counter ın yüklü olduğunu varsayıyorum.

üzerine ismini hatırlayamadığım sik li mik li bi anti-hile programı var. onu kuracan. onu kurmazsan hiçbir server da oynayamazsın. girersin ekran kararır, kapanır.

o program için bir forumlara falan üye olman gerekiyor. forum üzerinde oynuyorsun gibi mal bir durum oluyor. üye olmadan olmuyor. email adresinle falan baya üye olacaksın.

o sik li programı çalıştırıp aktive edince oyuna girebiliyorsun.

(bkz: sxe injected) kuracan. update etmeyi unutma.Forumlara üye olmana gerek yok.

www.sunucularim.com işini görebilir.

hamachi forumları var oralarda oynayan çok

oynamayalı bayağı oldu ama;
www.game-monitor.com
seç beğen al. server gereksinimleri infolarında yazar vs.

www.g2play.net

çektiğiniz sıkıntılara değmez. alın şuradan 9.5 liraya.

Ben 2 yildir kullaniyorum, hicbirsey olmadi. Saatlerce abarmadan oynuyorum, cok yormuyorum ondan olabilir.
Kirmizi isik hatasi da verse garantisi yok mu bunun? Türkiye'de yasal satisa cikmis miydi, hatirlayamadim. ps3'e neden isinamadiniz ki? o da güzel bir cihaz.

Sonuc olarak elektronik bir cihaz bu. Eninde sonunda bozulacak, sonsuza kadar dayanmiyor hicbirsey. Cok düsünmeye degmez. caniniz ne istiyorsa onu alin.

xbox i garantili alinca dogal olarak garanti gitmesin diye cip takilmiyor oyle olunca da kopya oyun falan. xbox in tek esprisi bence kopya oyun olayi.

onun disinda her turlu ps3 diyorum. alin garantili bir tane ya da ikinci el, misler gibi oynayin.

her cikan bir sonraki versiyonda cozduk diyorlar ama, devam ediyor. fakat her gecen revizyonda sorunun oldukca azaldigi bir gercek. ilk versiyonlarda bozulmama sansi dusukken, simdi bozulma sansi dusuk.

garantili olmasi icin tr'den almis olmaniz ve fw upgrade yapmamis olmaniz gerek.

bence deger. zira yurtdisi cihazlarin fiyatlari da artik o kadar yuksek degil. yurtdisi oldugundan garantisi olmadigi icin fw upgrade yapmak icinde korkmaniza gerk yok.

dikkat edilecek sey aleti son derece havadar, duzgu bir yere koymali ve hava aldigindan emin olmalisiiniz.

cevaplarınız için teşekkürler arkadaşlar.

şimdi kafamda olay daha netleşti. cesaretim arttı :). xbox tercih ediyor olmamın sebebi xbox live gibi güzide bir servisi sunuyor olması. çoğunlukla multiplayer modern warfare 2 oynamak için kullanacağım zaten.

tekrar teşekkürler.

eğer sadece orjinal oyunla çalıştırmazsanız kasıma kadar live'den faydalanırsınız. sonra ilk ban dalgasıyla gidersiniz.

jasper güzeldir, bence alın. gidin kadıköy'de atik elektronik'ten alın, onlar sizi ikna eder zaten. tavsiye ederim.

her türlü nextgen konsola sahip biri olarak diyorum ki xbox candır, türkiye şartlarında tek geçilecek alettir. eğer çok meraklıysanız yazın "slim xbox 360" çıkabilir. tabi kırılmama ihtimalini de gözden geçirin, türkiye bulunabilirliğini vs.

MAG *

Heavy Rain

Gta

metal gear 4

uncharted 1-2
killzone 2
darksiders
bayonetta
dante's inferno
army of two:40th day
bad company 2
final fantasy 13
bioshock 1-2

army of two 2 iki kisi zevkli olabilir.

little big planet de 2 ve ustu (tercihen 4) cok eglendiriyormus diyolla.

bi de biz lord of the rings two tower'da 2 kisi cok eglenmistik ama bi yeri (filli yer) gecemeyip delirmis kirmistik aleti : ) yoksa lord of the rings ps2'de miydi? baya zaman gecmis ustunden hatirlayamadim.

tekken
street fighter
gran turismo
gitar herolar

benim favorilerim;

metal gear
uncharted
call of duty

infamous

emekli sandığı nasıldır bilemem ama öğrenci olduğunu ispatlaman şart adamlar senin öğrenci olup olmadığını takip etmez,senin bir öğrenci belgesi alıp ilgili kuruma gidip kayıt yeniletmen gerekir, öğrenci kimlik fotokopisi kabul etmiyorlar zannedersem

doktor bakmıyorum demez, acil bir şey var mı diye muayene eder ama ilaç yazamaz. öğrenci belgesiyle emekli sandığına gidip 5 dakikada halledersiniz. hemen bilgisayara işliyolar öğrenci olduğunuzu.

26 yaşına girmediysen olabilirsin. öğrenci belgenle SSK genel merkezlerinden birine uğra. provizyon bölümüne.

açıköğretimden öğrenci belgesi alıp sigorta müdürlüğünde müstehaklık bölümü var. oraya gidip başvurman yeterli. daha sonra istediğin yerde muayene olup ilaç alabilirsin. 25 yaşından küçüksen tabii ki.

eğer klik klik diye ses geliyor harddiskten, veri kurtarma işleminin 4 haneli rakamlara ulaşacağını belirtmek isterim.

format atıldı mı?

klik klik ses hard disk in okuyucu kafasının, kafasına göre takıldığının ibaresidir. o tür veri kurtarma sana pahalıya mal olur. hiç çalışmayan disk nispeten daha ucuzdur. alt plakasını aynı başka bir modelden söküp takarak çalıştırabilirsin. garantiye gönderme sakın sıfır diskle değişir. eski verilerin gider

(bkz: dreambox) diyorum ve köşeye çekiliyorum.

dreambox iyidir ama senin uygun fiyat aralığına gireceğini sanmıyorum. en güzeli uydu satan bir dükkana gir yada vatan-gold filan birine git isteklerini söyle sorular sor 50-150 tl arası çok güzel bişi bulursun.

next'in var minicik bi modeli. o da işine yarar sanki.

Şimdi baktım, Dreambox'ın birçok modeli var. Gittigidiyor'da DREAMBOX DM - 500S fiyatları 150 TL civarında. Fiyatı uygun geldi? Alınır mı? Diğer markalara göre bir dezavantajı var mıdır?

alınabilitesi var bence iyidir dreambox.

dreambox 500 klonu alın. 125 liradan başlar.

150 tl olanlar klon tabir edilen çin işi dreambox'lar, orijinallerinden bir eksikleri yok ama güvenilir bir dükkandan almakta fayda var en azından dükkan garantisi tbir edilen şey olsun diye. dezavantajı yok ama nimetlerininden faydalanmayacaksanız çok getirisi de yok. ben klon dreambox 800 hd kullanıyorum ve memnunum bu arada.

menu ve kanal gecisleri hizli, ayrica genel itibariyle menusunun kolayligi acisindan goldmaster sat-72000 fta onerebilirim. 90 lira gibi bir fiyati var. biraz pazarlikla 80 e kadar alabilirsin belki.

samsung

22" lg aldim gecen hafta sonu, fiyati 280tl, modeli de 2243s. tavsiye ederim.

edit: tv degil monitor

buyuk markalar arasindan samsung fiyat/performans olarak gayet iyi. lg'nin de alternatif olabilecegi bazi modeller var. tabi ihtiyac konusuna gore degisir alabileceginiz marka, modeller. ama sansung iyidir, ho$tur. odama 32" vestel full hd zart zurtlu aldigim tv'i 1 hafta sonra geri iade ettim. panel ayni olabilir ama yazilimin da etkisi pek bi farkediliyormu$.

marka olarak samsung'dan sakin sasmayin diyorum. cok inceledim ettim, samsung. bak samsung diyorum. evet.

madem girişiyosun bu işe, biraz paraya kıy, git led tv al.

yazdan beri bu samsungun led ini kullanıyoruz 6 serisi mi 7 serisi mi emin değilim ama harika yani..

samsung samsung samsung! 500'e t220 aldım aldırdım, memnunum ama bulmak zor oldu artık sanırım.

toshiba. çok fena elden çıkarıyor stoklarını, migrosta inanılmaz fiyatlarla karşılaşabilirsiniz.

kalitesi de paha biçilmezdir. 32xv550'yi 1180 e almıştım. hd ready'leri 1000 lira altında çok rahat bulunuyor.

