Belki biliyorsunuzdur ama Taksim'de atatürk kitaplığı var bayağı donanımlı orası da

kadıköyde yeldeğirmeninde aziz berker halk kütüphanesi var. ayrıca söğütlüçeşme camiin üstünde kadıköy belediyesinin kütüphanesi var

www.google.com.tr

Nazım Hikmet Kültür Merkezi kütüphanesinden de faydalanabilirsin.

Ben noterde bi işlem yapacakken yapamadım, sistemde farklı göründü. Fatih/Haydar mahallesi yerine Fatih/Cibali olmuş. Mecburen nüfus müdürlüğüne gidip kimliğimi değiştirdim.

Bunu haber vermiyorlar. Benzer bir olay benim de başıma geldi; nüfus cüzdanımı değiştirirken söylediler, ona göre çıkarttılar. Yoksa haberimiz falan olmuyor kısacası.

annem ve babam tc kimlik numarası yazmayan kimliklerini 2009 yılında seçim zamanı değiştirince tesadüfen öğrendiler yeni kimlikten. haliyle ben de o zaman öğrendim numaramızın değiştiğini ama hiçbir şey yapmadım, eski kimlikle gezdim.

2012 yılında noterde sorun çıktı, mecburen değiştirdim.

2012 yılında abim evlenirken işlemler sırasında öğrenmiş, bize de haber vermişti.
Nüfus müdürlüğüne gidip 5 dakikada değiştirttim. Aksi takdirde baya bi zaman haberim olmazdı herhalde.

benim öyler dertlerim yok zaten want2die. buluşmaya katılan çoğu arkadaşımın da böyle dertleri olduğunu sanmıyorum. sırf bu sebepten karma bir buluşma ayarlamak isteyenler bir organizasyon yapıp buluşabilirler tabii :)

Bu Cumartesi olmasın, haftaya Cumartesi olsun. N'oooolur. (Burada sabahları "5 dakika daha" diye ağlayan çocuk ses tonu ile okumanız tavsiye edilir) İzmir'deyim, Pazar sabahı İstanbul'a dönüyorum. Ben de geleyim, ayıp oluyor artık, kıskanıyorum.
1.bp.blogspot.com

Ya da olmadı Ekim'deki de bayrama denk gelmezse yine İstanbul'dayım.

Kadıköy'deki arkadaşlar çok mağdur oldular. Kadıköy olsun artık bu sefer.

umarım yine gelebilirim çünkü yine eskişehirdeyim ve ya cuma ya da cumartesi dönücem duruma göre gelebilirim yani. oyum kadıköyden yana

en sonunda istanbul'a taşınacağım. günübirlik gelsem o gün tatile gidiyoruz offf :(

bu arada şehir dışından eskişehirden falan gelmek isteyen olursa arabada yer var asdfhgf

Şansa kop gel! İstanbul a gelicem ama 8inden sonra.
Yine kaçırdım demi

Nerde kaydırma yaptım acaba şansımı kaç doğru götürdü kafamdadeli sorular


Zaten pandispanya da attığım senoktokatragintilyon mesaja cevap vermedi


Depresyona girdim istenmiyo muyum diye?!

Benim bu ayım kilit maalesef, katılamama ihtimalim yüksek ama şansım yaver giderse bir uğramaya çabalayacağım :) Yoksa kalbim sizinle olacak, şimdiden eline sağlık fraise, bol eğlenceler :)

@pandispanya

Ağlak surat

bu sefer artık yeter, gelmek istiyorum ben :(

kadıköy ya da taksim, akşam-gündüz fark etmez bana.

edit: detaylı bilgileri bekliyorum :D

2.ye gelememiştim buna kesin geleceğim :)

ay ben kesin gelirim ;)

hmfs hmfs diyerek buluşma duyurularını hiç alakam olmadığı halde okuyorum. bunu kadıköy'de yapın. yazık günah bissürü kızımız gitmek istedi gidemedi. her haltı taksim'de yapıyorsunuz bunu kadıköy'de yapın. bi' sefer de siz karşıya geçin. kadıköylü kızlar eklesin

ne kadar sık buluşuyorsunuz :/

gelecek cumartesi suma beachin son günü. öyle buluşma mı olurmuş.
önce ki gece de oliver var. kötü olmuş.

kız kıza sıkılma ve muhabbet durumunuz nedir?

caps var mı öncekilerden? benden güzel kız varsa gelmem :(

after deadline edit: ok gelemiyorum :(

fraise editi:

cumartesi günü için oylama istenmiş. ben de bir sonraki cumartesi istanbulda olacak bir çok etkinliğin olduğunu belirttim. hani insanlar diyor ya şu gün olsun olmasın. ben de aynı şekilde yorumumu yaptım. ama bana gelen pm ler doğrultusunda gördüğüm normalde hiç umursamadığım "tik" hususu var.

eğer bir organizasyon düzenliyorsanız ve herkesi istemiyorsanız bunu belirtin. troll olmak ve troll yaftası yemek istenmeyen çocuk olmak arasındaki farkları anlatmama gerek yok. iyi eğlenceler.

Bu sefer adam gibi resim çekinin bizde kime yazacağımızı bilelim :P

Kadıköy lütfen,teşekkürler.

oleyy.

üste aldırtsanıza duyuruyu. daha çok kişiye ulaşırsınız.

benim yine gelesim var. kadıköy olursa bi arkadaş daha bile getirebilitem var.
@glori ben ortalamayı düşürüyorum, gel yanıma otur;)

Sonraki hafta olsa ya :/

Glori'ye tick atın ve bence aranıza alın. Çok neşeli geçer buluşmalarınız, kambersiz düğün olmaz.

fraise, hani ayın 15'inden sonra yapacaktık 3. buluşmayı :( o zaman istanbul'da olmayanlar da gelir. okullar açılıyor vs. vs. demiştik. ayın 14'ünden sonra hangi gün yapılırsa gelirim. eğer o tarihten sonra yaparsan buluşmayı ben de sana yardımcı olmaya çalışırım.

eh, gelemezsem de iyi eğlenceler size :(

yine orada olacağım :)
kadıköy, taksim ikisi de olur benim için ama cumartesi günleri çalışıyorum o yüzden akşam olsun noooooğğğğlluuuuurr

Bence de gloriye tik atilmali

#Direnglori :p

(bkz: kırmızı elma sözlük)

Yahu ne abartilmis tik olayi, attim gitti :)

gündüz olursa ben de gelirim ^^
kadıköy taksim farketmez (:

Bu sefer geliyorum hanımlar, önceki buluşma duyurularını gözyaşlarımı içime akıtarak okumuştum. Gün fark etmez, kadıköy olsun bizim olsun.

gündüz olursa gelirim ^^

kadıköy/akşam/bu ctesi :)

ya yeter ama istanbul'da buluşuyorsunuz az bi izmir'de de buluşalım. bu başlığı gördükçe istanbul'da olmadığıma üzülüyorum. :(

fraise beybi 15inden sonra olsun noolur :( yoksa okulunu basarım allahsızım.

ben de gelmek isterim

edit: pazar günü yds olduğundan ben de oyumu haftaya olmasından yana kullanıyorum

haftaya olsun noluuurrr

Kadıköy olsun gündüz olsun bizim olsun, sonrakı hafta olsun :^)

kızlar buluşalım da fal bilen var mı :)

ben bakarım fal. uf hem de ne.

+1 kuzeyli

izmirde denesek bunu kac kisi cikar
ve de ben de caps istiyorum :)

işte bunlar hep arap kültürünün etkileri

@halanne ve @kuzey li

İrtibat kurup koparmayalım izmirdeyim.


