Giriş
(4)

Paperwhite reklam kaldırma

hats
Reklamları kaldırmak için Amazon'a Türkiye'de yaşadığımızı söylemek yeterliymiş diye okudum. Ancak ben yıllardır Kanada adresiyle Kindle Store'dan kitap alıyorum. Şimdi ülkeyi Türkiye yapsam demezler mi "bunca yıl almışsın da yeni Kindle alınca mı ülken değişti" diye? Hem kayıtlı adreslerden yine ül
Reklamları kaldırmak için Amazon'a Türkiye'de yaşadığımızı söylemek yeterliymiş diye okudum. Ancak ben yıllardır Kanada adresiyle Kindle Store'dan kitap alıyorum. Şimdi ülkeyi Türkiye yapsam demezler mi "bunca yıl almışsın da yeni Kindle alınca mı ülken değişti" diye? Hem kayıtlı adreslerden yine ülke olarak Kanada seçilebilir sonuç olarak.

Bu durumda kaldırmalarını talep edeyim mi, kimi aptal yerine koyuyorsun derler mi?
0
hats
(28.12.16)
abd'de yaşamıyorum, reklamlar benim için geçersiz demek yeterli.
0
devilred
(28.12.16)
aldığın kitaplar eğer ülkesel olarak değişiklik gösteriyorsa. e.g. yurt dışında satılamaz, telif gibi, bu durumda listenden çıkabilir.

ben aldığım film, dizi ve kitaplara türkiyeden erişemiyorum mesela.

niye kaldırmak istiyorsun ki? zaten sadece kapalı haldeyken duruyor.
0
kurnaz
(28.12.16)
Kapalıyken çıkan kalem, gazete vs görüntüsünü seviyordum doğrusu, çok mühim bir konu değil ama gözümü tırmaladı.
0
🌸hats
(28.12.16)
Oradaki görevlinin insafına kalmış. Biz iki kişi yaptık anında oldu.

Ama başka bir arkadaş istemiş Rica etmiş, yapmamışlar. Deneyin derim. O kalemler gazeteler çok güzel gerçekten.
0
feel the blanks
(29.12.16)
(4)

Gömlekte slim vs slim fit farkı

hats
Slim ve slim fit farklı kesimler mi, sadece "slim" regular ile aynı mı?Yılbaşı çekilişi için tanımadığım birine gömlek aldım, kendisi konuşurken duymuştum gömlek istediğini bedeninin de xl olduğunu ama slim fitlerin uymadığını vs. Bugün epey gezip regular xl gömlek bulamamıştım en son girdiğim yerde
Slim ve slim fit farklı kesimler mi, sadece "slim" regular ile aynı mı?

Yılbaşı çekilişi için tanımadığım birine gömlek aldım, kendisi konuşurken duymuştum gömlek istediğini bedeninin de xl olduğunu ama slim fitlerin uymadığını vs. Bugün epey gezip regular xl gömlek bulamamıştım en son girdiğim yerde görevliye sordum. Slim fit dar, slim de düz normal kesimdir o regular diye geçmez dedi. Bu yüzden etiketinde slim yazan bir gömlek alıp çıktım. Google'da arayınca ama hep regular vs slim fit şeklinde çıkıyor bu ayrım. Sonunda fit olmayan slim regular ile aynı mı acaba şüphelendim şimdi?

Değilse değişim kartı kullanması gerekecek en kötü ama istihbaratlı hediye alırken bile yanlış model almışsam kendimi tebrik ediyorum.
0
hats
(25.12.16)
Gorevli bilememis. Slim ve slim fit ayni seyler. Slim dedigimiz zaten fitini belirtiyor. Yani "Dar kalip" ve "Dar" gibi.
Dogru gomlegi almissiniz yani.
0
innerbliss
(25.12.16)
Ah, yanlış almışım o halde?

Slim fit ve slim aynı ise, regular almam gerekirken slim aldım. Hediyeyi verirken açıklarım o halde teşekkürler.
0
🌸hats
(25.12.16)
Aa pardon ben hediye alan kisi slim fit istiyor sandim. Yanlis okumusum.
Regular falan alsaydiniz keske. Regular daha rahat kaliptir.
0
innerbliss
(25.12.16)
Evet zaten hediyeyi aldığım kişi slim fit bana uymuyor demişti. Regular bulamadım bir türlü de işte sorduğum görevli "slim fit" değil de sadece "slim" olan düz kesimdir regular diye ayrı bir şey yok dedi nedense. Yazık oldu hevesi kırılacak biraz hediyeyi görünce ama n'apalım.
0
🌸hats
(25.12.16)
(10)

yüzüklerin efendisi vs harry potter

isimsiz uye
öyle görünse de kıyaslama amacıyla açmadım aslında duyuruyu.şu an yüzüklerin efendisi yüzük kardeşliği'ni bitirdim (evet daha önce izlememiştim) ve çok beğendim. fantezi içerikli filmlere heveslendim (belki seriyi bitirince geçer) ayrıca daha önce izlemediğime pişman oldum. harry potter'ı da çok küç
öyle görünse de kıyaslama amacıyla açmadım aslında duyuruyu.

şu an yüzüklerin efendisi yüzük kardeşliği'ni bitirdim (evet daha önce izlememiştim) ve çok beğendim. fantezi içerikli filmlere heveslendim (belki seriyi bitirince geçer) ayrıca daha önce izlemediğime pişman oldum. harry potter'ı da çok küçükken izlemiştim ama hiç hatırlamıyorum neredeyse. onu da izlemeli miyim? ve aynı tadı alır mıyım yüzüklerin efendisiyle?

bu arada soru çok öznel oldu ama harry potter'a çok ergen filmi yakıştırması yapılmasıyla bu kadar popüler olması çok çelişiyor bence. bu yüzden ikisini de izlemiş arkadaşlar yorum atarsa sevinirim.

ek: iki serinin de kitaplarını okuyanlar, verilen paraya değiyor mu? :-)
0
isimsiz uye
(08.12.16)
Harry Potter'a ergen filmi diyenin ergen kadar aklı yoktur. J.K. Rowling'in Harry Potter serisi bilimsel çalışmalara konu olmuş bir seridir. Hikayede yarattığı kavramlar ders olarak okutturulacak niteliktedir. Mutlaka önce kitapları okuyun, sonrasında hemen filmleri izleyin. Bir kitap, bir film şeklinde gidin.

Ek: Şöyle diyeyim, izlediğim ilk Harry Potter filmi, Harry Potter ve Sırlar Odası'ydı. 2002 yılında ilk defa tek başıma sinemaya gitmiştim. 2002 yılında 9 yaşında olduğumu da hatırlatayım. Harry Potter ve Ölüm Yadigarları kitabını sadece bir yıl önce satın aldım. Bir yıl önce 22 yaşındaydım. Görüldüğü gibi 9 yaşından 22 yaşına kadar aklımda hep bulunmuş bir eserdir Harry Potter. Hatta bu hayatta gördüğüm, iyi ki bu dünyaya gelip görmüşüm ya da yaşamışım diyebileceğim nadir şeylerden biridir. Aynı zamanda Yüzüklerin Efendisi İki Kule'yi de aynı yıl izlemiştim. Bu arada nick'im de bir Harry Potter büyüsü.
0
dissendium
(08.12.16)
@dissendium, neden önce kitap sonra film önerdiniz? ben henüz kitapları almadığımdan filmlerinin tüm serilerini bu ay içinde bitirmeyi, daha sonra kitaplarını alıp okumayı planlıyordum
0
🌸isimsiz uye
(08.12.16)
Önce kitabı okursanız okuduğunuz her şey hayal gücünüze göre sıfırdan şekillenir. Bu da kitap okumanın en önemli faydasıdır. Önce kendi dünyanızı yaratırsınız, sonra gerçekte nasılmış onu görürsünüz. Önce filmleri izlerseniz kitabı okurken zaten o sahnenin nasıl olduğunu hatırlarsınız ve kitap sizin hayal dünyanıza fazla bir etki yapmaz. Kitapları tek tek satın alın. Hepsini bir anda sakın almayın.

Edit: Rica ederim. :)
0
dissendium
(08.12.16)
@dissendium, anladım teşekkürler. aklımda tutacağım bir tavsiye oldu :)
0
🌸isimsiz uye
(08.12.16)
ikisini de ayrı ayrı severim. harry potter evrenini küçümseyenlerden tiksiniyorum aynı zamanda. kadın gayet de 10 numara bir evren yaratmış. çok şükür ki bu sene daha da genişlemeye başladı o evren. ve bundan sonra hep böyle sürüp gidecek bu.

harry potter'ın kitapları da ayrıca değiyor tabi. ki filmlerinden çok daha iyidir. kitaplığımda sonsuza kadar duracaklardır. :)
0
matrix
(08.12.16)
yüzüklerin efendisi serisini izledim, okumadım ama harry potter'ın serisini hem okudum, hem izledim defalarca.

filmleri her ne kadar güzel olsa da ben de önce kitapların okunmasını, sonra filmlerin izlenmesini tavsiye ederim.

ayrıca @dissendium + 1

ben geçenlerde rüyamda ruh emicilerden kaçıyordum. sonra çok da güzel bir patronus büyüsü yapıp defetmiştim hepsini. benim patronus'um boynuzlu geyikti. kaç yaşına geldim ama durum bu :D
0
m e b
(08.12.16)
2si de muhteşem.

Yüzüklerin efendisinden tek kelimeyle destan tadı alırsın.Hem filmden hem kitaptan. Tabi kitap daha iyi. Epik ve tadı damakta kalan destansı bir roman tek cümleyle özetlersek. Defalarca okunacak cinsten.

Her ikisini de izledim ve okudum.

Harry Potter'ın zaten kurgusu başka bir olay. Ben 6-7 yaşlarımdayken ablama felsefe taşı kitabı hediye gelmişti. Elini sürmemişti. Ben 10umdayken kitabı aldım ve inan seriyi o zamandan başlayıp defalarca okudum ve her seferinde o kadar farklı yaklaştım ki. Belki de bu yüzden always'çi güruhtan kesinlikle değilim. Filmleri de kitabı tamamen olmasa da gayet güzel yansıtıyor. Eksikliği hayli fazla.

Paraya kesinlikle değiyor.
0
bloodymoon
(08.12.16)
Her ikisi de izlenmeli. Ama mümkünse önce okunmalı.
0
firez
(08.12.16)
Harry Potter için filmden önce kitapları okumanın bir handikapı var yalnız, en azından kendi adıma öyle, kitaplar ne kadar muazzamsa filmler bir o kadar fiyasko. Evet görsel açıdan mükemmel şekilde somutlaştırıyor o dünyayı ve casting genel olarak başarılı ama her bir filmden cinnetin eşiğinde ayrıldım. Kitap uyarlaması filmler her zaman esneklik payı bırakarak izlenir elbette ama izlediğim şey okuduğum şeye yakınsayamıyor bile, çok basit detaylar akıl almaz şekilde atlanırken gişe kaygısıyla saçma sapan şeyler ekleniyor. Teknik detaylardan da ziyade öze dair bir şeyler eksik geldi bana hep. Harry Potter'in ileride gerçekten hakkıyla tekrar çekilmesini isterim açıkçası. Bu açıdan, filmlere ergen filmi denmesine bir miktar katılıyorum. Yine de o evreni dünya gözüyle görmek için tek şansımız oldukları için hiç olmamalarından iyidir. Kitaplar içinse bir kez içine girdiğinizde parasına değip değmeme gibi bir konu aklınıza bile gelmeyecek bence. Ama ben de çocukken okumaya başlayıp bu kitaplarla büyüdüm, daha olgun yaşlarda başlamak büyüden bir şey götürür mü bilmiyorum. Tamamen götürmese gerek ama.

Yüzüklerin efendisi ile aynı tadı verir mi derseniz, ben ikisinden birbirine benzer tatlar almadım hiç. Bambaşka ama birbirinden güzel sadece. Lotr şu açıdan da iyi örnek, filmler doğal olarak kitabı birebir yansıtmıyor yer yer kayda değer farklar var ama son derece akıllıca yapılmış değişiklikler bunlar. Yani yadırgamıyorsun hiç, ben de olsam daha iyi uyarlayamazdım herhalde diyorsun. Hobbit filmleri için aynısını düşünmüyorum ama, izlemekten çok zevk almış olsam da. Bir de dipnot, filmleri küçükken kitapları hiç okumadan izlemiştim ilk tanışmam öyle oldu. Ama tam anlamıyla o evrene geri döndüğümde önce kitaplar sonra film maratonları şeklinde bir yol izledim. Kitaplar için parasına değmemesi gibi bir şey söz konusu değil yine. Ek olarak okumak için Silmarillion'u da öneririm. Ondan söz açılınca göz korkutanlar olacaktır ama açıkçası asıl üçlemeden çok daha fazla hayran olmuştum, ilmek ilmek bir evrenin ortaya çıkışını tam anlamıyla deneyimliyorsunuz resmen.

