Giriş
(9)

Antalya civarında yaşanacak sessiz sakin yer neresi olabilir?

naoko
Herkese merhaba!Soğuk iklimden bıkan arkadaşım Antalya tarafına yerleşmeyi düşünüyor. Sessiz sakin, turistik olmayan bir yer arıyoruz. Küçük ilçeler, köyler olabilir. Nereyi tavsiye edersiniz?Freelance çalıştığı için eve internet bağlatma imkanı olan bir yer iyi olur. Ama olmazsa cep telefonundan ba
Herkese merhaba!

Soğuk iklimden bıkan arkadaşım Antalya tarafına yerleşmeyi düşünüyor.

Sessiz sakin, turistik olmayan bir yer arıyoruz. Küçük ilçeler, köyler olabilir. Nereyi tavsiye edersiniz?

Freelance çalıştığı için eve internet bağlatma imkanı olan bir yer iyi olur. Ama olmazsa cep telefonundan bağlanmaya da razı.

Şimdiden teşekkür ederim.
0
naoko
(15.03.18)
antalyanın en doğusundan en batısı 5-6 saat sürüyor yani seçenek çok fazla.
0
n62
(15.03.18)
Teşekkürler.

@acemi, haritaya baktım da Muratpaşa şehrin tam ortasında. Kalabalık ve turistik bir yer değil mi Antalya? Daha şehir dışında sakin yerler olsa daha iyi olmaz mı?
0
🌸naoko
(15.03.18)
Antalya merkez e 20 km olan her yer arazi olarak pahalı artık. Mesela kaş in köyleri veya Fethiye tarafları olur.
0
o kadar da degil aga
(15.03.18)
Serik antalyaya 30 km falandır, ama yolu güzel ulaşım kolay. Diğer tarafta kumluca finike tarafları olabilir. Tarımla uğraşılıyor genelde turistle pek işleri olmaz.
0
vendorth
(16.03.18)
serikte yasayacagima kendimi keserim dfkg bu kadar cirkin bi yer olamaz.

manavgat guzel bence, bir de illa köy filansa alanya nin yaylalarina filan gidebilirsiniz ya da koprucay in etrafindaki köyler, tasagil filan.

finike cok tatli bi yer bence aslinda.
0
kuehles blondes
(16.03.18)
açılın yıllardır antalya'yı karış karış gezen ben geldim. umarım arkadaşınız da bu giriyi okur.

öncelikle muratpaşa yazan arkadaş umarım muratpaşa'da yaşamıyordur. çünkü yaşıyorsa ya benim algım ya da onun algısı çok büyük hasarlı... muratpaşa, serik ne abi. adamlara aksu önerin. aksu cennet ya... djasjda

öncelikle antalya'nın doğusunu seçeneklerin dışında alıyorum. sahil şeridi yerleşim yerleri zaten silme turist. geri kalan köyler ve kasabalarda da huzur yok. yani yabancı sevmezler. anadolunun bir köyü, kasabası gibi düşünün.

normalde herkes kaş'tan başlar ama kalkan'dan başlıyorum.

kalkan: kısa bir süre de olsa burada yaşadım. nüfus kaydım filan buradaydı yani. 3-5 bin nüfusu var. turist çok az. genelde yaşlı turistler olur. eğlence mekanı çok azdır. bu yüzden genç turistler gelmez. doğal olarak turistik göç de azdır. iş imkanı olmayınca ipsiz sapsız adamlarla dolu değildir burası. genelde çevre köylerden insanlar vardır. yörük nüfusu çoğunluktadır. marketler dışında alışveriş imkanı yok. her banka var. hastane yok. sağlık ocağı var. jandarma var. kalkan plajı taşlı ve sakindir. dalış için idealdir. su altı çok güzel çünkü. fethiye'ye 1 saat, kaş'a 30 dakikadır. kaputaş'a 20 dakikada gidilebilir. ev bulmak zordur. çünkü ev yok :))) parasını verseniz bile ev bulamıyorsunuz yani. ama bazı dönemkler çok boş oluyor. yaz sonu ev bulmak daha da kolay olabiliyor. biz taşındık çünkü yapamadık. çok küçüktü.

kaş: otel kültürü yok. butik pansiyonlar var. turistler genelde yerli turist olur. barzo turist pek gelmez. ama zaten turistlerin çoğu işletmeciye ve yerli halka göre barzodur. bana göre de... farklı bir değerlendirme kriteri var bunun. kalkan'a göre artısı marinası güzeldir. market+banka'ya + olarak devlet daireleri buradadır.hastane var. birkaç büyük sayılabilecek mağaza da var. herhangi bir turizm merkezinden farklı olarak içine kapanık bir yerdir. serserisi kopuğu olmaz. turistin turist olduğunu bile anlamazsınız. ev kiraları kalkanla aşağı yukarı aynıdır. ve kalkan gibi tüm evler küçüktür. bir gün parayı kırarsam ve çalışmadan yaşayacak kadar para kazanırsam kaş'a yerleşirim. türkiye'de yaşanacak 3-5 yerden biri. ayrıca çevre yerleşim alanları da güzeldir. şehir planlaması vasat olsa da çevresi güzeldir. yaylalara filan ulaşım güzeldir. arkadaşınız ağacı ormanı, denize tercih ederse yaylalara da bakabilir. yaylalar da çok güzel çünkü.

demre: çok küçük. öyle böyle değil. merkezde deniz olmadığından tipik anadolu kasabası. ilçe demek hakaret çünkü. yerli halk kaba. antalya'nın yozgat'ı derler çevredekiler. genelde tarımcılık yapılır. banka, market vardır. fazlasını beklemek gereksiz. demreli olmayan demrede yaşamaz kısacası.

finike: batının manavgatı. doğası tahrip edilmekte. yerli halk günden güne asimile oluyor. turizm fazla gelişmemiş ama göç suç oranını geçen yıllara göre arttırmış. ama genel olarak sakin. merkezde deniz var. banka+market+mağaza+pazar mevcut yine. yerli halk turizmden ziyade tarım yapar. turizmciler yerli değildir. antalya'ya 110 kilometre filan. ev rahat bulunabilir. kiralar ucuz. hastane var.

kumluca:antalya'ya 90 kilometre. olimpos ve adrasan'a yakın olması dışında pek bir numarası yok. banka+market+mağaza+çarşı mevcut. kiraları bilmiyorum. yerli halk tarımcı. şehirden 1 kilometre kuzeyde tarım alanları mevcut. seracılık gelişmiş. işçi göçü had safhada. devlet hastanesi var. ve büyük sayılabilir. kiralar ucuz. turizm yok denecek kadar az.

kemer: tek kelimeyle rezalet. rus turistin olduğu yerden hayır beklenmez zaten. bu bir gerçek. eğlence mekanları ses ve görüntü kirliğinin dibine vuruyor. her köşe başı eğlence mekanı. çok turist var. turizm krizinde bile çok turist vardı yani. ağlıyorlar iş yapamıyoruz filan diye ama gelen turistlerin parasız turist olmasından dolayı bu. kiralar normal. çarşı+pazar+banka+avm+mağazalar mevcut. suç oranı çok yüksek. daha fazla yazmıyorum. rezalet çünkü.

göynük: kemerden hiç nasibini almamış küçük bir kasaba. güzeldir. ama doğa harikası beklemeyin. tüm ihtiyaçlarınızı kemerden gidereceksiniz. araba şart.

antalya merkezi de hiç yazmıyorum. biz yaptık bir hata arkadaşınız yapmasın. antalya merkeze taşınmayı düşünen herkesi bir şekilde caydırdım. caydıramadıklarım da yavaştan hayıflanmaya başladı. öyle bir yer antalya.

antalya yaylaları derseniz üçoluk ve feslikan benim favorim. antalya merkeze yakın yaylalar bunlar. üçoluk bildiğiniz köy. rakım 1300. arsa fiyatları tavan yapmaya başladı. kiralık birkaç ev var. doğası güzel. orman köyü zaten. hani ben sakin yerde yaşarım hem de büyük şehre yakın olup işim düşünce hallederim derseniz ideal. antalyaya 50 km. araba şart.

feslikan da 2000m rakıma sahip. arsalar çok pahalı olmasa da pahalı. kiralık ev zor. aramak lazım. orman köyü. güzel.

bir de kaşta gömbe var. kızılderili olsaydım kesin orada yaşardım.
0
mind mischief
(16.03.18)
Merkez gayet leş her yer ses ben demreyi çok seviyorum.denizi olan bir anadolu köyü gibi düşün derim .
0
birdposing
(16.03.18)
Süper, çok teşekkürler.

@mind mischief harikasınız. Kaş, finike ve kumluca en uygun seçenekler gibi, buralardaki evlere bir bakacağız. Olmazsa Kalkan'ı da düşüneceğiz. Yaylaları kışın soğuk olur diye eledik. Bu arada bana da ilerisi için bazı fikirler verdiniz :)
0
🌸naoko
(16.03.18)
kaş köyleri +1
0
kaset
(16.03.18)
(1)

istanbul'da adam akıllı ingilizce öğreten bir kurs var mıdır?

hayir ne alakasi var
kurstan daha yararlı olduğunu düşündüğünüz şeyleri de paylaşabilirsiniz. grammer bilip konuşamamak çok canımı sıkmaya başladı. yardımcı olursanız çok sevinirim
kurstan daha yararlı olduğunu düşündüğünüz şeyleri de paylaşabilirsiniz. grammer bilip konuşamamak çok canımı sıkmaya başladı. yardımcı olursanız çok sevinirim
0
hayir ne alakasi var
(04.05.17)
İhtiyacınız olan şey kurstan çok konuşma pratiği gibi duruyor. Couchsurfing toplantılarına gidin, sohbet edin. Reddit, imgur gibi sitelerde yorumlaşın, sohbet edin. İlgilendiğiniz bir konuda fikirlerinizi, duygularınızı İngilizce anlattığınız bir podcast de başlatabilirsiniz.