çoğunluğun dediği gibi samsung almanı tavsiye ederim, ama sakın ha ucuz diye hd-ready alayım deme, üç beş daha koy full hd al, bu saatten sonra hd-ready almak biraz saçma olur.

çözünürlük 1920x1080 olsun (1080i), 720p de bu saatten sonra alınmaz.

led'lerden ise gene uzak durmanı tavsiye ederim, çünkü daha yeni oldukları için pahalılar ve lcd'den sadece iki farkla ayrılıyor; daha ince olmaları ve ekran aydınlatmasında led'leri kullanmaları. onun dışında bir farkları yok.

eğer kamu kuruluşlarında tanıdığı filan yoksa, sırf netteki herkese açık sitelerden nufus bilgilerini görebilir. çalıştığın yerlerin seceresini çıkarabilir. aldığın emekli maaşını başka bir bankanın başka şubesine yönlendirebilir (evet sgk'nın sitesinden yapılıyor).

sgk nın sitesinde çalıştığın yerlerin şeceresini artk sadece kimlk no sundan göremiosun. ayrıca kimlikteki başka bi no yu da bilmen gerekiyor. ama eskden öyleydi.

buldum, www.joblo.com

bir tane sey vardi, senin profilnize yazi yazan, resimlerini yorumlayan, resimlerinde de tag'li olan insanlari falan alip bir karisim sunuyodu... ama "kim bakmis' seklinde degildi o.

yani su saatte su bakti gibi degil de, en cok bu bakti seklinde idi...

Sen ve arkadasin ayni applicationa izin vermedigi surece yok oyle bisey. Her gun baska bi tane cikiyor zaten, bugun de photas diye app cikmis, ayni X has commented on your photo gibi mesaj gonderdi, hemen spam sikayetine tikladim tabi..

www.bildirgec.org


burada var olduğu söyleniyor. eğer varsa sıçtım ki ne sıçtım...

eyke, varsa sadece sen degil butun hemcinslerimiz sicti.

edit: uygulamayi 2008de silmisler.

Can I know who’s viewing my profile or how often it’s being viewed?
Facebook currently does not provide an application that allows users to track profile views or statistics on the views of any specific user content. Third party developers, however, may offer applications that provide some of this functionality. Please keep a few things in mind for these applications:

Applications CANNOT track profile visits for users who simply go to another person's profile; Facebook has made this technically impossible.

In order to be tracked by an application, you will need to specifically agree to allow the application to track your actions.

Adding an application that provides this functionality is purely optional. If you do not want to participate, please do not add the application to your account.

edit: kaynak www.facebook.com

yok ama şöyle bir şey var. facebook'un kendi tavsiye ettiği kişiler sizin profilinize sıklıkla giren kişiler oluyor. test ettim onayladım.

craiglisttekilerin çoğu çalıntı cihaz dikkat edin ordan aldırırken kutulu olmasına vs.

pasaporta kayıt ettirip, unlock yapabilirsiniz. çok basit.

an itibariyle her cihazı unlock edebilirsin. dert değil.

(bkz: blacksn0w)

peki amerikada iphone fiyatları ne kadar?
anlaşmalı olanlar değil direk düz iphone fiyatı.

applestoreda 599 dolar 16gb 3gs

hocam guitar hero gitar mevzuatı ve metallica için şahane. rock band'in ise ek paketleri falan şahane. biraz senin hangi şarkıları daha uzun süre "sıkılmadan" çalacağına bağlı.

band hero "set" olayıyla ancak satılan, kakıştırılan bir olay zaten. içinde 10 tane güzel şarkı var yok. ülkemizde band hero + mikrofon + guitar hero drum + gitar bir set halinde bulunabiliyor, 500 tl civarı.

aklında olsun.

rock band'in davulu çok ucuz 30$ filan amerikada. 4 pad var davulda. gh'de 5 tane pad var.

rock band beatles bence şahane bir konsept olmuş. beatles fanlarını ihya edecektir. metallica ise klasik metallica, gaz kısacası. üstünkörü oynadım diğer gh'lerden farkı yoktu tracklist hariç.

rock band'in track pack'leri çok sağlam. zaten dlc'ye para dayanmaz, bu öneml bir konu bence.

ben olsam GH derdim. eyecandy efektleri beni tavladı sanırım.

bir yere çarpmışsındır, şişmiştir. burundaki şişlikler geç iniyor.

birkaç ayı geçtiyse bu durum, ur tarzı bi şey çıkmıştır. basit bi şey de olsa aldırman lazım onu. horlayan biri olma durduk yerde.

(bkz: deviasyon)
(bkz: septum deviasyonu)

orayı resmen traşlıyolar ve nefes yolu açılıyor ben yaptrdm ordan biliyorum.

1.5 2 senedir nefes alma problemi çekiyordum ama burnumdaki o yamukluğu birkaç dakika önce burnumdan hap çıkarırken (:)) farkettim. herhangi bir yere çarpma falan olmuşmuydu hiç hatırlamıyorum.

kemik eğriliği problemi dedikleri bu mudur? çünkü annemde de aynı problem vardı, teyzemlerde de. genetik bir şey olabilir yani.

nefes alma sorunum tamamen ondan kaynaklanıyor resmen. şimdi burnumla değişik deneyler yapıyorum :) burnumu çekiştirip açtığımda falan nefes almam rahatlıyor. deliği tamamen kapatmış bu şişlik.

en iyisi pazartesi günü bi kulak burun boğazcıya gitmek.

ama bir de şeyi merak ediyorum, kulak burun boğazcıya gittiğimde beni salak salak oyalar mı? yani yok önce 3 hafta bilmem ne reaksiyonuna karşı bi ilaç, 3 hafta sonra bilmem neye karşı ilaç verip aptal aptal oyalar mı? yoksa direk "burnun yamuk kırdırmazsan nefes alamıcaksın" diyip beni hastane köşelerinde süründürmekten kurtarır mı :)

bi yere çarpmana gerek yok doğuştan yamuk olabiliyo sonradan darbelerle de olabildiği gibi. genelde amelyattan sonra büük oranla rahatlarsın esksnden daha kalteli bir hayatın olur. nasıl mı? mesela daha rahat uyursun. geceleri deliksiz uyku çekersin.
ha bu arada direk amelyat der (operasyon yapmaya çok hevesliler sanırım operasyon başına para alıyolar) amelyatı olursun sonra da 10 gün boyunca her gün kontrole gdersin braz skntlı geçer ama değer.

aynı sorun bende de war.burun spreylerinden kullanıyorum ama 6 saat sonra yeniden tıkanıyo.doktora gittim zar zor we yaklasık 20 saniyelik bir muayeneden sonra tek çözümü ameliyat dedi.we 2 yıldır hala cesaret edipte olamıyorum.sorunun tamamen bu arkadasım burun duwarı yamuklugu.çözümü de mutlak ameliyatmış..:(

türkiyede her 10 kişiden 7'si deviasyon sahibiymiş zaten. çok genel bir şey.

