Giriş
(1)

İtalya - Udine - Tanıdık manıdık, yardım

yellow brick road
31 ağustos'ta arkadaşım Udine'de Coldplay konserine gidiyor. Normal şartlarda Padova'da kalıyor olacak ama o tarihte daha yerleşmemiş olacak. Şimdi o gün Udine'ye gitse, konserden sonra ne yapabilir? İstasyonda sabahlamak istese sanıyorum belirli bi saatten sonra tren de yokmuş istasyon da kapanıyor
31 ağustos'ta arkadaşım Udine'de Coldplay konserine gidiyor. Normal şartlarda Padova'da kalıyor olacak ama o tarihte daha yerleşmemiş olacak. Şimdi o gün Udine'ye gitse, konserden sonra ne yapabilir? İstasyonda sabahlamak istese sanıyorum belirli bi saatten sonra tren de yokmuş istasyon da kapanıyormuş. Hostel bulamadık. hani bildiğiniz bi yer ya da tanıdık varsa en azından o akşam çantalarını bırakır. yardım edin!
0
yellow brick road
(10.08.09)
Udine'yi hic bilmiyorum ama cantalarini istasyonda emanet odalarina birakabilir. Konserden once biraksin, sabah alsin. En fazla 10 euro tutar (cok fazla cantasi yoksa tabi.)
Kalacak yer bulamazsa konserde birileriyle tanismaya baksin, onlarla takilabilir.
Ya da bazi istasyonlarda (milano'da boyledir) istasyon kapansa bile icindeki bekleme salonu acik oluyor, istasyon kapanmadan oraya girebilirse -en azindan guvenli olur- sabaha kadar orada oturup, kitap falan okuyabilir. (uyursa, esyalarini saglama alsin.)
0
gioberg
(10.08.09)
(11)

İtalya gezisi planı

jolietjake
Selamlar, eylül ayında 8 günlük bir italya seyahati planlıyoruz 12 eylül cumartesi sabahı Roma'ya varış 2o eylül pazar sabahı Roma'dan dönüş şeklinde. kesin gidilecek noktalar: Roma, Firenze, Venezia, günübirlik Pompeii şeklinde, güzergahı çok bozmadıkça Pisa'da olabilir. Araba kiralayacağımızı düşü
Selamlar, eylül ayında 8 günlük bir italya seyahati planlıyoruz 12 eylül cumartesi sabahı Roma'ya varış 2o eylül pazar sabahı Roma'dan dönüş şeklinde. kesin gidilecek noktalar: Roma, Firenze, Venezia, günübirlik Pompeii şeklinde, güzergahı çok bozmadıkça Pisa'da olabilir. Araba kiralayacağımızı düşünerek bu seyahati nasıl planlamalı, nerelerde(ve hangi otellerde) kaç gün kalmalı, nerelerde ne yemeli gibi sorularım var bilenler yardımcı olabilirse sevinirim. Ek olarak şurayı da mutlaka görün benzeri önerilerinizi de duymak sevindirir, teşekkürler...
0
jolietjake
(03.08.09)
kendiniz keşfedin en zevklisi öyle. ama milanoya da bir gitmek lazım.
0
faideli bilgiler
(03.08.09)
uçak biletini venedik gidiş, roma dönüş olarak değiştirin derim. fiyat farkı pek olmaz. olursa da hem değer hem kurtarır.

rota önerim şöyle

venedik : 2 gece
bologna : 1 gece
floransa : 2 gece ( pisa ve siena için burada kalınabilinir
napoli : 1 gece
roma : 2 gece

arabayı venedikten ayrılırken kiralayın. iki gün boşuna para ödemeyin.
romaya 2 gece yetmez derseniz bologna iptal.
aradaki yolların tamamı otoyol, floransa roma arasında ovieto'ya uğranılacak.
0
trocero
(03.08.09)
como gölü - milano kesinlikle görülmeli
0
blackidom
(03.08.09)
yemek olarak genelde sokak aralarındaki ufak yerleri tercih edin
floransaya 1 gun yetmiyor yetmiyor yetmiyor!
veronaya kesin gidin zaten milanoyla venedik arasında cok cok guzel bir sehir
otel icin www.hotselworld.comdan faydalanın
italyanin her yeri cok guzel ya keyfini cikarin :)
0
orange coffee
(03.08.09)
Napoli'de çok vakit harcamayın bence. Pisa ya da gerek yok. En çok vakti Roma ve Floransa için harcayın, özellikle Roma'da çok fazla gezilecek yer var ve çok güzel bir şehir. Floransa da sanata doyabileceğiniz bir yer (1 gün yetmiyor gezmek için, ben de katılıyorum). Siena'ya uğrayabilirsiniz, küçük ama sevimlidir. Benim program önerim de şöyle:

- Venedik (2)
- Floransa (2) (2-3 saatliğine Siena)
- Napoli (1)
- Roma (3)
0
pathetique
(03.08.09)
resimle ilgiliyseniz floransa'daki (bkz: galleria degli uffizi)'ye mutlaka gidin.
0
merhum
(03.08.09)
ne yapın edin milano'ya sakın gitmeyin, hiçbir şey yok orada. bana inanmıyorsanız bizzat gidenlere sorun, entrylere bakın. avrupa'nın en yalan şehri milano.

otelde motelde de kalmayın bence, kamp yapın.
0
386 dx
(03.08.09)
valla kaç gün kalınacağı meselesini bilmem ama capri adasını görmeden gelmeyin bence. napoliden vapurla gidiyosunuz. bir de cinque terre de bir köyde de bir akşam kalabilirsiniz. floransada bir gece kalınıp, pisaya ordan da cinque terre diycem ama ters olabilir. ama capri bambaska bence. capri için önce arabyla positanoya gidip ordan da capriye gidip gelebilirsiniz ben oraya gidemedim ama.

bu işler için en güzel yöntem sözlüğe girip bahsi geçen şehirlerin başlıklarından tüyo toplamak.

bu arada napoliye giderseniz bi mozeralla di bufala yiyin yerime deniz kenarında,

iyi gezmeler
0
vecihi
(03.08.09)
bu arada 386dx sonuna kadar haklı, milanoda hiçbirşey yok. zaman kaybetmeye değmez. onun yerine venedik dönüşü garda gölü kıyılarında bi yerde kalabilirsiniz. şarap bağları falan var, festivale falan da denk geldiniz mi dadından yenmez.
0
vecihi
(03.08.09)
-Siena'ya mutlaka ugrayin.
-Siena'yi severseniz, Siena cevresindeki Arezzo, San Gimignano, Chianti gibi ufak ama guzel yerleri gezebilirsiniz.
-Kamp secenegini mutlaka degerlendirin. Olmadi bir kac arabada uyuyun, o parayla yemek yiyin- (Chianti'ye gitseniz de gitmeseniz de saraplarini mutlaka tadin.)
-Milano cok yalan ama olur da Milano'ya gelirseniz size bir kahve ismarlarim.
-Son olarak italya'da dikkatli olun, emniyet tedbirlerini elden birakmayin, iyi eglenceler.
0
gioberg
(03.08.09)
Herkese çok teşekkürler, başta da yazdığım gibi Milano'ya gitmeyi düşünmüyorum bileti'de alitalia'nın kampanyasından çok önceden Roma'ya gidiş dönüş şeklinde ve çok uygun fiyata almıştık dolayısıyla değiştirme şansım pek yok ama ilk gün iner inmez trenle venedik'e geçmeyi düşünebiliriz. Hepsini değerlendireceğim tekrar teşekkürler.
0
🌸jolietjake
(04.08.09)
(3)

italyada erasmus yapmış olan varsa

raa
üniversitelerinin kütüphaneleri saat kaça kadar açık oluyor ya da kantinler?ayrıca bu ortamlarda wireless bağlantı var mı?özellikle perugia üniversitesini soruyorum ...
üniversitelerinin kütüphaneleri saat kaça kadar açık oluyor ya da kantinler?

ayrıca bu ortamlarda wireless bağlantı var mı?
özellikle perugia üniversitesini soruyorum ...
0
raa
(02.08.09)
erasmus yapmadım ama kampüs dahilinde internet varmış.
üniversitenin websitesini karıştırdım tavsiye ederim.

saat konusu da yaz döneminde anladığım kadarıyla 9-1 arası açık kış dönemini bulamadım
0
şehnaztango
(02.08.09)
Hocam kantin veya kütüphaneyi bilmemde avrupa birliğindeki tüm ülkelerde devlet kurumlarında internet hizmeti zorunlu yoksa git şikayet et:D
0
Rodin
(02.08.09)
Tabiki avrupa birliğindeki tüm ülkelerde devlet kurumlarında internet hizmeti zorunlu degil. Misal ben Siena'ad erasmus yaptim, kutuphanede internet yoktu, kantinde de yoktu. Fakulte icinde sadece ufak bir bilgisayar odasi vardi ve her siteye giremiyordun. (Mesela sozluge girilmiyordu.)
Perugia'da belki okul icinde olabilir ama cok buyuk ihtimalle yurtta wireless internet yoktur, haberin olsun.
0
gioberg
(03.08.09)
(5)

Senaryo noter onayı

bulsaraa
şimdi kısa kesicem. senaryo yazıyorum. şu an sinopsisini bitirdim. sinopsisini notere onaylatırsam ilerde senaryo ete kemiğe bürünüp bi değer olduktan sonra hakkım olur mu, yoksa savaş ay bu benim senaryomdu diyebilir mi?
şimdi kısa kesicem. senaryo yazıyorum. şu an sinopsisini bitirdim. sinopsisini notere onaylatırsam ilerde senaryo ete kemiğe bürünüp bi değer olduktan sonra hakkım olur mu, yoksa savaş ay bu benim senaryomdu diyebilir mi?
0
bulsaraa
(26.07.09)
sinopsisten bir şey olmaz. tabi yazdığına da bağlı. temiz bir tretman 100 sayfa kadar plan plan fransız usulü. onu onaylatırsan ileride bir şey olmaz.
eğer çok ayrıntılı işlenmemiş bir senaryonuz varsa bile tut ki parası bol arkası sağlam birisi çaldı çekti filmi??? ne olacak? en fazla savaş ay gibi kısıkça bir sesiniz çıkar.
0
radikalherif
(26.07.09)
konu farklı bi konu. şu ana kadar işlenmemiş bir konu açıkcası. hiç mi şansım yok sinopsisten?
0
🌸bulsaraa
(26.07.09)
sinopsis sonuçta üstün körü bahseder. böyle bir durum oluşsa bile adam ben düşünmüştüm bunu falancaya anlattım o da gitti bu arkadaşa anlattı olabilir. şu ana kadar işlenmemiş bir konu demeniz için dünyadaki tüm senaryoları okumanız gerekmez mi? tabii ki tek, ilk kez siz düşünmüş olabilirsiniz.

şöyle bir şeyin yapıldığını duymuştum. tabii bunun doğruluğunu araştırmadım eğer doğru ise işi garantilemek adına yapabilirsiniz. bir zarf alıp sinopsisi de içine koyup zarfı iyice kapattıktan sonra pullatıp damgalatıp postane vasıtasıyla kendi kendinize gönderiyorsunuz ve o artık geçerli bir kanıt oluyor. çünkü damgada tarih var ve mektup açılmamış. mahkeme huzurunda ilk kez açılacağından o gerçek kanıt oluyor çünkü şahidiniz bir devlet kurumu.

zarf olayını belirtmemin sebebi şu; öncelikle sinopsisi olabilir, daha sonra yazdıkça beşer sayfa, onar sayfa ya da keyfinize göre kaçar tane isterseniz, kendi kendinize göndermeniz ve zarfı açmamanız. ben bunu şu zaman yazdım şahidim de postane demek için.
0
phonex
(26.07.09)
postane yöntemi geçerli aslında ama yakın zamanda zarf açıp kapamanın türlü yollarını bulduklarından bir de mail yöntemini deneyin. kendi kendinize mail atın ve saklayın, işlemin yapıldığı tarih net olarak tespit edilebildiğinden geçerli kanıt sayılıyor bildiğim kadarıyla.
0
woody
(26.07.09)
Zamanında ben de çok araştırmıştım bu konuyu;
1-Zarf olayını 1-2 avukata sordum, yüzde yüz doğrudur, dava lehine sonuçlanır diyemiyorlar.
2-Bana verilen akıl şuydu, sinopsis bile değil, sadece senaryoyla alakalı en kilit noktaları (Değişirse filmin bir şeye benzemeyeceği) varsa en önemli diyalogları, işte kısacası değişirse filmin kötüleşeceği noktaları yazarak onaylatmak. Böylesi bir yazı da max 3-5 sayfa tutar. Ben uygulayamadım ama bana verilen akıl buydu, benim de aklıma yatmıştı.
0
gioberg
(26.07.09)
(1)

Sonunu hatırladığım film.

salute
Filmi 2-3 sene önce moviemax'te izlemiştim.İki dolandırıcı vardı.Ve filmin sonunda bu ikisi bir bankaya gidiyor,biri çeki bozdururken diğeri biraz uzakta onu bekliyordu.Sonunda bir şeyler ters gidiyor ve çeki bozduran polis tarafından kovalanıp bankanın dışında yakalanıyordu.Evet var mı bu filmi hat
Filmi 2-3 sene önce moviemax'te izlemiştim.İki dolandırıcı vardı.Ve filmin sonunda bu ikisi bir bankaya gidiyor,biri çeki bozdururken diğeri biraz uzakta onu bekliyordu.Sonunda bir şeyler ters gidiyor ve çeki bozduran polis tarafından kovalanıp bankanın dışında yakalanıyordu.Evet var mı bu filmi hatırlayan hayırsever ?
0
salute
(23.07.09)
(bkz: nueve reinas)
0
gioberg
(24.07.09)
(4)

paylaşım siteleri

akustik cinayet
türk*yabancı hangi siteleri kullanıyorsunuz. warezbb sharebus demonoid vs gibi çok bilinenler değil de şöyle kenarda köşede kalmış çok bilinmeyen ama içeriği kaliteli olan sitelerden bahsediyorum.
türk*yabancı hangi siteleri kullanıyorsunuz. warezbb sharebus demonoid vs gibi çok bilinenler değil de şöyle kenarda köşede kalmış çok bilinmeyen ama içeriği kaliteli olan sitelerden bahsediyorum.
0
akustik cinayet
(08.07.09)
gioberg
(08.07.09)
www.divxm.com
0
bira sisesi kapagi
(08.07.09)
tehparadox.com, forumw.org, hd-bb.org(hd tercih ediyorsanız).
0
rurouni
(08.07.09)
edip
(08.07.09)
(3)

Londra'da Hostel

the vagrant
Ucuz bir nokta var mı bildiğiniz? 2 hafta kalınacak aşağı yukarı
Ucuz bir nokta var mı bildiğiniz? 2 hafta kalınacak aşağı yukarı
0
the vagrant
(04.06.09)
fiyat ne kadar hatirlamiyorum ama generator hostel london diye arat google'dan. Ben 3 sene once kalmistim cok eglenceliydi tavsiye ederim. Ayrica sehrin gobeginde ulasimin filan kolay olur.
0
vghost
(04.06.09)
şuradakileri öneririm:
www.london-hostels.co.uk

Performans/fiyat oranları Londra için son derece uygundur.
0
386 dx
(04.06.09)
Generator'de ben de kalmıştım. Hem ucuz, hem merkezde, hem de eğlenceli bir hostel. Ancak tuvaletleri çok temiz değildi. Ben British Museum'u kullanıyordum, tuvalet olarak. (Hostele çok yakın.) hostelin fiyatları için;
www.generatorhostels.com
0
gioberg
(04.06.09)
(3)

İtalya - fiş & priz uyumu

efx
Selamlar,Türkiye'de kullandığımız elektronik cihazları çevirici/converter vs kullanmadan İtalya'da kullanabilir miyiz? 200-220 V kullanıldığını okudum ama priz farklılıkları olabiliyormuş, bilen varsa bir akıl versin lütfen :)
Selamlar,

Türkiye'de kullandığımız elektronik cihazları çevirici/converter vs kullanmadan İtalya'da kullanabilir miyiz? 200-220 V kullanıldığını okudum ama priz farklılıkları olabiliyormuş, bilen varsa bir akıl versin lütfen :)
0
efx
(20.05.09)
convertara v.b ihtiyaç duymadan türkieye'de kullandığınız her türlü elektronik eşyayı italya'da da kullanabilirsiniz, hiçbir sorun olmayacaktır.
0
bir zamanlar cocuktum
(20.05.09)
voltajda sorun yok ancak özellikle topraklı (yani böle bsayar fişi gibi) fişleri normal prize sokamıyorsun genelde. bazılarında "kaktırma" denen yöntem başarılı olsa da yine de bi tane çeviricinin mutlaka olması lazım. ama zor bişe deil, kaldıgın (veya çalıştığın) yerde prizlerin agzında olabilir öyle şeyler.
0
vecihi
(20.05.09)
hepsi yüzde yüz çalışacak idye bir şey yok. çeşit isimlerini bilmiyorum ama elektronik cihazının kalın girişliyse, genelde ben sorun yaşadım. çözümü ise, marketlerden veya büyük bir şehire gidiyorsunuz etrafta çokca görebileceğiniz çin işi ucuzculardaan ort. 3 ila 5 euro ya bir çevirici almak.
iyi seyahatlar..
0
gioberg
(21.05.09)
(3)

gavurellerinde muhtarlık?

domine deyus
şimdi bizde resmi işlemler için adres belgelerken muhtara gidip ikametgah almamız gerekiyor. amerikada avrupa da nasıl olur bu işler? muhtar gibi birşey var mı?
şimdi bizde resmi işlemler için adres belgelerken muhtara gidip ikametgah almamız gerekiyor. amerikada avrupa da nasıl olur bu işler? muhtar gibi birşey var mı?
0
domine deyus
(02.05.09)
muhtar var mı bilmiyorum ama almanya'da bildiğim kadarıyla rathaus denen belediyeeden alınıyor ikametgah.
0
gene mi gene
(02.05.09)
almanya´dan örnek vereyim:

almanlarin kimliklerinde adres yaziyor zaten baska bir belgeye gerek kalmiyor.
mesela türk vatandaslarinin ikametgah almalari icin herkesin gidebilecegi devlet daireleri var. orada ikamet ettigin adresi söyleyip aliyorsun bu kagidi ki zaten sistemlerinde en son nerede ikamet ettigin yaziyor yanlis adres verme gibi bir imkanin yok. birde pasaport götürmeleri gerekiyor.

edit: artik rathaus´tan alinamiyor ikamet kagitlari.
0
pembeli kiz
(02.05.09)
italya'dan örnek vereyim; italya'da her şehrin -belediye- gibi bir comune'si vardır. (mesela; comune di milano, comune di roma) oraya gidersiniz, ben şu adrese taşındım derseniz (ya da oturma izni alırken adres vermeniz gerekebilir, emin değilim.) onlar da size "tamam 1-2 hafta içinde polis sizi kontrole gelecek" derler. 1-2 hafta içinde polis gelir, eve bakar, orada yaşadığınızı onaylar. sonrasında comune'ye gidip ikametgah alabilirsiniz. (gerçi bu süreç daha da uzayabilir.)

evet, şaka gibi ama (avrupa'daki diğer örneklerle karşılaştırınca özellikle) italya bürokrasisi türkiye'den de beter.
0
gioberg
(03.05.09)
(1)

gattuso vodafone

madrigal
http://www.youtube.com/watch?v=KWaKU5fKeCs bu linkteki şarkıyı bilen biri varsa ve yazarsa çok klas olur ,teşekkürler.
www.youtube.com bu linkteki şarkıyı bilen biri varsa ve yazarsa çok klas olur ,teşekkürler.
0
madrigal
(21.02.09)
youtube yorumlarından anladığım kadarıyla;
DD SOUND (LA BIONDA) - 1234 GIMME SOME MORE'muş ilgili şarkı.
0
gioberg
(22.02.09)
(5)

Erasmus'ta Hangi Okulun Hangi Okulla Anlaşması Var?

thefalloftekin
erasmus programına dahil olan türkiye üniversitelerinin hangi avrupa okuluyla, hangi bölüm ile anlaşması var nereden-nasıl öğrenebiliriz? üniversiteyi arayıp sormadan, internet üzerinden bakabileceğimiz bir yer var mıdır?biraz daha iyimser olup soruyu daraltırsam; uluslararası ilişkiler bölümünün me
erasmus programına dahil olan türkiye üniversitelerinin hangi avrupa okuluyla, hangi bölüm ile anlaşması var nereden-nasıl öğrenebiliriz? üniversiteyi arayıp sormadan, internet üzerinden bakabileceğimiz bir yer var mıdır?