O değil
@fraise çok alındım bana neden mesaj yok :(

@kırmızıkaşekaban, kahve falı mı? O zaman kahve dünyasına gidelim :)

o halde bu cumartesi ve gelecek cumartesi olsun diyenlere bir soru: 20 eylule atarsak uygun olur musunuz? oyleyse bu duyuru kendini imha edip 1 hafta sonra tekrar acilabilir :) maksat hep beraber olmak sonucta.


@indescribable, kimseye mesaj atmadim ki henuz, netlessin muhakkak sana da mesaj atarim, hic merakin olmasin :)

20'si de uygun bana. 7'sinden sonra her gün olur.

ben de varım! taksim de olursa bana kolay olur ama kadıköy'e de gelirim.

1 böbreğimi hediye paketi yapıp size katılabilir miyim kızlar

20si olabilirse ben de gelirim

15'inden sonra kesin ben de gelirim. Yalnız daha sessiz bir yerde yapalım, geçen sefer sürekli "Efendim?" "Haa?" "Neee?" "Anlayamadım?" demekten imanım gevredi :)

ankara'da olsun :)

evet, kadınlar ve organizasyon ile ilgili güzel bir örnekleme olmuş. buluşamadınız bi.

oha burada kız varmış.

Bizim ev boş kızlar :)) yirim.

+1 kuzeyli
+1 halanne
3 kişi olduk bile bunun izmir versiyonunu yapalım bence :)

kadıköy olsun
çok geç olmasın
ben de gelmek istiyom :(((

Taksim olması daha iyi olur bencee

haftasonu ve kadıkoy olursa ben de gelırım bırılerı haber etsın bana ozelden.

ayın 20si Ankara'da olacağımdan gelemiyorum. (bize ne diyceksiniz, ama daha önce geleceğim yazdığımdan, adını silin diye yazıyorum)

eskişehirde yaşayan ama canı sıkıldıkça istanbula giden bir bağyan olarak, mekan belirlendiğinde haber edin lütfen, bişey çıkmaz veya üşenmez götümü kaldırabilirsem kendisiyle birlikte gelebiliriz.

20 eylül olması çok iyi olmuş. bu sefer katılabilicez :)

20 Eylül beğendim !

buna ben de gelmek istiyorum artık aksi bi durum çıkmazsa orada olacağım! beni de bilgilendirir misin mekan konusunda fraise?

In vino veritas mekanve saat henuz belli degil. Belli olunca haberdar edecegim hepinizi :)

Kadikoyde aksam olsun :(

Charango, duyuruyu editledim zaten. Kadikoy ve aksam olacagi kesin gibi :)

Guzel, bir sorun olmazsa ben de geliyorum o halde :)

e benim neyim eksik, ben de geliyorum! :) beni de alın aranıza ^^

count me in!

20 eylul hangi gun, suna bak tarih yok saatyokentrylerde, bende unutmazsam gelirim, muhabbet nerde ben orda sonucta

yer, saat belli olunca zaten gelicem diyen kişilere mesaj atıyor fraise detayları. 20 eylül de cumartesi bu arada :)

piyapicks, sağolsun pokerface benim yerime cevap vermiş ama ben de tekrar edeyim ; duyurumda da belirttiğim gibi yer ve saat belli olunca herkese tek tek mesaj atıyorum ben zaten, telaşlanmaya gerek yok :)

ay ben de gelirim neredeymiş ki?

neden hala kadın yerine kız kelimesini kullanmayı tercih ediyorsunuz ?

Yahu takacak her sey bitti, sira buna mi geldi. Kadin, kiz ne farki var? Kiz kiza bulusma tabirinden yola cikarak bu sekilde yazdik duyuruyu. kimseyi de rahatsiz etmesi gereken bir durum yok sanirim. Her seyden sosyal cikarim yapmaktan vazgeçin artik bence :)

sıranın buna gelmesi için diğer her şeyin bitmiş olması mı gerekli, sorun kız kıza diye bir tabirinin normalleşmiş olması zaten

Duyuru altinda tartisma yasamaya niyetim yok acikcasi, herkes istedigi gibi algılayabilir. Ben neden bu tabiri kullandığımı acikladim, herkes diledigini dusunmekte ozgur tabii.

yuh 3 tanesi aynı evde 2 gün kalamazken toplanıyorlar.
iyi eğlenceler dilerim k*zboşlar. :)

20 eylül kadıkoy bana da uygun haber edın yalnız unuturum. :)

20 eylül kesinse ben de geleceğim. Eskişehirden gidecek olan başka birisi varsa birlikte gidelim.

Glori o buluşmaya giderse, hepiniz ifşa olursunuz, kepsleriniz elden ele dolaşır benden söylemesi.

@tuborgyesili, 20 eylul kesin tarihimiz.

Kadın yerine kız tabirini kullanıyorlar çünkü sizin gibi aydınlanamamışlar henüz..

Hepsi zırcahil sakın katılmayın bu cahillerin arasına..

Kız deme bayan deme hanım deme onu deme bunu deme insanlar kafayı yemiş..

neden 20 eylül diye belirlendi kii, neden 13 eylül değillllll, 13 eylül olursan kesin gelirim

run çoğu kişi 20 eylülde müsait olduğu için o tarihi seçtik. tekrar tekrar düzenleme yapamayacağımız için değiştiremiyorum maalesef. bir daha ki buluşmada görüşelim diyorum o halde :)

ben de oyumu 20 eylül kadıköy'den yana kullanıyorum.

Gayler ve lezbiyenler de gelebiliyor mu?

neden sadece kızlar yani çalışan insanlarız biz de kızlarla tanışmak istiyoruz belki :D

Kara çarşaflı bir arkadaşınız olarak ben de katılıyorum :)

erkekler gelemiyor mu yani?

20 eylul cumartesı hala ok mı??

noldu bu buluşma ya? bana mesaj filan gelmedi??

heyy nerde buluşuluyor ve kaçta buluşuyoruz??

Her migros yapar mı?

migros olmazsa dolmuşçular.

minibüsçüler seve seve alır hacım.

poşetlere bölüp farklı farklı bakkallarda 3-4 seferde bozdurabilirsin.

Ayrı ayrı (5kr, 10kr, 25kr vb.) ufak poşetlere koyacak olursan en yakın BİM'de bütünletebilirsin..

Bankaya götürüp komple butunlestirmek daha mantıklı degil mi?

bankalar 200 tlden sonra sayma parası alıyor

aslında 100+100+100 olarak 3 posete ayırıp 3 farklı banka subesine gidip bütünletebilirsin. zaten bankalar her zaman yan yana oluyor laps diye halledersin işini

Bim'de tümletiyorum ben.

ben bakkala verdim geçen 700 tl kadar. daha var mı diye sordu. hep bana getir camel'in 6,5 olması beni mahvetti herkes 10 tl veriyor dedi.

nasıl dolduracaksın?

1 damacana 19 lt (19 dm^3)
demir 1 tlnin hacmini hesapla, bul. ama tamamını dolduramazsınız tabii ki, onu da hesaba katın.

19 litrelik bir damacanayı düşününce 10 binin üzerinde alır gibime geldi, atıyorum bi 15 bini var:)

500 cllik kavanozda 700 TL biriktiriyorum. Bu hesaba göre 26.600 TL sığdırabilirsin pekala

şindi benim bi kumbara vardı, sadece 50 kr ve 1 tl atıyordum. su bardağı gibi bi hacmi vardı. 200 ml diyelim. o kumbaradan 120 lira çıktıydı. 50 kr oranını bilmiyorum ama şimdilik boşver. damacana da 19 litre. 120*5*19=11400 lira. bu hesaba göre 50 kuruşlu haliyle bile gayet de 10 bini geçiyo. süper fikirmiş lan.

üst limitleri söylüyorum:
1 TL hacmi 1.05e-6 m^3
19 lt damacana 0.019 m^3

Dolayısıyla 1TL'leri eritsen bile maksimum 18049TL koyarsın.

