metehan01
İnternetten Rochas Man adlı parfümü aldım ama ezikliğe koş nasıl okunduğunu bilmiyorum. Youtube'dan review videoları izleyim dedim arkadaş herkes farklı bir şey diyor. Rokas roşas roşa roga var mı okunuşu budur hafız diyen? Bilen?Edit: Ya valla mantıklısı zaten roşa ya da roşas ama hafif s ile ama y
İnternetten Rochas Man adlı parfümü aldım ama ezikliğe koş nasıl okunduğunu bilmiyorum. Youtube'dan review videoları izleyim dedim arkadaş herkes farklı bir şey diyor. Rokas roşas roşa roga var mı okunuşu budur hafız diyen? Bilen?
Edit: Ya valla mantıklısı zaten roşa ya da roşas ama hafif s ile ama youtubeda bakıyorum yüzlerce parfüm tanıtmış adam kendinden emin bir şekilde roga diyince noluyo lan oldum :)
tamamdır net cevap oldu artık:
www.youtube.com
Edit: Ya valla mantıklısı zaten roşa ya da roşas ama hafif s ile ama youtubeda bakıyorum yüzlerce parfüm tanıtmış adam kendinden emin bir şekilde roga diyince noluyo lan oldum :)
tamamdır net cevap oldu artık:
www.youtube.com
0
Rochas'a baktım şimdi ve bir Fransız markası olduğunu öğrendim. Dolayısıyla okunuşu: Roşas'mış.
0
sweet child o mine
Merhaba,Oyunu zamanında doya doya oynayamamış birisi olarak geçenlerde kurdum ve detaylı şekilde oynamaya başladım. Oyuna alışma ve bazı yöntemleri oturtma döneminden geçtikten sonra ise çile başladı.Standart zorlukta birkaç oyun kazandıktan sonra Moderate'e geçtim ve resmen çıldırmak üzereyim. Mode
Merhaba,
Oyunu zamanında doya doya oynayamamış birisi olarak geçenlerde kurdum ve detaylı şekilde oynamaya başladım. Oyuna alışma ve bazı yöntemleri oturtma döneminden geçtikten sonra ise çile başladı.
Standart zorlukta birkaç oyun kazandıktan sonra Moderate'e geçtim ve resmen çıldırmak üzereyim. Moderate zorlukta 2 rakibe karşı sadece bir oyun kazanabildim. Şu anda 3 rakibe karşı oyunlar açıyorum ama sinirden monitöre yumruk atmak üzereyim.
Neyi yanlış yapıyorum anlamıyorum. Random ırk seçiyorum ve bana verilen ırkın spesifik özelliklerine bakarak ona göre taktik belirliyorum. Etrafa duvar örmek yerine saldırı gelecek tarafa yarım çember hizasında, uzaklıkları birbirlerini koruyacak şekilde kuleler ve içine okçular diziyorum. Birliklerimin arasına Monk atıyorum ki iyileştirsin askerleri. Moderate zorlukta Team Locked yapsam da yapmasam da bütün ırklar toptan bana saldırıyor, hiç birbirlerine saldırmıyorlar. Birini püskürttüm diyelim, ikinci ırk geliyor. Onu da zor bela püskürtsem de öteki geliyor belimi doğrultamadan. En sinir olduğum ve beni ençok çıldırtan şey de bu, herkesin bütün güçlerini birleştirip bana saldırması. Hatta birkaç oyunda yanıma dost ırk aldım bana yardım etsin diye. Bütün oyunlarda da daha 5 dakika geçmeden adam "Yandım birader yardım et, saldırıya uğradım" dedikten kısa bir süre sonra resign ediyor. Hiçbir dost ırk dayanamıyor düşmanlar gibi. Zeka seviyesi dosta gelince düşüyor, düşmanda zehir gibi.
Son oyunda düşmanın uyguladığı en leş taktik de karınca sürüsü gibi monk gönderip hayatı bana zindan etmesi. 2 tane relic topladım diye yapıyor bunu herhalde ama bu tarz birkaç askerle korunan monk kafilesini kesmenin en kolay yolu nedir?
Belirli ve kesin taktikler olmadığını biliyorum ama kesin yanlış yaptığım bir şeyler var. Hard'da oyun açmaya cesaret bile edemedim hiç. Hard'da 6 rakibi deviren adamların sırrı nedir bunu öğrenmek istiyorum.
Oyunu zamanında doya doya oynayamamış birisi olarak geçenlerde kurdum ve detaylı şekilde oynamaya başladım. Oyuna alışma ve bazı yöntemleri oturtma döneminden geçtikten sonra ise çile başladı.
Standart zorlukta birkaç oyun kazandıktan sonra Moderate'e geçtim ve resmen çıldırmak üzereyim. Moderate zorlukta 2 rakibe karşı sadece bir oyun kazanabildim. Şu anda 3 rakibe karşı oyunlar açıyorum ama sinirden monitöre yumruk atmak üzereyim.
Neyi yanlış yapıyorum anlamıyorum. Random ırk seçiyorum ve bana verilen ırkın spesifik özelliklerine bakarak ona göre taktik belirliyorum. Etrafa duvar örmek yerine saldırı gelecek tarafa yarım çember hizasında, uzaklıkları birbirlerini koruyacak şekilde kuleler ve içine okçular diziyorum. Birliklerimin arasına Monk atıyorum ki iyileştirsin askerleri. Moderate zorlukta Team Locked yapsam da yapmasam da bütün ırklar toptan bana saldırıyor, hiç birbirlerine saldırmıyorlar. Birini püskürttüm diyelim, ikinci ırk geliyor. Onu da zor bela püskürtsem de öteki geliyor belimi doğrultamadan. En sinir olduğum ve beni ençok çıldırtan şey de bu, herkesin bütün güçlerini birleştirip bana saldırması. Hatta birkaç oyunda yanıma dost ırk aldım bana yardım etsin diye. Bütün oyunlarda da daha 5 dakika geçmeden adam "Yandım birader yardım et, saldırıya uğradım" dedikten kısa bir süre sonra resign ediyor. Hiçbir dost ırk dayanamıyor düşmanlar gibi. Zeka seviyesi dosta gelince düşüyor, düşmanda zehir gibi.
Son oyunda düşmanın uyguladığı en leş taktik de karınca sürüsü gibi monk gönderip hayatı bana zindan etmesi. 2 tane relic topladım diye yapıyor bunu herhalde ama bu tarz birkaç askerle korunan monk kafilesini kesmenin en kolay yolu nedir?
Belirli ve kesin taktikler olmadığını biliyorum ama kesin yanlış yaptığım bir şeyler var. Hard'da oyun açmaya cesaret bile edemedim hiç. Hard'da 6 rakibi deviren adamların sırrı nedir bunu öğrenmek istiyorum.
0
biraz el çabukluğuna ve ezbere bakıyor bir yerden sonra. eski ve basit bir oyun nihayetinde. örneğin asker özelliklerine dair bi sik bilmeme rağmen paso fil basıp yardırıyorum 3 moderate'e ve alıyorum oyunu. halbuki filere karşı üstünlük sağlayan çok ucuz bir asker var(mış). karşımdaki bilgisayar değil de insan olduğu zaman adam basıyor o askerleri filleri pert ediyor tabi.
0
oyunda çok başarılı olduğumu söyleyemesem de, duvarları seviniz, stratejik noktalara örünüz. mesela upuzun çin seddi çekmek yerine, ormanlık bir arazide oynuyorsanız, ağaçlar arasındaki boşluklara yapın. böylece hem taştan, hem zamandan kazanmış olacaksınız. eğer gelişmeyi, uzun süren bir oyunu seven bir oyuncuysanız duvar şart.
bir de, oyunlarımda neredeyse hiç kule kurmam. şöyle ferah, manzaralı, yüksek yerlere kale dikmeyi tercih ederim.
youtubeda tecrübeli oyuncuları izlerseniz çok şey öğreneceğinizi düşünüyorum.
bir de, oyunlarımda neredeyse hiç kule kurmam. şöyle ferah, manzaralı, yüksek yerlere kale dikmeyi tercih ederim.
youtubeda tecrübeli oyuncuları izlerseniz çok şey öğreneceğinizi düşünüyorum.
0
bence belirli bir ırkın olsun. kale kur ve içine okçu yerleştir. büyük oranda zayıflatır düşmanı. her düşman elemanına göre farklı seçenekler var. misal paladine halberiar gibi bişey vardı barakadan çıkıyordu. championun yanında onlar çok etkili olur. nokta nokta adam yerleştirerek zor olur. biraz karışık olucak. toplu halde sana neden saldırdıklarını şu an hatırlamıyorum. aynı takım olarak gözükmediğine emin misin? bir de 2 şerit sur yaparak dar bir alana düşmanı çekip orada işlerini bitirebilirsin. 300 spartalı filmindeki gibi. şu oyun linux da çalışssa da oynasam şimdi. ne gaza geldim. yaparım. allah allah.
0
kazandığım 2 oyunun birinde çift şerit duvar örmüştüm, haklısınız. diğerinde de kuleler yapmıştım anlattığım gibi ama 3 rakipten bir tanesi oyunun çok başlarında resign etmişti şansıma. 4 kuleye adam dikeceğime 1-2 kaleye okçuları dizerim daha iyi, doğru söylüyorsunuz. bir de dediğiniz gibi her ünitenin karşı ünitesine bakmak lazım ama işte o o.ç. monklar bana mısın demiyor bir türlü. zaten internette bir video vardı 200 monk'a karşı 500 hassar (atlı) vardı ve monk'lar galip geliyordu, çok şerefsiz bir ünite bu monklar.
takım olayında ise internette araştırma yapmıştım başkaları da yazmış. moderate'in standart'tan farkı buymuş sanırım. moderate seçince herkes sana saldırıyormuş el birliği yapıp. team locked yapıp dost olmalarını engellesem bile hepsi yine bana saldırıyor. çok delice ama işte buna rağmen hard'da 6 rakip alan tipleri görünce insan merak ediyor işin sırrını.
takım olayında ise internette araştırma yapmıştım başkaları da yazmış. moderate'in standart'tan farkı buymuş sanırım. moderate seçince herkes sana saldırıyormuş el birliği yapıp. team locked yapıp dost olmalarını engellesem bile hepsi yine bana saldırıyor. çok delice ama işte buna rağmen hard'da 6 rakip alan tipleri görünce insan merak ediyor işin sırrını.
