[]

Yemek yedikten sonra kalbin hızlanması

Geçen Ramazan'da iftarda oldu, dün de yaklaşık 18-20 saat aç kalıp yemek yedikten sonra oldu. 100-120 arası gidip geliyor. Normalde nabzım 65-70.

Normal midir yoksa gidici miyim?


 
Bir dahiliye uzmanına görün.
Muhtemelen üst batın ultrasonu isteyecektir.

Kötüsünü düşünürsek böyle. İyisini düşünürsek eğer. Çok yersen, vücut bunu sindirebilmek için bir efor sarf eder, bu da nabzı yüksektir.
  • Mirket  (07.08.22 11:29:23 ~ 11:36:11) 
uzun süre aç kalırsan muhtemelen gördüğün ilk yemeği hızlıca ve çok çiğnemeden yersin.
bu durum bu yaşanılan şeyi açıklayabilir. elbette bir uzmana görünmek en doğrusu. görünmeden önce yemekte yavaş ve iyice çiğneyerek yemeyi et deneyerek farkı gözlemleyebilirsiniz.

  • debian  (07.08.22 22:58:41) 
[]

Galata Kulesine yakın otopark?

İspark olsa süper olur çok para vermek istemiyorum.
Bildiginiz bir otopark var mi?



 
Karaköy'de İspark katlı otoparkı var. Galata Kulesine yürüyerek 10 dakika. Ya da Tünel ile yukarı çıkıp yürüme mesafesini 5 dakikaya düşürebilirsin. Orası uzak gelirse
Kuledibi katlı otoparkı var. 2 dakikalık yürüme mesafesinde.

Fiyatları da şöyle: kuledibikatotoparki.com
  • himmet dayi  (29.07.22 08:44:39 ~ 08:53:44) 
tarlabaşından inerken kuledibi göz hastanesi tabelasını takip ederseniz kuleye gelene kadar otoparklara rastlarsınız. kulenin dibinde var hemen bi tane, hastanenin karşısında da var, aşağıda bankalar caddesinde ispark var, perşembe pazarında ispark var. karaköy katlı otoparka bırakmak biraz yorucu olabilir.


  • vincenzo  (29.07.22 17:09:59) 
[]

Bulgaristan'a girişte en az kaç ay geçerli pasaport

olması gerekiyor?

Not: pasaport tipinden dolayı vize problemim yok.


 
Planlanan ulkeden cikis tarihinden sonra en az 3 ay gecerli olmasi gerekli.


  • joelskellington  (27.06.22 13:08:13) 
[]

Sıfır araba hiç mi yok Türkiye'de?

450-500 bine kadar bir sıfır araba almak istiyorum.
Şu bayilerde araba yok muhabbeti tüm markalarda mı geçerli?

yani...

- yok
+ hiç mi yok?

 
fiattan geçen hafta aldık var şartları arabanı takasa vermen. Renaultta var 2 3 ay sonraya teslim ediyoruz diyorlar. markaya bağlı, bence ellerinde var, sürekli kur artışı yüzünden bekliyorlar.


  • mikahakkinen  (23.06.22 23:54:54) 
Herhangi bir galeriden alabilirsin, 2 senedir sifir araba sorunu hic olmadi sadece liste fiyatlari yalan oldu.
istedikleri fiyati verirsen tira 8 tane koyup evine getirirler.
Bayi = galeri zaten.
  • divit  (24.06.22 02:56:32) 
2 ay önce 65hp 1.0hp sıfır clio aldım, 300 bine. araba dik yokuşları çıkmıyor.


  • codergonnacode  (24.06.22 13:45:25) 
Istanbul'daki bazı bayilerde gerçekten araç yok. Anadolu'daki bayilerde olabiliyormuş ama distribütörler il dışına özellikle Istanbul'a satmayın diye özellikle uyarıyormuş. Çünkü bu sefer o bölgeye araç kalmıyor.

Istanbul-Ankara-Izmir dışındaki büyük şehirlerdeki bayileri arayıp, o şehirden arıyormuş gibi davranırsanız stok bilgisi öğrenebilirsiniz. Bir arkadaşım bu şekilde Gaziantep'ten aldı.
  • kaptankedi  (24.06.22 15:05:34) 
[]

Adobe Illustrator'unuz varsa küçük bir rica

Şu EPS dosyasını indirip sadece yazılarını güzenleyebileceğim bir PSD dosyasına dönüştürebilir misiniz?

Dosya: www.freepik.com

Çok teşekkür ederim şimdiden.

 
convertio.co

bu tarz eps-psd online çevirici siteler işe yaramıyor mu?
bildiğim bir alan değil sadece işinizi kolaylaştırır mı diye sorayım dedim.
  • la traviata  (17.06.22 13:59:52 ~ 14:00:05) 
@la_traviata

maalesef işe yaramıyor. tek parça resme dönüştürüyorlar dosyayı. ben metinleri vs düzenleyebilmek istiyorum.
  • işimdeyim gücümdeyim  (17.06.22 14:15:27) 
affinity publisher diye bir programda çevirdim (işe yarar mı bilmiyorum). ÖM ile gönderiyorum.


  • faithless  (17.06.22 14:36:24) 
Ben bu tip görsellerin düzenlemesini Adobe Acrobat'ta yapıyorum. PDF'i düzenleye basıyorum sağdaki sekmelerden, metinleri tarayıp düzenletiyor. Fontlar bire bir tutmayabilir ama onu ayarlarsın nasılsa.

edit: denedim ancak metinlerin çoğunu acrobat da okumuyor, online bi illustrator sitesinde açtığımda da metinleri görsel olarak algılıyor.

belki şunu yapabilirsin. eps'yi online olarak açıp metin layerlarını silip üstüne sen photoshopta istediğini yazabilirsin. ben bir deneyeceğim. becerebilirsem atarım buraya.

edit 2: şunu bi dener bakarsın işini görüyor mu diye. işteyim bu kadar çözebildim.

drive.google.com
  • vaveylababa  (17.06.22 15:24:40 ~ 15:36:36) 
[]

Disney+ aile grubunuza katılırım

iki sene önce buradan bir netflix grubuna katılmıştım, her ay aksatmadan ödemesini yaparak devam ediyorum.

her ayın 15'inde ödemesini yapmak üzere disney+ aile grubunuza katılmak isterim.


 
[]

eskiden mesken tarifesinde olan ev ticarethane tarifesinde görünüyor

yeni bir ev aldım, iskansız.
elektrikte falan böyle sıkıntılar yaşayacağımı biliyordum fakat,

eski ev sahibi son elektrik faturasını attı, tarife normal, mesken görünüyor. fiyatı da normal mesken fiyatı.

biz üzerimize aldık, ticarethane oldu.

sebebini bilen var mı?
o adamdayken de iskan yoktu. nasıl olmuş olabilir bu?

 
Konunun iskan ile alakası yok sanırım, çünkü iskan olmasa bireysel abonelik alamazsınız daireniz/dükkanınız için. Binaya komple şantiye elektriği verilir iskan yoksa.

Eğer çok eski bir yapıysa, yani iskan olmaması yeni bir konu değil de 25-30 senelik bir konuysa bu tür yapılar yukarıda bahsettiğim konudan bağımsızlar, bireysel abonelikler alınabilir.

Sizin abonelik işleminde memur hata yapıp, mesken yerine ticarethane kısmını işaretlemiş olabilir.

İdareye bir başvurun, düzeltirler mutlaka.
  • John Bloor  (08.06.22 10:13:18) 
[]

Amerikan donanmasına karşı namaz kılmak ne demek

34 yaşında adamım, ülkenin şu saçma salak olaylarını hala tam kavrayabilmiş değilim.

Az önce gene sözlükte gözüme çarptı.

Ne bu şimdi?
Ne alaka amerikan donanmasına karşı namaz kılmak?
Biri özet geçebilir mi malum kişiye anlatır gibi?

 
m.enbursa.com

Bu mevzu galiba
  • ceketimi alip cikcam  (04.06.22 15:58:55) 
Çok eski mevzu. öncesinde o zamanki siyasi ortamı ve kıblenin ne tarafta olduğunu o kimselerin gerçekte kim olduğunu düşünmek gerekiyor sanırım


  • Erva  (04.06.22 16:21:38) 
Kıbleye dönmemişler amerikan donanmasına dönüp kılmışlar namazı. Bence burada problem, namazın nerede kılındığı. Amerikan donanmasından önce önünde herhangi bir insan da olabilir ama nihayetinde ya topluca kılıyorsan camide kılarsın ya da bireysel kılıyorsan belli bir odada bir evde vs kılarsın namazı. Sanırım burada yapılan şey namazı topluca ve bildiğin toplumun gözü önünde gemiye dönerek, gemiyle arasına fazla mesafe koymadan namaz kılmak. Yoksa herhangi bir kapalı yerde olunsa nasıl ölçülsün ki donanmaya dönüldüğü?

O dönemde genelevlerde çalışan kadınların grev yaptıkları da biliniyor. Biz elin gavuruna iş yapmayız deyip dükkanı kapatmışlar.
  • muhayyer divan  (04.06.22 21:08:25) 
yapan ülkücüler falan değil bizzat siyasal islamcılar.

(bkz: altıncı filo'nun kıble olması)
  • paintov  (05.06.22 13:07:00) 
[]

İskansız ev aldım, şimdi ne olacak?

Aylar sonra kafama göre bir ev bulunca bir aptallık ettim ve satıcının sözüne güvenerek iskanlı sanıp iskansız ev aldım.

Tapu kat irtifakı.

Ev 2012'de tamamlanmış, artık iskan alınması mümkün değilmiş.

Ne olacak şimdi? Dolandırıldım mı? Ev yıkılacak mı?

Elektrik (şantiye elektriği) ve suya (ortak sayaç) ne oranda fazla ödeyeceğim?

Üzgünüm be.

 
2018 de imar barışı sayesinde abonelikler konuta dönmüş, yapı kayıt belgesi alınmış olabilir.

alınmadıysa büyük ihtimalle seneye çıkacak olan imar barışında başvuru yapıp sorunu çözersiniz.
  • bu yolun yolcusu  (23.05.22 13:04:11) 
istanbul un %90 ı böyle. bir şey olmayacak sadece kredi kullanılamadığından alırken satarken biraz zorlanılır onun dışında aynen devam :)


  • visenfoni  (23.05.22 13:36:00) 
kat irtifaki varsa konut kredisi kullanılıyor diye biliyorum.
ileride af v.s. gelirse başvuru yaparsınız.

oturmak içinse zaten hiç kafaya takmayın bir şey olmaz. yatırımlıksa biraz daha ucuza gider iskanlılara göre.
  • nuisance  (23.05.22 13:54:24) 
iskan bir anlamda bu ev denetlendi herşeyi tam ve mevzuata uygun yapıldı demek değil mi?
şahsen ben oturmak için böyle bir ev almam.

  • astronom bey  (23.05.22 14:35:44) 
İskan neden alınamamış önce onu öğrenmek lazım, belki de basit bir şey yüzündendir ve kimse ilgilenmemiştir.

Mesela müteahhit sgk primlerini yatırmamıştır, ondan alınamamıştır. Belediyeye "müteahhit kaçtı" diye başvurulursa SGK borcu sorgulanmadan da gerekli harçlar ödenip iskan başvurusu yapılabilir.

Ama çok süre geçmiş, uğraştıracağı kesin.

Eğer projeye aykırı bir yapım mevcutsa, kaçak bir çatı katı, kaçak bir bodrum katı vs gibi. O zaman imar barışı olmadan iskan almak imkansız.

2018 yılında neden başvurmamış bina sakinleri imar barışına acaba?

Şu an size tek zararı satarken zor satacak olmak ve elektrik su aboneliklerinin ortak olması problemi. Hem fiyatı yüksek hem de toplanması ödenmesi vs binadan birinin uğraşması lazım.
  • John Bloor  (23.05.22 14:45:36) 
O kadar af cikmasina ragmen almadilarsa sorunludur ya da para vermeyen cimri komsular vardir.

Neyse takma kafaya seneye 1 milyon fazlasina satarsin.
  • divit  (23.05.22 15:46:51) 
imar barışı ile kat mülkiyetine dönersiniz sadece apartmandakileri örgütlemek lazım.

ev alma işleri gerçekten sıkıntılı iyi araştırmak gerekiyor.
  • diviner  (23.05.22 16:21:37) 
iskansız sıfır ev aldım, 2018 yılında %10 civarı piyasanın altında bir fiyata. kredi kullandım sorun olmadı.

en büyük problem elektrik faturası. benzer kullanımda aynı semtteki insanlara 200 lira elektrik faturası gelirken bana 400 liralarda fatura geliyordu. özellikle son zamlardan sonra 600 liranın altında fatura ödemedim.

bunun dışında herşey normal vergisini vs ödüyorsun. apartman birlik olursa af ile ya da kanuni yollarla iskan alınabiliyor.
  • prezarlatif  (23.05.22 16:22:14) 
Kat ittifaklı tapu kredi çekmeye mani değil. Zaten yeni yapılacak evlere temelden satın alacakların kredi çekebilmesi için yapılmış bir şey bu tabir. Ama 2012 çok eski, ciddi bir sorun var bence de. Tüm sakinler afları takip edin +1


  • crimson man  (23.05.22 16:24:10) 
Telde olduğum için edit yapamıyorum. *irtifak


  • crimson man  (23.05.22 16:24:40) 
[]

GTA 5 gibi ama şiddet içermeyen oyun

Merhaba,
Çocuğum için GTA5 gibi açık bir dünyası olan ama şiddet içermeyen bir oyun arıyorum. Bildiğiniz böyle bir oyun var mı?



 
bi ara lego worlds diye bir oyun vardı...


  • substituent  (01.05.22 22:40:43) 
Araba falan sürmekse mevzu Forza Horizon 5

Yok karakter oyunuysa, genellikle şiddet yada + yaş aralığı sınırı oluyor.

Açık dünyadan kastınız online mı yoksa evden çıkmasın ama dış dünyayı bilsin mi detaylandırırsanız daha iyi yönlendirilebilir.

Ayrıca yaş da önemli bir kriter.
  • baldan kaymak  (01.05.22 23:31:51) 
Minecraft bile iceriyor. Zor gibi. Acik dunyada ne yapabilirsiniz ki baska?

Arabali oyunlar olabilir belki. Mesela crazy taxi serisi eski ama yayalara carpamiyorsunuz. Veya driver san francesco da sehirde gezmelik. Siddet yoktu diye hatirliyorum.

Bu arada ben cocukken doom, max payne, cs, quake arena vs. oynamis biri olarak siddete, küfre, alkole, ickiye o kadar uzagim ki ugrassaniz boyle birini yetistiremezsiniz herhalde.

O yuzden dogruyu yanlisi anlattiktan sonra ne oynadiginin cok da bir onemi olmayabilir.
  • ananiyimioguz  (01.05.22 23:32:00) 
Eğer PC'deyse ve uğraşırım derseniz family friendly gta modları var. Sadece haritada free roam yapıp takılıyorsunuz. Argoyu filtrelediğini sanmıyorum ama.

Onun dısında zelda ve zelda alternatifi PC oyunları olabilir.
  • dr doofenshmirtz  (01.05.22 23:33:35 ~ 23:34:00) 
nintendo switch alabilirsen animal crossing
bu oyun kadar siddetsiz, only good vibes oyunu ne gordum ne duydum

  • nibba  (01.05.22 23:45:54) 
Eastshade,
Ghost of a Tale,
Outer Wilds,
Spirit of the North,
Beyond Blue,
Abzu,
Journey.

Steam'de var hepsi oradan incelersin. GTA gibi değiller tabi, ama içinde vurdu kırdı, alkol-uyuşturucu, fuhuş, entrika vs. olmayan, açık dünyası olan ve keşif odaklı oyunlar. Özellikle çocuk için harika olur. Hayal gücünü geliştirecek, bellekte olumlu izler bırakacak oyunlar.
  • mantheman  (02.05.22 01:31:21 ~ 01:33:06) 
[]

Github'da depolama sınırı var mı?

Tüm repositoryler 10 GB'ı geçemez gibi?




 
repository depolama limiti olarak kesin bir limit yok, ama 1 GB dan kucuk olmasini tavsiye ediyorlar. 5 GB dan kucuk olmasini da ozellikle oneriyorlar. cunku yavaslayacagini soyluyorlar. sanirim buyuk repository ler icin "cold storage" yapiyorlar.

dosya boyutu olarak da 100 MB limitleri var.

docs.github.com
  • emrahday  (27.04.22 11:15:11) 
[]

Gayrimenkul alım satımında parayı / tapuyu alamama korkusu

Ben diyelim bir ev alıcam.
1 milyon ev.
Anlaştık adamla.
Tapu dairesine gitmeden mi ödeme yapacağım?
Ödemeden sonra adam kaçarsa?

Veya ev satıyorum.
Anlaştık adamla.
Ödemeyi almadan tapuyu devrettim diyelim.
Ya adam kaçarsa?

Nedir bu işin oluru?

 
tapu takas sistemini araştırabilirsiniz.


  • elorelia  (10.02.22 10:21:56) 
kimse gercek alim satimi beyan etmedigi icin tapu takas sistemi calismiyor.

Sorulariniza yanit (bkz: bloke çek)
  • darkrocq  (10.02.22 10:54:25 ~ 10:54:56) 
Önce para sonra tapu. Satıcı iseniz durum bu. Alıcı iseniz ya adam parayı gönderdikten sonra devir etmezse;
Parayı ne maksatla gönderdiğinize dair açıklama yazın. Ayrıca bir üstteki +1
Ve de bankaya gitseniz banka da size yardımcı olur. Para tapu devrinden sonra karşı tarafın hesabında aktif oluyor. Sorun yok yani düşünmeyin dahi bu işleri. İnşallah istediğinizi alır satarsınız.
  • allah yazdiysa bozsun  (10.02.22 10:56:28) 
Ödeme işlemini tapu dairesinde, akit odasında, tapu kayıt defteri önünüze açıldığında yapacaksınız.

Nakit, eft/havale ya da bloke çek.

