10 yıldır kendi yoğurdumu kendim yaparım. Kıvam konusunda hiç sıkıntı yaşamadım.

Sütcünüz süte su karıştırmadıysa, mayalama süt sıcaklığı ve mayalanma ortam sıcaklığı konusunda hata yapmıyorsanız kıvam konusunda sorun yaşamamanız lazım.

Hazır yoğurda itibar etmeyip kıvam konusunda bir başka endüstriyel üründen medet ummak da bambaşka bir bakış açısı.

labne ile yapanda var denemedim ama kıvam attırıyor muhtemelen süt tozuda kıvam arttırır ama süt tozu ev yoğurdu için fazla kimyasal kaçmıyor mu amaç zaten katkısız yoğurt yemekse

denemediyseniz jersey sütü öneririm onur marketteki inanılmaz iyi

Kullandığın maya yeterli.
Mayanın kendisi peynir gibiyse bundan oluşan yoğurtta adeta peynir kalıbı gibi olur.
Maya ekşiyse oluşan yoğurtta ekşi olur (tabi ki yine güzel olur tadı)

Chatgpt ye kalırsak emülgatör vs kimyasal katmayı da normal karşılar sanırım.

Doğal bir şey istiyorsak tozu yoğurda... dumana katmayalım.

Endüstriyel yoğurtlar bu şekilde yapılır içerik olarak kuru madde oranı/tayini diye geçer, ev yoğurduna da kıvam vermek için katılabilir ya da katmayabilirsin.

süt tozu dediğimiz şey kurutulmuş süttür, öyle kimyasal bir süreçten geçmiş vs. değildir. Sütün kuru maddesini arttırmak için tabiki kullanılabilir. Besin olarak en büyük farkı suda çözünen vitaminlerde olur, bunlar da zaten sütte çok azdır. Kaldı ki yoğurt olma sürecinde de suda çözünen vitaminler azalır. Ayrıca evde süt yoğunlaşsın diye uzun süre kaynatınca daha fazla besin kaybı oluşması daha olasıdır.

Kısacası kullanabilirsiniz ama artık küçük boylarda süt tozu bulmak çok zorlaştı. Eskiden pınarın marketlerde yarım kiloluk paketlerle satışı vardı ama artık büyük paketler dışında bir satış görmüyorum, marketlere hiç gelmiyor zaten.

kıvamlı yoğurt için sütü normalden 15-20 dk fazla kaynatın.
sütün içerisindeki su buharlaşınca daha yoğun bir süt oluyor. yoğurdu da bence daha lezzetli oluyor.

Kıvam da kıvam diyen değil yoğunlaştırılmış süt, süt tozu, nişasta bile koyabilir.

Katkısız bir şekilde kıvamlı yoğurt için,

1. Sütü ağzı açık uzun müddet kaynatın. (Süt taşı işinizi kolaylaştırır eğer başında kepçeyle beklemek istemiyorsanız)

2. Mayalayıp bekledikten (mayalandıktan) sonra ağzını kağıt ile kapatıp buzdolabında en az 2 gün bekletin, sonra tüketmeye başlayın.

pvc kaplatılabilir.

oksijenle bağlantısı keserek koruyabilirsiniz.
fotoğraf albümleri, albümden ziyade daha çok fotoğrafı korumak için varlar.

Öncelikle UV'den korumak lazım veya malzemesinin UV'ye dayanıklı olması lazım. Sonrasında, eğer dışarıda ise, nemden korumak lazım ve tabiki yüksek sıcaklık yani dik gelen güneş ışığı. 15-25C sıcaklık ve %20-%50 arası nem kabul edilebilir bir aralık olabilir. UV içinde ya uygun bir malzemeye basılmış olmalı (mürekkebi de aynı şekilde) ya da UV'ye karşı bir kaplama içinde olmalı.

Sonuç olarak açıkta kalırsa doğaya karşı pek şansı yok. Arkası da açıkta olmayacak, nem almayacak şekilde ve uv'ye dayanıklı bir cam ile çerçevelenip, fazla da ısınmayacak bir yerde olursa yaşam süresi uzayacaktır.

Daha kolayı, içeride ve ışıksız, kuru bir ortamda saklayın. :D

forum.donanimhaber.com

Valla her kuruma dilekçe verecek, ama iskan ile falan ilgili bir sıkıntı var ise o iş de zor olur.
O zamana kadar her ne kadar kazık da olsa yolu superbox veya alternatifleri
www.superonline.net

veya varsa çevredeki lokal internet sağlayıcılarına bakacak. İnternet altyapısının çok iyi olmadığı pek çok şehirde bulunuyorlar.

hocam ajan olması şüphesiyle bunu yapıyorlar doğru olabilir. benim de amerikalı ve yıllarca türkiye'de yaşayan bir arkadaşım var. o da bu tür hikayeler anlatırdı. yani doğru olma olasılığı baya yüksek.

mümkündür, çok konuşuluyor bunlar ve giren çıkan hep tedirgin ama çoğu kişi sorun yaşamıyor bi kural/yasa ihlali yapmadıysa

bazen telefonu alıp wsp yazışmalarına bakıldığını birebir duymuştum.

Benim Amerika'da yaşayan dümdüz Türk arkadaşım da, her Türkiye'ye geleceğinde aynı şekilde korkuyor. :D

arkadasiniz ya tr de bir seyler karistirdigindan korkuyor ya da dua saf. turk olup amerikan pasaportu olanlar çatır çatır gidip geliyor, direk amerikali neden korksun. bence altında baska bir şey var

@oscar ehehe ben de sordum ajan mısın diye de, valla sakladığı bişey yok gibi, sadece trumpa muhalif aklı başında amerikalı ve çok tatlı bi genç kadın, ajan mı lan acaba kendini çok iyi saklayan sjdh bilemedim

ben geçen yaz tetanos aşısı yaptırdım. en son 2013 yılında askerde vurmuşlardı.

doktor 10 yılda bir yapılıyor dedi.

güvendesin yani. (o çiviyi taşla eğ ki başkasına da batmasın)

doktorlar 10 senede bir diyor +1

Hocam tetanos hafife alınacak bir şey değil. Ayrıca aşısı da dünyanın her yerinde bulunabilecek kadar basit ve bilinen bir şey.
Evet son aşın hala koruyor olabilir ve hatırlatıcı dozlar da bir o kadar önemli. Türkiye'de olsaydı 10 sene korur diye göndermezler, yine de tetanos aşını yaparlardı. Orada da hastaneye gerek yok, basit bir halk kliniği de bulsan aşını yaptır, hiç riske girmeye gerek yok.

Şüpheli kesiklerden sonra, aşınız olsa da aşı yaptırmalısınız zaten. 24 saati geçirmemeye çalışın. Siz akıl yürütürsünüz ama virüs bunu önemsemez.

iş yerinde yapılan uygulama sanırım aşağıdaki gibiydi.

*** Kişi eğer daha önce hiç tetanoz aşısı olmadıysa,
ilk doz olarak Td aşısı uygulanır,
4 hafta sonra 2. doz,
6-12 ay sonra 3. doz yapılır
ve devamında bu aşı 10 yılda bir tekrarlanarak
kişinin tetanoz hastalığına karşı kazandığı bağışıklık sürdürülmüş olur.


www.medicana.com.tr:~:text=Ki%C5%9Fi%20e%C4%9Fer%20daha%20%C3%B6nce%20hi%C3%A7,kar%C5%9F%C4%B1%20kazand%C4%B1%C4%9F%C4%B1%20ba%C4%9F%C4%B1%C5%9F%C4%B1kl%C4%B1k%20s%C3%BCrd%C3%BCr%C3%BClm%C3%BC%C5%9F%20olur.

tek doz asi bir sene koruyor. 3'lu 5'li artik tam seti neyse hepsini yaptirirsaniz 10 sene koruyor.

Sen takvim günü sayarsın ama bakteri saymaz. +1

Bu arada tetanos dediğiniz şey paslı çivi hastalığı değil. Bütün kirli yüzey kesikleri için geçerli. Özellikle sık güneş ışığı almayan ve toprakta olan.

10 yıllık koruyuculuk aslında tam olarak 10 yıl etkin koruyucu olmasa da tetanosa güvenip mermiye kafa ata ata gezmemek lazım. Doktor ya da hastanesine bağlı olarak 3 ya da 5 yıl geçtikten sonra kesikleri takiben aşılama sürecine gidilir. 5 yıl içinde de birden fazla defa kesik olduysa yine kontrole gidilir.

Not: Kesinlikle tavsiye edilen bir şey değil ama ruh hastası gibi senede bir olmadığınız sürece ya da alerji dahil herhangi bir sağlık konusu olmadığı sürece yenileme süreci gelmeden önce (örneğin, 5. yılda) yaptırdığınız tetanos aşısının size (bilinen) bir zararı yok.

olur.

normal robot olur. biz sebzeleri robottan geçirip kıyma ile karıştırıyoruz. direkt kıymayla sebzeleri robottan geçirenler de var ama robottan kıymayı temizlemesi daha zor oluyor. sebzeleri düzgün doğramaya bile gerek yok iri parçalar halinde her şeyi robottan geçirip ayrı kapta kıyma ile yoğurmak toplam 10dk bile tutmuyor.

Motorlu rondo ile olur aslında ama çok küçük olur. El rondosu ile pek olmaz.

m.media-amazon.com

şu ortadaki robot aparatından olan her robot ile olur. Ancak dikkat edin hız ayarlı olsun, yüksek hızlı çekerseniz elinizde ince çamur gibi aşırı sulanmış bir şey kalır, onunla da pek olmaz. Orta hızlarda, parçalayarak ama suya dönüşmeyecek şekilde ezmeden tam iç harcı elde edebilirsiniz.

cok yeni bosch multitalent 3 aldim, amazon.de de indirimdeydi. benzer urunleri tavsiye ederim, lahmacun ici yapmadim ama bir rondodan beklenecek herseyi sagliyor. Humus yaptim dun misal gayet performansli.

www.emirmakine.com

firinlar bunu kullanır

t-cross

ford galaxy ya da ford c-max.
bagaj desen han gibi, genislik desen yayla gibi.

Geniş bagaj sorusuna t-cross yazan kişinin önerisini dikkate almayınız.
2.el opel grandland düşünebilirsiniz.

SUV verelim abime (git: 1601911)

@HellKeePer +1

Sedan düşünürseniz temiz 2.el Skoda Octavia hem arka koltuk hem de bagaj için sizi tatmin edecektir. Liftback olduğu için inanılmaz geniş ve kullanışlı bir bagajı var.

Fiyatları kontrol etmedim ama Chery lerde güzel kampanyalar vardı. Oldukça büyük ve konforlu araçlar inceleyebilirsin.

Citroen C4 i Bi inceleyin derim

C4x*

C segmentinde Octavia üzerine bagaj hacmi olan araba yok. B olacaksa da yine Skoda Scala'yı incelemenizi öneririm.

kucuk SUV lazim sana..

qashqai ve turevleri..

skoda scala
vw tcross
vw taigo
seat arona

550 600e 2013 2015 508 alır, üzerini de mevduata koyardım

corolla iyidir. şartlarınıza sağlarsa, alayım yıllarca sorunsuz kullanayım arabası hep

c5 aircross. 2 yıldır kullanıyorum baya memnunum.

arkadaki koltuklar birbirinden bağımsız 3 ayrı koltuk. bagajı baya geniş. 2 bebek arabasını katlayınca çok rahat sığıyor.
bizim yeni 2. çocuk oldu. bir oto koltuğu, bir puset ve eşim çok rahat sığıyor arkaya şu anda.

1500 civarına 2022 modelini bulabilirsiniz.
shine bold modeli de baya dolu. shine paketi de yeterli olur.

Her bir ayin yillik tufe farkini alip toplayip 12 ye boluyorsun.

Ancak aslinda bu soyle hesaplaniyor. Tufe endeks degerleri var. Bunun son 12 aylik degerlerini topluyorlar. Gecen yilinkileri de topluyorlar. Karsilastiriyorlar ve degerler bu sekilde ortaya cikiyor.

Tuik zaten kendi sitesinde yayinliyor orani. Bence tekrar hesaplayip kafayi siyirmaya gerek yok :)

data.tuik.gov.tr

Tablo-2 Tüketici fiyat endeksi ve değişim oranları buradaki exceli indirin.

