Giriş
(2)

Mallara ekleme

redstreak
Sözlükte mallara eklediğimiz birisini mallar listesinden nasıl çıkarıyoruz?
Sözlükte mallara eklediğimiz birisini mallar listesinden nasıl çıkarıyoruz?
0
redstreak
(19.05.09)
isminin üzerine tıklayıp seçilenleri sil diyerek
0
babatema
(19.05.09)
kontrol merkezine girip sağ tarafta mallar yazan yere tıkla. ardından mallıktan çıkarmak istediğin kişinin yanındaki kutuya tıkla ve aşağıdaki seçilenleri sil butonuna bas.
0
hevipeyra
(19.05.09)
(6)

let it go'lu bi$iy

isleten adam
bi sarki duydum gecenlerde. aslinda sagda solda baya duyuyorum. sadece nakarat bolumunde let it gooo, let it goo filan diyor adam. sesi de justin ile usher arasi bisey adamin. buldurun be abi. boyle cok tatli hafiften elektronik bi parca.
bi sarki duydum gecenlerde. aslinda sagda solda baya duyuyorum. sadece nakarat bolumunde let it gooo, let it goo filan diyor adam. sesi de justin ile usher arasi bisey adamin. buldurun be abi. boyle cok tatli hafiften elektronik bi parca.
0
isleten adam
(19.05.09)
great big sea-let it go?
www.youtube.com
0
anonim okur
(19.05.09)
hayir bu degil. daha cok r&b tarzindaydi benim dedigim parca.
0
🌸isleten adam
(19.05.09)
0
papado
(19.05.09)
hayir bu da degil
0
🌸isleten adam
(19.05.09)
sanırım bu

(bkz: dead and gone)

www.youtube.com
0
hevipeyra
(19.05.09)
evet bu. super anlamisim sarkisi dimi haha
0
🌸isleten adam
(19.05.09)
(4)

Evin sahibinin isminin ve ilçesini bildiğim birinin adresini öğrenmek istiyorum (hayırlı bir iş için)

suursuz deve
Önce durumu açıklayayım, kötü bir şey olduğunu sanmayın. Çok sevdiğim birine hediye göndermek istiyorum fakat şu an ayrıyız ve konuşmuyoruz. Belki de birbirimize aşığız ama bunu bir türlü itiraf edemiyoruz çeşitli sebeplerden ötürü (sebepleri sormayın ben de bilmiyorum) Kendisine adresini soramam an
Önce durumu açıklayayım, kötü bir şey olduğunu sanmayın. Çok sevdiğim birine hediye göndermek istiyorum fakat şu an ayrıyız ve konuşmuyoruz. Belki de birbirimize aşığız ama bunu bir türlü itiraf edemiyoruz çeşitli sebeplerden ötürü (sebepleri sormayın ben de bilmiyorum) Kendisine adresini soramam anlayacağınız, arkadaşlarına da soramam hemen yetiştirirler (kız milleti) Evin sahibi kızın annesi veya babası ve ikisinin de isimlerini biliyorum. Oturdukları ilçeyi de biliyorum. Geriye tek sorun adres kalıyor. Bunu nasıl öğreneceiğimi anlatabilecek ya da öğrenebilecek biri varsa çok makbule geçer ve müthiş hayır duası alır (: Ayrıca emin olun ki kesinlikle iyi bir iş için hatta aşk için.

irtibata geçek isteyen olursa: [email protected] veya sözlükten mesaj atabilirsiniz
0
suursuz deve
(18.05.09)
bölgelerindeki muhtarlara sorabilirsin sanırım. bilgi verirler mi bilmem ama!
0
hevipeyra
(18.05.09)
muhtara sorabilirsin, normalde söylememeleri lazım bence ama söylediklerini gördüm daha önce. inandırıcı bir hikayeyle gidip şansını dene bence.
not: sapık bi stalker değilsindir umarım. cevap verdim ama kızın başına bişi gelmez umarım.
0
red g
(18.05.09)
Kargo şirketleri isimleri ve adresleri databaselerinde saklanır, eğer daha önceden kıza veyahut annesine/babasına bi kargo geldiyse aynı şirketten direk öğrenebilirsin. Eğer bi şirkette yoksa diğerinde vardır elinde paket bütün kargo şirketlerini dene...
0
selimse
(18.05.09)
mahalleyi bilsem zaten gider kendim öğrenirim adresi, muhtarı nereden bulayım? annesinin numarası da var, bir çakallık edip ona mı sorsam dolaylı olarak :D
0
🌸suursuz deve
(19.05.09)
(5)

reservoir dogs / nasıl lan?

murqx
merhabalar sinemasever duyuru sakinleri. kafayı yemek üzereyim. öncelikle filmi izlememiş olanların okuması sakıncalı olabilir.--`spoiler`--şimdi bildiğiniz üzere filmin final sahnesinde herkes birbirini vuruyor. ancak defalarca, defalarca izlememe rağmen bir türlü şu mantıksızlığı çözemedim. olaya
merhabalar sinemasever duyuru sakinleri. kafayı yemek üzereyim. öncelikle filmi izlememiş olanların okuması sakıncalı olabilir.

--spoiler--


şimdi bildiğiniz üzere filmin final sahnesinde herkes birbirini vuruyor. ancak defalarca, defalarca izlememe rağmen bir türlü şu mantıksızlığı çözemedim. olaya gelicek olursak;

şimdi kuşbakışı olarak adamlarımızı yerleştiriyoruz:

*****************joe
******************\

eddie-*******************************\mr.white


*******************mr.orange(ağır yaralı)





mr.pink(saklanıyor)


"-, /, \" işaretleri ise silahları göstermekte. (* ise boşluk)

bu noktada 4 el silah sesi duyuyoruz. filmin aynı sahnesini tekrar tekrar izleyerek şunu açıklığa kavuşturayım:

1) Joe, Mr. Orange'ı vurur.
2) Mr. White, Joe'yu vurur.
3) Eddie, Mr. White'ı vurur.
4) Mr. White yere düşerken Joe'ya tekrar ateş eder.

şimdi bu silah doğrultmada adı geçen tüm adamlar ölüyor. ancak o da ne? ortalıkta Eddie'i vurabilicek hiç kimse yok? peki noluyor, Eddie Mr. White'a ateş ettikten sonra ilahi bir güç yardımıyla kendini tam olarak aksi yöne doğru atıyor. belki şey diyebilirsiniz, "e onu da Mr. Pink vurmuştur işte alla alla" diye ama değil sevgili dostlar. öncelikle o sahnede Mr. Pink silah taşımıyor. ikinci olarak ise, eğer Mr. Pink millet birbirini vurduktan sonra çıktığı yerden Eddie'yi vurmuş olsa, Eddie o yönde uçmaz, uçamaz. üçüncüsü, zaten 4 el silah sesi var ve bu atışların hepsini, efektleri ve doğrultularıyla birlikte gözlemleyebiliyoruz.

e o zaman Eddie neden ölüyor ha neden neden? ayrıca vücuduna kurşun girme efekti bile yok lan, sadece yere atıyor kendini?!


not: Mr. White 2. atış öncesi hafifçecik çeviriyor gibi kolunu ama bu ayrıntı yetersiz bana göre.


--spoiler--

belki gece gece kafam basmıyor, ufacık bir ayrıntıyı kaçırıyor olabilirim ama acayip sinir oldum, lütfen bir el atın.
0
murqx
(17.05.09)
us.imdb.com

Who shot Nice Guy Eddie?

A famous source of confusion for viewers of Reservoir Dogs is how, in the climactic Mexican stand-off, Nice Guy Eddie is killed. The bullets were supposed to fly thusly: Joe shoots Mr. Orange, Eddie shoots Mr. White, and Mr. White shoots Joe and then Eddie. However, during filming Eddie (Chris Penn)'s squib failed to go off, and he simply fell to the floor anyway. Hence the confusion began. Tarantino has claimed that he realized the mistake, but left it in the film to give people something to talk about.
0
🌸murqx
(17.05.09)
www.slipups.com

Fast forward to the scene in the warehouse at the end where everyone shoots each other. Pink's cowering under the loading ramp, Joe's pointing his gun at Orange, White's pointing his at Joe, Eddie's pointing his at White and screaming "Don't you point a gun at my pa", etc.
Anyway, when the guns go off, nobody is aiming at Eddie, but he still gets shot. I heard that he was supposed to be shot by either Orange or White but his blood bag exploded too early and it looks like he's shot by nobody.

diye yazmış biri daha. belli ki hata. iyi yakalamışssınız.
0
serseri marti
(17.05.09)
vallahi tebrikler. ben de hatırlıyorum lan kim kimi vurdu, noleyo dediğimi. ama hiç kurcalamamıştım. o değil tarantino da ne yüzsüz ne kibirliymiş arkadaş ettiği lafa bak:)
0
emraah
(17.05.09)
ingilizce bilmediğim için cevapları anlamadım. herkese faydalı olması açısından biri mealini yazsa ya!

soru üzerine ben de o sahneyi açıp defalarca baktım ve cevabı bulamadım. çok açık olarak söyleyebileceğim şey ise 4 el değil 5 el ateş edildiğidir. eddie'nin silahının ucundan 2 kez alev çıkmaktadır. white'ın silahı da 2 kere ateşlenmiştir.
0
hevipeyra
(17.05.09)
ben ilkini şey yapayım. işte bu konuştuğumuz karmaşadan bahsediliyo, anlatılıyo o onu vuruyo bu bunu vuruyo peki eddie'yi kim vuruyo diye. işte sorun karışıklık burda başlıyo deniyo. tarantino hatayı farkettiğini itiraf etmiş. ama öylece bıraktık elleşmedik ki film insanlara hakkında konuşulcak bşy versin, diyo özetle.

edit: herkes yattı galiba, tek boş adam benim sanırım:) ikincide de murqx'ın bahsettiği karışıklık aynen anlatılıyo. son iki satırda "silahlar sustuğunda kimse eddie'ye nişan almamış vaziyetteydi, ama vurulmuştu. duyduğuma göre orange veya white tarafından vurulmuş olması gerekiyo ama onun üstündeki kan torbası çok erken patlamış. ve görünüşe göre eddie kimse tarafından vurulmamış."
0
emraah
(17.05.09)
(4)

istanbulu anımsatan hediyelik eşyalar...(??)

mumutum
merhaba arkadaşlar...sivastan bir arkadaşım geldi bugün, fazla kalmadan geri dönecek hemen. giderken de yanında sivastaki arkadaşlarına hediye götürmek istiyor. bana sordu, İstanbulu hatırası olarak ne gibi hediyeler olabilir diye...düşündüm düşündüm, hiçbir şey bulamadım...ama dedim ki ona, "EkşiDu
merhaba arkadaşlar...
sivastan bir arkadaşım geldi bugün, fazla kalmadan geri dönecek hemen. giderken de yanında sivastaki arkadaşlarına hediye götürmek istiyor. bana sordu, İstanbulu hatırası olarak ne gibi hediyeler olabilir diye...düşündüm düşündüm, hiçbir şey bulamadım...ama dedim ki ona, "EkşiDuyurudan sorarım, sağolsun canlar, beni cevapsız bırakmazlar" diye.

İstenbul hatırası çok pahalı olmayan hediyelik eşyalar nelerdir?

şimdiden teşekkürler...
0
mumutum
(16.05.09)
istanbul'un simgesi genel olarak boğaz köprüsüdür. ayrıca ayasofya, sultanahmet gibi yapılar da simgeleşmiştir. bunlara ait hoş bir tablo ya da minik hediyelik biblolar olabilir.
0
hevipeyra
(16.05.09)
kız kulesi maketler, bibloları da olabilir.
bi de ülker'in istanbul hatırası adında bi kutu madlen çikolatası vardı bi ara. kartpostal fln da çıkıyodu içinden.
0
frtsglm
(16.05.09)
sivastaki arkadaslarina goturmek istiyor derken, eger cok cok fazla sayidalarsa bu arkadaslar en guzeli kiz kulesi, bogaz, topkapi sarayi, ayasoyfa gibi yerlerin fotograflarinin oldugu kartpostal veya anahtarliklar derim ben.

ama yok 1-2 tane goturcek, ben de ona parasal anlamda yardim edecegim derseniz kiz kulesi puzzle'lari vardi buyuk d&r, toys r s'larda falan.
0
la traviata
(16.05.09)
hic tereddutsuz..
www.takeaway-istanbul.com
0
helpless
(16.05.09)
(8)

tefor adlı ilacı nereden buluruz?

hevipeyra
annemin tiroid rahatsızlığı sebebiyle ömür boyu kullanması gereken bu ilacı nereden bulabiliriz?edit: yer istanbul, avrupa yakası. eczaneden diye cevap vermeyin lütfen. hangi eczane ya da depoda bulabileceğimizi soruyorum. lanet ilaç hiç bir yerde bulunmuyor.(bkz: tefor)
annemin tiroid rahatsızlığı sebebiyle ömür boyu kullanması gereken bu ilacı nereden bulabiliriz?

edit: yer istanbul, avrupa yakası. eczaneden diye cevap vermeyin lütfen. hangi eczane ya da depoda bulabileceğimizi soruyorum. lanet ilaç hiç bir yerde bulunmuyor.

(bkz: tefor)
0
hevipeyra
(16.05.09)
avrupa yakasında bulman biraz zor, ben de arastırmıstım annem icin. baska bi ilde bulduk ancak, getirttik.
0
ninaurora
(16.05.09)
eczacı ya da kalfa, depolara telefon açıp sorabiliyor, varsa getirtiyorlar. bunun dışında tek tek eczane gezmek dışında yapabileceğiniz pek bişey yok. umarım ilacı bilen ve temin edebilmiş birileri size yardımcı olur buradan. geçmiş olsun.
0
jangara
(16.05.09)
bu arada babam eczacı, ona sordum, onda da yokmuş, ama levotiron da kullanılabilir, piyasada daha çok bulunuyor dedi. bi de tefor'ların miyadı 9ay falanmış galiba, alırken skt'ne dikkat etsinler dedi. uzun süreli bir ilaçmış sanırım.
0
jangara
(16.05.09)
benim bi akrabama da bu verilmişti, düzenli olarak asla bulunamadı. nerden çıkacağı hiç belli olmuyor. biz herkese haber vermiştik, ailede herkes yolunun üstündeki eczanelere soruyodu. öyle istanbulun binbir semtinde araya araya temin etmeye çalıştık. hepimizin elinde "tefor" yazıyodu bi dönem. siz de öyle yapabilirsiniz belki.
0
cereal killer
(16.05.09)
Benzer bir ilaç için aynı durumdaydık biz de. Yolda gördüğümüz bütün eczanelere soruyorduk, bulduğumuzdan 2-3 kutu filan alıyorduk. Bir yerden sonra kaynak tükenince ilaç depolarına ulaşıp temin etmiştik. Şu an yine ilaç deposundan buluyoruz.

Tefor başlığındaki en son entry'deki sanırım eczacı arkadaşa ulaşıp hangi depodan temin ettiklerini sorabilirsin.
0
ataturkiye
(16.05.09)
çok arada bir piyasaya sürülüyor ve her eczaneye 1-2 kutu veriliyormuş. bulmanız çok zor diyor ecza deposundan bir arkadaş, benzer ilaçlar var, hangisi uygunsa ondan buldurun der ayrıca.

burada da hastanın düzenli kullandığı bulunamazsa başkalarını deneyebilir yazıyor, doktora sorun perişan olmayın bence: www.tiroit.com
0
zkurmus
(16.05.09)
annem benzer ilaçları daha evvel denemiş ve aynı olmadığını söylüyor. özellikle tefor lazımmış yani. neyse biraz daha araştıralım biz bari. tanıdık bir eczacı vardı m.köy'de. ona sorsak, depoları falan araştırır herhalde.

hepinize teşekkürler arkadaşlar.
0
🌸hevipeyra
(16.05.09)
eğer ecza depolarından bi sonuç çıkmazsa eskişehir'deki eczanelere sorabilirim isterseniz?
0
inkey
(17.05.09)
(8)

viski ne kadar süre bozulmadan durur?

hevipeyra
babamın yaklaşık 15 yıl evvel yurt dışından gelirken getirdiği 4-5 şişe viski var. annem bunları saklamış ve bir şekilde bugünlere kadar ulaşmış bu viskiler. acaba ne durumdadırlar?jw black labellar falan en az 12 yıllık ve red label a göre daha pahalı olduğuna göre bu viskilerin de değerlenmiş olma
babamın yaklaşık 15 yıl evvel yurt dışından gelirken getirdiği 4-5 şişe viski var. annem bunları saklamış ve bir şekilde bugünlere kadar ulaşmış bu viskiler. acaba ne durumdadırlar?

jw black labellar falan en az 12 yıllık ve red label a göre daha pahalı olduğuna göre bu viskilerin de değerlenmiş olma ihtimali var mı? ömürlerini mahzende değil ama kapalı çekmecelerde, yani karanlık ortamda geçirdi bu viskiler. bunun faydası var mıdır?

son sorum ise, eğer bu viskiler bozulmadıysa bir şekilde satılabilir mi? ben viski sevdalısı bir adam olmadığım için pek ilgimi çekmiyor ve eğer satılabilme imkanı varsa paraya çevirmek isterim tabii. :)
0
hevipeyra
(15.05.09)
Beraber icelim, hem sana parada veririm.
0
bluewhale
(15.05.09)
yanlış anlaşılma oldu galiba. viskiler black label değil. yanlış hatırlamıyorsam 1-2 tanesi red label olmalı. 1 tane white horse diye bişey vardı. henüz bakmadım neler olduğuna ama aşağı yukarı bu ayar viskiler işte. hatta yamulmuyorsam rakı da olması lazım ama tam listeyi öğrenmek için anneye uğrayıp çıkarttırmam lazım sakladığı yerden. :)

bunlar buzdolabına falan hiç girmedi. işin özü anne biraz mutaassıp olduğu için içirmedi evde bunları. sanırım atmasına da baba müsade etmedi. öyle arafta kalmış zavallılar gibiler yani. :)
0
🌸hevipeyra
(15.05.09)
daha geçen hafta 15 yo dimple'ı (en azından 20 yıldır da evde duruyordu) içmeye başladım, şahaneydi. hem senin kadar sıkı muhafaza da etmedim. dolabın üstünde boynu bükük duruyordu senelerdir öyle.
0
jack of hearts
(16.05.09)
şişede yıllanan içkiden bişi olmaz. bişi olmaz derken yıllanmış olmaz şişeye girdiği andaki kıymetinden öteye pek geçmez. yıllanma denen şey içkinin türüne göre meşe fıçılarda, cured fıçılarda vs olunca kıymete biner. yüzde 99 ihtimalle bozulmamışlardır içillirler.

artı onlar blend viskiler harman yani çok da kıymetli şeyler değiller. içmiyorsan içenlere hediye et, kıyak yap...
0
agk
(16.05.09)
bizim evde de senin viskiler kadar yıllık senin viskilerden var. hatta bi arkadaşımın evinde de vardı. o sene bedeva red label mı dağıttı herifler bilmiyorum. nereden alındığından da haberim yok. ama saklama koşulları senle aynı, anne eliyle usulca neredeyse hiç açılmayan bir çekmecede benim alkolik olmamı beklemişler.

çok çabaladım ama alkolik olamadım ne yazık ki. bu viskiler yaklaşık sekiz dokuz yıllıkken arkadaşımla dahiyane bir girişimcilik örneği(?) göstererek tekel bayiye bira takasında kullandık. yanılmıyorsam 10 tane falan göbekli efes verdi.

normalde ben de viski pek sevmem ama kahve manyağıyımdır. sen de biraz olsun öyleysen, özellikle kış aylarında kahvene bir kapak ölçüsünde at. hatta git viski kahve başlığına bak. ayriş kafi falan. bunlar güzel şeyler.
0
rpmcmurphy
(16.05.09)
bu duyuruyu açtıktan sonra google da kurcaladım biraz ama bir iki forum haricinde içki satana rastlamadım. gittigidiyor da falan yasak mı bunların satışı?

değerlenmediyse bile şu andaki piyasa değeri üzerinden düşünsek, tanesi 50 liradan 250 lira civarı eder ki kötü para sayılmaz. yanılıyor muyum?
0
🌸hevipeyra
(16.05.09)
ilk sorunun cevabi: eger hava almadilarsa gayet guzellerdir. hava alan hava da verecegi icin alkol kaybetmis olurlar muhtemelen.

ikinci sorunun cevabi: viskiler (distile ickiler) sisede yaslanmazlar.

ucuncu sorunun cevabi: satilabilir ama ikinci sorunun cevabini bilmeyen biri daha yuksek bir bedel oder ancak.
0
feeling the blanks
(16.05.09)
içki, sigara falan satmak yasak sahibinden de gg de falan.
0
ozdek
(16.05.09)
(2)

lost final bölümü!

hevipeyra
hangi torrentten hızlı şekilde indiririm bunu? demonoid aşağı yukarı 10-15 saat sürecek gibi. bunu hızlı indirebileceğim bir yerlerin davetiyesi var mı kimsede?
hangi torrentten hızlı şekilde indiririm bunu? demonoid aşağı yukarı 10-15 saat sürecek gibi. bunu hızlı indirebileceğim bir yerlerin davetiyesi var mı kimsede?
0
hevipeyra
(15.05.09)
bende mi bir hata var acaba? ne yaparsam yapayım, ortalama 10kb/s den hızlı inmiyor.
0
🌸hevipeyra
(15.05.09)
şu ara torrent acaip yavaş bende de. normalde 450kb/sec le gelirdi şimdi 60'ı geçemiyorum.

