burakg91
paylaşabilir misiniz? böyle dinlediğim zaman mutlu olayım.
paylaşabilir misiniz? böyle dinlediğim zaman mutlu olayım.
0
çakmahesab
yaklaşık bir haftadır sol kolumun omzumdan elime kadar kısmının ağrıdığını hissediyorum. hani üzerine yatarsınız uyuşur ya, onun gibi zannettim ilk başlarda ama sanırım durum sandığımdan biraz daha ciddi.şimdi hastane için randevu alayım diyorum fakat hangi bölüm için kayıt yaptırmam gerekir ki ?
yaklaşık bir haftadır sol kolumun omzumdan elime kadar kısmının ağrıdığını hissediyorum. hani üzerine yatarsınız uyuşur ya, onun gibi zannettim ilk başlarda ama sanırım durum sandığımdan biraz daha ciddi.
şimdi hastane için randevu alayım diyorum fakat hangi bölüm için kayıt yaptırmam gerekir ki ?
şimdi hastane için randevu alayım diyorum fakat hangi bölüm için kayıt yaptırmam gerekir ki ?
0
aynısı beninde başıma geldi ! Nörolojiye gideceksin büyük ihtimal ve b12 vitamini içeceksin ,sonrada geçecek zaten... Çok geçmiş olsun :)
0
baya karışmış mesele :) şimdi mesele senin kolunda ki sinirlerin sıkışmış olmasından kaynaklanıyor. (ya dirseğinde ya da bileğinde sıkışma olmuştur. buralarda sinirler çok dar bir alanda oldukları için ters bir hareketinde, elinin-kolunun üstüne yatman sebebiyle ya da bilgisayar başında çok durmuş olman yüzünden vs sıkışıyor) bu sinirler sıkışınca da ağrısı bütün kola vuruyor. sen şimdi nörolojiye de gitsen bakarlar, ortopediye gitsen de bakarlar ama işin en kestirme yolu fizik tedavide. sana gösterecekleri 30 saniyelik bir fizik hareketi ile ağrından kurtulursun. o sebeple ben cevabımın arkasında duruyorum :) geçmiş olsun
0
dayımın kolu sürekli uyuşuk haldeydi, kalp çıktı adamda. bunu da ihmal etmeyin.
0
sol kol ağrısı kalp krizinin belirtisi olabilir, kalp krizinden ölmeden doktora git.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Havacılıkla, uçaklarla falan hobi olarak ilgilenen, haberlerini takip eden falan birisiyim. Havalimanlarında staj yapmışlığım falan da var. Konu hakkında az çok bir şeyler biliyorum yani.Acaba havacılık ve uçaklarla ilgili bir blog açsam mı diye düşündüm. Türkiye'de bir kaç tane var ama çok
Selamlar.
Havacılıkla, uçaklarla falan hobi olarak ilgilenen, haberlerini takip eden falan birisiyim. Havalimanlarında staj yapmışlığım falan da var. Konu hakkında az çok bir şeyler biliyorum yani.
Acaba havacılık ve uçaklarla ilgili bir blog açsam mı diye düşündüm. Türkiye'de bir kaç tane var ama çok fazla yok bu konuda blog. Böyle, çok bilgili, pilot vs. gibi adamlara yönelik değil de, benim gibi uçak görünce kafasını kaldırıp ''737 mi lan bu ?'' diyecek seviyedeki tutkunlara yönelik bir blog mesela. Çok ağır ve teknik olmayan, ilginç ve güncel şeylerden, istatistiklerden vs. bahsedebileceğim bir şey.
Ne dersiniz ? Gerek var mı ? Vaktime değer mi ? Okuyan çıkar mı ?
Havacılıkla, uçaklarla falan hobi olarak ilgilenen, haberlerini takip eden falan birisiyim. Havalimanlarında staj yapmışlığım falan da var. Konu hakkında az çok bir şeyler biliyorum yani.
Acaba havacılık ve uçaklarla ilgili bir blog açsam mı diye düşündüm. Türkiye'de bir kaç tane var ama çok fazla yok bu konuda blog. Böyle, çok bilgili, pilot vs. gibi adamlara yönelik değil de, benim gibi uçak görünce kafasını kaldırıp ''737 mi lan bu ?'' diyecek seviyedeki tutkunlara yönelik bir blog mesela. Çok ağır ve teknik olmayan, ilginç ve güncel şeylerden, istatistiklerden vs. bahsedebileceğim bir şey.
Ne dersiniz ? Gerek var mı ? Vaktime değer mi ? Okuyan çıkar mı ?
0
neyi seviyorsanız onu yapın. kimse okumasa bile döner bir iki yıl sonra kendiniz okuırsunuz :)
0
bence de kesinlikle aç. kimse okumasa bile türünün tek/en sağlam örneği olabilir. çok meşgul bir adam değilsen biraz vakit ayırıp yazabilirsin. çok da güzel olur. okurum ben.
0
istedigin gibi yaz bence, ister inis-kalkis videosu paylas, ister motorunun ozelliklerinden, ister koltuk kapasitesinden bahset. ben severim oyle seyleri. kulak dolgunlugu olur mesela benim icin en azindan.
ben okurum.
ben okurum.
0
thy a380 mi alacak yoksa 747-8 mi? hakkında da aydınlatırsan sürekli takipçin olurum.
0
0
anasayfadaki başlık yazısı Sürekli duyuyoruz ”uçaklar en güvenli taşıma aracıdır” diye ama, ile başlayan paragraf olsun, o ilk yazdığını illa yazacaksan daha aşağıda bir yere sıkıştır bence.
0
matilda
22 yaşındayım. boyum 1.55 yani uzamam imkansız bu boyla ölücem. ya gidip bişiyler aliyim diyorum elbise falan.. normal boydaki bi kıza mini olucak elbise bana dizüstü oluyo. arkadaşlarımla yürürken komplekse giriyorum :( nasıl aşıcam bu kompleksiii... topuklu ayakkabı çözüm olmuyo :(
22 yaşındayım. boyum 1.55 yani uzamam imkansız bu boyla ölücem. ya gidip bişiyler aliyim diyorum elbise falan.. normal boydaki bi kıza mini olucak elbise bana dizüstü oluyo. arkadaşlarımla yürürken komplekse giriyorum :(
nasıl aşıcam bu kompleksiii...
topuklu ayakkabı çözüm olmuyo :(
nasıl aşıcam bu kompleksiii...
topuklu ayakkabı çözüm olmuyo :(
0
Kendi boylarında birini bul, onunla mutlu olmaya çalış. Bu durumu atlatırsın.
0
180 boylarında bi sevgili de fena olmaz bence ya :p
ya bence böyle ufak tefek kızlar daha şirin oluyor. her türlü uzun boylu kızlara göre tercih ederim ben.
cevap: seni bu halinle sevebilecek bir sürü insan olduğunun farkında olarak aşabilirsin bu kompleksini.
ya bence böyle ufak tefek kızlar daha şirin oluyor. her türlü uzun boylu kızlara göre tercih ederim ben.
cevap: seni bu halinle sevebilecek bir sürü insan olduğunun farkında olarak aşabilirsin bu kompleksini.
0
iyi bi terzi bul, elbiselerini vs. ona diktir.
minyon olmanın avantajlarını kullan,
boyundan büyük işlere kalkışma.
(sdfghjklş sesli güldün itiraf et ^_^)
minyon olmanın avantajlarını kullan,
boyundan büyük işlere kalkışma.
(sdfghjklş sesli güldün itiraf et ^_^)
0
şebnem ferah gibi platform giyebilirsin ama bi o kadar da iğrenç görünebilirsin.
bence aş bunları boşver türk kızlarının %90ı kısa değil mi zaten? ben de 1.67im ama kısaymışım gibi geliyor napıcaz? zaten şişkoyum ühühü
bence aş bunları boşver türk kızlarının %90ı kısa değil mi zaten? ben de 1.67im ama kısaymışım gibi geliyor napıcaz? zaten şişkoyum ühühü
0
Uzun boylu olmak,renkli gözlü olmak bunlar ıvır zıvır.Hadi sana göre yazıyım bonus şeyler.İnsan bunların daha sonra önemli olmadığını anlıyor.Dış görünüş evet,bakımlı olmak vs günümüz çağında önemli.Ama bunları önemseyerek içten içe yalnızlaşma gibi şeyler çok fazlalaşıyor.Senin ihtiyacın olan şey bir canan.
0
0
kilolu tombalak bir şey değilsen hiçbir sıkıntı yok. normal bence boyun.
0
çok şanslısın. uzun boydan şikayetçiyim, topuklu ayakkabı giyince at gibi oluyorum ve hiç hoşlanmıyorum.
istediğini giyersin işte, ben hep orta boylu olmak isterim. çünkü herşey daha estetik duruyor sizde.
sinir etme insanı kardeşim. ne güzel işte minyonsun.
istediğini giyersin işte, ben hep orta boylu olmak isterim. çünkü herşey daha estetik duruyor sizde.
sinir etme insanı kardeşim. ne güzel işte minyonsun.
0
Pilates ve duzgun durusla 1-3 cm atabilirsin, diyorlar. Topuklu giyeceksin, 160cmi yakaladin mi sorun etmezsin. Ayrica bu kadar takma kafana.
0
ya en son takcağın şey bu olsun hem türkiyede boy ortalaması 160 değil mi kadınların. bence avantajlarını kullan şirin etekler,elbiseler.ben 18 yaşındayım boyum 173 ama sor bakalım memnunmuyum etek elbise deniyorum çıkıyor tepeme hiçbirşeyi çekiştirmeden rahatca giyemiyorum.
0
İncelmeye bak. Kemik yapın inceyse ve vücudun orantılıysa kısa boy problem değil bence.
0
(bkz: bodur tavuk her dem piliç)
herifine söyle çabuk bitirsin askerliği. iyice pssikopatlaştın sen böyle yalnız :D
herifine söyle çabuk bitirsin askerliği. iyice pssikopatlaştın sen böyle yalnız :D
0
kylie minogue 1.50 boyunda....
kısa boylu olmak, uzun boylu olmaktan iyidir. mutlu olmalısın.
kısa boylu olmak, uzun boylu olmaktan iyidir. mutlu olmalısın.
0
yav daha geçen hafta 85 değil miydi? ne ara 52 gün kaldı?
edit: geçen hafta değilmiş geçen aymış. benim fil hafızam ..çmış :D
edit: geçen hafta değilmiş geçen aymış. benim fil hafızam ..çmış :D
0
matsiyah
Alttaki cümlede anlatım bozukluğunun nedeni nedir ? Toplumsal gerçekleri göz önüne seren bu yapıt, on beş yıllık süren titiz bir çalışmanın ürünüydü.
Alttaki cümlede anlatım bozukluğunun nedeni nedir ?
Toplumsal gerçekleri göz önüne seren bu yapıt, on beş yıllık süren titiz bir çalışmanın ürünüydü.
Toplumsal gerçekleri göz önüne seren bu yapıt, on beş yıllık süren titiz bir çalışmanın ürünüydü.
0
on beş yıllık ve süren yanyana olamaz. ya on beş yıllık denecek ya da on beş yıl süren
0
napoli
Selamlar,Buz hokeyiyle ilgilenen var mı? Bir şey soracağım.Edit: Bu kadar çok kişi beklemiyordum açıkçası :)Zamanında Ankara'da girişip, başka bir nedenden dolayı kasımı yırtıp bu işleri bırakmış biri olarak soruyorum. İstanbul'da üniversite bünyesinde olup da, dışarıdan katılmak isteyenlere ders ve
Selamlar,
Buz hokeyiyle ilgilenen var mı? Bir şey soracağım.
Edit: Bu kadar çok kişi beklemiyordum açıkçası :)
Zamanında Ankara'da girişip, başka bir nedenden dolayı kasımı yırtıp bu işleri bırakmış biri olarak soruyorum. İstanbul'da üniversite bünyesinde olup da, dışarıdan katılmak isteyenlere ders verecek ya da üniversite olmazsa da, ciddi bir şekilde bunun eğitimini verecek bir yer arıyoruz. Mesela İTÜ için konuşursak dersler Florya'da mı Metrocity'de mi, güncel bir bilgiye ulaşamadım da.
Buz hokeyiyle ilgilenen var mı? Bir şey soracağım.
Edit: Bu kadar çok kişi beklemiyordum açıkçası :)
Zamanında Ankara'da girişip, başka bir nedenden dolayı kasımı yırtıp bu işleri bırakmış biri olarak soruyorum. İstanbul'da üniversite bünyesinde olup da, dışarıdan katılmak isteyenlere ders verecek ya da üniversite olmazsa da, ciddi bir şekilde bunun eğitimini verecek bir yer arıyoruz. Mesela İTÜ için konuşursak dersler Florya'da mı Metrocity'de mi, güncel bir bilgiye ulaşamadım da.
0
aslında buz hokeyciler kıraathanesi burası. Sonradan isim değişti duyuru falan yaptık işte...
0
sorunlubirey
bulunduğu çevrede yaşamaktan son derece bıkmış, depresyona adımlar kalan; onun da ötesinde delirmek üzere olan bir insana yaptığı plan dahilinde fikir verin, destek de olur.pasaportumu çıkartıp önce güney amerika yapsam, her ülkede 3 ay kalarak... brezilya, arjantin, kolombiya, venezuela, şili vs. v
bulunduğu çevrede yaşamaktan son derece bıkmış, depresyona adımlar kalan; onun da ötesinde delirmek üzere olan bir insana yaptığı plan dahilinde fikir verin, destek de olur.
pasaportumu çıkartıp önce güney amerika yapsam, her ülkede 3 ay kalarak... brezilya, arjantin, kolombiya, venezuela, şili vs. vs. oradan güneydoğu asya'ya geçip Tayland'da kalsam uzuuun bir süre. Terk etsem buraları. ülkelere giriş çıkış yaparak yaşasam. var mı mümkünatı? var mı hata ettiğim bi nokta?
ne para ne yiyeceğim umurumda artık.
pasaportumu çıkartıp önce güney amerika yapsam, her ülkede 3 ay kalarak... brezilya, arjantin, kolombiya, venezuela, şili vs. vs. oradan güneydoğu asya'ya geçip Tayland'da kalsam uzuuun bir süre. Terk etsem buraları. ülkelere giriş çıkış yaparak yaşasam. var mı mümkünatı? var mı hata ettiğim bi nokta?
ne para ne yiyeceğim umurumda artık.
0
antidepresan falan içme, paran varsa git ama iyi ayrıl ardındakilerle ki özleyip döndüğünde için rahat olsun.
fırsatın varsa gez, bişey kaybetmezsin.
fırsatın varsa gez, bişey kaybetmezsin.
0
bi taksim istiklal yap bişeyciğin kalmaz ;)
işin şakası bence ilgi alanlarına yönel, atıyorum spor,müzik, yada bir kursa yazıl hatta halk oyunları kursu sana uygun gelebilir boş zamanlarını komple ilgi alanına yönelt. depresyon falan kalmıo. dünyayı gezmek(bkz: buda bi fikir:) paran varsa tabii..
işin şakası bence ilgi alanlarına yönel, atıyorum spor,müzik, yada bir kursa yazıl hatta halk oyunları kursu sana uygun gelebilir boş zamanlarını komple ilgi alanına yönelt. depresyon falan kalmıo. dünyayı gezmek(bkz: buda bi fikir:) paran varsa tabii..
0
bu kadar kolay olsa herkes giderdi, ilk ülkeden geri dönüp toprağı öpme ihtimalin de var. gitmek ama neyle - nasıl?
geçim derdi nereye gidersen git başının belası olacak.
ha kendini zaten taşıyorsun yanında, bundan asla kaçamayacağın için kendinle ve çevrenle, hayatla barışmanın yolunu bul, az paran varsa kendini ve hayatını iyileştirmeye harca, yeni bir şehir yeni bir iş, yeni bir hayat harika olabilir ama ülke ülke avarece gezebilme lüksü evliya çelebi zamanında kaldı bence.
edit: çok bunaldıysan taksim'de kahve ısmarlayabilirim akşam. :)
geçim derdi nereye gidersen git başının belası olacak.
ha kendini zaten taşıyorsun yanında, bundan asla kaçamayacağın için kendinle ve çevrenle, hayatla barışmanın yolunu bul, az paran varsa kendini ve hayatını iyileştirmeye harca, yeni bir şehir yeni bir iş, yeni bir hayat harika olabilir ama ülke ülke avarece gezebilme lüksü evliya çelebi zamanında kaldı bence.
edit: çok bunaldıysan taksim'de kahve ısmarlayabilirim akşam. :)
0
gitmeni siddetle tavsiye ederim, elindekilerin degerini anlaman bakimindan. yalniz dikkat et, Rio'da postu deldirme.
0
aynı durumda biri olarak ben de yazdan itibaren 1 yıllığına yurtdışına avrupa gönüllüsü olarak gidiyorum..
(bkz: agh)
Burada kendime bile yararım yok, bari orada hem insanlara faydalı olurum hem de tamamen uzaklaşmış olurum..aç kalıp ölücek halim de yok ya, bir şekilde yaşanıyor zaten..
gidebiliyorsanız gidin demiyorum, gitmek istiyorsanız illa bir yolunu bulursunuz zaten..
(bkz: agh)
Burada kendime bile yararım yok, bari orada hem insanlara faydalı olurum hem de tamamen uzaklaşmış olurum..aç kalıp ölücek halim de yok ya, bir şekilde yaşanıyor zaten..
gidebiliyorsanız gidin demiyorum, gitmek istiyorsanız illa bir yolunu bulursunuz zaten..
0
diyojenimtırak
kitap okurken müziksiz yapamam. ihsan oktay(amat) okurken ne dinlesem?
kitap okurken müziksiz yapamam. ihsan oktay(amat) okurken ne dinlesem?
0
elloweeth
sözlükte ya da etrafta gördüğüm kadarıyla bunları seven çok fazla insan var. çaresiz kalınca içiyorum ama ben bu çorbaların tadını hiç sevmiyorum, o kadar yapay geliyor ki.normal hazır çorbalardan bile kötü gelioyr.bende mi bi anormallik var yoksa sevmeyen başkaları da var mı aranızda??
sözlükte ya da etrafta gördüğüm kadarıyla bunları seven çok fazla insan var. çaresiz kalınca içiyorum ama ben bu çorbaların tadını hiç sevmiyorum, o kadar yapay geliyor ki.normal hazır çorbalardan bile kötü gelioyr.bende mi bi anormallik var yoksa sevmeyen başkaları da var mı aranızda??
0
ben bir zamanlar severdim ama sonra nefret ettim. sanki toz tadı geliyor sürekli o tozumsu koku gitmiyo
0
ben bir tek kremalı mantar çorbasını içebiliyorum. onu da çok sevdiğimi söyleyemem.
0
cccbehzatccc
hani mesela birini cok dusunurseniz o sizi tinlamaz ama enerjinizi ve dusuncenizi baska alana kaydirirsiniz, bu hooop size gelir. bu bi yasa miydi yoksa ben mi uyduruyorum. bu nedir sevgili gurular?not : hayir hayir platonik asik degilim, basit bir ornek olsun istedim.
hani mesela birini cok dusunurseniz o sizi tinlamaz ama enerjinizi ve dusuncenizi baska alana kaydirirsiniz, bu hooop size gelir. bu bi yasa miydi yoksa ben mi uyduruyorum. bu nedir sevgili gurular?
not : hayir hayir platonik asik degilim, basit bir ornek olsun istedim.
not : hayir hayir platonik asik degilim, basit bir ornek olsun istedim.
0
sanki oydu ama o da hep iyinin tersini vurguluyodu okudugum kadariyla ya da ben hep ayni seyleri okumusum.hemen tekrar detayli bir incelemeye giriyorum
0
evet öyle bir düşünce sistemi var, bana da iranlı bir arkadasım anlatmıştı. hayatı boyunca deneyimlemiş.
0
termodinamiğin ikinci yasasında geçen entropi de buna benzer bi şeydir. murphy değilse odur yani.
0
stockholm sendromu diye bişey de var aslında. o da olabilir. onda da mesela bir adam bir kızı kaçırdı, tecavüz filan etti, kötü davrandı. sonra kızı serbest bırakınca,kız adamın bütün yaptığı kötülüklere rağmen adamı içten içe özler ve geri dönmek ister. buna stockholm sendromu deniyodu yanlış hatırlamıyorsam. seninki de buna benzer bir şey gibi.
0
roket adam
soru açık. üstüne de bi 1500 daha var ama onu 2 ay sonra kullanabiliceksiniz son para değil yani.
soru açık. üstüne de bi 1500 daha var ama onu 2 ay sonra kullanabiliceksiniz son para değil yani.
0
ekşiduyuru'da duyuru açıp 2000 tl'si olsalardı ne yaparlardı diye sorardım.
edit: 250 tl'sini yanıma alır, kalanını köşeye koyardım. o 250 tl ile arada sırada bara giderdim. 150-300 tl arasında bir tutara ise çadır, uyku tulumu vb kamp malzemeleri alırdım. köşeye koyduğum para ile yazın kuzey avrupa'ya gezmeye giderdim. kopenhag, oslo, stockholm vesaire.
edit: 250 tl'sini yanıma alır, kalanını köşeye koyardım. o 250 tl ile arada sırada bara giderdim. 150-300 tl arasında bir tutara ise çadır, uyku tulumu vb kamp malzemeleri alırdım. köşeye koyduğum para ile yazın kuzey avrupa'ya gezmeye giderdim. kopenhag, oslo, stockholm vesaire.
0
kiramı faturalarımı kart borcumu falan yatırırım.
hadi gerçek bi cevap vereyim gene de: bankaya atarım dursun. üzerine biraz daha biriktirip yazın güzel bi tatil çekerim. çekmezsem daha da biriktiririm.
hadi gerçek bi cevap vereyim gene de: bankaya atarım dursun. üzerine biraz daha biriktirip yazın güzel bi tatil çekerim. çekmezsem daha da biriktiririm.
0
çok istediğim ama bi türlü alamadığım bateriyi alırdım. geri kalan 500 lira civarı parayı da yerdim heralde.
