Giriş
(2)

ceviri-ucret sorusu

myriamonde
bi programin ingilizceden turkceye ceviri altyazilarini yazmak 50 dakikalik bir soylesi basina kac paradir?ve bu isle mesgul olan kisiler programi kendileri mi transcribe edip cevirirler, yoksa bu metinleri bi yerlerden bulma mukemmelligi var midir?diye merak etmis bizim bi arkadas. tenkuu..!
bi programin ingilizceden turkceye ceviri altyazilarini yazmak 50 dakikalik bir soylesi basina kac paradir?
ve bu isle mesgul olan kisiler programi kendileri mi transcribe edip cevirirler, yoksa bu metinleri bi yerlerden bulma mukemmelligi var midir?

diye merak etmis bizim bi arkadas. tenkuu..!
0
myriamonde
(19.11.08)
transcribe etmek o işin zaten asıl kısmı. fiyat olarak da söyleşinin ne kadar olduğundan çok kendisinin ne kadar uğraştığını hesaplasın.
0
co2s2
(20.11.08)
dizi/film meselelerinde çevirmene script teslim edilir genellikle. fiyat da ne çekerseniz, ne yerlerse odur.
0
dehri
(20.11.08)
(4)

endülüs

aton karimca
arkadaşlar endülüs flamenko ve sufi müzikle ilgili tony gatlif müzikleri dışında neler önerirsiniz.
arkadaşlar endülüs flamenko ve sufi müzikle ilgili tony gatlif müzikleri dışında neler önerirsiniz.
0
aton karimca
(14.11.08)
behzad aghabeigi, franoise atlan öneririm. evrensellmüziğe bakınabilirsin.
0
chiquillo
(14.11.08)
İstediğinin tam karşılığı olur mu bilemiyorum ama vicente amigo ve el pele'yi önerebilirim bende.
0
villeneuve
(14.11.08)
münir nurettin selçuk'tan endülüste raksı da dinle, tad katsın. ole!
0
sharon and hope
(15.11.08)
omar metioui, salim fergani, amina alaoi, eduardo paniagua, orquesta brihi...
0
dehri
(15.11.08)
(10)

Unabomber ile ilgili film ariyorum?

vita vinum est
`Unabomber`.. Bu meseleyi konu edinen, bu meseleye atifta bulunulan,teknolojinin, sanayilesmenin ve genetik biliminin gelisiminin, insanligi yok edecegine inanilan, bu konu uzerine cekilmis filmler ariyorum.Bir film var mi bildigin..?
Unabomber.. Bu meseleyi konu edinen, bu meseleye atifta bulunulan,

teknolojinin, sanayilesmenin ve genetik biliminin gelisiminin, insanligi yok edecegine inanilan, bu konu uzerine cekilmis filmler ariyorum.

Bir film var mi bildigin..?
0
vita vinum est
(09.11.08)
tam olarak hangisini istediğini bilemedim. direkt ted'le igili istiyorsan crimelibrary.com'da şöyle bir belgesel var ama bulup da indirebilir misin bilemem:
Unabomber: The True Story (TV Docudrama) with Dean Stockwell, 1996 Steve White Entertainment
0
tannhauser
(09.11.08)
Fark etmez, ama oncelikli olarak ted ile ilgili olsa super olur. Yok ben sadece bu olaya/kisiye atifta bulunulan filmler biliyorum diyenler de kabulumdur. Hayir ben onu da bilmiyorum ama sanayi toplumunu elestiren, bilimi ve teknolojiyi insanligin sonu olarak goren baska filmler biliyorum diyenler de kabulumdur.

Unabomber nedir diyenler surdan bakabilirler: en.wikipedia.org
0
🌸vita vinum est
(09.11.08)
national geographic te unabomber hakkında bir belgesel vardı geçenlerde. national geographic belgeseli diye arayabilirsin sanırım?

bi de criminal minds(dizi) ın bir bölümünde de bahsediyorlardı unabomber dan. seattle da patlamalar oluyodu falan.

işinize yarar mı bilemedim?

bi de: film değil ama bant(dergi) ın 2 sene önceki bi sayısında unabomber ı anlatan bi yazı vardı.
0
n v13c
(09.11.08)
insanimsi
(09.11.08)
eğer yazılı bilgi istersen, elimde türkçe ingilizce bir dosya mevcut.
0
tannhauser
(09.11.08)
bu arada ilgili criminal minds bölümü ikinci sezonun sekizinci bölümü olan empty planet'tır. çok güçlü bir bölüm değildir, kaczynski'nin eyleminin temel felsefesini sergilemekten uzaktır.

manifestosunun türkçe çevirisi de oldukça zayıf kalmaktadır kanımca. tamamını bitirmeyi henüz başaramadığım bir psikopatoloji raporu vardır ki internette açık olarak bulunmuyor sanıyorsam. criminal minds temel felsefesini bu rapor üzerine kurgulamış olsa gerek. unabomber'ın temelde sempatik işler yapmadığı, dünyayla ilgili, doğayla ilgili kaygılarının bulunmadığı ispatlanmaya çalışılmış bence. tabi tamamını okumak gerek.
0
tannhauser
(09.11.08)
Bende manifestosunun kaos yayinlari'ndan cikan cevirisi var. Bence gayet guzel bir ceviri olmus.. Tabi aslini bilmiyorum; sadece dilin kullanimi acisindan guzel olmus diyorum.

Bunun haricinde unabomber'la ilgili turkce bir kaynak varsa elinizde, alabilirim, iyi olur. :)
0
🌸vita vinum est
(09.11.08)
google'dan aratarak ahmaklar gemisi (hikaye) ve yaralanacağı yerden vur (makale - green anarchy) başlıklı yazılara türkçe erişebilirsiniz.

hemen 5 yıl sonrasına da reklam yapayım. şu anda yoğunlaşamasam da kendisini konu edinen bir araştırma yapmaktayım. bir beş yıl kadar sonra, türkçesini okuyabilirsiniz;) bir de eğer elim değerse bir kitap çevireceğim, türkçe'de şu ana kadar yayınlanan seri katilleri konu edinen kitapların en iyisi olacaktır. ben çevirene kadar bir başkası çevirmezse tabi. dosyalarım hazırdır, durmaktadır, beklemektedir. 5 yıl bekleyeceksiniz artık:)
0
tannhauser
(09.11.08)
Cok tesekkur ederim. Merakla bekliyorum calismalarinizi.. :)
0
🌸vita vinum est
(09.11.08)
maalesef halihazırda el altında bulunan kaynakların pek çoğu FBI bakış açısından hazırlanmış "yüzyılın manyağı" temalı çalışmalar. Kaczynski hakkında sağlıklı veriye ulaşmak çok zor.
0
dehri
(10.11.08)
(5)

itinayla askerden kaçanlar, yardım lazım

ecnebi
kısaca durumu anlatayım; 26 yaşındayım, mart ayında lisansı bitirdim fakat şu güne kadar tecilimi yaptırmadım. 31 ekim itibariyle de kaçağa düştüm bildiğim kadarıyla. şimdi asıl konu şu, aralık'a kadar yetişebilirsem askere gitmeyi düşünüyorum. fakat şöyle bir çekincem var; ola ki belgelerim aralık
kısaca durumu anlatayım;

26 yaşındayım, mart ayında lisansı bitirdim fakat şu güne kadar tecilimi yaptırmadım. 31 ekim itibariyle de kaçağa düştüm bildiğim kadarıyla. şimdi asıl konu şu, aralık'a kadar yetişebilirsem askere gitmeyi düşünüyorum. fakat şöyle bir çekincem var; ola ki belgelerim aralık ayındaki gidişe yetişmedi ve beni nisan ayında askere almaya karar verdiler. ben bu arada, yani ocak-şubat-mart aylarında yüksek lisansa girsem askerlik şubesi nisan'da askere gideceğimi kabul ettiğim belgeler elindeyken bana yüksek lisans için tecil verir mi?

halıcıoğlu askerlik şubesi'ndeki görevliye sordum fakat başından savar bir tavırla "he ya yaparız tabi" gibi bir cevap verdi, güvenemiyorum onun söylediğine.

