aynen aynen.bunlatıcı sıkıcı bir hava var.kış gelsin rahatlıcaz.böyle arada kalınca olmuyor.

ondan değilse bile artık ondandır...keza havada olumsuz bir enerji hissetmiyordum ki hiç hissetmemiştim daha önce ama şimdi öğrenince gezegenler falan birden hissetmeye başladım...onun için dikkat edeceğim kendime şu 40 günlük periyot içerisinde...ayrıca hissiyat çinde olsa gider hissederim artık...
hava normal geldi bana bugun, esti işte biraz ki böyle olur burada diye bilirim..aynı şekilde dün yağmur yağması da normal gelmişti...
aynen katılıyorum gezegene iyi bakalım, bol bol soda içelim...başka gezegen yaklaştırmayalım, yaklaşırlarsa bile büyük hissedelim...(hamdi haklı beyler)

son not: mevsimdendir, sıcak-esen-kapalı hava mevsimi, olur öyle...

sakaryadayım burda herşey normal gezegenlerde bi problem yok yani.

kafam sersem gibi bir agırlık var üstümde anneminde aynı şekilde. merak etme havadan

evka 4 ten izliorum.. henüz yaklaşan gezegen yok;)

Daha 1-2 saat önce bunu düşündüm,bugün gerçekten bir gariplik var bende ve çevremdekilerde,hatta bu mesajı okumadan önce konuştuk bunu,üzerine bir de burada okuyunca iyice ilginç oldu.

Biz havadan olduguna karar vermiştik,sanırım rüzgar ve havadaki sıkıcılık sebep oluyor buna,sıkıntı,halsizlik,odaklanamama gibi belirtiler var.

dün gece çok güzel yağmur yağdı. hayırlara vesile olur işalla amin

ispanyolca kesinlikle. dünyada en çok konuşulan 2. dil yamulmuyorsam.

ivit ama ticarette geçer. Teknikte almança..

aslında hiç yapmak istemezdim ama,

(bkz: vücut dili)

işaret dili ogrenmesi kolaysa ogrenin cepte bulunsun

fr iyidir güzeldir. sadece kariyer imkanı için sormuyormuşsunuz o halde bence banko fr.

Arkadaslar iki secenekten yola çıkarak cevap verirsek çok mutlu olucam.Sonuçta herkes kafasına göre bi dil yazabilir buraya.

ispanyolca ile italyanca ve portekizceyi de hafiften kapmış olursun. yine de iş için tercihim fransızca olurdu.

ticari veya ihracat gibi bir durum varsa ispanyolca ve çince'yi tavsiye ederim.

java, c#, .net

Kimsiniz, nesiniz, nelere ilgi duyarsınız, kariyer planınız ne? Bunları bilmeden ne desek boş.

(bkz: parseltongue)

İspanyolca.

fransızcanın fonetiği ban açok zor ve açıkçası çirkin geliyor. Telafuzu da zor gibi . Ayrıca fransız ev arkadaşımız ardında bir not bırakıp aybaşına üç gün kala evi terkettiği için ayrıca bir uyuzum.
İspanyolca çok yaygın, birsürü insanla anlaşabilirsin. ayrıca sondan eklemeli, daha kolay öğrenebilirsin.

girdiği ders sayısına göre değişir orası kesin. 1500 en az alıyodur. (daha dogru cevap gelir büyük ihtimal)

23 saat derse giriyor haftada

15 saat maaş karşılığı net 1370 tl. tabi en düşük kadro derecesinde olanın.anadolu lisesinde ekders ücretleri biraz daha fazla. 2 derse bir ekders bonus gibi. 8 saat ekderse giriyorsa 12 saat ekders ücreti alır.bu da ayda 48 saat demek. o da 288 tl demek.
12 yıllık bir öğretmen muhtemelen 1500-1600 gibi bir ücret alsa; toplam da 1800-1900 civarı bir meblağ çıkıyor ortaya.ancak bunun dil tazminatı filan da olabiliyor.
yalnız; geçen yıl bu ekders olayı değişti ise onu bilemem.ama ekders ücreti 5.8 tl gibi bişiydi.

edit : unutmadan her ay, ekders çizelgeleri yayınlanır.bordroyu çıkarıversin bir zahmet müd. yard. ; bakın ,daha net bir bilgiye ulaşırsınız

1450 civarı maaşı vardır,

15 saat branş öğretmenlerinde bildiğim kadarıyla zorunlu o yüzden haftada 23-15 = 8 saat ders ücreti, ayda 35 saatlik ders ücreti alır.

ders ücreti de saati ortalama 8 tl'den , 280 civarı eder tabi bundan vergi de keseceklerdir. o yüzden ortalama,

1700 alıyordur.

statüsüne göre. meb'in üç çeşit öğretmenliği var. maaşları çoktan aza doğru; kadrolu, sözleşmeli ve ücretli. hangi statüde olduğunu söylerseniz daha kolay olur yardımcı olmak.

Kadrolu kendisi

yeni başladıysa maaşı 1375,1450 civarındadır. ortalama 350-400 tl de ek dersi vardır.

sahilden gidersen yol üstünde sayılır. en az 10-12 km var.

Anladim.Hisarustunden mi yoksa bakirkoyden mi ulasim daha kolay olur karakoy sahile peki?

hisarüstünün nerede olduğunu bilmiyorum ama sahilde trafik yoksa 7-8 dakikaa karaköye gidilir bakırköyden.

hisarüstü bakırköy çok alakasız yerler ama bakırköyden daha yakın (arabayla).
ama şöyle ki
1-hisarüstünden üsküdara geçersin en çok 20 dk sürer minibüsle ordanda 15 dk eminönüne geçersin vapurla ordanda 5 dk karaköye yürürsün. (vapur minibüs bekleme süresi hariç)

2 bakırköyden otobüse binersin yakşık 50 dk sürer 5dk da karaköye yürürsün.

baırköyden galerianın önünden 81 nolu otobüsle 20-30 dkda eminönünde olursunuz. eminönü ile karaköy arasında bir köprü var sadece, köprüyü geçtiniz mi 5dkda karaköydesiniz.
ya da yine bakırköyden trene binerseniz 25dkda falan sirkecide olursunuz, yine aynı köprüyü geçtiniz mi karaköydesiniz.
ya da bakırköyden incirliye geçip tramvaya binersiniz direkt karaköy durağında inersiniz..

bakırköy - karaköy > otobüs ya da tren + tramvay(ya da biraz yürüyüş) 30-35 dk sürer.
hisarüstü - karaköy > otobüs + otobüs ya da otobüs + tramvay 45-55 dk sürer.

gayet uzak aslinda. bakirkoyden metrobus ya da metroya binersin zeytinburnunda tramvaya aktarma yaparsin karakoyde inersin. 40dakika surer.

sports internationalda vardı. deli yorucu bişiy yalnız..

