Giriş
(2)

Yurtdışından 2 tane Kol Saat Alıp gelmek

put it in your appropriate place
Bu haftasonu Malta'ya gideceğim. İki arkadaşım birer tane saat istedi. Biri 2000 Euro, öbürü 435.Getirirken sen hayırdır derlerse, kendime ve arkadaşıma aldım desem (ki öyle zaten) yeterli olur mu?
Bu haftasonu Malta'ya gideceğim. İki arkadaşım birer tane saat istedi. Biri 2000 Euro, öbürü 435.

Getirirken sen hayırdır derlerse, kendime ve arkadaşıma aldım desem (ki öyle zaten) yeterli olur mu?
0
put it in your appropriate place
(23.05.24)
1 kişi için sınır 1 adet. 2 tanesi kutulu gelirse gümrükte aramaya denk gelirseniz vergi cezası vs olabilir.

1ini kolunuza takın.
0
jülsezar
(23.05.24)
Kutusu valizde olursa yine olmaz. Kutuyu komple yok et
0
numlock
(23.05.24)
(4)

Hamile emniyet kemeri güvenli mi?

Gradient_tabanlı_mor
Şöyle bir şey; https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcRjtWt8xyDMcgF7LsBM5Nj0ysYZwQOgsEa7nVY1kUJDmwoYP6y2kxfYT8w&s=10Göbekten değil de bacaklardan tutan bir şey. Sizce güvenlik açısından korumayı azaltıyor mudur?
Şöyle bir şey;
encrypted-tbn0.gstatic.com

Göbekten değil de bacaklardan tutan bir şey. Sizce güvenlik açısından korumayı azaltıyor mudur?
0
Gradient_tabanlı_mor
(22.05.24)
normal kemere göre azaltıyordur mutlaka
0
paintov
(22.05.24)
Ben de dün e bebekten bunu sipariş verdim, hamileyken bu olmadan kemerle oturmak zaten çok zor oluyor bir de kaza durumunda direkt bebeği etkileyebiliyor bunu kullanmassak diye biliyorum. Uzun yol yapacağımdan aldım ama henüz gelmedi
0
esinikaybetmiscorap.
(23.05.24)
Ben bunun tam boyle degil,yine emniyet kemeri gibi olan versiyonunu aldim,yine kemeri bacak arasina indiriyor Esim hamileyken biz kullandik, gayet de memnun kaldik ama kaza yapmadik cok sukur dolayisiyla performansa bir sey demek zor.

Ancak bu urunler benim deneyimledigim kadariyla emniyet kemerinin vazifesine engel degiller. Velevki acildi yada oradan kurtuldu hala kemer tokaya bagli size bagli. Ustten zaten baglisiniz vs. ynai kemerin calisma presibine aykirilik yok, o yuzen azalttigina cok katilmiyorum.
0
wallcan
(23.05.24)
yani adı üstünde dimi, "hamile emniyet kemeri?". ölümsüz olmak istiyorsan o başka, ona yetmeyebilir.
0
numlock
(28.05.24)
(11)

avukat danışma ücreti ne kadar?

deartheodosia
bir arkadaşım var boşanma avukatı, benim avukatım değil ama bu süreçte vakit ayırdı, sorularımı hep yanıtladı vs. reddetti kendisi ama ortak bi arkadaşımdan iban bilgilerini aldım ve hiç değilse danışma ücreti olarak bir miktar göndermek istiyorum. ne kadar göndermeliyim sizce, genel ücretler ne kad
bir arkadaşım var boşanma avukatı, benim avukatım değil ama bu süreçte vakit ayırdı, sorularımı hep yanıtladı vs. reddetti kendisi ama ortak bi arkadaşımdan iban bilgilerini aldım ve hiç değilse danışma ücreti olarak bir miktar göndermek istiyorum. ne kadar göndermeliyim sizce, genel ücretler ne kadar? teşekkürler
0
deartheodosia
(22.05.24)
bence para göndermek yerine ufak bir hediye alsan daha tatlı olur .
0
devilone
(22.05.24)
hediye +1
samimiyseniz bir yerden hediye çeki de olur.
direkt para göndermek hoş gelmedi bana da.
0
elorelia
(22.05.24)
bi yemeğe götür :)
0
sizofren06
(22.05.24)
2300
0
6 kere uctum 7 kere dondum
(22.05.24)
yani normalde asgari ücret tarifesine göre 2300 TL ama çok yardımcı olduysa biraz daha fazla gönderebilirsin. Dilekçe yazmana filan yardım ettiyse en az 5 gönder bence. Ben avuktım bu arada. hediye de alsan olur arkadaşsınız sonuçta.
0
turuncu tonlarda
(22.05.24)
hediyelere maddi değerler yükleme bence.

tüm avukat tanıdıklarımın ortak derdi eşe, dosta tabiri caizse bedava danışmanlık yapmak (sizi tenzih ediyorum tabi, ilişkinizi bilemem).

bence siz 2300 tl'yi gönderin, yanına da ufak bir jest babında pahada hafif, anlamlı tatlı bir hediye yollayın.
0
numlock
(22.05.24)
Avukatım, eş dostun bedava işlerinden yoruldum. Uzun zamandır bu tür davalarla ilgilenmiyorum deyip geçiştiriyorum.

Sizin yaptığınız ise çok ince bir davranış. Bana bir kahve bile ısmarlansa en azından mutlu olurdum. :))

2300 tl yerine 1500 tl olabilir. Veyahut güzel bir yerde yemek. Tatlı+ Kahve de olabilir.
0
drako
(22.05.24)
biz aslında öncesinde yalnızca ismen tanışıyorduk, benim dava süreci başladığında doğum iznine ayrılmıştı. bebeği için (1 yaşındadır sanırım) altın alacağım, o şekilde karar verdim. ihtiyacı neyse kullanabilir. yanıtlar için teşekkür ederim.
0
🌸deartheodosia
(22.05.24)
Düz 3 atınız çok ilgilendiyse

Az ilgilendiyse 1.5
0
adwokat
(22.05.24)
Hediye verme mümkünse direkt para yolla. 2500 tl yolla. Farkli zamanlarda danışilmis anladığım kadarıyla. 2500 tl iyidir. Yemek kahve vs vakti olmayabilir zoraki gelecek duruma düşmesin, sende ısrar etme. Avukat arkadaşlar var adamların vakti yok, haftasonu da ailesiyle adamlar.
0
Topalordek
(22.05.24)
Para yollayacaksan asgari tarifeden yollama, sembolik de olsa üstü olsun. İyi niyetle yapılan bir şeyin karşılığı standart ücret olmamalı diye düşünüyorum.
2500 + çok pahalı olmayan bir hediye yapardım ben olsam. Hediyeyle uğraşamam diyorsan 3k.
0
Bruce
(22.05.24)
(14)

Görücü usulü evlilik sizce çağdışı mı?

ulukayin
Eskiden daha toyken çok saçma ve çağdışı gelirdi. İki tane uzun ama başarısız ilişkiden sonra gayet mantıklı gelmeye başlıyor bu durum. Her iki ilişkimde de en başından evlilik odaklı yürümüşken yolun ortasında ve sonunda fikirsel anlamda aldatıldığımı gördüm. Evlilik bu kadar korkunç değil bana gör
Eskiden daha toyken çok saçma ve çağdışı gelirdi. İki tane uzun ama başarısız ilişkiden sonra gayet mantıklı gelmeye başlıyor bu durum. Her iki ilişkimde de en başından evlilik odaklı yürümüşken yolun ortasında ve sonunda fikirsel anlamda aldatıldığımı gördüm. Evlilik bu kadar korkunç değil bana göre. Hatta sevdiğin, değer verdiğin insanla bir ömür geçirme fikri bana nirvanaymış gibi geliyor bu hayata dair. Hâl böyle olunca dedim ki kendime madem sonuç odaklı bir şey istiyorsun, madem sürüncemede kalmış ilişkilerden nefret ediyorsun neden görücü usulü düşünmüyorsun?

Erkek tarafı benim bu arada.
0
ulukayin
(22.05.24)
Görücü usulü evlenmek çağ dışı, görücü usulü tanışmak şu devir için en mantıklı şey bence.
Sosyal medya sayesinde herkes istediği dünyayı yaratabiliyoeir, kim gerçek kim değil anlayamıyor insan. Bence arada ortak akrabalar/arkadaşlar gerekiyor artık. Sonra da tanışma süreci başlar.
0
numlock
(22.05.24)
Görücü usulü tanışsanız ne değişecek ki? Yani evlilik temelli ilişkiye başlamak nasıl oluyor ki? Evlilik temelli başlamadığınız ilişki olsa ve bu süreçte birbirinize gerçekten ısınıp evlenmek isteseniz "ama evlenemeyiz, evlilik temelli başlamadık ki biz" mi diyeceksiniz?

Ya da ailenizin uygun gördüğü biriyle tanıştınız diyelim, ikiniz de evliliğe fitsiniz. Böyle olunca sevgi de yanında otomatik mi geliyor?

Benim görücü usulü evlilik yapanlarda gördüğüm genel bir tavır var. Eşlerinden anneleri gibi bahsediyorlar. Evliliği baya kurumsal bir şey olarak görüyorlar genelde. Hatta çoğu evlendikleri kişiye çok bir bağ hissetmiyor, gözleri dışarda oluyor. Elbette herkes böyle değildir.

Eşinizi bulmak ve ilişkinizi düzene sokmak için çaba ve zaman harcayıp kötü ve güzel zamanlar geçirerek bir şeyler kurup öyle evlenme kararı almak yerine başkalarının, işin en zor kısmını sizin için halletmesini bekleyince bunun bir etkisi oluyordur diye düşünüyorum ya. Bu manzara bana şeyi hatırlatıyor,

Aileler ufak çocuklarını tanıştırır ya birbirleriyle "hadi arkadaş olun bakim" diye. Ondan nitelik olarak çok bir farkı yok sanırım.

İnsan kendi yuvasını kurabilecek yeterliliğe sahip olmalı. Bence doğrusu bu. Bu kadar karamsar olmayın.

Tabi burada gerçekten "görücü usulünden" bahsediyorum. Yoksa aileler tanışmada sadece aracı olup sizi bıraktılarsa (ki kaç aile var böyle?) birlikte bir şeyler kurmak için bir alanınız olduysa bunun ortak arkadaş yoluyla tanışmaktan çok bir farkı yok. Görücü usulü böyle bir şey değil.
0
akhenaten
(22.05.24)
çağdışı olsun olmasın, ne fark eder? bu sevgili olaylarından ağzı yanan insanların sarıldığı bir can simidi gibi bi şey. ailelerin/arkadaşların önerdiğinin tanışılan insandan daha uyumlu olacağı beklentisini çok anlamsız buluyorum.
0
deartheodosia
(22.05.24)
annenin, teyzenin "şu kızla konuş bak" diye darladığı görücülükse evet fazla geleneksel ce moderniteden uzak ama birileri aracılığıyla tanışmak diyorsan etrafımdaki çoğu bekar kişi bunu istiyor. e ilişkilerdeki belirsizlik ve beklentiler zorlayınca bu yöntem mantıklı

fekat evliliğe dair görüşünüz biraz gerçeklerden kopuk geldigini söylemeliyim. hayat arkadaşla ömür mömür dediğiniz şey ev arkadaşlığı. hatta içinde çok kez "fikirsel aldatmalar" yaşanabilir biraz daha evli arklardan fikir alabilirsiniz
0
ala09
(22.05.24)
Görücü usülü aslında yanlış biliniyor. Görücü usülünde, evleneceğiniz kişiye sizden başkaları karar veriyor. Bir geliyorsunuz, hiç tanımadığınız biri için: "işte bu senin karın olacak, hafta sonu düğününüz var" diyorlar.

Sizin bahsettiğiniz "şu kişi ile iyi anlaşırsınız", "şu kişiyle bir görüşün" tarzı anlaşmalı, görüşme usülü ilişkilerde hiç bir sorun yok. Görüşürsünüz, beğenirseniz devam edersiniz.


.
0
kartallar yuksek ucar
(22.05.24)
kartal +1. demek istediğim tam buydu.
0
numlock
(22.05.24)
benim bir omur gecirecegim partnerimi baskalarinin secmesi cagdisiligin otesinde mantiksiz.

benim partnerimde aradigim fiziksel ve fikirsel ozellikleri en yakin akrabayi gectim anne/babanin bile bilmesine imkan yok zira hepimiz bambaska insanlariz.
0
cooperr
(22.05.24)
Yaşadıklarınıza "başarısız ilişki" olarak değil; tecrübe olarak yaklaşırsanız, bir ilişkide yaşadıklarınızı önce sizin nasıl karşıladığınızı öğrenme fırsatınız olur. Daha sonra karşı cinsin hayat stratejilerine maruz kaldığınızda sizin geliştireceğiniz stratejilerin onlardaki tepkilerini öğrenirsiniz.Ailenizin görüşünü önemsemenizi anladığımı düşünüyorum. Bununla birlikte; hayatı, ilişkileri, ihtiyaçları karşılama isteği artık onların zamanındaki gibi değil. Yani, güncel değil. Onların vasıtasıyla tanışmak olabilir. Ancak "evlilik" niyetiyle baştan yaklaşmak, mantıklı olmaz diye düşünüyorum. Aynı şekilde; karşı tarafın da ilişki deneyimi azsa, "akıl almalar" ve yönlendirmelerle süren, ilişkilerden biri yaşanmış olunuyor.
0
from where i ride
(22.05.24)
Çoğu evlilik araştırmaları akademik yayınlar iyi evliliğin kendi benzer sınıfımızla, ekonomimizle, değerlerimizle örtüşen insanlarla olduğunu söylüyor

Yani öngörüsüne inandığın aileden birinin ya da bir arkadaşının, şöyle bir tanıdığım var, kafanız karakteriniz uyuşuyor gibi, bir de tanışıp siz vakit geçirip görün demesi aslında çok iyi bir filtreleme yapabiliyor

Bu tanışma önerme görücü usülü sayılmaz ya da modern görücü usülü diye bir isim takabiliriz :)
0
grimavi
(22.05.24)
bence de kafanizda kavram kargasasi olusmus. kartal +1. duyuru bana su karikaturu hatirlatti: 64.media.tumblr.com

gorucu usulu konseptinin icinde hic tanimadigin biriyle evlenip hop diye ayni eve tasinmak cinsellik yasamaya baslamak falan var. iki tarafin da secim sansi yok, gorucu usulunu radikal bir sey yapan da bu. diger turlu zaten secim ve tanima sansin olsa o normal dating olur, gorusecegin kisiyi ha uygulamadan bulmussun ha halanin karsi komsusu bulmus arada bir fark yok.

gorucu usulune geri donersek, bu devirde hangi kadin hic tanimadigi bir erkekle evlenmeyi kabul eder, onu bir canlandir kafanda.
0
hot potato
(22.05.24)
Cevap veren herkese teşekkür ederim. Fakat benim çevremde ve benim bildiğim görücü usulü evlilik hadi haftaya evleniyorsunuz değil. Bak işte şunun kızı varmış, şöyle şeylerle uğraşıyormuş (iş, hobi vs) görüştürelim mi sizi şeklinde bir görücü şeklindeydi aslında sormak istediğim soru.
Ayrıca bu devirde hadi şununla evleniyorsun, şu gün istemeye gidiyoruz diye bir şey kaldı mı ya? :)
0
🌸ulukayin
(22.05.24)
Şurada çoook güzel bir görücü usulü evlilik hikayesi var.
Kulaklığınızı takın, gözlerinizi kapatın bir 45 dakikanızı ayırın.
Seveceksiniz.

www.youtube.com
0
Mirket
(22.05.24)
Sizin tarif ettiğiniz "görücü usulü evlilik" değil.
Sizin tarif ettiğiniz "referanslı tanıştırılma."

Herkes kendine göre bir eş bulmak ister. Belki de ön yargıdır ama ben bu şekilde biriyle tanışmayı kabul eden bir kadınla mutlu bir evlilik kurabileceğime inanmıyorum. Bu gereksiz bir ön yargı olabilir çünkü annesi-teyzesi değil de kankası-arkadaşı tavsiye etse benim kafamda herhangi bir sorun yok.

Etrafın ne düşündüğünü çok da umursamayın, denemek istiyorsanız girin o işe.
0
michael_knight
(22.05.24)
Görücü usulü ile evlenmek çağ dışı. Birilerinin "iyi anlaşırsınız bence" diyerek tanıştırması, sonucunda evlenseniz bile görücü usulü evlenme sayılmaz. Haliyle çağ dışı da değil.
0
nawar
(22.05.24)
(1)

Diş hekiminin elime tutuşturduğu dikdörtgen neydi

grimavi
Bugün dişçi koltuğunda otururken çürük temizleme işlemine başlamadan önce elime ince kırmızı dikdörtgen ve kablosu bulunan bir şey tutuşturdularAğzım zaten uyuşuk olduğu için soramadım da tuttum öyle, acı hissedersem basmam için buton gibi birşey miydi ? Yoksa morfinden kendimdem geçip bayılırsam an
Bugün dişçi koltuğunda otururken çürük temizleme işlemine başlamadan önce elime ince kırmızı dikdörtgen ve kablosu bulunan bir şey tutuşturdular

Ağzım zaten uyuşuk olduğu için soramadım da tuttum öyle, acı hissedersem basmam için buton gibi birşey miydi ? Yoksa morfinden kendimdem geçip bayılırsam anlaşılsın diye birşey miydi ?
0
grimavi
(22.05.24)
Röntgen. Ağzına da bişey yerleştirmiştir. Öyle hatırlıyorum ben.
0
numlock
(22.05.24)
(22)

Bebeklerin yemek yemesinden tiksinmek

Gradient_tabanlı_mor
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil. Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz? Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil.
Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz?

Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu bulaşık vıcık vıcık her yere bulaşmış filan. Niye düzgün yedirmiyorlar veya peçeteyle silmiyorlar?
0
Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Ben tiksinmiyorum. Ne kadar düzgün yedirirsen yedir bebek tükürebiliyor, kusabiliyor. Peçeteyle siliyorlar, yine de çıkartabiliyor.
0
rock n roll
(21.05.24)
Çocukların belli bir miktar dağınıklık ve pislikle barışık olması gerekiyor. Her kaşıktan sonra yüzünü sildiğinizde çok rahatsız oluyorlar, oysa yemek yemeyi keyifli bir deneyim olarak yaşaması gerekiyor yiyecekle sağlıklı bir ilişki kurabilmesi için. Ayrıca kokuları, dokuları yemeğe dokunarak, biraz atarak, koklayarak öğreniyorlar. Özetle bu "insan olma" deneyiminin bir parçası.

Tabi ki bu her yeri, kafası, bacakları yemek olsun öyle yesin demek değil. Sadece belli bir mihtar rahatlık onların keşifleri için gerekli.
0
fotrsapka
(21.05.24)
@fotrsapka, ya tamam rahat olsunlar da sevimliymiş gibi paylaşılmasın o zaman sosyal medyada. Zira iğrenç :D
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
%90'ı sevimli değil. Hatta canlısı, videodan kötü ama tiksinmiyorum. Hamile olduğun için tiksiniyor olabilirsin. Uzmanları daha iyi açıklar. Doğurduğunda bebek yedirme videoları ile fenomen olduğunu görmeyelim sonra. Ahahq
0
nawar
(21.05.24)
@nawar hamilelik öncesi de tiksiniyordum. döke saça yemek yenmesi beni mahvediyor. doğurunca umarım düzgün yemek yer çocuğum :(
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Bana sevimli geliyor. Düşünürseniz de iğrenç değil. Yenecek kadar temiz bir şeyin yanağınıza, burnunuza değmesinde hijyen açısından bir sıkıntı yok.
Bebeğinizin gelmesiyle belki sizin de konuya bakış açınız değişir.