biraz daha iyimser olup soruyu daraltırsam; uluslararası ilişkiler bölümünün mevcut olduğu okulların, bu bölüm için anlaşmalı olduğu avrupa ülkeleri/üniversiteleri nelerdir?

varolun, sağolun..
0
thefalloftekin
(17.02.09)
her üniversitenin ve üniversite içinde her bölümün farklı ülkelerin farklı okullarının farklı bölümleriyle anlaşması var.
çoğu üniversitemizin doğru düzgün bilgi veren web siteleri olmadığını farz edersek; sağlıklı bilgi için yapılacak tek şey ilgili bölümün öğrenci işleri ile ilgili üniversitenin erasmus koordinatörlerinin kapılarını aşındırmak.
0
kobuzchu kiz
(17.02.09)
okulların sitelerinde erasmus ofislerinin linkleri var oradan bakıp ogrenebilirsin ama tum listelerin beraber bulungu bir link var mıdır bilemedim açıkcası. mesela kocaeli universitesi'nin erasmus ofisine şuradan ulaşabilirsin

int.kocaeli.edu.tr

her okulun tarihleri aynı mıdır bilemem ama kocaeli'nin başvuruları geçen cuma bitti.
0
patricia teyze
(17.02.09)
Üniversite bazında bakman gerek, her üniversite kendisi anlaşma yapıyor. Misal İzmir Ekonomi Üniversitesi'nin Uluslararası İlişkiler de dahil anlaşmaları:

oia.ieu.edu.tr
0
sui
(17.02.09)
her okul için,o okulun ilgili sitesinde yazıyordur.
mesela iü uluslararası ilişkiler için;
almanya (3 farklı şehir, köln-hamburg-tübingen)
italya (siena)
polonsa, slovakya, slovenya
gibi seçenkler vardı, değişmediyse.
0
gioberg
(17.02.09)
word dosyasında olduğu için tam link veremedim ama Boğaziçi Üniversitesi için burdan bakabilirsin. belki başka sayfalarda daha açık bir şekilde vardır ama ben ancak bunları bulabildim.
www.googlesyndicatedsearch.com
0
daysleeper
(17.02.09)
(10)

vakit geçirgeci, sosyal bir hobi, sosyal sorumluluk projesi, spor dalı vs vs. öneri bekliyorum!

denizin kulleri
efenim hazırlık öğrencisiyim 13 martta toefl a girip hazırlık kariyerimi zirvede tamamlamayı düşünüyorum. =)sonra eli boş gönlü hoş süper bi insan olacağım taaa ekime kadar!motive edici bir şeyler arıyorum kendime, 'toefl geçince şunu yapayım aha evet' dedirtecek mutlu edecek filan. sosyal, insan do
efenim hazırlık öğrencisiyim 13 martta toefl a girip hazırlık kariyerimi zirvede tamamlamayı düşünüyorum. =)
sonra eli boş gönlü hoş süper bi insan olacağım taaa ekime kadar!
motive edici bir şeyler arıyorum kendime, 'toefl geçince şunu yapayım aha evet' dedirtecek mutlu edecek filan. sosyal, insan dolu bir şey olsun ama na 25 kitap oku bunları gibi değil zira onu zaten yapıcam=)
önerisi olan?

fotoğraf çekiyorum, bi de ispanyolca öğreniyorum hani bilginiz olsun =)
edit-büdüt: evet helecandan yeteri kadar bilgi vermedim affola. istanbul'dayım, hatta bonus memleket konya orda yapılacak veya oradan da yürütülecek bi şey olursa anne şefkatine koşabilirim. erkeg değilim bi de. body'ye başla filan demeyin diye dediydim.
dslr makinem var, temel eğitim aldım, bi atölye'de projelere filan katılıyorum.öyle fotoğraf sanatçısıyım denebilecek gibi filan değilim başlangıç sayılırım =)

@ben de bir gun yazar olurum belki:
ne demenizi bekliyorum, mesela ben şöyle şöyle bir spora bir de onun kulübüne başladım vakit geçirdim sosyalleştim çok şahane.
şöyle bi sosyal sorumluluk projesi var gittim gördüm.çok vakit alıyor ama işe yararsın.
öğrencilere yönelik şöyle bi staj var iş var yapar mısın?
gibi.gibi.gibi.
0
denizin kulleri
(09.02.09)
fotoğraf çekiyorum derken, ne kadar ilgilisin fotoğrafla?
0
vital
(09.02.09)
rizedeydiniz değil mi?
0
can see
(09.02.09)
kısa film çekebilirsin ilgiliysen.. fotoğrafın avantajını görürsün. şahsen ben görüyorum.
0
vital
(09.02.09)
yani ne dememizi bekliyorsun.
-ispanyolca öğreniyormuşsun zaten.
-fotoğraf çekiyormuşsun zaten.
-kitap da okuyacakmışsın zaten.
-erkek de değilmişsin ki badi yapasın.

sana tavsiyem konyaya gidip oradaki ispanyol turistlere mevlana müzesinde falan rehberlik yapman, bu sırada aynı zamanda mevlana müzesini harika bir şekilde fotoğraflayıp ekim e kadar bir sergi çıkarman.

ya da bu süreyi istanbul'u gezmek ve tanımak için kullanabilirsin. ne biliim, sevgilin yoksa kendine sevgili bul bi tane, varsa zaten ne güzel, işte bu sevgilinle istanbulu gez dolaş. yeni arkadaşlarla tanış falan.
bi de badi, spor falan sadece erkekler için yaratılmış şeyler değil yahu. spor a git. fit bir vücuda sahip ol. sevgilin yoksa bulmanı kolaylaştırır.

ya da git bir kafede garsonluk yap. para kazanırsın hem.

böyleyken böyle.
0
ben de bir gun yazar olurum belki
(09.02.09)
sevgilin yoksa, bul bir tane. varsa da git adamcağıza zaman ayır biraz, yazık adama
0
zubundy
(09.02.09)
@bira sisesi kapagi: serefsizim benim de aklima gelmisti .
ama arkadaşların toefl alabilir, alamaz; izin alırlar, alamazlar. problem hep bunlar. ama sen yapabilirsen yap zira çok pis içimde kaldı benim! =))
0
🌸denizin kulleri
(09.02.09)
Spor yapmanızı kesinlikle tavsiye ederim. Basketbol, futbol gibi sporlar için sanırım yaşınız çok geç, fakat boks gibi mücadele sporlarına az da olsa ilginiz varsa en azından bir deneyin derim. Erkek olmadığınız farkında olarak bunu söylüyorum. Korkmayın öyle burnum kırılır, ağzım gözüm şişer diye, ciddi bir müsabık olmayacaksanız öyle idmanda kolay kolay birşey olmaz.

Farklı sosyal aktivitelere de bulaşabilirsiniz. Örneğin görme engelli arkadaşlarımızın bulunduğu derneklerde onlara kitap okuyabilirsiniz.
0
tekosin
(09.02.09)
www.couchsurfing.com veya www.hospitalityclub.org sitelerine üye olarak, ülkemize gelen turistleri evinizde konuk edebilir veya onlarla birer kahve içebilirsiniz.
sosyalleşmenin yanında, yarın öbür gün interrail yaparsınız, gittiğinizde sizi konuk edecek şahane insanlarla tanışabilirsiniz.

Fotoğrafla ilgileniyorsanız, stop-motion'a merak sarıp, eğlenceli kısa filmler yapabilirsiniz.
Veya bence en güzeli, parttime ya da full time bir işe girin, çalışın. ama o parayı harcamayın ve yazın ispanya'ya gidin. böylece hem öğrendiğiniz dili pekiştirirsiniz, hem de gezmiş olursunuz.
0
gioberg
(09.02.09)
imkanın varsa eğer yurdu gez,tanı,fotoğraflar çek.her haftanı bir şehirde geçirsen ne şahane.
0
skplgl
(09.02.09)
ifsak a git. makinanı eline al istanbul u karış karış gez öğren. sonra keyifle otur bi kafede kahve iç.
bağımsız filmleri takip et.
0
oceano
(09.02.09)
(7)

uzaylı filmi

archvile
bir film vardı, televizyonda izlemiştim seneler önce. show tvde gece 2den sonra yayınlanan filmlerin kalitesinde. tek hatırladığım dünyada takım elbiseli, güneş gözlüklü, ajan kılıklı uzaylılar vardı. bir sahnesinde de iyi adam bir uzaylıyı öldürmek için gözlerini oyuyordu.nedir bu filmin adı?(uzayl
bir film vardı, televizyonda izlemiştim seneler önce. show tvde gece 2den sonra yayınlanan filmlerin kalitesinde.

tek hatırladığım dünyada takım elbiseli, güneş gözlüklü, ajan kılıklı uzaylılar vardı. bir sahnesinde de iyi adam bir uzaylıyı öldürmek için gözlerini oyuyordu.

nedir bu filmin adı?

(uzaylı ve takım elbise kelimelerini bir arada kullanınca hemen aklınıza gelen men in blackten bahsetmiyorum tabii ki :)
0
archvile
(01.02.09)
(bkz: dark city) ?
0
gioberg
(01.02.09)
yok, pek benzemiyor benim izlediğime.
0
🌸archvile
(01.02.09)
bu filmde o güneş gözlüklü uzaylıların gözleri, gözlüğü çıkarınca kocaman siyah gözkapaksız uzaylı gözüydü, o film mi?
0
mabl
(01.02.09)
@mabl

evet o film! adını da hatırlarsak çok güzel olacak.
0
🌸archvile
(01.02.09)
peki sağda soldaki tabelalarda gömülü gizli "obey" "consume" gibi mesajlar da var mıydı? eğer varsa john carpenter'ın they live'inden yana kullanıyorum oyumu.
0
uzunbinik
(01.02.09)
they live olmadığına eminim bahsettiği filmin. olabilir de tabi.

çok eskiden izlediğim için birkaç film karışıyor kafamda. Ama şunlardan biri olması muhtemel:
Invasion: UFO
Communion
The Shadow Men
The Grays

Ben de oyunu The Shadow Men'den yana kullanıyorum. www.imdb.com
0
mabl
(01.02.09)
evet mabl, the shadow men'miş öğrendim sonunda.. imdb puanı 2.9 olsa da bulup bir yerden izleyeceğim bu filmi bir daha.

teşşekkürler.. (diğer cevap veren arkadaşlara da:)
0
🌸archvile
(01.02.09)
(1)

Erasmus ile İlgili bir Soru

redskull
tekrar merhabalar;hamdolsun erasmusu da atlattım ancak şimdi şöyle bir sorunum var. Anadolu Univ'de okuyorum ve burada eşleştireceğim derslerin not karşılıkları çok saçma. Mesela Hollanda'da minimum koşulsuz geçme notu olan 5.5.'in yerel karşılığı DC olarak gözüküyor ki bu not esasında koşullu geçme
tekrar merhabalar;
hamdolsun erasmusu da atlattım ancak şimdi şöyle bir sorunum var. Anadolu Univ'de okuyorum ve burada eşleştireceğim derslerin not karşılıkları çok saçma. Mesela Hollanda'da minimum koşulsuz geçme notu olan 5.5.'in yerel karşılığı DC olarak gözüküyor ki bu not esasında koşullu geçme notu. Böyle garabetler var mesela. şimdi sormak istediğim erasmus'ta aldığım derslerin hepsi seçmeli olarak sayılacak; ama mesela ben sadece iyi olan dersleri saydırıp diğerlerini saydırmasam olabilir mi böyle bir şey daha önce erasmus deneyimi yaşayan arkadaşlardan yardım istiyorum.
0
redskull
(31.01.09)
Bizim okulda oluyordu (iü), ben de öyle yaptım ama her okulun bu konuda tavrı farklı oluyor. Ama mantık olarak kabul etmeleri lazım, sonuçta olayın zararı sana, fazladan ders almış olacaksın.
Ayrıca ders saydırma için de bence biraz üzerilerine git. Dediğin gibi 5.5'un CC sayılması lazım mantık olarak. Sizin okulu / fakülteyi bilmiyorum ama bazı okul / fakülteler erasmus olayında oldukça tecrübesizler ve kafalarına göre karar veriyorlar. O yüzden mağdur olmaktansa biraz ses çıkartmak daha mantıklı.
0
gioberg
(31.01.09)
(6)

Kitap Arıyorum

cannot
Yaklaşık 1 haftadır Irvin D. Yalom - Nietzsche Ağladığında isimli kitabı arıyorum, ama bulamadım. Yani buldum da korsan yada ikinci el olmayanını buldum. O kitaba şahsen 22 tl para veremem.İstanbul'da Beyazıt-Eminönü vs. çevresinde bu kitabı satın alabileceğim yerler var mıdır böyle ikinci el yada k
Yaklaşık 1 haftadır Irvin D. Yalom - Nietzsche Ağladığında isimli kitabı arıyorum, ama bulamadım. Yani buldum da korsan yada ikinci el olmayanını buldum. O kitaba şahsen 22 tl para veremem.

İstanbul'da Beyazıt-Eminönü vs. çevresinde bu kitabı satın alabileceğim yerler var mıdır böyle ikinci el yada korsan? Krize gireceğim kitap okumadan geçen 5. günüm. İsyan edeceğim.
0
cannot
(30.01.09)
O kitabının korsanını bulabileceğini zannetmiyorum, zaten korsan da alma bana soracak olursan.
İkinci el, Beyazıt - Eminönü arasında sahaf gibi sahaf kalmadığından bulman zor. Beyazıt Camii'nin yanındaki sahaflar çarşısına bak istersen ama orada da artık 2. el satılmıyor pek. Ancak pazarlık fırsatı oluyor, hepsini dolaşırsan belki uygun bir fiyata düşürebilirsin.
Onun dışında Kadıköy'e gitme imkanın varsa, oradaki sahaflarda kesin bulursun gibi geliyor bana.
0
gioberg
(30.01.09)
ben lisedeyken pek bi moda olmuştu o kitap, lise1deki bebelerin bile elinde vardı, tabi o zamanlar korsanı da vardı.. ama şimdi korsan zor tabi, idefixde de kargoyla beraber 20yi geçiyor, iyisimi atla vapura kadıköye gel burdaki sahafları gez.
kadıköye gelince akmar nerede diye sorarsan bulursun sahafları
0
zubundy
(30.01.09)
hiç panik yapmayın. ayrıntı yayınlarının yerine gidip ağlaya sızlaya yarı fiyatına lın. Ya da olmadı cağaloğlundaki toptan kitap dağıtımcılarınagidin yine ağlaya sızlaya %25-30 gibi bir indirimle alın. ucuza bulacağım diye sahaflara gitmek için (ki bulamama riskiniz daha yüksek) vereceğiniz yol paraları da maliyettir sonuçta.

www.ayrintiyayinlari.com
0
robinbook
(30.01.09)
okumak için alıyorsanız "o" kitaba 22 lira vermelisiniz bence. hayatınızda okuduğunuz en iyi kitaplardan biri olma ihtimali çok yüksek çünkü. sonrasında böyle bir kitabın korsanını okumuş olmanın vicdan azabını çekmek istemezsiniz diye düşünüyorumç.
yok ısınmak vs. gibi başka amaçlarla kullanacaksanız bilemem tabi. saygılar
0
yuzunudokmekucukkiz
(31.01.09)
Sonunda buldum kitabı. Ümitsiz bir şekilde dolaşıyordum Fatih'te. Ana caddedeki korsancılardan birine sordum. Bi dk. dedi. Bekletti biraz, sonra kitabı aldım mis gibi. 5 TL'ye. Rahatladım. İlginize teşekkürler hepinizin.
0
🌸cannot
(31.01.09)
kitabın korsanını alacağına gidip yayınevinin deposundan çalsaydın daha etik olurdu.

niçe'nin kemikleri de sızlamaz ki mezarında.

:-((
0
robinbook
(04.02.09)
(5)

sinema ile ilgili

selim alai
şimdi merak ettiğim bir şey var: bir film yapılırken ( yada dizi farketmez) oyunculara söylecekleri şeyleri veren birileri oluyor ya, o amcaların seslerini nasıl temizliyorlar sonradan? yada diğer başka gereksiz gürültüleri? yani oyuncunun sesini yok etmeden nasıl yapıylar bunu?
şimdi merak ettiğim bir şey var: bir film yapılırken ( yada dizi farketmez) oyunculara söylecekleri şeyleri veren birileri oluyor ya, o amcaların seslerini nasıl temizliyorlar sonradan? yada diğer başka gereksiz gürültüleri? yani oyuncunun sesini yok etmeden nasıl yapıylar bunu?
0
selim alai
(24.01.09)
bildiğiniz üzere dizilerimizin hemen hepsi dublaj.
0
deckard
(24.01.09)
cekimlerde sufle verilen yapimlarda genelde dublaj yapiliyor.
dublaj yapmiyorlar diyelim, gelismis kurgu ve montaj teknikleri ust uste binmemis sesleri ayirmaya silmeye olanak saglayabiliyor.

gereksiz gurultulerden kasit senaryoda belirtilmemis, yonetmenin istemedigi ugultu vs. ise noise reduction ile o sesler de silinebiliyor.
0
vital
(24.01.09)
noise reduction o kadar kolay yapılamıyor. yani şu sesi silelim mantığından çok daha profesyonel çalışma gerekiyor -ses kuşaklarının üstüste binmemesi gerekiyor. onun yapabilmek de oldukça zorlayıcı-, zaten öyle kolay olsa sesçiler, boomcular bu kadar kafayı yemezlerdi.
neyse, kaldı ki ülkemizde bu sistemi uygulayan bir film, dizi duymadım daha.
Ülkemizde eğer bir film sesli çekliliyorsa, çevrede başka hiç bir sesin olmaması gerekiyor. Ezan okunduğu veya ambulans geçtiği için tekrar edilen onlarca çekim biliyorum. Onun dışında, eğer bir sahnede ikili bir diyalog varsa, önce ilk adamın sesleri alınır, sonra diğerinin, sonra da ortam sesleri. (mesela tabak, çanak)
sonra miksaj da bunlar birleşir.
eğer sessiz çekliyorsa, o kadar önemsenmez çevre sesleri, sufle de da verilir. çekim esnasındaki ses silinir, üzerine yeni ses eklenir. o yüzden dublajlı filmler bir şeye benzemezler genelde.
0
gioberg
(24.01.09)
çok emin olmamakla birlikte her sesli çekilen film veya dizide sufle verilmediğini sanıyorum. sahne sahne ezberleyerek oyuncular konuşuyorlar diye biliyorum. bilmem sallıyor muyum?
türkiye' de sesli çekilen tek dizi avrupa yakası diye biliyorum ayrıcana.
0
hevipeyra
(24.01.09)
normal de zaten oyuncuların tepesinde mikrofon (boom) oluyor ve ses oradan kayıt edilir, sufle verenler ise kamera arkasındadır ve yüksek sesle bağırmazlar ise sesin kaydedilmeyeceğini düşünüyorum.
0
edip
(24.01.09)
(4)

Background noise problemi

zaugnakhaldun
Selamlar,Şimdi ben bir röportaj yaptım, sonra bunu bilgisayara aktardım ancak:Mekan biraz sesli olduğu için, çok fazla arkaplan sesi var ve yer yer anlaşılmıyor adamların ne dedikleri; sorun oluyor bu da. İsteğim de, bu arkaplan sesini azaltabilecek, ya da adamların sesini arttırabilecek bir program
Selamlar,


Şimdi ben bir röportaj yaptım, sonra bunu bilgisayara aktardım ancak:

Mekan biraz sesli olduğu için, çok fazla arkaplan sesi var ve yer yer anlaşılmıyor adamların ne dedikleri; sorun oluyor bu da. İsteğim de, bu arkaplan sesini azaltabilecek, ya da adamların sesini arttırabilecek bir program. Sonuçta sesler kanal kanal kaydedilmediği için bu yapılabilri mi bilmiyorum; yapılabiliyorsa birkaç program adı söylerseniz çok sevinirim
0
zaugnakhaldun
(24.01.09)
eger isinizi biraz biliyorsaniz, adobe premiere ile iyi bir noise reduction yapabilirsiniz. tabii noise ve araligina gore itina gostermeniz gerekecektir.
0
vital
(24.01.09)
sadece ses üzerine bir programda şansınızı deneyebilirsiniz. kesin olmasa da belli bir oranda başarı şansı var.
(bkz: pro tools) mesela ses düzenleme üzerine oldukça profesyonel bir program.
0
gioberg
(24.01.09)
(bkz: adobe audition)