Hillside etiler de varmidir ki?

mac'lerde var

www.hillsidecityclub.com

Realryder adinda bir ust modeli gibi bir sey var sanirim. Arayip sorabilirsin de tabi.

fiyatlar ne kadarlarda dolasıyor bilen vardır? (aletin degil ueyliklerin biliyorum bir suru var ama kactan baslar nedir?)

acıbadem çamlıca universe de var. komple üyelik için yaz başında bize yıllık 2000 tl fiyat vermişlerdi- taksitli fiyat-

beylikdüzünde marka city de town clubda var. ama çok yorucu gerçekten. sipinning dışında da bir çok aktivitesi var. biz 2 kişi 2000 tlye kayıt yaptırdık. yıllık

wpi arkadaşımız doğru söylüyor... başka şeye bakma derim, ben Hillside Etiler üyesiyim ve Realryder gerçekten çok farklı diğer cycle derslerine hiç benzemiyor çunku bu alet sağa sola 45 dereceye kadar yatabiliyor ve tüm core kaslarının çalıştığını hissediyorsun.

vücudun hamsa 2 gübdür yüzüyorsan kas ağrısı mümkün, miden için taşa oturmuşundur diyebilirim.

sanki şifayı kapıyorsun ufaktan. bol sıvı, dinlenme...

temassizlik yapan yeri bantla, temassizlik yapmasini engelle.

Tam sarj aletinin takildigi yerde temassizlik ama kablolarda degil.Algilamiyor bastirmayinca.Off en sinir oldugum durum basima geldi.

BANA ADAPTÖRÜN ORJİNALİNİN KAÇ VOLT KAÇ AMPER VE UCUNUN PİNLİ OLP OLMADIĞINI SÖLERSEN YARDIMCI OLAYIM

hiç panige gerek yok...bende de bir hp var benzer bir problem yaşıyıp benzer bir çözüm getirdim...sonra zamanla mesela 5-6 ayda bir o temassızlıgı yaşamaya başladım...gittim bunların uçları satılıyormuş...o uçlardan al direk birkaç tane..good to go. mecidiköy den almıştım galiba tam hatırlıyamamakla birlikte

orjinali attim.19 volttu.Klasik vaio sarjlarindan.D:

tunçmatik'in çok uçlu notebook adaptörleri var. 60 lira falan galiba. onlardan alıp uygun uçla kullanabilirsin.

orijinal sarj aleti eger bilgisayara taktigin ucta temassizlik oldugu icin calismiyorsa: elektronikciler yaklasik 5-10 liraya(istanbulda 15-20'ye cikabilir) tamir ediyorlar.. o olmazsa simdiki kullandigina da yaparlar ayni islemi ayni fiyata..

icinde kondansator falan arizalandiysa 30-40 liraya yaparlar yine elektronikciler.. orijinal sarj aletleri gereksiz pahali oluyor bildigim kadariyla.. amazon'da 34 dolara satiliyor.. turkiye'de 100-120 civari olmasi lazim..

hesapta para soruyorlar evet ama kesin bi miktar şartı diye bişey yok ama "oraya gider aç kalmadan gezer geri dönerim"i garanti edecek kadar bi miktar olsun yeter.

bi de madem interrail yapacaksınız ve madem öğrencisiniz, gitmişken biraz daha uzun gidin be, sonradan isteseniz de zaman bulamıyorsunuz.

ayrıca kalacak yer konusunda (bkz: couchsurfing)

Yazin zaten 5-6 ulke dusunuyoruz da,o zaman daha fazla biriktiricez tabi.Bayram tatiline de taktik,degisik degerlendirelim dedik:D

avrupada kalacağın gün başına bir paranın hesabında olması gerekiyor.günlük 25-40 euro arası bir şeydi tam hatırlamıyorum.

Bizim hesaplarda en az 1000 tl olur,ucak,hostel masrafi haric tabi.Ins alabiliriz bakalim.9 gun kalcaz ztn.Gunde 50 eurodan 450 euro.Tabi hesap boleyse:D

ben uzun süre ipod classic kullandıktan sonra ipod touch alınca inanılmaz rahat bulmuştum taşınabilirliğini, hem çok ince hem de hafif. ben her zaman dışarıda cebimde taşıyabiliyorum yani rahatça. wi-fi, uygulamalar falan da cidden faydalı olabiliyor bazen ama bunları yapabilen telefonunuz varsa nano taşımak tabi ki çok daha rahat olur.

yatakta ipod touch'uma sarılarak uyuyorum. o kadar diyim.

hertürlü ipod touch. appstore yeter.

itouch'ımsız tuvalete gidemiyorum, ben de o kadar diyeyim. ccc ipod touch ccc

(abartmış olabilirim ama kesinlikle dalga geçmiyorum)

Araba markalarından anlıyorsanız; Ipod nano renault symbol ise Ipod Touch Subaru Imprezza'dır, o kadar söyleyeyim...

Evden çıkarken cüzdanımdan önce ipod touch'ımı ve aynamı kontrol ediyorum çantamda mı diye.Ondan önceki hayatımda nasıl zaman geçiriyormuşum gerçekten hayret ediyorum. Yattığım yerden nfs oynuyorum,sıkılıyorum biraz dizi izliyorum ardından internette gazetelere bakıyorum sonra yine assassins creed derken hergün daha da aşık oluyorum ipod'uma.

