Lusid*
bilale anlatır gibi örnekler verebilir misiniz
bilale anlatır gibi örnekler verebilir misiniz
0
Çünkü daha da pahalılaşacağı düşünülür. Değer haline gelir.
Yarı bilimsel yarı gözlemsel konuşuyorum.
Gidip sağda solda kaynak gösterme :)
Yarı bilimsel yarı gözlemsel konuşuyorum.
Gidip sağda solda kaynak gösterme :)
0
sen satıcısın, bakıyorsun ki sattığın ürünün fiyatı pazarda yükseliyor. malını fiyat yüksekken satmak istersin ki daha çok kar edebilesin.
ekstra bilgi --> ama senin gibi düşünen çok fazla satıcı varsa, pazar bir süre sonra ürüne doyacağı için fiyat yeniden düşmeye başlar. bir de fiyat arttıkça o mala olan talep azalır (çünkü vatandaş para harcamak istemez) ama piyasa dengeye ulaşıp fiyat düşerse yeniden mala olan talep artacaktır. (bkz: piyasa dengesi)
ekstra bilgi --> ama senin gibi düşünen çok fazla satıcı varsa, pazar bir süre sonra ürüne doyacağı için fiyat yeniden düşmeye başlar. bir de fiyat arttıkça o mala olan talep azalır (çünkü vatandaş para harcamak istemez) ama piyasa dengeye ulaşıp fiyat düşerse yeniden mala olan talep artacaktır. (bkz: piyasa dengesi)
0
çiğ köfteci dükkanı olan bir arkadaşım vardı. adı pek duyulmamış fakat gerçekten güzel(hijyen,lezzet ve bir çok konuda üstün) bir markanın şubesini işletiyordu. marka pek duyulmadığı için kampanya yapmak istiyor ve gerçekten ucuza örnek veriyorum 3 liralık dürümü 2 liraya veriyordu. arkadaşım hiç satış yapamıyordu. tam kapatacakken dükkanı marka değiştirerek bir kez daha denemek istedi, ve gitti başka bir firmanın çiğ köftesini satmaya başladı. aradan bir kaç ay geçti, "abi, sattığım çiğ köfte öncekine göre daha az, daha lezzetsiz ve daha pahalı. fakat insanlar kapış kapış alıyor" sırıttım geçtim. eğer pahalıysa iyi olduğu kanısına varılıyor. halbuki gerçek öyle değil.
edit: soruyu yanlış anlamışım galiba. trumanshow'a uyardığı için teşekkür ederim.
edit: soruyu yanlış anlamışım galiba. trumanshow'a uyardığı için teşekkür ederim.
0
Bu durumun farklı sebepleri var, arkadaşlar yazmış genel olarak. Başka bir özel durum da şu olabilir: fiyat artınca piyasa ürünü ancak yüksek maliyetle üretebilen yeni üreticilerin de kar edebileceği bir ortama dönüşür ve onlar da üretime başlar. Mesela diyelim ki senin de, benim de bahçemizden petrol çıkıyor ama benim petrolüm 3 metre derinlikte iken senin ki 10 metre derinlikte. Bu yüzden bir varil petrolün bana maliyeti 10$ sa sana maliyeti 30$. Başta petrolün piyasa fiyatı 20 $ dersek, ben bu durumda satış yaparken sen hiç petrol üretme zahmetine bile katlanmazsın çünkü zararına satacaksın eğer üretirsen. Ama piyasa fiyatı bir şekilde 40$ a çıkarsa sen de üretime başlarsın. Çünkü artık durum senin için de karlı.
Buna örnek olarak norveç ve suudi areabistan verilebilir. Zamanında norveç hiç petrol üretmiyordu maliyet fazla, fiyat düşük olduğu için ama suudi arabistan üretiyordu çünkü maliyeti azdı. Zamanla petrol fiyatlarının artması ile beraber piyasa norveç için de karlı hale geldi ve şu an norveç yanlış bilmiyorsam dünyanın en büyük 5. petrol ihracatçısı.
Buna örnek olarak norveç ve suudi areabistan verilebilir. Zamanında norveç hiç petrol üretmiyordu maliyet fazla, fiyat düşük olduğu için ama suudi arabistan üretiyordu çünkü maliyeti azdı. Zamanla petrol fiyatlarının artması ile beraber piyasa norveç için de karlı hale geldi ve şu an norveç yanlış bilmiyorsam dünyanın en büyük 5. petrol ihracatçısı.
0
teknik cevap: dengedeki piyasada fiyat arttıkça talep artmaz. dengenin bozulması gerekir: talep eğrisi sağa kaymıştır (ürün popülerleşmiştir) ve bu nedenle ürünün fiyatını arttırmak talebi düşürmez. bu da satıcının fiyat artışına olanak verir ve daha çok satmaya da meyleder (gerekirse fiyatı %20 değil de %15 arttırır mesela).
görseli:
upload.wikimedia.org
(üretici elbette fiyat artınca daha çok satmak ister, ancak dengedeki piyasada durup dururken fiyat artmaz. ürüne olan talebin mutlaka artması = talep eğrisinin kayması gerekir)
görseli:
upload.wikimedia.org
(üretici elbette fiyat artınca daha çok satmak ister, ancak dengedeki piyasada durup dururken fiyat artmaz. ürüne olan talebin mutlaka artması = talep eğrisinin kayması gerekir)
0
charlie runkle
SelamAnnem yatak odasinin tozunu alıp dışarı çıkmış, evde kimse yok bu arada. Daha sonra 5-6 saat sonra eve geldiğinde yatak odasında yatagin resimde görülen bölgesini beyaz bir tozla kaplanmis olarak bulmus ve üzerine bu yazi gibi şeylerin yazıldığının farkına varmış. O arada eve kimse de girmedi.