Dilbilgisi veya kelime bilginizi geliştirmeye ihtiyacınız varsa Duolingo'yu kullanabilirsiniz.
0
naoko
(04.05.17)
(6)

Acvue Oasys vs Bausch and Lomb

mukrime
Merhabalar, 5 senedir Bausch and Lomb kullanıyorum. Açıkçası pek bir şikayetim de yok ama acaba daha iyi bir lens var mı diye değişik lens arayışına girdim ve Acuvue Oasys i duydum. Önerir misiniz?Teşekkürler.
Merhabalar,

5 senedir Bausch and Lomb kullanıyorum. Açıkçası pek bir şikayetim de yok ama acaba daha iyi bir lens var mı diye değişik lens arayışına girdim ve Acuvue Oasys i duydum. Önerir misiniz?

Teşekkürler.
0
mukrime
(28.04.17)
ben uzun yıllar oasys kullandım. çok memnundum. göz kuruluğu için özellikle tavsiye ediliyor.
0
bordeaux
(28.04.17)
Merhaba,

Yıllarca b&l purevision, purevision 2 ve purevision 2hd kullandım. Artan göz kuruluğu ve baş ağrısı sebebiyle doktora gittiğimde oasys'i önerdi. Sanki b&l'a kıyasla daha hafif, yumuşak bir lens. Haliyle daha rahat geldi bana, iki yıldır da oasys kullanıyorum, şimdilik memnunum.
0
md11
(28.04.17)
Ben de 1 yıl önce B&L'dan Acuvue Oasys'e geçtim. Kuruluk, kıvrılma falan hiç olmadı, gayet memnunum.
0
naoko
(28.04.17)
1,5 senedir kullanıyorum, son derece memnunum..
0
Lethe
(28.04.17)
Ben de b&l kullanıyordum oasyse geçtim, tek şikayetim aylık değil 15 günlük bir lens olması, en azından prospektüsünde öyle yazıyor. Ama oldukça rahattır gece uyuduğumda dahi sıkıntı çıkartmıyor.
0
bir nick var benden iceri
(28.04.17)
eskinin air optix şimdilerin oasys kullanıcısıyım. lens kullanmaktan ötürü bende göz kuruluğu oldu doktor bi süre kullanma dedi. 4-5 sene kullanmadım hiç. oasys kullanmaya başladım ama geçmedi göz kuruluğu. bir de benim şöyle bir sorunum var lensli iken birinin gözlerine hayatta bakamıyorum gözlerim hüngürt foşurt ağlıyormuş gibi gözyaşlarım pınarlarından boşalıyor ama normalde kuruluk yapıyor. böyle bı anımdır. ama bu bence bünyesel bişey bana kuruluk yapan lens size yapmayabilir. bi deneyin.
0
dedim ben sana
(28.04.17)
(16)

Evde spor yapmak çok mu imkansız?

fraise
Spor salonu üyeliğim bu ay bitti, zaten salondan da memnun degildim. Herkese benzer program yazıp gönderiyorlar, hocalara soru soracağın zaman bile 10 dakika bekliyorsun, pilates vs gibi grup derslerinde 20 kişiyi aynı anda kontrol etme imkanları olmadığı için hareket doğru mu yanlış mı anlamıyorsun
Spor salonu üyeliğim bu ay bitti, zaten salondan da memnun degildim. Herkese benzer program yazıp gönderiyorlar, hocalara soru soracağın zaman bile 10 dakika bekliyorsun, pilates vs gibi grup derslerinde 20 kişiyi aynı anda kontrol etme imkanları olmadığı için hareket doğru mu yanlış mı anlamıyorsun bile. Etrafımızda yakın eli yüzü düzgün başka spor salonu yok. E uzakta olana 3 gun gidip bırakacağım kesin gibi. Özel pilates derslerine baktım ama onlar da haftada 2 saat oluyor maksimum.

Evde bos gibi olan bir oda var. Oraya ağırlık seti vs alsam, erkek arkadasimin küregi var bir tane, sitemizin bahçesinde de koşu parkuru var. Bir de nike'in spor programı varmış; onu da indirsem böyle bir kombinasyonla spor yapamaz miyim evde? İlla spor salonundaki aletler mi gerekir? Ne yapmak gerek? Teşekkür ederim şimdiden herkese.
0
fraise
(06.03.17)
evde tabii ki yapılır. aletsiz spor aplikeyşınları da var. ama çevresel motivasyon da isteyebiliyor insan psikolojisi. onun için de forumlar, gruplar, siteler filan var. Gerçekten iletişim, paylaşım, destek etkisi fark ediyor bazıları için, öyle bi örnek vidyo izlemiştim geçen. Bulunca atarım.
Görev görev hareketleri listeleyen bi çalışma programı faydalı olabilir.

bahsettiğim vidyo: www.youtube.com

bunu da @otonomo paylaşmıştı, orda görmüştüm.
0
neynep
(06.03.17)
evde yapmanin tek sikintisi motivasyon. yoksa cok rahat yapilir. bir bedel odemeyeceginiz icin evde yapmaya baslayin. motivasyonunuza gore yeni bir care bakarsiniz.
0
carabelli
(06.03.17)
Yutupta Walking at home vb videoları izleyip eşlik et. body weight Workout at home for women

Yaz seç beğen işte. Isınmayı unutma
0
hasmetizm 2046
(06.03.17)
Gram altın, 12 aydır gidiyorum. Sıkıntım sadece program değil. Adamlarin bilgili olduklarına inanmıyorum. Burada özet geçtim. Ayrıca alet sırası vs durumundan da sıkıldım. Etraftaki düzgün tek spor salonu (en azından hijyenik, lüks sayılabilir) orası olduğu için insan sayısi da fazla. Kesinlikle gitmeyeceğim o salona.
0
🌸fraise
(06.03.17)
koşu parkurunuz zaten varmış. bir kondisyon bisikleti, ağırlık seti ve müzik sistemiyle bence olur.

deneyin, belki de evde daha iyi motive olacaksınız.
0
filteria
(06.03.17)
Ben bir tane rack 100 kilo ağırlık plakası ve bir olimpik barla ömrümün sonuna kadar hiç salona gitmeden salona giden herkesten daha çok verim alabilirim evde. Yani evde spor yapılır ama gerekli ekipmanlarla yapılır, yetersiz ekipman ya da sadece vücut ağırlığıyla yapılan antrenmanlar illa ki bir yerden sonra gelişimi durdurur olduğun yerde saymaya başlarsın. Yani gerekli ekipmanın varsa evde de yapabilirsin, salon zaten sana oradaki ekipmanı kullanma olanağı veriyor, ekstra bir olayı yok. Ben motivasyon olayını çok doğru bulmuyorum, bir işi yapmak için motivasyona ihtiyaç duyan insanlar dünyanın en tırt insanlarıdır bana göre. Bir şeyi yapacaksan yaparsın, bunun için motivasyona ihtiyacın olmaz.
0
angelus
(06.03.17)
Benim de üyeliğim bitti.
parkta yapmaya başladım.Ağırlıkları fln da götürüyorum hatta :D

Evde hoplama zıplama kısmını çok rahat yapamadıgım için dışarda daha iyi oluyor,şu aralar havalar da güzelken.

Şu an işe yarayıp yaramadıgını bilmiyorum 2. haftam henüz ama p90x3'e başladım program olarak.
Eskiden beachbody egzersizlerini yapamadığım için bırakmıştım ama bu sefer yapıyorum, o yüzden devam ederim diye düşünüyorum.Sıkıcı değil her gün ayrı bir çalışma prog. var zaten.
0
demoniclewinsky
(06.03.17)
dört aydır evde yapıyorum kedim ile beraber. ip atlarken sekronize sorunu yaşıyoruz sadece. onun dışında her şey çok güzel :)
0
tthet
(06.03.17)
ben burada her zaman diyorum evde spor yapılmaz.

teoride evet olur. koşu bandı, kondüsyon bisikleti, en az 3 farklı dambıl ağırlık, bench, halter etc. bunları sağlayabilirseniz olur fakat bunların sadece koşu bandı bile 1 yıllık spor salonu üyeliği maliyeti. totalde en az 3-4 yıllık üyelik yatırımını eve yapabilecekseniz olur. motivasyon sağlayacaksanız daha da güzel olur.

aletsiz spor geyiklerini ben pek desteklemiyorum. ciddi hatalar yapıyor insanlar sonra bilmem ne bağını zedeleyebilirsiniz. kaslarınızı geliştirirken sıkıntılar çıakbilir etc.

komşulara ama hayvan gibi ses gidiyor bu aletlerin kullanımında. özellikle bisiklet ve koşu bandı. halteri, dambılı yere çok çok hafif bırakmanız gerek. diğer pistonlu ya da bantlı/zincirli aletlerde vibrasyon yaratıyor çok rahatsız olabilir komşularınız.

o alet gereksiz, bunu aletsiz yapayım moduna girerseniz çok saçma işler olur, tüm gerekli aletleri alırsanız daha güzel olur spor salonuna göre.
0
kurnaz
(06.03.17)
Tamamen sana bağlı aslında. İlla spor salonundaki aletler gerekmez. Programını da hali hazırdaki programlardan belirleyebilirsin ama ben rastgele çalışmayı sevmiyorum misal, belli hedeflerim var. Nike'ın bahsettiğin programı hangisi bilmiyorum ama genel amaç fitleşmekse, böyle ortaya yazılmış programlar da işini belli ölçüde görür elbet.

Salondaki hocalar başlarda herkese aynı programı yazıyor evet, ama zaman geçtikçe diğerlerinden ayrılıyorsun. Aslında 12 ay geçmiş, az değil, salonun sorumsuzluğu sanırım.

Dediğin gibi kalabalık sorunu bizde de var. Hele ki yaz gelmeye başladı ya of, son 2 haftadır normalin iki katı kalabalık. Akşam 6-7 badını pas geçip, 8'den sonra gitmeye başladım ben de. Daha sakin oluyor.