0
çok güzel bi bisiklet alırım öncelikle. geriye kalan parayı da mac'de harcarım. bu kadar lan. hayallerim bu kadar.
0
hemen harcamak ıcın harekete gecmezdım yaza kadar bankaya da atardım faız falan ne geldıyse artık ustune ben de ekler yurtdısı na cıkardım. ispanya basta olmak uzere dolanırdım oraları.
0
bekletmeden alabileceğim en pahalı şeyi alırdım (misal laptop, foto mak., vs. ) çünkü ne zaman elime böyle paralar geçse 5-10 bu bişey değil o ucuz derken hepsini bitiriyorum
0
o paraya çok ihtiyacım yoksa 500 lirasını ruslarla yer kalanıyla kıyafet alır, gezerdim
0
yarısıyla katkı kredimi kapatır, diğer yarısıyla da öğrenim kredimin bi buçuk taksidini öderdim.
0
yıllardır gitmeyi istediğim Sauti Za Busara müzik festivaline giderdim.. Gidiş dönüş bilet 1.200 lira.. Gerisi de pasporttu vs.di gider zaten.. ^_^
0
aysenazz
iyi yemek yapabilen biri değilim ama arkadaşlarımı davet edicem. çok güzel bi sofra olsun istiyorum. sizce neler olmalı sofrada hem lezzetli hem de çok aşırı zor olmayan neler yapılabilir?
iyi yemek yapabilen biri değilim ama arkadaşlarımı davet edicem. çok güzel bi sofra olsun istiyorum. sizce neler olmalı sofrada hem lezzetli hem de çok aşırı zor olmayan neler yapılabilir?
0
bana pırasa yapsan bir daha size gelmem bile.
tavuk sote hem ekonomik hem lezzetli hem de kolay olması sebebiyle favoridir her zaman.
kolay olmasın diyosan yap bi içli köftede herkesin ağzı açık kalsın.
tavuk sote hem ekonomik hem lezzetli hem de kolay olması sebebiyle favoridir her zaman.
kolay olmasın diyosan yap bi içli köftede herkesin ağzı açık kalsın.
0
tavuk pirzola alıp knorr'undu sanırım, mangal keyfi çeşnisiyle fırında pişirebilirsin. çok kolay paketin içinden çıkan torbaya koyuyorsun tavukları, üstüne çeşni, 45-50 dakikada mis gibi tavuklar. yanına da pilav oh mis.
0
yukarıdakilerin yanında kocaman bir yeşil salata. çeşit olsun diyorsanız bir de patates salatası.
0
tavuk veya et kızartma +1
domates soslu bir makarna her yemekte gider ve hızlı hazırlandığından iyi olur.
domates soslu bir makarna her yemekte gider ve hızlı hazırlandığından iyi olur.
0
internette makarna ve çorba tariflerini arat. eminim güzel bişiler bulursun. güzel ve kolay bişiler. bir salata mantıklı olur. onun içinde düzinelerce tarif var. tatlı konusunu dışarıdan halledebileceğin gibi sütün içine iki üç şeyi ölçüsüyle koyup sadece karıştırarak pişirip dolaba atabileceğin şeyler var. ya da hazır puding gibi şeylerden alıp pişir. sunumu için google görsellerden fikir al. bir de tavuk ya da kırmızı et gibi bir şeyi azıcık sıvıyağ baharat doğranmış soğan ve dövülmüş sarımsakla ovup ızgaraya atıp pişirirsin. koca bir yemek olur çıkar. sofrayı da biraz çiçekli böcekli süslü hazırladınmı iş biter.
0
birkaç tane kabak ve patlıcanı minik minik doğra. onları biraz sıvı yağ, bir tane domates rendesi ve bir yemek kaşığı domates salçasıyla tencerede pişir.
diğer yandan makarnayı haşla. sebzeler pişince makarnanın üzerine sos olarak ekle. harika oluyor.
diğer yandan makarnayı haşla. sebzeler pişince makarnanın üzerine sos olarak ekle. harika oluyor.
0
büyük marketlerde italyan makarnaları mevcut bolognese vs gibi. yanına barilla'nın pratik makarna soslarından alıp çok lezzetli ve uğraşılmış gibi bir hale getirebilirsin şu tarife bakarak mesela: mutfaksirlari.com yada biraz daha uğraşır ve kremalı mantar sosuna elim yatkın diyorsan mutfaksirlari.com tortellini ile uğraş.(şahsi tercihim spaghetti bolognese yalniz.) yanına şerit dilimlenmiş ızgara yapılmış tavuk biftek ile şu tarife bakarak bir salata yapabilirsin; www.ebruliyemekler.com
bunun yanına yine yapımı çok basit olan ve aldığın tavuğun bir parçası ile bir miktar cevizli yoğurtlu salata www.devletsah.com
ve mayonezli havuç salata ile çok basit uğraşlarla çok uğraşılmış gibi gözüken güzel bir sofra kurabilirsin.
yemeğin üzerine damla sakızlı türk kahvesi yapıp, çifte kavrulmuş lokum ile servis yaparsan tatlı işinden de yırtar x2 gönülleri fethedersin.
bunun yanına yine yapımı çok basit olan ve aldığın tavuğun bir parçası ile bir miktar cevizli yoğurtlu salata www.devletsah.com
ve mayonezli havuç salata ile çok basit uğraşlarla çok uğraşılmış gibi gözüken güzel bir sofra kurabilirsin.
yemeğin üzerine damla sakızlı türk kahvesi yapıp, çifte kavrulmuş lokum ile servis yaparsan tatlı işinden de yırtar x2 gönülleri fethedersin.
0
dampire
aramaya inanarak yurtdışı* içki* sınır* dedim ve yüzlerce duyuruyla karşılaştım, ama soruma cevap veren olmadı tam olarak.Şu an almanyadayım ve yılbaşında türkiyeye dönücem. Dönerken yanıma 1.5 litrelik jagermeister alıcam ama gümrük için %22 üzeri alkolde sınır 1 lt. diyor. Jager %35 civarıydı. Ama
aramaya inanarak yurtdışı* içki* sınır* dedim ve yüzlerce duyuruyla karşılaştım, ama soruma cevap veren olmadı tam olarak.
Şu an almanyadayım ve yılbaşında türkiyeye dönücem. Dönerken yanıma 1.5 litrelik jagermeister alıcam ama gümrük için %22 üzeri alkolde sınır 1 lt. diyor. Jager %35 civarıydı. Ama free shoptan değil dışardan alıp valizime koyucam, yani check in yaptıktan sonra vermiş olucam. Gümrüğe takılır mı? vay bu 1 litreden fazla vergisini uçlan bakalım derler mi? Şişeyi açık olsa, hatta içilmiş olsa, yine aynı sorun olur mu?
Teşekkürler!
Şu an almanyadayım ve yılbaşında türkiyeye dönücem. Dönerken yanıma 1.5 litrelik jagermeister alıcam ama gümrük için %22 üzeri alkolde sınır 1 lt. diyor. Jager %35 civarıydı. Ama free shoptan değil dışardan alıp valizime koyucam, yani check in yaptıktan sonra vermiş olucam. Gümrüğe takılır mı? vay bu 1 litreden fazla vergisini uçlan bakalım derler mi? Şişeyi açık olsa, hatta içilmiş olsa, yine aynı sorun olur mu?
Teşekkürler!
0
valizini verirken içinde ne olduğu önemli değil zaten. esas olay valizini alıp çıkarken olur. gümrükten birileri şöyle bi alalım sizi deyip kenara çekebilir. ama sanmıyorum tek şişeye bişey demezler herhal.
0
kimse birşey demez zaten freeshoptan müsade edildiği kadarıyla satın alabiliorsun. öbür türlü istersen 5 tane getir hiçbirşey olmuyor. ben kenidim almanyadan 3 tane johnie getirdim
0
Polonyadan gelirken valizde 8 sise vodkam vardi bi tikim olmadi. Hatta ukrayna hava alaninda 4 sise almistim ancak ucak kapisinda kontrol olmadigi icin el bagajinda ucaga bile sokmustum. Tum bu olaylar bu yaz gerceklesti.
0
Sorun olmaz da,vergi ile kurtarmak gibi bir durum yok direkt el koyuyorlar.Tabi kara sınırlarında oluyor bu genelde.Hava ve denizde istersen şarap fıçısı getir :D
0
mulayim ters
Dün akşam bir arkadaşımın başına geldi.İçkinin fiyatını bilmemekle beraber 100 tl verdi 80 küsür lira para üstü aldı ve adam yanında sakız verdi.Acaba olay .50 kuruş için sakız verme meselesi mi yoksa bar jargonunda bir anlamı var mıdır?
Dün akşam bir arkadaşımın başına geldi.
İçkinin fiyatını bilmemekle beraber 100 tl verdi 80 küsür lira para üstü aldı ve adam yanında sakız verdi.Acaba olay .50 kuruş için sakız verme meselesi mi yoksa bar jargonunda bir anlamı var mıdır?
İçkinin fiyatını bilmemekle beraber 100 tl verdi 80 küsür lira para üstü aldı ve adam yanında sakız verdi.Acaba olay .50 kuruş için sakız verme meselesi mi yoksa bar jargonunda bir anlamı var mıdır?
0
ben de erkek arkadaşımın kız kardeşiyle bi kere bara gittiğimde adamın biri önce bira ısmarlamak istemiş, sonra da sakız ikram etmeye kalkmıştı, ne alaka demiştim içimden. vaynasını arkadaş.
0
yarmasimo
İhtiyacınız olmayan ama sevdiğiniz, tutkunu olduğunuz, ucuz olmayan ama alırsanız sizi zora sokmayacak bir nesne olsun. Benim için her cins gözlük oluyor bu.Böyle bir şeyi almak isteseniz kendinizi engellemek için argümanınız ne olurdu? Somali'de insanlar açlıktan ölüyo, Allah/karma/uçan spagetti ca
İhtiyacınız olmayan ama sevdiğiniz, tutkunu olduğunuz, ucuz olmayan ama alırsanız sizi zora sokmayacak bir nesne olsun. Benim için her cins gözlük oluyor bu.
Böyle bir şeyi almak isteseniz kendinizi engellemek için argümanınız ne olurdu? Somali'de insanlar açlıktan ölüyo, Allah/karma/uçan spagetti canavarı sormaz mı? Ya da dünyaya bir kez geliyoruz al gitsin canım. Yahut basit yaşa ki başkaları da var olabilsin ve niceleri?
Sizin için?
Böyle bir şeyi almak isteseniz kendinizi engellemek için argümanınız ne olurdu? Somali'de insanlar açlıktan ölüyo, Allah/karma/uçan spagetti canavarı sormaz mı? Ya da dünyaya bir kez geliyoruz al gitsin canım. Yahut basit yaşa ki başkaları da var olabilsin ve niceleri?
Sizin için?
0
al gitsin hacı, dünya kimseye kalmayacak. gözlük dediğin nedir. 1242213 tane ayakkabısı olan insanlar var.
0
bertrand russell mantığıyla şunu derdim kendime:
eğer ben o gözlüğü alırsam birilerine para kazandırmış olacağım. sonuç olarak da birilerinin ihtiyacını karşılamış olacağım. evet, belki gözlüğü aldığım kişi açlıktan ölmek üzere değildir. belki çok da varlıklı birisidir ama her halükarda onun da kazandığı parayı harcayacak bir yeri olacak.
muhtemelen o gözlüğü alacağım para ile gözlüğü almazsam, gidip onu açlıktan ölen insanlara mani olmak için kullanmayacağımı da bilirim. ihtiyaç duyduğum daha önemli bir şey yoksa ve gözlüğü almakla kendime gerçek bir mutluluk sağlayabileceksem o gözlüğü alırdım.
eğer ben o gözlüğü alırsam birilerine para kazandırmış olacağım. sonuç olarak da birilerinin ihtiyacını karşılamış olacağım. evet, belki gözlüğü aldığım kişi açlıktan ölmek üzere değildir. belki çok da varlıklı birisidir ama her halükarda onun da kazandığı parayı harcayacak bir yeri olacak.
muhtemelen o gözlüğü alacağım para ile gözlüğü almazsam, gidip onu açlıktan ölen insanlara mani olmak için kullanmayacağımı da bilirim. ihtiyaç duyduğum daha önemli bir şey yoksa ve gözlüğü almakla kendime gerçek bir mutluluk sağlayabileceksem o gözlüğü alırdım.
0
Yahu lütfen cevapları size alsam mı diye soruyormuşum gibi cevaplamaktan vazgeçin abiler ablalar. Burda araştırmacı gazetecilik yapıyorum halbuse.
0
ben: şu an buna ihtiyacım var mı?
ben: hmm yok
ben: o zaman sktret başka zaman alırım.
ben: hmm yok
ben: o zaman sktret başka zaman alırım.
0
toshiro
selamlar ahali.. bu sabah söylemesi ayıp tatilden yeni geldim. hayatımın en b.ktan otobüs yolculuklarından birini yaptım. şimdi aklıma geldi size de bir sorayım. otobüs beni ara duraktan aldı, koltuğum cam kenarı. benim koltuğun yanında oturan 1,80 boylarındaki uyuyan elemandan müsade istedim yerime
selamlar ahali.. bu sabah söylemesi ayıp tatilden yeni geldim. hayatımın en b.ktan otobüs yolculuklarından birini yaptım. şimdi aklıma geldi size de bir sorayım.
otobüs beni ara duraktan aldı, koltuğum cam kenarı. benim koltuğun yanında oturan 1,80 boylarındaki uyuyan elemandan müsade istedim yerime geçmek için. önümdeki koltuktaki 2 eleman koltukları en sona kadar yatırmışlar camış gibi uyuyorlar. yerime geçerken koltuğa çarptım yanlışlıkla ( ki o durumda çarpmamak mümkün değil ) koltuğu biraz kaldırır mısınız dedim elaman arkasına yarım bir dönüşle bakıp uykuya döndü. koltuğun konumunu değiştirmedi. ben de tabi o dakkadan kıl oldum elemanlara. arkamda da yaşlı bir çift olduğu için koltuğu yatıramadım ben de.
neyse bir süre böyle devam ettik. muhtemelen 90'lı 91'li olan elemanlar uyandı. benim önümdeki bi ayağını koltuğa koyup bağdaş kurmuş öyle oturuyor. diğeri de dizini önündeki koltuğa yaslayıp yayvan yayvan oturuyor. benim yanımdaki elemanda zaten 1,80 adam rahatsız belli ama hiç sesini çıkarmıyor, mülayim bir tip. "birader koltuğu biraz kaldırır mısın" dedim önümdekine, arkasında dönüp "başka bir koltuğa geçebilirsin" dedi, tabi benim o an şalterler attı. elemanlar öyle pişkin pişkin bana bakarken niye başka koltuğa geçecekmişim, parasını verip bu numaraya oturdum gibisinden şeyler dedim. bu koltuk bu kadar yatıyorsa yatırırım git muavine söyle dedi şikayetini.
muavini çağırdım, dedim böyle böyle arkadaşlar biraz inatçı bir de siz söyleyin. muavin ne desin, "benim bu durumda yapacak bir şeyim yok, yatırabilirler. rahatsız olduysanız siz de yatırın koltuğunuzu dedi". yanımdaki eleman da iki kelime bi şey söylemiyor. elemanlar da nasıl g.t oldu der gibi tebessümle bakıyorlar yüzüme. ben iyice kıl oldum. ben de yatırsam koltuğu arkadaki yaşlı çift rahatsız olacak dedim, herkes bu şekilde diğer yolcuları önemsemeden kafasına göre yaıtırsın o zaman falan dedim, muavin de "yatırabilirsiniz" dedi.
bu şekilde yolculuk bir süre devam etti. sonra elemanlar indi falan ama ben acaip sinir oldum. ilk defa böyle bir olayla karşılaşıyordum. bu durumda kim haklı sizce? siz olsanız ne yapardınız?
otobüs beni ara duraktan aldı, koltuğum cam kenarı. benim koltuğun yanında oturan 1,80 boylarındaki uyuyan elemandan müsade istedim yerime geçmek için. önümdeki koltuktaki 2 eleman koltukları en sona kadar yatırmışlar camış gibi uyuyorlar. yerime geçerken koltuğa çarptım yanlışlıkla ( ki o durumda çarpmamak mümkün değil ) koltuğu biraz kaldırır mısınız dedim elaman arkasına yarım bir dönüşle bakıp uykuya döndü. koltuğun konumunu değiştirmedi. ben de tabi o dakkadan kıl oldum elemanlara. arkamda da yaşlı bir çift olduğu için koltuğu yatıramadım ben de.
neyse bir süre böyle devam ettik. muhtemelen 90'lı 91'li olan elemanlar uyandı. benim önümdeki bi ayağını koltuğa koyup bağdaş kurmuş öyle oturuyor. diğeri de dizini önündeki koltuğa yaslayıp yayvan yayvan oturuyor. benim yanımdaki elemanda zaten 1,80 adam rahatsız belli ama hiç sesini çıkarmıyor, mülayim bir tip. "birader koltuğu biraz kaldırır mısın" dedim önümdekine, arkasında dönüp "başka bir koltuğa geçebilirsin" dedi, tabi benim o an şalterler attı. elemanlar öyle pişkin pişkin bana bakarken niye başka koltuğa geçecekmişim, parasını verip bu numaraya oturdum gibisinden şeyler dedim. bu koltuk bu kadar yatıyorsa yatırırım git muavine söyle dedi şikayetini.
muavini çağırdım, dedim böyle böyle arkadaşlar biraz inatçı bir de siz söyleyin. muavin ne desin, "benim bu durumda yapacak bir şeyim yok, yatırabilirler. rahatsız olduysanız siz de yatırın koltuğunuzu dedi". yanımdaki eleman da iki kelime bi şey söylemiyor. elemanlar da nasıl g.t oldu der gibi tebessümle bakıyorlar yüzüme. ben iyice kıl oldum. ben de yatırsam koltuğu arkadaki yaşlı çift rahatsız olacak dedim, herkes bu şekilde diğer yolcuları önemsemeden kafasına göre yaıtırsın o zaman falan dedim, muavin de "yatırabilirsiniz" dedi.
bu şekilde yolculuk bir süre devam etti. sonra elemanlar indi falan ama ben acaip sinir oldum. ilk defa böyle bir olayla karşılaşıyordum. bu durumda kim haklı sizce? siz olsanız ne yapardınız?
0
öküzün birine denk gelmişsiniz. tamam koltuğunu yatırabilir ama arkadan rica geldiyse en azından birazcık düzeltebilirdi. genel hal tavırdan da yüzsüz bir şey olduğu anlaşılıyor.
0
sinir bozucu bir durum evet ama para verilen koltuğun bütün nimetlerinden yararlanmak kişinin hakkıdır. arka koltukta yaşlılar olduğu için koltuğunuzu yatırmamak sizin tercihinizdir. aynı şekilde öndekilerin koltuklarını yatırmaları da kendi tercihleri.
koltuğunuzu yatırmadığınız ve yatırılan koltuktan rahatsızlık duymanız sizin sorununuz oluyor maalesef ki :/
şayet servis/ikram sırasında aynı tutumu sergileselerdi siz haklı konuma geçerdiniz.
koltuğunuzu yatırmadığınız ve yatırılan koltuktan rahatsızlık duymanız sizin sorununuz oluyor maalesef ki :/
şayet servis/ikram sırasında aynı tutumu sergileselerdi siz haklı konuma geçerdiniz.
0
aynısı bana ankaraya giderken olmuştu. 1. kez uyardım iplemedi. 2. kez uyardım iplemedi. en sonunda seni 3. kez uyarmıcam dedim koltuğu kaldırdı. tehdit etseydiniz işe yarardı.
0
Haklısınız. Öndekilerin öküzlüğü. O koltuğun o kadar yatırılabilecek biçimde üretilmiş olması demek saygısızca davranabilecekleri anlamına gelmiyor. Öndeki para verdiyse arkadaki de verdi. Öndeki para verdi diye bir başka yolcunun hakkına tecavüz edebileceği anlamına gelmez.
Bu arada ona bakılırsa bir otomobilin gidebileceği azami hız da şehiriçi sınırlarının çok çok üstünde. Millet şimdi "Bu otomobil bu hızda gidebiliyorsa, ben de giderim arkadaş!" mı diyecek yani? Öndekilerin terbiyesizliği, muavinin basiretsizliği. Sinir bozucu bir durum.
Bu arada ona bakılırsa bir otomobilin gidebileceği azami hız da şehiriçi sınırlarının çok çok üstünde. Millet şimdi "Bu otomobil bu hızda gidebiliyorsa, ben de giderim arkadaş!" mı diyecek yani? Öndekilerin terbiyesizliği, muavinin basiretsizliği. Sinir bozucu bir durum.
0
otobüsü yapan mühendis suçlu..
Aslında o koltuk aralıkları standartlara uymuyor ama muavinin patronları standartlara uymayan koltukları herkes yarım yatıracak kimse rahatsız olmayacak der mi? demez. Çünkü standartlara uymayan bi hizmet vermek marka imajını zedeler:)
Aslında o koltuk aralıkları standartlara uymuyor ama muavinin patronları standartlara uymayan koltukları herkes yarım yatıracak kimse rahatsız olmayacak der mi? demez. Çünkü standartlara uymayan bi hizmet vermek marka imajını zedeler:)
0
haksızsın. ben olsam ikram servisini bekleyip koltuğu mecbur kaldırmalarını beklerdim. sonra 2 taktik var ya içeceğini koyup içmeden bekleyeceksin ya da dizi dayayacaksın öne yatıramayacak koltuğu.
