Arkadaşlar bu yıl ÖSS sınavı sonucunda Özel(Vakıf) Üniversitesi'nde okumayı düşünen kişiler ya da kişilerin yakınları olarak tercih kriterleriniz hakkında fikirlerinize ihtiyacım var.Konu hakkında görüşlerinizi iletirseniz çok sevinirim...

soru başlıkta. bir sonraki fenomen sizce ne olacak? adaylarınız veya tahminleriniz var mı? veya var olup da benim haberim olmayan neler var?

arkadaslar ben bu aleti ilk önce arkadasımın bilgisayarından itunes a baglayıp müzik uygulama falan yukledim ; kendi bilgisayarıma taktıgımda bu verileri otomatikmen silmeye calısıyor bu verileri silmeden yeni seyler yüklemenin yolu var mı?
birde bu alete ebook nasıl atılır hangi klasore atılır neyle acılır falan?

Not; jail break yok

dün ankara'nın üç ayrı yerinde üç ayrı dev gibi şişme hayvanat gördüm. biri gençlik parkı'nın önünde, dinozor mu ne öyle bir şey. biri az ileride adliye'nin yanındaki park gibi yerde, bunu otobüsle geçerken gördüğüm için cinsini bilemiyorum. sonuncusu da güvenpark'ta çirkin mi çirkin bir goril. kimbilir daha nerelerde neler vardır.

nedir abi bunlar? melih gökçek tarzı sürreal ankara süslemesi mi?

Evet en öncelikli amaç onu kırmamak olacak ama çok inatçı biri düşüncelerinden kolay kolay vazgeçmeyecek biri bu kişi. Siz böyle bir durumda nasıl bir ikna yöntemi uygularsınız yani ufak bir hikaye vs. ile bir şekilde onu memnun ederek onu ikna etmeniz gerek ve konu ciddi bir konu.
böyle işte. :) ikna kabiliyeti konusunda becerikli duyurucular bi yardım edin bi yöntem bi anektod vb. bir şey fln önerin böyle zamanlarda işe yarayacak gizli formülleriniz vardır kesin :)

No Country For Old Men filmini ispanyolca izleme gafletinde bulundum. Konusmalardan pek birsey anlayamadim ne yalan soyleyeyim. Ozellikle serifin filmin sonlarina dogru tekerlekli sandalyedeki adamla ve bir kadinla cay icerken konustugu sahneler falan... Konusmalari ve filmi ozetleyecek var mi?

iyi günler ahali..

şöyle bir durum var liseden mezun oluyorum. sınavlardı falan filan bir de mezuniyet gecemiz varmış. ben genellikle eşofmanla yaşantımı sürdüren bir insan olduğumdan dolayı bu konulardan hiç bir şekilde anlamamaktayım. sanırım takım elbise giyicektir tüm dostlarım ben nasıl birşeyler giymeliyim ? akıl fikir verebilirseniz sevinirim.

bu arada 1.86 boyunda kumral 93-95 kilo aralığındayım. kimseye selam etmiyorum. hepinizi seviyorum.

*akıl fikirden kasıt markalar, bana uygun modeller, hangi renk kravat,ayakkabı falan filan..

Özellikle iş yaşamında yeni fikirler ve değişik bakış açıları sağlamaya yönelik yaratıcılığı geliştirme yolları neler olabilir?

merhaba,

hitler ve/veya stalin'in konuşma kayıtlarını arıyorum internetten. indirebilmem gerekir aynı zamanda.
görüntülü olursa çok harika olur.
salt ses kaydı da fena olmaz.

önerisi olan?

teşekkürler...

kardeşime öğretmeni ödev vermiş. 10 adet içinde anlatım bozukluğu olan türkçe şarkı bulması gerekiyormuş. pek vakıf değilim konuya.

yardım edebilecek olan var mı?

teşekkürler.

Bugün bu şerefsiz hayvanlardan bir tanesi hediye geldi. Böyle küçücük bir şey. Kafesi falan var ama ne yer ne içer bilemedim. Yem mi alayım yoksa başka bir şey mi? Bir de neler yapılır bu hayvanla, mesela etrafa salabilir miyim? Kısacası tavsiyeler.