operasyon ise endoskopik septoplasti ile kamera sokularak veya eski yöntemle yapılıyor. silikon bazlı yeni tamponlar kullanılırsa max. 2-3 gün içerisinde çok az acı ve ağrıyla atlatılabiliyor. ameliyat sonrası burunlar tamamen iptal edilip birkaç gün ağızdan nefes alınacağı için zorlar ama atla deve değil sonuçta.

ben de olacağım da yakında, kendi içimi ferahlatmaya çalışıyorum :)

bendede aynı sorun vardı ameliyat oldum ve doktoruma hala bir teşekrborcum var mükemmel arısız sızısız bi ameliyat ve sonrası geçirdim 1 gün hastanede yatıyorsunuz ama ilk 1 hafta en ufak bir kokuyu bile direk alıyorsunuz alışılıyor zamnda ameliyat olmanızı önerim

otomatik modda fotograf cekmek istemiyorum zaten o kadar para verilip alınan makineyle derdim o :) Derdim efekt falan vermek değil dogru diyafram, iso, white balance yapabilmek ama tam doğru ayarlayarı yakalayamıyorum her zaman bun olaydan kurtulmak istiyorum.

çıkmışım dışarı fotograf cekicem çat ayarları yaptım ve cekecegim fotograf dogru renkleri ışığı vs. versin istiyorum.

scott kelby'nin kitaplarını alın. hem ucuz bu aralar, süper bir kaynaktır.

kitapyurdunda var.

deneme yanılma ile sonuca ulaşabilirsin. bol bol dene. farklı değerlerde çek sürekli. diyaframla, enstantane ile, ıso değerleri ile oyna. değiştir değiştir çek. yavaş yavaş çözmeye başlarsın zaten. makinenin kullanma kılavuzu da bir kaynak. kaynak istersen ali fazıl'ın 'genel fotoğraf bilgileri' kitabı hoştur. ama kitapta objektiflerden zart zurt bahsediyor daha bi çok. temel bilgileri istiyorsan da bana ulaş sana ders notlarımı getireyim:)

fotograf makinen nikon ya da canondur diye tahmin ediyor ve sunu soyluyorum; kullanma klavuzunda hepsi yaziyor.

piranha leon diyorum. windows mobile tabanlı olduğu için arada kafayı yer ama igo yüklü ve harita güncellemelerini alabiliyorsunuz lisanslı olarak.

türkçede "o sizin zekiliğiniz" nasıl kullanıldığı yerde iltifat/ironi oluyorsa o da kullanıldığı yere göre anlam kazanır.

genelde ironi içerikli kullanılıyor.

"very kind of you" gibi olsaydi misal, hakikaten, "ay cok kibarsiniz, cok dusuncelisiniz" gibi samimi bir yere cikardi.

"very intelligent of you" daha cok "masallah cok biliyosun" gibi, bir alttan alta laf cakan bir tepki.

(bkz: sen çok akıllısın)

onun köpükleri var. sıkıyorsunuz, daha sonra fön ile üfleterek temizliyorsunuz.

ama nerelerde bulunur bilemeyeceğim.

www.yakaladinyakaladin.com
1. şans kısmında yazan zımbırtı işine yarayacaktır.
öğlen 12 ye kadar vaktin var. tekrar koymaları çok zor. güvenilir sitedir.

gerçekten durumunuzu anlıyabiliyorum... yani özlemek cok dogal sevdicegi kız olmak bunu söylememek anlamınada gelmez. anladıgım kadarıyla erkek arkadasınız ailesiyle yasadıgı icin uygun bir ortam bulamamaktan sikayetci. eminim o da sizi seviyorsa özlüyordur. bu konularda geri planda olmak gerek sürekli üzerine giderseniz kendi kendini yer mutsuz olmaya baslar. zamanı geldiginde yani rahat bir ortam oldugunda sizinle birlikte olucaktır.

yaşlar kaç merak ettim.

belki baba/abi rolüne bürünmeye başlamıştır. uzun süren ilişkilerde baş gösteren bir problem. korumacılığı görev haline getirip kendini bile tehdit olarak görüyor de olabilir.

öncelikle tek kız değilsin bunu bil. yaşlar önemli, belli dönemleri atlatmadan, sonradan atlatılamayacak şeyler yaşanabilir. ayrıca erkekler her ne kadar bu konularda mangalda kül bırakmasa da "yapmama" konusunda baskı görmektedirler, bu da kendini tatmine yöneltir. soruların cevabını bulana kadar aynısını öneririm, zaman kazandırır. kaybettiredebilir.

'uzun süredir' istemiyor ise herşey gerçekten yolunda değildir.

kırmamayı umarak söylüyorum kilo almış olabilirsiniz :/

bu konuyu nasıl açtığın çok önemli. ona nasıl sordun bunu?

babasıyla arası aslında iyiyse gayet evi boşaltıp da sevişebilirdi bence seninle. ben yeri süpürmeye gelen halama bile söylüyodum yarın gelme kızarkadaşım gelicek diye. ama ailesinin yapısı da çok önemli tabi. erkek arkadaşınızın ailesi çok baskıcı olabilir, gerçi biliyosunuzdur siz nasıllardır. onun dışında malesef cidden soğumaya başlamış olabilir. tekrar malesef başka birileriyle görüşüyor olabilir. keyif kaçırmak istemem ama ihtimali mevcut bunların malesef. en son olarak bir ihtimal, cinsel tercihi de değişiyor olabilir. en etkili yöntem nedir peki? bir cümle yeterli bence: "benimle neden sevişmiyorsun?" bu cümleyi sorabilirseniz eğer pekçok şeyin açıklığa kavuşabileceğini düşünüyorum.

eski bir kız arkadaşımda bir dönem bir koku midemi bulandırmıştı, ona söyleyemediğim için köşe bucak kaçmak zorunda kalmıştım. sizinle ilgili fiziksel bir sıkıntısı var mı bundan emin olun.

ikimiz de 26 yaşındayız. evet onun ailesi konusunda sıkıntı var muhafazakarlarmış biraz, benden haberleri yok maalesef. onun ailesi, ya da benim ailem uzun süreli evde olmayacağı durumlarda birbirimizde kalabiliyorduk sadece tabi bu da yaz aylarında oluyordu daha çok. b, kaç saatlik ekstrem durumlar da olabiliyordu duruma göre yakın zamanlarda. biliyorum her şeyden bir anlam çıkarmamak gerektiğini hatta bu tarz düşünceler içinde olacağımı hiç tahmin etmezdim ama oluyormuş. sevmese zaten her hafta buluşmayız ama yine de emin olamıyorum. ilişkiyi kendi haline bırakmak en iyisi galiba.

selam naber kahve icelim mi

bir erkek olarak belirteyim ki, sevişmek istememek varsa ortada kadını istememek durumu vardır. aksi takdirde, başka bir meseleye canı sıkılmıştır filan diye geçiştirilebilecek bir durum yoktur.

konuşamadığı bilemediği bir sıkıntısı olabilir. tarafımdan, bir sene bir ilişki için ikinci kritik aşama olarak varsayılır ve karşı tarafın kusurlarının göze battığı dönemler arada ortaya çıkar. dokunmayı istemek şöyle dursun, gülüşüne bile kıl oluyor olabilir.

başka bir istememe gerekçesi de, monoton sevişmek olabilir. baştan yeni bir kadın vücudu tanımanın hevesi bu işi götürse de, zaman geçtikçe yeni kadın vücudu tanınmış olup, başka heyecanlar arıyor olabilir.

anladığım kadarıyla ayrılmayı akıl edemeyen, veya ayrılmayı karşı tarafa yapılan kötü bir davranış olarak gören birisi. iyi niyetinden ve saflığından kaynaklanıyordur. kim ne derse desin seks bir ilişkinin temelidir ve seks olmadıkça başka sorunlar da hoşgörülemeyecek hale gelir.