Çocuğun düzgün yemek yemesini beklemek biraz hayalcilik olur. Aylar boyunca ne yaptığında kolunun hareket ettiğini, ne yaptığında hareket etmediğini anlamaya çalışıyor bebek. 6. ay civarında başlıyor anne sütü dışındaki besinleri yemeye.
0
michael_knight
(21.05.24)
Valla bana baya net sevimli geliyor :D
0
akhenaten
(21.05.24)
Başlığı okur okumaz midem bulandı. Yıllardır yemek yiyen bebeklerin sevimli olmadığını toplum baskısı yüzünden dillendiremiyorum. Gerçekten mide bulandırıcı.
0
ruhen hastayim ben
(21.05.24)
Seni rahatsız eden şeyi çocukluktan getirdiğin çok belli, terapi almazsan aynısını çocuğa da geçirirsin. Sevmezsin normal de iğrenç bulmak çok sağlıklı değil bence.
0
hasmetizm 2046
(21.05.24)
sevimli buluyorum.

anne baba yedirirken her kaşıktan sonra silmelerinden bahsediyorsanız hem çok vakit harcar hem de peçete yetişmez. ayrıca sık sık silmek hassas tenlerini tahriş eder. bir kaşık sonra tekrar sileceksek silmenin manası yok.
bebeklerin kendilerinin yemesinden bahsediyorsak belli bir aydan sonra döke saça da olsa kendi başlarına yemeyi öğrenmeleri gerekiyor, motor becerilerin gelişmesi önemli.
0
hrskrs
(21.05.24)
ben de çok iğrenç buluyorum ama ben bebekleri ve küçük çocukların kendilerini de sevimli bulmuyorum :) kendimi bildim bileli de çocuk sahibi olmayı istemiyorum. Ben çok da küçük yaşta değilken kardeşim doğdu ve o bebekken de çok muhatap olmuyodum :d şimdi koca kız oldu üniversiteye geçecek neredeyse aramız çok iyi

edit: ben yemekle ilgili şeylerden çok tiksinirim ama o da var. Kan, hastalık vs yani çok takmam gore olayı pek etkilemez beni ama ıslak ekmek, alakasız yemeklerin birbirine karıştırılması falan direkt midemi kaldırır. Ünide bk, mcdonalds gibi yerlerde yemek yedikten sonra bi arkadaşım masada kalan patates, kola, soslar ve bi yerde karıştırıyodu sıkıntıdan öyle sohbet ederken iş olsun diye. Bi gün baya şiddetli tepki göstermiştim yapma şunu midem bulanıyor diye sdjjsd

Yani döke saça, salyalı yemek yeme olayı zaten bana ters
0
nundu
(21.05.24)
Ben huylu biri olmama rağmen bundan tiksinmem. Çocuk işte motor becerileri henüz gelişmediği için ağzını tam tutturamıyor, tükürüyor, eline yüzüne bulaştırıyor. Bunu yapmadan düzgün yemeyi öğrenemez, üstünü batıracak, rahatsız olacak ve düzgün yemeyi öğrenecek.
0
playing star again
(21.05.24)
İğrenç falan değil alış yani durmadan kusacak o bebek
0
Tina
(21.05.24)
olaca çocuğun için tehlikeli bir düşünce bu.psikiyatriste görün.
bebeklerin hiç bir şeyi çirkin olamaz.
0
deepex
(21.05.24)
iğrenç gelmiyor bana
0
basond
(21.05.24)
@deepex, yok bir de hastaneye yatayım istersen. Ne kadar abarttın. Alt tarafı pis görüntü sevmiyorum.
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Yemek yemeleri ne ki :)
Öyle yemek yemeleri taa kaç ay sonra. O zamana kadar milyon defa kusacak, ağzını 100 defa silsen de bir şekilde her yeri kusmuk olacak. Sonra o alt açılacak, poposu temizlenecek, hele bir de erkekse alt açılınca her yere işeme riski olacak.
Kısacası yemek yenecek duruma gelesiye kadar geçirdiklerinden o zamana kadar o duruma çoktan alışmış olacaksın. Gözün görmeyecek bile ve hatta sana çok normal ve temiz gelecek.
0
yeninesiltupcu
(21.05.24)
@yeninesiltupcu evet muhtemelen kendi çocuğumdan tiksinmem. Ama başka bebeklerden tiksinmeye devam ederim :))
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
bizimki doğunca hemen kraliyet akademisine gönderdik.
şu an yemek adabı konusunda şu noktada;
www.youtube.com
0
elorelia
(22.05.24)
Bebeğe yemek yedirirken bulaşır, bunun bulaşmama gibi bir yolu yok. Her bulaştığında da silemezsin çünkü ciltleri çok hassas, kağıt veya bez ne ile silersen sil tekrarlandıkça tahriş eder. O yüzden yeme işlemi bitince silinir temizlenir.
0
curukturpkokusu
(22.05.24)
beni de tiksindiriyor. o cake smash fotoğrafları falan var ya, hayatımda o kadar iğrendiğim başka az şey vardır.
annem de tiksinir.
bebekleri çok seviyorum ama yemekle oynamalarından, bunu da sevimli gibi gösterilmesinden aşırı nefret ediyorum.
burada iddia edildiği gibi bebeğin kusması ya da altını açmak gibi şeyler tiksindirmiyor. ama yemeğin böyle oyuncak edilmesine dayanamıyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.05.24)
sen düzgün yedirirsin, tiksindiğin çocuk gördüğünde de (bu da nasıl vicdansa), bakmazsın olur biter. sanki kucağında yiyorlar. kendi çocuğuna verirsin 3 yaşında eline çatalı bıçağı, yanına ıslak mendili, yaslanırsın arkana. mis gibi.
0
numlock
(28.05.24)
(6)

cari açık ve altın ithalatı hk.

avatar is back
bu ikiliyi tam olarak nasıl değerlendirmek gerekiyor? bununla ilgili var mı şunu oku dediğiniz? geçen sene 30 milyar $ gibi korkunç yüksek bir altın ithalatı gerçekleştirilmiş. bu da tabi cari açık tablosuna yazılıyor. ancak altına o gözle bakmamak lazım çünkü bir otomobil ithalatı değil, telefon bi
bu ikiliyi tam olarak nasıl değerlendirmek gerekiyor? bununla ilgili var mı şunu oku dediğiniz?

geçen sene 30 milyar $ gibi korkunç yüksek bir altın ithalatı gerçekleştirilmiş. bu da tabi cari açık tablosuna yazılıyor. ancak altına o gözle bakmamak lazım çünkü bir otomobil ithalatı değil, telefon bilgisayar ithalatı değil. tüketim ürünleri zamanla değer kaybeden daha sonra piyasadan dışarı ihracat ile çıkmayan ürünler ama altın ise değer olarak kalıyor ve duruyor.

mesela 2023 için 45b$ cari açık verdi ülke, gidişat çok kötü, ciddi bir düzenleme ve vergi gelmeli diyoruz. ilk bakışta doğru olabilir ama geçen sene tr'den yapılan 30b$'lık altın ithalatı bugün yaklaşık olarak 38,2b$ değerinde (ons altının 1900'lerden 2450'lere gelmesinden dolayı). ilk akla "Altın Hariç Cari İşlemler Dengesi" geliyor, thats ok ama bunu nasıl anlamam gerektiğini çözemedim.

biraz karmaşık bir mevzu ancak bunun üzerine yerli veya yabancı ekonomistlerin çalışmaları olduğuna inanıyorum, yönlendirmelerinizi de bekliyorum
0
avatar is back
(20.05.24)
Ne soruyorsun tam olarak?
0
numlock
(20.05.24)
sorum şu "whats the impact of gold imports on turkey's current account deficit". akademik çalışmalarda bakış açıları neler, şirketler ne diyor diye merak ediyor ve yönlendirmeler bekliyorum. "sizce dolar uçar mı" gibi kahvehane muhabbeti istemiyorum
0
🌸avatar is back
(20.05.24)
Kahvehane muhabbeti olacak ama:
İthal edilen altın yerli halk tarafından alınıp yastık altına çekiliyor. Dolayısıyla Dolar ya da TL olarak bankacılık sistemi dolayısıyla da ekonomi içindeki para sistem dışına çekilmiş oluyor. Devlet burada Dolar ihrac etmiş ama karşılığında hiçbir kazanım elde etmemiş oluyor.
0
Mirket
(20.05.24)
Evet dünya genelinde gelişmekte olan ekonomiler dolar sonrası sürece hazırlık yapıyor MB'ler altın topluyorlar buna paralel olarak ticarette yerel para birimlerine geçiyorlar yeni bir durum değil bu 2010'dan beri devam eden bir trend fakat son yıllarda süreç hızlandı. Cari açıkta önemli olan sürdürülebilir olması. Kaynak olarak akademik kaynakları ve ekonomi makalelerini takip edebilirsiniz.
0
doharkoman
(20.05.24)
@mirket, paranın yastık altına gitmesi vs aynı şeyleri düşünüyoruz ama sonuçta bu bir tüketim ürünü değil, değeri artarak ülke içinde durmaya devam ediyor. ama cari açık dediğimiz kavram ise teoride bir ülke için en temel göstergelerden biri, hal böyle olunca tr'nin riskini çok daha düşük görmeye başlıyorum ben.

2023 cari açık 45b$, altın hariç 15b$. ikisi arasındaki fark çok fazla. tr için birincisi çok riskli ve tehlikeli derim ikincisi için normal derim. işte bunu diyebilir miyim onu merak ediyorum :) dünyanın hiç bir yerinde mümkün değil ama teknik olarak varsayalım ki ülkede herkesin bi ihtiyacı çıktı herkes tarla alıp çiftçi oldu, altınını sattı diyelim. yıllarca hesap kağıdında çok feci eksi gözüken değer bir senede çok ciddi artıya geçmiş olacak.

sorma nedenim, cari açık benim en ciddi baktığım verilerden biri. tr'yi ise bu yönden kötü görüyordum. diğer ülkeleri incelerken bizim altın durumu gibi bir detay hiç bir yerde olmayınca aklıma takıldı. örneğin milli gelirin %5'i cari açığı olan ülkelerde en büyük gider kalemleri ya tüketim ya enerji bilmem ne. yerine konulmayacak, ödenmiş ve gitmiş ürünler. ama altın böyle değil.
0
🌸avatar is back
(20.05.24)
Fiziki altın saklama konusunu diğer ülkelerde göremezsin. Bu bir kültür. Arap ülkeleri ve Türkiye. Ama asıl başı çeken Hindistan'dır. Şimdi de Çin başladı. Halkın fiziki altın alması kaydi altın ve Merkez Bankalarının altın alması farklı şeyler. Halktaki fiziki altın, ekonomiden çekilip çıkarılmış değerdir. Geri dönüşü çok çok zordur. Hadi ekonomi düzeldiyle çok az kısmı döner. Onun için ekonomi sevmez onu.
Kaydi altın zaten ekonomi çarkındaki paradır. Onda bir sıkıntı yok.
Merkez bankasının aldığı altın ise ekonominin zenginliğidir. Alınacak borçlar için teminattır. Çokluğu puan yükseltir.@doharkoman'ın söylediği bu Merkez bankası altını.

Senin dikkat etmen gereken detay şurada. Devlet o kadar güç durumda ki, bir gün bozdurulur umuduna tahammülü yok ve ayrıca da bir gün bozdurulmaz. Yani altın bozdurmak kültürümüz gereği çok zordur.
0
Mirket
(20.05.24)
(4)

1 sene ingiltere’de yaşayacak arkadaş için hediye fikri

eurhka
rains yağmurluk fikrim var şimdilik.bunun dışında müze kart gibi bi şey var mı oralarda acaba? her müzeye girebilmesini sağlasam da tatlı olurmuş. başka bi fikir varsa açığım. teşekkürler
rains yağmurluk fikrim var şimdilik.

bunun dışında müze kart gibi bi şey var mı oralarda acaba? her müzeye girebilmesini sağlasam da tatlı olurmuş. başka bi fikir varsa açığım.

teşekkürler
0
eurhka
(20.05.24)
Yağmurluk çok mantıklı. Müze kart için bence biraz bekle, gitsin yerleşsin, ne var ne yok etrafta öğrensin.
Ama güzel bir çay takımı da hoş olur.
0
numlock
(20.05.24)
İngiltere'de müzeler bedava:) Paralı olan özel koleksiyonlar vs. illa var ama gezeceği esas yerler bedava işte.

Aslında Easyjet'ten falan puan/para hediye etme şeyi varsa kredi hediye edersin, o istediği zaman İskoçya vs. bir yerlere gider gezer. Ben sevinirdim.
0
nhk ni youkosu
(20.05.24)
Benzer bir durumda kaliteli şemsiye almıştım arkadaşıma. Çok sevmişti. Beşiktaş'ta bir şemsiyeci var ya, ondan almıştım.
Ama yağmurluk fikri size ait. Ona daha uygun bir hediye olabilir. Bence güzel seçim.
0
michael_knight
(20.05.24)
-Pound sigacak boyutta cuzdan (banknotlar TL'den daha yuksek, klasik Turk cuzdanlarina sigmiyor)
-Bahsettiginiz muze vs. giris icin yillik uyelik paketi :www.nationaltrust.org.uk (National Trust olarak gecer, arkadaslarin soyledigi klasik ucretsiz muzelerden farklidir. Ulkenin en el degmemis, dogal, tarihi, korunan yerlerine bedava girebilir bu kart ile)
-Arac kullanacaksa, saka maiyetinde "Highway Code" kitabi olabilir
0
quaker
(21.05.24)
(4)

dizilerin torrent'ten indirilip izlendiği dönemlerde

WithWorth
bulutta tutulup netflix gibi sağlayıcılar tarafından internetten izlememize engel olan şey ne idi ?o dönem cloud teknoljisini verimli kılmayan şey ne idi ?
bulutta tutulup netflix gibi sağlayıcılar tarafından internetten izlememize engel olan şey ne idi ?

o dönem cloud teknoljisini verimli kılmayan şey ne idi ?
0
WithWorth
(20.05.24)
kisaca teknoloji. teknoloji su anki gibi gelismis olmadigi icin net hizi, depolama, sifreleme, sunma vs.. maliyetleri cok yuksekti. =
0
buenosdias
(20.05.24)
hd filmcehennemi veya dizimag o zamanlarda da ünlüydü. ama internet hızı ve stabilliği yetmiyordu (en azından benim öğrenciliğimde). Sürekli buffera düşüyor, dizinin kalanının yüklenmesini bekliyorduk. bunlarla uğraşmak istemeyenler/ torrent kullanmayı bilenler geceden downloada bırakıp, daha konforlu izliyordu.
0
unalub
(20.05.24)
evet maliyetliydi, o zaman onları yapabiliyorduk çünkü birden fazla cihazda tutuluyordu aynı dosya ve biz parça parça birbirimizden veya belli sunuculardan çekiyorduk. burada p2p mantığı kullanılıyordu ve bir maliyet gerektirmiyordu.

yani o zamanda da tek bir yerde tutulmuyordu ki data.

artık daha uygun fiyata daha fazla depolama alanı ve server kurulabiliyor. o yüzden özellikle de büyük firmalar rahatlıkla tek bir sunucudan veya her kıtaya koyduğu büyük sunuculardan hizmet sağlayabiliyor.
0
ananiyimioguz
(20.05.24)
Torrent çok pratikti o zamanlar ya. Sitelerin streamingi ve güncelleme hızı o kadar iyi değildi.
Torrentten anında indiriyorduk, altyazı sorunu da olmuyordu. Eşekherif ve nazo82 beni okuyorsanız, sizi seviyorum :)
0
numlock
(20.05.24)
(4)

Acil Rapor İhtiyacı

2027
Merhabalar Herkese, Üniversitede asistan arkadaşımın acil olarak 10 günlük rapora ihtiyacı var. Ameliyat olmuştu, süreler karıştı olumsuz durumla karşılaşmamak adına Ankarada bu işi nasıl halledebiliriz? Tüm ilçeler, hastaneler, servisler olur durum acil olduğu için çözmemiz gerekiyor. Çok teşekkür
Merhabalar Herkese,
Üniversitede asistan arkadaşımın acil olarak 10 günlük rapora ihtiyacı var. Ameliyat olmuştu, süreler karıştı olumsuz durumla karşılaşmamak adına Ankarada bu işi nasıl halledebiliriz? Tüm ilçeler, hastaneler, servisler olur durum acil olduğu için çözmemiz gerekiyor. Çok teşekkürler.
0
2027
(20.05.24)
Önemli not: Mobildeyim, düzenleyemedim; heyet raporu olmak zorunda imiş.
0
🌸2027
(20.05.24)
halledemezsin. çürük raporu iste daha kolay :)
0
numlock
(20.05.24)
sureler karisti derken? rica edin duzeltsinler. ha eger istediginiz yalandan 10 gunluk heyet onayli rapor almak ise imkansizi ariyorsun.
0
buenosdias
(20.05.24)
devlette zor özel hastaneye git bence.
0
jelly bear
(20.05.24)
(6)

Bahçedeki karıncaların kökünü kurutmak için öneri

tchuck
bahçeye köpeğim de çıkıyor olduğu için iş hepten kısıtlanıyor.ama diyelim köpeği 2-3 gün çıkarmadım, bu 2-3 günde karıncaların kökünü kurutup, etkisi de geçtiği için köpeği zehirlemeyecek ne ilaç önerirsiniz?bahçenin bir çok yerini sarmış durumdalar, hiçbir tohum atamıyorum. her şeyi taşıyıp götürüy
bahçeye köpeğim de çıkıyor olduğu için iş hepten kısıtlanıyor.

ama diyelim köpeği 2-3 gün çıkarmadım, bu 2-3 günde karıncaların kökünü kurutup, etkisi de geçtiği için köpeği zehirlemeyecek ne ilaç önerirsiniz?

bahçenin bir çok yerini sarmış durumdalar, hiçbir tohum atamıyorum. her şeyi taşıyıp götürüyorlar.
0
tchuck
(20.05.24)
yenileri gelir, bahçe sonuçta. hiç uğraşma bence, ayrıca ne kadar çoklar ki bu kadar rahatsız ediyor?
0
numlock
(20.05.24)
Karıncaların kökü kurursa dünyanın kökü kurur. Karıncaların ekosisteme faydaları sayılamayacak kadar çok. Belki biz insanlardan bile daha faydalılar. Ayrıca kendi köpeğin için endişeleniyorsun zehirlenir diye ama sokaktaki köpekler ve kediler ve diğer hayvanlar için endişelenmiyorsun.
0
rock n roll
(20.05.24)
Günah, günah.

Tohumu toprağa serptikten sonra üzerine ince bir tabaka yanmış elenmiş gübre veya elenmiş toprak veya sıva kumu serpersen veya bi tırmık çekersen karıncaların bir zararı olmaz.

Bitkilerine dadanan zararlılardan korur onlar seni. Eko sisteme zarar vermemek gerek.
0
Mirket
(20.05.24)
toz karınca zehirleri var, bej renkte, bunu çevrede tarım, gübre, tohum vb. satan yerler varsa oradan alacaksınız. yuvalarını bulup üzerine dökerseniz o bölgeden uzaklaşırlar.
0
malheiros
(20.05.24)
bi iki tavuk gezinse işe yarar mı ?

yada kaz çok güzel bir hayvan yiyorsa, hem arkadaş da olur.
0
WithWorth
(20.05.24)
kekik ek çepeçevre bahçeye. kekik kokusuna gelmezler.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(20.05.24)
(2)

İstanbul'da 3 Günlük Konaklama İçin Öneri ve Tavsiyeler

beni tedavi et
Önümüzdeki hafta Dolmabahçe veya Taksim civarında 3 gün konaklama yapmam gerekiyor. Bu bölgelerde konaklamak için uygun ve bütçe dostu yerler arıyorum. Ev olması şart değil oda da olabilir. Airbnb'nin iyi bir seçenek olduğunu duydum, ancak daha ekonomik veya daha rahat alternatifler varsa onları da
Önümüzdeki hafta Dolmabahçe veya Taksim civarında 3 gün konaklama yapmam gerekiyor. Bu bölgelerde konaklamak için uygun ve bütçe dostu yerler arıyorum. Ev olması şart değil oda da olabilir. Airbnb'nin iyi bir seçenek olduğunu duydum, ancak daha ekonomik veya daha rahat alternatifler varsa onları da değerlendirmek isterim.
0
beni tedavi et
(20.05.24)
internetten araştırmak dışında çare yok. öneri olarak kadıköye de bakabilirsin, en azından vapur sefası sürersin.
0
numlock
(20.05.24)
kamu misafirhaneleri ve öğretmenevlerine bakın. çoğu zaman dolu oluyor ama tek tek arayıp sormakta fayda var. etilerde de uygulama oteli vardı bi tık fiyatı uygun olabilir.
0
iwillsee
(20.05.24)
(4)

kıbrıs’ta araba kullanabilir miyim?

deartheodosia
istanbul’da her gün araç kullanıyorum.
istanbul’da her gün araç kullanıyorum.
0
deartheodosia
(20.05.24)
10 dakikada alışırsın.
0
numlock
(20.05.24)
Kullanabilirsiniz, dikkatli bir şekilde yola çıkın, kısa sürede alışırsınız. Ancal yolda araç olmayınca insan bazen şaşırabiliyor, en güzeli alışana kadar önünüze soldan git stickerı yapıştırmak ve yoldan geçen birini bekleyip arkasına takılmak.