çok büyük boyutlu değildir ve iyi bir ses işleme programıdır. belli frekans aralıklarındai arkaplan seslerini silme gibi özellikleri mevcut.
0
atrin
(24.01.09)
(bkz: audacity)
(bkz: #11903878)
0
sethi
(24.01.09)
(4)

İnterrail

beyaz geceler
İnterrail sistemi, fiyatları ile ilgili bilgileri olan daha doğrusu hangi seçenekleri seçmenin daha makul olduğunu bilen deneyimli arkadaşlar yardımcı olabilirlerse sevinirim.
İnterrail sistemi, fiyatları ile ilgili bilgileri olan daha doğrusu hangi seçenekleri seçmenin daha makul olduğunu bilen deneyimli arkadaşlar yardımcı olabilirlerse sevinirim.
0
beyaz geceler
(21.01.09)
www.genctur.com

Hangi ülkeleri gezeceksen ona göre değişen bir sistemi var. Tamamen senin seyahat planına bağlı.
0
meursaults
(21.01.09)
gezeceğin yerlere bağlı olarak, bazen interrail yapmamak bile daha avantajlı olabiliyor. artık aylar sonrasına çok ucuz uçuşlar bulunabiliyor. eğer çok planlı programlı biriysen uçaklara da bakmanı tavsiye ederim.
0
gioberg
(21.01.09)
gioberg'e katılıyorum. bence bu fiyatlar çok yüksek. kaldı ki okuduğum kadarıyla yaz aylarında hemen hemen her tren seferinde ota boka para kaçırıcaksın. onun yerine ucuz uçuşla bir yere gidip oradan geze geze son durağına gelmen ve yine uçakla dönmen. büyük ihtimalle daha ucuza gelir. ha interrail bileti vize almanı kolaylaştıran bir naneymiş ona da bir şey diyemem.
0
tai
(22.01.09)
interrail biletini türkiye den almadan gezeceğin sure kadarlık vize alabilirsen eger batıda bir yerlere uç ordan geze geze gelırsın, biletini de yurtdısından alman mantıklı olacaktır cunku genctur sabıt kur belırleyerek satıyor bıletleri
0
all is white
(22.01.09)
(6)

İstanbul Üniversitesi'nde okuyan kişinin bölümünü öğrenmek

nickini vermek istemeyen suser
Benimle aynı fakültede okuyan x kişisinin bölümünü nasıl öğrenebilirim? öğrenci işlerine sorsam söylerler mi?@gossamer: okul numarasını bilmiyorum, tek bildiğim adı, soyadı ve görünüşü.@jfk: internet işe yaramıyor, okuldan öğrenmem lazım bi şekilde.@la traviata: okulda onu bulmak için öğrenmek istiy
Benimle aynı fakültede okuyan x kişisinin bölümünü nasıl öğrenebilirim? öğrenci işlerine sorsam söylerler mi?

@gossamer: okul numarasını bilmiyorum, tek bildiğim adı, soyadı ve görünüşü.
@jfk: internet işe yaramıyor, okuldan öğrenmem lazım bi şekilde.
@la traviata: okulda onu bulmak için öğrenmek istiyorum zaten, 4. seçenek olmaz bu sebeple.

sınav sonuçlarına bakmak güzel fikirmiş, teşekkürler :)
0
nickini vermek istemeyen suser
(21.01.09)
tabii ki okul numarasından :)
0
gossamer
(21.01.09)
isminin yanına 'istanbul üniversitesi' yaz, gugılda arat. hazırlık sınavına girdiyse bulabilirsin.
0
jfk
(21.01.09)
bende boyle bir durum olsa,

1- adi ve soyadi ila facebook'ta aratip bulup sonra hangi gruplara uye oldugundan veya fotolarindan anlasilabilir mi acaba diye dusunur arardim
2- sonra yonja'da bir bakardim, kucuk bir ihtimal
3- google'Da parantez icinde isim ve soyad aratip bolumuyle alakali bir seyler bulmaya calisirdim.
4- bunlar olmazsa, okulda onunla konusan insanlardan birilerini gozlemler, o kisiye sorardim "bu kiz/erkek hangi bolumde" diye

5- aslen, sakincasi yoksa, ilk olarak kendisine sorardim, ama tahminen bunu engelleyen durumunuz var.
0
la traviata
(21.01.09)
alkolik imam
(21.01.09)
şimdi final haftası, 1-2 haftaya kadar sınav sonuçları panolara asılır, üşenmezseniz gidip listelerde ismini arayın derim.
0
zen spider
(21.01.09)
kesinlikle sınav sonucu ve panolar. biraz zaman harcarsın ama kesine yakın bir sonuç. ben de aynı yöntemle bulmuştum birisini, aklıma geldi bak şimdi, yıllar öncesine gittim.
0
gioberg
(21.01.09)
(4)

Frankfurt'tan Prag'a? Prag'dan Viyana?

lyndhurst
Ryanair ile Frankfurt'a çok ucuz biletler bulduk ama Frankfurt Prag arası için aynı şyleri söyleyemeceğim.Tren fiyatları çok pahalı.29 € lukların hepsi bitmiş.Bizim için açıkçası konfor veya hızlı olması önemli değil.En ucuz fiyatı arıyoruz bu yönde.Aynı şey Viyana için de geçerli.Herhangi bir fikri
Ryanair ile Frankfurt'a çok ucuz biletler bulduk ama Frankfurt Prag arası için aynı şyleri söyleyemeceğim.Tren fiyatları çok pahalı.29 € lukların hepsi bitmiş.Bizim için açıkçası konfor veya hızlı olması önemli değil.En ucuz fiyatı arıyoruz bu yönde.Aynı şey Viyana için de geçerli.Herhangi bir fikri olan varsa websitesi falan çok iyi olur. idos.cz var ama onda da fiyatlar yazmıyor.Yardımcı olursanız çok seviniriz.İyi günler.
0
lyndhurst
(12.12.08)
eurolines diye bir otobüs firmasi var. frankfurt tan var m bilmiyorum. google'dan filan aratirsaniz sitesi de cikar.
0
zeykur valekov
(13.12.08)
Prag - Viyana arası eurolines çalışır. çok da ucuzdur.
Frankfurt - Bratislava arası ryan air uçuşları var. Bratislava viyana arası karayoluyla yarım saat falan. tren de 10-15€ civarıdır. (www.oebb.at) Hem ryanairin sitesinde "Bratislava (viyana)" şeklinde geçtiğinden sanırım viyanaya shuttle otobüs kaldırıyorlar. Havaalanında otobüslerini görmüştüm çünkü.
0
neronas
(13.12.08)
viyana-prag arasını otobüsle gitmişliğim var. tren fiyatlarına göre oldukça ekonomikti ben giderken.
aralık sonuna doğru ben de, bir arkadaşımla frankfurt'tan viyana'ya gidicem, açıkçası hala arıyorum ucuz yolunu. ryanair viyana haricinde 4 ayrı avusturya şehrine uçuyor, onlardan birine binip, oradan trenle viyana yapabiliriz diye düşünüyordum en son.
0
gioberg
(13.12.08)
eurolines'ı biliyorum da sanırım her bölgeye farklı olarak çalışan farklı websiteleri var.mesela baltik bölgesine eurolines.ee olarak varken www.bei.cz olarak çalışıyor.ben hep baltik olanının sitesinden arattığım için doğal olarak bulamıyordum:) evet eurolines fiyatları gayet iyi özellikle almanya'nın trenlerine oranla.ben araştırmaya devam edeceğim buldukça yazarım buraya da ki gelecek nesillere yardımcı olalım:)
0
🌸lyndhurst
(13.12.08)
(8)

CM sorusu

dorian greyfurt
mesela hollanda liginde yabancı sınırı yok. başka hangi liglerde yabancı sınırı yok?
mesela hollanda liginde yabancı sınırı yok. başka hangi liglerde yabancı sınırı yok?
0
dorian greyfurt
(23.11.08)
italya
0
polifonik osuruk
(23.11.08)
ingilteredeki gibi çalışma izni ya da ispanyadaki AB dışı oyuncu muhabbeti falan da yok mu italyada?
0
🌸dorian greyfurt
(23.11.08)
cm0102'de almanya liginde de yoktu yanlış hatırlamıyorsam. o zamandan beri kurallar değişti mi almanya'da bilmiyorum.
0
ravioli
(23.11.08)
almanyadan hiç takım secmedim ama italya da var o kural ne yazık ki. Brezilya ligini filan denedin mi oralarda kurallar nasıl olur bilmem de heralde dışardan zaten oyuncu gitmez oraya futbol fabrikası sonuçta.
0
ocanal
(23.11.08)
italya'da oynatma konusunda sınır yok ancak her sezon sadece bir EU dışı futbolcu transfer edebilirsiniz.
0
gioberg
(23.11.08)
Hangi versiyon önce onu bilsek :) Çünkü versiyondan versiyona fark edebiliyor.

İtalya'da şu kural geçerli; Her sene sadece 1 AB dışı oyuncu alabiliyorsunuz. Ayrıca AB dışı almak istediğiniz oyuncu 17 yaşından büyük olmak zorunda. Sanırım Pato bunun için bekledi.

İngiltere'de yabancı sınırı yok ama çalışma vizesi alamıyor çoğu futbolcu.

Almanya sınırsız yabancı olması lazım. Ama alt liglerde sınır vardı diye hatırlıyorum.

İspanya'nın AB sorununu Rüştü ve Nihat'tan hatırlayacaksınız.
0
ataturkiye
(23.11.08)
editörden yabancı sınırlamasıyla oynayabilirsin, hatta Türkiye'yi AB'ye falan sokabilirsin.

benim favorim, TR'de yabancıların Türk olması için oynaması gereken süreyi 1 ya da 2 sene yapmak.
0
desdinova
(23.11.08)
portekiz liginde brezilya vatandaşları yabancı sayılmıyor.
0
naithan
(23.11.08)
(7)

easyjet'te el bagajı için ekstra ücret ödenir mi, kilo sınırı var mıdır?

o s c a r
avrupa'da iki güzergah arasında bilet alıyordum online, karşıma kayıtlı bagaj sayısı gibisinden bir bölüm çıktı, kafam basmadı tam. daha önce easyjet'i kullanmadığım için sistem nasıl bilmiyorum. şimdi ben check-in de bagaj filan vermicem. sadece el bagajım olucak, 10 kg olur herhalde. bunun için pa
avrupa'da iki güzergah arasında bilet alıyordum online, karşıma kayıtlı bagaj sayısı gibisinden bir bölüm çıktı, kafam basmadı tam. daha önce easyjet'i kullanmadığım için sistem nasıl bilmiyorum. şimdi ben check-in de bagaj filan vermicem. sadece el bagajım olucak, 10 kg olur herhalde. bunun için para ödemem gerekiyor mu, yoksa bu durumda kayıtlı bagaj kısmını boş bırakıp bileti alabilir miyim?

ha bir de şurada denmişki (bkz: #11207471) -el bagajında kilo limiti "ne kadar ağırlık taşıyabilirsenizdir"- hakkaten var mı böyle bir şey, bunu sömürüp el bagajına fazladan yüklensem sıkıntı olur mu?:)

şimdiden teşekkürler.
0
o s c a r
(21.11.08)
easyjet değil ryanair'la uçtum ama uygulama aynıdır diye tahmin ediyorum. Sadece el bagajınız olacaksa, bavul kısmını boş bırakmanız yeterli olacaktır.
El bagajına abanma kısmı ise bence "riskli". Çünkü bu tür ucuz bilet satan firmalar, ekstra para alabilecekleri her türlü olanağı kullanmak istiyorlar. Şansınıza el bagajınızı tartmaya kalkarlarsa hiç yoktan para ödemek zorunda kalabilirsiniz.
İyi yolculuklar.
0
gioberg
(21.11.08)
easy yi bilmiyorum ama genel olarak: bagaj yazma, check in e giderken valizini bir yere koy ve valizim yok de. böylece garantiye almış olursun.
0
nano mercy
(21.11.08)
EasyJet'in sitesinden...

"Each flight you book will automatically include one hold bag (up to 20kg) per person for which a fee will be pre-selected. You may change this allowance on the next page."
0
desdinova
(21.11.08)
arkadasta italyaya gelecekti easyjet ile, bende ryanair den bildigim icin durumu rezervasyonu kontrol ettim. bagaj icim ekstra bi ucret odenmiyodu.
0
sanio
(21.11.08)
ben easyjetle uçtum. olay şöyle: valiz olarak 20 kg izin veriyorlar. el bagajının da belirtilen ölçüleri var sitede..o ölçüler dahilinde istediğinz ağırlıkta eşya götürebilrsiniz.35x50 cmdi galiba onun ölçüleri ama emin değilim..
not: havaalanında o boyutlardaki bir kutuya koyup ölçüyorlar el bagajını. o yüzden kandırırım ben bunları diye bir şey düşünmeyin :D bir kaç kişi valizlerin tekerleklerini falan sökmüştü o kutuya sığdıramayınca;)
0
neverending nightmare
(21.11.08)
arkadaşlar sağolun cevaplar için.

55x20x40 ebatlarında maksimum 10 kg lık el bagajı ile bindiğiniz takdirde ekstra bir ücret yokmuş.

yalnız normal bagaj ile gitmek isterseniz, yani check-in de bagaj verecekseniz 9 euro bayılmanız gerekiyor diye yazıyordu.

@neverending nightmare: dediğinize göre 20 kglık bagaj verme hakkımız var, lakin yukarıda dediğim gibi sitede karşıma çıkan bilgi bu işlemin ekstra paraya -9 euro- tabi tutulacağı şeklindeydi. neyse bileti aldım artık zaten:) bagaj kısmını da boş bıraktım. yalnız dediğiniz gibi 20 kg ye kdr bir hakkım vardıysa yazık olmuş:)
0
🌸o s c a r
(21.11.08)
evet 20 kg bagaj hakkı var ama ücretliydi galiba..hatta ben 1 valiz seçmiştim(hatırlmaıyorum ne kadar verdiğimi) 2 valiz seçersen daha farklı bir ücret ödeniyordu. ama 20 kg sabit..
0
neverending nightmare
(22.11.08)
(10)

neler oluyooor bana

bordeaux
bazen garipleşiyorum. ağzımdan çıkanı kulağım duymuyor. böyle 10 günde 1 filan basıma geliyor. sabah kalktıktan aksam yatana kadar. yolda yürürken gideceğim yeri geçip devam ediyorum. doğru kelimeleri kullanamıyorum. sabah sabah telefonu kapatırken iyi akşamlar demek, sürekli birlikte çalıştığım ark
bazen garipleşiyorum. ağzımdan çıkanı kulağım duymuyor. böyle 10 günde 1 filan basıma geliyor. sabah kalktıktan aksam yatana kadar. yolda yürürken gideceğim yeri geçip devam ediyorum. doğru kelimeleri kullanamıyorum. sabah sabah telefonu kapatırken iyi akşamlar demek, sürekli birlikte çalıştığım arkadaşlarımın isimlerini karıştırmak, biri bana bir şey dediginde daha o saniye tam tersi şekilde algılamak gibi.mesela biri bana "o dosyayı sana ali getirecek" diyor, ben de "ok tamam demek ayşe getirecek diye" karşılık veriyorum. yine böyle olduğum günler iştahım olmuyor, hiçbir şeyden zevk almıyorum, akşam olup uyuyana kadar mutsuz dolaşıyorum. sonra ertesi gün geçiyor.
ek bilgiler: alkol vs kullanmıyorum yani akşamdan kalmalık bir hal olamaz. düzenli yaşıyorum.
0
bordeaux
(04.11.08)
beyin tümörü?
0
386 dx
(04.11.08)
yaşınız kaç? benim aklıma psikiyatrik olmayan 2 fizyolojik sebep geldi: huntington hastalığı ve alzheimer's.

mesela, herhangi bir uzvunuzda istemsiz titremeler oluyor mu arada? elinizde, bacağınızda veya ayağınızda yani?
0
tom riddle
(04.11.08)
aşırı mastürbasyon?
0
blackdog
(04.11.08)
25 yasındayım. işim biraz fazla dikkat ve hafıza gerektiriyor. arada tutukluk mu yapıyorum yani?
0
🌸bordeaux
(04.11.08)
olur böyle arada. bir kaç gün denizi seyretmek iyi geliyor.
0
trocero
(04.11.08)
oh be hiç garipsememişsiniz. demek normal bir durum. dünden beri iyice takmıştım meseleye ama simdi rahatım. eheroy. sütlaç gibi beynimle etrafa tehlike saçmaya devam edebilirim.

bu arada @tom riddle: bahsettiğn tarz titremeler yaşamıyorum. asla bitmez baş-daha dogursu ense kökü- agrım var ama ona alıstım artık.
0
🌸bordeaux
(04.11.08)
sen daha nutella yemeye devam et, vitamin eksikliğinden oluyordur o. bol bol sebze, meyve ye, c vitamini falan al.
0
gioberg
(04.11.08)
ahahaha @gioberg. 6 kusur sene sonra cevabını gormem cok tatlı :P
0
🌸bordeaux
(08.01.15)
@bordeaux ben de bana cevabını 8 sene sonra gördüm. ne tatlıyız :)
0
gioberg
(15.01.23)
(3)

Online Menajerlik Oyunu

musti 336
managerzone'a gireyim dedim ama onda da oyuncuların mevkilerini biz belirliyoruz filan pek sarmadı.. onun dışında bir sürü oyun var piyasada.. hangisi en süperidir?.. "bak ben bunu oynuyorum, feci sardı" diyebileceğiniz oyun var mıdır?..
managerzone'a gireyim dedim ama onda da oyuncuların mevkilerini biz belirliyoruz filan pek sarmadı.. onun dışında bir sürü oyun var piyasada.. hangisi en süperidir?.. "bak ben bunu oynuyorum, feci sardı" diyebileceğiniz oyun var mıdır?..
0
musti 336
(02.11.08)
ukeladümbelek
(02.11.08)
ft.ntvspor.net

eğlencesine yani.sozluktende yazılanları okuyabılırsın..
0
isott
(02.11.08)
birkaç ay içinde (bkz: fm live) çıkacak. 3 aylık beta kullancısı olarak diyorum ki, kesinlikle çok sarar. hele fm/cm serilerine alışkınsan.
0
gioberg
(02.11.08)
(13)

ağzına kadar yemek, tatlı vs. dolu valiz havaalanında sıkıntı yaratır mı?

o s c a r
yarın bir haftalığına türkiye'ye geliyorum. dönüşte baklavasından, ezinesine sırf yiyecekten oluşan bir valizle dönmeyi planlıyorum. havaalanında sıkıntı yaratırlar mı ne bu böyle diye?erken soruyorum zira ben varır varmaz annem ile anneannem çalışmalara başlayacaklar:)şimdiden teşekkürler.edit: fra
yarın bir haftalığına türkiye'ye geliyorum. dönüşte baklavasından, ezinesine sırf yiyecekten oluşan bir valizle dönmeyi planlıyorum. havaalanında sıkıntı yaratırlar mı ne bu böyle diye?

erken soruyorum zira ben varır varmaz annem ile anneannem çalışmalara başlayacaklar:)

şimdiden teşekkürler.

edit: fransa'ya döneceğim.