Burada 2023 mart ile 2024 şubat dahil 12 ayı toplayın = 19.480,06

Burada 2024 Mart ile 2025 şubat dahil 12 ayı toplayın = 29.965,80

29.965,80-19.480,06 = 10.485,74

10.485,74 / 19.480,06 = 0,5382806829 Bu rakam buradan geliyor.

Evet ben de dün öğlen saatlerinde 55,81'e göre artış yaptım, bir de yukarı yuvarladım ve kiramı gönderdim. Şimdi bakınca düşük gösteriyor.

süpersiniz çok net oldu. ben 12 ayın oranının ortalamasını alıyodum ama aslında 12 ayın endeks değerlerini alıp toplayıp sonra oranlamak gerekiyomuş. endeks sürekli yükseldiği için de bize daha yakın ayların ağırlığı birazcık daha fazla oluyor, aradaki 2 puanlık fark da burdan kaynaklanıyor.

çok teşekkürler

x.com

Sizin de tecrübe ettiğiniz üzere hiç bir zaman yüzdelik değerler toplanarak ortalama alınmaz. Şansınıza zaten değerler yakın olduğu için çok büyük bir fark çıkmıyor. Değerlerin ortalamaları alınır, oranların değil.

spark uygulması epey işe yarıyor. bi bakıverin

sık gelen e-postalara / e-posta gruplarına filitreler uyguluyorsun, hepsi gelen kutusunu atlayarak, belirlediğin klasöre gidiyorlar. Bütün e-posta uygulamalarında/applerde vardır bu.

Evet. Yoksa zaten pasaport ile vizesiz girip çıkardın. Uzun uzun bir cevaba gerek yok sanırım.

kafada oturtamadım bir turlu, "hic mi sorulmuyo yaa" tadindayim resmen hahaha

hiç sorulmuyor. zaten onun olayı o. hala vizesiz ama pasaportla gidilen ülkeler var. onlardan farkı olması lazım zaten di mi?

Ukrayna'da pasaportsuz girenleri tanık olmuştum. Girişte turist 2 parçalı küçük kağıtta form dolduruyor. Biri turistte öbürü kendilerinde kalıyor. Çıkışta turist kendisindeki kağıdı geri veriyor.

cevap evet.

fakat pasaportla gidersen gümrükten daha hızlı geçiyorsun. kimlikle gidince kağıt mağıt doldurtuyorlar. hele uçak gecenin köründe indiyse uykulu uykulu uğraşıyosun boşuna.

Şu siteye göre 7/24 çalışması 2884.70 TL tutuyor.
www.uludagelektrik.com.tr

elektrikli ısıtıcı yağlı radyatör gibi bir şeyse;

1- 1500 watta sürekli açamazsın tahminen yarısı civarında açarsın.
2- Termostat değerine göre çalışacağı için belirlediğin sıcaklığa varınca ısıtıcı da kapanacaktır. Isıttığın ortamda ısıyı koruyabilirsen yine yaktığın az olacaktır.

kısacası tecrübe etmeden öğrenmen zor. Sarfiyatı ölçebileceğin bir priz ile bir günlük ölçüm alıp tahmin yapabilirsin. Ya da daha genel bir tahmin için her gün elektrik sayacını okuyarak tüketimi takip edebilirsin.

Reziztanslı bir alet olduğunu varsayıyorum.

Her ne kadar içindeki termostat nedeniyle kapanıp açılacak olsa dahi faturanın anasını ağlatacaktır muhtemelen. Ortalama bir evde en çok elektrik tüketen aletler kettle, ütü, tost makinesi, fırın vs gibi rezistanslı aletlerdir. Bu aletler saatlerce açık bırakılmadıkları için ay içinde makul miktarda kullanıldıkları zaman faturayı aşırı şişirmezler ama 1500W bir aleti sürekli açık bırakmak bence çılgınlık.

Yerinizde olsam başka bir çare bulmaya çalışırdım.

Klimadan fazla yakar.

Auto’nun altındaki park lambaları. Onun altında soldaki kısa, sağdaki de uzun var. Siz auto’da kullanmaya devam edin ama far yükseklik ayarı manuel ise yüksekliği de sıfıra getirin. Belli ki şu an fazla yukarı bakıyor farlarınız, kısa yanarken dahi karşı tarafın gözünü alıyor. Yükseklik ayarı sıfırdayken (yani farlar en aşağı bakar pozisyondayken) de göz alıyorsa fark yükseklik ayarı yaptırın serviste (elinizden geliyorsa kendiniz de yapabilirsiniz muhtemelen, biraz da arabaya bağlı).

kısa farlar yanıkken o kolu kendine çektiğinde veya ileri doğru ittiğinde uzun farlar yanar. auto'da da olsa, en aşağıdakine de getirsen bu aynıdır.

muhtemelen o kolu çektin veya ittin, uzunları yaktın, sonra da eski haline getirmedin, ondan kızdılar.

Fiat glb. Ekranda mavi işaret mi var yeşil mi

Yesilse far yükseklik ayarını 0 ya da 1 yap +7

Ampul düzgün oturmamış olabilir

auto'da kalsın zaten o sıkıntı değil. Uzun kısa ayarı oradan olmuyor. Orada hiç bir şey değiştirme. Attığın fotoğrafın en sağında ileri geri işareti ve uzun far işareti var. Kol ileride yani uzunda takılmış olabilir, oturduğunda ileri geri yap anlarsın, onu kendine yakın pozisyona al.
Ayrıca
far yükseklik ayarını kontrol et +1
Far ampulü arabanın orjinal ampulü mü yoksa xenon falan mı takılmış kontrol et +1
Far ampulünün doğru takıldığına emin ol +1

adalar Coffee Lab. 8 saat oturmadım ama her gittiğimde işimi görür.

Uyanık kütüphane eskişehir. Çalışmak için oluşturulmuş bir cafe :D Belirttiğin her konuyu karşılar.

aliexpress'ten aldığım çerçeveye yapmışlardı. kedi gözü gibi kavisli bi gözlüktü hatta. atasun muydu hatırlamıyordum ama bir markanın bayisiydi o da.

evet takıyor atasun. ben de ordan gözlük yaptırmıştım, istersen kendi çerçevene takarız istersen burdan çerçeve al dediler. yapıyolar yani.

Atasun'dan denemedim ama bayağı bir süredir alibaba/aliexpress'ten aldığım gözlüklere optikçilerde cam taktırıyorum, daha takmam diyen görmedim. Her halde şuana kadar 6-7 gözlük olmuştur.

biz plusı beş kişi kullanıoz bişi olmuyo. tek kullanacaksan plus zaten yeter

team için;
2+ kullanıcı için, yıllık olarak faturalanır
diyor, tek kişi olarak alabildiniz mi?

Chatgpt iyi baya.

CONSULATE/EMBASSY OF FRANCE 08/02/2025

VISA DEPARTMENT

As the holder of passport number [PASAPORT NUMARANIZ], my wife [EŞİNİZİN ADI] (passport number [EŞİNİZİN PASAPORT NUMARASI]) and I are planning to travel to France for tourist purposes between 02 and 05 August 2025. France will be the first country we will enter into the Schengen area. We will then travel to Brugge, Belgium on 05-07 August 2025 and then to Amsterdam, Netherlands on 07-10 August 2025. Our return flight will be from Amsterdam, Netherlands.

The aim of our trip is to visit the highlights of France (Paris), Belgium (Bruges) and the Netherlands (Amsterdam) and experience the food culture of these countries as someone who enjoys exploring new places and cultures.

Our itinerary:

• 2-5 August 2025: We will be in France, staying at the Hotel Magobar in Paris. During this time we will visit major tourist attractions such as the Eiffel Tower, the Louvre Museum, Notre Dame Cathedral, Sacré-Cœur Basilica and the Champs-Élysées.
• 5-7 August 2025: We travel to Bruges, Belgium and stay at the Hotel Brugge. In Bruges we will visit places such as the Belfry, the Market Square, the Bruges canals and the Basilica of the Holy Blood.
• 7-10 August 2025: We will travel to Amsterdam, Netherlands and stay at the Artanvi Hotel. In Amsterdam we will visit major tourist attractions such as the Rijksmuseum, Van Gogh Museum, Anne Frank House, Dam Square and the Amsterdam canals.

On 10 August 2025 we will return to Turkey on Pegasus Airlines flight PC1234. Our return tickets and hotel bookings have been made and invoices are attached for payment.

I have been working as a [MESLEĞİNİZ] since 2012.

My current salary is 50,000.00 Turkish Liras, taking into account my documents such as bank statement, salary slip, SSI benefit statement, etc. If you examine these documents, you will see that we have sufficient financial means for this trip. The car I am currently using and the house I am living in belong to me and my wife and the title deeds and documents are attached.

I undertake not to remain in your country and the Schengen countries beyond the period of the visa granted and to return to my country and to my employment. I wish to apply for the necessary visa for the tourist trip we are going to make.

Yours sincerely,
[ADINIZ SOYADINIZ]

Öncelikle Türkçe'den tam çeviri yapmak pek uygun değil, onların sistemine göre yazmalısın. Sonuçta ülkelere göre dilekçe yazım şekli bile değişiklik gösteriyor. Bu bağlamda önerim aşağıdaki gibi bir metin olacaktır. Varsa eşinizin iş bilgisini ekleyebilirseniz daha iyi olacaktır.

[Adınız Soyadınız]
[Adresiniz]
[Şehir, Ülke]
[E-posta Adresiniz]
[Telefon Numaranız]
08 February 2025

Visa Department
Embassy/Consulate of France
[Büyükelçilik/Konsolosluk Adresi]

Subject: Application for Schengen Tourist Visa

Dear Sir/Madam,

I, [Adınız Soyadınız] (Passport No: [Pasaport Numaranız]), am applying for a Schengen visa for a meticulously planned cultural journey through Western Europe alongside my spouse, [Eşinizin adı soyadı] (Passport No: [Eşinizin Pasaport Numarası]). We have organized a 9-day itinerary to explore the rich heritage and diverse culture of France, Belgium, and the Netherlands. Our travel dates are from 02 August 2025 to 10 August 2025, with our initial entry into the Schengen Area through [Giriş Yapılacak Havalimanı] in France.

Travel Itinerary:

- 02-05 August 2025:** We will be staying in Paris, France, at "Hotel Magobar." During our stay, we plan to visit major tourist attractions, including the Eiffel Tower, Louvre Museum, Notre-Dame Cathedral, Sacré-Cœur Basilica, and Champs-Élysées.
- 05-07 August 2025:** We will travel to Bruges, Belgium, and stay at "Hotel Brugge." Our itinerary includes visits to the Belfry Tower, Markt Square, Bruges Canals, and the Basilica of the Holy Blood.
- 07-10 August 2025:** We will travel to Amsterdam, Netherlands, and stay at "Artanvi Hotel." We plan to explore Rijksmuseum, Van Gogh Museum, Anne Frank House, Dam Square, and the Amsterdam Canals.

We will return to Türkiye on 10 August 2025 via Pegasus Airlines flight PC1234 from Amsterdam. Our flight tickets and hotel reservations have been fully booked and the payment receipts are enclosed with this application.

Financial Standing and Stability:

I have been employed as a [Mesleğiniz] at [Çalıştığınız Şirketin Adı] since 2012, currently holding the position of [Pozisyonunuz]. As demonstrated by my financial documents, including bank statements, salary slips, and social security records, my current monthly salary is 50,000.00 Turkish Lira. Our financial resources are sufficient to cover all expenses related to this trip. Additionally, my spouse and I own our residence, valued at approximately [Tahmini Değer Avro] EUR, and a vehicle worth around [Tahmini Değer Avro] EUR, for which the property and ownership documents are enclosed. These assets, combined with my stable employment, demonstrate that we have the necessary financial means to cover all travel expenses and return to Türkiye without any financial difficulties.

We take full responsibility for all costs associated with our travel and assure you that we have no intention of overstaying our visa duration. We fully intend to return to Türkiye and resume our respective professional and personal commitments following our visit.

Thank you for your time and consideration.

Yours sincerely,
[Adınız Soyadınız]
Passport No: [Pasaport Numaranız]

Yeni pasaportunuz basıldıysa e-devlet üzerinden bilgilerini görebilirsiniz.

e devlette sgk ödemeleri için iban kaydettiyseniz ücret oraya yatar, kaydetmediyseniz pttye yatar, gidip çekmeniz gerekir.

