babylissin genis plakali olanlarini oneririm. Incelerle masa da yapabiliyorsun ama masan varmis kalin al cabul halledersin.

braun'un var 120 liralık bi düzleştiricisi o da iyidir. bir de fön gibi olmuyor hacı.

Remington +1

urun.gittigidiyor.com
urun.gittigidiyor.com
bu iki üründe çok iyi ben 7 yıl önce aynı markanın düzleştiricisini almıştım hala kullanıyorum hiçbi sorunu çıkmadı ama şimdi bunlardan almak istiyorum

saçın cinsine bağlı olarak verim alamamak çok mümkün. bi ara kuaförün fön çekmesiyle gaza gelip düzleştirici aldım, hayal kırıklığı oldu. fön gibi düzleştirmiyor, düzleştirdiği saçlar zaten düze yakın saçlar oluyor bence. ayrıca omuza inen saç için bile işkence kullanması bele inen saçta nasıl olur bilemem. boşver ya doğal daha güzel :)

Rehbere gir istedigin kisilere resim ekle o zaman android cocugunu degil ekledigin resmi forursun.

orası öyle ama bilinmeyen numaralarda o resmi engellemek lazım

kutlama derken? kupa töreni şükrü saraçoğlu sonra futbolcular florya metin oktay tesislerine gelirler, kutlamalarsa başta taksim olmak üzere her yerde mevcut şu an zaten.

bağdat caddesinde. formanı da giy git.

14 mayista tekrar kupa kaldiracaklarmis arenada.

fince bildiğim bir tek fin türküsü var onu da 6 yaşındayken orijinalini duymuşsundur böyle köylü köylü acaip adamlar söylüyor benim sevdiğim ise loituma - ievans polkka

(bkz: ievan polkka)

Ben de ievan polkka diye dusunuyorum.

fince eglenceli sarki denince:
www.youtube.com

yog o değil :/

bi de hard rock elhamdurillah var :P

demezler canım, demezler... niye desinler.

rengi çok kötü. yoksa niye desinler.

yok, bence gayet de hos olur.

biraz hakan akkaya kaçacak ama bu ayakkabı etek ayakkabısı değil

demezler

o programı ben çok izliyorum :) ama kot etekle çok şeker oldu yoksa almazdım. :)

@ok by gözleriyle yemeleri ayakkabının renginden dolayı değil, eteğin boyundan dolayıdır.

caps yok mu? :$

Keske altindaki pembe degil de somon olsaymis. Bir sey diyeceklerini sanmiyorum ama pembesi cok dikkat cekiyor gibi.

yapması kolay değil. bildiğim kadarıyla içinde baloncuk kalması önemli değil kenarlarını tam oturtabilirsen eğer daha sonra şu gözlük bezi gibi şeylerle yavaş yavaş sildiğinde o içinde kalan baloncukları dışarı çıkartabiliyorsun.

kredi kartı gibi bir kartla ittirerek baloncuklardan kurtulabilirsiniz.

yok hacı gitmiyor baloncuklar. yanında küçük bir kart vermişler bu iş için zaten uğraşıyorum ama sabit duruyo amına koduklarım oynamıyo yerinden. zaten çok oluşuyor.

filmin de amına kodum herhalde uğraşa uğraşa yapışkanlık falan kalmadı. sikeyim böyle işin ta anasının neyse.

telefoncuya götürsem yapabilir mi bu arada?

telefoncuda ugrasmiyorlar uyuz uyuz yapistiriyorlar ekran filmini yikayinca yapiskanligina bisey olmuyor islatip yapistirabilirsinsonra kurur duzelir benimki mukemmel oldu oyle.

yazıcı ile fazla işin yok ise al lakin lazer var iken mürekkep bende tavsiye etmiyorum.

@theconqueror; lazerliler ne kadar panpa?

Hocam tarayıcı belgelerinizi taratıp dijital ortama geçirmenizi sağlayan nane..
Ben Mürekkep püskürtmeli yazıcıları tavsiye etmem. Kartuşları çok çabuk bitiyor ve genelde satın aldığınızda üzerinde demo kartuş oluyor.
Eğer renkli yazdırmak gibi bir amacınız yok ise lazerli olanları daha makul olacaktır.
Örneğin şu:
www.hepsiburada.com

Üzerindeki toner ile 700 sayfa yazabiliyormuş. Kartuş ile hiç uğraştığınıza değmez. En işe yarayacağı zaman da biter, ağzı bozulur kurur. Kartuş bulamazsınız falan falan..