20. yüzyıla damgasını vurmuş, insanlığa mal olmuş yazarların kitaplarından önerecekleriniz nelerdir?

modern klasikler diyelim ya da.

Tarihin bir döneminde "zulme" uğramış halkların, bunu unutturmamaya ve bunun tüm dünya tarafından bilinmesini sağlamaya çalışmalarının, siyasi çıkar dışında bir amacı var mıdır? "Siyasi çıkar", toprak veya bağımsızlık talebi dışında ne anlamda bir çıkar olabilir peki? Ya da olabilir mi?

Merhabalar,
Apple'ın online store'undan bilgisayar alsam Türkçe klavye iliştirtmem mümkün mü? Bir bileniniz var mıdır? Ve nasıl?

Teşekkürler,

Tünaydın orta dünyalılıar

bir daire 3 öğrenciye oda oda kiraya verilebilir mi?
elektriklerini sularını internetlerini ödesem hafiften yurt gibi olsa ama resmi olarak yurt işine falan girmesem

mümküm müdür?yasal mıdır?

yolu yordamı nedir?

zaman bolluğundan tekrar dexter izleyesim tuttu. ama nerede kaldığımı bilemedim.
son izlediğim bölümlerde bir savcı mı yoksa belediye başkanı mı ne vardı? zenciydi galiba. dexter ın yaptıklarını biliyordu sanki. dexter da onun istediği kişileri öldürüyordu.
aklımda böyle bişeyler kalmış.
şimdi ben en son hangi bölümlerde olabilirim?
(buna göre bir kaç bölüm geriden takibe başlıycam)

siz bu tarz gömlekleri nerdne alıyorsunuz,hani house un giydigi tarz salaş şeyler arıyroum...teşk.

ne gibi zorluklar ya$arım; yemek olayı sanırım sınırlı, peki ne kadar su istersem istiyim içebilir miyim/temin edebilir miyim? tuvalet olayları nasıl oluyor? gecenin 4'ünde çi$im gelse ne yaparım, her koğu$ta tuvalet var mı? saçların/sakalın uzaması serbest mi? (beline kadar saçla girsen keserler mi) istediğim kitapları e$-dost-akrabadan temin edebiliyorsam kimseden izin almadan okuyabilir miyim? (yoksa dı$ardan kitap yasak gibi falan mı) televizyon var sanırım, ayda yılda bir de olsa internet imkânı var mı? sıcak sudan ne haber? lig maçlarını izleyebilir miyiz? (hiç olmadı ispanya ligi için ntvspor falan var mıdır) yatma-kalkma saatleri serbest mi? (kahvaltıya gitmiyorum diyerek uykuya devam edebilir miyim)

Özellikle kendi yaptığı kefiri tüketenlerin düzenli sayılabilecek biçimde tüketmeye başladıktan sonra ne gibi değişimler gözlemlediklerini merak ediyorum.

Bu da benim için önemli. Düzenli sayılabilecek biçimde kefir tükettikten sonra bir zararını gören oldu mu?

Düzenli sayılabilecek biçimde kefir tüketmek alt sınır olduğu için belirttim. Düzenli içenlerinkini de merak ediyorum tabiki. Sadece denemek için alıp-yapıp içenlerinki sanırım pek sağlıklı olmaz.

yine öncelikle herkeşe merıbamı vereyim sonralıkla da anlatmaya başlayayım..
bir önbilgi olarak belirtmek isterim ki bendeniz gerçekten çok içine kapanık bir insanım.. hani bir "klavye delikanlısı" bile olamayacak kadar çekingenim.. sadece gerçekten çok samimi olduğum insanlarla yüzyüze ya da internetten konuşabiliyorum.. ergenliğimden beri sürekli olarak insanlarla iletişim problemi yaşıyorum..
ama asıl konu bu değil.. asıl konu; benim bir arkadaş grubum var.. ve gerçekten arkadaş grubumda bir kişi hariç herkesle çok yakınım.. o bir kişi de kendisinden hoşlandığım çocuk olmakta.. ve arkadaş grubunda o da ben hariç herkesle çok yakın..
sanırım bugüne kadar konuştuğumuz şeylerin çok az olmasının tek sebebi benim.. ilk tanıştığımız zamanlarda benimle konuşmak için çaba sarfediyordu ama o ne zaman bir muhabbet açsa, elimden geldiği kadar kısa tutmaya çalışıyordum çünkü cidden yüzüm kızarıyordu, ellerim titriyordu, ve normalde göz teması kurma problemimi aşmama rağmen yüzüne bakamıyordum.. e böyle olunca bi süre sonra o da benimle konuşmaya çalışmayı bıraktı.. bazen topluca bir yerde oturup konuşurken, bana baktığını gözümün ucuyla görüyorum ya da tesadüfen göz göze geliyoruz ama işte o zamanlarda resmen elim ayağıma dolaşıyor abartılı el kol hareketleri, mimikler yapmaya başlıyorum..
hani onunla birlikte olmayı falan bıraktım en azından onunla konuşabilmeyi istiyorum ama bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum.. bunu nasıl yapabileceğim konusunda yardımcı olursanız çok sevinirim.. şimdiden çok teşekkürler..