şimdi normal şartlarda raporlu olduğunuz süre boyunca maaşınız kesintiye uğrar, parayı sgkdan alırsınız. ancak bazı şirketler (bizimki de öyleydi) maaşınızı tam yatırır, sgkdan aldığınız ücreti siz iş verene verirsiniz. bordo yaparken uğraşmamak için böyle tercih ediyorlar sanırım. muhasebe ile iletişime geçin.

Yani bu tutarı benden mi isteyecek şirket ? Doğru mu anladım? Aslında benim bir bankam SGK’ya kayıtlı hatta emzirme ücreti diye bir şeyi oradan direkt aldım ama bu nedense banka kaydı yok yazıyor kayıt da açamıyorum az buz da bir tutar değil anlamadım.

maaşınızı tam aldığınız için sizden isteyecek evet. ya maaş ya sgk rapor ücreti çünkü, ikisini birden alamazsınız. ha şirketiniz hediye eder filan o kısmı bilemem ama uygulama bu yönder. henüz bankaya yönlendirilmediği için öyle yazıyodur muhtemelen.

Valla benim eski şirket hediye ediyordu. Analık parası almadım :) ama iki gün üstü raporlarda da hep tam ücret yatırıyorlardı.

iskan'ı tamamlanmamış ev almak her zaman risktir.

evin % bilmem kacinin bitmesi, daha once islerinin olmasi vs.. bir kriter degil. bunun iskani, dogalgazi, elektrigi vs.. var. parayi basip alirsin oturursun; ama 15 yil sonra bile dogalgaz, elektrik, su vs..yi uzerine alamazsin, muhattap bulamazsin vs.. fahis fiyattan santiye faturasi odersin oyle bir risk var. ha hersey yolunda da gidebilir; ama ulkede insan kalitesi ve ahlaksizlik ortada.

İskanli bloktan aldigimizi varsayalim peki baska ne yorumlariniz olur.
@buenos yeninesi

o zaman mutahit'in son yaptigi diger projelerde oturan maliklere gidip bir fikirlerini alirdim.

Yeni evin derdi de çok oluyor. Bizim sitede bir daire mutfak sıvası blok şeklinde yere düştü. Birihe yağmurda su sızdı. 10 kadar dairenin garajına su girdi yağmurda. Bir bina asansör boşluğuna su dolup durdu yağmurlarda. Bahçe yağmur suyu tahliyesi borunluydu, çimlerin bir kısmı su altında kalıyordu.

7 sülalesi inşaatçı birey olarak sana sorman gereken en önemli bonus soruyu iletiyorum.
müteahit e de ki.

iskan alınmış tapuyu nasıl ne zaman veriyorsun? ( iskan binanın her şeye uygun şekilde bittiğine ve içinde oturulabilir olduğunu teyit eden bir onay )

@jamswety nasil bir cevap beklemeliyim? Iskan alindiysa tapumu ne zaman veririsin gibi bir soru mu anlayamadim
@buenosdias daire kalitesiyle ilgili mi sorular sormaliyim? Muhendisini taniyorum

philips respitek, maskeyide özellikle doktoruna sorarak al, maskede seni alacağın yer yerine doktor yönlendirsin. ailede 3 kişi respitek cpap 1 kişi bpap kullanıyor.
servet vermek lazım ömürlük kullanacaksınız bu ürünleri, istanbuldaysanız yeri plakçılar çarsının karşısında, cihazı yıllık bakıma götürmek gerekecek unutmayın.
nemlendirmeli aldı bizde herkes ama şuan kimse nemlendirme kullanmıyor senelerdir.

uyku apnesi nedeni ile kullanıyorum. izmir kemeraltından aldım. marka model yarın yazarım. ben aldığım yerde deneyerek aldım. makinanın aman aman bir önemi yok. oksijen üretmiyor. odadaki havayı alıp daha basınçlı bir şekilde maske ile size veriyor. benim cihaz 4 ile başlayıp 9 da sabitliyor. bu ayarları aldığınız yerde uzanarak ve deneyerek ayarlayın. nem kabı var ona su koymanız yeterli oda nemliyse ona da gerek yok aslında. maskenin kafaya iyi oturması, gece sıkmaması ama çıkmaması da lazım. ayrıca boru ne kadar uzun olursa o kadar iyi özellikle deli yatanlar için.
ekleme: ventmed dream sleep st30 olarak geçiyor.

eşim de kemeraltı'ndan, dükkanda birkaç model deneyerek aldı. doktorun öve öve bitiremediği bir modelde hiç rahat edemedi ama random garip bir markalı bir şey onu daha çok rahat ettirdi. bence birkaç farklı model denemek en önemlisi.

bu arada kendisi 5 yıla yakın makine kullandı. şimdi bir yıldır kullanmıyor. kilo verince apnesi gitti.

maske için dreamwear kullanıyordu. normalde maskeyi de dükkandan almıştı en rahatını bularak ama bunun yorumlarını okuyunca merak edip almıştı ve çok rahat etmişti.

nemlendirme biz hiç kullanmıyorduk. birkaç kere kullandık ama daha sonra üşendi ve bir fark yok zaten diyip kullanmadı bir daha.

sessizlik konusunda da çoğu model artık sessiz. öyle hastane ventilatörü gibi car car ses çıkaran makina pek yok. maske yüzüne tam oturduğu sürece derin bir nefes alış veriş sesi çıkıyor sadece.

taşınabilirlik konusunda da bizim makina minnacıktı. kampa falan giderken götürebiliyorduk çantasına atıp. o güzel oluyor, eve bağımlı hissettirmiyor.

dr yönlendirmesi ile alınması gereken cihazlar bunlar.kafaan göre alma satanlara da inanma.

@jamsweety ye cevaben; doktorlar ilaç gibi makina tavsiye edemiyorlar. basınç aralığı vs gibi teknik bilgileri yazıyorlar. ürün alınırken o ayarlar yapılarak veriliyor.

Resmed
Philips
Weinmann / Löwenstein

bunlar hep iyi markalar ve hepsi iş yaparlar. Ancak ben alırken doktorum ile de görüşüp, temel cpap yerine apap makina almıştım. ki zaten piyasadaki cpap'lerin çoğu aslında apap.

Rahat hissettiğiniz makineyi almanız lazım, ben bir de uyku sürecimi takip etmeyi sevdiğim için oscar veya sleephq gibi uyku terapisi takip programları ile uyumlu cihazı almayı tercih etmiştim (ki yukarıdaki firmaların neredeyse bütün cihazları uyumlu)

Ayrıca, maske belki makinadan daha önemli bir konu ve deneyerek almanız gerekiyor. Maske ile makinanın markasının da aynı olmasına gerek yok, sizin için uygun maskeyi doktorunuz ile konuşup ve deneyerek seçebilirsiniz. Ben ve pek çok tanıdığım burun maskeleri kullanıyor, ancak bazı tanıdıklarım ağzı da kapatan tam maskeleri kullanmayı tercih ediyorlar.

Ben Korona'nın hemen öncesinde devlet hastanesinde teste girmiştim. Ağır uyku apnesi belirlenince sonra bir de cihazımı aldıktan sonra ayar kontrolü için beni hastanede test için tekrar uyutmuşlardı. Sonra doktor kontrollerinde yeniden uyku testine de alınabiliyorsunuz.

Ama tabi bu sürecin tamamını doktorunuz ile yönetmeniz lazım. Zira apnenizin yoğunlukla tipi, AHI durumunuz, basınç ihtiyacınız gibi pek çok nokta bu süreci ve seçimlerinizi etkileyecektir.

resmed airsense 11 kullaniyorum, memnunum. benim icin onemli kriterlerden biri ses seviyesi ve bu cihaz hic yapmiyor.

am4 anakart ve ryzen 7 5800x3d (veya 5700x3d) işlemci alabilirsin. ramlerini de ddr4 yapman gerekli. m2 de artık ne istiyorsan, bunların tamamı 32gb ram + cpu soğutucu ile taş çatlasa 25 bin'e mal olur. üzerine de 10 bin liraya falan 3060ti ekran kartı da alabilirsin... kısaca 40'a rahat rahat yapılır.

Daha güncel bir sistem önermez misiniz? DDR5 gereksiz mi olur?

DDR5 sistem pahalıya kaçar. Limit yüksek olsaydı DDR5 sistem önerirdim ama ekran kartıyla beraber işlemciyi de ona göre seçiceğiniz için darboğaz olacak.

rx580 ile uyumlu bir işlemciyle beraber bir ddr4 sistem size yeterli olacaktır.

hocam bana kalırsa da ddr5'li sistem toplayın. varsın ekran kartı darboğaz yapsın oyunda, 3-5 seneye gerekirse ekran kartını değiştirirsiniz. ddr4'lü sistem 3-5 seneye yetersiz kalacaktır bence. uzun vadeli plan için ddr5'li sistem daha iyi bence.

selamlar.

işlemci önerim: www.akakce.com

ram önerim: www.akakce.com

anakart: www.amazon.com.tr


elinizdekini aslında satsanız kaç para ediyorsa 5-10. tüm bütçeyi 40+ gelecek şekilde düşünüp size harika bir cihaz toplayabiliriz. 1440p için.

hangi uygulama pil tüketiyor? normal sayılır ama yine de bir bakın.

Arka planda çalışan uygulamalara ve ne kadr pil kullandıklarına bakın. Sıradışı bir durum varsa, o uygulamanın arka plan yenilemesini durdurabilirsiniz.

Ben de 16 pro kullanıyorum da, %4 zaten oldukça iyi değil mi? :D

@kaptan

arka planda yenileme özelliği komple kapalı

@yenine
Telefon bomboş dururken nasıl iyi olabilir? Hiçbir şey çalışmıyor ve düşük güç modunda duruyor.

Bir arkadaşım telefonu komple güç modunda kullanıyor(başka model iphone) %10 15 civarı şarjı gidiyor

Hiçbir şey çalışmıyor olur mu, bir kere mobil ağ çalışıyor, bulunduğunuz yerde bir kaç tane istasyon varsa bunların arasında atlama yapıyor olabilir. Diğer cihazları bulma özelliği nedeni ile zaman zaman tarama yapabilir. Iphone her durumda lokasyon güncellemesi yaptığı için bunlar çalışıyor olabilir. Ayrıca eğer şarjınız belirli bir oranın üstünde ise gece kullanılmayan saatlerde güncelleme sistemleri çalışır.

Hepsini geçtim pilin yapısı nedeni ile telefon kapalı olsa bile pil oranı düşecektir. (ki iphone kapalı olduğunda da lokasyon ve ağ bağlantılarını aralıklı olarak açabiliyor.)

Sonuç olarak telefon düşündüğünüz kadar, hiç bir şey çalışmıyor durumunda olmuyor. Sadece belirli applerin senkron özellikleri kapanıyor veya güncelleme aralığı artıyor. Hangi servislerin çalışacağı, belirli durumlarda mevcut şarj durumunuza göre de belli olabiliyor, düşük şarj durumunda telefon bazı servisleri hiç çalıştırmayabiliyor.

Yani %4 fena değil, biraz daha düşebilir, belki hala arkada çalışan programlar vardır veya yukarıda anlattığım gibi telefon iyi çekmiyordur.

Termosu kafanıza dikip su içmiyorsanız, dışarıdan bakteri bulaştırmıyorsanız hiçbir şey olmaz bence. Plastik damacanada çok daha uzun süre bekliyor içtiğimiz sular.

Valla pek önermem. Biz de aynı yöntemi kullanıyoruz, ama belli bir süre sonra o termos içerisinde de koku oluştuğunu farkedersiniz. Mümkünse aynı günü aşmayın.

Evdeyken de xiaomi veya başka bir markanın sıcaklığı ayarlayabildiğiniz kettle'ları çok işe yarayacaktır.

termosun icin ne kapli ona gore degisir.
plastikse dokerim ama cam ya da celik ise kullanirim.

cooper +1
plastik termostan hibir zaman bir sey icmem. beklemese de icmem.

