forumtrak
sizce ekteki dövmeler çok mu feminen? ikisinden birini ön koluma yaptırmayı düşünüyorumdanot:erkekimedit: resim değişimi
sizce ekteki dövmeler çok mu feminen? ikisinden birini ön koluma yaptırmayı düşünüyorumda
not:erkekim
edit: resim değişimi
not:erkekim
edit: resim değişimi
0
resim patlamış yeniden yüklersin de aklıma ne geldi, yüklenmemiş sayfa dövmesi güzel olabilir. sahiden diyorum. ay ben yaptırıyım hatta. "dövmeem yine yüklenmedii" derim ahahah, çok güzel. beyaz zeminli, kırmızı çarpılı, ufak. şakalı. ama güzel.
edit: resimler yüklendi. omuzdaki ayak izlerini direkt geç bence. boşver yani, yaptırma. madem erkeksin. ötekisi de geçici olmayacaksa olur anca, ilerde bundan özellikle pişman olabilirsin. çünkü biraz fazla sevimli. yanlış anlama. derdimiz feminen olmamak.
edit2: ayak izlerinin yerine kedi kuyruğu gelmiş. onun için de aynı düşüncelerim. hala feminen yani evet.
edit: resimler yüklendi. omuzdaki ayak izlerini direkt geç bence. boşver yani, yaptırma. madem erkeksin. ötekisi de geçici olmayacaksa olur anca, ilerde bundan özellikle pişman olabilirsin. çünkü biraz fazla sevimli. yanlış anlama. derdimiz feminen olmamak.
edit2: ayak izlerinin yerine kedi kuyruğu gelmiş. onun için de aynı düşüncelerim. hala feminen yani evet.
0
* erkeklerde "şirin" görünen herşeyi feminen olarak algılayan ve üstüne "meyilli" etiketi yaptıranları sallama. herkes kendi "meyiline" baksın, oturup onunla ilgili komplekslerini, gizlediği dürtülerini tartsın, buraya kusmasın.
* ilki özellikle güzel, gayet "şirin". kompleks yapma kendine bence. bunu üzerinde görenler aaa bu meyilliymiş demez derdin oysa.
* öyle ya da böyle hiç feminenlik istemiyorum dersen ikisini de boşver. çapa yaptır ejder yaptır ne bileyim...
* ilki özellikle güzel, gayet "şirin". kompleks yapma kendine bence. bunu üzerinde görenler aaa bu meyilliymiş demez derdin oysa.
* öyle ya da böyle hiç feminenlik istemiyorum dersen ikisini de boşver. çapa yaptır ejder yaptır ne bileyim...
0
Feminen değil de bence güzel değil bunlar. Yani güzel değil işte. Feminenden ziyâde çocuksu gibi.
0
Dövme yaptırmak istiyorsan "Bu benim içime sindi, ömür boyu vücudumda taşımak istediğime eminim" demen yeterli. Eğer elalem ne der gibi bir kaygın varsa yaptırma.
0
bence kafanda bir şekil belirleyinceye kadar dövme yaptırma. yani uzun süre "şunun dövmesi olsun vücudumda" diye bir düşünce hakimse kafanda öyle yaptır. böylece pişman olmazsın.
resimler şirin ama evet, efemine duruyor.
resimler şirin ama evet, efemine duruyor.
0
atrin
belgesel hastalığı var bu kardeşinizde denk geldiğinde sıkılmadan izliyor. 4 5 ay önce sanıyorum samanyolu tv'de denk gelip bir belgesel izlemiştim ve hasta olmuştum. yalnız arşive katmak için ismini almamışım.(gece 2 ya da 3 civarıydı sanıyorum saat)belgesel serengeti'deki (ya da belli bir alandaki
belgesel hastalığı var bu kardeşinizde denk geldiğinde sıkılmadan izliyor. 4 5 ay önce sanıyorum samanyolu tv'de denk gelip bir belgesel izlemiştim ve hasta olmuştum. yalnız arşive katmak için ismini almamışım.(gece 2 ya da 3 civarıydı sanıyorum saat)
belgesel serengeti'deki (ya da belli bir alandaki) vahşi hayvanların avlanma stratejilerini anlatıyordu. maymunların, akbabaların, aslanların, sırtlanların vs..
özellikle akbabaların avlanması aklımda kalmış ovayı kuş bakışı gösterip oklarla haberleşmelerini çizdikleri daireleri görenin daireler çizerek merkez akbabaya yaklaşması bunu görenlerin katılması. artı aslanların belli bir sayıya kadar sırtlanla baş edebilmeleri sonra topuklamalarından falan bahseden çekimlerle bunu çok güzel destekleyen bir belgeseldi... işte bunu arıyor ve yardımlarınızı bekliyorum. şimdiden teşekkürler.
belgesel serengeti'deki (ya da belli bir alandaki) vahşi hayvanların avlanma stratejilerini anlatıyordu. maymunların, akbabaların, aslanların, sırtlanların vs..
özellikle akbabaların avlanması aklımda kalmış ovayı kuş bakışı gösterip oklarla haberleşmelerini çizdikleri daireleri görenin daireler çizerek merkez akbabaya yaklaşması bunu görenlerin katılması. artı aslanların belli bir sayıya kadar sırtlanla baş edebilmeleri sonra topuklamalarından falan bahseden çekimlerle bunu çok güzel destekleyen bir belgeseldi... işte bunu arıyor ve yardımlarınızı bekliyorum. şimdiden teşekkürler.
0
bu dedigini ben de izledim hem de bir kac kez. galiba ara ara tekrar yayinliyorlar. en iyisi izlemeye devam et. ya da belgeselleri nerden aldiklarini ogren
0
ben de izledim bu belgeseli ama samanyolunda değildi sanırım. Ama sana önerim bırak bu tv belgesellerini bbc planet earth belgeselini izle derim. Eğer hala izlemediysen. Ntv vermişti bi ara capture yapan siteler vardı mutlaka.
0
planet earth'ün bütün bölümleri mevcut elimde =) vahşi hayvanların savaş stratejilerini incelediği için ilgimi çekmişti.. isim vere olursa çok güzel olur..
0
Planet Earth'de buna benzer kısacık bir bölüm var sadece. Bu değil yani. Elimden gelen budur. Planet Earth'ü mutlaka izle ama yani üstüne daha iyi doğa belgeseli tanımam (everyone is a critic)
0
layouter
bu illerimize kahramanmaras yerine maras demek, sanliurfa yerine urfa demek, gaziantep yerine antep demenin bir alt anlami var mi? garip bir soru oldu da, cikis noktam `yasamin kiyisinda` filminden bir sahne. ----- hafif spoiler -----alamanci nejat karakolda bilgisayardan bilgi bakan memura "maras"
bu illerimize kahramanmaras yerine maras demek, sanliurfa yerine urfa demek, gaziantep yerine antep demenin bir alt anlami var mi? garip bir soru oldu da, cikis noktam yasamin kiyisinda filminden bir sahne.
----- hafif spoiler -----
alamanci nejat karakolda bilgisayardan bilgi bakan memura "maras" diyor, memur da "kahramanmaras" diye uzerine bastirarak duzeltiyor.
----- hafif spoiler -----
tamam politik konularda filan bayagi cahilim de, boyle bir diyaloga bir anlam veremedim, aydinlatabilirseniz sevinirim.
----- hafif spoiler -----
alamanci nejat karakolda bilgisayardan bilgi bakan memura "maras" diyor, memur da "kahramanmaras" diye uzerine bastirarak duzeltiyor.
----- hafif spoiler -----
tamam politik konularda filan bayagi cahilim de, boyle bir diyaloga bir anlam veremedim, aydinlatabilirseniz sevinirim.
0
bunlari biliyosunuzdur muhtemelen. bu sehirler gazi, kahraman, sanli unvanlarini yanilmiyorsam kurtulus savasindan sonra cumhuriyetin kurulmasi sirasinda aldilar. eski isimleri antep, maras, urfa idi. yore halkinin savasta gosterdigi basarilar icin verildi bunlar. belkide bunu dile getirmeye calismistir komiser. sonucta antep sehrin ismiydi, halk savasta basari gosterdi ya da oyle biseyler gazi unvanini aldi. bunu belirtmek istemislerdir heralde tahminimce
0
ben kahramanmaraşlıyım, bizim orlarda çoğunluk maraş der. bu yönden politik konuyla bi alakası yok, cümle içinde maraş/antep/urfa diyip geçmek elbette daha pratik. ama kasten kahraman/gazi/şanlı kısmını telaffuz etmeyeni de gördüm. o yüzden memleket soruldu mu "kahramanmaraş" diyorum ben de gür bi sesle. böyle bi yönü de var...
0
@sanio, cevap icin tesekkurler, ancak aradigim cevap tam olarak bu degil.
@jangara, kasten gazi/sanli/kahraman kismini soylemeyenlerin ne gibi bir alip veremedigi var bu isimlerle? yani kasten soylemeyen birileri varsa, baska birilerinin de uzun hallerini vurgulamasi normal. ama sanirim ben bu "kotu niyetle" uzun hallerini soylemekten kacinanlarin motivasyonunu cozebilmis degilim.
@jangara, kasten gazi/sanli/kahraman kismini soylemeyenlerin ne gibi bir alip veremedigi var bu isimlerle? yani kasten soylemeyen birileri varsa, baska birilerinin de uzun hallerini vurgulamasi normal. ama sanirim ben bu "kotu niyetle" uzun hallerini soylemekten kacinanlarin motivasyonunu cozebilmis degilim.
0
ben de uzun süredir gaziantep'te okuyan insan evladı olarak şöyle cevap verebilirim.
benim karşılaştığım durumlarda da halk şehirlerini Antep olarak anıyorlar. gaziantep diyince de "sadece antep ulen" triplerine giriyorlar.
bunun nedeni de anlayabildiğim kadarıyla atatürk'ü pek sevmemeleri. şimdi antepli arkadaşlar coşmasın, ben gördüklerimi söylüyorum. benim tanıştığım insanlar atatürk ve onun getirilerinden pek hoşlanmadıkları için "o'nun verdiği ünvana ihtiyacımız yok, zaten şehrimizi de kendimiz kurtardık" gibi faaliyetlere giriyorlar. halkı biraz muhafazakar olduğu için normal karşılıyorum. kendi şehrimde kimse atatürk'e kötü bir şeyler söylemediği için ilk başlarda garipsemiştim fakat buralarda durum biraz daha farklı.
benim karşılaştığım durumlarda da halk şehirlerini Antep olarak anıyorlar. gaziantep diyince de "sadece antep ulen" triplerine giriyorlar.
bunun nedeni de anlayabildiğim kadarıyla atatürk'ü pek sevmemeleri. şimdi antepli arkadaşlar coşmasın, ben gördüklerimi söylüyorum. benim tanıştığım insanlar atatürk ve onun getirilerinden pek hoşlanmadıkları için "o'nun verdiği ünvana ihtiyacımız yok, zaten şehrimizi de kendimiz kurtardık" gibi faaliyetlere giriyorlar. halkı biraz muhafazakar olduğu için normal karşılıyorum. kendi şehrimde kimse atatürk'e kötü bir şeyler söylemediği için ilk başlarda garipsemiştim fakat buralarda durum biraz daha farklı.
0
polis ısrarla resmi ismi kullanmak istiyordur.
bu üç il de adı resmi olarak sonradan kanun yoluyla değiştirilmiş iller. antep'in ismi 1921'de, maraş'ınki 1973'te, urfa'nınki de 1984'te değiştirilmiş. insanların bu illerden her zaman uzun isimleriyle bahsetmelerini beklemek, ünvanlarını söylemeyince altında art niyet (yetersiz milliyetçilik ya da atatürk düşmanlığı) aramak, falanca kişi kahramanmaraş dedi filanca kişi demedi demek çok saçma. bunun dincilerin allah dedi cee cee demedi ya da muhammed dedi hz demedi sav demedi hezeyanlarından da hiç farkı yok. kaldı ki insanlar belli bir düzeyde milliyetçi olsalar bile alttan alta kahraman diyeceksin, gazi diyeceksin, resmi ismi kullanacaksın dayatmasına karşı çıkıyor olabilirler. belki de askerde bu yüzden kimbilir komutanlardan ne dayaklar yeniyordur (bkz: kahramanmaraş/#3829478).
yani asıl artniyet insanların ne dediklerinden böyle yaftalamalarda bulunmak. yok antep dedi gaziantep demedi o yüzden anarşisttir, yok tunceli'ye dersim dedi terör yanlısıdır falan filan. haritada zorla isim değiştirmekle toplumun hafızası resetlenmiyor çünkü. kaldı ki resmi ismi kullanmamak tepkisel bir ısrar olsa bile yanlış değildir, anlaşılabilir bir şeydir.
bu üç il de adı resmi olarak sonradan kanun yoluyla değiştirilmiş iller. antep'in ismi 1921'de, maraş'ınki 1973'te, urfa'nınki de 1984'te değiştirilmiş. insanların bu illerden her zaman uzun isimleriyle bahsetmelerini beklemek, ünvanlarını söylemeyince altında art niyet (yetersiz milliyetçilik ya da atatürk düşmanlığı) aramak, falanca kişi kahramanmaraş dedi filanca kişi demedi demek çok saçma. bunun dincilerin allah dedi cee cee demedi ya da muhammed dedi hz demedi sav demedi hezeyanlarından da hiç farkı yok. kaldı ki insanlar belli bir düzeyde milliyetçi olsalar bile alttan alta kahraman diyeceksin, gazi diyeceksin, resmi ismi kullanacaksın dayatmasına karşı çıkıyor olabilirler. belki de askerde bu yüzden kimbilir komutanlardan ne dayaklar yeniyordur (bkz: kahramanmaraş/#3829478).
yani asıl artniyet insanların ne dediklerinden böyle yaftalamalarda bulunmak. yok antep dedi gaziantep demedi o yüzden anarşisttir, yok tunceli'ye dersim dedi terör yanlısıdır falan filan. haritada zorla isim değiştirmekle toplumun hafızası resetlenmiyor çünkü. kaldı ki resmi ismi kullanmamak tepkisel bir ısrar olsa bile yanlış değildir, anlaşılabilir bir şeydir.
0
maraşlı olanlar (ben) maraş der k.maraş değil (bak burda da dedim). antep için de aynı durumu gördüm. urfa'yı bilemem (bu sonuncusu uzun uzadıya şanlıurfa dememek içindi sanırım). fikir vermiştir.
0
tesekkur ederim herkese cevaplar icin.
bu arada bu soruyu sorarken art niyetli olup, derdimin insanlari fislemek olmadigini da belirtme ihtiyaci hissettim. sadece "yanlis" bir sey soylememek icin bu kullanimlar arasinda bariz bir alt anlam farki olup olmadigini merak etmistim. (cunku filmden bana sanki oyle bir durum varmis, orada cehaletimden oturu bir nuansi kaciriyormusum gibi gelmisti.)
kendi adima vardigim sonuc "hangisini kullanirsan kullan" oldu. kullandigim isim nedeniyle karsimdaki de ille beni kotu niyetli sinifina sokmak isterse sokar, bu tip insanlar cok da umrumda degil zaten.
bu arada bu soruyu sorarken art niyetli olup, derdimin insanlari fislemek olmadigini da belirtme ihtiyaci hissettim. sadece "yanlis" bir sey soylememek icin bu kullanimlar arasinda bariz bir alt anlam farki olup olmadigini merak etmistim. (cunku filmden bana sanki oyle bir durum varmis, orada cehaletimden oturu bir nuansi kaciriyormusum gibi gelmisti.)
kendi adima vardigim sonuc "hangisini kullanirsan kullan" oldu. kullandigim isim nedeniyle karsimdaki de ille beni kotu niyetli sinifina sokmak isterse sokar, bu tip insanlar cok da umrumda degil zaten.
0
altında art niyet aramaya mahal olmadan şahıs kendisi hangi nedenle kısa halini söylediği konusunda açıklama yapıyorsa art niyet olduğu tasdiklenmiştir. konu saçma sapan yerlere gitmiş, kimsede art niyet aradığımız yok. manyak mıyım ben bilader "vay şu antep dedi demekki böyl böyle" diye varsayım üreteyim. adamların kendisi söylüyor açık açık. tehey maşallah...
0
sare
vücutta oluşan morluklar darbeden ötürü kılcal damarların zarar görmesinden ötürü oluşuyormuş anladığım kadarıyla. merak ettiğim şu, benim vücudum diğerlerine göre çok daha kolay morarıyor, morardı mı da geçmek bilmiyor. nasıl olduğunu bilmediğim -çarptığımı hatırlamıyorum bir yere- büyük morluklar
vücutta oluşan morluklar darbeden ötürü kılcal damarların zarar görmesinden ötürü oluşuyormuş anladığım kadarıyla.
merak ettiğim şu, benim vücudum diğerlerine göre çok daha kolay morarıyor, morardı mı da geçmek bilmiyor. nasıl olduğunu bilmediğim -çarptığımı hatırlamıyorum bir yere- büyük morluklar görüyorum sık sık bel çevremde veya bacaklarımda.
bunun sebebi ne olabilir? küçük çarpmalarda kılcak damarlar diğer insanlara nazaran daha mı çok zarar görüyor ya da kılcak damarlar yüzeye daha mı yakın? nedir, ne olabilir?
merak ettiğim şu, benim vücudum diğerlerine göre çok daha kolay morarıyor, morardı mı da geçmek bilmiyor. nasıl olduğunu bilmediğim -çarptığımı hatırlamıyorum bir yere- büyük morluklar görüyorum sık sık bel çevremde veya bacaklarımda.
bunun sebebi ne olabilir? küçük çarpmalarda kılcak damarlar diğer insanlara nazaran daha mı çok zarar görüyor ya da kılcak damarlar yüzeye daha mı yakın? nedir, ne olabilir?
0
muhtemelen kanınızdaki trombosit oranının yeterli olmayışından kaynaklanıyor.
trombosit oranı belli bir değerin altındaysa başta kortizol tedavisi uygulanıyor, sonuç vermezse dalağın alınmasına kadar yolu var. doktor değilim, kişisel tecrübelerimi aktarıyorum.
günlük yaşamda problem yaratmasa da ağır kanamalı durumlarda sıkıntı yaşayabilirsiniz, hematolog'a gitmenizi öneririm.
trombosit oranı belli bir değerin altındaysa başta kortizol tedavisi uygulanıyor, sonuç vermezse dalağın alınmasına kadar yolu var. doktor değilim, kişisel tecrübelerimi aktarıyorum.
günlük yaşamda problem yaratmasa da ağır kanamalı durumlarda sıkıntı yaşayabilirsiniz, hematolog'a gitmenizi öneririm.
0
Yukarıda sayılanların yanı sıra bir ilacın yan etkisi de olabilir ki çok yaygındır yan etki olarak. deride morarma/yaralanma/çürüme normalden daha kolaydır/çabuktur/kalıcıdır. bir ilaç kullanıyorsanız prospektüsünü okuyunuz!
estetik açıdan çok rahatsızlık vermez bazı kimselere, büyük bir sorun gibi de görünmez ama kendi başına sorun olmayıp daha ciddi olası sorunların habercisidir. doktora görünülmeli, kan tetkikleri yaptırılmalıdır zannımca.
estetik açıdan çok rahatsızlık vermez bazı kimselere, büyük bir sorun gibi de görünmez ama kendi başına sorun olmayıp daha ciddi olası sorunların habercisidir. doktora görünülmeli, kan tetkikleri yaptırılmalıdır zannımca.
0
trombosit eksikliği olabilir. nedenleri de çeşitli, tedavisi de.. dişetleriniz sık ve uzun süre kanar mı mesela, veya açılan bir yaranızın kapanması çok mu uzun sürer? vücudunuzda kırmızı noktalar var mıdır? nolursa olsun bi doktora görünün. ileri derece trombosit eksikliğiniz varsa eğer ilerde hafif bir darbede bile sorun yaratacak kafa içi kanamalara neden olabilir.
0
cevaplar için çok teşekkürler.
peki, bu trombosit testlerde ne ile gösteriliyor? tro falan mı? :)
peki, bu trombosit testlerde ne ile gösteriliyor? tro falan mı? :)
0
f1
anne temalı,etkileyici şiir,öykü,müzik vs vs ne olursa önerilerinize açıgım???cok acıgım oyle boyle değil:)
anne temalı,etkileyici şiir,öykü,müzik vs vs ne olursa önerilerinize açıgım???
cok acıgım oyle boyle değil:)
cok acıgım oyle boyle değil:)
0
hem anne temalı, hem de annelerin bizzat sevdikleri bir şarkı için zeki müren'den (bkz: anneciğim )
0
yaşar kurt'un korku adlı bir şarkısı vardı. istediğiniz gibi mi bilmiyorum ama anne ile ilgiliydi sözleri.
0
candan erçetin'in de annem annem sen üzülme diye giden bir şarkısı var. çok başarılı buluyorum.
0
Belki biliyosundur ama hani bi hikaye vardı; doğmamış bir bebek dünyaya gelmek üzereyken tanrıyla konuşuyo falan...
www.sevda.tk
www.sevda.tk
0
kilroy
Bir şehir çocuğu olarak beni bir kaç konuda aydınlatmanızı istiyorum;1)2 kişinin çalıştığı 4 kişilik bir aile kaç dönüm toprakla kendini çevirir? (Buradaki çevirmekten kastım, bir kısmını kendi tüketerek, kalanını da satıp giyinme, barınma vs. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak. Ama mesela araba al
Bir şehir çocuğu olarak beni bir kaç konuda aydınlatmanızı istiyorum;
1)2 kişinin çalıştığı 4 kişilik bir aile kaç dönüm toprakla kendini çevirir? (Buradaki çevirmekten kastım, bir kısmını kendi tüketerek, kalanını da satıp giyinme, barınma vs. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak. Ama mesela araba almak değil, Maslow piramitinin ilk iki basamağındaki temel ihtiyaçlar. Tabi burada ne yetiştirildiği, nasıl bir verim alındığı gibi bir sürü soru çıkıyor ama ortalama bir cevap da olur. Yahut şu şartlar altında şöyle olursa şu kadardır gibi cevaplar da kabul)
2)Bir dönüm toprağı işlemek için kaç çiftçi gereklidir? (Burada da soruyu makineli/makinesiz olarak iki başlıkta inceleyebiliriz.
3)1 dönüm tarıma elverişli toprağın fiyatı ne kadardır? (Şu bölgede şu kadar, bu bölgede bu kadar vs gibi)
4)Türkiye'de neden bu kadar işsiz ziraat mühendisi var?
5)Yukarıdaki sorularım doğrultusunda, 0'dan bir arazi alıp, gübresiyle vesairesi ile çalışır duruma geçirmek için ne kadar yatırım gereklidir? (5 dönüm için şu kadar, 100 dönüm için şu kadar vs. gibi)
6)Bu soruları sorabileceğim daha uygun bir platform var mı? (Ziraat mühendisleri forumu vb. Benim bulduğum forumlardaki en son aktviteler ağustos ayındaydı)
1)2 kişinin çalıştığı 4 kişilik bir aile kaç dönüm toprakla kendini çevirir? (Buradaki çevirmekten kastım, bir kısmını kendi tüketerek, kalanını da satıp giyinme, barınma vs. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak. Ama mesela araba almak değil, Maslow piramitinin ilk iki basamağındaki temel ihtiyaçlar. Tabi burada ne yetiştirildiği, nasıl bir verim alındığı gibi bir sürü soru çıkıyor ama ortalama bir cevap da olur. Yahut şu şartlar altında şöyle olursa şu kadardır gibi cevaplar da kabul)
2)Bir dönüm toprağı işlemek için kaç çiftçi gereklidir? (Burada da soruyu makineli/makinesiz olarak iki başlıkta inceleyebiliriz.
3)1 dönüm tarıma elverişli toprağın fiyatı ne kadardır? (Şu bölgede şu kadar, bu bölgede bu kadar vs gibi)
4)Türkiye'de neden bu kadar işsiz ziraat mühendisi var?
5)Yukarıdaki sorularım doğrultusunda, 0'dan bir arazi alıp, gübresiyle vesairesi ile çalışır duruma geçirmek için ne kadar yatırım gereklidir? (5 dönüm için şu kadar, 100 dönüm için şu kadar vs. gibi)
6)Bu soruları sorabileceğim daha uygun bir platform var mı? (Ziraat mühendisleri forumu vb. Benim bulduğum forumlardaki en son aktviteler ağustos ayındaydı)
0
1) Çok genel olmuş cidden ama şöyle ki: bunu bir dükkanın varmış gibi düşün ama dükkanın aksine hiç bir zaman günlük gelir akışı olmayacak ve giderin sürekli iken gelirin senede birkaç kere aldığın ödemeden ibaret olacak üstelik. çok zor bir kestirim yapmak ama 300 dönüm verimli toprak ancak yeter...Bütün bunlara karşın "ağa" olan çiftiler elbette vardır. Toprağı gerçekten bu riski yaşamından uzak tutacak kadar çoktur.
2) Bu soru ne ekildiğine göre değişir. Görece çok gelir getiren pamuk ektiğini varsayarak bir traktör tabii ki yeterli (ki tarlan çok değilse (çoktan kasıt >100 dönüm) kiralayabilirsin traktör ve tecrübeli şoförünü, daha mantıklı olur), işçi olarak günlük 20/25 ytl yevmiye ödeniyordu mesela ama tarlanın ne kadar büyüklükte olduğuna göre kaç kişi çalıştırman gerektiği değişir, hem de baya değişir. ama ırgat maliyeti genel giderlerde büyük yer kaplamaz. buğday ekmek en kolayıdır, işçi/traktör/gübre vs maliyeti görece azdır.
3) çukuroavnın doğu ucunda kalan topraklarda, -ki buralar baya verimlidir, işlemesi kolaydır, ovalık/düzlük bölgededir ve yılda iki ürün alınır - dönümü 5/6 bin ytl civarıydı en son (baraj suyu ile sulanır).
4) çiftçilerin çoğu onlara başvurmadığı için. bildiğin "zanaat" gibidir çiftçilik çoklukla içgüdüler-tecrübe-komşu çiftinin yaptıkları-babadan duyulanlar vs yöntemleriyle yürütülür. bilimsel olarak ne yazıkki hiç bir bilgi edinmek istemezler. istedikleir gibi zirai ilaçları kullanırlar, hala firez yakan insanlar mevcut mesela.
5)Doğru yerde arazi satın almak, toprağı işlemek, kısacası çiftçilik yapmak çok zorludur, zannettiğinizden daha zordur. ticaret erbablığına benzer. herkese göre kesinlikle değildir, yapabilenlerin ayrı bir yeteneği mi var ne anlamadım ama gerçekten "içinde dopmadıysanız" bu işe girişmemek en idealidir. Yİne de kaba bir hesapla satın alınan bir dönüm tarlaya harcanan maliyete x dersek, hasatta elde edilen gelirsen x'i çıkardığınızda size ancak yaklaşık %30'u kalır. tabi bu gelirin yıllık olduğunu unutmayalım!.