Selam
Annem yatak odasinin tozunu alıp dışarı çıkmış, evde kimse yok bu arada. Daha sonra 5-6 saat sonra eve geldiğinde yatak odasında yatagin resimde görülen bölgesini beyaz bir tozla kaplanmis olarak bulmus ve üzerine bu yazi gibi şeylerin yazıldığının farkına varmış. O arada eve kimse de girmedi. Baya bir kafamı karıştırdı, Bu ne olabilir sizce?
Annem yatak odasinin tozunu alıp dışarı çıkmış, evde kimse yok bu arada. Daha sonra 5-6 saat sonra eve geldiğinde yatak odasında yatagin resimde görülen bölgesini beyaz bir tozla kaplanmis olarak bulmus ve üzerine bu yazi gibi şeylerin yazıldığının farkına varmış. O arada eve kimse de girmedi. Baya bir kafamı karıştırdı, Bu ne olabilir sizce?
0
Yedik bizde... teeeeyy.... ha gerçekse korkun bence yarın haberlere çıkarsınız bakarım ordan size :)))
0
kimse el yazısı güzelmiş. bizim cinler arapça takılmaz mıydı yahu bu hintçeye benziyor..
0
gecen evde bende bu tarz sacma bir olay yasadim. 1 hafta tirstim falan olay sonradan cozuldu hocam kendimi cok salak hissettim.
rahat ol yukaridaki cevaplari sikleme.
rahat ol yukaridaki cevaplari sikleme.
0
resmi yan çevirip, bir de yatay olarak ters çevirince "Ta -Tu ..ipic" falan gibi yazılar çıkıyor. büyük ihtimal anneniz yatağın o kısmına temizlik yaparken üzeri böyle kabartmalı yazılı yastık ya da kutu falan koymuştur, temizliği bitirip yastığı ordan aldığında farketmemiştir yazanları. odada yatağın altında falan böyle yazılı bir şeyler var mı kontrol edin bi:
i.imgur.com
bu şekilde bakınca çok fantastik göründü ama ha, ben de in cin diye düşündüm bir an.
ekleme: ahah şimdi farkettim hatta. orda hemen yazının altında yastık yok mu? yastığın üzerinde yazanlardır işte, yastık devrilince altındaki toz ve yastığın kabartmasından kalan tozlanmamış yerler ortaya çıkmıştır.
bu arada yastıkta yazanı da söyleyiverseniz sevinirim. merak ettim
i.imgur.com
bu şekilde bakınca çok fantastik göründü ama ha, ben de in cin diye düşündüm bir an.
ekleme: ahah şimdi farkettim hatta. orda hemen yazının altında yastık yok mu? yastığın üzerinde yazanlardır işte, yastık devrilince altındaki toz ve yastığın kabartmasından kalan tozlanmamış yerler ortaya çıkmıştır.
bu arada yastıkta yazanı da söyleyiverseniz sevinirim. merak ettim
0
qiuyue
Merhabalar,Vize başvurusu için adli sicil kaydını başkonsolosluğun bulunduğu şehirden almak gerekiyormuş. Başvurduğum acente -başka şehirde bulunduğumdan ötürü- vize başvurularına bakan kişi adına düzenlenmiş vekalet belgesi örneği gönderdi. Ama nasıl doldurulacağı konusunda bilgi vermediler. İsim,
Merhabalar,
Vize başvurusu için adli sicil kaydını başkonsolosluğun bulunduğu şehirden almak gerekiyormuş. Başvurduğum acente -başka şehirde bulunduğumdan ötürü- vize başvurularına bakan kişi adına düzenlenmiş vekalet belgesi örneği gönderdi. Ama nasıl doldurulacağı konusunda bilgi vermediler. İsim, imza yeterli mi acaba yoksa adres, fotoğraf kimlik fotokopisi her hangi başka bir bilgi gerekli midir? Noterden onaylatılacak mı? Bilgisi olanlar yardımcı olursa sevinirim.
Vize başvurusu için adli sicil kaydını başkonsolosluğun bulunduğu şehirden almak gerekiyormuş. Başvurduğum acente -başka şehirde bulunduğumdan ötürü- vize başvurularına bakan kişi adına düzenlenmiş vekalet belgesi örneği gönderdi. Ama nasıl doldurulacağı konusunda bilgi vermediler. İsim, imza yeterli mi acaba yoksa adres, fotoğraf kimlik fotokopisi her hangi başka bir bilgi gerekli midir? Noterden onaylatılacak mı? Bilgisi olanlar yardımcı olursa sevinirim.
0
adli sicil kaydini e-devletten alabiliyoruz?? tam anlamadim yani, e-devletten alinan belgeyi kabul etmiyorlar mi?
0
pakobundy
şöyle güzel fransız filmleri önerinde atayım kenara. filmler aşk, arkadaşlık, dram, komedi tarzı olursa güzel olur.
şöyle güzel fransız filmleri önerinde atayım kenara. filmler aşk, arkadaşlık, dram, komedi tarzı olursa güzel olur.
0
en.wikipedia.org
bleu-blanc- rouge üçlemesi de güzeldir. aşk arkadaşlık dram aranıyorsa
edit: la haine +1 , jeux d'enfant +1 bi de persepolis. mutlaka izlemelisin.
bleu-blanc- rouge üçlemesi de güzeldir. aşk arkadaşlık dram aranıyorsa
edit: la haine +1 , jeux d'enfant +1 bi de persepolis. mutlaka izlemelisin.