Aradaki boşluklar, daire olması, karışım derken herhalde 12-15bin filan olabilir.

onunla ilgili bi iddia falan vardı 4 5 sene önce.

forum.donanimhaber.com

tavşan

bilal erdoğanın göz bebeği.
bıbıcım adası

movado olabilir.

diesel gibi geldi.

rado?

Triwa

öncelikle olay kemal okuyan'ın egoist ve ben merkeziyetçi tutumundan kaynaklanmaktadır.

son 3-5 yılda başarılı işler yapan, toplumsallaşan erkan baş tkp ile özdeşleşmiştir. bu durum erkan baş'ı ön plana çıkarınca, kemal okuyan ''Bu parti'de 300 manyak var'' diyerek yani erkan baş'ı ve arkadaşlarını kast ederek. zira 300 spartalı modundadır bu kişiler, onlara karşı hizzip oluşturmaya gitmiştir. 2 yıllık gizli kapılar arkasında kemal okuyan bu gizli tasfiye planını sürdürmüş. sonra devreye sokmuştur. erkan baş, metin çulhaoğlu başta olmak üzere 12.kongre şimdiki adıyla halkın türkiye komünist partisi'ne yüzlerce iftiralar atılmış. ''tam bağımsız türkiye'' dediği için bu grubu devrimci-demokrat olmayla suçlamış. yalanlar savurmuştur.

birde bu ayrılığın teorik yanı vardır.

erkan baş, metin çulhaoğlu haziran sonrası türkiye'de sosyalizm bir seçenek haline dönüşe bilir demiştir. bu yüzden dışa yönelik hamleler yapmak gerektiğini savunmuş. partinin toplumsallaşması gerektiğini belirtmiştir. lakin kemal okuyan statükocu tavırından ödün vermeden. bu ülkede haziran yaşanmamış gibi. hayır daha çok içe örgütlenme demiştir. yani dışa açılıp toplumsallaşmayı red edip. içe doğru merkeziyetçi bir parti olalım istemiştir. buda partinin başında olması ve statükosunu koruma isteğinden kaynaklanır.

bir diğer teorik ayrım ise, kollektif önderlik ve inisiyatif almış kadroların olması gerektiği tezidir. bunu belirten erkan baş ve metin çulhaoğludur. partinin kollektif çalışmasını gerektiğini tek bir beyinin değil, ortak bir beyine sahip önderlik kadrosunun olmasını gerektiğini anlatmıştır. siyasallaşmış, örgütlenmiş ileri kadroların bulundukları alanlarda inisiyatif alarak hareket etmesi gerektiğini. tepeden inmeci bir parti olunmaması gerektiğini dile getirmiştir.

lakin kemal okuyan ise gene egoist tutumunu sürdürmüş. ben merkeziyetçi olacak herşey ben izmirde rakımı içerken van'da yapılan örgüt toplantısından haberim olacak tarzında bir yönetim anlayışını savunmuştur. önderlik ne derse o olur, doğruda söylese yanlışda söylese uyulacak hepsine demiştir. erkan baş ve metin çulhaoğlu ise, tam tersini söylemiş. önderliğin kolektif olmasını gerektiğini. ileri kadroların inisiyatif kullanma hakkının olduğunu belirtmiştir.

bir diğer ayrışma noktasıda bu olmuştur.

ama en asıl sebebe gelirsek , erkan baş'ın türkiye sosyalist hareketi içinde ciddi bir isim olması, yaptığı eylemler yahut yazdığı yazılarla ön plana çıkması sonucu kemal okuyan ve yaveri aydemir güler'in ise bunu kabul etmeyip , bizden daha zeki kimse olamaz bu partide demesi. ve partiden tasviye girişiminde bulunmasıdır.
kısaca özet olarak bunları aktara bilirim. ve htkp 'e beklerim

Bir de şu yazıyı okumakta fayda var.

yonhaber.com

Bu aralar, Vedat Türkali’nin “Güven” romanını tekrar okuyorum. İkinci dünya savaşının ateş ortamındaki Türkiye’sinde bir yanda dönemin tek partisinin etrafında çöreklenmiş ve savaştan beslenen oligarşik yapı.Öte yanda ise açlığın, yoksulluğun savaş tehtidinin pençesindeki halk… Kimsesiz, savunmasız, yalnız bir halk. Bu ortamda esnaf, doktor, zanaatkar, işçi, aydın, öğrenci bir grup TKP’li, küçük da olsa toplumda , akademide, evlerde, atölyelerde veya basında nefes alanları açıyorlar. Elden ele dolaşan Nazım Hikmet şiirleri toplumunun bir kesimi için en büyük moral kaynağı oluyorlar.

Güven’in sayfaları arasına serpiştirilmiş TKP tarihini de tekrar düşününce bugün Türkiye Komünist Partisi’nin içinde yaşanan çatlağın verdiği “acı” duygusu daha da artıyor.

***

Kurtuluş savaşı koşullarında kurulan Türkiye’nin en eski, en köklü partisinin neredeyse bir asırlık sürede ayakta kalması, varlığını TKP ismiyle 21’nci yüzyıla taşıması, kısmen de olsa gençlerle, aydınlarla, toplumun dinamik kesimleriyle buluşması, günlük bir gazeteyi çıkarması, siyasete,olaylara müdahil olması …

Barış Derneği, Küba Dostluk Derneği, Nazım Hikmet Kültür Merkezi, FKF gibi her biri kendi alanında önemli işlevleri olan kurumları yaratması, yaşatması…

Ve en önemlisi küresel düzeydeki tüm ideolojik saldırılara Türkiye ayağında dimdik karşı durması.Anti-emperyalist çizgisinden taviz vermemesi ama ulusalcıların savrulduğu noktaya da düşmemesi. Daha da sayabileceğimiz bir çok nedenle ve gerekçeyle TKP “biricik” tir. Özgül ağırlığı vardır. İsminin tarihsel derinliği ile güncel anlamının yarattığı büyük bir değerdir. Evet, TKP değerlidir.

Peki, eksiklikler, hatalar, yanlışlar, savrulmalar, başarısızlıklar, hantallıklar?

Olmaz olur mu?

Hem tarihsel TKP’nin hem günümüz TKP’sinin eleştirebileceğimiz bir ton hatası var. Ama tüm bu eleştiriler az önce belirttiğimiz değerin yarattığı zemin üzerinde yapılabilir, yapılmalıdır. Cesaretle, samimiyetle, bilgiyle, vicdanla en önemlisi de dostlukla…

***

Yazının bu noktasında belirtelim ki, hiç bir zaman TKP’li olmadım. Son yerel seçimlerde üç oydan birini BDP’ye , birini ÖDP’ye birini TKP’ye verdim. TKP çevresi son yıllara kadar en az tanıdığım sol çevreydi. Ama son birkaç yılda hem TKP yöneticilerini hem de çeşitli düzeydeki partilileri tanıma fırsatı buldum. İçlerinde arkadaşım olanlar da var. Dürüst, birikimli, çalışkan, hayata pozitif bakan, ideolojik, teorik kafa karışıklığını çoğunlukla aşmış, özgüveni yüksek kadrolara sahip insanlar tanıdım. Yoldaşlık kültürünü günümüz yaşam biçimiyle birleştirebilmiş az sayıdaki sol hareketlerdendir bence TKP…

***

Tamam, bütün bu cümleleri neden yazdığıma geliyorum.

İşte bu TKP birden bire bölündü. Evet bölündü. Şu anda fiilen ortada bir TKP yok. TKP merkez komitesinin 24 üyesinden 12'si bir tarafta, diğer 12’si öte yanda. Aralarında Kemal Okuyan, Aydemir Güler, Süleyman Baba gibi MK üyelerinin bulunduğu grup kendilerine Atılım Kongresi diyor. Erkan Baş, Metin Çulhaoğlu, Kurtuluş Kılçer’in başını çektiği grup ise 12. Kongre adını kullanıyor. 13 Temmuz’da iki ayrı kongre yapılacak. Dünyada bir örneği var mıdır bilmiyorum ama Türkiye tarihinde ilk kez bir parti aynı gün aynı anda iki ayrı kongre yapacak.

