Ekşi Duyuru

Bazı havayolları acil çıkış sıralarına online check-in'den bilet vermiyor. THY'de durum neydi tam emin edğilim.
Büyük uçakların kabini daha ferah oluyor. Hizmet ve ikram da uzun mesafeli uçuşlarda daha iyi. Hiç sıkılmazsınız merak etmeyin.

Online checkin ile acil cikis secilemiyor diye biliyorum.
Bir de eger cok tuvalete giden, rhaatsiz olup kabinde gezen biriysen kesinlikle koridor tarafi almalisin. Millet uyurken uyandirmak zorunda kaliyorsun en ufak sey icin.
Ben tur atarim mesela ucakta, DVT korkum var. o yuzden hep koridor uzun ucuslarimda.

model aynı olsa bile uçaktan uçağa değişebiliyor. Uzun yollardaki thy uçaklarında büyüklük açısından ekonomi sınıfı bile rahat ediyor.
Muhtemelen rahat yolculuğunuz olacak. 24 saat belirlemesine iyi bakın orta sırada olmasın.

dediğim gibi model aynı olsa bile uçaktan uçağa değişebiliyor ama muhtemelen adaptör yeri olacaktır.
eğlence sisteminde usb girişi vardı.

uzun seyahatlerde genelde priz oluyor ama emin değilim. bu arada benden tavsiye online checkinde 1 numaralı koltuklardan al. hemen önünde panel olduğu için genelde daha geniş oluyor ve öndekinin arkaya yatırma şansı olmuyor. sonra dış hatlar terminaline girince en en sağdaki bankolara git en sondaki. orada thy'nin online checkin bankoları oluyor ve genelde boş oluyor. biraz erken git ve acil çıkış koltuğu var mı diye sor. varsa çok şahane geçer yolculuğun

www.seatguru.com

burda bir çok uçağın oturma planı, prizi, koltuk açıları gibi bilgiler var, yardımcı olabilir.

777'lerde USB var. Takıp film izleniyor mu denemedim. Ekonomide priz yok diye hatırlıyorum.

Acil çıkışları mutfak bölgesine denk geliyordu sanırım. Uyumak istersen genelde görevliler o bölgede olduğu için biraz gürültülü olabiliyor.Rahatlık için koridorda bir koltuk seçmen yeterli olacaktır. Uçak boyutu gereği klostrofobiye pek izin verecek bir uçak değil. Cam kenarı çileye dönüşür uzun yolda.

will be

sen benim dediğimi de yaptığımı da yapma, neferkittyi dinle:)

X ve y kurulumları birlikte yapılacaktı ama yapıl(a)madıysa 3 numara,

eğer henüz yapılmadıysa ve yapılacaksa 2 numara. (will past ile de kullanılabilir evet)

1 numara her daim doğrudur ama. Çünkü bunların reductionı. Riske girmemek için 1 numarayı kullan.

Çok önemli edit:! yalnız 1 numarayı kullanmak için that olmaması lazım şimdi fark ettim. that kalacaksa ya da anlamı kolaylaştırmak için 1'i kullanma, hala olmadıysa will , ama geçmiş dilimden bahsediyorsan would kullan.

€3000 worth discount was given since it was assumed that x and y installation would have been performed together.

böyle olsa nasıl olur?

www.ciceksepeti.com

internet olmazsa da olur dersen, ikea, koçtaş, bauhaus gibi yerlerde çok daha uygun fiyata var.

çiçeksepeti.com'da 2 çeşit vardı sadece. Başka sitelerde daha çok çeşit var ama ben özellikle bonsai satan güvenilir bir yer var mıdır diye merak ettim.

internet şart değilse git mahallendeki çiçekçiden al. çiçek sepeti 3 katı fiyata satar.

Bazen sokak cicekcilerinde bile bulunuyor aslinda. Daha buyuk cicekcilerde de vardir. Onun disinda koctas gibi yapi marketlerinde ve bildigin supermarketlerde de cok karsilastim.

yapı marketlerde var evet ama küçük ve bakımsız oluyorlar genelde. kolayca da öldüklerini okudum.

Bonsailer genel olarak hassastir zaten, kolay olurler. Eger tecrubeniz yoksa kucuklerden baslayin zaten. Buyukleri degerli oluyor.

ikea'da gördüm sevimli sevimli

dün mü bugün mü ne aynı başlığı gördüm burda bauhaus demişti herkesler.

collected derim ben genelde.

received niye tek başına eksik dursun ki? "teslim alındı" için kullanılabilir gayet.

köşe takımı değil de üçlü koltuk tarzını da düşünebilirsiniz belki.

bizde kısa tarafı kolçaksız olarak bu var. memnunuz. gerçi ikeada görmemiş olmanız mümkün değil ama rahatlığına ben kefilim. bir metre de yok derinliği sanırım.

www.ikea.com.tr

ne alırsanız alın köşe koltuk almayın!!! benzer durumda gittim göt kadar odaya köşe koltuk aldım, pişmanım. eskise de atsam diye bekliyorum. inanılmaz kısıtlıyor, gün geçtikçe gözünde büyüyor.
yatak olabilen bir üçlü koltuk, bir tekli koltuk alın. fazla insan gelirse bir iki tane de minder atarsınız. şu odada 6 kişi ağırlayacak haliniz yok zaten. insanlara yazık.

bence hiç marka bakmayın, şu mahalle aralarında mobilyacılar oluyor ya 20 taksitle falan satıyorlar, onlardan soruşturun bazısı mobilyaları kendisi yapıyor. ölçülere göre özel yaptırın. biz öyle yaptırdık küçük oda için köşeyi. standart köşelerin kolçak genişliği bile 20cm oluyor oturacak yer kalmıyor.
o odada oturmuyoruz zaten yatılı misafir geldiğinde köşeyi yatak yapıyoruz orada yatıyor. tv ünitesi koymadık tvyi direk duvara monte ettik.

edit: eğer öyle istediğiniz ölçülerde yapan birini denk getirirseniz köşe yerine bir üçlü bir ikili koltukta alıp koyabilirsiniz. üçlüyü köşenin yerine ikiliyi tv ünitesi yerine koyabilirsin. pencere karşısındaki duavarada tvyi asarsın. tekli koltuk koyup alanı daraltmayın sakın, tekli koltuk kadar gereksiz yer kaplayan bir şey yok. üstelik sadece bir kişi oturacak. onun yerine çok güzel puflar çıkmış geçen gezerken gördüm, az yer kaplayan dekoratif puf alabilirsin bir kişi ekstra oturacaksa. sir gawain dediği gibi minder de atabilirsin.

köşe koltuktan uzak dur +1.

birileri yatacak diyorsan yine uzun duvara dayanan ve yatak olabilen 1 adet 3 'lü koltuk olmalı. ek olarak kapı tarafındaki duvara konulacak 1 adet tekli koltuk. daha fazlası boğar odayı.

illa 5. kişi de olsun diyosan. bir de puf gibi bi şey al. hem ayak uzatırsınız. hem de kalabalık olunca biri oturur. saklama gözlü olursa kitap, gazete falan da koyarsınız. ev küçük olduğu için ihtiyaç olur. örnek:
www.ikea.com.tr

tv ünitesi de mümkün oldukça az derinlikte olsun.