Sonuç olarak, ben evde spor yapmayacağımı bildiğim için kendimi bir şekilde salona uyduruyorum. Salona gitmemin nedenlerinden biri de evden çıkmış olmak, evde sıkılıyorum. O yüzden ne kadar spor aleti de alsam ben evde yapamam:) Sen yaparım, evde olmayı severim diyorsan yaparsın. İmkansız değil, yapan bir sürü insan var. Bir de kendi başına fitness yapabilmek ve sonuç almak sağlam bilgi gerektiriyor bana göre, programını seçerken iyice bir araştırma yap derim.
0
peggy
(06.03.17)
fitnessblender.com
0
naoko
(06.03.17)
Devamlılık problemi yaşamayacağını düşünüyorsan olur.
0
arnold schwarzeneger
(06.03.17)
Bana sorarsan imkansiz ama 1.5 yildir evde yapani biliyorum. Vucudu da gayet iyi durumda.
0
stavro
(06.03.17)
bir dene kendini. bir ay mesela evde takil oyle karar ver. olur aslinda ama salondaki alternatifler evde zor. sonucta evde de kimse seni duzeltmeyecek. salonda en azindan sagda solda insanlara bakarak duzeltebilirsin kendini. programini degistirmek istiyorsan burden danis mesela. ya da agirliklari-tekrarlari degistir. kalabaliktan kacmak istiyorsan 8'i bekle. evine yakinmis nasil olsa.
0
jimicik
(06.03.17)
ben evde yapıyorum, sonuç alıyorum.

bir dumbbell ağırlık seti, barbell ve barfix bar işini görür. bende ekstradan koşu bandı da var ama dışarıda imkanın varsa ona gerek yok.

yapılacak bir sürü egzersiz ve program var yukarıdaki saydıklarımla. sırf barfix barda bile birçok hareket var karın kaslarını çalıştıran omza yönelik vb.

takıldığın bir yer olursa yaz, yardımcı olmaya çalışırım.
0
eindaclub
(06.03.17)
İyi de benim dusuncem 'beni destekleyenleri dinleyeyim, diğerlerine hiç kulak asmayayım' degil ki. Sadece o spor salonuna devam et demişsiniz, ben devam etmek istemediğimi açıkladım düzgünce. Ayrıca profesyonel sporcu ya da işin ehli filan değilim, daha sağlıklı yaşam için spor yapanlardanim. Bu sebepten duyuru açtım, yapabileceğime %100 emin olsam sormazdim. 2 ayda vücut alışacak demişsiniz mesela, ben 4 aydır programımı degistirtemiyorum hocalara. Başka spor salonu da aradım, bulamadım.


Şu aşamada birkaç alet alıp denemeyi uygun buluyorum. Yapamazsam, devam edemezsem başka bir arayışa gecerm.

Herkese cevapları için çok teşekkür ederim.
0
🌸fraise
(06.03.17)
(9)

eczacılık okuyanlar ne yapıyor?

antikadimag
herkes eczane açamaz değil mi? sermaye falan gerek ona. ilaç firmalarında işe giriyorlar desek yüzde kaçı böyle iş buluyor? etrafınızdan tanıdıklarınız ne yapıyorlar?
herkes eczane açamaz değil mi? sermaye falan gerek ona. ilaç firmalarında işe giriyorlar desek yüzde kaçı böyle iş buluyor? etrafınızdan tanıdıklarınız ne yapıyorlar?
0
antikadimag
(29.10.16)
hemen herkes eczane açıyor. büyük şehirlerde hastane karşısı olmadığı sürece çok büyük bir maliyet değil. ilaçları da devlet bir süre avans olarak veriyor, harcamanız olmuyor.
0
brakgn
(29.10.16)
Akademisyen olan var.
0
basubadelmevt
(29.10.16)
hiç iş arayan eczacı oluyor mu mesela? yoksa garanti meslek mi?
0
🌸antikadimag
(29.10.16)
Kuzenim akademisyen oldu. Eczane açmakta çok zor mesela degil
0
all girls dream
(29.10.16)
ilac firmalarinda uretimde, kalite kontrolde, argede, veya urun muduru gibi pozisyonlarda calisanlar var, hastanelerde calisanlar var. turkiyede eczacilik (cogu ulkede oldugu gibi) onemli ve populer bir meslek. yalniz eger okulu bitirdikten sonra avrupa, amerika gibi yerlere gidip calismak istiyorsaniz direk gidip oralarda okuyun derim cunku diplomanizi denklestirmek yillar surebilir.
0
naoko
(29.10.16)
Bir tanıdıgım dünya saglık örgütünde çalısıyor,eskisi gibi degilmis eczacılık para vs bakımından şimdi olsa direk dis hekimligi yazardım diyor puanları da artık dis hekimliginin gerisine düstü
0
lansta
(29.10.16)
doğuda bazı bölgeler hariç artık eczane açmanın bölge bölge kotaları var. ve batıda artık kotalar dolu. sıfırdan eczane açmak artık hadi yapalım deyince olmuyor. ama dediğim gibi, doğuda eczane açığı var.

yani eczane sahibi olmak istiyorsanız eczane devralmanız gerekiyor veya doğuya gideceksiniz. eczane devralmak da bu koşullar içinde cep yakar gibi duruyor.
0
tosiba
(29.10.16)
bakkal işletiyorlar. çünkü yaptıkları mesleği bakkallıktan farkı yok.
0
tchuck
(29.10.16)
Dükkanın önünde tavla oynuyorlar. Bi süreden sonra küçük esnafa dönüşüyorlar.
0
bigbadabum
(29.10.16)
(10)

Saraylı şatafatlı film önerisi

instant crush
İçinde süslü elbiseler giymis kadınlar, soylu erkekler, abartılı döşenmiş lüks evler, saraylar olsun. Konusu da cok dandik olmasın tarihi entrikali falan olursa guzel olur. Boyle bir şeyler izlemek istedi canim, size güveniyorum.
İçinde süslü elbiseler giymis kadınlar, soylu erkekler, abartılı döşenmiş lüks evler, saraylar olsun. Konusu da cok dandik olmasın tarihi entrikali falan olursa guzel olur. Boyle bir şeyler izlemek istedi canim, size güveniyorum.
0
instant crush
(23.09.15)
red g
(23.09.15)
eyes wide shut (tarihi değil ama entrika, şatafat var)
the leopard
0
lesmiserables
(23.09.15)
bryan fury
(23.09.15)
the great gatsby
www.imdb.com
0
naoko
(23.09.15)
keira knightley'nin oynadığı düşes
0
sayns
(23.09.15)
siyahliadam
(23.09.15)
tam bir şatafat filmi: marie antoinette
www.imdb.com
0
whimsical
(23.09.15)
Monaco prensesinin filmi vardi, filmin adini unuttum. Aradigin film o iste.
0
stavro
(23.09.15)
The Young Victoria
www.imdb.com

The Other Boleyn Girl
www.imdb.com

The Dushess
www.imdb.com
0
an engineer
(24.09.15)
barry lyndon
russian ark
goya
0
osmanyueksel
(30.09.15)
(3)

Kadıköy'den Ataşehir Mozaik Çarşı'ya en kolay nasıl giderim?

naoko
Toplu taşımayla tabii.
Toplu taşımayla tabii.
0
naoko
(06.02.15)
Kadıköy iskeleden 19E'ye binersen direkt önünden geçiyor.
0
10032007
(06.02.15)
aynen
0
jalal
(06.02.15)
Teşekkürler
0
🌸naoko
(06.02.15)
(1)

Kadıköy'de eczacı önlüğü nereden alınır?

naoko
Veya yakınlarda nerede vardır?
Veya yakınlarda nerede vardır?
0
naoko
(06.02.15)
Aynen, onlardan arıyordum. Çok teşekkürler.
0
🌸naoko
(06.02.15)
(1)

doğum günü temalı parça?

elektromaniac
bir arkadaşın doğum günü parça armağan etmek istiyorumşöyle alternatif türde yabancı bir parça söyleyebilirmisiniz?
bir arkadaşın doğum günü parça armağan etmek istiyorum
şöyle alternatif türde yabancı bir parça söyleyebilirmisiniz?
0
elektromaniac
(27.07.09)
naoko
(27.07.09)
(5)

the beatles dont let me downla ilgili bir soru

hobele
elimdeki dont let me down mp3ünü dinliyorum. Past Masters, Volume Two albümünden. şarkının 01:43 saniyesinde bana "kesinlikle" deniyormuş gibi geliyor. ama orada ne deniyor bir türlü anlamıyorum. "kesinlikle" diyecek hali yok amcaların heralde. saçmalıyorum biliyorum ama doğrusunu öğrenmeden bu şark
elimdeki dont let me down mp3ünü dinliyorum. Past Masters, Volume Two albümünden. şarkının 01:43 saniyesinde bana "kesinlikle" deniyormuş gibi geliyor. ama orada ne deniyor bir türlü anlamıyorum. "kesinlikle" diyecek hali yok amcaların heralde. saçmalıyorum biliyorum ama doğrusunu öğrenmeden bu şarkıyı başka türlü dinleyemiyorum. bilen, anlayan, tahmin edebilen kimse varsa tahmin eder mi?
şarkı elinde olmayanlar buradan indirebilir.
rapidshare.com
0
hobele
(27.07.09)
hocam yalnız değilsin, steve's beatles page'da bunu tartışanlar olmuş. en mantıklısı "it's an E flat" gibi geldi bana. (yazıları büyütmen gerekiyor okuyabilmek için)

www.stevesbeatles.com
0
naoko
(27.07.09)
evet ööle bişey geliyor kulağa, hayırdır inşallah... gitar telinden falan geliyor da olabilir ama...
0
turuncu harpagon
(27.07.09)
yalnız olmadığımı bilmek bile içime su serpti ne yalan söyliyim. its an a flat mantıklı gibi ama anlamı ne ola ki.. hadi bakalım, bu gizem çözülür inşallah :))
0
🌸hobele
(27.07.09)
bu E flat denen olay mi notasına karşılık geldiği için, şimdi mi'den giricez gibi bişey herhalde. ama gerçekten de sornasında mi geliyor mu bilmiyorum :)
0
tepedeki psychedelic adam
(28.07.09)
ayrıca şurda da bunu tartışmışlar: wgo.signal11.org.uk
0
naoko
(15.09.09)
(10)

izmir'de küf

tepedeki psychedelic adam
nerde bu mağaza? kıbrıs şehitleri'nde bi de bornova sokağı'nda olarak iki taneymiş herhalde ama nerdedir tam olarak?
nerde bu mağaza? kıbrıs şehitleri'nde bi de bornova sokağı'nda olarak iki taneymiş herhalde ama nerdedir tam olarak?
0
tepedeki psychedelic adam
(27.06.09)
"KÜF

