[]

İstanbul'da araba şart değil mi?

Evet trafik çok, benzin çok pahalı, hatta arabalar 10 kat daha pahalı ama konumuz bu değil.

Ama toplu taşıma ile bir yerden bir yere gitmek de eziyet. Hem kalabalık hem de her an kavgaya hazır psikopat insanlarla seyahat ediyoruz.

Belki plaza kadınlarının kullandığı metro hattında (Levent) seyahat edenler "yooo" çekebilir dediğime ama İstanbul'un en pislik ulaşım hattı olan metrobüs kullananlar bana katılacaktır.

Metrobüs ilk başta güzel falandı ( www.youtube.com ) ama şu anki haliyle daha ilk duraktan full geliyor. Binmek imkansız, binsek de kibar Japon insanı yok karşımızda. Ayağına bastık diye tekme tokat girişecek psikopat insanlar var, 2-3 günde bir ana haber bültenlerinde kavga haberleri gösteriliyor ki, her gün onlarca olan kavganın birkaç tanesi gösteriliyor.

Hele hastaneye giderken, ya da düğün gibi bir yere giderken veyahut herhangi bir davete toplu taşıma ile gitmek hiç hoş olmuyor. Tamam bakkala giderken bile araba kullananlar var ama ben onu kastetmiyorum kesinlikle.

"İstanbul'da kesinlikle araba kullanılmaz" diyenlere soruyorum:

Metrobüs mü araba mı?
Şöyle seyahat etmek mesela: www.youtube.com

Ben arabası olanların metrobüse bindiğini görmediğim. "Abi trafik fena, metrobüste bastı mı gaza gidiyor" demenin fakir avuntusu olduğunu düşünüyorum.

Yalan yok, arabam olsa metrobüse binmem şahsen ben.

 
Araba kullanmıyoruz, kullanmak zorunda kalıyoruz. İstanbul'da araba kullanılmaz diyenlerdenim, araba sürenler de genelde sinir harbi geçiriyor.
Metrobüs'te zincirlikuyu'dan anadolu yakasına gideceksen görece daha sakin oluyor.
Avrupa yakasında da oturmak için sıra bekliyorsun ama yok ben ayakta da giderim dersen o sırayı beklemiyorsun, ve duragına göre gayet mantıklı saatlerde gidiyorsun.

Arabası olan çoğu kişi toplu taşıma kullanıyor. İstanbul'a yeni mi geldiniz?
  • liberal  (02.10.19 15:10:52) 
@liberal

Doğma büyüme İstanbulluyum. :)

Sanırım benim çevremdeki insanlar biraz kibirli toplu taşımaya binmemek için. Keanu Reeves olamaz herkes haliyle.

edit: beylikdüzü'nde yaşıyorum. gittiğim noktalar Kadıköy falan oluyor haliyle. ayakta gitmek bile zor. sırf ayakta tutunacak yere denk geleyim diye aktarmalarda indiğim oluyor. tabi ki beylikdüzünden arabayla 50 km yol tepmek de mantıklı değil ama "mecbur kalıyorum" diyorsun işte. mecbur kaldığın zamanlarda da insanlar metrobüse binmek zorunda arabası yoksa.
  • Cesario  (02.10.19 15:15:09 ~ 15:17:53) 
Sadece İstanbul'da değil her yerde araba şart ama kavgadan gürültüden kaçıyorsan çözüm araba sahibi olmak da değil zira toplu taşımada ettiğin kavganın 10 katını trafikte edebiliyorsun, İstanbul bu bakımdan toplu taşımalı ya da değil her şekilde sıkıntılı ama sana yine de katılıyorum kendi arabamla 1 saatte gideceğim yere toplu taşımayla yarım saatte gitsem bile toplu taşımaya binmem.


  • angelus  (02.10.19 15:16:01) 
istanbul icin en mantikli arac motosiklet. ne toplu tasimanin igrencligiyle ne de sacma sapan arac trafigiyle ugrasiyorsun. hava sogukken sikintili tabii ama caresiz degil yine de.


  • in vino veritas  (02.10.19 15:18:02) 
Araba da eziyet bence, en guzeli kendine yuruyerek ulasim saglayabilecegin bir duzen kurmak, mecburi uzak mesafelerde de mumkun mertebe trafigin yogun olmadigi zamani tercih etmek.


  •   (02.10.19 15:19:16) 
istanbul'da araba kullanmanın avantajları var ama dezavantajları daha fazla. evin ve işin farklı yakadaysa sabah akşam 2'şer saatini o iğrenç köprü trafiğine harcamaya hazır mısın mesela? işe giderken kullanmayayım dersen evin önünde yatacak araba, durduk yere servisini, pulunu, harcını vs. ödeyeceksin. yatırım olarak da iyi değil. paranı tl'de tutuyorsun, git dolar al altın al kenara koy o parayı daha çok kar edersin. sonuç olarak, en azından benim şartlarımda, sırf hafta sonu bir yere gideyim diye (ki onu da canım çok istemeyecek, sırf araba var diye gidicem muhtemelen) o kadar parayı sokakta yatan bir şeye vermek istemiyorum. kırk yılın başında lazım olursa da taksi kullanırım. zaten hayatımın %90'ı beşiktaş, üsküdar, kadıköy, şişli gibi birbirine yakın merkezi yerlerde geçiyor. o yüzden alacak imkanım olmasına rağmen yıllardır almıyorum, istanbul'dan gitmedikçe almayı da düşünmüyorum.


  • sir gawain  (02.10.19 15:19:36 ~ 15:22:50) 
angelus+1 Sadece istanbul'da değil her yerde şart. Araban olsa her gün kullanmak zorunda değilsin. Sırf işe gidip geleceksen yine belli bir yere park edip sonra toplu taşıma kullan. Ama gezme tozmayı geçtim zorunlu haller var.. hastalık olur, acil iş olur, kar kış olur, hele şimdi aşırı sıcak nemli havalarda o metrobüsün iş çıkış halini düşünemiyorum bile!


  • iwasbornonamountainside  (02.10.19 15:53:01) 
genel hatlarıyla sir gawain +1

arabası olduğu halde metrobüse metroya binen çok fazla insan var çevremde, çünkü istanbul trafiğinde araba kullanmayı tercih etmek için gerçekten ya biraz deli olman gerekiyor ya da trafiksiz çalışma saatleri. herhangi bir zaruriyet doğduysa, davete veyahut etkinliğe gidiyorsak da taksiyle gidiyoruz zaten. bence bu yöntem çalışıyor, deneyebilirsin.

bir gün başka bir şehire taşınırsam yapacağım ilk iş araba almak olur fakat istanbul için konuşuyorsak sadece lüzumsuz buluyorum.
  • evde liyakat kalmamis  (02.10.19 16:13:09) 
lazimsa taksi, cok lazimsa araba kiraliyorum. daha ucuza geliyor. bokuyla pusuruyle de ugrasmiyorum. her ay iki kere kiralasan senede en fazla verecegin para 5000 lira. ona gore dusun.


  • alperz  (02.10.19 16:18:11) 
İstanbul'da ev-iş arası her koşulda yakın olmalı. Bu şekilde olursa hem araba ile hem de toplu taşıma ile gidip gelmek eziyet olmaz.

Metrobüs denilen araç en büyük eziyet bence. İnsanı psikolojik ve fiziksel olarak bitiriyor. Uzun süre metrobüse binmektense istanbuldan kaçıp gitmek daha iyidir.
  • insomniac  (02.10.19 16:29:44) 
araba kenarda hep hazır duracak ama metrobüs gidiyorsa metrobüs


  • basond  (02.10.19 17:50:52) 
[]

İskan izni olmayan ev için kredi çekiliyor mu?

SORU1: Başlıkta.

SORU2: Sahibinden'de "krediye uygun" yazması neyi vurguluyor ya da "krediye uygun değil" yazması?

kesin bilenler yanıtlarsa sevinirim.

 
1- kredi çekilemiyor.
2- krediye uygun demek oluyor. Yani paran yoksa bankadan kredi alamıyorsun demek. Evi satın aldın diyelim bir şekilde. Ama satmak istediğinde yine senin satın aldığın şekilde bir satış olabilir. Krediye uygun olmayan ev nanaydır..

  • silah taciri  (01.10.19 22:52:44) 
1- kredi çekilebiliyor.
2 bilmiyorum

iskanı olmayan bir evde oturuyorum.iskan olmayan ev alacaksan satıcısı valla hazır 3 aya alınıyor diyorsa yapman gerekenler.

1-belediyeye gidip apartmanın iskan durumunu öğren %60 üzerinde ise yaklaşmışlardır,%80 üzerindeyse dediği gibi harçları yatırıp alabilir durumdalar. bu değerlerin altındalarsa imkanı yok kolay kolay alamazlar.

2-evi satana değerin %2 sini iskan sonrasında verecek şekilde bir anlaşma yap, olurda ikanı apartman sakinleri olarak siz alacak olursanız bunun parasını saklamış olursun.
  • prezarlatif  (01.10.19 22:56:41) 
kredi çekiliyor. 9 yıl önce henüz tamamlanmamış binaya kredi aldım, taksit bitmek üzere ama hala iskanımız yok.


  • altinci nesil caylak  (02.10.19 08:29:59) 
İstanbul'da bir sürü evin tapusunda kat mülkiyeti değil arsa paylaşımı vardır. Bu evler krediye uygun değildir.
Yeni evlerden bahsediyorsak çoğu zaten iskan almaya müsaittir. Oturulmaya başlandıktan sonra bir sene içinde filan iskanı da çıkar. Evi alırken kredi kullanacaksanız zaten banka bütün bunları kontrol ediyor, merak etmeyin.

  • SiyamkedisiZorro  (02.10.19 08:45:38) 
Oturduğum evi iskansız olarak krediyle aldım. İskan sonradan oldu.

- İskansız evin tapusunda "kat mülkiyeti" değil "kat irtifakı" vardır.
- Kat irtifakı olmasının krediyle çıkıp çıkmamasıyla bir alakası yoktur.
- Kredi çıkıp çıkmayacağını banka eksperi belirler. Eğer iskan alınmasının önünde bariz bir engel yoksa kredi çıkar.

Eğer ev projesine uygun yapılmamışsa. Kaçak kat, projesinde olmayan çıkma vb. varsa iskan alamayacağı için kredi vermezler. Krediye uygun değil'in anlamı bu tip bir uygunsuzluk olduğudur. Eski bir evin iskanı yoksa bu tip bir problemi vardır.

Yeni evlerde asansörde, elektrik tesisatında vb. problem varsa eksper bunu görmez. Kredi çıkar. İskan için müteahhitin bunları halletmesini beklersiniz. Bizimki elektrik panosu ve su tesisatındaki eksikleri tamamlamadı. Kendimiz para toplayarak yaptık.
  • zombi  (02.10.19 09:29:33 ~ 09:30:38) 
[]

İstanbul'da manuel araba kullanmak saçma değil mi?