şimdiden teşekkürler.


not: emin olmayan cevap vermesin lütfen.
0
ecnebi
(09.11.08)
şu an muhtemelen yoklama kaçağı durumundasın.ancak asker kaçağı değil.askerlik şubesi büyük ihtimal seni 2009 nisana tecil etmiştir.aralık ayına yetişmen pek mümkün değil.çünkü bunun için erken askere alım için dilekçe vermen gerekiyor ve onun da süresi yanlış hatırlamıyorsam 21 ekim gibi birşeydi.dolayısıyla bu tarihten önce dilekçe vermediğin için aralıkta gidemezsin.bence önce gidip yoklama yaptır ve yoklama kaçağı durumundan kurtul ve seni ne zamana tecil ettiklerini öğren.eğer 2009 nisansa, nisana kadar hiçbirşey yapmana gerek yok.yüksek lisansa girdiğinde gider tecilini yaptırırsın.
0
sarap dumani
(09.11.08)
anlaşıldığı kadarıyla sen yoklama kaçağısın, asker kaçağı değil. ve muhtemelen seni aralıkta askere almazlar. aralıkta gidecek olan vatandaşlar şu anda yoklamalarını yaptırdı ve kararlarını aldırdılar.
askeriyeye kendin gidersen işlemlerini yaptırır, en erken nisanda gidersin. ola ki kendin gitmeden polis veya jandarmaya yakalanırsan onlar götürür seni şubeye (akşam yakalanırsan sabaha kadar nezarette kalırsın) ve aynı işlemleri onlar yaptırır.
bu şekilde olmasının tek avantajı askerlik şubesinde sıra beklememek olacaktır.

bir de bu yazdıklarımın tamamı kişisel tecrübelere dayanır, herhangi bir yasal dayanağı yoktur.
0
tiny axe
(09.11.08)
nisanda askere gideceğini varsayalım ve sen de martta yüksek lisansa başladın, okul belgelerini götürürsün ve tecil yapılır, ama sınavdan on gün önce yani 1 nisanda sınav olur, 20 martta kadar belgeleri götürmen gerekir.
0
ravenudon
(09.11.08)
hiç şubeye gitmesen ve ilglenmesen bile 21 şubat 2009a kadar polis ya da jandarma yakalamaz seni, zira dediğim tarihten sonra bakaya oluyorsun ve gbt'de aranıyorsun, bu ufak ayrıntıyı şeyedim dedim.
0
nema problema
(09.11.08)
kayıtlı olduğunuz askerlik şubesine mail atınız. cevap yazma mesuliyetleri var. asal'ın web sitesinde mail adres listesi mevcut. sayfalarca cevap yazıyorlar.
0
dehri
(09.11.08)
(3)

ağaç piçi

ermanen
"ağaç piçi" ne demek? "çelik dal" gibi geldi ama emin olamadim.
"ağaç piçi" ne demek? "çelik dal" gibi geldi ama emin olamadim.
0
ermanen
(08.11.08)
Ağaçların dibinde biten çalı çırpıya verilen isim. Onların temizlenmesi gerekir hatta ağacın sağlıklı büyümesi için.
0
pathetique
(08.11.08)
bir de "piç ağaç" var, aşılanmamış manasında.
0
dehri
(08.11.08)
sadece ağaçlar için değil diğer çok yıllık bitkiler için de kullanılan bir terimdir piç. ana gövdeden etrafa yayılan köklerden bitkinin çevresinde daha genç bitkiler oluşmasıdır ki evet temizlenmesi gerekir.
çelik ise özellikle gül yetiştiriciliğinde kesilen dalın direkt toprağa saplanması ve burada köklenmesi ile bitkinin bir tür klonlanmasıdır. çelik herhangi bir yere dikilebilir ve ana bitkiden bağımsızdır.
0
synick
(08.11.08)
(3)

acil çok basit excel sorusu

dehri
hiç excel kullanmadım. elimde bir excel tablosu var. bunun c sütununda metrelerce aşağı doğru inen artılı eksili bir takım rakamlar var. ben bu sütundaki tüm artı değerli rakamları nasıl toplatırım? eksilerin hesaba girmemesi lazım.
hiç excel kullanmadım. elimde bir excel tablosu var. bunun c sütununda metrelerce aşağı doğru inen artılı eksili bir takım rakamlar var. ben bu sütundaki tüm artı değerli rakamları nasıl toplatırım? eksilerin hesaba girmemesi lazım.
0
dehri
(08.11.08)
yüzeysel bir cevap, başka öneri olmazsa uygularsınız

c sütununa filtre yap, artan ya da azalan sırala. pozitif sayılar ve negatif sayılar ayrılır. sonra tüm pozitif sayıları toplayabilirsin. pozitifleri seçince durum cubuğunda toplamı yazıyor.
0
efruz
(08.11.08)
filtre yapayım tabi. filtre?
0
🌸dehri
(08.11.08)
2007 icin anlatıyorum, c sütunu seçiliyken veri menüsünü seçince orda filtre var.

2003 te de benzerdi sanırım.

toplamını bulduktan sonra işlemleri geri alıp filtreyi kaldırabilirsin
0
efruz
(08.11.08)
(14)

düşünülen ile söylenen şeyin farklı olması (doktor, psikolog vs)

lovemyself
ilginç bir rahatsızlığım var. konuşurken, misal "şunu masaya koy, üstünü ört" diyeceksem, şunu masaya ört, üstünü sakla" ya da "şuna bak" diyeceksem "buna şak" diyorum :))başlarda bu komik gelmişti, ama gitgide sıklaşmaya başladı. son üç yıldır daha sık oluyor. aynı durum yazarken de söz konusu. bir
ilginç bir rahatsızlığım var. konuşurken, misal "şunu masaya koy, üstünü ört" diyeceksem, şunu masaya ört, üstünü sakla" ya da "şuna bak" diyeceksem "buna şak" diyorum :))

başlarda bu komik gelmişti, ama gitgide sıklaşmaya başladı. son üç yıldır daha sık oluyor. aynı durum yazarken de söz konusu. bir kelimeyi ısrarla başka şekilde yazıyorum. artık sinir olmaya başladım. diyelim ki kelimeyi yazarken "aslında" yerine "aklında" yazdım, kelimeyi siliyorum, bir daha yazıyorum, yine "aklında" yazmışım.

psikoloji eğitimi aldım, freud un dil sürçmeleri hakkındaki fikirlerini falan biliyorum. ama bu bazı konudaki kelimelere yönelik bir tutum değil. on dakikalık bir konuşmada en azından beş tane hata yapıyorum.

yönetici konumum var, yüzlerce kişiye seminer veriyorum. beni nasıl zorluyor, anlatamam. geçenlerde bir hastada böyle bir sorun olduğunu duydum. duyduğu ve anladığı halde yanlış yazıyormuş biri, hastalığının adını hatırlayamadı ama hasta yakını. o zaman aklıma geldi, başkalarında da olabilir bu yahu, dedim ve ahanda yazdım size.

ne dersiniz? ölecek miyim? salak mıyım yoksa?
0
lovemyself
(08.11.08)
ben hala trafik isiginin kirmizi oldugunu kendime bile itiraf edemiyorum hocam.

"siyah yancak lan dur dur dur"

siyah abi benim icin o. kirmizi degil :)
0
osuruklu
(08.11.08)
öyle böyle değil, valla çok zorluyor beni bu durum.

böyle bir hastalık var mı yok mu, onu merak ediyorum. yeni bulunan bi rahatsızlık falan? benim zamanımda yoktu :)
0
🌸lovemyself
(08.11.08)
bir miktar bununla alakalı olsa gerek...
(bkz: spoonerism)
en.wikipedia.org
0
dehri
(08.11.08)
asosyal olup gun icinde az konustugunuzdan , konusma yetinizde bir gerileme soz konusu olabilir mi?
0
comptrol
(08.11.08)
aklında insanın başka şey varsa genelde oluyor bu durum, ben de çok sık yaşıyorum. yani sebebi dalgınlık olabilir mi sizdeki de?

sizin dediğiniz gibi kelimelerdeki harflerin birbirine girmesinin yanı sıra, konuşurken o sıra aklımda olan kelimeyi kouyorum cümlenin içine, o da ilginç olabiliyor ve yeri geldiğinde de zor durumda bırakabiliyor.
0
light beam
(08.11.08)
asosyallik ya da az konuşma söz konusu değil, tam tersi. çalışıyorum, danışmanım, dediğim gibi, yüzlerce kişiyle konuşmam lazım bir gün içinde. çok dolu ve bol konuşmalı geçiyor günlerim.

ama tabi insanın yaşı ilerledikçe daha olgun oluyor, daha az konuşuyor. ya da söylediklerini daha çok kalıptan geçiriyor. eskisi kadar "düşünmeden konuşan" biri değilim. alakalı olabilir mi diye düşününce.. büyümekle de ilerleyen bi şey olabilir, doğru.

@dehri; süpersin. tam dediğin gibi, spoonerism doğru kelime.
ama bu bir hastalık mı, hastalık olduğunu kabul edip tedaviye başlayayım mı, şaşırdım orda. kendime terapi yapsam, uzansam, konuşsam?

kafam karıştı çok. hastaymışım resmen.
0
🌸lovemyself
(08.11.08)
hayatını çok zorluyorsa bu durumla nöroloji ilgilenir sanıyorum. şimdi çok fazla bilgim olmasa da beyninde konuşma fonksiyonlarını yöneten tarafta bir sorunun işaretçisi olabilir mesela, bu sorunu yazarken de yaşıyorsan başka bir yere bakarlar.