Ben süresi geçen kendi domainimi almıştım, daha yüksek tutara almıştım. Bu yüzden 45 gün mü ne boşa düşüyor. ama sen alamazsın güzel domainse. backorder diye ssitem var. ondan faydalanman lazım.

süresi dolduktan sonra 40 gün yine alım yapılamıyor, yani yapılabiliyor ama domain sahibi cezası ile birlikte uzatma yapabiliyor. Bu süre sonrasında ise domain boşa düşüyor, o zaman alabilirsiniz.

Benim bugüne kadar ki tecrübem budur.

expiration date domain sahibi için geçerli. onun üzerine ek bir rehin süresi var. ICAN bu ek süreleri tamamlamadan domaini boşa çıkarmıyor. Aradaki bu sürede domaini sahibi uzatabilir. Cezalı ya da cezasız o platforma kalmış.

Siz tüm sürelerin sonunda bu domaini alabilirsiniz.
Elbette değerli bir domain ise platform kendisi alıp 1 2 yıl kendisi satmaya çalışabilir. Çok aranan domainleri genelde böyle alıp park ederler. Biraz da şans işi.

easycep e falan bak

Nasıl story tadında :) biz de niye eskisi gibi o zaman. (PS: 16 Pro Max)

whatsapp storysini kaldırabilsin diye iphone 13 pro max yeterli gelmediğini düşünüyor, 16 pro maxe geçiyorsun, ilginç.
arkadaşın whatsapp beta kullanıcısı olup güncellemeleri erkenden alıyor vs olabilir

2 yeğen var 200 er tl ateşledim

Lego technic lamborghini aldım

oğlumun istediği bir kalem seti vardı, onu aldım.

1000

Hocam kendi çocuğuna mı, toruna mı, yeğene mi, komşu çocuğuna mı :D bayağı bir skalası var bunun, cevaplar çok farklı gelir.

Ben de 2 yeğene 200'er tl ateşledim.

oğlum oyuncakçıda toplam 3k'lık bir kaç oyuncak aldı. Birinci sınıfta daha...

Ara karne hediyesi hiç almadım çocuklara, sınıf geçme hediyesi değil ama ortaokul ve lise bitirme hediyesi almıştık. Teyzeleri oyuncak alırdı küçükken. Şimdi lise öğrencisine olmuyor tabii. Karne parası veya hediyesi bizim ailede boş küme. Kendim de bana verildiğini hatırlamıyorum.

valla bence önce beni uçuşa alırlar mı diye sorman lazım sanki. ince bir çizgi ama vizen henüz geçerli olmadığı için uçuşa da kabul etmeyebilirler.

Ben yerinde olsam bekler oyle geçiş yapardım, bunun nedeni de şu. bir arkadaşım londradan 6 ay kalmıştı, son gün çıkış yaparken bir sebepten geç çıkış yaptı ve oradaki memur imza falan bir şey vermiş. Şimdi abisinin yanına gidecek vize red yedi, ikincisinde de yedi. bir daha başvurup red yersen mahkemeye vermen lazım gibi bir şey dediler. seni şimdi alsalar bile kayıtlarda erken giriş yaptı derler zorluk çıkarabilirler. saçma evet ama vizesiz ülkeye giriyorsun, ha belki almayacaklar ama alsalar bile girme derim.

Ucusa alinir miyim sorusu daha kritik +1

Indikten sonra 1 saat oyalanip gun donunce gidin.

rezillik yaşamak istemiyorsan son derdin toplu taşıma olsun istemiyorsan uçağını değştir. kesinlikle içeri alınmayacaksın.

Uçağa alinmamak +1
Siz check-in yaparken pasaport istenecek, vize bakilacak. Buyuk ihtimal de olmaz denilecek.

Bu arada Fransa'da ab dışı ucuslarda daha pasaport kontrolü olmadan iki tane polis pasaportlara falan bakıyor, direkt orada da sorun yasaman olası.

çok benzerini yaşadım almanya'da.

vizem 18.01 günü aktif hale geliyorken Türkiye'den 17.01 de ucaga binip inişim 18.01 saat 00.30 falandı. problem yaşamadım ama bana söylenen şuydu fransaya indiğinde oranın yerel saatinde vizen geçerli değil ise uçağa almıyordu pegasus. çok büyük ihtimal uçağa binemezsin.

ucaga binemezsiniz evet.

Gumrukten de giremezsiniz de, once o ucaga binemezsiniz. Yapabiliyorsaniz ucusu ertesi gune alin.

teşekkürler herkese. uçuşumu değiştirebilirim, sıkıntı yok. öyle yapacağım artık.

ama bilgiler ve tecrübeler güzel. yeni okuyacak olanların da tecrübelerini duymak isterim :)

Reyis uçağa alınmayacaksın hala toplu taşımaya yetişme derdindesin ahahhahaa.

Şaka bi yana direkt uçuşu değiştir hocam illa gece 2-3 civarı ya da sabaha karşı uçuş vardır at kendini ona

bu hali ile ucaga alinmayacaksiniz, indiginiz zaman oranin saati ile vizeniz gecerli ise alinirsiniz.

kusura bakmayin ama epey guldum. vize alir almaz 00:01'de kapida bitmek komik bir durum.

soruya cevap: ucaga alinip alinmayacaginiz supheli, fakat bunu sanirim havalimanindan ogrenebilirsiniz.

Cihazda USB girişi varsa kendinden usbli Air kumandalar var hem de klavyeli.
Bunları tanıtmaya dahi gerek yok USB tak kullan.
Cihazda USB girişi yoksa USB çoğaltıcı hub ile bu sorun çözülür.

browser kullacaksanız, usb ile bağlayabildiğiniz şu mini klavyeler sizin bütün ihtiyaçlarınızı görecektir. "Bütün kumanda özellikleri ve mouse özelliği dahil"

www.trendyol.com

Daha iyi, rahat kullanımlı ve büyüğünü isterseniz de bir seçenek şu:

www.teknosa.com

Eğer usb girişi hiç yoksa bluetooth klavyelere yönelmelisin ve onlarda da benzeri seçenekler mevcut.

tasidiginiz adreste baskasi varsa size e-devlet uzerinden davet benzeri bir sey yolluyor kaydoluyorsunuz ama sizin durumunuz o mu bilmiyorum. ayrica sorun baska bir sey gibi gorunuyor.

Yurtdışı özelinde bilmiyorum ama Türkiye’de yerleşik kişiler e-devletten rahatça yapabiliyor, ancak teknik bir problem vs olursa fiziken nüfusa gitmek gerekir. Ben birkaç kez sorunsuz yapmıştım geçen yıllar içinde. Yakın zamanda da aileminkini yaptım, gayet rahat iki tıkla oldu.

Yeni adres halihazırda boş mu? Boş değilse o evde oturan kişinin onayına gider (e-devlette). Mobil imzaya da gerek yok aslında, sms ile doğrulama yapamıyor musunuz?

kardesim annem ve babam var. hepsine gitmis midir davet?

E devlet üzerindne sadece aynı il içi değişiklikleri yapabiliyorsunuz boş olsa bile. Y.dışı ikametgahı e devletten taşıyamazsınız nüfusa gitmeniz şart

nufusa benim adima kardesim vekaletname ile gidebilir mi yoksa mantiksiz mi olur?

İki sene önce e-devlet üzerinden hem kendi ikametimi hem eşiminkini İstanbul'dan İzmir'e taşıdım ben, önemli olan yeni adreste kayıtlı kimse olmaması.

Vekaletname ile halledebilmesi gerekir, zaten hangi işlem için vekalet gerekiyorsa ona özel belge hazırlanıyor. Vekaletnameyle olmayacaksa bilgi verirler.

@kobuzchu kiz

şuan sadece aynı il içerisindeki ikametgah değişiklikleri e devlet üzerinden yapılabiliyor.

www.nvi.gov.tr

e-Devlet’ten adres bildirimlerinde, kişinin mevcut adresi ve bildirime konu adresin aynı il sınırı içinde olma zorunluluğu,

daha 2024 başında ben e-devlet ile e-imzamı kullanarak ikametgahımı Yurtdışından Türkiye'ye aldım. Bir sorun ile karşılaşmadım. Daha önce şehirler arası da taşıdım, yine sorun olmamıştı. Eskiden ev dolu ise sorun oluyordu, şimdi bu problemi de onay işi ile çözdüler. Umarım sıkıntısızca halledersiniz.

adreste kayıtlı kimse olmamasına ve boş ikamet olmasına rağmen ikametimi ancak nüfus müdürlüğüne giderek taşıyabildim bir hafta önce (istanbul). oradaki memurlara sorduğumda da form falan ibraz etmem gerektiği için edevlet üzerinden yapamayacağımı söylemişlerdi. ikamet işlerinde kişilere göre ayrımcılık falan mı var ya, nedir :d

Yine herkesin farkli bir tecrube yasadigi turkiye manzarasi;)

yasal kismini bilmiyorum; ama kamu kurumlarinin hantalligini dusununce pratikte "bize gelmemis" diye gormezden gelinme ihtimali yuksek. cimer olsa, tepeden asagi gittigi icin boyle bir luksleri olmuyor. ben olsam cimer'den yazardim.

Evet bu dediğinize muhabere deniyor, devletin merkez ve taşra teşkilatı olan bütün kurumlarında yapabilirsiniz.

Eklemeyi unuttum, teslim ettiğiniz müdürlük size evrak numarası ve tarihi verecek onu kaybetmeyin.

Başka bir sebebiniz varsa bilemiyorum ama, iki kurumun birbiriyle haberleşmesini beklemek yerine, dilekçeyi kargoyla veya iadeli taahhütlü postayla neden göndermiyorsunuz?

@buenosdias yasal olarak dilekçe vermem gereken bir durum. cimer başvurusu dilekçe açısından yasal alt yapıya uymuyor diye biliyorum. cimer veya benzer bir sistem üzerinden bu dilekçe işlerinin de dijital ortama taşınması lazım artık. gib için mümkün mesela çok rahat oluyor.

@tss daha önce denedim posta ile başvuruyu. hem kuruma ulaşması en az 2-3 gün sürüyor hem de dilekçeme yanıtı bana kayıtsız posta ile göndermişler ama yolda kaybolmuş bana ulaşmadı. zar zor ulaşabildiğim telefonda da kvkk gereği bilgi vermediler. 1 ayın sonunda tanıdık birilerini devreye sokarak öğrenebildim. böyle olursa kolayca gidip evrakın akıbetini sorabilme şansım olacak.

e-imza + KEP bu dediğiniz problemi en hızlı çözebilecek tek şey. iki yönlü olarak da görüşmelerinize hız katar, arada kaybolma vs. problemi kalmaz.

Ayrıca dediğiniz durumda da evrakın akibetini öğrenemezsiniz, alsalar bile sadece Elazığ'a iletilmiş, oradan bilgi alın şeklinde bilgi verirler.

paket başına 30 euro sınırı var.
ayda da 5 paket hakkınız var.

1 saat arayla değilse de aynı anda iki siparişimin de kardoda olduğu oldu. Bir sorun yaşamadım.

@durbidakka ve @Mirket +1

Sınırlar paket ve fatura bazlı, Temu'nun güzelliği de bütün siparişinizi tek bir paket olarak iletmeleri. Bu nedenle evet yapabilirsiniz.

AMA, arka arkaya aynı adrese verilen paketleri, işgüzarlık yapıp bir noktada birleştirirlerse sonra sıkıntı olur. Ben olsam biri işleme alınınca yani bir kaç saat sonra diğerini sipariş ederdim, ya da birini kendi adresime, birini annemlere/iş yerime sipariş ederdim.

ilginçmiş, hangi versiyon 1.4 mü? normalde iki uç da identical.

Geçenlerde DP to HDMI kablo arıyordum. Bazı satıcılar kablonun tek yönlü olarak çalıştığını yazmışlardı. DP kablolarının böyle bir özelliği var sanırım.

Pek çok Displayport kablosu tek yönlü çalışır, hatta HDMI kabloları da ilk çıktıklarında tek yönlü çalışıyordu. tek yönlü bu kabloların ucunda yönünü belirten bir simge de olurdu.

Yani eğer kablonuz bozuk değilse tek yönlü çalışıyor olabilir, yani ters takılırsa çalışmayacaktır. Bu şekilde deneyebilirsiniz.

