Giriş
(27)

Yurtdisina Gitmeli Miyim Sorusu (Finlandiya, doktor kız arkadaş)

aguen
Merhaba duyuru. Bu sene evleneceğim kız arkadaşım doktor. Ben (29e) mühendisim. Kendisi Finlandiya'ya taşınmak konusunda kararlıydı, sürece hazırlanıyordu ama ben çok sıcak bakmadığım için seçimi bana bıraktı.Onun açısından TR net daha kötü tabii, ben de destek olmak istiyorum ama bir yandan da kend
Merhaba duyuru. Bu sene evleneceğim kız arkadaşım doktor. Ben (29e) mühendisim. Kendisi Finlandiya'ya taşınmak konusunda kararlıydı, sürece hazırlanıyordu ama ben çok sıcak bakmadığım için seçimi bana bıraktı.

Onun açısından TR net daha kötü tabii, ben de destek olmak istiyorum ama bir yandan da kendi kariyerimi düşününce hiç emin olamıyorum. Kendimce artıları eksileri düşündüm:

+ Medeniyet, kültür, kibar insanlar vs.
+ Sokakta random bıçaklanmama, köprüden geçerken rastgele yıkılma şansının çok daha düşük olması.

- Şu an işyerinde memur değilim ama benzer şekilde disiplin suçu dışında atılamıyorum. 5 yıllık bir çalışan olarak 200.000/ay brüt maaş alıyorum. Finlandiya'ya gidersem maaşım büyük ihtimalle düşecek.
- İşyerinde kendi projelerimde çalışabiliyorum.
- İşimin mental yükü çok az. Evet saat olarak mesai saatleri yüksek, cuma geceleri genelde iş oluyor. Ama iş arkadaşlarımdan daha yetenekli olduğum için bazen evde oyun oynuyorum gün içinde, sonra 2 saatte hallediyorum; onların yapamadıklarını da topluyorum.

+ Online yurtdışından sipariş verebilme.
- Yemeksepeti vs. şeylerin olmaması.
+ Çocuk işlerine girilirse eğitim, güvenlik.
- Random bir dilleri var. Dil konusunda yetenekli biriyim ama işin içinden çıkılabilir durmuyor.
+ Türkiye 10 sene sonra çok daha kötü olur mu?

Siz ne yapardınız. Dener miydiniz?
0
aguen
(14.01.25)
bu soruyu buraya sorarsan herkes git der düşüncesiyle geldim. ben gitmezdim.
0
deartheodosia
(14.01.25)
kız arkadaşını önden yolla, sensiz pişman olacak ve orayı beğenmeyecek bence ve geri dönecek, bi süre pusuya yatardım :) Finlandiya onun için de çok zor bi seçenek değil mi?
0
damba
(14.01.25)
Finlandiya neden?
Saydigin seyler daha cok sosyal devlet yani diger eu ülkelerinde de olan seyler.
200k brüt demissin.
65k€ yapiyor yillik. Öyle bir maas finlandiya‘da da bulursun merak etme.
0
sonsuz
(14.01.25)
O kadar imkansahibi ve maasi ben alsam finlandiyayi turkiyeye getiririm kardeş neden gideyim
0
Zetnikov
(14.01.25)
finlandiya'nın neresi, turkiye'nin neresi? helsinki tabii ki çok kötü bir opsiyon değil ama diğer şehirleri soğukla birleşince istanbulla filan kıyaslanacak yerler değil. geberirisiniz sıkıntıdan ki helsinki bile yani eh. hayattan ne beklediğinizle, burda ne yaptığınızla alakalı. hoş oyun oynayıp yemek siparişi veriyorsanız sürekli nerde olduğunuzun pek bir önemi yok.

sosyallik açısından fin toplumu biraz kendi arasında kapalıdır da ayrıca. ciddi göçmen de var.

müstakbel eş uzmanlığını yaptıysa ve özel sektörde devam edebiliyorsa ben kalmayı seçerdim. fince filan da dünyada işe yaramaz uğraşılmaz diller.
0
awlmi
(14.01.25)
galiba bi ben gidermişim :d
0
baldan kaymak
(14.01.25)
Neden Finlandiya sorusunun cevabı şey, orada denklik almadan önce bi staj aşaması oluyor ve temel bir maaş veriyorlar. Bir de anlamsız bir dil olduğundan, C1 olanı kabul ediyorlar direkt anladığım kadarıyla. Diğer ülkelere doktor olarak gitmek daha zor sanırım.
0
🌸aguen
(15.01.25)
Abi biraz zor soru. Finlanda olmasaydi daha kolaydi.

Benim finli çalışma arkadaşım var. Oralar sessiz sakin de süper değil. Özellikle iş olanaklari, sağlık vs. Benim arkadaş çok sikayetci oralardan, fransa bile Çok çok daha iyi yani (ki ondan da şikayetçi olan çok).

Harbiden neden illa orası? Hanım oralı mi? Değilse yani trilyon tane ülke var.

Bir de kişiye çok bağlı. Ben hayatta yapamam ne fin insanıyla ne de Finlandiya ile. Kötü olduklarindan değil de akdeniz insanı benim olayim.
0
logisticsmanager
(15.01.25)
“Bir de anlamsız bir dil olduğundan(?) C1 (gayet yüksek bir seviye) olanı kabul ediyorlar direkt anladığım kadarıyla.”
Şu dil konusunu bir gözden geçirin.
0
sibertenik
(15.01.25)
finlandiya'ya hiç gittin mi? nasıl bir hayat var, gördün mü?

ben helsinki'ye gittim, yaşanmaz orada. hayatımda bu kadar sıkıcı, yapacak hiçbir şeyin olmadığı bir şehir görmedim. ki bu bir de başkent. diğer şehirleri hayal bile edemiyorum. yazın bile sokakta hayat yoktu. finler iklimden dolayı evlerinde sosyalleşiyorlar ve kendi küçük dünyalarında, hele hele evlerinde bir göçmeni kabul etmeleri çok zor. enternasyonel bir ülke de olmadığından, minicik bir sosyal çevrenin içine hapsolmaya hazır olun.

oraya arkadaşlarımız göçtü. onların yanına gitmiştik. finlandiya'ya gelmekle büyük hata yaptıklarını söylüyorlardı. sosyal devlet ve iş açısından da iyi bir ülke değilmiş. bir sürü detay anlatmışlardı ama unuttum açıkçası.

çocuk telekom mühendisi gibi bir şey. nokia'da çalışıyordu. iki sene önce işten çıkarıldı. en son belediye şoförü olmaya çalışıyordu. o denli bir kıtlık var, iş bulma konusunda.

işin fince tarafına değinmek dahi istemiyorum. 5-6 yılda hala öğrenememişlerdi ve aşırı zor olduğunu söylüyorlardı.

doktor olarak yurt dışına gidilecek çok daha iyi avrupa ülkeleri var. zorsa zor, çabalayın upğraşın, başka bir ülkeye göçün.
0
sir gawain
(15.01.25)
hocam aynı sekilde ingiltereye tasındık. finlandiya dilden ve izole olmasından ötürü biraz daha zorlayıcı. özelden yazın detaylı konusalım.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(15.01.25)
Oradan biriyle evlilik yapma veya ilişki ihtimali yoksa izole bir hayat yaşarsın. Finlandiya'da bir Türk olarak Türk gibi yaşamak birçok yönden sorunlu. İleride çocukların daha da ciddi sorun yaşar.

Finlandiya'da parayı da bulamayacaksın.

Ne için gidilir? İnsani gelişmişlik ve sosyal ilişkiler. Türk bir aile olarak sosyal açıdan izole olunacağı için şahsi fikrim bu durumda gidilmez
0
wd40
(15.01.25)
koş.
0
kimlanbu
(15.01.25)
Turkiyede ic savas cikcak fps oyunlarinda iyiysen kal
0
lapaz
(15.01.25)
Kiz arkadasinin Finlandiya'ya kabul edilecek kadar donanimli olmasina mi sasirayim yoksa senin ayda 200k kazanmana mi..

Sahsen ben olsam kizdan ayrilir, Amerika'ya göçerdim.
0
feastofthedamned
(15.01.25)
Hanımlar beyler, neden ayrılayım evlenmeyi planladığım insandan biraz mantık ya :D

Bir de amerika'ya asla gitmem. Beni hiç çekmiyor, kültürel olarak da uyumlu olduğum bir ülke değil.

Danimarka vs. ya da ingiltere olsa mesela daha sıcak bakardım ama ingiltere'de IT sektörü içler acısı. Çok ileri seviye bir kurumdaki arkadaşım bile 8 aydır iş arıyor maaş düşürmeden başka yer bulamadı.
0
🌸aguen
(15.01.25)
Ben de herkes kesin git demistir diye geldim ama buyuk yanildim. Birkac yillik gecici birsey olmadiktan sonra bence gidilmez. Finlandiya'ya romantik dusuncelerle cok olumlu bakiyordum. Finlandiya olmasa da Hollanda'ya geldim. Az cok tanidigim, akrabam da var, ona ragmen patladim. Geldigime pisman degilim ama uzun sure kalacagimi sanmiyorum.
0
mbond
(15.01.25)
yazdigin kriterler tuhaf. bence ulkeden ziyade kafayi degistirmen lazim. cunku insan gittigi yere kendisini de goturuyor. bu evhamlarla gidersen mutsuz olup geri donme ihtimalin %99 diyorum. bir turk icin ispanya'da yasama zorluk seviyesi 4 ise finlandiya 9'dur. kultur, iklim, adaptasyon hayvan gibi problemler varken yemeksepetini, amazonu falan dusunmeni kastediyorum.
0
buenosdias
(15.01.25)
@mbond, göcün modasi gecti.
0
sonsuz
(15.01.25)
6 yildir Almanyada yasayan benim icin bile cevaplamasi zor bir soru cunku asiri kisisel.
SIzin durumunuzda Turkiyeden ayrilmak icin cok guclu bir neden olmasi lazim.Ben mesajinizda o nedeni goremedim. Kuzey Avrupa iklimi olsun, insani olsun dili olsun adapte olmasi diger Avrupa ulkelerine gore daha zordur diyebilirim.Cevre ile iliskin nasildir bilmiyorum ama yasam coskunu bile kaybetme riskin var eger gitme nedenini kafanda tam oturtamadiysan.Oncelikle maddi olarak daha iyi olmayacaksiniz bence.

Yerinizde olsam 1 ay izin alir Finlandiyada etrafi gezerdim.
0
turkuaz
(15.01.25)
Ülke değiştirmek sanılanın 10 katı zor bir iş. Hele bir de bizim gibi kaostan nordic,baltic vs. güneşsiz ülkelere gelmek daha bir fantastik değişim istiyor. Ancak bu kişiye bağlı bir geçiş.

Dolayısıyla bu kişinin kendi tercihi olmalı, eş sebebiyle istemeyerek gidersen kız arkadaşı zaten geçtim, orada mutsuz olursan ki başta dünyanın en güzel yerinde de olursun malum kuş ve altın kafes, ilişkiniz bundan çok etkilenir. Bu kolay bir yük değil. ancak abi yemeksepetini negatif yazmak nedir allahısen yada yurtdışı siparişi pozitiflemek ne.
wolt.com yani al yemeksepeti hatta iyisi kim yok diyor. Çok basitten bakıyorsun bu işe.
0
wallcan
(15.01.25)
Bence giden insanların YouTube videolarını izleyin ve tartın. Gittikten sonra sorun etmem dediğiniz şeyleri sorun edebiliyorsunuz. Bu kesin sorun olur dedikleriniz sorun olmayabiliyor. Erkek arkadasım yanıma gelmek konusunda %100 eminken sonradan baska ulkeye gecemez misin ben o dili ögrenemem demeye basladı ben de ona da uygun olabilecek ulkelere bakmaya basladım. Yazan herkes haklı, gorundugunden daha zor ve kotu hava psikolojiyi cok etkiliyor.

Kız arkadası onden yollamak da mantıklı. Ben erkek arkadasımdan once onden gittim ama ona hic uymayacagını gorunce alternatiflere bakmaya basladık.
0
jazzabel
(15.01.25)
yemeksepeti konusunda linç yemişim :D onunla anlatmaya çalıştığım, türkiye'de yemek diyoruz geliyor, evim temiz olsun diyoruz temizlikçi geliyor; özel hastanelerde vip hizmet görüp işimizi hallediyoruz vs.

bunların olmayacağının farkındayım. ve böyle bakınca bence gerçekçi bir eksi.

finlandiya'ya hiç gitmedim ama beni çekmiyor. belki de gidip görmek lazım ama verdiğim örnek ülkeler danimarka veya ingiltere gibi multicultural değilmiş gibi geliyor. giden insanların "bura çok güzel" diye anlattıkları şeyler çok basit çok küçük geliyor.

öte yandan kendi arkadaşlarımın 80%i falan hollanda/ingiltere dağıldılar. bir ikisi hariç mevcut yaşam kalitem daha yüksek olduğu için gitmedim.
0
🌸aguen
(15.01.25)
turkiye'de rahatim yerinde diye daha bu yasta yurtdisina tasinmamazlik etmezdim, daha cok genc oldugumu dusunur turkiye'nin toparlanmasi icin en iyi ihtimalle 10-15 yil gerektigini goz onune alirdim. bununla beraber, yasamdan ne beklediginiz cok onemli, su anda sizi rahatsiz eden bir durum yoksa muhtemelen zaten yurtdisina gidip gitmemek sizi pek degistirecek bir sey degil. ben 10 yil once bile turkiye'nin geldigi halden epey rahatsizdim.

bununla birlikte ikinizin de anladigim kadariyla daha ayak basmadigi, sevip sevmeyeceginizi bilmediginiz bir ulkeye gemileri yakip gitmek sacma. C1 cok ciddi bir dil duzeyi bu arada. Almanca mesela b2 sinavi ile c1 sinavi arasinda daglar kadar fark var, oyle b2yi biraz gelistirdim c1 aldim denecek bir fark degil - bence - . arkadasinizin fincesi hangi seviyede su anda? gidip biraz gormek, belki 1-2 ay kalmak daha mantikli bir secenek. ve bu 1-2 ay yazin ortasinda degil kis aylarinin ortasinda olmali.

yillik 65kEuro brut isinizde iyiyseniz alinmayacak bir sey degil +1
0
kassiopeia
(15.01.25)
Uemeksepeti/Amazon siparisi konusunda linc yemekten ziyade, benim anladigim kadariyla arkadaslarin dedigi, "baska ulkeye tasinmak veya tasinmamak icin bunlardan daha buyuk nedenlerinin olmasi lazim yoksa pisman olursun" seklinde. Ya bir sebepten Turkiye'den kesin gitmek istemen, veya yeni ulkeye bir sebepten asiri ilgi duyman falan lazim ki sende bunlar yok.

Bircok kisi Finlandiya'nin kulturel icedonuklugunu yazmis ki bu ne kadar yazilsa az. Avrupa standartlarinda bile son derece dislayici bir toplum olmasiyla meshur, Almanlari akdeniz insani gibi gosterir kiyasla o derece.

C1 konusu da bahsedilmis. Vatandaslik icin sinav yapiyorlarsa o C1 ciddi bir C1'dir, eksi sozlukte herkesin yersen C1 ingilizce bilmesi gibi bir sey degildir. Zorlugu da Ingilizce'yle Ispanyolca'yla falan kiyaslanamaz. Bir de mesela bir yabanci Turkiye'ye yerlesse herkes onunla habire Turkce konusur, iste konusur, asansorde konusur, pazarda konusur vs istemsiz olarak pratik yaptirir. Finlandiya'da bu olmayacak ve kafayi kirip her gun saatlerce ugrasmadikca kayda deger bir Fince ogrenemeyeceksin. Bu abartiliyor gibi gorunse de gercek.
0
hot potato
(15.01.25)
yurtdisina cikmayi dusunen arkadaslara iki tavsiyem var

1 - gideceginiz ulkenin dilini iyi bilmeniz lazim, cok iyi. yoksa zir cahil muamelesi gorursunuz, bocek kontenjanindan disari cikmanin manasi yok.

2 - alacaginiz maasin ortalamanin ustunde olmasi lazim, yoksa surunursunuz.

bu ikisini de finlandiya'da yapabilecegini sanmiyorum, o yuzden benim cevabim net olarak GITME.

Turkiye'de senelik 2.5milyon maasi birakacak adamin yurtdisinda senede bunun 4-5 katini yapmasi lazim ki degsin. o da 300-350bin dolar maas demek. bunu da sana verebilecek tek ulke var, USA.

"kosarak git", "buyuk firsat", "gitmezsen salaklik edersin" falan romantik cevaplar, romantizm de karin doyurmuyor.
0
cooperr
(15.01.25)
Tekrar yorum yapiyorum bilet al git gez insanlarla selamlas bi kahvesini fln icin oranin bakalim

Ama uzun kalmaya calis 1 hafta dayanamayacaksin yada asik olcan bilemeyiz bence en mantiklisi bu

Cunku sen hevesli gozukuyorsun bizi dinlemezsin sincik
0
Zetnikov
(22.01.25)
(3)

müge anlı neden rahmi bey ve şevki beyi hiç konuşturmuyor?

sizofren06
bu ara müge anlıyı izlemeye başladım. dikkatimi çeken konu rahmi beye ve şevki beye hiç söz vermiyor yada onlar konuşmaya başlayınca hemen sözlerini kesip susturuyor neden ki?
bu ara müge anlıyı izlemeye başladım. dikkatimi çeken konu rahmi beye ve şevki beye hiç söz vermiyor yada onlar konuşmaya başlayınca hemen sözlerini kesip susturuyor neden ki?
0
sizofren06
(14.01.25)
takipçisi değilim, birkaç olayı izlemiştim yalnızca ama özellikle rahmi bey insanı hayattan bıktırıyo konuşmalarıyla, uzatıyor da uzatıyor ve çok cinsiyetçi ayrıca boş konuşuyor-du. ben olsam ben de söz vermezdim.
0
deartheodosia
(14.01.25)
kadın reytingi kokluyor adeta. cümle ortasında bile reytingin düştüğünü sezerse yarıda kesiyor hemen.

(palu ailesini izlemiştim, ordan kalan gözlemim)
0
brkylmz
(15.01.25)
rahmi genelde uyuyor anlamıyor. önceki yüzyıldan kalma hukuki bilgileriyle arada lafa giriyor. genellikle yanlış anlıyor mevzuyu. anlaması için olayı özetliyor her seferinde müge rahmiye.

şevki ise konuyu çok bilimsel açıklıyor gerek yok oradaki insanlara diye sözünü kesiyor müge onlar anlamaz bu dili vs diyor.

arifi severdim ben ama o gitti. o da ayrı komikti
0
Hallegadola
(15.01.25)
(3)

Bir kurumun ad soyadımızı herkese açık paylaşması yasal mı?

psipsipsi
Merhaba. Yıllar önce bir üniversiteye yatay geçiş başvurusu yapmıştım. Sonra sonuçlar herkesin erişimine açık bir şekilde açıklanmıştı. Bu sonuçlarda başvuru yapan kişilerin ad ve soy adları, üniversiteleri, not ortalamaları açık açık yazılmıştı. Burada kendi adım da geçiyor ve bundan rahatsız oldu
Merhaba. Yıllar önce bir üniversiteye yatay geçiş başvurusu yapmıştım. Sonra sonuçlar herkesin erişimine açık bir şekilde açıklanmıştı. Bu sonuçlarda başvuru yapan kişilerin ad ve soy adları, üniversiteleri, not ortalamaları açık açık yazılmıştı. Burada kendi adım da geçiyor ve bundan rahatsız oldum. Belgeyi silmelerini rica edeceğim ancak bu talebimin yasal bir karşılığı var mı?
0
psipsipsi
(14.01.25)
Evet var kvkk'dan dolayı
0
limonlu eksi
(14.01.25)
ulaşabilirsen sildir. devlet üniversitesiyse kimse silmeyecek onu. yaşadım, biliyorum. direkt dava aç daha kolay.
0
deartheodosia
(14.01.25)
ogrenci islerini arayin/mail atin. iki sence once falan universitelere yazi geldi bu islere dikkat edin diye, artik yildizlayarak yayinliyor cogu universite. dikkate alacaklarini tahmin ediyorum.
0
xfestos
(14.01.25)
(2)

imei kaydı aktarma

tiny toon
Pasaportuma kayıtlı iki telefon var, birini abd'deki bir apple store'dan 2014 yılında almıştım, iPhone 6. Diğeri ise ABD'deki bir arkadaşımın bana verdiği iPhone XS, bunu da 2022'de kaydetmiştim. İki hafta sonra tekrar ABD'ye gideceğim, şu an ekranı kırık olan iPhone 6'yı apple store'a tamire götür
Pasaportuma kayıtlı iki telefon var, birini abd'deki bir apple store'dan 2014 yılında almıştım, iPhone 6. Diğeri ise ABD'deki bir arkadaşımın bana verdiği iPhone XS, bunu da 2022'de kaydetmiştim. İki hafta sonra tekrar ABD'ye gideceğim, şu an ekranı kırık olan iPhone 6'yı apple store'a tamire götürüp yeni bir iPhone ile değiştirsem, oradan alacağım belgeyi e-devlet'e yüklesem, eski imei kaydım yeni telefona aktarılır mı? Bunun mümkün olduğuna dair pek çok video gördüm instagram'da ama emin olmak istedim. Bu işlemi daha önce yapmış biri doğrulayabilir mi? Bir de bu telefonu 3 yıl boyunca sadece kendim mi kullanabilirim? Eski kayıt 2015 yılında yapıldığı için 3 yıl dolmuş sayılır mı?
0
tiny toon
(14.01.25)
yeni telefonda yeni imei ödemesi istiyorlar.
0
deartheodosia
(14.01.25)
çokça soruldu, kısaca olmaz. Videolar etkileşim almak için yanlış yönlendiriyor.

imei kaydının aktarılması için mevcut telefonun anakartının bozuk olması ve bu sebeple anakartının değiştirilmesi, parçası da yoksa yenisinin verilmesi ve bunun belgelenmesi lazım. Ekranı kırıksa ekranı değiştirir verirler. 6 verdim 16 aldım, imei kaydını aktarayım diye bir şey yok yani.

3 yıl dolduysa herhangi bir kimseye ait hatla çalışır.
0
orient blue
(14.01.25)
(11)

Kendini sürekli öven insanlar

iwillsee
İş hayatı veya aile hayatında var böyle tipler. Günlük normal sohbetlerde bile devamlı kendini öven lafı kendine getiren tipler. Bunlara nasıl dayanıyorsunuz ya da direkt mesafe mi koyuyorsunuz
İş hayatı veya aile hayatında var böyle tipler. Günlük normal sohbetlerde bile devamlı kendini öven lafı kendine getiren tipler. Bunlara nasıl dayanıyorsunuz ya da direkt mesafe mi koyuyorsunuz
0
iwillsee
(13.01.25)
Dinlemiyor, konuyu değiştiriyor ya da ortamı değiştiriyorum.
0
Amaranta ursula
(13.01.25)
Eğlenceli oluyor onları dinlemek. Bence çok ilginç insanlar.

Bizim böyle bir komşumuz var. Kendini övüyor, ailesini övüyor. Başarı hikayelerini 1500 kere dinledim. Yapacak bir şey yok.
0
rock n roll
(13.01.25)
Bazen dayanıyoruz bazen dayanmıyoruz bazen kullanıyoruz... Öyle. Vaziyete göre değişir. Şahsen çok büyük çoğunlukla haddini öğretiyorum, öğrenmemeyi bilinçli olarak seçiyorsa hayatımdan çıkarıyorum.
0
muhayyer divan
(13.01.25)
bir insan istediği kadar başarılı olsun, kendini övdüğü zaman hiçbir değeri yoktur benim için.
0
nothing in my way
(13.01.25)
Evet evet tamam tamam diyerek bir an önce uzaklaşıyoruz.
0
mikahakkinen
(13.01.25)
ben net bir şekilde kendini övdüğünü söylüyorum ortamın içerisinde. bazen şaka yollu bazen ciddi.
0
duyurukullanıcısı
(13.01.25)
Gorusmeyi keserim ilerde daha buyuk sikintilar cikartabilirler bu tur insanlar

Tek kredim adam mesela dunya sampiyonu olur abartmadan kendini ballandirirsa saygi duyarim ama dedigim gibi abanmadan fazla
0
Zetnikov
(14.01.25)
Etrafımda bu tipte insan hiç yok ama bir şekilde denk gelirsek bir ortamda, toplu buluşmada vs falan en sevdiğim insan tipidir:)

O kendini ovdukce ben gazı verip daha da costururum bunu bu kebdisini daha da över en sonunda öyle bir hale gelir ki etraftaki herkes kopmaya başlar :) bu hıyar da zoraki güler -içten içe bana kin besleyerek:))-

Hele lise arkadaş tayfasiyla böyle biri denk gelirse :) orta-lisede öğretmenlere çok yapardık bunu.
0
makbur
(14.01.25)
ayy benim eski kayınpeder bu. yalnızca kendisini de değil çocuklarını da övüp duruyordu, benimkiler şöyle harikadır benimkiler böyle muhteşemdir… şu an düşündüğümde nasıl tahammül etmişim diyorum ya, fena kafa şey yapıyo. özgüvensizlik, aşağılık kompleksi vesaire ama yani biraz belli etmeye çalışsan aşırı defensive olmaya başlıyorlar, iyice düşman belliyorlar… sessizce uzaklaşmak en iyisi. trollemek de bir seçenek ama yazıktır, hasta olarak görüyorum bu insanları.
0
deartheodosia
(14.01.25)
Hahah, benim kayınvalide bu. Kendini över, eşimi över. Arada eşimin benden daha eğitimli olduğunu araya sıkıştırmaya çalışıyor. "Ya sabır, biz aynı okulda okuduk onunla" diyemiyorum, gülümseyip geçiyorum. Ciddiye alınacak bir durum gibi görmüyorum. Alınacak bir durumum olsaydı sinirlenirdim ama, haklısınız.
0
SiyamkedisiZorro
(14.01.25)
Bu tip benim de kayinvadelim olur. Yanlis yaptigi hic bisey yoktur her seyi bilir ve her seyi dogru yapmistir. Bana ayni hikayeleri 16252626 falan anlatti ben de "okkeyyy" modunda dinliyorum ya napayim.
Ciddiye almamak + 1 yani baska yolu yok, bulan olursa bana da soylesin pls
0
tuborg yesili
(15.01.25)
(22)

Çift Terapisi

rock n roll
Bugün sorulan sorudan aklıma geldi. Kötü giden ilişkinizi düzeltmek için çift terapisine gider miydiniz? Bazen bir uzmandan destek almak gerekebilir. Gözlemlediğim kadarıyla erkekler bu tip konulara daha mesafeli yaklaşıyor. Erkek duyurucular görüşlerinizi merak ediyorum. Genel olarak herkese soruyo
Bugün sorulan sorudan aklıma geldi. Kötü giden ilişkinizi düzeltmek için çift terapisine gider miydiniz? Bazen bir uzmandan destek almak gerekebilir. Gözlemlediğim kadarıyla erkekler bu tip konulara daha mesafeli yaklaşıyor. Erkek duyurucular görüşlerinizi merak ediyorum.

Genel olarak herkese soruyorum. Eşiniz, sevgiliniz gitmese ne düşünürsünüz ve tepkiniz ne olurdu?

Ben giderdim. Sevgilim gitmeyi kabul etmezse beni gözden çıkarmış gibi düşünürdüm.
0
rock n roll
(13.01.25)
Son paragrafınız doğru kabul edilebilir ama özelini tanımadığı birine dökmek bazıları için sancılı olabiliyor. Sadece gözden çıkarmak olarak görmemeli bence, karşı tarafın yardım almasından ziyade bizzat soruna el koyup doğru adımı atmasını bekliyordur belki de...
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(13.01.25)
ben direkt giderdim. yipranma gördügün anda gitmek lazim.
gitmek istemese ona ne cözüm sundugunu sorardim. gitmeyi reddedene ben rastlamadim.

hatta bence iliski iyiyse de gitmek lazim. psikologlari zengin etmeyi severim. dflkjg
0
sonsuz
(13.01.25)
Özelini sokaktan geçen birine anlatmiyorsun ki. Bunun için eğitim almış psikoloğa anlatıyorsun. Hastaneye gidiyoruz, doktora yeri geliyor her yerimizi açıyoruz. Doktor çünkü o, ondan cekinmiyoruz. Psikoloğa da en özelimizi anlatmalıyız bence.
0
🌸rock n roll
(13.01.25)
Teoride evet ama pratikte o olgunluğa ulaşan bir karşı cins olacağını sanmıyorum. Hep saykolara denk geliyorum.
0
gabe h coud
(13.01.25)
@arbre, sen neden gitmezsin?
0
sonsuz
(13.01.25)
İlişkiye başka otoriteler (polis, doktor, savcı,. Müge Anlı) girdiyse o ilişkiden cacık olmaz.
0
sekizdokuzon
(13.01.25)
@gabe h coud

Belki de saykoluk sendedir, farkında değilsindir. Bana hep sayko denk gelse acaba bende bir sıkıntı mı var, neden hep saykoları ben çekiyorum? diye düşünürdüm.

Umarım seni kırmamışımdır ama bazen birilerinin bizi uyarması gerekiyor.

@arbre neden gitmezsin, ben de sorayım?
0
🌸rock n roll
(13.01.25)
giderim. keşke gitsem. keşke gitse.
0
kibritsuyu
(13.01.25)
vay arkadaş, kadın cinayetlerinde “o saatte orada ne işi varmış” tan ne farkı kaldı şimdi.
0
gabe h coud
(13.01.25)
@ gabe h coud

Verdiğin örnek konuyla çok alakasız. Bence sil, bu verdiğin örnek öyle ağıza sakız yapılacak bir söylem değil, çok ciddi ve rahatsız edici.

Bir insana hep aynı tipte insanlar denk geliyorsa orada kişinin kendini bir değerlendirmesi gerekir. Mesela bana hep sayko denk gelse " neden hep ben" derim. Özeleştiri yapmak lazım. Belki benim bir davranışım sinir bozucudur, karşı taraf bana bunu ifade etmeye çalışıyordur ama ben umursamayı bırak, dinlemiyorumdur bile. Saykoya bağlıyordur karşı taraf. Yani demem o ki, sayko demek işin kolayı.
0
🌸rock n roll
(13.01.25)
Unutmayın, ilişki tavsiyesi almaya gitmiyorsunuz, sizde olanı sokratik sorgulamayla terapist çıkarıyor, o da kitaplardan tam olarak okumuyor. Çift terapisinin ne olduğunu erkekler bilmiyor, belki de o yüzden çekiniyorlar ve korkuyorlar?
0
damba
(13.01.25)
Erkeğim. Cevaplayacağım ama bekarım ben, ona göre ciddiye alıp almamak size kalmış.
İlk iş olarak gitmezdim. Bende, sanki açık ve doğru iletişim olduğu sürece hiçbir sorun terapilik olacak kadar çözümsüz kalmaz gibi bir algı var.
Eşim o iletişimi doğru kuramıyorsa belki o işi çözmek için bi uzmana danışabiliriz ama çift terapisi işine ben de çok sıcak bakıyorum diyemem.
Çaresiz kalırsam, belki ancak o zaman.
0
norek
(13.01.25)
@damba

Bence, erkekler çift terapisinin ne olduğunu biliyorlar. Sadece gitmek istemiyorlar. Psikiyatrist ve psikoloğa da gitmek istemiyorlar. Anlam veremediğim şekilde bunu gurur meselesi yapıyorlar.
0
🌸rock n roll
(13.01.25)
erkegim, gittim.
0
deckard
(13.01.25)
Gabe e niye yukleniyonuz abi semasi oyledir adamin. Sema psikolojisinde bihaber hatunlar kendinize gelin
0
lapaz
(13.01.25)
Soeuya yanit, gitmem. Ayrilirim daha iyi. Hatun mu kalmado piyasada
0
lapaz
(13.01.25)
bedava olsa giderdim. ölsem psikologlara para kaptırmam.
0
archmeister8
(14.01.25)
@arcmeister8

Bedava olsa gidiyorsun da paralı olunca neden gitmiyorsun?

Psikologlar dert dinleyerek para kazanıyor diye bir algı var. Psikologlar, bizim arkadaşımız değil, onlar bize sorular sorarak aslında biz farketmiyoruz belki ama bizim hakkımızda, kişilik ozelliklerimizle ilgili bilgi ediniyorlar ve ona yönelik bizim iyilesmemizi sağlıyorlar. Psikolog çok faydalı bir şey. Bir insan kendi için en büyük yatırımı psikoloğa giderek yapar bence.

İlişkim de kötü gidiyorsa çift terapisine giderdim, ama tabi eşimin de gitmesi lazım. Hatta ayrıca bireysel olarak da giderdim psikoloğa.
0
🌸rock n roll
(14.01.25)
gereksiz.
0
deartheodosia
(14.01.25)
Erkegim.Gitmezdim. Eger 3. bir taraftan yardim alinacak hale gelmisse is bitmistir zaten.Duzeltmeye ugrasmak gereksiz.Ne olacaksa olsun diye dusunurdum.
0
turkuaz
(14.01.25)
ben giderdim.

en yakın arkadaşım evliliğinde problemler yaşadı. eşi gitmek istemedi. gerekçesi: "şimdi oraya gideceğim benim ailem hakkında bir şeyler diyecek asabım bozulacak". yani aslında kendisinin ve ailesinin kusurla oldugunu içten içe bilip bununla yüzleşmek istemedi sanırım. sonuç olarak düzeltemediler ve boşandılar.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(14.01.25)
Giderim
0
yuvarlanantencereninkapagi
(16.01.25)
(10)

ikametgahi tasimak

baldur2
yurtdisindan turkiye'ye tasimaya calisiyorum ama sistemde gecerli bir kimlik belgesi bulunamadi diye bir hata aliyorum. telefonumu yurtici numara olarak guncelledim ama hat kardesimin uzerine bu sorun olur mu? bir de bu elektronik imza icin e devlet e imza uygulamasini nasil aciyoruz? java sanirim?y
yurtdisindan turkiye'ye tasimaya calisiyorum ama sistemde gecerli bir kimlik belgesi bulunamadi diye bir hata aliyorum. telefonumu yurtici numara olarak guncelledim ama hat kardesimin uzerine bu sorun olur mu?

bir de bu elektronik imza icin e devlet e imza uygulamasini nasil aciyoruz? java sanirim?


yani su ikametgah tasima olayini nasil halledebilirim arkadaslar e devlet uzerinden?
0
baldur2
(13.01.25)
tasidiginiz adreste baskasi varsa size e-devlet uzerinden davet benzeri bir sey yolluyor kaydoluyorsunuz ama sizin durumunuz o mu bilmiyorum. ayrica sorun baska bir sey gibi gorunuyor.
0
bay b
(13.01.25)
Yurtdışı özelinde bilmiyorum ama Türkiye’de yerleşik kişiler e-devletten rahatça yapabiliyor, ancak teknik bir problem vs olursa fiziken nüfusa gitmek gerekir. Ben birkaç kez sorunsuz yapmıştım geçen yıllar içinde. Yakın zamanda da aileminkini yaptım, gayet rahat iki tıkla oldu.

Yeni adres halihazırda boş mu? Boş değilse o evde oturan kişinin onayına gider (e-devlette). Mobil imzaya da gerek yok aslında, sms ile doğrulama yapamıyor musunuz?
0
orient blue
(13.01.25)
kardesim annem ve babam var. hepsine gitmis midir davet?
0
🌸baldur2
(13.01.25)
E devlet üzerindne sadece aynı il içi değişiklikleri yapabiliyorsunuz boş olsa bile. Y.dışı ikametgahı e devletten taşıyamazsınız nüfusa gitmeniz şart
0
jülsezar
(13.01.25)
nufusa benim adima kardesim vekaletname ile gidebilir mi yoksa mantiksiz mi olur?
0
🌸baldur2
(13.01.25)
İki sene önce e-devlet üzerinden hem kendi ikametimi hem eşiminkini İstanbul'dan İzmir'e taşıdım ben, önemli olan yeni adreste kayıtlı kimse olmaması.

