelerinin bazılarında diş bölümleri de var.
0
my fault
(09.09.25)
anlık geçebilir. ama ara ara yoklar. tedavi olmadıgı için çürük gittikçe yayılır ve agrı artık dayanılmaz boyuta gelip hayatınızı zindan eder. belki çok basit bir müdahale ile kurtarılacak dişi komple kaybedersiniz
0
limonlu eksi
(09.09.25)
abi sen halen kafayı düzeltemedin mi? şizofreni için yardım al. tineri azalt
0
runaway
(09.09.25)
katılım payı 20 tl gidip muayene olabilirsiniz.
0
i wanna go back
(09.09.25)
diş ihmale gelmez. sağlık sigortan yoksa da devlet hastanesine gidebilirsin. ücret karşılıgında yaparlar. özel kadar pahalı olmaz
0
abelardo
(09.09.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.