0.arenabg.com burayı da bir dene istersen.
0
tai
(15.05.09)
(7)

yaratıcı insanlar bir baksın

szqnn
bir arkadaş otomotiv sektörü üzerine internetten online satışı yapılacak otomotiv aksesuarları için bir domain almak istiyor. Fakat adresin hem otomobilleri hem de satışı çağırıştırması gerekiyor. yaratıcı fikirlerinizi bekliyorum şekerler.
bir arkadaş otomotiv sektörü üzerine internetten online satışı yapılacak otomotiv aksesuarları için bir domain almak istiyor. Fakat adresin hem otomobilleri hem de satışı çağırıştırması gerekiyor.

yaratıcı fikirlerinizi bekliyorum şekerler.
0
szqnn
(14.05.09)
www.tuningci.com.tr


"tuning" her türlü araba ile ilgili hususu, "ci" de bunları her türlü satan firma yı gösteriyor.. üstelik alınmamış, bomboş adres.. gerçi tuning arkadaşınızın işini tam olarak yansıtıyor mu onu bilemedim..
0
commorientes
(14.05.09)
biraz uzun ama arabaniguzellestir.com da müsait.
0
hevipeyra
(14.05.09)
arabamiseviyorum.com

basgazayavrumbasgaza.com
0
arigold
(14.05.09)
otoal.com
algazabasgit.com
hepsiotoyolda.com
bastigidiyor.com

edit: aksesuarmis yahu yeni farkettim

soyle olsun o zaman:
takvegazla.com
ototak.com
otoaksesuar.com
arabasuar.com
onunaksesuarivar.com
takbas.com
0
ermanen
(14.05.09)
yedekparcaal.com
yedekparca.com
0
charlesbukowskiineksi
(14.05.09)
garajlı bişeyler de olabilir. ortasında sonunda veya başında garaj olan herhangi bi domain.
0
yoldaki isaretler
(14.05.09)
www.oto-bul.com

ve

www.oto-bul.net

bende. hiçbir işe yaramıyor bu domainler. uygun fiyata satabilirim. uygun fiyat dediğim de neredeyse maliyetine yani abartı bir fiyat değil. maksat elimden çıksın artık.
0
ergecsenturk
(14.05.09)
(5)

arabalardan anlayanlar için

eplacebo
10 yıllık fiat arabamız var tempra 4 yeni lastik alıcaz buna en iyi ve türkiye şartlarına uygun olan(yollar her yerde köstebek çukurundan geçilmiyor)lastik nedir, fikri olan ?
10 yıllık fiat arabamız var tempra 4 yeni lastik alıcaz buna en iyi ve türkiye şartlarına uygun olan(yollar her yerde köstebek çukurundan geçilmiyor)lastik nedir, fikri olan ?
0
eplacebo
(13.05.09)
michelin energy kullanıyorum senelerdir.
çok memnunum.
ancak tüm lastiklerin ömrünü uzun tutmak için aşağıdakileri uygulamak gereklidir:
1. çukurlara çok sert girmemek
2. çukurlara frenle girmemek. yani çukurun önüne gelinceye kadar frenlemek, çukura giriş sırasında ayağınızı frenden hafifce çekmek
3. lastiğin yanaklarını kaldırıma vs. sürttürmemek
4. ani frenden kaçınmak
5. oto yıkayıcılardaki lastik cilası vs.den uzak durmak. (lastiği sertleştiriyor)
6. araç dururken direksiyonu çok fazla çevirmemek. mümkünse hareket halindeyken manevra yapmak (özellikle park ederken.)
0
zeki baba
(13.05.09)
michelin benim de ilk tercihimdir her zaman. bir aralar nokian diye bir lastik duymuştum. forumlarda hakkında oldukça olumlu düşünceler var.

bridgestone'un reklamı "türkiye şartlarına en uygun lastik" gibi bir şeydi ama sakın buna kanmayın. türkiye şartlarına uygun dedikleri lastik, sert, kazık gibi bir lastik. araç içine çok fazla uğultusu geliyor. lassa, pirelli v.b de öyle.

son olarak şunu söyleyeyim, lastik ömrü kullanıma bağlıdır. hesapta michelin yumuşak olduğu için kısa sürede biter ama arkadaşımın arabasında 110.000 km değişmeden kullandığına şahit oldum.
0
hevipeyra
(13.05.09)
goodyear iyidir hoştur, bazı modelleri biraz tuzludur ama şikayet eden görülmemiştir. hatta 4 mevsim olanlarından alırsanız karda bile 4 çeker araçlardan iyi gider. yazları biraz ses yapabilir lakin.
ayrıca babamın lastik üstüne şirketi var, isterseniz numarayı verebilirim, daha detaylı konuşursunuz. numara için [email protected] adresine bir mail atın, numarayı vereyim, burda reklam olmasın.
0
suursuz deve
(13.05.09)
@suursuzdeve

eğer senin için sakıncası yoksa burada verebilirsin iletişim bilgilerini. reklam yasağı diye bir şey yok duyuruda. hem belki ileride biz de müşterisi olur babanın. :)
0
hevipeyra
(13.05.09)
toyo proxes
0
cedilla
(13.05.09)
(4)

istanbul'da masa tenisi zirvesi?

dali dili havali korna
evet sözlük masa tenisi zirvesine hasret. eli yüzü düzgün bir mekan ayarlayabilecek, organizasyonun altından kalkabilecek birileri var mıdır, zirvesi açılırsa epey rağbet görür diye tahmin ediyorum.
evet sözlük masa tenisi zirvesine hasret. eli yüzü düzgün bir mekan ayarlayabilecek, organizasyonun altından kalkabilecek birileri var mıdır, zirvesi açılırsa epey rağbet görür diye tahmin ediyorum.
0
dali dili havali korna
(12.05.09)
valla ben kendi zirvelerimle ugrasicam ama mekan olarak besiktas-sinanpasa pasajindaki sesi büzüşesice masa tenisini onerebilirim. 2 tane masa var, gayet duzgun.
0
la traviata
(12.05.09)
istanbul sultangazi belediyesi, hamzi yerlikaya olimpik spor tesis'inde bir sürü masa var. böyle bir tesiste düzenlenebilir ucuz yollu. iyi olurdu be.özledik masa tenisini.
0
cinnet mustatili
(13.05.09)
olsa ben de katılırım. uzun zamandır oynamadım ancak 100 kilo ile yapabileceğim tek spor o kaldı. :)
0
hevipeyra
(13.05.09)
sinanpaşa'da 3 masa var.
0
stanley weber
(13.05.09)
(11)

emniyet teşkilatı içinde yer alsanız....

number_85
arkadaşlar emniyet teşkilatı içerisindeyer alsanız han birimi tercih ederdiniz...??hangi birim halk içinde daha sevilen daha göz önünde??? hangi birim personelınden memnunsunuz...?
arkadaşlar emniyet teşkilatı içerisindeyer alsanız han birimi tercih ederdiniz...??hangi birim halk içinde daha sevilen daha göz önünde??? hangi birim personelınden memnunsunuz...?
0
number_85
(12.05.09)
Alo Kanka hattı hizmeti varmış duyduğuma göre emniyetin, o hatta çalışmak isterdim.. ifsdş
0
kobretti
(12.05.09)
hiç birinden memnun olmamakla birlikte, ehven-i şer olarak pasaport polislerini gösterebilirim. sanırım onları, eli yüzü düzgün, diksiyonu düzgün, oturup kalkmasını bilenler arasından seçiyorlar.
0
kahvegibi
(12.05.09)
sanırım POMEM mwzunu olacaksınız ??
ben kurayla belli oluyor yada sizin niteliklerinize göre alan ataması yapılıyor iye bliyorum . ama eğer seçme şansınız var yada bunu bir şekilde yapablecekseniz başarılı olabileceğiniz ve ayrıcalığı olan alan istihbarattır , yine siz bllirsinz tabi ..
daha sevlen daha göz önünde olanlar hiç şüphesiz yunusla-şahinler ve bir de çocuk şube .. havaalanı gbi yerlerde de polisin güler yüzlü , temiz izami giyimli olanları ercih ediliyor ve oradaki polisler de sanki daha halk içinde ve o alıştığımız polisin asık suratlı imajından oldkça uzak ..
mesleğe çevik şube ve karakol dedğimiz merkezlerde masa başında çalışma vb. başlayan genç polisler bir süre sonra mesleğe aşlamadan önce hep şikayet ettikleri o abl-ablaları gibi davranmaya başlıyorlar .. e bu da hoş değil pek sanırım ..

hayırlı olsun şimdiden her erede çalışacaksanız ...
0
serra
(12.05.09)
korumalar şubeyi tercih ederdim . Hem prestijli , hem de geliri iyiymiş.
0
lngrad
(12.05.09)
polis olduktan sonra özel tim olun onlar sanki polis değilmiş gibi hem askerden hem sivilden saygı görür ayrıca elinizdeki m16 yla ya da kanasla dolaşırken siz de kendinizi rambo gibi hissedersiniz. tabi bunların olmazsa olmazı parmaksız deri eldiven ve amerikan ordu tipi güneş gözlükleri bir de intercom kulaklığı da olursa olmuşsunuz demektir. en azından dışardan bakınca.
0
rentts1
(12.05.09)
Celalettin Cerrah'ın ensesine şaplak indirebilen hangi birim varsa onda. halk kahramanı olurdum o zaman kesin.

şaka bir yana, çevik kuvvet hariç diğer tümünden güzel insanlar çıkıyor. bi ısınamadık çeviklere.
0
loststone
(12.05.09)
genel olarak polisin tamamı, halka korku ve tedirginlik veren bir imaja sahip. ilk çıktığı zamanlar motorsikletli polisler sempatik tanıtılmıştı bayaa. hatta hepsi eğitimli polislerden seçilmişti falan ama sonradan onlar da genel polis profiline uyum sağladılar.

bu sebeple en sevilmeyen ve korku veren gruplar olduğunu tahmin ettiğim, çevik kuvvet ve trafik bölümünde olma da nerede olursan ol. en azından sadece polisler hakkındaki genel yargıya kurban gitmiş olursun. ekstra bir sevilmemezlik olmaz.
0
hevipeyra
(12.05.09)
en zararsızı çocuk polisi olabilir
0
386 dx
(12.05.09)
git genel müdürlükte herhangi bir dairede uzman ol.

inşaat emlak daire olabilir, yapım onarım olabilir, teknik şube müdürlüğü olabilir.
polislikle en ufak bir ilgin olmaz. ihale şartnamesi hazırlarsın, yapılan işlerde kontrolör olursun. üniforma giymezsin. memur memur gider gelir, akşam 5 te çıkarsın işinden. nöbet operasyon çatışma derdin olmaz.
hem de polisliğin verdiği bütün avantajlardan faydalanırsın işte. en basitinden radara girer ceza yemezsin, kimliğin cebinde silahın belinde olur. mis gibi.
0
tiny axe
(12.05.09)
AB kapsamında kurulmuş Toplum Destekli Polis var. İtibar bakımından hiçbir fikrim yok. Yalnız bir yerde birim üyelerinin üniversite mezunları arasından seçileceğini ve Avrupa'da eğitim göreceğini okumuştum. Oldukça barışçıl bir birim gibi duruyor:
www.toplumdesteklipolis.com (Aşırı kötü siteye örnek olabilir yalnız siteleri.)
www.asayis.pol.tr

Ha ben böyle vurmalı kırmalı istiyorum dersen, hiç uygun değil gibi.
0
denizen
(12.05.09)
babam da polis.yıllarca birçok birimde çalıştı.soruyu ona sormuşsun gibi cevaplıyorum.öncelikle branş işi kurayla oluyor.sana sorulmuyor yani.yeni mezun polis memurlarıın büyük bölümü istanbul a gidiyor diye biliyorum.bunların büyük kısmı da çevik kuvvete gidiyor.orada zaten birey olmuyorsun bir ekibin parçası oluyorsun,bireysel olarak öne çıkmak sevilmek zor.ayrıca memnuniyet kişiden kişiye değişir.hem polise hem de hizmet alana göre yani.bence senin ne yapmak istediğin daha önemli.ama illa gözönünde olayım,herkes beni sevsin diyorsan,mesleğinde yüksel müdür olmaya bak.benzer şekilde küçük yerleşim yerlerinde çalışırsan da herkes seni tanır,işlerin rahat görülür.ama kişisel tavsiyem koruma,özel tim,istihbarat vb işlerine girmemen.filmlerdeki gibi olmuyor.onun yerine asayiş,trafik gibi şubelerde çalışmak senin için daha iyi olabilir.bu bölümlerde daha küçük bir ekiple çalışırsın.ayrıca deniz polisliği de zevklidir.az önce amir ol dedim ama birçok bölümde belli başlı adamlar oluyor bunların rütbesi önemli değil kocaman şubeyi üç kişi yönetebiliyor.yani halkla ilişkilerin,iş bitirici olman da seni arkadaşlarının ve amirinin önünde yüceltir.
tavsiyelerim: üniversite bitirmeye bakman,kendini geliştirmeye çalışman ve mesleğinde yükselmeye çalışman olur.
0
otaci55
(12.05.09)
(4)

İki ülke arasındaki devlet protokolleri

krstshn
Arkadaşlar mesela iki ulke arasındaki protokolleri nasıl bulabilirim, biliyorum cok acıklayıcı olmadı ama hocanında dediği buydu tam olarak örnek olarakta sunu verdi:mesela turkıye basbakanı bizim ulkeye geldiği zaman ona ilk merhaba diyen kişi bizim basbakanımız olmalı.yada acılıs konusmasında ilk
Arkadaşlar mesela iki ulke arasındaki protokolleri nasıl bulabilirim, biliyorum cok acıklayıcı olmadı ama hocanında dediği buydu tam olarak örnek olarakta sunu verdi:

mesela turkıye basbakanı bizim ulkeye geldiği zaman ona ilk merhaba diyen kişi bizim basbakanımız olmalı.yada acılıs konusmasında ilk hak misafir ulkenın basbakanına sonra bizim basbakana ait gibi.

eger link verebilir veya birtakım bilgiler yazabilirseniz cok iyi olur.

şimdiden çok teşekkurler.
0
krstshn
(11.05.09)
burada bir şeyler yazıyor. belki işinizi görür.

www.nihatayturk.com
0
hevipeyra
(11.05.09)
bu da varmış:
makinecim.com

hatta google'da "yabancı devlet adamları karşılama protokolü" şeklinde yazıp aratınca pek çok şey daha çıkıyor.
0
hevipeyra
(11.05.09)
Teşekkürler içinde faydalanabileceğim bilgilerde mevcut ama başka kaynaklar gönderebilen arkadaşlarda olursa sevinirim.

tekrar teşekkürler.
0
🌸krstshn
(11.05.09)
ben cevabımı yazarken ikinci önerinizi görmemiştim.ikincisiyle beraber toparlayıp birseyler cıkartabilirm sanırım.

Tesekkurler.
0
🌸krstshn
(11.05.09)
(9)

düz vites araba ve yokuş

makineto
1-Şimdi yokuş aşağı park halindesiniz ve gayet eğimli bir yokuş. Durur vaziyette birinci vitese taktınız fakat eğim fazla olduğundan araba hızlandı ve ikiye taktınız. Sorum, yokuş aşağı giderken birinci vites ile gitmek normal midir,gayet de yavaş gitmek istiyoruz diyelim? 2-Diğer sorum, yokuş aşağı
1-Şimdi yokuş aşağı park halindesiniz ve gayet eğimli bir yokuş. Durur vaziyette birinci vitese taktınız fakat eğim fazla olduğundan araba hızlandı ve ikiye taktınız. Sorum, yokuş aşağı giderken birinci vites ile gitmek normal midir,gayet de yavaş gitmek istiyoruz diyelim?
2-Diğer sorum, yokuş aşağı giderken hiç gaza basmasak da yeterli devire gelince vites değiştirilir değil mi, yani sadece kalkmak için gaza bastınız, yokuş aşağı hızlanıyorsunuz devir artıyor ve ikiye takıyorsunuz. Fakat burada motoru hızlandıran tekerlekler değil midir, hiç gaza basmamak zararlı değil mi?
0
makineto
(11.05.09)
1. ben boş yokuş bitene kadar boşta giderim, düzlüğü gelince de arabanın o anki hızına bağlı olarak 2 veya 3'e (genellikle 2) atarım.

2. zararlı değil. ve evet hıza göre değil devire göre vites değiştirilir.
0
etna
(11.05.09)
hocam durum şöyle:
1. yokuş aşağı çok yavaş gitmek istiyorsun ve yokuş çok dik. birinci viteste inebilirsin ama bu durumda arabaya çok yüklenmiş olursun. bunun yerine birinci vites+fren daha güzel olur.
2. dediğin gibi devir arttığında vites büyütülür. illa gaza basman gerekmez hız alıyorsa araba. ben olsam şöyle yaaprdım:
yokuş çok dikse; kalkarken debriyaja bas, arabayı sal, zaten hemen hızlanır. tak ikinci veya üçüncü vitese hız durumuna göre. ayağını yavaşça çek debriyajdan.

öneri: çok fazla pratiğin yoksa şehir içinde deneme bunları. Allah korusun bir yayaya falan zarar gelmesin.
haydi kazasız belasız..
0
zeki baba
(11.05.09)
iki sorunun da cevabı motor freni. yokuş aşağı yavaş gitmek istiyorsanız boşa alıp ayak frende giderseniz diskler de balatalar da ısınır. tutuşu azalır. birinci viteste gaza basmadan inersiniz, araba viteste olduğu için kontrolsüz hızlanmaz. kendi ağırlığıyla hızlanmasını da frene daha az basarak kontrol edersiniz. zararlı olur mu hiç, aksine yararlı. büyük araçlarda (otobüs, kamyon vs) bu sistem fren mekanizmasına entegre edilerek aracın sarsıntısız ve daha verimli yavaşlaması için kullanılıyor. (bkz: retarder)
0
kibritsuyu
(11.05.09)
godless commie diyor ki:
"Sorudan çıkarılacak iki sonuç var:
a. Ehliyet sahibi değilsiniz
b. Ehliyet sahibi iseniz taksitleri bitmeden hemen iade edin.

Yokuş aşağı ilerleyen bir araç, ayağınız gazda değilse, hızlanması arzu edilmeyen bir araçtır. Aracın viteste tutulmasının amacı, motorun mekanik direnci ile hızı belli limitler dahilinde tutmaktır. Vites büyütülüyorsa, hız da haliyle artacağı için ne idüğü belirsiz bir hareket yapılmış olur. (Bu arada sorunun başındaki "gaza basmama" koşulunu hala unutmadığımı hatırlatmak isterim) Hiç gaza basmamak zararlı değildir, enjeksiyonlu motorların tamamında zaten bir yakıt kesme özelliği bulunuyor, eğer araç gereğinden fazla hızlanıyorsa, yani yokuş dikse ve motor devir saati lüzumsuz seviyelere kadar yükseliyorsa, ayağınızın altıyla aşağıda ortada bulunan pedalın kafasına kafasına birkaç kere basmakta fayda var.

Yıldız Yokuşunun tepesinden başladın. Senin mantığınla vites büyüte büyüte düzlüğe kadar indik ve süratimiz artık saatte 763 kilometreye ulaştı. Ne halt edeceğiz kırmızı ışıkta?

Hayırlı Akbilli günler."
0
cedilla
(11.05.09)
1. vites sadece kalkmak içindir. araba kendi kendine gidebiliyorsa en az 2.den devam etmek lazım devirli bir sürüş için.
0
babatema
(11.05.09)
1- yokuşlarda temel kural, hangi vitesle çıkıyorsan o vitesle inmendir. eğer o yokuş gerçekten dik bir yokuşsa 1. vitesle çıkıyorsundur ve öyle de inmende sakınca olmaz. en riskli şey boşa atıp inmektir. buna sakın kendini alıştırma. hem balataların çabuk eskir hem de olası bir fren boşalması durumunda araba kontrol dışı olabilir.

2- vites değişimi için arabanın devir göstergesini takip edebilirsin. normal şartlarda yol yokuş ya da düz olsun, 2-3 bin devir arası vites değiştirmek normaldir. araba yokuş aşağı inerken gaz vermediğin halde 3-4 bin devirlere gelecek kadar zorlanıyorsa ve yolun devamında hızlanmamana sebep bir durum yoksa direk yükselt vitesi.

sanırım yeni öğrenmektesin. bazı şeyler bir yerden sonra refleks haline gelecek ama o zaman kadar göstergelerden ve sahip olduğun bilgiden faydalanman gerekli.
0
hevipeyra
(11.05.09)
hevipeyra 'ya katılıyorum. askeri araçlarda araç kullanma talimatlarında da yazar "çıktığın vitesle in" şeklinde bi talimat. yine hevipeyra'nın dediği gibi en tehlikelisi boş viteste inmektir.
0
Poly
(11.05.09)
1-yokuşun dikliğine göre değişir.eğer dik bir yokuş ise inilebilir.ama ayağınız debriyajda olmamalıdır.çünkü o zaman vites boşta gibi olur,araba kontrolünüzde olmaz.en iyisi 1 le inip ara ara frene basmaktır.
2-vites değiştirilebilir.
siz ve yukarıda birkaç yorumcu boşta gitmek gibi birşey yazmış.eski arabalarda nasıl bilmiyorum ama yeni modellerde arabayı boşa alınca dişliler rölantideymiş gibi yağlanıyormuş.yani kırmızıda beklerken sadece motor çalışır ya araba kendini öyle sanıyormuş.ama mesela vites 4 teyken ilerdeki ışığı görüp vitesi boşa atarsanız ve dişliler rölantide gibi yağlanırsa uzun zamanda dişlilere zarar veriyormuş.bundan kaçının derim.ayrıca boştayken frenlerin çok iyi tutamayacağı da cabası .sözün özü:giderken boşa atmayın,hem freniniz,motor yorulmaz hem de güvenlikten ödün vermezsiniz.
0
otaci55
(11.05.09)
araba boşa sadece fren yapmaya gerek yoksa atılır. o kadar.

yani rampadan iniyorsunuz eğim hızınızı sabit tutmaya (mesela tuzladan çayırovaya inen e-5teki rampada 90-100 arası güzel bir miktarda kalır) yarıyorsa boşa atarsınız. yoksa ıhıh. hele bazı zekiler dağdan boşta inmeye çalışır sonra yarı yolda frenleri ısınıp tutmaz olur.
0
darknum
(12.05.09)
(3)

Yeme-içme ve maç bir arada olsa

newth
Arkadaşlar Taksim'de şöyle hem rakı-balık ya da ocakbaşı yapılabilecek hem de maç izlenecek bir mekan var mıdır? Derdim çarşamba günkü maç. Teşekkürler.
Arkadaşlar Taksim'de şöyle hem rakı-balık ya da ocakbaşı yapılabilecek hem de maç izlenecek bir mekan var mıdır? Derdim çarşamba günkü maç. Teşekkürler.
0
newth
(11.05.09)
musa ustam ocakbasi vardı bir dönemler ama son durumu nedir bilmem.
0
hevipeyra
(11.05.09)
merih restoranı tek geçerim, diğerlerine göre hem hesaplıdır, hem de kimsenin kimseye karışmadığı sakin bir mekandır.
0
bruncha giden tikky
(11.05.09)
yorumlar çok kötü musa ustam ocakbaşı ile ilgili, belirteyim dedim başlığı okumayacaklar için.
0
🌸newth
(11.05.09)
(8)

gelin arabasi soforu

terp
eveet ihale uzerimize kaldi. sikintimiz bol tabii ki. olay nedir, ne degildir hic bir fikrim yok. okuduklarimdan anladigim: durum vahim. tavsiyeleri, tuyolari, bu zor gorevde bana yardimci olabilecek fikirleri bekliyorum.tesekkur ederim.
eveet ihale uzerimize kaldi. sikintimiz bol tabii ki. olay nedir, ne degildir hic bir fikrim yok. okuduklarimdan anladigim: durum vahim.

tavsiyeleri, tuyolari, bu zor gorevde bana yardimci olabilecek fikirleri bekliyorum.

tesekkur ederim.
0
terp
(10.05.09)
öncelikle sabah ezanıyla birlikte gelini kuaföre bırakırsınız. çünkü çıkması akşamı bulur yaklaşık olarak. o kuaförde takılırken siz damatla arabayı süsletmeye gidersiniz. canlı çiçek olacaksa gelin çiçeğini de burada yaptırırsınız. ardından gelini kuaförden alıp fotoğraf stüdyosuna gidersiniz. oradan da nikaha veya düğüne. veya duruma göre önce fotoğraf çekimi, sonra eve geliş, evden uğurlama da olabilir.

not: bunları gelin arabasında bulunmuş bir insan olarak yazdım ama şoför olarak değil.
0
aklimdan zorum var
(10.05.09)
kendi nikahım da dahil olmak üzere en az 4-5 kere gelin arabası şoförlüğü yaptım. bu sebeple bir kaç tavsiye verebilirim.

eğer evlilik nikah salonunda gerçekleşecekse o bölgede güzergah üzerinde bir yerlerde mutlaka zarfçı mafyaya ait çocuklar bulunacaktır. bunlara zarf verme. camı açtığın an aç kurtlar gibi tutunmaları riski var ve kazaya sebebiyet verebilecek kadar psikolaştırmışlar çocukları. mümkünse önceden salon etrafındaki böyle yerleri (trafik ışıkları, yoğun bölgeler v.s.) araştır ve oraları tercih etme. uzun olsun ama güvenli olsun

zarf dağıtma işini sen yapma. gene eğer mümkünde arabada senin arka tarafında gelin ve damatla oturacak bir erkek daha olsun ve senin bulunduğun taraftan zarfı o versin. çocuklar önce şoföre hücum eder, arkayı işaret edersin ve dikkatin dağılmaz böylece.

her ne kadar aile tarafından falan korna çalınması, flaşörlerin yakılması gibi şeyleri yapman istense de buna itibar etme. mümkün olduğunca sessiz git. hem daha az küfür yersin hem de riski azaltırsın.