çocukluğundan beri varsa da olurunu söylerler.

hayat kaliteni gerçekten etkileyecek boyutta olduğu için profesyonel yardım almanda fayda var.
0
kurukafa
(08.11.08)
madem konu açıldı yazayım şunu da, üniv döneminde bolca yazı yazdım ben. hem okul işleri için, hem de yazı üzerine çalıştım bi yerlerde. neyse efendim, orada yanlış yazıp da sonradan düzelttiğim kelimelere baktım, genelde benzer kelimeler. konuşurken çok alakasız şeyleri karıştırıyorum birbirine, ama yazarken daha sistematik. misal, özel ilişkilerinde bağlılık sorunu olan biriyim. aldatma derecesinde değil asla, karakter sahibiyim çok şükür, ama birine aşık olup da bağlanamam (özel bir konu ama örenk bu yönde, ondan yazdım) ve "bağlanma" "bağlılık" gibi kelimelerin hepsini yanlış yazmışım. gelişim psikoloji dersi sınavı yazılı kağıdında iki soruya iki sayfalık bir cevap yazmışım mesela, toplam sekiz tane "bağlılık" kelimesi var, sekizi de yanlış yazılmış, sonradan okurken düzeltmişim.

yazıda daha mantıklı açıklamalar yapıyorum yani hatayla alakalı. konuşurken her şeyi karıştırıyorum.
alaam sen aklıma mukayyet ol yarabbim :)
0
🌸lovemyself
(08.11.08)
bana da cok oluyor. iş geregi surekli bilgisyaarların kablosuz agların içindeyim.. evde de işte de esasında.
onlardan şüpheleniyorum kesin beynimizi peynir haline getiriyo bu pis teknoloji :(
0
merope
(08.11.08)
düşüncenin, konuşma fiilinin önüne geçmesi durumu da olabilir. yani çok hızlı düşünme esnasında, dilin bunu geriden geç takip etmesiyle ilgili olabilir.
0
fizikopat
(08.11.08)
ciddiyim, şaka yapmıyorum kısmı endişelendirdi beni?
0
🌸lovemyself
(08.11.08)
lovemyself, sen imkanın varsa bri nöroloğa gözük. Bu bsit bir kafa karışması olabileceği gibi, daha ciddi ve erken teşhis edilirse hayati olabilecek bir durumun habercisi de olabilir. Endişelenme ama önlemini al.
0
kurukafa
(08.11.08)
?
ya ben tamamen psikolojik olduğunu düşünmekteydim. psikoloji eğitimi aldım, kendi kendime halletmeye çalışıyordum. bi doktora görüneyim o zaman..
0
🌸lovemyself
(08.11.08)
hayır, solak değilim. bildiğin sağak işte.

gündelik hayatı etkiliyor mu, evet, fena halde.
0
🌸lovemyself
(12.11.08)
(6)

Galatasaray Universitesine nasil gidilir ?

no christ requiress
Avrupa Birligi ile ilgili bir sertifika programina kaydoldum. Merter'den oraya nasil gidilir en rahat ?Aksaray'a metro ile gidip ordan besiktas otobusune binsem, besiktas'da kaliyorum, ordan uni.ye mesafe cok.Metro+tramway ile kabatasa gitsem yine mesafe cok. Aylik -sinirsiz- akbilimin oldugu dusunu
Avrupa Birligi ile ilgili bir sertifika programina kaydoldum. Merter'den oraya nasil gidilir en rahat ?

Aksaray'a metro ile gidip ordan besiktas otobusune binsem, besiktas'da kaliyorum, ordan uni.ye mesafe cok.

Metro+tramway ile kabatasa gitsem yine mesafe cok.

Aylik -sinirsiz- akbilimin oldugu dusunulurse ne sekilde gidebilirim ?
0
no christ requiress
(07.11.08)
aylık sınırsız akbilin varsa, beşiktaş'tan tekrar bir otobüse bin, üniversitenin önünde in.

düşündüğün kabahat :))
0
mea maxima culpa
(07.11.08)
en güzeli metro+tramvay -> beşiktaş, oradan sahil sarıyer otobüsleri.
0
dehri
(07.11.08)
taksime gitmek için pratik bi yolun varsa taksimden funikulerle kabatasi ordan da sahilden giden otobuslerle ortakoy.
0
bordeaux
(07.11.08)
taksimden finüküler filan binmesin aman diyeyim ne gerek var.

taksimden boğaz otobüslerine bin, ilk durak olduğu için paşa paşa oturursun, şimdi kış mevsimindeyiz ortaköy yolu açık mis gibi gidersin. (boğazdan geçen otobüsler akm'ye en yakın duraktan kalkar.nedir bunlar dt1, sahilden giden sarıyer, istinye dereiçi falan filan. sorarsın yani, şimdi aklıma gelmedi)

dönüşte otobüsler kalabalık olur ama.

taksime kolay gidebiliyorsan en iyisi bu aslında. tramvay yolu, kabataş ortaköy yolu filan yorar insanı.
0
mea maxima culpa
(07.11.08)
aa evet ya cevabımı değiştiriyorum ve mea maxima culpa'ya katılıyorum. böylece kabataştaki kısacık yol olmasına rağmen mevcut olan korkunc trafigi de atlatmış olursun.
0
bordeaux
(07.11.08)
sabah - akşam trafiğin yoğun olduğu zaman için:
en güvenli yol metro ile aksaray, oradan dolmuş veya otobüsle taksim, oradan da beşiktaş veya ortaköydür. (beşiktaş'tan gsü'ye yürümek 10 dakika.) aksaray'dan geçen topkapı-beşiktaş otobüsü eminönü'nden geçiyor ve o yol sıklıkla tıkanıyor. o nedenle taksim'den şaşmayın derim.
0
sare
(07.11.08)
(5)

Kaç dönüm topraktan karın doyacak ürün elde edilir, veya toprakla ilgili genel sorular?

kilroy
Bir şehir çocuğu olarak beni bir kaç konuda aydınlatmanızı istiyorum;1)2 kişinin çalıştığı 4 kişilik bir aile kaç dönüm toprakla kendini çevirir? (Buradaki çevirmekten kastım, bir kısmını kendi tüketerek, kalanını da satıp giyinme, barınma vs. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak. Ama mesela araba al
Bir şehir çocuğu olarak beni bir kaç konuda aydınlatmanızı istiyorum;
1)2 kişinin çalıştığı 4 kişilik bir aile kaç dönüm toprakla kendini çevirir? (Buradaki çevirmekten kastım, bir kısmını kendi tüketerek, kalanını da satıp giyinme, barınma vs. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak. Ama mesela araba almak değil, Maslow piramitinin ilk iki basamağındaki temel ihtiyaçlar. Tabi burada ne yetiştirildiği, nasıl bir verim alındığı gibi bir sürü soru çıkıyor ama ortalama bir cevap da olur. Yahut şu şartlar altında şöyle olursa şu kadardır gibi cevaplar da kabul)
2)Bir dönüm toprağı işlemek için kaç çiftçi gereklidir? (Burada da soruyu makineli/makinesiz olarak iki başlıkta inceleyebiliriz.
3)1 dönüm tarıma elverişli toprağın fiyatı ne kadardır? (Şu bölgede şu kadar, bu bölgede bu kadar vs gibi)
4)Türkiye'de neden bu kadar işsiz ziraat mühendisi var?
5)Yukarıdaki sorularım doğrultusunda, 0'dan bir arazi alıp, gübresiyle vesairesi ile çalışır duruma geçirmek için ne kadar yatırım gereklidir? (5 dönüm için şu kadar, 100 dönüm için şu kadar vs. gibi)
6)Bu soruları sorabileceğim daha uygun bir platform var mı? (Ziraat mühendisleri forumu vb. Benim bulduğum forumlardaki en son aktviteler ağustos ayındaydı)
0
kilroy
(07.11.08)
1) Çok genel olmuş cidden ama şöyle ki: bunu bir dükkanın varmış gibi düşün ama dükkanın aksine hiç bir zaman günlük gelir akışı olmayacak ve giderin sürekli iken gelirin senede birkaç kere aldığın ödemeden ibaret olacak üstelik. çok zor bir kestirim yapmak ama 300 dönüm verimli toprak ancak yeter...Bütün bunlara karşın "ağa" olan çiftiler elbette vardır. Toprağı gerçekten bu riski yaşamından uzak tutacak kadar çoktur.
2) Bu soru ne ekildiğine göre değişir. Görece çok gelir getiren pamuk ektiğini varsayarak bir traktör tabii ki yeterli (ki tarlan çok değilse (çoktan kasıt >100 dönüm) kiralayabilirsin traktör ve tecrübeli şoförünü, daha mantıklı olur), işçi olarak günlük 20/25 ytl yevmiye ödeniyordu mesela ama tarlanın ne kadar büyüklükte olduğuna göre kaç kişi çalıştırman gerektiği değişir, hem de baya değişir. ama ırgat maliyeti genel giderlerde büyük yer kaplamaz. buğday ekmek en kolayıdır, işçi/traktör/gübre vs maliyeti görece azdır.
3) çukuroavnın doğu ucunda kalan topraklarda, -ki buralar baya verimlidir, işlemesi kolaydır, ovalık/düzlük bölgededir ve yılda iki ürün alınır - dönümü 5/6 bin ytl civarıydı en son (baraj suyu ile sulanır).
4) çiftçilerin çoğu onlara başvurmadığı için. bildiğin "zanaat" gibidir çiftçilik çoklukla içgüdüler-tecrübe-komşu çiftinin yaptıkları-babadan duyulanlar vs yöntemleriyle yürütülür. bilimsel olarak ne yazıkki hiç bir bilgi edinmek istemezler. istedikleir gibi zirai ilaçları kullanırlar, hala firez yakan insanlar mevcut mesela.
5)Doğru yerde arazi satın almak, toprağı işlemek, kısacası çiftçilik yapmak çok zorludur, zannettiğinizden daha zordur. ticaret erbablığına benzer. herkese göre kesinlikle değildir, yapabilenlerin ayrı bir yeteneği mi var ne anlamadım ama gerçekten "içinde dopmadıysanız" bu işe girişmemek en idealidir. Yİne de kaba bir hesapla satın alınan bir dönüm tarlaya harcanan maliyete x dersek, hasatta elde edilen gelirsen x'i çıkardığınızda size ancak yaklaşık %30'u kalır. tabi bu gelirin yıllık olduğunu unutmayalım!.
6) Bilmem.