Bugün ilk kez araba kullandım kursta.

Bu ne yav, gaza basmadan debriyajla zaten araba gidiyor. Yani gazlamadan istanbul'da sürülür yani trafik yüzünden.

Sürekli dur kalk var trafikte. E haliyle debriyaj fren, gaz, fren debriyaj, gaz. Bu ne alüminyum..

İmkanı olan bir insanın otomatik yerine manuel alması saçma değil mi?

Tesla insansız giden araba yapacak neredeyse.. :/

BONUS: Diğer kurslar Golf, Mercedes hatchpack ile kullanıyordu. bizim kurs Fiat ile gelince ister istemez yüzüm düştü. Araba tirt. Dandik arabada öğrenmek daha mı iyi öğrenme açısından? (iyi yönünden bakmaya çalışıyorum)

Ehliyet almamış arkadaşlar: Eğer kesinlikle otomatik kullanacaksanız özel hayatınızda, otomatik vitese yazılın, manuel gereksiz, pişman oldum ben manuele yazıldığıma.

 
ben de fiatla başladım. çok zorlandım. sonra peugeotya geçtim. daha rahattı.
sağlık sebebiyle manuel araç kullanamıyorum. kullanabiliyor olsam bile otomatik vites alırdım. manuelde ısrar edenleri anlayamıyorum.

  • sutlu nescafe  (04.09.19 19:33:56) 
Evet, manuel kullanmak cok sacma İstanbul'da.

Not: manuelspor.
  • stavro  (04.09.19 19:37:21) 
Otomatik candır
İki viteside sorunsuz kullaniyorum ama istanbul trafiğinde zulüm manuel

  • basond  (04.09.19 19:46:41) 
İmkanı olan kimse manuel almıyor ki zaten


  • sessiz kalma hakkina sahipsin  (04.09.19 19:51:49) 
Manuel daha ucuz ama daha az sorun çıkarıyor. Haliyle tercih edilmesinin nedeni bu. Aynı fiyat olsa zaten manuel tutkunları hariç kimse manuel almaz.


  • tinky winky  (04.09.19 20:00:46) 
abi verdigin son oneri cok sacma bence. ogrenmisken manuel ogrenin iste lazim olur, otomatik zaten surulur manuel ogrendikten sonra.


  • aydonno  (04.09.19 20:11:53) 
@aydonno

Şahsi arabamız yok. Eğer ehliyet aldıktan sonra manuel araba almayacaksam unutucam. Çevremde ehliyet almış olup akabinde araba almamış herkes ben manuel kullanmayı unuttum, çıkamam trafiğe diyor.

O zaman neden özel hayatında otomatik araba alacak adam daha önce kullanmadıysa önce arabayı kaldırmak vs gibi şeyleri öğrenmekle vakit harcasın ki.

Ben şahsen otomatik araba almayı düşünüyorum. Manuel öğrenirken harcadığım vakti otomatik öğrenirken daha profesyonel kullanmaya harcayabilirdim. Tabi bugün ilk kurs deneyimimdi.
  • Cesario  (04.09.19 20:18:45) 
Ya bu bisiklet sürmek gibi bir şey abartmayın. iyi öğrenirsen unutmazsın. Bir gün kendinden başkasının arabasını kullanman gerekir, manueldir lazım olur.


  • tinky winky  (04.09.19 20:32:12) 
Ben de manuele yazıldığıma çok pişmanım :(

Bir de yalnız değilsin, bizim kursun da arabaları dandik fiat hatta kliması yok. Geçen izmir'in 40 derece sıcağında öğlen 2,5 saat klimasız arabada ders yaptık.
  • pati  (04.09.19 20:45:21) 
@pati

eğer ilk seferde geçemezsem ben otomatik sınavına girerim 2.cide. resmen amelelik başka bir şey değil. çünkü araba alırsam otomatik alırım kesinlikle.

fiat nedir ya :/ merso ile gelenleri görünce kıskandım..
  • Cesario  (04.09.19 20:50:01) 
İstanbul’da manüel araba sürmek saçma değil, en fazla yorucu olabilir arkadaşlar. Saçma mantığı olmayan demek, manüel arabanın mantığı şudur; otomatik vitesli araçların çok sık arıza vermesini ve bunun olası masraflarını kendine dert edenler manüel kullanabilir, tercih edebilir. Özellikle VAG grubunun (vw, audi, sest, skoda) DSG ismini verdiği şanzıman çok sık arıza vermesi ile ünlüdür. Bu arızalarda 3 bin 5 bin 10 bin tl lere varan masraflar çıkarmaktadır bu araçlar. İkincisi bilimum robotize otomatik araçlar ise sürüş konforunu etkilemekte ve vites geçişlerini aşırı hissettirmektedir. Bir diğer yandan CVT ismini verdiğimiz variable yani değişken oranlı şanzıman ise uzun yolda ses yapması ve gaz tepkilerine ani cevap verememesi adına tercih edilmeyebilir. Saydığımız bir çok sebepten ötürü manüel araçlar halen ve muhtemelen ebediyen var olacaklardır.

Fakat en önemli husus, manüel arabanın dinamiklerini bilmenin önemidir. Sadece otomatik bilen bir kişi manüel araç dinamiklerini bilmediğinden örnek veriyorum: çoğu aracın yokuşta dibine girmekte ya da onlar yokuşta beklerken yol vermemektedirler. Bunun sebebi manüel kullanmadıklarından trafiği okuyamayacak kadar bilgisiz ve ilgisiz oluşlarındandır. Trafik kazalarının çoğu trafiği okuyamamaktan kaynaklanıyor bence. Bu sebeple manüel araç kullanmayı öğrenmek sandığınızdan daha önemli.

Son olarak manüel kullanmayı unutmak demek, zaten hiç manüel kullanmayı bilmediğinizin ispatıdır. Kullandığınız dönemlerde “mantığını” bilmeden sadece ezberleyerek kullanmış ve ezberlediğiniz şey unutmuşsunuzdur. Manüel kullanmayı kalıcı olarak öğrenmek şurdan geçer debriyajın mantığını ve çalışma şeklini anlamak, öğrenmek ve özümsemek. Debriyajdan ayağını çekerken vitese geçirmiş olduğunuz dişlilerin sürekli çalışmakta olan motorun döndürdüğü krank koluna bağlantısını sağlıyorsunuz debriyajdan tamamen çektiğinizde krank kolu vites aracılığı ile gücü tekere aktarıyor. Burada önemli olan bu mantığı iyi oturtmaktır ve bütün ezberlerden kaçınmak en önemlisidir. Hep niye sorusunu sorun.

Geçen bir arkadaşım arabamı kullanırken frene basarken aynı anda debriyajada basıyor arabayı boşa çıkararak frenliyor. Neden böyle yaptığını sorduğumda bana öyle yap dediler diyor. Bunu diyeceğiniz şeyi yapmayacaksınız. Bilmediğin şeyi sırf yap dediler diye neden yapıyorsunuz? Fren yaparken kademeli olarak vites küçültüp frenajı destekleyebilirsiniz ama boşa alıp ya da debriyaja basılı tutup fren yapmanın hiçbir “mantığı” yoktur. Bilakis frene daha çok yük bindirir aşındırırsınız. Bunun dışında debriyaja yüksek hızlarda seyirdeyken basılı tuttuğunuz her an debriyaj baskı ve balatalarının daha fazla aşınmasına sebep olur. Bakın niye sorusunu sormadığı için arkadaşım boşuna arabasının sarf malzemelerini harcamakta.
  • kilimanjaro  (04.09.19 20:54:46) 
Bana da öyle dediler de ilk sınavda kalma ihtimalini düşünmek istemiyorum:( sen de düşünme.

Erken gelmişim dünyaya, şöyle ben 20'lerin başındayken şoförsüz kendi kendine giden arabalar yaygınlaşmış olmalıydı.
  • pati  (04.09.19 21:06:28) 
evet istanbul trafiğinde kullanacaksanız otomatik daha mantıklı seçim.

milletin manuel alması saçma değil, çünkü manuel neredeyse hiç arıza yapmıyor. fakat piyasadaki çoğu otomatik şanzıman arızası ile meşhur. -aslında arızaya teşne olanlar genelde yarı otomatik denilen, robotize/otomatikleştirilmiş manuel mekanizmalar. tork konvertörlü gerçek otomatikler çok daha sorunsuz bunlara göre, ama daha eski teknoloji, yakıt tüketimi bariz yüksek, performansı düşük (gerçi buna dönmeye başladı üreticiler, yeniden geliştirmeler falan yapılıyor hatta piyasada yavaşça tam otomatiklere dönüş başladı sanırım)-
bu şanzıman denen alet de öyle yarım saatte yüz liraya tamir edilebilen bir şey değil ki insanlar "aman ne olacak canım" deyip alsın. binlerce lira masraf, tamir süresince araçsız kalmak (eğer o da tamir ettirebilirseniz, servis çirkeflik yapar, iyi niyet garantisi vb.) üç kuruşluk konfor için kanser olmaya gerek yok.

ben bu tür sorunlar olmasa otomatik alırdım, ama manuel aldım. biliyorum ki çok çok müthiş bir istisna olmazsa sıkıntı yaşamayacağım. umarım aracımı değiştirmek isteyeceğim zamana kadar gerizekalı üreticiler şu üç kuruşluk şanzıman işini çözer, ben de otomatik alırım.

bence kötü araçla öğrenmek daha iyi tabii, arabanın nasıl sıkıntılı bir alet olabileceğini bilmeniz açısından. ben öğreneli uzun zaman oldu, direksiyon kursunda değil de eski model araçlarda öğrendim. sınava da hidrolik direksiyonu olmayan, karbüratörlü manuel vites eski model bir arabada girdim mesela sıkıntı çekmedim.

fakat otomobiller de evrim geçiriyor artık tabii, sizin bakış açınızla bu doğru olmayabilir. yeni arabaların teknolojisini bilmeden araç kullanmaya başlamak size ters etki edebilir. bire bir doğru olacağı için değil de örnek olsun diye atıyorum sizin alacağınız araçta yokuş kalkış desteği olacaktır, ama kurstaki araçta bu özellik yoktur, siz başka türlü alışırsınız, yenisine uyum sağlayana kadar bir süre gerekir vesaire. yoksa öyle büyük bir fark olacağını sanmıyorum.

bana sorarsanız manuel ile öğrenin, neyin ne olduğunu kavrayın, vites nedir, nasıl geçer, geçince ne olur, geçmezse ne olur bilginiz olsun ki ileride bir sorunla karşılaşırsanız daha bilgili olun.

ayrıca kilimanjaro +1
  • gkhncnzdgn  (04.09.19 21:12:58 ~ 21:14:26) 
kilimanjaronun manuel araçlar ebediyen kalacaktır dediği kısım hariç diğerlerine katılabilirim.