+1 ipod touch

Tabii ki de touch.
Bir süre sonra touch yetmeyecek,kamerası sms i ve araması eksik bide diyeceksiniz.
o zaman da iphone olacak :D

aynı soruyu bugün ben de kendime sesli şekilde bilkomda sormaktaydım.

nanonun artıları; video çekebiliyor, radyosu var, ufak, renk çeşidi fazla.
touchın artıları; wifi, milyon çeşit apple applicationı, dokunmatik ekran, ekran büyüklüğü sebebiyle görsel keyif, hafızanın nanoya oranla daha yüksek olması.

açıkçası gayet dandik bir samsung telefon kullanıcısı olarak, yakın zamanda da yeni bir telefon almayı planlamadığım için yanımda internete girebilen bir aygıtın olması benim için avantaj olacaktı. bir de nanolara göre daha teknolojik geldi touch. kullananlardan da hep olumlu şeyler duyduğum için touch aldım. benim aldığım mağazada sadece 8gb olan versiyonu vardı ve fiyatı aynı kapasitede bir nanodan ucuzdu. o farka da gittim güzel bir hardcase aldım, bence gayet güzel oldu.

hatta bekle biraz bugün yeni retina display'li 720p kameralı 4g versiyonu duyurulucak. saat 5 gibi.

iPod touch'ım benim yeni can yoldaşım! iyi ki almışım diyorum, verdiğim parayı son kuruşuna kadar hak ediyor.

yalnız Touch 4 bugün yarın duyurulacak, ben olsam birazcık bekler 4. nesile bakardım.

erasmus avrupa, exchange amerika olabilir diye dusunuyorum ama hic de emin degilim.

Bana da ole geldi ama prosedurleri nedir hic bilmiyorum,

exchange genel bir kavram, okullar arası her türlü öğrenci hareketliliğini kapsıyor. erasmus ise avrupa birliği üyesi ülkeleri ve türkiye'yi kapsayan özel bir exchange programı. bizzat şu an erasmus kapsamında isveç'in lund kentinde bulunmaktayım :)

erasmus da aslinda bir exchange programi. ogrenci degisim programlarinin genel adi 'exchange'. Amerikalilarda aiesec ya da afs gibi cesitli programlar var.

amerikalılar ve ingilizler menemeni biliyorsa canları çeker.bence başka bi soruna sebep olmaz :)

"köylü bu. çıkmasın yurt dışına" falan diyeceklerini mi düşündünüz? ben de anlamadım.

Arkadaş normalde istanbulda oturuyor fakat izmir-menemen'den almış pasaportu bu ileride bir problem olur mu demek istedi sanırsam :)

Arkadaslar olay sole,Istanbul tum dunya tarafindan daha fazla bilindigi icin vize alirken daha avantajli oluyormus.Arkadsim ankaradan almak yerien gidip Istanbuldan almis.Size de bu olay hakkinda fikrininizi soruyorum sadece

Alla alla iyice karisti.Ikametgahim Izmir Karsiyakada.Istanbulda ogrenciyim sadece../

yav ne sorunu ya kafadan problem uydurmayin. pasaportu devlet verir. her vatandasina da ayni kriterlere gore verir. ikametgah degil bu; nereden alindiginin onemi yok. benim isim vardi 1 hafta X sehrinde kaldim, o sirada da pasaport aldim... gibi bir ornekte ne yanlis olabilir??

vize verilirken pasaportun alindigi sehre bakilmaz. bu kadar.

hiçbir sorun olmaz, üzüldüğünüze değmez.
istanbul dışında kimse avrupa göremez mi sanıyor arkadaşınız? başkenti de istanbul sanıyor olabilir :) hadi menemen'i ilçe diye küçümsemiş de ankara'ya ne bahane buldu merak ettim.

(bkz: western union)

moneygram var. western union'dan daha az masraf alıyor diye biliyorum. bi bakın isterseniz.

stumble upon kullanmadıysan önceden oraya bakabilirsin. oldukça yaratıcı siteler çıkacaktır.

Her acidan tasarim modayla sinirli degil:)Haklisin

lookbook.nu

Kardeşim diyor ki önemliymiş burası, güncel modayı belirliyormuş.

www.smashingmagazine.com
fubiz.net
ffffound.com
weheartit.com
www.triborodesign.com
www.designworklife.com
designm.ag
www.inspiredm.com
altpick.com
creattica.com
thedesigninspiration.com
www.ted.com
www.booooooom.com
www.yankodesign.com

vardır. nasıl ki tükiyeden alınanda varsa.

Hollandada bir magazadan bir tane canon bir tane sony makine aldim ikisinde hem turkce hem ingilizce destek var

var var

vergiler dahil fakat bu fiyat online alışveriş için geçerliymiş. 4.95 euro da kargo fiyatı varmış.

Tamam online alisveris yapicaklar zaten,cok sagolasin:)

translate.google.com

bir de böyle bakın sayfaya

arabayı en yakın tamirciye sürüp boyatınca peşini bırakıyorlardı yanlış hatırlamıyorsam.

liberty city stories?

saglam bir araba al,carpmalara dayanikli olsun, elemani kapinca da hemen sprey boya ya...

ben hiç bağlamadım ama scart girişi yok mu?

tv de var ama ps2 de o baglantiyi yapabilecegim kablo yok,sanirim eksik olan o.:S

want2die in dediginden bulamazsan da,
yazicioglundan veya dogubanktan gri ps2 scart kablosu al direk. 10 tl idi o da.

(tv lerdeki kimi ps2 lerin yasattigi siyah beyaz ekran sorununu da cozer bu kablo ayni zamanda)
www.kolayesyam.com

senin tv de Kablo ile bağlana bilme özelliği yok.. o yüzden ekranda görüntü alamıyorsun.. Tv'deki 2 delikli çıkış sadece ses çıkışı.. seninin için tek çözüm yakındaki bir elektrikçiden 3 delikli skart ucu alman.. oda en fazla 3 tldir.. aldığın ucu tv'nin arkasındaki skart girişine takıcaksın.. playstation dan gelen 3 renkli ucuda bu skart girişine bağlayacaksın.. daha sonra tv nin av tuşuna basarak oyun oynamaya başlayabilirsin..