Bonus: tarlanız varsa kesinlikle satıp yerine daire alın (annem dinlese bu dedikleri keşke!), daha kolay bir yatırım olur zira tarla ekmek/biçmek "riskli" bir yatırımdır, streslidir, "allaha kalmıştır" ürünün bereketi (ziraat mühendislerine yer kalmıyor bu nedenle :P), çiftçi ailede doğsanız/büyüseniz bile bu işi beceremeyebilirsiniz (örnek: ben). Yinede traktör kullanmak güzel :P, tarlaya çift sürerken toprağın rengi/kokusu, "yetiştirmek" manevi tatmin veren şeyler..köyümü özledim :(
0
cinematography
(07.11.08)
1) eğer kentli ihtiyaçlarından bahsetmiyorsak, yani evimizde pişirip yiyeceksek ve her akşam market alışverişi yakmayacaksak ve adsl faturası ödemeyeceksek ve sinemaya gitmeyeceksek iki haneli dönüm miktarları dahi yeterlidir.
0
dehri
(07.11.08)
Teşekkürler cevaplar için,

@zeke; tası tarağı toplayıp gitme gibi bir planım yok zaten istesem de beceremem polene bile alerjim var, nasıl tarım yapayım?

Aslında şu yüzden soruyorum bunları. Araştırdığıma göre türkiye'de tarım inanılmaz verimsiz yapılıyor. Buna ayrılan nüfus oranı avrupaya göre çok fazla olsa da, birim kişi başına üretim çok daha düşük. Bunun sebebinin muhtemelen bilinçsiz tarım olduğu kanısında vardım, ve çözümünün ziraat mühendislerine daha çok önem verilmesinden geldiği kanısına vardım.

Dolayısıyla sorumu genişletiyorum; madem bu kadar ziraat mühendisi var ve bu kadar verimsiz tarım yapıyoruz, devlet neden bu arkadaşlara maaş bağlayıp danışman olarak sağa sola yollamıyor? Tamam diyelim ki bu devletçiliğe girer ve biz de senelerdir liberal hükümetler tarafından yönetiliyoruz, O zaman niye mesela ziraat mühendislerine kredi vermezler kendilerine az biraz toprak alıp işlesinler diye?
0
🌸kilroy
(07.11.08)
@zeke: çok doğru söylemişsiniz. aslında verimsizlikten kastım biraz da buydu galiba. çünkü benim baktığım iki istatistik vardı; tarım sektöründe çalışan insan sayısı ve o ülkenin tarımdan elde ettiği gelir. dolayısıyla verim derken kişi başına düşen kazancın azlığıydı bahsettiğim. tabii bunun başka etmenleri de vardır fakat oranlar arasındaki fark hizmet ve endüstri sektörüne göre dikkat çekecek kadar fazlaydı.

peki çözüm ne? sizce ne yapılmalı? ya da sorumu yineleyeyim; mesela devlet ziraat mühendislerine 50 dönüm toprak alacak kadar 5 sene vade ile kredi falan verse bunun işlerliği nasıl olur?
0
🌸kilroy
(07.11.08)
kilroy'un sorduğu ilk sorunun cevabı toprağın nerede olduğuna ve ona neyin ekileceğine göre değişir. etraftan edindiğim bilgilere göre; iç anadoluda sulak bir bölgede 300 dönüm toprağınız olsa ve üzerinde de ürün verimi en üst seviyeye erişmiş olgun yedi yaşında elma yahut kiraz ağaçlarınız olsa biraz uğraşla tahminimce yılda yaklaşık 150-350 bin ytl gibi bir ciroya ulaşabilirsiniz. aynı büyüklükte toprağınız konya ovasının kurak bir bölgesinde olsa tahıldan başka birşey ekemeyeceğinizden ya nadasa bırakırdınız ya da en fazla 50 bin ytl gibi bir cironuz olurdu. eğer aynı miktarda toprağı antalyada seracılık yaparak değerlendirseydiniz zannedersem cironuzu 300-400 bin ytlye çıkarmanız mümkün olurdu.

geri kalan soruların cevaplarını danışmanlık ücreti tarifesine girdiği için buraya yazmıyorum. eğer ciddi bir yatırım yapmayı planlıyorsanız bir iş planı hazılayıp, profesyonel yardım almanız tavsiye olunur. bu arada türkiyede tarım sektöründe yaşanan verimsizlik malesef yüksek girdi maliyetlerinden (teknoloji dahil) ve alt yapı eksikliğinden kaynalanıyor. gariban ziraat mühendislerimize yüklenmeyiniz lütfen.
0
thechosenone
(08.11.08)
(3)

Sırat Köprüsü ile ilgili bir türkü.

balikci filozof
Sırat köprüsünden geçmenin kolaylığı ile dalga geçen bir halk türküsünü arıyorum. Kolaysa buyur sen geç, gibi bir dizesi olması lazımdı.
Sırat köprüsünden geçmenin kolaylığı ile dalga geçen bir halk türküsünü arıyorum.
Kolaysa buyur sen geç, gibi bir dizesi olması lazımdı.
0
balikci filozof
(05.11.08)
Kıldan köprü yaratmışsın
Gelsün kullar geçsün deyü
Hele bir şöyle duralım
Yiğit isen geç a Tanrı

böyle bir kaygusuz abdal şiiri (deyişi?) mevcut. amma türkü olmuş mudur bilemen.
0
dehri
(05.11.08)
drama köprüsü dardır bre hasan dardır geçilmez:)
0
gelen gecer mdmx
(05.11.08)
dehri kurban olayım sana. şair'in ismini bilemediğim için halk türküsü dedim. devamanını bulurum ben gayrı. Çok sağolasın.
0
🌸balikci filozof
(05.11.08)
(2)

Arşiv Düzenleme Şeysi

rubis darkfist
efenim halihaırda bulunan ve sürekli gelişen mp3 arşivim için, indexleyici bir program arıyorum. şu şekilde,şimdi her albümün/sanatçının vs, genre'i, albüm tarihi vs gibi niteliklerini listeleyecek, bunları ben editleyebileceğim, ayrıca; bu bilgilerden herhangi birini istediğimde direkt dosyaya eriş
efenim halihaırda bulunan ve sürekli gelişen mp3 arşivim için, indexleyici bir program arıyorum. şu şekilde,

şimdi her albümün/sanatçının vs, genre'i, albüm tarihi vs gibi niteliklerini listeleyecek, bunları ben editleyebileceğim, ayrıca; bu bilgilerden herhangi birini istediğimde direkt dosyaya erişebileceğim bir program olmalı.

mesela elimdeki liste şu şekilde:

"A Dozen Furies (Metalcore - United States Of America)
A Perfect Circle (Alternative rock - United States Of America)
A Perfect Murder (Metalcore&Groove metal - Canada)
Aardtmann Op Vuurtopberg (drone doom, ambient Netherlands)
Aarni (Experimental Doom Metal - Finland)
Abaddon Incarnate (Black&Death Metal - Ireland)
Abdullah (Stoner&Doom Metal - United States Of America)"

ben stoner&doom istediğimde, bu genre'e ait grupları bana listeleyebilecek. bunun gibi ülke, yıl vs diğer yan bilgilere göre de arama yapabileyim.

teşekkürler.
0
rubis darkfist
(04.11.08)
Winamp'in Media Library'si bu işi yapıyor zaten. Hatta album art, tag name vs netten arayıp bulup ayarlıyor hepsini...
0
crown
(04.11.08)
Bu işi için (hayatta hiçbir konuda bu kadar iddialı değilimdir) yapılmış dünyanın en güzel programı şudur. İndiriniz dünyanız şaşsın:

www.firetongue.com
0
dehri
(04.11.08)
(2)

yönlendirilebilir beleş email adresi

dehri
adım soyadım pek yaygın olduğundan bildik mailcilerden ad-soyadlı adres alamıyorum. var mıdır [email protected] gibi bi yerden isim alıp gmail'e yönlendirme imkanı?
adım soyadım pek yaygın olduğundan bildik mailcilerden ad-soyadlı adres alamıyorum. var mıdır [email protected] gibi bi yerden isim alıp gmail'e yönlendirme imkanı?
0
dehri
(01.11.08)
www.yagami.net adresinden istediğin isimle ücretsiz email adresi verebilirim.
ister outlook ile pop3 kullan ister başka yere yönlendir
[email protected] ten irtibata geçebilirsin.
0
yagaminet
(02.11.08)
yagami teklifi için teşekkürler, şimdilik bu istanbul'a çöktüm, çökerse filan yagami serverini meşgul ederim.