@portnoi söderhamn derinliği 99 cm ki oldukça fazla bu derinlik. maks 90 olmalı...

aklıma gelmişken ekleyeyim nuev mobilyaya bakabilirsin kullanışlı minimal ürünleri var ölçüleri sana uyar mı bilmiyorum ama örnek:

www.nuev.com

bunun derinliği 85cm miş mesela
www.nuev.com

uygulama ayarlarından (veya bağlantı ayarlarından da olabilir) güncellemeleri sadece wi-fi ile yap gibi bir seçenek olması lazım. o işaretlidir büyük ihtimal.

We have been experiencing technical problems with our E-Mail servers since yesterday. Please bear with us while we work hard to correct the issue. You may contact us via (email) during this process.

We apologize for any inconvenience this may cause.

Thank You."

çok teşekkürler, yardımı oldu bir hayli.

Hocam kim ne derse desin markayı deneye deneye bulursun. 3-4 marka değiştirdim. 7 yıldır oasys kullanıyorum. Ablam da nerden baksan 20 yıllık kullanıcı. O da tüm markaları denedi.
Göz hassas bi konu eyvallah. Ama bokunu çıkaranlar var. Bana kalırsa uygun başta uygun bc'yi al. Memnun kalmazsan oasys denersin. :)

tamam da bu adamlar piyasanın en tutulan lensini niye sadece 8.4 bc yapmışlar ki? yoksa benim gözlerim mi anormal?

bc değerimi bilmiyorum.
yıllarca acuvue oasys kullandım ve 1 yıldır purevision 2 hd kullanıyorum.
ikisi de iyi.

bence de öncelikli olarak bc değerine göre hareket et. bir de firmalar, medikaller falan deneme lensleri veriyorlar. para vermektense onlardan talep etmek daha iyi olur bence.

lens çok değişik bir şey. denemeden bulamıyorsun doğrusunu. ben clear 58 kullanıyorum. bc 8,7 diye hatırlıyorum ama emin değilim. bak saat olmuş on hala daha gözüme batmıyor. bazı gerizekalı optikçiler bc o kadar önemli değil falan derler dinleme. gerçi doktor söylemiştir ama söylememişse eğer 0,25 numara düşüğünü al.

şu focus night and day meselesi? bi de 8.7 bc seçeneği olan lensler (acuvue 2 - advanced vs) pek tercih edilmemiş?

öğretmen evi de iyi, metronun karşısında hemen

Öğretmen evinde yer bulamam muhtemelen, tek kişilik oda bulmak zor oluyo genelde.

@want2die

ucuz olması iyidir de yatakları falan rahat mı? aslında dedeman dahil kaldığım 3-4 yerde yataklar eski ve rahatsız olduğu için gözüme uyku girmedi gözüme. yataklar rahat olsun, temiz olsun yeter.

altındağ belediye binasının karşısında galatia otel var. tek kişilik oda 40 tı en son kaldığımda duble oda 80 gibi hatırlıyorum. ibni sina hastanesi filan var o tarafta. sıhhiyeye yürüyerek 7-8 dk (adliye'nin önüne) gidebilirsin. uygun bence odaları filan gayet yeni, fiyatları düşük verdim diye leş bi yer sanılmasın.

benim önerim multivitamin cinsi şeyler alma küçücük hapta 10-20 madde düzgün emilip kullanılmıyır. .
günde 1 çorba kaşığı balık ciğeri ya da balık yağı iç veya doğal kaynaklardan balıklar, ceviz, kabak çekirdeği ve keten tohumundan elde et bunu.
günde 2 * 1 gram c vitamini iç.
bir b12 vitamini de alıp içebilirsin kafadan günde ciğer, kırmızı et filan çok yemiyorsan.
onun dışında günde 30 dk kollar yüz filan açık dik güneş altında yürü ve d vitamini yap.
+ taş devri diyetine uy.

multivitamin ve benzerleri konusunda bir tavsiye veremiycem fakat böyle şeyler kullanacaksan 30 gün sonra ara ver. zira karaciğerini yoran şeylerdir bunlar. sağlıklı olcam derken karaciğerini haşat etme.

ayrıca seviyorsan ne mutlu ama sevmiyorsan da bu tarz şeyler kullanırken bol bol enginar tüket, karaciğerine en büyük destek ondan gelecektir

clearance cut yapilabilir, tool function etkilenmedikce tabii diyor

made'den sonra , olmasi lazim aslinda

aletin fonksiyonları etkilenmediği sürece clearance cuts yapılabilir diyor.

"tool function remains" bir tamlama falan değil, remain : kalmak, unaffacted: etkilenmeden.

4 slottan ancak aynı türden 2'sini aynı anda kullanabilirsin. siyah veya beyazlardan birisi ddr3 destekliyor diğeri ddr2. Yani 2x4GB DDR3 bellek alıp kullanabilirsin

fakat şöyle bi şey var, aynı model başka bir istasyonda 4*1 GB DDR2 ram takılı ve çalışıyor. bende takılı olan ram "Kingston KTH- XW4300E/ 2G 2GB 667MHz ECC UnBuffered" bundan iki tane daha bulup taksam olmaz mı şimdi? bir de yeni resim ekledim, orada da 2*2gb daha ekleyebileceğim söyleniyor. Bilemedim...

çoğu temizleme jeli içerdiği kimyasallar yüzünden cildin hassasiyetine göre yüzü sivilcelendirebiliyor. bu noktada sebamed kompakt sabun kullanılabilir. bana cilt doktoru önermişti ve faydasını gördüm ( en azından yeni sivilce çıkmıyor, cilt sakinleşiyor.)

sabit hızdaki sistem için güç(Watt)=Kuvvet(N) *hız(m/s)

yatayda olduğu için Kuvvet sürtünme vb.hız bildiğimiz hız.

tabi kalkış için ataleti yenmen lazım onun ayrı hesabı var.

şöyle bi şey buldum;

(cismin ağırlığı * hız * lineer sistem sabiti) / (102 * redüktör verimi * sistemin verimi)

102 yerçekimi ivmesi / 1000 den geliyor, 1000 de sanırım sonucu kw cinsinden bulmak için eklenmiş. lineer sistem sabitini 1/8 aldım, rulman yataklı sistemlerde 1/8 miş lineer kızaklar da yakın verimde çalışıyor zaten. sistemin verimi ile redüktör verimini 0,9 aldım, zannımca sıkıntı olmaz.