  • sutlu nescafe  (04.09.19 22:06:07) 
İmkanım vardı almadım. Kullanım tarzım değişmediği sürece de almam.

Senede 15.000 km yapan bir insanım. Şu an arabam 88.000 km civarında.

Trafikten kaçınıyorum. Genelde uzun yollarda kullanmayı tercih ediyorum. Arabanın 75.000 bakımında bir tek fren balataları değişti. Debriyaj hala ilk günkü gibi. Arabanın motoru düz teknoloji atmosferik.

Senede 15.000 km zor kullanıp biraz daha konforlu olacağım diye her an patlama riski olan yeni nesil şanzımanlara, kafam rahat olacak diye de trafikte aşırı yakıt tüketen, uzun yolda performansı törpüleyen tam otomatik vites araç almamayı seçtim.

Tabi belli bir bütçeye sahip olsaydım mercedes ya da bmw'nin sorunsuz otomatik viteslerini tercih edebilirdim. Fakat param c sınıfı baz bir arabaya yetiyordu ve tercihimi sorunsuzluk ve güvenlik opsiyonlarından yana kullandım.

Pişman da değilim.

Ayrıca daha ehliyet dahi almadan, gereksiz kararı verilmesini de saçma buluyorum. Otomatik vites kiralık araç fiyatları daha yüksek. Ayrıca hayatın ne getireceği belirsiz. Düz vites kullanan kişi otomatik vites de kullanabilir, ama otomatik viteste öğrenmiş kişi düz vites kullanamaz. Burası amerika değil, ülke istanbuldan da oluşmuyor. Düz vites araç hayatında her zaman karşına çıkar.
  • anneterligi  (04.09.19 22:32:35 ~ 22:36:45) 
tecrübelerimden faydalanarak, sana öyle otomatik şanzıman arızaları anlatırım ki hemen arabanı satmak zorunda kalırsın. hele start stop ile donatılmış, en az 6 ileri orana sahip, yüksek güç ve torka sahip dizel motorlu arabalarda 2-3 sene içerisinde çok güzel dağılabiliyorlar.

----

garantili aracınız yoksa, manuel rulez.
  • rain when i die  (04.09.19 22:37:23) 
[]

Araba galerileri ne kadar kar koyup satıyor? (Reno Clio)

www.sahibinden.com

Galeri 78950 TL'ye satıyor. Sahibinden yani kullanıcısından bulsak ne kadara alırdık?

ya da pazarlık yapılıyor mu bu galerilerle?

BONUS: Linkteki dizel 2016 model Reno Clio alınır mı? Çok yakar mı bu arabalar ve uzun ömürlü mü?

Artık hatchback olarak Vosvos Polo var sağda solda, Reno'lar eskisine göre daha pahalı, pek alınmıyor mu ne.

 
galeriden araç alınmaz diye söylüyor işten anlayanlar. genel prensipmiş.


  • zgrydn  (23.08.19 13:25:22) 
Dizel bir clio hiç yakmaz. Garanti.


  • iddaaci  (23.08.19 13:28:59) 
linkteki arac alinir. boyle araci sahibinnden de en acilinden satandan zaten 72 73e alabilirsiniz. pazarlik yaparlar elbette ama kullanici kadar dusmezler bu adam 75 e vermez mesela en iyi ihtimal 76.500


  • eipcack  (23.08.19 13:59:35) 
Sahibi galeriden ucuza satmaz, acelesi varsa ancak. O da zaten acil satılık varsa sen yakalayana kadar bir galerici gidip alır.

Biraz bakınca aracın fiyatının sitedeki diğer ilanlara göre normal görünüyor, benzer km ve temizlikte araçlar aşağı yukarı aynı civarda.

Pazarlık tabi ki yapılır, kaça kadar düşeceği muamma.

En az yakan ve en başarılı dizel motorları üretiyor renault, Nissan/Mercedes vs farklı firmalar bile bu motoru alıp takıyor küçük cc araçlarına.

Şehir dışı yolda ortalama 90 km/h hız ile 5 litre yakıyor.

Fakat EDC şanzıman beyni 120-150 bin km gibi arıza verecek, verir demiyorum bak kesin verecek :)
  • John Bloor  (23.08.19 14:14:29) 
İlk soru: Galeriler genelde piyasa fiyatına satıyor. Alırken ucuza buluyor. Yani örneğin siz masrafsız araç bakıyorsunuz bu fiyatlara. Demiyorsunuz ki "70 bin liraya 5 bin masrafı olan bi araç bulayım, yaptırıp binerim". Bunu diyen de var ama işte genelde galericiler bu araçları bulup ankaşmalı ustasına ucuzdan yaptırıp piyasa fiyatına satıyor.

BONUS: Renault'nun hem dizelleri hem de benzinli motorları cidden çok az yakıyor. Şuradan detaylarına bakabilirsiniz. Yakıt değerleri cidden çok iyi: www.arabalar.com.tr

Kişisel olarak şunu söyleyeyim. Clio'ya hayatta o kadar para vermem. 3-4 yaş daha büyük Golf alırım. Golf ile Clio arasında konfor bakımından uçurum var.

edit: bu araın şehir dışı 90 km/sa hızda 5 litre yakması çok fazla. 3.5-4 litre yakar en fazla. Bende Polo var. Şehir dışı 3.4 litre ortalaması var 90'la giderken. Şehir içi 4.5 - 4.7 oluyor.
  • himmet dayi  (23.08.19 14:24:32 ~ 14:26:27) 
[]

Peugeot Rcz alınır mı Vs Mazda Rx 8?

www.sahibinden.com

2011 model, 46K km'de. Hasar kaydı vs boya yok yazmış adam 95K fiyat.

Hemen hemen bütün ilanları gezdim, hepsinde ağır hasar kaydı falan var, hem de galeri satıyor sahibindende.

Soru: Temiz RCZ bulunursa alınır mi? Verilen paraya değer mi, İstanbulda kullanılır mi, hayvan gibi benzin yakar mı? Alternatifi ne olabilir?

Bilen biri yorumlarıyla yazarsa sevinirim.

SORU2: Aynı fiyata Mazda Rx 8 var ama hasar kayıtlı.

Zaten her ilanda "Sigorta şirketinin abartması yüzünden" yazıyor.

Arabadan anlamayan birini sağlam tokatlarlar şu ilanlarda.

Not: arabadan anlamayan ve yapılan kazıklamalara, yalanlara karşı, ehliyete yeni yazılmış, poposu kalkmış şu arkadaşınızı bi aydınlatıverin gari.

sizi bu tarz sorularla biraz sıkabilirim bu aralar.

 
RCZ sikinti cikartir mi bilmem ama bence tipi kotu. franzsizlari sevemedim gitti, zamanin 205 gti'i haric tabiiki.

rx8 cok daha yakisiklidir, ayrica dort kapili ve daha kullanisli. ama rotary motorun cok omru kisa. ben tek motorla 100.000km gorene denk gelmedim. bir de saglam yakar bu araclar.

sekil olarak bmwlerin iki kapilari guzeldir. ama iki kapi araclar bir sureden sonra cakal cukal takiminin eline dustugu icin temizini bulman zor olur. ayrica bmwler de masrafsiz araclar degil.

bence ehliyeti yeni aliyorsan biraz pisene kadar iki kapi falan alma, al kucuk bir tane 4 kapi arac acemligini at, biraz sanayi falan gordukten sonra gir bu islere...
  • cooperr  (21.08.19 07:07:05) 
wankeller sikinti hocam 1.3 motordan 236 hp mi ne uretiyorlardi. unuttum ve bu 2016 modeller icin falandi belki yenilerde daha da fazladir.

ben girerdim bakardim ikinci elleri hep 45.000 km 50.000 km'de satiliga cikmis oluyordu. gene oyledir. sahibinden'e gir bak satilik olanlar kac kilometrede. ha tip olarak yol tutusu olarak (mekaniksel acidan kusursuzdur) mukemmeldir ancak motorlar (isidan contadan aslinda) sikintili.

rcz hayvan gibi yakmiyor. normal bi bmw 3.20i gibi kendisi. mazda'dan daha iyidir kendisi.

ek olarak ben zaten hic hic sigortadan sisirilmis hasar kaydi olmayan ilan gormedim. hepsi sigortadan sisirilmis. ahahaha. yalan konusurken yuzleri de kizarmiyor.
ha bu arada ayni motor sikintisi mini cooper gp'de de vardi yasadik bunu. sikintili arac kendiliginden airbag bile.acmisti.
cogu insan bmw seviyor bilindik marka gosterisli marka diye temiz 3.20d 2011 bulursaniz alin arac gidiyor. ayni fiyatlar hemen hemen. bos yolda 250'yi goruyorsunuz. yol tutusu frenleri de iyi. malzeme kalitesi normal seviyede 2008 astra sedan var. ici onunla ayni kalitede. hatta opelinki daha iyi olabilir cunku benim aracin kapi kollarinin tutulan yerinde plastik boyle sumuk gibi olmustu.
su ana kadar kullandigim en zevkli en iyi araba type R fn2 idi. ama bmw daha az yakiyordu. type r'in temizini bulamazsin da bmw'nin bulursun.

edit: g'tu biraz toplayayim 850 ya da cruze almayi dusunuyorum. performans icin 850 aile tipi icin ise cruze'u oneririm. bu arada cruze'un 2.0 dizeli de cok iyi gidiyor.
  • turbo sadık  (21.08.19 07:59:40 ~ 09:36:29) 
Sigorta şirketi enayi değil. Kimse kimseye havadan para vermez. Şişirme falan yalan dolan.

Bence ikisi de alınmaz. Rcz kullanışsız. Apaçi arabası. Rx8’de wankel motoru var, her ikisinin de piyasası kötü.

Macera arayıp zarar etmeye gerek yok
  • Delay Fuze  (21.08.19 08:33:54) 
Arkadaşlar ilanlarda neye dikkat etmeyelim?

Memurdan yazanlar var, memurlar sütten çıkmış ak kaşık mi yani? Memurlar hiç günah işlemiyor mu :/

Bir de araba önerileri alacağım.

Ama bunlar ayrı duyuruların konusu. Ayrı ayrı duyuru açıcam.

Tabi ki arabadan anlamıyorum pek. O yüzden bilmemem doğal şu motor sıkıntılıdır vs.

Anladığım kadarıyla bunları alanın elinde patlar bu canavarlar. Zarar ettirir yani. Sadece heves atmak için kullanılır, o kadar da zengin değilim.

Hatchpack araba önerileri de alacağım.
  • Cesario  (21.08.19 09:32:53) 
@ces bence hic ugrasma ayni duyurular zaten var.
youtube'ta begendigin arabalarin inceleme videolari var.

araba alirken dikkat edilecek hususlar diye baslik vs de var.

