[]

erkek kedi kisirlastirma

arkadaslar, ankara cayyolu ya da bahceli civarinda en uygun ucrete nerede yaptirilir bu operasyon? esasen yenimahalle belediyesi bayagi ucuza yapiyormus ama nasildir orasi bilen var mi? bir de randevuyla falan gidiliyormus galiba? araya haftasonu da giriyor. off..




 
kedi daha önce çiftleşti mi?


  • lorenzen  (22.01.11 02:37:24) 
maalesef hayir ama yapacak bir sey yok, her yere isiyor, canimiz cikiyor..


  • vercingetorix  (22.01.11 02:41:09) 
hayvanı bir başkalarıyla çiftleştir de öyle kısırlaştır. mevsimi geldi zaten. azcık sabret. bi tatsın onu hayvancağız. çocuğu falan olsun. yazık cidden.


  • lorenzen  (22.01.11 03:10:37) 
elxa aynştaynmış. onu dinle.
benim mantığıma göre yanlış. karar senin tabi.
ayrıca burası herkesin fikrini söylediği bir ortam. hatırlatmakta fayda var. benim düşünceme göre kediyi çiftleştirmeden kısırlaştırmak çok yanlış. niye bu batıyor onu anlayamadım.
  • lorenzen  (22.01.11 04:00:50) 
merhabalar,

erkek kedilerin kısırlaştırılma süreci daha kolay oluyor.
ortalama iki günde atlatıyorlar, bir endişeniz olmasın.
belediyeye gidip orada yaptırırsanız mutlaka ameliyathanenin temizliğine bakın ve ameliyat süresince orada bekleyin.
elxa zaten yeterince bilgi vermş bu konuda.

kendimi tutamayarak ben de bir şey söylemek istiyorum.
hayvanların istediği gibi çiftleşip üreyebildiği bir dünyada yaşayabilecek olmak çok güzel olurdu, ama kısırlaştırma işlemi uzun vadede genel olarak hayvanların iyiliği içindir. çünkü ev arayan ve zor durumda olan yüz binlerce kedi ve köpek var. bu maalesef ülkemizde var olan bir sorun. elbette çiftleştirebilecek olmak çok güzel olurdu, ama olan o yavrulara ya da başkalarına oluyor.
günde en az 40-50 tane muhtaç yavru kedi ilanı görüyorum.
şu durumda onlardan birine yardımcı olmak, yenilerinin dünyaya gelmesine aracı olmaktan hem toplumsal olarak, hem de hayvanları olabildiğinde koruyup kollamak adına daha mantıklı ve doğru olacaktır.

sevgiler.
  • blatta hiberna  (22.01.11 05:22:14) 
ya bu kedi ve köpekler zaten sokakta yani doğada yaşayan hayvanlar değil mi? sen evine duygusal mastürbasyon için kedi, köpek vs. al. ondan sonra sıkıl sokağa bırak. hazıra alışan hayvan da sokaklarda yaşayamasın, yardıma muhtaç olsun.
fakat yeni doğan bir kedi sokakta yaşamayı öğrenir gibime geliyor. bunlar uyum sağlayabilen hayvanlar. sen eve al, süt ver büyüyünce de sokağa sal tabi ölür. ayrıca kediler ve köpekler sokakta da beslenebiliyor. bizim binada 30 küsür kedi ve bir o kadar da köpek besleyenler var sokakta. hiçbiri de ölmüyor hayvanların. he tabi kedi ve köpek sahipleri benim mantığımı yanlış bulurlar büyük ihtimal. onlar da haklı.
yine de ''amaan nasıl olsa yavrusu olsa ölecek. yardıma muhtaç da çok kedi var. biz bunu kısırlaştıralım'' diye düşünmek yanlış geliyor işte. doğanın kanununa aykırı.
  • lorenzen  (22.01.11 05:59:11) 
lorenzen sen daha önce sokakta beslediğin kedinin araba altında kalışına şahit olmamışsın.


  • niphrodel  (22.01.11 11:06:17) 
çok teşekkürler arkadaşlar cevaplarınız için. lorenzen, herkes burada her şeyi söyleyebilir, ama söylediği şeyin içeriğine ve söyleme şekline göre de muamele görür. benim sorduğum soruyla alakasız cevap verdiğiniz ve sen diye hitap ettiğiniz için size de teşekkürler.

elxa: maalesef o kediyi uyutmuşlar... size haber verecektim ama içim el vermedi.
fiyatları da öğrenince haberdar ederim sizi.
  • vercingetorix  (22.01.11 13:03:59) 
[]

Ötanazi

selamlar arkadaşlar. başlıktaki "hassas" konu ile ilgili bir araştırma yapmam gerekiyor da, öncelikle canlı canlı yorum alayım istedim. "etik midir değil midir" kısmı ile ilgili değil de sormak istediğim, "neden?" kısmıyla ilgili. yani şimdi ötanazinin bir bakıma "assisted suicide (destek/yardım alınarak intihar)" olduğunu düşünürsek, neden kişi (hasta) kendi kendine intihar etmeyi seçmez de bir başkasından yardım ister?

esasında cevap çok basit gibi: çünkü neyin daha az acılı olacağından emin değildir ve o yüzden tıbbi uzmanlığı olan birinden yardım istemeyi tercih eder.

ancak şimdi ben bunun üzerine 4-5 sayfa kadar tutacak bir makale yazmalıyım ve takdir edersiniz ki buradan çok da bir şey çıkmayacaktır =) aslında bu tamamen dersin hocasının yönlendirmesi, ben bu soru üzerinden gitmeyecektim ama kendisi böyle istedi maalesef.

özetle, buna ne eklenebilir? bu konu nasıl genişletilebilir sizce? cevaplarınıza kaynak da ekleyebilirseniz ne mutlu bana..

 
vazgeçirme yolları / ikna çabaları / yakınlarının tepkileri / laf kalabalığı zart zurt


  • sori  (21.01.11 16:19:21) 
sen intihar edersen kimse karışamaz ama birisi buna katılırsa ortaya bir haksızlık çıkar, kimsenin bir başkasının her ne nedenle olursa olsun hayatına son vermeye hakkı yoktur, buna imkanı yoktur. istisna olarak beyin ölümü gerçekleştiğinde hastanın yaşam destek ünitesine bağlantısını, kaba tabirle fişini çekip, ölmesine izin veriyorlar ama orada da beyin ölümünün gerçekleşmesi ve ciddi bir doktorlar kurulu kararı gerekiyor.

doğrusu bununla ilgili iki söz olayı bana tamamen anlatmaktadır. birincisi; türkiye'de geçen yıla kadar trafik kazası geçiren bir öğretmen vardı, ötanazi istiyordu, bu benim hakkım, diyordu, hatta en son isviçre'deydi galiba başvurusu kabul edilmişti, gidecekti, sonra ne oldu, bilmiyorum. o adamın bir sözünü duymuştum, diyordu ki; ben 40 küsur yaşımda trafik kazası geçirdim, boynumdan aşağısı tutmuyor, iyileşmem imkansız. şimdi ben kazada ölseydim, herkes arkamdan genç yaşta gitti, yazık oldu, diyip üzülüp, ağlayacaktı. oysa şimdi ölsem, herkes arkamdan aman gitti kurtuldu, diyecek, böyle yaşamak hak mı, gibi bir şey diyordu adam. bu söz bana göre ötanazi hakkını tamamen yasaklamamak için haklı bir nedendir.

bir diğeri de bu konu sınıfımıza bir defasında tartışılmıştı da bir kız arkadaş kalkıp şunu demişti; adam zaten kendini öldürebilecek durumda olsa öldürecektir, onu o durumda cezalandırmıyorsak, buna hakkı olduğuna inanıyorsak, kendisini öldüremeyecek durumda olmasına da bu şartlarla izin verilmesi gerekir, gibi bir laf etmişti. bu laf da benim için ötanaziyi tamamen haksız kılmamak için yeterli gözükmekte.

ancak bir husus daha vardır ki, kişi kendisine karşı dahi korunur. hukuk bir anlamda da budur. adamın çok kötü durumda olmasıyla ilgilenmez. sadece ayırt etmeden yaşam hakkını korur. oysa hukuk sistemi bu özel duruma bu kadar da müdahale etmemeli. adam ölmek istiyorsa bırak ölsün, zaten yaşamak mı ki bu?

umarım bir işinize yarar bu görüşler.
  • pomolilik  (21.01.11 16:25:31) 
teşekkür ederim arkadaşlar.

mutlaka işime yarayacak pomolilik, sağ olun.

peki asıl sorumu biraz daha açmak gerekirse, neden ötanazi isteyen bir insan tutup da kendisi ne bileyim mesela bileklerini kesip ya da bir kutu ilaç içip intihar etmez de, başka birine devreder bu işi? (boyundan aşağısı felçli ya da eli kolu bir sebepten tutmayan insanlar için sormuyorum elbette)
  • vercingetorix  (21.01.11 16:35:31) 
ötenazi insan haklarından birisi midir değil midir?
tıp ne diyor?
dünya üzerinde kıtalar arasında yüzdelik dilimlerle ötenazi hakkını anlatabilirsin.
ülkelerin gelişmiş-gelişmekte olan ve gelişmemiş ülker arasında ötenazinin nasıl ilerlediği.

yani belki biraz işine yara
  • Her Yer Kara  (21.01.11 17:05:24) 
Teşekkürler Her Yer Kara: ben de isterdim o konuklar üzerinden gitmeyi ve zaten bir sürü kaynak da var elimde hali hazırda ama, hocanın odaklanmamı istediği soru bambaşka. Bir önceki cevabımda açıklamaya çalıştım. Bu soru hakkında fikri olan var mı acaba?


  • vercingetorix  (21.01.11 17:18:31) 
Bence hasta kişinin aklı yerindeyse, yani karar alabilecek düzeyde akıl sağlığı normalse ve acı çekiyorsa, kendi isteğiyle hayatını sonlandırma düşüncesine saygı duyulmalıdır. Ben şahsen etik buluyorum. Ama hastanın akıl sağlığının yerinde olmadığı durumlarda etik olmayabilir.

Şayet ötenazi bir hayvana uygulanacaksa, ona kesinlikle karşıyım ve etik olmadığını düşünüyorum. Çünkü hayvanın isteğini arzunu bilemeyiz, belki de hayvancağız çektiği tüm acılara rağmen yaşamak istiyordur ve fazladan 1 gün daha nefes alıp vermeyi yeğleyecektir. Biz onun yaşama hakkını kendi isteği dışında elinden almamalıyız, kendi isteğini soramayacağımıza göre de, asla bir hayvanı uyutmamalıyız diye düşünüyorum.
  • marcelle  (21.01.11 18:42:15) 
Hocanızın sorusunu şahsıma göre cevaplandırayım:

Neden kendimi öldürmem? Öncelikle ölmeyi kafaya koymuş her insan bir neden arar. Yani kimse "bok yoluna gitti Niyazi." denilsin istemez. Mesela ben trafik kazasında yaralansam. Her yerim tutmasa sadece bir kolum, elim çalışıyor olsa dahi yine de başkaları tarafından öldürülmek isterim. Bu bir nevi sistem sorgulaması gibi gözükebilir. Ben neden böyleyim? Benim suçum nedir? Neden beni iyileştiremiyorsunuz? Suçlu bile olsam bu konuda yine de hiçbir ceza bu kadar ağır olmamalı derim ve pirincin taşını siz ayıklayın derim. "Amma da yaptın haa! Bu çok bencilce!" diyebilirsiniz fakat zaten sakat olan ben olduğumdan kendimi haklı göreceğimdir. Muhtemelen diğer insanlar da böyle düşünüyor. İnsan doğası gereği bencildir zaten.

Aids'i düşünün mesela. Çaresi yok. Neden yok? Yani illa cinsel yolla bulaşmıyor bu. Duyuyoruz hastanelerde kan yoluyla bulaşıyor vs. Ya da cinsel yolla olsun o bile fark etmez. Hiçbir suçum yokken neden aids'le cezalandırıldım? tıp bunu çözemiyor, çözemediği gibi beni de hasta yapıyor. Dolayısıyla fişi de çeken tıp olsun derim ben.

Kendini öldüren insanlar bile bir şekilde not bırakır, mektup yazar, bir şeyler anlatmaya çalışır. Ötanazi de böyle bir şey. Bir ifade tarzı. Sonunda ölüm var ama olsun bir şeyleri fark ettirmeye yönelik bir eylem. Ve bu eylemi yasalarla sınırlandırmak mantıksız.

Kaldı ki ötanazi isteyen biri doktor olmayabilir. Ağrısız nasıl öleceğini kestiremeyebilir ya da hepten kötü olacağını düşünebilir. Kesin çözüm ister. Bunlar da söylendi zaten.