Yani çatlak bu kadar derin, bu kadar keskin.

Bu derin çatlağı yaratan yani partinin önde gelen kadrolarını beğenmeyen, başarısızlıkla suçlayan Baş, Çulhaoğlu grubu olduğu için onların ortaya koyduğu argümanları takip etmeye çalıştım. Yayınladıkları bildiriler, “Yoldaşa Mektup” adıyla çıkardıkları bir broşür var. Dikkatle okudum. Ama bu derin çatlağın nedenlerine ulaşamadım.

TKP’nin mevcut politikalarından hangileri yanlış?
Türkiye’nin ekonomik, siyasi, sosyal, toplumsal sorunlarına hangi noktalarda farklı bakılıyor?
Hatta daha da somutlaştırarak soralım: Son bir-iki yıl içindeki önemli gelişmelerden Mesala Suriye,mesela Gezi Direnişi,mesela çözüm süreci, mesela Soma…Son olarak Cumhurbaşkanlığı seçimi… Bu konularda her iki grup arasındaki bakış farklılıkları neler?
Ben bu sorulara yanıt bulamadım. Ya da kapasitem okuduklarımı tam anlayacak düzeyde değil, bilemiyorum. Altında, Ahmet Tarık Yenil, Aysel Tekerek, Barış Tercioğlu, Doğan Ergün, Emrah Akansu, Erkan Baş, Erçin Fırat, Kamil Tekerek, Kurtuluş Kılçer, Metin Uçak, Metin Çulhaoğlu, Yavuz Karamahmutoğlu’nun imzası bulunan bildiriden bazı bölümler aktarayım, ardından da birkaç sorum olacak:

“Türkiye Komünist Partisi, bütün mekanizmalarının bir kişi ya da tek tek kişiler ekseninde belirlendiği, görevlendirmelerin politik gelişkinlik, deneyim ve liyakat kriterinden ziyade kişisel bağlılıklar üzerine hayata geçirildiği, kurulların, katılım ve tartışma mekanizmalarının işlemediği/işletilmediği bir parti olamaz.”

Yani, diyorsunuz ki Aydemir, Kemal, Süleyman bu partiyi babalarının çiftliğine dönüştürdüler. Peki öyleyse nasıl oluyor da MK’nın yarısı farklı görüşte olabiliyor. Ya da siz MK’ya nasıl seçildiniz? Hangi kişisel bağlılıkla parti yönetiminde yer aldınız? Parti bu duruma getirilirken sizler partinin en yetkili organı olan MK’nın diğer üyeleri olarak uyuyor muydunuz? Aydemir, Kemal, Süleyman başınıza silah mı dayadılar.? Ve en önemlisi, son dönemlere kadar neden tüm bunlar dile getirilmedi. Metin Çulhaoğlu, Kurtuluş Kılçer, Kamil Tekerek, takip edebildiğim kadarıyla günlük SoL’da yazıyorlardı. Farklı görüşlerini dile getirdiler de gazete basmadı mı?

“TKP Haziran direnişinde 12 Eylül gericiliğiyle hesaplaşan, AKP rejiminin ikinci Cumhuriyet sevdasını yerle bir eden, bir karanlık devri kapatan ancak politik önderlik ve örgütlenme arayışına henüz yanıt bulamamış halkın biricik umut kaynağıdır”

Politik önderlik ve örgütlülüğü zayıf olan TKP nasıl oluyor da Haziran Direnişi’nde AKP rejimini yerle bir edebiliyor? 12 Eylül gericiliğiyle hesaplaşabiliyor? Karanlık bir devri kapatabiliyor? Sizin mantığınıza göre düşünecek olursak ya Haziran Direnişi’nde TKP bunları yapmadı ya da tüm bu önemli şeyleri yapan partinin politik önderliği zayıf değil. Hangisi?

“Ezberlerin değil yaratıcılığın, korkunun değil cesaretin, ufku dar olanların değil iktidarı hedefleyenlerin partisidir”

Açıkça yazayım, ben bu cümleden şunu anladım: Aydemir, Kemal, Süleyman korkaktır. Ezbercidir. Dar ufukludurlar. Çekilsinler, partiyi bize bıraksınlar, biz iktidara geliriz. Peki, nasıl? Yani siz ne yapmak istediniz de Aydemir, Kemal, Süleyman engelledi?

Evet, üç kısa alıntı yaptım ve kendimce bazı sorular sordum. Dediğim gibi tamamen dışarıdan gelişmeleri takip eden ve tamamen farklı bir sol (hatta TKP’ye göre sol olmayan) gelenekten gelen ve en büyük motivasyonu gazetecilik olan biri olarak yazıyorum bu yazıyı. Bu nedenle meseleye “dangur-dungur” dalmış olabilirm, kusura bakmayınız.

Bir kez daha vurgulayayım: Öne sürülen eleştirilerin hiç biri TKP’yi bu noktaya getirecek ağırlıkta değil. Partinin yoldaşlık hukuku içinde ve birliğini koruyarak aşabileceği sorunlar.

Anlaşılıyor ki, birileri uzun süredir fay hattı gibi negatif enerji biriktirmiş, alttan alta çatlağı ilerletmiş.

Anlaşılıyor ki, Haziran direnişinde on binler boğaz köprüsünü geçip Taksim’e yürürken birileri “cesaret” gösterisi yapıyormuş.

Anlaşılıyor ki, öğrenci, işçi, cebindeki günlük harçlığının bir kısmını verip her gün bir SoL alırken birileri başarısızlığın pususunda yatıyormuş.

Ağır olmadı mı , diyeceksiniz? Ne yapalım, arkadaşlar..Sizler çıkıp bu partinin neden durup dururken parçalandığını bize açık açık, tane tane anlatmadıkça aklımıza her türlü olasılık gelir.

Bugünlerde TKP Alıtım ve TKP 12. Kongre adına çeşitli konularda açıklamalar yapılıyor. Hemen hemen her konuda aynı görüş savunuluyor.

Arkadaşlar, bizimle dalga mı geçiyorsunuz.?

Evet, tekrar ve tane tane soruyorum. İki ayrı kongreye gidecek kadar ve de kongreler bile yapılmadan fiilen bölünecek kadar sizi ayrıştıran nedir?

Bana göre meselenin parti içi iktidar boyutu çok ama çok ağırlık kazanmış. Hatta sağdan soldan kulağıma gelen öyle eleştiriler, öyle tanımlamalar, öyle davranışlar var ki buraya yazmaya elim varmıyor.

***

Değerli dostlar, Sevgili Atılımcı ve de 12. Arkadaşlar..!

Kendi içinizdeki duyguları, düşünceleri bilemem. Ama bilin ki biz TKP’li olmayan dostlarınızı çok şaşırttınız. Büyük hayal kırıklığı yaşattınız. Kimse kusura bakmasın, TKP birikimine, kadrolarına, yönetimine yakışmayacak düzeysizlikte bir kavga yürütülüyor. Milyonlarca kişi sizin formüle ettiğiniz “boyun eğme” sloganını daha bir yıl önce bu ülkenin alanlarında ölümüne haykırdı, boyun eğmedi. Diktatöre karşı elbette boyun eğmedik, bundan sonra da eğmeyeceğiz ama nasıl olmuşsa parti içinde yuvalanmış bu nefret, bu öfke, bu düzeysizlik dosta düşmanı karşı TKP’nin dostlarının başını öne eğdirecek, bilesiniz. Hadi, bizim gibi partili olmayanları bir yana bırakın ama pırıl pırıl partili insanlarınızı, yoldaşlarınızı daha fazla üzmeyin. Boyun eğmeyenlerin başını öne eğdirmeyin…!

nereden gideceksiniz? istanbulsa truva turizm'in istanbul bozcaada seferi var, geyiklide inip feribota biniyorsun.

ben az önce bozcaada'dan dönüşe çok keko bir saatte bilet buldum, bence dönüş biletinizi de gözden geçirin.

az önce baktım truva'ya 26'sı için bilet gözüküyor. dönüş biletimi 29 temmuz saat 17.30'a aldım ulusoy'dan. elinizi çabuk tutun derim.