6) Bilmem.
Bonus: tarlanız varsa kesinlikle satıp yerine daire alın (annem dinlese bu dedikleri keşke!), daha kolay bir yatırım olur zira tarla ekmek/biçmek "riskli" bir yatırımdır, streslidir, "allaha kalmıştır" ürünün bereketi (ziraat mühendislerine yer kalmıyor bu nedenle :P), çiftçi ailede doğsanız/büyüseniz bile bu işi beceremeyebilirsiniz (örnek: ben). Yinede traktör kullanmak güzel :P, tarlaya çift sürerken toprağın rengi/kokusu, "yetiştirmek" manevi tatmin veren şeyler..köyümü özledim :(
2) Bu soru ne ekildiğine göre değişir. Görece çok gelir getiren pamuk ektiğini varsayarak bir traktör tabii ki yeterli (ki tarlan çok değilse (çoktan kasıt >100 dönüm) kiralayabilirsin traktör ve tecrübeli şoförünü, daha mantıklı olur), işçi olarak günlük 20/25 ytl yevmiye ödeniyordu mesela ama tarlanın ne kadar büyüklükte olduğuna göre kaç kişi çalıştırman gerektiği değişir, hem de baya değişir. ama ırgat maliyeti genel giderlerde büyük yer kaplamaz. buğday ekmek en kolayıdır, işçi/traktör/gübre vs maliyeti görece azdır.
3) çukuroavnın doğu ucunda kalan topraklarda, -ki buralar baya verimlidir, işlemesi kolaydır, ovalık/düzlük bölgededir ve yılda iki ürün alınır - dönümü 5/6 bin ytl civarıydı en son (baraj suyu ile sulanır).
4) çiftçilerin çoğu onlara başvurmadığı için. bildiğin "zanaat" gibidir çiftçilik çoklukla içgüdüler-tecrübe-komşu çiftinin yaptıkları-babadan duyulanlar vs yöntemleriyle yürütülür. bilimsel olarak ne yazıkki hiç bir bilgi edinmek istemezler. istedikleir gibi zirai ilaçları kullanırlar, hala firez yakan insanlar mevcut mesela.
5)Doğru yerde arazi satın almak, toprağı işlemek, kısacası çiftçilik yapmak çok zorludur, zannettiğinizden daha zordur. ticaret erbablığına benzer. herkese göre kesinlikle değildir, yapabilenlerin ayrı bir yeteneği mi var ne anlamadım ama gerçekten "içinde dopmadıysanız" bu işe girişmemek en idealidir. Yİne de kaba bir hesapla satın alınan bir dönüm tarlaya harcanan maliyete x dersek, hasatta elde edilen gelirsen x'i çıkardığınızda size ancak yaklaşık %30'u kalır. tabi bu gelirin yıllık olduğunu unutmayalım!.
6) Bilmem.
Bonus: tarlanız varsa kesinlikle satıp yerine daire alın (annem dinlese bu dedikleri keşke!), daha kolay bir yatırım olur zira tarla ekmek/biçmek "riskli" bir yatırımdır, streslidir, "allaha kalmıştır" ürünün bereketi (ziraat mühendislerine yer kalmıyor bu nedenle :P), çiftçi ailede doğsanız/büyüseniz bile bu işi beceremeyebilirsiniz (örnek: ben). Yinede traktör kullanmak güzel :P, tarlaya çift sürerken toprağın rengi/kokusu, "yetiştirmek" manevi tatmin veren şeyler..köyümü özledim :(
0
1) eğer kentli ihtiyaçlarından bahsetmiyorsak, yani evimizde pişirip yiyeceksek ve her akşam market alışverişi yakmayacaksak ve adsl faturası ödemeyeceksek ve sinemaya gitmeyeceksek iki haneli dönüm miktarları dahi yeterlidir.
0
Teşekkürler cevaplar için,
@zeke; tası tarağı toplayıp gitme gibi bir planım yok zaten istesem de beceremem polene bile alerjim var, nasıl tarım yapayım?
Aslında şu yüzden soruyorum bunları. Araştırdığıma göre türkiye'de tarım inanılmaz verimsiz yapılıyor. Buna ayrılan nüfus oranı avrupaya göre çok fazla olsa da, birim kişi başına üretim çok daha düşük. Bunun sebebinin muhtemelen bilinçsiz tarım olduğu kanısında vardım, ve çözümünün ziraat mühendislerine daha çok önem verilmesinden geldiği kanısına vardım.
Dolayısıyla sorumu genişletiyorum; madem bu kadar ziraat mühendisi var ve bu kadar verimsiz tarım yapıyoruz, devlet neden bu arkadaşlara maaş bağlayıp danışman olarak sağa sola yollamıyor? Tamam diyelim ki bu devletçiliğe girer ve biz de senelerdir liberal hükümetler tarafından yönetiliyoruz, O zaman niye mesela ziraat mühendislerine kredi vermezler kendilerine az biraz toprak alıp işlesinler diye?
@zeke; tası tarağı toplayıp gitme gibi bir planım yok zaten istesem de beceremem polene bile alerjim var, nasıl tarım yapayım?
Aslında şu yüzden soruyorum bunları. Araştırdığıma göre türkiye'de tarım inanılmaz verimsiz yapılıyor. Buna ayrılan nüfus oranı avrupaya göre çok fazla olsa da, birim kişi başına üretim çok daha düşük. Bunun sebebinin muhtemelen bilinçsiz tarım olduğu kanısında vardım, ve çözümünün ziraat mühendislerine daha çok önem verilmesinden geldiği kanısına vardım.
Dolayısıyla sorumu genişletiyorum; madem bu kadar ziraat mühendisi var ve bu kadar verimsiz tarım yapıyoruz, devlet neden bu arkadaşlara maaş bağlayıp danışman olarak sağa sola yollamıyor? Tamam diyelim ki bu devletçiliğe girer ve biz de senelerdir liberal hükümetler tarafından yönetiliyoruz, O zaman niye mesela ziraat mühendislerine kredi vermezler kendilerine az biraz toprak alıp işlesinler diye?
0
@zeke: çok doğru söylemişsiniz. aslında verimsizlikten kastım biraz da buydu galiba. çünkü benim baktığım iki istatistik vardı; tarım sektöründe çalışan insan sayısı ve o ülkenin tarımdan elde ettiği gelir. dolayısıyla verim derken kişi başına düşen kazancın azlığıydı bahsettiğim. tabii bunun başka etmenleri de vardır fakat oranlar arasındaki fark hizmet ve endüstri sektörüne göre dikkat çekecek kadar fazlaydı.
peki çözüm ne? sizce ne yapılmalı? ya da sorumu yineleyeyim; mesela devlet ziraat mühendislerine 50 dönüm toprak alacak kadar 5 sene vade ile kredi falan verse bunun işlerliği nasıl olur?
peki çözüm ne? sizce ne yapılmalı? ya da sorumu yineleyeyim; mesela devlet ziraat mühendislerine 50 dönüm toprak alacak kadar 5 sene vade ile kredi falan verse bunun işlerliği nasıl olur?
0
kilroy'un sorduğu ilk sorunun cevabı toprağın nerede olduğuna ve ona neyin ekileceğine göre değişir. etraftan edindiğim bilgilere göre; iç anadoluda sulak bir bölgede 300 dönüm toprağınız olsa ve üzerinde de ürün verimi en üst seviyeye erişmiş olgun yedi yaşında elma yahut kiraz ağaçlarınız olsa biraz uğraşla tahminimce yılda yaklaşık 150-350 bin ytl gibi bir ciroya ulaşabilirsiniz. aynı büyüklükte toprağınız konya ovasının kurak bir bölgesinde olsa tahıldan başka birşey ekemeyeceğinizden ya nadasa bırakırdınız ya da en fazla 50 bin ytl gibi bir cironuz olurdu. eğer aynı miktarda toprağı antalyada seracılık yaparak değerlendirseydiniz zannedersem cironuzu 300-400 bin ytlye çıkarmanız mümkün olurdu.
geri kalan soruların cevaplarını danışmanlık ücreti tarifesine girdiği için buraya yazmıyorum. eğer ciddi bir yatırım yapmayı planlıyorsanız bir iş planı hazılayıp, profesyonel yardım almanız tavsiye olunur. bu arada türkiyede tarım sektöründe yaşanan verimsizlik malesef yüksek girdi maliyetlerinden (teknoloji dahil) ve alt yapı eksikliğinden kaynalanıyor. gariban ziraat mühendislerimize yüklenmeyiniz lütfen.
geri kalan soruların cevaplarını danışmanlık ücreti tarifesine girdiği için buraya yazmıyorum. eğer ciddi bir yatırım yapmayı planlıyorsanız bir iş planı hazılayıp, profesyonel yardım almanız tavsiye olunur. bu arada türkiyede tarım sektöründe yaşanan verimsizlik malesef yüksek girdi maliyetlerinden (teknoloji dahil) ve alt yapı eksikliğinden kaynalanıyor. gariban ziraat mühendislerimize yüklenmeyiniz lütfen.
0
cinematography
Taksim'e (İstiklal'e) yakın, bol çeşidi bulunan bir saat mağazası aruyorum. Casio markazının bol çeşitlerini bulunduran bir yer veya sadece Casio satan daha makbule geçer. Bilen? Nerde? Tarif?
Taksim'e (İstiklal'e) yakın, bol çeşidi bulunan bir saat mağazası aruyorum. Casio markazının bol çeşitlerini bulunduran bir yer veya sadece Casio satan daha makbule geçer. Bilen? Nerde? Tarif?
0
swatch var caminin karşısında. cami nerde diyecek olursanız, istiklal caddesi üzerinde meydandan galatasaraya giderken sağda. dükkan da sol köşede.
0
ne kadar yakını kastediyorsun bilmiyorum ama tünelden inip hemen karşıya geçersen sirkeci'de birçok büyük saat mağazası bulabilirsin.
0
konyalı saat var. istiklal caddesinde galatasaray istikametinde sol tarafta bakınarak gidin görürsünüz. içeride casio modelleri bulunmaktadır.
0
amiga 500
aşağıdakinin türkçe tam karşılığı nasıl olur??A 48-week, multicentre, multinational, randomized, double-blind, 2-arm parallel group study, comparing the efficacy of FosterTM for maintenance and reliever versus fixed-dose FosterTM for maintenance plus salbutamol as reliever in asthmatics > 18 years o
aşağıdakinin türkçe tam karşılığı nasıl olur??
A 48-week, multicentre, multinational, randomized, double-blind, 2-arm parallel group study, comparing the efficacy of FosterTM for maintenance and reliever versus fixed-dose FosterTM for maintenance plus salbutamol as reliever in asthmatics > 18 years of age.
A 48-week, multicentre, multinational, randomized, double-blind, 2-arm parallel group study, comparing the efficacy of FosterTM for maintenance and reliever versus fixed-dose FosterTM for maintenance plus salbutamol as reliever in asthmatics > 18 years of age.
0
"18 yaşın üstündeki astım hastalarında idame tedavisi için sabit doz FosterTm ile semptomların hafifletilmesi için salbutamol içeren rejime karşı idame tedavisi ve semptomların hafifletilmesi için FosterTm ürünün etkinliğinin karşılaştırıldığı 48 haftalık, çok merkezli, uluslararası, randomize, çift kör, iki kollu, paralel gruplu çalışma".
not: her baktıkça sağından solundan değiştiriyorum :P
not: her baktıkça sağından solundan değiştiriyorum :P
0
ermanen
En cok seye iyi gelen ilac hangisi, yani endikasyonlarinda en cok sey yazan, endikasyon sampiyonu ilac hangisi? (en cok farkli hastalik durumu yazan daha dogru olur sanirim)not: antibiyotiklerden biri gibi geldi ama bilemedim, bir de agri kesici dusundugumuzde bircok agriyi gecirebilir ama onu tekmi
En cok seye iyi gelen ilac hangisi, yani endikasyonlarinda en cok sey yazan, endikasyon sampiyonu ilac hangisi? (en cok farkli hastalik durumu yazan daha dogru olur sanirim)
not: antibiyotiklerden biri gibi geldi ama bilemedim, bir de agri kesici dusundugumuzde bircok agriyi gecirebilir ama onu tekmis gibi sayabiliriz.. hastalik durumu bahabinda soruyorum yani...
not: antibiyotiklerden biri gibi geldi ama bilemedim, bir de agri kesici dusundugumuzde bircok agriyi gecirebilir ama onu tekmis gibi sayabiliriz.. hastalik durumu bahabinda soruyorum yani...
0
aspirin sanırım en çok şeye iyi gelen. her sene yeni bir şey fark ediyorlardı...
0
Antibiyotik diyorsanız tetrasiklinler iyidir, fluorokinolonlar da tadından yenmez.
0
Uzman farmakolog olan eşim "bence son dönemde antidepresanlar" dedi. Çünkü çok fazla ve en çok şeye onlar reçete ediliyorlarmış, migrene, prematür ejakülasyona, depresyon olarak algılanan semptomların tamamına, fibromiyaljiye vb.
0
inflamasyona iyi gelmesi, agri kesmesinin yaninda kalp hastaligi ve barsak kanseri riskini azaltan aspirin oldukca iyi bir ilactir.
ama ote acidan bakarsan bircok hastalikta en cok kullanilan tek ilac kortizondur. vaktim olsa en az 50 tanesini sayabilirim
ama ote acidan bakarsan bircok hastalikta en cok kullanilan tek ilac kortizondur. vaktim olsa en az 50 tanesini sayabilirim
0
hikaye mesture
o evde yapılan dışarıda bilinmiyosa anca göze çarpan yerlerde duran kadınların falan getirdiği türden tarhana istiyorum. kışa erzak misali yığıcam. sadece pazarlarda mı olur yoksa ananemin dediği gibi "kermese fln denk gelirsen bulursun yoksa bu saatten sonra zor" mu?
o evde yapılan dışarıda bilinmiyosa anca göze çarpan yerlerde duran kadınların falan getirdiği türden tarhana istiyorum. kışa erzak misali yığıcam. sadece pazarlarda mı olur yoksa ananemin dediği gibi "kermese fln denk gelirsen bulursun yoksa bu saatten sonra zor" mu?
0
ufak bir $ehirde ya$iyorsaniz pazarlarda %90 ihtimal ile koylu teyzelerden bulabilirsiniz. istanbul mu?
0
şehir izmit. evin altında kihmed diye bişey var imam hatip mezunları derneği gibi bişey. onlar getiriyordu bi ara ama işte bu kıştan önce yapıp satıyolarmış genelde. uşaklı hiç yok ama ziraat fakültesindekilere sorucam. umarım vardır
0
bahsettiğin tarhana maraş tarhanası ise bende tonla var annem göndertti :) yok o tozumsu tarhana ise (ki bence o çakmadır, sevmem kendisini) ondan bende yok. ilki ise mesajla ulaş bana sana minik bir paket hazırlarım (yarım kg olsa 10 kere felan çorba yaparsın mesela) ya elden alırsın (ist: taksim) ya da kargoyla felan yollarım (üşengeçimdir ama bakarız yani). evet.
0
lemmiwinks
neden çağırır ki polis beni karakola? telekoma olan borcumdan dolayı icralık olmuştum. borç 250 ytl civarı bir şey. bunun için karakola çağırırlar mı? icra için olsa herharde avukatla falan gelirlerdi diye düşünüyorum. başka hiç bir şey de gelmiyor aklıma nedendir acaba?
neden çağırır ki polis beni karakola? telekoma olan borcumdan dolayı icralık olmuştum. borç 250 ytl civarı bir şey. bunun için karakola çağırırlar mı? icra için olsa herharde avukatla falan gelirlerdi diye düşünüyorum. başka hiç bir şey de gelmiyor aklıma nedendir acaba?
0
belki mahkemeye çıkman gerekiyordur, onu haber vermek için gelmişlerdir.
0
iyi de okuyorum ben hala üniversitede. okul tecil işlemlerini şimdiye kadar hallediyordu. 6. yılımdayım şimdi mi unuttular yani tecil etmeyi.
0
o zaman askerlik içindir, okulu uzattıysan buna dair bir belge istiyorlardı yanlış hatırlamıyorsam..
0
Okul bazen unutuyor mu yoksa arada belgeler mi karışıyor bilmiyorum ama okuduğum halde 3 senedir bizim eve de gelip gidiyorlarmış memlekette. Bizimkiler okuyor bizim oğlan diyormuş onlar da pardon rahatsızlık verdik diyorlarmış bitiyormuş iş. Her sene de oluyor ama.
Bir ara peder kıllanmıştı "la sen okuldan mı ayrıldın ne iş?" diye.
Bir ara peder kıllanmıştı "la sen okuldan mı ayrıldın ne iş?" diye.
0
en son gittiğin maçta sinirlerine hakim olamamış ve o halinle kameraya yakalanmış olabilirsin. ifade almaya gelirler bir iki gece sonra.
Ama askerlik daha akla yakın
Ama askerlik daha akla yakın
0
Askerlikle ilgili problemin varsa (Tecil, bakaya falan) onun için geliyorlar. hatta beni bir kere jandarma aradı, buraya gelirmisiniz yoksa biz de gelebiliriz dediler. ben siz zahmet etmeyin ben gelirim fakat bunun ben gelmeden de bir yolu olmalı dedim. kimliğimi fakslamamı istemişlerdi, öyle yaptım kabul ettiler.
bir kere de ben yokken polis gelmiş eve karakola okuldan öğrenci belgesiyle beraber gittim, belgeyi verdim herhangi bir sıkıntı çıkarmadılar
bir kere de ben yokken polis gelmiş eve karakola okuldan öğrenci belgesiyle beraber gittim, belgeyi verdim herhangi bir sıkıntı çıkarmadılar
0
borç yüzünden polis gelip karakola çağırmaz. en kötü ihtimalle icra memuru ve avukat gelip (zorluk çıkaran olur diye polis de getirirler bazen) haciz işlemi yapar.
0
dört gün kadar önce bir arkadaşımın kağısına iki sivil polis (iddiasında olan) kişisi gelip sorular sormuş, hatta kimlik bile göstermişler. burada kim oturuyor, sizle kim yaşıyor vs vs gibisinden. gittikten sonra arkadaşım polise haber verdi ve öyle bir uygulamanın olmadığını, o bölgede (ortaköy) bunun gibi şikayetler aldıklarını ve böyle bir durumda polise hemen haber vermeleri gerektiğini bizzat komser anlatmış.
önce ilk olarak semtinize en yakın karakola gidip bu durumu anlatmanız gerek ki "sahte" çıkacaktık kuvvetle muhtemel. dikkatli olunuz, kapıyı dahi açmayınız.
önce ilk olarak semtinize en yakın karakola gidip bu durumu anlatmanız gerek ki "sahte" çıkacaktık kuvvetle muhtemel. dikkatli olunuz, kapıyı dahi açmayınız.
0
Serul
Tekrar iyilikler, selamlar...Prezervatiflerin kutularından haricen bebe yağıyla kullanmayın falan yazıyor niyedir ki ne? Prelerin de kendi kayganlaştırıcıları oluyor, onlar ilen etkileşime mi giriyor bebeyağı ya da prenin üretildiği maddeler; kauçuk, plastikle falan? Çok mu zararlıdır? Lazım oluyor
Tekrar iyilikler, selamlar...
Prezervatiflerin kutularından haricen bebe yağıyla kullanmayın falan yazıyor niyedir ki ne? Prelerin de kendi kayganlaştırıcıları oluyor, onlar ilen etkileşime mi giriyor bebeyağı ya da prenin üretildiği maddeler; kauçuk, plastikle falan? Çok mu zararlıdır? Lazım oluyor bazen falan da.
Allah Allah vapurlar falan...
Prezervatiflerin kutularından haricen bebe yağıyla kullanmayın falan yazıyor niyedir ki ne? Prelerin de kendi kayganlaştırıcıları oluyor, onlar ilen etkileşime mi giriyor bebeyağı ya da prenin üretildiği maddeler; kauçuk, plastikle falan? Çok mu zararlıdır? Lazım oluyor bazen falan da.
Allah Allah vapurlar falan...
0
bebek yağı su bazlı bir kayganlaştırıcı değil. su bazlı kayganlaştırıcılara izin var. prezervatifte olan kayganlaştırıcı da bu çeşit olsa gerek.
ya her ihtimale karşı konulmuş bir şey aslında. kahve bardaklarının üstünde "sıcaktır" yazması gibi. yoksa öyle birden eriteceğini filan sanmıyorum.
git sen de aquaglide al. iyidir o.
ya her ihtimale karşı konulmuş bir şey aslında. kahve bardaklarının üstünde "sıcaktır" yazması gibi. yoksa öyle birden eriteceğini filan sanmıyorum.
git sen de aquaglide al. iyidir o.
0
özel lubrikanlar dışındaki birçok üründe (temizleyici özelliği olanlar mesela: şampuan, bebek yağı vs) kondoma zarar verebilen maddeler bulunduğundan aşınma/delinme/yırtılma olaylarından mütevellit kaçağın önlenmesine karşı bir önlem (her ihtimale karşı!).
0
Bir arkadaşım (valla bir arkadaşım ekolü değil) "hisset" modundaki kondomlar yırtılmaya eğilimli olduğundan zeytinyağı kullanıyordu. oldukça memnunlarmış.
0
o arkadaşın devam ederse aile sahibi olacak
latex yağda çözünür, suda çözünmez diye ekleyeylim bir de
latex yağda çözünür, suda çözünmez diye ekleyeylim bir de
0
cinematography
torrent ile age of mytholgy indirdim. bunu ilk etapta çalıştırmam ve ondan da önemlisi dışarıdan aldığımız normal oyun cd'leri gibi cd'ye yazmam gerekiyor. bu şekilde elimde bu oyunun cd'si olmalı ve eve götürüp standart şekilde kurabilmeliyim..iso uzantılı dosyalar işte nasıl bir program kullanmalı
torrent ile age of mytholgy indirdim. bunu ilk etapta çalıştırmam ve ondan da önemlisi dışarıdan aldığımız normal oyun cd'leri gibi cd'ye yazmam gerekiyor. bu şekilde elimde bu oyunun cd'si olmalı ve eve götürüp standart şekilde kurabilmeliyim.
.iso uzantılı dosyalar işte nasıl bir program kullanmalıyım, cd'ye atabilirmiyim bunları, attım diyelim eve götürdüğüm de yine bu "şeytanın aleti" gibi bir program ile mi oynayabileceğim?
dameon tools sanırım en kolayı imiş. nasıl kuruluyor, sonrasında adım adım neler yapılıyor, böyle öküze anlatır gibi anlatsanız bana sevinirim çok hem de.
.iso uzantılı dosyalar işte nasıl bir program kullanmalıyım, cd'ye atabilirmiyim bunları, attım diyelim eve götürdüğüm de yine bu "şeytanın aleti" gibi bir program ile mi oynayabileceğim?
dameon tools sanırım en kolayı imiş. nasıl kuruluyor, sonrasında adım adım neler yapılıyor, böyle öküze anlatır gibi anlatsanız bana sevinirim çok hem de.
0
bunun icin poweriso kurun.
iso dosyasina tiklayip bu program ile acin.
hemen sag ust menude burn cd var.
oradan yazdirin, keyfinize bakin.
iso dosyasina tiklayip bu program ile acin.
hemen sag ust menude burn cd var.
oradan yazdirin, keyfinize bakin.
0
www.paylasimturkey.com
eğer yazdıracaksanız bu noktadan sonra nero'yu açıp normal dvd'den dvd'ye kopyalama işlemiyle yazdırabilirsiniz.
eğer yazdıracaksanız bu noktadan sonra nero'yu açıp normal dvd'den dvd'ye kopyalama işlemiyle yazdırabilirsiniz.
0
yok yok deamon tools daha iyi. indirip kurduğunu varsayıyorum. virtual cdrom diye bir kısmı var oradan oyun isosunu seçersen olur bu iş.
0
Daemon Tools'u kurduğunda sanal bir dvd sürücüsü oluşturacak. Bilgisayarım'a çift tıkladığında bu sanal sürücüyü görebilirsin. Daha sonra daemon tools'dan virtual cd rom kısmına gelip "mount dvd" seçeneğini tıklayıp çıkan pencereden ilgili *.iso dosyasını seçiyorsun. Dvd'nin autorun'ı varsa oyunun kurulumu otomatik başlar. Yoksa yeniden bilgisayarım ve sanal dvd sürücüsüne çift tıklayıp oradan oyunun setup'ını çalıştırırsın. Daemon tools'un aynı menüsünden iso dosyasını "unmount" etmediğin sürece orada kalacaktır ve oyunu oynadığında senden dvd takmanı istemeyecektir.
Bilmem anlatabildim mi?
Bilmem anlatabildim mi?
0
@trimpot
@jangara
@thefin
@orchant
hepinize teşekkürler.
şentanın aleti ile dediğiniz gibi yaptım ve çalıştırdım oyunu. orası tamamdır.
bunu şimdi ben evde götürüp ordaki pc'de çalıştırmak istiyorum: tek yapmam gereken ".iso" dosyalarını cd'ye standart veri cd'si gibi yazdırıp eve götürüm şeytanın aleti ile her zamanki gibi çalıştırmak diye düşünüyorum. yamuluyorsam düzeltin...bu şekilde aynen çalıştırabilirim dimi? sadece .iso dosyasını alcam yanıma yani?
@jangara
@thefin
@orchant
hepinize teşekkürler.
şentanın aleti ile dediğiniz gibi yaptım ve çalıştırdım oyunu. orası tamamdır.
bunu şimdi ben evde götürüp ordaki pc'de çalıştırmak istiyorum: tek yapmam gereken ".iso" dosyalarını cd'ye standart veri cd'si gibi yazdırıp eve götürüm şeytanın aleti ile her zamanki gibi çalıştırmak diye düşünüyorum. yamuluyorsam düzeltin...bu şekilde aynen çalıştırabilirim dimi? sadece .iso dosyasını alcam yanıma yani?
0
.iso imajlarını kullanabilmenin temelde 2 yolu var. cd/dvd gibi bir medyaya yazmak veya herhangi bir yazma işlemi yapmadan, sanal bir sürücü ile mount etmek.
1. Yazma işlemi için kullanabileceğiniz küçük ama süper ve bedava olan bir program: ImgBurn, www.imgburn.com (Write image file to disc)
2. Sanal sürücü programları da çok çeşitli. DaemonTools ve Alcohol %120 bunların en iyilerindendir.
Daemon Tools'u kurduktan sonra, kaç adet sanal sürücü istediğinizi belirtiyorsunuz. Daha sonra bu sanal sürücülerden herhangi birine .iso dosyasını bağlıyorsunuz (mount). Sonra da Bilgisayarım'dan ilgili sürücüden normal kurulumu gerçekleştiriyorsunuz...
