Giriş
(7)

word belgesi - printer problemi

brayn
Selam arkadaşlar,word'de bir belgenin çıktısını alırken printer belgenin sol tarafını almıyor. çıktı almadan önce preview'da tam sayfa görünüyor, ancak print dedikten sonra bir bölge print area'nın dışında kaldı diyor. devam et dersem de dediğim gibi belgenin sol tarafını almıyor. yardımcı olabilece
Selam arkadaşlar,

word'de bir belgenin çıktısını alırken printer belgenin sol tarafını almıyor. çıktı almadan önce preview'da tam sayfa görünüyor, ancak print dedikten sonra bir bölge print area'nın dışında kaldı diyor. devam et dersem de dediğim gibi belgenin sol tarafını almıyor. yardımcı olabilecek kimse var mı?

teşekkür ederim.
0
brayn
(07.10.17)
yardım edebilecek kimse var mı pls. cidde havalimanındayım, uçağa doküman götürmem gerek, acil.
0
🌸brayn
(07.10.17)
Valla bilmiyorum :( kafa da yordum ama bilemedim :(
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(07.10.17)
@kendi kendine yasayan yavrucak teşekkür ederim :)
0
🌸brayn
(07.10.17)
Sayfa düzeninden sol kenar boşluğunu arttırın. Şekli bozulabilir.
0
kibritsuyu
(07.10.17)
Kopyalayip excel e atsaniz sonra sayfaya sigdir deseniz oluyor mu?
0
ykyt
(07.10.17)
a3 ve a4 olarak yanlis ayarlanmis olabilir. layout kismindan kontrol edin. duruma göre pdf olarak kaydedin, oradan cikti alin, pdf default a4 genelde dokunulmamis olur print ayarlara.
0
kurnaz
(07.10.17)
printer bozukmuş :), teşekkürler arkadaşlar.
0
🌸brayn
(08.10.17)
(7)

1 yıllık kira sözleşmesi yapıp 7. ayda çıkmak istersem

vayezikhan
sıkıntı yaşar mıyım ev sahibiyle? tüm kirayı ver der mi mesela. ya da mahkeme vasıtasıyla alabilir mi?
sıkıntı yaşar mıyım ev sahibiyle? tüm kirayı ver der mi mesela. ya da mahkeme vasıtasıyla alabilir mi?
0
vayezikhan
(29.09.17)
sözleşme yapmanın amacı bu değil mi zaten?

kalan ayların kirasını isteyebilir.
yerine kiracı bulursan kalan ayları ödemeden çıkabilirsin. eğer mevcut kiradan daha az ödeyecek birini bulursan aradaki farkı ödemeni isteyebilir.
0
elorelia
(29.09.17)
elorelia +1

yasal olarak sözleşme sonuna kadar kirayı talep edebilir. tabii ki bu durum eve yeni kiracı bulamaması durumunda geçerli. gerçi boş duran evden kira alabilecekken evi başkasına kiraya vermek istemeyecektir ev sahibi.
0
himmet dayi
(29.09.17)
2 ay önceden haber verip çıkabilirsin. mahkeme yoluyla da kalan kiraları senden alması mümkün değil.
0
brayn
(29.09.17)
@brayn neye dayanarak böyle bi şey söylüyosun?
0
bizansa karsi memleket takimi
(29.09.17)
emlakçı bir arkadaşımın söylediğini yazdım, kaynak arıyorum, ayrıca arkadaşıma da sordum şimdi.
0
brayn
(29.09.17)
söylediğine göre 2 ay önceden haber verilme sebebi ev sahibinin bu süre içinde kiracı bulması içinmiş, kiracı bulursa senden kalan kiraları alamıyormuş. bulamazsa mahkeme vasıtasıyla alınabilme ihtimali varmış, okuduğum kadarıyla elorelia +1. yanlış bilgi için özür dilerim.

Kiralananın sözleşmenin bitiminden önce geri verilmesi
MADDE 325- Kiracı, sözleşme süresine veya fesih dönemine uymaksızın kiralananı geri verdiği takdirde, kira sözleşmesinden doğan borçları, kiralananın benzer koşullarla kiraya verilebileceği makul bir süre için devam eder.

Kiracının bu sürenin geçmesinden önce kiraya verenden kabul etmesi beklenebilecek, ödeme gücüne sahip ve kira ilişkisini devralmaya hazır yeni bir kiracı bulması hâlinde, kiracının kira sözleşmesinden doğan borçları sona erer.

Kiraya veren, yapmaktan kurtulduğu giderler ile kiralananı başka biçimde kullanmakla elde ettiği veya elde etmekten kasten kaçındığı yararları kira bedelinden indirmekle yükümlüdür.
0
brayn
(29.09.17)
@brayn şimdi oldu doğrusu teşekkürler
0
bizansa karsi memleket takimi
(29.09.17)
(8)

Düşünüyorum da

kararsızataletfilozofu
Antidepresanlar ssri olanlar serotoninin inhibe edilmesini önlüyor ve beyinde inhibe edilmediği için daha fazla dolaşması ve bulunması sonucu mutluluğumuzu arttırıyor.Takıntı haline getirip bir konu hakkında düşünmemizi engelliyor aman boşver dedirtiyor bazıları uyuşmak dese de buna katılmıyorum fay
Antidepresanlar ssri olanlar serotoninin inhibe edilmesini önlüyor ve beyinde inhibe edilmediği için daha fazla dolaşması ve bulunması sonucu mutluluğumuzu arttırıyor.
Takıntı haline getirip bir konu hakkında düşünmemizi engelliyor aman boşver dedirtiyor bazıları uyuşmak dese de buna katılmıyorum faydalı olduğu durumlarda var.

Mutluysak bir konu hakkında düşünmüyoruz mutsuzsak kendimizi geliştirip çabalıyoruz
İnsanlığın gelişimi mutsuzlukla oluyor diyebilir miyiz ?
Peki ya mutluluk hayattan aldığımız keyfi mi sağlıyor ?
Motivasyon ve içimizdeki enerji mutsuzluk sayesinde mi sağlanıyor ?

Neden stresimizi yönetip bir şeyleri çabalamıyoruz onun yerine stresimizi azaltmaya çalışıyoruz ?