Kıbrıs'ta trafiğin en önemli kuralı ise döner kavşaktan (adalardan) dönenlere mutlaka yol vermek, vermem dersen adam üzerine sürüyor. Hatta adada birini görünce ben bundan önce geçerim deme, yol ver geçsin, sonra sen geç.
0
Tutkun
(20.05.24)
Ters yerdeki direksiyon falan sorun olmuyor, hemen alışıyorsunuz. Dikkat edilmesi gereken iki önemli şey var, birincisi söylendiği gibi döner kavşaklar. Diğeri de sağa sola dönüşlerde kendi şeridinde kalmak. Çünkü ister istemez yılların alışkanlığıyla dönüşlerde- dalıp karşı şeride geçebiliyorsunuz. Ancak trafik genelde oldukça sakin aktığı ve herkes kurallara uyduğu için çok büyük sorun çıkmaz. Maksimum bir iki korna yersiniz :)
0
thracia
(20.05.24)
Alışırsınız, sürülüyor. Park yerlerinden çıkarken ve park ederken ben başlarda sorun yaşadım. Şöyle ki geri geri giderken ben hep kolumu arkaya atıyorum. ve normalde kolumu koyduğum tarafta bizde gaz oluyor ya, orada fren oluyor haliyle. Pedalların yerini karıştırdım bir an. Neredeyse arkadakine giydiriyordum, beynim de durdu bir an panikten, neyse ki bir sey olmadı. Kıbrıs'ta bir de map beni hep ara sokaklara soktu orası biraz sıkıntı, çünkü tek aracın gecebileceği mesafeler. Normal araçla bile sıkıntıyken böyle bir durumda bir süre geri geri gitmeye calısmak sorun olabiliyor yani: ara sokaklara mümkün olduğunca girmeyin.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(20.05.24)
(3)

en ağır saçmalayan spor programı hangisi?

duyurukullanıcısı
maçı izlemedim ama sırf geyik olsun diye bir spor programı izleyesim var
maçı izlemedim ama sırf geyik olsun diye bir spor programı izleyesim var
0
duyurukullanıcısı
(19.05.24)
Beyaz futbol, b tv, Batuhan Karadeniz’in programı var
0
olaylar olaylar
(19.05.24)
dün tamamen yanlışlıkla Batuhan Karadeniz'le ümit karan'ın olduğu programı 15 dk falan izledim. sanırım hayattan bir daha keyif alamayacağım.
0
co2s2
(20.05.24)
beyaz futbol ve batuhan karadenizin olduğu. en sevdiklerim :d gece uyurken falan bile açıyorum, onlar bağıra çağıra ben uykuya dalıyorum :)
0
numlock
(20.05.24)
(23)

Her gün arabayla işe 20 km git gel yapılır mı?

dedeminhirkasi
İşe gitmek için 10 km git 10 km gel hadi 25 km diyelim arabayla mı gitsem toplu taşımayla mi karar veremedim. Toplu taşımayla gidersem eğer 3 vasıta değiştirmem gerekiyor. E böyle olunca da arabayla gidip geliyorum bir süre ama artık benzin de yetistirememeye başladım. Sizce 20 km bir gün için norma
İşe gitmek için 10 km git 10 km gel hadi 25 km diyelim arabayla mı gitsem toplu taşımayla mi karar veremedim. Toplu taşımayla gidersem eğer 3 vasıta değiştirmem gerekiyor. E böyle olunca da arabayla gidip geliyorum bir süre ama artık benzin de yetistirememeye başladım. Sizce 20 km bir gün için normal mi az ki çok mu siz ne dersiniz
0
dedeminhirkasi
(19.05.24)
Uzun süreli bir işse fırsat olduğu anda işe yakın bir yere taşınmak daha iyi seçenek gibi görünüyor
0
diyecevaplandı
(19.05.24)
Rota müsaitse elektrikli bisiklet için güzel bi uzaklık.
Ama trafiğe kalmıyosanız bence 25 km total bi şey değil
0
zimbirik
(19.05.24)
km'de ne kadar yakıt tükettiğine bak, sonra aldığın yol parasına bak. her halükarda konforundan dolayı araba tercih edilir, totalde %20-30 kendi cebinden çıksa bile.
0
numlock
(19.05.24)
Bir gün arabayla git bir gün toplu taşımayla.
0
sevilen progressive türkücü
(19.05.24)
hibritte yapilabilir. tek otobusle gidebilecegin konuma kadar arabayla gidip, park edip devam edebilirsin
0
foster
(19.05.24)
20 km hiç bir şey değil. ben olsam araba devam ederdim.

edit: he bu dediğim trafik yoksa tabi. diğer türlü toplu taşıma her türlü.
0
biergarten
(19.05.24)
üç vasıta çok yorucu olur. bu vasıtalarda hep ayakta mı gidiyorsunuz?
bi de birinden inip birine binmek de olmayacak. hep bekle bekle..

öte yandan sabah ve akşam trafiğini araçta yaşamak var. kaza riski falan var.

ama yine de trafik yoksa her türlü araba derim. masrafı çok olsa bile.

benim iş 18 km. araba var ama servis olduğu için servisle gidiyorum. hiç o trafiği çekemem. (istanbul anadolu yakası)
0
tabudeviren
(19.05.24)
arabaya sırf yakıt masrafı olarak bakmamak lazım. bunun lastik yıpranması var, bakımı var, sigortası-kaskosu var. bunlar hep maliyet.

istanbul için ya işe yakın eve taşınacaksın yada evine yakın iş bulacaksın.
0
my fault
(19.05.24)
Abi napıyorsunuz 10 git, 10 gelsen bahsediyor. Yok lastik yıpranması falan. Çıldırdınız mı.
0
numlock
(19.05.24)
Makul bir çözüm istiyorsunuz sanırım yanlış anlamadıysam bu durumdaevinizi iş yerinize yakın bir noktaya taşıyabilirsiniz ya da motosiklet, bisiklet, elektrikli scooter gibi alternatif ekonomik araçlara yönelebilirsiniz.
0
doharkoman
(19.05.24)
20 git 20 gel yapıyorum, toplu taşıma kullanıyorum. Hem şoförlük hem trafikte beklemek manasız geliyor, mis gibi toplu taşıma
0
kondansator
(19.05.24)
10 km çok kısa değil mi ya. Büyük şehirler algımızı mı bozdu acaba. 10 km benim markete gitme mesafem :D
0
yenibirgüzelnick
(19.05.24)
20 git 20 gel 40km gittim 2 sene. Trafik olmayan bir rota ise kendi aracımı tercih ederim. Trafik yoracaksa varsa servis yoksa toplu taşıma.
0
cilekli pasta
(19.05.24)
20 hatta 25 km gidiş dönüş İstanbul için son derece normal hatta az bile diyecektim ki araç seninmiş. Onun yakıtını, yıpranmasını falan yetiştiremezsin tabii ki. Mesafe diyorsan normal. Hatta 3 vasıta çekeceğine arabayla git gel derim ama "yetiştirememeye" başladım dediğin anda akan sular durur.
0
nawar
(19.05.24)
Bu kadar mesafe tek vasıtayla toplu taşıma olsa bile arabayla gidilir. Tabii aşırı trafikli bir güzergah değilse.
0
mbond
(19.05.24)
20 km ne ki tabiki yapılır. üstelik 3 vasıta değiştirme alternatifi varsa kesin yapılır
0
paintov
(19.05.24)
20 km az bile. arabasız ben gitmezdim asla. şu an bir araba ortalama kmde 3 tl yakıyor. ayda 1750 tl çok değil. işe de arabayla gitmiceksen arabanın anlamı yok. ben git gel 60 bile yapardım şahsen. bu konfordan kısılmaz. 3 vasıta diyosun bi de işkence resmen. eline geçen ekstra 1000 tlye değer mi? ki toplu taşıma da ucuz değil artık. daha az kalıyodur eline.
0
jelly bear
(20.05.24)
20 km yol değil git gel, tek yön olsa bile önemsiz bir mesafe. hele bir de senin durumda tek yön 10 km diyorsun, yol arabayla 15 dk sürer en çok. daha ne kadar yakın olması ideal oluyor ki sizin için uzun vadede yakın yere taşınmak öneriliyor :D
lastik yıpranması falan denmiş, çıldırdınız mı abi siz?
iddia ediyorum, istanbul'da çalışan nüfusun %95'inin yolu seninkinden daha uzundur.
benim yolum tek yön 23 km, arabayla 30 dk çekiyor. daha yakına taşınmayı düşünmüyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(20.05.24)
10km yol degil+1 bence arabayla gidilesi en iyi mesafe bu. 3 vasita dusunulemez
0
ala09
(20.05.24)
10 km mesafeye bu kadar taşıt değiştirmek durumunda olmak talihsizlik olmuş. 3 ayrı vasıta ile işe gitmek demek; 3 defa vasıta beklemek demek ve bunlara yürümek demek. Sırf yarım saate yakın bu şekilde kaybedersin. Dönüşte de bir yarım saat kaybedersin sana etti 1 saat.

Örneğin haftada 1 kez belki Cuma günleri işe toplu taşıma ile gidebilirsin. Ayda 1 haftalık benzin parandan tasarruf etmiş olursun.
0
Lethe
(20.05.24)
ben her gün 36 git, 36 gel, 72 km yapıyorum. toplam 3 saat. hatta bazı günler trafik çok olunca, 36 km yerine 65 km olan bir yoldan gidiyorum.

10 km gidip gelmek için 90 liralık benzin harcarsınız. toplu taşıma ne kadar tutuyor?
0
co2s2
(20.05.24)
10 km için 3 vasıta değiştirmek çok kötü
0
jülsezar
(20.05.24)
bence arabayla devam et.
0
sizofren06
(20.05.24)
(3)

PS5’te kiz arkadas ile oynanabilecek Turkce dil desktekli oyun oneriniz?

twelfth
Sb.
Sb.
0
twelfth
(19.05.24)
heavy rain vardı en son.
0
numlock
(19.05.24)
Beyond two souls iki kişilik oynayabiliyor ve Türkçe

Little big planet 3
Sackboy’s adventure da 2 kişilik olabilir
0
substituent
(19.05.24)
disney speedstorm ile bu ara çok eğleniyorum. kız arkadaşımla da kapışıyoruz.
0
motosiklet burclu adam
(20.05.24)
(5)

Netflix'te az bilindik iyi film veya dizi

ermanen
Bos vaktim var. Hizli onerilere ihtiyacim var. Ne onerirsiniz? Az bilindik olsa daha iyi olur. Bilindikleri izlemisimdir.Her turde olur. "Nowhere" filmi baya iyiydi. Onun ayarinda olabilir veya baska. Korku da severim ama Netflix'de pek guzel korku yok gibi. "Incantation" fena degildi gibi ama korku
Bos vaktim var. Hizli onerilere ihtiyacim var. Ne onerirsiniz? Az bilindik olsa daha iyi olur. Bilindikleri izlemisimdir.

Her turde olur. "Nowhere" filmi baya iyiydi. Onun ayarinda olabilir veya baska. Korku da severim ama Netflix'de pek guzel korku yok gibi. "Incantation" fena degildi gibi ama korkutmadi.

Dizi onerirseniz de cok ilerlememis olsun. "Alice in Borderland" dusunuyodum iyi mi? Baska da onerebilirsiniz. "Parasyte: The Grey" yeni bitirdim, fena degildi
0
ermanen
(19.05.24)
Atypical dizisi. Çevremde çok duyduğum bir dizi değil ama çok sevdiğim bir dizi. Final de yaptı.
0
fraise
(19.05.24)
castlevania?
0
robert bosch
(19.05.24)
az mı izlendi çok mu bilmiyorum ama "the serpent". tek sezon, 8 bölüm, gerçek bir hikaye, muazzam kurgu ve dizi.
0
numlock
(19.05.24)
sarar mı bilmem ama sopranos gibi olmasa da lilyhammer çok hoşuma gitti.
0
kimlanbu
(19.05.24)
Atypical +5
0
put it in your appropriate place
(19.05.24)
(22)

Türkiye'de işler rayına mı girdi ?

garavel
Öncelikle durun vurmayın, girmediğini ve hala çok kötü olduğunu biliyorum.Ama şunu da farkediyorum, 1-2 sene önceye kadar toplumun çok büyük çoğunluğu yurt dışına göç etmeyi konuşurken ve tek hayat amacı bu gibi iken sizce de bunda bir azalma yok mu? Ya da benim mi karşıma çıkmıyor artık, eskisi kad
Öncelikle durun vurmayın, girmediğini ve hala çok kötü olduğunu biliyorum.

Ama şunu da farkediyorum, 1-2 sene önceye kadar toplumun çok büyük çoğunluğu yurt dışına göç etmeyi konuşurken ve tek hayat amacı bu gibi iken sizce de bunda bir azalma yok mu? Ya da benim mi karşıma çıkmıyor artık, eskisi kadar twitter'da ekşi'de vs konuşulmuyor gibi.

Ülke döviz olarak pahalı kesinlikle evet kabul, ama maaşlar da saçma bir şekilde döviz olarak yüksek gibi. Asgari ücret mesela, tr'de döviz olarak daha yüksek olduğu bi dönem yok galiba. Yazılımcılar, memurlar, doktorlar vs avrupa'da yaşayacağından daha iyi bir hayat yaşıyor gibi.

Doktor grevleri olurdu mesela, bıçak gibi kesildi. Doktor ortalaması 70k-120k arası diyorlar şimdi ne kadar doğru bilmiyorum ama deli para. Almanya - ingiltere vermiyor yani bu paraları kiraları vs de cabası. ( abartı da olabilir )

İstanbul hariç her yerde karı koca memur 40-40 alsa 80 bine gayet iyi yaşar gibi. Öğretmen maaşı mesela full ek dersler dahil 45i geçiyor diyorlar.

Anadolu'da bu rakamlarla yaşamayı saymıyorum hele.

Ben mi yanlışım ? Ne oldu birden böyle ?

Not : Türkiye'de değilim, dışarıdan gözlemdir.


Edit: Arkadaşlar sosyal çürümeye dair içinizi dökmeniz için açmadım ki postu? Ekonomik olarak bir soru sordum. Doktordan, memurdan , yazılımcıdan bahsettim. Ne diye cinayetlerden emeklilerden bahsediyorsunuz anlamadım anne babamın tek gelir kaynakları emekli maaşları ben de biliyorum emekliler için cehennem olduğunu. Sorunun hangi yerinde emekli geçiyor ? Türkiye hakkında '' bazı '' meslek gruplarına olumlu bir şey dedik diye akp'li olmuyoruz hemen.
0
garavel
(19.05.24)
alışıldı, kabullenildi sadece. ben her zaman yurt dışının daha iyi bir yer olmadığını savundum, hatta çoğu alanda türkiyedeki pratikliğin ve rahatlığın asırlarca gerisinde ama "insan hakları" var. bu da yeter zaten.

ekonomik olarak dersen de, türkiye ve genellikle türkler borcu borçla kapata kapata gününe devam ediyor. buna da karşı çıkan olmadığı için, insanlar buna da alışıyor.
0
numlock
(19.05.24)
asgari ücret ülkede çok küçük bir kesimin ücreti oldu. emekliler ihya oldu artık istedikleri KYK yurdunda dilediği gibi tatil yapabilecekler. kentsel dönüşüm adı altında mükemmel kentler kuruluyor. nüfusu gayet az olan istanbul'a göçü artırmak için yeni projeler devreye alınıyor. kanal istanbul artık konuşulmuyor. ekonomimiz zaten uçuyor. doktorlar grev yapmıyorlar zira doktorlara mhrs üzerinden kolayca ulaşabiliyoruz. doktor bile dövebiliyoruz artık. her şey güllük gülistanlık. ve evet depremler olmuyor ve kimseler ölmüyor. gençler dilediği arabayı kolayca alabiliyor. evlenecekler olanlar hemnececik ucuz evlerden alıp hemen yerleşebiliyorlar. evsahibi kiracı ilişkileri son 10 yılın zirvesinde olumlu anlamda. dilediğimiz telefonu bedava gibi yurtdışından satın alıp hemen kullanmaya başlayabiliyoruz. zaten yurtdışına çıkmak o kadafr kolaylaştı. vize başvurun hemen olumlu sonuçlanıyor. göçmenler gitti. reis elindeki sihirli değnekle her şeyi düzeltti. ortam süper kısaca...
0
exlibris
(19.05.24)
Bir aile düşün.
Evde tencere tava ne varsa satmış.
Gırtlağına kadar borca batmış.
Hiçbir banka kredi vermiyor ve kredi kartlarının hepsi patlamış.
Artık tefeciler de borç vermiyor. Tek tük veren tefeci bulurlarsa sevinç nidaları atılıyor.
Bobrekler satışa çıkarılmış.
Ve hala gideri gelirinden çok fazla
ve yetmezmiş gibi dışarıdan evsizleri çağırıp ağırlanıyor.
0
Mirket
(19.05.24)
şöyle de bir şey var, avrupa ve abd'de paran yoksa yoktur, bittin, that's it. türkiye'de parası olmayan bir şekilde, bir meblağ paraya ulaşabiliyor.
0
numlock
(19.05.24)
@dissendium abd başka bir seviye, hiçbir avrupa ülkesi de ona yakın değil. kıyaslamak gibi gaflete düşmüyorum, soru da troll değil.

ama almanyada yapacağı net 3200-3500 eur mesela. 80k net alsam ben gitmem mesela ( almanya özelinde ) 0’dan düzen kurmaya değecek miktarlar değil onu demek istiyorum. türkiye ile avrupayı kıyaslamıyorum ama bugün 100k alan bir doktor ( özel hastanede daha da yüksektir ) avrupa’daki meslektaşından daha iyi yaşayabilir. benim demek istediğim göçe can atan çok özel meslek grupları bıçak gibi kesildi aslında soru yanlış anlaşıldı.
0
🌸garavel
(19.05.24)
@dissendium; öyle bişey yok abi. 1 çikolataya da ülke kötülenmez. kiralar her ülkenin megakentlerinde yüksektir, ha dersen ki ben yozgatta, tokatta yaşarken rahat edemiyorum yobaz kitle yüzünden onu anlarım, o açıdan konu tartışılır. git tut berlinde yeşillikler içinde iki katlı ev bakayım kaç para, veya londrada veya romada veya viyenada veya amsterdamda :)
0
numlock
(19.05.24)
Seçime yakın olumsuz haberler veya yurt dışı ile bizim kıyaslanmamız artar sosyal medyada ama sosyal medya ile oluşan algı her şey değildir. Bir de sokakataki hayatın gerçekleri vardır.

Avrupa ekonomik krize girdiği an dışarıya gidenler geri gelmek için tekrar düşünecektir.
0
diyecevaplandı
(19.05.24)
Yurtdışı çok kötü, Türkiye çok iyi. Gitmeyin sakin, biz kuru croissant soğan yiyoruz.
Ibani atarim.
0
logisticsmanager
(19.05.24)
Sorun devam ediyor sadece kompanse edilmiş durumda. Herkes 5-6 sene önceye göre çok daha memnuniyetsiz. 2019'dan beri çok hızlı bir bozulma oldu ekonomik olarak.

Benin gözümde bir depremle aynı görüntü canlanıyor. Olay olurken insanlar bağırışır, tepki verir ortalık hareketlidir. İnsanlar ölür, binalar yıkılır. Deprem bittikten sonra ölen ölmüştür, yıkılan yıkılmıştır, bağırış çağırış kesilmiştir ama hiçbir şey daha iyi de değildir. Hiçbir şeyin düzeldiği de yoktur, sadece hareket sonlanmıştır. Kimse can havliyle bir şey yapmıyordur. Enkaz altında kalan dahi sessiz sakin birilerini bekliyordur. Benim gördüğüm manzara bu.

Doktorlar, diğer memurlar ve bazı mesleklerdeki insanlar bu süreçte toplu hareket ederek daha çok öne çıktı ve daha sıkı pazarlık yaptılar. Yazılımcıları örnek vermişsiniz bunlar zaten tüm dünyada yükselen bir grup, hem Türkiye'deki fiyat algısının bozulması, hem talep dolayısıyla dünya geneline oranla çok kazanıyor olabilirler.

Ancak birçok iş kolu döngüsel olarak sorunlarla uğraşıyor. Fiyatların artması ve maaşların artan fiyatlara ulaşma çabasının getirdiği sarmal artık kanıksanmış durumda. Ben şahsen artık dönüp dönüp aynı şeylerden şikayetlenmeyi saçma buluyorum ve daha az konuşuyorum bazı şeyleri. Birçok insan da böyledir.

İlk zamanlar "uff şu fiyatlara bak" diye konuşup duruyordu herkes. Şu şu kadar olur mu, bu bu kadar olur mu diye. E oluyor işte, alıştık artık baydı yani muhabbet. Sıkıp dişimizi yaşıyoruz işte. Olan bu.
0
akhenaten
(19.05.24)
dışarıdan bakınca evet öyle görünüyor. ama değil. insanlar kanıksadı sadece, alıştı biraz.

ben avrupa ederinde bi maaş alıyorum döviz ile ve istanbul'da kirada yaşıyorum. bir aldığım şeyi ikinciye alırken aynı fiyata alamıyorum. her gün dikkatli davranıyorum.

avrupanın pahalı bi şehrine bir kaç günlük tatile gittim ve türkiye ile benzer paralar harcadım! üstelik biraz cimri biriyim, ne giyimim ne yaşantım yüksek standartlara sahip değil.

kiram, 5ten 15e çıktı. başka bi eve geçsem 25-30 ödeyeceğim. barınmak ciddi bi mesele. kirası az (ya da normal) olan evden atılmaktan korkuyor. evden çıkarsa emlakçı+komisyon+taşınma derken kira x 3 ödeyecek iyi ihtimalle.

işsiz oranı çok fazla. dükkan sahipleri çok kazanıyor çoğunlukla çünkü onlar da ansızın gelebilecek kira ve diğer masrafları sübvanse etmek için fazla maddi güç sahibi olmak istiyorlar. bu yüzden çalışanına 25bin brüt verirken kendisi en az 10-15 katını kazanıyor. günün sonunda iki kişilik basit bir dürüme beşyüz, iki burger iki biraya bin lira yazıyorlar. asgari ücret 17bin tl ve 6 ay daha zam beklenmiyor.

ülkenin standart maaşı asgari ücret oldu. yeni işe başlayanlara sigorta yapmıyor bir çok işveren ve işe yeni başlayan çok insan 17bin'in altında maaş alıyor. münferit denmeyecek kadar bir oran bu.

termosa kahve koyalım, dışarıda bir parkta oturalım ya da bir bankta oturalım neredeyse mümkün değil. büyükşehirlerde parasız yol kenarına bile oturamıyorsunuz. belki kırsalda boş bi bank bulunur.