Ne alıp verecekseniz, memur defteri açıp imzaları almadan "para alışverişini hallettiniz mi?" diye sorunca halledin ve imzaları atın.

Tapuda aldığınız gayrımenkulün sizin bakıp görüp beğendiğiniz ve anlaştığınız gayrımenkule ait olduğuna emin olun.

Size gösterilenden çok farklı bir yerin tapusunu verebilirler kötü niyetli satıcılar dolandırma amaçlı.

Bu işlerden anlayan ve gözü açık birileri yanınızda olsun mutlaka, yanlı yapmayın. Ha bu demek değildir ki yapılan tapu işlemlerinin çoğunda insanlar dolandırılıyor, çok çok düşük bir ihtimal ama eşeği sağlam bağlamak lazım.
  • John Bloor  (10.02.22 11:48:34) 
[]

Referans sistemli bir Metaverse sitesi var mi?

Referansimizla satin alim yapan herkesten komisyon kazanabileceğimiz bir metaverse sitesi var mi?




 
varsa da girmeyin referans = büyük oranda ponzi/scam.

NFT'lerde ikinci satışta royalty alma olayı var ama ilk mintleyen üreten sen olmalısın. Öyle bir proje varsa ilk sana ürettirip satmanı sağlıyorsa senin sattığın başkasına satarsa yine belli bi yüzde alırsın. Eğer sen oyunun yapımcısından alıyorsan her satıştan o pay alır. Ha o payları kullanıcılara geri dağıtan vs. çıkarsa beeelki. (genelde o royalty'lerle dipten nft'leri topluyorlar böylece floor price yükseliyor)
  • nhk ni youkosu  (16.01.22 21:27:34 ~ 21:28:06) 
[]

Yetişkinin gece uyurken altına işemesi

20'li yaşlardan sonra senede bir kere falan başıma geliyor.
Küçükken de sık sık başıma geldirdi ama 6-7 yaşından sonra olmamıştı.

Var mı benim gibi bir durum yaşayan?
Sebebi ne olabilir?

 
geçmiş olsun.
aynı aylarda mı oluyor?

travma tekrarı büyük ihtimalle.

ilk defa olduğunda ne yaşadıysanız o duygu tekrar yaşamınıza girdiyse veya belirli vakitler tekrarlıyorsa patern kırmak gerekir.
  • janderzel zartanyan  (16.01.22 18:37:20) 
@janderzel zamanına dikkat etmedim açıkçası
ilk defa olduğunda çok küçüktüm, ne hissettiğimi hatırlamıyorum
rüyayla gerçeği karıştırdığım anda oluyor sanki. uykum biraz ağır sanırım.
  • işimdeyim gücümdeyim  (16.01.22 20:52:37) 
senede bir kere ise ben fiziksel bir sebep aramazdım


  • harmanyeri  (17.01.22 12:26:26) 
[]

Ani sırt ağrısı (Covid miyim?)

Pozitif olan birçok arkadaşım var. Bende bir belirti yok.
Yani yoktu.

Az önce birden sırtım ağrımaya başladı.
Derin nefes alınca acıyor sırtımdaki bir nokta.

Daha önce covid olup ilk belirtisi böyle olan var mı?

Not: Rapid antijen testi yaptım kendime negatif görünüyor ama güvenmiyorum ona.

 
Olabilir. Eklem yerlerinde ağrı ile başlamıştı bende. Sırt ağrısı da olabilir.


  • himmet dayi  (09.01.22 11:03:36) 
Daha önce covid oldum ama böyle bir belirti yoktu. Bir an önce test yaptırın.


  • komando kani var bende  (09.01.22 11:10:17 ~ 11:10:32) 
Daha önce kovit oldum ve sırt ağrısı ile başladı. Ancak hiçbir evresinde nefes alırken belli bir nokta ağrısı olmadı. Ağrı daha çok hani uzun süre yanlış oturursun tutulur ya o şekildi. Test yaptır kafanda soru işareti kalmasın.


  • primetime  (09.01.22 11:13:05) 
[]

Fiyat etiketleri dolara dönüşür mü?

TL'nin değeri sabit durmadığı için şu anda akla mantığa en uygun ticaret dolarla alım-satım olarak görünüyor ama her yerde TL fiyat görüyorum ya da araba bayileri dolar yükselecek diye araba satmıyor. E dolarla satsınlar?

Türkiye'de dolar bazında fiyatlandırma yapmak yasak mı?


 
Yasak.


  • Zaman Tamircisi  (20.12.21 14:42:19) 
(bkz: türk parasını koruma kanunu)

Edit: hazine garantili projelere döviz cinsinden ödeme yapılmasını sorgulayabilirsin ama.
  • uvbray  (20.12.21 14:45:43 ~ 14:51:46) 
Yasak degil, eskiden hepsiburada'da dolarli yazardi fiyatlar, hatta kdv haricti sepete ekleyip odeme adimina gelince kdv ekler fiyati dolardan guncellerdi.

Yanina cevirici koyuyorsun sikinti olmuyor, sayfayi her yenilediginde fiyatlar degisiyor.

Fiyat: 100 dolar 1700 tl yaziyor yani.

Faturayi dolar kesmen yasak, o anki kurdan cevirip kesiyorsun tepeye bir yere de kuru yaziyorsun.

Migros elektronik etikete gecmisti uzaktan guncelliyordu fiyatlari. Gecen baktim mediamarkt elektronige donmus tekrardan.

Esas sikinti sifir eklendikce yasanacak. Yazdigim butun programlar overflow alacak :)
  • divit  (20.12.21 15:01:05) 
@divit

eskiden yasak olmaması şimdi de yasak olmadığı anlamına gelmiyor. 2018'de değişti o iş. TL dışında fiyat yazmak yasak.

"Fiyat Etiket Yönetmeliği'ne göre etiketlerde Türk Lirası dışında para birimi kullanılması yasak. 2018 yılında güncellenen yönetmeliğin 9. maddesinde “Yurt dışında ifa edilmesi öngörülen paket tur ve eğitim hizmetleri ile yurt dışına yönelik ulaşım ve konaklama hizmetlerinin fiyat listeleri hariç olmak üzere, etiket ve listelerde satış fiyatlarının; ‘Türk Lirası', ‘TL' veya '₺' simgesi şeklinde yazılması zorunludur” ifadeleri yer alıyor."
  • himmet dayi  (20.12.21 15:05:55 ~ 15:06:46) 
Müzik aleti satan sitelerde görebilirsin mesela, anlık değiştirirler.


  • not dark yet  (20.12.21 15:13:25) 
etiketler degil de, fiyatlar donmek zorunda. ortadogu`da local currency'nin cop oldugu ulkelerde yillardir bu boyle. S.America'yi bilmiyorum, ama muhtemelen orda da oyledir.


  • camussar  (20.12.21 15:17:16) 
ihracat harici döviz fatura kesmek yasak. döviz kesersen de kurunu ya da tl karşılığını yazmak zorundasın.


  • gabe h coud  (20.12.21 16:09:14) 
[]

Volkswagen Tiguan nasıl bir arabadır?

Volkswagen güven veren bir marka bana göre (neden bilmiyorum) ve bu arabanın tipi hoşuma gidiyor hepsi bu.

Hiç kullanmadım ya da kullananla konuşmadım.
Ama dandik binek arabalar 400-500 olmuş.

Tiguan'ın boşu 700 bin lira falan. Hayatımda bir daha 700 bin lirayı bir araya getirme ihtimalim çok yüksek değil.

Özellikle kullanmış ya da arabayı bilen kişilere soruyorum.
Alınır mı bu araba?
Ne dersiniz?

 
3. arabam 2020 tiguan highline (passattan geçtim)
Bu arabaya hangi arabadan geçeceksiniz bence bu önemli.
Benim gördüğüm eksiler : sunroof sesli, yalıtımı pek iyi değil aracın içine hem biraz motor hem de yüksek hızda rüzgar sesi alıyor, vites geçişleri hissedilir derecede, yakıt tüketimi hayvani.

Artılarını yazmıyorum, dilerseniz yazarım ama eksileri bence çok. Ama Satar mıyım?satmam tabiki.

Eğer bu ayarda bir araba alacaksanız (mokka, tucson vs. gibi) bence ilk yakıtı düşünün. Yakıt fiyatları öyle bir yere gelmiş ki bence artık ilk düşünülmesi gereken bu. Bazen 90bg bir cliom olsa diyorum.
  • godspell  (17.12.21 15:14:23 ~ 15:16:48) 
1.5 TSI çok iyi bir motor, hem performanslı hem yakıt tüketimi çok iyi benzinli motora göre.
Aracın içi boyutları falan özellikle aile için ideal.
Konforuyla, gidişiyle kullananlar genel olarak çok memnun.
Değer olarak da altından farksız, anında satabileceğin bir araç.
Geniş arabaya ihtiyacım olsa tek geçerim.
  • roket adam  (17.12.21 15:29:03 ~ 15:34:11) 
2015 öncesi kasası hantal olsa da eğer suv alınacaksa tiguan ideal. ama vw olması sebebiyle değerinin daha üstünde satılıyor.


  • mikahakkinen  (17.12.21 15:32:08) 
Karoq ile aynı olduğunu düşünüyorum. 700bine bulabilirseniz biraz daha dolu bir Karoq alınabilir.


  • sutlu nescafe  (17.12.21 15:50:20) 
güzel araç yakıtı o kasaya göre kesinlikle çok değil. tabi araçta aradığınız ilk özellik yakıt tasarrufu ise benzinli suv bakmayın.

700bin karşılığını alır mısınız? hayır hiç bir araç için verdiğiniz paranın karşılığını alamyacaksınız.
  • nuisance  (17.12.21 16:12:06 ~ 16:12:53) 
Gidip test sürüşü yapmanızı öneririm. Bir parça hantal gelmişti, sürüşü sizi tatmin edecek mi bir bakın.


  • kaptankedi  (17.12.21 16:45:06) 
Eskiden 2015 2.0 tdi 4x4 kullanıyordum, şimdi 2019 1.5 tsi kullanıyorum. 1.5 tsi tabi 2 çeker olduğu için 4x4 e göre daha hantal kalıyor. Ama diğer araçların yanında hala çok iyi gidiyor. 160 beygir var sonuçta, dsg de çok iyi bi şanzıman. araç o kadar sessiz ki durduğumuzda kimi zaman stop ettim sanıyorum ama çalışıyo oluyo. Ses izolasyonu çok başarılı. Cam tavandan ben daha hiç şikayet etmedim mükemmel çalışıyo o da.


  • rentts  (17.12.21 17:32:11) 
[]

Muhasebeden anlayan var mı? (Büyük deftere geçiş)

Vergisini kuruşu kuruşuna veren bir T.C. vatandaşıyım.
Muhasebecim, önümüzdeki yıl için büyük deftere geçmen gerekiyor gibi bir şey dedi.

oda kaydı için 1000 lira vericem
(saçmalık bana ne esnaf odasından)

defter için de 1500 lira vericem

durup dururken çıkan masrafa bakar mısınız?
bu işin sebebi nedir? sonucu nedir?
bilen varsa yazabilir mi?

teşekkürler.

 
Bu işin sebebi ciron, ciron arttığı için artık bilançoya tabi olacaksın.

Uzun ve bilgi verici açıklamayı müsait olan bir duyurucu mali müşavir yazar büyük ihtimal ile.

Oda saçmalıkları ap ayrı bir konu başlığı, bana hiç faydası olmayan odaya her sene aidat + cirodan binde bilmem kaç munzam aidat ödüyorum!
  • John Bloor  (17.11.21 14:50:46) 
o masraflar hic bir sey :) john bloor dedigi gibi aidatlarin filan olacak. belli bir tutari gecerse alis ya da satis, bilanco'ya gecersin


  • sweetoffice  (17.11.21 15:03:24) 
Vergisini kuruşu kuruşuna veren bir T.C. vatandaşı olarak cezalandırman lazım.
Sen kazanacaksan diğerleri de faydalanmalı.. Muhasebeci de aylık ödemede artış ister.

  • neymis  (17.11.21 18:36:39) 
[]

Curved monitörler kullanışlı mı?

Yazılımla ilgileniyorum, uzun saatler boyu ekran basindayim ve işin doğası gereği daha geniş bir ekran alanına ihtiyaç duyuyorum. Ultra wide olarak tabir edilen ekstra geniş monitörlerden almak istiyorum. Curved almak daha mi mantikli?

Almak istediğim monitör şu:
www.hepsiburada.com

Gerçek kullanıcı yorumuna ihtiyacim var.
Teşekkürler.

 
eşim de yazılımcı. samsung'un curved bi modelini kullanıyor. alalı 6 aya yakın oldu ve aşk yaşıyor resmen, baya rahat ettiğini söyledi.


  • nolmus yani  (07.11.21 17:12:54) 
Curved ekranların arıza onarım maliyetinin düz ekranlara göre çok çok fazla olduğuna dair birkaç yorum okumuştum.
Konuya vakıf değilim. Araştırmanda bu yönü de gözönünde bulundurmanda fayda var.

  • Mirket  (07.11.21 17:25:28) 
34 inch MSI curved monitor sahibiyim bir problemim yok. Piyasada cok fazla duz ultrawide yok zaten.


  • bana kedicik derdi  (07.11.21 17:45:29) 
Fazla curved degil de hafif olan var bende. Ben memnunum ama yazilim icin oncelik ips panel olması olsun. Fazla curved olunca da sacma sapan parlamalar yapiyor.


  • ananiyimioguz  (07.11.21 17:47:44) 
[]

Amerika'daki bir şiketten alınan yazılımı gider gösterebilir miyiz?

Muhasebecime sordum ama tatmin edici bir cevap veremedi.
%25 stopaj vermen gerekir falan dedi.

Ben yurt dışındaki bir siteden hizmet satın alıcam, bu hizmeti de müşterime fatura kesip satıcam. İstiyorum ki kendi kestiğim fatura için devlete ödeyeceğim gelir vergisini ödediğim meblağ karşılamış olsun çünkü bu benim giderim.

Nasıl yapılır?

 
ulkesine gore degisiyor stopaj durumu, ancak %18 kdv sini oduyorsunuz ve onu da kendi beyannamenizde indirim konusu yapiyorsunuz zaten


  • sweetoffice  (26.10.21 10:38:34) 
o muhasebeciyi derhal bırakın.

şirketinizdeki resmi paranızla, türkiye'den ya da dünyanın herhangi bir yerinden size resmi fatura kesebilen bir şirketten bir hizmet ya da ürün satın alacaksınız ve bunu gider olarak gösteremeyeceksiniz. size bu mantıklı geliyor mu?

tabii ki gösterebilirsiniz. kdv ödersiniz, ayrı konu.
  • co2s2  (26.10.21 12:39:39) 
[]

Aşırı cahil olduğumu fark ettim

33 yaşındayım, çevremdeki insanlara göre birçok yönden ortalamanın oldukça üzerindeyim fakat görece iyi olmanın bir yanılgı olduğunu fark ettim.

ne doğru düzgün tarih biliyorum, ne bir alanda uzmanım, ne ingilizcem iyi (ingilizce biliyorum diye geçinip simple present / simple past / simple future tense ve 300/400 kelime ile mal gibi konuşup anlaşabiliyorum sadece). yazılımla ilgileniyorum hatta bu işten düzenli olarak para da kazanıyorum ama onda da bence çok ağırım, her işi çözüyorum ama bir saatlik problemi çözmem bazen 12 saat sürüyor mesela. felsefe konuşmayı severim ama hiçbir kitaptan/filozoftan referans veremem, ancak kendi yaşadıklarımdan çıkarımlar falan. ne yönetmen tanırım, ne bir yazarın tüm kitaplarını okudum. kitap da okuyamıyorum zaten canım sıkılıyor. ne mal bir adamım lan ben.

yaşım ilerledikçe kendimi daha da cahil hissetmeye başladım.
sizde de oluyor mu öyle?

(ekşi itiraf gibi oldu belki utanıp silerim ona göre cevap yazın ya da yazmayın sonra papaz olmayalım)

 
Ben de hissediyorum. 29 k :) sevgili günlük;

Hiçbir konuda "uzman" değilim. Yeteneğim var ama üzerinde durmadığım için enstrüman çalamıyorum ve resim yapamıyorum. hayatım boyunca hep spor yaptım ama bir spor alanında ilerlemedim. Çok kitap okurum ama hiçbirinden alıntı yapamam gerekse. Kendi alanımda bile "uzman" değilim. Daha iyi neler yapabilirim diye araştırıyorum ama asla tatmin olmuyorum. Yani her şeyden az az var bende.

Ama bunların hepsine gerek var mı ona da emin değilim. Yani hayatın olayı mutlu olmak ve çok mutluyum. Cahilliğimden ötürü kimseye salça da olmuyorum. E o zaman keyfime göre yaşamamda çok da sakınca yok gibi geliyor.
  • abuzer  (20.10.21 13:16:26) 
off bende de var bu durum 35+ etrafimdakilere sorsan cok zeki oldugumu soyler her seyi bildigimi sanirlar. ama her seyden az bilgim var gibi hissediyorum. az seyden cok bilgim olmasi daha iyi olurdu gibime geliyor.

ayni sekilde tarih cografya politika konularinda cok yorum yapacak bilgim yok.

bir kursa veya kitaba baslayayim diyorum baslamiyorum sonra 2-3 yil sonra hy mk keske baslasaydim simdi ekstra bi sey biliyor olacaktim diyorum. milleti gorunce aklima geliyor bu. millet 2-3 sene icinde is degistiriyor hatta meslek... tabi mevzu sadece is veya meselek de degil ama ister istemez oraya geliyor konu
  • yoggi  (20.10.21 13:39:03) 
49'luk olanı da var bu modellerin. aklına gelecek her konuda iyi kötü bilgim vardır ama hep bir yanı eksik. zaten çocukluktan bu yana çalışmadığım sektör yok. motor teknik lisesi mezunu olup boğaziçi pdr kazanmış (tabi ki yarıda bıraktım) kaç tane adam bulabilirsin? şu an için en ilgili olduğum konular bisiklet ve trader işleri ama onlarda bile bir ölçme değerlendirme yapsak %30 kapasitede çıkarım.
ama tv yarışmalarına çıksam şov yaparım. kelime oyunu bul beni.