0
secretcode
Çocukluğumdan beri var böyle bir şey bende. Mesala istediğim zaman gözlerimi kısmama gerek kalmadan yani bakışlarda herhangi bir değişiklik olmadan müthiş bir bulanık bir biçimde görebiliyorum. Yani kaslarla filan oynuyorum herhalde. Hatta kuzenimi göz hastanesine götürmüştüm. Dürbün gibi bir alete
Çocukluğumdan beri var böyle bir şey bende. Mesala istediğim zaman gözlerimi kısmama gerek kalmadan yani bakışlarda herhangi bir değişiklik olmadan müthiş bir bulanık bir biçimde görebiliyorum. Yani kaslarla filan oynuyorum herhalde. Hatta kuzenimi göz hastanesine götürmüştüm. Dürbün gibi bir alete baktırıp sonuçlar alınıyordu. Bende bana da bakın dedim. bulanıklaştırarak baktım cihaza sonra doktor baktı sonuçlara sen nasıl görüyosun? bilmem kaç derece gözlük takman lazım dedi.
durumu anlattım benimle geldi tekrar cihaza normal baktım doktor efendi şaşırdı. Benim gibi olan birini hiç görmedim. daha doğrusu muhabbeti bile geçmedi. Var mı aranızda böyle bir özelliğe sahip birisi?
durumu anlattım benimle geldi tekrar cihaza normal baktım doktor efendi şaşırdı. Benim gibi olan birini hiç görmedim. daha doğrusu muhabbeti bile geçmedi. Var mı aranızda böyle bir özelliğe sahip birisi?
0
Bahsettiğin şeyi denedim şimdi. Tersi olsaydı çok güzel bir meziyet olurdu ama bulanıklaştırmanın bir fayda getireceğini sanmıyorum. Aksine normalde bulanık görürken gözü parmakla kısmadan kendi kendine kısa bir süre de olsa netleştirebilseydik çok güzel olurdu ama o sanırım imkansız.
Gözleri hafif şaşı gibi yapınca oluyor. Yani şaşı taklidi yapacakmış gibi yapıyorsunuz ama şaşı yapmıyorsunuz. Bende böyle oldu en azından.
Gözleri hafif şaşı gibi yapınca oluyor. Yani şaşı taklidi yapacakmış gibi yapıyorsunuz ama şaşı yapmıyorsunuz. Bende böyle oldu en azından.
0
heralde bi insanın yapabileceği en basit şey. gözlerin açıkken odağın değiştirirsin, bu sayede baktığın yer bulanık gelir.
0
yıllardır aradığım soru bu işte! rahatlamak için yapıyorum arada ben bunu. böyle ışıklara bakınca da aynen şöyle oluyor files.all-free-download.com güzel bir duygu.
güzel bir duygu.
0
göz muayenesinde böyle yapınca numara kaç çıktı peki?
bir arkadaşım askerden kaçmak için çabaliyor da. bir de bunu denesin.
bu arada, dünyanın en tırt yeteneğine sahibiz. şaşı bakarak uzaklaşalım.
bir arkadaşım askerden kaçmak için çabaliyor da. bir de bunu denesin.
bu arada, dünyanın en tırt yeteneğine sahibiz. şaşı bakarak uzaklaşalım.
0
valla süpermarketteki kasa fişi gibi bir kağıtta bazı değerler yazıyordu. Ama hiç dikkat etmedim.
0
ahahaha:) basbayağı gözünüzün odağını değiştiriyorsunuz. Doktor efendi de şaşırdı demişsin bir daha gitme bence o doktora.
Görüşü bulanıklaştırınca yakına doğru odaklanıyorsunuz. Gözün normal davranışı her zaman uzağa odaklanmak. Bunu test etmek için bir gözlük takın, görüşünüzü bulanıklaştırın ve gözlük çerçevelerinin müthiş bir şekilde netleştiğini göreceksiniz.
Görüşü bulanıklaştırınca yakına doğru odaklanıyorsunuz. Gözün normal davranışı her zaman uzağa odaklanmak. Bunu test etmek için bir gözlük takın, görüşünüzü bulanıklaştırın ve gözlük çerçevelerinin müthiş bir şekilde netleştiğini göreceksiniz.
0
michael jackson
arkadaşlar gözüm fln yanıyodu mesela karanlıkta film izledikten sonra masaüstündeki beyaz resme bakarken vs.yada uzun süreli kullanımda.şimdi ben kontrast ve parlaklık ayarıyla oynayıp biraz düşürdüm oranları.gereğinden fazla düşürdüysem zararı ne olur.parlak ekran mı daha çok zarar verir yoksa kısı
arkadaşlar gözüm fln yanıyodu mesela karanlıkta film izledikten sonra masaüstündeki beyaz resme bakarken vs.yada uzun süreli kullanımda.şimdi ben kontrast ve parlaklık ayarıyla oynayıp biraz düşürdüm oranları.gereğinden fazla düşürdüysem zararı ne olur.parlak ekran mı daha çok zarar verir yoksa kısık ayar mı daha tehlikeli gözler için ?
edit:monitör:Lcd 17 inç.60 hz.1280*1024 çözünürlük.1 GB 256 bit ekran kartı var.
edit2:göz bozuk zaten.gözlük kullanıyorum.
edit:monitör:Lcd 17 inç.60 hz.1280*1024 çözünürlük.1 GB 256 bit ekran kartı var.
edit2:göz bozuk zaten.gözlük kullanıyorum.
0
Öncelikle ekranın umarım parlak ekran değil mat ekrandır diyerek konuya girmek istiyorum. Birçok masaüstü monitör mat ekran olsa da arada parlak yapan deliler var Samsung gibi. Gördüğüm kadarıyla tazeleme ayarın 60Hz'de. Destekliyorsa onu yükselterek 75Hz'ye getirmen çok fark ettirecektir göz yorgunluğu açısından. Bunun dışında flux gerçekten çok güzel bir program marcelorios'un dediği gibi, tavsiye ederim ben de. Parlaklık konusunda tavsiyem ise evet ne parlak ne kısık ama kısığa biraz daha yakın olsa iyi olur.
0
www.photofriday.com şunu yazıcıdan yazdır. Daha sonra monitörünün yanına koyup aynı renk oranlarını bulana kadar ayarlama yap.
0
sweet child o mine
Hastanede bana yaptıkları açıklama aynen şu şekildeydi:http://www.implantmed.com/icerik/cekim.htmlYani diğer dişler boşluğu görünce hemen boşluğa doğru uzamaya veya yatmaya meyillenirmiş. Şimdi mentıklı geliyor ama implant yaptırmak çok istemiyorum. Yani kemiğime çiviyi sokarlarken çenemin oralarda
Hastanede bana yaptıkları açıklama aynen şu şekildeydi:
www.implantmed.com
Yani diğer dişler boşluğu görünce hemen boşluğa doğru uzamaya veya yatmaya meyillenirmiş. Şimdi mentıklı geliyor ama implant yaptırmak çok istemiyorum. Yani kemiğime çiviyi sokarlarken çenemin oralarda bir sinire minire dokunur da zarar verirlerse diye çok korkuyorum. Implant yaptıralım derken başıma bir iş gelmesin yani. Ben bu tek dişin eksikliğini hiç hissetmiyorum. Estetik olarak görünecek yerde de değil, çiğnerken de sorun olmuyor.
Annem yaklaşık 20 yıl önce dişini (5 numara) çektirmiş ama diğer dişler hiç de yatmamış, üst dişi alttaki boşluğa doğru da uzamamış. Benim çekilen diş ise 6 numara . Yani yirmi yaş var, sonra bir azı dişi var. Sonrası 5, 4, 3, 2, 1 diye gidiyor.
Ne diyorsunuz? Implant yaptırmassam öteki dişlerin boşluğa yatma ihtimali nedir?
www.implantmed.com
Yani diğer dişler boşluğu görünce hemen boşluğa doğru uzamaya veya yatmaya meyillenirmiş. Şimdi mentıklı geliyor ama implant yaptırmak çok istemiyorum. Yani kemiğime çiviyi sokarlarken çenemin oralarda bir sinire minire dokunur da zarar verirlerse diye çok korkuyorum. Implant yaptıralım derken başıma bir iş gelmesin yani. Ben bu tek dişin eksikliğini hiç hissetmiyorum. Estetik olarak görünecek yerde de değil, çiğnerken de sorun olmuyor.
Annem yaklaşık 20 yıl önce dişini (5 numara) çektirmiş ama diğer dişler hiç de yatmamış, üst dişi alttaki boşluğa doğru da uzamamış. Benim çekilen diş ise 6 numara . Yani yirmi yaş var, sonra bir azı dişi var. Sonrası 5, 4, 3, 2, 1 diye gidiyor.
Ne diyorsunuz? Implant yaptırmassam öteki dişlerin boşluğa yatma ihtimali nedir?
0
sorunuzun cevabı değil ama, "sonrası boş" dediğiniz yerde 3 adet diş olması gerekiyor yanlış saymadıysam? her çeyrekte 8'er adet diş olması lazım eğer 20'likler de çıktıysa.
0
implant ın pahalı olması haricinde bir sıkıntısı yok babama 20 tane taktırdık sorun vardı paranız varsa yaptırın. diğer türlü dişleri kesip köprü yapacaklar. yatma işi öyle hemen olacak bir şey değil yıllar sonrasında olacak bir şey bence ağzınızda boşluk kalmasın sıkıntılı bir durum bir şekilde doldurun.
0
axijazz
Tuhaf!!http://korefun.net/2011/07/stesnitelnye-parni/
0
Tıbben teşhis konmamış ama teşhisi halk kendi arasında koyup isimlendirmiş hover hand syndrome diye.
0
genelde sınırını koruyan insanlar böyle davranır.
iyi mi yapar kötü mü doğru mudur yanlış mı'yı istemsizce hesap ettikleri o kararsız süreçte öylece kalakalırlar.
mesela sınrını koruyamayanlar da vardır, ilk karşılamada haddinden fazla sarılıp öpüşen yahut gereksizce fazla dokunan insanlar gibi.
mesele "sınır"
iyi mi yapar kötü mü doğru mudur yanlış mı'yı istemsizce hesap ettikleri o kararsız süreçte öylece kalakalırlar.
mesela sınrını koruyamayanlar da vardır, ilk karşılamada haddinden fazla sarılıp öpüşen yahut gereksizce fazla dokunan insanlar gibi.
mesele "sınır"
0
sosyete kizi suzan
çok ilginç bir soru olduğunun farkındayım. örnek veriyorum franz ferdinand - take me out gibi. akıllı tv sürekli kullanıyor. bunun gibi böyle reklamlarda televizyonlarda orda burda derken hedef kitlesini aşıp kamuya mal olmuş alternatif rock parçaları arıyorum. hadi ekşi duyurucum (:
çok ilginç bir soru olduğunun farkındayım. örnek veriyorum franz ferdinand - take me out gibi. akıllı tv sürekli kullanıyor. bunun gibi böyle reklamlarda televizyonlarda orda burda derken hedef kitlesini aşıp kamuya mal olmuş alternatif rock parçaları arıyorum. hadi ekşi duyurucum (:
0
nothing else matters diye bi' grup duydum, en güzel şarkısı metallica
bir de du hast var.
edit: orospu çocuğu olduğum için tiklememelisiniz tabii ki. benim ne haddime sizin duyurunuzu cevaplamak :((((
bir de du hast var.
edit: orospu çocuğu olduğum için tiklememelisiniz tabii ki. benim ne haddime sizin duyurunuzu cevaplamak :((((
0
scorpions- wind of change
rem- loosing my religion
rhcp- californication
coldplay- clocks
travis- sing
rem- loosing my religion
rhcp- californication
coldplay- clocks
travis- sing
0
genellikle otomobil reklamlarında çalıyor böyle şarkılar:
spin doctors - two princes
queen - we are the champions
the killers - somebody told me
spin doctors - two princes
queen - we are the champions
the killers - somebody told me
0
the cranberries - zombie
the white stripes - seven nation army
tam aradığının cevabı değil ama araya şunu da sıkıştırayım; rateyourmusic.com
the white stripes - seven nation army
tam aradığının cevabı değil ama araya şunu da sıkıştırayım; rateyourmusic.com
0
(bkz: smells like teen spirit)
(bkz: nothing else matters)
(bkz: the bard's song)
(bkz: in the shadows)
(bkz: nothing else matters)
(bkz: the bard's song)
(bkz: in the shadows)
0
HNDS
ben üniden tatile memleketine gelen H.S. (22) memlket de dinlenirim vaadi ile kendimi kandırdım suan sıkıntıdan ve hasatalıktan öleceeembu tür durumlarda siz neler yapıosunuz bir tavsiye...
ben üniden tatile memleketine gelen H.S. (22) memlket de dinlenirim vaadi ile kendimi kandırdım suan sıkıntıdan ve hasatalıktan öleceeem
bu tür durumlarda siz neler yapıosunuz bir tavsiye...
bu tür durumlarda siz neler yapıosunuz bir tavsiye...