Vekaletname ile halledebilmesi gerekir, zaten hangi işlem için vekalet gerekiyorsa ona özel belge hazırlanıyor. Vekaletnameyle olmayacaksa bilgi verirler.
0
kobuzchu kiz
(13.01.25)
@kobuzchu kiz

şuan sadece aynı il içerisindeki ikametgah değişiklikleri e devlet üzerinden yapılabiliyor.

www.nvi.gov.tr

e-Devlet’ten adres bildirimlerinde, kişinin mevcut adresi ve bildirime konu adresin aynı il sınırı içinde olma zorunluluğu,
0
jülsezar
(13.01.25)
daha 2024 başında ben e-devlet ile e-imzamı kullanarak ikametgahımı Yurtdışından Türkiye'ye aldım. Bir sorun ile karşılaşmadım. Daha önce şehirler arası da taşıdım, yine sorun olmamıştı. Eskiden ev dolu ise sorun oluyordu, şimdi bu problemi de onay işi ile çözdüler. Umarım sıkıntısızca halledersiniz.
0
yeninesiltupcu
(13.01.25)
adreste kayıtlı kimse olmamasına ve boş ikamet olmasına rağmen ikametimi ancak nüfus müdürlüğüne giderek taşıyabildim bir hafta önce (istanbul). oradaki memurlara sorduğumda da form falan ibraz etmem gerektiği için edevlet üzerinden yapamayacağımı söylemişlerdi. ikamet işlerinde kişilere göre ayrımcılık falan mı var ya, nedir :d
0
deartheodosia
(13.01.25)
Yine herkesin farkli bir tecrube yasadigi turkiye manzarasi;)
0
🌸baldur2
(13.01.25)
(8)

safra kesesi

panamera
selamlar, ailesinde veya kendinde safra kesi problemi olan, veya aldıranlar; şikayetler nasıl başladı. semptomplar nelerdi?bir de operasyon kolay mı?
selamlar, ailesinde veya kendinde safra kesi problemi olan, veya aldıranlar; şikayetler nasıl başladı. semptomplar nelerdi?
bir de operasyon kolay mı?
0
panamera
(13.01.25)
annemde safra kesesi tasi vardi baya büyük. bulgur yer dokunur, yumurta yer dokunur, milföy dokunur. sirt agrisi vardi. sürekli bir gaz sikayeti midesinde... 15 senedir biliyorduk oldugunu, a,a aldirmaya korkuyordu. sonra bir gün tas ilerlemis safra kanalini tikamis. ölüyordu az kaldi, komsular eve gelip basinda kuran okumuslardi :)
acil ameliyat oldu, hastanede gereginden fazla kaldi. antibiyotik kullandi uzun süre.
tavsiyem, bir sikinti yaratmadan aldirin. yoksa kolay ameliyat zorlasiyor, eziyete dönüyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.01.25)
Safra kesesi bazı insanlarda taş yapıyor. Bir taneyle de bırakmıyor, başladı mı devam ediyor. Taş sayısı arttıkça haznede tutulan safra miktarı azalıp besinler sindirilemez hale geliyor. Kaka sarı renge dönmeye başlıyor ve sindirim ve gaz sıkıntıları oluyor.
Taş 9 mm den küçükse, hareket edip safra yolunu tıkıyor. Bu durum insanda sarılık yapıyor. Ciltte kaşınmalar falan başlıyor. Tam tıkama durumunda hasta acile zor yetiştiriliyor. Doktorların bile kalp kriziyle karıştırdığı ve sonu yoğun bakıma uzanan bir süreç yaşanıyor. Tabii bu süreç hasta hastaneye yetiştirilebilirse yaşanıyor. Yani taş 9 mm den küçükse her an yaşanabilir bir olay olduğundan ve taş üretimi sürekli bir faaliyet olduğundan aldırmakta fayda var. Ameliyatı laparoskopi ile yapılıyor. Çok kolay ve bir gün yatılıyor.
0
Mirket
(13.01.25)
taşla başladı sıkıntı. "taş ocağı" diye tabir ettikleri derecede çok taş olduğunu söyledi doktor. belki 50'ne kadar bile problem yaşamazsın ama bir anda da ortaya çıkabilir demişti. o nedenle aldırdım kurtuldum. ama vücut yapımın değiştiğini hissediyorum. daha çok yemek rahatsız ediyor, gaz miktarı arttı vs. acelesi yoksa beklemenizi öneririm.
0
summerjam0306
(13.01.25)
Hamileydim, birden kuşak şeklinde bir sancı bastırdı. Acımdan nefes alamadım. Bebeği kaybediyorum diye düşündüm. Bir süre sonra geçti. Bebekle ilgili olduğunu düşündüğüm için kadın doğumcuma sordum "Gazdır" dedi. Sonra takip eden hafta bu sefer iş yerinde acıdan bayılacak gibi oldum. Ambulans filan... Safrakesemde çamur varmış ve panktreatit olmuşum. 6 aylık hamileyken ameliyat önerdiler. Neyse lafı uzatmayayım. 1 kilo bile almadan (minimumda yemek yiyerek) hamileliği tamamladım, 30 günlük anneyken ameliyatla aldırdım safrakesesini.
Operasyon kolay, sonrasında yediklerinize dikkat etmeniz gerekiyor. Çünkü sindirim safrakesesi olmadan zorlaşıyor. Kabız olmamaya dikkat etmek gerekiyor.
0
SiyamkedisiZorro
(13.01.25)
bana 2-3 yıldır acil aldırmam ve çok tehlikeli durumda olduğu söyleniyor checkuplarda, diğer ameliyatlardan fırsat gelmedi buna. böbreklerimde de taş varmış. henüz aldırmadım ama önümüzdeki birkaç ay içinde aklımda.
0
deartheodosia
(13.01.25)
aldırdım.
yemek yiyemiyordum. özellikle yağlı yemek sonrası sırtıma vuruyordu.
dahiliyeye gittim ağrı yüzünden. safra kesesinde taş, böbrekte kum rahimde miyom çıktı. küçük çaplı bir taş ocağı misali.
operasyona karar veremeden başka şehre taşındım iş için.

orada durum fenalaştı. atak geçiriyordum yataktan kalkamıyordum. işe geç gidiyordum bu yüzden. bir gün gün içinde revire gittim başım dönünce. bir şey bulamadıkları için beni ambulansla hem de! acile sevk ettiler.
ameliyat edelim dediler ben istemedim ve başka bir şehre gittim yine.
ilkinden 2 sene sonra kendim doktora gidip alın şunu dedim. neden demedi doktor.

operasyonu izmir atatürk eğitim ve araştırma hastanesi hatay ek binasında oldum.

dikiş ipi kendi yok olanlardan olmadığı için en zoru dikiş aldırma kısmı oldu.
bir de ameliyat sonrası kusana kadar ağrım çok olmuştu. kusunca rahatladım. ertesi gün taburcu olunca arabamı kendim kullandım ve eve döndüm. evde refakatçi istemedim. ikinci gün temizlik bile yaptım ama önermem. dinlenin.

kardeşim de benden 3 ay önce oldu. onda sezaryen dikişi keseye yapışmış diye ameliyat uzun sürmüştü ve nekahat süresi daha uzun oldu bu nedenle.

böbrek kumlarını da torbalı'daki böbrek suyu ile yok ettik şükürler olsun.

önerim dikişler kendi eriyen iplerle olsun. geçmiş olsun. korkulacak bir şey değil. sülalemizin ameliyatı kendisi.
0
mathilda.may
(13.01.25)
bir gece tv karşısında karnıma bıçak gibi bir ağrı saplandı. Yere çöktüm iki büklüm şekilde.
zar zor doğrulup hastane acilinden girdim. safra kesemin çok kötü durumda olduğu söylendi. Ağrı kesici verdiler. Ameliyat dediler.
ağrım geçince ben şımardım ailemle görüşeyim dedim.dr gitme bak daha kötü olursun dedi .imza attım çıktım hastanede.
3 saat sonra bir öncekinden çok daha kötü bir ağrı daha geldi. Yine hastaneye.
cüzdanımı bankoya fırlattım ve beni ameliyata alın çabuk dedim. Ne istiyorsan çek kartlarımdan diye bağırmışım. Apar topar ameliyata aldılar.
safra kesem patlamış ve misket büyüklüğünde taş çıkardılar.
ameliyat çok basit hiç bişey hissetmedim çok ağrım da olmadı.1 gün yatış verdi doktor ama o kadar korkmuştum ki ağrıdan ben 2 gün yattım parası ile değil mi kardeşim.
0
jamswety
(13.01.25)
bunlardan arınmak için çeşitli bitkisel tarifler duymuştum.

bunun dışında safra kesesini aldırdığınızda sindirim değişiyor.

www.youtube.com

www.mayoclinic.org
0
sttc
(14.01.25)
(12)

Vücuduna Allah veya ayet dövmesi yaptıranlar

seni tanıdığım güne lanet olsun
Allah'ın isimleri, ayet vb. dövmelerin mantığı ne? Yani çok dini bütünsün, din aşkıyla yanıp tutuşuyorsun ve bunu sergilemek istiyorsun ama günah olduğu söylenen bir eylemi alenen yapıyorsun. Bunun besleme çekip alkol yudumlamaktan farkı ne? Bir de üstüne millet dua, Allah, ayet yazan kolyeyle tuval
Allah'ın isimleri, ayet vb. dövmelerin mantığı ne?

Yani çok dini bütünsün, din aşkıyla yanıp tutuşuyorsun ve bunu sergilemek istiyorsun ama günah olduğu söylenen bir eylemi alenen yapıyorsun. Bunun besleme çekip alkol yudumlamaktan farkı ne?

Bir de üstüne millet dua, Allah, ayet yazan kolyeyle tuvalete bile girmezken vücuduna ayet falan işletiyorsun. Şeye de çok gülüyorum. Bunu yaptıranları çoğu marifetmiş gibi özellikle ayeti çekerek üstsüz foto paylaşıp duruyor.

Bana çok garip bir kafa gibi geliyor bu. Arkasındaki düşünce, mantık ne? Çevresinde bunu yaptıran var mı?
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(13.01.25)
Yıpratma politikası. Birileri bu tür davranışları çok matah bir şeymiş gibi pompalamış çeşitli şekillerde, bunları yapanlar da beyinsizmiş gibi hiç düşünmeden taklit ediyor, tek anlamı bu.

Bu yaptıklarıyla Allah telakkîsini de din duygusunu ve dînî hassasiyetleri de öncelikle kendi içinde olmak üzere yıpratıyor, değerini düşürüyor, anlamsızlaştırıyor. Onu gören bazı çocuklar ve ergenler ve büyümemiş zihinliler de onu taklit edecem derken aynı yıpranmayı yaşıyor ve yaşatıyorlar.

Şekilciliğin bir anlamı beyindeki görsellikle algılanan anlamları değiştirmek veya sağlamlaştırmaktır. Fazlası zarardır ama yeterince uygulanması da gerekir. Dövme yaptırmak her türlü zararlı ve bu sebeple de günah, haram. Bunu anlayamayan insanın yaptırdığı Allah dövmesi, ayet dövmesi, aklı başında olan her insana onun ne kadar kafasız ve zararlı olabilecek biri olduğunu düşündürür sadece, başka bir şey değil. Kendilerini rezil ediyorlar.
0
muhayyer divan
(13.01.25)
Arkasında "Bir insan neden dövme yaptırır" dan çok farklı bir düşünce yok bence. Sonuçta toplumsal trendler herkesi etkiliyor; kişilerin inançlarına göre de bu trendlerin şekli, şemali biraz değişiyor. Kelebek dövmesi yaptıran ya da "Only god can judge me" yazdıran ile Arapça "Küllü Nefsin Zaikatül Mevt" yazdıran arasında bence estetik kaygıları olarak da, fikirsel olarak da çok büyük fark yok.

İnsanlar kendi fikir sistemlerine uymayan şeylerle başa çıkma konusunda çok yetenekliler; haliyle vücutlarına bu tür dini dövmeler yaptıran insanlar da olası eleştrilere karşı kendilerini rahatlatacak bir cevaba sahiptirler.
0
salihdt
(13.01.25)
Herkes istediği şekilde gösterir sevgisini, kime ne ?
0
kimlanbu
(13.01.25)
kimse kimsenin tanrıya olan sevgisini veya şekilci olup olmadığını bilemez. ibadetini bu şekilde kendi içinde aşkla yaşayan biri de olabilir, şekilci de olabilir. bunu yargılayacak, karar verecek bizim haddimizde değil bence (inançsız olmama rağmen) ayrıca bu ülkede Allah dövmesi yaptırdığı için ölen biri de vardı 90larda.
hep bu ben daha saygılıyım inanca, sen değilsin! cezanı Allah değil ben veriyorumcular yüzünden yıprandı ve bir de bunu kullanan en çok ben inanırımcılardan.
semazen de dönmesin, yunus emre şiirler yazmasın, Maşuki idam edilsin yine.
0
ruhlardan esinlenen karga
(13.01.25)
bu günah muabbeti cemaatten cemaatte değişiyor. cemaat artıkça kurallar değişiyor.
0
mikahakkinen
(13.01.25)
Kuran'ı okumayıp bez torba içinde duvara asma mantığında -şimdilik- son nokta.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(13.01.25)
Her dövmede mantık mı arayacağız.

Onu yapıp onu yapmama sorgulamasına başlarsak, Cumaya gidip 5 vakit kılmamanın mantığı ne, rakı içip domuz yememenin mantığı ne, müslümanım deyip oruç başta hiçbir farzı yerine getirmemenin mantığı ne diye uzar gider bu.

Herkes dinini bildiği ve istediği gibi yaşar,

Herkes istediği yerine istediği dövmeyi yaptırır.

Sana ne, Bana ne, Kime ne?
0
Mirket
(13.01.25)
dövmeyi yasak olarak görmüyorlar işte. herkes kafasına göre din uydurmuş, inanmış, yaşıyor. dinde yasak ama ben yapıyorum diyen neredeyse yok. bana göre isteyen istediğini yapsın bu arada, dövme ve dini içerikli dövme, kapalı kadınlar neden makyaj yapıyor gibi bireysel konular kafamı takacağım ennnnnn son şeylerden biri olurdu.
0
deartheodosia
(13.01.25)
Kekoluk alameti.
0
morca
(13.01.25)
islam'da bir tane kitap var. tum kurallari orada yaziyor. allah yazmasini gectim vucut modifikasyonu komple yasak deniyor. gayet acik ve net.

o benim ile allah arasinda, icerim de sevisirim de ama ozunde iyi insanim gibi ne kaz yansin ne tavuk yaklasimlari modern insanin gotunden uydurdugu seyler. bu dovme isi de oyle.
0
buenosdias
(13.01.25)
deckard
(13.01.25)
Başlığı görünce aklıma sedat peker geldi. Böyle vücuduna dövme yaptıran birisi vardı hatta barda mı ne çalışıyordu, sedat peker vurdurmuştu yanlış hatırlamıyorsam ölmüştü adam.

Bazılarının psikolojik problemleri de olabilir bilemeyeiz.
0
komando kani var bende
(13.01.25)
(18)

Göçmen filmleri önerisi

bisorumvardı
Önceki sorumda yol filmi tavsiyesi istemiştim, çok iyi öneriler gelmişti keyifle izledim. Şimdi de göçmenlik, göçmen olmak, yolda olmak, yabancı olmak üzerine film tavsiyesi istiyorum. Ama crime'dan daha çok dram olsun. Şimdiden thanx.
Önceki sorumda yol filmi tavsiyesi istemiştim, çok iyi öneriler gelmişti keyifle izledim. Şimdi de göçmenlik, göçmen olmak, yolda olmak, yabancı olmak üzerine film tavsiyesi istiyorum. Ama crime'dan daha çok dram olsun. Şimdiden thanx.
0
bisorumvardı
(10.01.25)
Benim listem var bununla ilgili:
La promesse- Söz g.co
Même si tu vas sur la lune/ Ay'a gitsen bile (belgesel)
Gitmek: Benim Marlon ve Brandom g.co
Sınır Çiti (belgesel) www.populersinema.com
Kefernahum
Bir de Haneke'nin La cache gibi birkaç filminde arka temada goc, göçmenlik temaları var.

Listemde Otobüs (1974) var. Nasipse bu akşam izleyeceğim.
0
Amaranta ursula
(10.01.25)
District 9
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.01.25)
grimavi
(10.01.25)
o zaman başka bir film arayalım. suriyeli iki yüzücü kızın almanya'ya iltica etmesi konulu bir film
Anladım, belki de "Yüzücüler" (The Swimmers) filmi arıyorsunuz. Bu film, 2022 yapımı ve Suriye'den kaçarak Almanya'ya iltica eden iki kız kardeşin hikayesini anlatıyor. Film, gerçek olaylardan esinlenmiş ve Yusra Mardini'nin hayatına dayanmaktadır. Yusra, olimpiyatlarda yarışan bir mülteci yüzücü olarak bilinir.

diye bir sohbetimiz oldu Copilotla.

İki zenci çocuğun İspanya'ya iltica etmesi konulu çok güzel bir film vardı. Biri başarabiliyordu. Onu tarif ettim. Bulamadı :(
0
Mirket
(10.01.25)
fremde haut
0
Phoebe
(10.01.25)
Bread and roses
0
strawberry first
(10.01.25)
Angst essen Seele auf
Sin Nomber
Dedemin Insanlari
0
sonsuz
(11.01.25)
aşk, mark ve ölüm (belgesel, türkiye-almanya, 2022)
la promesse +1 (belçika 1996),
gene dardenne'lerden tori and lokita (belçika 2022),
the cyclist (orijinal adı bicycleran, iran 1989)
the other side of hope (finlandiya 2017)

ben bu 5'ini çok severim ama daha da izlemek isterseniz şunlar da önerilebilir:

le havre (finlandiya 2011),
io capitano (italya 2023, mirket'in bahsettiği film bu olabilir)
ali: fear eats the soul (almanya 1974),
flee (belgesel, danimarka 2021),
otobüs (türkiye 1974)
0
semaforo de medianoche
(11.01.25)
Almanya acı vatan
0
strawberry first
(11.01.25)
biutiful
0
nothing in my way
(11.01.25)
merhaba. the beastes/as bestas (2022). tarifinizden "yolda olmak" kısmını karşılamıyor, gerçek bir hikaye, çok iyi film.
0
libertine
(11.01.25)
13 tzameti
0
mark greg sputnik
(11.01.25)
lo capitano
0
deartheodosia
(11.01.25)
40m2 almanya
0
Phoebe
(11.01.25)
Aglamak icin:
Dancer in the dark

Klasiklerden (tom hanks basrol):
The Terminal

Post-apocalyptic dunya ve yolculuklu:
Children of Men

Cogunlukla tek mekan survival tarzda:
Nowhere
0
ermanen
(11.01.25)
Petzold un ‘Transit’ i
0
lüzumsuz adam
(11.01.25)
Şöyle bir şey gördüm bu sabah ve epey kapsamli bir liste. Aklıma bu duyuru geldi.
datawrapper.dwcdn.net
0
Amaranta ursula
(24.02.25)
Adu
Godfather Part II
La Promesse +1
Gegen Die Wand
Incendies
Lilja 4-Ever
The Old Oak
0
auroraaurora
(24.02.25)
(31)

+30 yaşında birinin araba kullanmayı bilmemesi garip mi?

morca
Ben bir kadın olarak araba kullanmayı bilmediğimi söyleyince şahsen garipseniyorum. Arabam yok, ailemde de uzun zamandır arabası olan kimse yok. Maddi olarak yakın zamanda araba alabilecek gibi değilim, zaten çok uzun yıllardır her yere toplu taşıma ile gidiyorum ve buna alıştım. Biriyle birlikteyke
Ben bir kadın olarak araba kullanmayı bilmediğimi söyleyince şahsen garipseniyorum.

Arabam yok, ailemde de uzun zamandır arabası olan kimse yok. Maddi olarak yakın zamanda araba alabilecek gibi değilim, zaten çok uzun yıllardır her yere toplu taşıma ile gidiyorum ve buna alıştım. Biriyle birlikteyken de adamlar kendi arabalarını kendileri kullanıyor, benim kullanmama gerek kalmıyor veya bu yönde bir talepleri olmuyor. Ehliyet almak için açıkçası bir sebep göremiyorum.

Buna rağmen ne zaman konusu geçse bir şaşkınlık oluyor, sanki araba kullanmak kişisel gelişimin büyük bir parçası gibi karşılanıyor. İlginç buluyorum. Siz ne düşünüyorsunuz?
0
morca
(10.01.25)
kişisel gelişimin büyük bir parçası, evet.
0
gabe h coud
(10.01.25)
Aydınlanma yolunda aşılması gereken bir köşe taşıdır.

Benim de ehliyetim yok, 38 yaşındayım.
0
sekizdokuzon
(10.01.25)
31 yaşındayım, daha yeni kursa yazıldım. Benim de ailede araba yok, durum da yok. Araba olmayınca insanın aklına gelmiyor ki. O şaşıranların arabası vardır.
0
nothing in my way
(10.01.25)
bence ögren. hep istanbul'da yasamayabilirsin.
ehliyet dursun. sana sonra sürmek istedigin direkt sürersin, bürokrasi ile ugrasmazsin.

yaslandikca ögrenmek zorlasir.
0
sonsuz
(10.01.25)
değil bu bir tercih meselesi
0
duyurukullanıcısı
(10.01.25)
Ailesinde araba sahipleri mevcut, maddi açıdan da iyi durumda olanlar şaşırıyordur buna. İnsan belli bir ücretle geçinmeye çalışırken, bazılarının normali onun için lüksken "Arabam yok, almayı da düşünmüyorum, zaten istesem de alamam ama ben yine de öğreneyim." diye düşünmüyor çünkü öncelikleri farklı.

Kişisel gelişimle alakası olduğunu da düşünmüyorum. Müge Anlı'da kayıp olarak aranan yengesine beş kişiyle tecavüz edip bu sırada görüntüleri çekmiş, o görüntüleri de kızın aile bireylerine izletmiş olduğu ortaya çıkan köy adamı da araba sürebiliyor çünkü ihtiyacı varmış ve öğrenmiş.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(10.01.25)
Ben 18 yaşındayken aldım ehliyet ama korkudan kullanmıyorum. Metro da yetiyor bana. Ama gün gelecek belki çocuk olacak, partnerinin, arkadaşının hastaneye gitmesi gerekecek ambulans olmayacak vs ihtiyaç olabiliyor. Eşinin, sevgilinin arabası olsa bile senin sürmen gerekebilir.

Mesela bu gerekçelerle erkek arkadaşım sürekli pratik yaptırıyor ve araba kullanmamı haklı olarak bekliyor.
0
jazzabel
(10.01.25)
türkiyede arabası olmak bir statü göstergesi sayılıyor. bir hava atma aracı üstünlük kurma aracı. genç erkeklerde ortam yapma aracı, genç kadınlarda bak özgürüm kimseye muhtaç değilim göstergesi. bundan araban yoksa hele ki ehliyetin dahi yoksa kendilerince seni hor görüyorlar.
amerikada, kanadada olsak anlarım buralarda arabasız hiç birşey yapamazsın. ama türkiye gibi toplu taşımanın gelişmiş olduğu ülkelerde araba gereksiz bir israf.
bende ehliyet var kullanabileceğim arabada var ama kullanmıyorum. çünkü tüm işlerimi toplu taşıma ile çok rahat hallediyorum. zaten araba kullanmaktanda hiç haz etmiyorum.
0
my fault
(10.01.25)
türkiyede arabası olmak bir statü göstergesi sayılıyor. bir hava atma aracı üstünlük kurma aracı.+5

36 yaşında erkek kişiyim. Bir türlü öncelik verip araba kullanmayı öğrenmedim. Biraz da inatlık yüzünden öğrenmedim. Arana kullanmayı öğrense dediklerinde zorunda mıyım diyorum her seferinde.
0
put it in your appropriate place
(10.01.25)
Çevrendekilerinin aklı, fikirleri beklentileri,yaşam tarzları havada.
Onların renkli renkli yaşayan, alış veriş sitelerinden bir türlü çıkamayan konformist kişiler olma ihtimali çok yüksek.

Kişisel gelişimin büyük bir parçası yetenekli olmak, 27 diploma ve kurs bir de ehliyet sahibi sahibi olmak demek değil,
(sadece onlar için değil genelde herkes için) haddini bilmek olduğunu onlara uygun şekilde anlatınız.
0
diyecevaplandı
(10.01.25)
ne arabam vardı ne de araba alacak bir imkanım ama yine de üniversite 3. sınıfta ehliyet aldım, araba kullanmayı da öğrendim. üstelik baya baya yıllar önce yaptım bunu yani. sonra ilk fırsatta da araba aldım döküntü de olsa, zamanla yeniledim. artık ona da ihtiyacım yok çünkü güzel bir şirket arabası var benim kullanımımda. o kadar genç yaşta ehliyet almış ve araba kullanabiliyor olmam iş görüşmelerinde bile beni daha girişken, daha çalışkan olarak görmelerine neden oldu.

okul bittikten sonra iş hayatı yoğunluğu içinde ehliyet almaya bir türlü fırsat bulamayan arkadaşlarımdan çok iyi iş fırsatlarını sırf ehliyet nedeniyle kaçıranlar da oldu, sevgilisi arabayla alıp bırakan kadın arkadaşımı ezikleyen erkeklerde oldu. bu tür örnekleri çoğaltabilirim.

herkes için ama özellikle de bir kadın için ehliyetinin olması ve araba kullanabilmek evet çok önemli bir kişisel gelişim meselesi. garip demem ama anlam da veremem. hem inanılmaz bir güvenlik ve özgürlük sağlıyor, hem de kimseye muhtaç olmuyorsun. o sizi alıp bırakan sevgilileriniz emin olun kendi içinde bunun hesabını yapıyorlar (sosyal medyada, ekşide vesaire de bunu hem yapıp hem de bir aşağılama olarak kullanan çok erkek var). illa arabanız olması da gerekmiyor, bir hafta sonu araç kiralayıp birkaç kişi bir yerlere gidebileceğini bilme hissi bile insana çok iyi geliyor bence özgüven açısından.
0
Phoebe
(10.01.25)
37 yaşında ne ehliyetim var ne de kullanmayı biliyorum.
trafikten hoşlanmıyorum. dikkatimi de yola veremem diye düşünüyorum :D
0
neira
(10.01.25)
Bizim ülkeye has deli saçması bir durum.
25 yaşında motosiklet ehliyetimi aldım otomobillerle zerre alakam yoktu uğraşmadım.
daha sonra 35 sonrası otomobil ehliyet almam gerekti. AMAN TANRIM gittiği her kurs araba kullanma bilmememe şoklara giriyor, garip tepkiler :D Arkadaş siz öğretmeyecek misiniz bunu bana :D

Dünyanın en normal şeyidir, isteğe bağlı bir durumdur ama türkiyede hele son 10 15 senedir kıraathane kültürünün her yere sızmasından dolayı, "delikanlılık, adamlık, vs " komik kavramlardan dolayı çok garip yerlere kadar gidebiliyor bu muhabbet.

hanımları da garipserler ona da şaşırmam.
0
hedep
(10.01.25)
Ankara gibi mansurun beceriksiz ulasim altyapisinda bu ni must
0
lapaz
(10.01.25)
arabası olmayan ve almayı da planlamayan birinin bilmemesi bana normal geliyor.
0
orpheus
(10.01.25)
Yanındaki kişi hastalandı. Araba var ama gidemiyorsunuz. Bu yüzyılda. Garip tabii.
0
Mirket
(10.01.25)
araba kisinin ulasim ozgurlugunu eline almasidir. kendi kendini a noktasindan b noktasina goturebilmek de onemli bir mevzu.

ama para yoksa, araba yoksa nereden denk gelip ogreneceksin. ben de ehliyeti gec aldim, 21 gibiydim ve duzenli araba kullanmaya 28 gibi basladim. ama bunlar hep fakirliktendi. araba olunca harita aciliyor. kesinlikle yucelestirilmemesi lazim arabasizligin ve ehliyetsizligin.
0
antikadimag
(10.01.25)
araba kullanmayı 35 yaşında öğrendim, o da iş gereği zorunluluktan çıktı ortaya. Muhtemel işle alakalı bir şey olmasaydı hala arabayı kullanmayı bilmeyen biri olucaktım.
0
clones
(10.01.25)
biraz garip biraz garip değil.
zaten ehliyeti olan kadınların da %90 araba sürmeyi bilmiyor sadece hareket ettiriyor.

bisiklet sürmek gibi bir şey araba sürmek.

eğer sürme imkanın olmadıysa garip değil
ama paran pulun ve imkanın varken öğrenmediysen kötü.
ama öğrenmesi inan 1-2 günlük iş yani öyle atla deve değil.
mesela ben yüzme bilmiyordum yeni öğrendim yaşım da 37
yüzememek çok garip geliyordu
0
OgutucuRecep
(10.01.25)
kadin erkek farketmez, bence gunumuzde garip artik. yuzme bilmemek gibi bisey.
ogrenin kardesim, o kadar zor bir mevzu da degil zaten.
annemin ehliyeti vardi ama asiri endiseli bir tip oldugu icin bir turlu tek basina kullanamadi, eziyetini hep kendi hemde biz cektik.
0
cooperr
(10.01.25)
Garip değil. Otistik olmam etkiliyor durumu araba kullanamıyorum. Bu toplumun zihniyeti sıkıntılı maalesef kendi gibi olmayanı tuhaf karşılayor yada dışlıyorlar.
0
pembediken
(11.01.25)
araç sürebilmek bir gereklilik.

bir sağlık sorunu olmadığı halde keyfi olarak bunu reddetmek, zaten gereksiz deyip liseyi terketmeye benziyor bence.

çok iyi sürmek gerekmiyor, lazım olduğunda a noktasında b noktası ağır aksak da olsa götürecek kadar bilmek gerek.
0
biseysorcaktim
(11.01.25)
Bisiklet suruyorum de geç
0
Zetnikov
(11.01.25)
bana aksine ehliyeti olmayanlar “zengin” geliyo. bu ne rahatlıktır, umursamazlıktır ya, kesin zenginsin sen
0
deartheodosia
(11.01.25)
@ogutucurecep, çok iyi kullanıyoruz kadınlar olarak. s.ktir git bak yine kadınlara, zekalarına laf çarpan biri çıkmış
0
deartheodosia
(11.01.25)
Ehliyetimi 36 yaşımda aldım, çünkü o zaman ihtiyaç hissettim. Kişisel gelişimle de bir alakası yok; hele de modern arabalar kullanımı basit elektronik aletler. Eveki kahve makinesini kullanıp lattenin kıvamını tutturmak daha zor geliyor bazen.
0
salihdt
(11.01.25)
Garip diil ama yine de bı an önce öğren bnc. Çok güzel bir özgürlük
0
abuzer
(11.01.25)
Aynı koşullardayız, bu verilerden dolayı ben de araba kullanmayı bilmiyorum.
Ehliyet aldım ama. Şimdi ehliyet alma şartlarına bakınca (hem sınav detayları hem kurs ücretleri, masrafları vs.) iyi ki almışım diyorum.

Tamam araba alma ihtimalim ülkenin şu koşullarında imkansıza yakın ama en azından ihtiyaç anında bir araç kiralayıp işimi görebilirim bu sayede, ehliyeti bu yüzden önemli buluyorum.
Araba kullanmayı da çok beceriksizsen 10-12 ders alırsın özel bir hocadan halledersin zaten.

Ehliyet almamış olsaydım eğer mevcut şartlarda eğer araç alma imkanım yoksa bu paraları verip alır mıydım bilmiyorum. Sanırım almazdım, kurs ücretleri de sınav ücretleri de vergileri de uçmuş çünkü, delilik gerçekten.
Ben 500 liraya almıştım ehliyeti her şey dahil :D
0
mutekebbir
(11.01.25)
hayır
0
edaddy
(11.01.25)
30+ yasinda olup, buyuksehirde yasayan biri olarak bugune kadar gerekli gelmedi. Genelde "esin/cocugun hasta olursa ne yapacaksin?" gibi bir argumanla geliniyor; ama evlenmeyecegim icin boyle bir derdim yok. Calistigim yerde de bugune kadar servis imkanindan yararlandim. Ogrenmek icin hicbir sebebim olmadi kisacasi. Is disinda bir yere gitmem gerekirse de toplu tasima veya en kotu taksiye binip giderim. Bu arada ehliyetimi 15 yil once aldim; ama direksiyon sinavindan sonra sadece 1 defa kullanip bir daha elimi surmedim; yani araba kullanmayi bilmiyorum.
0
chickentown
(11.01.25)
Acil durumlar için öğrenilmesi gereken bir durum gibi geliyor bana
0
yuvarlanantencereninkapagi
(11.01.25)
(4)

iran’a hangi şehre gitmeli?

deartheodosia
aslında turlara baktım ve şehir şehir gezmek istiyorum ama uzun turlar var ve programıma uymuyor. kendim bir şehre gidip kendim gezeyim yalnızca bir şehri diye düşünüyorum; seçenekler arasında tebriz ve şiraz var (tahran’a ilk gidişte gitmeye gerek yok sanki?). hangi şehri tavsiye edersiniz gidenler
aslında turlara baktım ve şehir şehir gezmek istiyorum ama uzun turlar var ve programıma uymuyor. kendim bir şehre gidip kendim gezeyim yalnızca bir şehri diye düşünüyorum; seçenekler arasında tebriz ve şiraz var (tahran’a ilk gidişte gitmeye gerek yok sanki?). hangi şehri tavsiye edersiniz gidenler ve 2-3 gün yeterli olur bence?
0
deartheodosia
(10.01.25)
İranlı komşum bana Yazd'a gitmemiz gerektiğini söylerdi hep. Paragliding pilotu kendisi. rüzgarlı bir yer yani.

bir de Buşehr var.

İran çok merak ettiğim bir yer. instagram'da farsçaöğreniyorum sayfasından da bilgi alabilirsiniz. İran filmleri, şiirleri ve nadiren de olsa gezilecek yerlerden bahsediyorlar.
0
mathilda.may
(10.01.25)
Basini baglamayi ve uzun/bol giyinmeyi unutma sakin.
0
feastofthedamned
(10.01.25)
isfahan yeterli. 2-3 günse boşuna vakit kaybetme. belki 1 gün persepolis
0
topkapiaksaray
(10.01.25)
@mathilda, iran sinemasını çok seviyorum ben de.
0
🌸deartheodosia
(10.01.25)
(9)

kapalı otoparkta arabamı vurdum

ronartest
Merhaba,Keyfim çok kaçtı gece gece, yeni arabayı otoparkın duvarına vurdum + sürttüm. Hafif göçme de var.https://imgur.com/a/HRL0AKZİlk arabam olduğu için bu konuda cahilim, kasko ve sigortası var. BU durumda kasko mu destek veriyor, bana masraf çıkar mı, sizce çok mu hasarlı?Bir şey yapmam gerekiyo
Merhaba,

Keyfim çok kaçtı gece gece, yeni arabayı otoparkın duvarına vurdum + sürttüm. Hafif göçme de var.
imgur.com

İlk arabam olduğu için bu konuda cahilim, kasko ve sigortası var. BU durumda kasko mu destek veriyor, bana masraf çıkar mı, sizce çok mu hasarlı?