90.000 liran paran mi var. bak youtube'a 90.000 lira civarina alinabilecek arabalar yaz incele begen. sonra forunlara facebooka gruarina uye ol. en cok hangi sorunlari var kronigi var mi? tamam iste.

beyaz melek bilmem ne doktordan kadindan yer ucagi gibi tanim varsa kacin diye zaten uyariliyor her yazida.
daha once bunun ornegini verdim, doktor bi hanimdi galiba, arabasini satiyor. alici ile birlikte expertize goturuyor. aracim doktordan bayandan temiz diye ilanda. araba evet kaza yapmamis doktor ve hanimdan ama expertiz aracin kaputunu acamiyir ahaha levye ile acmislar. o kadar zaman bakima falan goturulmemis ki oas tutmus. arac da vw polo. servise falan goturmemis kadin ahahaha. bilmiyordu sanirsam.

al sana doktordan 'bayandan" araba.
  • turbo sadık  (21.08.19 09:42:42) 
rcz piyasada çakma ferrari olarak bilinir. 1.6 200 beygir araç benzini içer. istanbula lpgli küçük motorlu araç lazım. rcz tarzı arabaların piyasası çok yoğun değio seveni alır.
rx 8 de wankel motor var. araştırırsan görürsün motor belli kmden sonra bitiyor, değişik bir motor sistemi.

galiba spor araç bakıyorsun, farklıda olsun istiyorsun. bmw 116 m sport öneririm ancak bmw de temiz bulmazsan seni üzer.
eski kasa clk 200ler falan daha az üzer seni
  • mikahakkinen  (21.08.19 14:29:53) 
rx8 gerçekten zengin çocuk oyuncağıdır. Yani bu iki aracı da alan, aracın tüm maliyetini göze alarak satın almalıdır. Özellikle ilk kez arac alacaksan, otomobil sahibi olmaya alışmak için daha genel geçer bir araçla başlamanı öneririm. bu araçların neredeyse hepsi hor kullanılmış, abartılmış, muhtemelen süratli kazalarda parçalanmış, kıymeti gereği yeniden toparlanmış araçlardır.en azından

rcz için ise hiçbir şey diyemiyorum. bilmediğim, bilmek de istemediğim bir araç.

belki bütçene uygun bir mini cooper modeli iyi olabilir senin için.
  • kratos  (21.08.19 14:40:41) 
Dostum seni tanıdığım kadarıyla o parayı ya ucu ucuna biriktirdin yada öyle bir para yok hayal etmek için bize soruyosun. İlk araç olarak ikisi de alınmaz. Doğru düzgün paran yoksa bu araçlar alınmaz, ilk arızasında yaptıracak para bulamazsın. Millette tane tane anlatmış alıcan sanıp, ayıptır.


  • Tears of Devil  (21.08.19 14:46:52 ~ 14:47:03) 
rcz konusunda bir bilgim yok maalesef, ama kullanıcı kitlesi malum, temiz bulmak zor.
rx8'e yaklaşmayın derim. wankel ancak bu işin hastası olan, tecrübeli birinin kullanması gereken motor. sürekli yağ eksiltir, bagajda küçük yağ bidonu ile gezersiniz. kullanım alışkanlığı gerektirir, huyu suyu farklıdır. yakıt tüketimi yüksektir. ustası parçası azdır, bir sorun olursa pahalıya patlar. temiz kullanılmış, yıpranmamış araba yok gibidir, olanlar da ya satmaz ya da uçuk fiyatlar çeker.

  • gkhncnzdgn  (21.08.19 16:44:47) 
[]

Yabancı müzik piyasası durgun değil mi sizce de?

Yabancı müzik piyasası son birkaç yıldır kısır döngüde değil mi?

Artık öyle aman aman parçalar çıkmıyor. Sürekli 2-3 yıllık şarkılar tekrar edip duruyor yabancı müzik kanallarında.

Reytingi olmayan yabancı müzikler de piyasaya çıkıyor ama tutunamiyorlar.

Açın bi nr1, power tv ya da dream tv'yi ne dediğimi anlarsınız.

 
katılıyorum, ağır isimler uzun zamandır albüm/parça çıkarmıyorlar. piyasada yeni çıkan isimlerden birkaç tane rap birkaç tane de elektronik şarkı var sadece o.


  • tabirimekruh  (11.08.19 22:22:43) 
Piyasada hep aynı sıkıcı işler var maalesef. Rihanna hala albüm çıkarmadı. Katy Perry artık bok gibi şarkılar çıkarıyor, eski Lady Gaga ya da Britney Spears yok, Latin Amerika kökenli şarkıcılar da eskiden piyasaya hakim olan isimleri kendilerine benzetti, Justin Timberlake albümüne gereken tanıtımı yapmadı. Beyoncé zaten artık tamamen kafasına göre takılıyor ve genelde sadece kendisini takip edenlere sıcak gelecek şarkılar/albümler yapıyor.

Halbuki 2008-2012 arasında yapılan şarkılar ne güzeldi. Timbaland öldü. Max Martin eskisi kadar şahane işler yaratmıyor. Pharrell iyice sıkıcılaştı. Zedd hep tekrar ediyor. Mike Will Made It işleri eskisine oranla daha sönük geliyor.

Piyasa boşluğundan dolayı Ariana Grande (ki çok güzel işleri de var aslında) duymaktan kusasım geliyor artık.
  • m e b  (11.08.19 22:36:54) 
Katılmıyorum. Spotify, Youtube vs. platformlarda self-publishing (bir label'a bağlı olmadan sanatçılarının kendilerinin yayınlayabiliyor olması) müzik piyasasını hiç olmadığı kadar canlı yapıyor.


  • aguen  (12.08.19 00:28:49) 
Dinlemediğiniz genre’lar öne çıkmış olabilir mi?

Belki sadece size hitap etmiyordur?
  • marsargo  (12.08.19 07:54:09) 
@aguen

@marsargo

Tabi ki birçok yeni müzik çıkıyor vs ama benim kastettiğim Hit olam müzik ve radyo kanalları.

spotify hiç kullanmadım :/
  • Cesario  (12.08.19 08:24:45) 
Evet. Muzik kalitesi dustu artik.
Simdi kimisi diyebilir ki yav senin begenmedigin muzigi bir suru begenen var, sana gore gununmuz muzikleri kotu cunku sen sevmiyon. Hayir, sevip sevmeme meselesinden ibaret degil. Gunumuz populer muziklerinin kulaga hos gelip gelmedigi zevk meselesi ama muzik kalitesinin yerlerde oldugu gercegi bence tartismasiz. Bir 15 yil oncesiyle karsilastirdiginda cok rahat anlasiliyor. Simdiki sarkilarda bir melodi yok. Abidik kubudik ses efektleriyle sarkiyi dolduruyorlar, sozler de ayni.

Muzik piyasasini bu hale getirenler bu son yillarda parlayan melez sarkicilar. Evet melezler anasini belledi muzik piyasasinin. Melodisi de sozu de olmayan, abuk subuk seslerler olusturulan yandan yemis sarki turunu ortaya cikardi bu melezler. Sarkilari da ne kadar tutulursa tutulsun birkac aydan fazla dinlenmiyor. Muzik kalitesi yok cunku. Melez dediklerim bildigin melez, beyaz/zenci, beyaz/kahverengi karisimi sarkicilar. Bu aralar cok var. Muzik piyasasini isgal edip anasini silkelediler.
  • stavro  (12.08.19 09:00:05 ~ 09:04:35) 
sen yaşlandın sadece. senin prodüksiyonlardan büyülendiğin dönemdeki tarzda pop müzik yapılmıyor artık.


  • alperz  (12.08.19 09:14:52) 
@alperz

26 yaşındayım ne yaşlılığı :/

ben Jennifer Lopez ya da Beyonce şarkı yapsın da dinleyelim demiyorum ki, geçti zaten onların modası.

Birkaç tane elle tutulur dinlenecek şarkı var yaz için, gerisi çöp.
  • Cesario  (12.08.19 09:32:42) 
26 yeni tarzı benimsemek için ileri bir yaş. sen 15-20 arası dinlediklerine kaliteli demeye devam edeceksin. bu işin psikolojik boyutu böyle. herkes için geçerli.


  • alperz  (12.08.19 09:35:28) 
ben ne demek istediğini anladım. önceden yaz aylarında hit şarkılar birbiriyle yarışır nereye gitsek bunlar çalardı. eczanede, mağazada, yoldan geçen arabalarda, cep telefonu melodilerinde,... artık böyle bir şey yok. hit şarkı yok. bunu anlayan tüm o büyük isimler de zaten artık iç çamaşırı, makyaj malzemesi markası yaratıyor.


  • violetsky  (12.08.19 10:19:25) 
[]

İnsanlar Reno arabaya neden 100-150 bin TL bayılıyor?

Aynı fiyata birçok araba var. Honda, Vosvogen falan.

Reno sevdası neden?

Arabadan anlamıyorum o yüzden soruyorum.

Neden Reno?

edit: www.renault.com.tr

 
2. el piyasası iyi, yedek parçası kolay bulunuyor ve görece ucuz, ustası bol.


  • hadsafhada  (11.08.19 15:52:18) 
Fiyatına göre dolu araba alıyorsun da ondan. Aynı fiyata aldığın Volkswagen utanmasa koltuk koymayacak arabaya. Civic'in en dolusunu alsan da otomatik kararan dikiz aynası yok mesela.


  • thewhitewolf  (11.08.19 15:53:21) 
@hadsafhada

Peki "ucuz alacak kadar fakir değilim" felsefesi işliyor mu araba sektöründe?
  • Cesario  (11.08.19 15:54:09) 
ben de arabadan anlamıyorum, neden reno olmasın ki?


  • king lizard  (11.08.19 15:56:41) 
1-her yerde servisi var
2-motorları çok dayanıklı ve yakıt tüketimleri az
3-malzeme kalitesi düşük gibi gözükse de eşeğe biner gibi kullanlara dayanıyor
4-ikinci eli kolayca paraya çevrilebiliyor
  • Huan8  (11.08.19 16:01:30) 
Servis
Dayaniklilik
Tuketim
Ikinci el
O paraya en dolusunu aliyorsun ayni segmentte
Markaya parayi az oduyorsun
Vosvos un parcasi bakimi carpan hiziyla gidiyor
  • baldan kaymak  (11.08.19 16:03:24) 
Niye almasın? Reno, folksvagın'dan daha mı kötü? Daha ucuza daha dolu araç alıyor adamlar. Parçası da ucuz.


  • synesthesia  (11.08.19 17:21:51) 
tek kriter sağlamlık olsa bence japon markalardan başka araç satılmazdı. renonun yedek parçasını köy bakkalıında bile bulabilecek konuma getirdi adamlar piyasayı. herkes büyük şehirde yaşamıyor ki. bi de şöyle bi yanılgı var adamların parçası ucuz ama japonlara göre daha fazla arıza veriyor.

malzeme kalitesi düşük olsun azcık konfordan da ödün vereyim ama yağını suyunu koyayım gitsin dersen japon almak en iyisi.
  • ergenpezeveng  (11.08.19 18:44:58) 
Sadece tasarımını bile seviyor olabilirler. Ben mesela acaip çirkin buluyorum Honda'yı. Özellikle yeni Civic'i. Her yeri ayrı telden çalıyor. Renault modelleri daha bütünlüklü geliyor Honda'ya kıyasla.