@mea maxima culpa, önerin için teşekkürler.
0
o s c a r
(24.10.08)
hangi ülkeye sokmaya çalışacaksın bunları, onu da yaz, belki tecrübesi olanlar ona göre yazarlar.
0
mea maxima culpa
(24.10.08)
Zamanında Almanya'ya giderken ben yapmıştım :) Pek bir sorun çıkmamıştı.
0
alkolik imam
(24.10.08)
oldukça çok aktarmalı bir yolculukla, İstanbul'dan Los angeles'a kadar börek, beyaz peynir ve zeytin dolu bir valiz götürmüştük biz. Bazı ülkelerde "valizlerde bulunması yasak unsurlar" arasında yer alıyordu yiyecekler, ama olay şöyle gelişiyor: - valizinizde X, Y, yiyecek, Q, W var mı? - Yok! - Buyrun!

bence şansını dene en kötü havalanında bir ziyafet verirsin ;p
0
zillosh
(24.10.08)
bu konularda hiçbir tecrübem yok, ama naçizane şunu tavsiye edeyim. hani böyle yiyeceklerin havasını alıyor ambalajlıyorlar ya, ondan yaptır. şarküterilerde yaparlar herhalde. koku ve akma dökülme sorunu kalmaz.
0
mea maxima culpa
(25.10.08)
@zillosh, valla fransa nevi şahsına münhasır, kendine göre kuralları olan bir ülke. eğer "valizlerde bulunması yasak unsurlar" listesi diye bir şey varsa kimi ülkeler için, fransa'da kesin vardır ve büyük ihtimal yiyecek de listede yer alıyordur. size sorun çıkmaması güzel, lakin böyle bir listenin olabilme ihtimali düşündürücü:)

@mea maxima culpa, tekrar teşekkür ederim. benim aklıma sittin sene gelmezdi bunu düşünmek, ama herhalde bizimkiler** biliyorlardır, bir şekilde ayarlarlar.
0
🌸o s c a r
(25.10.08)
bi sıkıntı olacağını sanmıyorum. thy'de check in'ci olarak çalıştığımda alıyorduk öyle bagajları, kimse almayın demiyordu.
0
ravioli
(25.10.08)
italya'da erasmus yaparken 4 türk arkadaşımla beraber; ezine'sinden vişne suyu'na kadar onlarca çeşit yiyecek sokmuştuk italya'ya. hiçbir sorunla karşılaşmadık.
ancak;
yiyecekler kesinlikle akmamalı.(darbe alabileceklerini de düşün)
ve ağır bir biçimde kokmamalı. (belki koku yüzünden, şüphelenip, arama yapmaya kalkabilirler.)
onun dışında fransa'ya özgü bir yasak varsa bilemem.
0
gioberg
(25.10.08)
aslinda biraz da sansa bakar efenim. eger sansiniz varsa sizin valizinizi kontrol etmezler. bazen bu polislerin ipneligi tutuyor ve tum valizinizi dokuyorlar. o yuzden polislerle fazla goz goze gelmeyin hizli adimlarla havaalanini terketmeye bakin :P
0
hollandabocegiilesevismek
(25.10.08)
el cantanizda olmayan seyler nadiren sorun yaratir, takiliniz.
0
twodimensionprism
(25.10.08)
arkadaşlar alakadar olup cevap yazdığınız için hepinize teşekkür ederim. ben şansımı deneyeceğim valla, kafaya koydum;)

@ravioli, ben de thy ile döneceğim, verdiğiniz bilgi rahatlattı valla.

@gioberg, darbelere karşı paketleme, yiyeceklerin kokmamasını sağlamak gibi mevzulardan aile büyükleri sorumlu. valizi onlar yapacak, benim tek görevim valizi sağ salim burada kaldığım yere getirmek:)

@hollandabocegiilesevismek, hani yabancı ülkeye vardıktan sonra pasaport kontrolü bitiminde bekleyen iri kıyım adamları diyorsunuz değil mi?:) valla zaten valizi uçağa vermiş, ülkeye girmiş olucam. bunları sokamazsın derse 2-3 baklava verir hallederiz artık, eheh.
0
🌸o s c a r
(25.10.08)
fransa'yı bilmiyorum ama bu perşembe günkü san diego-chicago-istanbul uçuşumdaki bavullardan kilitli olan bir tanesi açılmış, içindeki çukulatalar (ki kesinlikle kapalı pakette, basbaya marketten alınmış bildiğimiz 4 paket hersheys çukulata) yok olmuş, bavulun içine de "bavulunuzu random kontrol ettik, kilidini kırdık kusura bakmayın" yazısı konulmuştu. yasak filan olmamasına rağmen kontrolcu arkadaşın canı çukulata çekmiş diye tahmin ediyorum. en kötü ihtimal alırlar orada çöpe attırırlar.
0
zkurmus
(25.10.08)
ben lokum ve turk kahvesi götürmüştüm fransa'ya, bir sorun olmadı. ezine falan demişsiniz cidden akıp dökülmeyecek şekilde paketlenmesine dikkat edin. almanya'dan turkiye'ye donerken ise çikolatalarım yok olmustu:)
her ulkenin standardı farklı. yıllar önce hilary swank yeni zellanda'ya girerken elma soktuğu için ciddi problem yaşamıştı. tarım hastalığı taşınır vs muhabbetlerinden ötürü. ama ben geçen ay makedonya'ya giderken bildiğin elma götürdüm yanımda. indiğimde alışveriş yapacak vaktim yok diye. avrupa ülkeleri için çok sert kurallar yok bldiğim kadarıyla.denemeye değer gibi geldi bana.
0
filtre kahve
(25.10.08)
herkese tekrardan ilgilenip cevap yazdıkları için teşekkür ederim.

20 kg'a yakın yiyeceği sorunsuz fransa'ya sokmuş bulunmaktayım. hiçbir sorun çıkmadı;)
0
🌸o s c a r
(04.11.08)
(7)

satranç

lovemyself
şimdi, satranç konusu hayatıma girdi. uzun hikaye ama, sonuçta ben ciddi bir müsabakaya katılcam. benim dışımda gelişti olaylar, yoksa katılmam imkansız. at nasıl gider, piyon nedir, şat giderse oyun biter, bunları biliyorum. yaklaşık 7-8 yıldır hiç oynamamışım satrancı. ama kontrol ettim, hatırlıyo
şimdi, satranç konusu hayatıma girdi. uzun hikaye ama, sonuçta ben ciddi bir müsabakaya katılcam. benim dışımda gelişti olaylar, yoksa katılmam imkansız. at nasıl gider, piyon nedir, şat giderse oyun biter, bunları biliyorum. yaklaşık 7-8 yıldır hiç oynamamışım satrancı. ama kontrol ettim, hatırlıyorum.

sadece özel bazı durumları hatırlamıyorum. rok diye bi durum varmış mesela, hatırlamıyordum. taktik falan bilmiyorum haliyle. google dan arayıp, öğrenmeye çalışcam bilmediklerimi. ama aklıma gelen ve ilk bakışta cevabını bulamadığım sorularım var.

1) Piyon sona giderse vezir oluyor sanırsam. ilk önce, karşı tarafın yediği en büyük taş oluyor diye hatırladım ama, vezir diyorlar. peki, üç piyon taşıdım karşıya, üçü de vezir mi oluyor? (büyük ihtimalle evet bu sorunun cevabı)

2) Taşların puanları neler? (Fil 2 puan mesela)

3) Ben bir oyun aldıysam, 1-0 olmuyor mu, yenilen taşlara göre mi puanlama yapılıyor?

4) Piyonun hiç yan gittiği vaki midir? (Bence hayır ama, yine de sorayım, içimde kalmasın)

baka soru gelirse aklıma şu birkaç saat içinde, eklerim. teşekkürler diyeyim.
0
lovemyself
(24.10.08)
1) piyon son kareye ulaşınca şah hariç istediği her taşa dönüşebilir.
4) hayır.
0
arwear
(24.10.08)
yani mesela, bne ikinci piyonumu istersem at yapıyo muyum?? hobaa, iyiymiş bu? ben atı tercih ederim şahsen ikinci bir vezirdense..
0
🌸lovemyself
(24.10.08)
comptrol
(24.10.08)
1-Evet,maksimum 9 vezire sahip olabiliyorsunuz bir oyunda.
2-taşların puanları konusunda bir kesinlik yoktur. zira satrançta taşlarının puanının hiçbir önemi yoktur. normalde kale, fil ya da attan daha değerlidir. ama fili uğruna kalesini feda edeni çok gördüm. bu tamamen sizin oynayış stilinize ve maçtaki duruma bağlı. (bkz: feda) (bkz: vezir fedası)
3-1-0 oluyor, taşların puanının değeri yok.
4-asla ve kata vaki değildir.(ama çarpraz yiyorlar. bunu bildiğinizi öngörüyorum.)
0
gioberg
(24.10.08)
sanırım 4. masada bayan oyuncu oynatma zorunluluğundan size de turnuvaya katılma zorunluluğu doğdu.

1 - tüm piyonlarınızı vezir yapabildiğiniz gibi piyonun illa vezir olma zorunluluğu da yoktur. piyon ulaşabildiği son karede şah veya piyon haricinde vezir, fil veya at taşlarından birinin yerini alabilir.

2 - satrançta taşlara göre bir puan sistemi elbette yok. sadece şah ve mat var. ama taşların derecelendirmesini merak ediyorsanız bir büyükustadan şöyle bir şey okumuştum. vezir: 10, kale:5, fil:3, at:3, piyon:1 puan kabul edilebilir. ancak fil ve at 3'er puan olmasına rağmen fil > at kabul edilir.

3 - 2. cevabın ilk iki cümlesi.

4 - piyon yan gitmez ama bir istisnayla çapraz değil yanındaki taşı alabilir. piyonun ilk hareketinde biliyorsunuz isterseniz bir değil iki kare ilerletebilirsiniz. iki kare ilerlettiğinizde sadece o ana mahsus olarak eğer rakibin piyonunun yanına geldiyseniz. rakip sizi yanında olmanıza rağmen piyonuyla yer ve çapraz gider. bu kural "geçerken alma" kuralıdır.
0
caturanga
(25.10.08)
sorduğum da buydu. "geçerken alma" kuralını bilmiyordum mesela. böyle kurallardan haberim yok.

bir soru daha ekleyeyim;
5) Diyelim ki vezirle ya da kale ile karşı tarafın herhangi bir taşını yedim. yediğim taşın durduğu karede durmalıyım değil mi? önü boşsa, sonraki karelerden birinde durma gibi bi şey hatırladım eskilerden.. belki de atıyorumdur.
0
🌸lovemyself
(25.10.08)
5-yok,hayır. o hareket biraz damaya kaçıyor :) yediğiniz taşın olduğu karede durmanız lazım.
bir de aklıma gelmişken, turnuvada oynayacaksanız, dokunduğunuz taşı oynamak zorundasınız. (bkz: touché) bunun istisnası eğer dokunmadan önce "düzeltiyorum" derseniz sağlanır. ayrıca rok yaparken de önce şah'a dokunmanız gerekir, aksi halde sadece kaleyi oynatabilirsiniz.
ayrıca yine turnuvada oynayacaksanız, (bkz: notasyon) tutmanız gerekebilir. yani sizin ve rakibiniz oynadığınız her hamleyi, size verilcek olan kağıtlara yazmanız gerekir.
0
gioberg
(25.10.08)
(7)

Yurtdışına CD göndermek

gioberg
Merhaba,Yurt dışına -ingiltere'ye- bir cd göndermek istiyorum lakin kargo şirketleri uçuk rakamlar çıkartıyorlar.Sorularım şunlar; 1-Bu Cd'yi sağlam bir cd kabına koyup, normal mektup zarfıyla göndermeye kalksam İng'e ne olur? 2-Hani, yolda başına bişi gelmesini geçtim, gönderdiğim yere ulaşır mı ac
Merhaba,
Yurt dışına -ingiltere'ye- bir cd göndermek istiyorum lakin kargo şirketleri uçuk rakamlar çıkartıyorlar.
Sorularım şunlar;
1-Bu Cd'yi sağlam bir cd kabına koyup, normal mektup zarfıyla göndermeye kalksam İng'e ne olur?
2-Hani, yolda başına bişi gelmesini geçtim, gönderdiğim yere ulaşır mı acaba?
3-PTT'dekiler, bunun içinde mektup yok deyip, almamazlık yaparlar mı?
4-Yurtdışına mektup gönderirken sadece pul parası mı ödüyoruz?
Teşekkürler
0
gioberg
(24.10.08)
iso yapıp bir yere upload edin?
0
leylak sarabi
(24.10.08)
Ben çok yakın zamanda amerikaya 5 adet cd gönderdim ptt yoluyla, koydum şu içi pıtırcıklı zarflardan birine, sağsalim gitti valla. üstelik taahhütlü (böyle mi yazılıyodu bu?) gönderdim, yani yerine ulaşınca size de bir kağıtla haber geliyor ya işte ondan, sadece 1 ytl fark ödedim onun için. tüm kargolardan ucuz ptt, ben hep onu kullanıyorum. parası da ağırlığa ve ülkeye göre değişiyor, son olarak da ingiltereye 5 kglık bir paket gönderdim 30 ytl civarı ödedim. Evet hayatım yurtdışına hediye paketleri göndererek geçiyor :)
0
opucuk baligi
(24.10.08)
ben ve sözlükten smoky (istanbul - manchester) geçen yıl dvd değiş tokuşu yaptık. birbirimize yaklaşık onar dvd'yi en basit ve en ucuz posta yöntemiyle gönderdik. yaklaşık bir hafta - 10 gün civarında zarflarımız yerlerini buldu. 6-7 lira gibi bi meblağ ödediğimi hatırlıyorum.
0
dehri
(24.10.08)
evet gönderebilirsin deyip ayrıntıya geçiyorum.
1-sağlam derken, esnek cd kapları var. o şeffaf olanları demiyorum. bence kırılmasından esnemesi daha iyi olur. ingiltereyi bilmiyorum ama arkadaşım almanya üzerinden afganistana göndermişti.
2-gönderdiğin yere ulaşır. uzun sürer bi kaç hafta.
3-PTT'dekilerin keyfine kalmış bi şey değil o. ağırlık ve ebata bakılır.
4- yurt dışına "mektup" gönderirken sadece pul parası ödersin. 10 lirayı geçmez diye tahmin ediyorum.
aslında bi şekilde upload etsen arkadaşın indirse daha iyi olur. ama sen bilirsin.
ha bir de; bir arkadaşım abdden büyük bir zarf göndermişti nasıl olduysa zarfın ağzı açılmış. üstünde 3-4 tane imza kaşe vardı, bize geldiğinde açıktı diye. yani dikkat ediyorlar böyle şeylere demek istiyorum.
0
hollowlife
(24.10.08)
@leylak şarabı; ya arkadaşımın bilgisayarla pek bi arası yok, kaldı ki düzenli internet bağlantısı da yok. 2 dvd göndermek daha kolay olacak benimiçin :)
0
🌸gioberg
(24.10.08)
bir arkadaşım yurtdışında DHL firmasında çalışıyor ve ülke dışına giden postaları kafalarına göre açıp kontrol ettiklerini söyledi, yani adamların zarfı açma hakkı var, eğer CD yollamak yassah ise sorun olabilir ama şansa kalmış,

bunun dışında havaalanında birine verseniz yollıcağınız kişide karşı havaalanında alsa hem beleşe hem sağlama gelir.
0
nema problema
(24.10.08)
Ptt ile yurtdışına birçok kez dvd gönderdim bootleg takası için, hiç sorun çıkmadı. Dvdleri (www.cd-sleeve.com )'daki gibi poşetlere koyup hava kabarcıklı zarfa yerleştirdim, hepsi sağlam bir şekilde ulaştı alıcısına. Ptt'de zarfın boyutlarına ve ağırlığına bakıyorlar, taahhütlü olarak gönderirseniz 5-6 lirayı geçmemesi lazım.
0
Dag
(24.10.08)
(8)

Eski model siyah telefon arıyorum.

gioberg
Merhaba,Fotoğraftaki gibi eski,siyah telefonlardan arıyorum. (Gerçekten kullanmak için, süs olmasın yani.)İstanbul'da nerede bulabilirim?Teşekkürler
Merhaba,
Fotoğraftaki gibi eski,siyah telefonlardan arıyorum. (Gerçekten kullanmak için, süs olmasın yani.)
İstanbul'da nerede bulabilirim?
Teşekkürler
0
gioberg
(21.10.08)
(bkz: cukurcuma)
0
orange coffee
(21.10.08)
ataturkiye
(21.10.08)
@ataturkiye
Teşekkürler ama hiç bir şekilde "hamdi bey'in telefonu" diye reklamı yapılan bir yerden bu telefonu almam :)
0
🌸gioberg
(21.10.08)
vatan'da da var bu minton ama fotoğraflarda göründüğü gibi klas değil, retro havası yok, oyuncak gibi.
0
blackdog
(21.10.08)
mudo da görmüştüm geçenlerde. ama çalışıyo muydu yoksa süs için miydi emin değilim, bakmadım. bence siz bakın.
0
nerdeyim ben
(21.10.08)
mevlanakapı
0
radikalherif
(22.10.08)
ya dolasirken denk geldim. tam resimdekinin aynisi gittigidiyor'da varmis:

urun.gittigidiyor.com

burdan bi bak.
0
morkukuletaliprenses
(22.10.08)
Buna çok benzeyen Minton'ın çıkarttığı bi telefon var. Eski gibi gözüküyor ama yeni yani.
0
bodom
(22.10.08)
(2)

Yeni Asır-Istanbul

chaud
Istanbul'da egenin gazetesi Yeni Asır satılıyor mu ?muhtemelen web stesinden bakamayacağım bir ilana bakmam lazım.
Istanbul'da egenin gazetesi Yeni Asır satılıyor mu ?muhtemelen web stesinden bakamayacağım bir ilana bakmam lazım.
0
chaud
(15.10.08)
Bildiğim kadarıyla Ege bölgesi dışında satılmıyor.
0
gioberg
(16.10.08)
Siz söyleyin biz bakalim buradan?
0
trimpot
(16.10.08)
(6)

Overseas ülkeleri

liontrainer
Ingiliz üniversiteleri Home/EU ve Overseas ülkelerinden gelen öğrenciler için farklı ücretler istemekte.Türkiye'nin durumu ortada, kalkıp gurbet ellere gitsem bana gece tarifesi mi açarlar yoksa adam akıllı sen de bizdensin deyip normal tarife mi açarlar?Daha once PhD veya Master yapmak için UK yoll
Ingiliz üniversiteleri Home/EU ve Overseas ülkelerinden gelen öğrenciler için farklı ücretler istemekte.

Türkiye'nin durumu ortada, kalkıp gurbet ellere gitsem bana gece tarifesi mi açarlar yoksa adam akıllı sen de bizdensin deyip normal tarife mi açarlar?

Daha once PhD veya Master yapmak için UK yollarına düşen arkadaşlar hangi ücrete maruz kaldıklarını paylaşırlarsa sevinirim.
0
liontrainer
(09.10.08)
Eee, Turkiye'nin durumu belli derken? Turkiye = overseas. EU ile de alakamiz yok zaten. Gece tarifesi gozuktu sana.
0
wpi
(09.10.08)
UK de master yapan arkadaslarım her zaman overseas ucret odedıler, cok farklı olması can acıtıyor evet.
0
islakkedicorbasi
(09.10.08)
Teşekkürler.Burs bulma vakti geldi anlaşılan.
0
🌸liontrainer
(09.10.08)
12000 öro yillik. deli para.
0
fdegir
(09.10.08)
EU vatandaşı olmama rağmen, türkiye'de yaşadığım için beni overseas saydılar diyeyim de durumun vehametini anla sen.
0
gioberg
(09.10.08)
british council'in websitesinde burslar hakkında bilgi bulabilirsiniz. Ayrıca EU vatandaşı olsanız dahi son üç yılda yaşadığınız ülke EU dışında olursa yine overseas sayıyorlar.
0
vghost
(09.10.08)
(5)

ÇIKIŞ

goodbyecruelworld
Üniversiteden temmuz'da mezun oldum ama henüz çıkışımı almadım.1- Aynı gün içerisinde alabilir miyim?2- Çıkışı almak için belli bir süre var mı, 3 - 4 ay sonra da alabilir miyim mesela?3- Kütüphane kartımı kaybettim sorun çıkarırlar mı?4- Fotoğrafın sakalsız olması şart mı?Teşekkürler.
Üniversiteden temmuz'da mezun oldum ama henüz çıkışımı almadım.

1- Aynı gün içerisinde alabilir miyim?
2- Çıkışı almak için belli bir süre var mı, 3 - 4 ay sonra da alabilir miyim mesela?
3- Kütüphane kartımı kaybettim sorun çıkarırlar mı?
4- Fotoğrafın sakalsız olması şart mı?

Teşekkürler.
0
goodbyecruelworld
(26.09.08)
2- belli bi süre yok sanırım, ben 1 ay sonra almıştım, o ana kadar kimse bir şey dememişti, şu güne kadar alman gerek diye.