Bir şey yapmam gerekiyor mu direkt yetkili servise götürüp böyle böyle oldu mu diyeceğim. Kaskoyu filan onlar mı devreye sokuyor.
0
ronartest
(10.01.25)
Mini onarım ile halledebilirsiniz çok dert etmeye değmez.
0
olaylar olaylar
(10.01.25)
mini hasar bunu karsılamaz. hem altta hem üstte göçük var. kapı düzeltilip boyanacak. geçmiş olsun.

kaskonun anlaşmalı oldugu servise gideceksin. sana bi form yazdıracaklar. sonrasında onlar kalan işlemleri hallediyor. sigorta firmasının eksperi gelip görüyor onay verince tamir işlemi başlıyor. fazla şişirme fiyat çıkmasın diyorsan iyi bir özel servise git. ama her şeyi orjinal olsun diyorsan yetkili servise git.
0
archmeister8
(10.01.25)
ben olsam cebimden yaptırırım bu hasarı, boştan yere tramer kaydı oluşmasın araçta. mini onarım karşılamayacağı için de kasko hasarsızlığınızı bozacaksınız.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(10.01.25)
hiç canını sıkma ya, türkiye ‘de o aracın başına neler gelecek daha… benimkini birisi sabah akşam çiziyor, arabada çizilmedik yer kalmadı.
0
deartheodosia
(10.01.25)
Geçmiş olsun. Oluyor böyle şeyler.

Yetkili servise götürün. Yapılacak işlemleri ve aşağı yukarı fiyatı söyleyecekler. Yapılacak işlemleri iyice dinleyin. Tamam derseniz kasko için de dilekçe vs. yazdıracaklar.

Buradan gelen fiyat çok fazla olur. Uğraşamam derseniz kabul edin geçin. Yok uğraşırım derseniz, kaskoyu arayıp sorun. Yakın bir yer önerir. O da bi baksın. Fiyat versin. Fiyata göre kaskodan buradan yaptırın.

Son ihtimal. Kendiniz bir ustaya götürün. Fiyat versin. Uygunsa burada parasını verip yaptırın.

Her usta yapacağı işi anlatacak. O sırada aklınıza yatar zaten. Örneğin yetkili servis ben kapıyı değiştiririm bile diyebilir ya da büyük bi alanı gösterip buradan aşağısını boyarım der geçer. O zaman zaten orada yaptırmazsınız. Başka bir usta ben bunu bi günde hallederim abim der geçer. Bir deneyin yani.
0
nickini vermek istemeyen uye
(10.01.25)
basit birşey kasko halleder kasko yoksada ustalar çözer bunu ama fotoları saklayın alım satımlarda görmek ister insanlar
0
basond
(10.01.25)
geçmiş olsun, tam olaraka aynısı geçen ay başıma geldi. kapıda hafif göçük, marşpiyelde çizik oluştu. üstelik arabayı aldıktan iki gün sonra geldi başıma :)

canınızı sıkmayın, trafikte olan araç mutlaka böyle şeyler yaşıyor. sizden olmasa gelip başkası yapıyor.

kendi olayımı özet geçiyorum,
- tanıdık kaportacıya gidip kasko için dilekçe yazdırdım.
- kasko poliçesinde "muafiyet" diye bir tabir oluyormuş. eğer kaskonuz yalnızca anlaşmalı değil, herhangi bir yerde yaptırmaya izin veriyorsa istediğini yerde yaptırabilirsiniz. bizde böyle oldu, normalde kaportacının benim sigorta şirketimle anlaşması yokmuş. para direkt benim iban adresime yattı, onu kaportacıya gönderdim.
- toplamda 16.800 TL masraf çıktı, muhtemelen kasko olmadan kendim yaptırsam daha ucuza mal olabilirdi, ama sonuçta cebimden bir şey çıkmadı.
- kaporta düzeltme ve lokal boya yapıldı.

ibb.co
0
dejame
(10.01.25)
Geçmiş olsun canınızı sıkmaya değmez en azından kendi hatanız sonucu olmuş başka biri ile uğraşmak zorunda kalmamışsınız .
Cebinden yaptırma, kaskodan yaptırma olayını kıyasla bence de maalesef tr araba satışlarında o tramer masrafları çok göze batıyor .
Üste yazıldığı gibi işlem görmesi gereken yerlerin fotoğraf ve videolarını saklayın hocam .
Satış esnasında işinize yarar .,
0
dunyatuhaf
(10.01.25)
Ülke insanı kasko hasar kaydı olan araçlara öcü gözüyle bakıyor maalesef, öyle lanet bir coğrafyadayız. Dışarda yaptırın kasko da fiyat vb. çıkmasın ilerde aracı daha kolay satarsınız
0
HellKeePer
(10.01.25)
(14)

40 yıldır hiç boza içmedim.

msb
inanılır gibi değil belki :)Ama denk gelmedi.Küçükken hep sesini duyardım "vefaa boooooozaaaa" diye.Şimdi yeni taşındığım mahallede de duyuyorum akşam 21.00'den sonra.Bu nasıl bir içecek, ve neden geceleri satılıyor, seksüel bir şeyler falan mı var bilmediğim? :)Sokakta sütçü bile kalmadı bozacılar
inanılır gibi değil belki :)

Ama denk gelmedi.

Küçükken hep sesini duyardım "vefaa boooooozaaaa" diye.

Şimdi yeni taşındığım mahallede de duyuyorum akşam 21.00'den sonra.

Bu nasıl bir içecek, ve neden geceleri satılıyor, seksüel bir şeyler falan mı var bilmediğim? :)

Sokakta sütçü bile kalmadı bozacılar ölmedi, nasıl bir içecek bu ki geneli orta yaş altı bir semtte bile satıyor.

Hayret bir şey bence.

Ramazan davulcusu bir bu iki.
0
msb
(09.01.25)
İçinde eser miktarda alkol olurmuş eskiden. Osmanlı'da cakirkeyf olmak için bardak bardak boza içildiğini duymuştum. Şimdinin bozasi neye benziyordur bilmem, hiç içesim gelmedi. Ne tam tatlı ne tam ekşi, lezzetsiz bir şey gibi geliyor bana.
0
sekizdokuzon
(09.01.25)
Ben de hayatımda hiç içmedim
0
respect
(09.01.25)
Yanıtlar için çok teşekkürler ama cidden bu içecek neden ölmedi ve akşamın körü birileri "bozaaa" diye bağırıp bunu satıyor.

Bana bunu açıklayacak bir boza müptelası lazım sanırım, "annlayamazsın" diyecek :)
0
🌸msb
(09.01.25)
O bozacılar birer hayalet, hortlak oldukları da söylenir, sence de hiç kaybolmamaları tuhaf değil mi.... daha fazla açıklayamam

Eğer çocukluktan alışmadıysan sevebileceğin bir tat değil, ekşi buruk bir tat fakat içimi kolay olsun diye artık şeker basıyorlar, aşure gibi tatlı ve yoğun bir içeceğe dönüşüyor

Hatta ekşiduyuruya tekrar gelsem alacağım bir nick olabilir "hayalet bozacı"
0
grimavi
(09.01.25)
Ben çok severim, mahalleden geçen amcadan da alıyorum arada. Eğer İstanbul'daysanız Vefa Bozacısı'na gitmenizi öneririm, çok nostaljik bir yer. Ben ekşi sevdiğim için marketten alırken Balaban'ı tercih ediyorum ama Vefa'nın mekanı hoş dediğim gibi.

Boza iç ısıttığı için kış geceleri satılır diye bilirim (soğukta daha zor bozulduğu için geleneksel olarak kışlık bir içecektir). Neden bitmedi sokakta satılması bilmiyorum, belki benim gibi mahalledeki amcayı desteklemek isteyen romantikler ayakta tutuyordur :)

Bu arada Orhan Pamuk'un Kafamda Bir Tuhaflık kitabını öneririm okumadıysanız, bozayla doğrudan ilgili olmasa da bir bozacı üzerinden anlatılan bir hikaye.
0
fotrsapka
(09.01.25)
Çocukken sokak bozacısından bir defa almıştık, güzeldi. Sonra markettekileri denedim hep yılda bir, kıvamları da tatları da kötüydü. Akhisardaki meşhur bozacıya bakıyorum yine akışkan bi kıvam gözüküyor videolardan markettekiler muhallebi gibi hep. Düzgün bir yer bulmaya özen gösterin deneyecekseniz.
0
hedep
(09.01.25)
boza, salep, root beer, eggnog falan bunlarin alayi ya hastasi olacagin ya da nefret edecegin seyler. ortasi yok.
0
cooperr
(09.01.25)
ben severim.

sahlep ve boza kış içeçekleri. zaten yazın bulunmuyor istesen de.

boza'yı seveni var sevmeyeni var. içeni var yiyeni var.

genelde bardağa koyulur, üstüne biraz tarçın eklenir ve kaşıkla yenir. puding gibi bir kıvamda. içilebilir de istenirse ama kaşıkla yemek daha kolay.
içine leblebi de atılabilir. öyle de seviliyor.

buğday, darı gibi ürünlerden yapılıyor. sıvı ekmek gibi.

istanbul'da vefa bozacısı çok methedilir ama ben pek beğenmiyorum. gerçi yıllar yıllar önce bir kez gitmiştim ama bir esprisini görmedim.

balaban boza'yı severim ben migroslarda var. bugünlerde yüz küsür lira şişesi.
onlar güzel oluyor.

tarifi mi değişti nedir, iki sene önce daha lezzetliydi ama.

seksüel bi şeyi falan yok.
dediğiniz gibi, biraz ramazan davulculuğu gibi, ölmeye yüz tutan nostaljik bi şey.

şişelenmiş bozalar varken sokaktan almadım pek. ama sokakta satılanlar daha tazedir sanırım. bir kez almıştım sırf gelenek ölmesin diye. ama kaç yıldır alanı edeni görmedim.
0
biseysorcaktim
(10.01.25)
bayyyılıyorum. hiç de öyle çocukken içtiğim bi şey değildi. emzirirken süt arttırıyormuş diye başladım ve tiryakisi oldum.
0
deartheodosia
(10.01.25)
Eskişehir çocuğu olarak bozayı severim. Karakedi olursa tadından yenmez tabii
0
glamdr1ng
(10.01.25)
Socak bir içecek olmadığını bilmende fayda var. Vefa bozacısına git hem karşısında zeyrek var orayı hem de vefa bölgesini gezersin. Az kalmış tarihi yerlerden
0
hebanon
(10.01.25)
Marketten alırsaniz vefa bozacisi alın ve yemeden önce kuvvetlice 1-2 dakika calkalayin.

Bol tarçınla güzel olur, üstüne leblebi de ilave edebilirsiniz:)

1. Tercih tabii ki bizzat vefa bozacisina gidip yerinde yemek.
0
makbur
(10.01.25)
boza da ayran gibi normal bir içecek. neden bitsin.

Bim'deki agah boza, Bursa'nın meşhur bozacısı ömür boza tarafından yapılıyor ve eğer yeni gelmişse alıp zevkle içebilirsiniz. Fakat 4-5 gün rafta beklediyse suyu çekiliyor ve puding gibi katılaşıyor. Reyonda şişeyi ters çevirin katılaşıp katılaşmadığı belli olur.
0
durbidakka
(10.01.25)
30 35 yıl ağzına sürmemiş biri olarak içtikten sonra müdavimi oldum haftada bir şişe içerim. Ama vefa pahalı. Ulaşılabilir ve ucuz olduğu için bimden alıyordum.
0
cakmayazar
(10.01.25)
(13)

Dating uygulamalarında sohbeti baltalayan hareketler

sekizdokuzon
Ben başlayayım; hemen bir şeyler içme teklifi etme, fotoğraf atma, fotoğraf isteme. Sizi sohbetten soğutan şeyler neler oluyor bu uygulamalarda?Teşekkürler.
Ben başlayayım; hemen bir şeyler içme teklifi etme, fotoğraf atma, fotoğraf isteme. Sizi sohbetten soğutan şeyler neler oluyor bu uygulamalarda?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(08.01.25)
Hem kadın hem erkeklerin profillerinin yazı olarak bomboş bırakılması, yabancıları bu açıdan başarılı buluyorum, ne seviyorlar ne ile uğraşıyorlar detaylı yazıyorlar, uyuşursan çok güzel muhabbet dönüyor, türkler çok ketum kendini tanıma konusunda
0
grimavi
(08.01.25)
tek taraflı muhabbet. bir de kanca atmak gibi bir şey var. sohbeti bitirmiyor ama doğru düzgün yazmıyor da, bitirmeye çalışırsan yazıyor bazıları. attention tabii.
0
gabe h coud
(08.01.25)
bence yukardakiler yine anlasilir seyler nispeten ama bir konuda sohbet ettiginizi dusunuyorsunuz ortak bir ilgi alani vs, heyecanla 3-4 cumle bir sey yaziyorsunuz karsi taraf tek kelimelik cevap veriyor, bu cevap hahaha, evet, bence de, :) olabilir onemli degil. sizdeki coskuya karsilik bulamamak deli ediyor beni.
0
bay b
(08.01.25)
Türk kızlarının daha adamakıllı tanışılmadan konuyu direkt maddiyata getirip arka arkaya soru sorması. Karşı tarafın yolunacak kaz aradığını hissedince insan haliyle soğuyor. Fransa'da göçmen diye küçümsediğiniz Faslı, Tunuslu hatunlar bile yapmıyor bunu.
0
sir william jones
(08.01.25)
@sir: cidden merak için soruyorum: araban var mı gibi sorular mı? Ya da maaşını mı tahmin etmeye çalışıyorlar? Sana inanmadığımdan değil, meraktan soruyorum.
0
🌸sekizdokuzon
(08.01.25)
sir +1
bay b +1
gabe +1
grimavi +1
Aynı coşkuyla cevap alamamak, konuyu devam ettirmemek çünkü arka planda başka biri veya bir şeyle uğraşılması.
0
Shepard
(08.01.25)
Araba sorulması klasik oldu. Sizin işte çok para kazanılıyormuş diye duydum şeklinde olta atmayı da anlar olduk. Ama artık oturduğumuz evin muhitini ve manzarasını soruyorlar, gidilecek mekanı bile en lüksünden kendileri seçiyor. En çok tercih ettiğin giyim markası hangisi, ben erkekte en çok LV seviyorum diyen kezbanlar gördüm.
0
sir william jones
(08.01.25)
Beni soğutan; imla hatası.
Karşı tarafı soğutan; düzgün yazacağım diye çok resmi kalmam.
Biraz da rahat olmak lazım sanki ama işte olamıyorum.
0
mutekebbir
(08.01.25)
kullanmadım hiç, yanıtları da okumadım ama zenginmiş göstermeye çalışmak ve teşhircilik (erkeklerde kas gösterisi).
0
deartheodosia
(08.01.25)
ben erkeklerde en çok lv seviyorum mu hahahahaahahshdjdkdj. hediye al o zaman erkeğine, varoşluk işte; kadın/erkek bu tarz hareketler çok rezil.
0
deartheodosia
(08.01.25)
Sanal alem cok sikinti kardes insanlarin once durust olmasi lazim yada en basiti yukarda bi arkadasin dedigi gibi profilinde ne sever ne sevmez biraz bilgi vermesi gerek
0
Zetnikov
(08.01.25)
Önce iş, sonra gelirin ne kadar olduğunu ölçmeye yarayan sorular. Paran var mı?? çok mu?? gibi direten çılgınsı kadın soruları
0
wd40
(08.01.25)
"ortak zevkler hobiler" denmis de o anca batida is görür. TR'de hepsi beyhude, kiz senin tipinden ve mesleginden hoslanmadiysa hangi gruplari dinleyip evde kaç saksi çiçegin oldugunla ilgilenmez bile.
0
feastofthedamned
(08.01.25)
(6)

soyguncu gsm şirketleri

OgutucuRecep
türk telekom kullanıyorum adamlar 570 tl istiyor.hattımı nereye taşısam? vodafone olmaz. turkcell harici bimcell ya da farklı hat kullanıp memnun olan var mı?
türk telekom kullanıyorum adamlar 570 tl istiyor.
hattımı nereye taşısam? vodafone olmaz. turkcell harici bimcell ya da farklı hat kullanıp memnun olan var mı?
0
OgutucuRecep
(07.01.25)
Bulunduğun yerlerdeki çekim gücü önemli. 'Balkona çıkmadan çekmiyor.' konumuna düşmemek için öncelikle komşulardan ve iş arkadaşlarından görüş almalısın.
0
Mirket
(07.01.25)
tukcell 500 civarı paketim var her ay 1000li bir şeyler geliyor. vodafone evde çekmiyordu. diğerlerini denemedim.
0
deartheodosia
(07.01.25)
telekom çekiyorsa bimcell de çeker.
bimcelle geçebilirsin
0
jelly bear
(07.01.25)
aralık ayında tüm operatörler güzel kampanyalar yaptılar ben dahil çevremdeki bir çok kişi hattını taşıdı. bundan sonra o fiyatlar zor bulunur.
0
my fault
(07.01.25)
Türk Telekom dan memnun isen;
Bimcell
PTTCell
Teknocell
aynı altyapıyı kullanıyor onlara geçebilirsin.

Turkcellde uygun fiyat bulman zor gibi şu an.
Aralıkta iyi fiyatlar vardı
0
top_secret
(07.01.25)
Farkındalıklarımızın biraz daha artması için :

www.eksiduyuru.com
0
diyecevaplandı
(07.01.25)
(22)

Kaçıncı birliktelikten sonra çocuk oldu?

tahirkemalbozoglu
Genelde ilk birkaç denemede karavana olduğu söyleniyor. Sb
Genelde ilk birkaç denemede karavana olduğu söyleniyor. Sb
0
tahirkemalbozoglu
(06.01.25)
Nokta atisi yapabilmek için yumurtlama zamanlarini seçmelisin.
0
feastofthedamned
(06.01.25)
Daha önce cocuk olmadiysa bunu bilemezsin. Belki hic olmayacak?

Bildigim 2 tane ilk denemede.
Bir arkadas 1 yilda falan ama onun polikistik overi vardi.
Deneyip deneyip olmayanlar ama söylemek istemeyenler de vardir kesin.
0
sonsuz
(06.01.25)
@sanem, kac yasindasin ayiptir sormasi?
0
sonsuz
(06.01.25)
Biz 33 uz. Geç kaldığımız söyleniyor ve yavaş yavaş korku duymaya başladık, ilk denemerdeyiz.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(06.01.25)
Abi 33 yaş geç diyen kimse biraz okusun, araştırsın Allah aşkına ya. Geç değil abi 33 falan. Google yaparsan zamanlaması, sperm kalitesini artırmak için yapılması gerekenler falan bulursun.

Yaptığınız stres bile etkiler. Fransa'da etrafımda bir sürü çocuğu 35+ yapanlar var, kimse de "35 geç kalmış" demiyor. Türkiye'nin baskısı biraz o. Kulak asmayın, 33 güzel yaş.

Baktınız her şeyi yaptiniz, olmuyor. O zaman bir sperm kalitesi vs baktırirsin.
0
logisticsmanager
(06.01.25)
2-3 ay tavsan modu on olarak calismak gerekebiliyor.
bir de erkekler bir ise yaramiyor derler :)
33 gec falan degil..
0
cooperr
(06.01.25)
Ben 23’te evlenmiştim, 29’da tüp bebek ile oldu.
0
deartheodosia
(06.01.25)
Geç veya erken derdine düşmeyin. Tıbben '6 ay korunmasız ilişkiye rağmen' gebelik olmuyorsa kısırlık düşünülmeye başlanır.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(06.01.25)
bir kadının hamile kalma günü ayda 4 gündür.

boşalma sonrasında kadın bir süre yatar konumda kalsın. kalkmasın. bu çok klasik bir yöntemdir.

ovülasyonu takip eden uygulamaları kullanmıyorsanız tavsiye.

ek olarak sperm sayı ve kalitesi artırıcı ile kadının folik asit oranının yükseltilmesi için bitkisel yardımcılar araştırabilirsiniz.

Allah'ın adını veriyorum, yok bilimsel yok tıbbi vs gelmeyin. ilaçlar zaten bitkileri temele alarak üretiliyordu ve şu an sadece semptom tedavisinde kullanılıyor.
farma lobisi bir gerçek.
neyse.

para varsa bol bol istiridye, mavi yengeç, mavi midye vs yiyebileceğiniz bir boracay tatili tavsiye ediyorum.


ek:
sevişme amacınız yavrulama olmasın. o biraz hedef şaşırtır. amaç o olsa da bunu hedef yapmayın yani.
0
mathilda.may
(06.01.25)
olayı akışına bırakmazsanız inadına olmaz.
normal korunmasız o meseleyi "gerçekten" hiç düşünmeden devam etmeniz lazım.
insan psikolojisi biyolojiyi çok etkiliyor.

tabi şu var; yumurtlama dönemleri daha aktif olmaya bakın, genellikle adetin 10-14. günleri.
mesela adete yakınken yaptıklarınız bir işe yaramaz.
0
nuisance2
(06.01.25)
Tek attik ;)

Modern tıbba laf edenleri ömür boyu modern tıp hizmetinden mahrum bırakma sisteminin de gelmesi lazim
0
abuzer
(06.01.25)
@ Abuzer, sen her alanda müstesnasin hustad.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(06.01.25)
yaş konusunda erken veya geç diye bir şey yok arkadaşlar. Her bünye farklı. Kimi için 25 geç, kimi için 45 erkendir. Panik yapmayın.

Döllenme olasılığını arttırmak için teknik takip ve araçlar var, onları önermişler. Bunları deneyebilirsiniz.

Bunun dışında isterseniz sperm sayımı, sperm kalitesi incelemesi, yumurta kalitesi incelemesi gibi tıbbi araştırmalar da yaptırabilir, doktorlardan tavsiye alabilirsiniz.

Bir arkadaşımın yaptığı model de şu, bir yıl boyunca kadın hemen hemen her ay yumurtlama döneminde, yumurtasını aldırıp, dondurdu. Erkek de toplamda 5-10 kere falan sperm verdi ve dondurdu. Sonra laboratuvarda bunların her birinin kalitesini incelediler. En kaliteli yumurtayı ve en kaliteli spermi seçip, onları tüp bebek yöntemiyle rahme yerleştirdiler. Sonuçta da güzel ve sağlıklı bir çocukları oldu. Ama tabi zenginlerdi toplamda 15.000 dolar falan harcamışlardı sırf bu işe.

Hatta bence döllenme öncesinde doktora gidip, biyolojik durumlarınızı incelettirmek daha da faydalı olabilir. Alkol, sigara kalıntısı, kanserli hücre olasılığı, kalıtsal hastalıklar, bulaşıcı hastalıklar... gibi bir çok olasılığa karşı ortada çocuk yokken hazırlık yapmak veya önlem almak belki de çocuğunuzun hayatını kurtarır.
0
sinematematikci
(07.01.25)
33 yasinda gec kaldiginizi söyleyen sersemlerden uzak durarak stres faktörünü azaltmaniz gebe kalmak icin cok faydali olacaktir.
denemeye basladiginizi kimseyle paylasmayin. insanlar asiri hadsiz. sorularla sikbogaz edilmeye, iyice üstünüzde stres faktörü olusturulmasina ihtiyaciniz yok.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.01.25)
çevremdeki çoğu kişi ben dahil 2-3 ay zamanları takip ederek çocuk sahibi oldu.

Zamanında sevgilimiz hamile kalacak diye kafayı yiyorduk, meğer zor olan şey hamile kalmasıymış.
0
kimlanbu
(07.01.25)
ilk denemede de olabilir, 1 yıl sonra da olabilir. erken yaşlarda bir yıldan önce araştırmaya bile gerek görmüyor sanırım doktorlar. çünkü sebepsiz de olabiliyor. ama 33 yaş için o kadar beklenmez. ben olsam 6 ay sonra doktorun kapısını çalmıştım. 33 geç bi yaş değil ama erken de değil.
0
elorelia
(07.01.25)
bu o kadar nasip işi ki yani matematiği filan yok bence. boşuna kendinizi strese sokmayın olacağı varsa olur zaten.

32 yaşındayım, tek yumurtalığım yok, diğerinde de kist vardı. gittiğim her doktor çocuğun olmaz böyle tüp bebek şart diyordu. amh düşüktü. hormonlar kötüydü. yumurtlama günü haricinde bir günde, doğum kontrol hapına rağmen bebişim oldu.
bebeğimin gelesi vardı geldi, allah isteyen herkese versin inşallah.

o yüzden bir şeyleri eksik mi yapıyoruz stresine giren herkese bunu diyorum tamamen salın yani olacağı varsa böyle de oluyor.
0
yenibirgüzelnick
(07.01.25)
33 yaş artık "gecikmeye başladın" yaşı bence. işi sıkı tutmakta fayda var. 3 denemede çocuk olmadıysa sıkıntı var demektir. en yakın laboratuvara sperm testine gidersin. değerlerine göre hareket edersin.

eksisozluk.com

direkt bu yazımı oku hatta.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(07.01.25)
ya ek yapmak istiyorum, bizde başka durumlarda sıkıntı vardı; doktor takibinde elverişli günleri söylerdim, bugün annemde konuşkan değildin diyerek cezalandırırdı falan. yani olmuyor gibi bir durum yoktu.
0
deartheodosia
(07.01.25)
periyod takibi yapmadan 6 ay falan oldu, daha fazla hatta.
0
kondansator
(07.01.25)
Biz akışına bıraktık 4 ay içinde oldu yaşlar 35 idi.

Ablamlar yillarca denedi, 9 kez tüp bebek denediler, alternatif tedavilere gittiler neredeyse denemedikleri şey kalmadı sonra İngiltere'ye taşındılar 2 ay içinde oldu, yaşı 40 bu arada. Kafa rahatlığı çok önemli.
0
mirty
(07.01.25)
1

sigara içenlerin işi zor.
0
jamswety
(07.01.25)
(17)

arkadaşlık sorusu (kim haklı?)

deartheodosia
bi arkadaşım var, liseden beri tanıyoruz birbirimizi. iyi biri ama aşşşırı kaprisli bana göre (anlatacağım). aralık ayında yurtdışına gitmek istiyordu, benim de o şehirde bulunmam gerekiyordu ama gezi amaçlı değil, gezmeye de isteğim yoktu açıkçası. bir de 23 aralık’ta bir seyahat yapmıştık, burnumd
bi arkadaşım var, liseden beri tanıyoruz birbirimizi. iyi biri ama aşşşırı kaprisli bana göre (anlatacağım). aralık ayında yurtdışına gitmek istiyordu, benim de o şehirde bulunmam gerekiyordu ama gezi amaçlı değil, gezmeye de isteğim yoktu açıkçası. bir de 23 aralık’ta bir seyahat yapmıştık, burnumdan getirmişti. en son ist havaalanında ben duty free’ye girince “herkes senin gibi değil, bazılarımız yarın işe gitmek zorunda, vakit kaybedemem burada” demişti sonra ben onu yarım saat abilerine puro baktığı için beklemek zorunda kalmıştım.

bu aralık ayındaki gezi için de “ben x havayoluyla business uçarım sadece”, “ben çalışıyorum, bu tarihler uygun bana” gibi emrivaki yaptığı için bana uygun olmadığını söyledikten sonra trip aşamasına geçtiği için ghostladım. haftalardır da sessiz, kesin aşırı hatalı olduğumu düşünüyor ve ondan özür dilememi bekliyor (asla öyle bir şey olmayacak). ki aralık ayında ameliyat oldum, çok ağrım falan vardı, üstelik çocuğumun da babasında olacağı tarihleri ayarlamam gerekiyordu ama bana hep şımarıkmışım muamelesi yapıyor, çıldırıyorum. yanıt verince de aramızda uzun sessizlikler oluyor.

gidilen yerlerde de “ben yürümem, taksi bul bana” gibi bana göre salak salak şeyler söylüyor (kendine taksi kendin bul di mi). ben ucuz havayoluyla uçarım hatta ne kadar ucuz, o kadar iyi (“business” karşılayacak imkanım da var). restoranda yemek yediğimizde bitiremediklerimi paket istediğim için bir defasında tartışmıştık, “paket istemek de ne biliyim yanii” yapıyordu.

şu an şu aşamada kim napıyorsa yapsın, asla tahammül edemeyeceğim diye düşünüyorum. annem trip yapar, arkadaşlarım trip yapar, şu trip yapar bu yapar bi …. gidin yani artık. aralık ayında da o şehre gittim bu arada, aşırı sessiz. ayrıca hayatımda onun x10 katı iş yaptığımı düşünüyorum, her şeyimi kendim hallederim, ameliyatıma bile tek başıma girdim ve 2 gün hastaned tek yattım, prenses asla değilim ama bana her şeyde bir şey iliştiriyor bu arkadaşım -ya da bana öyle geliyor?

yorumlarınız ne? 15 yıllık bi arkadaşlık bitti sanırım, hiç konuşup anlaşmaya bile enerjim yok. hatta öfkeliyim ve bu nedenle görüş almak istiyorum.
0
deartheodosia
(06.01.25)
23 aralık: aralık 2023
0
🌸deartheodosia
(06.01.25)
hayatlariniz ayrilmis gibi görünüyor evet.

ama sende de hata var.
"benim de o şehirde bulunmam gerekiyordu ama gezi amaçlı değil, gezmeye de isteğim yoktu açıkçası. "

bunu net bir sekilde ifade etmeyip, istemedigin halde gidince senin enerjin de muhtesem olmamistir büyük ihtimalle. bu konuda ona haksizlik etmis oluyorsun. gitmek istemiyorsan bastan söylersin, ben is icin gidiyorum orayi da göresim yok beni düsünmeden program yap demek daha kolay aslinda.
0
sonsuz
(06.01.25)
@sonsuz, söyledim aslında bunu.
0
🌸deartheodosia
(06.01.25)
ayril coco. boyle biriyle vakit gecirmem icin bana cok fazla faydasinin olmasi lazim. sizde oyle bir sey yok sanirim.
0
hot potato
(06.01.25)
bir de kim hakli haksiz diye düsünmek dogru degil pek. herkes kendine göre haklidir. önemli olan ortak bir noktada bulusmak.

senin arkadasin kafasi tam sark kafasi. kalan yemek cöpe gitsin, ne yani ihtiyacimiz mi var falan tam yeni para görmüs arap, türklerde olan bir sey.
sen de yaninda bisiklete binen avrupali ceosun.

ortak noktada bulusmaniz bana göre mümkün görünmüyor. cünkü ikiniz de birbirinize uyuz oluyorsunuz.
0
sonsuz
(06.01.25)
Bazı arkadaş ilişkileri arkadaş ilişkisi gibi değil, evlilik ilişkisi gibi. Ama sıradan evlilik ilişkisi gibi de değil, bitmesi gereken evlilik ilişkisi gibi. x2 anlamsız yani.

Sizin arkadaşınızla ilişkiniz de artık bitmesi gereken bir evlilik ilişkisi gibi geldi bana. Nasıl daha iyi anlatırım bilemedim.
0
akhenaten
(06.01.25)
@hot potato, arkadaş olarak seviyorum, birlikte gülüp eğleniriz, birbirimize de destek oluruz birçok şeyde ama yıllar geçtikçe bu tür konularda daha katlanılmaz olmaya başladı. yazmadığım bir sürü şey var tabii ama kilit nokta arkadaşım olarak seviyor olmam. kötü niyetli olduğunu da düşünmüyorum ama çok kaprisli. düşünmek bile bunalttı şu an.
0
🌸deartheodosia
(06.01.25)
böyle bi insanla değil gezi arkadaşlık yapılmaz direkt. çıkar hayatından.
0
jelly bear
(06.01.25)
Bazen ilişkilerin ömrü doluyor, inceldiği yerden kopsun diye bırakmak daha iyi gelebiliyor.

Bazen biraz uzaklaşıp nefes alıp geri dönmek iyi olabiliyor.

Ya da bu kadar yakın ve eski arkadaşsa, o öfke yatıştıktan sonra, "bizden seyahat arkadaşı olmuyor, zorlayıp aramızı bozmayalım" diye konuşmak mümkündür belki, ikiniz de açık yürekli olabilirseniz belki kızarsınız, ağlarsınız ama ortayı bulursunuz.

Hangi yolu seçeceğinizi en iyi siz bilirsiniz, burada bu kadar insan tek olaya tek taraftan bakıp yorum yapıyoruz. Ben olsam sanırım önce öfkemin yatışmasını beklerim, sonrasında daha mesafeli kalırım, gidişata göre samimiyet geri döner ya da dönmez. Ama bir daha asla bu arkadaşla seyahate çıkmam. :)
0
kobuzchu kiz
(06.01.25)
kotu insanlara.karsi.nazik olmak.gibi.bir.zorunlulugumuz yok.
0
deckard
(06.01.25)
Serin hikaye
0
Zetnikov
(06.01.25)
Bu hayatta senden daha kıymetli kimse yok.
0
duptıs
(06.01.25)
Cok bile dayanmissiniz, arkadasliginizi bitirin direkt. Kendine kendi gibi birini bulsun
0
matilda
(06.01.25)
Bu arkadaşlık değil affedersiniz dingillik!.. Bu kişi size bir nebze saygı duymuyor emin olun
0
saaman
(07.01.25)
Her arkadas iyi seyahat arkadasi olacak diye bir kural yok.Ben de seyahatte sizin kafadayim ve seyahatte business/taksi muhabbeti ile beni darlayan birini asla cekemem.
Muhabbetinize devam edin ama asla beraber seyahat plani yapmayin.Ben olsam oyle yapardim
0
turkuaz
(07.01.25)
Aekadaşlığınızı bitirmeniz için yeterli neden olmasa da sizin açınızdan bu kişinin seyahat edilmemesi gereken biri olduğu aşikar. Birlikte kahve içmekye bir mekana gitmekten ötesini yapmanız gereksiz gerginliğe neden olabilir.
0
10551037
(07.01.25)
Çoktan yol vermiştim.
0
kumandanim
(07.01.25)
(28)

Sevgiliden şöyle bir mesajla ayrılmak

potasyum bebek
Mesajı yorumlayalım, üzerine konuşalım.Kişi derdini gayet net ifade etmiş mi, yoksa "Ne saçmalıyor bu?"luk bir mesaj mı?Gerçekten ben değil, bir arkadaşım. :d"Karanlık cisimler ışığı absorbe ettikleri için, ışıma yapmadıkları için siyah ya da karanlık olarak adlandırılıyor. Gökkuşağına ulaşabilmek i
Mesajı yorumlayalım, üzerine konuşalım.

Kişi derdini gayet net ifade etmiş mi, yoksa "Ne saçmalıyor bu?"luk bir mesaj mı?