ben sekiz dolara nerden baksan 5 bira içerim gibi geldi bana, ama uzun vadede o da güzel bi teklif, fakat kırtasiyesi çok.

evet, benimle artık [email protected]'dan iletişime geçebilirsiniz :)

pek sevgiler.
0
🌸dehri
(05.11.08)
(5)

Petek neden ısınmıyor?

danimarkaprensi
Sayın kişiler,Malum, evin daha iyi ısınan görece daha küçük odalarından birine taşıdım salonu. Lakin kötü bir sürprizle karşılaştım: Odanın her zaman iyi yanan peteği çok çok az ısınıyor. Evin diğer odalarındaki petekler canavar gibi yanmasına rağmen bu afacan güçsüz kalıyor. Şimdi havasını almadır
Sayın kişiler,

Malum, evin daha iyi ısınan görece daha küçük odalarından birine taşıdım salonu. Lakin kötü bir sürprizle karşılaştım: Odanın her zaman iyi yanan peteği çok çok az ısınıyor. Evin diğer odalarındaki petekler canavar gibi yanmasına rağmen bu afacan güçsüz kalıyor. Şimdi havasını almadır falandır filandır, denedim; işte yan tarafındaki vidayı açıp suyunu biraz akıtmaya dayanan bir şey bildiğim kadarıyla. (Yanlış mı biliyorum, bilen anlatırsa sevinirim.) Doğalgaz kombisinin su ayarını da kontrol ettim, kitapçığında yazdığı gibi 1,5-2 civarında seyrediyor. Dediğim gibi, zaten diğer odalardaki petekler de aktif. Şimdi ben ne yapayım benzin döküp yakayım mı bu odayı?

Şimdi denebilir ki, başka odaya geç o zaman... İyi tamam da bunu çözmek gerekiyor, o odayı seviyorum. Bütün yaz kendimi orası için hazırladım. Uydu kablolarını ıvır zıvırı taşıdım, eski salonu çalışma odasına çevirdim vs.... Böyle "Ya Sev Ya Terk Et" gibi şeylerle gelmezsek sevinirim. Ben hem bu odayı eleştirebilmek, hem daha iyi olması yönünde değiştirebilmek hem de kalmak istiyorum. Bu oda hepimizin sonuçta.

Şimdiden teşekkür ederim.
0
danimarkaprensi
(29.10.08)
petek icerisinde buhar/su dola$imi oluyor mu peki?tikanmi$ falan olmasin gozenekleri?
0
oligomer
(29.10.08)
peteklerin ucunda kare şeklinde bir çıkıntı olacak. bir de onun özel tornavidaları olacak. böyle o da girinti şeklinde. gevşeterek içindeki suyu boşalt bi süre ısınana kadar normale gelir muhtemelen.
0
ymerdiveni
(29.10.08)
dolaşım sırasına göre kendisinden bir önceki peteğin vanalarını sonuna dek açıp, bir sonraki peteğin vanalarını yarıya yakın kadar kısarsanız bir çözüm olabilir. olmama ihtimali de yüksek tabii. onun dışında servis çağırıp kombi pompanızın devrini (mümkünse) artırabilirsiniz.
0
dehri
(29.10.08)
yani fazla da secenek kalmiyor aslinda. ya hava yapmistir, ya ici kireclenmistir ya da ona ait boru size lölö yapiyordur.

havasini almissiniz zaten ama, peki kombiye en yakin olan petekten baslamak kosuluyla butun peteklerin havasini aldiniz mi?
0
osuruklu
(29.10.08)
başıma benzer olay gelmişti. ben şöyle çözmüştüm. ısınmasını istediğim odanın güzel yanması için kombiye en yakın olan petekleri kıstım. işe yaramıştı :)
0
ozdek
(29.10.08)
(6)

nasıl giderim?

dehri
beşiktaş'tan yola çıkıp kartal bülent ecevit kültür merkezi'ne gitmek istiyorum. adresi şöyleymiş: Kordonboyu Mh. Ankara Cad. No: 142 Kartalneye bineyim? nerde ineyim?
beşiktaş'tan yola çıkıp kartal bülent ecevit kültür merkezi'ne gitmek istiyorum. adresi şöyleymiş: Kordonboyu Mh. Ankara Cad. No: 142 Kartal

neye bineyim? nerde ineyim?
0
dehri
(24.10.08)
beşiktaş'tan kartal otobüsüne (expres olanına) binebilirsin. kadıköy iskelesinin karşısındaki duraklardan kalkıyor.
bir diğer alternatif de beşiktaş'tan kadıköy'e vapur, ordan banliyo trenine binmek, 1 saat 20 dakika filan sürer toplamda.
0
ravioli
(24.10.08)
otobüsle gelmek en güzeli sanki.. bülent ecevit kültür merkezi, kartal'da otobüs duraklarının hemen yanında.. trenle gelirseniz yürüyebilirsiniz biraz..
0
musti 336
(24.10.08)
beşiktaş'ta otobüs duraklarından e8 kalkar. saraya doğru olan sapa caddede, eskiden çaycılar vardı hani..
0
co2s2
(24.10.08)
vapurla kadıköy
kadıköy'den 17
0
cruor
(24.10.08)
peki kartal'da neyi görünce inmem gerekiyor?
0
🌸dehri
(25.10.08)
kartal'ın içinde tren yolunun alt kısmına geçiyor otobüsler. işte o zaman basın düğmeye.

ya da şöföre de söyleyebilirsiniz, size hatırlatır.
0
cruor
(25.10.08)
(7)

Yurtdışına CD göndermek

gioberg
Merhaba,Yurt dışına -ingiltere'ye- bir cd göndermek istiyorum lakin kargo şirketleri uçuk rakamlar çıkartıyorlar.Sorularım şunlar; 1-Bu Cd'yi sağlam bir cd kabına koyup, normal mektup zarfıyla göndermeye kalksam İng'e ne olur? 2-Hani, yolda başına bişi gelmesini geçtim, gönderdiğim yere ulaşır mı ac
Merhaba,
Yurt dışına -ingiltere'ye- bir cd göndermek istiyorum lakin kargo şirketleri uçuk rakamlar çıkartıyorlar.
Sorularım şunlar;
1-Bu Cd'yi sağlam bir cd kabına koyup, normal mektup zarfıyla göndermeye kalksam İng'e ne olur?
2-Hani, yolda başına bişi gelmesini geçtim, gönderdiğim yere ulaşır mı acaba?
3-PTT'dekiler, bunun içinde mektup yok deyip, almamazlık yaparlar mı?
4-Yurtdışına mektup gönderirken sadece pul parası mı ödüyoruz?
Teşekkürler
0
gioberg
(24.10.08)
iso yapıp bir yere upload edin?
0
leylak sarabi
(24.10.08)
Ben çok yakın zamanda amerikaya 5 adet cd gönderdim ptt yoluyla, koydum şu içi pıtırcıklı zarflardan birine, sağsalim gitti valla. üstelik taahhütlü (böyle mi yazılıyodu bu?) gönderdim, yani yerine ulaşınca size de bir kağıtla haber geliyor ya işte ondan, sadece 1 ytl fark ödedim onun için. tüm kargolardan ucuz ptt, ben hep onu kullanıyorum. parası da ağırlığa ve ülkeye göre değişiyor, son olarak da ingiltereye 5 kglık bir paket gönderdim 30 ytl civarı ödedim. Evet hayatım yurtdışına hediye paketleri göndererek geçiyor :)
0
opucuk baligi
(24.10.08)
ben ve sözlükten smoky (istanbul - manchester) geçen yıl dvd değiş tokuşu yaptık. birbirimize yaklaşık onar dvd'yi en basit ve en ucuz posta yöntemiyle gönderdik. yaklaşık bir hafta - 10 gün civarında zarflarımız yerlerini buldu. 6-7 lira gibi bi meblağ ödediğimi hatırlıyorum.
0
dehri
(24.10.08)
evet gönderebilirsin deyip ayrıntıya geçiyorum.
1-sağlam derken, esnek cd kapları var. o şeffaf olanları demiyorum. bence kırılmasından esnemesi daha iyi olur. ingiltereyi bilmiyorum ama arkadaşım almanya üzerinden afganistana göndermişti.
2-gönderdiğin yere ulaşır. uzun sürer bi kaç hafta.
3-PTT'dekilerin keyfine kalmış bi şey değil o. ağırlık ve ebata bakılır.
4- yurt dışına "mektup" gönderirken sadece pul parası ödersin. 10 lirayı geçmez diye tahmin ediyorum.
aslında bi şekilde upload etsen arkadaşın indirse daha iyi olur. ama sen bilirsin.
ha bir de; bir arkadaşım abdden büyük bir zarf göndermişti nasıl olduysa zarfın ağzı açılmış. üstünde 3-4 tane imza kaşe vardı, bize geldiğinde açıktı diye. yani dikkat ediyorlar böyle şeylere demek istiyorum.
0
hollowlife
(24.10.08)
@leylak şarabı; ya arkadaşımın bilgisayarla pek bi arası yok, kaldı ki düzenli internet bağlantısı da yok. 2 dvd göndermek daha kolay olacak benimiçin :)
0
🌸gioberg
(24.10.08)
bir arkadaşım yurtdışında DHL firmasında çalışıyor ve ülke dışına giden postaları kafalarına göre açıp kontrol ettiklerini söyledi, yani adamların zarfı açma hakkı var, eğer CD yollamak yassah ise sorun olabilir ama şansa kalmış,