İzmir’in tek ikinci el mağazası

Alev Ozansay’un iki yıl önce Alsancak Bornova Sokağı’nda açtığı Küf, İzmir’de tek. Vitrini ünlü markaların tasarımları süslüyor. İkinci şubesi de Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde açıldı. İzmir sosyetesinin uğrak yerlerinden biri. Escada, Armani, Vercase, Ferre, Donna Karan, Vakko, Beymen, Mango, Zara’nın ikinci el giysi, çanta, ayakkabı ve aksesuvarlarını bulmak mümkün. Sezonda 1 milyar 200 milyona satılan bir paltoyu 100, Levi’s 501 jean pantalonu ise 20 milyon liraya almanız mümkün. Beş bine yakın çeşit bulunuyor. Küf’e her gün yeni mal geliyor. Adres: 1469 Sokak No: 6 Alsancak - İzmir. 0-232-465 15 18."

kaynak: www.zevkliyiz.net
0
dambil
(27.06.09)
ben de buldum böyle bişey de ordaki adres hakkında bi fikrim yok mesela. başka yerler referans alınarak tarif edilse daha iyi olur.
0
🌸tepedeki psychedelic adam
(27.06.09)
telefon numarası diyeceğim de aramışsınızdır gerçi?
0
dambil
(27.06.09)
bornova sokağındaki küf kapandı diye biliyorum. kıbrıs şehitleri caddesinde sevinçten girdikten sonra ilerle astsubay misafirhanesinin orayı geçince sola sap o sokağı dümdüz takip et sağda ikinci kordona gelmeden hemen önce göreceksin. ama dediğim gibi kapalı olduğunu hatırlıyorum. tabelası duruyor sadece.
0
hayvan gibi yazar
(27.06.09)
muzaffer izgü (ritz'in falan olduğu)sokağının sonunda "du fiesta"nın karşısında da öyle bir dükkan var diye hatırlıyorum. yanılıyor da olabilirim ama gitmişken bakarsın artık :\
0
baskaturlubirsey
(28.06.09)
Şey mi acaba, hani iletişim kitabevinin yanında yapı kredi kitap evi var ya. Onun üstü diye hatırlıyorum ama tamamen sallıyor da olabilirim.
0
naoko
(28.06.09)
kıbrıs şehitlerinde yapı kredi yayınlarının üst katıydı kapanmadıysa.
0
theunforguven
(28.06.09)
o fiesta'nın karşısındaki başka bi yer diye hatırlıyorum. şu yapı kredinin üstüne dikkat etmemiştim ama hiç oraya bi de hayvan gibi yazar'ın dediği yere bakıyım o zaman.
0
🌸tepedeki psychedelic adam
(28.06.09)
yapı kredinin üstünde mi? hımm hiç dikkat etmedim ancak öyle bir yer olduğundan şüphelitim çünkü bahsi geçen yerde masaj salonu ve yoga salonu var ya da ben feci yanılıyorum.

tepedeki psychedelic adam;

bu şehitler caddesinde juke box var astsubay konuk evin e gelmeden evvel onun karşısındaki parkın hemen yan tarafında emoların takıldığı bir sokak var(hazır gitmişken bol bol gülersin) ordan 30 metre yürü sağda ikinci el satış yapan bir yer var adı küf olmayabilir ama böyle bir yer var.
0
hayvan gibi yazar
(02.07.09)
@hayvan gibi yazar:

o dediğin yer logos herhalde. biliyorum orayı. ama orası da kapanıyordu ya da alt kattaki o giyecekler filan elden çıkarılıyordu. böyle bişeyler vardı sanki ama uzun zamandır gitmedim o tarafa. oraya da bakıyım bi ne olmuş.
0
🌸tepedeki psychedelic adam
(03.07.09)
(5)

google reader vs netvibes

bushwacker
selamlar,sonunda dayanamadığıma karar verdim ve artık rss kullanmaya başlayacağım. zaten benim gibi teknoloji düşkünü bir insanın bu kadar dayanması bile bir mucizeydi.fakat google reader mı kullansam yoksa netvibes mı, karar veremiyorum. ikisini de kullananlardan artı ve eksi yönlerini alabilir miy
selamlar,

sonunda dayanamadığıma karar verdim ve artık rss kullanmaya başlayacağım. zaten benim gibi teknoloji düşkünü bir insanın bu kadar dayanması bile bir mucizeydi.

fakat google reader mı kullansam yoksa netvibes mı, karar veremiyorum. ikisini de kullananlardan artı ve eksi yönlerini alabilir miyim acaba?

teşekkürler şimdiden
0
bushwacker
(18.06.09)
google reader kullaniyorum ben gayet guzel cali$makta. digerini bilemeyecegim fakat istenileni veriyor google
0
astaroth
(18.06.09)
ben de diğerini bilemeyeceğim ama google reader kullanıyorum, gayet kullanışlı.
0
rectoa
(18.06.09)
google reader candır.
0
cerahat
(18.06.09)
google reader ftw!
0
carnicero
(18.06.09)
netvibes'ın arayüzü daha bi karmaşık geliyo bana, google reader çok açık, her bişey rahatça ayarlanıyor. eminim aynı fonksiyonları netvibes da görüyodur ama yine de google reader derim, tipi güzel arkadaş.
0
naoko
(18.06.09)
(9)

PSP vs PS2

bir zamanlar cocuktum
Merhaba sevgili oyun sever ortayaşlı güruh,Aslında sorum başlıktanda belli "artık yeter ulan bu hayat böyle geçmez" deyip bir playstation almaya karar verdim. Şimdilik ps3 almayı düşünmüyorum tabi, aklım psp ile ps2 arasında gidip geliyor ki asıl sorunum da tam burada ortaya çıkıyor. Şimdi anladığım
Merhaba sevgili oyun sever ortayaşlı güruh,

Aslında sorum başlıktanda belli "artık yeter ulan bu hayat böyle geçmez" deyip bir playstation almaya karar verdim. Şimdilik ps3 almayı düşünmüyorum tabi, aklım psp ile ps2 arasında gidip geliyor ki asıl sorunum da tam burada ortaya çıkıyor.

Şimdi anladığım kadarıyla psp ps2 oyunlarının hepsini çalıştıramıyor ya da ps2 oyunlarından bazı grafiksel ödünler verilip çalıştırıyor (yok öyle değilse nasıl ps2de ancak dvdye sığan bir oyun psp'de 80-90 mb sığıyor, yeni bir teknoloji geldi de biz hala taso zamanlarında mı kaldık?) veya psp dki oyunlar uzunluk olarak çok kısa oluyor iki üç saatte bitiyor (sanırım god of warın psp için yapılmış olan oyununda böyl bir şey vardı).

Yok eğer benim bildiklerim yanluışsa bu psp bütün ps2 oyunlarını aynen ps2de olduğu gibi cillop gibi çalıştırıyor ise durduğum kabahat hemen alayım bir tane.

hımm bunun dışında tabi psp şöledir ps2 böledir bence bunu al şeklindeki hertürlü tavsiye çok makbule geçecektir.

Son not: kullanım açısından pek bir farkları yok benim için genelde her ikisinide evde oynarım büyük ihtimalle, tabii arada yolda film izlemek oyun oynamak aktivitelerinide yaparım psp alırsak eşşek değiliz elbet.
0
bir zamanlar cocuktum
(01.06.09)
bu durumda psp almanı tavsiye ederim. ayrıca ps2 oyunlarını psp'de oynamıyorsun. oyunlar psp için özel olarak yapılıyor ve boyutları da 80 90mb değil 400-1300 mb arasında değişebiliyor. ve umd isimli ufak cdleri kullanıyorlar. ben de psp kullanıcısı olarak sana ps2 yerine psp almanı tavsiye ederim. sonuçta ps2 modası geçmiş ve üstüne yeni bir versiyonu çıkmış bir alet. ps2 alırsan yine oynayabileceğin bir sürü güzel oyun var fakat psp için aktif olarak oyunlar yapılmaya devam ediyor ve 3000 serisi daha yeni çıktı. ayrıca film, dizi izleyip müzik dinleyebilirsin. istersen televizyona bağlayıp kullanabilirsin bile.. psp'deki oyunların o kadar da kısa olduğu söylenemez. god of war'ı yardım almadan 3 saatte bitirirsen eğer senden büyük yoktur..
0
bibbolo zippo
(01.06.09)
sanırım demek istediğimi tam anlatamadım:) özet olarak şöyle sorayım, mesela gta psp versiyonu ile ps2 versiyonu arasında grafiksel bazda veya oyunun uzunluğu bazında bariz farklar var mıdır?

benim için önemli olan oyun kalitesinden ödün vermemek diyeyim.

@bibbolo zippo; 3-4-5 saat zaten çok kısa değil mi ki, mesela normalde god of warı ps2de bitirmek en aşağı bir iki gün alır diye biliyorum.
0
🌸bir zamanlar cocuktum
(01.06.09)
henry gale
(01.06.09)
psp de b.zipponunda dediği gbi ps2 oyunlarını oynayamıyorsun onlar psp ye özel oyunlar..bende ikisinnde yeri ayrı evde ps2..yatarken ve dişarda da psp.. imkanın varsa yada ucuza bulursan ikisinde al derim..harika bişeylerr..
0
annemadamolgeldedi
(01.06.09)
psp de gow'u 7 günde bitirdim misal. akşamları 1-2 saat oynayarak.
psp mi ps2 mi dersen psp tabi en mantıklısıdır. ama ben sana bir seçenek daha sunayım niyeti bozmuşken bütçen varsa xbox360 al de hayatın tadına var.
0
ozdek
(01.06.09)
neden ps3 düşünmüyorsunuz?
0
naoko
(01.06.09)
kolpa ps3 ü var xbox360 tavsiye edebilirim
0
yuto
(01.06.09)
@naoko ps3 şu an için çok pahalı gelmekte gözüme, ayrıca birde psp için yeni versiyonu çıkacak diyorlar, şimdi alıp iki ay içinde yenisi çıkarsa verdiğim parayada yanarım:) (bkz: psp go)
0
🌸bir zamanlar cocuktum
(01.06.09)
2. el xbox360'ların fiyatları çok düştü. tabi çok dikkat edip araştırıp deneyip almak lazım ikinci el. çünkü xbox 360'larda 3k denen bir olay var. makinanın üstünde 4 tane ışık var ve üçü aynı anda kırmızı yandığında makina kullanılmaz hale gelmiş demektir. yeni çıkan jasper board'lu xbox 360'lar bu konuda daha dayanıklı. zaten içine fan taktırıp dikkatli kullandığınızda sorun çıkacağını sanmıyorum. sıfır jasper boardlu xbox 360 arcade'lerin (harddisksiz olan modeli) 500 TL civarında. ikinci el jasper boardlu olan biraz zor bulunuyor fakat falcon boardlular var. bunların fiyatı 400 TL'ye kadar düştü. ikinci el almayı düşünürseniz bence 400 TL verip PS3 ayarında, kopya oyun da oynayabileceğiniz xbox360 almak daha mantıklı. tabi dediğim gibi sağlamını bulmanız lazım.
0
uckac
(01.06.09)
(12)