0
c.r.a.z.y.
la science des rêves
jeux d'enfants
l'auberge espagnole
le premier jour du reste de ta vie
la fee
la science des rêves
jeux d'enfants
l'auberge espagnole
le premier jour du reste de ta vie
la fee
0
vejeteryanvampir
--- `spoiler` ------ `spoiler` ------ `spoiler` ------ `spoiler` ------ `spoiler` ---nasıl kurtulmuş olabilir Laura'dan ve enkaza dönmüş sürat motorundan? nasıl mümkün olabilir? karaya vurduğu yer neresi, hala miami olamaz değil mi?--- `spoiler` ------ `spoiler` ------ `spoiler` ------ `spoiler` ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
nasıl kurtulmuş olabilir Laura'dan ve enkaza dönmüş sürat motorundan? nasıl mümkün olabilir? karaya vurduğu yer neresi, hala miami olamaz değil mi?
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
nasıl kurtulmuş olabilir Laura'dan ve enkaza dönmüş sürat motorundan? nasıl mümkün olabilir? karaya vurduğu yer neresi, hala miami olamaz değil mi?
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---
0
daha önce de okyanustan kurtulmuştu, yine şansına bir tekneye denk gelmiş olabilir. ya da o sahnenin kesildiği yerde teknesinden atlamış, tekneyi fırtınaya kendi başına salmış da olabilir.
planı ölmek değil, ölmüş gibi görünmekti sonuçta. düşünmüştür dexter onu :D
planı ölmek değil, ölmüş gibi görünmekti sonuçta. düşünmüştür dexter onu :D
0
ölmüş gibi göstermesinin mantığı yok ki! ne bileyim New york'a gitsin Vegas'a gitsin orda devam etsin katilliğe.
0
@WrAiTh
hannah ve harrison'a nasıl açıklayacaktı onları terk etmesini?
bütün hayatları dexter'e ulaşmaya çalışarak geçerdi, ya da harrison babası onu terk ettiği için üzülürdü.
babanın terk etmesi, ölmesinden daha kötüdür.
hannah ve harrison'a nasıl açıklayacaktı onları terk etmesini?
bütün hayatları dexter'e ulaşmaya çalışarak geçerdi, ya da harrison babası onu terk ettiği için üzülürdü.
babanın terk etmesi, ölmesinden daha kötüdür.
0
abi asıl anlamadığım debra'nın günahı ne? neden kızcağızı mezarsız bırakıyorsun dex!
0
Bi onceki bolumde motoru almak icin gelen adama "acil durumlar icin kurtarma botu var" gibi bise demisti sanki ozelliklerini sayarken.
0
@WrAiTh ve @ucan spagetticanavari, ben de hannah ve harrison için bu şekilde kaybolmasının daha doğru olduğunu düşünüyorum, çünkü son sorgulamaları sevdiğim herkesi yok ediyorum tarzındaydı hep. ama gerçekten neden öldürmediler anlamadım, bir umut olur mu ki dizinin yeniden başlaması ya da bir filme çevirmeleri konusunda anlamadım.
@zlipknot, çok güldüm :))
@brkylmz, ama laura gerçeği var, millet hastane boşalttı korunmak için, o küçücük kurtarma botuyla nasıl kaçabilsin?
@zlipknot, çok güldüm :))
@brkylmz, ama laura gerçeği var, millet hastane boşalttı korunmak için, o küçücük kurtarma botuyla nasıl kaçabilsin?
0
bence de kurtarma botu ile ilgili verdikleri sahne final içindi. debra'yı okyanusa attığında kendisi de atlayacak diye beklemiştim ben. böyle düşünmemin sebebi de daha önce debra'nın aracın direksiyonunu kırmak suretiyle ikisinin de boğularak ölmesini planlamış olmasıydı. dexter da sanki bu yarım kalmış işi tamamlamaya niyetlenmiş gibiydi. gerçi öyle oldu da denebilir. dexter'ın yeni hayatında öldürmeye devam edeceğine dair bir ipucu görmedik, daha çok suçluluk duygusuyla kendine acı çektirmek üzerine kurulu gibi yaşamı.
0
sökmen
duyurunun bekarları, evlenme yaşı gelmişleri... gönül işine girer mi bilemedim düz açtım. ama merakım şu. aranızda ailesi evliliğe karşı olan var mı? önce okulu bitir, askere bi git veya bi iş bul sonracıları kastetmiyorum. 'evlenmek ve çocuk yapmak gerizekalı işidir' türünde ful retçi ailesi veya e
duyurunun bekarları, evlenme yaşı gelmişleri... gönül işine girer mi bilemedim düz açtım. ama merakım şu. aranızda ailesi evliliğe karşı olan var mı? önce okulu bitir, askere bi git veya bi iş bul sonracıları kastetmiyorum. 'evlenmek ve çocuk yapmak gerizekalı işidir' türünde ful retçi ailesi veya ebeveyni olan var mı aranızda?
0
çocuğunun evlenmesini istemeyen bir aile... zannetmiyorum. bunun sağlıklı ve mantıklı bir açıklaması yok dostum.
0
evlenmek ve çocuk yapmak gerizekalı işidir demez ama imam bir amcam var şu devirde evlenene şaşarım diyor. şimdiki aklım olsa evlenmezdim evlensem çocuk yapmazdım, yapsam bi tane yapardım diyor.
0
erkek arkadaşımın babası, kendi kızı hamile kalınca kızmıştı. ne gerek var eğitimli insanlarsınız hala çoğalma derdinde misiniz, bu dünyaya çocuk mu getirilir minvalinde. evlenirken bir şey dememiş muhtemelen.