Gerçekten ben değil, bir arkadaşım. :d

"Karanlık cisimler ışığı absorbe ettikleri için, ışıma yapmadıkları için siyah ya da karanlık olarak adlandırılıyor. Gökkuşağına ulaşabilmek için bir ışığın kendi yoğunlunda bir cisimle kırılması ve renk portföyüne ayrılması gerekiyor. Demem o ki ilerleme mevcut oldukça karanlıklar aydınlığa çıkıyor ya da belki aydınlıklar sönebiliyor. Bu yüzden ilerlemem lazım. Hoşça kal."
0
potasyum bebek
(06.01.25)
ghostlasa daha iyiymis. millet ne yasiyor ya.

ghostlanmayi aratan bir mesaj.
0
sonsuz
(06.01.25)
Allahım yarabbim gördüğüm en kötü ayrılık mesajı. Ben ki kendini ifade eden, duygusal mesajlara önem veren biriyim... Daha saçma bir mesaj görmedim. Yani “arkadaşının” böyle minicik kendine saygısı varsa, şöyle bir mesaj atmayı düşündüğü için kendinden utansın. Yani mesaj o kadar kötü ki, ne kadar kötü olduğunu yeterince ifade edebildiğimden şüpheliyim.
0
irene
(06.01.25)
of bu da ne kafa açıyor ya neyse ki ayrıldık da bitti güle güle trt 2 gibi kadın
0
Hallegadola
(06.01.25)
Eğer bir kişi bunu yazıp senden ayrıldı ise, şükretmelisin.
0
sorularimicinfeykhesap
(06.01.25)
Arkadaşım dün gece bu mesajı alan taraf. Şükür namazı kılacakmış. :)
0
🌸potasyum bebek
(06.01.25)
yazmış tamam ama sor bi niye yazmış :) ilk yazdığı ile devamı tutarlı değil. karanlık cisimler ışığı absorbe etmiyorlar, bunun ilerlemekle ne alakası var.

ilerleme mevcut oldukça nedir, "mevcut" kelimesi anlatım bozukluğu. ilerledikçe karanlıklar aydınlığa çıkıyor, tüm yazıdaki en saçma ifade bu. sonra da bu yüzden ilerlemem lazım demiş, ışığı absorbe mi ediyorsun ilerleyince? olmamış. 1 verdim.
0
gabe h coud
(06.01.25)
Bu mesajı yazan kadın mı erkek mi?
0
irene
(06.01.25)
ben lgbt bireyim mi demek istemiş acaba inceden :)
0
denizmaniaherif
(06.01.25)
Mesajı yazan, erkek. Mühendis olduğu için sayısalcı kafası herhalde, Türkçeden de bihaber olarak yorumladım.
0
🌸potasyum bebek
(06.01.25)
Offf okurken yüzüm buruştu, benim buna cevabım "ne anlatıyon birader tamam hadi ayrıl ulan 2 kelimelik şeyi dandanakan destanı olarak yazmışsın " olurdu.

Ne insanlar var vallaha. Arkadaşın çok şanslı.
0
logisticsmanager
(06.01.25)
yargıdan kaçarım ancak bu manyakça olmuş.

kopyalayıp taslaklara kaydedeyim. geri dönmesinden ürktüğüm ekslerime yazarım asejrkejre
0
mathilda.may
(06.01.25)
Şahıs bu mesajı yazacak kafaya anlık ulaşmış olamaz.

Arkadaşın böyle bir elemanda bir şeyler bulup 'ayrılık' lafı edilecek kıvama kadar ilerleyebildiyse bence sen arkadaşınla arkadaşlığını bir sorgula.

Düşünsene. Bu mesajı yazan biri hakkında 'Ama çok normal biri gibi görünüyordu.' diyen birine kim inanır? terkedilene kadar da durumun farkında olmayan birine kim itibar eder?
0
Mirket
(06.01.25)
Ay çok güldüm Allah affetsin. Arkadaşın bir çocuk sevindirsin bundan kurtulduğu için. Eğer 16 yaşında filan değilse bu kişi (ki o yaştaki bile yapmaz bunu da neyse) karşısındakinin aklıyla dalga geçiyor demektir ya da salaktır. Ikisinden biri.
0
old possum
(06.01.25)
Umarım bundan sonra hayatına girenler de aynı bu kafayla ilerlerler desin uzatmasın mal mk
0
ananiyimioguz
(06.01.25)
Ne diyo ya bu.
0
grimavi
(06.01.25)
Ben okurken çok utandım valla ne yalan söyleyeyim :D Birisi benden böyle ayrılsa kolay atlatırdım, o açıdan olumlu.
0
akhenaten
(06.01.25)
Şu mesajı okuduktan sonra insan sadece karşı taraf için üzülür. Ayrılık falan umrunda olmaz sdfgsdf

Ghostlasa bu kadar konuşulmazdı ama. Şu "şey" bizim arkadaş grubundan birine atılsa sağlam dalga geçilir yüzyılın geyiği olurdu
0
kullanicadi
(06.01.25)
komik :) yani rezil ayrılık mesajları içinde utanılacak ya da kaçılacak, şükredilecek bir durum görmedim ben, çocuksu kalmış. alay ediyor da olabilir.
0
deartheodosia
(06.01.25)
cevap olarak ya bi git çay koy derim, hatta görüldü atarım.
0
kimlanbu
(06.01.25)
Türkçesi kötü ama bence temel fizik bilgisinde de sıkıntı var.

"Ulan ne mesaj yazdım be" diye düşünüyodur şimdi o daha da komik ahdhsh
0
nundu
(06.01.25)
Bence bu duyuruyu silmeyin, arada birileri "birini kırmadan ondan nasıl ayrılırım" falan diye sorunca bunu yollarız.
0
akhenaten
(06.01.25)
sen yanmazsan ben yanmazsam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.. şeklinde bitecek sandım. Ayrılık mesajı çıktı.
0
Kahvedesu
(06.01.25)
Baya kötü ya. Karşı taraf kolay atlatır +1
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(06.01.25)
yazın bence.

karşı taraf kolay atlatır +1
0
yenibirgüzelnick
(07.01.25)
Ayrılınan kişi yatsın kalksın dua etsin bence
0
mirty
(07.01.25)
"Işığımı söndürüyordun" demek istemiş, ama düzgün anlatamamış. Şükür namazı iyi fikir.
0
SiyamkedisiZorro
(07.01.25)
Konu erkek gömmece olunca elinde tuzlukla gelmiş bazıları. Adam kendince meramını anlatmaya çalışmış. Ha saçma mı bence de saçma. Ama ülkedeki kezbanların ayrılık triplerini bilmesek elitliklerine belki inanırız.
0
sir william jones
(08.01.25)
Hayatımda gördüğüm en bilim gibi başlayıp öyle devam etmeyen cümle. Sonu da hoşça kal... alakaya çay demleyelim.

Çok kötü çok.
0
loch ness
(09.01.25)
(6)

ikametgah taşımak istediğimde hata veriyor?

deartheodosia
“Seçilen bagimsiz bölümün nitelikleri beyan yapilmasina uygun olmadigindan isleminiz gerçeklestirilememistir. Tescil isleminin gerçeklesmesi için adreste ikamet ettiginizi gösterir adiniza düzenlenmis(fatura vb.) belge ile ilçe nüfus müdürlügüne basvurmaniz gerekmektedir.”ikametgahımın olmadığı yerd
“Seçilen bagimsiz bölümün nitelikleri beyan yapilmasina uygun olmadigindan isleminiz gerçeklestirilememistir. Tescil isleminin gerçeklesmesi için adreste ikamet ettiginizi gösterir adiniza düzenlenmis(fatura vb.) belge ile ilçe nüfus müdürlügüne basvurmaniz gerekmektedir.”

ikametgahımın olmadığı yerden (elektrik ve su zaten yok) nasıl fatura alıp da beyanda bulunacağım? bunun kısa yolu nedir??
0
deartheodosia
(06.01.25)
Tapu ya da kira sözleşmesi ile nüfus müdürlüğünden
0
respect
(06.01.25)
Evde ikameti olan birisiyle gitmeniz lazım, yoksa bu kontrol olmasaydı örneğin benim evimde de kendinizi gösterebilirdiniz.

Aynı zamanda ikamet sadece aynı il içinde online değiştirilebilir, onun dışında nüfus müdürlüğüne gitmek gerekiyor.
0
kimlanbu
(06.01.25)
Nufusa gideceksiniz ancak sadece kira sozlesmesi ile ikamet olmaz. Kanitlayici belge istiyorlar ki bu da fatura.

elektrik-su-dogalgaz-internet faturasi olabilir. Eger henuz hic fatura yoksa abonelik sozlesmesi de olur. yani ilk abonelik yapilinca size verilen evraktan bahsediyorum.

Bir de randevu almadan gitmeyin.

Ya da evde ikamet eden kisiyi taniyorsaniz beraber gideceksiniz. bu durumda her ikinizi de kimlikle gitseniz yeter.
0
nuevo
(06.01.25)
kira kontratı bu konuda yeterli değil mi? orada biri yaşıyor görünüyorsa yeterli olmayabilir.

ben de benzer bir problem yaşamıştım. elektrik, doğalgaz, su aboneliğim yoktu ya da benim üzerime değildi. internet faturası götürmüştüm. elektronik fatura geldiği için kabul etmek istememişlerdi. telefon bayisine gidip kontratı onlara kaşeleterek bu işlemi yapabilmiştim.

bankadan gelen kredi kartı, bahsettiğim gibi başka bir fatura varsa kabul ettirebilirsiniz.
0
biseysorcaktim
(06.01.25)
evde yaşayan biri varsa mesela ev arkadaşınızsa, edevlet üzerinden adres beyanı için muvafakat verebilir. böylece siz de o adrese kendinizi kaydedebilirsiniz.

o kişi e-devlet'ten bunu onaylayacak.

not: o kişiye ilçe emniyetten telefon gelecek ya da polis evinize gelip bu işlemi teyit edecek.
0
biseysorcaktim
(06.01.25)
c formu istediler nüfusta, yerleşim yerinden alıp muhtarlığa onaylatmak sonra başvurmak (nüfusa) gerekiyormuş. ileride araştıran olursa. şu an 3. aşamadayım, tekrar nüfusa gideceğim. bakalım.
0
🌸deartheodosia
(06.01.25)
(10)

Bordo pasaportun süresini uzatmalı mıyım?

HellKeePer
Merhaba,10 yıllık pasaportumun süresi 2026 nisan ayında dolacak.2025 mayıs ayında iş amaçlı Almanya ziyaretim olacak. İş yerim schengen'e başvuru yapacak. En son schengen vizem 3 yıllık çıkmıştı, muhtemelen bu sefer de en az 3 verirler diyordum ancak pasaportun süresi doluyor.1) Sizce bu durumda pas
Merhaba,
10 yıllık pasaportumun süresi 2026 nisan ayında dolacak.
2025 mayıs ayında iş amaçlı Almanya ziyaretim olacak. İş yerim schengen'e başvuru yapacak. En son schengen vizem 3 yıllık çıkmıştı, muhtemelen bu sefer de en az 3 verirler diyordum ancak pasaportun süresi doluyor.

1) Sizce bu durumda pasaportun süresini uzatmak mantıklı olur mu?
2) Daha önce bordo pasaport süresini uzatan varsa süreç nasıl işliyor? yardımcı olabilir mi?
0
HellKeePer
(06.01.25)
merhaba. süre uzatma gibi bir şey olmuyor bildiğim kadarıyla. 2. pasaporta başvurup vize başvurusunu onunla yaparsanız o zaman 3 yıllık bir şansınız olabilir. İlk pasaportu da süresi bitene kadar kullanmış olursunuz.
0
cancoskn
(06.01.25)
mantıklı olur. zaten pasaport son 6 ay geçersiz oluyor. hem de zamlardan ötürü 2025te başvurmak mantıklı.

2- uzatma yok direkt yeni pasaporta başvuruyorsun işte. eskisi sende kalıyor.
0
jelly bear
(06.01.25)
aynısını yaptım geçen ay. Hemen bilgi vereyim;

-Süre uzatılmıyor, yeni pasaport almanız lazım.
-İkinci pasaport olarak almanız iyi olur. Yani mevcuttaki iptal olmasın. Vize başvuruları uzun sürüyor, o esnada elinizde geçerli bir pasaport dursun, belki bir yerlere gidersiniz.
-Madem 1 yıl var, ben de olsam 10 yıllık yeni pasaporta başvurup uzun süreli vize beklerdim. Kısa süre kalan pasaportlara uzun verirler belki ama bu riski almaya gerek yok. Bir de şu var; uzun verdiler diyelim, eski pasaportu sürekli yanınızda taşımanız gerekecek, gerek yok yani bu efora.
-Nüfustan direkt pasaport başvuru olarak randevu alın, 2. pasaport olarak istiyorum diye belirtin, memur işlemi yapar zaten.
0
mor oje
(06.01.25)
benim bir ülkeden aldığım pasaport 10 yıllıktı, şu an başka pasaport taşıyorum. eski ve yeni pasaportu birlikte taşıyorum, problem olmuyor. vize eski pasaportumda, bu da güncel pasaportum diyorum ve kimse de bir soru sormadı bugüne kadar.
0
deartheodosia
(06.01.25)
aldığım vize 10 yıllıktı*
0
deartheodosia
(06.01.25)
Teşekkürler arkadaşlar. Soruyu biraz özetlemem gerekiyor sanırım;

3-4 yıllık schengen alma imkanım varken pasaport süresi yetmediği için daha kısa süreli schengen gelmesini istemiyorum. Bu durumda yeni 10 yıllık pasaporta başvurup schengene yeni pasaport üzerinden mi başvuru yapmam gerekiyor?
0
🌸HellKeePer
(06.01.25)
Evet yeni pasaport uzerinden basvuracaksiniz. Eski pasaportun sayfalarini fotokopi cekip belgelerde sunacaksiniz. Zaten pek cok kisi bunu yaptigi icin sorun olmaz.
0
mor oje
(06.01.25)
Sorunun cevabı basit vize verirken pasaport süresine bakmaz kimse vize pasaporttan bağımsız
0
Mcfly
(06.01.25)
@mcfly'in verdigi amerika icin gecerli.

Schengen icin yenileyip basvurun. (Esimle surekli ayni surelerde schengen aliyoruz. Son basvuruda esime uzun sureli, benim pasaport surem az kaldigi icin bana 3 aylik verdiler)
0
brkylmz
(06.01.25)
En net cevabı şöyle vereyim.kızımın pasaport tarihine dikkat etmeden konsolosluğa gönderdim.eşime 3 yıl,kızıma pasaport son günü olan yaklaşık 2 yıllık verdiler schengeni.bugün oldu bu.
0
duptıs
(06.01.25)
(12)

ilkokul arkadasi meselesi - abartiyor muyum?

chihirovekohaku
merhabalar, 12 yasimda bir yil sinif arkadasligi ettigim bir hemcinsim var. O yil birbirimizin evine gidip geldik, arkadaslik ettik ama o zaman cok büyük bir yakinlik dostluk hissetmiyordum. Sonra o baska bir okula gecti ve sehirde ayaküstü karsilasmalarimiz harici bir iletisimimiz olmadi.Birkac yil
merhabalar,

12 yasimda bir yil sinif arkadasligi ettigim bir hemcinsim var. O yil birbirimizin evine gidip geldik, arkadaslik ettik ama o zaman cok büyük bir yakinlik dostluk hissetmiyordum. Sonra o baska bir okula gecti ve sehirde ayaküstü karsilasmalarimiz harici bir iletisimimiz olmadi.

Birkac yilda bir yeni isimlerle sosyal medya hesaplari acip ekler beni. Bir noktada, hicbir samimiyet yakinlik ya da iletisimde kalma ihtiyaci hissetmedigimden yeni hesaplarindan arkadaslik istekleri gönderdiginde kabul etmemeye basladim. Paylastigi seyler de garip geliyordu, asiri fotosoplu fotograflar mesela... esmer kizcagiz, burunsuz koreli bembeyaz bir kiz gibi görünüyor fotosopu basinca. Göz rengine dek fotosop yapiyor, maviler yesiller. Rahatsiz edici gelmeye basladi. Birkac yildir da sesi solugu cikmiyordu.

Birkac ay önce bana 12 yasindayken birbirimiz icin yazdigimiz ani defteri sayfalarindan fotograflar göndermis. Tesekkür ettim, ne güzel oldu hatirlamak dedim fakat daha ötesinde de konusacak bir sey bulamadim. Hatta kendimi sorguladim, hal hatir bile sormadin chihiro, kizcagiz sana ani defterinden sayfa yollamis vs.

Bugün yine instagram üzerinden arkadaslik istegi yollamis. Kabul etmedim. Ardindan hem facebook'tan hem instagram'dan hem de eski whatsapp hesabim üzerinden, "Chihiro, ben X tanimadin mi beni?" diye mesaj yollamis.

Görüsmeyeli, iletisimimiz kalmayali 18 yil olmus. 20'lerimde tanistigim bir insan degil ki bir anim vs bir seyler kalmis olsun aklimda. Bu israrli iletisim cabasindan cok rahatsiz oldum ama öte yandan da ayip mi ediyorum acaba diye düsünmeden edemiyorum.

Abartiyor muyum?
0
chihirovekohaku
(05.01.25)
Hiç abartmıyorsun, weirdo bir tipe benziyor.
Ben olsam yokmuş gibi davranırdım.
0
Bruce
(05.01.25)
baya dümdüz ayip ediyorsun. icilen bir kahvenin 40 yillik hatri vardir diye bir sözümüz var.

kizcagiz da seni sosyal medyadan eklemis. borc para istememis, evinde kalayim mi dememis. sadece fotolarina bakacak. bu tripleriniz asiri komik.
0
sonsuz
(05.01.25)
Ayip etmek olarak goremedim. Eski arkadaslarla baglar kopabiliyor, hayatin gercegi, sizinki de kopmus. Karsi tarafin hayatinda bosluklar coktur, yoksa o da size sarmazdi bence.
0
mbond
(05.01.25)
Ben olsam eklerdim ya ne olacak ki. Çok önemli değil benim için eklemişim veya eklememişim ne farkeder.
0
kaptan maydanoz
(05.01.25)
Birak bi kenarda uslu uslu dursun zaten Eskisehir küçük bi yer, çevren olmus olur.
0
feastofthedamned
(05.01.25)
Ne ayıp ne de abartı olarak yorumladım.
Garip bir tip, zararsızsa kendi halinde bir tipse ben kabul eder gönderilerini sessize alırdım, benim de var öyle ayıp olmasın diye kabul ettiğim insanlar, bazen saçma sapan şeyler paylaşıyorlar görünce bile irrite oluyorum bu yüzden sessizde hepsi.

Ama kabul etmek zorunda mısın?
Bence değilsin ya iletişimde olmadığın görüşmediğin birini neden listende tutasın ki.
Bunda da haklısın, manyak gibi her hesabından istek yollaması saçma.
0
mutekebbir
(05.01.25)
Değişik biri ama kabul et yani nolacak dursun bir köşede kendi halinde
0
messina123
(05.01.25)
Bu ilkokul arkadaşınızın kişiliğini bilmediğim için yorum yapamam. Şu çok tuhaf geldi: hem Facebook hem insta hem WhatsApp tan mesaj göndermek nedir? Bu kadar mı işsiz bu insan.
0
pembediken
(05.01.25)
senin yaptığın da normal onunki de normal. sen daha normalsin.
0
deartheodosia
(05.01.25)
Bence ayıp etmişsin
0
basond
(05.01.25)
abartmıyorsunuz, ayıp da etmiyorsunuz. kaç paragraf yazacak kadar sizde keyifsiz hissiyatlar yaratan biriyle ilgili atacağınız adım bellidir. salın gitsin. ölü taklidi yapın. bir hukukunuz, yaşanmışlıklarınız, birbirinize yarenlik ettiğiniz süreçler vb. olsaydı başka olurdu elbette ama bu tür iletişimler gereksiz yük insan için.
0
Phoebe
(05.01.25)
coook sevdigim üniversite arkadasim bir adamla evlendi. adam da bildigin hirt.
bir gün beni ekledi fb'ta kabul ettim. aa sonra baktim beni silmis. iki ay sonra baska bir hesap acmis ondan ekledi, kabul ettim. sonra baktim o hesabi kapamis. sonra bir baska hesap falan derken baktim ki bu adam her 5-6 ayda bir hesap aciyor. artik eklemiyorum.
cünkü iki secenek var:
ya bir haltlar karistiriyor, hesaplari bu sebeple kapatiyor.
ya da sifresini hatirlayamayacak, unutmamak icin bir kenara not edemeyecek kadar gerizekali.

ben oyumu ikinciden yana kullaniyorum adami da tanidigim icin ama artik ayip mayip derse söylerim yani, her sene üc tane hesap acip kapiyorsun, oyun mu oynuyoruz, diye. sikildim yani böyle sacmaliklardan. insanin bir tane hesabi olur, kullanir iste. ne ki bu?

abartmiyorsun. sürekli kart borcundan telefon numarasi degistiren insan vibe'i veriyor bana bu davranislar. asiri gereksiz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.01.25)
(19)

İlkokul sorusu - Özel okul mu devlet okulu mu? İstanbul içi mi dışı mı?

bencileyin
Merhaba sevgili duyuru sakinleri,İstanbul Acıbadem'de yaşıyoruz.Kızımız seneye ilkokula başlayacak ve özel okulların fiyatları yavaş yavaş açıklanmaya başlandı.İsmen çok iyi anılan nitelikli okulların kontenjanları da büyük bir hızla tükenmeye başladı.Kızımız seneye Eylül'de ilkokula başlayacak olsa
Merhaba sevgili duyuru sakinleri,

İstanbul Acıbadem'de yaşıyoruz.
Kızımız seneye ilkokula başlayacak ve özel okulların fiyatları yavaş yavaş açıklanmaya başlandı.
İsmen çok iyi anılan nitelikli okulların kontenjanları da büyük bir hızla tükenmeye başladı.
Kızımız seneye Eylül'de ilkokula başlayacak olsa da bizim max 1 ay zamanımız kaldı gibi görünüyor okula karar vermek için.

Mahallemizdeki devlet okulunda ilkokul 1 müsamelerini gördüm. Temalara inanamadım! :(
Tıpkı hastane mantığında çil yavrusu gibi açılmış görece uygun fiyatlı özel okullara da baktım, bildiğiniz ticarethane olduklarından içime sindiremedim.
Nitelikli okullar ise yıllık ortalama 1Milyon ₺ civarı.

Bu rakamı zorlanarak da olsa bu sene versek, tüm eğitim hayatı boyunca nasıl sürdürülebilir kılarız hem düşündürücü hem de orta sınıf aileler için sahiden büyük rakamlar.

İstanbul zaten insan kusuyor, kiralar da uçmuşken acaba bu bahaneyle şehir mi değiştirsek...

size 3 tane sorum var. İçlerinden seçip beğendiğinizi cevaplarsanız çok sevinirim.

1) Zorlanarak da olsa ödemeye imkanınız olsaydı ilkokula başlayacak çocuğunuzu özel okula mı yollardınız yoksa devlet okuluna mı?

2) istanbulda çocukları yarış atı gibi görmeyen, sosyal ve duygusal gelişime de en az akademik gelişim kadar önem veren okul tavsiyeniz var mı? Yabancı dil eğitimi bizim için çok önemli bir ayağımız yurt dışında olduğı için bu arada.

3) İstanbul dışında siz ya da yakınlarınız tarafından denenmiş onaylanmış memnun kalınmış, bize şehir değiştirtecek bir okul tavsiyeniz var mı? Var ise bu sene fiyatı ne kadardı?

Çok teşekkürler.
0
bencileyin
(02.01.25)
Aslinda siz iyi bir devlet okulu bulsaniz sorun cozulecek gibi.

Terakki, istek ayari disindaki ozeller kimse alinmasin ama goygoy (esim onceden 1 milyonluk dediginiz okullarda ogretmenlik yapti ve cocugu devlete gonderiyoruz.)

Ingilizce egitimini ozel ders/cambly vs ile kendiniz organize edebilirsiniz. Hafta sonu da ilgisini ceken kaliteli bir kursa gonderirseniz tamamdir iste.
0
brkylmz
(02.01.25)
Yorumlarınızı okuyunca şunu eklemek istedim.
Bizim 1-2 yıl sonra Amerika'da çalışma ihtimalimiz var kesin olmamakla birlikte.
Yabancı dil o yüzden de önemli biraz.

Aile yapısı olarak laik, özgürlükçü, küçük yaş grubu çocuklara "Gazzeli kardeşlerimiz", "15 Temmuz" gibi temalarla müsamere yapmayı pedagojik açıdan uygun görmeyen bir yapıdayız.
Devlet okullarında öğretmen seçimi de kalkmış tamamen.
Bahsettiğiniz gibi ailelerden o dev ödenekleri alıp öğretmene cücük kadar para ödeyen yerlerin de farkındayım.

Ben Fide Okulları, Key Stone, Açı Okulları, Sezin vs. gibi okullardan bahsetmek istedim.
Hem kurumsal, hem çocuğu yarış atı görmeyen, hem de sosyal becerilerini de desteklemeyi ilke edinmiş.

Gerçekten çok ama çok üzgünüm bu saçma sapan durumlara.
0
🌸bencileyin
(02.01.25)
Devlet okullarinin bir cogu oyle gibi dursa da eski usul egitim yapan, gocmen ogrenci kaydi almayan cok okul var. (Arastirmaniz gerek cevrenizdeki okullari)

Amerikaya gitmeden illa da ingilizceyi super ogrenmesine gerek yok. Azcik temeli olsa yeterli. 1 sene icinde zaten bulbul gibi konusmaya baslar orda.
0
brkylmz
(02.01.25)
1.Tabii ki ozel okula yollarim. Ilkokulu devlette okuyanlar kabul etmez ama ciddi fark oluyor ileride yasitlar arasinda en basitinden yabanci dil konusunda.
2. Bilge kagan olabilir. Isik olabilir.

Yalniz sunu da yazmam lazim. Bu devirde konu isik lisesi bile olsa verilen paralara aciyorum. Illa da ozele gitsin bu devir icin pek de gecerli degil. En azindan artik, veli bu parayi nasil oderimi falan dusunuyorsa ozel okul isini iki kere dusunmeli. Eskiden boyle degildi bu isler. Normal maasli biri bile kisip cocuguna yatirim yapabiliyordu. Sorulara net girip sonra kafa karistirdim gibi oldu ama durum bu.
0
Kittie
(02.01.25)
Aa amerikayi yeni gordum. Bir iki sene icin iyi bir amerikali ogretmen de bulabilirsiniz ozel ders vermesi icin. Yani devlete karar verirseniz bunu yaparsiniz.
0
Kittie
(02.01.25)
Ben iki sene okul öncesi + 8 sene ilköğretim hayatımın tamamını Şişli Terakki'de okudum. Diyeceğim o ki saklı masraflara hazırlıklı olun.
Okul parası üstüne gelecek olan ek masraflar hiç öyle azımsanacak masraflar değil.

Spor kıyafeti, üniforma, öğle yemeği (Terakki'de ilköğretimde zorunlu), okul kitapları, katılacağı etkinlik ücretleri, servis ücreti, arkadaşının doğum günü şudur budur derken inanılmaz meblağlara çıkıyorsunuz. İyi ihtimalle okul ücretinin en az %20'si kadarını da sene içinde bu tip şeyler için vermek sizin için mümkün değilse baştan başka seçeneklere yönelin, boş yere bütçeyi yormayın. Benim okul kitaplarıma 2001 senesinde 400 dolar para ödediğimizi hatırlıyorum. O zamanlar sosyal medya da yoktu; gösterişin insanın gıdası olduğu şimdilerde her şeyin şişirilmiş fiyatlarla toksik hırslı bir sidik yarışına döndüğüne yemin edebilirim.

İstanbul Anadolu yakasında ben öğrenciyken iki devlet okulu oldukça övülürdü. Moda'da Nihat Işık ve Bağdat Caddesi'nde İlhami Ahmed Örnekal, ikisine de girmenin çok zor olduğunu biliyorum. Günümüzde nasıl araştırmak gerek ama bence gene iyi okullardır.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.01.25)
çocuğunuz abd’ye taşınırsanız dili sizden iyi öğrenir her koşulda, sıfır dille gitse dahi. yaşı çok küçük. yani ingilizceyi sırf bu nedenle istiyorsanız saçma.

1. beklemeden direkt taşının taşınacaksanız
2. karşılayabiliyorsanız özele verin. bunu düşünmezdim bile.

yanıtlarda gördüm kusura bakmasın yazan kişi ama istek? istek ticarethane okullarının başı ve kalite? asla.
0
deartheodosia
(02.01.25)
Özel okulların çoğunun kalitesi devlet okullarından kötü. Özel okulların öğretmenlere verdiği maaş çok düşük. Kimse birşey için uğraşmaz o paraya
0
wd40
(02.01.25)
iyi bir devlet okulu, + o paralari cocugun adina acilmis bir yatirim hesabina yatirsaniz o paralarla cocugunun emekliligi garantilenir. Okul icin bence gereksiz.
0
The_Lollok
(02.01.25)
Ben de Ilhami Ornekal demeye gelmistim, bir arkadasim benzer sebeplerle sehir degil ama semt degistirmeyi dusunuyordu bu okul icin, bahsi gecen paralara inanamiyorum, durum gercekten icler acisi, ben de Sisli Terakki mezunuyum, biraz gec dogsam bambaska bir hayatim olacakmis demek.

Iki sene sonra gidecekseniz ingilizce her turlu ogrenilir, ben olsam kafa yapima uygun bir devlet okulu fikrini degerlendirirdim.
0
(02.01.25)
Özel okulların çoğu, birinci sınıf öğrencilerinin büyük kısmını kendi anaokullarındaki öğrencilerden alıyor. Ailelerin çoğu, çocukları o okullara girebildin diye ilkokul öncesi bu anaokullarını tercih ediyorlar. Eğer özel okula gönderme ihtimaliniz varsa, hızlı bir şekilde belirleyip, boş kontenjan var mı diye görüşmeniz, yoksa da yedek sıraya yazdırmanız gerekir, geç kalmayın.
0
efx
(02.01.25)
devlet okulu + dil kursu + gerekli görürseniz hobi kursları.

özel okula vereceğiniz parayla çocuk zaten kendini her türlü geliştirir.
0
durbidakka
(02.01.25)
iki seneye amerikaya gidecekseniz çocuğu orta halli bi özel ilkokula verin. dil kursuna gönderin.

devlet okullarının tuvaletleri dahi temizlenmiyor, güvenlik hak getire... sırf güvenlik için özel okula gönderilir çocuk zaten. ama o yaştaki çocuğa motor takıp uçuramayacağına göre o kadar para vermeye gerek yok.
0
elorelia
(02.01.25)
Aynı ikilemde kaldık, evimizin çevresindeki ilkokullar kötüydü, hem kalabalık hem de istemediğimiz sosyo ekonomik ve kültürel farka sahip bir popülasyon vardı diyeyim kibarca.

Ya özel okula yollayıp hayat kalitemizi bir gömlek alta çekecektik ya da düzgün bir devlet okulu bulup yakınlarına taşınacaktık.

Biz daha büyük dubleks bir eve taşınıp hayat kalitemizi yükselttik, 2 sokak arkamızda da devlet okulu var, şansımıza öğretmenimiz de çok iyi çıktı. Çocuk kültür şoku yaşamadı, ilkokul için asgari ücret verilen tecrübesiz öğretmenlerin çalıştığı bir özel okula 1M gömmek mantıksız. Paranın hesabı yoksa yollarsın ama çoğu orta üst gelir grubu için büyük bir para.
0
kimlanbu
(02.01.25)
Acıbadem’de oturuyorsanız mahallenizdeki devlet okulu kitlesi güzeldir. Özel okul için ayıracağınız bütçeyi yurt dışında lise, üniversite eğitimi için biriktirebilirsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(02.01.25)
imkanınız varsa şehir değiştirin ve o okulların bir şubesine yollayın.
kira ve diğer yaşam masrafları düşer ama eğitim kalitesi aynı kalır.

zaten 2025'in ikinci yarısından sonra ekonomik rahatlama olması çok yüksek. üste kalan parayı da birikime dahil edersiniz.

büyük şehir dışında yaşamak eskisi gibi zor değil.
her şey ayağınıza gelmese bile ötenize geliyor.
0
mathilda.may
(02.01.25)
hemen hemen aynı durumdayız, kızım seneye 1. sınıfa başlayacak. şu an oturduğum ilçedeki en iyi kreşlerden birine gidiyor. ingilizceyi oldukça güzel öğrendi. 2. sınıfa başlayan kuzeni devlet okuluna gidiyor daha renkleri bilmiyor. devlet okulundan önce özel kreşe de gitmişti oysaki. demek istediğim iyi bir kreşin dahi bu denli farkı varken özel okulun da farkı olacaktır illaki.

fakat gel gör ki özel okul ücretleri tam bir muamma, şimdi 1 milyon dedikleri 3-5 yıl sonra kaç milyon olacak kim bilir? ayrıca okul ücretiyle bitmiyor ki, servisi, kırtasiye ücreti, cart curt bir türlü bitmez.

daha bugün bildirim geldi, fotoğraf çekeceklermiş kreşte, 2700 tl fotoğraf ücreti istiyorlar. zorunlu değil elbette, ama bütün arkadaşları yapıyorsa geri kalmasın diye sen de yapıyorsun elbette. hal böyle olunca özel okulda da benzer şeyler olacak sürekli.

biz araştırdık, oturduğumuz ilçede nispeten yakın olabilecek bir devlet okulu var. oldukça da iyi diyorlar, alternatifini de belirledik. adresimiz orada çıkmıyor ama belirli bir bağış karşılığında kabul ediyorlarmış sanırm, yakınlarda gidip görüşeceğiz.

ben oyumu iyi bir devlet okulundan yana kullanıyorum. ama bütçe olarak da elimizde kalacak ciddi bir miktar olacak. bunun da bir kısmını kızımın ilerideki eğitim masrafları için yatırım, bir kısmını da bugünlerde ek ingilzice dersi özel hoca gibi değerlendirebilirim.
0
emfuzi
(02.01.25)
bahsettiğiniz acıbadem'deki devlet okulu hangisi? ben de orada okuduğum için merak ettim.
0
dilhun
(02.01.25)
Mihriban Suat Bedük İlkokulu. @dilhun
0
🌸bencileyin
(03.01.25)
(3)

Converse tipi ayakkabiların ayağa vurmasi zamanla geçiyor mu?

Amaranta ursula
Merhaba arkadaşlar Bu tip ayakkabinin kumasinin bittiği yer ayağa vuruyorsa bu hep vuracak demek mi? Aşağıdaki gorselde gosterdiğim yer adım atarken vuruyor. Zamanla geçer mi yoksa dışarıda giymeden iade mi etmeli? Daha önce canvas kumaş ayakabilar giydim ama onların bitis kismindaki kenarlarinda yu
Merhaba arkadaşlar

Bu tip ayakkabinin kumasinin bittiği yer ayağa vuruyorsa bu hep vuracak demek mi?
Aşağıdaki gorselde gosterdiğim yer adım atarken vuruyor. Zamanla geçer mi yoksa dışarıda giymeden iade mi etmeli? Daha önce canvas kumaş ayakabilar giydim ama onların bitis kismindaki kenarlarinda yumuşak deri bant vardi. Bu yüzden emin olamadım.
soz.lk
Çok teşekkürler.
0
Amaranta ursula
(26.12.24)
iade. hayat rahat olmayan ayakkabi giymek icin cok kisa. hani bir de rahat olmayan bir pantolon olsa neyse de ayak olmaz.
0
hot potato
(26.12.24)
yıllardır giyerim ve hiç vurmadı. demek ki size uygun değil, hot potato+1
0
deartheodosia
(27.12.24)
Kesinlikle hot Potato +1000. Bu hayatta her türlü giysinin rahatsızlığına bir nebze katlanabilirim de ayakkabı asla, hele de günlük ayakkabı. Ben de yıllardır Converse giyerim, çok rahat ederim ama Vans giyemiyorum mesela. Her ayakkabı, herkese uygun değil.
0
fraise
(27.12.24)
(36)

hp kitaplarını okudunuz mu? kaç doğumlusunuz?

deartheodosia
benim tüm çocukluğum hp okumakla geçti. ama yeni tanıştığım kimse hp okumamış oluyor (evet insanlara soracak kadar önem veriyorum hala). geçenlerde bi kafeden kurabiye almıştım, uff hagrid’in kurabiyeleri gibiymiş bunlar da dedim ve kimse bi şey anlamadı mesela. ya da bence insanların hangi binada o
benim tüm çocukluğum hp okumakla geçti. ama yeni tanıştığım kimse hp okumamış oluyor (evet insanlara soracak kadar önem veriyorum hala). geçenlerde bi kafeden kurabiye almıştım, uff hagrid’in kurabiyeleri gibiymiş bunlar da dedim ve kimse bi şey anlamadı mesela. ya da bence insanların hangi binada oldukları karakterleri hk önemli doneler veriyor. ne düşünüyorsunuz???
0
deartheodosia
(23.12.24)
Benim tüm cocuklugum Harry Potter kitapları ve filmleriyle geçti; koca kadin oldum, hala çok severim. Saçlarım biraz kabarsa "yine Hagrid'e döndüm" derim en basiti, günlük dil kullanimima da yerleşmiştir yani; etrafımda anlamayan kimseyi görmedim şimdiye dek.