Bir miktar özendim önünüzde çok güzel deneyimler var. Sıfırdan başlayabilmek isterdim hepsine:)
0
hats
(08.12.16)
ikisi kıyaslanamayacak kadar farklı dünyalar sunuyor bence.
bir kere harry potter serisinin hayranları filmlerini pek sevmez. bu nedenle sadece filmleri kıyaslayacaksan, yüzükler daha iyi.
ama alınan tat, hissettirdiği duyguların yoğunluğu, alıp bambaşka dünyalara taşıması adeta çölde vaha gibi hissettirmesi bakımından harry potter, kitap serisi olarak çok güzeldir. ancak son iki kitabı baştansavmadır ve sağlam hayranı olduğum halde seriden soğutacak kadar hayalkırıklığı yaratmıştır bende. tolkien de ise böyle bir özensizlik görmezsiniz. nakış gibidir. ama tolkien'in dünyası da çok maskülen ve iç karartıcıdır. edebi olarak yüzükler daha kaliteli de olsa, iyi vakit geçirme ve hayalgücünü doyurma bakımından harry potter daha çok zevk verir.
zaten bir kere küçük potterkafa olduysanız, tedavisi yoktur. küçükken tanışmamış birisi için 20 yaşından sonra harry potter evrenine girebilmek mümkün mü bilemiyorum. yetişkinlere hitap etme yönünden de yüzükler önde.
0
nine korkut
(13.12.16)
(11)

savaş filmi önerisi

rajaz
var mı böyle sıkmadan boğmadan etmeden izleyebileceğim bi savaş filmi?
var mı böyle sıkmadan boğmadan etmeden izleyebileceğim bi savaş filmi?
0
rajaz
(30.11.16)
fury.
0
basond
(30.11.16)
tam böyle savaş filmi gibi değil gibi ama savaş filmi gibi de...

children of men
0
la rana
(30.11.16)
Tam ustune geldi, az once filmden ciktim.
"Hacksaw ridge"
Savas filmi ve cok guzel film.
0
stavro
(30.11.16)
taegukgi hwinalrimyeo (kore savaşı)

mai wei (2. dünya savaşı)
0
montauq
(30.11.16)
das boot
0
bohr atom modeli
(30.11.16)
Mandariinid
0
glamdr1ng
(30.11.16)
Sıkma boğma kriterlerinizi bilmiyorum o yüzden kendi favorilerimi yazayım:

Go-ji-jeon

The Thin Red Line

The Eagle Has Landed (ortalama bir savaş filminden daha hafif bir film ama kendine özgü bir çekiciliği var)

Bir de film değil şahane bir üç bölümlük film kalitesinde dizi: Unsere Mütter Unsere Vater
0
hats
(30.11.16)
Black hawk down
pearl.harbour
Haxksaw hidge
0
condom kurşunu
(30.11.16)
unsere mütter unsere vater
harrison's flowers
welcome to sarajevo
savior
0
gibicibicis
(30.11.16)
Brotherhood
0
a dost
(30.11.16)
Platoon
0
giggs
(01.12.16)
(1)

ingilizceden türkçeye çevirmece:)

coderlovescoder
selamlar arkadaşlar bunu nasıl çevirebiliriz acaba?"Sec 89, IPC provides protection for any action done in good faith for the benefit of a person of unsound mind by or by consent of the guardian or other person having lawful charge of that person. Sec 305, Indian Penal Code (IPC) provides for punish
selamlar arkadaşlar bunu nasıl çevirebiliriz acaba?

"Sec 89, IPC provides protection for any action done in good faith for the benefit of a person of unsound mind by or by consent of the guardian or other person having lawful charge of that person. Sec 305, Indian Penal Code (IPC) provides for punishment of death or imprisonment of life for abetment of suicide by an insane person."

2. cümle şöyle mi diyor, sec 305 İndian cezalandırma yasası intihara kalkışan akıl hastaları için hapis ve ölümle cezalandırılır?
bana saçma geldi yanlış geldi aynı zamanda.
0
coderlovescoder
(30.11.16)
Sec 89, IPC (Hint Ceza Kanunu?) akıl sağlığı yerinde olmayan bir kişinin yararı için yapılan veya o kişinin yasal hamisi veya hukuki olarak üstünde yetkisi olan başka birinin onayı ile yapılan herhangi bir eylemin korunma altına alınmasını öngörür.

Sec 305, IPC akıl sağlığı yerinde olmayan birini intihara teşvik eden kişi için idam cezası veya müebbet hapis cezası verilmesini öngörür.

Chicken translate tarzı oldu galiba ama deneyeyim dedim. Ama 2. cümlede intihara kalkışan kişiyi değil bu kişiyi intihara teşvik eden veya buna genel olarak yardımda bulunanları cezalandırmaktan bahsettiğinden eminim gibi.
0
hats
(30.11.16)
(11)

kitap önerisi

mavipanter
Mümkünse mutsuz bir kitap istiyorum. Boslukta kaybolmuş ne yapacağını bilemeyen hayatta bocalayan birilerinin hikayesini anlatan bir kitap okumak istiyorum. Ama ne okuyacağımı bilemedim. Önerileriniz nelerdir?
Mümkünse mutsuz bir kitap istiyorum. Boslukta kaybolmuş ne yapacağını bilemeyen hayatta bocalayan birilerinin hikayesini anlatan bir kitap okumak istiyorum. Ama ne okuyacağımı bilemedim. Önerileriniz nelerdir?
0
mavipanter
(15.08.16)
Knut hamsun, açlık.
0
kirmizipilotkalem
(15.08.16)
insanlığımı yitirirken
yaşama uğraşı
0
nice tnetennba
(15.08.16)
Açlık okudum. Gercekten güzeldi. Yabancıyı okumadım onu degerlendirebilrim. Teşekkür ederim
0
🌸mavipanter
(15.08.16)
Zemberekkuşunun güncesi-murakami.
0
whysoweird
(15.08.16)
camus-düşüş
dostoyevski-öteki
0
vacigok
(15.08.16)
Fernando Pessoa - Huzursuzluğun Kitabı

Not: Hikaye değil de günlük şeklinde. Diğer kitaplar gibi bir oturuşta uzun süre okumak için biraz yorucu olabiliyor ama uygun ruh halinde iseniz kaptırıp gitmek çok kolay.
0
hats
(15.08.16)
Tahsin yücel yalan romanı.
Reşat nuri Güntekin acımak.
0
kirmizipilotkalem
(15.08.16)
körlük - boslukta filan kismini okumamisim mutsuz bir kitap ama
0
kassiopeia
(15.08.16)
boşlukta demek ne kadar doğru bilemem ama arayışın romanı için, hesse- siddhartha
0
man of constant sorrow
(16.08.16)
Cok tesekkur ederim. Sırasıyla hepsini okuyacağım inşallah :) nasılsa ruh halim değişmez benim
0
🌸mavipanter
(17.08.16)
gecenin sonuna yolculuk (taşkent klasik yapıtları mümkünse)
0
ruhen hastayim ben
(17.08.16)
(9)

Su/elektrik sayacı endeksi/göstergesi nedir?

hats
Cahilce bir soru sanırım ama iski ve ayedaş aboneliklerini iptal ettirmek için gereken belgeler arasında bunlar var. Su için sayaçtaki son metreküp göstergesi, elektrik için de sayaç endeksi. Bunlar nedir tam olarak? En son gelen faturalar ödendi onu sistemden görmez mi kendileri, fiziksel olarak sa
Cahilce bir soru sanırım ama iski ve ayedaş aboneliklerini iptal ettirmek için gereken belgeler arasında bunlar var. Su için sayaçtaki son metreküp göstergesi, elektrik için de sayaç endeksi. Bunlar nedir tam olarak? En son gelen faturalar ödendi onu sistemden görmez mi kendileri, fiziksel olarak sayaçların kendisinden alıp götürme gereken bir şey mi?
0
hats
(04.08.16)
online da iptal ettirebiliyorsunuz
ayedaş ı gidip iptal ettirmiştim ben o dediğiniz şeyi istememişlerdi. eğer üstünüze kayıtlıysa kendileri görebiliyorlar. suyu da internetten iptal ettirmiştim.
0
interview with the vampire
(04.08.16)
eğer içerdeki depozitonuzu hemen almak istiyorsanız son değerleri siz okur gidersiniz onlar da ona göre fatura keser paranızı verirler. yok onlar okusun diyorsanız 2 3 gün içinde okurlar siz de bi ara gidip son fatura kesildikten sonra kalan depozitonuzu alırsınız. eğer şehri terketmediyseniz sizin okumanız her zaman daha sağlıklı çözüm. üzerindeki sayıları okuyup adamlara söylüyorsunuz çok zor ve komplike değil.
0
prodeq
(04.08.16)
@interview

suyun online iptal edildiğini görünce çok sevindim ancak ben yapamıyormuşum çünkü iptal edilecek olan adrese geliyorlar oradan da taşındığım için mümkün değil.

@prodeq

aynı şehirdeyim ama evin anahtarını iade etmiştim bu detayları bilmeden, gidip tekrar al/ver yapmayı tercih etmem doğrusu o yüzden kendilerinin okuması işime gelir. sadece kimlik ve sözleşme ile gidebilirim o halde.
0
🌸hats
(04.08.16)
nasıl mümkün değil anlayamadım, her türlü o su kesilecek zaten ben de taşındıktan sonra yaptırmıştım.
0
interview with the vampire
(04.08.16)
@interview

sitede iptal işlemlerini onaylayınca sözleşmenin imzalanacağı adres çıkıyor ancak değiştirilemiyor. sanırım transfer edecek olsaydım yeni adresimi verebilirdim ama şu anki evde her şey ev sahibinin üzerine olduğu için yeni abonelik açmadan sadece iptal etmek istiyorum, onun için de yeni adresime yönlendiremiyorum anladığım kadarıyla, ya da ben bulamadım seçeneği o da mümkün.
0
🌸hats
(04.08.16)
ben de tam senin yaptığın gibi yaptım. yenisini açtırmadım direk kapadım.
tam olarak hatırlayamadım nasıl yaptığımı 5 ay geçti üstünden. ama var eminim. sadece iptal durumu var. bence siz bulamadınız.
0
interview with the vampire
(04.08.16)
teknolojiyle imtihan ediliyorum gibi oldu ama çözemedim ya:S iptal başvurusundan sonra imza vs için yeni evinize mi gelmişlerdi? sözleşmenin yapılacağı/imzalanacağı adres diyor çünkü de eve gelecekler diye anladım. onu da değiştirmek için bir seçenek yok sözleşmedeki adres neyse o çıkıyor. bilemedim:D
0
🌸hats
(04.08.16)
online başvurduktan sonra bir daha kimseyle muhatab olmadım ben. siz sadece iptali seçin. olmadı destek alın çağrı merkezinden.
0
interview with the vampire
(04.08.16)
a tamam kendim uydurmuşum o zaman. gelip fesih için imza alacaklar zannettim. çok teşekkürler:)
0
🌸hats
(04.08.16)
(6)

satış departmanını sevebilme ihtimali

soybean
uzun süredir iş arıyodum ve biraz şans biraz mecburiyetten kurumsal sayılır bir yerde satış departmanında asistan stajyer arası bir pozisyonda işe başladım. üç hafta kadar olacak. ama beceremiyorum galiba. en önemlisi sevmiyorum bu departmanı. daha bi sözel ağırlıklı kafam var. sipariş, para, makbu
uzun süredir iş arıyodum ve biraz şans biraz mecburiyetten kurumsal sayılır bir yerde satış departmanında asistan stajyer arası bir pozisyonda işe başladım. üç hafta kadar olacak. ama beceremiyorum galiba. en önemlisi sevmiyorum bu departmanı. daha bi sözel ağırlıklı kafam var. sipariş, para, makbuz, fatura vs. ölüm gibi geliyo. serviste çoğu meslek lisesi ya da işletme mezunu gibi insanlar. yanlarında kendimi aptal gibi hissediyorum. onlar da bunu hissetiriyolar sağolsunlar. ilk işim olduğu için sanki hep böyle gidecek gibi geliyor. zamanla anlayabilir miyim yoksa yol yakınken daha sevebileceğim alanlarda mı iş arasam?
0
soybean
(19.12.15)
patron müdür vs. ile konuş bir çıkar yol var mı öğren sonrasında bakarsın yeni iş.
0
selam
(19.12.15)
deneyeceğim. sağolun.
0
🌸soybean
(19.12.15)
satış işi zor
sektör turizm mi? otelde misin?

3 yıldır turizm satış-paz departmanındayım

keyifli yanları önünün çok açık, geleceğin parlak olması
sektörde en iyi maaşları alman
sözünün dinlenmesi
dinamik, seyahati seviyorsan sık sık seyahat olanağın oluyor
çok farklı insanlarla tanışıp enteresan hikayerler dinliyor çok fazla şey öğreniyorsun

ama tamamen karakter meselesi bir iş
benim yapımda yok, pazarlama yeteneğim de ikna kabiliyetim de sıfır.
her zaman değiştirmeyi düşünüyorum ama sektörümde yapabileceğim en rahat ve en çok para kazanabileceğim iş.

tavsiyem; kendini kasma, zorlama bir şeyler bulmalıyım diye.
işin içine daha çok gir. Stajyerlikle anlaşılmaz zaten. Sık sık dahil ol.
Bir yandan da gözün açık olsun, başka insanlara bak ne iş yapıyorlar, nasıl yapıyorlar keyif alıyorlar mı?
ya da keyif alabileceğin şeyleri kovala. Hobilerinden bile para kazanbilirsin ki öyle olursa harika bir hayat olur :)
0
croswell
(19.12.15)
yok madencilik sektörü. milletin hal hareket kıyafet vslerinden iyi kazandıklarını anlayabiliyorum ama beceremedikten sonra para da kazanamam. soru

soruyorum sık sık o zaman da aptal muamelesi yapıyolar. bazen daha önce anlatmış olduğu şeyleri soruyorum ama bunu anlattık diye göz deviriyolar. cuma günü kız bana sen balık ye dedi. sonra da bi rakamı yanlış girince sana sayıları öğreteyim mi bak bu yüzler basamağı falan dedi. herkesin içinde. 10 kişi bana baktı. rakam girmesiz departman var mıdır? daha doğrusu rakamlar temelli olmayan falan.

mesela ik çok istiyodum da iş lazım olduğu için mecbur buraya başladım. ikda sanki daha mutlu olurmuşum gibi. vade farkı çalışması yapmaya çalışıyorum hesaplarla. orda mesela daha sözel bi rapor hazırlayacağım diye düşünüyorum. yanlış mı düşünüyorum?

ilk işim olduğu için şımarıklık yapmak istemiyorum. herşeyi yanlış yorumluyor da olabilirim. ikya geçince de çok zorlanabilirim. sadece varsayımda bulunuyorum. siz ne dersiniz?
0
🌸soybean
(20.12.15)
balık ye, sayıları öğreteyim mi vs diyen kız senin üstün bir pozisyonunda mı? okurken irkildim yemin ediyorum, hemen önyargı ve genellemenin dibine vurup başkalarını ezmekten haz alan manyak bir karakter olduğu sonucuna varıyorum. böyleleri kendilerini ezenlere de bir o kadar saygı duyar bir yandan. kabuslu insan ilişkileri ya.

eğer ast-üst ilişkisi içinde değilseniz düzgün bir dille uyarabilirsin, "bir şey gösterirken/uyarırken bu tarz yorumlara başvurmazsan sevinirim" gibi. neticede deneyimin ve söylediğine göre eğilimin de olmayan bir alanda henüz öğrenme aşamasındasın. aynı şeyi birden çok kez sorman gayet doğal, anlama gayreti içinde olduğun için destekleyen bir tavır göstereceklerine of pof çekmekse hem profesyonellikten uzak hem de nahoş/olgunlaşmamış karakterlere sahip insanlarla çalıştığın izlenimi verdi.

eğer kısa zamanda departman değiştiremeyeceksen bu insanların hevesini kırmasına izin vermemeye çalış. onları uyaracak konumda değilsen de kendileri saygısızca davrandıklarında bunun seninle değil onlarla alakalı bir sorun olduğunu unutma.