Valla ben aldım çokta memnunum. Temiz bir alet bulduktan sonra hiçbir sorun yok bence. Kozmetik temizlikten çok içi açılmamış&batarya durumu iyi olan bir iphone dan söz ediyorum.

ikinci el 8gb 3g ler 500 ile 900 lira arasında gezinirken, teknik olarak aynı işleri dörebileceğin başka bir alet almak daha mantıklı değil mi aynı fiyata?

ama i phone seviyorum şekli kullanımı kapasitif ekranı uygulamaları çok güzel diyorsanız ikinci el almanızda sakınca yok tabi, güzelce araştırdıktan sonra.

şöyle düşünelim; bir insan neden iphone'unu satar?

- telefonun ırzına geçmiştir. çizik kırık içindedir
- sistem hatası vardır. kurtulmak ister
- daha iyi bir telefon alcaktır.
- bir tane varken, ikincisi peydah olur. fazlalıktan satar.

iphone 4g'nin türkiye'ye girmesiyle tahminler o yöndeki kullanıcıların elindeki 3g'ler satışa çıkacak. bu fırsattan istifade alınmalı. ancak; telefonu mutlaka görmeli, mümkünse 1 günlüğüne kullanmalısın.

satan arkadaşlarımın 100%'ü telefondan kurtulmak için sattılar.

durust satici bulursan al reyis.

adamlar ekrani kirik ya da icik acik urunu urunu sorunsuz/ciziksiz/acilmamis gibisinden ilan acarak satiyor. turkler her biseyde ayni ya ben lan varya neyse.


dedigim gibi DHden durust bi adamdan bulursan al. ben 660'a aldim adam ilanda herbiseyini anlatmisti sarZ kisminda catlak olmasini filan hic de sorun cikmadi yani son derece memnunum.

diğer arkadaşlarda demişler bir insan eğer gerçekten çok ihtiyacı yoksa veya eski modeli değiştirmeyecekse iphoneunu satmaz. birisi garantisi bitmiş telefonunu satıyorsa muhtemelen sorun vardır. birisi garantisi bitmemiş telefonunu satıyorsa telefondaki sorun garanti kapsamında olamayabilir :D ikinci el iphone almak gerçekten çok riskli. ama illa alıcam diyorsan bunu kontratlı alıp para için sıfır olarak ucuza satan insanlar olabiliyor. forumlardan onları takip etmeni öneririm. bunlar gene sıfırdan ucuz olacaklardır ama 2. el fiyatı beklemek mantıksız olur. telefonda kontrol etmen gereken belirli şeyler var. sarı ışık hadisesi , tuş duyarlılığı , ölü veya sıkışmış piksel sorunları. ben illa iphone alıcam diyorsan bence kontratlı al sanırım turkcell ve vodafone kontratlı olarak sağlıyor bu telefonu. vodafoneun kredi kartsız alabilme olanağıda mevcutmuş.

gecen yaz amerikadan 2. el 3g 16gb'i 200 dolara almistim.. 3gs yeni cikmisti ona upgrade ettigi icin 3g'yi satti adam bana.. yani eger temizse her turlu sifira tercih edilir.. fiyat bakimindan yani.. paran varsa sifir almak tabi ki de daha mantikli..

eger biraz daha fazla veririm diyosan 3gs almani tavsiye ediyorum ama..

yalniz amerikadan(ya da herhangi bi yerden) aldigin alet eger factory unlocked degilse jailbreak ve unlock yapman gerekecek.. zor bi sey degil ama bilmeden almaya kalkma bence.. bi de pasaporta kayit olayi var.. 2 senede 1 tane kaydettirebiliyorsun ve son 1 ay icerisinde turkiye'ye giris yapmis olman gerekiyor..

hızı yerinde ilerlettikçe lensini ihtiyacına göre değiştirirsin. BU nikonların menüleri güzel oluyo.Kullanımı kolay herhangi bi dijital makina kullandıysan daha önce eline alıp direk kullanmaya başlayabilirsin.

kit lensi işe yaramaz. 18-55 vr. yani en azından ben çok ender kullanıyorum o lensi.

neyse d3000 in en kötü özelliği af motorunu olmaması yani kişiyi af motoru olan lensleri kullanmaya zorlaması. bu durumda 50mm f1.8 ya da 85mm f1.8 gibi prime lensleri kullanmasını anlamsızlaştırıyor. bunun yerine 50mm f1.4 af gibi bir lens almak gerekiyor ki kendisi hiç ama hiç ucuz deyil.

ama onun da alternatifi var. gidip tamron un 17-50 f2.8 ya da ne bilim sigma nın 50-150 f2.8 gibi lensleri alınabilir ki bence onalr da çok pahalı. sabah duyuruda gördüm birisi sigma 50-150 yi satıyor 2. el 850 lira. he verilir o para o lense ama kaç kişi verebilir ki? en büyük handikap bu. onun dışıdna başlangıç için ideal bir makine ama ben gidip sırf yukarda yazdığım nedenden ötürü almazdım. ya da d5000 de aynı şekilde.

www.eksiduyuru.com

bugün eklenmiş duyuruya görmediysen diye ekledim yeniymiş.

d3100 cikicak 1 ay a

Bu gözlüğün aynısını atlas pasajında görmüştüm sanırım 10tl civarındaydı.

lacoste olabilü?

milyarlı dolarlar tl olarak milyarlı rakamlara tekabül ediyor, eski para ile katrilyonlu rakamlar

kafanın çalışması için yol gösteriyorum, tam sonucu sen bul.

