Giriş
(7)

Güzel Rusça şarkılar

pinkman1
bu başlık altında toplansa?
bu başlık altında toplansa?
0
pinkman1
(04.03.18)
katyusha: www.youtube.com
0
tabudeviren
(04.03.18)
Daha önce toplamıştık bir arama yapsaydınız keşke
0
catch the arrow
(04.03.18)
kukuşka, hem polina gagarina versiyonu hem de viktor tsoy'unki (orijinali bu) çok güzel,

gagarina: www.youtube.com (battle for sevastopol filminden spoiler içerebilir video)

tsoy: www.youtube.com

yine tsoy'dan en sevdiklerim,

pesnya bez slov: www.youtube.com

spokoynaya noç: www.youtube.com (ses kalitesi pek iyi değil)

SOVYETLİKTEN ALDIĞIM TADI HİÇBİR ŞEYDEN ALMADIM diyenler için,

spyat kurganı tyomnıe: www.youtube.com

kombat: www.youtube.com

davay za: www.youtube.com

ÖFKELİ METAL türünde çok sevdiğim bir şarkı var,

sgori: www.youtube.com

BAĞIRMALI FOLK METAL,

yarilo: www.youtube.com

"kardeş böyle spesifik türden ziyade herkesin dinleyip sevebileceği tarzda, kral tv'ye çıkabilecek ayarda bi şey ver" dersen,

voyaj: www.youtube.com

paganlıktan ve mitolojiden tat alanlar için arkona iyi, ben en sevdiğim şarkılarını paylaşayım,

slavsia rus: www.youtube.com

"kardeş öyle bi şey at ki üç dakika dinleyince üzerimizde adidas eşofman, elimizde bira ve ayçekirdeği belirsin" diyenler için gopnik dostlarımızdan, bumer'den gelsin,

ne plaç: www.youtube.com

sedaya noç: www.youtube.com (orijinali yuri şatunov diye bi abinin ama ben pek sevmiyorum onu)

taet jizn: www.youtube.com

***

şimdilik aklıma gelenler bunlar, başka olursa eklerim. aha daha yazarken geldi, son bi tane daha,

orlyata: www.youtube.com
0
der meister
(04.03.18)
Duygusal bir şarkıdır. Severim.

www.youtube.com

Bir de elektronik.

www.youtube.com
0
dissendium
(04.03.18)
Elbrus djamirzoev-www.youtube.com
İçinde sürpriz barındıran rusça duygusal bir şarkı
0
boran79
(04.03.18)
Sati kazanova-www.youtube.com
Klip istanbulda cekilmiş
0
boran79
(04.03.18)
www.youtube.com kukushka- sevastopol fılm de superdi şiddetle tavsiye edilir.
0
saphira
(04.03.18)
(1)

Geçmeyen Boğaz Ağrısı ve Öksürük

tahin pekmez yoğurt
Ocak ayının ilk haftasında başladı, ben geçer diye önemsemedim. 1 ay önce aile hekimine gittim majezik sprey verdi geçmezse KBB'ye git dedi. 3 hafta önce KBB'ye gittim, farenjit teşhisi koydu. Asist plus balgam söktürücü 30 şase toz, apireks cold&flu ve majezik sprey yazdı.Ama bu lanet olası hastalı
Ocak ayının ilk haftasında başladı, ben geçer diye önemsemedim. 1 ay önce aile hekimine gittim majezik sprey verdi geçmezse KBB'ye git dedi.
3 hafta önce KBB'ye gittim, farenjit teşhisi koydu. Asist plus balgam söktürücü 30 şase toz, apireks cold&flu ve majezik sprey yazdı.

Ama bu lanet olası hastalık geçmiyor. Dün gece öksürmekten uyuyamadım. Boğazım içtiğim ilaçlara, ballı zencefillere rağmen hâlâ çok ağrıyor. 4 aydır iyileşemiyorum. Ne yapayım ben? 2 haftadır yatıyorum, okula gitmiyorum.
0
tahin pekmez yoğurt
(28.03.17)
Pekmez-limon sihir gibi bir şey, bu zamana kadar geçirmediği öksürük olmadı. Geçmiş olsun.
0
saphira
(28.03.17)
(6)

Bu kanal tedavisi neden bitmedi?

aklimdakisorular
çıbıkları soktu çıkardı tamam dedi sinirler ölmüş, sonra geçici dolgu ile kapattı. bu 4ncü seansım olacak.
çıbıkları soktu çıkardı tamam dedi sinirler ölmüş, sonra geçici dolgu ile kapattı. bu 4ncü seansım olacak.
0
aklimdakisorular
(28.03.17)
benim tek seansta bitmişti. ama genelde iki seans oluyor sanırım. ilk seansta sinirleri öldürüp geçici dolgu, ikinci seansta kalıcı dolgu.

doktor ne diyor?
duyuruda bi dişçi var da nick versem mi bilemedim /:

@ o değil :)

@ aha geldi.
0
elorelia
(28.03.17)
@elorolia
doktor haftaya gel dedi ağzımı temizlerken soramadım, çıktım gittim.
duyuruda iki tane diş doktoru var:) ben istersen diğerinin nickini vereyim sana. sadece nefer değil:D
0
🌸aklimdakisorular
(28.03.17)
daha once herhalde sinirler olmedigi icin bir kere ya da iki kere geri gönderdi sizi. universitede mi yaptiriyorsun bilmiyorum ama unilerde boyle oluyor. iyilesmesini bekliyorlar gayet de iyi oluyor. 15 yila yakindir agzimda kanal var hangi dis hekimi görse kim yapti diyor bunu.
0
blue eyes white dragon
(28.03.17)
geldim:)

şimdi şöyle yeni endodonti prosedürleri der ki her ne olursa olsun kanal tedavisi ideal olarak tek seansta bitmelidir. belki üst yapısı yani dolgusu veya kaplaması ile birlikte iki seans sürebilir. dişinizde başlangıç seansında çok büyük enfeksiyonlar yoksa bence gereksiz uzamış. çok normal değil.

radyografi görmedim, muayene etmedim, farazi konuşuyorum. ideali böyle.
0
carabelli
(28.03.17)
ozellikle arka azılarda kanal sayısı arttığı icin (4kanalli bile var) 1den fazla doktoru görmek durumunda kalinabiliyor. Geçiciyi yerleştirdikten sonra diğer seansa kadar agri olup olmadığı önemli, hekiminiz ona göre tedaviye sekil veriyor olabilir. Umarım diş cekime gitmez
0
saphira
(28.03.17)
Kanal tedavisi tek seansta bitecek diye bir şart yok, dişin ve kanlların durumuna göre değişebilir seans sayısı, tek seans da olabilir 6seansa kadar gördüm yapan endodonti profesörümüzdü ve bu alanda saygındd kendisi. O yüzden hekiminize güvenin.
0
biarkadastanduydum
(28.03.17)
(4)

Evde ne is yaparim???

saphira
Doğum öncesi çalışıyordum ancak bebekle birlikte işten çıktım. Yavrucanım bir yasında ben hala is bulamıyorum. Bir şeylerle ilgilenmek ve para da kazanmak istiyorum. Evde neler yapabilirim?
Doğum öncesi çalışıyordum ancak bebekle birlikte işten çıktım. Yavrucanım bir yasında ben hala is bulamıyorum. Bir şeylerle ilgilenmek ve para da kazanmak istiyorum. Evde neler yapabilirim?
0
saphira
(19.03.17)
Metin yazarlığı, çeviri
0
fragile lady
(19.03.17)
ne yapabilirsin, yeteneklerin, egitimin, yapmayi sevdigin işler neler? onlari bir söyle biz de sana alternatif söyleyelim.
0
thewizardofearthsea
(19.03.17)
Gazi iktisat bitirdim
Dikiş nakış anlamam
Plan program organizasyon gibi işleri hep ben yaparım
Araştırmaktan hoşlanırım
Kurabiye tatlı mutfağını severim denemeler yaparım
Yazı yazmayı cok severim
Bebeğimle ilgilenmek onun gelişimini izlemek ve ona katkida bulunmak şahane bir şey ama evde artık kendimi yetersiz hissetmeye başladım çünkü okul hayatı ardından is derken hiç evde oturmamıştım ben yaz tatillerinde bile mutlaka çalışırdım. Şimdi özgün ve getirisi olan bir şeyin peşindeyim fikirlerinize ihtiyacım var cevaplar icin cok tesekkurler
0
🌸saphira
(19.03.17)
tez yazim işi yapabilirsin. muhasebe bürolari icin evden calisabilirsin. evden butik kurabiye pasta işi yapabilirsin.
0
thewizardofearthsea
(19.03.17)
(6)

Ankara Bilecik

saphira
Ankara'dan Bursa'ya hızlı tren var mı Bilecik'de beni indirebilecek? Eğer yoksa Ankara'dan hızlı trene binsem Eskişehir'e ,oradan Bİlecik'e giden minibüs gibi bi vasıta bulabilir miyim? En hızlı şekilde oraya nasıl ulaşabilirim, bilgisi olanlar lütfen en açık haliyle cevap verirseniz çok sevinirim.
Ankara'dan Bursa'ya hızlı tren var mı Bilecik'de beni indirebilecek?

Eğer yoksa Ankara'dan hızlı trene binsem Eskişehir'e ,oradan Bİlecik'e giden minibüs gibi bi vasıta bulabilir miyim?