çok kişisel aldım yahu kendi anılarımı hatırlayıp, biraz atarlandıysam kusura bakma :/
0
hats
(20.12.15)
2 tane şef dışında bu kız da dahil olmak üzere herkesin statüsü eşit. aramızda 3 yaş var. o ticaret lisesi ve 2 yıllık muhasebe mezunu. ben yüksek lisans yapmış bir odtü mezunuyum. onun 9 senelik bir iş tecrübesi var benimse ilk işim. ast üst seviyesi tecrübeyle ilişkiliyse kız benim üstüm. hatta orda herkes benim üstüm.

kimseyi uyaramıyorum. hem kendi karakterimden ötürü hem yeni gelmiş hem işi anlayamıyo ne konuşuyo bu demesinler diye susuyorum. iş yükü yoğun öğrenmem gereken şey çok fazla. ben de çok dikkatli bi insan değilim zaten. stres yoğunluk tecrübesizlik vs birleşince nerdeyse filmlerdeki herşeyi karıştıran aptal kız oluyorum. ki aptal birisi değilim.

sevmediğim bi alan olduğu için mi herşey bana kötü geliyo. daha sözel bi departmanda olsam daha başarılı olabilir miyim yoksa iş hayatı hep mi böyle ayrımını yapamadığm için elim kolum bağlı kaldım. nereye gitsen bunlarla karşılacaksın diyo çalışan arkadaşlarım, çalışmayanlar da sen satışta mutlu olamazsın hiç düşünmüyodun diyolar. hepsi haklı ama ben önümü göremiyorum kısacası. bilmiyorum anlatabildim mi?
0
🌸soybean
(20.12.15)
(5)

Kindle için İngilizce e kitaplar

noluyo yaa
Yav ben bunları bilindik torrent sitelerinde bulamazsam pes ediyorum resmen. Torrent siteleri hariç kindle için hangi siteleri önerirsiniz?
Yav ben bunları bilindik torrent sitelerinde bulamazsam pes ediyorum resmen. Torrent siteleri hariç kindle için hangi siteleri önerirsiniz?
0
noluyo yaa
(18.12.15)
fleur du mal
(18.12.15)
book4you.org (eski bookos, şayet bi e-book internetin bir köşesinde ücretsiz mevcutsa burda illaki vardır, burda bulamayıp başka yerde bulduğum olmadı daha)
0
hats
(19.12.15)
scribd.com
0
baldur2
(19.12.15)
lib.alkar.net buradan birkaç kitap bulduğum oldu.
0
phoera
(19.12.15)
seytan ayrintida gizlidir
(03.01.16)
(18)

annenin annecim demesi

limoncello
Şimdi benim annem çok anaç ve çocuklarına düşkün bir insan olmasından mütevellit hitaplarının sonlarına genelde annecim kelimesini koyar. Ben 3-5-10-15 yaşımdayken de böyleydi, 33 yaşındayken de böyle. Evde de böyle der, dışarda birlikte bir yere alışverişe vs. gittiğimizde de insanların içinde öyle
Şimdi benim annem çok anaç ve çocuklarına düşkün bir insan olmasından mütevellit hitaplarının sonlarına genelde annecim kelimesini koyar. Ben 3-5-10-15 yaşımdayken de böyleydi, 33 yaşındayken de böyle. Evde de böyle der, dışarda birlikte bir yere alışverişe vs. gittiğimizde de insanların içinde öyle hitap eder. Aslında ilk başta çok takmıyorum sonra ciddi ciddi rahatsız olmaya başladım,söyledim anne öyle söyleme insanların yanında küçücük çocuk gibi diye. Tamam oğlum ağız alışkanlığı dedi ama hala söylüyor işte ağzından kaçıyor, ağız alışkanlığı olarak, böyle telefonda da annecim annecim diyen bir tip benim annem. Gerçi düşündüm şu an kardeşlerine de ablacım filan der neyse.

Geçenlerde sevgilim ben ve annem birlikte bir avmye gittik ufak bir alışveriş yapacaktık, annemin ağzından yine bana karşı lafın sonuna bir annecim hitabı çıktı. Benim sevgiliyi aldı bir gülme, böyle kız zor tutuyor kendini. Hani öyle ses çıkmadı ama yüzü gözü bir garip oldu. Haliyle annem de fark etti ve bozuldu. Ben hiçbir şey olmamış gibi ortamı yumuşatmaya çalıştım ama annem bütün gün surat astı kızın yanında da ve sonra telde konuşurken de sesi soğuktu bana karşı.
Ben bu konuyu tekrar açmamak için kıza bişey söylemedim gerçi benim de hoşuma gitmiyor bu hitap hele kızın yanında. Bütün karizmam gitti gibi sanki.
Anneme de kız da yanlışlıkla gülmüştür tarzı bir şey söyledim ama olmadı
Kısaca

1. Annenin nasıl gönlünü almalı ve kızı gözünde tekrar sempatik hale getirmeli
2. Kızın gözündeki yitip giden karizmayı nasıl düzeltmeli
3. Annem annecim diye hitap etmeyi ne zaman bırakır
0
limoncello
(10.12.15)
1-anneye küçük bir hediye ve notun sonunda kocaman annecim yazısı.

2-bir annecim ile karizman yitip gidiyorsa sende karizma yokmuş demek ki.

3-anneniz size annecim demeye devam etsin. Dünyanın gerçeği olarak fani olduğumuzdan şurada annecim diyeceği günler azaldı. Yitip gittiklerinde keşke her saniye annecim deseydi diye üzüleceksiniz.
0
eeb
(10.12.15)
dertler dertler
0
eksimeksi
(10.12.15)
tarzim affoluna da... bunu dert etmek ayri, buna gulmek ayri salaklik.
0
e haliyle
(10.12.15)
33 yaşında buna takmanız sanki biraz tuhaf, daha çok ergenler umursar bu tarz şeyleri "anneeağğ arkadaşlarımın yanında bana minik kuşum demeeğğ" falan tribi yaparlar :)) gülün geçin eğlenin işte, siz de annenize "yavrım annem, pambığım" falan diyin kız arkadaşınızın yanında, ortam yumuşasın :))
0
postneo
(10.12.15)
1- Git konuş "anneciğim sana karşı bir durum yok insanlar benim senle olan muhabbetime alışkın olmadığı için komiğine gitti" de anlat. Kız annene bir saygısızlık yapmamış anladığım kadarıyla.
2- Kızın gözündeki karizman annen "annecim" diye hitap etti diye gidiyorsa o karizma zaten hiç gelmesin. Böyle aptalca şeylere nasıl takılıyorlar aklım almıyor ya.
3- Bırakmasın ya ne olacak? Allah korusun 3-5 yıl içinde bir sağlık sorunu yaşasa kadın, hastalansa, yatağa düşse, gecinden versin hatta ölse ne hissedeceksin? Ne kadar boktan ve içi boş durumlar yüzünden kadına tepki gösteriyor olduğunun farkındasındır umarım. Anne dediğin istediğini der, ona "bana dışarıda böyle deme" demek yerine sana gülen insanlara "açın kıçınıza gülün" demek bana hep daha mantıklı geliyor.

Git öp kadıncağızı sarıl bi güzel ya da yanında değilse ara gönlünü al.
0
burberry
(10.12.15)
2.Karizman yokmuş eğer gerçekten yitip gittiyse

3.Anneciğini bırak annecim desin böyle kılların kadayıf olana kadar

Kızı azarla, nerde nasıl davrandığına dikkat et, komik olabilir, biz annem yokken gülerdik, gülmemeliydin de.
0
cecilia
(10.12.15)
@sadakatsiz ya tamam kendi başımıza olduğumuzda evdeyken falan desin de valla insan içinde çok hoş olmuyor bu yaştan sonra. Millet annelerin 3 yaşındaki çocuğuna annecim demesini bile itici buluyor yani tamam annelerin gözünde çocuğuz hep ama yine de insan içinde hoş olmuyor
Karizma meselesi işin esprisi ama kendim çok hoşlanmadığım için ,bir de kızın yanında baya baya utandım. Annemin o lafını bana karşı hala bu yaşta komik bulmuş istemsiz gülmüş heralde, ona karşı bir daha konusunu açmadım
0
🌸limoncello
(10.12.15)
Annem bana sevgili yanında "oğluşum" diyor, halen aşırı karizmatiğim (H)
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(10.12.15)
Erkek arkadaşım da sizinle aynı yaşta, annesi annecim, annem diye hitap eder. Ne erkek arkadaşım ne de ben bunun karizmaya bir etkisi olduğunu düşünmüyoruz, sorun sizde ve kız arkadaşınızda olmasın? Böyle şeyler için annenin kalbini kırmaya da değmez sanki. Bırakın deyiversin, kız arkadaşınıza da söyleyin böyle şeylere takılmasın.
0
fraise
(10.12.15)
kızın yerinde olsam ben dert edinirdim. ya birden bir gülme aldı ama çok ayıp oldu annesine de benimkine de diye. annenin gönlünü alma konusunda eeb +1

3-boşver bırakmasın. çok tatlı bence
0
cilekli krep
(10.12.15)
Ikinci hamileligim ve ilk bebegim maalesef karnimda oldu yasadigim travmanin haddi hesabi yok. Simdi bebegim yasasin diye her gun igne vuruyorum kendime avucla ilac iciyorum. Ufacik bir tekme attiginda bile "annesinin bali"diye seviyorum sanirim omrumun sonuna kadar da oyle sevicem sipami. Keske ben de annemle disari cikabilseydim de bana karizmami cizecek seyler soyleseydi bosverin karizmayi falan annenizin kiymetini bilin. Zaten ne yaparsaniz yapin onun icin karizmatik olacaksiniz :) hatun kisisi de kendini tutsa gulmese iyi olurmus hukmen maglup olmus.
0
uzun kulaklı yalnız tavşan
(10.12.15)
öncelikle derdinizi sikeyim.

benim annem sanırım 58 yaşında falan. hocalık yapıyor. ve öğrencilerine, ki öğrencileri eşek kadar ama çocuğu yaşında hepsi, annecim/çocuğum vs diye hitap ediyor sürekli.

ve inan ben daha bugüne kadar ne sikimsonik ailemde, ne annemin çevresinde, ne annemin öğrencilerinde bu kelimeyi yadırgayan bir insan görmedim. aksine herkes tarafından sevilir ve sayılır annem.

ben bir yetişkin olarak, senin annenin bu şekilde hitap etmesini şahsen çok normal/içten ve daha başka bir sürü güzel sıfata layık buluyorum.

senin hoşuna gitmiyorsa bilemem. sorgulamak bize düşmez. bana asıl garip gelen kız arkadaşının garipsemesi ve gülmesi, veya suratının garip bir hal alması...

sen 33 yaşındaysan kız arkadaşında herhalde en az bi 25 vardır? o yaştaki bir kızın bu lafa bu kadar gülmesi bence aptalca. senin ise, karizmanın gittiğini düşünmen daha da aptalca.

ben orada olsaydım sorardım, ilkk defa mı duyuyorsun bu şekilde bir söz diye.

ve son olarak, tekrar derdinizi sikeyim.
0
mahone
(10.12.15)
erkek arkadaşımın yanında annesi ona annecim dese başta benim çok hoşuma giderdi. sevimli bi şey.
0
nice tnetennba
(10.12.15)
sadece 2'ye cevap vercem. bazen ben de bu kalıplara uyuyorum ama duygu zayıflık değildir. polat alemdar gibi kasılıp gerinip durmak güç, karizma, asalet falan değil mafya bozuntuluğu, ketumluk ve suratsızlık daha çok. dolayısıyla önce bu kafadan kurtul, kurtulayım, kurtulalım.
0
antepaunovic
(10.12.15)
Kız arkadaşın ayıp etmiş. Ben orda olsam onun gülmesini yadırgar, noldu neye gülüyorsun bu kadar derdim. Bence annenin annecim demesi olsa olsa çok sevimli ve samimidir.
0
olutaklidi
(10.12.15)
Kaç yasında olursanız olun siz onun çocuğusunuz kadının içinden öyle demek geliyorsa desin gayet normal bisey bu. Gulunecek bisey de göremiyorum. Ne güzel anneniz sizi çok içten seviyor demek ki.
0
hayir bu koyden olsam nolcak
(10.12.15)
kız arkadasına fazla yüklnmişler kız muhtemel sevimli buldugu için gülmüştür. art niyet aramayın dombililer
0
fasulyek
(10.12.15)
1 konusunda fikrim yok 3 içinse niye bıraksın ki diyenlere katılıyorum.