Kartuşların ikisi 70 TL civarında. Çok basit bir yazıcı almayı düşünüyorsan al. Ama kartuş maliyeti de uygun olsun diyorsan HP Ink Advantage 2060 modelini al. Kartuşları 35 tl ikisi. Sadece siyah baskı ve sadece yazıcı işini görecekse de hp 1102 veya canon 6000 lazer al 25 tl'ye dolum yaptırır 1500 sayfa baskı alırsın.

tarayıcı scanner olmasın?

kartuşu 70 lira mı? tam olarak bu işlerden anlamıyorum ama kartuş her bittiğinde 70 lira verip yenisini mi alıcam? e o zaman makine fiyatına denk geliyor bu rakam?

Tarayici scanner dedigimiz sey.

ofis kullanimi icin degilse kullanilir. demo kartus geliyor. fotograf falan yazmazsan is goruyor. zaten bes liraya dolduruluyor kartuslar neredeyse her kirtasiyede. benim isimi goruyor.

bende bunun canon olani va gayet iyi bence sen al bunu kartusu sen de doldurursun.

hp 2060 var kartuşu 10$ dolar birşey, hem renkli hem siyah beyaz çıkarırsın. onun haricinde lazer hem siyah beyazdır hem fotokapi tarayıcı filan yoktur.

evde kullanıcaksan tavsiyem hp 2060 dır.

çok çıktı alcam deli gibi yazdırcam renkli çıktı, tarayıcı filan istemiyorum dersen hp 1012 var lazerli onu tavsiye ederim kartuşu 20 liraya doluyor.

@darknum; peki panpa bu makine çipli mi?

adaptör şart.

western digital'in güzel ürünleri var. ben 1,5 yıldır wd 1 tb elements kullanıyorum, 2,5'' adaptörsüz... gayet de hızlı ve sorunsuz çalışıyor...

vatan bilgisayar, webdenal, bimeks vb. teknoloji market sitelerinde aradığın ürünü bulursun. ben vatandan almıştım. bulamazsan söyle link vereyim...

2,5 inç olanlar adaptorsuz oluyor. adaptorlulere oranla daha tasinabilir.

ben iomega markasini tavsiye ederim. sarsintiya ve dusmeye karsi dayanikli saglam bir kasasi, sik bir tasarimi var. fiyat bakimindan cok farketmiyor diger markalardan. oldukca kaliteli, listenizde olmali. ben de ev arkadasim da uzun zamandir kullaniyoruz bu markayi.

www.vatanbilgisayar.com

tadında sorun yoksa iç gitsin

bir şey olmaz en fazla tadı kaçmıştır.

yaşa göre saatmi olur be arkadaş. kıyafete göre olur tarza göre olur.

www.google.com.tr

ne tarz şeyler giydiğine bağlı. spor olduğunu varsayarsak

www.gshock.com

Biraz tuzlu kaçabilir.
"Armani ar 5898"

casio edifice serisine bak

www.swatchsaat.com erkek arkadasıma dogumgununde aldım,cok begendi.cok da sık ve kullanıslı bi saat.249 tl.

seiko 5 fiyatı da uygun

mallık diz boyu ondan.

Müslüman adeti değil, yabancılardan esinlenme olayı da işin içine girince sıçıyor. Bizdeki yeni yıl ağaçları, noel ağacı diye geçer Hristiyan ülkelerde.

Yalnız ne zaman kırmızı giyiliyordu, ne zaman noel baba geliyordu ben de karıştırdım. Benim yaşadığım yegane noelde toplu aile yemeği oluyordu.

özentiyiz
yüzeyseliz
tüketim toplumu yaratma çabasının kurbanlarıyız.

mesela ben de senin gibilerin niye bu kadar büyüttüğünü anlamıyorum. ağaç süslediğimde,noel baba ve geyiklerle evi süslediğim için hıristiyan olmuyorum. özentimiyim evet özeniyorum. özendiğim şey çok eğlenceli ve keyifli.niye eğlenceme karışıyosun ki.mesela sen de ineğin boynuna satırla girişmekten hoşlanıyo olabilirsin rahat ol, saygılı ol, kasma.