o gün alkol alma. bu iş zaten sıkıntılı bir iş ve giderken de dönüşte de dikkatinin dağılmaması gerekir. salon gidilecek yere yakın olsa bile alkol alma. unutma sen düğüne eğlenmeye değil, görev icra etmeye gidiyorsun. o esnada vazifedesin yani. ayrıca zaten gergin olan gelinle damadı bir de sen riske atıp sıkıntıya sokma. :)

zarf marf işleri hariç keyiflidir aslen. salonun orada otopark arama derdin olmaz mesela. biraz dikkatli ol ve stres yapma kendine. ben böyle anlatınca zor gibi görünse de aslen o kadar zahmetli bir iş değil bu. zarfçılara, apaçilere dikkat et, gerisi normal kullanımdan farksız. :))
0
hevipeyra
(10.05.09)
@hevipeyra abi bu zarf işini çok abartmışsınız. ne cimriymişsiniz arkadaş. biraz da ben abartıyım. yola iki araç çıkın. birinde siz diğerinde dublörler olsun. şaka bir yana abi bana da şoförlük yapar mısın ;)
0
okocha
(10.05.09)
@okocha

zarf işini abartmam cimrilikten değil, o psikopat çocuklarla çok defa karşılaşmam sebebiyledir. cimrilikten olsa boş zarf dağıt falan derim. şöyle anlatayım, kendi nikahımda şişli evlendirme dairesinden çıkıp dolmabahçeye inen yokuşun sonunda ışıkların orada yapıştı bana bu zibidiler. o zamanlar o kadar deneyimli olmadığım için camdan bir kaç zarf vermeye hareket ettim ve hayatımda yaşayabileceğim en kötü günü yaşamanın eşiğinden döndüm. zarfı gören tüm çocuklar delirmişcesine arabaya saldırdılar. kapıya tutunan mı dersin, kaputa yüzüstü yatan mı dersin.

yani bu iş istiklal'de mendilci çocuklardan mendil almak gibi. birinden 1 tane alırsın ve ardından etrafını 10 çocuk sarar. orada hayati risk yoktur, en fazla 1-2 mendil daha almak zorunda kalırsın. ama diğerinde iyi niyetli davranırsan, ya araban çizilir, ya birisinin ayağını bacağını ezersin.

bilmem anlatabildim mi?!
0
hevipeyra
(10.05.09)
ben de duydum bos zarf olayini. doluyla beraber camdan disari firlat 3-5 zarfi onun pesinden giderler dendi. baska turlu basa cikilmaz gibi. cami cok acma dediler mesela. cocuklar asiliyormus, kaputa yatiyorlarmis. bu konularda yardima ihtiyacim var acikcasi. yani paniklemem ama sinir olmaktan da geri kalamam. acikcasi materyalist bir dusunce olabilir ama arabanin da yamulmasini istemiyorum...
0
🌸terp
(10.05.09)
ozellikle bu kaputa yatanlara karsi ne yapabilirim?
0
🌸terp
(10.05.09)
o zarf işini sen yapma böyle bir durumda. en kötü ihtimalle damat atsın arkadan. ha bazen hiç olmayabiliyor bu çocuklar. tabi eğer şanslı günündeysen. :)
0
hevipeyra
(10.05.09)
kapılar mutlaka kilitli olacak! o çocuklar cart diye kapıyı açıp zarfları kapıp gidebiliyor. aman diyim...
0
cereal killer
(12.05.09)
(2)

Tüplü

cellar
hiç tamire gitmemiş 19 yıllık 37 ekran tüplü saba televizyonun ömrü bitti. Tamirden ziyade yeni bir 37 crt ekran televizyon alınıcak lakin heryerde ince belli tv ler var. 37 ekran mini tv için güvenilir garantili ve sıfır bulabileceğimiz bir yer var mı?Spot eşya satan yerlere güvenilir mi? varsa biz
hiç tamire gitmemiş 19 yıllık 37 ekran tüplü saba televizyonun ömrü bitti. Tamirden ziyade yeni bir 37 crt ekran televizyon alınıcak lakin heryerde ince belli tv ler var. 37 ekran mini tv için güvenilir garantili ve sıfır bulabileceğimiz bir yer var mı?
Spot eşya satan yerlere güvenilir mi? varsa bize yakın olanı nerdedir.

semt: küçükçekmece
0
cellar
(08.05.09)
hocam bunları artık marketler bile satıyor. geçen ben carrefour express de gördüm. 140 lira falandı galiba. hemen hemen tüm büyük zincir marketler satıyor bunları mağazalarında.
0
hevipeyra
(08.05.09)
gitigidiyorda da olabilir
0
zapake
(08.05.09)
(5)

prefabrik ev nasıl bir fikir?

portishead
Düşüncem şu ki, şöyle imarı olan 40-50'ye bir arsa alayım (ciddi araştırma ile bulabilir sanırım), 50-60'a da ne içten ne dıştan prefabrik olduğu belli olmayan, kalitesi iyi evlerden yaptırayım. (internetten yaptığım araştırmalar istediğim evlerin fiyatlarının bu seviyelerde olduğunu gösteriyor). To
Düşüncem şu ki, şöyle imarı olan 40-50'ye bir arsa alayım (ciddi araştırma ile bulabilir sanırım), 50-60'a da ne içten ne dıştan prefabrik olduğu belli olmayan, kalitesi iyi evlerden yaptırayım. (internetten yaptığım araştırmalar istediğim evlerin fiyatlarının bu seviyelerde olduğunu gösteriyor). Toplamda şehir içinden normal bir apartman dairesi fiyatına müstakil evim olsun (Bursa'da yaşıyorum). Yalnız bahsettiğim öyle geçici tenekeden prefabrik evler değil 50-60 yıl garanti verilen konut manasında prefabrik yapılar hakkında planlarım. Şimdi sorular geliyor :

1) Fikir genel manada nasıl, yapılabilir mi, 'o öyle değil, şöyle şöyle sorunlarla karşılaşırsın' denilen noktalar var mı?

2) Prefabrik evler hakkında araştırması bilgisi olan var mı, dezavantajları nelerdir? (Yeteri kadar reklam maksatlı avantajları okudum, bana olumsuz yönleri lazım?)

3) Önerebileceğiniz şirket var mı??
0
portishead
(08.05.09)
dedem kendisi bildiğin sunta lam den yaptı deprem zamanı hala sağlam,
sen eğer daha sağlam malzemeden yaptırırsan bence sorun çıkmaz

birde bir ara bizde araştırmıştı piyasada çok fazla firma ve çok oynak fiyat yelpazesi vardı, sanırım en dayanıklısı kanadadan gelen bi meşe ağacından yapılan gibi duymuştum emin değilim bir araştır onu da

kararını bizede bildirirsen sevinirim
0
demlikposet
(08.05.09)
kendin yaptırdıktan sonra betonarme de yaptırsan çok büyük maliyetler çıkmaz karşına.tabi prefabrikten daha maliyetli olur ama tercih meselesi sonuçta. madde madde gideyim madem:

1) fikir güzel ve yapılabilir, hatta yapılıyor da. o evleri süs olsun diye satmıyorlar sonuçta. birileri senin gibi düşünüp yaptırıyor. :)
2) prefabrik evleri tek çatı altında değerlendirmek yanlış olur. pek çok kalitede ve fiyatta ev var. olası en büyük sorun izolasyon olur ve rutubet olur. betonarme yapılarda dahi bu sorunları çözmek oldukça sıkıntılı ancak kaliteli üretilecek bir prefabrik yapıda bu sorunlar olmayabilir.
3) bursa'yı bilmem ama istanbul'da e5 üzerinde kartal tuzla taraflarında bu üreticilerin çooğu. bildiğim kadarıyla en büyüğü hekim şirketler grubuna ait olan hebo yapı ve özge prefabrik. en büyük demek en iyi demek değil tabi. bu sebeple tavsiyem, bir ara vakit ayırıp bahsettiğim bölgedeki prefabrikcileri gezip detayları ve modelleri gözünle görmendir. ayrıca yüzyüze alınacak fiyatlar telefondakinden daha avantajlı olabilir. hele bu kriz döneminde.

hayırlı olsun ve kolay gelsin şimdiden. :)

edit: hatta bu ara özge yapı kampanya yapmış galiba
www.ozgeyapi.com
0
hevipeyra
(08.05.09)
Fiyatlarla çok haşır neşir olmayıp daha çok statiği ile uğraşan bir inşaat mühendisinin gözünden:

Prefabrik yapının birçok çeşidi var. Betonarme prefabrik elemanlar var örneğin. Ya da hadde ürünü profillerden imal edilmiş çelik bir yapı da prefabrik sayılabilir. Hepiveyra'nın verdiği sitedeki örnekler ise bükme çelik saclardan üretilen hafif profilli prefabrik sistem oluyor.

Fiyatlar hakkında pek bir bilgim yok. Ama kabaca yapıların kaba inşaatının aşağı yukarı aynı fiyata geldiğini biliyorum. Klasik yerinde-dökme betonarme yapıların en büyük avantajı, hepiveyra'nın da dediği gibi tecrit problemlerinin çoğunu kendi başına çözmesi oluyor. Bunu yalnızca su tecriti olarak düşünmeyin; ısı ve ses tecriti de önemli. Prefabrik yapılarda yapı iskeleti betonarmeye göre ucuz kalsa da izolasyon maliyetleri bu arayı kapatıyor. İşçilik maliyetlerinde de benzer bir durum sözkonusu. Bunun yanında, titreşim konforunun sağlanması da önemli. İnsan kullanımına açık yerlerde, döşemelerde titreşimin düşük seviyede kalması ve çabuk sönümlenebilmesi amacıyla çelikle betonarmeyi bir arada kullanıyorum örneğin. Sadece çelikle ısı, ses ve titreşim problemlerini çözmek mümkün değil.

Müstakil bir ev için betonarme prefabrik uygulaması aşırı olur. Bunlar genelde büyük yük taşıyan/büyük mesafeler geçen ve inşaat süresinin çok kısa olması arzu edilen durumlarda avantajlı oluyorlar. Ev için uygun tercih bana göre hafif çelik sistemler. Hafif sistemler düşük kütleleri nedeniyle depremden daha az etkilenirler, bu da önemli bir avantaj. Ancak döşemelerde titreşim, ısı ve ses yalıtımı sağlansın diye betonarme dökülünce (müstakil evi iki katlı farzediyorum) bu hafiflik avantajı da pek kalmıyor.
0
vulpius
(08.05.09)
tüm izolasyonları yapılmış çokta şık 1-2 katlı kütük evleri de aklınızda bulundurun.
0
darknum
(08.05.09)
16 senelik duyuruyu nerede buldun? :)

Esneklik ve tasarım zenginliği demişsin de, verdiğin linkteki fotoğraflarda bir tasarım zenginliği veya zerre kadar estetik görüyor musun sen?

İlkokul talemelerine ev resmi yaptırsan işte ancak o kadarlık bir estetik var. Neden öyledir bilmiyorum.

İşin estetik kısmı para getirmiyor olmalı. O kısım çalışmıyor bu ülkede.
0
Mirket
(16.02.25)
(5)

[ hukuk ] PKK'nın 1 numarası ile görüşen gazeteci?

enola gay
Milliyet gazetesinden bir gazeteci pkk'nın 1 numaralı ismi tabir edilen kişi ile röportaj yapıyor.. bu konuyla ilgili bir kaç sorum var ama lütfen bu konuda "kesin" cevabı olan arkadaşlar yazsın, tahmin istemiyorum.1) Gazeteci PKK bölgesi olarak tabir edilen yere nasıl ulaştı? 2) PKK'lılar ile görüş
Milliyet gazetesinden bir gazeteci pkk'nın 1 numaralı ismi tabir edilen kişi ile röportaj yapıyor.. bu konuyla ilgili bir kaç sorum var ama lütfen bu konuda "kesin" cevabı olan arkadaşlar yazsın, tahmin istemiyorum.

1) Gazeteci PKK bölgesi olarak tabir edilen yere nasıl ulaştı?
2) PKK'lılar ile görüşüp röportaj yapmak yasal mı?
3) Bu röportaj öncesi ya da sonrası askerimiz ile iletişime geçilmesi gibi bir durum söz konusu mu?


tinyurl.com
0
enola gay
(05.05.09)
Hasan cemal'i diyorsun. bu ilk değil hocam. pkk nın yönetici kadrosuyla yıllardır röportaj yapılıyor. belki basın özgürlüğüyle ilgili bi yasa vardır diyeceğim ama özgürlük yasa falan bizim ülkemizde biraz garip geliyo
0
la grande
(05.05.09)
propaganda yapılmasına izin vermedikçe hiç bir mahzuru yok. hatta gazeteciler kendi arasında bir nevi askerliği komando olarak yapmak gibi statüde sağlıyor.(bir nevi savaş muhabirliği)yani aponun resmini koyup altına haber yapmak ne kadar yasalsa ; o dağlara çıkıp röportaj yapmak da o kadar yasal. ancak asker bildiğim kadarı ile can güvenliği açısından olası bir çatışma veya bombalamada gazetecinin öldürülmesi durumunda sorumluluk almıyor.
0
ground
(05.05.09)
1) Kandil dağına gitmenin Zaho'ya gitmekten farkı yok. İran üstünden daha da rahat geçersin hatta. Piranşehr'e giriş açıksa ordan gir zaten karşısı Kandil, yoksa daha aşağıdaki sınır kapısından "Necef'e gideceğim, Şiiyim" dersin, yol biraz uzar ama yakın bir yerlerde inip taksiyle bile gidersin kamplara.

2) İlk yapılan röpörtaj sanırım 1988'deki Birand'ın Apo ile yaptığı röpörtajdı. Başına çok iş gelmişti ama o dönemde bile ceza almadı yanılmıyorsam. Şimdi hiçbir şey olmaz. Yalnızca örgüt propagandasını yapmayacaksın haberi verirken. Tabi vereceğin haber bir şekilde ne yaparsan yap propagandaya hizmet edecektir ama yasalar çok sıkı değil, yırtarsın.

3) Askerle iletişime geçilse dahi olası bir kaza durumunda sorumluluk bireyseldir. Artık yurtiçinde kamp kalmadığı için büyük çaplı zaten askere bilgi verilse de birşey değişmez yurtdışındaki röpörtaja giderken.
0
tekosin
(05.05.09)
fatih altaylı'da apo ile röportaj yaptı zamanında ama bildiğim kadarıyla hiç bir yerde yayınlanmadan mit el koydu görüntülere. roj tv de falan defalarca gösterildiğini biliyorum ama.

bu tip görüşmeler aracılar vasıtasıyla oluyor diye biliyorum ben. gazeteci belirsiz bir yerden alınıp hiç bilmediği başka bir yerde röportaj gerçekleşiyor olmalı. gazeteci, basın özgürlüğü çerçevesinde haber değeri taşıyan herkese ulaşabilir, görüşebilir. bu durum yasal olmasa birand ya da altaylı mutlaka ceza alırdı zaten - ki benim bildiğim herhangi bir ceza almadıklarıdır.


altaylı bir yazısında, askeriyenin değil ancak mit'in röportajdan sonra kendisiyle görüşerek bilgi aldığını söylemişti. öncesinde bilgi vermesi halinde görüşmenin gerçekleşme olasılığı olmaz gibi geliyor bana.

tahmin istememişsin ama kusura bakma. bilgilerle tahminleri hafif karıştırarak sundum. :)
0
hevipeyra
(05.05.09)
1) aracılar önceden bağlantı kurmuş olur gazeteciyle. Basın Kanunu'nun 21'inci maddesine göre gazeteci kaynağını açıklamak zorunda değildir, hatta mahkemede bile tanıklıktan çekinebilir.

2) Yasal. Böyle suç yok, olmaz da. Terör örgütünün propagandası suç, ama röportaj propaganda aracı olarak kullanılmadığı sürece suç olmaz.

3) Tamamen askeri / sivil istihbaratın insiyatifinde. Onlar gazeteci ile iletişime geçerler. Gazetecinin haber verme / izin alma gibi bir yükümlülüğü hukuken yok.
0
calendil
(05.05.09)
(3)

Sağlam Ulaşım Grupları Var mı?

fuatturkrap
Arkadaşlar merhaba;bildiğiniz gibi abd'de birkaç yıl önce bir uygulama başlatılmıştı. en azından ben o zamanlar duymuştum. aracı olanlar gidecekleri yönü belirtiyor ve o gruba dahil kişilere duyuruyor. aynı yöne gidecek olanlar o yolu birlikte katediyorlar.yani otostop'un güvenli hali..türkiye'de bu
Arkadaşlar merhaba;

bildiğiniz gibi abd'de birkaç yıl önce bir uygulama başlatılmıştı. en azından ben o zamanlar duymuştum. aracı olanlar gidecekleri yönü belirtiyor ve o gruba dahil kişilere duyuruyor. aynı yöne gidecek olanlar o yolu birlikte katediyorlar.

yani otostop'un güvenli hali..

türkiye'de bu işi iyi yapan bir site var mı?

Şimdiden teşekkürler..
0
fuatturkrap
(04.05.09)
ben geçen seneden beri burada en az 2 defa yazdım--tınn..
0
cedilla
(04.05.09)
www.yolarkadasibul.com
www.ucuzagidelim.com

bunlar var benim bildiğim.
0
hevipeyra
(04.05.09)
@ hevipeyra teşekkürler siteler için..
@ cedilla çok güzel bir davranışta bulunmuşsunuz ancak yaygınlaşmadı bu durum malesef..
0
🌸fuatturkrap
(04.05.09)
(2)

do it again

yurdum insani
şimdi şarkıyı biliyorum `do it again`-`the chemical brothers` ama bugünlerde çalınan reklamın hangisi olduğunu hatırlamıyorum.parfüm reklamı sanırsam markası ney onun?
şimdi şarkıyı biliyorum do it again-the chemical brothers ama bugünlerde çalınan reklamın hangisi olduğunu hatırlamıyorum.parfüm reklamı sanırsam markası ney onun?
0
yurdum insani
(30.04.09)
paco rabanne - one million
0
arigold
(30.04.09)
(bkz: 1 million)
0
hevipeyra
(30.04.09)
(7)

Film Arıyorum

Mehmet Ersoz
Herkese merhaba,Bir film arıyorum. Aynı olayın farklı kişilerce farklı şekilde algılanmasını yansıtan bir temaya sahip. İsmini mümkünse rica edebilir miyim?Teşekkürler.
Herkese merhaba,

Bir film arıyorum. Aynı olayın farklı kişilerce farklı şekilde algılanmasını yansıtan bir temaya sahip. İsmini mümkünse rica edebilir miyim?

Teşekkürler.
0
Mehmet Ersoz
(28.04.09)
dediğiniz film " vantage point " olmasın sakın..

forum.divxplanet.com

buyrun buradan bakın isterseniz..
0
commorientes
(28.04.09)
hicazkar
(28.04.09)
coffee and cigarettes
(28.04.09)
jackie brown'da olabilir. bu tarz çekilmiş bayaa film var. istersen biraz daha detay ver.
0
hevipeyra
(28.04.09)
holly golightly
(28.04.09)
tehanu
(28.04.09)
Herkese teşekkürler.

Bir iki sene önce bir derginin ilgili yönetmen ile yapılmış röportajını okumuştum. Hatırladığım kadarıyla yönetmen uzak dağuluydu ve film yeni dönem filmiydi. Gene yanlış hatırlamıyorsam, yönetmen metroda metro treninin önüne kendileri bırakarak toplu intihara girişen genç Japon kızlarını konu alan bir film de çekmişti. Rashomon gibi duruyor aradığım ancak biraz eski bir film.
0
🌸Mehmet Ersoz
(28.04.09)
(11)

üniversitede derece yapmak (3. veya 5. olmak mesela)ne işe yarar?

mumutum
merhaba arkadaşlar,,tecrüblerenize muhtacım...sözlükte bu konuyla ilgili birçok entry okudum ama hala kafam karışık.zaten bölümüme bu yıl 2. olarak girdim...eğer istersem; 4 yıl boyunca kasıp üniversitede derece ile mezun olabileceğime eminim. ama gerçekten kasmak, neredeyse bir tıp öğrencisi kadar
merhaba arkadaşlar,,
tecrüblerenize muhtacım...sözlükte bu konuyla ilgili birçok entry okudum ama hala kafam karışık.

zaten bölümüme bu yıl 2. olarak girdim...
eğer istersem; 4 yıl boyunca kasıp üniversitede derece ile mezun olabileceğime eminim.
ama gerçekten kasmak, neredeyse bir tıp öğrencisi kadar oturup hiçbir pretik faydası olmayan derslere çalışmak gerekiyor. 4 yıl boyunca kendini soyutlayıp hayvanlar gibi çalışmama değer mi?

ben tercihimi üniversiteyi çok sallamamaktan yana kullandım aslında,,,ama ne kaybettiğimden de emin olmak istiyorum bir yandan...

şimdiden teşekkürler
0
mumutum
(24.04.09)
bölümüne ve okuluna bağlı biraz bence. eğer gerçekten iş ilanlarında aranan bir okulun (itü, odtü, boğaziçi v.s.) öğrencisiysen derece yapmak cv'nde göze çarpabilir. diğer taraftan da üniversite hayatı ömrünün en keyifli zaman dilimleri olabileceği için fazla derslere gömülmemek güzel anılar biriktirmeni sağlamıştır.

sonuçta okulunu başarıyla tamamlıyorsan sorun yok. ilk iş görüşmelerinde cv çok etkilidir ancak ondan sonra tırmanabileceğin kariyer basamaklarında esas olan, kişisel becerilerin ve önceki işlerinden edindiğin birikimlerdir.
0
hevipeyra
(24.04.09)
hocam bi kere başarı başarıdır. illa paraya veya başka bi haz sağlayıcı şeye dönüşebilmesi gerekmiyor. en iyi öğrencilerden birisin işte daha ne? öğrencisin ve işini en iyi şekilde yapmışsın.

pratik faydası olmayan ders konusuna takıldım bi de. üniversite, meslek yüksekokulu değil, seni iş hayatına hazırlamıyor sana bi alanda herkesin sahip olamayacağı bi birikimi, algıyı ve düşünme yeteneğini kazandırıyor, dahası bir şeyi öğrenmek kendi başına yeterlidir.

bi itiraz da üni. yıllarının hayatın en keyifli zamanı olmasına. neyden keyif alıyosan onu yaptığın zaman keyifli zamandır. çimlerin üstünde uzanıp kızlarla bira içmekten keyif alıyo olabilirsin, eyvallah; ama keyif ve tatmin olayını bunlarla sınırlama bence. yine de derece yapacak kadar ders çalıştığında bile yine pek çok şeyi yapmak için zamanın olacak. mesele önceliklerini belirlemek.
0
yoldaki isaretler
(24.04.09)
eger ki akademik kariyer dusunuyorsan isine bayagi yarayabilir. ama isim olmaz direk is hayatina atilacam diyorsan, en caf cafli firmada bile kimse umursamaz okuldaki dereceni.
0
ne nicki be
(24.04.09)
düşünceleriniz benim için çok değerli arkadaşlar teşekkür ediyorum hepinize tek tek...

öğrenciyim ve işimi en iyi şekilde yapmışım...ee? evet şu ana kadar sözlük tanımına göre işimi en iyi şekilde yaptım ben. ama işimi en iyi şekilde yaptığım için ne gibi bir maddi veya manevi kazanç duydum? verilen abuk sabuk bir kağıt parçası dışında bir şeye yaramadı tüm çalışmalar...