0
benim ailem evlenme demiyor ama mümkün olduğunca geç evlen diyor. kendileri de erken evlilik yapmış insanlar ve erken evliliklerin cahillikten kaynaklandığını düşünüyorlar. üzülüp, pişman olacağımı düşünüyorlar. en yakın arkadaşlarım nişanlanıyorlar sırayla, annemler aman kızım yaşın çok genç, cahillik yapma sen de diye uyarıyorlar habire.
0
annem çocuk yapma der,evlenme demez ama.ben çocuk ve evlilik olayına sıcak bakmıyorum.
0
iorveth
"Throw the Borgia Captain into the scaffold to kill him" benim anladığım; Borgia yüzbaşısını öldürmek için iskeleye atın. Ancak ortada iskele yok. Dedim acaba ben düz düşündümde, farklı anlama mı geliyor.
"Throw the Borgia Captain into the scaffold to kill him" benim anladığım; Borgia yüzbaşısını öldürmek için iskeleye atın. Ancak ortada iskele yok. Dedim acaba ben düz düşündümde, farklı anlama mı geliyor.
0
scaffold darağacı anlamına da geliyor. ama anladığım kadarıyla sen bir oyunda karşılaştın bu görev ile. (assassin's creed?) Açıklamasını şöyle yapmışlar:
A scaffold is a wooden structure that's close to the captain. Hold R1 and press circle to grab him then aim him at the scaffold and throw him there.
A scaffold is a wooden structure that's close to the captain. Hold R1 and press circle to grab him then aim him at the scaffold and throw him there.
0
dallama fransiz
neredeyse 4 - 5 sene sonra eski sevgili neden tekrar görüşmek ister hanımlar beyler? (nezaketen söylenen "bir ırı girişilim cınım" tarzı bir şey değil) ilkin ben kaşıdım yarayı kabul, mesaj filan attım bir şeyleri bahane ederek ama sonuçta görüşmeyi isteyen o oldu. bir sene önce de görüşelim demişti
neredeyse 4 - 5 sene sonra eski sevgili neden tekrar görüşmek ister hanımlar beyler? (nezaketen söylenen "bir ırı girişilim cınım" tarzı bir şey değil) ilkin ben kaşıdım yarayı kabul, mesaj filan attım bir şeyleri bahane ederek ama sonuçta görüşmeyi isteyen o oldu. bir sene önce de görüşelim demişti ben "ok" deyip bir sene boyunca hiç oralı olmamıştım. bu sefer biraz daha olası görüşme ihtimali. merak da ediyorum bazı şeyleri. ve evlenip boşandığı ihtimali var, yüksek bir ihtimal. biraz kızgınlık da var bundan dolayı (peşinden koşturmuştu bir süre), görüşünce n'apmalı, nasıl davranmalı, medeniyet çerçevesi içinde ağzına mı etmeli, yoksa beyefendilikten hiç sapmamalı mı? siz n'apardınız?
konu buram buram ergenlik kokuyor farkındayım ama bu hatun söz konusu olunca ergenlik damarım kabarıyor nedense.
konu buram buram ergenlik kokuyor farkındayım ama bu hatun söz konusu olunca ergenlik damarım kabarıyor nedense.
0
Eğer yeni boşanmış bir kadından söz ediyorsak muhtemelen ilgi ve sevgi ihtiyacı içerisindedir. Yeni bir risk almaktansa da daha önce denenmiş bir ilişki çevresinde dolaşmayı yeğleyebilir. Beyefendilik her zaman iyidir, ama kendinizi hanım kişiye kaptırmayınız efenim çünkü birini iyileştirme ilişkisi sizi hasta edebilir.
0
malayani
Uyumak istiyorum çünkü uyanık olunca hiç düşünmek istemediğim şeyleri düşünüyorum. Xanax ım da yok. Nasıl uyutabilirim kendimi?
Uyumak istiyorum çünkü uyanık olunca hiç düşünmek istemediğim şeyleri düşünüyorum. Xanax ım da yok. Nasıl uyutabilirim kendimi?
0
Bir kerelik mi, devamlı bir çözüm mü arıyorsun? Bir kerelikse spor, masturbasyon falan işe yarayabilir. Devamlı bir çözüm arıyorsan psikoloğa git, hayatın boyunca düşünmemeye çalışmak sağlıklı bir fikir değil.
0
Uyku ile ilgili bir belgeselde ayaklardan başlayarak bütün kasları bir süre kasıp sonra serbest bırakma yolunu izliyorlardı. Uyumakta zorlanan kişi hemen uyuyakalıyordu. Ama onun haricinde kendi deneyimlerim duş ve ıhlamur yahut kekik çayı diyor. Gündüz kendini yormak da epey işe yarıyor. Bunlardan başka olarak parasetamol içeren bir ağrı kesici alabilirsin.
0
The Pleasure of Pain
İyi pazarlar duyurunun güvercin severleri; annemin camının önüne yuva yapmış, annem diyor ki; "hiç kalkmıyo bu kuş, kocası da getirmiyo yiyecek bir şey" tam da güneş alan pencerede, su yada yiyecek birşey koysun mu? ne verse yer? ( camı açıp çiçeklere su veriyormuş kuş hiç kaçmıyormuş. ) (fotoyu an
İyi pazarlar duyurunun güvercin severleri;
annemin camının önüne yuva yapmış, annem diyor ki; "hiç kalkmıyo bu kuş, kocası da getirmiyo yiyecek bir şey" tam da güneş alan pencerede, su yada yiyecek birşey koysun mu? ne verse yer? ( camı açıp çiçeklere su veriyormuş kuş hiç kaçmıyormuş. )
(fotoyu annem gönderdi idare edin)
annemin camının önüne yuva yapmış, annem diyor ki; "hiç kalkmıyo bu kuş, kocası da getirmiyo yiyecek bir şey" tam da güneş alan pencerede, su yada yiyecek birşey koysun mu? ne verse yer? ( camı açıp çiçeklere su veriyormuş kuş hiç kaçmıyormuş. )
(fotoyu annem gönderdi idare edin)
0
komşusu demiş ki, 'açlıktan ölmez bakar başının çaresine sen elleme' annem de zavallım ikilemde kalmış koysun mu koymasın mı, o yüzden sorayım dedim, koy diyorum o zaman, teşekkürler
0
bu güvercin değil kumru, muhtemelen hasta ya da yumurtlayacak olabilir. tabi ki koysun su ve ekmek ya da bulgur koysun(varsa buğday da olabilir)..