2'Ye gelirsek kız cidden bunu karizma bozan bir şey olarak görüp alay ederek güldüyse düzeltme o karizmayı daha iyi. onun dşında bunu bir daha konuşmadığınız için bence bu senin abartman da olabilir ve kıza da yükleniliyor sanki bir lüzumsuz. herkesin başına gelmiştir bazen bir sözcüğün çağrıştırdığı komik anılar/imgeler yüzünden gülme krizine girmek. denk gelir de bu şekilde alınganlık doğurabilecek bir mevzuda olursa kötü tabi ama sık sık yersiz gülme krizine giren biri olarak savunma ihtiyacı hissettim. annecim denmesini yadırgamaktan ziyade o an istemsiz bi reaksiyon yaratıp dünyanın en komik sözcüğüne dönüşebilir.

ha yok "kiki bu yaşta annecim mi diyo sana hala kiki" modu ise kıza saydıranlara katılıyorum da işte yetersiz veri.

gülme krizi durumlarında biraz anlayış yine de bu vesileyle vermek istediğim mesaj bu :(
0
hats
(11.12.15)
(4)

Rüyasız uyku için yapılabilecek bir şey var mı

hats
Antidepresan kullanımıyla alakalıdır muhtemelen ama bunun önüne geçmek için yapılacak bir şey yok mudur? Nebiliim bi kocakarı ilacı tarif edin şu karışımı içince deliksiz uyuyosun gibi ya da başka bir şey ne olursa. Delirmenin eşiğindeyim çok uzun sürüyor gibi gelen aşırı canlı ve bilinçaltımın pisl
Antidepresan kullanımıyla alakalıdır muhtemelen ama bunun önüne geçmek için yapılacak bir şey yok mudur? Nebiliim bi kocakarı ilacı tarif edin şu karışımı içince deliksiz uyuyosun gibi ya da başka bir şey ne olursa. Delirmenin eşiğindeyim çok uzun sürüyor gibi gelen aşırı canlı ve bilinçaltımın pisliklrini yüzüme yüzüme vuran fantastik rüyalar yüzünden. Arada bir on yirmi dakika uyuyakalınca bile rüya timeline'ında korkunç günler geçirmiş olmanın ağırlığıyla uyanıyorum imdat ya.
0
hats
(03.12.15)
Bana da tam tersi lazım. O kadar sıkıldım ki artık. Robot gibi şarj olmaya yatıyormuşum gibi geliyor.
0
Atimi
(03.12.15)
@Atimi Normal şartlar altında severdim rüya görmeyi, kabuslardan bile haz alırdım bir şekilde ama bu sıralar muhtemelen de kullandığım ilacın yan etkisi olarak olarak bu durum katlanılmaz hale geldi. Sanki psikopat bir deneye kurban gidiyorum her uyuduğumda, uyku ne güzel bir sığınaktı artık dinlenemediğim gibi korkuyla bekliyorum dalacağım anı. Sıkıcı uykularınızın değerini biliniz.
0
🌸hats
(03.12.15)
yastık altına taze nane, iyi rüya için doğranmış portakal kabuğu
0
Big bada bum bum
(03.12.15)
kelke olsa ama yok. tek yapabileceğin uyumadan önce mutluluk hormonları salgılatacak ve rahatlatacak birşeyler yapman.
mesela spor ve ılık duş, rahatlatıcı bitki çayları, nefes egzersizleri, kahve (benim uykumu kaçırmıyor, tam tersine uyurken güzel rüyalar görmemi sağlıyor) mastürbasyon ( ciddiyim çünkü aynı şekilde rahatlatıp mutlu eden hormonlar salgılanıyor)
0
innerbliss
(03.12.15)
(5)

Kulak tıkacı öneri?

hats
Ses yalıtımı sıfır bir binadayım, gün boyu üst katın tv sesini duyuyorum kendim izliyormuşum gibi çok rahatsız edici. Eczaneden istediğimde kablolu ve kulak içi kulaklığa benzer silikonlu bir kulaklık verdiler ama pek kesmiyor sesi, başka marka/model öneriniz var mı? Mutlak sessizlik peşindeyim.
Ses yalıtımı sıfır bir binadayım, gün boyu üst katın tv sesini duyuyorum kendim izliyormuşum gibi çok rahatsız edici. Eczaneden istediğimde kablolu ve kulak içi kulaklığa benzer silikonlu bir kulaklık verdiler ama pek kesmiyor sesi, başka marka/model öneriniz var mı? Mutlak sessizlik peşindeyim.
0
hats
(03.12.15)
Zoghurt +1

3M tikac is the answer.
0
kuehles blondes
(03.12.15)
Ben de 3M'ci arkadaşlara katılıyorum. Sürekli kullanıyorum diye geçenlerde 500 çiftlik pakedini aldım. Müzik dinleyecekseniz aktif noise cancelling özelliği olan kulaklıklara da bakabilirsiniz.
0
386 dx
(03.12.15)
Kesinlikle 3M.
0
herseysoyledigimgibioldu
(03.12.15)
3m için bir +1 de ben vereyim. hiltinin yanında uyutur adamı (abartıyorum tabii biraz). yalnız bu takılıyken telefonun alarmı falan yalan oluyor. yastığın altında titremesi falan lazım aletin.
0
orient blue
(03.12.15)
Oybirliğiyle 3M denmesine güvenerek sipariş verdim :)
0
🌸hats
(03.12.15)
(10)

e-kitapta kaçıncı sayada olduğumuzu nasıl anlayabiliriz?

m e b
e-kitap okurken, basılı halinin kaçıncı sayfasında olduğunu nasıl görebiliriz?
e-kitap okurken, basılı halinin kaçıncı sayfasında olduğunu nasıl görebiliriz?
0
m e b
(25.08.15)
Sayfa numaralari basili haline gore gorunuyor zaten. Oyle degil mi? Hangi aletten okuyorsunuz?
0
rayde
(25.08.15)
kindle'da görünmüyor font farklılığından dolayı, yüzde ve location var. Zaten hangi baskı, hardcover mı ince kapak mı vs olduğuna göre bile değişir, nasıl ayarlasınlar ki?
0
whoosie
(25.08.15)
@rayde: ben bilgisayarımdan veya telefonumdan okuyorum.

@whoosie: en azından elimdeki e-kitabın basılı halindeki sayfa numaralarını gösterseler bile yeterlidir. bir kitabın sonradan düzenlemesi çıkıyor diye benim elimdeki de değişmeyecek ki sonuçta.
0
🌸m e b
(25.08.15)
Kindle da gözükmüyor maalesef, hatta e kitap halinde kaç sayga var, kaçıncı sayfadasınız o bile gözükmüyor,
Yukarıda yazıldığı gibi yüzde kaçını okuduğunuzu ve loc gösteriyor,
0
a perfect lie
(25.08.15)
Kindle da nasil gozukmez yahu?
i.hizliresim.com

Elimde bir tane hem basilisi hem e kitabi olan bir kitap vardi. Sayfa sayilari ayniydi. Bilmiyorum belki tesaduftu.
0
rayde
(25.08.15)
Kindle'da görünmesi kitaba bağlı herhalde çünkü Amazon'dan aldığım bazı kitaplarda sayfa numarası varken bazılarında yoktu.
0
hats
(25.08.15)
peki kindle haricinde, kendinden basılı değilse sayfa numaralarını göremeyecek miyiz? ben bunu merak ediyorum da.
0
🌸m e b
(25.08.15)
Kitaptan kitaba degisiyor. Kitabi hazirlarken basili kitap sayfa numarasi eklemezlerse bilmenin bir yolu oldugunu sanmiyorum.
0
stereoseyfi
(25.08.15)
kindle'da okuduğum çoğu kitapta vardı sayfa numarası.
yalnız bu yazılımla gelen bir özellik mi yoksa kitabın kendisiyle ilgili bir durum mu bilemiyorum.
yazılımı güncel pw2'den aldığım ekran görüntüsü:
i.imgur.com
0
battal gemalmaz
(25.08.15)
Ben de kindle'da 1-2 kitapta buldum ama neye göre sayfa numarası vermişler, kendi içinde mi yoksa bir basıma mı ait bilemiyorum. Yine de çok az sayıda kitapta var bendeki.
0
whoosie
(26.08.15)
(18)

Ev Sevdiğiniz Depeche Mode Şarkısı

6 yasimdan beri metal dinliyorum
Nedir? Ve neden?
Nedir? Ve neden?
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(21.08.15)
Little fifteen.

Album ciktiginda 16 yasindaydim.sinifta asik oldugum kiz 15 ti:)
0
cizgilipijama
(21.08.15)
I Just Can't Get Enough, celtic taraftarıyım
0
docrivers
(21.08.15)
halo, sebepsiz
0
rayde
(21.08.15)
I Feel You - 2004 yılında ilk dinlediğim Depeche Mode şarkısıdır. Fakat Depeche Mode olduğundan haberim yoktu. Gegen Die Wand filminde dinlemiştim. :)

Enjoy The Silence - Grupla tanışmama vesile olmuş şarkıdır.

It's No Good, Personal Jesus, Peace, Wrong, Freelove - Niye bilmiyorum diğer parçalar arasından daha bir sevdiklerim :)
0
totkymotky
(21.08.15)
tabiki de Enjoy The Silence
0
dimia
(21.08.15)
enjoy the silence. çocukluğumu hatırlatır.
0
victum
(22.08.15)
ghost. uzun zaman sonra az once ilk defa dinlemistim. burda gormek sasirtici oldu :)
0
yamuklu sucurta
(22.08.15)
ilk dinlediğim şarkısı olduğu için wrong.
0
pikrua
(22.08.15)
wrong
lilltle 15
personal jesus
0
anil
(22.08.15)
Whoa seçmek çok zormuş. Ancak en az 10 tane yazarsam haksızlık olmaz gibi geliyor ama 1 tane seçmek gerekirse Here is the House derim. Anısı falan da yok ama güzel iç ısıtıyor.
0
hats
(22.08.15)
wrong
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(22.08.15)
Vuu, bu kadar cevap beklemiyordum.

Daha cevap gelmez sanırım, ben de kendi favorimi söyleyeyim konu kilitlensin =]

Surrender. Çünkü klibi, sözleri, hissettirdikleri. (Yarın değişebilir tabii ki bu cevap)
0
🌸6 yasimdan beri metal dinliyorum
(22.08.15)
enjoy the silence ve it's no good. Diğer depeche mode şarkılarını bilmeyen sevmeyen kişiler bile bu iki şarkıya bayılır. Bu yüzden depeche mode hayranları nedense grubun bu en güzel iki şarkısına piyasa deyip burun kıvırır.
0
turkuaz
(22.08.15)
Enjoy The Silence
0
dessy
(22.08.15)
world in my eyes
0
dreadplayer
(21.01.16)
bir kimse de çıkıp da dememiş ki " never let me down"
0
dgh
(21.01.16)
leave in silence. ve photographic. bence en güzeli bunlar da ondan.
0
remixtherobot
(21.01.16)
iiiiin yooouuur rooooooom...
0
mermize
(21.01.16)
(2)

Beylikdüzü- yer yön minibüs sorusu

bathoryy
Beylikdüzü migrostan aşağıdaki adrese nasıl gideyim ?? Minibüs büyük ihtimal ama nerden neye binmeli ?Yakuplu Mah. Hürriyet Bulvarı No:8 34524 Beylikdüzü/İstanbul
Beylikdüzü migrostan aşağıdaki adrese nasıl gideyim ?? Minibüs büyük ihtimal ama nerden neye binmeli ?


Yakuplu Mah. Hürriyet Bulvarı No:8 34524 Beylikdüzü/İstanbul
0
bathoryy
(20.08.15)
2 veya 4 numara yakupludan geçiyor ama adresi tam olarak bilemediğimden tam yardımcı olamıyorum. Koçtaşın o taraftaki köprünün ayağının orada beklerseniz oradan geçiyor ikisi de.
0
1a2b3c4d
(20.08.15)
Migros'un üst çaprazındaki burger king vs olan yoldan 458 geçiyor halk otobüsü, o Hürriyet Bulvarı'ndan geçiyor.
0
hats
(21.08.15)
(10)

yalnız yaşamanın nesi güzel?

aida bardak
4 aydır iş gereği yalnız yaşıyorum. kimle konuşsam "oooooo ev sana kaldı şanslı çakal pompişten pompişe abajurun tepesinde sevişirsin artık" falan filan diyor. ben de evet keh keh yalancıktan gülüyorum.eve geliyorum bir merhaba diyecek insan yok, günüm nasıl geçti anlatacak ailem yok, telefonla bir
4 aydır iş gereği yalnız yaşıyorum. kimle konuşsam "oooooo ev sana kaldı şanslı çakal pompişten pompişe abajurun tepesinde sevişirsin artık" falan filan diyor. ben de evet keh keh yalancıktan gülüyorum.

eve geliyorum bir merhaba diyecek insan yok, günüm nasıl geçti anlatacak ailem yok, telefonla bir yere kadar. Bir sıcak yemek arıyorsun yok, evde su bitmiş sucu kapalı, çöpler birikmiş sinekler uçuşuyor. Onu temizliyorsun ütü, çamaşır. Sonra da bulaşık.

evde tek konforum kapı açık sıçmak. Onda da yağlı fabrika yemeklerinden ishal olmuşum zaten. yani bu yalnız yaşamak nefis falan diyenler bunu seks için mi demişler onu anlamadım.
0
aida bardak
(20.08.15)
Bence sen temizlikci ariyorsun. Ev arkadasin olsa sana yemek mi yapacak. Sen anneni ozlemissin dostum ben sana diyeyim.
0
Traveller
(20.08.15)
Hiç kimseyle muhatap olmadan kendi istediğin gibi yaşayabilmesi güzel. Ben eve gelince birine merhaba diyem, hayatımı anlatam diye düşünmedim hiç mesela. Demek ki yalnızlığı seven ya da kaldırabilen biri değilsin ki gayet normal bir durum. Hatta bana kalırsa daha normali seninkisi.
0
sesee
(20.08.15)
Sen kendi düzenini kuramamışsın ondan sevmiyorsun.