üniversitenin görevinin pratik fayda sağlayan dersler vermek olmadığı konusunda kesinlikle haklısın. her ne kadar bu konuda uzun uzun okumalar yapmış olsam da günlük hayatta üniversiteyi "öğrencilerinin iş bulmasına yardım eden" bir kurum olarak anımsıyorum sık sık...maalesef ki bu ülkemizde gerçekten de böyle...

akedemik kariyer konusu ise daha karmaşık aslında. türkiyede bir akedemik gelenek var mı? akedemisyen olunca, ya da olma sürecinde bilimle mi uğraşacağım yoksa birtakım siyasi entrikalarla mı? dinci hocalara yaranmak için kumaş pantolon giyip bıyık mı bırakacağım, ya da aynı şekilde diğer kesim için top sakal mı bırakacağım?

akedemisyenler hakkında böyle düşünüyorsam akedemisyen olmayacağım demektir. geriye diğer seçenek yani "işçi olmak" kalıyor...yani üniversiteye girmem anlamsızmış,,,
o zaman ben niye öss yi kazanmak için o kadar çalıştım?

daha yolun başındayım ama karşımdaki seçenek bunlarse eğer, böyle bir hayatın yaşanmaya değer olup olmadığını sormak zorundayım kendi kendime...
0
🌸mumutum
(24.04.09)
Senin kafan karışmış, ilk bir sene takıl sen üniversitede, fazla kasma bence. Sonra zaten hayat yavaş yavaş yoluna girmeye başlar.

Bir de akedemik değil, akademik.
0
sui
(24.04.09)
ne yaptığını bilmeyenlere ya da herşeyi olduğu gibi kabullenmişlere göre kafam karışık...(hiçbir kinaye yok bak):)

düzeltme için teşekkürler
0
🌸mumutum
(24.04.09)
bölüm 1.si 2.si 3.sü 4.sü olunca ahada birinci oldun diye belge vermiyorlar
ancak cvne ben birinci oldum eki diye ekliyorsun ve bir işe yaramıyor pek

ilişkiler en önemlisi

dayılar tanıdıklar arkadaşlar dostlar
0
demlikposet
(24.04.09)
kesinlikle ilk yıl yayayım falan deme, devamı gelir toparlayamazsın. sen başarılı olmaya devam et. hocalar ile aran iyi olsun, çoğu hocanın dışarıyla ilişkileri var. staj veya iş konusunda yardımcı olurlar. ve altın kural, en kısa sürede çalışmaya başla, tecrübe herşeyden önce gelir ve 1 adım öne geçersin.
0
surprise
(24.04.09)
ortalamayı ne için yüksek tutmayı hedeflediğine bağlı. eğer yüksek lisansını yurt dışında yapmak istiyorsan bildiğim kadarıyla bu önemli bir şey ancak iş içinse çoğu patron sadece diplomaya bakar.
0
roadrunner merlin
(24.04.09)
bana post öss sendromu gibi geldi.

derece yapmaya kasmicam derken bir anda 6. seneni okuyorken bulabilirsin kendini. hiçbir bölümün müfredatı pratik fayda sağlamak için oluşturulmaz zaten. yükseköğretime hoş geldin :)
"istersem yapabileceğime eminim" çok optimist bir bakış açısı. bunu isteyebilecek kadar güçlü müsün? bi de bunu düşün.
iyi bir ortalamanın karşılığında hayattan soyutlanman gerekmiyor. bu düşünce genelde öğrenci topluluklarında empoze edilir. yok öyle bişii. ikisini bi arada yürüten binlerce örnek var.
0
makineci
(24.04.09)
derecenin çok önemi olmadığını düşünüyorum. ama şunu söylemek lazım, finans/danışmanlık alanında görüştüğüm tüm yerler ortalamı ve derecemi istisnasız sormuştu, genel olarak da faydası olmuştu diye düşünüyorum.

bence ortalamanın çok yüksek olması veya derece yapmandan önemli olan kendince optimum bir çizgi yakalaman. 4 seneni eşekler gibi çalışarak geçirmek veya okula uğramamak da bence aynı kapıya çıkar. ama en azından sana faydası olabilecek derslerde çok iyi performans göstermenin veya genel olarak kalburüstü bir öğrenci olmanın şöyle somut faydaları olabilir:

- hocalar ile iyi ilişkiler kurabilirsin. iş olanakları yarattığını çok gördüm (bölümüne göre değişir tabi ki)
- değişik bakış açıları geliştirme
- teknik bilgi kazanma (aşağı yukarı her işte faydalı olur)
- bölümünden ve dolayısıyla ilerde seninle benzer işlerde çalışacak insan tanıma ve ilişki kurma şansının artması; iyi izlenimler bırakırsan bunlar sana başka iş fırsatları olarak da geri döner emin ol (üniversiteden mezun olduktan sonraki birkaç yıl boyunca birbirine iş fırsatı yaratan çok sınıf arkadaşı gördüm)
- ilerde mba/yüksek lisans yapmaya karar verirsen avantajlı olma
- erkeksen, kızlar çalışkan erkeklerden hoşlanır ve genelde erkeklere oranla derslere girmeye daha meyillilerdir (bunu salladım)

bunlar aklıma gelenler. ama şunu unutma, ne yapmak istediğine de yavaş yavaş karar vermen ve o konuda da kendini geliştirmeye başlaman en az bu saydıklarım kadar önemli. zira yıllarca akademik star olmuş kişiler genelde sonuncusunu kaçırdıkları için iş ararken sudan çıkmış balığa dönebilirler.

ama en önemlisi, üniversite yılları geri gelmez (her anlamda), eğlenmeyi unutma.
0
record take zero
(24.04.09)
(2)

tüketici hakkı? - tefal

ali87
şimdi şöyle bir durum geldi başıma:22 Kasım 2008 tarihinde Shell Smart Card puanlarımla bir adet Tefal Avente tost makinesi aldım. Ürünü ilk defa bundan yaklaşık bir ay sonra ısınırken kırıldı.Ürünü 30.12.2008 tarihinde Ankara Emek Ödül Elektronik yetkili Tefal servisine götürdüm. Kendileri yıl sonu
şimdi şöyle bir durum geldi başıma:

22 Kasım 2008 tarihinde Shell Smart Card puanlarımla bir adet Tefal Avente tost makinesi aldım. Ürünü ilk defa bundan yaklaşık bir ay sonra ısınırken kırıldı.

Ürünü 30.12.2008 tarihinde Ankara Emek Ödül Elektronik yetkili Tefal servisine götürdüm. Kendileri yıl sonu nedeniyle parça olmayacağını, 15 Ocak 2009 tarihinden sonra getirmemi söylediler. 21 Ocak 2009'da tekrar ilgili yere götürdüm. Kendileri kırılmanın garanti kapsamında olmadığını, ürünün sigortasının da ancak ürünü aldıktan 30 gün içinde telefonla yapılması gerektiğini söylediler.

30 lira gibi bir fiyata tamir edebileceklerini belirttiler. Başka çarem olmadığı için mecburen kabul ettim. 27 Mart 2009'a kadar beni ilgili yetkili servis'ten arayan olmadı. Bu tarihte ve ileri tarihlerle ben yetkili servisi arayıp ürünün durumunu sordum. Ancak her seferinde biz bir bakalım ararız dediler.

Nihayet 8 Nisan 2009 tarihinde bana dönüş yaptılar. Ancak ürünü almaya gittiğimde önce bana teslim belgesi imzalattılar daha sonra da bana söylenilen "30 TL tutar" lafının 59 TL olduğunu söylediler. Bahaneleri de, ürün değişti idi. Ancak bana verilen onarım belgesinde kırık olan bölgenin değişeceği yazmakta idi. Ayrıca bu konuda hiç bir kimse beni arayıp "ürününüz değişecek, yeni fiyatı da 59 Tl'dir" demedi.

Gerek müşteri hizmetlerinden gerekse şikayetvardan şikayetlerde bulundum ama değişim için işçilik ücreti olduğunu filan söylediler.

Ben hakkımı nasıl arayabilirim bilgisi olan var mı?

not= ürünü teslim almadım hala serviste.
0
ali87
(24.04.09)
hevipeyra
(24.04.09)
bir de şöyle bir şey var: (bkz: tüketici hakem heyeti)
0
surprise
(24.04.09)
(10)

WD vs Toshiba

harmonikhakaret
Harici harddisk alacağım. Toshiba mı WD mi alsam karar veremedim. Toshiba'nın içindeki disk ne marka bilemedim ama Toshiba yapmışsa iyidir diye düşünüyorum. Sizin fikrinizi de merak ettim. İki ürünün linki şunlardır:http://www.mavibilgisayar.com/ud/11749http://www.mavibilgisayar.com/ud/9041teşekkürl
Harici harddisk alacağım. Toshiba mı WD mi alsam karar veremedim. Toshiba'nın içindeki disk ne marka bilemedim ama Toshiba yapmışsa iyidir diye düşünüyorum. Sizin fikrinizi de merak ettim. İki ürünün linki şunlardır:

www.mavibilgisayar.com

www.mavibilgisayar.com

teşekkürler
0
harmonikhakaret
(21.04.09)
WD!
0
roadrunner merlin
(21.04.09)
geçen data zirvesi yapıldı. oradaki her 100 harddisk'in 80'i wd idi. bilginize... :)
0
hevipeyra
(21.04.09)
gecen ay icinde garantisi biten WD external disk'im garanti biter bitmez bozuldu. zamaninda efendisiz'in de basina gelmisti oyle bir sey, beni de yakti WD. evde yatiyor kara tugla olarak su an. en kisa zamanda para toplayip seagate almayi dusunuyorum, tavsiye ederim. (baya kullanan arkadasim var, olumsuz yorum duymadim hic)
0
sourlemonade
(21.04.09)
5 tane ölü internal hard disk var elimde; 4'ü WD.
ayrıca bu garantisi biter bitmez bozuldu hikayesini çok kaynaktan duydum WD'de.
0
malmoth
(21.04.09)
kusura bakmayın ama seagate tabi.
0
only
(21.04.09)
ikisi de değil, seagate.
0
abtash
(21.04.09)
vallabenim WD'm 1-2 kere yere düşmesine ve garantisi bitmesine rağmen tıkır tıkır çalışıyor. yanına 1tb bir WD daha aldım şimdi sevgili modunda takılıyolar yanyana. ben WD derim.
0
deckard
(21.04.09)
üç harddisk babası olarak, seagate.
0
dehri
(21.04.09)
toshiba 1 tb lıkda kullanılan sistemle wd kullanılan sistemin aynı oldugunu düşünürsek fiyatı iyi olanı al derim.
0
halinin ucundaki toz parcasi
(21.04.09)
çok sonra gelen cevap : tecrübe ile sabit ikisinide alma.
0
halinin ucundaki toz parcasi
(16.11.11)
(6)

22.000 liraya 2007 model polo alınır mı?

hakkibulut
polo'nun goal serisi. kendim almayacağım ama "bilen adam" pozisyonunda gidip denedim. 58000 km'de. çok temiz. motoru harika durumda (sessizlik ve performans açısından). sigara içilmemiş (ne sikime yarayacaksa). satıcının dediği gibi "tam full". abs, 4 airbag, yol bilg.,klima... vb.nasıldır sizce bu
polo'nun goal serisi. kendim almayacağım ama "bilen adam" pozisyonunda gidip denedim. 58000 km'de. çok temiz. motoru harika durumda (sessizlik ve performans açısından). sigara içilmemiş (ne sikime yarayacaksa). satıcının dediği gibi "tam full". abs, 4 airbag, yol bilg.,klima... vb.

nasıldır sizce bu alet? fiyat uygun mudur? insanın içine sinecek cinsten bir araba. kusur bulmaya çalıştım, bulamadım. o derece pırıl pırıl. ne dersiniz?
0
hakkibulut
(18.04.09)
o fiyata o model polo iyi ama ben olsam polo ya o kadar para vermezdim. çok karaktersiz bi araba, yani bi golf değil. ben olsam şunu alırdım mesela;
www.sahibinden.com
0
rentts1
(18.04.09)
verdiğiniz linkteki golf için şöyle demiş satan arkadaş;
" Aracın Ön Kısmı Jetta Görünümlüdür.Kendim yaptırdım.Nikelajlıdır.Tek Sorunu Araçta Dıştan Komple Boya Olmasıdır"
muhtemelen takla atmış araba :)

ben de polo seven biri değilim ama alacak olan kişi (kızarkadaş)seviyor. ben de bu saatte ona araba bakıyorum vazgeçsin diye. ama açıkçası bulamadım. son olarak golf iyi alet demek istiyorum :)
0
🌸hakkibulut
(18.04.09)
ilanın detaylarına bakmadım ama altı güneş görmüşse arabanın ondan hayır gelmez haklısınız. ilk cevabımı yazarken de polo kız arabası biraz diye yazcaktım klavyemin ucuna geldi yazmadım=) dişiler için ideal bi araç. ama yine de o paraya polo!? diyorum. kazasız belasız iyi günlerde kullansın işallah.
0
rentts1
(18.04.09)
araba için bir şey diyemem çünkü polo yu deneme şansım hiç olmadı ancak vw e güvenirim. fiyat biraz yüksek gibi yalnız. sağlam bir pazarlıkla satıcının aciliyetine göre 20.000 lere kadar indirilebilme ihtimali var bence. sahibinden.com'da benzer aracı aradığımda daha düşü km. dekini aynı satış fiyatıyla gördüm. internete fiyat çıkan herkesin pazarlık payı olduğunu düşünürsek bastır biraz pazarlığa derim.

hatta 2006 model dizelini acil satan birisi 19.200 fiyat çekmişken benzinli modele o kadar para çok olur.


www.sahibinden.com
0
hevipeyra
(18.04.09)
2 sene için çok km yapmış. büyük bakımı yoldadır muhtemelen 60 bin mi pololarda bakmak lazım. satıcı açısından elden çıkarmak için tam zamanı gibime geliyor.
0
ozdek
(18.04.09)
ozdek haklı, 60bin bakımı geliyor, bunun yanında 2 senelik arabayla 58bin yapmak kolay değil. özellikleri de iyi. biraz küçük bir araba olsa da içine binilemeyecek cinsten değil, yani bir nissan micra, fiat pandadan çoook daha büyük araba. ben poloyu tavsiye ederim ama yeni model alacaksanız paraya kıyıp daha az km'li bişey bulun
0
tom_riddle
(18.04.09)
(18)

ekşi duyuru ile ilgili onemli bir soru

emcedeltate
selam likyalılar. ekşi duyuru ile ilgili uzun süredir içimde olan bir soruyu sormak istiyorum. benzeri bir soru var ise affola. burda insanlar sorularını soruyor. diğerleri olabildiğince yardımcı olmaya çalışıyor. tamam. şimdi her konuda her şeyi bilen, bilmese de yorum yapan bir milletiz (!) ya, ço
selam likyalılar.
ekşi duyuru ile ilgili uzun süredir içimde olan bir soruyu sormak istiyorum. benzeri bir soru var ise affola. burda insanlar sorularını soruyor. diğerleri olabildiğince yardımcı olmaya çalışıyor. tamam. şimdi her konuda her şeyi bilen, bilmese de yorum yapan bir milletiz (!) ya, çok feci cevaplar goruyorum ben. insan sağlığını tehlikeye atabilecek, ya da yardımcı olmaktan ote tüm herşeyi daha beter yapabilecek cevaplar. elbette sağlıkla ilgili bir soru sorulacakken orda uyarı gorunuyor.

( aldığınız cevapların doğru olmayabileceğini,
- buradan aldığınız fikirlerle kendinizi öldürebileceğinizi,
- burada yazılan fikirlerin doktorlar tarafından verilmediğini (verilse bile doğru olmayabileceğini),
- burada yazılanlardan, yazıyı yazan dahil kimsenin sorumlu olmadığını)

ancak adamın biri gitmiş kene nin üzerine kolonya dokun yazmış. uzmanlar, doktorlar her yerde bağırdı. keneye kolonya, gaz yağı, çamaşır suyu dokulmez, dokulduğu anda olumcül olabilir diye. yahu bu benim çok sinirimi bozdu. ya adam onu yapsa. hukuken hiçbirşey olmaz tamam. ancak hiç mi vicdanınız yok ya? adam buraya güvenip yapsa onu soyleyen nasıl yaşar? niçin duyuru üzerinde bu çeşit bir yasaklama yok?.
0
emcedeltate
(16.04.09)
Kene konusunda camasir suyu elbette kenenin üzerine dökülmeyecek, kene cikartildiktan sonra camasir suyuna atilarak öldürülecek. Bu arada bu söyledigim saglik bakanliginin kene konusundaki bildiriminden alinti.


Kolonya vs. konusunda senle hemfikirim.
0
the man who hears deepest inquisitions
(16.04.09)
Daha once de uyari yapildi, eksi duyuru'nun aciklama kisminda da yazildi ama bazi insanlar hala bildigini okuyabiliyor. Saglikla ilgili sorularda yardimlasma ise yarayabiliyor cogu zaman ama tehlikeli durumlar da soz konusu. Hassas olmalari lazim kisilerin, denetleme mekanizmasi mi lazim artik bilmiyorum. Mesela ben yeterince hassas davraniyorum saglik sorularinda, cogunlugunda doktora gitmelerini soyluyorum.
0
ermanen
(16.04.09)
haklısınız ama moderatörler her cevabın doğruluğunu bilemezler.her moderatör bilmek zorunda değil kenenin üstüne ne dökülceğini veya vs. bir şeyi :)
0
szqnn
(16.04.09)
yahu sorun kene değil ki sadece . neredeyse her konuda bir orneğini goruyorum bunun.
0
🌸emcedeltate
(16.04.09)
bence sağlık konusunda (ruh sağlığı da dahil olmak üzere) sorulan sorular yayınlanmamalı. söylendiği gibi ciddi tehlikeler oluşturabileceğine ben de tanık oldum. hatta özellikle depresyonda ya da bunalımdaki kişilere verilen öyle cevaplar oluyor ki, bir kişinin çevirdiği geyik diğerinin intiharına sebep olabilir. çoğu kimse doktor olmadığı için bu sorulara verilen cevaplar genellikle doktora yönlendirme şeklinde oluyor zaten. doktor olanlar da dikkat ettiğim üzere çok hafif rahatsızlıklara cevap veriyor, aksi durumlarda hastaneye gitme öğüdü veriyorlar.

gerçek olan başka bir şey ise aynı rahatsızlığa sebep veren birden fazla hastalık çeşidi olabileceği. bu sebeple zaten hastanelere gitmek ve gerekli muayene ve tahlilleri olmak lazım. misal burada "başımın ön kısmı çok ağrıyor, nedendir" diye soran birine aynı rahatsızlığı çekmiş biri, "fazla sigaradandır, sallama çok" gibi bir cevap verebilir ve o başı ağrıyan kişi aslında beyin kanaması geçiriyor olabilir.

bence durum budur. moderatörlere selam ederim...
0
hevipeyra
(16.04.09)
çözüm
sağlık kategorisi sorularında fixed bir tag olabilir. doktor tavsiyesi yerine geçmez diye.
0
can see
(16.04.09)
sanmıyorum ki özellikle sağlık konusunda bir kişi sadece burada okuduğuna göre adım atsın ya da sağlık gibi önemli başka konularda. çoğu mantıklı cevapta açıklama oluyor zaten mesela keneye kolonya dökmek mantıklı olsa yazan arkadaş şu şu yüzden iyi olur diye yazar.
0
dambil
(16.04.09)
saglik konusu sakat bir konu, belki de gereken sey wikipedia örnegi gibi, referans göstermek.
0
the man who hears deepest inquisitions
(16.04.09)
sağlık sorununa ekşi duyuru'dan(hatta genellersek internetten) çözüm arayan adam o kolonyayı bi zahmet yüzüne de bi çarpsın da kendine gelsin.
0
kermitz
(16.04.09)
bir ara sitenin en tepesinden duyuru yaptık sağlık hususuyla ilgili. uzuun bir süre girişte o duyuru kaldı öyle. eğer istek olursa tekrar sabit bir duyuru ile durumu "tekrar" açıklarız.

emcedeltate, söyleminizde haklısınız. fakat tahmin edebileceğiniz gibi moderatörlerin bu konuda yapabileceği bir şey olmadığını düşünüyorum. bu büyük oranda toplumumuzun bilmediği konu hakkında yorum yapma isteğinden kaynaklanıyor sonuçta. eğer bilinçli bir komünite olmayı başarabilirsek zaten bu tür şikayetlerimiz de otomatik olarak ortadan kalkar. güzel bir noktaya değinmişsiniz, toplumsal bilinç önemli.
0
deckard
(16.04.09)
sağlık konusunu neden hala sadece fiziksel sağlık olarak alıyorsunuz? ruh sağlığı ile ilgili sorular diğer sağlık sorularından çok daha fazla risk içeriyor, farkında değil misiniz?

adam anasından nefret ediyor ya da olağan bir ergenlik bunalımı içerisinde. kendisinden çok daha akıllı olduğunu varsaydığı * insanların bulunduğu bir platforma derdini yazıyor. hatta oturup tam sayfa dökülüyor. buna cevaben çok renkli üslubu olan arkadaşlar abuk sabuk cevaplar verebiliyorlar. bu o cevabı veren kişinin hatası değil bence çünkü adamın kendi adına hayata bakışı bu, ancak karşıdaki kişi acaip tahribatlar alabilir bu cevaplardan. bunun sonucunda soruyu soran adam (ergen olduğunu varsayıyorum) en iyi ihtimalle kızıp anasına bağırmaya çağırmaya başlasa, nefreti iyice belirginleşse bile ilerideki hayatında bu durum daha fazla yaralar açabilir.

bu durumlardaki insanlara psikolog ya da psikiyatrlar dahi uzman oldukları halde oldukça hassas yaklaşıp sorunu çözemeyebilirken, burada verilen akıllarla nerelere varabilir bu durum?

nasıl yapılır bilmiyorum ancak bir şekilde filtreleme olması gerekir. bu filtreleme birisi intihar falan etmeden ya da kız arkadaşını dövmeden önce olsa daha iyi olur.
0
hevipeyra
(16.04.09)
Herşey 'okuduğunu anlamakla' ilgili bi yerde. Örneğin o kene ile ilgili olan duyuruda, kişi kenenin bedenine girmediğini, çorabında bulduğunu yazmış, bunu nasıl öldürebilirim diye sormuş. Cevap veren kişi de, 'dikkat edin' bedene yapışmış keneyi değil, çorabında bulduğu keneyi nasıl imha edeceğini yazmış, ki sanmıyorum ki kimse insanın bedenine yapışmış bir keneyi kolonya dökerek yakmayı tavsiye etmez.

Dediğim gibi ilk olarak insanlar burada iyi niyetleriyle yardımcı olmaya çalışıyorlar, cevapları dikkatli okumak cevap verenin değil, cevap arayanın sorumluluğudur.

Ama bazı konularda dediğiniz gibi, fikir sahibi olmadan yanlış öneriler getirilebiliyor. Bunları filtrelemek de gene soruyu soranın sorumluluğundadır bence. Kimse size mantığınızın kabul etmediği birşeyi zorla kabul ettirecek değil, di mi?
0
joelskellington
(17.04.09)
saglik kategorisinin ayri bir kategori olmasi saglik sorularini destekledigimizden degil, insanlari uyarmak istedigimizden. burada biz sagligi tamamen banlesek, adam baska bir siteye sormayacak mi, veya google'da arastirip sacma sapan bir seyi yorumlayip yanlis yola gitmeyecek mi?

saglik sorularini soran insanlar sormaya her zaman devam edecekler, cevaplayanlar da bildikleri dahilinde cevaplayacaklar, abuk subuk adamlar da abuk subuk cevaplar verecektir.

eger yanlis oldugunu dusunuyorsaniz, veya bir sorunun cevaplari cok zit cevaplarsa, o zaman cevap vermek yerine, bu soruda kesin bir cevap verilemez, doktorunuza basvurun, okuduklariniza guvenmeyin yaziniz. Cunku ya bu siteyi kapatmak zorundayim, ya da bu tur sorular her zaman gelecek.
0
compumaster
(17.04.09)
emcedeltate,

aslında yazdıklarınızda haklısınız ama bunu önlemenin bir yolu yok. tıpkı eksi sözlük gibi hatta internet gibi doğru bilgiyi kendiniz ayıklamak durumundasınız.