0
Kumruya benziyor, ben pirinç pilavı veriyordum seviyorlar. Hiç olmazsa bir kaşık önüne koyuversin annen. Yazık hayvancağıza.
0
king lizard
Motomot çevirirsek "iyi süblimleşmiş" oluyor ama mantıksız tabi.Geçtiği paragraf şu:They came to the conclusion that it represented a well-sublimated oedipus complex.bir sonuca varanlar psikanalistler, ve roman hakkında konuşuyorlar.
Motomot çevirirsek "iyi süblimleşmiş" oluyor ama mantıksız tabi.
Geçtiği paragraf şu:
They came to the conclusion that it represented a well-sublimated oedipus complex.
bir sonuca varanlar psikanalistler, ve roman hakkında konuşuyorlar.
Geçtiği paragraf şu:
They came to the conclusion that it represented a well-sublimated oedipus complex.
bir sonuca varanlar psikanalistler, ve roman hakkında konuşuyorlar.
0
anladığım kadarıyla burada süblimleşmeden ziyade oedipus kompleksinin kişiliğe ne derece yedirildiği/oturtulduğu söz konusu.
0
psikoloji konusunda cahilim ama sublimate kelimesinin anlamı şöyle veriliyor: doğal dürtüleri toplumca kabul edilebilir etkinliklere dönüştürmek
bu tanımdan yola çıkarak benim anladığım ise; bahsettikleri roman esasında oedipus kompleksine bir örnek teşkil ediyor olsa da, yazar bunu bir şekilde arka planda tutup ebeveyne duyulan hayranlığı normal bir hismiş gibi okuyucuya vermiş/vermeye çalışmış.
not:tamemen sallıyor da olabilirim tabi
bu tanımdan yola çıkarak benim anladığım ise; bahsettikleri roman esasında oedipus kompleksine bir örnek teşkil ediyor olsa da, yazar bunu bir şekilde arka planda tutup ebeveyne duyulan hayranlığı normal bir hismiş gibi okuyucuya vermiş/vermeye çalışmış.
not:tamemen sallıyor da olabilirim tabi
0
qiuyue
Ülkelerindeki düzenden şikayetçi olan bir halkın anarşist bir grup tarafından bu iktidardan kurtarılmasını, fakat daha sonra aynı anarşist grubun kendilerinden öncekiler gibi erkin etkisinde kalıp halka zulüm etmeye başladığını anlatan bir hikayeyi bulmaya çalışıyorum. Üniversite yıllarında hocaları
Ülkelerindeki düzenden şikayetçi olan bir halkın anarşist bir grup tarafından bu iktidardan kurtarılmasını, fakat daha sonra aynı anarşist grubun kendilerinden öncekiler gibi erkin etkisinde kalıp halka zulüm etmeye başladığını anlatan bir hikayeyi bulmaya çalışıyorum. Üniversite yıllarında hocaların verdiği makalelerde yahut hukuk kitaplarından birinde okumuştum. Eski bir hikaye olabilir, antik yunandan misal. Bu hikayeyi bilen var mıdır? Tam metnine ulaşmak istiyorum.
0
@atmacaged mülksüzler 70'lerde yazılmış ve başlı başına bir roman, benim bahsettiğim ise kısa bir hikaye. hikayenin kitaptan alıntılanmış olması belki mümkün, ama çok zayıf bir ihtimal. platon, aristo gibi düşünürlerin yapıtlarını araştırıyorum daha çok, ama henüz bulamadım.
0
Hayvan Çiftliği kesinlikle değil arkadaşlar. Birkaç sayfalık bir hikaye. İçinde anarşi yahut siyaset geçen bir metin değil, anarşiyi anlatan bir metin. Ve muhtemelen yakın dönem eseri değil. Bulunmasına dair pek ümit beslemediydim ama yine de yardımcı olmaya çalışanlara teşekkürler.
0
bakunin ile bağlantılı olabilir; tam da hikayeni özetleyen bir sözü var idi; tam hatırlamıyorum ama en masum insanın eline iktidar verdiğimizde kısa bir sürede en zalim çardan bile daha zalim olabileceğini söylüyordu.
Bütün anarşistler buna benzer şeyler söylüyor da bakunin'in bu cümlesi sanki bahsettiğin hikayenin özeti gibi.
Bütün anarşistler buna benzer şeyler söylüyor da bakunin'in bu cümlesi sanki bahsettiğin hikayenin özeti gibi.
0
i hope you understand
Çiftçi İnönü'yü neden sevmez?
Çiftçi İnönü'yü neden sevmez?
0
2. dünya savaşına girmediğimiz dönemde bunun bir karşılığı vardı ve ağır önlemlerin alınması gerekti. Çoğu ekonomikti ve halk fakir kaldı. Gerçi savaşa girseydik halimiz nasıl olurdu bilemiyorum ama kızan kızdı.
www.ismetinonu.org.tr
www.ismetinonu.org.tr
0
vergi ödeyemeyenleri zorla kamu hizmetinde çalıştırmış. dedem fakir bir köylüymüş yol yapımında çalıştırmış ihtiyar olmasına rağmen. gündüz hayvan otarır akşam yol yapımında çalışırmış.