1. Yazma işlemi için kullanabileceğiniz küçük ama süper ve bedava olan bir program: ImgBurn, www.imgburn.com (Write image file to disc)
2. Sanal sürücü programları da çok çeşitli. DaemonTools ve Alcohol %120 bunların en iyilerindendir.
Daemon Tools'u kurduktan sonra, kaç adet sanal sürücü istediğinizi belirtiyorsunuz. Daha sonra bu sanal sürücülerden herhangi birine .iso dosyasını bağlıyorsunuz (mount). Sonra da Bilgisayarım'dan ilgili sürücüden normal kurulumu gerçekleştiriyorsunuz...
0
daemon tools'u tekrar kullanmak istemiyorsan .iso dosyasını öylece atma cd'nin içine. otomatik çalışmaz. virtual sürücüde açtın ya isoyu, orda içeriğinde gördüğün şeyleri atmalısın. bunun için de bildiğim en pratik yol dediğim gibi nero'da cd/dvd kopyalama yapıp virtual sürücüyle, boş cd/dvd'nin olduğu gerçek sürücüyü seçmen.
tabi cd'ye doğrudan .iso'yu atarsan da bişey olmaz, aynı şekilde çalıştırırsın evde de.
tabi cd'ye doğrudan .iso'yu atarsan da bişey olmaz, aynı şekilde çalıştırırsın evde de.
0
kahvegibi
Selamlar,Soru başlıkta postpartum ile postnatalın farkı nedir?basitçe anlatabilir misiniz?Teşekkürler
Selamlar,
Soru başlıkta postpartum ile postnatalın farkı nedir?
basitçe anlatabilir misiniz?
Teşekkürler
Soru başlıkta postpartum ile postnatalın farkı nedir?
basitçe anlatabilir misiniz?
Teşekkürler
0
bununla ilgili sözlükte bilgi vermiş idik: (bkz: postnatal) (bkz: postpartum)
şöyle ki: postnatal ve postpartum ikiside türkçede "doğumdan sonra" anlamına geliyor, türkçede anlam farkını karşılayacak ayrı karşılıklar yok. ikisi içinde doğumdan sonra kullanılabilir çeviri metinlerinde ama anlam olarak.
post ve natal birleştiğinde "neonat" döneminden sonraki yani bebeğin doğumdan hemen sonraki dönemi kastediyor. aslında tam karşılığı "bebek için doğumdan hemen sonraki dönem" oluyor ki en sık şekilde "postnatal gelişim" kullanılır, bebeklerin doğumdan hemen sonraki dönemde yaşanan gelişimidir kastedilen.
"postpartum" için de partürisyondan (doğum) hemen sonraki dönem kastedilir ama buradaki tam karşılık "anne için doğumdan hemen sonraki dönemdir". bu terimde sıklıkla "postpartum depresyon" şeklinde kullanılır. burada kastedilen doğumdan sonraki depresyon dönemidir ama bu depresif duygudurum sadece anne için geçerlidir.
"postnatal depresyon" denmesi yanlıştır, "postpartum gelişim" kavram karmaşasına neden olur kısacası. umarım yardımcı olmuştur.
şöyle ki: postnatal ve postpartum ikiside türkçede "doğumdan sonra" anlamına geliyor, türkçede anlam farkını karşılayacak ayrı karşılıklar yok. ikisi içinde doğumdan sonra kullanılabilir çeviri metinlerinde ama anlam olarak.
post ve natal birleştiğinde "neonat" döneminden sonraki yani bebeğin doğumdan hemen sonraki dönemi kastediyor. aslında tam karşılığı "bebek için doğumdan hemen sonraki dönem" oluyor ki en sık şekilde "postnatal gelişim" kullanılır, bebeklerin doğumdan hemen sonraki dönemde yaşanan gelişimidir kastedilen.
"postpartum" için de partürisyondan (doğum) hemen sonraki dönem kastedilir ama buradaki tam karşılık "anne için doğumdan hemen sonraki dönemdir". bu terimde sıklıkla "postpartum depresyon" şeklinde kullanılır. burada kastedilen doğumdan sonraki depresyon dönemidir ama bu depresif duygudurum sadece anne için geçerlidir.
"postnatal depresyon" denmesi yanlıştır, "postpartum gelişim" kavram karmaşasına neden olur kısacası. umarım yardımcı olmuştur.
0
yattara valli
Yakın bir zamanda İstanbul'a yerleşeceğim ve yerleşeceğim evde kalorifer böceği sorunuyla karşılaştım. Bana yok edildiği söylendi müstakbel eşim tarafından ancak aşırı tepki göstermem ve çok iğrenip daha yerleşmeden evi terketme riskimden çekinip böyle söylendiğinden eminim.. Bu yaratıkların kökün
Yakın bir zamanda İstanbul'a yerleşeceğim ve yerleşeceğim evde kalorifer böceği sorunuyla karşılaştım. Bana yok edildiği söylendi müstakbel eşim tarafından ancak aşırı tepki göstermem ve çok iğrenip daha yerleşmeden evi terketme riskimden çekinip böyle söylendiğinden eminim..
Bu yaratıkların kökünü kurutmak, sonsuza kadar hayatımdan ve evimden çıkarmak için ne gibi bir yöntem önerirsiniz? Bunlarla zamanında kahramanca çarpışan ve başarı gösteren bir arkadaş varsa önerilerini rica ediyorum.
Her türlü ilaçlama önerinizde tavsiye ettiğiniz ilaçlama şirketinin de adını belirtirseniz çok sevinirim.
Sağolun şimdiden.
Bu yaratıkların kökünü kurutmak, sonsuza kadar hayatımdan ve evimden çıkarmak için ne gibi bir yöntem önerirsiniz? Bunlarla zamanında kahramanca çarpışan ve başarı gösteren bir arkadaş varsa önerilerini rica ediyorum.
Her türlü ilaçlama önerinizde tavsiye ettiğiniz ilaçlama şirketinin de adını belirtirseniz çok sevinirim.
Sağolun şimdiden.
0
İlaçlama şirketi önerisi için semt ya da en azından hangi yakada oturacağınızın bilgisini girin isterseniz...
0
göztepe civarındaki evime ilaçlama için bir amca gelmişti, ucuza yaptı (2+1 ev için 35 ytl) ve gayet tertemiz etti (çok profesyonel görünmese de). istersen numarasını vereyim, mesajla ulaşırsın.
0
apartman ise yalnızca kendi evinizi ilaçlayarak kesin çözüme ulaşamazsınız. komşularınızda artan popülasyon zaman zaman küçük göç kolları halinde evinize sızmaya çalışır. ilaçlama yaptıktan sonra ihtiyaten kıyıya köşeye böcek yemleri koyun. bir ara raid'in vardı eczanelerde filan satılıyor. bulamazsanız kendiniz de hazırlayabilirsiniz. eczaneden alacağınız bir miktar asit borik ile biraz bisküviyi ıslatıp karıştırarak yaptığınız mamayı ufak miktarlarda kıyıya köşeye bırakırsanız bir daha görünmüyorlar.
0
insanimsi
gay insanların kendi aralarında kullandığı terimleri, tabirleri falan bulabileceğim/öğrenebileceğim bir site var mı?
gay insanların kendi aralarında kullandığı terimleri, tabirleri falan bulabileceğim/öğrenebileceğim bir site var mı?
0
labunca, labunyaca ya da lubunyaca olarak nette arayabilirsin, bu wikipedi linki:
tr.wikipedia.org
edit: şimdi fark ettim, wiki de sözlükten apartmış. neyse, gene de bu keywordlerle araştırabilirsin.
tr.wikipedia.org
edit: şimdi fark ettim, wiki de sözlükten apartmış. neyse, gene de bu keywordlerle araştırabilirsin.
0
tabir ettiğiniz şekilde bir ekşi sözlük klonu vardı, adını hatırlayamadım şimdi.
0
buradan sor öğrenmek istediklerini. türkçe ve ingilizce olanlar için bana mesaj atabilirsin.
0
ben öyle bir kaç kelime öğrenmek istemiştim zaten. sözlükten daha fazlasını öğrendim. ilginize teşekkürler.
bu arada ben mesaj atabilemiyorum. acı ama gerçek.
bu arada ben mesaj atabilemiyorum. acı ama gerçek.
0
cinematography
Telefon hattı borcundan dolayı kapalı ve bu umrumda değil hatta bir süre daha kapalı kalsın ama adsl de borcundan dolayı kapalıydı. şimdi ben sadece adsl borcunu ödeyerek internet'e bağlanabilrimiyim tekrar? yani sanki bir yerde duydum bunu illa telefon kullanmak bile gerekmiyormuş ama telekom zarar
Telefon hattı borcundan dolayı kapalı ve bu umrumda değil hatta bir süre daha kapalı kalsın ama adsl de borcundan dolayı kapalıydı. şimdi ben sadece adsl borcunu ödeyerek internet'e bağlanabilrimiyim tekrar? yani sanki bir yerde duydum bunu illa telefon kullanmak bile gerekmiyormuş ama telekom zararlısı zorla aldırtıyormuş vs vs... hatta annem alt komşuda (komşuyla adsl muhabbeti yapıyor evet) telefon hattı borcundan kapalıyken internet çalışıyordu diye şehir efsanesi bile söyledi. bir yardımcı olun, deneyimleriniz paylaşın...
not: müşteri hizmetlerini aramak istemiyorum zira tiskindim kendilerinden!
not: müşteri hizmetlerini aramak istemiyorum zira tiskindim kendilerinden!
0
calisiyor ya. kesin eminim. iki defa burada okudum, bir defa da bi arkadasimin basina geldi. garanti. calisir.
yalniz benim dedigim, adsl borcunun nizami odenmesi, fakat telefonun borcundan dolayi kapanmasi uzerine. ikisi birden kapandigi zaman bi ariza cikar mi bilmiyorum.
yalniz benim dedigim, adsl borcunun nizami odenmesi, fakat telefonun borcundan dolayi kapanmasi uzerine. ikisi birden kapandigi zaman bi ariza cikar mi bilmiyorum.
0
net cevap:
telefon hatti kapaliyken ADSL calisir... ama telefon hattiniz borcunuzdan dolayi komple iptal edilirse adls'iniz de gider...
telefon hatti kapaliyken ADSL calisir... ama telefon hattiniz borcunuzdan dolayi komple iptal edilirse adls'iniz de gider...
0
bende calısmıstı.ancak karsılıklı gorusmeye kapandıgında adsl de calısmaz oldu.sonra odedım borcunu falan
0
bizim 11 telefon faturasi vardi odenmemis. hat kapalıydı ama adsl calısıyordu.
0
sanırım bağlı olduğun santrale bağlı bir şey.
eski evimde adsl çalışırdı telefon kapandığında, yenisinde çalışmıyor
eski evimde adsl çalışırdı telefon kapandığında, yenisinde çalışmıyor
0
herkişe teşekkürler. ben bir deniim o zaman belki bende de açılır tekrar. baktım olmadı öderim napiiim.
0
brkylmz
Uzak doğu filmlerine sardım bu aralar. Kim Ki Duk'un tarzı baya hoşuma gitti. old boy da güzel film... mutlaka izlememi önerdiğiniz,izlemezsem ağlamam gereken uzak doğu filmleri neler ? izliyim de sevineyim ben de :)
Uzak doğu filmlerine sardım bu aralar. Kim Ki Duk'un tarzı baya hoşuma gitti. old boy da güzel film...
mutlaka izlememi önerdiğiniz,izlemezsem ağlamam gereken uzak doğu filmleri neler ?
izliyim de sevineyim ben de :)
mutlaka izlememi önerdiğiniz,izlemezsem ağlamam gereken uzak doğu filmleri neler ?
izliyim de sevineyim ben de :)
0
Ashita No Watashi No Tsukurikata (2007)
Shi Gan (2006)
Sad Movie (2005) -kesinlikle etkileyici-
2046 (2004)
Tony Takitani (2004)
Shi Gan (2006) -Ki-duk Kim-
arsivimde olan ve izlerken keyif aldigim filmlerden bazilari
Shi Gan (2006)
Sad Movie (2005) -kesinlikle etkileyici-
2046 (2004)
Tony Takitani (2004)
Shi Gan (2006) -Ki-duk Kim-
arsivimde olan ve izlerken keyif aldigim filmlerden bazilari
0
zhang yimou'dan ne bulursan ama özellikle hero ve ju dou izlenilesidir.
akira kurosawa'nın filmografisi çok geniş o nedenledir ki bu ismi aklına tut ama sen kendin bulceksın artık sana uyan tarzı ama rashomon ve dreams iyicedir.
won kar wai denen zat da bahse değer. in the mood for love mutlaka, 2046 illa ki ve ashes of time (filmekiminde de gösterilecek) olabilir.
anime severmisin bilmem ama bunlar da "filmlerden" geri kalmazlar naçiz gözümde: perfect blue, grave of fireflies, miyazaki izlenceleri (sertar ortaç klibi bile çekse), ghost in the shell 1-2, angel's eggs, whisper of the heart, 5 centimeters per second...
akira kurosawa'nın filmografisi çok geniş o nedenledir ki bu ismi aklına tut ama sen kendin bulceksın artık sana uyan tarzı ama rashomon ve dreams iyicedir.
won kar wai denen zat da bahse değer. in the mood for love mutlaka, 2046 illa ki ve ashes of time (filmekiminde de gösterilecek) olabilir.
anime severmisin bilmem ama bunlar da "filmlerden" geri kalmazlar naçiz gözümde: perfect blue, grave of fireflies, miyazaki izlenceleri (sertar ortaç klibi bile çekse), ghost in the shell 1-2, angel's eggs, whisper of the heart, 5 centimeters per second...
0
akiro kurosawa'nın tüm filmleri.
sympathy for lady vengeance ve mister vengeance'i da izle trilogynin diger filmleri.
sympathy for lady vengeance ve mister vengeance'i da izle trilogynin diger filmleri.
0
Çin sinemasından Zhang Yimou ve Chen Kaige'nın yönettiği filmler iyi seçimler olacaktır. Oyuncu bazında ise Li Gong, Leslie Cheung, Andy Lau, Maggie Cheung, Faye Wong, Tony Leung, Michelle Yeoh, Takeshi Kaneshiro gibi isimleri araştırabilirsiniz.
bir numaram Farewell My Concubine(Ba wang bie ji)
Lifetimes / To Live (Huozhe)
Raise the Red Lantern (Da hong deng long gao gao gua)
Together (He ni zai yi qi)
Chungking Express
Days of being Wild (A fei zheng quan)
Balzac and the Little Chinese Seamstress (Xiao cai feng)
Temptress Moon (Feng yue)
Lust, Caution (Se, Jie)
Curse of the Golden Flower (Man cheng jin dai huang jin jia)
bir numaram Farewell My Concubine(Ba wang bie ji)
Lifetimes / To Live (Huozhe)
Raise the Red Lantern (Da hong deng long gao gao gua)
Together (He ni zai yi qi)
Chungking Express
Days of being Wild (A fei zheng quan)
Balzac and the Little Chinese Seamstress (Xiao cai feng)
Temptress Moon (Feng yue)
Lust, Caution (Se, Jie)
Curse of the Golden Flower (Man cheng jin dai huang jin jia)
0
x daemon
12 ekim pazar gunku emek sinemasindaki gosterimine, elinde fazladan bilet olup da gitmeyecek olan, ya da yanina yoldas arayan varsa seve seve talibim :)
12 ekim pazar gunku emek sinemasindaki gosterimine, elinde fazladan bilet olup da gitmeyecek olan, ya da yanina yoldas arayan varsa seve seve talibim :)
0
şimdi bakarak filmin indirilebileceğini, torrentlarda mevcut olduğunu gördüm.
gidemezseniz üzülmeyin bari. ben birazdan indirmeye başlıcam :))
gidemezseniz üzülmeyin bari. ben birazdan indirmeye başlıcam :))
0
perşembe günü 16,00 seansına yer vardı (bakmışsındır sanırsam ama...). ben aldım. sana anlatırım :P (Not: türkiye'de ticari gösterime kesin girer o zamana izlersin artık).
0
oceano
şimdiii.. aradığım bir sürü dizi var, full olarak tabi. indirmeye kalkınca bir sezon zaten kaaaç günde iniyor. o yüzden indirmekten vazgeçtim.elinizde varsa altyazılarıyla beraber, bi haber edin görüşelim anlaşırız bi şekilde. "aman ne önemi var bi diziden n'olacak" diyene şukelalar, isteyenle de bi
şimdiii.. aradığım bir sürü dizi var, full olarak tabi. indirmeye kalkınca bir sezon zaten kaaaç günde iniyor. o yüzden indirmekten vazgeçtim.
elinizde varsa altyazılarıyla beraber, bi haber edin görüşelim anlaşırız bi şekilde. "aman ne önemi var bi diziden n'olacak" diyene şukelalar, isteyenle de bi şekilde anlaşırız.
pc ve tv de izlemek şartım var tabi :) kaliteleri de kötü olmazsa sevinirim.
the simpsons
family guy
new adventures of old christine
cold case
sex and the city
csi serileri
two and a half men
nip tuck
seinfeld
e.r. (ama türkçe altyazı bildiğim kadarıyla 2'den sonraki sezonlarda yok maalesef)
ghost whisperer
without a trace
elinizde varsa altyazılarıyla beraber, bi haber edin görüşelim anlaşırız bi şekilde. "aman ne önemi var bi diziden n'olacak" diyene şukelalar, isteyenle de bi şekilde anlaşırız.
pc ve tv de izlemek şartım var tabi :) kaliteleri de kötü olmazsa sevinirim.
the simpsons
family guy
new adventures of old christine
cold case
sex and the city
csi serileri
two and a half men
nip tuck
seinfeld
e.r. (ama türkçe altyazı bildiğim kadarıyla 2'den sonraki sezonlarda yok maalesef)
ghost whisperer
without a trace
0
sözlükten exdp'nin elinde geniş bir dizi arşivi var. ben alıcaktım tam ki dvd versiyonunu bulduğumdan vazgeçtim. bir görüşün kendisiyle. uygun fiyatları vardı.
0
aquattro
Kardeşlerim!başlıktan da anlaşılacağı üzere `yaprak dökümü` filminin 84. bölümünde(24.09.2008) çalan yunanca eserin adısı nedir? sevgili ile güzel bir anımız oldu. ihtiyacım var vallahi. esirgemeyin... :)Sevgiler, esenlikler...düütt: yaprak dökümü bir film değil dizidir. evet, yalnışın neresinden dö
Kardeşlerim!
başlıktan da anlaşılacağı üzere yaprak dökümü filminin 84. bölümünde(24.09.2008) çalan yunanca eserin adısı nedir? sevgili ile güzel bir anımız oldu. ihtiyacım var vallahi. esirgemeyin... :)
Sevgiler, esenlikler...
düütt: yaprak dökümü bir film değil dizidir. evet, yalnışın neresinden dönülürse doğruyu götürür.
başlıktan da anlaşılacağı üzere yaprak dökümü filminin 84. bölümünde(24.09.2008) çalan yunanca eserin adısı nedir? sevgili ile güzel bir anımız oldu. ihtiyacım var vallahi. esirgemeyin... :)
Sevgiler, esenlikler...
düütt: yaprak dökümü bir film değil dizidir. evet, yalnışın neresinden dönülürse doğruyu götürür.
0
arkadaşlarım,
kutsal bilgi kaynağından değerli insan anakin in belirttiği üzere eserin adı kima. söyleyen ise haris alexiou
(bkz: #14083547)
kutsal bilgi kaynağından değerli insan anakin in belirttiği üzere eserin adı kima. söyleyen ise haris alexiou
(bkz: #14083547)
0
alfabeye bağlı farklılıklardan bulunamayabilir belki diyerekten (bkz: to kyma) (youtube'da var)
0
kafa radyo
bir arkadaşım amerika'ya (new york) gidecek ve 1 ay kaldıktan sonra dönecek. bende istiyorum ki eli boş dönmesin bu arkadaş.fotoğraf makinem için lens sipariş etmek istiyorum ve sorum şu nereden daha ucuza bulabiliriz.bhphoto'nun fiyatlarından daha ucuz olsun, güvenilir olsun olsun da olsun. önerile
bir arkadaşım amerika'ya (new york) gidecek ve 1 ay kaldıktan sonra dönecek. bende istiyorum ki eli boş dönmesin bu arkadaş.
fotoğraf makinem için lens sipariş etmek istiyorum ve sorum şu nereden daha ucuza bulabiliriz.
bhphoto'nun fiyatlarından daha ucuz olsun, güvenilir olsun olsun da olsun.
önerilerinizi bekliyorum.
fotoğraf makinem için lens sipariş etmek istiyorum ve sorum şu nereden daha ucuza bulabiliriz.
bhphoto'nun fiyatlarından daha ucuz olsun, güvenilir olsun olsun da olsun.
önerilerinizi bekliyorum.
0
arkadaşın senin bir arkadaşına (arkadaş olabilirmiyiz :P) daha birşeyler getiri mi ki?
(ps: lensten-fotodan anlasam tükan senin)
(ps: lensten-fotodan anlasam tükan senin)
0
@cinematography
tabi ki arkadaş olabiliriz ama arkadaşım ile arkadaş olabilir misiniz? onu bilmiyorum:)))
iphone limiti daha ilk günden dolmuş arkadaşın. yinede isteyeceğiniz şey çok hacimli ve ağır değil ise sorabilirim.
tabi ki arkadaş olabiliriz ama arkadaşım ile arkadaş olabilir misiniz? onu bilmiyorum:)))
iphone limiti daha ilk günden dolmuş arkadaşın. yinede isteyeceğiniz şey çok hacimli ve ağır değil ise sorabilirim.
0
mea maxima culpa
Merhabalar arkadaşlar, iki sorum var1) Bir arkadaşımın okuduğu ve altını çizdiği birkaç kitap varmış. Bu altını çizdiği yerlerin bir word dosyasına geçirilmesini istiyor. Şimdi bu daktilo işinin ücreti ne kadar olabilir?2) Uzun süredir ara verdim. Şimdi tekrardan çeviri yapmaya başlamak istiyorum. O
Merhabalar arkadaşlar, iki sorum var
1) Bir arkadaşımın okuduğu ve altını çizdiği birkaç kitap varmış. Bu altını çizdiği yerlerin bir word dosyasına geçirilmesini istiyor. Şimdi bu daktilo işinin ücreti ne kadar olabilir?
2) Uzun süredir ara verdim. Şimdi tekrardan çeviri yapmaya başlamak istiyorum. Ortalama (ingilizce-türkçe vs) fiyatlar nedir acaba. Çeviri büroları ile filan konuşmadan bir ücretleri bilmek istiyorum.
sevgiler, saygılar ve esenlikler.
1) Bir arkadaşımın okuduğu ve altını çizdiği birkaç kitap varmış. Bu altını çizdiği yerlerin bir word dosyasına geçirilmesini istiyor. Şimdi bu daktilo işinin ücreti ne kadar olabilir?
2) Uzun süredir ara verdim. Şimdi tekrardan çeviri yapmaya başlamak istiyorum. Ortalama (ingilizce-türkçe vs) fiyatlar nedir acaba. Çeviri büroları ile filan konuşmadan bir ücretleri bilmek istiyorum.
sevgiler, saygılar ve esenlikler.
0
1) Bilmiyorum.
2) Biliyorum: İng-Tr 1.000 karakteri min. 7, Tr-İng. 1.000 karakteri min. 10 YTL.
Kolay gelsin, iyi şanslar ve hayırlı işler:)
2) Biliyorum: İng-Tr 1.000 karakteri min. 7, Tr-İng. 1.000 karakteri min. 10 YTL.
Kolay gelsin, iyi şanslar ve hayırlı işler:)
0
ing-türkçe ve türkçe-ing çevirinin fiyatlarının ayrı olduğunu bilmiyordum. aynı fiyata yapıyorduk biz halbuki :(
0
1- ben bilmmem.
2- tabii ki farklı olacak, ana diline çevirmediğin bir metin insana gadanallah dedirtiyor ve vakit kaybettiriyor fazladan. kesinlikle farklı fiyat iste. ayrıca herhangi bir fiyatlar metnin türüne göre değişiyor, tıp ayrı, hukuk ayrı, makale ayrı vs. ama hangi türde/zorlukta/kolaylıkta olursa olsun 7/10 kombinasyonundan aşağılara inme.
2- tabii ki farklı olacak, ana diline çevirmediğin bir metin insana gadanallah dedirtiyor ve vakit kaybettiriyor fazladan. kesinlikle farklı fiyat iste. ayrıca herhangi bir fiyatlar metnin türüne göre değişiyor, tıp ayrı, hukuk ayrı, makale ayrı vs. ama hangi türde/zorlukta/kolaylıkta olursa olsun 7/10 kombinasyonundan aşağılara inme.
0
1) pdf veya jpeg'e dönüştürüp, abbyfine reader falan gibi bir programla, sağını solunu editleyerek word'e geçer, ayrıca, online bulmak da mümkündür, herhangi bir cümleyi, ifadeyi vs. tırnak içinde(" ") google'a yazıverin, birşeyler çıkar gibime geliyor, oradan da copy paste ile alır, sembolik bir ücret talep edebilirsiniz, insafınız ölçüsünde. 1000 karakterine 2-3 olabilir. Ama eğer üşenmeden oturup tapajını yapacaksanız, 5'lere kadar çıkar.
2) çeviri bürosu olarak 7'den fazla veren bulamazsınız 1000 karaktere. mühim olan ne zaman vereceği. üniversal a.ş. gibi firmalar, teslim tarihi üzerine, 25 gün ekleyip, o tarihten sonraki ilk Cuma ödüyor, hatta onu da gece ödüyor ki, pazartesi elinize geçsin. En geç, teslim tarihinden sonraki ikinci Cuma olacak şekilde kabul edin.
Eğer kendi müşteriniz olur da, fatura keserek yaparsanız, bu sene rayiç 13-14 ytl + kdv'lerde geziyor (artı stopaj olacaktır tabii, çünkü çevirmen dediğin genelde a.ş. kurmaz, şahıs firması kurar, bu nedenle serbest meslek makbuzu keser)
umarım faydası dokunur.
2) çeviri bürosu olarak 7'den fazla veren bulamazsınız 1000 karaktere. mühim olan ne zaman vereceği. üniversal a.ş. gibi firmalar, teslim tarihi üzerine, 25 gün ekleyip, o tarihten sonraki ilk Cuma ödüyor, hatta onu da gece ödüyor ki, pazartesi elinize geçsin. En geç, teslim tarihinden sonraki ikinci Cuma olacak şekilde kabul edin.
Eğer kendi müşteriniz olur da, fatura keserek yaparsanız, bu sene rayiç 13-14 ytl + kdv'lerde geziyor (artı stopaj olacaktır tabii, çünkü çevirmen dediğin genelde a.ş. kurmaz, şahıs firması kurar, bu nedenle serbest meslek makbuzu keser)
umarım faydası dokunur.