En hızlı şekilde oraya nasıl ulaşabilirim, bilgisi olanlar lütfen en açık haliyle cevap verirseniz çok sevinirim.
0
saphira
(07.09.13)
ankara-eskişehir hızlı tren
eskişehir otogar - bilecik arabaları. en hızlısı budur.
trenler eskişehirden sonra çalışmıyor diye biliyorum. hızlı trene açılmadı daha. eskişehir-istanbul arası.
0
bass solo take one
(07.09.13)
ankara -> eskişehir = yht
gardan inince eskişehir otogar
sonra bilecik.
çoğu istanbul arabası oradan direk içinden geçiyor yada bazıları dışında indirip şehir içine servis yapıyor.
0
jedilance
(07.09.13)
Ankara'dan Bursa'ya hızlı tren henüz yok. ama yapılıyor. eskişehir'e ordan otobüsle bilecik'e geçersiniz.
0
kakao
(07.09.13)
Çok teşekkür ederim valla size. Otobüsle Eskişehir Bilecik arası kaç saat sürüyor?
0
🌸saphira
(07.09.13)
dur kalklı gidiyor o araçlar bozüyük 40 dk civarı bi yarım saatte bozüyük-bilecik. 70-75 dk sürer ortalama.
0
bass solo take one
(07.09.13)
Doğrudan Ankara gardan Eskişehir'e yht ve sonra aktarmalı b
Bilecik treni için bilet alabiliyor muyum, öyle bir şey duydum
0
🌸saphira
(08.09.13)
(4)

En güzel şekilde ağırlamak için? -Ankara-

saphira
Arkadaşlar Hatay'dan erkek arkadaşım geliyor bi süreliğine Ankara'ya, yanıma. Gelecek hafta için etkinlik, yeme içme, gezebileceğimiz yerler ve mekanlar gibi konularda önerilerinize ihtiyacım var. Olabildiğince güzel dolu dolu vakit geçirsin istiyorum. Ayrıca ona gitmeden evvel bi armağan vermeyi dü
Arkadaşlar Hatay'dan erkek arkadaşım geliyor bi süreliğine Ankara'ya, yanıma. Gelecek hafta için etkinlik, yeme içme, gezebileceğimiz yerler ve mekanlar gibi konularda önerilerinize ihtiyacım var. Olabildiğince güzel dolu dolu vakit geçirsin istiyorum. Ayrıca ona gitmeden evvel bi armağan vermeyi düşünüyorum. Sizin tavsiyeleriniz nelerdir?
0
saphira
(05.12.12)
Hediye olarak bu duyuruyu göster yetecektir.
0
[silinmiş]
(05.12.12)
@freeparaben ikisi de aklımdaydı zaten teşekkürler ;)

@douchebag en çok buna ihtiyacı var belki de, onu düşündüğümü bilmeye (:
0
🌸saphira
(05.12.12)
david's cook mu ne vardı dünya göz'ün karşısında orası da güzel nezih mekandır
0
jedilance
(05.12.12)
(2)

Muhteşem müzik klipleri

army14
Son 2-3 yıl içinde çekilmiş, müziği ya da kendi güzel klipler yazın bolca bana. sevgiler.
Son 2-3 yıl içinde çekilmiş, müziği ya da kendi güzel klipler yazın bolca bana. sevgiler.
0
army14
(11.08.12)
www.youtube.com mesela.
0
saphira
(11.08.12)
kafadanbacakli
(11.08.12)
(8)

Nasıl kurtulacağım ben bu durumdan?[ilginç bir aşk hikayesi]

neysene
öncelikle başımdan geçenler uzun ve tümleşik konular olduğu için özet geçme durumum yok. ve olay bayağı uzun. bu yazıyı okuyanında okumayanında canı sağolsun. fakat önerileriniz benim için gerçekten önemli. anlatacağım olaylar size film gibi gelebilir fakat bunlar gerçek olaylar. sabırla okumanızı v
öncelikle başımdan geçenler uzun ve tümleşik konular olduğu için özet geçme durumum yok. ve olay bayağı uzun. bu yazıyı okuyanında okumayanında canı sağolsun. fakat önerileriniz benim için gerçekten önemli. anlatacağım olaylar size film gibi gelebilir fakat bunlar gerçek olaylar. sabırla okumanızı ve yardımcı olmanızı talep ediyorum sadece. olay şöyle:

bizim mahallede bir kız var. adı nebahat. nebahat geçen bizim apartmana geldi. bende nebahate hastayım tabi. merhaba dedim merhaba dedi. gülümsedik birbirimize. sonra kulağıma uzanarak yukarıya gel benimle dedi. birlikte yukarıya doğru çıktık elindede 1 tabak var fakat içi boş...

tabi öncesini anlatmadık yani nebahatle nereden tanışıyorum onu anlatmam lazım aslında. nebahat bizi karşı apartmanda parkın olduğu caddenin üzerindeki 2. kattaki sol daire. ben birgün sigara içmeye çıkmış balkonda kendi halimde takılıyordum...bir baktım bir ay parçası. o kadar tatlı ki ona bakarak bir ömrümü nefes almadan geçirebilirim dedim kendi kendime bir yandanda kalbim hızlı hızlı atmaya başladı. salakça bir hale büründüm. ve sigarayı tutamadığımı farkettim...ve birden ayağa kalktı otururken elini saçına götürerek yüzünü açtı ben buradayım der gibi ve sonunda beni farketti ve gözlerini dikerek bana baktı baktı baktı..birden elim ayağıma dolaştı ve kendimi kötü hissetmeye başladım. noluyo lan dedim kendi kendime...daha sonra öğreniyorumki nebahat aslında benim yüzümü dikkatli bir şekilde seçebilmek için bakıyormuş ama görememiş :) neyse o şekilde birbirimizi farkettik ve ben pusuya yatıp onun karşısına çıkıp "o baktığın kişi bendim" demeyi planladım. tabi bilmiyorum o sıra benim yüzümü bile görmemiş. iyikide bilmiyormuşum hani. yoksa cesaret edemezdim herhalde. merhaba dedim önünü kesip o da merhaba? dedi. ardından buyrun? dedi...ben biraz afalladım en azından gülümser diye tahmin ediyordum bana ama durum istediğim gibi gitmemişti. ve kendimi toplayıp "artık iş işten geçti...masum bir kedinin sahibinden birazcık yemek istemesi gibi ve gerçekten hiç tahmin etmediğim kadar bana soğuk davranmıştı. okadar soğuk geldiki o an bana herkes var bir ben yokmuşum gibi o sokakta. ve nedenini 1 saat sonra anlayacağı durum gelişti...ve birden ayağa kalktı otururken elini saçına götürerek yüzünü açtı ben buradayım der gibi ve sonunda beni farketti ve gözlerini dikerek bana baktı baktı baktı..birden elim ayağıma dolaştı ve kendimi kötü hissetmeye başladım. noluyo lan dedim kendi kendime...

sokak ortasında sadece ben yoktum sanki herkes vardıda bir ben yoktum. öyle soğuk davrandı bana. ben öyle kötü oldumki anlatamam. bi an o kadar değersiz hissettimki kendimi. neyse kendimi biraz toparladıktan sonra eve döndüm fakat bana neden öyle davrandığını....anlayamamıştım. bunun nedenini 1 saat sonra anlayacaktım. hızlı adımlarla yukarı çıktım eve girdim ve nebahatın eve gelmesini beklemek için balkona çömelerek sadece gözlerim dışarıda kalacak şekilde girdim. ve beklemeye başladım. gözüm apartman girişinde. ve 20 dakika sonra nebahat apartman kapısından girdi ve 40 yaşlarında atletli bir adam balkonun kapısını açarak aşağı baktı. babası dedim içimden. sonra düşündüm muhafazakar bir aiile belki babası görmesin istiyor. herneyse nebahat yukarı çıktı ve sanırım içeri girdi. bende babasının açık bıraktığı balkon kapısından nebahate bakarım diye düşündüm. neyse bunların balkon kapısının olduğu odaya girdiklerini gördüm. nebahat koltuğa oturdu ve 5 dakika sonra adamla kavga etmeye başladılar. seslerini duymasamda anlaşılıyor özellikle adam elini kaldırıp duruyor. ardından adam nebahate öyle bir vurduki yerde kıvranmaya başladı. o an içimden birşeyler koptu sandım. öyle canım acıdıki. o an o adamın yanında olsam öldürünceye kadar vururdum öyle ve biraz sonra ondan daha beter birşey gördümki o an yere baktım ve şuurumu yitirdim...gördüklerim akıl hayal alır cinsten değildi. o babası dediğim adam kıza vurduktan sonra kıza saldırdı ve öpmeye çalıştı aynı zamanda taciz ediyordu oha dedim bu nasıl iğrenç bir baba. bu ne!! hayretler içinde kaldım gözüm döndü ve kendiimi kaybettim ve birden evden fırlayarak nebahatlerin apartmana koşmaya başladım. dış kapı bozuk ve açıktı daldım içeri hızlıca ve kapı önüne geldim cesaretimi toplayarak kapıyı çaldım ve beklemeye başladım. ve atletli adam kapıyı açtı biraz arkasında nebahat dudağı patlamış ve yüzü kızarıklık içinde bitap düşmüş gözlerle bana bakıyor. bırak sevmeyi insan olan acırdı. söylemeyi unuttum nebahat 16 ben 17 yaşında idim ozamanlar adamda 40 lı yaşlarda göbekli kel bir herif. ve nebahate kovar bir şekilde içeri gir sen! dedi. ve bana dönüp aynı ses tonuyla ne istedin! dedi. bende tekrar cesaret edemediğim için "neden gürültü yapıyorsunuz. hem ayıp değilmi kızını dövüyorsun" yazıktır günahtır diye benden büyük adama öğüt veriyorum :)

ve bana dediki " ne kızı lan o benim karım!" oha dedim. bu kaçıncı şok lan. hangisine yanayım şaşırdım. ilk görüşte çarpıldığım kızın evli olduğuna mı yoksa bir insan olarak 16 yaşındaki bir kızın 40 lı yaşlardaki bidon fıçısıyla evlendirilmesinemi....ve o an sanırım ilk ölmek istediğim andı. hayatta üzüldüğüm olsada ölmek isteyecek kadar değildi. ve peki diyerek-ki zaten şuurumu kaybetmişim konuşacak halim kalmamış-dedim. adam arkamdan "manyak mıdır nedir ya!" dedi onu hatırlıyorum.ve eve gittim yatağa uzandım. iç çekmeye başladım. onun akşam bana baktığı anı düşündüm-o an ahal bana bakmıştı diye sanıyorum salak gibi- ve gözlerim dolmaya başladı. ilk savaşta yenik düşmüş bir savaşçı gibiydim moralim yerlerde sürünüyordu....ve 1 hafta evden hiç dışarı çıkmadım fakat arada perde arkasından nebahat balkona çıkarsa birkezde olsa yüzünü görürüm diye umut ediyordum. o bir hafta evlerine bakmama rağmen ya ben uyrken -ki uyku denen birşey kalmamıştı- çıkmıştı ve ben göremmemiştim. sonra kendimi biraz toparladım ama aklımın bir köşesinde beni takip eden nebahatın hayali. sürünerek yaşıyor gibiyim. ve sigaram almak için -normalde karton şekilde alırım sigarayı fakat o kadar çok içtimki bitti ve almak zorunda kaldım- dışarıya çıktım. bizim mahallenin bakkalı vardır. numan abi. sigarayı ondan alayım dedim. hemde hiç halim yok yakındaki biryerden almalıyım dedim. ve bakkala doğru yürüdüm. bakkala tam girecekken nebahat bakkaldan çıktı. dışarıda ürkmüş bir kedi yavrusu gibi kocaman kocaman gözlerimin içine baktı baktı baktı ve suratını çevirerek gitmeye başladı. bana öyle bir baktıki gene heyecandan elim ayağıma dolaştı. normalde çok rahat ve patavatsız insanımdır. ama bu kızda o sökmüyor. zaten hayatı benim rahatlığıma gelmeyecek kadar hüzünlü ve şevkate muhtaç bir kız çocuğu gibi. hayatımda bana öyle çekinerek bakan tek kızdı.