0
Ellerinden atlarını, büyükbaşlarını, küçükbaşlarını ne varsa aldı. Başka işlerde çalışmaya zorladı.
0
Auuwww. Toprak ağası demokrat partililer 100 tane vuruyor bişey yok, İnönü bir kere vurunca auuuw, ne auwww a.q. :)
0
Dedemin anlattığı, kendi başından geçen bir hikayeyi aktarayım: Fakir halktan vergi olarak mahsül isteniyor. Daha zengin ve torpilli olanlar bu vergiyi ödemezken ekstra vergi halkın sırtına yükleniyor. Çiftçiler mahsülü kendileri devlet dairesine kadar götürüp teslim etmek zorundalar. 40 kilo kadar mahsülü sırtlarında uzak köylerden şehir merkezine taşıyorlar. Dedemin hikayesinde bir çok çiftçinin mahsülü ıslak, yeterince kaliteli değil gibi sebeplerle reddediliyor ve yakındaki bir dükkandan mahsül satın alınıp teslim edilmesi gerektiği söyleniyor. Kendisi bu dükkanın bir şekilde memurlarla anlaşmalı olduğunu ifade etmişti. Sonrasında da büyük ambarlarda saklanan ürünün devletin elinde kalıp çürüdüğünü söylemişti. İnönü dönemi olarak belirtmedi ama tarih aralığı uyuşuyor. Benim hikayemdeki sebep bozuk bürokrasi, rüşvet, kötü yönetişim ve politikalar
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
merabayın yesillik, ağaç, börtü böcek seven romalılar.ayıptır soylemesi kız arkadasim erik hastasi, cok seviyor. bende gecenlerde onun niyetine saksıya bi kac tane erik cekirdegi gömdüm. iki tanesi filiz verdi cok mutlu oldum :) yalunuz sorum ve sorunum su ki, ben bu ağaci terasin balkonunda yetisti
merabayın yesillik, ağaç, börtü böcek seven romalılar.
ayıptır soylemesi kız arkadasim erik hastasi, cok seviyor. bende gecenlerde onun niyetine saksıya bi kac tane erik cekirdegi gömdüm. iki tanesi filiz verdi cok mutlu oldum :)
yalunuz sorum ve sorunum su ki, ben bu ağaci terasin balkonunda yetistirmek istiyorum. ne büyüklükte bir saksı koymam gerekir tutmasi icin. eger gerekirse 1 metre yüksekliginde tugladan kendim de örebilirim balkonun köşesine, yeter ki biri bana bunun mümkün oldugunu söylesin, saygılarimla.
ayıptır soylemesi kız arkadasim erik hastasi, cok seviyor. bende gecenlerde onun niyetine saksıya bi kac tane erik cekirdegi gömdüm. iki tanesi filiz verdi cok mutlu oldum :)
yalunuz sorum ve sorunum su ki, ben bu ağaci terasin balkonunda yetistirmek istiyorum. ne büyüklükte bir saksı koymam gerekir tutmasi icin. eger gerekirse 1 metre yüksekliginde tugladan kendim de örebilirim balkonun köşesine, yeter ki biri bana bunun mümkün oldugunu söylesin, saygılarimla.
0
eğer olur da büyürse kökleri zamanla balkonu kırmaya başlar. Ama bir süre büyütüp sonra bahçeye ekebilirsiniz. Ayrıca söylendiği gibi meyve vermesi için iyi bir erik ağacıyla aşılamanız (çeliklemeniz?) gerekebilir.
0
Asi gerekiyor ve 5-6 sene sonra gercek verim alirsiniz. Sonra da balkona sigdiramazsiniz
0
ayrıca meyve vermeme durumu olursa bonzaiye cevirebilirim
0
qiuyue
sürrealist olarak tanımlanan meşhur filmleri tükettim. kıyıda köşede kaldığını düşünüp izlenmesini önerdiğiniz yapımlar var mı? şu filmlere benzer diyerek sevdiklerimden örnek de vereyim:* The Fall* Pan's Labirent* Mr. Nobody* Mulholland Dr.* Being John Malkovich* Donnie Darko* Big Fishdizi olarak d
sürrealist olarak tanımlanan meşhur filmleri tükettim. kıyıda köşede kaldığını düşünüp izlenmesini önerdiğiniz yapımlar var mı? şu filmlere benzer diyerek sevdiklerimden örnek de vereyim:
* The Fall
* Pan's Labirent
* Mr. Nobody
* Mulholland Dr.
* Being John Malkovich
* Donnie Darko
* Big Fish
dizi olarak da Twin Peaks
naked lunch ve the holy mountain de bu türün sevmediğim yapımlarına örnek olabilir.
* The Fall
* Pan's Labirent
* Mr. Nobody
* Mulholland Dr.
* Being John Malkovich
* Donnie Darko
* Big Fish
dizi olarak da Twin Peaks
naked lunch ve the holy mountain de bu türün sevmediğim yapımlarına örnek olabilir.
0
shinboru öneriler arasında adını duymadığım ilk film, o yüzden senle konuşmuyorum.