Seabird için konuşuyorum. Sadece cuma ve pazar uçuş var.

Cuma günü
Istanbul Bozcaada 350tl
Bozcaada Istanbul 150tl

Pazar günü
Istanbul bozcaada 150tl
Bozcaada Istanbul 350tl

Civarında.

Istanbul - Geyikli iskele hattında çalışan bozcaadaya erişim sağlayan otobüs firmaları 4 adet.

Kamil koç
Ulusoy
Metro
Truva

Araçla (hiç vapur beklemediğini varsayarsak) 6.5 saatte varılır.

Eceabat - Çanakkale

Geyikli - Bozcaada olmak üzere iki defa feribota binilir. Bu vapurların süreleri de 6.5 saate dahildir. O sebeple yol pek yorucu geçmez.

Adadan selamlar.

Kadıköy-geyikli iskele arası arabayla 5,5 saat.

kiracı değiliz, ev sahibiyiz. Ama kiracımızın oturduğu evde kombi, su/elektrik tesisatı ya da hidrofor arızalandığı zaman biz ödüyoruz. hatta kimisi sen öde kiradan düşeriz diyor ama biz onu da yapmıyoruz. normal ödüyoruz işte. çünkü evden çıkarken kiracı hidroforu, kombiyi ya da tesisatı söküp götürmeyecek.

Ev sahibi tabii ki

kimisi mesela kombi arizalaninca kac senedir kullaniyorsun o yuzden sen odeyeceksin diyebiliyor. hic umursamayin. ya da tamam odeyin ama cikarken masraf yaptiginiz herseyi alip goturun.

Bozcaada da yemek içmek çok pahalı bence. 800 civarı olur iyi ihtimalle diye düşünüyorum. (emin değilim)

eylül pansiyon var gecelik kişi başı 50. oradan hesap edin.
ama en düz ucuz pansiyon bu. yine de temiz güzel.
ama yer bulur musunuz yakın zamana emin değilim.

bir depoyla gidip gelemezsiniz. 500 km civarı. git gel 1000 km yaparsınız.

ortalama 100km'de 8lt yaksa 400 tl benzin.
geliboludan çanakkale feribot 30 * 2 = 60 tl
geyikli - bozcaada feribot 30 * 2 = 60

yol 520 TL.

güzel bir yer diyorsunuz geceliği 180'den olsa 180*2 = 360 konaklama

yiyecek içecek konusu sıkıntılı. lokantalar aşırı pahalı. hani böyle mezeler, rakı balık yapalım derseniz adambaşı 80'de aşağı çıkma ihtimaliniz yok. en az 500'de yeme içme diyelim.

toplam 1380 ediyor. yuvarlak hesap 1500 olsun

bu arada adada arabaya ihtiyaç var evet ama çoğu yere dolmuşla ulaşmak da mümkün.
gece otobüsle yola çıkp yine otobüsle dönebilirsiniz. (geyikli'ye 1 kişi gidiş dönüş 120 tl ediyor)

kamil koç ve ulusoy'un rahat hatları var. ben her haftasonu çanakkale'ye gidip geliyorum ve araba yerine otobüs kullanıyorum

Yimirta'nin hesabina ufak bir itirazim var. 1,2 vw sehir disnda 8lt/km yakmaz. Devirsiz killanirsaniz (manuel oldugunu varsayiyorum) 700-800 km gorursunuz. Dolayisiyla bir depo yeter bence. Yani 250 civari dusunn derim benzin masrafini.

Arabayı geyikli iskelede bırakın. Dönüşte rahatlık olur. Millet feribot kuyruğunda ağlarken siz gezersiniz

Geyikli için Sunset, Sunshine ve Taş Konak var.

Sunset biraz pahalı... Ama Taş Konak gayet güzel. Ayrıca dilerseniz Geyikli'de yazlık da kiralayabilirsiniz.

Durusu park

Oranın yemekleri kötü diyorlar, başka bi alternatif olabilir mi?

TwoDots var, Candy Crush ile mantigi cok yakin zaten. Sever bence.

Farm heroes de güzel.

victoria'nınkiler bana acı geliyor. daha doğrusu tenimi yakıyor sanki.

Bath&body works sweet pea kullanıyorum tavsiye ederim

Zamanında bir kız o kadar güzel kokuyordu ki, en son dayanamayıp "Ne sıktınız siz böyle" diye sordum. O zaman Victoria's Secret Türkiye'de yoktu. Bana "Normalde Victoria's Secret'ın morunu sıkacaktım ama şişeyi çatlattım. Kalan moru, pembenin içine boşalttım. Bu da onların karışımı" (Love Spell ve Pure Seduction) dedi. Sonra gelince buralara ben denedim, kış için gerçekten çok güzel oldu ama biraz fazla yapış yapış hissettirdi bana.

Yaz için Lemon Escape var, o güzel. Limon limon ve temiz kokuyor.

arghhh :@ sorumu değiştiriyorum :D mistler gümrükten geçiyor dediler sağda-solda, şimdi cannot be shipped dedi sitesinde. e nereden alıcaz bunları da gelecek? 4 dolarlık şeylere 30-40 lira mı bayılıcaz illa yurtiçinde?

durduğun kabahat! yerinde olsam düşünmezdim bile.

diyelim ki bu sefer de tutmadı, seni maddi açıdan yıkmayacaksa, bi süre başının çaresine bakabileceksen tut tabii. ya da diğer bir seçenek, herkes internet tabanlı, home office gibi çalışacak, müşteri le kırk yılada bir toplantı yapılacaksa bir otel salonunda ya da lobisinde yapılacak.

Böyle sürüm sürüm sürünme gibi bir durum hiç bir zaman olmaz. Ailem gibi bir şansım var hayatta. Ama ben onları bu anlamda hiç kullanmak istemiyorum. Onlar bana her zaman destek oldu. Ama özellikle annem (beni başarısız olarak görmek istemedikleri için) ofis tutma daha erken diyip duruyor.

ben olsam korkarım. sende korkuyorsun belli ki.

başarısızlığı büyük problem edeceksen (ki öyle görünüyor) tutma.
çünkü başarısz olma ihtimali olmayan iş yoktur sanırım.
leventte falan saatlik ofis kiralanıyordu, oralarda yap madem toplantılarını.

@titiraprap ben görüntü açısından demiyorum aslında. gerekirse sabahlara kadar çalışabileceğimiz güzel bir çalışma ortamından bahsediyorum. Yoksa fatura adresim ev adresim olarak kalsın ne olacak ki?

korkma, her zaman arkandayım. bedava danışmanın var.

@douchebag sağolasın :) seni de çok boğmaktan utanır hale geldim.

Ne demek rica ederim.

Korkma, bodoslama girme, korkarak gir.

Belki biraz birikimin olsa daha iyi olabilir. Ben olsam, bir senelik dükkan kirasını vergisini püsürünü hesaplar, bir kenara atar ondan sonra girerdim. O miktarı da yağmurlu günler için sığınak olarak düşünürdüm. Çiselerse azcık ıslanır, fırtına kopmadan kullanmayı düşünmezdim.