merhaba...
daha önce girdiğim duyurulara bakarsanız hep medikal, hep benzer. oramda bilmemne var nedir burama şöyle oldu neden tarzı sorular. ben artık sıkıldım bu durumdan. şimdi de beyin tümörü üzerinde duruyorum, kulağım tıkalıydı 2 gün önce de ondan. şimdi de böyle otururken sanki kafam gidip geliyormuş gibi hissediyorum, bilmem belki de okuduğum belirtilere göre şeyler uydururyorum. ne yapmak beni paklar a dostlar?

ek : 19 yaşındayım, öğrenciyim, şehir dışında tek başıma yaşıyorum, kışın uzun süren bir ilişkim bitti.

filtre programlar kullanıyor millet ama onlar da her seferinde sayfayı taradığı için internet yavaşlıyormuş. bir de bazen donuyormuş bilgisayar. bu siteleri engellemenin filtre program dışında bir çaresi yok mudur? bir yerlerde dns'le engellemekten falan bahsedilidiğini hatırlıyorum.

bir de şunu farkettim. ganelde eğer internette o an yapacak bir işim yoksa giriyorum bu sitelere. garip bir çekiciliği var yani. bi bakıyorum, hoop içindeyim. ama yazı yazmak, herhangi bir konuda araştırma yapmak söz konusu olduğunda aklıma gelmiyor. yani diyeceğim şu ki; bana internette zaman geçirecek şeyler önerin. ekşisözlük değil ama diğer sözlüklerden birinde hesabım var. arasıra yazıyorum. ama insanın aklına sürekli yazacak bir şeyler gelmiyor. ne olabilir onun dışında?