öyle olunca 1kW buldum sonucu. düşündüğüm motor da zaten 1,48 kW idi. biraz türk mantığı oldu ama napalım.

tamamen yanlış.

senin bulduğun cismi yukarı kaldırmak için.

edit:makina mühendisiyim

www.yr.com.tr

bu kaynaktan yararlandım. yukarı kaldırmak için gerekli gücü hesaplarken 1/8 katsayısını koymuyoruz, koymasaydık öyle olurdu evet

arcalion kesinlikle
kendisi tek 2 kapsulluk kullanimda iste ilk gunumde 12 saat surekli ayakta olmak uzere is yaptirdi, oturmak istemedim bile... bir de istah falan da acmiyor, aksam ton balikli salatayi bitiremedim. sabah tok karnina at 2 tane, hem balik yagoi gibi sisirmez de...
gerci ayni enerjiyi modiodal da veriyor ama o daha kimyasal ve uzun sure kullanilmasi sakincali bir ilac.

sanırım kullanmıştım üniversitedeyken. ama bi etkisi olduğunu hatırlamıyorum, gerçi değerlendirme yapacak durumum yoktu çünkü o zamanlar bu kadar sorumluluğum yoktu. denemeye değer, çok teşekkürler.

süt yok müsli yok, beyaz un yok şeker yok. peynir kefir yoğurt, ceviz, kabak çekirdeği, badem serbest. kuru meyveler de az yiyebilirsin.
beslenme olarak da taş devri diyetine uy.
vitamin katkısı olarak hiç doktora danışmadan bence
1 dvit3 ampülü al iç.
günde en az 15 dk kollar yüz açık dik güneş altında yürü.
c vitamini al günde 2*1 gram iç.
herhangi bir markadan b12 vitamini al günde 1 iç.
sıvı balık ciğeri yağı veya balık yağı alıp günde 1 tatlı kaşığı - çorba kaşığı iç.
bunların yetmesi lazım.
kepekli ekmeğe mesela peynir salatalık biber domates sandviç yapıp işyerine götürsen veya ceviziçi badem fındık mesela yesen çok zor olmaması lazımç

üslûbunuz üzerinde çalışmanız lâzım. çok yazar var böyle.

@ sanal hayvan

elimden gelen bu, sanırım amacımın ne olduğunu anlamadınız.

mektup yaz. postala. ne kaybedersin ki?

bulursun bulur merak etme az sosyalleş illa ki karşına çıkacak biri
ek: aşık olduğunu başlıkta yazmışsın yazında eser yok aşktan bende aday yok zannediyorum.. neyse açıl ona açıl :)

@cecilia

ilan_ı aşk mı edeyim? kendisi zaten biliyo.

@nehr

bi şeylerin birikimi, hayatımın gerçekleri..

biliyor ve karşılık vermiyorsa üzüldüm bak şimdi. yapacak bir şey yok.

evet, yapacak bi şey yok. ondan uzak durmaya çalışıyorum ama böyle bir şansım da yok.

@snowflake

peşin hükümlülük kötü bir şey.

yazdığın her kelime için teşekkür ederim, ama bi kere ben embesil falan değilim, kullandığım bazı metaforlardan doğrudan anlamlar çıkarıp benim bir hödük olduğumu falan sandıysan yanılıyorsun. aşığım evet var öyle biri ama o da sonuçta bir metafor, ben tek bir kişiden ya da üç beş günlük bir meseleden değil, hayatımın gidişatından bahsediyorum. dişlerim bembeyaz, ellerim pamuk gibi ve kokum mis gibi. etrafımda benim kadar düzgün giyinen tek bir insan yoktur, ve elimden geldiğince okuyan yazan bir şeylerle meşgul olmaya çalışan bir insanım. çünkü kendimi bildim bileli ben kendimle uğraşıyorum. ben hep kendimleyim. kendime ayıracak bolca zamanım var.

çok okumak, söyleyecek bir sözü bulunmak, bir fikre sahip olmak önemlidir, ama geçer akçe değil. ağzımla kuş tuttum diyorum, şebeklik yaptığım anlamını çıkarıyorsun hayır, ben fikirlerimle ve cesaretimle tuttum o kuşu, ama en fazla takdir edildim. ötesi yok.

ben bizzat bu turu aldım 1 ay sonra yola çıkıyorum

www.jollytur.com*4*-Hotel-Thy--BVP17-Nisan,1218/Orta-Avrupa-3*4*-Hotel-Thy--BVP17-Nisan,1218-erken-rezervasyon-fisatlari.html

jolly tur nasıldır peki, güvenelim mi? diyelim güvendik, bu bahsi geçen 3 yıdızlı oteller nasıldır acaba? 4 yıldızlı paketleri ayırmışlar bazı yerlerde, onlar daha garanti gibi sanki ama fiyat pahalı tabi.

otel performansı için bence en iyi yer tripadvisor.com. konukların yorumları, kendi çektikleri fotograflar falan hepsi var. bu yorumlara göre şehir içi otel sıralaması da mevcut.

ben geçen sene kappa tur'la gittim. thy ile atatürk'ten. otellerde ve organizasyonda bir sorun olmadı. sadece şehir merkezine tramvayla falan 20-30 dk. uzaklıkta. muhtemelen aynı rehber bakıyordur. bizden önce de arkadaşlar gitmişti aynı rehberle. bir problem olmadı. hatta bizim turu jolly tur'la birleştirmişlerdi. bir çok esktra geziyi kendimiz hallettik ve daha ucuza geldi. mesela dresden'e ve karlovy vary'e otobüsle kendiniz gidebilirsiniz. student agency vb. firmalarla. viyana'da da grinzing'e tramvay var. ayrıca tuna'da 8 euro'ya tekne turu yapabilirsiniz.

ben sadece prag a pronto tour ile gitmiştim rehberimiz çok ilgili, bilgili ve iyi biriydi. turlar ve değişik geziler olmuştu ben memnun kalmıştım

acrobat pro'da her iki dosya için de document->split yap önce, kaç sayfaysa o kadar pdf dosyası olsun elinde. sonra combine->merge files into single pdf de, oraya tüm dosyaları at, aşağı yukarı oynatabiliyorsun zaten. toplam 10 dk. nı almaz. daha kısa bir yol aklıma gelmiyor maalesef.

kullandığın plotter en geniş 610 mm kağıt rulosu ile çalışıyor gibi duruyor. zaten o genişliğe de A0 sığmıyor. baskı alınacak çizim uzunlamasına 3 A0 ise daha geniş kağıt kullanan bir plotter (desingjet 500 vb) ile 90'lık kağıt kullanarak baskı alma şansın olur. enlemesine ise o zaman 120lik kağıt kullanarak çıktıyı alabilirsin.

boyutu ne dosyanın?