Bir keresinde google diyet'le ilgili bir şey ararken "super zayıflatan ekmek diyeti" diye bir şey bulmuştum.

sabah 2 dilim ekmek
öğlen 2 dilim ekmek
akşam 1 dilim ekmek'ti diyetin tüm içeriği.

bunu da uygulayanlar vardır eminim. ama eğer bu noktada takılacaksak, o zaman interneti toptan kapatmamız lazım.

akli melekeleri yerinde olmayan, her gördüğünü ve duyduğunu uygulamaya çalışan birinin akli melekeleri yerinde değildir. onun da sorumluluğunu ailesi üstlensin bir zahmet. zaten biz burada, depresyonda olan birine "öl abi, sen hiç yaşama bence" diye bir cevap gelirse siliyoruz...

umarım faydalı olmuştur.
0
kahvegibi
(17.04.09)
iyi de sen ekran karşısında bu satırları okuyan adamın anlayış biçimini, zeka yapısını bilemessin ki. sen burda yazarsın adam burda yazılanı yorumlamadan uygular/ uygulayabilir. beni bu duşundurdu.
0
🌸emcedeltate
(17.04.09)
hala deniyor ki "ruh sağlığı bozuk olan burda cevap ararsa suçludur, hatalıdır", "burası bunun sorulacağı yer mi" falan. adamın zaten ruh sağlığı bozuk. aklı ve mantığı tam anlamıyla işler halde olsa, yakınında derdini anlatabileceği sağlıklı bir arkadaşı ya da büyüğüne gider onunla paylaşır veya doktora uğramayı düşünür. bu durumda derdini burada paylaşan insanların çoğunun inancı, ekşi sözlük yazarlarının belli bir seviyenin üstünde zeka ortalamasına sahip olduğu varsayımıdır. bu sebeple kendilerine verilen cevapları sıradan insanların değil, kendisinden daha akıllı ya da deneyimli olan insanların verdiğini düşünür. bahsettiğim şey ise, zaten aklı yerinde olmayan kişinin aklının iyice uçmasına sebep verecek şeylerin önüne geçme çabasıdır.


moderasyona bu konuda daha fazla yüklenmek istemiyorum ancak ekşi sözlük gibi bir yapılanma, sayfasının altına bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir şeklinde bir ibare koyuyorsa bu boşa değildir. en azından duyurunun görünen bir yerine "bu sitede verilen cevaplar her zaman doğru olmayabilir" şeklinde ya da daha etkili bir mesaj iliştirirlerse faydası olabilir. şahsen ben sözlükte saçma bir tartışma okumaya başlayıp saçma olduğu halde mantığımla kesişebilen şeyler söylendiğini gördüğümde derhal alttaki yazıyı aklıma getiriyorum. sözlüğü çok çok ciddiye almamak gerektiğini hatırlıyorum.

bu anlattıklarımı, daha evvel ruh sağlığında bozulma yaşamış kişiler eminim daha iyi anlayacaklardır. hayatının akışında bir dönem olsun ruh sağlığında ciddi bir sorunla karşılaşmamış kişiler ise okuyup geçebilirler.

edit: burada hukuki sorumluluk soruyu sorana aittir. cevap verene ya da moderatöre değil bence de. bahsettiğim olay biraz vicdani sorumluluk kısmı. bu konuda moderasyon rahatsa, gerekli önlemleri ve takibi yaptığını düşünüyorsa sorun yok demektir. anlatış üslubum sert ya da tuhaf ise kusura bakmayın. lütfen söylediklerimi iyi niyetli öneriler olarak değerlendirin.

edit2: şimdi baktım da medikal şeklinde soru açıldığı zaman bu tip uyarılar görünüyormuş ekranda. demek ki moderasyon uyumuyor ben uyuyormuşum asıl. :)
0
hevipeyra
(17.04.09)
Yer yüzünde her zaman bir soruya olabilecek en saçma cevabı verebilecek bi insan olacaktır. Buraya soru yazarken fikir arıyoruz. Her türlü bilgi seviyesine sahip insanlardan cevap geleceğini biliyoruz. Buradan aldığı bir cevabı başka hiç bir araştırma yapmadan uygulayacak insan bence zaten o saçma cevabı verenle aynı zeka seviyesindedir. Ben de sağlıkla ilgili sorular soruyorum ama her yazılanı uygulamıyorum. Maksat insanların deneyimlerinden yararlanmak. Araştırma bile yapmadan yazılanı uygulamanın doğru olmayacağını düşünemeyen yoktur bence.
0
cereal killer
(18.04.09)
@cereal killer

sen ekran karşısındaki kişinin zeka seviyesini bilmemessin ki. sen yazarsan buraya o da uygulayabilir. biz burda karşıdaki kişinin zeka seviyesini değil o cavabın uygulanabilirliğini tartışıyoruz. türk insanının zeka seviyesdi ortada. ve bu sitede sağlık ile ilgili cevapları uygulayanlar var.
0
🌸emcedeltate
(18.04.09)
(3)

Bu elbiseyi veya benzerini Ankara'da nereden bulabilirim?

claeryn
Ekteki resimdekine benzer mezuniyet elbisesi arıyorum. Karum'a, alışveriş merkezlerine ve Kızılay'da birçok yere baktım fakat bulamadım. Ankara'da bunları bulabileceğim başka bir yer var mı?Bulamadım derken, benzer modeller var tabii, fakat çok taşlı elbiseler var.
Ekteki resimdekine benzer mezuniyet elbisesi arıyorum. Karum'a, alışveriş merkezlerine ve Kızılay'da birçok yere baktım fakat bulamadım. Ankara'da bunları bulabileceğim başka bir yer var mı?

Bulamadım derken, benzer modeller var tabii, fakat çok taşlı elbiseler var.
0
claeryn
(16.04.09)
adil ışıkta mezuniyet dönemi yaklaştıkça bu tarz abiyemsi elbiseler oluyor genelde.

bir de metrodan izmir caddesi çıkışında (collezione falan var, mavi var köprü var) işte o yol üzerinde sakarya tarafında yürürken bir mağaza var ufak. burç diye. spor olarak da çok tarz şeyler mevcut, üst katında abiyeler görmüştüm ama bakmadım, bu tarz olabilir. aynı mağazadan 7. cadde üzerinde de var.

bir iki aya kalmadan mezuniyet elbiseleri oldukça fazlalaşacaktır, sezonu gelince.
0
holly golightly
(16.04.09)
şurada satıyorlar onu galiba:

www.promgirl.net

resmi kopyalayıp tineye'da aratınca başka adresler de çıkıyor. bir araştır istersen. belki başka yerler de vardır.

tineye.com
0
hevipeyra
(16.04.09)
armada'da ki vakko da (ya da vakkorama emin olamadım tam ama aynı yerde nası olsa) resimdekine çok benzeyen biraz daha kısa bi elbise vardı, betsey johnson ın.
www.betseyjohnson.com burdan bi bak istersen, ordakilerin çoğu var zaten vakko da bildiğim kadarıyla.
0
black holes eat stars
(16.04.09)
(8)

açık havalı ders çalışacak yer

denizin kulleri
efenim yurt odamın hücreden hallice olmasından mütevellit, ders çalışacak tercihen açık hava; hatta deniz kenarı bir yer arıyorum. cafe-çay bahçesi-açık hava kütüphanesi (ohannes!) vs vs.ortaköy şahane oluyor ama kalabalık çok oluyor; özellikle hava azıcık güzelken. hani insan olsun daha güzel bile
efenim yurt odamın hücreden hallice olmasından mütevellit, ders çalışacak tercihen açık hava; hatta deniz kenarı bir yer arıyorum. cafe-çay bahçesi-açık hava kütüphanesi (ohannes!) vs vs.
ortaköy şahane oluyor ama kalabalık çok oluyor; özellikle hava azıcık güzelken. hani insan olsun daha güzel bile olur ama okkadar da kalabalık olmasın :)
internet olsa çok şahane olur mesela.:)
istanbul avrupa yakası olsun bi de :)

o olsun bu olsun. pehh ders çalışmak istemeyen bünyenin hezeyanları işte. :)
0
denizin kulleri
(16.04.09)
uskudar ters gelmez ise, salacak parki var bi de harem otogarinin arkasinda, yukariya merdivenler ile cikilan bir cay bahcesi var. agaclarin arasindadir, manzara nefistir, hafta ici tenhadir.

edit: pardon ya avrupa yakasi demi$sin. neyse silmiyorum, belki aklin eser gecersin bu tarafa.
0
karaktersiz
(16.04.09)
kabatasta ido iskelesi ile mimar sinan universitesi arasinda kalan isgal edilmemis yaklasik 150-200m lik bir sahil seridi var hem sakin hem deniz kenari.
0
rising creeps
(16.04.09)
-yıldız korusu.beşiktaştan ortaköye yürürken karakolu geçince soldan yukarı...piknik masalarından birine çöküp karın acıktıkça belediye tesislerinden nispeten ucuz yemek yemek de cabası.

-florya sahili
-rönopark
0
ben eskiden kucuktum
(16.04.09)
pierre loti nispeten daha sakindir. ayrıca insana ilham da veriyormuş. :)
0
hevipeyra
(16.04.09)
pierre loti ye falan haftasonu gitme. turlar falan otobüsle insan getiriyor oraya. daralırsın, bogulursun.
deniz kenarlarında her daim insan olur. el, kol hareketleri bile dikkat dağıtır. insan olmasa bile illaki rüzgar olur. uçuşup durur notlar etrafta. eğer hafta içi gidebilirsen, atatürk arboretumu derim. uzaktır biraz. ama sabah gider akşam dönersin. oksijene boğulursun. hem beyin o kadar oksijende on numara çalışır. yapmışlığım var oradan biliyorum.
0
okocha
(16.04.09)
bu önerilerin hiçbirine haftasonu gitme tabi,
ben de rumeli hisarını önereceğim. ordaki cafeler baya büyükler, yani olası bir müşteri akınında bile sakin bir köşe bulabilirsin.

bir de nerede yurt odan bilmiyorum ama mahallelerde belediyelerin büyük parkları oluyor. içinde çocuk parkları, havuzlar, cafeler falan. işte o parklardan birine yakınsan olabilecek en iyi yere yakınsın demektir.

okulu bitirirken bir dolu sınavı seyrantepe'deki bu parkta rahat rahat ders çalışabilmem sayesinde vermiştim.
0
saryade
(16.04.09)
Boğaziçi Üniversitesine git, çimlerde çalış. Benim için de bir çay iç, bir İzmir ye bu esnada. Girişte sorun çıkmaması gerekir, biri bişi sorarsa "Ben eski mezunum, hocalarımı ziyarete geldim" dersin.
0
sui
(16.04.09)
kennedy lodge'un oraya in, süperdir, ders çalışmak için birebir, masa sandalyeler de var, zaten havalar biraz ısınsın orada ders çalışan insanları görürsün büyük ihtimalle.

bir alternatif de kendimden örnek olsun mat 201e arnavutköy belediye tesislerinin açık hava kısmında çalışmıştık arkadasımla, 1 saat ya bakmıştık ya bakmamıştık ama çok eğlenceli oluyor, studye, kütüphaneye kapanmaktansa.
0
light beam
(16.04.09)
(5)

İstanbul - İzmir Uçak

colg fusion
Şu sıralar en uygun fiyatı veren şirketler hangileri? Onur uygun gözüküyor, başka kimler var? Kampanya var mı hiç, varsa nerede?
Şu sıralar en uygun fiyatı veren şirketler hangileri? Onur uygun gözüküyor, başka kimler var? Kampanya var mı hiç, varsa nerede?
0
colg fusion
(15.04.09)
o hatta çalışan firmaların sitesine girip en ucuz bileti bul linkine tıklarsanız, en ucuz biletlerini karşınıza sıralarlar.
0
readmymind
(15.04.09)
onurair ve flypgs uygun oluyor. her ay gidiyorum, ordan biliyorum. :)
0
cenkin gunlugu
(15.04.09)
ne kadar sonraya aldığınla alakalı
1 ay sonraya alıcaksan 39dan başlıyor 10gün sonraya alıcaksan 59dan tamamen ne kadar düzenli bir adam olduğunla alakalı
benim gibi son dakika karar veren adamsan uygun bulman imkansız

pegasus tabi bahsettiğim şirket benimde orda hep uygun görüyorum ben
0
demlikposet
(16.04.09)
www.bulucak.com

bu site istediğin tarihteki tüm yurt içi havayollarının uçuşlarını tarayıp listeliyor. yanlarına da o uçuşa ait sayfa linklerini koyuyor. oldukça kullanışlı.
0
hevipeyra
(16.04.09)
bu aralar pegasus paket gittiği için ucuz bilet bulmak zor oluyor. thy'de bir hafta önce alırsan 70 tl kampanyası vardı. yaz sezonu fiyat bindirmelerini yakında yaparlar acele et.
0
surprise
(16.04.09)
(8)

arabada elektrik kaçağı

poison
ya bu hadise benim başıma hep taksilerde gelirdi şimdi de kendi arabamda başladı.son 1 haftadır falan arabadan indiğimde kapıyı kapatırken çarpılıyorum. hatta bir kere anahtarı şöför kapısının deliğine sokarken minik bir elektrik akımı oluştuğunu gördüm gözümle. bunun sebebi nedir? ciddi bir şey mid
ya bu hadise benim başıma hep taksilerde gelirdi şimdi de kendi arabamda başladı.
son 1 haftadır falan arabadan indiğimde kapıyı kapatırken çarpılıyorum. hatta bir kere anahtarı şöför kapısının deliğine sokarken minik bir elektrik akımı oluştuğunu gördüm gözümle. bunun sebebi nedir? ciddi bir şey midir? araba servise gitse düzelir mi?
0
poison
(15.04.09)
Merhaba,
Sizden kaynaklanıyor olmasın? Bende de oluyordu o bir ara. Sizden başka arabanıza binen insanlarda oluyor mu bu? Şâyet yalnızca sizde oluyorsa stresli günler, yorucu mesâîler vs. geçiriyorsunuzdur. Olabilir. Birkaç google araması yaptım bu konuyla alâkalı olarak, özellikle mevsim geçişlerinde bu olayların arttığı belirtilmiş. Yani sizde olan bir şeyse arabanıza yapacak bir şeyiniz yok. Toprakta yürümek elektriği alır derler. Çıplak ayakla toprakta yürümek belki işe yarayabilir.
Kolay gelsin.
0
nuage
(15.04.09)
statik elektriktir efendim o dediğiniz. böyle yünlü, naylonlu giysiler giydiğiniz zaman vücudunuz ürettiğiniz elektriği boşaltamaz. işte o zaman eliniz ne zaman bir metale yaklaşsa aynen sizde olduğu gibi küçük çarpmalar meydana getirir. korkulacak birşey yoktur doğal birşey yani.
0
readmymind
(15.04.09)
tekerleklerden de olabilir. benim normal lastik statik elektrik biriktiriyor. kışın olmazdı ama kış mevsimi dışında düzenli olarak şok yiyorum. yine de bir elektrik anahtarıyla içeriye de bakın.
0
passion rules the game
(15.04.09)
arabada kaçak olsa bile 12v seviyesinde olur, ki bu da ark yapmaz. elle hissetmek mümkün değildir.
0
domine deyus
(15.04.09)
Bu çoğu kişinin başına gelen iğrenç bir hadise. Bir de üstüne "çat" diye ses gelir.. Kötüdür. Ben trafikte yaşanan stresin ya da yorgun bir günün ardından yaşandığını düşünüyordum bir ara ne bileyim. Yetkili servise sorduğumda "abi o sendendir, toprağa bas abi, şimdi toprak.. " diye başladığında yerlere yatmıştım. Yetkili servis nasıl toprak ile elektriğin hedelerini anlatmaya başlamıştı. Hey alam.
0
ugandareisicumburu
(16.04.09)
aynısı bende de oluyor. üstelik ben insanları da çarpıyorum bazen. giydiğin ayakkabıyla da alakalı sanırım. kauçuk tabanlı ayakkabılar araçtan iner inmez vücudu topraklayamadığı için ceryanı araba üzerinden atıyor olabilirsin.
0
hevipeyra
(16.04.09)
Sizden degil efenim. Statik Elektrik.

Bu amına kodumunun statik elektriği yüzünden müşterilerle diyalogum kesildi. Zira adama para üstü verirken gelen çatırtı ; ardından adamın noluyo lan nidası; bunun hergün 10-15 müşteride tekrarlanması...

Allah kimsenin ceryanını yükseltmesin.
0
BaqqalGazi
(18.04.09)
Sizden degil efenim. Statik Elektrik.

Bu amına kodumunun statik elektriği yüzünden müşterilerle diyalogum kesildi. Zira adama para üstü verirken gelen çatırtı ; ardından adamın noluyo lan nidası; bunun hergün 10-15 müşteride tekrarlanması...

Allah kimsenin ceryanını yükseltmesin.
0
BaqqalGazi
(18.04.09)
(18)

sorulara verilen "aynı" cevaplar

uyuzcan
sevgili duyuru kullanıcıları;neden bazı sorulara, farklı cümle kurarak da olsa, daha üstte verilmiş cevaplardan farklı bir şey anlatmayan cevap yazmaya gerek duyuyoruz? (saniye farkıyla verilen cevaplardan söz etmiyorum, ki öyle durumlarda da ben siliyorum verdiğim cevabı)nasıl bir motivasyondur bu?
sevgili duyuru kullanıcıları;

neden bazı sorulara, farklı cümle kurarak da olsa, daha üstte verilmiş cevaplardan farklı bir şey anlatmayan cevap yazmaya gerek duyuyoruz? (saniye farkıyla verilen cevaplardan söz etmiyorum, ki öyle durumlarda da ben siliyorum verdiğim cevabı)

nasıl bir motivasyondur bu?

not: ewet, başka işim gücüm kalmadı, şimdi ben buna taktım...
0
uyuzcan
(14.04.09)
Verilen cevabın teyidi için durabilir bir sakıncası oLduğunu görmüyorum açıkcası.
0
solfej
(14.04.09)
@solfej: e ben şimdi psikopata sarıp her duyurunun altına (özellikle de cinlik yapıp, tick atılmış) cevapların aynısını çevirip çevirip yazsam nasıl olurdu?
0
🌸uyuzcan
(14.04.09)
cevapları onaylama babında.. normal bence..:)
(bkz: kaçanzi)
0
partizan
(14.04.09)
@uyuzcan; psikopatlık olurdu dediğin gibi. ama gayatte iyi niyetle ve yukarıdaki cevap görülmeden yazılmışsa kalmasında ne sakınca olabilir ki? yönetime söyle bu şikayetini onlar seviyorlar böyle şeyleri bir çözüm bulurlar. moderatörler silerler gerekirse aynı olan cevapları önerin doğrultusunda.

hatta "(script'leri engellemediysen) browser'ın sağında feedback linki göreceksin. şikayetleri, fikirleri ve istekleri ordan alıyorlar." mış.

hatta çok fazla kafana takılırsa assert h, compumaster, deckard vs. 'e mesajla ulaş onlar sana daha yardımcı olurlar.
0
solfej
(14.04.09)
ama oldu mu şimdi, üstümden moderasyona laf sokuyorsun :)

şahsen ben de bir kısmıyla kavgalıyım moderasyonun ve teşekkür etme konusunda da sana hak verebilirdim compumaster açıkça "duyuruya cevap olmayan her şey silinir." demeseydi...

ayrıca eğer bu konuda moderasyona inisiyatif verilirse yorum farklılıklarından dolayı daha çok tartışma çıkar diye düşünmekteyim, dolayısıyla biz kullanıcıların biraz daha dikkatli davranması gerekir sanırım...
0
🌸uyuzcan
(14.04.09)
Kuralları koymak kolaydır. Kurallarla bir yeri süper yönetiyormuş gibi göstermek de kolaydır. Rakip oLmadığı zaman daha da kolaydır ama önemli oLan insanların kendi insiyatifleriyle kendilerini yönetmelerine imkan sağlamaktır. öneriler vs.'den bahsetmiyorum. Şikayetler, şunlar bunlar bilmem ne. Türkiye de demokrasiyle yönetiliyor ona bakarsanız. neyse bir şey söylemeye gelmiyor gidip anarşi sologanları hazırlayadurayım terk edilmiş bir köprü altında bağıra bağıra.

not: Özür dilerim hızlı yazıp l'leri düzeltmeden göndermek zorunda kalıyorum bazen. kusuruma bakmayın. güzel gözlerinizi yorduysam affola.
0
solfej
(14.04.09)
herneyse, konuya dönecek olursak:

"verilen cevabın teyidi" sadece anket sorularında ya da yorum isteyen duyurularda (abi sen o kızı bırak gibi) makul görülebilir bence.

spesifik cevapları olan sorularda niye tekrarlama gereği duyuyoruz?
0
🌸uyuzcan
(14.04.09)
değ!L m! Q@t|L|y0rum...
0
atrin
(14.04.09)
@solfej: konuyla alakasız belki ama, L leri öyle yazmanız okunmayı kolaylaştırmıyor. aksine oldukça dikkat dağıtıyor. cevabınızı okurken yazdığınız şeyden öte L harflerine veriyorum dikkatimi. hayır o değil de, üşenmiyor musunuz?

edit: (git: 25475)
0
hevipeyra
(14.04.09)
@hevipeyra, aman abi solfej'in rage özelliğini active etme. daha dün atlattık bir öfke nöbetini.

@uyuzcan, şu an için aynı cevapların silinmesi gibi bir kural yok. ama her silinme sebebi olmadığı halde abuse edilen durumlarda olduğu gibi bu durum da abuse edilirse siliyoruz zaten. nasıl abuse? mesela 4 cevap aynı gelmiş birbirinden bağımsız olarak. beşincide artık geyik olarak "eheh ben de diyeyim bari" gibi bir cevap olursa silebiliyoruz.
0
deckard
(14.04.09)
@deckard: zaten silin demiyorum ki ben, hatta silerseniz tartışma çıkabilir diye de yazdım az yukarda.

direkt kullanıcılara soruyorum ben, aynı cevabı vermek neden diye. ki siz benim gördüklerimden daha çoğuna rast geliyorsunuzdur, eminim.
0
🌸uyuzcan
(14.04.09)
ya büyük bir çoğunluk yazılmış olan cevaplara bakmadan cevap yazabiliyor. onların tercihi böyle. misal ben de ilgi alanıma giren bir soruya cevap verirken daha önce 5-10 tane cevap yazılmışsa hiç cevaplara bakmadan cevaplıyorum kendimce. aynı cevap verdiğim oluyor muhakkak. gerçi ben cevabın başına ekliyorum "cevapları okumadan yazıyorum" diye.
0
deckard
(14.04.09)
e ama olmadı ki şimdi bu :)

moderatör cevapları okumadan yazarsa cemaat n'apsın o zaman?

üstte aynı cevabı veren ne düşünmeli peki bu konuda? "aa destekçim çıktı ne güsel" mi demeli, yoksa "e ben ne demiştim ki, ne gerek var şindi bunu bi daha yazmaya" mı demeli?
0
🌸uyuzcan
(14.04.09)
@uyuzcan, tekrar diyorum bak :) "abuse edilmedikçe" aynı cevapların yazılması cevapların silinme sebebi değil.
0
deckard
(14.04.09)
biz bu arada deckard ile biraz fikir teatisinde bulunduk, sözlükten meşazlaşaraktan...

aynı kanaate vardık sanırım: moderasyon verilen "aynı" cevapları silmiyor, silmesin de zaten...

ama siz de yazmayın kardeşim aynı şeyi bi daha, ne gerek var?
0
🌸uyuzcan
(14.04.09)
şimdi sabah gördüğüm bir örnek:

biri sormuş mesela nutella alternatifi.

cevap 1: yeni sarelle.