Atm'den ücretsiz ve ücretli para çekme limitin bellidir aslında uygulamadan bakabilirsin.

dün İş Bankası'ndan 7000 çekemedim, 5000 verdi o atm'ye özel miydi bilmiyorum ama

*not:günlük işlem limitim 7000'den fazla

@nerdian kartla mı çektin, kartsız mı?

Kart ile ve qr ile çekim limitleri de birbirinden farklı oluyor aklınızda bulunsun.

Ayıca Papara ile Akbank ATM'sinden çekim yapmak günlük limit dahilinde ücretsizdi. Yani bir kısmını kendi akbank kartınız ile diğer kısmını da aynı atm'den papara ile çekerseniz ücret ödemeyebilirsiniz.

Toplu yükleme yapsan?

işbankası nays uygulaması ücretsiz
%10da para veriyor

ben CEPTETEB'den ücretsiz yüklüyorum. sonra istanbulkart uygulamasında bekleyen yüklemelere gelip kartı telefona okutuyorum, yükleniyor. CEPTETEB bir de 250 TL yüklemeye 100 TL iade yapıyor.

bankanızın ödemeler kısmını bir kontrol edin. bankaların bazıları komisyon almıyor.

toplu yükleme yap +1

Nays, enpara falan komisyon almıyor, nays gibiler ekstra ödül bile veriyor, bonusflaşta bile ödül vardı, siz galiba uygulamadan yüklemeyle ilgileniyorsunuz.

Sanal pos komisyonu %3 civarı olduğu için ibb bu parayı bankalara kaptırmak istemiyor.

enpara yüklemeden komisyon almıyor(du en son denediğimde, iki üç ay oldu)

Akbank Juzdan uygulaması üzerinden komisyonsuz şekilde bakiye yüklenebiliyor. Kredi kartı seçeneği de var. Telefonun NFC özelliği ile bakiye karta aktarılıyor. Yapı Kredi hesabımdan da komisyonsuz yaptığımı hatırlıyorum, değişmediyse halen öyledir.

Banka uygulamaları bedava yüklüyor genelde, eğer nfc ile yükleme özellikleri yoksa bile istanbulkart uygulamasına girince bekleyen bilmemne olarak görünüyor o uygulamadan karta yükleyebiliyorsun.

üstteki önerilen yolların tamamı fiziki istanbul kart için geçerli.
dijital kart için geçerli değil varsa önerisi olan bunun içinde paylaşırsa iyi olur.

yıl olmuş 2025 fiziki kart mı kaldı. nfc ile uğraşılacağına dijital kart okutmak daha mantıklı.

benim aradigim da dijital kart. orada tek secenek cikiyor o'da max 500 tl yukluyor. ona da 5tl komisyon aliyor.

Bir tahe fiziksel kart al, sonra istersen evde bir köşeye at.

Sonrasında ise kartlar arası aktarım ile çözebilirsin. En son kontrol ettiğimde bu hala çalışıyordu.

Fiziki karta yükleyip uygulamadan kartlar arası transfer yapabilirsin.

Bankanın mobil şubesinin menüsündeki istanbulkart işlemlerinden yükleme yapılınca (hesaptan ödeme) masraf almıyor. işbank ve qnb kullanıyorum şimdiye kadar hiç komisyon ölemedim.

İşverenin size zorunlu tebligat yapması gerekebilir. Onun için olsa gerek

tabi gerekli. bisey gondermeleri gerekir falan.

İşe giriş bildirgesinde bile gerekiyor. Ayrıca iş yeri size ulaşamadıklarında ulaşabilecekleri bir yakınınızın numarasını ister ki ulaşsın. Bunda kötü bir maksat aramamak lazım. Bu şekilde dumandan boğulan aile kurtulmuştu işe gelmediği için.

bir sözleşme yapıyorsunuz ve bu sözleşme dahilinde tebligatlar yapılması gerekebilir, ki sözleşmede bu adrese tebligat yapılabileceği yazar, bu nedenle adres gereklidir.

Keşke hepsini UETS (Ulusal Elektronik Tebligat Sistemi) ile yapsalar da, böyle şeyler ile hiç uğraşılmasa

Taşindigim yer iş yeri imiş, ikametgahi olmuyormuş.
Bundan sordum. :/

edevletten degistir. yakindaki birinin (arkadas, anne vs..) adresi yap. bi etkisi olmaz. sadece isyeri bi de muhtarliktan gelen(cok dusuk) seyler oraya gider.

bildigim kadarina cevap vereyim.

view genelde bakma anlaminda ve digital ortamlarda kullanilir. ornegin: view file.
landscape manzara anlaminda kullanilir. orn: cafenin ne guzel manzarasi var.
sight bakis anlaminda kullanilir: orn: ilk bakista ask.
scene: bir olayin gerceklestigi an. orn: onu oyle gormek korkunc bir sahneydi.

@buenosdias

Manzaraya bakip view dedikleri zaman tek bi noktayi mi acaba soyluyorlar mesela view of the park park bi nokta gibi

Landscape sanki daha genis bi açı

Yorumun nedir hocam

GPT cevapları
1. Scenery (Genel manzara)
Tanım: Doğal veya yapay bir alanın genel görünüşü.
Türkçe: Manzara.
Kapsamı: Genelde geniş bir alanı ifade eder. Örneğin, bir dağın etrafındaki tüm doğal güzellikler "scenery" olarak adlandırılır.
Örnek: "The scenery in the mountains is breathtaking." (Dağlardaki manzara nefes kesici.)
Örnek: "We drove through the countryside, enjoying the beautiful scenery." (Arabayla kırsalda dolaştık ve güzel manzaranın keyfini çıkardık.)
Örnek: "The movie's scenery was so stunning that it felt like a travel documentary." (Filmin manzarası o kadar etkileyiciydi ki, bir seyahat belgeseli izliyormuş gibi hissettirdi.)

2. View (Belirli bir noktadan görünüm)
Tanım: Belirli bir noktadan baktığınızda görebildiğiniz şey.
Türkçe: Görünüm.
Kapsamı: Sadece sizin baktığınız noktadan görülen alanı ifade eder.
Örnek: "The view from the balcony is amazing." (Balkondan görünün manzara harika.)
Örnek: "From the top of the hill, the view of the city lights was mesmerizing." (Tepenin zirvesinden şehrin ışıklarının görünümü büyüleyiciydi.)
Örnek: "The hotel room had a perfect view of the ocean." (Otel odası, okyanusa mükemmel bir bakış açısına sahipti.)

3. Scene (Sahne, olay yeri)
Tanım: Belirli bir olayın veya aktivitenin gerçekleştiği yer; aynı zamanda bir şeyin "sahnesi" gibi düşünülebilir.
Türkçe: Sahne, olay yeri.
Kapsamı: Bir olay veya durum içerebilir, genelde belirli bir hikâye anlatır.
Örnek: "The crime scene was surrounded by police." (Olay yeri polislerle çevriliydi.)
Örnek: "The romantic scene in the movie brought tears to my eyes." (Filmin romantik sahnesi gözlerimi yaşarttı.)
Örnek: "The busy market scene was full of colors and life." (Hareketli pazar sahnesi renklerle ve hayatla doluydu.)

4. Landscape (Peyzaj, arazi)
Tanım: Bir bölgenin geniş doğal görünümü, özellikle fotoğraflar veya resimlerde.
Türkçe: Peyzaj, arazi.
Kapsamı: Doğanın veya arazi şekillerinin geniş bir alanı. Genelde yatay bir görüntüyü ifade eder.
Örnek: "The desert landscape is beautiful." (Çöl manzarası güzel.)
Örnek: "The volcanic landscape of Iceland is unlike anything else in the world." (Izlanda’nın volkanik peyzajı dünyada başka hiçbir şeye benzemez.)
Örnek: "She loves painting landscapes with mountains and rivers." (Dağlar ve nehirlerle peyzaj resimleri yapmayı seviyor.)

5. Sight (Görülecek yer, ilgi çekici nokta)
Tanım: İlginç veya önemli bir şey, özellikle turistlerin görmek isteyebileceği bir yer.
Türkçe: Görülecek yer, manzara.
Kapsamı: Genelde dikkat çeken veya ilgi uyandıran bir şey.
Örnek: "The Eiffel Tower is a famous sight in Paris." (Eiffel Kulesi Paris’te ünlü bir görülecek yer.)
Örnek: "The Great Wall of China is an unforgettable sight to behold." (Çin Seddi, unutulmaz bir görülecek yerdir.)
Örnek: "We visited all the major sights in Rome, including the Colosseum and the Vatican." (Roma’daki tüm önemli görülecek yerleri, Colosseum ve Vatikan da dahil, ziyaret ettik.)

View ve Landscape arasındaki farkı artık daha basit ve örneklerle görebilirsiniz:

View: Belirli bir noktadan gördüğünüz alan (örneğin, pencere manzarası).
Landscape: Geniş bir alanı kapsayan doğal görünüm (örneğin, bir dağın tamamı veya çölün bütünü).

aynen. babanneye anlatir gibi anlatmak gerekirse:

ornegin evinin onunde park var. onde ve arkada iki penceren var. arkadakinden parkin yarisi, ondekinden tamamini gorunuyor.

arka pencerenden gorunen icin view.
on pencerenden gorunen icin landscape.

Scenery, view ve scene ayni seyler.

Landscape ayni seyin biraz daha botanikcesi.

Sight da edebiyatcasi.

Hepsi ayni anlama geliyor.

Hepsi manzara demek.

bir zararı olmaz, zaten o şekilde kullanın diye yapılmış. ama şuna dikkat etmek lazım yine de;
eksisozluk.com

Görmüşsünüzdür tavsiye edilen bir yöntem var internette,
Frene basın, el frenini çekin, vitesi boşa alın, ayağınızı frenden kaldırın, vitesi p'ye alın diye.
Bunu yapmanın araç için daha sağlıklı olacağı kesin gibi, amaç ise araç yükünü el frenine yükleyip şanzımana yüklememek.

Ben düz durduğum yerde sizin gibi durduruyorum, eğimli yerlerde ise tavsiye edilen yöntemi uyguluyorum.

burada bahsedilen öneri manuel ve eski otomatik şanzımanlar için geçerli, toggle'da p ye alın geçin. bir sorun olmaz. yokuşlarda park etmeniz gerekirse de içiniz rahat etsin diye öneriyi uygulayabilirsiniz.

@makarnavodka +1 bunlar eski sistemler için. Zaten yeni elektronik sistemlerde, el frenini çekince (ki zaten eskisi gib kollu değil) fren boşa düşüyor çoğunda el freninden sonra yumuşar. Ayrıca o öneride ayağını frenden kaldırınca nasıl P'ye alacaksın çoğu otomatik araba frene tam basmak ayrıca şanzıman kesici olarak debriyaj yerine de geçtiğinden ayağını frenden çektikten sonra P'ye geçemezsin.

Sen kontağı kapat ve in zaten dediğin gibi, araba'da senin yapacağının aynısını yapıyor. Önce frene basıp, şanzımanı kesiyor, sonra el frenini çekiyor ve P'ye geçiyor.

Bu ayarlar, eski tip manuel olarak kolu çekip vites modunu belirlediğin ve manuel araçlar için geçerli. Servis veya arabanın kontrolü gibi nedenler dışında da arabayı N'ye alma.

oyle bir sey olsa bile %10'u falan doner maksimum. adam ev is bulmus 5 cocugu var okula gidiyor vs. o saatten sonra hicbir vatan sevgisi seni geri dondurmez.

gidecekleri yerde bir devlet yapısı yok, en fazla %10'u geri döner. akp oy toplamak için %70 geri döndü şeklinde algı yaratır.

Tabi hepsi olmasa da gidişte bir yoğunluk artışı olacaktır.

Bence de dönmezler, Suriyedeki kargaşa bitmiş değil, henüz bir kurumsal devlet yapısı yok muhtemelen. Geri dönse oturacağı evi bile yok adamların. Burda bir düzenleri oldu, dil öğrendiler, çocukları okula gidiyor. Ekonomi burda daha iyi oraya göre. Bu düzeni bırakıp gideceklerine hayatta inanmam.

Belli kesmin satmaya çalıştığı şey de bu. Aynı dolar alan yaya kalır vs söylemleri gibi, bunlar da yalan işte.
Nedense dünyanı en komplocu tipleri konu hükümetleri olunca komployu birakiyorlar.

niye geri donsunler ki? gidecekleri ulkenin daha iyi olacagini kim soyledi?

bu olaya hem suriyeliler hem kurtler hem turkler sevindi anlamadigim bir sey mi var

inşallah ama zor o iş. Artık kurulu düzenleri var, yoksa giderlerdi. :) Zaten bayağı bir kısmına da Türk vatandaşlığı verdiler.