neyse uzatmayayım. onun gittiğini görünce uzanarak kolundan yakaladım bir cesaretle ama elim nasıl titriyor zangır zangır. kız yanlış anlayacak sapık diyecek diyede korkuyorum bir yandan :) ama çarpıldım be ne yapayım peşinden gitmeyeyimmi...ve kendime doğru çektim. hafifçe tabi öküz gibi değil :) ve saçları savrularak masum tatlı güzel ama morluklar içindeki temiz yüzü bana döndü. ve ismini bildiğim halde olayın heyecanıyla şaşkın yüz ifadesiyle "kimsin sen?" diye sordum yumuşak bir ses tonuyla. yeşil gözleriyle - bu arda yeşil gözlü kızları çok severim- gözlerimin içine baktı ve "nebahat" dedi. o an hani insan dünyalar tatlısı küçük bir kız çocuğunu öpmek ister ya tatlılığından masumluğundan öyle öpmek istedim. tabi dokunmaya bile kıyamıyor insan. ve o adam gerçekten senin kocan mı dedim. o da sen o sun dimi dedi ve ardından evet dedi. adam o kadar çok vurmuşki hayvan herif. kız olayları zor hatırlıyor. ben sanki daha önceden arkadaşmışız gibi kıza "o hayvan herif seni dövüyor! neden buna katlanıyorsun dediğimde takdir edersinki türk ailelerinin klasik dramını söyledi. imam nikahlıyız ayrılmak istedim fakat ailem seni kabul etmeyiz dedi" dedi. bende o heyecanla ben seni kurtarırım o adamdan dedim. ama gözünü gözlerimden ayırmıyordu. bana kısık bir ses tonuyla "saçmalama" dedi. ben kendimi o kadar kaptırmışımki tamam diye bekliyorum. seni tanımıyorum bile nasıl güveneyim. dövsede en azından o benim kocam ve orası benim yuvam dedi....ama ben bu cevabı beklemiyordum geçirdiğim şoklardan birini daha yaşadım. arkasına bakmadan hızlıca birazda koşarak gitti ve bira düşüününce haklı! dedim. nede olsa beni tanımıyordu. ama ben daha önce beni gördü ve etkilendi havasından kurtulamıyorum.

salağım ben. salağım. salaklık bu yaptığım diyerek kendime gelmeye ve kızın etkisinden kurtulmaya çalışıyorum. salaksın sen tanımadığın bir kıza ve evli üstelik. nasıl gel dersin diyerek kızın üzerime attığı suçluluk psikolojisini yaşamaya başladım. ve kaldırıp kafamı baktığımda millet bana delirmiş gözüyle bakıyor halde gördüm. bir iki kişiydi gerçi. sonra eve doğru yürüdüm. ve sola saparak bizim evin yakınlarında insanların yürüyüş yaptığı sahil şeridine doğru yürüdüm. kafamı dağıtırım dedim. ve gidip 2 saate yakın yürüdüm. yoruldum ve eve döndüm. kafamı yastığa koyduğum gibi uyumuşum. 5-6 saat sonra uyandım kendi kendime ve melankoli bir ruh hali birden gözlerim tekrar doldu ve ağzımı kapatar sessizce ağlıyorum. kanımı içime akıtıyorum. gözyaşlarım yüzümden hiç aralıksız dökülüyor. ...öyle kötü hissediyorumki "ben onu istiyorum" diye bağırarak hayvan gibi ağlayasım var. ömründe hiçkimse için ağlamamış bir adamım ve beni tanımayan bir kız için saatlerce ağlıyorum. ve iyi değilim. intihar eğilimi baş gösterme durumuna kadar geliyorum. uyuyorum. kalkıyorum tekrar başlıyorum ağlamaya. ve güçlü bir yapısı olan ben yıkılmış durumdayım. 2 gün bu haldeyim. ve yanında okul için kaldığım dayımın büyük oğlu (benden 6 yaş büyük) gecelere kadar çalışıyor. birbirimizle görüşmüyoruz gibi birşey :) pansiyona dönmüş ev. ben geceleri odama çekiliyorum o da rahatsız etmiyor benimde işime....geliyordu. ama bu sefer öyle olmadı. kapının önüne dizlerim yukarı bakacak şekilde dizlerimi birleştirip kafamı dizlerimin üstüne koydum öylece bekliyorum. yani kuzenimin gelmesini bekliyorum. okadar kötü durumdayımki yarı baygınım. ve anahtar sesi duyuldu. göktuğ? diye bana seslendi ve panikleyerek noldu diye yüzüme dokunmaya başladı. bende baygın adamdan çıkan ses tonuyla " iyy değilm ben doktora götür beni" dedim zor bela. o da ambulansı aradı sanırım sıra iyice bitap düşmüşüm. gözüm kararmaya başladı. ve ne kadar sonra bilmiyorum ama sarsıldığımı hissettim ve sonrasını hatırlamıyorum bayılmışım. ve arada gözümü açabiliyorum sakallı bir surat ve göz kapaklarım tekrar kapanıyor. ve gözlerim sonunda açılıyor. kolumda serum hastane odasındayım başımda büyük kuzenim. göktuğ iyimisin noldu nasıl oldu bu diyerek beni soru yağmuruna başladı ve şuurum yerine geldiğinde içim daralıyor dedim ve kuzenimin elinden su içtim. o kadar çok terlemişimki o esnada sırtım bildiğin su içinde. ve ağzım çölde susuz kalmış gibi kurumuş. kana kana su içiyorum 4 bardak su içtim. pek su içen birisi değilim normalde. ve biraz kendime geldikten sonra tekrar aynı hüzün çöktü üzerime daha yeni uyanmışım "nebahat" diye tekrarlamaya başladım. kuzenimde "nebahat kim" "oğlum nebahat kim söylesene" diyip duruyor. ben orda ölür haldeyim o bana soru soruyor. neyse kuzenime arkamı döndüm ve iç çekerek sessizce ağlamaya....başladım tekrar ama bu sefer o kadar kötü değilim. normal ağlıyorum. ardından doktor geldi içeri. bana iyimisin dedi bende doktora dönerek iyiyim dedim. nekadar zamandır burdayım ben dedim...

2 saattir baygınsın eğer onu soruyorsan dedi. evet dedim onu soracaktım. dedim. ve kuzenime "hastamız kendini toplayınca çıkabilir. manik depresif kriz geçirmiş dedi. ve ilaç yazdığını söyleyerek bunları eczaneden temin edin dedi saat gece 12 yada 1 falan. daha önce herşeye ağlayan adamlara kıl olan dalga geçen ben "bir kız içinmi lan" derler ya. şimdi bir kız için hayatımdan olur haddeye geldiğimi gördüm. sanıyorumki dünya benim elimde dönüyor. ve kimisinin reddedemeyeceği kızlarla dalga geçip aşağılarken. bir kızdan öyle bir tokat yedimki o günden sonra bidaha öyle birşey yapmadım vallaha. neyse. ben bu gece burada kalalım dedim kuzenime o da olur dedi. soru sormaktanda vazgeçmişti.bana kilitlenmiş. bakıyordu. bende tekrar arkamı dönerek yattım. hem halim olmadığı için hemde eve giderken evlerini görürüm daha kötü olurum diye eve gitmek istemedim. ev benim için bi hapishane gibi duvarlar üstüme gelir diye kalmak istedim. ve ağlamam durdu ve bitap şekilde gene uyudum. ve gün tam karanlık. uyandım doğruldum. serum bitmiş tabi önceden. serbestim. hastanenin camına doğru bacaklarımı tutarak yürüyorum. uyuşmuşlar. ve perdeyi araladım. dışarısı zifiri karanlık. ve biraz sonra gün loşlaştı güneş ağarmaya başladı gittikçe..ışık artmaya başladı ve kendimi toplama gücü buldum. iyiyim diye telkinler veriyorum kendime öyle olmasam olamasamda öyle imiş gibi hissettireyim diye düşünüyorum. ve pencereyi açtım. kuzenimin uykusuda çok ağırdır. ona baktım ve ondan yana endişem kalmadı. ve tül perdeyi sıyırdım ve kafamı pencereden dışarı çıkararak gözlerimi kapattım. rüzgarın hafif esintisini soğukluğuyla birlikte yüzümde hissettim. ve arkama dönerek "hadi bir cesaret" dedim. sonra çok direndim ve yapamadım. pencereyi kapatıp yatağıma döndüm. içim içimi yiyiyor ama atlsaydım keşke diye. ve yapamadığımın buruk pişmanlığını yaşadım. biran kendimi atlamış gibi hissettim. ruhumun yerinden çıktığını falan. gözlerimi açtım ve kuzenime seslenerek onu uyandırdım. ban "noldu" dedi. bende "eve gidelim" dedim. aklımdan ne geçiyor billiyormusun. balkondan atlamak. ve bu hayatımda verdiğim...hazırlanırken kuzenim soru sormaya başladı. adam merak içinde. iyimisin ne oldu nasıl oldu biri birşeymi dedi vs. vs. bende gerçekleri söylemedim. işte mahallede olduğunu söyeseydim problem çıkardı diye düşünerek okulda birinden hoşlandım....kabul etmedi. ve ondan vazgeçemedim bişeyler salladım ve durum böyle oldu dedim. ve öğüde başladı. oğlum sen buraya okumaya geldin ne işin var kızlarla falan birşeyde diyemiyorum. annemler para yolluyor ama adamın evinde kalıyoruz sonuçta neyse dinledim fakat tepki vermedim sustum. ve nihayet eve geldik. taksiden indik ve gözüm nebahatlerin evine ilişti ve nebahat balkondan aşağı bakıyor. onu farkedince o da beni farketti bana doğru bakmaya başladı. öğlenden sonra idi. ve ben gene kötü olmaya başladım bu nasıl bi ızdıraptır dedim içimden. ve kuzenim "gelsene" dedi. ve nebahat. kuzenimin ona baktığını farkedince (sanırım) içeri kaçtı. ve kısık bir sesle ağzım biraz açık yalvarır bi tonla "gitme" dedi. ve öylece kalakaldım. daha sonra eve geçtik. odama yerleştirdi beni kuzenim ve yatağa girip gözümü pencereye dikip hüzünlü bir şekilde cama baktım ama gözümü kırpmadan. ve lanet gözlerim gene dolmaya başladı. sanırım onu balkonda görmeseydim böyle olmazdı. bilmiyorum. ve iki gün evden çıkmadım tekrar ve devamsızlık sorunu oldu okulda. yani hesapladım kaç gün gitmediğimi. tabi arkadaşlarla okuldan kaçtıklarımızıda hesaplayıp. ailem çok katıdır bu konuda kabullenemezler böyle bir şeyi yani devamsızlıktan kalmamı.hastanede olduğum günleri rapora saydırdım fakat diğerleri mazeretsiz. ve gitmeliydim ama sonradan farkedince bunu düşünüyor olmam intihar eğiliminden uzaklaşmıştım.