Şunu sık söylerim: Yasaları yapanlar da insandır. Onlar ötanazi isteyen birinden çok çok daha üstün değildir. Gerekirse, yasalar değiştirilebilir.
  • eelmaa  (21.01.11 18:47:45) 
yapamıyordur. çok basit değil mi? insanın kendini öldürmesi çok zor, intihar daha çok psikolojiyle alakalı bir şey. onun kimyasal bilgilerini bilemiyorum. ama hergün öldüğünü düşünen, acılarına dayanamayan, korkunç bir hastalığın son evresinde olan insan her sabah ölmediği için hayalkırıklığıyla uyanır. sağlıklı bireylerin bunun empatisini yapması pek kolay değil, yaşanılan eziyeti anlamak imkansız neredeyse. ama olmuyor işte, öldüremiyor kendini. ya hali yok ya da yapamıyor. o kalan tırnak kadar canını alamıyor.

veya inançları izin vermiyor, fakat dayanacak gücü kalmadı. inandığı dinin tanrısı da yardım etmiyor. ama hayatı boyunca taşıdığı dini kimliği de bir yandan onu engelliyor.

şurada yaşadığım bir şeyi yazmıştım (bkz: #17159090)
  • endless dream  (21.01.11 20:18:54) 
[]

2 Yaşındaki Ankara Kedisine Ev Aranıyor (İstanbul) (ücretsiz)

i54.tinypic.com

Fotoğrafta gördüğünüz dünya güzeli dişi Ankara kedisine ev arıyoruz. Yavrusunu geçen haftalarda sahiplendirmiştik, dedik belki bir ihtimal annesine de ev buluruz... Kısırlaştırılmıştır kendisi ve çok uysal bir kedidir. İlgilenenlerle buradan iletişime geçebiliriz öncelikle.


 
keşke yavruyu kaçırmasaydık...yolculuk yapabilir mi 7-8 saat kadar?


  • lazarus  (23.01.11 01:34:20 ~ 01:35:58) 
yapabilir herhalde bilemiyorum, eğer trenle ya da özel arabayla falan olursa. ama otobüsle telef olur sanki =/


  • vercingetorix  (23.01.11 12:52:25) 
duyurunun bayağı takipçisi varmış, az önce öğrendim. teşekkürler arkadaşlar ilginiz için =) eğer bir aksilik olmazsa, bu haftasonu htrd666 kullanıcı adlı arkadaş alacak kediyi. gelişmeleri bildiririm.


  • vercingetorix  (26.01.11 01:06:22) 
hanım kızımız sahibini buldu bugün itibariyle arkadaşlar. ilgilenen herkese çok teşekkürler.


  • vercingetorix  (01.02.11 19:39:19) 
[]

PayPal hesabına para ekleme

Kredi kartından nasıl aktaracağım yahu bu hesaba para? "Para ekleme"ye giriyorum ama yanlış yolda mıyım? Orada da şöyle diyor zaten: "PayPal şimdilik banka hesabınızdan para ekleme yeteneğini kullanımınıza sunmuyor.

Bir ödeme yaptığınızda, PayPal alıcıların kredi kartından çekim yapar ve parayı anında satıcının PayPal hesabına yatırır."

Ama şu an 1,95 dolarlık bakiyem de hiçbir şeye yetmiyor haliyle =) O para da zaten onaylama için otomatik çekip sonra geri yatırdıkları para. Nasıl oluyor bu işler?

 
kredi kartını eklemiş olduğun için
paypal aracılık edecek sadece.

yani x hesabına göndereceğin $10 için hesabında bulunan $1.95'i kullanıp kalanı daha önce yetkilendirmiş oldğun kredi kartından çekecek. yani sanal kartlarda olduğu gibi önce bir miktar para ekleyip sonra da o parayı kullanayım değil.
  • homeless  (17.01.11 14:22:40) 
fakat yapmıyor öyle? az önce denedim de dealextreme'den bir alışveriş yapmayı da, onay vermedi.

hmm gerçi belki normal limitim yetersizdir, şimdi düşündüm de =) tamam o halde, bir de dönem borcumu ödeyip deneyeyim o zaman, çok teşekkürler =)
  • vercingetorix  (17.01.11 14:27:55) 
peki, kredi kartını sahiden eklediniz mi?
yani parayı çekti tamam ama siz bankanın web arayüzünden yapılan işlemi bulup sonrasında da oradaki 4 haneli sayıyı paypal'a girip onayladınız mı?

eğer bunu yapmadıysanız da olmayabilir. (hatta muhtemelen olmayacaktır)
  • homeless  (17.01.11 14:29:51) 
evet o işlemi yaptım diye hatırlıyorum. şu an bakiyede o 1,95 dolar gözüktüğüne göre yapmamış mıyım ki? onu iade etmeleri ve bakiyenin 0 mı olması gerekiyor yoksa??


  • vercingetorix  (17.01.11 14:32:05) 
eger 1.95 varsa hesabinda ve onu paypal yatirmis olarak gorunuyorsa yapmissindir o islemi..


  • buzzlightyear  (17.01.11 15:00:40) 
[]

ACİL!! Kediye köpekler saldırdı, arka bacakları gitti!!

Kendisi şu an bir arabanın altında saklanıyor. Durumu çok kötü, herkese tıslıyor. yavruları vardı bunun, bizim evin bodrumunda bakıyordu kapıcının ailesi. köpekler de uzaklaşmıyor, resmen bekliyorlar. yakınlarda klinik var açık ama kimse elini süremiyor kediye. Ankara'da, gönüllü olarak bu saatte çayyolu'na gelip kediyle ilgilenebilecek veteriner aranıyor!!




 
Hayvanları Koruma Derneği
35. Sokak, No:10
Bahçelievler / Ankara
(312) 215 15 55
(312) 222 57 17

Burayı ararsanız belki yardım edecek birileri bulurlar :/
Yavrum ya :(
  • kimki  (16.01.11 20:33:01) 
mor pati diye yakın bir klinikten geldi sağ olsunlar birileri. beli kırılmış. dışkapı'da bir hastanede tedavi görmesi (ameliyat olması) lazımmış. kapıcının bir akrabası aldı gitti sepetle kediyi, götürecek bakalım. teşekkürler ilginiz için.


  • vercingetorix  (16.01.11 20:39:30) 
arkadaşlar, ameliyat bayağı pahalı olacakmış da, şimdi kapıcının akrabası bilemiyoruz bunu karşılamayı göze alacak mı.. bizim durum da "öğrenci" ekonomisi maalesef. bu hayvanları koruma derneği böyle durumlar için maddi destek sağlar mı? ya da sağlayabilecek bir yerler biliyor musunuz? adam ilgilenmekten vazgeçecek diye korkuyorum da..


  • vercingetorix  (16.01.11 20:57:15) 
Çok geçmiş olsun, Facebook'taki hayvanseverler grubuna yazın durumu bence. Bir de Çayyolu'nun neresinde oldu olay?

İnşallah kurtulur pisicik :(
  • marcelle  (16.01.11 21:22:28) 
Arcadium taraflarına yakınız. Ben de inşallah deyip duruyorum da, yarın belli olur ne olup biteceği bakalım.. Buraya yazarım gelişmeleri. Teşekkürler ilginiz için ayrıca.


  • vercingetorix  (16.01.11 23:13:59) 
[]

elektrik faturası ödeme

garanti bankasının atm'lerinden herkesler bir faturaları yatırabiliyor diye biliyorum ama yanlış mı biliyorum? mesela elektrik faturasını kartsız işlemlerden direkt ödeyebiliyor muyuz garanti ya da başka bir bankanın atm'sinden? yapı kredi'de de gördüm sanki öyle bir şeyler ama yanılıyorsam diye sorayım dedim.

bir de bu şekilde bir ödemeden ekstra bir ücret alınıyordur herhalde değil mi?


 
vakıfbank atm'lerinden yatırılabildiğini biliyorum. kartsız işlemlerden ödeniyor, para üstü falan veriyor. büyük teknoloji.


  • matthias coltrain  (09.01.11 20:27:23) 
evet yatırılabiliyor. 1 lira sanırım ek ücret.


  • jangara  (09.01.11 20:28:58) 
[]

3,5 Aylık Ankara Kedisine Yuva Aranıyor! (İstanbul)

i55.tinypic.com
i51.tinypic.com

Yukarıda fotolarını gördüğünüz yavru (erkek) için ev aranıyor. Kendisi şu an annemin evinde ancak o evde hali hazırda o gelmeden önce 15 kedi vardı ve hepsi de büyük kediler. Kendisi maalesef huzur içinde yaşayamıyor, fazlaca dayak yiyor. Annem sürekli çalıştığı için özel olarak da ilgilenemiyor zaten hiçbiriyle. Ama bu küçük özel ilgi istiyor ve çok mutsuz o yüzden de. Aşıları tam bu arada. İstanbul'da şu an kendisi, ama birkaç hafta sonra eğer Ankara içinden isteyen olursa getirebileceğini söyledi annem Ankara'ya da.. İşte böyleyken böyle. İlgilenenler buradan özel mesaj ile bana ulaşabilirler, ayrıntıları konuşuruz.


Not: Bir süre üstte kalabilirse bu duyuru, çok seviniriz.

 
ankara'ya geldiğinde alma ihtimali pek yüksek bir arkadaşa sahibim. bir daha görüşeyim, haber veririm.


  • alyans  (30.12.10 16:09:23) 
bende alabilirim yarın


  • mutlu muyuz vincent  (01.01.11 18:46:06) 
ben bu gece alabilirim.


  • htrd666  (02.01.11 19:02:57) 
kecidik gitti arkadaşlar. zlatan1937 sahiplendi kendisini =) ilgilenen herkese çok teşekkürler.


  • vercingetorix  (02.01.11 19:13:02) 
[]

Ötanazi

Bu konuyla ilgili 15-20 dakikalık bir sunum yapmam gerekiyor pazartesi günü. "Kişisel bir hak" olması gerekliliğiyle ve neden olamadığıyla ilgili bir şeyler söylemek istiyorum ama çoğu kişisel görüşlerim olacak.. Böyle olmaması lazım elbette bir kısmının sağlam sosyolojik teorilere dayanması gerekiyor ama çok baba isimler bu konuyla ilgili bir şeyler söylemişse de ben kendilerini bulamadım.. Konuyla bir şekilde ilgilenmiş arkadaşlardan yardım etmelerini rica ediyorum özetle. Olmazsa konuyu "intihar"a doğru da genişletmek durumunda kalacağım ve evet Durkheim kullanacağım. Yani bunun dışında direkt ötanazi ile ilgili sağlam kaynaklar var mı bildiğiniz ve mümkünse online ulaşılabilir olan? Sunum Türkçe olacak ama kaynaklar İngilizce ve Fransızca da olabilir.. İlla upuzun makaleler olmalarına da gerek yok, kim nerede söylemiş belliyse, bir paragraflık bir yazı bile olabilir..




 
ne kadar yararı olur bilemeyeceğim ancak hukuki acıdan ötenazi ile ilgili ceza hukuku kaynaklarında bir şeyler çıkabilir. ötenazinin kişisel bir hak olmadığı cünkü insanın yaşama hakkın olması ve tıbbi müdahaleler ile ilgili. aktif ve pasif ötenazi , tıp hukuku gibi aramalar yaparsan belki gogıl amca sana kaynak gösterebilir.


  • okyanustaki depresif ruzgar  (30.12.10 02:00:35) 
(bkz: you don't know jack) diye bir film vardı. Gerçek bir hikayeden uyarlama. Akademik bir kaynak değil ama oradan araştırmak için bir kanal çıkabilir belki.


  • johan sebastian  (30.12.10 17:16:51) 
zaten çoğunlukla o filmin üzerinden gidecek olduğumu fark edince, hocanın laf etme ihtimaline karşı ciddi teorilere de değinmem gerektiğini düşündüm. ama yine de teşekkürler arkadaşlar. ceza hukukuyla ilgili bir şeyler de bulmuştum hali hazırda.


  • vercingetorix  (30.12.10 19:08:56) 
[]

Fatura Ödeme

Şimdi ben geçen ay Vodafone'a geçmiş biri olarak, bir de kredi kartından otomatik ödeme talimatı verdim bunun faturasına. Şimdi son ödeme tarihi diyelim ki 27 Aralık olarak görünüyor ve o gün benim kredi kartımda hiç limit yok.. Bu durumda ne oluyor? Ben artık ne zaman ödemesini yaparsam kart borcumun, öyle mi alıyorlar, yoksa o borç her halükarda bankadan çekiliyor ve benim bir sonraki kredi kartı ekstreme mi yansıyor? Off çok karıştırdım sorarken =) Aslında şunu da soracağım: Bu otomatik ödeme talimatı var diye, başka yerden ödeyemiyor muyuz faturayı? Yoksa zaten son ödeme günü geçince öyle bir şeyler mi oluyor..




 
eğer günü geldiğinde kartınızda limit yoksa otomatik ödeme gerçekleşemez son tarihine kadar yeterli limit oluşturulursa ödeme gerçekleştirilecektir. isterseniz o faturayı başka bi kanaldan da ödeyebilirsiniz. daha detaylı ve sağlam bilgi için bankanızı arayın


  • iktisadiaklıneleştirisi  (27.12.10 12:44:57) 
[]

Canon vs. HP (yazıcı)

www.ucuzu.com

www.canon.com.tr


şimdi bu iki model de 49,90'a satışta şu sıralar best buy'da.. hangisi daha iyidir? sanki canon daha iyi gibi geldi bana birkaç yerde okuduklarıma bakılırsa ama bir de buradakilere sorayım dedim.. herhangi birini ya da ikisini de denemiş olanlardan pişmanlık ve/veya memnuniyet içeren görüşler bekliyorum.. aynı fiyatta farklı önerilere de açığım =)

 
kartusunu hangisinde daha sorunsuz buluyorsan onu al, ikiside ayni gibidir.


