Neredeyse her türlü hobide derinlere daldıkça muazzam meblağlarla karşılaşılıyor. Pazarlama dünyası, aşağı yukarı her çeşit uğraşı çeşitli segmentlere göre düzenleyerek sunuyor. Yani parası olmayan adi yivsiz tüfekle kendi yöresinde ava çıkıyor, parası olan yivli tüfeğini sırtlanıp dünyanın bilmem neresine, yasak olmasına rağmen özel izin satın alarak avlanmaya gidiyor. Müzik desen 500 tlye başlayamayacağınız enstruman yok - enstrumandan sayarsanız - ancak ciddi bir uğraş haline getirmeye kalkarsanız ömrünüz boyunca bikaç ev parasını harcayabilirsiniz.
Sadece zenginlere hitap eden çok bir alan kaldığını sanmıyorum, her türlü uğraşın adileştirilmiş, ucuzlatılmış, alt segment haline getirilmiş hali sunulmuş vaziyette. Antika desen, zengin gerçekten antikayla uğraşıyor, parası olmayan kendini vintajla, antikadan çok nostaljik duygulara hitap eden nesnelerle kendini avutuyor. Balıkçılık desen parası olmayan 20 tl'lik oltayla yapıyor bu işi, parası olan big game tabir edilen büyük avlara yöneliyor. Arşivcilik, koleksiyonerlik desen keza öyle, parası olan sanat eserlerine, tarihi eserlere yöneliyor, nispeten parası olmayan efemeraya, nadir kitaba, plağa, pula yöneliyor (takvim biriktiren bile gördüm). Golf zengin sporu sayılırdı, o da ele ayağa düştü, artık zengin zenginlere hitap eden kulüplerde takılıyor, fakir düşük segment sahalarda kendini eğliyor (golf oynayan fakir de tezat bence :D).
Zengin olmadan tadına bakılmayacak uğraşlar elbet vardır ancak, dikkat çekmeye çalıştığım nokta, her şeyin ucuzu var, pahalısı var, metalaşan her şeyi segmentlerine ayırıp sunuyor bu canını yediğimin pazarlama dünyası.
0