house mainfield a veda ediyor ve...?tşk

Sevgili duyuru insanları,
Öncelikle konuya biraz kendimi tanıtarak başlamak istiyorum, ben 23 yaşındayım, üniversiteyi 2 sene de olsa yurtdışında okudum, istanbul bağdat caddesinde ikamet ediyorum annem babam halam teyzem hepsi üniversite mezunu aklı selim kişiler,iyi bir ailem var, mavi gözlü ve sarışınım çoğu insan baya güzel oldugumu söyler.
2 aydır liseden arkadasım olan birinin abisiyle çıkıyorum. Çocuk 28 yaşında, lise mezunu 1 ve 2'şer sene olmak üzere 2 kere ceza evinde yatmış (2si de kavgada adam yaralamaktan) şu anda parasını illegal yollardan kazanıyor. Aslen insan olarak çok çok iyi biri anlattıklarına ve benim de gözlemlediklerime göre hayat onu bazı şeyler yapmaya zorlamış. Ben bi de şunu söylemek istiyorum ben salak biri değilim, gözlem ve olayları yorumlama yeteneğim hayli gelişmiştir, çogu şeye sadece insanların anlattıklarına göre yargılamam mutlaka kendi iç sesimin ne dediğine bakarım. Neyse ne diyordum, ben aslında çocukla ilk başta arkadaşlık falan değil, bi tadilat işi için millete birini aradığımı söylüyordum, işte bu liseden arkadaşım da benim abimin bi tanıdığı var sana çok ucuza halleder falan diye bizi tanıştırdı, ilk tanıştıgımda bi garip hissettim çünkü hakikaten cocuk acayip yakışıklıydı, sonra kendi kendime - ki başından neler geçtiğini lisedeki arkadaşımdan biliyordum- kızım saçmalama senin elin serserisiyle ne işin var kendine gel dedim.
Gel zaman git zaman bizim bu evdeki tadilat nedeniyle -çok da yakın oturuyoruz kendisiyle- bakayım işi nasıl yapıyorlar bahanesiyle bi kaç kere gidip geldi. Ben bi baktım benim gönlüm buna akıp gitmiş. Kendi kendime yapma etme dedim, sen nerdesin o nerde dedim, bir türlü dinletemedim. Ben de bir salaklık mı var? Sizce bizim ilişkimiz yürür mü? O her defasında beni çok sevdiğini, bana aşık oldugunu daha önce yaşadıgı hiç bir şeye benzemediğini söyleyip duruyor, bir keresinde birbirimiz için uygun olmadıgımızı söyleyip ayrılmaya çalıştım, iş yerime ayrı oldugumuz her gün çiçekler gönderdi, arkadaşlarından duyduğum çok üzgün olduğu, evden çıkmadığı ve benden başka bişey konuşmadığı haberlerine dayanamayıp barıştım ve yürütmeye çalışacağımızı söyledim. Aklımın %85'i ayrı dünyalarda yaşayan insanlar oldugumuzu ilişkimizin asla yürümeyeceğini söylerken %15'i de beni bu kadar çok sevip el üstünde tutan birini neden bırakacakmışım diyor. Ne yapacagımı bilemiyorum.
Kendisinin de normal bir hayatı olan normal bir insan olmasını çok isterdim, ama işlediği suçlar yüzünden beraber oldugum adamla bi yurtdışına bile çıkamayacak olma düşüncesi sinirlerimi bozuyor, sicili affa uğramazsa hiç bir zaman dogru dürüst bir işe giremeyecek - nasıl oluyor bilmiyorum ama daha hiç para sıkıntısı çektiğini görmedim, yaşadıgı evin de maşallahı var - kariyer falan hak getire yani, üniversite desen zaten ayrı bir hayal, ben bu sene master hayalleri kuruyorum yanımdaki adam lise mezunu, nasıl olacak bu iş diye düşünüyorum. Diğer yandan sadece 2 ay olmuş olmasına rağmen gözüme bir baktıgında neye canımın sıkıldıgını anlıyor, istemediğim bişeyi kesinlikle yapmıyor, canımın sıkıntısını geçirmek için elinden geleni yapıyor, annesi ve ailesinin büyük bir kısmıyla tanıştım (babası vefat etmiş), arkadaşlarının nerdeyse tamamıyla tanıştım ve hepsi ondan duyduguma göre beni çok beğenmişler, en önemli şeyse onun yanında kendimi iyi hissediyorum. Normal bi arkadaşımmış gibi onunla muhabbet edebiliyorum, onu yapma bunu giyme şuraya gitme diye beni asla kısıtlamıyor, saçma kısakançlıklar yapmıyor. Beraber içip içip sokaklarda saçmalayıp gülebiliyoruz, çogu şeyi beraber yapmak çok daha eğlenceli geliyor. Bir yandan da şu anda yaptıgı şeyden dolayı her an evi polisler basacakmış gibi diken üstünde yaşıyorum, her an hapse girebileceği düşüncesi sinirlerimi allak bullak ediyor. Etrafımdaki hiç bir kimseye onu anlatamıyorum, nasıl biriyle beraber oldugumu anneme anlatmaya kalksam heralde kadın kalp krizi falan geçirir, arkadaşlarıma da anlatamıyorum allah bilir neler neler söylerler bana. Aslında buraya da neden yazdım bilmiyorum ama en azından kendi kendime ölçüp tartmaktan sıkıldım, başka insanların fikirlerini duyarsam kendimi bu garip ilişkiden daha çabuk kurtarırmışım gibi hissediyorum, fikirlerinizi bekliyorum.

uygulama ayarlarini karistirdim hepsine baktim, kesinlikle boyle bir uygulama yok. ki daha once kazayla ekleyip kaldirmistim sonradan. demin baktim birinin profiline girdigimi gostermis. simdi bu nasil benim bi arkadasimin profiline baktigimi buluyor ve nasil engellerim?

link: apps.facebook.com/hayraedebabdc/

evet nerede satılır?

merhaba adı sanırım yasak şehir ama orjinal adını bilmiyorum. insanlar 25 yaşında yenilenme adı altında özel bir törenle öldürülüyordu. neydi orjinali?