  • compumaster  (16.12.10 02:12:56) 
HP'ye karşı antipatim olmasına rağmen HP derim. Canon kullandım iyi de kartuş doldurmaya gelince yolda bırakıyor. Yenisini alsam yazıcıdan pahalı. Şimdi HP kartuşumu kendim dolduruyorum, mis vallaha. Baskı kalitesi olarak Canon HP'den iyi değil.


  • turcino  (16.12.10 08:43:13) 
[]

kedinin ağzında - gözünde siyah noktalar

önce bir tane çıktı bundan 1 sene falan önce, ciddiye almadık.. ama sonra iki, üç, çoğaldı bunlar.. ağzının dışında, yani "dudak" diyebileceğimiz kısımdalar.. geçen gün de gözünün tam altındaki yerde, yani nasıl tarif etsem, gözün alt kısmındaki kapağın neredeyse içine doğru da olduğunu gördük aynı noktalardan.. iki gözünün altında da var birere tane ama çok dikkatli bakınca görülebiliyor.. nedir bunlar bilen var mı? çok ciddi bir hastalığa falan işaret ediyor mu?




 
(bkz: veteriner)


  • sonea  (03.12.10 20:50:16) 
iç ve dış parazit aşılarını ihmal ediyorsanız kene olabilir.


  • kayranin kedisi  (03.12.10 20:51:37 ~ 20:52:10) 
sağolun sonea, o nedense hiç aklımıza gelmedi, hayret..

kene değil ya, bildiğimiz leke.. ben gibi falan da değil.
  • vercingetorix  (03.12.10 21:01:23) 
[]

64 mb sony memory card?

PS2 için satılıyor sağda solda da, orijinal değilmiş diye duydum. Orijinal olanlar en fazla 8 mb'lık oluyormuş, doğru mu? E millet orijinal Sony yazıyor satarken?




 
Sahtelere de orijinal yazarlar. Fiyatından anlaşılır zaten.


  • royal  (01.12.10 15:51:34) 
Orijinal yazıyor olabilirler bu tamamen satabilmek amaçlı zaten.Telefonum için bir elektronik marketten orijinal sony dedikleri 2 gb'lık hafıza kartı edinmiştim 20 tl'ye.Tabi daha sonra araştırınca (aktarım hızı vs.) orijinal olmadığı ortaya çıktı fakat aradan zaman geçtiğinden müdahalede bulunmadım.Bu işportacıların sattığı şarj aletlerine, bataryalarına ''orijinal abi'' demesinden başka birşey değil.


  • lisko  (01.12.10 16:30:42) 
[]

Enrique Iglesias biriyle düet yapmış sankim..

Böyle içinde "stars", "million miles", "I won't change" falan gibi laflar geçiyor ama bunlarla aratınca hiçbir şey çıkmıyor gugılda.. Son zamanlarda radyolarda pek sık duyulduğundan yeni olduğunu düşünüyorum. Var mıdır bilen?




 
aa buymuş hakikaten yaa.. o kadar emindim ki yani enrique iglesias olduğuna, buna bakmamıştım bile =) teşekkürler.


  • vercingetorix  (29.11.10 23:39:18 ~ 23:39:47) 
sizin dediğinize cevap verilmiş ama enrique düeti istiyorsanız, şunu tavsiye ediyoruz:

Enrique Iglesias feat Nicole Scherzinger - Heartbeat
  • ermanen  (29.11.10 23:41:19) 
onu ben de enrique sanıyordum vay vay


  • mentirosa  (30.11.10 08:17:28) 
[]

cumartesi çalışan kargo şirketi

şimdi baktım aras kargo pazartesiye kadar çalışmayacakmış.. başka bir duyuruda da birisi yurtiçi de çalışmayacak demiş. peki bildiğiniz çalışacak olan bir kargo şirketi var mı bugün için? varsa, kaça kadar kargo kabul ediyorlar?




 
cumartesi günü normalde yarım gün çalışıyorlar.


  • a7x  (20.11.10 07:39:29) 
[]

hazır sütlaçtan fırında sütlaç yapmak...

mümkün müdür? yoksa yenebilir bir şey olmaz mı? şimdi diyorum ki yani, ben bu hazır sütlacı hazırlayıp, uygun kaplara koyup fırına atsam üstleri yansın diye, olmaz mı ki? var mı deneyen böyle bir şey?

bir de süper alakasız olacak ama, ir10.net davetiyesi gönderebilecek kimse var mı? =)


 
lise döneminde bir işkembecide çalışan abimden duyduğuma göre sütlaçalrın üstüne ispirto döküp yakıyorlarmış o yanığı elde edebilmek için. ha bu işin anti-hijyenik yönü. doğrusunu yapmak eminim ki zordur ama dene bakalım bi, bakarsın farklı bi lezzet ortaya çıkar.


  • ruhibirbanyo  (17.11.10 01:04:22) 
eheh yuh yahu o yanığı elde etmek o kadar zor bir iş değil aslında.. normal pirinçle sütle falan yapılışı biliyorum ama uğraşmak istemedim, ondan hazır sütlaç olur mu diye sordum. en son adımda işte fırına veriyorsun kapları, üstler yanıyor =) ispirto hikayesi biraz kandırmaca olmuş sanırım =)


  • vercingetorix  (17.11.10 01:08:06 ~ 01:11:51) 
yaparsınız ama evde yapılan gibi üstünün kızaracağını(ya da yanacağını) sanmıyorum, malum içinde koruyucu maddeler falan var. ama siz bir tanesiyle bir deneyin. üstünü yakmak içinde fırına koymadan üzerine biraz şeker döküp uzun bir çakmakla yakabilirsiniz(ki uzun sürebilir.)


  • cumingsoon  (17.11.10 01:49:29) 
fırın sütlaçın üstünün kızarması için, kaplara boşaltılan harctan bi kenara biraz ayrılır ve içine yumurta kırılır, bu karışımdan birer kaşık kaplara konulur. kızaran, yanan budur. hazır sütlaç için bişey diyemiyciim.


  • halanne  (17.11.10 08:45:08) 
ben yaptım çok da güzel oluyor.


  • nesenbilneben  (17.11.10 12:41:56) 
ben yaptım oldu, süper de oldu. yalnız güveç kaplarında yaptım öyle tavsiye ederim.


  • red g  (17.11.10 13:39:22) 
fırın tepsisine su koyup, güveçleri de tepsinin içine koydum.


  • red g  (17.11.10 13:39:54) 
[]

son kullanma tarihi gelen pakette mantar

bugünmüş yahu son tüketim tarihi.. buzdolabında ve paketi hiç açılmadan duruyordu ama şimdi hemen pişirsem ben bunları bir şeylerle karıştırıp edip, zehirlenir miyim? imza: zayıf bünyeli bir kişi..




 
bence yeme. Üstelik mantarmış da yani. Boşver at gitsin.


  • skywalkeremre  (11.11.10 21:04:39) 
yok ya istesen bile beceremezsin, kültür mantarı bu yıka ye gitsin. ha baktın çürümüş at gitsin.


  • killerbee  (11.11.10 21:34:10) 
en az 2 günü daha var. :) son kullanma tarihleri gerçek tarihindn 2-3 gün önceye göredir. Cindrella değil ki bu gece 12 de kül kedisi olsun :)


  • janavarorion  (11.11.10 21:40:54) 
son kullanma tarihinden önce biri yiyip, zehirlenip, işletmeye dava açmasın diye. bir kaç ay tolerasnlı yazılıyor diye duymuştum. ya da ekşi sözlükten okumuşumdur. tam bilemedim.


  • john mcclane  (11.11.10 23:39:54) 
[]

mp4 ya da mkv'yi avi'ye dönüştürmece

denediğiniz ve memnun kaldığınız programları yazarsanız sevinirim.. freeware arıyorum ayrıca..




 
ultra-video splitter

şu ana kadar kullandığım en iyisi diyebilirim. bahsettiğin formatları da sorunsuz çevirir. freeware değil, ancak bir şekilde bulunur.

warez.b.b güzel sitedir.
  • xenderoth  (04.11.10 18:49:41 ~ 21:34:39) 
format factory. free super.


  • bryan fury  (04.11.10 20:53:04) 
[]

iş bankası gudubeti

arkadaşlar, şimdi anladık, cep anahtar yüklemezsen artık öyle havaleydi bilmem neydi gibi işlemleri yapamıyoruz da, maalesef cep anahtar uyumlu bir telefona dahi yüklenmeyen bu saçmalığın alternatifi olan firefox eklentisini (user agent switcher eklentisi) yükledim, pek de güzel pc başından iphone ile bağlanıyormuşum süsü verip wap şubesine giriyorum (çünkü telefon ne hikmetse wap'a da bağlanmıyor.. bütün ayarlarını gözden geçirmeme rağmen..), ancak hala bir problem var: e ben yeni havale hesabı ekleyemiyorum?? nasıl yani yaa? zaten internet bankacılığından da yapamıyoruz artık, e cep anahtar da yüklenmiyor, illa şubeye mi gidiyoruz yani? ya da başka alternatif var mı benim bilemediğim? yani ben şimdi şubeye gidip "kardeşim ben en azından internet bankacılığını kullanarak havale hesabı ekleyebilmek istiyorum" falan deyip, hatta gerekiyorsa dilekçe falan verip böyle bir opsiyona sahip olamıyor muyum?

imdat ya =( (git: 186937)


 
Nasıl havale hesabı ekleyemiyorsun internet bankacılığından ben orda kaldım. Çok yakın bir zamanda yapmışidim ben.


  • enjoywiththelifesresponsibility  (24.10.10 20:00:28) 
eskiden 6 ayda bir talimat güncelletiyorlardı şubeye gidip. son 1 yıldır istemediler sanırım. benim internet bankacılığında "Sistemimizdeki kayıtlara göre İnteraktif Bankacılık hizmetlerimizin tamamından yararlanabilirsiniz ve talimatınızda belirtmediğiniz 3.şahıslara da İnteraktif Bankacılık sistemi ile para aktarabilirsiniz." yazıyor. şubeye gidip hala aynı talimat verilebilir sanıyorum.


  • tuyra  (24.10.10 20:08:13) 
ya şöyle ki: ben wap'tan ve internet şubesinden bakiye sorma haricinde ne yapmaya çalışırsam çalışayım, en sonunda bir şekilde "mobil imza ya da cep anahtar kullanıcısı olmanız gerekir" olayına varıyorum ve çok sinirim bozuluyor.. gerçi en mantıklısı şubeye gitmek, evet yaa.. neyse teşekkürler arkadaşlar.


  • vercingetorix  (24.10.10 20:14:48) 
Cep anahtar olmadan da havale vb. yapabilirsiniz. Şubeye gidip internetten havale yapmak istiyorum deyip açtırın.


  • sourlemonade  (24.10.10 20:15:43) 
[]

Teknoloji Laneti

bu teknoloji denen saçmalığın git gide başa bela bir hal aldığını düşünen var mı benim gibi? yani eskiden olaylar basitti: bir yere bir şey mi göndereceksin, mecbur gideceksin bilmemne şubesine, göndereceksin arkadaş..

şimdi işler çoook kolaylaştı!! havale mi yapacaksın, hemen cep telefonuna bişiler yüklüyorsun, hoop bedavaya havale yapıyorsun iki dakikada. karşı taraf da sana kargoyu gönderince, hemen kargo takip numarası gönderiyor ki paketim neredeymiş diye adım adım kontrol edebiliyorsun..

şimdi ben burada koccaman bir hareket çekiyorum arkadaşlar, ama yanlış anlamayın size değil..

bir kere güvenlik bilmemnesi sebebiyle 596895 tane ayrı şifreyi sırayla soran internet bankacılığından nefret ediyorum.. cep telefonum uyumlu modeller arasında görünüyor olmasına rağmen yüklenmeyen cep anahtar zımpırtısından fenalık geldi içime.. bu olay yokken ne güzel havale yapıyorduk yahu pc başından!! havale ücreti de alınmıyordu, şimdi bırak ücreti, bu şeyi yüklemeden yeni havale hesabı bile ekleyemiyorsun!! ama olmuyor, yüklenmiyor.. bütün wap ayarlarını yeni baştan gözden geçirdim, olmuyor, olmuyor.. yani illa yıl 1990 gibi banka şubesine gidip, bir güzel de havale parası ödeyip göndereceğiz parayı..

peki çile burada bitti mi? bitmedi.. sevgili çok çağdaş yurtiçi kargonun kargo takip sayfası nedense sürekli "lütfen 10 saniye sonra deneyiniz!!!" diyor.. üstelik öğleden beri.. peki müşteri hizmetleri güzelliği? tabii ki cevap vermiyor.. tam 5 dakika boyunca "lütfen bekleyiniz, birazdan müşteri temsilcisine aktarılacaksınız" lafını dinledim ve sabrımın gerçekten sınırının çok yükseklerde olduğuna karar verdim.. çekilecek çile değildi yeminle..

yok arkadaş yok.. her işinizi kolaylaştırıyoruz diyorlar ama yalan.. mis gibi giderim şubeye yarın sabah.. gözüm atm bile görmek istemiyor..