neyse o gece dinlenip üniformamı giyip okula gittim. sahile yakın bir kolej. millet neşeli herkes kafasına göre söyleyip gülüyor. ben bok gibi hissediyorum kendimi. nasıl lan diyorum nasıl herkes mutlu olabiliyorda ben mutsuzum. tabi umudu kesmem gerek nebahatten bunun farkına varmışım. ve iki yakın arkadaşım geldi yanıma iyimisin nerdeydin falan. o kadar içim acıyorduki yaşadıklarıma anlatamıyordum bile. yalan üstüne yalan söylüyorum hastalandım falan filan. tabi daha önceden telefonla aramışlardı. "niye açmadın telefonlarımızı" dediler. dedim hastalıktan mecalim yoktu. ....merak ettik adresini soracaktık yanına gelecektik dediler. sağolun ama şimdi iyiyim dedim. bir kız vardı ozaman muhabbetimiz iyiydi. kendisiinn bana ilgisimi vardı bilmiyorum ama bana doğru geldi ve arkadaşlarımdan müsaade istedi tek konuşmak için...bak dinle sana ne diyeceğim diye başladı ve ben öyle bir yüzüne daldımki mal gibi bakıyorum yüzüne aklımda nebahat var. kızın dediğini anlamıyorum yanıt vermiyorum. öyle kaldım ve biraz başım döndü. sendeledim ve kız kolumdan tuttu ve iyimisin dedi. iyiyim sağol dedim. daha sonra okuldan çıkıp gitmeye başladım. gene aynı hisler için daralıyor ve terliyorum. çok acınacak haldeyim kendimden nefret ediyorum diyorum. nasıl oldu bu neden bana oldu diye isyan ediyorum. ama eve koşmaya başladım ve sigara içtiğim için çabuk tıkandım. ve yavaşladım . öksürmeye başladım. ciğerlerim çıkacak gibi ve gene gözlerim doldu ve çömeldim.biraz bekledim ayağa kalktım ve yoluma devam ettim eve yaklaşırken bir aradan nebahat çıktı ve beni kenara çekti ve bana " . .."beni gerçekten istiyormusun" dedi. ve ben heyecanla evet hemde senin için ölecek kadar dedim ve gülümsedi. meğerse komşulardan öğrenmiş bana ne olduğunu tabi komşularda kuzenimden. ambulansı duydular ya merak etmişler olay sonrasında sormuşlar. ve bana güvendiğini fakat bilmem gereken birşey olduğunu söyledi. nebahatın kocası bildiğin katilmiş. bir kişiyi bıçaklayarak öldürmüş. sabıkalı yani. ben okadar mutluyumki deidklerini duymuyorum yüzüne bakıyorum, gözlerine bakıyorum , masumiyetine iç çekiyorum.

içim acıyor bi yandan seni neden daha önceden tanımadım. neden? ömrümün geçemsini isteyeceğim kadınımı daha önceden tanısaydım diye düşündüm ve "çok güzelsin" aynı ilkbahardaki güneş gibi sımsıcak yüzün ve ay kadar billur ve parlak dedim. gülümsedi gözümün içine baktı ve sana güveniyorum dedi.....valla etrafımda katiller eksik olmadı şaşırmadım aslında ben :) bir adam vardı hatta karısını silahla vurmuştu. alt katımızda adamı baltayla kafasını yardılar. vardı yani. neyse melankoli halimdem kurtuldum ve bana gitmeliyim dedi ve koşarak apartmana ilerledi. içim içime sığmıyor ve nebahati bir çocuk edasıyla o dokunmaya kıyamadığım saçlarını ellrini yüzünü düşünüyorum. yüzündeki bir gülümsemeye ömrümü feda etmekten çekinmeyecek durumdayım. o da beni seviyor yoksa neden sana güveniyorum desin diyorum. bana güveniyor. diyerek eve gittim ve hemen odamın camındana evlerine bakıyorum onu 1 saniyede olsa göreyim. okadar içim içime sığmıyorki. ve ertesi gün. apartmandan çıkıyorum hem sigara alacağım hemde nebahati belki görürüm. diyorum. ve kapıyı açtım karşımda nebahat elinde boş bir tabak yüzüme bakıyor. ben şaşkınlık ve sevinci bir arada yaşıyorum. sonra bana içeri girebilirmiyim dedi ama tedirgin bi halde ve çok şaşırdım. bende tabi gel dedim. içeri girdi. kapıyı örttüm. bana "peki beni ne zaman o adamın elinden kurtaracaksın diye sordu. ben şaşırdım tekrar ve bunu düşünmemiştim hiç. diyecek bişeyim yok ve suratıma biraz baktıktan sonra öylesine söylediğimi düşünerek suratındaki gülümseme bir anda somurtuya döndü ardından gözleri dolarak sana güvemiştim dedi ve arkasını dönerek kapıya yöneldi. bende bir hamleyle koluna uzandım ve bakkalın önündeki gibi onu hafifçe kendime çektim. gözlerinin içine baktım ve bu gözleri görüyormusun dedim kendi gözlerimi göstererek. ağlamaktan yaş kalmadı senin için. ne hale düştüğümü gözyaşlarım anlatır dedim. ve senin için bu yaşlar dökülmüşse bu beden herşeyi göze alabilir dedim. gözlerini gözlerimden hiç ayırmadı...öylece baktı ve sna inanıyorum nolur beni yarı yolda bırakma dedi ve ilk kez orada elini tuttum. o kadar yumuşaktıki elleri kalbime dokundu sanki. rüya gibi yüzü....cennette gibiyim. hayatımı sunduğım kadınımın elini tutuyorum...ve bana ne zaman gideceğimiz sorusunu tekrar yöneltti. ve ben kaçmak çözüm değil o adamın karşısına çıkar ve durumu anlatırım aramızdan çekil derim. o kadar büyüğümki onun yanında dağları bile delerim ferhat gibi. neyse nebahat bana "saçamalama anlattım sana kocam bir katil. seni öldürebilir ...kaçmamız gerek " demeye başladı. benimki deli cesareti. hemde sevmişim gözüm kör olmuş. düşünemiyorum. adam döverek bile öldürür belki beni. ve beni bu düşünceden vazgeçirmeye çalışırken kapı çaldı. nebahat ağlamaklı ve kısık bir ses tonuyla "açma nooolur" dedi. saçamalama neyden korkuyorsun dedim. komşular görürse kocama söylerler korkuyorum dedi. peki dedim ve sadece kapının deliğinden bakacağım dedim nebahate. kapıya doğru ilerledim. ve dürbünde bir teyze. biraz dilenciye benzer tipi var. fakat işin garibi 3 senedir o apartmandayım daha dilenci gldiğini ilk kez görüyorum. ve dilenciye kapıyı açtım ve başladı kadın yalvarmaya bende kadına nasıl girdiniz dedim içeri? (çünkü biliyorum anahtarı unuttuğumda bana bile dış kapıyı açmıyorlar. hırsızlıklar yüzünden akıllanmışlar ve dış kapının açık olduğunu söyledii. ve öğreniyorumki nebahat çıkarken kapanmasın diye kapıya engel koymuş. apartmandan kaçması gerekirse kapıyla uğraşmasın diye. neyse dilenciyi gönderdim ve nebahat bana doğru yaklaştı ağzını sıcak nefesiyle birlikte boynuma yaklaştırdı. biraz boynumda gezdirdikten sonra dudaklarıma doğru geldi ve tatlı ve ıslak dudaklarını dudaklarıma yapıştırdı. ve ben o an uynadım ve ne olduğunu anlamadığımı farkettim. noluyo bana dedim bir anlık şehvetle kendimi kaybetmiş gibiydim çünki.

sorum nasıl kurtulacağım ben bu durumdan?
0
neysene
(10.08.12)
seviyorsan, önce kızla konuşmayı denemelisin bence.
Edit :Dayı 3-4 paragraf okudum, iyi yazmışsın, güzel olmuş ama. Valla sonunu getiremedim bir özet geçivereydin yaa.
0
ifıdieyoung
(10.08.12)
LORDS
(10.08.12)
successful, troll is succesfull. açmayın dedeler. okumayın rüya çıkıyor.

panpa yatmadan önce kendini tatmin edersen böyle rüyalar görmezsin.

hepsini okudum lan. harbiden.

edit : adam rüya anlatmıyomuş. uyandım derken betimlemeymiş o.

panpa hatun seni öptüyse al kaç git madem.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(10.08.12)
okudum ve bi bok anlamadım
0
damla cikolata
(10.08.12)
Okudum da, lozan antlasmasi nin bazı maddelerini yazmamissin.
0
kreider
(10.08.12)
cool story bro.
0
antihero
(11.08.12)
okuyamadım kardeş durumumuz yoktu..
0
kcalbosay
(11.08.12)
''nebahat bizi karşı apartmanda parkın olduğu caddenin üzerindeki 2. kattaki sol daire. '' Hönk! Burada koptum, zaten kopmaya meyilleniyordum da.
0
saphira
(11.08.12)
(4)

iftar menüsü

yedinumara
çok sevdiğim bir arkadaşımı iftara davet ettim.yapımı kolay ve lezzetli bir yemek önerisi olanlara selam ederim.bimden kemalpaşa alıp şerbetle yapmayı düşünüyorum tatlı olarak bu arada.
çok sevdiğim bir arkadaşımı iftara davet ettim.

yapımı kolay ve lezzetli bir yemek önerisi olanlara selam ederim.

bimden kemalpaşa alıp şerbetle yapmayı düşünüyorum tatlı olarak bu arada.
0
yedinumara
(05.08.12)
cevizli-peynirli makarna
0
fatihdr
(05.08.12)
ben geçen gün bi arkadaşımı çağırdım evde de pek bişi yoktu. buzlukta kuşbaşı et vardı birkaç saat piyazladım (zeytinyağı soğanda beklettim) sonra kavurdum, yanına da bulgur pilavı ve cacık yaptım mis gibi yedik şiştik. Tatlı olarak da krem şokola yapmıştım , üstüne bol fıstık koydum pek güzel oldu.
0
hersheyss
(05.08.12)
Başlangıç olarak mis gibi bir çorba.
Hazır erişte ya da mantı alıp yoğurt ve sosla zenginleştirebilirsin, inanılmaz kolay ve kimsenin hayır diyemeyeceği bi lezzet.
Tadı yerinde bir salata.
Buz gibi karpuz.
0
saphira
(05.08.12)
baknedicem
(05.08.12)
(10)

eskişehir mekanlar

03.10
eskişehirde yemek yiyebileceğimiz güzel mekan önerileriniz var mı?şurda şunu ye gibi..ve eskişehire geldiysen şunu mutlaka yemelisin dediğiniz şeyler???
eskişehirde yemek yiyebileceğimiz güzel mekan önerileriniz var mı?şurda şunu ye gibi..
ve eskişehire geldiysen şunu mutlaka yemelisin dediğiniz şeyler???
0
03.10
(22.07.12)
aslında Eskişehir'e özgü bi mekan değil ancak Kızılcıklı caddesindeki Passage'ı ben çok severim. Küçük, güzel bi parka bakan manzarasıyla, müzik tercihleriyle benim için özel ve güzel yerlerden biridir. Yemekleri de gerek lezzet, gerekse sunum açısından süperdir..
0
spider03
(22.07.12)
Şelale parka mutlaka çıkmalısın şu sıcak günlerde mis gibi eser. Olympos, hangover gayet iyi mekanlar.
0
saphira
(22.07.12)
hasan polatkandaki eskişehir çiğbörek evinden bir çiğbörek yemelisiniz, hata yapıp adı çıkmış ama yağlı çiğbörekleri hiç güzel olmayan papağan'a uğramamalısınız.