Bir de burada çoğu vergisiz olarak kazandığı para ile, Suriye'de alım ve harcama yapacaklar, para bir de öyle dışarı çıkacak.

Ya benim anlamadığım (ve net de bilmediğim) nokta, Türkiye'ye gelen Suriyelilerin çoğu Esad'dan değil de Işid gibi cihatçı örgütlerden kaçanlar değil miydi? Esad'dan kaçıp gelenlerin bir kısmı döner belki de asıl kitlenin dönmesi için bir sebep yok ve hatta Şam tarafındaki Suriyeliler de kaçabilir gibi geliyor bana. Sonuçta şimdi ülkeyi ele geçiren grup da IŞİD'in iki ton açığı gibi

bu tamamen devletin kararı neticesinde olacaktır. bu bizim ülkedeki suriyelilerin kararı olmamalı. ama hiç umudum yok. normal bir devlet bir sınır dışı politikası planlayıp kademeli kademeli hepsini olmak üzere gönderir. tc vatandaşlıgı verilenlerin de vatandaşlıgını iptal edip deport edilir. saglam bir devlet politikasıyla 2 aylık iş aslında fakat bizdeki rejime hiç güvenmiyorum

Araplar kabiledir ve onlarda vatan sevgisi, millet olma bilinci yoktur. Bu saatten sonra onlari Turkiye'den gonderecek tek etken Turkiye'den daha iyi yasam kalitesi vaadeden bir baska ulkedir.
Gelenlerin cogu Esad'dan kacmadi ki Esad gitti diye donsunler.

Bir OrtaDoğulunun gerizekalılığı ve faşistliğini asla hafife almayın.
Hayır dönmeyecekler ve çok daha fazlası da gelecek.
Dönmeyecekler çünkü Türkiye'nin aksine daha kötü şartlarda olacak Suriye daha fazlası gelecek çünkü kimse Cihadçıların yönetimi altındaki bir yerde yaşamak istemez özellikle de Esad rejimini doğrudan veya dolaylı destekledilerse.
Ayrıca çevredeki ülkelere de şimdiden geçmiş olsun daha kötü günler önümüzde.

%10’unun bile döneceğinden şüpheliyim. bugün kutlama yapan gruplar gördüm; baba kocaman türk bayrağını sırtına asmış, çocukları da suriye bayrağı sallıyor falan. arabadan sarkan gruplar hem türk bayrağı hem suriye bayrağı tutuyor. çoktan türkiye’ye yerleştiler. gitmelerini beklemek hayalperestlik gibi geliyor. 6 ay 1 yıl değil ki çok uzun yıllardır türkiye’deler.

Laik ve Alevi Suriyeliler pek gelmiyordu eskiden.Artik onlar da gelmeye baslayacak.

Suriyelilerin yuzde kaci gitmis ki?

İktidar en zayıf karnı olan mülteciler meselesinden bir zafer elde etmeye çalışıyor kapıda 5 kişi görüp gidiyorlar yaygarası yapıyorlar. Ancak üste de belirtildiği gibi istikrarsızlık ve devlet kapasitesi eksikliği burada düzen oturtmuş bir insanın gitmesini çok akılcı kılmıyor. Bir de gücü toplayan daha radikal ajandası olan gruplar kim bu hayvanların ayakları altına debelenmek ister.

Umarım giderler tabi.

Avrupa veya Abd'ye iltica ediyorlar. Geri dönmeyi geçtim ekonomik durumlardan ötürü Türkiye'de bile kalmak istemiyorlar. Yaşadığım yerde iltica eden bir sürü suriyeli var. Türklerin vize sorununun nedeni de bunlardır.

Suriye cennet vatan ama burada kurulu düzenleri var.

tek derdiniz bu olsun be duyuru ailesi. Hayatımda gördüğüm en boş zihniyet. tam bir klavye muhalefeti. Savaştan kaçan insanları eziklemek sanki kendi ırki çok marifetliymiş gibi başkalarını aşağılamak iş gücünü sömürmek. gitmezlerse dünya başınıza yıkılacakmış gibi davranmanız sizce tek sorununuz gerçekten Suriyeli komşularınız mı?

Bu ülkenin en büyük sonu araplardan çok arap götü yalayacıları bence.

Bir ben var benden şurada +1
bence de en büyük sorun Arap milliyetçisi BAAS partisinin g0tünü yalayanlar, hem de sırf mezhepdaşlar ve dinsizler diye.

şebbihamızın içine manda gibi oturdu suriyedeki itlerin kovuluşu ama gidip gitmemesine onlar karar vermeyecek, müslümanlar karar verecek

tarih değişirken hep katil ırz düşmanlarının tarafında yer almak büyük şeref.

suriyede kadın ve çocuk tecavüzcüleri bizzat nusayri laik azınlık terörü zaten :D devletin kendisi.

devlet rus jetlerinin, iran milislerinin ülkeyi yakmasına izin verdi. yarım milyon insan öldü.

devlet halepi şamı lazkiyeyi asıl sahiplerinden 60 sene gasp etti.

suriyede problem nusayri diktası devletti. insanlar kendi ırzını çocuğunu koruyor zaten. koruduğu için bunlar yaşandı.

depremde solhaberin kendi çalıp kendi oynamasına inanan birinin, yerini bugün öğrendiği suriye hakkındaki ideolojiye ayarlı dövlet güzellemelerini dinlemez kimse.

kurulu duzen olayiyla cok alay ediliyor ama fazlasiyla gercek bir durum.

çoğunluğun dönmesi için bir sebep yok, ülke ekonomik ve altyapı olarak bitik durumda, ülkenin ana gelir kaynağı petrol,doğalgaz ypg&pyd kontrolünde htş ile bunun pazarlığı sürüyor, petrol gelirleri merkezi bir hükümet kurulsa buraya aktarılsa bile ülke kendi içinde bölünmüş durumda, yolsuzluk da işin içine girince bu durumun normal vatandaşa pek bir faydası olmayacaktır. Ülkenin düze çıkması için yeterli kaynak yok, olanlarda birilerine peşkeş çekildi, çekiliyor.

Can ve mal güvenliği yok, yarın ne olacağı, nasıl bir düzen kurulacağı da belli değil. Türkiye'de az çok işleyen bir düzen altyapı mevcut, sağlık, güvenlik, ulaşım, iş, ekonomi, eğitim v.s bunların hiçbiri şuan Suriye'de yok ve yakın zamanda olması da mümkün değil.

Halep taraflarından gelen şantiyelerde birkaç kişi vardı, onlar gidip, dönecekmiş, Türkiye'ye gelirken geride bıraktıkları evleri, arsaları varmış, tekrar birileri çökmeden geri alıp, birkaç yer bırakıp kalanını elden çıkarmayı düşünüyorlarmış.

Mevcut durumdan rahatsız olan daha fazla insan Türkiye'ye gelecektir.

yarisi gider.

halep, sam buralar tarihi ve kulturel agirligi olan buyuk sehirler. antep'te yasayacagina halep'te yasar adam.

muhtemelen turk insaat sirketleri oraya pitrak gibi apartman dikecek ve yeni yonetim vatandaslarini cekmek icin bedava ev falan verecektir. hadi almanya'daki suriyeli avrupa'yi birakmaz anlarim da ekonomisi bitik turkiye ile suriye arasinda cok fark yok. bircogu kendi kulturlerini daha iyi yasayabilmek adina gidecektir.

yeni ulke yeni firsatlar demek.

ABD ve pkk ile anlaşma sağlanırsa, gitmezler. Sağlanamazsa, herkesin kendi köyüne gitmesi lazım ki, pkk oralarda barınamasın.

Tamamen Erdoğan'a bağlı yani...


.

Sekreterim gibi kullanıyorum ben :)

Asistan / sekreterim olsa bu kadar yüklenmezdim. Yeneteklerini, sınırlarını biliyorsanız çok yardımcı oluyor. Hatta onunla yetinemedim claude.ai da kullanıyorum, oldukça başarılı. Arada ikisinin da token sınırını doldurduğum oluyor.

Copilot ve Gemini da kullanıyorum ama bu ikisi kadar sık değil.

Ama bana sıfırdan app yazsın / bütün yatırımlarımı yönetsin gibi düşüncesi olanlar için hep bir yerde patlayacaktır.

harika. her kuruşuna değer.

görüntü işlemeyi sınırsız kullanabilmek zaten çok avantajlı. bazen kağıt üzerinde bir belge geliyor sorular vs direk atıyorum hem okuyor hem cevaplayıp word olarak veriyor. istersen hesaplama yapıyor vs vs.

soruya kaynak yapacağım ama sekreter gibi kullananlar biraz daha açabilirler mi? "şu saate randevu ayarla" gibi bir şey değildir herhalde

2o usd ile 200 usd farki nedir

@titanyum22 eskiden asistana veya juniorlara yaptırdığım çoğu işi onunla hallediyorum. Özellikle RAG konusuda veya yeni doküman oluşturma konusunda çok başarılı.

Uzun bir dokümandan bir bilgi mi arıyorsun, mesela sözleşmedeki son tarihleri, hemen önünde.

2 örnek yüklüyorsun, 3. şartname hazır oluyor.

Bilmediğin bir dilde dokümanlar mı var, çoğu çevirmenden daha iyi iş çıkartıyor.

Raporun düzenlenmesi mi lazım, hemen emrinde.

Makale özetleri, karşılaştırmalar. Done.

context'te göre arama ve düzenleme. Done

Tabi pek çok farklı konularda da kullanıyorum. Ama özellikle doküman bazlı işlerde çok başarılı.

Tabiki hepsini gözden geçirmen gerekiyor, e zaten asistandan geleni de gözden geçirmeden kullanamıyorsun. Ayrıca çok daha az hata yapıyor ve hata yapınca seni daha iyi anlayıp düzeltebiliyor. Üstüne üstlük bu işi 2 günde değil 2 sn'de yapıyor. Ama bilmediğim işleri benim yerime yapsın dersen ve doğrudan güvenirsen, o zaman beklemediğin bir anda insanı çuvallatabilir.

eyvallah tüpçü

Biberon kullanmayan, önümüzdeki birkaç hafta boyunca gaz sancısı çekmeye devam edecek 50 günlük bebekle bir zorunluluğunuz yoksa 4-5 saat dışarıda durmamalısınız.

20 günlükten itibaren full dışardaydım. En güzel dönemiydi pusette gezdikçe uyuyordu mis gibiydi. Emzirme örtüsü ile aklına gelebilecek her yerde emzirdim. Altını bebek bakım odası olmayan yerlerde arabamın arka koltuğunda değiştirirdim. Emzirme sonrası kucağıma alıp omzuma koyardım sırtını ovalardım bir yandan insanlarla konuşurken. Bez değiştirirken de ayaklarını karnına doğru yaklaştırırdım birkaç kez o kadar.

Gaz probleminin sebebini incelediniz mi? Mesela bizde annesinin yediği süt içeren herseyden direk etkileniyordu.

Durumunuzu bilmeyerek cevap vereyim. Alakasiz da olabilir tabii, veya bütçe yoktur vs, karavana dönüştürülmüş transporter diyorum. Arabaya ulastiginiz yerlerde mini bir ev. Multivan de olur.

ilk ayından sonra sık sık dışarı çıktık. Bizim sıpa insan da seviyor, evde durmak istemiyor zaten. ilk aylarında şehirler arası tatil dahil herşeyi yaptık. Ama şunu da söylemek lazım, neyseki öyle aman aman bir gaz sancısı yoktu.

Emzirmeyi örtü ile yapabilirsiniz, ama doğrusu bebeklerinde örtü altında uzun süre kalması çok mantıklı gelmiyor bana. Bu yüzden emzirme odalarını da kullanabilirsiniz tabiki.