94 doğumluyum. İlk filmi de ben 7-8 yaşlarındayken çıkmıştı yanlış hatırlamıyorsam. Sinemada kendimi bilerek izlediğim ilk filmlerden biridir.
0
fraise
(23.12.24)
ilk 4 kitabı okudum.
0
wd40
(23.12.24)
Hp öncesi yüzüklerin efendisi nesliyim ama hp nesli de yaşlandı artık o muhabbeti bulamazsın artık

Edit: 95 sonrası okuyan kalmamıştır
0
grimavi
(23.12.24)
@grimavi abim 87li, kuzenim 94lü, ben aralarındayım. üçümüz de hp okuyorduk ve kitapların yayımlanmasını bekleyen nesildendik. belki 95 sonrası daha uygun olabilir buna
0
🌸deartheodosia
(23.12.24)
93 doğumluyum, seriyi yeni bitirdim:)
0
nothing in my way
(23.12.24)
ne kitabını okudum ne filmini izledim.
0
rentts
(23.12.24)
96lıyım, hp ile büyüdüm. Eskisi kadar manyak olmasam da potterhead'im, beynimde zibilyon trivia var evreniyle ilgili. Ravenclaw'dan selamlar :d

Hatta son üç dört gündür kız arkadaşımla rewatch yapıyoruz seriyi, bugün melez prensi izledik.

İlk 5 kitabı annemle beraber okumuştuk, ben 5-6 yaşındaydım ilk kitaba başladığımızda. Okuma biliyordum ama uzun diye annem okudu, 5. kitap 1114 sayfaydı yine de beraber okumaya devam ettik :D son iki kitabı kendimiz okumuştuk ama ahaha. Sonra iki üç kez daha tüm seriyi okudum tabii ki.

Mesela Hogwarts Legacy oyununu da iki defa %100 olacak şekilde bitirdim, ilk çıktığında ve bi iki ay önce olacak şekilde. Çocukluktan beri beklediğim bir oyundu.

Benim neslimde kitapları okuyan var baya ama filmleri izlemeyen yok gibi. Belki 2000 sonrasında o kadar popüler olmayabilir bilemiyorum.
0
nundu
(23.12.24)
90, bütün kitapları okudum 4 ve sonrasını mı ne bekledik yıl yıl okuduk diye hatırlıyorum. Filmlerin de ilk 5'ini sinemada izledim, sonra filmlerini sevmedim devamına ilgim kalmadı.(ama kitaplar çok iyiydi diye hatırlıyorum) Bu arada ilk filmin tanıtımını bile çok net hatırlıyorum haberlerde mi ne McGonagall'ın kediden dönüşüm sahnesi falan gösteriliyordu acayip görsel efektli çok iyi film gelecek diye tanıtıyorlardı :)

Ya özellikle 99 ve sonrası bizim için önemli olan hiçbir şeyi bilmiyor. HP, The Matrix, Lotr, Geleceğe Dönüş, The Mask, Looney Tunes çizgi filmleri, Pokemon vs...

edit: bu arada bir hayal kırıklığımı anlatayım. Çocukken Türkiye'den bakarken HP dünyası çok büyülü geliyordu. 24 yaşımda İngiltere ve İskoçya'yı gördüm, aslında çok müthiş bi yaratıcılık yokmuş J.K. Rowling zaten o dünyanın içinde yaşıyormuş dedim :/ yarattığı dünya müthiş ama filmde gördüğüm ortamlar çocukken çevremde hiç görmediğim şeylerdi ve büyüleniyordum, aslında o dünyanın UK olduğunu fark ettim.
0
nhk ni youkosu
(23.12.24)
1995.

hp ben ilkokul ve lisedeyken büyük olaydi. bana cocuksu geliyordu ama büyü falan ne diyordum. hicbir serisini okumadim. filmlerine denk geldiysem izledim hikayeyi de bilmiyorum. lisansi okurken de herkes quidditch oynuyordu. turnuva falan yapiyorlardi avrupa'daki okullarla. allan mallari nerdleri böyle bir salaklik olamaz diyordum fdglhkjg

2020'de ilk kez erkek arkadasimla lockdown'da izledim ve bayildim.

kitaplarini da okumak isterim. verdigi mesaj zamansiz ve hikaye de cok güzel.
0
sonsuz
(23.12.24)
Senin yaşlardayım, hepsini okudum. Kitapları ilk filmi sinemada izledikten sonra okumaya başladım, liseye geçmeden güncel kitapları bitirmiştim. Son 2 kitap ben lisedeyken çıktı onları da o zaman okudum.
Hatta öss'ye hazırlanırken son 1 ayda kafa dağıtmak için tekrar okumuştum son kitabı, o geceler hala aklımda bir yandan stres bir yandan kitaptan aldığım zevk. Erken uyumam lazım ama sayfalar peşini bırakmıyor, geceliyorum...
Filmlerle devam ettim sonra, son film çıktığında da üniversitedeydim. Çocukluk ve ergenliğimin tamamında, kitabıyla filmiyle bi şekilde hayatımda olmuş. O dönemlerdeki birinin okumasa bile illa izlediği bir hikaye.

95li bir kız arkadaşım vardı o da severdi, sonrasında doğanlar da kitaba olmasa bile filmlere maruz kalmıştır. Z kuşağı uzak kalmış olabilir bir tek, bir de 85 ve öncesi diye düşünüyorum.
0
Bruce
(23.12.24)
Harry Potter'a ilgim o kadar sıfır o kadar yok ki başlığı okuduğumda H.P. Lovecraft'la ilgili zannedip onunla alakalı cevap verdim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.12.24)
91liyim. turkcelerini sayisiz defa, ingilizcesini de birkac defa bastan sona bitirdim. artik kitaplari ezberlemistim bir paragrafi okurken sonraki paragraf aklima geliyordu. benim kadar manyagi 10-15 kisi falandir turkiye'de.

filmlerini cok sevmedim, ilk filmi disinda acip da izleyeyim dedigim filmi yoktur. bir de ucuncu film fena degil. ama kitaplari bambaska bir dunyaydi. oyle buyulu bir dunyanin icine cekilmek apayri bir duyguydu. universiteye kadar sayisiz kere okudum abartmiyorum.

harry potter ile buyuyen nesildik. kitaplar 2001'de cevrildi. o zamanlar ben 10 harry 11 yasindaydi. son kitapta da ben 16 harry 17 yasinda. beraber buyumusuz. son kitabi arkadasin tanidigi kitapcidan ayirtmistik ve sinifca almaya gitmistik. cunku tukeniyordu hemen. o gece uyumayip koca kitabi bitirmistim. binam ravenclaw'dir ama slytherin'e de sempatim vardir.
0
antikadimag
(23.12.24)
@nhk

ilk kitap 99'da turkceye cevriliyor ama cok populer degil o zamanlar. dost kitabevi basiyor hatta buyulu tas diye cevirmisler. sonra seri patlayinca 2001'de yky haklarini alip o zamana kadar yazilmis ilk 4 kitabi cevirip getiriyor. turk halkinin hp ile tanismasi budur.

sonra 2 senede bir yeni kitap geldi onlari bekledik. 2003 zumruduanka, 2005 melez prens, 2007 olum yadigarlari olmasi lazim. 2003 yilinda babama aldirdigim zumruduankayi hic unutmuyorum. hatta yanina bir de dort kafadarlar kitabi aldirmistim ve once onu okumustum. hp'yi bekletip hazzi arttiriyordum :)
0
antikadimag
(23.12.24)
91 doğumluyum, ne okudum ne izledim. Yetiskinligimde bı deneyeyim dedim filmini, çekmedi beni. Çocukken de çok okuyan cok izleyen biriydim ama ya bana denk gelmemiş ya da fantastik olduğu için ilgimi çekmemiş olabilir.
0
abuzer
(23.12.24)
89'luyum ilk kitabı okuduğumda henüz filmi çekilmemişti ben de 6. Sınıftayım diye hatırlıyorum. Hepsini okudum, bütün filmlerini izledim. En son çıkan Cursed Child tiyatro metnini de okudum (keşke oyununu da izlesek). 9 yaşında oğlum var, birinci ve ikinci sınıfta tüm harry Potter kitaplarını okudu. Hatta sihirli almanak diye bir kitap daha çıktı hp evreni hakkında ansiklopedimsi. Onu gördü D&r da onu da istedi onu da okudu. Bazen gryffindor cübbesi ile geziyor, 8 yaş doğum gününü HP temalı yapmıştık, pastası Hagrid'in Happee Birthdae Harry yazılı pastasıydı.

Komşumuzun ortaokula giden kızı var kaç doğumlu bilmiyorum ama 12 13 yaşlarında sanki. O da baya Potterhead, hatta instagram sayfası açmıştı bir ara Harry Potter ile ilgili az bilinen şeyler, replikler falan paylaşıyordu kendisini zorla takip ettirmişti:))
0
kullanicadi
(23.12.24)
87, Dumbledore'un öldüğü final sayfası ile beraber kitap bitip yeni kitap beklenilinceye kadarki süreçte Dumblodore ölmedi ve işte bu da kanıtı diye dedikodu niteliğinde forum yazıları ve websayfalarının açıldığını hatırlayacak kadar fanıydım. elimde 1. baskı bazı kitapları da var. bence bir şeyi sevmenin yaşı yok. Günümüzde 90'lı yılların dizilerini tekrar tekrar izliyorsa millet bir işin ne kadar iyi olduğu ile alakalıdır.
0
denizmaniaherif
(23.12.24)
artık yaşım 34.

serinin tüm kitaplarını birkaç defa okudum, keza filmlerini defalarca izledim (hatta üniversitede baktım, bir dersin vize/finalini geçemeyeceğim, ben de tüm seriyi hatmetmiştim o gece).

yeni nesil zannedersem bunu bir kültürden ziyade dümdüz karakterler yığını vs olarak görüyor.
bir gün girdiğim bir fırında ravenclaw logolu kazak giymiş bir kasiyer vardı. "aaa, çoğunlukla gryffindor ya da slytherin'i tutarlar ama siz ravenclaw'u seviyorsunuz galiba :)" dedim. kadın da üstüne bakarak "dediğinizi hiç anlamadım, öylesine aldığım bir kazaktı" dedi. sonra harry potter'ı çok sevdiğim için bu temada bir kupa alan arkadaşıma "artık çok özlü iksirimi bununla içeceğim" dedim, bana "yaralarımıza şifa olsun" dedi :(
0
m e b
(23.12.24)
Kitapları da filmleri de zamanında zevkle tükettim ama potterhead sayılmam.
92liyim.
0
norek
(23.12.24)
Popüler kültüre ait referanslar zaman geçtikçe eskiyor ve her yeni nesille birlikte güncelleniyor. Eskinin star wars, kara şimşek, Lotr, Lost, H.P gibi kendi dönemlerini domine etmiş diziler, filmler ve kitaplar yerini yenilerine bırakıyor.

Bence arada şöyle bir fark var; eskiden bu kadar çok platform, uygulama vs yoktu ve odak çok daha yüksekti. Yani mesela Lost yayınlandığı dönemde tüm dünya aynı anda interaktif bir şekilde izlenir, teori geliştirilirdi. Bu da o dönemin popüler kültür jargonunu, referanslarını vs domine ederdi. ancak şimdi çok sayıda platform, çok sayıda uyarlama, film dizi mevcut. Çok fazla odak var ve bunlardan herhangi biri global çapta popüler olsa da bu popülerlik çok kısa sürüyor. Eskiden tek bir dizinin tek bir bölümü için yayınlandığı saatlerde şehirlerde sokaklar boşalırken şimdi insanların böyle bir dizinin varlığından bile haberi olmayabiliyor. Özetle normal bir durum, hele ülkemiz gibi kültür tüketiminin son derece kısıtlı olduğu bir yerde.
0
thracia
(23.12.24)
Ben sadece ilk kitabını okumuştum. Sonra evlendim, kızlarım oldu. Büyük kızım tüm seriyi 1 defa, küçük olanı 10 yaş civarındayken tüm seriyi 6-7 defa filan okudu, her türlü detaya hakim.
0
SiyamkedisiZorro
(23.12.24)
92liyim kitabını hiç okumadım. İlk iki filmini izledim. Çok ilgimi çekmedi
0
jülsezar
(23.12.24)
Azkaban Tutsağı nı almıştı teyzem doğum günümde, delirmiştim okuduğumda. Ateş Kadehi yeni çıkmıştı, ona da yapıştım tabi hemen arkasından. Diğer 3 kitabı beklemek çileli ve keyifliydi. utopyam, esrardairesi gibi forumlarda çok sık vakit geçiriyordum.
Hatta son kitabı yine bu bahsettiğim forumlardan bir ekip çevirmişti Türkçe'ye -oldukça da iyiydi- pdfden okumuştum :D
Fantastik edebiyata meyilli olup da maruz kalanların kolay kolay kaçamayacağı bir furyaydı :v 91 liyim bu arada.
0
lüzumsuz adam
(23.12.24)
91'liyim. sayamayacağım kadar okudum ve izledim. benim güvenli alanımdır hp.
iş arkadaşımın orta sondaki kızına vermiştim, okumak istiyordu. ilgisini çekmedi mesela. ama kızıma zorla da olsa okuturum :)

hala sektör olarak ekmeğinin yenmesi çok mantıksız geliyor o ayrı. ama sadece kitap ve film olarak bakarsak ömürlük bir seri benim için.
0
elorelia
(23.12.24)
okudum, 84'luyum. ilk kitaba lise 2'de baslamistim sanirim. ilk basladigimda ne bu cocuk kitabi deyip biraktim. ama sonra tekrar basladim, ve bir daha birakamadim. tum kitaplari 2'ser 3'er kez falan okudum, filmleri de en az 3'er kez izledim. o zamanlar arkadaslarimin bircogu da okudu kitaplari. cocugum olsa okumasini isterdim.
0
lemmiwinks
(23.12.24)
Yaşlıyım.
Hiçbir kitabı okumadım. Filmleri de baştan sona hiç seyretmedim.
Ama cevapları okuyunca bir eksiklik hissettim. E pub'ını bulursam bakacağım bi.
0
Mirket
(23.12.24)
87liyim, neden okumadım bilmiyorum. hiç çevremde de görmedim. ben o zamanlarda seri stephen king okuyordum. :/
0
dilhun
(23.12.24)
89 doğumluyum. Hepsini tekrar tekrar okumuşumdur filmlerin hepsini de tekrar tekrar izlemişimdir. Mesela hatırlıyorum 5. kitabın çevirisi yayınlanmadan önceki son 50 gün yayınevinin sitesinde her gün bir sayfa yayınlıyorlardı ben de her gün onu takip ediyordum. Gerçekten bir dönemime damga vurmuştur. Ama üniversiteden sonra ilgim azaldı, şimdi de hiç yok. Mesela şimdi yeni dizi çekiliyor sanırım ve vakit ayırıp izleyeceğimi düşünmüyorum.

Büdüt: Hatırlayan var mı ya daha 5. kitabın çevirisi yayınlanmadan Sabah (sanırım bu gazeteydi) JK Rowling Sirius'un ölümünü yazdığı için ağlamış diye ana sayfaya yazarak spoiler vermişti?
0
peki madem
(23.12.24)
gururlu bir ravenclaw üyesi olarak okudum, filmlerini de defalarca izledim. 90 doğumluyum. çevremde hp'ci olduğunu iddia eden ve bina isimlerini bile hatırlamayan köpük birkaç kişi dışında tamamen gözden düşmüş bir seri.
0
brakgn
(23.12.24)
@sanem, bir bilim adaminin romaninini lise sonda okumustum ben de cok etkilendigim bir kitapti.
0
sonsuz
(23.12.24)
Kitapları 2 defa okudum. Eskiden kitapları okumamış ama filmlere hayran görünce şaşırıyordum. Dövmeli bir kızla tanıştım. 1 sayfa kitap okumamış. Filmlerin kesinlikle kitabı okumuş kişiler için yapıldığını düşünüyorum. Kitap okumayanlar için anlamsız şekilde geçen bir sürü sahne var. O yüzden garipsemiştim okumamasını. Artık takmıyorum.

Benim gibi 30 yaşını geçen herhangi birinin ilk defa oturup da Harry Potter okuması çok zor. İlk 2 kitap direkt çocuk kitabı. Ben ilk üç kitabı orta okulda bitirmiştim. Harry benden büyük ama kitapların Türkiye'deki çıkış tarihleri ile neredeyse Harry ile birlikte büyüdüm gibi oldu. Geçen gün 3. defa tekrar başladım okumaya. İlk iki kitapta epey göz devirdim ve sıkıldım mesela.
0
nawar
(23.12.24)
@antikadimag ben de her kitabı 50’den fazla okumuşumdur, abartmıyorum. canım sıkıldığında herhangi bi kitap/sayfayı açıp okumaya başlardım.

bende evde bir ilk okuduğum kitaplar, bir ingilizce seri bir de yeni baskı seri var. boşandığım kişi evde 3 hp serin var, sorunlusun falan diyordu :d if you know you know durumu.

ne çok seven varmış ayrıca, mutlu oldum :) buluşup hp günü yapalım! (ben de ilk filmler dışında filmlerini izlemedim.)
0
🌸deartheodosia
(23.12.24)
@deartheodosia Amerikan İngilizcesi mi, İngiltere İngilizcesi mi? Hangi ülkede basıldı? Sadece "cookie-biscuit" ya da "gas-petrol" gibi kelime farkı yok. Daha ciddi farklar var.

www.hp-lexicon.org
0
nawar
(23.12.24)
87 doğumluyum.
fantastik edebiyat, bilim kurgu ile beraber hiç ilgimi çekmeyen alan olduğu için okumadım. fantastik edebiyat'a az da olsa ilgim olsa kesin okumuş olurdum çünkü çok popülerdi.
0
wilhelmwasmuss
(23.12.24)
filmlerde ilk iki film kitaplara daha sadık ve biraz daha çocuksu ruh var, üçüncü film tam ara geçiş ve serideki en iyi yönetmen olan Cuaron'un filmi olduğu için gerçekten iyi bir film. Keşke tüm seriyi Cuaron çekseydi dedirtiyor ama mümkün olmazdı tabii :D Dört rezil, Mike Newell ile niye tekrar çalışmadıkları belli. Dumbledore'un saçma atarları falan aklıma geldikçe cringe oluyorum (meşhur bi did you put your name in the goblet sahnesi vardır bilen bilir). 5'ten sonra Yates ile devam ettikleri için belli bir sinematografik dil tutturulmuş ama kitaplardan uzaklaşma iyice belli oluyor bence.

Oyunlarını oynayan varsa bilir, ilk üç oyun tamamen kitaptan esinlenen, grafikleri çizgi film tadında ve macera hissini iyi yaşatan oyunlar. Dördüncü oyun yine rezalet tamamen co op oyunu yapmışlar. 5-6 tamamen filmlerin oyunu, ilk üç kadar olmasa da çıktığı dönemde keyifle oynamıştım. 7. filmin oyunlarına ise 1 saat dayanamadım korkunçlardı. Kitapları seven için LEGO oyununu tavsiye ederim. Bir de tabii ki Hogwarts Legacy çok keyifli, kusursuz bir oyun tabii ki değil ama Hogwarts'ı ve çevresini keşfetmek eğlenceli.

Ben de bu kadar HP seven görünce mutlu oldum. Kitapları son okumamın üzerinden birkaç yıl geçti, belki yakında tekrar bir tur atarım diye gaza da geldim :d
0
nundu
(23.12.24)
2016 doğumlu oğlanın masası:p

ibb.co
0
kullanicadi
(23.12.24)
@nawar, uk editionları var ama hiç karşılaştırarak okumadım diğerleriyle :)

@kullanicadi, çok sevimli <3 benimki de büyüsün lotr, hp her şeye bulaştıracağım :)
0
🌸deartheodosia
(23.12.24)
(4)

iadesini aldığım kargo bugün teslim edildi ama?

deartheodosia
kayıp bi kargom vardı, bulunmuş ve bugün teslim edildi. iadesi bana yapılmıştı. kargo görevlisi kendisinden kesileceğini söyledi. eğer öyle bi durum varsa iban’ına göndereceğim ücreti ama var mı?
kayıp bi kargom vardı, bulunmuş ve bugün teslim edildi. iadesi bana yapılmıştı. kargo görevlisi kendisinden kesileceğini söyledi. eğer öyle bi durum varsa iban’ına göndereceğim ücreti ama var mı?
0
deartheodosia
(18.12.24)
Kargo görevlisinden kesilmemesi/kesilmesi değil ki mesele ürünü iade edin olsun bitsin, ya da firmayı arayın bulundu diye bildirin. Kargoların sigortası oluyor bu tip durumlarda ama kargo firmalarının da sağı soğu belli olmuyor kargocu haklı olmasa bile bir yanılma payı bırakmalı. Teknik olarak size teslim edince kod vs alıp meshuliyetinden düşmeli, dolandırıcılık yöntemi kokuyor iban işi.
0
kullanıcıadımbuolsun
(18.12.24)
Abi saçmalama kargocuya neden para gönderiyorsun, seninle ne alakası var.
Ideal olani fazla geleni iade etmektir. Kargocu ile muhatap olma.
0
logisticsmanager
(18.12.24)
anlatamadım sanırım, kargo kayıp olarak işaretlendi ve kapatıldı, geri gönderilir mi bilmiyorum. ve iadesi yapıldı. bunlardan sonra getirdi görevli. neyse arayıp soracağım.
0
🌸deartheodosia
(18.12.24)
Sizin muhattabınız şirket, kargo elemanı değil. ne biliyorsunuz doğruyu söylediğini?
0
montreal
(19.12.24)
(5)

pasaport, kimlik vs. değiştirmezsem ne olur?

deartheodosia
boşandım ve babamın soyismine geri döndüm. hiç pasaport, kimlik değiştirmekle uğraşmak istemiyorum ama avukatım değiştirmenizi öneririm dedi. neden diye sorduğumda da şu olur diyemiyorum ama sistemle uyuşmalı falan dedi. şimdi ben eski evlilik soyismimi taşıdığım pasaportla 6 ay sonra yurtdışına çık
boşandım ve babamın soyismine geri döndüm. hiç pasaport, kimlik değiştirmekle uğraşmak istemiyorum ama avukatım değiştirmenizi öneririm dedi. neden diye sorduğumda da şu olur diyemiyorum ama sistemle uyuşmalı falan dedi. şimdi ben eski evlilik soyismimi taşıdığım pasaportla 6 ay sonra yurtdışına çıkmak istersem mesela bi şey olur mu? ne olur? tekrar biyometrik fotoğraf çektirmek, defter ücreti, randevu, sıra beklemek vs. bunlar gözümde o kadar büyüyor ki.
0
deartheodosia
(12.12.24)
Bankalarda ve ucak bileti alimlarinda sorun yasanabiliyor. CUnku bazi kurumlar/isletmeler TC kimlik numaranizi girdiginizde sistemden guncel soyadinizi cekiyorlar ve dokumandaki soyadi ile sistemdeki eslesmeyince sorun cikartabiliyorlar.
0
sertac akin
(12.12.24)
çok yüksek ihtimalle bir sorun olmaz ama 6 ay sonra oldu ki bilet, vize her şey tamam tam pasaport kontrolden geçerken sistem onay vermedi geçemediniz. polis bi tutanakla sizi geri gönderir bütün masraf boşa gider. şahsen bu riske girmezdim. nüfustan tek seferde tüm başvuruları halledebilirsiniz. yok uğraşmayacağım derseniz de uçak biletlerini falan pasaportta yazılı isim soyisimle almayı unutmayın.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(12.12.24)
E gumrukten tc kimlik no ile elindeki pasaportun bilgileri uyusmayacak polisin, evrakta sahtecilik bile sayilir bence bu. Muhtemelen avukat o kadar mantiksiz bulmus ki soruyu mantikli bir cevap bulamamis ama hakli yani.
0
bosver nicki
(12.12.24)
çok geçmiş olsun demeye geldim
0
titanyum22
(12.12.24)
titanyum <3 geçti bi şey kalmadı
0
🌸deartheodosia
(13.12.24)
(4)

Dolandırıcılık yöntemi sorusu

aslagülümseyenbirkediyegüvenme
Bugün telefonuma +905467900745 numaralı bir hesaptan mesaj geldi ve güya HGS bircum bulunduğu için icraya düşmemem adına gönderdiği linke tiklamam gerekiyormus ki borcum yok. Açık şekilde dolandırıcı ama bu telefon numaralarını kullanmaya korkmuyorlar mı? Sonuçta şikayet te edebilirim. Başkalarının
Bugün telefonuma +905467900745 numaralı bir hesaptan mesaj geldi ve güya HGS bircum bulunduğu için icraya düşmemem adına gönderdiği linke tiklamam gerekiyormus ki borcum yok. Açık şekilde dolandırıcı ama bu telefon numaralarını kullanmaya korkmuyorlar mı? Sonuçta şikayet te edebilirim. Başkalarının adına haberleri olmadan hat alabilirler mi? Linke tıklamadan zarar gormedigim halde şikayetçi olabiliyor muyum yani olurum da bir şey çıkar mı?
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(12.12.24)
Benzer konuda gunde 50.000 defa numara engellememe ragmen internet tahhutunuz bitmistir diye arayanlar var acaba sikayet etmiyoruz kimse mi etmiyor diye dusunuyorum
0
Zetnikov
(12.12.24)
evet açık hat kullanıyorlar zaten. şikayet etsen de kıllarına bile zarar gelmez.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(12.12.24)
Yüzlercesini şikayet ettikten sonra hiçbir şey değişmediği için pes ettim. arayanları direkt engelliyorum.
0
deartheodosia
(12.12.24)
en azından numarayı ihbar etmek gerek
0
9kuyruklukedi
(12.12.24)
(14)

Gönül işleri konularında hangi ülkenin erkekleri iyi ?

pembediken
Gözlemleriniz nedir? Özellikle karakter, yaşam tarzı, huy vb. açısından. Maddi durumları önemli değil.
Gözlemleriniz nedir? Özellikle karakter, yaşam tarzı, huy vb. açısından. Maddi durumları önemli değil.
0
pembediken
(11.12.24)
ispanyol erkekleri epey iyi diye biliyorum.

Fransizlarin çogu zaten ya arap ya zenci.

Italyanlar da oldukça fakir.
0
feastofthedamned
(11.12.24)
İspanyol erkekleri sevişme hariç iyi

Müslüman erkekler dışında tüm erkekler iyi bence.
0
Kahvedesu
(11.12.24)
bence almanlar

esitlikci ve sana cok saygili.
basta soguk gibi olsa da isininca cok sicak. hindistan cevizi gibi disi sert, ici tatli ve yumusak :)
stabiliteye cok önem veriyorlar. duygu inis cikislari yok. duygular daha makul yasaniyor.
alman bir erkegin bebegi olunca 4 ay babalik iznine cikmasi cok normal. parklarda, sokakta kücücük bebekle gezen bir sürü baba var. bu türkiye'de hatta abd'de falan da cok daha azdir eminim.
tatili, yürüyüsü, aktivite yapmayi cok seviyorlar.
0
sonsuz
(11.12.24)
Gözlemlerim genel olarak böyle net bir cevabın asla olmayacağı (pakistan vs konusmuyorsak)

Bahsedilen ülkelerin hepsinden mal ve iyi örnekler çıkar. Kendi erasmuslu arkadaslarimdan biliyorum. Misal alman denmis, vallaha kizlara obje gibi davranan bir alman ile o kiza aşık olan bir alman kapışması gördü bu gözler. Ikisi de aynı ülke.

Fransizlarin çoğu arap ya da zenci demek için de paris'te bir adet quartier dışında hayatında Fransa görmemiş olmak lazım. En son siyahi ne zaman gördüm hatırlamıyorum, 3. Şehrim. Maghrebiler de ülkenin yüzde 90u. Bütün Türkiye Kürt demek gibi.

Neyse türk erkekleri benim çevremdeki baya iyi (ben de bunlarin içindeyim sonuçta). O yüzden türk erkeği o zaman.
0
logisticsmanager
(11.12.24)
Türk kültüründe yetişmiş bir kadın için ortadoğu dışı pek uymaz.

-Hesap ödemezler
-Arabayla almazlar, evine bırakmazlar
-Seks için beklemezler
-Yaşam tarzları bireyseldir
-Boşanma durumunda çocuklarına sahip çıkmazlar
-Nafaka mafaka zaten yok
-Pinti olurlar. Parasını sadece kendi zevklerine harcarlar

Bu saydıklarım kadınlar için de geçerli. Ama böyle kadınla ilişki Türk erkeği için süper oluyor.

Almanlar övülmüş mesela. Gerçekten komik. Bir Alman adama sen erkeksin bu senin görevin diretmesini kesinlikle yapamazsın. "Gönül işinde iyi olmak" gibi bir yükleme başlıca yanlış, öyle bir çabaya girmez
0
wd40
(11.12.24)
Türkler gömülüyor da iyi karakterli türk erkeği ve iyi karakterli türk kadının yabancılardan eksiği yok fazlası var, bulduysanız değerini bilin
0
grimavi
(12.12.24)
Şu ülke iyi, şu ülke kötü denmez ki. Her yerden düzgün insan da çıkar, saçma sapan bir tip de çıkar.

Sen, kötü ile iyiyi ayiracaksın.
0
rock n roll
(12.12.24)
+1 wd40
0
lapaz
(12.12.24)
araplar dünyanın en kötü erkekleri o konuda hemfikir olabiliriz; iyiyi bilmiyorum.
0
deartheodosia
(12.12.24)
turk erkeklerini turk kadinlari haric herkes seviyor dunyada.
0
baldur2
(12.12.24)
wd40 para önemli değil. Cidden değil.
Karakter, kişisel bakım ve temizlik önemli.
Türkiyede yetişmiş erkekle kadın arkadaş olamıyor. Erkegin bir noktadan sonra aklı kayıyor. Çoğunu böyle gördüm. Ama Avrupalı, Amerikalı yapmıyor bunu onlar için arkadaşlığın cinsiyeti yok. Asya , Afrika bilemiyorum.
Türk erkeklerini Endonezyalilar seviyormuş.Peki Almanlar nerede Türkiye'de
0
🌸pembediken
(12.12.24)
Bu, oldukça kişisel gözlemlere ve bireysel deneyimlere bağlı bir konu. Ancak genel kültürel özellikler üzerinden bazı yorumlar yapılabilir. İşte farklı ülkelerden erkeklerin genel olarak öne çıkan özellikleri hakkında fikir verebilecek bazı noktalar:

1. İtalyan Erkekleri
Karakter: Romantik ve tutkulu olarak bilinirler. Aşkı büyük bir coşkuyla yaşarlar ve genellikle duygularını göstermekten çekinmezler.
Yaşam Tarzı: Aile bağlarına çok önem verirler ve sosyal yaşamları oldukça aktiftir. Yemek ve güzel yaşam onlar için önemlidir.
Huy: İlgili ve nazik olma eğilimindedirler, ancak bazen fazla sahiplenici olabilirler.
2. Fransız Erkekleri
Karakter: Zarif, entelektüel ve ince düşünceli olmalarıyla tanınırlar. Kültür ve sanata düşkün olmaları, onları romantik bir aura ile bağdaştırır.
Yaşam Tarzı: Yaşamın keyfini çıkarma felsefesine sahiptirler, küçük şeylerden mutluluk duyarlar.
Huy: Çekingen bir ilk izlenim bırakabilirler ama duygusal olarak derindirler.
3. Türk Erkekleri
Karakter: Sıcak kanlı ve misafirperver olarak bilinirler. Aileye düşkünlükleri ve koruyucu yapılarıyla öne çıkarlar.
Yaşam Tarzı: Geleneksel değerlere bağlı olabilirler, ancak modern bireyselliği benimseyenler de vardır.
Huy: Genellikle dürüst ve samimi olmaya çalışırlar, ancak bazen fazla kıskançlık gösterebilirler.
4. İskandinav Erkekleri (İsveç, Norveç, Danimarka)
Karakter: Daha sakin, bağımsız ve özgürlükçü bir yapıya sahiptirler. Kadın-erkek eşitliğine verdikleri önemle bilinirler.
Yaşam Tarzı: Minimalist ve sade bir yaşam sürerler. Doğayla iç içe olmayı severler.
Huy: Soğukkanlı ve mesafeli bir izlenim verebilirler, ancak tanıdıkça güvenilir ve sadık oldukları anlaşılır.
5. Latin Amerikalı Erkekler (Brezilya, Arjantin, Meksika)
Karakter: Tutkulu, enerjik ve eğlenceye düşkün olmalarıyla tanınırlar.
Yaşam Tarzı: Dans, müzik ve sosyal hayatın önemli olduğu bir yaşam tarzı sürerler. Aile bağlarına da çok önem verirler.
Huy: İlgili ve romantik olabilirler, ancak bazen aşırı duygusal veya dramatik olabilirler.
6. Amerikan Erkekleri
Karakter: Genellikle özgüvenli ve açık sözlüdürler. Kendi bireyselliklerini ve bağımsızlıklarını ifade etmeyi önemserler.
Yaşam Tarzı: Çeşitlilik gösterir; rahat ve pragmatik bir yaşam tarzına sahiptirler.
Huy: İlgiyi üzerlerinde tutmayı severler, ancak aynı zamanda bağımsızlıklarına düşkündürler.
7. Alman Erkekleri
Karakter: Düzenli, disiplinli ve kararlı olarak bilinirler. Ciddiyetleriyle öne çıkarlar, ancak tanıdıkça esprili bir yanlarını da gösterebilirler.
Yaşam Tarzı: Planlı ve organize bir yaşam sürerler. Kültürel etkinliklere ve spora ilgi duyarlar.
Huy: Sadık ve güvenilir bir yapıya sahiptirler, ancak bazen fazla katı veya soğuk görünebilirler.
8. Orta Doğu Erkekleri
Karakter: Aileye ve geleneklere bağlı olmalarıyla tanınırlar. Duygularını yoğun bir şekilde ifade edebilirler.
Yaşam Tarzı: Toplumsal değerler ve dinin etkisi, yaşam tarzlarında belirgin bir rol oynayabilir.
Huy: İlgili ve koruyucu olabilirler, ancak bazen sahiplenici veya kıskanç olarak algılanabilirler.
Genel Değerlendirme:
Bu tür özellikler, bireylerin kişiliği ve karakterine göre çok değişkenlik gösterebilir. Klişelerin ötesinde, bireyin kişisel değerleri, ilgi alanları ve iletişim tarzı daha önemlidir.
Her kültürde iyi ve kötü özellikler bulunabilir, bu nedenle insanlar arasındaki bağ genellikle kültürden daha çok uyum ve iletişimle ilgilidir.
0
mantık
(12.12.24)
Chatgpt'nin bir buraya dahil edilmemişliği kalmıştı, o da oldu.
0
potasyum bebek
(12.12.24)
Almanlar iyi mi?
disaridan baktim yesil turbe icine girdim estafurullah tovbe :D
Alman erkek arkadasim cok nazik, yakisikli, egitimli vs, vs.. hesabi da bazen oduyordu ama nasil anlatayim bir problemim oluyor mesela cozmek icin hicbir sey yapmiyor, yani hic sevgilim gibi hissedemedim.
Bircok alman kadinin yabanci sevgilisi var, erkegin de var ama erkekleri kendilerine asyali bakici ariyor gibi geliyor bana.
ama yine de almanin iyisi Turkun iyisinden bence iyidir, cunku ispanyol kiz arkadasi icin ispanyolca ogrenmeye calisan arkadasim vardi. Brezilyali kiz arkadasini ailesi istemedigi icin ailesini karsisina alan da vardi. Bunlari Tr'de gormedim.

pakistan, banglades, hindi, bunlar gorduklari her beyaz tenliye yaziyorlar. Ustune birde muslumansan (paki ve banglades, afgan icin) durmak bilmiyorlar.

fransizlar dicem ama asiri flortozler.

ben oyumu amerikalilara veriyorum.
0
Ley
(12.12.24)
(6)

esad putin’in ne işine yarayacak?

deartheodosia
esad’ın oğlunun tekrar suriye’ye dönüp başa geçme gibi bi ihtimali yok. esad’a ne olacak? öldürürler mi? putin ne yapacak esad’ı?
esad’ın oğlunun tekrar suriye’ye dönüp başa geçme gibi bi ihtimali yok. esad’a ne olacak? öldürürler mi? putin ne yapacak esad’ı?
0
deartheodosia
(11.12.24)
esad'in bildikleri yeter. o kadar önemli bir ismi ve ortagi putin kaybetmek istemez.
BAE, sedat peker'i neden koruyor mesela? tüm aile orada.

high profile önemli insanlar bunlar. baglantilari kurmustur o zaten coktan. her türlü senaryo düsünülmüstür.
0
sonsuz
(11.12.24)
Esad dogrudan ne ise yarayacak bilmiyorum. Ancak sunu dusunelim, eger Esad'i kabul etmeyip sonunun Kaddafi gibi olmasina goz yumsaydi, bu sefer muttefiklerinin gozunde guvenilmez birine donusecekti. Esad en azindan kendisi icin felaket bir sondan kurtulmus oldu.
0
mbond
(11.12.24)
Adam tum servetini getirmis sana iste, bir zahmet korur kollarsin son nefesine kadar
0
freedonia
(11.12.24)
Göz problemi falan yaşıyor olabilir. Tanıdık doktor işte ne güzel.
0
d max
(12.12.24)
bir şey yapmayacak. bir şey yapması gerekmiyor ki. devrilmiş bir lidere kucak açtı. tarihte çoktur böylesi. zamanında desteklediğin bir lider devrilince o ülkeye sığınır. kabul etmese rusya ile hiç bir lider iş birliği yapmazdı öyle değil mi. ayrıca yarın öbür gün ne olacağı belli olmaz. bakarsın geri döner ve tekrar başa geçer. başka ülkeye sığınan hükümdarlardan aklıma gelenler
ingiltere kralı ikinci james, osmanlı padişahı vahdettin, cem sultan, alman imparatoru ikinci wilhelm, iran şahı muhammed rıza pehlevi, italya ducesi mussolini, fransa kralı onsekizinci louis,
0
abelardo
(12.12.24)
esad’ın serveti olsaydı ordusunu beslerdi. hayatının sonuna kadar lüks içinde yaşayacak o kesin ama öyle dudak uçuklatan bi parası olduğunu düşünmüyorum.

d max, çok komiksin.
0
🌸deartheodosia
(12.12.24)
(33)

Arkadaşınız eşini aldatmaya çalışsa

gilbeys
onunla diyaloğu keser misiniz yoksa banane mi dersiniz?Sürekli karı kız peşinde koşan evli bir arkadaşım var. karısını da tanıyorum evlerine de gidiyorum ama açıkcası bu durum beni rahatsız ediyor.Ne diyorsunuz?
onunla diyaloğu keser misiniz yoksa banane mi dersiniz?