Vergiyi tam olarak kestirmesem de 1 yıllık kiradan daha fazla bir miktar var elimde. Buna karşılık yıllık bir sözleşmem yani gelmesi kesin (ekim'den başlayarak 3 ayda 1) belli bir miktar para var.

Bu duyuruyu açtıktan sonra bir yeni müşterim daha oldu. Birazcık daha cesaretlendim sanki

seni tanımıyorum ve yaptığın iş konusunda da gerçek anlamda pek bir fikrim yok. ancak sözlerinden işini oldukça ciddiye aldığın ve hakkını vererek yapmayı istediğin çok net seziliyor. bence eskiden yaptığın hataları -- her ne iseler -- artık yapmazsın, daha dikkatli olursun. o yüzden ben olumlu gördüm bu gelişmeyi. yazdıklarından da iyi bir izlenim edindim.
biraz korku zaten çok normal değil mi?
he ama yanında çalışan insanlara güvenin tam değilse o zaman yeniden düşünmekte fayda var. böyle bir şey ifade etmemişsin tabii ki, ben akılda bulundurmak adına söylemek istedim. seni olduğu kadar onları da ilgilendiren, başarısında onların da pay sahibi olacağı bir durum.

Birikim varsa tamamdır. Tam zamanıdır o zaman. Değil mi ki aklına düştü...
Şimdi, "bütün başarılar bata çıka oluyor zaten" demek lazım belki ama sana bunu hatırlatmaya gerek olduğunu sanmıyorum. Yine de diyim, düşmekten korksaydık yürümeyi öğrenemezdik demi.
Nacizane tavsiyem, gelirinin 1/3 ünü hiç kazanmıyormuş gibi düşün, at bir kenara.

Yolun açık, kazancın bereketli olsun kardeşim.

Konyalı Saat'in distribütörü olduğu Movado markasına da bakabilirsiniz.

www.konyalisaat.com.tr

enpara.

Vadesiz döviz hesaplarından para kesen pek çok banka vadeli döviz hesabından para kesmiyor. Mesela garanti

Malzeme kalitesinden,renkten,ağırlıktan belli olur. Markaya göre de değişir

bununla ilgili cilt cilt kitaplar var. o kadar çok detay var ki. Metalin rengi, kadranın işçiliği, ağırlığı vs vs...

kaliteli bir replica rolexi ayirt etmek cok zordur.
ancak profosyonel birinden yardim almaniz lazim.

kapalıçarşıda kuyumculuk yapan kilo kilo altınla dükkan kirası ödeyen dayılar bile karılarına metreslerine ''çakma'' roleks - vacheron constantin - vs vs yaptırıp hediye ediyor . kimi replikalar var içini ( makinesini ) açmadan anlayamazsın.
bahsettiğim çakmalar 2000 lira'dan başlıyor

Pek yapacak bir şey yok. Yeni iskelede oturabileceğiniz çay bahçeleri var.

Orada vakit geçirebilirsiniz.

Manzara kebap diye bir yer vardi. (Adini yanlis hatirliyor olabilirim) Cok iyi cag kebabi yapiyorlar. Servisi filan da cok guzel yemegini ye cayini ic. Mis.

çanakkale kordonda köpeğinizle rahatça vakit geçirebilirsiniz. ya da geyikli iskelesine gidip, oradaki iskelede çay bahçesinde takılabilirsiniz.

Tesekkurler, ozellikle @dark dante.

Manzara kebap a çõktük, sahane.

benim bildiğim geçmiyor o pütürler. ben de daha 3-4 kez giydiğim tshirtü giyemyorum aynı sebepten.

geçmiyor. ben en başta çantadan olduğunu anlamamıştım bile :/

top top olduysa dikkatlice (!) permatikle temizleyebilirsiniz.

koli bandını yapıştırıp çekerek temizlenebilir o topaklanmalar (bluza ağda yapar gibi aynen)

permatik kullanılabilir. ama dikkatli olmak lazım, penye traş bıçağına takılırsa kesilebilir

ya da tüy temizleme makineleri kullanılabilir: www.gittigidiyor.com sinbo ve benzeri markalarınkiler en son 17tl civarına satılıyordu (bir iki sene önce).

boncuklanma olmuş, sürtünme nedeniyel ki, kumaşın kalitesi nedeniyle aslında tüm kumaşlarda olabilir bu sorun.
kimi bunun için koli bandi kullanıyor kimi makas ile temizliyor. boncuklanan yeri.
ama sürtünmeyi azaltmanız gerekiyor.

Pazarda falan şuna benzer www.google.com.tr şeyler satılıyor, bende var penyede de işe yarıyor

maaşı bilmiyorum ama patronu geçenlerde balmumcu'da bir benzincide intihar girişiminde bulunmuştu. internette haberini bulabilirsin sanırım.

duyurudan cesario orda çalışıyordu sanırım, maaşlar sıkıntılı olduğu için ayrılmıştı sanki. yani daha dün gördüm bununla ilgili duyurusunu ama emin değilim yine de orası mıydı.

arkadaşım yıllardır çalışıyordu. çoğu kişiyi işten çıkardılar. en son arkadaşımı da çıkardılar. maaş ödemek bir kenara dursun, tazminatı için bile uzun vadeli senet yapıp verdiler.

cesario orda çalısıodu sanırım. hatta maaşı 2 taksitte falan odediklerinden bahsettiydi.

sigorta atmış olabilir mi ?

yok hayir sigortada bi sey yok. acayip uyuz oldum.

binadaki kaçak akım sigortası da atmış olabilir. genelde birkaç daireyi bir sigortaya bağlıyorlar. sayaçların olduğu yere bakın.

trafoya at girmiş olabilir.

normalde pek bu saatlerde evde olmuyorsunuz sanırım. bahsettiğiniz kesinti kadıköy'de sıkça yaşanıyor. bizim evde banyonun elektrikleri ve buzdolabı ile bazı prizler çalışıyor. diğer odalarda olmuyor mesela. Alıştık.

güncel: sebebin ne olduğunu hala bilmiyoruz ama nihayet saat 6'ya doğru gelip yaptılar. bizim sigortalarda da, apartmanın altındaki şu değişik yerde de hiçbir problem yoktu. böyle işin anasını skim.

Degil, neden kotu olsun, calismaya devam

toplamda kaç kelime ya da cümle olduğunu bilmeden söylemek zor. kitaplarda daha etkili olabilir bu yaptığın çalışma.

bu arada çok fazla gereksiz virgül kullanıyorsun sanırsam.

friends gibi diziler konuşma dilinin ya da göndermelerin sıkça kullanıldığı diyaloglar barındırıyor, o yüzden kötü değil bence.

Benim tavsiyem bilmedigin kelimelerin sayisina konsantre olmaktansa icerikten -sozluk kullanmadan- kelimelerin anlamini tahmin etmen.
Sozluk kullandiginda belki 38 kelimeni 38inin de ne anlama geldigini ogrenmis olacaksin ama bu bilgi kalici olmayacak. Kelimelerin anlamlarini cumleden konudan icerikten anlamaya calismaya odaklan. Kelime kelime gitme.

Oldu ki cumleden anlamini cikaramadin cumlenin bir kismini yaz google'a o kelimenin gectigi baska cumlelere bak, ornekleri cogaltip anlamini cozmeye bak.

Tek tek sozluge bakarak yurumez, kalici olmaz.

Ortalama bir Friends bölümünde 400-450 line vardır. Bu durumda çok da kötü değil.

kötü değil +1
saymayın +1
sözlük kullanmayın, bütünden çıkarın anlamı +1

sozluk kullanma diyenlere bakma.
ogrenmenin en iyi yolu ingilizce-ingilizce sozluk kullanmaktir.

ayrica bu sekilde bilinmeyen kelimelerin uzerine dusmek cok faydalidir. izleme keyfiniz azalir belki, ama ingilizceniz gelisir.