Antidepresan başlangıcındaki hayatlar
0
kararsızataletfilozofu
(14.09.17)
Mutsuzluk ve mahrumiyet bi açıdan insanın yaratıcılığını arttırıyor, motivasyon oluyor fakat bi seviyenin altına düşünce insanı hareketsiz ve amaçsız kılıyor, tabi ki antidepresanlar tek başına her şeyi çözmüyor diye düşünüyorum.
0
freebird5406_2
(14.09.17)
antidepresanlar mutsuzluk durumunda değil, depresyon durumunda kullanılır, depresyon durumunda da motivasyon ve enerji çok düşük olur, buna bağlı olarak kendini geliştirmek gibi bir durum söz konusu bile olamaz. ayrıca mutlu insan daha yaratıcıdır, daha girişkendir, daha başarılıdır.
0
brayn
(14.09.17)
bana dr umun dediği beyin de mide kalp gibi bir organ ve yıllar içinde ondan da giden bir çok şey var.
miden ağrıdığında nasıl ilacını içiyorsan kendini kötü hisettiğinde çıkmaza girip çözüm bulamadığında da bunu içeceksin.depresan eksik olan maddeyi tamamlıyor beyindeki.
0
jamswety
(14.09.17)
İçinde bulunduğumuz ve genel olarak dünyayı sarmalamış kültür, whatever personality'i arttırma üzerine kurulu. İnsanları buraya doğru evrilten, bu hale getirmesi kaçınılmaz bir kültürün inşası hızla sürüyor... Bu da lüzumlu lüzumsuz, bu ilaçları kullanan insanların sayısını arttırıyor. Zira psikanaliz, hasta ile birebir ilgilenmek, kişisel sorunların üstüne yürümek, savaşmak, kullandığın tabirle "stresi yönetmek ve çabalamak", uzun vadeli ve iyi bir organizasyon gerektiren bir savaşım.

Yeni dünyada kimsenin bunlara vakti yok -sanrısı yaratıldı en azından-, insanların bir kısmı mefhumlara ve hatta şahıslara açılıp tüketilecek bir cips gibi bakmayı adet haline getirdi bile.

Yunus Emre şu an yaşasaydı düzenli bir klinik hastası olacak, seansı 600 TL'lik danışmanlıklar almak zorunda kalacak ve en nihayetinde antidepresan ile tanışacaktı. Çünkü kültür değişti, hele Türkiye gibi bir ülkede; kendini ara hizmet ülkesi gören ve bununla övünen bir yönetimin ülkeyi takribi 20 yıldır yönettiği bir ülkede, sanata, sanatçıya, farklı olmaya, aykırı olmaya da müsaade kalmadı. Burada aykırılıktan kastım, yeni dünyanın aykırı etiketi vurulmasına izin verdiği şekli aykırılıklar (yeşil saç, valknut dövmesi, kılık kıyafet vb.) değildir.

Özetlersek: dünyanın evrildiği kültür, her şeyin hızlı çözülmesine yönelik algı, psikanalizin her anlamda daha teferruatlı ve zahmetli olması, insan nüfusunun geometrik bir hızla çoğalmaya devam etmesi (korelatif etki, kulağa sığ gelse de denebilir ki bireyin önemini azaltıyor) bunları bir anlamda, haliyle tetikledi.

Son olarak da şunu söyleyeyim, ilaç gerekliyse gereklidir. Yakın çevremde sevdiğim birinin bu ilaçları kullanmadığı zaman, nasıl çöküşe geçtiğini biliyorum zira tespit edilmiş hormon problemleri var. Bu tip durumları tenzih ediyorum. "O ilaçları çöpe atın ve çıkın koşu yapın" gibi romantik ve aptalca cümleleri de desteklemiyorum yani. Gerekliyse gereklidir ama insanların artık bu ilaçları şeker yutar gibi aldığı da malum. Ve yarı cahil bir toplum olduğumuz için, biliyorsunuz cahilden daha tehlikelidir yarı cahil, işler daha da sarpa sarıyor bence. İnsanlar kendi kafalarına göre antidepresan kullanıp, canı isteyince bırakıyor, 3 gün sonra tekrar alıyor, iyi hissettim tamam bırakayım diyor, ertesi hafta bütünüyle depresif geçiriyor vs. vs. Görüyorum bunları, çevremde. Engelleyemiyorsunuz da...
0
testis agrisi
(14.09.17)
depresyon hastaligi sevgilimden ayrildim kendimi cok kotu hissediyorum :( degildir. intihara Kadar gidebilen ciddi bir hastaliktir. dolayisiyla bu antidepresanlar da mutsuz olan insanlara degil, asla mutlu olamayan depresyon hastalarina verilir, verilmesi gerekir. ama malesef türkiyede isler böyle islemiyor. psikiyatristlerin isi basindan askin oldugu icin 3 dakikalik muayene antidepresan recete edilmesiyle sonuclaniyor.
0
fayfim
(14.09.17)
1-Diyemeyiz, mutsuzluk 1 gelişime neden oluyorsa en az 10 ona engel oluyor.
2-Evet, mutlu insan her şeyden kolayca keyif alırken mutsuz insan büyük zevklerden bile keyif alamayabilir.
3-Tam tersi, pozitif şeyler pozitif şeylere, negatif şeyler de negatif şeylere yol açar.
0
harvey
(14.09.17)
Cevaplar için teşekkür ederim.
Biraz kendimle ilgili sorunları ve aklımdaki sorulara fikirler almaktayım.
Bir anlamda o zaman diyebiliriz ki mutluluk daha iyi motive eder ve insanı geliştirir.

Bir işe başlama ve devam ettirme enerjisi-motivasyonu yani ataletli durumdan hareket ettiğimiz bir şeyler gerçekleştirdiğimiz duruma geçişi neler etkiliyor.
İçsel olarak hayallerimiz umutlarımız geleceğimiz
Dışsal olarak dış uyarıcılar hayatta geri kalma korkusu barınma ve yemekten mahrum kalmama bunlar mıdır motivasyonu sağlayan şeyler her şey irade diyerek zorlamak mı gerek

Bir insanın aç değilken gelecekte acıkacağı için buğday yetiştirmesini emek vermesini sağlayan şey nedir en temelinden ?
0
🌸kararsızataletfilozofu
(14.09.17)
antidepresan içmeyin. mide ilacı da içmeyin. itiraz edeceksiniz belki ama doktorların da görüşü bu yönde aslında. sadece bunu size söyleyemiyorlar çünkü öyle güzel bir ilaç satışı var ki, herkes öyle tatlı paralar kazanıyor ki..

günümüzde ilaçların çoğu "tedavi edici" değil, hele ki antidepresan hiç değil. kullandığınız sürece iyisiniz. işin kötüsü de; kullandığınız sürece vücut ona alışıyor ve kullanmadığınız zaman ihtiyaç duyuyor. mide ilacı denilmiş, her miden ağrıdığında bir rennie atarsan habire miden ağrır ve sonunda ülser olursun çünkü miden kolay yola alışmış bir kere, sürekli asit üretiyor; nasıl olsa rennie gelecek silip süpürecek. inanmayana denemesi bedava. antidepresan da aynı. bunu görebilmek kolay bir şey aslında ama nedense insanlar bunu anlamak istemiyor. çünkü televizyonda internette doktorlar çıkıp hayır efendim öyle değil antidepresan tedavi edici diyorlar. ancak biz gene de her duyduğumuza inanmayalım, temkinli olalım bence.