ve pino'dan bir hambürger menü yemelisiniz.
0
jedilance
(22.07.12)
mutlaka varunaya git.yemeklerinin güzel olmasının yanı sıra ortamı da çok güzeldir. hem bugün pazar. akşam mutlaka bir yarışması vs. olur.
0
pelinn.
(22.07.12)
adalarda yemek yiyebileceğimiz güzel mekanlar nereler var?
0
🌸03.10
(22.07.12)
adalarda traveler's cafe var. travelerscafe.com.tr
0
pelinn.
(22.07.12)
bence kesinlikle papağan'da çiğbörek yiyin.
0
neo
(22.07.12)
adalarda barlar sokağına girince sağlık pide var iyidir. sabah erken saatlerde hamamyolu taraflarındaki fırınlardan birinden bükme alın mercimekli ve patateslisi süper oluyor sıcak sıcak.

ziya paşa caddesindeki mis fırını tavsiye ederim haritada şurda:
maps.google.com
0
yuto
(22.07.12)
Kirim ciborekcisi cok iyi. Eski otogarin orda.
0
MouseP
(22.07.12)
donas...
0
Tony Montana
(22.07.12)
(5)

Aga bu nedir?

taylor
Kimseye soramadim bu durumu ama siz bi kac yorum yaparsiniz belki.Bir sure once burun estetigi oldum. Burnum cok kotu degildi ama rahatsiz etmeye baslamisti ben de olayim bitsin dedim.Ne olduysa ondan sonra oldu. Resmen kadin milletinin bana ilgisi artti. Sokakta, iste falan surekli bi kesilmeler. G
Kimseye soramadim bu durumu ama siz bi kac yorum yaparsiniz belki.

Bir sure once burun estetigi oldum. Burnum cok kotu degildi ama rahatsiz etmeye baslamisti ben de olayim bitsin dedim.

Ne olduysa ondan sonra oldu. Resmen kadin milletinin bana ilgisi artti. Sokakta, iste falan surekli bi kesilmeler. Gece disari cikinca cok ugrasmama gerek kalmiyor hatta bir cok kez onlar geldi tanismaya falan.

Normalde kendimi yakisikli sayarim, atletik bir yapim belli bi karizmam var diye dusunurum ama bir burum ameliyatinin bu kadar farkettirecegini hic ummamistim.

Nedir simdi hatun kismi bu kadar mi sekilci? Ya da burun insanin hayatini bu kadar mi degistiriyor? Daha once boyle seyler tecrube eden var mi?
0
taylor
(20.07.12)
Birinin yüzüne baktığımda burun ilk dikkatimi çeken yerdir benimde. Ama kemikliymiş küçükmüş gibi nitelemelerden ziyade yüze kattığı karakterdir önemli olan.
0
saphira
(20.07.12)
sana öyle gelmiştir olabilir bir tür koşullanma. ameliyat olduktan sonra ki özgüvenin verdiği bir etki de olabilir.
soruna gelince,genellemesi mümkün olmayan şeyler bunlar. evet şekilci hatunlar var. erkek arkadaşını kendi arkadaş çevresine reklam malzemesi olarak gören vs. ama farklı düşünce yapısında ki kadınlar da var. nitekim şekilcilik de bir yere kadar işliyor.
onun dışında burun önemli. insanın yüzünde çok şey değiştirebiliyor evet.
0
pelinn.
(20.07.12)
bu kadar mi sekilci denecek bir sey yok abi, sonucta herkes, sen de dahil farkinda olarak ya da olmayarak karsindakinin fiziksel ozelliklerini (cok da hizli bir sekilde) degerlendirip onu bir yere konumlandiriyorsun.

burun degisince yuzdelik diliminde oynama olmus iste :) ama iyiye gitmis, sevinecegine kuruntu yapiyorsun haa.
0
dekila olmeka
(20.07.12)
Bir before / after fotosu yapsan anlasak.
0
la traviata
(20.07.12)
Nereye takılıyorsun da onlar geliyor kanku?
0
denlar
(20.07.12)
(20)

aranızda hala cizgifilm izleyen var mi?

morte
ama anime gibi deil yani naruto falan demiyorum bakugan fln izleyeniniz var mi:)
ama anime gibi deil yani naruto falan demiyorum bakugan fln izleyeniniz var mi:)
0
morte
(12.07.12)
pokemonun 6 sezonunu indirdim. 3. sezona geçmek üzereyim. bu bitsin tsubasaya geçicem =)
0
Kreuzberg
(12.07.12)
denk geldikçe sponge bob izliyorum :)
0
in vino veritas
(12.07.12)
Çizgifilmin yaşı yok.. Cedric, sponge bob, taş devri, pokemon... Çok iyiler (:
0
saphira
(12.07.12)
taş devri, looney tunes, scooby doo, jetsons, vs. hala bulduğum kanalda mal gibi kitlenip izliyorum. yaş 28 oldu ve sanırım çocuk yapma fikrine sıcak bakmamın tek nedeni oturup çizgi film izlerken ve kaydıraktan kayarken çok normal karşılanıcak olmam.
0
kedili madam
(12.07.12)
aynen yaşı yok bence de. sponge bob, jetgiller, taş devri, şirinler favorim ama tom ve jerry, bugs bunny vs. bile görsem affetmem izlerim :).
0
ekaterina
(12.07.12)
ornitorenkli bir çizgi film var. ben de onu izliyorum.
0
ground
(12.07.12)
Scooby doo tek geçerim :) Bir de Cnbc-e'de oynayan şu penguenli şey :)
0
mylord
(12.07.12)
transformers 1. sezonu i indirdim geçen , transformers the movie'nin de download u bittiği anda en az iki gün transformers izliyecem aralıksız.
yeni çizgi filmlerde kullanılan renk ve çizimler hoşuma gitmiyor..
clementine izlemek istiyorum en çok ama nette baktıgım yerlerde bölük pörçük var bölümler o yüzden hiç indirmeye kasmadım , full versiyonu bulsam indirir izlerim
0
mortac
(12.07.12)
takip listemde şu iki çizgi film var (biraz da mecburen :)): oscar çöllerde, the amazing world of gumball
0
altinci nesil caylak
(12.07.12)
My Little Ponies denk gelirse izliyorum.Çünkü çok güzeller, hepsinin kıçında da bir dövme :)
0
işteöylebirşey
(12.07.12)
özel bi çabam olmuyor bu konuda ama denk gelirsem izlerim seve seve.. ayrıca "bakugan bilen nesle aşina değilim"
0
buzzlightyear
(12.07.12)
johnny bravo. kaçırmam.
0
henrychinaski
(12.07.12)
madagaskar penguins, spongebob :)
geçenlerde bunu bitirdim bi de. çok özlemişim marvel izlemeyi.
www.imdb.com
arada çılgın korsan jack 'te bakarım.
0
cismek
(12.07.12)
tse ile konustum, ileri yasta cizgi film izlenerek cool olunmuyormus artik.

beyler :(
0
nawres
(12.07.12)
Cartoon Network' deki Adventure Time.
Çok güzel, bir deneyin.
0
tanterosa
(12.07.12)
cumartesi sabahlarının güzel olmasının tek sebebi çizgi filmlerdir. uyanır uyanmaz cnbc'e de başlayan o maratonu takip etmek ve bittiğinde üzülmek... işte bütün mesele bu. cartoon network'te yayınlanan "regular show" "dexter's laboratory" "ren and stimpy" "samurai jack" "johnny brabo" "power puff girls" "gumball" daha eskilerden "eek the cat" rocko's modern life" "korsan jack" bunlar akıl açıcı ufuk genişletici çizgiler.
0
ziggypop
(12.07.12)
tom ve jerry izlerim hala.
0
basond
(12.07.12)
komşumuzun oğlu bize geldikçe zorla bikaç şey izletiyo ama şimdiki çizgi filmler rezil durumda, hiçbiri bi jetgiller, taş devri...değil onları bulsam hiçbir kuvvet beni tv önünden ayıramaz.
0
bunumu demek istedin
(12.07.12)
isminden tam emin değilim ama
ed, edd ve eddy harika bir yeni nesil çizgi film : )

johny bravo gayet lezziz

geçen sabah bir çocuk kanalında denk geldim. oscar diye çöl hayvanlarının birbirleriyle didişmeleri üzerine, zaten söz yok herşey mimiklerle anlatılıyor çok başarılı.

ben 10 ve sonraki versiyonuna alışamadım. bakugan bazen eğlenceli geliyor ama onda da çabuk sıkılıyorum.

flap jack ve limonata denizi mi ne var. o fena değil ama sünger bob her türlü döver onu.

eek the cat devam ediyomu bilmiyorum ama çok güzeldi o

adventure time var biraz frp oyunlarına gönderme yapıyor ama seslendirmesi çok başarılı yapacak bir şey yoksa gideri var

world of quest ya da sadece quest vardı bir aralar hala var mı bilmiyorum ama yine frp oyunlarına deli gibi göndermelerle dolu. kendine has bir espri anlayışı var denk getirirseniz seyredin

çılgın korsan jack çok kısa sürdü ama ara sıra hala tekrar veriyorlar, kemal sunal filmi gibi, 10 kere aynı şeyi seyret yine sıkılmazsın.

samurai jack bu da güzel ama proje yarıda bitti 2 ya da 3 sezon çıktı. tv de seyretmektense indirip seyretmek çok daha güzel.

son olarak da yine denk geldiğim. fırlama sarışın bir velet var, yanında konuşan köpeği var. ikiz ablaları var bunlar da dahi, velet üzerinde deney yapıyorlar ya da velet bunlara şaka yapıyor falan. epey eğlenceli ama çok sık denk gelmiyorum buna

şehirler arası otobüslerle çok sık seyehat etmenin güzel yanı bu. hepsinde çizgi film kanalları açık oluyor : )
0
kumdan kale
(12.07.12)
south park, family guy ve simpsons yakalarsam izliyorum tvde.
0
9kuyruklukedi
(12.07.12)
(13)