Kotu degil, sozluk kullanmayin. Bi sure sonra sozluksuz cok daha iyi ezberlediginizin farkina varacaksiniz.

Frank muller e benziyor. Paneraide olabilir

www.watchpro.com

richard mille

Evet RM. Bu arada ek bir bilgi Acun Ilıcalı da RM kullanır.

valla hacı buna benzer bulmak zor. google'a "world map watch" yazınca bir şeyler çıkıyor ama pek benzemiyorlar buna. ama saat 45 bin dolarsa replikası filan vardır kesin. onu araştır bence. kaliteli replika saatlar yapıyorlar. 150-250 dolar civarı fiyatları oluyor. üstelik bulabilirsen benzerini değil aynısını almış olursun. kolay gelsin.

kadran üzerine yapılan (fotodaki gibi) işleme yani engraving bir yüksek saatçilik zanaatıdir ve ucuz bir fiyata bulmanızın ihtimali 0'a yakın bile değildir. Bulacağınız markalar Vacheron, Jaeger-LeCoultre, Jaquet Droz, Ulysse Nardin ayarında olacaktır.

Ama eğer istediğiniz dünya baskısı ise atlas watch diye aratıp bir kaç sonuç bulabilirsiniz.

Ya da istediğiniz merkezi olmayan bir akrep yelkovan ise o şekilde saatler bulabilirsiniz...

kendimi yanlis ifade etmisim yahu. benim derdim akrep ve yelkovandi aslinda :)

Swatchun camı teknik olarak cam değil. Bu yüzden bahsettiğiniz bu işlem seiko bir saat için geçerli olamaz. İsterseniz camı değiştirebilirsiniz. Ancak garanti belgesinde de yazdığı gibi kasa, cam, pil ve kordon garanti kapsamına girmez. Yani işleminiz ücret karşılığında yapılır.

Bilmiyorum ama saat camı çiziği çok ucuza onarılabiliyor. 10-15 Lira filandı en son.

baronsaatkayislari.com

Zaten neredeyse tekel.

Benim aradığım silikın kayış deri değil

ek görevler varmış da ordan geliyomuş sanırım. arkadaşlar konuşurken duymuştum, bi kere bile oynamadım.

telefondan oynuyosan bi çark var sol üstte, ondan her gün bi tane güçlendirici kazanabilirsin bedava. ayrıca neredeyse 300 e geldim ve bir kez bile can satın almadım. oyna işte illa ki geçersin.

telefonun ya da tabletin saatini ileri alarak can alabilirsin.
daha sonra telefonla internete bağlanıp ilerlemeyi yedekledikten sonra telefonda candy crush'tan çıkış yapıp saati/tarihi düzeltip tekrar giriş yaparsın.
ben 2015'i yarılamıştım bir ara tarih olarak. can bittikçe saati bozmayayım diye 1 gün atıyordum.

pc de onuyorum.

"bilet al"
"kilidi aç"
"arkadaşlarından iste" ibarelerini atlayamıyorum.

560. Bölümdeyim ve can satın almadım + hile eklentisi kullanmadım

onları biz de atlayamıyoruz, arkadaşlarımızdan isteyip kilit açıyoruz. kim atlıyomuş ki?

Eski marakeş

www.edipsaat.com

bu olabilir mi?

hayır değil. bildiğimiz telefon ekranı gibi. hiç bi şey yok sadece ck yazıyo. yuvarlak o da

www.google.com.tr

www.google.com.tr

bunlardan biri mi acaba ?

maalesef bunlar da değil :(

fikir kötü değil ama maliye ile başın derde girebilir. En azından en düşük bütçeli şekilde ne kadara mal olur bu bunu düşün. vergi levhası falan olacaktır mutlaka vb evraklar ne kadara mal olur bunu hesapla.

Sen misafirlikte iken birisi isterde yok dersen tekrar aramayabilir.

millet check-in yapmadığı yerde birşey yemiyor artık.

almam. kırk yılda bir yediğim bişi. çevrede gördüğüm ( en azından adana ve mersinde) bütün vafılcılar da 3 ayda batıyor.

ortalama waffle fiyatları 7-8 tl civarında ve bu da bir waffle için yüksek bir ücret. daha makul fiyatlarda olursa bence bu fikir güzel.

1- Evet. Kazancını vergilendirmen gerekiyor.

2- Sen olsan sipariş verir misin? Bir de günde/haftada/ayda kaç kez waffle yiyorsunuz? Misal ben bu sene 2 kere yedim. Yani sürdürülebilir bir gelir mi?

waffle benim bildiğim cam tezgahın önünde dikilip "şundan olsun, şundan koy, şu ne? iyi ondan da olsun biraz" vs denerek sipariş verilen, hazırlanırken izlenen bir şey. telefonla waffle sipariş olayına şimdiye dek şahit olmadım. ayrıca insanlar marka isteyecek, dükkanın nerede bilmek isteyecek, evde yaptığını öğrenirlerse güvenmezler. bir dükkana kıyasla -10 mağlup başarsın.

kısacası deneme.

güzel fikir fakat kıl birine denk geldin diyelim götürdün siparişini nerede bunun fişi derse ne vereceksin??

eve mi kitleyeceksin kendini peki? yani haftanın 7 günü/gecesi hep evde mi olacaksın?

üzgünüm ama kötü bir fikir.

1.waffle=sevgili ticareti.. sevgili "hadi waffle yiyeliiim" "waffle yiyelimmiiii" der sende evet dersin.wafflecının önünden geçerken yersin..
sitele gibi yerleşik hayatı olanların büyük bölümü hala sevgilisi ile rahat rahat eve gelemiyor. gelebilen kesimde öğrenciler pek sitelerde oturamuyor.

2.waffle bir ihtiyaç değil keyif.. keyif yapmak isteyen genelde evine tıkılmıyor.

1- maliye ile başın belaya girer. belediyeden ruhsat alman gerekiyor ayrıca sağlık memurları gelecek sana bakcak ortam nasıl temizmi değilmi diye
2- insanlar sipariş vermez tutup bir dükkandan vermek varken neden evden versinler ?
3-fikir daha çok tv dizilerinden esinlenilmiş gibi.
ortamın musaitse taksimdeki kafeler gibi yapabilirsin adamlar daireyi kafe ortamına çevirmişler daha çok ev ortamı gibi kendine ait bir odan olur ama sanmam tutmaz.

hem fikir pek mantıklı değil hemde bir çok wafflecı zaten evlere servis yapıyor.

doğru söyle,yakın zamanda 2 broke girls mü izledin?

ekşide, tdk'da ve google'da yok. yani yok.

muadili yok mu yerine

üstün, üstünlük taslayan anlamına geliyor zaten

üstencil ne yav ?

www.istanbulbarosu.org.tr

avukat doçent doktor olan istanbul barosu başkanı kullanmış bu kelimeyi burada.

meraktan baktım yine, tdk da "üstenci" diye bir isim var.

www.tdk.gov.tr

ama o sonundaki "l" harfi hakkında bilgim yok.

@emptybottle @birisi nin verdigi örnekteki mesela "üstencil tavır" var. senin kelimeyi bu kalıba sokamayız bence "üstünlük taslama iddiası taşıyan tavırlar" mı demek lazım :)

imperative kelimesine iyi bir karşılık olurmuş gibi geliyor kulağa. yoksa da olsun.

üstencil bir tavırla konuşmayalım filan gibilerden...

www.radikal.com.tr

kibirli de karşılayabilir.