şunu söylemek istiyorum ben de yeni öğrendim çünkü; serotoninin 95%'i bağırsaklarda salgılanıyor 5%'i ise beyinde. (ben yakın zamana kadar sadece beyinde olduğunu sanıyordum) bu durumda serotonin etkinliğini artırmak, dolayısıyla mutlu hissetmek doğrudan bağırsaklarla, yani yediğimiz besinlerle alakalı. bağırsakları iyi çalıştıran besinler yiyeceksin ki bağırsak hareketlerin artsın, serotoninin artsın, mutlu ol. doktor olan babamın bu konuda söylediği gibi; "günde 2 kere sıçan insan mutludur." :D

antidepresan ise beyindeki serotonin etkinliğiyle ilgileniyor. neydi? 5%. bravo.

şu an uzun uzun anlatmaya üşenmiyorum aslında ama yazınca olay oluyor, o yüzden yazmak istemiyorum. sanki babamızın hayrına ilaç kullanmayın diyoruz. "ilaç kullanın" diyenler de ilaç firmalarında mümessil o zaman :D neyse. geçenlerde uzunca yazdım, sorunun sahibi sorusunu silmiş sanırım, bulamıyorum yoksa direk onu kopyalayıp yapıştırırdım. işte bu yüzden ekşi duyuruda yazdığın şeyleri arşivlemek gerek.

gerçi zaten konu da antidepresan içeyim mi içmeyeyim mi değilmiş ama olsun ben gene de tavsiyemi söyleyeyim, bence içmeyin :)

mutlu insanın daha yaratıcı olduğuna da katılıyorum. mutsuzluk yüzünden değil, ihityaçlarımız arttığı için daha çok üretiyoruz.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(14.09.17)
(7)

konuşmayı unutmak

mavikalem
evet unuttuğumu düşünüyorum, genelde yazışarak iletişim kurdugumdan, gerekse fazla da konuşkan biri olmadığımdan dolayı cümle kurmayı unuttugumu fark ettim. çok salakça oluyorum konustugum zaman, hebele hübele gibi..bilhassa işyerinde kendimi ifade edemediğim anlar da oluyor. sonra bi gecmise döndüğ
evet unuttuğumu düşünüyorum, genelde yazışarak iletişim kurdugumdan, gerekse fazla da konuşkan biri olmadığımdan dolayı cümle kurmayı unuttugumu fark ettim. çok salakça oluyorum konustugum zaman, hebele hübele gibi..
bilhassa işyerinde kendimi ifade edemediğim anlar da oluyor. sonra bi gecmise döndüğümde, hiç konuşmadıgımı dusundum. sadece dinliyorum.. bunu nasıl geliştirebilirim?
teşekkür..
0
mavikalem
(14.09.17)
sesli kitap okumayı deneyebilirsiniz. benimde bazen oluyor. kelimeleri çok yuvarlıyorum okuduğum ya da yazdığım gibi hızlı konuşmaya çalışıyorum. sesli kitap okuma bence iyi bir egzersiz.
0
fosforlu cevriye
(14.09.17)
özgüven sorunu olduğunu düşünüyorum, benim de başıma geliyor malesef
0
gazozailacatmauzmani
(14.09.17)
Sosyalleşme ile ilgili bir problem de olabilir paralelde; ne bileyim Fotoğraf kursudur, senaryo kursudur bir yere giderek hem sosyalleşir hem eğitilirsin.
0
lcha
(14.09.17)
konuşarak
0
amonaki
(14.09.17)
yalnız değilsin demeye geldim. eskiden çok düzgün bir türkçe ile konuşurken son iki yıldır inanılmaz bozulduğunu fark ediyorum. ve sebebi ne bilemiyorum.
0
111111
(14.09.17)
tiyatro eserlerini, ayna karşısında sesli okuyabilirsin.
0
silver apple
(14.09.17)
bende de var aynı durum. üstelik zekam da geriledi, seni anlıyorum, kitap oku.
0
brayn
(14.09.17)
(10)

İşin içime sinmemesi

dedi ayca
Bu kadar işsiz insan varken şımarıklık mı yapıyorum bilmiyorum ama, moda ve tekstil tasarım mezunuyum (daha yeni mezunum), bir tanıdıkla iş buldum iş tasarımla ilgili değil orada satış yapılacak firmalarla yazışma, fiyat belirleme, koleksiyon takibi yok işte mal gitti mi geldi mi diye kontrol etmece
Bu kadar işsiz insan varken şımarıklık mı yapıyorum bilmiyorum ama, moda ve tekstil tasarım mezunuyum (daha yeni mezunum), bir tanıdıkla iş buldum iş tasarımla ilgili değil orada satış yapılacak firmalarla yazışma, fiyat belirleme, koleksiyon takibi yok işte mal gitti mi geldi mi diye kontrol etmece falan yapacağım. Şimdi bunları yazmak bile tüylerimi diken diken ediyor inanılmaz derecede can sıkıcı buluyorum ama bu tanıdık olan kadın 20 sene boynerde çalışıp sonra kendi yerini açmış. Bu sebeple çok tanıdığı var. Bu aşamada tasarıma ihtiyacımız yok şu an zaten 2 tasarımcı dışardan çalışıyor ama ilerde bir firma ile birleşmeyi düşünüyoruz işte o zaman ne olur bilemiyoruz falan tadında konuştular.

İş benim için kabus gibi, günah kadar çirkin. Her sabah bunu kendime yaptığım için söverek gideceğim ama şu an için başka bir iş teklifi yok. Parası iyi olduğu için de madem öyle gireyim biraz da para biriktireyim diyorum. Yine bir tekstil firması olduğu için, işin iç işleyişini öğreneceğim ve tek umudum da kadının "ay ayça sen böyle harcanıyorsun seni tasarımcı yapalım ya da x firması tasarımcı arıyormuş senin referansın olayım" deme ihtimali.