  • lazpalle  (20.10.21 13:55:51 ~ 13:57:22) 
Bu çok normal, çok büyük çoğunluğumuz böyleyiz zaten. Ben de bazen kafaya takmıyor değilim.

Antik Yunan'dan anlamam, modern batı felsefesinden anlamam, hukuktan anlamam, İslam'ın altın çağını bilmem, Budizm bilmem, Ortodoks Hristiyanlığı hiç bilmem. İkinci yabancı dilim yok, hiç komşu ülkelerin tarihlerini bilmem, hele Afrika ve uzakdoğu tarihim sıfır. Ne Ming bilirim, ne Khmer bilirim, ne Japonya'nın Daimyolarına ait en ufak bir fikrim var.

Enstrüman çalıyorum, nota bilmem; resim bilmem, heykelden anlamam, mimariden anlamam, ne Barok bilirim, ne Modernizm bilirim, ne Post-Modernizm.

Bir buğday başağı tanesini almadım, hayatımda hiç ekmek yapmadım, ormanda gördüğüm iki ağacı ayırt edemem, yön bilgim yok, hiçbir takım yıldızını gösteremem, bir eve tuğla eklemişliğim yok, hangi mantar yenebilir bilmem, hangi meyve ne zaman çıkar onu bile tam bilmiyorum. Biri yanımda bilincini kaybetse CPR bile düzgün yapamam.

Daha milyonlarca temel şey yazılır, uzman olunmasına gerek bile olunmayan. Ben cehaletime razı geldim. Kötü bir şey değil, ömrümüz çok kısa, aklımız yetersiz.
  • tey tey  (20.10.21 14:25:58 ~ 14:31:46) 
bu cehalet değil kendini bilmek insan her konuda yetkin olamaz, hem ekonomi hem yazılım hem mimari hem tasarım hem kurgu vs her şeyi bilemezsin meraklı olduğun konularda araştırmalar okumalar yapabilirsin kendini kimseye kanıtlamak zorunda değilsin


  • freebird5406_2  (20.10.21 14:29:36) 
O an ögrendigim kisisel olarak bana haz ve tatmin sagliyorsa, gecmis bilgilerimle kopru kurup yeni bir noktaya ulastiriyorsa 3. Kisilere bunu anlatacak kadar konuya hakim olamamaya takilmiyorum o kadar, kendi isime bakiyorum. Tek konuda cok anlatabilmektense hayatina yon verecek kadar farkindaliga ve kulak dolgunluguna sahip olup bircok seyi kendi icinde ozumsemek de fena degil nihayetinde.


  • passive aggressive  (20.10.21 15:56:23) 
ne bilip ne bilmedigini bilen kisi cahil degildir. Bilgisizdir. herkes birseylerin bilgisizidir zaten. herseyi bilmek mumkun degil. cahil insan ne bilmedigini bilmeyen, bilmedigi icin de ogrenmek icin cabasi olmayan kisidir.


  • congratulationsyouwon  (20.10.21 20:36:42) 
olmuyor. Uzmanı olduğum alanlar var. Görece iyi değilim, uzmanım.


  • velvetmorning  (20.10.21 22:05:34) 
tarih ben de bilmiyorum. bir ara çok takardım kafama, sonra kendi kişisel tarihimle ilgilenince bıraktım o işleri. valla nefret ediyorum, o ne yapmış bu ne yapmış üzerine düşünmeye. aklımda da tutamıyorum madem niye o konuda bilgim olsun. o da olmayıversin aman dedim. sevdiğim şeylere yapışıp sevmediklerime bakmıyorum artık. her şeyi bilmek, entelektüel olmak için her konudan fikir sahibi olmak gerek gibi bir algı var. hayır ben entelektüel olmuyorum o zaman :) ha bir yerde havam olsun diye öğrenmek isteseydim sanırım mesele değişirdi ama bilmiyorum, bu konuda da çok cahilim demek kötü bir şey değil bence.

ama kitap okuyun bence, cahillik hissiniz artacak ama tatminiyetiniz de artacak :)
  • ruh i tibbiye  (20.10.21 22:20:44) 
www.youtube.com

Şu linki de bırakayım çok faydalı
  • abuzer  (21.10.21 09:50:28) 
olmak istediğiniz kişileri karşımda görünce ne diyor lan bu tirrek diyorum. bilginden, bildiğinden şüphe duymak iyidir. ancak aptallar emin olur. yetersizlik hissi sizi daha çok ileriye götürür. ben de yapmak istediğim her şeye hayranlık duyuyorum yapmayı başarınca -meh bu muymuş? diyorum. bu sebepten övgü kabul edemiyorum zaten de sevmiyorum övülmeyi. hep bir sonrasını hedefliyorum.


  • guitarissimo  (22.10.21 01:51:25 ~ 01:52:32) 
bilme meselesi bir hedef değil yolculuğun kendisidir. şunları bildikten sonra cahil olmayacağım, şu kadar şu kadar şeyi öğrendim hah tamam şimdi bilgin oldum gibi bir süreç değil bu. yukarıda arkadaşlar bahsetmiş, bununla ilgili bir söz de var; bir şeyleri öğrendikçe ne kadar çok şey bilmediğimi fark ediyorum diye. bak mesela bu sözü kimin söylediğini bilmiyorum ama burada örnek verecek kadar aklımda kalmış, derdimi anlatmama yetti. kimin söylediğini bilsem ne değişecek? o zaman da bu sözün altmetnini bilmek gerektiğini düşünecektim.

insan meraktan öğrenir bu tip konuları, sen de demek ki merak ettiğin, ilgini çeken kadarını öğrenmişsin. fazlası ilgini çekseydi öğrenirdin bir şekilde. burada bir eksiklik yok, karşılaştırma yapmaya da gerek yok. bildiklerinden memnuniyetsizsen daha fazlasını bilmek için uğraş ama bunun sonu olmadığını bil.

ayrıca bilmediğin şeyleri kabul etmek yeni şeyler öğrenmenin ilk koşulu. en azından öğrenmeye açık olduğunu biliyorsun, bu da bir şey.
  • Bruce  (22.10.21 02:57:16) 
eksisozluk etkisi diyorum ben bu duruma


  • gameofannen  (22.10.21 10:13:32) 
[]

Yurt dışındaki ATM’den para çekmek

Yurt disindayim.
Enpara’ya baktim 3$ Karsiligi TL masrafla cekebilirsiniz diyor.
www.qnbfinansbank.enpara.com

Benim hesabim TL hesabi.
Burada da ATM’ler riyal veriyor.
Nasil olacak ki?

Hesabimdan riyal karşılığı kadar TL mi düşer?
Bir de 3 dolar çok az geldi bana.

 
Hesabimdan riyal karşılığı kadar TL mi düşer?

- Evet. Ama Riyal/TL kuru biraz yüksek olabilir. Türkiye'de piyasalar açıkken çekmeyi deneyin. Makas aralığı daha darken daha ucuza alabilirsiniz.

3 Dolar normal. ABD'de de 3 dolardı, 5 olan da vardı. Bu arada para çekme limiti var günlük. atıyorum sizin ATM limitiniz 2000 lira ise ona karşılık gelen (yaklaşık 845 riyal) çekebilirsiniz gün içinde.
  • himmet dayi  (29.09.21 11:05:26) 
Teb kartın varsa parayı teb'e atıp bnp paribas atmlerinden komisyonsuz çekebilirsin. Kurları da gayet iyi. Teb yoksa 3 dolar kabul edilebilir bir komisyon, çekmişken yeteri kadar çek bence tekrar tekrar komisyon ödemek durumunda kalmazsın.


  • mg3929  (29.09.21 11:22:01) 
[]

Bu videoda İngilizce ne diyorlar?

İngilizce biliyorum diye geçiniyorum ama bazen bir cümleyi 100 kere de dinlesem ne dediklerini anlamıyorum. Moral bozucu.

www.instagram.com

Adam ne diyor, kadin ne diyor?
(Çevirisi değil İngilizcesi lazım)

 
- alright, there we go. hey baby (?) are we smashing tonight?
- no I'm too bloated.

  • kobuzchu kiz  (23.09.21 16:07:09 ~ 16:07:28) 
[]

Annemi emekli etmek istiyorum ama nasıl?

Annem (53) 1968 doğumlu bir ev hanımı.
Sigortalı olarak kısa süre çalıştı.
İlk işe giriş tarihi 19.02.2008.
422 gün ödenmiş sigortası var.

Annemi emekli edebilir miyim?
Cevap evetse toplu para ödemem lazım.
Bu para ne kadardır?
Belki aranızda bunun gibi bir durumla uğraşmış olanlar vardır.
Umut dünyası…

 
ssk gidip hesaplatin. bir cok kriter ve degisen var.


  • oscar  (10.08.21 00:10:17) 
Arkadaşın dediği gibi sgk'dan kesin bilgi alsanız daha iyi olur ama bildigim kadarıyla 120 bin lira civarı bir mebla öderseniz 19.02.2023 de emekli olur


  • metos  (10.08.21 00:58:32) 
çocuk borçlanması diye bir şey vardı. anneler her çocuk için bilmem kaç gün sigortalı olarak sayılabiliyor. kardeşiniz de varsa ordan birkaç senelik primi çıkar. siz de geriye kalanı ödersiniz artık.


  • golgi aygıtı  (10.08.21 01:24:38 ~ 12.08.21 11:17:41) 
ödediği primleri de geri alabilir


  • bir soru sorcam  (10.08.21 09:21:48) 
[]

Marmaris’te Tatil Rezervasyonunuz olsa?

Ne yapardınız?

Diyelim rezervasyonunuz 10 gün sonraya.
Beş yıldızlı bir otel, parasını 2 ay önceden ödemişsiniz.

Bu durumda ne yapardınız?

Not: linç sevmem. Konu hayal ürünü. Önemli olan sizin fikirleriniz.

 
giderdim. benim de içim acıyor ama ne yapayım yani burada oturunca daha mı iyi oluyor her şey? gider duruma bakardım, çok kötü hissedersem ki yüksek ihtimal hissederim, o zaman da gider gönüllü olarak çalışırdım, her şeyin çözümü var. nasılsa parasını ödemişsin.


  • cokponcik  (03.08.21 23:03:44 ~ 23:11:33) 
Giderdim.

Bu mantikla, 90larda pkk var diye, 2000lerin basinda deprem oldu diye, 2000 ortalarinda gezi eylemi var diye, 2008de kriz var diye, 2020lerde afgan gocu var diye gidemezdik hic bir yere.

Malesef norvec'de yasamiyoruz. Buranin da gercegi bu. Hep boktan seyler oluyor ve olmaya da deva edecek.

Bahsettiginiz bolgelerde buyuk bir yikim yasandi evet ama yine ayni bolgelerde hayat da devam ediyor.

Velhasili mevzunun ucu hep "afrika'da ac bebekler varken ..."e dayaniyor, bu mantigin da sonu yok.
  • brkylmz  (03.08.21 23:04:42) 
Benim de rezervasyonum var. Evet buruğuz, ama evde yas tutmanın da kimseye faydası yok.


  • ruhen hastayim ben  (03.08.21 23:13:20) 
Giderdim ama eğlenmezdim, yardıma giderdim. Ona göre çıkardım yola.


  • 1bir1bir1  (03.08.21 23:29:27) 
Eylül ayında rezervasyonumuz var. Başta vazgeçmeyi düşünsem de gitme kararı aldım.
Gittiğimde de tadını çıkartmaya çalışacağım. Ağaçları gitmiş olsa da orası hala bir cennet ve tekrar eskisi gibi yapmak için de elimizden geleni yapmalıyız.
Hayatımda hiç yakından görmedim Marmaris'i bu harap halini görüp 5-10 sene sonra yeşillendiğinde oh bee demek için gitmek istiyorum ve bir aksilik olmazsa gideceğim.
  • matilda  (04.08.21 00:10:29 ~ 00:11:00) 
Giderdim ama tek bir foto ve video paylaşmazdım tatil içerikli, eğlence içerikli. İnsanların acısı taze malum


  • zimbirik  (04.08.21 07:20:10) 
Giderim. Hatta gitmişken yardım edebileceğim bir şey varsa onu da yaparım.
Ama tatilimi de yaparım.

Yani bütün haftasonu istanbul'da millet sahillerde, kahvaltıcılarda elde telefon üzgün suratlı emojilerle ağaç fotoğrafları paylaştı. Sonra üstüne tatile gidenleri eleştiren postlar attı. Ee Bodrum'da plajda dinlenen adamla, yangın sırasında istanbul'da deniz kenarında sandalyesinde dinlenen adamın ne farkı var?

Sonuçta sıradan vatandaşın bu yangına yapabileceği şey sınırlı. Bir noktadan sonra vatandaşın müdahalesi sadece vicdanını rahatlatmak, benim de bir katkım olsun seviyesinde kişisel bir noktada kalıyor.
  • anten  (04.08.21 10:07:25) 
Gitmekte sıkıntı yok da şu an o bölgede tatilin tadını çıkarmak zor olur bence. Tiktokta rus turistlerin videoları var, gökyüzü kıpkızıl, dumanlı, hava belli ki epey etkilenmiş, öyle bir ortamda tatil yapmak istemezdim.


  • roket adam  (04.08.21 10:59:27) 
biz de aynı durumdayız. selimiye’de rezervasyonumuz var, uçak biletleri alınık.. hiç tadım yok, günlerdir ağlıyorum, içimden gelmiyor tatil falan. birlikte plan yaptığımız arkadaşlarımız da eşim de gidelim diyor ama bilmiyorum, zor bir karar.


  • ozgur bir kusun hatirati  (04.08.21 20:30:39) 
[]

Kişisel hesaba ödeme almak sorun yaratır mı?

Şahıs şirketim var ama özellikle gidip ticari hesap falan açmadım.
Şirketimin adı benim adım soyadım. Ödemelerimi şahsi banka hesaplarıma alıyorum. Gelen her kuruşun da faturasını kesip tüm vergilerimi ödüyorum.

Bu şirkete gelen para sen bunu şahsi hesabına alamazsın diye bir şey var mı?

 
merhaba,

şahıs şirketi iseniz ticari hesap açmanıza gerek yok. şahıs şirketlerinde ticari hesap çek, senet vb gibi işler için gerekli olabilir yalnızca.
  • flacs  (27.07.21 10:51:04) 
Hayır, şahıs şirketinin olayı o zaten, senin şahsi hesabın, şirketin ayrı hesabı diye bir şey yok. Birlikte yönetiyorsun onları.


  • plutongezegendegilmi  (27.07.21 10:52:49) 
[]

Kurban bağışı için tercihiniz?

Kurban bağışı yapmak istiyorum ama hırsızlara para kaptırmak istemiyorum.
Hırsız olmadığından emin olduğunuz bir kurum var mı?

Hırsızlık tanimi: Mesela kurum başkanına Mercedes alınması veya +2x.xxx TL maaş verilmesi ya da kurbanin hic kesilmemesi.

 
carrefour


  • nibba  (19.07.21 16:08:46) 
her sene mehmetçik vakfına bağış yapıyoruz. kurban kesimine dair video cd'si yolluyorlar.


  • false pretension  (19.07.21 16:16:29) 
Lösev.


  • karacigerim vur kadehlere  (19.07.21 16:43:35) 
akp ile alakası olmayan herhangi bir yer.


  • invicta  (19.07.21 17:04:23) 
Losev +1

Bağışta yapıyorum, vekaleten kurban kesimi de bu sene ve daha önce de verdim, her sene tekrar araştırıyorum var mı çıkan bir haberi vs nedir diyerek, şimdiye kadar bana temiz hissettiriyor
  • nucleon  (19.07.21 17:24:42) 
cansuyu.


  • sutlu nescafe  (19.07.21 19:00:24) 
cansuyu +1


  • hebanon  (19.07.21 22:18:28) 
vassalam zanzibar


  • entellektuelmankurt  (19.07.21 22:22:55) 
[]

Benim yerime bir başlığa entry girer misiniz?

Arkadaşlar ekşi sözlük hesabım olmadığı için entry giremiyorum ama heves ettim ya bir oyun oynuyorum arkadaş eklemeden oynanmıyor. Yardımcı olup başlığa entryi girerseniz çok sevinirim. (Birkaç saat sonra silebilirsiniz)

Başlık: eksisozluk.com
Entry:

Arkadaş edinmek istediğim mobil oyun.

karşılıklı hediyeleşme için trainer kodum: 8729 7693 4164
100 poketopu ve charizard gibi pokemonlar kazandıran görevler için referans kodum: GQHJC4YJ8

(Bu entry ekşi duyuru'daki işimdeyim gücümdeyim kullanıcısının isteğiyle eklenmiştir ve birkaç saat sonra silinecektir.)

 
Girdim


  • suicides underground  (04.07.21 11:46:14) 
Ben de ekledim şimdi sizi hediyeleşiriz :)


  • somethinginthewayshemoves  (05.07.21 00:00:40) 
[]

İstifa etmekten korkan arkadaşım

Arkadaşım İş Güvenliği uzmanı ve 5 yıldır aynı kişinin şirketinde çalışıyor. Bu süre içinde iş yaptıkları başka bir şirket arkadaşıma 2 katı maaşla iş teklifi yapıyor. Ayıp olur diye arkadaşım bunu kabul etmiyor hatta patronuna bu tekliften bahsediyor ve zam iması yapıyor ama patronu oralı bile olmuyor. Karşı taraftan bu teklif toplamda 3 defa geliyor. Şu anda arkadaşım işinden hiç memnun değil ama etik olmayacağını düşünerek diğer şirkete geçemiyor. İçi rahat etmiyormuş. İstifa edip bir iki ay beklesem, belki karşı taraf benim işten çıktığımı öğrenip belki beni arar o zaman geçerim diye düşünüyor. Kendisini bu durumun etikle falan alakası olmadığına ikna edemiyorum. Siz bu durum hakkında ne düşünüyorsunuz?