 
(bkz: adam haklı beyler)

peki ya devlet memurlarına ne demeli? bilgisayarın sihirli bir alet olduğunu düşünen, bilgisayardan korkan memurlar var. bir de "sistem yok" diyorlar ya, kendimi patlatasım geliyor.
  • hollowlife  (20.10.10 22:21:06) 
Var senin gibi düşünenler, üstüne kitap yazan bile var. "Why Things Bite Back: Technology and the Revenge of Unintended Consequences" - Edward Tenner. Çok da güzel kitap.

Bütün teknolojik gereçler düzgün çalışsa bile, sırf öğrenme eğrileri yüzünden hayatı git gide daha komplike bir hale getiriyorlar. Ben şahsen karışık duygular besliyorum teknolojiye karşın, yer yer sevip, yer yer lanet okuyorum.
  • skatheist  (21.10.10 05:47:12) 
[]

yumuşak a

şimdi ben ekonomi ile ilgili bir konuda "kar" yazarsam yanlış mı olacak doğru mu? bundan 5-6 sene evvel bir dershane hocası artık yumuşak harfler kullanımdan kalktı demiş idi.. doğru mudur, ya da hala öyle midir?




 
"k" ve "g" harfleri ince okunuyorsa, bunlardan sonra gelen "a" ve "u" ünlülerinin üstüne düzeltme işareti konulur.


  • amateur  (17.10.10 05:33:22) 
evet kalktı.


  • antihero  (17.10.10 05:38:56) 
kalktı diyince kalkmıyor o şeyler. mesela bi patron şöyle derse " geçenyıl çok iyi kazandık o yüzden bu yıl karımı çalışanlarımla paylaştım. nası ama. vercingetorix kalkmadı abicim, an azından ben kullanıyorum herkeste anlıyor. belki iki nesil sonra.


  • ceo  (17.10.10 06:06:30) 
ben kalktı dediğim için kalkmadı zaten. ama kalktı.


  • antihero  (17.10.10 06:24:10) 
antihero kalktı dedigi için kalmadı. tdk kaldırdı ama sonrasında baktıki işler sarpa sarıyo. -kar, kâr hala, Hâlâ gibi şeylerin içinden cıkılmıyor tekrar geri getirdi. yani şu an tdk yı bu konuda baz alırsak yumuşak a var. hee siz kullanmazsınız size kalmış o da.


  • rurouni  (17.10.10 10:08:35) 
Olur mu öyle şey... tabi ki kalkmadı. Yani Kısmen kalkmadı.

arsiv.ntvmsnbc.com
www.tdk.gov.tr
  • janavarorion  (17.10.10 10:25:15) 
anlam karışıklığı yaratan kelimelerde kalkmadı. ama "kâğıt" denmiyor.


  • xlmn  (17.10.10 10:58:25) 
xlmn +1
ayrica benim sevgili bir tez hocam vardi. tezimi duzeltirken "Haluk" isminin ustunu cizmis, Hâluk yapmıstı...

  • thunder thunder thunder thundercats  (17.10.10 11:46:07) 
eöö evet arkadaşlar, hepten ne yapacağımı şaşırdım şimdi =)) neyse çok teşekkürler hepinize. galiba bu duurmda çoğunluğu dikkate alıp en azından sadece "kar"larımı düzelteceğim..


  • vercingetorix  (17.10.10 13:47:09) 
[]

Ziraat Bankası - Otomatik Ödeme

Şimdi geçen ay biz bu faturalar için otomatik ödeme talimatı verip yeni bie hesap açtırmıştık vs. Soru şu: Şimdi bu hesaptan parayı, her faturanın ödeme tarhinin ilk günü çekmeye çalışıp, eğer para yoksa o gün hesapta, sonra tekrar deniyorlar mı son gününe kadar? Yoksa sadece ilk gün mü deneniyor?

Ekstra soru: Günü geçen faturalar için nasıl oluyor bir de..


 
Vereceğim cevap Ziraat Bankası için değil, başka bir banka için olacak ama hepsinde durum aynıdır diye düşünüyorum.

Hesaptaki para, faturanın ödeme tarihinin son gününde çekilir. O gün hesapta para yoksa, bir kuruş bile eksik olsa, çekmez. (Kredili mevduat hesabınız varsa, oradan da çeker.) Ertesi gün artık bir daha denemez. Günü geçen faturaları ise hiçbir şekilde ödemez.
  • mavikedi  (12.10.10 14:26:02) 
[]

Yoksa kediler...?

Şimdi üstte duran duyurulara bakıyorum: 2 tane kayıp kedi ilanı.. Bugün de karşı komşumuzun kedisi bildiğin firar etmeye çalışıyordu evinden. Kadın peşinden koşturdu ta aşağı kata kadar.. Mahallede de birisi ilan yapıştırmış her yere kedim kayboldu diye..

Tesadüf mü? =)

Evet, buyrun, atış serbest..

(bu arada, Ankara'dayım.. hani daha önemli duyurularda bile şehir belirtmeyen arkadaşlara selam olsun =))

 
kedilerin çiftleşme dönemi diye tahmin ediyorum.


  • hollowlife  (10.10.10 00:31:36) 
depröm olucoaak!


  • squatterbloat  (10.10.10 00:45:22) 
kedi severlere karşıyım. şu nedenle, sigara bağımlısı gibi saçmasapan hale giriyorlar. koltukları tırmalanır sehpalarına sıçılır başparmakları ısırılır kanar camı açarlar kaybolur ağlarlar yuları yoktur gezdiremezsin özgür hayvan derler adamı kullanmayı geçiyorum domaltır umrunda olmaz yalanır gerinir esner harika uyur güzel heyvandır ama dikkat edin kedi sevenler piar olarak çoklukla kadınlar. kendilerine benzetirler.
kediye benzeyen kadın ne lan.

karga denen bir kuş var.
tanışın vazgeçemezsiniz.
  • agy  (10.10.10 01:02:32) 
[]

Kremsiz Şampuan

Yahu eskiden Hunca falan vardı, portakal özlü bilmem ne.. Yani tamam o da süper değildi ama gene de bir nebze daha geç yağlandırıyordu saçı. Geçenlerde Tresan diye bir markanın ısırgan otlusunu aldım, hem de az buz değildi fiyatı, o da deli gibi kepek yaptı! Zaten kepek de ayrı bir sorundu, şahdı şahbaz oldu..

Şimdi soruyorum: Ciddi anlamda deneyip memnun kaldığınız, saçı öyle zırt diye 12 saat içinde yağlandırmayan (benimki biraz anormal hakikaten), ve tercihen kepeği de azdırmayan bir şampuan var mıdır bildiğiniz? Lütfen kremsiz olsun =( (Ketoral diyecel olan arkadaşlara peşin cevap: O da çok çılgın saç döküyor..)


 
tek gecerim zart diye kesti kepegimi..

www.clear.com.tr
  • jamswety  (09.10.10 16:29:36) 
Ben aşağıda linkini verdiğim şampuan ve duş jelini kullanıyorum. Çok hassas olduğum bir dönemde kullanmaya başladım. Hala da kullanmaya devam ediyorum. Hararetle öneririm.

haber.mynet.com
  • july14  (09.10.10 17:10:05 ~ 17:13:38) 
benim kepeğimi herbalife cart diye tek yıkamada hem de kestiydi. ben de onu tek geçerim.


  • deliberte  (09.10.10 17:10:40) 
jamswerty: onu da nişanlıma alırım artık =)

july14 ve deliberte: bunları nereden bulabilirim acaba?
  • vercingetorix  (09.10.10 20:04:24) 
Ben medical kozmetik ürünlerin de, satışa sunulduğu bir yerden alıyorum. Bana oldukça yakın olan bir yer. Eminim size yakın olan bir yerden, servisleri ile gelebilirsiniz.

ASM J.Hopkins Hastanesi içinde bir yer.

Sanırım başka yerlerde de vardır.
  • july14  (09.10.10 20:46:36) 
çok sağolun july14 ama yine her istanbullu gibi siz de beni istanbul'da sandınız default olarak sanırım =))) neyse, ankara'da da bulurum elbet..


  • vercingetorix  (09.10.10 23:53:12) 
[]

Naçizane Bir Tavsiye

Arkadaşlar, şimdi bazılarınız böyle işte ne bileyim "alınık/satılık/aranıyor" ilanları falan veriyor ya kimi zaman, şimdi o ilanlarda şehir yazmadığı zaman default olarak herkes İstanbul olduğunu mu düşünmelidir? Yapmayın etmeyin.. Elim mesaj butonuna gitmiyor salakça "hangi şehir aceba?" diye sormak için, yardımcı olacağım varsa da olamıyorum..




 
içimde kalmasın, bazıları da $öyle yol tarifi soruyor:

''buradan bakırköy'e nasıl giderim?'' gibi duyurular görüyorum ki, orası neresi bilsem gidip kıracağım o bilgisayarı.
  • ateistanbul  (07.10.10 23:31:21 ~ 23:31:51) 
hatta ve hatta ben dahil saçma sapan başlıklar açmayı keselim.
google.com dan rahatça bir tık ile ulaşabileceğimiz şeyleri buradan sormaya gerek yok.
o yüzden google.com milyar dolarlık bir şirket.
  • ucamayanadam  (08.10.10 00:03:01) 
unutulup da yazilmamasi da baya bi buyuk olasilik olsa gerek


  • sazz  (08.10.10 00:47:27) 
[]

moda faciaları

Arkadaşlar, son zamanlarda iyice dikkat eder oldum da, bu utanmadan bir de 100 TL'den falan aşağı satılmayan bir kısım çirkin ayakkabı ve çantaları, kim, neden alıyor? Yani sanki git gide çirkinleşiyorlar, ucubik bir hal alıyorlar. En kral markalar bile özellikle kadın ayakkabılarında artık ne kadar daha fazla saçmalayabilir bilemiyorum. Artık yeni moda "çirkinlik" de ben mi bilmiyorum? Yani bende mi bir sorun var arkadaşlar? Yemin ediyorum, milyarlarım olsa bir tanesini almam.. Hele şu geçtiğimiz yazın üstü botumsu, altı sandaletimsi kadın ayakkabı modasından hiç bahsetmiyorum, midem kalkıyor.. Bu kış da ugg'lar out, çirkin lastik çizmeler in olacak herhalde.. gözlemlediğim kadarıyla..




 
çok bilmem moda falan anlamam ama bu fotodaki ayakabıyı giyene acırım onun yerine utanırım


  • asadas1999  (05.10.10 13:58:53) 
abidik gubidik giyinen tikiler,zenginler bi şekilde takıp takıştırıp bunları gözümüze alıştırıyorlar,gittikçe normal geliyor.


  • zeplich  (05.10.10 14:00:28) 
Haklısınız... Ama bunların önüne geçecek bir sistem yok... Yani bir kere biz tüketim manyağı olduğumuzdan naylon poşet geçirsem kafama moda olacak...


  • .aylin.  (05.10.10 14:08:30) 
neyse, sevindim ya sağolun.. ben de çok mu demodeyim diye düşünür olmuştum son zamanlarda =) zira benzer şeyleri zara, jezebel, mango, adil ışık gibi markaların kıyafetleri için de düşünür oldum.. yahu koskoca mağazalarda, bir tane mi bana göre bir şey olmaz.. halbuki millet haldır haldır alışveriş yapıyor..


  • vercingetorix  (05.10.10 14:14:10) 
aynı sorundan muzdaribim, moda olsun insanlar alıp giysin, yine bir derece de kendine göre bir şey bulamamak ok sinir bozucu. görgüsüzlük bence bu insanların almasına neden olan, estetik zevki olan birisi üstü çizme altı sandalet ucubik bir ayakkabı ile miksen sokağa çıkmaz bence. yazık insanlar onlar, ne dayatılırsa sorgulamadan "modern" olmak için tüketiyorlar.


  • deliberte  (05.10.10 14:55:01) 
uzerinde tas olmayan ve dar kesım degıl de bıldıgın normal tisort bulmak ne kadar zor farkında mısınız? istediğim gibi bir şeyi bulmak haftalarca sürebiliyor. aynı sekılde aykkabı da oyle. bir moda olunca pazarı da dahıl, hepsi aynı tirende takılıyor. bir Beta vardı eskiden hayat kurtarırdı ama onlar da babaanne ayakkabısı yapıyorlar artık.
eskiden boyle degıl mıydı? boyleydı muhtemelen ama genel begenı daha cok sayıda ınsan ıcın gecerlı ve popularıtesı de bır o kadar guclu. satmak ıstıyorsa, ucan, kacan seyler olmak zorunda sanırım artık. bir de model tasarlaya tasarlaya, yenılık yapmak ıcın bir yerlerden manyamak durumundalar belki.
benı erkek cocugu gibi gıyınmeye mecbur kılan tum tasarımcılara burdan saygılarımı saydırıyorum.
  • pyro clustic flow  (05.10.10 20:18:50) 
[]

Yakın Vakitte Ankara-İstanbul Arası Yolculuk Edecek İnsan Aranıyor!!