Eğer olursaaa bir güüün bana başka kapılar açılır, çevre edinirim falan diye bu kadar nefret ettiğim bir işe girmek ne kadar mantıklı sizce? Herkes gir 5 6 ay çalış olmazsa çıkarsın ne var sanki falan diyor ama tanıdık falan da var ya aradasanki bileklerime beton döküp beni denize atmışlar gibi hissediyorum. Yardım edin :(
0
dedi ayca
(13.09.17)
para kazanmaya ne kadar ihtiyacın var? öncelikle bunu değerlendir. ardından da, işe belli bir deneme süreci ver ve o süreçte de sana geleceğe dair hiç imkan sunup sunamayacağına dair fikirlerin de netleşir.
0
i drive the hearse
(13.09.17)
Boşver canım, otur evde fasulye kır. Annenden babandan harçlık al, arkadaşların bir yere çağırınca "acaba pahalı mıdır?" diye düşün, hatta gitme. Hayalini kurduğun o kusursuz, mükemmel iş kapına gelir.
0
yirmisantim
(13.09.17)
başka bir teklif yoksa çalış tabii ki şimdilik. çalışırken iş aramayı engelleyen bir şey yok. tamamen alakasız bir şey de değil üstelik, kendi sektöründe bir şirket. tecrübe tecrübedir, illa sana ileride yarar sağlar.
0
king lizard
(13.09.17)
@yirmi santim +54215125125125
0
tosunpasa
(13.09.17)
simariklik yapiyosun, ayrica yirmisantim +1
0
evde liyakat kalmamis
(13.09.17)
Memlekette kaç kişi okuduğu mesleği yapabiliyor ki?
Artık şanslı gözüyle bakıyoruz bu insanlara. Hele ki okul biter bitmez istediğin gibi bir işe girme düşüncen, hayal gücü geniş bir arkadaşsın sanırım.

Özellikle şu içinde bulunduğumuz dönem iş seçmek için pek doğru bir dönem değil bence.
Bir süre idare edin aynı anda iş aramaya da devam edin tabii.

Ve olumsuz düşünme. Böyle düşünerek daha da yıpranıp işten soğursun.
Kendini motive et. Her yaptığı işin insana katkısı olur. Yaşadığın sıkıntılı zamanlar bile ileride bambaşka bir konuyla ilgili fikir verir.
Çalıştığın yerden ve her olaydan bir şeyler kapmaya bak.

Kolay gelsin, iyi şanslar.
0
mutekebbir
(13.09.17)
Size simarik diyebilecek son insanim. Benim de icimden cekip gitmek geliyor bazen ama benim tecrubem cok. Benden cok gencsiniz, ilk isiniz. Sonradan uzulmemek adina bir abla tavsiyesi, is bulmadan cikmayin. Zaman dogru zaman degil.
0
loveisallaround
(13.09.17)
Çalışırken tasarım da yapabilirsin istersen. İster bi firmayla anlaş ister yap yap biriktir. Mesai dışında sevdiğin bir uğraşın da olmuş olur.

Güzel sanatlar mezunu bi yakınım da aynı şekilde iş bulmuştu hiç kaçırmadı. Konumu gayet de iyi, tasarımcılardan daha iyi kazanıyor bildiğim kadarıyla. (O epey eskidi emekli bile olacak neredeyse) İşinden doyum olarak memnun.

Sektörün tozunu yutarsın, çevre edinir kendini tanıtırsın. Hiç kaçırma derim.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(13.09.17)
işi içine sinen insan %10 u geçmez, iş hayatına hoşgeldin, zamanla biraz daha alışılıyor, ama benim gibiysen her gün kafayı yersin.
0
brayn
(13.09.17)
Sen iyi biliyorsundur, benim en yakın arkadaşlarımdan biri tekstil öğretmeni, ben de onun arkadaşları ve öğrencileriyle ilgili anlattıklarından biliyorum; sizin sektör özellikle tasarımcıya çok acımasız. Yeni mezunları asgari ücretten deli gibi çalıştırıp, kısa vadede alacakları tasarım fikirlerini aldıktan sonra derhal şutluyorlarmış.

Dediğin gibi sektörün işleyişini içerden öğrenmen bakımından iyi bir işe benziyor bahsettiğin. Aracı olmasa, hiç deneyimin yokken belki bunu bile bulamayacaktın. Bence kahretmeden başla ve max fayda sağlamaya çalış. Ama beton meton diyip de 3 gün sonra bırakacak gibiysen ne adamları oyala, ne de başkasının önünü kapat derim.
0
manuel mandalina
(13.09.17)
(7)

Futbol / Yabancı sınırı

pikrua
Benim kafam basmadığı için soruyorum, türk futbolcular nasıl mağdur oluyor bu sistemde?Daha az para alan mesela afrikalı topçu da gene tr'de yaşamıyor mu? Nasıl daha az paraya oynayabiliyorlar?
Benim kafam basmadığı için soruyorum, türk futbolcular nasıl mağdur oluyor bu sistemde?
Daha az para alan mesela afrikalı topçu da gene tr'de yaşamıyor mu? Nasıl daha az paraya oynayabiliyorlar?
0
pikrua
(07.09.17)
Bir kulübün kadrosunda ortalama 25 tane futbolcu var.
Sınır varken 6 yabancı ile sözleşme yapılıyordu, böylece 19 Türk futbolcu oluyordu.
Haliyle Türkler daha fazla oynama imkanı buluyordu.

Ayrıca sahaya en az 5 Türk sürmek zorunda olduğu için o paraları etmeyecek Türklere yüksek sözleşmeler öneriliyordu.

Şimdi sınır 14 oldu, sahaya 11 yabancı çıkabiliyor.
Dolayısıyla Türkler gerçek ederlerine kavuştu.
Havadan milyonlar önerilmiyor, mesela Volkan Şen 2 aydır takım bulamadı, yarın son günü.
0
cakabo
(07.09.17)
Yeteneksiz çalışıp cabalamayan Türk futbolcularin yalanı dolanı algı yaratma gayreti bu işler. Türk oyuncu zorunlulugu olsa bok gibi futbolcular ederinden fazla kazanacağından tüm dertleri bu. Hakettikleri muameleyi görünce agliyorlar.
0
karacigerim vur kadehlere
(07.09.17)
yabancı sınırı olduğu zaman takımlar daha fazla türk oyuncu oynatmak zorunda kalıyor. yani süper ligde oynayan toplam türk sayısı bi hayli artıyor. bu nedenle iyi oynamayan oyuncular bile mecburen yüksek ücretlerle oynatılıyorlar.
0
brayn
(07.09.17)
E durum madem böyleydi, yurtdışında oynayan türk oyuncuları neden vardı? Tr'de kalıp keriz parası yiyip göbek salmak daha kolay değil mi?