Kadın olsan tam tersi, işten-okuldan yorgun geliyorsun sevgilin/kocan ne kadar modern olursa olursa senden yemek bekliyor, evin temizliğini,çamaşırını bekliyor. İkiniz de yorulmanıza rağmen seni annesi ile kıyaslıyor, ''ama annem yapıyordu'' diye. Elbisesini yanlış yere koydun diye çaktırmamaya çalışsa da surat yapıyor. İster istemez kadın için zulme dönüşüyor, birisi ile yaşamayı bu yüzden kesinlikle düşünmüyorum.
0
arene
(20.08.15)
benim ev arkadaşım sürekli sümkürüyor mesela. hıırrk hıırrrk bütün gün onun sesini duyuyorum. suyu ve evin kapısını açık unutuyor. alkol problemi var. evi temizlemiyor, hep ben temizliyorum bıktım. ben uyurken sessiz olmuyor, onun yüzünden uyuyamıyorum.

yani cevap olarak: sus da otur yerine. sessizliğin tadını çıkar.
0
the silent enigma
(20.08.15)
Yapı meselesi sanırım, benim en çok aradığım şey yalnızlık/sessizlik olduğu için tek başıma kaldığım günleri mumla arıyorum. Eve gelince sohbet bekleyen biri olmaması harika bence, sana göre tam tersiymiş. Sonra kendi kendime yemek yapmayı çok severim dandik de olsa, burada da yine başkasının zevkini/düzenini düşünmek zorunda olmamak süper. Çok temiz sayılmazdım ama çöptür bulaşıktır vs temel şeyleri biriktirmediğim için sorun olduğunu hatırlamıyorum.

Ne bileyim canın çekince son ses müzik dinleyip eşlik edebilmek dans edebilmek güzel mesela. Evde saçma sapan hareketler yapabilmek, kendi kendine sesli konuşabilmek yeri gelince gayet canhıraş şekilde ağlayabilmek vs. Sürekli fare gibi odanda yaşadığın için sorgulanmamak güzel. Genel olarak ev sınırları dahilinde herhangi bir sebepten hesaba katman gereken başka bir zihin olmaması süper işte.

Canın isterse kafana göre istediğin kadar uzun süre birilerini ağırlayabilmek de güzel.

Ayrıca belirtmeden olmaz yazın evde çıplak dolaşabilmek gerçekten büyük avantaj. Bunu şakasına diyolar bazen ama cidden paha biçilemez dgldsj

Daha uzun süre yalnız kalamicam hüzünlendim :/
0
hats
(20.08.15)
En en en güzel tarafı tüm rolleri/titleları dışarıda bırakıp kendin birey olabildiğin için rahat rahat üretebiliyorsun. Resim yaparken, bir şey yazarken her zaman yalnız olmayı severim.
Ayrıca evi nasıl bıraktıysan öyle buluyorsun.
Sıcaklarda evde rahat rahat dolaşabiliyorsun.
Herşey sen istediğin için var olup, sen istediğin için çöp oluyor. Kimseye hesap vermek zorunda kalmıyorsun.
0
jam
(20.08.15)
bence başkasını düşünmediğin ve kimsenin sorumluluğunu üstlenmediğin için iyi olarak tanımlanıyor. ama türk insanı olarak yalnızlığı seks ile bağdaştırdıkları için onlar o amaçla iyi diyorlardır.
0
evrimini tamamlamis hamambocegi
(20.08.15)
Dostum yalnız yaşamak kolay bir şey değil ama o level'ı atladıktan sonra göreceksin neler olduğunu. Şu an daha çok erken.
0
roket adam
(20.08.15)
gerçekten yapmak istediğin şey ne ise onu yapabilmek güzel, o gün miskin misin temizlik yapmak zorunda değilsin, dırdır eden yok söylenen yok, çok mu temizlik yapmak istiyosun köşe bucak temizlik yaparsın 2-3 hafta da kimse gelmediği için ev pis olmaz, kitap modundaysan kitap okursun, film modundaysan film izlersin. hiçbi eşyanı ya da sevdiğin şeyleri kimseyle paylaşmak zorunda değilsin. sohbet etmek zorunda hissettiğin kimse olmadığı için yalnızca canın istediği zaman birini çağırır ya da arar konuşursun. depresifsen oturur tek başına ağlarsın, mutlu isen çıkar sokaklarda yürür evine dönersin.

yalnız yaşamanın dezavantajları ise, bütün tamir ıvır zıvır işleri ile uğraşması gereken sensin, usta ara bul, ev sahibi ile tartış, yöneticiye derdini anlat filan yoran şeyler. ha bir de yalnız yaşayınca karpuz almak zor bitiremeden bozuluyor çünkü.
0
hypathia
(20.08.15)
Ailem bende kalıyor. Kendilerini ne kadar sevsem de, evde sessizliği aradığım da çoktur. Yalnız yaşadığında en azından seçim senin elinde.
0
arnold schwarzeneger
(21.08.15)
(7)

Çeşme'de denize girmek ( Beach Club sorusu)

bihaber
Çeşmede beach clublar denize girilebilecek en güzel yerleri tutmuşlar ve 50 liradan aşağı fiyat veren yok. Hani yanında bi içki verse o da kabulüm ama o da yok, bulamadık. Buraları bilen arkadaşlar bi öneriniz olur mu nereye gitmek lazım.
Çeşmede beach clublar denize girilebilecek en güzel yerleri tutmuşlar ve 50 liradan aşağı fiyat veren yok. Hani yanında bi içki verse o da kabulüm ama o da yok, bulamadık.

Buraları bilen arkadaşlar bi öneriniz olur mu nereye gitmek lazım.
0
bihaber
(20.08.15)
vodafone red uyesi bi tanidik varsa bazi mekanlarda %50 indirim var.. maksimum 2 kisi icin gecerli ve gunde 1, toplamda 5 kere kullanilabiliyor yanlis hatirlamiyorsam..

ben gecen hafta aya yorgi babylon'a gittim ornegin, red kullanarak girecektim ama 6'ya geliyordu ben gittigimde ve kasa kapandigi icin ucretsiz aldilar iceriye.. "zaten kapatiyoruz yarim saate falan, taksiyle gelmissiniz o kadar denize girin bari" dediler. gerci 1.5 saat falan daha kaldik iceride, o da bi yontem ama tutmayabilir tabi..
0
buzzlightyear
(20.08.15)
Boyalık Beach güzel ve halk plajı. Onun dışında pek kalabalık olmayan ve güzel bi yer yok.

Paranız yoksa Çeşme'ye hiç gitmeyin hocam inanılmaz gereksiz pahalı bir yer çünkü. Hiç gereği yok yani. Geçen hafta gittim, St Tropez'ye gitsem daha az para harcardım.
0
roket adam
(20.08.15)
fun beach 40 tl, içki dahil, otopark ücretsiz, fiyatlar normal-fahiş ortası. red kampanyası burda da var.
0
Phoebe
(20.08.15)
Günizi Beach: goo.gl

Otopark ücretsiz.
Şezlong/Şemsiye: Hafta içi 7,5, Hafta sonu 10 TL
Bira: 10 TL
Duş: Hafta içi ücretsiz, Hafta sonu: 1 TL
0
teknikekip
(20.08.15)
ılıca plajına bakın. sheraton otelinin yanındaki plaj mesela. halk plajı gibi. belki şezlong kirası falan vardır ama çok pahalı olduğunu sanmıyorum.
0
innerbliss
(20.08.15)
@innerbliss +1

İlla beach olması gerekmiyorsa Ilıca'yı öneririm ben de. Şezlong parası 20 tl idi. Ben ılık deniz sevdiğim için özellikle hoşuma gitmişti ama soğuk sevene gitmeyebilir.
0
hats
(20.08.15)
Teşekkürler arkadaşlar.bakıcam.hepsine. hayır beach şart değil ama her yeri onlar tutmuş gibi ondan sordum.
0
🌸bihaber
(20.08.15)
(6)

bir tik atmak bukadar mi zor?

yamuklu sucurta
neden tik atmiyosun ey duyuru ahalisi? okadar ugrasip yaziyoruz ediyoruz bir tesekkur olarak tik bekliyoruz dogal olarak. tamam arada bende sacma sapan yaziyorum onlara tik atmasanizda olur ama ugrasiniz azcik :(
neden tik atmiyosun ey duyuru ahalisi? okadar ugrasip yaziyoruz ediyoruz bir tesekkur olarak tik bekliyoruz dogal olarak. tamam arada bende sacma sapan yaziyorum onlara tik atmasanizda olur ama ugrasiniz azcik :(
0
yamuklu sucurta
(18.08.15)
yok be vegas adamlar hic birisine tik atmiyor.
0
🌸yamuklu sucurta
(18.08.15)
Tik bence de önemli. bazı cevaplar için arastiriyorum. bakıyorum ki bir hareketlilik yok, o zaman soruyu soran sahilde bir daha dönmemek üzere uzun bir yürüyüşe cikmistir diyip siliyorum. yoksa maksadım reyting almak değil.
0
1adam
(18.08.15)
abi napcaksınız tik koysa, işine yarasın karşındakinin yeter işte.

rep + ünvan sistemi koyardık yoksa buraya. terazinin tozunu alırdık güzel paylaşımlarda.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(18.08.15)
tam da bu soruda olduğu gibi çok fazla yazım hatası görünce benim de içten içe tick atmayasım geliyor. eheh şaka.

tick önemli bir şey arkadaşlar. benzer konseptli olan stack overflow'da tick atmayınca epey ayar veriyor insanlar.
0
cevap botu
(18.08.15)
Ben beğenmeyince atmıyorum. Okuyorum en beğendiğim 1 2 tanesine atıyorum ya da hiç atmıyorum. Sonuçta soran kişinin inisiyatifine bırakılmış. Tik almak için mi cevap veriyosun yani.
0
mistreated
(18.08.15)
Hiç kimseye tik atmamışsa bu tik olayından komple bihaber olabilir. Herkes benim kadar alık değildir tabii ama ben o yandaki kutuların tik atmak için olduğunu çok geç fark etmiştim, hala tam neye hizmet ettiğini de bilmiyorum nezaketen atıyorum. Tik atmaynca "ne boktan cevap" mesajı mı verilmiş oluyor?
0
hats
(19.08.15)
(3)

Hiç 'ne yaparsam mutsuz olacağım' düşüncesine kapıldınız mı?

sanguine
mezun olduğum bölümü çok istekli olarak seçmedim ama hep aklımda olan bir bölümdü, sonrasıyla ilgili farklı düşüncelerim vardı ve ekonomik olarak o okulu seçmek benim için daha yararlı göründü. (şimdi bunun hata olduğunu düşünüyorum gerçi burs bir şekilde bulunurdu) yani o an için o okula/bölüme gir
mezun olduğum bölümü çok istekli olarak seçmedim ama hep aklımda olan bir bölümdü, sonrasıyla ilgili farklı düşüncelerim vardı ve ekonomik olarak o okulu seçmek benim için daha yararlı göründü. (şimdi bunun hata olduğunu düşünüyorum gerçi burs bir şekilde bulunurdu) yani o an için o okula/bölüme girmek mantıklıydı, ben de gittim. sevdiğim dersler oldu ama tamamen isteyerek okumadım, sonrasında yaşadığım şeyler dolayısıyla da hem planlarımı gerçekleştiremeyeceğimi anladım hem de okuldan ve bölümden daha da soğudum. mezun olduğumdan beri ise kendimi yıllardır boş geziyormuşum gibi hissediyorum. mesleki olarak fazla bir şey de katamadım kendime olumsuz fikirlerim yüzünden kendimi çalışmaya veremediğim, günü kurtarmaya yöneldiğim için.

lisedeyken çeşitli ilgi alanlarım vardı -üniversitede artık takip etmesem de- tarih en başta olmak üzere, ingilizce, hatta matematik vs. zamanla bunlara dair hiçbir şey yapamadığımı ve ileride de yapamayacağımı fark edip kendimi bunalıma soktum. ne yaparsam yapayım zevk aldığım şeylerle uğraşmadığım sürece mutsuz olacağıma (doğal olarak) inandım. bu tarihle ilgili metinler okumak, araştırma yapmak olabilir, çeviri yapmak olabilir.

derken bu yıl tekrar sınava girdim, asıl amacım tarihti, sınavlara denk geldiği için çalışamadım. ygs de fena değildi ama niye bilmiyorum o an bana yeterli gelmedi ve ilgili lyslere girmekten vazgeçtim. sadece dilden girdim sınava ve bu yaştan sonra tekrar lisans okuyacağım sanırım.