3 milyar lira gün itibariyle

3 katrilyon eski para ile.

coinmill.com

basitçe söyleyeyim: 100 kağıt, bir deste; 10 deste bir balya eder. 200'lük 15 000 balya türk lirası yani.

www.doviz.com

Bence mantıklı. Çünkü sektörüne göre değişse bile bir işletmeye gireceksen en başta işletme işleyişi,yapısı ve işletmeye dair birçok konu hakkında bilgi ve tecrübene de bakacaklardır. Okuduğun bölümün büyük bir getirisi var şu an da. Çünkü ileri düzeyde yabancı dil arıyorlar artık. Bence açıktan işletme okuman çok mantıklı. İngilizcen zaten şu konumda akıcı durumda olacak. Almanca'ya da biraz eğilim gösterirsen mükemmel olur diyorum. Öte yandan yüksek lisansını girmek istediğin işletmelerin sektörüyle bağlantılı olarak düşünmelisin. Yani ingiliz dili ve edebiyatı okuyup öğretmenlik yapacaksan bu bölümün yüksek lisansını yapmak mantıklı olur oysa diğer yandan bir bankada yüksek bir pozisyonda çalışmak istersen işletme yüksek lisansı yapmak daha mantıklı olur. Anlatabildim umarımki :)

uzulmezsin. ama 500d alirsan daha iyi edersin.ben 500d kullanicisiyim. ayni zamanda d90 da kullaniyorum. canon'un kullanimi cok basit, nikon karmasik geliyor bana. beklemeye tahammulum yok diyorsan spot bir 500d, beklerim yea dersen de yurtdisindan bir d90 al derim. ama yeni baslangic icin 450d'yi bosver 350d bile isini gorur.. Sonuc olarak aklina yatani al ve cekmeye basla :)

450d ile çekemeyeceğin fotoğraf yok şu an için(filtreler hariç tabii- filtren varsa gene çekersin), 350d'ye filan düşme.

450 yi bosver. 550d dururken bunu alirsan buyuk yanlislardasin demektir.

500d dururken 450d mi alınır, 550d dururken 500d mi alınır, 50d dururken, 550d mi alınır, 5d mark II dururken 50d mi alınır şeklinde uzar gider. arkadaşlar kusura bakmayın ama böyle tavsiyede bulunulmaz. 550d nin 450d den daha iyi olduğunu duyunca şaşırmamıştır sanıyorum arkadaş. bir üst model tabi ki daha iyi olacaktır.
ama herkes in bir bütçesi var. bu bütçe dahilinde yani iki şık arasında tercihim d90 olur benim. uzun zamandır canon kullanmama rağmen d90 diyorum. elime aldım, biraz kurcaladım ama inceleme yapacak kadar detaylı çekim yapmadım açıkcası. 450d de aynı şekilde.
d90 dememin sebebi hakkında okuduğum yazılar ve kullanan arkadaşlarımın yorumları. d200den d90 a hatta canon dan d90 a geçen arkadaşlarım var. oldukça memnunlar.
ekipman incelemesi konusunda oldukça güvendiğim ken rockwell ise d90 ı öve öve bitiremiyor.
www.kenrockwell.com
şu linkten göz atabilirsiniz.
makineyi konusturacak şeyin iyi bir lens oldugunu, şarkı söyletecek şeyin ise iyi bir fotoğrafçı olduğunu hatırlatmakta fayda var.

bu arada
robertmekis.com
linkteki fotoğrafların çoğu 300d ile evet 350d bile değil 300d ile çekilmiş. incelemekte fayda var.

google'da döviz hesap şeklinde aratmayı denediniz mi? buraya duyuru açmaktan çok daha kısa sürüyor.

Arattim bir sürü var ama kullanışlı gelmedi.Daha çok masaüstüne yüklenebilenleri merak ettim.Siz de bunu yazcagınıza bildiğiniz bir şey varsa yazsanız emin olun daha kısa sürerdi ve faydalı olurdu.

www.igoogle.com

google hesabınızla girersiniz, gadgetlar arasında arama yaparsınız, döviz çeviriciniz olur.

online olarak benim bildiğim en kapsamlısı budur. www.xe.com

Senin yaptıgın sadece çoçukluk ve sen çoçuksun

O zaman sana tavsiyem çoçuklugunu yaşa geç

Kaptırma kendini yoksa kaparlar seni

Tamam çoçuğum,öğrendiğim iyi oldu saol.Te allahm ya.

(bkz: prenses sendromu)

Çoçuk ne yahu :)

Türk kültürüyle büyütülmüş normal bir bir Türk kızısınız, sorununuz yok.

tedavi olun

illa o parali tura katilacaksin diye bir sey yok sonucta bir cok insan da katilmiyor, kendin de gidip ayni yeri gorebilirsin, tur sirketinin yapmasinin tek olayi var rehber eslik ediyor ayarliyor gidis gelisi vs vs tabi onun da bedeli kendin yapacagin ek turdan daha maliyetli oluyor. atiyorum barcelona'ya gidip kendin andora'ya gidemeyecegine gore (veya zor olacaktir ayarlamak) tur sirketiyle gitmen mantikli ama gidip barcelona disinda tren ile gidebilecegin yere tur sirketinin ayarladigi ek tur ile gitmek gereksiz masraf olmus oluyor. bence mantigi bu..

yakın zamanda o dubrovnik turuna gitmiş ve gitmeden önce bu konuda hemen hemen aynı şeyleri düşünen fakat döndükten sonra fikir değiştiren bir kişi olarak:
1. 400 küsür euro'ya dahil olan şey: sezon ortasında 7 gece otel ve uçak masrafı. artı otele transfer falan. sadece bu kadarı bile istanbul'dan kalkıp güneyde bir yerlere gitmekten daha avantajlı denebilir. bana göre gayet iyi bir fiyat bu.
2. gezilen yerler yakın olsa da bu fiyata dahil edilebilecek türden turlar değil. örneğin bosna'ya gidiş 3-4 saat sürüyor. artı öğle yemeği, gezilen yerlerdeki giriş ücretleri falan da dahil genelde.
3. hal böyle olunca bu paraya uçak, otel ve turların dahil olması çok zor.
4. bu turları kendiniz de ayarlayabilirsiniz gittiğiniz yerde. en fazla 10-20 euro daha ucuza getirirsiniz. turun organizasyonu ile otelden alınıp otele bırakıldığınızı ve rehberlik avantajını da düşünüp ona göre karar verebilirsiniz.