şimdi bunun arkasından bir kişinin daha "evet kesinlikle yeni sarelle" demesi, aynı cevap olmaz. iki kişinin ayrı ayrı fikrini almış oluyor ve yeni sarellenin sağlam bir nutella alternatifi olduğu konusundaki fikri güçleniyor. ama "pegiii pegi huuu diyen şarkı, haber bülteninde çalıyor" soruuna biri beggin diye cevap vermişse, ikinci kişinin de "beggin evet" demesine lüzum yok. bu aynı cevap olur.
0
kibritsuyu
(15.04.09)
@kibritsuyu: ama bu tam da anket soru dediğimiz türden zaten?
0
🌸uyuzcan
(15.04.09)
evet, sonunda amacından tamamen saptı sorum cevaplar sayesinde...

hepbirinize teşekkür ediyorum!
0
🌸uyuzcan
(15.04.09)
(23)

öyle bir film söyleyinki

etna
en başından kilitlesin ekrana bitene kadarda kalkamayayım.konu filan önemli değil, agatha christie kitapları gibi bulmacalı, gizemlide olabilirda vinci şifresi gibi bilgi küpüde olabilirilginç hırsızlık hikayeleride olabilirhapisten kaçışta olabiliryeterki kendini izlettirsinönemli dipnot; sinemayla
en başından kilitlesin ekrana bitene kadarda kalkamayayım.
konu filan önemli değil,
agatha christie kitapları gibi bulmacalı, gizemlide olabilir
da vinci şifresi gibi bilgi küpüde olabilir
ilginç hırsızlık hikayeleride olabilir
hapisten kaçışta olabilir
yeterki kendini izlettirsin

önemli dipnot; sinemayla oldukça alaklı olduğumdan dolayı göz önünde olanları değilde kıyıda köşede kalmış filmler olsunlar. birde uzakdoğu filmleri olmasın. adları bilinmeyen taş gibi filmler olsun. ha birde sıkı bir ekşiduyuru kullanıcısı olduğum için eski duyurulara linkte vermeyin, onların çoğu favorilerimde zaten.

örnek mi? usual suspect, the man from earth, memento, the shawshank redemption, fight club vs. vs.

edit; sadece izlemediklerimi tikliyorum.
0
etna
(12.04.09)
kesin prestige i izlemiştirsin sen şimdi.
0
readmymind
(12.04.09)
v-for vendetta'yı da izlemişsindir.
0
ocanal
(12.04.09)
eğer şimdiye dek denk gelmemişseniz ben de sleuth'u öneriyorum. bugün hem eskisini hem de yeniden çevrimini izlemiş biri olarak.
0
irbat
(12.04.09)
(bkz: killing words) ve (bkz: the game) tavsiye ederim. ilk aklima gelenler bunlar. ar$ive bakinca yazarim 2-3 tane daha...
0
karaktersiz
(12.04.09)
(bkz: kiss kiss bang bang)
(bkz: the insider) ya pardon, bu film (bkz: donnie brasco) olacak. al pacino yuzunden kari$tirdim. the insider biraz hafif kalir ama digeri superdir.
0
karaktersiz
(12.04.09)
valla çok yakın zamanda izledim, the fall diyorum. izlemediysen being john malkovich de ilginç bir film.
0
beatlephan
(12.04.09)
into the wild
0
nihavent uvertur
(12.04.09)
hadi bunu da izledim de;

Lock,Stock and Two Smoking Barrels :)

tüh bu da senin kriterLere uymuyor galiba.
0
solfej
(12.04.09)
(bkz: identity), (bkz: phone booth)
bunlar da cok iyidir.
0
karaktersiz
(12.04.09)
@solfej
kriter belirtmedimki. sadece izledikçe izleyesi gelsin dedim.
listeye aldım filmi.
0
🌸etna
(12.04.09)
oldboy u izleme o zaman.
0
mgdr
(12.04.09)
haute tension
eight below
ne le dis a personne
blindness
el orfanato
the fountain

aslinda begendigim filmleri soylemekten farki biraz daha surukleyici olanlari yazmis olmam... sorunun da farki bu heralde...
0
ermanen
(12.04.09)
lock stock'u izlemediysen snatch'i de izlememişsindir kesin.
0
hevipeyra
(12.04.09)
the grifters, nick of time, the nines bunlar surukleyicidir.
deception, bu pek begenilmemi$ ama kendini izletir.
dead fish, bu da biraz snatch tadinda.
0
karaktersiz
(12.04.09)
sourlemonade
(12.04.09)
gran torino (on numara clint eastwood filmi.)
0
nihavent uvertur
(12.04.09)
ccompiler
(12.04.09)
"the fountain" denmiş ama ben bir daha yazmak istedim çünkü ismi yazılarak geçilecek bir film değil. requiem for a dream'in ve pi'nin yönetmeni (bağımsız) darren aronofsky başyapıtı. izlemediysen kaçırdığın şeyler var dostum. çünkü filmde çok güzel göndermeler var. coğrafyaysa coğrafya, tarihse tarih, dinse din... bunların yanında aşk!
0
nihavent uvertur
(12.04.09)
@nihavent uvertur
bağlaç olan ki olması için iki kelimeyi bağlaması gerekmez mi? ben "ki"den sonra birşey göremedim o yüzden öyle yazdım :)


bu arada alaka gösteren herkese teşekkür ediyorum
izlemediğim filmleri sözlüğe soruyorum neler yazmışlar diye, birde trailer'lerine bakıyorum, hakikaten iyi filmler var.
edit; en kısa zamanda tekrardan görüşmek üzere. (ama bu sefer "tematik" filmlerle)
0
🌸etna
(12.04.09)
(bkz: layer cake)
0
weeping guitar
(12.04.09)
breakfast club
0
turkish tekila
(12.04.09)
the escapist hapisten kaçış için,
hırsızlık için the bandits ama görmüş olma ihtimalin yüksek.
en son dün gece knowing e gittik. çok fena, aşırı korkunç, hiç o kadar gerçekçi kazalar görmedim. içim kıyır kıyır oldu valla.
kin dza dza var mesela çok değişik bir filmdir. :)
0
kediebesi
(12.04.09)
(5)

Bakırköy'de özalit/fotokopi var mı?

vita vinum est
A3 boyuta kaliteli afiş baskısı almam gerekiyor. Bakırköy civarında bu işi halledebileceğim bir yer var mı?Bakırköy'de bilmiyorsanız başka bir yerden de tarif edebilirsiniz. Tarlabaşı'nda vardı öyle yerler ama nasıl gidileceğini, hangi durakta inilip hangi sokağa girileceğini unuttum. Tarlabaşı'na b
A3 boyuta kaliteli afiş baskısı almam gerekiyor. Bakırköy civarında bu işi halledebileceğim bir yer var mı?

Bakırköy'de bilmiyorsanız başka bir yerden de tarif edebilirsiniz. Tarlabaşı'nda vardı öyle yerler ama nasıl gidileceğini, hangi durakta inilip hangi sokağa girileceğini unuttum. Tarlabaşı'na bilinçsizce girmeye de cesaret edemiyorum açıkçası.

Nerede olursa artık, tam adresini verirseniz süper olur.
0
vita vinum est
(11.04.09)
beşiktaş'ta barbaros'un denize yakın yamaçlarında var birkaç tane.
0
dehri
(11.04.09)
hevipeyra
(11.04.09)
tam adres olarak veremicem ama bakırköy tren istasyonunun kitapçı köprüsü ayağından bakırköye doğru raylara paralel yürürken sağ tarafta bir yer var bir tarafı kırtasiye bir tarafı fotokopici özalit falan ismini bilmiyorum ama..

tarlabaşı'ndaki net copy var.. abime yolu sordum aynen yazıyorum: taksim çiçekçilerin karşısında bir sokak var (meydanı sırtına ver) o sokak girişinde solda otomobil parçaları satan yerler var o sokakta ilk sola giricek solda 2. veya 3. dükkan zaten kocaman net copy yazıyor bütün bina onların

beşiktaş'ta da necdet varmış bide tansaşın arkasındaki sokakta
0
orange coffee
(11.04.09)
meydandan aşağı inerken soldan ikinci sokakta fotoğraf matbbacı karışımı bir yer onlar yapıyor.
ama tavsiyem şirinevlerdeki kültür üni. sokağından şirinevler meydana giderken 3-5 tane var. bakırköye de yakın.
0
radikalherif
(11.04.09)
orange coffee ve radikalherif'in bahsettiği yer "svg grafik". fazlası ile işini görecektir.
0
bloodorbloom
(11.04.09)
(64)

[cok acil] Begggiinnnnnn youuuuuuuu

compumaster
Begggiinnnnnn youuuuuuuu diye bir parca var Ekşi Duyuru diye bir sitenin en tepesinde caliyor neydi o?
Begggiinnnnnn youuuuuuuu diye bir parca var Ekşi Duyuru diye bir sitenin en tepesinde caliyor neydi o?
0
compumaster
(10.04.09)
adidas reklaminda da caliyor sanirim.

edit: arkadaslar itiraf ediyorum, sarkiyi siteye ben ekledim :((
ama ben de ismini bilmiyorum zaten dosya ismi de f5b27317ea096a4ddb29d2a025ae9714.mp3 gibi bir sey :((
cok magdur durumdayiz yardim edin.
0
sourlemonade
(10.04.09)
sanal uyku
(10.04.09)
tam bilmiyorum ama madcon beggin olabilir ama bilmiyorum heryerde de duyuyorum fakat bilmiyorum madcon söylese daha bi yinmez olur sanki . ayrıca otomatik başlasa şahsen benim sözlükten haberim oldu :S
0
fibrinojeni alinmis kan plazmasi
(10.04.09)
o kız yaramaz bence, ayrıl ondan.

bide sorduğun okul caminin tam arkası.

onun için doktora git ayrıca, burdan sağlam yanıt alamazsın.

bide sözlük yoğun değil, normal hali böyle.

resetle, kendine gelir o.
0
rectoa
(10.04.09)
joker hakkımı kullanmak istiyorum

daddy cool olabilir mi?
0
trista
(10.04.09)
megabaytı bitmiştir onun..
0
underdose
(10.04.09)
şöyle bişi buldum ama?

www.youtube.com
0
trista
(10.04.09)
"obaaa, yapmislar lan" seklinde tepki verdim :)
0
osuruklu
(10.04.09)
götümüze girebilir gerekçesiyle silinmiş 2 entryn var. sanırım o yüzden çaylak olmuşsun aslkfjas.
0
spirit crusher
(10.04.09)
şarkı kime atfedildi :P
0
kimlanbu
(10.04.09)
kaç cigoroyt bu şarkı

begiii begi buuuuuuuuuu ahjdahhahahahaha
0
atrin
(10.04.09)
yinede doktora danış istersen.
0
ccompiler
(10.04.09)
nası indiriyoz bu şarkıyı bilgisayara? sağ klik farklı kaydet diyorum bir fark göremiyorum ya sen?
0
atrin
(10.04.09)
pegi pegi uuh!
0
deckard
(10.04.09)
143248. sıradasın dostum. Sana sıra 2317 ışık yılı sonra gelir.
0
ataturkiye
(10.04.09)
firefox kur, düzelmezse format c:
0
underdose
(10.04.09)
ben girebiliyorum siteye, siz hangi tarayıcıyı kullanıyorsunuz?
0
rectoa
(10.04.09)
dostum beggin demişin ama bu o değil :) bu son ısrarım madcon.
0
fibrinojeni alinmis kan plazmasi
(10.04.09)
olmaz senin işin, bence bir hocaya üflet.
0
punkertifo
(10.04.09)
ARKADASLAR SITEYE GIRINCE CALAN SARKININ ADI NE
0
kurukafa
(10.04.09)
odakulenin oradaki collezione mağazasında çalışan kızıl saçlı kıza sor bilader o biliyo:) ben de ondan öğrendim ama unuttum sonra... ha bi de fener gassaray maçını nerde izlerim abey?
0
eugenick
(10.04.09)
huzunkar salih efendi
(10.04.09)
anam duyuru ortamı süper olmus lan. böyle bir disko havası yakalanmış.
0
ayiadam
(10.04.09)
linux için driverı yok onun
bilet var abi maça bilet
m.köyden 55r
en iyisi implant diyolar
beggi beggi anladım
0
fizikopat
(10.04.09)
c3 mü?
0
parasut
(10.04.09)
ttkm5ew5kgso7mbirnovu4yvhcfid6jlw4xkp
bzgkih4dtz4badtpm7p5kgyizh1ybv9c6o
0kipckw1z7t999h4n48fo9h095esvqgfufjk6oq
5a7slz18zseb4jtmj2x6pbz3zxwoko7jvm
l8u8rlyl8o5orcw1sjxolfa65oe6vu03twwjo

demeonoid invitation kodlarının oluşturduğu şarkı mı ki bu. megggiiiii çuuuu.
0
s man chen
(10.04.09)
@compumaster sözüm sana;

eksiduyuru'daki media player hep kalsa, sourberry çalsa, nasıl olur? bence güzel olur :)
0
roadrunner merlin
(10.04.09)
şdlfkgdlşfkgdşgkl. süper olmuş. o değil de terazi filan konsa +rep lerimizi dağıtabilsek. slkgjlghkdh. (inceden dokundurulmamış tek konu olarak bunu anımsadım)

tick candır, koymayan patlıcandır. sözüm meclisten dışarı(compumaster'a selam ederim)
0
dambil
(10.04.09)
evet eğer başlattıktan sonra pause dediysek tekrar başlamasın, her seferinde tekrar tıklıyoruz pause'a.
en çok deckard sevinmiştir buna bence. :p

internet download manager ile indirebilirsin videoları.
torrentleech davetiyesi kalmadı.
0
sanal uyku
(10.04.09)
roadrunner merlin, olmayacak seyler istiyorsun.
0
sourlemonade
(10.04.09)
yanlış bilmiyorsam 70li yıllardan frankie valli parçası.. isohunt'a aynen bu ismi yazarsan bu kayda ulaşabilirsin. ayrıca youtube'da klibi de var.
0
hattori hanso
(10.04.09)
son kez soran üstüne alınmıştır yaw, yazık :)

bi de kedi nev'i şahsına münhasır hayvandır. bilmeyen beslemesin kardeşim...
0
uyuzcan
(10.04.09)
dostum iki saattir konuşuyoruz hala atatürk demedik!
0
teritori
(10.04.09)
legal değil
çünkü dışarıya yarı açık kalmış
cereyan yaptı
dedirten portekiz bilililibüüü
0
punkertifo
(10.04.09)
o değil de mişel obama çıkınca çalan bi şarkı vardı o neydi? (90 puan değerinde)
0
jumpdafuckup
(10.04.09)
ahaha duymayali cok olmustu :)
0
ermanen
(10.04.09)
@assert h

niye ki?
0
roadrunner merlin
(10.04.09)
server'in surekli stream etmesine ne gerek var?
isteyen acar dinler background'da. olmayacak seyler bunlar, yapmayin.
0
sourlemonade
(10.04.09)
cacheleri temizlersen hallolur:)
0
gene mi gene
(10.04.09)
bence bütün bu söylenenler boş.. sen bunlara aldırma ve vakit geçirmeden bir uzmana görün..
0
commorientes
(10.04.09)
sözlerini de yazayım da tam olsun.
yok lan burda diildi bu.
0
hardal
(10.04.09)
önce aseton gibi bir şeyle sildikten sonra 15 dakika bekleyip yağlı boyayla kapatın. kesinlikle terleme, boya atma gibi sorunlarla bir daha karşılaşmazsınız.
0
dehri
(10.04.09)
noluyo burda ya?
0
quadropol
(10.04.09)
@dehri

de get lan. aseton malzemenizi delik delik yapar efendim. nalburdan macun alın.
0
dehri
(10.04.09)
dehri
(10.04.09)
arkadaşım işine yarayan cevapların yanına TİK KOYAR MISIN?
0
dehri
(10.04.09)
Frankie Valli - Beggin' (Pilooski Edit)

artist "Madcon" - "Mad Con" falan diye de geçiyomuş
0
yuto
(10.04.09)
yok yok aradığım bu değildi. bu çok sakin benim dediğim diskosal bişeydi. neyse yardımlar için sağolun... aramaya devam artık...
0
disease
(10.04.09)
bir de şeyi çok merak ediyorum ben: seventh heaven'ın başında çalan bir şarkı vardı onun söyleyen, besteleyen, aranje eden ve yayınlayan kim?
ayrıca dizide kullanılmasına kimin karar verdiğini de söylerseniz yanına tik bile atarım cevabınızın.
emeğinize sağlık beyler +rep...
0
disease
(10.04.09)
unutmadan geçen kafede kız arkadaşlarımızdan biri nargile dumanını yüzüme üflerken tükürüğü de geldi sizce bu ne demek?
a) o da seni istiyor
b) kız yollu
c) sana uyuz olmuş
d) seviyeli bir birliktelik peşinde.
yanıtlarınızı sözlük üzerinden bekliyorum..
0
disease
(10.04.09)
ya benim sorum niye silindi!!1 burası forum değil mi istediğim şeyi sorarım alalaa!
0
deckard
(10.04.09)
mustafa topaloğlu söylüyordu. dur dilimin ucunda, dur söyleme, dur laaan, durdurdurdur, ahh gitti be!

begiii begii buuuu. ben bi oynayıp geliyorum!
0
hevipeyra
(10.04.09)
kadikoy yazicioglunda takiyorlar en ucuz chipi.
0
la traviata
(10.04.09)
karakoy den konyaya nasıl gidebilirim.?
otobüs
taksi
dolmuş
sikiş, sokuş.

alfşslga
0
emcedeltate
(10.04.09)
boyu önemli dostum kandırmışlar seni.
0
atrin
(10.04.09)
ya gerçekten anlamıyorum ben bu yazarları. bu kadar ciddi ve acil bir derdin var ve sen hala gelip kulaktan dolma genel geçer bilgilerle sorununa çözüm arıyorsun.
çık kitabevlerini, müzikçileri, müzik aleti satan yerleri sor soruştur...adam gibi bir yanıt al.
ben sana burada desem Beggin' o şarkı, sen de inansan ona göre davransan...ya daha ciddi bişeyse! nolcak o zaman....
biraz daha özenli olalım arkadaşlar kendimize, şarkı bu şakaya gelmez
0
disease
(10.04.09)
Begggiinnnnnn youuuuuuuu değil bagggiinnnnnn youuuuuuuu

"frodo" söylüyor. şarkının adı "baggins"
0
kirk karaktere sigmayacak adam
(11.04.09)
hosts.txt dosyasını notepadde aç

208.117.236.70 youtube.com
208.117.236.70 www.youtube.com
satırlarını ekle sorunun hallolur dostum.
0
mabl
(11.04.09)
Kadıköy'deki pasajda var.
0
kirk karaktere sigmayacak adam
(11.04.09)
Bekaretimi kaybetmiş miyimdir acaba?
0
underdose
(11.04.09)
Türkiye'de çok pahalı o yüzden yurtdışından getirt onu.
0
vita vinum est
(11.04.09)
Ctrl+F5 yap düzelir...
0
crown
(11.04.09)
admin dust aç!!!11
0
underdose
(11.04.09)
kızılay'dan dolmuşa biniyorsun eskişehir'in orda kime sorsan gösterirler taksim'i
0
elcezire exclusive
(11.04.09)
(5)

zorunlu trafik sigortası kullanımı. çok feci manyak önemli.

seviyorum ulan sezenimi deli gibi hem de
yardımsever insanlar,geçen hafta yağmur altında sağ şeritte güzel güzel giderken önüme kıran bi arabaya çarptım.neyse daha hızlı anlatiim.ikimizde de kasko yoktu. form zımbırtısını doldurduk. hatalı olduğunu beyan edip imzaladı diğer şöfer kardeşim. ruhsat, ehliyet ve zorunlu sigorta fotokopisini al
yardımsever insanlar,

geçen hafta yağmur altında sağ şeritte güzel güzel giderken önüme kıran bi arabaya çarptım.

neyse daha hızlı anlatiim.

ikimizde de kasko yoktu. form zımbırtısını doldurduk. hatalı olduğunu beyan edip imzaladı diğer şöfer kardeşim. ruhsat, ehliyet ve zorunlu sigorta fotokopisini aldım.

şimdi ne yapmalıyım. cebimden hiç para çıkmasın istiyorum tabii ki.

hatta bi de yalan dolandan ustalarla anlaşılıp üstüne para bile alınabiliyomuş. hani elim değmişken arabaya da bişeyler yaptırmak istiyorum.

internet kullanıcılarına da kapattım aha. dökülelim arkadaşlar.

hadi gözünüzü sevim.
0
seviyorum ulan sezenimi deli gibi hem de
(07.04.09)
sigorta firmasının anlaşmalı olduğu herhangi bir servise gidersen aracını masrafsız yaptırman gerekir. yalnız öyle fazladan şeyler yaptırma hayaline çok kapılma derim ben. umarım masrafının tamamını sigortadan yapmayı kabul edecek ekspere denk gelirsin ancak çok zor.
0
hevipeyra
(08.04.09)
adamin sigortasi neyse onun anlasmali olmadigi yere gidersen cok sorun cikar. sigorta firmasindan bilgi almak bazen ise yariyor (ters de tepebilir).

bu soruyu burada sorup yanit alip ona gore davranmayi dusunuyorsaniz fazladan bir seyler yaptirmayi unutun. tanidik ettik olacak ki anca oyle o isler. niye risk alsin ki adamlar?
0
entrapmen
(08.04.09)
fazladan bişeyler alma konusunda kesinlikle Exper tanıdık lazım yoksa o iş yaş onun dışında araç başı belirli bir ücret var zaten onun üstünde kesinlikle bir ödeme yapmaz trafik sigortası ki buda 10.000 TL idi geçen sene değişmedi sanırsam.
0
lycanthrope
(08.04.09)
kendi sigortanın anlaşmalı olduğu servise gidersin. Arabanı bir güzel yaptırırsın. Karşı taraf hatalı olduğunu kabul ettiği için sigorta şirketi senin masrafını karşılar. Diğer aracın sigortasından da bu masrafı tahsil eder. Olan, kazada tüm suçu üstlenen tarafın olur. Tüm masrafını cebinden öder.