Arkadaşlar, birkaç gündür üstte duran bir duyurum var, kedilerle ilgili. Şimdi bu siyamın durumu hiç iyi değil, ve almayı düşünebilirim diyen fluorescein nickli arkadaştan geri dönüş alamadım daha sonra. O yüzden, acilen İstanbul'dan kediyi isteyen birine göndermeyi planlıyorum, ancak bagajda bir otobüs yolculuğu kedi için dehşet verici bir olay olacak ve arkadaşların söylediğine göre sakinleştirici verip yola çıkartmak da tehlikeliymiş. Şimdi benim bu aralar İstanbul'a gitmeme imkan yok. Facebook'ta falan böyle bir grup varmış bu tip işlerle ilgilenen, oraya da bakacağım ama bir de buraya yazayım dedim.

Özetle, yakın vakitte kendi aracıyla ya da trenle Ankara'dan İstanbul'a yolculuk ederken, yanında sepet içinde bir adet, uysal mı uysal bir siyam kedi götürebilecek bir gönüllü arkadaş arıyorum...


 
Cuma gününe kadar bahsettiğiniz kişi bulunmaz ise, yol parasının yarısını karşılayabilirseniz, sırf o kedi için otobüsle ankaraya gidip tren ile dönebilirim. :)

Hem kedi için hem sizin için üzüldüm, ciddi bir efor sarfediyorsunuz tebrik ederim.

Hafta içi derslerim olduğu için bunu en erken cuma günü gerçekleştirebilirim. :(
Olur da duyurudan birisi yarın uçak ayarlıyım sana derse yarın da yapabilirim tabi. :)

Daha fazlasını yapabilmek isterdim ama (bkz: öğrenciyim)
  • diyanet takvimi  (03.10.10 05:38:30) 
çok teşekkürler ilginiz için diyanet takvimi.. işin kötüsü, biz de öğrenciyiz =) ama dediğiniz gibi, baktık kimseden ses yok, en son çare bir şekilde yol parasının bir kısmını karşılamaya çalışırız. sizinki de gerçekten büyük bir özveri, istanbul'dan ankara'ya gelip kediyi al sonra geri dön.. tekrar çok teşekkürler. umarım sizi bu zahmete sokmamıza gerek kalmaz.


  • vercingetorix  (03.10.10 05:44:12) 
elxa verdiğiniz numaradan kargo bölümünün numarasını aldım;
0312 398 01 00
dahili numaraları; 226 228 229
Ancak yanıt veren yok, sanırım saat ile ilgili.
  • diyanet takvimi  (03.10.10 06:20:52) 
Aradım,kedinin ve kafesin ağırlığını sordu. Maksimum 4 kg dedim, 20 TL gibi bir fiyata geliyormuş! Uğraştığımıza hem hayvana hem kendimize çektirdiğimiz çileye değmez.


  • diyanet takvimi  (03.10.10 18:41:49) 
ilanı takip edenler var diye yazıyorum gelişmeyi: sözlük yazarı fluorescein kediyi alacakmış, kendisiyle en sonunda bağlantı kurabildim =) meğer duyuru kısmına bakmıyormuş hiç. yani istanbul'a gönderme sıkıntısından kurtulduk, çok mutluyuz.. herkese çok teşekkürler.

tabii sarman erkeğimize de bir yuva bulsak iyi olacak.. onun için de ayrı ilanlar açacağım artık =)
  • vercingetorix  (04.10.10 20:54:14) 
[]

Kedi ve Otobüs Yolculuğu

Şimdi duyurularda üstte durmakta olan kedilerle ilgili ilanla bağlantılı soracağım şey. Kedilerden birini, şehir dışından biri istedi ve başka kimseden de ses çıkmadığı ve Ankara'da soğuklar bastırmakta olduğu için tek çarem şu an kediyi, kendi özel kedi sepetiyle Ankara'dan İstanbul'a göndermek.

Alacak olan kişi, Nilüfer Turizm'le konuşmuş, o şekilde kabul ediyorlamış belli ücret karşılığında. Tabii beni asıl endişelendiren şey, bu zavallıcığın yolda yaşayacağı muhtemel sıkıntılarla alakalı.. Bir kere nereden baksan 5,5 saatlik bir yolculuk. Mamasını, suyunu o sepetin içine mi koyacağız? Motor sesinden bu hayvan çıldırmayacak mı (ki bizim kedi normal otomobilin içinde ölecek gibi oluyor), bir de muhtemelen bagajların olduğu kapalı, karanlık yere koyacaklar..

Ne yapmak lazım arkadaşlar? Veterinerde sakinleştirici iğne falan mı yaptırmak lazım?

 
benim kediciğim giderdi o yolu ve gerçekten çok korkmuş olurdu indiğinde. yemek ve su denedik ama yemez ve içmezdi. sakinleştirici diye yaptıkları iğne narkoz türü bir şeymiş.veterinerimiz önermemişti. onun yerine bir şurup kullanıyorduk biz. passiflora adı sanırım. o biraz sakinleştiriyordu. nilüfer ücret almıyordu. bagaj dışında kabul etmiyordu yalnız.


  • yalniz bir opera  (03.10.10 00:44:25) 
iğne değil ama sakinleştirici damlalar var onlardan kullanabilirsiniz şahsen ben öyle götürüyorum kedimi ankara-istanbul arasında ancak kafanıza göre vermeyin veteriner ayarlasın dozajını. zaten sakinleştiriciyi verdikten sonra pek wc-mama gibi bir ihtiyaç olmuyor ayılana kadar


  • bebek terlik  (03.10.10 02:59:51) 
elxa: haklısınız aslında, öyle bir duyuru açayım bakalım bir de.. en güzeli öyle olur tabii ama durumun aciliyeti de söz konusu.. bakalım, artık son çare bebek terlik'in söylediği damlayı kullanacağız veteriner kontrolünde.. herkese çok teşekkürler.


  • vercingetorix  (03.10.10 03:06:05) 
facebook: TRaNSPeT NaKiL PLATFORMU buraya üye olun yardımcı olacaklardır.


  • someone new  (03.10.10 03:57:41) 
facebook üyeliğim yok ama olan birinden halledebilirim herhalde.. teşekkürler someone new.


  • vercingetorix  (03.10.10 04:57:40) 
ilanı takip edenler var diye yazıyorum gelişmeyi: sözlük yazarı fluorescein, kediyi alacakmış, kendisiyle en sonunda bağlantı kurabildim =) meğer duyuru kısmına bakmıyormuş hiç. yani istanbul'a gönderme sıkıntısından kurtulduk, çok mutluyuz.. herkese çok teşekkürler.

tabii sarman erkeğimize de bir yuva bulsak iyi olacak.. onun için de ayrı ilanlar açacağım artık =)
  • vercingetorix  (04.10.10 20:53:53) 
[]

Acil Ev Bulması Gereken İki Kedi (Ankara)

Arkadaşlar, yaklaşık 1 ay kadar önce bahçemizde peydahlanan bir siyam (siyam deniyor bunlara herhalde, kuyruğu kısa değil ama, belki kırmadır.. fotosunu ekledim, bakarsınız) var. Kendisi en fazla bir yaşında muhtemelen ve dişi. Apartmanın kapısını açık bulmaya görsün, hemen kapıların önüne gelip ağlıyor. Çok insan canlısı, hiç kaçmıyor. Tırnaklarını başka kedilere karşı bile çıkartmıyor. Yalnız işte muhtemelen bir ev kedisiymiş ve biri sokağa bırakmış. Çünkü sürekli eve girmek istiyor. Ve mesela ona mama koyduğumuzda, başka kediler gelip kendisini pataklıyor ve bu da hiçbir savunmada bulunamıyor korkudan. Yani o yüzden çokça eminim ki, bu bir ev kedisi. Kayıp kedi ilanı var mı diye bilimum yerlere baktık ama yok maalesef. Çok da narin, ağaca bile çıkamıyor. Kış da yaklaşıyor... Bizde bir kedi var zaten ve öğrenci halimizle masrafıyla, temizliğiyle, aşısıyla ancak ilgilenebiliyoruz. Sitede de herkes pek seviyor, ama uzaktan tabii ki.. Buna bir ev bulamazsak, kışı geçirebileceğini hiç sanmıyorum.

Özetle, bu pek sıcak, pek terbiyeli kıza bir ev arıyoruz çok geç olmadan. Kendisinin yegane arkadaşı olan pek yakışıklı bir de sarman var. O da 4-5 aylık kadar. Çok iyi anlaşıyorlar. O da şimdiye kadar gördüğüm en oyuncu kedi.. İnsana da alışık, çünkü bizim bahçede doğdu ve sürekli kendisiyle ilgileniliyor. O yüzden, öncelikli olarak siyam kızımıza bir ev arıyoruz. Ama ikisini de almak isteyen olursa, ne ala.. Hali hazırda arkadaş oldukları için de bir sorun olmaz... Ancak tabii ki birlikte vermek konusunda ısrarcı değiliz =) Birini bile sahiplenen çıksa, çok mutlu olacağız. İkisinin de daha fazla fotosu var elimizde, isteyenlere mail ile gönderebilirim.

Soğuk havalar Ankara'da aninden bastırır ve "kedigen" denen siteye nedense bir türlü giremiyorum. O yüzden bu ilan bir süre üstte kalırsa çok çok sevinirim.

İlgilenenler buradan mesajla bana ulaşabilir ve detayları konuşuruz.

edit: evet yine başaramamışım foto eklemeyi.. link vereyim: i52.tinypic.com
i51.tinypic.com

 
ekşi sözlük kedi servisi başlığında duyurdum. bu arada kedigen sorun çıkarıyorsa miyavlar.com'a üe olun derim. oğlan da pek yakışıklıymış ayrıca.


  • deliberte  (30.09.10 03:44:27) 
bir de buradan teşekkür edeyim =) bakalım, umarım en kısa zamanda birilerinden cevap gelir..


  • vercingetorix  (30.09.10 03:51:26) 
merhaba. şu an ankara'dayım ama birkaç saat sonra izmir'e gitmem gerekiyor, en geç 11 ekim'de geri döneceğim. o zamana kadar tutma şansınız var ise siyam'ı, lütfen tutun, geldiğimde alabilirim seve seve. benim de 7 yaşında bir siyamım var dişi, ikisi anlaşırlar tahminim. ne dersiniz?


  • fluorescein  (30.09.10 05:40:34 ~ 05:46:24) 
bence anlaşabilirler, en azından bizimkinin tarafından bir sorun olmaz =) başka bir siteden (miyavlar.com =)) birisi de geçici olarak, sahip bulunana kadar siyama bakabilirim demiş. o halde, siz dönene kadar o kişiye götürelim kızımızı..

tekrar görüşmek dileğiyle =) çok teşekkürler ayrıca size ve ilgilenen herkese.

oğlumuza da bir yuva bulsak, ne güzel olur şimdi =)
  • vercingetorix  (30.09.10 15:48:56 ~ 21:12:08) 
oğlana sahip çıkmazsa ve kendini koruyabiliyorsa kedi toplu konutu da yapabilirsiniz sitede kuytu bir yere onun için, en basiti mukavvaya naylon sarıp yapılabilir.


  • deliberte  (30.09.10 19:42:53) 
evet, öyle bir şey de yapılabilir hakikaten, teşekkürler öneriniz için.

bu arada, siyam kızımızı geçici olarak evine alacak kişi, vazgeçti.. umarım fluorescein de temelli almaktan vazgeçmez =(
  • vercingetorix  (30.09.10 21:11:51) 
www.elookat.com diye bir site var, özellikle cins kediler için çok verimli sonuçlar alınabiliyor.

Bu arada toplumumuzun sonradan görmeliği hayvanseverlik alanında bile kendini belli ediyor, sokakta sefil durumda bir sürü kedi var kimse bakmaz, ama dediğim siteye "cins kedi vericem" diye ilan ver millet kapışıyor.

Şeytan diyo al sokak kedilerini cins bi isim altında millete kakala, en azından yavrucaklar yuva bulsun.
  • lucy in the sky with diamonds  (01.10.10 17:40:57) 
evet maalesef ben de onun farkındayım.. parayla falan da satıyorlar, çok ilginç geliyor bana.. bakalım, fluorescein eğer vazgeçerse, bir de o dediğiniz sitede açarım ilan.. çok teşekkürler ilginiz için.


  • vercingetorix  (01.10.10 21:30:09) 
arkadaşlar, fluorescein'den hala bir cevap alamadım.. havalar soğudu ve siyam git gide zayıf düşüyor.. istanbul'dan bir alıcı çıktı, ama otobüs ile göndermek kediyi bayağı sıkıntı verici ve riskli kedi için. o yüzden, şu sıralar kendi aracıyla ya da trenle ankara'dan istanbul'a gidecek olan birileri varsa, onlarla göndermek daha mantıklı..

varsa böyle bir şey için yardımcı olabilecek birileri, çok sevinirim.
  • vercingetorix  (03.10.10 05:04:47 ~ 05:05:01) 
ilanı takip edenler var diye yazıyorum gelişmeyi: fluorescein kediyi alacakmış, kendisiyle en sonunda bağlantı kurabildim =) meğer duyuru kısmına bakmıyormuş hiç. yani istanbul'a gönderme sıkıntısından kurtulduk, çok mutluyuz.. herkese çok teşekkürler.

tabii sarman erkeğimize de bir yuva bulsak iyi olacak.. onun için de ayrı ilanlar açacağım artık =)
  • vercingetorix  (04.10.10 20:52:58) 
[]

Acer Aspire 5520G ve AMD Turion 64 X2 Hakkında Bir Şeyler

1) AMD Turion 64 X2 2.2Ghz --> bu işlemci hakkındaki fikirleriniz?
2) Acer Aspire 5520G Notebook --> genel olarak bu lap top hakkında düşünceleriniz, kullananlar varsa memnun mu vs..