ülkede standartsızlık çok yüksek. param var, sağlıklı ve kaliteli bir şey yiyeyim, güzel bi etkinliğe katılayım, iyi bir kıyafet alayım diye bir şey neredeyse mümkün değil. paran varsa bile kalite yok. marketten aldığın her şey zehir neredeyse.

kırsalda yaşayan ve karı-koca memur olan kişi 80-90 alsın hadi. ülkede 5 milyon memur var. ülkenin kaçta kaçına denk geliyor bu? bu çift çocuk sahibi olsa buna kim bakacak? kreşler çok pahalı. birinin yarı maaşı çocuğa gidecek, çalışmasa daha iyi.

döviz bir süredir fazla yükselmiyor. hafif hafif yükseliyor. o yüzden iyi görünüyor durumlar. ama nereye dek gidecek, bir noktada kırılacak mı bilmiyoruz. ederi yıl sonu 40 civarında diye tahmin edilmişti.

kira sorunu olmasa belki "düzelmeye başladık" diyebilirdik belki.

doktorlar 100'ün üzerinde alsın hadi (ne kadar bilmiyorum da halk öyle biliyor). kaç doktor var, 200bin mi, yine ülkenin kaçta kaçına denk geliyor bu oran.

yazılımcılar ve doktorlar artık pek konuşmuyor diyelim. bu da doğru değil. yazılım sektörü de belli bi dolgunluğa ulaştı 5+ tecrübesi olanlar için çok kötü değilse de junior'lar için iş bulmak zor ve asgari ücret lafları ediliyor.

açıkçası trol bi soru olduğunu düşünmüyorum, çünkü ben de sizin gibi düşünürdüm haberlere ve medyaya bakarak. özellikle doların hafif hafif çıkıyor olması bir şeylerin düzeldiğini hissetmemizi sağlıyor. ancak ödenmeyen kredi kartlarına aylık yüzde 5 faiz geliyor. bankalar kredi vermiyor. verse bile yıllık faizleri çok yüksek.

insanlar paralarını harcamak ya da yatırım yapmak yerine mevduatta tutma eğiliminde, mevduat faizleri yüzde elli civarında. kapanan dükkanlar görüyorum bazen.

anadolu da ucuz değil. ilçeler ya da kırsallarda bile kiralar asgari ücretin yarısı ederinde, hadi olsun üçte biri. orada yaşayanlar (eğer memur değilse) asgari ücretten fazla almıyorlar çoğunlukla.

türkiyede memur sayısı 5milyondan az. ülke nüfusu 80milyon. işsizlik istatistikleriyle çok oynandı. açıklanan rakamların iki katı gibi düşünün (bir yıldır iş aramayan, işkur'a kayıtlı olmayan, öğrenci olan, yükseklisans'a kayıtlı olsan ve bir çok kriter işsiz sayılmıyor. halbuki bu insanların çoğu işsiz)

haliyle, gözlemleriniz doğru değil.
0
biseysorcaktim
(19.05.24)
Katiliyorum dolar bazli yuksek olmasi nedeniyle su an kriz azaldi
0
lapaz
(19.05.24)
düzelen bişey yok ama ilginç şekilde mesela öğretim görevlisi maaşı 600 dolarlara kadar düşmüştü bi ara, ben yaparken 800-900 dolardı, şu an 1500 dolar alıyor arkadaşım. Bu kadar artacak ne oldu? Döviz tutuldu. Ama bunun halka faydası var mı => yok. Çünkü ticaret dolar 45 liraymış gibi dönüyor, herkes fiyatını öyle belirliyor.

Bunun bi artısı var, mesela 2023 seçiminden önce dolar tutulurken eşimle acayip dolar biriktirebilmiştik. (kredi kartının asgarisini ödeyip bol bol dolar alıyorduk) Şimdi de 900 değil de 1500 dolar alan kişi ülkedeki harcamasını kısıp veya kredilendirip dolar biriktirebilir. Tabii faizler yükseldi daha yüksek faizle geri ödeyecek ama sonuç olarak bunu yapabiliyorsun. Beyaz yakalının yurtdışına tatile vs. gitmesinin bir sebebi de bu. 1500 dolar Türkiye'de pek bi halt etmiyor ama biriktirirsen batıda hala 1500 dolar = 1500 dolar. Türkiye'de 1500 doların alım gücü 800 dolar gibi.

Anadolu'da yaşam daha iyi ona hep katılıyorum. Ama İstanbul'da 80 bin alabilen biri başka şehirde o maaşı alamıyor. Ama asgari ve bi tık üstünü alanlar büyük şehirler yerine küçük şehirlerde yaşasa hayatları ciddi fark eder.

Özet(tl,dr): Gördüğüm duyduğum kadarıyla Türkiye içinde maaşın dolar olarak artmış olsa da pek fark etmiyor zira 3 dolarlık kahveye 5 dolar, 30 bin dolarlık arabaya 50 bin dolar vermek zorundasın. Yurtdışına da giden gitti, kalanlar alıştı. Türkiye'de bir şekilde yaşanıyor. Mesela geçen yıldan bu güne benim Türkiye'deki kredi kartı limitlerim 5 katına falan çıktı.(1 yıldır İngiltere'deyim)
0
nhk ni youkosu
(19.05.24)
gerçekten açıklayan ve cevap veren herkese teşekkür ederim. soru biraz amaçtan sapsa da genel bilgiler de verilmiş gayet faydalı oldu. ben şahsen işletme mezunu birisi olduğum için şuan ingiltere’de kazandığım miktarın türkiye’de yakınından geçemem bu çok apayrı bir mevzu. orta lisans sahipleri, vasıfsız, mavi yaka için avrupa cennet. türkiye de hala zaten çok kötü bunu tartışmaya gerek yok. ama yazılımcı, doktor gibi çok üst seviye işlerdeki tr maaşlarının avrupa ile arasında eskisi kadar da uçurum yok, o yüzden beyin göçü furyası bi tık azaldı hatta çevremde dönenler de oldu.

mesela londra’ya finansçı olarak 1 sene önce gelen başlangıç için gayet iyi de kazanan arkadaşım geçen ay komple döndü istanbula.

bir de ekonomiden bağımsız, insanlar avrupa’da ırkçılığı tattı o kadar da güllük gülistanlık olmadığını anladı. almanya göç vermeye başladı, hollanda başlığında sağın yükselişi ve uk - abd’ye gitme konuşuluyor vs. gidenler de seçerek gidiyor avrupa olsun polonya bile olsun kafası bitti artık almanya dahi gerilerde.
0
🌸garavel
(19.05.24)
bu kadar balık hafızalı olmayın ya. dolar euro 6 ay stabil gitti diye ekonomi düzelmiş olmuyor. bu ülke daha şunun şurasında iki üç sene önce doların iki ay içinde 8 liradan 18 liraya çıkışını canlı canlı gördü. oradan göz açıp kapayıncaya kadar 30 lira oluşunu da. bir sene sonra doların 60 lira olmayacağının bir garantisi var mı? yok. döviz bazında yüksek dediğin o maaşların kuş kadar kalması iki aylık yeni bir ralliye bakar. yani bu uçurumdan düşerken eskaza birkaç saniyeliğine dala takılınca "iyi ya artık düşmüyorum" demeye benziyor.

evet avrupa'da da enflasyon var ama 1 euro'ya aldığın çikolatanın seneye 2 euro olmayacağını biliyorsun, bunun rahatlığıyla yaşıyorsun. geleceğe dair kaygın azalıyor. insan doğada aslandan kaçan zebra gibi basit bir canlı değil, sadece o anı düşünerek yaşamıyor. gelecekte her şeyin daha kötüye gideceğini görebildiği için şimdiden önlemini alıyor.

yurt dışına göçte bir azalma olduğunu da sanmıyorum. evet bu son ekonomik çöküşün başlangıcında bir dalga oldu, herkesin dilinleydi ve gidenler gitti zaten. sadece o dönemde toplu bir göç dalgasına evrildiği için gündem olmuştu. şimdiyse daha bireysel, ama gitmek isteyen sessiz sedasız gitmeye devam ediyor. benim türkiye'de neredeyse arkadaşım kalmadı.

ps: adettendir, sona bir alım gücü farkı da sıkıştırayım. geçenlerde avrupa'da aldığım arabanın fiyatını asgari ücrete böldüm. yaşadığım ülkede bu arabayı 7 asgari ücretle alabiliyorsun. sahibinden'de türkiye fiyatına baktım. 47 asgari ücret yapıyor. evet türkiye'de işler gerçekten rayına giriyor.
0
sir gawain
(19.05.24)
bırakın ev araba almayı, artık ayakkabı-mont alırken bile alışveriş kredisi kullanıyor insanlar. bu durumda neresi iyiye gidiyor? şu an yaşanmıyor, hayatta kalmaya çalışıyor insanlar. türlü kısıtlamalar, tasarruflar vb. işler iyiye gidiyor, durumlar düzeliyor demek manipülasyondan farksızdır.
0
kondansator
(19.05.24)
Özet geçiyorum.
* Dövizi sabit tutup yurtdışına göre aşırı yüksek faiz veriyoruz. O yüzden döviz yağıyor ama bir noktada balon patlayacak. Çünkü karşılayacak gelir yok.
0
parka
(19.05.24)
Ha balon patlamadan önce büyükbasların ve yabancıların haberi olur, ama bizim olmaz. Hatırlarsanız nas nas deyip dövizi fırlatıp halka kitlemişlerdi. Şimdi tersi olacak.
0
parka
(19.05.24)
İşler rayına mı girdi derken neyi kastettiğiniz belli değil. Yüksek enflasyon ve ekonomi politikası kastediliyorsa ekonomik program başarıyla devam ediyor yaklaşık 9 ay oldu zamana ihtiyaç var (iktisat bilmeyen birine izah etmesi çok zor bu yüzden manipülasyona açık bir konu) Programa göre mayıs ayında enflasyon pik yapacak daha sonra düşüş eğilimine girecek.

Siz Türk toplumunun kanaatine, ne konuştuklarını vesaire ciddiye almayın onlarda tv'den sosyal medyadan (eksisözlük dahil) ne duyuyorlarsa, ne okuyorlarsa papağan gibi tekrar ediyorlar ne iktisat bilgisi var ne metod ne de dünya siyasetini takip etmek... Bizim toplumumuzda bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan çok Kim toplumu manipüle ediyorsa ona inanıyorlar albenili sözlere çok fazla itibar ediliyor. Yurtdışına göç furyasıda sosyal medyada pr'ı en çok pr'ı yapılan konu oldu (Ekonomiden bağımsız olarak dünya genelinde ABD'ye göç furyası vardı ve hatta ilk sıralarda Fransa gibi ülkeler vardı Türkiye bu trendde ilk 10'da bile değildi) yoksa Türkiye'den her anlamda kötü ülkeler var bu ülkelerin vatandaşları sağa sola göç etmiyorlar. Yurtdışında yaşayan biri olarak Türkiye'de yaşamak bir çok ülkeye göre iyi insanların yakınmalarını ciddiye almayın.

Medya özelinde sosyal medya (ekşisözlük,twitter vs.) veya bir konunun yaygın kanaatte olması, çok konuşuluyor olması bir ölçüt değildir bu işlerin metodolojisi var. Bilim var yoksa chp'li teyze muhabbetine döner.
0
doharkoman
(19.05.24)
Sagdan soldan degil kendi gordugumu yazicam

1 - suanda her genc yurtdisina kacmaya calisiyor bir cok genc ozellikle kartellere para verip abd ye kacti hemde binlercesi. Buda abd bebek katili diyen yobazlar dahil.
Sadece istanbul ortasindayim benim semtimde genc kalmadi diyebilirim sokakta kimseyide goremiyorum kimi sorsam yurtdisina gitti diyorlar.
Suanda tr de bi ben kalmisim bunu anladim.

2 haberlere baktiysaniz ki hepsi gostermez ama doktorlarda ozellikle almanya tarzi yerlere kactilar yogun bir sekilde. Suanda hastanelerde bazi bolumlere randevu almak imkansiz bazi bolumlere ise en erken cok kovalsrsan gece gunduz 25 gunde belki bos yer bulursun. Doktor acigi olustu.

3 milyonlarca multeci var ve hastaneden cikmiyorlar ucretsiz diye. Bu yuzden tr vatandasi icin randevu almak ozellikle istanbulda asiri zorlasti.


Dipnot

Avusturalyada 4 sene yasadim. İnsan yurtdisinda yasayinca herkesden uzakta kaliyor sahte haberlere bel bagliyabiliyor. Ekonomi ortada dolar ortada alim gucu ortada. 1 bardak cay 5 liraydi oahali diyorduk bugun 30 lira istediler.

Daha dun 1 ispanyadan 1 arabistandan 1 de bangladeşden arkadasim geldi sohbet ettik ve benimle vedalasmaya calistilar dedim ne oluyor. Bana soyle soylediler ; hocam tr asiri pahali olmus biz seneye gelmeyecegiz ucak fiyatlarida cok pahali.
Ayrica onceden kafeye gelince herkes selam verirdi bisuru insan vardi neden simdi gelmiyor kimse dedi. İnsanlarin sanirim parasi yok dedi.

Vedalastik yapacak bisey yok yani
0
Zetnikov
(20.05.24)
Yurtdışı meselesi: Kalifiye olan, dil bilen, bunu göze alan gitti. Kalan da amiyane tabirle posa zaten. Kim Zort üniversitesi işletme mezunu olan, İngilizcesi a2 seviyesindeki ortalama bir elemanı ülkesine bekler ki?
Maaşlar meselesi: Evet görünürde yükseldi ama enflasyon da bir o kadar arttı. 45 bine nerede yaşıyorsun öğretmen olarak? Evinden çıkmak zorunda kalsan ya da tayin olsa maaşının yarısından fazlasını kiraya vermen lazım. Aynı şey 80 bin kazanan adam için de geçerli. yaşamaktan kastın hayatta kalabilmek ise belki ama çocuk yetiştiremezsin mesela.

bence insanlar sadece hayatta kalmaya çalışıyor. yoksa kapıları açsan türkiye'de 7 kişi falan kalır.
0
wild honey suckle
(20.05.24)
Eğriye eğri, doğruya doğru diyeceksek durum şu.

Türkiye son 4-5 yıldır gerçekten kötü bir dönem geçirdi. Herkes az ya da çok fakirleşti, alım gücü düştü. Bazı sektörler nispeten daha iyi durumda, toplumun bazı grupları felaket durumda.

Son 1 yıldır evet yine yüksek enflasyon var ancak bir şekilde "enkaz kaldırılıyor" tam olarak durumumuz bu. "Rasyonel politikalara" geçildi. Ben bu dönemi böyle tarifliyorum. CDS'lerimiz ciddi düşüşte, ülkeye sıcak para da olsa döviz giriyor, TCMB rezervleri toparlanma aşamasında, halen "yatırım yapılabilir" seviyede değiliz ama derecelendirme kuruluşlarından not artışları geliyor. Haziran ayında Türkiye'nin gri listeden çıkma olasılığı yüksek görünüyor.

Bunlar kısa vadede geniş toplum kesimlerine yansımaz ancak 2001 krizi sonrası dönem gibi düşünmek lazım 2005-2015 gibi bir dönemi yaşayacaksak daha 3-4 seneye ihtiyaç var.

Bana sorarsan ciddi kalıcı hasarlar da var. Örneğin konut konusu. Örneğin gelir dağılımındaki uçurumlar. Bunların giderilmesi artık çoook zor.
0
Lethe
(20.05.24)
Son senelerde yurtdisina gitme orani yukseldi, ayni hizla cozumun orda olmadigini gorenlerin sayisi da artti.

mutlu olan da coktu ama mutlu olmayanlar, her zaman gitmek isteyip nasil yapacagini bilemeyenleri biraz caydirdi.
0
my pink
(20.05.24)
(2)

Ankara-Belfast( Kuzey İrlanda) uçak

laputa
Merhabalar değerli duyuru sakinleri şimdi sizlere bu rota için en mantıklısı nedir diye sormak istiyorum.Direkt uçuşlar sadece dalaman ve Antalyadan mevcut.Diğerleri Londra aktarmalı. Hangisi akıl karıdır sizce ne yapmalı, daha önce benzer rota izlemiş, tecrübeli yazarlardan tavsiyelere açığım.
Merhabalar değerli duyuru sakinleri şimdi sizlere bu rota için en mantıklısı nedir diye sormak istiyorum.
Direkt uçuşlar sadece dalaman ve Antalyadan mevcut.
Diğerleri Londra aktarmalı. Hangisi akıl karıdır sizce ne yapmalı, daha önce benzer rota izlemiş, tecrübeli yazarlardan tavsiyelere açığım.
0
laputa
(19.05.24)
fiyat olarak değişmeyecekse londra, en azından bi londraya gittim dersiniz :) şaka maka, antalyadan bas git, maceraya gerek yok. 2-3 gün önce git hatta, biraz da antalyanın tadını çıkar.
0
numlock
(19.05.24)
En ucuzu Istanbuldan wizz airle londraya gecip oradan (ayni havalimanindan) Belfast ucagi olur gene ucuz bir hava yoluyla. Ama o da ankaradan yola cikan biri icin biraz amelelik olur.
0
hot potato
(19.05.24)
(1)

seçtiğim eliptik bisiklet nasıl sizce?

konetsu
https://www.sporvebiz.com/bh-fitness-crystal-yari-profesyonel-eliptik-bisiklet-2/ucuz olanlar bayağı kötü görünüyor. 3-4kg diskli kendisi 20-30kg olan oyuncak gibi aletler var mesela, denememiş olsam da bakınca düşündüğüm onlar boşa pedal çevirircesine düşük dirençlidir ve disk küçük olduğundan hare
www.sporvebiz.com

ucuz olanlar bayağı kötü görünüyor. 3-4kg diskli kendisi 20-30kg olan oyuncak gibi aletler var mesela, denememiş olsam da bakınca düşündüğüm onlar boşa pedal çevirircesine düşük dirençlidir ve disk küçük olduğundan hareket akıcı olmaz. salon tipi profesyonel aletler de çok pahalı :D bu bile bütçeyi zorluyor, 3 katını filan veremem.

ikinci el desen baktığımda çevremde düzgün bi alet satan yok. şehir dışından ikinci el de riskli, denemeden garantisiz ürün almak risk... zaten eve alıp kullanmadığı için satanlar hep ucuz modellerden almış oluyor. spor salonu çıkmasıysa da niye değiştiriyorlar diye sordurur, ömrünü tamamlamış emekliye ayrılması gereken şeyleri mi satıyorlar diye düşündürür...

bu bana fiyat/performans ürünü gibi geldi. 16kg volan 24 kademe direnç ayarı vs. sağlam da bişeye benziyor. gönül isterdi ki life fitness alalım :D ama $4-5k onların sıfırı.

trendyolda birkaç yorum gördüm. yorum az olduğundan çok fikir veremedi ama millet üründen memnun, servis/kurulum konusunda problemler yaşanmış gibi. ben kendim kurabilirim zaten.

bundan daha ucuz veya yakın fiyatlı öneriniz var mı hiç? siparişi verdim ama daha kargolanmadı. bakıp aa bu daha iyiymiş gerçekten diyeceğim bişeye rastlarsam iptal ederim bunu.
0
konetsu
(19.05.24)
bence gayet uygun. türkiye'de bazı şeylerin ucuzu çok yoktur adam gibi bişey olacaksa. spor aletleri, kedi/köpek ürünler vs. gibi.
0
numlock
(19.05.24)
(4)

Airfryer önerisi

prole
Çoğunlukla sebze pişirmek, kızartmak için kullanacağım. Önümüzdeki süreçte almayı düşünüyorum. Tefal mi Philips mi Instant mı? Model önerilerine de açığım. Teşekkürler.
Çoğunlukla sebze pişirmek, kızartmak için kullanacağım. Önümüzdeki süreçte almayı düşünüyorum. Tefal mi Philips mi Instant mı? Model önerilerine de açığım. Teşekkürler.
0
prole
(19.05.24)
Philips'in en temel modelini aldim. Ekran vs yok. Memnunum. Ozellikle sebzeler icin cok iyi.
0
my pink
(19.05.24)
aylardır bunu kullanıyorum, epey memnunum.

www.philips.com.tr
0
penceredengorunenmorbina
(19.05.24)
xiaomi de iyi. içindeki tel ızgara sayesinde çift katlı da pişiriyor. her bir tabana max 6 adet kasap köfte sığıyor, bilginize.
0
numlock
(19.05.24)
iki yıla yakın zamandır xiaomi'nin airfryer'ını kullanıyorum. elim ayağım oldu.
0
biseysorcaktim
(19.05.24)
(4)

Kahvaltıyı aradan çıkarmak mı atıştırmak mı?

Piukh
Bir süredir sağlıksız besleniyorum; sigara, alkol de sıklaştı. Hiç aç kaldığım da olmuyor. 7'de kahvaltı, 12'de iş yerinde öğle yemeği, 18.30'da eve gelince derken sürekli bir sindirim hali.Detoks gibi bir şey yapmak istiyorum bu sebeple. Kilo sorunum yok, her türlü 12.30 ile 19.30 arası yiyeceğimi
Bir süredir sağlıksız besleniyorum; sigara, alkol de sıklaştı. Hiç aç kaldığım da olmuyor. 7'de kahvaltı, 12'de iş yerinde öğle yemeği, 18.30'da eve gelince derken sürekli bir sindirim hali.