Yani eski sistemde dandik oyuncuya çok para vermek yerine dışarda oynayan iyi oyuncuya çok para vermeyi neden tercih etmedi klübler?
0
🌸pikrua
(07.09.17)
@pikrua, zaten öyleydi, oyuncu ihraç edemiyorduk. oynayanlar yurt dışında doğup büyüyenlerdi. yabancı sınırı genişletilince cengiz, enes, çağlar gibi genç yetenekler, semih kaya, emre çolak gibi tecrübeliler yurt dışında oynamayı tercih etti mesela. git gide artacak bu sayı ve asıl milli takıma katkıyı yurt dışında rekabetçi liglerde kendini geliştiren oyuncular verecek.
0
Bruce
(07.09.17)
Ucuz işçi mantığı ile aynı işte.. Sadece TR'den adam almak zorundaysan piyasa kendi kendine şişer. Ama dışarıdan ucuzu hep bulunur.

Gerçekten yeteneklilerin kendini göstermesi ve gelişmesi için iyi oldu bu. Beter olsunlar.
0
lcha
(07.09.17)
Sahada belli sayıda yabancı, kalanı Türk oyuncu olmak zorunda olduğu için ihtiyaç olan pozisyonlara Türk oyuncu alınıyordu, o oyuncuya da zaman zaman birden fazla kulüp talip oluyordu, o zaman da futbolcunun değeri gereksiz yere yükseliyordur. Şimdi sahaya o Türk oyuncuyu sürmek zorunda değilsin, eskiden havuz sadece Türkiye'ydi, şimdi tüm dünya, istediğin yerden istediğin futbolcuyu getirebiliyorsun, yani arz edilen mal daha çok, haliyle iç pazardaki Türk futbolcunun değeri düştü, değeri düşünce bunlar "Mağdur olduk" tribine girdiler, halbuki mağdur oldukları yok, fiyatları normal piyasa değerine geriledi sadece.
0
angelus
(07.09.17)
(24)

mutsuz musunuz?

kleeberg
mutsuzsanız, sebebi ne?
mutsuzsanız, sebebi ne?
0
kleeberg
(03.09.17)
mutsuzum, yaşıyor olmaktan. aslında eksik yaşıyor olmaktan ve bir şeyleri tamamlamayı istememekten. varoluşumu bir hata olarak görüyorum. olmaması gereken bir şey. man that should not be.
0
rahip janick
(03.09.17)
Mutsuzum. Hoşlandığım kıza hoşlandığımı söyleyemiyorum. Aramızda maddi-manevi bir sürü engel var. Ya bu şekilde öleceğim ya da birkaç yıl içinde her şeyi düzene sokup, son derece mutlu olacağım. Şimdilik normal moddayım.
0
dissendium
(03.09.17)
anket mi? mutlu değilim, sebebi yok.
0
evde liyakat kalmamis
(03.09.17)
@evde liyakat kalmamis : anket değil aslında, mutsuzlar gelip mutlu olsun diye sordum. bu arada sebebi yokken nasıl mutsuz olunabiliyor?

not : mutsuzum.
0
🌸kleeberg
(03.09.17)
Değilim.
Biraz stresliyim ama mutsuz değilim.
0
sopiro
(03.09.17)
mutsuzum, hayatımdaki belirsizlikler nedeniyle.
0
tabirimekruh
(03.09.17)
Degilim
0
aquarium
(03.09.17)
@kleeberg abi mutsuzum demedim ki, mutlu değilim dedim. gri alandayım, tetikleyen bir şey olmadıkça da bu alanda kalırım herhalde.
0
evde liyakat kalmamis
(03.09.17)
Mutsuzum. Birçok sebepten.
0
ms brownstone
(03.09.17)
"yalnızız"
0
eldfell
(03.09.17)
mutluyum bütün hafta sonu f2, gp3 ve formula 1 izledim. analizde işime yarayacak notları alıyorum şimdi. sonra cuma gününe kadar yazımı gömer ve tezime devam ederim.

ha sigaram bitti o sıkıntı bak.
0
rain when i die
(03.09.17)
mutsuzuz. yaşıyoruz çünkü
0
rakicandir
(03.09.17)
Mutsuzum. İstediğim yerde değilim.
0
brayn
(03.09.17)
Mutsuzum. Cunku eski sevgilimden daha iyi birine denk gelebilecegime inancim gunden gune zayifliyor.
0
i m sick tired
(03.09.17)
uzun yılların ardından bir 3 aydır falan bu soruya hayır cevabını verebilecek duruma geldi kafam. ama kış mevsimi korkutuyor. bir de gelecek yaz planlarımın içine edebilecek iş ihtimalleri.
0
misterturist
(04.09.17)
halen
(04.09.17)
bazi konularda mutsuzum ama genel bi mutsuzluk hali yok. o konulari dusununce (yalnizlik, maddi durum vb) mutsuzluk basiyor. dusunmemeye calisiyorum.
0
kuehles blondes
(04.09.17)
mutsuzum. istediğim şeylere erişimim yok, zamanımı potansiyel olarak en üst noktada değerlendirebildiğime inanmıyorum. ne en üstü hatta, neredeyse hiç değerlendiremiyorum. insanlar ve hayat çok sıkıcı, yetersiz, ilgi çekici değil.
0
i drive the hearse
(04.09.17)
mutsuzum hem de çok.

rahat batıyor muhtemelen.
0
miv
(04.09.17)
mutsuz değilim ama mutlu da değilim.sadece hüzünlüyüm :(
0
regardless of what they say
(04.09.17)
Her zaman değil ama bazen evet, hem de çok. Tekrar tekrar yaptığım hatalar ve bu hataların sonuçları, kaçırdığım fırsatlar. Bazı şeyler beni çok yoruyor, pes edesim geliyor ama henüz erken olduğu için denemeye devam ediyorum.
0
harvey
(04.09.17)
aslında çok mutluydum. hala daha mutluyum ama büyük bir borca girdik. zorunda kaldık. yoksa sokakta kalacaktık. o borç benim mutluluğumu baltalıyor. aklıma geldikçe modum düşüyor. bütün borçlulara sabırlar diliyorum.
0
hemsta
(04.09.17)
mutsuzum. erasmus stajımdan yeni döndüm, 10 ay kadar da geçen sene normal erasmus öğrenimi yapmıştım. staj sonrasında orada işe gireceğimle ilgili çok büyük umutlarım vardı, olmadı. kıçıma baka baka döndüm. 2 hafta oldu döneli, kendime gelemedim. sonsuza dek buraya kapatılmış gibi hissediyorum artık. hiçbir şey yapamıyorum, ne dizi izleyebiliyorum ne oyun oynayabiliyorum ne de kitap okuyabiliyorum. elim kalem kağıda gidiyor, anca orayı çizip ardından ağlıyorum. orası benim için özgürlüktü, huzurdu ve mutluluktu. her şeyi elimden kaçırdım ve şimdi bu ay içerisinde muhtemelen işe gireceğim. işim tam olarak mesleğimle ilgili değil ama üstümde olacak olan kadının çok büyük çevresi var, belki benim önümü açar diye girip para biriktireceğim. mezuniyet senem çok yoğundu, final haftamdan çıkıp staja gittim oradan döndüm işte 2 hafta geçti işe başlayacağım. muhtemelen bana sorulsaydı 2-3 ay boş takılıp sonra başlardım işe ama şu an kadın bana "gelince konuşalım :))))" diyince gidip başlamaktan başka şansım yok (konuşalım demiş neden zorunda olasın diyen olursa, ben burada biraz staj yaptım ve güya stajım için konuşmaya gittiğim günde bana "aa madem geldin hadi başla şimdi" dedi) biraz para kazanmak iyi olabilir çünkü 4 senedir kyk'ının yarısını harcayarak yaşıyordum ama yine de parasız bir şekilde evde 3 ay çürüyebilirdim.