Kimsenin bir şeyi karıştırdığı yok aslında. Ben soframda yılbaşında hindi görmeyi, ailemle onu pişirmeyi seviyorum. Arkadaşlarıma hediye vermeyi seviyorum. Bundan niye rahatsız oluyorsunuz anlayamıyorum. Noel Baba ise artık evrensel bir figür oldu şu saatten sonra Noel Baba'yı Hristiyanlıkla bağdaştıramazsınız. Hem zaten isteyen gider masasına süt ve kurabiye de bırakır. Kendiyle aynı fikirde olmayanı mal diye etiketlemek niye?

@lars,
öncelikle agnostik yaşamımdan selamlar sunuyorum sana, derdim cehaletle alakalı, neticede bu soruna bir çözüm bulunursa, insanlar yılbaşına gavur işi demekten vazgeçip, yılbaşını daha rahat kutlayabilirler falan. yılbaşı ve xmas ayrı şeyler ya hani.

@enchantres,
hediyeni, 24,25 istersen 6 ocakta ver farketmez ama yılbaşı ve christmas yortusu arasındaki farkı niçin kavrayamıyoruz millet olarak derdim o.

saygılı ol, kasma, etiketleme diyen yerlerinizden öperim.

milleti trollemek bence,kastım o bebek resimlerinde yoksa digerlerini demiyorum bile ama o bebegi oyle kullanmak bence buyuk hayvanlıktır. ha gercekten yardım cıkıyosa eyvallahta her paylasınca para gittigini sanmıyorum yani

yayılmayı sadece. çok belli sanıyordum herkes için.

ya tutarsa mantigi, gonderilen 10 kisiden 9'u inanmasa 1'i inansa mail yayilmaya devam eder. 2 kisi inanirsa cogalir, kimse inanmazsa o dal yok olur ama diger dallar gelismeye devam eder. sonucta dev bir cinar agaci seklinde mail yayilimi olusur.

bence birileri yardım topluyordur bizim mallarda yanlış çevirmiştir facebook her paylaşımda para verecek diye. abi öyle şey olur mu facebook herkes bunu kaç kere paylaşıyor diye milyonlarca hesabı mı kontrol edecek? zaten milyar doları var adamların yardım etmek isterlerse çıkarır verirler parayı bizim paylaşmamıza gerek kalmadan.

Peki ortak yanıt: yayılmak çoğalmak anladım lakin anlamadığım olay şu bunu neden yapıyorlar amaç ne olabilir? ve ben hiç inanmıyorum ama gerçekten birileri bu şekilde birilerine yardım ediyor mu acaba?

delinin biri kuyuya taş atıyo

bir kişi fotoğrafın altına bunu yazıyor ve yayılıyor. buna inanan insan sayısı sandığından daha fazla

(bkz: for teh lulz)

spam

bak bi olay anlatayım, eniştem maç izlemek için beklerken (pc'den, anlıyorsun ya) birden video ekranı değişti, bir kişinin facebook sayfası geldi (daha doğrusu canlı ekranı geldi). bir program yazmış galiba, tarif ediyordu. birden oradaki paylaşımı beğenenler artmaya başladı.

gerçekten para veriliyor olabilir ama kimlere acaba?

Bence beğeni sayısını arttırmayı amaçlayan sayfaların götlüğü. Resimle birlikte "ekleyen xyz" yazısının da paylaşılması sayesinde daha fazla beğeni kazanmayı beklemeleri veya gerçekten kazanmaları.

nedeni de su, eger maili listenizdekilere forward ederseniz. o kisileri isimleri de maille birlikte dunyayi dolasiyor. sonucta adres defterinizi bilmediginiz kisilerle paylasmis oluyorsunuz onlar da spam maili gonderiyorlar.

facebook'ta resim seklinde gorulen application'lar var. bunlara tik'layinca onay istiyor. yemi yutanlar bu onayi verip programa post etme yetkisi taniyorlar. program'da kendini post edip yayiliyor.

bu arada verilen yetkiler arasinda arkadas listesine ve kisisel bilgilere ulasim da olabilir. iste bunlar, programi olusturanin aradigi seyler.