0
böyle kademeli olarak bir level bitirdikçe bişeyler kazanabileceğim oyunlar varmı onlara bayılıyorum bildiğiniz?
0
al sana madem, sen istedin bunu :) birkaç saat hatta kaptırırsan 1-2 gün oyalar seni. tam yaptığın tanıma uygun olarak silah özellik falan satın alabiliyorsun. üst seviyelere gelince sıkar ama o zamana kadar iyi oyalar seni.
armorgames.com
armorgames.com
0
aynı yerde olaydık bişeyler uydururduk da böyle olmadı. şimdi de kendi cevaplarına tik at. opt kçib
0
zaraeta
film kültürüm gerçekten çok kötüdür. toplasan 30-40 film izledim izlemedim. neyse. bana şöyle bir film lazım. bir çocuk ya da kız, kadın falan da olur fark etmez nefes alsın yeter. böyle kendine güveni sıfır olsun. tam özgüven cahili yani. ama ortalamanın üstünde birisi olsun huy, davranış, tip vb.
film kültürüm gerçekten çok kötüdür. toplasan 30-40 film izledim izlemedim. neyse. bana şöyle bir film lazım. bir çocuk ya da kız, kadın falan da olur fark etmez nefes alsın yeter. böyle kendine güveni sıfır olsun. tam özgüven cahili yani. ama ortalamanın üstünde birisi olsun huy, davranış, tip vb. olarak. ve sonra çevresine bakınca falan kendine bi güven gelsin. aniden de gelebilir böyle vahiy gibi sorun değil gelsin yeter. var mıdır böyle saçma konulur bir film ?
yardım edin ey imdb takipçileri.
yardım edin ey imdb takipçileri.
0
www.imdb.com tanıma uyuyor diye hatırlıyorum, umarım yanılmıyorumdur.
0
:) kesinlikle (bkz: angel-a). bir film bu kadar karşılayamazdı bütün isteklerini bir arada. baş karakter tam bir ezik ve kendine güvensiz. hayata küsmüş kent insanı: www.imdb.com
eğer sıcak bir akdeniz filmi istersen aynı şekilde (bkz: il postino) baş karakter bir italyan köyünde postacı: www.imdb.com
bilgisayar oyunu oynamayı seviyorsan bir de ben-x var aynı şekilde aslında. baş karakter bilgisayar oyunlarına kendini aşırı kaptırmış bir çocuk. gerçek hayatı da oyunlardaki gibi görüyor. hafif bir otizm durumu da var kendisinde ama çok değil: www.imdb.com
eğer sıcak bir akdeniz filmi istersen aynı şekilde (bkz: il postino) baş karakter bir italyan köyünde postacı: www.imdb.com
bilgisayar oyunu oynamayı seviyorsan bir de ben-x var aynı şekilde aslında. baş karakter bilgisayar oyunlarına kendini aşırı kaptırmış bir çocuk. gerçek hayatı da oyunlardaki gibi görüyor. hafif bir otizm durumu da var kendisinde ama çok değil: www.imdb.com
0
sweet child o mine
Notebook'lar için soruyorum, hangisini tercih ediyorsunuz/kullanıyorsunuz?Gözlemlerimi de sizinle paylaşayım. Masaüstü bilgisayar monitörlerinin neredeyse %80'i mat. Yani parlak ekranın kötü bir yanı var belli ki kocaman masaüstü pc ekranlarının neredeyse hepsi mat satılıyor.Diğer mantık yürütme de
Notebook'lar için soruyorum, hangisini tercih ediyorsunuz/kullanıyorsunuz?
Gözlemlerimi de sizinle paylaşayım. Masaüstü bilgisayar monitörlerinin neredeyse %80'i mat. Yani parlak ekranın kötü bir yanı var belli ki kocaman masaüstü pc ekranlarının neredeyse hepsi mat satılıyor.
Diğer mantık yürütme de şu. Apple'ın bütün ürünleri parlak ekranlı. E hani bunu sanatçılar, grafikerler kullanıyordu? Saatlerce ekran karşısında gözleri kan çanağına dönmüyor mu bu adamların parlak ekran yüzünden.
Neymiş parlak ekranın renkleri daha canlıymış, mat ekran siyahları tam veremezmiş, dağıtır, gri tonlu verirmiş. Şimdi simsiyah bir ekran açınca parlak ekranda da kabak gibi kendinizi görmüyor musunuz? Bir de hangisinde geniş açılarda da görüntü kaybolmuyor? Yani epey bir sağdan ya da soldan bakınca hangisinde görüntü hala görünür halde oluyor?
Arkadaşlar, bütün günüm bilgisayar karşısında geçiyor diyebilirim ve şu anda Dell marka parlak ekrana sahip bir notebook'tan yazıyorum. İnanın ki ekranın parlaklık ayarı sıfırda şu an. Parlaklığı açamıyorum çünkü gözümü çok yoruyor. Özellikle de internetten bir şey okurken veya word'te yazı yazarken. Beyazlar projektör gibi gözümü ağrıtıyor. Mat ekran beni bu dertten kurtarır mı?
Mat ekran, parlak ekran kullanan arkadaşlar lütfen yorumlarınızla yardım edin...
Gözlemlerimi de sizinle paylaşayım. Masaüstü bilgisayar monitörlerinin neredeyse %80'i mat. Yani parlak ekranın kötü bir yanı var belli ki kocaman masaüstü pc ekranlarının neredeyse hepsi mat satılıyor.
Diğer mantık yürütme de şu. Apple'ın bütün ürünleri parlak ekranlı. E hani bunu sanatçılar, grafikerler kullanıyordu? Saatlerce ekran karşısında gözleri kan çanağına dönmüyor mu bu adamların parlak ekran yüzünden.
Neymiş parlak ekranın renkleri daha canlıymış, mat ekran siyahları tam veremezmiş, dağıtır, gri tonlu verirmiş. Şimdi simsiyah bir ekran açınca parlak ekranda da kabak gibi kendinizi görmüyor musunuz? Bir de hangisinde geniş açılarda da görüntü kaybolmuyor? Yani epey bir sağdan ya da soldan bakınca hangisinde görüntü hala görünür halde oluyor?
Arkadaşlar, bütün günüm bilgisayar karşısında geçiyor diyebilirim ve şu anda Dell marka parlak ekrana sahip bir notebook'tan yazıyorum. İnanın ki ekranın parlaklık ayarı sıfırda şu an. Parlaklığı açamıyorum çünkü gözümü çok yoruyor. Özellikle de internetten bir şey okurken veya word'te yazı yazarken. Beyazlar projektör gibi gözümü ağrıtıyor. Mat ekran beni bu dertten kurtarır mı?
Mat ekran, parlak ekran kullanan arkadaşlar lütfen yorumlarınızla yardım edin...
0
kurtarmaz. mat ekranın göz yorulmasıyla bir alakası yok, göze gelen ışık miktarı aynı. dinlendirici/filtreli gözlük alın.
0
mat kullanıyorum memnunum, grafiker değilim. alırken özellikle mat ekran tercih etmiştim.
0
bildiğim kadarıyla, parlak ekranlar daha net(miş), ışığı dağıtma dağıtmama muhabbeti ama şöyle kocaman bir dezavantajı var: arkadan ışık vuruyosa boku çıkıyo ekranın zor görünüyo falan ekrandakilar. o zaman fazla göz yoruyo işte. ben matlardan memnunum, bi zararlarını görmedim.
not: kullandığım parlak ekranlar laptop ekranları matlar normal lcd-led monitorler.
not: kullandığım parlak ekranlar laptop ekranları matlar normal lcd-led monitorler.
0
şurada: forum.donanimhaber.com şöyle bir şey yazmış birisi: Ekran olarak özellikle göz sağlığı açısından (ki çok önemli) tam mat erkanlar en uygunu (hem laptop ekranı için hem de harici ekranlar için). Mat ekran gözü yormadığı için 10-12 saat baş ağrısı olmadan okuma yapılabilir, kod yazılabilir, excel kullanılabilir.
Parlak ekranlar ise özellikle aksiyon ve strateji oyunları için iyidir. Parlak ekran üretme maliyeti azdır. Laptopların %97 si parlak ekrana sahiptir. Parlak ekranlar ile en fazla günde 4 saat ekrana bakılmalı, yoksa baş ağrısı yapar, göz kanlanması olur. Ayrıca harici tam mat monitörle de oyunlar oynanabilir, yeni çıkan led monitörlerde ayarlar menüsü vardır, orada film, resim, oyun gibi seçenekler bulunur, istediğinizi seçersiniz, ayarlamalar otomatik olur. Samsung ve LG de gördüm, fps oyunları için oldukça iyi.
Parlak ekranlar ise özellikle aksiyon ve strateji oyunları için iyidir. Parlak ekran üretme maliyeti azdır. Laptopların %97 si parlak ekrana sahiptir. Parlak ekranlar ile en fazla günde 4 saat ekrana bakılmalı, yoksa baş ağrısı yapar, göz kanlanması olur. Ayrıca harici tam mat monitörle de oyunlar oynanabilir, yeni çıkan led monitörlerde ayarlar menüsü vardır, orada film, resim, oyun gibi seçenekler bulunur, istediğinizi seçersiniz, ayarlamalar otomatik olur. Samsung ve LG de gördüm, fps oyunları için oldukça iyi.