  • orient blue  (11.08.19 20:19:29) 
reno deyip geçmemek lazım, ucuz model mercedeslerin alayının motoru reno.

asıl soru şu olmalı;

mercedes'e o kadar para veriyorsan motoru neden reno?

sadece mercedes de değil bi kaç marka daha var.
  • Fodera  (11.08.19 21:15:37 ~ 21:15:55) 
Yaklaşık 1 sene kadar yeni kasa Megane dizel otomatik kullandım. Araç fiyatına göre oldukça iyi, konforlu, içi kocaman, inanılmaz az yakan bir motora sahip (1.5 dci), parçaları çok ucuz ve her yerde var, tık dese sesinden anlıyor ustalar. Bunun eşdeğeri mesela Jetta DSG arızasından, parça pahalılığına, iç küçüklüğüne kadar bir sürü dezavantaja sahip. Reno direkt türk insanına hitaben araba yapıyor yani. Ha bir de inanılmaz dayanıklı araçlar, gir sahibinden.com'a, mesela çok yüksek kilometreli Jetta bulamıyorsun ama fluence'da 300-400 bin kilometreler çıkıyor. Servis ücretleri de ucuz.

Bu arada Honda'dan ben de nefret ediyorum, böyle ucuza satılan, yavaş ve aşırı sportif tasarımlar genelde çok itici geliyor: Bir sınıfa dahil olmak istiyorum ama param buna yetti gibi.
  • roket adam  (11.08.19 21:17:30 ~ 21:18:45) 
Kullanım maliyeti. Yukarida aciklamislar. Arabanin maliyeti satin alırken odediginden ibaret degil.
Ayrica reno Volkswagen fiyatina degil, onu gecelim bi sefer. He alirsin da Reno c sinifi aldigin fiyata vw b sinifi model alirsin mesela. Veya ayni sinifin bosunu alirsin.

  • stavro  (11.08.19 22:15:58) 
Yeterince açıklamışlar ama ben kişisel gözlemimi söyleyim. Renoyu beğenmezdim eskiden. Estetikten yoksun ve kalitesiz olduğunu düşünürdüm. Fakat kullandıkça farkettim ki mantığın sesiymiş. Otomobile bakış açınızla alakalı.

Diyelim bir aracı şu kategorilerde değerlendiriyorsunuz. Fiyat, estetik, sağlamlık, konfor, motor-şanzıman, yakıt tüketimi, yedek parça-bakım, 2. El piyasası. Reno bence estetik konusu dışında çok iyi puanlar alacaktır. Donanım konusunda da haklı arkadaşlar. Dolu bir aracın keyfi çok başka. Bunu renoda sağlamak daha kolay.
  • the coon  (12.08.19 00:23:21) 
80 bine tam donanımlı dizel otomatik diğer araç markalarında bulamazsın da ondan.


  • shbz  (12.08.19 11:55:35) 
[]

Erkeklere sakal tıraşı "olamama" sorusu?

Arkadaşlar iş yerinde sinekkaydı tıraş isteniyor. Sakalların çıkış yönüne doğru alıyorum hem de 5 bıçaklı jilet ile ama 1 günlük sakal gibi sakal kalıyor almıyor. Ters alınca da batık, kıl dönmesi vs oluyor. Ters alınca bile %100 sinekkaydı olmuyor, boyunda vs 1 günlük sakal kalmış oluyor.

Yüzüm patates tarlasına dönmüş durumda. Elm Sokağındaki Freddy gibi oldum.

Bugün sakal çıkış yönüne doğru aldım ama bildiğiniz kirli sakal gibi duruyor ve iş öyle gidicem. Canım yanıyor çünkü ters alınca ve ters alınca bile kirli sakallı gibi duruyorum.

Erkek erkeğin halinden anlar mı iş yerinde laf yesem hatta savunma yazdırılmak istense?

"Yarın kendi jiletimi getireyim gözünüzün önünde olayım"? desem?

Katı bir iş ortamı var. Askerdekiler vs herkes şaşırmıştı sakal olayıma, yok almıyor arkadaşlar. Bebek g.tü gibi yumuşak derim ve seyrek sakallarım var ama yok almıyor jilet.

Sonunda makina alıcam. Makina daha iyi alıyor.

edit: jilet önerisi ile gelmeyin. 5 bıçaklı en güvenli jilet ile bile kulağımı kaşımı gözümü kesebilecek kadar kazmanın en önde bayrak sallanıyım.

 
www.hepsiburada.com

Şöyle bir şey alın kesinlikle sonuç veriyor.
  • synthetic a priori  (14.07.19 16:13:37) 
Beyaz tenliysen sakal diplerin cok belirgin duruyordur belki.

Ayrıca konu dışı tavsiye başka iş bulun bence hocam o nasıl işyeri öyle gulag kampında mı memuriyet
  • alwayschargeneverbend  (14.07.19 16:19:01) 
Şikayet gelmediyse durduk yere dertlenmeyin. Şikayet gelirse de çıkın hakikaten o nasıl bir iş yeri.


  • chavezding  (14.07.19 16:24:36) 
deneme yanılma yoluyla en uygun traş köpüğü traş kremi ve bıçagını seçmen lazım. herkes mach3 diye bayılırken benim yüzüme blue3 süper oluyor. benim sakallarım aşırı sert yüzüm yağlı cilt, sakalımı ve yüzümü önce sıcak su ile gevşetip sabunla 2 kere yıkayıp yağ ve ölü deriden arındırıp sıcak duşun altında traşımı olup çıktıktan sonra krem sürüyorum şayet bunları yapmasam hem traş olurken canım yanar hemde kesiklerle dolu tahriş olmuş cilt ile gezerim tüm gün. böyle açıklayınca uzun işlemmiş gibi geliyor ama pratik oluyor bana.


  • Fritz-X  (14.07.19 16:46:59) 
Evinizin yakinlarinda uygun fiyatli bir berberle anlassaniz? Bir sureligine sabahlari ise gitmeden tras olsaniz orada?


  • nax  (14.07.19 17:02:47) 
aynısı askerde bana da oluyordu. beyaz tenliyim ve cildim baya hassas. mach 3',ü bile en fazla 2 kez kullanıyordum. bıçak degiştirmesem tahriş yapıyordu ve almıyordu. diğer çocuklar zombi gibi mach 3 ' leri fusion' ları haftalarca kullanıyordu.

çözümü kullan at tarzında bulmuştum. derby gibi çok para olmayan 3 bıçaklıdan alıyordum çarşıda. bir paketin içinde 10 tane vardı ve 10 gün demekti.

ondan sonra tahriş falan olmadı. bu şekilde tersten bile alınca sorun olmadı bende.

toptan çözüm olarak sıfır alan kaliteli bir makine al. alana kadar da kullan at tarzı, aynı bıçakla ikinci defa tıraş olmayacağın bir çözümü dene bir de.
  • Neill  (14.07.19 17:29:53) 
[]

Hangi müzeye gidelim?

İstanbul için soruyorum:

Beyoğlu, Nişantaşı vb gibi merkezi yerlerde bir şey olursa çok şükela olur. :)


 
kariye


  • jimicik  (28.06.19 17:28:18) 
deniz müzesi
uzak demeyin;koç müzesi
istanbul arkeoloji müzesi
  • jimjim  (28.06.19 17:39:12) 
Pera Müzesi. Cuma günleri 18:00'den sonra ücretsiz.


  • fotrsapka  (28.06.19 17:41:01) 
[]

İngilizce mülakata nasıl hazırlanmalı, öneriler?

Arkadaşlar önümüzdeki günlerde ingilizce iş mülakatlarına katılabilirim. B2 seviye İngilizcem var. Yani benim buna hazırlanmam lazım.

Mühendis falan değilim, öyle çok mesleki bir şey olmayacak. Standart şeyler. İş görüşmesine gireceğim firma hakkında da zaten İngilizce bir şekilde araştırmamı yaparım.

Standart dediğim güçlü yönlerin neler vs klişe şeyler sorulur muhtemelen diye tahmin ediyorum ve karşıma kariyer.net'in bir sitesi çıktı şöyle.

www.kariyer.net

Sizce başka hangi siteleri check etmeli (pilaza inglish hehe) ya da kitabı almalıyım?

 
soruları araştırın.
en çok sorulan 50 soruyu seçip kendi kendinize sesli prova yapın.
şu online ingilizce cambly'den ders satın alabilirsiniz.en kötü starbucks ilanlarından bi yabancı hoca bulup bir iki ders çalışın.
  • jimjim  (30.05.19 22:17:59) 
(git: 1353583)


  • helenart  (30.05.19 23:02:45) 
introduce yourself
what's your strengths/weakness?
bunlar hemen hemen banko ilk 2 soru denilebilir.
şuraya da bakmanı şiddetle öneririm.
www.glassdoor.com
  • ezkaza  (30.05.19 23:33:27) 
[]

USB belleği ntfs ile mi fat32 ile mi biçimlendirmeliyim?

16GB hafızası.

çok zor açılıyor, içindekileri zor kurtardım.

şimdi biçimlendircem. ne seçmeliyim?

 
4gbtan büyük dosya atacaksan mutlaka ntfs. atmayacaksan istediğini seç.


  • sutlu nescafe  (21.04.19 01:16:02) 
ne amaçla kullanacağınıza bağlı diye biliyorum. büyük boyutlu dosyalar için ntfs yapın gitsin.


  • g7mor  (21.04.19 01:16:51) 
@sutlu nescafe
@g7mor

Müzik, resim vs atıcam. 4gb'tan büyük derken tek dosya olarak mı 4gb'dan büyük olmasını kastettiniz yoksa küçük küçük müzik gibi dosyaların toplamı 4GB'tan büyükse de aynı şey mi?
  • Cesario  (21.04.19 01:19:55) 
tek parça 4gbtan büyük dosya.


  • sutlu nescafe  (21.04.19 01:20:43) 
@sutlu nescafe

FAT32'yi seçiyorum o zaman, önerileni yani. Peki ayırma birimi boyutu önemli mi? Kaç kilobayt ya da bayt olacağı?
  • Cesario  (21.04.19 01:23:05) 
ben hiç ellemem onları. standart ayarda bırakırım.
ancak çok zor açılıyor, içindeki zor kurtardım demen midemi bulandırdı. bellek bozulmuş olabilir.