@ arden

300 mb

vlc player ile açmayı denediniz mi?
video ise kesin açar..

not defteri gibi bir dosyada açarak ilk satırlardan belki tahmin edilebilir uzantı.

aşağıdaki satırları wikipedia'dan aldım, işe yarayabilir:

Optical disc

* CCD/IMG/SUB
* CUE/BIN
* CSO
* DAA
* IBP/IBQ
* ISO
* ISZ
* MDS/MDF
* MDX
* NRG
* UIF

neroda dene bir de istersen, nrg olabilir.

@sli
vlc indirip deneyeyim.

@f2dx
dosya 300 mb o yüzden açmadı

herhangi bir hex editor ile açmayı dene, not defterinde açtığında karşına gelen şeyler gelir üstelik hex editorde dosya boyutu fark etmiyor direk açılıyor

Not defterinde açılır mı diye merak ettim dosyanın boyutunu...
Açılmaz, hex editor dene evet..

daemon tools diye bir program var. .nrg uzantılı cd imajını açmıştım ben bu programla.

300 mb ise .avi ya da .mpeg olabilir. ad değiştir deyip uzantısını da bu şekilde değiştirip deneyin şansınızı

anladığım kadarıyla bu bir iso dosyası.muhtemelen içinde bir linux dağıtımı vardır.kafam dumanlı başka yorum yapamyorum.

insan gözüne yakın veya daha fazla görüş alanı olan lensler geniş açı oluyor.
bunu anlamanın en kolay yolu lensin odak uzunluğuna bakmak. (sensör çarpanı da etkili)
en basitinden en geniş odağı 18mm'nin altındaki tüm lensler geniş açıdır diyebiliriz.
15mm'nin altına inildiğinde insan gözünün görebildiğinden fazla alanın çerçeveye sığdırıldığını anlayabiliriz.
linkteki makinenin en geniş açısı 28mm olduğundan geniş açıdan söz etmek mümkün değil. "28mm geniş açı" lensin en geniş açısını ifade ediyor. (amatörü kazıklamak üzere yazılmış teknik bir cümle)
28mm ile gözünüzün 2 metre ötesinden görmeye başlarsınız herşeyi.
zaten kompakt makinelerde optik zoom değeri 3 ün üzerindeyse o makinede geniş açı olabilmesi pek mümkün değil.
18mm ye yakın veya daha geniş açılı makinelere bakmanız gerekli.

osis mess up en şahane mat şekillendiricidir.

@want2die

yok açık kalmadı, ilk aldığım günden itibaren kokusu rahatsız ediciydi. kötü kokuyo demiyorum, ama farkedilir bi kokusu var, krem gibi yoğun bi koku yayıyo. yani kokmasın arkadaş, kokmayanı yok mu?

@kayranın kedisi

baktım, daha önce de stick olanını kullanmıştım, ama bulmak kolay değil sanırım daha çok gittigidiyor da satılıyo.

osisin sitesine girersen satıldığı kuaförlerin listesini bulursun.

Osis mess up+1 nerdeyse tum kuaforlerde vardir (mahalle berberlerinde olmayabilir)

turkcell yedek'le yapmıştım ben hattınız turkcell'se sorunsuz olur.

işverenin tutumuna göre yıl sonuna kadar eline geçen net maaş azalır ya da sabit kalır.

www.eksisozluk.com

bazı işverenler ise, çalışan memnuniyeti için; çalışanın eline geçen net maaşı sabit tutmak için yıl sonu yaklaştıkça brütü (yani kendisinin devlete ödediği miktarı) arttırır. sizin işveren bu cinsten değil.

hacı vergi dilimi diye bir şey gerçekten var. :) bu ner ne haltsa yıl sonuna doğru artıyor. yılbaşında tekrar azalıyor. bu parayı alan da işveren değil aslında devlet. senin maaşını tırtıklıyor vergi diye. 80 lira normal. benden de o kadar falan kesiliyor. bu arada net maaşını da medyum memişten öğrendik: aşağı yukarı 2000-2100 lira gibi bir şey alıyorsun. :) mühendis adamsın daha çok iste:)

bir daha aklında olsun net maaşa anlaş. brüt olunca işler karışıyor. net anlaşırsan vergi dilimi artışları vs. firma verir. benimki öyle mesela. vergi dilimi değişmiş değişmemiş umrumda değil.

özellikle yıl sonları maaşının miktarına göre 100-200 tl düşme olması normal. bu vergilerle ilgili bir durum. bu yeni yılda giderek artacaktır. sakin ol. senin gb mühendis bir çok arkadaşım aynı sorunu yaşadı. panikledi. sonunda vergi düşüşü olduğunu öğrendiler.

Şöyle:

Sizin 1 yıl içerisinde alacağınız brüt maaş ücretinin toplamı (örneğin 2011 için) 25000 TL'ye kadar ise %15 gelir vergisi kesilir. 25000 TL'den sonrası için farlı bir gelir vergisi dilimine girersiniz ve maaşınız (2011 için) %20'lik gelir vergisi dilimine girer. Bu 5800 TL'den sonrası için %27 olur vs.

Şimdi sizin aylık (atıyorum) 2500 TL brüt ücretiniz var ise 10. aydan sonra ikinci vergi dilimine girmiş olursunuz (10x2500=25000). Dolayısıyla 11. ve 12. aylar için brüt maaşınızdan daha fazla gelir vergisi kesilir. İşveren de bunu sizin net maaşınızdan düşer.

2012 yılı için dilimler de 2011 ile aynı.

Sağlık sıhhat...

@curiosita çok iyimsersin yaa. keşke 25.000 olsa. birinci vergi dilimi 0-10.000 arası (%15), ikincisi 10.000-25.000 arası (%20). hatta onda da 25.000 tl'nin 10.000 tl'si için 1.500, kalanı için %20 falan diye gidiyor. yani alacağınız maksimum maaş (eğer yıl içinde prim, sağlık/ulaşım yardımı vs eklemeler olmazsa) ocak ayında alacağınız maaş olacaktır. arkadaşların dediği gibi net maaş üzerinden anlaşırsanız bunlar ağrıtmaz başınızı. firmalar da vergi yükünü omuzlamak istemediklerinden genelde brüt üzerinden belirlerler maaş politikalarını

@winstoncash doğrudur panpuk...

vakit ayıran herkese teşekkür ederim. şimdi problem şu; ben net maaş üzerinden anlaştım, altını çizdiğiniz üzere. vergi dilimi beni ilgilendirmiyor, ben her ay hesabıma yatacak parayı bilmek istiyorum.

zaten binbir dil dökerek ikna ettiler beni şu işe, sırf şu anda aldığım eğitimler yüzünden ayrılmıyorum. eğitimler bitsin çalışma saatlerinin ve çalışma ortamı ile ilgili olumsuzlukların altını çizen bir istifa dilekçesi yazıp, hatta noterden onaylatıp önlerine koymayı da bilirim.

madem net maaş üzerinden anlaştınız, patron mu muhasebe mi her neyse o kişiye bunu söyleyin. bir yanlışlık da oluyor olabilir.

net maaş üzerinden anlaştıysan son 5 aylık maaş bordrolarını iste. bordrodaki bileşenleri kıyasla. farkın nerden kaynaklandığını, nereden kesinti yaptıklarını rahatlıkla görebilirsin.

kız seni beğeniyor aslanım saldır saldır attack attack!