önerim şudur: gideceğiniz yerdeki turları iyi araştırıp bazılarına katılın bazılarına katılmayın. örneğin dubrovnik'i ele alalım.

mostar (bosna hersek) ya da karadağ (montenegro) gibi komşu ülkelere kendi kendinize gitmeniz gerçekten de zor. imansız değil de tatil yani sonuçta bu o kadar uğraşmak gereksiz. o turlara ilginizi çekiyorsa 50 euro verip katılın mesela. ama elafiti (3 adalar) gibi turlar var mesela. otelden limana transfer gemiyle 3 adalar turu ve limandan otele geri transfer 50 euro. bu tur çok gerekli değil. neden derseniz. siz otelinizden limana otobüs ile 10 dk içinde 1 euro'ya gidip 1 euroya geri dönebilirsiniz. tek otobüs... limandan da elafiti adaları turları 15 euro gibi bir fiyattır. ha tur şirketi ne sağlar arkadaşların da dediği gibi rehberle gidersin yanında türkler olur. eğer yemek sipariş edemeyecek, yönünü bulamayacak bir adamsan ya da "hangi lokantada yiyeyim yemeği?" diye birine soracaksan rehberi kullanabilirsin. yok sen zaten "neyleyim türkü orda da türklerle gezmenin ne manası var o kadar da ingilizcem var hem" diyorsan bu tarz "yerel" turları kendin de yapabilirsin. hatta ve hatta 3-4 arkadaş gidiyorsanız falan araba kiralayın o turların götürmediği çok daha iyi kumsallar sahiller falan var çünkü.

adamlar tur programlarken mecburen biraz da tarih dokusu olsun ki ortaçağdı papazdı rahipti bişiler anlatalım gidilen yerde diyorlar. en cillop kumsalın olduğu yerde böyle hikayeler yoksa oraya götürmüyorlar doğal olarak. tamamen opsiyonel yani.. adamlar "malzeme budur fiyat da şudur" diyor sen de katılıyorsun ya da katılmıyorsun. "otelde ne yapıcam?" diye birşey yok. o turlara gitmesen kendin de tur olayına girmesen bile sırf merkezinde ve çevresinde gezip görebileceğin bir ton farklı yer mevcut. ama oralara kadar gidip 500 euro falan ödemişken 50 euro daha verip fazladan bir ülke daha görmek oldukça mantıklı tabi.

tamamen kişisle tercih olayı...

goo.gl şurada görünen les invalides in önündeki meydanda durun bi etrafınıza bakın =) sonra hemen o karşıdaki goo.gl şu pont alexandre III köpürüsünden seine nehrinin üzerinden karşı yakasına geçerken nehrin ileri kısımlarında eiffel'i görün =) sonra karşı taraftaki büyük ve küçük sarayı ziyaret ettikten sonra sağa ıhlamur bahçelerine (Jardin des Tuileries) doğru yürüyün =) opsiyonel olarak sağa dönmeyip şanzelizeye (Champs-Élysées) çıkabilir ordan da Arc de Triomphe'a yürüyebilirsiniz (:

(bkz: disneyland)
(bkz: it's a small world )

pere lachaise'e de gidin bence muhakkak.

(bkz: queen club paris) !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

burda eglenmeden donerseniz laflar hazirlarim size.

Abesses metro istasyonu.

en.wikipedia.org(Paris_M%C3%A9tro)
www.google.com.tr

moulin rouge ve sacre couer (böyle yazılmıyor galiba) kilisesi

Dahiliye bakıyor bildiğim kadarıyla. Değerler çok düşükse ilaçsız sadece gıdayla toparlanmaz. Düşük değilse, kan yapan şeyler yenerek vaziyeti kurtarabilirsiniz belki, üzüm pekmez et ciğer vs.

belirtiler nedir, demirin yanında genelde başka birşeyler daha eksik oluyor onlardan da kaynaklanabilir

amerikadan gonder tarzi siteler pahaliya gelir. arkadasiniz getirebilir tabii ama valizleri icin ucakta agirlik sinirlamasi var.

siteden satin alirken bazi firmalar kredi karti adresiyle posta adresinin uyusmasini istiyor veya bazi siteler mutlaka amerikadan alinmis bir kredi karti olmasini istiyor. boyle bir durumda zaten alamazsiniz. onun disinda amerika adresine gondrerirler.

gumrukte giyisilerle sorun cikmaz, asil sorun ucaga kabul edilen valiz agirligi.

Bir tişört veya gömlek kaç gramdır ki?

satamazsın, anlasıldığı an atarlar uyelikten.
tr zaten dg fln gibi urunler için mimlenmiş taklit olarak, sorun cıkıyo satmaya calısırken diye gordum bir arkadasımda.

taklit urunu orijinal diye satarsan sorun cikar. En iyi ihtimalle olumsuz yorum alirsin. En kotu ihtimalle de uyelikten atarlar.

Ama orijinal olmadigini belirterek, imitasyondur falan diyerek mis gibi de satarsin. Hicbir sey olmaz.

hayır efendim, belirtsen de satamazsın. ebay'in bu konudaki kuralları gayet açık ve katı.

pages.ebay.co.uk

metni seç, sağ tıkla üzerine.
paragraf'ı seç
orda olcak "line spacing"

ctrl ve 2 ye aynı anda bassanda oluyo metni secip

Sounds Of Anjelique 4'ü indir, çalsın.
İlk iki şarkı süper.

garantisi bitmediyse garantiye ver satacaksan öyle sat.

anadolu mu avrupa mı?

120-150

yurt ve ev durumundan da bahsetmelisin.öğle okulda akşam yurtta yerim dersen günlük 3 ila 5 lirayı sadece ve yurt ve okul yemeği için hesaplamasın.ytü'nün yemek bursu var.
ev diyosan da
(bkz: makarna)

nerede yiyecek okul yemekhanesinde mi yiyecek? ders saatleri nelerdir? çok sayıda değişkene bağlı.

avrupa yakası,evde kalcak ama bı ogun okulda yer öğlen.

dışarda yerse pis patlar (300 falan) makarnayla falan beslenirse np

Bankalar arası kredi kart merkezinde bulunan havuzda bilgileriniz birikir.
Geçmişte kullandığınız kartlarla ilgili bir puanlama mevcuttur.
Asgariyi bir kaç gün geciktirmenizin çok büyük bir önemi yok ayrıca belirteyim dedim.

diğer iki kredi kartının limitlerini zorlayacak kadar kartları kullanmadığından mütevellit senin kart başvurusu kensıl..