Sürekli karı kız peşinde koşan evli bir arkadaşım var. karısını da tanıyorum evlerine de gidiyorum ama açıkcası bu durum beni rahatsız ediyor.

Ne diyorsunuz?
0
gilbeys
(08.12.24)
İletişimi keserim çünkü güvenemem. Hayatındaki en önemli insana bunu yapan bana neler yapmaz. Guvenmedigim kişilerle ilişki kurmuyorum
0
abuzer
(08.12.24)
bunu yaparsam arkadasim kalmaz :)
0
sonsuz
(08.12.24)
karışmam
0
gabe h coud
(08.12.24)
Bunu yaparsam kimseyle konuşmamam gerekir :)

Gerçekten herkes böyle artık neredeyse, iğrenç.

Az görüşürdüm şahsen, bir yerde illaha patlar. O yüzden hiç görüşmemek bu an gelecekse en iyisi.
0
baldan kaymak
(08.12.24)
Konuşmam uzaklaşırım
0
turuncu tonlarda
(08.12.24)
Güvenmem, iletişimi keserim. +1 Bu kadar açıktan, arsızca, pervasızca yapılan ahlaksızlıklar beni her daim korkutmuştur.
0
potasyum bebek
(08.12.24)
iletişimi keserim. net.
0
duyurukullanıcısı
(08.12.24)
Keserim.
Kadın ya da erkek, hiç farketmez.
Yaptığı ahlaksızlıktır. Ahlaksızdan arkadaş olmaz.
0
Mirket
(08.12.24)
Zor bir durum.

Bu durumu bile bile evine gidip eşiyle görüşüyorsanız sizin de zor durumda kalma riskiniz var. Yarın bir gün bu durumu bilmenize karşın kendisini neden uyarmadığını sorarsa verecek cevabınız olmaz.

Öte yandan, arkadaşınız sizi kendi çapkınlıklarına alet edip sizden destek istemeye kalkarsa yine çok zor durumda kalabilirsiniz arkadaşınızın eşine karşı.

Yerinizde olsam ilişkiyi doğrudan kesmem ama eşiyle mümkün olduğunca görüşmemeyi tercih ederim.
0
10551037
(08.12.24)
aile içi durumları beni ilgilendirmez.
0
my fault
(08.12.24)
Uzak durmaya çalışırım. İletişimim minimum seviyede olur.
0
put it in your appropriate place
(08.12.24)
Ben ahlakli ve vicdanli insanlarla iliski kurmaya gayret ederim. Bu aile ici durum beni etkilemiyor olsa dahi karsimdaki kisinin ahlaksizligi beni rahatsiz eder. Bu sebeple iliskimi keserim.
0
alice in potatoland
(08.12.24)
soğurum kesinlikle, arkadaşlık yapamam.
0
deartheodosia
(08.12.24)
Diyologu kesmem.
Her zamanki gibi eksi ahalisinden reklamlari izliyoruz.
0
turkuaz
(08.12.24)
Diyaloğu kesmem arkadaşıma yapma etme derim (dedim) hiç bi faydası olmuyor :)
0
grimavi
(08.12.24)
herkesin gözü önünde "iyi günde kötü gününde hastalıkta sağlıkta" diye başlayan malum sözü verdiği birine bunu yapan kişi, bana neler yapmaz diye düşünürüm.

iletişimi kesebiliyorsam keserim, kesemiyorsam mümkün olduğu kadar uzak durmaya çalışırım. böyle bir tipten her şey beklenir.
0
tabudeviren
(08.12.24)
+ ve mümkünse çakma hesaplarla eşine durumu bildiririm.
0
tabudeviren
(08.12.24)
Keserim. Sevgili versiyonunda kestim.
0
Amaranta ursula
(08.12.24)
Benim arkadaşım kadın verisyonu. Bana seni ilgilendirmez dedi duyuru.
0
Kahvedesu
(08.12.24)
Okuldan mezun olup ailemin olduğu şehre döndüğüm sıralarda çok yakın iki arkadaşım evlendiler ve ben uzakta kaldığım için evliliklerine şahit olamadım, ikisi de çok yakınımdı, ben uzağa gidince ve onlar yeni bir hayata adım atınca koptuk. Sonra bir gün rüyamda erkek olanla ilgili bişeyler öğrendim ve şiddetli tepki gösterdim, o öyle şey yapmaz karısına da çocuğuna da evine de çok düşkündür o, siz uyduruyorsunuz dedim rüyamda. Uyanınca kadın olan arkadaşımı arayıp rüyamı anlattım, noluyor dedim. Pek iyi değiliz boşanmaya niyetlenmiştik dedi ama ayrıntı vermedi ve olabildiğince üstünü kapatarak konuştu. Birkaç ay sonra öğrendim ki benim kardeşimin tanıdığı bir kız benim erkek olan arkadaşın öğrencisiymiş, kardeşimin selamını arkadaşıma söyledi diye arkadaşım hangi kafadaysa artık, kardeşimin kötülük yapmaya çalıştığına inanmış, aramız iyice açıldı filan. Demek ki rüyamda gördüğüm şey asılsız değil dedim.

O zamandan beridir de düzelemedik. Olmuyor yani, ben ararsam varım aramazsam yokum. Mesaj atsam bile. Bunun eşini aldatması halinde bir arada olsak çıngar çıkarırım da, bu mesafede umurumda olmaz açıkçası.
0
muhayyer divan
(08.12.24)
yapmamalarini soyluyorum ama dinlemiyorlar, iletisimimi azaltmiyorum. esini aldatiyorsa beni de aldatir mantigi yanlis. esini aldatma sebebi baskasiyla seks yapma istegi. macera. bana yamuk yapmak icin bir motivasyonu yok ki.
0
baldur2
(08.12.24)
beni rahatsız edecek iekilde sürekli karı kız kovalıyosa min iletişim veya mümkünse hiç iletişim. bana çaktırmazsa iletişim sürdürürüm. HER evlilikte olan bi şeyi bu kadar "bunu yapan neler yapmaz" boyutunda düşünmeniz peki???? sanırım benim için sorun aldatmak diil de bunu marifet gibi yavsakca yaşamak ve arkiniz böyle gibi. kovalamak zaten igrendirici ama olmaz olmaz bi ara olduysa falan, cok yüklenmem. emin olun zaten eşleri farkediyo ve susuyor yani sizin kadar mevzu yaratan yok
0
ala09
(08.12.24)
@baldur2
meşur son sözler...
0
duyurukullanıcısı
(08.12.24)
@baldur, şimdilik yoq....
0
abuzer
(08.12.24)
Diger tarafa soyleyemiyorsun ya fena vicdan azabi yasiyorsundur?
0
Zetnikov
(08.12.24)
iletişimi keserim +1 üzüm üzüme baka baka kararır demişler. sen de onun yanında takıla takıla bir bakmışsın sen de aynı haltları yemeye başlamışsın, ne de olsa yakalanmıyordur arkadaşın. ama sen yakalanırsın, boşanma kağıdını elune verurler. (bkz: herkes kendini kurtarır olan sana olur)

bekarsan da böyle bir arkadaşın olduğun gören kadın senden sırf bu sebepten vazgeçebilir. cevaplardan gördüğün üzere kadınların çoğu iletişimi keserim diyor.
0
titanyum22
(08.12.24)
Böyle biriyle arkadaşlık edemem. Zamanında yakın bir arkadaşım evli bir adamla beraberdi, ciddi ciddi adamın karısı nedeniyle boşanamadığına filan inanıyordu. Yanlış yaptığını söyleyince ağırına gitti, küstü. Hiç pişman olmadım, ahlak bu kadar göreceli bir şey değil.
0
asteriks
(08.12.24)
Bence karışmaya gerek yok, herkesin her şeyini düzeltemeyiz.
0
enteg
(08.12.24)
Eşini aldatan insan, herkesi aldatabilir.

Olaya bu açıdan bakmak lazım... İlişkimi keserim veya kesemiyorsam da, merhaba/merhaba seviyesine çekerim.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.12.24)
Etrafımda kötü insan istemediğim için arkadaşlık yapmam. Tecavüzcü, katil, hırsız. Hepsinin ortak noktası başka birine zarar vermek ya da kandırmak değil mi? Birini aldatmak da aynı şey. Kadın hastalıkları uzmanı arkadaşlar varsa gelsin anlatsın kadınların aldatılma sonucu yaşadıklarını. Bildiğin düz kötülük bu. Ha gider de karısına kocasına durumu anlatır mıyım? Tabii ki hayır. En iyi ihtimalle kıskanç ve yuva yıkmaya çalışan kadın olacağım için hiçbir şey söylemem, kadın erkek çoğu da her şeyin farkında zaten. Ama kendi hayatımda kötü bir insan istemiyorum. Mereba mereba olur, daha fazlası değil.
Bunda bir sorun görmeyenlere de sizin çatır çatır aldatıldığınızı bilen insanlarla aynı masada keyifli yemekler sohbetler diliyorum. Umarım kadın ya erkek gözlerinizin içine baka baka benim meselem değil diye düşünerek güzel güzel sohbet eder sizinle.
0
mrvln
(09.12.24)
Kaypak insanla minimum iletişim
0
pembediken
(09.12.24)
böyle bir adam zaten benim arkadaşım olamaz. eğer evliliği sorunluysa fazla dert etmem. ama gerçekten saçmalıyorsa kızarım. özel hayat müdahale edilmez.
0
mikahakkinen
(09.12.24)
15 yıllık, en yakın arkadaşım olarak tanımladığım insan nişanlsını aldattı, koca adam ergen ergen davranışlar sergiliyor, arka sokağımda oturmasına rağmen iletişimi minimuma indirdim, evlerine gitmiyorum, çok az konuşuyorum, yüzyüze ayda 1 geliyorum. Nedenini bilmediğine eminim, bir şey demem karışmam, benim düşüncelerime çok ters olduğu için mesafe koydum.
0
atom karincanin torunu
(09.12.24)
(26)

Suriyeliler geri mi dönecek şimdi?

regina phalange
Hadi inş
Hadi inş
0
regina phalange
(08.12.24)
oyle bir sey olsa bile %10'u falan doner maksimum. adam ev is bulmus 5 cocugu var okula gidiyor vs. o saatten sonra hicbir vatan sevgisi seni geri dondurmez.
0
bohr atom modeli
(08.12.24)
gidecekleri yerde bir devlet yapısı yok, en fazla %10'u geri döner. akp oy toplamak için %70 geri döndü şeklinde algı yaratır.
0
HellKeePer
(08.12.24)
Tabi hepsi olmasa da gidişte bir yoğunluk artışı olacaktır.
0
diyecevaplandı
(08.12.24)
Bence de dönmezler, Suriyedeki kargaşa bitmiş değil, henüz bir kurumsal devlet yapısı yok muhtemelen. Geri dönse oturacağı evi bile yok adamların. Burda bir düzenleri oldu, dil öğrendiler, çocukları okula gidiyor. Ekonomi burda daha iyi oraya göre. Bu düzeni bırakıp gideceklerine hayatta inanmam.
0
turuncu tonlarda
(08.12.24)
Belli kesmin satmaya çalıştığı şey de bu. Aynı dolar alan yaya kalır vs söylemleri gibi, bunlar da yalan işte.
Nedense dünyanı en komplocu tipleri konu hükümetleri olunca komployu birakiyorlar.
0
logisticsmanager
(08.12.24)
niye geri donsunler ki? gidecekleri ulkenin daha iyi olacagini kim soyledi?
0
baldur2
(08.12.24)
bu olaya hem suriyeliler hem kurtler hem turkler sevindi anlamadigim bir sey mi var
0
ShadowOfMoon
(08.12.24)
inşallah ama zor o iş. Artık kurulu düzenleri var, yoksa giderlerdi. :) Zaten bayağı bir kısmına da Türk vatandaşlığı verdiler.

Bir de burada çoğu vergisiz olarak kazandığı para ile, Suriye'de alım ve harcama yapacaklar, para bir de öyle dışarı çıkacak.
0
yeninesiltupcu
(08.12.24)
Ya benim anlamadığım (ve net de bilmediğim) nokta, Türkiye'ye gelen Suriyelilerin çoğu Esad'dan değil de Işid gibi cihatçı örgütlerden kaçanlar değil miydi? Esad'dan kaçıp gelenlerin bir kısmı döner belki de asıl kitlenin dönmesi için bir sebep yok ve hatta Şam tarafındaki Suriyeliler de kaçabilir gibi geliyor bana. Sonuçta şimdi ülkeyi ele geçiren grup da IŞİD'in iki ton açığı gibi
0
nundu
(08.12.24)
bu tamamen devletin kararı neticesinde olacaktır. bu bizim ülkedeki suriyelilerin kararı olmamalı. ama hiç umudum yok. normal bir devlet bir sınır dışı politikası planlayıp kademeli kademeli hepsini olmak üzere gönderir. tc vatandaşlıgı verilenlerin de vatandaşlıgını iptal edip deport edilir. saglam bir devlet politikasıyla 2 aylık iş aslında fakat bizdeki rejime hiç güvenmiyorum
0
limonlu eksi
(08.12.24)
Araplar kabiledir ve onlarda vatan sevgisi, millet olma bilinci yoktur. Bu saatten sonra onlari Turkiye'den gonderecek tek etken Turkiye'den daha iyi yasam kalitesi vaadeden bir baska ulkedir.
Gelenlerin cogu Esad'dan kacmadi ki Esad gitti diye donsunler.
0
alice in potatoland
(08.12.24)
Bir OrtaDoğulunun gerizekalılığı ve faşistliğini asla hafife almayın.
Hayır dönmeyecekler ve çok daha fazlası da gelecek.
Dönmeyecekler çünkü Türkiye'nin aksine daha kötü şartlarda olacak Suriye daha fazlası gelecek çünkü kimse Cihadçıların yönetimi altındaki bir yerde yaşamak istemez özellikle de Esad rejimini doğrudan veya dolaylı destekledilerse.
Ayrıca çevredeki ülkelere de şimdiden geçmiş olsun daha kötü günler önümüzde.
0
bartholomew87
(08.12.24)
%10’unun bile döneceğinden şüpheliyim. bugün kutlama yapan gruplar gördüm; baba kocaman türk bayrağını sırtına asmış, çocukları da suriye bayrağı sallıyor falan. arabadan sarkan gruplar hem türk bayrağı hem suriye bayrağı tutuyor. çoktan türkiye’ye yerleştiler. gitmelerini beklemek hayalperestlik gibi geliyor. 6 ay 1 yıl değil ki çok uzun yıllardır türkiye’deler.
0
deartheodosia
(08.12.24)
Laik ve Alevi Suriyeliler pek gelmiyordu eskiden.Artik onlar da gelmeye baslayacak.
0
turkuaz
(08.12.24)
Suriyelilerin yuzde kaci gitmis ki?
0
Zetnikov
(08.12.24)
İktidar en zayıf karnı olan mülteciler meselesinden bir zafer elde etmeye çalışıyor kapıda 5 kişi görüp gidiyorlar yaygarası yapıyorlar. Ancak üste de belirtildiği gibi istikrarsızlık ve devlet kapasitesi eksikliği burada düzen oturtmuş bir insanın gitmesini çok akılcı kılmıyor. Bir de gücü toplayan daha radikal ajandası olan gruplar kim bu hayvanların ayakları altına debelenmek ister.

Umarım giderler tabi.
0
anon1m
(08.12.24)
Avrupa veya Abd'ye iltica ediyorlar. Geri dönmeyi geçtim ekonomik durumlardan ötürü Türkiye'de bile kalmak istemiyorlar. Yaşadığım yerde iltica eden bir sürü suriyeli var. Türklerin vize sorununun nedeni de bunlardır.
0
wd40
(08.12.24)
Suriye cennet vatan ama burada kurulu düzenleri var.
0
michael_knight
(08.12.24)
tek derdiniz bu olsun be duyuru ailesi. Hayatımda gördüğüm en boş zihniyet. tam bir klavye muhalefeti. Savaştan kaçan insanları eziklemek sanki kendi ırki çok marifetliymiş gibi başkalarını aşağılamak iş gücünü sömürmek. gitmezlerse dünya başınıza yıkılacakmış gibi davranmanız sizce tek sorununuz gerçekten Suriyeli komşularınız mı?
0
ala09
(08.12.24)
Bu ülkenin en büyük sonu araplardan çok arap götü yalayacıları bence.
0
Bir ben var benden şurada
(08.12.24)
Bir ben var benden şurada +1
bence de en büyük sorun Arap milliyetçisi BAAS partisinin g0tünü yalayanlar, hem de sırf mezhepdaşlar ve dinsizler diye.

şebbihamızın içine manda gibi oturdu suriyedeki itlerin kovuluşu ama gidip gitmemesine onlar karar vermeyecek, müslümanlar karar verecek

tarih değişirken hep katil ırz düşmanlarının tarafında yer almak büyük şeref.
0
lambırcek
(09.12.24)
suriyede kadın ve çocuk tecavüzcüleri bizzat nusayri laik azınlık terörü zaten :D devletin kendisi.

devlet rus jetlerinin, iran milislerinin ülkeyi yakmasına izin verdi. yarım milyon insan öldü.

devlet halepi şamı lazkiyeyi asıl sahiplerinden 60 sene gasp etti.

suriyede problem nusayri diktası devletti. insanlar kendi ırzını çocuğunu koruyor zaten. koruduğu için bunlar yaşandı.

depremde solhaberin kendi çalıp kendi oynamasına inanan birinin, yerini bugün öğrendiği suriye hakkındaki ideolojiye ayarlı dövlet güzellemelerini dinlemez kimse.
0
lambırcek
(17.12.24)
kurulu duzen olayiyla cok alay ediliyor ama fazlasiyla gercek bir durum.
0
baldur2
(17.12.24)
çoğunluğun dönmesi için bir sebep yok, ülke ekonomik ve altyapı olarak bitik durumda, ülkenin ana gelir kaynağı petrol,doğalgaz ypg&pyd kontrolünde htş ile bunun pazarlığı sürüyor, petrol gelirleri merkezi bir hükümet kurulsa buraya aktarılsa bile ülke kendi içinde bölünmüş durumda, yolsuzluk da işin içine girince bu durumun normal vatandaşa pek bir faydası olmayacaktır. Ülkenin düze çıkması için yeterli kaynak yok, olanlarda birilerine peşkeş çekildi, çekiliyor.

Can ve mal güvenliği yok, yarın ne olacağı, nasıl bir düzen kurulacağı da belli değil. Türkiye'de az çok işleyen bir düzen altyapı mevcut, sağlık, güvenlik, ulaşım, iş, ekonomi, eğitim v.s bunların hiçbiri şuan Suriye'de yok ve yakın zamanda olması da mümkün değil.

Halep taraflarından gelen şantiyelerde birkaç kişi vardı, onlar gidip, dönecekmiş, Türkiye'ye gelirken geride bıraktıkları evleri, arsaları varmış, tekrar birileri çökmeden geri alıp, birkaç yer bırakıp kalanını elden çıkarmayı düşünüyorlarmış.

Mevcut durumdan rahatsız olan daha fazla insan Türkiye'ye gelecektir.
0
sealth
(17.12.24)
yarisi gider.

halep, sam buralar tarihi ve kulturel agirligi olan buyuk sehirler. antep'te yasayacagina halep'te yasar adam.

muhtemelen turk insaat sirketleri oraya pitrak gibi apartman dikecek ve yeni yonetim vatandaslarini cekmek icin bedava ev falan verecektir. hadi almanya'daki suriyeli avrupa'yi birakmaz anlarim da ekonomisi bitik turkiye ile suriye arasinda cok fark yok. bircogu kendi kulturlerini daha iyi yasayabilmek adina gidecektir.

yeni ulke yeni firsatlar demek.
0
antikadimag
(17.12.24)
ABD ve pkk ile anlaşma sağlanırsa, gitmezler. Sağlanamazsa, herkesin kendi köyüne gitmesi lazım ki, pkk oralarda barınamasın.

Tamamen Erdoğan'a bağlı yani...


.
0
kartallar yuksek ucar
(17.12.24)
(6)

Bebekle dışarı çıktığımda temel ihtiyaçlarını nasıl karşılarım?

esinikaybetmiscorap.
Merhaba,50 günlük bebeğimle dışarı açık alana çıktığımızda uzun süreli duracağımız zaman mesela 4-5 saat gibi, bu süreçte bebeğin acıkması, altını değiştirilmesi ve gaz masajı yapılması gerekiyor. Ancak tüm bunlar evdeyken yaklaşık 2 saat sürüyor özellikle gaz masajı kısmı hatta eğer ağlarsa çok dah
Merhaba,

50 günlük bebeğimle dışarı açık alana çıktığımızda uzun süreli duracağımız zaman mesela 4-5 saat gibi, bu süreçte bebeğin acıkması, altını değiştirilmesi ve gaz masajı yapılması gerekiyor. Ancak tüm bunlar evdeyken yaklaşık 2 saat sürüyor özellikle gaz masajı kısmı hatta eğer ağlarsa çok daha sancılı geçiyor. Bunları dışarda nasıl yapabiliriz, restaurantlarda emzirme örtüsüyle emzirebilirim ama alt değiştirme ve gaz masajı kısmı çok kafamı karıştırıyor. Her gün dışarı çıkartan insanlar bu süreçleri nasıl ilerletiyor acaba? Biberon kullanmıyoruz o yüzden emzirmem gerekiyor. Günlük yürüyüşler yapıyoruz sitede ancak uzun süreli bir yere gitmeye çok korkuyorum özellikle gazı olduğunda sakınleştiremessem diye ki her seferinde gazı oluyor. Ve gaz masajıyla en az 30 dk da çıkartabiliyorum.

Avmlerde uygun odalar mümkün ama bağdat caddesi gibi bir açık alana gittiğimizde ne yaparım bilemiyorum.

Teşekkürler
0
esinikaybetmiscorap.
(07.12.24)
Biberon kullanmayan, önümüzdeki birkaç hafta boyunca gaz sancısı çekmeye devam edecek 50 günlük bebekle bir zorunluluğunuz yoksa 4-5 saat dışarıda durmamalısınız.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(07.12.24)
20 günlükten itibaren full dışardaydım. En güzel dönemiydi pusette gezdikçe uyuyordu mis gibiydi. Emzirme örtüsü ile aklına gelebilecek her yerde emzirdim. Altını bebek bakım odası olmayan yerlerde arabamın arka koltuğunda değiştirirdim. Emzirme sonrası kucağıma alıp omzuma koyardım sırtını ovalardım bir yandan insanlarla konuşurken. Bez değiştirirken de ayaklarını karnına doğru yaklaştırırdım birkaç kez o kadar.
0
kullanicadi
(07.12.24)
Gaz probleminin sebebini incelediniz mi? Mesela bizde annesinin yediği süt içeren herseyden direk etkileniyordu.

Durumunuzu bilmeyerek cevap vereyim. Alakasiz da olabilir tabii, veya bütçe yoktur vs, karavana dönüştürülmüş transporter diyorum. Arabaya ulastiginiz yerlerde mini bir ev. Multivan de olur.
0
mbond
(07.12.24)
ilk ayından sonra sık sık dışarı çıktık. Bizim sıpa insan da seviyor, evde durmak istemiyor zaten. ilk aylarında şehirler arası tatil dahil herşeyi yaptık. Ama şunu da söylemek lazım, neyseki öyle aman aman bir gaz sancısı yoktu.

Emzirmeyi örtü ile yapabilirsiniz, ama doğrusu bebeklerinde örtü altında uzun süre kalması çok mantıklı gelmiyor bana. Bu yüzden emzirme odalarını da kullanabilirsiniz tabiki.

Biz evden uzaklaşacaksak mümkün mertebe araba ile çıkıyoruz dışarıya. Araba bir pit stop gibi oluyor. Alt değiştirmede çiş çok sıkıtı değil, her yerde bir şekilde değişir ama kaka olursa durum da fenaysa :D arabaya gidip halletmek daha mantıklı oluyor. Araba da öyle minivan değil, SUV ve bize fazlası ile yetiyor. (Bebek doğduğunda minnacık bir arabamız vardı, bu dışarı işleri artınca ilk onu değiştirdik.) Bu arada emzirme için de eşimin arabayı kullandığı oluyordu. Arabada rahat etmek isteseniz de cam filmi veya aşağıdaki gibi güneşlik sizi rahatlatacaktır.
www.amazon.com.tr

Bu süreçteki kritik nokta bebeğin dışarıya göre tavrı. Dediğim gibi bizimki zaten dışarıyı çok seviyor, arabasında gezerken uyuyor, bizim kucağımızda her yeri, her şeyi inceliyor. Ama bebeğiniz dışarıda, sesli ortamda, kalabalıkta rahat edemiyorsa, bu süreç ikinizi de çok zorlayacaktır.

Tabi şunu da eklemek lazım. Her ne olursa olsun, tek başına bebek ile bir şeyler yapmak, evde olmak da dahil, gerçekten çok zor bir durum. Bu yüzden mümkün olduğu kadar yanınızda birisi ile çıkmanız bütün süreci değiştirecektir.
Biz de benim programım ve izinlerim esnek olduğu için pek çok süreci eşimle birlikte geçirdik ve özellikle dışarıda yanınızda birisinin olması, en azından sıra ile yemek yiyebilmenizi veya gerektiğinde tuvalete gidebilmenizi sağlıyor ki, bunlar gerçekten çok önemli lüksler. :D
0
yeninesiltupcu
(07.12.24)
Doktorunuz önermedikçe asla biberon kullanmayın meme reddi riski var.
Bebek bakım odaları genel olarak kaka kokar ve yarım saat gaz masajı yapacak yer bulmanız zor olur. Aynı anda emziren, alt değiştiren anneler olacak, sıra olacak.
Emzirmeyi hep önlüğüm ile oturduğum yerde yaptım ben. Alt değiştirmeyi de kendi aracımın arka koltuğunda yapmışımdır genelde.
Dört beş saat değil de daha kısa sürelerle denemeye başlayabilirsiniz, devamı size ve bebişe göre şekillenir.
Sağlıkla büyüsün <3
0
cilekli pasta
(08.12.24)
hepsi pratik. yaptıkça kolaylaşıyor. bez değiştirme konusu, değiştire değiştire bir dk halletmeyi öğreniyorsunuz. her yerde bebek bakım odaları var zaten. bebeğim sizinki kadarken eve hapsolmuştum, sanki bir daha hiç dışarı çıkıp bi kahve bile içemeyecekmişim gibi geliyordu ama şu an kendimi zorlasaymışım, alışırdım diyorum.

çıktığım zamanlarda da restoran/avm mescitlerinde falan emziriyordum. bir keresinde anlamadan erkek mescidine girmişim emziriyorum ama örtü altından, bi şey görünmüyor. biri girdi namaz kılacakken bi baktı, hareket eden bebek bacaklarını gördü ve “özür dilerim hanımefendi” diyip çıktı :d sonradan anladım yanlış yerde olduğumu.
0
deartheodosia
(08.12.24)
(4)

evden hiç çıkmadığım gün için trafik cezası gelmiş

deartheodosia
nereye itiraz edeceğim, nasıl oluyor böyle bir şey ya?
nereye itiraz edeceğim, nasıl oluyor böyle bir şey ya?
0
deartheodosia
(27.11.24)
Sulh ceza hekimliğine ceza makbuzu sureti ile itiraz ediniz
0
dakota
(27.11.24)
sulh mahkemesine.

kesildiği trafik şubeye ulaşırsan onlar da iptal edebilir.
0
jelly bear
(27.11.24)
edevlet’ten mi itiraz ediyorum peki?
0
🌸deartheodosia
(27.11.24)
eski kocan trafik fahri müfettişi miydi? tanıdığı varsa o yaptırmış olabilir
0
titanyum22
(28.11.24)
(11)

büyük duygusal bağ kurduğunuz, keşke içinde olsam dediğiniz romanlar?

mark greg sputnik
var mı dostlar? altını çizerek özellikle söylüyorum: çok sevdiğiniz romanlardan bahsetmiyorum. tarihiyle, kültürüyle, içinde geçtiği dönemle sizi yakalayan ve "oraları tecrübe etmek isterdim, keşke bu karakterlerin hepsi gerçek olsaydı da onlarla beraber yaşasaydım" dedirten eserlerden söz ediyorum.
var mı dostlar? altını çizerek özellikle söylüyorum: çok sevdiğiniz romanlardan bahsetmiyorum. tarihiyle, kültürüyle, içinde geçtiği dönemle sizi yakalayan ve "oraları tecrübe etmek isterdim, keşke bu karakterlerin hepsi gerçek olsaydı da onlarla beraber yaşasaydım" dedirten eserlerden söz ediyorum. sık okuyanların zaten onlarca, belki yüzlerce favori romanı vardır. sorduğum bu değil. okurken müthiş keyif almış olabilirsiniz... ben daha ziyade böyle resmen özlediğiniz, sanki karakterleriyle arkadaş olmuşsunuz hissi uyandıran romanları soruyorum.

mesela benim için durgun don ve ardından uyandırılmış toprak bunun zirvesidir, ilki 1914-17 arası rus çarlığı'nın yıkılışını, ikincisi sovyetler birliği'nin ilk yıllarındaki tarımın kolektifleştirilmesi işini anlatır. iyi kötü okumuş bir insanım; bayıldığım, bitirince ağladığım, çok sevdiğim romanlar oldu ama hiçbirinin "içinde" yer almayı bu kadar istememiştim mesela.

sorduğum tam olarak bu. sizde var mı böyle bi şeyler?
0
mark greg sputnik
(10.11.24)
Jane Austen ve kitapları. Bir de Charlotte Bronte'un Jane Eyre kitabı.

O zaman Jane Eyre.
0
Amaranta ursula
(10.11.24)
yahu seçmen lazım ama amaranta aynı anda beş tane romanın içinde yer almayı isteyemezsin sry sistem izin vermiyor
0
🌸mark greg sputnik
(10.11.24)
Küçük bir çocukken Vadideki Zambak'ı okuduğumda o kadar fazla betimlemeye maruz kalmıştım ki rüyamda sürekli uçsuz bucaksız Fransız çayırlıklarında koşarken görüyordum kendimi süper bir histi, sonra bir daha yaşamadım öyle bir şey.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.11.24)
Yerdeniz evrenini baya seviyorum ben...
0
burka
(10.11.24)
otostopcunun galaksi rehberi serisi
0
robert bosch
(10.11.24)
Küçük Ağa da İstanbullu hoca karakterini yaşamayı aşırı istiyorum. 30 senedir 10 defa okudum doyamadım.

Yine çocukken Robinson Cruise in 800 sayfalik orijinal metnini okumuştum. Öyle bir zorluk içinde olmayı da çok isterdim.

Henning mankell in kurt wallander serisinin tamamını okudum. Wallander karakterini kendime çok yakın buluyorum. Onunla aynı olayları çözmek cok tatmin edici olurdu.