öyle mi sence?

bence çok içinden anlam çıkarılacak birşey değil.tamam sana bir övgü ama daha fazla kanıt lazım harekete geçmek için.çünkü aynı işyerinden ilişkiler risklidir.olumsuz olması durumunda hergün göreceğin için zor zamanlar geçirebilirsin.emin olmadan harekete geçme derim

baska ayrıntılar ver.

@wolfware bana bi övgü gibi evet. peki aksi olabilir mi? yani bundan bahsetmesinin altında ikimiz arasında bi şey olamayacağı mesajı ya da en azından böyle bi şeyin aklında hiç olmaması olabilir mi?

Cok anlam cikarilacak bir mevzu degil bence.

@fenerliyim ama feneri delgado

vereyim ama ne gibi? bazen öyle bi gülümsüyor ki olduğum yere eriyorum falan. ben bi ara mesafeli davrandım umutsuz olduğum için. sonra yakınlaştık biraz, beraber olduğumuz kısıtlı anlarda ne konuşacağımızı şaşırıyoruz. ama beni bi arkadaş oalrak da görüyo olabilir, bilmiyorum.

@yilmazyildirim

ben de öyle olduğunu iddia etmiyorum aslında. ne biliim, bu ben değilim zaten.

-isyerinden bir kizla cikma. Basa dert oluyor.
-kadinlarin boyle gereksiz zevzekligi vardir. Hic sevmem. Zaten bu tip "senden hoslandilar. Ooo kizla hasta sana ne is" tarzinda muhabbet yapan kizdan is cikmaz. Bos geyik yapiyor. Ciddiye alinacak bir durum yok.

öyle eriyip bitiyosan kesin dışardan da belli oluyodur, anlamıştır zaten:) anlaması lazım, içinde tutma bence, 1-2 kez imalı bişeyler söyle, baktın kesin bi karşılık vermiyosa salla gitsin:)

dalga geçmek için söylemiştir... :((

seni kıskanıyorum demiş işte..

"orada güzel kızlar (şirkette ve tanıdığımız kızlar) var, bilemiyorum heralde sana torpil geçtiler" kelimesi kelimesine böyle mi dedi?

üsdat fazla ileri gitmiş olmazsam bu soruyu ciddiyetle sorduğundan büyüklenmek gibi olmasın ciddiyim yanlış anlaşılmasın üç yol var ayrıntı az ama olsun eldekiyle idare edelim

1- seni deneyip sana takılıp ne yapacağını ne diyeceğini görmek istemiş.

bu birinci ihtimal de kendi içinde üçe ayrılır hoşlandıkları erkek tipi fizikselden ziyade karakter olarak (fizik de önemli ama neyse) çeşitlilik arzeder. sonuçta onlar da bir seçim yapma sürecindeler kendilerince deneyimlerine göre hareket ediyorlar her halukarda şansın var.

a.) çekingenim diyorsun; o halde dürüst ol bu kesin işe yarar. ama yine de kendine birşeyler katmalısın konuşmayı sürdürmelisin onunla ama nasıl çok dikkatli olmalısın en ufak bir hatanda gider. olmadığın bir atılgan gibi davranırsan (eğer bir atılgan değilsen eğer) bu ona çok itici gelecektir. belli ettiysen, anladıysa (ki en azından kesinlikle tahmin etmiştir belli etmesende, takılmasından belli) her kız belli duygusal dönemlerinde bu dönemler yıllar da sürebilir günler de saatler de fizyolojik değil düşünsel bir sürecin duygusal bir sonucu bir döneme girerler bu dönem de şu an senin lehine işliyor açıl demiyorum ama sen de ciddi, salakça olmayan(bu da ne demekse kızların genel bir tabiri) takıl ona ama kesinlikle onu küçük düşürücü, aşağılayıcı, ezici olmamasına özellikle dikkat onu onure eden yücelten ama çok abartı olmayan ciddi sözler düşün birşeyler söyleyeyim diye de düşünmeden söyleme önceden düşün söylediği cümleye şöyle bir şey uyabilirdi: "güzel kızlar olmaları ya da bana torpil geçmeleri bişeyi değiştirmez benim için önemli olan insanın iç güzelliği dedin mi muhabbetin başlangıcını yaparsın. önemli olan inanması yada kollarına atılması değil buradaki amaç açtığı konuyu devam ettirmek. ilk başta inanmasa da bu cümlenin hoşuna gitmediği kız yoktur. merak edert acaba gerçekten öyle biri mi? gerçekten böyle mi düşünüyor? vs konuyu devam ettirse de ettirmese de (konuyu inanmayarak değiştirebilir veya iş yoğunluğu vs sebebiyle) ama asla unutmayacaktır asla ve bir gün mutlaka bir gün hiç ummadığın bir anda seni test edecektir. aklın hayalin durur(senin değil benim)... onun açtığı bir konu bu yüzden sen rahatsız etmiş yanlış adım atmış taciz etmiş asılmış olmazsın böylece şirkette problem olmaz. hep onun konu açmasına izin ver ve konu açılınca söyleyebileceklerini tasarla kafanda kendi görüşünü düşünceni ifade etmiş olursun sadece. kızlar karşısındaki erkekle konuşmak isterler (Kaç yaşında olurlarsa olsunlar bu konuşma yeteneği kızların en büyük ikinci silahları diyebiliriz. konuşarak hem de biz erkeklerin istemediği kadar konuşarak karşısındakinden de bieşeyler duymayı (karşısındakinden adeta zorla laf almayı ve duyduklarını da kesinlikle çok ciddi bürokratik işlemlerin yapıldığı özel bir bir bizde olmayan sanırım fiziksel de olmayan bir süzgeçten geçiriyor ve çok spesifik olarak değerlendiriyorlar. sonuç basit oluyor ama. mutlaka açtığı konuya katılmalı akıllıca birşeyler söylemelisin dürüstlük, iç güzelliği, bağlılık, aşk gibi değerler üzerine kuracağın cümleler fikirler olmalı kafanda bu gibi değerler üzerine fikirler tasarlamalısın internetten faydalanabilirsin ama konuyu kesinlikle sen açma. ipucu kızlar kaç yaşında olurlarsa olsunlar hep bir beyaz atlı prens kalplerini çalabilir.