Benim de başıma aynı sorun geldi. Önce ses çıkarmaya başladı, sonra bazen çalıştı bazen çalışmadı, sonra tamamen hakkın rahmetine kavuştu kendisi. Ben de Kipa'ya gittim 60 TL ye şarj aleti aldım, bir sürü markayla uyumlu, değişik bilgisayarlar için farklı uçları falan var.. Orijinalleri daha pahalıdır diye düşündüm o yüzden Trust marka aldım :) Şu ana kadar (yaklaşık 3 ay) herhangi bi sorun yaşamadan kullanıyorum.

arkadaş 50-60 tl arası bişeydir.
yan sanayi ama sorun çıkarmaz

+90 (212) 251 15 85

Kemankeş Caddesi halilpaşa sokak Ömer abed han no:2/104-105 Karaköy Beyoğlu
www.birikimpilleri.com

ara ara bitenekadar.com'da çıkıyor 29.90'a çok uçlu adaptör

www.bitenekadar.com

tamir ettirmeye çalış önce. geçen benimki de bozuldu, dandik markaların cihazlarını 70 liraya satan adam bir kablo değiştirip 20 liraya halletti olayı. çok uzun ömürlü olacak gibi görünmüyor tabii de birkaç ay idare eder diye düşünüyorum en azından.

www.medpabilisim.com surdan hallet kasma hic

times new roman, 12 punto ister genelde hocalar. "double-spaced" de çift satır aralığıyla yazacaksın demek oluyor.

double space dedigi sey 2 satir arası mesefa demek sanırım.puntosu 11 fln en fazla olmalı minumumda 9.fontta klasik bişi yap gitsin

en fazla 11 mi? e şimdiye kadar essay isteyen tüm hocalarımın gözleri iyi görmüyor o zaman :P valla onca hocaya onca essay yazdım, hepsi 12 punto istediler. 11 de olur tabi ama "en fazla 11" biraz garip geldi bana.

times new roman 12 punto vazgeçilmez akademik formalitedir. kelimeleri yazarken tek boşluk değil iki boşluk bırakman gerekiyor. word'te bunu otomatik ayarlayan bi fonksiyon var mı onu bilmiyorum ama muhtemelen vardır.

Peki baştan veya yanlardan ne kadar boşluk bırakıcam?Bır de 3 sayfayı doldurmak ıcın tahmını kac cumle gerekır?

word'de standart olarak ayarlı değil mi sende marjlar? ayarlıysa hiç oynama onlarla, kalsın öyle. üstten de bi başlık at, daha büyük puntoyla tabi. paragraf girintilerini de tab ile yap ki hepiciği eşit olsun, hanım hanım dursun paragrafların.

edit: cümle sayısından belli olmaz ki. kısacık cümleler kurarsan cümle sayısı doğal olarak artacaktır ama bi paragraflık cümleler de kuruluyor icabında. sen cümle sayısına değil de isteneni yazıp yazamadığına bak. sürekli "paraphrase" ederek de doldurulur istenirse ama hocanın istediğinin bu olduğunu pek sanmıyorum.

-turgutreis'te limanda akşamüstü güneşi batırın, akşam d-marin'de takılın..
-gümüşlük'te kazık yemeden balık yiyin
-karaincir'e gidin ama çok da matah değil aslında, bir de kalabalıktır :)
-meteoroloji koyu'na gidebilirsiniz,denizi güzeldir.turgutreis ile akyarlar arasındadır..
-tekne turu..turgutreis'ten de olur, bodrum'dan da olur ama turgutreis tavsiyemdir, ayrıca çok gününüz varsa bir gün kuzey turu bir gün güney turu yapabilirsiniz. tek gününüz varsa bence kuzey turu çünkü kuzey turu'nda adalara gidilir,yani arabayla gidemeyeceğiniz yerlere..
-yalıkavak ve türkbükü'nü de görün ilk defa gidiyorsanız ve zamanınız varsa..
-bodrum gece hayatı tabii ki =)

çok bozulmaz ama ömrü kısalıyor bu bir gerçek. en güzeli sirkeli yada kolonyali bir bezle silmek.

deri olunca yıkamaya gerek yok ama yastık kılıfının içinde yıka

yastık kılıfı mantıklı, yada ayakkabı torbaları, veya bunlar ıcın ozel olan torbalar var kumas, onların ıcıne atabilirsin daha saglıklı cunku kenarlarında patlama yapıyor bazen bozma olabiliyor direkt atınca

hiçbişi olmaz 2 senedir beyaz konversi 2ayda bir makinada yıkarım ilk günki gibi olur.yabları da açılmadan bi diktir sonra uğraşma.

deri ayakkabıyı makinaya atarsan pert oluyorearae...
10 yıllık ayakkapıcı

şişiyor deri o kadar su alınca.

ben bi kere oyle bir hata yaptım, gittigidiyordan aldım bi tane sorun olmaz aynı vs dediler benımkinin orjinali çok çok pahalıydı powrbook g4 için olan.. aldım cin malı olanı taktım ve sarjın ucu girişin içinde kaldı kırıldı bişiler oldu..servise gitti oyle cıkartabildiler ve pasa pasa orjınalını almak zorunda kaldım.simdiki aklım olsa asla almazdım cin malı olanını.

dergiler.ankara.edu.tr

sayfa 11-13 arası

ben kızarkadaşımla açtım. aslında sadece 1 kişinin hesabı, ama diğerine de ucundan yetki var. kart var kendi adına. ama gerçek anlamda ortak hesabı bilemem. o biraz daha teferruattır herhalde eğer varsa.

iş bankası öğrenciye kredi veriyor zaman zaman, bir araştırın isterseniz.

kredi kartı başvurusu yapıp nakit çekebilirsin. iş bankası, akbank, hsbc falan hep veriyolar kart.

düzenli bir gelirinin olduğunu kanıtlamadan kredi alamazsın.
düzenli gelirin olduğunu kanıtlamak için de sigorta şart değil, herhangi bir iş yeri sahibi mr.rokoko x aydır burada 1000 TL maaşla çalışmaktadır diye bir yazı yazar ve altını kaşelerse falan da olur.
ama her banka vermez böyle bir yazıyla genelde sigorta falan ister işbankası-yapıkredi gibi bankalar, sen daha küçük bankalara git.
bir de ikametgah ayarla, yurtta kalan adama kredi verilmez.
kefil de bulursan her şey daha kolay olur.
kredi talebini de 600 liralık falan yapma, en azından 1800-2000 lira falan olsun, 600 liralık kredi olmaz, 600 liraya muhtaç olan adam zaten kredi taksidini ödeyemez derler.
kredi vermezlerse de hsbc campus kart cıkar ve nakit avans cek.