olay sadece iş de değil. burada yaşamak istemiyorum.
0
dedi ayca
(04.09.17)
kesinlikle ve fazlasıyla.

çünkü... maddi olarak bayağı batmış durumdayım. manen de başı ve kuyruğu dik tutmaya çalışıyorum halâ.

kimsenin bayramını kutlamadım ve bayram da değil zaten bana. ailemi bile aramadım. telefonum kapalı, iletişimim yok...

güzel günler göreceğiz çocuklar, diyorum... inşallah.
0
runagain
(04.09.17)
(15)

hangi işi tercih ederdiniz?

Stoneface
evden günde 2 saat çalışarak, ayda 6000 - 7000 lira kazanmayı mı yoksa normal sabah - akşam ofis işi yaparak 11 - 12.000 lira kazanmayı mı?
evden günde 2 saat çalışarak, ayda 6000 - 7000 lira kazanmayı mı yoksa normal sabah - akşam ofis işi yaparak 11 - 12.000 lira kazanmayı mı?
0
Stoneface
(31.08.17)
her ikisini de yapardim ben

iki saat icin 6-7 lira kim neye veriyor anlamadim
0
exlibris
(31.08.17)
2.yi
0
brayn
(31.08.17)
@exlibris, + 1

ama illa birini seçeceksem; tabii içeriği nedir, onu da öğrenmek şartıyla, evden günde iki saat çalışmak diyorum.
0
runagain
(31.08.17)
2 saat calismayla 6-7 bin veriliyorsa o işte bi şeylik vardir kesin. Olmasa bile Her turlu 2.yi secerdim. 6-7 bin çok para degil bu zamanda. Ilkini secersem ek bi seyler yapma geregi duyabilirdim. Onun yerine duzenli iş ile 10-12 bin mantikli.
0
aquarium
(31.08.17)
Sırf iş hayatına bulaşmamak için 1'i seçerdim ben.
0
ms brownstone
(31.08.17)
Sabah akşam ofis 12
0
all girls dream
(31.08.17)
işin sürekliliği ve diğer şartlara bakmak lazım. 2
0
essoist
(31.08.17)
1
0
sta
(31.08.17)
Günde 2 saat haftanın 7 günü ise soru işaretli ama 5 günse bir de 2 günde tüm işleri bitirebilme olanağı varsa kesinlikle 1.
0
gezegen olan pluton
(31.08.17)
2 saat çalışma: 7 bin.
8 saat çalışma: 12 bin.

kazanan belli. bi de evden çalışacaksın. hayalimdeki iş anasını satiim.
0
Delay Fuze
(31.08.17)
Yari maaasa 1'i secerim. Yeter ki beni sabahtan aksama ofise kilitlemesinler.
0
i m sick tired
(31.08.17)
evde çalışmam gereken o 2 saat, 6 saate çıkar bende, disipline giremem. hem diyelim 2 saat iş yaptım, kalan zamanlarda ne yapacağım? hobim de yok ki doğru düzgün lan, oyalanayım. Ofis daha iyi
0
fallopian
(31.08.17)
işlerin niteliği önemli. 2 saat dişini sıkacan gelsin paralar gibi bir durum olmasın sonra!!!
0
zikardo
(31.08.17)
2
0
mutlusismankedi2015
(01.09.17)
tabii ki günde 2 saat çalışma ya. o kadar az çalışan adam 10 sene içerisinde iki lisans diploması alabilir ya da lisans okuyup üstüne yüksek lisans çakabilir. gidip sıfırdan bir iş öğrenebilir. evden çalıştığın için ne yolda vakit harcayacaksın ne de üstüne başına dikkat etmen gerekecek. müthiş zaman tasarrufu. bu seçeneğin 19 yaşında üniversite okuyup da bunun için ayda 7 bin lira almaktan hiçbir farkı yok benim gözümde. o kişinin sahip olduğu tüm olanaklara sen de sahip oluyorsun. o yüzden kesinlikle evden 6-7 bin. ben yaşamak için çalışmak isteyenlerdenim. mecbur olmadığım sürece niye sabah 7'den akşam 8'e kadar çalışmak isteyeyim ki.
0
der meister
(01.09.17)
(2)

Acil - prozac ve novaljin

yaren
Baş ağrısı için olan novalgin mi novalgine mi ne işte o. Beraber içilir mi?
Baş ağrısı için olan novalgin mi novalgine mi ne işte o. Beraber içilir mi?
0
yaren
(24.08.17)
içilebilir.
0
brayn
(24.08.17)
İçilir.
0
manuel mandalina
(24.08.17)
(13)

Bayanlar ve baylar

Sandman
Nasılsıniz afiyetle misiniz
Nasılsıniz afiyetle misiniz
0
Sandman
(18.08.17)
kalbim kırık
0
lcha
(18.08.17)
sevgilim yok.
0
binder dandet
(18.08.17)
çalışmaca
0
hlt1985
(18.08.17)
Sabah Dream Theater konseri açıklandı. salı gününe geliyor. gidemem... üzülüyorum...
0
rahip janick
(18.08.17)
Ekip arkadaşım izinde, onun işleri bana kalacak derken tatil gibi bir hafta geçirdim.