bir deneyimden bahsedeyim (deneyim değil, deney) okulda diyelim ama okul değil anlaşılmasın kimliğim okuyan bi tanıdık çıkarsa yöntemim farkedilmesin aramızda kalsın :) hiçbir kızın yüzlerine gözlerine başka yerlerine odaklanmadan, derslere bir süre katıldım, (kızları süzmeyerek, kız gören erkek gözleri farklılaşıyor bu yüzden kızlara belli işaretler veriyor gözleri kontrol altına almak, yüz ifadesini de poker yüz yapmaya alışmak gerek, çekinmeden konuşmak da önemli) onlarla konuşuyordum ama asla öyle uyduruk bahanelerle(uyduruk bahane örneği de verecem) değil gerçekten gerekli mevzular oluşturuyordum; derslerde çok iyiydim. kızları hiç önemsemiyormuş gibi yapıp sadece sınıftaki kızlara değil ders aralarında sınıfça birlikte olurduk çevreden geçen diğer kızlara da kesinlikle göz ucuyla bile bakmadım (süzmedim yani) (bütün kızları özellikle de mini lileri kesinlikle farkediyordum ama çok zordu bakmamak) özellikle çünkü takip edildiğimi biliyordum kızlar tarafından. bakmadığım dikkatlerini çekti ilk andan itibaren bir de öyle çekingen falan davranmıyordum "o ifade" (o ifadeyi açıklamak zor ama onu da denerim) ile baktığım kızlar kısa süre sonra bana farklı bakmaya, bana farklı davranmaya başladı, asla yanında bir kız varken başka kıza bakmayacak bir erkek (sadece yanımdakiş kızlarla ilgileniyordum açtıkları konularda konuşuyor ve asla onlarlayken başka kızlara bakmıyordum. ara sıra bir anlık bir dikkat çekmesi göz kayması oluyordu da hemen toparlıyor ciddiyetimi bozmadan konuşmaya devam ediyordum onlarla. ne dediğimin bir önemi yoktu bazen onaylıyordum onları ama fırsat bulduğum her seferinde onların söylediklerinin, savunduklarının aksini söylüyor, savunuyor, ispat etiyor, mantıklı sebepler gösteriyordum fikirlerinden geri adım atıyorlardı (ki bu kolay değil, kızların fikirlerinin aksini onların mantığıyla savunarak onların fikir, düşünce ve kabullerini çürütmek, bunu yapınca da ayrı bir mest oluyorlardı. hoşlarına gidiyor, adamakıllı konuşarak sonuca ulaşabilen, hafif kaba, yanındaki kızlardan başkasına bakmayan ama onları da sıkıştırmayan, onlara daasılmayan ama konu açıldıkça ideal bir aşık olabilen bir karakter çizdim kısaca bunu yaparken en zor tarafı da kızlara bakmama süzmeme hiçbirine asılmama durumumun beni bir gay gibi göstermesine engel olmaktı bunu da abartılmış kabalık, maçoluk, yanımdaki kızlara ciddi bir erkek yakınlığıyla koruma ve güvenlik hissini vererek, yaşatarak (hikaye hikayeyi açıyor laf uzadı) aştım nihayet ilk haftanın sonunda içlerinden biri resmen sınıfta hep benim yanımı kaptı diğer kızlara dişlerini göstererek ( mecazen o da ayrı bi hikaye) daha sı da var bu anımın konuyu çok dağıttım uzattım diğer ihtimaller yerine kısaca strateji belirteyim:

hangi kız olursa olsun elde etmek istiyorsanız modern erkek zırvaları saçmalık

ciddi olunmalı elde etmek istediğiniz kızla asla arkadaş, kanka muhabbeti, yılışık cıvık muhabbetler olmaz, ciddi işleri bozar bunlar

başka kızlara asla bakılmamalı, laf arasında gelebilecek her türlü deneme test etme cümlelerine kanılmamalı hazır cevap olunmalı

her kız kendini koruyabilecek, güven verebilecek, ha bi de üstüne üstlük romantik olacak bir beyaz atlı prens arar, bekler veya taklitlerine kanar bunu kullanın; pısırık olmayın girişken, atılgan, konuşkan, olun, çekingenlik bir yere kadar ilgi çeker sonra bayar kızı üsdatlar

çok uzattım kesiyorum kusura bakmayın gaza geldim yazdım çok büyüklendikse affola

maksat çıktıyı almak değil sadece, sorunu çözmek. yoksa çok da önemli değil o çizgiler de olmayıversin de derim ama hergün güncelledikçe bu çıktıyı alıyoruz biz, ben almaya alırım da zaten bu problem benim problemim değil, birisine yardımcı olmaya çalışıyorum şirkette.

yazıcının çözünürlüğünü arttırın. veya eğer "taslak" olarak falan basıyorsanız (yazıcı ayarı) onu normal veya en iyi kalite gibi seçeneklere getirin.

aynı şey bizim başımıza da geldi, tutar düşük olduğu için sinire strese değmez diye ödedik mecburen...

hepsini okumadım ama benim de basıma geldi benzeri . tekrar basvurmustum ttnet e , kara listedesin dediler . arastırdık , sen o hepsini kapattım dedikten sonra bir fatura daha kesiyorlarmıs ve bunu sana bildirmiyorlarmıs . bunu zaten kapatırken soylemis olmaları lazım vs dedi . alayınızın amına koyim demekten baska da bir sey gelmiyor elden . 1 yıl vs gecmisti uzerinden , 40 50 lira gibi bir sey odedim ben . ibneler işte .

pendike gelsin feribota binsin,yalovada inicek,iner inmez yalova bursa otubuslerı var her saat basi kalkiyor en hizli bursa boyle..(sevgilim bursadaydi)

istanbul'dan anadoluya geçen otobüslerin hemen hepsi bursa'ya uğrar.

en hızlısı deniz otobüsü direkt mudanya

@jamswety peki ne kadar sürüyor toplamda?

istanbul anadolu yakasındaki terminale gitsin nilüferin her yarım saatte otobüsü var 20TL ye 3 saat sürüyor galiba

istanbul-izmir otobüslerinden bursa'da duranına binsin. 2,5 saat.

deniz otobüsüyle mudanya 75 dk. mudanyadan da bursa 30-45 dk.

ben de izmir'de google dijital giydirmeli bir araç gördüm. altında bilmemne elektronik yazıyordu. google'da adwords olayını öğrenen 1-2 liseli hemen logoyu yapıştırıyor. logo kullanım hakkı ihlali olmalı bu, google'a haber vermek lazım bence.

