Giriş
(10)

Annenin aptal huylari

dedeminhirkasi
Kalp hastası bir kadın. Olabildiğince yormamaya, derdimizi anlatmamaya calisiyorum.Fakat sevmediğim ve değişmeyeceğini de bildiğim bir ısrar etme veya yapma dediğim şeyi yapma huyu var.İnsan annesiyle öyle veya böyle oturup iki kelam edemez mi? Ufak tefek herhangi bir hayat gayesinden bahsetsem üzül
Kalp hastası bir kadın. Olabildiğince yormamaya, derdimizi anlatmamaya calisiyorum.
Fakat sevmediğim ve değişmeyeceğini de bildiğim bir ısrar etme veya yapma dediğim şeyi yapma huyu var.
İnsan annesiyle öyle veya böyle oturup iki kelam edemez mi? Ufak tefek herhangi bir hayat gayesinden bahsetsem üzülüyor, geceleri uyuyamıyor hergun anlattığım olayı soruyor vs. Yahu kadın otur da bi bi sıkıntıya söyle derman bulabiliriz veya olur oğlum duzelir her şey vs de geç. Daha da kötü duruma getirmek neden?

Yorulmasın diye evine dahi gitmemeye başladım. Yemek yapiyor mesela ekmek bayatlamış sanırım diyorum, arkamı donuyorum bi bakıyorum markete ekmek almaya gidiyor filan. Abi geçen bunun yüzünden kavga ettik. Ben strese giriyorum bu durumda… niye böyle bir insan ya. Neden? Oturup bi çay içemeyecek miyiz. Ya en basit konuda da herhangi bir fikir belirtemeyecek miyiz?
0
dedeminhirkasi
(21.09.25)
İşte bundan sonra demek ki bunları yapmamanın doğru olduğunu anladım. Üzülüyorum gitmiyorum vs diye, gidince de tantana çıkıyor.
0
🌸dedeminhirkasi
(21.09.25)
Hepsi mi aynı acaba?

Birebir benim rahmetliyi anlatmışsın.
0
Mirket
(21.09.25)
"ekmek bayatlamış sanırım diyorum, arkamı donuyorum bi bakıyorum markete ekmek almaya gidiyor filan"

Bu senin sınavın, onu değiştiremezsin. Hem yaşlı hem de anne, değişmez. Ama sen ona mesela ayrıntı söyleme, eleştiri ya da memnuniyetsizlik sayılabilecek hiçbir şey söylememeye odaklan. Aslında senin hayatını güzelleştirecek bir çalışma bu, sana annen üzerinden sorulmuş bir soru.
0
muhayyer divan
(21.09.25)
burada aptal huylari olan bir anne yok. buyumemis karsisindaki insanin dertleri, travmalari oldugundan bihaber bencil bir insan var. anne belli ki anksiyete sahibi, demek ki ona dertler anlatilmayacak. kaldi ki "sıkıntıya söyle derman bulabiliriz veya olur oğlum duzelir her şey vs de" gibi bir talebi var bu insanin. anne ne hayat zorluklarindan gecmis, travmalarla delik desik olmus ama pasamiza derman olamadigi icin aptal deniliyor.

o kadar anlayissizsiniz ki o apar topar ekmek almaya gidisin bile bir travma tetiklenmesi sonucunu oldugunu goremiyorsunuz.

nedir bu kadinlarin sizlerden cektigi.
0
warrior princess
(21.09.25)
aynı takıntılar ve huylar yaş aldıkça sende de artacak.
0
lambırcek
(21.09.25)
Hayat gayelerinden bahsettiğinizde üzülme konusunda bişi diyemem. Ama ekmek örneği beni rahatsız etti. Evine gitmişsiniz, masaya oturmuşsunuz, kadıncağız uğraşmış. O noktada ekmek bayat dahi olsa yapacaklarım nettir. Ya hiçbir şey söylemeden o ekmeği yerim, ya ekmeğe dokunmam yemek yer kalkarım, ya hiçbir şey söylemeden giderim yeni ekmek alırım "kalabalığız yetmez diye düşündüm" ya da "sıcak sıcak almak istedim" derim. Kusur örtmek iyi bir şeydir, baktığı her şeyde kusur bulan insan sürekli şikayet eden insan beni rahatsız eder. Eleştirme, tespit yapma sorun çöz derim.

Ekmekten bağımsız olarak bir çok konuda bunu yapıyor olabilirsiniz bu arada.
0
kullanicadi
(21.09.25)
Yaşlandıkça huyları suları değişiyor uyardığında da alınıyor üzülüyor. Bu yüzden olduğu gibi kabullenip olabildiğince yardımcı olmaya çalışacaksınız.
Kendisini yormasını istemiyorsanız yormayın, yemek yemeye gitmek yerine yemek götürün ya da yemeğe götürün mesela.
Madem her şeye çok takılıyor derdinizi anlatmayın ne gibi bir çözüm üretecek yaşlı başlı kadın size allah aşkına darlanmasın en azından.
0
mutekebbir
(21.09.25)
kaybetmeden keyfini çıkartın annenizle zaman geçirmenin. varsın dertlensin varsın markete gitsin ne olacak. yeter ki mutlu olsun...

eğer yorulacağını düşünüyorsanız, ekmeği söyleyin getirden yemek sepetinden.

yemeği dışardan söyleyin.

üzmeyin olm annenizi.

benim annem de böyle. yaş ilerleyince daha da böyle oluyor. normal yani.
0
gurur
(21.09.25)
kullandigin kelimeler ve uslubundan acikca goruldugu uzere yasli ve hasta bir anneyi idare etmek icin fazla sivrisin. annenin de tepkilerini abarttigini dusunmuyorum. o uzuntuler muhtemelen senin uslubuna verilen tepkiler. ayrica empati eksikligi de had safhada hissettigim kadariyla. senin gibi bi arkadasim var. annesiyle hep azarlar gibi konusuyor. surekli yasli olmak zaten agir bir durumken hem yasli hem hasta hem yalniz olmak 10 kat daha agir bir yuk. hayat sadece siyah ve beyaz degil. griler de var.
0
dokunmakalbime
(22.09.25)
Geleneksel türk aile yapısı kadınları maalesef kendilerini başkası için feda etmeye çok alışıklar.

Ekmek bayat dersen gidip alır evet.

Değiştiremezsiniz, bunlara dikkat edeceksiniz.

Ekmek bayatlamış demek yerine gidip siz alabilirsiniz mesela bunu yapacağını biliyorsanız.
0
anten
(22.09.25)
(19)

evlenmeden önce konuşulması gereken konular?

goge bakan
iki tarafın da beklentilerini ayrıntılarıyla aktarması gereken konular nelerdir tecrübelerinize göre?
iki tarafın da beklentilerini ayrıntılarıyla aktarması gereken konular nelerdir tecrübelerinize göre?
0
goge bakan
(15.07.25)
Gelecek planlari. Yasanilacak ülke, cocuk yapilacak mi vs kesin konusulmali
0
sonsuz
(15.07.25)
Kim evde ne işi yapacak kesinlikle konuşulmalı. Roller belirlenmeli. Eve yapılacak maddi katkı.
Akrabalar evde kalabilir mi?
Sürekli memleket dedikleri boz çöplüğe gidecek miyiz? Evimize gelip aylarca işgal edecekler mi?
Kardeşleri mal ve sürekli arkalarını toplayacak mıyız? Velileri için de aynısı geçerli. Çocuk olacaksa aileler gelecek mi, bakıcı mı, işten çıkacak mı?

Devam ederdim ama bunlar iyi bir başlangıç diyebiliriz.
0
Shepard
(15.07.25)
Arada bir salonda tek yatılsa sorun olur mu gibi şeyler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.07.25)
Ekonomi nasıl sağlanacak ve çocuk yapılıp yapılmayacağı

Kişilerin kariyer planları ve yurtdışı planlarının olup olmaması

Bunlar sanki şirket mülakatı gibi duruyor insanlar konuşulmasını ayıp sanıyor, aşk sevgi her şeyi çözer ne gerek var diye düşünüyor fakat aşk sevgi hayatta her şeyi çözmüyor

Kaleci saçlı +1
Arada salonda tek yatabilir miyim, bu bende de var, hatta sevgilime sormuştum tamam demişti ama ayrıldık
0
grimavi
(15.07.25)
@Arbre, yalan söyleme gecmisi olan biri neden sana dogruyu söylesin
0
sonsuz
(15.07.25)
Evlenme kararı bence daha çok hislerle alınan bir karar. What is your gut saying yani için alıyor mu karşındakini, içine siniyor mu?
0
sekizdokuzon
(15.07.25)
Bazilari abarti olabilir ama yuzeysel olarak konusmakta fayda var:

0) Nerede yasanacak? Islere yakin? Ailelere yakin? Kimin isi/ailesi? Yurt disi? Sahil kasabasi? Kendi eviniz? Kira?

1) cocuk yapilacak mi? evet ise nasil buyutulecek, kim bakacak? dini gorusler neler, adetler neler, ailesel beklentiler neler? (mesela sunnet olacak mi, sunnet dugunu olacak mi, kupe takacak mi, ya gay olursa, ya ozel ihtiyacli olursa vs)

2) cocuk olmuyorsa alternatifler neler? evlat edinmek, koruyucu ailelik, IVF vs seyler nasil halledilecek?

3) Ailesel genetik hastalik var mi? Tasiyicilik var mi? Ilerde ana babaniz, daha sonra siz parkinson, ALS filan olunca ne olacak? Kim bakacak?

4) Mal varliginiz ve genel butceniz nasil paylasilacak? Kim calisacak? Neye ne kadar para harcayacaginiza nasil karar vereceksiniz? (1000$ a canta almak, 20000$ a motosiklet almak, kirada oturmak, ev almak, arabayi yenilemek, banyoyu yenilemek vs gibi seyler nasil konusulacak?)

5) Olunce ne olacak? Mal varliginiz esinize mi, cocugunuza mi, kardesinize mi, ana babaniza mi kalacak? Nasil pyalasilacak?

6) Cocuklarin egitimi nasil olacak? Kaliteli okul --> kaliteli mahallede yasamak, ozel okul, yurt disi vs gibi seyler.

7) Tatillerde ne yapacaksiniz? Memleket? Deniz kum gunes? Yurt disi? Evde oturmaca?

8) Evcil hayvan yaklasimlariniz? Yarin ocuck kedi istedi mesela, olay cikacak mi?

9) Ana baba kardes amca oglu vs surekli yakanizda olacak mi? Finansal olarak olur, kapiniza fiziksel olarak olur. Neyi nereye kadar tolere edeceksiniz?

10) ayri ayri disari cikacak misiniz? cikinca birbirinize ne kadar hesap vereceksiniz?
0
taurina
(15.07.25)
Para, iç ilişkiler ve dış ilişkilerin sınırları.
0
encokbenisevinnolur
(16.07.25)
Evlilik sözleşmesi ve boşanma durumunda malların nasıl paylaşılacağı. Bunu baştan konuşmazsan sonra büyük sıkıntı yaşarsın.
0
runaway
(16.07.25)
koca kontenjanindan 10 seneyi devirdim.

evlendigim kadin ile su anda evli oldugum kadin arasinda daglar kadar fark var, cocuktan sonra bambaska bir faza gecti, hormonlarin etkisi falan herhalde.

o yuzden bastan ne konusursan konus, evlilik organik ve dinamik birsey statik degil, sen istedigin kadar plan/anlasma yap.. o is oyle yurumeyecek, uyarayim.
0
cooperr
(16.07.25)
Kosulsuz birbirini sevmek degilmiydi ?
0
designer
(16.07.25)
Oturulup konuşulduğunda mantıklı konuşan, ama iş icraate geldiğinde yapmayan o kadar çok insan var ki, ben bu konuşmaların çok bir işe yarayacağını düşünmüyorum.

Yine de genel hatlarıyla bir imaj çizmek adına yukarıdaki yazılanlara katılıyorum.
0
ananiyimioguz
(16.07.25)
Çok uzun vadeli konuşmak çok yararlı olmayabilir çünkü evliliğin akışında karşındaki insanla beraber senin de görüşlerin/hayata bakışın değişecek. Temelde şunlar konuşulabilir:

- Çocuk yapmaya sıcak bakılıyor mu; bir taraf çocuk isterken diğeri kesinlikle karşı ise baştan evlilik yapmamak lazım.

- Genel olarak finansal konular; evin geçimi nasıl sağlanacak, karşılıklı beklentiler neler, ev-araba gibi alımlarda nasıl hareket edilecek.

- Sosyal hayatlar nasıl ilerleyecek; örneğin eşini oturduğu siteden dışarı çıkarmamakla övünen (!) bir arkadaşımız zamanla malesef boşandı. Yine boşanan bir çift biliyorum; arkadaşım yarım saat kahve içmeye gel(e)mezdi, "eşim sorun çıkarıyor" derdi. Sonrası hüsran.

- Y.dışı veya şehirdışına taşınma hedefi ve planı var mı, varsa nereler -> bu konu ÇOK KRİTİK. Evlilik sonrası zorla kadının/erkeğin memleketine taşındırma hikayelerini çevremde 4-5 çiftte gördüm. Boşanan da oldu aman dikkat.
0
Lethe
(16.07.25)
@cooperr +1 kadın tarafı olarak konuşuyorum, doğuran kadın olmasına rağmen erkekler daha fazla lohusa gibi davranıyor. Konuşulduğu gibi gitse her şey keşke…
0
ekimoloji
(16.07.25)
üstte yazılanlar konuşulmalı ama her şeyden önce bir süre beraber yaşanılmalı.
benim gözlemlerime göre erken dönem boşanmaların en büyük nedeni hiç beraber yaşamamaları.
0
my fault
(16.07.25)
madde madde yazanların çoğu bekar bence. ne konuşursan konuş evlendikten sonra düşünceler, mevcut durumlar illa ki değişecektir.

@my fault haklı bence, ama maalesef ki türk aile yapısı buna çok uygun değil. evlenmeden önce en az 1 yıl beraber yaşanması çok daha sağlıklı olur. elimde yetki olsa zorunlu yaparım hatta.
0
bobinhoo
(16.07.25)
böyle bir liste hazırlamak mümkün değil. bazı şeyler zaten kendini belli eder. kaldı ki karşınızdaki yalan da söyleyebilir. ilişki içinde bazı şeyleri çözüp halledemiyorsanız, karşı tarafı tanıyamayıp soru sormaya ihtiyaç duyuyorsanız zaten evlilik konusu rafa kaldırılmalı. sadece çocuk konusu netleştirilebilir belki.
0
elorelia
(16.07.25)
bekarken bir evde yaşayıp sonra boşananlar insan değil mi? iyi ki elinde yetki yok ergenus
0
lambırcek
(16.07.25)
Görücü usulü evlilikler dışında bu konuların tamamında hiç konuşmadan kendiliğinden oluşmuş bir hemfikir olma veya ortayolu bulma uzlaşısı yoksa, sonradan konuştuklarınızı notere onaylatsanız bile pek bir işe yaramıyor.

Ayrıca, madem konuşmaya karar verdiniz, şunları da konuşun,

Taraflardan biri kaza geçirip omirilik felçli olursa ne olacak,
Taraflardan biri ölümlü kaza yapıp hapse düşerse ne yapılacak,
Taraflardan birinin abla ve eniştesi kaza yapıp ölür de 3 yeğen başa kalırsa ne olacak
Anne ve baba aynı anda alzheimer ya da yatalak olursa ne olacak
Taraflardan biri ömür boyu ödeyeceği bir dolandırılma olayıyla karşılaşırsa ne olacak
Bebek serebral parsi olursa ne olacak

Akraba kalabilir miymiş? Ne kadar pembe bir dünyanız var.
Evleniyor musunuz evinizin odasına kiracı mı seçiyorsunuz belli olmuyor.
0
Mirket
(16.07.25)
(20)

Pkk'ya gerilla diyen örgüt sempatizanı mıdır

biseysorcaktim
Yakın zamanda Van'a gittim gezmeye, ilk kez o kadar doğuya gittim. Misafir olduğum ve tanıştığım insanlar kürt. Pkk yandaşı olan aşiret ve bireyler de var tam karşıtı da. Sohbet içinde askerle çatışan Pkklılar için gerilla dediler. Pkk için de örgüt kelimesini kullanıyorlar. Bu ifadeleri kullananlar
Yakın zamanda Van'a gittim gezmeye, ilk kez o kadar doğuya gittim. Misafir olduğum ve tanıştığım insanlar kürt.
Pkk yandaşı olan aşiret ve bireyler de var tam karşıtı da.
Sohbet içinde askerle çatışan Pkklılar için gerilla dediler.
Pkk için de örgüt kelimesini kullanıyorlar.

Bu ifadeleri kullananlar pkk yı haklı buluyor be onlara yakın hissediyor demek çok yüzeysel bir düşünce mi. Merak ettim.
0
biseysorcaktim
(29.06.25)
Öyle görüyorlar ve kelimeleri seçerken dikkatli davranıyorlar.
0
olaylar olaylar
(29.06.25)
Benim de Doğulu tanıdıklarımın neredeyse tamamı öyle diyor. Buradan bile bir fikre varılabilir. Hatta biraz daha samimi olursan bilmem kaç kişiyi vurduktan sonra askerden, polisten kaçan cefakar gerillacıkların hazin öykülerini de anlatabilirler sana. Bunların zihniyeti değişmez maalesef.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(29.06.25)
başlıktaki soruya cevap.
tek kelimeyle evet.
0
lazpalle
(29.06.25)
Evet, parçası değilse de sempatizanıdır.
Hayır, en fazla trafikte kırmızı ışık görünce durmak kadar "yüzeysel"

Ekleme yapayım. "Örgüt" demesinde sakınca yok. Duyuruyu da "örgüt" diye açmışsın zaten. Kelimelerin seçilmesi konusunda @yadigar +1 ama "gerilla" hariç. Bir de terör örgütüne "Kürt hareketi" demek de turnusol. Yoksa hümanist, barışçıl, modern, gelişmiş partililer gelip senin evinin adresine kadar X'te ifşa edebilir ya da kamu çalışanıysan bir gün eve dönerken gelip ensene sıkabilir.
0
nawar
(29.06.25)
Bulunduğu yer gereği demek zorunda da kalabilir. Bir dem parti sempatizanıyla tartışırken, konuşurken mesela...

Bazen daha yumuşak tabirler kullanılabiliyor. Öteki türlü diyalog kurulamıyor.

Bu doğrudur, yanlıştır demiyorum ama bu sebeple "gerilla" diyen insanlar biliyorum.
0
yadigar
(29.06.25)
Terör yandaşları işte. Hiç bir türkten böyle bir şey duyamazsın
0
messina123
(29.06.25)
Gerilla demek, onlar için pkkyı terör örgütü görmemek ile eşdeğer.
siyasilerinde de bu kelime dilden düşmez şarkılarında da.

Onlar öldükten sonra toplumuz leş derken, onlara sempati kuranlar da şehit diyor. ne tür bir şehitlikse artık?
Bir zaman yayınlanan örgüt içinde yapılan inanç anketinde bile İslam en son sıralardaydı. Kadın erkek karışık Namazla ile dalga geçen teröristlerin videosu bile aramalarda bulunur sanırım.

abd ve siyonistlerin maşası olandan ahirette kendine bir faydası yoktur.

pkk yı haklı bulmak, onlara yakın olmak demek askerimize kurşun atılmasını , Türkiye'nin bölünmesi çok normal görmekle eş değerdir.

Osmanlı zamanı Türk Kürt ayrımcılığı "hiç " yoktu. Aksine 2. Abdülhamid zamanının doğuda kendilerine , Rusların kışkırtması altındaki ermenilerin yaptıkların dolayı destek verildi.
Şimdi neden bu konuları olayları ne oldu da farklı bir manada yaşıyoruz anlamak imkânsız.
Ve bu yaşananlar kimin işine yarıyor ? diye bir düşünmek lazım.

Bir açıdan bakarsak hainlikten, diğer bir taraftan namazında niyazında olduğu halde cahilliğinden onlara destek veren de var.
Doğu'da bazen yaşı 70 - 80 olan bile konunun özünüden habersiz olduğundan destek verebiliyor.

PKK'nın ne olduğunu, gecenin bir yarısında kapılarına gelen teröristlerce "12-13 " yaşlarındaki çocuklarının örgüte asker lazım diyerek dağa çıkarılmasını kendi halinde doğudaki bir köyde yaşayan ailelere sorun.

Doğu'da giden, duydukları karşısında: hıım öylemiymiş demesin.
Konuya hakim ise üslubu dikkat ederek onlara sempati besleyenler fırsat varsa doğruları anlatmalı.

Darbe teşebbüsü sonrası onların "kucağına kaçan" askerler bile oldu.
Oysa görünürde Türkiye Cumhuriyeti devletimiz için çalışıyorlardı .

aylar öncesinden darbe teşebbüsüne kadar olan zaman içinde pkk, fetö
ile anlaşmalı olunduğundan ve bir şüphe uyanmaması için eylem herhangi yapmadı.
Darbeden sonra işler beklendiği gibi gitmediğinden bir çok (sayı sanırım 100ü aşıyor) Türkiye Cumhuriyeti devletimiz için çalışan istihbarat çalışanları, fetö örgütü tarafından PKKya hedef olarak gösterildi.

Terör örgütleri haricinde de ABD ve Avrupa'nın yardım ettiği fon sağladığı örgüt, yapı, kurum , kuruluş, şahıslardan bize fayda olmadı, fayda gelmedi, gelmesi beklenemez.

Devletimizin doğu meselesini farklı boyutta ele alıp yeniden kaynaşma ve sosyal inşa sürecine girmesi lazım.

Doğu insanının, genel manada onun bunun uşağı olan örgütlere değil ticarete, aşağılanmamaya, olumlu manada bilinmeye, bölgede kalkınmaya ihtiyacı var.

80li yıllardan itibaren, PKK'nın
köy basarak sivil katliam yapmaları,
şehir içinde olay çıkarmaları,
karakol baskınları,
hendek kazmaları,
rehin almaları,
yol kesmeleri,
memur ve öğretmen hatta imam katletmeleri vs.
ellerine geçen kandan başka bir şey olmadı.
0
diyecevaplandı
(29.06.25)
Bu ülkede kelimeleri dikkatli bir şekilde kullanmayan sadece çok aydın, çok eğitimli, ülkenin geleceği parlak kesim var. Bir tek bu arkadaşların kafası basmadı daha.
Diğer herkes kelimeleri gerçekten çok dikkatli kullanır. Bazı kelimeleri de asla kullanmaz.
Kürtajcı dayıyla dalga çok dalga geçildi de, bu konuda birkaç dil bilen adamı suya götürür susuz getirir o insanlar.
0
mrvln
(29.06.25)
evet.
0
gurur
(29.06.25)
Gerilla demeleri net destekci olduklarini gosterir.
0
Kittie
(29.06.25)
daha ne olacaktı
0
owaki
(29.06.25)
PKK'lılara "gerilla" "örgüt" söylemlerinin normalleşmesi yine akp dönemi ile gerçekleşti.

m.haberturk.com

İçişleri Bakanı "gerilla" diyor :))

Yukarda bir aktroll zirvalamis gene bişiler de, ülke 1984 kitabı gibi yani birileri sanki saniyor ki gerçekler yazilmazsa unutulacak.

Adamlar açılım sürecine zarar gelmesin diye PKK'nın asfalt altına dosedigi Mayınlara ses etmiyolardi (bkz: cem kucuk)

Güneydoğu'da herkes örgüt der tabii, senin iç işleri bakanın gerilla dedikten hükümet ortakları Apo'nun heykelini yapacak kıvama geldikten sonra.
0
makbur
(29.06.25)
Açılım Süreci akp açıklamalarını tv kanallarını sosyal medya hesaplarını arastirirsaniz görürsünüz anlatmak istediklerimi.

Bu memlekette feto ile pkk ile ortaklık etmek ve bunun gibi pek çok suç akplilere serbest, diğer vatandaşlara yasaktır.

Sonra bir de utanmadan uzun uzun yazarlar :)
0
makbur
(29.06.25)
Gerilla evet, örgüt diyen net değil ama muhtemelen hayır, dikkat et sen de örgüt demişsin başlığı açarken. Nusaybin'de hendek olayları sırasında askerlik yaptım. Subaylar da bazen örgüt diyor, ağzım zor alışmıştı. Bariz bir durum olmadığı sürece de kimse terörist lafını kullanmaz.

Pkk'lilara ağız arayıp haber uçuran da oluyor, sırf açıkça desteklemiyorlar diye.

Yani gerilla evet, örgüt net değil, içeriği de kısaca bu.
0
encokbenisevinnolur
(29.06.25)
gerilla diyorsa evet

pkk oylarını genel ve yerel seçimde hamuduyla götürüp hala açılım goygoyuyla bunlar pekeke! mast. yapmak 1984te işleniyor.

akepe akepe akepe güya pkkyla ortaklık yaparken selocan seni başkan yaptırmayacağız diye bağırıyordu meydanlarda. akepe yine de ulusalakların 100 senedir yediği boku temizlemeye çalışıyordu. ha kcksı ypgsi chp ittifakı derken ellerinde patladı.

bir oy hdpye bir oy chpye'leri, seçim ortaklıklarını bunlara göstermeden yapıyorlar ya da bunlar mankurt :D
"HDP'de büyükşehirlerde CHP adayının desteklenmesi formülü tartışılıyor" 2018
ww.bbc.com
0
lambırcek
(29.06.25)
@makbur

yazdıklarıma tekrar baksana.
particilikle ilgili bir şey var mı?
belli bir kişiyi savunmak var mı?
Türkiye Cumhuriyeti devletimiz diyorum.
Hain olana da hain diyorum.
Başka ne ?

Yazıda ciddi manada sana özellikle batan bir nokta varsa belirt ki daha iyi anlayalım.
Uzun uzun yazmışım.. demek seni rahatsız eden bir şeyler oldu arada.

1994 te doğudaydım. Sen o tarihte neredeydin ? Dünyaya gelmiş miydin ?
Oradaki olayları yaşadın mı?
Gece vakti güvenlik güçlerine yapılan ve saatlerce süren
taciz atışlarında evin koridor veya salonuna sığındın mı?
Çocukları dağa kaçırılan köylüleri düşündün mü ?

derdin parti olmuş. Blgin varsa aktar anlat.
90ların o kaos içeren gündeminde sevmediğin o parti yoktu.
O nedenle o dönemde o bölgede dünyaya gelmişsen biliyorsan bir şeyler anlat.

Benim yazdıklarım, seni gibi konuyu saptırmaya hazır olanlar için bir mana ifade etmeyebilir.

Parti dediğin de insanlardan müteşekkil ve yanlışlar oluyor.
Her yapılan doğru diye bir şey de yok.

Hangi partiye yakınsan şu an onlarda olan bitene bak. Ekşi'de senin kafanda olanların özeleştiri tadında yazdıklarından bir demet linkte bulmak zor değil.
Ama burada doğru konuşana da "doğru konuştu" demelisin.

Tabi niyetin sorunlu ise hiç bir şey demene de gerek yok ki üstte yazdıklarından da bu anlaşılıyor.
0
diyecevaplandı
(29.06.25)
büyük oranda evet.
0
ya ben lan neyse
(29.06.25)
Dogunun cogu teror sempatizani, istanbulda yasayan bi dogulu olarak belirtiyorum bunu. Tum tr yi fiziken gezmis biri olarak, dogu 500 yil geriden geliyo medeniyet olarak maalesef.
0
die fetten jahre sind vorbei
(29.06.25)
içten içe sempatizan olmayan kürt yoktur. bu çok normal bir şey.
0
mikahakkinen
(30.06.25)
"diyecevaplandı" diye bir arkadaş var.

eğer ortada reis, akp övme olasılığı bir duyuru varsa ekürisi lambırcekle birlikte hemencecik orada bitiveriyorlar.

fakat ne hikmetse akp'nin kepazelikleri olan hiçbir başlıkta kendilerini görmüyorum. itiraf ediyorum, kendilerini "sazan.avi" yapmak için esad'la ilgili bir duyuru açmıştım ve hemen zıplamışlardı :)

gelelim bu duyurudaki sinsi aktrollüklere..

94'te neredeydin demişsin. 93'teki eşref bitlis suikastini çok iyi hatırlıyorum mesela. eşref bitlis kimdir, nedir bilir misin? neden suikaste kurban gitti? www.kaynakyayinlari.com kürt sorununu bizim-kendimizin çözmesine niçin müsade etmediklerini, tr'ye dikta ettirdikleri, pkk'ya yardımları vs mükemmel bir kaynak kitabıdır (okumayacağını biliyorum çünkü reis ve akp için olumlu bir şey yok burada, genelde sizin ekürilerden bahsediliyor çünkü)

"pkk yı haklı bulmak, onlara yakın olmak demek askerimize kurşun atılmasını , Türkiye'nin bölünmesi çok normal görmekle eş değerdir."

"PKK'nın ne olduğunu, gecenin bir yarısında kapılarına gelen teröristlerce "12-13 " yaşlarındaki çocuklarının örgüte asker lazım diyerek dağa çıkarılmasını kendi halinde doğudaki bir köyde yaşayan ailelere sorun."

işine yine gelmez ama 99'da apo paket yapılınca özellikle 2000 başlarında pkk bitme noktasına geldi. bana 94'te neredeydin diyorsun ama 2002 sonrası şova dönüştürülen (müsade edilen) terörist cenazelerini hatırlıyor musun mesela? akp başa geldi ve pkk, açılım sürecine doğru giden dönemde tekrar toparlanma dönemine girdi. öyle ki hükümet "süreç" var diye istihbarat faaliyetlerini sıfırladı. reisin bizzat kendisi diyor "bunlar (pkk) silah yığmış bu süreçte!" çok afedersin ama sen ne yapıyordun? sen nesin? terör örgütüne güvenilir mi? bir millet, terör örgütüne güvenip anlaşma imzalayanlara emanet edilir mi?

bak yukarıda pkk'nın nasıl bir terörist oluşum olduğunu ne güzel yazmışsın. teröristle masaya oturulur mu? Oslo görüşmelerini hatırlıyor musun mesela?

teröristlerin ayağına gidilip çadır mahkemesi kurularak affedildikleri günleri hatırlıyor musun? hani yukarda çok güzel tarif ettiğin o teröristler.

habur karşılamalarını hatırlıyor musun? sınırdan türkiye'ye giren (tek özellikleri türk askerlerini şehit etmek olan o terörist liderler) ve milyonların halay zurna ile karşıladğı habur karşılamasını hatırlıyor musun?

pkk'yı ne güzel tanımlamışsın ama ülke tv'ler, ahaber'ler twitter'lar bütün yandaş basın ve medyada teröristbaşı ve teröristler hükümet kaynaklı ölümüne savunulurken sen neredeydin?

TÜM BUNLAR OLURKEN DAHA DOĞMAMIŞ OLABİLİR MİSİN ACABA?

bak daha dün "1 tanesi 2 yaşında bebek olmak üzere 8 kadını, toplamda 11 vatandaşımızı yakarak öldüren katil"i bıraktılar.

x.com
x.com

en azından bu aralıkta doğmuş olup hayatta olduğunu bilyoruz. buna tepki gösterebildin mi mesela? gösterebilir misin. var mı o yüreğin?

sana neden kızdığımı sen de çok iyi biliyorsun da aslında..

akp'nin bunları türkiye'nin selameti için yapmadığını da çok iyi biliyorsun.

ad hominem'le bana vereceğin cevabı da biliyorum "bu mesele hiç çözülmesin mi o zaman insanlar mı ölsün vs vs"

akp'nin yaptıklarının olayı çözmek için değil, abd'den gelen emirlerle kendi koltuğunu sağlamlaştırmak olduğunu sen de biliyorsun.

kürt sorunu hakkında görüşüm sabittir; kürt'lere -özellikle 80 darbesinde gladyo vs kaynaklı bilinçli olarka- haksızlıklar yapıldı. bunlara isyan edip, devlete başkaldıran kürt'leri bile anlayabiliyorum. ama terör eylemleri yapıp masum insanların öldürmenin hiçbir mantıklı açıklaması, insani alt zemini yok.

işte sen bu eylemlerin başı olan adamı muhattap alıp, onu göklere çıkarıp, daha en başından emir kulu olduğunu belli ediyorsun.

selahattin demirtaş neden içeride mesela hiç düşündün mü? selahattin demirtaş denen adam hdp'yi hard kürtçülerin, pkk'lıların partisi olmaktan çıkarıp gerçekten bütün türkiye'nin partisi haline getirmeye başlamıştı.

tabii bundan parti içindeki pkk'lı-kürtçü klikler rahatsız oldular ve reislerine koştular hemen. reis de gerekeni yaptı. hdp tekrar istenilen istikamete sokuldu.

yani akp abd emirleriyle değil de, hakikatten eşref bitlis ve daha niceleri gibi samimi bir süreç yürütse bu olayı pkk'nın ekseninden çıkartmak için her şeyi yapardı. akp ise tam tersini yaptı. çünkü terör vs gibi araçlar, o ağzından düşürmediğin "siyonist" güçlerin başta kalmaları için en büyük güvencedir.

benim derdim senin aktroll olman. lambırcek gibi açık açık bir aktroll değil, sinsi bir aktroll olman. her şeye her konuya sinsi sinsi akp övgüsü sıkıştırman.
0
makbur
(04.07.25)
(14)

Fatih Altaylı’nın varlığı

michael_knight
Fatih Altaylı’nın varlıklı biri olduğu söylenir hep ama ne kadar varlıktan bahsediliyor?Sabancı gibi Koç gibi değil elbette ama ne bileyim ölene kadar kendisi de çocuğu da torunu da Monaco’da rahat bir hayat sürecek gibi mi acaba yoksa 7-8 evden kira almak, Türkiye’de rahat yaşamak gibi bir şey mi?K
Fatih Altaylı’nın varlıklı biri olduğu söylenir hep ama ne kadar varlıktan bahsediliyor?
Sabancı gibi Koç gibi değil elbette ama ne bileyim ölene kadar kendisi de çocuğu da torunu da Monaco’da rahat bir hayat sürecek gibi mi acaba yoksa 7-8 evden kira almak, Türkiye’de rahat yaşamak gibi bir şey mi?

Kısacası, ne biliyoruz?
0
michael_knight
(23.06.25)
kiliseleri vardı vanda
0
ala09
(23.06.25)
Fatih Altaylı zengin bir ailenin çocuğu. Yanılmıyorsam Van'da çok geniş toprakları vardı. Koç, Sabancı gibi olmasa da bu saatten sonra çalışmasa bile mal varlığı 3-4 kuşağa yeter.
0
elektr10
(23.06.25)
kol saatine bakman yeterli.

baya varlıklıdır. yıllarca genel yayın yönetmenliği yaptı bi de.
0
jelly bear
(23.06.25)
Kiliseler, Villalar, nişantaşı’nda lüks daireler…
Kullandığı saatler bile başlı başına bir servet.

sahibinin sesi fatih derler ona.
0
ezkaza
(23.06.25)
70’ler sonlarında erken gençliğinde en yakın arkadaşı Faruk Süren’dir. O dönemde galatasaraya zaten genelde böyle insanlar giriyor. Ne kadardır derseniz bilmiyorum. Ama en azından varlığı amele gibi yememiş. Yaşam gustosu geliştirmiş. Mesela vedat milor da benzer varlıklı aileden gelip gs’de okumuştur o da akademik anlamda yol tutmuştur. Herhalde fatihin birkaç üst dönemidir o da. Ölene kadar torunları kira alacak kadar rahat vardır bu arada. Bunun baremi çünkü 5 milyon dolar civarındadır. Sizden bir sonraki kuşağın müreffeh yaşaması için. Eskiden 4’tü. Şimdi 5-6 arasını söylüyorlar.
0
sanal hayvan
(23.06.25)
30m $ vardir bence. ama 10 milyonun falan nakit getirisi vardir. adam derebeyi gibi bir sey. bos toprak satsa para eder ama satmayinca da nakit getirisi yok.
0
sonsuz
(23.06.25)
tanidiginiz bildiginiz ulkede bir yerlere gelebilen cogu insan asiri varlikli ailelerden geliyor. neden devrim yapmaliyiz iste bu nedenden. siradan cinko karbon insanin hicbir sansi yok su hayatta.

gecen mesela bir teke tek programi izliyorum. monserler oturmus konusuyor entelektuel olarak. kitleye bak:

fatih altayli - van'in zenginlerinden altayli ailesinden geliyor. adam sadece istanbul'da yaptiklariyla torunlarini garantiye almistir. van'daki gayrimenkuller falan derken hayal edemeyeceginiz bir para vardir. istanbul'da 1 ev $1m ediyor. tahminim $100 milyona yakin bir varligi vardir. turkiye'de varliklar vergilendirilmedigi icin bilemiyorsunuz kimde ne kadar var. abd cok daha seffaf.

celal sengor - tamek holding'in varisi. hobi olarak $10k'ya kitap aliyor. koskte yasiyor.

ilber ortayli - bregenz'de dogmus monser. annesi kirim'in elitlerinden. tabii olarak statukocu.

murat bardakci - dededen aristokrat. dedesi osmanli valisi. mal mulk derdi yok eglencesine tv programi duzenleyebilecek kadar guclu.

emrah safa gurkan - o programdaki en gariban adam buydu haline acimistim acikcasi. babasi tekfen miydi neydi unuttum simdi adini bir yerin genel muduruydu. yani sadece bu adam bile calismadan sadece babasinin yaptiklarini yiyerek emekli olabilir orasi ayri ama en mutevazisi buydu aralarinda.

iste bu ayricalikli kesim hayatta istedigi gibi yasayabiliyor. biz de ne zaman emekli oluruz diye yillarimizi heba ediyoruz. bir halt olmaz bizim gibi isci tayfadan. bak ben turkiye'de belki herkesin hedefledigi bir yerdeyim amerika'nin en buyuk sirketlerinden birinde iyi bir pozisyonda calisiyorum. ama olmaz abi bak simdi ise gidecegim gunumu bir dolar milyarderine satacagim. nerede kaldi benim entelektuel isteklerim, arzularim? bir sey uretme ihtimalimiz yok.
0
antikadimag
(23.06.25)
Ben çok eski bir gazete röportajında, hiç çalışmasam param yedi sülaleme yeter, dediğini okumuştum, alt başlıklardan biriydi. İnsan böyle bir şeyi niye söyler ki deyip şaşırdığımı hatırlıyorum, sanırım o yüzden aklımda kaldı.
0
asteriks
(23.06.25)
dedeleri ermenilerin malına çökmüşler. kilisenin olayı da bundan kaynaklanıyor.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(23.06.25)
tehcirle yollanan ermenilerin malları, 1922 senesindeki Emvali Metruke kanunuyla Cumhuriyet Halk Fırkasının etrafındaki iribaşlara satıldı. Ankara Ermenilerininki de Kazım Karabekir'e kelepir fiyata satıldı. O da Koçlara sattı. Rahmi Koç'un büyüdüğü ermenilerden kalma çiftlik evi de onlardan birisi.
0
lambırcek
(23.06.25)
şimdi ev var ev var. bir de öyle duşunun. yozgat sorgun'da 20 daireniz olana kadar doğan apartmanı'nda 3 daireniz olsun yeter örneğin. altaylının varlığı da niceliği az olsa bile -ki bence değildir- niteliği çok yuksektir. kendi de yaşadığı muddetçe o niteliği yukseltmiştir çunku surekli jetset içerisinde takılıyor. çevresi, ticareti, karşısına çıkan fırsatlar da ona göre oluyor. en yakın kankası faruk suren, öyle duşunmek lazım. koluna 150-300 bin dolarlık saatler takabiliyor mesela. bu 7-8 dukkanla afford edilebilecek bir luks değil. yahut tam bilinmeyen araba koleksiyonu falan... kendisi, çocuğu, torunu ve torununun çocuğu monaco'da bir ömur orta-ust bir hayat yaşayabilir bence.
0
fyodor fyodorovic
(24.06.25)
Ailesi klasik toprak zengini. Döviz işi de yapıyorlardı bir ara, devam ediyorlar mı bilmiyorum. Ama gerçek anlamda zeninler. Hiç çalışmasa yedi ceddi rahat rahat en üst seviyede yaşar. Zaten adamın bir tane kızı var. Bütün mal ona kalacak. Bu kadar zengin olup da çocuk yapmamayı anlamıyorum da o başka tartışma konusu. Ama şu kilise konusunu anlayamadım bir türlü. Bir insan nasıl kilise sahibi olabilir ? Müslüman birisi de hem de. Kilise sahip olunabilen bir şey mi ? Yani ben kimsenin benim camiim var dediğini duymadım bu ülkede, nasıl kilise sahibi olunabiliyor ilginç. Hem de 7 tane varmış sahip olduğu.
0
messor
(24.06.25)
Eğer kilisenin özel bir statüsü yoksa kilisenin olduğu arsaya sahip olan kişi arsasını satınca haliyle kiliseyi de satmış oluyur, onun dışında özellikle mübadele döneminde ve Ermenilerin gönderildiği dönemlerde "pek çok arsa ve mülkün tapusu el değiştirdi" o yolla da kilise sahibi olunuyor; yani o arazide kilise varsa haliyle onun sahibi oluyorsun, Fatih Altaylı'nın ailesi de o yolla sahibi olmuştur.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.06.25)
Kilise sahibi olma konusunu daha once anlatmisti.Dedigine gore vakti zamaninda dedelerinin Van'da bir hayli arazisi varmis.Tehcir'den sonra bu topraklar Van'in gelisme yonunde kaldigi icin devlet bir cogunu kamulastirmis ve imara acmis,karsiliginda da Ermeniler'den kalma icinde kilise olan araziler vermis.