Detoks gibi bir şey yapmak istiyorum bu sebeple. Kilo sorunum yok, her türlü 12.30 ile 19.30 arası yiyeceğimi yerim diye düşünüyorum.

Kahvaltı yapmadan da çıkarsam halsizlik olur mu emin değilim. Sizce 1 muz, 1 bardak süt içip çıksam detoks bozulmuş olur mu? Nasıl düzenlemek lazım genel olarak?
0
Piukh
(19.05.24)
Ne halsizliği, hiçbişey olmaz. Süte muza da gerek yok, o dediğin zaten kahvaltı. 1-2 gün kafada kendini halsiz hissedersin sonrası mis gibi.
0
numlock
(19.05.24)
Ben yıllardır öğlen 12.30 ve akşam 18.00 de yiyorum. Arada sabahları açlık hissi geliyor fakat 10-15 dk sonra geçiyor zaten bir sürü sonra alışıp gidiyorsun. Kahvaltı filan yapmak da sağlıklı değil bence şeker hastası vs zorunlu bir durum yoksa yapmak akıllıca değil. Hafta sonu ailece yapılabilir ama haftaici bence hiç gerek yok
0
dedeminhirkasi
(19.05.24)
Sindirim sisteminiz işini yapıyor diye bu sağlıksız bir durum oluşturmuyor ki?

Detoks konusunun sıklıkla eleştirilmesi bir yana günde 3 öğün yemek yemek hala en çok önerilen beslenme rejimi.

Ancak ne yediğiniz ve ne kadar yediğiniz önemli.

Bir de sizin beslenme şartlarınız da çok önemli, örneğin Şirkette ne yiyorsunuz? Kahvaltıda ne yiyorsunuz? Atıyorum şirkette dışardan yemek yiyorsanız kullanılan yağların ve malzeme kalitesinin kahvaltıda yediklerinizden daha uygunsuz olması mümkünse bu sefer kahvaltıyı kesince sağlıksız besin payını daha da arttıracak olmanız da mümkün.

Ben kendi adıma ağırlaştığımı hissettiğimde daha sindirimi kolay hafif şeyler yiyorum. Abur cuburu, arıştırmalığı, keyif amaçlı yemeyi kesiyorum. Öğlen yemeği için evden tuzsuz kuruyemişler, muz, tahıllı bisküviler falan getiriyorum. Akşamları da mümkün olduğunca erken yemeye çalışıyorum. Baya işe yarıyor.
0
akhenaten
(19.05.24)
1 yıldan uzun zamandır kahvaltı yapmıyorum;
haftada en az 5-6 gün öğlen de yemiyorum.
akşam 7-10 arasında ne yiyeceksem yiyorum.
hiç sorun yaşamadım hatta kilom, şeker hastalığım, kolesterolüm düzeldi.
(bkz: aralıklı oruç)
(bkz: omad)

youtu.be
0
mhm
(19.05.24)
(2)

Airfryerda köfte

buff
Birkaç kez denedim, aşırı kuruttu köfteleri. Öneriniz, püf noktanız var mı güzel köfte yapımı için?
Birkaç kez denedim, aşırı kuruttu köfteleri. Öneriniz, püf noktanız var mı güzel köfte yapımı için?
0
buff
(18.05.24)
6 adet kasap köfteyi, 11 dakika 200 derecede pişiriyorum. Sulu sulu oluyor. Zemine yerleştiriyorum, çift kat değil.
0
numlock
(18.05.24)
10 dkdan fazla tutma. Derecesi her markaya göre değişir ben 190 derece koyuyorum çok güzel pişiyor.
0
yenibirgüzelnick
(19.05.24)
(6)

bir haftadır oturarak çalışıyorum bağırsaklar mortingen mi?

duyurukullanıcısı
evden çalışıyorum ve getir falan filan derken bir haftadır evden çıkmadım, yemekler patates-tavuk vs. + her türlü abur bucur.bugün en azından bir 10dk yürüyeyim dedim ve karnım resmen reaktöre dönüştü sürekli bir guruldama ve gaz çıkışı mevcutbiraz düzene sokmak için ne yapmalıyım?
evden çalışıyorum ve getir falan filan derken bir haftadır evden çıkmadım, yemekler patates-tavuk vs. + her türlü abur bucur.

bugün en azından bir 10dk yürüyeyim dedim ve karnım resmen reaktöre dönüştü sürekli bir guruldama ve gaz çıkışı mevcut

biraz düzene sokmak için ne yapmalıyım?
0
duyurukullanıcısı
(18.05.24)
bol sıvı tüketimi. arada çorba için.
gün kurusu, kayısı kurusu yiyin :D
0
tabudeviren
(18.05.24)
hocam sağlıklı yaşama gayretinizi çok takdir ediyorum ama bence ya yediğiniz bir şey dokunmuştur ya da geçici bir şeydir. bir haftadır oturarak çalışınca bağırsaklar mortingen olsaydı benim 104 kere cenazemi kaldırmış olurlardı. bir hafta oturdu diye hiçbir sağlıklı insanın bağırsaklarına bi şey olmaz :)
0
mark greg sputnik
(18.05.24)
Sebze yemeyi Challenge olarak yap. Misal günde en az 5 farkli sebze meyve yiyeceğim diye.
Her yemekte sebze ve protein almaya çalış.
Sabahlari en azindan mobility yap. Misal tim anderson'un var böyle 10dk falan.
Evde calisiyorsan misal bir kettlebell ile armor building complex vs yapabilirsin. Olsun 15-20 dk haftada 3-4 gün.

Onkadar kısa sürede bir şey olmaz da uzun dönem sıkıntı.
0
logisticsmanager
(18.05.24)
Yürümeniz yeterli olacaktır heralde. Ya da en azından oluyor mu? Bugün yürümüşsünüz mesela, durum nasıl şu anda? Sorun daha çok mekanik gibi değil mi tarifinize göre? En güzel şekilde de beslenseniz böyle olurdu heralde. Yürümeye devam edin, sandalyede oturuşunuza da dikkat edin. İki büklüm oturuyorsanız öyle yapmayın, en azından ofisteki gibi yarı resmi durun. Gaz yapan şeyler de yediyseniz tuzu biberi olmuştur.

Şurada gaz sancısının nedenleri başlığında ilk sıradan vermiş hareketsiz yaşamı;

www.acibadem.com.tr
0
akhenaten
(18.05.24)
Düzene sokman için harekete devam et. Hareket etmek bağırsaklar için de iyidir.
Onun dışında günde 2 öğün ye, saatleri de belli olsun. Abur cubur falan gerek yok, öyle şeyler bazı akşamlar için gerekli. Bol doğal sıvı tüket, su olur, kefir olur, soda olur, çay kahve olur. Kahve çok içiyorsan bir o kadar da su içmeye gayret göster.

Bağırsaklar önemli meseledir, vücudun ikinci beynidir.
0
numlock
(18.05.24)
Bol sıvı,
Posalı yiyecek (sebze)
Kayısı, hünnap, erik, hurma kurusu (her gün 5'er tane bende çok işe yarıyor, 85kg)
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(19.05.24)
(1)

Oto yikama tavsiye

austenn
Merhaba, anadolu yakasinda aracinizi guvenle yikattiginiz yerler neresi?
Merhaba, anadolu yakasinda aracinizi guvenle yikattiginiz yerler neresi?
0
austenn
(18.05.24)
Yanlış anlamayın ama güvenilirden kastınız ne? Oto yıkama dediğin çoğunlukla göçmenlerin arabanız yıkadığı yer.
Ayrıca Anadolu yakası demişsiniz, Kadıköy de Anadolu yakasında, tuzla da.
0
numlock
(18.05.24)
(15)

Türkiye'de yaşanılacak en ideal yer

havadakarada
Herkes için farklıdır, siz kendi önceliklerinize göre nasıl uygun görüyorsanız onu söyleyebilirsiniz. Internetten bakıp keşfedelim yolumuz düşer gezeriz belki. Benim için Kırklareli-Vize güzel duruyor. Çok sakin, civarda orman köyleri var ve İstanbul'a yakın.
Herkes için farklıdır, siz kendi önceliklerinize göre nasıl uygun görüyorsanız onu söyleyebilirsiniz. Internetten bakıp keşfedelim yolumuz düşer gezeriz belki. Benim için Kırklareli-Vize güzel duruyor. Çok sakin, civarda orman köyleri var ve İstanbul'a yakın.
0
havadakarada
(18.05.24)
vize de çok güzel, balıkesir de.
0
numlock
(18.05.24)
Yazlarin bunaltici olmamasi, hayat pahaliliginin buyuk sehirler gibi uzmemesi, multecinin az olmasi, sosyal kulturel etkinliklerin tatmin edici olmasi, en onemlisi de insanlarin genel olarak cok gergin ve disarida gece vs de cok tedirginlik duyulmayacak bir yer olmasi benim icin onemliler. Bu nedenle eskisehir’deyim ve cok memnunum, burada olmasam sanirim yurtdisinda olurum. Herkese gore de olmayabilir tabi, ornegin deniz yok, kis aylari soguk malum, istanbul’a 2-2.30 saat mesafede hizli trenle, bir de kulturel etkinlikler acisindan istanbul’la kiyaslanmaz tabi. Ama huzur var bence.
0
gibicibicis
(18.05.24)
Mahalle baskısının hiç olmadığı, herkesin gönlünce yaşadığı, önceliğin hoşgörü ve insana saygı olduğu bir yer olmalı.

Onun için de (aldığı göç ile dengeleri bozulmaya başlamış ise de) Karşıyaka diyorum.
0
Mirket
(18.05.24)
balıkesir çanakkale tarafları en güzeli bence. izmir antalya falan hiç çekmiyor beni nedense.
0
nothing in my way
(18.05.24)
Mirket +1
Bostanli, karşıyaka taraflarini izmir'de hep kiskanirdim. Bir kere tepe değil, yuruyebiliyorsun her yere. Gene her şey var ve deniz dibi (yuzemesen de). Göç kısmını bilmiyorum ama izmir'de heralde oralarda yasamak isterdim. Gene insan profili de daha iyiydi genele oranla. Bir de bütün sevgililer o yakada yaşardı:(
0
logisticsmanager
(18.05.24)
Şu an paran varsa hala Antalya'dan ötesi yalan. Doğal güzellikler dibinde, güzel bir muhitte yaşarsan mis gibi olur.
0
kimlanbu
(18.05.24)
tabiki antalya. hem büyük şehrin imkanları hem kasaba havası. trafik kalabalık derdin yok. tek sorun son bikaç senedir ev fiyatları uçtu ama o da normale dönüyor gibi. ev sorununu çözersen kesinlikle antalya derim.
0
entropik
(18.05.24)
Yazları 40 derecede kavrulmayı seviyorsan Antalya olabilir evet.
0
Mcfly
(18.05.24)
Benim için Ankara
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(18.05.24)
Mesleğim gereği birden fazla şehirde çalıştım. Memleketim İç Anadolu da o yüzden bu çevrede yaşamak güzel benim için. Ailem arkadaşlarım memleketimde ama hep orda olmak istemiyorum, uzak da olmak istemiyorum. İnsanları biraz yobaz ama Kayseri de hayat ucuz sayılır. Kiralar yüksek değil hem de büyükşehir imkanı fazla. Eskişehir evet güzel 4 sene yaşadım ama trafik resmen çile. Kiralarda yükseldi.Bide bende gürültüye karşı hassasiyet var. Üniversite öğrencilerinin olduğu yerlerde olursanız geçmiş ola. Karadeniz de Samsun u sevdim yaşamak isterdim. Çok soğuk olmasa Erzurum da da yaşanabilir imkanları iyi, konumu rize Artvin'e yakın ama kışları çok soğuk. Sıcak yerlerde asla yaşamak istemiyorum. Ege ve Akdeniz sahili sevmiyorum yazın çok kötü. Karadenizde yazın nemli ama ege ve Akdeniz gibi değil. Trakya ya hiç gitmedim bilmiyorum. Ama imkanım olsa büyükşehire yakın küçük bir şehirde yaşamak işim ve ekonomim için çok iyi olacak. Bolu mesela konumu iyi. Aksaray fena değil. Ankara da 2 sene yaşadım ama trafik çilesi ve mesai başlangıç bitişi heryerin tıka basa dolması gerçekten kötü.
0
Topalordek
(18.05.24)
Ben uşak seviyorum. Uşaklı değilim ama konum, hava, şehir yapısı olarak sevdim. Hem Ege hem ucuz gibi.

Benim memleketim Ege’nin başka bir şehri. Ama o kadar sevmem.
0
yenibirgüzelnick
(18.05.24)
Medeniyetten uzak kaba saba laf anlamaz dinlemez insanlar arıyorsanız Vize doğru seçim.

7 yıl yaşadım. Aksini iddia eden %90 Vizelidir. %10 ihtimallede güzel bir orman köyünde kendine ev yapmıştır insan içine çıkmıyordur.
0
roookie
(18.05.24)
Ankara, semt: Ayrancı
0
mirty
(19.05.24)
Didim, Bodrum
0
gabe h coud
(19.05.24)
Ben Kirklarelinde Igneadaya yakin dag koylerinde yasamak isterdim.Demirkoy vb.
0
turkuaz
(21.05.24)
(2)

Uçak kabin bagajı

housedaki topal doktor
Bugün Ajetle Antalya'ya uçağım var. Yanımda bir kabin bagajı bir de kılıfında takım elbise var. Takım elbiseye sıkıntı çıkarırlar mı acaba?
Bugün Ajetle Antalya'ya uçağım var. Yanımda bir kabin bagajı bir de kılıfında takım elbise var. Takım elbiseye sıkıntı çıkarırlar mı acaba?
0
housedaki topal doktor
(18.05.24)
Çıkarmazlar.
0
numlock
(18.05.24)
Burada özellikle takım elbise kılıfı olarak belirtmişler.

ajet.com

"Takım elbise kılıfı (114x60x11 cm) kabin bagajı olarak kabul edilir."
0
mbond
(18.05.24)
(6)

Bu ülkede mutlu değilim

dedeminhirkasi
Burada yaşamak istemiyorum. İnsanlarından uzak durmak, oldukları yerde bulunmamak için çaba sarf ediyorum. Artık her şey gözüme batar oldu. Başka bir ülkeye gitsem yaşadığım sorunlar vardır mutlaka ama işte sevmeyince gözüme batıyor. Yani benim sorunum bu insanlarla... Burada kalmak istemiyorum hoca
Burada yaşamak istemiyorum. İnsanlarından uzak durmak, oldukları yerde bulunmamak için çaba sarf ediyorum. Artık her şey gözüme batar oldu. Başka bir ülkeye gitsem yaşadığım sorunlar vardır mutlaka ama işte sevmeyince gözüme batıyor. Yani benim sorunum bu insanlarla... Burada kalmak istemiyorum hocam ya. Adaletsizlikten, saygısızlıktan, köylü kurnazlığından, yalancılık, duzenbazlik her şey var. Hal böyle olunca istemiyorum abi burada yaşamak. Bu durumda da ne varsa beni strese sokuyor. Artik kendi kendime sokakta konuşur oldum sinirden stresten. Bir meziyetim de yok alıp başımı gitsem. Ne yapılır nasıl çıkılır bu işin içinden.
0
dedeminhirkasi
(17.05.24)
kendine ait suni bir dünya kuracaksın, toplumdan, toplumun dertlerinden, toplumun adaletinden, toplumun farkındalığından, toplumun insanlarından kendini soyutlayacaksın. bir anlamda hayata karşı "salla başı al maaşı" takılacaksın.
0
numlock
(17.05.24)
Kendine meziyet edin. Yoksa diğerlerinden bir farkın olmaz.
0
kaptan maydanoz
(17.05.24)
Hocam Yiğit Özgür'ün çok güzel bi karikatürü var konuyla ilgili :)
0
plutongezegendegilmi
(17.05.24)
kimsenin umrunda olmadığınızı fark ederek başlayabilirsiniz sanırım.

yanlış anlamayın ben de bu ülkede mutsuz olan bir gencim ama özellikle son birkaç yıldır bu trendden gerçekten sıkıldım. millet market videosu izleyerek kafayı yedi.

kaçabiliyorsanız kaçıp gidin abi. yoksa da kendinize görece izole, güzel bir dünya kurmaya çalışın.

bu dünya 20 yıldır yok. binlerce senedir tüm halklar ne eziyetler, ne problemler gördü. her şey tıkırındayken bir gün düşman saldırısıyla yok olan milyonlarca aile oldu.

kimse bize borçlu değil, kimsenin de umrunda değiliz.

sosyal medyanın pompaladığı bu "daha iyisini hak ediyorsun" saçmalığından sıyrılırsak mental olarak daha iyi bir noktaya geleceğimizi düşünüyorum.
0
mark greg sputnik
(17.05.24)
Bugün benzer hisleri iliklerime kadar hissettiğim bir gündü.
Devlet hastanesine gittim insanlar asansöre binmek için itip kaktı birbirini, otoparkta herkes kafasına göre bir yer bulup arabasını koyduğu için oto mezarlığı gibiydi çıkışı bulamadık. Doktor, başka doktorun hastasını ona verdiler diye söylenip sekreteri azarladı, hemşireler işlemden kaçmak için topu birbirilerine attı en son carladığım için bir tanesi yapmak zorunda kaldı.
Kontrol muayenesi için bekliyorken uzun yıllar önce kapı komşumuz olan bir teyze konuşmak istemediğim halde bunu sesli belirtmeme rağmen benimle konuşmaya çalıştı ve annemin ölümünden bahsedip bize çok üzüldüğünü falan söyledi klasik türk insanı draması. Niye böyleler bilmiyorum ama bir kesim ısrarla size geçmiş kayıplarınızı acılarınızı hatırlatıp üzüldüğünü alenen söylüyor. bunu yapanların çoğu yaşlı ama bu çabaları midemi bulandırıyor.

Bunlar bir gün içinde olanlar. Buna çocuğum olsa olacakları katınca kafayı yiyecek gibi oluyorum.
Buram buram ortadoğu. ama gitmek de uzak ihtimal. Çok izole bir hayat planlamamız lazım şimdiden nerede mümkünse orada. Gitmenin zamanı yok her an gidecek gibi hazırlanmak ve meziyet kazanmak gerekiyor. Em önemlisi dil. Mümkünse ingilizce dışında ikinci bir öğrenmek gibi gibi.
0
Kediyi üzdün
(17.05.24)
Neden mutlu değilsiniz? Biri karikaturu atabilir mi?
0
Kahvedesu
(18.05.24)
(1)

Hollanda’da derbi nerede izlenir?

but that was just a dream
Sb. Utrecht civarı daha iyi olmakla birlikte şehir farketmez. Şimdiden teşekkürler.
Sb. Utrecht civarı daha iyi olmakla birlikte şehir farketmez. Şimdiden teşekkürler.
0
but that was just a dream
(17.05.24)
Champions Sportsbar & Grill
0
numlock
(17.05.24)
(4)

Turk futbol taraftarlarinin gecti yoldan barselona vs logolu tisort giymek

Zetnikov
Bazen taksime gidiyorum turk tataftarlar ordu seklinde gecip bagiriyorlar ve cosmus oluyorlarBarselona yada brezilya ingiltere tarzi tisortlerden giyinsem tekme tokat dalarlar mi yoksa bisey olmaz mi dersiniz
Bazen taksime gidiyorum turk tataftarlar ordu seklinde gecip bagiriyorlar ve cosmus oluyorlar

Barselona yada brezilya ingiltere tarzi tisortlerden giyinsem tekme tokat dalarlar mi yoksa bisey olmaz mi dersiniz
0
Zetnikov
(17.05.24)
Bir şey olmaz.
0
logisticsmanager
(17.05.24)
Hiçbişey olmaz.
0
numlock
(17.05.24)
Ha tabi gs maçı günü leeds forması giyme. Onların başka mevzusu var.
0
numlock
(17.05.24)
Adamsiniz!
0
🌸Zetnikov
(17.05.24)
(8)

İstanbul düz dönerci tavsiyesi

avatar is back
Hem et hem tavuk için cevaplara açığım ama dümdüz olanı istiyorum. Mesela etse yaprak döneri ekmek arası olsun sadece, tavuksa iyi kızarmış tavuk lavaş ya da somun arasında, içinde max marul ve 1-2 parça domatesli olanları kastediyorum. Artık öyle bir hale geldi ki 40 çeşit sosa daldırıp çorba yapıy
Hem et hem tavuk için cevaplara açığım ama dümdüz olanı istiyorum. Mesela etse yaprak döneri ekmek arası olsun sadece, tavuksa iyi kızarmış tavuk lavaş ya da somun arasında, içinde max marul ve 1-2 parça domatesli olanları kastediyorum.

Artık öyle bir hale geldi ki 40 çeşit sosa daldırıp çorba yapıyorlar hiç sevmiyorum öylesini. Direkt bahsettiğim, küçüklğğümüzün dönerini nerden bulabilirim?

İlçe lokasyon farketmez
0
avatar is back
(17.05.24)
Lokanta 1973
Bayramoğlu
Farika
Zümrüt büfe
Barış büfe
0
numlock
(17.05.24)
Besiktas karadeniz
Bayramoglu +1
Donerci serkan usta (ben pek sevmem ama)
Etiler cardak
Besiktas define bufe
0
mor oje
(17.05.24)
Dönerci şahin usta'yı tek geçerim. Yalnız döneri erken bitiyor. Geç kalma.
0
Mirket
(17.05.24)
Karadeniz Dönercisi - Beşiktaş.
Saat 15:00'ten sonra gitme, biter.
Yağlı döner seviyorsan İstanbul'da en beğendiğim burası. Yağlı döner sevmiyorsan beğenmezsin.