Yurtdışındaki -Almanya- bir üniversiteye girebilmek için ne şartlar gerekiyor?

yakında modlar benim bi tarafımı mikicek ama neyse. ingiltere de ingiltere


ben burda kıbleyi nasıl bulurum lan? olur da namaz kılarım. buralarda mosque yok

ve bir de en iyi simcard hangisidir? pay as you go asda alacam ucuzmuş.


ve 3. soru boy 1.yetmişin küsürü ama bilmiyorum ne . ben ortalama boy olarak kısa kalıcam diye korkuyordum ama normal çıktı. evet boy komppleksim var. neden böyle kısa lan bu ingilizler? yoksa gordugum deve oglu devenin ogulları böyle karışık ırklımıdır?.

öte yandan kısa durmamak oldukça iyi geldi baa eki eki eki.

Selamlar sinema severler,

Daha önce bir yönetmen tarafından uygulandı mı bilemiyorum, ama parlak gibi görünen bir fikrim var. Seyircinin çok hoşuna gideceğini düşünüyorum. Olay şu;

Şimdi çok sevilen kült olmuş süper bir filmin süper bir sahnesini alıyoruz, mesela matrix filminde sokakta yürüken morpheus neo ya nokia telefonu versin bişiyler anlatsın ama aslında izlediğimiz film kel alaka biçimde matt damon un bir macera filmi olsun.

Onlar bir bankanın önünde önemli birşey görüşürken (matt damon ve bir başka oyuncu) arka planda başka filme ait çok bilinen bir sahne, işte morpheus neo ya birşeyler anlatsın vs. vs. Aklıma da örnek gelmedi, ama anlatabildim sanırım. Beni anlayan varsa daha güçlü bir örnek te verebilir mi?

Sizce bu hiç oldu mu veya mümkün mü? Sonuçta devir reklam devri, aynı yapımcılara ait filmlerde bu olay gayet olabilir sanki, çok temiz ve hoş bir reklam olmaz mı? İlla adamları yeninden oynatıcaz diye bir durum yok, arka planda takılabilirler montajvari bir olayla. Ama gerçekten hikayenin tam içinde yeniden oynasalar şahane olur.

www.youtube.com

bu hangi anime

merhaba. 2008'den beri onay bekleyen çaylak bayrağını gururla taşımaktayım. herşeyin zamanı, sırası var diyerek kendimi avutuyorum. dile kolay iki yıl oldu. 10 entry'mi tam olarak ne zaman bitirdiğimi hatırlamıyorum ama hepsini yazmak için çokta geç davranmadığımı hatırlıyor gibiyim.
sizden ricam şu on yavrucağı inceleyip, bana akıl vermenizdir. bunca yıl bekleyip -olmamış bu- dedirtmek yakışık almaz. beyninize kuvvet.

sigara-

# yokluğu bir dert, varlığı bin yara olan soyu batasıca bir meret. on yıllık arkadaşım, bazen sırdaşım, bazen düşmanım.

pro evolution soccer 2010-

# japonlar'dan nefret etmemi sağlamış oyun. ırkçı bir adam değilim fakat sokakta gördüğüm ilk japon'a kafa göz dalasım geliyor. bundan dört sene önce, gece gündüz pes6 oynarken, japonya'ya taşınma planları yapan ben, şimdi de bu gereksiz çemkirme hakkını kendimde görüyorum üstadım.
neyse oyunu sonuna kadar savunan arkadaşlar elbette bana kızacaklar fakat oyun b.k gibi. teknik olarak negatif detaylar verilmiş, üstünden geçmeye gerek yok. şunu belirtmeliyim ki 3 maç üst üste yapınca adamı bayıyor. olmamış diyoruz ve 2 puan vererek serinin en kötü oyunu seçiyoruz. (bu tam olmamış gibi)

benim adım orman-
# şebnem ferah'ın şekersiz pasta tadında olan son albümü. pastanın içinde un var, nişasta var, kakao var, lakin şekeri yok.