Fatih Altatli'yi silkelesen en az 40-50 milyon dolarlik mal varligi vardir.Buyuk dedesinden kalan Van'daki arazilerinin mirascisi coktur.Ayrica bunlar kolayca satabilecegi araziler olmayabilir.Adam GS Lisesinden mezun olduktan sonra universiteye gitme geregi bile duymamis.
0
turkuaz
(24.06.25)
(10)

tava taban temizliğim başarılı mı sizce?

konetsu
şöyleyken https://i.imgur.com/uQDm8Ea.jpegşöyle oldu https://i.imgur.com/9btymem.jpegbenzer durumda olup before çekmediğim diğeri de böyle: https://i.imgur.com/kvLjOLV.jpegyıllardır yağ çözücülerle bulaşık telleriyle uğraşmak boşaymış, işe de yaramıyordu zaten hiçbiri temizlememişti...
şöyleyken i.imgur.com
şöyle oldu i.imgur.com

benzer durumda olup before çekmediğim diğeri de böyle: i.imgur.com

yıllardır yağ çözücülerle bulaşık telleriyle uğraşmak boşaymış, işe de yaramıyordu zaten hiçbiri temizlememişti...
0
konetsu
(17.06.25)
Kostik mi kullandın Abi?
0
Mirket
(17.06.25)
@mirket matkap kullandım şu uçla :D www.hepsiburada.com
0
🌸konetsu
(17.06.25)
Epey başarılı. Ancak dokuyu da mikro çiziklerle doldurduğun için eski halini aratacak duruma çok kısa sürede gelecektir.
0
Mirket
(17.06.25)
@mirket altı zaten çizik dolu onlarca yıllık tavalar daha önceki bulaşık telli temizlik denemeleri vs. de çizdi hep ve zaten pürüzsüz yüzey değildi ki... zaman gösterecek bakalım ama yanan çelik değil sonuçta, tavanın altında yağ vs. olmadıkça ne yanacak nasıl yanacak?

ben bunları zaten yanık olarak devraldığım için bilmiyorum işte :D tekrar yanarsa başka alternatif daha az yıpratıcı çözümlere bakılır. bu zaten devamlı uygulanacak bişey değil aşındırma da yaptığından biraz.

başta tasarım hatası yani altının öyle çember çember olması. pürüzsüz yapsanıza şunu yanları/içi gibi :D

bu da temizlik aletim i.imgur.com
0
🌸konetsu
(17.06.25)
Tamer Bey gibi beyazlatmışsın. Helal olsun.
0
yurtsuz john
(17.06.25)
madem fırçayla yaptın cırtlı zımpara adaptörü al. zımpara kumunu incelte incelte pürüzsüz bi yüzey elde et. en sonunda parlatıcı süngerle zımparala.
0
lambırcek
(17.06.25)
@lambırcek var var, 50'den 220'ye kadar mı ne zımparalar da var. kırık panel kapıya ahşap macunuyla yama yapıp zımparaladım hatta ^^ onu da düşündüm ama tabanı az da olsa inceltecek daha fazla materyal eksiltecek ondan zımpara yerine telle yaptım önce. mirketin dediği gibi hızlıca eski haline dönmeye başlarsa yanıklar yeniyken bile temizlenemeyecek gibi olursa filan yapma niyetindeyim zaten. başta direkt zımpara yapacaktım da baktım ucuz önce tel fırça alıp onunla denedim.

ben alt yüzeyin öyle pürüzlü/çember desenli olmasında bi mantık da göremiyorum. hani daha iyi ısı dağılımı daha çabuk ısınma gibi teorik şeyler mi var ki? niye böyle yapıyorlar... altı pürüzsüz çelik tencerelerim vs. var yani pürüzsüz tabanlı çelik pişirme gereçleri de oluyor işte, bi sıkıntıları da yok.
0
🌸konetsu
(17.06.25)
glint diye bi temizlik malzemesi çıkmış. bu zahmete girmeden onunla da yapabilirdin.
0
turuncu tonlarda
(18.06.25)
@turuncu bu tamamen bitkisel, aman çok doğal, zararsız, her şeyi temizler ürünlerine ben direkt soğuk bakıyorum. satış platformlarında kendi deneyimimden biliyorum olumsuz yorumların büyük kısmının yayınlanmadığını...

örnek: www.sikayetvar.com ya etkisizliğinden ya eşyalara zarar vermesinden şikayet edenler dolu.
ki ekşi başlığında da çok olumlu yorum yok. eksisozluk.com olumlu sayılacak bi yorum da çaydanlığımı parlattı demiş ama yanıkları çıkarmadığını söylemiş o bile.

bi yanda kokusunun bile rahatsız ettiğini söyleyen, cildine zarar verdiğini söyleyenler var bi yanda şöyle viral reklamcılık oynuyorlar www.instagram.com
üstüne durulamaya gerek yok diyorlar? geçiniz :D gerçekten etkili olsaydı dahi ne olduğu bilinmeyen abuk ürünlere bulaşmazdım. buharı zehirli midir ciltten emilmesi kalıcı zarar verir mi hiçbiri belli değil.

fda onaylı olduğunu iddia ediyor ya? amerika'ya ihraç edilen orada satışı olan bi ürün mü? türkiye üretimi türkiye pazarında satılan bi ürünün fda ile ne alakası var? araştırmaya bile üşendim çünkü gerçekten bi şekilde fda onayı olsa dahi güven vermez, ihracatları olsa bile iç pazar ürünleriyle dış pazar ürünlerinin aynı olduğunun da bi garantisi olmaz.

zahmet dediğin de 5dk sürmemiştir...
0
🌸konetsu
(18.06.25)
Bana da şüpheli geliyor, ben bunu alsam tavsnın içini değil tersini temizlemek için kullanırım.

Senin kadar araştırmadım bu arada sadece instada gördüm. Bu arada önce tavayı ısıtmak gerekiyo sonra bu temizlik spreyini sıkıyorsun öyle çıkarıyo galiba. Memnun kalmayanlar ısıtma işlemini atlamış olabilir mi? Neyse önemli değil de öylesine yazmıştım ben :)
0
turuncu tonlarda
(18.06.25)
(20)

meslekte 9.senem ve sıkıldım

Gradient_tabanlı_mor
mobil uygulama geliştirme uzmanıyım. özel bir şirkette remote çalışıyorum. bebeğim var bir de küçük. maaşımdan memnunum ama sıkıldım sanırım. biraz da bebekle özel sektör çalışanı olmak zor. sabahları parka götürmek istiyorum mesela ama toplantı oluyor filan. sürekli izin almak durumundayım çocuğun
mobil uygulama geliştirme uzmanıyım. özel bir şirkette remote çalışıyorum. bebeğim var bir de küçük.

maaşımdan memnunum ama sıkıldım sanırım. biraz da bebekle özel sektör çalışanı olmak zor. sabahları parka götürmek istiyorum mesela ama toplantı oluyor filan. sürekli izin almak durumundayım çocuğun aşısı hastalığı vs.

mesleğimi seviyorum ama işte çalışmaktan sıkıldım galiba. emekliliğe kadar böyle çalışacağımı düşününce daralıyorum. kendi işimi yapabilsem keşke. ama ne yapacağımı bilmiyorum. benim yerimde olsanız ne yapardınız? akademisyen mi olayım, trendyolda tişört mü satayım, oyun yapıp steame mi atayım kafam karışık.
0
Gradient_tabanlı_mor
(17.06.25)
Yani ilk akla gelen zaten uzmani oldugunuz mobil uygulama gelistirme alani. Ancak bana oyun yapip oradan para kazanma fikri biraz hayal gibi geliyor. Herkesin aklinda olan birsey, sadece gelistirme emegi var, telifle alakali pek durumu yok. Hal boyle olunca buyuk rekabet oluyor. Buyuk topluluk gerektiren uygulamalarda da gene ustesinden gelinmesi zor durumlar var. Bana en guzeli kendi yan uzmanligin gibi bir konuda, emek gerektiren seylerle yapilan uygulamalar boyle tek calisacak kisiler icin mantikli geliyor. Ya da nis alanlar olabilir, mesela ben para vermem kolay kolay uygulamaya ama bulundugum ulkenin ehliyet teori sinavini gecmem icin vermem gerekti. Cok is yapacak bir alan degil ama boyle orta seviye birkac uygulamayla getiri saglanabilir, tabii biliyorsunuzdur bu aralar hic populer bir para kazanma yontemi olarak gorulmuyor.
0
mbond
(17.06.25)
@mbond uygulama yapıp para kazanma fikri de bana gerçekçi gelmiyor maalesef. yani kazanılır ama bir maaşımı çıkarmaz mesela.
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(17.06.25)
Rahat batmis, olay bundan ibaret. 3 5 gun izin al ortadan kaybol, duzelirsin.
0
Shepard
(17.06.25)
remote iş mis gibi. akademisyenlik eziyet ve az maaş demek.

ha güzel bi fikrin varsa otur yap tabii ki ama yoksa da şu an iyi bi yerdesin zaten.
0
jelly bear
(17.06.25)
kendi uygulamanızı geliştirmek gibi, saatsiz çalışabileceğiniz bir iş yoksa, bebeğinizle her iş size sıkıcı gelecektir.
0
co2s2
(17.06.25)
rahatlık başa bela gerçekten.
0
koela
(17.06.25)
gören de, herkes sabah evden çıkarken bebeğini parka götürebiliyor zanneder.

arkadaşlar, ne yazık ki sabah 9 akşam 6 çalışmamız gerekiyor babadan zengin değilseniz.
0
co2s2
(17.06.25)
Rahat batmış ki olur arada.
Dünyada çalışanların yüzde 99u zaten dediğiniz şekilde yaşıyor ki siz bir de evden calisiyorsunuz.

Sizin yerinizde olsam calismaya devam ederdim. Loto falan kazanmadigim sürece de bu degismezdi.

Akademi falan gerçekten dert aramak olur. Maaşları da sizi asla tatmin etmez.
0
logisticsmanager
(17.06.25)
Cok ilginc ben de mobil gelistiriciyim (iOS) 10 yil civari bir tecrubem var ve 2.5 yasinda kizim var.

Dostum sana kotu haber verecegim eger kendi basina bir seylere atilmak istiyorsan artik gec kaldin. Cocugun olduktan sonra bu tarz seyler daha zor. En azindan onundeki 3-4 senelik kisim icin kesin oyle.

Tabi kosede yuksek miktarda seni 2 yil falan goturecek birikimin varsa orasi ayri.

Ana konuya gelirsek hayat boyle hocam yapacak bisey yok. Yine evinden calisiyorsun mesain bitince direk cocuguna kavusuyorsun. Yol cekmene gerek yok. Iyi yerden bakmak lazim.
0
nuevo
(17.06.25)
Benim de meslekte 10. yılım mobil developer olarak başlayıp product tarafında buldum kendimi. Ben de sıkılıyorum bir ara doktoraya başvursam mı dedim ama profesör bile benim kadar kazanmazken, single mom olarak kıpırdama lüksümün olmadığını düşünüyorum. Dört sene de doktoraya odaklansam çocuğa hiç vakit ayıramayacağım zaten.
İş bağlayabilecek çevreniz varsa, risk alabilecek durumda iseniz, ux tarafını da hallederim diyorsanız kendi şirketinizi kurabilirsiniz.
0
cilekli pasta
(17.06.25)
Çocuk + remote çalışma çoğu insanın hayali. Bir de böyle düşün.

Akademisyenlikten kasıt meslek yüksekokulunda bir iki gün yazılım dersi vermese olur. 2 gün gidersin şimdiki maaşının yarısı veya üçte birini alırsın ama kafan rahat olur. Yok devlet üniversitesi diyorsan torpil, vakıf üni dersen hakkınla girersin (doktora sonrası) ama 5 gün gidersin profların bile girdiği çıktığı saatlere kartları üzerinden bakılıyor takip ediliyor.
0
nhk ni youkosu
(17.06.25)
Bence mevcut sürecin rutinliği ve sıkıcılığından ötürü sorun olmuş. Maaşlı haftada 40 saat 5 gün çalışıyorsan, kendi işinde haftada 7 gün 70-80 saat çalışırsın. Kendi işini yapmak demek haftada 2-3 gün rahat ve esnek şekilde eğlenceli çalışmak demek değil ki.

- Akademisyen olmak: uzaktan çalışma imkanını tamamen çöpe atmak, her gün işe gidip gelmek, bebek için bakıcı tutmak demek. Maaşını düşürmek, ekstra birçok harcama yapmak anlamına gelir.

- Trendyolda tişört satmak: aylarca düzgün para kazanamamak, cepten harcamak; "keşke maaşlı işimi bırakmasaydım kaybım büyük oldu" demek.

Davulun sesi dışarıdan hoş gelir, insan önce elinin altındakinin kıymetini bilmeli. "Uzaktan çalışabilme" o kadar büyük bir nimet ki, parasal karşılığı yok. Hangi sektörde bu imkan var ve dünyada herhangi bir noktadan hizmet verilebiliyor. Hangi sektörde y.dışı imkanı bu kadar geniş, maddi olanaklar ülke şartlarında iyi, y.içi Linkedin tarzı platformlardan aramasan da iş önerisi geliyor vs. Hangi sektörde kendi işini kurmak iyi bir fikrin ve motivasyonun varsa bu kadar kolay; sermayen bir adet bilgisayar.

- Oyun geliştirmek: buna olumlu bakarım. İş saati dışında geliştirme yapıp maddi karşılığı alınmaya çalışılabilir. Maaş gibi olmaz, ek gelir gözüyle bakmalı. Sürekliliğinin olacağını düşünmüyorum ama belli olmaz. Bakarsın 1-2 oyunla piyasaya girer, işleri büyütürsün.

Aileden ciddi bir varlık kalmıyorsa çalışmak zorundasın/zorundayız. Senin sorunun burada. Bu fikirle barışık olmak lazım.

Soruna cevap: Yerinde olsam işime gücüme bakarım. Çocuğun da varmış gelecekteki masraflarına yönelik şimdiden nakit akışı sağlayacak yatırımlar planlarım. Yazılım sektörü motivasyon gerektirdiği için sıkılınan noktada tatile çıkmak, yenilenmek lazım. Bununla başlayabilirsin.
0
Lethe
(17.06.25)
''eskiden başkasının işini yapıyordum, cumartesi günleri bile çalışıyordum.
şimdi kendi işimi yapıyorum, artık pazarları da çalışıyorum.''

bence sıkılmışsınız biraz. sunduğunuz alternatifler bunu düşündürüyor. akademisyen olmaya çalışırken de çocuğunuzla sabah parka gidemeyeceksiniz ki... iş değiştirmeyi düşünebilirsiniz yine kendi alanınızda.
0
elorelia
(17.06.25)
yalnız değilsin hepimiz bu hayattan bıkmış durumdayız ama malesef ya komple işi bırakıp sadece çocuğunla ilgileneceksin ki o durumda para kazanamayacaksın ve işten uzaklaşacaksın ya da bu şekilde devam. birçok kadının uzaktan çalışma şansı olmadığı için kariyer hayatı bitiyor. sen şanslı olansın.
0
turuncu tonlarda
(17.06.25)
size tavsiye verebilecek konumda değilim, tek söyleyeceğim bu tip konularda bu platforma danışmamanız olur.

lafta çok akıllılar ama gerçekte buradaki çoğu tipitipin akboylardan farkı yok. bir ebeveyn olarak çocuğunuzu parka götürmek filan istemişsiniz haşa ne haddinize, onlar günde 10 saat çalışıyor, o zaman normal olan bu, siz de çoluğunuzu çocuğunuzu göremeden yaşayıp ölün. bundan şikayet ediyorsanız rahat batmış demektir. kafaları bu kadarına çalışıyor.

velhasıl ne yaparsanız yapın ama buradaki yarısı akıl sağlığı bozuk, diğer yarısı boş beleş tiplerin önerilerini dikkate almayın. istisnası muhakkak vardır herkes üstüne alınmasın ama burası böyle artık. adama "günde 12 saat çalışıp sadece aç karnını doyurabilmek adil değildir, insanca değildir" diyorsun, "sen iş hayatını bilmiyorsun yeğenim" diyor sanki bu geçerli bir argümanmış gibi.

velhasıl gidip kendi sektörünüzdeki benzer durumdaki insanlarla filan konuşmaya çalışın derim, yani en azından sizin seviyenizde ve sizi anlayabilecek insanlar olsun. buraya sorarsanız sadece sinirlendiğinizle kalırsınız.
0
mark greg sputnik
(17.06.25)
sen alakaya çay demleyen işsiz 31cibaşını dinleme ablacım. evvelce de konuşmuştuk çocuğun büyüsün o zaman işi bırakmayı düşünürsün. şimdi bi şey yapacaksan ek iş olarak yap. ve tatile çık +1
0
lambırcek
(17.06.25)
-Maaşınızdan memnun musunuz, yetiyor mu, tatmin ediyor mu, düzgün yatıyor mu?

-İş yerinde yönetici, iş arkadaşı vs. sinirlerinizi zıplatan, mobbing yapan, gününüzü berbat eden var mı?

-İşinizin aşırı stresli son yetiştirme tarihleri (deadline), fazla mesaileri, seyahatleri var mı?

-İbadet, kılık kıyafet vs. temel haklarınıza yahut kişisel yaşamınıza müdahale var mı?

-Ssk, izin vs. özlük haklarınız var mı?

-İşyeri evinize çok uzak mı?

Bu sorulardaki sorunlardan herhangi biri mevcut değilse, iş değiştirmek pek mantıklı değil.

Sizin anlattığınız kadarıyla, çok da problem yok. Rutine bağlamanız sıkmış biraz. Hobi, tatil falan katın araya. Toparlarsınız kendinizi... Bahsettiğiniz alternatifler çocukla daha zor.
0
yadigar
(17.06.25)
ayy rahat batmis tatlim diyenler memur zihniyetli, azicik asim kaygisiz basim tayfa.

icindeki sikintiyi anliyorum, bende benzer seyler yasadim sektorde 10. sene itibariyle ve bazi radikal kararlar vermek zorunda kaldim. seninki buyume sancisi diyebiliriz, herkes onune koyulan kum havuzuyla yetinmek zorunda degil.

once "maas" adi altinda verilen uyusturucuyu birakman lazim. ayni isi yapmaya devam edebilirsin ama bir sirket ac, fatura kes, 8-6 duzenini kir. cashflow sagladiktan sonra ya yan sektorlere gecilir (ki ben bunu yapmaya calisiyorum) ya da bambaska sektorlere dalinabilir. orasi artik senin yeteneklerine bagli.
0
cooperr
(17.06.25)
@edmond honda,

benim nefretim çalışıp düzenini kurmuş insanlara değil, işten bunaldığını söyleyen bir anne/babaya sanki küfretmiş gibi davranıp onu aşağı çekmeye çalışanlara. bir insan DOKUZ SENE aynı işi yapıp sıkılabilir, çocuğuna ya da kendisine vakit ayıramadığını düşünebilir. senin kafan basmıyor olabilir, o senin bileceğin iş.

sen önce bir okuduğunu anla, sonra aklınca laf sokmaya çalışırsın.
0
mark greg sputnik
(17.06.25)
bir sürü cevap var, söylenmiş olabilir ama remote çalışmak ilk zamanlar iyi gelse de uzun zamanda kötü bir şey bence. hiç sosyalleşmemek insanı bitiriyor.
0
ravenudon
(17.06.25)
(17)

maaşlı işi bırakıp kendi işini kurmak

messina123
6 senedir gömülü sistemler alanında çalışan bir elektronik mühendisi olarak hayalim. sadece biraz cesarete ihtiyacım var. maaşlı işini bırakıp kendi işini kuran arkadaşlar, nasıl başardınız veya neyi yanlış yapıp çuvalladınız?
6 senedir gömülü sistemler alanında çalışan bir elektronik mühendisi olarak hayalim. sadece biraz cesarete ihtiyacım var. maaşlı işini bırakıp kendi işini kuran arkadaşlar, nasıl başardınız veya neyi yanlış yapıp çuvalladınız?
0
messina123
(16.06.25)
kendi işini kurarken personel maaşı, sgk primleri, gelir vergisi kdv, stoplaj muhasebe giderleri kira adidat ve stopajı,elektrik su doğalgaz gibi giderler var. maaşlı çalışıp kendi işini kurarken bunlar hesaplanmıyor. çokrada çakozlama. kar marjını buna göre hesaplaman lazım. farklı bir sektöre giriş yapacaksan aşırı dikkatli ol. kendi işinle ilgiliyse ipler senin elinde olur. bir de gıda işleri, kafe bar restorant işleri herkese göre işler değil. mümkünse girme.
0
ground
(16.06.25)
Genelde ortada hicbir sey yokken maasli isinden ayrilmak riskli is. Yuksek bir kapitalin yoksa onermem.

Paralelde birseylere baslayip geceleri ekstra calisip sonrasinda musteri veya hibe tarzi seyler bulursan o noktada mantikli olabilir. Ben su an bunu yapmaya calisiyorum diyelim :)
0
nuevo
(16.06.25)
Hangi sektör olursa olsun kenarda en az 6 ay - 1 yıl tüm masraflarını asgari-orta düzeyde karşılayacak tedbir parası olmadan girilmez.

@nuevo'nun dediği mantıksız değil, ama yine de tedbirli olmadan olmaz. Risk analizi yapmak, sektöre göre hukuki süreçler sozlesmeler vb. (örneğin en basiti sipariş üzerine is yapıyorsan, müşteri son dakika her şey hazirken vazgeçtiğinde napacaksin) bunlar hep önemli faktörler.
0
encokbenisevinnolur
(16.06.25)
6 senedir içinde olduğun işle alakalı ise, bu işin çoğu yönüne hakimsen ve geniş bir çevre edindiysen olabilir. tabi yine işlerin terse gitmesi durumunda az zararla dönüş senaryosu mevcut mu?
0
lazpalle
(16.06.25)
Ben de uzun seneler gömülü sistemler üzerine çalıştım, kendi işinizi kurmak istiyorsanız çok yanlış bir zaman, ve sorunuza bakarsam 3. ayı çıkaramazsınız. Ben şu an niş bir sektörde otomasyon işlerine bakıyorum.

Ne zaman kendi işinizi kurabilirsiniz ?

A) Deli gibi paranız vardır ve işi bilen adamlara aklınızdaki projeleri yaptırmak istiyorsunuzdur. Sizin durumunuzda böyle bir ışık göremiyorum.

B) Endüstriyel bir ürün çıkarmanın süreçlerine tam anlamıyla hakimsinizdir ve mükemmel bir fikriniz vardır, pazar araştırmasını yapmışsınızdır, satış konusunda bilgilisinizdir. Sizin durumunuzda bunu da göremiyorum.


Aynı hayalperestliğe ben de sahiptim ama düzgün bir şirkette endüstriyel tasarımlar çıkarıp, sertifikalarıyla, ambalajıyla, kasasıyla, baskısıyla, dizgisiyle, kargosuyla, gümrüğüyle, bunların piyasada yer almasını sağlamanın ne kadar zor ve maliyetli olduğunu görünce silkelenip kendime geldim.

Özetle kendi işinizi kurmak istiyorsunuz ama daha ne yapacağınızı bile bilmiyorsunuz gibi duruyor. Bol şans.
0
kimlanbu
(16.06.25)
@kimlanbu hocam 3 satır yazı yazıp yüzeysel bir soru sordum. çok ön yargılı 2 cevap vermişsiniz :d
0
🌸messina123
(16.06.25)
@messina zaten 3 satır yazdığın için zanla önyargıyla cevap vermesi gerekmiş. durum hakkında bilgi verseydin cevaplar daralırdı :)
0
lambırcek
(16.06.25)
cebinde min. 6 aylık paran yoksa hiç girişme. 6 aylık paranın içinde hem şirketin hem kendi giderlerin olmalı. maaşlı işte çalışmak kolaydır ay başı geldimi paranı alırsın başka şey düşünmezsin. kendi işinde ise sürekli müşteri bulman lazım ve para akışını dengelemen gerekiyor ama tabiki çok daha fazla kazanma şansın ya da hızlıca borca batma şansın var.

ayrıca muhasebe ve işletme konusunda genel bilgilere sahip değilsen bir an önce öğren.

son bir şey teknik biriysen ve ilişkilerde bir satışçı gibi yavşak olamıyorsuan hiç bu işlere girişme yada kendine böyle bir eleman-ortak bişi bul. bir şeyi yapmak önemli değil satabilmek önemlidir.
0
gercekdunya
(16.06.25)
Büyük risk. Hali hazırda devam eden bir aile şirketi olmadan kendi işini yapmak şu ortamda hiç mantıklı değil.
0
runaway
(16.06.25)
girişimcinin el kitabı isimli kitabı oku. oradaki sorulara cevaplar hazırla. sonuçta ben yaparım diyorsan mümkün olan en az riskle başlayabilirsin. o da maaşlı işin devam ederek olabilir. bunu senden veya senin alanını bilet tecrübeli kişilerden başkası bilemez.

Kitap: www.amazon.com.tr
0
merhum
(16.06.25)
ilk isini baglamadan istifa etme sakin.
0
antikadimag
(16.06.25)
Abi ben ilerleyen saatlerde detaylı yazarım ama, 6 ay diyenlere inanma. 1-2 yıl de sen ona. Kitap mitap boş iş. Ben onca kitap okudum. Aha yıllar oldu bir kez bile abooo kitapta okuduğum gibiymiş diyemedim, yok çünkü.
0
Shepard
(16.06.25)
2 yil +1 sektor daraldi cunku
0
lapaz
(16.06.25)
musteri portfoyun var mi? an itibariyle teklif hazirlayip satis yapiyor musun?
0
cooperr
(16.06.25)
gömülü sistemler üzerine cihaz üreticisiyim.

yani bu tamamen elindeki birikime, pazarına, uzmanlığına ve satış becerine kalıyor.
teknik bilgi ve becerini çok da önemseme bütün stratejini bunun üzerine kurarsan fena patlarsın. çünkü teknik bilgi-beceri para ile satın alınabilir.

fikrini bir poc ile doğrula ardından bir kuluçka merkezi ile görüş derim.
0
orpheus
(16.06.25)
Ürüne fazla yoğunlaşıp satış işini geciktirme hatası yapılabiliyor. Önce müşterilerle konuşup üretim sürecini onlarla beraber ilerletmek mantıklı olabilir.
0
osssy
(16.06.25)
"Kitap mitap boş iş" diyen inanma. iş planı nedir, nasıl hazırlanır bilmeden yorum yazıyorlar...
Evet her şey teorik bilgi her şey demek değil ama başlamak için iyi bir yöntem.
0
merhum
(17.06.25)
(5)

Kapı kaplaması için hangi yapıştırıcı kullanmalı?

emre513
Merhaba,görseldeki gibi kapı kaplamalarım kalkmış durumda. Tam olarak ne kullanmamı önerirsiniz?https://hizliresim.com/bo9dt31
Merhaba,
görseldeki gibi kapı kaplamalarım kalkmış durumda. Tam olarak ne kullanmamı önerirsiniz?

hizliresim.com
0
emre513
(16.06.25)
ağaç tutkalı ve parçayı tutkal sertleşene kadar yerinde tutmak için şunun gibi bir alet lazım;

www.hepsiburada.com
0
orient blue
(16.06.25)
bir tüp bally alıp yapıştırabilirsin. Ama bu tip yapıştırıcıların kullanımı biraz farklıdır. İki yüzeye de sürüp, yüzeyler birbirine değmeyecek şekilde bekletip falan.
Birkaç video seyret yani kullanım şekli için.

Çok da koklama. :))
0
Mirket
(16.06.25)
Her türlü sert veya yumuşak ağaç, sunta, kontraplak, kaplama gibi malzemeleri yapıştırır.
www.bauhaus.com.tr
0
lambırcek
(16.06.25)
kaplamanın yüzeyle arasında yapışkan zaten varsa oraya biraz ağaç tutkalı sürüp sıcak ütünle üstünden geçebilirsin
0
bravoteam
(16.06.25)
araya ince bir malzeme koyup ütü ile dene, kendi yapışkanı tekrar aktifleşir.
0
adivar
(16.06.25)
(32)

alemin kerizi benmişim

koxy
cep telefonundan yazıyorum, hatalarım olabilir.olaydaki kişileri hızlıca tanıtıp esas kısma geçeyim. ayşe: benim lise ve sonrasında arkadaşım. arkadaş grubumdan biriyle sevgili oldu, oradan arkadaş olduk. aynı fakülteye gittik derken işte arkadaş kaldık. fatma: ayşe'nin çocukluktan beri arkadaşı.
cep telefonundan yazıyorum, hatalarım olabilir.
olaydaki kişileri hızlıca tanıtıp esas kısma geçeyim.
ayşe: benim lise ve sonrasında arkadaşım. arkadaş grubumdan biriyle sevgili oldu, oradan arkadaş olduk. aynı fakülteye gittik derken işte arkadaş kaldık.
fatma: ayşe'nin çocukluktan beri arkadaşı. ben de ayşe sebebiyle tanıyorum. arkadaşım diyemem ama tanıştan da bir tık öte.
ikisi de halen çocukluğumuzun gençliğimizin geçtiği yerde ya da yakın yerlerde yaşıyor. ayşe yeni evli sayılır.
ayşe, eşini aldatıyor. bu, herkesin bildiği, herkesin de herkesin bildiğini bildiği ama bilmiyormuş gibi yaptığı bir şey.

bayramda nasıl olduysa fatma ile yolum kesişti.
ben de işte biraz yalnızlıktan falan yakındım. başka bir arkadaşımıza rastladık çocuğuyla. o çocuğu falan sevdim, oynadık biraz işte.

bütün bunlardan sonra fatma "sen madem bu kadar çocuk seviyorsun, çocuk istiyorsun eee ayşe'de istiyor. boşanacak zaten evlenin işte" gibi laf söyledi.
ben de birkaç saniye mal mal baktım ve "saçmalama mk biraz düşünerek konuş" dedim.
fatma ise bunun aşırı mantıklı olduğu konusunda ısrar etti.
ben de en sonunda hali hazırda evli olan ve eşini aldatan biriyle benim böyle hayali planlarda yer almamızın bile beni rahatsız ettiğini söyledim ama tabii bu kadar usturuplu bir şekilde değil.

aldığım cevapsa "aldatıyorsa aldatıyor, seni mi aldatıyor? kim biliyor ki zaten bu hadiseyi? sen, ben." oldu.
"benim bilmem yetmiyor mu zaten?" dedim ve bu konuyu bir daha hiçbir şekilde ağzına almaması gerektiğini söyleyip ayrıldım ortamdan.

yeni bir gün doğdu. ben bu saçmalığı nasıl zihnimden silerim diye düşünürken ayşe'nin ablası whatsapp'tan yazdı. kendisini tanıyorum ama numaramı hiç vermedim. hiçbir mecrada ekli değil. dışarda görürsem selam verir, hal hatır sorar, siktir olup yoluma giderim.

konuya "senin bizim şubede ticari hesabın varmış" falan bir şeyler anlatarak girdi. bayram günü ne bankası ne hesabı. "hesap 5 yıl öncesinin. sizin şube bile değil" dediğimde "ya öyle mi? ben karıştırdım herhalde. ayşe'nin durumlarından böyle oldu. ne dediğimizi ne yaptığımızı bilmiyoruz ailecek" falan bir şeyler anlattı. konu bir şekilde benim bekar oluşuma, ayşe'nin ne kadar da yanlış bir evlilik yaptığına, hiç görüşüp görüşmediğimize falan geldi. "abla, hesapla ilgili acil bir şey yoksa malum bayram, ben de kaç saatlik yoldan geldim, sonra mı konuşsak?" deyip sıyrıldım.

ayşe'nin bunlardan haberi var mı bilmiyorum. organize bir şey mi emin olamıyorum kesin olarak.
ancak inanılmaz rahatsız oldum ya.
hatta şimdi bu rahatsızlığımı daha net ifade etmediğim için daha da çok rahatsız oldum.

ayşe'ye karşı hayatımın hiçbir döneminde hiçbir çekim hissetmedim. kendi hayatında ne halt yediği de beni alakadar etmez.

nasıl desem... evlilik, çocuk isteyen erkek çok mu keriz gibi duruyor uzaktan merak ediyorum. bende mi bir alıklık olduğunu düşünüyorlar acaba? yoksa aldatmanın o kadar mühim olmadığı bir çağa geçtik de ben mi mağaramdan çıkmadığım için kaçırdım?
0
koxy
(10.06.25)
Daha bir olay olmamış kafanda büyütmüşsün. Diyelim ki üçü de böyle insanlar mesafe koyar geçersin başını ağrıtmadan
0
grimavi
(10.06.25)
aman aman... olay tamamen planli. ayse'den ve cevresinden uzak dur.

cocuk istedigini söylesen insanlar keriz gibi duruyor evet. kartlari cok acik oynamamak lazim. buraya gelip ama dürüstlük ve aciklik cok önemli diyecekleri inanma. teoride öyle ama pratikte karsi tarafi kaciriyor ve böyle garip garip insanlari cekiyor :)

ya belki senin gibi saf ve temiz duygularla bunu isteyen de vardir ama one in a milliondir.
0
sonsuz
(10.06.25)
üstte yazılan gibi kadına karşı açık kart oynama herhangi bir konuda. ve yine dendiği gibi milyonda bir hariç hepsi birer ayşe.

bunlar sizi bayağı enayi olarak görüp yüzlerini göstermişler sadece. ya da elleri güçlü olmadığından açık oynamak zorunda kalmışlar siz eli güçlü sinsileri düşünün :D.

"ayşe'nin bunlardan haberi var mı bilmiyorum. organize bir şey mi emin olamıyorum kesin olarak." gibi bir cümle kuruyorsanız zaten bir silkelenip kendinize gelmeniz lazım çevrenizdekiler karşı. maalesef herkes kendiniz gibi değil, en azından kucağınızda bir bebekle yazmıyorsunuz bunları :) umarım güzel dersler çıkar herkes için.
0
gule gule
(10.06.25)
Benzer birkaç tanesi başıma geldi geçmişte, kendi evime tasindigimda, birkaç ortak arkadaşa lan evlilik yaşı da geldi ha muhabbeti açtığımda, çocuk muhabbeti için de aynı.
Bu tür kadınlar bir çeşit gizli çete gibiler bence, planlı organize olmasına da gerek yok birbirlerinin dramalarindan ya da drama çözücü olmak üzerine yaşıyorlar herhalde.

Üzerinize alınacak bir şey yok, bazı kişilerin kafa böyle çalışıyor herhalde, ama amaç ne bilmiyorum.

Ayrıntısını düşünüp kendinizi paranoyaklastirmayin.

Bir daha benzer iletişim çabaları olursa da ya hiç contact kurmayın mümkünse, değilse de dolaylı "kapalıyız, ilgilenmiyorum" mesajı verecek şeyler söyleyin.
0
encokbenisevinnolur
(10.06.25)
keriz değilsin de keriz olma ihtimaline oynamışlar. belli ki yemezsin bunları. iletişimi kes, yoluna bak, ayşe de eksik olsun hayatında. ablasını da kvkk ya aykırı davranıştan şikayet edebilirsin senin hesabına telefonuna bankadan baktıysa.
0
kisa
(10.06.25)
çocuğa bakacak keriz arıyolar. keriz olarakda seni seçmişler.
0
xu
(10.06.25)
bence planli, hatta ayse seni begeniyormus zaten bence. arkadasinin birden aklina gelip, soyledigi bir sey oldugunu sanmiyorum ben. aysenin de parmagi var.
uzak durun.
0
65 derece
(10.06.25)
Uzun süre görüştüğün olmadıysa eğer düzgün birini bulamıyor kimseye güvenemiyor diye düşünüp hazır tanıyor d ayşe'yi yapalım bunları demiş olabilirler. Fatma ile olan konuşmada yalnızlıktan dem vurunca bir de yol yapıyosun bile zannetmiş olabilirler. Özetle aslında saf zannediyorlar seni.
0
beyfendi
(10.06.25)
hepsini engelle
0
Hallegadola
(10.06.25)
bundan ayşe'nin haberinin olmaması im-kan-sız. imkansız yani. ablasını falan da o dürtmüştür şu banka hesabını bahane edip araması için. siz konuşurken ablasının yanında sizi dinliyordur hatta, öyle zihnimde canlandı. ben olsam tüm bu insanlarla görüşmeye devam etmezdim, ıyk.
0
deartheodosia
(10.06.25)
Valla hocam tuzakta olabilir. ben mi çok şüpheciyim bilmiyorum. Ayşe'nin kocasını senin üstüne salabilirler. Ayşe'nin kocasıyla seni birbirinize kırdırırlar. böylece ayşe aradan sıyrılır ve kendine yeni bir tokmakçı şey pardon sevgili bulur.

Bence uzak dur.
0
komando kani var bende
(10.06.25)
olayda adı geçenlerden hangisiyle birkaç gece geçirebilirsen kârdır. sonra arkana bakmadan kaç. bu senaryodan zarar almadan çıkacacağın başka bir ihtimal yok. ağır hasarlı yedi taklalı aracı kozmetik boyalı dosta gider diye ittirmeye çalışmakla aynı şey bu.
0
Whily
(10.06.25)
Uzun zamandır böyle acayip hikaye okumamıştım. Koşarak uzaklaş. telefondan engeli bas. Şunlardaki rahatlığa bak ne kadar da kolay söylüyorlar.
0
gilbeys
(10.06.25)
bu insanlarla ilişiğini kes. muhatap olmamaya çalış. bir süre sonra onlarda vazgeçecektir.
0
koela
(10.06.25)
o kadın ne iş yapıyo
0
lambırcek
(10.06.25)
Operasyona bak be.

Aman hocam Ayşe'sini de Fatma'sını da ablasını da engelle görüşme bir daha. Bu soft bir hamle en azından. @gule gule'nin dediği gibi de olabilirdi böyle sinsi insanlardan her şeyi bekleyin. @whily'nin dediğini de unut Ayşe prezervatifi deler, çöpten alır içine sokar her şeyi yapar. Herkesi kendiniz gibi sanmayın.
0
chicha_v2
(10.06.25)
(bkz: tezgah lan bu)
0
respect
(10.06.25)
Birincisi öncelikle duruşun sebebiyle tebrik ediyorum. Kendimi yalnız hissediyordum Sen de varmışsın sağol bro.

İkincisi evet keriz duruyoruz. Ama emin ol bizim gibi olan düzgün kadınlar bu dünyada var.

Bana söyleneni sana iletiyorum: sana kakalama olaylarındalar, düşme ahmed. Ve olabildiğine uzak dur. Yöntemleri biliyorsun.
0
baldan kaymak
(10.06.25)
Aiy tezgah! Banka hesabına kadar konuşulması falan nedir? Boşluktayım imajı çizmişsiniz ama kerizlikle alakası yok. Boşanılmamış bi ilişkide durup dururken en zararlı çıkan siz olursunuz. Topuklar vura vura...
0
beetlejuice
(10.06.25)
organize olup olmadığından şu yüzden emin olamadım. bunlar zaten haftada en azından bir iki birbirini görüyor, denk geliyor. bayramda bu denk gelme kesinlikle yaşanmıştır zaten. belki bir yerde adım geçmiştir diye düşündüm açıkçası.
0
🌸koxy
(10.06.25)
Bir şekilde organize+1

Kaçın
0
enteg
(11.06.25)
nasıl bir imaj çizmişsen bunlar seni ağır keriz sanıyor herhalde. ama verdiğin cevaplar falan ağır bir kerizin vereceği cevaplar değil. kafalarından ne geçiyor anlamak güç. ayşenin olaylardan habersiz olma ihtimali de %0,1 falan. koşarak uzaklaş bu tiplerden.
0
bobinhoo
(12.06.25)
Senin keriz olduğun varsayımından yola çıksak bile ortada bir tuhaflık var. Bir insan sırf keriz olduğu için onunla evlenmek istenilmez, ortada başka bir motivasyon olması gerekiyor. Bu durumu enteresan buldum ve üzerine kafa yordum.

- Ayşe senin yerine neden eşini aldattığı kişiyle evlenmiyor?

- Mal varlığı olan biriysen para koparmak için seninle evlenmek istiyor olabilir; ancak yoksa seninle evlenmeyi istemesi için ortada ciddi bir motivasyon da yok gibi gözüküyor. Onu tatmin edebilecek bir mal varlığına mı sahipsin?

- Sana platonik aşık olsaydı ilk hamlesi evlenmeye çalışmak değil de sevgili olmaya çalışmak olurdu. Neden sevgili olmadan hemen evlenmek istesin ki?


Bu grup hiç sevgililik yaşamadan evlenmeyi kendi normalleri haline getirmiş olabilir, bu durumda zihinsel olarak 60'lar Anadolu'su paralel evreninde yaşıyorlar demektir. Ortadaki tuhaflığı ancak böyle bir gerekçe açıklayabilir.
0
fobfilm
(12.06.25)
ayşe'nin benim bildiğim sevgililerin hepsinin de evli olması, neden onlardan biriyle evlenmiyorun cevabı sanınırım.

mal varlığım yok. havadan bir 10k$ gelse sıfıra sıfır noktasına gelirim öyle durumdayım yani. ancak bakarsak ayşe'nin ailesine damat gitmek kağıt üstünde hiç de fena bir fikir değil. malın mülkün haddi hesabı yok. ama o kadar onursuz değilim. zaten kocası da muhtemeldir ki bu yüzden boşamıyor.

ayşe bana bakacak bir kız değil normalde.
0
🌸koxy
(12.06.25)
güncelleme:
ayşe başka bir halt daha yemiş. kasaba ufak bir karışmış.
kocası nakit 2m tl alıp salağa yatmaya devam ediyor.
üçlü ile olan iletişimim sıfıra yakınsadı, pişman değilim.
0
🌸koxy
(14.08.25)
ay ne olmus peki?
ayse hamile miymis? koca neden para almis?
uzerimize dedikodu atin :D
0
65 derece
(15.08.25)
ayşe daha pazartesi başladığı yeni iş yerinden biriyle perşembe basıldu.
ancak basan taraf kendi kocası değil de karşı tarafın eşi olunca olay bayağı büyümüş. basılma anına dair videolar şunlar bunlar.
kızımız bu durumu affetmesi için kendi eşine 2m verdi.
diğer tarafa da bir şeyler verdi videoları almak için ama ne verdi bilmiyorum.
0
🌸koxy
(17.08.25)
güncelleme 2:
ayşe hamile.
baba belirsiz.
bunu takip eden gün ayşe'nin kocasıyla diğer potansiyel adaylardan biri arasında silah tüfekli kavga çıkmış dsljkjldfs
allahtan aramızda binlerce km var ya şu kaosta arada harcanırdım.
0
🌸koxy
(26.09.25)
ne hayatlar var ya.
0
deartheodosia
(27.09.25)
buna benzer hikayeler çok oluyor.
son güncellemelerden sonra olay netleşti.

ayşenin pek çok manitası var ama bebeğin babası belli değil (iğrenç durum)
bebeği kitleyecek düzgün birisini arıyorlar.
adaylardan birisi de sensin. seni kendi aralarında konusmuslar. çünkü uzun zamandır tanıyorlar ve sorunsuz birisi oldugunu biliyorlar.
fatma bir bahaneyle konuyu ikinizin evlenmesine getirmiş.

sen kesin bir dille istemeyince olay durmuş.

bunlarla -özellikle bu dönemde- hiç iletişimde olmamak en doğrusu. bir yalan uydurup başına iş açabilirler.
0
abelardo
(27.09.25)
ayşe'nin planı belli, yatağına girmedik adam bırakmayacak. ben asıl fatma ile olan durumunu merak ettim. ayşe gibi ücretsiz bir kadını karnındaki çocuğuyla beraber itelemeye çalışan birine iki çift laf etmekle olmaz, üzerinden kamyon gibi geçmek lazım.
0
beyfendi
(27.09.25)
ooooneler neler
(cekirdek citleme mode on)
0
65 derece
(28.09.25)
(6)

Kısa dalga radyo

yurtsuz john
Depomdan büyük bir radyo çıktı. Tıkır tıkır çalışıyor. AM frekansında hiç kanal bulamadım. Bir metre anteni var. Eskiden tek tük yabancı kanallar bulurdum ama şimdi yok.Ne yapmalı?
Depomdan büyük bir radyo çıktı. Tıkır tıkır çalışıyor. AM frekansında hiç kanal bulamadım. Bir metre anteni var. Eskiden tek tük yabancı kanallar bulurdum ama şimdi yok.