Biz evden uzaklaşacaksak mümkün mertebe araba ile çıkıyoruz dışarıya. Araba bir pit stop gibi oluyor. Alt değiştirmede çiş çok sıkıtı değil, her yerde bir şekilde değişir ama kaka olursa durum da fenaysa :D arabaya gidip halletmek daha mantıklı oluyor. Araba da öyle minivan değil, SUV ve bize fazlası ile yetiyor. (Bebek doğduğunda minnacık bir arabamız vardı, bu dışarı işleri artınca ilk onu değiştirdik.) Bu arada emzirme için de eşimin arabayı kullandığı oluyordu. Arabada rahat etmek isteseniz de cam filmi veya aşağıdaki gibi güneşlik sizi rahatlatacaktır.
www.amazon.com.tr

Bu süreçteki kritik nokta bebeğin dışarıya göre tavrı. Dediğim gibi bizimki zaten dışarıyı çok seviyor, arabasında gezerken uyuyor, bizim kucağımızda her yeri, her şeyi inceliyor. Ama bebeğiniz dışarıda, sesli ortamda, kalabalıkta rahat edemiyorsa, bu süreç ikinizi de çok zorlayacaktır.

Tabi şunu da eklemek lazım. Her ne olursa olsun, tek başına bebek ile bir şeyler yapmak, evde olmak da dahil, gerçekten çok zor bir durum. Bu yüzden mümkün olduğu kadar yanınızda birisi ile çıkmanız bütün süreci değiştirecektir.
Biz de benim programım ve izinlerim esnek olduğu için pek çok süreci eşimle birlikte geçirdik ve özellikle dışarıda yanınızda birisinin olması, en azından sıra ile yemek yiyebilmenizi veya gerektiğinde tuvalete gidebilmenizi sağlıyor ki, bunlar gerçekten çok önemli lüksler. :D

Doktorunuz önermedikçe asla biberon kullanmayın meme reddi riski var.
Bebek bakım odaları genel olarak kaka kokar ve yarım saat gaz masajı yapacak yer bulmanız zor olur. Aynı anda emziren, alt değiştiren anneler olacak, sıra olacak.
Emzirmeyi hep önlüğüm ile oturduğum yerde yaptım ben. Alt değiştirmeyi de kendi aracımın arka koltuğunda yapmışımdır genelde.
Dört beş saat değil de daha kısa sürelerle denemeye başlayabilirsiniz, devamı size ve bebişe göre şekillenir.
Sağlıkla büyüsün <3

hepsi pratik. yaptıkça kolaylaşıyor. bez değiştirme konusu, değiştire değiştire bir dk halletmeyi öğreniyorsunuz. her yerde bebek bakım odaları var zaten. bebeğim sizinki kadarken eve hapsolmuştum, sanki bir daha hiç dışarı çıkıp bi kahve bile içemeyecekmişim gibi geliyordu ama şu an kendimi zorlasaymışım, alışırdım diyorum.

çıktığım zamanlarda da restoran/avm mescitlerinde falan emziriyordum. bir keresinde anlamadan erkek mescidine girmişim emziriyorum ama örtü altından, bi şey görünmüyor. biri girdi namaz kılacakken bi baktı, hareket eden bebek bacaklarını gördü ve “özür dilerim hanımefendi” diyip çıktı :d sonradan anladım yanlış yerde olduğumu.

İPhone’da öyle bir özellik olduğunu zannetmiyorum ama whatsapp da var. Ayarlara girin isminizin yanında qr kod var.

bildiğim kadarıyla oluşturulan qr başlığında ne tür veri tuttuğunun bilgisi var, wifi kullanıcıadı ve şifresi olabilir, contact olabilir, lokasyon olabilir, web sitesi olabilir, custom bir uygulama için bir kod olabilir.
contact olarak oluşturduğunuz qr kodları iphone ve android tanıyacaktır. webden aratırsanız bulabilirsiniz. örn. www.qr-code-generator.com

Bahsettiğiniz kod bir *.vcf uzantılı bir vCard dosyasına direkt indirme bağlantısı içerir. Siz de yapabilirsiniz. Önce www.vcfgenerator.com adresindeki form ile iletişim bilgilerinizi doldurun. Türkçe karakter kullanmazsanız daha az karakter ile daha okunur bir QR kod edinirsiniz. Oluşan dosyayı indirip direkt indirme bağlantısı verebilecek bir sunucuya yükleyin. Bu bağlantıyı www.qr-code-generator.com adresine girerek QR kod haline getirin. Sonra bu QR kodu isterseniz telefonunuza duvar kağıdı yapın, isterseniz sosyal medyada paylaşın. Karşı taraf kamerasına bu kodu okuttuğunda sizin iletişim bilgileriniz onayıyla doğrudan onun rehberine kaydedilir. Hepsi bu kadardı, kolay gelsin.

vsf generator'a araya koymaya gerek yok alsında direk www.qr-code-generator.com ile yapabilirsin, oluşan qr okutursanız diğer bilgileriniz görünür.
Yukarıdaki uyarılar önemli. QR'a gereğinden fazla bilgi gömüp okunmaz olmasına neden olmaması için
- Mümkün olursa Türkçe kararkterlerden kaçının (diğer harflerden daha fazla yer kaplıyorlar.)
- web sayfası falan eklemeyin :D az ve öz kalsın.

Eğer daha çok bilgi eklemek isterseniz, o zaman işte yukarıdaki öneriye geliyoruz: www.vcfgenerator.com'dan vcf oluşuturup, o vcf'nin oluşan linki için qr oluşturun. Ama bu zaman arada 3rd party olarak vcfgenerator'u kullanmış olacaksınız.

Samsung'da, kişileri açınca en üstte siz görünüyorsunuz. Dükununca açılan sayfada da qr oluşturuluyor.

[email protected]

yaziyor iste hocam

www.police.hu

@fevzi123 +1. 90'lar ve öncesinde çocuk olanlar bilirler, el yazısı r harfi böyle olurdu. Macarca bir alfabe farkı değil sadece el yazısını biraz değişik kullanmış :D

tr gibi bir ülkede zorunlu olmalı bu kamera aslında. 70mai kullanıyorum ben.
araç dururken kaydetmek için de ekstra kablolar vs. var çok araştırdım ama bayağı teferruatlı işler. aküyü bitiriyormuş 2 gün araç çalışmasa falan diyenler var. yoksa en temizi 24 saat kayıt almak.

360 markasının kullanıyorum çok memnunum.

Hayır ama kullanmak lazım. Bir kazada kanıt olarak sunmak için önemli

Yakın arkadaşımız, geçirdiği ciddi bir kazadan sonra kullanmaya başladı. Üzerine bastıra bastıra bizden de kullanmamızı istedi aslında da o hariç benim çevremde kullanan yok.
Niyetlenip bakınıyorum ama her seferinde arabanın üst paneli falan açıp sağdan soldan kabloların sıkıştırılması, tepiştirilmesi gibi detaylar canımı sıkıyor. Ayıptır söylemesi arabam yeni sayılır, biraz da düşkünüm o "açılmamış, ellenmemiş" şekilde kalmasına. Kazası falan da olmadığından öyle sıfır ayarında kalma olayını bozacakmış gibi hissediyorum o kabloların takılması aşaması.

Kullanmıyordum ama eşim trafiğe çıkınca 70mai aldım. Avantajı hemen bağlanıp izleyebiliyorsun.

Kesinlikle kullanılması gerekiyor.
Bir kaza sonrası aracım pert oldu, haklı olduğumu ispat edene kadar canım çıktı.
savcılık-emniyet-kasko şirketi vesaire uğraştım durdum.

Şu an ben de 70mai kullanıyorum, memnunum.

Bu eleman detaylica incelemis ama bunu izleyince istekliligim gitti. Su an kullanmiyorum. Arkadas Garmin mini aldi, memnun, normalde dandik Asya markalarindan kullaniyordu, sirf sonradan guncellemesi bulunmuyor vs diye Garmin'e gecti.

www.youtube.com

Bu kameraların doğrudan çakmaklıktan güç alanları dışındakiler, arabanın garantisini bozmuyor mu? şarj edilen park sırasında da çalışan versiyonları yok mu?

Hiç bilmediğim bir konuda çok da güvenmezdim.

işim gereği claude'u da chatgpt'yi de üye olarak günlük kullanıyorum. çok işe yarıyorlar, asistan ihtiyacımı neredeyse yok ediyorlar. Metin veya verilen bir doküman silsilesi dahilindeki çalışmalarda çok çok iyi ama dış araştırma gereken konularda çokça da yanlış cevap veriyorlar. Çapraz değil, kendisine bile farklı bir prompt ile yeniden sorsanız farklı bir cevap alabilirsiniz. Yani bilgiler ai'da kesin olarak yazılmış şekilde değil, o andaki araştırmasının sonucunu veriyor ki, bir sonraki prompt'da bu değişebiliyor. (ki bu da şuan için oldukça doğal)

Sonuç olarak, kendilerinin de önerdiği gibi kontrol ederek, emin olduğunuz bilgileri kullanmanız gerekiyor.

Şöyle düşünün, karşınızda çok bilgili saygın birisi var, bilmediğiniz konu hakkında yanlış bilgiler veriyor ama bu bilgileri verirken öyle cümleler kuruyor ki hem mantıklı konuşuyormuş gibi geliyor hem de doğru konuşuyormuş gibi geliyor.

Claude size böyle konuşuyor.
AI'lar genel olarak kullanıcıyı dinlemeye ve onları doğrulamaya ayarlı, yani mesela ben de claude'de yazılımla ilgili destek alıyorum, mesela bir tavsiye veriyor ve verdiği tavsiye çok doğru ama ben ona şöyle şöyle yapsak daha mantıklı olmaz mı dediğimde hemen dediğimi doğru kabul edip ona göre güncelliyor içeriği.
Tabi bunu önlemek için de ona göre cümleler kurulabilir ama anlatmaya çalıştığım senin verdiğin bilgiyi doğru kabul etmeye meyilliler.
Yine claude'nin yazdığı metni chatgpt'ye verdiğinde bu şekilde davranıyor olması muhtemeldir.

Dil programları filmlerde gördüğümüz yapay zekalar gibi değiller. Arama motorundaki bilgilerden büyük bir kısmını veri tabanlarından okuyup insan gibi hissettirecek şekilde cevap veriyorlar. Sokaktaki rastgele adama güvendiğimden birazcık daha fazla güvenirim o kadar. Kana kırmızı rengini veren vişne suyu demez en azından. Sen, ben, o konuştukça da olumlu ve olumsuz geri dönüşler ile program düzenleniyor işte.

ChatGPT'ye kendi verdiği cevabı başka sekmeleri başka konuşma penceresinde teyit ettirmeye çalışırsanız ona da itiraz edebilir. Beklentilerinizi bu yönde ayarlayın. Düz yazı yazdırıyorum ben genelde iş için. Örneklerden faydalanıp güzel derleme yapabiliyor.

www.reddit.com

chatgpt kisa bir internet arastirmasiyla dogru cevap bulamayacagin bir seyin cevabini veremiyor. yani benim gordugum bir konuda 5-10 kaynak bulup onlari karsilastirip sana coherent bir cevap sunuyor. yani internette zaten 5-10 clickle bulabilecegin bir cevabi ozetliyor ve hizlica sana ulastiriyor.

ama detayli bilgi yok. tartismali konularda yetersiz. cok kaba bir resim ciziyor.

chatgpt'ten yeni bir bilgi ogrenilmez. hizlica bir ozet alirsin ve arastirmanin sonraki asamalari icin yol gosterir. ama google'dan farki cok daha hizli olmasi. benim gordugum bu.

böylesi bir robotta onlarca ve hatta yüzlerce patent olabilir, gel gelelim bu patentler robotun genel tasarımını korumayabilir. Belki tasarımı korumak başka şahısların patentleri veya daha önce kamusallaşması veya çok başka bir nedenle mümkün olmayabilir veya küçük farklılılar ile benzeri dediğimiz şirketler patent ile korunan alanlardan kaçınmış olabilir.