  • sutlu nescafe  (21.04.19 01:26:57) 
çok zor açılıyor ve içindekileri zor kurtardım diyorsan önce bir bozulmadığından emin ol. dosya sisteminin hızla ilişkisi yoktur.
kullandığın bilgisayarlar sadece pc ise ntfs iyi iş görür. ancak mac ve pc arasında dosya aktarımı yapacaksan exfat kullanman gerekir. ya de smart tvlerde film filan seyredeceksen de fat32 gerekir.
ancak fat32 ya da exfat için 4 gbden büyük dosyaları usb ye yükleyemezsiniz.
  • tururo  (21.04.19 02:14:03) 
@tururo
exfat 4gb'dan büyük dosya alır. exfat'ın olayı o zaten fat sistemine büyük dosya özelliğini getirmek.

ntfs seç gitsin çok bi önemi yok bu kadar takılacak.
  • rotten head  (21.04.19 03:06:11) 
Arabada müzik flaan için fat32 gerekir. Eski mp3 çalan teypler fat32 dışında görmüyor. Hatta 4 gb üstü de görmüyor.
Onun dışında ntfs yapın geçin

  • neymis  (21.04.19 11:28:21) 
fat32 ile biçimlendirmiştim tekrardan aynısı oldu. çok yavaş açılıyor ve okumuyor, zor erişiyorum dosyalara. son kez ntfs ile format atıcam, aynısı olursa tekrar usb'yi çöpe atıcam.


  • Cesario  (23.04.19 16:35:43) 
[]

Vakıfbank kredi kartından nakit avans çekmek hakkında?

Arkadaşlar internet bankacılığından nakit avans seçiyorum taksit sayısını vs seçiyorum.

Şak diye para hesabıma mı geçer yoksa faiz oranlarını falan söyler mi onaylıyor musunuz diye?

ona göre işlem yapıcam çünkü, birden para hesabıma geçerse sıkıntı.

ATM'den yapsam nasıl olur bir de?


bana çekeceğim miktara ne kadar faiz koyuyor onu öğrenmem lazım.

 
www.vakifbank.com.tr

buradan hesaplanmıyor mu=?
  • elorelia  (14.03.19 17:35:25) 
Garanti bir ara sıkıntıydi ama vakıf İnternet bankacılığı onaylı çalışıyor


  • birtambirboludort  (14.03.19 22:02:32) 
Ben demin çektim, aylık %2,25 akdi faiz alıyor. Kaç ay olduğuna göre vs değişmiyor. Ben 540 gibi bi şey çektim, 570 falan ödeyeceğim. Benimki vadesiz hesap bu arada.

Ben atm den yaptım, önce tutarı girdim sonra faiz ister misiniz diye seçenek çıktı, kabul ettim, kaç faiz istediğim ve buna işleyecek faizi gösterdi, taksit sayısını seçtim, sonra ödeme planı gösterdi, ne kadar faiz işleyecek vs. Kabul ettim sonra verdi parayı.
  • turuncu tonlarda  (14.03.19 22:04:13) 
[]

Güçlü Ad blocker (reklam engelleyici) önerin? (chrome için)

s.b.


Tikler sabaha...

 
ublock origin + anti adblock killer + popup blocker for chrome


  • sutlu nescafe  (02.06.18 02:39:44) 
chrome.google.com
chrome.google.com

şu ikisini kur keyfine bak başka bir şeye ihtiyaç yok. birbirinin tamamlayıcısıdır ikisini birden kurman gerek. ublock origin anti-adblock konusunda yetersiz kalıyor onu geç. nano'nun temeli de ublock zaten ama anti-adblocklara karşı daha güçlü olması için geliştirilmiş hali.
  • rotten head  (02.06.18 06:24:40 ~ 06:24:53) 
[]

Avrupa'ya tur aracılığıyla mı gitmek, yoksa diğer yol mu? (yardım)

(uzun yazı, üşenen okumasın)

Arkadaşlar Amsterdam ve Brugge kentlerini mutlaka görmek istiyorum.

Tur paketlerini inceliyorum da.

1.SENARYO: 7 gece kalmalı paket var 400 Euro mesela bu.
www.etstur.com

Ama boş paket 400 Euro. Yani Brugge gezisi var, Paris Disneyland var, hepsi için extra para alıyorlar. 400 Euro oluyor sana 800 Euro. Kahvaltı hariç bütün yemeklerin parası sizden. Ayrıca linki okursanız ordan oraya 200-300 km kara yoluyla yolculuk var durmadan. Ben kara yolculuğundan hiç hoşlanmam mesela. Gittiğimiz yerlerde muhtemelen kısa süre durup hemen diğer destinasyona hareket edilecek. Adamlar 7 geceye Paristen tutun Köln'e, Brugge'a, Brüksel'e her yeri sığdırmışlar. Tur şirketinin amacı da kar etmek sonuçta. Keyif alamayabilirim diye korkuyorum. Yani Disneyland örnek veriyorum çocukluk hayalim ama "arkadaşlar 2 saat sonra çıkış yapıcaz ona göre" denmesi hoşuma gitmez, özgürce eğlenmek isterim otlarda amaçsızca tepinen inekler gibi.

6-7 milyar parayı 1 hafta tatile gömüp keyif alamamaktan korkuyorum. (4 aylık maaşım, öküz keseriz o paraya)

2.SENARYO: 3 gece kalmalı 350 Euro'luk Amsterdam turu var. www.etstur.com

Extra gezi olarak Brugge da var. Yani 1 taşla 2 kuş vurmuş olcam. 2 şehri de görürüm ve kara yolculuğu pek yapmam, geniş geniş Amsterdam'a zaman ayırırım. 350 Euro ama kahvaltı dışında yemek paraları bizden. 250 euro da extra paket Brugge gezisi, kanal gezisi derken sadece 600 Euro yemek hariç gidecek. Alkol ve sigara kullanmıyorum. 600 Euro'nun yanında yemeğe, eğlenceye gider. Etti mi sana 3 gece için 1000 Euro yani 5 milyar türk lirası.

Euro'nun 5 TL olması soru işareti aklımda. Yoksa bu kafayla hiç tatile gidemez miyim?

Hollanda'da yemeğe, suya kaç para gider? 1 bardak suya adamlar 1 euro isterlerse 5 tl yapar. :/

3.SENARYO: Rotterdam'da teyzem yaşıyor. Amsterdam'a inerim. 1-2 gece takılırım. Sonra trene biner Rotterdam'a giderim. Sonraki gün trene atlar Brugge'a giderim. Belki Brugge'dan başka şehirlere de atlarım. 1 haftanın sonunda trenle Amsterdam'a geri dönüp s.ktir olup Türkiye'ye gelirim. Hayaller Türkiye'den s.ktir olup gitmek ama ben Türkiye'ye sikt.r olur gelirim geri :) Gülsenize yav, espri yapayım dedim.

4.SENARYO: "Birader bu kadar para harcama sen 3 gece için falan, git Ukrayna'yı gez" derseniz, önerilerinize açığım. Ukrayna'da sigara ve alkolü olmayan bir insan yeme, içme, eğlenme, gezme için 1 haftada max kaç TL harcar? Lviv şehrine giderim herkes orayı övüyor.

 
ingilizceniz varsa nolur şu aptal turlara para dökmeyin.
önce gidiş dönüş uçak biletleri
ardından booking'den oteller
son olarak da şehirlerarası tren biletleri
hangi şehirde konaklayacağınız, hangilerine günübirlik gideceğiniz, nerede ne kadar dolanacağınız sizin keyfinize kalıyor. onlarca insanla aval aval rehberin gösterdiği yerlere bakınmak, insanların toplanmasını beklemek, hiç merak etmediğiniz yerlere rehber götürüyor diye gitmek zorunda kalmak, sürekli ek ücret ödemek falan ne gereksiz şeyler.
gitmeden önce biraz yorucu oluyor her şeyi ayarlamak, kabul, ama oradayken her şey tıkır tıkır ilerliyor. kimsenin derdiyle uğraşmıyorsunuz.

ama umarım soğuk havada gitmiyorsunuzdur bruges'a. ben sonbaharda gitmiştim. harikaydı.
  • dento  (25.03.18 13:01:54) 
Tura falan gerek yok, bir anlami da yok. Atla git kendin. Ingilizcen cat pat varsa tamamdir, cok ingilizceye de gerek yok.


  • stavro  (25.03.18 13:07:05) 
Bu tur işlerine hiç girmeyin derim. Eğer vizeniz varsa gidin kendiniz takılın. Planı önceden yaparsanız her şey ucuza gelir. Şehirlerarası ulaşım için flixbusa bakın. Hostelworldden kalacak yer ayarlayın vs. Yemekler de bir şekilde hallolur zaten. Kafanız rahat olur. Batı avrupa doğal olarak pahalı. Amsterdam 1 günde gezilecek kadar küçük bir yer ki brugge çok daha küçük. Kölnde katedral dışında bir şey yok gezmek için gitmek çok gereksiz.
Bu turlar çok boş geliyor bana. Kendiniz ayarlayın derim

  • but that was just a dream  (25.03.18 13:08:02) 
Hacı okumadım, baştan söyleyeyim. Ama şu “Tur çok öcü çok yivrenç bir şey yhaa .s.s.s” çıkışlarını hiç anlamıyorum. Pek çok kez tura katıldım çok da memnun kaldım. Ki İngilizcem de var. Ama her şeyi benim yerime ayarlayacak birileri varken ben niye uğraşayım planlamakla? Paran varsa bastır parayı turla git.


  • i m cool with that  (25.03.18 13:14:39) 
turlar her şeyi senin yerine ayarlamıyor, sen turun ayarladığı şeyleri yapmak zorunda kalıyorsun. ben istediğimi turdan ayrı yaparım diyeceksen mantığı ne o parayı vermenin?

amsterdam'a yüksek sezonda gidersen geceliği 30-35 avroya mis gibi hosteller bulursun, hem arkadaşlık kurarsın eğlenceli geçer hem de ucuza halledersin. konaklamaya o kadar para vermeye gerek yok, bir tek uyumak için kullanacaksın zaten, 3 gün için incilerin dökülmez.
  • Bruce  (25.03.18 13:30:39 ~ 13:31:46) 
@bruce turun ayarladığı yerlerde konaklıyorsun, otobüslerle seyahat ediyorsun, genel şehir turlarını da birlikte yapıyorsun ama arta kalan zamanda kendi kafana göre takılıyorsun. Ekstra turları satın almazsın olur biter. O zamanları kendince değerlendirirsin. Çok basit ve güzel bir mantık. Her zaman yapıyorum, herkese de tavsiye ederim.