Ne yapmalı?
0
yurtsuz john
(09.06.25)
Am frekansı zaten çekmiyor diye biliyorum fm yok mu?
0
respect
(09.06.25)
@respect

FM dinlemeye gerek yok bildiğimiz kanallar var zaten. Kısa dalgada yabancı radyoları merak ediyorum.
0
🌸yurtsuz john
(09.06.25)
AM kalmadı çünkü hiç
0
lambırcek
(09.06.25)
@ john belki yanlış biliyorumdur diye chatgpt ye de sordum. artık çeken kanal kalmadığını belki gece ilerleyen saatlerde bakarsan bulabileceğini söyledi. Ben onu yalancısıyım :)
0
respect
(09.06.25)
hatta direkt şöyle yazdı;

Gece dene, özellikle güneş battıktan sonra 21:00-03:00 arası. Bazen Romanya, Bulgaristan, İran, Rusya gibi ülkelerden AM sinyalleri çat diye gelebiliyor.
0
respect
(09.06.25)
kısa dalga radyoları harici anten ile ve şartlar uygunsa duyabilirsin. aslında bbc ve çok fazla çin kısa dalga radyosu hala aktif. orta dalga için genelde kendi içinde ferit anteni olur. bazı TRT vericileri günde 1-2 saat yayın yapıyor.

927 khz İzmir Radyosu Vericisi
954 khz Trabzon Radyosu Vericisi
1062 khz Diyarbakır radyosu Çınar Vericisi
891 khz Antalya radyosu Aksu Vericisi
630 khz Çukurova radyosu Mersin Kazanlı Verici İstasyonu

www.youtube.com
0
orpheus
(10.06.25)
(13)

Karı koca ne konuşabilir?

yadigar
22 yıllık bir beraberliğimiz var. 18 yıllık evliyiz. Bir mekana gezmeye gittiğimizde, bir yerde oturduğumuzda iyiden iyiye susar olduk. Rahmetli Turgut Toydemir'in vefatında eşi "53 yıldır birlikteydik ve daha konuşacak çok şeyimiz vardı" demişti. Biz oturduk mu susar olduk hepten.Hayır, hâlâ aşığım
22 yıllık bir beraberliğimiz var. 18 yıllık evliyiz. Bir mekana gezmeye gittiğimizde, bir yerde oturduğumuzda iyiden iyiye susar olduk. Rahmetli Turgut Toydemir'in vefatında eşi "53 yıldır birlikteydik ve daha konuşacak çok şeyimiz vardı" demişti. Biz oturduk mu susar olduk hepten.

Hayır, hâlâ aşığım bildiğin, ama böyle film izlemek, atari oynamak gibi edilgen faaliyetlere döndük. Beraber yemeğe falan çıkınca susuyoruz. Kendisi normaldende konuşkan bir insan değil. Dedikodu da sevmeyiz. Spor, magazin türü ortak zevkimiz de yok. Ama insan bir şeyler konuşmak istiyor...

Fikri olan var mı? "Mavi balinaların penisi 4 metreyi bulabiliyor, tek seferde bir damacana miktarı boşalabiliyorlar" tarzı fun fact'ler de paylaşmak istemiyorum...
0
yadigar
(09.06.25)
Popular science yok, magazin yok, dedikodu yok anöadigim kadariyls hobiniz de yok?
Siz ne konusmak istiyorsunuz ki?

Insanlar yaptiklarini, planlarini, komik olaylari ya da kitapta dergide okudugu bir seyi anlatiyor. Bunlar olmaz diyorsunuz ve hobiniz de yok gibi duruyor.

Ayri ayri seyler de yapacaksiniz ki biraraya gelince konusacak konu olsun. :)
0
sonsuz
(09.06.25)
Konuşturma ustaları var. Taşı bülbüle çeviren cinsten. Biraz o tarz taktik soruyorum aslında...
0
🌸yadigar
(09.06.25)
Konusamiyorsaniz, tartisabilirsiniz.
0
encokbenisevinnolur
(09.06.25)
geline oyna demişler, yerim dar demiş. Yerini genişletmişler, gerim dar demiş.

Beraberlik yılınızla, yaşam ömrüm arasında yaklaşık 10 yıl var :D uzun ömürler diliyorum.

Derdin çözümü basit: hobi ve etkinlik. Bir süre sonra bir bakmışsınız ki bu başlık tarihin tozlu sayfası.
0
baldan kaymak
(09.06.25)
Karı koca kısmından bağımsız olarak ben birkaç fikir sunabilirim; ilk olarak şu siteyi biraz tarayın derim: www.werenotreallystrangers.com

Bence roleplay sizin durumu çözer. Random bi mekana gidin mesela, farklı insanlarmış gibi davranın :D

Ya da bizim evde ev arkadaşlarımla yaptığımız eğlenceli bi şey var; mutfağa bi kavanoz koyduk. İçine küçük notlar atıyoruz mesela, rastgele seçiyoruz sonra her akşam. "Birlikte seyahate çıksak nereye giderdik ve neden" gibi sorular çıkıyo içinden. Notlardan bazen görev de çıkabiliyor mesela, banyoyu çamaşır suyuyla temizle, yerleri süpür falan gibi :D öyle kendi çapımızda takılıyoruz eğlenceli oluyor.
0
vedatchilipeppers
(09.06.25)
Aslında cevabınız sizin sorduğunuz sorunun içerisinde. Ortak paydanızın olmadığını söylemişsiniz. Çözüm ortak payda inşa etmek. Fakat bu inşa süreci tek taraflı olamaz. Zaten çevremde de gördüğüm şey bu, belli yaş üzeri çiftlerin boşanma sebebinin temelinde bu yatıyor. Siz bu sebepten ilişkiniz içine kaygılanıyorsunuz fakat karşı tarafta aynı şiddette kaygı ve ne yapabiliriz düşüncesi var mı? Şayet bu şekildeyse ortak payda inşa süreci yıpratıcı olmaz. Yok değilse geçmiş olsun, ömrünüzün geriye kalan yıllarını daha güzel koşullarda geçirmenizi dilerim.
0
ulukayin
(09.06.25)
bu bize de oluyor ya bazen. bazen de susmak bilmiyoruz. üstelik sizin kadar sene de yapmadik iliskide :)
gecen carsamba disarida yemistik, o gün sey fark ettim, farkli hobilerimiz, mesgalelerimiz var ve birbirimize onlari anlatiyoruz. ben mezarlik ziyaretinde bir sümüklü böcege basmistim, kabugu catlamisti. sonra onu eve getirip kabugu iyilessin diye tedaviye ugrasiyordum, onu anlattim.
o bana dalis ve pilot saatlerinden bahsetti.
ortak bir seyler yapmiyorsak da yaptiklarimizi anlatiyoruz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.06.25)
Niye dert ediyorsunuz ki bunu
0
Cezcez
(09.06.25)
cezcez niye dert ediyosun +1
göz kırpışından neyi düşündüğünü anlıyosunuzdur, 2 bedende 1 insan olmadınız mı. artık hisler, hareketler ve çatışmalar konuşmaksızın hallolmuyor mu. neyi konuşarak anlatacaksınız
konuşmak isterseniz alın bi mantık kitabı birbirinize anlatın madem

turgut toydemirin karısı siyasi facebook postlarını ve arkadaşlarının torunlarını anlatıyordur
turgut da arkadaş ortamındaki goygoyu anlatıyordur. o cinsten konuşacak çok şeydir. ya da ablamız şiirsel taziye için bu lafları üfürmüştür
0
lambırcek
(09.06.25)
Havadan sudan. Ortak olmayan hobimizde de birbirimize anlatıyoruz. Misal benim spor hanımın yemek.
Onun dışında dışarıda yemek yerken gördüğümuz seyden konu çıkıyor konuşuyoruz. Ben seviyorum ya hanımla konuşmayı.
Bence çok kasilmadan böyle etraftaki şeylerden konusmak bence garip değil. Fun fact de olur. Bir de rastgele soru da güzel muhabbet açar. Ama gerçekten fikrini merak ediyor olmanız lazım. Misal dün arabadayken aklıma çocuk olursa futbol mu oynasın rugby mi oynasin sorusu geldi, bundan konuştuk.
0
logisticsmanager
(09.06.25)
Ben direkt esime aksam yemekte baslarim gunun nasil gecti demekle. O anlatir ben anlatirim konu konuyu acar. Ya da benim bilmedigim ama onun bildigi tarih, dini konularla ilgili soru sorarim anlatir da anlatir ben yine bisi sorarim o konuyla alakali. Ya da gundemimizde olan konularla alakali sohbet baslatirim. Tasinacagiz mesela sunu yapalim mi boyle olsun mu bak aklima ne geldi vs dalis yaparim konuya. Sizin de vardir benzer planlariniz, tasinma olmasa da dugun dernek, konser, tiyatro en kotu aksamlari yuruyus mu yapsak deseniz yolda yururken aa bu bina da guzelmis diye bile konu acilir. Biz mi geveze bi ciftiz bilemedim :')
0
matilda
(09.06.25)
Kitap okuyup uzerine konusun.
0
deckard
(10.06.25)
Bence birlikte huzursuz olmadan susabilmek en iyisi ama ne konuşulur derseniz, geçmiş yad edilebilir, gelecek planları yapılabilir, hayaller kurulabilir, izlenen filmler, okunan kitaplar, yaşanan durumlar hakkında konuşulabilir, yaşanmamış amma yaşanması olası durumlarda nasıl davranılacağı konuşulabilir, bunca yıldan sonra söylenecek sözler de bellidir ama bazen aynı şeyleri tekrar tekrar konuşmak da zevkli bence.
0
(10.06.25)
(8)

esad nerede? (chatgpt’nin yanıtı?)

deartheodosia
https://eksiup.com/p/7x675561woyv böyle alakasız sorular sorarken. ısrarla suriye’de diyor.
eksiup.com

böyle alakasız sorular sorarken. ısrarla suriye’de diyor.
0
deartheodosia
(29.05.25)
web search olarak aratmasına izin verirsen en güncel cevabı verir. sadece eğitilmiş bilgiler üzerinden cevap vermiş sana.
0
false pretension
(29.05.25)
esat'ın rusya haricinde bir yerde olma imkanı var mı sence?

putin otur derse oturuyor kalk derse kalkıyor. kırsal bir malikanede takılıyordur.
0
yurtsuz john
(29.05.25)
devamında da ben rusya’da dedim, inatla suriye’de olduğunu iddia etti ajsjsj. “yanlış bilgi verebilir”
0
🌸deartheodosia
(29.05.25)
websearch kullanmadan verdiği bilgilerin son güncelleme tarihi haziran 2024’müş.
0
gnosis
(29.05.25)
Esat rusyada deli gibi korunuyor. Co pilot moskovada diyor.
0
mikahakkinen
(29.05.25)
İnternette arama yaparsa oradaki bilgileri yapmazsa kendi veri tabanındaki bilgileri vermeye çalışıyor. Her halükarda ChatGPT bir bilgi kaynağı değil ama bunu kabul etmek gerekiyor. ChatGPT bir dil motoru. Amacı doğru bilgi vermek değil, insan ile konuşuyor hissi vermek. O yüzden sitenin her yerine uyarı koymuşlar zaten.
0
nawar
(29.05.25)
suriyede korunuyor bilgisi iyiymiş, şara eğitip koltuğuna oturtur belki
oğlu moskovanın göbeğinden reels attı geçen aylarda. ailecek moskovada tabii ki.
www.instagram.com
www.bbc.com
0
lambırcek
(30.05.25)
cooperr
(30.05.25)
(5)

Playstation 5 alınırken neye dikkat edilmeli?

Wolfware
Tek başına oynayacağım. Tek kol yeterli. Bunun dışında nelere dikkat etmek lazım? Hafızası ne kadar olmalı? Cdli cdsiz farkediyor mu? Playstation plus almak avantajlı mı?
Tek başına oynayacağım. Tek kol yeterli. Bunun dışında nelere dikkat etmek lazım? Hafızası ne kadar olmalı? Cdli cdsiz farkediyor mu? Playstation plus almak avantajlı mı?
0
Wolfware
(21.05.25)
cd'ye gerek yok. daha pahali bos yere. sahsen cok oyun oynamiyorum ben, sadece top oyunlari oynayacak vaktim oluyor. o yuzden plus'la falan ugrasmak bana hesapli gelmiyor. ama tr'de daha mantikli olabilir.

baska bir seye dikkat etmeye gerek yok. ikinci else duzgun birinden temiz almak onemli tabi.
0
antikadimag
(22.05.25)
Eğer daha önce ps oyunlarını oynamadıysanız Ps plus extra almak cok avantajlı. Tonla oyunu deneme fırsatınız olur.
0
unalub
(22.05.25)
Aldigin seyin PS5 olduguna.
0
feastofthedamned
(22.05.25)
internet yoksa, psn vs yoksa cd'siz oyun oynatıyor mu?
0
lambırcek
(22.05.25)
pro modele hiç gerek yok. kendim pro model sahibiyim manyağı olduğum için aldım.

en ucuzundan, bir cihaz alınır. 1 tb, disksiz.

sonra ps oyunlarını oynamadıysanız ps plus üyesi olun, denemiş olursunuz. daha önce bir çoğunu oynadıysanız ona da gerek yok. sevdiğiniz oyunları indirimde vs alın devam.
0
a darkness coming
(22.05.25)
(13)

Bina Önünde Sürekli Oyun Oynanmasından Kaynaklı Gürültü - Hukuki Yardım

primadonn
Merhaba,İki bloklu bir sitede yaşıyoruz ancak site, apartmandan hallice. Site içinde küçük bir yüzme havuzu ve küçük bir oyun parkı var. Buna rağmen site içerisindeki çocuklar ve aileler bina kapısının önünü oyun alanı olarak kullanıyorlar. Özellikle top oynarken sürekli topla binanın dış cephesine
Merhaba,
İki bloklu bir sitede yaşıyoruz ancak site, apartmandan hallice. Site içinde küçük bir yüzme havuzu ve küçük bir oyun parkı var. Buna rağmen site içerisindeki çocuklar ve aileler bina kapısının önünü oyun alanı olarak kullanıyorlar. Özellikle top oynarken sürekli topla binanın dış cephesine ve bizim evin duvarına vuruyorlar. Avazı çıktığı kadar bağıran çocuklar var.

Birinci katta oturuyoruz ve bu nedenle gürültü çok net bir şekilde evin içine geliyor. Mayıs başından Aralık ayına kadar neredeyse her gün bu durum yaşanıyor. Gürültü genellikle öğleden sonra başlıyor ve hava kararana kadar, günlük 3-4 saat kesintisiz devam ediyor.

Site içinde bir oyun parkı olmasına rağmen çocuklar oraya yönlendirilmiyor çünkü bazı aileler evlerinden çıkmadan çocukları gözlemlemek istiyor. Ayrıca çocukları uyarmak istediğimizde de ailelerin şiddetli tepkisiyle karşılaştık. Artık bu durum, bizim günlük hayatımızı ciddi ölçüde olumsuz etkiliyor. Oyun oynamalarına karşı değiliz, ancak gürültüye ve rahatsız edici şekilde hareket edilmesine karşıyız.

Bu konuda çocukların oyun oynama özgürlüğünü engellemeden, ancak bizim de konut içinde huzurlu yaşama hakkımızı koruyacak şekilde nasıl bir yol izleyebiliriz?

Site yönetimi bu konuda bir düzenleme yapabilir mi?

Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre bu tarz davranışlara müdahale edilebilir mi?

Yazılı uyarı, ihtarname ya da hukuki başvuru gibi yollara gidebilir miyiz?

Bu konuda kalıcı bir çözüm üretmek adına izleyebileceğimiz yasal ve etkili yollar nelerdir?
0
primadonn
(21.05.25)
bunun hiç bir çözümü yok. şu an oturduğumuz evin tam karşısında çocuk parkı var. normal oynayan çocuklarda sorun yok ama gece mahallenin ergen veletleri parka iniyor ve benim bile duymadığım küfürlerle ortalığın içine ediyorlar. gürültüden balkonda oturamıyoruz. çocuklar yerine ailesi olacak dağ kaçkınlarıyla konuşmayı denedim anasını babasını öldürecektim elimden zor aldılar. özetle bu durumların çözümü falan yok. birazdan birileri gelir ama onlar çocuk, şeker falan verin tatlı tatlı konuşun derler. yok abicim insanlıktan nasibini almamış aileler tarafından büyütülen çocuklar laftan anlamıyor
0
scudman1
(21.05.25)
hukuki bir cozum bulunacagini sanmiyorum; ama cocuklari baska yere yoneltecek bir fikir uzerinde calisabilirsiniz. parkla evin arasina ama parka yakin bank, masa tenisi, langirt vs.. koydurmak cocuklar oraya toplanir. sonra da parka gider.
0
buenosdias
(21.05.25)
Apartman hayatı böylelerine göre değil. Köyünden çıkmaması gereken insanlar apartmanda yaşayınca böyle oluyor. Şahsen çözüm bulacağınızı sanmam. Maalesef zor da olsa taşınmak kesin çözüm.
0
nothing in my way
(21.05.25)
Geçmiş olsun. Bizim de aynı. Evden çalışıyoruz çok daha zor oluyor. Yönetim yasak olduğuna dair yazı yazıyor ama sonuç yok. Bir kaç kere ebeveynler de kavga etti. Her gün whatsapptan şikayet yazısı geliyor.

Ben yok sayıyorum. Duymazdan gelmeye çalışıyorum.
0
nickini vermek istemeyen uye
(21.05.25)
köyden şehre göçmüş, şehirde birlikte yaşam kurallarından bir haber, eğitilemez, evrimini tamamlayamamış bir kitle. istanbulsa muhtemelen bağcılar, esenler, esenyurt vb gibi sosyo kültürel seviyenin yerlerde olduğu ilçelerden birinde sözde sitelerden biri.
çok yapacak bir şey yok laftan anlamazlar, güzelce konuşsan işe yaramaz, kavga etsen oda bir işe yaramaz.
taşınmaktan başka çare kalmıyor.
0
my fault
(21.05.25)
bizim sitede oyun parkının kameraları tv hattı üzerinden veriliyor. belki uygulanabilir.

kamera koydurun oyun parkına izlesinler.
0
kveldulv
(21.05.25)
Site yönetimi kararının bir baglayiciligi var mıdır? Herkes bu kurallara uymakla yükümlü müdür? Uyulmadığı durumlarda bir yaptırımı var mı?

Site yönetimi de çare olmazsa bu konu hakkında polise, belediyeye ya da mahkemeye gidebilir miyiz?

Belge niteliği taşıması açısından kendi imkanlarımla video kayıt almam uygun mudur?
0
🌸primadonn
(21.05.25)
altında kreş olan bir evde çift camlı ses geçirmez pencere yaptırmıştı 1. kat baya sesi engelliyormuş cam açmam diyorsan düşünülebilir etkiliymiş
0
eja
(21.05.25)
deli numarası yapın. biz küçükken topumuzu kesmekle tehdit edip üzerimize su dökerlerdi, hatta topumuzun kesilmişliği de var bir kaç kere. kısacası psikopatlığa vurursanız bir ihtimal orada oynamama ihtimalleri var. ama kavga dövüş bir yere varılmaz tabi, olay farklı boyutlara da evrilebilir.

ben evin yakınlarındaki açık düğün salonunun yaptığı gürültüye bir çare bulamadım, nereye şikayet etsem yok biz bakmıyoruz şurası bakıyor vs. her gün aynı şarkıları(!) dinlemekten kafayı yiyorum. neriman dolan geeel, neriman yaylan geeel... evi serinleteyim desen pencere açamıyorsun, klimaya yüklen dur. bu ülkede acayip bir gürültü kirliliği var maalesef, kimsenin de umrunda değil. normal olan biz değiliz de onlarmış gibi yaşamaya alışmak, alışmaya çalışmak çok yıpratıyor. neyse bunu bana yapamazsın müjgann diyor ve sağlamca delirmeye gidiyorum.
0
Improbable
(21.05.25)
Geçmiş olsun, işiniz gerçekten zor.

Avukat olarak ben benzer bir durumla karşılaşsam, hukuki çözüm aramak yerine mümkün olduğunca sınırları zorlayarak da olsa güzellikle, olmuyorsa ufak tefek hırtlıklarla çözüm arardım. Hukuk son derece büyük ve ağır bir mekanizma ve bu tip basit ancak hızlı çözüm gerektiren sorunlara çoğu zaman çare olmuyor.

Şimdi biri ya da birileri kalkıp Kat Mülkiyeti Kanunu ve Medeni Kanun başta olmak üzere çeşitli kanunlardaki haklarınızı sayıp yapay zekaya sorduğu sorunun cevabını buraya yapıştırabilir ancak emin olun, yargının işleyişi farklı.

Site yönetimi ortak alanlara dair elbette kararlar alabilir ancak bu kararları da kendileri uygulamak zorunda olmaları ve bu kararla komşularını kızdıracakları için, kararı almak da uygulamak da kolay olmayacaktır. (Sitenin apartmandan hallice olmasını ifade etmeniz karşısında profesyonel bir yönetim olmadığını ve kat maliklerinin yönetimi kendilerinin üstlendiklerini varsayıyorum.) Hele bu dertten muzdarip bir siz varsanız ve başka kimse durumdan şikayetçi değilse, ifademi maruz görün, "sitenin delisi" konumuna düşersiniz.

Yerinizde olsam, bu dertten muzdarip diğer komşularımı yanıma çekip, çocuklu ailelerin de kaygılarını dikkate alarak kimsenin tam olarak memnun olmadığı ama herkesin de bir şekilde razı geleceği bir çözüm üretmeye çalışırım. Toplu yaşam herkesin sahip olduğu özgürlüklerinden bazı fedakarlıkları gerektiriyor ne yazık ki.

Aklıma şöyle bir çözüm geliyor: Oyun parkına bakan tarafa birkaç güvenlik kamerası kurulması ve bu kameraların görüntülerinin tüm dairelerin televizyonlarına aktarılması. Evet biraz maliyetli olur ama bu tip çözümlerin maliyetleri eskisi kadar yüksek değil. Gürültüden rahatsız olanlar kamera maliyetine katlanır, çocuklu aileler de çocuklarını ekrandan izlemek suretiyle de olsa gözlerinin önünden ayırmazlar böyle bir çözüm benimsenirse.
0
10551037
(21.05.25)
Mevzunun köylülükle zerre alakası yok. Bahsedilen olay daha çok şehir/mahalle kültürü. İmkanınız varsa taşının derim çünkü olayın maalesef net bir çözümü mümkün görünmüyor. Özellikle de topların evin duvarına vurması falan korkunç. Benzer özelliklerde ara kat bakının derim.
0
yadigar
(21.05.25)
Aslında, profesyonel bir yönetim var, yönetimin alacağı karar bağlayıcı olur mu? Yaptırımı var mıdır? Yönetimin böyle bir karar alabilmesi için herhangi bir çoğunluk gerekir mi? Yoksa huzuru korumak adına çoğunluk atanmadan böyle bir karar verilebilir mi?
0
🌸primadonn
(03.06.25)
esenyurt boklandığına göre çığlık atma yarışının oynandığı kadıköy siteleri de boklanabilir. hem besledikleri kediler teslanıza da sıçıyor :)

yapacağın şu, kale yaptıkları duvara silme vida çakmak. caddedeki mağaza denizliklerine kör vidalar monte ediyorlar ya evsizler yatmasın kimse oturmasın diye. ya da onun gibi bi şey, demir profiller de olur. bu topları patlatacak.

bi de motor yağı ya da kokan bir şey dökeceksin oynadıkları yerlere. apartman girişine denk gelip gelmemesi önemli değil. kirayı o veletler ödemiyor. sen ödüyorsun.

kedi kutusu koyabilirsin. yaratıcılık sana kalmış.
0
lambırcek
(03.06.25)
(21)

Türkçedeki kaba tabilerin kullanımı sizi rahatsız eder mi?

mikahakkinen
mesela hamileye anadoluda yüklü derler. bayanlar alınır mı?yemeği sünnetlemek, yemeği sıyırmak.biraz toplu olmak,balık etli: kilolu olmak.bunun gibi benzer tabileri kullanır mısınız?
mesela hamileye anadoluda yüklü derler. bayanlar alınır mı?
yemeği sünnetlemek, yemeği sıyırmak.
biraz toplu olmak,balık etli: kilolu olmak.

bunun gibi benzer tabileri kullanır mısınız?
0
mikahakkinen
(13.05.25)
yemegi sünnetlemek ilk defa duydum. yüklü kelimesini kullanmam. baliketli ile bir sikintim yok, gayet tatli bir ifade.
yani görüldügü gibi, kelimesine, tabirine göre degisir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.05.25)
buradakileri kullanmam ama rahatsız olacak bir şey görmüyorum.
0
lazpalle
(13.05.25)
yemegi sünnetlemek nasil oluyor ya. sünnet olunca kökü sende ama dibini siyirinca yemek bitiyor?

bence deyim, bu sekilde sokak agzi/argo vs kullanmak cok komik ve ayni zamanda da dilimizin zenginligini gösteriyor. bildigim kadariyla kullanmaya calisirim ben de.
0
sonsuz
(13.05.25)
Bunlar kaba tabir değil.
yemeği sünnetlemek lafını ilk kez duydum.
Diğerleri gayet kullanılan sözler.
Yadırgayabileceğim şeyler değil.
0
Mirket
(13.05.25)
Balık etli dışındakiler kötü hissettiriyor
0
anon1m
(13.05.25)
bunların neresi kaba ki?

hamile, hml kökünden gelen arapça bir kelime. hamal, hamiline, hamili kart yakinimdir, "taşımak" anlamına gelir. "yüklü" kelimesi hamile'den daha türkçe bir kelimedir, kaba bir tarafı da yoktur bence.

yani cemaat ne kadar arapça ise, hamile de o kadar arapçadır. cemaat'i beğenmeyip hamile'yi beğeniyorsanız bunda bir sıkıntı vardır.

"sünnetlemek"ten kasıt pipisinin ucunu kesmek değil burada, tabakta yemek bırakmamak sünnettir. o yüzden tabağı iyice sıyırmaya "sünnetlemek" denir. bu tabiri karşılayacak başka bir kelimeniz varsa kullanabilirsiniz. yine kaba bir tarafı yoktur.

toplu/balık eti çok fazla değil, az kilolu olanları tanımlamak için son derece naif ve kibar tabirler. şişko dombili derseniz üzücü olur ama toplu'nun nesi kaba ki?

kullanırım, kaba da bulmam.

yani bunlara alınan da gitsin köşede ağlasın.
0
kibritsuyu
(13.05.25)
balik etli disindakiler rahatsiz etti beni. gordugumuz seyler nasil estetikse, duydugumuz seyler de estetik olmali.

bu laflar hic estetik degil dflkgjdfl.
0
aguen
(13.05.25)
hamile bir kadına yüklü demek için kırşehirin köyünde doğup hiç dışarı çıkmamak falan lazım. ondan da önce bayan değil, kadın.

kilolu birine toplu derim herhalde. yerel bir kullanım değil.

sünnetleme fiilini kullanmak için dindar olmak gerek. karşımda biri bunu dese dindar ve muhafazakar biri olduğunu düşünürüm.
0
sir gawain
(13.05.25)
burada "kaba"dan kasıt sanırım şehirli ağzından farklı olan kelimeler, kabalık, terbiyesizlik anlamında değil.

kayseri'de doğup büyümüş yeğenimiz bizde kalıyor. konuşması şiveli değil ama bazı tabirleri yöresel kaçıyor, haliyle biz de gülüyoruz.

geçen gün alışveriş merkezi otoparkının girişinde epey dik ve uzun bir yokuş vardı, "bu nasıl bayırmış" dedi. ehahaha bayır ne lan diye epey eğlendik.

bahar dizisini izliyorduk, biri hamileymiş, bunu duyunca "aaa gebe miymiş" dedi, bi tur da orda eğlendik. halbuki tıbbi terim olarak da gebe kullanılıyor ama bize hamile değil de gebe demesi komik geldi.
0
kibritsuyu
(14.05.25)
Yüklü ya da sünnetlemek demedim hiç. Hatta yüklü dendiğini duydum ama sünnetlemek olayını sadece skeçlerde duydum. Orada varsa gerçekte de kullanan vardır elbette. Yani bunu esprili değil de ciddi ciddi kullanana ön yargılı yaklaşırım. Balık etli dedim. Derim, garipsemem.
0
nawar
(14.05.25)
yüklü , sünnetleme, sıyırma falan çağ dışı ifadeler bunlar.
0
yurtsuz john
(14.05.25)
Bkz köylüleri neden oldurmeliyiz
0
abuzer
(14.05.25)
Bu kelimelerde rahatsızlık
veren bir kabalık yok.
Aslında tuhaf bulanlar bile, dışarıdan gelen yabancı kelimeler ve plaza diliyle bu kelimeler prosess edildiğinde kullanımlarında tuhaf bir şey hissetmezler.

Bu kelimeleri beğenmemekten çok özellikle şehir gibi yerlerde yabancı kelimelerin yıllardır Türkçe'yi işgal etmesine sessiz kalmak daha garipsenmesi gereken bir durum.
Plaza Türkçesi denen ve dışarıdan ithal yamalarla dolu bir iletişim şeklimiz de var ve kullanılan ifadeler ise maaşı belki biraz dolgun, kariyer, beyaz yaka vs diyerek normal görülüyor.

Yemeği sünnetlemekten kasıt, sünnete uygun olarak tamamen bitirmektir. Tabakta kalanı israf etmemwk , çöpe göndermemektir. Haliyle holdingler de plazalarda değil Anadolu'da halk arasında çok kullanılır.
0
diyecevaplandı
(14.05.25)
Türkçe'deki kaba tabirlerin kullanımı beni rahatsız eder. Ama örnek verdi&iniz sözcükler kaba tabirler değiller. @kibritsuyu yazacaklarımı aynen yazmış.
0
yadigar
(14.05.25)
Normal davranışları ve durumları kaba bir şeymiş gibi ele alan gizleme veya yumuşatma amaçlı laf oyunlarını genel olarak sevmiyorum. Yüklü de bence bunlardan biri, basbayağı kaba.

Bir dilde neyin kaba olduğunu neyin kabul edilebilir olduğunu yine o dili konuşan insanların arasındaki eğilim belirler. Bunlar zaman içinde değişebilir. Bizde nedense derin bir "köylü", "şehirli" ayrımı türemiş. Sanki köyden gelen her şey mübah, şehirden gelen her şey sevimsiz gibi ele alınıyor. Bu durum bence can sıkıcı ve yanlış.
0
akhenaten
(14.05.25)
Hic kullanmadım, zaten bu terimlerin kullanıldıgı yerlerde sosyalize de olmadım.

Yüklü diyeni duysam, ben burada ne yapıyorum derim. Digerleri beni rahatsız etmez.
0
buf-e kür
(14.05.25)
Ukrayna ve benzer ülkelere giden Türk erkeğine "kaçak et kesmeye mi gidiyorsun? hehe" diye sorulması beni irrete ediyor.

Onun için gidiyorsa bile bunu açık açık sor bile kral. Kadın mı gidiyorsun diye sor işte reis.
0
put it in your appropriate place
(14.05.25)
@kibritsuyu +1 (hay ağzın bal yesin)

bağlamının dışında veya yanlış / uygun olmayan yerde kullanılması daha çok rahatsız eder.

sünnetlemek sözünü esprili tonda kullandım belki birkaç kez. yüklü'yü kullanmadım ama nadir de olsa duydum, garipsemedim. kadın değilim, alınmak bana düşmez.
toplu, balık etli tabirlerini kullandım, kullanmaya da devam ederim. anlatmak istediğimi en verimli şekilde anlatan sözcükler varken, lafı uzatmanın anlamı yok bence. "kilolu ama çok değil, sağlıksız görünmüyor" gibi dolambaçlı, veya bazen kibar olacağım diye rahatsız edici derecede yapmacık, doğal durmayan ifadeler kullanacağıma bunları tercih ederim. alınan da ilk önce komplekslerinden kurtulup gerçeklerle yüzleşsin.

kendi tercihimle bulunduğum bir sosyal ortamda, kullanılan sözlerin hangi kökten geldiğini, ne anlama geldiğini veya kullananın ne anlatmak istediğini anlamıyorsam ilk önce kendimde bir sorun arıyorum.

dil sürekli gelişen bir oluşum. bizim gibi bir veya birkaç kişinin aklına gelebilecek ihtimallerden çok daha fazla şey yaşanıyor hayatta, bunun sonucu olarak da yeni sözcükler oluşabiliyor. yerel, bölgesel ağızlar gayet çeşitli, ve bunlar dili oluşturan öğeler.

ha ayrıca "tdk bey ne yapıyorsunuz!?" diyebilirsiniz belki ama, gayet yaygın türkçesi varken, yabancı dillerden dilimize yerleşmemiş veya ülkemizde yaygın kullanılmayan, çoğunluk tarafından bilinmeyen kelimelerin (ör: sosyalize, irrite vb.) -hele de hatalı şekilde- kullanılmasından daha az rahatsız ediyor. git gide daha fazla şekilci oluyoruz gibi geliyor bana.
0
gkhncnzdgn
(14.05.25)
çarığını çıkaran köylülüğünü unutuyor bu daha komik. utanç verici. keşke dedesine denk gelse de bastonu kafasına yese derim böylelerine
0
lambırcek
(14.05.25)
Kullanırım. Çünkü normal olan kullanmak.
Ayrıca hiçbiri kaba tabir değil. Bunlar şehirde kullanılan o ne idüğü belirsiz dilden çok daha fazla Türkçe hem de çok daha doğal. Hamileye gebe veya yüklü denir Anadolu’da. Tuvalete de hela veya ayakyolu. Şehirli cahiller gibi lavabo denmez mesela kırsalda tuvalete. Lavabo elini yıkadığın yerin adıdır çünkü lavaboya sıçanı hiç görmedim henüz.
Asıl hamile kelimesi bence kaba. Söylerken bile ağız yoruluyor. Bu tabirlere “halk ağzı” denir. Kültürdür. Dilin zenginliğidir.
Bu tip deyişleri duymamış olanlar veya duymuş ama kaba kabul edenler cahildir benim gözümde. Üzgünüm. Cahile cahil olduğunu söylemek de bir hizmettir.
0
ezkaza
(14.05.25)
bunlarin hicbirini kaba bulmadim. hicbirini kullanmam ama kullanildiklarini duydum. rahatsiz olmadim. bu arada bunlarin hicibiri asagilama icermiyor.

sunnetlemeyi duymayanlar su videoya bakabilir (hayko cepkin icerir): www.youtube.com
0
Sour
(15.05.25)
(6)

Sorum sincaplara

kizil karga
Ceviz mi meşe palamudu mu?
Ceviz mi meşe palamudu mu?
0
kizil karga
(08.05.25)
Mese palamudu tabii ki
0
sonsuz
(08.05.25)
yer fıstığı (kabuğu ince
0
lambırcek
(08.05.25)
Bu soru bana neden +18 gibi geldi
0
sekizdokuzon
(08.05.25)
Bir rakun olarak sincaplar meşe palamudu yesin derim
0
kisa
(08.05.25)
Meşe palamutları, ceviz, badem, fındık, tomurcuklar, mantarlar, taze ağaç kabukları, böcekler, salyangozlar ve kuş yavruları ile beslenirler. Tohumları ve kabuklu yemişleri tek tek toprağa gömerek saklarlar veya kovuklarda depolarlar.

Toprağa gömdükleri kısım dahil benziyor birilerine. Parayı icad eden bir sincap olsa, en çok onu severlerdi. :D
0
baldan kaymak
(08.05.25)
Ceviz kırmayı tercih ederim. Sert kabuklar iyi ses çıkarır.
0
yurtsuz john
(09.05.25)
(13)

Katedral pisliği

michael_knight
Avrupa’daki katedrallerin neredeyse hepsinin dışında oymalı kakmalı süsler desenler var ve bunların girintileri simsiyah kirli. Bu kirli görüntü daha eski göründüğü için beğenilen bir durum mu yoksa temizletmeye paraları mı yok?
Avrupa’daki katedrallerin neredeyse hepsinin dışında oymalı kakmalı süsler desenler var ve bunların girintileri simsiyah kirli.

Bu kirli görüntü daha eski göründüğü için beğenilen bir durum mu yoksa temizletmeye paraları mı yok?
0
michael_knight
(26.04.25)
pics or it didn't happen bro
0
sonsuz
(26.04.25)
Bilmem kaç yüz yıl önce yapıldığı için gidip kloraklayamiyorsun. Kol gibi ücreti var ve çok zaman oluyor ve bazilarinda kullanilan taslar sebebiyle zaten yapamıyorsun. Sonuçta çimento ve kiremit değiller.
Bazılarında arada sırada yapiliyor diye biliyorum.
Bu kadar yıllık katedral geçmişimde hiç kafama takilmadi ama istersen orada bir 1000€ atıp bunu yikamaya kullanın diyebilirsin gönlünden geçiyorsa.
0
logisticsmanager
(26.04.25)
tarihselliği yansıttığı için ellemiyorlardır genelde
(bkz: patina)

yalnız başlık yanlış anlaşılmaya müsait ve sansasyonel olmuş. şöyle olabilirdi:
"Katedral dış cephesindeki taş oymalar üzerindeki siyahlık ve bunların temizlenmemesi"
0
ermanen
(26.04.25)
güzel bir kontrast oluşturduğu için göze hoş geliyor. tamer bey gibi beyazlatsalar yavan görünür bence.

köln katedralini, edinburg yapılarını pammık gibi düşünemiyorum.
0
yurtsuz john
(26.04.25)
tarihi eserler olduğundan powerwash'a çok uygun değiller riskli olduğundan. yoksa içinden bile geçersin. bence de leş gibi duruyor bu arada.

örneğin, normalde roma heykelleri de beyaz değildir ama insanların aklında beyaz mermer görüntüsü normal olduğundan, boyanmış hallerini görünce kanıksarlar ya. bence bu leş katedrallerin de yapıldığı dönemde o majestik görüntüleri zamanla gördüğümüz gibi kapkara hale gelmiş ama tıpkı heykellerdeki gibi aksi yönde kanıksanmış. temizlesen, bok gibi olmuş derler. halbuki intended versiyonu o katedralin normalde. öyle görmen gerekiyor.
0
sanal hayvan
(26.04.25)
sonsuz +1

Ulan bunca yil onlarca katedral gordum, hic de dikkatimi cekmedi, gozumde dahi canlanmadi bile iyi mi?
0
freedonia
(26.04.25)
@sonsuz ve @freedonia, siz foto isteyenlerin hayatında daha önce katedral fotoğrafı gördüğüne bile inanamıyorum. Bakınca ilk gördüğüm şey o kirler:
Örnek fotoda sol tarafı temizlemişler:
buffaloah.com

@logisticsmanager, kilisenin de parası yoksa biz ölelim. Google'a göre 100 milyar dolar civarları veya çok daha fazlası serveti varmış, benim bin euro kaybolur gider.

@ermanen böyle biraz kışkırtıcı sorayım ki ilgi çekip daha fazla cevap alayım istedim. Reha Muhtar izleyerek büyümüş nesilim.

@yurtsuz john tamer bey kimmiş diye baktım, öğrendim. Popi olduğunda görmüştüm ama ismi aklımda kalmamıştı. Hafızanda daha faydalı bilgilere yer açmanı öneririm.

@sanal hayvan, benimle aynı fikirde olduğun için bence en kral insan sensin şu anda.
0
🌸michael_knight
(26.04.25)
Ben bir kere denk geldim, buhar gibi birşey püskürterek temizliyorlardi
0
mirty
(26.04.25)
bence ilginc bir soru. Köln Katedrali temizlenmeye başlanmış mesela:
www.kaercher.com

düşük basınçlı mikropartikül püskürtme yöntemi kullanılarak temizlik yapılıyormuş. taşlar hassas çünkü. basınçlı su daha çok zarar verir sanırım. havadaki kükürt ve asit yağmurları da kararmasına neden oluyor.

Reddit'te de biri kısaca soyle demis:

Köln Katedrali'nde farklı taş türleri ve renkleri kullanıldığı için, temizlenirse bugünkü siyah tonun yarattığı bütünlük kaybolur, yamalı bir görüntü oluşur. Ayrıca temizlik çok maliyetli ve zahmetli olduğu için, katedral atölyesi temizlik yapmamaya karar verdi.

tabii 7 yıl once denmis bu. temizlemeye karar vermisler simdi.
www.reddit.com
www.reddit.com
0
ermanen
(26.04.25)
Bahsettiğiniz olayı direkt anladım ancak zannettiğiniz aksine o durum yüzyılların kiri pisliği değil, tamamen kullanılan materyalin yarattığı bir durum.

O katedrallerin çok büyük bir kısmı kireçtaşı kullanılarak inşa edilmiştir. Kireçtaşı (ve bazen kumtaşı) yüzeyleri havadaki kükürtdioksit ile birleşip jips (kalsiyum sülfat) denen bir katman oluşturur ve bu katman hem koyu renkte olur hem de zamanla taşın üstüne yapışır.