nil kıyısında-

# www.nilkiyisinda.com isminde, bir internet sitesine sahip olan, nil karaibrahimgil albümü.

karagöz ile boşverinbeni-

# tek başına bir apartman dairesinde yaşayan ve balkonunda misafir ettigi iki kumru ile aile bağı kuran, yalnız bir adamın hikayesini muhteşem bir dille anlatan, ferhan şensoy kitabı.

serol-

# sayesinde defalarca sertab erener konserlerine beles girdigim yardım melegi, fukara dostu, eski mohikan.

avrupa yakası-
# her sezon başında ''artık eski tadı kalmayacak'' denmesine ragmen, yinede göz ardı edilmeyecek kadar çok izleyici kitlesine sahip olan dizi.

peder zickler-

# hayatında hiç mizah dergisi okumamış eksisözlük yazarı.

yiğit özgür-
# uykusuz'un son sayisinda hasta oldugu gerekcesiyle, espirilerinden* yoksun kaldigimiz karikatürist. son haftalarda ki tatsız karikatürlerini, bu hastaligina bagliyoruz, gecmis olsun!

rodrigo barbosa tabata-
# futbol macerasına 99'da brezilya'nin ''paulista'' takimiyla baslayan ve bu sürecte 13 takim degistirip 30 gol bulan, japondan bozma brezilyali futbolcu..

Şimdi ben sezon sezon alıp baştan sona kaptırıp izleyip sonunda da 'Vay be' diyebileceğim diziler istiyorum. (Sopranos gibi sonlar olmaz olsun!) İlla bitmiş olması gerekmez, 1 sezon yayınlanmıştır ama coşturmuştur o da olur. Tercihen polisiye/aksiyon(bkz: 24 ), drama((bkz: Lost ), bilimkurgu(bkz: Galactica )..
İzlediğim diziler (Bitenler de dahil):
(bkz: Flashforward )
(bkz: Dexter )
(bkz: True Blood )
(bkz: Prison Break )

yeni bilgisayarımda bir sorun var. toshiba satellite a500 aldım. itunes yükledim şarkılarımı attım. ama şarkıları çalarken sanki şarkılar takılıyor. böyle minik minik "tıkırtı"lar geliyor sesten. ses kalitesini düşürdüm, windows media player'da çalmayı denedim kar etmedi. neden olabilir böyle bir sorun?

Yahu selami ozturkten her gun sms geliyor. Kisisel bilgilerimi verirken boyle seylere cok dikkat ederim kimseye telefon numarami boyle kullanma hakki verdigimi sanmiyorum.

Her neyse, her gun Kadikoy Bld. isminden gelen bu SMS lerden kurtulmanin en kolay yolu nedir sizce?

Merhaba. Bu iki güneş gözlüğü markasından sizce hangisi daha şık ve kaliteli? Bir de kahverengi camlı mı yoksa mavi camlı gözlükler mi daha şık?

inci sözlük hakkında ne düşünüyorsunuz.

küfür hakaret boyutu o kadar önemli degil hani ekşiden daha eglenceli diyebilirim.

o sözlüğe baslayınca ekşiden sogudum çok ciddi bir ortam gibi gelmeye başladı.

önemli not: kızarkadaşıyla ilişkiye girip üstüne inci yazıp nette yayınlayan inci.org, benim bahsettigim inci.sozlukspot. lütfen yyanlış anlamayın.

şimdi bir insanevladı fakir ama zeki(işte kendi çapında) ise bu insan işinde başarılı ise ve akademik olarak da yükselmek istediyse ve devlet kurumlarından yeterince nasibini alıp diskinmiş ise artık bir özel üniversitede temiz temiz yüksek yapmak isteyemez mi? özel üniversitelerin yüksek lisans bursları için kriterleri acaba nelerdir ya da var mıdır byle burslar...

arkadaşlar bi tane kız var, bide ben varım.bununla epey samimi olduk. bende hoşlanıyor gibiyim. ama bunu söylemeyi cesaret edemiyorum, biraz da hazır değilim.hatta öyle bi samimi olduk ki neredeyse kanka olduk. herşeyini anlatmaya başladı. tamam dinlerim iyi hoş da bu benim canımı sıkıyor ne yapmalıyım ??

bugün best of south park gecesi yapmayı düşünüyorum. favori bölümlerinizi yazararak bana yardımcı olur musunuz ?