Kontak lens ama hangisi?

ventiquattro
Selamlar gözlerini kısa kısa etrafa bakanlar,Yıllardır gözlük kullanıyorum, numaralar yüksek olduğu için güneş gözlüğü kullanamıyorum. " e numaralı cam niye almıyorsun" diye sorar gibi oldunuz a dostlar fakat, numaralaın yüksekliği neticesinde camlar şişe dibi oluyor, güneş gözlüğüne hiç yakışmıyor.
Selamlar gözlerini kısa kısa etrafa bakanlar,

Yıllardır gözlük kullanıyorum, numaralar yüksek olduğu için güneş gözlüğü kullanamıyorum. " e numaralı cam niye almıyorsun" diye sorar gibi oldunuz a dostlar fakat, numaralaın yüksekliği neticesinde camlar şişe dibi oluyor, güneş gözlüğüne hiç yakışmıyor. inceltmeye de her model olmuyor olursa da 600tl civarı cam fiyatı veriyorlar. şimdi diyorum ki lens takmaya başlar güneş gözlüğü kullanabilirim. ama lensin kullanımı bir dert alışamayabilirim diye aradabir gözlük aradabir lens devam ederim. yazları lens mis gibi olabilir diyorum. kararlıyım alıcam deniycem fakar soru şu;

Hangi marka lens alınmalıdır?

Bu arada lens için önemi var mı bilmiyorum çeşidi cinsi için ama numaralar,

sağ: -5,50 miyop, -0,50 astigmat
sol: -4,25 miyop, -2,00 astigmat

gözlüğü çıkarttım mı herşey full motion blur effect yani.

acil bilgi beklemekteyim, bu akşam alıp pazar günü bir deneyeyim bakalım. eğer ellerinde varsa adamların bu numaralar.
0
ventiquattro
(30.05.09)
şu marka lens demek çok zor. mesela sözlükte herkesin tavsiye ettiği acuvue benim gözlere gitmedi. ama kimsenin beğenmediği purevisionı 2 yıldır sorunsuz kullanıyorum. işin biraz deneme yanılmaya kalmış. denemen için verilenler sana yardımcı olacaktır karar verme konusunda.
0
ency
(30.05.09)
marka önerim kesinlikle bausch & lomb, yüzyıllardır kullanıyorum, mis gibi, hiç sorun yaşamadım. Ama bi günde alamayabilirsiniz lenslerinizi çünkü ellerinde tam sizin numaralarınızda (bi de sizde astigmat da var, hazırlanması daha uzun sürebilir) lensler bulunsa bile bir de gözünüzün çapının bilinmesi gerekiyor. Onun için ya siz bi doktora gidip ölçtürüyosunuz veya lens satılan yerde kendi doktorları oluyor ona ölçtürüyosunuz. Yani lenslerinize kavuşmanız toplamda en az bi 3 gün alır gibi. Yine de çok tavsiye ederim, süper rahat bi olay ve hemen de alışırsınız korkmayın.
0
naoko
(30.05.09)
benim de göz numaralarım sizinkilere çok yakın.
gidin büyük bir gözlükçüye anlatın,ilk kez kullandığınızı ve hangi markayı tercih etmeniz gerektiğini bilemediğinizi filan söyleyin.
Size tek günlük deneme lendi verebilirler veya baya ucuza satabilirler 5tl gibi bişeye.
farklı markalardan ya da aynı markanın farklı serilerinden takın deneyin.o bir günlükleri temizlemesini düzgn yaptığınız takdirde 3 gün kadar kullanabilirsiniz.
denedikten sonra karar verirsiniz.hangisi en rahatsa onun aylıklarından sipariş edersiniz.
ben öyle yaptım en azından.
0
afush
(30.05.09)
Oasis kullanıyorum ve çok memnunum. Ama lens işi çok kişisel olduğu için yine de en iyi doktorunuzla konuşup, gözünüzün çapına ve yapısına uygun bir lens edinmenizi tavsiye ederim.

Şöyle de bir şey var, belli başlı kriterler belirlendikten sonra, 2-3 marka arasında kaldıysanız, deneme yanılma yolu ile öğreneceksiniz.

Lenste ve solüsyonda cimrilik edilmemeli, sözkonusu olan gözünüz, bu da bir tavsiye olsun.
0
mavi karanlik
(30.05.09)
lens markası önerisi olarak FOCUS AIR lensler var. güzeldir.
0
head
(30.05.09)
bausch&lomb candır. bir de kimse pek bahsetmiyor ama, solüsyon olarak alcon un opti-free markalı ürününü tavsiye ederim. yeşil kutuda.
0
the dream seller
(30.05.09)
kesinlikle ama kesinlikle
(bkz: focus night and day)
0
chilar
(30.05.09)
haydaa. her yeri aradım illa gelin muayene edelim diyorlar. kapı gibi reçetem var ama işte lens muayenesi ayrıymış. neyse şartsa bu muayene gidicem. bu arada johnson and johnson un oasys leri varmış bide advance leri. ikisinden birini alacağımdır. inşallah sorun çıkmaz. sağolun ilgi alakaya. bu arada haftaiçine ertelendi çabuk olmayacağından extra önerisi/uyarısı olan varsa eklemekten çekinmesin lütfen..
0
🌸ventiquattro
(30.05.09)
lens için korkmaya gerek yok "kullanabilir miyim acaba" diye..
ben kullanabildikten sonra herkes kullanabilir, temin ederim sizi :))

ilk başlarda çok zorlar ama alıştıktan ve bir iki basit kuralına dikkat ettikten sonra harika bir şey lens, gözlüğe ne gerek var..

marka olarak da yıllaaaarrrdır (8 yıl olmuş) "bausch & lomb" kullanırım.. gayet memnunum..

yalnız şu önerimi bence ciddiye alın;
bence günlük (sabah tak, yatarken çıkar) tipi lens almayın.. onların kullanımı zordur ve ilk kez lens kullanan birisi kesinlikle eminim ki o tip lenslerde bir göz iltihabı yaşar, hastane hastane koşturur..
bu sebeple sabit lens alın bence.. banyoda, yatarken falan çıkarmıyorsunuz.. çok rahatlık oluyor.. böyle kıvrılıverip yarım saat kestirecek ortam buluyor insan, sabah tak - akşam çıkar tipi lens varsa çok büyük sorun oluyor.. ama sabit lens varsa umrunda değil, kıvrılıp uyuyuveriyorsun.. banyoda, havuzda falan da çıkarmıyorsun.. 6-7 güne bir gece çıkarıp sabaha kadar solüsyonda bekletiyorsun, sabah takıp 6-7 gün gene ellemiyorsun gözünde ;))

bi de gözünüzde sadece miyop olsa idi, dükkana gider, 15 dakkada lensinizi alır çıkardınız, ancak astigmat - miyop karışık, o lens sipariş edilecek 2-3 güne anca gelir..

bi de astigmat bozukluğunu düzeltmek konusunda lensten pek bişi beklemeyin.. lensler miyopi'yi düzeltiyor, astigmatı pek beceremiyor düzeltmeyi ;))
0
fuck milk get beer2
(30.05.09)
Siz araştırmışsınızdır yine ama şunu söyleyeyim astigmat olunca lensler bildiğimiz lenslerden çok farklı oluyor. Miyop lensleri gaz geçirgen denen tipte, 7 gün gözüden çıkarmana bile gerek olmayan (bazı modellerinde) ve yumuşak lenslerdir, astigmat lensleri ise oksijen geçirgen denen tipte sert ve hem uzun süre kullanması hem de alışması zor olan lenslerdir.

Bu yüzden atıyorum b&l lensler iyi diye okuduğunuz yazılarda bahsedilen lensin sizin alacağınız (varsa) b&l lensle alakası olmayacaktır haberiniz olsun...
0
selimse
(30.05.09)
astigmat lenslerini artık yumuşak yapıyorlar ama yurtdışından getirtmeniz gerekiyor...
0
ilse
(31.05.09)
Advance de kullandım Oasis de. İkisi arasında kaldıysanız son karar olarak, Oasis alın. İlk çıktığı günden beri onu kullanırım. Gerçekten rahattır.

Night & Day de kullandım bunlardan önce, biraz daha sert gelmişti bana. Bırakmıştım o yüzden.

Ama hepsi kaliteli lenslerdir, yine de benim tercihim Oasis. Aklınıza yatanı alın.

Bir de, Optifree ilk zamanlar iyiydi ancak solüsyonda çıkan bir şey yüzünden bir ara piyasadan kaldırılmıştı şimdi yine çıktı aklınızda bulunsun. Ben Renu kullanıyorum, yenilediler de, çok rahat ve diğer solüsyonlardan 3 ay daha fazla muhafaza ediliyor kapağı açıldıktan sonra.
0
mavi karanlik
(03.06.09)
(5)

kayip yazarlik ve cope giden entry ile alakali soru acil.

la traviata
lutfen kesin bilen cevaplasin,diyelim ki on tane entry sildim (cope attim) ve sonrasinda da kayip yazar oldum 1 haftaligina. 1 hafta sonrasinda o sildigim entryleri copte bulur muyum, yoksa yeller mi eser?edit: tesekkurler, harikasiniz.
lutfen kesin bilen cevaplasin,

diyelim ki on tane entry sildim (cope attim) ve sonrasinda da kayip yazar oldum 1 haftaligina. 1 hafta sonrasinda o sildigim entryleri copte bulur muyum, yoksa yeller mi eser?

edit: tesekkurler, harikasiniz.
0
la traviata
(29.05.09)
bildiğim kadarıyla çöpte durur onlar
0
naoko
(29.05.09)
bulursun pek tabi. ben 3 ay sonra bile bulmustum, bir sey olmaz merak etme.
0
sourlemonade
(29.05.09)
cope atilan entrylerin uzun bi sure kaldigini biliyorum ama kayip yazarliktan donus olayi yuzunden iste emin olamadim.
0
🌸la traviata
(29.05.09)
ya hu ben hesabi kapattim da geldim, bir sey olmaz merak etme :)
0
sourlemonade
(29.05.09)
ssg çöpleri temezlemediği için yıllar geçse de hiçbir şey olmaz.
(bkz: #12449083 )
0
oztokyolu
(30.05.09)
(16)

öss'de yanıma ne alsam?