Bu zincirleme mail gönderimiyle, mail adreslerini toplu şekilde görüyorlarmış. Bu çalışan mail adreslerini 1000 li şekilde satıyorlar. Bu satışı da birgün bir forumda gördüm. Alan kişi sanırım artık reklam amaçlı mail yollamak için kullanıyor.
Her gönderen sisteme dahil olmuş oluyor ve kayıt ediliyor. Nasıl oluyor hiç bilmiyorum ama böyle bir niyetleri var.
Edit: Şu meselenin adı mail list miş. Şu an googleda satılık mail list diye arattırdığınızda. Milyonlarca mail adresini 100 lira civarında satıyorlar.

gençler kimsenin kimseye yardım etmek gibi bir amacı yok.mantıklı düşünen herkes bunun ardından birilerinin kazançlı çıktığını anlar.

herşey bir yana hadi diyelim ki amaç dikkat çekmek,birşekilde yardım toplamaya çalışmak..peki bu o zavallı bebeği teşhir edilmesini haklı kılar mı? yani bir link koyarsın oraya.hassas olmayan adam bakar.ama bu yapılan sokaktaki bir dilencinin en acınası yanlarını ortaya koyup para toplamasına benzer.onlarıda çalıştıran birileri var.fakat burda o bebek sadece birşeylere alet ediliyor.yok dağıtılırsa facebook para veriyomuşta bilmemneymişte.siz siz olun bu ciğeri beş para etmeyen insanlara prim vermeyin

@klorlu su boregi'nin dedigini ben de duydum. forward edilen mail adresleri paket olarak satiliyor.

Yahu arkadaşlar, hiç aklına bir şey gelen yok mu? Mesela şu obje o dönemle ilgilidir, git bul bir yerden falan diyeceğiniz bir şey?

hmmm o zamanki insan/devletlerdeki komunizm/komunist korkusunun çöküşten sonra kendisine yer araması ve ideolojik kin veya düşmanlık veya korkunun hedefini buldurmak için türkiye dahil bir çok ülkede etnik ve azınlık korkusu/düşmanlığına dönmesi olabilir mi acaba?

O zamanlarda yaşayan birinin mektubu/günlüğü? Taşınırken kırılmış eşyalarınız, o yıllardan kalma bir gazete? Bulgaristandan taşınırken olen akrabanizin yuzugu/ kolyesi?

@zkurmus, Aslında bu dönüşümü yaşamış ülkelerdeki geçiş döneminde yaşanan sıkıntıların o ülkelerde yaşayan farklı etnik-dini gruplara düşmanlık olarak yönelmesi, ya da mesela Almanya'da göçmenlere karşı düşmanlığın artması bu konu içinde değerlendirilebilir. Yalnız bununla alakalı bir eşya da yok.

Gene de cevap için çok sağol. En azından fikir verdin.

@enchantress, öyle bir mektup ya da günlüğe sahip değilim. O kadar da yazamam ayrıca :) Ama gazete olabilir. Ya da o döneme ait Bulgaristan'daki Türklerin durumunu anlatan filmler yapılmış. Bunlarla alakalı küpür ya da afiş olabilir belki. Ya da ben o filmleri youtube'da falan bir yerden bulup, bilgi de vererek anlatsam ya da mesela Naim Süleymanoğlu'nun fotoğrafını/kartpostalını bulsam falan olur mu ki sizce?

bir de şu var, sanırım sözlüğün de duyurunun da en yaşlılarından biriyim ben, 80 sonları 90 başları çocuk/yenigeçtim. o tarihten senin özel eşyanı getirmeni beklemiyorlar bence.

al bi çekiç, götür, azıcık salla? çekiç dedim, bizimkiler bulgar göçmeni, ama daha eskiden gelmişler. dedemin babası kunduracıymış. ondan kalan bi çekiç var işte, onunla okutmuş dedemi, veya de ki bu arkadaşımın dedesinin babasının çekici.

@zkurmus, abi çekicin rejim değişikliğiyle, dönüşümle ya da o dönüşümün doğurduğu kriz sonucu yaşananlarla alakası yok...