Umarım şımarıkça bulmazsınız birazdan dökeceğim içimi..

Çok bunaldım dostlar, çok.. Nefes alamadığımı hissediyorum bazen, içim sıkılıyor resmen.

Hayat hep böyle mi gerçekten? Sabah kalk, işe git, akşama kadar çalış, çık, duruma göre arkadaşlarınla takıl, bişiler ye/iç, eve git (ya da doğrudan eve git, film/dizi izle, kediyle oyna, bilgisayarda takıl, uyu => sabah kalk işe git, akşama kadar çalış...

Çok sıkıldım ben bu döngüden. Farklı bir şeyler yapıyorum, yapmaya çalışıyorum (felsefe seminerleri alıyorum mesela, mitoloji öğreniyorum, sivil toplum derneklerine mümkün mertebe destek olmaya çalışıyorum vs) ama bunların hepsi de hayat döngüsünde yeniden rutinleşiyor her defasında. Şımarıklık olarak demiyorum, gerçekten, ama ciddi anlamda ben çok sıkıldım bu döngüden.

28 yaşındayım. 25 yaşıma kadar küçük bir şehirde ailemle yaşadım. Sonra herşeyi bırakıp yurtdışına master yapmaya gittim, yeni bir hayat kurdum orda. Sonra ülkeye dönüp İstanbul'a taşındım, yeniden yepyeni bir hayat kurdum. 1 yıl sonra çalıştığım işi ve evimi değiştirip yine farklı bir hayat kurdum. Şimdi yaklaşık 1 buçuk yıldır aynı iş, aynı ev, aynı düzen.. şeklinde devam ediyor. Acaba bende "yeni yaşam kurma" bir alışkanlık haline gelmiş olabilir mi? Bu kadar çabuk sıkılmam normal mi?

Danışman avukatım, çalıştığım yerden ve yaptığım işten çok memnunum. Maaşım çok iyi olmasa da çok huzurluyum ve evimle işim yürüme mesafesinde. O nedenle işimi/evimi değiştirmek istemiyorum şimdi. Ama bazı sabahlar o kadar bunalmış hissediyorum ki, yine her şeyi bırakıp bebek bakıcısı olarak da olsa yurt dışına hiç bilmediğim bir yere gitmek, yine farklı bir hayat denemek istiyorum. Ama sonra? Yine o hayattan da sıkılıp bir daha bir daha yeniden başlamak istemeyecek miyim?

Keşke konsolos falan olsaydım, 2-3 yılda bir başka ülkede yaşasaydım.. Ama yok, artık çok geç..


Neden böyleyim, bu rutin(!)lerden zevk alabilmek, ya da zevk almayı da geçtim, bu kadar bunalmamak için ne yapmalıyım?

Ufak bir iki ayrıntı da vereyim: 25 yıl boyunca çok kötü bir yaşam geçirdim. 24 yaşından beri anti-depresan kullanıyorum (majör depresyon teşhisi konmuştu, sanırım intihar öncesi son aşamadaydım). Hayatım boyunca 1 defa aşık oldum, bir tek onunla uzun sayılabilecek bir ilişkim oldu. O kişi şu an başkasıyla evli ve çocuğu var. Benim hayatıma sonrasında başkaları da girmiş olsa da, hiçbirine aşık olamadım, hiç biriyle uzun bir birliktelik yaşayamadım. Bir daha da aşık olabileceğim konusunda hiç umudum yok..

Anti-depresanların kifayetsiz, dostların yetersiz kaldığı bu psikolojiden nasıl kurtulurum? Bu şekilde hissedeniniz var mı? Siz napıyorsunuz hissedince?

Not: "seviş geçer" cevabı gelecektir muhtemelen. söyleyim, geçmedi. :p :)

--------

Okuyamayanlar için özet: Hayatın rutininden çok sıkıldım, ne yapmalıyım?