Kasko dediğinin de burada önemi var zaten. Sen suçlu olduğunda da masrafını karşılar kasko. Bence paraya kıy ve kasko da yaptır.
0
sinuzit
(08.04.09)
experler tamircinin istediği parayı bile doğru düzgün vermiyor çoğu zaman. ufak tefekse eğer kazan, fazladan bir şey yaptıramazsın. he arabanın önü komple gitmişse ustayla konuşup bir kaç parça daha yazmasını söylersin. o yazılanlar değişmez o alınan parayla da yapılır. ama ahlaklı bir şey mi? tartışılır.
0
ykyt
(08.04.09)
(5)

Acil Tüketici Hakları Yardımı

yellow brick road
Servisten sağlam raporuyla dönen ürün aynı sorunu tekrar gösterdi. Özellikle test etmeme rağmen çalışmasının hiçbir normal tarafı yok. Bu durumda birebir değişim hakkına sahip miyim?
Servisten sağlam raporuyla dönen ürün aynı sorunu tekrar gösterdi. Özellikle test etmeme rağmen çalışmasının hiçbir normal tarafı yok. Bu durumda birebir değişim hakkına sahip miyim?
0
yellow brick road
(07.04.09)
evet.
0
kediebesi
(07.04.09)
cevabı kişiye ve alınan yere göre değişir.bazı yerler yırtınsan da değiştirmiyolar.ama bu kişinin kararlılığına da bağlı.hakkını arıycak insan şiddetini göstermek gerekiyo bunlara.bazı ürünlerin garantisinde sorun tekrarında bedel iadesi yapıldığı yazar.böylece aldığınız ürün sahibi size parayı öder.çoğu mağaza bi yolunu bulup arızalı ürünü defalarca tamire gönderme eğilimindedir.memnın kalmadığınızı ve yasal hakkınız olan iade talebine bir bahane uydurup reddederler.
3 sene evvel kodak marka makinem arızalanmıştı defalarca servise gitti.aynı hata tekrar etti.hatta tamir edilmeden geri gönderildi.telefonda müşteri hizmetlerine verdiğim büyük ayar neticesinde ürünün bir üst modelini postaladılar.

pies:ürün neydi
0
zombikanı
(07.04.09)
bir kampanyadan yararlanarak 2 adet mp3 çalar aldık. bir tanesinin sarj sorununu hemen farkettik. normalde 9 saat gitmesi gereken sarj çok kısa sürede bitiyordu. ayrıca sarj göstergesinin uyarı süresi ve bitme süresi gibi her şeye dikkat ettik. Servise gitti. "Test edildi sorun yok" diye bir notla geri geldi. merak etmeyin gayet ısrarlı bir şekilde tartıştık telefonda bu gayet iş bilmez arkadaşlarla. en sonunda tekrar deneyin hala sorun varsa yardımcı olmaya çalışırız gibi şeyler söylediler de....

3 hafta boşu boşuna bekledik. bir 3 hafta daha beklemek haksızlık ve terbiyesizlik olur. demekk 4 saat dayanmasını bunlar çalışıyor olarak nitelendirdiklerine göre ürünün özelliklerini dahi bilmiyorlar. bunun sıkıntısını biz çekiyoruz. ayrıca 2 adet aynı üründen olduğunu tekar belrteyim. karşılaştırma imkanımız oldu.
0
🌸yellow brick road
(07.04.09)
bir ürün aynı arıza sebebiyle 3, farklı arıza sebebiyle 5 kere servise gittiyse değişim yapılması gerekir diye biliyorum ben.
0
hevipeyra
(08.04.09)
hevipeyra'ya ek olarak, serviste uzun süre kalacaksa size yedek cihaz temin ederler + serviste aylarca kalırsa da yeni cihazla değiştirilir.
0
aithra
(08.04.09)
(4)

klavye tuşu basmıyor

derectus
bu sabah "e" tuşum birdn bire çalışmamaya başladı, hayırdır inşallah? zorlayınca basıyor ancak, söküp takmak mümkün müdür? elimde kalmasın? (laptop)
bu sabah "e" tuşum birdn bire çalışmamaya başladı, hayırdır inşallah? zorlayınca basıyor ancak, söküp takmak mümkün müdür? elimde kalmasın? (laptop)
0
derectus
(07.04.09)
aman çıkartmayın. sonra takmak bayaa uğraştırıyor. toshiba beni bayaa uğraştırdı ve en sonunda serviste yerine taktırdım tuşu. mümkünse bilen birine yaptırın temizliği.
0
hevipeyra
(07.04.09)
Arasına bişey kaçmıştır. Çıkarın temizleyin geri takın birşey olmaz. He olursa sorumluluk kabul etmem ona göre :)
0
redstreak
(07.04.09)
kime güvenyim bilemedim (:
0
🌸derectus
(07.04.09)
ne olabilir ki ya. cikar, temizle, tak. takamazsan servise gidersin. direk yenilgiyi kabul etme.
0
fdegir
(08.04.09)
(5)

istanbuldan antalyaya gidiş

voice of the mysterons
perşembe günü antalya gitmem gerekiyor. sizin tavsiye etdiğiniz bir güzergah varmı? bide böyle yol haritası tarzı bişey çıkartabiliceğim google maps tarzı bir site mevcutmu ?
perşembe günü antalya gitmem gerekiyor. sizin tavsiye etdiğiniz bir güzergah varmı?

bide böyle yol haritası tarzı bişey çıkartabiliceğim google maps tarzı bir site mevcutmu ?
0
voice of the mysterons
(07.04.09)
Anadolu Yakası mı Avrupa Yakası mı? Ben en iyisi otobüslerin kullandığı genel güzergahı söyliyeyim. Gerçi yalan yanlış hatırlıyorum ama olsun. Onlar genelde en kestirme yolu kullanıyorlar. Biraz onlardan biraz kendimden tarif edeyim.

Yalova Feribot --> Yalova İzmit yolundan Orhangazi (D575 karayolu) --> Yalova Bilecik yolundan Yenişehir (D595) --> Bursa Bilecik yolundan Bilecik (D160) --> Adapazarı Bilecik yolundan Bozuyuk (D650) --> Aynı yolu takip ederek dümdüz Kütahya (D650) --> Afyon İstikametinden aynı yolla Afyonkarahisar (D650) --> Afyon'a varmadan Uşak istikametine dönerek Önce Sandıklı sonra Dinar (D300 e döneceksin sonra tekrar D650, sanırım çevre yolunda dönüş vardı, yoksa da garajın oradan dönülür) --> Dinar'dan Isparta (D650 seni Isparta'ya götürecek hiç sapmadan devam) --> Isparta'dan yine D650'yi kullanarak dümdüz hiç sapmadan Antalya.

Bu güzergahı kullanarak Afyon'a gelirsen bi çayımı kahvemi içmeyi unutma. Sağ selamet git gel :)
0
ataturkiye
(07.04.09)
sanırım arabayla gitmeyi soruyorsunuz. mercedesci abiler sağolsunlar bayaa güzel bir sistem hazırlamışlar. buyrunuz efem:

mercedes.infotech.com.tr
0
hevipeyra
(07.04.09)
feribot olayına giren otobüs firması hiç görmedim.
normal güzergah;
istanbul - kocaeli - bilecik - bozüyük - kütahya - afyon - burdur - antalya

bozüyük çıkışında kütahya sapağını kaçırmamaya çalış. afyon şehir merkezine girmeye gerek yok ama sucuk olayına girmelisin. burdur sanayinin yanından geçeceksin orada da burdur şiş olayına gir bence(bkz: hasan'ın yeri). ayrıca insuyu mağarası da yolunun üzerinde.
0
surprise
(07.04.09)
surprise in yoluna ek olarak, belek tarafına gideceksen ısparta-antalya yapabilirsin çünkü antalya içinde yol çok karışık ya da ben karıştırıyorum. bir de izmit otobanda bilecik tarafına gitmek için pamukova ayırımını kaçırma. çok sinir bozucu oluyor ve de afyon şehir merkezine girme. kütahya sapağı da önemli. başka karıştıralacak yer yok.
0
back in town
(08.04.09)
google maps'te haritalarım bölümünde Distance Measurement Tool diye bir uygulama var. bununla rota çizebilirsin. Çizdiğin rotanın uzunluğunu da gösterir.
0
el magico
(08.04.09)
(3)

Yol Yardım

kendinikendikendinebulanadam
Meraba;Kadıkoy rıhtımdan yola cıkmak suretiyle, Kaplıcalar Mevkii Sokak No 2 İstinye 34460 İstanbul adresinde bulunan Amerikan Konsolosluguna gitmem gerekiyor.Ancak nasıl gidecegim hakkında en ufak bir fikre sahip olmamakla beraber internette yaptıgım arastırmalardan da bir sonuc elde edemedim.Deme
Meraba;

Kadıkoy rıhtımdan yola cıkmak suretiyle, Kaplıcalar Mevkii Sokak No 2
İstinye 34460 İstanbul adresinde bulunan Amerikan Konsolosluguna gitmem gerekiyor.
Ancak nasıl gidecegim hakkında en ufak bir fikre sahip olmamakla beraber internette yaptıgım arastırmalardan da bir sonuc elde edemedim.Demem sudur ki; N'olur bi el atın da gidiyim suraya arkadaslar:)

Tesekkur ederim.
0
kendinikendikendinebulanadam
(07.04.09)
vapurla beşiktaş'a gel, oradan istinye otobüslerine git. sahilden giden otobüslerde tam istinye koyumsusunda in (körfezimsi bir yer böyle içeri doğru kıvrılan), orada yukarı doğru çıkan bir yol var. oradan dümdüz ilerleyince oralarda bir yerlerde. istinye'den taksiye binmen en iyisi aslında.

daha karışık ama alternatif bir yol: sahilden değil de içeriden (beşiktaş-maslak-istinye bayırı istikametinden) ilerlersen de, istinye park'ı geçtikten biraz sonra amatörler spor kulübünün oradan soldan içeri girecen. poligon'u geçtikten sonra sağ taraflarda kalıyor. yine ama bence bu güzergahı kullanırsan istinye park'ın oradan taksiye bin.

her iki güzergahta da bahsettiğim yerden taksiye binersen 5-6 tl bir şey tutar.
0
deckard
(07.04.09)
kadıköy'den direkt olarak istinye'ye vapur seferleri var. indikten sonra yürüyerek dahi gidersin sanırım.

www.ido.com.tr
0
hevipeyra
(07.04.09)
hevipeyra'nın gonderdigi cozum yolu mukemmel gorundu bir an gozume ancak vapurun kalkısı 8.00 ve benim 7.45'de orada olmam gerekiyor.

sanırım deckard'ın ilk yolunu kullanmak akıllıca olacak.

Tesekkur ederim.
0
🌸kendinikendikendinebulanadam
(07.04.09)
(11)

doblo, kango, partner vs. hangisi?

rentts1
şirket için bu araçlardan birini alcaz. olmazsa olmazlarımız, dizel yakıt, klima, uygun fiyat.motor seçenekleri falan o kadar da önemli değil. yukardaki modellerin dışındaki modellere de açığız aynı tip olduktan sonra. tavsiyelerinizi bekliyoruz.
şirket için bu araçlardan birini alcaz. olmazsa olmazlarımız, dizel yakıt, klima, uygun fiyat.
motor seçenekleri falan o kadar da önemli değil. yukardaki modellerin dışındaki modellere de açığız aynı tip olduktan sonra. tavsiyelerinizi bekliyoruz.
0
rentts1
(07.04.09)
ben kesinlikle caddy derim.
0
sourlemonade
(07.04.09)
ben transit connect derim. hepsinden daha sağlam, ikinci el piyasası daha iyi.
0
hevipeyra
(07.04.09)
bence de caddy, ama illa bunlardan birini almak gerekiyorsa; doblo.
aslında çok yere ihtiyacınız yoksa fiorino, bipper ya da nemo da olabilir.
0
el magico
(07.04.09)
arkadaşlar yanlış mı anlattım? uygun fiyat diyorum. caddy bunların içinde en pahalısı.
0
🌸rentts1
(07.04.09)
doblo hem uygun fiyatlıdır hem de inanılmaz az yakıt tüketimi vardır. ama bu araçlar tip olarak birbirine benzese de yapacağın işin türüne göre verimleri değişecektir. yapacağın işi de yazsan ya da binek olarak kullanacağını söylesen daha rahat yardımcı olunabilir.
0
onrckrcyr
(07.04.09)
şirketin genel getir götür işleri, bazen arkaya büyük makineler falan konabilir. yani çok amaçlı diyelim.
0
🌸rentts1
(07.04.09)
connect
0
blackidom
(07.04.09)
Hem partner hem de kangoo her ikisininde 2002 model ikinci elleri bende mevcut. Her ikiside dizel her ikiside güzel. Beklerim.
0
katilonur
(07.04.09)
sanırım en mantıklısı 1.3 multijet doblo olcak.
0
🌸rentts1
(07.04.09)
1,5 sene 1.3 multijet doblo premio kullandım. öncesinde de 1 sene transit connect kullandım. bunun yanında hafif ticari araçların hemen hepsi ile münasebetim oldu.

fiyat, servis, parça, yakıt bakımından uygun olan bir şey arıyorsanız doblodur tercihiniz. fakat belirtmekte fayda var; 1,3 mj doblo larda enteresan bir olay var. aracı ekonomik kullanırsanız 150-160 civarında yakar. ancak biraz hız yapmaya başlarsanız (mesela işiniz gereği aceleniz var ise, bir yerlere yetişmek gerekiyor ise) 240,250 kuruşlara kadar çıkar yakıt tüketimi. bunun sebebi de 1,3 litrelik motordur. kasa için düşük hacimli kalır. yükte bindiği zaman pek hoş durumlar olmuyor misal.
gelelim connecte. ben bir araç alayım; hem güvenli olsun, hem konforlu olsun, hem her türlü işimde problem yaratmasın, motoru, yürüyen aksamı uzun süre sorun çıkarmasın, teke gibi her yola gelsin, güvenli olsun diyorsanız alacağınız araç connect tir. evet; doblo dan fazla yakar (taşıtmatik sağolsun) servisi, parçası pahalıdır ama 150.000 km de bitmez en azından.

kısa vadede iş görsün, çok paralar da bağlamayalım diyorsanız cevap doblo dur. (1,9 mj lere de bakılabilir)
uzun uzun işimizi görsün, 5 sene sonra da bu işi yapmaya devam edebilsin bu araba diyorsanız cevap kesinlikle connect tir.

not: caddy yi ayrı bir yere koyuyorum, klasman dışı o :) caddy den sonra da hafif ticari araçların en iyisi tartışmasız connect tir.
0
jaaaccckkk
(08.04.09)
2008 full aksesuar doblo kullanıyorum. 1.3 multijet.
Dinlen dinlen kaç derim. Aletin bozulmayan parçası kalmadı. Sinyal kolu, kapı kolu, alt takım vs.vs. Hiçbirtanesini de garanti karşılamadı.
Çok basmazsan az yakıyor. Orası çok iyi.
Ama uzun yolda zıplaya zıplaya gitmesi yok mu. (Otobanda bile) Bırak yolcuları, benim bile midem bulanmaya başlıyor bir zaman sonra. Ticari yapıcam diye içine sıçmışlar konforun.

Konfor,sağlamlık,sürat arıyorsan ve yakıt parasını çok takmam diyorsan Connect al derim.
Her yola gelsin, az yaksın, rahat ve sağlam olsun adam gibi servis hizmeti alayım diyorsan Kangoo.
Caddy ister gönül ama, pahalı o da..
0
zeki baba
(08.04.09)
(4)

uzunu-kısası arasındaki fark nedir?

shadoww17
başlıktan da anlaşılacağı üzere sorum aralarındaki fark nedir?konumuz sigara...bizim bakkalda içtiğim sigaranın kısası kalmamış, uzununu aldım. ama ne tadı, ne ağırlığı, hiçbir şeyi kısasına benzemiyor. bunlarda aynı tütün kullanılmıyor mu? bu farklılığın nedeni ne?
başlıktan da anlaşılacağı üzere sorum aralarındaki fark nedir?

konumuz sigara...

bizim bakkalda içtiğim sigaranın kısası kalmamış, uzununu aldım. ama ne tadı, ne ağırlığı, hiçbir şeyi kısasına benzemiyor. bunlarda aynı tütün kullanılmıyor mu? bu farklılığın nedeni ne?
0
shadoww17
(07.04.09)
mesele gövde uzunluğu değil, tütün miktarları öyle ciddi farklı değil, asıl olarak uzun sigaranın filtresi uzun. yani sigara daha fazla süzülüyor, sertliği azalıyor.
0
dehri
(07.04.09)
Bir çok değişken var sigara üretiminde.
İçine konan tütünün sıklığı önemli. Eğer uzuna -kısadaki aynı miktar tütünü- koyuyorlarsa tadı hafif olur. Ya da toplamda 3 tütünün karışımından oluşan sigaranın yüzde olarak tütün dağılımı uzunda farklıysa tad değişir. Ayrıca eklenen aroması (kokusu) farklı olabilir. Sigara kağıtları deliklidir hava alsın yanmayı arttirsin diye, sigara kağıdı(tütünü saran bölüm) daha büyük delikliyse tad light'a dogru gider.
0
girisimci ruh
(07.04.09)
sorunuza cevap değil ama, bir bilgi vermek istedim.
Abim sigara fabrikasında işe başladı.
işe başlamadan önce günde en az 1 paket bitiriyordu.
içine neler konulduğunu görünce bıraktı sigarayı.
uzunu kısası, hepsi hayatımızdan çalıyor. bırakalım derim.
kalın sağlıcakla.
0
zeki baba
(07.04.09)
@zeki baba

neler konuyormuş söylesen ya. belki biz de bırakırız.
0
hevipeyra
(07.04.09)
(5)

ikinci el otomobil alımı

makineci
askere gidene kadar ayağımı yerden kesesim var. fazla yol yapmayacağım için benzinli seçenekler üzerinde duruyorum. araştırmalarım sonucunda bütçeme uyan araçlar ikiye ayrılıyor:tertemiz az kullanılmış b segmenti araçlar (honda jazz, ford fiesta, clio, yaris)biraz daha yaşlı c segmenti araçlar (focu
askere gidene kadar ayağımı yerden kesesim var. fazla yol yapmayacağım için benzinli seçenekler üzerinde duruyorum. araştırmalarım sonucunda bütçeme uyan araçlar ikiye ayrılıyor:

tertemiz az kullanılmış b segmenti araçlar (honda jazz, ford fiesta, clio, yaris)
biraz daha yaşlı c segmenti araçlar (focus, corolla, megane, civic)

kısıtlarım şunlar:
1- bakım masrafları ve sorunları minimum olmalı.
2- (en önemlisi) 2 sene sonra satarken zararım minimum olmalı.

bu maddelere göre bir eniyileme yapıp akıl verirseniz sevinirim. hangi sınıfa yönelmeliyim?

not: araçların bakımlı, hasarsız oldukları varsayılacaktır.
not2: ötv indiriminin ikinci el piyasasına etkileri hakkında da akıl verilebilir.
0
makineci
(05.04.09)
jazz kullanıyorum, memnunum. yaris de güzeldir.
0
passion rules the game
(05.04.09)
Palio tavsiye ederim. Bakım masrafı çok değil ve 1.2'leri az yakıyor. Bakımı ihmal ettiğinde de yolda bırakmıyor, dayanıklı.
0
tekosin
(05.04.09)
renault clio al. hem ucuz, hem performanslı. 100 tl ile 1000 km gider. tecrübeyle sabittir. askerden gelince de satar yenisini alırsın (:
0
sarere
(06.04.09)
daha yaşlı olsun civic olsun.2005 modelim var 3 yıldır kullanıyorum.periyodik bakım dışında daha bir lira masraf yapmedı.ortalama benzin sarfiyatı 1km de 230 kuruş civarı.ve hondayı her zaman satarsın rahat satarsın çok da değer kaybetmez.
0
solipsist
(06.04.09)
sıfır almayacaksın madem, o zaman fiesta'yı direk çıkar listenden. ford her zaman ikinci elde zor satılır ve fiesta kimi kronik sorunlara sahip bir araç. clio, saydığın b segment araçlar arasında en rahat ve zararsız satabileceğindir ancak ben tercih etmem. daha çok şirket aracı olarak tercih ediliyor ve piyasada bulacağın en temiz görünümlünün dahi kaç şirket personeli elinden geçtiğini tahmin etmek zor. ayrıca afedersin gözümde araba değildir benim. :) yaris ise aralarında satışta en fazla zorlanacağındır sanırım. o araba güzel olmasına rağmen türkiye piyasasında çok tercih edilmedi.

bu sınıfta elimizde kaldı jazz. bakım masrafları belki diğerlerine göre biraz fazladır ancak honda sağlamdır. ikinci elde de seni üzmeyeceğini tahmin ediyorum. konforu, kalitesi ve kullanım keyfi diğerlerinden daha iyidir diye biliyorum. tavsiyem o olur bu sınıfta.

c segmentine gelirsek lafı fazla uzatmadan corolla ya da civic'i tavsiye ederim. her ikisi de türkiye pazarında iyi tutunan modeller. sağlamlıkları ve konforları aşağı yukarı aynıdır. benzinli model olduğu düşünülürse civic 1-2 adım öne geçer diyebiliriz hatta. civic'in satışının %60 ı falan otomatiktir bu arada. benim tavsiyem bu segmentte otomatik civic almandır.

son olarak her iki segment arasında değerlendirme yaparsam, yeni jazz alacağım paraya biraz daha eski civic alırım sanırım. optimum nokta o araç gibi geldi bana.

kolay gelsin, hayırlı olsun şimdiden. :)
0
hevipeyra
(06.04.09)
(1)

kaliteli don lastiği nasıl bulunur

24 saat uyuyan adam
efenim sorunun cevabı beni ilgilendirmiyor, pazarcılık sektörüne girmiş bir yakınım soruverdi bana, bende şu sözlüğe bir sorayım zaten bunlar herşeyi biliyor dedim ve buraya yazdım olay bundan ibarettir.
efenim sorunun cevabı beni ilgilendirmiyor, pazarcılık sektörüne girmiş bir yakınım soruverdi bana, bende şu sözlüğe bir sorayım zaten bunlar herşeyi biliyor dedim ve buraya yazdım olay bundan ibarettir.
0
24 saat uyuyan adam
(05.04.09)
bu tip ıvır zıvır tekstil aksesuarlarının hepsi için beyazıt mercan yokuşu uygundur diye biliyorum.
0
hevipeyra
(05.04.09)
(5)

İstanbul'un gezilecek bir yeri var mı, yok mu ya da?

hophophoba
Buna benzer bir soru aradım, mamafih bulamadım.Sevgili dostlar, birtakım yabancı uyruklu şahıslara İstanbul'u gezdirme gibi bir ihtimalim var birkaç gün boyu. Doğruyu söylemek gerekirse İstanbul'u pek bilmiyorum lakin. Gitmemizi önereceğiniz nereler vardır aceba?Benim götürmeyi düşündüğüm yerler ola
Buna benzer bir soru aradım, mamafih bulamadım.
Sevgili dostlar, birtakım yabancı uyruklu şahıslara İstanbul'u gezdirme gibi bir ihtimalim var birkaç gün boyu. Doğruyu söylemek gerekirse İstanbul'u pek bilmiyorum lakin. Gitmemizi önereceğiniz nereler vardır aceba?

Benim götürmeyi düşündüğüm yerler olaraktan;
-Haydarpaşa'dan gelmiş oluruz herhalde diyorum, orda Bambi'de falan kahvaltı yapsak örneğin.
-Ortaköy'e götüreyim nargile içireyim?
-İstiklal'e götürcem tabi, profiterol yediririm belki İnci Pastanesi'nde eheh, sonra işte ıslak burger yesinler diil mi? Başka nereye gidilir ki orada?[Bu arada çok steril mekanları sevmiyolar sanırım, biraz çapulcu mekanı olması daha iyi olur(biraz diyorum ama, çok değil:)]
-Adalar'a gidebiliriz sanırım, kilise neyin birşeyler vardı orada, ama ondan ötesini hatırlamıyorum. Orda şunu, bunu yapın şeklinde de tavsiye alabilirim.
-Pek müze vs. görmek istemiyorlar, ama birşey sarnıcı vardı, oraya götüreyim diyorum.
-Ee, kapalıçarşıyı görsünler.
-Örneğin geceleyin içmeye falan nereye götürsem, istiklal'de fasıllı falan birtakım mekanlar vardı, ama bu ecnebiler ondan birşey anlar mı bilmiyorum. Bira falan içilen bir yerler de tavsiye edebilir misiniz?