3 silahşörler ve monte Kristo kontu da çok iz bırakanlardan.
0
deer hunter
(10.11.24)
Ergenken Çalıkuşu nu okurken çok etkilenmiştim. Feride ile köy köy dolasmistim adeta :)
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(10.11.24)
Hahahah :D o kadar spesfik tarif etmişsiniz ki dürüst cevap vermekten kaçamadım. Benim bu tarz, doğrudan karakterlerle gerçekten yakın hssettiğim roman bayat bir web novel. Nasıl oldu bilmiyorum ama olaylar bu şekilde gelişti :D Adı my vampire system.
0
akhenaten
(10.11.24)
var. hatta bazen ben de düşünürüm bunu.

ruhum bir süredir genel olarak 19.yüzyıl fransası ya da avusturyasını arıyor.

kitap olarak spesifikleştirirsem monte kristo kontu.
0
AlsterWasser
(10.11.24)
harry potter
0
deartheodosia
(11.11.24)
"özlediğiniz, sanki karakterleriyle arkadaş olmuşsunuz hissi uyandıran" dediğin için Çalıkuşu. Cidden özlüyorum, dönüp okuyorum ara sıra. Ama o çağda orada yaşamak eksik kalsın, hiç istemem.
0
kobuzchu kiz
(11.11.24)
(12)

Random gülen kızların daha çekici olması

gilbeys
yorumları alalım var mı böyle bişiy?
yorumları alalım var mı böyle bişiy?
0
gilbeys
(07.11.24)
var böyle bir sey fdlkg
0
robert bosch
(07.11.24)
Random gülen herkese daha çok kanım ısınıyor :D çekicilik anlamında bir artısı olmuyor gerçi. Sadece daha rahat anlaşılabilecek biri gibi geliyor. Dolaylı olarak çekiciliği etkiliyordur belki bilemedim.
0
akhenaten
(07.11.24)
@akhenaten +1
0
respect
(07.11.24)
tam tersi etki yapıyor bende.
0
deckard
(07.11.24)
zaaa xd diye gulen kizlari uzmeyin
0
ala09
(07.11.24)
Bir korelasyon var.
0
gabe h coud
(07.11.24)
gkhncnzdgn
(07.11.24)
evet, ben ajshdjshdjh
0
deartheodosia
(07.11.24)
hadi ya hksrekahekre
0
janderzel zartanyan
(07.11.24)
random gülmeyi derhal bırakıyorum kardeş teşekkürler
0
titanyum22
(07.11.24)
bana itici geliyor.
0
tabudeviren
(09.11.24)
ben seviyorum random gülen kızlar çekici bilmem de akıllı oluyorlar.
0
OgutucuRecep
(09.11.24)
(13)

Birinden etkilenmek- siz ne yapardiniz

yuvarlanantencereninkapagi
Yakın zamanda uzun ilişkim bitti. İlişki arayışında değilim çünkü hala iyi olmaya calisiyorum. Bu yastan sonra takilmalik iliski aramiyorum. Geçenlerde aynı ortamda bulunduğum bir adamdan çok etkilendim. Hatta düşündükçe basim dönüyor. Bence ben de onun dikkatini cektim. Yaşça benden büyük (bu olums
Yakın zamanda uzun ilişkim bitti. İlişki arayışında değilim çünkü hala iyi olmaya calisiyorum. Bu yastan sonra takilmalik iliski aramiyorum. Geçenlerde aynı ortamda bulunduğum bir adamdan çok etkilendim. Hatta düşündükçe basim dönüyor. Bence ben de onun dikkatini cektim. Yaşça benden büyük (bu olumsuz bence 10 yas falan var), statu olarak da benden iyi durumda. Neyinden etkilendin derseniz kariyerinde baya iyi durumda, boylu poslu, aurasi cok guclu ve karizmatik bir adam. Ciddi bir ilişki arayışında olduğunu düşünmüyorum bu sebepten bu düşünceden uzaklaşmak mantıklı geliyor. Aynı ortamda bulunacağız, ayni spor salonuna gidiyoruz. İş dolayısıyla da bir yakinligimiz var( ayni is yerinde calismiyoruz), ortak tanidiklarimiz var. Sizce iletişimi artırmak mantıklı mı, siz olsanız ne yapardınız? Bu durumlarda biraz kendini kaptıran biriyim o yüzden uzaklaşmak daha makul gibi şimdilik. Yas 30 kadin kisisiyim
0
yuvarlanantencereninkapagi
(04.11.24)
"Bu olumsuz bence 10 yaş falan var"

Sadece bu yaş kısmına yorum yapmak istedim çünkü gerisi tamamen sana kalmış bir olay, ona yalnız sen karar verebilirsin ne adamı tanıyoruz ne sana karşı nasıl bir ilgisi var onu biliyoruz uzaktan bişi demek zor. 30 yaşında bir kadın için 10 yaş fark sorun olmamalı. 18 yaşında olsaydın 28 yaşında bir erkekle olmaz diyebilirdim belki ama 30 yaşından sonra 10 yaş fark o kadar hissedilmiyor.
0
kullanicadi
(04.11.24)
İlişkide erkegin yaşının büyük olması daha iyi +10 dan hiç bir sıkıntı olmaz. Ama böyle adamlar çok seçici olur yani ben evet dersem olur gibi bir düşünceye sakın girmeyin üzülürsünüz.

Yani en önemsiz şeyi sorun gibi görmüşssünüz.

Bir ugraşın deneyin isterseniz. Olursa mutluluklar dileriz tsbikide
0
limonlu eksi
(04.11.24)
Adam bu yaşa kadar neden bekar kalmış acaba? Garip. Senin ilişkiden beklentilerinle onunkiler farklı olabilir haliyle.
0
prole
(04.11.24)
Dediğiniz adam kadınlara nasıl davranılacağını az çok biliyordur. Bu nezaket sizi çekecek ama bu mesafedeyken beklediğiniz ilgiyi kesintisiz göremeyeceksiniz. Bu da sizi üzecek. Bir gün çok iyi davranmış, bir gün hiç aramamış gibi görünecek ama aslında o sadece sizi hayatındaki sürpriz aşk yerine normal bir iletişim sürecinde gördüğü için böyle olacak. O nedenle beklentiye girmeden doğal akışa kendinizi bırakın derim, böyle çok planlı planlı ilerlemeye çalışıyor gibisiniz…
0
her giriste sifresini unutan adam
(04.11.24)
Bence de 10 yaş problem değil. Kendimden 13 yaş da 18 yaş da büyük adamlarla oldum. Belli yaştan sonra bu neden problem olsun ki? Ama anlattığın profil biraz sıkıntılı. Bu adamlar denildiği gibi hem seçici oluyor hem kadınları iyi tanıdıkları için son derece manipülatif davranıp kadını kendi isteğine göre yönlendiriyor ve hatta yontuyor. Sadece kendini kaptırmadan önce çok dikkatli ol, hemen bağlanma.
0
duygusalatasi
(04.11.24)
arkadaşlar 10 yaş büyük olması sizin için önemli olöayabilir soran için önemi neyse o?? bacım 40yaş bekarla çok muhatap olunmaz daha gençsin. zaten bir şey yapmadan akışa bırakabilirsin karşılaşacağınız ortamlar varmış
0
ala09
(04.11.24)
yani 30 yaşında bi kadın olarak 40 yaşında bu profildeki bekar bi adamdan kaçman gerekirdi (linç yiyeceğim). hiç iyi izlenim bırakmıyor ve sen de ideal bir av olabilecek kapasitede gibisin.
0
deartheodosia
(04.11.24)
40 yaşında bekar, kariyeri var, demek ki akıllı bir adam, evlenmemiş :) Heyecan aranıyorsa denenir ama sonu baştan belli gibi.
0
kimlanbu
(04.11.24)
yaş farkı olumsuz demişsin
ciddi ilişki arayışında olduğunu düşünmüyorum, bu sebepten uzaklaşmak mantıklı demişsin.

bunlar değişecek şeyler değil. uzak durman senin yararına.

siz ne yapardınız? ben daha çok tanımaya çalışırdım.
0
gabe h coud
(04.11.24)
iletisimi artirayim mi diye sormussun sadece milet cok planlisin falan yazmis. sunu yazan bir erkek olsa yürü kocum falan derler. allam ya. gercekten erkek yapinca stratejik akilli, kadin yapinca cok hesapci, cok kasiyor vs..

neyse

40 yasinda bekar, boylu poslu, kariyerli adam hala bekarsa ya avcidir ya travmali ya da her ikisi.
iyi ihtimlle travmali.

bu travmalarla nasil basa ciktigi önemli. gecmisin verdigi kötü tecrübelerle arabesk mi takiliyor yoksa her insana sfiridan sans mi veriyor. bunu da iletisimi artirmadan bilemezsin o yüzden iletisimi artirmaya calis diyorum.
0
robert bosch
(04.11.24)
Ben olsam ilişkim yakın zamanda bittiği için bir süre ilişki işlerinden uzak dururdum bir de uzun ilişki olduğu için. Bunun için özellikle çabalamam zaten kendiliğinden uzak dururdum ilişkilerden. Üzüntü ve buna bağlı olarak yas sürecinde olurdum.

Eğer berbat bir ilişkiden cikmadiysam biten iliskime saygımdan da uzak dururdum, yıllarca sevgilim diye hitap ettiğim kişiye de en önemlisi de kendime. Üstelik ciddi ilişki düşünmediğini düşündüğüm kişiye zaten hiç zaman ayırmam.
0
rock n roll
(04.11.24)
Bence -gerçekten onun dikkatini çektiysen- iletişimi artır. En sağlam en iyi yaşlardasınız. Ama evli olabilir dikkat et.
0
muhayyer divan
(04.11.24)
Biraz ilişkiden yeni çıkma aşaması psikolojisi ile bir de spor salonu ortamının getirdiği yükselmiş algıyla bir etkilenme durumu olmuş sanki. Üzerinde fazla düşünmezseniz, bir de çok muhatap olmamaya çalışırsanız geçeceğini düşünüyorum.

Bu arada yorumları okudum da, bir tek "40 üzeri ve bekarsa şerefsizdir, tiz kellesi vurula, olmadı kurşuna dizile" denmediği kalmış. Bu kategoride bir erkek olarak alındım valla :) belki de o yüzden 40'ımı geçer geçmez tamamen kendimi çektim ilişkilerden. Baya benden geçti artık kafasındayım.
0
d max
(04.11.24)
(4)

firma isim ya da vergi no. nasıl öğrenilir?

deartheodosia
adres ve kişinin isim soyismi var ama firma ismi, vergi no vs yok. tüketici haklarına şikayette bulunulacak ama firma ismi bulunmuyor, yalnızca satış yaptıkları web sayfası var. vergi de kaçırıyor olabilir?
adres ve kişinin isim soyismi var ama firma ismi, vergi no vs yok. tüketici haklarına şikayette bulunulacak ama firma ismi bulunmuyor, yalnızca satış yaptıkları web sayfası var. vergi de kaçırıyor olabilir?
0
deartheodosia
(29.10.24)
+kullanıcı/satış sözleşmesinde de yalnızca web sayfası ismi geçiyor, firma ismi yok.
0
🌸deartheodosia
(29.10.24)
bayraktarburak.com

Merhaba buradan öğrenebilirsiniz.
0
sanalofisizmir
(30.10.24)
Mersis den baktın mı,
0
fistikthecat
(30.10.24)
şahıs işletmesi ise zaten firma ismi yoktur kendi adı soyadı ile mükellefiyeti vardır ama bunları öğreneceğiniz en kolay veri fatura olur. Aldığınız hizmet / ürün için fatura talep edin imkanınız varsa yoksa tc no olmadan / vkn olmadan daha fazla detay öğrenmeniz zor.
0
Kediyi üzdün
(30.10.24)
(6)

Halloween planlariniz neler

lapaz
Var mi yuzunu boyatacaklar?
Var mi yuzunu boyatacaklar?
0
lapaz
(28.10.24)
evde uyumak :/
0
deartheodosia
(28.10.24)
kabak alıp göçmen böreği yapacam sayılır mı
0
titanyum22
(28.10.24)
Şanzelize Cafe'de Halloween gecesi yapılacak oraya gideriz muhtemelen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.10.24)
Halloween gecesi cikip mahalledeki seker toplayan cocuklarla turlariz muhtemelen, cocuklar ve ebeveynleri kostumlu oluyorlar genelde. Bazi insanlar da ciddi para ve mesai harciyorlar evlerini suslemek icin, o evleri dolasmak da eglenceli oluyor.
0
sertac akin
(28.10.24)
Balkabağı şeklindeki fincanımla kahve içip Beetlejuice izlemek.
0
mutekebbir
(28.10.24)
3 sene once isyerine (banka) la casa de papel kostumuyle gitmemden beri halloweende kostum giymeyi yasakladilar bana. kubigimde mini balkabagimla oturacagiz :(
0
aguen
(28.10.24)
(9)

10 Yıl Öncesine Gitseniz

rock n roll
Kendiniz ve hayatınız için neler yapardınız? Bugün bir paylaşım gördüm ve sizlere de sormak istedim.
Kendiniz ve hayatınız için neler yapardınız? Bugün bir paylaşım gördüm ve sizlere de sormak istedim.
0
rock n roll
(27.10.24)
Gerekirse kredi çeker dünya turuna çıkardım.
0
kullanicadi
(27.10.24)
sanemkk +1,
cok güvenirdim bir de.

bir erkek arkadasimla daha farkli bir sekilde ayrilmak isterdim.
cok yakisikli bir cocuk benimle fb olmak istemisti mal gibi ona hayir demistim, özür dilerdim hemen olalim derdim.
0
robert bosch
(27.10.24)
Şu anki bildiklerimle gitsem kariyerimde çok daha az gol yerdim. 2016 ve 2022'de çalıştığım yerlerden istifa ederdim. Onun yerine sağlığımı riske atana kadar deliler gibi çalıştım ve stresle yaşadım.

Hayatıma aldığım insanları daha iyi seçerdim. Daha çok sevişirdim. Çok daha fazla tatil yapardım.
0
gabe h coud
(27.10.24)
Benim de çok fazla yapacağım şey olurdu.

En önemlisi de şeffaf plak tedavisine o zaman başlardım. Gerçi canım her istediğinde çay, kahve içemiyorum ama olsun :)
0
🌸rock n roll
(27.10.24)
Avrupaya kaçardįm. Gerçi şimdi de istiyorum ama maddi olanaksizlar
0
the sound and the fury
(27.10.24)
ingilizceye abanirdim.
on sene önce çalıştığım yerden ayrılıp daha kurumsal bir yere geçerdim.
0
tabudeviren
(27.10.24)
oç birinden uzak dururdum kesinlikle.
0
deartheodosia
(28.10.24)
Annemi üzmezdim
0
okumakserbestbegenmeksart
(28.10.24)
@sanemkk arti 1.

fleabag'den alinti: 'people, that is all we have'
0
baldur2
(29.10.24)
(6)

Tunus, 2 kadın, tur olmadan gezilir mi

abuzer
Güvenlik, ulaşım kolaylığı vs..
Güvenlik, ulaşım kolaylığı vs..
0
abuzer
(27.10.24)
Gezilir Tunus güvenli bir ülke. Şehir içi ulaşım için uygulama üzerinden taksi kolay, şehirlerarası biraz zor olabilir özel araç haricini deneyimlemedim. Merkezi olmayan yerlerde erkekler yabancı kadınlara biraz fazla bakıyor. Bu durumu azaltmak için daha kapalı kıfayetler tercih edilebilir. Birkaç kez gittim ve yanımda kadınlar vardı, gözlemlerim bu şekilde.
0
mrmlq
(27.10.24)
tek kadın olarak çocukla ülkeyi kuzeyden güneye gezdim, tamamen güvenilir ve internetteki yorumların aksine muhteşem bir ülke. ayrıca tüm o kuzey afrika ülkeleri içinde tr’ye en çok benzeyen seküler ülke de kendisidir, erkekler 4 kadınla evlenemez ve çocuklar arasında miras paylaşımı eşittir vs. ilk fırsatta tekrar gitmek isterdim.
0
deartheodosia
(28.10.24)
@dear, ulaşımı neyle sagladin
0
🌸abuzer
(28.10.24)
uçakla gittim. yakın bölgeler için de getyourguide’dan tur satın aldım. tunis (şehir) ve djerba’yı merkez olarak belirlemiştim. sfax şehrinde hiçbir şey yok, oraya neden gittim bilmiyorum şehirde turist yoktu zaten. orası vakit kaybı olmuştu.
0
deartheodosia
(28.10.24)
abuzer, +şehir içi uber değil benzer bir uygulama kullanıyorlar, onu kullandım ama normalde hiç gerek yoktu çünkü çoğu yer yürüme mesafesinde. oğlum 2 yaşında olduğu için ve bebek arabası taşımak yorduğu için taksi tutuyordum arada.

uygulamada yazan ücrette kazıklayamıyorlar (normalden bi tık daha yüksek) ama tunus’ta birçok yerde yabancıysanız yüksek fiyat veriyorlar tr’dr olduğu gibi. taksiler de aynı.
0
deartheodosia
(28.10.24)
Bolt uygulamasini diyosun sanirim
0
🌸abuzer
(28.10.24)
(19)

Nasıl unutabileceğimi bilmiyorum

tchuck
eşimle 3 ay önce ayrıldık. boşanmadık.ayrı şehirlerde yaşamaya başladık, benim yediğim haltlar yüzünden. (aldtmak falan değil. benim davranışlarım, depresyonda oluşum vb. sebepler)bu süreçte kendimi toparlamaya çalıştım, düzeltmeye çalıştım.bir şekilde yeniden onunla iletişim de kurduk, bi 10 gün ka
eşimle 3 ay önce ayrıldık. boşanmadık.

ayrı şehirlerde yaşamaya başladık, benim yediğim haltlar yüzünden. (aldtmak falan değil. benim davranışlarım, depresyonda oluşum vb. sebepler)

bu süreçte kendimi toparlamaya çalıştım, düzeltmeye çalıştım.
bir şekilde yeniden onunla iletişim de kurduk, bi 10 gün kadar beraber vakit geçirmeyi denedik ama fail ettik ne yazık ki.

eşim bana karşı bir şey hissedemediğini söyledi.
ben hep, davranışlarım yüzünden hislerinin üstü örtülmüştür, zamanla değişebilir diye düşünüyordum.
ama son dönem artık bundan %100 emin olduğunu ve uzatmamızın ikimize de zarar vereceğini söylerek boşanmaya karar verdik.

bu süreçte bir süre çift terapisine de gittik aslında. niyeyse terapist hiç, "hiçbir şey hissetmiyorum" sözü üstünde hiç durmadı. benim için de, eşim için de en önemli konumuz, hatta birinci konumuz oydu çünkü.

çünkü benim davranışlarımla ilgili düzelmeler olsa da, o tarafta hiçbir değişiklik olmuyor belki daha kötüye gidiyordu.

haliyle çift terapisinden de hiç yardım alamadığını düşününce (5-6 seans kadar gittik) o da tamamen pes etti.

eşimi çok seviyorum, unutabileceğimi de sanmıyorum.
tabi ki bana karşı hissi kalmamış bir insanla evliliği sürdürmek ikimiz için de olanaksız.

ama hep kendime sorup duruyorum, acaba değişebilir miydi. tekrar bana karşı alevlenebilir miydi diye. bunu düşünmekten kendimi alamıyorum. kendimi çok ama çok kötü hissedioyrum.

ilk ayırlışımızdan itibaren psikologa gidiyorum yoğun bir şekilde.
psikiyatriste de gidip depresyon tanısı nedeniyle cipralexe başlamıştım. (bi 12 aydır falan depresyondaymışım)

bunlara rağmen hem kendimi affedemiyorum,
hem acaba tekrar deneseydik değişir miydi diye düşünmekten kendimi alamıyorum,
kahroluyorum.

10 yıl boyunca çok şey paylaştık. birbirimizi çok da üzdük, çok da mutlu ettik.
hem en iyi arkadaşım, hem eşimdi. hayatım boyunca onu nasıl unutabileceğimi bilmiyorum. gerçekten boğuluyorum.

buraya da yazmak istedim, bir sebebi yok.
0
tchuck
(27.10.24)
deneseydik de hilsteri geri gelmezdi değil mi?

biz birbirimizi çok severek evlendik. son 8-10 ay öncesine kadar da hala birbirimizi çok seviyorduk. ama ben kötü davrandım, üstüne depresyondaydım çekilecek bir durumda değildim. geçmişteki şeylerimizle birleşince bana karşı olan tüm hislerini yitirdi, dayanamadı, uğraşsa da artık o da bıraktı.

uğraşsaydık da, yeniden deneseydik de olmazdı değil mi?
0
🌸tchuck
(27.10.24)
Dostum siz her seyi denemissiniz zaten ve tükenmis bir iliski var ortada.
Su an yaralar cok yeni ve derin daha. Zamanla her sey düzelecek merak etme.
Kötü hissetmen normal ama bi daha kimseyi sevemem vs diye doldurma kendini. Baskasini sevmektek korkma.

Zamana ihtiyacin var sadece.
Ayriligi da cok uzatmadan halledin yoksa düsmanlasiyor millet birbirine.
0
robert bosch
(27.10.24)
Hocam eşini seviyorsan aldığı karara saygı duyup hayata devam edeceksin, sevmek bazen de böyle bir şey
0
grimavi
(27.10.24)
yok tabi ki saygı duyuyorum, diyecek yapacak bir şeyim de yok tabi ki. ben yapabileceğimi de yapmaya çalıştım, yani. diyebileceğim bir şey yok.
0
🌸tchuck
(27.10.24)
Senden vazgeçen, hiç bir şey hissetmeyen birini sevmekten vazgeç. Düşündüğün gibi biri değil. Bu acı gelecek, bana kızacaksın ama dost acı söyler.
0
gabe h coud
(27.10.24)
hep kendinizi suçluyor olmanız bana da iyi şeyler hissettirmedi.
0
WithWorth
(27.10.24)
depresyonunuzun sebebi nedir? temeldeki problemi çözerseniz davranışlarınız da düzelir, ilişki de düzelebilir belki. bence biraz çabalamak lazım, 10 sene az değil. bir de bu devirde belli bir yaştan sonra birileri ile ilişki kurmak, sevmek, değer vermek, uğruna çaba göstermek, fedakarlık yapmak vs. kolay değil. o yüzden çaba vermeden kesip atmak pek doğru gelmiyor. sevgili olunsa neyse de evlilik bir de.
0
candide
(27.10.24)
Düzelir mi düzelmez mi onu bilemem ancak çok büyük ihtimalle karşınızdaki kişiye "Bak uğraşıyorum, öncekine göre daha iyi hale geldim, o zaman eskisinden daha yakın hissediyor olmalısın" sorgulamasını çok hissettiryor olabilirsiniz.

Eğer bu belirgin kaybetme korkusu ve bunla birleşik karşıdan tedirginlikle onay bekleme, ona sürekli gelişiminizi hissettirme davranışı devreye girdiyse karşınızdaki kişi kendini çok daha sıkışmış hisseder ve boşanmak da gündemdeyse en kolay yol olarak boşanma düşüncesine daha çok sarılır.

Bu durumda sizin elinizden gelen çok bir şey yok aslında. Eğer yanlış bir ruh halinde olduğunuzu siz de düşünüyorsanız sadece kendiniz için değişmelisiniz. Bu bir süreç. Bunun ne zaman başladığını, ne zaman bittiğini bilemezsiniz. Eğer bu kişi bir noktada artık farklı biri olduğunuza ikna olursa kalmayı isteyebilir. Size düşen bence ısrarcı olmamak.
0
akhenaten
(27.10.24)
@candide,

kestirip atmadım, oldukça uğraştım. ama hissetmiyorum, hissedeceğimi düşünmüyorum dedi. saygı da duymam lazım, sevemeyecekse ben de beni sevemeyen biriyle devam etmek istemem tabi ki. önerdim, biraz bekleyelim, arada deneyelim, olmazsa yürümezse bırakalım dedim ama zaten 3 aydır ayrıyız, o da haklı haliyle.

depresyonumun sebebi neydi bilmiyorum, majör depresyonmuşum. yaklaşık bi aralık ayından beri. bir çok sebebi olabilir, maddi konulardan çok sıkıntıdaydım, başka konulardan sıkıntıdaydım her şey çok üst üste geldi maalesef.
0
🌸tchuck
(27.10.24)
@ akhenaten

çok doğru, böyle çok hissettirmiş, bunaltmış olaiblirim. gerçekten çok panik yaptım çünkü.

bu arada "değişme" işini ilişkiyi kurtarmak için değil, kendimi kurtarmak için yapmıştım. değişebildiğimi görünce de yeniden eşimle iletişime geçip kendimi göstermeye çalıştım.
0
🌸tchuck
(27.10.24)
abi çok geçmiş olsun, üzüldüm. ben sevgilimden ayrılınca bile üç sene uçan adam sabri gibi kendimi yerden yere vuruyorum, hayatımı birleştiğim insandan ayrılmak zorunda kalmayı hayal bile edemiyorum.

muhtemelen içinde bulunduğun durumdan dolayı çıkar yol arama ve dolayısıyla kendine yüklenme eğilimindesin ama aşk bazen böyle bir şey maalesef, bir taraf için bir şeyler bitiyor ve bunun gerçekte hiçbir sorumlusu/suçlusu olmayabiliyor. klasik laftır ya hani, belki sen dünyadaki en güzel çiçeksin ama eşin artık çiçek sevmiyor. üzücü mü? çok. onun yapabileceği bir şey var mı? yok. senin suçun var mı? yok. bazen böyle oluyor. işin içinde aldatma, hakaret, eşe karşı çok büyük saygısızlık/ayıp, eziyet vs. yoksa ÇOK ZOR OLSA DA en iyisi "understandable, have a nice day" deyip ilerlemek oluyor.

eşinden ayrılmışsın, şu aşamada çok kötü hissetmen ve kafanda bin tilkinin dolaşması normal. en azından bunu fark edip kendine çok yüklenmemeye çalış derim. bu konularda hep verdiğim örnektir: şu an senin bir nevi bacağın kırıldı... öyle olunca "haydaa niy yürüyemiyorum yaa? acaba bi şeyleri farklı yapabilir miydim? bi daha nasıl yürüycem?" diye kendini heder eder misin mesela? hayır. fiziksel bir sorunun olduğunu bilir, ona göre davranırsın. kırık bacakla kalkıp koşmaya çalışmak ya da bacağının kırık olduğunu reddetmek uzun vadede seni daha çok yıpratır, daha fazla hasar bırakır çünkü.

psikologa gidiyor olman çok güzel. bu süreçte arkadaş-tanıdık-sosyal çevre desteği önemli ama profesyonel destek alabiliyor olmak bence daha bile önemli.

sanırım biten her ilişkiden sonra, ilişkinin devam etmesini isteyen 100 adamdan 99'u bu soruyu soruyordur kendine: daha farklı olabilir miydi, yapabileceğim bir şey var mıydı? ve yine gerçekten bu adamdan 95'inin yapabileceği HİÇBİR ŞEY olmuyor, çünkü konu büyük ölçüde karşı tarafla ilgili. eğer eşin, bak şu şu problemlerimiz var dese, yapıcı olup evliliği kurtarma çabası gösterse evet bu soruyu sormak makul olabilirdi ama bence bu durum senlik değil. bu senin kötü, tırt vs. olduğun anlamına da gelmiyor - eminim eşin de öyle düşünmüyordur. çiçek olayı işte. ya da sen armutsun o elma seviyor. ne dersen.

şu noktada muhtemelen yaşı senden genç, naçizane amatör bir aşk adam olarak tavsiyem şu olur: kendini sorgulama kısmını sınırla, özeleştiri iyidir ama "her şey farklı olabilirdi, benim yüzümden!" düşüncesi başladığı anda özellikle şu anki durumda çok fena bka sarabilir, sana daha kötü hissettirebilir. yetişkin bir adamın hayatı boyunca tecrübe edebileceği en üzücü, en ağır şeylerden biriyle karşı karşıya olduğunun farkına var. kendine yüklenme. çok üzüldüğünde, unutamadığında "ulan tabii ki üzülcem boşandım boru mu" de, kendine kızma. ben insanın hele ki sevdiği eşini unutabileceğini zaten sanmıyorum ama çok gıcık bir laf olsa da hayat gerçekten devam ediyor. yavaş yavaş yaralarını sarar, kendi yaşantına parça parça döner, toparlarsın. yeter ki o süreçte her şeyden kopup zombiye dönme, sana ömür boyu problem yaşatacak durumlara sokma kendini.
0
mark greg sputnik
(27.10.24)
yazınız bana belirli şeylerin tükenmiş olduğu hissiyatını epey bi geçirdi. şu an için yapılacak tek şey sanki yapılması gerekeni yapıp yürümek, geçmişe, hatalara ya da durumun detaylarına çok fazla takılmamak. yapılacak her şeyi çift olarak yapmışsınız. ayrılmaktan başka çare yok, hayata bir kere geliniyor ve bu ilişkinin umut vadeden bir tarafı yok. tekrar deneseydiniz değişir mi sorusuna şöyle söyleyim, şu an hiçbir şey değişmez gibi görünüyor. çok yıpranıldığı belli, yaralar beraberken iyileşmez. herkes yoluna yürüsün, daha güzel ilişkiler de bulursunuz. belki bir gün yeniden de başlarsınız hayat bu ama bunun için de yaşamayın, bunu beklemeyin. yolunuza yürüyün. kahrolacak bir şey yok. ilişkiler başlar ve bitebilir. yetişkin bireysiniz, herkesle anlaşmak, herkesle ömür geçirebilmek zorunda değilsiniz. bir şeylerin yürümemiş olması, problemin çıkış kaynağı siz olsanız da, sizi kötü veya beceriksiz biri yapmaz. hayat iniş ve çıkışlarla doludur. herkesin hayatı az çok böyle dönemlerle dolu. şimdi sırada yeni bir yükseliş dönemi olacak. bunun heyecanına odaklanın.
0
awlmi
(27.10.24)
Cozumun destek cemberi
0
lapaz
(27.10.24)
bittiyse bitti. unutulmayan kimse yok (hayatında tek ilişki yaşamış ve 10 yıl evlilik + 2 yıl tanışma dönemi olan biri olarak yazıyorum). bu duygular da geçecek emin ol. yani ayrıca ilişkiyi bitiren, ayrılmak isteyen kişiye (sırf depresyonda olduğun için böyle davranıyorsa) yapışmamak gerekiyor. eş olması da anlamsız. boşanma aşamasında. neler neler oluyor. yalnızca depresyonda diye eş mi terk edilir?
0
deartheodosia
(27.10.24)
@death,

yanlış yansıtmak istemem, tek sebebi o değil. ona çok kötü davrandığım dönemler oldu, kendimden çok uzaklaştırdıgım. üstüne depresyon da binince gerçekten çekilir bir halde değildi. ve belli ki duyguları da tükendi, o yüzden bana da kendine de haksızlık etmek istemiyor.
0
🌸tchuck
(27.10.24)
Standart bir "erkeği kötü gününde terk eden kadın" hikayesi sezdim.
10 yılın 9'unda birbirinizi sevdiniz de son yılda ne oldu o kadar? Depresyona girmeniz, maddi sıkıntılar yaşamanız sizin SUÇUNUZ DEĞİL. Aldatma gibi büyük bir kabahat de işlemediğinizi yazmışsınız açıkça. Hayatta iyi günler oluyor, kötü günler oluyor. Ben bu hikayede kabahati sizde değil, 9 yıl birlikteliğe rağmen kötü zamanlarınızda size destek olmak yerine "ben artık sevmiyorum, istemiyorum" diyip giden kişide arar, onun iyi niyetini sorgulardım.
0
gloomy
(27.10.24)
Bir insan, çok sevildiğini hissettiği ve anladığı zaman en çok kendisini çok seven o insana kötü davranıyor. Sanıyor ki; beni asla terk etmez çünkü beni çok seviyor. Bir anlamda o kişiyi cepte görme hali. Karşısındaki insan da çok sevdiği için o kişinin bütün yanlışlarını tolere ediyor. Fakat bir noktadan sonra pes edip terk ediyor çünkü bakıyor ki ben ne yaparsam yapayım kıymeti yok.

İlk ayrılışımızdan itibaren çok yoğun psikoloğa gidiyorum demişsin. Peki neden bunun için ayrılmayı bekledin? Ayrilmasaydiniz gidecek mıydın psikoloğa? Davranışlarını düzeltmek için cabalayacak mıydın? Ben hayatımdaki en kıymetli insanı üzüyorum, belki bende bir sorun vardır bir uzmandan destek alayım diyecek mıydın? Neden bir insanı kaybetmeden kıymetini anlamıyoruz? Depresyondaymışsin belki de bu yüzden böyle davranıyorsun ama ayrilmasaydiniz yine gitmeyecektin psikoloğa.

Yine de üzülme, tedavi görüyorsun belki de bu tedavin ilerledikçe davranişlarında daha olumlu değişiklikler olur ve barisirsiniz. Olumlu düşün yine de.
0
rock n roll
(27.10.24)
Ben de eşimle ayrılırken aynı şeyleri hissetmiştim. Ama seni sevmeyen birini nasıl sevmeye devam edebilirsin hocam, hayat devam ediyor. Saygınlığını koru. Hayat devam ediyor
0
infinitedreams
(27.10.24)
"ona çok kötü davrandığım dönemler oldu, kendimden çok uzaklaştırdıgım." demişsiniz. bunları neden ve nasıl yaptınız?
bana daha çok kaybettiğiniz için kıymete binmiş gibi geldi. karşı taraf yaptıklarınıza rağmen gene de her yolu denemiş. bundan sonrası için huzuru hak ediyor artık.
0
anna sun
(27.10.24)
(5)

Batman Ben Affleck vücudu?

the sound and the fury
Arkadaşlar doğal yoldan mi acaba, kostüm içinde çok iri duruyor. Ayrıca Ben'in film sonrası sahilde fotoğrafı var o kadar kaslı değil. Görsek ekleyemiyorum link koyacağım. Kostümlü https://tr.pinterest.com/pin/202099102020673502/Sahildeki pozu https://www.google.com/amp/s/www.dailymail.co.uk/tvshow
Arkadaşlar doğal yoldan mi acaba, kostüm içinde çok iri duruyor. Ayrıca Ben'in film sonrası sahilde fotoğrafı var o kadar kaslı değil. Görsek ekleyemiyorum link koyacağım.
Kostümlü
tr.pinterest.com
Sahildeki pozu
www.google.com
Haber 2023 ama fotoo ne zaman bilmem
0
the sound and the fury
(25.10.24)
Ben Affleck Batman dönemimde yüksel kas kütleli ve parçalı bir vücut inşa etmişti ama bu muhtemelen 5-6 aylık bir süreçti ve yüksek kalori yüksek steroid kullanımıyla gerçekleşmişti, bu fotoğrafta tabii ki kostümün etkisi de yüksek ama vücudu da oldukça iyiydi, süreç bitip steroidler kesildiğinde vücut yine eski haline döner normal olarak.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(25.10.24)
abicim Hollywood bu.. sana da ayni kostumu giydirsek batman de olursun superman de..

zaten herif harbiden batman olsa Jlo iki kere bo$amazdi :D
0
cooperr
(25.10.24)
Kostümlü fotoğraftaki görüntü kostümün kendisinden kaynaklanmıyorsa ya da aşırı oynanmış bir fotoğraf değilse, o fiziği elde etmek için ortalama bir insanın beslenmesine ve dinlenmesine aşırı özen göstermesinin yanı sıra anabolik steroidler kullanması zorunlu. Bunların tamamını yapmanız sonucunda bu fiziğe ulaşmanız da garanti değil zira bir noktada yeter deme olasılığınız var.

Oldu da bu fiziği elde ettiniz, bunun kalıcı olduğunu asla düşünmeyin. Korumak için yine korkunç bir beslenme, dinlenme ve anabolik steroid kullanımı zorunlu.