0
özet: öndeki haklı
---boş vakti olanlar için benzer bi hikayeyle ilgili anı---
aynısı başıma geldi. ama senin yerinde değil, öndeki eleman yerindeydim.
aynen inatlaşma oldu arkamda oturan 100 kiloluk kadınla. atar yaptı kadın. ben de ters yapmasına kızıp daha beter atar yaptım. bi süre arkadan dizleriyle sırtımı tepeledi taciz olarak. sonra söylene söylene söylene kalkıp gitti, arkalarda boş bi yere oturdu...
gece otoban kenarında arıza yaptı otobüs. elektrik sistemi kitlenmiş. 20 dakka durduk. sonra (karanlık ya) bi patlama sesiyle savaş alanına döndü içersi. hepimiz yerlere savrulduk. dumanlar bastı ortamı. çığlıklar...
otobüse arkadan kamyon girmiş meğer. uyudu heralde kamyon şöförü yolda... zaten sabaha karşıydı. zaten de bi süre çok kötü can çekişip, sanırım sonra sıkıştığı kabinde öldü inleyerek o kamyon şöförü.
arkaya giden kadın yaralandı sanırım. çok emin değilim.
ben de hıyarım gerçekten di mi?
bi de benden dinle;
o otobüse bindiğimde, hayat memat meselesi diyebileceğim bir proje yüzünden yaklaşık 6 gündür (evet hiçbir abartı yok, tamı tamına 6 gün!) uykusuzdum. uykusuzluktan ölmek diye bişey varsa, işte o başıma gelmek üzereydi.
aslında işin bitmesine 1 günlük süre vardı. ama o akşam, geceye doğru bir telefon aldım. telefondaki ses annemdi. hastaneye kaldırıldığını ve sabah ameliyat olması gerektiğini söyledi. acil bi durum işte, ona da doktorlar söylemiş.
tek çocuğum ben. bizimkiler ayrı. üstelik teyzem, dayım, bişeyim de yok.
bir komşu gitmiş refakate o gece için. annemin benden başka kimsesi yok gerçekten...
velhasıl otobüse bindiğimde, 6 gündür uykusuzdum, annem sabah ciddi ve riskli bir ameliyat olmak üzere hastaneye kaldırılmıştı, ve benim tüm gün hastane/ameliyat prosedürlerine koşturabilmek için -en azından- birkaç saat boyunca (mümkün olan en rahat pozisyonda) uyumam gerekiyordu...
böyle şeyler her zaman olmaz. ama bazen oluyor işte.
her biri parmağım kalınlığında, kocaman altın bileziklerini, kolyelerini şıkırdatarak, çene altındaki yağlı gıdıyı tavuk gibi şişirip şişirip bırakarak, üstten üstten, buyruk verircesine konuşan bu arkamdaki kadına çok uyuz olmuştum. (o anda onu böyle görüyordum)
belki de çok iyi biriydi, bilemem... bilemiyoruz...
---boş vakti olanlar için benzer bi hikayeyle ilgili anı---
bildiğim tek şey şu ki; o koltuğun o kadar yatış payı varsa, arkadakinin bir miktar kıyak alan talep etmesi için birazcık kibar ve tatlı dille ricacı olması lazım...
---boş vakti olanlar için benzer bi hikayeyle ilgili anı---
aynısı başıma geldi. ama senin yerinde değil, öndeki eleman yerindeydim.
aynen inatlaşma oldu arkamda oturan 100 kiloluk kadınla. atar yaptı kadın. ben de ters yapmasına kızıp daha beter atar yaptım. bi süre arkadan dizleriyle sırtımı tepeledi taciz olarak. sonra söylene söylene söylene kalkıp gitti, arkalarda boş bi yere oturdu...
gece otoban kenarında arıza yaptı otobüs. elektrik sistemi kitlenmiş. 20 dakka durduk. sonra (karanlık ya) bi patlama sesiyle savaş alanına döndü içersi. hepimiz yerlere savrulduk. dumanlar bastı ortamı. çığlıklar...
otobüse arkadan kamyon girmiş meğer. uyudu heralde kamyon şöförü yolda... zaten sabaha karşıydı. zaten de bi süre çok kötü can çekişip, sanırım sonra sıkıştığı kabinde öldü inleyerek o kamyon şöförü.
arkaya giden kadın yaralandı sanırım. çok emin değilim.
ben de hıyarım gerçekten di mi?
bi de benden dinle;
o otobüse bindiğimde, hayat memat meselesi diyebileceğim bir proje yüzünden yaklaşık 6 gündür (evet hiçbir abartı yok, tamı tamına 6 gün!) uykusuzdum. uykusuzluktan ölmek diye bişey varsa, işte o başıma gelmek üzereydi.
aslında işin bitmesine 1 günlük süre vardı. ama o akşam, geceye doğru bir telefon aldım. telefondaki ses annemdi. hastaneye kaldırıldığını ve sabah ameliyat olması gerektiğini söyledi. acil bi durum işte, ona da doktorlar söylemiş.
tek çocuğum ben. bizimkiler ayrı. üstelik teyzem, dayım, bişeyim de yok.
bir komşu gitmiş refakate o gece için. annemin benden başka kimsesi yok gerçekten...
velhasıl otobüse bindiğimde, 6 gündür uykusuzdum, annem sabah ciddi ve riskli bir ameliyat olmak üzere hastaneye kaldırılmıştı, ve benim tüm gün hastane/ameliyat prosedürlerine koşturabilmek için -en azından- birkaç saat boyunca (mümkün olan en rahat pozisyonda) uyumam gerekiyordu...
böyle şeyler her zaman olmaz. ama bazen oluyor işte.
her biri parmağım kalınlığında, kocaman altın bileziklerini, kolyelerini şıkırdatarak, çene altındaki yağlı gıdıyı tavuk gibi şişirip şişirip bırakarak, üstten üstten, buyruk verircesine konuşan bu arkamdaki kadına çok uyuz olmuştum. (o anda onu böyle görüyordum)
belki de çok iyi biriydi, bilemem... bilemiyoruz...
---boş vakti olanlar için benzer bi hikayeyle ilgili anı---
bildiğim tek şey şu ki; o koltuğun o kadar yatış payı varsa, arkadakinin bir miktar kıyak alan talep etmesi için birazcık kibar ve tatlı dille ricacı olması lazım...
0
@mrtksn, olayı mümkün olduğunca kısa anlatmaya çalıştım. yerime ilk geçerken zaten normal bir şekilde rica ettim, iplemediler. sonra da normal bir ses tonuyla koltuğunu kaldırır mısın dedim elemanlara. ben başka bir şey demeden adam bana direk başka koltuğa geç diyor. muhabbet uzayınca zaten arkada yaşlı çift var, ben de onların üzerine mi yatırayım koltuğu falan dedim muavin gelmeden, ister yatır ister yatırma dedi bebeler.
burda muavinin de suçu var sanırım, istese orta yol bulurdu direk kestirip attı. ilk defa başka bir firmayı tercih ettim onda da böyle bir durumla karşılaştım.
@delfina, senin yine gerekçen varmış. adamların ki tamamamen keyfi, zaten 2. uyarımdan sonra bi daha uyumadılar, yol boyunca ayakları öndeki koltukta tv izlediler. önümdeki eleman 1,60 civarı bir boydaydı düşünün artık.
ha bi de şöyle bir şey var, başka bir koltuğa geçmiş olsaydım herhangi bir kaza durumunda sigorta kapsamı dışında olacaktım..
burda muavinin de suçu var sanırım, istese orta yol bulurdu direk kestirip attı. ilk defa başka bir firmayı tercih ettim onda da böyle bir durumla karşılaştım.
@delfina, senin yine gerekçen varmış. adamların ki tamamamen keyfi, zaten 2. uyarımdan sonra bi daha uyumadılar, yol boyunca ayakları öndeki koltukta tv izlediler. önümdeki eleman 1,60 civarı bir boydaydı düşünün artık.
ha bi de şöyle bir şey var, başka bir koltuğa geçmiş olsaydım herhangi bir kaza durumunda sigorta kapsamı dışında olacaktım..
0
tatilden böyle bi zamanda döndüğün için haksızsın hacım millet unu eledi eleği astı okullar başladı , sen yeni tatilden dönüyon
0
@delfina, kadinin sisman ve altin takiyor olmasi nasil bir etkendi? yani manken gibi ve sade giyimli, hos bir kadin olsa yapmayacak miydin?
0
bence herkesin koltugu istedigi kadar indirme hakkı var. ama konuya saygı ve rica gibi durumlar da giriyor tabi. bos koltuk varsa oraya gecilebilir bir de.
konu kisilerin nasıl biri oldugu degil illa yani. delfina'nın hikayesi de dogruluyor.
ben olsam ben de koltugumu indirirdim veya bos bir yere gecerdim. arkadaki yasli cifte de söylerdim durumu, onların da indirmesini söyleyebilirdin.
konu kisilerin nasıl biri oldugu degil illa yani. delfina'nın hikayesi de dogruluyor.
ben olsam ben de koltugumu indirirdim veya bos bir yere gecerdim. arkadaki yasli cifte de söylerdim durumu, onların da indirmesini söyleyebilirdin.
0
bence de ondeki hakli. en dogru davranis otobuste "ananizi skiim otobus muhendisleriiii" diye haykirmaktir.
0
öndeki iki tip teknik olarak haklı. ama ben onların aldığı eğitimi ve terbiyeyi ailelerinin ve öğretmenlerinin bir tarafına sokayım. nasıl insanlar lan bunlar.
0
@anorexic,
insan psikolojisi işte. x, y, z sebeplerden tahammülsüzsen o anda, ne olursa olsun sana itici gelecek bi yan buluyosun şu durumda...
yani tip etken değildi. ruh halimi anlatmak için verdim o örneği... arka koltuktan atar yapan o teyze değil de, manken gibi, hoş, güzel bi kadın olsaydı, o anda "çiroz, sosyetik" olarak görecektim muhtemelen.
olayı anlatırken "o anda onu böyle görüyordum" dememin sebebi bu zaten. normalde insanlara asla böyle etiketler yapıştırmam, yapıştırılmasını tasvip etmem...
ama bak işte, durum ne hale getirmiş yani beni :)
@toshiro, haklısın. bu açıdan hiç düşünmemiştim. sigorta konusu yani...
insan psikolojisi işte. x, y, z sebeplerden tahammülsüzsen o anda, ne olursa olsun sana itici gelecek bi yan buluyosun şu durumda...
yani tip etken değildi. ruh halimi anlatmak için verdim o örneği... arka koltuktan atar yapan o teyze değil de, manken gibi, hoş, güzel bi kadın olsaydı, o anda "çiroz, sosyetik" olarak görecektim muhtemelen.
olayı anlatırken "o anda onu böyle görüyordum" dememin sebebi bu zaten. normalde insanlara asla böyle etiketler yapıştırmam, yapıştırılmasını tasvip etmem...
ama bak işte, durum ne hale getirmiş yani beni :)
@toshiro, haklısın. bu açıdan hiç düşünmemiştim. sigorta konusu yani...
0
yillardir otobusle seyahat ederim, bu sorunun cevabi "sagduyu ve hosgoru" olmasi gerekiyor.
seneler once benzer bir durum benim basima gelmisti. ondeki gerizekali adam (75-80 yaslarinda her zaman hakli oldugunu zanneden amcalardan), muavin ikramlari dagitirken koltugunu okuz gibi yatirmis, benim ikramlari onumdeki koltugun arkasindaki tepsiye/masaya koymami imkansiz hale getirmisti. koltugu diklestirmesini istedigim de, "bu koltuklarin yatma ozelligi olduguna gore istedigim kadar yatiririm" demisti. muavini cagirdim, o da en azindan ikram suresince diklestirmesini istedi ama adam kabul etmedi. muavin de bana yerimi degistirebilecegimi soyledi, sansa bakin ki amcanin hemen onundeki koltuk bostu. o koltuga oturdum ve tum gucumle koltugu olabildigine hizli geriye yatirdim. gerizekali amcanin yeni oturdugum koltugun arkasindaki masada/tepside yer alan sicak cayi uzerine dokuldu. sinirlendi ve bana bagirmaya basladi. ben de sakin bir sekilde koltuklarin yatma ozelligi oldugu icin istedigim kadar yatirabilecegimi soyledim. muavin geldi, "kaza olmus" falan dedi gitti, hic ilgilenmedi. muavin daha sonra mola yerinde sigara icerken yanima geldi, "abi iyi ki yaptin, bende gicik oluyorum bu tiplere" dedi.
seneler once benzer bir durum benim basima gelmisti. ondeki gerizekali adam (75-80 yaslarinda her zaman hakli oldugunu zanneden amcalardan), muavin ikramlari dagitirken koltugunu okuz gibi yatirmis, benim ikramlari onumdeki koltugun arkasindaki tepsiye/masaya koymami imkansiz hale getirmisti. koltugu diklestirmesini istedigim de, "bu koltuklarin yatma ozelligi olduguna gore istedigim kadar yatiririm" demisti. muavini cagirdim, o da en azindan ikram suresince diklestirmesini istedi ama adam kabul etmedi. muavin de bana yerimi degistirebilecegimi soyledi, sansa bakin ki amcanin hemen onundeki koltuk bostu. o koltuga oturdum ve tum gucumle koltugu olabildigine hizli geriye yatirdim. gerizekali amcanin yeni oturdugum koltugun arkasindaki masada/tepside yer alan sicak cayi uzerine dokuldu. sinirlendi ve bana bagirmaya basladi. ben de sakin bir sekilde koltuklarin yatma ozelligi oldugu icin istedigim kadar yatirabilecegimi soyledim. muavin geldi, "kaza olmus" falan dedi gitti, hic ilgilenmedi. muavin daha sonra mola yerinde sigara icerken yanima geldi, "abi iyi ki yaptin, bende gicik oluyorum bu tiplere" dedi.
0
Normal yatırmaya kimse bir şey diyemez ama sizin sorununuzdaki şey bir hıyar ve yatırırken kullanılan bölge onun olduğu kadar sizin de bölgeniz. Hatta onun koltuğunun arkası da sizin her şeyiyle. Sonuna kadar kullanıp yatırdığına bin pişman edebilirsiniz. Bacak dayayıp sallamak, tutamaçları çekip çekip bırakmak, ekran varsa düğmelere ayı gibi basmak, öndekini zıplatmak, gazeteyi kafasına değdirmek. Hepsi tarafımdan denenmiş, hıyarları doğru yola sevketmiştir.
0
ben de önce kişiden rica ediyorum, azıcık indirse neyse ama 180 derece kucağımda sırf keyfinden elin adamının yatması ayrı bir şey, ki ben romatizmalı, vb. teyzelerin ayağı kucağımda yol gittiğimi bilirim, hastalık neticesinde.
otobüsten otobüse değişiyor bu olay da. mesela a firmasında muavin benim yapacağım bir şey yok diyorsa, tüm yol zamanımı öndekini taciz etmekle geçiriyorum (koltuğa alttan vurma, dizlerle arkadan dayanma, çoğunda böyle tutunmalık bir yer oluyor onu tutup sallama, perdesini kendinime alıp onu güneşte bırakma vb.)
ama b firmasında muavin öndeki yolcuyu uyarmıştı. öküz de, e bu bu kadar yatabiliyorsa yatırırım ben de demişti. muavin de beyefendi (adam mcbur beyefendi demek zorunda kalıyor büyükbaşa) eğer arkanızda hiç kimse yok ise bu derece yatırabilirsiniz, ama arkanızda bir yolcu var ise şu kadar indirebilirsiniz falan demişti. öküze ben de arkadan çemkirince mecburen kaldırmak zorunda kalmıştı. sonra da firmaya teşekkür maili yollamıştım, şu şu muavininizin tavrından dolayı, onlar da bana teşekkür ettiklerini ama zaten muavinin yapması gerekinin bu olduğunu, başka yolculuklarınızda başınıza gelirse bu şekilde isteğimi yinelemekte haklı olduğumu yazmışlardı.
otobüsten otobüse değişiyor bu olay da. mesela a firmasında muavin benim yapacağım bir şey yok diyorsa, tüm yol zamanımı öndekini taciz etmekle geçiriyorum (koltuğa alttan vurma, dizlerle arkadan dayanma, çoğunda böyle tutunmalık bir yer oluyor onu tutup sallama, perdesini kendinime alıp onu güneşte bırakma vb.)
ama b firmasında muavin öndeki yolcuyu uyarmıştı. öküz de, e bu bu kadar yatabiliyorsa yatırırım ben de demişti. muavin de beyefendi (adam mcbur beyefendi demek zorunda kalıyor büyükbaşa) eğer arkanızda hiç kimse yok ise bu derece yatırabilirsiniz, ama arkanızda bir yolcu var ise şu kadar indirebilirsiniz falan demişti. öküze ben de arkadan çemkirince mecburen kaldırmak zorunda kalmıştı. sonra da firmaya teşekkür maili yollamıştım, şu şu muavininizin tavrından dolayı, onlar da bana teşekkür ettiklerini ama zaten muavinin yapması gerekinin bu olduğunu, başka yolculuklarınızda başınıza gelirse bu şekilde isteğimi yinelemekte haklı olduğumu yazmışlardı.
0
koltuğunu yatıran haklı.
benzer bir durumda ışığını açıp gece kitabını okuyan da haklı.
adamın aldığı bilet yatan koltuk bileti. "arkada oturanın kalbi kırılmayacaksa yatırılabilir koltuklu seyahat" değil.
benzer bir durumda ışığını açıp gece kitabını okuyan da haklı.
adamın aldığı bilet yatan koltuk bileti. "arkada oturanın kalbi kırılmayacaksa yatırılabilir koltuklu seyahat" değil.
0
Sırasıyla:
1-Muavin haksız,
2-Öndekiler de haksız.
3-Burada "öndeki maalesef haklı" diyenler de haksız.
4- Metro turizm de haksız.
kim haklı:
siz haklısınız. (konuşma üslubunuzun öndekiler tarafından nasıl algılanmış olabileceğine bağlı olmak koşuluyla.
1-Muavin haksız,
2-Öndekiler de haksız.
3-Burada "öndeki maalesef haklı" diyenler de haksız.
4- Metro turizm de haksız.
kim haklı:
siz haklısınız. (konuşma üslubunuzun öndekiler tarafından nasıl algılanmış olabileceğine bağlı olmak koşuluyla.
0
Haklısınız. Öndekiler haksız. En haksız olan da yatabilen koltuk diye bişey yapan mühendis. Şezlong mu bu allasen?
Yıllardır sürekli otobüsle yolculuk yaparım. Daha bir kez keyfimden koltuğumu yatırmış değilim. Bir iki yolculukta böbrek rahatsızlığımdan kaynaklanan aşırı bir sancım vardı biraz dinmesi için dönüp arkamdaki kişiden izin isteyerek sadece bir iki derece yatırdım koltuğu.
Hadi önümde oturan kişiden belki o kadar hassas olmasını bekleyemem. Belki hastadır, yaşlıdır, hamiledir yani cidden sorunu vardır. Yatırabildiği kadar yatırsın, helali hoş olsun. Ama dönsün en azında bak yatırıyorum diye haber versin. Biraz eğilmiş kitap okuyorum, küt diye birşey iniyor kafama. Bilgisayar kullanıyorum ekrana öldürücü darbe iniyor.
Yıllardır sürekli otobüsle yolculuk yaparım. Daha bir kez keyfimden koltuğumu yatırmış değilim. Bir iki yolculukta böbrek rahatsızlığımdan kaynaklanan aşırı bir sancım vardı biraz dinmesi için dönüp arkamdaki kişiden izin isteyerek sadece bir iki derece yatırdım koltuğu.
Hadi önümde oturan kişiden belki o kadar hassas olmasını bekleyemem. Belki hastadır, yaşlıdır, hamiledir yani cidden sorunu vardır. Yatırabildiği kadar yatırsın, helali hoş olsun. Ama dönsün en azında bak yatırıyorum diye haber versin. Biraz eğilmiş kitap okuyorum, küt diye birşey iniyor kafama. Bilgisayar kullanıyorum ekrana öldürücü darbe iniyor.
0
Default turk erkegi
O degilde kamilkoc ise muavin hakkinda direk tutanak tutturabilirdin.
O degilde kamilkoc ise muavin hakkinda direk tutanak tutturabilirdin.
0
galove
sağ ayağımın sağ yarısında bir karıncalanma var. fakat yürürken falan değil sadece dokunduğumda hissediyorum. neden olabilir bilen varmı. ona göre doktora falan gideyim.a. beyin tümörüb. bel fıtığıc. kanserd. ortopedik sorune. gripf. hepsig. hiçbiri
sağ ayağımın sağ yarısında bir karıncalanma var. fakat yürürken falan değil sadece dokunduğumda hissediyorum. neden olabilir bilen varmı. ona göre doktora falan gideyim.
a. beyin tümörü
b. bel fıtığı
c. kanser
d. ortopedik sorun
e. grip
f. hepsi
g. hiçbiri
a. beyin tümörü
b. bel fıtığı
c. kanser
d. ortopedik sorun
e. grip
f. hepsi
g. hiçbiri
0
sinir sıkışması olabilir.
arkadaşımın elinde üç parmağı karıncalanıyordu doktora gitti sinir sıkışması demiş. ya ilaçla olmadı ufak bir operasyonla geçiririz demiş.
arkadaşımın elinde üç parmağı karıncalanıyordu doktora gitti sinir sıkışması demiş. ya ilaçla olmadı ufak bir operasyonla geçiririz demiş.
0
dereotu
varsa ne zamandır?
varsa ne zamandır?
0
biri bi zaman aralık ayında demişti ama nedenini falan hiç hatırlamıyorum. sallamış da olabilir bilemedim.
0
bana da işte yaz ayları demişlerdi yeni modeller çıkarken bi önceki senekiler ucuzlar diye.
0
bayiler yıllık satış rakamlarını tutturabilmek için yıl sonunda indirim yapar derler ama, doğru mudur, nedir bilmiyorum.
0
anestezik
nasıl giderim? ne kadar öderim? teşekkür ederim.
nasıl giderim? ne kadar öderim?
teşekkür ederim.
teşekkür ederim.
0
yeni dolmuş sistemi yüzünden bu çileye dönüşebilir senin için. hiç de tavsiye etmeyiz zira şarampolden migrosa gitmek bile bir eziyet.
geriye taksi kalıyor. o da 35 lira civarı diye düşünüyorum.
geriye taksi kalıyor. o da 35 lira civarı diye düşünüyorum.
0
600 numara direkt gidiyor havaalanında. yarım saatte bir kalkıyor. rahat rahat gidersin. kartın yoksa da içinde 5 tlik kart satılıyor dolu olarak.
0
kafan karışmasın havaş'ı kullan bence.. 10 tl flndı galba en son.. 45 dk içinde otogardasın.