1001gecemasallariyla1002gece
sınava 1 aydan az bir süre kaldı, ben de yanıma sınavda tıkınmak için ne alsam diye düşünmeye başladım... şunu alma şöyle sorun yapıyor, bunu al şöyle iyi falan diyecek en taze deneyim de buradadır diye düşünüp geldim ey duyuru ahalisi!su zaten alıcam ondan onu söylemeye gerek yok :)bonus soru da va
sınava 1 aydan az bir süre kaldı, ben de yanıma sınavda tıkınmak için ne alsam diye düşünmeye başladım... şunu alma şöyle sorun yapıyor, bunu al şöyle iyi falan diyecek en taze deneyim de buradadır diye düşünüp geldim ey duyuru ahalisi!

su zaten alıcam ondan onu söylemeye gerek yok :)

bonus soru da var: şu son günlerde yapmış olup da acayip faydasını görmüştüm dediğiniz çalışmalar var mı?

çok teşekkürler şimdiden...
0
1001gecemasallariyla1002gece
(28.05.09)
sinavdan once fazla miktarda kavun, kayisi falan yemeyin, fazla kahve icmeyin, sinav esnasi icin de glisemik indeksi yuksek herhangi bi karbonhidrat alabilirsin.

uzum suyu olur, dandik meyve sulari olur, kesme seker veya $u meyveli olipsler olabilir. hic birini denemedim gerci, ben yanima sadece o zamanlar isostar diye bi icecek vardi, ondan almistim.
0
osuruklu
(28.05.09)
kuru üzüm almıştım ben.
topik falan da olabilir, ses çıkarmaz yerken haşur huşur.
deneyim taze değil ancak yaklaşık 12 13 yıllık.
0
domine deyus
(28.05.09)
2005 girişli konuşuyor: su, 2 uçlu kalem, 1 kutu uç, 2 silgi (biri düşer yuvarlanır ve uzaklaşır diye:), 1 meşhur sınav kalemi, olips limonlu-portakallı şeker. kostüm de düz siyah tişört, atkuyruğu saçlar, kot ve konvers. arz ederim :)

yalnız bak şekerin zihin açıcı ve kan şekerini yükseltici etkisi 30 dk imiş. sonrasında eskisinden de beter oluyormuşsun. o yüzden bu ince uzun paketler oluyor ya ondan al. hem çok bulunur hem de hışırdayıp diğerlerini rahatsız etmez.

ha unutmuşum editliyorum: başarılar :)
0
drink the stars
(28.05.09)
kot giymek bence pek doğru olmaz ya, spor şortu giyin, nolacak (: bi de eğer klimalı bir yerde giriyorsanız mutlaka yanınıza hırka veya benzeri bir şey alın, üşürsünüz falan. mutlaka kağıt mendil de alın, insanlık hali ne olacağı belli olmaz, eliniz falan kesilir bir şey olur...
0
anoktak
(28.05.09)
süperim yalnız tıkınacak yazdığını görmemişim :P neyse silmeyeyim belki faydalı olur (: cevapları okuyunca direk başlıktan sonra, ne giyebileceğiniz bile yazıyordu şaşırmışım.
0
anoktak
(28.05.09)
yicek falan almayin bence de, yicek zaman da olmuyo zaten
tek soyleyebilecegim suyu da manyak gibi surekli icip durmayin, 30. dakikada cisi gelmis ve 2 bucuk saat boyunca cisini tutmaya kasmis bi insan olarak soyluyorum
rahat olun ne istiyosaniz giyin, her zaman yaptiginiz kahvaltiyi yapin, denemeye gider gibi gidin
0
cisterna
(28.05.09)
olips ve biraz kuru üzüm iyi olur bence çünkü arada bir şeyler atınca ağzıma daha iyi geldiğini hissediyorum yani gerçekte gelmiyo da olabilir de türkçe sorularında falan uyumamı engelliyor en azından.. bunu keşfetmiştim deneme sınavlarnda :)
rahat bi şort, tshirt, bi tane fermuarlı kapşonlu bi şey almayı düşünüyorum yanıma. selpak direk olmalı zaten hiç belli olmuyor benim burnum.

bir de sınava itü denizcilik fakültesinde gireceğim, klima var mıdır amfilerde? olsa çok kral olur aslında :)

ayrıca çok teşekkür ederim öneriler için :)
0
🌸1001gecemasallariyla1002gece
(28.05.09)
normalde deneme sınavlarına girerken yanınıza ne alıyosanız onu alın, ekstra bişey götürmeyin. bi de sınavdan önceki gün dışarda (deniz kenarı olur, çimlik bi yerler olur) gezin dolaşın, açılın, mümkünse arkadaşlarla gidin.
0
naoko
(28.05.09)
bir boş şişe iyi olur, hani çok sıkışırsın ama tuvalete izin verilmez.. (erkeksen tabii)

başarılar :)
0
hicazkar
(28.05.09)
niye birşey alma derdindesiniz ki? 3 saat 15 dakika birşey yemeden durulabilir gayet. ve yanına birşey alıp sınavda onu açarken ses yapana çok fena küfürler hazırlamışlar. ben etmiştim ordan biliyorum.
0
prodeq
(28.05.09)
bir şey alma derdindeyim çünkü dikkatim kolay dağılıyor ve olips vb şeylerle daha kolay topluyorm yani psikolojik de olabilir tabi ama riske atmaya gerk yok bnce. bir de eğer pakedi ses çıkartıcak bir şey götürmeye karar verirsem zaten ona göre evde bi streç falan ayarlayıp götürürm kimsenin dikkatini dağıtmayı düşünmüyorum yani.. ince uzun paketli olips bi parça da kuru üzüm streç filmin içinde yeter işte, ses de yapmaz.
0
🌸1001gecemasallariyla1002gece
(28.05.09)
girdiğim sınavlarda, olips gibi paketi ses çıkaran şeyler yiyenlere kıl olurum her zaman. ayrıca topuklu ayakkabı giyen ya da sürekli burnunu çekenlere de gıcık kaparım.
bundan çıkaracak ders: olips falan almayın yanınıza, ne o öyle şıkır şıkır kağıt aç, şeker tıkırdat ağzında :D
çikolata yememizi önermişti hocalarımız öss'ye girmeden önce, hem enerji veriyor hem de şekerinizin düşmesini engelliyor. küçük bi şişeyle de su alırsınız yanınıza, tamamdır.
iki-üç kalem ve yumuşak silgi vs. yi zaten biliyorsunuzdur. bi de mendil alın. çok da su içmeyin :D
ağır kahvaltı etmeyin sabah, akşam yediklerinize dikkat edin. rahat giysiler giyin vs. vs.
0
aithra
(28.05.09)
mini m&m çikolataları da pek güzeldir..
pamuklu tişört, kapri, elde ceket kombinasyonu mat2'den +5 net demektir..

bonus cevap:
güvender'in çıkmış soruları konu konu topladığı kitapları var, üstelik çözümlü de..
karı fetocana gidicek ama süper kitap lan..
0
thefalloftekin
(28.05.09)
olips çok iyidir, ben bütün denemelerde tonla tüketip gerçek sınavda açmaya vakit bulamadım ama orada olması bile anlamlıydı :)
0
erostrada
(28.05.09)
Şekerli bi şey her zaman iyidir. Sınav arasında enerji verir, beyninizin çalışmasını arttırır. Konsantrasyon probleminiz varsa redbul olabilir özellikle başlamadan önce için iyi olur...
0
selimse
(29.05.09)
anılarım depreşti.
ben suyuna, krakerine, çukulatana karışmam.

ama kesinlikle 2B uçlu ve 0,5 olmayan 2 otomatik kalem al yanına. silgine dikkat et.

buyrun eski bir kafayı öys ile yemişten alıntılar:

1) 0,5 ile kutucuk doldurmak kalınlara göre daha çok zaman alır, şimdi inanmayacaksınız ama 200 civarı işaretlemede 0,5-0,7 karalama süresi toplamları farkı 3 dakikadan fazla çıkar, bazı öğrencilerde 5 dakikayı geçer. bunu yıllardır söylüyorum genç arkadaşlara...

2) geometrik şekli uygun, mümkün mertebe ince yapılı/uçlu(kaliteden taviz vermeden) silgiler kullan. ya da en azından bir silgin öyle olsun. alt alta 2b'den birini silerken sadece istediğine yanaşabilmeli silgi ucu. yoksa ötekini de dağıtır yeniden karalarsın.

3) sanırım yasak değil cetvel al, yasaksa, açmalı bir kurşun kalemin kenarlarında santim santim çentik aç, sen cetvelleştir bir nevi. 10 çentik yeter. bazı geometri sorularında, "ölçülü" değil ama "oranlı" basit çizimler şık elemene yardımcı olur. özellikle üçgen sorularında...