Kapıda sıra olduğunu göreceksin, gözün korkmasın. İçeri gir, üst kata çık. Yukarıda iki kat var. En yoğun zamanda bile en çok 3-4 dakika sonra bir masa boşalır ve oturursun. Sıradan daha kısa sürer. Oturma yeri rahat değildir hemen ye çık.
Dönerin başındaki Asım Usta'nın yaşına bak ve bir süre sonra bu döneri yiyemeyeceğini farkederek üzül.

Afiyet olsun.
0
michael_knight
(17.05.24)
@michael +1 bu arada. Bu da vardı aklımda ama Michael öyle güzel yazmış ki şu an canım çekti yemin ederim :))
0
numlock
(17.05.24)
Tavuk döner bilmem. Yukarıda önerilenlerden Bayramoğlu, Beşiktaş Karadeniz, Zümrüt, Define ve Şahin'de defalarca yedim, hepsi çok iyi dönerler. Bayramoğlu daha farklı, daha az yağlı iken diğerleri daha yağlı büfe dönerleri. Büfe döneri seviyorsanız bence denk kalitede aşağıdaki mekanları da deneyebilirsiniz.

Fiori
Dönerci Sadık Usta (koyun eti kullanır, kimisi sevmez)
Dönerci Engin Usta
Dönerci Hacı Osman
0
10551037
(17.05.24)
hocapaşa kasap osman. zamanında en güzel et döner burada çıkardı. bir keresinde burada döner yerken russell crowe ile selamlaştığımız bile olmuştu. ama sirkeciden uzakta kaldım o yüzden şimdi ne haldedir bilemiyorum.
0
bravoteam
(18.05.24)
Şahin usta dedikten sonra bu twitin karşıma çıkması ilginç oldu doğrusu

x.com

Yorumlar pek öyle demiyor ama onların da başka önerileri var.
0
Mirket
(18.05.24)
(7)

Erkek terlik

sanguine
Şehir merkezinde gündüz gezerken giymelik terlik almak istiyorum. Böyle güzel bir şey olsun, gündüz her türlü aktiviteyi yaparken (müze gezme, yemek yeme, date vb) siritmayacak bir şey. Bütçem 1.000 ama yukarı çıkabilirim begenirsem
Şehir merkezinde gündüz gezerken giymelik terlik almak istiyorum. Böyle güzel bir şey olsun, gündüz her türlü aktiviteyi yaparken (müze gezme, yemek yeme, date vb) siritmayacak bir şey. Bütçem 1.000 ama yukarı çıkabilirim begenirsem
0
sanguine
(17.05.24)
O zaman bence terlik değil de sandalet düşün.
0
numlock
(17.05.24)
Şu nasi mesela Fırsat: Tommy Hilfiger Sporty Hilfiger Beach Sandal TerlikErkek amzn.eu
0
🌸sanguine
(17.05.24)
Parmak arası terliğe oldum olası soğum ama konu o değil. Gün içinde rahat etmezsin bence her türlü aktiviteyi yaparken.
0
numlock
(17.05.24)
ananiyimioguz
(17.05.24)
Keen Uneek - Erkek Sandalet
Ancak müthiş pahallanmış. geçen yaz başında 1800 TL idi. Bir kaç ay önce 2400 TL civarında idi. Bir kampanya filan beklenebilir.

www.hepsiburada.com
0
faithless
(17.05.24)
birken, crocs sirf insanlar kaniksadi diye tercih edilebilir ama rahatligin adresi icin www.google.com
0
ala09
(18.05.24)
keen çok şıkmış gerçekten
0
🌸sanguine
(18.05.24)
(11)

Akrabayla alışveriş vs

Cremisi
Gerçekten asabım bozuldu, karmaşık yazabilirim.Kick boks dersi veriyorum, kuzenim, 9 yaşındaki yeğeni için ders almak istedi. Garantiye almak için hiç spor geçmişleri olmadığından deneme dersi yaptım, sevdiler! düet 10 ders satın aldılar. 2 ders yaptık, 3.sünde çocuk ağladı yapmadı, kuzenimle yaptık
Gerçekten asabım bozuldu, karmaşık yazabilirim.
Kick boks dersi veriyorum, kuzenim, 9 yaşındaki yeğeni için ders almak istedi. Garantiye almak için hiç spor geçmişleri olmadığından deneme dersi yaptım, sevdiler! düet 10 ders satın aldılar. 2 ders yaptık, 3.sünde çocuk ağladı yapmadı, kuzenimle yaptık.
Şimdi de ağlıyor gelmek istemiyor diye iade istediler, salonumda da iade yok, ona rağmen hocam 10 ders düet reformera dönüştürelim dedi.
Kuzen diyo ki ben hesapladım 10 ders az, vs. Ben de, normalde ödeme alındığından ders değişiminde hoca vs farklılığı olduğundan bu bile yapılmaması gerekiyor ama rica ettiğim için oldu, ki ben aldığım ödemeyi reformer hocasına vericem dedim. Şimdi diyo ki kendim ders alsam daha kârlı yol vs reformer zararda oluyorum:)
Şeytan diyor ki lanet olsun de ve kendi cebinden iade et. 2 kuruş için gidip patronlarıma tekrar anlatmak istemiyorum, ayrıca kuzenime de şu saatten sonra ders vermek istemiyorum. Şuurlu düşünemiyorum, akıl verirseniz sevinirim.
0
Cremisi
(17.05.24)
yetki sende değil abi sonuçta. salon iade etmiyor benlik bi şey yok de geç.
0
jelly bear
(17.05.24)
Ver kendi cebinden, bunu da güzel bir tecrübe olarak +hanene yaz. Akrabayla ticaret olmaz.
0
numlock
(17.05.24)
kendi cebinden falan iade etme. kuzenin cingene. iade falan yok. sen orada profesyonel olarak calisiyorsun. kuzenin aklinca seni asagilamaya calisiyor bence.
0
hot potato
(17.05.24)
Kuzene patronun telefonunu verin, aradan çekilin.

Kuzene "bu patron çok paragöz, iade etmiyor. Sen konuş" deyin.
Patrona "bu kuzen çok paragöz, 10 ders yetmez diyor" deyin. Sonra sinemayı izleyin.

Belli olmaz, kuzen patronu ikna edebilir de.

Bu kuzeni üzmemek için kendi cebinizden kesinlikle para vermeyin. Zaten hayatınızda olmasının size fayda getireceği bir insana benzemiyor. Kırılırsa kırılsın.

Ek: Şimdilik sakinleşin. Mümkünse bu konuyu soğutun. Hafta sonu boyunca ne kuzenle ne patronla konuyu konuşmayın.
0
michael_knight
(17.05.24)
Ortada sizin herhangi bir kusurunuz olmadığı için cebinizden para ödemeniz saçma olur. Salonun sahibi ya da yetkilisi değilsiniz sonuçta, çalışanısınız.

Patronun telefonunu vermek pek iyi bir fikir olmayabilir. Patronun size bakışı açısından size negatif yazar.
0
pispinti
(17.05.24)
Zararda oluyorum vs deyince, valla mahcup da oldum patronuma çünkü bunlar kesin kural, yoksa kontrol edilemez önü alınamaz. doktora gittim sporu yasakladı iade verin diyorlar, 10 günü kalmış:) diye cevap yazdım.
Şimdi kendisi sırf eksiği olmasın diye boksa devam etmek isteyebilir ve ben bunu istemiyorum. O yüzden iade etmeyi düşündüm aslında. Ki empati yapıyorum sırf kuzenimi çalıştığı yerde zora sokmamak adına teklif dahi edemezdim, kendisi bi de avukat:)
0
🌸Cremisi
(17.05.24)
Abi sen dediğimi yap seni zora sokmayacaksa tabi. Lanet olsun de kapat mevzuyu, bunu da ders olarak al. İş yerine kötü olmaya gerek yok. Hiçbir işletme böyle bir "akraba durumu" yüzünden para iade etmek istemez.
0
numlock
(17.05.24)
Sorun "akrabayla alisveris" falan degil. Sorun kuzeninin Turk olmasi hocam.
"salonumda da iade yok" demissin. Salonun kurali "bizde iade yok ama musteri calisanimizin kuzeni ise var" degil, salonun kurali "iade yok".
Su noktadan sonra kuzenin embesil olmakta israr ederse, bence "e tamam, git salon yonetimi ile sen konus" de.
Hani "al, kendi cebimden veriyorum, bir daha da beni rahatsiz etme" diyeceksen ona da OK'im. Ama eger kendi cebinden vereceksen, kendi cebinden verdigini bilsin, sirf "yeter artik, sus be yuzsuz adam" diye verdigini bilsin, ve bir daha muhatap olma.

Ya urun yada hizmet iade hakkini savunmak istiyorsa siktirip gitsin, Tuketici Hakem Heyetine basvursun... Seni neden butun bu surecin parcasi yapiyor? Sen ders veriyorsun orada, salonun sahibi yada yoneticisi degilsin.

Hocam, acik acik suratina soylesene bunlari...
0
malmoth
(17.05.24)
#malmoth'un dediği benim de aklıma gelmişti, git kendin konuş demek VS gibi ama karşındaki profil fazla çirkef - kusura bakma kuzenin ama durum bu-
Ayrıca patronun en nihayetinde senin akrabanın ısrarlarını, çamura yatmalarını, 3 kuruşluk hesaplarını çekmek zorunda kalacak ve bu günün sonunda sana karşı bir negatiflik yaratacak.
0
numlock
(17.05.24)
Var mı yazılı sözleşmeniz falan? Kuzeniniz kanuni olarak haklı. Hizmet vermediğiniz ücreti iade etmeniz gerekir. Ahlaki olarak da bu böyledir dini olarak da. Can sıkıcı bir durum fakat hazmetmeniz lazım hizmet vermediniz sonuçta bu tür durumlarla daha çok karşılaşacaksınız ona göre esnek olun bu da size tecrübe olsun akrabalıktan ziyade bizim toplumumuzda e istediğini bilmeyen kararsız insan çok fazla başlıklara bakın bir kaç liralık ürünleri bile beğenmeyip iade edenler var (bana ters gelse de hakkıdır)
0
doharkoman
(17.05.24)
Kayıt olmadan önce form dolduruluyor, orada da hepsi yazıyor. Ayrıca ben kendilerine böyle bir durum olmasın diye deneme dersi yapmışım, ki yukarıda da dediğim gibi öyle bir durumda eğer ki sabancı değilseniz hiçbir işletme ayakta kalamaz. Ciddi sağlık durumunda vb durumda zaten yardımcı olunuyor işte bizim keyfi durumda dahi başka ders önerimiz ya da devir gibi. Sözleşmede hepsi yazıyor.
0
🌸Cremisi
(17.05.24)
(4)

Saç modelimi değiştirmek istiyorum

chicha_v2
Öncelikle erkeğim, pandemide uzatayım dedim bir kere eşim uçlarından almıştı hala omuzlarıma geliyor saçlar ama herhangi bir model vs. yok.Saçlarım dalgalı ve ince bir de hafiften önler açılmaya başladığı için ya üç numaraya vurup devam edeceğim ya da önce kısaltıp farklı bi model deneyip daha sonra
Öncelikle erkeğim, pandemide uzatayım dedim bir kere eşim uçlarından almıştı hala omuzlarıma geliyor saçlar ama herhangi bir model vs. yok.

Saçlarım dalgalı ve ince bir de hafiften önler açılmaya başladığı için ya üç numaraya vurup devam edeceğim ya da önce kısaltıp farklı bi model deneyip daha sonra üç numaraya geçeceğim.

Açıkken Hasan Mezarcı'ya benziyorum, toplayınca güzel gözüküyor ama sürekli toplamak da baş ağrıtıyor.

İnternette falan ai aracı vs. var mıdır böyle fotoğrafımı yüklesem farklı modeller nasıl görünüyor görsem?
0
chicha_v2
(17.05.24)
encrypted-tbn0.gstatic.com

encrypted-tbn0.gstatic.com

Tepede gergin bir topuz yapınca kenarların açıklığı belli olur hem de o gerginlik baş ağrısı yapar, onun yerine daha aşağıda küçük gevşek bir topuz yapacak dökümlü duracak kesim iste

İnternetten low man bun hairstyle diye görselleri aratırsan örnek modeller bulursun, yukarıdakiler fena değil

Bu kısalıkta modelleri topuz yapmadan kulak arkasına atarak da kullanabilirsin alternatif model olarak
0
grimavi
(17.05.24)
Vur 3e gitsin. Hem sana değişiklik olur hem rahatlarsın. Sonra uzat istersen tekrar.
0
numlock
(17.05.24)
İlk seçenekten devam edin bence. Omuz altına kadar uzayan saçımı ilk kestirdiğim günü unutamıyorum. Bir süre kafamı sağa sola çevirirken ayarı kaçırıyordum hafiflikten. Kafamdan büyük bir yük kalkmıştı, kendimi resmen canlı hissettim.

Ayrıca gece yatarken özellikle de yaz akşamında ensede toplanmış saç olmaması ya da ensede toplanmasın diye arkaya atıldıysa onun ensede yarattığı gerginliğin olmaması gibi şeyler resmen lüks.

Banyo süresinin ne kadar kısaldığına, saç kurutmaya hiç ihtiyaç duymamaya insan hayret ediyor.

Bazen sıcak basınca o "kafamda saçım var" hissiyatı var ya, onun gitmesi çok güzel.

Hafif bir esinti çıksa içimde "elektriklenir şimdi bu yine" tatsızlığıyla dolanıyordum ortalıkta. Rüzgar çıkınca köşe bucak kaçıyordum. Şimdi fırtına çıksa dert etmiyorum, cidden özgürlük böyle bir şey :D

Madem bu kadar çile çekiyordun neden uzattın diyecek olursanız, kestirmeden önce bunları bu kadar büyük bir sorun gibi algılamıyordum. Kestirdikten sonra çılgınlık gibi geliyor.

Demem o ki, kestirin kurtulun. :D
0
akhenaten
(17.05.24)
bir kadın olarak saçımı toplu tuttuğum seneler boyunca görme kalitemin düştüğünü fark ettim.
saç modelleri için en iyi kaynak pinterest.
saç dökülmesini önlemek için de egş kozmetik at kuyruğu şampu.
0
janderzel zartanyan
(18.05.24)
(3)

lisede bilişim bölümünü seçmek için ne yapmak gerekir?

semenderr
8. sınıftan bu yıl mezun olacak bir genç, pendikteki bilgisayar bölümü olan meslek liselerinden birine gitmek istiyor. bu okulların listesine ve başvuru için gerekenlerin bilgisine sahip değil.yardımcı olabilecek var mı?
8. sınıftan bu yıl mezun olacak bir genç, pendikteki bilgisayar bölümü olan meslek liselerinden birine gitmek istiyor. bu okulların listesine ve başvuru için gerekenlerin bilgisine sahip değil.
yardımcı olabilecek var mı?
0
semenderr
(17.05.24)
Bence bilişime yönelmek için geç kalınmış bir dönem.

Aynı mimarlık gibi, bir dönem mimarlar çok iyiydi. Sonra her yer mimarlık fakültesi doldu. Bir dünya mimar mezun oldu. Şuan büyük çoğunluğu asgari ücretle çalışıyor.

Bilgisayar başındaki işlerin yapay zekaya devredilmesi an meselesi. Bundan 7 8 sene sonra junior yazılım mühendisi için ben bir iş alanı göremiyorum.

Eğer başka alternatifi varsa değerlendirsin.
Kusura bakmayın sorduğunuz soruya yanıt değil
0
zimbirik
(17.05.24)
Meslek lisesinde ancak word excel ve format atmayi ogrenebilir.
0
halk
(17.05.24)
En mantıklısı müsait bir zamanda 1-2 okula giderek müdürden veya yardımcısından sorarak öğrenmek olur bence.
Kimse de sorulan soruya cevap vermemiş.
0
numlock
(17.05.24)
(6)

biri istanbul'da biri ankara'da olan iki -çocuklu- aile nerede buluşabilir?

elorelia
önemli nokta iki ailede de 2 yaşında bir çocuk var. iki ailede de araba var ancak çocuklarla uzun yol yapmak istemiyoruz. yani orta noktada buluşmak, bi hafta sonu kaçamağı yapıp evlere dağılmak istiyoruz diyelim. bolu abant dediler ama orada otel var mıdır, ne yapılır, çocukla nasıl vakit geçirilir
önemli nokta iki ailede de 2 yaşında bir çocuk var. iki ailede de araba var ancak çocuklarla uzun yol yapmak istemiyoruz. yani orta noktada buluşmak, bi hafta sonu kaçamağı yapıp evlere dağılmak istiyoruz diyelim.

bolu abant dediler ama orada otel var mıdır, ne yapılır, çocukla nasıl vakit geçirilir kimse bunu bilmiyor.

var mıdır önerisi olan?
0
elorelia
(17.05.24)
öncelikle istanbul ailesi, istanbulun neresinde oturuyor? avcılar, beylikdüzü, büyükçekmece falansa onların istanbuldan çıkması zaten 1.5-2 saat sürer :)

öte taraftan bolu mantıklı, oteller de var yemeği de güzel, yedigöller falan.
0
numlock
(17.05.24)
abant'ta bildiğim kadarıyla çok güzel bungalovlar var. çocuklar da doğayla haşır neşir olur mis gibi ama onun dışında bir şey yok. belki eskişehir eğlenceli olabilir ama ankara ekibi torpilli olmuş olur:)
0
wild honey suckle
(17.05.24)
Eskişehir
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(17.05.24)
Binin hızlı trene Eskişehir'de buluşun. Çocuklar için de değişiklik olur tren yolculuğu. Ben o yaşta trenle seyahati çok severdim ki düz mavi trendi.

Eskişehir'de de Sazova parkına gidersiniz çocuklar için iyi baya
0
nundu
(17.05.24)
nokta atışı bir yer öneriyorum: bolu'da gazelle otel. hem otel iyi, her şey dahil hizmet veriyor hem de çocuklar için birçok oyun alanı, hayvanlar, park vs mevcut.

zaten genelde çocuklular tercih ediyor burayı.
0
noxie
(17.05.24)
mantık olarak en orta yer bolu
0
co2s2
(17.05.24)
(6)

Şöyle bir uçuş arama platformu var mı?

ananiyimioguz
Mesela istanbuldan tokyoya haziran-ağustos tarihleri arasındaki en uygun seferi bulsun istiyorum.Çünkü biz güne göre değil, fiyata göre kendimizi ayarlamak istiyoruz.
Mesela istanbuldan tokyoya haziran-ağustos tarihleri arasındaki en uygun seferi bulsun istiyorum.

Çünkü biz güne göre değil, fiyata göre kendimizi ayarlamak istiyoruz.
0
ananiyimioguz
(16.05.24)
skyscanner.com
0
numlock
(16.05.24)
onu biliyorum ama takvimde renkli dairelere göre mi seçiyorsunuz?

Ben o yeşiller arasında da en uygununu arıyorum mesela teker teker önümüzdeki 3 ay için tüm yeşillere bakmam mı gerekecek?

bir de orada daha spesifik kalkış ve varış seçtiğinde çıkıyor onlar.

mesela ben genel olarak türkiyeden kalkacağım dediğimde fiyat için renkler çıkmıyor.
0
🌸ananiyimioguz
(16.05.24)
Gun gun degil de tum ayi secerek arama yapin. Gidis mayis, donus haziran gibi.(ya da mayis mayis)
0
brkylmz
(16.05.24)
elvan abeyiylegezse
(16.05.24)
Aramalar icin kiwi.com kullaniyorum. Tarih araligi secmek mumkun, akla gelecek neredeyse her filtre uygulanabiliyor.
0
mbond
(16.05.24)
arkadaslar yazmis ama ben vaktinde hepsini arastirmistim. bulabildigim kadariyla 3 tane platformdan yapilabiliyor.

kiwi
fliglistio
skyscanner
0
buenosdias
(16.05.24)
(7)

Çadırda kalmak için gece örtüsü, battaniye, pike tavsiyesi

ananiyimioguz
Geçtiğimiz haftasonu bir göl kenarında çadır denedik. Günübirlik gittik kalmadık. Çadırı denemek istedik yeni almıştık.İyi güzel sevdik ama gece ister bu mevsimde ister yaz olsun üstümüze bir şeyler örtmemiz gerekecek belli ki. Gece üşürüz çünkü.Tulum kullanılıyor gelende onlara baktım ama biz öyle
Geçtiğimiz haftasonu bir göl kenarında çadır denedik. Günübirlik gittik kalmadık. Çadırı denemek istedik yeni almıştık.

İyi güzel sevdik ama gece ister bu mevsimde ister yaz olsun üstümüze bir şeyler örtmemiz gerekecek belli ki. Gece üşürüz çünkü.

Tulum kullanılıyor gelende onlara baktım ama biz öyle larva gibi duramayız. Belki bir hareket alanı vardır ama illa ki arada üstümüzü açıcaz, birbirimize sarılıcaz falan bana pek kullanışlı gelmedi.

Battaniye desen, bazen motorla gidebiliriz ormana falan, zaten çadır büyük, bir de battaniye taşımayayım çok yer kaplıyor.