bunun dışında havaalanında birine verseniz yollıcağınız kişide karşı havaalanında alsa hem beleşe hem sağlama gelir.
0
nema problema
(24.10.08)
Ptt ile yurtdışına birçok kez dvd gönderdim bootleg takası için, hiç sorun çıkmadı. Dvdleri (www.cd-sleeve.com )'daki gibi poşetlere koyup hava kabarcıklı zarfa yerleştirdim, hepsi sağlam bir şekilde ulaştı alıcısına. Ptt'de zarfın boyutlarına ve ağırlığına bakıyorlar, taahhütlü olarak gönderirseniz 5-6 lirayı geçmemesi lazım.
0
Dag
(24.10.08)
(11)

güvenle kalkmak bilmeyen donanım

pain sustains
160 gb'lık samsung harici harddiske sahibim. Kullanım kılavuzunda "kullanım sonrasında usb'den çıkaracağınız zaman, sağ alttaki donanımı güvenle kaldır şeysini kullanmazsanız başınıza çok fena şeyler gelir" yazıyor. Ancak o donanım bir türlü güvenle kaldırılamıyor. Sürekli "aygıt şu anda durdurulamı
160 gb'lık samsung harici harddiske sahibim. Kullanım kılavuzunda "kullanım sonrasında usb'den çıkaracağınız zaman, sağ alttaki donanımı güvenle kaldır şeysini kullanmazsanız başınıza çok fena şeyler gelir" yazıyor. Ancak o donanım bir türlü güvenle kaldırılamıyor. Sürekli "aygıt şu anda durdurulamıyor, daha sonra deneyin" uyarısı alıyorum.
Bunu kullanmadan, direkt usbden söksem harddiskteki verilere zarar gelir mi? Ya da daha ne kadar beklemem gerekiyor?
Teşekkür ederim.
0
pain sustains
(19.10.08)
hiç güvenli kaldır yapmadım şu ana kadar. 2 yıllık external harddiske de daha hiçbir şey olmadı.
0
mortifera
(19.10.08)
hard diske ait klasörler açıkken o uyarıyı benim WD'de de veriyor. kapıyorum klasörleri, güvenle kalkıyor.
0
sare
(19.10.08)
şu anda firefox dışında hiçbir şey açık değil. yine de aynı hata.
0
🌸pain sustains
(19.10.08)
autorun.inf diye bi dosya var içinde,gizli oldugundan gorunmuyordur. onu silersen duzelir.içinevirus ya da trojan bissiler girmıs muhtemelen.
0
bryan fury
(19.10.08)
geri dönüşüm kutunuzun mevzubahis sürücüyü izlemesine engel olun.
0
dehri
(19.10.08)
windows oturumunu kapatıp tekrar açın. sorun düzelecektir.
0
henry gale
(19.10.08)
güvenle kaldır diyorum, sonlanamadı diyorsa çekiyorum usb yi, benden günah gitti görevimi yaptım diyorum

ama hassas kullanıcıysanız, sonlandırmadan çıkarmam diyorsanız, oturumu ya da bilgisayarı kapatın, sonra cıkarın
0
efruz
(19.10.08)
Donanım Yöneticisi'nden ilgili harici diske çift tıklayın.
Çıkan pencerede Policies sekmesinden, Optimize For Quick Removal'ı (?hızlı çıkartma için optimize et?) seçerseniz, o diski güvenle kaldıra gerek olmadan çıkartıp takabilirsiniz. Ama tabii ki bir dosya yazarken bu işi yapmayın.
Kolay gelsin.

NOT:
Bu seçenek o disk için write cache'i (yazma önbelleği?) devreden çıkartacaktır. Yani o diske çok sık yazma yapıyorsanız minik bir performans düşüşü yaşayabilirsiniz. Ancak external diskler genelde veri deposu olarak kullanıldığından bu pek de önemli bir durum teşkil etmeyecektir.
0
silhouette
(19.10.08)
teşekkür ederim ;)
0
🌸pain sustains
(19.10.08)
Bilgisayarım'a sağ tıklayın > özellikler > sistem geri yükleme gibisinden bir sekme olması lazım. harici sabit sürücünde o özelliği kapa ki hem gereksiz kullanmasın hem de yer kaplamasın.

Bi de ben şu an kullandığın WD harici HDD'de aynı sorunu bir yıla yakın bir zaman yaşamıştım. Firmware'ini yükleyince düzeldi. Senin HDD'nin güncel firmware'i var mı onu kontrol et sitesinden. Ama firmware yüklerken dikkatli ol, hatta sözlükteki o başlıktaki yazıları oku.
0
metal revolution
(19.10.08)
hacı sen yine de tarama yaptır bide combofix kullan;-)
0
enter saltman
(19.10.08)
(9)

Meskenlerde çok pis zehirli örümcek olabilir mi ?

joehigashi
evet sorum bu. Hele bir tanesi var ki iş hanındaki temizlikçi kadının paspallığı ve umursamazlığı sebebiyle belki 3-4 aydır iş hanının ufacık helasının tepesinde ve acaip çirkin bi görüntüsü var ufak ama belem kapkara bişiy o uzun bacaklılardan değil. Şimdi bende hiç hoşlaşmıyorum bu yaratıklardan,
evet sorum bu. Hele bir tanesi var ki iş hanındaki temizlikçi kadının paspallığı ve umursamazlığı sebebiyle belki 3-4 aydır iş hanının ufacık helasının tepesinde ve acaip çirkin bi görüntüsü var ufak ama belem kapkara bişiy o uzun bacaklılardan değil. Şimdi bende hiç hoşlaşmıyorum bu yaratıklardan, yüz göz olmak istemiyorumda. Artık örümcek fobisimidir neyse. Çiş yaparken bile üstüme düşecek, tırmanıcak diye tırsar oldum artık. Sorum şu acaba meskenlerde çok pis zehirli örümcekler bulunabilir mi ? hani nette görüyoruz böyle ısırılan yerleri mosmor yapan cinsler var mıdır ?
0
joehigashi
(18.10.08)
Ülkemizde bulunmaz diye tahmin ediyorum.
0
ataturkiye
(18.10.08)
türkiyede zehirli örümcek yok. muzun üstünde geldiyse bilmem ama.
0
mortifera
(18.10.08)
@mrtksn

o kadar büyük değil ya.. Herhalde bizim iş hanının helasında ondan çıksa kapıya beton döktürür tuvaleti kapatırdım :D
0
🌸joehigashi
(18.10.08)
birkaç yıl önce izmir-urla'da bir çocuk karadul tarafından ısırılmıştı (ısırılmak?). olmaz olmaz demeyin.
0
dehri
(18.10.08)
zehirli örümcekler sıcak yerlerde bulunur örneğin Mersin'de bulunabilir ama İstanbul'da yaşıyorsan zannetmem zehirli olabileceğini
0
submariner
(18.10.08)
"nağadar böyyükse oğadar zehersizdir" demisti bi kere muhabbet ettigim bi amca.