4- ne fotoğrafı?
0
ravioli
(26.09.08)
Bu sordukların okuldan okula, fakülteden fakülteye göre değişir ama;
1- Bildiğim kadarıyla alamazsın. Yönetimin imzalaması gerekiyor.
2-Belli bir süre yok, istediğin zaman alırsın. Ama belgelerini bir an önce ver.
3-Gazete ilanı isteyebilirler kaybolduğuna dair.
4-Evet, sakalsız olmalı.
0
gioberg
(26.09.08)
vaktiyle çıkışına al böyle şeylerin şakası olmaz ülkemizde :P

kütüphaneye borcun yoksa bir problem olmaz herhalde
0
leontes
(26.09.08)
1- alırsın. en fazla imzalar için biraz koşuşturursun ama bir günde hallolur
2- belirli bir süre yok diye biliyorum ben de.
3- kütüphane kartını bilemem ama kitap iade etmeyi unutmuşsan bayagı ugraştırıyorlar. sen yine de oğrenci işlerini hatta kütüphaneyi ara bir konuş. kıllık çıkarma adına gazeteye kayıp ilanı vermeni isteyebilirler.
4- bu birazda diploma bölümündekilere bağlı benim ilk verdiğim fotoğrafı beğenmemişlerdi sakal yüzünden, kestirip tekrar çektirdim aslında onu da kabul etmeyeceklerdi ama kratos a bağladığımı görünce halletmişlerdi işimi.

not: şimdi aklıma geldi çıkış için de fotoğraf istiyorlar mı? benim bildiğim fotoğrafı diplomayı almak istediğinde alıyorlar.
0
patricia teyze
(26.09.08)
1- Ben belelerimi teslim ettikten 1 hafta sonra almıştım.
2- Her zaman alabilirsin.
3- Pasoyu da istiyorlardı vermemek için gazeteye ilan vermiştim. O kart için de isterler belki.
4- "Sakalımı kesmeyeyim fotoşop yaptırırım hehe" dersen bil ki yemiyorlar. Tecrübe ile sabittir. Bir de takım elbise de şarttı.
0
flame of feanor
(26.09.08)
(13)

Sıkışmış kola kapağını açmak

joehigashi
Meret kapağı öyle bir sıkmışımki şimdi de açamıyorum. Havluyla açmaya çalışmakta kar etmedi kayıyor bu seferde. İlla bıçakla mı keselim ? bir öneriniz var mı ? Yok mudur pet şişe kola kapağını açmanın yolu ?
Meret kapağı öyle bir sıkmışımki şimdi de açamıyorum. Havluyla açmaya çalışmakta kar etmedi kayıyor bu seferde. İlla bıçakla mı keselim ? bir öneriniz var mı ? Yok mudur pet şişe kola kapağını açmanın yolu ?
0
joehigashi
(23.09.08)
havlu bile çare etmedi diyorsan daldır bıçağı şişenin böğrüne..
0
deckard
(23.09.08)
havluyla açılmaması gayet doağl, havlu kalın çünkü ne kadar sıkarsanız sıkın kayar. daha ince kumaşlarla açmayı deneyin, tişört gibi. ayrıca kapağı baş parmağınızla işaret parmağınız arasına değil, serçe parmağınızla avuç kenarınıza sıkıştırın.
0
lepidodendron
(23.09.08)
isitmaniz lazim once, boylece genlesir
0
ermanen
(23.09.08)
varsa ingiliz anahtarıyla sıkıştırıp aç, kesin çözüm.
0
gioberg
(23.09.08)
ağız? diş?
0
insanimsi
(23.09.08)
Sorun baskısı silinmiş pijama görevi gören tshirt ile çözülmüştür arkadaşlar :) Teşekkür ederim..
0
🌸joehigashi
(23.09.08)
efes pilsenin magnet olarak da kullanabılen acagı var.onun ıcınde hem cam şişe acıcı hemde pet şişe acacagı var.valla bi guzel oluyoki.

satabılırım.. :)
0
isott
(23.09.08)
peçete ile deneyin. o kadar işe yarar ki müptelası olacaksınız.
0
caturanga
(23.09.08)
sakın bıçakla kesmeyin ha içine plastik parçaciklar düşer ufak ufak.
bıçağı daldırın zort diye. ha bende şimdi gidip uludağ limon içecem. afiyet olsun.
0
crystalsoul
(23.09.08)
Kerpetenle kistirip ceviriyorsunuz hunharca.
0
vita vinum est
(23.09.08)
birisi agiz dis demis de, oha sakina bu yola basvurmayin arkadaslar. valla dislerinizi eline alirsiniz , sonra TVdeki malum takma dis reklamlarinda oynarsiniz. dolaba koyun ki gaz biraz yogunlasip hacmini ve basincini dusursun derim. olmadi bana yollayin, kasli kollarimla acayim kapagi - kasli kollarim demisken, buradaki butun duyuru bayanlarina selam ederim.
0
egotm
(23.09.08)
Hafif hunharca ama etkili bir başka çözüm de, kapağa bir iğne saplamaktır böyle durumlarda. Kapak metalse bir başka yöntemle ufacık bir delik açmak da yetiyor.
0
sui
(23.09.08)
0
disq
(23.09.08)
(2)

laleli'de bir azize - final sahnesindeki müzik

thejester
bu şarkıyı nasıl bulurum? emule limewire tarzı programlar kullanmıyorum, arama motorlarını denedim her şekilde ama çıkmadı, yollayacak sözlükçünün ellerinden öperim..
bu şarkıyı nasıl bulurum? emule limewire tarzı programlar kullanmıyorum, arama motorlarını denedim her şekilde ama çıkmadı, yollayacak sözlükçünün ellerinden öperim..
0
thejester
(19.09.08)
maıl verirsen, mail yoluyla atayım sana.
0
gioberg
(20.09.08)
şarkının adı sanı nedir?
0
mortifera
(20.09.08)
(5)

mr and mrs brown went to the seaside

orange coffee
iyi derecede ingilizce ve italyanca biliyorum (öhm) lakin kullanmamaktan diller yavas yavas gidiyor.. sirf bu yuzden orta seviyedeki ispanyolcami kaybettim.. bilen bilir yunanca ogrenmeye heves etmistim sirf bu yuzden onuda birakiyorum ilgimi alakami herseyimi su 2 dile vericem.. filmleri dizileri a
iyi derecede ingilizce ve italyanca biliyorum (öhm) lakin kullanmamaktan diller yavas yavas gidiyor.. sirf bu yuzden orta seviyedeki ispanyolcami kaybettim.. bilen bilir yunanca ogrenmeye heves etmistim sirf bu yuzden onuda birakiyorum ilgimi alakami herseyimi su 2 dile vericem.. filmleri dizileri altyazisiz izlerim anlama sorunum yok ama konusma olarak biseyler yapmam lazim yurtdisina cikinca 1 haftada aciliyorum tikir tikir konusuyorum ama her zaman yurtdisina cikma imkanim olmuyor.. ne yapabilirim bir dili unutmamak icin?
(lutfen "italyan kulturde konusma kursuna git" falan demeyin)
0
orange coffee
(18.09.08)
italyan ve ingiliz chat arkadaşları bulunuz. bolbol geyik çeviriniz, futbol konuşunuz. ne kadar yapıcı olur bilemedim ama aklıma gelen bu.
aha bir tane daha: ingilizce ve italyanca kitapları sesli okuyunuz. hatta sesli kitap yaparak evrene hizmet ediniz.
0
insanimsi
(18.09.08)
Kitapların konuşmaya bir etkisi olmaz sadece telafuzu güçlendirir. Ol sebepten öyle aman aman tavsye edilecek bir şey değil kitap. yapılabilecek en mantıklı şey bir üstteki cevapta da olduğu gibi yurt dışından adam bulmak sanırım internet ortamında. hatta bu tarz işlere aracı olan siteler de var.
0
teritori
(18.09.08)
ben mesela yarım yamalak ingilizce bilirim ama çok güzel konuşurum, çünkü işim olmadığı her an bir film seyrederim ve altyazılara dikkat etmem, dinlerim. sonrasında da kendi kendime yaptığım deli konuşmalarını ingilizce yaparım(istemeden), (deli işte)...

konuşmak, duymakla olabilen bir şey; duyarsan kafanda da konuşursun. dili unutmamak için okumalısın ama konuşmak için dinlemelisin. film olayını dene, italyan yönetmen az değildir ama film tarzını değiştirmen gerekebilir :)

bir de televizyon var tabii, dinledikçe daha aşina olursun dilin güncel haline de...
0
ashh
(18.09.08)
bence de en güzeli chat arkadaşı. www.sharedtalk.com gibi siteler var, oralarda pratik yapmaya hevesli pek çok insan bulabilirsiniz.
0
hapax
(18.09.08)
(bkz: couchsurfing)
yurt dışından gelen turistleri ağırlama olayı.
eğer ağırlayamazsanız (ev yoksa,vs) gelenlerle bir kahve de içebilirsiniz. hem sizin için pratik olur, hem de gelenlere yardımınız dokunur :)
0
gioberg
(18.09.08)
(5)

Siyaset Bilimleri ve Uluslararası İlişkiler Hakkında Bilgi

suursuz deve
Nedir, ne değildir, nasıl bir bölümdür, iş alanı var mıdır yok mudur, vasıflı biri olmak için neler yapmak lazımdır, yüksek lisansda neler yapılabilir, nerelerde çalışılabilir, akademik kariyer yapma imkanı var mıdır? ve vesaire ve vesaire...Bu bölümle ilgili aklınıza gelebilecek her şeyi öğrenmek i
Nedir, ne değildir, nasıl bir bölümdür, iş alanı var mıdır yok mudur, vasıflı biri olmak için neler yapmak lazımdır, yüksek lisansda neler yapılabilir, nerelerde çalışılabilir, akademik kariyer yapma imkanı var mıdır? ve vesaire ve vesaire...Bu bölümle ilgili aklınıza gelebilecek her şeyi öğrenmek istiyorum sayın sözlükçüler.
saygılar bizden sevgiler sonsuz...
0
suursuz deve
(23.08.08)
sözlüğün 10.yılına girmeye yaklaştığı bir dönemde , sözlükte " siyaset bilimleri ve uluslararası ilişkiler " başlığında sadece 3 entrynin olması beni de çok şaşırttı .
belirtmeden edemedim. kolay gelsin.
0
drdr
(23.08.08)
iu uluslararasi iliskiler mezunu olarak soyle diyebilirim, is alani cok genis. mezun arkadaslarim ve ben hepimiz bambaska alanalrda calisiyoruz, tamamen sana kaliyor nerede calismak istedigin ama genel oalrak ozel sirketler oluyor tabi ilk tercih.
diplomatlik hayalin varsa, o konunun biraz zor oldugunu soyleyebilirim.
akademik kariyer nerede yuksek yaptigina, kadro olup olmadigina bagli.

kendini yetistirmek istiyorsan mezun olunca ne yapmak istedigine belirle ona gore gelistir. eger direkt calisayim diyorsan -bence- yabanci dile cok agirilik ver. sadece ingilizce degil mutlaka ek bi dil ogren. eger uni'e yeni basliyorsan 4 senede cok rahat yeni bir dil ogrenirsin.
yok eger akademik istiyorsn cok okuman gerekecek. ilk seneden hocalarla yakin ol, onalrdan oneri al. ona gore hazirlan.
diplomatik bisiler, dis islerinde calismak falan istiyorsan, yine yabanci dil sart. onun disinda giris sinavalrinda ne soruyorlar, ne istiyorlar onlari ogrenmen isine yarayabilir.

sonuc olarak yine -bence- once sen ne yapmak istedigine karar ver, ona gore gelistir kendini.
hem akademik yapayim, hem olmazsa is bulayim, olmadi diplomat olayim dersen olmaz. bence once ne yapmak istedigine kadar verip, ona gore gelistir kendini.
0
gioberg
(23.08.08)
bu bölümü yeni bitirmiş biri olarak bahsedeyim biraz:

- öncelikle hangi okul olduğu çok önemli. nitekim üniversiteden üniversiteye dersler değişebiliyor. bunu belirtirseniz iyi olur.

- bu bölümde çoğunlukla 2. seneden sonra yöneleceğiniz alanı seçiyorsunuz. siyaset bilimine mi yoksa uluslararsı ilişkilere mi yöneleceğiniz alacağınız derslerle şekilleniyor.

- tavsiyem mümkün olduğunca ödev, sunum, yazılı döküman ortaya koyulacak derslerin seçilmesi. nitekim bunlar son sene yazılacak bitirme tezinde çok yardımcı olacaktır. bitirme tezinden de ziyade akademik kariyer düşünülüyorsa bunların katkısı bir hayli olacaktır.

- okumak. evet bu bölüm okutur efendim. ilke emir okudur. okumadan olmuyor. ebevyn sözü tam da bu bölüm de geçerlidir. "çalışırsan olur evladım" aslında çalışmak olarak görmemeli bu bölümü. eğer yatkınlık varsa bu bölüme, zaten zevk alınarak okunacaktır.

- bunun dışında göz korkmamalı "oku" dediysek de başı kaldırmadan 4. senede kalın çerçeveli 8 numara gözlerle takılınılan bir bölüm değildir. bol boş vakit de olacak. bu boş zamanları değerlendirmek için yabancı dil eğitimine ağrlık verilebilir, part time olarak uluslararası kongerlerde, sempozyumlarda çalışılabilir. bunların da etkisi muazzamdır. yabamcı bir çok insanla tanışılır, fikir alışverişinde bulunulur. hatta deneyimlediğim kadarıyla yabancı biri size ne okudğunuz sorup sbui dediğinizde "oha" nidalarıyla karşılanıyor. çok parlak bölüm diyorlar oracıkta afedersiniz g.tünüz kalkıyor. o kalktıkça siz daha bi hevesleniyorsunuz ehe.

- iş alanı konusunda seçenekler bir hayli fazla. abartmadan diyebilirim ki ne iş olsa yapılır.. ama gerçekten bölüme gönül verilmişse akademi en mantıklı seçenek. bu da o kadar zor değil. 4 sene sonunda edinilen birikimle rahatlanıldığı hissedilecektir.

- başka soru varsa alalım
0
dare
(23.08.08)
hakkı verilirse çok kültürlü, donanımlı olunabilecek bir bölüm.. ama maalesef iş imkanı benim gördüğüm kadarıyla herhangi bir işletme - iktisat mezununkinden farklı değil özel sektörde..
0
quinza
(23.08.08)
uluslararası ilişkilerde okuyacaksan iyi düşün derim. daha doğrusu ne için okuduğunu düşün. diplomat olmak mı istiyorsun? komik olma kuzen. bu alandan mezun 10'a yakın insan tanıyorum. sadece bir tanesi ab türkiye'de çalışıyor, ki kendisinin hayvani ötesi bir cv'si, london school of economics'te masterı, bilkentte doktorası var. geri kalanları, sigortacılık, reklamcılık, pazar araştırmacılığı gibi işler yapıyor. bir çoğu da oldukça mutsuz.

siyaset bilimi konusunda da şunu söyleyebilirim. bu alanda en güzel şey akademisyen olmaktır. onun dışında bir kaç devlet dairesine (bakanlık, başbakanlık) girebilirsin, eğer imkanın ve ilgin varsa milletvekili ve bakan danışmanı olabilirsin. başka da birşey yapamazsın (okuduğun alanla ilgili olarak) bu alanlar, iş imkanları daha az olan imkanlar gördüğüm kadarıyla. ama uluslarası mı siyaset mi dersen, kesinlikle siyaset bilimi derim.
0
kahvegibi
(25.08.08)
(2)

Düğün Fotoğrafçılığı, videoculuğu ve saireciliği...

babatema
Bunu organize edenler kimler oluyor? düğün salonları mı? diyelim ki bir ajansımız var ve bu ajansımızın da fotoğrafçıları ve kameramanları var. düğünlerde fotoğraf, video çekmek için işi düğün saloncularından mı almak gerekir? eğer öyleyse bunlar hangi koşullarda iş verir? bilgisi, tecrübesi falan
Bunu organize edenler kimler oluyor? düğün salonları mı? diyelim ki bir ajansımız var ve bu ajansımızın da fotoğrafçıları ve kameramanları var. düğünlerde fotoğraf, video çekmek için işi düğün saloncularından mı almak gerekir? eğer öyleyse bunlar hangi koşullarda iş verir? bilgisi, tecrübesi falan olan bu konuda, ne bilim.
0
babatema
(21.08.08)
düğün salonlarının, otellerin veya düğün, sünnet, balo gibi aksiyonların yapıldığı salonlara talip olan stüdyolar var, salon sahibiyle anlaşıyorlar. orada, yıl içinde yapılacak tüm organizasyonların fotoğraf, video işlerine o stüdyonun elemanlarından başka kimse giremiyor, bi nevi ihale usülü. tabi salon sahibiyle stüdyo arasındaki ortaklık bir yıllık da olabilir, beş yıllık da. orası da taraflara kalmış.
0
crayze horse
(22.08.08)
bu isler ihaleyle oluyor genelde. fotografcilar para veriyor dugun salonuna.
neden? cunku bu iste cok ucuk paralar donuyor.
zaten az cok tahmin edersiniz bir dugunde yuzlerce fotograf cekiliyor ve en az 5-7 ytl ye satiliyor, maliyeti bu fotograflarin ise cok cuzzi.bunu aylik ve yilliga vurunca inanilmaz bir para yapiyor.
burada en onemlisi sanirim dugun salonu sahibini taniyip isi ihaleye girmeden ondan almak, tam tersi yani piyasaya yeni girmis bir firma olarak is/ihale almak oldukca zor olabilir. (mafya falan demek istemiyorum ama her ihale ortaminda oldugu icin, bunlarda da oldugu biliniyor.)
0
gioberg
(22.08.08)
(3)

lost 4x05 altyazısı - hiç umudum yok ama...

kibritsuyu
lost sezon 4 bölüm 5 altyazısını arıyorum. hdtv ripi, 350 mb olanlardan. divxplanet'taki ve divxforever'daki altyazılardan hiçbiri uymadı. diğer tüm bölümlerinki uyuyor, 5. bölümünki uymuyor anasını satayım. her yerinde eşit miktarda kaysa subtitle workshop ile düzeltecem ama yok. başında altyazı er
lost sezon 4 bölüm 5 altyazısını arıyorum. hdtv ripi, 350 mb olanlardan. divxplanet'taki ve divxforever'daki altyazılardan hiçbiri uymadı. diğer tüm bölümlerinki uyuyor, 5. bölümünki uymuyor anasını satayım. her yerinde eşit miktarda kaysa subtitle workshop ile düzeltecem ama yok. başında altyazı erken gelirken, sonlara doğru geç gelmeye başlıyor.

niye lan tüm bölümler uydu da bu uymuyor, oturup baştan indirecem yoksa sırf altyazı için. bir yol göster, bir altyazı bul bana ey duyuru.
0
kibritsuyu
(18.08.08)
5.bölüm nuke yemişti, ardından bir proper versiyonu çıktı, altyazılar proper'a uyuyor demek ki sizdeki nuke yiyen versiyon, proper indirmekten başka çareniz yok gibi.
0
frant1c
(18.08.08)
www.lostforum.gen.tr
wwww.yedincigemi.com

bir de buralari dene istersen, lostla ilgili farkli altyazilar bulunabiliyor buralarda da.
0
gioberg
(18.08.08)
km playerda izliyorsan programın üzerinde sağ tıkla ve altyazılar"a gel. orada istersen fps değiştirebiliyorsun izstersen 0,5 sn ileri/geri veya 5 sn ileri/geri alabiliyorsun. eğer arşivlik tutmayacaksan geçici bir çözümle bunu deneyebilirsin. yok arşivde kalacak diyorsan 5. bölümü (altyazısı düzgün olandan) tekrardan farklı bir ripini indireceksin.
0
etna
(18.08.08)
(11)

Bankalar bozuk para almayı reddedebilir mi ?

hickiran karasinek ve uyuyan karinca
Her ay yüklü miktarda bozuk paranın elimize geçmesini sağlayan bir işimiz var..Bu paraları bütünletmek için bakkala çakkala vermekle uğraşamıyoruz,zira bakkallar ancak yüz liralık falan bozukluk alıyorlar.Bu arada biz sürekli Garanti Bankası'yla çalışıyoruz.Her ay başı paraları yatırmak için de hali
Her ay yüklü miktarda bozuk paranın elimize geçmesini sağlayan bir işimiz var..Bu paraları bütünletmek için bakkala çakkala vermekle uğraşamıyoruz,zira bakkallar ancak yüz liralık falan bozukluk alıyorlar.