4) sen şimdi bilmiyorsundur muhtemelen, çok geçen bazı köklü ifadelerin ondalık karşılıklarını bil, çözemediğin bazı sorularda şık elemene yardımcı olur, kök 2=1,41 kök 3=1,73 kök 5=2,23 vs. vs... gibi. özdeşlikler, köklü ifadeler kapsamındaki sorularda, bazen hiç aklına gelmeyecek sorularda yardımı olur.
0
delikan76
(29.05.09)
(8)

zeka problemi

cilgin fantezilerin adami
3 kişi duşunun. para birleştirip bir radyo almaya gidiyorlar.radyo 30 lira. hepsi 10'ar lira koyup radyoyu alıp gidiyor.fakat sonra tezgâhtar radyonun indirime girdiğini ve 25 liraya düştüğünühatırlıyor ve çırağına 5 lira verip gidip para üstünü iade etmesini istiyor.çırak 5 lirayı 3 kişiye bölüştür
3 kişi duşunun. para birleştirip bir radyo almaya gidiyorlar.
radyo 30 lira. hepsi 10'ar lira koyup radyoyu alıp gidiyor.
fakat sonra tezgâhtar radyonun indirime girdiğini ve 25 liraya düştüğünü
hatırlıyor ve çırağına 5 lira verip gidip para üstünü iade etmesini istiyor.
çırak 5 lirayı 3 kişiye bölüştüremeyeceğini düşünüp
2 lirayı cebine atıyor ve 3 lirayı 3 kişi arasında bölüştürüyor.
böylece radyoyu 9'ar liraya almış oluyorlar.
şimdi: 9 x 3 = 27
çırak da cebine 2 lira attı 27 + 2 = 29
peki geri kalan 1 liraya ne oldu.?

neydi bunun açıklaması?
0
cilgin fantezilerin adami
(27.05.09)
30 lira (Radyoya odenen para) - 2 lira (Cirak picinin caldigi para) = 28 lira (Radyonun maliyeti)

Yani kisi basi 9.33 lira.. Bu sekilde bakarsaniz dogru olur..
0
msb
(27.05.09)
işin sırrı orada radyoya 30 lira verenlerin gerizekalı olması. bir liraya satılıyor radyo. hadi kaliteli olsa desen 5 olsun.
0
tahsin sutcuoglu
(27.05.09)
Bir de soyle dusunelim:

25 liralik radyoya 30 lira odeyen üç kisi aslinda radyoya kisi basi 1.7 (yuvarlak rakam) lira fazla para odemis oluyor. Fakat onlara geri donen para 1'er lira olduguna gore 1.7-1=0.7x3=2.. Sorunun anlatim sekli farkli bir hesaplama yapmamiza neden oluyor.
0
msb
(27.05.09)
9x3=27 tl
radyo 25 tl
27-25=2tl , yani 2 tl fazla var.(ciraktaki para)

1 tl eksik degil, 2 tl fazla var asil diye aciklanirdi bu...
0
terp
(27.05.09)
naoko
(27.05.09)
radyonun ilk fiyatı: 10 + 10 + 10 = 30 Lira

indirimlden sonraki durum: 30 - 5 = 25 Lira

5 lira (İndirim tutarı) - 2 lira(çırağın cebe attığı para)=3 Lira (3 arkada$a payla$tırılacak para)

30 - 2 - 3 = 25 Lira (i$te radyonun indirimli tutarı)
0
robinbook
(28.05.09)
etna
(28.05.09)
"çırak da cebine 2 lira attı 27 + 2 = 29"

burası şaşırtan kısım. aslında böyle bişey yok 27 - 2 = 25 fln derseniz soru hallolur
0
deahy
(28.05.09)
(1)

jorge cardoso - milonga

osuruklu
elinde soyle kaliteli bi mp3'u olan var mi?flac de olur tabi.tesekkurler simdiden.
elinde soyle kaliteli bi mp3'u olan var mi?

flac de olur tabi.

tesekkurler simdiden.
0
osuruklu
(27.05.09)
çok incelemedim ama, şu mu: tinyurl.com

en olmadı youtube'dan çevirttirip indirirsiniz gerçi.
0
naoko
(27.05.09)
(11)

friends

soujiro
friends'in birinci sezon 5. bölümündeyim. şu ana kadar bir iki şey dışında tebessüm bile ettiğim olmadı. how i met your mother'ı severim coupling hastasıyımdır. friends bunlarla çok karşılaştırılınca bir izleyeyim dedim. dizi bir kaç bölüm sonra güzelleşir mi? yoksa espri kalitesi vs... hep bu dozda
friends'in birinci sezon 5. bölümündeyim. şu ana kadar bir iki şey dışında tebessüm bile ettiğim olmadı. how i met your mother'ı severim coupling hastasıyımdır. friends bunlarla çok karşılaştırılınca bir izleyeyim dedim. dizi bir kaç bölüm sonra güzelleşir mi? yoksa espri kalitesi vs... hep bu dozda mı gidiyior? ona göre diziyi izlemeye devam edicem.
0
soujiro
(24.05.09)
şöyle diyim bu arkadaşlık konseptli ay ne şirin bi grubuz biz birbirimizi çok seviyoruz temalı amerikan dizileri ne kadar sıkıcı.kendini tekrar ettiğini coupling ve himym izlemişsen sen de anlarsın yol yakınken dön.
0
zombikanı
(24.05.09)
daha bişey izlememişsin ki. izledikçe güzelleşir o.
0
rectoa
(24.05.09)
coupling, himym ve friends izledim. sadece friendsin ara bölümlerini canım sıkıldıkça açıp açıp izlilyorum. friends baskadir. bambaskadir.
0
mat couthon
(24.05.09)
kiz arkadasimin friends aski ve israri ile baslayip 1 sezon izledim. coupling in yarisi kadar gulmedim. 4uncu sezon ve sonrasi bombaymis, oyle kandiriyo su an beni. yine de emin degilim. fanatikleri kizdirmayalim : )
0
la traviata
(24.05.09)
bence biraz daha devam et. tipler kıyafetler bile çok eski o itici geliyor oalbilir. bir iki sezon geçsin hoşuna gitmeye başlar nerde yeni sezonlar dersin. bence sabır azcık.
0
ventiquattro
(24.05.09)
valla sorun şu ki sadece 2 kez gülebildim. belkide o zamanlar yapılan mizah değişikti. bilemiyorum artık. ama coupling vs friends başlığına baktığımda pek bir övmüşlerdi. ben şu ana kadar böyle bir şey göremedim.
0
🌸soujiro
(24.05.09)
ben de friends'in ilk iki sezonunda çok fazla gülmemiştim. yani dizi güzel hoş da, çok da komik gelmemişti. 3. sezon ve sonrasıdır bence olay:)
0
naoko
(24.05.09)
coupling'i izlemiştim. himym'ı hala izliyodum, vay be diyodum. friends'i de zar zor iki sezon izledim, ben de hiç gülmedim. şimdi iyi ki sabredip izlemişim diyorum. bütün sezonları izledim, hala tekrar tekrar izliyorum, ne zaman sıkılırım bilmiyorum. ama coupling'i o kadar seviyosan izleme. çünkü friends'den sonra başka şeye gülemiyosun artık.
0
farnerud
(24.05.09)
friends'e ben de zor ısınmıştım ama bittiğinde hayatımda boşluk oluştu resmen. belki ilk bölümler çok eski olduğu için belki de alışma evresi olduğu için zor olmuştur bilmiyorum, bırakmayın devam edin.
0
sanal uyku
(24.05.09)
1.sezon ıcın ben de aynı seyı dusunmustum, hatta ove ove bıtıremeyen arkadasıma etmedıgım laf kalmamıstı ama sonra bır acılıyor, muptelası oluyorsun. gıttıkce guzellesıyor, bence pes etme, kesınlıkle devam et:)
0
think martini
(24.05.09)
sırasıyla how i met... ilk 2 sezonu sonra coupling sonra friends in 10 sezonunu izlemiş insanım. hepsine güldüm ama friends bir numaradır. özellikle erkek karakterler hele hele chandler hayvan gibi komiktir. 5. sezona kadar sevmediyseniz daha da sevmezsiniz. espri anlayışına bağlı herhalde. coupling'de jeff'e anıra anıra güldüğüm vakidir. ama onun dışında dizi çok zorlama ve olağandışı ilerliyor. biraz konsept fakiri. her bölüm biri anadan doğma soyunup birilerine teşhir ediyor bi taraflarını. how i met desen barney bugün ayrılsa diziden, bi daha indirmeye tenezzül etmem. ayrıca friends'in sıcak arkadaşlık ilişki tribini de hiç sevmem. biraz monica dışında kadın karakterlere uyuz olurum hatta. gelgelelim her bölümde içinde chandler'ın olduğu bikaç diyalogda kahkaha atmışımdır.
0
geldiler
(24.05.09)
(4)

çeviri yapmak istiyorum, ama ne yapacağim, nereye başvuracağim, nasıl olcak bu işler bilmiyorum

fuck milk get beer2
şimdi arkadaşlar, üni. öğrencisiyim.. 98'den beridir ingilizce biliyorum.. türkiye'nin ilk 10'unda bir anadolu lisesinden mezunum.. tamamen ingilizce eğitim mühendsilik okuyorum ankara'da.. ingilizcem iyidir gayet..altyazı falan çevirdim bir iki kere tane filme, internete yüklemiştim altyazı siteler
şimdi arkadaşlar, üni. öğrencisiyim.. 98'den beridir ingilizce biliyorum.. türkiye'nin ilk 10'unda bir anadolu lisesinden mezunum.. tamamen ingilizce eğitim mühendsilik okuyorum ankara'da.. ingilizcem iyidir gayet..
altyazı falan çevirdim bir iki kere tane filme, internete yüklemiştim altyazı sitelerine, öylesine, zevkine, hobi olarak yapmıştım, para için değil..

paraya da ihtiyacım var, herkes gibi, durumlar kötü.. neden boş duruyorum ki.. evimde çeviri yaparım, 3-5 bişi kazanırım diyorum.. daha önce hiç yapmadım paralı çeviri..

ama ne yapmam gerekiyor, nereye başvurucam, nasıl oluyor bu işler, bu çeviri ortamının "olayı" nedir? bilmiyorum bunları..
google'da aradım bir kaç şey, ama sağlıklı bir sonuca ulaşamadım.. hep "çeviri yapılır" ilanları falan denk geldi..

teşekkürler şimdiden ;)
0
fuck milk get beer2
(20.05.09)
bu sıra ingilizce-türkçe çeviri piyasası biraz durgun sanırım. bu nedenle çok fazla para kazanamayabilirsiniz. onun yerine mühendislik alanında çalışabileceğiniz bir firmaya yarı stajyer olarak girip en azından hem mesleki gelişiminize katkıda bulunup, hem çevre yapıp, hem cv'ye yazacak bir şeyler çıkartıp hem de üç beş kuruş para kazanabilirsiniz. çeviriden daha fazla getirisi olur diye tahmin ediyorum.