Hepinize teşekkürler ama hepsini okuyanlara ayrıca teşekkürler.
Hepsini okuyup bir de cevap verenlere artık teşekkür yetersiz, kocaman öpücükler. :p :)

selam arkidişler,

ufacık bir nargilem var artık. ama bunun suyunu ne kadar koyacam, başka incelikler neler bi yazıversenize gari. su icine giren boruyu gececek mi, degecek mi nedir, folyoyu ince mi delmek gerek, kalın mı, bi anlatıverin gari.

seğelün.

bir dönem sözlük yazarıydım, ancak entry sayım pek de fazla değildi, sonra ilgilenmiyorum zaten diyerek acc yi arkadaşa devrettim, o da yazdığı siyasi yazılar yüzünden ban yemiş. ben de dedim bari tekrar üye olayım, canın sağolsun. o da ne, bildiğin 22.000 insan var önümde ve çok ta değişmiyor... Cidden ilk kez sözlükte şöyle bir şeyler yazasım geldi de onda da sanırım bu gidişle 2 sene falan bekleyeceğiz gibi gözüküyor.. ben diyorum ki toplu yazar alımı 21 aralık 2012'de olur bu saatten sonra anca, o da işte malum, marduk yazar falan oluruz. neyse sadede geleyim, başlıkta soruyu cevaplarsanız sevinirim, var mıdır bir fikri olan?

1965-1980 yılları arasında bir tarihte babamın sinemada izlediği bir korku filmi. kendisi sadece kızların okuduğu bir okul(kolej)'da cinayetler işleyen katili hatırlıyor.

bonus: filmin 2. yarısını izleyememiş.

Ben mi yanlış gördüm, yoksa yanlış mı hatırlıyorum bilemedim. 2050'li yıllar. Gotham şehri hala suçun merkezi. Batman ise yaşlandığı için artık ortalarda görünmüyor ve inzivaya çekiliyor. Bir gün Bruce Wayne bir çete tarafından köşeye kıstırılıyor ve parası gasp edilmeye çalışılıyor. O anda genç bir eleman ortaya çıkıyor ve Batmanvari hareketlerle yaşlı Bruce'u kurtarıyor. Ardından da tahmin edeceğiniz gibi Bruce elemanı yanına alıyor ve kendisi Alfred moduna geçip genç elemana Batman ekipmanını veriyor. Cine5'te yayınlandı sanırım bu çizgi film. Diyeceğim o'dur ki bu versiyonun adı ne? Sorum budur. Herkese teşekkürler.

romantik-komedi tarzı olabilir. ya da insanın içini karartmasın yeter. tavsiyesi olana bıcır bıcır kaliteli evlatlar nasip etsin Allah diye dua edicem.

not: knocked up ı izledim.

arkadaşlar şarkı indirmek istiyorum bana lime vire den başka alternatiler söyleyebilirmisiniz. hangisini tercih ediyosunuz.

zabıt katipliği klavye sınavında 180 kişi içinde ikinci oldum. sınava giren 180 küsür aday içinde en yüksek kpss puanı da benimdi. mülakatta 4 sorunun üçünü bildim. adamların verdiği puan 55. adalet mi lan bu? hiç bi soruyu bilemesem kafadan 50 gelmesi lazım zaten. mülakata giren 20 küsür erkek içinde tek takım elbiseli olmayan ve uzun saçlı olan bendim. sırf mülakat için janti olmak da bana ters geliyo arkadaş. rol yapar gibi... bundan mı elediler ne ettiler?

bi de bi şey sorucam. ne zamandır kafamda bu. samimi söylüyorum bu olayla ilgisi yok. tamam lan biraz etkisi vardır belki: insan gibi yaşayabileceğim, insanların birbirlerini şekillerinden dolayı yargılamadığı, devlet memurlarının insanları azarlamadığı, adaletin hakkaniyetli işlediği bir yer var mı bildiğiniz?

katarda üniversite eğitim dili ingilizcemidir?

ilk defa bir yarışmaya katılcağımdan ne yapayım bilemedim.
şimdi duyurusunda fotoların isimlerini soyad,ad-01 şeklinde yazın diyor. ancak doldurulacak formda altta fotoğraflar için olan bölüme ne yazılacak tam anlayamadım. en iyi tahminim "fotoğrafların isimleri yazılır herhalde" oldu.