0
thefalloftekin
eczaneden şurup aldım reçete ile, fakat eczacının kutu üzerine yazdığı dozajı okuyamadım..ne yazmış hakkaten? dilinden anlayan varsa..http://img293.imageshack.us/img293/8818/image952hu3.jpg
eczaneden şurup aldım reçete ile, fakat eczacının kutu üzerine yazdığı dozajı okuyamadım..
ne yazmış hakkaten? dilinden anlayan varsa..
img293.imageshack.us
ne yazmış hakkaten? dilinden anlayan varsa..
img293.imageshack.us
0
şurubun ismini ve rahatsızlığı belirtirseniz yardımcı olacaklar vardır bence. bi de eczacılar çizik atmazmıydı kutuya günde kaç kere içilecekse yaw
0
"günde 3 defa birer aç" a da benziyor. bence siz ilacı yazın dediğim gibi, ya da bi tel çakın eczaneye..
0
eczacı arkadaşımın msn'e gelmesini bekliyorum :)
edit: gelmedi. neyse pardon :(
edit: gelmedi. neyse pardon :(
0
şurubun adı prakten..
prospektüsünde yetişkinler için günde 3 ölçek yazıyor (yaşım 19)..
doktorla felan annem konuşmuştu bugün işim olduğu için, şurubu da annem alıp geldi hatta..
yoksa çok dikkat ederim dozaj konusuna felan (:
"günde" ile "ölçek" arasında ne yazdığını ev ahalisinden çözmüş bulunan yok..
bi de ölçeğin önünde 1 gibi bişi var, ona da takıldım. e orda 1 yazıyosa üstündeki karakter nedir?
ha bi de "günde"den sonra 3'e benzer bişi var gibin..
hiç olmadı yarın doktora giderim tekrar, dönüşte de eczacıya saygı duymaya giderim..
prospektüsünde yetişkinler için günde 3 ölçek yazıyor (yaşım 19)..
doktorla felan annem konuşmuştu bugün işim olduğu için, şurubu da annem alıp geldi hatta..
yoksa çok dikkat ederim dozaj konusuna felan (:
"günde" ile "ölçek" arasında ne yazdığını ev ahalisinden çözmüş bulunan yok..
bi de ölçeğin önünde 1 gibi bişi var, ona da takıldım. e orda 1 yazıyosa üstündeki karakter nedir?
ha bi de "günde"den sonra 3'e benzer bişi var gibin..
hiç olmadı yarın doktora giderim tekrar, dönüşte de eczacıya saygı duymaya giderim..
0
jangara'nın da dediği gibin "günde 3 defa 1 ölçek aç" yazdığına kanaat getirdim..
defa'yı şekilli yazdıklarından yanılmışız meğer..
çok teşekkürler, sağolun..
defa'yı şekilli yazdıklarından yanılmışız meğer..
çok teşekkürler, sağolun..
0
hukukçuların paso osmanlıca konuşması gibi bir şey, "protection of the profession" diyorum ben.
0
üç defa olamaz, ilaç için günde üç defa acıkılır mı yahu. GnbO dib bker AÇ yazıyor orda, bi defa olsa gerek. ancak tadı güzelse dikin gitsin.
0
aç karnına içilecekmiş bir tek onu anladık galiba topluca.
evet "günde 3 defa 1 ölçek" aç yazıyor galiba. en yakını bu. 3 defa acıkılır tabi. sabah kalkınca kahvaltıdan önce, öğle yemeğinden önce ve akşam yemeğinden önce birer ölçek içeceksin. yemeklerden önce acıkmamış olman problem değil. aç derken illa afrikalı gibi acık, öyle iç demek istemiyor. yemekten önce iç diyor sadece.
evet "günde 3 defa 1 ölçek" aç yazıyor galiba. en yakını bu. 3 defa acıkılır tabi. sabah kalkınca kahvaltıdan önce, öğle yemeğinden önce ve akşam yemeğinden önce birer ölçek içeceksin. yemeklerden önce acıkmamış olman problem değil. aç derken illa afrikalı gibi acık, öyle iç demek istemiyor. yemekten önce iç diyor sadece.
0
bu ilacı aldığın eczacıya götürüp bunu okuyamadığını, ilacı yanlış aldığında sorumlusunun o olduğunu ve ayrıca yazısının kötü olabileceğini ama üç kuruş verip ilaçların üzerine yapıştırılan ve nasıl/nezaman alınması gerektiğini "print" şeklinde gayet okunaklı bir yazı ile gösteren sticker'ların icadından haberdar olması gerektiğini belirtiniz kendisine.
10 yıl sürüyor neredeyse bir ilacın çıkarılığ güvenilirlik profilinin oluşturulması, üstüne doz bulma çalışması da yapıyorlar, doktor da reçete ederken hastanın bireysel koşullarını göz önüne bulunduruyor toksisite riskinin azaltılması için ama sırf eczacının(!) sorumsuzluğu nedeniyle 1 yerine 3 ölçek alabilirsin (veya tam tersi), ilgincime gidiyor!. oha diyorum yani. sinirlendim bak şimdi, bi pasiflora çakiim üjbej ölçek :)
10 yıl sürüyor neredeyse bir ilacın çıkarılığ güvenilirlik profilinin oluşturulması, üstüne doz bulma çalışması da yapıyorlar, doktor da reçete ederken hastanın bireysel koşullarını göz önüne bulunduruyor toksisite riskinin azaltılması için ama sırf eczacının(!) sorumsuzluğu nedeniyle 1 yerine 3 ölçek alabilirsin (veya tam tersi), ilgincime gidiyor!. oha diyorum yani. sinirlendim bak şimdi, bi pasiflora çakiim üjbej ölçek :)
0
lejant
Kentplus meskenleri "Batı Ataşehir" diye bir yörede kurulmuş, ataşehir tamam da batı ataşehir i ilk defa duydum ve şüpheyle yaklaştım haliyle, yamulmamak için danışıyorum:buraya giden göztepe e-5 ten geçen bir otobüs/minibüs var mıdır? en olmadı kozyatağı carrefour ın ordaki ataşehir minibüsleri geç
Kentplus meskenleri "Batı Ataşehir" diye bir yörede kurulmuş, ataşehir tamam da batı ataşehir i ilk defa duydum ve şüpheyle yaklaştım haliyle, yamulmamak için danışıyorum:
buraya giden göztepe e-5 ten geçen bir otobüs/minibüs var mıdır?
en olmadı kozyatağı carrefour ın ordaki ataşehir minibüsleri geçer mi?
carrefour daki minibüsler mozaik çarşıya kadar gidiyordu son durak olarak ama yol istikametinde uğruyor mu buraya?
nasıl giderim?
not:kendi sitesinde ulaşıma dair çok dandik bir harita koymuşlar tebrik ediyorum buradan kendilerini.
buraya giden göztepe e-5 ten geçen bir otobüs/minibüs var mıdır?
en olmadı kozyatağı carrefour ın ordaki ataşehir minibüsleri geçer mi?
carrefour daki minibüsler mozaik çarşıya kadar gidiyordu son durak olarak ama yol istikametinde uğruyor mu buraya?
nasıl giderim?
not:kendi sitesinde ulaşıma dair çok dandik bir harita koymuşlar tebrik ediyorum buradan kendilerini.
0
kadıköyden 8a ya bininiz yanılmıyorsam son durakta inerseniz kentplus'a ulaşırsınız.
0
üsküdar'dan kalkan ataşehir münübüsleri e-5 üzerindeki göztepe köprüsünün altından geçiyor. onlar batısına gidermi orasını bilmem ben, sorcan artık.
0
diadra
İnternetteki proz.com, aquarius.net, translators database ve benzeri "translator database" sitelerine paralı üye olmak akıllıca bir iş midir?Bu ibişler paralı üyelik sahibi değilseniz "Tam bana göre!" dediğiniz bir iş çıktığında "Para yoksa iletişim bilgisi de yok kardeşim!" mealli bir yanıt veriyor
İnternetteki proz.com, aquarius.net, translators database ve benzeri "translator database" sitelerine paralı üye olmak akıllıca bir iş midir?
Bu ibişler paralı üyelik sahibi değilseniz "Tam bana göre!" dediğiniz bir iş çıktığında "Para yoksa iletişim bilgisi de yok kardeşim!" mealli bir yanıt veriyorlar bazı bazı. Çok can sıkıcı.
Bu sitelerden herhangi birine/birkaçına üye olmuş ve tavsiye eden/etmeyen var mı? Kısa vadede kâra geçiliyor mu? Üye iseniz hangisini tavsiye edersiniz?
Şimdiden yanıtlarınız için çok teşekkürler.
Bu ibişler paralı üyelik sahibi değilseniz "Tam bana göre!" dediğiniz bir iş çıktığında "Para yoksa iletişim bilgisi de yok kardeşim!" mealli bir yanıt veriyorlar bazı bazı. Çok can sıkıcı.
Bu sitelerden herhangi birine/birkaçına üye olmuş ve tavsiye eden/etmeyen var mı? Kısa vadede kâra geçiliyor mu? Üye iseniz hangisini tavsiye edersiniz?
Şimdiden yanıtlarınız için çok teşekkürler.
0
tek bildiğim, iş ilanları üye olanların mailbox'una "real time" olarak düşerken, üye olmayanlara sanıyorum ki 12 saat sonra geliyor. bu bile üye olmayı cazip hale getiren önemli bir durum olabilir, zira o kadar saatte güzel işleri başkaları kapabiliyor..
0
Evet, akıllıca. Türkiye'de kazandığınızın mislisini bir projeyle çıkarabilirsiniz. Üstelik ödeme konusunda herhangi bir çekince de yaşamazsınız. Bazı çürük elmalar var tabii. Fakat bu sitelerden artık eskisi kadar iş edinmek mümkün olmuyor. Çok insan var ve Türkiye'deki fiyatlara yakın fiyatlar teklif ediyorlar. Daha önce ilgili firmalar ile çalışmışsanız durum farklı oluyor. Fakat eskiden bu sitelerden iş alırken kullandığım taktik ilgili iş ilanındaki bilgilerle google'da arama yapmak. Mesela sorumlu kişi, işin hacmi ,konusu vs... %90 başarılı olduğumu belirtmeliyim :) Bir de üyelik gerektirmeyen siteler mevcut. Bunlar pek bilinmemekte ama bana eskiden çok ekmek yedirdiğini belirtmeliyim. Birkaçını mesaj olarak yollayabilirim.
0
proz.com'da özellikle karlı (diğerlerini bilemem) ve üstelik sınırlı üyelik felan da var yani sadece işlerle ilgili olarak üyelik satın alabiliyorsun. sadece üyelere özel iş ilanları yayınlanabiliyor ve firmaların çoğu (benim karşılaştıklarım en azından) üye çevirmenleri tercih ediyor. proz.daki üyeliği yurt dışından aldığın bir-iki günlük işle çıkarabilirsin zaten. özellikle abd/kanada ve AB firmalarındaki fiyatlar orgazm edici nitelikte.
tabi üye olur olmaz "iş gelecek" diye bir kesinlik yok. proz'da tecrübe/uzmanlık özellikle ilk baktıkları şey oluyor firmaların. 5 yıllık (an azından) bir çevirmensin diyelim ve üstelik çok dar bir alanda çok geniş deneyimin söz konusu diyelim o zaman firmalarla hoşlaşman çok olası ki firmalar kimi zaman kendileri de seni bulabiliyorlar. birçoğu türkiye'de karşılaştığın firmamsılardan çok daha profesyonel, daha nazik(!) ve ödeme konusunda pürüzsüzler. tatminkar ücretle düzenli iş gönderen bir firma bulduğun zaman tadından yenmez olabiliyor. burada maaş diye verileni bir haftada kazanabiliyorsun. tabi haliyle rekabetin tavan yaptığı bir yer oluyo bu durumda. öyleyken böyle işte.
tabi üye olur olmaz "iş gelecek" diye bir kesinlik yok. proz'da tecrübe/uzmanlık özellikle ilk baktıkları şey oluyor firmaların. 5 yıllık (an azından) bir çevirmensin diyelim ve üstelik çok dar bir alanda çok geniş deneyimin söz konusu diyelim o zaman firmalarla hoşlaşman çok olası ki firmalar kimi zaman kendileri de seni bulabiliyorlar. birçoğu türkiye'de karşılaştığın firmamsılardan çok daha profesyonel, daha nazik(!) ve ödeme konusunda pürüzsüzler. tatminkar ücretle düzenli iş gönderen bir firma bulduğun zaman tadından yenmez olabiliyor. burada maaş diye verileni bir haftada kazanabiliyorsun. tabi haliyle rekabetin tavan yaptığı bir yer oluyo bu durumda. öyleyken böyle işte.
0
mea maxima culpa
merhabalar, uzun süredir aradığım bir filmi internette buldum ve indirdim. sorun şu ki dosyayı açamıyorum. dosya avi dosyası. windows media player, vlc player dosyayı açmıyor, bi faydası olur mu bilmiyorum codec paketi de var bilgisayarda. önerebileceğiniz program veya yöntem var mı?
merhabalar, uzun süredir aradığım bir filmi internette buldum ve indirdim. sorun şu ki dosyayı açamıyorum.
dosya avi dosyası. windows media player, vlc player dosyayı açmıyor, bi faydası olur mu bilmiyorum codec paketi de var bilgisayarda.
önerebileceğiniz program veya yöntem var mı?
dosya avi dosyası. windows media player, vlc player dosyayı açmıyor, bi faydası olur mu bilmiyorum codec paketi de var bilgisayarda.
önerebileceğiniz program veya yöntem var mı?
0
irfan view herşeyi açar diye bir muhabbet var ve kısmen doğrudur.
ayrıca, avi preview var.
onlarda açmıyorsa quick view. ( çünkü diğerleri onu açmaz, ama onun sonu avi değildir gerçi )
edit : vlc açmadıysa zor. film dosyasının codeclerini gösteren programlar var, oynatmak için değil de türünü gösteren. adını bilmiyorum da bilen biri yazar.
ayrıca, avi preview var.
onlarda açmıyorsa quick view. ( çünkü diğerleri onu açmaz, ama onun sonu avi değildir gerçi )
edit : vlc açmadıysa zor. film dosyasının codeclerini gösteren programlar var, oynatmak için değil de türünü gösteren. adını bilmiyorum da bilen biri yazar.
0
vlkc açmıyorsa sorunludur sanırım. g-spot die bir zımbırtı var onu bul ve bak bakalım neciymiş bunun codec'i.
0
cevaplarınız için çok teşekkür ederim.
sözlükten mesaj atan bir suser arkadaş kmplayer programını söyledi, o program açmadı.
onun dışında irfanview da açmadı.
gpot indirdim. dosyaya baktırdığımda file type unknown, mime type unknown diyor.
dosya bozuk galiba, veya hatalı filan sanırım.
sözlükten mesaj atan bir suser arkadaş kmplayer programını söyledi, o program açmadı.
onun dışında irfanview da açmadı.
gpot indirdim. dosyaya baktırdığımda file type unknown, mime type unknown diyor.
dosya bozuk galiba, veya hatalı filan sanırım.
0
cakma film diyoruz biz buna. film indirilmeden önce iyice arastirilmali tabiki.
0
0
bu tarz şeyleri indirirken, vlc veya avipreview ile inen ilk 25-30mb'i kontrol et. istediğin film değilse, silerisin ya da açılmaz vs.
0
haklısınız, öyle yapmak lazım.
kullandığım programda dosya inene kadar önizleme yapılmıyor, o yüzden başıma bunlar geldi zaten :((
vlc player yeni indirdim. şimdi indirmekte olduğum dosyaları kontrol ediyorum dediğiniz şekilde, sonra moral bozukluğuna uğramayalım.
kullandığım programda dosya inene kadar önizleme yapılmıyor, o yüzden başıma bunlar geldi zaten :((
vlc player yeni indirdim. şimdi indirmekte olduğum dosyaları kontrol ediyorum dediğiniz şekilde, sonra moral bozukluğuna uğramayalım.
0
chak 666
ben bu canım eseri nerede bulurum ? "bak şuradan dvd'sini alabilirsin", "bende var ben sana göndereyim" veya "şurada linkler var sen takıl" diyebilecek yüce insanlar aranıyor. neredesiniz ?
ben bu canım eseri nerede bulurum ? "bak şuradan dvd'sini alabilirsin", "bende var ben sana göndereyim" veya "şurada linkler var sen takıl" diyebilecek yüce insanlar aranıyor. neredesiniz ?
0
soufigay
Merhaba;Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesinde çok istediğim bir bölüme yerleştirilmem yetmezmiş gibi, bir de devlet yurduna yerleştirildim, bununla ilgili birkaç sorum olacakBen dışarıya açık ama feminen olmayan bir eşcinsel olarak erkek yurdunda çok sorun yaşar mıyım, sorun yaşamamak için neler y
Merhaba;
Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesinde çok istediğim bir bölüme yerleştirilmem yetmezmiş gibi, bir de devlet yurduna yerleştirildim, bununla ilgili birkaç sorum olacak
Ben dışarıya açık ama feminen olmayan bir eşcinsel olarak erkek yurdunda çok sorun yaşar mıyım, sorun yaşamamak için neler yapmam gerekir?
Yaşadığım sorunlar örneğin yurttan atılmaya kadar varır mı? Çünkü yurtta kalmayı ciddi ciddi düşünmek zorundayım, yine açık bir eşcinsel olduğumdan dolayı ailemden çok fazla maddi destek alamayacağım.
Başka ne öneriniz olabilir?
Bir de bu konu benim için önemli, konuyu yukarıya taşıyabilirseniz sevinirim.
Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesinde çok istediğim bir bölüme yerleştirilmem yetmezmiş gibi, bir de devlet yurduna yerleştirildim, bununla ilgili birkaç sorum olacak
Ben dışarıya açık ama feminen olmayan bir eşcinsel olarak erkek yurdunda çok sorun yaşar mıyım, sorun yaşamamak için neler yapmam gerekir?
Yaşadığım sorunlar örneğin yurttan atılmaya kadar varır mı? Çünkü yurtta kalmayı ciddi ciddi düşünmek zorundayım, yine açık bir eşcinsel olduğumdan dolayı ailemden çok fazla maddi destek alamayacağım.
Başka ne öneriniz olabilir?
Bir de bu konu benim için önemli, konuyu yukarıya taşıyabilirseniz sevinirim.
0
Yurttaki diger ogrenciler ayri, yurdun yonetimi ayri sorun cikarabilir bence. Arkadaslarin arasinda acik, toplumun geri kalanina karsi kapali olmani onermek geliyor aklima, ama onun da hos bir sey olmadigini biliyorum. Iyi sanslar.
0
"açık" ama feminen olmayan bir arkadaşım var senin gibi. feminen olmadığı için kimse anlamamıştı üniversitedeyken. bazen "ya bu x'te bi gariplik var gibi, gay mi acaba, ehehe" gibi konuşmalar geçiyordu insanlar arasında, ama sürekli benimle (baaağyan) gayet samimi takıldığı ve feminen durmadığı için genellikle konduramıyordu insanlar. gayet sosyal, iletişime açık ve kendine güvenen bir insandır. kendini saklamak gibi gayreti olmamıştır.
ancak ailesi bilmiyor durumu; yakın arkadaşları var, gay, bazıları feminen, bazıları değil. straight diye tabir ettiğiniz bir dolu kadın-erkek arkadaşı da vardır. çevresi geniştir. ama, dediğim gibi, kendini saklamak gibi bir gayret ve arzu taşımamasına rağmen, herkese söylemezdi gay olduğunu.
feminen değilsen, "açık olma" durumunu biraz sınırlandırmanı tavsiye ederim. (mesela benim arkadaşın gay olduğunu öğrenen üniversiteden birkaç kişi, ilişkilerini sınırlandırmıştı, hatta arkasından "sarkar mı lan bana, ehehe, rahat edemiyorum yanında ya n'olur n'olmaz" gibi saçma konuşmalar yapmışlardı)
sonuçta cinsel tercihin sadece seni ilgilendirir, kimseye hesap vermek zorunda değilsin, saklamak durumunda değilsin, ama herkese söylemek durumunda da değilsin. insanlarla bu hususu paylaşırken karşılacağın tepkilere hazır olmalısın, ki hele de bir devlet üniversitesinin yurdunda kalacaksan, kimseyle bu durumu paylaşmamanı öneririm.
karşılaşabileceğin tepkileri az çok tahmin edebiliyorsundur. milletin ne kadar önyargılı, homofobik ve sapık olabileceğini biliyor olmalısın.
yurttakiler duyarsa ciddi problemler yaşabilirsin. hele de tek başına veya arkadaşlarınla bir eve çıkmak gibi bir imkanın yoksa, sakla kendini derim. mümkünse bir kız arkadaş bul kendine (sevgili olanından değil, normal kız arkadaş) onunla takıl hep. insanları şüphelendirme riskini minimuma indirgeyebilirsin böylece.
kolay gelsin.
ancak ailesi bilmiyor durumu; yakın arkadaşları var, gay, bazıları feminen, bazıları değil. straight diye tabir ettiğiniz bir dolu kadın-erkek arkadaşı da vardır. çevresi geniştir. ama, dediğim gibi, kendini saklamak gibi bir gayret ve arzu taşımamasına rağmen, herkese söylemezdi gay olduğunu.
feminen değilsen, "açık olma" durumunu biraz sınırlandırmanı tavsiye ederim. (mesela benim arkadaşın gay olduğunu öğrenen üniversiteden birkaç kişi, ilişkilerini sınırlandırmıştı, hatta arkasından "sarkar mı lan bana, ehehe, rahat edemiyorum yanında ya n'olur n'olmaz" gibi saçma konuşmalar yapmışlardı)
sonuçta cinsel tercihin sadece seni ilgilendirir, kimseye hesap vermek zorunda değilsin, saklamak durumunda değilsin, ama herkese söylemek durumunda da değilsin. insanlarla bu hususu paylaşırken karşılacağın tepkilere hazır olmalısın, ki hele de bir devlet üniversitesinin yurdunda kalacaksan, kimseyle bu durumu paylaşmamanı öneririm.
karşılaşabileceğin tepkileri az çok tahmin edebiliyorsundur. milletin ne kadar önyargılı, homofobik ve sapık olabileceğini biliyor olmalısın.
yurttakiler duyarsa ciddi problemler yaşabilirsin. hele de tek başına veya arkadaşlarınla bir eve çıkmak gibi bir imkanın yoksa, sakla kendini derim. mümkünse bir kız arkadaş bul kendine (sevgili olanından değil, normal kız arkadaş) onunla takıl hep. insanları şüphelendirme riskini minimuma indirgeyebilirsin böylece.
kolay gelsin.
0
mümkünse ve hatta imkanları da zorla ve devlet yurtlarında kalma. tamamen "ülkücü" karındaşlarımızın oba kurduğu yerler olmasından mütevellit çok sorun çıkaracaklardır sana. dedikodu-taciz-saldırı-tartaklama...gözünü korkutmak gibi olmasın ama ciddi ciddi bunlarla karşılaşırsın eğer farkederlerse!
kesinlikle ne yap et özel bir yurda çıkmaya çalış (ki onun da herhangi bir partiye veya dini cemaate bağlı olmamasına dikkat et). ya da iyi kötü bir ev bul kendine ki kümes bile devlet yurtlarından daha iyidir senin için. şimdilik idare edersin sonra bu konuda seni rahat ettirecek arkadaşlarınla daha ugun bir eve çıkarsın felan.
eğer illaki yurtta kalman gerekiyorsa: kesinlikle bir tek kişiye bile bu durumu açma. elinden geldiğinde (!) kimseye bu konuda herhangi bir ipucu vermemeye çalış. herkesle iyi geçinmeye çalış. özellikle "abilerle" iyi geçin. "normalmiş" gibi davran. maalesef sorun yaşamamak için ayıya dayı demek zorundasın. yönetime hiç güvenme onlar zaten bu oluşumların baş sorumlusu. yurtta net cafe varsa onu kullanma veya kullanırken girdğin sitelere (lambda bile olsa mesela) dikkat et. kız arkadaşın olduğunu hemen herkese duyur en baştan. bol bol kızlar hakkında at tut felan, komik ama gerçekten seni koruyacaktır gerzeklerden...bir de arkadaş edinmeye çalış. senin ne olduğunu değil nasl biri olduğunu önemseyen arkaaşlardan bahsediyorum. küçük şehirde en büyük desteğin bu olacaktır. bol şans.
kesinlikle ne yap et özel bir yurda çıkmaya çalış (ki onun da herhangi bir partiye veya dini cemaate bağlı olmamasına dikkat et). ya da iyi kötü bir ev bul kendine ki kümes bile devlet yurtlarından daha iyidir senin için. şimdilik idare edersin sonra bu konuda seni rahat ettirecek arkadaşlarınla daha ugun bir eve çıkarsın felan.
eğer illaki yurtta kalman gerekiyorsa: kesinlikle bir tek kişiye bile bu durumu açma. elinden geldiğinde (!) kimseye bu konuda herhangi bir ipucu vermemeye çalış. herkesle iyi geçinmeye çalış. özellikle "abilerle" iyi geçin. "normalmiş" gibi davran. maalesef sorun yaşamamak için ayıya dayı demek zorundasın. yönetime hiç güvenme onlar zaten bu oluşumların baş sorumlusu. yurtta net cafe varsa onu kullanma veya kullanırken girdğin sitelere (lambda bile olsa mesela) dikkat et. kız arkadaşın olduğunu hemen herkese duyur en baştan. bol bol kızlar hakkında at tut felan, komik ama gerçekten seni koruyacaktır gerzeklerden...bir de arkadaş edinmeye çalış. senin ne olduğunu değil nasl biri olduğunu önemseyen arkaaşlardan bahsediyorum. küçük şehirde en büyük desteğin bu olacaktır. bol şans.
0
önerileriniz için çok teşekkürler. şimdi söylemek istediğim birkaç şey daha var, zaten lambdaistanbulla informel bir iletişimim var, ancak orada konuştuklarımdan hiçbirisi devlet yurdunda kalmıyorlar, her ne kadar alt kültür olduklarını iddia etseler bile basbaya burjuvalar! o yüzden hem çok samimi bulmadığım hem de çok inanmadığım için lambdaistanbulla iletişime geçmeyi pek önemsemiyorum, bunun yanında zaten örgütlü bir eşcinsel değilim, insanların sadece eşcinsel olmak çatısı altında nasıl örgütlendiklerini de hayretler içerisinde izliyorum.
neyse konumuz bu değil, maddi açıdan çok az desteğim olduğu için şimdilik yurtta kalmam gerekiyor... çünkü daha önce de söylediğim gibi ailemden neredeyse "HİÇ" para alamayacağım, bunun yanında başvurduğum burslar var, onlar olacak muhtemelen ama onlar da ev kiramı karşılayacak miktarda değil...
neyse konumuz bu değil, maddi açıdan çok az desteğim olduğu için şimdilik yurtta kalmam gerekiyor... çünkü daha önce de söylediğim gibi ailemden neredeyse "HİÇ" para alamayacağım, bunun yanında başvurduğum burslar var, onlar olacak muhtemelen ama onlar da ev kiramı karşılayacak miktarda değil...