 
Arkadaşınız bayağı safmış :d


  • candide  (02.07.21 20:49:31) 
Etik degerler kerizler uyanmasin diye uydurulmus kavramlardir de.
500 tl asagisina birisi kabul etse arkadasini aninda kovup ucuzunu ise alir.

  • divit  (02.07.21 20:50:29) 
Rakip firma olsa neyse de herhangi bir şirketse etikle hiç alakası yok durumun.

Duyan da savunma sanayisinde çalışan mühendise Yunanistan'dan teklif geldi sanacak.
  • dissendium  (02.07.21 21:03:55 ~ 21:04:16) 
İş hayatında asla patronu düşünmeyeceksin. Arkadaşın saf olmasın


  • sta  (02.07.21 21:14:47 ~ 21:14:56) 
[]

Araba Kiralama (Benzinli mi Dizel mi?)

Tatile geldiğimde araba kiralayacağım.
İki seçeneğim var:

Peugeot 301 1.2 - 2019 Benzinli Manuel (5500 TL)
Ford Tourneo Courier - 2019? Dizel Manuel (6500 TL)

Ege'ye tatile gidip gelicem İstanbul'dan 1600 km o yapacak.
İstanbul içinde de bir o kadar kullanırım.

Bu durumda 1000 lira fazla verip Dizel almak daha mı karlı olur?

 
Dizelin avantajı az yakması da, 1.000 liralık bir fark oluşması için 2.000 litre yakıt alman lazım (Benzin/Dizel farkı 1 litrede 50 kuruş).

2.000 litre yakıt nerden baksan 40 bin kilometre yol demek.

Ben dizelin mantıklı bir tarafını göremedim.
  • himmet dayi  (17.06.21 14:15:42 ~ 14:16:34) 
fark fazla benzinli al.


  • jelly bear  (17.06.21 14:17:00) 
dizeli amorti edecek kadar kullanmayacaksın ki saçma bu durumda. araba farkı da var zaten. tourneo ne ya. devrilir mevrilir. sedan diğeri ne güzel :D


  • glamdr1ng  (17.06.21 14:54:06) 
1000 TL'lik fark için Türkiye turu yapmanız lazım, hiç mantıklı değil dizel kiralamak bu şartlar altında.


  • solo  (17.06.21 15:01:05) 
Tourneo Courier çok güzel araba. Muhtemelen 1.5 TDCI 6 vites olanı. Ben de onu 3 gün kullanmıştım uzun yolda çok güzel araba.

1.2 Peugeot 301 ise atmosferik sanıyorum.

Bu durumda tek fark benzinli ya da dizel olmaları değil, araçların uzun yoldaki konforu, büyüklüğü falan da farkediyor. Ben courier'de 4.3 lt ortalama ile gitmiştim uzun yolu 6. vites 2bin devir 120 km/h ile. Peugeot 301'de ise 6.5 civarı olur diye düşünüyorum. 3bin km yapacağınızı varsayarsak 2 litre civarı farktan yaklaşık 60 litre yapar. Tabii yakıt aynı değil. Benzini 7.85, Motorini 7.35 üzerinden hesaplamak da gerekiyor.

Son tahlilde karma yakıt tüketimleri üzerinden bir hesap yaparken uzun yolda yakılan yakıta +1 litre eklesek (aslında dizellerde şehir içindeki yakıt artış oranı benzinlideki kadar yüksek değil) 5.5lt/100 km hesabından 3000km için: 165 lt motorin, 225 lt benzin gerekiyor.

165 lt motorin: 1212 TL
225 lt benzin: 1766 TL

Araçların yakıt türleri kaynaklı fark aşağı yukarı 550 TL. Yani araç sınıfı ve konforuna ödediğiniz fark 450 TL.

Uzun yol da söz konusu olunca 450 TL fark verilebilir gibi.

Bu arada ralli falan yapsanız bile öyle kolay kolay deviremezsiniz. Ki versustaki diğer araç da 301. Yol tutamayışı ile ünlü bir araç. 1.2 atmosferik ve yüklü olacağını tahmin ettiğim bir araba ile sollamaya falan çıkmak çok daha tehlikeli :)
  • armagan abanuz  (17.06.21 20:44:46 ~ 20:46:15) 
Armagan +1

301'i bilmiyorum ama Courierin surus keyfi binek araclardan farkli degil. Bana guvenli de gelmisti. 110 km hizla giderken onume birden kopek cikmisti ve direksiyonu hizla kirmistim. Ilk baslarda yahu ne soformusum diye havalandim ama meger iş esp'de imis. Ne kadar esp de olsa O gun hala nasil savrulup takla atmadigima sasiririm.
  • Kirmizibavul  (18.06.21 12:25:56) 
[]

Otellerde açık büfe olayı tamamen bitti mi?

Ağustos'ta ailece tatil yapmak istiyoruz.
Daha önce Akyaka'da kaldığımız bir oteli aradığımda PANDEMİ SEBEBİYLE her şey dahil seçeneklerinin olmadığını, kahvaltıyı da açık büfe vermediklerini söylediler.

Tüm otellerde mi böyle acaba?

Bir geceliği 1200-1300 TL'ye doğru düzgün bir otel bulamadık ya.
Düzgün plajı olan, temiz, yemekleri iyi bir otel tavsiyeniz varsa alırız.

Teşekkürler.

 
Lumos deluxe. Açık büfe var ama görevli sizin istediğiniz kadar koyuyor. Misafirlerin doğrudan yemekle temas etmesi engelleniyor işte.


  • baal  (12.06.21 16:15:13) 
Öyle genel bir uygulama yok. İşine gelmeyen açık büfe yasak diyor ama gayet eskisi gibi açık büfe olan yerler de var.


  • zoghurt  (12.06.21 16:34:26) 
Antalya her şey dahil devam ediyor. Ama siz eskisi gibi alamıyorsunuz, görevli sizin istediklerinizi tabaklara koyup veriyor. İçecekler eskisi gibi. Lokasyon bildirirsen tavsiyelerde bulunurum.


  • intihar etsem de kendime gelsem  (12.06.21 20:35:12) 
Devam ediyor açık büfe. Sadece adamlar önünde durup sizin istediğiniz kadar koyuyorlar ve yine herşey sınırsız.


  • prodeq  (12.06.21 21:16:23) 
Ya ben de bodrum da otel aldım ama her şey dahil fiyatına oda kahvaltı yapmışlar fiyatlar aşırı uçmuş hem de oda kahvaltı inanılmaz ama biraz lüks otellerde her şey dahil konsepti mecvut şuan, ben bodrumdan alabildim


  • esinikaybetmiscorap.  (12.06.21 23:49:45) 
[]

1 ay araç kiralamak istiyorum

1 Ağustos - 27 Ağustos arası 1 aylık araç kiralamak istiyorum ama adı bilinen markalar 7500 lira gibi yüksek fiyatlar çıkartıyorlar.

Şöyle günlüğü 100 liraya falan çözebileceğimiz bir seçenek yok mu?


 
imkansız. küçük rent a car'larla falan pazarlık yapılabilir.


  • phonex  (09.06.21 22:32:54) 
4 sene önceye kadar en ucuz kiralama 60-70 tl civarıydı. şu an 100 tl'yi görmek imkansız. hertz'e bi bakın derim.

5600 tl'den 8000 tl'ye kadar değişen fiyat görüyorum şu an.
  • false pretension  (09.06.21 22:58:56 ~ 23:00:54) 
150 TL altında kiraladığınız araç muhtemelen döküntü bir araçtır o nedenle o fiyata artık kiralık araç bulmak çok zor. @phonex'in dediği gibi küçük rent a car firmaları ile görüşüp pazarlıkla 110-120 TL'ye düşük modelli araçlara bakabilirsiniz.


  • solo  (10.06.21 08:48:47) 
[]

Ekşi Sözlükdeki yavaşlık hakkında

Arkadaşlar selamlar son günlerde Ekşi Sözlük'te sayfanın tam yüklenmemesi problemi ile karşılaşıyorum sizdede böyle bir durum var mı acaba reklam engelleyiciden mi kaynaklanıyor?

edit: ublock origin sorunumu çözdü.
adblock plus eklentisi ekşi sözlük'ün devasa reklamlarını gizlerken bazı sorunlar yaşıyor olmalı.

 
bunu anlamak için reklam engelleyicisini devre dışı bırakıp deneyebilirsin.

eğer sorun ondaysa uBlock Origin öneririm. Şu an uBlock origin ile herhangi bir yavaşlama olmadan reklamsız kullanılabiliyor sözlük.
  • himmet dayi  (21.05.21 15:06:29) 
[]

6 GB'lık SQL veritabanını Macbook'ta açmak

Sequel Pro kurdum, aç diyorum, bak çok büyük açayım mı diyor, evet deyince dakikalarca renkli pervane dönüp duruyor sonunda hata vermeden hiçbir şey olmamış gibi başa dönüyor.

Nasıl açarım bunu başka?

Bilgisayar da 2020 macbook pro 16gb / i5

edit: hangi sql olduğundan emin değilim ama uzantı .sql

edit2: postgresql imiş

edit3: klogg adlı program hayret verici şekilde tık diye açtı. sql sorgusu yapılamıyor ama aradığımı buldum. teşekkürler.

 
hangi sql ?


  • neymis  (04.05.21 16:49:16) 
terminal kullanamiyor musun mysql ise cok rahat olur


  • tahtakafa  (04.05.21 16:52:28) 
[]

Fatura kesip ödemesini sonraki ay almak

Fatura kesiyorum, ödeme o ay içinde değil bir sonraki ay geliyor.
Ben hesabıma gelmeyen paranın vergisini ödüyorum. Bir sonraki ay gelen paranın vergisini ödememiş gibi mi oluyorum?

Fatura kesildiği ay içinde para mutlaka hesaba girmiş olmalı mıdır?
Var mı böyle bir zorunluluk?

 
Böyle bir zorunluluk yok, vergi gelen paraya göre değil, kestiğiniz faturaya göre belirleniyor. Sonuç olarak, vergiyi takip eden ayda ödersiniz, ödemeyi alsınız da ödersiniz, almasanız da. Bu nedenle, çalıştığınız kişiler ile ödeme vadesi belirlerken vergisini de göz önünde bulundurun.


  • cursor  (26.04.21 11:49:29) 
öyle bir zorunluluk yok. fatura kesersin gerekirse adam 6 ay sonra öder. ücret ona göre belirlenir.


  • sizofren06  (26.04.21 13:08:42) 
tabii ki böyle bir zorunluluk yok. hatta devamında para hiç gelmezse, tahsil edilemeyen fatura olarak ekstra bir istisna olabilir, mali müşavirler daha iyi bilir.


  • co2s2  (26.04.21 13:49:57) 
[]

Apple Watch kullananlar

Apple Watch 3 bulunduğum ülkede 1500 liraya geliyor şu an.
Almayı düşünüyorum.

Bunların şarjı ne kadar gidiyor?
Kullanışlı mı?
3. nesil olması ne anlama geliyor? 4 veya 5 varsa onları mı düşünmeliyim?

Teşekkürler.

 
3 değil de SE almanı öneririm. her anlamda daha iyi bir alet ve arada çok büyük fiyat farkı yok.
diğer yorumlar için (bkz: Apple Watch/@roket adam)

  • roket adam  (22.04.21 13:55:01) 
3 eskidi artik yenisini alin. Se aldim cok memnunum.
Sarji 1 gun gidiyor.

  • mor oje  (22.04.21 16:20:16) 
6 var bende.

şarjı gün içinde çok iyi gidiyor. sabah çıkıp akşam eve geldiğimde %30-40 pil oluyor genelde. always-on display kapalı ama.

ben de "se" almanızı tavsiye ederim. bana hediye geldi, yoksa "se" düşünebilirdim.
  • avianthem  (22.04.21 18:34:54) 
SE +1


Apple Watch sorusuna SE cevabi yazan tayfadanim ben de. o yuzden es gecmeyeyim dedim.

3 eski artik yani...
  • yoggi  (22.04.21 21:10:23) 
[]

Kedi doğurdu acil

İş yerimizin iki kedisinden biri Xray cihazının içinde doğurmuş yavrulardan biri buz gibi ve tamamen hareketsiz sanırım ölü diğer yavru hareket etmekte zorlanıyor ve annesine ulaşamıyor annesinin yakınına koyduk ama yavruyu çekip müdahale etmiyor ekte fotoğrafını gönderiyorum fotoğrafta size yakın olan hala canlı ama hiç gücü yok buna ne yapabiliriz onu yaşatabilir Miyiz?

ibb.co


 
dokunmamanız lazım, ilk doğumuysa anne şaşkınlık yaşıyor ya da sizin varlığınızdan dolayı streste olabilir.

biraz bekleyip kendi haline bırakın ve müdahale etmeyin.

ama ne kadar beklemeniz gerektiğini, ne zaman ve nasıl müdahale edebileceğinizi bilemiyorum.
bir veterinere danışın acilen.
internetten yakınlardaki bir veterineri bulup telefonla bilgi alın, gerekirse götürürsünüz.
  • blatta hiberna  (15.04.21 10:14:26 ~ 10:14:41) 
Anne kediler zayıf ya da öleceğini düşündükleri yavrularını beslemiyorlar. Hareketsiz olan muhtemelen ölü doğmuş ya da ölmüştür. Diğeri de çok zayıf olduğundan anne bakmamayı tercih etmiş. Bunlar benim tecrübelerim. Yani durum normal zira annenin altında diğer yavruları var gördüğüm kadarıyla. Elbette zayıf yavruyu kabul ettirebilecek öneriler gelirse ben de merakla bekliyorum. Sadece annenin bu seçimi içgüdüsel olarak yapmış olma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtmek istedim.


  • prole  (15.04.21 10:23:58) 
kedim doğumda ters doğan bir yavruyu bıraktı, ne kadar ısrar ettiysek de pek emzirmeye yanaşmadı. biz de onu yaşatmayı başaramadık.

1/2 çay bardağı süt, 1 çay kaşığı tereyağı, 1/2 çay bardağı su ve yarım küp şeker karışımı var, o verilebiliyor yavruya. ya da aptamil bebek maması. ama annesinin bakmadığı yeni doğan bir kediyi yaşatmak bir mucize. ama başarabilenler var. komşum bu konuda uzman mesela. ama onun yaşattığı yavrular da anne sütü içmediğinden kemikleri güçsüz olabiliyor, yürümekte zorlanıyorlar. vitamin desteği falan da gerekiyor sanırım.

sıcak tutmaya çalışın, termofor koyun mutlaka kedilerin yanına. normalden çok daha sıcağa ihtiyaçları var şu an.

ek. anne ve yavruların uzağına, ama aynı odaya bir kedi kumu ayarlayabilirseniz anne çok rahat edecektir.
  • istanbul kanatlarimin altinda  (15.04.21 11:30:17 ~ 11:58:00) 
Durum nedir? Veterinerlerde Royal Canin kedi sütü var. İçinden biberon da çıkıyor. Eğer bunla besleyip uğraşırsanız bir ihtimal canlı yavruyu yaşatabilirsiniz.


  • prole  (15.04.21 12:41:38) 
[]

Kemik kırığı sonrası olanlar?

Bileğimdeki bir kemik kırıldı yaklaşık 4 haftadır bileklikle duruyorum ve bileğimi hareket ettirmiyorum.
Belki daha uzun süre bileğim hareket etmeyecek.
Sonuçta kemik iyileşince ne olmuş olacak?
Oradaki kaslar falan eski gücünü, gerginliğini kaybetmiş mi olacak? Hiç çalışmıyorlar çünkü öyle ölü gibi bekliyorlar.

 
Kaslar gucunu kaybedecek elbet, kaslari guclendirme egzersizleriniz olacak.


  • invictae  (14.04.21 10:54:00) 
fizik tedaviyle güçlendirmek gerekiyor.


  • rentts  (14.04.21 15:13:41) 
benim ayak bileğime yakın yerden kırıldı. normalde 4 hafta alçı+2 hafta sargıda kalacaktı ben dayanamadım ikinci hafta alçıyı kendim söktüm doktora da gitmedim. 2 haftada kalf kaslarım sünüp yumuşacık olmuştu, yoktu hatta kas falan. 6 haftada nolurdu bilmiyorum. koşuya başlayınca eski haline döndü birkaç ay içinde.


  • diffarentiationation  (14.04.21 15:27:34) 
benim de ayak tarak kemiğim kırılmıştı, 1 ay alçıda kaldı ve o bacağımın üstüne basamadım. baldırım kendini bırakmıştı, şişik ve gevşekti ölü gibi. öyle görmek biraz korkutucu oluyor ama alçıdan çıkınca yürüye yürüye eski haline döndü. endişelenmeyin.
işin kötü yanı: kırılan kemiği hep hissedeceksiniz, soğuk havalarda henlo diyip sızlayacak hep maalesef.

  • anx  (14.04.21 16:20:45) 
Omuz cikigi nedeniyle kolum 3 hafta hareketsiz sargida kaldi.

Ilk ciktiginda kolumu yere paralel bile kaldiramiyordum ya da prize bir sey takip bir sey cikaramiyordum.. 2-3 gun icinde alistim, fizik tedavi egzersizlerini yaptim ve su anda hareketine geri kavustu kolum.
Hala cok gucsuz, evet ama simdi guclendirme egzersizlerine geciyoruz.
  • kuehles blondes  (14.04.21 18:47:11) 
[]

Kırık kemiği bulamıyorum (capsli)

Merhaba arkadaşlar,

Salı günü bir kaza geçirdim, röntgen çekildi, doktor kırık olmadığına kanaat getirdi, bileklik yazdı.
Röntgen bu: i.ibb.co

Birkaç gün geçip iyileşme olmayınca bugün kontrole gittim.
Bilekte hafif bir yeşillenme de olunca tekrar röntgen istedi doktor ve ufak bir kırık olduğuna kanaat getirdi.
Yeni röntgen: i.ibb.co

Problem sol el bileğimin iç kısmında (kol saatine göre saat 5 yönüne çok yakın)

Ben görüntülerde bir türlü kırığı bulamadım.
Siz bulabilirseniz bana da gösterir misiniz? Teşekkürler.

 
direkt duvardaki gibi sıva catlagı gormeyi bekleme. kemiklerin birbirine göre durusundan, baslangıc ve bitis açılarından da yorum yapmıs olabilir.