özetle, üzgünüm arkadaşım, fakat sevgilin senden soğumuştur.

gidip ona sorma, inkar etse bir türlü, kabul etse bir türlü..

tavsiyem cinsel hayatınızı biraz daha renklendirmek.. yani, hepsini de anlatmayayım da.. öyle yani.

bazen erkekler biraz abi-baba moduna girip biz zaten ayrılcaz o ileride evelenecek. eğer evlendiği erkekle sorun çıkarsa benden bilmesin diye düşünüp ilişkiye girmiyor olabilir.

benim de bildiği 14 dönem hakkın var. yani 7 sene. doğrusunu öğrenci işlerine sormak lazım; ama sanmıyorum değiştiğini.
yök'ün de öyle bir projesi var; ama o da belli olmaz. en yakın tarihse ancak 1 yıl içinde olacağıdır. birkaç ay sonrası için sanmıyorum, bunu yapabileceklerini. yine de bu da belli olmaz.

7 yıl sonunda bütün derslerin devam zorunluluğunu verirsen sınırsız sınav hakkın var.

Hazırlık okuyanlarda 8 yıl olabilir o...

7, hazırlık okuyanlara 8.

o yasa çıkacak. ama ziya bey ne zaman çıkarır belli olmaz. farazi şeylere bel bağlamamak lazım.

7 yıl sonunda kalan ders sayınız 5'e düşmüş olursa 2 dönem daha devam edebiliyorsunuz, askerlik de tecil ediliyor. bu iki dönem sonunda ders sayınız üç ve altına düşerse sınırsız sınav hakkı denilen bir naneye giriyorsunuz, askerlik tecil edilmiyor, diğer öğrenci haklarınız elinizden alınıyor fakat öğrencilerle aynı şartları haiz oluyorsunuz; devam, ödev vb.
4111 sayılı af galiba bu nanenin temeli...

bugün kendi profilindeki followers listesinde gördüğün birini yarın görmezsen seni takip etmeyi bırakmış demektir.

ama şu var seni takip etmeyi bırakıp, listesine ekleyebilir. o zaman followers'da çıkmaz ama profilindeki liste sayında artış yaşarsın.

cık. öyle değil... adamın bin tane followerı var ben de ortalarda bi yerdeyim adam 5 dakka sonra, beni takip etmeyi bırakan letrangeri alkışlıyorum diye tweet gönderiyor... bi eklenti ya da web sitesi var ama ne işte?

unfollowr diye bir kullanıcı var. Onu takip ediyorsun önce. Sonra o seni takip etmeye başlıyor. Ardından seni takip etmeyi bırakanları sana dm ile bildiriyor. Bazı aksaklıkları var ama genelde doğru çalışıyor.

bu soruların hepsinin cevabı krediye başvururken imzaladığınız belgelerde mevcut.

kyk ya mesaj at.ben aklıma takılan soruyu soru sormuştum 2 saat sonra cevap gelmişti.en sağlıklı bilgiyi ordan alabilirsin.

neyse hatanızı erken anlamışsınız.
soru 1: üçüncü sınıfa giderken ben de iptal ettirmiştim. kuruma bir dilekçe yazıp, iadeli taahhütlü göndermiştim. hemen kesmişlerdi.
soru 2: geri ödemeyi tek seferde yapabilirsiniz herhalde sorun olmaz.indirim konusunu bilmiyorum.
soru 3: ben tev bursu çıktığı için iptal ettirmiştim. iptalden sonra sorunsuz olarak tev bursunu aldım.

benim mailimi sallamadılar. o yüzden direk dilekçeyi yaz, gönder. yöntem buymuş.
geri ödemeyi tek seferde yapabilirsin, bunun içinde ödeme planımın çıkarılmasını istiyorum dersin. indirim üstüne binen faiz için olacaktır. 200'ün üstüne pek bir şey ödemezsin.

bir kere kyk ile ilişiği kestikten sonra bir daha başka bir şeyine başvuramıyorsun diye biliyorum.

cok teşekkürler tekrar yardımlarınız için

olmaz. onlar gözden geçirilip öyle ekleniyor o siteye -diye biliyorum-

ben baya uzun zamandır kullanıyorum. gayet kullanışlı programdır, bugüne kadar da bir yamuğunu görmedim. tavsiye ederim.

cok alakasiz olacak ama mail notifier hadisesini bir turlu anlamis degilim.

neden adam gibi bir mail programi kullanmiyorsunuz?

mesela thunderbird kullanin. bir sure sonra web'den mail okumanin aslinda ne kadar sacma bir sey oldugunu goreceksiniz

tünel'deki doremi müzik'te çeşitler oluyor zaman zaman.

bulamadığımızdan amerika'dan getirttik, ebay'e bakın en iyisi.

(git: 8414)
(git: 24459)

neden söylenti demiyorsunuz, yahut lakırtı; ya da dedikodu en son aşamada... anlatmak istediği şey bazı yerlerde gördüğümüz:"şikayetlerinizi bize, memnuniyetinizi çevrenize anlatınız."

"ağızdan ağıza iletişim" diye kullanıyorlar, türkçesi farz olunca ama genellikle ing'si kullanılıyor... WOM deyip gerçiyorlar, iletişim hocaları.

türkçe deyimimiz "kulaktan kulağa" bu anlama gelmiyor mu? illa birebir çevirmek gerekmez.

@carnicero,

kesinlikle katılıyorum, bizim kırk yıllık "kulaktan kulağa" bu.

kısa olması gerekiyorsa, tek kelimelik karşılık arıyorsanız BAZI durumlarda "sözlü" de kullanılabilir.

(bkz: netlimiter)

şüphelendiğin zaman modem arayüzüne gir ve lan client bölümünden bak, 4. kişi var mı? Veya ip'sini kontrol et, evde o ip ile bağlanan yoksa kullanıyorlardır.

ayda 6,6 lira fazla verip(adam başı), rahat rahat internet kullanıp, arkadaşlarınızla tartışmaya girmemek. günlük bir dal sigara parası.

Css?

editör olarak dreamweaver cs4 mü kullansam?

dw çok yerinde bir seçim olur. photoshop ile beraber şahane işler çıkarabilirsiniz.

çok güçlü mıknatıs lazım diye biliyorum. mıknatıs tutunca içerideki kilit kendini salıcak ve tutan raptiye düşecek.

kirarak cikartabilirsiniz. cekiciniz, penseniz ya da ceviz kiracaginiz yoksa, o zimbirtiyi, koltugunuzun ayaginin altina koyup, koltugun uzerine atlayin. kucuk parcayi tutan muhtemelen bir yay vardir. o yayi cikarttiginiz zaman kolayca cikartabilirsiniz alarmi de.

benim de aldığım bir giyside çıkarmayı unutmuşlardı (demek ki kapıdaki alarm yalanmış), dükkana geri gitmeye üşenip evde penseyle tutup tornavidayla kanırtıp çıkardım ama ufak bir delik kaldı :( ufak deliğe aldırmazsanız deneyin, kıyamazsanız en temizi satış fişinizle mağazaya gidip çıkarttırın.

bence evde uğraşmayın geri götürün ve çıkarmalarını isteyin. çünkü bir tanıdığım da çıkarmaya çalışmıştı o zımbırtıyı, sonuç olarak yepyeni kazağında kocaman bir delik yarattı(resmen yırttı), riske girmeye değmez.

bence herhangi bir mağazada da çıkarttırabilirsiniz. benim de başıma geldi gittim bulduğum ilk mağazaya girdim çıkartılar sağolsunlar. hem o alarm kapıdaki zımbırtıların arasından geçince ötmeye başladı. çalışanların surat ifadesi için bile gidebilirsiniz. ha üzerinize çullanmaları da bi olasılık.

donut şeklinde mıknatısınız varsa olur.