0
sweet child o mine
N53SV-Sx365R:http://pcdepo.com/asus-notebook-notebooklar-notbok-n53sv-sx365r-laptop-urun5757.htmlN53SV-SX065V:http://www.pcdepo.com/asus-n53sv-sx065v-laptop-urun5369.htmlBirisi ikisi arasındaki farkı söyleyebilir mi lütfen? Ben hiçbir fark göremedim.
N53SV-Sx365R:
pcdepo.com
N53SV-SX065V:
www.pcdepo.com
Birisi ikisi arasındaki farkı söyleyebilir mi lütfen? Ben hiçbir fark göremedim.
pcdepo.com
N53SV-SX065V:
www.pcdepo.com
Birisi ikisi arasındaki farkı söyleyebilir mi lütfen? Ben hiçbir fark göremedim.
0
bunu forum.donanimhaber.com ben yazmıştım zaten dün gece :) ama pcdepo sitesine baktım ikisinde de home premium yazıyor. bana cevap yazan arkadaş kaynak belirtmediği için daha detaylı bir cevap arıyorum hala.
0
sweet child o mine
Merhaba arkadaşlar,Yeni bir notebook almayı düşünüyorum ve yardımınızla önemli bir karar vermem gerekiyor. Notebook'u ağırlıklı olarak yazı yazma, ders çalışma, photoshop cs5'te afiş tasarlama ve nadiren de civilization 4 falan oynamak için kullanmak istiyorum.şimdi birkaç gündür bilgisayar mağazala
Merhaba arkadaşlar,
Yeni bir notebook almayı düşünüyorum ve yardımınızla önemli bir karar vermem gerekiyor. Notebook'u ağırlıklı olarak yazı yazma, ders çalışma, photoshop cs5'te afiş tasarlama ve nadiren de civilization 4 falan oynamak için kullanmak istiyorum.
şimdi birkaç gündür bilgisayar mağazalarını geziyorum ve notebook ekranlarında bariz bir fark var. 1920x1080 çözünürlükteki monitörler mat. yani ekrana bakınca suratınızı yansıtmıyor ve gerçekten tablo gibi bir görüntüsü var. sanki dokunabilecek gibi oluyorsunuz. 1366x768'ler ise bilindik, standart kristal led ekranlar. bunlarda parlama oluyor, ekrana bakınca suratınızı görüyorsunuz kısmen.
şimdi iki bilgisayarda yan yana full hd bir fragman açtım ve gerçekten full hd'ye sahip mat ekranlı bilgisayarın görüntüsü şahaneydi. diğeri mat olan full hd'ye kıyasla daha bulanıktı.
full hd çözünürlüğün hakkını tam olarak verebilmek için en az 22" bir ekran olması gerektiğini düşünüyorum. yani 15,6" ekranlarda o çözünürlük çok fazla. kaldı ki zaten her şey de minicik görünüyor. çözünürlüğü düşürürseniz de doğal çözünürlük olmadığı için görüntü hafiften bozuluyor, buğulanıyor. ben alacağım notebook'un full hd olmasını sadece full hd tv'ye bağlamak için ve görüntüsü net diye istiyordum. ama 15,6 ekranda full hd her şeyi minikleştirdiği için vazgeçmek üzereyim. bir de yanılıyorsam lütfen düzeltin, sanırım full hd notebooklar 1366x768'lere kıyasla biraz daha çok ısınıyor. bu benim için çok çok önemli, kesinlikle soğuk kalması gerekiyor notebookun yazı yazacağım için.
sormak istediğim kritik soru şu. 1366x768 çözünürlükteki bir bilgisayarı full hd televizyona bağlayıp 1080p film açtığımızı düşünelim. aynı şekilde de 1920x1080 çözünürlükteki bir bilgisayarı full hd televizyona bağlayıp 1080p film açtığımızı düşünelim. görüntü farkı olur mu? yani bir notebook 1366x768 monitöre sahip olmasına rağmen hdmi'dan 1080p video çıktısı aktarabilir mi full hd tv'ye?
Yeni bir notebook almayı düşünüyorum ve yardımınızla önemli bir karar vermem gerekiyor. Notebook'u ağırlıklı olarak yazı yazma, ders çalışma, photoshop cs5'te afiş tasarlama ve nadiren de civilization 4 falan oynamak için kullanmak istiyorum.
şimdi birkaç gündür bilgisayar mağazalarını geziyorum ve notebook ekranlarında bariz bir fark var. 1920x1080 çözünürlükteki monitörler mat. yani ekrana bakınca suratınızı yansıtmıyor ve gerçekten tablo gibi bir görüntüsü var. sanki dokunabilecek gibi oluyorsunuz. 1366x768'ler ise bilindik, standart kristal led ekranlar. bunlarda parlama oluyor, ekrana bakınca suratınızı görüyorsunuz kısmen.
şimdi iki bilgisayarda yan yana full hd bir fragman açtım ve gerçekten full hd'ye sahip mat ekranlı bilgisayarın görüntüsü şahaneydi. diğeri mat olan full hd'ye kıyasla daha bulanıktı.
full hd çözünürlüğün hakkını tam olarak verebilmek için en az 22" bir ekran olması gerektiğini düşünüyorum. yani 15,6" ekranlarda o çözünürlük çok fazla. kaldı ki zaten her şey de minicik görünüyor. çözünürlüğü düşürürseniz de doğal çözünürlük olmadığı için görüntü hafiften bozuluyor, buğulanıyor. ben alacağım notebook'un full hd olmasını sadece full hd tv'ye bağlamak için ve görüntüsü net diye istiyordum. ama 15,6 ekranda full hd her şeyi minikleştirdiği için vazgeçmek üzereyim. bir de yanılıyorsam lütfen düzeltin, sanırım full hd notebooklar 1366x768'lere kıyasla biraz daha çok ısınıyor. bu benim için çok çok önemli, kesinlikle soğuk kalması gerekiyor notebookun yazı yazacağım için.
sormak istediğim kritik soru şu. 1366x768 çözünürlükteki bir bilgisayarı full hd televizyona bağlayıp 1080p film açtığımızı düşünelim. aynı şekilde de 1920x1080 çözünürlükteki bir bilgisayarı full hd televizyona bağlayıp 1080p film açtığımızı düşünelim. görüntü farkı olur mu? yani bir notebook 1366x768 monitöre sahip olmasına rağmen hdmi'dan 1080p video çıktısı aktarabilir mi full hd tv'ye?
0
Hayır fark olmaz. Evet, dahili ekran çözünürlüğü ile alakası yok hdmi çıkışı çözünürlüğünün.
0
Peki ne tavsiye edersiniz? 1920x1080 mi, 1366x768 mi? Bu duruma göre ben bilgisayarda neredeyse hiç film izlemediğim için 1080p bana biraz lüzumsuz gelebilir diye düşünüyorum. Notebook'ta 1080p çözünürlükte oyun açmak da saçmalık olacak. Ayrıca full hd notebooklarda hadi ikonları falan büyüttük diyelim de mesela winamp veya cubase yine bit gibi kalacak. bu da büyük bir eksi, zaten gözlük kullanıyorum. Mat ekranlı 1920x1080'lerin görüntüsü de şahaneydi ama işte dezavantajları var hep.
0
olay görüntü işlemcisinde bitiyor. eğer görüntü işlemcisi (desktoplardaki ekran kartı gibi düşün) 1920x1080 çözünürlüğü veriyorsa ekran çözünürlüğü kaç olursa olsun full hd tv de 1080p video görüntüsü alırsın. ancak şöyle bir sorun var. notebook/netbook larda ekran işlemcisi en fazla notebook/netbook un ekranı kadar çözünürlüğe sahiptir. daha yüksek bir çözünürlük elde edemezsin. sanırım tv ekranını notebook ekranı olarak kullanmayı düşünüyorsun. eğer bilgisayar için soğutuculu bir zemin (adını tam bilemiyorum. ister dizine ister masaya koyuyorsun içindeki fanlar v.b. sayesinde kasanın serin kalmasını sağlayan bir cihaz bu) kullanırsan sıcaklıkta bir problem olmaz.
0
1. fark olmaz.
2. alirsin.
3. monitor kucuk oldugundan kendi nativinden kullanmak iyidir.goruntu ayari degistiginden netlik sapitir.
2. alirsin.
3. monitor kucuk oldugundan kendi nativinden kullanmak iyidir.goruntu ayari degistiginden netlik sapitir.
0
Çok dezavantajı oluyor evet yüksek çözünürlüğün. Ben de 1400x900'ü 13 inçte veren bir Macbook Air kullanıyorum, yazılar çok ufak geliyor, yazıları büyütüyorsun yine bazı elementler ufak kalıyor falan, çok kaliteli tamam ama almadan önce bi bak derim özellikle de metinle çok işi olan bi adamsan.
0
sweet child o mine
http://www.kadiryucel.com.tr/index.swfkim söylüyor?
0
Deniz Gürzumar olsa gerek, gerçi şimdi tekrar dinledim ama onun sesine pek benzemiyor. bu hatırladığım kadarıyla emret komutanım diye bir dizi vardı onun müziğiydi sanırım. oradan gidersen bir sonuca ulaşabilirsin gibi.
0
evet sayende olay çözüldü.
bu deniz gürzumar'ınki: www.youtube.com
bu da emret komutanım jeneriği: www.youtube.com
teşekkürler :)
bu deniz gürzumar'ınki: www.youtube.com
bu da emret komutanım jeneriği: www.youtube.com
teşekkürler :)
0
michael_knight
Tamamen siyah bir web sayfası var mıdır?Çift monitörlü bilgisayarımda bir monitörde video izlerken diğerinde de bu web sayfasını açacağım ki dikkatimi dağıtan bir hareket, gözümü alan bir ışık olmasın.Bildiğiniz bir web sayfası var mı?
Tamamen siyah bir web sayfası var mıdır?
Çift monitörlü bilgisayarımda bir monitörde video izlerken diğerinde de bu web sayfasını açacağım ki dikkatimi dağıtan bir hareket, gözümü alan bir ışık olmasın.
Bildiğiniz bir web sayfası var mı?
Çift monitörlü bilgisayarımda bir monitörde video izlerken diğerinde de bu web sayfasını açacağım ki dikkatimi dağıtan bir hareket, gözümü alan bir ışık olmasın.
Bildiğiniz bir web sayfası var mı?
0
Windows 7 için
1- Painti aç
2- Ctrl+E ile 1*1 piksellik bir alan belirle
3- Görünüm menüsünden Tam ekran'ı seç
1- Painti aç
2- Ctrl+E ile 1*1 piksellik bir alan belirle
3- Görünüm menüsünden Tam ekran'ı seç
0
powerpoint acin. slayt gosterisi baslatin (f5) daha sonra b ye basin. siyah olur ekran.