O gunlerde cekilmis o zamani anlatan bir filmi vhs kasede cekebilirsiniz evde buldum falan gibi. Mektubu uydurabilirsiniz belki. Cayla falan eskitme yapiliyor. Kartpostallar da olur bence. Gerisi senin kendini sunmana bagli acikli bir kac yalan uydurabilirsin gibime geliyor :)

galiba ben tamamen yanlış anlıyorum olayı veya sana anlatamıyorum :) kolay gelsiin.

bu ülkede, öyle bir şey yok.

açık unutanlar olunca ben geyim falan yazıyorum anca kırdığım yok.

ben kıramıyorum, hemen gönlünü alıyorum

r10'da fatal diye bi eleman kırmış, fakat karşıdaki kişiyle de münasebete girerek. Bir linke falan tıklatmış, bir şeyler yapmış. Sonra da bug report vermiş tabii Facebook'a. Youtube'da videosu vardı, çok ayrıntılı izlemediğim için net bir şey söyleyemeyeceğim.

Brute force ile kirilmiyor mu?

@enchantress captcha çıktı mertlik bozuldu

javascript yoluyla uygulama yapıp "kabul ettirerek" kırılabilir sanıyorum

alışmadık şeyde durmaz gibi gibi. her şeyle gitmeyebilir bir de.

bence bi üstüne geçir, bak aynada, kendini incele. "oldu bu" dersen al.

beyaz yerine beyaza yakın, yırtık pırtıklılar daha iyi olur sanki

edit: üzülme canım, hevesin varsa al gitsin.
hem bak, ne tatlı olmuşlar
discovalante.files.wordpress.com

Yirtik pirtiklardan giyemem ki ben. Öyle biri değilim yani. Ama sanirim beyaz giyebilirim. Ama bembeyaz da giyemem sanki.

hayır sakın. sakın sakın sakın :/

niye ya bence güzel. üstüne mavi lacivert tarzı şeyler giyersen güzel duruyo gayet.

al bence.
taşak geçilecek insan lazım.

Koreliler gibi citi piti bir yapin yoksa uzak dur bence.

gugılda görsel bile yok doğru düzgün inan, alma bence.

"zürafanın şaşkını, beyaz giyer kış günü"

dediğiniz gibi şişeye su katıp inceltmekte fayda var. ancak önce yumuşatıcı gözünü çıkartın, güzelcene yıkayın.

aynı sorun bende de vardı, geçen teknik servis çağırdım makinedeki başka bir sorun için. adam bu konsantre yumuşatıcıyı inceltmekte fayda var dedi. artık öyle yapıyorum, gözün dibinde birikmiyor.

sulandır.

Bizdeki konsantre de kalip gibi olmus. Incelt bence de.

biraz ısınırsa eriyecektir. esterquatlar soğuk hava da katılaşır.

kesinlikle geçmez.

cep telefonu gumrukten gecmez. unut o isi.

geçmez.

gökten pembe kar yağar ama o iş olmaz... Ayrıca dikkat ederseniz eğer o Freeshipping sadece Amerika içi. Zaten sipariş sayfasında amerikan eyaletleri haricinde bir yer kabul etmiyor.

telefonun gümrükten geçmesi o kadar zor değil de iphone'u buraya yollamazlar.

49 numara ayakkabı giyen arkadaşımı tuza yatırmak gerekiyor ozaman. Adamın ayakları çöp tenekesi gibi, duş alsada fayda etmeyenler var anlıcağın.

Ayakkabıyı değiştirse çözüm olabilir bizimkine ama,insanın kendi vucut kokusuna yapılabılecek bırsey yok bence

Ayak kokusu genelde mantardan kaynaklanir, bilginize ...

vücut kokmaz ki yahu.

ter bezlerinin aşırı çalışması gibi bir problem olabilir, yeme içme alışkanlıklarıyla alakalı olabilir, temizlik alışkanlıklarıyla halihazırda alakalıdır.

bir doktora gitse keşke bunu bu kadar dert ettiyse.

bilimsel bi aciklamasi var midir bilmiyorum ama kesinlikle kokar.
simdiye kadar yikansa da teni kokan 3 kisi tanidim ama hic soyleyemedim :/ sevgilileri napiyor bilmiyorum..
hatta birini sevmem, kacinirim yanina oturmaya ama bugun yan bankoma denk geldi.
kanayan yarama parmak bastin resmen

kokar. teyzem, eşinden bu sebeple boşandı hatta. dayanılmaz vücut kokusu vardı yıkandığında dahi. öyle işte.

misal ben 20 gün yıkanmasam dahi kokmuyorum. ofiste, yanımdaki vatandaş; cennet bahçesi gibi. büyüleyici bir kokuya sahip! pazartesi sabah 8'de ofisin kapısını açıyor o kokuyu alınca sinir uçlarıma kadar geriliyorum arkadaş ya! -10 derece soğukta cam açıyoruz. küfür edicem. moderasyon siliyor. o yüzden etmiyorum! ünlemler küfür yerine geçsin!!!!

eğer kıyafetleri az yıkıyorsa, o koku üstüne sindiğinden kokabiliyor.