0
hımmm.
tam ismini koyamasa da buna benzer bir arkadaşım vardı. üniversite ilk yıl beraber kaldık, herşey iyi hoş olmasına ragmen ortak noktamız pek olmadığından ikinci sene başka bir arkadaş ile çıktı. aynı sorunlar devam edince 3-4 sınıfları tek kişilik odada geçirdi. böylelikle kendi eşrafı ile daha rahat iletişim kurup kimsenin de dikkatini çekmedi, rahatsız bir durum yaşanmadı.
tabiki de bunlar özel bir yurt da gerçekleşti. gerekirse devlet yurduna alternatif özel bir yurt düşünmek en iyi çözüm olabilir.
tam ismini koyamasa da buna benzer bir arkadaşım vardı. üniversite ilk yıl beraber kaldık, herşey iyi hoş olmasına ragmen ortak noktamız pek olmadığından ikinci sene başka bir arkadaş ile çıktı. aynı sorunlar devam edince 3-4 sınıfları tek kişilik odada geçirdi. böylelikle kendi eşrafı ile daha rahat iletişim kurup kimsenin de dikkatini çekmedi, rahatsız bir durum yaşanmadı.
tabiki de bunlar özel bir yurt da gerçekleşti. gerekirse devlet yurduna alternatif özel bir yurt düşünmek en iyi çözüm olabilir.
0
sanırım çanakkale'de chp nin özel yurdu vardı. kimse kimseye karışmaz chp yurtlarında ve maddi durumundan falan bahsedersen indirimli konaklama şansın dahi var. şu an nasıl iletişime geçeceğini bilemiyorum ama biraz araştırırsan bulurusn.
0
çanakkale gibi bir yerde sanırım fazla açık olmamanız yurt ve okul hayatınızı olumlu etkileyebilir. madem oraya gitmeye karar verdiniz, bazı isteklerinizi birkaç sene ertelemek çok fazla bir şey kaybettirmez sanırım.
0
bodom sana birşey soracağım;
birincisi hiçbir karşıcinsel yönelime sahip kişiyi, hem cinsinden hoşlanıyor sanmadıkları için, bunu anlamanız mümkün olmayabiliyor, ikincisiyse, sokağa çıkalım mesela diyelim ki 4 yıl boyunca cinselliğinizden fedakarlık yapar mısınız? emin ol ki neredeyse kimse buna evet demeyecek, kimse cinselliğinden fedakarlık yapmaz çünkü.
birincisi hiçbir karşıcinsel yönelime sahip kişiyi, hem cinsinden hoşlanıyor sanmadıkları için, bunu anlamanız mümkün olmayabiliyor, ikincisiyse, sokağa çıkalım mesela diyelim ki 4 yıl boyunca cinselliğinizden fedakarlık yapar mısınız? emin ol ki neredeyse kimse buna evet demeyecek, kimse cinselliğinden fedakarlık yapmaz çünkü.
0
cehcho
80s lerin hit şarkılarından mümkünse en beğendiğiniz, favoriniz olan 2-3 tane yazarsanız süper olur.
80s lerin hit şarkılarından mümkünse en beğendiğiniz, favoriniz olan 2-3 tane yazarsanız süper olur.
0
- depeche mode - enjoy the silence
- alphaville - big in japan
- ace of base - all that she wants
- modern talking - you're my heart, you're my soul
- alphaville - big in japan
- ace of base - all that she wants
- modern talking - you're my heart, you're my soul
0
GNR - Sweet Child O'Mine
Skid Row - 18 and Life
klasik bile sayılabilir ama sanırım istediğin de bu tarz bişeyler?
Skid Row - 18 and Life
klasik bile sayılabilir ama sanırım istediğin de bu tarz bişeyler?
0
mesela benim beğendiklerim,
laura briniagan-self control
rem-losing my religion
joe coker-unchain my heart
işte bu tarz parçalar.
laura briniagan-self control
rem-losing my religion
joe coker-unchain my heart
işte bu tarz parçalar.
0
dolapdere big gang in coverladığı parçaların orijinalleri olabilir. losing my religion var mesela aralarında.
0
70 küsürlerde boney m kool and the gang felan var
bir de çok klasik chic- good times
bir de çok klasik chic- good times
0
80ler mi dedin?
tam adamina denk geldin... heheh
hemen yazalim
toto-africa
laura braningan - self control
blancmange - living on the ceiling
lionel richie - all night long
stevie wonder - I just called to say I love you
depeche mode - everything counts
bana kalsa daha da yazarim ama, su anda en favori olanlar bunlar
tam adamina denk geldin... heheh
hemen yazalim
toto-africa
laura braningan - self control
blancmange - living on the ceiling
lionel richie - all night long
stevie wonder - I just called to say I love you
depeche mode - everything counts
bana kalsa daha da yazarim ama, su anda en favori olanlar bunlar
0
Duran Duran - Hungry Like The Wolf
Devo - Whip it
Twisted Sister - I Wanna Rock
UB40 - Red Red Wine
Bon Jovi - Never Say Goodbye
Europe - The Final Countdown
Devo - Whip it
Twisted Sister - I Wanna Rock
UB40 - Red Red Wine
Bon Jovi - Never Say Goodbye
Europe - The Final Countdown
0
whitney houston - i wanna dance with somebody
kimse yazmamis yahu 80lerin fragman muzigidir bu sarki
kimse yazmamis yahu 80lerin fragman muzigidir bu sarki
0
tek gecerim
bonnie tyler- total eclipse of the heart
su ana kadar yazilmamasindan dolayi da butun duygusuz suser'lari kiniyorum burdan.
bonnie tyler- total eclipse of the heart
su ana kadar yazilmamasindan dolayi da butun duygusuz suser'lari kiniyorum burdan.
0
visage - fade to grey
soft cell - tainted love
ultravox - passing strangers
spandau ballet - gold
erasure - sweet dreams
corey heart - sunglasses at night
bad boys blue - come back and stay
soft cell - tainted love
ultravox - passing strangers
spandau ballet - gold
erasure - sweet dreams
corey heart - sunglasses at night
bad boys blue - come back and stay
0
nihilanth
arada sırada denk geliyorum çok hoş bir parça ancak kimin söylediğini ve adının ne olduğunu bilmiyorum. belki bilenler vardır sorayım dedim.
arada sırada denk geliyorum çok hoş bir parça ancak kimin söylediğini ve adının ne olduğunu bilmiyorum. belki bilenler vardır sorayım dedim.
0
hmm ipucu şöyle, anlayamadığımız bir dilde. yani türkçe kelime sayısı pek azdı. bir de azeri müziği değil. daha çok çinceye benziyor. biraz da hareketli bir parça.
0
bir de (bkz: bostorgay) diye bir tatar şarkısı vardı bir ara. bir de ona bak istersen.
0
deckard
iki gün önce sipariş ettiğim telefonun istediğim renginin kalmadığına dair hepsiburada'dan mail geldi. mail'de "dilerseniz gümüş rengini yollayabiliriz" yazıyor. maile reply yaptım gitmedi, peki ben gümüş rengini dilediğimi nasıl ileteceğim? bize ulaşın kısmında sipariş değişikliği bölümünden belirt
iki gün önce sipariş ettiğim telefonun istediğim renginin kalmadığına dair hepsiburada'dan mail geldi. mail'de "dilerseniz gümüş rengini yollayabiliriz" yazıyor. maile reply yaptım gitmedi, peki ben gümüş rengini dilediğimi nasıl ileteceğim? bize ulaşın kısmında sipariş değişikliği bölümünden belirtmem yeterli midir acep?
0
öff, çok seviyoruz bilmişliği. hepsiburada'nın müşteri hizmetleri telefonu falan yok, belki başlığında bulursunuz. ama cevap verecekleri şüpheli.
mail'e reply çalışmaz, dediğiniz yerden belirtirseniz yeterli olur. doğru yaparsınız/yapmışsınız yani.
mail'e reply çalışmaz, dediğiniz yerden belirtirseniz yeterli olur. doğru yaparsınız/yapmışsınız yani.
0
egotm
Efendim diyelim ki okulundaki bayan ogretmenleri habire taciz eden sapik bir mudur yardimcisi var ve ogretmenler de sikayet dilekcesi vermeye calissa bile, idare buna ya ogretmenler uzerinde baski kurarak ya da baska sebeplerle bu dilekceyi geri cektiriyor. ayrica nefes almasinin bile gereksiz old
Efendim diyelim ki okulundaki bayan ogretmenleri habire taciz eden sapik bir mudur yardimcisi var ve ogretmenler de sikayet dilekcesi vermeye calissa bile, idare buna ya ogretmenler uzerinde baski kurarak ya da baska sebeplerle bu dilekceyi geri cektiriyor. ayrica nefes almasinin bile gereksiz oldugu bu mudur yardimcisinin "arkasinin" da guclu oldugunu dusunursek, bu mahlukata ne eder nasil eder de hak ettigi cezayi verdirebiliriz? en kisa surede bizi istedigimiz sonuca ulastiracak surec nedir? ilginiz icin simdiden tesekkurler.
Ilginiz icin tesekkurler :)
Not: Bu duyuruyu sikayetci olan insanlarin da okuyacabilecegini dusunup, cevabinizda gereken hassasiyeti gostereceginize eminim.
Not2: Ogretmenlerin okul degistirme luksleri yok maalesef.
Ilginiz icin tesekkurler :)
Not: Bu duyuruyu sikayetci olan insanlarin da okuyacabilecegini dusunup, cevabinizda gereken hassasiyeti gostereceginize eminim.
Not2: Ogretmenlerin okul degistirme luksleri yok maalesef.
0
hassasiyet demişsiniz ama, şunlar da var işin içinde(umut kırıcı olacam) milli eğitim müdürlükleri genelde akp kadrolaşması altındadır, çoğu cuma günü "devlet kurumu" olan il-ilçe milli eğitim müdürlükleri kapıyı çekip giderler. senin vereceğin dilekçenin yerine ulaşmasının, ulaşsa da işleme konmasının, hadi işleme kondu bu sefer de makul biçimde sonuçlanmasının olanağı yok.
bir diğer seçendek de şudur; doğrudan savcılığa suç duyurusunda bulunacaksın "taciz ediyor, sindiriyor bastırıyor" diyerek, ki o zaman da davayı zaten kazanamazsınız, öğretmenlerin de başı yanar, sürülürler vs.
siz en iyisi 3-5 genç tutun, siyah kar maskelerini takıp bu adamın kemiklerini kırsınlar bir akşam evine giderken.
önerinin kabalığı ve vahşet derecesi yüzünden özür dilerim, ancak ülkenin en iyi okullarından birinde uluslararası ilişkiler okuyan "iyi tahsilli ve iyi aileden gelen" tabir edilecek biri olmama karşın, bu ülkede her türlü bürokratik aşamada ensesi kalınların kollandığını, mağdurların da daha da mağdur edildiğini çok gördüm. benim önerim en insancıl değil ama en uygunu gibi görünüyor bana.
bir diğer seçendek de şudur; doğrudan savcılığa suç duyurusunda bulunacaksın "taciz ediyor, sindiriyor bastırıyor" diyerek, ki o zaman da davayı zaten kazanamazsınız, öğretmenlerin de başı yanar, sürülürler vs.
siz en iyisi 3-5 genç tutun, siyah kar maskelerini takıp bu adamın kemiklerini kırsınlar bir akşam evine giderken.
önerinin kabalığı ve vahşet derecesi yüzünden özür dilerim, ancak ülkenin en iyi okullarından birinde uluslararası ilişkiler okuyan "iyi tahsilli ve iyi aileden gelen" tabir edilecek biri olmama karşın, bu ülkede her türlü bürokratik aşamada ensesi kalınların kollandığını, mağdurların da daha da mağdur edildiğini çok gördüm. benim önerim en insancıl değil ama en uygunu gibi görünüyor bana.
0
üniversitedeyken bizim okuldaki hocalardan biriyle öğrencilere bu şekilde tacizdir felan olaylar skandallar yaşandı ve bölüm yönetimi yine kapatmaya çalıştı. yani doğal olarak böyle yapıyorlar. iyisimi siz mümkün olduğunda kanıt/tanık toplayıp gidip yönetime ya da yetkili kişi kimse ona "buna engel olmadıklaır takdirde önce gazetecilere sonra mahkemeye başvuracağınızı" belirtin. tırım tırım tırsacaklardır! arkasının güçlü felan olması da fayda getirmez. malum gazetecilerimiz böyle bir konuya açlar! tehdit etmek bile yeter. biz de öyle oldu en azından. mahkeme ile uğraşmayın bence öncelikle bu kozu kullanın ama tabii kanıtınız varsa.
dayak önerisine gelince: onu da göz önüne almıştık ama gerek kalmamıştı. gerçi bu ara hocamız derse gözleri patlamış olarak geldi birkaç gün ama valla biz yaptırmadım yeminlen. başkası da dertliymiş sanırım kişilikten. dayak attırmak/korkutmak daha da kötü olabilir tabi. yani adam/madam bunun sizden geldiğini doğal olarak anlayıp hakkınızda suç duyurunda bulunabilir, dayakla karşılık verebilir vs vs...iyisi mi olabildiğince "makul" yollardan hareket etmek öncelikle. sonrasına artık bakarsınız. baktınız olmuyor maalesef her türlü illegal yöntem mübah olacaktır.
dayak önerisine gelince: onu da göz önüne almıştık ama gerek kalmamıştı. gerçi bu ara hocamız derse gözleri patlamış olarak geldi birkaç gün ama valla biz yaptırmadım yeminlen. başkası da dertliymiş sanırım kişilikten. dayak attırmak/korkutmak daha da kötü olabilir tabi. yani adam/madam bunun sizden geldiğini doğal olarak anlayıp hakkınızda suç duyurunda bulunabilir, dayakla karşılık verebilir vs vs...iyisi mi olabildiğince "makul" yollardan hareket etmek öncelikle. sonrasına artık bakarsınız. baktınız olmuyor maalesef her türlü illegal yöntem mübah olacaktır.
0
belki haberlere falan çıkarsa duyulur da müdür yusuflar tabi taciz edilen öğretmenler için hoş olmayabilir öneri sadece.
0
tanıdığım bir müdür muavini,üstelik arkası kuvvetli,bahsettiğiniz türde biriydi,en son bir bayan öğretmen direkt ilçeden şikayetçi olmuş,tüm okul duymuş,öncelikle rezil olmuştu,size karşı kullanacağı yalancı şahitleri varsa uzayabilir soruşturma,dövdürmek aslında en kestirme çözüm galiba.
0
gazeteci bir tanıdık olması en iyi çözümdür. dayak dışında artık internet devri. adamın hakkında üç beş site açın. biraz uğraşırsanız hem sizi takip edemezler bu siteleri yapan kişiler olarak. adamın adını google'da aratınca tacizci diye çıksın filan. okulda da gizlice bu sitenin adresini yayarsınız adamın hayatı kararır.
0
taciz ispati en zor suclardan ve sahitlerde gecerli olmuyor. en iyisi özellikle yerel gazeteye haberi duyurmak, mutlaka birisi yayinlayacaktir. resmi yollardan birsey yapilamasa bile toplumsal anlamda ciddi baskı oluşur adam üstünde. siz iftira atiyor olmayacaksiniz, olani duyuracaksiniz ama isin garip ve üzücü tarafi taciz magduru insanlarin da ismi bu arada olaya karisacagi icin onlar icin de sikintilar olacaktir.
0
kanıt, kanıt, kanıt.. artık her telefonun neredeyse kamerası var, ses kaydı var. bir punduna getirmek gerek. en şerefsizini yola getirme ihtimali olan tek yöntem. hele bir de dinci kadrolaşmadan ekmek yiyorsa daha da skandal.
0
öte yandan kanıt yaratmak adına iki kaş göz yaparım mantığı da yine öğretmenlerin zararına olur. aci gerçek ama bence de en güzeli temiz bir dayak.
0
konunun kesinlikle basına yansıtılması taraftarıyım. hangi il veya ilçedesiniz, belki yardımcı olabilirim.
0
gizli kamera? arena benzeri programlar?
bu adamları bütün türkiyeye rezil etmek laızm.anca öyle ayagı kayar. soruşturma da açılır, ögretmenlikten de men edilir pezevenk herif
bu adamları bütün türkiyeye rezil etmek laızm.anca öyle ayagı kayar. soruşturma da açılır, ögretmenlikten de men edilir pezevenk herif
0
Prompter, buyuk sehirlerden ve gorece nezih ilcelerden birisi[kusura bakma, arkadasima danismadan sehirin tam adini veremiyorum. zaten ben de zorla almistim lafi agzindan, simdi konusmak da istemiyor :S]. durumu basina yansittigimizda ogretmenlerin adlarinin gizlenmesi tamamiyle saglanabilir mi? zaten en buyuk cekinceleri de bu.
@arkadaslar dayak diyorsunuz ama, bu karaktersiz kisi dayak yediginde yine ogretmenlerden iskillenmeyecek mi? kabak yine onlarin basina patlamayacak mi?
@arkadaslar dayak diyorsunuz ama, bu karaktersiz kisi dayak yediginde yine ogretmenlerden iskillenmeyecek mi? kabak yine onlarin basina patlamayacak mi?
0
şöyle söyleyeyim; bana okulun adını verin ben de adamın taciz yeteneğini elinden alayım.
0
egotm
öncelikle bu durumda arkadaşın ne kadar kararlı bu rezili kepaze etmeye
çünkü kolay bir süreç olmayacktır emin olabilirsin ama hukuki açıdan bir çıkar yol eminim bulunur
deneriz ya deneriz ama kişisel bir karar bu ama bu tacizlerle yaşamaya devam etmek mi daha zor yoksa okulu değiştirmek, işsiz kalmak mı? gerçekten kişisel bir karar bu ya
öncelikle kararlı olmak gerekiyor sonrada kanıt, şehit falan filan işte
dayak mayak olacak iş mi ya ancak adama olan hırsını alırsın çözüm için pek de akıllı bir yol değil
bu adamlar zaten bu korkudan besleniyor yahu korkmamak gerekiyor
hiçbir şey o kadar kolay değil böyle gelmişse bile böyle gitmesini istemiyorsak böyle gitmemsi için elimizden geleni yapacak mıyız bu soruyu soralım kendimize
ben yardıma hazırım emin ol elimden geleni de yapacağım ama
öncelikle arkadaşının da bu kararlılık da olması gerekiyor
bir kaç kişi ile kontağa geçtim senin verdiğin bilgiler doğrultusunda cevap bekliyorum bakalım
öncelikle bu durumda arkadaşın ne kadar kararlı bu rezili kepaze etmeye
çünkü kolay bir süreç olmayacktır emin olabilirsin ama hukuki açıdan bir çıkar yol eminim bulunur
deneriz ya deneriz ama kişisel bir karar bu ama bu tacizlerle yaşamaya devam etmek mi daha zor yoksa okulu değiştirmek, işsiz kalmak mı? gerçekten kişisel bir karar bu ya
öncelikle kararlı olmak gerekiyor sonrada kanıt, şehit falan filan işte
dayak mayak olacak iş mi ya ancak adama olan hırsını alırsın çözüm için pek de akıllı bir yol değil
bu adamlar zaten bu korkudan besleniyor yahu korkmamak gerekiyor
hiçbir şey o kadar kolay değil böyle gelmişse bile böyle gitmesini istemiyorsak böyle gitmemsi için elimizden geleni yapacak mıyız bu soruyu soralım kendimize
ben yardıma hazırım emin ol elimden geleni de yapacağım ama
öncelikle arkadaşının da bu kararlılık da olması gerekiyor
bir kaç kişi ile kontağa geçtim senin verdiğin bilgiler doğrultusunda cevap bekliyorum bakalım
0
bu tarz olaylarda durumu arena ve türevi programlara yansıttığınız zaman evet bakanlıktan soruşturma başlatılır, gerekli cezalar verilir fakat atlanılan ve bence kimsenin dikkat etmediği tarafı o adam görevden alınınca veya başka bir yere sürülünce sanıyor musunuz ki "eh nedir yani yeni şehir yeni şans" desin?
tanıdığı 3 4 çapulcusu var denmiş ki bu geride kalanlarla uğraşmak için gayet yeterli şeyler. olay kapandıktan bir süre sonra tekrar can yakmak için uğraşabilir. en azından bu tarz bir girişime şaşırmamak lazım.
tanıdığı 3 4 çapulcusu var denmiş ki bu geride kalanlarla uğraşmak için gayet yeterli şeyler. olay kapandıktan bir süre sonra tekrar can yakmak için uğraşabilir. en azından bu tarz bir girişime şaşırmamak lazım.
0
annemin müdür yardımcısı olduğu okulda da bir sorun yaşanmıştı. benzer değil pek ama milli eğitim müdürlükleri bağlamında bilgi olarak belki faydası olur. okuldaki kürt kökenli eğitim-sen'li öğretmenler hem kürt propagandası yapıp hem de okul yönetimini ellerine almak için uzun süre okul müdürüyle uğraştılar. dürüstlüğü yakın çevresi ve velilerce verilen okul müdürünü yukarıda arkadaşların da yazdığı şekilde gazeteci tanıdıklar vasıtasıyla televizyok ve gazetelere de çıkardılar. tabi çıkardıkları haberler yalan ve iftiradan ibaretti. içlerinden birisi de sürekli dilekçe verip okul yönetimi ve müdürü hakkında soruşturma açtırtıyordu. müdür bütün bunlara efendiliğiyle karşılık verdikçe iyice abarttılar ve en sonunda bir soruşturmadan sonra müdürü açığa aldırttılar. davanın sonucu belli oldu ve okul müdürü normal olarak kazandı. benim bahsettiğim olay da yine üç büyük şehrimizin birinin en kalabalık ve en elit ilçesinde meydana gelen bir olay. tabi ki isim zikretmeyeceğim.
bunlar karşısında il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri hem okul yönetimi hem de müdürün yanında yer aldı. velilerden de destek gelmesine rağmen bir kısım veli de gazetelerdeki yalan haberlere aldanarak ve söz konusu öğretmenlerden birinin küçücük çocuklarını işine alet etmesi nedeniyle onun tarafında saf tuttu. söz konusu öğretmen başka bir okula sürüldü ve bunu kullanıp çocukların duygularını sömürerek onları ve ailelerini kendi tarafına çekti hatta ilçe merkezinde yürüyüş bile yaptılar.
demek istediğim o ki medya bu işte çok güçlü bir silah. iddianız yalan bile olsa iftira bile atmak istiyorsanız medyayı kullanıp yapabilirsiniz. tek ihtiyacınız olan bir tanıdık. malum, türk medyaası yaptığı haberin doğruluğuna, işin dürüstlük, etik, şeref ve etik kısımlarına bakmakasızın her şeyi haber yapabiliyor. yeter ki sansasyon olsun. ki haber yapan gazete sabah, kanallarsa atv ve kanald'ydi zamanında.
size nacizhane tavsiyem, yukarıda yine bahsedildiği gibi ufak bir kamerayla bir şekilde adamı punduna getirip kanıtlamanız. bunu arena ekibinin yardımıyla da yapabilirsiniz veya onun gibi bir program. sonra da kanıtlarıyla birlikte gazetelere vermeniz. olayı mutlaka deşeceklerdir. müdür yardımcısının arkası da o zaman sökmez çünkü böyle skandallardan sonra milli eğitim bakanlığı soruşturma açmak zorunda kalıyor. işin püf noktası olayı basına taşımak.
geçenlerde bir haber yayınlanmıştı milliyette sanırım. adamın teki komşusunun 13 yaşındaki kızını beş senedir taciz ediyormuş. savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlar. savcık polisi araya sokmuş. sivil polisler de adamı takibe alıp suçüstü yapmışlar.
benzer bir taciz olayı yakın bir kız arkadaşımın da başına geldi. polise gittiğimizde bizimle ilgilendiler. polis de taciz olaylarında çok hassas. her ne kadar güvenmesem de...
ha bir çözüm de dayak bence de. annem kardeşimle benim adamı dövmemize engel olmuştu o zaman. ama bence kesinlikle güzel bir gözdağı olacaktır. taciz gibi konularda türk halkı hassastır. yapacak adam mutlaka bulunur :)
bunlar karşısında il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri hem okul yönetimi hem de müdürün yanında yer aldı. velilerden de destek gelmesine rağmen bir kısım veli de gazetelerdeki yalan haberlere aldanarak ve söz konusu öğretmenlerden birinin küçücük çocuklarını işine alet etmesi nedeniyle onun tarafında saf tuttu. söz konusu öğretmen başka bir okula sürüldü ve bunu kullanıp çocukların duygularını sömürerek onları ve ailelerini kendi tarafına çekti hatta ilçe merkezinde yürüyüş bile yaptılar.
demek istediğim o ki medya bu işte çok güçlü bir silah. iddianız yalan bile olsa iftira bile atmak istiyorsanız medyayı kullanıp yapabilirsiniz. tek ihtiyacınız olan bir tanıdık. malum, türk medyaası yaptığı haberin doğruluğuna, işin dürüstlük, etik, şeref ve etik kısımlarına bakmakasızın her şeyi haber yapabiliyor. yeter ki sansasyon olsun. ki haber yapan gazete sabah, kanallarsa atv ve kanald'ydi zamanında.
size nacizhane tavsiyem, yukarıda yine bahsedildiği gibi ufak bir kamerayla bir şekilde adamı punduna getirip kanıtlamanız. bunu arena ekibinin yardımıyla da yapabilirsiniz veya onun gibi bir program. sonra da kanıtlarıyla birlikte gazetelere vermeniz. olayı mutlaka deşeceklerdir. müdür yardımcısının arkası da o zaman sökmez çünkü böyle skandallardan sonra milli eğitim bakanlığı soruşturma açmak zorunda kalıyor. işin püf noktası olayı basına taşımak.
geçenlerde bir haber yayınlanmıştı milliyette sanırım. adamın teki komşusunun 13 yaşındaki kızını beş senedir taciz ediyormuş. savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlar. savcık polisi araya sokmuş. sivil polisler de adamı takibe alıp suçüstü yapmışlar.
benzer bir taciz olayı yakın bir kız arkadaşımın da başına geldi. polise gittiğimizde bizimle ilgilendiler. polis de taciz olaylarında çok hassas. her ne kadar güvenmesem de...
ha bir çözüm de dayak bence de. annem kardeşimle benim adamı dövmemize engel olmuştu o zaman. ama bence kesinlikle güzel bir gözdağı olacaktır. taciz gibi konularda türk halkı hassastır. yapacak adam mutlaka bulunur :)
0
karşıdan karşıya geçince dikkat etmesine neden olunuz. kesinlikle işe yarayacaktır...
0
@gdduman ve diger arkadaslar sagolunn desteginiz icin. su an arkadasa hala ulasmadigimdan burada yazilanlari henuz kendisine aktarabilmis degilim. cevap alir almaz buraya ulastiracagim.