Her tür öneriye açığım, her yola gelirim. Türkiye dışında göremeyecekleri şeyler tercih sebebi. Sevgiler..
0
hophophoba
(03.04.09)
akşam yemeği için Kiva Han a götür, anadolu yemekleri konusunda tek geçerim Avrupa yakasında.
0
0 5 ucu olan adam
(03.04.09)
eyvallah hocam, çok pahalı değildir umarım:)

Bir de şöyle masanın sağlam donatıldığı iyi bir kebapçıya götürmek istiyorum bu kişileri, ama neresi olabilir hiçbir fikrim yok, bunu da sormuş olayım.
0
🌸hophophoba
(03.04.09)
sultanahmet meydanına çıkarmanı tavsiye ederim. her yabancı sever oraları ordan da kapalı çarşıdan aşağıya inersiniz.
galata köprüsünde balık ekmek yedirebilirsiniz.
bu hafta başında misafirlerimle yaptığım programı söyliyim en iyisi ben :
1-pierre lotide simit çaylı kahvaltı
2-taksime geçiş
3-istiklalde yürüme aşağı kadar. ordan tünelle karaköy
4-galata köprüsünden eminönüne çıkma
5-eminönünden sultanahmet meydanına gitme ( taksiyle) yukarı kadar yürümek yoruyo çünkü. aşağı inmek daha kolay
6- sultanahmetidir ayasofyasıdır yerebatan sarnıcıdır...
7-kapalı çarşıdan eminönüne dönme
8-kapalı çarşıda türk kahvesi içirme. (çok pahalı sanıyodum ben ama diilmiş 2.5-3 lira falan bi türk kahvesi ama yalan olmasın tam hatırlamıyorum)
9-eminönünden taksime gidiş or(yürüyerek değil) taksimde bir yolluk bira içip ordan eve dönüş.

evet yoruldular ama çok çok eğlendiler. anlata anlata bitiremediler.
bu arada obama geliyo ayasofyaya falan gidicekmiş yollar falan kapanıcak o zamana getirmemeye çalış istersen rezil olmasınlar trafikte, polis aramalarında falan =)
0
voice of the mysterons
(03.04.09)
eğer bütçe sıkıntın yoksa sarıyer sırtlarındaki -rumeli kavağı falan- restoranlarda rakı balık yaptırabilirsin. pierre loti'ye eyüp'den teleferikle çıkıp çay simit deneyebilirsin. anadolu yakasındaysan çamlıca taraflarına götürebilirsin. istanbul'u en güzel görebilecekleri mekandır sonuçta. bebek sahildeki mekanlarda kahvaltıda mümkün.

fasıl falan olayları için cumhuriyet meyhanesi fena olmaz sanki. tophane'de nargile keyfi de güzel olabilir. istanbul'da gezecek yer çok hakkaten yahu! :)
0
hevipeyra
(03.04.09)
Çapulcu mekan seviyolarsa bi güzel Kapalı çarşı yaptırdıktan sonra direkt Mahmutpaşaya çıkar onları, hem otantik bulurlar hem de alacak bişeyler bulurlar belki. Mahmutpaşadan inince Mısır çarşısına götürmen Allahın emri zaten. Çok da hoşlanıyolar Mısır çarşısından genellikle, Mahmutpaşa dan Mısır Çarşı istikametinde bi Hacı Bekir şekerlemecisi olması lazım, Orada Demirhindi şerbeti yapılıyor, eminim dünyanın başka hiçbir yerinde tadamazlar ondan. Eğer bu güruh Hollandalı, Alman, İskandinav filan değilse badem ezmesinden de bi haber olabilirler yine Hacı Bekirde bundan tattırabilirsin onlara, ne demişler su geçer iz bırakır turist gelir döviz bırakır değil mi:)
Neyse bunların hepsini sabah saatlerinde yaptır bence, Mısır çarşısından çıkışta Yeni Camii gezdir, cami görünce bitip tükeniyo bunlar çok etkileniyo. Cami gezisi de bittikten sonra deniz kıyısında boğaz iskelesine gidip Beşiktaş, Ortaköy, Beylerbeyi, Çengelköy istikametinde giden bi boğaz vapuruna bindir. Çengelköyde indir bakın sizi Asyaya getirdim de. Yine bu vapurla istediğin iskelede inip güruhu Kadıköye götürebilirsin, oradaki balona filan bindirebilirsin. Ama ne yap ne et gün batımına doğru boğaz vapurunda olmalarını sağla, şahane manzaralarla mest olsunlar fotoğraf çeksinler filan.
Taksime götürmeyi planlıyorsan mutlaka ama mutlaka Galata Kulesine çıkart bu da tercihen gün batımı olabilir. Yine Galata yolunda Cezayir sokağına götürebilirsin, hoşlanabilirler. Eğer alışveriş amaçlı bi grupsa yine aynı güzergahta Terkos pasajına veya Beyoğlu İş Merkezine de götürebilirsin.
Yemek için de ucuz bi alternatif olarak Hala yı bi üst alternatif olarak Konak Kebap ı önerebilirim. İstiklal cad. dönüş yolunda nostaljik tramvayı kullanabilirsiniz bu da bi atraksiyon olur.
Of bütün bunları yazarken ben yoruldum, Allah sana kolaylık versin..
0
joker the one
(03.04.09)
(6)

oofff başım

madrigal
merhabalar;dün sabahtan beri başım çok kötü ağrıyor hatta zonkluyor dün akşam 8 gibi parol içtim biraz dindi fakat gece uyutmadı ne yapsam da geçirsem nasıl bir ilaç içsem, ocağınıza düştüm.not: mideden operasyon geçirdğim için aspirin gibi kanı sulandıran ilaçlar yasak teşekkürler.
merhabalar;dün sabahtan beri başım çok kötü ağrıyor hatta zonkluyor dün akşam 8 gibi parol içtim biraz dindi fakat gece uyutmadı ne yapsam da geçirsem nasıl bir ilaç içsem, ocağınıza düştüm.

not: mideden operasyon geçirdğim için aspirin gibi kanı sulandıran ilaçlar yasak

teşekkürler.
0
madrigal
(02.04.09)
dostum baharatçılarda yılan dili diye bir ot var onu tavsiye ediyorum. ayrıca bıttım kahvesi. birebir gelir. geçmiş olsun
0
suskunçocuk
(02.04.09)
majezik bu tip durumlarda en etkili ağrı kesicidir diye biliyorum. kanı sulandırıp sulandırmadığı hakkında bilgim yok ama.
0
hevipeyra
(02.04.09)
Geçmiş olsun.

Parasetamol dışındaki ağrı kesicilerin çoğu mideni feci halde mahvedecektir. Kiraz sapı diyeceğim ama o da mideni tahriş eder. Şakaklardan geçen damarların üzerinden baskı yapacak bir şeyle sarabilirsin. Biraz dindirir. Hafif hafif su iç...

En makbulü baş ağrının nedenini bulup bunu yok etmen. Migrensen migrenini tetikleyen unsurları takip et. Sinuzit ise çarşamba sabahtan itibaran tetiklenmesi doğal. Bir sinüzit hastası olarak dün sabah benim de başım ağrıyordu. Nem oranı arttı ve hava dün değişti. Tabi beni de bitirdi. Şu an Kuzey yönünde 23 hızında km/saat ile esiyormuş. Hızını bilmiyorum ama sanki beynimin içinden esiyordu sabah.


Şimdi daha iyi gerçi.
0
Kazmapolitan
(02.04.09)
eğer baş ağrıları inanılmaz boyutta ve periyodik ise : cluster headache ya da küme tipi başağrılarını araştırmanı tavsiye ederim.

bu baş ağrısı türünde, ağrı kesiciler etki etmez. tek çözüm o-pur gibi tek kullanımlık oksijen tüplerinden yaklaşık 8 lt solumaktır. o zaman ağrı sızı kalmaz.
0
kenny
(02.04.09)
eğer baş ağrıları inanılmaz boyutta ve periyodik ise : cluster headache ya da küme tipi başağrılarını araştırmanı tavsiye ederim.

bu baş ağrısı türünde, ağrı kesiciler etki etmez. tek çözüm o-pur gibi tek kullanımlık oksijen tüplerinden yaklaşık 8 lt solumaktır. o zaman ağrı sızı kalmaz.
0
kenny
(02.04.09)
çin yağı. haricen kullanınız.
ama bazı markalarınki sulandırılmış nane şekeri gibi. etiketinde china oel yazan bi marka var onu tavsiye ederim.
0
emuncipation
(03.04.09)
(9)

Bendeistiyorum.com sahte ürün gönderdi, ne yapayim ?

Aymele
Bendeistiyorum.com isimli siteye guvenip, `gorillapod` siparisi verdim. Ancak çakma, çin malı sahtesini gönderdiler. Hatta ürünün üzerinde sadece tripod yazıyor. Telefon edip şikayet edince, "ithalatçısından kaynaklanan bir sorun olabilir, bizi ilgilendirmez. Ama üründen memnun değilseniz iade alalı
Bendeistiyorum.com isimli siteye guvenip, gorillapod siparisi verdim. Ancak çakma, çin malı sahtesini gönderdiler. Hatta ürünün üzerinde sadece tripod yazıyor. Telefon edip şikayet edince, "ithalatçısından kaynaklanan bir sorun olabilir, bizi ilgilendirmez. Ama üründen memnun değilseniz iade alalım" diyorlar. Farklı ürün gönderip beni dolandırdıklarına göre, üründen memnun olmama nasıl imkan olabilir ! Paramı geri istemenin ötesinde, bu adamları nası cezalandırabilir veya pişman/rezil edebilirim? ne yapayim a dostlar ?
0
Aymele
(30.03.09)
🌸Aymele
(30.03.09)
iade et. paranı verirlerse zaten üstlerine düşeni yapmış oluyorlar. kargo belgelerini felen sakla tabi. ama sonra işi yokuşa sürerlerse hakem heyetine git, sikayetvar.com a döşen vs.
0
surprise
(30.03.09)
ben bu mantığı anlamıyorum. beğenmedin, başka ürün geldi, adamlar geri gönder paranı verelim demişler, daha ne istiyorsun? neden bu sadizm?
0
yazar k
(30.03.09)
@yazar k
cezanın önemli bir unsuru da caydırıcılıktır.
Bendeistiyorum.com bu dolandırıcılığının bedelini ödesin ki, hem o site hemde başka siteler benzeri işlere kalkışmasın. kimse rencide olmasın.
Yarin öbür gün, birisine hediye alırken çakma ürünlen başbaşa kalırsanız içine düşeceğiniz durumun stresini bir hayal edin.
0
🌸Aymele
(30.03.09)
@want2die: Öncelikle belirtmem gerekir ki: sizin verdiğiniz örneklerdeki gibi bir ihmalkarlığım olduğunu düşünmüyorum.
Sizin tavsiyeniz, paramı geri alabilirsem bununlan avunup, onların başkalarını dolandırmasına göz yummam yönünde anlaşılan. Sanırım öyle de yapmak zorunda kalacağım.
Ama size rağmen, güzel bir tavsiyede bulunan çıkabilir diye ümidim var.
0
🌸Aymele
(30.03.09)
polise gidin, fotoğrafçılık sitelerinde ayıplı mal sattıklarını duyurun vs.
0
05
(30.03.09)
hukuki açıdan bilemiyorum tabi durumu ama böyle şeylerin kulaktan kulaga yayıldıgını gözönüne alırsak internette bu durumu duyurmanız ve bu bilgiyi yaymanız da cezalandırmanın bir yolu.
0
aynali
(30.03.09)
hemen bir tüketiciyi koruma derneğine gidin elinizdeki tüm belgelerin fotokopisi ve ürünüde yanınıza alın, mutlaka size yardımcı olacaklardır. kamil koçun otobüsleriyle ilgili bir husuta bana çok yardımcı oldular.
0
bir zamanlar cocuktum
(30.03.09)
şikayetvar.com' da şikayet edersen hem sesini pek çok kişiye duyurmuş hem de sorununun çözümü için iyi bir adım atmış olursun.
0
hevipeyra
(30.03.09)
(15)

restoran&bar için isim önerisi?

wolkymus
selamlar alemci, gezenti ve yaratıcı dostlar.. deniz kenarında açacağımız mekana isim arıyoruz.. et, balık, bar.. herşey var:)yaratıcı/karizma/sempatik/akılda da kalabilecek bir isim olsa? bunlardan herhangi biri de olur.. türkçe, ing, fr olabilir? bulana foça'da benden güzel bi yemek;)peşinen edit:
selamlar alemci, gezenti ve yaratıcı dostlar.. deniz kenarında açacağımız mekana isim arıyoruz.. et, balık, bar.. herşey var:)yaratıcı/karizma/sempatik/akılda da kalabilecek bir isim olsa? bunlardan herhangi biri de olur.. türkçe, ing, fr olabilir? bulana foça'da benden güzel bi yemek;)

peşinen edit: barbar, baraküda, ambar vs gibi barlı esprilere kapalıyım..
0
wolkymus
(28.03.09)
kotyora veya cotyora seçim sizin.
dağ yamacı anlamında Ordu ilimizn eski adı.
0
readmymind
(28.03.09)
· foça sea view
· kıyıca
· kenar-ı derya
0
thefalloftekin
(28.03.09)
mezzia
0
bira sisesi kapagi
(28.03.09)
barcoast olabilir belki barcode'dan esinlenerekten.
0
theripperknownasjack
(28.03.09)
n'fs

ingilizce okuyoruz, enfes.

yalnız bu ismi koyarsanız, ben de bu adda bir restoran açarsam, papaz olmayalım. çünkü ismimin baş harfleri ve benim en büyük hayalim restoran açmak.

belki bir gün ortak oluruz:)
0
zipirinsan
(28.03.09)
delfino (ita)
denizen (ing)
beluga
şark
atol
laguna
mangrov
yalı
deniz türküsü
palet
şnorkel
domani
vatoz
manta
grappa
seraglio
la vita e bella :)

dalgam
guvalo
lapya
azur
shibuya
casalotti
porto
tivoli
palma
rimini

evet italyanca daha ilgi cekici :)
0
ermanen
(28.03.09)
uyuzluk yapmış gibi olmuyum da, türkçe olsa daha bi güzel olur.
- köpük
- çınar
0
kanuniye
(28.03.09)
(bkz: livar)

hem balığın ne kadar taze olduğunu çağrıştırır hem de fonetiği güzel. :)
0
hevipeyra
(28.03.09)
@kanuniye
yazdım zaten.. türkçe de olur;)
0
🌸wolkymus
(28.03.09)
bir de arkadaşlar.. deniz belki ama isim sadece balığı andırmasa daha hoş olur.. insanlar oraya bira&patatese de gelsin yani;)
0
🌸wolkymus
(28.03.09)
Kayıp

Gizemli olur
0
chaud
(28.03.09)
charon (kerın)... bunu bilir bunu sölerim.
0
fotograf cekemeyen japon turist
(28.03.09)
keşke konsept hakkında daha fazla şey yazsaymışsın ama anladığım kadarıyla burası içkili aile restoranı olucak. bu tarz yerlere en iyi giden isimlerden bir buket:
-körfez
-kayık
-mey
-bu ara pek bi meşhur "balık pişiricisi" :)
eğer ki dediğim konseptteyse yabancı isim seçme bence. endüstriyel mutfak işinde olduğum için çok fazla açılan veya kapanan yer gördüm gireceğiniz işle ilgili. müşteri kitleniz pek bi tiki insan guruhu olmayacak çünkü. kolay gele...
0
son nefes
(28.03.09)
gusto
0
i am 6 do you wanna be 9
(28.03.09)
cok tskkurler arkadaslar.. bu isimler olmadı.. yine de çok sağolun.. foça'ya gelen arkadaşlar davetlimdir.. kafadan büyük indirim uygulayacam;) beklerim.. devlet hastanesi yanı.. isim belli olmadığı için veremiyorum;)
0
🌸wolkymus
(30.03.09)
(6)

araba işinden anlayanlar acil cevap lütfen

vecna
Dün akşam arkadaşın arabasını vurdum. Markası Nissan modelini bilmiyorum. Max 2001 model bir araba. Arabayı geri geri giderken sağ arka köşesini vurdum. tam köşe bölümü ezilip göçtü haliyle. Vurulan yerin boyası da kalmadı iyi göçtü. Stop lambalarında hiç bir şey yok, arka kapıda hiç bir şey yok, ba
Dün akşam arkadaşın arabasını vurdum. Markası Nissan modelini bilmiyorum. Max 2001 model bir araba.
Arabayı geri geri giderken sağ arka köşesini vurdum. tam köşe bölümü ezilip göçtü haliyle. Vurulan yerin boyası da kalmadı iyi göçtü.
Stop lambalarında hiç bir şey yok, arka kapıda hiç bir şey yok, bagaj açılıyor. Götüreceğimiz yer orjinal servis değil.
Ne kadar tutar bileniniz var mı?
0
vecna
(26.03.09)
bi fotoğraf ekleseydin daha sağlıklı fikir yürütülebilirdi belki. tahminimce, çamurluk sacının değişmesi gerekirse 300-400 ü bulabilir masraf ama sadece düzeltilip boyanırsa 200 ü geçmez herhalde. topkapı da yeşil kunduranın arkasındaki sanayide kaportacı şevket usta vardı. telefonunu falan bilmem ama temiz işçilik yapardı. ona ya da tanıdığın bi kaportacıya gösterip daha sağlıklı bilgi alabilirsin.
0
hevipeyra
(26.03.09)
kaza yapılan yerin büyüklüğü değilde, müdahele edilecek yere göre bakmak lazım.
benim arabanın sağ arka çamurluğunda 4-5 cm uzunluğunda ufak bir göçük vardı. bunu düzeltmek için, sağ arka çamurluğu tamamen boyamaları gerektiğini söylemişlerdi ve 250-300 arası bir fiyat istemişlerdi.
0
erzi
(26.03.09)
tam köşe derken çok net bi tabir değil tampon mu sadece çamurlukta da bir şey var mı? tabi görmeden onarım yeterli mi değişim gerekir mi söylemek zor ama yaklaşık 150 lira olur sanırım
0
arakhna
(26.03.09)
fotoğraf olsa iyi olurdu gerçekten de.
çarpılan yer kaporta. tam stop lambasının yanından başlıyor.bir karış kare genişliğinde alan. sanırım tamponda da kırık var.
0
🌸vecna
(26.03.09)
Arkadaşım, eğer vakum ya da çekiçle düzeltilemeyecek gibiyse kaportanın o bölümünün komple değiştirilmesi söz konusu. eğer değiştirilmeden düzeltilecekse de sadece o bölüm değil, kaportanın o parçası komple boyanır. bu da sanırım sana 250-300 TL'den daha aşağı olmaz sanırım. yine de bir bilene göstermen en iyisi. Sadece bir kaportacıya da sorma; bir kaç yere ayrı ayrı sor, iyi pazarlık yap. Her ne kadar esnafımız alçak gönüllü olsa da, resim falan göstermeden internette soracak kadar bu işlerin acemisi olduğunu anlarsa (-ki bunu gözlerine bi bakışta anlayabilecek kapasitede insan sarrafıdır bu esnafın büyük bir bölümü) vay haline...
0
trawmatolog
(26.03.09)
Eh acemilik konusunda haklıymışsın trawmatolog : ) Bugün sanayici esnafına oluşan sevgim(!) de cabası oldu.
650'den başlayan insafsız kaportacı boyacı ikilisi en son 400'e indi. Çekiçle düzeltme ve çamurluk ile tamponun boyanması + sinyal lambası. Sanırım yine de kazık yedim ama sağlık olsun artık.
0
🌸vecna
(26.03.09)
(14)

bu volvolar niye böyle ucuz?

rentts1
soru yukarda örnek aşağıdaörnek:http://www.sahibinden.com/_97_volvo_s40_en_ust_donanim_mutlaka_inceleyiniz_-70WQQaXQQ10140669WQQpXQQdisplayitemnot:ötv ile alakası yok ötv den önce de fiyatlar böyleydi.
soru yukarda örnek aşağıda
örnek:
www.sahibinden.com
not:ötv ile alakası yok ötv den önce de fiyatlar böyleydi.
0
rentts1
(24.03.09)
- ikinci el piyasasi yok
- bakimi, yedek parcasi pahali
- vergisi fazla

ben de arabayi degistirmeyi dusununce ilk aklima ikinci el volvo geliyor. kalitesine gore fiyati az kaliyor.
0
kadirsavun
(25.03.09)
adam neredeyse 1 sene önce vermiş o ilanı. ikinci el piyasasını düşün işte.
0
teritori
(25.03.09)
yok ikna olmadım. tanıdığın volvosu var 2. el daha masraf çıkarmadı diyo 1 sene oldu. vergi konusunu bilemiyorum ama vergisinin tofaş kadar düşük de olmayacağını biliyorum (doğan, şahin) ama o kadar da olsun volvo ya biniyosun.
0
🌸rentts1
(25.03.09)
ikinci el fiyatını etkileyen bir numaralı etken yine ikinci el fiyatıdır. volvo da girmiş bir arkadaşımız bu kısır döngüye.

ya ayrıca bu araba 12 yaşında araba. 97 model dediğine göre 96 çıkışlıdır, etti 13. eski bir araba yani.
0
teritori
(25.03.09)
97 model 280binde daha ne bekliyorsunki pahalı bile.bunun 1-2 seneye kadar çıkartacağı masrafı bu fiyatı katlar bile.
0
buffy de vampir sayilir
(25.03.09)
buyrun 2003 model GS plakalı, hem de ilan da eski değil.
www.sahibinden.com
haydi buna ne demeli?
0
🌸rentts1
(25.03.09)
volvo o kadar üstün bir araç değil. örneğin en son kasa s40 larda kullanılan dizel motor citroen in üretimi bildiğim kadarıyla. c4 te kullanılanın aynısı yani.
0
hevipeyra
(25.03.09)
rutin servis masrafı başka ithal otomobillerden fazla değil, hatta 5 sene boyunca azına sçtık aracın bana mısın demedi yani çok da dandik sayılmaz ama benzerlerine oranlarına daha çok yakan bir otomobil.
0
tasa oturma soguk ceker
(25.03.09)
volvo maalesef sadece meraklısının bindiği, ikinci eli en kötü arabadır. benim vardı oradan biliyorum. üçotuz paraya satabilmiştim.
0
trocero
(25.03.09)
hem benzinli hem otomatik. içer bu benzini. ondan ucuz.
0
unoktad
(25.03.09)
tamamen ikinci elinin çok zor satılıyor olmasından ve yedek parçalarının çok pahalı olmasından..
0
alkolikfedai
(25.03.09)
volvo s40, hele o gösterdiğin kasası, bildiğim kadarı ile volvo'nun kendisinin bile utandığı bir araç.
bilinen volvo marka imajı ve fiyatları ile hiç alakası yok. vakti zamanında sıfırları da ucuzdu, misal bir toyota corolla veya honda civic neyse aşağı yukarı fiyatı oydu o senelerde.

yani klasik iyi markaların dönem dönem içine düştüğü, "büyük kitlelere satalım biraz kaliteyi düşürelim, sürümden kazanalım, marka piyasada daha çok görünsün" stratejisinin ürünü. bu araçtan sonra klasik volvo fanları volvo'dan soğudu. volvo gibi volvo olan s60, s70'leri satamamaya başladılar diye biliyorum.
ikinci elini, problemini bilmem. ama içine binip 2-3 kilometre kullanınca 13.000 lira bile etmesini sorgulayacağım son derece vasat bir araç göreceksin. o zaman da neden 13.000 diye sormayacaksın. içerideki plastik malzeme ve işçilik olsun olsun fiat palio kadardır, bir volvo'da aranacak hiçbir kalite unsurunu bulamazsın hemen hemen.

kısacası volvo falan değil o araba. o yüzden ucuz.
0
delikan76
(25.03.09)
280bınde ve 12 yaşında ve benzinli ve üstüne üstlük otomatik. Çok bile istiyo
0
Merwish
(25.03.09)
s40 ın 2009 model sıfırı 44 milyar ötv pazarlık desen 40 a alırsın kaç para olmasını bekliyorsun anlayamadımki?
0
buffy de vampir sayilir
(26.03.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.