0
0
sweet child o mine
Herkese merhaba,Benim sorum gayet net ve açık olacak. Present Perfect Continuous (Progressive diyenler de var) ile Past Continuous (Progressive) arasındaki fark nedir açıklayabilir misiniz acaba?Örnek olarak:She has been watching TVShe was watching TVveyaI have been runningI was running
Herkese merhaba,
Benim sorum gayet net ve açık olacak. Present Perfect Continuous (Progressive diyenler de var) ile Past Continuous (Progressive) arasındaki fark nedir açıklayabilir misiniz acaba?
Örnek olarak:
She has been watching TV
She was watching TV
veya
I have been running
I was running
Benim sorum gayet net ve açık olacak. Present Perfect Continuous (Progressive diyenler de var) ile Past Continuous (Progressive) arasındaki fark nedir açıklayabilir misiniz acaba?
Örnek olarak:
She has been watching TV
She was watching TV
veya
I have been running
I was running
0
şimdi adı üzerinde öncelikle, present perfect continuous'ta mutlaka bir şu an bağlantısı var. bir deneyimden bahsediyorsun ve o deneyimin an itibariyle sürerliği söz konusu. past continuous'ta ise yapılan eylemin sürerliliğini ve geçmişte olduğunu biliyoruz sadece. ne kadar sürdüğü hakkında bile bir bilgimiz yok.
0
İzninle dediğini düzeltsem bana katılır mısın? English Grammer In Use kitabında, devam etmekte olan veya çok yeni bitmiş olaylarda kullanıldığını söylüyor present perfect continuous'ın. Doğru değil mi? Yani dediğin gibi devam eden olaylarda kullanılıyor ama bitmiş olaylarda da kullanılıyor.
Peki past continuous'ta kurulan cümlelerdeki eylemler için genellikle bitmiş olduğunu söyleyebilir miyiz? Yukarıdaki örneklerde mesela televizyon izlemiş ama şu an izlemiyor. Koşuyordu ama şimdi koşmuyor diyebilir miyiz? Mesela Türkçe'de "Naber abi napıyorsun?" diye sorulduğunda "Düşünüyordum" diyoruz. I have been thinking mi yoksa I was thinking mi kullanmak uygun olur?
Peki past continuous'ta kurulan cümlelerdeki eylemler için genellikle bitmiş olduğunu söyleyebilir miyiz? Yukarıdaki örneklerde mesela televizyon izlemiş ama şu an izlemiyor. Koşuyordu ama şimdi koşmuyor diyebilir miyiz? Mesela Türkçe'de "Naber abi napıyorsun?" diye sorulduğunda "Düşünüyordum" diyoruz. I have been thinking mi yoksa I was thinking mi kullanmak uygun olur?
0
bitmiş olaylarda da kullanılıyor elbette ama bu olayın bitmesi onun tamamen geçmişte kaldığı anlamına gelmiyor. dediğim gibi konuşma sırasında mutlaka şimdiyle bir bağlantısı var. hani biz türkçe'de abartılı konuşuruz ya, saatlerce televizyon izledim diye. o deneyimi hala sürdürüyorsundur yahut yeni bitirmişsindir. önemli olan o olayın ne kadar sürdüğüdür aslında perfect tense'lerde.
ikinci konuda da şöyle açıklanabilir:
past continuous ile: I was running when I saw a body lying on the floor.
eylemi bir süre yaptığını biliyoruz ama ne kadar süreyle yaptığını bilmiyoruz. başka bir eylemin senin sürdürdüğün eylemi kestiğini biliyoruz.
pre.perf. cont. ile: I have been running for two hours. I'm really tired now.
eylemim bitmiş ama şu anki halimi etkiliyor, çünkü iki saattir aynı eylemi sürdürmüşüm.
Düşünüyordum sorusuna gelirsen napıyorsun sorusuna I was thinking diye yanıt vermen doğru. Olay aslında şöyle oluyor:
I was thinking when you came and asked me what I was doing.
Bunu Present Perfect Continuous ile kullanırsak da yaptığımız eylemin ne kadar sürdüğünü vurgulamamız gerekir.
I have been thinking on changing my job for a few days.
ikinci konuda da şöyle açıklanabilir:
past continuous ile: I was running when I saw a body lying on the floor.
eylemi bir süre yaptığını biliyoruz ama ne kadar süreyle yaptığını bilmiyoruz. başka bir eylemin senin sürdürdüğün eylemi kestiğini biliyoruz.
pre.perf. cont. ile: I have been running for two hours. I'm really tired now.
eylemim bitmiş ama şu anki halimi etkiliyor, çünkü iki saattir aynı eylemi sürdürmüşüm.
Düşünüyordum sorusuna gelirsen napıyorsun sorusuna I was thinking diye yanıt vermen doğru. Olay aslında şöyle oluyor:
I was thinking when you came and asked me what I was doing.
Bunu Present Perfect Continuous ile kullanırsak da yaptığımız eylemin ne kadar sürdüğünü vurgulamamız gerekir.
I have been thinking on changing my job for a few days.
0
present perfect continuous'ta olay ya devam ediyordur ya da daha yeni bitmiştir. mesela arkadaşımız bizi kan ter içinde görüp hayırdır dese "i have been running" deriz. koşmamız bitmiş ama hala yorgunuz, üzerimizden ter akıyor vs. ya da dediğim gibi geçmişte başlamıştır ve hala devam ediyordur "i have been working in this company since 2005" deriz mesela.
past continuous ise bildiğimiz geçmiş zamanla alakalı bir durumdur, şu anla pek bağlantılı değildir. "i was watching tv when my father came" deriz mesela. zaten zaman belirttiğiniz an (since ve for'lu kullanılanlar, bir de before, just gibi belirsiz zaman zarfları hariç) cümle past tense'e kayar, perfect tense kullanılamaz. yani "i have been running two minutes ago" yanlış bir cümledir, oradaki two minutes ago cümleyi perfect tense olmaktan çıkarır, ki zaten anlamca da manasız oluyor biraz.
past continuous ise bildiğimiz geçmiş zamanla alakalı bir durumdur, şu anla pek bağlantılı değildir. "i was watching tv when my father came" deriz mesela. zaten zaman belirttiğiniz an (since ve for'lu kullanılanlar, bir de before, just gibi belirsiz zaman zarfları hariç) cümle past tense'e kayar, perfect tense kullanılamaz. yani "i have been running two minutes ago" yanlış bir cümledir, oradaki two minutes ago cümleyi perfect tense olmaktan çıkarır, ki zaten anlamca da manasız oluyor biraz.
0
sweet child o mine
Biliyor musunuz acaba? Askere gidecek bir arkadaşa künye yaptırmam gerekiyor ve Taksim'den almak gerekiyor sürpriz açısından. Bilen var mı?
Biliyor musunuz acaba? Askere gidecek bir arkadaşa künye yaptırmam gerekiyor ve Taksim'den almak gerekiyor sürpriz açısından. Bilen var mı?
0
Künye yaptıcan da, künye de tc kimlik no da oluyor, biliyor musun elemanın kimlik nosunu? Sonra memleketi, tertibi, kan grubu?
0
Şaşırdım. Askerdeyken bize verilen künyelerde yoktu TC Kimlik numarası. İsim Soyad, tertibi, memleketi, kan grubu ve dini vardı sadece. Arkadaşa yaptırılacak künye resmi olmayacak bir de. Tuttuğu takımı, sevdiği oyunu falan yazdırmayı düşünüyorduk üstüne.
0
@sweet child o mine dini mi? O 'M' harfi sakın evrensel erkek kısaltması olmasın?
Benim künyem de Ad- soyad,kan grubu ve Tc kimlik no ile bana göre 'male' in kısaltması olan 'M' harfi yazıyor.
Benim künyem de Ad- soyad,kan grubu ve Tc kimlik no ile bana göre 'male' in kısaltması olan 'M' harfi yazıyor.
0
skywalkeremre, askerde biz bunu komutanlara sormuştuk. Hepsi muslim'in m'si olduğunu söyledi. savaş zamanında öldüğü zaman hangi geleneklere göre gömüleceğini anlamak için yazılıyor. ölümle ilgili işe yarar bilgiler olması gerekiyor künyede zaten. male/female olduğu künyesiz de bakınca anlaşılır zaten. şöyle bir bilgi var bir de destekleyici olarak www.msxlabs.org Aklıma geldi bir de künye bastırılmadan önce hepimizin bilgilerinin olduğu bir liste yapılmıştı. Tam olarak adımızı soyadımızı memleketimizi kan grubumuzu ve dinimizi yazmıştık. Din hanesini boş bırakan kişilerin künyesinde, diğerlerinde m olan yer boştu :)
TC kimlik no bence de gerekli bir bilgi. isimden daha gerekli hatta ama bizimkilerin hiçbirinde yoktu.
TC kimlik no bence de gerekli bir bilgi. isimden daha gerekli hatta ama bizimkilerin hiçbirinde yoktu.
0
sweet child o mine
Merhaba,Soğuk algınlığı sebebiyle bir rahatsızlık yaşamaktayım. Burnum akmıyor veya üşüme hissim de yok. Ama boğazımda sanki toz topağı varmış gibi. Zaman zaman nefes alırken de zorlanıyorum. Sesim kısık. Bu durum 4-5 gündür var ve perşembe konsere çıkma durumu nedeniyle 2 günde geçmesi veya hafifle
Merhaba,
Soğuk algınlığı sebebiyle bir rahatsızlık yaşamaktayım. Burnum akmıyor veya üşüme hissim de yok. Ama boğazımda sanki toz topağı varmış gibi. Zaman zaman nefes alırken de zorlanıyorum. Sesim kısık. Bu durum 4-5 gündür var ve perşembe konsere çıkma durumu nedeniyle 2 günde geçmesi veya hafiflemesi gerekiyor.
C vitamini tableti, portakal, ılık süt+bal, sade bal, bol su ve konuşmamayı deniyorum. Önerilerinize ihtiyacım var, teşekkürler.
Soğuk algınlığı sebebiyle bir rahatsızlık yaşamaktayım. Burnum akmıyor veya üşüme hissim de yok. Ama boğazımda sanki toz topağı varmış gibi. Zaman zaman nefes alırken de zorlanıyorum. Sesim kısık. Bu durum 4-5 gündür var ve perşembe konsere çıkma durumu nedeniyle 2 günde geçmesi veya hafiflemesi gerekiyor.
C vitamini tableti, portakal, ılık süt+bal, sade bal, bol su ve konuşmamayı deniyorum. Önerilerinize ihtiyacım var, teşekkürler.
0
pastil dene varsa ve gargara veriyor genelde dr bana bööle olunca. tabi asıl ilacın antibiyotik de onu dr a gidince o yazar zaten.
0
Evet pastili yazmayı unutmuşum. Onu da günde 3-4 tane alıyorum ama pek rahatlatıcı bir etkisini hissedemedim. Gargarayı neyle yapayım suyla mı? Yoksa dişim çekildiğinde doktorun verdiği bir gargara vardı onunla mı? Onunla yaptım geçen akşam, dilini uyuşturuyor insanın. Bir de ertesi sabah daha kötü oldu sanki.