Bu arada biz sürekli Garanti Bankası'yla çalışıyoruz.Her ay başı paraları yatırmak için de haliyle o bankaya gidiyoruz... Son zamanlarda çok problem çıkartmaya başladılar..
"Bi daha almicaz bu paraları,verecek yer bulamıyoruz" falan diye efelenmeye başladılar..
Nasıl iş bu , anlamıyoruz.. Adamlar sanki bize kıyak yapıyorlar paramızı alarak,müdürle falan takışmaya başladık..Yahu burası banka ya ,paramı oraya götürmeyeceksem nereye götürücem anlamıyorum ki..

Şimdi soracağım şu..

Para kabul etmek bankanın insiyatifinde olan bir şey mi ?
Böyle efelendikleri gibi "git almıyorum paranı" deme lüksleri var mı ?
Yoksa ben "bu para değil mi , elbette almak zorundasınız" diye , iyice işi pisliğe dökmeli miyim ?

not : dilenci değiliz :) para yasal yollardan yasal bir işle temin ediliyor :) ehehe

editimsi büdüt : bu arada şunu da belirtmek istedim... yüklü miktarda bozukluğu saymak banka görevlileri için zor olur , onların vaktini almayayım,işlerini kolaylaştırayım diye , dünyanın bozukluğunu onar liralık kuleler halinde bantlayıp bankaya öyle götürüyorum.. yani veznede cıngıl cıngıl para saymak gibi bir işleri olmuyor.. hazırladığım bantlı para balyalarını tık tık sayıp bir dakikada hemen işlemi tamamlıyorlar..
0
hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(18.08.08)
bozuk para saymak/almak banka için problem olmasa gerek.benim bildigim tartarak alirlar onlari.
0
fdegir
(18.08.08)
bildiğim kadarıyla inisiyatiflerinde olan bir şey değil parayı kabul etmemek, sahte ve yıpranmış olmadığı sürece.

merkezi bir yerlerdeyseniz, merkez bankaları bozuk paralarınızı tahsil etme konusunda daha istekli olacaktır. en azından tümletip sonra atm'den bile yatırabilirsiniz garantideki hesabınıza.
0
karapolisnas
(18.08.08)
dolmuşçularda da yüklü miktar bozuk para birikir. genellikle benzin alırlar o paralarla. dolmuşçu değilseniz bir dolmuşçuya sorup ne yaptıklarını öğrenebilirsiniz.
0
kibritsuyu
(18.08.08)
sabah duyuruyu eşim bankaya gitmeden evvel açmıştım , biraz önce konuştuk , gene sorun çıkartmışlar şube müdürüyle takışmış..

yanıtlarınız için çok teşekkür ederim.

türk parasının değerini koruma kanunu bilmemnesini falan da okuyorum sabahtan beri..şimdi siz de böyle diyorsunuz , kaçak kuçak bir iş olmadığı , para yıpranmış olmadığı müddetçe geri çeviremezler herhalde..

bu arada ;
@mrtksn ; evet, sakız/şeker otomatı işletiyoruz.. :)
0
🌸hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(18.08.08)
paranız heryerde paradır. paramız milli değerdir. hakkınızı arayın, hakkınızı koruyun. sizin paranızın miktarının ve şeklinin hakkında yorum yapmak bankaya düşmez.
0
ayanux
(18.08.08)
@red g :) yok hiç de alakasız değil..

çok şükür gayet iyi bir getirisi var bu işin..ki biz çok da üstüne eğilemiyoruz esasen..daha fazla ilgi ile çok daha fazla kazanılabilir..

otomat işine girmek istiyorsanız , sözlükten mesajlaşabiliriz.. bir yıldır bir sürü şey öğrendik sayılır..seve seve yardımcı olabilirim..
0
🌸hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(18.08.08)
ozel bankalar elbetteki reddedebilirler. kurulurken "her musterinin her tip islemini yapacagiz" diye bir aciklamalari yok ki? banka zorla tahsilat yapmaya calisiyordur o zaman bozuk da olsa almak zorundadir. ama bankanin bir talebi yokken musterinin kend istegiyle yatirdigi paranin sekline itiraz edebilir. sonucta banka icin bir maliyet o. ayni seyi bankalar birbirlerine de yapiyorlar, cok da yeni bir sey degil. (efektif dovizler komisyonla devredilir)

ha ne yapmak lazim? TCMB, onun olmadigi yerlerde Ziraat Bankasi "resmi olarak" almak zorunda her tur parayi.
0
507
(18.08.08)
#11195809

günümüzde madeni paralar 'bozukluk' veya 'ufaklık' adı altında sadece küsuratları ödemede kullanılıyor. bozuk paralar da para olma niteliklerini kanundan almalarına rağmen, kullanılmalarında bazı sınırlamalar vardır. gerek kağıt, gerekse madeni para olsun, her ikisiyle de yapılan ödemeleri kabul etmemek mümkün değildir. buna 'kanuni tedavül mecburiyeti' denilir ki, kağıt paralarda bu mecburiyet sınırsızdır. ödenen miktar ne kadar büyük olursa olsun, bunu karşı taraf kabul etmek mecburiyetindedir. madeni paraların ise mecburiyeti sınırlıdır. en çok üzerlerinde yazan değerin 50 katını tamamen bozuk para ile ödeyebilirsiniz. örneğin 5 kuruşlarla, 2.5 ytl ye yapabilirsiniz ama daha fazlasını da bozuk para ile ödeme isteğinizi karşı taraf kabul etmeyebilir.
0
efruz
(18.08.08)
507 , efruz ;
çok çok teşekkür ederim yanıtlarınız için..

hiç bilmiyordum böyle bir şeyin olduğunu.
zaten tam emin olamadığımdan bankada görevlilerle inatlaşmak , "almak zorundasınız" diye bağrınmak istememiştim..
eh demek zorunlu değillermiş , artık başka bir yol bulucaz..

tekrar teşekkür ederim.
0
🌸hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(18.08.08)
merhaba,
eger bankalarin almama hakki varsa, surekli bozuk paraya ihtiyac duyan birkac yerle anlasabilirsiniz. (bakkal,firin, kirtasiye)
her ahfta onlara belli bir miktar bozuk para goturmeyi taahut ederek sadece sizden almalarini rica edebilirsiniz.
en kotu ihtimalle paralri degerlerinin altinda satmayi teklif edebilirsiniz.( 11 ytl bozukluga 10 ytl gibi)
0
gioberg
(18.08.08)
"ayni kupondan 50 tanesinden fazlasini reddedebilir" denmisti daha once burada. ama hangisiydi neydi bilemedim.
0
osuruklu
(18.08.08)
(5)

Ryanair bagaj sorusu

theripperknownasjack
ben şimdi bilet satın alırken 2 bagaj airport check in diyecem demesine de benim bagajlardan biri 22 kg diğeri de 8-9 kg bişi. yani 15 15 değil. bu denyolar da her bagaj 15 olucak demişler websitelerinde, ama sonuç olarak totalde 30 kilo hakkım var. bir sorun olur mu ne dersiniz? böl ikisini de 15 y
ben şimdi bilet satın alırken 2 bagaj airport check in diyecem demesine de benim bagajlardan biri 22 kg diğeri de 8-9 kg bişi. yani 15 15 değil. bu denyolar da her bagaj 15 olucak demişler websitelerinde, ama sonuç olarak totalde 30 kilo hakkım var. bir sorun olur mu ne dersiniz? böl ikisini de 15 yap demeyin, mümkünatı yok tıkış tıkış zaten iki valiz de.
0
theripperknownasjack
(06.08.08)
aynısı ryanair 'la uçarken önümdeki çifte oldu.
kesinlikle 15-15 yapın yoksa fark öderseniz dediler, bayağa bir tartıştı çift görevlilerle, adam uçmuyorum falan dedi, ama sonunda parayı ödemek zounda kaldılar.

o yüzden şimdiden uyarayım sizi, belki iyi niyetli birine denk gelirsiniz sizi geçirir ama ryanair'in kar ettiği nokta bu ek gelirler olduğundan bu ihtimal bana zor geliyor.
iyi şanslar & iyi yolculuklar
0
gioberg
(06.08.08)
gigoberg o çiftlerin olayı pooling e girdiği için sorun yaratmış olabilir mi? ne dersin? hani ikisinin de bagaj hakkı vardır birininki fazla gelmiştir ikisini bir sayın gibilerinden. benim bahsettiğim olayda 2 bagajın sahibi de benim. giren çıkan bana yani:)
0
🌸theripperknownasjack
(06.08.08)
yani hemen arkalarındaydım, anladığım, adam yapmış rezervasyonu, 2 bavul demiş, biri 10 kilo diğeri 18 tutuyordu (atıorm tabi rakamları), ryanair'de olmaz 3 kiloyu diğer bavula koyun diyordu.
ama dediğin gibi belki isimleri farklı olduğundan da sorun çıkmış olabilir ama bana öyle gelmedi. öyle olsa adam o kadar bağırmazdı bence.
en iyisi bence ryanair in 24 saat yardım hatları vardı, orayı arayıp sor.
0
gioberg
(06.08.08)
ryanair'in numarası 900lüdür, aramanızı önermem.

sanırım siz bir şeyi yanlış anlamışsınız. bagaj başına para veriyorsunuz evet, ancak toplam bagaj limiti de 15kg. yani toplamda 15kg'yi geçerseniz (ki bayağı bir geçiyorsunuz) bir de ekstra bagaj ücreti ödeyeceksiniz.
şurada daha fazla bilgi var: www.ryanair.com
0
386 dx
(07.08.08)
@386dx: haklısın abi, istersen 120 tane bagaj taşı yanında toplam ağırlıkları 15 kg olmak zorunda. acı bir şekilde havaalanında öğrendim bunu. o verdiğin linkte yazılanları aslında her seferinde okuyordum ama işte insan anlamak istediği gibi anlıyor bazı şeyleri. halbuki direk belirtmişler sadece 15 kg diye. bir bavulu allahtan tanıdığa bıraktık da yırttık ekstra para vermekten diğer kilolara. allah cezanı vermeye ryanair.
0
🌸theripperknownasjack
(19.08.08)
(2)

AB Vatandaşlarına İngiltere Vizesi

metteya
AB vatandaşlarından ( Bulgaristan vatandaşıyım ) İngiltere vizesi isteniyor mu? Ya da nereden öğrenebilirim ?
AB vatandaşlarından ( Bulgaristan vatandaşıyım ) İngiltere vizesi isteniyor mu? Ya da nereden öğrenebilirim ?
0
metteya
(01.08.08)
normal şartlar altında, 3 aya kadar vize istenmiyor. ama 3 aydan fazla kalacaksanız oturma izni almanız lazım, o yüzden gitmeden ing. kons.a başvurmanız lazım.
yüzde yüz emin olmak için ya bulg. ya da ing. kons.a sorabilirsiniz.
0
gioberg
(01.08.08)
teşekkürler gioberg :)

bir belge buldum daha fazlası için:

www.musavirlikler.gov.tr
0
🌸metteya
(01.08.08)
(5)

beatles cafe

psyche
bu cafe tam olarak nerededir biri tarif edebilir mi? nereye baksam caminin yanındaki sokak yazılmış, bu cami herhalde istiklal'in ortalarında bulunan hüseyin ağa camisi. dün akşam gittim baktım ama bulamadım. göremedim herhalde. ya da söz konusu başka bi cami.ayrıca burda alkol var mı?
bu cafe tam olarak nerededir biri tarif edebilir mi? nereye baksam caminin yanındaki sokak yazılmış, bu cami herhalde istiklal'in ortalarında bulunan hüseyin ağa camisi. dün akşam gittim baktım ama bulamadım. göremedim herhalde. ya da söz konusu başka bi cami.

ayrıca burda alkol var mı?
0
psyche
(25.07.08)
evet o camii. camiinin oradan giriyorsunuz içeri. sol tarafta kalıyor cafe. sol tarafa baka baka ilerleyin işte. görürsünüz illa ki. sokağın ortasında bir yerde kalıyor tam olarak.

edit: alkol yok.
0
deckard
(25.07.08)
çilekli sıcak çikolatası güzel
0
kokomichu
(25.07.08)
Maalesef servis kotu fakat canli muzik guzel. Servis kotu derken sicak iceceklerin genelde ilik gelmesinden bahsediyorum. Bir de ortam pis gibi gozukur, masalarda bir suru cer-cople karsilasabilirsiniz ama bu durum oranin dogal atmosferi yani. Oranin insanlari boyle seviyorlar orayi.

Muzik cok iyidir. Aksam giderseniz canli muzigin keyfini yasayabilirsiniz. Son gittigimde (1 ay once falan) canli muzik icin ekstradan yalnizca 1 ytl aliyorlardi. Sicak bir ortamdir, tavsiye olunur.

Bir de Eloy Bar vardir imam adnan sokak'ta. Orasi da sozlukte de yazildigi uzere Beatles Cafe'nin alkollu versiyonudur. Baktiniz Beatles'da sikildiniz, daraldiniz; kalkin oraya gidin bir de.

Beatles ozellikle kalabaliklastigi aksam saatlerinde cok sikisik (sikismak) olur. Bunu da soyleyeyim. Biraz erken gidip guzel bir yere tunemekte yarar var :)
0
vita vinum est
(25.07.08)
Meydandan itibaren cadde boyunca ilerlerken solda Swatch mağazası var, onun karşısındaki sokaktan girince ileride solda...
0
crown
(25.07.08)
tam anlamıyla tarif etmek gerekirse, caminin yanındaki sokağa gir. aşağıya doğru yürü, solda önce "vazgal" adlı cafeyi göreceksin, oraya görünce oranın yanındaki 'sağındaki' kapıdan gir, üst kata çık,işte orası the beatles.
eğer the beatles'ı alt katlarda diye düşünür de öyle ararsan, bulamazsın.
0
gioberg
(25.07.08)
(2)

backpack arıyorum

dali dili havali korna
istanbul'da ucuza nerelerde bulabilirim?
istanbul'da ucuza nerelerde bulabilirim?
0
dali dili havali korna
(12.07.08)
kadıköyde balıkçıların bir üst sokağında var bir sürü mekan satan.
0
darknum
(12.07.08)
beyazıt, kapalı çarşı girişinde ve içinde birçok çantacı var, oralardan da bulabilirsin.
0
gioberg
(12.07.08)
(8)

halsizlik için ne yapılabilir??

cold
bi kaç gündür elimi kolumu kaldıracak halim yok.belimin ortası oyuluyo,günün belli saatinden sonra başım zonklamaya başlıyo.yerimden kalkacak halim kalmıyo.bunun ilacı nedir.
bi kaç gündür elimi kolumu kaldıracak halim yok.belimin ortası oyuluyo,günün belli saatinden sonra başım zonklamaya başlıyo.yerimden kalkacak halim kalmıyo.bunun ilacı nedir.
0
cold
(10.07.08)
sıcaktan olmasın?

tahin-pekmez gibi çılgın gıdalar ya da pharmaton tipi vitaminimsi şeyler...
0
forrestgump
(10.07.08)
Belin ağrıyorsa ihmal etme doktora git. bel ağrısı çok ciddi sorunların da göstergesi olabilir, riske atmaya gelmez bence.
0
gioberg
(11.07.08)
kan yapıcı ve c vitami içeren gıdalar tüketebilirsin belki.
0
babatema
(11.07.08)
Pekmeze falan bulaşma diyabet falansa daha beter olursun hemen doktora hadi bakiim
0
mikelarteta
(11.07.08)
kesinlikle doktora görünmeniz gerekiyor. kendi kendine geçmeyecek bir şey olabilir.

bol bol su içmenizi öneriyorum ayrıca, özellikle bu sıcak yaz günlerinde.
0
bu nick kullanimda
(11.07.08)
Hay bin yaşa. Yeni başlık açacağıma ben de burda yazayım izin verirsen.

Aynı sorundan bende de var ama benimki ileri düzeyde, kronik. Her sabah dayak yemiş gibi kalkıyorum. Yatağım yıllardır kullandığım ortopedik Yataş. Onda bir sorun olduğunu sanmıyorum. Odam çok karanlık değil. Akşama kadar esnemekten ağzım yırtılıyor. Ne Pharmaton ne de başka vitaminler kar etmedi. Pharmaton üstüne bir de mide bulantısı yapıyor. Ginseng içeren başka bir ilaç aldım onda da aynı şey oldu. Ginseng mide bulantısı mı yapar genel olarak?
Doktora gittim hem de kaç kere. Hiçbir şey çıkmadı. Dana gibi sağlıklıyım yani. Psikolojiktir diyenlere ise şunu söylemek istiyorum: bu sorun İstanbul dışındaki şehirlerdeyken bu kadar şiddetli olmuyor. İşim dolayısıyla sık sık seyahat ediyorum. Misal en son Antalya'da 2 hafta kaldım. Her sabah 6 buçukta zımba gibi uyanıp bir de yüzmeye gidiyordum.
Derdime bir çare nolur. Yaşamaktan soğudum artık.
0
felina
(11.07.08)
Düzenli ve sağlıklı beslenmek, düzenli spor yapmak, düzenli uyumak, temiz hava, stresten uzak durma... Tabi hepsi birden zor bulunuyor :)
0
ermanen
(11.07.08)
hergün "günlük süt" iç. hani şişe ile bakkalarda satılan..
0
winsome
(11.07.08)
(1)

man on the moon hakkında sorular..

theselfish
arkadaşlar merhaba, konu hakkında bilgili birileri çıkar mı emin değilim ama hadi bakalım..man on the moon, r.e.m. in andy kaufman hakkında yazdığı şarkısı ki filmi de vardı jim carrey nin oynadığı ama ben şarkısı hakkında sorular sorucam. şimdi öncelikle şarkının en çok kafama takılan kısmı, nakara
arkadaşlar merhaba, konu hakkında bilgili birileri çıkar mı emin değilim ama hadi bakalım..

man on the moon, r.e.m. in andy kaufman hakkında yazdığı şarkısı ki filmi de vardı jim carrey nin oynadığı ama ben şarkısı hakkında sorular sorucam.

şimdi öncelikle şarkının en çok kafama takılan kısmı, nakaratı:

If you believed
They put a man on the moon
If you believe
There's nothing up my sleeve
Then nothing is cool

bu yazdıklarımdan benim çıkarabildiğim:

şayet aya adam koyduklarına (çıkardıklarına) ve kolumun altında bir şey olmadığına inanıyorsan, hiçbir şey havalı değildir.

öncelikle sleeve kelimesini direk türkçe-ingilizce çevirisi yaptım, belki "nothing up my sleeve" şeklinde kalıplaşmış bi söz vardır bilmiyorum. burda sanırım sihirbazın kolunun arkasından bahsediyo, hani kolunun arkasında bir şey yoksa gerçekten sihir yapıyo gibi görünecek ya, ama emin değiim, bi de man on the moon kısmı var, burda "aya bile adam gönderdikten sonra, kimse daha fazla havalı olamayacağı için, hiç bir şey havalı değildir" manası mı var, yoksa man on the moon bizzat kaufman ın kendisi mi? böyle bi lakabı var mıydı onun? mantıklı olan o gibi duruyo çünkü şarkı andy kaufman a ve adı man on the moon :)

kısacası şu bahsettiğim kısmı bana güzel güzel açıklayack birini arıyorum diyim siz anlayın.

ha bi de giriş kısmını soracaktım, Monopoly, twenty one, checkers, and chess, Let's play Twister, let's play Risk gibi sözler var. bu oyunları mı severmiş oynarmış, yoksa otur oturduğun yerde gibi bi anlamı mı var, ben hayli araştırdım hayatını ancak yine de bu sorduğum sorulara cevap bulamadım..

eh, bu kadar, teşekkürler şimdiden..
0
theselfish
(09.07.08)
ilk bölüm için;
seslisözlük'te şöyle bir anlamı var sleeve'in "If you have something up your sleeve, you have an idea or plan which you have not told anyone about."
yani diyor ki (bence) "aya birisinin gittiğine inanıyor da bundan şüphelenmiyorsan (bunun arkasında başka bir şey olmadığını düşünüyorsan) bundan daha havalı birşey olamaz.

ikinci kısım için de şöyle bir yorum getirdim;
monopoly,satranç,dama ve 21 (blakcjack) genelde sakin, fazla heyecan yaratmayan oyunlar. yani diyor ki; boşver baba bu oyunları sana twister gibi risk gibi heyecanlı oyunlar yakışır. ayrıca risk de twister de mecazi anlam olarak bence kaufmann'ın hayatını özetleyen kelimeler.
0
gioberg
(09.07.08)
(24)

dünya turu

guybrush threepwood
selamlar,yavaş yavaş delirmek üzereyim ve kimse farketmiyor. ben de bildiğin her şeyi bırakıp dünyayı gezmeye karar verdim. hemen yarın olabilecek bir şey değil elbette fakat 2 senelik kalkınma planımı bunun üzerine kurma düşüncem var. bildiğin karış karış dünyayı gezeceğim, ne kadar sürer bilmiyoru
selamlar,

yavaş yavaş delirmek üzereyim ve kimse farketmiyor. ben de bildiğin her şeyi bırakıp dünyayı gezmeye karar verdim. hemen yarın olabilecek bir şey değil elbette fakat 2 senelik kalkınma planımı bunun üzerine kurma düşüncem var. bildiğin karış karış dünyayı gezeceğim, ne kadar sürer bilmiyorum. hep hayalimdi.