üsküdar burhan felek'e gidin. devletin çok ucuz kursları ve özel kursların kiralayıp daha çok ilgilendiği daha pahalı kurslar var.

hatta hemen burhan felek'in karşısındaki binada kınalıada spor klübü olması lazım. çok ucuzdu 5-6 sene önce.

normalde burhan felek'i tercih edin derim ama o üsküdar'da.

kadıköy ya da kartal'da istiyorsanız caddebostan spor merkezi'ni tavsiye ederim caddebostan migros'un sokağında. temiz ve kaliteli eğitmenleri olan bir spor merkezi. havuzu da burhan felek kadar büyük değil ama idare eder. genelde de boş oluyor.

kartal'da stadyumun arkasında hasan doğan spor merkezi ve hemen onun karşısında adını hatırlayamadığım başka bir spor merkezi var, her ikisinde de yüzme kursu var ama fiyatları ve ders saatleri konusunda bilgim yok.
edit: hasan doğan spor merkezi belediyeye ait yani ucuz bir yer(galiba)

yapmayın böyle bir hatayı... hem hafıza çok çok farkedecektir, hem de hız.

neredeyse iki kat hızlı 3gs... fıtık etmiyor adamı. bu cihazın potansiyeli yavaş yavaş programcılar tarafından da kullanılmaya başlanınca daha da farkedilir bir fark oluşacaktır.

bekleyin bence.

3g telefon mu be. çok hantal.

ipod touch 3rd gen sahibi olarak kesinlikle 3gs'yi tavsiye ederim.

taskbar'da sağ tıklayın araç çubukları > yeni araç çubuğu. istediğiniz gibi değil ama elde bu var.

çarşıda ikinci kartal heykelinden yukarı doğru biraz yürüyün, yol ikiye ayrılıyor tarihi ekmek fırınının bulunduğu bina tarafından. burdan sol tarafa yönelin ilerde sağda bir tane, bunun karşısındaki sokakta az ilerda sağda bir tane olmak üzere iki adet lokanta var ucuz sulu yemek bulabileceğiniz.

bkm'yi gectikten sonra bi arada balkan lokantasi var, esnaf lokantasi, fiyatlar uygun

elbetteki balkan lokantası. kabalcının oradan yukarı çıkın teknosa'nın sokağına girin göreceksiniz.

benim bildiklerim demo şu anda.

torrentleech'te xbox versiyonu var, pc yok.

daha 1 aydan fazla var cikisina. fake'tir olanlar yuksek ihtimalle.

pre.scenedb.org

çıkmamış.

koşu var. vapurla geçebilirsiniz.

vapurla geccen ?

"bahsettiğiniz vapur?" istanbullu olarak vapur nedir bilmiyorsan helal olsun.

vapurlar karaköy, sirkeci ve beşiktaş'tan devamlı olarak kalkar. üsküdar ve kadıköye gider.

metrobüsle bakırköye gidip oradan sahilden giden taksim dolmuşlarına bin. eminönünde inip vaura yada motora bin.

avcılardan da deniz otobüsü olması lazım kadıköye.

yüklense bile, voip programlarıyla 3g üzerinden sabit hat arayamazsınız, not düşeyim.

Nimbuzz üzerinden skype araması yapılıyor..Nimbuzz yükle

ivacy.com

batihost.com

Valla işin zor. Linux demişsin madem yardımcı olmaya çalışayım.

- www.ubuntu.com adresinden Ubuntu 8.04'ü indir; 9.04'ü DEĞİL.
- ISO "image"ını bir CD'ye yak. Daha sonra PC'yi bu CD ile boot et; şayet PC CD'den boot etmiyorsa anakartın BIOS ayarına girerek CD'den boot edecek şekilde değiştir.
- Dil olarak "English"i seç.
- ubuntukafe.com 'da göreceğin gibi; "Try Ubuntu without any change to your computer"i seç.
- Bi süre yükledikten sonra Ubuntu açılacaktır. Orada Places (Yerler) adında bi yerde senin sabit disklerin görünür. Dosya Sistemi/Media kısmında da vardır.

Bu şekilde girdikten sonra bi dene bakalım ama önceden de dediğim gibi çok zor senin o verileri kurtarman... Geçmiş olsun...

2 sefer başıma geldi.

partition table bozulmuş. active partition table recovery mi ne bi program var onu dene. sakın ama sakın partition table doctor'u kullanma. anamı ağlattı.

eğer bu güzel bir kondisyonda partition table bulursa kullan onu tamamen geri gelir.

2. kez başıma geldiğinde çok kurcalamıştım bir çok programla. o yüzden bulamadım partititon table. gitti 1 tb.

TestDisk can

* Fix partition table, recover deleted partition
* Recover FAT32 boot sector from its backup
* Rebuild FAT12/FAT16/FAT32 boot sector
* Fix FAT tables
* Rebuild NTFS boot sector
* Recover NTFS boot sector from its backup
* Fix MFT using MFT mirror
* Locate ext2/ext3 Backup SuperBlock
* Undelete files from FAT, NTFS and ext2 filesystem
* Copy files from deleted FAT, NTFS and ext2/ext3 partitions.

hiv testi (eliza) bedava değil mi?

bursa devlet hastanesinde ameliyat için genel tetkik yaptırmıştım, 4 tüp kan aldılar benden. işte rötgen çekilfdi filan hepsine toplam 47 lira verdim. fişin üstünde HIV testi için 7-9 lira arası bişi yazıyordu hatırladıım kadarı ile. hepatitte öle bişidi.

ha en kolay yolu gidin kızılaya kan verin 1 ünite onlar zaten her türlü testi yapıyorlar
normal olarak. isterseniz genel sonuc verebilirler sanırım. ve tüm bnlar bedava.

kızılay'a kan falan vermeyin yahu. öyle bir şüpheniz varsa bile kan vermeyin, zaten donör formunda yazıyor, şühheniz varsa kan vermeyin diye, aids misiniz, hepatit misiniz diye, sadece test yaptırabilmek için mi kan veriyorsunuz diye. yalan yanlış doldurup sırf test için kan bağışlamayın. çok yanlış bir şey bu.

yanınıza bir partner alıp devlet sağlık kurumlarına gidip biz evleniyoruz diyin. hepsini bedavaya yapacaklardır.

vaktinde belge filan kontrol etmiyorlar diye duymuştum ama sadece duyum işte.

(bkz: bomonti çay bahçesi )

halitağa caddesinin çevresindeki bilardo salonlarına bakın. paralel caddede boğanın karşısında kadıköy bilardo salonu var. onun alt katında var masa tenisi.

sahil şeridinden giden her araçla gidilebilir. samsun, istanbul, ankara arabaları çok sık kalkar.

dandik turizm şirketlerini tercih edin. hem ucuz olur hem de abi kenarda indir dersen indirir, uğraştırmaz.

havaalanından çıktıktan sonra (meydanı arkanızda bırakıp) sola döndüğünüzde 50 metre ileriden kalkan minibüsleri bulabilirsiniz. havaalanında bekleyen taksiciler daha uzaktan kalkan başka bir servislere götürüyorlar. (daha uzakta olduğu için). firmanın kartı da vardı ama geçen gün attım :) güvenlik görevlilerine sorsanız gösterirler. 20.30 uçağınızın iniş saatiyse eğer her uçaktan sonra servis var.

sanırım tüketici gazetesi gibi bir şey vardı, bedava, netten vriyorsun ilanı üstelik.

verme. :)

duyuruda söylesen sayılmaz mı? gerçekten merak ettim.

sayılmaz. resmi bir basın organı değil. notepad'e yazıp screenshot çekmekten farkı olmaz hukuki olarak.

gondermemek gibi bir sey olmaz, biraz yogun ve bazen lakayit bir yerdir, ancak alisverislerimde simdiye kadar sorun yasamadim.

aynı gün kargo diyo bunda da geç göndermezler heralde artık. teşekkürler efenim.

son kullanıcıya satış yapan en büyük 3-5 şirketten biridir kendileri, güvenebilirsiniz.

ben alışveriş yaptım. hatta anakart işlemci external disk ve ekran kartı aldım. 8 nci ayda wd harici disk bozuldu, geriye gönderdim sıfırını gönderdiler. şimdiye kadar çok az kişi sorun yaşamıştır.

en büyüklerden sayılır.