Neden kireçtaşı kullanıyorlardı diyorsanız da birçok sebebi var. Mesela yerel bir malzeme kireçtaşı birçok ülkede. Üstelik, ilk çıkarıldığında yumuşak olması sebebiyle işlemesi kolay bir taş. Bu yumuşaklığı zamanla kaybettiği için zamanla sertleşerek yüksek yük taşıma kapasitesine sahip bir taş. Katedralin tamamında kullanılmayacaksa bile tonozlar, kemerler örülürken kireçtaşı tercih edildiği olmuştur.
Mesela Amiens Katedrali (Fransa) yapısal taşıyıcılarda yerel kireçtaşı ile fakat dış cephedeki heykellerin ve süslemelerin bir kısmında daha ince işlenebilen, bazen başka taş ocaklarından getirilen özel yumuşak taşlarla inşa edilmiştir. Salisbury Katedrali, Westminster Abbey, Rouen Katedrali, Duomo di Milano başka örnekler bu olaya.

Aynı zamanda din, her zaman bu kadar kenara itilmeye müsamaha gösteren bir şey değildi. Çok uzun yüzyıllar boyunca insanlar üzerinde korku aracıydı. Kireçtaşının zamanla kararması insanlar üzerinde bir dini binanın yaratması gerektiğine inanılan gloomy havayı iyi yaratıyordu.

Ek olarak, bu yüzeyler zannettiğiniz aksine sık sık bakıma girer ve temizlenir ancak materyalin tekrar jips ile kaplanması sadece birkaç sene sürer. Bu bakım işlemi genelde 4 aşamada tamamlanır ve her defasında tek cephe üzerinde çalışılır ki katedralin tamamını kapatmak zorunda kalmasınlar. Kireç ve kumtaşı o kadar hızlı kararır ki genelde 4. cephe de bittiği vakit ilk cephe neredeyse yarı yarıya tekrar eski görünümünü yakalamış olur.

Bunu ben de merak etmiştim vaktinde, bana da kirli gözüküyordu ancak sonra mesleğe girince fark ettim ki, fonksiyonellik ve maddiyat estetiğin önüne geçebiliyor ve üstelik bu materyalin sürekli beyaz tutulması resmen imkansız bir şey.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.04.25)
@michael; çoğu kilisenin bakımının sorumlusu devletler, yerel kurumlar. Vatikan değil. O yüzden papa elini cebine atsın diye bir şey yok.

O yüzden 1000€yu devlete yatırırsan yardımı olabilir. Ben misal kiliselere klorak dökülmesi için vergi alınmasını istemem. Görsel olarak bana etkisi yok ve dedigim gibi hayatımda ilk defa umursandigini gördüm demekki çok ufak bir kitlenin gözüne batiyor. Çok önemli bir şey olsa emin ol zaten bir politik partinin konusu olurdu.

Yani soru enteresan olsa da dediğim gibi 8 yıllık yurtdışı hayatımda bunu önemseyen bir insana denk gelmedim demekki bunu pis bulan, önemseyen sayısı sınırlı. Ve olmama sebepleri de zaten açıklanmış.
0
logisticsmanager
(26.04.25)
Her yeri yıkayan dandik bir fenomenimiz vardı, onu göndersinler foşur foşur yıkar.
0
10551037
(26.04.25)
kara taşlı kilise kasvet hissi veriyorsa beyaz taşlı da görkem hissi vererek yaratması gereken havayı yaratır. bkz. bütün vatikan, la sagrada familia...

zaten insan kasvetten çok görkem ile harekete geçer. kasvet bir yerden sonra insanı tüketir.

kilise 500 senelik, 300 sene önce kafaya koyup taşları kazısa 10 seneye tekrar kararacağını elbette biliyorlar, boş yere uğraşmamışlar. buradan ideolojik üfürmeye lüzum yok.

önce fikrini söyleyip sonra hikayesini yazmış. bi taraftan uydurma kötü bi retorik olmuş. nasılsa sallayana bi şey yapmıyorlar ahahahah. freud daha güzel sallıyor.
0
lambırcek
(27.04.25)
(9)

belediyelerin yeni binalara ekstra kat izni vermeme sebebi?

robokot
istanbulda eski bir eviniz var diyelim. hadi apartmani dönüşüme sokalım dediniz. bazi (cogu?) semtte devlet diyor ki eski bina 4 katliydi, yenisi de 4 kat olmak zorunda. bu durumda binayi yapacak muteahhitin kendine yeni daire cikarip kar etmesi (hadi maliyeti cikarmasi bile) imkansiz hale geliyor.
istanbulda eski bir eviniz var diyelim. hadi apartmani dönüşüme sokalım dediniz. bazi (cogu?) semtte devlet diyor ki eski bina 4 katliydi, yenisi de 4 kat olmak zorunda. bu durumda binayi yapacak muteahhitin kendine yeni daire cikarip kar etmesi (hadi maliyeti cikarmasi bile) imkansiz hale geliyor. alternatifi her ev sahibinin yeni insaatin maliyetini tamamen ustlenmesi, bunun icin de kimsenin parasi yok. o yuzden bu binalar dönüşüme gidemiyor. bu senelerdir boyle, kentsel donusum nanesi ciktigindan beri degismedi.

ama peki bunun sebebi nedir? depreme dayaniksiz olabilecek 40-50 yillik bir binanin yıkılıp, 2 kat daha yuksek yeni bir binaya çevrilip depreme dayanikli yeni bir konut haline getirilmesini engelletecek sebep ne olabilir?

yani ozetle, insanlarin parasi olmadigi icin yeniden insaatin maliyetini cikarmak sebebiyle apartmanlara bir iki kat eklenmesi gerekiyor. yoksa bu binalar yenilenemiyor ve yenilenemeyecek. bu kuralda israr eden devletin gerekcesi nedir? bu binalari depreme dayanikli hale getirmekten daha onemli gerekce ne olabilir?
0
robokot
(25.04.25)
alt yapı kaldırmıyor. şehir planlaması burada devreye giriyor.bir yerde okumuştum normalde istanbul sınırlarının 1990 lı yılların başında durması gerekiyordu.
bu ne demek.
sadece bina kat yüksekliği olarak bakmamak lazım.kanalizasyon alt yapısı,yol trafik alt yapısı,elektirik alt yapısı gibi uzar gider.
0
jamswety
(25.04.25)
semtlere göre yapılabilecek max kat yükseklikleri oluyor. sizin söylediğiniz durumda eski binası olan mal sahibi 4 katlı bir binası var diyelim. müteahitle anlaşacak, müteahit yine 4 katlı bina yapacak ama anlaşmaya göre katların yarısını alacak. 2 daire mal sahibinin olacak, 2 daire de müteahitin olacak. (ya da nasıl anlaşıldıysa ona göre bir dağılım olacak)

nitekim bizim öyle oldu. eski evimiz 3 katlıydı. 3 katı da bize aitti ama evimiz eskiydi. kendimizin yeniden yapma gücümüz yoktu. müteahitle anlaştık %50 olarak. 2 daire müt. aldı. bize de 2 daire verdi. biz bir dairemizden feragat etmiş olduk ama binamız yenilendi.

ama istanbul için konuşuyorum. mesela bağdat caddesinde cadde üzerindeki eski evler 4-5 katlıydı şimdi yeniden yapılan binalar daha yüksek katlı. yani orada müteahit kendine daire çıkarabilmiş. ama tabi eskiden bir binada 5 aile yaşıyorsa şimdi aynı yerde 15 aile yaşıyor. aynı yere daha çok kişi sıkıştırıyorlar.

iki ucu borçlu değnek...
0
exlibris
(25.04.25)
@exlibris butun bina seninse dediginin oluru var haklisin, benim bahsettigim durum bir apartmanda atiyorum 12 daire var, hepsinin de farkli sahipleri var. bu bina yeniden yapildiginda daha yuksek yapilamiyorsa dönüşüme gitme ihtimali kalmıyor. ya herkes müteahhite para verecek ki herkesin aynı anda parası olmuyor imkansız, ya da ekstra kat olacak ki onlar müteahhite kalsın.

@jamswety evet altyapı sebebi mantıklı. ama butun evler ayni anda yapilmadigi surece altyapi sorunlari da peyderpey cozulur diye dusunuyorum. altyapiya baski arttikca yenilemeler de yapilacak haliyle. emlak vergileri yukselir vs. baska bir dinamik olusur ama... bilemedim.
0
🌸robokot
(25.04.25)
@robokot, evet dediğiniz gibi aynı yükseklikte bina yapılacaksa ve her kat maliği farklı ise, mal sahipleri para vermesi gerekebiiliyor, bir de daireleri daha küçük yapıp daha fazla daire çıkarabiliyorlar, o şekilde olursa ekstra daireleri müt. alıyor

beşiktaşta bir tanıdığın oturduğu apartman bu şekilde kentsel dönüşüme girdi. yeni yapılacak binada hem daha küçük daire alacaklar hem de müt.e bir miktar para vermeleri gerekti. öncesinde her katta 2 daire vardı. yeni yapılacak binada 3 daire olacak şekilde yapılıyor. extra daireleri müt. alıyor sanırım.
0
exlibris
(25.04.25)
Dediğiniz şey rant oluyor ve maalesef bu şehrin canını okudu. Arada depreme dayanıksız evini yenilemek isteyen vatandaş kaldı.
0
thugster
(26.04.25)
50 senede bir +2 kat çıkarsak sonraki nesiller -dede bu ne ***! diyecek.
boğaziçi kanunu, tarihi bölgeler, nüfus, trafik hep engel.
kadıköyün hali ortada. 2 katlı köşk yıkılıp 15 kat yapılıyor yerine.

edit: rant diyen solcular. rantsız nasıl olacak? müteahhit olsan bedava yapar mısın. yaparsın. müteahhit misin? değilsin. fukara bi öğrencisin. cebinde paran olsun da o zaman etrafa dağıtıyor musun görürüz.
0
lambırcek
(26.04.25)
bölgeye göre değişiyor.
bazı ilçelerde yan parsellerle birleşip kentsel dönüşümde belli bir m2 arsa üzerine çıkarsanız ekstra kat izni veriliyor.
0
nuisance2
(26.04.25)
@lambırcek

duyuruda gördüğüm en salakça yorumlardan birini yapmak sana nasip olmuş.

lütfen insanlarla diyaloga girmeye çalışmadan önce zeka seviyemizin farkında olup çapımıza göre hareket edelim.
0
thugster
(27.04.25)
O bina yapılırken zaten orada izin verilen sınır değerde yapıldıysa devamına izin verilmiyor. Ama misal tek kat bahçeli evinzi var dönüşüme girdi, orada imar 4 kata kadar izinliyse 4 kat binayı dikersiniz. Tamamen halihazır imar planıyla alakalı.
0
koskoca kirpi
(27.04.25)
(13)

Nedir bu liberalizm? Neden son dönemde popüler?

mikahakkinen
Eskiden solcuyum, sağcıyım, sosyal demokratım, ülkücüyüm vb. diye kendini tanımlayanlar şimdi liberalim diyor. Yani liberalizm? Tamamen bireysel merkezli bir düşünce tarzı mıdır? Mesela ben sol görüşlüyüm aynı anda sol liberal olabilir miyim?
Eskiden solcuyum, sağcıyım, sosyal demokratım, ülkücüyüm vb. diye kendini tanımlayanlar şimdi liberalim diyor. Yani liberalizm? Tamamen bireysel merkezli bir düşünce tarzı mıdır? Mesela ben sol görüşlüyüm aynı anda sol liberal olabilir miyim?
0
mikahakkinen
(23.04.25)
designer
(23.04.25)
Liberalizm özgürlükcülük demek.

O tanimlari kesin x y z yerine daha cok bir yön gibi düsünmek lazim. Bir insan temel degerler harici körü körüne xim y yim diyorsa ya maldir ya da bi cikari vardir
0
sonsuz
(23.04.25)
ŞAHSEN liberalizmin son dönemde popüler olduğunu düşünmüyorum, tam aksine gençlik diğer tarafa kayıyor gibi.

liberalizm çok fazla kişi bazlı ve bireysel bir sistem. günümüzde milyarderleri çıkaran sistemin de ta kendisi liberalizm.

nesiller 30-40 sene boyunca sovyet düşmanlığıyla zehirlendiler ama artık yavaş yavaş "çok zengin birkaç adam"ın dünyaya iyi gelmeyeceğini fark ediyorlar.

kişisel olarak bana sorarsan benim gözümde liberalizm terörizmden farksızdır. liberalist sistemde "arz-talep dengesi hajum" diye insülini alamayıp ölen insanlar görürsün.

kumarhane zengini besim tibuk'un peşinden koşan ortaokulluların bu konuda herhangi bir bilgisi ya da fikri olduğunu zannetmiyorum.

liberalizm insanlık düşmanlığıdır, "özgür" kıldığı tek şey bir avuç sermayedardır.

dünyaya da bir faydası yoktur. liberalistler bilinçli ya da bilinçsiz teröristtir, fazlası değil.

60 sene eşek gibi çalışıp zengin olacağına inanan gerzekler bana katılmayabilir tabii, kendi tercihleridir. ama mevcut ekonomik sistemde liberalistler yamyam köpekten fazlası değildir. kimisi bilerek, kimisi bilmeyerek.
0
mark greg sputnik
(24.04.25)
Çoğunluk @sonsuz gibi düşünüp kendine liberalim diyor ama ne liberalizm öyle bir şey, ne de bir yön gösteriyor.

Bu gençlerin çoğu apolitik dediğimiz, temel hak ve özgürlükleri savunup "gerisi çok da şey diil abii ya hallolur" diye bakıyorlar olaya. Rahatlıktan apolitize hale gelmiş 1. dünya ülkesi gençleriyle benziyorlar tuhaf bir şekilde. o rahatlıklarını bozan gündemdeki mevzulara karşı belirli tepki geliştiriyorlar. Göçmen mevzusu patlayınca milliyetçi, muhafazakarlık mevzusu patlayınca laikçi, terör mevzusu patlayınca militarist oluyorlar.

Yoksa, @mark'ın dediği gibi ne liberal ekonomik politikadan haberleri var ne de destekliyorlar.
0
Bruce
(24.04.25)
Giriş için şu güzel bir kaynak

psi501.cankaya.edu.tr
0
synesthesia
(24.04.25)
yıllarca liboş diye dalga geçtiler bizle döndü dolaştı millet tekrar geldi dibimize.
sözlük olarak baktığımızda
bireysel özgürlük ve sosyal adalet arasında denge kurmayı amaçlayan politik bir ideolojidir.
buna da itiraz edilmese gerek.de herr şeyde olduğu gibi bunun da uzunca bir süre içini boşaltmaya çalıştılar.ama tekrar doluyor.
0
jamswety
(24.04.25)
@mark greg sputnik insanlara köpek falan diyebilir ama hiçbir istatistik onun söylediklerini desteklemiyor. sadece given kabul ettiği çoğu şeyin liberalizm sayesinde olduğunun bile farkında olmayan birisi.
0
ted
(24.04.25)
Şimdiki gençler daha fazla seküler milliyetçi olma yolunda, dünya da bu yöne kayıyor gibi.

Liberalizm Türkiye'de en çok 2010'a kadar iyiydi, sonrasında malesef düşüş yaşadı gibime geliyor.
0
liberal
(24.04.25)
Liberalizm kötüyse neden insanlar Çin’e değil Rusya’ya değil de Avrupa ya da ABD’ye kaçıyor? Liberalimzi terörizmle bağdaştıran arkadaş bu soruya da cevap verirse
0
olaylar olaylar
(24.04.25)
Aklima su tweet geldi, belki duyuru sorusuyla ilgili olabilir:

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
gibicibicis
(24.04.25)
Burada yazılanların neredeyse hepsi liberalizmle kapitalizmi karıştirmis
0
sonhakan
(24.04.25)
Tüm izm'ler gibi liberalizm de biraz tırttır. Devlet karışmayacakmış my ass.

Liberalizm mümkün olan dünyaların en iyisi olarak pazarlandı hep ama genellikle cüzdanların en şişiğinin işine yaradı ve yarıyor.

Liberalizm, “herkes aynı parkta özgürce top oynasın” diye başlar; devlet sahaya çizgi çekmez, kale direklerini söküp götürür başlangıçta. Sonuç? İlk düdükten beş dakika sonra sermaye devleri gerek hukuk yoluyla gerek lobicilik ve siyasi bağlantılarla o çizgileri KENDİ LEHİNE OLACAK biçimde devlete tekrar çizdirir, kale direklerini geri taktırır, millet de “waooww özgürlüğümüz var" diye kale yokken başlayan top oynama alanında birdenbire kaleye gol atma çabasıyla top oynamak zorunda kalır. Güya bireye sınırsız manevra alanı açtığını söylerken aslında oyunu donanımlının (sermayedar oluyor bu arkadaş) lehine şekilde geliştirir ve genişletir.

He bir de devletin karışmaması var. Ok abi devleti küçültüyorsun da küçültürken devasa bir paralel lobi devleti ürüyor bi yandan o nolcak? Görünmez el diye adlandırılan bir nane var kampanya bağışlarından regülasyon metinlerine kadar her yere uzanıyor.

Ezcümle, liberal özgürlük hikâyesi kulağa hoş gelen bir "kendin pişir kendin ye” pazarlamasıdır ama mutfağa ilk girenler fırını satın alınca geriye kalanlar (sen, ben, o) çiğ hamurla "özgürce" doyduğunu zannedip hayata devam ederler.
0
vedatchilipeppers
(24.04.25)
@vedat güzel demiş fakat bir şerh düşmek istiyorum
devletin zamanla piyasadaki en büyükten taraf olması, türkiye gibi serbest teşebbüsün ancak devlet eliyle varolduğu yerlerde daha çok var.
90larda işhtahımız arttı, dünyaya açılacak araba yapacaktık, gümrük tarifelerini uçurdular, koçlar tosunlar da araba yapacağım diye milleti kucağa aldı

bir de elbette mutlak eşitlik diye bir şey yok. güçlü olan gücü kendine bükecek
0
lambırcek
(24.04.25)
(20)

Şener Üşümezsoy

kizil karga
Bu adama büyük çoğunluk meczup gözüyle bakıyordu ama 20 gün önce yaptığı tahmin sanki %100 tutmuş gibi, hakkı mı yeniyor yoksa gerçekten meczup mu?https://x.com/vaziyetcomtr/status/1907765757468934348?s=46&t=vDcUzHG6zvvcP0E_PkymRA
Bu adama büyük çoğunluk meczup gözüyle bakıyordu ama 20 gün önce yaptığı tahmin sanki %100 tutmuş gibi, hakkı mı yeniyor yoksa gerçekten meczup mu?

x.com
0
kizil karga
(23.04.25)
bunu ben dahil herkes söylüyor zaten o zaman benim de hakkım yeniyor.
0
dedim dedim de kime dedim
(23.04.25)
Haddimi aşıp yorum yapacağım. Normalde jeolog değilim ve bu bilim hakkında bilgim çok kısıtlı. Ancak hakkının yendiği bir durum yok diye düşünüyorum. Depremleri tahmin etmeye çalışıyor. "6.0 - 6.5 büyüklüğünde deprem OLABİLİR" diyor. Bugün fay haritasını bilen ve sismik hareketleri takip eden birçok bilim insanı benzer tahminler yürütebilir. Söylediği şey tuttu diye her söylediğini doğru kabul etmek insanı yanıltır. "İstanbul'da 6-6,5 olur daha da büyük olmaz" diyor mesela. Bilirkişi kabul ettiğimiz Naci Görür ve Celal Şengör gibi isimlerin söylediğinin aksine bir şey söylüyor. Ama şunu biliyoruz ki Naci Görür bu konuda konuşunca tamamen bilimsel veriye dayanarak söylüyor. Marmara fay hattında enerji biriktiğini ve mutlaka bu enerjinin büyük bir depreme sebep olacağını bilimsel olarak söylüyor. Şener Üşümezsoy da jeolog. Eminim o da diz kapağından sallamıyordur konuşunca. "Deprem olabilir." demekle önemli bir iş yapılmış olmuyor ama "daha da büyük deprem olmaz" demek tamamen sallamasyon bence. Bunun arkasını dolduracak bilimsel veriyi de sunsa daha net yorum yapabilir insanlar meczup bu yoksa dahi mi diye.
0
himmet dayi
(23.04.25)
iki farklı görüş var.
biri üşümezsoy gibi kumburgaz-silivri arası deprem bekleyenler. hatta bunlar bursa-mudanya hattına daha çok dikkat çekerler. övgün ahmet ercan da bu gruba dahildir.
ikinci görüş depremin adalar açığından başlayıp tek seferde kırılacağını söyler. bunlarda celal şengör, naci görür ve çoğunlukla itü tayfası.
0
my fault
(23.04.25)
usumezsyon'un bilimsel bilgisi ve performansi, televizyonda gördügümüz diger uzmanlara kıyasla, cok zayif. o yüzden pek ciddiye alinan birisi degil. kaslari ile etrafındaki genc kadınlari etkilemeye calismasi da sozlerini ciddiye almami zorlastiriyor (ad hominem nedir, işte budur)
0
deckard
(23.04.25)
bilimsel bir konuda bu kadar kesin aciklama yapan bir insana guvenesim gelmiyor. neye dayanarak soyledigi belli degil. belki sehri terk edip hayatini kurtaracak o kadar insanin hayatini karartiyor olabilir.

insanlar ne olursa olsun felaket olacakmis gibi hareket etmeli ve yasadigi binanin saglamligindan emin olmali. boyle soylemlere aldanip deprem gercegini yok saymamali.

bence bayagi sorumsuzca bir hareket yaptigi. o kadar bilim insani ondan daha az mi biliyor?
0
bohr atom modeli
(23.04.25)
Evet olmuş
0
kisa
(23.04.25)
hakkı yeniyor olarak düşünmenizin nedeni bir tane felaket tellalı adamı ünlü yapıp sürekli kanallara çıkartıp dinlenmesidir. o adam dışında hiçbir bilim insanı dinlenmiyor. kaldı ki bu felaket tellalı adamın jeologtur; sismolog veya paleosismolog değildir.

yine çıkıp yavaş yavaş konuşup kimsenin anlamadığı cümleler kurup insanın kafasını karıştırıp korkutacaktır.

not: bu felaket tellalı adamın ismini bilerek vermedim. namusu gibi koruyan insan çok bu bilim insanını. bilimsel etik kurallardan da bihaberdir kendisi.
0
false pretension
(23.04.25)
Hakkı yeniyor, meczup falan değil.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
Hakkı yenmiyor. Bilimsel camiada çok ciddiye alınan biri değil zaten. Şovmen olduğu için piyasada. Yoksa kendisiyle aynı seviyede başka kişiler de var. İnsanlar genel olarak hiçbir şey yapmalarını gerektirmeyen, herhangi bir endişeye sebep vermeyen yorumlarından ve şovmen halinden dolayı seviyorlar.

Ülke bu haldeyken ekonomi süper, avrupa kıskanıyor, dünya lideri, satranç falan denmesi sizi ne kadar rahatlatıyorsa ya da ne kadar gerçekse bu da tamamen aynı.
0
nawar
(23.04.25)
ben şener hocanın yanıldığını hiç görmedim. hakkı yeniyor. ben kendisine güveniyorum.
0
matilda
(23.04.25)
Canan karatayci tayfa seviyor
0
abuzer
(23.04.25)
Papyon, kravat takmiyor diye meczup gorenler var evet. Toplumun belli kesimi iste bunu dusunenler.

Matilda+1

Asil digerleri sovmen, rantci
0
Kittie
(23.04.25)
Dışkı yiyen zat gibi popülist olmadığı için, halktan bir insan olduğu için kadıköy moda’daki kahvehanede takılıyor şener hoca. Medyatik olmak gibi bir derdi yok. Arada böyle tvlere çıkarak halkı bilgilendiriyor.
popülizme ve zırvacılığa hiç ihtiyacı yok. Gerçek bir bilim adamı. Kadıköy’de komşumuz. Öyle elitist bir demagog hiç değil. Şahsına münhasır bir karakter.

Dışkı yiyen zat ise 2002 yılında verdiği röportajda büyük istanbul depremi (7+ şiddetli) 10 yıl içinde olacak şekilde ciddi ciddi iddialarda bulunuyor. Youtube da videoları mevcut dileyen bakabilir. Sonrasında da her 10 yıl da aynı şeyi tekrarlıyor. Sürekli yaptığı şey şu: x kadar yıl içinde büyük deprem olacak diyor ve haliyle rezil oluyor. Sonuçta bu bir tahmin. Ama insan hatalı tahminini de kabul etmeli. Zaten bu zatın gündeme geldiği konular hiçbir zaman uzmanlık alanı olan jeoloji değil dikkat ederdeniz hep başka konulardaki söylediklerinden gündemde malesef.

Şener hoca gibiler her zaman kendisinden çok daha aşağı durumda olan insanlar tarafından daha az duyulur ve daha az bilinir. Bilgeliğin şanından heralde.
0
ezkaza
(23.04.25)
celal isimli şarlatana kıyasla daha güven veren birisi. genelde söyledikleri çıkıyor ayrıca. özel hayatında bok yemek, küçük kızların poposunu ellemek gibi sapıklıkları olmadığına da eminim.
0
lifeisopeth
(23.04.25)
Dürüst adam.
0
designer
(24.04.25)
Arkadaşlar tam bugün hatta şu anda Şener Üşümezsoy'un "bakın onlar orada (sarı renk) fay gösteriyor ama orada fay yok, asıl fay hattı şurası (kırmızı renk). Buradaki fay da ölü" dediği yerlerde deprem oluyor. Nasıl güvenilir ve her dediği çıkan adam oluyor, bu ne bilimsizliktir? Asahadh

Kandilli Rasathanesi: udim.koeri.boun.edu.tr

USGS (ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu): earthquake.usgs.gov

Şener Üşümezsoy'un haritası: youtu.be

@abuzer +1 Bir de "papyonlu" diye Celal Şengör'e laf sokup kaslarını göstermek için atlet giyen ve kovboy şapkalı adamı "normal" görmek de çok garip. Size en rahatlatıcı bilgiyi veren kişiye inanmak istiyorsunuz diye o doğru olmak zorunda değil. Oytun Erbaş'ın da peşinden aynı kafayla gidenler oldu. :D

Kesinlikle işin tartışması ya da fanatizminde de değilim. Burada birileri sizin konfor alanınızı sarsmıyor ve siz rahat uyuyun diye masal anlatıyor diye 1 kişi bile önlem almayı bırakırsa onun yaşanacak bir depremde başına gelecek olan şeyin vebali sizlerin boynunda. Ben bunun yükünü alamazdım mesela.

Kaldı ki onun deprem beklediği bu bölgede "deprem olmayacak" diyen de olmadı zaten. Bir bütün halinde ya da iki veya üç parça olarak kırılma beklentisi vardı. Bütün halinde kırılmadı. Haber başlığı (içeriği de değil) okuyarak cımbızlanıp "clickbait" haline gelen açıklamalar üzerinden tartışma yaratmaya çalışanlara da bakmayın. Bir de bu yerinde ölçümler ve cihazlar ile yapılan verilerin kimde olduğu, kimin yaptığı belli. Şener Üşümezsoy'un rasathane ve araştırma merkezleri ile ters durumdaki araştırmalarını kendisi gizli bir zengin olarak finanse ederek ve gizlice batiskaf ile dalıp orada ölçüm yaparak sunmadıysa söylemleri bir bilim adamı değil, en fazla tarihçi olarak değerlidir.
0
nawar
(24.04.25)
Yanlış bilmiyorsam bundan 25 yıl kadar önce bir Fransız gemisi Marmara Denizi'ne gelip birtakım araştırmalar yapmış. O araştırma sonucu ortaya çıkan veriler farklı şekillerde yorumlanıyor. Benim anlamadığım, bu kadar bilgi kirliliği olacağına Türkiye'nin en önemli konusu hakkında günümüz teknolojileri ve devletin kontrolünde deniz tabanında çok detaylı bir araştırma yapılıp sonuçlar neden incelenmiyor? Bizim ülkece daha hayati bir konumuz var mı?

İşin bilimsel yönünü bilemem. Ben Üşümezsoy'u çok öteden beri takip ederim, son 1-2 senedir Youtube veya farklı platformlarda çıkan hemen her konuşmasını dinlemişimdir. Dikkatle takip ediyorum.

99 depreminden sonra herkes İstanbul yıkılacak derken Üşümezsoy Düzce ve Şarköy'e dikkat edelim asıl tehlike orada demişti, gazete arşivlerinde var. 2021 yılında Maraş-Hatay civarındaki tehlikeye dikkat çekmişti. Kumburgaz'da 6-6,5 civarı bir deprem beklediğini zaten sayısız kere ifade etti, birçok defa dinledim. Bunu sadece 20 gün önce söylemedi. Kendi kafasında bir fay haritası var ve o haritaya göre çıkarımlarda bulunuyor. Fransız gemisinin yaptığı araştırma sonucu Şengör ve Görür'ün teorilerinin hatalı duruma düştüğünü söylüyor. Sanki ortaya yeni çıktı yorum yapıyor gibi konuşuluyor ama adam 99 depreminden beri istikrarla aynı şeyi söylüyor.

Üşümezsoy tişört-şort yerine gömlek-kravat ile yayınlara çıksa acaba daha mı saygın olacaktı acaba "meczup" diye niteleme sebebi bu mudur?

Söyledikleri çok cesaret isteyen şeyler. TV'lere çıkıp İstanbul yıkılacak, öldük bittik demek en kolayı. Kimse size dönüp sen niye böyle dedin demez.

Bari bu konuda ayrışmasak iyi olacak. Ben bu şekilde her kafadan bir ses çıkmasından çok rahatsızım, insanların psikolojileri hiç düşünülmüyor.

Acaba 2000 senesinde TRT'ye çıkıp "10 yıl içinde Marmara boydan boya kırılacak" diye rahatça konuşanlar teorileri tutmadıktan sonra bugün TV'lere çıkıp benzer şeyleri tekrarlarken "nerede hata yaptım" diye düşünüyorlar mıdır? www.youtube.com
0
Lethe
(24.04.25)
deprem konusunda en yeni ve en tutarlı bilgiler prof dr cenk yaltıraktır. en kötü senaryoyu da o söylüyor işin kötüsü.
0
ground
(24.04.25)
Ben iznik, sapanca Gölcük civarından ters saplayacak diyorum
0
topkapiaksaray
(24.04.25)
celali dışkı yemekle değil asistan kızın kıçını avuçlamasıyla hatırlamak lazım öncelikle. o asistan gitti yine su gibi sarı saçları beline inen bi kızı asistan aldı itü aracılığıyla.

bu konu da, çürük evdeyim, yeni eve geçecek param yok, deprem olursa ölür müyüm kalır mıyım sorusu esasen. havanda su dövülüyor
0
lambırcek
(24.04.25)
(5)

Tırnaktan kuduz bulaşır mı

Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
Köpek elimi çizdi, birazcık kanadı. Hastaneye gitme imkanım yok. Endişelenmeli miyim?
Köpek elimi çizdi, birazcık kanadı. Hastaneye gitme imkanım yok. Endişelenmeli miyim?
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(29.03.25)
sokak köpeği miydi? dikkat edebildiniz mi kulağında küpe var mıydı?
0
ezkaza
(29.03.25)
Sahipsiz köpek. 1 sene önce aşısı yapılmış.
0
🌸Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(29.03.25)
Bence ihmal etmemekte fayda var. O küpeler falan da yıllardır kulağında olabiliyor hayvanin
0
primetime
(30.03.25)
çoğu kuduz başvurusu bu yüzden oluyor zaten
0
lambırcek
(30.03.25)
Veteriner arkadasım var. Kuduz salgını yok dedi. Köpek uyuz hareketler yapmıyorsa agzında salya yoksa boşver dedi. Boşuna aşı olma.
0
luluki
(30.03.25)
(11)

Fatih altaylı zırh mı ?, şans mı ?

Rao
Muhalif televizyonlar kapatılıp, gazeteciler , avukatlar içeri alınırken, bu kadar muhalif söylemlerine rağmen kendisinin halen içerde olmamasının sebebini ben bulamamadım.Şifreyi çözebilen var mı ? Teşekkürler.
Muhalif televizyonlar kapatılıp, gazeteciler , avukatlar içeri alınırken, bu kadar muhalif söylemlerine rağmen
kendisinin halen içerde olmamasının sebebini ben bulamamadım.

Şifreyi çözebilen var mı ?

Teşekkürler.
0
Rao
(28.03.25)
eski akpli belki de ondandır.
0
jelly bear
(28.03.25)
derin devlet muabbetini hiç sevmedim ancak bu adam o kişiler tarafından net korunuyor. en son videosundan sonra da içeri alınmıyorsa.
0
mikahakkinen
(28.03.25)
Gençler fatih altaylıyı youtube personasından tanıyıp ne kadar doğrudan cesur ve dobra adam diye biliyorlar fakat faltaylı her devrin adamıdır ve ihtiyaç olduğunda devlet tarafından yemlenir bazı bilgiler servis edilir

Sözün özü muhalif değildir
youtu.be

Güçlüye yanlama işini çok hassas yapar, keskin dönüş yapmaz o yüzden dün öyle diyordun bugün böyle diyorsun diye dikkat çekmez, bugünlük değil 20 senelik bir zaman dilimine geniş ölçekte bakılırsa manevraları açığa çıkar

Ama kabul ediyorum bunu gençlere anlatması zor, sadece bugünü bildikleri için inandırıcı gelmiyor
0
grimavi
(28.03.25)
fatih altaylı, emin çölaşanın yumuşak versiyonu
ciner ile alo fatihlerdeki 2. fatih olarak senelerce idare etti
seçimde yanlış ata oynayıp patlayınca emin çölaşan moduna döndü

sözlük cahil dolu, görüş almak için en berbat yerlerden. bi vidyoyla iş hallediyorlar.

10. Türkçe olimpiyatları, Mit müsteşarının tutuklanmasından sonra, akp-fetö savaşı net başladıktan sonra, chpli isimlerin götüm götüm fetöye yanladığı, yani yeni olası iktidara yanladığı zamanda yapıldı. fatih de oraya yeni havaya uyum için gitti.
Koç'un ana sponsor olduğu, fetullah gülenle ananaslar hediyeleştiği bir fetö organizasyonu akp organizasyonu değil.
5. türkçe olimpiyatları olsaydı o zaman başka olurdu
0
lambırcek
(28.03.25)
Araştırıp ortaya döktüğü adam akıllı bir şey yok. Gazetecilik yapmıyor, gündem yorumluyor. Düzenli takip edenler ne kadar kaypak bir adam olduğu bilir ayrıca. Türkiye'nin f35 programından çıkarılmasıyla ilgili s400 var tabii ki vermezler entegre olamaz bunlar vs. gibi büyük laflar edip, yıllar sonra hangisi olduğunu hatırlamadığım bizim gibi s400 satın almış ama f35 programına da bir şekilde dahil edilmiş bir ülkenin haberini yaparken geveş geveş gülebiliyor mesela. esad'ın rusyaya kaçışının hemen öncesine kadar bile erdoğan esad'la görüşmeli der, adam devrilince zalimdi zaten rusya suyuna zehir katar belki öldürür der. bunun gibi bir sürü falsosu var. özellikle dış politikada çok atıp tutuyor, söylediğinin tersi çıkınca da müthiş salağa yatıyor.

Hala azılı bir muhalif ama söylediklerine çok öyle itibar edilecek biri değil.
0
beyfendi
(28.03.25)
Levent Kırca ile tartışması vardı bulamadım. Göya muhalif.
0
Kahvedesu
(28.03.25)
fatih altayli cakal bir insan. gücsüzü ezer güclünün yaninda durur.
0
sonsuz
(28.03.25)
fatih altaylıyı begeniyorum ve bu eleştirileri haksız buluyorum. kendisinin muhalifliğine inancım tam. zamanında yönetici oldugu kanalın çıkarı için bazı şeyler yaptı ama artık daha özgür ve tam muhalefet yapıyor. içeri alınmamasının sebebi o kadar aşırıya kaçmaması ve sivri olmaması. her muhalif içeri alınmıyor ki
0
abelardo
(29.03.25)
Yaşı büyük olanlar bilir söylendiği gibi Fatih Altaylı her dönemin adamıdır.
0
mirty
(29.03.25)
Yaşı ve hafızası olanlar bilir, her devrim adamıdır. Öve öve bitiremediği servetine rağmen böyledir.
0
asteriks
(29.03.25)
fatih altaylı her sözü savunulacak biri değil ancak her devrin adamı olmak için örnek verilecekse süleyman soylu falan örnek verilir... altaylı şu an islamcıların saldırısı altındaysa uyduruk hakaret davaları ile mahkemeye veriliyorsa nasıl bu devrin adamı oluyor ki?

ayrıca bazı cahillerin iddiaları ise ayrı komikç.. neymiş o tarihten sonra akp katılmamışmış.. chpliler fetöye yanlamışmış.. neyse birazcık araştırma ruhu olan insan çok rahat gerçekleri bulabilir.

10 değil 1 yıl sonraki 11'e katılan bir başbakan
(git: hizliresim.com)

10. olimpiyata katılan tam liste
(git: hizliresim.com)

fetö'ye yanlayan bir içişleri bakanı
(git: hizliresim.com)

iktidar ortağını televizyondan izleyen bir çete lideri
(git: hizliresim.com)

altaylı mahkeme kararları
(git: hizliresim.com)
(git: hizliresim.com)
0
jepa
(29.03.25)
(13)

imposter sendromu mu kendini bilmek mi?

yenibirgüzelnick
7 ay önce doğum yaptım. bebiş 3.5 aylıkken işe geri döndüm. bebekten önce kendimi kariyerimde çok başarılı olarak görüyordum ve işime çok hakimdim. yazılımcıyım ve google mülakatlarını bile başarıyla geçmiştim. 10 senelik tecrübem var bu arada. sonra bebeğim oldu ben işe geri döndüm. allahım resmen
7 ay önce doğum yaptım. bebiş 3.5 aylıkken işe geri döndüm.
bebekten önce kendimi kariyerimde çok başarılı olarak görüyordum ve işime çok hakimdim. yazılımcıyım ve google mülakatlarını bile başarıyla geçmiştim. 10 senelik tecrübem var bu arada.

sonra bebeğim oldu ben işe geri döndüm. allahım resmen bir gerizekalıyım. chatgpt olmasa kendi yazdığım kodları anlamayacağım. tüm işi chatgpt'ye yaptırıyorum. çoğu zaman anlamadan copy paste yapıp geçiyorum.
junior çocuklar var ve ben doğum iznindeyken başlamışlar. onlara beni çok anlatmış herkes onlar da heyecanlıymış işte bizim kodları beğenir mi vs diyorlarmış. halbuki ben işe bir geri döndüm diyorum ki inşallah junior çocuklar benim kodlara laf etmez. 3.5 aydır böyle kendimi gizlemeye çalışıyorum sürekli. toplantıda yöneticiler bana teşekkür ediyor mesela ekibi hep kurtarıyorsun vs diyorlar yerin dibine giriyorum çünkü ciddi anlamda benim hiç katkım yok. junior olanlar da yapar zaten o yaptıklarımı. böyle teşekkürleri filan hemen geçiştiriyorum çünkü insanlar üstünde düşünmeye başlarsa benim aslında bir bk yapmadığımı anlayacak diye de korkuyorum. yöneticilik teklif ettiler kabul edemedim çünkü şirketi batırırım cidden.

bir yandan diyorum ki imposter sendromu mu bu. sonra diyorum o sendromda cidden başarılı olmak lazım, ben chatgptye yazdırıyorum ve çoğu zaman copy paste kodları anlamıyorum bile öylece çalışıyor iyi tamam deyip kapatıyorum pcyi.

iş hayatım ne olacak böyle ya. stres içindeyim. benim gibi olan var mı acaba ? ne yapmam lazım?
0
yenibirgüzelnick
(28.03.25)
Bence kendinle gurur duymalisin. Beyninin alt tarafı sürekli evde bıraktığın küçük bebeğin için kaygilanirken sen iş hayatında ayakta durmaya calisiyorsun.
0
sekizdokuzon
(28.03.25)
size gelen teklif ciddi ise kabul etmemeniz şu an içinde bulunduğunuz durumdan farklı olarak bence kendinize yaptığınız bir kötülük. ha mesaisi,toplantısı fazladır o yüzden etmemişsinizdir farklı, ama kendi anlattığınız nedenden ötürü etmediğinizi söylüyorsunuz. ileri zamanlarda junior dedikleriniz başınıza yönetici olur, sonra siz ayrı mutsuz olursunuz.

kodları anlama işine gelince, bence düzenli not tutmanız lazım. örneğin obsidian.md genellikle yazılımcıların kullandığı ücretsiz bir not alma uygulaması. hatırlamadığınız yerler büyük ihtimalle birkaç kez yazıp geçtiğiniz, bir daha da görmediğiniz kısımlardır. bunlar working memory'e yerleşmez, short term memory'de kaybolur gider. not alırsanız, arada boş zamanınızda bunlar neymiş diye baktığınızda hafızanıza perçinlernir.
0
malheiros
(28.03.25)
çocuk doğduktan sonra ilk zamanlarki beyin sisi denen olay bu, bir süre sonra düzeleceksiniz merak etmeyin. hormonlar, ara vermek, beyni bir süre sadece çocuk odaklı kullanmak böyle etkilere sebep oluyor. zamanla düzelecek :')
0
pide
(28.03.25)
doktorunuza beyin sisi için multivitamin kullanıp kullanamayacağınızı sorun, belki başka önerileri de olabilir emziriyorsanız.

ben ağır bir covid sonrası bu beyin sisi denen lanet şeyi yaşadım 2-3 ay, 1 saat önce verdiğim fiyatları hatırlayamaz duruma gelmiştim ki normalde 8 yıl önceki müşteriyi bile hatırlarım. nörolog bir ilaç verdi, onun önerdiği multivitaminleri de kullandım, kendime geldim hızlıca.

belki bir psikologla görüşmek de iyi gelebilir lohusalıktan kaynaklı duygu durum değişikliklerini toparlayabilmek için.
0
Phoebe
(28.03.25)
uyku düzeni nasıl? yani kızım 7 aylıkken ben kesintisiz 2 saat bile uyuyamıyordum. eğer böyle olsa normal yani beyninin bu halde olması.
0
elorelia
(28.03.25)
Eski çalıştığım yerde bir abi daha önce çalıştığı bir kadını anlatmıştı. Hamile olup doğurduktan sonra kod yazamaz oldu demişti.
Sen yazıyorsun. Bence hormonal olabilir.
0
sevilen progressive türkücü
(28.03.25)
Yaşla falan alakası yok, o kısmı bir geçelim.
işi bir kenara koyunca; normal hayatta biri sizi övdüğünde de hızlıca geçmek mi istiyorsunuz, kendinize o övgüleri yakıştırabiliyor musunuz?
0
montreal
(28.03.25)
bahsettigin mefhumun bir adi var.
gebelik icin: pregnancy brain
dogum sonrasi icin: mommy brain
beyin sisi ve unutkanlikla kendini gösteriyor ve istedigin vitamini de kullansan fayda etmiyor cünkü asil sorun hormonal. bir süre sonra vücudun bu duruma da alisacak ve düzeliceksin.
normal bir durum yani. 3.5 aylik bebegi evde birakmak bile basli basina büyük stres kaynagi, kendine bu kadar yüklenme.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.03.25)
Gebelik ve doğum bir kadının mental ve entelektüel kapasitesinde ciddi bir düşüşe sebep oluyor bence. Bunu gösteren çalışmalar da var, ve kimle konuşsam aynı şeyi deneyimlemiş oluyor. Gıda takviyeleri almak gerek. Bir de anemi, tiroid fonksiyonları, vs genel bir kontrolden geçmek iyi olur. Ben çocuk 1 yaşına gelene kadar mamayı ne kadar vereceğimi hesaplayamıyordum.
Uykunuzu, beslenmenize dikkat edin. Aramıza hoş geldiniz :)
0
curukturpkokusu
(28.03.25)
Zamanla geçecek bence kendinizle gurur duyun. Ben bebeğim 3,5 aylıkken bırakın işe dönmeyi günlük faaliyetlerimi dahi yerine getiremiyordum, uykusuzluktan mal gibi geziyordum. Şu an 3 yaşına yaklaşmış olmasına rağmen hala eskisi gibi değilim çünkü beynimde sürekli açık sekmeler var bir yandan sürekli çocuk ile alakalı şeyleri planlamam gerekiyor ve beynimi full kapasite kullanmama engel oluyor bu durum. Ama daha iyi oluyor zamanla diyebilirim.
0
kullanicadi
(28.03.25)
doğuran doğurmayan herkes doğum sebepli demiş ama sizin aklınıza niye gelmedi doğumun bizatihi kendisi diyecektim ki zaten zihninizi şu an -normal olarak- perdeleyen şey doğum.
3.5 ay erken bence. örnek olarak da karşımızda. esasen çocuk 10 yaşına kadar öz bakım ister. 20 aylık olana kadar da anne sütü. imkanınız varsa izin alın derim. bu yasaların ve düzenin değişmesi lazım
0
lambırcek
(28.03.25)
3.5 ay çok erken +1

Bizim şirkette çocuğu 7 aylıkken işe dönen takım lideri sendeki tüm belirtileri gösteriyor. Normalde bilgisayar mühendisi ve zeki bir kadın ama şu an afedersin mal gibi dailyde birkaç dk önce konuştuğum ve gayet net ifade ettiğim şeyi bana özelden soruyor. Başka toplantılarda da sürekli şunu anlamadım, bunu kaçırdım paso bir şeyleri tekrarlattırıyor.