Sevdiğin Meslek mi Paralı Meslek mi

alexsei
Evet bunu gerçekten merak ediyorum.Çevremdeki çoğu kişi sevdiği meslek yerine para kazanabileceği mesleği seçiyor.Sizde durumlar nedir?
Evet bunu gerçekten merak ediyorum.Çevremdeki çoğu kişi sevdiği meslek yerine para kazanabileceği mesleği seçiyor.Sizde durumlar nedir?
0
alexsei
(12.07.12)
belki çevrenizdekilerin sevdiği bir meslek yoktur bir de böyle düşünün.
ben sevdiğim bir meslek yapıyorum ama işin zorluk derecesine göre sevmediğim bir şeyi de yapabilirdim. para en önemli ihtiyaç sonuçta.
0
neira
(12.07.12)
En azından ortalama(süründürmeyecek;ama lüks içinde de yaşatmayacak) bir gelirim olacaksa eğer, elbette sevdiğim meslek.
0
djarwi
(12.07.12)
tabii ki sevdiğin bir meslek. sonuçta 2-3 sene bi işte parası için çalışabilirsin ama ondan sonra ne olacak ? hayatının sonuna kadar sevmediğin bir iş için sabahları erken kalkıp, her sabah lanet mi edeceksin? Yaptığın iş seni mutsuz ederse, ofiste vs durmak istemezsin. Sonuçta Türkiye şartlarında sürekli iş değiştiremezsin. şartlar zor.
0
Kreuzberg
(12.07.12)
Okuduğum bölüm hakkında bilgi sahibi olmadan, ilk seneden üniye gireyim derdi ile nasılsa severim deyip ekonomi okudum. 4 yıl geçti ama pişmanlıklarla geçti. Aynı hatayı iş hayatında da yapmak istemiyorum. BÜtün bir ömür sırf parası iyi diye sevmediğin bir iş kolunda çalışamazsın.
0
saphira
(12.07.12)
paralı mesleği zamanla sevmek.
0
ground
(12.07.12)
iş, hayatımızda çok büyük bir alan kapsıyor doğru. ama benim kendimde ve çevremde gördüğüme göre, ilk işe başlandığında böyle bir azim, bir istek oluyor. sonra zamanla iş ortamının, dönen dolapların, yenilen kazıkların, türlü türlü garip insanla uğraşmanın neticesinde ele geçen tek şeyin aybaşındaki para olduğu keşfediliyor.

türkiye temelinde ve kendi gözlemlediğim iş çevresinde sevdiği işi bile yapsa, yaptığı işten tatmin olan bir tane adam yok.

yani işi sevmek dışında iş hayatındaki mutluluğu etkileyen daha tonlarca şey var. çalışma saatleri, patronlar, müşteriler, iş arkadaşları, iş yoğunluğu, vs. vs.
0
edaydin
(12.07.12)
fazlaca idealist bir cevap olacak ama çoluk çocuk geçindirme derdin yoksa sevdiğin meslek. sevdiğin meslekte kendini uzman konumuna getirirsen para da bir şekilde akar diye düşünüyorum.
0
lazpalle
(12.07.12)
şartlara göre değişir bu. prensip olarak öğrenimini gördüğün meslek derim.

eğer iki kat daha fazla kazanıyorsam sevmediğm işi yapabilirim ama işkence seviyesinde olmayacak tabii. çünkü birinde 10 yılda kazanacağım parayı diğerinde 5 yılda kazanıcam. 5 yıl sonra işi bırakıp 1 yıl gezer tozarım.

bi de ne kadar sevdiğin iş olursa olsun zamanla rutine bağlıyor her iş. yönetmen, yazar falan değilsen tabi..
0
merhum
(12.07.12)
ben genelde para kazandıran meslekleri seviyorum :)
şaka bir yana insan sevmediği bir işi uzun süre zaten yapmak istemez ama hayatında bir gerçeği var seviyorum diye beş parasız bir iştede çalışılmaz tam arasını bulmak gerekli biraz nasip biraz kısmet.

ben sevdiğim işi yapıyorum.
0
basond
(12.07.12)
gecinebilecek kadar kazaniliyorsa sevilen meslek.
cok sukur sevdigim iste iyi para var sdfjgksd.
0
natnan
(12.07.12)
sevdiğim meslekte iş bulamadım.
gözlerimi kapatıp zevk almaya baktığım bir başka meslekteyim.
0
9kuyruklukedi
(12.07.12)
istediğim mesleği seçtim parada kazandırıyor
0
jedilance
(12.07.12)
şöyle düşün sevdiğin işi yapıp 20 sene çalışmak mı sevmediğin işi yapıp 10 sene çalışıp aynı parayı kazanmak mı? Ben bu ikilem arasında yıllarca kaldım para kazandığım mesleği seçtim ve çok para kazandım gerçektende.. Bi noktada tatminsizlik başladı ve sevdiğim mesleği yapmak için başvurdum herşeyi göze alıp. Yaşın geçti olmaz dediler :) Pişman mıyım? Değilim... Çok şükür herşeyim var...
0
white35
(02.11.12)
(2)

Ankara'da gündüz ne yapılır?

no one
Merhaba arkadaşlar, Ankara Çankaya'da askerlik görevimi sürdürmekteyim (15 ay haşırt) yahu bu ankara'da ne yapılır nereye gidilir bi anlatın ya :) Sinemaya gitmekten canım sıkıldı çarşılarda artık :) Gündüz gidilebilecek alternatif müzik çalan bir bar var mı mesela?
Merhaba arkadaşlar, Ankara Çankaya'da askerlik görevimi sürdürmekteyim (15 ay haşırt) yahu bu ankara'da ne yapılır nereye gidilir bi anlatın ya :) Sinemaya gitmekten canım sıkıldı çarşılarda artık :) Gündüz gidilebilecek alternatif müzik çalan bir bar var mı mesela?
0
no one
(30.06.12)
kafa dengi bir iki kişi varsa; kızılayda tömbekiye gidebilirsin, yemekleri iyidir, müzikleri güzeldir, alkol ve tabii ki nargile de var.

metropol sinemasının yanında:D
0
bipolar
(30.06.12)
Alışveriş merkezlezinden geçilmiyor Ankara. Hem gezeyim hem de serin olsun dersen buraları tercih edebilirsin,her çarşı da bir avm.
Bahçeli 3.caddedeki Lak Lak cafenin ortamını seversin.
Beşevler'de İstanbul cafe açıldı, ortam güzel, birkaç arkadaşın da varsa oyunlar oynaybileceğin bir mekan.
Ankara'da şehrin merkezinde olan ancak seni başka bir yerde hissettirecek bir yer daha var; Hamamönü. Restore edilmiş eski taş evler, konaklar, bolca girebileceğin mekan mevcut burada. Şiddetle tavsiye ederim. Gündüz saatleri canlı müzik bulmak da mümkün oluyor. Dar ve sıcacık sokaklar, sandalyeleri sokağa taşmış cafeler, bazen girişte görmen muhtemel olan 60'ların otomobilleri... Seversin kesin.
0
saphira
(30.06.12)
(6)

balkondaki güvercinler

altikereyedi
yeni taşındığımız evimizde balkonda klimanın o dışarda duran kısmı var, balkon panjurlu vs. değil etrafı açık. gün içinde evde hiç kimse olmuyor, balkonda da şu anda bir masadan başka eşya yok. gelelim sorumuza;her akşam geldiğimizde balkon kuş pisliğinden geçilmiyor. yuva falan da yok, rastgele gel
yeni taşındığımız evimizde balkonda klimanın o dışarda duran kısmı var, balkon panjurlu vs. değil etrafı açık. gün içinde evde hiç kimse olmuyor, balkonda da şu anda bir masadan başka eşya yok. gelelim sorumuza;
her akşam geldiğimizde balkon kuş pisliğinden geçilmiyor. yuva falan da yok, rastgele gelip pisliyorlar yani. ama bir iki tane değil, onlarca pislik oluyor dolayısıyla balkonu kullanamıyoruz. ne yapalım da kuşlar gelmesin
0
altikereyedi
(30.06.12)
görüntü açısından kötü olsa da gördüğüm kadarıyla cd vb. asıyorlar balkonlara, bir nevi korkuluk niyetine herhalde.
0
yaseka
(30.06.12)
kırmızı bi kumaş astık biz de sallanıyo rüzgarda ama pek bi faydası olmadı. parlak bişeyler daha etkili olabilir ama evet
0
🌸altikereyedi
(30.06.12)
öyle boru gibi şeylerin üstünde geceliyo bu hayvanlar.

cd falan işe yaramıyo, daha yeni denedik. gece olunca, parlamıyolar pek sanırım.

kuşsavar diye metreyle satılan plastik diken gibi bişey alıp taktık biz dün. bazı hırdavatçılarda var. işe yarayacağını düşünüyoruz.
0
bipolar
(30.06.12)
Yuva yok diyorsun ama keşifteler onlar bence. Sakın ha yuvaya izin vermeyin ardından yumurta yapıyorlar,vicdan girince işin içine ona da izin veriyorsun.
Geçen yaz güzelim geniş balkonu kapadık onlara yuva oldu diye, biz çıkınca da korkuyorlar çünkü. Olurda yuva yaparsa çekinmeden boz daha yumurta gelmeden.Sonra tahammul edemezsin.
0
saphira
(30.06.12)
röntgen fılmını ruzgarda sallanacak sekılde as
0
hanyın
(02.07.12)
sana soyle birsey lazim:
www.absolutebirdcontrol.com
ama turkiye'de bulamayacagin icin su ise yarar sanirim
urun.gittigidiyor.com
:)
(bu arada ne igrenc bir ilanmis, paste'imden tiksindim)
0
selzur
(03.07.12)
(1)

karakalem-canlı model

expressive
canlı model ve imgesel çalışmalarım neredeyse eskizden ileriye gitmiyor. yorumlarınızı alayım. diğer koldaki rakursiyi veremedim.
canlı model ve imgesel çalışmalarım neredeyse eskizden ileriye gitmiyor. yorumlarınızı alayım. diğer koldaki rakursiyi veremedim.
0
expressive
(16.05.12)
Bu eğitimsiz halinse mutlaka üzerine git. En azından bu konudaki kitaplardan faydalanabilirsin, yeni teknikler öğreterek çizimlerinin üzerine bir şeyler katar mutlaka.
0
saphira
(16.05.12)
(4)

Bir türk korku filmi?