0
keseci
peki siz de makarnayi, pilavi, dolmayi sarmayi ekmekle mi yiyorsunuz?
peki siz de makarnayi, pilavi, dolmayi sarmayi ekmekle mi yiyorsunuz?
0
pilavı dolmayı sarmayı makarnayı ekmeksiz yiyorum. sebze et ve balığı ekmekle yiyorum sadece. bir de kahvaltı tabi
0
Bliethe
aşağı yukarı 100 tane resim göndericem.mail yoluyla olmadı fazla dedi.ne yapsam ki?
aşağı yukarı 100 tane resim göndericem.mail yoluyla olmadı fazla dedi.ne yapsam ki?
0
hotfile, rapidshare gibi sitelere upload edin o da download etsin.
0
sadece goruntuleyecekse imgur'da galeri olayi var ama indirmesi icin tek tek kaydet demesi lazim, indirmesi gerekiyorsa rarlayip rapide falan upload etmek daha iyi bi cozum.
0
4shared var mesela. ya da resimleri zip'leyin, sonra megaupload, rapidshare vs. gibi bi siteye yükleyin yine. o şekil indirsin.
0
Photobucket hesabı al, yüklemeye başla. İstediğin zaman kullan. 2005'ten beri sakladığım resimler var.
0
google'ın picasa web albümleri şeysi var. picasanın bilgisayarda yüklü olması lazım sadece. gmail hesabıyla albüm olarak yüklenebiliyor.
0
dropbox, üyeliğiniz yoksa buyrun burdan üye olun (ücretsiz 2 gb'ın üzerine ekstra 250 mb) db.tt
0
bana bir masal anlat baba
istanbul atatürk havalimanından polonyaya uçışum var. yalnız ankaradan istanbula gelmek mesele... thy hariç diğer şirketler sabiha gökçene gidiyor. sabiha gökçen den atatürk havalimanına nasıl gidilir? ne kadar sürer? paraya kıyıp thy den direk atatürk havalimanına mı gideyim?? istanbullu arkadaşlar
istanbul atatürk havalimanından polonyaya uçışum var. yalnız ankaradan istanbula gelmek mesele... thy hariç diğer şirketler sabiha gökçene gidiyor. sabiha gökçen den atatürk havalimanına nasıl gidilir? ne kadar sürer? paraya kıyıp thy den direk atatürk havalimanına mı gideyim?? istanbullu arkadaşlardan yardım bekliyorum :)
0
paraya kiyin. sabah 5-6 civari ucuz ucaklari var thy'nin. sabiha gokcen sam'da, ataturk havaalani bagdat'ta. oyle dusunun.
0
ankara'dan istanbul'a ucaga binmek yerine otobusle gelseniz sadece birkac saat fazladan yolculuk cekersiniz. ankara'da esenboga'ya ulasim bi dert, sabiha'ya gelseniz oradan ulasim bir dert. cok mantikli gozukmeyebilir ama gercekten otobus iyi bir tercih. ank-ist 6 saat (nilufer vs cogu firma) otogardan direkt olarak metro ile havalimanina gidersiniz (25 dk). obur turlu kafadan 3 saat ve fazladan bir suru para harcayacaksiniz.
0
tam istanbul turu istiyorsan neden olmasın? :) 25 lira falan tutar havaşla sabiha-atatürk
0
Paraya kıyın. Ama kıyamaz iseniz nasıl gideceğinize dair bilgi vereyim ben gene de. Ama bu süreçler trafiksiz bir ortamda en az 2. 2,5 saatinizi alır haberiniz olsun.
1. Sabiha - Gökçen Kadıköy Ekspres Otobüsüne Binin. 4 TL (sanırım)
2. Kadıköy - Eminönü vapuruna binin. 1,75 TL
3. Eminönü - Bağcılar tramway hattına binin. 1,75 TL.
4. Valiziniz yoksa Yusufpaşa durağında inin, varsa Zeytinburnu durağında inin.
5. Aksaray - Havalimanı metro hattına binin. 1,75 TL
6. Son durakta "Havalimanı"nda inin. 1,75 TL.
7. Burası havalimanının içidir, merdivenlerden çıkıp biraz ilerlediğinizde solunuzda dış hatlar girişini göreceksiniz.
1. Sabiha - Gökçen Kadıköy Ekspres Otobüsüne Binin. 4 TL (sanırım)
2. Kadıköy - Eminönü vapuruna binin. 1,75 TL
3. Eminönü - Bağcılar tramway hattına binin. 1,75 TL.
4. Valiziniz yoksa Yusufpaşa durağında inin, varsa Zeytinburnu durağında inin.
5. Aksaray - Havalimanı metro hattına binin. 1,75 TL
6. Son durakta "Havalimanı"nda inin. 1,75 TL.
7. Burası havalimanının içidir, merdivenlerden çıkıp biraz ilerlediğinizde solunuzda dış hatlar girişini göreceksiniz.
0
vaktin varsa otobüs mantıklı, nilüfer'in esenler'den atatürk havalimanı'na servisi de var bildiğim kadarıyla. ama yok otobüs çekemem param da var diyorsan da thy en mantıklısı.
0
yükünüzün ağır olduğunu şimdi gördüm. THY ile Atatürk Havalimanı'na inin. Tek çıkar yolunuz bu, çektiğiniz eziyete değmez aman diyeyim. Otobüs konusunda ben de hem fikirim para konusu ders ise. 6 saat rahat bir yolculuk ile hemen Otogar'dan direkt Havalimanı içerisine metro ile geçebilirsiniz.
0
herkese teşekkür ederim. polonya uçağı 5buçukta gece otobüse binsem onca saat havalimanında napıcam ki?? bi de yüküm 20kg + sırt çantası olucak otobus pek uygun değil gibi.... zaten polonya için 750lira vermişken bi thy uçağı koymaz heralde artık olanlar olmuş bana zaten :)
0
havaş ile o yük sorun olmaz bence ama sizin bileceğiniz iş. taksim arabasına biner ordan da atatürk servisine geçersiniz, belediye otobüslerini hiç tavsiye etmiyorum hele bir de yükle.
0
abi otobüste kucağında tutmayacan ya bavulu.
2 kere havaşa binmek= 14*2=28tl. thy ile arasındaki farka göre bi karar ver. ayrıca 2+ saat de şehir içi ulaşım sürebilir, onu da hesaba kat.
ben olsam otobüsle giderdim. ya da trenle. haydarpaşada in+ vapurla karşıya geç+ tramvaya bin+ aksarayda tramvaydan metroya geç bu kadar. :)
edit: tren kısmını ciddiye alma, ankara ulusa yakın değilsen. paraya kıy thy'yr bin en iyisi.
2 kere havaşa binmek= 14*2=28tl. thy ile arasındaki farka göre bi karar ver. ayrıca 2+ saat de şehir içi ulaşım sürebilir, onu da hesaba kat.
ben olsam otobüsle giderdim. ya da trenle. haydarpaşada in+ vapurla karşıya geç+ tramvaya bin+ aksarayda tramvaydan metroya geç bu kadar. :)
edit: tren kısmını ciddiye alma, ankara ulusa yakın değilsen. paraya kıy thy'yr bin en iyisi.
0
kamil kocta esenlerden ataturk h.a her araca servıs var. muhtemelen cogu fırmada da vardır.
0
sabiha gökçen'de iner inmez kapıya çıkarsan havaş otobüsleri var , son durakları sahrayıcedit . ücreti 10 lira , sahrayıcedit havaştan saat başı atatürk hava limanına servis kalkıyor , ücreti 15 lira . seçim size kalmış ama bu sıcakta uğraşamam diyip servisi seçerseniz 25 liraya nerdeyse yorulmadan atatürk'de olursun.
0
zamanın varsa sabiha gökçen'den bostancı sahile gelirsin (yarım saat). vapurla bakırköye geçersin, bakırköye geçersin (40 dk) ardından tekrar sahilden havalimanına giden bir araca binersin (20 dk)
Sabihadan E3'e binersin 4. leventte inersin. (40) dk. ardından metroya biner mecidiyeköyde inersin (15 dk). metrobüse biner mertere gidersin (19 dk) merterden havalimanı metrosuna geçersin (20 dk)
Sabihadan havaşa binersin kozyatağına gelirsin. dolmuşa biner uzunçayırda iner metrobüse geçersin. metrobüsle mertere gelir ve havalimanı metrosuna binersin. (1.5 saat)
Sabihadan havaşa binip taksime gelirsin ve ardından tekrar havaşa binip atatürk'e gelirsin. Aynı seçenek kozyatağı için de mevcut ve kozyatağı daha mantıklı. 1.5 saat
Fiyat farkı 50 liranın altındaysa direk Atatürk'e gel, yoksa bunları deneyebilirsin.
Edit: yük ağırsa direk Atatürk'e gel. ya da kozyatağı'na havaşla gelip Atatürk'e havaşla geç.
Edit2: uykum var şu an, imla hataları mevcuttur.
Sabihadan E3'e binersin 4. leventte inersin. (40) dk. ardından metroya biner mecidiyeköyde inersin (15 dk). metrobüse biner mertere gidersin (19 dk) merterden havalimanı metrosuna geçersin (20 dk)
Sabihadan havaşa binersin kozyatağına gelirsin. dolmuşa biner uzunçayırda iner metrobüse geçersin. metrobüsle mertere gelir ve havalimanı metrosuna binersin. (1.5 saat)
Sabihadan havaşa binip taksime gelirsin ve ardından tekrar havaşa binip atatürk'e gelirsin. Aynı seçenek kozyatağı için de mevcut ve kozyatağı daha mantıklı. 1.5 saat
Fiyat farkı 50 liranın altındaysa direk Atatürk'e gel, yoksa bunları deneyebilirsin.
Edit: yük ağırsa direk Atatürk'e gel. ya da kozyatağı'na havaşla gelip Atatürk'e havaşla geç.
Edit2: uykum var şu an, imla hataları mevcuttur.
0
bonjurkes
Dondurmadan dolayı şişik bir boğaz ve tıkalı bir burun var, arkadaş uyuyamıyor yatakta çünkü burnundan nefes alamıyor. Burun damlası da genzini kuruttuğu için ve boğazını yaktığı için istemiyor.Burnuna tuzlu su çekerse de kusuyormuş.En rahat şekilde nasıl uyutulur bu arkadaş? Fantastik opsiyonları s
Dondurmadan dolayı şişik bir boğaz ve tıkalı bir burun var, arkadaş uyuyamıyor yatakta çünkü burnundan nefes alamıyor. Burun damlası da genzini kuruttuğu için ve boğazını yaktığı için istemiyor.
Burnuna tuzlu su çekerse de kusuyormuş.
En rahat şekilde nasıl uyutulur bu arkadaş? Fantastik opsiyonları söylemeyin, ninni okumak gibi
Burnuna tuzlu su çekerse de kusuyormuş.
En rahat şekilde nasıl uyutulur bu arkadaş? Fantastik opsiyonları söylemeyin, ninni okumak gibi
0
tıkanıklığı gidermeye yönelik çalışmayacaksa yapacak pek birşey yok gibi, böyleyken ağızdan nefes aldığında da kuruyacak o geniz, boğaz her türlü. yan yatsın ki ağzı açık uyurken salyası aktığında yastığa aksın, en azından horlamaz :)
0
sıcak suya naneli şeker atsın varsa evde. yoksa limon sıksın bol bol, nane atsın suya ama kaynar su olacak, buharını solusun açılır burnu. tecrübeyle sabittir :)
0
lorenzen
tırmalamaması lazım. nasıl oluyor derseniz oluyor işte. böyle kediler gördüm. örnek vermek gerekirse siyam. ne tırmalama ne ısırma. çok asiller. tırnaklarını saklıyor ki sahibine zarar gelmesin. ayrıca oyuncu falan olmaması iyi olur. yani kedi asil olsun; siyam gibi.işte böyle bir kedi arıyorum. siy
tırmalamaması lazım. nasıl oluyor derseniz oluyor işte. böyle kediler gördüm. örnek vermek gerekirse siyam. ne tırmalama ne ısırma. çok asiller. tırnaklarını saklıyor ki sahibine zarar gelmesin. ayrıca oyuncu falan olmaması iyi olur. yani kedi asil olsun; siyam gibi.
işte böyle bir kedi arıyorum. siyam al diyeceksiniz yavru bulamıyorum. pet shop'ta falan da asla almam. hayvan ticaretine karşıyım. bu cins kedi bilen varsa süper olur.
tekir demeyin nolur. terminatör oluyor onlar. uysal, tırmalamayan kedi cinsi arıyorum kısacası. he bir de ücretsiz veren biri bulmak gerek :)
işte böyle bir kedi arıyorum. siyam al diyeceksiniz yavru bulamıyorum. pet shop'ta falan da asla almam. hayvan ticaretine karşıyım. bu cins kedi bilen varsa süper olur.
tekir demeyin nolur. terminatör oluyor onlar. uysal, tırmalamayan kedi cinsi arıyorum kısacası. he bir de ücretsiz veren biri bulmak gerek :)
0
hiçbir hayvan cinsinin yavrusu sessiz sakin olmaz. tüm kedi cinslerinin yavruları tırmalar çünkü gelişim döneminde tırnakları genelde dışarıdadır. içeri çekmeyi öğrenir ama çekmez çünkü kedi avcı bir hayvandır ve yavruyken avcılık güdülerini geliştirmesi gerekir.
bence siz ya yaşını başını almış bir kedi bulun, ya da köpek falan alın.
edit: ayrıca aralarındaki sevgi bağı kurulduktan sonra tüm kediler sahibine zarar vermemek için tırnaklarını kullanmaz. 2 yaşında tekirim var, yavru afacanlığı bittikten sonra tırnaklarını sadece patisine bastırdığım zaman gördüm.
bence siz ya yaşını başını almış bir kedi bulun, ya da köpek falan alın.
edit: ayrıca aralarındaki sevgi bağı kurulduktan sonra tüm kediler sahibine zarar vermemek için tırnaklarını kullanmaz. 2 yaşında tekirim var, yavru afacanlığı bittikten sonra tırnaklarını sadece patisine bastırdığım zaman gördüm.
0
kendi gözlerimle siyam kedisinin büyümesini görmesem inanacağım yukarıda söylenene. ama malesef durum öyle değil. genelde dediğin gibi olabilir. ama ben duyuruda da belirttim ''genel'' bir kedi aramıyorum. spesifik özellikleri var.
@svpam o siteyi biliyorum :)
@svpam o siteyi biliyorum :)
0
benim de arkadaşımın var iki adet siyam kedisi ve gayet de tırmalıyorlar. iran kedisi belki biraz uyuz bi kedi olduğu için tırmalamayabilir diye düşündüm ama bilemedim. kedi bu, illa ki tırmalar günün birinde.
0
önce bir kere ilişkiye girsinler. ondan sonra kısırlaştıracaksan kısırlaştır. en azından bu hakkı ver hayvanlara. he hiç kısırlaştırmamak daha iyi olur. ama o da başka sorunlar doğuruyor malum.
0
kedi ırkçılığından nefret ediyorum. şu kedi asildir tırmalamaz diye bir şey yok ne yazık ki. inşallah aaaaaasil bir kedi alırsınız da görürsünüz güzel marifetlerini. ders olur.
0
@mea maxima culpa ırkçılık değil bu. alınan kedinin tırmalamaması ve uysal olması gerekiyor özel nedenlerden. özel nedenler de seni hiç ilgilendirmez. ayrıca bir insan nasıl güzel bir eş istiyorsa kediyi de güzel istemesi ( ki benim için cinsi pek sorun değil ) son derece doğal. ''ırkçılık veaaar, sokaktan kedi almıyolllaaa'' demek sana düşmez.
sen git istediğin cinsi al, istersen sokaktan topla. diğerlerine karışma ya da sadece soruya cevap ver. parazit yapma.
sen git istediğin cinsi al, istersen sokaktan topla. diğerlerine karışma ya da sadece soruya cevap ver. parazit yapma.
0
kedi ırkçılığının sokakla ne ilgisi var anlayamadım. ben size sokaktan kedi toplayın mı dedim?
bu duyuruda daha önce defalarca konuşuldu. asil ırk hayvanları özel karakteristikleri olabilir. ama sokak kedisi diye küçümsediğiniz ırk melez bir ırktır. birçok asil kedinin karakteristiklerini gösterebilir.
bu duyuruda daha önce defalarca konuşuldu. asil ırk hayvanları özel karakteristikleri olabilir. ama sokak kedisi diye küçümsediğiniz ırk melez bir ırktır. birçok asil kedinin karakteristiklerini gösterebilir.
0
ayrıca sevmiyorum kediyi türüne, ırkına göre seçenleri. şart mıdır? suç mudur bu tip insanları sevmemek?
ben kedileri sevimliliklerine göre seçiyorum. canayakınlık daha önemli bence.
ben kedileri sevimliliklerine göre seçiyorum. canayakınlık daha önemli bence.
0
benim elimde dunya tatlisi 2.5 aylik, tedavi olmus yavru siyah bi sokak kedisi var. ucretsiz vericem tabiki. acilen ev ariyorum. hic ama hic tirmalamiyo. yani belki buyudugu icin tirmalama duvari fln alirsin ama inanilmaz uysal. gerci sanirim siyam istiyorsun ama..sansimi deniyim dedim sokaga geri birakmak istemiyorum. istanbuldayim .
0
anestezik
iyi akşamlar sevgili yol tarifçileriönceki duyurulara baktım, ek sorularım var. yarın sabah 9,30 da konsoloslukta olmam gerek, beylikdüzü'nden gideceğim.1- tem'de trafik yoğunluğu sabah saatlerinde nasıl oluyor, ne kadar sürede taksime varırım? 2- abd konsolosluğuna taksim'den metroya binip "itü aya
iyi akşamlar sevgili yol tarifçileri
önceki duyurulara baktım, ek sorularım var. yarın sabah 9,30 da konsoloslukta olmam gerek, beylikdüzü'nden gideceğim.
1- tem'de trafik yoğunluğu sabah saatlerinde nasıl oluyor, ne kadar sürede taksime varırım?
2- abd konsolosluğuna taksim'den metroya binip "itü ayazağa" durağında inmem ve taksiyle gitmem gerektiğini anladım (yanlışsam düzeltin lütfen) yolun bu kısmı ne kadar sürer?
ona göre sabahın ne kadar köründe çıkmam gerekecek merak içindeyim.
şimdiden teşekkür ederim.
önceki duyurulara baktım, ek sorularım var. yarın sabah 9,30 da konsoloslukta olmam gerek, beylikdüzü'nden gideceğim.
1- tem'de trafik yoğunluğu sabah saatlerinde nasıl oluyor, ne kadar sürede taksime varırım?
2- abd konsolosluğuna taksim'den metroya binip "itü ayazağa" durağında inmem ve taksiyle gitmem gerektiğini anladım (yanlışsam düzeltin lütfen) yolun bu kısmı ne kadar sürer?
ona göre sabahın ne kadar köründe çıkmam gerekecek merak içindeyim.
şimdiden teşekkür ederim.
0
1) ben her gun ters yone giden biri olarak soyleyebilirim ki her gun bahcesehir - tekstilkent arasi cok yogun oluyor. Ve bu sorundan araba ile gidecegini anliyorum
2) eger araba ile gidiyorsan bosver metroyu, levent sapagindan maslak tarafina don itu nun ordan saga don ve istinye parkin alt gecidinden sola don ve dumduz git, borusani gecer gecmez de saga don biraz yukarida konsolosluk zaten, park problemi yasamazsin.
eger araban yoksa da metrobusle taksime git sonra da illa metroya binicem diyosan darulssafaka da olur itu de olur ama oradan taksi lazim.
2) eger araba ile gidiyorsan bosver metroyu, levent sapagindan maslak tarafina don itu nun ordan saga don ve istinye parkin alt gecidinden sola don ve dumduz git, borusani gecer gecmez de saga don biraz yukarida konsolosluk zaten, park problemi yasamazsin.
eger araban yoksa da metrobusle taksime git sonra da illa metroya binicem diyosan darulssafaka da olur itu de olur ama oradan taksi lazim.
0
arabam yok, metrobüs de yok bu yüzden mecbur otobüsle gidicem beylikdüzü'nden taksime, o da express tem'den gidiyor,normalde beylikdüzü-taksim arası 1 saat (20 dakika artabiliyor). sabah saatlerindeki yaklaşık zamanı önemli benim için. daha ne kadar artabilir? gibi.
yolun ikinci kısmındaki metro hattını da hiç kullanmadım onun da süresi önemli. bu yolları kullananlardan gelecek süre içeren cevaplar çok yardımcı olacak.
teşekkür ederim cevabın için.
yolun ikinci kısmındaki metro hattını da hiç kullanmadım onun da süresi önemli. bu yolları kullananlardan gelecek süre içeren cevaplar çok yardımcı olacak.
teşekkür ederim cevabın için.
0
metrobüsle de gidilir aslında ama mecidiyeköyde inip taksime metroyla geçmek lazım. ben 2 gün önce beylikdüzünden sabah 8:50 otobüsüne bindim, taksime 1 buçuk saatte gidebildim ki ondan önceki saatlerde trafik daha yoğun. bence sen taksime gidişe rahat 1 buçuk saatten fazla ver.
0
jonturk
İyi geceler annemin bir kulağının zarı delik uçağa binmekten korkuyor bi sıkıntı olur(basınç farkı falan dolayısıyla) diye.Bi sıkıntı olabilir mi?
İyi geceler annemin bir kulağının zarı delik uçağa binmekten korkuyor bi sıkıntı olur(basınç farkı falan dolayısıyla) diye.Bi sıkıntı olabilir mi?
0
olmaz. basınç farkı hissederse ağzını açsın. ama uçak içinde basıncı sabit tutuyorlardır zaten.
0
Doktor'a danışmakta fayda var. Havaalanındaki doktorlar da yardımcı olur. Genelde uçağın içindeki basınç 2000-2500 metre yükseklikteki basınca eşittir. Uçak kalktığında kulaktaki basınç kalkar dolayısıyla kulaklarınızın rahatladığını hissedersiniz. İnişte tam tersi basınç yavaş yavaş artar. Uçağın alçalma hızıyla da alakalıdır (Alçalma hızı derken vertical speed yani). Eğer uçak hızlı alçalırsa basınçta hızlı artar ve kulakları rahatsız eder. İniş sırasında burunu tıkayarak hafif hafif burundan nefes vermek çözümolabiliyor. Doktora danışmakta fayda var tabi.