Ben de laptop için combo DVD sürücüsü aldım, sorunsuz gönderdiler ve gayet güzel çıktı.

herşeyleri güzel sadece çok çok çok yoğun çalışıyorlar adamlar ve ürünlerin depodan çıkıp kullanıcıya veya kargoya verilmesi aksıyor. ama %100 veriyorlar. ayrıca sıfır problem çıkartıyorlar. seviyorum kendilerini.

benle bu firma arasında henüz bir anlaşmazlık olmadı. olduğunuda duymadım zaten.

teb bana 300 tl yazmama rağmen 1000 tl limitli kredi kartı gönderdi. bence kolayca sahip olunabilir ona.

not: ben de öğrenciyim.

amerikan express var bende daha gecen bi yer gormedim.bi ske yaramio bide kol gibi odicen kart ücretini ama hava var o ayri:) ögrencie gold veriolar
ama hsbc orencilere verio kısa sürede

artık her banka çok kolay veriyor kredi kartını. buyüzden hangi bankadan almak daha avantajlı olur, onu düşünmek lazım.
ben bonus derim. hem en çok yerde taksit imkanı veren kart o, hem de en çok puanı o kazandırıyor. yıllık üyelik aidatı da 35 tl. hemen hemn bütün bankaların kartı var ama ben sürekli onu kullanıyorum.
eğer garanti vermezse, ikinci tercih yapı kredi olabilir.

denedim, garanti vermedi daha önce. sadece otomatik fatura ödeyeceğim bir kart olacağı için özeliklerine de bakmıyorum.

rapor veriyorum: dün gece 4'te teb'in üniversiteb başvuru formunu doldurdum, öğle 12'de arayıp bilgilerimi konfirme ettiler, akşam faksımı çektim. 4-5 gün içerisinde kartım elimde olacakmış (250 - 1000 arası bir limitle).

indiriliyor.
gerekiyor.
dvd-rom'un firmware'ine müdahale ediliyor.
orange box'ın içinde var.

araştırınız, ixtreme firmware.

donanimhaber.com forumlarında xbox kısmına bakınız.

cok deil yanıldıcı olabilirim o yüzden bişi diyemem ama en basta 2 türlü var birisi geçiriceni anlıo öbürü anlamio.ama sogan mogan koklatanlar var yada kolanya fln sanırım beyin kapali olduu için faydasi yok diolar gereksiz diolar ama bak tekrar soluorm öle aman aman kesin bilgi deil bunlar

benimkiler de kesin bilgiler degil: nobet geciren kisilerin kaslari kilitlenir nerdeyse, parmaklarini cok sikip zarar verebilirler ve dillerini isirabilirler. ozellikle dilini isirmasina engel olmaya calisin.

www.osmantanik.com

eğer başınıza gelirse (ki allah korusun) sakin olmaya çalışacaksınız. kendi daha önceden geçirmişse bu duruma alışmıştır zaten, dendiği gibi kendisine zarar vermemesini sağlayın sadece.

resmen kucağınızda ölüyor gibi olabilir, psikolojik olarak bunu atlatabilirseniz yeterlidir sizin için.

Nörolog olan babama danıştım. Kendisi şöyle diyor: Ağır bir nöbet durumunda yapabileceğiniz tek müdahale hastanın kendine (özellikle başına) zarar vermesini engellemek olacaktır. Fakat bu sırada kasılmaları engelleme yönünde bir müdahalede bulunulmaması gerek. Kenetlenmiş ağzı ya da kolları açmaya çalışmamalısınız. Kolonya, soğan gibi şeyler koklatmayın kesinlikle. Eğer nöbetin ardından kısa bir süre geçtikten sonra 2. bir nöbetle karşılaşırsanız en yakın hastahaneye götürmeniz gerekmekte.

bu konuda tamamen bilgisizim ama düzenli ilaç kullanıyorsa, doktor takibinde ise nöbet geçirmemesi gerekir. hem öyle birşey olsa seyahat edemez vs. diye düşünüyorum, size de söylerdi böyle bir durum var diye?

epilepsi tedavisi eskisi gibi değil. yani nöbet geçirmez diye düşünüyorum ilaç alıyorsa, en azında korkutucu tehlikeli nöbetler olmaz.

ilk gün gitmezsen çok şey kaçırırsın.

okula git, ders kaydı bok püsür onları hallet.. sonra yaklaşık 2 hafta sonra oturmaya başlar bişiler.. o arada 1-2 kere de gidersin işte..

belki duymak istediğin cevap bu değil ama, ilk hafta hatta ilk gün gitmek her zaman iyidir. hocaların ilk hafta dediklerini kaçırmamak lazım. hatta bazıları aklına bile yazabilir, ilk hafta gelmemişti dimi bu? diye düşünebilir kendi kendine. var öyleleri. ayrıca ekle-sil döneminden faydalanmak için de hangi ders iyiymiş hangisi kötüymüş onu bilmek gerek ki istemediğini değiştiresin.

lisedeki gibi ilk hafta ders yapmazlar olayını üniversiteye başladığımdan beri hiç görmedim. koşturur gibi ders yapılan bir bölümdeysen, tanımadığın insanlardan ders notu isteme olayı pek hoş olmayabilir samimi olmadan. bunları dikkate almakta fayda var.

diğer üniversiteleri bilmiyorum ama odtü ilk günden derse başlar biz sike sike gideriz ilk günden

okula gitmedeki baremin dersleri kaçırmamak olsun. ilk hafta gidersem çöm olurum. ikinci hafta gidersem hede hodo salla. ders ne zaman başlarsa (işlenmeye) o zaman git. genelde de ekle sil ile başlar dersler. bazen ondan biraz sonra. bunun yanı sıra eğer birinci sınıfsan, insanlarla tanışmak için bu tür fırsatları da kaçırmamanı öneririm. -birinci sınıf olacağını taban alarak- eğer şu sıralar tanışmazsan sınıftakilerle ilerde de arka sıralarda oturan ve sınavdan önce ön sıra kızlarıyla bi şekilde muhattap olma zorluğu çeken biri olma olasılığın yüksek.

okulun ilk günü 2 saat boyunca 200 kişilik sınıfta harıl harıl osmanlıca işlendiğini bilirim. evet 1. sınıfta. o derse gelmeyenlerin de 4 sene boyunca osmanlıca'da problemli olduğu gözlemlenmiştir.

amele gibi gitmek istemiyorum ayaklarını geçelim. ders varsa gideceksin. asıl lisede gitmeyecektiniz o derslere. üniversite yan gelip yatma yeri değildir (mahmut hoca mode on). ilerleyen yıllarda "eğer sırf diploma almak için gitmiyorsanız" dersleri kaçırmamak için elinizden geleni yapacaksınız emin olun.

edit: zaten ilerleyen zamanlarda çok kaçmak isteyeceksiniz bir de. şimdiden devamsızlık yapmayın. bazı hocalar takar devamsızlığa. bi de dersin ağırlığına göre falan gidip gitmeme kararı alırsınız yakında. bunlar için ilk derslere gidip hocaların nabzını dinlemek şart.