  • orpheus  (28.03.21 19:24:41) 
[]

Bunlar ne böceği?

Hamam böceklerinden kurtulduk şimdi de bunlar çıktı.
Neredeyse bit-pire kadar, şeffafa yakın sarı renkli.

Fotoğrafı: i.ibb.co

 
yavrusu
şeffafa yakın sarı renkli :)) aynı dalmaçyalılar gibi büyüyünce renk geliyor

  • esref  (09.03.21 23:42:51) 
Sizin böcükler miras birakmis :/


  • melancholia  (09.03.21 23:46:56) 
İnternetten hamam böceği yavrularına baktım arkadaşlar, bunlar hamam böceği değil


  • işimdeyim gücümdeyim  (09.03.21 23:49:44) 
kitap biti (booklice) olabilir.

aardwolfpestkare.com
  • engelbert humperdinck  (10.03.21 01:50:52) 
tahtakurusu olabilir.


  • trajikomix  (10.03.21 02:03:03) 
@engelbert hakli çıktın bunlar booklice gerçekten teşekkür ederim


  • işimdeyim gücümdeyim  (11.03.21 00:28:14) 
o halde ne güzel haber! senin için
yine de hamam böceklerinin irileri yuvada yolda öldükten sonra, son olarak larvadakilerin çıktığını ve işgal denemesi yaptığını dikkate alarak yavrusudur dedim, çok dikkatli bakmadım iğrenç olduklarından, bölmeleri hariç çok benziyorlar.

  • esref  (11.03.21 01:23:44) 
[]

Zorla Covid-19 aşısı olacağım

Yurt dışındayım ve burada Biontech/Pfyzer aşısı var. Çalıştığım işyerinde herkese aşı yapılacakmış (aileleri ile birlikte). Ben başından beri bu aşılara güvenmiyorum, sonunda altından bir pislik çıkabilir diye düşünüyorum. Sadece komplo teorisi olarak düşünmeyin, doğru düzgün test bile edilmedi bu aşılar. Şimdi ben aşı olmuyorum deme hakkım var tabi ama bu sefer de kaç kişinin arasından çıkıntı gibi olucam.

Sizce aşı olmak istememekte haksız mıyım?

Utana sıkıla da olsa aşıyı reddetmeli miyim yoksa ne reddedicen ol gitsin mi dersiniz?

 
“Ne reddedicen ol gitsin”

Durumun vahametinin farkında olmayabilirsin. Ama en azından bilim insanlarına kulak ver, imkanın varken ol aşını. Komplo teorisinden kaldır kafanı, gerçekleri gör. En fazla etkisizdir aşı dediğin şey, kimsenin bize çip takacağı yok.
  • helena  (17.02.21 14:20:08) 
helena +1

Doğru düzgün test edilmediğini nereden çıkarıyorsunuz? Bilim insanları ve doktorlar varken siz hangi uzmanlığınıza dayanarak aşılara güvenmiyorsunuz?

Geçerli bir nedeniniz (aşının içindeki maddelere bilinen alerjiniz, organ/ilik nakli gibi nedenlerle zayıflamış bağışıklığınız vs.) yoksa aşı olmak istememekte haksızsınız.

@kaerin'in cevabına da cevaben edit: aşının çok sayıda insana yapılması sadece sizi değil, bir üstteki cümlede bahsettiğim aşı "olamayan" insanları da koruyor. Toplum sağlığı için, "ben vücuduma güveniyorum" diye aşı olmamak da yanlış.
  • kobuzchu kiz  (17.02.21 14:26:59 ~ 14:28:43) 
Evet, siz hangi uzmanlığınıza dayanarak, kulaktan dolma bilgilerle güvenmiyorsunuz? Doktor musunuz?

İ
  • sydney  (17.02.21 14:32:21) 
Bir adet direkt aşı sektöründe çalışan arkadaşım var, üstüne şu an direkt covid için çalışan sağlıkçı arkadaşım var ikisinden de duymadim birşey.
Onun dışında 65 yaşında bill gates ve diğer zenginlerin bizi kontrol edecegine, bizi evlere kapatip evrensel maas olayi gelecegine, cinsiyetlerin ve geleneksel kavramlarin ortadan kaldirilip yeni bir dünya yaratilacagina ve bunun 40-50 yildir planda olduguna, dunyayi big pharma yonettigine, trump'un big pharma tarafından yollandigina ve bu yüzden Amerika'nın geleceğinin çok kötü olduguna, amerikan secimlerinin calindigina, teknolojinin cok hizli ilerledigine hatta camasir makinesinin bile bulunmasinin bizi evlere kapanip daha az is yapmamizi sağlamak icin olduguna inanan Fransız bir kayinvalidem var.

Ben bu ikisi arasinda ilkine güvenmeyi seciyorum. Siz ikincisini seciyor olabilirsiniz, bana göre sacmalik ama pasa gönlünüz bilir.
  • logisticsmanager  (17.02.21 14:42:12) 
Reddetmelisin. Sen reddetmezsen başkaları reddetmezse o aşıların yaratacağı fark(!?!!) ortaya çıkmaz. Virüs bile son derece tartışmalı, nerden çıktığı belli değil, testleri güvenilir değil aşıları ispatlı değil... niye aşı olasın ki? Olma.


  • 1bir1bir1  (17.02.21 14:58:59) 
Istemiyorsan istemiyorsundur, basit ve net.

Senin bedenin senin kararın.

Ben de olmayacağım, kimsede yaptıramaz
  • kleider  (17.02.21 15:31:35) 
mis gibi biontech aşısını bulmuşsun, yaptır işte. Test edilmediğini nereden çıkardın ki? Yeterli olacak şekilde test edildi bu aşılar. Vücuduna güvenmekle de alakası yok bu işin. Gencecik sağlıklı insanlar hayatını kaybetti bu hastalıktan. Ayrıca toplumsal bağışıklıkta ne kadar kişi aşı olursa o kadar iyi. Bu durumda aşı olmak istememeyi toplum düşmanlığı olarak görüyorum ben ve hiç onaylamıyorum.


  • nundu  (17.02.21 15:51:44) 
ben de aşı olmayı reddedenlerin bir pislik çevirdiğini düşünüyorum. aşılar aslında taş gibi, yan etkileri yok ama bu aşı olmayı istemeyenler, pandemi nedeniyle oluşan ortamdan nemalanıyorlar, bir kazançları var. tam olarak neden bilmiyorum ama kesin bir pislik peşindeler.

bu düşüncem, aşı olmak istemeyenlerin düşüncelerinden daha "tabansız/argümansız" bir düşünce değil.
  • co2s2  (17.02.21 16:15:36) 
Yukarıda linç eden arkadaşların, soruyu soran kişiyi suçlamalarını haksız buluyorum. Zira bu arkadaşlara göre amerikanın FDA kurumu, piyasaya sürülecek ilaçları yıllarca, boş yere “uzun vadede yan etkileri”ni görmek için bekletiyor. Öyle ki göz lazer ameliyatlarını FDA onayını beklemeden yapmaya başlayan türkiye gibi düzgün bir ülke varken:)
Başka bir durumda ise, üzerinde “diğer antibiyotiklerin etki etmediği durumlar için son çare olarak kullanın” şeklinde uyarı olan antibiyotik grupları var. Ve ekşisözlükte de bir ara gündem olan bu birkaç antibiyotik grubu, kalıcı psikiyatrik sorunlara neden oluyordu (yan etkileri). Ve sizin “ya siz doktorlardan daha mı iyi bileceksiniz” dediğiniz doktorlar veriyordu bu ilaçları. Ha son çare midir değil midir ben bilemem ama kalıcı psikolojik sorunlarım olacağına hafif seyreden faranjitim olsun daha iyi.

eksisozluk.com

www.sozcu.com.tr

Tabi FDA dediğimiz en güvenilir kurum bile yeri geliyor piyasadan onayladığı ilacı toplattırıyor. Neyse, bana bu konularda ahkam kesmek pek mantıklı gelmiyor.

Cevaba gelirsek de; güvenmiyorsanız olmayın bence de. Yukarıda verdiğim örneklerde de görüldüğü üzere, ilaçlara olan yaklaşım kötü olunca komplo teorisyeni olmuyorsunuz.

Şahsen türkiyedeki bir kişi olarak aşı imkanı verseler olurum fakat yukarıdaki kaygılarla olmayacak kişileri yadırgamam. Zira uzun vadede olası yan etkileri görüldüğünde küçümseyerek linç ettiğiniz insanlar sizden daha akıllıca iş yapmış olabilirler.
  • Unde bach canim  (17.02.21 16:16:04 ~ 16:22:55) 
Hocam senin bedenin senin kararın. Haksız değilsin, istemiyorsan olmazsın. Senin vücudun üzerinde senden yüksek bir otorite yok, vücuduna ne yapılacağına karar vermek için herhangi bir uzmanlığa ihtiyacın da yok.


  • plutongezegendegilmi  (17.02.21 17:21:54) 
Bence de istemiyorsan olma. Prifizer aşısının yüz felcine neden olduğuyla ilgili haberler filan çıkmıştı. Bi de aşı olanlar da virüse yakalanıyor öyle haberler de var. Yani bu yıllardır uygulanan bi aşı değil ki.

Örneğin burda çiçek aşısı olmak istemiyorum deseydin, benim cevabım farklı olurdu, etkinliği kanıtlanmış bir aşıyı olmamak sadece sana değil çevrendekilere de zarar verme ihtimali taşıyacağı için aşı olmama hakkın olduğunu düşünmezdim. Mutlaka aşı olmalısın derdim.

Ama bu korona aşısının uzun vadedeki yan etkisini bilmiyoruz. Kısa vadedeki koruma oranını tam bilmiyoruz. Şüphe etmekte haklısın. Neyse çok uzattım ben olsam aşı olurdum ama sen istemiyosan olma.
  • turuncu tonlarda  (17.02.21 22:44:45) 
[]

İş mi beğenmiyorsunuz siz?

Bir öğretmen arkadaşımla bu konuyu tartıştık.
Ben işsizlik var dedim ama haksız çıktım.

Tanıdığı bir sürü işveren çalıştıracak işçi bulamıyormuş. Karadeniz'e fındık toplamaya hep gürcüler geliyormuş. Çok da iyi para veriyorlarmış.

Öyle diyor bu arkadaş.
Siz iş mi beğenmiyorsunuz?

 
evet halkımızda var maalesef böyle bir şey.


  • neverguesser  (16.02.21 08:53:06) 
gurcistanin parasi bizden degerli neden gelsin ki?


  • turbo sadık  (16.02.21 08:54:30) 
Yav insanı sinirlendirmeyin. İnsanlar üniversitesini okuyup yüksek lisansını yapıp işsiz kalıyor siz karadenizde neden fındık toplamıyorlar diyorsunuz. Oldu ya okuyup okuyup amelelik yapalım iş beğenmiyor olmamak için. İşsizlik var hemde aşırı derecede işsizlik var. İşveren çalıştıracak işçi bulamıyor çünkü rezalet şartlar sağlıyor. Karadenizde fındık toplamaya iyi para verilse karadenizliler salak mı onlar kendisi toplar zaten.


  • alaimisema  (16.02.21 09:00:00) 
harbi beğenmiyorum ben. ama kabul de ediyorum işi sonra öf pöf yaparak yapıyorum. herkes de beni bundan dolayı suratsız bilir.


  • alperz  (16.02.21 09:00:41) 
Evet iş beğenmiyorum. Ben 10 yıldır otomotiv sektöründen mühendis olacak çalışıyorum. Ekip yönetmişliğim var. Bana bu saatten sonra 2-3 yıl tecrübe istenen pozisyonlar için gelen teklifleri düşünmüyorum bile. Her önüme gelen işi beğenme gibi biz zorunluluğum mu var?

Bir de fındık toplama işi denmiş. Oldu, çıkıp fabrikanın tuvaletlerini de ben temizleyeyim iş yok piyasada diye.
  • himmet dayi  (16.02.21 09:19:52 ~ 09:20:14) 
Asiri bir universite ve hatta yuksek lisans mezunlugu enflasyonu soz konusu. Herkes beyaz yaka olmak istiyor ve issizlikten kastimiz buysa evet herkese yetecek kadar beyaz yaka is yok.

Bir de egitim kalitesi cok tirt ve cogu okunan universitenin, alinan yuksek lisans diplomasinin bir degeri yok. Dolayisiyla birisi "benim yuksek lisansim var findik toplamam" dediginde (herkes icin gecerli degil ama azinsanamaz sayisi) aslinda layigi findik toplamaya daha yakin cunku daha komplike bir is icin kalifiye degil.
  • hot potato  (16.02.21 09:22:36) 
genellemek yanlış ama ne yazık ki bence de doğru bir durum.
bir mühendislik firmasında yöneticiyim. mülakata gelenlerin %90'ında müthiş bir özgüven var (bu kötü birşey değil) ama CV'ler bomboş. hadi diyorum CV boştur da belki kendisini sözlü ifade ediyordur, konuşuyorum adayın içi de boş. konuşmadan çok net algılıyorum ki adam işi de beğenmiyor ki çok net söyleyebilirim: piyasanın üstünde maaş ve çalışma şartlarına sahibiz. "yok ben seyahat etmem, yok ben ofiste oturmayı sevmem, halamın bıyıkları var ona amca derim"... iş beğenmiyorlar. kimsede kariyerime bir noktadan başlayayım da yükseleyim düşüncesi yok. herkes CEO'dan başlamak istiyor halbuki tecrübe etmek için önce CEYO'dan başlamak gerekir.

  • KidLazer  (16.02.21 09:25:22) 
Yalan dolan.
Üç kuruş paraya köle olmayi kabul etmeyince is begenmiyor oluyoruz.
Zamaninda daha 1 ay olmuş olmamis, is bulamayinca daha alt kademe bir ise bakmistim, bir forwarderda calismak.
Ise gomlek kravat geliyorsun, asgari ücret, her gün mesai var ama mesai parasi yok, haftasonu cumartesileri calisiliyor. O an belki dedim sirf is olsun, sonra benim mentor gibi olan birini aradim, piyasanın sağlam adamlarindan, güldü telefonda, bir de s.kslermis bu ne saçma sey dedi, kabul etme sen bulursun dedi. Sonrasinda iki hafta sonra normal calisma, haftasonu yok iki is buldum 2500liradan o donem asgari 1200 falandi, birine girdim.
Kısacası ben köle gibi çalıştırilmadim diye is begenmedim oluyor.

Türkiye'de is hayati kalitesi cok düşük. Ben Avrupa'dayim ornek veriyorum (hep de bunu diyorum) carrefourda çalışan adamin sartlari;
Asgari ucret
Alisverisinde %10 indirim
Bir maas ek para
Kar payi
35 saat calisma
35 gun tatil ki daha yükseğe çıkıyor bazı eklerle
Zorunlu ek sağlık sigortasi

Bu sebepten carrefourda calisan adam mutlu, bimde çalışan kişi malesef mutsuz haliyle yüzüne gülemiyor bile.

O yüzden hayatimda duyduğum en boş şeyler bunlar. Herkesi üniversite mezunu yapip, bunla övünen ülkelerde anca olur.
  • logisticsmanager  (16.02.21 10:14:18) 
dogru. is yaptiracak adam bulamiyorum, dijital sektordeyiz. herkesin beklentisi milyon dolarlar. ceplerinde 5 tl yok, babalari bakiyor, ama calismiyorlar. is yapmak istemiyorlar, surekli ulkeye lanet ediyorlar. 5 dakika calisayim 500 bin dolar kazanayim kafasinda gorustugumuz herkes. dizilerdeki hayati istiyorlar.


  • müptezel dostoyevski  (16.02.21 10:17:43) 
Boşa çalışıyoruz hissi, iş beğenmemeye yol açıyor. Verilen 3,5-4 bin tl maaşlar da bi nebzeye kadar tamam ama ( başlangıç için ) istenen şartlar insanlık dışı. Bazı yerlerde ayak işlerini yaptırıyorlar, bazı yerlerde fazla fazla çalıştırıp sızlanmamalısın diye mobbing uyguluyorlar, üniversite mezunu adam bu durumda tabii ki iş beğenmez. Aldığın 4 bin tl’nin de değeri olmayınca haliyle absürt bi durum oluşuyor. Alım gücü olan bi ülkede gayet alınabilen standart bir maaş olan 1800-2000 kazansa millet mesela başlangıçta şikayet edecek bir allahın kulu var mı ? Paranla dünyaları alabiliyorsun çünkü çalışmaya şevkin oluyor, ay sonunda belki paran birikiyor ya da hobilerine harcıyorsun. 2000 euronun getirdiği motivasyonu ve hayat standardını tr’de 13-14 bin anca getirir. Bunu verebilecek kaç işveren var ? 2000 euro gelişmiş bir ülke için halkın %80 inin alabileceği bir ücretken trde 13-14 bini halkın %5-10 u anca alıyordur ( belki almıyordur ). Ya gayet iyi olan 8 bin tl maaş alsan gram yemesen içmeden 1 yilda 96 bin tl yapar, bak hiç yemedin içmedin diyorum, 2007 model peugeot falan alabiliyorsun böyle ülke mi olur allahını seversen ?

O yüzden insanlar, yeni mezunlar türkiyede beyaz yaka olmak yerine almanya’da kasiyer olayım abi diyor. Taksicilik yaparım diyor, tr’de asla yapmayacağı mesleği yapıyor. Çünkü motivasyon var, alım gücü var. Tr’de yok, boşa çalışıyoruz hissi var.
  • garavel  (16.02.21 11:22:02) 
Ben beğenmiyorum açıkçası. TR "kurumsal" yazılım sektörü leş gibi.