saphira
Bunu 90'larda izlemiştik kardeşimle tv'de. İsmini hiçbir şekilde öğrenemedik tekrar,neydi bilmiyorum.Film bir köyde geçiyor. Köyün ağasının sürekli bir oğlu oluyor ama ağa kız çocuğu olsun istiyor. Karısına sürekli baskı yapıyor. En son çocuğu da erkek olunca Allah'a isyan ediyor. Çok hiddetti bi ağ
Bunu 90'larda izlemiştik kardeşimle tv'de. İsmini hiçbir şekilde öğrenemedik tekrar,neydi bilmiyorum.
Film bir köyde geçiyor. Köyün ağasının sürekli bir oğlu oluyor ama ağa kız çocuğu olsun istiyor. Karısına sürekli baskı yapıyor. En son çocuğu da erkek olunca Allah'a isyan ediyor. Çok hiddetti bi ağa bu yalnız. Sonra karısı yine hamile kalıyor. Bu kez beklediği kız bebek dünyaya geliyor. Tabi kız ağanın göz bebeği. Kızdan önce doğan en küçük oğlundan ise nefret ediyor. Kız küçükken bu oğlanın başında beklediği sürünün içinde dolaşırken dokunduğu koyun akşama devrilip ölüyor. Bir değil iki değil artık, oğlan bunu farkediyor. Ama babasına söyleyemiyor. Zaman geçiyor, kız büyüyor. Bu sürede abileri bir bir ölmeye başlıyor. Bir gün ağa çarşıya gidecekken kıza soruyor ne istersin oradan diye, kız kırmızı kumaş istiyor. Ağa çarşıdan döndüğünde kızının yanına gidiyor kırmızı yokmuş yeşil getirdim diyor. Kız bi değişiyor,babasının üstüne yürüyor kan kırmızı istedim ben kan kırmızı diye babasını da öldürüyor abilerini öldürdüğü gibi. Neyse filmin sonunda da anne büyük abi ve küçük abi kalıyorlar. Kızın içinde şeytan varmış onu çıkarıyorlar ve kızı da yanlarına katıp köyü terkediyorlar.
0
saphira
(21.04.12)
ben de izledim bu filmi. abisinin biri de çatıdan düşüyodu, biri derede boğuluyodu hatta. küçük abi şeytanı aldatmak için git bunu doldur diyerek dibi delik bi testi veriyodu kıza. sonra bi şekilde öldürüyolardı şeytanı. valla ben de yıllardır merak ediyorum bu filmi ama.
0
elorelia
(21.04.12)
kimler oynuyordu hatırlıyor musun?
0
blackmail
(21.04.12)
irbat
(21.04.12)
Çook sağolun. 10 yaşlarındaydım izlediğimde.Sonraları kime anlattıysam filmi izlemedik dedi, neyse ki kardeşimle izlemiştik yoksa kendimden şüphe edecektim uyduruyor muyum yoksa diye. Tekrar teşekkürler. -Müsibet-
0
🌸saphira
(22.04.12)
(4)

KPSS Basvurusu

juvee
Bugun son gunu...Ben parasini yatirdim... Netten de basvurumu yaptim... Basvurunuz ulasti vesaire dendi... Ciktisini da aldim... Baska bir sey yapmam gerekiyor mu?.. Ciddiyim lan?..
Bugun son gunu...

Ben parasini yatirdim... Netten de basvurumu yaptim... Basvurunuz ulasti vesaire dendi... Ciktisini da aldim... Baska bir sey yapmam gerekiyor mu?.. Ciddiyim lan?..
0
juvee
(17.04.12)
çalışmaya başlayabilirsin mesela
0
stimpak
(17.04.12)
Bugün son gün müydü? yuh. ben başvurmadım. uzatırlar di mi bunu :)
0
melankomik
(17.04.12)
yarın son gün. niye uzatsınlar?
0
baldur2
(17.04.12)
Çıktı almaya ne gerek varmış en son?
0
saphira
(17.04.12)
(1)

spk lisans 2012

viliver
spk lisanslama sınavının başvuru tarihi hakkında bilgisi olan var mı, en son aralık ayında yapılmış sınavı, sitede bi duyuru göremedim.
spk lisanslama sınavının başvuru tarihi hakkında bilgisi olan var mı, en son aralık ayında yapılmış sınavı, sitede bi duyuru göremedim.
0
viliver
(17.04.12)
Henüz tarihler açıklanmadı.
0
saphira
(17.04.12)
(2)

kpssye başvurmuş olanlar bir bakabilir mi?

kpdskpds
şimdi aday kılavuzunda başvuru merkezinde başvuru yapacaklar şunları getirsin diyor:1. aday bilgi formu2. nüfus kağıdı veya pasaport3. banka dekontu4. mezun olduğunu gösterir diploma veya sureti.ilk üçü tamam da diploma sureti mi almamız lazım noterden şimdi? onsuz olmuyor mu, ösymnin sitesinde görü
şimdi aday kılavuzunda başvuru merkezinde başvuru yapacaklar şunları getirsin diyor:

1. aday bilgi formu
2. nüfus kağıdı veya pasaport
3. banka dekontu
4. mezun olduğunu gösterir diploma veya sureti.

ilk üçü tamam da diploma sureti mi almamız lazım noterden şimdi? onsuz olmuyor mu, ösymnin sitesinde görünmüyor mu benim mezun olduğum hani tc yi girince? başvuranlar ne yaptılar, cevap verirlerse sevinirim.
0
kpdskpds
(13.04.12)
direkt diploma ile gitmen yeterli. bakıp geri veriyor.
0
dahadur
(13.04.12)
Yalnızca kimlik ve diploman yanında olsun.
0
saphira
(13.04.12)
(11)

Kısa saç uzun saç?

sokaklar tekin degil
Şuan uzun, dalgalı ve istediğim şekli verebildiğim uysal saçlarım var. Yaklaşık 2 senedir aynı uzunlukta kullanıyorum.Her kadına dönem dönem geldikleri gibi dün gece bana da geldiler kestiricem nan ben bunları dedim. Bu sabah hem arkadaşlarıma hem ofis halkına soruyorum lakin herkes sözleşmiş gibi S
Şuan uzun, dalgalı ve istediğim şekli verebildiğim uysal saçlarım var. Yaklaşık 2 senedir aynı uzunlukta kullanıyorum.
Her kadına dönem dönem geldikleri gibi dün gece bana da geldiler kestiricem nan ben bunları dedim. Bu sabah hem arkadaşlarıma hem ofis halkına soruyorum lakin herkes sözleşmiş gibi SAKKKIN HA SAKKKIIIIN kestirme diyor, yakışır yakışmasına ama uzun saçın havası başka, işte seksapeldir, kadın dediğin uzun saçlı olur, bak kestirirsen itten köpekten pişman olursun bla blaa muhabbeti. Kestirmek istediğim model katsız ve omuzlarımda hem düz hem dalgalı kullanılabilir bir model olacak. Sanki daha modern bir havası var kısa saçın bilemedim.
 
Duyuru ahalisi ne diyor? Uzun saç klasik ve modernlikten uzak mı? Omuz boyunda katsız kesim daha havalı değil mi? Aha beyle kestiricem.
0
sokaklar tekin degil
(11.04.12)
görmeden yorum yapmak olmaz ama dalgalı ise uzun daha bir güzel durur gibi yine de dediğin gibi hatun kısmında dönemsel kestirme aşkı oluyor bu yüzden kökü sende çokta kısa değilse içinden geleni yap pişman olsan da yapmadım demezsin.
0
lunedor
(11.04.12)
omuz boyu kısa saç sayılmaz bence zaten. toplanıyosa o saç kısa değildir. aslında yüz şekline göre çok güzel kat verilebilir, hem de boyu çok az kısalabilir. ama buradan nasıl tarif edilir bilemedim. www.beautyofwoman.com
böyle. o zaman hem kısa hem uzun gibi oluyor. hem böyle hareketli hem de kullanışlı. ben kendim bizzat kesiyorum bele.
0
kediebesi
(11.04.12)
caps yok mu?
0
386 dx
(11.04.12)
kes ya kes kökü sende değişiklik iyidir her zaman
0
stayout
(11.04.12)
omuz boyunda ve katlı olursa pek kullanışlı olmuyor. bağlamak istediğinde katlı olduğu için her yerden çıkıyor kısa saçlar. ayrıca ne uzun ne kısa olduğundan ne uzun modelleri uygulayabiliyorsun ne de kısa modelleri.
0
kakao
(11.04.12)
SAKKKIN HA SAKKKIIIIN kestirme
0
uyuyanadam
(11.04.12)
valla ben de sakkın haaa sakııın dediler diye kestirmiyordum saçlarımı. 2 hafta önce kestirdim, şimdi öyle diyen herkes ay ne güzel olmuş iyi ki kestirmişsin diyor. baya da kısa kestirdim hem. siz dinlemeyin onları. değişiklik olur hem kullanımı da çok kolay kestirin gitsin :)
0
zet
(11.04.12)
Sanki bu okuduklarımı ben yazmışım gibi geldi bir an. Tıpkı tarif ettiğin gibi uzun düz ve dalgalı kullanabildiğim gür saçlarım vardı. Ancak tahmin edersin ki bir buhran gününe kurban gittiler. Uzun saç uzun saç derken bir laçkalaştı sanki bu görüntü,kestiriyorum dedim ve gittim kuaföre.
Şimdi maşaladığımda bu görüntüyü elde ediyorum www.kadinvekadin.net
DÜz kullandığımda ise böyle images.hitfix.com
Arada eski saçlarını özleyeceksin ama emin ol değişiklik iyi geliyor.
0
saphira
(11.04.12)
kestir gitsin.
0
hamaliel
(11.04.12)
kısa saç her zaman daha modern ve daha cesur kadınların tercih ettiği model oluyor genelde. ancak kısa saç, çok düzgün yüz hatları ve güzel bir burun istiyor. bunun kararını alırken mutlaka profesyonel bir saç tasarım uzmanına danış. o, senin yüz hatların için en ideal olanı söyleyecektir.
0
150h2c50
(11.04.12)
öfff bi ömür aynı saçla geçmez. kstir gitsin.
0
mahnita
(11.04.12)
(15)

6 yıllık ilişkimi bitirdim

atını seven kovboy
6 yıl boyunca her an yanımdaydı ve ona o kadar alışmıştım ki. Ondan ayrılalı 5 gün oldu ve şu an öyle bir noktadayım ki beynim zonklamaya başladı. Evet itiraf ediyorum Winston Box sensizlik başıma vurdu.Sigarayı bıraktığımdan beri birşeyler yemek, içmek istiyorum. Akşam yalnız kaldığımda sürekli yiy
6 yıl boyunca her an yanımdaydı ve ona o kadar alışmıştım ki. Ondan ayrılalı 5 gün oldu ve şu an öyle bir noktadayım ki beynim zonklamaya başladı. Evet itiraf ediyorum Winston Box sensizlik başıma vurdu.

Sigarayı bıraktığımdan beri birşeyler yemek, içmek istiyorum. Akşam yalnız kaldığımda sürekli yiyip içiyorum, özellikle meyve ve çikolata. Lakin kilo almaktan da korkuyorum. Yemek konusunda "önüme ne gelirse yerim" hayat felsefesine sahip olduğum için hangi tür abur cuburlar kilo aldırmaz pek bir fikrim yok.