ötesi adamlar Google Türkiye'den aradıklarını söylüyorlar daha ne diyim!!!

ama tabi ya! Google'a şikayet edeyim ben bunları önce. iyi düşürdün aklıma.

bu logo kulanım hakkı vs ötesinde bence. Adam resmen dolandırmaya çalımış sizi. Karakola uğrayıp bir sorun, bilişim suçlarıyla ilgilenen birim vardır herhalde.

savcılık.
yazın şikayet dilekçenizi teslim edin bulunduğunuz yerin savcılığına.

hiçbir şey yapamazsınız.

bu adamlar salak değil, bütün açıkları kapatıyorlar. Hukuki olarak bir hakkınızın olabileceğini sanmıyorum, keşke olsa.

ben olayı tam olarak anlayamadım. bu konularda cahilim, aydınlatırsanız sevinirim.

anladığım kadarıyla bu adamların tek suçu google'ın istmini kullanıp sanki google şirketinden arıyor izlenimi yaratmak. onun dışında yaptıkları suç veya dolandırıcılık değil gibi geldi bana.

herhangi bir şirketin google aramalarında sitenizin üstte çıkması için çalışma yapıp bunu pazarlaması gayet olağan bir şey değil mi? yanlış olan bunu " biz google'dan arıyoruz" diye yapmaları sadece.

savcılık buna ne yapsın? yasadışı bir iş yapmıyorlar ki. adilik yoluyla haksız rekabet yaratıyorlar. google'a şikayet edin.

ne ile editliyorsun? bunu da yazsaydın?
foxit pdf editor var tavsiye ederim

açıkçası o bölgeye metro gitmiyor, eğer toplu taşıma kullanacaksan otobüs seçeneğin var. eğer kendi araban varsa nilüfer'de beşevler, özlüce, ertuğrulkent civarlarında irili ufaklı birçok ev var sanırım. ama kiralar konusunda bi fikrim yok, görükle'yle sınırlı bilgim.

500-600'e nilufer'de de bulunur ama iyi arastirman lazim tabi, tek sorun 1+1 daireler pek olmaz o bolgelerde o yuzden gorukle de bir secenek otoban uzerinden istanbul yoluna inebilir ve ise gidersin. gorukle denilen yer universitenin yaninda ogrenci yerlesimi olan bir yerdir, 1+1 ve 2+1 apart daireler 400-500tl civaridir hep. tabi ogrenci ortaminda yasamayi kabul etmen lazim bunun icin.

öncelikle hayırlı olsun. dosab istanbul yolu dediğimiz mevkide ve o lokasyonda sosyal hayat vs. hesaba kattığında çok da iyi bir yer bulamazsın. (evinden işine mazbut aile babası olmadığını kabul ediyorum) şehir daha çok izmir yoluna kaymış durumda. bu noktada ihsaniye ya da beşevler taraflarını öneririm. 600 civarı 2+1 hatta 3+1 güzel bir ev kiralayabilirsin. araban varsa çevre yolundan 15 dk.da, yoksa servisle (çevre yolunu kullanacaktır büyük ihtimalle) 20-25 dk.da işinde olursun. for english please press 9.

sorun hakkında birşey söyleyemem ama bir şekilde ubuntu cd'si edinebilirseniz cd üzerinden ubuntu açılabilir, verileri yedekleme imkanınız olur.

ubuntu ya da pardus çalışan dvd ile bunu yapmayı düşündüm ama harici disk yok elimin altında şu an... olmadı yeni bi tane alırım. sistemi geri getiremezsem bunu deneyeceğim.

dosyaları şifrelemediysen, harddiski söküp gerekli koblo ya da kutuyla harici olarak başka bir bilgisayarda yedekleyebilir formatlayabilirsin

diskin tek bölümden oluşmuyorsa windows'u o bölüme kurup bilgilerini alabilirsin

power butonunda temassizlik olmaz genelde, anca anakarta baglanan kabloda bir sorun olabilir. kablonun dogru yere baglandigindan emin olun (reset baglantisina tornavida sokarsaniz da kisa devreden bilgisayarin calismasi gerek).
sayet sorunu bu cozmezse guc kaynagindan anakarta gelen kabloyu cikarip takin. bu da cozum olmazsa islemciyi sokun ve tekrar calistirmayi deneyin. boyleyken calisirsa islemcide veya anakartta bir sorun var demektir.

@serafettin

hayır hiçbir fanda hareket yok. ama psu ile ilgili bir problem olabilir tabi, anakart'a güç gelse de olabilir. kısa devre yaptırmayı da deneyeyim.

@entrapmen

anakarta gelen güç bağlantısını çıkartıp taktım. işlemciyi sökmeyi deneyeyim bir, ama kabloların vesairin yanlış yere bağlanması gibi bir şey mümkün değil açıp kurcalayan biri yok çünkü. akşam çalışan alet sabaha çalışmıyor, pc nin güç kaynağının anahtarından kapatılması kaynaklı bi durum gibi duruyor ama bakalım.

ilk hatadaki OCX dosyasını register edeceksin. regserv32 dosyasının üstüne sürükleyip bırakın ocx dosyasını.

ocx dosyalarını exe'nin yanına kopyalayıp programı yönetici olarak çalıştırırsan da hata almazsın.

ah o p4 işlemciler.! ben de az çekmedim ondan. hocam şimdi p4 işlemciler çok ısındığından ve üzerindeki fan da küçük olduğundan kelli o küçük fan yaklaşık 4000-5000 rpm ile dönüyor. ekran kartı da aynı şekilde. fan küçükse daha hızlı dönüyor, daha çok ses yapıyor. ben şöyle çözmüştüm:

öncelikle eski bir ekran kartı olan efsanevi fx5200 ün fanını direkt iptal ettim. fan kablosunu çıkardım rahatladım. eğer ekran kartına çok yüklenecek uygulamalarda bulunmuyorsanız siz de aynısını yapabilirsiniz. diğer türlü, az ses yapan ekran kartı fanları hem pahalıdır hem de sizin eski karta uymaz.

ses büyük ölçüde kesilmişti ama hala işlemci fanı rahatsız ediyordu. onu da 20 liralık bir cooler master fanla değiştirdim işi çözdüm. fan çapının büyük olması önemli burada da. büyük fanlar daha yavaş döner ve daha az ses yaparlar. bu işlemci fanlarını da bilgisayarcılardan temin edebilirsiniz.

bosuna o sistemi sessizlestirmek icin yatirim yapmayin derim. 30-50 liraya bir fan alip "nispeten" bir sessizlik yerine dayanmaya calisin. hatta yapmayi biliyorsaniz voltaj dusumu + downclock yapin. bu sayede isinmanin ve dogal olarak fan sesinin bir nebze onune gecebilirsiniz.

illa bir seyler almak istiyorum diyorsaniz; www.firebal.net

dayanmak mümkün değil. o sesi kesmek zorundayım, normal bir sesten bahsetmiyorum. istediğim idare edecek kadar bir iyileştirme yapabilmek. kardeşimin annemin iyi kötü işini görsün yeter diyorum, sadece internete girmek için kullanıyorlar çünkü. ekran kartı fanını iptal edebilirim, işlemci için ise komple soğutucu mu almalıyım yoksa sadece fan alabilir miyim? sanırım hava emen fanlardan almam gerek işlemci için. doğru mudur?