@moderatorler, duyuruyu buraya tasidiginiz icin tesekkurler.
@moderatorler, duyuruyu buraya tasidiginiz icin tesekkurler.
0
öğretmenler teker teker dilekçe yazmasın, size katılan öğretmenlerinde imzasını alıp toplu dilekçe verin. ama silsileyi bozmayın. önce okuy yönetimine!
okul yönetiminden sonuç alınmaz ise o zaman bir üst makama başvurun. ilçede ise ilçe milli eğitim müdürlüğüne toplu dilekçeyi verin, ama bunun bir süresi vardı aklıma gelmiyor şu an.
yani: dilekçeyi okul idaresine veriyorsunuz, okul idaresinden 1 ay içinde ses çıkmaz ise bir üst makama, (ilçe ya da il milli eğitim müdürlüğüne) veriyosunuz filan, ama işte o süreyi ben bilmiyorum.
!ama kesinlikle dayak attırmaya kalkmayın, bizler maganda değiliz.
"doğruları söylemekten korkmayın" hani birisi diyordu bu sözü.
okul yönetiminden sonuç alınmaz ise o zaman bir üst makama başvurun. ilçede ise ilçe milli eğitim müdürlüğüne toplu dilekçeyi verin, ama bunun bir süresi vardı aklıma gelmiyor şu an.
yani: dilekçeyi okul idaresine veriyorsunuz, okul idaresinden 1 ay içinde ses çıkmaz ise bir üst makama, (ilçe ya da il milli eğitim müdürlüğüne) veriyosunuz filan, ama işte o süreyi ben bilmiyorum.
!ama kesinlikle dayak attırmaya kalkmayın, bizler maganda değiliz.
"doğruları söylemekten korkmayın" hani birisi diyordu bu sözü.
0
öncelikle çoğu arkadaşın dediği gibi buna bir kanıt bulunmalı ve toplu olarak verilen kararın arkasında durulmalıdır.( aslında meb okullarında bi biraz zordur ancak durumdan kurtulmak için yapılacak ilk şey bu)..gerekli kanıtlar toplandıktan sonra da;her ne kadar öğretmenlerin ilk sicil amirleri okul müdürü de olsa,bu hiyerarşik zinciri bozup,bakanlık personel genel müdürlüğü yada teftiş kurulu başkanlığına elden dilekçe ile teslim etmek.normal şartlar altında il yada ilçe milli eğitim müdürlükleri soruşturma açarlar lakin şunu da göz önünde bulundurmak gerekir ki; bahsedilen şanhın arkası sağlammış,bu sağlamlık bir müdür yardımcısı pozisyonu için gelse gelse il milli eğitim müdürlüğünden gelir.çünkü bir okula müdür yardımcısı kadrosu geldiğinde genellikle bu koltuk müdürün tavsiye ettiği kişinin milli eğitim müdürlüğünce onaylanması ile olur.. o yüzden direkt olarak bakanlık aracılığı ile soruşturma açılması sizin açınızdan daha az riskli olur.
bakanlıklta işlerin uzamaması içinde personel genel müdürlüğü yada teftiş kurulu başkanlığından birini bulup işinizi takip ettirirseniz daha kısa zamanda okula rehberlik teftişlerinde soruşturma açılabilir.
bakanlıklta işlerin uzamaması içinde personel genel müdürlüğü yada teftiş kurulu başkanlığından birini bulup işinizi takip ettirirseniz daha kısa zamanda okula rehberlik teftişlerinde soruşturma açılabilir.
0
yani dayak elbette ideal koşullarda tercih edilmemesi gereken bir yöntem. ama adamın arkası sağlamsa dayak mantıklı bir yöntem oluyor, zira müdür yardımcısı polise arkadaşınızı ihbar etse neden şüphelendiğini söylemesi gerekecektir, kasıt var mı yok mu diye. elbette söyleyemez öyle durumda.
ama tabi olayın daha da pisliğe batma ihtimali mevcut bu durumda, eğer müdür yardımcısının "arkası" pislik olarak güçlü ise. eğer böyle bir durum mevcutsa basına olayı yansıtırsanız da dayak yiyebilirsiniz.
bu durumun kesin çözümü ise o kişinin torpilinden daha büyük torpile sahip olmanız. bir şekilde duyarlı ve üst düzey memurlar bularak halledebilirsiniz.
kolay gelsin, ne diyim.
ama tabi olayın daha da pisliğe batma ihtimali mevcut bu durumda, eğer müdür yardımcısının "arkası" pislik olarak güçlü ise. eğer böyle bir durum mevcutsa basına olayı yansıtırsanız da dayak yiyebilirsiniz.
bu durumun kesin çözümü ise o kişinin torpilinden daha büyük torpile sahip olmanız. bir şekilde duyarlı ve üst düzey memurlar bularak halledebilirsiniz.
kolay gelsin, ne diyim.
0
aslında cok zevkli olur gelip okul cikisi adami beklemek. zevkle de gelirim ama mesai saatleriyle cakisiyor. tavisyem tacizle ugrasmaktansa avukata gidip suc duyurusunda bulunmaniz ve bunun maksimum sayida kisi tarafindan duyulmasini, bilinmesini saglamaniz.
0
dayak atmaya karar verirseniz, kanunda hayati tehlike tanımına giren yaralardan kaçınmanız gerek. hayati tehlikeli yara ile acile gelirse direkt rapor tutulup kamu davası açılıyor, o kişi istemese de takip yapılıyor diye biliyorum. usturuplu olmak lazım yani:)..
0
arkadaslar cevaplariniz icin sagolun; ogretmen arkadas hakkinda olay hakkinda tekrar konustum. arkadas okula gectigimiz donem polis esliginde gitmis ama durumunda herhangi bir degisiklik olmamis. milli egitim mudurlugu'ne dilekce gondermis ama mudurluktekiler bu mudur yardimcisinin adamlari olduklarindan arkadasin dilekcesini isleme almak yerine mudur yardimcisina ulasip, arkadasin dilekcesini geri cekmesini saglamak icin kendisine baski yapmayi tercih etmisler.
kendisinin bu verdiginiz degerli fikirler icin yorumu ise kisaca, basindaki diger tatsiz olaylarin da sebebiyle bu mudur yardimcisi ile su an icin ugrasip hayatini daha da kaygiligecirmek istemiyor. gun itibari ile egitim donemi de acilmadigi icin su an icin yapilacak girisimlerin pek etkili olmayacagini ve bu yuzden eger okul doneminde benzer bir rahatsizliga magruz kalirsa, buradaki teklifleri tekrar dusunecegi ve gerekirse yine duyuru araciligiyla tekrar yardim talebinde bulunacagi gorusunde.
fikirleriniz ve onlara ayirdiginiz zaman icin hepinize ayri ayri tesekkur ederim ( kizlara daha cok ediyorum aslinda =) ). duyuru muhtemelen artik tepeden inecegi icin, bu konuda bana ulasip fikir alisverisi yapmak isteyeniniz olursa bana bu mail adresinden ulasabilir:
[email protected]
not1: dayak hakkinda kendisinin fikrini bilmiyorum ama, boyle birisi dayak yese bu ogretmenlerin canini daha da sIkacagini dusundugumden benim icin olasi gozukmuyor.
not2: moderatorlere beni kirmayip duyuruyu tepeye tasidiklari icin tekrar tesekkurler.
kendisinin bu verdiginiz degerli fikirler icin yorumu ise kisaca, basindaki diger tatsiz olaylarin da sebebiyle bu mudur yardimcisi ile su an icin ugrasip hayatini daha da kaygiligecirmek istemiyor. gun itibari ile egitim donemi de acilmadigi icin su an icin yapilacak girisimlerin pek etkili olmayacagini ve bu yuzden eger okul doneminde benzer bir rahatsizliga magruz kalirsa, buradaki teklifleri tekrar dusunecegi ve gerekirse yine duyuru araciligiyla tekrar yardim talebinde bulunacagi gorusunde.
fikirleriniz ve onlara ayirdiginiz zaman icin hepinize ayri ayri tesekkur ederim ( kizlara daha cok ediyorum aslinda =) ). duyuru muhtemelen artik tepeden inecegi icin, bu konuda bana ulasip fikir alisverisi yapmak isteyeniniz olursa bana bu mail adresinden ulasabilir:
[email protected]
not1: dayak hakkinda kendisinin fikrini bilmiyorum ama, boyle birisi dayak yese bu ogretmenlerin canini daha da sIkacagini dusundugumden benim icin olasi gozukmuyor.
not2: moderatorlere beni kirmayip duyuruyu tepeye tasidiklari icin tekrar tesekkurler.
0
2 seçenek var 1. seçenek eşi dostu topla okulu bas tabi olay sayesinde basın gelir olay sayesinde müdür yardımcısı tayin edilebilir veya daha rezil olmamak için haraketlerine sahip çıkabilir
2. seçenek bir kaç tane sokak çocuğuna para ver adamın gözünü korkut
umarım yardımcı olmuşumdur
2. seçenek bir kaç tane sokak çocuğuna para ver adamın gözünü korkut
umarım yardımcı olmuşumdur
0
resmi işlemlerin dışında hiç bir şekilde onunla muhattap olmayıp onu grup dışına itebilirsiniz.
0
ben kendi adıma şöyle bir öneride bulunabilirim,eğer sınıf öğretmeni değilse bu arkadaş,yani bırakıp gitmesini engelleyen sürekli bir sınıfı yoksa,görevlendirme ile başka bir okulda çalışabilir,ben kendi adıma ankara ya tayin olduğum son altı yıldır görevlendirme olarak çalışıyorum,benim de kendi müdürümle şahsi problemlerim vardı,taciz dışında şeyler yani,kafa uyuşmazlığı,iş anlayışı farklılığı gibi,baktım burada kendimden istediğim verimi alamayacağım,görevlendirme yöntemine gittim,çok memnunum,belki onlar da uzaklaşmanızı isterler,müdürüyle bir konuşsun derim ben.
0
@elbar, denemis onu. fakat bunun icin yine idarenin onayi gerektiginden, bu orospu cocugu izin vermemis okul degistirmeye. ilici tayin icin kpss'ye filan da gerek olmuyor ama bu da sadece kadrolularda gecerliymis. su an kendisi stajerligini kaldirmak icin ogretmenligi yapiyor, dolayisiyla istifasini da veremez. eger verirse tekrar ogretmenlige donmek gibi bir sansi olmuyormus; bu dogru mudur?
0
istifadan sonra en az bir yıl (daha da fazla olabilir emin değilim)süre geçmeden yeniden başvuramaz,stajyer olduğu için belki memuriyeti sıfırlanabilir,yine kpss falan,istifayı düşündürecek kadar ciddiyse durum kesin dayak diyorum ben,görevlendirme işinde ilçe milli eğitimden tanıddıkları olursa laf aramızda daha kolay olur,görevlendirme onayında müdür muavini birşey diyemez,müdür karışır bildiğim,organize mi bunlar,stajyer diye kızı uğraştırıyorlar bence,çömez falan,bu gibi durumlarda direkt il milli eğitime şikayet şart,yani eğer idareyse şikayet konusu,silsile atlaması olur,bir üste şikayet edilir,bu kadar korkmasın,en fazla soruşturma sonunda kendisinin tayini çıkar belki kurtulur.ankara daysa beni bulsun bu kızcağız.
0
@elbar, mudur ve muduryardimcisi arasinda cok cok cok SAMIMI iliskiler varmis. hatta diger mudur yardimcilari buna dayanamayip, istifa etmisler. kendisi , buyuk sehirlerden birisinde ama nerede oldugunu soyleyemem. sagolasin onerilerin icin ama onceki mesajimda da belirttigim gibi. su an icin kendisi okulun acilmasini bekliyor.
0
milli eğitimde şikayetlerde isim zorunluluğu yok,yani tacizden şikayet etse adı ortaya çıkar belki,yolsuzluktan şikayetçi olabilir,kimse kim olduğunu bilmez,diğer muavinlerde istifa ettiğine göre başka çıkar ilişkileri vardır,ayrıca eğitim sendikalarının avukatlarıyla görüşmesini önerebilirim,bu konuya neden bu kadar ilgilisin dersen kadromun bulunduğu okulun adının karışmadığı soruşturma kalmadı,tecrübeliyiz yani ucundan,kolay gelsin.
0
@2day2die demiş ki: öğretmenler teker teker değil, toplu halde dilekçe versinler. ben de buna karşın, "sakın ha!" diyorum deniz baykalvari.. kesinlikle, devlet memurları toplu dilekçe veremezler, bu birinci derece suçtur. yaptırımları da oldukça ağırdır. eğer dilekçe verilecekse, ayrı ayrı dilekçeler hazırlanıp (aynı metnin fotokopisi vs. olabilir, farketmez) herkesin kendi ayrı dilekçesini imzalamasıdır kanuni olan. aynı kağıdın altına toplu imza atmayın sakın, başınız ciddi şekilde ağrır.
0
@ilbertus, haklisin. benzer durum universite ogrencileri icin de gecerliydi zaten. daha kidemli birisinin denetiminde olmazsa orgut kurmak vs. vs. vs. anlamlara gelebiliyormus bu tur toplu imzalar. sagolasin uyarin icin :)
@elbar, ilgin icin gercekten cok tesekkur ederim. arkadasi bir kez daha sIk bogaz edip tekliflerini goturecegim ama korkarim seninle daha detayli gorusmeyi okullar acilinca gerceklestirmeyi tercih edecektir. su siralar kafasini sorunlarindan uzaklastirarak dinlemek istiyor. ben de bu durumda gerci duyuruyu gereksiz/yanlis bir zamanda acmis gibi oldum ama bu haberi duyar duymaz buradaki *kiymetli* kullanicilarin fikirlerini almak yapilacak en dogru sey gibi gelmisti :S
@elbar, ilgin icin gercekten cok tesekkur ederim. arkadasi bir kez daha sIk bogaz edip tekliflerini goturecegim ama korkarim seninle daha detayli gorusmeyi okullar acilinca gerceklestirmeyi tercih edecektir. su siralar kafasini sorunlarindan uzaklastirarak dinlemek istiyor. ben de bu durumda gerci duyuruyu gereksiz/yanlis bir zamanda acmis gibi oldum ama bu haberi duyar duymaz buradaki *kiymetli* kullanicilarin fikirlerini almak yapilacak en dogru sey gibi gelmisti :S
0
abi o tarz bir cevabu ticklememişsin ama eşşek sudan gelinceye kadar döveceksin ya da dövtürteceksin. of allahım şiddet bazen her şey olabiliyor. humanist takılmanın anlamı yok bazen
0
Herşeyden önce hukuçu olmadığımı ama hukuka meraklı olduğumu belirteyim. Zira aşağıdakileri okuyunca hukukçu musunuz diyeceksiniz...
Gizli kamera ile çekim yapılacaksa bunu savcılık kanalı ile halletmeniz gerek. Zira Savcılık izni olmaksızın gizli kamera ile yapılacak bir çekim, delil olarak kabul edilmeyeceği gibi (özellikle durumun basına da yansıması durumunda) haklıyken çok ama çok haksız duruma düşülmesini sağlayabilir. Nitekim arena için yapılan bir gizli çekimde benzer bir sorun oldu;
www.habervitrini.com
O yüzden iyi niyetle gizli çekim önerisinde bulunan arkadaşları değerlendirirken düşünün, iyi düşünün. Zira ben eşcinsel ilişkisini gizli kameraya çekip kendisinden para sızdırmaya çalışanları polise şikayet edip hukuk devletinde yaşadığını sanan bir banka müdürü vatandaşımızın başına gelenleri halen unutmadım.Polisler şantajcılardan aldıkları kasedi basın mensuplarına verip şantajcıların başaramadığını başarmış vatandaşın hayatını mahvetmişlerdi.
Öğretmen Hanımlar (doğal olarak) isimlerinin duyurulmasını istemiyor. Ben basına küfretmekten imtina ediyorum. Cinsel suç haberlerine şöyle bir bakın, siz kararınızı verin, şikayet eden kadınların isimlerini gizleyip ifade verdikleri adliyeden çıkarken fotoğrafını basan gazete mi istersiniz? Şikayetçinin ismini gizlemeyip suç isnad edilen kişininkini gizleyen mi? Ağzı gevşek bir kalem memurunun bulunduğu her adliye bu açıdan büyük tehlike içerir...Şikayetçi oldukları vakit (polise değil) doğrudan savcılığa gitsinler, gizli olan soruşturma süreci için bir de ayrıca gizlilik kararı alsınlar, duruşmalar zaten gizli yapılacaktır.Yalnız iyi bir avukat gerek.Bayan avukatlar bu tür davalarda haklı olarak daha hassas olacaktır, bazı hemcinslerim ise bayan avukatlardan da hassastır.
Okul değiştirme lüksleri yok demişsiniz ki maalesef canımı en çok sıkan kısım burası oldu zira MEB ne yapar bileiyorum. Bazı kurumların (sebebini anlayamadığım ve basından takip ettiğim şekilde )şikayetçileri sürme gibi bir politikaları da oluyor. Muhakkak bu konuyu da araştırarak bu işe başlamak gerek.
Tacizler ne seviyede? Laf atma mı? Sarılma vs bir durum var mı arkadaşınızdan bunıu öğrenmeye çalışın zira bu adam bu suçtan bir gün bile ceza alsa işinden atılacağı muhakkak olmakla beraber alacağı ceza çok değişiyor...Sözle yapılan eylemler cinsel taciz iken vucuda dokunma söz konusu ise artık olan cinsel saldırıdır aşağıda ilgili kanun maddeleri var...
Cinsel taciz
MADDE 105. - (1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına hükmolunur.
(2) Bu fiiller, hiyerarşi veya hizmet ilişkisinden kaynaklanan nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle ya da aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan yararlanılarak işlendiği takdirde, yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur işi terk etmek mecburiyetinde kalmış ise, verilecek ceza bir yıldan az olamaz.
Cinsel saldırı
MADDE 102. - (1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlâl eden kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle işlenmesi durumunda, yedi yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikâyetine bağlıdır.
(3) Suçun;
a) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
b) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
c) Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı,
d) Silâhla veya birden fazla kişi tarafından birlikte,
İşlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilen cezalar yarı oranında artırılır.
Suçlardan birinin alt sınırı 3 ay yani suç ertelenebilir veya hükmün açıklanması geri bırakılabilir, paraya çevrilebilir. Öte yandan eylem birden fazla kez olduğundan yukarıdaki cezalar artacaktır. Yine de eğer 102. maddede belirtilen şekle yönelik vucuda dokunma vuku buluyorsa kamu görevi de dikkate alınarak suçun alt sınırı 3 yılı bulmaktadır. Bu da ilgili kişi için nereden baksanız 1,5 2 yıl bu hanımlara yapılan ezânın nasıl olduğunuı anlaması için düşünme süresi demek.
Bazı arkadaşlar dövmeyi önermiş Türkiye koşullarında çok haklılar maalesef fakat size komik gelecek bir şey söyleyeyim, 2 kişiden fazla kişiye bu adamı dövdürürseniz ve suç anlaşılır tahkikat yapılırsa (savcısına göre) organize suç örgütü kurmaktan dahi arkadaşlarınızın yargılanması söz konusu olabilir.(Ben böyle bir karar verecek kadar kanunlara düz bakan bir hakimin Türkiye' de yaşadığına ihtimal vermyiorum sadece yapılanın suç olacağını hatırlatmak isterim)
Sonuç olarak yine haklı iken haksız duruma düşmek olası...
Tüm bu karamsar ve olumsuz yazdıklarıma rağmen arkadaşlarınızdan tek bir dileğim var, susmasınlar. Zira kadın olmak erkek olmaktan güç, güçlü olmayı gerektiren bir durum. Bu zorlukların hepsinden bir şekilde geçeceklerini ve gereken kanunu cezayı saldırganın almasını muhakkak sağlayacaklarını umuyorum.
En içten saygılarımla ve arkadaşlarınıza sabır dileklerimle..
Gizli kamera ile çekim yapılacaksa bunu savcılık kanalı ile halletmeniz gerek. Zira Savcılık izni olmaksızın gizli kamera ile yapılacak bir çekim, delil olarak kabul edilmeyeceği gibi (özellikle durumun basına da yansıması durumunda) haklıyken çok ama çok haksız duruma düşülmesini sağlayabilir. Nitekim arena için yapılan bir gizli çekimde benzer bir sorun oldu;
www.habervitrini.com
O yüzden iyi niyetle gizli çekim önerisinde bulunan arkadaşları değerlendirirken düşünün, iyi düşünün. Zira ben eşcinsel ilişkisini gizli kameraya çekip kendisinden para sızdırmaya çalışanları polise şikayet edip hukuk devletinde yaşadığını sanan bir banka müdürü vatandaşımızın başına gelenleri halen unutmadım.Polisler şantajcılardan aldıkları kasedi basın mensuplarına verip şantajcıların başaramadığını başarmış vatandaşın hayatını mahvetmişlerdi.
Öğretmen Hanımlar (doğal olarak) isimlerinin duyurulmasını istemiyor. Ben basına küfretmekten imtina ediyorum. Cinsel suç haberlerine şöyle bir bakın, siz kararınızı verin, şikayet eden kadınların isimlerini gizleyip ifade verdikleri adliyeden çıkarken fotoğrafını basan gazete mi istersiniz? Şikayetçinin ismini gizlemeyip suç isnad edilen kişininkini gizleyen mi? Ağzı gevşek bir kalem memurunun bulunduğu her adliye bu açıdan büyük tehlike içerir...Şikayetçi oldukları vakit (polise değil) doğrudan savcılığa gitsinler, gizli olan soruşturma süreci için bir de ayrıca gizlilik kararı alsınlar, duruşmalar zaten gizli yapılacaktır.Yalnız iyi bir avukat gerek.Bayan avukatlar bu tür davalarda haklı olarak daha hassas olacaktır, bazı hemcinslerim ise bayan avukatlardan da hassastır.
Okul değiştirme lüksleri yok demişsiniz ki maalesef canımı en çok sıkan kısım burası oldu zira MEB ne yapar bileiyorum. Bazı kurumların (sebebini anlayamadığım ve basından takip ettiğim şekilde )şikayetçileri sürme gibi bir politikaları da oluyor. Muhakkak bu konuyu da araştırarak bu işe başlamak gerek.
Tacizler ne seviyede? Laf atma mı? Sarılma vs bir durum var mı arkadaşınızdan bunıu öğrenmeye çalışın zira bu adam bu suçtan bir gün bile ceza alsa işinden atılacağı muhakkak olmakla beraber alacağı ceza çok değişiyor...Sözle yapılan eylemler cinsel taciz iken vucuda dokunma söz konusu ise artık olan cinsel saldırıdır aşağıda ilgili kanun maddeleri var...
Cinsel taciz
MADDE 105. - (1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına hükmolunur.
(2) Bu fiiller, hiyerarşi veya hizmet ilişkisinden kaynaklanan nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle ya da aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan yararlanılarak işlendiği takdirde, yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur işi terk etmek mecburiyetinde kalmış ise, verilecek ceza bir yıldan az olamaz.
Cinsel saldırı
MADDE 102. - (1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlâl eden kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle işlenmesi durumunda, yedi yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikâyetine bağlıdır.
(3) Suçun;
a) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
b) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
c) Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı,
d) Silâhla veya birden fazla kişi tarafından birlikte,
İşlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilen cezalar yarı oranında artırılır.
Suçlardan birinin alt sınırı 3 ay yani suç ertelenebilir veya hükmün açıklanması geri bırakılabilir, paraya çevrilebilir. Öte yandan eylem birden fazla kez olduğundan yukarıdaki cezalar artacaktır. Yine de eğer 102. maddede belirtilen şekle yönelik vucuda dokunma vuku buluyorsa kamu görevi de dikkate alınarak suçun alt sınırı 3 yılı bulmaktadır. Bu da ilgili kişi için nereden baksanız 1,5 2 yıl bu hanımlara yapılan ezânın nasıl olduğunuı anlaması için düşünme süresi demek.
Bazı arkadaşlar dövmeyi önermiş Türkiye koşullarında çok haklılar maalesef fakat size komik gelecek bir şey söyleyeyim, 2 kişiden fazla kişiye bu adamı dövdürürseniz ve suç anlaşılır tahkikat yapılırsa (savcısına göre) organize suç örgütü kurmaktan dahi arkadaşlarınızın yargılanması söz konusu olabilir.(Ben böyle bir karar verecek kadar kanunlara düz bakan bir hakimin Türkiye' de yaşadığına ihtimal vermyiorum sadece yapılanın suç olacağını hatırlatmak isterim)
Sonuç olarak yine haklı iken haksız duruma düşmek olası...
Tüm bu karamsar ve olumsuz yazdıklarıma rağmen arkadaşlarınızdan tek bir dileğim var, susmasınlar. Zira kadın olmak erkek olmaktan güç, güçlü olmayı gerektiren bir durum. Bu zorlukların hepsinden bir şekilde geçeceklerini ve gereken kanunu cezayı saldırganın almasını muhakkak sağlayacaklarını umuyorum.
En içten saygılarımla ve arkadaşlarınıza sabır dileklerimle..
0
tai
Şimdi olay şu ki sevgiliyle izlenilecek, tercihen mutluluk aşılayan, izle eğlen unut modunda bir filme ihtiyacım var. romantik komedi bile olur yani o derece. yarım saattir aranıyorum kendim bulunca beğenemiyorum belki tavsiye ile daha kolay olur.
Şimdi olay şu ki sevgiliyle izlenilecek, tercihen mutluluk aşılayan, izle eğlen unut modunda bir filme ihtiyacım var. romantik komedi bile olur yani o derece. yarım saattir aranıyorum kendim bulunca beğenemiyorum belki tavsiye ile daha kolay olur.
0
şunları zaten izledim, bunları da zaten sevdim deseydein daha isabetli öneriler olurdu ama:
sevgiliyle izlenecek kısmını okumamışım bile, hemen düzeltenzi:
amelie, Eternal Sunshine of the Spotless Mind, la ultimo baccio, lovers of arctic circle, one fine day, someone like you...
sevgiliyle izlenecek kısmını okumamışım bile, hemen düzeltenzi:
amelie, Eternal Sunshine of the Spotless Mind, la ultimo baccio, lovers of arctic circle, one fine day, someone like you...
0
0
someone like you hariç tüm önerileri seyrettim. çok kasmadan bunu izlemeye karar verdim. teşekkür ederim.
0
zaten filmi pek izlemeyecekmişsiniz gibi duruyor. pride and prejudice hoştur. arada baksanız dahi biraz anlar, mutlu olursunuz.
0
merope
ersin karabulut un şu meshur yeralti öykülerini okumak istiyorum fekat nerde? kitabı çıkmamış sanırım. nerden bulunur peki fikri olan?
ersin karabulut un şu meshur yeralti öykülerini okumak istiyorum fekat nerde? kitabı çıkmamış sanırım. nerden bulunur peki fikri olan?