ama yok illa çeviri derseniz burada ilan verebilirsiniz.
0
kahvegibi
(20.05.09)
kampüsün etrafında illa ki çeviri yapan yerler vardır. böyle fotokopici falan gibi yerler, hem çeviri yapılır hem çıktı alınır falan gibi (ahah cümleye gel). hepsini dolaşın, gidin söyleyin derdinizi, "çeviri yapıcam ben" deyin. birinden biri sizi arar, çeviri verir. çok çok ucuza yaparsınız, ama bence bu çok önemli değil çünkü hem yeminli bir çevirmen değilsiniz hem de hayatınızı bununla idame ettirmeyeceksiniz sonuçta, ama cebinize üç beş kuruş girer. bu yolla yıllardır çeviri yapıyorum ben, mis gibi para kaldırdım. çeviri bürolarına falan da başvurun tabii ama pek olumlu sonuç alamayabilirsiniz. yine de kahvegibi'nin önerisi bence de daha mantıklı. kolay gelsin :)
0
naoko
(20.05.09)
kariyer.net, yenibiris.com gibi sitelerde çeviri bürolarının ilanları olur. "çeviri" ya da "çevirmen/tercüman" diye aratın. onlara cv gönderin. hemen cevap gelmiyecektir tabi. ihtiyaçları olduğunda cvlere bakarak 5-10 kişi seçip, onlara deneme metni yolluyorlar. çevirinizi beğendiklerinde freelance olarak çalışabilirsiniz (cvnizde bunu belirtmeyi unutmayın).
yine çeviri bürolarını araştırın ankara'daki, onlara mail ile cv yollayın, isterlerse frilens olarak çalışabileceğinizi de ekleyin.
0
aithra
(20.05.09)
noterler konu açıldığında hassaslar yemin zaptı tutmak konusunda. bırakın anadolu lisesini falan, ingiltere'de yüksek lisans yapmanız bile iş görmüyor ikna hususunda. mutlaka lisans eğitiminizi ingilizce olarak değil, ingilizce üzerine yapmış olmanızı istiyorlar. ha ama tanıdık notere kpds'den üds'den falan doksan beşin üzerinde not gösterirseniz o da oluyor.

veya bir çeviri bürosuyla anlaşarak işin hamallık kısmını üstlenebilirsiniz. çevirileriniz onlar tarafından proofread edildikten sonra onların imzalarıyla geçerlilik kazanır. ha ne olur, biraz sömürülür emeğiniz. ama durum sahiden acilse yapılacak odur.
0
tiberius claudius
(03.06.09)
(3)

mp3 üzerine ses kaydi yapmak

Aeon
mp3 üzerine ses kaydı yapabilecegim bir program ariyorum. `Nero Wave Editör`'u kullanmaya çalıştım ama olmadı sesi cok bozuk cikartti. Sizce hangi program işime yarar?
mp3 üzerine ses kaydı yapabilecegim bir program ariyorum. Nero Wave Editör'u kullanmaya çalıştım ama olmadı sesi cok bozuk cikartti. Sizce hangi program işime yarar?
0
Aeon
(06.05.09)
dostum reaper işini görür
www.cockos.com
0
seek the red
(06.05.09)
wpi
(06.05.09)
naoko
(06.05.09)
(7)

blaupunkt

enter saltman
nası okunur bılapunk? bılağpung bılakpnuk? nedir bu
nası okunur bılapunk? bılağpung bılakpnuk? nedir bu
0
enter saltman
(20.08.08)
Asagi yukari yazildigi gibi okunur.

Blau tek hece, punkt tek hece.
0
wpi
(20.08.08)
aynen yazıldığı gibi okuyorum ben.
0
kibritsuyu
(20.08.08)
bılaupunkt. almanca mavi nokta demek. almanca genelde yazıldığı gibi okunur.
0
karapolisnas
(20.08.08)
Yalnız "bılau" degil "blau".
0
wpi
(20.08.08)
bl arasını ı olmadan nası okuycaz ki :) spor'a sipor demek gibi diil ki bu. blau yazılır, haliyle bılau okunur işte :)
0
karapolisnas
(20.08.08)
Bu marka alman markası olduğu için + almanca'da kelimeler yazıldığı gibi okunduğu için ... :))
0
storax
(20.08.08)
l harfi biraz yumuşak yalnız, "kola"daki l gibi değil de, "illa"daki gibi.
0
naoko
(20.08.08)
(2)

101 veya okey den anlayan arkadaşlar

fjack
bu okey de 101 diye bir oyun varmış. ben çok yabancıyımdır bu konulara. babam illa bir 101 yükle diyo bilgisayara, aradım taradım bulduğum tüm oyunlar internet üzerinden oynanan oyunlar. halbuki bizim ev hattı bugün yarın kapanacak.bana multimedia olmayan bir 101 oyunu linki bulabilirmisiniz ?teşekk
bu okey de 101 diye bir oyun varmış. ben çok yabancıyımdır bu konulara. babam illa bir 101 yükle diyo bilgisayara, aradım taradım bulduğum tüm oyunlar internet üzerinden oynanan oyunlar. halbuki bizim ev hattı bugün yarın kapanacak.

bana multimedia olmayan bir 101 oyunu linki bulabilirmisiniz ?
teşekkürler.
0
fjack
(07.08.08)
online olmayanını ben de çok aramıştım ama bulamadım maalesef. online olanını isterseniz www.hakkarim.net'te var. isterseniz normal okey falan kurun?
0
naoko
(07.08.08)
101 okey gibi bir oyun ama bu oyunun farklı bolgelerde oynanışı farklı , misal yozgatlılar ile konyalılar, aksaraylılar falan hep farklı farklı oynuyor.ortak olan 3 taş var misal 456 yan yana getirdin 101 de sen bunu 4+5+6 15 diyorsun bu şekilde 101 i elde edince taşları ıstakadan yere atabiliyorsun.ayrıca yan tarafından gelen taşı alamıyorsun yerden çekmen lazım, soldan geleni almak için aldııgn taş ile yere taşlarını indirmelisin. 101 i yapmak için 4+5+6 15 sayı verirken 11+12+13 36 sayı verdigi için büyük sayıları elde tutmakta fayda var. ben internette hiç görmedim.
0
amarat
(07.08.08)
(2)

izmirde ingilizce kursu | en iyi neresi?

hayo
Bir çok yerle görüştüm.english life (callan metodu), english academy, yeni açılan ukla, oydem vs.. çok önceleri amerikan kültüre de gitmişliğim var. hemen hespi standart yerler gibi. fakat şöyle hagaten ciddi eğitimi olan ve o havayı veren, böyle eğitmenleri tecrübeli, hedef kitlesi çoluk çocuk olma
Bir çok yerle görüştüm.english life (callan metodu), english academy, yeni açılan ukla, oydem vs.. çok önceleri amerikan kültüre de gitmişliğim var. hemen hespi standart yerler gibi. fakat şöyle hagaten ciddi eğitimi olan ve o havayı veren, böyle eğitmenleri tecrübeli, hedef kitlesi çoluk çocuk olmayan bi yer arıyorum. neresini önerirsiniz?

edit: yaklaşık intermediate seviyesinde ingilizcem var, biraz gramer yeterli olur fakat asıl ve en önemli sorun konuşma tabi..
0
hayo
(25.03.08)
iyi ingilizce kursu yoktur iyi hoca vardir bence. kurstan ziyade daha once kursa gitmis hocadan memnun kalmis arkadaslarla görüsmeye calis.
0
atmacaged
(25.03.08)
toefl'a hazırlanırken english academy'ye gitmiştim ben. asıl amacım o olmamasına rağmen konuşma konusunda çok ilerledim, tavsiye ederim.
0
naoko
(25.03.08)
(6)

yara kabuğu koparılmalı mı?

demlikposet
el kol yara oluyor yanıyor sonra kabuk bağlıyor bir süre sonra bu kabuk kaşınma ile beraber kalkıyor, kaldırılınca iyi mi oluyorKendisinin düşmesi mi beklenmeli(bekleyen varsa beri gelsin)
el kol yara oluyor yanıyor sonra kabuk bağlıyor

bir süre sonra bu kabuk kaşınma ile beraber kalkıyor, kaldırılınca iyi mi oluyor
Kendisinin düşmesi mi beklenmeli(bekleyen varsa beri gelsin)
0
demlikposet
(25.02.08)
gerektiginden erken koparilirsa zaten tekrar cikiyor ayni yerde kabuk, inatla tekrar tekrar koparildigi zaman da iz kaliyor malesef..
0
wooferzaitsen
(25.02.08)
valla kuruyunca, zaten kendiliginden dokulmesine yakin ben kendim kopariyordum. yani yara iyile$mi$se/kurumu$sa kopar nolacak :p zevkli oluyor acikcasi :)) ama dogru olan kendiliginden kalkmasi sanirim.
0
katafalk
(25.02.08)
koparıldığı zaman iz kalır. kendi kendine düştükten sonra da iz kalabilir tabi ama genelde daha ufak bi iz olur. beklenmesi en doğrusudur.
0
emrede
(25.02.08)
Yaranın serumu gibi bir şey olsa gerek kabuk. Hem dışarısıyla temasını kesiyor yaranın. Beklenmeli sanırım.
0
colonizer
(25.02.08)
kabuğun kaldırılmaması daha iyi evet.
0
naoko
(25.02.08)
Yüzümde senelerdir kabuk bağlayan, ben kopardıkça tekrar kabuk bağlayan, haftalarca hiç koparmasam da kurtulamadığım minik bi şey var. Minik ama mide bulandırıyo.

Kıssadan hisse; görünür yerlerdeki kabuklara elleşmeyin.

Hazır lafı geçmişken, var mı buna bi çare sözlük doktorları??
0
mabl
(26.02.08)
(2)

some girls are bigger than others(the smiths)

takoz recayi
bu şarkının başında ses bir kısılıp bir yükseliyor mu?3 ayrı yerden şarkıyı indirdim. hepsinde ses bi gidiyor bi geliyor. 10. saniyeden sonra normal.sanırım orjinali böyle. merak ettm bilen var mı?
bu şarkının başında ses bir kısılıp bir yükseliyor mu?
3 ayrı yerden şarkıyı indirdim. hepsinde ses bi gidiyor bi geliyor. 10. saniyeden sonra normal.
sanırım orjinali böyle. merak ettm bilen var mı?
0
takoz recayi
(10.01.08)
orjinalinin oyle olmasi lazim bendekide oyle
0
jay kay
(10.01.08)
öyle öyle, bende orijinali var.
0
naoko
(10.01.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.