0
eğer ağrı olursa ilk gün her şeye rağmen merak etmesin. benim de kulak zarım delik, çok nadir ağrı yapıyor
0
tepedeki psychedelic adam
sourberry'deki programlardan hangilerini takip ediyorsunuz. ismini filan bilmeseniz de içeriği nedir? aslında o önemli sorumda. bir de şu konseptte bi program olsa güzel olurdu dediğiniz bişey var mı?
sourberry'deki programlardan hangilerini takip ediyorsunuz. ismini filan bilmeseniz de içeriği nedir? aslında o önemli sorumda. bir de şu konseptte bi program olsa güzel olurdu dediğiniz bişey var mı?
0
endustriyel metal ve indiye'yi birlikte calan (mesela bir turmion katilot, ardindan vampire weekend, sonra raubtier, devaminda versin elini belle and sebastian) bi program olursa muptelasi olurum.
notlar:sourberry ile iliskim pek iyi degil aslen. arada bir dinliyorum, dinlerken de programa falan bakmiyorum; belli bir rutinim yok yani. sozluk yazari da degilim. ama dedigim gibi bi program varsa dinlerim yani.
notlar:sourberry ile iliskim pek iyi degil aslen. arada bir dinliyorum, dinlerken de programa falan bakmiyorum; belli bir rutinim yok yani. sozluk yazari da degilim. ama dedigim gibi bi program varsa dinlerim yani.
0
sourberry i costuracaktik ama almadilar djlige. o gunden sonra iliskimi kestim. radyo eksen diyorum. yukaridaki gibi takilan tipleri radyoya daha da baglayacak adamlari almiyorlar oradan buradan adam aliyorlar dj olarak sanirim. yine de internet radyosu olarak basarilar diliyorum iyi bir girisim.
0
anestezik
iyi akşamlar olsun değerli duyuru sakinleriistanbul'da (avrupa yakası) denize girilebilecek temiz ve girişi çok pahalı olmayacak plajlar var mıdır, varsa nerededir deyiverirseniz müteşekkir olacağım.
iyi akşamlar olsun değerli duyuru sakinleri
istanbul'da (avrupa yakası) denize girilebilecek temiz ve girişi çok pahalı olmayacak plajlar var mıdır, varsa nerededir deyiverirseniz müteşekkir olacağım.
istanbul'da (avrupa yakası) denize girilebilecek temiz ve girişi çok pahalı olmayacak plajlar var mıdır, varsa nerededir deyiverirseniz müteşekkir olacağım.
0
Evocati
Selam,Ziraat Bankası'nın eleman alım ilanını biliyoruz da nasıl başvuru yapıyoruz?İnternet sitesindeki açıklamaya göre www.ziraatbank.com.tr adresinden başvurular alınacak diyor ama bir türlü başvuru linkini bulamadım.
Selam,
Ziraat Bankası'nın eleman alım ilanını biliyoruz da nasıl başvuru yapıyoruz?
İnternet sitesindeki açıklamaya göre www.ziraatbank.com.tr adresinden başvurular alınacak diyor ama bir türlü başvuru linkini bulamadım.
Ziraat Bankası'nın eleman alım ilanını biliyoruz da nasıl başvuru yapıyoruz?
İnternet sitesindeki açıklamaya göre www.ziraatbank.com.tr adresinden başvurular alınacak diyor ama bir türlü başvuru linkini bulamadım.
0
sayfadaki küçük hareketli pencerenin yanındaki "işe alım" başlığına tıklayıp o küçük yerde açılan hareketli sayfaya tıklayınca başvuru sayfasına yönlendiriyor.
0
ben sistem mühendisiyim, endüstri ile cok yakın, sistem yazdığım zaman kabul etmiyo, endüstri yazdım ama altta
"Bu başvuru formunda belirttiğim tüm bilgilerin tam ve doğru olduğunu, gerçeğe aykırı beyanda bulunduğumun tespit edilmesi halinde başvurumun ve sınavımın geçersiz sayılacağını, işe alınmam halinde hizmet akdimin ihbar önelsiz ve kıdem tazminatsız olarak feshedileceğini, hiçbir hak talebimin olmayacağını ve hakkımda Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca suç duyurusunda bulunulacağını kabul ve beyan ederim."
yazıyo. hapse falan düşer miyim
"Bu başvuru formunda belirttiğim tüm bilgilerin tam ve doğru olduğunu, gerçeğe aykırı beyanda bulunduğumun tespit edilmesi halinde başvurumun ve sınavımın geçersiz sayılacağını, işe alınmam halinde hizmet akdimin ihbar önelsiz ve kıdem tazminatsız olarak feshedileceğini, hiçbir hak talebimin olmayacağını ve hakkımda Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca suç duyurusunda bulunulacağını kabul ve beyan ederim."
yazıyo. hapse falan düşer miyim
0
mahnita
Günaydınlar, iyi haftalar eksiduyuru insanları.1. Neden gece uyurken yataktan düşmüyoruz? Tamam istisnai olarak düşen vardır ama, genelde düşmüyoruz, yani nerden biliyoruz uyku halinde yatağın nerde bittiğini?2. Doğuda sıcaktan dolayı damda uyuyorlar ya, mesela onlar düşüyor. Ölüyor falan insanlar..
Günaydınlar, iyi haftalar eksiduyuru insanları.
1. Neden gece uyurken yataktan düşmüyoruz? Tamam istisnai olarak düşen vardır ama, genelde düşmüyoruz, yani nerden biliyoruz uyku halinde yatağın nerde bittiğini?
2. Doğuda sıcaktan dolayı damda uyuyorlar ya, mesela onlar düşüyor. Ölüyor falan insanlar.. Onlar neden düşüyor o zaman? Ve madem her sezon bu yaşanıyor, demiyorlar mı iki üç kat tuğla örelim kenarına ya da başka bi önlem alalım. Garip geliyor her sene bu ölümlerin devam etmesi.
1. Neden gece uyurken yataktan düşmüyoruz? Tamam istisnai olarak düşen vardır ama, genelde düşmüyoruz, yani nerden biliyoruz uyku halinde yatağın nerde bittiğini?
2. Doğuda sıcaktan dolayı damda uyuyorlar ya, mesela onlar düşüyor. Ölüyor falan insanlar.. Onlar neden düşüyor o zaman? Ve madem her sezon bu yaşanıyor, demiyorlar mı iki üç kat tuğla örelim kenarına ya da başka bi önlem alalım. Garip geliyor her sene bu ölümlerin devam etmesi.
0
yatakta pek öyle akrobatik olmadığımız içindir. en abartılı hareketimiz sağa yada sola dönmektir, sürüklenmek falan gibi atraksiyonlarımız olsaydı o zaman düşerdik.
2. o kadar abartılı olduğunu düşünmüyorum. eğer söylendiği kadar varsa da sıcak ve cehalettendir. 2m2 yatakta düşmeyen insanoğlu 50/60 m2'de düşüyorsa kendi mallığıdır.
2. o kadar abartılı olduğunu düşünmüyorum. eğer söylendiği kadar varsa da sıcak ve cehalettendir. 2m2 yatakta düşmeyen insanoğlu 50/60 m2'de düşüyorsa kendi mallığıdır.
0
bi fikir tabiki benimki şöyle birşey olabilir belki bilmiyorum(tamam konuya geçiyorum)
1. yatak aşırı rahat olduğundan dolayı en fazla bir iki döneriz sıkıntıdan. ve yatağın kapladığı alan itibariyle acaba beyin bunu algılıyor ve hareket edersek düşeceğimizi mi biliyor? olabilir.
2.damda yatan vatandaşlarda da aynı durum tam tersi işliyordur belki. damın kapladığı alan metrekare itibariyle daha geniş olduğu için beyin bunu farklı algılıyor ve hangi tarafa yönelsende düşmeyeceğini sanıyor fakat üzücü kazalara yol açıyor.. kimsenin damın ucunda yatacağını da sanmıyorum sonuçta tehlikeli bir durum. damın ortasında yatan biride düşüyorsa durup düşünmek lazım.
neticede beyin uyku halinde çalışan bir organ ama yukarda yazdığım gibi geniş alan hesaplamasında bir sorun yaşıyor belkide kimbilir?...
1. yatak aşırı rahat olduğundan dolayı en fazla bir iki döneriz sıkıntıdan. ve yatağın kapladığı alan itibariyle acaba beyin bunu algılıyor ve hareket edersek düşeceğimizi mi biliyor? olabilir.
2.damda yatan vatandaşlarda da aynı durum tam tersi işliyordur belki. damın kapladığı alan metrekare itibariyle daha geniş olduğu için beyin bunu farklı algılıyor ve hangi tarafa yönelsende düşmeyeceğini sanıyor fakat üzücü kazalara yol açıyor.. kimsenin damın ucunda yatacağını da sanmıyorum sonuçta tehlikeli bir durum. damın ortasında yatan biride düşüyorsa durup düşünmek lazım.
neticede beyin uyku halinde çalışan bir organ ama yukarda yazdığım gibi geniş alan hesaplamasında bir sorun yaşıyor belkide kimbilir?...
0
damdan dusme olayı olumlu olaylarda duyuyoruz da pek oyle duydugumuz gıbı az degıl. yaralanmalı ya da bısı olmayanları da vardır ılla. dama duvar nıye ormuyorlar dersen dam duzdur duz olması gerekir kısın kar vs sebeplerle. duvar olursa kar oldugu gıbı iceri dolar tavan coker. kar yuku/agırlıgı pek ıhmal edılebılecek bısı degıl. erıme durumu da var zaten.
bunye ıcın 4. katta bi evde yasamakla damda yatmak arasında bı fark oldugunu da sanmıyorum. uyku alıskanlıgı bence sadece.
bunye ıcın 4. katta bi evde yasamakla damda yatmak arasında bı fark oldugunu da sanmıyorum. uyku alıskanlıgı bence sadece.
0
hani yazın sıcağında yattığımız yer ısınınca soğuk için yer, pozisyon değiştiririz ya da duvara yaslanırız falan ya, damdan düşme sebebi olarak da bu geldi aklıma. döne döne farkında olmadan ucuna kadar gidip düşüyor olabilirler bence.
0
bilinçaltı devreye giriyor olabilir. odandaki yatağında dar bi alanda (çatı/terasa göre) yatmak zorunda olduğunu bilirsin. çatıda ise böyle bir şey yok, seni sınırlayan. biraz da çatıda yatarken insan kendini sınırlandırmayı bilmeli. yani oohh geniş geniş ferah ferah yatıyoruz dememeli, yatak burası ve burada yatmalıyım demeli. yoksa düşüyor işte.
0
temelde uyumak için vucudun rahat edebileceği poziyon ve sıcaklık, ışıksızlık gibi faktörlerin optimum yapma isteği sonucu yatakta döneriz. bazen de yatakta uygun yer bulamayız ve pat diye düşeriz(mesela bizim arkadaş yurtta üst ranzadan düşüp hepimizi uyandırmıştı).
yazın da sıcaklıktan dolayı ki genellikle güneş doğduktan sonra olur bu durum. vucut uygun ortam aramak için döner(mesela, yazın sıcaktan döne döne başını koyduğu yerde ayağı olacak şekilde uyanmıştı kuzenim.)
damdakiler de ya erken kalkacaklar ya da gölgelik kullanacaklar, tecrübeyle sabit :)
yazın da sıcaklıktan dolayı ki genellikle güneş doğduktan sonra olur bu durum. vucut uygun ortam aramak için döner(mesela, yazın sıcaktan döne döne başını koyduğu yerde ayağı olacak şekilde uyanmıştı kuzenim.)
damdakiler de ya erken kalkacaklar ya da gölgelik kullanacaklar, tecrübeyle sabit :)
0
Yukarıdaki cevaplara ek olarak:
Öncelikle, yataktan düşmediğimizi kim söylüyor? Tabii ki düşüyoruz fakat bu haber olmuyor, hatta kendimiz bile unutuyoruz. Eğer her yataktan düşmemizde ölseydik dünya nüfusu şu anda birkaç yüz milyon olurdu.
Ayrıca damdan düşmelerin bir kısmının gerçekten kaza olup olmadığı da ayrı bir soru. Kendisini döven abisini uyurken biraz iteklemek bir kardeş için ne kadar cazip. Ölmese bile itildiğini nereden hatırlayacak.
Öncelikle, yataktan düşmediğimizi kim söylüyor? Tabii ki düşüyoruz fakat bu haber olmuyor, hatta kendimiz bile unutuyoruz. Eğer her yataktan düşmemizde ölseydik dünya nüfusu şu anda birkaç yüz milyon olurdu.
Ayrıca damdan düşmelerin bir kısmının gerçekten kaza olup olmadığı da ayrı bir soru. Kendisini döven abisini uyurken biraz iteklemek bir kardeş için ne kadar cazip. Ölmese bile itildiğini nereden hatırlayacak.
0
anarsist devlet memuru
evet alacağım bir tane kıçı kırık koltuk, evet daha önce bir konu daha açtım ama bana yardımcı olmak zorundasınız.(evet bu bir tehdittir)şimdi daha önce açtığım konuda arkadaşların tavsiyeleri doğrultusunda yaptığım son elemelerle finale 3 koltuk adayı kaldı. bunların linklerini aşağı da paylaşacağı
evet alacağım bir tane kıçı kırık koltuk, evet daha önce bir konu daha açtım ama bana yardımcı olmak zorundasınız.(evet bu bir tehdittir)
şimdi daha önce açtığım konuda arkadaşların tavsiyeleri doğrultusunda yaptığım son elemelerle finale 3 koltuk adayı kaldı. bunların linklerini aşağı da paylaşacağım.
şimdi birincisi fiyat bakımından çok uygun geldi. üçüncüsü ise sanki en rahatıymış gibi görünüyor. ikincisi de klasik bir model. sizce hangisini tercih etmeliyim? bir de arkama en rahat biçimde yaslanabilmemi sağlayacak olan hangisidir sizce? bu anket sonucunda şanslı koltuk adayımızı seçeceğiz.
www.koctas.com.tr
www.hepsiburada.com
www.hepsiburada.com
şimdi daha önce açtığım konuda arkadaşların tavsiyeleri doğrultusunda yaptığım son elemelerle finale 3 koltuk adayı kaldı. bunların linklerini aşağı da paylaşacağım.
şimdi birincisi fiyat bakımından çok uygun geldi. üçüncüsü ise sanki en rahatıymış gibi görünüyor. ikincisi de klasik bir model. sizce hangisini tercih etmeliyim? bir de arkama en rahat biçimde yaslanabilmemi sağlayacak olan hangisidir sizce? bu anket sonucunda şanslı koltuk adayımızı seçeceğiz.
www.koctas.com.tr
www.hepsiburada.com
www.hepsiburada.com
0
arkana rahat yaslanmak istiyorsan, yer sıkıntısı da yoksa, müdür koltuğu olarak tabir edilen koltukları tavsiye ederim. mesela şu tarz bir koltuğu spotçulardan 100-120 liraya falan alabilirsin.
www.cilingirler.com.tr
www.cilingirler.com.tr
0
hiçbiri. koçtaş'ta vardı şu müdür koltuğu denilen tiplerden. çok rahat. arkadaşla öylesine gezerken bir oturduk, bir daha kalkasımız gelmedi. önüne masa da koymuşlar, koçtaşın müdürü gibi oturduk oraya.
aha da koltuk buydu:
www.koctas.com.tr
aha da koltuk buydu:
www.koctas.com.tr
0
onuruno
direkt girdim konuya. ayrıntı vermeyeceğim ama şunu bilmenizi isterim adam gerçekten çok iyi biri aksi halde umurumda olmazdı zaten. aldatma konusunda ise eminim. siz olsanız kocasına bir şekilde söyler miydiniz? nasıl söylerdiniz?peşin not : benim eğilimim hiç karışmayıp sessiz kalmak yönünde. ama
direkt girdim konuya. ayrıntı vermeyeceğim ama şunu bilmenizi isterim adam gerçekten çok iyi biri aksi halde umurumda olmazdı zaten. aldatma konusunda ise eminim. siz olsanız kocasına bir şekilde söyler miydiniz? nasıl söylerdiniz?
peşin not : benim eğilimim hiç karışmayıp sessiz kalmak yönünde. ama adamın kişiliği bir şeyler yapmaya zorluyor beni.
peşin not : benim eğilimim hiç karışmayıp sessiz kalmak yönünde. ama adamın kişiliği bir şeyler yapmaya zorluyor beni.
0
kanıt olarak bir şey sunup mektup falan atardım sanıyorum. iyi adamı sikme eğilimi gösterenlerden nefret ediyorum, acımazdım muhtemelen.
0
isimsiz mektup yaz, kıllandır. adam gerisini kendi halleder.
ben olsam öyle yapardım. (aldatılan kişi sevdiğim birisi ise)
ben olsam öyle yapardım. (aldatılan kişi sevdiğim birisi ise)
0
gizli bir şekilde adama ilet. karısının olmadığı bir zamanda yap ve haberi olduktan sonra çevresinde ol. saçma birşey yaptırma. siniri geçince doğru olanı yapması konusunda telkin et.
eğer ki adamı bu kadar çok sayıyorsan yap bunu. yoksa sktir et.
eğer ki adamı bu kadar çok sayıyorsan yap bunu. yoksa sktir et.
0
yapacaksan kimligini belli etmeden yap. aksi takdirde sana patlama ihtimali yuksek.
0
ben olsam karışmam. karışmamak doğru geliyor bana. ha bu olayın durmasını istiyorsam da adama değil de kadına bir uyarı gönderirdim sanırım bir şekilde isimsiz olarak.
0
İsimsiz Mail at, telefonla ara, mektup yaz. Birşey yap yani. Adamın içine kurt düştü mü peşini bırakmaz.
Ayrıca yukarıdaki yöntemleri kullanarak tepkiyi üzerine çekmemiş olursun.
Ayrıca yukarıdaki yöntemleri kullanarak tepkiyi üzerine çekmemiş olursun.
0
evet kadını kimlik belli etmeden (!) olaydan haberdar olduguna dair uyarip sikinti verebilirsin. uyarida acitasyon da yap, bak adam ii insan niye boyle bi sey yapiyosun ona karsi diye. belki insafa gelme olayi olabilir.
0
bence adama söyleme kadına söyle. kocanı aldattığını biliyorum ya sen söylersin ya ben de. Bir daha aklının ucundan geçirmez böyle birşeyi.
0
eternal disgust in dedigini yapma sakin! tecrubelerime dayanarak soyluyorum. bu konuda kesinlikle(!) kimligini belli etmemelisin. arkadasinla aran bozulacaktir.
0
kimliğini belli etmeden söyledikten sonra bile olabilecek herhangi bir kötü olayda vicdanın seni hayatın boyunca rahat bırakmayacaktır. keşkelerle devam etme riskini göz önünde bulundur da hareket et.
iyi düşün taşın.
iyi düşün taşın.
0
ya adama "isimsiz mail at" falan diyorsunuz da, diyelim kadına ya da kocasına isimsiz mail attı, mektup yazdı vs. bu olayların sonunda iş bi şekilde adli makamlara taşınırsa?(cinayet, iftira davası,vs.) o zaman kendi başı da derde girebilir.
ne yapacaksan kimliğini saklamadan yap. ama ben olsam karışmazdım.
ne yapacaksan kimliğini saklamadan yap. ama ben olsam karışmazdım.
0
şayet kadin malın gözü ise, ne yapar eder o iyi niyetli adami ikna eder. arada coluk cocuk varsa, sizin almasini beklediginiz cezayi almadan kolaylikla sıyırabilir. bu nedenle isimsiz mektup gibi işlere girecekseniz size sherlock holmes culk oynamanın her zaman en iyi yol olmadigini hatirlatirim.
ha bu arada, kendi cevremde yaptigim kisa bir anket ve istatistik calismasina göre evli eşlerin yüzde 80'i birbirini öyle ya da böyle aldatmaktadir. diger yüzde 20'si ise ya aldatacak kadar evliligi umursamiyordur ya da cesaret edemiyordur. bu durumda, sizin bu hamleniz neyi kimin adina düzeltecek onu bir tekrar düsünün.
ha bu arada, kendi cevremde yaptigim kisa bir anket ve istatistik calismasina göre evli eşlerin yüzde 80'i birbirini öyle ya da böyle aldatmaktadir. diger yüzde 20'si ise ya aldatacak kadar evliligi umursamiyordur ya da cesaret edemiyordur. bu durumda, sizin bu hamleniz neyi kimin adina düzeltecek onu bir tekrar düsünün.
0
kadınla konuş gerekirse tartış. yanlış olduğunu söyle, pişman et, korkut.
0
Çekebiliyorsan 1-2 tane fotoğraf yakalayıp isimsiz bir mektupla yollamak. Yakalayamıyorsan senin emin olmana sebebiyet veren durumları açıklayan (açıklarken dikkat et kimliğin belli olmasın) bir mektup. Eğer mevcut durumda en ufak şüphe varsa hiç karışmamak.
0
iyi adamı katil etme, birilerine birşeyler söyleyeceksen kadına söyle. ya da hiç karışma. belki de biliyordur.
ayrıca ben şahsen aldatılıyor olsaydım bilmek istemezdim. hayatım boyunca bunu bilecek olmak kendimi çok kötü hissettirirdi, güven kaybı vs paranoyaklık ne dersen de. çok kötü bir his olacağına eminim.
ayrıca ben şahsen aldatılıyor olsaydım bilmek istemezdim. hayatım boyunca bunu bilecek olmak kendimi çok kötü hissettirirdi, güven kaybı vs paranoyaklık ne dersen de. çok kötü bir his olacağına eminim.