özellikle bazı metabolizma hastalıklarında kötü koku olabilir.

her bedenin kendine has bir kokusu var. aprokin ve ekrin üzerine okuma yapmanız faydalı olabilir.
hatta emre özgüderin bunun üzerine bence harika bir hikayesi vardır, yıllar evvel homeart dergisinde yayınlanan.

kokar. şişman insanların bazılarında yoğun bir yağ kokusu oluyor. özellikler erkeklerde...

her insanın vücut kokusu olur ama illa kötü kokacak diye bir şey yok. baktım herkes çöp tenekesi gibi kokanlardan bahsetmiş. misler gibi kokanları da mevcut. duş aldıktan sonra hala "pis" kokuyorsa onu hamamda kazımak lazım.

koss marka bir kulaklık denedim muhteşem. fiyatı da 100 tl altında. tavsiye ederim. modelini unuttum ama sözlükten koss yazarak aratın en çok entry girilen model olacak.

ben de sennheiser cx-300 ıı diyecektim. darty'den on gün önce 129'liraya aldım.
düzeltme: üzgünüm,kulakiçi istememişsiniz. görmemişim.

hangi tarz müzik dinleceksiniz? kulakiçi olmasın dediğiniz bir de kepçenin içine giren modeller var onlardan olabilir mi? veya direk kafaüstü mü istiyorsunuz?

kulak içi dediğim şu ufacık uçları lastik olanlar. kepçenin içine giren eski tiplerden olabilir. iyi bi modelse kafa üstü de olabilir. koss olayını da araştırayım bakayım :)

siz yazmamışsınız ama ben ayırayım, dışarıda dinleyeceğinizi düşünerek, belirttiğiniz fiyatı en üst seviye tutmak kaydı ile, alınabilecek en uygun fiyatlı ve yüksek kaliteli modellerden ikişer tane örnek vereyim

pop, elektronik tarzı bol pes gerektiren müzikler için
sennheiser mx550
// hd201

rock, metal, jazz, için
koss ksc75
koss ur29
sennheiser mx500

urbanears plattan'a iyi diyorlar. deneme fırsatım olmadı ama henüz.

Go sms yuklemen lazim veya baska bir sms programi, dahili sms programiyla yapamazsin.

Peki bu sms programları faturaya bir yamuk yapar mı sizce? Hani güvenilmezler midir yoksa ekstradan ücret yazması durumu ihtimaller dahilinde değil midir?

Çok teşekkürler.
Ayrıca yıllardır nokia'da hatta motorola'da, samsung'un diğer modellerinde yapıyorduk diye hatırlıyorum. Kız arkadaşımda da Samsung Comeback var, rahat 1000 karakterlik yazıyor bana. Bu niye sizce?

Bende galaxy s var o da 3 smsten sonrasini gondermiyor. Sanirim hesaplamis kod yazanlar bir mms uc smsten daha ucuz donustursun demisler daha baska aciklamasi yok. Yukleyeceginiz sms programi reklamliysa o reklamlari netten alir data parasi odersiniz. Freeler genelde reklamlidir. Full surum bulun. Go sms reklamli mi hatirlamiyorum herhalde degildi. Acinca uyguamanin menusunde reklam varsa gorunur zaten.

"has been exercising" olacak.

has been exercising +1. ama has exercised için de tümüyle yanlış diyemeyiz.