Ayrıca Patentler yerel olarak çalışırlar, belki o patentlerin sahipleri Patentlerin Türkiye girişini hiç yapmamış olabilirler vs. vs.

bu durumda teknoloji çalmak çok kolay değil mi? bu robotu üretmedeki üstünlük ortadan kalkıyor.

boston bu konuda öncü ve bu sektörü oluşturan firma (ilk tekme atılan eşşek benzeri robotları hatırlarsınız). hyundai satın aldıktan sonra halka yönelik ürünler ve ona uygun pazarlamaya başladılar.

bunlar spot'u satışa açtıktan sonra piyasa robot köpeklerle doldu. tabii bu bir rastlantı değil. özünde herkes bir şekilde kopyalıyor. ama aslında yeni bir sektör de bu şekilde oluşuyor zaten (elektrikli araçlar bir başka örnek). bazıları patentleri hiçe saydı ve boston tarafından dava açıldı (www.engadget.com bazılar ise yine reverse engineering yaparak bu patentleri çiğnemeden alternatif çözümler üretti muhtemelen.

şunu da unutmamak lazım, bu işlerin sadece %50'si robotics, geri kalanı yazılım ve yazılımı kopyalamak daha zor. ama kötü bir yazılımla da bir şekilde o robotu yürütüyosun. robot süpürgeler buna iyi bir örnek, hepsinin ayrı yazılımı ve algoritmaları var.

neyse dediğim gibi sektörün oluşması ve ona liderlik etmek de ayrı bir strateji. bizimkiler gibi düz kopyalayanlar dışında sektörü ileri götürecek gelişmeler yapanlar da var bunun gibi: www.youtube.com

Bunu geçeceğiniz okula sormanız lazım. Ama geçilecek okul Türkiye'de ise pek mümkün olduğunu sanmıyorum. Örnek olarak Ankara Üniversitesinden SSS sayfasını koyuyorum.

fenbilimleri.ankara.edu.tr

Türkiye'de durum teknik olarak daha çok bir yerden kayıt sildirip, başka bir okula kayıt yaptırıp o güne kadar ki verilen dersleri saydırma şeklinde oluyor. Bu noktada bütün derslerin saydırılmasını engelleyen yönetmelikler nedeni ile ders dönemindeki bütün dersleri saydırmanız pek mümkün olmayacaktır.

Ama derslerini Türkiye'de verip, sonra Hollanda'da Doktora programına kabul alıp tezini orada yazan birisini tanıyorum.

Girdim. 20 dakika beklettiler. Tek kişilik oda tutmuştum, 5 kişilik oda çıktı. Mistik turizm. İyi akşamlar.

Google maps e yorum yaz. En etkilisi bu olur.

Klozet kırık, pek iyi temizlenmemiş, iki saat temizlik yaptım da girdim tuvalete. Eyvah eyvah nereye düştüm.

google ve trip advisorda birer puan ver. klozetin pis halinin fotosunu çektiysen onu da koy muhakkak. bariz şekilde senin tek kişilik rezervasyonunu umursamamışlar, nasılsa bir şeye tıkıştırırız diye düşünmüşler.

Hocam butik otel diye Hostel'i dayatmış gibiler. Merkezde böyle saçma sapan olaylar çok oluyor.

Siz geç geleceksiniz diye saatlik kiralamış olabilirler başkasına. Resepsiyoncu cebe atmış olabilir

Whatsapp’tan müşteriyle iletişime geçmesi direkt red flag, kişisel verilerinizin ihlali. En etkilisi google maps’e yorum bırakmak.

aynı durumda iken ayrı bir bilgisayar aldım. en doğrusunu yapmışım.

4 diyorum.

bootcamp adında bir uygulaması var mac'in.
ama intel işlemcilerde çalışıyor. yeni bir mac aldıysanız ve m işlemcisi varsa bunu elemeniz gerekiyor. sanırım 3 numarada bahsettiğiniz bu.

1'i methediyorlar ücretli. windows lisansını bilmiyorum ama paralels'in kendisi lisans gerektiriyor. belki edu indirimi falan vardır ama yine de ödeme yapmanız gerekir.

4 mantıklı. 30bin lira civarına güzel bilgisayarlar alabiliyorsunuz.

5 - iyi ve sürekli internetiniz varsa cloud hizmet veren bir yerden windows makine alın, teamviewer gibi bi sistemle uzak masaüstüne bağlanın ve oradan kullanın. ama uzun süreli ve sürekli ise o sistemi sürekli açık tutmanız gerekecek ve onun için de bi bedel ödemeniz gerekiyor.

@biseysorcaktim: Teşekkürler 5. alternatif için. Kullandığım uygulamadan muhtemelen başka sanal makinalara bağlanacağım. O yüzden localde olmayan bir şey olursa muhtemelen lag'in lag'i durumları olacaktır:) Bir de bu tip hizmetlere çok zam geliyor. Üstüne yerli bir yer değilse kurumsal fatura vs almak zor olduğundan gider göstermek zorlaşıyor. Şu an hala 4'e yakınım. Teşekkürler fikir için.

hocam unix sistemlerde wine ile yapilir bu isler. ben de bazi projelerim icin mbp aldim notepad++ lazimdi, wine ile ugrasmak istemedim sunu buldum:

www.portingkit.com

bunun sayesinde notepad++ yukledim guzelce kullaniyorum. -kisa not: bu da wine kullaniyor zaten ancak daha user friendly.- baska hicbir uygulama denemedim cunku ihtiyacim olan baska program yok. zaten evdeki bilgisayarima her yerden erisimim oldugu icin windows ihtiyacim olursa oradan hallediyorum.

bence once bunu dene, olmazsa dorduncu secenek en mantiklisi olur. zaten e14 guzel makine. degil iki yil alti yildan fazla rahatca kullanirsin onu.

Yani aslında en iyisi 4, zira yeni apple işlemciler ile parallels bile pek çok programda cortlayabiliyor, ya da performans vermiyor. Vine ve benzerlerinin sağlayabileceği de kısıtlı sayılır. Yani notepad++ kullanacaksanız, tabiki vine etkilemez, ama her programda da böyle olmayacaktır.

İntel işlemciler varken, windows kurmak vs. kolaydı, ama şimdi windows kullanmak için en iyisi yeni bir intel işlemcili bilgisayar almak. (Bu girdiyi, windows ve mac iki bilgisayar yanyana açıkken yazıyorum :D )

@arakaali: Kullanacağım uygulamalar kurumsal uygulamalar ve bir tanesinin resmi java sürümlü gui'si var. O bile çalışmıyor, çalışsa bile eksik çalışıyormuş. O yüzden unix system üzerinde işim olmayacak gibi geldi bana. Bir de kurumsal client'ların VPN vs uygulamaları olacak muhtemelen. Her seferinde bi ayrı sıkıntı yaşamaktan korkuyorum.

E14 Ryzen 5 24 GB siparişi verdim bile:) Daha önce müşteri vermişti kullanmam için, çok memnun kalmıştım o seriden. Gider yazması vs ile 20 binden ucuza geliyor. Ben buna değerim dedim diğer alternatifleri zorlamaktansa:)

3.000 tl ve 25.000 tl demek istemiştim

Alma derim.Bizde de var.
Hakkında iyi şeyler okumadım.
Suyun anında ve beklemeden arıtıldığına inanmıyorum.

Ofise ve arkadaşıma aldık. Gayet memnunuz.
Suyu fazladan kirli kireçli, filtrelere zarar verecek bir yerde değilseniz rahat olur.

Suyu anında ve beklemeden filtre etmiyor. Küçük bir deposu var ve suyu filtre ederek orada bekletiyor (hijyenik) ama bu bekleme günler süre bir bekleme değil zaten depo küçük.
Aşırı pahalı bir modele takılmaya gerek yok çünkü sistem sadece filtre ve depo.
Hatta yedek parça olarak alıp kendiniz bile yapabilirsiniz bir sürü video var.

www.hepsiburada.com şundan aldım 6 ay oluyor, memnunuz. ihlasın kendi mağazasında 15.000 tlye mal oldu.

sumasu diye bir markadan aldık biz de, gayet memnunuz. 3000 ile 25000 arasında filtre markası farkları vardır, iyi filtre daha pahalıdır. su arıtma olayını toplama pc gibi düşünün, ne kadar marka filtre girerse sisteme fiyat artıyor.

Ben memnunum
İhlas marka.
Tadı gayet güzel. Kalitesi konusu ise hangi su ne kadar sağlıklı ki? Plastik şişede aylarca duran su mu?

İhlas cebilion kullanıyorum, 5 yıl oldu, ölmedim

Biz 20 yıldır falan kullanıyoruz, açık kasa denilen tipten. Damacanada beklemiş ne olduğu belli olmayan su içmektense bunu tercih ederim. Önemli olan içindeki filtrenin kalitesi

6 yıldır kullanıyorum. bulabileceğiniz en kalitesiz cihaz olabilir bendeki. her türlü alın. tadı zaten son filtreden geliyor. bir de tds ölçen zımbırtı alın. çok büyük rahatlık. çok para harcamaya gerek yok. toplam 3-4 bin e halledersiniz. çevrenizde su arıtma firması varsa 2. el cihaz alın zaten filtrelerini değiştiriyorlar. sıfır olmuş oluyor. ben 5-6 ayda bir ölçüm yapıp kendim değiştiriyorum 5 tane filtreyi değişmek 1 saat sürüyor. zaten membranın ömrü en az 2 sene diğer filtreleri sık değişirseniz.

yıllardır aynı makineyi kullanırken yeni ev için trendyoldan yeni bir ürün aldık. koçtaş ve diğer su arıtma satan mağazalarda hep aynı ürünlerin satıldığını gördüm. 2500tl ye alırken, eve gelen su arıtmacı 15000tl istedi aynı şekilde. totalde hepsi aynı geliyor. arıtmacıların kullandığı kalem gibi bir cihaz var ondan aldım, suya onlar gibi ben de bakıyorum. 25000lik makine 3000lik makineden pek bir fark yaratmıyor

8 yildir yurtdisinda yasiyorum; yabanci vergi nosunun trye bildirildigini ilk defa duyuyorum. Normalde tersine yasanilan yabanci ulke ister diye bilgilerinizi paylasmak uzerine bir email geliyor. O da bana gelmedi btw. ama gelen insanlar taniyorum. Alamanci arkadaslar parayi trye gonderip almanyada vergiden kaciyor misal bunu onleme adina alman hukumeti istiyor bilgileri trden ancak tersi dedigim gibi entersan.

Bankam is bankasi, yasadigim yeri biliyorlar, whatsapptan havalar nasil orada diye mesaj bile aldim gecmiste musteri temsilcimden.

Bana da Garanti uygulamasindan benzer bir uyari geliyor her acilista, ayrica ara sira mailde geliyor. Yaklasik 3 yildir bir islem yapmadim bu konuyla ilgili, bir sorun olmadi, aslinda yapacaktim ama bir adimda takilip vazgectim.

Bu ortak raporlama ile ilgili bir şey. Pek çok ülke arasında imzalandı, Amerika'nın durumu biraz daha farklı ve daha eski. Şuan pek çok ülke ile bu anlaşma yapıldı. (Türkiye'nin Anlaşma yapdığı ülkeleri burada bulabilirsiniz. web-archive.oecd.org )

Genel olarak FATCA (ABD) ve CRS/AEOI (Diğer Ülkeler) olarak geçiyor ve bu bağlamda yaşadığınız ülkenin vergi numarasını bildirmeniz gerekiyor. Bu Türkiye'nin bir uygulaması değil, otomatik finansal bilgilerin paylaşılması üzerine anlaşmayı imzalayan ülkelerin genel bir uygulaması, kuralları formları belli.

Şimdi kanunen bu bilgiyi sağlamayan kişiler ile bankaların iş ilişkisini kesmesi gerekiyor ama daha uygulayan duymadım.

Şu banka sayfalarında ayrıntılarını okuyabilirsiniz.
www.ziraatbank.com.tr
www.teb.com.tr
www.akbankinvestorrelations.com

bu da CRS özelinde GİB'in kılavuzu
www.gib.gov.tr

Aslında olay @Wallcan'ın dediği gibi. Örnek olarak, sizin Almanya Vergi Numaranız ile Almanya'ya Gelir İdaresi Başkanlığı Otomatik sistem üzerinden sizin Türkiye'deki finansal durumunuzun bir özetini raporluyor.

enpara benden de istedi. her uygulamayı açtığımda bu uyarı çıkıyordu. en sonunda pes edip girdim vergi numaramı, ama uygulama içinden yaptım. şubeye gitme gibi bir şey olmadı.

valla yıllardır iş bankasından alıyorum ben de. bugün de geldi. bir şey yapmadım.

yillaridr garantiden ben de alıyorum bu uyarıyı, birey yapmadım