Devlet ihaleleri, kişisel bağlantılar vs. sayesinde patronculuk oynayan 5-10 tane aptal boomer güzel iş yaptıklarını zannedip boş zamanlarında kendilerini elliyorlar. Başka bir şey yaptıkları yok.

Altlarında gerçekten iş yapan (ama onu da kötü yapan) ölücüler var bi de. Onlar da karaktersiz oldukları için "fazla para almayalım ama kimse bizi ellemesin, aman başımız ağrımasın" diye hem piyasayı düşürüyorlar, hem de güzel iş yapılmasını engelliyorlar.

Sonuçta daha az paraya daha güzel iş yapabilmek mümkünken hem hayvan gibi paralar harcanıyor, hem de eldeki ürün çöp.

Kaçtım kurtuldum. Kalanları da allah kurtarsın.
  • plutongezegendegilmi  (16.02.21 11:32:13) 
İşler beğenilecek gibi değil. O işverenler Türkiye'nin en iyi üniversiteleri olan İTÜ, ODTÜ, Boğaziçi gibi yerlerden mezun, tecrübeli mühendis alıp haftada 45+ saate, mesai ödemesiz 4000₺'ye çalıştırmaya çalışıyorlar. bu kölelik şartlarını kabul eden olmayınca da "iş var, beğenmiyor kimse" diyorlar.

bir de "her diploma sahibi, iş bulacak, mezun olduğu alanda çalışacak değil ya" diye saçma bir bakış var. üniversite diplomasını duvara asılacak tablo sanıyorlar. aynı şekilde bunlar için iş bulamadığı için taksicilik yapan ya da tezgahtar olarak çalışan makine mühendisi "işsiz" değil mesela. aksine gidip giresun'da fındık toplamazsa "iş çok yiğenim, iş beğenmiyonuz siz" oluyor.
  • nawar  (16.02.21 11:47:20) 
iş beğenmeme olayı var, şöyle var: mesela burada da arkadaşlar yazmışlar ben 5 sene ekip yönettim, şimdi jr işe girecek halim yok. adam aslında haklı, doğru söylüyor yani. ama türkiyede kalifiye insan gerektirecek yeterince iş açığı yok. yani kalifiye işçi fazlamız var, iş az adam çok. dolayısıyla kalifiye bir çok insan, aslında olmasından daha jr pozisyonlarda çalışmak zorunda kalıyor, dolayısıyla işi beğenmiyor, mutsuz oluyor. bu tamamen o diplomaları bol keseden dağıtmamızdan kaynaklanıyor maalesef. ben o yüzden bu arkadaşlara aslında olmamaları gereken bir pozisyonda olduklarını belirtmeye çalışıyorum ama bu onların suçu değil, devlet bir sürü vasıfsız gence o kadar diploma ve başarı pompaladı ki adamlar acayip bir şey olduklarını düşünüyorlar. hasbelkader 2 sene bi işte çalışınca birden ben acayipim abi ya triplerine giriliyor. yani ciddi birkaç üniversite ve bölüm dışında "ben ayak işi yapmam abi üniversite mezunuyum" denecek bi durum yok çünkü ayak işi yapmak için sırada bekleyen milyonlar bekliyor arkada. şu anda üniversite mezunu "çoğunluk" gerçekten o kadar hiç bir şey bilmiyor hiç bir şey öğrenmiyor ki, hakikaten bu adamlar fındık toplamayı öğrense memlekete daha faydalı bir iş yapmış oluruz.

mavi yaka perspektifinden bakınca da başka bir sosyolojik durum var. vasıfsız işçiler, özellikle gençler iş beğenmiyorlar, umursamıyorlar, zaten o işe girseler de, işi kaybetseler de hayatlarında çok bir şey değişmeyecek. çoğu kredi kartı borçlusu, yükselme yırtma umutları yok yani. öyle olunca sallayabildiği kadar sallıyor herkes. nolucak zengin mi olucam kafasında çoğu kişi.

sonuç olarak ben gençleri suçlamıyorum yanlış anlaşılmasın. ama herkesin ne olduğunu nerede olduğunu da net bilmesi lazım. aksi takdirde beklentiler gerçeklerle uyuşmuyor, üstüne sosyal medya etkisini de ekleyince mutsuz oluyorsunuz. burası avrupa değil yani bunu bilmek lazım, aldığınız üniversite avrupa üniversitesi eğitimi değil, iş olanakları da avrupadaki uluslararası şirketler gibi değil. burada karabük üniversitesi var, kardeşler holding var. onların sunduğu olanaklar da belli.
  • roket adam  (16.02.21 12:52:21 ~ 12:56:18) 
iş beğenmiyorum evet, konu para da değil bu arada. bak @garavel 13-14 iyi para halkın
%5-10 u alır demiş. ben o parayı hatta fazlasını alıyorum ama gene de mutsuzum. Çalışma motivasyonum sıfır çünkü insan gibi davranmıyolar, gecenin bir yarısı whatsappdan mesaj atıp maile cevap yaz demeler, pazar günü sabahın köründe arayıp hesap sormalar insanın bütün motivasyonunu yok ediyor. Üstüne de giderek fakirleşiyorum alım gücüm her geçen gün düşüyor. 2017 de aldığım para 3 bin euro ya denk geliyordu, şimdi onun yarısı bile etmiyor. Gayri resmi min %40-50 enflasyon var, devlet dalga geçer gibi %14,6 açıklıyor, patron %5 zam yapıyor. Nesini beğeneyim ben bu işin?

  • zikardo  (16.02.21 13:01:14) 
bütün ülkeyi üniversite mezunu yaparsan kimse iş beğenmez.
iş beğenilmeyen ortamda da kimse güvenip yein iş kolları açmaz.

bayburt üniversitesinde mühendislik okuyan adam kendini mühendis görüp, iş bğeenmiyor.
normal bir ülkede bu arkadaş meslek yüksekokulu okuyup sanayide iyi bir usta başı falan olacak halbuki.

haliyle noluyor? usta başına çırak arayan adam çırak bulamıyor, dükkan açmıyor.
kendini mühendis gören adam da, iş bulamıyor. çünk üaslında mühendis değil.
  • tchuck  (16.02.21 13:08:33) 
adam normalde 17 yaşında sanayide çırak olarak çalışmalıyken,
25 yaşında bayburt üniversitesinden mezun oluyor.

17 yaşında 1500 liraya çalışmak koymazken,
25 yaşında kendini mühendis sandığı için 2500 lirayı bğeenmiyor. halbuki dünyaya bundan fazlasını da katmıyor.

ülkedeki üniveersitelerin %90'ı kapatılıp çalışma yaşı düşürülmeli artık.
  • tchuck  (16.02.21 13:09:56) 
Beğenmem ve seçerim tabii. Kendimi iyi hissetmediğim bir alanda çalışıyordum, başka bir alana geçtim. Yine şartlardan rahatsız olsam, yine değiştiririm. Bu değişim sürecinde de bir süre işsiz kalmayı göze alabilirim.


Eğitim ve donanınımına güvenen ve minimum finansal standartı zaten olan insanlar (birikmiş paranız olur, devlet desteği olur, aileden gelir vs...) niye nefret edecekleri işlerde çalışsınlar?
  • buf-e kür  (16.02.21 13:14:51 ~ 13:15:39) 
bu işverenler o kadar boş konuşuyor ki. 4 yıllık mühendislik programını bitiren her genç senin işini en fazla 2 ayda öğrenir çatır çatır yapar. hangi okul olduğu da çok önemli değil. ben avrupa'da yüksek lisans yapıyorum kimse uçup kaçmıyor. herkes işi işte öğreniyor.

bunlarınki kezban tribi. aday çok diye sömürülmeye en yatkın olanı seçmeye çalışıyorlar hepsi bu. üniversite mezunu çok diye üniversite mezununun kalitesiz olması gerekmiyor. hayır yaptığın iş ne ki? ülkede kaç tane şirket kaç tane gerçek anlamda ar-ge yapacak mühendis arıyor? gerisi boş boş işler. mühendislik pozisyonundaki işlerin çok büyük kısmını 2 yıllık makine teknikerleri bile yapabilir. mühendise kendini gösterecek bir alan yaratılmamış. mühendis adam okulda termodinamik, mukavemet dersleri alıyor senin bu adamdan en büyük beklentin excel bilmesi.

bu avam insanlar patron oluyor sonra otorite gibi çıkıp iş beğenmiyorlar diyorlar. la bi gidin allah rızası için.
  • bohr atom modeli  (16.02.21 13:19:02) 
mesleki anlamda iş bulmak zorlaştı bence , bulunsa bile işveren asgari ödeyince insanın çalışası gelmiyor


  • nivoandmira  (16.02.21 13:29:55) 
@bohr atom modeli +1 demeye geldim. kalbur üstü ortalama bir üniversite olduğu sürece iş kesinlikle işte öğrenilir. 5 yıl deneyimli gerçekten işini seven herkesin mezun olduğu üniden bağımsız yakın seviyelerde olacağını düşünüyorum. en azından belli bir tatmin edici standarda kadar bu böyle. müdürlük, şeflik, hatta belki ceolukta falan ise maalesef okul bir tık etiket olduğu için orada iş değişebilir ama normal çalışan için bir fark yok.


  • garavel  (16.02.21 13:58:15) 
Evet insanların asgari ücretle günde 10 saat eşek gibi çalıştırılıp üstüne mobinge uğradığı ve asla saygı görmediği, kendini mutlu hissedemedigi, kendine ayıracak enerjisinin kalmadığı, hobiler edinemediği, ayda bir kitap almak için bir kez tiyatroya sinemaya gitmek için bile bütçe ayıramadığı işleri beğenmiyorum.

İnsan en alt kademede başladığı en dandik işte bile bu kadar sömürülmeyi haketmez. İnsanlar hemen cebim dolsun aman da hemen ceo olayım derdinde değil, gencecik yaşlardayız bir işe girdiğimizde bu gençliğimizde enerjimiz varken biraz hayatın tadına bakabilecek imkan istiyoruz. Kırk yılda bir tiyatroya gidince bile insan ne kadar iyi hissediyor. Bunlar ihtiyaçtır. Kitap alışverisi ihtiyaçtır.

Ama bunlara gelene kadar yeni işe girmiş asgari ücret alan bir insan bir ayda alması gereken protein miktarını bile karşılayamıyor. Haftada bir et yemek balık yemek, düzenli bir şekilde kandaki besin denğerlerini koruyabilecek kadar kuru yemiş tuketebilmek lüks değildir. Kimse bunları konuşmuyor. Bunlara lüks değil demek bile abes geliyor kulağa artık. Bu ülkede lüks anlayışı değişti insanların. İnsanlar iş beğenmiyor diyen biri o parayla ve o eforla kendisi nasıl yaşardı biraz empati yapsın.
  • Mossy  (16.02.21 14:06:41 ~ 14:10:18) 
Arkadaşın bayağı cahilmiş. Gebze'de, Tuzla'da ortalama bir fabrikada işçilere sigortasından tatiline, servisinden yemeğine kadar hak veriliyor. Adam fındık için Karadeniz'e mi gitsin yol, yemek, tatil, belki sigorta bile olmadan? Ülkede işsizlik yüksek. Çevrenizde insanlar iş beğenmiyor diyen biri varsa hayatınızdan çıkarın.


  • dissendium  (16.02.21 15:18:03) 
yazılanları görünce insanın içi sıkılıyor hakkaten. biz şu an teknikere 7 8k TL maaş veriyoruz ona rağmen gelip tehdit ediyor gidicem diye. biz de yolun açık olsun diyoruz. insanoğlu hep ister de serde biraz arsızlık var malum..


  • KidLazer  (16.02.21 16:05:21) 
mavi yakadaki haklar beyaz yakada yok. bu ülkeyi sırtlanan okumuş beyaz yaka kesimdir. kimden bu kadar vergi alabiliyorlar başka? mavi yaka işi bırakırım diyince fabrikaların götü atıyor, beyaz yaka sigara molasını 2 dakika uzatsa kapının önünde.
tamamiyle sömürü üzerine konulmuş yalan titlelar varken kim neyi beğensin allah aşkına?

  • wild honey suckle  (16.02.21 16:13:42) 
bu kavram çok yanlış anlaşılıyor bence.

beğenilmeyecek işi beğenyemeyeceğiz elbette. o zaman hiç iş görüşmesi olmasın vs. iş verenler artık karşı tarafın seçme şansı hiç yokmuş gibi düşünmeye başladı. siz iyi misiniz ya?
biri beğenmez öteki beğenir. nasıl ki siz kötü (?) çalışanı beğenmiyorsunuz, çalışanlar da bazı işleri beğenmiyor bazılarını beğeniyor bundan doğal ne var?

tabiiki beğenmeme hakkı var herkesin.
beğenen insanı bulup çalıştırsınlar o zaman.
  • rewlack  (16.02.21 16:25:00) 
[]

Yıllarca Android kullanıp iPhone'a geçen var mı?

Sadece instagram ve whatsapp kullanan düz kullanıcılar değil de Android'in sağladığı özgürlük alanını kullanan kişilere sorum aslında:

İyi oldu mu diyorsunuz yoksa nerden geçtim çok kısıtlandım mı diyorsunuz?

Biraz da detay vererek anlatabilirseniz çok memnun olurum.
Not: her cevaba tik gelecek

 
Ben lisans 2. sınıfa kadar hep android kullanmıştım. sonra macbook alınca iphonea geçtim, daha kolay senkronize edebilmek için. 12 sene falan olmuştur iphone kullanıyorum. Tek sıkıntı yaratan durum itunes :) Alt tarafı bi ringtone eklemek için bile bin dereden su getiriyorsun. Resimler, müzikler vs kopyala yapıştır kadar düz değil, illa itunes üzerinden yapman lazım falan. Bu hala sinirimi bozuyor ama alıştım artık :)


  • superfluid  (06.02.21 15:38:54) 
6 sene kadar android kullandım 3 senedir iosçuyum. Tek eksisi, birçok kişinin de ortak fikridir, itunes’la senkronize etme olayları. Neyse ki oraya da işim düşmüyor Spotify kullandığım için. Iphone’un ekran geçişlerine, ana ekranına vs çok özenirdim. androiddeki kadar karışık widgetlar ve bildirim ekranı ikonları da yok. Bir de Bazı canlı futbol apk’larını görüp yükleyemediğim oluyor ama artık çok takılmıyorum.


  • heathen  (06.02.21 16:42:33) 
[]

Şahıs şirketi kuracağız

Kardeşimin adına kurmak istiyoruz ama aklımıza takılan şeyler var. Bilen varsa çok makbule geçer.

1 - kardeşim bir yerde maaşlı olarak çalışıyor. Şirket kurmuş olması işyeri açısından sorun teşkil eder mi? İzin almalı mı veya bildirim yapmalı mı?

2 - kendisinin sgk'sı doğal olarak ödeniyor. Bu yüzden Bağkur ödemeyeceğiz diye biliyorum. Yarın işten çıkarsa bizim kız bağkur borcu birikmeye başlar ödenmezse değil mi? Bu ona ileride sorun olarak döner mi?

3 - bana ait evde oturuyor. evi adres gösterebilir mi? illa ki kendisinden kira mı almam lazım stopaj için?

4 - şahıs şirketi kurunca ne satacağı, ne hizmet vereceği sınırlı mı? mesela yazılım, tasarım işleri yapacağız, kendisinin yazılım konusunda bir diploması yok bu sorun mudur?

5 - sgk'lı olduğu için genç girişimci katkısından yararlanamaz değil mi? kendisi 22 yaşında.

teşekkürler şimdiden.

 
1- iş sözleşmesinde yazıyorsa eder yoksa etmez. patron sorun çıkarmaz ise etmez.

2- bağkur ödemiyorsunuz sgk devam ama bir şekilde sgk kesilirse 15 gün içerisinde bağkur a geçmek zorundasınız. evet ondan sonra bağkur birikir. ödemelere bakın.

3- kira sözleşmesi şart. yoklamaya gelicekler. odada fazla eşya olmasın.

4- nace kodu yazdırıyorsun. ne satacaksan onu yazdırmak zorundasın. sen yine danışmanlık da yazdır. sıkışırsan danışmanlık kesersin.

5- no idea.
  • duyurukullanıcısı  (27.01.21 22:24:53) 
+1 @duyurukullanicisi


  • ifo  (27.01.21 22:32:36) 
1. İş sözleşmesini okuyun önce işe girerken imzaladığı, bir kopya da kendinde olmalı.
2. İşten çıkarsa nur topu gibi bir borç birikmeye başlar, buraya dikkat.
3. Evet stopaj ödeyecek kendi adına değilse tapu tamamen, ihtimal sanal ofis de olabilir, ya da cüzi bir miktarda tutabilirsiniz kirayı.
4. Eskiden bu daha sıkıntılıymış ama şuan şahıs şirketine de kod ekletebiliyorsunuz, onu muhasebeciye sorarsınız, evet muhasebeciniz olmak zorunda.
5. Daha önce şirket kurmadıysa genç girişimci teşvikinden yararlanır(daha önce sigortalı çalışmış olmak buna engel değil ama halihazırda çalışırken nasıl ondan emin değilim) evet ama bir yıl sgk ödemiyorsunuz(sgknızı sizin yerinize devlet ödüyor, yani sgk başlıyor) bu teşvikle, ilk üç yıl 70.000 tlye kadar da gelir vergisi ödemiyorsunuz. Kalan tüm ödemelere devam. Yani yerinizde olasam kardeşinizin işten çıkma/çıkarılma durumu varsa biraz bekler bu sgk ödememe durumunu fırsata çeviririm. Yoksa bu hakkınız bir işe yaramayacak diye anlıyorum.
  • kullanıcıadımbuolsun  (27.01.21 23:10:47) 
[]

32 yaşındayım hiç alkollü içecek içmedim

Çok şey kaçırıyor muyum?




 
Evet.


  • buff  (31.12.20 18:09:31) 
Bence hayır.


  • himmet dayi  (31.12.20 18:09:45) 
Hayır. Ilgın ve merakın varsa iç.
Ben de hiç içmedim ve açıkçası hiç merak etmiyorum. Aksine kokusundan rahatsız oluyorum. Işin sağlık boyutuna hiç girmiyorum bile.