Başta gıcık oluyordum beni de eşim uyardı bak böyle bir fenomen var doğum sonrası kadının suçu yok biraz alttan al diye. Burada da yazmışlar işte zamanla geçecek demek ki. Bebeğinizle sağlıklı ve mutlu bir gelecek diliyorum. Kolay gelsin.
0
chicha_v2
(29.03.25)
bir süre ara verdikten sonra yazdıklarını hatırlamaman, beğenmemen, allahım ben neler yapmışım böyle demen çok normal. hepimiz öyleyiz, sadece unuttuğumuz için değil, zihinsel olarak geliştiğimiz içinde.

cursor kullan derim, kod sitilini de tanıyarak oluşturuyor, dolayısı ile ileride birisi bunnu gpt'ye yaptırmış deme şansı azalıyor.

gpt kullanmakta ayıp değil, sonuçta spec'leri sen belirliyorsun, o promptu sen yazıyorsun. tek başına kendisi bişi yapamıyor.

eski konuları, algoritmaları, kavramları gpt ile üzerinden geç, olmuyorsa çok zorlama, kendine yüklenme, bir kere yapmışsın, bir kere daha yaparsın, garantisi var.

geri kalanı bilgi, tecrübem dışında :)
0
selam
(29.03.25)
(4)

Memurların Karşılıklı Olarak Naklen Atanmaları

kuul
Selam memur yoldaşlarım !Bilen bilir, üniversiteler arası böyle bir geçişin yolu açıldı. 10 yıldır avcılar'dan kadıköy'e gelen biri olarak ciğerim soldu ve değişim şansımı zorlamak istiyorum. ama yağmurdan kaçarken doluya tutulmak da var. yazmayı aklımdan geçirdiğim kurumlar:-istanbul üniversitesi (
Selam memur yoldaşlarım !

Bilen bilir, üniversiteler arası böyle bir geçişin yolu açıldı. 10 yıldır avcılar'dan kadıköy'e gelen biri olarak ciğerim soldu ve değişim şansımı zorlamak istiyorum. ama yağmurdan kaçarken doluya tutulmak da var. yazmayı aklımdan geçirdiğim kurumlar:

-istanbul üniversitesi (yakın mesafe, oturmuş düzen)
-cerrahpaşa üniversitesi (yakın mesafe, oturMAMIŞ düzen)
-yıldız teknik (orta mesafe, oturmuş düzen)
-itü (orta-uzak mesafe, oturmuş düzen)

tabi yakın gözüken kurumların başka kampüslerine gönderirlerse bir anda mevcut yolumdan bile uzak yerlere gidebilirim bunu da biliyorum ama o kadar da olmaz diye umuyorum. aklımdan iü-cerrahpaşa ya da iü-yıldız geçiyor.

sizce nasıl yapmak lazım ?
0
kuul
(28.03.25)
adalet bakanlığında böyle bir şey yok. ama dayın amcan teyzen varsa olur.
0
mikahakkinen
(28.03.25)
Yazı bize de geldi. İl içi değişikliğe izin verilmeyeceği yazıyordu. Ama kontrol edin tabi yazıyı
0
uzaydan kumanda
(28.03.25)
becayiş kelimesini duydun mu
0
lambırcek
(28.03.25)
İl içi sıkıntı olur. Şöyle kurumlara belli sayıda ve belli unvanlar için becayiş kadrosu atanacak. Bu kadroların da il içi değerlendirileceğini çok büyük tanıdıkların yoksa pek sanmıyorum. Evet toplu sözleşme ile üniversite personeline böyle bir sürecin önü açıldı gene de sonuçlanması için hem karşılıklı talep olması hem de iki kurumun da olur vermesi gerek.
O yüzden istanbulda bir üniversitenin personel daire personeli olarak çok da heveslenme derim.
0
denizgonen
(28.03.25)
(33)

Tek gecelik ilişkiyi kadınlar yaşayınca neden kötü?

Kahvedesu
EKşisözlükte bu başlık 250 sayfa olmuş, aynısının erkek versiyonu 8 sayfa. Adam ben basar geçerim ama öyle biriyle evlenmem demiş. Napıyor herkes polis gibi gbt tarama mı yapıyor birlikte yaşayacağı kadına?
EKşisözlükte bu başlık 250 sayfa olmuş, aynısının erkek versiyonu 8 sayfa. Adam ben basar geçerim ama öyle biriyle evlenmem demiş. Napıyor herkes polis gibi gbt tarama mı yapıyor birlikte yaşayacağı kadına?
0
Kahvedesu
(20.02.25)
ekşiyi niye kıstas alıyorsunuz
0
jülsezar
(20.02.25)
Bunun neden kötü olduğunu tecrübe çok güzel anlatır aslında. Öyle bilimsel açıklamalara gerek yok. Önüne gelenle yatmış erkekle önüne gelenle yatmış erkek arasında eşitlik yok tıpkı kadın erkek arasında eşitlik olmadığı gibi.
0
olaylar olaylar
(20.02.25)
Ortamın feminist tandanslı olmasını göze alarak yine de söyleyeyim, kadın bin yıllar boyunca "dna testi" vb yöntemler olmadığından da kaynaklı , çocuğun babasının belirli olabilmesi vb. bir çok sebeple muhafaza altında tutulan , korunan , kollanan bir cins olagelmiştir.

toplumların çoğunda kadının zor erişilen, tek eşli ve muhafaza altında tutulan bir cins olma pratiği mevcuttur.

Tek gecelik ilişki kadının tüm bu pratiklerin ve bin yıllara dayanan içgüdünün tersine hareket etmesi anlamına geldiğinden, erkeklere nazaran çok daha ağır stigmalanmaktadır.
0
loch ness
(20.02.25)
Insanlar mal cünkü
0
sonsuz
(20.02.25)
ikisi de aynı oranda kötü
zaten birbirlerine layıklar
0
mantık
(20.02.25)
Tek gecelik ilişki yaşayan bir erkek, evleneceği kadının tek gecelik ilişki yaşamadığından nasıl emin olacak?

mantık+1 bence de.
0
🌸Kahvedesu
(20.02.25)
Polemik çıksın diye söylemiyorum ama bu ülkede gerçek manada bir erkek kalitesizliği mevcut. Bizim erkeklerde kalite sorunu var. Bir kere aşırı derecede şımarıklık sorunu var erkeklerin. Bu, " basar geçerim" cümlesinden bile anlaşılabilir bir kalitesizlik ve şımarıklık. Bir de böyle biriyle evlenmek istememe halleri de çok enteresan. Sanki o kadın da evlenmek için yanıp tutuşuyormuş gibi davranıyorlar. Kadının zaten evlenmek gibi bir derdi yok.

Kendilerine her şey hak ama kadın yaparsa ahlaksız. Bu arada bu kalitesizlik hali bütün erkekler için geçerli değil tabi ki istisnalar vardır.
0
rock n roll
(20.02.25)
ünlü filozof ne demiş.

"kadında geçmişe, erkekte geleceğe bakılır"

şaka bir yana bu evrimsel, toplumsal, sosyolojik bir miras aslında.
0
nuisance2
(20.02.25)
Tamam da, bunu sorun edecek erkek, böyle bir şeyin olup olmadığını nereden anlayacak?
0
🌸Kahvedesu
(20.02.25)
emin olamayacak. sorup soruşturur heralde enfazla fdgssa ya da kendilerince bir kriter belirleyip buralarda takılıyors bu şöyledir böyledir. ekşideki başlıktan dolayı yazıyorum vurduruyorum dövmesi vs. kendilerince mutassıp mı seçecekler artık nedir.

kızlık zarı dahi dikiliyorken. bırak tek çok geceliği bakire sandığı bile öyle olmayacak.
0
jülsezar
(20.02.25)
Erkek tek gecelik iliskiye dogasi geregi uygundur kadinlar uygun degildir seklinde bir gorus var.Eger bu goruse katiliyorsan biri dogasina uygun hareket ediyor digeri zit hareket ettiginden psikolojisi etkilenir deniyor.Ha buna inanmiyorsan salla bu aciklamayi.
0
turkuaz
(20.02.25)
Sorun eden erkek ne olup bitmis oldugunu tam olarak anlayamayacak. Iliski esnasinda olaylari kendince yorumlayip, ona gore ilerleyecek veya ayrilacak.
0
mbond
(20.02.25)
Erkekler bir erkeklik miti içinde yaşıyor, kafalarında kuruyorlar
0
grimavi
(20.02.25)
Ben @rock n roll + 1 diyorum ve gülmemeye çalışıyorum :)

misandry ne
0
Mirket
(20.02.25)
Tek gecelik ilişki yaşamayan biri evleneceği kişinin tek gecelik ilişki yaşamadığından nasıl emin olacak peki?
Talep anlamsız olabilir.

Squid Game 2. sezonda bir sahne vardı, Başrolün saklandığı otelin önüne kız erkek çifti geliyordu, kız -beni escort oteline mi getirdin diyor, adam da -escort oteli olduğu nerden biliyosun hani bakireydin?!
0
lambırcek
(20.02.25)
rock n roll'un tüm yazdıklarına katılıyorum. erkeklerin çoğunluğu kalitesiz ve mal.

hayatta kendinizle meşgul olun demek istiyorum onlara. sen hayatı şu şekil yaşarsın o şekil yaşarsın kimseyi bağlamaz. ben de geçmişi çok kabarık olduğunu anladım mı o adamla irtibatı kesiyorum, hastalık mı getirecek pislik mi getirecek nereden bileyim. o adamdan düzgün baba da olmaz, ne kısa ne uzun süreli değerlendiririm onu. ama gidip tek gecelik ilişki yaşayan erkek başlığına iğrenç ve olası tüm fantezi dünyalarının sınırlarını zorlayan şeyler yazmam. kalitesizlik de orada. kimseyi cinsel hayatı üzerinden utandırmak kimsenin haddine değil. herkes kendi hayatıyla, yaptıklarıyla ve yapamadıklarıyla meşgul olsun. ama o erko kitlesi sadece başkasının yaptıklarıyla ve kendilerinin yapamadıklarıyla meşgul. yazık :p
0
Mossy
(20.02.25)
İnsan ilişkilerinin temelinde güven yatar. Özellikle romantik ilişkilerde güven vermeyen birisi -cinsiyet ayrımı yapmadan söylüyorum- genelde istenmez. Bu olay tamamen karşı tarafa verdiğiniz güvenle (veya vibe) alakalı.
0
emirleblebikemir
(20.02.25)
ekşideki çoğunluğu incel olan tiplerin kadınlar hakkındaki yargılarını niye bu kadar önemsemeliyiz? kutsallığı falan kalmadı o mecranın. bu ülkede gerçek manada bir erkek kalitesizliği mevcut +1 ve bunun en sağlam portresini direkt sözlükte görebilirsin.
0
derbeder ve süklüm
(20.02.25)
ya kadının rahminin hafızası falan yok. bir deli kuyuya taş atmış, bilimden haberi olmayanlar da takip ediyor (kötü sıfat kullanmayacağım). erkeğin de spermi birlikte olduğu kadınların dna’sıyla değişiyor o zaman?

bunu savunan erkekler de iş rus ya da ukraynalı kadınla evlenmeye gelince “ama onların kültürü öyle, aynı şey değil” derler.

kadının da erkeğin de tek gecelik ilişki yaşamasına sıcak bakmayan biri olarak görüşüm.
0
deartheodosia
(20.02.25)
Hiç öyle bir yola girmem. Ne tek gecelik ilişkiye girerim, ne de tek gecelik ilişkiye giren kadınla olurum. Hijyenik bulmam. Hastalıktan korkarım. Saygı da duymam.

Ama bu sorunun cevapları çok güldürdü beni. Misandry konusu üzerine bir de hafızalı kuku konusu çıktı. Yıl olmuş 2025.
0
Mirket
(20.02.25)
Rahim hafızası gibi hiçbir bilimsel dayanağı olmayan saçma sapan iddiaların kadını baskılamak için her iki üç yılda bir piyasaya sürülmesi bıktırdı. Erkeğin doğası geyiği bile daha sağlam temelliydi. Öte yandan Ekşi'de kadınlar hakkında atıp tutan erkeklerin çoğunun asosyal, kadınsızlıktan kadının varlığına düşman olmuş acayip tipler olduğunu herkes biliyor. Bunları okuyup kendinizi buhranlara sürüklemeyin. Bu tiplerin neredeyse tamamıyla hayat boyunca muhatap dahi olmuyoruz.
0
moonie
(20.02.25)
Misandry nedir? Okudum anlamadım.
0
🌸Kahvedesu
(20.02.25)
rahmin hafızası mı varmış yarma allah aşkına ya ne kadar inanarak boş yapıyorsunuz. bir de paragraf paragraf yazmış bunu. gerçek bilimsel bilgi demiş bir de. ben ikna oldum bilimselse şkdmfdskl
0
Mossy
(21.02.25)
@loch ness +1; yani sebebi cok basit degil mi? bir kadin ve erkek evlendi cocuk yapti diyelim. cocugun annesinin kim oldugu belli, cunku kadin hamile kaldi ve dogurdu. ancak babanin kim oldugu belli degil, bu konuda kadina guvenmek gerekiyor.

dolayisiyla kolay sevisen kadin risk olarak goruluyor. hiyerarsik toplumlarda kadin baskilanip erkegin genetik miras aktirimi guvenceye aliniyor. gunumuzde de bunun yansimalarini goruyoruz bizim gibi modernlesmeye calisan toplumlarda. bunu problem yapmayan toplumlarda baskasinin cocugunu kendi cocugu diye buyuten erkeklerin oranina bakabilirsin. en.wikipedia.org

dna sirketlerinin 2000'lerin basinda acikladigi verilere gore testlerde %30 gibi korkunc bir oranda cocuk baskasindan cikiyor. ama bu suphelenip test yaptiranlar oldugu icin biased sample. daha yeni tukurukle dna testi yapan sirketlerde %7 olarak bulunmus bu paternity fraud orani. baska calismalarda da %1-10 arasinda farkli rakamlar mevcut.
0
antikadimag
(21.02.25)
dgjhksdlf adam gelmis rahmin hafizasi var o dna 20 sene kalir orada demis.
0
aguen
(21.02.25)
Rahmin hafizasina yeterince güldük mü?
0
abuzer
(21.02.25)
Bu duyuruda bazen öyle cahil cühela cevaplar oluyor ki insanın bu yaşa kadar nasıl geldiniz diye sorası geliyor yav, demek rahmin hafızası var, acaba dalağın ya da böbreğimizin de hafızası var mı, hastalanınca "amk az içseydin o alkolü süzene kadar canımız çıkıyordu" diye söyleniyor mudur.
0
Bir ben var benden şurada
(21.02.25)
Burada da bu soruya 28 cevap girilmis demek ki uçkur meselesi epey popüler.

Bir de yukarida birisi erkeklere çamur aticam diye "kadının zaten evlenmek gibi bir derdi yok.
" demis ki hunharca katildim...ama gülmekten.
0
feastofthedamned
(24.02.25)
Çünkü toplumdaki algı bu. İletişimin temel prensibi budur: sizin ne dediğiniz değil, karşı tarafın ne anladığı önemlidir.

Bana göre erkek ve kadın için hem cinsel hastalıklar, hem de sağlıklı ilişkiler kurma açısından, eşit derecede kötüdür.


.
0
kartallar yuksek ucar
(24.02.25)
Benim için sorun yok. Ben yaşıyorum, kadın da yaşayabilir. Fazla genelleniyor bu konu.
0
synesthesia
(26.02.25)
kabul ediyorum benim hatam.

bu bilgilere hazır değilsiniz ama dalga geçmezseniz sizin hayrınıza olur çünkü dalga geçtiğiniz ben değilim. bilgi.
sevgiler.
0
janderzel zartanyan
(26.02.25)
@janderzel, teyze ne diyorsun ya
0
sonsuz
(26.02.25)
Kanka rahim hafızası teorini silmeseydin de biraz daha taşak geçilseydi keşke bu kadarı yetmedi bence. Neyse, bundan sonra böyle salak fikirlerinizi normal bir şeymiş gibi toplumla paylaşırken "acaba ben bi dalyarak olduğumu topluma böyle fütürsuzca açıklamalı mıyım yoksa kendime mi saklayayım bunu" diye biraz daha düşünürsünüz belki.
0
Bir ben var benden şurada
(27.02.25)
(7)

Martılar kargalar karda kışta nereye sığınıyor? Üşümüyorlar mı?

ermanen
İstanbul'da yoğun kar başladı. Baya yağacak heralde.Martılar karda kışta üşümüyor mu? Nereye sığınıyorlar?Soğuk havaya daha dayanıklılar tabii diğer kuşlara göre ama kar da işin içine giriyor.Bu havada gezen ve çatıda duran da var.Haliç tersanesine ve gemilere de mi sığınıyorlar bazen acaba...Kargal
İstanbul'da yoğun kar başladı. Baya yağacak heralde.
Martılar karda kışta üşümüyor mu? Nereye sığınıyorlar?
Soğuk havaya daha dayanıklılar tabii diğer kuşlara göre ama kar da işin içine giriyor.
Bu havada gezen ve çatıda duran da var.
Haliç tersanesine ve gemilere de mi sığınıyorlar bazen acaba...

Kargalar da biraz büyük, ağaçlarda da duruyorlardır belki. Ama mesela Kuzey Amerika'da kış gelince göç edenler var. İstanbul'dakiler göç etmiyor sanırım.

Daha küçük kuşlar ovuklara, çatı aralarına, bir yerlere girebiliyor sanırım. Güvercin, serçe gibi.
0
ermanen
(19.02.25)
Burada kar yağıyor, az önce camdan baktım 5 tane martı uçuyordu, sanırım üşümüyorlar.
0
lamborcini
(19.02.25)
Balıklar da buzlu suyun altında yüzmeye devam ediyorlar, bilmiyorum gidip sormak lazım
0
HellKeePer
(19.02.25)
@HellKeePer

Balıklar apayrı konu. Balıklar soğukkanlı, yani vücut ısıları çevredeki suyun sıcaklığına göre değişir. Su soğuksa balık üşümez çünkü vücutları suya uyum sağlar. Ama su sıcaksa, balık da daha sıcak olur. Kuşlar ise sıcakkanlı, yani vücut ısılarını kendileri korurlar ve dışarısı soğuk olduğunda üşüyebilirler.
0
🌸ermanen
(19.02.25)
Biz bile kuş tüyü, kaz tüyü montlar giyiyoruz çünkü bu kanatlı hayvanların tüyü hayvan gibi ısı yalıtımı sağlıyor.

Göçmen kuş değil ki bunlar, yaşadıkları iklime uyum sağlayanlar çoğalıyor, uyum sağlayamayan fazla üreyemeden ölüyor. Sığındıkları ağaçlar, kapalı yerler de vardır mutlaka.
0
kobuzchu kiz
(19.02.25)
kuş uzmanı değilim ama martıların üşüdüğünü sanmıyorum. neticede onlar su kuşu ve daha önceki yıllarda böyle karda falan denizde yüzdüklerine şahit oldum. onların tüyleri yağlı ve muhtemelen tenlerine su değmiyordur. tüylerindeki yağlı katman onları su ve soğuktan koruyordur. karga ve güvercinleri bilemem ama onlar da sonuçta açık hava hayvanı elbet dirençleri bizden daha yüksektir.

şöyle bir şey var www.youtube.com
0
exlibris
(19.02.25)
kargalari bilmiyorum ama martilarin deniz kusu olmasindan ötürü ördekler gibi tüylerinin hidrofobik olabilecegini düsünüyorum. su video benim cok hosuma gitmisti: www.youtube.com
google'a sorarsak bence martilarin tüyü de ayni böyledir.
www.youtube.com

exlibris neredeyse ayni seyi benden önce yazmis, yazdiktan sonra fark ettim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.02.25)
ölüyorlar

kargalar itlaf ediliyordu haşerattan farksız olduğu için
6 Nisan 1932, Akşam gazetesi
i.imgyukle.com

kediler köpekler de soğukta ölünce insanlara ait şehirler başıboş hayvanlardan temizleniyordu.
ölmeyince itlaf ediliyordu 1920lerden 2005e kadar sürdü bu.

ama artık siyasi/yem rantı icabı ve insanların menfi dönüşümü sonucu hepsini bakmak gerektiğine dair bir inanış doğdu
0
lambırcek
(20.02.25)
(26)

basit bir hayat sizi tatmin eder mi?

antikadimag
basit hayat derken siradan bir iste calisip, evlenip, cocuk yapip torun sevmek ve 3 nesil sonra sanki hic olmamis gibi kimsenin hatirlamayacagi bir hayat sadece mutlu gecirebildiginiz icin sizi tatmin eder mi? ben bu sekilde bir hayati hic tatmin edici bulmuyorum. %99.9 bunu yasayacagiz ama korkunc
basit hayat derken siradan bir iste calisip, evlenip, cocuk yapip torun sevmek ve 3 nesil sonra sanki hic olmamis gibi kimsenin hatirlamayacagi bir hayat sadece mutlu gecirebildiginiz icin sizi tatmin eder mi?

ben bu sekilde bir hayati hic tatmin edici bulmuyorum. %99.9 bunu yasayacagiz ama korkunc bir senaryo degil mi bu?

sahsen ben bir sekilde sanat veya dusun ciktilarimi insanligin veya toplumun kanonuna birakabilmis ve ona katki yapabilmis olmak isterdim. diger turlu bir hayati basarisizlik sayiyorum. boyle bir dusunceniz hic mi yok yoksa imkansizligi sebebiyle biraktiniz mi coktan? hirs mi diyoruz buna?
0
antikadimag
(16.02.25)
hic tatmin etmiyorun otesinde korktugum bi hayat sekli. bir yerde geçis yapacakmisim gibi bi hisle devam ediyorum. ilk defa bu kadar dumduz siradan bir rutine girdigimi hissettim sevdigim cok sey var ama rutinde kalma fikri urkutucu bu yuzden heyecan verebilecek kucuk seylere yonelme istegi artiyor. insanliga bir sey birakmak olmayabilir buna cevabim. belki sadece yakin cevre. genel tatminsizlik duygusu, 30 senedir olan, bunu yapsam gecer sanip yapinca daha da cokuse surukleyen tatminsizlik ya da ne istedigini tam bilememenin sonucudur
0
ala09
(16.02.25)
Hatırlanmamak umurumda değil. Yapmaya çalıştığım kendi adıma güzel bir hayat yaşamak. Nedir bu güzel bir hayat? Sporu, kitabı, yurtdışı gezileri, farklı deneyimler, sineması/tiyatrousu/standup gösteri gibi şeyler. Tatmin edici südreyebilir bir hayat.

Çocuk çok severim ama istemiyorum +1
0
put it in your appropriate place
(16.02.25)
Ben herkesin bir yeteneği, yapması gereken bir işi olduğunu düşünüyorum. Yetişecek doğru toprağı bulmakla geçiyor bazen hayatın yarısı. Ama bulunca orada kalmak ve üreterek, bütün potansiyelini o işe vererek orada serpilip büyümek lazım. Huzuru da tatmini de bu şekilde bulabiliyor insan.
0
sekizdokuzon
(16.02.25)
Sanat ve düşün çıktıklarımı topluma sunarak basit bir hayat düşlüyorum fakat siyasi ve toplumsal konjonktür yüzünden ya linç edilir (gerçek anlamıyla linç) ya da tutuklanırım.

Bu yüzden tatminsiz yuvarlanıp gidiyorum.
0
yurtsuz john
(16.02.25)
kendini fazla önemsiyorsun bence. ayrıca küçümsediğin şey insanların yüzde 90'ı için erişilmesi zor bir hayal.

benim kendi adıma baş koyduğum bir yol var. o yolda ne yapabilirsem kâr sayıyorum. bireysel olarak bir iz bırakma/etki etme amacım yok. yapabilirsem ne ala ama öyle bir beklentim yok. kendimi verimli ve iyi yaşayabildiğime ikna edebildiğim sürece gerisi önemsiz. gtümüzü yırtsak da en özelimizi, dünyayı değiştirenimizi en fazla tarih derslerinde anlatacaklar. biz zaten olmayacağız.
0
mark greg sputnik
(16.02.25)
Korkunç bir senaryo olarak bulmuyorum. Dünyada 3 nesil sonra hatirlanmayan ama hem kendi dünyasını hem çevresinin dünyasını guzellestirmis çok insan var. Misal benim bir karşı komsum vardi cocukken, annem gibi baktı bana gün içinde. Şu an gozlerim duygulanir onun fotosunu görünce. Esini de öyle sevmistim, aklima gelir hala. Bunların yaninda einstein'e sokayim, banane.
Basini yukarı çevir, aya bak, yildizlara bak. Hadi 3 nesil hatırlandin, 10 nesil? 20 nesil? Hatirlanmayacaksin çünkü insan denen şey evrende ufacik bir kum tanesi. Bu kadar özel anlamlar yuklemeye gerek yok. Şu an belki de olağanüstü projelerde çalışan binlerce milyonlarca insan var, hepsinin adını bilmeyecegiz, hepsi wikipedia yer almayacak.

Hirs, daha iyi kariyer vs bunlar bende de var. Ama 32 yaşında bir insan olarak evli, çocuklu, mutlu mesut insanlara bakıp basarisizlik demem. O insanlar mutlu, sense o insanlar gibi olacagin için mutsuzsun, karamsarsin. Benim gözümde bu durumun kazanani onlar çünkü ortalama 80-90 yıllık hayatlarini mutlu gecirecekken sen böyle düşünemeye devam edin istediğin yere ulasamazsan mutsuz olacaksin.

Umarım cocuklarimi, torunlarimi mutlu mutlu seveceğim, emeklilikte bahcemde oturup viski ile bir sigara yakıp bahçeyi izleyecegim, bulutlara bakacağım, etrafımda torunlarına sesini duyacağım bir hayatım olur.

Geçen ay is arkadaşımın oğlu menenjitten öldü bir gecede. 20 yaşında. Eminim şu an hayatta olup sizin başarısızlık dediginiz hayatı yasamak için bir kolunu verirdi.

Bu hayatta birçok kişi hatirlanmak, önemli şeyler yapmak adına çocuklarıni, eslerini umursamadi. Sonuç ne oldu? Arkasından küfür eden yedi sülaleleri oldu. Benim babam çok güzel şeyler yapmadı, dümdüz adamdi. Cenazesine yüz küsur kişi katıldı, sürekli saçma sapan yerlerden "bana is bulmada yardimci oldu, bana şöyle yardım etti" falan diye insanlar arayip durdu. Umarım hepimiz bu şekilde hatırlanacak hayatlar yasariz.
0
logisticsmanager
(16.02.25)
Bundan yıllaaar önce Anadolunun bağrında bir köyde, iyi çalışıyor, iyi de kazanıyordum. Geceyarılarına kadar çalışıp, makam arabamla eve geldiğimde kaloriferciyi, karısıyla birlikte bir banka oturmuş, çekirdek çitleyerek yıldızları seyrederken bulurdum. Saatlerce gülüşerek sohbet ederlerdi. Ben de eve girerken, hayatımın en büyük yanlışı olan kadın inşallah susar da bu gece olsun kafamı dinlerim derdim.
Kalorifercinin mi hayatı basit idi benimki mi ve o mu mutluydu ben mi?


Göbeklitepenin tarihi 12 bin yıl. Bi o kadar da öncesi var desek 20 bin yıl yapar. Var olduğunu varsayıp Mu'yu, Atlantis'i de hesaba katarsak, yüzbin yılı bulur mu? O süre içinde feriştahı olsam birilerinin beni hatırlayacağı süre devede kulak olamaz. O durumda kasmaya da gerek olmaz. Çocuğum, torunum ben ölene kadar bana vijdan azabı hissettirecek kadar kötü olmasınlar. Bir de bu konuya niye takığım bilmiyorum ama, ölünce birileri mutlaka gömsün. Ötesi zerre kadar umurumda olmaz.
0
Mirket
(16.02.25)
En sevdiiiim en sevdiiim

Basitligin ve rutinin konforunu kesfettigimden beri çok hoşuma gidiyor sıradan olmak <3

Öldukten sonrası zaten hiç umrumda değil de, hayattayken de kendi mutevazi beklentilerim karsilansa yeterdi. Karsilandi ;)

Ama bı 28den sonra bu kafaya ulaştım. Öncesinde herkes gibi kendimi çok farkli buluyodum, zordu eheh xd siradanlik harika
0
abuzer
(16.02.25)
Hatirlanip ne olmayi bekliyorsun sacmalik.
Söyledigin sey muhtesem bir hayat.
0
sonsuz
(16.02.25)
Mustafa Kemal Atatürk gibi olmadıktan sonra kimsenin bu tür kaygıları olmamalı, 8 milyar nüfuslu bir dünyada kendimden bir iz bırakmak açıkçası çok umurumda değil, ben öldükten sonra da değil 3 nesil 3 sene sonra bile unutulsam hiç problem olmaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(16.02.25)
Etmez ve oyle bir hayat yasamadim zaten.

"kariyer" kismi gerekebiliyor ama o da dengelenebilir bi sekilde. Hayatin cogu is ve uyumak da olmak zorunda degil. Ama olabiliyor
0
ermanen
(16.02.25)
modern kapitalizm kurguladığı hamster wheel içinde daha çok debelenebilmen için sana "özel olmalısın" hissini pompalıyor. bu sayede belki bir gün ümidiyle sisteme daha da çok hizmet edebileceksin.
0
orpheus
(16.02.25)
@put it in your; iste buna ben de okey oldugumu saniyordum ama yurtdisi gezip, tiyatro izlemenin kime ne faydasi var? o anda mutlu olmak mi amac? yoksa bu gezileri ve tukettigin sanat eserlerini kullanarak bir seyler yaratabilmek mi?

yurtdisi gezip kitap okumak seni gelistiriyor ve donusturuyor. ama bu yeni degisen sen bir sekilde ortaya bir cikti koymuyorsan kime ne faydasi var, ne anlami var? yani super bir insan ol cok gezmis, okumus ol, ama sonuc ne? ne yaptin yani su hayatta? ne koydun ortaya? diye soruyorum kendime.

@mirket; yanimizda biriyle yildizlari izledik ve cekirdek citledik. sonra? ertesi gun yine aynisi. sonra? yani o ani mutlu gecirmek butun hayatimizin bosunaligini oteliyor mu? haftada yarim saat yakaladigimiz husu ve huzur anlari yetiyor mu? bana yetmiyor gibi geliyor.

@kaleci; ataturk olmaya gerek yok. mesela huseyin inan, deniz gezmis, mahir cayan, sinan cemgil 20-25 yasindaki cocuklar turk siyasi tarihinin birer parcasi oldular. inandiklari iste gerekirse olerek. ha battal mehetoglunu kimse bilmez gerci. o da oldu mesela. ama bu gencler bir sekilde 20 yillik omurleriyle 80 sene yasayacak bizlerin yapamayacagi seyleri yaptilar ve olumsuzlestiler. veya niyazi berkes'in kitabini okuyorum simdi. turkiye tarihi ile ilgili bir referans kitap yazmis ve orada duruyor eseri. cok imreniyorum bu durumlara. sanki boyle bir sey yapmadikca bosa yasamis olacagiz gibi hissediyorum.
0
🌸antikadimag
(16.02.25)
Ben o saydığın isimler hakkında çok olumsuz düşünüyorum mesela.
Bence;
12 Mart muhtırasıyla bürokraside Amerika'nın hoşlanacağı türden bir temizlik yapıldı ve 12 Mart'ın yapılabilmesi için de bir sebep gerekiyordu.
Sağolsun o abiler de 20 yılda 80 yıllık yaşayarak o sebebi hazırladılar.

Festival basan Hamas militanları kaç yıllık yaşamış oluyorlarsa öyle işte.

Berkes'in hangi kitabı o? Anlatıyor mu bunu? Okumaya değer mi yani?
0
Mirket
(16.02.25)
sahsen ben bir sekilde sanat veya dusun ciktilarimi insanligin veya toplumun kanonuna birakabilmis ve ona katki yapabilmis olmak isterdim. diger turlu bir hayati basarisizlik sayiyorum. boyle bir dusunceniz hic mi yok yoksa imkansizligi sebebiyle biraktiniz mi coktan? hirs mi diyoruz buna?

bu soruna ithafen

seni su an durduran ne? herkes iyi oldugu isi yapmali.
0
sonsuz
(16.02.25)
harika bir yasam.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.02.25)
katki yapmis cok insan unutulmus gitmis simdiye kadar, simdiden sonra da oyle olacak. bence senin bahsettigin sey katkidan ziyade sohret. insanligin gercekten hatirladigi isimlerin cogu da 'iyi' degil acikcasi.

diger turluyse, yani unutuluacak olsam bile sessizce katikimi yapmis olmak istiyorum olmeden diyorsan, yasadigimiz sistemde kimse kimseye oyle asil bir katki yaptirtmaz yani. bu dunyaya birilerinin menfaatine ters dusmeden katki yapamazsin.
0
hot potato
(17.02.25)
Stalin gibi olmadıktan sonra kimsenin bu tür kaygıları olmamalı, halkı katletip bombalayıp onu yapamadığın köylüyü onyıllarca inim inim inletip halaskarlık hikayesiyle hatırlanmalı
0
lambırcek
(17.02.25)
nerdeyse her yüzyılda katliam yapıp birbirini katletmiş bu insanoğlunda iz bıraksan ne olur ki? ben normal bir hayat kendimce mutlu olduğum bir yaşam sürmek isterim. toplum normları sıkıcı çocuk yap, memur ol vb.

kendimizi bu kadar ciddiye almamıza gerek yok bence. başarılı olmak efsane olmak bunlar ego tatmini.
0
mikahakkinen
(17.02.25)
eder. bu zamana kadar yaşadığım hayat tatmin ediyor. bundan sonrası bedava ve ekstra bir gıda.
0
gabe h coud
(17.02.25)
Valla beni eder :D hatta özellikle istediğim şey bu.
0
akhenaten
(17.02.25)
Valla bende olurum, işim gereği sürekli yeni teknolojiyi takip etmem gerekiyor. Dümdüz memur olmayı isterdim, akşam dizi izle vur kafayı yat.
0
mirty
(17.02.25)
Bence sizinki insanlığa katkı vs değil onaylanma ihtiyacı.

Gezmek, okumak ortaya bir şey koymuyorsak ne işe yarar diye soruyorsunuz. E koyun? yazın, çizin, paylaşın? Ama siz aynı zamanda bunun herkes tarafından onaylanmasını, takdir edilmesini ve alkışlanmasını da istiyorsunuz gibi. Eğer yaptıklarınızdan eminseniz, niye başkaları tarafından takdir görmeye ihtiyacınız olsun ki? Eğer öyle olsaydı Van gogh resim yapmaya devam eder miydi?

Bugün insanlık tarihine majör katkıda bulunmuş olan insanların çoğunun, o zamanın mevcut otoriteleri ile büyük kavgalar verdiğini, bazılarının canından olduğunu, kiminin dışlandığını, değer görmediğini, hapis yatırıldığını vs görüyoruz. Siz hazır mısınız buna mesela?

Eğer söylediğiniz şey, "varoluşumu anlamlandıracak şeyin ne olduğunu bulamıyorum. Bir şeyler yapmak istiyor ama onun ne olduğunu bir türlü bulamıyorum" ise, yalnız değilsiniz. Ama bunu bulma ihtimalini arttıran şeyler de zaten okumak, öğrenmek, paylaşmak, görmek vs. Ne işime yarıyor diye sormuşsunuz, işte bu işe yarıyor.

Ama söylediğiniz şey, "Yaptığım şeyler beni tatmin etmiyor. Daha büyük, daha yüce şeylerin parçası olmak istiyorum ama olamıyorum" ise, o zaman bu sadece bir yanılsama. Bütün bu yüce, büyük, yararlı vs gibi kavramlar son derece görece. Siz bunlara şu an olduğunuz yerden bakıp karar veriyorsunuz. Hangi yüce, hangi ölümsüzlük, hangi değer? Bunların tamamı sadece birkaç yüz sene öncesi için bile birbirinden tamamen zıt anlamlar taşıyor olabilirdi.

Özetle başarı, başarısızlık vs bunlara takılmayın. İnandığınız şeyler varsa bunları yapın, ya da yapmayın. Sadece bu kadar.
0
thracia
(17.02.25)
karakter, burc, yasanilan hayat bir suru kriter var. ben bu dunyaya birseyler katmak icin geldigime inaniyorum. 3 gunum ayni gecse afakanlar basiyor. baskasi ama kimse bana dokunmasin hep ayni rutinlerim olsun ister.
0
buenosdias
(17.02.25)
arkadaşım bu yazdığını not al yıllar sonra şu yazdığın bile elden gitme oranının ne kadar yüksek olduğunda hem kafanı duvara vururken okursun.
neyi ne kadar yaşayacağını planlayamazsın sadece planlıyor gibi görünürsün.
daha 20 gün önce gelir durumu gayet yüksek olan insanlar ve çocukları dağ otelde yandı bitti kül oldu.
depremi anlatmıyorum bile. anladın sen.
0
jamswety
(17.02.25)
@antikadimag Bir şey koymak gibi bir zorunluğum yok ki. Birde bu yaptıklarımı kendi adıma ne için yaptığıma bakıyorum.

yurtdışı gezileri, tiyatro/standup, kitap okumasında kendi içimde bir meydan okuma var. Challenge. Bu karakter yapısı ve yaşanan (ve yaşanamayan) hayat ilgili. Benim lise ve üniversitem yıllarım çok vasat, çok sıradan geçirdim.

O vasat ve sıradan yılların acısını çıkıyorum. Her yurtdışı gezisinde yeni deneyimler kazandım. Bu deneyimler diğer deneyimlere zemin hazırladı. İlki ikinciye, ikinci üçüncüye. İlk deneyim ve üçüncü deneyim dördüncüye. Böyle böyle gidiyor.

Bugün arkadaşlarıma Schengen vize almalarına yardımcı oluyorum. Gidecekleri şehirde bilgim varsa tavsiye veriyorum. Gider gitmez, beğenir beğenmez saygı duyarım.

Pandemi öncesi tiyatroya giderdim. Şimdi canım sıkıyor Standup gösterilerine gidip laf attığım oluyor. Belki bir süre sonra sahneye çıkarım. Tiyatro olmasaydı Standup gösterine gitmezdim misal.

Kitap okuma. İngilizce kitap okuma çalışıyorum örneğin. Bu da farklı bakış açısı veriyor.

Belki dışarıdan basit ve anlamsız gelebilir. Bütün bunlar birbirini tamamlayıcı şeyler benim için
0
put it in your appropriate place
(17.02.25)
(7)

Tesla nasıl en değerli araba markası olabiliyor?

birmilyonunvarmi
Tesla 1.4 trilyon dolarToyota 231 milyar dolarByd 107 milyar dolarMercedes 63 milyar dolarFord 41 milyar dolarhttps://hizliresim.com/i11r078Yukarıya birkaç markayı yazdım örnek olsun diye. Etrafta doğru düzgün tesla, byd yokken bu nasıl mümkün olabiliyor? Aklıma gelen tek mantıklı cevap 30 bin dolar
Tesla 1.4 trilyon dolar
Toyota 231 milyar dolar
Byd 107 milyar dolar
Mercedes 63 milyar dolar
Ford 41 milyar dolar

hizliresim.com

Yukarıya birkaç markayı yazdım örnek olsun diye. Etrafta doğru düzgün tesla, byd yokken bu nasıl mümkün olabiliyor?