Özetle, biz normal insanlar için bu fizikler pek de erişeşilebilir değiller. Erişmenin karşılığında ise ağır bedeller her durumda olacak. Sahildeki fotoğraf bu fiziği korumanın hiç de kolay olmadığının ispatı.
0
10551037
(25.10.24)
1. fotoğraf tabii ki gerçek değil ya. fotoğraf zaten en başında, photoshop doludur ama makyajla bile karın kası yapıyorlar ya da karın kası ameliyatları falan oluyor.
0
deartheodosia
(26.10.24)
Yukarıdakilere ek olarak üstsüz sahneler çekilmeden önce 24 saat falan su içmiyor oyuncular ki susuzluktan derisi kaslarına yapışsın da kaslar daha belli olsun. İnsan vücudu algımızın içine sıçıyorlar böyle böyle.
0
peki madem
(26.10.24)
(28)

10 defadan fazla izlediğiniz

Bir ben var benden şurada
Bir film var mı, birkaç film de olabilir.
Bir film var mı, birkaç film de olabilir.
0
Bir ben var benden şurada
(24.10.24)
12 Angry Men'i 20 defa da izlemiş olabilirim kaç kez izlediğimi bilmiyorum her izlediğimde ilk kez izlemiş gibi zevk alıyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.10.24)
Back To The Future serisi. En çok de 1. ve 2. filmi seviyordum ama
0
biz siz onlar bensiz daha mutlular
(24.10.24)
-Atla Gel Şaban
-Tokatçı
-Mavi Boncuk
-Titanik
-Kuzuların Sessizliği
-Rocky IV
0
yurtsuz john
(24.10.24)
the dark knight, gora olabilir.
belki birkaç kemal sunal filmi
0
jelly bear
(24.10.24)
Senede en az 2 kere Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin extended halini izlerim.
0
nawar
(24.10.24)
The Shawshank Redemption
0
pilot monitoring
(24.10.24)
Buz devri serisi
0
Mirket
(24.10.24)
Esaretin bedeli
Braveheart
0
etna
(24.10.24)
Çocukken vcd playerımızın olduğu dönemde okuldan eve gelip defalarca aynı filmleri izlerdim. Harry Potter ilk üç filmi, disney/pixar fimleri, shrek 1 ve 2, bruce almighty, first 50 dates ilk aklıma gelenler. Ha bi de pokemon ve digimon filmleri vardı :d bunları 20 kez de izlemişimdir. Sonraki dönemde izlediğim çok az filmi ikinci kez izledim. Mesela geçen hafta forrest gump'ı ikinci kez izledim netflixten ayrılmadan önce
0
nundu
(24.10.24)
bilumum yeşilçam filmlerini saymıyorum. 30 yaş ve üzeri olan hemen herkes izlemiştir çünkü,

daha yakın zamanlar için ise:

- yahşi batı
- hacıvat karagöz neden öldürüldü?
0
wilhelmwasmuss
(24.10.24)
kooperatif kemal
0
yazar yazmaz yazan yazar
(24.10.24)
Lord of the rings, Hobbit bir de Harry Potter
Rahat 10 kez izlemişimdir hepsini
0
kullanicadi
(24.10.24)
Heat

5 ten fazla izlediklerim de
The Godfather
True romance
A Perfect murder
Ahlat ağacı
Collateral
Kuzuların sessizligi
0
deer hunter
(24.10.24)
hababam sınıfı
tosun paşa

tv'de görürsem izlerim.
hiçbir zaman bir filmi tekrar tekrar izleyeyim diye oturup açmışlığım yok.
0
yetkili birine benzeyen abi
(24.10.24)
you've got mail <3
0
robert bosch
(24.10.24)
The Fall
Titanic
Closer
The Holiday
LOTR
Yerli de çilekli pasta
0
a perfect lie
(24.10.24)
kimse de blade runner dememis, 30'dan fazla kez izlemişimdir.
0
deckard
(24.10.24)
Pardon
Geleceğe dönüş 1 2 3
Big fish
0
duster
(24.10.24)
eski türk filmlerini saymayalım, onlar dışında LOTR var.
gerçi nasıl izlemişim bilmiyorum, filme dair bilmediğim bir sürü şey var. pek dikkatli değilmişim belli ki.

10 değil ama çok izlediğim ben-hur var bi de (eski versiyon)
0
biseysorcaktim
(24.10.24)
Matrix üçleme
Star Wars ilk 6 film
Yüzüklerin Efendisi üçleme
Hobbit üçleme
Terminator
0
kumandanim
(24.10.24)
Eski Türk filmleri dışında 10'dan fazla izlediğim film yoktur. Harry Potter 3-4 kere izlemişimdir. Heat 3-4 kere. James Bond serisini (Daniel Craig) 5-6 kere, Bourne serisini 3-4 kere izlemişimdir. Bunlar dışında birden fazla izlediğim çok nadir.

Dizilerden de Gilmore Girls, Dexter, Scrubs, Breaking Bad birden fazla izlediğim diziler.
0
gabe h coud
(24.10.24)
geleceğe dönüş serisi
terminator 2
0
abelardo
(24.10.24)
kemal sunal klasikleri dışında yok. ertem eğilmez, osman seden ve natuk baytan filmleri onlar da. bir de zeki metin filmlerinden 2-3 tanesi.
0
ya ben lan neyse
(24.10.24)
Ruhlar Bölgesi, the others, bugün aslında dündü, hawl un yürüyen şatosu. Sakinleşmek için hep aynı filmleri izlerim genelde
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(24.10.24)
Leon
Brian in hayatı (monty Python)
0
abuzer
(25.10.24)
soul kitchen'ı 4-5 kere izlemişimdir.
0
kullanıcı adı
(25.10.24)
lotr
alien
blade runner
interstellar
0
deartheodosia
(26.10.24)
-Geleceğe Dönüş serisi
-Harry Potter serisi
-Duvara Karşı
-Kader
0
mutekebbir
(26.10.24)
(5)

iphone’da notlarım gitti

deartheodosia
uygulama değil de uygulamanın içindeki yıllardır yazdığım her şey gitti. iphone backup açık, sorun yok ama hiç not yok. yanlışlıkla silinmiş olabilir mi, eski notlarıma nasıl ulaşabilirim
uygulama değil de uygulamanın içindeki yıllardır yazdığım her şey gitti. iphone backup açık, sorun yok ama hiç not yok. yanlışlıkla silinmiş olabilir mi, eski notlarıma nasıl ulaşabilirim
0
deartheodosia
(23.10.24)
ios 18'e güncelleyen arkadaşım da dün aynısını söyledi. yeni güncelleme mi yaptınız siz de?
0
mustafakesekci
(23.10.24)
backup ın açık olabilir ama notlar açık mı :)

Ayarlar/hesaplar altında bulunan notlar kısmını kontrol et. Doğru hesaptaki notlar kısmını gördüğünden emin ol
0
respect
(23.10.24)
otomatik güncelleme yapıyor :( yıllardır tuttuğum notlar vardı, nasıl ulaşabilirim?

@respect, baktım sorun yok ama notlar yok :/
0
🌸deartheodosia
(23.10.24)
bunu gördüğüm iyi oldu, yedekleyeyim her ihtimale karşı.

çözüm olarak masaüstünden icloud hesabınıza girip bakmayı denediniz mi? ya da telefonda icloud yedeğiniz alınmışsa geri yüklemeyi denediniz mi?

aslında şöyle de oluyor ama ikinci bir telefona ihtiyaç var. başka bir iphone a icloud hesabınızı girince yedekte olan tüm veriler mevcut telefonunuzda olmasa bile hesabı açtığınız telefona geliyor. örneğin ben yeni iphone aldım ve her zaman kullandığım icloud hesabımı girince 2016 tarihli whatsapp yazışmalarım bile geldi.
0
Unde bach canim
(23.10.24)
uygulamayı silip tekrar yükledim, geri geldi.
0
🌸deartheodosia
(23.10.24)
(4)

Istanbul-Londra: Ajet mi Pegasus mu?

lamartin
Anadolujet - Ajet gecisinden beri Ajeti kullanmadim, acikcasi AnadoluJet'ken oldukca memnundum. Pegasusla ise hic ucmadim.Ajet'te ilk gecis surecinde buyuk sikintilar yasanmisti ama hala oyle mi, bilen var mi? Sabiha'yi kullanmak istedigim icin bu ikisinden birine mahkumum.
Anadolujet - Ajet gecisinden beri Ajeti kullanmadim, acikcasi AnadoluJet'ken oldukca memnundum. Pegasusla ise hic ucmadim.

Ajet'te ilk gecis surecinde buyuk sikintilar yasanmisti ama hala oyle mi, bilen var mi?
Sabiha'yi kullanmak istedigim icin bu ikisinden birine mahkumum.
0
lamartin
(22.10.24)
Sabiha'dan Londra'ya British Airways de ucuyor.
0
sertac akin
(22.10.24)
pegasus
0
jelly bear
(22.10.24)
ajet acayip rötar yaşamıştım, bir daha uçmam dedim.
0
deartheodosia
(22.10.24)
Wizz air'e de bak. Gatwick e gitmek işime geldiği için Wizz kullanıyorum ben hem bazen çok ucuz oluyor. (İstanbul Havalimanından)

Stansted lazımsa Pegasus tercih ederdim. Veya Sabihadan gitmek istiyorsan Pegasus işte.

Ajet hiç kullanmadım ama hiç iyi şeyler duymadım işte.
0
nhk ni youkosu
(23.10.24)
(8)

kadın elini sıkmayan cemaatler hangileri?

mikahakkinen
Şafiiler genelde sıkmaz onu biliyorum, bazı cemaatler el sıkma konusunda da sıkı. Mesela süleymancılar el sıkar. vb gibi. hangi cemaat bu konuda daha katı.
Şafiiler genelde sıkmaz onu biliyorum, bazı cemaatler el sıkma konusunda da sıkı. Mesela süleymancılar el sıkar. vb gibi. hangi cemaat bu konuda daha katı.
0
mikahakkinen
(18.10.24)
Bu durum cemaatten çok mezheple alakalı bir durum

Hanefilerde karşı cinse dokunduğunda abdest bozulmaz.
Şafilerde temas halinde her ikisinin de abdesti bozulur. O sebeple Şafi tarafındaki cemaatler el sıkışmaz

(alayı saçmalık)
0
limonlu eksi
(18.10.24)
Tarikat başka, cemaat başka, mezheb başkadır.

Şafiilik, Ehli sünnet içindeki bir mezheptir.
Şafiilik ve diğer mezheplere (Hanefi, Maliki, Hanbeli) göre erkeğin yabancı kadın eli (tokalaşma) sıkılamaz.
Tarikatlerde de aynı şey gerçerlidir.
Bazen farklı bilinir ama tasavvufun bir kolu olan tarikat içinde olan kimse de aynı zamanda yukarıda sayılan mezheplerden birine muhakkak tabidir.

O sebeple birinin :
- şu tarikate bağlıyım ama herhangi bir mezhebim yok.. deme lüksü de yoktur. (Mezhepsizlik ayrı bir konudur ve tasavvuf vs tanımazlar)

Kadın elini sıkmaya müsamaha gösteren, izin veren belli bir ve cemaat adı bilmiyorum ama geçmişte dinlerarası diyalog işlerinin içinde olan ve kendine tabi olanların içki içmesine veren grup/yapıların kadın elini sıkmakla kalmayıp daha başka dinen haram sayılan başka şeylere çok rahat izin vermeyeceğini düşünmek zor.
Çünkü modern sayılan bu zamanda, dinin etkisinin pek ya da hiç olmadığı yerlerde, sözde bazı dini kesimlerin yanında yer bulabilmek, menfaat edinmek için bu gibi cemaatlerin "dinin genel hükümlerinden" taviz vermemesi imkansız.

Kadın eli sıkılır, diyen birinin daha çok şeylerde taviz vermesi kesindir.
Mesela bu kimselerin bazı özellikleri: diğer inançlardan olanları da müslümanlarla aynı sayar, hadis inkar ederler, her görüşe (ama her görüşe) saygılıdırlar, iyiliği kendi Rabbinin rızası için değil de benliği vicdanı istediği için diye yapar.

"Katı" olarak saydığın şey, aslında çevrende gördüğün ve kendi alışkanlıklarına kıyasla, dinen olan kesin ve zamanla asla değişmeyen hükümlerdir. Dinin normali budur zaten.
Zamanla hükümleri değişen bir şeye din demek ne kadar mümkün?

Genel olarak kadın eli sıkmamayı sadece abdesti bozması sebebiyle ele almamak lazım.
Çünkü erkek kişi abdestsizken de yabancı bir kadının eli sıkamaz.
Haramlığı söz konusudur.

Şafii mezhebinde abdestli erkek kendi eşine de abdestli dokunduğunda/temas ettiğinde bile abdesti bozulur.
Hanefi mezhebinde ise bozulmaz.
0
diyecevaplandı
(18.10.24)
mezheple alakası yok. şafii olup ons yaşayan da var, hanefi olup cüppe şalvar giyen de. dindarlık ölçüsüne bağlı tokalaşıp tokalaşmaması.
0
deartheodosia
(18.10.24)
@deartheodosia
Bu gibi hususlar fıkıh ilminde geçer. Fıkıh ilmi sadece ibadetleri ve onlara bağlı hususları içermez. Çok geniş bir alanı vardır. Alimler edille-i şeriyye denen dinin 4 temel kaynağına dayanarak konuları hükme bağlar.

Haramları farzları yapmak veya yapmamak kişinin kendi sorumluluğundadır.
Yoksa müslüman da günahlara düşebiliyor.
Örneğin camide olan herkes için "bunlar cennetliktir", meyhanede olanlar için de "bunlar tamamen cehennemlik" diyemeyiz.
İtibar, kişinin son nefeste ki durumuna bağlıdır.

Dini kaynaklarda bu kesin olan dini hükümleri yapma veya yapmama açıdan kişinin kendi kanaatine, rızasına bırakılmış bir husus yoktur.
0
diyecevaplandı
(18.10.24)
ehli sünnetten bu işe cevaz vereni şimdiye dek hiç duymadım.

bazı ilahiyatçılar ve caner taslaman vb. sıkılabilir diyordu.
0
WithWorth
(18.10.24)
Nikah düşen karşı cinsin elini sıkmaya cevaz veren duymadım.
0
hebanon
(18.10.24)
siyasetçilere gayet cevaz veriyorlar. aranırsa harama helal diyecek/diyen bir sürü hoca tipler var.

@diyecevapladı, tamam kadın/erkek tokalaşmak haram işte ama mezheple ne alakası var? dindar olan haramdan uzak duruyor olmayan durmuyor.
0
deartheodosia
(19.10.24)
ben hanefiyim erkek eli sıkmam, sıkmamak için takla atarım. dindar sayılmam. wcden çıkınca elinizi yıkamıyorsunuz çünkü
0
titanyum22
(19.10.24)
(11)

Çocukken transa geçmek ve aura görebilmek mümkün mü? Başınıza geldi mi?

anaphylacticshock
Merhaba, Çocukken bazen okula giderken ya da okuldan dönerken yolda yürürken bazı insanların etrafında beyaz ve mor tonlarında (daha çok beyaz) bir ışık haresi görürdüm. (Bu durum hep olmazdı, yani hep görmezdim. Arada sırada sadece) İnsanların vücut hatlarını kapsayan, onların kontürünü çizer gibi
Merhaba,

Çocukken bazen okula giderken ya da okuldan dönerken yolda yürürken bazı insanların etrafında beyaz ve mor tonlarında (daha çok beyaz) bir ışık haresi görürdüm. (Bu durum hep olmazdı, yani hep görmezdim. Arada sırada sadece)

İnsanların vücut hatlarını kapsayan, onların kontürünü çizer gibi vücutları etrafında çizilmiş gibi duran, hafifçe ışıldayan bir hare.

Ve işin ilginç yanı bazen bu hareyi eşyaların etrafında da görürdüm. Yani evdeki sehpanın ya da sokaktaki bir tezgahın etrafında vs.

Bu durum genellikle istemsizce, kendiliğinden gerçekleşirdi ama bazen bu hareyi görebilmek için özellikle odaklanmaya, konsantre olmaya çalıştığımı da hatırlıyorum. Nadiren de olsa bu konsantrasyon hali de işe yarardı.

Bu durumun herhangi bir göz yanılsaması olmadığına eminim. Çok net hatırlıyorum. O zaman da bu durumun normal olmadığının farkındaydım.

Neyse bu durum ilkokul sonlarına kadar devam etti. Ve sonra yavaş yavaş tamamen geçti.

Çocukluğunuzda ya da hayatınızın herhangi bir döneminde böyle bir olay yaşadınız mı?

Bu durumun açıklaması bir çeşit trans haline geçmek olabilir mi?

İnternette biraz araştırdım, bu durumun beynin theta frekansına geçmesiyle alakalı olabileceği ve çocukken yaşanabileceği yazıyor.

Sizin bu konudaki fikirleriniz neler?

Daha önce böyle bir şey yaşadınız mı ya da duydunuz mu?
0
anaphylacticshock
(17.10.24)
Duymadım ama şimdi bakınca şunu buldum:

www.reddit.com
0
playing star again
(17.10.24)
ben bazen etrafımdaki hadiselerin çok yavaş yaşandığına dair bir şeyler hatırlıyorum. sanki ben quiksilver gibiyim de etrafımdaki olaylar çok yavaş yaşanıyor.
bence bunlar çocukluk sanrıları. hayal gücünü yüksek olması ile alakalı.
o da bir şey mi, hayali arkadaşı olanlar falan var.
seninkisi de böyle psikolojik bir şey olsa gerek
0
abelardo
(17.10.24)
Ben birkaç kez yaşadım. Görsel olarak, lars von trier'in nymphomaniac filminde kızın küçükken çayırda yaşadığı deneyim gibi bir şeydi. Annem elimden tutarken bir yere gidiyorduk ve anlattığı şeyden ne etki aldım bilmiyorum ama ucuyormusum göğe yukseliyormusum gibi hissetmiştim.
0
encokbenisevinnolur
(17.10.24)
Bir an benim hanım eksiduyuruya girdi sandım soruyu görünce,hemen öbür duyurularına baktım.sonra da duyurunu ona gosterdim güldü.hafifmiş onun ki dedi.

Ne olduğuna dair bir fikri yok ama çocukluğunda çokça yaşadığı bir durummuş bu.şimdi de fantastik rüyalar görmekle meşgul
0
duptıs
(17.10.24)
Sinestezi, astigmat, tümör ya da hayal gücü.

Benim oyum hayal gücünden yana. Beynin işlevi ve özellikle görme olayı bizim bir şeyi kamera ile kaydedip başka zaman izlememiz gibi değil. Görme işinde çok fazla tahmin ve "tamamlama" var. O yüzden anlık birine benzetme, okuma hataları, bulutları bir şeylere benzetme vs. gibi şeyler yapıyoruz.
0
nawar
(17.10.24)
mümkün.
belirli bir yaştan sonra bu yetenek köreliyor.

burada yazılanlarla dalga geçen bir tayfa olduğu için detay vermiyorum. her bilgi herkese verilmez.
0
janderzel zartanyan
(17.10.24)
Bu değil de sizin durumdan daha farklı olarak bazı insanlara baktığında onların başının çeşitli hayvanların başı olarak gören kimseler olabiliyor.
Dine yakın, manevi olarak kalbi daha saf olan kimselerde ortaya çıkıyor bu durum.

Tabi burada belitmek gerekir ki insana bakarken onda bir hayvan başını görmekten kasıt, insanın hangi huyunun daha ağır bastığı ile ilgilidir.

Mesela (gerçek mana olarak karşılıklarını bilmiyorum)
at için aceleci, sığır için tembel, aslan için cesaret gibi.
0
diyecevaplandı
(18.10.24)
Sinestezi olabilir. Çocukken nöronlar arası bağlantılar yeni kurulduğu için saçma durumlar yaşanabiliyor. Mistik, uhrevi ya da psişik bir durum yok.

Ben de küçükken her gece uyumadan önce odanın içinde peri tozu gibi şeylerin uçuştuğunu görürdüm. Her gece de farklı bir şekilde olurdu bunlar. Büyüdükçe geçti.
0
nundu
(18.10.24)
astigmat olduğumu öğrendikten sonra gözlükle geçti.
0
Hallegadola
(18.10.24)
yoğun yoga meditasyon yapan insanlarda da renkli çakraları gördüğünü iddia edenler var ama bu gerçek olabilir mi emin değilim çünkü beyin bazen çok yoğunlaşıldığında kişiye bir şeylerin olduğuna inandırabiliyor o şey olmadığı halde, bazen küçükken rüyanızda gördüğünüz bir şeyi büyüdüğünüzde yaşamışsınız hissi gibi durumlar da olabiliyor aynı şekilde tamamı ile gerçek bir şekilde beynin
termal göz gibi kızılötesi renkleri de görmüş olabilir. Burada bence bu konuda bilimsel çalışmalar var mı kontrol edin varsa sizinki de öyle olabilir
0
gezegen olan pluton
(18.10.24)
zorlarsan her şeyi görebilirsin. beynin kendini her şeye adapte edebilir, görebilir, yanlış anı oluşturabilir vs.
0
deartheodosia
(18.10.24)
(8)

doğum sertifikamı nereden bulabilirim?

deartheodosia
iatanbul’da, 90larda, özel bi hastanede doğmuşum. ama doğum sertifikası falan yok ve hastane kapanmış. bizimkiler doğum günüm konusunda bile devamlı kavga eder (erken doğum olmuş). doğum sertifikama nereden ulaşabilirim? bazı işlemler için ihtiyacım var ama hangi gün ve saat doğduğumu da öğrenmek is
iatanbul’da, 90larda, özel bi hastanede doğmuşum. ama doğum sertifikası falan yok ve hastane kapanmış. bizimkiler doğum günüm konusunda bile devamlı kavga eder (erken doğum olmuş). doğum sertifikama nereden ulaşabilirim? bazı işlemler için ihtiyacım var ama hangi gün ve saat doğduğumu da öğrenmek istiyorum artık. bunun mümkün bir yolu yok mu?
0
deartheodosia
(12.10.24)
2020 doğumlu oğlum için hastane doğum sertifikası verdi mesela ama bizim doğduğumuz yıllar için böyle bir uygulama yoktu sanırım?
0
🌸deartheodosia
(12.10.24)
Bahsettiginiz durumlar içerisinde maalesef mümkün bir yolu yok
0
limonlu eksi
(12.10.24)
Cimer'de bilgi edinme başlığı mı ne varmış. Ben de instagram dan görmüştüm birisi yükselen burcunu öğrenmek için Cimer'e yazmış Cimer de dönüş yapmış:)

Siz de bir inceleyin denemekten zarar gelmez.

www.google.com
0
kullanicadi
(12.10.24)
Eşim taktı kafayı buna buldu. Cimerden yaz işte şu hastanede şu gün doğdum ama hastane kapandı diye. Bilgi edinme kuruluna da yazdı sonra. Sağlık bakanlığı doğum belgelerini başka bir hastaneye taşımıştır onu söylerler. Bu şekilde eşim hastaneye gitti arşive girdi doğum kaydını buldu.

Ama böyle dakikasına kadar bir şey beklemeyin gece 3 yazmışlar eşimin doğum kaydı için mesela. 93lü eşim.

Cimerden sormakla başlayın bu işe.
0
Hallegadola
(12.10.24)
Sağlık kayıtları çok uzun süre saklanılon. Kurum kapanınca muhtemelen il sağlık müdürlüğüne devreder. Oraya sorun.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(12.10.24)
hastane sana bu bilgiyi verse bile, hastanede çalışanlardan aldığım bilgiye dayanarak gün sonunda doğumları toplu işliyor ve kafalarına göre saatleri yazıyorlarmış.

dolayısı ile gerçekten çok istiyorsan bu konuda kendini ispatlamış bir astrologa gideceksin ve hayatındaki önemli olayların listesini vereceksin. bunun adı rektifikasyon. kişi önerebilirim.

benim annemin bana söylediği saat ile rektifikasyonda çıkan saat arasında 40 dakika var.
önerebileceğim kişinin bulduğu tarihi ders aldığım hocaya sorgulattım. o da kendine b0k sürmemek için 5 dakika ile kendi saatini söyledi. çok değişen yok şükür iki saat arasında.

ama günün belli değilse işin zor. saat aralığını da 1-2 saat istiyorlar. ne kadar az bilgi o kadar yüksek ücret.
0
janderzel zartanyan
(12.10.24)
Cimer'e güvenmeyin demeye geldim.

Yine en doğrusunu aileniz, akrabalarınız bilir. Günü kesin belirlerseniz saati bulmak kolaylaşır astrolojik olarak. Rektifikasyon deniyor bu işleme.

Ayrıca saati bilmemek normal de günü bilmemek nedir yahu, 100 sene öncesinden bahsetmiyoruz ki yani. Ablam 1980 senesinde köyde doğmuş, annem o günün takvim yaprağını kopartıp saklamış, hala duruyor.
0
candide
(12.10.24)
erken doğum olmuş işte, garip bi çift zaten.
yükselen burç için değil belgeye ihtiyacım var.
0
🌸deartheodosia
(12.10.24)
(15)

Doğru Psikolog/Psikoterapist Nasıl Bulunur?

jimjim
İstda online hizmet veren birini arıyorum.Özellikle romantik ilişkilerden kaynaklı sorunlarda faydalı olabilen, deneyimli birini arıyorum. Bir de yöntem olarak mı yoksa kişi bazlı mı seçmeliyim? Asla bi fikrim yok, sizin deneyimleriniz nasıldı?Son olarak terapi ücretleri ne alemde? Teşekkürler.
İstda online hizmet veren birini arıyorum.
Özellikle romantik ilişkilerden kaynaklı sorunlarda faydalı olabilen, deneyimli birini arıyorum.
Bir de yöntem olarak mı yoksa kişi bazlı mı seçmeliyim? Asla bi fikrim yok, sizin deneyimleriniz nasıldı?

Son olarak terapi ücretleri ne alemde?

Teşekkürler.
0
jimjim
(30.09.24)
Terapi ücretleri epey uçuk. İstanbul'da online terapi veren bir psikolog biliyorum ama zannederim 3500 veya 4000'den aşağı değildir. Fakat sağlam eğitimlidir. İstersen özelden ismini vereyim (buraya yazdam olur mu bilemedim)
0
muhayyer divan
(30.09.24)
@ala09

Aç sürüsü mü?? Şu hayatta en sevmediğim meslekleri yapanlar hakkında bile böyle düşünmedim, hangi hakla aç sürüsü diyorsun? Çok fazla saygısız ve zalim bir ifade olmadı mı bu?
0
muhayyer divan
(30.09.24)
Online ise istanbul olmasi avantajin tam tersi dezavantaj olmaz mi? Cunku piyasa ortalamasina gore fiyat verecekler. Bulundugum sehirde (eskisehir) terapist olan psikiyatristlerin ucretleri bile 2500-3000 civarinda mesela.

Terapist bulma surecinde ise bence oncelikle farkli terapi ekollerinde (psikanalitik psikoterapiler, bilissel davranisci terapi, sema terapi vs gibi) egitimi ve pratigi olan birini bulmak gerekir. Uygun bir terapi baslangicinda da degerlendirme seansinda bu yontemlerle ilgili bilgilendirme yapilir ve birlikte bir yontem secilir. En iyi yontemlerden biri de guvenilir bir tanidiktan referansla gitmek tabi ama her zaman mumkun olmayabiliyor
0
gibicibicis
(30.09.24)
Öncelikle, online terapi almayı düşünüyorsanız, neden istanbul olması şartı var? Gibicibicis'in de dediği gibi, ücret beklentileri daha uçuk olacaktır. Bence başka şehirlerden bir psikolog bulmayı da deneyebilirsiniz.

Yöntem olarak mı kişi bazlı mı seçmeniz gerektiğinin kararını verecek yetkinlikte olmayabilirsiniz. Daha önce terapi ya da herhangi bir psikoloji eğitimi aldınız mı? Cevap evet ise az buçuk fikriniz vardır neye daha çok ihtiyaç duyduğunuz konusunda. Aramayı ona göre yapın. Cevabınız hayır ise, eski usul deneme yanılma öneriyorum, peki neden? Tecrübenizin olmadığı hemen her konuda en doğru yol genelde bu oluyor eğer bilinçli bir insansanız. 3 senedir düzenli terapi alıyorum, şimdiye dek iki psikoloğum oldu, birincisiyle yaşadığım şehirde yüz yüze görüşüyordum (istanbul değil), ücreti dönemine göre uygundu ama aradığımın onunla geçirdiğim terapi sürecinde olmadığını anlamam biraz zaman aldı. Çünkü ona sadece iç döküyordum, sorunlar orada olmaya devam ediyordu. İkinci psikoloğum ile uzun zamandır görüşüyorum, online olarak (kendisi istanbulda yaşamıyor), sadece iki defa yüz yüze görüşebildik ve hiçbir farkı yoktu terapi namına, bu beni ayrıca mutlu etti. Bu psikoloğum sınırları aşmadan çizgi dışında düşünebilen ve bana neredeyse mükemmel şekilde uyumlanan biri. Aslına bakarsanız ona yaptığım şey de iç dökmek, ama döktüğüm o içimle ne yapmam gerektiğini ve nasıl stabil, mutlu ve sağlıklı olabileceğimi biliyor oluyorum her seans sonrasında. Bunu tarif etmek biraz zor, o yüzden size de deneme yanılmayı önerdim. Biz ekol olarak şema terapiden gidiyoruz ama ekol bir noktadan sonra teferruat oluyor, süreç bir şekilde zaten akıyor, en azından ben perde arkasını görmediğim için böyle düşünüyorum. O kısmı bırakın terapistiniz düşünsün, zaten talep ettiğinizde ve hazır olduğunuzda sizin üzerinizde hangi ekolü uyguladığını paylaşacaktır. Ona karar vermek onun işi. Siz sadece iletişim kurduğunuzda rahat hissettiğiniz, hayatınızdaki bir şeyleri eylemsel olarak değiştirdiğini fark ettiğiniz uzman kimse onu bulana dek deneyin ve bulduğunuzda da istikrarlı devam edin. Ben böyle yaptım, ve iki sene önceki halimden eser yok şu an. Hayatım yine ara sıra boka sarıyor ama ben iyiyim, dengeliyim, yaşıyor ve atlatıyorum. Ve bunu terapisiz yapmam ne kadar zor olurdu, düşünmek bile istemiyorum.
0
@stubborn inferno
(30.09.24)
psikiyatrist ihtiyacın varsa özelden yaz sana hekim önereceğim. ben gittim memnun kaldım. istanbulda. özel hastane. pek pahalı değil.
0
yurtsuz john
(30.09.24)
ben bir psikolog olarak online terapinin yararına inanmıyorum. tabi ki bu bir subjektif yorumdur. terapi ücretleri özel doktor ücretleri kadar var çünkü alanda iyi olan psikologlar bana gelen de farklı olsun kafasında çünkü bir sürü meslekte yetkin olmayan terapist var.
0
mikahakkinen
(01.10.24)
araştırırken lisans mezuniyetinin psikoloji olması (iyi bir üniversiteden, tavsiyem boğaziçi, odtü, dokuz eylül, istanbul, ankara, hacette gibi) ilk kriteriniz olsun. sonra yüksek lisansının klinik psikoloji alanında olduğuna emin olun. bu yüksek lisanslar içinde yine belirli üniversiteleri referans alabilirsiniz. diğer üniler üzerine örneğin bilgi üni klinik oldukça güvenilirdir özellerde, ya da yeditepe, ışık, maltepe vs. de olabilir. sonrası da eğitimle desteklemiş mi, süpervizyondan bahsediyor mu kendini tanıtırken diye bakın.
metot konusunda önden neye yatkın olursunuz bilmeniz zor ama çözüm odaklı ya da bdt sizin sorununuza göre biraz didaktik kalabilir. psikodinamik/psikanalitik, şema ya da varoluşculuk üzerine çalışan kişileri tercih edebilirsin.
en son olarak da gitmesi sizi çok yormayacak, maddi olarak karşılayabileceğiniz uzmanlarla oturup konuşup 2-3 seans sonunda karar vermek en doğrusu. bu arada 2000-3000 arası çalışan çok insan var. ama daha düşük ücretli çalışanlar da mümkün olabiliyor çeşitli organizasyonlar vasıtasıyla.
0
red g
(01.10.24)
red g o kadar saçma yazmışsın ki. boğaziçi mezunu olur ve sonra yurtdışında klinik yapmıştır falan ama sana hiç faydası olmaz, zaman, para ve sağlığını kaybedersin. arel üni mezunu olur, okan’da yüksek yapmıştır ama acayip faydasını görürsün. kişinin duruşu, anlayışı çok daha önemli. yukarıda geçen hiçbir üniversite ile de ilgim, alakam yok belirteyim. bu etiketleri görünce çığlık atmak istiyorum artık yalnızca.
0
deartheodosia
(01.10.24)
ücretler fecaat durumda. özgeçmişi ve terapi eğitimleri aradığım niteliklere uyan bir terapist buldum ama görüşme ücreti 3bin liraymış ve online görüşüyormuş sadece. bakmak isteyen olursa: melis caner, fabula psikoloji
0
anna sun
(01.10.24)
ankara'dayım. kasım 2022'de 750 lirayla başlamıştım. şu an ilk hasta ücretini bilmiyorum ama kendisi sağolsun "kadrolu manyak" olduğum için zam yapmıyor, ben seans başına 1500 ödüyorum, normali muhtemelen 3 bin hatta daha fazladır. daha ucuza gelen hastaları olduğunu biliyorum.

terapist bence tamamen şans işi. geçmişte bir kere denemiştim. hiç hoşuma gitmemişti. şu anki terapistimle ise ölüme giderim yani öyle söyleyeyim.

düzenli, uzun süreli bir terapi arayışındaysanız belki ilk birkaç deneme başarısız olabilir ama düzenli devam ettiğiniz sürece iyi bir terapist zaten sizden yeni müşteri parası almaz.

profesyonel bir iş olduğunun farkındayım ama benim terapistim sağolsun gerçekten benimle çocuk gibi ilgilenir, sınırlı sayıda danışanı vardır. o açıdan bunlara dikkat etmek önemli diye düşünüyorum.
0
mark greg sputnik
(01.10.24)
ben özel üniversite mezunuyum ve red g ye katılıyorum. psikoloji sosyoloji ve soft bilimler kesinlikle özel üniversitelerde olmamalı. bir boğaziçi mezunu ile arel mezununu nasıl karşılaştırabilirsiniz ya?

@dearthedosia tam bir özel okul mezunu ağzı yazdıkların.
0
mikahakkinen
(02.10.24)
@mika ya bi tecrüben olsun, anlarsın bence. arel falan savunduğumdan da değil. kişinin kapasitesinde bitiyor, ösym sıralamasında değil
0
deartheodosia
(02.10.24)
@deartheodosia ben psikoloğum zaten tecrübeye gerek yok. meslektaşlarım ne seviyede olduğunu biliyorum.

psikoterapide bir sürü teknik var. bu teknikler için zeka gerekiyor. koç sabancıyı dışarıda bırakırsak psikoloji bölümü eşit ağırlığın en yüksek puanlı 2. bölümü. yani ilk 30 bin içinden seçilen ege,boğaziçi,ankara,hacettepe mezunu ile 300bin sıralamadaki arel mezunu mu bir?
0
mikahakkinen
(03.10.24)
@mika, yalnızca üni. ismi nedeniyle senden çok daha iyi olacağımı kabul etmen gerekiyor o halde. ben kabul etmiyorum mesela, benden çok daha başarılı olabilir ve insanlara çok daha faydalı olabilirsin ama sana göre her koşulda ben senden daha iyiyim? böyle bi şey olamaz. uzatmak da istemiyorum daha fazla ama herkes aynı eğitim fırsatlarına sahip olmuyor.
0
deartheodosia
(03.10.24)
Herkes aynı eğitim fırsatına sahip olmadığı için ve evet ösym sıralaması da kapasiteyi gösteren bir kriter olduğu için iyi devlet okulundan mezun olması benim için de şart. Özellerde dağıtılan klinik psikolog derecesinin benim için bir ederi yok. Simit sarayı gibi açılan üniversitelerde verilen eğitimi ciddiye alamıyorum. Sağlık,psikoloji, hukuk, bu üç alanda lisans özellikle önemli. İyi üniversite mezunu illa ki iyi mi olacak, hayır olmayabilir. İyi üniversite mezunlardan çalıştığı ekole ve bütçeye göre seçim yaparım. Düşük ücretli başlayıp kısa sürede seans ücretini arttıran oluyor, baştan konuşmanızı öneririm.
0
asteriks
(03.10.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.