Pike deseniz, bana uyar ama hanım gece onunla yazın bile olsa üşüyor bazen.

Bize şöyle yükte hafif ama ısıtmada başarılı bir şey lazım.

Bu tarz bir ürün biliyor musunuz? Termal tagini ekleyince depremzedelere örtülen alüminyum şeyler çıkıyor.

Nasıl bir şey almamız lazım?

Powerbank ile çalışan ısıtıcılı şeyler gördüm ama onlar da çok küçük, vücudu kaplamıyor.
0
ananiyimioguz
(15.05.24)
çadırda her halükarda polarla/kazakla/hırkayla uyumak lazım. buna ek olarak kalın bir battaniye yeter. çadır zaten yatak gibi değil, yatayım da 12 saat uyuyayım bir mekan değil. gece 12-1de yatsan, ister istemez sabah en geç 7-8de uyanırsın. ama dediğim gibi polar tarzı, kapşonlu şeyler şart. ha hayvan gibi içip sızarsan şortla da uyursun o ayrı :)
0
numlock
(16.05.24)
cift kisilik yani fermuarlari birbirine gecen tulumlar var, ayrica tulum dusundugunuz gibi daracik degil deneyin bence mutlaka arkadastab vs alip, en ideali o cunku kamp icin. Hem tasimak hem kullanislilik acisindan
0
tuborg yesili
(16.05.24)
çadır için altına önce bir branda aldım. onun üstüne kuracağız.

sonra yatacağımız yerlere mat sereceğim. yine de rahatsız mı olur?

şişme yatak buldum amazondan bir tane, hatta pompası da kendinde var kenarına bastırdıkça şişiyor. içinde yani pompası. ama yorumlarda geri iniyor çabucak yazmışlar. şişmeden de vazgeçtim.

çok rahatımıza düşkün değiliz mata yatarız da üstümüze ne örtücez onu bulamadım.

tulum konforluysa ona da kayabiliriz ama keşke deneyebilsek bir yerde sdfjsg
0
🌸ananiyimioguz
(16.05.24)
arkadastan odunc alma ihtimali yok sanirim, decathlona gidip orda kurulu cadirlar oluyor onlarin icinde deneseniz? Cadirlarda mat ve tulumda serili oluyor cunku. Bir diger aklima gelen de tulumu alip deneyip begenmezseniz iade etmek.

Sisme yatak cok kisa omru olan bisi, sahsen tavsiye etmem. bu arada mat da ister istemez soguk cekebiliyor dedigjm gibi en iyisi tulum.
0
tuborg yesili
(16.05.24)
Mat üzerinde yatmak rahat olmaz. En azından şişme mat, uygunu da şişme yatak olur. Dechatlondan alınmış şişme yatağım var. Yıllardır inmedi. İki kişi için iki tane tek kişilik uygun oluyor. Aksi taktirde yani çift kişilik bir tanede diğer kişinin en küçük hareketi uykunun bölünmesine neden oluyor.

En uygunu uyku tulumusur. Hiçbir rahatsızlığı yoktur. Olmazsa yan fermuarını açık bırakırsın, ya da fermuarını hiç kapamayıp yorgan gibi kullanırsın.

Olmaz arkadaş illa ki tulum dışı bir öneri isterim dersen polar battaniye hem hacim ve hem de ısıtıcılık olarak iyidir.
0
Mirket
(16.05.24)
Tuborg+1
kullandım aynı şekilde, çok rahat oluyor.
0
hasmetizm 2046
(16.05.24)
Decathlon'dan bir şişme yatak alın. Mat almanıza gerek yok, motorsikletle giderken gereksiz yük olur.

Üzerinize kalın eşofman, polar giydikten sonra bir de battaniye alın üstünüze. Battaniye taşımak zor olur diye düşünmeyin, taşımak zorundasınız. Hafiflik ve ısıtmada çok başarılı olduğu için göçebeler yüzyıllardır battaniye kullanıyor.

Şişme yatak masrafından kaçmayın. Rahat uyumanız için elzem.
Yıllardır iki kişilik şişme yataklarda partnerimle yattım, hareketlerden rahatsız olmadım hiç.
0
michael_knight
(16.05.24)
(6)

yatak tavsiyesi

usengec sovalye
çift kişilik yatak tavsiyesinde bulunabilir misiniz?
çift kişilik yatak tavsiyesinde bulunabilir misiniz?
0
usengec sovalye
(15.05.24)
ewos bedding, promilky model. acaip bisey baya iyi tavsiye ederim. saticisini bulmak lazim ama
0
The_Lollok
(15.05.24)
yatak önemli konu ya. sırf bu işi yapan firmalar var, internetten bulabilirsiniz. oraları gezin, deneyin. sonra bilindik mobilyacıları gezin istikbal, ikea falan.

bazı firmalar 10-15 gün deneme süresi veriyordu en son, beğenmezseniz iade alıyoruz diye. ama iş o raddeye gelirse çamura yatarlar mı, naparlar bilmiyorum.
0
numlock
(15.05.24)
Sadece yatak konusunda uzmanlaşmış markalara bakmak gerekiyormuş, biz yatak alırken öyle tavsiyede bulunuldu.

Bütçenize göre eğer iyi bir kaynak ayıracaksanız yatsana gidin, bir tık daha uygun bir şey alalım derseniz işbire bakabilirsiniz. Bence işbir mağazasına gidin bilgi alın. Anlatırlar size yatak olayını. İstikbal bellona gibi yerlerdense öncelikle yatsan-işbir derim ben.
0
turuncu tonlarda
(15.05.24)
İdaş'tan almıştım, tavsiye ederim. Çok gezmiştim alırken, bir ömürde kaç kere alıyorum en iyisi olsun demiştim ama tüm markalardan sonra İdaş'ta bir yatağa yatınca direkt budur diyebilmiştim. Ama yatak çok kişisel bir şey olduğu için tek tek denemekten başka bir seçeneğiniz yok.

Yatağı da buldum hatta, www.idas.com.tr
0
silverleaf
(16.05.24)
www.idas.com.tr 2 yıldır kullanıyoruz, memnunuz.
0
tss
(16.05.24)
@silverleaf bu yatak çift yönlü mü acaba?
0
🌸usengec sovalye
(16.05.24)
(10)

sevgiliniz/esiniz/partneriniz konusmamiz lazim dese

robert bosch
ne düsünürsünüz? konu ne olabilir sizce?ben birinin, hatta annemin, öldügünü düsünürüm sanirim. ilk aklima gelen sey ayrilir olmaz diye düsünüyorum. siz?
ne düsünürsünüz? konu ne olabilir sizce?

ben birinin, hatta annemin, öldügünü düsünürüm sanirim. ilk aklima gelen sey ayrilir olmaz diye düsünüyorum. siz?
0
robert bosch
(15.05.24)
Ses tonu, beden diline göre bir fikir oluşur bende.
0
rock n roll
(15.05.24)
Ayrılık olmasa bile ilişkiyle alalalı ciddi bir sıkıntı olduğunu düşünürüm ilk. Yüz yıllık muhabbet bu, hatta sizin başlığınızı okurken içeriği açmadan önce de bunu düşündüm.

Ortada bir sebep yokken birinin öldüğünü düşünmem neden düşüneyim ki.
0
akhenaten
(15.05.24)
Sadece bunu söyleyeni de ciddiye alamıyorum ben.

İnsan olan, Ne hakkında konuşacağını da söyler. Mesela "akşam müsait olunca ilişkimiz hakkında konuşmak istiyorum" ya da "yarın görüştüğümüzde annenle ilgili konuşmak istiyorum" gibi.

@akhenatan da katılıyorum ayrıca. Ergen ruhlu insanların ilişkiyle ilgili olumsuz birşey söyleyeceğine işaret gibi geliyor. O yüzden sinir ediyor.
0
neden beni sevmedin
(15.05.24)
Birisi ölünce şak diye söyleniyor telefonda.

Genellikle sıkıntı ve uzun bir mevzu olduğunda söylenen bir cümle benim için.
0
orangesandsea
(15.05.24)
Ölüm haberini "konuşmamız lazım" diye veren birisini hiç duymadım. Sevgilim "konuşmamız lazım" dese ilişkide sorunlu gördüğü yerleri tartışmak istiyor diye düşünürdüm. Ayrılmak istiyor olabilir diye de aklımdan geçerdi.
0
pispinti
(15.05.24)
pispinti +1. bir de anneme bir sey oldugunu neden sevgilimden ogreneyim ki? ailemden biri arar soyler.
0
hot potato
(15.05.24)
olumsuz bir şey çıkmama ihtimalini sıfır görürdüm.

ama ölüm aklıma gelmez. ölüm çıkma ihtimali de sıfır :)
0
tabudeviren
(15.05.24)
rahatsız olduğu bişey olduğunu anlarım yemin ederim alnından öpüp "teşekkür ederim" derim. artık kimse konuşmuyor, duygularını, düşüncülerini "yanlış anlaşılırım, üzülür, alınır" diye dile getirmiyor. konuşmak kadar güzel bişey yok.
0
numlock
(15.05.24)
İlişkide bir problem vardır, konuşup orayı onaralım demiştir.
Farkında olmadan yaptığınız ilişkinize ya da kendinize ya da bir başkasına zarar veren bir hareketiniz vardır, onu anlatacaktır.
Bir arkadaşınızın ya da akrabanızın sizi suistimal ettiğini tespit etmiştir. Onu söyleyecektir.
Kariyeriyle ilgili bir gelişme olmuştur, sizden görüş isteyecektir.

Daha da sayarım.
0
Mirket
(15.05.24)
Otomatik tahminlerin hepsi yanında değerlendirme de getireceği için sempatiye düşürür insanı.
Ben Konunun ne olduğunu tahmin etmekle uğraşmam, o an empati ile dinlemeye ne kadar uygun olduğuma göre değişir cevabım.
Müsaitsem, rahatça paylaşması için alan açar, tüm dikkatimin onda olduğunu belirtirim.
Müsait değilsem, dikkatimi şu an veremeyeceğimi x zamanda dinlesem onun için uygun olur mu diye sorarım, yine de içinde paylaşmak çok canlı ise dinlemeyi deneyebilecegimi söylerim.
0
hasmetizm 2046
(16.05.24)
(8)

Oversize erkek eşofman altı

qwertyali
Nereden alınır? Moda olarak oversize değil baya şişko biri için nereye bakılacak bulamıyorum.
Nereden alınır? Moda olarak oversize değil baya şişko biri için nereye bakılacak bulamıyorum.
0
qwertyali
(14.05.24)
Normal mağazalarda bulmak zor ama her şehirde bir iki adet sadece büyük beden satan dükkan bulunur

Eskişehir büyük beden giyim
istanbul üsküdar büyük beden giyim gibi il ilçe şeklinde aratırsanız çıkar
0
grimavi
(14.05.24)
Buyuksunabi.com
Starbattal.com
Tambattal.com
Superbattal.com
0
pro9it9is9
(14.05.24)
Erkeklerde 100-120 kiloya kadar normal markalarda ve mağazalarda kolayca bulunuyor diye biliyorum.
Mesela şu ürün 1.70 boy 100kg için 3XL önermiş satıcı.
1.90 180kg için 6XL önermiş.

www.trendyol.com
0
michael_knight
(14.05.24)
Decathlonda da var 4xl'ler. Genelde sadece online satış oluyor.
Defacto ve lc waikikide online büyük beden satıyor. Yalnız "baya şişko biri için" tabirin hem hoş değil hem de açıklayıcı değil. Boy kilo nedir aşağı yukarı?
0
numlock
(15.05.24)
@numlock burada problem tabirde değil de şişkoluğumda bence. 188 boy ve 125 kilo.
0
🌸qwertyali
(15.05.24)
Çok da abartma, 30-35 kilo fazlan varmış. Yarın düzgün beslenmeye başlasan, haftada Bi kilo versen yılbaşına kalmadan kendine large beden giysi alırsın her mağazadan.
0
numlock
(15.05.24)
@qwertyali ben de obes bir yakının için arıyorsun sanıp o siteleri yazdım.
Babam için oralardan alırdım.
Biraz abartmışsın sanki baya şişko diyerek :)
0
pro9it9is9
(15.05.24)
decatlhon
0
nuisance2
(15.05.24)
(5)

İş yerinde ne atıştırayım?

ofelia
if besleniyorum, kahvaltı yok. ilk öğün 12-1 gibi, evden getiriyorum. sebze, salata, protein. bir önceki akşam ne pişirdiysem işte.masa başıyım ama köpeğimle işe geldiğim için hareketliyiz, 10-15 dakika oyunlar, öğlen gölgede yürüyüş falan saat 15 gibi canım bi şeyler yemek istiyor. bu isteği bastır
if besleniyorum, kahvaltı yok. ilk öğün 12-1 gibi, evden getiriyorum. sebze, salata, protein. bir önceki akşam ne pişirdiysem işte.

masa başıyım ama köpeğimle işe geldiğim için hareketliyiz, 10-15 dakika oyunlar, öğlen gölgede yürüyüş falan saat 15 gibi canım bi şeyler yemek istiyor.

bu isteği bastıramıyorum, çok da bastırmam gerekmiyor gibi geliyor, kilo problemim yok, yeme periyodu saatleri zaten.

ama ne yiyeyim? dondurma da yiyebilirim her gün ama istemiyorum. nispeten sağlıklı ve işlevsel olsun istiyorum.
çiğ kuruyemiş alıyorum biraz, bazen evden meyve getiriyorum.

var mı başka öneri? hazır alabilirim, evde yapabilirim. madem yiyeceksin bi işe yarasın şunu yersen şununa iyi gelir vs. gibi öneriler de olabilir.
0
ofelia
(14.05.24)
Ben yemeği fazla yapıp iki kere yiyorum :)
Bunun dışında Türkiye'de de vardir proteinli yoğurt ve sütler var. Avrupa'da hipro var danone ondan yiyorum. Olmadı skyr.
Protein bar olabilir (çok sagliksiz olmayanlardan)
0
logisticsmanager
(14.05.24)
bu konuda insanın kafası hep yemeğe gidiyor, haftanın 3-4 günü içmeye çevirebilirsin. atıyorum 2 tane kefir, yarım litre ayran, 1 kase yoğurt veya düzgün bir sebze çorbası deneyebilirsin.
0
numlock
(14.05.24)
kefir züber fellas nesfit yulaf bar.
0
mikahakkinen
(14.05.24)
Yulaf, herhangi bir bitkisel süt, kuru meyve, kuru yemiş karıştırıp yiyebilirsin. Hem tok tutar, hem lezzetli hem de sağlıklı.
0
rock n roll
(14.05.24)
Kuruyemis yaninda kefir icmek, chia pudding, yulafli suzme yogurtlu karisimlar, zuber/fellas, bazen dondurma, bazen smoothie, muz (tarcin serpilmis olursa tatli ihtiyacini bastirir), çorba
0
mor oje
(14.05.24)
(12)

Dikkatli besleniyorum ama yine de ağırlık çöküyor

noxie
Merhaba, yemeklerden sonra ağırlık çökmesi ve uyku halinden şikayetçiydim. Yediklerimi büyük ölçüde değiştirdim ama yine aynı durumu yaşıyorum. İnsülin direncime henüz baktırmadım ama varsa bile hamur işinden, abur cuburdan, işlenmiş şekerden uzak durun diyor. Ben de buna göre besleniyorum ama yine
Merhaba, yemeklerden sonra ağırlık çökmesi ve uyku halinden şikayetçiydim. Yediklerimi büyük ölçüde değiştirdim ama yine aynı durumu yaşıyorum. İnsülin direncime henüz baktırmadım ama varsa bile hamur işinden, abur cuburdan, işlenmiş şekerden uzak durun diyor. Ben de buna göre besleniyorum ama yine de bir şey değişmiyor.

Bakın size yediklerimi sıralayacağım, bir bakın:

Sabah - bir kahve, sonrasında su
Öğle arası - burada kahvaltı yapıyorum. domates, salatalık, biber, maydonoz (yağsız tuzsuz hepsi), zeytin (5-6 tane), beyaz peynir, kaşar, ceviz (2 adet), bir haşlanmış yumurta, tam buğday ekmek 1,5 dilim, bir kupa çay, bir tatlı kaşığı ev yapımı reçel (bunda işlenmiş şeker var ama bu kadarı da etkilerse bilemiyorum).

hepsi normal porsiyonlarda, abartılı bir şey yok.
yedikten sonra çok iyiyim ama 1 saat sonrasında görseniz, öyle ağırlaştım ki sanki bir tabak mantı yemişim gibi.

şu an çay-kahve içsem kendime gelirim biraz ama demir seviyem de düşük olduğu için çok içmek istemiyorum.

daha sağlıklı nasıl beslenebilirim allah aşkına?
0
noxie
(14.05.24)
gluten etkiliyor olabilir. ekmek yemeyin bir gün öyle deneyin.

gluten dışında diğer yiyecekler de dokunuyor olabilir.

annem keçi sütünden yapılmış peynir yiyebiliyor inek sütü ürünleri dokunuyor vs.

benzer bir şekilde geçici (edit: geçirgen) bağırsak sendromu da olabilir ama tek belirtisi bu değil , amacım internet doktorluğu değil ama sadece sağlıklı görünen yiyecekler ile çözülemiyor olabileceğini ifade etmek istedim.
0
jülsezar
(14.05.24)
protein yok mu?
0
numlock
(14.05.24)
Kahvaltıda protein ağırlığı aşırı az. Hemde düz şeker, ekmek falan da yiyorsunuz, o yüzden olabilir belki.
0
zimbirik
(14.05.24)
ben de bu konudan şikayetçi idim. 1 porsiyon pilav uyutuyormuş meğer.
ekmeği yarım dilime indirebiliyor musunuz ? bi deneyin isterseniz.
0
WithWorth
(14.05.24)
yumurtayı unutmuşum ekledim, peynir de var protein olarak.

salam, sosis gibi işlenmiş gıdaları bıraktım. sucuğu da olursa hafta sonları yiyorum.
0
🌸noxie
(14.05.24)
1 yumurtadaki protein diğer yediklerinizin yanında pek bir şey değil.
0
zimbirik
(14.05.24)
1 yumurtada olan protein hiçbir şey. Aksam iyi yemiyorsaniz low protein diet olmus.

Eğer bu diyet ise yaramiyorsa tam tersini yapıp deneyin (high protein). Cinsiyete göre ideal protein alimini examine.comdan falan bulabilirsiniz.

Olay yedikleriniz ile mi alakalı denemek isterseniz o öğlen yemeginiz yerine dümdüz salata ve ızgara tavuk yapın. Ekmek yok, yağ yok (yağ umrumda değil de böyle olsun simdilik). Sadece sebze ve tavuk. Bundan da ağırlık çökerse o zaman bir baktırın. Hayatımda salata ile ağırlık çökmedi.

Buna ek olarak ben yemekten sonra limonlu sıcak su iciyorum, bilimsel yani ne bilmesem de mideme iyi geliyor.

Her şeyi deneyin ama sadece tek bir seye odaklanmayin (glutenden oluyor, bundan oluyor, sundan oluyor diye. Deneyerek bulun. Herkesin bünyesi farkli. Yıllardır gluten yerim bir derdim yok).
0
logisticsmanager
(14.05.24)
yediklerin sadece bu kadar mı? kaç kilosun? burada pek bir şey yok ki. pek bir şey yemediğin için yorgun hissediyor olabilirsin.

ayrıca ağırlık çökmesi şunlardan olabilir:
bir hastalık olabilir, doktora gidebilirsin.
kan değerlerin düşük olabilir, bu ihtimal var çünkü az yiyorsun, doktora gidip kan tahlili olabilirsin.
gün içinde çok yoruluyor olabilirsin.
uykunu alamıyor olabilirsin.
son olarak alışkanlık olabilir. her akşam yemekten sonra uykun geliyorsa vücut artık buna alışmış ve o saatte uyumak istiyor olabilir.

bence asıl sebep bu:
www.eksiduyuru.com
0
abelardo
(14.05.24)
Bağırsaklarımda işlev bozukluğu vardı, yemek sonrası çöken ağırlık da belirtilerinden biriydi. Sizde de böyle bir şey var demiyorum ama, doktorum yemek sonrası ağırlık çökmesinin normal olmadığını, yemekten sonra ağırlaşmak yerine aksine enerjik olmanın beklendiğini söylemişti. Sindirim sisteminize bir baktırabilirsiniz.
0
amelie poulain
(14.05.24)
1. Kan değerlerine baktır. Özellikle şekerine

2. Bir hafta süreyle glutensiz beslen.
İçinde gluten olan gıdalar ile gluteni taklit eden gıdalar diye arat ve onları hiç yeme. Azıcıktan bir şey olmaz mantığı yanlış. Hiç yeme. Öyle bir dene.