Tesekkurler. Ben de has been exercising diye dusundum ama olursa perf. simple niye olur cevap anahtarinin simple deme sebebi ne olabilir?

aslında pr. perf. cont. kullanılan her cümlede perfect de kullanılır, yanlış olmaz ama perf. cont.un kullanıldığı çok az yer var, mümkünatı varsa onu kullanıyoruz.
burda belirleyici olan, eylem, fiil. action anlatan bir eylem varsa, cont ;
durum varsa perfect tense.
mesela: I have read this book 3 times. bunu cont. yapamayız, çünkü bir kitabı sürekli 3 kez okuyup durmayız. toplamda 3 kez okumuşuzdur. ama cümle şu olsaydı,
I have been reading book since 2 o'clock. saat 2 'den beri kitap okumak bir action'dır.

soru yazdım size:
I ________________ ( write) 10 pages since yesterday. perfect , perf. cont. yoksa her ikisi de olur mu?

şurda güzel anlatmış:
esl.about.com

ekleme: cevap anahtarı yanlış, bu durumda ikisi de olur. 'recently' perfect ya da cont. için ayrım yaptırma gücü olan bir time expression değil. duruma bakıyoruz 'exercise' action var, yani vurgulamak istersek cont. kullanırız, normal şartlarda da perfect.

recently dedigi icin present perfect olmus. şayet süreyi vurgulayan bir time signal olsaydi o zaman present perfect continuous daha dogru olurdu. ben de heinemann in gramer kitabini önereyim. bu tür ayrintilar icin cok güzel örneklerle aciklamislar meseleyi.

uçukla çok uğraşanlar bu konuda daha çok şey bilirler, ya bir cildiyeye görünün ya da kadınlar kulübü gibi siteleri didikleyin. bir kremi bir şeyi mutlaka vardır.

Doku yenileyici krem merhem falan surebilirsiniz. Fitokrem vardi sanirim.

Turkcell internet ayarları vardır bir yerinde, onları silin hiç kullanmıyorsanız.

3g widget indirin paket veriyi engelleyin

tepeden aşağı inen bir bar var mı bilmiyorum htc lerde var ama oradan mobile network ü kapatın bağlanmaz

2011 yilinda bile wap denilen kaplumbaga hizindaki servisten 1 ay boyunca dikkatsizligim sonucu 250 megabayt trafik yapabilmis bir wapzede olarak tavsiyem, arayin musteriye iteleme hizmetlerini kapatin data servislerini komple diyin gitsin, sonra bu yaptiginiza cok sukredeceksiniz.

Juicedefender ultimate kurun, kullanici acmadigi surece butun uygulamalarin data erisimini kapat deyin veya tek tek configure deyin disable yapin. Sorun cozulur. Istedgnz zaman da normal bi sekilde girersiniz.

sony her zaman olduğu gibi farklılıklar yaparak öne çıkmaya çalışıyor. ancak profesyonel görünse de aslında tam profesyonellerin kullanacağı özellikler içermiyor. hatta bir çok profesyonelin istemediği otomatikleştirmeler (!) mevcut. sony 8-10 yıl kadar önce konica minolta'yı satın aldı ve onu sony adı altında üretmeye başladı.
biliyorsunuz d-slrların fiyatları ucuzladıkça insanlar "vay ben de fotoğrafçı olayım" diyerek bu makineleri almaya başladı. (bkz: facebook'ta x photography diye grup açan tip) ancak bir çok insan bu makineleri otomatik ayar dışında kullanmayı bilmiyor, öğrenmekten de uzak duruyor çünkü onlar için karışık ve gereksiz. ancak sony hem d-slr kullanmak hem de "auto" da kullanmak isteyenler için güzel bir ara nokta.
sony'leri çok bilmemekle birlikte lenslerini de sanırım şimdilik sadece kendisi üretiyor olmalı. yani farklı lens seçenekleriniz de yok. ama canon veya nikon alırsanız önünüzde binlerce lens seçeneği de olacak (tabi paranız varsa.. ama o başka bir konu!) d-slr makine kullanmanın amacı ise farklı lensler ile farklı görüntüleri çekmek/çekebilmek. yoksa zaten bir çok kompakt makine ile d-slr çözünürlük vs anlamında gayet iyi şekilde d-slr ile yarışabilir (ancak fotoğrafı özelleştirme anlamında hiç bir komapkt makine doğal olarak d-slr ile yarışmaz)
yani sony slr-like'ın bir üstü d-slr'ın bir altı bir sınıf yarattı bence.