  • i m cool with that  (25.03.18 13:52:40 ~ 13:55:35) 
ayranı yok içmeye turla gider amsterdam'a durumu olmuş seninkisi biraz. 4 aylık maaş iki tane şehir görmek için gömülmez. ben bir fakir olarak param olduğunda ukrayna'ya gidiyorum, sana da onu tavsiye ederim. dünyayı görmüş adamları etkilemez belki ama bizim gibi sokağından çıkmamış fakirler için ukrayna bile nefis macera. ayrıca lviv ve kiev farklı iki ülke gibi - lviv'de orta avrupa havası var, kiev basbayağı doğu-rus şeysi.

hollanda'da evet 1 bardak suya 5 lira isteyecekler, bu kafayla gitsen de keyif alamazsın gibi duruyor. ayrıca schengen vizesi alman gerektiğini biliyorsun di mi? malum, banka hesabında 500-600eur olan birine bunu vermeleri neredeyse imkansız. vize başvurusu için uğraşacaksın, onu da göz önünde bulundur.
  • der meister  (25.03.18 13:56:10) 
Eğer kuzenim müsait ise beni gezdirmek için ancak öyle tek giderim onunla Amsterdam'da buluşurum. Onun dışında tek gitmek istemem canım sıkılır, o zaman turla gidilebilir kendi açımdan söylüyorum.

@der meister "elime para geçse çatır çatır harcarım" insanı olmadım hiçbir zaman. Param olsa bile ayakkabım yırtılmadan 2.ci yeni bir ayakkabı almayan insanım. Tutumlu bir insanım yani.

Bu tatil için de fiyat/performans durumunu göz önünde bulunduruyorum. Dediğin gibi daha ucuza daha fazla eğlenceli bir tatil olabilir Ukrayna. Şehir yazıları, gezi yazıları incelemem lazım. 2-3 gecelik bir tatil için 5 bin tl ye yakın para çok asgari ücretli biri için.

Peki Ukrayna'da kaç gün geçirmemiz lazım tatilin tatil gibi geçmesi için ve max kaç TL para gider? Ayrıca hangi şehirler görülmeli?

Kiev'e belkide hiç gitmem.
  • Cesario  (25.03.18 14:29:09) 
turun avantajları var. herşey derli toplu demek yerine eğer kokartlı turist rehberi varsa oranın tarihiyle ilgili ilginç bilgiler veriyor. yani taksime gidip hmm güzel bina deyip geçmekle bir turist rehberinin ''arkadaşlar israil işte tam burada taksimdeki bu binada kuruldu'' demesi arasında -bence- gezi doyumu açısından baya fark var.

ben bir kez sakız adası turuna katılmmışım. zaten sakıza gidiyorsanız tura katılmazsanız hiçbir işe yaramıyor. şehir merkezinde boş boş takılırsınız. olay köylerde. pirgide mestada. onu da turun otobüsü var atlıyosunuz rehberiniz size politik tarımsal tarihi herşeyi anlatıyor. bu yüzden tur için ''bırak o paçozları şekerim'' diyenlerin aksine eğer basit tur değilse yani uçak ve otel ayarlaması dışında bişeyi olmayan tur değilse gezi faslı varsa ki seninkinde yok hepsi paralı sadece ilk günü doldurmuşlar o zaman sen de ayarlayabilirsin. mesela kanal turuna 20€ istemiş pezevenkler. ama ben şuradan geçen sene bilet almıştım geçen sene 14€ ydu. şimdi netten alınca 15€ olmuş: www.stromma.nl ayrıca tekneye binince kulaklık getiriyolar ve türkçe dil seçeneği de var.

örneğin amsterdamda ben olsam heineken fabrikasına albert cuypmarket a flovermarkt a kesin götürürdüm. volendama 55€ istemişler. bence çok. hollanda zaten konya kadar bir ülke. yol parası desen bizde o mesafeye bi akbil parası alırlar. kişi başı 15-20€ yeterli olmalıydı.

ha benim gitmediğim bilmediğim yerlere götürüyorlar oralar nasıl bilemem. yani heineken yerine ki alkolünüz yokmuş dolayısıyla ilginizi çekmeyebilir, Scheveningen daha mı çok ilginizi çeker bilmiyorum. Mesela amsterdamda görülmesi gereken 1 numaralı yer red light district yok. peynir tadımı gibi şeyler konsa iyi olurmuş çünkü amsterdamın peynirleri güzeldir. yeşil sarı hatta siyah peynir bile görmüştüm. sex museum yok. van gogh müzesi yok ama ben çok müze gezmeyi seven biri değilim. sizin tercihiniz. bu açılardan baktığımda kısır bir tur olduğunu söyleyebilirim. ama fiyatı da ona göre. ben sizi gezdirsem ''git kal gez tatmin ol gel'' modelini 3 kaada ayarlarım. ama turist rehberinin anlatacağı ''buralar 100 yıl önce dutluktu sir alexander bilmemne geldi bilmemne savunması yapıldı ve hollanda şöyle oldu böyle kalkındı işte lalenin tarihi burada şöyle başlar gibi detaylar yok onu söyleyim.

not: bu arada amsterdamda suya para vermedik. çeşmeden içtik. kaldığımız otelin resepsiyon görevlisi türktü. dedi biz çeşmeden içiyoruz burada içiliyor. biz de şişeye doldurup doldurup içtik. tat olarak da sağlık olarak da sıkıntı yaşamadık.
  • error522  (25.03.18 14:40:34 ~ 26.03.18 00:21:18) 
saydıkların arasında en mantıklısı 3 numara.

daha önce tura katılmadım, belki iyidir belki kötüdür ancak grupça hareket etmek demek zamanı iyi değerlendirememek demek. bir de belirttiğiniz gibi bir sürü ekstra çıkıyorsa çok makul değil.

şu siteden hangi şehirde ne kadar harcayacağınızı görebilirsiniz;
www.numbeo.com

amsterdam'da bir şişe suya 1 euro isterler en azından. daha bile fazla istenebilir.

amsterdam - paris arasında otobüs kullanabilirsin. 30 euro civarında otobüs. ben kulanmıştım bir kez. sanırım 6 saat sürmüştü.
shop.flixbus.com

bence gitmeden önce az buçuk ne kadar harcayacağını planyabilirsin. gençsin ve gezmek istiyorsun, plan yapabilecek düzeydeysen ve zamana sahipsen kendi programını kendin yaparsan daha ekonomik olur.

kalacak yeri couchsurfing'den bulur ya da hostel'lerde kalırsın. ulaşım zaman tutacaksa geceye denk getirirsin böylece kalacak yer parasından tasarruf edersin. merak ettiğin bir kaç yemek dışında restorantlara uğramaz gittiğin şehrin bim'inden alışveriş yapar ekmek arası bir şeyler yaparsan hem keyifli hem ucuz olur.
  • dahinnotha  (25.03.18 15:44:35) 
[]

Çaylakların entryleri nereden görülüyor belli bir başlığa yazdıkları?

Örnek veriyorum: Diyelim bir çaylak Galatasaray başlığına uzun süre entry girmemiş. Sol tarafta da haliyle Galatasaray başlığı çıkmıyor çaylaklar sekmesinde.

Peki Galatasaray başlığında çaylaklarin yazdıklarını nereden görecem, nerelere tıklayacam?


 
Arama çubuğundaki linkin sonuna ?a=caylaklar yazarsan o gün o başlığa girilen çaylak entry'lerini gösterir, benim bildiğim en pratik yöntem bu.


  • angelus  (03.03.18 10:40:25) 
Angelus ben de denedim ancak çıkmadı nerde yanlış yaptım acaba anlamadım.


  • antipartizan  (03.03.18 14:05:31) 
Evet arama sekmesinden değil de sol frame'deki başlığa tıkladığında linkin sonunda ilgili sekme ile ilgili başka bir kod oluyor, onu silip ondan sonra yapıştırmak gerekiyor.

Şöyle ki; eksisozluk.com

Buradaki şu kodu silip onun yerine yapıştırmak gerekiyor: ?a=popular
  • angelus  (03.03.18 14:12:22) 
Eğer çaylak kişinin entryi girdiği gün yaparsan görebiliyorsun bunu. Geçen hafta girilmiş bir çaylak entrysini göremiyorsun başlığın sonuna ?a=caylaklar yazınca


  • kalemdefter  (03.03.18 14:33:42) 
@kalemdefter

çaylak entrysi görebilmenin tek yolu @angelus'un yazdığı yol mu yani senin de bildiğin?
  • Cesario  (03.03.18 21:53:52 ~ 21:54:03) 
[]

İstanbul'da otel tavsiyesi? (taksim civarı)

1)VPN üzerinden booking'den rezervasyon yapsam olur mu, sıkıntı çıkmasın sonra? Bir de fiyatlar euro ile, daha pahalıya gelmesin?

2)Taksim civarı max 200 TL'ye hangi oteli tavsiye edersiniz?

3)Otel yerine o fiyata lüks günlük daire mi baksak?

 
innpera o fiyat civarında olması lazım.


  • goodz  (27.01.18 13:08:27) 
Grupanya vb gibi fırsat sitelerine bakmanızı öneririm. Onların anlaşmaları oluyor, 5 yıldızlı otellerde çok uygun fiyatlara kalabilirsin


  • goodyes  (27.01.18 13:33:15) 
hotels.com'dan da bakabilirsin. yorumları iyi puanı yüksek bir otel işinizi görecektir.


  • materyalist imam  (27.01.18 14:30:53) 
trivago.com gibi alternatifi değerlendirmelisin bence otel konusunda


  • facebook  (27.01.18 17:01:38) 
[]

Bu el işaretinin anlamı nedir? (capsli)

Arada whatsapptan yazarken ben de kullanıyorum da. İçimden geldiği için ama, anlamını bildiğimden değil.

Bu el işaretinin anlamı nedir?

Ronaldinho gol attıktan sonra sevinince yapıyordu bu el hareketini 2 eliyle ve dans ediyordu, oradan hatırlıyorum.

Hey gidi hey, yıllar akıp gidiyor..

 
ara beni?


  • mungojerry  (27.07.17 14:10:39) 
@mungojerry O 2.anlamıdır diye düşünüyorum.


  • Cesario  (27.07.17 14:12:46) 
@Sour

Bi çeşit zenci selamı diyebilir miyiz?
  • Cesario  (27.07.17 14:16:52 ~ 14:17:01) 
  • hononu  (27.07.17 14:47:35) 
[]

Bir video vardı? (dublaj/seslendirme ile ilgili)

2 kişi filme dublaj/seslendirme yapıyordu. Mesela filmde adam yürüyorsa dublaj yapan da yürüyordu, filmde 2 kişi dövüșüyorsa dublaj yapan 2 kişi de dövüșüyordu.

Ekipmanları falan vardı, donanımlı bir stüdyo gibi bir yerde geçiyordu.

YouTube'a baktım ama bulamadım.

Çok ilginç gelmiş ve beğenmiştim.

Buldurur musunuz dostlar?

 
bahsettiğiniz şey foley sound. youtube'da bu şekilde aratırsanız ilgili videoyu bulabilirsiniz.

örnek olarak atıyorum belki buna benzer bir şeydir: www.youtube.com
  • Hendrix'e tapan adam  (13.03.17 13:20:23) 
@hendrix

Bizim izlediğimiz orjinal İngilizce filmlerde de efektleri böyle mi yapıyorlar peki?
  • Cesario  (13.03.17 13:24:15) 
@cesario hemen hemen tüm filmlerle foley kullanılır. daha temiz ve efektif bir etki bırakmak amacıyla tüm ses kuşağı bu şekilde hazırlanıyor. tabi bu işin maddi imkanlarla yapılan kolay kısmı. bu tip bir ses kuşağı arşivlerden edinilen ses efekleriyle de hazırlanabilir fakat daha meşakatli bir süreç olur.