Yine olmazsa safra kesene falan baktır. Bir gastroentorologa görün.
0
Mirket
(14.05.24)
Sağlıklı beslenmede reçel yüksek şeker ierdiği için olmaması gerekir. Ekmekte bir süre çıkarılabilir proteine ağırlık verebilirsiniz. Sağlık sorununuz için hekime görünün.
0
doharkoman
(15.05.24)
Ekmegi tam bugday yap az ye
Sekeri sifirla

Spora basla
0
Zetnikov
(15.05.24)
(2)

sanal pos alamama

monicapp
online vize danismanligi sitemi yaptım, hersey hazır ama sanal pos alamıyorum, hiçbir firma kabul etmiyor..sebebini de soylemiyorlar..musteri kitlem tamamen yurtdisi, su ana kadar herhangi bir gelirim yok operasyona baslayamadigim icin. çözüm önerilerine acigim
online vize danismanligi sitemi yaptım, hersey hazır ama sanal pos alamıyorum, hiçbir firma kabul etmiyor..sebebini de soylemiyorlar..musteri kitlem tamamen yurtdisi, su ana kadar herhangi bir gelirim yok operasyona baslayamadigim icin. çözüm önerilerine acigim
0
monicapp
(14.05.24)
paytr, paynet gibi yerlere sordunuz mu?
0
numlock
(14.05.24)
firma derken direk bankalarla görüştünüz mü ? biz direk bankanın posunu kullanıyoruz aracı olmadan. tek bankayla çalıştığımız için sorun olmuyor.
0
entropik
(14.05.24)
(3)

sanayimsi işler

patronaj1
selamlar.istanbulda beyaz yakalı hayatının arasında bi memlekete gidince düşünmeye başladığım bir şey var.liseden bir arkadaşım rulo makine hırdavat tic. ltd. şti. kurmuş. Konveyör Bant Rulo üretiyor.maden şirketlerine falan satıyormuş.başka bir arkadaş tarımcıydı zaten ailesi. kendisi de yulaf, kar
selamlar.
istanbulda beyaz yakalı hayatının arasında bi memlekete gidince düşünmeye başladığım bir şey var.

liseden bir arkadaşım rulo makine hırdavat tic. ltd. şti. kurmuş. Konveyör Bant Rulo üretiyor.
maden şirketlerine falan satıyormuş.

başka bir arkadaş tarımcıydı zaten ailesi. kendisi de yulaf, karışık, darı vs kuş yemi imalat ediyor.

ikisinin de bu işleri kurduktan sonra hayatları inanılmaz değişti. kısa sürede evler arabalar hayat tarzı baya level atladılar.

şimdi düşünüyorum network tabii ki önemli ama ben kuş yemi işime girsem en kolay şey üretmek olur. bin tane dert var.

ikisine de sorduğum ilk soru şu oldu, nereden aklına geldi de bu işe girdin?

sallıyorum mesela düğme ya da fabrikalardaki rulolara yedek parça üretmek gerçekten bir iş ve belli ki yeterli sermaye, ticari kafa, aile bağlantıları vs bir şekilde kazandırıyor.
bunun gibi örnekler var mı hiç çevrenizde falan?

birileri şu an sadece şu tarağı üreterek para kazanıyor. www.google.com

hadi zeytin tarağı üreteyim desem nereden başlanır ki işe?
0
patronaj1
(14.05.24)
Bir şekilde işin içinde olmakla başlıyor herşey aslında. Ticaretle uğraşıyorsan iş çevren sürekli genişliyor, kim nerede ne iş yapıyor, ne yapılacak, kimler ne alıp satıyor devamlı bunları görüyorsun, duyuyorsun.
Geleceği gören, risk alabilen bu işlere giriyor.

eski nesil de(60 öncesi) çıraklık,kalfalık, ustalık-işveren olmak şeklinde ilerlemiş süreç, daha sonra ki nesillerse babalarından kalan işleri devralmış, devam ettirmiş, büyütmüş. 70 sonrası nesilde memur oldu, mühendis oldu, ara eleman oldu buralarda çalışan ana iş gücünü oluşturdu.

Bu durum Türkiye sanaysinin özeti oluyor.
www.ekonomim.com
0
sealth
(14.05.24)
sealth +1

bir şekilde işin içinde olmak lazım,

ya da işin içinde olan böyle bir işe girişebilecek ama parası olmayan biri ile ortak olmak lazım ki orada dürüstlük güven vs riskler geliyor beraberinde
0
jülsezar
(14.05.24)
Ben tüccarım. Önce al sat yaparak başlarsın, müşteri kazanırsın, çevre edinirsin, ticaret nedir öğrenirsin. Sonra - istersen- üretime geçersin. Ama her zaman alıp satmak, üretip satmaktan daha avantajlıdır.
0
numlock
(15.05.24)
(4)

iyi pazarlık yapmanın ipuçları?

metematik
nelerdir? kişisel taktikleriniz var mı?
nelerdir? kişisel taktikleriniz var mı?
0
metematik
(14.05.24)
Ben bu konuda çok becerikli değilim ama bu sıralar buzdolabı almadan önce birkaç yerden fiyat aldık. Fiyat aldığımız yerden de satıcının kartını alıp üzerine model numarası ve bize indirimli satacağı fiyatı yazdırdık. Daha sonra başka bir mağazaya gidip "bak şurası bu fiyatı verdi" dediğimizde daha düşük fiyat verenler oldu. En azından o fiyattan bir tık daha ucuz fiyat verdiler.
0
birşeylersoracağım
(14.05.24)
İlk önce on farklı yerden fiyat sormak gerekiyor. Sonrasında ısrarcı olmak gerek. Karşı tarafın minimum %65 kar edeceğini max %200 kar edeceğini düşünerek karşı tarafın kar oranını %90 civarında hesaplayıp ona göre kafanızda bi fiyat oluşturup o fiyat üzerinde ısrarcı olun. Nereli olduğunu sorun, kıyafeti ve parfümünü övün. Fiyat konuşurken arada bir konu dışına çıkıp dikkatini dağıtın. Eğer fiyatta anlaşamazsanız kalkıp gidiyor gibi yapın, baktınız sizi geri çevirmiyor gidin. Zaten diğer geldiğinizde de aynı fiyat olacağı için o sürede diğer satıcılara da aynı taktikleri uygulayarak deneme yapın. Biri mutlaka kabul edecektir.
0
dakota
(14.05.24)
Ogrenciyken, saticidan kucukken iyi oluyordu bu pazarlik isleri. Ama yas aldikca saticiyla aradaki yas farki azaldikca zorlasiyor. Tabi zaman, mekan onemli dovizcide baska, kiyafet saticisiyla baska nalburla baska pazarlik edilir.

Saticiyla zitlasmamak, suyuna gitmek onemli bence. Adama malini kotuleme, karsi taraf ovdukce malini yiyormus gibi yapacaksin, tabi gordugun eksiklikleri soyle, kumasi soyle olsaydi, su plastik olsaydi, surda cep olsaydi falan gibi her seye he demek degil. Ama zitlasmamak, muzakereyi olumlu surdurmek onemli, mal icine sindiyse alma asamasina gelindiyse "begendim 10 numara ama benim durumum yok, ogrenciyiz, asgari ucrete calisiyoz, haklisin pahali degil belki ama benim butceye gore pahali geliyor, su fiyata yapabiliyorsan, x'e inebiliyorsan aliyim" gibi pazarliga baslanabilir. Ya da dukkana ilk girdiginde bir kac fiyata baktiginda ooo cok pahaliymis bunlar ya seni bosa yormiyim abi bana x seviyesinde bir seyler lazimdi ama senin fiyatlar yuksek geldi falan diye karsi tarafi dusunuyormus gibi sozler, fake dukkandan ayrilmalar etkili olabiliyor. Satici: sen dene bak, begen yapariz bir seyler diyecektir, boyle boyle saticiyla muhabbeti kurmak onemli.

Piyasayi bilmeden, az cok fiyat arastirmadan hicbir seyin pazarligi yapilmaz. Pazarlik sirasinda piyasadan hayali ya da gercek fiyat bilgisi de etkili olabiliyor, yan tarafta su fiyat, caddede su fiyat zaten, gozunu seveyim benim semtte zaten o fiyat, sana bosuna mi geldik falan gibi serzenisler. Tabi uslup, agzin laf yapabilmesi lazim aksi durumda saticinin satacagi varsa bile mali satmaz, git ordan al o zaman diye sinirlenir ustune sizi de sinirlendirir
0
freedonia
(14.05.24)
bişeyi alırken mi satarken mi?
0
numlock
(14.05.24)
(2)

Araba tavsiyeleri

mirafiori
Merhaba araba arastirmasina tekrar girdim, 2004 modele kadar 4 kisilik cabrio arac bakiyorum. Bir sekilde masraf cikaracaklarindan suphem yok ama en az basimi hangisi agritir onu bilemiyorum. Asagidaki modellerden tecrubesi olan var midir?Mercedes CLK ikinci jenerasyon C209/A209 (200 veya 320)BMW 3
Merhaba araba arastirmasina tekrar girdim, 2004 modele kadar 4 kisilik cabrio arac bakiyorum. Bir sekilde masraf cikaracaklarindan suphem yok ama en az basimi hangisi agritir onu bilemiyorum. Asagidaki modellerden tecrubesi olan var midir?

Mercedes CLK ikinci jenerasyon C209/A209 (200 veya 320)
BMW 3 serisi (e30 e36 veya e46)
saab 9-3
audi a4 ikinci jen (Typ 8E/8H)

alternatiflere de acigim ama butceme giren gozume carpan modeller bunlar oldu arastirmalarimda.
0
mirafiori
(13.05.24)
Clk güzel ya. Ama türkiyede Cabrio büyük dert söyleyim.
0
numlock
(13.05.24)
8 yıl İzmir'de cabrio araç kullandım. Öncelikle ülke iklimi cabrio araçlar için asla uygun değil. Yazın aşırı sıcak oluyor, tenteyi açarsan kavuruluyorsun. Kış mevsiminde açmak ise zaten uygun değil. İlk sene komşunun eşi balkondan sigara izmariti attı, aracın üzerinde fındık kadar delik oluştu. Siyah silikon ile kapattım ancak çirkin görüntü asla gitmedi. Üçüncü yıldan sonra sağanak yağışlarda yan cam fitilleri arasından yağmur suyu girmeye başladı. Tenteyi sürekli aç-kapa yaptığımız için fitiller deforme oluyor. Fitil değişimi çok zor ve masraflı. Tente yıprandı komple yenileme kararı aldın diyelim bunu hakkıyla yapacak işletme Türkiye'de yok. Şu an kalitesiz işçiliğe kumaş dahil 70-80 bin fiyat çekiyorlar ve asla orjinali kadar güzel olmuyor. Aracı tamire-bakıma götürdüğünde ustalar iki-üç kat fiyat belirliyor, bu havalı araca binen adamda para çoktur mantığıyla okşuyorlar, oysa cabrio aracın tentesi hariç tüm parçaları normal sedan araç ile aynıdır. Hikayenin sonuna gelirsek; Cabrio araçlar Türkiye'de günlük kullanım için asla uygun değil. Ha ben zenginim, sadece haftasonu keyif amaçlı kullanmak için alacağım diyorsan orası ayrı.

Ek: Piyasası yok. satma kararı aldığında çok geç satıyorsun.
0
HellKeePer
(13.05.24)
(2)

Marka isim önerisi

pianeta
Önerilerinize ihtiyacımız var.Detoks ürünler ve evde koktely yapımı için mix ürünler şişeleyip satacak bir marka için isim arıyoruz. Mix ürün dediğim, atıyorum insanlar cin, buz ve bahsettiğim mixi karıştırıp evde hızlıca kokteylini hazırlayacak. Aynı zamanda diyet yapanlar için detoks ürünler de ol
Önerilerinize ihtiyacımız var.
Detoks ürünler ve evde koktely yapımı için mix ürünler şişeleyip satacak bir marka için isim arıyoruz. Mix ürün dediğim, atıyorum insanlar cin, buz ve bahsettiğim mixi karıştırıp evde hızlıca kokteylini hazırlayacak.
Aynı zamanda diyet yapanlar için detoks ürünler de olacak.
Halihazırda bu işi yapan en popüler yerlerden biri şu zaten: twinsmutfak.com

Var mıdır bu marka için isim önerileriniz? Detoks olduğu için hem doğallığa, kokteyl mixi olduğu için de hem de kokteyle gönderme yapan ya da çağrıştıran, mümkünse tek kelime isim önerlerini alabiliriz.
0
pianeta
(12.05.24)
Bahama's
0
numlock
(12.05.24)
Detomiks
0
pro9it9is9
(12.05.24)
(5)

Bu spor programı iyi mi?

dejame
Basit bir push pull legs programı yazdım, ilk hafta denedim ve çok sevdim, bir şey hariç. Push günü öyle yoruluyorum ki ertesi gün pull için yeterli verim alamıyorum.Her kas grubumu haftada iki kez çalıştırmak istiyorum. Salon Pazar tatil, 6 gün gidiyorum. 14 Haziran'a kadar gideceğim, sonra yazlıkt
Basit bir push pull legs programı yazdım, ilk hafta denedim ve çok sevdim, bir şey hariç. Push günü öyle yoruluyorum ki ertesi gün pull için yeterli verim alamıyorum.

Her kas grubumu haftada iki kez çalıştırmak istiyorum. Salon Pazar tatil, 6 gün gidiyorum. 14 Haziran'a kadar gideceğim, sonra yazlıkta olduğum için salon imkanım olmayacak. Koşu, yüzme, bisiklet ve mekik/şınav, belki evdeki 10 kiloluk bir çift dumbbell ile çalışacağım.

Zamanım kısıtlı olduğu için maksimum verim almak istiyorum. Daha önce çok kez düzensiz olarak spor salonuna gittim, altyapım var.

Hedefim belimi inceltip kaslarımı biraz daha diri hale getirmek. Hafif kalori açığı oluşturup temiz besleniyorum. Protein ağırlıklı ve dengeli yiyorum, sadece kreatin kullanıyorum.

Sizce program nasıl?

Push Pull Legs Spor Programı

Warm-up for 10 mins

Day 1: Push (Chest, Shoulders, Triceps)

- [ ] Butterfly (3 sets x 8-10 reps)
- [ ] Bench Press: 4 sets x 6-8 reps
- [ ] Incline Dumbbell Press: 3 sets x 8-10 reps
- [ ] Cable Chest Fly (3 sets x 8-10 reps)

- [ ] Shoulder Press (Barbell or Dumbbell): 4 sets x 6-8 reps
- [ ] Lateral Raises: 3 sets x 10-12 reps
- [ ] Front Raises: 3 sets x 10-12 reps
- [ ] Arnold Press: Until Failure (a few sets maybe)
- [ ] Shrugs: Until Failure (a few sets maybe)

- [ ] Tricep Pushdown: 3 sets x 8-10 reps
- [ ] Seated Dip Machine OR Cable Tricep Kickbacks: 3 sets x 10-12 reps

Day 2: Pull (Back, Biceps)

- [ ] Dumbbell Deadlifts: 4 sets x 6-8 reps
- [ ] Pull-Ups or Lat Pulldowns: 4 sets x 6-8 reps
- [ ] Bent Over Rows: 3 sets x 8-10 reps
- [ ] Seated Cable Rows: 3 sets x 10-12 reps

- [ ] Barbell Z Bar OR Dumbbell Bicep Curls: 3 sets x 8-10 reps
- [ ] Hammer Curls: 3 sets x 10-12 reps

Day 3: Legs & Abs

- [ ] Dumbbell Squats: 3 sets x 6-8 reps
- [ ] Leg Press: 3 sets x 10-12 reps
- [ ] Leg Extensions 3 sets x 10-12 reps
- [ ] Leg Curls: 3 sets x 10-12 reps
- [ ] Dumbbell Calf Raises: 4 sets x 10-12 reps

- [ ] Crunches 4 sets x 8-10 reps
- [ ] Hanging Leg Raises 4 sets x 8-10 reps
- [ ] Standing Oblique Twists 4 sets x 8-10 reps
0
dejame
(10.05.24)
beli inceltme amacın varsa hafif değil ağır kalori açığı oluştur.

antrenman güzel, fazla bile. pull ve push durumu antrenamandan kaynaklı değil, yorgunluktan. yaptıkça açılırsın. başarılar.
0
numlock
(10.05.24)
Abi programı sen mi yazdın yoksa aldin mi?
Çünkü benim böyle sorulara cevabım yüzde 99 "bu işi 30-40 yıldır yapan adamların programı varken neden kendi programın" oluyor.

O yüzden ilk bunu diyorum. Ben kendi programımı bundan 12-14 sene önce yazıyordum daha yeniyken sonra öğrendikçe bu isi bilenlerden almaya başladım. Misal tam şu an elimde dan john'un "never let go" kitabı var.

Neyse ben kendi fikrimi söyleyeyim; kalori açığı yapan birinin bu kadar fazla set ve tekrar bodybuilding yapmasini mantıklı bulmuyorum. O yüzden tavsiyem her zaman strengh training.

Buna ek olarak programda progressive overloada dair bir şey de yok. Yani belki vardır da yazmamissinizdir.

Bu programdan calorie deficitte verim alamamak beni cok sasirtmaz.
Bence calorie deficitin üstüne high volume training sıkıntın var.
Hayır zaten push günü failurea gidiyorsun. Calorie deficit vs failure bana biraz sıkıntı geldi gene.

Zaman sıkıntın varsa myoreps araştırabilirsin.

Bana kalsa barbel temel 4 hareketli strengh training (5/3/1 olur 5*5 olur 3*5 olur ne olursa), üstüne carry hareketleri (farmers carry, suitcase carry vs) yapar geçerim abs için de ab wheel yaparım. Ama tabi bana bunu sormadin ama olsun :)

Oblique twist yerine en azından suitcase carry yap. Bak buradan stuart mcgill'in bu konudaki dediklerine bakabilirsin;
www.strengthcoach.com
0
logisticsmanager
(10.05.24)
Bu arada ben biraz biasedim bu konuda. Bodybuilding antrenmanlarini sıkıcı buluyorum :) ama gene de bence şu yazdığından daha iyisini yapacağını düşünüyorum. Yani calorie deficitini kg*kac gr protein aldığını kaç saat uyuduğunu bilmiyoruz tabi. Ama misal ben olsam illa body yapacaksam 3 gun full body ya da 4/5 günlü split yapıp bir gün mobility movements antrenmani yaparim ve yapacak yer varsa hard conditioning denerim.
0
logisticsmanager
(10.05.24)
Ben bu işin uzmanı kesinlikle değilim önden belirteyim;

Push günü aşırı yoğun değil mi ama? Göğüste 4, omuzda 5 harekete ihtiyaç var mi maksimum verim için? 3 göğüs, 3 omuz, 2 triceps yeterli olur gibi hele bi de kalori açığı veriyosanız. Pull için 4/2 ideal bence. Bir gün 11 hareket yapıp sonraki gün 6 hareket yapmak dengesizlik yaratmış gibi.

Dediğim gibi ben uzmanı değilim ama iki gün arasında çok fark var harcanan güç açısından. Bir tık azaltıp deneseniz belki verimde o kadar azalma görmezsiniz?
0
nundu
(10.05.24)
"14 haziran a kadar vaktim zaten az yapabildiğim zorlayabildigim kadar zorlim" kafasında aman tükenis ve dolaylı olarak sakatlık yaşama. Vücudunu dinle, cok yorgun uyandigin günleri pas geç.

Bir de bazı hareket sıraları tuhaf. Göğüste bence 1 bench 2 incline 3 cable 4 butterfly daha iyi sanki.

Omuzda da dumbbell press le başlayıp ardından Arnold press yapmak abes olur. Barbell ya da makine ile başlayıp ardına Arnold koyarsan şık olur. O pressler omuz ve gogsun ilk hareketleri olsun raise fly vs ardına koy.

Bacakta da ben 1-extensions 2- curl 3- leg press 4- dumbbell squat 5 calf yapardım.

Ayrica calf neden makinede değil de dambil :)

Son olarak en azından press hareketlerinde progressive overload yap. Dumbbell press ler de 4 set olsun
0
makbur
(10.05.24)
(4)

Yurtdışı Uçuşta Bagajdaki Valizde Çatal Bıçak

Bluesque
Sorun yaratır mı?İrlanda'ya giderken arkadaşımın isteği üzerine TR'den almam gerekti, 2-3 tane olacak. Valizi bagaja versem sorun yaşamam, değil mi?TeşekkürlerEdit: Kabin bagajı değil, yani bavulu yanıma almıyorum.
Sorun yaratır mı?

İrlanda'ya giderken arkadaşımın isteği üzerine TR'den almam gerekti, 2-3 tane olacak. Valizi bagaja versem sorun yaşamam, değil mi?

Teşekkürler

Edit: Kabin bagajı değil, yani bavulu yanıma almıyorum.
0
Bluesque
(10.05.24)
sorun olur kabin bagajıysa
0
numlock
(10.05.24)
kabin bagajı değilse hiç sorun çıkmaz.
0
theselfish
(10.05.24)
Uçak altına verilirse sorun olmaz, kabinde yanınıza almak isterseniz sorun olur.
0
but that was just a dream
(10.05.24)
Kabin bagajinda zaten ucaga sokamazsiniz, ancak asagiya verdiginiz bagajda ucaga alirlar.

Ancak Irlanda'ya giriste valizi aldiktan sonra gumrukte kenara cekip bir valize bakalim derlerse bicaklari aciklamaniz gerekir.

Ayni durum Irlanda'ya gelirken esimin basina geldi, valizde bana 30 kusur santimlik bir sef bicagi getiriyordu. Gumruk polisi aciklama istemis cunku Irlanda'da bicak tasimak yasak. O da esim yemek yapiyor, bu da yemek bicagi gibisinden bir aciklama yapinca birakmislar.
0
sertac akin
(10.05.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.