0
Yanlış hatırlamıyorsam onların aylık Lombak dergisinin ilk sayılarında yayımlanmış olması lazım. Kitapçılarda ya da sahaflarda filan ilk ciltlerine bakın.
0
cinematography
1- olimposta kalırken böyle kolaylıkla gidilebilecek, yakınlarda bulunan yüzülesi plajlar/koylar tavsiye edin bana. önerin evet. bir gün de şuraya git abi çok güzel plajı/suyu felan diye önerin valla giderim.2- aktivite önerin bana istiyorum evet. yat turudur, dağ bayır gezip mutlaka görülesi yerler
1- olimposta kalırken böyle kolaylıkla gidilebilecek, yakınlarda bulunan yüzülesi plajlar/koylar tavsiye edin bana. önerin evet. bir gün de şuraya git abi çok güzel plajı/suyu felan diye önerin valla giderim.
2- aktivite önerin bana istiyorum evet. yat turudur, dağ bayır gezip mutlaka görülesi yerlerdir. yakınlarda bazı yerler olur hani ademoğullarından uzaktır, huzurun en koyusuna daldırır insanı, manzarası alır götürür dere tepedir. tarif edin önerin istiyorum. biranı al git oraya desin biri bana.
3- diğer tatillerden farklı olarak olimposa giderken kişinin yanında kesinlikle bulundurması gereken bir şeyler var mı? sinek varmı mesela (?) ona göre off-kov-git sinek ilacı felan alırım. küçük bir yer sanırsam peki eczane varmı (oha)? ilaç olayı yani. başka ne koymalıyım bavula mutlaka? kuru sıkı :)?
4- ne kadar rahat bir ortam efendim bu olimpos yararlısı? demem o ki: ben ve yavuklum (ikimizde erkek cinsine tabiiyiz), çift/sevgili/birlikte huzur arayışına çıkan iki insan formu olarak rahat edermiyiz ki ciddi ciddi burada kalırken? kimsenin kimseye dönüp bakmadığı, herkesin kendi halinde huzuru/içkisini yudumladığı bir yerdir dediler ama öyle mi haggaden. gittiğim gün belli olur anlarım/z zaten de ben yine de buranın müdavimlerine bir sormak istedim. bizim için rahatlıktan kastım bir kız ve erkek ile aynı yani böyle iki insan ne kadar rahatlık ararsa benimki de odur! mykonos beklemiyorum, ben daha keşfetmeden, nerde eski olimpos geyiği dönmeye başlamış bile(duyumlara göre) ama sevdiceğimin elinden tutup gezmek, hamağa yayılıp malak gibi birlikte uyumak hayal midir ki artık?
5- belki akut dozda huzur fazla gelir antalya'ya veya yakındaki ilçelere gün içinde gidip-gelmek isteriz, bu yerler hakkında da öneri yapsanız. mesela yemek olayı. antalya'ya veya diğer yakın ilçelere gittiğimde hangi mekanda ne yemeden dönmemeliyiz, hangi bara gitmeliyiz? ya da buraya niye gidicen manyakmısın birşey yok da olur. bize her türlü soru, öneir ve eleştirilerinizi yollayabilirsiniz.
soruları boş bırakmayın, istediğinizden başlayın. daha aklıma gelirse yazarım. bronz günler.
2- aktivite önerin bana istiyorum evet. yat turudur, dağ bayır gezip mutlaka görülesi yerlerdir. yakınlarda bazı yerler olur hani ademoğullarından uzaktır, huzurun en koyusuna daldırır insanı, manzarası alır götürür dere tepedir. tarif edin önerin istiyorum. biranı al git oraya desin biri bana.
3- diğer tatillerden farklı olarak olimposa giderken kişinin yanında kesinlikle bulundurması gereken bir şeyler var mı? sinek varmı mesela (?) ona göre off-kov-git sinek ilacı felan alırım. küçük bir yer sanırsam peki eczane varmı (oha)? ilaç olayı yani. başka ne koymalıyım bavula mutlaka? kuru sıkı :)?
4- ne kadar rahat bir ortam efendim bu olimpos yararlısı? demem o ki: ben ve yavuklum (ikimizde erkek cinsine tabiiyiz), çift/sevgili/birlikte huzur arayışına çıkan iki insan formu olarak rahat edermiyiz ki ciddi ciddi burada kalırken? kimsenin kimseye dönüp bakmadığı, herkesin kendi halinde huzuru/içkisini yudumladığı bir yerdir dediler ama öyle mi haggaden. gittiğim gün belli olur anlarım/z zaten de ben yine de buranın müdavimlerine bir sormak istedim. bizim için rahatlıktan kastım bir kız ve erkek ile aynı yani böyle iki insan ne kadar rahatlık ararsa benimki de odur! mykonos beklemiyorum, ben daha keşfetmeden, nerde eski olimpos geyiği dönmeye başlamış bile(duyumlara göre) ama sevdiceğimin elinden tutup gezmek, hamağa yayılıp malak gibi birlikte uyumak hayal midir ki artık?
5- belki akut dozda huzur fazla gelir antalya'ya veya yakındaki ilçelere gün içinde gidip-gelmek isteriz, bu yerler hakkında da öneri yapsanız. mesela yemek olayı. antalya'ya veya diğer yakın ilçelere gittiğimde hangi mekanda ne yemeden dönmemeliyiz, hangi bara gitmeliyiz? ya da buraya niye gidicen manyakmısın birşey yok da olur. bize her türlü soru, öneir ve eleştirilerinizi yollayabilirsiniz.
soruları boş bırakmayın, istediğinizden başlayın. daha aklıma gelirse yazarım. bronz günler.
0
olympos'un sahili artik izmarit kokuyor. berbat bir kalabalik, sıkıcı bir ortam halini almis orasi. en azindan 1 ay once oyleydi. 1 gun kalip kendimizi disari zor attik. insanlar beyaz sahin'leriyle denize giden yolda son ses sacma sapan muzik dinleyip turluyorlar. kumburgaz sahilinden tek farki artik denizinin biraz daha guzel olmasi. evet -biraz daha- guzel olmasi. tabi plastik poset, sigara kutusu ya da kullanilmis olmasi kuvvetle muhtemel prezervatif ile yuzmekten hoslanmiyorsan.
olympos'a ilk kez 99 senesinde gitmistim. su an ile o zaman ki farki anlatabilmem mumkun degil.
huzuru orada bulabilecegini hic sanmiyorum.
olympos'a ilk kez 99 senesinde gitmistim. su an ile o zaman ki farki anlatabilmem mumkun degil.
huzuru orada bulabilecegini hic sanmiyorum.
0
(bkz: sundance nature village)
olimpos yerine tercih edebilirsiniz en az onun kadar guzeldır , olimposa gezmeye gidersiniz , bir aksamda yanartasa cıkarsınız daha fazlada takılmazsınız olimposta ben olsam oyle yapardım .
bu zamanda inanılmaz sıcak olur , klimasız oda kesınlıkle kiralamayın...
cıralının hemen yan taraflarında ulupınar diye bir yer var , dere kenarına konumlanmıs restoranlarda kavurma ve erzincan tulum peyniri ile rakı ıcebılırsınız hemde acık havada derenın suyundan olusan dogal klima esliginde :))
olimpos bahar aylarında gercekten cok rahat bir yer ıken ,yazın gıttıgımde bu rahatlıgı bulamadıgımıda belirtmek isterim.
gittiginiz bolgede bar/diskotek aramak yapacagınız en sacma sey olur ; gerci bir cok yer mevcut ama son derece gereksızdırler benım kafamda .bırakın dogaya ,tarıhe ve denıze kendınızı derim ben .!
3) yanınızda bulundurmanız gereken sey bir hippi ruhudur; ve içecegi?
iyi ve mutlu tatiller
olimpos yerine tercih edebilirsiniz en az onun kadar guzeldır , olimposa gezmeye gidersiniz , bir aksamda yanartasa cıkarsınız daha fazlada takılmazsınız olimposta ben olsam oyle yapardım .
bu zamanda inanılmaz sıcak olur , klimasız oda kesınlıkle kiralamayın...
cıralının hemen yan taraflarında ulupınar diye bir yer var , dere kenarına konumlanmıs restoranlarda kavurma ve erzincan tulum peyniri ile rakı ıcebılırsınız hemde acık havada derenın suyundan olusan dogal klima esliginde :))
olimpos bahar aylarında gercekten cok rahat bir yer ıken ,yazın gıttıgımde bu rahatlıgı bulamadıgımıda belirtmek isterim.
gittiginiz bolgede bar/diskotek aramak yapacagınız en sacma sey olur ; gerci bir cok yer mevcut ama son derece gereksızdırler benım kafamda .bırakın dogaya ,tarıhe ve denıze kendınızı derim ben .!
3) yanınızda bulundurmanız gereken sey bir hippi ruhudur; ve içecegi?
iyi ve mutlu tatiller
0
1. 1 ay önce oradaydım. bence hala huzurlu bir yer. fakat iki erkek rahat bir şekilde dolaşılır mı ondan emin değilim. olimpos hafta içi bile olsa ciddi bir yerli turist akınına uğramaktadır. sahili ise kemer ya da belek civarından kat kat daha güzel. denizi ise buz gibidir. o sıcakta oh la la tabi.
bir tesis olmadığı için sigara içen öküzlerimiz canım çakıllara sigaralarını gömmekte ve adamı sinir etmektedirler. denizde ise çok daldım gözlükle zaten cam gibi deniz ama rastladıklarımı sayayım: bira şişesi, kola tenekesi, gazete. prezarvatif benim şansıma çıkmadı. bu saydıklarımı da dipten çıkardık. açıkçası belekte kimbilir neler vardı ama deniz pisliğinden göremiyorduk.
2.aktivite olarak kaya tırmanışı, dağ yürüyüşü ve yat turları pek mümkün. yat turunu da tavsiye ederim zevkli oluyor baya.
3.Oralarda tatlı su ve tuzlu su kesişiyor yani deremsi ortamlar oluşuyor. Yani sinek olabilir. Zaten akıllı insanlar bu zamanda yanlarına sinek koruması almadan çıkmamalılar.
4.ya emin değilim ama oha diyorum kusura bakma. iki erkek aynı hamakta. nesiniz ya minyon mu yoksa tek vücut olma hastası mı? en iyisi yatakta yapın o hareketlerinizi ama ortama bakıp duruma göre davranmayı tavsiye ederim.
5. antalya'da bir halt yok ve nerdeyse 3 saat yol çekersin. bence migros alışveriş merkezinde fast food yemeden dönmemelisin :) böyle soruya böyle cevap hesabı. şaka bir yana belek'e gidersen merkezinde bir kebapçılar var süper kebap yapıyorlar onları yiyebilirsin. köfteci falan derlerse uzak dur derim ben yedim en süper köftecide ama boktandı. bar olarak titanik mi vardı birşey vardı onu sorun gidin.
bir tesis olmadığı için sigara içen öküzlerimiz canım çakıllara sigaralarını gömmekte ve adamı sinir etmektedirler. denizde ise çok daldım gözlükle zaten cam gibi deniz ama rastladıklarımı sayayım: bira şişesi, kola tenekesi, gazete. prezarvatif benim şansıma çıkmadı. bu saydıklarımı da dipten çıkardık. açıkçası belekte kimbilir neler vardı ama deniz pisliğinden göremiyorduk.
2.aktivite olarak kaya tırmanışı, dağ yürüyüşü ve yat turları pek mümkün. yat turunu da tavsiye ederim zevkli oluyor baya.
3.Oralarda tatlı su ve tuzlu su kesişiyor yani deremsi ortamlar oluşuyor. Yani sinek olabilir. Zaten akıllı insanlar bu zamanda yanlarına sinek koruması almadan çıkmamalılar.
4.ya emin değilim ama oha diyorum kusura bakma. iki erkek aynı hamakta. nesiniz ya minyon mu yoksa tek vücut olma hastası mı? en iyisi yatakta yapın o hareketlerinizi ama ortama bakıp duruma göre davranmayı tavsiye ederim.
5. antalya'da bir halt yok ve nerdeyse 3 saat yol çekersin. bence migros alışveriş merkezinde fast food yemeden dönmemelisin :) böyle soruya böyle cevap hesabı. şaka bir yana belek'e gidersen merkezinde bir kebapçılar var süper kebap yapıyorlar onları yiyebilirsin. köfteci falan derlerse uzak dur derim ben yedim en süper köftecide ama boktandı. bar olarak titanik mi vardı birşey vardı onu sorun gidin.
0
@aksak kurbaa: artık çok geç :) herşeyi ayarladım
@dodocan: kalıcak yeri ayarladım çoktan (önce sorsaymışım keşke). eylül gibi gidicez zaten ama yine de klimalı oda seçtim. diğer önerilerini dikkate alıcam. hippi ruhu kaldıysa içimizde çıkar sanırım ortamına göre :)
@ozdek: huzur ok, sinek ok, aktivite ok. antalya'yı hiç görmediğimden kısa da olsa uğrarım sanırım o da ok. gelelim iki erkek ve hamağın maceralarına :) ya dev gibi hamaklar var iki kişi uzanılabilen benim kastım oydu zaten. tek vücut olma hastasıyım evet. hamakta yiyişmek!/sevişmek değil zaten istediğim. "o hareketler" dediğin, önce de açıkladığım gibi bir kız-erkek çiftin sınırları dahilinde. tam da sormak istediğim buydu aslında. bana göre "normal" olan "o hareketleri" kaldıramayan tatilcilerle dolu mu olimpos onu merak etmiştim. çok mu "hassas" bir şey sordum lan acaba. çok hassas bulan sözlükçüler dördüncü soruyu atlasın madem.
@dodocan: kalıcak yeri ayarladım çoktan (önce sorsaymışım keşke). eylül gibi gidicez zaten ama yine de klimalı oda seçtim. diğer önerilerini dikkate alıcam. hippi ruhu kaldıysa içimizde çıkar sanırım ortamına göre :)
@ozdek: huzur ok, sinek ok, aktivite ok. antalya'yı hiç görmediğimden kısa da olsa uğrarım sanırım o da ok. gelelim iki erkek ve hamağın maceralarına :) ya dev gibi hamaklar var iki kişi uzanılabilen benim kastım oydu zaten. tek vücut olma hastasıyım evet. hamakta yiyişmek!/sevişmek değil zaten istediğim. "o hareketler" dediğin, önce de açıkladığım gibi bir kız-erkek çiftin sınırları dahilinde. tam da sormak istediğim buydu aslında. bana göre "normal" olan "o hareketleri" kaldıramayan tatilcilerle dolu mu olimpos onu merak etmiştim. çok mu "hassas" bir şey sordum lan acaba. çok hassas bulan sözlükçüler dördüncü soruyu atlasın madem.
0
- kalacak yeri ayarlamissiniz gerci ama umarim varuna'dir burasi. olimpos'un cogu pansiyonunda yemek sirasi + kotu yemekler ve kalabaliktan baska sey bulamassiniz. biz gecen ay ilk kez burada kaldik. pek gosterisli bir yer degil, arkadaslarimiz orada diye gitmistik ama cok memnun kaldik. sabah kahvaltilarini ve aksam yemeklerini masaniza servis ediyorlar, yemekler bence mukemmel ve doyurucuydu. karisan gorusen pek olmaz. iki erkek arkadasimiz ayni odada cift kisilik yatakta kaliyorlardi gerci heteroseksüellerdi ama sevgili olsalardi da kime ne, orda tuhaf karsilanmazlardi gibime geldi.
- aksamlari tekne turlari icin musteri toplayan bir abi var, kaldiginiz pansiyona gelir gelmek isteyip istemediginizi sorar. gelmezse siz gidin bilgi alin orange pansiyonun karsisinda bir masasi var orada duruyor. gezi teknesi icin uzun turu tavsiye etmem. gununuz yollarda gecer. sabah 9 gibi pansiyonunuzdan alacaklar ve iki saati bulan zorlu bir yolculukla baska bir yerden bineceksiniz -tekirova'ydi galiba- teknenize, uzun tur diyince biz tekneyle daha uzun gezecegiz sanmistik ki tam tersi daha az vakit geciriliyor teknede. kisa turu tercih edin, 10 gibi olimpos sahilinden binin teknenize. goturdukleri koylar cok guzel, denize girmek ve yeni koylar gormek icin en ideali. teknede yuksek sesli arabesk muzikten ve kargasadan hoslanmiyorsaniz ozellikle belirtin. sizi sessiz sakin, guzel bir tekneye versinler. biz ne yazik ki uzun turda boyle bir tekneyle berbat bir gun gecirdik bu yil.
- olimpos'da iki erkek sevgiliye bakis acisi gundelik hayatinizda karsilasacaklarinizdan cok da farkli olmayacaktir herhalde. iki insanin sigabilecegi hamak bulamazsiniz zaten ama bulup birlikte uzansaniz bile merakli bakislar illa ki olacaktir ama olayin tacize varacagini sanmiyorum yine de.
- yanartas'a hicbir olimpos tatilimizde gitmedik ama cogu kisi de gitmeyin dedi. yol uzun suruyor, bir numarasi yok vs. dediler kisisel tercihinize kalmis.
- iki sevgili gidince izole oluyor insan ama orada kafa dengi birilerini bulabilirseniz birlikte icip dagitmak da o kadar kotu degil. biraz renklendiriyor aksamlari. aksam bunun disinda yapacak pek bir sey yok. ha gece sahile gidip etrafta surekli bagiran tiplerden sinir olup pansiyona donmek de var ama iste sinir oluyor insan. takmayacaksaniz oraya da gidin, yildizlar, deniz guzel yani:)
- aksamlari tekne turlari icin musteri toplayan bir abi var, kaldiginiz pansiyona gelir gelmek isteyip istemediginizi sorar. gelmezse siz gidin bilgi alin orange pansiyonun karsisinda bir masasi var orada duruyor. gezi teknesi icin uzun turu tavsiye etmem. gununuz yollarda gecer. sabah 9 gibi pansiyonunuzdan alacaklar ve iki saati bulan zorlu bir yolculukla baska bir yerden bineceksiniz -tekirova'ydi galiba- teknenize, uzun tur diyince biz tekneyle daha uzun gezecegiz sanmistik ki tam tersi daha az vakit geciriliyor teknede. kisa turu tercih edin, 10 gibi olimpos sahilinden binin teknenize. goturdukleri koylar cok guzel, denize girmek ve yeni koylar gormek icin en ideali. teknede yuksek sesli arabesk muzikten ve kargasadan hoslanmiyorsaniz ozellikle belirtin. sizi sessiz sakin, guzel bir tekneye versinler. biz ne yazik ki uzun turda boyle bir tekneyle berbat bir gun gecirdik bu yil.
- olimpos'da iki erkek sevgiliye bakis acisi gundelik hayatinizda karsilasacaklarinizdan cok da farkli olmayacaktir herhalde. iki insanin sigabilecegi hamak bulamazsiniz zaten ama bulup birlikte uzansaniz bile merakli bakislar illa ki olacaktir ama olayin tacize varacagini sanmiyorum yine de.
- yanartas'a hicbir olimpos tatilimizde gitmedik ama cogu kisi de gitmeyin dedi. yol uzun suruyor, bir numarasi yok vs. dediler kisisel tercihinize kalmis.
- iki sevgili gidince izole oluyor insan ama orada kafa dengi birilerini bulabilirseniz birlikte icip dagitmak da o kadar kotu degil. biraz renklendiriyor aksamlari. aksam bunun disinda yapacak pek bir sey yok. ha gece sahile gidip etrafta surekli bagiran tiplerden sinir olup pansiyona donmek de var ama iste sinir oluyor insan. takmayacaksaniz oraya da gidin, yildizlar, deniz guzel yani:)
0
fakeinvoice
full hd bi televizyonum, amerikadan gelme bir ps 3 üm ve s video bağlantısıyla tvye bağlayabildiğim bir laptopum var. tvnin full hd nasıl görüntü verdiğini görmek denemek istiyorum. 1. bunun için elimdeki aygıtlardan hangilerini nasıl kullanmalıyım2. full hd divx bulabileceğim (ila uzun süreli film
full hd bi televizyonum, amerikadan gelme bir ps 3 üm ve s video bağlantısıyla tvye bağlayabildiğim bir laptopum var. tvnin full hd nasıl görüntü verdiğini görmek denemek istiyorum.
1. bunun için elimdeki aygıtlardan hangilerini nasıl kullanmalıyım
2. full hd divx bulabileceğim (ila uzun süreli film vs. olması gerekmiyor) direk downloada izin verebilen bir yerler var mı yoksa illa torrent felan mı kullanmalıyım
3. ps 3 amerikadan geldiği için sadece ntsc okuyor ancak içine yine amerikadan gelme ntsc dvd koyunca region code yanlış ben bunu okumam diyor. bunu bertaraf etmenin bir yolu yok mu?
1. bunun için elimdeki aygıtlardan hangilerini nasıl kullanmalıyım
2. full hd divx bulabileceğim (ila uzun süreli film vs. olması gerekmiyor) direk downloada izin verebilen bir yerler var mı yoksa illa torrent felan mı kullanmalıyım
3. ps 3 amerikadan geldiği için sadece ntsc okuyor ancak içine yine amerikadan gelme ntsc dvd koyunca region code yanlış ben bunu okumam diyor. bunu bertaraf etmenin bir yolu yok mu?
0
1. ps3'ü tv'ye bağlayabilirsin zaten diye biliyorum ama hd görüntü için hdmı kablo ile olması gerekiyor diye tahmin ediyorum (sıçmış da olabilirim). laptop konusunu biliyorum ama hdmi ile (laptop'un özellikleri sağlam olmalı ama!) halledebiliyorsun.
2. benim bildiğim direkt yok ama torrent arama sitelerinden aradığın filmi ve yanına 1080p yazısını koyarsan bulursun.
3. bilmem...
4. (bonus) evet planet earth blu ray bulup satın alırsan, ps3 ile tv'de full hd izleyip dünya gözüyle görebileceğin en kalitetli görüntüyü göreblirsin ;)
2. benim bildiğim direkt yok ama torrent arama sitelerinden aradığın filmi ve yanına 1080p yazısını koyarsan bulursun.
3. bilmem...
4. (bonus) evet planet earth blu ray bulup satın alırsan, ps3 ile tv'de full hd izleyip dünya gözüyle görebileceğin en kalitetli görüntüyü göreblirsin ;)
0
1. ps3'ü zaten hdmi ile bagliyorum tvye ama elimdeki oyunlar 1080p degil. laptopun hdmi cikisi yok. demek ki 1080p divx indirip playstationda oynatmak en kaliteli görüntüyü sağlayacak. peki bu nasil yapılıyor ?
ek: planet earth blu ray nerden bulabilirim peki ?
ek: planet earth blu ray nerden bulabilirim peki ?
0
1080p test videoları oluyor bazı firmaların, kısa videolar olduğu için indirip de playstation'dan oynatabilirsin.
bir de full hd tv'n 100 Hz destekliyorsa müthiş olur.
bir de full hd tv'n 100 Hz destekliyorsa müthiş olur.
0
e playstation ile networke baglanip ornek bir full hd video indirin hard diske ve izleyin?!? var 1080 videolar.
0
evet dün denemelerim sonucu en mantıklısının ps3 e video indirmek olduğunu anlamış bulunmaktayım (aslında composit bağlı dvdlerde bile oldukça tatmin edici görüntü aldım, full hdyi tahmin edemiyorum). ancak şimdi şöyle bir problemim var ps3 ile internetten download edemiyorum videoları. download linkine tıklayınca insert storage device gibi bir uyarı veriyor ve download etmiyor, özel bir ayarı felan mı vardır? yoksa tanımadığı uzantılı dosyaları indirirken böyle bir hata mı veriyor ?
0
sijwocaq
Global warming is caused by an exaggeration of once known as the green house effect.Buradaki "exaggeration of" kısmına takılmış durumdayım. Özel bir anlamı var mıdır? Tam olarak çevirisi nedir bu cümlenin?
Global warming is caused by an exaggeration of once known as the green house effect.
Buradaki "exaggeration of" kısmına takılmış durumdayım. Özel bir anlamı var mıdır? Tam olarak çevirisi nedir bu cümlenin?
Buradaki "exaggeration of" kısmına takılmış durumdayım. Özel bir anlamı var mıdır? Tam olarak çevirisi nedir bu cümlenin?
0
Küresel ısınma, önceleri sera etkisi olarak bilinen etkinin aşırı düzeye çıkmasından kaynaklanmaktadır.
exagerration'dan kastı, her zaman bulunan bu sera etkisinin (vardı dimi her zaman?) anormal düzeylere çıkması galiba.
exagerration'dan kastı, her zaman bulunan bu sera etkisinin (vardı dimi her zaman?) anormal düzeylere çıkması galiba.
0
cedilla kadar ingilizce de soz sahibi olamam ama o eksik kelime durumu bana dogru gibi geldi; sonucta relative clauselari "to be" takip edince ikisini birden atabiliyorduk. o cumlede de o yapilmis, yani "what is" atilarak passive yapili 'relative clause'larda 'reduction' yapilmis oluyor :S
the method which is used in India--> the method used in India
olmasi gibi..?
the method which is used in India--> the method used in India
olmasi gibi..?
0
dorian greyfurt
bu tradosun kurulumunu kullanımını falan güzelce biri anlatsa bana?SDL TRADOS TM Server 7.1 var elimde.
bu tradosun kurulumunu kullanımını falan güzelce biri anlatsa bana?
SDL TRADOS TM Server 7.1 var elimde.
SDL TRADOS TM Server 7.1 var elimde.
0
yani öyle burdan hop diye anlatılacak birşey değil ki :)
kurulumu diğer standart program kurumlarından farklı değil, başlangıç düzeyindeki biri için kurulumdaki ilerde lazım olacak bazı seçenekler sorun çıkarabilir aslında.
kurulumdan sonra tm oluşturmak, work bench ile çalışmak, tm birleştirmek, dosyada ilerlemek, arama yapmak felan belirli kısa yollarla yapılıyor. bize eğitim verdiler yani o derece düşün. bildiklerimi aktarayım istersen ama sayfalar alır hepsini anlatmak ve mutlaka eksik bir yer kalır. kurulumu zorlarsan çözersin diye düşünüyorum ama istersen sen aklına takıldıkça bana sor sözlükten bende cevaplamaya çalışırım. öyle işte.
not: çok zikik bir program ama söölim, yani evet çok yararlı ama habire sorun çıkartıyor. birde freelance çalışıyorsan ve tek başına çalışıyorsan freelancer sürümü kullanmanı öneririm. bu bahsettiğin sürüm tamamen profesyonel kurulum istiyo ki biz bir IT elemanı getirtmiştik...böyle işte.
kurulumu diğer standart program kurumlarından farklı değil, başlangıç düzeyindeki biri için kurulumdaki ilerde lazım olacak bazı seçenekler sorun çıkarabilir aslında.
kurulumdan sonra tm oluşturmak, work bench ile çalışmak, tm birleştirmek, dosyada ilerlemek, arama yapmak felan belirli kısa yollarla yapılıyor. bize eğitim verdiler yani o derece düşün. bildiklerimi aktarayım istersen ama sayfalar alır hepsini anlatmak ve mutlaka eksik bir yer kalır. kurulumu zorlarsan çözersin diye düşünüyorum ama istersen sen aklına takıldıkça bana sor sözlükten bende cevaplamaya çalışırım. öyle işte.
not: çok zikik bir program ama söölim, yani evet çok yararlı ama habire sorun çıkartıyor. birde freelance çalışıyorsan ve tek başına çalışıyorsan freelancer sürümü kullanmanı öneririm. bu bahsettiğin sürüm tamamen profesyonel kurulum istiyo ki biz bir IT elemanı getirtmiştik...böyle işte.