indiriver abi supurgeyle falan. ya da rica et birinden. korkuyla yasamaktan iyidir :)
0
osuruklu
(18.10.08)
Zehiri bilemeyeceğim ama, şu nalet zıplayan örümcek datça'da gece yemişti hep her tarafımı. böle hastalıklı bir kırmızı renk oluyordu yediği yerlerde. ama ölmedim. rengi siyah değil sarı idi.
0
foreignsilhouette
(18.10.08)
böğ zehirler mesela. cocukken rastlardik bahcede. buyuk, kalin bacakli, killi goruntusuyle diger ince, narin orumceklerden ayrilir.
0
pyro clustic flow
(18.10.08)
Türkiye'de zehirli örümcek var efendim, zehirlenme konusunda uzman farmakolog doktor var evimde o dedi. Karadul ve Brown Recluse bulma şansınız varmış. Olabilir yani.
0
sui
(18.10.08)
(6)

penceresi cam cama ve gıcık komşu

palyacopapi
arkadaslar olayi kisaca anlatmak istiyorum. bir ev aldık 6 ay kadar önce ve biraz tadilat tamirat yaptık soktuk basimizi. tadilat yaparken evin banyo yaptıgımız kısmında ve benim odamda pencere yoktu havasız kaldıgı icin birer kücük pencere actık. actıgımız kısım boş bir arsaya bakıyor. 6 ay sonra b
arkadaslar olayi kisaca anlatmak istiyorum. bir ev aldık 6 ay kadar önce ve biraz tadilat tamirat yaptık soktuk basimizi. tadilat yaparken evin banyo yaptıgımız kısmında ve benim odamda pencere yoktu havasız kaldıgı icin birer kücük pencere actık. actıgımız kısım boş bir arsaya bakıyor. 6 ay sonra bugün bir adam geldi (arsanın sahibi oldugunu soyluyor) ve banyo penceresinin önüne tuglalar molozlar yıgdı. öğrenmek istedigim şu... benim bu pencereleri acarken bu adamdan izin mi almam gerekiyordu? kendi evime pencere acamaz miyim? nedir bunun mevzuatı bilgisi olan yazabilir mi acaba? yoksa ben bu adamı döveyim mi?
0
palyacopapi
(09.10.08)
ben olsam döverdim.
hakki yok tabiki.
0
trimpot
(09.10.08)
binanın plan ve projesi üzerinde değişiklik yapacağınızın onayını ilgili devlet kuruluşlarından almadan pencere açamazsınız evet.
0
dehri
(09.10.08)
Sizin evinizin bittigi yerde bu adamin arsasi mi basliyor? Arada sizin 1-2 metre topraginiz yok mu? Pencerenin hava almasi acisinda ufak da olsa bir yer olsa yeter. Eger sizin arsaniza tastiysa onun yigdiklari, onlari kaldirmasini isteyebilirsiniz.

Onun disinda adam arsasina istedigini yigar herhalde, belediye vs kurallari dahilinda. Onun icin sizden izin almak zorunda degil, nasil siz pencere icin ondan izin almak zorunda degilseniz.
0
wpi
(09.10.08)
tahmin ediyorum bitişik nizam bir sokaktasınız ve pencereyi binanızın sağır cephesine, yani yan arsaya bakan duvara açtınız. durum böyle ise adam haklıdır. bitişik nizamda yanınız boş olsa bile oraya pencere açamazsınız yasal olarak.
0
chavezding
(09.10.08)
papi'cim en güzeli belediyeye git bir sor. misal bahçe duvarını 2 metreden daha yüksek yapamazsın. ilgili düzenleme vardır mutlaka. belediyeye gidince pencere açtığınız için size ceza kesebilirler ama komşuya karşı yasal haklarını kullanabilirsin de. götürüsü olduğu kadar getirisi de olacak.
0
pyro clustic flow
(09.10.08)
bitişik nizamsa pencere açılamaz evet.
0
gerrain
(09.10.08)
(1)

Askerlik vs. Ogrenim

murat mc
selamlar, klasik bir askerlik ogrencilik durumu sorusuyla karsinizdayim. Vaka biraz spesifik oldugu icin tekrar sormak istedim. Elimizdeki veriler-2006 yili yazinda universiteden mezun oldum.-2006 eylulde askerlik subesine gittim, 1 sene sonrasi (2007 aralik) icin karar aldirdim-2006 eylul son gunle
selamlar, klasik bir askerlik ogrencilik durumu sorusuyla karsinizdayim. Vaka biraz spesifik oldugu icin tekrar sormak istedim. Elimizdeki veriler

-2006 yili yazinda universiteden mezun oldum.
-2006 eylulde askerlik subesine gittim, 1 sene sonrasi (2007 aralik) icin karar aldirdim
-2006 eylul son gunlerinden Yuksek Lisans'a kaydoldum
-2008 eylul ortasi yuksek lisanstan mezun olarak diploma almam soz konusu

Sorular
1)Eylul ortasi gibi mezun olursam, okulun ilgili islemleri Askerlik subesine iletmesini takiben, bu sevk doneminde islem yapmam gerekir mi, yoksa bir sonraki doneme mi aktarilir?

2)Yuksek Lisans diplomami aldigim takdirde, son yasa ile 1 sene ileri tarihe karar aldirma hakkim var degil mi? Sagdan soldan duyuyorum yeni yonetmelik falan ama sakata gelmeyeyim.

3)Farzedelim Yuksek Lisans diplomami alamadim, okuldan atildim. Onceden, universite mezuniyetimde sadece 1 sene sonrasi icin karar aldirdigim icin, yeni yonetmelik geregi elimde kalan 1 seneyi kullanabilir miyim? cok mu hayaperestim?

tesekkurler,
0
murat mc
(01.09.08)
2) evet var
3) çok hayalperestsiniz. 2006 yazından ileriye 2 yıl sayabilirsiniz en fazla, araya tatil alamazsınız.
0
dehri
(02.09.08)
(3)

boya badana maskeleme

dehri
selam sevgi,üst kat komşumun evini su basması sebebiyle benim cici tavanım ıslandı. ve su gelirken bacayı kullandığı için tavanın ve kartonpiyerin bir kısmını siyaha boyadı. şimdi ben bu siyah kısmı kapatmak istiyorum fakat beyaz boyanın bu siyahlığı kapatacağını zannetmiyorum. kartonpiyer gibi giri
selam sevgi,

üst kat komşumun evini su basması sebebiyle benim cici tavanım ıslandı. ve su gelirken bacayı kullandığı için tavanın ve kartonpiyerin bir kısmını siyaha boyadı. şimdi ben bu siyah kısmı kapatmak istiyorum fakat beyaz boyanın bu siyahlığı kapatacağını zannetmiyorum. kartonpiyer gibi girintili çıkıntılı oyuklu bir yerin saiyahlığını kapatıp üzerine boya yapabilmek için nalbura gidip ne istemeliyim? uygulamasını nasıl yapmalıyım? viel dank.
0
dehri
(18.08.08)
kartonpiyer boyaları var. oldukça yoğun oluyor bu boyalar inceltilmeden sürülüyor işini görecektir. kartonpiyer ya da alçıpan boyası demen yeterli olur sanıyorum.
0
axijazz
(18.08.08)
silmeyi deneyin bence once. kurum sonucta o akanlar. biraz sivasir * ama boyayi uyguladiginizda kapanma sansi yukselir.
0
osuruklu
(18.08.08)
silmek mümkün değil, zira kurum kartonpiyerin içinden süzülerek geldiği için kütlesel bi kararma olmuş, sildikçe kararıyo hatta.
0
🌸dehri
(18.08.08)
(2)

Tasavvufi musiki

talemon
Dede efendi, ıtri gibi müzisyenlerin müziklerini arıyorum. Bir ara böyle set halinde satılıyor ya da dağıtılıyordu sanki. ney, kanun, ud taksimleri gibi enstrumental şarkılar. tercihen rapid ya da direkt link olmadı torrent falan. dışarı kapalı.
Dede efendi, ıtri gibi müzisyenlerin müziklerini arıyorum. Bir ara böyle set halinde satılıyor ya da dağıtılıyordu sanki. ney, kanun, ud taksimleri gibi enstrumental şarkılar. tercihen rapid ya da direkt link olmadı torrent falan. dışarı kapalı.
0
talemon
(18.08.08)
www.istekmuzik.net

burda var bişeler
0
brkylmz
(18.08.08)
www.mp3hanesi.org'a gidip türk sanat müziği forumuna girerseniz istemediğiniz kadar bulursunuz. aradığınız özel bir kayıt, ayin, emisyon kaydı vs. varsa mesaj atıp bana sorabilirsiniz.
0
dehri
(18.08.08)
(6)

açık şarap bozulur mu acaba?

baklagil
bahsettiğim şaraplar 15 ytlyi geçmeyen, ucuz diye tabir ettiğimiz (cumartesi, villa doluca, kayra) şaraplar.şarap yıllandıkça güzelleşir bunu biliyorum tabi ki ama şarabı açtım diyelim, kalan şarabında ağzına taktım tıpasını;bu şarap buzdolabında, ağzı hava almayacak şekilde kapalı olmasına rağmen b
bahsettiğim şaraplar 15 ytlyi geçmeyen, ucuz diye tabir ettiğimiz (cumartesi, villa doluca, kayra) şaraplar.