  • Amaranta ursula  (31.12.20 18:15:40 ~ 18:16:54) 
İçinde başka Bi güzel oluyor ama içmeyince de kötü olmuyor.


  • valarmurgulis  (31.12.20 18:29:48) 
Bol bol eğlenceyi, normalde yapmayacağın şeyleri yapmayı, arkadaşlarınla bol bol duygusallaşmayı gülmeyi falan kaçırıyorsun.


  • eazy  (31.12.20 18:31:11) 
niye denemiyorsun?


  • jepa  (31.12.20 18:33:19) 
yeryüzünde başkalarının yaşayıp deneyimlediği bazı şeyleri yaşamamış oluyorsun.

bu yaşanmamışlığı eksiklik olarak görmüyorsan bir şey kaçırmamışsındır.
  • tabudeviren  (31.12.20 18:35:15) 
Hayir hic bir sey kaybetmiyorsun. Ama deneyebilirsin. Zaten deneyimce begenmeyeceksiN. Alkol tadi guzel oldugu icin icilen bir sey degil.


  • exlibris  (31.12.20 18:42:38) 
sanmam...iste karacigerin kullanim omrunu bi 10 sene uzatmissindir iste. yoksa su icen de hep ayni yere


  • hay sikfuck  (31.12.20 18:49:07) 
Bana göre evet.
Güzel viskinin, romun, sıcak ve spor yapildiktan/is yapildiktan sonra icilen soğuk biranin, bazi kokteyllerin hepsinin yeri baska.

Kişiden kisiye değişir, bana göre alkol hic almayan kisi cok sey kacirir.
  • logisticsmanager  (31.12.20 19:07:11) 
bir şey kaçırdığın yok hocam. tamamiyle senin tercihin.

alkol ortama göre güzel giden bir içecek. belki 10 kere içiyorsun birinde keyif alıyorsun öyle bir şey. kebapla aynı yani.

o sebeple kaçırdığın bir şey yok.
  • duyurukullanıcısı  (31.12.20 19:12:47) 
hiç içmediğin için evet.


  • Piukh  (31.12.20 19:22:04) 
Hiç de bir şey kacirmiyorsun.
Iğrenç. Sadece şekil yapmak için içiliyor.

  • yarey  (31.12.20 20:58:56) 
Kaçırdıkların; içmeye başladıktan yaklaşık bir saat sonra söylemek isteyipte söylemediklerini söyleyipte rahatlamak, içinden geldiği gibi kendini kasmadan eğlenebilmek, deşarj olmak, yaşamayı-arkadaşlarını-sevgilini-karını o an yanında kim varsa işte daha çok sevdiğini anlayıp ona sevgi cümleleri kurmak. Üç saat sonra daha çok içme isteğiyle masadaki bütün alkollere saldırmak. Dört saat sonra mide bulantısıyla uyumaya çalışmak, kusmak yada sızmak. Sabah kalktığında deli gibi baş ağrısıyla kendine sövüp geceyi düşünmek, gecenin yarısını hatırlamayıp kötü birşey yapmadım yada saçmalamadım umarım diye paranoyaya girmek. Muhtemelen ilk içtiğinde başına gelecekler bunlar tabi ortamına da bağlı. Düzenli içmeye başladıktan sonra nerede durup nerede devam edeceğini öğrendikten sonra bunları nadir yaşayacaksın. Sonuç olarak dene tabiki pişman da olsan bir tecrübe olur.


  • IcedFlames  (31.12.20 21:04:05) 
hmm yani çok şey kaçırıyorsun diyemem ama bazen çok hoş oluyor insan sevdiklerinle beraber içerken böyle bir mutluluk geliyor, harika bir his :D bir kere bile olsa deneyimlemeni tavsiye ederim.


  • theseachange  (31.12.20 21:44:18) 
ben de hiç içmedim. içen çok arkadaşım var ama içmek hiç aklıma gelmedi. 17-18 yaşıma kadar içen kimseyi görmediğim için olabilir belki. bir şey kaçırdığını sanmıyorum


  • avatar is back  (31.12.20 21:46:28) 
kaçırmıyorsun. zaten kaçırmışsın.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (31.12.20 21:48:42) 
evet ve hayır. neden hoşlandığına bağlı


  • argent dawn  (31.12.20 22:16:21) 
Neden içmediniz? Dini nedenlerden ötürü mü? Ben de sevmem. Midem kaldırmıyor.


  • gelmeistemem  (31.12.20 22:20:50) 
hiç içmediysen iki bira bile yeterli olabilir hafif bir sarhoşluk yaşamak için. yani tam olarak en yakın tekele gidip 25-30 lira vererek yaşayabileceğin bir tecrübeden söz ediyoruz. haliyle çok şey kaçırdığını zannetmiyorum ama sarhoşluk ŞAHSİ FİKRİMCE herkesin en azından bir kere tecrübe etmesi gereken değişik bir his. yaşamayan çok şey mi kaçırmıştır? hayır. küçük bir şey yani, üzerinde düşünmeye değmez.

ben ilk kez 18 yaşımdayken içmiştim. arkadaş kadıköy'de bir mekana götürmüştü. buz gibiydi bira. tadını beğenmemiştim (ilk içişte alkolü seven kimse yoktur herhalde) ama hem dışarıda oturuyorduk hem de arkadaşımlaydım, haliyle güzel bir ortam vardı. çerezle fındıkla fıstıkla iki tane içiverdim. çok tatlı bir sarhoşluk yaşamıştım o gün. hafif gevşeme, rahatlama, her şeyin göze daha güzel görünmesi vs...

ama bu da biraz uyuşturucu gibi elbette, açıkçası alıştıktan sonra hem sarhoş olmak zorlaşıyor hem de sarhoş olsan bile ilk seferki gibi tatlı gelmiyor.

bence bi ara kap iki tane bira, al yanına çerezini, otur iç yavaş yavaş. hiçbir şey kaybetmezsin.
  • der meister  (31.12.20 22:59:08) 
Zamanında alkol kullanıp bırakmış biri olarak söylüyorum kesinlikle bir şey kaçırmıyorsunuz ve doğru olanı yapıyorsunuz. Tekel ürünleri sağlığa zararlıdır zehirdir. Siroz, diyabet, obezite gibi hastalıkların en büyük sebeplerinden biridir. Alkol kana karıştığı andan itibaren iç organlarda tahribata sebep olabilir. Ayrıca suç oranları alkol kullanımıyla paralel olarak artış göstermektir.


  • acebi  (31.12.20 23:35:58) 
Kesinlikle bişi kaçırmıyorsun
Matah bişi değil

  • photo85  (01.01.21 00:06:10) 
Sırası geldiğinde kafayı bulamayanlar kesinlikle bir şeyler kaçırıyor. Sizin adınıza sizden rica ediyorum, şu hayatınızda bir kez olsun kafanız güzel olacak kadar için.


  • huçi kuçi  (01.01.21 00:20:37) 
çeşitli sebeplerin vardır sanırım ama hiçbiri hiç içmemek için yeterince makul değildir. bence böyle düşünmek yerine yanında tuzlu atıştırmalıklarını da hazır ederek hemen koş bi şeyler iç. yavaş yavaş, güzellerinden başlayıp deneye deneye kaçırdığın şeylere yetişebilirsin. sevmezsen ya da kötü deneyim yaşarsan vazgeçip kaçma, ağırdan da al o yüzden. hadi inş.


  • snape i başından beri tanırım  (01.01.21 14:07:27) 
[]

500 bin lira paranız olsa kaç paralık araba alırsınız?

Diyelim ki bir yerden 500 bin lira para kazandınız. Bir daha bu parayı kazanma şansınız yok. Kredisini ödemeye devam ettiğiniz bir eviniz var.

Kaç parasını arabaya ayırırsınız?
Hangi arabayı alırsınız?
Sıfır mı yoksa ikinci el mi alırsınız?

Neden?

 
araba almak "zorundaysam" max. 150bin arabaya ayırırdım. gerisiyle yatırım yapardım.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (23.12.20 13:47:33) 
Ehliyetim olmadığı için bu soruya cevap vermemin çok anlamsız olduğunun farkındayım ama ödenecek kredim varsa (yani borçtaysam) araba almazdım borcumu kapatırdım.


  • peki madem  (23.12.20 13:50:21) 
Ben olsam sabit gelirime göre belirlerdim. Sonuçta masraf arabayı almakla bitmiyor. Ne kadar pahalı bir araba alırsanız sigortası, kaskosu, bakım-arıza masrafları da o kadar artıyor.


  • housedaki topal doktor  (23.12.20 13:54:11) 
Ev kredisini kapatır kalanı ile araba alırdım. Krediye girme işini sevmiyorum. Ayrıca arabanın da sabit gideri olacak onu da gözönünde bulundurun.


  • cilekli pasta  (23.12.20 13:56:19) 
Dsg şanzımanı olmayan, otomatik, benzinli B sınıfı bir otomobil alırdım 200.000 civarı, clio olabilir


  • freebird5406_2  (23.12.20 13:56:29) 
100'e araba, 400 de krediye veya yeni bir ev alıp kiraya verirdim, gelenle de krediyi öderdim. hem evim hem arabam olurdu ve kafam rahatlardı.


  • rose parks  (23.12.20 14:00:18) 
180k araba alırdım. Geri kalan para garantim olurdu. Neden 180? Çünku otomatik ve yeni model arabalar o fiyattan başlıyor.


  • Denton  (23.12.20 14:11:17) 
Bi 500 de kredi çeker 1 milyonluk araç alırdım.


  • Kahir ekseriyet  (23.12.20 14:20:30) 
Bu soruyu cevaplamak için yeterli veri yok. Topal doktorun dediği gibi genel gelirini de paylaşman lazım. 500 bine alınacak arabanın kaskosu yıllık 7-8 bin tl çıkacaktır, vergi, servis, lastik vs dedin mi aylık 1000 tl giderin var. Lüks arabanın masrafı da standart bir arabadan 2 kat falan daha yüksek oluyor.

Örnek veriyorum ayda 20 bin kazanıyorsam 500'ün tamamını arabaya basarım, sıfır alırım ikinci elle falan uğraşmam. Muhtemelen volvo xc40 alırdım. Ama ayda 5 bin kazanıyorsam alacağım araba taş çatlasın 200 bin tl olur.

Ha bir de araba almak zorunda değilsen, sırf yatırım olarak bakıyorsam hiç almam zaten, bildiğin dert ve masraf kapısı çünkü. Gider bi ev daha alırım o zaman istanbulun güzel semtlerinden.
  • roket adam  (23.12.20 14:28:16 ~ 14:28:54) 
250 ile arac alip, kalan 250 ile yatirim (sepet) yaparim. 100'e otomobil alacaklar ne almayi dusunuyor merak ettim :D


  • tahtakafa  (23.12.20 14:48:28) 
200e alırdım. sıfır alırdım.


  • jelly bear  (23.12.20 14:59:30) 
Ben 300-400 daha kredi çekip 800-900 bine güzel bir araba alırdım.


  • giovanne  (23.12.20 16:25:26) 
150 binlik araba alırdım diyoruz ama o araba da küçük beyaz en az 90bin km'de bir hatchback olacak. 200 ve üstü diyenlere kızamıyorum bu nedenle.


  • bussuru1  (23.12.20 16:33:26) 
ev kredisini kapatırım. kalan paraya biraz ekler 2. el preminyum bir araç alırım. 2014 c180 vb. 350 bin


  • mikahakkinen  (23.12.20 16:58:49) 
alacağım araba sıfır kilometre otomatik vites bir hatchback araba olurdu.
honda jazz, toyota yaris, opel corsa, ford fiesta gibi bir şey alırdım.

evin kredisini kapatırdım.
bir şeyler kalırsa yatırım yapardım.
  • tabudeviren  (23.12.20 17:05:39) 
250 ye falan golf alırdım ben geri kalanı da bilmiyorum artık


  • garavel  (23.12.20 17:43:42) 
koladan pepsiden çıkma 98 99 2000 model dizel kangoo alırdım ben. arabayla tek ilişkim bazen eşya taşımak zorunda olmam ve genelde de saçma sapan paralar ödüyorum bunun için.

çevrem de var. eksiğini gediğini herşeyini yaptırsam harcayacağım maksimum para 20 lira tabi öyle üstünden tır geçmiş değil, normal olarak yıpranmış eskimiş bi araç.

benim arkadaş 2500 iraya aldı muayene yok, motor şanzıman pert., arabayı görsen kırmızıymış güneş yanığından pembe olmuş, kapılarda blmemne pepsi yazıları sökülmüş ama güneş yanığından izleri kalmış, ne boya var ne sinyal, içi ahır gibiydi.çok dalga geçtiydim.

adam araç tamircisi zaten, bi topladı arabayı 10 lira para harcadı sanki fabrikadan yeni çıkmış gibi oldu oha dedim yani. parçaları çok ucuzmuş meğerse. zaten elektronik de yok, valla herşeyi sıfır koydu taktı eleman, motoru şanzımanı herşeyi de kendisi topladı, bi kaportacıya 1000 lira falan verdi komple kaporta boya, o da arkadaş ayağına. şimdi iyi de para veriyolar satmıyor. iki sıra koltuk ve bagajlı olan versiyon, arkayı karavan yapıcam diyor.

bir de yakmıyor araba inanılır gibi değil.
  • killerbee  (23.12.20 18:02:51 ~ 18:06:43) 
[]

Macbook kullanıp MacOS Big Sur'a geçenler

2020 mbp 13" var.
Daha Mayıs'ta aldım.
Şarjı rahat 7-8 saat gidiyordu.
Big Sur güncellemesinden sonra bu süre 3,5 saate düştü.
Resmen rezalet.

Sizde durum ne?
Bu gibi durumlarda bir fix yayınlanıyor mu kısa sürede?

 
bu sefer o işletim sistemiyle ilgili her şey yeni olduğu için kısa sürede fix gelmesini çok beklemenizi tavsiye etmem mümkünse eski sürüme geri dönün çünkü yeni mac'lerin işlemcisi tamamen değişti muhtemelen eski yeni uyum sorunları bir süre devam eder.


  • nahtoderfahrung  (29.11.20 14:25:46) 
Bizim şirketin IT takımı kurmayın diye talimat gönderdi. Güvenlik açıklarından dolayı.


  • pass  (29.11.20 15:18:01) 
ayni problemi yasiyorum. apple destek'e sordum. cozemediler. sonra us'e yazdim oradan ulastilar onlar da cozemedi. sonra baslarim yapacaginiz ise diyip internette arastirma yaptim. internette benzer sorunlar buldum ama cogu ipad ile alakali. sonra kendim problemi cozeyim dedim ve bircok seyi denedim. safe mod, ucak modu, tarayicisiz kullanma vs.. en sonunda birsey farkettim. activity monitor'da energy kisminda bazi uygulamalar hayvan gibi sarj yemeye baslamis. onlari kapattim duzeldi. ama muhtemelen uygulamalarla alakali birsey degil big sur'un boktanligi. mecburen yeni update bekleyecegiz. tuhaf sey su zikkim problemi internetteki milyonlarca macbook kullanicisinin yasamayip sadece ikimizin yasamasi.


  • buenosdias  (29.11.20 17:03:53) 
[]

Ömür geçip gidiyor bir bok yapamadım ve saygı görmek istiyorum hissi

İçimi dökmeye geldim. Uzun olacak kusura bakmayın.

Yaş 32.

Maddi anlamda zor bir çocukluk geçirdim. Bu zorluk beni sevmediğim bir mesleği yapmaya (bir tür memur) yönlendirdi. 22 yaşımdayken babam öldü. Aynı yıl çalışmaya başladım. Bir süre babamdan kalan borçları ödedim. Mesleğimin 3. yılındayken evlendim. Beşinci yılda çocuğum oldu. Aynı yıl ilk arabamı aldım. Yedinci yıl evimi aldım ve kredisini ödemeye devam ediyorum. 10. yılda iki seneliğine yurt dışında (bir arap ülkesi) bir göreve geldim ve şu an Türkiye'dekine göre çok daha güzel bir maaş alıyorum. Yani maddi/ailevi açıdan hiçbir sorunum yok, çok şükür.

Çocukluğumdan beri bilgisayar mühendisi olmak istemiştim. Bahsettiğim sebeplerden dolayı olmadı. 11 yaşımdan beri bilgisayar ve internet dünyası ile iç içeyim. Web siteleri oluşturuyorum, kod yazıyorum, bu işten çok olmasa da para da kazanıyorum.

Bu bahsettiğim işleri yaparken kendimi çok iyi hissediyorum, kendilerine iş yaptığım kişilerle görüşmeler yaparken kendimi değerli hissediyorum. Saygı görüyorum. Fakat asıl işimde bu değeri ve saygıyı göremiyorum. Demek istediğim bana saygısız davradıkları değil. Saygıyı hak edecek değerde bir iş üreten pozisyonda değilim. İş arkadaşlarımın %90'ı boş adam.

Olmam gereken yerde kesinlikle değilim hissini iliklerime kadar yaşıyorum. Mesela bir adam görüyorum, mobil uygulama yazmış, aylık gelirim xx.xxx lira diyor. Diyorum ki bu adam bilgisayarla/programlamayla en fazla birkaç yıl önce tanışmıştır, adam benim hayalimi yaşıyor. Ben ise memur kafasıyla, çocukluktan beri içinde olduğum sektörde silik bir tüketiciden başka bir şey değilim.

Dediğim gibi, yaş 32. Ne kadar ömrümüz var bilemeyiz fakat "adam yerine konulmak", "saygı görecek işler başarmak" ve maddi açıdan kimseye eyvallah etmeyecek noktaya gelebilmek konusunda çıtayı bir türlü yükseltemedim.

Konuşmayı dün öğrenmiş, ondan anlamam, bundan anlamam diyen kekoya amirim çekiyorum. Ayıya dayı demekten anam ağladı arkadaşlar.