şimdi aklımda ilk bölümümden yüksek lisans yapmak (bayılmasam da kendimi geliştirmek, lisanstaki eksikliklerimi kapatmak adına), yeni kazandığım ünide okumak veya tarihten yüksek lisans yapmak (hatta lisansını okumak) ve daha bir sürü şey var.

ama neyi seçersem seçeyim başarısız olacağımı hissediyorum, hiçbir seçenek beni rahatlatmıyor, kendime kariyer planı çizemiyorum, her şeyin ötesinde çok geç kaldığım düşüncesi üzerime yapıştı. sürekli yanlış tercihler yaptığımı (belki de öyle) kısıtlandığımı, sevmediğim bir işte yıllarca çalışacağımı, ilgi alanlarımın da birer birer (mutsuzluğun getirdiği isteksizlik nedeniyle) elimden kayıp gideceğini düşünüyorum.

hiç böyle anlar yaşadınız mı, içinden çıkmanız nasıl mümkün oldu?
0
sanguine
(14.08.15)
Bazen oluyor.
0
bigbadabum
(14.08.15)
son sorudan önceki paragrafa +sonsuz veriyorum. geç kalmışlık hissi hani "insanlar bu yaşta neler yapıyor ben daha nerdeyim"den ziyade [ki o da ayrı bir kategoride hissettiğim bi şey] zihinsel olarak bütün enerjimi ve motivasyonumu yitirmiş olmamla alakalı. severek okuduğum bölümden yanıma kalmış olması gereken en temel bilgiler bile kayıp. yanlış tercihler yapa yapa vakti harcadım şimdi kariyer planını geçtim günlük hayatta bile hiçbir şeye en ufak merak, ilgi uyanmıyor bende. yeni bilgi edinme fikri de yük geliyor, zihin ölümü ya resmen. ona rağmen de farklı planlar yapmaya çalışıyorum hiçbiri yapılabilir ya da yapmaya değer gelmese de. bu nedir.

soruya cevap ya da tavsiye vermek yerine kendim yakındım sori.
0
hats
(14.08.15)
Bende de oluyor aynısı, ben yolun biraz başındayim gerçi. Ufak sarsıntı hissedince salteri indirip geziyorum. Al cantani gez belki bir faydası olur.
Icinden çıkılması mümkün değil diye düşünüyorum fakat belki etkisi azaltilabilir.
0
ripolip
(14.08.15)
(16)

Sadece çocuklar için olmayan ama çocuksu bi atmosfere sahip film/anime?

hats
Çok değişik bi sıyırma modundayım. Bildiğimiz yetişkin dünyasında geçen hiçbir şey izlemeye tahammül edemiyorum fantastikler de dahil. Baya çocuk gibi hissetmek istiyorum ya, konusu fark etmez. Şimdiye kadar tam şu an ihtiyacım olan şekilde bir şey izledim mi diye düşündüm ama aklıma sadece The Iron
Çok değişik bi sıyırma modundayım. Bildiğimiz yetişkin dünyasında geçen hiçbir şey izlemeye tahammül edemiyorum fantastikler de dahil. Baya çocuk gibi hissetmek istiyorum ya, konusu fark etmez. Şimdiye kadar tam şu an ihtiyacım olan şekilde bir şey izledim mi diye düşündüm ama aklıma sadece The Iron Giant geldi. Animasyon olması şart değil tabi. Ne istediğim anlaşılmıyor olabilir ben de emin değilim zaten ama aklınıza ilk gelenleri yazarsanız güzel olur.
0
hats
(09.07.15)
the secret world of arrietty deneyebilirsin.
0
harvey
(09.07.15)
little miss sunshine
0
huzur izlanda
(09.07.15)
One piece anime :)
0
gomugomunoo
(09.07.15)
film degil ama bence cedric i izle :) ayni seyi hissediyorum ben de zaman zaman ve cedric cok iyi geliyor :)

www.google.com.tr
0
patlamis misir
(09.07.15)
çok klasik olacak ama Miyazakinin animeleri?

(bkz: sen to chihiro no kamikakushi) (spirited away)
0
rodriguez2
(09.07.15)
puana göre sırala, izle:

www.filimadami.com

big hero 6
the tale of the princess kaguya
how to train your dragon
regular show
0
zihuatanejo
(09.07.15)
kesinlikle "fame"i izle. kafan dağılır (:
the last mimzy falan da olabilir bak.
0
baharat
(09.07.15)
pan'ın labirentini izle naiflikten ölüyon izlerken.
0
jangling jack
(09.07.15)
lion king... tek geçerim. 93'te 6 yaşımda izledim eğlendim, 2009'da 22 yaşımda izledim ağladım. bu kadar net.
0
markasiz
(09.07.15)
up ve wall-e filmlerinin alt metinlerinde yetişkinlere yönelik çok güzel mesajlar var.
0
halanne
(09.07.15)
stand by me

burbs
0
halitkin
(09.07.15)
film:
millions

animasyon film:
up
toy story
wreck it ralph

edit: wreck yerine wrack yazmışım. rango da olabilir, o da animasyon film.
0
whimsical
(09.07.15)
Sadece birkaçını izlemişim yazılanlardan, izlemediklerimi sırayla indiriyorum şimdi. Bir sürü şey çıktı izlicek holey, sağ olun var olun. [şayet yeni öneri gelirse onlar için de geçerli]
0
🌸hats
(09.07.15)
film değil dizi istersen, avatar the last airbender.
0
denne
(09.07.15)
0
vercingetorix
(09.07.15)
miyazaki animeleri rules! howl'un yürüyen şatosu ve aşkım howl <3
0
devilred
(10.07.15)
(18)

şu an bulunduğunuz yere ait hissediyor musunuz?

damdanakan
soruyu isteidğiniz kadar geniş ya da dar çerçevede konumlandırabilirsiniz. "kendini dünyalı gibi hissediyor musun?" ya da "işyerinde/ okulda rahat hissediyor musun?" diye sormuş olabilirim. kafanızda ilk ne canlandıysa.tenks.sorumu bildiğim en overrated yabancılaşma şarkısıyla bitiriyorum: https://w
soruyu isteidğiniz kadar geniş ya da dar çerçevede konumlandırabilirsiniz.

"kendini dünyalı gibi hissediyor musun?" ya da "işyerinde/ okulda rahat hissediyor musun?" diye sormuş olabilirim. kafanızda ilk ne canlandıysa.

tenks.

sorumu bildiğim en overrated yabancılaşma şarkısıyla bitiriyorum: www.youtube.com
0
damdanakan
(02.03.15)
hayır ama peki ya ait olman gereken yer neresi dersen ona da bir cevap veremem.
0
devilred
(02.03.15)
Hayir. Ait oldugum bir yer oldugunu da sanmıyorum. Uzayli gibiyim.
0
rayde
(02.03.15)
hissetmiyorum. hayal ettiğim çok başka. ressam olmak istiyorum, etrafımdaki herkes sanatla alakalı olsun. sanatçıların ruh haline sahip olabilmek, onlar gibi düşünebilmek isterdim. sürekli resim yapıyorum, hep çalışıyorum. hatta güzel sanatlar fakültesine hazırlanan öğrencilerden daha fazla çalışıyorumdur eminim. keşke sergi açabilsem.
0
rock n roll
(02.03.15)
Hayir da ait oldugumu hissettigim yerlerde de daha sonra ait olmadigimi hissettigim cok oldu. Maymun ihsathli miyiz neyiz.
0
aeroflot
(02.03.15)
Kesinlikle ait hissetmiyorum. Bu şehirde değil de komple başka bir gezegende olsam eminim ortama bu kadar yabancı hissetmezdim kendimi.
0
köstebek kurabiye
(02.03.15)
kesinlikle hayır. sadece seyrediyorum cevrem de olan biteni..
0
fransizkalanadam
(02.03.15)
aklıma ilk olarak şu an içerisinde bulunduğum oda ve ev geldi. sonra karakterim, sonra istanbul... hayır. hiçbirine, hiçbir şekilde ait hissedemiyorum. ev arkadaşlarım gerçekten çok iyi çocuklar, yani internetten bir ilanla böyle insanlarla aynı eve çıkabilmiş olmam büyük şans ama ben yaşam alanımı başkalarıyla paylaşamıyorum. artık rahatıma mı fazla düşkünüm, yoksa ruh hastası mıyım bilmiyorum ama yakınımda kimse olmasın istiyorum.

3 yıldır istanbul'dayım, hala en büyük keyfim eminönü-kadıköy vapurunda gazete okumak. haseki'ye giderken tramvayda hala çocuk gibi dışarıyı izliyorum sürekli. istanbul'a ne kadar yabancı ve turist kaldığımı bunu yazarken fark ettim aslında. ben üst üste iki gün yaşamaya bile üşenen birisi olarak vapura bineceğim zaman heyecanlanıyorum. 3 yıldır. sen hesap et işte istanbul'a, kendime, yaşadığım yere ne kadar yabancı olduğumu.

arkadaşlarım kadıköy'de barlar sokağına, oraya buraya gider mesela. benim de gitmişliğim vardır. ama kendimi hep orada böyle nasıl desem, fazlalık değil ama, yabancıymış gibi hissederim. "burası onların yeri, ben misafir olarak geldim" gibi. ben 1 sene barlar sokağı'nda yaşadım halbuki. orayı en iyi bilmesi, en çok benimsemesi gereken benim. orada aylak aylak dolaşan veya bira içen binlerce kişiden biri olmuştum ben de ama hep "burası onların, ben sadece arkadaşlarım burda olduğu için buraya geldim öylesine, misafirim" kafasında oldum.

şimdi düşündüm de, son 4 yıldır kendimi rahat hissedebildiğim hiçbir ortam yok. ev, okul, aile yanı... girdiğim hiçbir ortamda, gittiğim hiçbir yerde iyi hissetmiyorum. sadece psikologla konuşurken, o da yargılamayacağını bildiğimden ve beni güya iyileştirmek için dinlediğinden dolayı.

ha bir de duyuru sayılabilir. duyuruda deli dana gibi çarşaf çarşaf yazmasam sanırım çoktan kafayı yemiştim. hakkımda her şeyi biliyorsunuz ama beni tanımıyorsunuz. win-win. çogzel. seviyorum sizi. rahat hissedeceğimi bilsem, çekinmesem hepinize çay söylerdim. DUYGULANDIM BE. KENDİME BİR RAKI SÖYLEYEYİM.
0
der meister
(02.03.15)
kendimi; yaşadığım ülkeye ve şehre, okuduğum okula ait hissetmiyorum.
0
angina pektoris
(02.03.15)
Kesinlikle buraya aitim ve tam da olmam gereken yerdeyim. Ne bir eksik, ne bir fazla.
0
sehpa fx350
(02.03.15)
Yanlış topraklarda yaşayan bir dünyalı olarak görüyorum kendimi.
Çocukluk ve ergenlik zamanlarımda Türkiye'de ama ülke insanından ziyade yabancı kültürlerle temas ederek büyüdüm.

Bu nedenle bu ülkedeki genel yaklaşımlar, insana saygı anlayışı, empati vb birçok şey bana oturmuyor.

İnsanlarla temastan kaçınmam çoğu zaman asosyallik olarak algılanıyor.
Oysa herşey kendimi yabancı hissettiğim bir kültürün içerisinde mutlu olamamaktan ibaret.

Gideceğim ülke bile belli 5 yıldır. Evleneceğim kişiyi ikna edebileceğim ilk günü bekliyorum.
0
velhasilkelam
(02.03.15)
trumanshow'a 554245 kere katılmakla birlikte, kocaman kocaman HAYIR yazmak istiyorum.
bulunduğum eve ait değilim. şehre de.
0
mutlusismankedi2015
(02.03.15)
@der meister: hepimize çay söyle ^^
0
🌸damdanakan
(02.03.15)
bilgisayar başında=evet
türkiyede=hayır
dünyada=evet
0
ucan spagetticanavari
(02.03.15)
Evet, doğrusal artan bir fonksiyonla hem de. Eskiden hissetmezdim, yaşadıkça yabancılığım daha çok artıyor aksi olması beklenirken
0
ilkot
(02.03.15)
şu an yatağımda üç köpek, iki kediyle yatıyorum ve evet buraya ait hissediyorum^^
0
mutevazi
(02.03.15)
Nein.
0
fapple
(02.03.15)
arkadaşlara katılıyorum.."hayır ve ait olduğum bi yer var mı bilmiyorum" +1

ve ait olmak istediğimi sandığım yerlerde mutsuz olup geri dönme, yani maymun iştahlılık da +1

en kötüsü kendini kendi zihnine ait hissetmemek çünkü naparsan yap kimle nerde olursan ol kendi kafanda sıkışıp kaldıysan ne dışardan yardım gelebiliyo ne içerdeki bunaltıdan kaçabiliyosun

dualizmden de hiç hazzetmem halbuki:/
0
hats
(02.03.15)
efsane hissetmiyorum. çocukluğumdan beri.
0
turkce konusan uzayli
(02.03.15)
(5)

Görüldükten çok sonra alakasız zamanlarda kesit olarak hatırlanan rüyalar

reyals
Kitap ismi gibi oldu başlık.Yıllardır alakasız zamanlarda çok önceden gördüğüm rüyalardan anlık kesitler hatırlıyorum. Genellikle bir his olarak geliyor ve sonrasında çok önceden gördüğüm rüyanın belirli bir kısmı aklıma geliyor. O zaman ne hissettiysem aklıma geldiği zaman "aa aynı o rüyadaki gibi
Kitap ismi gibi oldu başlık.

Yıllardır alakasız zamanlarda çok önceden gördüğüm rüyalardan anlık kesitler hatırlıyorum. Genellikle bir his olarak geliyor ve sonrasında çok önceden gördüğüm rüyanın belirli bir kısmı aklıma geliyor. O zaman ne hissettiysem aklıma geldiği zaman "aa aynı o rüyadaki gibi hissediyorum şu an" diyorum kendime.