Hafta sonu da geldiği için daha da iyiyim, sincap gibi kuruyemiş yiyorum şu an ^^
0
chicha
(18.08.17)
sigara yakıcam bi sonra f1 haberlerine bakmaya devam
0
rain when i die
(18.08.17)
Super bir gün, 20günlük tatilin başlangıcı :)))
0
Northern Mariner
(18.08.17)
migrenle 4. gün. 3 gün üst üste migren ilacı aldığım için şu an ilaçta içemiyorum. kalabalık bir fil sürüsü grup seks yapıyor kafamın içinde. onlar poziyon değiştirdikçe çıldırıyorum.
0
Phoebe
(18.08.17)
sıcak...
0
Tears of Devil
(18.08.17)
iim cok sukur canım sen nasılsın
0
all girls dream
(18.08.17)
iyiler iyi
0
since1907
(18.08.17)
negatif.

www.youtube.com
0
brayn
(18.08.17)
Hastayım yürüyemiyorum tatilim yatarak geçti, bayram boyunca hatta sonrasında bile yatabilirim yani kötüyüm.
0
strangerinhere
(18.08.17)
(28)

Gerizekalı hissetmek

uyusam iyi olur
Bazen zekanızdan şüphe ettiğiniz oluyor mu? Normal zekalı birisiyim ama bazen kendimi gerizekalı gibi hissediyorum. Anlatılanları anlayamıyorum, dinlemek zor geliyor, odaklanamıyorum. Nedir bunun çaresi?
Bazen zekanızdan şüphe ettiğiniz oluyor mu? Normal zekalı birisiyim ama bazen kendimi gerizekalı gibi hissediyorum. Anlatılanları anlayamıyorum, dinlemek zor geliyor, odaklanamıyorum. Nedir bunun çaresi?
0
uyusam iyi olur
(14.08.17)
Ben hep kendimi mal gibi hissederim.
0
clones
(14.08.17)
bazen ortamda basit bir para hesabı yapılıyor, tamam işte sen 5 ver bana, al bu 20'yi, ordan kalanla da bu 2 lirayı tamamlarsın falan diyorlar. ben iptal. eve gidip yavaş yavaş yapıyorum sonra hesabı herkesten gizli.
0
onemoremile
(14.08.17)
@onemoremile , :D sen en azından yolda sağlama yapıyorsun abi.
ve akıldan işlem yapabilme gibi kabiliyetlerin var :D

çok kötü durumda olanlarımız var :D
0
güneyli çocuk
(14.08.17)
@güneyli bunu eve gidip gizlice ağlar gibi herkesten gizli yapmam?
0
onemoremile
(14.08.17)
Hauahaua ben direkt gerizekalıyım. Çok zor bişey bilirim. Ama komik:)
0
brayn
(14.08.17)
çok sık oluyor.
0
filteria
(14.08.17)
Teknolojiyle ilgili bir şeylerle uğraşırken fena halde oluyor. Çaresi var mı diye sormuşsun bilmiyorum :(
0
pastörizesüt
(14.08.17)
çok sık oluyor, sosyal konularda özellikle. mesela hiç unutmuyorum efsanevi bir salaklığım var bu konuda. arkadaşın evine ilk kez gittim. küvet var, musluk da yukarıda biraz ve uzunca bir şey, sağa sola çevriliyor. lavabo da hemen küvetin yanında. yani lavaboda elini yıkayacaksan, musluğu oraya çevirip öyle açıyorsun suyu mesela. hem küvette hem lavaboda kullanıyorsun musluğu.

arkadaş da küveti dolduracakmış, açmış o yüzden suyu. banyonun kapısı açık, içeri gitmiş suyu açıp. dedim elimi nasıl yıkıycam ben amk. yanda su akıyo, ben o muslukla yıkamam gerektiğini fark edemiyorum mesela. "e muslukla yıka" dedi adam. ben ne yapsam beğenirsin? aldım elime sabunu, herifin doldurduğu küvete doğru uzattım elimi. haliyle adam hızlı bir hamleyle suyu kapattı, musluğu lavaboya çevirdi, tekrar açtı.

amk çok fazla gerzeklik yapmışımdır ama hayatım boyunca o kadar salak hissettiğimi hatırlamıyorum. hadi musluğu lavaboya çevirecek kadar kafan çalışmıyo diyelim, ulan adamın banyo yapmak için doldurduğu küvete niye elini yıkıyosun, anlamadıysan sorsana nasıl yapçam diye jsfhsjks tam hayvanlık. gafa yetmezliğinden işte hepsi.
0
der meister
(14.08.17)
Ohooo, bol bol oluyor. Benimki dinlemede zorlanma falan değil, direkt 'Anaaa, aptalım ki ben' şeklinde.

Dediğin durum gerizekalılıktan çok dikkat eksikliği gibi ama, öyle bir şey olabilir mi ki?
0
aychovsky
(14.08.17)
işe başlamadan önce çok oluyordu. işe başladıktan sonra kendimi aşırı zeki hissediyorum. çevremdeki insanların zeka seviyesine göre değişiyor.
0
cilekli krep
(14.08.17)
Oluyor.
Hayatta en nefret ettiğim şey ödeme durumunda "sen bana 20 ver ben sana 50 verince oluyor" olayı. Bu yüzden kasamda da sıkıntılar yaşamıştım zamanında :)
Güzel güzel tam olarak öde paranı git işte beni ne bulaştırıyorsun ki.
Teknoloji özürlüyüm, çok detaylı fazla düğmeli aletleri kullanmayı beceremem.
Çamaşır makinesi çalıştırmam bile rahat 10 dakika.
Bir yolu ezberleyebilmem için en az 10 kere gitmem lazım. Her seferinde ilk gibi sorunlar yaşarım.
Bugün bir kitaba başlar 2 günde bitirir haftaya hatırlamam.
Daha fazla yazamayacağım net gerizekalıymışım hissetmekle falan açıklanacak şey değil bu.
Teşekkürler.
0
mutekebbir
(14.08.17)
evet oluyor. bazen kendi kendime salak yemin ederim gerizekalı bu çocuk diyorum. aynen anlattıkların oluyor, günlük hayatta karşımdaki insanın anlattıklarını bazen anlamıyorum.Suratına mal mal bakıyorum dinliyoruma ama anlamıyorum.Akıl almaz hata yaptığım oluyor. Bazen aklım bir karış havada gibi,al kırdın kırdın videosundaki kadının ""ya sen beni niye çağırdın"" ""salak yemin ederim gerizekalı bu çocuk "" seslerini duyar gibi oluyorum.
Not: Fizik mühendisliği bölümü mezunuyum. Kuantum fiziği, termodinamik,analitik mekanik, sayısal analiz gibi dersler aldım.
0
AWD
(14.08.17)
ben bazen beynime giden sartelleri kapatiyorum. hayattan en cok zevk aldigim zamanlar o anlar oluyor.