0
www.eksisozluk.com bundan varsa falan bu olur ama genelde gargaraların da olayı zaten boğazınızdaki mikropları kırmaya çalışmak (çok bilimsel bi açklama değil ama idare et)
0
katiyetle; tantum verde sprey , günde 4 kez gibi, 3, 4 fıs boğaza!!!
destek olarak da odun tarçın ve karanfili birkaç dakika kaynatarak elde edilmiş çay..
kara biberli bal yemek.
destek olarak da odun tarçın ve karanfili birkaç dakika kaynatarak elde edilmiş çay..
kara biberli bal yemek.
0
pyro clustic flow'un dediklerine ek olarak (bkz: her şeyi yazmış adam), nurofen al, cold flow yazar üstünde çok aciliyetin varsa bunu alabilirsin ha birazcık pahalı kaçarsa da minoset tarzı bir ibuprofen içerikli ilaç alman bu süreci atlatmanda sana yardımcı olur. Onun dışında fazla kuru ortamlarda bulunma mesela dışarıya bu kuru havalarda çıkma, evinde kalorifer ya da soba varsa üzerinde ortamı nemlendirmek için gerekecek bir tas suyun olsun, boğazının ne soğuk ne sıcak olması lazım, o yüzden yediklerinin ılık olmasına dikkat et, sigara içiyorsan katiyen içme, bu süreçte içersen sen bu dediklerimi yapıp ıkınsan da geçmez, ayrıca içmiyorsan da içilen ortamdan uzak durmalısın. Bunlar dışında bol sıvı al, bolca dinlen ve de c vitamini candır devam et almaya, şimdilik bu kadar, geçmiş ola.
0
Evde kloroben var gargara olarak. Ama daha iyiyse yarın o zaman eczaneden tantum verde sprey de alayım. Yediğim bala karabiber de ekeyim. Diğer dediklerinizi de yapayım.
0
benim boğazımdaki her türlü oksürüğü gıcığı filan strefen denen pastil geçiriyor. daha önce eczanenin birinden pastil istedimi smart-drops diye bir şey verdi. alma sakın, uzak dur. kendisi "şekerleme" olup içinde glikoz şurubu filan var. strepsils de işe yaramıyor, sadece strefen. "for relief of painful sore throats" yazıyor üstünde de hatta. hani tam sorunun cevabı olmayabilir ama aklında olsun. günde 3-4 tane, tamam. zaten yeni bi tane alman gerektiğinde hissediyorsun.
mucize gibi geldi bana bu pastil önceki hafta da, bu heyecanla yazdım bu kadar. lafı çok uzattım, pardon :) geçmiş olsun.
mucize gibi geldi bana bu pastil önceki hafta da, bu heyecanla yazdım bu kadar. lafı çok uzattım, pardon :) geçmiş olsun.
0
sweet child o mine
Merhaba,Excel'de bir sütunda A B C ve D harflerinden oluşan puanlar var. 100 satırlık listede B puanını alan kaç kişi var nasıl öğrenirim elimle saymadan?
Merhaba,
Excel'de bir sütunda A B C ve D harflerinden oluşan puanlar var. 100 satırlık listede B puanını alan kaç kişi var nasıl öğrenirim elimle saymadan?
Excel'de bir sütunda A B C ve D harflerinden oluşan puanlar var. 100 satırlık listede B puanını alan kaç kişi var nasıl öğrenirim elimle saymadan?
0
calimdor
5 dakika önce de pesle ilgili başlık açtım ama ikisi farklı olduğu için yeni konu açtım.yav, komut listesini okumayı da pek bilmem. RS tuşu bildiğim kadarıyla sağ analog oluyor. Ama ben sağ analog tuşuna dokunduğum anda oyuncular şut orta pas falan yapıyorlar yani yanımdaki adamı kaçırma gibi bir ol
5 dakika önce de pesle ilgili başlık açtım ama ikisi farklı olduğu için yeni konu açtım.
yav, komut listesini okumayı da pek bilmem. RS tuşu bildiğim kadarıyla sağ analog oluyor.
Ama ben sağ analog tuşuna dokunduğum anda oyuncular şut orta pas falan yapıyorlar yani yanımdaki adamı kaçırma gibi bir olay olmuyor. neyi yanlış yapıyorum ben anlamadım bir türlü. Kontrollere falan da baktım baya ama bir türlü beceremedim sinirlendim üstüne :)
yav, komut listesini okumayı da pek bilmem. RS tuşu bildiğim kadarıyla sağ analog oluyor.
Ama ben sağ analog tuşuna dokunduğum anda oyuncular şut orta pas falan yapıyorlar yani yanımdaki adamı kaçırma gibi bir olay olmuyor. neyi yanlış yapıyorum ben anlamadım bir türlü. Kontrollere falan da baktım baya ama bir türlü beceremedim sinirlendim üstüne :)
0
Analog'a gerçek anlamda basmayı denedin mi? Tepeden bastırınca tık diye bir ses gelmesi lazım. Analog tuş olarak da kullanılıyor çünkü birçok oyunda.
Analog'a basınca değil de sanki şöyle bir şekilde oluyormuş gibime geldi. Bir izle istersen.
www.youtube.com
Şimdi şuradan baktım
pesmastery.com
Analog çubuğu bir yöne yöneltmişken basınca ikinci adam oraya gitmeye başlıyor galiba. Analoga tuş olarak basılı tuttuğun sürece de ikinci adamı yönlendirebiliyorsun.
Analog'a basınca değil de sanki şöyle bir şekilde oluyormuş gibime geldi. Bir izle istersen.
www.youtube.com
Şimdi şuradan baktım
pesmastery.com
Analog çubuğu bir yöne yöneltmişken basınca ikinci adam oraya gitmeye başlıyor galiba. Analoga tuş olarak basılı tuttuğun sürece de ikinci adamı yönlendirebiliyorsun.
0
elindeki kolun üzerinde mode diye bi tuş var bas ona kırmızı ışık yansın sorunun hallolsun
0
siyah renkli kupa kizi
Bunların mail adresini nerden bulabilirim? Aradım aradım sitedeki no.larını, açan olmadı günlerce, bir ayakkabılarını arıyorum ama bulamadım hiçbir yerde. belki getirttirebilirim diye ümid ediyorum ama=(
Bunların mail adresini nerden bulabilirim? Aradım aradım sitedeki no.larını, açan olmadı günlerce, bir ayakkabılarını arıyorum ama bulamadım hiçbir yerde. belki getirttirebilirim diye ümid ediyorum ama=(
0
yazaryan
aslında motor kullanmak istiyorum da annem çok önyargılı olduğundan ve açıkçası ehliyet işiyle uğraşmak istemediğimden scooter sevgimi bir kenara bıraktım. lakin bisiklet kullanmayı seviyorum. onun dışında ara sıra yakın mesafeye gitmek de zor geliyor. bunlardan almayı düşündüm. hem sahilde kullanır
aslında motor kullanmak istiyorum da annem çok önyargılı olduğundan ve açıkçası ehliyet işiyle uğraşmak istemediğimden scooter sevgimi bir kenara bıraktım. lakin bisiklet kullanmayı seviyorum. onun dışında ara sıra yakın mesafeye gitmek de zor geliyor. bunlardan almayı düşündüm. hem sahilde kullanırım, hem yakın mesafede kullanırım. yani öyle tutup da mecidiyeköy'den kadıköy'e gitmek gibi fantastik amaçlarım yok. kullananlar falan varsa merak ediyorum söyleyeceklerini.
0
Elektrikli bisikletler ilk çıktığında zorunlu değildi ama artık A1 ehliyet istiyor. Aynı ikilemi ben de yaşıyorum bu aralar. Heybeli Ada'da normal bisiklete takmış olduğu bir motorla elektrikli bisiklete çeviri yapmıştı bir dükkan. Denemesini rica ettim, neredeyse 45 derecelik yokuşu çıktı adam, şoka girdim. Öncelikle elektrikli bisiklet kiralama gibi bir şey varsa bir denemek lazım. Ben de araştırıyorum aynen.
0
@sweet child o mine, o nasil bir cumledir? " Heybeli Ada'da normal bisiklete takmış olduğu bir motorla elektrikli bisiklete çeviri yapmıştı bir dükkan"
0
@comptrol
bisiklete motor takmış işte. sahibinden de satıyolar o bisiklete takılan motorlardan.
bisiklete motor takmış işte. sahibinden de satıyolar o bisiklete takılan motorlardan.
0
morte
şimdi aralıkta askere gitsem bu onumuzdeki alese giremiyor muyum?sinav basvuru tarihi 11- 19 ekim bn bu donemlerde istanbuldayimsinavda 27 aralık bn bu donemde askerim ama acemi birligim nerde mechul
şimdi aralıkta askere gitsem bu onumuzdeki alese giremiyor muyum?
sinav basvuru tarihi 11- 19 ekim bn bu donemlerde istanbuldayim
sinavda 27 aralık bn bu donemde askerim ama acemi birligim nerde mechul
sinav basvuru tarihi 11- 19 ekim bn bu donemlerde istanbuldayim
sinavda 27 aralık bn bu donemde askerim ama acemi birligim nerde mechul
0
Ben aynen senin gibi aralık'ta gittim geçen sene askere ve nisan'daki ales 2010 sınavına girdim. birliğindeki yetkili komutandan izin alıp o günlük nüfus cüzdanını alıyorsun ve çarşıya çıkıyorsun. şehirdeki ösym merkezi'ne gidip başvurunu yapıyorsun. sınava gireceğin yer olarak da tabi şehirde sana yakın bir yeri seçmen gerekecek. şansın kötüyse biraz uzak yer de çıkabilir ama toplu taşımayla gidersin sorun olmaz. zaten senin gibi çok adam oluyor ales'e girmek isteyen. o yüzden birlik komutanından topluca izin alıp topluca çıkıyorsunuz çarşıya. sınav saat 9 gibi olduğu için normalden daha erken bir saatte birlikten çıkmanız gerekebilir çünkü çarşıya. sınavdan sonra gezmek için vakit bile kalıyor.
0
neira
bu adamlar rakip ayağına artık firefox'a toolbar yapmayacak mı?
bu adamlar rakip ayağına artık firefox'a toolbar yapmayacak mı?
0
google toolbar'a ne gerek var ki? search bar'a ilk arama sağlayıcı olarak "google" ayarlarsan olay tamamdır...