özellikle ilk sene ilk gün o havayı solumakta sayısız faydalar vardır :)

ilk gün fena ortam yapılır. hatta şuan selamlaşmaktan utanan bazı insanların muhtemelen içip de "merhaba ben osman, skydiving'den hoşlanırım" demişlikleri bile vardı. zevkli olur yani.

Hangi okuldasın bilmiyorum ama Bilkent'te ilk günden başlardı dersler, hatta ilk derse ödev yapıp getirmen bile gerekirdi bazen. Yani dersler okul başlamadan başlardı.

ilk günden gidilmelidir. kesinlikle avantajlarla doludur ilk günden okula gitmek. ha, bu avantajlar okuluna göre değişir. ama lakin ki avantajdır en nihayetinde.

esas amele gibi gitmek dediğin ilk günden sonra gittiğinde olur. düşünsene millet tanışmış birbiriyle, herkes ikili üçlü gruplar olmuş, muhabbet ediyolar. sen tek başınasın, hangi gruba kaynak olsam diye bakıncaksın, daha kötü. oha çok abarttım, ama git sen ilk gün. herkesin ilk gün anıları vardır, arada bir muhabbeti açılır konuşulur, sen de yaşamamış olma.

Ben kendi adıma başını kaçırdığım dersleri çok zor topluyorum ve belli başlı üniversitelerden birinden okuyorsan ders başlar ilk gün.

son siniftayim, 4 senedir kayitlarin basladigi ilk gun giderim okula sabah 8 gibi. hem okulu sevdigimden, hem de bi isi yapiyosam en duzgun sekilde yapmak istedigimden. lisede degilsin artik. universite hayati benzemez oyle hic bi seye.

"açıldığı gün amele gibi gitmek" ne demektir bi kere?

ekle-sil döneminde okula gidip sabahtan akşama kadar ekle-sil yapılmıyo. dersleribeğenip beğenmeyeceğine(?) göre hangi derse devam edip hangisine etmeyeceğine karar veriyosun o dönem.

ayrıca sınıf ahalisinin en karışık olduğu zamandır ilk hafta. insanları tanırsın, kimler kafana uygun, kimlerin kumaşı sağlam, kimlerin sütü bozuk onlarla ilgili intibalar edinirsin...

ama boşver. sen takıl 1-2 hafta daha. gitmene gerek yok... gittiğinde hazır herkes gruplarını oluşturmuş olur. hocalar işin inceliklerini paylaşmış olur, herkes okulu babalarının çiftliği gibi görmeye başlamışken sen okula yabancılık çekersin. sorun olmaz bence. hem (bkz: üniversitede kızlar teklif ediyomuş)...

var, ama öncelik olarak gerilerde kalırsınız. zira bi kere başvurup bu hakkınızdan vazgeçmişsiniz.

siz tekrar deneyin, belki bir ihtimal çıkar. yasal olarak başvuru hakkınız saklı yani.

peki nereye başvurcağımı tam olarak bilen var mı?abdi ipekçi yurduna mı ? eski yurduma mı? yurtkur merkezine mi?

aynen. hepsinin ücreti farklı, web sitelerinde var dağıtıcıların.

oradaki fiyatlarla ayrı ayrı çarpıp fatura hesaplayabilirsiniz. veya sadece o T'leri götürün onlar fatura çıkarsın size.

okunurken de adam getirip rfid ile okuyor. olmadığı zaman dediğiniz gibi elle yazıyor.

bkz:makel

celeron 2.4 ghz 7 için çok yavaş. vista gene bir nebze ama 7'nin bir ton görsel efekti bilmem nesi var, onlar olmadan da kullanmanın bir zevki yok açıkçası. vista deneyin, olmazsa xp'ye devam derim.

adamın biri pentium 400 de çalıştırmıştı, 128 mb ram mi ne vardı.

bence rami arttırsanız çalışır. ama ultimate yüklemeyin, kasarsa aero'yu kapatırsınız.

bu sistemde bile canavar gibi calisir. abimin celeron 1.2 ghz 512mb ram li notebookunda bile sorunsuz hizmet vermekte. xp den performans olarak hicbir farki olmayacagini dusunuyorum.

çalışır çalışmasına ama ne kadar süre stabil çalışır? 2 ay sonra ıkınmaya başlamasın? başlar başlar, windows bu. sisteminiz kaldırsa bile bel bağlamamakta fayda var.

win7 vistaya benzemez. ole kasmalar tikanmalar olmaz. win7 yi ilk betasindan beri kullaniyorum. hala ilk gunku performansini koruyor. oyundur, programdir, kodlamadir. herseyle denedim. windows 7 icin bu sefer olmus diyebiliriz. gonul rahtligiyla her turlu bilgisyara yukleyebilirsiniz

-"Yok artık sayın seyirciler"
yahoyt.com
-"266 MHz işlemci, 96 MB bellek ve 4 MB ekran kartından ibaret olan donanıma maruz bırakılan 2009 yılının işletim sistemi, 1997'den kalma sistemde güzelce yüklenip açılmayı başarmış. İşi daha da abartıp bir de 166 MHz işlemci ve 1 MB ekran kartıyla deneyen hackerman1, bellek yetmediği için orada kalmış."

650 civarı dönemlik harcı var. senede 1300-1400 arası işte.

şimdi akşam olduğu için fakülte hizmetlisi tuvaleti, elektriği kapatıp giderse hakkınızı arayıp açtırırsınız bunlar zaruri ihtiyaç. ama ne bileyim laboratuvarlar filan yetkili yok diye kapanacaktır büyük ihtimal. bu yüzden akşam 10 da internet lab'ı kapalı diye birşey yapamazsınız muhtemelen. herşey aynı şekilde olacağından sosyal aktiviteler sekteye uğrayacaktır tabii ki.

ama aslında sosyal aktivitelerde avantajınız çok olacaktır. zira gün içinde millet derslere girmeye çalışırken istediğiniz aktiviteyi yaparsınız, hiç kimse iö'sünüz diye sabah kulüplere uğrama demez.

ders verimi dersen, bence iö'ler daha avantajlı. zira sabahın köründe afyonu patlamadan 5-6 saatlik uykuyla derse giren onlarca öğrenci oluyor sınıfta ve masal gibi geçiyor dersler.

not: uludağda değilim ama iö'süyle çok haşır neşir olan birinci öğretim öğrencisiyim.

2.5 senelik 2. öğretim uludağ elektronik öğrencisi olarak;

1- dersler evet genelde 17de başlıyor, ama lab-uygulama dersleri falan öğlen olabiliyor. derslerin bitişi de günden güne değişiyor, bazen 19da bitebilirken, kimi günler 23e kadar okulda kaldığımı bilirim, değişken yani.(17-23 falan yazmak ne ilginçmiş, 5-11 desene lan)

2- kendi açımdan tam tersi, daha çok verimli geliyor bana. sabahın köründe kalkmak zorunda kalmıyorum. ama tabi bu kişiden kişiye değişebilir.

3- şimdiye kadar girdiğim sınavların %90ına 1. öğretimlerle birlikte girdim. toplu yapılıyor genelde. en azından bizim bölümde böyle.

4- sosyal etkinlikler için de, etkinlikten etkinliğe değişir herhalde, çok geniş bir alan olduğu için pek bir yorum yapamayacam.

5- yanar genelde, üşüdüğümü hatırlamıyorum hiç.

6- harç fiyatları belli olmadı daha ama 650 idi geçen dönemler, yüzde 8 zam geldi diyolar, hesapla işte.

bonus 7- görükle candır.

bir de benim gibi başka şehirden geleceksen bursaya, alışmak zor gelebiliyor başlarda. bişeylere kafan takılırsa çekinme msj at falan bana.