ben de p4 kullaniyorum ve oyle yaninda oturamayacak denli asiri ses cikarmiyor. uzerinde de dandik bir akasa fan var (10 $ gibi bir sey). baska bir sorun olmadigindan emin misiniz? kac derecede geziniyor sicaklik ve fan kac rpm ile donuyor?

daha sessiz onerilerin cogunda altindaki kisimla birlikte almaniz gerekir. zira alttaki iletken metalin boyutu ve yapisi degisiyor, fanin boyutu ve yapisi degistiginden.
firebal.net'te cok cesit yok zaten p4 icin. o yuzden cok fazla seceneginiz yok.

işlemci 50 derece civarında çalışıyor, fanın devir hızına bakmadım fakat maksimumda gibi sürekli, 2800 falan galiba. Bu devir meselesine bi bakiim yarın, belki de sabit ayarlı bilmiyorum.

speedfan gibi bir programla kac rpm le dondugune bakabilirsiniz.

benimkisi 3000+ rpmle donuyor ona ragmen cok rahatsiz etmiyor. en ucuz care olmasi acisindan siz de gidip bu akasa fanlardan alin bari :)

1and1 'i onerebilirim... Ben gayet memnunum ve hicbir sorun yasamadim.. Gerci benim yuksek trafige gerek duymuyorum ama ben de cok arastirip gecmistim..

kebirhost'u tavsiye ederim. olumsuz bir özelliğini görmedim.

www.luckyregister.com

5. yılımdayım ve müşteri hizmetleriyle hiç işim olmadı.

Cevap veren herkese teşekkürler. 50 gb üstü trafiği 100 dolar mertebesinde sunan ve adı sanı belli yerli firmalar içinden bi kaçıyla görüştüm. Netinternet'ten Pro3 paketini aldım yıllık 150 liraya. En azından kendi data centerları var, olumlu referansları mevcut ve ciddi yatırım yapmışlar. Bakalım hayırlısı...

www.somurgen.com

20 yazınca oluyormuş.Equites Legati'yi üretirken gereken demir ihtiyacını soruyormuş :)

(bkz: içerik yönetim sistemi)

peki hangisini tavsiye edersin?

oscommerce iyi diye duymuştum.

hazır uygulamalı hosting sağlayan bi firma bulsanız tamamdır.

joomla tavsiye edebilirim

hazır emlak modülleri de var ama türkçeye çevirtmeniz gerekebilir.

çevirtmek derken? çeviriyi ben yapabilirim de, yeniden kodlama gerektiriyorsa o ayrı. wordpress işimi görmez mi? gerçi sabahtan beri bilgisayarıma kurmaya çalışıyorum olmuyor.

kodlama gerektireceğini sanmıyorum. çeviri dosyaları vardır muhtemelen.

extensions.joomla.org

şurdan modülleri inceleyebilirsiniz.

wp hakkında bilgim yok, muhtemelen görür o da ama.

Selamlar,
wordpress isinizi gorur muhtemelen ancak biraz isi bilen birine ihtiyacınız olacaktır. bulacagınız tasarımı isteginize uyarlamak, ozel veri girmek (emlak kaydı icin foto, ozellik vs) ama bilgisayar kafanız varsa biraz kurcalayarak girdi cıktı islerini kendiniz halledersiniz diye dusunuyorum. sadece template editleyip tasarımı isteginize uygun hale getirmede biraz yardım alsanız yeter.

biraz daha profesyonel olsun derseniz, drupal oneririm ama burda kesin yardıma ihtiyac olacaktır.

wordpress kurmak icin kendi makinanızda localhost calıstırmanız gerek, yani sunucuda yapılacak veritabanı islemleri, php asp vs dillerin calısmasını saglayacak bir platform kurmanız gerek, henu yok ise, google dan wamp yazarak aratırsanız, ve makinanıza wamp kurarsanız tum sorunlar hallolur. iki dakkada kurarsınız wordpress.

kolay gelsin

teşekkürler, easyphp kurmuştum ama mysql i çalıştıramadı bir türlü, çözümünü de bulamadım. wamp ı deniycem hemen. zaten joomla ya da wordpress, bunları bilgisayara kurabilirsem bir şekilde hallederim öğrenerek. hazır paralı scriptlere baktım, sade bir tasarım bulamadım. eğer sade bir tasarım bulabilirsem satın alabilirim de ama önce kendimi bi tartıp olmazsa o seçeneğe yöneleyim bari.

Merhaba, bizim ailede emlak işinde o yüzden nacizane tavsiyem şu, genelde alıcılar bir emlakçının web sitesi yerine ortak web sitelerini tercih ediyorlar. Çünkü seçenek bol, kolay ve kullanışlı, vesaire. bizimkilerde önce kendi sitelerini yaptırdılar ama baktılar ki gelen giden yok, gazetelerin web sitelerine abone oldular, şimdi oradan çok daha kolay ve rahat ulaşlabilir oldular. senin soruna cevap değil ama tecrübeyle sabiti paylaşayım dedim. kolay gelsin

Merhaba,
Muhtemelen fareniz bozulmuş. Aynı şeyi defalarca kere yaşamış biri olarak söylüyorum: Fareniz bozuksa böyle gariplikler oluyor. Ya da şöyle diyeyim: Farenizin usb girişi bozulmuş. Ben böyle bir yaşamıştım. Aynen anlattığınız gibi diğer bilgisayarlarda çalışıyordu ama, benimkinde çalışmıyordu. Değiştirdim fareyi, sorun halloldu. Garip bir şey aslında ama, çözebilmiş değilim tam olarak.
Kolay gelsin.

şaka değil ciddiyim deli gibi üfürükçü hocalar gibi üfle hem yuvaya hem fişe. durup dururken olduysa benim tamir yöntemim budur..

şimdi denedim, telefonu bağladım onda da aynı şey oluyor. yani mouse tan kaynaklı değilmiş. touchpad elimi terletiyo çıldıracam ya.

Bi diğer usb'yi dener misin?

her türlü kombinasyonu denedim, sonuç; mouse ve telefon laptopta çalışmıyor masaüstünde çalışıyor, ama aynı laptop flash belleği problemsiz görebiliyor.

büyük ihtimalle usblerde biriken statik elektrik buna yol açıyor. laptopun pilini ve adaptörünü çıkartın ve bir kaç kez açma/kapama düğmesine basın.

Merhaba,
Usb Aygıtlarda kablonun bitiminde, iç kısımda, elektronik devrenin hemen başlangıcında bir transistor bulunur. Genelde bu transistör voltaj dengesizliğinden yandığı/bozulduğu için değiştirilmesi gerekir. Elektronik bilgin varsa kendin yapabilirsin. Yoksa garanti belgesi ile birlikte aldığın yere götürmen gerekiyor. Logitech ürünlerini garanti belgesiz almıyor şimdiden uyarayımda gel git olmasın.