Ömür de kısa. Böyle geçer mi?
Vallahi bir bilgisayarcı dükkanı açıp format atsam işe suratımda kocaman bir gülümsemeyle gidip gelicem gibi geliyor. Bir yazılım firmasında çalışsam teknik açıdan çok iyi pozisyona gelebileceğimden eminim ama orada da artistlik yapacak bir sürü insanla karşılaşıp gelen gideni aratır moduna girmekten korkuyorum.

Evet, param var, helalinden kazanıyorum, kimseye muhtaç değilim ama saygı görebilmek... Bu yaşıma kadar hiç hissetmediğim duygular bunlar. Yolda görsem selam vermeyeceğim adama gerçekten de selam vermemek istiyorum.

Sizde de var mı böyle bir durum?

edit: tolkien hayranı ve ona katılanların cevaplarına karşı bir açıklama yapma gereği hisettim. arkadaşlar benim saygı görme isteğimden kasıt diğer insanların bana saygı göstermesini istemem değil aslında. ortaya koyduğum iş itibariyle, kişiliğimden bağımsız olarak, yaptığım işe saygı gösterilmesini istiyorum. senin bu yaptığın işi herkes yapabilir gibi değil de x bu işten çok iyi anlar şeklinde tanımlanmak istiyorum. son olarak şunu söyleyebilirim ki bugüne kadar 50 farklı meslektaşımdan duyduğum cümle şu "senin yerinde olsam, x,y,z işlerinden anlasam bu işi yapmazdım" yani ortada net bir şekilde oraya ait olmama durumu var. ego ile ilgisi yok. bir arkadaş "bilgisayar dükkanında format atma" cümlemden ne demek istediğimi gayet iyi anlamış ama siz de haklısınız ben kendimi tam olarak ifade edemedim.

 
yaşım 32, bilgisayar mühendisiyim, şu ana kadar milletin çalışmaya can attığı şirketlerde çalıştım, ara ara bi bok yapmadım hissi bana da geliyor.


  • oz suser  (25.11.20 13:40:57) 
Şu an kısaca yazıyorum ama işin özü kendine saygı. Büyük şeyler başarmışsin, gurur duymalisin


  • kisa  (25.11.20 14:10:44) 
David Graeber dayının Bullshit Jobs diye bir kitabı var. Sanırım benzer bir iş yaptığınız için değersiz hissediyorsunuz. Unabomber manifestosunda da bu maddi açıdan doyurucu ama hiçbir tatmin hissi vermeyen işlerin toplumu nasıl kemirdiğinden bahsediyordu.

Yazılımcı olsanız da dönem dönem benzer şeyler hissedeceksiniz. Teknik açıdan çok iyi bir pozisyona geldiğinizde günün yarısını toplantılarla, diğer yarısını diğer yazılımcıların yazdığı kodu review ederek, "şunu nasıl yaparım" sorularına cevap vererek, gönderilen CV'lere bakarak geçireceksiniz.

Ev ve araba sahibi olmak artık beyaz yaka için lüks olmaya başladı (özellikle bekar veya aileden varlıklı değilse) Ben olsam kendimi şanslı azınlıktan sayar, hayattan keyif almaya bakardım.
  • bruce mclaren  (25.11.20 14:19:42) 
Ben de mobile developer olarak çalışıyorum ve doktora yapıyorum. Ama bi bok olamadim hissi yüzünden psikolojik destek aldım uzun bir süre. Hala bi bok olmuş degilim ama bununla yaşamayı öğrendim.


  • kaptan maydanoz  (25.11.20 14:21:23 ~ 14:22:22) 
Başkalarından saygı görmek istiyorsunuz hissi, içerde bi yerlerde kendinize saygı göstermeniz gerekli hissinden geliyor olabilir mi?


  • kırmızıayakkabılıgargamel  (25.11.20 14:45:59) 
j r r tolkien hayranı +1
Saygı görmek istiyorsanız saygı duyacaksınız. Benim hayat görüşüm budur. Siz de biraz geçmişten gelen üzücü günlerden sonra gelen rahatlama sendromu var gibi. O yüzden de diğer insanlara biraz daha üstten bakmaya başlamışsınız.

  • bigcaptain  (25.11.20 15:20:31) 
bu hisler benide yokluyor ara ara.

yazilimcilikta okul ve iyi egitim muhakkak onemli. ama kendini gelistirmis cok adam var ve kimse bu adamlarin okulunu sorgulamiyor. benim onceki sirketteki liderim gida muhendisiydi mesela ve muthis adamdi. simdi almanyaya gitti.

xxx kazaniyorum diyen adam cok. kazanan da cok. ama sizin ihtihac duydugunuz para degil sanirim. paranin onemsiz oldugunu iddia etmiyorum tabii.

bence ihtiyac duygudunuz saygiyi insanlarin sorunlarini cozerek kazanabilirsiniz. kendi isinizden bahsetmiyorum.

eger yazilim gelistirerek birilerinin sorunlarini cozerseniz, hem saygi hem para kazanmaniz muhtemel.

ama ilk etapta dogrudan parayi hedeflemek cok makul gorunmuyor. bir sure daha sevmediginiz isinize tahammul edip, bu ketenpereden kurtulmaniz gayet mumkun.
  • foster  (25.11.20 15:40:43) 
ben de size farklı bir açıdan bakma fikri vermeye geldim.

öncelikle diğer arkadaşların da söylediği gibi maddi olarak kendinizi şanslı sayabileceğiniz bir konuma gelmişsiniz ve içinde bulunduğunuz bunalım sizi bunu görememeye itiyor.

eğer işiniz sizi gerçekten yormuyor ve sizden bir şeyler çalmıyorsa, önce bulunduğunuz konum ve elde ettiklerinizle mutluluk duymaya çalışın. bunu yaparken de bununla yetinip şükür loopuna düşün demiyorum bakın. halihazırda sahip olduklarınızla mutlu olmayı denedikten sonra kendinize, sizi mutlu eden şeylerden daha fazla ekleyerek zevk almayı öğretin. daha fazla kod yazın mesela. ama bunu mesleki bir zorunlulukla değil de keyif almak için yapacak olmanın rahatlığını hissederek yapın.
yani ben olsam öyle yapardım.
umarım daha da mutlu olursunuz.
  • baharat  (25.11.20 15:45:05) 
bu sistemin ve toplumun getirdigi devamli kendini gelistir, hep daha iyisi ol baskisinin bilincaltiniza yerlesmesi de bir faktor bence boyle dusunmenizde.


sal gitsin baba.
  • baldur2  (25.11.20 15:47:34) 
Somut bir hedefiniz olması güzel bir şey. Türkiye'deki çoğu insanın bir hedefi ve hayalı yok. Düz ve klişe bir hayat yaşıyorlar ve farkında değiller.

Yalnız, sahip olduğunuz hedef ve hayal kendinizin için. Bir başkaları tarafından saygı görebilmek adına olmasın rica ediyorum. Bu benim için de geçerli.

Kendimden örnek vereceğim. Kendi adıma yapmaya çalıştığım; pişman olmayacağım ve iyi ki bu hayatı yaşadığım diyeceğim bir hayat yaşamak.

Biraz geçmişe gidiyorum. Sene 2017 (o zaman yaş 28) kendime verdiğim bir sözüm vardı. 35 yaşıma geldiğinde sahip olduğum tek şeyin kitaplar olmayacak. 35 olmadan gerçekleştirdiğim birkaç hedef/hayal oldu. Bunlar zaman içerisinde değişiyor, eviriliyor.

Kimseye hesap vermek zorunda değilsin, değilsiz. Belki hedeflerimizi/hayallerimizi gerçekleştirme fırsatını bulamayacağız ama bunun çabasını göstermek bile başlı başına bir macera. Hedeflerimizi ve hayallerimizi gerçekleştirmeye çalışırken gösterdiğimiz çaba/efor belki bizi çok farklı bir noktaya taşıyacak.

Ayrıca hangi sektöre gidersek gidelim, onlarca/yüzlerce gerizekalı insanlar çıkacak. Keşke olmasalar ama varlar.

Aileniz var, çocuğunuz var. Umarım hep birlikte mutlu hayat yaşarsınız.

Son olarak: j r r tolkien hayranı +2
  • put it in your appropriate place  (25.11.20 16:01:20 ~ 16:01:48) 
"Konuşmayı dün öğrenmiş, ondan anlamam, bundan anlamam diyen kekoya amirim çekiyorum. Ayıya dayı demekten anam ağladı arkadaşlar."

valla ben burada jrr ve ona katılanlar gibi bir şekilcilikten ziyade mesleğin getirdiği yetersiz ortamdan yakınma görüyorum. yani benim ünvanım şöyle havalı olsundan ziyade, yaptığı işin kattığı manevi tatmin hissinden bahsediyorsun sanırım?
şu cümleden anladım:
"Vallahi bir bilgisayarcı dükkanı açıp format atsam işe suratımda kocaman bir gülümsemeyle gidip gelicem gibi geliyor."

eğer öyleyse bunda kötü bir taraf yok, benim için de kazandığım paradan çok yaptığım işin niteliği önemlidir. insan yaptığı işte katma değer üretemediğini düşündüğünde daha iyisini yapmak için motivasyon bulamıyor, bu da sıradan ve sıkıcı iş ortamı demek. challenge'lar bazı insanları hayatta tutan şeydir, bu açıdan seni anlıyorum ve söylediklerine katılıyorum.

ama şu saatten sonra maceraya gerek yok, risk alamayacak kadar kaybedecek şeyin var.
o yüzden iş harici bir tatminiyet geliştirmeye bakacaksın. hobi kısmına odaklanacaksın ilgi alanlarında, onlardan mutlu olmaya çalışacaksın. mevcut ekonomik düzende ne yazık ki çok çok az kişi hem iş hem de ücret tatminini bir arada sağlayabiliyor. daha gerçekçi yaklaşman gerekiyor. o sevmediğin iş hayatındaki sorumlulukları yerine getirmeni sağlıyor, sadece bu anlamda bile saygı duyup üzerine çok düşünmeden devam edeceksin. geri kalan zamanlarda seni mutlu eden şeylerle uğraşmaya devam.
  • Jux  (25.11.20 16:10:28 ~ 16:30:38) 
seninle hemen hemen aynı durumdayım. 2 yıllık bilgisayar teknolojisi ve programlama bitirdim. dgs'yle top 10'daki üniversitelerin birinde bilgisayar mühendisliğini kazandım. okulu okurken kpss'ye girdim. iyi bir puan alarak bir devlet kurumunda vhki pozisyonuna yerleştim. o gün bugündür vhki'yim. 33 yaşındayım. bir taraftan okurken bir taraftan çalıştım. benden daha niteliksiz müdürlerin egolarıyla uğraşıyorum. okul okurken şöyle bir hisse kapılıyordum. okulda atom çarpıştırıyoruz, işyerinde mağara adamlarıyla mamut avlıyoruz. okul ile işyeri arasında o kadar fark vardı yani.

okulu benimle birlikte bitirenler şu an çok iyi yerlerdeler. birçoğu aselsan'da, havelsan'da, vs'de. tamam ben de çok parlak bir öğrenci değildim. ama okul okurken niteliklerini benden düşük gördüğüm insanlar şu an özel sektörde çok havalı unvanlara sahipler. bunların hepsi asgari ücretle işe başladılar. hatta bazıları uzun süreli staj adı altında para almadan çalıştılar.
  • nickini degistiren yazar  (25.11.20 16:53:33) 
Motivasyonunuz çok makul gelmedi bana, yani "saygı görmek". İnsan olarak böyle zaaflarımız var ama mesela sizin amirinize gösterdiğiniz saygı gerçek bir saygı mı? İsteklerimiz başkalarının bizim hakkımızdaki düşüncelerine bağlı olduğunda bunları gerçekleştirmek bir hayli güç oluyor kimsenin zihni üzerinde tasarrufa sahip olmadığımız için.


@jrr hayranının dediklerine katılıyorum bu yüzden. Kendinizi ve başkalarını ne fazladan gömün ne de fazladan yüceltin ikisi de sakıncalı bence.
  • playing star again  (25.11.20 17:23:47) 
Bir de demişsiniz ki "Bir yazılım firmasında çalışsam teknik açıdan çok iyi pozisyona gelebileceğimden eminim ama orada da artistlik yapacak bir sürü insanla karşılaşıp gelen gideni aratır moduna girmekten korkuyorum.". Madem kendinize bu kadar güveniyorsunuz neden memuriyeti bırakıp bir şirkette işe başlamıyorsunuz? Bence cevabı açık, her şeyin bir bedeli vardır. Devlette vasıfsız birine amirim dersiniz ama işiniz garantidir, olağanüstü haller olmadıkça kimse sizi işten atamaz, maaşınızı kesemez, sigortanı ödemiyorum, tazminatını vermiyorum diyemez. Ama özelde bir sürü risk alırsınız. Birine amirim/patronum çekseniz dahi sizi işten atabilir işinizi düzgün yapmazsanız. Ha tabi bu en kötü senaryo ama, hayalinizi yaşamaktan sizi alıkoyan bir şey yok aslında kendi konfor alanınız dışına çıkma korkunuz dışında.


  • playing star again  (25.11.20 17:31:16) 
Playing star again çok güzel yazmış, ben de tam o minvalde bir şey yazacaktım. Sizin yaşadığınız şey, her şeyi riske atıp böyle bir maceraya girememenin kompleksi. Müdürün garip tipler olması, vs vs herkesin yaşadığı şeyler. Ben de IT sektöründeyim, bir sürü dingil var maalesef.

Bu "x bana artistlik yaptı halbuki benden daha aşağı", "bu bana üst olamaz mal bi adam", "ben onlardan daha zekiyim ama z" gibi komplekslerden arınıp, meseleye daha temiz bakmanız lazım. Yolda görsen selam vermeyeceğin adama gerçekten de selam vermemek istiyorsan aileden zengin olman lazım ne yazık ki.
  • roket adam  (25.11.20 17:59:11) 
selamlar, şunu yazmak istiyorum ben de.

devlet kurumunda çok kısa süre, öğrenciyken yarı zamanlı olarak çalıştım. hakikaten çok mal insanlar vardı, üstüm olan. yahu bu insanlar nasıl girmişler memur olmuşlar derdim. çok da güzel hakları vardı. vasıfsızlardı ama o insanları kolay kolay kimse de atamazdı işten.

sonra mezun oldum, 5 yıldır özel sektörde çalışıyorum. mesleğimi ve gün içerisinde yaptığım işi seviyorum. yöneticilerim kalifiye insanlar, sizin belirttiğiniz o saygıyı görüyorum. ama özel sektör ne demek biliyor musunuz? benim o işi iyi yapmam, saygı görmem ama bu nedenle de üstüme iş yıkılmaya devam etmesi demek.

hızlı olduğum için saygı görüyorum.
düzgün çalıştığım için saygı görüyorum.
patronum da yöneticim de beni seviyor, çünkü işlerine yarıyorum.

saldırgan amaçla söylemiyorum yanlış anlamayın, buyurun o zaman istifa edip şansınızı istediğiniz yerde deneyin. ama ayrılmadan önce artılar/eksiler listesi yapın muhakkak. şimdiki işinizde kaybedeceklerinizi göz önünde bulundurun. bundan rahatsızlık duymayacaksanız, bunu göze aldığınız noktada her şey sizin.
  • noxell  (25.11.20 23:37:33) 
kendimi yanlış ifade ettim sanırım, soruma edit yaptım arkadaşlar. son paragrafa bakabilirsiniz.

@tolkien hayranı ve ona katılanlar
  • işimdeyim gücümdeyim  (26.11.20 00:07:25) 
Anladığım kadarıyla başlığı okuyanların büyük çoğunluğu "saygı" kısmına takılmış.

İsteklerinin ve yaşama arzusunun farkında olan birisinin bu koşullarının kabul görmesini istemesi kadar doğal bir şey olamaz. Birilerinin değil kendi hayatımız için çalışmalıyız.

Ülkede ne yazık ki sürü psikolojisi var bir kişinin hatalı yorumunun peşinden herkes gidebiliyor maalesef.
  • Avoiding The Puddle  (27.11.20 18:02:53) 
[]

Ağır kol saati bilek ağrısı yapar mı?

Merhaba.

Hayatım boyuna ağır saat kullanmadım. Bir tane hediye geldi 10 gün önce, takım elbiseyle çalışıyorum zaten, takayım dedim, ama son birkaç gündür bileğimde bir hassasiyet/acıma var.

Buna başka ters bir hareketim de sebep olmuş olabilir emin değilim ama ağır saat takmak bileği ağrıtır mı diye bir sorayım dedim, belki ondandır.

 
Evet yapar, yapıyor.

Bende de çelik kasa ve kordonlu bir fossil vardı her taktığımda değilse de uzun süre art arda taktığımda bileğim ağrıyordu. İkinci bir saat alınca anladım onu da. Lan ne güzel rahatmış bu demiştim.

Babama verdim sonra ötekini.
  • chicha_v2  (22.11.20 16:49:55) 
Silikon kayıştan çelik kordona geçince farkettim ağrıtıyor haftada 1 gün dinlendirerek kullanıyordum pandemiden önce. pandemiden sonra komple ara verdim.


  • kararsızataletfilozofu  (22.11.20 18:35:39) 
[]

Günlük iş planımı yapacağım ücretsiz ve sade uygulama/web sitesi arıyorum

Basit bir şey aslında.
Girip yarın şu saatte şunu yapıcam diye yazıcam.
Ertesi gün yaptıysam yanına tik koyucam falan.

Çok fazla seçenek var ama hepsi karmakarışık.
Ben sadece amacına uygun, her yerinden çeşitli özellikler fırlamayan temiz bir web sitesi / uygulama arıyorum.

 
  • emrahday  (13.11.20 12:59:12) 
Google Keeps biçilmiş kaftan. Google uygulamaları benim her türlü süreli işim için yetiyor da artıyor


  • vedatchilipeppers  (13.11.20 13:00:41) 
(bkz: todoist)
iyi diye okuyorum, şahsen kullanmadım.

  • veritaslibertas  (13.11.20 13:03:08) 
Trello en iyisi :)


  • Benyinegulerim  (13.11.20 18:23:10) 
1234  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.