şimdi soruma gelince; belirli bir route'um yok, route hakkında bir fikrim de yok; araca da karar vermiş değilim, motorsiklet mi olur, bastonla mı olur, bisikletle mi olur, araba ile mi olur bilemiyorum, baston, tren, otobüs daha mantıklı geliyor; ne kadar para gider kestiremiyorum, her gittiğim yerde beş yıldızlı otelde elbette konaklamayacağım, işin esprisi o zaten. aylık ne kadar sabit bir gelir bana dünyayı dolaştırır merak ediyorum; birden mi gezmeliyim -ki özlem dolayısı ile ufak geri dönüşler olacaktır- yoksa belli periyodlarda atıyorum 3'er ay, 3'er ay bölge bölge mi gezmeliyim.

velhasıl, bunu yapan eden var mı? internetten hangi sitelerden bilgi toplayabilirim. malum belli gezginlerin blogları var, bunlara nasıl ulaşabilirim. aramızda böyle bir şey yapıp da bana yol göstermek isteyen olabilir mi?

sözlük, duyuru harici; [email protected]
0
guybrush threepwood
(08.07.08)
türkiye'de sabit masrafın olacak mı ama? yani kiralık ev, beslenmesi gereken aile, yatırılması gereken stopajlar gibi?
0
gerrain
(08.07.08)
@gerrain: işim gereği, elbette yatırılması gereken stopajlarım, kiralarım -ev değil-, maaşlar, vergiler falan var, fakat bu iki senelik kalkınma planına bu sorunları çözmek, bunlardan bir şekilde kendimi sıyırmak da dahil. en kötü ihtimal bu tip masraflar ben yokken de karşılanabilir -en azından öyle umuyorum-. eşim ile beraber gerçekleştirmeyi planlıyorum zaten bu turu, beslenmesi gereken bir aile durumu mevcut değil.

@cosmicstring: planladığım dünya turunun içinde kaçınılmaz olarak, elbette türkiye de var.

çok mu hayal kurdum? götümü keserler mi benim uzak diyarlarda nedir?
0
🌸guybrush threepwood
(08.07.08)
bence götünü kestirmeden dolaşmayı başarabilirsin. ama şöyle tahmin ediyorum, ölçüp biçersin "şu kadara patlar bana" diye bir meblağ çıkarırsın aylık. hah işte, o meblağı çıkardığın zaman, ona bir yüzde elli ekle, ben de geliyorum sıkıldım burada. (cümlenin son kısmını tashihte çıkarın kızım!)
işte o meblağ çıktığı zaman, ona bir yüzde elli ekle diyorum, bunu dememin sebebi de hep böyle oluyor bu işler.
0
gerrain
(08.07.08)
ben de tam olarak öyle düşünüyorum. fakat işte, "ayda nerden baksan şu kadar harcarım" noktasında bu işe bir şekilde bulaşmış birinden akıl almam gerekiyor ki ayda o kadara göre kendimi ayarlayayım şu iki sene içerisinde. artık sayısala mı abanırım, malı mülkü kiraya mı veririm, banka mı soyarım hep şekillendirmek lazım bunu.

yüzde elli meselesi allahın emri zaten. evdeki hesabı hiçbir zaman çarşıya uydurmuşluğum yok bu güne kadar. machu picchu'nun tepesinde beş parasız kalma ihtimalim çok yüksek. işte o zaman en iyi ihtimalle göte yapacakları, kesmek olur.
0
🌸guybrush threepwood
(08.07.08)
80 günde devri alem tarzı bir iddiaya girmediyseniz öbek öbek bir geziş tavsiye ederim. hem parasal olarak hem de gezinin geri kalan kısmı olarak planlaması daha kolay olur.

bunun için de, sizin de bir gezgin olarak urban survival tecrübesi kazanacağınızı hesaba katarsak, nispeten daha kolay yerlerden başlamanız daha mantıklı. bakarsınız yapmak istediğinizin gerçekten bu olmadığına ikna olursunuz falan.
kolaylıktan kastım, navigasyon, ulaşım, normalde ne kadar turistik oılduğu gibi şeylerin yanında sağlık, rehberlik vs gibi worst case hizmetlere ulaşım kolaylığınız.

bu açıdan avrupanın herhangi bir fraksiyonu uygun bir başlangıç olabilir.
bu öneride karar kılarsanız ben dahil detaylı bilgi verebilecek pek çok kişi bulabilirsiniz.
0
lhun
(08.07.08)
en uzun sureli ne kadar yurtdisinda gezdin? paket tursuz, independant traveler denen cinsten ozellikle. kisiye gore degisir ama seyahat 4 haftadan sonra bayabilir, yorabilir, ozlem hasil olabilir vs. seyahat yorgunlugu (tropik kumsalda iki seksen yatsan da)kanimca en potansiyel sorun. yolda tanistigim ve aylardir gezen tiplerde fiks bi uygulama farkettim, su ki: adamlarin bir noktasi oluyor, biraz uzun kaldigi, benimsedigi bi yer ve seyahat yordugunda o sabit mekana donuyorlar. biraz kafa dinleyip, tekrar yollara koyuluyorlar. neyse karar ve plan icin onunde zaman var ya, ilk yurtdisi seyahatinde lonely planet onderligini bi yap bakalim, nasil gitcek?
bir de harcancak para senin harcamak istedginle de ilgilidir. bir seyahati ucuz, orta halli ve de pahalisindan seklinde yapabilirsin, butcene gore.
0
pyro clustic flow
(08.07.08)
bu iş için sponsor bulunma ihtimali nedir
0
demlikposet
(08.07.08)
nerden bulursun bilmiyorum ama mesela atlantiki bir yelkenli ile geçmek için fln yanına denizcilikten azcık anlayan insan alan gezginler oluyor
0
kokomichu
(08.07.08)
valla pyro, senin kadar tecrübeli değilim bu konuda, en fazla birer haftalık avrupa seyehatleri yaptım, onlar da paket turlardı zaten.

seyehat yorgunluğu benim de kafamı kurcalayan bir sorun, bu sebeptendir ki lhun'un dediği gibi parça parça bir seyehati seçeneklerim arasına aldım. fakat senin karşılaştığın o arkadaşların yöntemi de çok mantıksız değilmiş. ve elbette daha kolay routeları izleyeceğim öncelikle, avrupa kıtası, başlamayı düşündüğüm kıta.

işin maddiyatına gelince, elbette benim isteklerim bu konuda belirleyici etken fakat şöyle izah ediyim: yatacak yer seçeneklerim arasında düzgün bir yer varsa onu seçerim bunun sebebi eşim, sonuçta askerlik güzel bir tecrübe oldu yatacak yer seçmeme konusunda, çok da önemli değil, her yerde yatarım. bunun dışında eve hediyelik eşya alma gibi bir takıntım yok, temel harcalamalarım olacaktır, yemek-su gibi. ama işte otobüs-tren-uçak-vapur gibi giderlerin ynaında, olası sağlık giderleri gibi giderler -ki düşününce o kadar çok var ki- kafamı kurcalayan. bunlar benim isteklerim dışında gelişen şeyler.

ben istesem amipten farksız yaşayabilirim yoksa.
0
🌸guybrush threepwood
(08.07.08)
gidilen bolgelerin ne sekilde gezilecegi de onemli. gezmek derken gidilen ulkenin baskenti, muzesi, sergisi, meshur yerlerini mi gormek amac, yoksa bunlarla birlikte olayi dolu dolu yasamak mi? ornegin, rusya'yi ele alirsak, moskova ve st petersburg dolu dolu uc haftada gezilebilecekken, sibirya'yi da gormek istemek geziye kafadan bir 25 gun daha katmak oluyor. (sirf trenle gidis 5 6 gun) bununla alakali olarak da masraf ve harcanilan sure de artmis oluyor.

benim tavsiyem iki uc yil beklemektense, cok pahali olmayan bolgelere bu sure icinde birkac aylik deneme seyehatlari yaparak tecrube kazanmak. Ukrayna-Rusya(Sibirya)-Belarus-Polonya-Cek Cumhuriyeti deneme icin oldukca guzel bir rota. Hem hesapli hem de cok guzel tecrubeler kazandirabilir. Turkiye'den gemiyle Ukrayna'ya ordan trenle Rusya ve Sibirya'ya, ordan gene trenle Belarus'a, oradan da otobusle Polonya ve Cek Cumhuriyeti'ne gitmeyi deneyin. Bir bucuk ay falan surer. Zorludur ama sahane tecrube kazandirir, zaten cekilen acilar degil midir bizleri guclu kilan?
0
petekdoku
(08.07.08)
@demlikposet: ben sponsor bulabilme ihtimalini çok seviyorum, ama nasıl yaparım bir fikrim yok. kandaz3'ün bahsettiği şeyleri deneyebilirim.

@kokomichu: denizcilikten anlamıyorum. keşke anlasaydım.

@petekdoku: güzel fikir, sanırım bu parça parça gezme işi her açıdan daha akla yatkın. bakalım teşekkürler, yavaş yavaş şekilleniyor kafamda bir şeyler. verilen linkleri de okuyorum.
0
🌸guybrush threepwood
(08.07.08)
asya'nın tamamını günlük 8 dolara getiren bir arkadaşım var ama insanı olmayan koşullar bunlar.. baştan belirteyim..

bunun haricinde bir araç ile gezmeyi planlıyorsanız mümkünse mekanik aksamı ağırlıklı olan bir araç seçiniz.. misal bir bmw enduro yerine basit bir suziki yamaha africa twin v.b. şeyleri öneririm. hatta kondisyonunuz varsa bisiklet en iyisi... sonuçta yol tepmekten baydığınız bi anda bisikleti küt diye gemiye trene otobuse sokabilirsiniz..

inşallah başarırsınız..

sevgiler..
0
ayanux
(08.07.08)
Aslında "gezmek" olarak değil de yerleşik yaşamı bırakıp göçebeliğe geçmek şeklinde olan bir dünya seyahati planı hep aklımdadır.
Hiçbir yerde yerleşik bir düzenin olmayacak, misal gidip 3-5 ay Paris'te bir lokantada bulaşıkçılık yaparak geçimini sağlayacak ve orda yaşayacaksın. Ardından 6 aylığına Machu Picchu muydu neydi oraya gidip çobanlık yaparsın.
Ha diyeceksin ki pasaporttu vizeydi çalışma izniydi nasıl oluyor bu işler öyle kolay mı? Orasını da ben bilemem artık. Kaçak maçak yapacaksın bir şeyler. Tıhehe.
0
felina
(08.07.08)
bence çok iyi organize edilirse oldukça uygun bir fiyata yapabilirsiniz.
öncellikle ne şekilde seyahat edeceğinizi belirlemeniz lazım ama bence, mesela artık birçok bölgede ucuz uçak şirketleri var (misal avrupa içi-ryanair,easyjet,vb.)
mesela ben 1 aylık bir program için ryanair'dan 2-3gün arayla 4-5 bilet bulabilmiştim ve bunlar genelde 40 euro falan civarındaydı.
yani demek istediğim gitmek istediğiniz bölgeleri belirleyip, o bölgeler arasını uçakla geçerseniz ve de bunun biletlerini önceden alırsanız hem daha ucuza gelir, hem de planlı bir gezi olur.
öte yandan, kalmak için de hosteller uygun bir yol. ama couchsurfing ve hospitality'de uygun alternatifler. en kötü ihtimalle o sitelerden birşeyler içmek için birilerini bulsanız bile onlar size o bölgenin gezilesi,yenilesi,içilesi yerlerini tavsiye edebilir.
bunun dışında lonelyplanet tarzı sitelerin kitaplar da var. bu tarz bir kitap çok işinize yarar. elinizin altında böyle bir kaynak olması, gittiğiniz yerin tehlikeli yerleri, uygun ulaşım araçları, vs yazar. (benimkinde türkiye için, akbil'e kadar anlatmışlardı mesela.)
son olarak, umarım gerçekleştirirsiniz bu dileğinizi, iyi eğlenceler.
0
gioberg
(08.07.08)
tipik bir kıta avrupa harcama günüyle masrafların dağılımına dair fikir vermek mümkün.
ortalama 20 eur kişi başı kalış (hostel 3-4 kişilik oda, bed and breakfast)[bu oran gayrimenkul piyasasının bir fonksiyonu aynı zamanda]
ortalama 15 eur kişi başı yemek (süpermarket veya mcdonalds. içki, local restoran vs. ile 20-30 eur bulabilir)
ortalama 20-50 eur tren. bu en değişkeni. bir de interrail/eurorail gibi bir pass ile daha da farklı oluyor, bundan emin değilim dolayısıyla. konfor /hız ayrı bir parametre tabi.
turistik hadiselere item başı 10 eur kabaca. bedava da olabilir bazen.
eser miktarda toplu taşıma. yürürseniz bedava :). bisiklet (ki çok tavsiye edilir) değişiyor. kendi bisikletlerinizi götürürseniz, trenlerde çoklukla taşınabildiğini unutmayın. parisin içindeki çoğu landmarkını gezecek bir rota yaklaşık 15 km mesela. yürümek tüm gününüzü alıp dolayısıyla yemek, yatmak vs. masraflarınızı boşa harcarken, bisikletle bu mesafeyi çok daha hızlı katederek günden ve dolayısıyla günlük masraflardan tasarruf edebilirsiniz. toplu taşımaya bulaşmayışınızı katmıyorum bile.
bunun yanında sabit costlar da var elbet.
çıkış harcı, vize parası, pasaport(defter veya uzatma), sigorta, seyahat lojistiğiniz derken adam başı 1k ytl rahat buluyor. bu tabi schengen için. çoklu vizeler daha karın ağrısı. üstelik gideceğiniz yerlerin sırasını da ayarlamak gerekebiliyor. yeşil pass.ınız olsa bile.

son olarak ne yaparsanız yapın yola çıktığınızda bir blog ile bizleri haberdar etmeyi unutmayın :) yaptığınız şeye o kadar çok insan özeniyor ki, bir miktar da olsa gözlerimiz kulağımız olursanız şahane olur.
blogun şöyle birkaç avantajı da var. birincisi eğer high profile, güncel tutulan birşey olursa, sık sık takip edilen, sponsorship, reklam (örneğin seyahat malzemeleri) gelirleri gibi finansal kazançlara nail olmak mümkün. ama bunun olabilirliği biraz kumar, biraz da sizin dünyaya aktaracağınızın cezbediciliği.
yine gezinizi adım adım tasarlarken her adımı için insanlardan yorum toplayabilmeniz de mümkün.
kocaman bir kolay gelsin.
0
lhun
(08.07.08)
boyle dunya turu yapan insanlari 2 kategoriye ayiralim oncelikle,
1-) hippi tarzi, ne bulsam yerim, nerde olsa yatarim, otostopla giderim diyen salas tipler. boyle bir tarz secersen fazla giderin olmaz. ama esinden oturu secemiyorsun sanirim..
2-) round-the-world-ticket adiyla satilan belli basli 8-10 guzergaha ucak bileti aliniyor 1800-3000$ arasina. sahip oldugun parana uygun kalitede geziyorsun.

simdi de senin sorunlarina gelelim;
1-) vize. eger sadece tc vatandasligin ve laci.pass. varsa boyle bir gezi kabus olur
2-) esin maceraperest bir insan degilse, durmadan yakinan eden biri ise simdiden gecmis olsun, hatta hic kalkisma bile. kizlarla seyahat etmek iskence, bir kac istisna haric. umarim senin esin istisna olanlardandir. (hic maceraperest takilmayacagim desen bile senin ve onun fiziksel yapisi,kondusyonu bir olmayacak)
3-) dondugunde tekrardan burdaki hayatina donmek zor olacaktir. "pause" a basinca her sey kaldigi yerden devam etmeyecektir.

sefin tavsiyesi;
her yeri dolasacagina 8-10 ulke dolas, git gel devamli. 1 haftalik sureler icinde. 3 ay yeterli olacaktir.

sef kim ? kendisi dunya turu yapmamis olmasina ragmen gezi forumlarini hatmederek ve kimi şeyleri gozleyerek bir takim bilgiler elde etmiş, maceraci bir genc
0
no christ requiress
(08.07.08)
denizcilik olayına gir bence, al bi 8-9 metrelik yelkenli, denizden gez dünyayı. bu iki senede bol bol eğitimini al teorik ve pratik, sadun boro vardı zamanında gezmişti dünyayı, sen de yaparsın, kıyıdan kıyıdan gidip. çok şahane olur.
0
karapolisnas
(08.07.08)
öncesinde ufak gezi/seyahatlerde bulunmalısın. seyehat konusunda tecrübe edinilmeden bu iş olmaz.

misal, istanbulda cevizlibağ'dan 500T otobüsüne bin, tuzlada in!
kusmadıysan tamam testi geçtin, bünyen sağlam.

hazırlan, istanbuldan doğu ekspresi trenine bin, van'a gidiyorsun. van'da inip van gölü kıyısında bir kahvaltını yap soluklan yiğenim. gez dolaş. ancak bu tren yolculuğu esnasında bir ara günleri karıştırmaya başlayacaksın; "kaç gündür gidiyor ya bu tren? bugun çarşamba mıydı yoksa cuma mı?" gibi. yolculuk esnasında insan profillerini incele not al. van'da yeteri kadar gezdikten sonra şehirlerarası otobüse binip kurtalan'a geç. orada da biraz gezdikten sonra güney ekspresine bin ve istanbula dön.

yukarı çık karadenizde bölgesel trenlerle bir tur at, uçağa bin akdeniz inip oradaki bölgsel trenlerle gez şimdide.

bitmedi. interrail ile başvur bu deneyimleri ora da yap dicem ama bir ay fazla gelir bunca tren gürültüsünden sonra. bir haftalık flexy alıp gözünde bir ülke kestir(balkanlar olmasın) bi o tren, bir diğer tren. ardından yurda dön.

yine bitmedi, gemi seyahat acentelerine başvur şöyle bir mısır, kaihre, şarm el seyh, turlarına katıl bir haftalık filan bu keser seni. akabinde yine yurda dön.

buraya kadar ilerlediysen ve halen kusmadıysan eline bir kağıt kalem atlas alıp yaşadığın bunca tecrübelere dayanarak planını programını çizerek dünya turuna çıkabilirsin. çünkü artık yeteri kadar tecrübe edinmiş oldun. bitti.
0
winsome
(08.07.08)
Kıta kıta ayırmak?
0
ich
(08.07.08)
bu iki senelik hazırlık süreci kapsamında bir görevin daha olsun. başta macera kanalları olmak üzere birkaç kanalla konuş. yanına minik bir el kamerası al. gittiğin yerleri kendi gözünle anlat. sonra o görüntüler üzerinden alacağın telifi de bu gezi için harca, hatta kanalın olanaklarından yararlan.

yani illa ki bir firma bulamıyorsan bir kanala bu görüntüleri satmayı / böyle bir işbirliği içersinde bulunmayı teklif et. onlar bu görüntüleri bir araya getirip yayınlarlar isterlerde. sonuçta büyük kanalların hazırladıkları bu tip programlar var ancak bu iş hand made bişi olacağından özellikle bu alanda yayın yapan kanalların dikkatini çekecektir.

hele bi de tutarsa zaten çadırı, kamuflajı felan yağacaktır :)
0
yedek ruh
(08.07.08)
Arabaya atlayıp sadece elimizdeki yırtık Türkiye Karayolları Haritasına güvenerek 2000 km. yapmışlığımız (ne yapalım, olayımız bu kadar bizim) vardı ama bu rehavet, bu aymazlık tamamiyle anavatanımızda olmamızdan kaynaklanıyordu. İcabında "dayı Zortikkaya yolu ne tarafta kaldı" diye sorabiliyorduk gördüğümüz birine. Bu sebeptendir ki, yurtdışına yapacağın gezinde herşeyden önce ulaşım/araç sorununu halletmeye bak. Yaban ellerde iz bilmeden yol bilmeden dımdızlak kalmak her zaman keyifli gelmeyebilir (hele yanında bir de bayan varsa). Bayağı bir ulaşım önerisi verilmiş bu sayfada. Ayriyetten, bölge bölge gezmeni tavsiye ederim. Atıyorum bir seferde Doğu Avrupa'yı, başka seferde Ortadoğu'yu falan. Böyle yaparsan, hem ülke çorbası yapmamış olur, hem de o çorbadan çıkmış balık konumuna düşmezsin. Seyahatlerinden alacağın tadı maksimize edebileceğine de inanıyorum bu şekilde.