Aklıma gelen tek mantıklı cevap 30 bin dolarlık tesla'nın üretim maliyeti 1000 dolar, 30 bin dolarlık mercedes'in üretim maliyeti 25 bin dolar.
0
birmilyonunvarmi
(19.12.24)
hem karlılığı, hem de kar beklentisi çok yüksek.
0
babilfish
(19.12.24)
Abi borsa değeri ile satislarin, elindeki varlığın falan aynı gitmesi diye bir mantık yok.
Piyasada böyle bakarsan bir sürü değeri düşük ya da yüksek sirket var. Borsa değerine bu kadar kafa yormaya gerek yok. Borsa değerini yapan sen ben diğerleri.
0
logisticsmanager
(19.12.24)
tesla borsa değeri yüksek. satışları çok fazla. kar oranı da yüksek.

ama o gördüğün 1.4 trilyon hisse değerinden geliyor.
0
jelly bear
(19.12.24)
etrafta tesla nasıl doğru düzgün yok, dünyada inanılmaz bir tesla satışı var. türkiye çok küçük bir pazar. tr üzerinden çıkarım yapmak doğru değil. aynı şekilde byd'de öyle. çin'de inanılmaz satışları var.
0
biergarten
(19.12.24)
bi şirket kurar, 10 trilyonda 1 hissesini sana 1 dolara satarsam şirketim 10 trilyon dolar değerinde olur teslaya da gol atar
0
lambırcek
(19.12.24)
bildiğim kadarıyla Suzuki'nin dünya çapındaki toplam satışı Tesla'dan daha fazla. size, bu iki şirketten birinin tüm hisselerini vereceğiz. Tesla'yı mı istersiniz? Suzuki'yi mi?

ben Tesla'yı isterim, geleceğinin daha parlak olduğunu düşünüyorum, herkesin aynı şekilde düşüneceğine eminim.

bu mantıkla Tesla'nın Suzuki'den daha değerli olduğunu söylemek gayet doğru olur.
0
co2s2
(19.12.24)
Norveç’te sokakta gördüğüm neredeyse 2 arabadan biri tesla’ydı. Hadi %50 abartı olsun %40 rahat var. Taksilerin falan neredeyse tamamı tesla. O açıdan sokakta az görünüyor olması, ülkedeki elektrikli araç teşvikinin az olması, dolum istasyonu yaygınlığının azlığı, dağıtım ve servis ağının zayıflığıyla alakalı. Batı avrupa’da oldukça yaygın.

Tabii bu durum piyasa değerini doğrudan etkilemiyor ama oradaki tesla’nın yaygınlaşma hızı doğrudan piyasa değeriyle alakalı.
0
phoarbix
(19.12.24)
(9)

Saatleri Ayarlama Enstitüsü ve Dergah Yayınları

nundu
Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nü alacaktım ama internette sadece Dergâh yayınları basımı var. Dergâh yayınları da neymiş diye bakınca Nurettin Topçu'nun fikri devamı olduğunu gördüm, bu da beni rahatsız etti. Bu kitap için başka alternatif yok mu yayınevi olarak? YKY falan vardı sanki eskiden ama artı
Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nü alacaktım ama internette sadece Dergâh yayınları basımı var. Dergâh yayınları da neymiş diye bakınca Nurettin Topçu'nun fikri devamı olduğunu gördüm, bu da beni rahatsız etti. Bu kitap için başka alternatif yok mu yayınevi olarak? YKY falan vardı sanki eskiden ama artık basmıyor mu? Güvenilir bir yayınevi midir bu Dergâh?
0
nundu
(17.12.24)
Kısa bir baktım ancak ben de bulamadım. Çok sorun etmeyecekseniz nadir kitapta var tabi çeşitli yayınevleri ancak 0 değil elbette.
0
akhenaten
(17.12.24)
güvenilir mi derken ne yönden bir soru bu? "işlerine gelmeyen yerleri kırpma" gibi bir şey mi? eğer öyleyse sanmıyorum; hem saatleri ayarlama enstitüsü hem de huzur'u bu yayınevinden okudum ve saçma, olay kopukluğuna neden olacak bir müdahale de göremedim.

mesela şu an ben de reşat nuri güntekin'den çalıkuşu'nu okuyorum, inkılap yayınevi'nde hakları. basılı kitabıyla e-kitap hali arasında resmen bir bölüm değişikliği/eksikliği var. bir sonraki eserlerinde buna dikkat edeceğim mesela, hiç iyi bir izlenim bırakmadı bende çünkü bu.
0
m e b
(17.12.24)
haklısın da başka çare yok yani. çeviri kitap değil en azından, kafalarına göre metinde değişiklik yapamazlar. yok ben para kazandırmak istemiyorum dersen malum yerlerde var kitapların hepsi.

edit : şoktayım, ne çıkardılar acaba
0
titanyum22
(17.12.24)
@m e b

eksisozluk.com

Şöyle bir entry'ye denk geldim de sözlükten yorumları okurken. O yuzden sormuştum

@titanyum22

Annem rica etti de ona alacaktım. Yoksa ben de dijitalden okurum
0
🌸nundu
(17.12.24)
O kitap yıllardır sadece dergah yayınlarında basılıyor herkes ordan okudu

Sayfa sayısı kitabın eni boyu font çeşidi ve büyüklüğü gibi sebeplerden değişmiş olabilir
0
grimavi
(17.12.24)
Nerden baksak 20 yıldır aynı yayınevinden çıkmış bu kitap. Bi yamuğunu görmedim açıkçası.
0
amelie poulain
(18.12.24)
@nundu
entriyi atan arkadaşa mizanpajın ne olduğunu,
boyut değişmeden sayfa sayısını değiştiren sebepleri
ve sansürün 380 sayfada 40 sayfa olamayacağını
daha dün bastığı kitabı sansürlemeyenin bugün de sansürlemeyeceğini anlatmak lazım
ya da kendi cehaletiyle başbaşa bırakmalısın, dahası sözlükte her yazılanı ağzı açık okumayı bırakmalısın
"bu doğru mu, aksi durumda neler olur" gibi temel soruları kendi başına sorabilmelisin artık
izmirli solculuğun doktorluğuna ket vuruyor
0
lambırcek
(18.12.24)
@lambırcek

Farkındaysan sorgulayıp buraya sordum böyle bir durum var mıdır diye. Konunun doktorluğumla alakasını çözemedim ama doktorluğuma laf söyleme haddini nereden bulduğunu da anlamadım. Senin gibi trollerden nasihat alacak da değilim çok şükür
0
🌸nundu
(18.12.24)
@nundu: entry'de dile getirilen bu durumun sebebi %99 ihtimalle:

1. özellikle sabahattin ali, reşat nuri güntekin, peyami safa veya tanpınar gibi o dönemlerin eserlerinde bazı basımlarda/yayınlarda dönemin dilindeki çoğu kelimeler bazen olduğu gibi yazılıp sayfanın altında/sonunda dipnot olarak "münevver: aydın", "kabil değildi: bunu yapacak gücü yoktu", "tahayyül etmek: hayal etmek" gibi açıklanıyor. ama bazı basımlarda ise o kelime yerine günümüzdeki karşılığı kullanılıyor.

2. bazen önsöz/sonsöz/yayıncı notu gibi kitabı daha iyi özümsememize ve anlamamıza yardımcı bölümleri oluyor. haliyle sayfa sayılarını çoğaltıyor ya da azaltıyor.

çok yersiz gelebilir ama yine güncel olarak okuduğum kitaptan örnek vereyim:


çalıkuşu, basım yılı 2019, sayfa sayısı 544. yazı puntoları büyük ve eski kelimeler aynen yazılmış durumda ve sayfanın en alt kısmında dipnot olarak günümüz türkçe karşılığı yer alıyor. kapak tasarımı farklı.

oysa aynı yayınevinin son baskısına göre: 384 sayfa, 2024 basım. muhtemelen hem punto küçük, hem de doğrudan günümüz türkçesi ile revize edilmiş. kapak tasarımı farklı.

yine aynı kitabın ve yayınevinin 2013 basımlı e-kitabı var elimde: 448 sayfa, doğrudan günümüz türkçesi ile revize edilmiş. kapak tasarımı farklı.
0
m e b
(18.12.24)
(3)

Abdulkadir geylani gibi ilahiler

fildirfildir
Bunun gibi ilahiler yollar mısınıız? https://youtu.be/7IOFvzQO15o?si=lJFAMZ8gATVFUWz-
Bunun gibi ilahiler yollar mısınıız?

youtu.be
0
fildirfildir
(16.12.24)
avatar is back
(16.12.24)
el meded
www.youtube.com
süleyman kuş dilin bilir
www.youtube.com
0
lambırcek
(17.12.24)
devilone
(17.12.24)
(5)

"Osman Paşa s.çtı taşa.." neden?

michael_knight
Plevne Marşı'nın başlıktaki gibi söylenen bir versiyonu vardır, sanırım herkes bilir.Bu sadece komiklik için midir yoksa Osman Paşa'yı övmek veya yermek için yapılmış bir versiyon mudur?Bir de bu versiyonun devamı yok, marşın normal sözleri devam ediyor di mi?
Plevne Marşı'nın başlıktaki gibi söylenen bir versiyonu vardır, sanırım herkes bilir.

Bu sadece komiklik için midir yoksa Osman Paşa'yı övmek veya yermek için yapılmış bir versiyon mudur?
Bir de bu versiyonun devamı yok, marşın normal sözleri devam ediyor di mi?
0
michael_knight
(08.12.24)
Çocuk aklı
0
gabe h coud
(08.12.24)
Taş yarıldı baştan başa? değil mi devamı :D
0
hedep
(08.12.24)
İnternetin olmadığı, televizyonun tek kanallı olduğu (hatta belki onun bile olmadığı) dönemlerde çıkmış böyle şeyler işte can sıkıntısından. hedep +1 bu arada

Mesela hoş gelişler ola Mustafa Kemal Paşa marşının da böyle bir versiyonunu biliyorum. O da Atatürk'e hakaret olsun diye yapılmamıştır yani canı sıkılan bir ergen üretmiştir diye düşünüyorum :D
0
nundu
(08.12.24)
Yermek için uydurulmuş veya cahilliğin zirvesini yaşayanların uydurduğu bir şey. Şuursuzluk.
0
muhayyer divan
(08.12.24)
@nundu
hoş gelişler ola mustafa kemal paşa
Hoş gelişler ola Enver Paşa'dan çalıntı zaten
tr.wikisource.org
0
lambırcek
(09.12.24)
(26)

Suriyeliler geri mi dönecek şimdi?

regina phalange
Hadi inş
Hadi inş
0
regina phalange
(08.12.24)
oyle bir sey olsa bile %10'u falan doner maksimum. adam ev is bulmus 5 cocugu var okula gidiyor vs. o saatten sonra hicbir vatan sevgisi seni geri dondurmez.
0
bohr atom modeli
(08.12.24)
gidecekleri yerde bir devlet yapısı yok, en fazla %10'u geri döner. akp oy toplamak için %70 geri döndü şeklinde algı yaratır.
0
HellKeePer
(08.12.24)
Tabi hepsi olmasa da gidişte bir yoğunluk artışı olacaktır.
0
diyecevaplandı
(08.12.24)
Bence de dönmezler, Suriyedeki kargaşa bitmiş değil, henüz bir kurumsal devlet yapısı yok muhtemelen. Geri dönse oturacağı evi bile yok adamların. Burda bir düzenleri oldu, dil öğrendiler, çocukları okula gidiyor. Ekonomi burda daha iyi oraya göre. Bu düzeni bırakıp gideceklerine hayatta inanmam.
0
turuncu tonlarda
(08.12.24)
Belli kesmin satmaya çalıştığı şey de bu. Aynı dolar alan yaya kalır vs söylemleri gibi, bunlar da yalan işte.
Nedense dünyanı en komplocu tipleri konu hükümetleri olunca komployu birakiyorlar.
0
logisticsmanager
(08.12.24)
niye geri donsunler ki? gidecekleri ulkenin daha iyi olacagini kim soyledi?
0
baldur2
(08.12.24)
bu olaya hem suriyeliler hem kurtler hem turkler sevindi anlamadigim bir sey mi var
0
ShadowOfMoon
(08.12.24)
inşallah ama zor o iş. Artık kurulu düzenleri var, yoksa giderlerdi. :) Zaten bayağı bir kısmına da Türk vatandaşlığı verdiler.

Bir de burada çoğu vergisiz olarak kazandığı para ile, Suriye'de alım ve harcama yapacaklar, para bir de öyle dışarı çıkacak.
0
yeninesiltupcu
(08.12.24)
Ya benim anlamadığım (ve net de bilmediğim) nokta, Türkiye'ye gelen Suriyelilerin çoğu Esad'dan değil de Işid gibi cihatçı örgütlerden kaçanlar değil miydi? Esad'dan kaçıp gelenlerin bir kısmı döner belki de asıl kitlenin dönmesi için bir sebep yok ve hatta Şam tarafındaki Suriyeliler de kaçabilir gibi geliyor bana. Sonuçta şimdi ülkeyi ele geçiren grup da IŞİD'in iki ton açığı gibi
0
nundu
(08.12.24)
bu tamamen devletin kararı neticesinde olacaktır. bu bizim ülkedeki suriyelilerin kararı olmamalı. ama hiç umudum yok. normal bir devlet bir sınır dışı politikası planlayıp kademeli kademeli hepsini olmak üzere gönderir. tc vatandaşlıgı verilenlerin de vatandaşlıgını iptal edip deport edilir. saglam bir devlet politikasıyla 2 aylık iş aslında fakat bizdeki rejime hiç güvenmiyorum
0
limonlu eksi
(08.12.24)
Araplar kabiledir ve onlarda vatan sevgisi, millet olma bilinci yoktur. Bu saatten sonra onlari Turkiye'den gonderecek tek etken Turkiye'den daha iyi yasam kalitesi vaadeden bir baska ulkedir.
Gelenlerin cogu Esad'dan kacmadi ki Esad gitti diye donsunler.
0
alice in potatoland
(08.12.24)
Bir OrtaDoğulunun gerizekalılığı ve faşistliğini asla hafife almayın.
Hayır dönmeyecekler ve çok daha fazlası da gelecek.
Dönmeyecekler çünkü Türkiye'nin aksine daha kötü şartlarda olacak Suriye daha fazlası gelecek çünkü kimse Cihadçıların yönetimi altındaki bir yerde yaşamak istemez özellikle de Esad rejimini doğrudan veya dolaylı destekledilerse.
Ayrıca çevredeki ülkelere de şimdiden geçmiş olsun daha kötü günler önümüzde.
0
bartholomew87
(08.12.24)
%10’unun bile döneceğinden şüpheliyim. bugün kutlama yapan gruplar gördüm; baba kocaman türk bayrağını sırtına asmış, çocukları da suriye bayrağı sallıyor falan. arabadan sarkan gruplar hem türk bayrağı hem suriye bayrağı tutuyor. çoktan türkiye’ye yerleştiler. gitmelerini beklemek hayalperestlik gibi geliyor. 6 ay 1 yıl değil ki çok uzun yıllardır türkiye’deler.
0
deartheodosia
(08.12.24)
Laik ve Alevi Suriyeliler pek gelmiyordu eskiden.Artik onlar da gelmeye baslayacak.
0
turkuaz
(08.12.24)
Suriyelilerin yuzde kaci gitmis ki?
0
Zetnikov
(08.12.24)
İktidar en zayıf karnı olan mülteciler meselesinden bir zafer elde etmeye çalışıyor kapıda 5 kişi görüp gidiyorlar yaygarası yapıyorlar. Ancak üste de belirtildiği gibi istikrarsızlık ve devlet kapasitesi eksikliği burada düzen oturtmuş bir insanın gitmesini çok akılcı kılmıyor. Bir de gücü toplayan daha radikal ajandası olan gruplar kim bu hayvanların ayakları altına debelenmek ister.

Umarım giderler tabi.
0
anon1m
(08.12.24)
Avrupa veya Abd'ye iltica ediyorlar. Geri dönmeyi geçtim ekonomik durumlardan ötürü Türkiye'de bile kalmak istemiyorlar. Yaşadığım yerde iltica eden bir sürü suriyeli var. Türklerin vize sorununun nedeni de bunlardır.
0
wd40
(08.12.24)
Suriye cennet vatan ama burada kurulu düzenleri var.
0
michael_knight
(08.12.24)
tek derdiniz bu olsun be duyuru ailesi. Hayatımda gördüğüm en boş zihniyet. tam bir klavye muhalefeti. Savaştan kaçan insanları eziklemek sanki kendi ırki çok marifetliymiş gibi başkalarını aşağılamak iş gücünü sömürmek. gitmezlerse dünya başınıza yıkılacakmış gibi davranmanız sizce tek sorununuz gerçekten Suriyeli komşularınız mı?
0
ala09
(08.12.24)
Bu ülkenin en büyük sonu araplardan çok arap götü yalayacıları bence.
0
Bir ben var benden şurada
(08.12.24)
Bir ben var benden şurada +1
bence de en büyük sorun Arap milliyetçisi BAAS partisinin g0tünü yalayanlar, hem de sırf mezhepdaşlar ve dinsizler diye.

şebbihamızın içine manda gibi oturdu suriyedeki itlerin kovuluşu ama gidip gitmemesine onlar karar vermeyecek, müslümanlar karar verecek

tarih değişirken hep katil ırz düşmanlarının tarafında yer almak büyük şeref.
0
lambırcek
(09.12.24)
suriyede kadın ve çocuk tecavüzcüleri bizzat nusayri laik azınlık terörü zaten :D devletin kendisi.

devlet rus jetlerinin, iran milislerinin ülkeyi yakmasına izin verdi. yarım milyon insan öldü.

devlet halepi şamı lazkiyeyi asıl sahiplerinden 60 sene gasp etti.

suriyede problem nusayri diktası devletti. insanlar kendi ırzını çocuğunu koruyor zaten. koruduğu için bunlar yaşandı.

depremde solhaberin kendi çalıp kendi oynamasına inanan birinin, yerini bugün öğrendiği suriye hakkındaki ideolojiye ayarlı dövlet güzellemelerini dinlemez kimse.
0
lambırcek
(17.12.24)
kurulu duzen olayiyla cok alay ediliyor ama fazlasiyla gercek bir durum.
0
baldur2
(17.12.24)
çoğunluğun dönmesi için bir sebep yok, ülke ekonomik ve altyapı olarak bitik durumda, ülkenin ana gelir kaynağı petrol,doğalgaz ypg&pyd kontrolünde htş ile bunun pazarlığı sürüyor, petrol gelirleri merkezi bir hükümet kurulsa buraya aktarılsa bile ülke kendi içinde bölünmüş durumda, yolsuzluk da işin içine girince bu durumun normal vatandaşa pek bir faydası olmayacaktır. Ülkenin düze çıkması için yeterli kaynak yok, olanlarda birilerine peşkeş çekildi, çekiliyor.

Can ve mal güvenliği yok, yarın ne olacağı, nasıl bir düzen kurulacağı da belli değil. Türkiye'de az çok işleyen bir düzen altyapı mevcut, sağlık, güvenlik, ulaşım, iş, ekonomi, eğitim v.s bunların hiçbiri şuan Suriye'de yok ve yakın zamanda olması da mümkün değil.

Halep taraflarından gelen şantiyelerde birkaç kişi vardı, onlar gidip, dönecekmiş, Türkiye'ye gelirken geride bıraktıkları evleri, arsaları varmış, tekrar birileri çökmeden geri alıp, birkaç yer bırakıp kalanını elden çıkarmayı düşünüyorlarmış.

Mevcut durumdan rahatsız olan daha fazla insan Türkiye'ye gelecektir.
0
sealth
(17.12.24)
yarisi gider.

halep, sam buralar tarihi ve kulturel agirligi olan buyuk sehirler. antep'te yasayacagina halep'te yasar adam.

muhtemelen turk insaat sirketleri oraya pitrak gibi apartman dikecek ve yeni yonetim vatandaslarini cekmek icin bedava ev falan verecektir. hadi almanya'daki suriyeli avrupa'yi birakmaz anlarim da ekonomisi bitik turkiye ile suriye arasinda cok fark yok. bircogu kendi kulturlerini daha iyi yasayabilmek adina gidecektir.

yeni ulke yeni firsatlar demek.
0
antikadimag
(17.12.24)
ABD ve pkk ile anlaşma sağlanırsa, gitmezler. Sağlanamazsa, herkesin kendi köyüne gitmesi lazım ki, pkk oralarda barınamasın.

Tamamen Erdoğan'a bağlı yani...


.
0
kartallar yuksek ucar
(17.12.24)
(10)

"Katil" Esad ??

makbur
Suriye olaylarını okurken arada bazen "Esad katliamlar yaptı..", "500 bin masum insanı öldürdü..", "video izlemiştim masum halka Esad tanrıdir dedirtmeye çalışıyorlar demeyince olduruyirlar" (Tabii ki kaynak ya da video yok) vs vsBunları söyleyenler de istisnasiz hep aktroll. Şimdi aktroll olunca ot
Suriye olaylarını okurken arada bazen "Esad katliamlar yaptı..", "500 bin masum insanı öldürdü..", "video izlemiştim masum halka Esad tanrıdir dedirtmeye çalışıyorlar demeyince olduruyirlar" (Tabii ki kaynak ya da video yok) vs vs

Bunları söyleyenler de istisnasiz hep aktroll. Şimdi aktroll olunca otomatik olarak beyin "ulan kesin iftira, yalandir" hükmünü veriyor ama bir yandan da gerçekten merak ediyorum acaba bu kadar bunu bunlari belirtmelerinde haklılık payı var mı? (yoksa sadece tipik reis yıkama yağlama mi)

uzattım farkindayim; özetle şöyle objektif bir Ortadoğu muhabirinin, arastirmacisinin bu konu hakkında bir çalışması var mı bildiginiz?
0
makbur
(08.12.24)
esad şii olduğu için öyle diyorlar. mezhepçilik yani. akp'nin esad'ı sevmeme nedeni bu. aktroll tayfa da akp'lilere yaranmak için sosyal medyada bunun propogandasını yapıyorlar.
0
wd40
(08.12.24)
Bende hepsinin videosu var, sabah olunca insanları nasıl diri diri gömüyorlar, çukurlara atıp kurşuna diziyorlar, göstericileri sopalarla parça parça edip cinsel organlarını kesiyorlar atarım.
0
benim icin hic boyle suslenmemistin
(08.12.24)
2011 -2014 arası olan bitenlerin videolarını biraz daha aramaya gayret etmelisin. O zamanlardan biliyorum büyük zulüm vardı.
Suriyelilerle konuşsana nerdeyse 20 yıl hapiste öylesine tutulan mahkemesi bile olmayan kişileri sadece ben görmedim.

1980 lerin başındaki sivil halka yönelik bir askeri bir kıyım olan Hama katliamını ayrıca öğrenmelisin.

Bir de rejimin kendisi bizzat uyuşturucu işine girmişken insana neden acısınlar ki?
Bu haber siteleri de mi troll:
ibb.co

Yıllık elde geliri de kendin araştır
0
diyecevaplandı
(08.12.24)
Esad'ın babası zalim bir adamdı. Beşar Esad başa geçince, bizimkilerle çok iyi ilişkiler kurdu. ülkesinde de bir açılım, gevşeme yolunda adımlar atmaya başladı.

Sonra Erdoğan ne teklif ettiyse, kabul etmedi ve Suriye'de ayaklanmalar başladı. Bundan sonra Esad, çok sert davranmaya ve insanları hedef gözetmeden öldürmeye başladı. Pek çok insanı katletti.

Evet katildir.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.12.24)
kafa kesen el kaidecileri kurşuna dizdiği için öyle diyorlar.

ortadoğunun tek laik ülkesiydi. tek batı karşıtı ülkesiydi. suçu buydu.
0
patronaj1
(08.12.24)
ülkesini amerikaya israile satanları, bölmeye, parçalamaya çalışanları ne yapacaktı. pamuklara mı saracaktı.
bizim gibi kimini hapiste besleyip kimini meclisine mi soksaydı.
0
my fault
(08.12.24)
orta doğu'nun pek çok farklı ülkesinde yaşadım ve suriye meselesine de zulüm gören tanıdıklarım olması nedeniyle birebir şahidim, esad azılı bir katildir ve babadan oğula bir diktatördür.

sadece kendi rejimine muhalif olan ve hiçbir suçu olmayan insanları bile kadın-çocuk-yaşlı farketmeksizin yıllarca hapislerde ölüme mahkum eden, idam eden, kendi halkına karşı kimyasal silah kullanan, insanları öldürüp çukurlara gömen, milyonlarca insanı ölümle tehdit ederek yerinden eden ve göçe zorlayan aşağılık bir katildir.

türkiye muhalefetindeki şuursuzluktan nasibini almamış kimi kitleler kendisine "ama esad laik abiğğ" "esedle görüşelim" bla bla şeklinde güzellemeler yapabilir ancak bu komik söylemler cahil bile eğlendiremez. esad sadece sünni halka değil hristiyan topluluklardan da kendisine muhalif olan ve istediği pozisyonu kabul etmeyen gayrimüslim insanları da öldürmüş bir dikta rejimi lideridir. bu kanıtlanmıştır. tartışmaya açık ve subjektif değerlendirmeye uygun bir konu değil.

bunun tartışılması bile objektifliğe bir hakaret oysa.
0
ezkaza
(08.12.24)
vidyo yok mu :D
interneti yeni bağlattın, mağarada çok üşüdün mü, kaç yaşındasın, yoksa bir hastalığın mı var?
x.com

gidip bi BM raporuna, ölen yüzbinlere, tecavüz raporlarına, kuyulara atılıp yakılanlara, zehirli gaz raporlarına da mı bakmadın. kafanı ekşiden kaldırma zamanı gelmedi mi
0
lambırcek
(09.12.24)
Esad muhaliflerden çok daha barışçıl bir adamdır. Muhalifler, özgür suriye ordusu ile işid arasında pek fark yok. Muhalifler bildiğin radikal islamcı. Ben suriye'den daha fazla göç bekliyorum. Yeni rejim daha sert olacak
0
wd40
(09.12.24)
esed ülkeye Hizbullatı ve Rusyayı doldurdu
babası hamada 40bin kişiyi öldürdü
kendi en az 500bin kişiyi (The UN estimates a death toll of more than 400 000 people between 2011-2017)
militaryhealth.bmj.com

ekşiciler laik diye Baas partisini, müslümanları kesti ve kadınlara tecavüz etti diye İranı ve Rusyayı savunuyor. maske düştü çoktan da uyanamadılar.

ha bi de newyorkerları korkutan gazeteciler gibi cihatçı diyorlar halkın çoğunluğuna. oğlum senin oturduğun toprak cihatla alındı la.
0
lambırcek
(09.12.24)
(7)

Ömer Üründül vasatın altındaki futbol bilgisi ile niye yorum yapıyor?

sonhakan
Gerçekten niçin milli maçları bu adam yorumluyor?
Gerçekten niçin milli maçları bu adam yorumluyor?
0
sonhakan
(20.11.24)
Hobi olarak yapıyor, dünyada önemli firmaların türkiye distribütörü, yüksek geliri var para derdi yok

Futbol için para almıyordur, kendi konforu için ulaşım, konaklama, kaliteli yemekler vs cebinden üstüne para ödüyodur, kendine böyle bir hayat düzeni kurmuş
0
grimavi
(20.11.24)
Benim gibi seveni çok diye olabilir. Adam bam bam konuşuyor; çıkarı yok, beklentisi yok. Ayrıca futbol bilgisi vasatın üstünde bir spiker ya da yorumcu da pek görmedim piyasada senelerdir. Bir ara Rıdvan güzel yorumluyordu ama o da çok boş yapıyordu. Spiker olaraksa GS-Tottenham maçının spikeri iyiydi. Onun dışında kim var bilemedim.
0
prole
(20.11.24)
uzerine para verdigi icin. ayrica futboldan anlamiyor degil, hobi olarak yapiyor, ona buna yaranma derdi yok.
0
baldur2
(20.11.24)
özellikle dünkü yorumları tam isabetti. bence asla vasat değil.
adamın hobisi futbol maçlarını yerinde izlemek ve yorum yapmak. kendisinin akademik ve spor geçmişi de pek çok yorumcudan fazladır. seveni çoktur. kollektif futbol, alan daraltan pres vb kavramlarını türk spor literatürüne kendisi kazandırdı.
0
ezkaza
(20.11.24)
iyi bir yorumcu kendisi. eskiden sosyal medyadan etkilenip eleştirirdim ama gayet isabetli ve açıklayıcı yorumları var.
0
sabenburak
(20.11.24)
en az 20 senedir aynı eleştiri. günlük dilde basmakalıp dolaşan yanlış bilgilerden biri.
ömer üründül türkiyeye modern futbolu getiren adam.
yurtdışının yurtdışı ve epey uzak olduğu zamanlarda ülkenin dışa açılan kapısı
0
lambırcek
(20.11.24)
Ben 20 senedir Ömer üründül ü mecburen dinleyen biri olarak adamın hiçbir futbol bilgisinin olmadığını bu işi sırf zevk için yaptığını söylerim. Gerisi boş Onun maç sırasında kurduğu cümleleri vasat bir futbol seyircisi çok rahat yapar. Gerisi boş laf
0
🌸sonhakan
(22.11.24)
(62)

32E 19K Hiç mi oluru yok?

Shepard
Arkadaşlar bu ilişki büyük ihtimal yürümez gibi yaştan dolayı ama yine de yürümeyene kadar iki taraf da mutlu olmaz mı? Denemeyelim mi yani? Ne dersiniz?
Arkadaşlar bu ilişki büyük ihtimal yürümez gibi yaştan dolayı ama yine de yürümeyene kadar iki taraf da mutlu olmaz mı? Denemeyelim mi yani? Ne dersiniz?
0
Shepard
(18.11.24)
19 yasinda kizi nereden buldun?
ben 29 yasindayim ve 25 yasinda biri bile cok cocuksu, kücük, gözleri daha yeni acilmis dünyaya gibi geliyor.
kisa süreli olacagi iki taraf icin de belliyse güzel, duygusal ise... pek duygusal oldugunu sanmiyorum. kücük olan kiz icin recaizade mahmud ekrem'in araba sevdasi romani geliyor aklima :) akli basina geldiginde senden büyük ihtimalle tiksinecek ama sen de sana hayran biriyle birkac sene gecirmis olursun.
0
robert bosch
(18.11.24)
Büyüğün küçüğe yaptığı manipülasyon olarak yürür, biraz çocuk büyütmek gibi, sağlıksız bağımlı bir ilişki
0
grimavi
(19.11.24)
Yani abi şöyle sen 30 yaşındayken yasal olmayacak bir ilişki, kulağa enteresan geliyor. Misal sen 40 olsan o 30 olsa farkli olurdu belki.

Sağlıklı olması zor. Ama sonuçta pasa gonlunuz bilir, eksiduyuruya bakıp karar verme.
0
logisticsmanager
(19.11.24)
Yürür ya niye yürümesin?

Hemen evlenirseniz bi kac yil, evlenmezseniz de yine bi kaç yıl yürür.
Ülkenin batısında yasamiyosaniz da yüksek yürüme olasılığı.
19 k nin frontal korteks tamamlanasıya yürür yani :)
0
hep yorgunum
(19.11.24)
evlatlık alabilirsin.

hiç mi gururuna dokunmuyor birader, neredeyse noel babaya inanacak çocuğu kandırmaya çalışmak? bu kadar mı acizsin? Allah canımı alsın samimi soruyorum, amacım laf sokmak değil. o kızı yanında gören kimse senin ilişkinin samimi olduğuna inanmayacak, sen ezeli bir incel mantalitesine sahip olduğun için sürekli aldatılma korkusu yaşayacaksın. sahiden bu mudur yani?
0
titanyum22
(19.11.24)
dene, tecrübe olur.
0
antihero
(19.11.24)
Gayet normal bence. Bunu 38-25 olarak düşünelim.. ideal olan bu.
0
wd40
(19.11.24)
@titanyum22 valla dokunmuyor gururuma. İki insan beraber mutluysa ne fark eder onun bunun fikri? Çevre, ilişkinin samimiyetine inanmamış diye ayrılak mı? Sen çevrenin inanmasına göre mi ilişkilerine şekil veriyorsun? Bir de kandırmaya çalışmak demişsin. Kafana uymayan her konuda fesatlık aramak tuhaf bence.

İncel diyorsun canın sağolsun ama aldatılma korkusu niye yaşayayım vallahi anlayamadım. Kıskanıyor musunuz lan nedir her sorumda ve cevabımda millet ya duyuruya yazıyor ya da özelden yardırıyor bana.
0
🌸Shepard
(19.11.24)
Bence de yürümez. ama ota boka incel, utanmıyor musun, dokunmuyor mu? tepkisi veren sjw görünümlü çomar gibi tepki verecek bir durum yok.
0
buenosdias
(19.11.24)
Başkalarının ne düşündüğü ne fark eder diyorsan soruyu neden sordun?

Benim düşüncem iğrenç göründüğü yönünde. Oluru yok mu? Var. Mehmet Ali Erbil fln kızı yaşındakilerle birlikte, demek ki oluyo. Ama nasıl olduğu, toplum gözünde nerede olduğu da ortada. Gerisi make yor çoyz
0
abuzer
(19.11.24)
bu yas grubu bilincsizce duygu besleyip yukseklerde yasayabiliyor. sana asiri baglanabilir çok basit seylerden. ben bu sevgiyi gercekci bulmadigim hem kiyamadigim icin yapamadim. karsi tarafa bakis aciniza ve iliskiyi yasayis bicimine gore degisir cevap
0
ala09
(19.11.24)
kılları ağırmış adamda ne buldu acaba kız onu merak ettim. ya saftır ya kekodur ya da gelişmini tamamlayamamış bir kızdır gözümde ki 19 yaşında kız daha küçücüktür.
0
Hallegadola
(19.11.24)
Böyle bir ilişki yaşamış biri olarak cevaplayayım.
Gireceğin her ortamda yaşı geçkin kadınların (nedense sadece onların) çirkin bakışlarıyla (dövecekmiş gibi, sövüyormuş gibi) karşılaşıyorsunuz. Onun dışında kimse umursamıyor. Umursamazsanız bir sorun yok.

İlişki uzun vadede kafa uyuşmazlığından biter diye düşünüyorum. Ama yıllarca her iki taraf içinde yaş farkı sorun teşkil etmiyor.
0
Mirket
(19.11.24)
32 e 19 k'da ortak payda yakalayabildiğini varsayıyorsa şapkasını önüne koyup, yahu ben nerde kişisel gelişimime, karakterimin olgunlaşmasına ara verdim, nerde pauseye bastımda henüz karakter gelişiminin ennnnn başında biriyle anlaştığımı düşünüyorum diye sormalı.

logisticsmanager ilk paragraf+1, 18 yaşını geçince reşit olması o kişiyi büyümüş yapmıyor. kendi 19 yaşındaki halinizi bir düşünün.

grimavi+1, bu şekilde yürütmek isterseniz yürür.

yürümeyene kadar dediğiniz yerde de o yaşta birinde ciddi duygusal hasarlar bırakmış olarak ayrılırsınız.
0
Phoebe
(19.11.24)
olmaz diyecektim ama titanyum olmaz dedigi icin olur diyorum kesinlikle.

sokmadigi laf, etmedigi hakaret de kalmamis bu arada, laf sokmak icin yazmiyorum demis bir de. aushduashdua.
0
baldur2
(19.11.24)
yorumlara aldırma, gayet olur.

ben 33ken 18 yaşında bir kızla tanışmıştım. sevgili olmadık ama harika bir uyum vardı aramızda.
0
tabudeviren
(19.11.24)
19 yaşındaki bir insan daha ergenlik döneminde. Bu dönemdeki insanlar çocukluk dönemi ile yetişkinlik dönemi arasında olan kişilerdir. Ergenlik döneminde, kişiler kendilerinden yaşça büyük kişilere ilgi duyabilirler. 30'lu yaşlarını geçmiş insanlar kendine gelmeli. Bu, ilişki değil.
0
rock n roll
(19.11.24)
Sizin için güzel, kız için büyüdüğünde pişman olacağı bir ilişki olur büyük ihtimalle. Genelde öyle oluyor gözlemleyebildiğim kadarıyla.
0
peki madem
(19.11.24)
bir sene önce 'çocuk' sıfatıyla anılan birinden bahsediyoruz.
0
elorelia
(19.11.24)
32e sugar daddylik yapacaksa bir süre yürür karşılıklı çıkarlar doğrultusunda
0
9kuyruklukedi
(19.11.24)
vay be kitleleri yönlendiriyormuşum haberim yok
0
titanyum22
(19.11.24)
Bu işler biraz eşleşme meselesi bence. Bir şekilde bir araya gelmişler ve olabilir mi diye düşünmeye başlamışlarsa olabilir. Çünkü birçok anlamda benzer seviyede kişiler muhtemelen. Aksi halde denk bile gelmezsin. 32 yaşındaki erkek 19 yaşındaki kızla olabilir gözüyle bakabiliyorsa aşağı yukarı kendisi de birçok bakımdan oralarda seyrediyordur. Aralarında uçurum yoktur yani. kızın da erkeğin de beklentileri birbirini tamamlıyordur.

Başka bir 32 yaşındaki erkek bu yaşta biriyle oturup sohbet bile etmez örneğin. Hatta aynı çevrede bile bulunmaz. O yüzden denk gelmişseniz olur gibi.
0
dfn4
(19.11.24)
Abartilacak birsey yok, muhtemelen iyi gitmez bir noktadan sonra ama yas farkinin kendisinde zaten abartilacak birsey yok. 35 - 22 olsaydi mesela cok daha olumlu olabilirdi. Uzun vadeli dahil olmak uzere opsiyonlar uygulanabilirdi.
0
mbond
(19.11.24)
böyle bir konuda kimse tarafsız olamaz o yüzden kanunlara uygun olduğu sürece paşa gönül +1
9gag.com
0
engelbert humperdinck
(19.11.24)
Yaş itibariyle reşit sayılıyor olabilir ama psikolojisi bence çocuktur onun, hele ki içinde büyüdüğü sosyokültürel yapı onun tarzını iyice etkilemiş durumdadır, henüz kendini bulmuş biri değildir diye düşünüyorum. Çocuk büyütmek gibi olabilir yani. Belki gençliğinden olumlu etkilenirsin ama anlaşmak çok zor olabilir.
0
muhayyer divan
(19.11.24)
tabudeviren
(19.11.24)
@engelbert humperdinck ahaahhaahha
@tabudeviren ahahahahaha
0
🌸Shepard
(19.11.24)
tabudevşren ayıp aw o nine en az 60 yaşında ama ben de hönkürdüm yalan yok
0
titanyum22
(19.11.24)
30 yaşındayken 20 yaşında kız arkadaşım vardı, 3 seneden fazla sürdü, babasıyla rakı içmişliğim vardır. İki tarafın da gönlü varsa olabilir.
0
kimlanbu
(19.11.24)
İnsanların prefrontal korteksleri 25 yaş civarında tam olarak gelişiyormuş. Dolayısıyla 25 yaş altı insanlar benim için "yetişkin" yeteneklerine sahip değil. Hele ki genç kızların o yaşlarda manipülasyona açık olması, toksik ilişkiyi fark edememeleri vs. yüzünden ben iyice yanlış buluyorum bu yaştaki kızların kendilerinden çok büyüklerle birlikte olmasını. Burada "yetişkin" olarak sizin aklı başında karar vermeniz ve kızın iyiliği için kendisiyle iletişimi kesmeniz gerekiyor diye düşünüyorum.
0
inawen
(19.11.24)
Herkes pedagog kesilmis. 18-19 yasindaki kizlari beslenme çantasiyla okula giden velet saniyorlar galiba. Kampüste bu yas araliginda dolu kiz var über seksi vücuda sahip, uzun boylu ve açik giyinen...

Kizin sana bakisi olumluysa yapistir aga, bak keyfine.
0
feastofthedamned
(19.11.24)
Olmaz diyenlerin hepsi kadın, olur diyenlerin de hepsi erkek nedense :) Bana göre olmayacağı üç şart var; en önemlisi kızın ailesinin ilişkiyi bilmemesi veya onaylamaması, etik olarak olmayacağı durumlar ( aynı okul, aynı iş yeri, aynı kurs, hoca-öğrenci, doktor-hasta,vs) ve çıkar ilişkisine dayanması ( iş-para-şan şöhret vaadi, patron-çalışan, sugar daddy-sugar baby, vs). Bunlar dışında 19 yaşındaki bir insan yasal olarak yetişkindir ve verdiği kararlardan tamamen kendisi sorumludur.
0
iwasbornonamountainside
(19.11.24)
çok saçma bi eşleşme ve de phoebe +1

kendi yaş grubuna ait, kendi seviyende bilgisi/görgüsü/hayat tecrübesi/kariyeri vb olan bir kadını etkileyemiyor musun da çoluk çocukla uğraşıyorsun diye düşündüm direkt. 19 hani ne konuşacaksın lys'de hangi konular çıkmıştı, lisede sınıfın hangi karakteriydin falan mı?

ayrıca 19 yaş fiziksel olarak yetişkin gibi görünse de mental ve karakter olarak henüz çocukluğa daha yakın. bilimsel olarak da böyle prefrontal korteks muhabbetini yazmışlar zaten. 25 26 desen neyse diyeceğim.
0
Mossy
(19.11.24)
soruna kendin cevap vermişsin.

"bu ilişki büyük ihtimal yürümez gibi"

32 yaş olarak; Justin Bieber'a mı benziyorsun yoksa George Costanza'ya mı? kız sende ne buldu?
0
Leonardo~Da~Vinci
(19.11.24)
senin gibi ''bütün kadınlar paragöz, kesin beni aldatmıştır diye çocuk için dna testi isterim'' gibi abuk iddiaları olan bir incel olarak bu kadar küçük bir kız çocuğu ile olman senin o harikulade karakterine ters. troll olduğunu düşünmeye başladım, ''inşallah trolldür ya'' dedirten kullanıcılardansın.
0
potasyum bebek
(19.11.24)
kız istiyorsa olur.

deneyin.

benim elime 33 20 fırsatı geçse denerdim mesela.