0
aynı şey başıma geldi elimde kanıtımla beraber kocasını haberdar ettim. gizli saklı iş çevirmeye bile gerek duymadım. çok da rahatım iyi ki yapmışım oh
0
dikkat edin de basiniz belaya girmesin ayrica adam kadini oldurur siz de vicdan azabi duyarsiniz ince isler. adamin bir arkadasi varsa boyle boyle diyin adam desin bari :/ ne bicim isler ya
0
bir sekilde mudahale etmezseniz siz de bu duruma göz yumduğunuz için bence kadın kadar olmasa da suçlusunuz.
0
bildigin her ne ise, adamın şüpheye yer bırakmadan karısını yakalamasını sağlayacak şekilde hareket etmelisin.
aksi takdirde adam kadına sen beni aldatıyor musun dedi. kadın yalanladı. artık kadın çok daha dikkat edecek, adamın içine şüphe düşecek ve ispat edemeyecek. asıl işkence o durumda başlıyor. bu yüzden bu adam sizin için değerli ise ya sonsuza kadar sessiz kalın ya da şüpheye yer bırakmayacak deliller ile adamın kafasında olayı netleştirin.
aksi takdirde adam kadına sen beni aldatıyor musun dedi. kadın yalanladı. artık kadın çok daha dikkat edecek, adamın içine şüphe düşecek ve ispat edemeyecek. asıl işkence o durumda başlıyor. bu yüzden bu adam sizin için değerli ise ya sonsuza kadar sessiz kalın ya da şüpheye yer bırakmayacak deliller ile adamın kafasında olayı netleştirin.
0
rebelli00n
nasıl kalınlaştırırım? şınav? mekik? 3 öğün adana kebap? ne yesem içsem götüme gidiyor arkadaş kollar pırasa kaldı.
nasıl kalınlaştırırım? şınav? mekik? 3 öğün adana kebap? ne yesem içsem götüme gidiyor arkadaş kollar pırasa kaldı.
0
dips yapabilirsin, şınav olabilir, dambıl çalışabilirsin abartmadan, olur bunlar bence.
0
kollarinin kalinlasmasini saglayacak kaslar nelerdir onlara bir bakalim:
onkol (forearm)
pazu (biceps)
arka kol (triceps)
on kol icin deadlift yeterli, ekstradan ozel olarak bir egzersize gerek yok vakit kaybi. compound egzersizler iyidir.
biceps ve tricepsler icin de hareketler zaten belli.
sonuc: dogruca spor salonuna gidiyor ve vucut gelistirmeye basliyorsun, oyle evde takilayim diyerek anca ufacik bir raddeye buyutursun. 6 ayda farki gorursun eger adam gibi beslenir ve duzgun calisirsan.
onkol (forearm)
pazu (biceps)
arka kol (triceps)
on kol icin deadlift yeterli, ekstradan ozel olarak bir egzersize gerek yok vakit kaybi. compound egzersizler iyidir.
biceps ve tricepsler icin de hareketler zaten belli.
sonuc: dogruca spor salonuna gidiyor ve vucut gelistirmeye basliyorsun, oyle evde takilayim diyerek anca ufacik bir raddeye buyutursun. 6 ayda farki gorursun eger adam gibi beslenir ve duzgun calisirsan.
0
sanal uyku
gece gece sıkıntı bastı iyice, bir de duyuru ahalisine sorayım dedim.hayatınızda bir şeylerin yoluna girdiğini, düzene oturduğunu kaç yaşlarınıza geldiğinizde hissetmeye başladınız?o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?erkekseniz askerliği
gece gece sıkıntı bastı iyice, bir de duyuru ahalisine sorayım dedim.
hayatınızda bir şeylerin yoluna girdiğini, düzene oturduğunu kaç yaşlarınıza geldiğinizde hissetmeye başladınız?
o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?
erkekseniz askerliği nasıl hallettiniz? yabancı dil için bir şeyler yaptınız mı? mesleğiniz nedir?
istediğiniz sorudan başlayabilir, istediğiniz soruları boş bırakabilirsiniz. anlatın işte yahu, limit sizsiniz.
hayatınızda bir şeylerin yoluna girdiğini, düzene oturduğunu kaç yaşlarınıza geldiğinizde hissetmeye başladınız?
o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?
erkekseniz askerliği nasıl hallettiniz? yabancı dil için bir şeyler yaptınız mı? mesleğiniz nedir?
istediğiniz sorudan başlayabilir, istediğiniz soruları boş bırakabilirsiniz. anlatın işte yahu, limit sizsiniz.
0
üniversiteye başladığım andan itibaren başarılı olduğum her durumda peyda olup, başarısız olduğum her durumda kayboldu ortadan. dört sene lisans, üç buçuk sene yüksek lisans ve bir sene iş bulana kadar geçen sekiz buçuk sene boyunca bir göründü bir kayboldu, ta ki çalışmaya, dolayısıyla para kazanıp aileme az çok katkıda bulunabilmeye başladığım an gerçek olarak hissettim ben bunu. okuduğum bölümle çok alakasız bir işte çalışıyorum, yaşım da 26.
çalışmak, para kazanmak, aileye yük olmamak,hatta katkıda bulunabilmek -ki bir işe yaramak diğer bir deyişle-, kendi ayakları üzerinde durabilmeye başlamak önemliymiş meğer şahsım adına az buçuk huzura ermek için.
en azından hayatımın aile ile ilgili kısmını hallettim, topu çıkarttım elimden, büyük ölçüde rahatladım.
çalışmak, para kazanmak, aileye yük olmamak,hatta katkıda bulunabilmek -ki bir işe yaramak diğer bir deyişle-, kendi ayakları üzerinde durabilmeye başlamak önemliymiş meğer şahsım adına az buçuk huzura ermek için.
en azından hayatımın aile ile ilgili kısmını hallettim, topu çıkarttım elimden, büyük ölçüde rahatladım.
0
25 yaşındayım daha da hiçbişeyin yola falan girdii yok. peder beim yaşımdayken ben 7 yaşındaymışım. aklıma geldikçe çıldıracak gibi oluyorum.
0
23 yaşımdan bu yana o his devam ediyor. O yaşa kadar üniversitedeydim, 1. sınıftan son sınıfa kadar evden (internet üzerinden) çalışıyordum. O yaşa kadar birkaç ilişki, bir büyük aşk, bir önemli rahatsızlık atlattım. Aşktan yana keyfim yerinde değilken işlerim daha iyi gitti, o dönem hiç baba parası yemedim (1 yıl kadar). Kadınım, kimse askere gitsin istemem. Dil bölümü okudum (İngilizce), serbest tercüman ve yerelleştirme uzmanıyım. Biraz Almanca biliyorum, son birkaç yıldır kendi kendime Rusça ve İsveççe öğrenmeye çalışıyorum.
Hayatın yola girmesi bence "her sene" olan bir şey. 23 yaş demiş olabilirim ama o aslında hayatımın yolunun ana hatlarını görebildiğim yaşım. Biraz da "hayat"tan kastın ne olduğuna bakar. Astroloji köşelerindeki gibi iş, aşk, aile, sağlık mıdır? Bir tanesi hiç olmadığı kadar iyi giderken ötekisinde hayati sorunlar olabilir. Hangisinin önemi bir diğerine feda edilmeli... "X olmadan asla"larımız farklı. Bu sene x sorunu çözülür, hah deriz hayatım yoluna giriyor. 60 yaşında hah emekli oldum artık hayatımı yaşayacağım'a kadar gider bu döngü.
Bu soruyu sorarken hangi yaş aralığının tam anlamıyla kendi ayakları üzerinde durmaya başladığını tespit etmeyi amaçladığınızı tahmin ediyorum. Soruyu gayet doğru sormuşsunuz: ...hissetmeye başladınız? Şahsen hala hissediyorum, hatta gece gece bir dilekte bulunayım iç döküyoruz madem, 2011 yazında herkesin hayatı hissettiğinden daha güzel olsun, "vay be" diyelim, "en güzel aşkı, en rahat işi, en eğlenceli arkadaş ve en huzurlu aile ortamını tattım sanıyordum ama bu yaz yoluna girdi".
Hadi bakalım dökülsün etektekiler :)
Hayatın yola girmesi bence "her sene" olan bir şey. 23 yaş demiş olabilirim ama o aslında hayatımın yolunun ana hatlarını görebildiğim yaşım. Biraz da "hayat"tan kastın ne olduğuna bakar. Astroloji köşelerindeki gibi iş, aşk, aile, sağlık mıdır? Bir tanesi hiç olmadığı kadar iyi giderken ötekisinde hayati sorunlar olabilir. Hangisinin önemi bir diğerine feda edilmeli... "X olmadan asla"larımız farklı. Bu sene x sorunu çözülür, hah deriz hayatım yoluna giriyor. 60 yaşında hah emekli oldum artık hayatımı yaşayacağım'a kadar gider bu döngü.
Bu soruyu sorarken hangi yaş aralığının tam anlamıyla kendi ayakları üzerinde durmaya başladığını tespit etmeyi amaçladığınızı tahmin ediyorum. Soruyu gayet doğru sormuşsunuz: ...hissetmeye başladınız? Şahsen hala hissediyorum, hatta gece gece bir dilekte bulunayım iç döküyoruz madem, 2011 yazında herkesin hayatı hissettiğinden daha güzel olsun, "vay be" diyelim, "en güzel aşkı, en rahat işi, en eğlenceli arkadaş ve en huzurlu aile ortamını tattım sanıyordum ama bu yaz yoluna girdi".
Hadi bakalım dökülsün etektekiler :)
0
25 yaşındayım. hala hiçbişey yolunda deil. okul bu sene bitiyor. seneye hayalimdeki mesleğin okuluna gideceğim. şu anda hem çalışıyor hem okuyorum ayrıca nişanlıyım ama hiçbişey yoluna girmedi bence.
0
yaş 21.
2. üniversitedeyim. ilk üniversitede biraz "gencim yea" modunda takılırken, şimdi istanbul'un getirisi midir bilmem, ne sınıftakilerle ne de yurttakilerle adam akıllı takılıyorum. nedense saçma bir şekilde herkese "siz gezin tozun, birkaç yıla herşey sırtınıza binecek" modunda bakıyorum. görende 30'u geçip tüm hayatın yükü omzunda olan biri sanar beni. 16 yaşında hayatı çözdüğünü sanan kız'ın biraz büyük ve erkek modeli oldum galiba.
hem okuyum hem çalışıyorum bu defa. kimseye yük olmuyorum bu yüzden. sanırım bu sebeple "herşey benim omzumda" hissiyatını sık yaşayıp öyle bakar oldum olaylara.
kısaca ve özetle : bi skin yoluna girdiği yok. asosyalin el kitabı diye bi kitap yazacak kadar insanlarla alakasız, bir sevgili bulma ihtimali okulumu 4 yılda bitirebilmem kadar uzak, loserın teki oldum.
sanki bunu yazmayı bekliyormuşum, bir gaz günah çıkarttım sanki.
2. üniversitedeyim. ilk üniversitede biraz "gencim yea" modunda takılırken, şimdi istanbul'un getirisi midir bilmem, ne sınıftakilerle ne de yurttakilerle adam akıllı takılıyorum. nedense saçma bir şekilde herkese "siz gezin tozun, birkaç yıla herşey sırtınıza binecek" modunda bakıyorum. görende 30'u geçip tüm hayatın yükü omzunda olan biri sanar beni. 16 yaşında hayatı çözdüğünü sanan kız'ın biraz büyük ve erkek modeli oldum galiba.
hem okuyum hem çalışıyorum bu defa. kimseye yük olmuyorum bu yüzden. sanırım bu sebeple "herşey benim omzumda" hissiyatını sık yaşayıp öyle bakar oldum olaylara.
kısaca ve özetle : bi skin yoluna girdiği yok. asosyalin el kitabı diye bi kitap yazacak kadar insanlarla alakasız, bir sevgili bulma ihtimali okulumu 4 yılda bitirebilmem kadar uzak, loserın teki oldum.
sanki bunu yazmayı bekliyormuşum, bir gaz günah çıkarttım sanki.
0
Yas 37, ikinci kariyerime iki yıl once başladım. Unı biter bitmez çalısmaya başladım, öğrenciyken de aileme cok yuk olmadım. Doktora yaptım, İngilizce-Almanca bilirim. Çince ve rusça öğrendim. HAyarımın hiçbir döneminde işlerin yolunda gittiğini düşünmedim. Sadece ilk isime başladığımda sanırım fixe oldu diye düşündüm, ama olmadıgını, olmayacağını asla bilemezddim. Sonra anladım ki, burası dünya ve kaygılar olmalı. Hiçbir zaman her şey yolunda diyemezsin, demek icin kendini tamamen kandirman gerekli. Heideger'di sanırım "insanı kaygıları hayatta tutar" diyen...
0
aslında tabi sormaya çalıştığın şeyi anlayabiliyorum. hayatı idame ettirmek vs. ancak hayat zaten hep yolunda (veya fempusayın dediği gibi asla yolunda değil-yuvarlanıp gidiyoruz), yani şimdi biri sana gelip şöyle çalışıyorum, böyle çocuğum var şu şekilde evlendim, hayatım tıkır tıkır rayında dese bile bir iki sene içinde bunların hepsi tepetaklak olabilir, tümüyle değişebilir. o yüzden hayatta öyle yaptım oldu bundan sonra artık hep böyle gibi bir durum pek olmuyor. insan sürekli kendine bir amaçlar koyuyor, paramı kazanayım herşey yoluna girecek, okul bitsin rayına oturucak filan diye ama bu durum gerçeklerle bağdaşmıyor bence. çünkü durumu dengelediğin an dengelenmesi gereken başka olaylar çıkıyor. o yüzden çok canını sıkma.
ben de hayatın ortası denilen bölgeye yakınım ama hayatım yolunda mı bilemiyorum. bundan bi kaç sene evvel evlenmenin, çocuk yapmanın bu yola girmek olduğunu düşünüyordum eh bunlar da olmayınca sanırım öbür boyu off track gezicem artık :) baktım ki yol mol yok. kafana göre takılıyosun işte..
ben de hayatın ortası denilen bölgeye yakınım ama hayatım yolunda mı bilemiyorum. bundan bi kaç sene evvel evlenmenin, çocuk yapmanın bu yola girmek olduğunu düşünüyordum eh bunlar da olmayınca sanırım öbür boyu off track gezicem artık :) baktım ki yol mol yok. kafana göre takılıyosun işte..
0
insanlar şüpheci varlıklardır. ne olursa olsun her şey tam anlamıyla iyiye gidiyor diyemez bence. diyorsa da dışarı diyordur, içerisinde kendini kemiriyordur. sırf bu yüzden karma diye bi felsefe geliştirmiş insanoğlu. yaptığın kötülükler er ya da geç sana geri dönecek diye.
askerlik büyük sorun evet, hala yapmadım ben de (aralık 2010'da gidecektim, araya yüksek lisans girdi, buyur ettim ben de), yabancı dil kendiliğinden gelişiyor eğer sen öğrenmeye açıksan, bi de bol bol ingilizce kitap okuyun derim (stage 1 ve 2'lerden başlayın), şu an bir dergide çalışıyorum iyi bir pozisyondayım, bir şekilde hayat buralara itekledi beni de. internetten yazı yollayarak başladığım dergicilik kariyerime şimdi bir derginin yazı işleri sorumlusu olarak devam ediyorum. bunun olması için ise ekstra bir şey yapmadım, sadece işime odaklandım. anahtar cümle de bu zaten. yaptığın iş ne olursa olsun, odaklandığın zaman, ortaya çıkan sonuç ve sana uzun vadedeki getirileri senin beklediğinden daha iyi olabiliyor. hem de ekstra bir şey yapmadan, sadece yapman gerekeni yaparak.
şimdi dışarıdan bakıldığında "daha ne istiyorsun ulen gabon maymunu!" diyebilirsiniz bana. ama işte kazın ayağı öyle değil. hayatımın yoluna girmesi için daha önümde aşmam gereken engeller var. hiçbir zaman baba parası yiyemedim, hep kendimi idame ettirmek zorunda kaldım. artık birikim de yapıyorum. hepsini toplayınca aldığım maaş zaten anca yetiyor. buna rağmen okul ve işi devam ettirmeye çalışıyorum.
kendime bir hedef koydum, 28 yaşında (az kaldı lan :( ) bu hedefleri tutturamamışsam, hayatın b planına geçeceğim: ortalama yaşam formu. eh benim de hedefim b planına geçmemek haliyle.
ha bir de şöyle bir şey var, insanlar sürekli "işte şimdi silkinip kendime geleceğim ve hayatın tadını çıkaracağım" diye diye yaşlanıyor. bir bakıyorlar ki hayatlarının sonuna gelmişler ve o hep bekledikleri hayat aslında yok, yaşadıkları ve harcadıkları hayat var, fakat değerini bilemedikleri için kaygı dolu geçirmişlerdir (ben bu olayı nerede izledim ya, bir animede geçiyordu sanki). yani demem o ki, kaygı dolu da olsa hayat bunun ta kendisi zaten. sen, senin kendine yüklediğin/sana verilen sorumlulukları hiçbir ekstra çaba göstermeden eksiksiz yerine getirirsen zaten illa ki bir şeyler oluyor. şu çeyrek yüzyıllık hayatımda istikrar ve konsantrasyon en önemli kelimelermiş, onu anladım ben.
askerlik büyük sorun evet, hala yapmadım ben de (aralık 2010'da gidecektim, araya yüksek lisans girdi, buyur ettim ben de), yabancı dil kendiliğinden gelişiyor eğer sen öğrenmeye açıksan, bi de bol bol ingilizce kitap okuyun derim (stage 1 ve 2'lerden başlayın), şu an bir dergide çalışıyorum iyi bir pozisyondayım, bir şekilde hayat buralara itekledi beni de. internetten yazı yollayarak başladığım dergicilik kariyerime şimdi bir derginin yazı işleri sorumlusu olarak devam ediyorum. bunun olması için ise ekstra bir şey yapmadım, sadece işime odaklandım. anahtar cümle de bu zaten. yaptığın iş ne olursa olsun, odaklandığın zaman, ortaya çıkan sonuç ve sana uzun vadedeki getirileri senin beklediğinden daha iyi olabiliyor. hem de ekstra bir şey yapmadan, sadece yapman gerekeni yaparak.
şimdi dışarıdan bakıldığında "daha ne istiyorsun ulen gabon maymunu!" diyebilirsiniz bana. ama işte kazın ayağı öyle değil. hayatımın yoluna girmesi için daha önümde aşmam gereken engeller var. hiçbir zaman baba parası yiyemedim, hep kendimi idame ettirmek zorunda kaldım. artık birikim de yapıyorum. hepsini toplayınca aldığım maaş zaten anca yetiyor. buna rağmen okul ve işi devam ettirmeye çalışıyorum.
kendime bir hedef koydum, 28 yaşında (az kaldı lan :( ) bu hedefleri tutturamamışsam, hayatın b planına geçeceğim: ortalama yaşam formu. eh benim de hedefim b planına geçmemek haliyle.
ha bir de şöyle bir şey var, insanlar sürekli "işte şimdi silkinip kendime geleceğim ve hayatın tadını çıkaracağım" diye diye yaşlanıyor. bir bakıyorlar ki hayatlarının sonuna gelmişler ve o hep bekledikleri hayat aslında yok, yaşadıkları ve harcadıkları hayat var, fakat değerini bilemedikleri için kaygı dolu geçirmişlerdir (ben bu olayı nerede izledim ya, bir animede geçiyordu sanki). yani demem o ki, kaygı dolu da olsa hayat bunun ta kendisi zaten. sen, senin kendine yüklediğin/sana verilen sorumlulukları hiçbir ekstra çaba göstermeden eksiksiz yerine getirirsen zaten illa ki bir şeyler oluyor. şu çeyrek yüzyıllık hayatımda istikrar ve konsantrasyon en önemli kelimelermiş, onu anladım ben.
0
istiyorsun ki 30'undan sonra "wowww o yaşta hayatım değişti" diyelim. ama yok öyle bişey. sen, hayatı bir yol gibi, günleri yolculuk gibi, deneyim ve tecrübelerinide o yolda önüne çıkan madeni paralar gibi düşün. her gün 1 para topla. sen bunları yapınca zaten kaderden şikayet edemezsin. ayrıca hiç birşey yapmamak yada her zaman yanlış yapmak hayatını kontrol edemediğini düşündürür.
deckard son cümlen tam benlik olmuş. bende kendime 30 yaş sınırı koydum:D ama bir bk olmayacağını biliyorum.
deckard son cümlen tam benlik olmuş. bende kendime 30 yaş sınırı koydum:D ama bir bk olmayacağını biliyorum.
0
23 yaşındayken okulu bitirdim. bitirir bitirmez önüme ilk gelen işte çalışmaya başladım. 25 yaşımda evlendim. daha iyi bir işte çalışmaya başladım, eşim iş kurmuştu evlenmeden önce, onu batırdı, falan filan. sonra, evlendikten 1 yıl sonra işler yoluna girdi. evimizi, arabamızı aldık, ay sonunu düşünmeden geçirebildiğimiz bir hayatımız vardı, v.s. ta ki çözemediğimiz sağlık problemleri ile karşılaşana kadar. şu anda maddi konuda sıkıntı yaşıyor sayılmazsak da elimizde avucumuzda ne varsa küçük bir umut için sağlığa harcıyoruz. diyeceğim, her şey her zaman tam olmuyor ama herkes için bu böyle olmaz tabi.
not: 30 yaşındayım, elektronik mühendisiyim.
not: 30 yaşındayım, elektronik mühendisiyim.
0
şu an 25 sin mesela tamam 30 da herşey düzene girecek dersen. kafana öyle bir set çekersen. mental olarak ona odaklanır ve kendi kendini geriye atarsın. o yaşı beklemeye başlarsın ve o yaş geldiğinde mucizevi bir değişiklik olmaz. hayalkırıklığı daha büyük olur.
mantıklı bakarsan hayatın düzene girme yaşı diye birşey yok. olsaydı bile bu biyolojik bir fonksiyon olmadığı için. sarışın ırkta 21-22 yaş arası esmerlerde 23-24 diyemezdik.
hayatın düzene girmesi tamamen sana ve içinde yaşadığın şartlara bağlı bir durum.
mantıklı bakarsan hayatın düzene girme yaşı diye birşey yok. olsaydı bile bu biyolojik bir fonksiyon olmadığı için. sarışın ırkta 21-22 yaş arası esmerlerde 23-24 diyemezdik.
hayatın düzene girmesi tamamen sana ve içinde yaşadığın şartlara bağlı bir durum.