Var mı buna benzer bir şeyler deneyimleyen? Ya da bu ne ki, literatürde yeri var mı böyle saçma bir şeyin?
0
reyals
(01.03.15)
2005 yılında gördüğüm bir rüyayı saniyesi saniyesine hatırlıyorum.

yaklaşık 100'e yakın rüyayı hatırlıyorum. bazen mekanları benzetiyorum. hatta hayatımda hiç görmediğim bir mekanda geçen 4-5 tane rüyam var. mekanın farklı noktalarında oluyor olaylar. film seti kurmuş bilinç.
0
thracian
(01.03.15)
Aynen, bazen çocukken gördüğüm rüyaları bile hatırlayıp gördüğüm zaman hissettiğim duyguyu hatırladığım zaman da hissediyorum.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(01.03.15)
6 yaşında gördüğüm rüyayı çok net hatırlıyorum ve belirli aralıklarla aklıma gelir.
0
justinho26
(01.03.15)
yaklaşık 10 yaşından itibaren gördüğüm pek çok rüya çok net detaylarıyla aklımdadır, görüntü kalitesi nasıldı ne gördüm nasıl hissettim vs. bazen bi sahne bazen bütün olay akışı baştan sona canlanır aklımda kendiliğinden, tuhaf nostaljik bi his yaşatır.
0
hats
(01.03.15)
Ben rüyalarımı unutmam, gündüz hatırlamışsam elbette.
Çünkü ben rüyalarım ya bana söylenen yalanı, ya bana söylenmeyeni ya da gelecekte olacak küçük bi anı görürüm.
Evet aynen böyle.
Ben rüya gördüm ve sabah da hatırlıyorsam vardır bi hikmeti
0
cecilia
(01.03.15)
(36)

Kedi ve Köpeklerin Vegan Beslenmesi

auroraaurora
Hakkında ne düşünüyorsunuz? Kedi ve köpeklerin bütün ihtiyaçlarını karşıladığı iddia edilen mama ve gıda takviyeleri yurt dışında satılıyor. İmkanınız olsa böyle bir beslenmeye geçer miydiniz? Kendim hayvanların yemek olarak görülmesine karşıyken kedi için başka hayvanların eziyet görmesi, öldürülme
Hakkında ne düşünüyorsunuz? Kedi ve köpeklerin bütün ihtiyaçlarını karşıladığı iddia edilen mama ve gıda takviyeleri yurt dışında satılıyor. İmkanınız olsa böyle bir beslenmeye geçer miydiniz? Kendim hayvanların yemek olarak görülmesine karşıyken kedi için başka hayvanların eziyet görmesi, öldürülmesi benim vicdanımı rahatsız ediyor açıkçası. Normalde tavuk, kuzu, inek yiyen canlılar da değiller bunlar sonuçta.
0
auroraaurora
(26.07.14)
Başlığın doğrusu "Kedi ve Köpeklerin Vegan Beslenmeye Zorlanması" olmalı bence.
0
archmage mahmut
(26.07.14)
Mahmut güzel demiş.
0
sutlu nescafe
(26.07.14)
normalde be yiyen canlilar bunlar efenim? etcil canlinin otla beslenmeye zorlanmasibi sacma buluyorum ben. hepcil olan insan otla beslencem ben diyebilir (ki onda da duzgun beslenmesi cok onemli proteinsizlik sikinti cunku) ama kopegin boyle bir secme sansi yok. etcil, et yer.
0
mutevazi
(26.07.14)
yapılacak en büyük eziyettir. kedi için söyleyeyim (köpeğin durumu farklı) tavuk, kuzu inek yemiyor ama kuş, sincap, fare v.b. canlıları yiyor. kedinin sindirim sistemi bitki sindirmeye uygun değil. kedi etçildir, etçil hayvan vegan beslenemez, denenirse ölür.
köpek farklı demiştim. köpek leşçil. sindirim sistemi bitkileri de sindirebiliyor. üstelik insan tarafından ortaya çıkarılan bir tür olduğu için insan besinlerinin artıklarıyla beslenebiliyor. tabii köpeğe de vegan rejim uygulanırsa o da zarar görürü ama kediye oranla daha uzun süre dayanabilir.
zaten iyi mama üreten şirketler gerekli bitkisel katkı maddelerini katıyorlar mamalara. vegan mama değil yaşına ve ihtiyaçlarına göre mama vermek en doğrusu.
0
tururo
(26.07.14)
normalde tavuk, kuzu, inek yiyen canlılar bunlar. köpekler kurtlardan türeme. kurtlar da normalde tuttuğunu yiyen canlılar.
kediler zaten tamamen etçil bir ailedenler. böcek yer, kuş yer, farre yer ama sonuçta kendi çapında et yer. konuşulması bile abes.
0
namus ninjası
(26.07.14)
kedi ve köpekler etçildir. vegan beslemeye zorlamak onlara işkence etmektir.
geçenlerde bir haber okudum, gerizekalı bir aile kedilerini protein içermeyen ıvır zıvırla besliyormuş kendileri vejeteryan diye.
hayvancağız hastalanmış tabi ki.
düşüncenizi anlıyorum ama bunu doğanın kanunu olarak düşünün. hani belgesel izlerken antilopları öldüren aslanlara kızmak mantığı yani.
0
innerbliss
(26.07.14)
@tururo
Haklısınız; ama vegan beslenip sağlıklı olduğu iddia edilen kediler de var. Dünyanın en uzun yaşayan köpeği (29 yaşında ölmüş) vegan beslenmiş.
Bir de şunu sorayım. Kedi ve köpek için tavuğu feda etmek etik mi? Kedi zorunlu etçil ve ne yediğini seçemiyor; ama biz hangi hayvanla birlikte yaşayabileceğimizi seçebiliyoruz.
0
🌸auroraaurora
(26.07.14)
@innerbliss
Başta bahsettiğim mamalar protein oranı dengeli ve kedi ve köpekler için hayati olan amino asitleri de ihtiva ediyor. Evde patates, pirinç yediren insanlardan bahsetmiyorum yani.
0
🌸auroraaurora
(26.07.14)
evet şimdi merak edip araştırdım biraz. Hayvanların (kedi-köpek)sindirim sistemini bebeklikten alıştırınca, et içermeyen protein ağırlıklı gıdalarla uzun yıllar yaşayabilirmiş.
Böyle olunca kararsız kaldım. Ben de istemem köpeğimin karnı doyacak diye başka hayvanların ölmesini.
Eğer 100% hayvanımın sağlıklı ve mutlu olacağını bilecek olsaydım böyle birşey deneyebilirdim belki.
0
innerbliss
(26.07.14)
adamı deli etmeyin. öncelikle "hayvanım" kelimesi bile saçma bu mantıkla. başka hayvanları öldürmek hayatını çalmak olurken bir hayvanı evde yaşamaya zorlamanın "hayat çalmak" olmadığını nasıl iddia edebiliyorsunuz?
evcil hayvan bakıyorsanız o hayvana zaten bir tahakküm uyguluyorsunuz demektir. yok evde 3-5 yıl daha fazla yaşamış, yok hastalıktan uzakmış. bunlar da bahane değil.

@interbliss şu biraz araştırdığınız şeylerin kaynağını da rica etsem bu arada? benim her rivayete inanmayan şüpheci karakterim somut delil istediğinden söylüyorum bunu.
0
namus ninjası
(26.07.14)
hayvanın doğasını ters yüz etmeye zorlamayı vegan etiğe nasıl sığdırabiliyorlar anlamıyorum. ama et yemeye yemeye mala bağlanıyor bir süre sonraki bu arkadaşlar koyun yünü kullanmazlarda petrol ürünü akrilik ipleri tercih ederler mesela.
0
warrior princess
(26.07.14)
Eğer vegan/vejetaryen iseniz, hayvansal tüketime karşı duruyor, tüketmiyorsunuz demektir; bu elbiseden şampuana kadar böyle. O halde, evinize gelen misafire nasıl et pişirmiyorsanız, evdeki hayvana da et üretimini destekleyecek besinler vermemeniz, veji ya da vegan olmanız gerekmektedir. Fakat burada, seçen onlar değil, siz oluyorsunuz ve felsefik olarak hayvan üzerinde onların yerine seçtiğiniz için tahakkümünüz devam ediyor demektir.

Demek istediğim, bu benim içinden net olarak çıkabildiğim bir durum değil; ancak kedi için tavuk ve inek kesmek de mantıklı ve tutarlı değil. Çünkü kedi inek avlamaz. Doğada yaşayan kedigilerle evinizdekiler de bir değil, o yüzden siz nasıl alıştırırsanız alıştırın, isterseniz vegan besleyin, demin bahsettiğim tahakküm durumu değişmeyecek; ancak siz et tüketimine destek olmamış olacaksınız. Ancak kediniz sokakta sinek avlamaya devam ederse buna bir şey yapamazsınız. Yani durum, kedim vegan beslensin mi değil, kedimi -ben- vegan besleyeyim mi sorusuna çıkıyor ve tartışmayı biraz yapmaya çalıştım. Telefondan yazdığım için dağınık olabilir, affola..

Beslenme olayı, politik, felsefi ve sistemseldir. Düşündüğünüz için teşekkürler.
0
helios
(26.07.14)
@innerbliss
Aynen, emin olmak gerekiyor.

@helios
Bence de çok kafa kurcalayan bir konu. Onun için evde kedi ve köpekle yaşamanın etik olup olmadığını sordum. Ama insanın kedi ve köpekle ilişkisini tahakküm olarak görmek yanlış diye düşünüyorum. Çünkü bu hayvanlar çok uzun zamandır insanla yaşıyorlar. Evde yaşamasalar bile çöpten yani insanların artıklarıyla besleniyorlar. Onların refahını düşünmek insanların sorumluluğu bence.
0
🌸auroraaurora
(26.07.14)
heliosun "kedi adına seçme hakkına" dikkat çeken yorumu, bu kısma yoğunlaşın bence.
etçiller dünya üzerinde önemli bir role sahip:
-otçul popülasyonunu dengeliyorlar.
bu boş bir görev değil. çevre baskısı olmadığında herhangi bir türün her bir bireyi kaynakları sınırsız tüketecek zaten. bitkileri tüketecek, fitoplanktonları tüketecek, elbet bir şeyler tükenecek. veganlık kararlı bir strateji değil.
bu bağlamda ahlaki bir müdahale anlamsız. insan için değil tabii, kendi yaratılışları/tasarımları/evrimsel altyapıları hakkında tercih yapamayacak kadar özelleşmiş etçiller için geçerli bu.
insan için durum karmaşık. veganlık da güzel bir seçenek.
0
namus ninjası
(26.07.14)
@namus ninjası
Benim demek istediğim "hiçbir canlı et yemesin." ya da "aslanın, kaplanın soyu kurusun" değil ki. Bizim şu anda kedi ve köpeklere yedirdiğimiz etler doğadan gelmiyor. Sorun da burada. Tavuklar, inekler, keçiler ve diğerleri çiftliklere hapsedilmeyip, doğal ortamlarında olsalar tabii ki besin piramidinin üst basamağındaki canlılar tarafından avlanacaklar. Ama bu günümüzde endüstrinin yaptığı sayısı her yıl milyarlara varan katliamın yanına bile yaklaşamaz. Zorunlu etçil olduğu söylenen kediler zaten bu hayvanlarla beslenmiyor.
0
🌸auroraaurora
(26.07.14)
doğal doğal olmayan ayrımı, gereksiz aslında. şimdi katı materyalist bakışla, bencil gen falan, en rahat hayvanlar et ve süt hayvanları. üremeleri çok daha garantili, hiç aç kalmıyorlar insan elinde. eğer gen denen şey körlemesine sonraki nesle atlamak için uğraşan bir eşleyici moleküldür diye tanım yaparsan (ki böyledir gen denen şeyin en yalın tanımı) bu besi hayvanları krallar gibi yaşayıp ölüyorlar. sosyal hayat sıkıntısı çektiklerini sanmıyorum pek. tavuklar hariç. onlar çok fena bok içindeler, çünkü bacakları kısa.

ve de, endüstri sonuçta hala evcil etçilleri ilgilendiren bir konu değil. bu noktayı kaçırmayalım yeter.

şantiyede belki 20 tane kedi var şu sıralar. bir kısmı yemekhne etrafında besleniyor. bir kısmı atılan tavuk vb artıklara hiç itibar etmeyip kendi avladığını yiyor. ev kedisi, evde doğan kedi, uzun zamandır sokaktan kopan kedi, bu alışkanlıklarını zaten unutuyor. yani annesi önüne avlayabileceği fare, kuş, çekirge vb getirip canlı halde koyuyor ya. o bir çeşit menü gösterme. şimdi bu bile büyük sakınca aslında. yani eve alınan hayvan eve alınmalı mı? kaçsa gitse, zaten bir karış çayır yok avlanabileceği. var diyelim, hayata tutunması ne kadar mümkün? bence şansları keskin biçimde azalıyor bu evcillerin.

biraz dağınık ve yer yer alakasız konulardan bahsedip duruyorum ama bu genelde aynı bağlamda tartışmadığımızdan oluyor.
özetlemeliyim o yüzden.
kendi "hayvanımıza" tahakküm ettiğimizin farkında isek,
buna rağmen ona evimizi barınak yapmaya kararlıysak,
bu durumda diğer hayvanların bu uğurda ölmesini içimize sindirebilmemiz de lazım. doğallık yapaylık bence teferruat. kanla beslenen bir katili sevmekle alakalı bir durum var ve bu durum daha tartışmalı.
0
namus ninjası
(26.07.14)
@innerbliss
önceki hitaptaki yanlış yazmışım rumuzu, kasti değildi.

