Duyuru ahalasi merhaba.Uzun bir soru - görüş talebi olabilir bu, bu nedenle kusura bakmayın.Bir kaç ay önce bir takas yaptım. Bu takas karşılığında bir ilin sınırlarında olan, 6.000 hektara yakın bir arazi aldım. Arazi dediysem, 49 yıllığına kiralanmış, 43 yılı kalmış orman arazisi.Burayı değerlendi
Duyuru ahalasi merhaba.
Uzun bir soru - görüş talebi olabilir bu, bu nedenle kusura bakmayın.
Bir kaç ay önce bir takas yaptım. Bu takas karşılığında bir ilin sınırlarında olan, 6.000 hektara yakın bir arazi aldım. Arazi dediysem, 49 yıllığına kiralanmış, 43 yılı kalmış orman arazisi.
Burayı değerlendirmek için bir çok alternatif düşündük, düşünmesini - iletmesini istediğimiz yerler oldu derken; maalesef akla uygun bir şey bulamamıştık. Doğaya zarar vermeden, kalıcı bir yapı yapmadan istediğimi yapabiliyorum burada. "Kendin pişir kendin ye" diyenler, "Piknik alanı" diyenler, "Kır düğünü" falan diyenler oldu ama; olacak iş değil onlar bana göre.
Benim aklımda ise bir proje var.
Daha önce sözlükte yazdığım gibi;
www.eksisozluk.com bir çok avlağa gittim yurtdışında bugüne dek. Türkiye'de de gittiğim 1 - 2 yer oldu.
Avlak nedir derseniz; avlak, genelde avlanabilecek kanatlı yaban hayvanları, keklik, bıldırcın, sülün gibi; yetiştiren, yetiştirmese de elinde bol miktarda tutan yerler. Siz oraya gidiyorsunuz, hayvan başına para ödüyorsunuz ve satın aldığınız hayvanlar bu araziye salınıyor. Ardından o araziye ava çıkıyorsunuz.
Bir çoğunuz şu noktada benden nefret edip okumayı bıraktı büyük ihtimalle. Kalanlarla devam edeyim;
Türkiye'deki avlakların en büyük sorunu hayvanların yetiştirilmesi ve arazinin küçüklüğü. Çok dar alanlarda yetiştirildikleri için, çok fazla insanla muhattap oldukları için maalesef uçamıyor bile kuşlar, kaçamıyorlar sizden. Bu da eğlenceli değil haliyle. Aynı zamanda araziler küçük, etrafı tellerle çevrilmiş ve genelde keklik uçmadığı için; bu araziler içinde onları avlamak kolay iyi bir köpekle. Bu nedenle ne ben - ne de bir çok avcı zevk almıyoruz Türkiye'de olan avlıklarda avlanmaktan. Fakat vahşi doğada da kalmadı pek kuş - böcek, avlaklara gitmek zorundayız bu yüzden keyifli bir av için.
Şimdi "sen ne düşüyorsun?" derseniz;
Öncelikle geniş alanlarda, uçarak, çok çok az insan görerek yetiştirilen kanatlılar olacak düşündüğüm yerde. Bunun yanı sıra tavşan, zaman zaman domuz avına da müsait olacak düşündüğüm avlak.
Bu proje içine dahil olan diğer şey; yapay göller. Bu konu hakkında herhangi bir sorun yok, izinlerini alabiliyorum. Bir kaç tane yapay gölün içine atılacak bol miktarda alabalık ve sazan düşünüyorum. Öyle boku çıkacak kadar bol miktarda değil, her olta attığında gelmeyecek ama 5 oltada 1 kere gelecek kadar belki. Yine bu balıkları çiftliklerden alıp; göllere atmak problem değil.
Bir diğeri de konaklama.
Söylediğim gibi kalıcı yapı yapma şansım yok ama prefabrik yapılar için sorun yok. Bir kaç gündür araştırıyorum, şu görsellikte bir evde karar kıldım şu an için;
i.imgur.com 
Herhangi bir ağaç kesimi falan olmayacak evlere yer açmak için, fazlasıyla uygun alan var.
Ama bu evlerin en önemli özelliği şu olacak; önelikle o ayaklar suya, yani yapay göllere basacak. Yapay göllerden birine. Yani verandadan olta atabilecek orada kalan. Fakat bu evler aynı zamanda ağaçların, ormanın arasında olacak ve ciddi ciddi doğanın içinde yerler gibi olacak. Dileyen kişi konaklayacak orada, balık tutacak ya da sülün vuracak, verandada mangal yakacak. Bu evlerinde evine göre belli bir konaklama ücreti olacak. Hiç tüfek atmadan da dileyen gelip kalabilecek bu evlerde. Oltayla balık avlayacak sadece. Onu da yapmak istemezse öyle dağın içinde yaşayacak işte bir haftasonu.
Arazinin olduğu bölgeden bir çay geçiyor. Yapay göllerin yapımı da sorun değil bu yüzden.
Bir de restaurant olacak aynı zamanda. Yine prefabrik bir yapı elbet. Vatandaş gündüz avını yapacak, hava kararırken restauranta gelecek vurdukları ile beraber; restaurant onları pişirecek onlara, rakılarını da açacak, mezelerini de verecek. Arkadan da Zeki Müren plakları çalar.
Bahsettiğim araziye ulaşmak için Ankara'dan arabayla 5, İstanbul'dan yaklaşık 9 saate ihtiyac var. Av merakı olan insanlar için sorun değil bu mesafeler. Ayrıca söylediğim gibi; konaklama imkanı da olacak.
Atladığım, merak ettiğiniz şeyler varsa yazın, onları da eklerim.
Şimdi,
Sizce nasıl proje?
Artıları - eksileri neler?
Ne olursa daha iyi olur ya da ne olursa siz de gelmeyi düşünürsünüz böyle bir yere?
Yenmeyecek herhangi bir hayvan olmayacağı için, yenmeyecek herhangi bir hayvanı kimse öldürmeyeceği için "ama canilik - katillik" zırvalarını ciddiye almayacağımı da belirtmek isterim.