numaranla vodafone a geçebilirsin :)swh hem her yöne 600 dk da hediyesi var

bencede vodafone'a geç

müşteri hizmetlerini sabit bi hattan aramayı deneyip onlara sorabilirsin sorularını. 444 1 500 idi yanlış hatırlamıyorsam.

bunun türkiyeye shipping'i yok galiba. olsa ben de düşünürdüm. fotolar gerçek gibi ama ürün de gerçek çıkar mı bilmem tabi. :))

adamin yarim milyon satisi var. orjinal olmasa bile sorun cikacagini zannetmiyorum. worldwide ship diyor ve turkey exclusionda yok. yollar sanirim. ama 38$ kargo biraz fazla gibi

Shipping hakkaten fazla ama üzerine ekleyince yine de Türkiyedeki satış fiyatından ucuz.Kargo sırketını kendımız secemezmıyız?

fabrikada tek bir düğümeye basarak binlercesi üretilen bir ayakkabı orjinal olamaz...

orjinal demek eşi benzeri olmayan demektir..

sebago bu aralar markafoni tarzı alışveriş sitelerinde bolca cıkıyo fiyatları bu civarda hep tabi 38$ kargo yok.

word de yazıp şifre koysan olmazmı? illa internet üzerindenmi yazman gerek?

ya istediği yerden okumak isterse? her zaman yanında o word dosyasını mı taşıyacak?
mailine atabilirsin bence. taslak olarak kaydet, yoluna devam et :)

max brod'a ver, o sen ölünce yakar. delikanlı çocuktur, güvenebilirsin.

@coffee and cigarettes-Bütün dünya okusun sonra ben yakınlarımın okumasından bile korkarken...

o durum imkansız hiç kafa yorma bence.

itiraf.com a yaz

hem okunsun istiyosun hem okunmasın. peeh

ben kimsenin bilmediği, başka şeyler için kullanmadığım bir mail hesabıyla blog tutuyorum. böylesi daha pratik bence.

dolar yap altına çevir. harcamak isteyince bozdurmaya üşenebilirsin belki :) olmadı bana ver ben senin için saklarım okul bitince alırsın benden hacı :)

dolar +1, tembellikten birkac ay kadar bozdurmamistim

ben calıstıgım için durumum senden biraz farklı ama fikir verebilir: bir excel dosyam var. her ay gelirimi ve giderlerimi yazıyorum. ve bazı belirli giderler haricindeki tüm harcamaları 400-500 lira civarında sınırlıyorum. yani kira 750, telefon 105, internet 100 falan filan derken atıyorum elimde 1500 lira kalıyorsa, harcama adı altında 500 lira ayırıyorum. kalan satırı 1000 oluyor. ve her para cektiğimde harcama satırını kontrol ediyorum 500'ü geçtim mi diye. ayın ortasında 350 olmussa para harcamayı kısıyorum. vs..

aman dostum en iyisini yapıyorsun zaten farkında değilsin :D ileride aç kalırım diye korkmaya da gerek yok lakin ileride neler olacağını bilmiyoruz. bende sen gibiyim anı yaşarım. o an aklıma her ne eserse onu yaparım! bu dünyadan yanında bir şey götüremeyeceğin gibi gezdiğin yediğin her şey sana sağlık katar aslında. mutluluktur para harcamak! biriktirene inat :D

elevent...Cok mantikli ben de bir excel dosyasi olusturayim.Kilitte koyayim:D

parayı bir kenara koy ve unut.
diğer çözümler o paranın sadece bir süre harcanmasını erteler.
uzun vade de örneğin 1 yıl gibi bir süre birikim yapmak için unutmayı öğrenmelisin. diğerleri geciktirici etki yapar.

bireysel emeklilik fala bak. ayda 100 liradan bile başlatabiliyorsun. 10 yıl sonra emekliliğni beklemeden paranı yasal faiziyle alabiliyormuşsun. ben de araştırıyorum da bu sıralar oğluma yatırım olsun diye bana mantıklı gelmişti.

valla bende biriktiremiyorum en sonunda çektim kredi yatırdım başka bankaya yatırı. hesabı olarak. mecburen kredi borcunu ödüyorum yoksa hayatta iki kuruş atamam.

bireysel emeklilik olabilir
yatırım hesabı da. bozdurunca 3 gün sonra falan hesaba geçecek bir fon alırsanız çok sıkışmayınca bozdurmazsınız da.
ben kenara koyup unutuyorum. bakınca mutlu oluyorum. birikince şunu alsam diyerek gittikçe hedefler büyüyor. başladın mı devamı gelir bence.

2. bir hesap ac, her ay o hesaba kira gibi duzenli odeme yap, o hesap hic bakmadigin bir yerde olsun.

son entrisini de geçen hafta girmiş.

tatile falan gitmiştir yav.

tam da 1 saat önce aklımdan geçiyodu, acaba nerelerdedir diye :)
endişelenecek bir şey yok, bence gelir yakında :)

başımız sağolsun arkadaşlar....

vardır bi bildiği

benim de kaç gündür aklımda. okuyup kendisinden bişeyler öğreniyorduk şurda

tivibu ayda 1tl. gelse bile bütçeyi çok sarsmaz heralde.

gelmez sadece 2 kişi aynı anda izleyemiyo onun dışında bir sorun yok ortak kullanımla ilgili şimdilik.

Biz üye değliz de kotayla ilgili problem olur mu diye düşündüm.Teşekkürler

kota sorunu sizin adsl bağlantınızla ilgili olabilir.
yoksa tivibu kullanıcısı isterse 24 saat izlesin, kotası yok.

bilindiği üzere lacoste ünlü polo yaka t-shirt'ü yaratmıştır. bu yüzden polo gibi markaları da tercih edebilirsin.

turkiye'de var mi bilmiyorum ama izod'a bakabilirsiniz.

Tommy Hilfiger
Benetton

U.S. Polo