 
3 sene boyunca kullandim, hangi modeli bilmiyorum ama 5520G , 128 mb Nvidia ekran karti, 2 gm ram, 250 GB HDD sanirim, birde AMD dual core islemci. Gelelim sorunlara
1. 2 sene kullandiktan sonra batarya iptal oldu, 3 dk gidiodu prize takili olmadan
2. Ekran karti oyun oynatmak icin cok dusuk, cok eski oyunlari acar, yavasta olsa oynatir, denedigm oyunlar Wow u calistiriyor, Call of duty 1-2 oynatiyor, age of empires 2 de oynatiyor :) Yanliz en buyuk sorunu her 5 dk da bi inanilmaz yorulan HDD si, ve sonrasinda gelen %80 performans dususu 2 dk boyunca, sanki ekran karti iptal olmuscasina yavasliyor oyunlarda, her 5 dk da bi yapiyor bunu.

Bunun disinda genel kullanim icin oldukca iyiydi, her isimi gordu, halada ailemle konusmak icin kullaniyorum, daha dogrusu onlar kullaniyo, skype falan gorusmesini yapabiliyo, prize takili oldugu surece ve genel kullanim soz konusu oldugu surece bence tas gibi bir lap top ancak oldukca eski :)
  • Mccknightt  (14.09.10 21:00:06) 
[]

TTNet'in İlginçliği

Size de oluyor mu merak ettim: Bir-iki haftadır düzenli olarak internet bağlantısı gidiyor zaman zaman. Ve ne zaman 444 0 375'i arasak sorunu haber vermek için, ya daha operatöre bağlanmadan, ya da tam görevliyle konuşurken internet bağlantısı geliveriyor. Bir ali-cengiz oyunu mu var nedir anlamadım. Bu kadar tesadüf olabilir mi cidden?




 
bende de aynısı olduğuna göre tesadüf değildir. ya da aşk tesadüfleri sever


  • götümüze girebilir netekim  (14.09.10 00:12:55) 
ben de yok ama bir arkadaşımda var 10 dakikada bir bağlantısı gidiyor ara ara.


  • baldur  (14.09.10 00:19:44) 
yine oldu, yine denedik, yine geliverdi bağlantı.. cidden çok acayip yahu. arayıp adam gibi bir sorasım var ama çok saf ayağına yatıyor şu operatörler.


  • vercingetorix  (14.09.10 00:23:20) 
telefon meşgulken hat üzerindeki sinyal artacağından dolayı normalde zayıflayıp kopan sinyal gelir, bundan dolayı böyle bir şey yaşanır.


  • cisegu  (14.09.10 01:20:06) 
yani asıl sorun nerede bu durumda?


  • vercingetorix  (14.09.10 01:24:23) 
eğer bu sorun kendi kendine olmaya başlamışsa büyük olasılıkla hatla ilgili bir problem var demektir. müşteri hizmetlerini arayıp bağlantınızın sık sık koptuğuna dair şikayette bulunun. telefon hattı üzerinde paralel telefon, fax, telsiz telefon ve bağlantı kesildiğinde modem üzerindeki ışıkların durumu gibi bir takım sorular soracaklardır. bunlara hazırlıklı bir şekilde arayıp arıza kaydı oluşturtun. muhtemelen santralden çözerler. olmazsa çalışan olduğuna emin olduğunuz başka bir modemi bağlayıp deneyin o da olmazsa telefon hattı ve modem arasnda küçük bir splitter var onu da değiştirip deneyebilirsiniz.


  • cisegu  (14.09.10 02:06:46) 
[]

Uçak Problemi

1. Niçin Bodrum'a hiçbir hava yoluyla (Ankara'dan) gündüz vaktine (ki otel girişleri 12 gibi yapılır öğlen) denk gelen sefer yok? Var da ben mi göremedim?

2. Diyelim ki yok kardeşim, işine gelirse gece gelirsin. O zaman, havaalanında görevlilerce rahatsız edilmeden uyumak mümkün müdür sabah olana kadar? Çok mu sürünülür bir de o şekilde?


 
az önce ankara- bodrum'a yarın için baktım en az 21 farklı kombinasyon ile sabah 9:30 ile öğlen 12:30 arasında bodrumda olabileceğiniz 11 ayrı sefer var. siz gerçekten iyi araştırdınız mı?


  • diaspora  (13.09.10 19:31:04) 
hayret yahu.. hangi havayolları acaba?


  • vercingetorix  (13.09.10 19:33:33) 
etstur.com a girin oradan uçak bileti kısmından tüm hava yollarının tarifelerini bulabilirsiniz.


  • diaspora  (13.09.10 19:36:17) 
çok teşekkürler ya cidden.. ne süper bir şeymiş bu böyle eheh..


  • vercingetorix  (13.09.10 19:38:21) 
[]

ptt posta çeki hesabı

1) posta çeki hesabına gelecek olan bir para, karşı taraf kapıda ödeme yaptıktan kaç gün sonra alıcı tarafından çekilebilir?

2) bir de internet üzerinden hesabı kontrol edebiliyormuşuz sanırım. bunun için illa postaneye gidip şifre mi almak lazım?


 
abisi artık ptt şubeleri her yerde, sormak basit. ama şunda yardımcı olayım : para gönderdiğin zaman sana bir kod veriyorlar oradan takip ediyorsun.


  • juanolujuan  (25.08.10 19:12:58) 
eyvallah abisi yeaa..


  • vercingetorix  (25.08.10 21:16:48) 
1- min 2 maksümum 1 hafta
2-o çok yalan, posta çeki kartın çıktıktan sonra eline gelmesi bile 1 ay hatta o sürede paranı bile alamama komedisi söz konusu, kartınız çıkmış kartsız para veremiyoruz bile diyorlar. ayrıca o şifreyi alman şansa bağlı.

--tecrübe--
  • radikalherif  (25.08.10 22:03:20) 
ilerde arayıp da cevap bulmak isteyenler için tecrübemi yazıyorum: 2 gün içinde aldık paramızı.. demek ki bu işler şubeden şubeye değişiyor.


  • vercingetorix  (30.08.10 00:34:33) 
[]

Film Ekimi 2010

Ne olacak bu etkinliğin akıbeti? Hani Emek Sineması'nın akıbetiyle aynı mı olacak, o açıdan sordum.. Bilen, duyan var mıdır?




 
Sözlükte biri yazmıştı filmlerin bir kaçını ve galaların olacağını söylemişti. İksv'nin sitesinde o sırada bir bilgi yoktu. Büyük ihtimal Atlas'ta olur diye düşünüyorum.Ah Emek ahh :(((
Entryi buldum. Yazar buak.

dokuzuncu yaşını kutlayan filmekimi bu yıl 8-14 ekim 2010 tarihleri arasında düzenlenecek. cannes, venedik, sundance başta olmak üzere dünyanın önemli film festivallerinde gösterilen yılın öne çıkan filmlerinin ülkemizde gösterim olanağı bulacağı festivalde her akşam 21.30’da gala yapılacak.

şimdilik açıklanan 7 film:

- the ghost writer (roman polanski)
- route irısh (ken loach)
- baaria (guiseppe tornatore)
- inhale (baltasar kormakur)
- get low (aaron schneider)
- bedevilled (cheol-so jang)
- the tree (julie bertucelli)

asıl merak ettiğim, bu sene emek sineması yok. acaba festival hangi sinemada yapılacak? en olası ihtimal atlas sineması. umarım festivali alış-veriş merkezine- kanyon'a falan kapatmazlar.
  • lucy brown  (20.08.10 13:22:33) 
hiç mi haber olmaz. 3 haftadır filmekimi ile ilgili haber arıyorum ancak yok. yukarıda yazılan neredeyse tek örnek ancak 8 ekimde başlayacak festivalle ilgili çoktan bilgi sağanağı olmalıydı. 8'inde başlayan festivalin biletleri eylül sonunda satışa çıkar bu da maksimum bir ay demek. bir ay sonra biletleri satılacak festival hakkında kimse birşey bilmiyor!

festival(eğer olursa) mutlak alışveriş merkezlerine de kayacaktır atlas'tan gayrı.
  • hewit  (03.09.10 12:26:39 ~ 12:29:19) 
www.radikal.com.tr böyle bi haber var, demekki olucak gibi..


  • brooklyncigarco  (06.09.10 15:03:36) 
[]

ACİL - Chrome Seslerini Açma

Kapattığım yerden geri açamıyorum, nasıl iş anlamadım. Sağ alt köşedeki ses denetiminden, ses karışıtırıcı şeyinde çıkmıştı, ben de kapattım bir saat kadar önce (yani kendisine ait barı aşağı doğru çektim alt tarafı..). Ama şimdi açamıyorum, çünkü artık orada gözükmüyor. Ne yaptım ben yahu? (Windows 7 kullanılmakta)




 
program ses çıkarmaya başladığında gözükmesi lazım tekrardan, bir video falan açmayı deneyin.


  • xanathar  (20.06.10 20:40:21) 
kendime yuh, size de teşekkürler diyorum =)


  • vercingetorix  (20.06.10 20:54:00) 
[]

Anime Altyazı Sorunu

Arkadaşlar, bildiğiniz gibi anime serilerinde İngilizce alt yazı, videonun içine gömülü oluyor. Başka bir dilden altyazı ile izlemek de bu durumda pek mümkün olmuyor üst üste çakışacakları için. Bazıları bayağı bir mesafe bırakıyor başka altyazı için, biliyorum, ama hepsi öyle olmuyor. Böyle olanlar için nasıl bir çözüm önerisi sunabilirsiniz? Alt yazı arka planını siyah yapan bir program var mıdır mesela?




 
gomplayer'ın altyazı ayarlarında altyazıya arkaplan ekleyebiliyorsunuz. rengini de ayarlayabiliyorsunuz.
Ayrıca en başlarda garip gelse de altyazıynın pozisyonunu yukarı kaydırarak üst yazı da yapabilirsiniz.

  • diyanet takvimi  (22.05.10 00:31:53 ~ 31.08.18 13:48:33) 
Çoğu media playerda altyazıya arka plan eklemece var zaten. Meslea KMPlayer için: Altyazılar > Altyazı efekleri > Arka planı kullan ( Alt + F9 )


  • Huan  (22.05.10 00:35:56) 
goruntuyu goremezsiniz o vakit. yoksa her program yapiyor bunu. bsplayer'da var ornegin bu ayar.

benim size onerim altyaziyi tepede goster secenegini kullanmaniz. yine ayarlarda var altyazinin nerede gosterilecegi.
  • entrapmen  (22.05.10 00:53:50) 
ya en basitinden kırmızı yap kendi altyazı rengini. tamamen ayrılıyor diyer altyazıdan böylece.


  • ayiadam  (22.05.10 04:19:06) 
[]

hunili deli

bu hunili imge ilk nasıl ortaya çıkmış ve bu kadar kabul görmüş ki acaba? yani gerçekte böyle bir huni takma durumu söz konusu değil gözlemlediğim kadarıyla.. hatta hiç rastlamadım öylesine.




 
tamam öyleyse bile, nerden çıkmış onu merak ediyorum işte.


  • vercingetorix  (09.05.10 00:05:29) 
siyah beyaz, çok eski bir türk filminde şişko bir abinin taktığını görmştüm.muhtemelen o filmde yada onun gibi çok eski bir tiyatro yada sinema filminde şeyedilmiştir.


  • madagaskar  (09.05.10 10:27:25) 
Hieronymus Bosch (15. yy) eserlerinde hunili doktor ve hastalar var. Öncesinde neler olup bitmiş bilemiyorum ama "Feeding Funnel" ile ilgili araştırma yaparsanız, çıkışına belki rastlarsınız.


  • bantilop  (09.05.10 16:35:35) 
[]

Kalp Acısı

off dizi adı gibi oldu.. neyse, anlatayım: çoğunlukla yüz üstü yatan biriyim.. yıllardır durum böyleydi, ama son bir aydır yatamıyorum, çünkü o şekilde yatarsam, inanılmaz bir kalp acısıyla, ya da teklemesiyle uyanıyorum.. hatta dün gece artık durum öyle bir hal aldı ki, sol tarafım dönük olarak bile yatamadım.. sürekli bir sıkışma bir acı.. gün içinde de bazen çok derin nefes alırsam, sonuna doğru aynı acıyı hissediyorum kalbimde..

bununla ilgili midir bilmem ama, bu olanlardan önce de, ortaokuldan beri ara ara tekrar eden bir ritm bozukluğu sorunum var.. öyle stresli, üzgün olduğum zamanlarda olabileceğini söylemişlerdi ama bilmiyorum, bana alakasız zamanlarda da oluyor gibi geliyordu.. bir de çok önceden de zaman zaman oluyordu bu acı durduk yerde..

anneanneme ne zaman sorsam "üşütmüşsündür" diyor.. zaten ya üşütmüşümdür ya vitaminsiz kalmışımdır =) şimdi kalbimde fiziksel bir sorun varsa (mesela zamanında annemin mitral (?) kapakçığında bir sorun varmış), bunu öğrenmek için ne yapmak lazım? yoksa kuruntu yapmaya gerek yok mu?

 
kuruntu yap tabi.bence doktora da git.bi de ek bilgi: bende de var bu sorun,cenin pozisyonunda yatmayı ihmal etme,uzun vadede zaten yüzüstü yatmak,hiç bi sorunun olmasa dahi problem teşkil eder.
henüz doktora gitmedim,bence ilk fırsatta git.
he bi de,annelerin anneannelerin ''üşütmek'' ''vitaminsizlik'' temalı tecrübeye dayanan bilgilerine asla güvenme.
  • kogan  (01.05.10 18:54:20 ~ 18:54:42) 
geciktirmeden doktora git, her kalp krizi bir anda şiddetli gelmez, ufak ufak kendini gösterebilir. ne olur ne olmaz yani.