31 21 flörtü çok güzeldi mesela yaşadığım.
0
rain when i die
(19.11.24)
Kendi yaş grubunun ilgisini haliyle çekemeyen orta yaş incellerinin genç kız tercihi beni her gördüğümde aşırı güldürür. Aynen devam brocum. Ha bir de ne dersiniz deyip insanlar fikrini söyleyince '' ne fark eder onun bunun fikri?'' diyeceksen soru sorma, zaten kadınlara zerre güvenmeyip en çok ilişki hakkında soru soruyorsun.
0
duygusalatasi
(19.11.24)
buna "olmaz" diyen hatunlar karşılarına kıvanç tatlıtuğ'un 19 yaşındaki hali çıksa "dur yaa, sen çocuksun, olmaz" der miydi? demezlerdi.

bi de 19 yaşındaki kişiye çocuk demek nedir yahu? sanki ilkokul bebesi.
0
tabudeviren
(19.11.24)
@tabudeviren

Kıvanç Tatlıtuğ'un 19 yaşındaki hali olsa,' olmaz' derdik, çünkü olmaz. Çok acayip ya sanki yakışıklı ya da güzel olmasına göre çocuk ya da değil diyoruz. Arkadaşlar, 19 yaşındaki bir insan ergenlik donemindedir. Tekrar söylüyorum ergenlik dönemindedir. Yani bu kişi; çocuk ile yetişkin arasında bir dönemde. 32 yaşındaki insan ise çocukluk evresini tamamlayıp yetişkinliğe geçmiş kişidir. Gayet güzel açıklıyor olmamıza rağmen neden anlaşılmıyor acaba? Hâlâ yok Kıvanç Tatlıtuğ yok bilmem ne?

Üretmeye çalıştığınız argümanlar inan bana çok rahatsız edici. Mümkün olduğunca oto sansür uyguluyorum yazdıklarıma çünkü gerçekten bu site benim kafamı biraz olsun dağıtmama yarıyor bu yüzden uçurulmak istemem. Sadece senin cevabın için söylemiyorum ama rica ediyorum lütfen kişi hangi yaşta ise hangi özellikleri taşır biraz okuyun ya.
0
rock n roll
(19.11.24)
reşit olması büyümüş yapmıyor :D yani?
-yani tek ölçünün reşit olması işime gelmiyor ben de yeni bi kavram ortaya attım, büyüklük küçüklük.

subjektif ahlakınızı kendinize saklayın.

"bir sene önce çocuk olan"
1 sene öncesinde mi yaşıyoruz. hayır. oyna devam.

dünyadaki bütün birliktelikler için "x sene önce çocuk olan" denir.
neredeyse bütün ilişkilerde erkekler kadınlardan yaşça büyük.
yoldan çevir 20E-19K çiftini. lan sen 1 sene önce çocuk olan biriyle mi birliktesin diye çocuğu döv. iyi fikir.

beğenmediler ama nasıl ayıp uyduracaklarını da bilemediler özetle
0
lambırcek
(19.11.24)
10 sene sonra mukemmel olur.
su anda cocuk bakiciligi yaparsin.
zamanlama hatan var.
0
cooperr
(20.11.24)
Bir başlık açılsa,
19 yaşında bir kadınım. Ekonomik bağımsızlığım var. Ailemi bırakıp ayrı eve çıkmak istiyorum ama babam 'sen daha büyümedin, ileri ergenlik dönemindesin, daha akıl sağlığın tam gelişmedi, duygularınla hareket eden bir çocuksun.' deyip beni bırakmıyor dese.

Car car carlayıp, Baba kişisine demediğini bırakmayacak ne kadar eleman varsa

Bu başlık altında, kızın daha küçük bir çocuk olduğuna bizi ikna etmeye çalışıyor.

Komiksiniz valla.

İleri yaşta kadınların bu olaya bakışını, -bir önceki cevabımda da söylediğim gibi - ben 'çirkin bakış' olarak bilfiil yaşadım valla.
0
Mirket
(20.11.24)
Neyle neyi kiyasladigimizin farkındayız di mi @mirket? Baktığında 18 yaşın evlenmesi de YASAL ama gelip burada "evleneyim mi" diye sorsa sen dahil herkes "hayır" der normal olarak. Ve maalesef düşündüğün gibi kiskanildigi için değil :( Hani her yaşın özelliği ve yetileri farklı ya... Hani gelişim dönemleri fln? Bildin? Hani bir de işin oluru var ya..

Aynen Almanya sizi kiskaniyo aynen;)
0
abuzer
(20.11.24)
beyler yukarıdaki akepeli lamdikiyançek ile aynı görüşü paylaşmak istediğinize emin misiniz sadece soruyorum
0
titanyum22
(20.11.24)
@tabudeviren ve niceleri

19 yaşında Kıvanç Tatlıtuğ tipli bir delikanlı benimle flört etse gülüp geçerim ve kendi yaşındaki çocuklarla oyna evladım derim. Kadınlar her şeye sekssekseks, güzellik, yakışıklılık, memegötmeme diye bakmadığı için karşımızdaki bize manen ne verebilir, karşımdakinin aklı baliğ mi, ikimiz için de en iyisi bu mu gibi şeyler düşünüyoruz daha çok.

19 yaşında çalışan, parasını kazanan bir kadının baba evinden ayrılıp eve çıkması, (eğer sorumluluk sahibi bir gençse ve bunu doğru motivasyonlarla istiyorsa, yani amacı çılgınca partilemek değilse mesela) tabii ki desteklenecek bir durum. İnsan sorumluluk alarak büyür ve gelişir çünkü. Ama bunun, 19 yaşındaki bir kızın kendinden 13 yaş büyük biriyle olmasıyla alakası nedir? Eve çıkmakla, kocaman yetişkin adamla ilişki yaşamak benzer bile değil.
0
inawen
(20.11.24)
Oluru yok tabii ki yaa daha neler.
38-25 gibi düşün denmiş bir de asla aynı şey değil.
25 yaşında olgun bir insan 40 yaşında biriyle de olabilir buna tamam, 19 yaşında birinin birlikte olacağı kişinin yaşı maksimum 23-24 olabilir.
0
mutekebbir
(20.11.24)
Buradaki erkeklerin de sadece seks için saçma önermelerle onayladığı üzere erkekler bu ilişkilere sıcacık hislerle başlayıp en sonunda ağızlarına edilerek ilişkiyi bitirdiği için oluru yok diyorum. Yaşıtlarının tahammül etmediği bu adamlar küçük çocuklarla takılıp takılıp kadınlara hakaret eder bir de. Komik.
0
morca
(20.11.24)
19 yaşındaki Kıvanç tatlıtuğ çıksa karşıma bir ilişkiye niyetlendiğim evrende annem beni döverdi utanmıyor musun yaşına başına bak diye

ben 19 yaşımdayken kıvanç tatlıtuğ çıksa annem yine beni döverdi başka adam mı yok yaşıtın diye.
0
Hallegadola
(20.11.24)
Yine görmüş olduk ki, duyuru kadınları gerçeklerden kopuk ve taraflı cevaplar veriyorlar. Kıvanç Tatlıtuğ 19'undayken veya kendileri 19 ama Tatlıtuğ 39 yaşındayken reddederlermis...

Amaaaa 19 yaşındaki kadın evini ayirip kendi ayakları üzerinde durunca olurmuş.Ama partilemek istiyorsa olmazmış.

Mirketin örneği süper. Herkes burada kadınlar ozgurrrr kendi ayaklari uzerinde dursunnn, kimse karismasinnnn diye haykiriyor. Konu iliskiye gelince herkes niyetci kesiliyor.

Erkegin genc olduğu diger duyuruda ise götür o erkegi diyen kadin duyurucular ise çoğunlukta. Hep diyorum psikolojisi bozuk kadinlar dolusmus.
0
🌸Shepard
(20.11.24)
@shepard

ne bekliyorsun ki? bu ikiyuzluluk ve cifte standart gunumuzde asiri yaygin bir hal aldi maalesef.
0
baldur2
(20.11.24)
Cevaplardan anladığım kadarıyla burada kızı yargılamıyor kimse zaten sizi yargılıyor. Zira yetişkin olan, olgun olan sizsiniz (ya da siz olmanız gerekiyor). Yani kadınlar istediğini yapabilir demek ile 30 küsür yaşındaki bir adamın 19 yaşında bir kadınla yatması biraz garip demesi birbiri ile çelişkili iki düşünce değil.

Kaldı ki kadın erkek eşitliği yeni yeni oturmaya başlayan bir kavram ve dünyanın çoğu yerinde hala yok. İnsanlık tarihinde mevcut olmuş olan bu eşitsizliğin yükü yokmuş, bu toplumda büyümemişiz gibi konuşamayız. Keşke bembeyaz bir sayfa açılabilse ama bu mümkün değil.

Sonuç olarak istediğinizi yapmakta özgürsünüz. Burada kimsenin elinizi kolunuzu bağlama imkanı yok. Diyorsanız ki ama kendinden büyük adamlarla yatmak isteyen 19 yaşındaki kadınların ihtiyacını kim karşılayacak? Onlar tatminsiz mi kalsın? Kendimi bu kılıcın üstüne atmalıyım! Bunu yapmakta serbestsiniz.
0
peki madem
(20.11.24)
şimdi şöyle ki erkeğin küçük olduğu ilişkideki erkeğin niyeti az çok bellidir bunun aynısını yazdım o duyuruda. çünkü o duyuruda da ilişki yok. birinin diğerinden faydalanma amacı var.

burada ise kızın bilinçsizliği bariz. twitterda kız gruplarında çok tartışıldı bu olay. hatta bu nedenle gerçek olmadığını düşündüm ilk başta duyurunun. bahse konu ilişki yaşansa gelecekte kızın çok pişman olacağı bir hikaye olur. hatta sonradan hayatına girebilecek bir dallamanın onu bu mevzubahis hikayeyle yargılaması muhtemel. tabi ki yine kızın suçu yok böyle bir ihtimalde. kız masumiyetin ve gençliğinin kurbanu sadece
0
Hallegadola
(20.11.24)
bak 29k kardeşim seni anlamış yol vermiş, 19k sana neden yüz veriyor bunu da düşün biraz kendinde ara
0
Hallegadola
(20.11.24)
Beklentinize ve tavrınıza göre değişir. 18k-35e olanını birkaç ay tecrübe ettim. Buna ilişki demek ne kadar doğru bilmiyorum aslında, ilişki denemesi diyelim. İlk tanışmamızda 17 yaşındaydım. Ben üni birinci sınıftayken o 10 yıldan fazla süredir iş hayatındaydı. Ben de ondan hoşlanıyordum, etkileyici buluyordum, biraz da saygı duyuyordum. Benim önümdeki yolun büyük bir kısmını yürümüş, aşmış bir insandı sonuçta. En başından ciddi ilişki istiyorum demişti, ailemle bile "arkadaş"ım olarak tanıştı. Maddi-manevi hep veren taraf o oldu. Konuşmalarımız bile hep tek yönlüydü. O anlatır ben dinlerdim, sürekli akıl verirdi. Ben karşılık verecek olgunlukta değildim zaten. Ayrıca üni ortamında ilk defa kendimi özgür hissediyordum ve paylaşacak pek bir şeyimiz de yoktu. Adamın yanımda olması hayatımı kolaylaştırıyordu ama o zamanlar bile gözüme yaşlı görünüyordu, 5 yıl sonra ise 40 yaşında olacaktı. Neden üni okuyan biri yerine kendi yaşıtı ya da en azından çalışan bir kadınla birlikte olmadığını sordum. Onlarla anlaşamadığını söyledi. Bu cevap bana o kadar garip geldi ki birkaç gün sonra açıklama yapmadan ghostladım.

Şimdi o günleri düşünce başıma bir şey gelmeden kurtulduğum için verilmiş sadakam varmış diyorum.

Cevap vermeyi unutmuşum: İkiniz de biraz takılıp ayrılalım diyorsanız, paylaşabildiğiniz bir şeyler varsa ve bir taraf diğerini manipüle etmiyorsa olur.
0
gnosis
(20.11.24)
@hallegadola lan yok, bilmeden yazdin yine. Açıkça sordum ben 29K hanimefendiye. Ben iş için böyle davrandım dedi. Can sağlığı dedim.
0
🌸Shepard
(20.11.24)
bu arada erkek için "yaşıtlarının ilgisini çekemeyen" gibi şeyler yazılmış.

erkekler belli bir yaştan sonra yaşıtlarıyla hatta kendisine yakın yaşlardaki insanlarla ilgilenmez. böyle bir ilgi erkek için zaten etkisiz elemandır.
0
tabudeviren
(20.11.24)
bari genelleme birader. yaşıtlarıyla takılan bu kadar adam size kalsa rol mü yapıyor yani?

neyse beyler kimse kimsenin kafasına silah dayamıyor neticede. babası 33 yaşında 18lik kızla evlenmiş biri olarak yazıyorum, bak madem niyetiniz bozuk bari evlenip çocuk yapmayın Allah Muhammed Ali Kozmos inandığınız ne varsa onun aşkına. çünkü bu çarpık ilişkiden doğacak kızınız istisnasız benim gibi saçları kendiliğinden mor çıkan azılı feminist oluyor. istisna yok.
0
titanyum22
(20.11.24)
Neyse arkadaşlar, artık uzamasın bu konu. Bazı cevapları okudukça öğürüyoruz çünkü, artık kusacağız.

Buradaki 3-5 cevaba bakıp canımızı sıkmayalım. Bunları istisna kabul edelim. Neyse ki, düşünme biçimi sorunlu olmayan, mantıklı ve muhakeme yeteneği olan insanların sayısı daha fazla.
0
rock n roll
(20.11.24)
O zaman cezai ehliyet yaşı 25 e çıkarılmalı.
25 yaşından küçükler çocuk mahkemelerinde yargılanmalı,
25 yaşına gelmeden evlenmeler yasaklanmalı,
25 yaşına kadar olanlara bekaret kemeri zorunluluğu getirilmeli,
25 yaşından önce zinhar doğurulmamalı

mı diyorsunuz?
Geç ergen ya, kafası basmıyor, bişeyler daha oturmamış

Tamam bu sizin içinize sinmiyor olabilir ama bu durumu içinizde yaşayın. 19 yaşında kadını gömdükçe gömdünüz yahu.
Zaten de birisi şurada öğürüp duruyor :))
0
Mirket
(20.11.24)
@ mirket

Gömdüğümüz kişi 19 yaşındaki çocuk değil :))
0
rock n roll
(20.11.24)
Arkadaşlar 19 yaşındaki birisi sizin 19 yaşınızdaki haliniz gibi aklı havada, dünya gerçeklerinden uzak, bir ergen olmayabilir...
0
🌸Shepard
(20.11.24)
Mevzuyu anlamayanın bacısının kızının başına gelsin ne diyelim bu ferasetli tavrınızı orada da gösterecekseniz ne mutlu
0
Hallegadola
(20.11.24)
(1)

Win7 İnternet sorunu

camlicagazoz
Arkadaşlar hp g62 marka 2011 model laptop var. Eski ama iş görüyor. Windows 7 yüklü.İnternet var ama sitelere girmiyor. Yani Google' a giriyor ve arama yapıyorum. Herhangi bir siteye girmiyor. Ağ ayarlarını sıfırla yaptım cmd' den. Güvenlik duvarını kapattım. Bunları yapıp yeniden başlatınca düzeliy
Arkadaşlar hp g62 marka 2011 model laptop var. Eski ama iş görüyor. Windows 7 yüklü.

İnternet var ama sitelere girmiyor. Yani Google' a giriyor ve arama yapıyorum. Herhangi bir siteye girmiyor. Ağ ayarlarını sıfırla yaptım cmd' den. Güvenlik duvarını kapattım. Bunları yapıp yeniden başlatınca düzeliyor ama 1 saat sonra tekrar gidiyor internet. İnternete bağlı ama. Başka bilgisayar ve telefonlardan giriliyor internete. Ne yaptıysam çözemedim. Sizce ne olabilir?
0
camlicagazoz
(18.11.24)
usbye win10 kur
support.microsoft.com

ssd al. 650 lira.
www.trendyol.com

harddiski bi yere yedekle
ssdyi laptopa tak. ssdye win10 kur. lisanssız kullanabiliyorsun
0
lambırcek
(18.11.24)
(14)

Doktor tacizi

ma ya
Selamlar. Maalesef muayene sırasında başlıktaki gibi bir durum yaşadım. Çok detay vermek istemiyorum ama muayene sonrasında hastanenin hasta hakları birimine dilekçe vererek şikayette bulundum, ama farklı bir şey yapmam gerekiyor mu bilmiyorum. Benzer bir durum başına gelen ya da çevresinden duyan v
Selamlar. Maalesef muayene sırasında başlıktaki gibi bir durum yaşadım. Çok detay vermek istemiyorum ama muayene sonrasında hastanenin hasta hakları birimine dilekçe vererek şikayette bulundum, ama farklı bir şey yapmam gerekiyor mu bilmiyorum. Benzer bir durum başına gelen ya da çevresinden duyan var mı? Olayı biraz sindirdikten sonra iyi bir avukat bulmak istiyorum kendime ama bu süre zarfında geciktirmeden yapmam gereken bir şey var mı diye endişeliyim. Elimde somut bir kanıt ya da olayın tanığı olmadığı için işim zor olacakmış gibi geliyor ne yazık ki zaten.

Cevaplar için şimdiden teşekkürler.
0
ma ya
(02.11.24)
bariz bir taciz miydi yoksa aklınızda acaba var mı? eminseniz avukatla ilerleyin.
0
xrated
(02.11.24)
Zaten kurum içi şikayet yollarına başvurmuşsunuz. Bunun dışında savcılığa suç duyurusunda bulunulabilir. Taciz gibi suçlar doğası gereği fazla delilin mevcut olmadığı suçlar olsa da, sizin olayda tek delil sizin beyanınız anladığım kadarıyla. Soruşturma başlar, ama kovuşturmaya dönme ihtimali çok düşük (bence)
0
kojonotsuki
(02.11.24)
Acabaniz yoksa devam edin. Kararınızı soğutmaya çalışan yorumlardan uzak durun. Ceza almasa bile adı çıkar korkar başka kadınları kurtarmış olursunuz. Sizden önceki kurbanları bunu yapsaydı siz yaşamayacaksınız bunu mesela.
0
deer hunter
(02.11.24)
Cimere de yaz
0
rentts
(02.11.24)
cimer +1
0
awlmi
(02.11.24)
Çok teşekkürler cevaplar için hepinize. Cimere yazıp pazartesi avukat arayışına gireceğim. Bir kadının bile böyle bir şey yaşamasını engelleyebilirsem ne mutlu bana.

@sanemkk nasıl bir yorum bu? Fiziksel tacizin zaten nasıl somut bir kanıtı olabilir? Dilerim senin başına böyle bir durum geldiğinde sana da aynı böyle cesaret kırıcı yorumlar gelir.
0
🌸ma ya
(02.11.24)
@sanemkk allah ve din yolundayız diyen niyetçilerden ama ahlak pek yok gibi.

Soruya cevap: avukat desteğini adliyede mi ne ücretsiz alabiliyorsunuz. Yapacaklarınız varsa geçici-kalıcı bir iz hastaneden rapor almak. Ama şöyle bir şey mümkün diye biliyorum çünkü karakolda denk geldim. Karakola gidin, durum bu avukat istiyorum onun eşliğinde ifade vereceğim diyin, avukat geliyor. Gerisi savcıda. Bir şey çıkar veya çıkmaz onu bilemiyorum.
0
Shepard
(02.11.24)
Yanında hemşire olmaması bile kusurlu hareket bence.cimer e de yazarak başvurunuz ile ilgili yapılan işlemler hakkında bilgi talep edin. Normalde hastane de suç duyurusunda bulunmak zorunda sonuçta adlı yönü olan bir iddia var. Şu anlık tavsiyem oturup elinize bir kalem kağıt alin ve dakika dakika olmak üzere ve her bir ayrintiyi en kapsamlı şekilde bir kağıda yazın. Yazdığınızi tekrar tekrar okuyup hazırladığınız şeyleri de yazın. Muayene odası, eşyalar, odada bulunduğunuz konum vs. En tatsız kısmı bu olabilir tekrar olanlara maruz kalma gibi bir şey ama çok önemli çünkü beyniniz size unutturmaya çalışacak. Şimdi oturun ve başlayın. Cimer de ve diğer başvurunuz da gerekecek. Bu arada size öyle gelmiş ise mutlaka tacizdir. Kadınlar bu konuyu abartmazlar. Hatta çoğu zaman beyin stres yaşamamak için bazı şeyleri tolare bile eder. Aksini söyleyenleri bosverin. Çok geçmiş olsun.
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(02.11.24)
bir kadin dernegine basvurmani ve destek talep etmeni önerebilirim. onlar seni tecrübeli bir avukata ve bir psikologa yönlendirecektir.
0
deckard
(02.11.24)
ma ya, sanemkknın yorumlarına aldırma. o kadın donunda bir incel. aklı başında yetişkin bir kadın asla taciz konusunda somut delil goygoyu yapmaz. ülkemizde olmayan bir durum değil de hani, bilmiyor diyelim. akıl var mantık var, tacizin somut delili olsa zaten doktor muayenehanesinde yapmaz. sinirlenme, onun gibi yorum yapan çıkmaz karşına.

kesinlikle şikayet etmelisin, bunun o doktor müsveddesinin ilk vukuatı olmadığına eminim. üç beş şikayet birikince elbet bir sonuç çıkacak. ayrıca kadın derneğine başvurmak da çok iyi fikir.
0
titanyum22
(02.11.24)
Başlıkta cevaben yazılan şeylerle de karsilasabilirsiniz psikolojik olarak kendinizi hazırlayın. Geçmiş olsun.
0
encokbenisevinnolur
(02.11.24)
"aklı başında yetişkin bir kadın asla taciz konusunda somut delil goygoyu yapmaz." hahah. yani delil olmadan iş yapacak mahkemeler. bunu söyleyen de ağzı bozuk bir akıl kumkuması.

geçmiş olsun, doktorun geçmişte hakkında söylentiler var mı araştırın derim
0
lambırcek
(02.11.24)
Herkese teşekkür ederim. Hala olayın şokunu atlatamadım ya böyle sapkın kişilerin varlığını aklım almıyor. Hepinizin önerilerini dikkate alacağım tekrar teşekkürler.
0
🌸ma ya
(02.11.24)
Cevaplarin hepsini okuyamadim belki yazan olmustur aylar once twitterda da bir kisi boyle bir olaydan bahsetmisti ve kadina onlarca mesaj geldi su doktor mu diye, doktorunuzun adini filan aratin belki baska bir sikayetle karsilasirsiniz,
Cimere de mutlaka yazin,
Gecmis olsun
0
a perfect lie
(03.11.24)
(9)

İstanbul Metrosu Merdiven Sorunu Neden Çözülemiyor?

calmdown
Belediye konusunda bilgisi olan nedenini bilen bi arkadaş var mıdır? Bu konuda belediyenin farkındalığı ve çözüm çabası hangi aşamada? Bu merdivenler eskiden de bozulurdu ama şimdi üzerine oynanan bir algı var. Ayrıca istanbulun nüfusu çok arttı, provokasyon da var. Çok fazla çalışmayan merdivene de
Belediye konusunda bilgisi olan nedenini bilen bi arkadaş var mıdır? Bu konuda belediyenin farkındalığı ve çözüm çabası hangi aşamada? Bu merdivenler eskiden de bozulurdu ama şimdi üzerine oynanan bir algı var. Ayrıca istanbulun nüfusu çok arttı, provokasyon da var. Çok fazla çalışmayan merdivene denk geliyoruz. Nedir bu konunun özeti ve çözümü?
0
calmdown
(02.11.24)
Fikrimi yazayım: Birincisi merdivenler eskidi. Daha sık arızalanıyorlar ve o kadar fazla var ki bence servis bence yetişemiyor. Bildiğim bir durakta yukarı çıkan bir merdiven 10 gündür bozuktu. İkincisi, yağmur. Merdivenler dışarıda ve yağmurda hayvan gibi su alan bir hareketli ve elektrikli aksam. Merdivenlerin üzerini kapatmadıkları için özellikle sonbahar ve kış aylarında daha da pert oluyorlar.
0
prole
(02.11.24)
Çok eskidi +1. M4 metrosuna yeni açılan durakları (fevzi çakmak - sabiha) açıldığından beri her hafta kullanıyorum nerdeyse. Bir kere bozulduğunu görmedim. Belki çok çok nadir. Ama ünalan metrodan metrobüse çıkarkenki merdivenler çok bozuluyor son aylardır. Zincirlikuyu metrobüs durağındakiler çok daha eski mesela, onlar resmen çalışmıyor.
0
substituent
(02.11.24)
akepe tamir parası vermiyor
bi de akepeliler arada merdivenleri bozuyor, tornavida falan sokuyorlar
hıhım, tam olarak böyle
0
lambırcek
(02.11.24)
Her ürünün belirli bir taşıma kapasitesi ve ömrü var. İstanbul'un mevcut kapasitesini kaldırmıyor birçok yerdeki merdivenler. Üstüne bir de kasıtlı olarak zarar verenler var. Bazıları gerçekten siyasi ideolojiden dolayı yapıyor ama çoğunluğu mağarada yetişen ve medeniyetten uzakta beslenmesi gereken yaratıklar. Bunlardan her şehirde var. Bunların toplanması, ıslah edilene kadar insan arasına salınmaması gerekiyor. Şunları diyorum:

www.instagram.com

www.youtube.com

Yoksa "Ekrem İmamoğlu belediyeye harcanacak parayla şarap içiyor" değil. Aynısı otobüsler için de geçerli. Bu kadar göz önündeki konular gerçekten fark edilmiyor olabilir mi sanıyorsunuz?
0
nawar
(02.11.24)
Her merdiven basina 1 kamera koy
Kameraya bakan eleman baslata bassin durursa

Bence cogu zaman insanlar stop tusuna basiyorlar zevk yapiyorlar
0
Zetnikov
(02.11.24)
eksisozluk.com sözlükte şöyle bi entry var.

istanbul metro'da hizmet veren yaklaşık 1500 yürüyen merdiven varmış, yaklaşık 1400 tanesi aktif. arızalı olduğu için kapalı olanların sayısı 10 civarı. ama sanırım en işlek yerdekiler arızalı olduğu için hepsi bozuk gibi düşünüyoruz.

arızalı olmanın dışında başka sebeplerle kapalı olabiliyorlarmış.
konu ile ilgili eski bi açıklama:
www.metro.istanbul
0
biseysorcaktim
(02.11.24)
üstteki yazara ve açıklamaya katılmıyorum.

bunlar mekanik cihazlar. kaliteli cihaz koyarsın, bozulmaz. bizi yemeyin artık.

30 yaşındayım ben hadi neyse, siz 70 yaşına gelin, göreceğim sizi. bahaneyi bırakacağız önce toplum olarak. bir tane siyasinin yaşlısı kullansın bakayım, kaç saatte çözülüyor, hiç bozuluyor mu?
0
baldan kaymak
(03.11.24)
@camdown neredeyse belediyeden özür dileyeceksin:) Sayın duyuru sahibi yürüyen merdiven bozulmalarını çoook kibarca dile getirmeye mi çalışıyor? Yazar, yürüyemeyen merdivenlerin mağduru mu yoksa yürüyen merdivenlerin bozulmasının gündem olmasından mı rahatsız tam anlaşılamıyor. "Merdivenler eskiden de bozulurdu..." "....üzerine oynanan bir algı var." Mazereti yöneticiler dile getirir ama burada bizzat şikayetçi (!) mazeret beyan ediyor:"istanbulun nüfusu çok arttı, provokasyon da var." Ama realiteyi ağzından da kaçırıveriyor: "Çok fazla çalışmayan merdivene denk geliyoruz."

Arkadaşlar biz bu şehrin sakinleriyiz. Oy kullanırız, seçim olur, biter. Koltuğa oturan yöneticiler hangi partiden olursa olsun onları denetlemek, uyarmak, eksikliklerini dile getirmek en tabii hakkımızdır. Şehrin yönetimine talip olanlar şehrin artan nüfusunu da, provakasyonları da vs.'yi de bilerek şehri yönetmeye talip oluyorlar. Halk da onları seçtiyse mazeretsiz vazifelerini yapacaklar. Eksik gördüğüm, ihmalkarlık gördüğüm kamu hizmetlerinde a partisi b partisi bakmaksızın bam bam bam yazarım, ararım, sesimi yükseltirim. Türkiye'deki demokrasi anlayışı "halkın yönetime alet edilmesi" bağlamında işliyor. Mazbatayı alan kişi salt çoğunluk arkamda diyerek salıyor işleri. İstanbul'da yaşayanlar Arnavutköy, Sultanbeyli ilçelerinin geri kalmışlığını bilirler. O ilçeler niçin öyledir? Çünkü oraların yönetimine seçilenler o lokasyondaki sosyolojinin çalışsalar da çalışmasalar da her türlü kendilerini destekleyeceğini bilirler. Yapmayın etmeyin.... Siyaseti bu ilkel dayanışmaya alıştırmayalım.
0
erdoyil
(03.11.24)
Türkiye ekonomik olarak güç durumda.

Artık Hükümetten de Belediyeden de almış olduğumuz hizmetin her geçen gün biraz daha kötüsüne razı olmak zorunda kalacağız.

Özeti bu.

Eskiden iyiydi demenin de alemi yok. Çünkü o eskiden yapılanlar borçla yapılıyordu. Şimdi o borçları ödeyeceğiz. İşi siyasete dökmenin alemi de yok.Genel resim bu.

Vatandaş olarak hizmetin en iyisini istemek en doğal hakkımız. O ayrı.
0
Mirket
(03.11.24)
(13)

kürt açılımı zamanlaması

buenosdias
fetö öldüğü gün apo gündeme getiriliyorbana ilginç bir zamanlama gibi geliyor.siz ne düşünüyorsunuz?
fetö öldüğü gün apo gündeme getiriliyor

bana ilginç bir zamanlama gibi geliyor.

siz ne düşünüyorsunuz?
0
buenosdias
(22.10.24)
Bro klasik gündem değiştirme çabaları, 2 gün sonra başlarlar teklifi CHP sunmuş gibi "CHP zihniyeti bebek katili Abdullah Öcalan'a özgürlük istiyor" tipi söylemlere.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.10.24)
Fetö ölmeden de hafiften başlamışlardı ya zaten son bir aydır. Bahçeli zaten bu konuşmayı yapacak mıydı bu grup toplantısında yoksa bu haber üstüne erkene mi çekti bilemem ama eninde sonunda buraya varmak aklında vardır
0
nundu
(22.10.24)
hdp nin ortağı chp
suriyeyi ypgye bırakacak olan chp
şehit olan askerlerin(sözleşmeli er-erbaş, astsubay) çoğu cumhurdan, canlarını kurtarmaya çalışınca chpden ses çıkıyor?!
0
lambırcek
(22.10.24)
Titanic +1
Bunlar pisliklerini kapatmak için her şeyi yapar. O yüzden;
ibb.co
0
logisticsmanager
(22.10.24)
Yahu bunlara uzanacak olan soruşturma olsa hakim savcı kovar hallederler o iş kolay.
Fetonun ölümü aponun meclise davet edilmesi çok anlamlı gelmiyor ama tesadüf de olmayabilir.
ABD gibi bir güç herkesi aynı hizaya getirdi gibi onun hesabı da iran ile olmalı oyun büyük yeğen.
0
anon1m
(22.10.24)
Yenidoğan çetesinin ucu sağlık Bakanlığına kadar gidiyor => devlet

Adalet sistemi tamamen çökmüş (arada tek tük kişilerin çıkması sistemi etkilemiyor malesef) => devlet

Ekonomi için yoruma gerek yok => devlet

Tüm bunlara arti askeri olarak da Türkiye'nin elini kolunu bağladılar. Esas zayıf noktamız burada.

Parasını odedigimiz f35'leri yunanistan aldı. Eskiden Ege'de hep turkiye-yunanistan f16 it dalaslari haberi olurdu, şu anda niye yok sizce:) irili ufaklı bütün Adalari usulsüz kanunsuz silahlandirdi yunanistan. Ya hadi kara sularını falan geçtim adamlar datca sahiline çıktılar. Akp öncesi Türkiye'de böyle işler olabilir miydi?

Türkiye'yi o kadar köşeye sikistirip elini kolunu öyle bir bagladilar ki, aylarca "chpkk" diye propaganda yaptirdiklari itlerine yarın "biji pkk serok apo" propagandası yaptirtacaklar tıpkı 15 sene önce olduğu gibi.

İsrail'i hiç yazmıyorum, reis sağolsun zaten uluslararası arenada bizi habire rezil ediyor yok söyle saldiracaklar yok böyle s..cekler vs diye..

Bu olayların ucu çok daha kötü yerlere gidecek. Daha neyi göreceğiz demeyin, hiçbir şey görmedik aslında daha. Ve malesef ses çıkarmamiz gereken noktayı da geceli çok oldu.

Sonumuz hayrola.
0
makbur
(23.10.24)
fetö'nün ölmesinden çok orta doğu'yla alakalı.

israil, gazze'yi dümdüz edip üstüne lübnan'a saldırdı. orta doğu'daki amerikan unsurlarına "biraz dinlenin, size iş düşecek" komutu geldi. pkk'yı o yüzden sarıp sarmalıyorlar şu an. suriye'nin kuzeyinde en azından 100 bin kişilik kürt kuvveti olmazsa ne iran'ı ne de türkiye'yi parçalayabilirler çünkü.

iktidarıyla muhalefetiyle başımızdaki herkes türk ve türkiye düşmanı, bundan artık tamamen eminim ama geçmiş olsun, bu saatten sonra bu ülkeyi anca atatürk gibi bir adam kurtarır, o da yok.
0
mark greg sputnik
(23.10.24)
bu sitede, beşiktaşta mülkleri olan bir hanfendi 2018de bir oy Chpye bir oy Hdpye diyerek oy topladı. o zamandan beri müttefikler. ip de ittifaka dahil oldu.
o günden beri hiç böyle sorular sorulmadı

suriyeden çekileceğiz -ve orası amerikan vekil kuvvetine kalacak- denince de ulusalcılardan çıt çıkmadı. ee?

şimdi ingilizler amerikalılar pkk eliyle türkiyeyi işgal edecek diye bi şeyler söylüyorlar, ankara anlaşmasını açıp okumamış 1 kere, toprağın fiyatından haberdar değil

arkadaş sohbetinde iplilerden güneydoğuyu verelim laflarını da az duymadım
bunlar olurken müebbet hapisteki öcalanın siyasi malzeme olmasının nesi garip, tam da kürdistan bölgesinin seçimlerini barzani kazanmışken

edit: yani ortada herkesin açıktan yapıp fısır fısır konuştuğu bir şey var, ama bi tanesi çıkıp açıkça konuşamıyor
0
lambırcek
(23.10.24)
mevzu anayasa degisikligi icin her turk karsitini cati altinda birlestirmek. oyle yenidogan menidogan vs hicbir sey olmaz. bu ulkede cumhurbaskaninin, bakanlarin yolsuzluk kasetleri ortaya serildi hicbir sey olmadi. yargi tamamen bitmis, kimden korkacaklar da gundem degistirecekler lol. giderim ulkeye suriye'den fuze attiririm diyen adam kurtlar vadisi editleri esliginde disisleri bakanligi yapiyor. adamlar en kotu montaj bu diyip siyriliyorlar isin icinden. biz bu ulkenin aptalligini cok hafife aldik.

olay anayasa degistirmek. bunun icin de kurt, dinci vs turk olmayan herkesi toplayip ulkeyi resmi olarak yikmayi deneyecekler. cunku iktidardan dustukleri anda oyun biter. son sanslari bu. tayyip'in bile.
0
antikadimag
(23.10.24)
İki gün önce alman cb ile bütün mültecileri alırız tabii efendim, iti kopuğu Almanya’dan da alırız efendim, gönderin bize toplantısı yapan kimdi? Hani çok büyük güvenlik adımları atıyor ya yersen bu adamlar.
Türkiye öyle bir hale getirildi ki kamera önünde bunu yaparken kamera arkasında da silahlı örgütler için “ne isterseniz efendim” kıvamındalar. şehitler üstünden nasıl önlerine gelene pkklı dedilerse bugün de barış için diye yutturacaklar. Artık bundan sonra paranın, iktidarın geleceği yerden ne emir gelirse o.
0
sibertenik
(23.10.24)
reisin başkanlık için önünü açmak için anayasa değişikliği lazım çoğunluğu akp mhp dem olarak sağlanabiliyor. bundan dediler.
0
mikahakkinen
(23.10.24)
yılmaz özdil in bugünkü youtube yayınını dinleyin salağa anlatır gibi anlatmış.
0
jamswety
(23.10.24)
"ilk olarak şimşek programının işlemesi için iktidarın zaman kazanması lazım, bu esnada emekçiler sessiz kalmalı, toplum ekmeğin küçülmesi dışında her şeyi konuşmalı, sahte kutuplaşmalar yaratılmalı.
ikincisi yeni anayasa bağlantılı olarak burada da tek dert açık şekilde "ölene kadar" iktidarda kalmak, bunun için topluma yeni bir hikaye anlatmak "israil saldıracak" masalıyla iç cephe adı altında yeni bir hegemonya tesis etmek.

Bu ikisini görmezden gelip iktidarın kurduğu pyuna öyle ya da böyle dahil olmak o oyuna dahil olan herkesin iktidarın kendi ömrünü uzatma ve ölene kaadar koltukta kalma projesine ortak olması anlamına gelecek"
Fatih yaşlı tespitidir. +1 diyorum.
0
Kediyi üzdün
(23.10.24)
(16)

Furkan Bölükbaşı'nın kimseden dayak yememesi

Bir ben var benden şurada
Bu çok ilginç değil mi? Mesela yıllardır herkes bu adama gıcık herkes küfrediyor ama enteresan bir şekilde ben hiç Furkan Bölükbaşı'nın kendisini sevmeyenler tarafından dövüldüğüne şahit olmadım, teşebbüs bile yok, yani bu adam aşılamayan koruma ordusuyla mı geziyor ya da evinden mi çıkmıyor ne oluy
Bu çok ilginç değil mi? Mesela yıllardır herkes bu adama gıcık herkes küfrediyor ama enteresan bir şekilde ben hiç Furkan Bölükbaşı'nın kendisini sevmeyenler tarafından dövüldüğüne şahit olmadım, teşebbüs bile yok, yani bu adam aşılamayan koruma ordusuyla mı geziyor ya da evinden mi çıkmıyor ne oluyor da bu dayaktan kurtulabiliyor bu adam nasıl oluyor da kimse denk getiremiyor, nedir bunun sırrı?
0
Bir ben var benden şurada
(19.10.24)
Mağduriyet hikayesi döşerler
0
grimavi
(19.10.24)
Ya o yaşlarda yemiştir illa ki de mesela neden biz geçen 3 yıl içinde bir kez bile Furkan Bölükbaşı'nın ağzının burnunun yer değiştirdiğinin haberini burnunun buzlanmış bir görüntüsüyle göremedik, bu adam bu dayaktan nasıl kurtulabiliyor acaba.
0
🌸Bir ben var benden şurada
(19.10.24)
ödlek bir milletiz. şahsen kendisine denk gelirsem bıçak takma hayalim var.

ayrıca ekşicileri çok ciddiye almamak lazım. sokakta dayak yiyen kadın olursa direkt geçer giderim diyen adamlardan bahsediyoruz
0
titanyum22
(19.10.24)
Dayağı falan geç, bu adamdan ders alanlar var fakültede. Dersine, sınavına girip not alanlar var, buna her gün fakültede çay getiren çaycı veya odasına giren prof'lar vs var. Bunlar daha beyin yakıcı hususlar.
0
Yourcousinmarvinberry
(19.10.24)
Ben geçen yolda gördüm bu çocuğu, bir müddet yan yana seyahat etmemiz gerekti.
Gerçekten dövmek değil de böyle yani ağzına sıçmak istedim ya içimde öyle bir nefret var ki bu tayfaya karşı.
Benim gibi sakin olmayan tipler mesela nasıl katlanıyorlar nasıl bir laf atmadan kavga etmeden yanından geçip gidebiliyorlar, şaşırıyorum.
0
mutekebbir
(19.10.24)
Ben aynısını malum parti ve avaneleri tarafından kalıcı ve sonsuz acılar yaşayanlar için de düşünüyorum.

Hayatı hariç her şeyi elinden alınan anneler, babalar var. Bunun sorumluları güle oynaya o açılış senin bu kokteyl benim geziyor, villada oturuyor, a8 long'a biniyor. Ne kendilerine ne mallarına bir şey olmuyor.

Furkan'ı yolda izde görsem en kötü boka bak boka derim tek gezmiyordur o yavşak.
0
chicha_v2
(19.10.24)
uzerine oynadigi kitle medeni cunku. ulkucu, kurt veya reiscilere yapsa gotunden kan alirlar.
0
buenosdias
(19.10.24)
kemalist geçinip sosyal medyada asarım keserim diyenlerin ne kadar tırt olduklarının ispatı adeta.
0
nuisance2
(19.10.24)
Bundan 4 ay kadar önce taksim gop otobüsünde denk geldik, yanımda eşim vardı ah. Dayanamadım yine de herkesten özür dileyerek beş dakika boyunca etmediğim küfür kalmadı. Bildiğin patlıcana döndü dışarıya bakıyor kulağına kulaklık takıyor.