şimdi şüpheciden kastım tam olarak şu:
cdn.meme.li

hiçbir kaynak gösterilmeden beslenmeyle ilgili ahkam kesen bir veganın internet makalesi bu. üzgünüm. vegan yazarların vegan övücü makaleleri iki kat fazla kuşkulu.

bunlar kalori kısıtlamalı diyet, alkalize su, oksijene su vs gibi ticari değeri olan ama bilimsel değeri olmayan ahkamlardan farksız bence.
0
namus ninjası
(26.07.14)
@namus nanjası
Dediğiniz gibi kedi ve köpeklerin özellikle şehirlerde hayatta kalma şansının çok az olması bu sorunun net bir cevabının olmasını engelliyor. bu başlığı da o yüzden açtım zaten. Yalnız sizin et ve süt endüstrisi ile ilgili bilgilerinizin acil bir güncellemeye ihtiyacı var. Hiç öyle anlattığınız gibi değil. Şimdi detaya girmek istemiyorum; ama çiftliklerin toplama kamplarından farkı yok. Bu konuyu biraz araştırın bence.
0
🌸auroraaurora
(26.07.14)
yaa nihayetinde vereceğiniz en sert kaynak food inc. onu da izledim. bir de earthlings olaiblir. onu izleyemedim. zor o görüntülere katlanmak. böyle birkaç belgesel daha vardır izlemediğim ama argümanlar fazla değişmez.

toplama kampı olduğu doğrudur, katı materyalist bir görüş ile yazdığımı söylerken bu şekilde itiraz görebileceğimi bildiğimden yazmıştım. itiraz da haklıdır zaten. kimsenin katı materyalist, genci bir bakış açısıyla yaklaşmasını da bekleyemem. sadece tartışmaya yeşillik olsun diye kattım.

katıksız vejeteryan diyet uygulayan biri olarak katıksız etçil diyetli bir canlıya bakmasındaki sakıncalar genelde hayvanın doğasına dolandığından fena düğüm oluyor. ya çaresiz sokakta kalmış kedi-köpek ya da ağıla tıkıştırılmış çaresiz otçullar. zannedersem birini seçmeniz gerekecek. ben kedileri seçiyorum. çünkü otçulları benden uzakta katlediyorlar. bir defa sokakta bakmaya çalıştığım yavruyu araba ezdi. bunu tekrar görmeye dayanamam. ben böyle basit olaylardan ahlaki sonuçlar çıkarmayı tercih ediyorum :(
0
namus ninjası
(26.07.14)
Benim de vicadnım kendi yediğim etler yüzünden rahatsız ama bir seçim yaptım, doğru ya da yanlış. Bunun günahı da bana ait. Eve giren örümceği-böceği bile öldürmem camdan atarım ama gidip aklı ve bilinci olan bir hayvanı yiyorum mesela. Ama tek tesellim doğanın dengesini bozmamak, çünkü yediğimiz (evcil hayvanlarımıza da yedirdiğimiz) inek-tavuk gibi hayvanlar bu amaç için üretim merkezlerinde üretiliyor, yani dünyaya getiriliyor.
gidip de nesli tükenen hayvan yemiyoruz veya avlamıyoruz.
evde beslediğimiz hayanların da madem evcil hale getirmişiz binyıllar boyunca, o zaman gereğini yapmalıyız ve en sağlıklı yöntem neyse onunla beslemeliyiz.
0
innerbliss
(26.07.14)
çiftlik hayvanları ile evcil hayvanların acı çekme kapasitesi arasında sanıldığı gibi bir fark yok. inekle bir köpekle olduğu gibi dostluk kuramıyor olmamız, onların da hisleri, mutlulukları, üzüntüleri olmadığı anlamına gelmiyor. bugüne dek hep köpek besledim, fakat bunun ne kadar etik olduğunu sorguluyorum artık.

bildiğim kadarıyla köpek ve kedinin evcilleşme süreci birbirinden farklı. köpekleri lanet olası bencilliğimizle kendimize bağımlı hale bizzat biz getirdik. vahşi kedilerse daha çok pragmatik davranmış, nerede insan orada yemek demiş e biz de ne kadar kedi o kadar az fare demişiz böyle böyle bugüne gelinmiş (atmıyorum inşallah). kedilerin bağımsızlığı şaşırtıcı değil bu açıdan bakınca.

insanlar değişmedikçe ne hayvanlar rahat edecek ne bizim vicdanımız. vegan olarak mis gibi sağlıklı yaşanabileceği halde milyarlarca bilinçli canlıyı en berbat şekillerde katlediyoruz. tabağınızdaki etin maruz kaldığı işkenceler sizin uzağınızda olamaz. görüyorsunuz, onlara yapılanı görüyorsunuz ve onaylıyorsunuz çünkü sonucu tam önünüzde midenize inmeyi bekliyor. şirketler bunu kâr için yapıyor, insanlar bin türlü eşitsizlikle adaletsizlikle uğraşmaktan yediklerini sorgulayacak vakti bulamıyor, hastalıklı sistemimizde siz kimliksiz bir tüketiciye hayvanlar bir "ürün"e dönüşüyor.

sosyal adaletsizlik, lanet hükümetler her şey birbirine bağlı. eğitimden -özellikle ahlaki eğitimden- yoksun büyüyen çocuklar sadist, empati yoksunu, acımasız insanlara dönüşüyor. kedileri yakan köpeklere işkence eden psikopatlar uzaydan düşmüyor. evet şehir ortamında bir tutam çim bulmak bile zor ama hayvanların hayatta kalması en önce bizim duygusuzluğumuzdan zor. ya işkence görüp öldürülürler ya hasta olur sakatlanır yardım bulamazlar ya da işte aç susuz yaşarlar..hani neredeyse bütün sakinlerinin sokağa su yemek bıraktığı mahalleler vardır, sokaktaki hayvanları kimse kendisine "ait" hale getirmez belki ama hayvan hem hayvanlığını unutmadan kendine bakabilir hem de ihtiyacı olduğunda o insanlara güvenebilir. neden her mahalle böyle olamıyor? e nası olsun, birbirimize acımıyoruz ki biz daha? nasıl olsun?

herkes çekiyor çilesini. sorunun kaynağını görmezden geldikçe de böyle olacak. evet bu hayvanların sorumluluğu bize ait fakat bu hçbir şekilde diğer hayvanlara çektirdklerimizi aklamıyor. köpeğin vegan da sağlıklı olabileceğinden neredeyse eminim sanırım asıl sorun kedilerde, ki o da işte evde değil güvenli bi bölgede dışarıda yaşasa avlana avlana bulur yolunu. illaki benim beslemem gerekiyorsa da en iyi seçenek neyse o takviyeli mamalar arasında vs onu seçerim. hiçbir kedi/köpek "benim" değil, hiçbir çiftlik hayvanı "benim yemeğim" değil. hepsine gerektiği kadar yardım edebilmek insan olarak görevimiz belki, fakat birini öbüründen üstün tutmak, birisi "doğası"na uygun beslensin diye öbürüne cehennemden hallice bir varlığı layık görmeyi içim almıyor (artık eskiden o kadar kolay alırdı ki! hah).

ya o değil de bu konuya hakimiyetinden ve tarafsızlığından ("mutlaka et yemeliler!" "nolcak canım et yemeyince hiçbir sorun çıkmaz!") emin olunavilecek bir veteriner bulsak da ondan duysak şu konuya dair bir şeyleri ne güzel olur.

(buraya bu kadar uzun yazmak yasal mı arkadaşlar)
0
hats
(26.07.14)
@hats
:) İyi yapmışsınız uzun yazmakla. Köpeklerin vegan diyetle gayet sağlıklı ve uzun yaşayabildiklerine örnekler var; ama kedi konusu tartışmalı anladığım kadarıyla. Bazıları ne yediği değil, yediğinin içeriği önemli demiş. Bazılarıysa kedilerin zorunlu etçiller olduğu konusunda ısrarlı. Benim sayfasına baktığım birkaç marka mamalarında kediler için elzem olan amino asit ve enzimlerin olduğunu yazmışlar. Ama bu bilginin ne kadar doğru olduğunu bilemiyorum.
Bence şu anda yapılabilecek en makul şey asla hayvan satın almamak ve kısırlaştırmak.
0
🌸auroraaurora
(26.07.14)
Duyuruda uzun süredir böyle güzel tartışma görmemiştim, mutlu oldum. Konuyu silmezseniz sevinirim. :)
0
helios
(26.07.14)
Hayvanlari hayvanseverlik adi altinda eve kapatan, yasam alanini sikip atan, misafir gelince odaya hapseden, kisirlastiran vb ve hatta ne yiyip yemeyecegine karar veren ve bunu normalmis gibi lanse eden tum insanlarin allah binbir turlu belasini versin. Ters gelsinler insallah. El kadar hayvani vegan beslemek nedir ya. Yemin ediyorum nasi gerildim aksam aksam
0
icim urperiyor
(26.07.14)
hayvanları etoburluk adı altında hareket edemeyecekleri alanlara kapatan, çimden güneşten uzak yaşatan, bütün hayatını bu hapiste geçirmesini sağlayan, suni dölleme ile tecavüz eden vb ve hatta nşa otlayan hayvanı ucuz diye soyayla mısırla besleyen üstüne de hangi hayvan yenilir hangisi yenilmez kararını da kendi verip buna doğa kanunu diyen tüm insanların belasını verecek yasalar çıksın. çoraplarını ters giysinler. el kadar hayvanı anasından ayırıp anasının sütünden nihayetinde hepsinin etinden faydalanıp sonra bu canları iltimas geçtiği diğer el kadar hayvanlara yem diye beslemek nedir ya. Yemin ediyorum nası gerildim kaç yıldır.

@icimurperiyor hocam bu arada size yönelik alaycı bir cevaptan ziyade, farklı bi bakış açısı getirmeye çalıştım. evcil hayvan "sahiplenmek" doğru değil diyorsanız ziyadesiyle katılıyorum. hem sahiplenip hem sağlıksız beslemek doğru değil diyorsanız yine katılıyorum. hem sahiplenip hem de sağlıklı vegan alternatiflerle beslemek doğru değil diyorsanız, avcıyız avcıyız diyip binlerce milyonlarca hayvanı canları yokmuş gibi berbat koşullara mahkum edip katlettikten sonra sadece kediye köpeğe vicdan yapıyorsak bence de bu doğru değil. hayvanlar kendileri avlanabilse en iyisi, mümkün olmadığı durumlarda da takviyeli vegan besin sunmak kesinlikle kötülerin en iyisi. gibi geldi bana.
0
hats
(26.07.14)
Ben Verona Rebow'un Vegetarian Dogs (www.vegetariandogs.com) isimli kopekler icin yemek kitabini aldim. Tariflerdeki malzemeleri bulmak oldukca zor. Diyetisyen kontrolunde hazirlanmis. Bizim Turkiye'de bulamayacagimiz seyler var. Turkiye'de vegan olmak bile cok zor cunku ozel dukkanlara gitmen gerekiyor, onlar da yeni yeni buyuk sehirlerde var. Diyecegim su ki, o kitapta da yuzde yuz vegan besleyin demiyordu. Belki alistirma sureci uzundur ya da gozlemek gerek, test yapmak gerek. Ben de simdi barf diyetine gecirecegim kopegimi ama icim kan agliyor. cunku benim cocugum mutlu olsun diye bir baska hayvan hayatiyla bedel oduyor, ve kim bilir hangi sartlarda. En azindan kopegim sokaktan kurtarildi, petshop'tan degil diye avunuyorum.
0
bir varmis bir yokmus
(27.07.14)
@bir varmis bir yokmus
Türkiye'ye gönderim yapan hazır mama markaları var; ama kargo ücretini görmezden gelseniz bile çok pahalı. Evde birden fazla kedi/ köpek varsa güç yetirmek oldukça zor.
0
🌸auroraaurora
(27.07.14)
Bahsettiginiz marka Yarrah mi? Benim gozlemledigim kadariyla da Turkiye'deki mama fiyati ayni marka icin yurt disinda ya daha ucuz ya da ayni.
0
bir varmis bir yokmus
(27.07.14)
@bir varmis bir yokmus
Yok. Başka bir markanın başlangıç paketlerine bakmıştım ben. Tek kedi/ köpek için pahalı değil aslında. Ama benim gibi evde ordu olanlar için pahalı bence. :) Şunu da ekleyeyim yalnız; Acana& Orijen gibi mamalardan daha pahalı değil. Gerçi vegan diyette porsiyonlar nasıl olmalı bilmiyorum.
0
🌸auroraaurora
(27.07.14)
Ne veganı ya? Kedimi artık çiğ etle beslemeyi düşünüyorum bu günlerde. Abuk subuk hazır mamalarla hayatlarını mahvettik. Raw food iyidir.
0
felina
(27.07.14)
Bugun kopekler icin hangi meyveler faydalidir diye baktim cunku atalari bu meyveleri yiyen hayvanlari da yiyorlardi, yine bunlara ihtiyaci vardir. dahasi bu meyve ve sebzelerin ozellikleri, antioksidan, kanser onleyici, karaciger yenileyici vs.
sirf bu yuzden bile sadece etle beslemek saglikli degil (ki bence et basli basina kanserojen)
0
bir varmis bir yokmus
(28.07.14)
benim biraz ucuk bir fikrim var. mamayi evde yapip ama icine kattigimiz tahili da kurtlanmis, boceklenmislerden kullanmak. firmalar bunlari cope atiyordur. bocekte de yuksek derecede protein var. bocegi canli canli pisirme kismi beni deli etmeye yetiyor ama yine de bir fikir iste.
0
bir varmis bir yokmus
(28.07.14)
@bir varmis bir yokmus
Naptın yav? :) Avlasa neyse de canlı canlı böcek pişirmek nedir? Hem L-carnitine ve taurin var mı böcekte? Bunları almaları gerekiyormuş.
0
🌸auroraaurora
(28.07.14)
yapay et laboratuarindan pek ses cikmiyor ne yapalim..
0
bir varmis bir yokmus
(28.07.14)
10 yıl içinde piyasada olacakmış. Sergey Brin fonluyormuş o projeyi.
0
🌸auroraaurora
(28.07.14)
bazen öyle şeyler yazıyorsunuz ki 4chanda dolaşır gibi hissediyorum.

>>>(ki bence et basli basina kanserojen)

is dis nigga serious?
0
namus ninjası
(29.07.14)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.