İçinize sinmeyen çirkinlikleri, mümkün olduğunca kapatacak/telafi edecek değişiklikler yaparsanız, hem sizin içiniz rahatlar, hem de kendinize olan güveniniz artar. Örneğin, siz o markasını sevmediğiniz yemekleri, güzel ve dekoratif bir sunumla misafirlerinizin karşısına getirirseniz, insanlar markaya değil, içeriğe ve görüntüye bakar ve ayıla bayıla yerler. Markası ne olursa olsun, salonunuzdaki kanepeyi şirin yastıklarla, masanızı, güzel papatyalarla donatırsanız, insanlar eksiklere değil, güzelliklere odaklanırlar. Siz de aynısını yapın, parasızlığınıza, dönemsel güçsüzlüklerinize değil, güçlü yönlerinize odaklanın. Siz kendinize güvenirseniz, gülümsemeyi başarıp, kendi şartlarınızda en iyisini başarmaya çalışırsanız, gerisi gelir zaten.
0