  • Hendrix'e tapan adam  (13.03.17 13:30:23) 
çoğu üzeri dublajlı film sadece oyuncu sesleri hariç full ses geliyor
patlamalar, kapı sesleri vs vs

sadece oyuncular ağzını oynatınca boş.
sonra üzerinde dublaj yapılıyor.

doğan tv 'de (dsmartta 20 tane dizi/film kanalımız var) yayın teknikte çalışıyorum, daha net bir cevap alamazsın yani :)
  • Corc  (13.03.17 13:30:59) 
adamlar dövüş sahnelerinde bildiğin yıktılar stüdyoyu:))


  • makbur  (13.03.17 13:32:14) 
@Corc Bazı filmlerin türkçe dublajında orjinal sesler arada kaynıyor. O yüzden sinemaya gittiğimde dublaj yerine orjinal seslendirmeye gitmeye çalışıyorum.


  • Cesario  (13.03.17 13:39:13) 
[]

Bağışıklık sistemi nasıl güçlendirilir?

Arkadaşlar microsoft windows gibi bağışıklık sistemim çöküp duruyor. AİDS testi bile yaptırdım,temiz çıktı.

Çocukların bağışıklığını güçlendircek:çıplak ayakla sokakta toz-toprak içinde oynayacak,kedi besleyecek yaşı geçtim diye düşünüyorum. (yaş 24)

5-6 yıl önce soğuk havaya karşı bağışıklığım,direncim güçlensin diye bu havada t-shirtle çıkmıştım,sonucunda akciğerleri üşütmekten verem olmuştum. Lapa lapa kar yağarken gömlekle nasıl dolaşıyor Doğu'dan göç eden arkadaşlar hala anlayamıyorum. Bilimsel açıklaması varsa onu da araya sıkıştırın pls.

Hani bağışıklığımı düşürecek şeyin üzerine gitmem de çare olmuyor,firefox oturumu gibi çöküyor.

İstanbul'da yaşıyorum. Doğal besinlerle beslenmem imkansız. "Sosyete Organik Pazarı"nda da 1 kilo domatese 10 TL veremem. Canan Karatay'da diyor eski doğal domatesten alacağınız besin değeri ile şimdikinin çok farklı. 9 domatesten aldığınız besin değeri organik 1 domatesin vereceği miktara eşit diyor. Yani pazardan alacağım sebze-meyve ile bağışıklığım gıdım güçlenmez. BJK defansına Baki Mercimeği alarak takviye yapmak gibi olur.

Eczanede satılan bir ilaç var mı bununla ilgili? Almanya'da satılan da olabilir,getirtebiliriz belki. Başka hangi testler yaptırsam,ne yapsam bu şikayetimle ilgili,ne yesem ne içsem?

NOT: Ne olursan ol yine gel ama;Supradyn,Pharmaton vb. vitamin haplarıyla sakın gelme.

 
immuneks ya da imutor kullanabilirsin.


  • orpheus  (12.12.16 22:47:39 ~ 22:47:47) 
Düzenli spor yapabilirsin.


  • babilbaligi  (12.12.16 22:48:35) 
Immuzinc olabilir.
Selenyum olabilir.
Gümüş iceren damla yurtdışında satılır yahut aloevera suyu olabilir.

Hergun yoğurt içine zencefil zerdecal ve tarcin tozu koy 1 er cay kaşıgi. Bu da iyi gelir.
  • mobydick  (12.12.16 22:48:57) 
Propolis kullanabilirsin.


  • kuehles blondes  (12.12.16 22:49:30) 
Benimki de zayıf sanırım. Son zamanlarda bunu fark ettim. Ben çok yemek seçerim. Ispanak, pırasa, karnabahar, lahana yemiyorum. Hatta hayatımda yemedim diyebilirim. Benim en büyük eksikliğim sebze. Kıvırcık haricinde yeşil bir besin tüketmiyorum. Eğer siz de yemek seçiyorsanız bunu aşmaya çalışın. Sebzeler aslında çok faydalı.

Bir de düzenli sporla hiç ilgisi yok. İki yıldır lisanslı sporcuyum. Basketbola 10 yaşında başladım. Lisede hep oynadım. Spor sadece vücudunu aktif tutar. Hasta olacaksan yine olursun.
  • dissendium  (12.12.16 22:51:54 ~ 22:54:02) 
her gun düzenli ev yapımı mayası belli kefir için.


  • balik kraker  (12.12.16 23:54:12) 
1. en iyi bağışıklık dengeli beslenme ve hareketle olur. öncelikle hayatına sporu bir rutin gibi eklemelisin. metabolizman hızlandıkça, göreceksin ki, vücudunun direnci artmış.

2. dünya kadar ilaç ve gıda takviyesi adı geçiyor. bedeninde bunları tutamıyorsan hiçbir işe yaramaz. asla tek başına bunları tüketerek bağışıklığını arttıramazsın. bunları tüketirken bir kaç kez öğününü atlasan ya da almayı bıraksan bilmelisin ki eskisinden daha kötü hasta olabilirsin. çünkü o maddeleri kanında tutabilmen için sürekli almaya devam etmen gerekir.

3. eğer alerjin yoksa doğal zencefili sana önerebilirim. ayrıca her sabah küçük bir sarımsak yutabilirsin (hap yutar gibi). ancak bunlara karşı bir hassasiyetinin ya da alerjinin olmadığına emin ol.

4. kefir de iyi bir tercih olabilir. @balik kraker+1

5. doğal yoldan vücudunun yeteceği kadar c vitaminli gıdalar tüket. portakal, greyfurt, limon vs. c vitaminini fazla almanın bir anlamı yoktur. bir mg bile fazlası hemen vücuttan idrara yoluyla atılır.

6. kaç yaşındasın bilmiyorum ama, mutlaka ama mutlaka her gün uykunu almış olarak kalk. ne fazla ne eksik.
  • tahtelbahir  (13.12.16 00:24:28 ~ 00:25:21) 
azcık pislik direnç artırır, kirlenmekten korkmamak lazım,


  • selam  (13.12.16 00:43:42) 
Haci bagisiklik bagirsaklardan basliyor. O yuzden kefir ic yogurt ye bol bol. Bagirsak florani guclendirecek seyleri arastir internetten.


  • tezek  (13.12.16 01:36:41) 
sabahları aç karna hakiki harput pekmez iç yarım çay bardağı.


  • mrthany  (13.12.16 01:48:26) 
değerlerine baktırdın mı düzgün bir hastanede? BAzı doktorlar gerçekten kafasından atmak için 18 parametre test yaptırıp bişeyin yok diyip yolluyor.
+pekmez ve yaşam tarzını değiştirmen diyorum sebze ağırlıklı sağlıklı beslenmelisin bunuda ay hemen sebze haşlayayım diye değil bir kaç sağlıklı beslenme kitabı okuyarak bilinçlenebilirsin ancak

immunace kullandım bende bağşılıklığım düşükken tek kutu deneyebilirsin vitamin + besin desteği ama önemli olan yeme tarzını değiştirmen, sigara içiyorsan bırak bir an önce
  • eja  (13.12.16 09:42:43) 
şeker, un ve içinde bunları barındıran hiçbir şeyi yemeyerek.


  • gezegen olan pluton  (13.12.16 19:10:30 ~ 19:10:59) 
seker, unlu mamuller ve cikolata adinda satilan paket urunleri hayatindan cikarin. yogurdunuzu evde kendiniz yapin.

sporun her bunyede etkisi farklidir. spor yapan insanlarda genel olarak gozlenen; duzenli araliklarla vucut sicakligini ve dolasim hizini arttirdigin icin vucudun daha saglikli bir forma kavusmasi. ormanlik alanda(veya oksijeni yuksek olabilecek bir yerde) 30-60 dklik haftada 3 sefer tempolu spor kesinlikle olumlu yansir.

mumkunse uyku durumunuzu gozleyin yatma/kalkma saatlerinizi dikkate alin. havalandirma ve iyi uyuyamakta kaynakli sorunlar olabilir. mumkunse beyaz isiktan kacinin.
  • samicin  (13.12.16 21:17:00) 
[]

Tatil arkadaşı bulmaca?

Tatil denilince akla hemen Bodrum sahilleri,ellerde içkili kokteyli kadehler,dans,Hande Yener,Demet Akalın şarkıları vs gelmesin hemen.

Karadeniz de olur. Doğayla iç içe bir ortam. Yeni yerler keşfetme de olabilir. Yukarıda yazdığım gibi deniz-kum-güneş olabilir.

SORU:Yurt içinde böyle bir araya gelen arkadaş arayan platformlar var mı ya da sizin deneyimleriniz?

Eylül-ekim gibi bir boşluğum olacak. Çevremdeki arkadaşlarla gidemiyorum. Ya birisinin başka programı oluyor ya da para yok diyorlar.

4-5 yıldır İstanbul dışına çıkmıyorum. Aşırı bunaldım. Tek başıma da gidemem,canım sıkılır. Zaten sessiz,sakin birisiyimdir. 5-6 yaşındayken de yeni insanlarla tanışamazdım,23 yaşına geldim hala aynıyım. İnternetten bulmak zorundayım.

 
craigslist


  • ateistanbul  (12.07.16 23:49:19) 
facebook da gezgini gezdir diye bir sayfa var. adı tam bu olmayabilir emin değilim. interrail tr nin alt grubu. bu amaca hizmet ediyor bak istersen.


  • tuborg yesili  (12.07.16 23:53:54) 
interrail turkiye ve alt gruplarina post at cikar birileri.


  • xenophobe  (12.07.16 23:54:56) 
@üğpoıuy Karadeniz listemde kesinlikle var. Daha önce hiç gelmedim. Trabzon,Rize kısaca Doğu Karadeniz'de bir şehri görmek istiyorum. Ama turistik yerler Arap kaynıyormuş(kalabalıkmış),herkes yerden yere vuruyor Uzungöl'ü falan. Kalabalıktan pek hoşlanmam zaten.

Sonrasında az bilinen yerlere bakmaya başladım. Şimdi Artvin deyince o kritere uyan bir yer. Aklımda olsun o zaman,teşekkürler :)

Uçak bileti bile baktım şimdi,350 tl falan gidiş-dönüş. Promosyonlar bitmiş,ekonomi sınıfı var. Yakında o da biter. Herkes programını şimdiden yapıyor galiba.
  • Cesario  (13.07.16 00:17:58) 
@üğpoıuy Eylül'de bayram 9 gün tatil olduğu için o ay herşeyin fiyatı tavan :)


  • Cesario  (13.07.16 00:29:23) 
12345   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.