şarap yıllandıkça güzelleşir bunu biliyorum tabi ki ama şarabı açtım diyelim, kalan şarabında ağzına taktım tıpasını;

bu şarap buzdolabında, ağzı hava almayacak şekilde kapalı olmasına rağmen bozulur mu? (bozulursa kaç günde/ayda?)

bozulmadan kastım hem tat olarak hem de sağlık bakımından...
0
baklagil
(10.07.08)
sağlığını bilmiyorum ama tadı 2 haftada bir tuhaf oluyor,içiliyor yine ama o ilke açılmadaki tadı olmuyor.
0
karamell
(10.07.08)
bildiğimiz ev tipi soğutucular (buzdolapları) şarapları ve mantarı bozar. şarabı saklamak için ideal ısı buzdolabından daha sıcak, oda sıcaklığından daha soğuk bi ısıdır. güneş almayan, rutubeti olmayan bir odada da saklanılabilir. içmeden önce de soğutmak ihtiyacı hissederseniz şişeyi buzlu bir kaba sokun ama çok bekletmeyin ya da biraz soğuması için içmeden önce buzdolabına koyun. bu arada tadının değişmesi illa şarabın bozulduğu anlamına gelmez.
0
babatema
(10.07.08)
Maalesef her şarap yıllandıkça güzelleşmez. Bahsettiğin şaraplar, saklama şarabı olmadığı için, ki kendilerine sofra şarabıdenmekte, hiç açılmasa dahi 1-2 yıl içinde raf ömrünü doldurmaktadır.
Şarabın türüne bağlı olarak açıldıktan sonraki ömrü de değişiyor. kayra villa doluca gibi şaraplar mantar geri takılsa bile 2-3 gün içinde mefta oluyor. Ama aynı fiyatlarda mesala Şili şarapları da var. Onlar biraz daha uzun gitse de bir haftada sirke kıvamına gelirler.
Yalnız şarap saklamak için şişe ağızlıkları var, bunlarla daha uzun süre saklayabilirsin. (açılan şişenin mantarı geri takılsa bile şarabın hava almasını engelleyemiyor)
0
zenikididehupest
(10.07.08)
bir iki gun beklemis acik sarabi icmeden once genis bir tas ya da kaba koyup havalandirmak iyi fikir diye okumustum bir yerde.
0
chieko
(11.07.08)
Dolaba koyduktan sonra 2-3 gun icebilirsin. Ondan sonra tadi kotu olabilir.
0
wpi
(11.07.08)
ucuz sofra şaraplarına sülfür basılır. bu da siz açınca uçar gider. ondan sonra yavrucak savunmasız. pek bekletmemekte fayda var.
0
dehri
(29.07.09)
(5)

buzdolabı gaz kokusu

lilidance
mutfakta çok ağır bir koku var , buzdolabından çıktığını sanıyorum ama emin olamadım. doğalgaz kokusu deil en azından ondan eminim . neye benzer buzdolabının gaz kokusu ? nasıl anlayabilirim?
mutfakta çok ağır bir koku var , buzdolabından çıktığını sanıyorum ama emin olamadım. doğalgaz kokusu deil en azından ondan eminim . neye benzer buzdolabının gaz kokusu ? nasıl anlayabilirim?
0
lilidance
(29.06.08)
ocaktan geliyor olmasın?
0
poison
(29.06.08)
leş gibi diye tarif edicem ama, olmayacak. buzdolabının gaz kaçırması çok kolay değil, kaçırıyorsa da bir-iki gün içinde soğutmamaya başlayacağı için anlayabilirsin. buzdolabını şöyle biraz öne çekip arkasında saçma akıntılar, yosunlaşmalar falan olup olmadığını kontrol edebilirsin. o da koku yapabilir.
0
dehri
(29.06.08)
hayır herşey kapalı şu anda . koku direkt buzdolabından geliyor gibi . ağır bir koku , ilaç gibi ya da yeşil ceviz kabuğu gibi bişi , ama çok kötü bir koku :(
0
🌸lilidance
(29.06.08)
soğutması da azalmıştı bgn biraz. gaz kaçırıyor sanırım
0
🌸lilidance
(29.06.08)
buzdolabı gaz kaçırınca çok kötü oluyor. bizim alt komşunun (kendisi tatilde iken) dolabı gaz kaçırmış, bize kadar gelmişti kokusu. gaz kaçağı falan var diye çağrmıştık adamı. dolap bozukmuş..
0
metox
(30.06.08)
(4)

kuyumcular pazar günü açık mı?

dehri
soru budur. arkadaşın yarın nikahı var. kuyumcuların pazar günü hep beraber kapatmak gibi bi kaideleri var mı? eğer öyleyse altın başka nerden alınır?
soru budur. arkadaşın yarın nikahı var. kuyumcuların pazar günü hep beraber kapatmak gibi bi kaideleri var mı? eğer öyleyse altın başka nerden alınır?
0
dehri
(28.06.08)
alışveriş merkezleri,
kapalıçarşı artık pazar günleri de açılıyor diye duymuştum
0
radikalherif
(28.06.08)
mekan beşiktaş bu arada.
0
🌸dehri
(28.06.08)
boyle evlilik mevlilik muhabbetlerine yeni yeni katıldığımız için anne ve babadaki kuyumcu tecrübesi olmuyor tabi bizde. ben bizim oradak carrefoura gidiyorum market kısmının içinde var kuyumcu 7 gün 10-22 arası açık. her carrefourda var mı bilemem.
0
agk
(28.06.08)
beşiktaş evlendirme dairesine gideceksen, içeride altın satışı var. 1-2 lira ekliyorlar sanırım.
0
uyumsuz
(28.06.08)
(4)

Türkiye'de idam cezaları?

sirrikadem
Türkiye'de en son idam cezası ne zaman verilmiştir? Ve tam olarak idam ne zaman yürürlükten kaldırılmıştır? Bir de bu infaz memurlarının hayatını anlatan veya benzeri bilgilere nereden ulaşabilirim?
Türkiye'de en son idam cezası ne zaman verilmiştir? Ve tam olarak idam ne zaman yürürlükten kaldırılmıştır? Bir de bu infaz memurlarının hayatını anlatan veya benzeri bilgilere nereden ulaşabilirim?
0
sirrikadem
(29.05.08)
lix.in
lix.in

infaz memurları konusunda bişey diyemiyorum malesef
0
gaza gelen
(29.05.08)
dehri
(29.05.08)
birebir infaz memurlarını anlatan değil ama bir çok idamı ve infazcısını dünyadan, osmanlı'dan ve türkiye'den örneklerle anlatan cellat isimli bir muhammed pamuk kitabı var.
0
salt bath
(29.05.08)
elimde bir kitap var. bbir önceki linkte verilen kitabın aynısıdır. fakat baskısı olmayan bu kitap bendenizde mevcuttur. bir cellasdın anıları " darağacında kan sesleri" - ali yıldırım

kitabın arkasında da sıkı bir kaynakça listesi var tabii ki.
0
robinbook
(30.05.08)
(6)

gizemli güvenlik edevatı problemi

dehri
öncelikle hırsız olmadığımı belirtmek isterim. şöyle oldu; yeni doğmuş olan yeğenime taa karşıdaki karfur mağazasından bir tulum aldım. sonra eve geldim, hediye paketi yapacaktım ki üzerinde o alarm benzeri zımbalanmış dikdörtgen güvenlik edevatlarından var. kasiyer bunu sökmeyi unutmuş, nasıl oluyo
öncelikle hırsız olmadığımı belirtmek isterim. şöyle oldu; yeni doğmuş olan yeğenime taa karşıdaki karfur mağazasından bir tulum aldım. sonra eve geldim, hediye paketi yapacaktım ki üzerinde o alarm benzeri zımbalanmış dikdörtgen güvenlik edevatlarından var. kasiyer bunu sökmeyi unutmuş, nasıl oluyorsa çıkarken alarm falan da çalmadı. yarın yeğenimin doğum yeri olan izmir'e doğru yola çıkıyorum, taa karşıdaki karfura bi daha gidemem. benim bu aleti (resmi ekte) ilkel yollarla sökme ihtimalim var mıdır? bu elemanların çalışma prensibi hakkında fikir sahibi olan var mıdır?

aletin markası check-tag, "rf sert etiket" diye isimlendirilmiş.
0
dehri
(05.05.08)
ilkel yollarla sökün ki? n'olacak ki? mağazadan çıkmışsınız bi' kere?
0
actionary
(05.05.08)
O 2 parçanın birbirinden ayrılmasını sağlayan kasadaki aygıt manyetik olarak çalışıyor mekanik değil, o kadarını biliyorum.
0
ref
(05.05.08)
git bir mağazaya; 'abe bunu karşıdan aldımda sökmeyi unutmuşlar bi el atin' tanidik olursa 'hırsız zannetmesinler lan' sorunuda olmaz.
0
05
(05.05.08)
pense, kerpeten kullanarak kırarak sökebilirsiniz.başımıza gelmişti bir kere gayet söküldü bir müddet sonra ;)
0
prodeq
(05.05.08)
yahu benim olsa çoktan matkapla inmiştim tepesine de.. hediye ya, delinmesin sünmesin istiyorum. yine de son çare bi zorlamayı planlıyorum, vakit daraldı.

teşekkürler.
0
🌸dehri
(05.05.08)
onlar mağazaların çoğunda da kırılarak, deforme edilerek çıkarılabiliyor. 2 kere kot, 1 kere de kazak aldığımda unutmuşlardı.

sökmek için yan keskiyle girişin direk. plastiğini deforme ettiğinizde metal çubuk serbest kalıyor. sağlam bir kerpetenle direk metal çubuğu kesmeyi de deneyebilirsiniz.
0
kimlanbu
(05.05.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.