  • r_u_h  (02.05.10 00:44:32) 
ailende kalbe dayalı sorunlar nedeniyle erken ölüm var mı? diye sorasım geldi. gençlerde en sık görülen ritm bozuluğu supraventriküler taşikardidir. yani kabin dört odasının üstteki iki odası kaynaklı çarpıntı şikayetleri genç bireylerde yaygındır. nolur nomaz senin bi ekg çektirmen lazım ekg sonucun normal olsa dahi bi koşu bnadı testi e yaptırmanı tavsiye edrim. efor sırasında ortaya çıkan bi durum söz konusu olabilir. eğer kalp kapakçıklarında bir sorun varsa bunu en iyi kalp ultrasonu yani eko belirler. bence bu tip şeyleri küçümseme en küçük bi göğüs ağrısı bile kalp kökenli sorunların dışlanmasını gerektiren bi durumdur. üşengeçlik yapma.


  • willy wonka  (02.05.10 11:22:05) 
[]

Youtube Erişim Sorunu

şimdi hatırlayamadığım bir tarihten beri, yaptığım dns ayarları sayesinde çatır çatır girdiğim siteye, nedense yaklaşık bir aydır giremiyorum.. tabii ki sözlükteki ilgili başlıktaki yöntemlerin hepsini tekrar tekrar denedim (mesela yeni dns adresleri girmek, youtube jacker ve türevi programlar yüklemek, vs vs..) ama olmuyor olmuyor.. şimdi bir de şöyle bir durum var: şu her yerde adı geçen "hosts" klasörü bende yok inanır mısınız (hayır gizli dosya da değil).. (XP kullanıyorum)

duyuru kısmında arayayım dedim benden önce soran olmuştur diye, hiçbir şey çıkmayınca herhalde bana özel bir sorun diye düşünmeye başladım.. sorun ne olabilir arkadaşlar, bir yardım lütfen..


 
bende de açılmıyordu; çok ilginç olmakla birlikte şunu farkettim: youtube.com yazınca girmiyor, www.youtube.com yazınca giriyor.
not: program kullanıyorum

  • ikinoktayedi  (29.04.10 22:25:12) 
işe yaradı navige, teşekkürler..


  • vercingetorix  (30.04.10 12:46:30) 
[]

"Suç Olgusu" in English

Google Translate, "criminal cases" de diyor.. olur mu yahu öyle şey?




 
tabi criminal case

ama sen nasıl kullanmak istiyorsun? tureng "crime phenomenon" demiş. sadece crime da karşılar. kontekste göre yaparsın.
  • kediebesi  (06.04.10 13:50:51) 
ya bak duramadım yine.

"suç olgusu" diyince, bir kavramdan bahsediliyor sanki, yani oldukça geniş bir anlamı var, derin (çeşitli demek istemiyorum). yani "suç denen şeyin varlığı, var olması"ndan bahsediliyor gibi. bu var olmanın kavramsal karşılığı adlandırılıyor gibi.

"criminal cases" diyince ama sanki, olmuş, işlenmiş bir suçtan bahsediliyor sanki. veya, gerçekleşmemiş belirli sayıda, ama tek tek ayırt edilebilir suç olaylarından bahsediliyor gibi.

oysa ki crime phenomenon öyle mi ya? ne kadar hoş, ne kadar güzel. benim oyum crime phenomenona.
  • mevtagezer  (06.04.10 16:28:28) 
mevtagezer; ama phenomenon biraz abartılı değil mi beyav? phenomenon bana doğa olaylarını filan çağrıştırır genelde, ya da açıklanamayan durumları filan. eleştirmek için değil fikir alış verişi için yazıyorum, yanlış anlaşılmasın. duruma göre events of crime bile denilebilir sanki bilmem ki..


  • kediebesi  (06.04.10 16:54:43) 
wikipedia diyor ki;

"A phenomenon (from Greek φαινόμενoν, pl. φαινόμενα - phenomena) is any observable occurrence.[1] In popular usage, a phenomenon often refers to an extraordinary event. In scientific usage, a phenomenon is any event that is observable, however commonplace it might be, even if it requires the use of instrumentation to observe it."

yani, "phenomenon", herhangi bir gözlenebilir olaydır diyor (kısaca). popüler kullanımının da doğaüstü, olağandışı olayları karşıladığından bahsediyor. ama, anlamı aslında açık. tuzun suda çözünmesi, daha geniş anlamıyla çözünme, bir olgudur, bir phenomenon.

ama örneğin önce sıcak suya bir kaşık tuz atıp ne kadar sürede karıştığını gözlesek, sonra da aynısını görece soğuk suda tekrarlasak "in this case, same amount of salt has dissolved slower than before" demez miyiz?
  • mevtagezer  (06.04.10 17:20:14) 
e deriz tabi.
işte phenomenon sanki insanın etkisiyle gelişebilecek olaylar gibi gelmiyor bana. evet tam açıklamam bu sanırım, insanın etkisi dışında gelişen olaylar için kullanabiliriz ve bence suç buna dahil değil. bunlar benim şahsi fikirlerimdir. artık her cevabıma bunu yazmam gerekecek herhalde.

  • kediebesi  (07.04.10 16:21:13) 
sağolun arkadaşlar fikir paylaşımınız için.. belli bir il sınırları içinde, kırsal alanda işlenen suçları inceleyen bir tez için gerekiyordu bu çeviri.. ilk yazan kimse, "criminal case" demiş.. bana bir bak bakalım olmuş mu diye göndermişlerdi, ben de öyle bıraktım artık.. teşekkürler tekrar..


  • vercingetorix  (07.04.10 19:36:53) 
[]

yurtiçi kargo - kargoyu kapıdan alma hizmeti ve...

ekstra bir ücret alıyorlar mı bu hizmet için? evetse çok mu =)

bir de:

otomobil sahiplerinin kendi araçlarıyla ilgili yorumlar yaptıkları, bilgi paylaştıkları forum benzeri bir yerler var mı internette (donanım haber hariç)?

 
Küsuratları hatalı olabilir ama normalde 5 liraysa 7 lira gibi oluyordu. Buraya girip bilgileri doldurun, kesin olsun:

www.yurticikargo.com
  • uyuklayankedi  (26.03.10 20:41:00 ~ 20:42:16) 
[]

belediyelerin mesai saatleri

cumartesi günleri belediyeler yarım gün falan mesai yapıyorlar mı? yoksa hepten tatil mi?




 
tatil


  • guybrush threepwood  (27.03.10 06:37:18) 
[]

Hikaye

Ben kadınsam, bir erkeğin ağzından hikaye yazamaz mıyım? Bu çok garip karşılanır mı bir yarışmada?




 
yazarsın, karşılanmaz.


  • :/  (26.03.10 12:04:42) 
puşkin'in, mektuplarla roman, adlı hikayasinde, (klasik) saşa ve liza isimli iki kızın mektuplaşması konu edinir. yani garip karşılanmaz, garip karşılanan bir ortam olursa da, en azından sanat tarihi adına sizin onları daha fazla garip karşılamanız yerinde olur.


  • wesiye  (26.03.10 12:27:20) 
tabii ki hayir. istersen bir arı ol, hikayeyi ari dilinde anlat.


  • 123456  (26.03.10 12:34:14) 
stranger than fiction filminde bu konudan bahsediliyordu. gayet de hoştu.


  • caangreyarrow  (26.03.10 12:54:35) 
hayır tabiki de hatta çok çok iyi bir fikir.


  • insomnia666  (26.03.10 12:54:57) 
gayet de yazarsın hatta yazmalısın.
istersen uzaylının ağzından yaz, kim ne diyecek?

  • kediebesi  (26.03.10 12:57:00 ~ 12:57:36) 
eğer yazarsan; garipten ziyade, kültür, yetiştiriliş ve hormonların sonucu olan erkek zihninden yazamayacağın için uzmanların fark ve tenkit edeceği noktalar görülebilir. Tabii tam tersi kadın ağzından yazan erkek için de geçerlidir.

Ama rahatsan başarı veya eleştiri konusunda, dinleme kimseyi. Bana şuna buna ne ki?
  • jesterdvine  (26.03.10 13:04:38) 
teşekkürler arkadaşlar.. zaten artık geri dönüşü olmayan bir yola girdim =) ama cevaplarınızı okumasaydım, hikayeyi kendime saklamayı düşünecektim.. tekrar sağolun..


  • vercingetorix  (26.03.10 13:11:04) 
kayıp gül'de serdar özkan olduğu gibi bir kadının ağzından anlatmıştır herşeyi. geyik bi kitaptı ya neyse, sen daha iyisini yaz.


  • archit3ct  (26.03.10 13:57:28) 
[]

Neydi Bu Film??

Uzak Doğu filmiydi.. büyük ihtimalle Japon.. Bir sahne var aklımda, uzun sarı otların olduğu bir yerde yürüyor askerler. Onlar yürürlerken aynı anda birden yerden bir yığın ölü (askeri üniforma ve tüfekleriyle) kalkıyor ve onlarla aynı şekilde yavaş yavaş yürümeye başlıyorlar. Yani işte korku/gerilim filmiydi ama savaşın kötülüğüyle ilgili bir mesaj vardı özünde... hatırlayamadım kaç gündürrr..




 
uzun sarı otların arasından birden kalkan askerler fln diyince, bunların Vietnamlı olması pek muhtemel. yardımcı olur mu bilmem.


  • hikaye mesture  (23.03.10 23:36:09) 
[]

Birbirleriyle Alakasız İki Soru

1) Şimdi bir hikaye yarışmasına katılmayı düşünüyorum. Bir üniversite düzenliyor yarışmayı. Yollayacağım hikayede, inceden inceye savaşa gönderilen askerlerin zavallı piyonlar olduklarına değiniliyor. Şu an askerde olan nişanlım, "askerlikten soğutmaya teşebbüs" gibi bir suç olduğunu söyledi anayasada. Var mı böyle bir şey yahu gerçekten? E yığınla kitap, film var bu konuyu açıkça işleyen.

2) Geçenlerde şu adreste --mervetaki.blogcu.com bulunan tarife göre kurabiye yaptım, çok lezzetli oldu gerçekten, ama kurabiye kıvamında değil de, daha çok bisküvi ayarında bir şey oldu. Çok kıtır kıtırdı yani. Daha "gıyır gıyır" diye tabir edilen kıvamda olmaları için ne eklemem/çıkartmam lazım acaba?


 
1) sanırım nişanlınız haklı
2) ununu az, sıvıları fazla tutabilirsiniz. sakız kullanabilirsiniz.

  • kediebesi  (13.03.10 20:28:38) 
  • dambil  (13.03.10 20:32:24) 
ya çok ilginç hakikaten.. o zaman ekşi sözlük'te mesela bayağı bir kişi bu suçtan hüküm giyebilirmiş yani, nasıl oluyor da oluyor o zaman, anlayamıyorum.. teoride var olan, işlerine gelmezse pratiğe dökülen bir yasa mı acaba.. neyse artık.. bir sürü de forum var mesela askere gidenlerin "askerliğin zorlukları"ndan bahsettikleri.. nişanlım onları okuya okuya iyice soğumuştu zaten.. çok ilginç diyorum başka bir şey diyemiyorum..


  • vercingetorix  (13.03.10 20:42:17) 
1) Evet, var.

2) Malzeme kalite ve miktarlarına ve hepsinin hemen hemen aynı sıcaklıkta (oda sıcaklığı) olmasına dikkat ettiyseniz eğer sanırım fırın sıcaklığından olabilir. Mini fırında yapıyorsanız verilen sıcaklıkta değil, daha düşük derecede pişirin. (Örneğin 200 yerine 150 derece). Ben de aynı sorunu poğaçada yaşadım, bir bilen sayesinde yumuşacık poğaçalar yiyebildik.
  • uyuklayankedi  (13.03.10 22:13:33) 
[]

e-kart siteleri

şöyle bildiğiniz, çok orijinal ve hoş kartları olan, ve tabii ki üyeliği ücretsiz olan bir site var mıdır? yani kart değil de ne bileyim, içine mesaj eklenebilen animasyon gibi bir şeyler de olur.. doğum günü kutlanacak..




 
www.123greetings.com u deneyebilirsin


  • napoli  (25.02.10 22:52:51) 
[]

faturalar ve ptt

ziraat bankası öğlene kadar kabul ediyor ya faturaları, ptt de mi öyle yapıyor acaba?




 
ogleden sonra da yatiran insanlar gormustum gecenlerde.