0
fransızkalanadam
Evet arkadaşlar, genellikle televizyonda duyarız, işte neymiş '' millet aç'' ''insanlar giyecek kıyafet alamıyor'' diye. Sizcede bunlar biraz abartılmıyormu? ben şahsen ankarada yaşıyorum ve dışarı çıktığım zaman inanın sokaklar lüks araba showu gibi. lüks araç satışları rekor kırıyor, aynı şekilde
Evet arkadaşlar, genellikle televizyonda duyarız, işte neymiş '' millet aç'' ''insanlar giyecek kıyafet alamıyor'' diye. Sizcede bunlar biraz abartılmıyormu? ben şahsen ankarada yaşıyorum ve dışarı çıktığım zaman inanın sokaklar lüks araba showu gibi. lüks araç satışları rekor kırıyor, aynı şekilde normal taşıt araç satışlarıda öyle (2012 de yeni rekor kırıldı) , konut satısları deseniz aynı şekilde ( lüks siteler açılır açılmaz fahiş fiyatlara olan daireler anında kapış kapış), hafta sonu veya başka günlerde olur bir mekana gittiğinizde her yer tıklım tıklım, özel okulların kontenjanları inanılmaz pahalı olmasına rağmen sürekli genelde full çekiyor en dandik olanlar bile. Ülkede kriz var denmesi sizcede biraz abartı değilmi mi?
0
farklı yerlerde gezmeni tavsiye ederim, refah açısından iyi miyiz kötü müyüz görmen için.
0
Parası olmayan adam vitrine çıkıp senin aleminde görünemiyor da. Tabii ki aşırı zengin var(özellikle yeşil sermaye) ama millet aç, işsizlik büyüyor vs vs kısaca nereye baktığına göre bu durumun gözlemi, tutup bilmemne avm'de fakir insan olmaz tabii. kısaca zenginlerin olduğu gerçeği açlığı ortadan kaldıramıyor sadece dengesiz ekonomiyi gösteriyor.
0
70 milyon insan yaşıyor. göz önüne getirmeye çalış. gelmiyor di mi? o kadar çok işte. bunun birkaç milyonu zengin olsa mesela. o birkaç milyonu göz önüne getirmeye çalış. stadyuma tarlaya falan sığdır mesela. sığmıyor pek. çok yani. o bile çok. türkiye kalabalık bir ülke ve zenginlik de belli yerlerde toplanmış. sen fakir insanları pek gör(e)mediğin için böyle düşünüyorsun. o konutlar okullar falan piyasası var olduğu için yapılıyor ama nüfusla orantılasan küçük bir kitleye hitap ediyor. (diye düşünüyorum, yoksa bu kadar insanın asgari ücrete çalışıyor olmasını aklım alamazdı, varoşlarda milyonlarca insan yaşamazdı, sokaklar motokuryeler ile kaynamazdı, apaçiler var olmazdı)
0
lüks tüketimin artması ve aşırı zenginlerin fazlalaşması başlı başına yoksullaşmanın kanıtı zaten. normal ev araba alanların, çocuğunu zar zor özel üniye gönderenlerin, her gün avmleri doldurup kredi kartına abananların hali ise içler acısı zaten. başını sokacak bir ev alabilmek için onlarca yıllık borçların altına giriyor insanlar. ev satış rekorları böyle kırılıyor. alım gücü düşüyor, insanlar bankaların köleleri haline getiriliyor. kredili hayat, nah çok rahat!
0
Sincan'da yasarsan gecimin zor oldugunu gorursun. ankara'da merkez'de gezip oyle kenar mahallelerin halini anlayamazsin. Kostence ,kayas tarafi, sentepe keciorenin arka tarafi sanirim ufuktepe'ydi adi. oralari bi gez, oralarda bi yasa bakalim
0
başkentin ortasında öyle manzaralar görmen normal. ama başkent ülkenin kaçta kaçını temsil ediyor? her haddinden fazla zengin insan gördüğünde aslında yüzlerce insanın fakirleştiği aklında bulunsun. o sokaklarda gezen her bir zenginin onlarca oralarda gezemeyen onlarca fakiri temsil ettiğini düşün. o zaman görebilirsin ancak fakirleri. ya da devlet hastanelerine falan git, bahçelerinde yatanları gör. ankara'da. sonra ona göre bir de diğer imkanları kısıtlı şehirleri tahmin et.
0
bi yerde çok fazla lüks varsa, o yerde çok fazla da sefalet vardır. ğetrolün yoksa bu böyledir.
0
ülkede kriz var diyen yok ki son krize teğet geçti denmişti diye hatırlıyorum..
bu ülkede her zaman çok zengin de çok fakir de oldu. ama giderek zengin daha görgüsüz fakir daha çaresiz oluyor. uçurum açılıyor.
şu evlere gelirsek onu benim de aklım almıyor..ankarada ebesinin bilmem neresinde evler 500bin lira la..kim alıyor kim ödüyor bu fiyatları ben de bilmiyorum.
ama normal daire almak isteyen herkes bankaya kredi ödüyor...inanılmaz borçlu bir millet olduk bu tüketim fazlaca borçla dönüyor (orta halliler için)
bu ülkede her zaman çok zengin de çok fakir de oldu. ama giderek zengin daha görgüsüz fakir daha çaresiz oluyor. uçurum açılıyor.
şu evlere gelirsek onu benim de aklım almıyor..ankarada ebesinin bilmem neresinde evler 500bin lira la..kim alıyor kim ödüyor bu fiyatları ben de bilmiyorum.
ama normal daire almak isteyen herkes bankaya kredi ödüyor...inanılmaz borçlu bir millet olduk bu tüketim fazlaca borçla dönüyor (orta halliler için)
0
Benim en çok takıldığım nokta herkeste samsung S3 note iphone 4s-5 vs olması. Her allahın günü otobüste, okulda, orda burda insanları görüp "bi' benim telefona 1500 lira verecek param yok heralde" diye düşünüyorum. Bi' de inanılmaz efektif kullanan bir millet olsak interneti, gam yemeyeceğim. Varsa yoksa facebook.