0
yabgu
arkadaşlar ben bu ilginç şeyden muzdaribim 1 haftadır. sol gözümün üst kapağında devamlı bir titreme söz konusu. insanlarla konuşurken bile oluyor ve gözüme bakarak konuşan birisinin göreceği kadar da sert bir temposu var. ofis işinde çalışıyorum, bilgisayarla işim oluyor, gün içinde sahaya da çıkıy
arkadaşlar ben bu ilginç şeyden muzdaribim 1 haftadır. sol gözümün üst kapağında devamlı bir titreme söz konusu. insanlarla konuşurken bile oluyor ve gözüme bakarak konuşan birisinin göreceği kadar da sert bir temposu var.
ofis işinde çalışıyorum, bilgisayarla işim oluyor, gün içinde sahaya da çıkıyorum vs. ofisteyken ekran parlaklığını kısıyorum iyice gözüm rahatsız olmasın diye ama bir işe yaramadı.
uykusuzluk ve kafein tüketiminden olduğunu okudum, onları düzene soktum yine geçemedi.
batıl inanç gösterip başıma bir iş gelecek veya misafir gelecek tarzı şeylere de inanmak istemiyorum haliyle.
bir çare bana, neden olur, neden geçmez bu?
ofis işinde çalışıyorum, bilgisayarla işim oluyor, gün içinde sahaya da çıkıyorum vs. ofisteyken ekran parlaklığını kısıyorum iyice gözüm rahatsız olmasın diye ama bir işe yaramadı.
uykusuzluk ve kafein tüketiminden olduğunu okudum, onları düzene soktum yine geçemedi.
batıl inanç gösterip başıma bir iş gelecek veya misafir gelecek tarzı şeylere de inanmak istemiyorum haliyle.
bir çare bana, neden olur, neden geçmez bu?
0
Aynısı geçenlerde bana da oldu ve gerçekten çok sinir bozucu bir durum. İnsan kendini delirecekmiş gibi hissediyor. Bütün gün bilgisayar veya playstation oynuyordum. Gece 5-6 gibi yatıp ertesi gün öğlen 1-2 gibi kalkıyordum. 2-3 gün boyunca elektronik birşeylere bakmaktan çektim kendimi. uyku düzenimi oturttum ve az uyumaya ara verdim. bunları yapınca geçti. şimdi tekrar insanlıkdışı oyun performansına geri döndüm bir şey olmadı.
ofiste bilgisayarın parlaklığını kısman iyi olmuş ama kararında yapman lazım. çok karartırsan da gözün yorulur. ayrıca görünüm ayarlarından monitörün refresh rate'ini 60'tan 75hz'e veya en yüksek değere çıkar. gözün daha az yorulur. tabi arada bir gözlerini monitörden ayırıp başka şeylerle ilgilien 5-10 dakika her saat başı. sırf uykusuzluk olmayabilir dediğin gibi, aşırı yorgunluk ve ekrana bakmaktan olabilir diyorum yani özet olarak.
ofiste bilgisayarın parlaklığını kısman iyi olmuş ama kararında yapman lazım. çok karartırsan da gözün yorulur. ayrıca görünüm ayarlarından monitörün refresh rate'ini 60'tan 75hz'e veya en yüksek değere çıkar. gözün daha az yorulur. tabi arada bir gözlerini monitörden ayırıp başka şeylerle ilgilien 5-10 dakika her saat başı. sırf uykusuzluk olmayabilir dediğin gibi, aşırı yorgunluk ve ekrana bakmaktan olabilir diyorum yani özet olarak.
0
celeron 300a
Bir kaç yıl önce filmi izledim, sevdim, bir de arkadaşla vaktizamanında the room'u oynamıştık biraz.bugünlerde ben silent hill'e meraklandım ama neresinden başlayayım, ne yapayım ? bütün seriyi edinip bitirmeli mi ille ? yoksa "abi sen şunu şunu bitir, tamamdır olay" diye bir çözüm var mıdır ?
Bir kaç yıl önce filmi izledim, sevdim, bir de arkadaşla vaktizamanında the room'u oynamıştık biraz.
bugünlerde ben silent hill'e meraklandım ama neresinden başlayayım, ne yapayım ? bütün seriyi edinip bitirmeli mi ille ? yoksa "abi sen şunu şunu bitir, tamamdır olay" diye bir çözüm var mıdır ?
bugünlerde ben silent hill'e meraklandım ama neresinden başlayayım, ne yapayım ? bütün seriyi edinip bitirmeli mi ille ? yoksa "abi sen şunu şunu bitir, tamamdır olay" diye bir çözüm var mıdır ?
0
ben de son haftalarda eksik kaldığım oyunları gideriyordum silent hill'de. 1,2,3 sırayla oyna. hepsi güzel. room 4.sü oluyor. ben de şimdi homecoming'i indirmeye çalışıyorum ama doğru düzgün bulunmuyor, indirdiklerim çalışmıyor filan. neyse sen sırayla 1,2,3 oyna yani. eski ve kontrolleri garip gelebilir başta ama bırakma bence.
0
Silent Hill Origins ( Silent Hill 0 diye de geçer) Ps2'dedir ve her şeyin temeline dayanır, en eski oyundur zaman çizelgesine göre. Sonra 1'i oynarsın ps1'de. Ondan sonra da sırayla gidebilirsin. The Room ile başlama, silent hill tarzından çok farklıdır çok güzel bir oyun olsa da. Origins de seni sıkabilir ilk başta ama grafikleri güzeldir. Silent Hill 1 en ideali başlamak için aslında ama ps2 grafiklerinden sonra ps1 grafiği de yavan gelebilir sana. Görüntü mü yoksa konu mu... sana kalmış.
0
funkyshit
Merhaba,Ben Izmir'de oturuyorum. Ve kay-kay almak istiyorum. Ama kafamda birçok soru var. 1- Tahta genişliği ayak numarasına göre oluyor dediler, 41-42 nuamra için kaç inçlik board uygundur?2- Bir marka tarafından hazır toplanmış bir kay-kay mı makbuldür yoksa değişik markalardan parçalar alarak ken
Merhaba,
Ben Izmir'de oturuyorum. Ve kay-kay almak istiyorum. Ama kafamda birçok soru var.
1- Tahta genişliği ayak numarasına göre oluyor dediler, 41-42 nuamra için kaç inçlik board uygundur?
2- Bir marka tarafından hazır toplanmış bir kay-kay mı makbuldür yoksa değişik markalardan parçalar alarak kendimiz toparlamak mı?
3- Izmir de alsancak camii karşısındaki twigy dükkanı dışında nerelerde iyi kay-kay satan yerler var?
4- Izmir'le kısıtlı kalmayıp Istanbul hatta yurtdışından getirtmek daha mı akıllıca olur? Olursa nereden getirtmeli?
5- Şayet yurtdışından getirteceksem gümrük sorunu olur mu?
Teşekkürler romalılar.
Ben Izmir'de oturuyorum. Ve kay-kay almak istiyorum. Ama kafamda birçok soru var.
1- Tahta genişliği ayak numarasına göre oluyor dediler, 41-42 nuamra için kaç inçlik board uygundur?
2- Bir marka tarafından hazır toplanmış bir kay-kay mı makbuldür yoksa değişik markalardan parçalar alarak kendimiz toparlamak mı?
3- Izmir de alsancak camii karşısındaki twigy dükkanı dışında nerelerde iyi kay-kay satan yerler var?
4- Izmir'le kısıtlı kalmayıp Istanbul hatta yurtdışından getirtmek daha mı akıllıca olur? Olursa nereden getirtmeli?
5- Şayet yurtdışından getirteceksem gümrük sorunu olur mu?
Teşekkürler romalılar.
0
Merhaba,
Öncelikle alışveriş konusunda çok yardımına dokunacak bir site önermek istiyorum:
www.skatewarehouse.com
Burada deck boyuna, markasına, genişliğine göre arama yapabilir, istediğin parçayı, aksesuarı bulabilir, istersen de komple hazır bir kaykay alabilirsin.
1) Evet deck'in genişliği ayak numarana ve boyuna bağlı olarak değişir. Deck'in kaç inç olması gerektiği gibi birçok rehber bilgiyi şurayı okuyarak öğrenebilirsin. www.warehouseskateboards.com
Ayrıca konuyla alakalı olarak gereken tüm bilgi şuradan da ulaşılabilir:
www.google.com
Senin için en uygunu 7,5 - 7,75 inç genişliğinde deck bence.
2) İlk başta verdiğim sitedeki gibi dediğin doğru. Hazır toplanmış birçok markanın kaykayı var. Türkiye'de de var. Fakat her şeyde olduğu gibi burada da biraz kazıklama mantığıyla hareket ediyor kaykay satanlar. Parçalar hakkında iyi bir araştırma yaptıktan sonta toplama almanı öneririm. Ama işini hakkıyla yapan bir dükkan bulursan ve parçalarını inceler de kaliteli bulursan, fiyatı da uygunsa alabilirsin tabi hazır toplanmış kaykayı da. Skate Warehouse'tan istediği parçayı seçip kaykay toplayan ve türkiye'ye sipariş getiren birçok arkadaşım vardı eskiden. Oraya iyi bir göz at.
edit: şimdi denemek için baktım da, hazır bir board sipariş edersen türkiye'ye 80$ board + 60$ gemileme = 140$'a geliyor. Buradaki dükkanlarda dandikler 250, iyiler 350 TL'ye satılıyor. Her türlü kardasın, Skate Warehouse'tan al kesinlikle.
3) İzmir Alsancak'ta Vans mağazası varmış yanlış bilgi değilse:
forum.donanimhaber.com
4) Ama önceden de dediğim gibi yurtdışından getirtmen buradaki fiyattan daha düşük oluyor kargosuyla ve tabi daha kaliteli oluyor.
5) Gümrük sorunu olayın posasını çıkaran arkadaşlar için evet sorun oluyor. Kargoyu bölüşmek için 5-6 kişi tonla sipariş vermişlerdi Skate Warehouse'tan ve gümrüğe takılmıştı sürüyle ayakkabı, kaykay. Tek siparişte hiçbir sorun olmaz.
İzmir'de kayanlarla ilgili şöyle de bir grup kurulmuş:
www.facebook.com
Öncelikle alışveriş konusunda çok yardımına dokunacak bir site önermek istiyorum:
www.skatewarehouse.com
Burada deck boyuna, markasına, genişliğine göre arama yapabilir, istediğin parçayı, aksesuarı bulabilir, istersen de komple hazır bir kaykay alabilirsin.
1) Evet deck'in genişliği ayak numarana ve boyuna bağlı olarak değişir. Deck'in kaç inç olması gerektiği gibi birçok rehber bilgiyi şurayı okuyarak öğrenebilirsin. www.warehouseskateboards.com
Ayrıca konuyla alakalı olarak gereken tüm bilgi şuradan da ulaşılabilir:
www.google.com
Senin için en uygunu 7,5 - 7,75 inç genişliğinde deck bence.