gerizekali demeyelim de mesela kafamdan 4 islem yapamam, yapsam da yanlis yaparim genelde. onume koy integral-turev su bu cozeyim (en azindan cozebilirdim lisede universitede :D) ama 4 islemi kafadan yapmada hep zorlandim.
0
fakyoras
(14.08.17)
kediyiyenpiskopatfareyimben
(14.08.17)
Ekşi duyuruda olmuyo. Aksine burası çok zeki hissettiriyo. İş hayatında bazen acemilikten salak gibi hissettiğim oluyo ama.
0
Delay Fuze
(14.08.17)
haha konu çok iyiymiş.
benim anlık hafızam pek berbat. misal adam yol tarif ediyor. buradan düz git, falanca yerden sola dön, tekrar sol sonra sağa sap karşında falan derken ilk söylediklerini unutmuş oluyorum.
0
lazpalle
(14.08.17)
@lazpalle aynısı oluyor bende de bahsetmeyi unutmuşum.
0
🌸uyusam iyi olur
(14.08.17)
çocukken ezberim falan çok iyiydi. duyduklarımı hiç unutmazdım. isim, yüz hafızam falan müthişti. rakamları, plakaları, telefon numaralarını falan hafızaya atardım hemen. yani uğraşmazdım ezber için. beynim alırdı onu. okulda falan soru sorarlardı ne kadar aptallar derdim bunu bile soruyorlar. ama artık eskiden çok kolay kavradığım şeyleri kavrayamıyorum. isimleri unutuyorum. biri bişey diyo, diğer kişiye aynı şekilde bile aktaramıyorum. mutlaka bişeyler unutuyorum. eskisi gibi kolay öğrenemiyorum.

evet çok diyorum heralde ben gerizekalılaştım diye. eskiden de öyle olsam benim normalim bu dicem ama değildim. bu durum çok moralimi bozuyor. odaklanma sorunu da var evet. ama o hep vardı bende.
valla çözüm olarak annem ceviz ye falan diyo :) ben bulamadım çözümü.
0
moratoryumkisilik
(14.08.17)
Olmuyor.
Hafizam bir fil kadar iyi. Dilsel, mantıksal/matematiksel, görsel, sosyal ve ritmik zekam muntazam. Hepsi ölçüldü. Bir de kinestetik zeka diye bir sey var. Bedensel. Bedenim bir kere yaptigi hareketi asla unutmuyor. Sporcular icin elzem bir seymis. Yogada ikinci gün hareketlerin hepsini sırasiyla eksiksiz yapmistim. Herseyi hatirliyorum olm. Lanet gibi (._.)
0
velvetmorning
(14.08.17)
Oo bütün gerzekler toplanmışız :P

Sosyal yaşamda pek olmuyor da bazen işte öyle basit şeyleri karıştırıyor, bildiğim şeylere cevap veremiyorum ki kesin ofistekiler gerizekalı bu diyorlardır arkamdan. İsim hafızam ve anlık hafızam da zayıfladı (Yaş<30) yaşlanınca ne bok yiyeceğim diye düşünüyorum zaman zaman.
0
chicha
(14.08.17)
oh ya bi ben değilmişim neyse ki
0
klar
(14.08.17)
aynen çok haklı bir serzeniş. tartışma programlarında konuğa soru soran iki sorum var diyor ya mesela, işte ben ilk soru cevaplanırken ikinci soruyu unutuyorum. ama 60 70 yaşında adamlar unutmuyor, hatta cevabını da hazırlıyor. ne hafıza var adamlarda, gıptayla bakıyorum. bir de ezbere hatırlayabildiğim bir dize var sadece, o kadar şiir okuduğum halde. okunan kitaplar dersen binde birlik bir kısmını ancak hatırlıyorum. bu gidişle alzheimer olarak bitireceğimi düşünüyorum.
0
puc
(14.08.17)
Ben bazen insanlar bunu fark ediyor diye çok üzülüyorum lan. Unutkan olduğumu herkes biliyor da, salak olduğumu maksimum düzeyde enerji sarf ederek belli etmemeye çalışıyorum. Çok salak hikayelerim var, anlatsam çekirdek çitleyerek gülerdiniz de unuttum. :/

Bu arada varlığınız beni çok mutlu etti. Bi gün toplanalım ama bu kadar salak toplanınca başımıza bir şey gelmesin?

NOT: Duyuruyu silmeyelim, zaman zaman okuyup rahatlamak ve gülmek istiyorum.
0
birşeylersoracağım
(14.08.17)
Inanilmaz gereksiz seyleri hatirliyorum ama lazim olan seyleri hep unutuyorum. Bu da benim lanetim heralde.

Benden önce de yazilmis: Duyuru silinmesin litfen. Ben bakar bakar moral bulurum :)
0
chitosan
(15.08.17)
İşyerinde para hesabımı o kadar karıştırıyorum ki artık 2 cüzdan taşımaya başladım, biri ofis biri kendim için. Mesela geçen elimde 100tl civarı para üstü kalması lazımdı, döndüğümde 250 küsür vardı dedim nerden geldi bunlar???
Hadi ben salağım, ama fotokopici benden beter 50 tl fazladan para üstü vermiş bana sfgjlkş 2 gün sonra götürdüm verdim, tabi tahmini bunlar belki 50 falan değil... Adam farkında bile değil, ben anlamam diyor...kaç senelik adliye fotokopicisisin ulan asdfhş
0
megalomaniac
(15.08.17)
dalginsindir, kafan baska yerdedir, arada olur oyle. surekli oluyorsa sikinti.

surekli oluyorsa kan degerlerine bir baktirmak gerek. ya da tembellikten olabilir. kafayi kullanmiyorsun. var beyin, duruyo orda, istesen isini gorecek ama kullanmiyorsun iste. ya da ozensizlik olabilir. ama aptallik degil.

caresi daha cok okumak, saglikli dengeli beslenme ve spor tabi ki.
0
jimicik
(15.08.17)
Ya ben de bazen şüphe ediyorum. Mesela şu telefonlardaki haritaları anlamıyorum. Biri adres tarif ederken birkaç cümleden sonra unutuyorum, iki dakikada bir başkalarına sormak zorunda kalıyorum. Bir de böyle elti, dünür gibi şeyler var ya, onları hep unutuyorum.
0
anumegha
(18.08.17)
ya allam bu ne güzel duyuruymuş. ara sıra açıp okumalı :D
0
cilekli krep
(15.10.17)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.