0
banuolcay
5-7 yil once digiturk icin yapmistim ama tum kontaklari kaybettim. yeniden yapmak istiyorum. bildiginiz yerler var mi basvurabilecegim?
5-7 yil once digiturk icin yapmistim ama tum kontaklari kaybettim. yeniden yapmak istiyorum. bildiginiz yerler var mi basvurabilecegim?
0
flawless victory
Efendim yaş fetişisti biri olarak sormadan edemeyeceğim, yaşlarınız kaç acaba?Hem bu vesile ile ekşi duyurunun da yaş ortalaması ortaya çıkmış olur belki ve evet şu sıralar pek işim gücüm yok..
Efendim yaş fetişisti biri olarak sormadan edemeyeceğim, yaşlarınız kaç acaba?
Hem bu vesile ile ekşi duyurunun da yaş ortalaması ortaya çıkmış olur belki ve evet şu sıralar pek işim gücüm yok..
Hem bu vesile ile ekşi duyurunun da yaş ortalaması ortaya çıkmış olur belki ve evet şu sıralar pek işim gücüm yok..
0
31, hayatın anlamının kendini masture ettiği yaş.
ayrıca bence doğru yaşını yazanda yok, mesela ben gerçekte 44 yaşındayım ama 31 yazdım işte, fetişistliği ve sevenlerini sevmediğimdendir.
ayrıca bence doğru yaşını yazanda yok, mesela ben gerçekte 44 yaşındayım ama 31 yazdım işte, fetişistliği ve sevenlerini sevmediğimdendir.
0
Bence yaşları aldıktan sonra ekşi duyuruda verilen cevap sayısına da bir korelasyon analizi çak, akıl yaşta mı başta mı görelim.
30 anasını satayım.
30 anasını satayım.
0
(bkz: 1984)
Yaş sorana cevabım budur, içindeydi dışındaydı, doldurduydu doldurmadıydı uğraşmam...
Yaş sorana cevabım budur, içindeydi dışındaydı, doldurduydu doldurmadıydı uğraşmam...
0
oha simdiye kadar yazanlarin en büyügü :S 33...yaslaniyorum lan ben :(
editin büdütü: artık neremle okuduysam diilmiş.. icim raatladi birden :)
editin büdütü: artık neremle okuduysam diilmiş.. icim raatladi birden :)
0
cinematography
Önceden netten indiregeldiğim tüm filmleri dvd-player'da izliyordum ama artık harddiskte saklıyorum veya dvd'ye kaydediyorum az yer kapsalın diye. bittabi daha önce bir sürü film çekmek ve bir keze izleyip bi kutuya koymak için kullandığım kullanılmış cd'ler baya yer kaplamaya başladı (200 tanemi ne
Önceden netten indiregeldiğim tüm filmleri dvd-player'da izliyordum ama artık harddiskte saklıyorum veya dvd'ye kaydediyorum az yer kapsalın diye. bittabi daha önce bir sürü film çekmek ve bir keze izleyip bi kutuya koymak için kullandığım kullanılmış cd'ler baya yer kaplamaya başladı (200 tanemi ne). şimdi ben bunu tutup öylece çöpe atmak istemiyorum yazık. hani ofiste felan kağıtları plastikleri bir kutuya topluyoruz gelip alıyorlar geri dönüştürüyorlar ya kullanılmış cd'ler için de böyle bir olay/merkez mevcut mu? yani böyle bir yer varsa, cd'ler için de geri dönüşüm yapabiliyorlarsa bu merkezin/yerin adını, linkini veya adresini alayım (taksim, kadıköy, üsküdar civarındaysa kendim götürüp veririm) ya da başka ne yapabilirim işte bu konuda bi buldurtun!
atansiyon: bir sözlükçümüz sokakta kalmak üzere olan zavallı cd'ciklere evini açtı! ona vericem hepsini! çöpünü de kontrol edicem arada bakalım napıyo! tanışma mesajları atmayın yani :P
atansiyon: bir sözlükçümüz sokakta kalmak üzere olan zavallı cd'ciklere evini açtı! ona vericem hepsini! çöpünü de kontrol edicem arada bakalım napıyo! tanışma mesajları atmayın yani :P
0
valla kime vereyim herkes indirir isterse diye düşündüm ama birisi çıkıp "hacım atma sen onları bana ver arşiv yapıyorum, madem elindeki cd'lerde dünya sinemasıdır, axxo sürümü yeni filmlerdir, animelerdir vs varmış, ben onları indirene kadar gelip ofisine yakın bi yerden (taksim'de ofis) senden alırım, türkçe alt yazısı varmı yokmu pek sallamam nasılsa netten bulurum altyazısını" derse bir kutuya koyar hepsini bir gün ofise gelirken getiririm ben de. karşılığında bira bile ısmarlayın demem. cidden demem, zira "no alcohol month" içerisindeyim...
ama bir şartla, sonra bu cd'leri çöpe atılmış görmek istemiyorum tek derdim o, gene de siz söyleyin var mıdır bunun geri dönüşü mü? ben veya müstakbel sahibi bilsin hiç olmazsa...
not: içinden hayvanlı porno çıkarsa karışmam ekieki!
ama bir şartla, sonra bu cd'leri çöpe atılmış görmek istemiyorum tek derdim o, gene de siz söyleyin var mıdır bunun geri dönüşü mü? ben veya müstakbel sahibi bilsin hiç olmazsa...
not: içinden hayvanlı porno çıkarsa karışmam ekieki!
0
safepassage
merhaba arkadaşlar;daha önce böyle bir ilan verilmiş fakat benimki biraz daha farklı.son sınıf mühendislik öğrencisiyim. aylık 500 ytl gibi bir rakama bile tavım. şu an yaz tatilinde olduğum için ek gelire ihtiyaç duyuyorum.ajanslar majanslar iş yapmıyor ya da beni aramıyorlar sanırım.bilgisayar baş
merhaba arkadaşlar;
daha önce böyle bir ilan verilmiş fakat benimki biraz daha farklı.
son sınıf mühendislik öğrencisiyim. aylık 500 ytl gibi bir rakama bile tavım. şu an yaz tatilinde olduğum için ek gelire ihtiyaç duyuyorum.
ajanslar majanslar iş yapmıyor ya da beni aramıyorlar sanırım.
bilgisayar başından yapılabilecek (tercüme gibi) işler çok işime yarayacak.
ingilizcem hatrı sayılır derecede iyi. ispanyolca da var fakat o çok iyi değil.
bilgisayarda office programları, autocad photoshop gibi programları bilirim. el becerim de vardır (kara kalem, kağıt katlama kesme, maket yapma.. gibi).
ne önerirsiniz?
daha önce böyle bir ilan verilmiş fakat benimki biraz daha farklı.
son sınıf mühendislik öğrencisiyim. aylık 500 ytl gibi bir rakama bile tavım. şu an yaz tatilinde olduğum için ek gelire ihtiyaç duyuyorum.
ajanslar majanslar iş yapmıyor ya da beni aramıyorlar sanırım.
bilgisayar başından yapılabilecek (tercüme gibi) işler çok işime yarayacak.
ingilizcem hatrı sayılır derecede iyi. ispanyolca da var fakat o çok iyi değil.
bilgisayarda office programları, autocad photoshop gibi programları bilirim. el becerim de vardır (kara kalem, kağıt katlama kesme, maket yapma.. gibi).
ne önerirsiniz?
0
google'a tercüme yaz çıkan çeviri bürolarına daha önceki çeviri işlerinden örnekler ile birlikte cv'ni yolla. kariyer.net ve benzeri sitelerde serbest çevirmen ilanlarına başvur.
0
cinematography
Şimdi daha önce sormuştum ama artık iş almaya geldiğinden tekrar soruyorum ve ayrıntı arıyorum.Laptop alıcam evet ama bendeki TV'ye (HDMI girişli, HD ready 82 ekran vs vs) bu laptop'u hdmı kablo ile bağlayıp netten indirdiğim 720p filmleri izlemek istiyorum. Bunun için tv ve kablo tamam da peki lapt
Şimdi daha önce sormuştum ama artık iş almaya geldiğinden tekrar soruyorum ve ayrıntı arıyorum.
Laptop alıcam evet ama bendeki TV'ye (HDMI girişli, HD ready 82 ekran vs vs) bu laptop'u hdmı kablo ile bağlayıp netten indirdiğim 720p filmleri izlemek istiyorum. Bunun için tv ve kablo tamam da peki laptop'un minimum özellikleri neler olmalıdır. ve bu özelliklerde olan bir laptop için ne kadar parayı gözden çıkarayım.
* tv out olan bir laptop olacak sanırım, peki bunun dışında "hdmı çıkışı vs vs" gibi şeyler de aramalıymıyım alacağın laptopda
* film izlemek dışında office-internet için kullanıcam, oyun oynamaya vakit yok maalesef.
* dikat etmem gereken ram-işlemci-ekran kartı özellikleri/gereksinimleir nelerdir.
aslında bana direkt aha şunu al abi bu işini görür diye böyle link atsanız bende gidip o siteden veya gidip görüp dokunmatik olarak alsam o ürünü, neşeyle izlesem filmleri...1000 YTL düşünüyorum sanki ama çok az mı oldu sanki?
Laptop alıcam evet ama bendeki TV'ye (HDMI girişli, HD ready 82 ekran vs vs) bu laptop'u hdmı kablo ile bağlayıp netten indirdiğim 720p filmleri izlemek istiyorum. Bunun için tv ve kablo tamam da peki laptop'un minimum özellikleri neler olmalıdır. ve bu özelliklerde olan bir laptop için ne kadar parayı gözden çıkarayım.
* tv out olan bir laptop olacak sanırım, peki bunun dışında "hdmı çıkışı vs vs" gibi şeyler de aramalıymıyım alacağın laptopda
* film izlemek dışında office-internet için kullanıcam, oyun oynamaya vakit yok maalesef.
* dikat etmem gereken ram-işlemci-ekran kartı özellikleri/gereksinimleir nelerdir.
aslında bana direkt aha şunu al abi bu işini görür diye böyle link atsanız bende gidip o siteden veya gidip görüp dokunmatik olarak alsam o ürünü, neşeyle izlesem filmleri...1000 YTL düşünüyorum sanki ama çok az mı oldu sanki?
0
1280*800 veren bi laptop kafi, ben 512 ram 1.8 işlemci 128 mb geforce ile şuku bi şekilde izliyorum. 1000 lira az ama. 1 gb ram olsun grafik kartı da tümleşik olmasın geforce olsun gerisi tırıvırı
0
ekran kartı intel olmamalı.
nvidia geforce ya da ati olmalı gibi geliyor bana.(zaten başka da olmaması lazım)
ama almışken oyun da oynamak lazım gelir :)
nvidia geforce ya da ati olmalı gibi geliyor bana.(zaten başka da olmaması lazım)
ama almışken oyun da oynamak lazım gelir :)
0
hdmi çıkışlı olsa bence daha mantıklı..bende o sekil bir acer var dedigin sekilde filmleri izliyorum cokta memnunum. daha once vga ile baglamistim ama film izlemek icin degil o yuzden karsilastirmak dogru olmaz ama hdmi ile hem ses hem goruntuyu cillop gibi baglamak varken baskasi yalan bence senin dedigin film olayi icin..dun ratatouille izledim 720p bence dvd'den cok cok daha iyiydi, ustelik pioneer 1080p upscale yapan dvd'ye nazaran. sonucta ripler upscale'e gore cok daha iyi oluyor:)
0
@natnan
yani bu ekran kartıyla mevzu bahis filmleri izleyemicekmiyim :(
@2pac
hdmı çıkışlı yazıyor sitede, işte bende senin dediğin gibi hdmı kablo ile bağlayıp tv'ye izlicektim...yannış mı anladım ben?
@tux
arkadaşım du bi 720p çözülsün :) hem full hd tv gerekiyormuş ona, sonradan öğrendim tabi ben bunu :(
yani bu ekran kartıyla mevzu bahis filmleri izleyemicekmiyim :(
@2pac
hdmı çıkışlı yazıyor sitede, işte bende senin dediğin gibi hdmı kablo ile bağlayıp tv'ye izlicektim...yannış mı anladım ben?
@tux
arkadaşım du bi 720p çözülsün :) hem full hd tv gerekiyormuş ona, sonradan öğrendim tabi ben bunu :(
0
tabi denemedim ama intel bildiğin dandik ekran kartında.
en dandik oyunu oynayamassın.
tahmin ettiğim kadarıyla da hdripler az çok bir ekran kartı gücü ister..
yani izlesen de ya kasar ya da istediğin kaliteyi vermez gibi geliyor.
en dandik oyunu oynayamassın.
tahmin ettiğim kadarıyla da hdripler az çok bir ekran kartı gücü ister..
yani izlesen de ya kasar ya da istediğin kaliteyi vermez gibi geliyor.
0
yetmez la ne diyoruz sana paylaşımlı olmasın geforce olsun diyoruz ama bu ne diyo
Grafik İşlemci Intel GMA X3100
Grafik Hafıza Pay. 358 MB
intel demek tümleşik demek
Grafik İşlemci Intel GMA X3100
Grafik Hafıza Pay. 358 MB
intel demek tümleşik demek
0
haco o makinede ekran kartı tümleşik.
üstüne 400 lira daha koy ve şu makineyi al;
www.teknosa.com
ben 1 ay oldu alalı, pek bi şükela
üstüne 400 lira daha koy ve şu makineyi al;
www.teknosa.com
ben 1 ay oldu alalı, pek bi şükela
0
@radioheadbanger
o makine de HDMI çıkış yok.
benim yukarda söylediğim de ne istersen var.
o makine de HDMI çıkış yok.
benim yukarda söylediğim de ne istersen var.
0
hee varmış ama t5... işlemciler eskiyecek nerdeyse, şimdi t7... işlemciler daha iyi.
0
0
efexor
doz azaltarak di mi? doz azaltamıyacaksak?şimdi 5 aydır efexor xr 75 mg kullanıyorum, günde 75 mg. artık ilacı bırakmak istiyorum. bu ilacın 37.5 mg'likleri artık piyasada bulunmuyor. ben bu ilacı nasıl bırakırım?ilacı önce 2 günde bir zamanla 3 günde bire düşürerek di mi? ilacı bi gün almamayı bıra
doz azaltarak di mi? doz azaltamıyacaksak?
şimdi 5 aydır efexor xr 75 mg kullanıyorum, günde 75 mg. artık ilacı bırakmak istiyorum. bu ilacın 37.5 mg'likleri artık piyasada bulunmuyor. ben bu ilacı nasıl bırakırım?
ilacı önce 2 günde bir zamanla 3 günde bire düşürerek di mi? ilacı bi gün almamayı bırak 5-6 saat geciktirsem başım dönmeye başlıyor, sonra ilacı alsam da devam ediyor bu baş dönmesi. evet, yardımcı olabilecek olan var mı? :)
şimdi 5 aydır efexor xr 75 mg kullanıyorum, günde 75 mg. artık ilacı bırakmak istiyorum. bu ilacın 37.5 mg'likleri artık piyasada bulunmuyor. ben bu ilacı nasıl bırakırım?
ilacı önce 2 günde bir zamanla 3 günde bire düşürerek di mi? ilacı bi gün almamayı bırak 5-6 saat geciktirsem başım dönmeye başlıyor, sonra ilacı alsam da devam ediyor bu baş dönmesi. evet, yardımcı olabilecek olan var mı? :)
0
büyük olasılıkla doz azaltılarak yapılacak bir iş ancak kesinlikle doktor tavsiyesi ile gerçekleştirilebilir ancak.
0
bir anda bırakmak çok zararlı. ben de kullanırken hem ilacın işe yaramamasına(?) hem de doktorumun işe yaramadığına kanaat getirerek ilacı bırakmak istedim lakin maçam yemediği için yine de sordum doktoruma nasıl bırakırım diye. aurorix kullanıyordum ben, günde iki tane 300 mg. dı yanlış hatırlamıyorsam. iki hafta 300mg+150 mg. sonra iki hafta 300mg. sonra 2hafta 150 mg. sonra 2 hafta da günaşırı 150 mg alarak bıraktım. günaşırı alma kısmını kendim uydurarak yaptım yalnız. kullandığın ilacın sende nasıl bir etki yaptığını bilemediğim için sen kesinlikle bunu doktoruna danış, feleğin şaşmasın sonra:)
0
her gün tonla prospektüs çeviriyorum orada büyük harflerle yazılan "doktorunuza danışmadan ilacı kesmeyiniz" diye bir başlık var ve altında ilacı kendi kafana göre kesersen neler olabilir yazıyo, lütfne prospektüsü oku bir kere olsun!
ilaçtan memnun değilsen, yarar görmediğini düşünüyorsan, yan etkileri aşırı ise doktorun zaten buna müdahale edecektir. ona danış bence de!
ilaçtan memnun değilsen, yarar görmediğini düşünüyorsan, yan etkileri aşırı ise doktorun zaten buna müdahale edecektir. ona danış bence de!
0
hukumsuzum
of karar veremedim. elimde los lunes al sol, the sheltering sky ve persepolis var. hadi yardım edin, ben ne izleyeyim?
of karar veremedim. elimde los lunes al sol, the sheltering sky ve persepolis var. hadi yardım edin, ben ne izleyeyim?
0
sheltering sky'ı izlemedim lakin diğer ikisinden los lunes al sol'u izle dirim.
0
joehigashi
Piyasada St. John's Wort ismiyle leblebi çekirdek gibi ''tamamiyle doğal'' olduğu için tüketilen bu haplar hakikaten doğal mıdır ? Herhangibir yan etkisi var mıdır ? Yoksa en iyisi aktarımızdan alacağımız sarı kantaron çayını yapmak mıdır ? Şimdiden yardımlar için teşekkür ederim.
Piyasada St. John's Wort ismiyle leblebi çekirdek gibi ''tamamiyle doğal'' olduğu için tüketilen bu haplar hakikaten doğal mıdır ? Herhangibir yan etkisi var mıdır ? Yoksa en iyisi aktarımızdan alacağımız sarı kantaron çayını yapmak mıdır ? Şimdiden yardımlar için teşekkür ederim.
0
antidepresan ve trankizilan etkisi var, kesinlikle antidepresan tedavisigören biri almamali, hatta biraktiktan 4 hafta sonra bile
0
* herhangi bir bitkinin (Sarı Kantaron dahil) "hapı" doğal olamaz, bu şekilde ürün olarak satılabilmesi için mutlaka birşeyler katılmalıdır içine veya işlenmelidir. Yani "doğal" olarak bu şekilde sunulamaz üreticiye...dolayısıyla en iyisi gerçekten "doğal" olan haliyle kullanmaktır.
* hapları kullanmadığını ve otun kendisini kullandığını varsayarak: otun istenmeyen etkisi yok, belirli bir duyarlılığın yoksa tabi ama bu otu kullanırken bir ilaç kullanacaksan reçete eden doktora bunu kullandığını mutlaka belirt ve ayrıca ilacın prospektüsündeki "etkileşimler" ve "uyarılar ve önlemler" bölümlerini mutlaka oku.
öyleyken böyle işte...
* hapları kullanmadığını ve otun kendisini kullandığını varsayarak: otun istenmeyen etkisi yok, belirli bir duyarlılığın yoksa tabi ama bu otu kullanırken bir ilaç kullanacaksan reçete eden doktora bunu kullandığını mutlaka belirt ve ayrıca ilacın prospektüsündeki "etkileşimler" ve "uyarılar ve önlemler" bölümlerini mutlaka oku.
öyleyken böyle işte...
0
umursuz
nasıl bişey almalıyım. şu demir çubuklarla kurulan vardı kırıldı adi bişeydi heralde.
nasıl bişey almalıyım. şu demir çubuklarla kurulan vardı kırıldı adi bişeydi heralde.
0
koçtaş en ben aldığıdma 90 ytl ahşap kendin monte ediyorsun ama tek başına yapabiliyorsun ben yaptım. üstte bir raf ve dolap beygiri ile geliyor bir tane de raf düzenleyicisi mi neyse onlardan alıp bağlarsan mis gibi kullanırsın.
taşıması da kolay.
taşıması da kolay.
0
bence sadece ayaklı demir aski al; koçtaştan 25 milyona bulabilirsin
monte ediyorsun,iki adet de bez raf alıyorsun altına da ayakkabılarını diziyorsun ya da bavul koyuyorsun şahane oluyor, ahşap bez plastik hepsine basar bence hem de çok tarz goruyor dolaba nazaran
ama surekli tüttüren bir insansan kıyafetlerın kokabilir.
monte ediyorsun,iki adet de bez raf alıyorsun altına da ayakkabılarını diziyorsun ya da bavul koyuyorsun şahane oluyor, ahşap bez plastik hepsine basar bence hem de çok tarz goruyor dolaba nazaran
ama surekli tüttüren bir insansan kıyafetlerın kokabilir.
0
ermanen
Mezun olunca öğrenim kredisi işini napıyoruz?
Mezun olunca öğrenim kredisi işini napıyoruz?
0
Onu biliyorum, bir yere gidip bir işlem yapmam gerekiyor mu, birilerine birşey demem gerekiyor mu, neler yapmam gerekiyor yani?
0
bir süre sonra (bende 1 yıl sonra oldu) evine veya onlardaki en son kayıtlı adresine yazı gönderiyorlar üç ayda bir ödeme yapıyorsun. ödemediğinden faizi ile birlikte alıyorlar, ne yapıp edip alıyorlar ama! kyk.gov sitesinden öğrenim no'su ile de kontrol edebilirsin durumunu ve ödeme tarihlerini...
0
mezun olduktan iki yıl sonra başlıyor ödemeler. üç ayda bir ödeniyor falan, açıklamalar mektupta var zaten. hiç ummadığın anda mektupla geliyor hesap, merak etme :)
olaki yüksek falan kazanırsan erteleme imkanın var ama ertelemelerde faiz biniyor deli gibi, tavsiye edilmiyor.
olaki yüksek falan kazanırsan erteleme imkanın var ama ertelemelerde faiz biniyor deli gibi, tavsiye edilmiyor.
0
estetik ameliyatla cinsiyet değiştirip alabama ya taşınsan dahi bulup alıyolar. o derece azim.
0
bir de taksit kaçırmamaya dikkat et, biz ödemelerden birini kaçırmışız ama sonraki ödemelerden devam ediyoruz, farkında bile değiliz. ihbarname geldi, ya kalanların hepsini ödeyin ya da icraya veriyoruz kabilinden. aynısı bir diğer arkadaşıma da oldu. o 3,5 milyar biz de 1 milyar ödedik tıpış tıpış.
0
2001 yılında mezun olmuş bir arkadaşım var, 3 yıldır memur olmasına rağmen kendisini bulmuş değiller. ödemiyor o da inatla. hiç belli olmaz. bu arada kendisi x şehirli, y şehrinde üniversite okumuş, okuldan sonra x şehrinde ve istanbulda 2 sene yaşayıp sonra temelli istanbula taşınıp, istanbulda da 3 ev değiştirip en sonunda evlenip 4. evine taşınmış. bulamamaları bundan da olabilir diycem de kız memur yani bana mantıksız geliyor.
0
www.kyk.gov.tr'den kredi numarani girerek ne zaman ne sekilde odemen gerektigini ogrenebilirsin.
0
öğrenim kredisi için af çıkar mı? en son kaç yüzyıl önce çıkmış? ümit fakirin ekmeği mi?
0
2001 mezunuyum ödemeyeceğimden deil ama baya uzun süre salladım. sona bi baktım vergi dairesine bildirilmişim. e işim nedeniyle pek hoş olmicaktı gittim kendiliğimden ziraat bankasına numaramı bildirerek bir kısmını yatırdım. sonra internetten kontrol ettiğimde vuhooop faizlerin silindiğini gördüm. böle böle ödiyip bitircem. sen de öle yap. çok fzla değilse hepsini öde gitsin ya da.
0
cok ucuk rakamlar olmadığını hatırlatabilirim eğer zamanında odersen. soyle ornek vereyim sen kendi durumuna göre kerteriz al bunu:
2000 de üniye basladım. iktisat fakültesinde okuyordum. yani ortalama bir harc odemem gerekiyordu. harc kredisine kabul edildim. 2004 te mezun olana kadar harcları indirimli ödedim. 2007 sonunda geri ödemeye baslamam gerekiyordu. basladım. 3 ayda bir 115 ytl oduyorum ve toplam borcum 1milyar kusur.
bu verileri kendi durumuna uygularsan okulu zamanında bitirdikten 2,5-3 yıl sonra uc ayda bir simdinin parasıyla en fazla 350-450 lira falan ödemek durumunda kalacağını dusunuyorum.
2000 de üniye basladım. iktisat fakültesinde okuyordum. yani ortalama bir harc odemem gerekiyordu. harc kredisine kabul edildim. 2004 te mezun olana kadar harcları indirimli ödedim. 2007 sonunda geri ödemeye baslamam gerekiyordu. basladım. 3 ayda bir 115 ytl oduyorum ve toplam borcum 1milyar kusur.
bu verileri kendi durumuna uygularsan okulu zamanında bitirdikten 2,5-3 yıl sonra uc ayda bir simdinin parasıyla en fazla 350-450 lira falan ödemek durumunda kalacağını dusunuyorum.
0
aheste cek kurekleri millet uyanmasin
eskilerden bir sarki vardi yabanci, marti sesleriyle girisi vardi. nerdeyse sailing diyecegim ama o degil. cok kötü bir bir örnek giris:din din dini dinidin din dini dinikimin olabilir bu sarki, 80 lerden kalma bir parca bu.
eskilerden bir sarki vardi yabanci, marti sesleriyle girisi vardi. nerdeyse sailing diyecegim ama o degil.
cok kötü bir bir örnek giris:
din din dini dini
din din dini dini
kimin olabilir bu sarki, 80 lerden kalma bir parca bu.
cok kötü bir bir örnek giris:
din din dini dini
din din dini dini
kimin olabilir bu sarki, 80 lerden kalma bir parca bu.
0
hayir pink floyd degil, ya bunu sanki bir zenci kardesimiz söylüyordu.
0
hayir portofino da degil maalesef. bu sarki bir erkek seslendiriyordu ve marti sesleri hemen giriste vardi. haril haril ariyorum bulamiyorum
0