2) İlk başta verdiğim sitedeki gibi dediğin doğru. Hazır toplanmış birçok markanın kaykayı var. Türkiye'de de var. Fakat her şeyde olduğu gibi burada da biraz kazıklama mantığıyla hareket ediyor kaykay satanlar. Parçalar hakkında iyi bir araştırma yaptıktan sonta toplama almanı öneririm. Ama işini hakkıyla yapan bir dükkan bulursan ve parçalarını inceler de kaliteli bulursan, fiyatı da uygunsa alabilirsin tabi hazır toplanmış kaykayı da. Skate Warehouse'tan istediği parçayı seçip kaykay toplayan ve türkiye'ye sipariş getiren birçok arkadaşım vardı eskiden. Oraya iyi bir göz at.
edit: şimdi denemek için baktım da, hazır bir board sipariş edersen türkiye'ye 80$ board + 60$ gemileme = 140$'a geliyor. Buradaki dükkanlarda dandikler 250, iyiler 350 TL'ye satılıyor. Her türlü kardasın, Skate Warehouse'tan al kesinlikle.
3) İzmir Alsancak'ta Vans mağazası varmış yanlış bilgi değilse:
forum.donanimhaber.com
4) Ama önceden de dediğim gibi yurtdışından getirtmen buradaki fiyattan daha düşük oluyor kargosuyla ve tabi daha kaliteli oluyor.
5) Gümrük sorunu olayın posasını çıkaran arkadaşlar için evet sorun oluyor. Kargoyu bölüşmek için 5-6 kişi tonla sipariş vermişlerdi Skate Warehouse'tan ve gümrüğe takılmıştı sürüyle ayakkabı, kaykay. Tek siparişte hiçbir sorun olmaz.
İzmir'de kayanlarla ilgili şöyle de bir grup kurulmuş:
www.facebook.com
0
funkyshit
Merhabalar,Ben uzun zamandır kaykay yapmayı öğrenme olayına başlamak isteyen ancak bir türlü adam akıllı bir girişim için vakti olmamış 25 yaşında bir adam olarak acaba bu iş için geç mi kaldım ? Bildiğim kadarıyla çok fazla tecrübe etmekle alakalı bir iş bunu yapabiliyor hale gelebilmek. İzmir de h
Merhabalar,
Ben uzun zamandır kaykay yapmayı öğrenme olayına başlamak isteyen ancak bir türlü adam akıllı bir girişim için vakti olmamış 25 yaşında bir adam olarak acaba bu iş için geç mi kaldım ? Bildiğim kadarıyla çok fazla tecrübe etmekle alakalı bir iş bunu yapabiliyor hale gelebilmek.
İzmir de hem kendime uygun bir kaykay satın almak için bilgi alabileceğim ve hani peşlerine takıldığımda bu işi öğrenebileceğim bir grup ya da bu işi bana spesifik olarak adam akıllı birileri mevcut mudur? Konu hakkında bilgisi olan beri gele.
Ben uzun zamandır kaykay yapmayı öğrenme olayına başlamak isteyen ancak bir türlü adam akıllı bir girişim için vakti olmamış 25 yaşında bir adam olarak acaba bu iş için geç mi kaldım ? Bildiğim kadarıyla çok fazla tecrübe etmekle alakalı bir iş bunu yapabiliyor hale gelebilmek.
İzmir de hem kendime uygun bir kaykay satın almak için bilgi alabileceğim ve hani peşlerine takıldığımda bu işi öğrenebileceğim bir grup ya da bu işi bana spesifik olarak adam akıllı birileri mevcut mudur? Konu hakkında bilgisi olan beri gele.
0
Merhaba,
Kaykaya 13-14 yaşlarında başlamak aslında en iyisi ama 25 yaş kesinlikle geç değil. Aslında hayatta her şeyde olduğu gibi kaykay olayında da ne kadar vakit ayırdığınla tamamen doğru orantılı olarak gelişirsin. Yani heves edip 150-200 TL verdikten sonra kaykaya birkaç kere biner ve bir kenara atarsan yanlış olur. Çok sabır isteyen bir şey olduğunu da belirtmeliyim bu noktada. Yapamıyorum dediğin sayısız yer olacak, kesinlikle pes etmemelisin.
İzmir'e eskiden senede bir kez gelirdim. Ben İstanbul'da yaşıyorum. Orayla ilgili tek bildiğim şey Karşıyaka'da skatepark gibi bir yer olduğu. Şimdi yıkmış bile olabilirler ama gidip bir şansını deneyebilirsin. Park hala olmasa bile Karşıyaka'da bu işle ilgilenen kişiler olduğunu duyuyorum hep.
Kaykaya 13-14 yaşlarında başlamak aslında en iyisi ama 25 yaş kesinlikle geç değil. Aslında hayatta her şeyde olduğu gibi kaykay olayında da ne kadar vakit ayırdığınla tamamen doğru orantılı olarak gelişirsin. Yani heves edip 150-200 TL verdikten sonra kaykaya birkaç kere biner ve bir kenara atarsan yanlış olur. Çok sabır isteyen bir şey olduğunu da belirtmeliyim bu noktada. Yapamıyorum dediğin sayısız yer olacak, kesinlikle pes etmemelisin.
İzmir'e eskiden senede bir kez gelirdim. Ben İstanbul'da yaşıyorum. Orayla ilgili tek bildiğim şey Karşıyaka'da skatepark gibi bir yer olduğu. Şimdi yıkmış bile olabilirler ama gidip bir şansını deneyebilirsin. Park hala olmasa bile Karşıyaka'da bu işle ilgilenen kişiler olduğunu duyuyorum hep.
0
SevmeBeni
Ekranlardaki kotu karakterlerin neden tutkuyla baglandiklari hobileri vardir; kimisi origami yapar, baska birisi saat tamir eder, baska birisi ciceklere insanlardan daha fazla deger verir, kimisi tek basina mizika calar vs. vs. nedir arkadas bundaki sebep? Valla kotu birisi olacagim diye vazgecicem
Ekranlardaki kotu karakterlerin neden tutkuyla baglandiklari hobileri vardir; kimisi origami yapar, baska birisi saat tamir eder, baska birisi ciceklere insanlardan daha fazla deger verir, kimisi tek basina mizika calar vs. vs. nedir arkadas bundaki sebep? Valla kotu birisi olacagim diye vazgecicem hobimden; ne zaman elimi atsam "lan takintili, butun dunyayi kotu bellemis piskopat seri katil mi olacaksin yoksa" diye kendimi sorguluyorum.
0
kötü olunca etrafında insan kalmamış o da kendini hobiye vermiş. benim tahminim bu.
ayrıca gerçek hayatta hiç görmedim öyle hobisi olan katil. hobi başka takıntı başka.
ayrıca gerçek hayatta hiç görmedim öyle hobisi olan katil. hobi başka takıntı başka.
0
sanatta kontrastın getirdiği insanı düşünmeye itme hissinden kaynaklanıyor bu olay. yan sen bunları izleyince ortadaki tersliği göreceksin ve kötü karakterin insansı yanını görüp şaşıracaksın. tek amacı bu. imrendirmek gibi bir amaç olduğunu sanmıyorum.
0
iyi karakterlerin de var, şerlok holmes, keman
bence şu yüzden insan birşeyle meşgul olurken beyni arka planda daha farklı şeyler planlayıp, yaratmasına, çözmesine olanak sağlıyor, tabi bunun bilinciyle değil daha çok bir ihtiyaçmış gibi bir istekle çeşitli uğraşlarla meşgul olma üzerine yoğunlaşıyorlar
bence şu yüzden insan birşeyle meşgul olurken beyni arka planda daha farklı şeyler planlayıp, yaratmasına, çözmesine olanak sağlıyor, tabi bunun bilinciyle değil daha çok bir ihtiyaçmış gibi bir istekle çeşitli uğraşlarla meşgul olma üzerine yoğunlaşıyorlar
0
mahone
selam.ya aslında böyle birşey mümkün mü onu da bilmiyorum ama duymuştum sanki böyle birşeyler.elimde birkaç adet eski kaset var,onları bilgisayarıma aktarmak istiyorum. ama bu işlerden hiç anlamam. yani ne gerekir,nereye ne takılır bilmem. eğer böyle birşey mümükünse,nasıl yapılabileceğini gerizekal
selam.
ya aslında böyle birşey mümkün mü onu da bilmiyorum ama duymuştum sanki böyle birşeyler.
elimde birkaç adet eski kaset var,onları bilgisayarıma aktarmak istiyorum. ama bu işlerden hiç anlamam. yani ne gerekir,nereye ne takılır bilmem. eğer böyle birşey mümükünse,nasıl yapılabileceğini gerizekalıya anlatır gibi anlatınız lütfen.
tşk ettim.
ya aslında böyle birşey mümkün mü onu da bilmiyorum ama duymuştum sanki böyle birşeyler.
elimde birkaç adet eski kaset var,onları bilgisayarıma aktarmak istiyorum. ama bu işlerden hiç anlamam. yani ne gerekir,nereye ne takılır bilmem. eğer böyle birşey mümükünse,nasıl yapılabileceğini gerizekalıya anlatır gibi anlatınız lütfen.
tşk ettim.
0
nasıl yapıldıını bilmiyorum ama evet böyle bişey mümkün.. babam yapmıştı bi ara..
0
ses çıkışı olan bir kaset çaların "out"unu bilgisayarın "in/aux" girişine takıp, ses kaydeden bir programla bilgisayara aktarabilirsin.
fekat bu işi yapan insanlar var, bu düğün kasetlerini sidi yapan kişiler.
fekat bu işi yapan insanlar var, bu düğün kasetlerini sidi yapan kişiler.
0
SELAM bende mevcut olan müzik setinde böyle bir özellik var dilerseniz satabilirim. Yeni ve sadece 2 kaset kopyalandı. Kaseti takıyosun, o çalarken usb flaş belleğine mp3 olarak kaydediyor
0
öncelikle şurayı okumanı tavsiye ederim.
www.melodik.net
ben eski değerli birkaç kasedimi kaydetmiştim bu şekilde basit bir bağlantı ile.
kasette eğer sabit bir parazit ses falan varsa da MAGiX Audio Cleaning Lab 15 Deluxe programıyla rahatsız edici hışırtı ve parazitleri yok edebiliyorsun.
www.melodik.net
ben eski değerli birkaç kasedimi kaydetmiştim bu şekilde basit bir bağlantı ile.
kasette eğer sabit bir parazit ses falan varsa da MAGiX Audio Cleaning Lab 15 Deluxe programıyla rahatsız edici hışırtı ve parazitleri yok edebiliyorsun.
0
aradığın ürün budur;
www.bunlardanistiyorum.com
ama yok ilerde ben başka şeylerden de ses kaydı alırım dersen, onun ürünüde budur;
www.bunlardanistiyorum.com
yok yok ben abartacam plaktan kayıt alacam dersende;
www.bunlardanistiyorum.com
www.bunlardanistiyorum.com
ama yok ilerde ben başka şeylerden de ses kaydı alırım dersen, onun ürünüde budur;
www.bunlardanistiyorum.com
yok yok ben abartacam plaktan kayıt alacam dersende;
www.bunlardanistiyorum.com
0
deeperdown
bu tür girişimcilik vb. olur, borsa olur, ne oynasam?
bu tür girişimcilik vb. olur, borsa olur, ne oynasam?
0