0
tarif ettiğin durumun sebebi gelir dağılımdaki adaletsizlik, ayrıca başlıkta refah diye belirtmen üzerine eklemeliyim ki son dönemde refah tanımı dünyada farklı algılanıyor. kişilerin ekonomik olarak iyi durumda olmaları -misal ev,araba sahibi olmak- onları müreffeh yapmıyor. içerisinde yaşadıkları toplumun yapısı, çevre, sürdürülebilirlik, kamu hizmetlerine erişim, vb. gibi faktörlerin hepsi refaha etki ediyor. tüm bu değişkenler düşünüldüğünde türkiye'deki refah seviyesi ne yazık ki düşük.
0
bir de üstte bahsedildiği gibi borçlanma durumu var. eskiden herkes borçlanmazdı, zordu, korkutucuydu borçlanmak. şimdi o evler arabalar borçlarla alınıyor. nasıl oluyorsa insanlarda güven var. doğru dürüst işi, geliri olmayan insanlar yüklü krediler çekip lüks arabalar alıyor. herkes borç harç içinde. patlamasalar bari. ben koruyorum, onlar rahat. şaşırtıcı bi durum var.
0
evet o konuda sanırım haklısınız, refah yerine mal varlığı gibi başka bir terim kullanmam gerekirdi, ayrıca millet biraz ankaraya takılmış sanırım, arkadaslar sadece ankara için değil istanbul ve diğer büyükşehirler içinde geçerli sanırım bu. Geçen gün kapadokyada bir otelde staj için görüşmeye giderken size yemin ederim yoldaki her 3 arabadan 1 i lükstü ve hepsinde ayrı ayrı yerlerin plakası vardı (konya, bursa,ısparta, samsun yani sadece izmir ist, ank üçlemesi değil..)
Kendimde Bilkent'de Turizm deyim ve inanın sınıfımdaki bir çok insan Hatay,Samsun,Erzurum,Isparta, Kastamonu gibi daha küçük şehirlerden geliyor ve hepside baya gelir düzeyi yüksek ve çok kültürlü insanlar ve kesinlikle tiki değiller. kısacası küçük şehirlerdeki insanlarımız bile böle eğitimli ve iyi olabiliyorsa sizcede önceki dönemlere göre bir ilerleme olmamışmıdır?
Kendimde Bilkent'de Turizm deyim ve inanın sınıfımdaki bir çok insan Hatay,Samsun,Erzurum,Isparta, Kastamonu gibi daha küçük şehirlerden geliyor ve hepside baya gelir düzeyi yüksek ve çok kültürlü insanlar ve kesinlikle tiki değiller. kısacası küçük şehirlerdeki insanlarımız bile böle eğitimli ve iyi olabiliyorsa sizcede önceki dönemlere göre bir ilerleme olmamışmıdır?
0
Bilkenti baz alma en başta (Bilkent mezunuyum)
bilkente zaten eğitimi önemseyen saydığın şehirlerin sayılı ailelerinin çocukları geliyor..ıspartasan kaç kişi bilkentte çocuk okutabilir sence?
bir de önceki dönemlere göre iyleşme derken ne kast ettiğine bağlı şu örnekleri düşün bir de;
bundan 25 sene önce ben çocukken memurun maaşı bir dikiş makinesi almaya yetmiyordu. Ama aynı memurun emekli ikramiyesi ev almaya yetiyordu..
Şimdi 1 maaşa üç dikiş makinesi 3 emekli ikramiyesiyle 1 ev alınıyor.
bu bizim gelirimizde artışa mı işaret ediyor sence?
otomobil, cep telefonu, elektronik vb. bu ülkede üretilmeyen ithal mallar ucuzladı..bu sadece türkiyeye mahsus değil ki çin sağ olsun milyonlarca dolarlık lojistik sektörü sağ olsun. Cep telefonu ilk çıktığında kaç liraydı şimdi kaç lira bir düşün. Bu bizim zenginleştiğimizi/alım gücümüzün arttığını değil dünyanın ürettiğini bizim tükettiğimizi gösterir bence.
bilkente zaten eğitimi önemseyen saydığın şehirlerin sayılı ailelerinin çocukları geliyor..ıspartasan kaç kişi bilkentte çocuk okutabilir sence?
bir de önceki dönemlere göre iyleşme derken ne kast ettiğine bağlı şu örnekleri düşün bir de;
bundan 25 sene önce ben çocukken memurun maaşı bir dikiş makinesi almaya yetmiyordu. Ama aynı memurun emekli ikramiyesi ev almaya yetiyordu..
Şimdi 1 maaşa üç dikiş makinesi 3 emekli ikramiyesiyle 1 ev alınıyor.
bu bizim gelirimizde artışa mı işaret ediyor sence?
otomobil, cep telefonu, elektronik vb. bu ülkede üretilmeyen ithal mallar ucuzladı..bu sadece türkiyeye mahsus değil ki çin sağ olsun milyonlarca dolarlık lojistik sektörü sağ olsun. Cep telefonu ilk çıktığında kaç liraydı şimdi kaç lira bir düşün. Bu bizim zenginleştiğimizi/alım gücümüzün arttığını değil dünyanın ürettiğini bizim tükettiğimizi gösterir bence.
0
kanka bu zenginlik ameleler sayesinde. 800-2000 potasında çalışan garibanlar. eşşek gibi günde 10 12 saat çalışanı var. o ameleleri görüyosun her gün ama fark etmiyosun. restoranda kafede garson, mağazada tezgahtar, kargo görevlisi, kasiyer. o adamlar fakir işte. onlardan çok fazla var. bayağı fazla var. vasıfsız iş gücü. fazla görünemiyorlar çünkü görünecek güçleri yok. kanyona falan giremezler utanırlar. sen ben de kezban kıro apaçi falan diyoruz günlük hayatta. hey gidi.
0