Ayrıca şu an iş yerindeyim. Ne yapsam da kafamı dağıtsam diye düşünüp duruyorum. Şu an ki halet-i ruhiye ile müdürü dövmekten korkuyorum. Hiç olmazsa birşeyler yazın da onları okuyayım bari.

Tavsiyelerinize ihtiyacım var,özellikle sigara bırakan arkadaşların...

Düzeltme:İlişki sorusu sanıp duyurumu okuyan,vaktini aldığım Güzin Ablacı gençlikten özür dilerim
0
atını seven kovboy
(10.04.12)
bol bl su iç
0
cedric tweedledee
(10.04.12)
nikotin bandının işe yaradığını duydum. onun dışında, tüm aburcuburlar kilo aldırır. o sunta kıvamındaki eti formlardan filan alabilirsin ağzın boş durmasın istiyorsan. bir de sakıza çok abanma daha çok acıktırır.
0
in vino veritas
(10.04.12)
bende aynı durumdayım. benim üstelik 12 senelik bir ilişkiydi :(
o kadar sinir basıyor ki, başlayasım var sırf bu siniri yaşayıp, etrafımı incitmemek için :(
bahse mi girsek napsak?
0
dessy
(10.04.12)
bir kulaklık bul ve son ses en sevdiğin şarkıları dinle. metal falan da olsun arada... gerçekten yardımı olur... bir de zaman her şeyin ilacıdır, unutma...
0
anonimyususer
(10.04.12)
oniki sene boyunca günde minimum 2 paket içtikten sonra bi' gecede mnakodum piçin. altı ayda 18 kilo alıp 3 ayda on kilo verdim. 4 buçuk senedir de ağzıma komadım paşam.

you can.
0
charlesbukowskiineksi
(10.04.12)
Sigarayi birakmakla yapmissin. Zevkin neyse abur cubur adi altinda faydali seyler ye. Film falan uzle iste.
0
natalz
(10.04.12)
Sağ elinle de yaşadığın ilişkini bitirebilirsen her şey yoluna girecek.
0
ggm
(10.04.12)
1997'den beri sigara içmekteydim 2011'in kasım ayına kadar. yaklaşık 14 sene 11 ay sigara içmişim. hastalıkta ve sağlıkta devam etmişim içmeye. ve ortalama 1 paket. gerşi son 1,5 senem tütün sarıp içmekle geçti... sonuç olarak 5 aydır içmiyorum. nasıl mı?
www.idefix.com
mail adresini yazarsan pdfini de atabilirim.
0
aeroflot
(10.04.12)
Abur cuburdan vazgeç bir an önce. Zaten sigarayı bırakanın bir kilo alma durumu olurken sen abur cuburla tüy dikme. Yaz geldi bol karpuz dönemi -yaşasın-. Ayrıca insanlar 10 yıllık ilişkisini bebeği varken arkasına bakmadan bitirebiliyor. Her şey olacağına varır.
0
saphira
(10.04.12)
seviyorsan git iç bence:)
şaka bir yana tebrikler. bu maalesef çok görülüyor. sigarayı bırakınca millet yemeye vuruyor kendini. meyve iyi ama çikolata fena kilo yapar.
bağyansan sakız çiğneyebilirsin meselam.
0
benaslindayohum
(10.04.12)
(git: 387922)
0
compadrito
(10.04.12)
ohaaa beş gün oldu diyip emeğini çöpe atmamak için devam et bence. tebrikler!
0
mahnita
(10.04.12)
champix çok işe yarıyor.
0
croupier
(10.04.12)
Altın kurala göre bunu atlatabilmeniz için ilişkinin yarısı kadar süre geçmesi lazım. Daha işiniz var.
0
386 dx
(10.04.12)
dayan kardeş ocak ayında bende bıraktım aynen senin gibi abandım abur cubura 14 kilo filan aldım ama olsun veririm verecemde ama o ilk zamanlarda ki bol abur cubur yeme ihtiyacım kalmadı. ha bide sözlükteki sigarayı bırakmak başlığını okudum bol bol iyi geldi sabret kurtul inşallah
0
ferr
(10.04.12)
(7)

Apartman bahçesi için önerilere ihtiyacım var.

saphira
Merhaba, ben bulunduğum apartmanın yöneticisiyim. Hafta sonu bahçe düzenlemesiyle alakalı bir toplantı düzenleyeceğim. Bakımı kolay bir bahçeye ihtiyacımız var. Çim bakımı bile zahmetliymiş meğer araştırdıkça öğreniyorum. Ancak çimde hemfikiriz, bunun dışında bir çardak düşünüyorum ve giriş yolunun
Merhaba, ben bulunduğum apartmanın yöneticisiyim. Hafta sonu bahçe düzenlemesiyle alakalı bir toplantı düzenleyeceğim.
Bakımı kolay bir bahçeye ihtiyacımız var. Çim bakımı bile zahmetliymiş meğer araştırdıkça öğreniyorum. Ancak çimde hemfikiriz, bunun dışında bir çardak düşünüyorum ve giriş yolunun kenarlarına sıra sıra yaz kış yeşil kalacak bodur ağaçlar belki. Apartmanın içinde her kata büyümeyen çam ağaçları koyulabilir diye düşündüm. Bunun dışında neler yapılabilir ya da söylediklerim arasında olmaması gerektiğini düşündüğünüz bir şey var mı? Kendi bahçenizden örnekler verirseniz de çok mutlu olurum.
Hafta sonu sağlam önerilerle bir taslak oluşturmak istiyorum. Yardımcı olursanız çok çok sevinirim.
0
saphira
(09.04.12)
çok fazla güneş gören bir alan değilse çim yerine dikondra (farekulağı) yapmanızı tavsiye ederim, biçme derdi falan olmuyor ve çimdeki gibi bazı yerlerin kel kalması, düzgün yayılmaması gibi problemler de olmadı bizim bahçede.. gayet yüzsüz ve sevimli bir ot..
0
shirou
(09.04.12)
aloevera vardı bizim bahçede.
kaktüse benziyor.hiç tavsiye etmiyorum ne o öyle...
www.belirtisi-tedavisi.com

bence sadece çim ve çardak olmalı, güzel olsun diye her yere güller menekşeler dikmenin anlamı yok.

ha bir de bir yere ıhlamur dikerseniz, çardağın yanına mesela mis gibi kokuyor bu aylarda.
0
xenophobic
(09.04.12)
@shirou Farekulağı fikri gerçekten çok iyi. Çok teşekkür ederim. Zahmetsizden kastım buydu sanırım.
@xenophobic Aslında gül dal benim de tercih ettiğim bir şey değil,zaten bir de sarmaşığımız var parmaklıklara sarınmış. Belki zeminde çardağa uzanan taşlar hoş olabilir. www.bitkipet.net
0
🌸saphira
(09.04.12)
trt'de bir program var, benim güzel bahçem gibi bir adı var. atıl durumdaki apartman boşluklarını güzel bahçelere çeviriyorlar. bulabilirsen eski yayınlarına bak, mutlaka fikir verir.
0
african rain
(09.04.12)
son dediklerin kafidir bence de.
0
xenophobic
(09.04.12)
bu bahçenin etrafından yol veya kaldırım geçiyorsa, çevresine gül filan ekmeyin. böyle renkli şeyler. gelen geçen koparıyor. hiç oluyor sonra :)
0
kerhaneci keke
(09.04.12)
@africanrain bulamadım. Ama öneriler yetti bile çok sağol. (:
@kerhanecikeke aynen dediğin gibi yol var.Sanırım yeşil kafidir. Bİr de giriş yolunun kenarlarına yaz kış yeşil olacak bodur ağaçlar bakıyorum şimdi. Canlı çit deniyordu galiba. Bakacağız bakalım.
0
🌸saphira
(10.04.12)
(14)

öyle bir parça söyleyin ki

hamsiii
solosuyla veya ensturmental armonisiyle kendimden geçeyim. Türk sanat müziği'nden tut teknik death metal'e kadar her şeye hazırım.Tek ricam vokal olmasın. Teşekkür ederim, saygılar!edit: çok bilinen gruplar olmasın, daha underground olsun.
solosuyla veya ensturmental armonisiyle kendimden geçeyim. Türk sanat müziği'nden tut teknik death metal'e kadar her şeye hazırım.
Tek ricam vokal olmasın. Teşekkür ederim, saygılar!

edit: çok bilinen gruplar olmasın, daha underground olsun.
0
hamsiii
(06.04.12)
stream of consciousness - dream theater. 11 dakika yalnız, bayaa bi yorar dinlerken :)
0
roket adam
(06.04.12)
death -voice of the soul
buckethead - sootshayer
" - nottinghamlace
joe satriani- if i could fly
" - the forgetten part 2 ilk bunu dinle
steven wilson - collecting space
the outlaws - green grass and high tides
porcupine tree shesmovedon
opeth-ending credits

ilk akla gelenler
0
celcius
(06.04.12)
chitlembik
(06.04.12)
loveinaflipbook
(06.04.12)
www.youtube.com arifin maçını arıyodum bura.. şaka lan şaka , güzel parçadır bak!
0
kozm
(06.04.12)
joe satriani - andalusia
andy timmons- cry for you

edit: eklemeyi unutmuşum. andy timmons - pink champagne sparkle
0
Laodike
(06.04.12)
bir tek celcius'un önerdiği steven wilson'ı dinlememişim, adamın demek kendi albümü de varmış o kadar işinin yanında. Daha varsa yazın bir şeyler?
0
🌸hamsiii
(06.04.12)
Animals as Leaders- New Eden
0
johan sebastian
(06.04.12)
sentenced - mourn (ben her seferinde kendimi kaybediyorum dinlerken)
0
in vino veritas
(06.04.12)
oynamayınca tam etkisini vermiyor ama yine de oyun müzikleri istediğiniz türden şey.

www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
0
anonim yazar
(06.04.12)
buradaki bir vazifem pursuit of happyness ve kavanoz vermeceli betona gömülmeceli fransız aşk filmini kötülemekse, bir diğeri de riverside ve indukti'nin reklamını yapmaktır.

--------

indukti:

bit.ly
bit.ly
bit.ly
bit.ly



riverside:

bit.ly
bit.ly
bit.ly
bit.ly
bit.ly
0
truvaiti
(06.04.12)
bir sebep bir bahane
(06.04.12)
jason becker'ın perspective albümüne göz at.
saykodelik takılayım dersen, mahavishnu orchestra - dream
0
r_u_h
(06.04.12)
Can Atilla dinle,aralarından seç bir tane mutlaka seversin.
www.youtube.com Seyithan Kızıl'dan,hüzünlendirir.
Bir de rain man ve the gamer soundtrackleri çok iyiydi.
0
saphira
(10.04.12)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.