Yaklasik 3 yildir Sony Alpha serisi kullaniyorum. oncesinde de Canon kullandim. canonla kiyaslarsam sadece gece cekimlerinde biraz daha kasmam gerekiyor sony'de. onun disinda hic eksik kalir yonu yok bilakis kullanim rahatligi acisindan cok daha ergonomik ve estetik oldugunu soyleyebilirim kendi adima.
Lens ile ilgili herhangi bir sorun yok yillaaar once uretilmis konica minolta lenslerin yani sira Sony, Zeiss, Sigma, Tamron gibi belli başlı tüm lens üreticilerinin lensleri mevcut. (Lens Database: www.dyxum.com )
Ben makine alacagim zaman epey arastirmistim. cevremdekiler sureklli Nikon - Canon önerirken Pentax ve Sony nin de incelenmesi gerektigini düsündüm ve ikisinden birisini almaya karar verdim. hem konica-minolta gecmisi hem de sony marka algisi nedeniyle Sonyde karar kildim. pisman fegilim.

Auto modu gayet basariliyken düğün fotoğrafciligi yapmiyorsaniz manuel ve program modlarini kullandiginizda sizi slr-like üstü Dslr alti bir makine kullanmadiginizi farkedebiliyorsunuz.
Nikon çok kısa bir süre kullandim (3-4 günlük bir seyahatte) cok net bilgi veremeyebilirim.

ben nikon kullanıcısıyım, canondan hoşlanamadım bir türlü. sony' nin ürettiği makinelerde son dönemde büyük gelişme oldu ve sony artık rekabet seviyesine ulaştı derken dslr üretmeyi durdurduğunu, sadece slt makineler yani aynasız modeller üreteceğini duyurdu. ancak slt makinelerin çarpanları çok yüksek olduğundan biraz önyargılı yaklaşılıyor şu anda. tabii hızlarını da göz önünde bulundurmak gerekir a77 ile d3 gibi profesyonel serinin hızını yakalamış durumda. bir de a560 ile çok iyi iso performansına ulaşmıştı sony ancak giriş seviyesi bir makine olduğundan yeni başlayanlar ve hoby kullanıcısı için ideal seviyedeydi. ben smyrna' nın da bahsettiği gibi herkes otomatik modda kullandığından bu iso performansı onlar için iyi birşey, zira isoyu da otomatiğe alıyorlar. ancak orta düzey kullanıcı için de bazı durumlarda yükseltmek gerekebiliyor iso değerini, o zaman da sony kendisini gösteriyor. bir de sony' nin avantajı var, eski minolta lenslerini ucuza bulup, adaptöre gerek kalmadan kullanmak mümkün ve bu lensler uygun fiyatlı olabildiği gibi çok kaliteli lenslerdir, öyle ki keskinlikleri dillere destandır denebilir. şu anda alınabilecek sony derseniz a560 ki bulmanız zor o sebeb ile a570 ve a77 olabilir ama çarpana dikkat etmek gerekiyor, o da çekeceğiniz fotoğraf ile alakalı birşey, avantaj bile olabilir. bu arada a900 modeli profesyonel seride bir dslrdir.

Bence Canon ve Nikon kullanılması kabullenmeden başka bir şey değil. Bazı fotoğrafçılar diğer markaların modelleri incelemiyorlar bile. Yeniliğe pek de açık değiller. EVFli makineleri yerin dibine soktular mesela, Canon'cular Nikon'cular diye bölünmüşler birbirleriyle didişiyorlar. Yeni makine aldım uzun araştırmalar sonucunda, bana soruyorlar Canon'cu musun Nikon'cu mu diye. Yok arkadaş Sony aldım, markacı da değilim. Canon'un gövde yapısı bana pek güven vermedi, Nikon'da da çoğu makinede özellik kırpılmış, otofokus motoru yok, video çekenlerde otofokusun sesi tak tak diye belli oluyor. Ama Facebook'taki X Photography'ciler Canon veya Nikon alıp hava atmaya çalışıyorlar. Kit lensini değiştirdiklerini bile sanmıyorum. Bu işi bilen büyükleri bak çocuğum crop şudur mp öyle abartılacak bir şey değildir diye anlatmayıp kendileri de yeniliğe kapalı olurlarsa Sony ve Pentax gibi çok sağlam makineler de önyargılar yüzünden arada kaynayıp gider.