0
yas 30 bi sikim yoluna girmis degil. yabanci dil okuldan geldiydi. makina muhendisiyim, santiyecilik yapiyorum, askerligi halledeli cok oldu, guzel para kazaniyorum ama isimin devamliligi yok, proje bitince yeni is aramam gerekiyor. zirt pirt ulke degistiriyorum, bi yerde en fazla 2 sene kalabiliyorum. yer yurt belli degil, memlekete donsem bu kadar para vermicekler, hem de bunca yillik santiye tecrubesini cope atip tekrar sifirdan baslamam gerekecek. calistigim cografyalar genellikle acayip sikindirik. sosyal hayatim genel olarak cok zayif. bu sekilde omrum curuyor, hic bisey stabil degil, zaman akip gidiyor. evlenmem lazim gibi hissediyorum, sanki bu herseyi cozecekmis gibi geliyor, bu herkes evleniyor baskisi degil, yalnizliktan biktigim icin boyle. ama karsima degecek biri cikmiyor. turk olsun gibi bi derdim kalmayali cok zaman olmus olmasina ragmen olmuyor olamiyor. bi yerlerde cok buyuk bi hata yaptik ama bakalim.
0
okula başladığımdan beri hayatım yolunda gidiyordu üniversite başladı ağzına sıçıldı. yaş 19 bu arada çok ciddiye alınacak bir vaka değil yani
0
hayatınızda bir şeylerin yoluna girdiğini, düzene oturduğunu kaç yaşlarınıza geldiğinizde hissetmeye başladınız?
33 yaşındayım daha öyle şeyleri rutin bir şekilde hissetmedim ve sanırım hissetme gerekliliğime de artık inanmıyorum. babalarımızın analarımızın dönemleri geçti artık. düzene oturmuş hayatların nasıl parçalandığını gördükçe de girmesin daha iyi der oldum..
o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?
25 yaşımdan beri yemiyorum. hangi yollardan geçtimin cevabı uzun..ancak bildiğim şey seninle aynı kalibrede ki kadın ve erkeklerin yollarından geçmemek bazen çok akıllıca olabiliyor.
erkekseniz askerliği nasıl hallettiniz? yabancı dil için bir şeyler yaptınız mı? mesleğiniz nedir?
askerliği kısa dönem yaptım geçti. gene çağırsalar nah giderim. ama aradan çıktı iyi oldu. yabancı dil için okudum, dinledim iyi kötü çalıştım. yabancı dili olmayanların ne kadar zorlandıklarını ahancık gördüm.
öğrendiğim bir şey, abi sakin ol. olur. herşey olur. sakin ol demek git gebeş gebeş yat bi moka yarama demek değil. sakin ol, güzel güzel işine okuluna dersine bak. gelecek sen istemesende gelecek. önemli olan o geldiği zaman orada olabilmek sağlıklı bir bünye ile. çevrende ki bir çok malın nasıl bu yaşa gelip hayat kurduklarını düşün. senin yapmaman işin en büyük engel aslında bu gerginlik. uyu babacım geceleri..
33 yaşındayım daha öyle şeyleri rutin bir şekilde hissetmedim ve sanırım hissetme gerekliliğime de artık inanmıyorum. babalarımızın analarımızın dönemleri geçti artık. düzene oturmuş hayatların nasıl parçalandığını gördükçe de girmesin daha iyi der oldum..
o yaşa gelene kadar neler yaptınız, hangi yollardan geçtiniz? baba parası yemeğe devam mı ettiniz?
25 yaşımdan beri yemiyorum. hangi yollardan geçtimin cevabı uzun..ancak bildiğim şey seninle aynı kalibrede ki kadın ve erkeklerin yollarından geçmemek bazen çok akıllıca olabiliyor.
erkekseniz askerliği nasıl hallettiniz? yabancı dil için bir şeyler yaptınız mı? mesleğiniz nedir?
askerliği kısa dönem yaptım geçti. gene çağırsalar nah giderim. ama aradan çıktı iyi oldu. yabancı dil için okudum, dinledim iyi kötü çalıştım. yabancı dili olmayanların ne kadar zorlandıklarını ahancık gördüm.
öğrendiğim bir şey, abi sakin ol. olur. herşey olur. sakin ol demek git gebeş gebeş yat bi moka yarama demek değil. sakin ol, güzel güzel işine okuluna dersine bak. gelecek sen istemesende gelecek. önemli olan o geldiği zaman orada olabilmek sağlıklı bir bünye ile. çevrende ki bir çok malın nasıl bu yaşa gelip hayat kurduklarını düşün. senin yapmaman işin en büyük engel aslında bu gerginlik. uyu babacım geceleri..
0
şimdi hatırladım,
www.youtube.com
ingilizce. türkçe altyazı yok. bir şekilde anlayabilirsen çok rahatlatır.
www.youtube.com
ingilizce. türkçe altyazı yok. bir şekilde anlayabilirsen çok rahatlatır.
0
alss
bi baskı resim atölyesi için malzeme listesi çıkartmaya çalışıyorum. ama aklıma gelmeyen bir sürü şey var gibi geliyo. en önemlisi de üzerine keçe serdiğimiz şu pres makinasının adını hatırlayamıyorum. bi yardım edi verin
bi baskı resim atölyesi için malzeme listesi çıkartmaya çalışıyorum. ama aklıma gelmeyen bir sürü şey var gibi geliyo. en önemlisi de üzerine keçe serdiğimiz şu pres makinasının adını hatırlayamıyorum. bi yardım edi verin
0
pres makinesi işte, özel bi adı varsa yarın öğrenirim.bence sen çıkardığın listeyi yaz, eksik görürsek biz ekleyelim, zira uzun uzun liste yapmaya üşeniyorum şu an...
0
oyma bıçakları
mürekkebi yaymak için silindir
spatula
cam masa
kurutma askısı
şu bol raflı dolaplar var ya onlardan
o silindirden
gravür için yakma aparatı set
tekne
dedim ve daha devam etmeeye çalışıyorum
mürekkebi yaymak için silindir
spatula
cam masa
kurutma askısı
şu bol raflı dolaplar var ya onlardan
o silindirden
gravür için yakma aparatı set
tekne
dedim ve daha devam etmeeye çalışıyorum
0
rebelli00n
(bkz: tercih edilmemesi gereken üniversite bölümleri)sıradan okudum tüm entryleri kıl oldum abi. herkes kendi bölümünü yazmış. sonra işsiz kalıyollağ, vaktimiz yok, saçımız döküldü, çükümüz kalkmıyo diye de belirtmişler. bütün bölümler yazıyor lan o başlıkta. niye böyle lan bu insanlar?http://www.za
(bkz: tercih edilmemesi gereken üniversite bölümleri)
sıradan okudum tüm entryleri kıl oldum abi. herkes kendi bölümünü yazmış. sonra işsiz kalıyollağ, vaktimiz yok, saçımız döküldü, çükümüz kalkmıyo diye de belirtmişler. bütün bölümler yazıyor lan o başlıkta. niye böyle lan bu insanlar?
www.zaytung.com
sıradan okudum tüm entryleri kıl oldum abi. herkes kendi bölümünü yazmış. sonra işsiz kalıyollağ, vaktimiz yok, saçımız döküldü, çükümüz kalkmıyo diye de belirtmişler. bütün bölümler yazıyor lan o başlıkta. niye böyle lan bu insanlar?
www.zaytung.com
0
wikipedia değil sonuçta o linkteki. doğruluk, mantık beklenmemeli.
niye böyle bu insanlar sorusuna da yanıt bulmak zor. insan oldukları için belki de
niye böyle bu insanlar sorusuna da yanıt bulmak zor. insan oldukları için belki de
0
Bilinçsiz tercih sonucu girdikleri bölümlerde okuyanlarda genelde böyle sorunlar oluyor. Aynı bölüme isteyerek girmiş, istediğini bulmuş insanlar (ki her bölümde azınlıktalar) mutlu oluyorlar.
0
cosmicstring katılıyorum. kimse arzu ettiği bolume girmiyor aile çevre okul ve arkadaş baskısı sayesinde istemedikleri yerlerdeler. mimar olmak isteyen aniden tıp okuyabiliyor.mühendis olmak isteyen öğretmen olmak istiyorum falan filan. böylece tüm birimlerdeki arkadaşlar suratsız oluyor. doğruya doğru. isteyeren giren yapan severek çalışanı tenzih ediyorum:)
0
baharat
Yabanci bi sarki, arkada siyah bir fon, yavas yavas kosuyorlardi. Hatirladigim sadece bu. Kazik olabilir ama evet bu :s
Yabanci bi sarki, arkada siyah bir fon, yavas yavas kosuyorlardi. Hatirladigim sadece bu. Kazik olabilir ama evet bu :s
0
anestezik
iyi akşamlar sözlük/duyuru ahalisi,e72 nin hafıza kartında sürekli fotoğraflar vsler için yer açmaktan fenalık geldiği için 8gb lık hafıza kartı aldım. taktığımda, önceden telefona indirdiğim opera ve fring zımbırtıları yok gözüküyor. ovi store'dan tekrar indireyim diyorum indir seçeneği aktif değil
iyi akşamlar sözlük/duyuru ahalisi,
e72 nin hafıza kartında sürekli fotoğraflar vsler için yer açmaktan fenalık geldiği için 8gb lık hafıza kartı aldım. taktığımda, önceden telefona indirdiğim opera ve fring zımbırtıları yok gözüküyor. ovi store'dan tekrar indireyim diyorum indir seçeneği aktif değil, bende var gözüküyor ancak başlatmıyor da.
ben de çakallık yapıp, eski karttaki sistem dosyalarını falan bilgisayar üzerinden diğer karta kopyaladım ama yemedi.
bu programları tekrar indirip kullanabilmemin başka yolu yordamı var mıdır?
teşekkür ederim şimdiden.
e72 nin hafıza kartında sürekli fotoğraflar vsler için yer açmaktan fenalık geldiği için 8gb lık hafıza kartı aldım. taktığımda, önceden telefona indirdiğim opera ve fring zımbırtıları yok gözüküyor. ovi store'dan tekrar indireyim diyorum indir seçeneği aktif değil, bende var gözüküyor ancak başlatmıyor da.
ben de çakallık yapıp, eski karttaki sistem dosyalarını falan bilgisayar üzerinden diğer karta kopyaladım ama yemedi.
bu programları tekrar indirip kullanabilmemin başka yolu yordamı var mıdır?
teşekkür ederim şimdiden.
0
opera ve fringin kendi sitelerinden çekebilirsin. ben öyle yapıyorum e71imde.
opera mobile kullan e72 de. e72 standart tarayıcıdan www.opera.com a gir, opera miniden kat kat daha iyi.
fring için de fring.com a gir. ama tavsiyem nimbuzz kullan. kesinlikle daha iyi. ha last.fm için fring tutuyorsan (bkz: mobbler).
opera mobile kullan e72 de. e72 standart tarayıcıdan www.opera.com a gir, opera miniden kat kat daha iyi.
fring için de fring.com a gir. ama tavsiyem nimbuzz kullan. kesinlikle daha iyi. ha last.fm için fring tutuyorsan (bkz: mobbler).
0
Şanslı
az önce türk kahvesi içtim, neyse halim çıksın falim diye kapadım. orda çıkan işaretleri tek tek netten baktım ama bir türlü kırkayağını bulamıyorum. çıldırmadan bana yardım eder misinzi?!
az önce türk kahvesi içtim, neyse halim çıksın falim diye kapadım. orda çıkan işaretleri tek tek netten baktım ama bir türlü kırkayağını bulamıyorum. çıldırmadan bana yardım eder misinzi?!
0
faldan hiç anlamamda tırtıl olmasın o
"TIRTIL: Arkadaşınız ile aranızdaki yaşanan dargınlık nihayet bitiyor."
ilginç ama o şekilleri ben kafasına göre yorumluyolar sanıyodum..
"TIRTIL: Arkadaşınız ile aranızdaki yaşanan dargınlık nihayet bitiyor."
ilginç ama o şekilleri ben kafasına göre yorumluyolar sanıyodum..
0
0
ermanen
karşılarsınız?
karşılarsınız?
0
erkek arkadaşımın nasıl bir vücudu olduğuna bağlı. kıllı ve göbekli haliyle mayolu foto paylaşıyorsa, ya kendisi borat tarzı bir özgüvene sahiptir, ya da herhangi bir sosyal kaygı taşımıyordur. ama estetik bir vücudu varsa, gözü rahatsız etmiyorsa ve foto da erotik bir tarzda değilse olabilir.
0
karışmam, ne isterse yapsın.
nedenini sorgulayabilirim ama. nedeni kompleks, ego, eziklik vs gibi şeylerse kafama dank eder kendisinden ayrılırdım. çok beğenmiştir fotoyu ya da bir espirisi vardır cart, curt normal bulurum. duruma göre yani ama koyduysa koymuştur. yapcak bi şey yok.
nedenini sorgulayabilirim ama. nedeni kompleks, ego, eziklik vs gibi şeylerse kafama dank eder kendisinden ayrılırdım. çok beğenmiştir fotoyu ya da bir espirisi vardır cart, curt normal bulurum. duruma göre yani ama koyduysa koymuştur. yapcak bi şey yok.
0
haşema giyerse sorun değil ama donlu mayolu ise ak parti'den istifasını isteyip ayrılırım.
0
kaç hatun o fotoya bakıp ... devam edemiycem
kesin ayrılırdım
kesin ayrılırdım
0
anestezik
nokia e72 telefonuma messenger live yükledim ancak bi türlü oturum açamıyorum nedendir bileniniz varsa bi deyin lütfenteşekkür ederim şimdiden
nokia e72 telefonuma messenger live yükledim ancak bi türlü oturum açamıyorum nedendir bileniniz varsa bi deyin lütfen
teşekkür ederim şimdiden
teşekkür ederim şimdiden
0
msn mess. live, türkiye'de ancak parayla kullanılabiliyor. saçma ama gerçek.
nimbuzz ya da fringe işini görür. bu programlarda msn, yahoo messenger, facebook chat, gtalk, skype, aol var. ayrıca twitterını da kontrol edebiliyorsun.
nimbuzz ya da fringe işini görür. bu programlarda msn, yahoo messenger, facebook chat, gtalk, skype, aol var. ayrıca twitterını da kontrol edebiliyorsun.
0
daddy
1.5 aydan beri haftada 4 gün spor yapıyorum. Bunun yanında yediklerimede dikkat ediyorum. 5-6 kilo verdim. Son birkaç gündür farkettim de eskisine oranla daha az uyku yetmeye başladı bana. Kalktığımdada kendimi daha dinç hissediyorum. Uyku şapşallığı olmuyor üzerimde hiç. Bunların sporla alakası var
1.5 aydan beri haftada 4 gün spor yapıyorum. Bunun yanında yediklerimede dikkat ediyorum. 5-6 kilo verdim. Son birkaç gündür farkettim de eskisine oranla daha az uyku yetmeye başladı bana. Kalktığımdada kendimi daha dinç hissediyorum. Uyku şapşallığı olmuyor üzerimde hiç. Bunların sporla alakası var mı? Ona göre gaz vercem kendime (:
0
sporumsu bişiler yaparken bende öyleydim kendime şaşıyodum o tempoma rağmen zınk diye kalkıyodum erkenden. ama şimdi uyuyamıyorum sanırım tekrar bişeylere başlamam gerek..spor güzel şey herşey onla ilgili uyku şapşallığı yok..durmak yok yola devam :p
0
sporla alakası var elbet, spor sayesinde iskeletini ayakta tutan kasların (sırt, boyun, bacak vs.) güçleniyor dolayısıyla gün içinde vücudun daha az yoruluyor. diğer bir yandan spor yapmak aynı şekilde seni zihinsel olarak da rahatlatıyor, uyumakta zorluk çekmiyorsun. bedenin ve kafan rahat olduğu için de gece yatınca kafanda kırk tilki gezmiyor, bir o yana bir bu yana dönmek için fazladan enerji harcamıyorsun süper sağlıklı bir uyku çekip bedeninin dinlenmesini sağlıyorsun. sağlam kafalı, sağlam vücutlu, mutlu bir insanevladı olup çıkıyorsun. oh mis.
0
maydogdu
eski pasaportumu uzattırmak için ankara emniyetine gitmem gerekiyor fakat duyduğuma göre çok sıra oluyormuş. Son zamanlarda gideniniz var mı pasaport uzattırmak için.Diğer sorumda, arkadaşım yeni pasaport alması gerekiyor fakat 1.5 ay sonraya randevu veriyor ankara emniyeti. Randevusuz gidildiğinde
eski pasaportumu uzattırmak için ankara emniyetine gitmem gerekiyor fakat duyduğuma göre çok sıra oluyormuş. Son zamanlarda gideniniz var mı pasaport uzattırmak için.
Diğer sorumda, arkadaşım yeni pasaport alması gerekiyor fakat 1.5 ay sonraya randevu veriyor ankara emniyeti. Randevusuz gidildiğinde e-pasaport çıkarılabiliyor mu?
Diğer sorumda, arkadaşım yeni pasaport alması gerekiyor fakat 1.5 ay sonraya randevu veriyor ankara emniyeti. Randevusuz gidildiğinde e-pasaport çıkarılabiliyor mu?
0
ben de dün aradım ilk defa pasaport almak için ekim 1'e tarih verdiler ancak sabah erken gidip sıra alabilirsek başvuru yapabiliyormuşuz. sabah erken dedikleri de 6-7 olsa gerek.
0
geçenlerde akköprüdeki merkeze bir arkadaşım randevusuz gitti, aldı geldi. sıra fln yokmuş.
ama çalışıyorsan, riske giremem diyorsan ankara ilçelerine randevu alabilirsin. çoğunda yakın tarihe randevu alabiliyorsun.ben kazan'a aldım mesela.
ama çalışıyorsan, riske giremem diyorsan ankara ilçelerine randevu alabilirsin. çoğunda yakın tarihe randevu alabiliyorsun.ben kazan'a aldım mesela.
0
gercekten de sabah 6-7 gibi gitmeniz gerek. saat 8'de neredeyse kızılay'a kadar uzanan bir kuyruga girmek insani cildirtiyor cunku. ayrıca daha onceden sisteme parmak izleriniz gecirilmediyse once onunla ugrasmak, sonra da baska kuyruga girip harc yatırmak gerekiyor. Ben dun almayi basardim, kolay gelsin. cekilecek cile degil .)
0
haftaya Elmadığına randevu aldık. Yarın sabahda gidip Ankara Emniyet de şansımızı deneyelim bakalım.
0
anestezik
kullananlar ya da bilgisi olanlar beri gelsin lütfen;sigarayı bırakmak gibi bir girişimde bulunmayacağım ancak sigara içmemem gereken 2 ila 7 saatlik zaman dilimlerinde sigara krizine engel olur mu?teşekkür ederim.
kullananlar ya da bilgisi olanlar beri gelsin lütfen;
sigarayı bırakmak gibi bir girişimde bulunmayacağım ancak sigara içmemem gereken 2 ila 7 saatlik zaman dilimlerinde sigara krizine engel olur mu?
teşekkür ederim.
sigarayı bırakmak gibi bir girişimde bulunmayacağım ancak sigara içmemem gereken 2 ila 7 saatlik zaman dilimlerinde sigara krizine engel olur mu?
teşekkür ederim.
0
olmaz agacım. kendimden biliyorum terleyeceksin o 7 saatte, ayakların uyuşacak.. çaresi yok bunun.
0
onun yerine sakız veya tablet tavsiye ederim 12 saatlik amerika seyahatleri sırasında epey faydasını gördüm. Artık koltukları kemirmiyorum...
0
benim gayet nikotin bandı ile sigarayı bırakmışlığım var. gerçi sonradan gene başladım ama.
günde ne kadar içiyorsunuz ona göre bir doz almanız gerekli. ben günde 1,5 paket civarında içiyordum nicotinell 1 numara kullandım. bir de o bant varken sigara içmenin ciddi tehlikesini biliyor olmak ve kolay çıkartamayacağınız bir yere yapıştırmak etkili oluyor.
günde ne kadar içiyorsunuz ona göre bir doz almanız gerekli. ben günde 1,5 paket civarında içiyordum nicotinell 1 numara kullandım. bir de o bant varken sigara içmenin ciddi tehlikesini biliyor olmak ve kolay çıkartamayacağınız bir yere yapıştırmak etkili oluyor.
0
hoot
merhaba millet, hafta sonu bir bisiklet turuna çıktık, eldiven takmamıştım(uzun kol giyiyorum) ellerinmin üzeri çok fena yanmış vaziyette(kırmızı beyaz), tabi gözlerimin altında da var ellerim kadar olmasa da, sabunlayınca bile yanma hissedebiliyorum. şimdi bunlar ne kadar sürede geçer? ve iyileşmes
merhaba millet, hafta sonu bir bisiklet turuna çıktık, eldiven takmamıştım(uzun kol giyiyorum) ellerinmin üzeri çok fena yanmış vaziyette(kırmızı beyaz), tabi gözlerimin altında da var ellerim kadar olmasa da, sabunlayınca bile yanma hissedebiliyorum.
şimdi bunlar ne kadar sürede geçer? ve iyileşmesi için ne kullanayım?
bir de güneşe çıkmadan önce ne yapayım ki ellerim yüzlerim yanmasın, sabah 6 dan akşam 6 ya kadar özellikle ilk başlarda sürekli terleyeceğimi var sayarsam ne kullanmalıyım.
şimdi bunlar ne kadar sürede geçer? ve iyileşmesi için ne kullanayım?
bir de güneşe çıkmadan önce ne yapayım ki ellerim yüzlerim yanmasın, sabah 6 dan akşam 6 ya kadar özellikle ilk başlarda sürekli terleyeceğimi var sayarsam ne kullanmalıyım.