Bonus Track: Ayrıca biraz da paralıysan bırak kestirmeyi, öptürürsün bile.

(İç Ses: Biz Fethiye'ye gitme planları yapalım en fazla, siz dünyayı gezin anasını satayım.)

Kolay gelsin, iyi yolculuklar ve iyi eğlenceler şimdiden.
0
shangrilla
(08.07.08)
surekli zulada 1500 yuro ve 1500 amerikan dolari bulundurun. o para acil bi durum olduunda ulkeye donmek icin kullanirsiniz. her ulkede ayri ulasim araclari mevcuttur. mesela avrupada en cok tercih edileni demiryoludur. avrupada onu kullanirsiniz. ne biliim her havaalaninda, tren istasyonlarinin bazilarinda araba kiralama sansiniz war. bu arada hergun turkiyeden birine rapor verin suraya geldik die. su ulkedeyiz die. kaybolursaniz, gotunuzu keserlerse haberleri olur turkiyedekilerin. yaninizda kesinlikle gideceginiz ulkelerdeki turkiye konsolosluklarinin adreslerini, telefon numaralarini alin.
0
sanio
(08.07.08)
alın sırt cantalarınızı kuzey hındıstan'a gidin 3 haftalıgına ama turla degil. işte o geziden sonra hiç bir yer sizi zorlamaz, her bi şey kolaylaşır, bağışıklık kazanırsınız. garanti veririm, en güzel gezi dayanıklılık ölçme ve arttırma kursu ordadır :)
0
pyro clustic flow
(15.07.08)
bence 1 aylık balkan flexipass bileti alıp tcddden balkan ülkelerini hatmedin önce, yanınızda bisiklet de götürürseniz tren seyahati bedava zaten diğer yerleri de bisikletle halledersiniz ve avrupanın 3 te 1 ini gezmiş olursunuz 1 ayda. daha sonra diğerlerini düşünebilirsiniz. yunanistandan feribotla italyaya geçip oradan da takılabilirsiniz diğer yerlere.
0
nihilanth
(04.08.08)
(7)

1919 yılına ait gazete

gioberg
merhaba,bugün sözlükte görüp,ato'nun hazırlamış olduğu şu siteye girdim.http://www.atonet.org.tr/yeni/index.php?p=1112&l=1burada 1919 yılından günümüze kadar, belli başların gazetelerin ilk sayfaları bulunuyor.benim ilgimi çeken ise 1919-1928 arası dönem. malunumuz harf devrimi 1928 yılında gerçekle
merhaba,
bugün sözlükte görüp,ato'nun hazırlamış olduğu şu siteye girdim.
www.atonet.org.tr

burada 1919 yılından günümüze kadar, belli başların gazetelerin ilk sayfaları bulunuyor.
benim ilgimi çeken ise 1919-1928 arası dönem. malunumuz harf devrimi 1928 yılında gerçekleşmiştir.
bu durumda, 1919-1928 arası dönemde basıldığı iddia edilen gazeteler nasıl oluyor da latin alfabesiyle basılmış oluyor? sitede özellikle aradım ama bu gazetelerin günümüz türkçesine çevrildiğine dair bir ibarede bulamadım. aksine sadece, eski gazetelerin yıpranmış olduğu yazmakta.
peki ama o zaman, nasıl oluyor da oluyor?
0
gioberg
(07.07.08)
Zekeriya Sami Efendi tarafından, 1911 yılında Manastır-Bitola'da Latin harfleriyle basılan ilk Türkçe gazete yayınlanmış.
tr.wikipedia.org
0
yapacakbirseyyok
(07.07.08)
resimler pek düzmece gibi durmuyor bence
0
desdinova
(07.07.08)
ohannes yanılmıyorsam ermeni ismidir, gayet normal öyle bişey olması.
0
sourlemonade
(07.07.08)
bu durumda, harf inkilabından 10 sene önce bile latin harfleriyle yazıp-okuyabilen belli bir halk tabakası mevcuttu türkiye'de?
bu konuda pek bir bilgim yoktu, öğrendiğim iyi oldu.
0
🌸gioberg
(07.07.08)
o dönemde böyle düzgün bir imla ve ş, ç, ğ gibi harfler içeren latin harfli türkçe yazı bulmak pek olası görünmüyor. latin harfli türkçe yazı daha çok fransızca fonetiği esas alınarak yazılmıştır. mesela
"Boussélér vad éylémichdin achiki hayranina" = "Buseler vaad eylemiştin aşıkı hayranına"
gibi. bu gazeteler büyük ihtimalle (bana kalırsa kesinlikle) arap harflerinden latin harflerine sonradan çevrilmiştir, resimlerin orijinal gözükmesi de negatiflerinden yeniden basılmayıp, gazetenin orijinalinden aktarılmasından olabilir.
0
704
(07.07.08)
ohennes isimdir. hatta sarıpınar 1914 oyununda eczacı ohannes diye biri geçer.
0
darknum
(07.07.08)
ohannes, onno tunç diye bilinen kisinin gercek adıdır.

(bkz: ohannes tuncboyaciyan)
0
prdeay
(07.07.08)
(3)

yardım - hostel'da konaklama

douglas noel adams
arkadaşlar, şimdi ben interrail aracılığıyla olmasa da bi' şekilde bir geceliğine londra'da konaklamak istiyorum.hostelworld.com'dan hoş sayılabilecek bir hostel buldum ancak daha önce hiç bu tarz bi' gezim olmadığı için online booking'den sonrasıyla ilgili bi' bilgim yok.rezervasyon sonrasında işle
arkadaşlar, şimdi ben interrail aracılığıyla olmasa da bi' şekilde bir geceliğine londra'da konaklamak istiyorum.

hostelworld.com'dan hoş sayılabilecek bir hostel buldum ancak daha önce hiç bu tarz bi' gezim olmadığı için online booking'den sonrasıyla ilgili bi' bilgim yok.

rezervasyon sonrasında işler nasıl gelişiyor? ben direk günün herhangi bir saatinde "hello!" diye çıkıversem odam emrime amade olur mu? online booking yaptığıma dair bana bir numara mı veriliyor da ben orada "böyle böyle bi' rezervasyon yaptırdıydım." diyebiliyorum?

daha önce online booking aracılığıyla böyle bir konaklama yapmış arkadaşların yardımını bekliyorum.
0
douglas noel adams
(03.07.08)
Genelde belli bir saate kadar rezervasyonu tutuyorlar. Tabii eger baska yer yoksa otelde. Onun haricinde kimligini gostermen yeterli onlarda rezervasyon bilgisi oluyor. Eger cok gec saatte checkin yapicaksan bir email atabilirsin.
0
badseed
(03.07.08)
herhangi bir sorunla karşılaşacağını sanmıyorum. ben amerika ve almanya'da benzer durumlar yaşadım ve bir sorun olmadı. internetten rezervasyon yapılıyor, kredi kartından ücret alınıyor. ad soyad ve kimlik bilgileri internetten verdiliği için kimlik göstermek yeterli.

eğer çok gecikilecekse e-posta gönderilebilir ya da hostel aranabilir.
0
bu nick kullanimda
(04.07.08)
merhaba,
daha önce londra'da şu hostel'de kaldım. (www.generatorhostels.com)
daha sonra sözlükten birisine de tavsiye ettim, o da oradan memnun kaldı. rezervasyonumu internet üzerinden yaptım. oraya gidince sadece kimliğini ve ödeme çıktısını veriyorsun ve odana çıkıyorsun.
0
gioberg
(04.07.08)
(7)

kısa film - hdv kamera

cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
bir iddiamız olmamakla birlikte kısa film ile ilgileniyoruz. handycam kameramız vardı. fakat bir kısım arkadaşların da gazıyla daha profesyonel bir şeyler almaya karar verdik. hdv kameralar işimizi görür mü? görüyorsa ikinci elini bulmak mümkün müdür? fazla bir bütçemiz de yok. ne olacak bizim halim
bir iddiamız olmamakla birlikte kısa film ile ilgileniyoruz. handycam kameramız vardı. fakat bir kısım arkadaşların da gazıyla daha profesyonel bir şeyler almaya karar verdik. hdv kameralar işimizi görür mü? görüyorsa ikinci elini bulmak mümkün müdür? fazla bir bütçemiz de yok. ne olacak bizim halimiz?
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(02.07.08)
hdv'ler pek tabiki işinizi görür. 2. el veya piyasadan daha ucuz (spot) fiyata doğubankta bulabilirsiniz.

ama bu işlere bayaa bulaşmış biri olarak şunu söyleyebilirim, görüntü kalitesi tabiki önemli ama -özellikle- kısa film için fikir herşeyden önemlidir. milyarlar harcayıp, dişe dokunur birşey çekememektense biraz elinizdeki handycam'Le pratik yapıp, hatta zamanınız varsa önce handycam'le düşündüğünüz filmleri çekip,kurgulayıp sonuçtan memnun kalırsanız hdv kameralara yönelmek, bence daha mantıklı olabilir.
zira hevesle hdv kamera alıp, sonrasında hiçbir şey çekemeyen çok insan gördüm.
0
gioberg
(02.07.08)
hdv yerine full hd kamera alırsanız daha iyi edersiniz. hayatta model aklımda tutamam ama panasonic ve sony nin 10 bin ytl civarında seyreden modelleri var. (panasonic inki dvx100 e sony ninki fx1 e benziyo şekil olarak) 10 bin ytl biraz çok gelebilir ama o kameralar için gerçekten değer.

@gioberg
bence de kısa film için fikir her şeyden önemli. zaten ailenin zeki ve piç çocucuğudur kısa film. ama artık devran değişti. son zamanlarda festivallerde ödülleri 1 bok anlatmayan, ama çok kaliteli biçimde anlatmayan güzel prodüksiyon filmleri alıyor. o yüzden kısa filmciler artık öykünün yanı sıra görüntüye de ciddi biçimde ağırlık vermek zorundalar diye düşünüyorum.
0
s e ff a f
(02.07.08)
Şahsi fikrim kamera konusunda yanlış bir açıdan yaklaştığınız. Hdv kameraya ihtiyacınız yok bence. Kaliteli bir handycam işinizi hayli hayli görür. Ancak...

Kamera kadar önemlisi bir tripod sahibi olmalısınız. Elde çekilmiş titreyen bir görüntü kaliteli prodüksiyon hissini asla vermez. Kamera hareketlerini (pan-tilt) rahatça yapabileceğiniz bir tripod edinmenizi ve iyi kötü kameramanlık yapmış biri ile çalışmanızı tavsiye ederim. Çekimleri kurgudan anlayan biri ile kurgulayıp sonradan final cut ya da after effects kullanabilen birine götürüp color correction'dan ve hatta film look efektlerinden geçirmenizi şiddetle öneririm. Çekimler sırasında ışık ve sesle ilgili de yardım alınız. Kısacası şudur ki hikayeniz ne kadar güzel olursa olsun handycam le elde çekilmiş titreyen bir görüntüde kötü yanlış ışık ve kötü bir sesle ve kurgu yanlışlarıyla yapılmış bir filmin şansı yoktur. Ama ne kadar dandik de bir hikayeniz olursa olsun, eğer prodüksiyon olarak işi kotarabilmişseniz filminiz hiç olmazsa teknik olarak beğenilir. Özellikle bütçesiz çekilen filmler bu kaliteyi yakalarlarsa zayıf hikayelerine rağmen ödül alabiliyorlar. Sinema bir ekip işidir. Bu işi gönüllüce yapmak isteyen bir sürü insan mevcut. Eğer iyi bir ekip kurarsanız başarılı olursunuz. HDV bir kamera almak yerine kamerayı kiralayabilirsiniz ama dediğim gibi buna hiç takılmayan. En son yabancı film dalında oscar alan filmin handycam'le çekilmiş olduğunu hatırlatırım size.
0
sijwocaq
(02.07.08)
çözünürlük o kadar da önemli değil, hatta hiç önemli değil. bir görüntünün kaliteli olmasının çözünürlükle alakası yoktur. mesela televizyondan izlediğin bir dizinin çözünürlüğü 720*576 dır buna mukabilir görüntü gayet iyidir. çözünürlükten çok lense yatırım yapmak çok daha akılcıdır. çünkü görüntünün kalitesini asıl etkileyen şey sensör, lens gibi faktörlerdir. kaliteli görüntü verebilecek kameralar minimum 4 ila 5 bin dolardan başlar. bunun altındaki fiyatlardaki hd kandırmacalı videokameralara para vermeye değmez.

bu arada hem kaliteli görüntü istiyor, hem de fazla para ayıramıyorsan kiralamak mantıklı olur belki de. kameramanıyla birlikte 100 ytl civarında betacam bulursun. kameraman istemezsen bu daha da aşağı düşer tabi. kısa film çekecek olsam ve kameraya para ayıramayacak olsam heralde ben böyle yapardım.
0
babatema
(02.07.08)
alacağınız fiyat aralığını söylerseniz ona göre daha fazla yardımcı olabilirim.6000 ytl'ye (spot) sony z1e alabilirsiniz mesela.fazlasıyla işinizi görür.
babatema nın söylediklerini de düşünmelisiniz bi yandan da.çünkü çok sık çekim yapmayacaksanız kamera almanın bi mantıgı yok.kiralamak daha mantıklı bu durumda.
0
karabasmayan
(02.07.08)
cevaplar için teşekkürler. bugün bu işlerle uzun zamandır ilgilenen bir arkadaşla görüştük. sizin de dediğiniz gibi kaliteli bir handycam işimizi görürmüş. hdv için henüz erken dedi. tripod falan ayarlayacakmış bize. neyse. bunun yanısıra 7 temmuz'da satışa sunacakları bir adaptörü de gösterdi ve önerdi. handycam ile hdv ayarında görüntü alabiliyorsunuz. sizlerin de işine yarar diye düşünüyorum, bir bakmanızda fayda var. www.pipi35.com

tekrar teşekkürler.
0
🌸cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(02.07.08)
pipi35 kullanırsanız handycam'de sadece yakın plan çekimler yapabilirsiniz. çünkü alan derinliği sağlanmak için nesneye yakınlaşılmış, arkayla mesafe korunmuştur. bu da sadece yakın ölçekler kullanabilirsiniz demek oluyor. bilmiyorum, nasıl anlatabilirim size bunu başka. sitesine bir bakın, footage var orada bir tane. izlerseniz az çok anlarsınız ne demek istediğimi...

ayrıca eğer alacaksanız 4 milyar civarında panasocin dvx102b diye bir model var. yurtdışında birçok uzun metraj ve dizi bu kamerayla çekiliyor. belki ileride ilaveten bir adaptör alırsınız...

ve şu anlık HD kameralar için erken. ölü bir yatırım yapmış olursunuz....
0
sirrikadem
(02.07.08)
(12)

italyanca şarkı, şarkıcı, grup

koparnick
bir damnation opethcisi ve the division bell pink floydcusu olarak, bu tarzlarda italyanca şarkılar, gruplar arıyorum.. italyanca öğreniyorum ve kulağımın bir şekilde telafuzlara, kelimelere alışması gerekiyor.. evde rai'yi açıyorum malak gibi bakıyorum sadece, olmuyor.. şarkı lazım.. lacuna coil'in
bir damnation opethcisi ve the division bell pink floydcusu olarak, bu tarzlarda italyanca şarkılar, gruplar arıyorum.. italyanca öğreniyorum ve kulağımın bir şekilde telafuzlara, kelimelere alışması gerekiyor.. evde rai'yi açıyorum malak gibi bakıyorum sadece, olmuyor.. şarkı lazım.. lacuna coil'in senzafine'si de güzel mesela.. o tarz.. hiç olmadı şöyle çok romantik olmayan ama yumuşak parçalar da olur.. var mı bildiğiniz?
0
koparnick
(24.06.08)
eros ramazotti var benim bildiğim. bir arkadaş baya dinliyordu..
0
mertegon
(24.06.08)
afterhours ve cccp seversin diye tahmin ediyorum.
ligabue'yu seven italyan çoktur,
çeşit olsun diye de nek veya tiziano ferro (ki birkaç şarkısı hariç hiç haz etmem kendisinden) dinlenebilir.
0
gioberg
(24.06.08)
litfiba
0
diabolus in musica
(24.06.08)
Jovanotti var benim sevdiğim.Nek de gerçekten iyidir (instabile,notte di febbraio).
0
alternatif
(24.06.08)
massima ranieri (Y). tek geçeceksiniz..
0
x factor
(24.06.08)
soyledigin sarkilarin turlerini bilmiyorum fakat genel olarak,
eros ramazzotti
jovanotti
nek
laura pausini
tiziano ferro (ben buna gicik olurum)

bunlardan eros ramazotti her daim dinlenir, laura pausini slow ask sarkilari yapar. bu ikisi ispanyolca da soyler -laura pausini ozellikle-. jovanotti herhalde en eglenceli ve anlasilabilir olanlaridir. ben cok severim.
0
no christ requiress
(24.06.08)
ben şeyi çok seviyorum, battiti e respiri şarkının adı, söyleyen de gianna nannini.
0
karapolisnas
(24.06.08)
o tarzda değil ama çok hoş bir isim var;

carmen consoli

birilerinin kulakları çınlasın..
0
courtney
(24.06.08)
italyanlar tarafından pek bilinmez ama "pacifico" iyidir dilini anlamak da kolaydır..
ha bide "verdena" var, sözlerin kastırma ihtimali var fakat dinlemeden geçmeyin..
0
nwnd
(24.06.08)
(bkz: novembre)

damnation opethcisiysen materia albümü
normal opethci olduğunu varsayarsak da diğer bütün albümleri.

fakat sözler tamamen italyanca değil, aralarda girmeli girmeli italyanca sözler var.
0
foreignsilhouette
(24.06.08)
tarzına ne kadar uyar bilmiyorum ama; placebo'nun tribute grubunun italyanca/ingilizce çaldığı seven diye bir varyasyonu var. şurdan myspacelerine göz atabilirsin.
www.myspace.com
senede iki kere geliyolar buraya da yabancı değil. basçı da floydian'dı sanırım.
0
margi kleinjan
(26.06.08)
Verdiğin tanıma pek uymasa da Museo Rosenbach var. Aşağıdaki bağlantı da işine yarayabilir belki,

(git: www.progarchives.com
(git: www.italianprog.com)
0
Desqpio
(31.07.08)
(3)

ryanair

chaud
bu ryanair havayollarindan daha once bilet almayi basarabilmis arkadas var mi ? ben is bankasi kredi kartimla denedim beceremedim yha.var midir bana bi yol gosterebilecek
bu ryanair havayollarindan daha once bilet almayi basarabilmis arkadas var mi ? ben is bankasi kredi kartimla denedim beceremedim yha.var midir bana bi yol gosterebilecek
0
chaud
(20.06.08)
çağrı merkezleri yok mu
0
desdinova
(20.06.08)
daha önce ibr çk kez aldım bilet ryanair'dan. yanlış hatırlamıyorsma hem hsbc hem de finans kredi kartlarıyla aldım.
nasıl bir sorun çıktığını yazarsan, daha etkili bir yardımda bulunabilirim.
0
gioberg
(20.06.08)
çağrı merkezi sadece soruları cevaplıyor sesinden belli bir yandan örgü ördükleri.
0
🌸chaud
(25.06.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.