2 ay civarında düzenli olarak toplamda 4 ay kadar VG ile uğraştım.son bir ayımda HardLine Progainer kullandım (2 kilo civarında tükettim) 53 kilodan 56 kiloya kadar çıktım fakat 2 haftadır verdiğim ara yüzünden 55 kiloyum son durumda.Boyumsa 175.

Programa katılabilirim belki.Hali hazırda okul başlayınca da devam ettirmeyi düşündüğüm Max Ot programım var gerçi ama beslenmeyle ilgili bir programım yok.

ne yalan söyleyeyim ben! 180 boya 60 kilo yakışmıyor.

raysimenov(et)gmail.com a mail atıver olur mu?

ihtiyacım var.

[email protected]

bana da lütfen
[email protected]

eski programı arkadaşım, yeni programı kendim için [email protected] adresine mail atmanızı rica etsem?

eski program : (git: www.bodytr.com)

ben mi yanlış anladım bilmiyorum ama yeni program da henüz mevcut değil bu şekilde oluşturalacak ?

yamuluyor muyum ?

geek'im, ihtiyacım var. fakat disiplinsiz adamın tekiyim, öyle spor salonlarına filan gitmek uzun iş.

yandan yandan izlerim sizi. harekete geçersem feedback veririm +rep

Arkadaşlar buradaki bütün maillere haber vereceğim (yalnız mailleri açık yazmışsınız spam gelmesin düzeltiverin), Ramazan sonra başlamanın daha uygun olacağını düşünüyorum çünkü oruç tutan ya da tutmak isteyen (misal ben) arkadaşlar olacaktır.

Ramazanı formunuzu yitirmeden geçirmeye çalışın.

Yeni programı da yukarıda linki verilen eski program gibi yayınlamayı düşünüyorum. Daha iyi önerileriniz varsa lütfen söyleyin, elimizden bir şey geliyorsa daha iyi hale getiririz.

Bir de izole (konsantreye boşa para vermeyin) whey proteini, glutamin, kreatin, amino asit, casein, balık yağı tableti, multivitamin, için para ayarlayın. (Sen bir enkazsın programına girmeyip hiç spor yapmayanlar glutamin almayabilirler, kreatini de benim önerilerime uygun dozlarda daha az kullanacaklar.)

Yukarıda saydığım ek besinleri piyasadan daha düşük (istisnasız bütün sitelerden ve dükkanlardan) fiyatla program başlamadan satışa koyacağım. Ne kadar kâr edeceksin derseniz, hiç etmeyecektim ama o kadar emeğe karşılık asgari bir kârla satarım bu aramızda kalsın :-) Maksat sizlere yardımcı olabilmek, iyi niyetime inanmamak da serbestsiniz tabii ki. Zaten ben nelerin lazım olduğunu yazdım isteyen benim fiyatlarımı bekler ve aynı ürünlerin kaça satıldığını araştırır, isteyen başka yerden alır yani benden alıp almamanız zerre kadar önemli değil, siz spor yapın kaslanın kilolanın bu bana yeter.

@carnicero :-)
sen bir enkazsın programı evdeki imkanlarla yapılabilecek (koşu harici dışarı çıkmaya bile gerek yok) basit ve emin ol etkili bir program yani bunun gibi bir programa başlayabilirsin, istediğin kadar düzensiz yaşa, hareket etmemek seni daha da kötü hale getirir. İyisi mi edebiliyorken hareket etmen.

@nevrochaotica
Dikkat edersen ben weight gainer koyabilirdim ama koymadım çünkü bunları genelde israf olarak değerlendiriyorum ve çok özel durumlar harici kolay kolay önermiyorum. Bu programda beslenme ve dinlenme gibi konular hakkında da sizleri serbest bırakmayacak ve dediklerimi yapmanızı isteyeceğim. Beslenme konusunda sizleri görmediğim için size işte aynen bu dediğim bir rehber veremem ama ortalama değerleri yakalamanızı sağlayacak basit yöntemleri falan hep göstereceğim (sabah kalktığında kaç gram whey almalısın gibi)

İnternetten program yürütmek sanıldığından çok daha zor, genellikle kesin çizgiler koyamıyorsunuz ve bu nedenle herkes için AZAMİ yararı yakalama şansınız yok. Kör dövüşü. Sen bir enkazsın programını uygulayan aynı kilodaki insanlar bile kilo alır ya da kilo verir, bilemem. Belki de o program baızları için biçilmiş kaftan olur, bunu da bilemem. Herkesin vücut yapısı o kadar farklı ki, insan bunları bilmeden katı kurallar koyamıyor. Bu nedenle bütün insanlara hitap edebilecek ama aynı zamanda olabildiğince etkili bir program oluşturmak çok zor. Elimden gelenin en iyisini yapacağım tabii ki, azami yarar olmasa da yarar sağlayacağına kuşkum yok, Allah utandırmasın diyorum şimdiden.

bana da lütfen (:

paintov et hotmail.comm

çok ihtiyacım var hacı. hızır mısın sen :)

sakingitarist at hotmail.com

weider mega mass ile 1 ayda antremanla birlikte 6 kilo, ertesi ay ise 4 kilo aldım. 56 dan 66 ya çıktım.korkup bıraktım kullanmayı. ki balık yağının gözüne vurmuş gram kilo alamamış, kahvaltıda 2 porsiyon iskender ile açılış yapan bir hayvanım.
neticede fit ve zayıf sayılamayacak bir vücuda sahibi oldum.şimdi hayvanlaşmaya yelken açmak, dar kesim sacit gömlekleri içinden fışkırmak istiyorum. hadi bakalım;

[email protected]

Ramazan'dan sonra başlayalım diyorum, ramazan süresince şınav barfiks idare edelim. Bi de sahiden masraflı olacak, ama buna değecek. Sorusu ve görüşü olan varsa programı başlatmadan bazı şeyleri netleştirelim.

hasanayan at live.com
hayvanlar gibi istiyorum. öyle böyle değil. sanırım sen ulaşacaksın bize, beklemedeyim.

karluk bana da atar mısın
[email protected]

Aşağıdaki e-posta bu başlıktaki bütün komançerolara atılmıştır:

Selamlar,

Ben ekşi duyurudan Karluk.

www.eksiduyuru.com

Kendinizi hazırlayın program yakında başlayacak, 250 - 300 (sırf supplement için) lira da para ayarlamaya çalışın ancak ilk ay bu paraya gerek yok siz şimdiden ayarlamaya başlasanız (zengin değilseniz) gerektiği zaman paranız hazır olmuş olur. Siz de ben programa start verene kadar şöyle bi hareketlenseniz (fiziksel olarak) iyi olur. Bu arada ucuza yumurta, süt ve tavuğu falan nereden alabileceğinizi de gözden geçirin. Bulgur pilavını sevin, tereyağına tapın.

Program başlayacak, az kaldı.

Sevgiler, saygılar.
İlşad ÖZKAN
bodytr.com

bu program işe yaramdı mı ? yarım yamalak okudum siteden gayet hoş gözküyor . boyum 1.86 76 killoyum en azından 5 kilo almam gerekiyor. crankes at hotmail..

bu program derken?
kilo alma programı başlamadı, sen bir enkasın programının amacı da kilo almak değildi.

tmm biraz daha okuyunca anladım . dediğim gibi yarım yamalak okumuştum . sen bir enkazsın'da son durum nedir ?

sen bir enkazsın programı yaklaşık 2 ay önce bitti

Karluk'tan haber gelecek diye Eylül'den beri spora başlayamadım. Ben olmuyorum bari Allah razı olsun.