0
yanıklarda silverdin ya da bephantene kullanabilirsin, ikisi de gayet işe yarar.
diğer cevaplardan gelebilecek güneş kremi tavsiyelerine ben de yancı olacağım.
diğer cevaplardan gelebilecek güneş kremi tavsiyelerine ben de yancı olacağım.
0
yanmasi 2-3 gun surer.
eczanede yanik icin satilan herhangi bir merhem ise yarar. silverdin de bunlardan biri.
gunese cikmadan once, eldiven giy, yuzune de hayvani koruma faktoru olan gunes sutu sur. 30 mu 50 mi artik Allah ne verdiyse.
eczanede yanik icin satilan herhangi bir merhem ise yarar. silverdin de bunlardan biri.
gunese cikmadan once, eldiven giy, yuzune de hayvani koruma faktoru olan gunes sutu sur. 30 mu 50 mi artik Allah ne verdiyse.
0
roc'un 50 faktör güneş koruyucu kremi var yüz için. her gün kullanıyorum ben, ama sadece sabah evden çıkmadan sürüyorum. siz sabah 6-akşam 6 güneş altında olacaksanız 3-4 saatte bir tekrarlamanız gerekebilir bu kremleri =)
0
hoot
merhaba millet,şehir filmleri arıyorum, o filmin hangi şehirde çekildiğini belli ederek, insanların yaşantısını ve sair şeyleri anlatan, biraz da dişe dokunur izlenebilir seviyede mesela p.s i love you nun paris(pariste mi geçiyorduki bu)i aklımda fazla yok ama kapalı çarşının çatılarında gezilen fi
merhaba millet,
şehir filmleri arıyorum, o filmin hangi şehirde çekildiğini belli ederek, insanların yaşantısını ve sair şeyleri anlatan, biraz da dişe dokunur izlenebilir seviyede mesela p.s i love you nun paris(pariste mi geçiyorduki bu)i aklımda fazla yok ama kapalı çarşının çatılarında gezilen filmdekiler gibi, o şehrin manzaralarından bolca yararlanmış filmler aklınıza ne geliyorsa artık
teşekkürler.
şehir filmleri arıyorum, o filmin hangi şehirde çekildiğini belli ederek, insanların yaşantısını ve sair şeyleri anlatan, biraz da dişe dokunur izlenebilir seviyede mesela p.s i love you nun paris(pariste mi geçiyorduki bu)i aklımda fazla yok ama kapalı çarşının çatılarında gezilen filmdekiler gibi, o şehrin manzaralarından bolca yararlanmış filmler aklınıza ne geliyorsa artık
teşekkürler.
0
p.s i love you ---> irlanda
Ben sana King Kong derim böyle soru sorarsan. Empire State neyim de var. Bir de Elizabethtown'u tavsiye ederim tüm Amerika'yı görürsün.
Ben sana King Kong derim böyle soru sorarsan. Empire State neyim de var. Bir de Elizabethtown'u tavsiye ederim tüm Amerika'yı görürsün.
0
ps i love you yu tam olarak hatırlayamadım ama metro aklıma geldi, "paris tir be" dedim
0
cidade de deus (rio de janeiro)
slumdog millionaire (mumbai ve birkac hindistan sehri)
the fugitive (chicago)
taxi driver (new york)
vertigo (san francisco)
paris je t’aime ve amelie (paris)
la dolce vita (roma)
uzak (istanbul)
one week (toronto'dan tofino'ya kanada)
lost in translation (tokyo)
vicky cristina barcelona (barselona)
slumdog millionaire (mumbai ve birkac hindistan sehri)
the fugitive (chicago)
taxi driver (new york)
vertigo (san francisco)
paris je t’aime ve amelie (paris)
la dolce vita (roma)
uzak (istanbul)
one week (toronto'dan tofino'ya kanada)
lost in translation (tokyo)
vicky cristina barcelona (barselona)
0
kapalıçarşı'nın çatılarında gezilen film muhtemelen (bkz: the international).ayrıca (bkz: leap year) var son zamanlardan,irlanda'da geçiyor,şahane manzaraları var:)
0
kiral
evet sorum bu.Yüksek lisans yaparken projedir şudur budur para kazanbilme imkanlarımız var mı? ya da burs filan bidiğiniz neler var .. teşekkürler.(bölüm kimya)
evet sorum bu.Yüksek lisans yaparken projedir şudur budur para kazanbilme imkanlarımız var mı? ya da burs filan bidiğiniz neler var .. teşekkürler.(bölüm kimya)
0
Odaların düzenlediği eğitimlere katılarak (lpg istasyonlarında sorumlu müdür, bilirkişi, etc..) sertifika alıp bunları pekte mesai harcamadan icrâ edebilirsiniz.
0
durum değişmediyse, okulun burs vermesi lazım belli sayıda öğrenciye, ben aldım nitekim. enstitünüze bi sorun yardımcı olurlar kanaatindeyim.
0
@huan Sorumlu müdürlük çok sorumluluk isyeten ve part time gibş yapılacak bir iş değil.Ben o eğitimleri aldım bi dönem de çalıştım Sm olarak.Sürerli takip isteyen mesuliyeti çok fazla olan bi meslek.fabrikanın tüm düzeninden sen sorumlu oluyorsun.
@anestezik hangi üniversiteden aldın bursunu?ne şartları istediler senden.Not oratlamasıdır şudur budur ?
@anestezik hangi üniversiteden aldın bursunu?ne şartları istediler senden.Not oratlamasıdır şudur budur ?
0
abant izzet baysal üniversitesi'nde yaptım y.lisansımı. hiçbir şart istemediler (anne-baba maaş bordrosu istediler mi tam hatırlamıyorum), ilk dönem başvurduk (ortada not yoktu)bazı arkadaşlarla ve hepimize çıktı.
0
benim bölüm kimya değil bu arada ama bölümlere göre bi değişiklik olduğunu sanmıyorum.
0
anestizik'in yazdığı doğru. bildiğim kadarıyla her enstitünün belli sayıda öğrenci kontenjanı var, basvuru yapılıyor. yanlış hatırlamıyorsam eğer bu basvurular kyk'ya iletiliyor. eğer ebeveynlerde vergi mükellefi olan filan yoksa büyük ihtimal kabul ediliyor. biz 5-6 arkadaş basvuru yapmıstık, sadece 1 kişiye burs çıkmamıştı.
ayrıca danışman hocanız tubitak projesi verirse ve sizi de bursiyer olarak yazarsa bildigim kadarıyla gayet iyi bir burs alıyor öğrenciler bu durumda.
ayrıca danışman hocanız tubitak projesi verirse ve sizi de bursiyer olarak yazarsa bildigim kadarıyla gayet iyi bir burs alıyor öğrenciler bu durumda.
0
McCoy
Merhaba arkadaşlar dudakta uçuk varsa dil altında da lenf bezleri varsa (emin değilim)bu bez sertleşebilir mi? yoksa buradaki dil altı gıdık üstü sertlik neyin işareti olur?
Merhaba arkadaşlar dudakta uçuk varsa dil altında da lenf bezleri varsa (emin değilim)
bu bez sertleşebilir mi? yoksa buradaki dil altı gıdık üstü sertlik neyin işareti olur?
bu bez sertleşebilir mi? yoksa buradaki dil altı gıdık üstü sertlik neyin işareti olur?
0
uçuğun sebebi olan hsv lenfotropizm göstermiyor diye hatırlıyorum (lenfi şişirmemesi lazım). zaten o bölgede bu tarz sertlik vb çok sık rastlanır, geçirilmiş boğaz enfeksiyonuna bağlıdır genelde.
0
fakat tersi mümkün olabilir. yani lenfteki aksaklık dolayısıyla uçuk çıkmış olabilir. çünkü uçuk virüsü her zaman ordadır ancak bağışıklıkta sorun olunca ortaya çıkar.
siz bağışıklığınızı güçlendirmeye bakın.
edit: oradadır dediğim dudağınızdadır, lenfinizde değil :)
siz bağışıklığınızı güçlendirmeye bakın.
edit: oradadır dediğim dudağınızdadır, lenfinizde değil :)
0
@kediebesi: hsv lenfoid dokuda değil ganglionda latent kalır diye biliyorum ben. yanlışınız olmasın?
edit: yani uçuğun immünite düşüklüğünde çıkıyor olduğu doğru lakin virüs kaynağı lenfoid doku değil demek istiyorum.
edit: yani uçuğun immünite düşüklüğünde çıkıyor olduğu doğru lakin virüs kaynağı lenfoid doku değil demek istiyorum.
0
basit bir araştırmayla şu siteye ulaştım
dermnetnz.org
burada lenf nodları da şişebilir demiş.
ama zaten ben cevabımda bunu demek istememiştim. başka bir nedenle lenflerde bir sorun oluştu ise uçuk gibi çeşitli arazlar çıkabilir demek istiyorum. yani tersine düşünüyorum. yanlış olabilir. tıp doktoru değilim. :) lenflerim şiş. herpes simplex çok yakın bir arkadaşımdır. o yüzden yazdım.
evet lenfler bambaşka bir nedenle tepki vermiş olabilir.
yani en nihayetinde lenf herpes bağışıklık birbiri ile yakın ilişkideki sistemler, öyle değil mi?
dermnetnz.org
burada lenf nodları da şişebilir demiş.
ama zaten ben cevabımda bunu demek istememiştim. başka bir nedenle lenflerde bir sorun oluştu ise uçuk gibi çeşitli arazlar çıkabilir demek istiyorum. yani tersine düşünüyorum. yanlış olabilir. tıp doktoru değilim. :) lenflerim şiş. herpes simplex çok yakın bir arkadaşımdır. o yüzden yazdım.
evet lenfler bambaşka bir nedenle tepki vermiş olabilir.
yani en nihayetinde lenf herpes bağışıklık birbiri ile yakın ilişkideki sistemler, öyle değil mi?
0
the patient
Kısa bir süre içerisinde konsepti aile olan 20 adet fotoğraf çekmem lazım. Öyle anne, baba, çocuk anane, babaanne fotoğraflarından ziyade onları çağrıştıran ya da daha soyut şeyler çekmem lazım. Mesela, sürahiyle bardak bile bi aile olabilir. Fakat tıkandım aklıma hiçbi şey gelmiyor. Fikirlerinize i
Kısa bir süre içerisinde konsepti aile olan 20 adet fotoğraf çekmem lazım. Öyle anne, baba, çocuk anane, babaanne fotoğraflarından ziyade onları çağrıştıran ya da daha soyut şeyler çekmem lazım. Mesela, sürahiyle bardak bile bi aile olabilir. Fakat tıkandım aklıma hiçbi şey gelmiyor. Fikirlerinize ihtiyacım var. Bi el atın da bi şeyler parlasın kafamda.
edit: hatta aile olduğunu düşündüğünüz şeyler bile olabilir.
edit: hatta aile olduğunu düşündüğünüz şeyler bile olabilir.
0
türk kahvesi fincanları. ne zaman türk kahvesi fincanı görsem aklıma annem gelir, bayılırım onunla kahve içmeye.
boş fotoğraf albümü veya sadece tek bir eski evlilik fotoğrafının olduğu fotoğraf albümü.
biraz üzücü olabilir ama mezar taşı.
bir kase ufak çikolata ve yanında nane likörü (bayram falan çağrışımlı. gerçi türk kültürüne göre mi söylememişsiniz ama)
yılbaşı ağacı, altında hediyeler.
bir takvim yaprağına kocaman smiley ile işaretlenmiş bir gün ve onun ailenin bir bireyinin doğumgünü olduğunu anlatan bir şey. isim olabilir, lakap olabilir...
bir kişi üzgün, arkasında yüzleri görünmeyen kimisi yaşlılıktan buruşmuş (ailenin büyükleri), kimi minik ve kirli (ailenin en küçükleri), kimi manikürlü (ailenin gençleri) ve kimi güçlü (ailenin orta yaş erkekleri) eller. hepsi omzuna destek vermek amacıyla elini koymuş.
küçük bir çocuğun çizdiği çöp adamlardan oluşan kalabalık bir aile resmi.
çam ağaçları. ama biri minik fidan (çocuk dikmiş), diğeri orta boy (babası dikmiş), diğeri de ulu çınarlar gibi heybetli (büyükbaba dikmiş)
bir kahvaltı masası. terk edilmiş gibi. bir tane çocuk sandalyesi, etrafına kakaolu bir şeyler saçılmış. diğer sandalyenin önünde bir kasede cornflakes türü bir şey. başka bir
sandalye önünde zeytin çekirdekleri ve peyaz peynir kalıntılarının olduğu bir tabak. bir başka sandalyenin önünde bir adet yarısı yenmiş elma (vs vs uzatılabilir). Ayrıca masada tansiyon ilacı, biberon, çay bardağı, sakarin ve bir adet yarısı çözülmüş gazete üzerine bırakılmış gözlük.
bir sürü bebek bezi almış yaşlı bir amca (veya teyze)
karavan.
ipe asılmış, her yaş ve cinsiyetten insana ait çamaşırlar.
öf olayın içine edecem ama söylemezsem çatlarım. bol bol prezervatif. Kullanılmış, kullanılmamış, yırtılmış vs. (iğrencim biliyorum ama dayanamadım)
boş fotoğraf albümü veya sadece tek bir eski evlilik fotoğrafının olduğu fotoğraf albümü.
biraz üzücü olabilir ama mezar taşı.
bir kase ufak çikolata ve yanında nane likörü (bayram falan çağrışımlı. gerçi türk kültürüne göre mi söylememişsiniz ama)
yılbaşı ağacı, altında hediyeler.
bir takvim yaprağına kocaman smiley ile işaretlenmiş bir gün ve onun ailenin bir bireyinin doğumgünü olduğunu anlatan bir şey. isim olabilir, lakap olabilir...
bir kişi üzgün, arkasında yüzleri görünmeyen kimisi yaşlılıktan buruşmuş (ailenin büyükleri), kimi minik ve kirli (ailenin en küçükleri), kimi manikürlü (ailenin gençleri) ve kimi güçlü (ailenin orta yaş erkekleri) eller. hepsi omzuna destek vermek amacıyla elini koymuş.
küçük bir çocuğun çizdiği çöp adamlardan oluşan kalabalık bir aile resmi.
çam ağaçları. ama biri minik fidan (çocuk dikmiş), diğeri orta boy (babası dikmiş), diğeri de ulu çınarlar gibi heybetli (büyükbaba dikmiş)
bir kahvaltı masası. terk edilmiş gibi. bir tane çocuk sandalyesi, etrafına kakaolu bir şeyler saçılmış. diğer sandalyenin önünde bir kasede cornflakes türü bir şey. başka bir
sandalye önünde zeytin çekirdekleri ve peyaz peynir kalıntılarının olduğu bir tabak. bir başka sandalyenin önünde bir adet yarısı yenmiş elma (vs vs uzatılabilir). Ayrıca masada tansiyon ilacı, biberon, çay bardağı, sakarin ve bir adet yarısı çözülmüş gazete üzerine bırakılmış gözlük.
bir sürü bebek bezi almış yaşlı bir amca (veya teyze)
karavan.
ipe asılmış, her yaş ve cinsiyetten insana ait çamaşırlar.
öf olayın içine edecem ama söylemezsem çatlarım. bol bol prezervatif. Kullanılmış, kullanılmamış, yırtılmış vs. (iğrencim biliyorum ama dayanamadım)
0
piknik masası,
masal kitabı ve yanında gözlük (bu da pek bi klişeymiş)
dikiş makinası ve yanında bezden yapılmış bir bebek belki.
masal kitabı ve yanında gözlük (bu da pek bi klişeymiş)
dikiş makinası ve yanında bezden yapılmış bir bebek belki.
0
alttan fide vermiş bir bitki. muz ağacı örneğin. fidanı verir dibinden, o fidan olgunlaşınca anne ağaç ölür ve çocuk yaşamaya devam eder, bir dakaki tomurcuklanmaya dek.
veya yukarıda üzgün adam için anlattığım şeyin aynısının bir bebeğe uyarlanmış hali. ama bu sefer eller bebeğin çeşitli yerlerine destek olmak amacıyla tutunsun.
türk usulüne uygun olabilecekse hıdrellez için bir gül fidanının dibine iliştirilmiş, dilek dilemiş birinin resimlerle anlattığı çizimler.
Veya 1930'lu yıllardan kalma bir kitap. kitap imzalı. ve o kitabın imzanı sayfasını açmış ufak bir el. (dededen toruna)
Belki bir fatura fotoğrafı. Her nesilden insana yönelik şeyler alınmış. hem bebek için mama, hem dede için baston, anne için pantolon çorabı, anneanne için nakış kitabı, baba için puro, babanne için eski 45'likler cd'si falan...
Uf neyse ben susayım en iyisi aklıma geldikçe geldi. Daha abartmayayım.
veya yukarıda üzgün adam için anlattığım şeyin aynısının bir bebeğe uyarlanmış hali. ama bu sefer eller bebeğin çeşitli yerlerine destek olmak amacıyla tutunsun.
türk usulüne uygun olabilecekse hıdrellez için bir gül fidanının dibine iliştirilmiş, dilek dilemiş birinin resimlerle anlattığı çizimler.
Veya 1930'lu yıllardan kalma bir kitap. kitap imzalı. ve o kitabın imzanı sayfasını açmış ufak bir el. (dededen toruna)
Belki bir fatura fotoğrafı. Her nesilden insana yönelik şeyler alınmış. hem bebek için mama, hem dede için baston, anne için pantolon çorabı, anneanne için nakış kitabı, baba için puro, babanne için eski 45'likler cd'si falan...
Uf neyse ben susayım en iyisi aklıma geldikçe geldi. Daha abartmayayım.
0
bebeğinin altını temizlerken bir anne. aile kavramındaki fedakarlığı bundan daha iyi anlatan ne olabilir ki? bok temizliyor bildiğin.
sonra kaşıkla bebeğini/çocuğunu besleyen bir anne.
sonra bebeğini emziren bir anne.
hatta sonra sadece bir gebe fotoğrafı, bebeğini karnında taşıyan bir anne.
ve hatta eşinin kulağını karnına koyup dinlediği bir gebe.
sonra mutfakta buklaşık yıkarken bir anne, bu da fedakarlık, bu da aile içi işleri temsil ediyor.
sonra bebeğini/çocuğunu sırtına almış bir baba.
sonra annesi tarafından yıkanırken çekilmiş bir bebek fotoğrafı.
sonra 3. kuşağın da olduğu yaşlı anneanneli/dedeli, çocukllu torunlu bir yemek maması
sonra iki üç çocuk televizyon karşsınında, izlerken. (ne yazık ki türkiyede çocuklarda günlük televizyon izleme ortalama süresi 3 saat gibi)
sonra bir çocuk odasında fırlatılıp atılmış kirli çoraplar (çocuk gene banyoya götürmemiş, mecbur anne toparlayacak odayı)
sonra bir yemek maması herkez bitirmiş yemeğini ama çocuğun yemeğinin yarısı hala duruyor (tabağındakini bitirmemiş bizimkisi)
sonra bilgisayar başında bir çocuk, gürüntünün arka kısmında kitaplar (hayat bilgisi, matematik, türkçe vs.) üst üste yığılımış (bizimkisi derslerini çalışmak yerine bilgisayarda oyun oynuyor)
sonra yerde yemek sofrası, anne ve çocuklar oturmuş televizyon izliyor (yemek hazır ama babanın işten dönmesini bekliyorlar yani)
sonra bir anne çocuğuna hikaye kitabından hikaye anlatırken (ya da bir masa üzerinde sadece bir hikaye kitabının fotoğrafı, üzerinde çocuklar için hikayeler yazıyor)
sonra koltuğun yan tarafından bir bebeğpin yattığı ve yorgunluktan uyuyakalan bir anne
sonra vs. vs.
sonra kaşıkla bebeğini/çocuğunu besleyen bir anne.
sonra bebeğini emziren bir anne.
hatta sonra sadece bir gebe fotoğrafı, bebeğini karnında taşıyan bir anne.
ve hatta eşinin kulağını karnına koyup dinlediği bir gebe.
sonra mutfakta buklaşık yıkarken bir anne, bu da fedakarlık, bu da aile içi işleri temsil ediyor.
sonra bebeğini/çocuğunu sırtına almış bir baba.
sonra annesi tarafından yıkanırken çekilmiş bir bebek fotoğrafı.
sonra 3. kuşağın da olduğu yaşlı anneanneli/dedeli, çocukllu torunlu bir yemek maması
sonra iki üç çocuk televizyon karşsınında, izlerken. (ne yazık ki türkiyede çocuklarda günlük televizyon izleme ortalama süresi 3 saat gibi)
sonra bir çocuk odasında fırlatılıp atılmış kirli çoraplar (çocuk gene banyoya götürmemiş, mecbur anne toparlayacak odayı)
sonra bir yemek maması herkez bitirmiş yemeğini ama çocuğun yemeğinin yarısı hala duruyor (tabağındakini bitirmemiş bizimkisi)
sonra bilgisayar başında bir çocuk, gürüntünün arka kısmında kitaplar (hayat bilgisi, matematik, türkçe vs.) üst üste yığılımış (bizimkisi derslerini çalışmak yerine bilgisayarda oyun oynuyor)
sonra yerde yemek sofrası, anne ve çocuklar oturmuş televizyon izliyor (yemek hazır ama babanın işten dönmesini bekliyorlar yani)
sonra bir anne çocuğuna hikaye kitabından hikaye anlatırken (ya da bir masa üzerinde sadece bir hikaye kitabının fotoğrafı, üzerinde çocuklar için hikayeler yazıyor)
sonra koltuğun yan tarafından bir bebeğpin yattığı ve yorgunluktan uyuyakalan bir anne
sonra vs. vs.
0
dead letter
evet başlıktan da anlaşıldığı üzere reklamcılık üzerine bir tez konusu gerekli arkadaşlar. yardımcı olursanız eğer sevinirim.
evet başlıktan da anlaşıldığı üzere reklamcılık üzerine bir tez konusu gerekli arkadaşlar. yardımcı olursanız eğer sevinirim.
0
bakmadıysanız ulusal tez merkezinden yapılmış tezlere bakın derim ben, akla yeni fikir getirmesi açısından yardımcı olur kanaatindeyim.
tez2.yok.gov.tr
tez2.yok.gov.tr
0