Tek kelime etse komaya sokacaktım. Gittiğim de 3 durakti şansına

Bir daha denk gelirse kamerayi açıp düz gideceğim
0
topkapiaksaray
(19.10.24)
Kılıçdar aday olduğunda da doğru dürüst protesto eden olmadı mesela.
0
parka
(20.10.24)
gördüğün gibi gören görene ama tık yok. siyasi cenahından fazla cesaret bekliyorsun
0
lambırcek
(20.10.24)
Bu ülkede organize iki kesim var biri ülkücü diğeri Kürtçü tayfa, sanmayın ki ulusalcı Atatürkçü kesimin organize olduğunu falan, en sinik gurup bu tayfa. Bugün şeriat gelse ses çıkarmayacak kesim yine Atatürkçü kesimdir. O yüzden bu adam korkmuyor korkutacak derin bir yapılanmaya sahip güç yok karşısında, atıyorum tersini yapacak bir ulusalcı Atatürkçü biri olsaydı ne olurdu, kan alırlardı demi sokakta.
0
olaylar olaylar
(20.10.24)
ben de sasiriyorum da ben oyle bi sey yapmazdim. o adamdan nefret eden insanlar genel olarak zaten toplumun sagduyulu kisilerinden olusuyor. yaptiklari hareketlerin sonucunu dusunebiliyorlar falan.

burasi bir hukuk devleti. adam bir suc isliyorsa devletin bunu cezalandirmasi gerekir. ben polis rolune giremem. korkaklik demisler, devleti mi karsima alacagim bi tane ... yuzunden?

bu ulkenin yarisindan fazlasi boyle bir devlet hayal etmisse benim yapabilecegim bi sey yok.
0
bohr atom modeli
(20.10.24)
Keşke biri sucker punch yapsa bu lavuğa:)
0
nothing in my way
(20.10.24)
Türkiye'de dayak atmanın cezası da yok gibi birşey üstelik.
O değil de, bu MHP komple nasıl döndü arkadaş, hiç mi Atatürk seven yok aralarında.
0
parka
(20.10.24)
baktım neymiş diye
mustafa kemal filistinden adanaya kadar çekildi, yahya sinwar canını verene dek savaştı yazmış
mhpliler buna niye kızsın anlamadım. adamlar şizofren değil ki. öfkelenenlerin masallarla işini bitirmesi lazım, sovyet rusya bile çöktü bunlar yerinde sayıyor. kuzey koreden daha çok mankurt bizde var
0
lambırcek
(20.10.24)
(5)

matkap tavsiyesi

croswell
ev içinde ayda yılda bir kullanmalık matkap arıyorum. Çok çeşit var uygun fiyatlı bir şey önerebilecek var mı?
ev içinde ayda yılda bir kullanmalık matkap arıyorum. Çok çeşit var uygun fiyatlı bir şey önerebilecek var mı?
0
croswell
(15.10.24)
Bosch Gsb 13 Re Professional Darbeli Matkap bu cihaz 1500 watt gücünde. çoğu iş için yeterli olacaktır. daha ucuza daha düşük watt değerinde olan cihazlar var ama ben olsam tercih etmem.
0
bravoteam
(15.10.24)
Bir iş için bana acil matkap lazım oldu, mağazadaki en ucuz ve indirimli ürün olan mac allister'ı aldım. Mandren dediğimiz uç kısmı falan plastik, normalde işe yaramaz diyeceğim bir ürün çünkü iş yerinde DeWalt, Makita falan kullanıyoruz. Ama yine de 5 yıldır evde her işimi görüyor: Mac Allister Darbeli Matkap 600 Watt MSHD600.
0
Piukh
(15.10.24)
Bosh yeşil seri işini görür.
0
jackyr
(15.10.24)
Bosch EasyImpact 600 Matkap.
www.bosch-diy.com
yeter de artar. hayırlı olsun.
www.epey.com
0
lambırcek
(15.10.24)
5 yıldır black&decker beh710 kullanıyorum, taşındığım zamanlar aktif kullandığım zamanlar da oldu, beton vs. deldim, hiç yolda bırakmadı. Bu seviyedeki çoğu ürün işinizi görür.
0
iustitia omnibus
(15.10.24)
(16)

bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? (kitap okuma seklim)

Zetnikov
kitap okumayı seviyorum ama anlatılmak ıstenen seyler bana hanı max 1 a4 kagıdı yada yarısı kadar yer kaplayabilecek seyler gibi geliyor.saygı duyuyorum ama en az 500 sayfalık yazıyı okumak artık ıskence gıbı gelıyor cunku gunumuz artık gorsel hani videolar var yada bulasık yıkarken ses dınleyebılıy
kitap okumayı seviyorum ama anlatılmak ıstenen seyler bana hanı max 1 a4 kagıdı yada yarısı kadar yer kaplayabilecek seyler gibi geliyor.
saygı duyuyorum ama en az 500 sayfalık yazıyı okumak artık ıskence gıbı gelıyor cunku gunumuz artık gorsel hani videolar var yada bulasık yıkarken ses dınleyebılıyoruz.

baktım zaten butun kıtapları okuyamıcam bende artık kitabın adını yapay zekaya yazıyorum özet geç diyorum. bana 1 sayfa mevzuyu anlatıyor. artık bu sekılde kıtap okumaya basladım. kitap masrafım yok yabancı kaynakları vs allah ne verdıyse okuyorum hem sıkılmıyorum. obur turlu bı suru kıtap var nasıl yetısıcem bın tane hobim ısım gucum spor ders bılmem ne okumama ımkan yok.

yorumunuz nedır benım kıtap ozetlerı okumam hakkında ne dusunuyorsunuz gıderım var mı yoksa yanlıs yolda mıyım sızce
0
Zetnikov
(14.10.24)
Saçma bana göre. Ben çok kitap okuyan biri değilim de bunu da yapmam yani.
Okumaya imkanın yoksa okuma. Benim son zamanlarda çok yok açıkçası. Oyun oynamaya da yok. Yapamıyorum. Spor hayatımda daha önemli haliyle boş vaktimi ona veriyorum, bir de hanımla ortak oynayacagimiz kutu oyunu vs.

Iyi bir kariyer, sağlıkli olmak için spor, mutlu bir eş/partner, çocuklarla zaman geçirmek, kitap okumak, dizi/film izlemek, yürümek aktivite yapmak vs bir sürü yapacak şey var ama zaman yok. Bunlarin hepsini yapmamiz zaten zor, bizim için onemlilerini yapsak yeter.

Kitap özeti okumak sana iyi geliyorsa oku da ne bileyim lord of the rings özet okudum geçtim gerçekten misal kulaga komik geliyor. Bence tabi, belki de senin gibi insanlarla kitap özeti kulübü kurup kitap özeti tartisabilirsiniz ne bileyim vardır belki :)
0
logisticsmanager
(14.10.24)
@logisticsmanager

hocam sokak diliyle kendimi ifade edecegim

"benım amacım mevzuyu ayıkmak" hocam. merak edıyorum adam 1.500 sayfa kıtap yazmıs kım oturup okuyacak :D bende ozetıyle tencerenın dıbını sıyırıyor mısalı takılıyorum xD
0
🌸Zetnikov
(14.10.24)
"kitap okumayı seviyorum" ve "işkence gibi geliyor" aynı anda olacak şey değil. Okumayın? Okumak zorunda değilsiniz ki, içinizden gelmiyorsa okumayın, birkaç sene sonra özlerseniz yine okumaya başlarsınız.
0
kobuzchu kiz
(14.10.24)
Abi tamam bize fikrimizi sormussun. Ben açıkça saçma sapan bir düşünce olarak gördüm. Sen böyle mutluysan bize sormadan gerek yok. Yüz kişiden belki 5i bunu çok mantıklı bulacak bence.

Kobuzchu+1
Kitap okumak zorunda değiliz zamanimiz yeterli değilse. Misal ben polisiye okumayi çok severim, hayatima bir artisi olmuyor, hobi/vakit gecirmek. Okumasam da çok bir şey değişmezdi. Ne bileyim Moby dick okudum diye büyük adam olmadim.
0
logisticsmanager
(14.10.24)
kitap okumuyorsunuz ki, özetini okuyorsunuz.

film izlemek yerine trailer'ini izlemekle aynı şey. ya da hakkında sözlükten iki-üç entry okumak gibi.

kitap okumak aynı zamanda düşünsel bir süreç. okurken zihninizde canladırıyorsunuz, belki bi cümle hoşunuza gidiyor altını çiziyor belki bir şey uyandıyor başka düşüncelere kapı açılıyor.

"kitap okuma şeklim" diye bir şey yok yaptığınızda. çünkü bu kitap okumak değil, dediğim gibi olsa olsa özet okumak olur.

ben ilkokulda don kişot'u okumuştum. yarısı resimli, 12 punto, 50-60 sayfalık. kitaptan aklımda kalan tek şey "deli bi adam var. zengin bi de. atıyla dolaşıyor etrafta. etrafa salça oluyor. sonra hasta olup eve geldiğinde komşular evindeki kitapları yakıyorlar. çünkü kitap okuduğu için delirmiş"

20li yaşlarda tekrar don kişot gibi tüm insanlığa armağan olan o başyapıtı okuyana dek böyle bir şey sanıyordum.

siz de özet okumaya devam ederseniz benim ilkokuldaki halimin bir ton laciverdi konumuna gelirsiniz.

siz bilirsiniz tabi.

kitaplar pahalı artık. sorun oysa, elektronik olarak ve bedava bulabileceğiniz tonlarca yerli kitap var.
0
biseysorcaktim
(14.10.24)
Küçükken herkes "kitap okumalisin kitap okumalisin" şeklinde takıldığı için kitap okumaktan çocukken nefret ederdim.

Bence pek çok insanın kitap okumaktan haz almaması da bununla ilintili, "kitap okumanın yapılması gereken bir eylem" olarak gorulmesi; gerek sosyal çevre gerek sosyal statü vs.

Ekside "kitap okumanın hiçbir işe yaramamasi" gibi hıyarca bir başlık bile vardı.

Kitap okumak da bütün diğer hobiler, entelektüel faaliyetler gibi tamamen haz işidir. Bir kitabı okurken "ha 100 sayfa okumuşum iyi 50 sayfa kalmış" diye okuyorsaniz zaten siktir edin okumayın daha keyifli işler yapın.

Karamazov kardeşleri okurken kitap bitiyor diye uzuluyordum sonlara doğru.

Bir ara kitapçıda da çalışmıştım, o zaman fark ettiğim bir gercek; kitap okumayı sevmeyen insan aslında yok. Okumak insanın en temel özelliklerinden, konuşmak gibi. Sadece doğru kitabı bulamayan insanlar var.

Bir de kitap okuma ritmi diye bir gerçek de var. Bu ritmi yakalamak zor, kaybetmek kolay. Bu ritm sahip değilseniz, okumaya tekrar başladığınız andaki kitap da yanlış kitapsa bu ritmi yakalamak zor.
0
makbur
(14.10.24)
kitap okumanın olayı mevzuya ayıkmak değil, o süreci geçirmek. nasıl ki insanlar internetten fotoğrafına bakabilecekleri yerlere seyahat ediyor, aynı şey. sen istediğini yap tabii, kimse seni boğazlayacak değil özet okuyorsun diye. ama aklında kalacağını sanmıyorum
0
titanyum22
(14.10.24)
kitap okumak bir süreç. bu süreç artık size yorucu geliyo olabilir. hepsi hakkında özet bilgim olsun diyosanız okay ama kitap okumak bence yaptığınız şey değil sadece ana konusunu öğreniyosunuz. bu aynı filmin sadece fragmanını izlemek gibi
0
chanandler bong
(14.10.24)
yapay zeka size bir kitabın sayfalarca özetini mi çıkarıyor? yoksa bir sayfalık genel bir tanıtım mı yapıyor? eğer ikincisiyse, buna o kitabı okumak denemez ve aralarda kaçırdığınız çok şey olacaktır. hacimli kitapları bir saatte özet geçen sesli kitaplar var. onlar daha iyi olur sanki.

aslında günde aşağı yukarı yarım saat ayırıp 20 sayfa okuyunca, senede kabaca 15-20 kitap ediyor.
0
visnebahcesi
(14.10.24)
sizinki koca bir kitabı ana fikre indirmek. kitap sadece ana fikir için okunmaz. Kitabın içindeki bir paragraf betimleme, değişik bir gönderme, olayın çözülme şekli...
mesela, kırmızı pazartesi'nin başında kahramanın öleceği bildirilir. siz olayın nasıl gerçekleştiğini merak ederek okursunuz.
0
oyokbuyoknevar
(14.10.24)
Oldu olacak film ve dizilerinin de özetlerini arkadaşlardan dinleyelim:) kobuzchu+1.
0
asteriks
(14.10.24)
Kitap okumak sadece konuyu öğrenmek kavramak değildir ama. Özellikle edebî eserlerde dilin kullanım çeşitliliğini ve maharetini takip etmektir, yazarın kültür birikimini, hayal dünyasını, psikolojik çözümlemelerini, kendi psikolojisini, tarihî bilgileri veya yaklaşımları, düşünce yapısını vs gözlemlemek ve yaşamaktır. Sadece konuyu öğrenmek dediğin anca bilimsel araştırma kitapları için filan geçerli bence.
0
muhayyer divan
(15.10.24)
edebiyat için diyorsan haklısın
film izlemek yerine sinopsis okumak istiyorsun
ama edebiyat bi sanat, böyle bi yapısı var
kitaba konu olacak diğer şeyler, felsefe, mantık, tarih vb için zaten 1 sayfaya indirmek mümkün değil ama yazarın beceriksizliğinden yine bayabilir
0
lambırcek
(15.10.24)
Edebiyat için diyorsan haklısın denmiş. Tam tersi asıl roman söz konusuysa bu dediğiniz yöntem çok daha anlamsız.

Roman okurken olayları bir başkasının gözünden, başkasının bakış açısıyla görürsünüz. Gerçek hayatta insanların kafasının içine giremezsiniz ama kurmaca edebiyatta girebilirsiniz. Bu da size olaylara farklı perspektiften bakabilme becerisi kazandırır. Tek yönlü değil, çok yönlü düşünme alışkanlığının kazanılmasını sağlar. Ve tüm bunlar romanı okurken bir süreç halinde gerçekleşir. "Mevzu"nun ne olduğunu değil, nasıl olduğunu anlatır. Yani siz karakterin ne düşündüğü için öyle davrandığını, gerçekleşen olayların onu böyle davranmaya niye ve nasıl sevk ettiğini bizzat karakterin kafasının içerisinden izlersiniz. Sadece olaylara ve sonuçlara bakarak bu süreci anlamanız mümkün değil ki zaten kitabın olayı da bu sürecin ta kendisi.

Sizin analojinizle cevap verecek olursak, siz özet okuyarak tencerenin dibindeki salçalı suyun tadına bakmış oluyorsunuz ama o tencerede pişen kuru fasulyenin de kuzu etinin de tadını kaçırmış oluyorsunuz. Eğer, "ben zaten o saçalı sudan o tencerede etli kuru fasulye piştiğini anlıyorum bu da bana yeter" diyorsanız, sizin bileceğiniz iş. Ama bize etli fasulye vs salçalı su diye soruyorsanız bunun cevabı belli.

O değil de örnek vereceğiz derken kuru fasulyeye aşerdim durduk yere :)
0
thracia
(15.10.24)
çooooooooooooooook saçma. hayatımdan bundan daha saçma çok az şey duymuşumdur.

ben şunu yapıyorum. bi film var mesela, merak ediyorum, ama izlemeye vaktim ya da enerjim yok, iki saatime değmeyeceğini düşünüyorum. filmi wikipedia'dan aratıyorum. orda hemen hemen tüm filmlerin baştan sona özeti oluyor. okuyup geçiyorum.

ama izlemekten alınan hazzı alıyor muyum, duygulanmam gereken yerde duygulanıyor muyum, alt metinleri anlıyor muyum, görsel şölene erişiyor muyum? hayır. dolayısı ile benim bu yaptığım da saçma.

ama senin yaptığın saçmalık benimkinden daha büyük saçmalık gibi geldi. kitaplara daha fazla kültürel anlam yüklediğimiz için olabilir.
0
elorelia
(15.10.24)
@thracia
<"Mevzu"nun ne olduğunu değil, nasıl olduğunu anlatır.>
evet zetnikov da ana temayı öğrenip geçmek istiyor
1984; tek parti rejimi, eziyet, zoraki köle
Cesur yeni dünya; gönüllü köle... vs
0
lambırcek
(15.10.24)
(10)

Panel kullananlarin ip adresleri belirlenmis

abuzer
Tanıdığım o paneli kullanan biri var. Cimer'e sikayet etmeyi düşünüyorum. Var mı sizin tanıdığınız?
Tanıdığım o paneli kullanan biri var. Cimer'e sikayet etmeyi düşünüyorum. Var mı sizin tanıdığınız?
0
abuzer
(12.10.24)
Kullananlar tutuşmaya baslamis. Korkma bir şey olmaz, boş haberler.
0
pavlis
(12.10.24)
@pavlis, Yok yok bu kez iş ciddi

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
🌸abuzer
(12.10.24)
et et sakın vazgeçme. şimdi tuttular, tuttular. yoksa bir daha gündem olmaz bu konu.
0
titanyum22
(13.10.24)
panel vb çalıntı data kullanmayan avukatlık ofisi var mı diye düşündüm
bazı avukatlar kendilerini panelden sildiriyor hem de :D
neyse yani bi şey olsa avukatlara olurdu
0
lambırcek
(13.10.24)
Panelleri kuranlar yakalandığı halde cezasız kalmışken kullanana ceza verileceğini düşünmek tatlıymış.
0
potasyum bebek
(13.10.24)
kendimi cahil hissettim birden.Burada neyden bahsediyor herkes?
0
turkuaz
(13.10.24)
@potasyum, bazı şeyler suç ama sadece şikayet edildiginde ya da tespit edildiğinde ceza alıyor ya...
0
🌸abuzer
(13.10.24)
Ben yurtdışındayim , nereden girilir nasıl kullanılır bilmiyorum.
0
coner
(13.10.24)
@coner ;)))))
0
🌸abuzer
(13.10.24)
o iş biraz zor, binlerce kişi kullanmıştır onu. hapishaneler zaten dolu, mahkumları salmak için af çıkarıp duruyorlar. göstermelik birkaç kişiyi alırlar, sonra kaldığı yerden devam eder iş.
0
kesmekes laleler
(13.10.24)
(4)

taş döşeli istinat duvarı

kibritsuyu
bugün kafama takılanları sorma günüm.özellikle şehirlerarası yollarda yol kenarında görüyorum bu taş döşeli istinat duvarlarını.örnek: https://www.unkatasduvar.com/wp-content/uploads/2021/08/izmir-istinat-tas-duvar-11-1024x768.jpeg?v=1630839752çin eziyeti gibi değil mi lan bu koskoca duvarı puzzle g
bugün kafama takılanları sorma günüm.

özellikle şehirlerarası yollarda yol kenarında görüyorum bu taş döşeli istinat duvarlarını.

örnek: www.unkatasduvar.com

çin eziyeti gibi değil mi lan bu koskoca duvarı puzzle gibi tek tek taşla örmek? yani içine demir donatı konmuş kalıba mikserle haaarşrşş diye beton dökmek kadar sağlam da gelmiyor bana. ha yapıldığına göre illa sağlamdır, mühedisler açıklasın. ama işçilerin puzzle gibi eğri büğrü taşları tek tek uygun şekilde denk getirmeye çalışması bana eziyet gibi geliyor.

www.unkatasduvar.com

yazık değil mi lan bu adamlara, eğilmiş tek tek taş döşüyor, daha arkasında dev gibi dağ var, dolduracak orayı.

bunun avantajı nedir ki tercih ediliyor?
0
kibritsuyu
(09.10.24)
yanlışsam düzeltin ama,

hem daha estetik hem de daha sağlam. içinde demir olmadığından maliyeti de daha azdır muhtemelen. maliyetten emin değilim de daha sağlamdır.
0
jelly bear
(09.10.24)
avantajı taşlar yol yapılırken yapılan tesviye ve kazı işlemlerinden elde ediliyor. hemen orada kullanıldığı için nakliye masrafı yok. harç yapılıyor taşlar diziliyor arka tarafı daha gelişigüzel konuluyor. en dış kısmı ise estetik açısından bu hale getiriliyor.

yani hem ele geçen taşları bir yere götürme ihtiyacı kalmadan değerlendiriyorsunuz, hem de estetik bir görüntü elde ediyorsunuz.
0
bravoteam
(09.10.24)
Beton m3 ve demir kilo fiyatı o kadar uçtu ki mason taş ustası olmadığı sürece bu tarz örmenin işçilik maliyeti daha düşük olacaktır.
0
Bruce
(09.10.24)
bravoteam +1
betonarmeden sağlam değil
daha ucuz olmayabilir, taş ustası yevmiyesi 5bin liradan başlıyor
eziyetli olabilir
puzzle gibi örmemiş, kabaca rastgele örüp aralarına harcı basmış
0
lambırcek
(09.10.24)
(2)

Twitter'daki "bilgisel" denen paylaşımları

muhayyer divan
Düzenli ve sıralı bir şekilde indirebilecek bir program/uygulama var mı?Kendiliğinden dosyalayacak mesela, bütün eklerini de birlikte klasörleyecek filan. Ya da hiç değilse bilgiselin içindeki kaynakları bir arada bulunduracak falan. Anlatamadım ama... Var mı böyle bir bilginiz?
Düzenli ve sıralı bir şekilde indirebilecek bir program/uygulama var mı?

Kendiliğinden dosyalayacak mesela, bütün eklerini de birlikte klasörleyecek filan.

Ya da hiç değilse bilgiselin içindeki kaynakları bir arada bulunduracak falan. Anlatamadım ama...

Var mı böyle bir bilginiz?
0
muhayyer divan
(08.10.24)
ekleriyle yok. bunu birine sipariş verebilirsiniz. ama ek dediğimiz şey 40 türlü olabiliyor
0
lambırcek
(08.10.24)
threadreaderapp.com
bunun gibi bir kaç tane daha uygulama var. bakabilirsiniz.

typefully.com

sizin istediğiniz gibi tek bir metin yapıyor bu uygulamalar. ister resimli ister resimsiz.

api'leri de vardır. onları kullanarak kendiniz bir app yapıp otomatize edebilirsiniz
0
biseysorcaktim
(09.10.24)
(3)

Çamaşır makinesi için "titreşim önleyici ayak" daha fazla titreşim yarattı

santimantal
Bu aparatı çamaşır makinesini biraz yükseltmek için aldım.Banyoda yerleri sürekli yıkadığım için makinenin altına su temas etmesin istedim.Ancak ayakları koyduktan sonra makine üstündeki toz deterjan sepeti köşeden ortaya kadar gelmeye başladı.Çamaşır makinesinin kendi ayakları döndürülebilir olanla
Bu aparatı çamaşır makinesini biraz yükseltmek için aldım.
Banyoda yerleri sürekli yıkadığım için makinenin altına su temas etmesin istedim.
Ancak ayakları koyduktan sonra makine üstündeki toz deterjan sepeti köşeden ortaya kadar gelmeye başladı.

Çamaşır makinesinin kendi ayakları döndürülebilir olanlardan. Belki onu ayarlamak lazım ama o pabuçların üzerindeyken bu zor.

Ayaklarda sorun var galiba, biraz düzler, böyle... vakumlu falan değiller.

Bu tür ayak kullandınız mı? Sizde durum nedir?

Şimdi bu durum makineye zarar verir mi? Ayakları değiştirsem mi yenisini alıp, yoksa çıkarıp atsam mı?
0
santimantal
(08.10.24)
O ayaklar titreşim önleyici değil yükseltici.
Sen önce o ilave ayakları kullanmadan kendi ayaklarını ayarlayarak titrşmez hale getir ve o ayarı bozmadan yükseltici ayakların üzerine koy.

Titreşmesi makine için çok zararlı. Tamburu bozarsın.
0
Mirket
(08.10.24)
Ben de kullanıyordum gelen teknik servis hep zararlı bunlar kullanmayın dediler sonra. O nedenle artık kullanmıyorum.
0
peki madem
(08.10.24)
makina yeni mi?
yeniler sarsılmamalı
motorun dengesizliği sarsıyor olabilir
yeniyse sırasıyla;
-voltaj regülatörü al, priz şeklinde, makina fişiyle piriz arasına tak
-3-5 senelikse motorun kömürlerine baktır, yenilettir, 1000 tl tutabilir
-tabanın tamamını kaplayacak bir mermer kestir
0
lambırcek
(08.10.24)
(5)

Sosyal medya yerine uygulama önerisi

onheil
Az önce tek sosyal medya hesabım olan twitter hesabımı da sildim. Sizler, telefonda oyun oynamak dışında, vakit geçirmek için hangi uygulamaları kullaniyorsunuz?
Az önce tek sosyal medya hesabım olan twitter hesabımı da sildim. Sizler, telefonda oyun oynamak dışında, vakit geçirmek için hangi uygulamaları kullaniyorsunuz?
0
onheil
(08.10.24)
reddit kanka
0
baldur2
(08.10.24)
reddit tivitırdan da berbat
0
lambırcek
(08.10.24)
youtube'dan ilgilendiğim konular hakkında tutorial falan izliyorum. onun dışında bi uygulama gelmedi aklıma. ekşi sözlük var ama başlıkları okuyup çıkıyorum artık bunalmamak için.

bana göre uzun vakitlerini alan uygulama = büyük ihtimalle sosyal medya uygulaması olacağı için aynı halt ya. belki redditte gündem değil de ilgini çeken konuların boardlarını takip edersen oyalar seni. ben onu twitterda yapmayı denedim ama beceremedim mesela, redditte de illa time'ıma gündem düşüyor diye girmiyorum.

onun yerine tatlış, baya oynatacak boş bi oyun önereyim, capybara friends mesela :d
0
nolmus yani
(08.10.24)
Reddit en iyisi, her gün yeni birşeyler. İlgi alanına göre şey edersin. Tivitırdan berbat diyen de redditi bilmez mi nedir... Reddit süper bir derya deniz, ne ararsan var.
0
Shepard
(08.10.24)
türkçe sub'lar, özellikle popüler olanlar gerçekten berbat redditte. yabancı dil varsa ve ilgi alanınıza göre sub'lar seçerseniz gerçekten iyi şeyler var.

reddit son bi kaç yıldır inanılmaz büyük bi ergen kitlesi istilası altında. biz de ergen olduk ama o kadar leş değildik.

r/hukuk, r/turkey gibi nispeten iyi sub'lar bile artık takip edilemez durumda.

ne yazık ki beklentinizi karşılayan bi uygulama yok.
özelleştirilmiş ve iyi filtrelenmiş reddit, yine ilgi alanlarınıza göre dizayn edilmiş youtube büyük oranda iyi amaçlarla kullanılabilir.

reddit derya deniz, ne ararsan var. işte iyi şekilde kullanılmadığı zaman bi batak ve düşmek kolay.
0
biseysorcaktim
(08.10.24)
(17)

Fazla mı asılıyoruz hayata?

gabe h coud
Her gün milyonlarca insan ölüyor. "Otomobilin çarptığı x kurtarılamadı." İnsan tek bir cümleyle sonsuzluğa uğurlanıyor.Ölüm bu kadar gerçek ve yüksek bir ihtimalken fazla mı ciddiye alıyoruz hayatı?
Her gün milyonlarca insan ölüyor. "Otomobilin çarptığı x kurtarılamadı." İnsan tek bir cümleyle sonsuzluğa uğurlanıyor.

Ölüm bu kadar gerçek ve yüksek bir ihtimalken fazla mı ciddiye alıyoruz hayatı?
0
gabe h coud
(03.10.24)
Istatiksel olarak cogu insana araba carpmiyor ve uzun bir yasam sürüyorlar.

O yüzden ciddiye almaya devam.
0
sonsuz
(03.10.24)
fazla ciddiye alıyoruz
sana 15 senedir bu sitede bakanlar, dünyalık kaygısı tarafından kuşatılıyor
iç muhasebe konusunda da evvela başka merhaleleri katetmen lazım
0
lambırcek
(03.10.24)
belki yarin olurum bosver diye yasarsan zaten hic yasamazsin ki, asil olecegini bildigin icin hayata asilmalisin. en dindari, spiritueli bile hic olmeyecekmis gibi yasiyor, diger dunya cennet diye sayiklayan haci amcanin 25 tane dairesi var :D

o yuzden basmaya devam.
0
baldur2
(03.10.24)
baldur +1

yardirmaya devam..
0
cooperr
(03.10.24)
Ciddiye alanlar, ciddiye almadan rahat yasayanlara özenenler aslinda.
0
Yourcousinmarvinberry
(03.10.24)
Haklısın.

Ölüm aslında bize çok yakın.
Bizler kendi nasibimizden uzak olan maddi isteklerimiz uğruna oldukça fazla zaman harcıyoruz.

İşin tuhafı ölümden bahsetmek bile maddiyatla gözü kapanmış insanlar için rahatsız edici, uzak durulması gereken bir konu olmuş durumda.

Yaş 40 ı aştı ve ölen için minarelerden yükselen sela sesleri çocukluktaki gibi gelip geçici bir etki uyandırıyor uyandırmıyor. Aksine Bilmediğimiz yer ve zamanda sıranın bize daha da yaklaştığını gösteriyor.

“Bütün zevkleri bıçak gibi kesen ölümü çokça hatırlayın!” (Tirmizî, Zühd, 4)
0
diyecevaplandı
(03.10.24)
Evet fazla ciddiye aliyoruz her seyi. Is stresi, trafikte gerginlik, surekli gelecek planlari… yarin olecekmis gibi yasanmaz elbette ama bazi seyleri de cok takmamak lazim. Bir saniye sonramiz belli degil cunku.
0
mor oje
(03.10.24)
fazla ciddiye alıyoruz. dünyada bir sinekten farkımız yok. sisteme adapte olup yaşıyoruz. evleniyoruz çocuk sahibi oluyoruz, zaten dünyanın yüzde 99u bunu yapıyor. çok da ciddiye almamak lazım. kendini kanıtlama derdi olmayanlar gibi yaşamak lazım.
0
mikahakkinen
(03.10.24)
Bunlarin hepsi istanbulda yasamaktan oluyor
0
Zetnikov
(03.10.24)
Böyle bir kısır döngü içinde gidip geliyorum, durduk yere mutsuz ediyorum kendimi sağlığım yerinde, işim gücüm var, kendi başıma yaşıyorum, istediğimi yapıyorum. Işte yalnızlık, insanların kaypakligi vb sebeplerle haddinden fazla kendimi uzuyorum ve meşgul ediyorum. Bunu fark ediyorum salıyorum kendimi, birkaç gün sonra bakıyorum gene her şeyi takmaya, derbeder olmaya başlamışım,
0
sanguine
(03.10.24)
Evet, fazla ciddiye alıyoruz ancak her şey bir seçim.

Örneğin bugün itibariyle nasılsa öleceğim ya diyerek har vurup harman savurdum ve ta-daaa 90 yaşıma kadar geldim. Hastalığı, ameliyatı, kemoterapisi hiçbir birikmişim yok.

Yoo bana ne yaşlılık var dedim, elimde ne varsa sakladım, yemedim içmedim gezmedim ve tak ölüverdim. Eee?

O yüzden seçim. Ne yarın ölecekmiş gibi, ne de sonsuza kadar yaşayacakmış gibi... 3/2 gayet güzel bir orandır mesela :)
0
charbiel
(03.10.24)
Yarın ölecekmiş gibi öbür dünyaya, hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünyaya çalışmak lazım.
0
etna
(03.10.24)
Fazla derken, fazla mi onemsiyoruz? Mecbur yasiyoruz aliemiz olunca.
0
Kahvedesu
(03.10.24)
Para kazanmak konusunda fazla ciddiye almak lazım geleceğin ne getireceği belli değil belkide huzurevine gideceğiz ya da çoluk çocuğa bırakılacak rahat yaşasınlar diye mesela senin 25 dairen var ama o dairelerin el oğluna gidecek ya damadın, gelinin alacak o malları daha sonra senin damadınla, gelininin; damadıyla, gelini alacak o 25 daireyi. yani senin görmediğin adamlar yiyecek o malları haa ama sen onlar da benim evladım dersen bişey diyemem haklısın.

Bence insanların takıldığı olay küçük şeyleri dert etmekle alakalı. buradakiler fazla ciddiye alıyor benim gördüğüm. çevremde pek yok ciddiye alan. iş yerindeki küçük olayları takan var, ailesindeki küçük olayları takan var, haberleri okuyup psikolojisi bozulan var, yazarlarla ağız dalaşına giren var, yazar engelleyen var, duyuruda tartışan laf sokmaya çalışan var. lan kıçı kırık bir site burası millet niye ciddiye alıyor onu anlamıyorum :d

ben geçmişte doğuda yaşadım pkk ile ilgili şeylerde yaşadım gördüm ondan biraz boş verdim artık. tabii her insanın yaşayışı farklı
0
komando kani var bende
(03.10.24)
nasil mutlu olacaksan oyle devam :)
0
sweetoffice
(03.10.24)
Her şeyi kararında yapmak lazım. Çok ciddiye almak da , hiç ciddiye almamak da kötü.
0
rock n roll
(03.10.24)
bence istanbul gibi büyükşehirler tam bir devir daim makinası ve çarkları arasında yok oluyoruz, istanbul yerine daha küçük şehirlerde, köylerde falan bu kadar hayata asılmıyorlar gibime geliyor.

insanların emeklilik planı olmaması, olamamasından kaynaklı, kimse şu olunca tamam diyemiyor. Tabi bir de işin içine hırs vb girince.
0
liberal
(03.10.24)
(10)

Satranç neden

alice in potatoland
Kadın ve erkek diye ayrılıyor? cehaletten soruyorum.
Kadın ve erkek diye ayrılıyor? cehaletten soruyorum.
0
alice in potatoland
(02.10.24)
Varsayımsal konuşuyorum stres altında salgılanan hormonlar, hormonların miktarı odaklanma farkı şeklinde bilimsel bir yaklaşım getirilebilir ama asıl neden satranç turnuvaları ABD'de 19. yüzyılda yapılmaya başlamış, bu tarihlerde Avrupa'da ve ABD'de kadının konumu evinin mutfağıyla sınırlıydı, o nedenle zamanında kadınları turnuvalara almamışlardır aldıkları zaman da ayrı tutmuşlardır o da standart hale gelmiştir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.10.24)
Satrançta kadınlar ve erkekler arasında ayrı kategoriler olmasının nedeni, fiziksel güce dayalı bir spor olmamasına rağmen, tarihsel, kültürel ve pratik sebeplere dayanıyor. İşte bu ayrımın nedenleri:

1. Tarihsel Temsiliyet Eksikliği
Satranç, yüzyıllardır erkek egemen bir alan olmuştur. Tarihsel olarak bu cinsiyet eşitsizliği, kadınların satranca katılımını ve gelişimini sınırlamıştır. Kadınlar için ayrı turnuvalar düzenlenmesi, daha fazla kadının satranç oynamasını teşvik etmek, onlara rekabet fırsatı sunmak ve satrançta kadın temsiliyetini artırmak amacıyla yapılmıştır.

2. Teşvik ve Gelişim
Kadınlar için düzenlenen ayrı turnuvalar, onların yeteneklerini geliştirebileceği, rekabet edebileceği ve başarılı olabileceği destekleyici bir ortam sağlar. Dünyanın pek çok yerinde kültürel ve toplumsal beklentiler, kadınların satranç gibi entelektüel ve rekabetçi alanlara girmesini engelleyebilir. Kadın turnuvaları, kadınların bu alanda tanınmasını ve gelişimini teşvik eder.

3. Katılım ve Performans Farkı
Satranç zihinsel bir oyun olmasına rağmen, üst düzeyde oynayan kadın satranç oyuncularının sayısı erkeklere kıyasla oldukça azdır. Bu, elit düzeydeki oyuncu havuzunda büyük bir fark yaratır. Ayrı turnuvalar, kadınların Büyük Usta (WGM) gibi unvanlar kazanmasına ve daha az deneyimli bir erkek havuzuyla rekabet etmek zorunda kalmadan tanınmasına olanak tanır.

4. Biyolojik ve Psikolojik Faktörler
Satranç fiziksel güce dayanmasa da, bazı argümanlar kadınlar ve erkekler arasında ilgi alanları, risk alma eğilimleri veya bilişsel stratejilerde farklılıklar olabileceğini öne sürer. Ancak bu görüşler tartışmalıdır ve büyük olasılıkla bu farklılıklar biyolojik nedenlerden çok, kültürel ve toplumsal etkilerle şekillenmektedir.

5. Açık Turnuvalarda Entegrasyon
Kadınlar için ayrı turnuvalar olmasına rağmen, satranç çoğu spor dalına kıyasla daha entegre bir yapıya sahiptir. Kadınlar, cinsiyet sınırlaması olmayan açık turnuvalara katılabilirler ve bu turnuvalarda başarılı olabilirler. Örneğin, Judit Polgar ve Hou Yifan gibi kadın oyuncular, en üst düzey erkek oyuncularla başarılı şekilde rekabet etmişlerdir. Bu da satrançta cinsiyet eşitliği potansiyelinin var olduğunu gösterir.

Özetle, satrançtaki bu ayrım, tarihsel ve katılım farklılıklarından kaynaklanmaktadır, yetenek açısından bir zorunluluk değildir. Uzun vadede amaç, daha fazla kadının oyuna katılması ve başarı göstermesiyle birlikte tam entegre turnuvalara doğru ilerlemektir.
0
sonsuz
(02.10.24)
ek soru: aynı şeyi okçuluk için de ben düşünüyorum. sanırım aynı mesafeden atılıyor ve süre - güce dayalı bir spor değil. en azından kadın da erkek de tam 12'den vurabiliyor. bu durumda neden kadın erkek birlikte yarışmıyor?
0
exlibris
(02.10.24)
okculukta kas kullaniliyor tabii ki. sirt kasi, genis omuz, kol kasi yapiyorlar. yayi cekmek kolay mi
0
sonsuz
(02.10.24)
Erkekler daha zeki
0
Shepard
(02.10.24)
Bence okçuluk çok farklı bir konu, misal okçuların kullandığı makaralı yayların libre değerinden cinsi, yani yayın sertlik derecesi kadın ve erkek sporcular için farklılık gösterir, hatta yayın sertlik derecesi yaşa kiloya boya göre bile değişkenlik gösterebiliyor, misal 1.80 boyunda 80 kiloluk bir sporcu 28 inç gerili 50 librelik bir yayla atış yapmayı tercih ederken 1.60 boyunda 60 kiloluk bir kadın aynı şartlarda yarışabilmek için aynı yayı 28 inç çekemeyeceği için haliyle birlikte yarışmalarının da bir imkanı kalmıyor zira atıcılıkta siklet farkı bile yok aslında siklet farkı da olmalı kadın-erkek kategorisi ile birlikte, bu dengesizlik erkeklerin ve kadınların kendi aralarında yarışmalarında bile haksızlıklara neden olabiliyor. Misal son olimpiyatlarda Mete Gazoz'un kaybettiği Güney Koreli sporcuyu gördünüz dombili bir arkadaştı ve bu bir fark yaratıyor avantaj sağlıyor, atıcılıkta güç değişkeni çok önemli bir parametre çünkü. Bu biraz şuna benziyor: Yerde 100 kiloluk bir halter var 80 kiloluk bir erkekle 60 kiloluk bir kadına "hadi gelin bunu kaldırın, ilk kim 3 defa kaldırırsa yarışmayı kazanır." Bu ne kadar adaletsizse aynı derecede adaletsiz olur okçulukta birlikte yarışmaları.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.10.24)
şepard anırdım kardeş hiç gülesim yoktu gece gece. çok yaşa emi
0
titanyum22
(02.10.24)
satranç icat edildiğinde woke eşitlik zart zurt icat edilmemişti
0
lambırcek
(02.10.24)
çünkü muhtemelen kadınların erkeklere karşı neredeyse hiç şansı olmazdı.
0
estranged
(03.10.24)
Kadin erkek diye ayrilmaz. Kadinlar, gencler, yildizlar, kucukler, senyorler vs. diye ayrilir. Bir de acik kategorisi olur. Kadinlar dahil herkes acikta yarisabilir. Ayrimlarin sebebi acikta yarismanin zor olmasi dolayisiyla gruplarin kendi klasmanlarinin olusmasi tabii ki.
0
dunal
(03.10.24)
(11)

Sağlıklı kesme tahtası

but that was just a dream
Merhaba arkadaşlar,Hem sebze hem et doğranabilecek cam dışında sağlıklı kesme tahtası alternatiflerine bakıyorum. Herhangi bir marka ya da çeşit önerilerinize açığım.Şimdiden çok teşekkürler.
Merhaba arkadaşlar,

Hem sebze hem et doğranabilecek cam dışında sağlıklı kesme tahtası alternatiflerine bakıyorum. Herhangi bir marka ya da çeşit önerilerinize açığım.

Şimdiden çok teşekkürler.
0
but that was just a dream
(28.09.24)
Geçen bir yerde çelik olanını gördüm. Hiç marka bilmiyorum.
0
muhayyer divan
(28.09.24)
cam veya çelik sağlıklı değildir.
www.n11.com
şu tarz bir şey tavsiye ederim tabi bütçe dostu olmuyor ama sağlıklı olanını sorduğunuz için attım.
0
neira
(28.09.24)
cam ve çelik sağlıklıdır. ama kesme hissiyatları hiç güzel değil. kullanmak istemiyor insan. ben et ürünlerini en azından camda kesiyorum. diğerleri için plastik ve tahta.
0
xrated
(28.09.24)
cam tahta kullanırsan bıçağı eline alırsın. ayrıca zamanla cam çizilecek ve gözenek aralarında bakteri üreyecek. çelik de aynı şekilde bıçağına zarar verecek.
bıçak zarar görürse sen de bıçağın parçalarını tüketerek zarar görürsün.
0
neira
(28.09.24)
Birden fazla ve ara ara değiştirdiğim, mümkünse kolay gözenek oluşturmayacak sert ahşap kesme tahtaları ile hallediyorum bu sorunu.

Cam değil de granit kestirmiştim et veya soğan doğrarken kullanayım diye içim bir hoş oluyor doğrayamıyorum.
0
chicha_v2
(28.09.24)
taimatr.com şöyle bir şey var ama sağlıklımı araştırmak lazim
0
baknedicem
(28.09.24)
çizilme, arasında bakteri üreme ve et tavuk suyunu emme konusunda tahtalar daha dezavantajlı.
0
xrated
(28.09.24)
plastiği traşlayabiliyorsun, yüzeyi düzleşiyor, ağzı taşlanmış spatula kullanıyor kasaplar
ahşap öyle değil, gözenekler kalıyor, bakteri dünyası
plastikte eser miktarda plastikleri elbette zamana yayarak yutuyorsunuz
metal(demir) yemek sağlığa zararlı değil
0
lambırcek
(28.09.24)
@neira

Neden can veya çelik sağlıklı değildir? Aksine ağacın üzerinde vernik veya benzeri bir şey varsa kestikçe onun parçaları gelecek bıçağa. Ben şahsen ağaç veya bambu olanları kullanır kullanmaz ve en doğru şekilde temizlemek şartıyla gayet sağlıklı buluyorum ama arkadaş ahşap istememiş. Camları da çok sağlıklı buluyorum.
0
muhayyer divan
(28.09.24)
denemedim ama çelik
0
bir soru sorcam
(28.09.24)
En saglıklısı cam ve titanyum olanları
Ahşap türevlerinden ve plastikten uzak durun.
0
limonlu eksi
(28.09.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.