  • sourlemonade  (17.02.10 00:34:59) 
ptt mesai saati bitimine kadar bilgisayar sistemlerinde bir sorun olmadığı sürece fatura alıyor.


  • otobusum olur musun  (17.02.10 02:45:34) 
[]

kabus gören kedi

olabilir mi? hem de sürekli? yoksa uykusunda mızmızlanması normal midir hep? sanki birilerine kızıyor, korkuyor gibi sıçrıyor bazen..

bir de, kedilerin hafızası nasıldır? yani mesela, çok çok sevdiği birini ne kadar süre görmezse unutur, onu merak ediyorum aslında.. o kişi geri geldiğinde hatırlar mı? ya da yaşadığı bir şeyi hep hatırlar mı?


 
bizim oğlan da böyle kanat çırpar gibi kulaklarını çırpıyor :) uçuyor sanırsam rüyasında. bazen de bir anda gözler kapalı kolunu bacağını yalayıp bir hışım sonra kafayı koyup uyumaya devam ediyor. yani normaldir. kediler rüya görür.


  • jeanne hebuterne  (03.02.10 21:43:06) 
avlandığını görüyor olabilir. bizimki de sürekli ağzını şaplatıyor uyurken yada birden sıçrıyor. normaldir. öyle durumlarda aniden uyandırmayın, daha çok korkuyorlar.

hafıza konusunu bilmiyorum. bende merak ediyor, sözü yetkililere bırakıyorum.
  • merry shelly  (03.02.10 21:57:41) 
olmaz mı benimkiler hem rüya görüyor hem konuşuyor, kızıyor falan maow muuw diye söyleniyor uyurken bi diğeri gözlerini kırpıyor, kulak falan titretiyor, rüya da görüyorlar.
hafıza da 1 yıl falan sonra bile görse hatırladığı oldu yollarımızın ayrı düştüğü kedilerden daha uzun süreyi yaşamadım bilemem.

  • ilse  (03.02.10 22:24:46) 
ruya goruyo ellesmeyin :))

hazfizalari da dusunuldugunden kuvvetli. sadece bir kere uc hafta kaldigi annemin evini bir sene sonra hatirlamisti. insanlari da hatirliyor. ama ne kadar cok bereber olursa o kadar rahat ve uzun sure sonra da hatirliyor. olaylari bilmem ama mekanlara ve insanlara karsi durum boyle
  • no avalon  (03.02.10 23:08:41) 
[]

cep ısıtıcısı

şimdi bir zamanlar bir arkadaşımda böyle bir şey görmüştüm.. minik, içi kum dolu lastik bir şeydi.. elinde üç-beş kere hızlı hızlı sallayınca inanılmaz sıcak bir şeye dönüşüyordu.. bunu cebine falan koyup ısınabiliyordun bir nebze.. nedir bu bilen var mı? satın alabileceğim bir yer arıyorum aynı zamanda da..




 
söylediğiniz şey avcıların ve dağcıların kullandıkları türden birşey.
o tip ürün satan yerlerde bulabilirsiniz.

  • geven kafa  (26.01.10 21:33:16) 
dostum onun ayak tabanı olanından tuttta arkadaşınkisi gibi elavuç olayına kadar herbir şekli var ben tüyap ta görmüştüm istanbul da ama ne fuarıydı hatırlamıyorum. belli bir kullanım sayısı var içindeki sıvı sallayınca tepkimeye giriyor ve ısınıyor olay basit ama sana kimyevi açıklamasını yapamam. kullanışlımı evet kullanışlı yan etkisi varmı halam kullanıyordu hiç şikayet ettiğini hatırlamıyorum. unutmadan bazı modellerinin ,içinde de küçük bir metal gibi birşey var onu çıtlatıyon ısınıyo.


  • seyduna6687  (26.01.10 21:34:01) 
yok benim aradığım o çıtlatmalı-jelli olanlardan değil.. onlar için ekstra "ısıtıcılar" gerekiyor tekrar kullanabilir olmaları için.. bu benim dediğimin içinde kil gibi bir şey vardır sanırım..

@geven kafa: sizin dediğiniz de o jellilerden mi yoksa?
  • vercingetorix  (26.01.10 21:56:26) 
av ve kamp malzemeleri satan dükkanlarda bulabilirsin o aradığını ama tek kullanımlık birşey bu. salladığında ısınıyor ve 3-4 saat ısısını koruyabiliyor sadece. açıkçası çok ısıtan birşeyde değil.


  • gaia  (26.01.10 22:09:17) 
[]

Dövme Sildirme

yaklaşık 4-5 cm karelik bir alanı kaplayan, göbekte bulunan, profesyonel, tek renk (siyah) bir dövmeyi lazerle sildirmenin en düşük maliyeti nedir? ve nerede yapılır?




 
ya arkadaşlar iyi söylüyorsunuz, hoş söylüyorsunuz da, mecburiyet durumuları söz konusu.. zamanında yapılmış bir salaklık ve bu salaklıktan hoşlanmayan bir nişanlı söz konusu.. o yüzden ciddi bir piyasa araştırması yapıyorum.. yardımcı olursanız sevinirim..


  • vercingetorix  (20.12.09 23:18:48) 
o halde nişanlınızı da alıp gidin o kliniğe. Bir dövme sildirme seansını izlemek istediğinizi söyleyin. Muhtemelen ikiniz de gördüğünüz şeye katlanayamacaksınız. Lazerle dövme sildirmenin ne kadar acı verici bir yöntem olduğunu yaşamadan bilemezsiniz. Kaldı ki en az 3-4 seans gerekecek. Buna katlanabileceğinize inanıyorsanız yapın.

Kansere yakalanma ihtimalinizi neredeyse kaçınılmaz hale getireceğinizi de unutmayın.

Yine de sildirmekte kararlıysanız fiyatı pek önemsemeyin çünkü çoğu merkez ağrısız, iz bırakmadan bu işi yapacağını söylese de; birkaç senas sonunda sizi beyaz ve kabarmış bir bölgeyle başbaşa bırakıyorlar. Onlar dövmeyi sildiğini iddia etse de sadece dövmeyi komple beyaza boyayıp kabartmış olursunuz. O lekeden kurtulmanız da pek mümkün olmaz.

Siyahın kolay çıktığı iddia edilir ama yine de dikkatli olun.
  • anten  (21.12.09 00:16:21 ~ 00:17:56) 
üstüne başka bi dövme yaptıramaz mısın? bu da bi öneri.


  • oskopoz  (21.12.09 01:08:37) 
hmm üstüne dövme yaptırmak daha mantıklı gibi duruyor aslında evet, onu da düşünmüştük, fakat "inançlı anne" engeliyle karşı karşıya gelmiştik o zaman da.. hatta kendisi bu sildirme işini duyunca biraz tedirgin olmuştu risk faktörleriyle ilgili ama çok da karşı çıkmamıştı yani..

peki arkadaşlar, şimdi açık olma vakti =) burada, arıza çıkaran nişanlı taraf, bizzat ben oluyorum.. tamam, size saçma gelebilir ama yani kim ister yani çok özel durumlarda menzile giren, resmen vücuda kazınmış bir eski sevgili hatırasını? üstelik aynısından o eski sevgilide de var olduğunu bile bile?

bencillik mi şidmi bu benim düşündüğüm? eminim, tam tersi durumda olsaydık, o dövme çoktaaaan sildirilmişti benden, ne pahasına olursa olsun..

ya gerçekten sevgili genç arkadaşlara buradan seslenmek istiyorum: iyi düşünüp taşınmadan, bir gazla aptal aptal dövmeler yaptırmayın.. insanın hayatında bazen öz anne babası bile baki kalmazken, zıpçıktının birinin kalabileceğinden bu kadar emin olmayın..

öf.
  • vercingetorix  (21.12.09 02:26:15) 
o isim ordan silinecek; bitti.


  • gunlerin kopegi  (21.12.09 03:06:16) 
=))


  • vercingetorix  (21.12.09 13:47:00) 
[]

şu yedek subay sınavı

nişanlım aralık başında askere gidecek.. fakat önümüzdeki günlerden bir gün şu yedek subaylık sınavına girmesi gerekiyor.. kendisi bu askerlik konusunda doğal olarak bayağı bir gergin, bir kere ara öğren ne zamanmış sınav, kaçırma dedim, demez olaydım.. 24 ya da 26'sındaymış, ararlar herhalde diyor.. ya da eve kağıt yollarlar diyor.. kanımca saçmalıyor.. celp bilmemnesi bile gelmemişti eve.. yani sınav ne zaman arkadaşlar, onu soracaktım özetle.. şimdiden teşekkürler.




 
1-2-3 Aralik sinav. 12 Aralik ta asker birligine teslim olur.


  • lejant  (22.11.09 22:28:06) 
aralık-nisan-ağustos aylarının, ilk 3 günü oluyordu. şubesinden sınava giriş kağıdı alması lazım, önceki ayın sonuna doğru.


  • togi  (22.11.09 22:29:45) 
Sınava girmesi için askerlik şubesine gidip, işlemlerini yaptırması laazım, öss filan değil bu sana mektup gönderecekler filan. Eğer askerlik şubesine gitmez ve işlemlerini yaptırmazsa asker kaçağı olur haberi olsun...


  • selimse  (22.11.09 22:31:33) 
eve bir şey yollamayacaklar, kendisi gidip şubeden evrağını iaşesini alacak.


  • blackdog  (22.11.09 22:37:45) 
bu ayın içerisinde askerlik şubesinden evraklarını alması lazım. hatta bayram olduğu için haftaya perşembeye kadar.

almazsa gidemez.

Allah kolaylık versin askerde daha da gergin günler bekliyor ikinizi.
  • thefirstfbli  (22.11.09 22:41:15) 
sağolun arkadaşlar..

da ben bu konularla yeni tanışan biri olarak birkaç şey daha sorayım o zaman (kendisi de benim kadar yabancı çünkü konulara):

- şimdi 1-2-3 aralık demişsiniz, 3 gün boyunca ayrı ayrı oturumlar falan mı olacak, yoksa onun gidip alacağı sınav belgesinde hangi gün gireceği belli mi olacak?

- @selimse:
zaten gidip başvuru yaptı bundan 1 ay falan önce.. işte sağlık muayenesidir bilmem ne.. bir kağıt vermişler hatta, ne işe yarar bilmem.. yani bunun haricinde bir kez daha gidip sınav için evrak mı alacak bir de?

çok saçma sapan şeyler sordum belki ama kusura bakmayın artık, bu konuları sorabilecek bir aile büyüğüm yok cidden.. (pek bir anaerkil ailem var da =))

edit: @thefirstfbli
biliyorum ya, tahmin edebiliyorum.. onun gerginliğinden ben kendi üzüntümü belli bile edemiyorum.. bir de beni dert etmesin diye falan işte ne bileyim.. tekrar teşekkürler.
  • vercingetorix  (22.11.09 22:45:47 ~ 22:50:12) 
yoklamaya gitmiştir bir ay önce. askerlik şubesinden, ona açılmaması gereken mühürlü bir dosya verecekler. istediği gün girebilir sınava, gün içerisinde arka arkaya yapılıyor sınavlar(sınav da denemez aslında). sabah yada öğleden sonra girebilir sınava, nüfusa kayıtlı olduğu yere göre yapılıyor bu arada sınav. misal, nüfusa kayıtlı olduğu yer izmir ise, istanbul da giremez sınava.
edit:imla
edit2: 44 düzeltmen için sağ ol. sen söyleyince hatırladım. öss kayıdında yabancı şubeden fax problemi yaşamıştım. birde uzun dönemlerin celb dönemine denk gelmişti. nüfusa kayıtlı olduğum şehire gidip almıştım üniversite kaydı için belgeyi. yine benzer bir şey yaşamamak için dosyayı almaya nüfusa kayıtlı olduğum yerden almaya gittiğimi hatırladım :)
  • togi  (22.11.09 22:59:44 ~ 23:44:41) 
Nüfusa kayıtlı olunan yerle alakası yoktur. Evraklarını teslim aldığı askerlik şubesiyle ilgilidir. İşlemleri yaptırmak yani sınava giriş için gerekli olan evrakları almak için illa kayıtlı olunan askerlik şubesine gitme şartı yoktur. Kendisine en yakın askerlik şubesine, ay sonunda (ki yukarda bi arkadaş bayram nedeniyle bu hafta perşembe gününe kadar gitmesi gerektiğini belirtmiş zaten) giderek sınava ilişkin zarfını alması gerekiyor. O zarfın üzerinde nerede sınava gireceği yazar. Aralığın 1-2-3'ünde belirtilen sınav yerine giderek kendisine söylenenleri yapmak ve 12 aralıkta da gönderildiği kıtasına teslim olmak zorundadır. İlk 3 gün sınava giremezse aralığın 25'ine kadar Ankara'da yapılacak sınava girmesi gerekmektedir. Sınav için tek yapması gereken kendine bir gün belirleyip o gün sınav yerinde hazır olmaktır. Ondan sonrasını zaten ordaki asker ve komutanlar halledecektir. Askerlik içinse sözlükte ve ekşi duyuruda bir çok başlık ve duyuru var, onları inceleyebilirsiniz.


  • 44  (22.11.09 23:20:33) 
12345   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.