2 yolu var:

1) Eğer derginizde ürün çekimi yapacaksanız; markayı/firmayı arıyorsunuz "Dergimiz için bir fotoğraf çekimi yapmak istiyoruz. konsepti şu şu; size de yer vermek istiyoruz. Konsepte uygun ürünlerinizi gönderebilir misiniz? diye soruyorsunuz (bazı markalar ürünleri genel merkezden gönderirken bazıları da sizi size yakın bir mağazaya yönlendiriyor ve ürünlerinizi irsaliye ile teslim alıyorsunuz. Ama her iki şekilde de genel merkezi aramanız gerekiyor.

2) Her markanın önceden çekilmiş dekupe görselleri oluyor. Yine genel merkezi arayarak Reklam ve Halkla ilişkiler departmanından dekupe görsel talebinde bulunabilirsiniz. Bunun için de yine konsept belirtirseniz işiniz kolaylaşır. "Sarı, siyah/beyaz çizgili, animal print" gibi anahtar kelimelerle konseptinizi belirtirseniz size gerekli görselleri göndereceklerdir.

Küçük Çarşı pasajı

harita.yandex.com.tr

40a
30c
20m

Yüzdelerden anlamam ama az farkla akp alacak gibi görünüyor..

Kimin kazanacağını bilemem de kaybeden yine %100 halk olacak..

ankara izmir istanbul chp.

totale vurursan akp önde bitirir yereli, ama genele kadar serbest düşüş ve chp iktidar.

Konda açıkladı. Tahminlerim ile örtüşüyor benim de...
AKP 46
CHP 27
MHP 15

Bu ülke batsa da, yansa bitse kül olsa da CHP yüzde 30 ALAMAZ! Bu da böyle biline...

%40 akp
%35 chp
%15 mhp

akp %36 geçsin bıyıklarımı keserim

diğer partileri bilmem de akp 42-43.

akp 41.7

@ne nicki be +1

istanbul 4 puan farkla akp. izmir ve ankara chp.

akp 39
chp 31
mhp 18
bdp 7
sp 2

imgz.vol.io

+ Ne nicki be

filler 99
çimen 1

kendimden yola çıkarak 88 e kadar gidebildim. evet böyleydi hafızam beni yanıltmıyorsa. sonradan birer birer arttı.

İstanbul'da 1983'te, Ankara'da ise 1987 yılında telefon numaraları 6 haneli hale getirildi.

1974 ler de bizim evin telefonu 5 liydi.

hmm sanırım yanıldım, şimdi 88 yılının gazetelerine baktım, orada başta 3 hane sonra xx xx şeklinde numaralar, yani xxx xx xx. baştakine alan kodu desek, o zaman var mıydı alan kodu hatırlayamadım, geriye 4 hane kalıyor. siz de bu yoldan bakabilirsiniz, gazetelerin künyelerinde telefon numarası oluyor.

tuncayozenbas.blogcu.com

77 yılında evlenen annem o dönemki telefon numarasını 6 haneli olarak söylüyor.

Ordu da 85-86 gibi sanırım 4 haneliydi telefonumuz.

4 haneli telefon çok iyiymiş, demek 9999 tane abone yoktu :)

O kağıt parçasının ili de önemli cevaplardan anlaşıldığı üzere
Ben Dedeme ait kartvizitlerde 6 hane gördüm hep, 1970lerde Şehir İstanbul

ben de ilk 88 civarını hatırlıyorum, izmir 6 haneye geçmişti.

izmir'de 1987 ye kadar 6 haneliydi. sonra başına güzelyalı için 2 geldi. 247 0x xx oldu benimki. bir akrabamızınki 24 xx xx ken bahçeli evlerde 224 xx xx oldu.

şoyle bir bilgi var ama yeterli degil gibi.


tr.wikipedia.org'deki_telefon_numaralar%C4%B1

Unkapanı Kasetçiler Çarşısı'nda vardır kesin.

Daha merkezi bir yerlerde bulabilir miyim? Üsküdar, Kadıköy, Taksim gibi :D

sahafçı pasajlarına bak.

taksimden unkapanı 15 dakika sürmez :)

ama kadıköy'de de bulacağından eminim. biri gelir, yazar elbet.

harita.yandex.com.tr

Teb'in yanındaki dükkandan bulabilirsin

etsy.com'a bi bak.
bir de kuyumculara sipariş usulü yaptırabilirsin çok beğendiysen.

instagram.com

şöyle bir şey var. istediğini yazdırabiliyorsun, aynı zamanda stampa olarak da kullanabiliyorsunuz.

hayır. taksim bakırköy ve taksim teşvikiye var

Evet fiyatlar aynı oluyor, mallar markalarıyla falan belli ürünler, dandikse dandik, iyi markaysa iyi, çok high end marka satmaz saat&saat, orta kalite öyle aman omega, longines alayım dersen zaten satmıyorlar bildiğim kadarıyla. Hizmetleri çok kötü değil bence ama aynı saati farklı bir yerden pazarlıkla daha uyguna alabilirsin. Mesela son saatimi en uygun saat&saat'te gördüğüm için ordan aldım, arasam başka yerde bulabilirdim ama aramadım.

kendıme guess hatun kısıye mıchael kors alıcam ama fıyatları fena degıl sıtelerınde de, alınır mı yanı burdan o kadar para sayıcam patlamayalım sonra

imkanin varsa magazasindan almani oneririm. Onceki duyurularimda yasadiklarima dair konu acmistim. Magazadan alma sansim olmadigi icin internet uzerinden aldim. Urun geldiginde garanti belgesi yoktu ama arayip istedigimde problem cikarmadilar gonderdiler. Ama su da var ki, kadranin uzerinde koruma bandi yoktu. Teshir urunu olabilir diye dusunuyorum emin olmamakla beraber. Bir de bu adamlar bir cok markanin turkiye distirubutoru. Yani mesela benim aldigim saat baska magazalarda bulunmuyordu bile. O acidan mecbur kaliyoruz bir nevi.

saat&saat türkiye distribütörüdür. satış politikaları nedeniyle internet ve mağazalarındaki indirim oranları aynıdır. daha ucuza bayilerinden bulabilirsin. satış sonrası hizmet için de o markalardan herhangi birini türkiye sınırlarında alacaksan her türlü saat&saat ile muhattap olacaksın. yani gideyim konyalıdan alayım bari desen de dönüp dolaşacağın yer saat&saat.

tavsiyem o markaları alacaksan bayiden al (evren saat, edip saat, bysaatçi en fazla seçenek bulabileceğin iyi bayilerdir). satış sonrası hizmet için diyebeileceğim bişey yok.

İstanbul'da yaşıyorsan Tahtakale civarında mağazalar var pazarlıkla daha ucuza alırsın

yok

lcw, rodi: pazar malı
mavi: kötünün iyisi
kemal tanca: kaliteli mal zevksiz tasarım
lescon: nike'a gücü yetmeyenin halı saha ayakkabı aldığı marka
reebok ve lotto: ayrı bi aurası var bende. hediye çeki vericez nike mı lotto mu deseler, lotto isterim.
mango: indirim günlerini bekleyen kadınlar geliyo aklıma
bide zara deyince taksitin günü geldi diye annemi arayan hatun geliyo aklıma.

Loro Piana: Paranın amına koyan kumarhane işletmecileri
Alberto Guardiani: Mafya babaları
Geliyor aklıma.

Massımo duttı. Tarz ve kalıte.
Banana repuclıc. Anlamsız tasarımlar gereksız pahalı
Tommy hıllfıger. Gereksız pahalı
Erm. Zegna saglam kalıte
Roman. Hala alısverıs yapan kaldı mı?
Marcs&spencer zengın sısman orta yas teyzelerın tercıhı
Hotıc. Vazgecılmez ayakkabı tercıhım
Hugo boss pahalı ama deger
Daha bır suru var ama yazmak zor geldı.

beymen ve derimod ; kalite kokuyor.
mango ; indirim günleri
lcw, rodi, sevenhill ; etiketli pazar malı
marcs&spencer ; kaliteli ürünü olan teyze mağazası
mavi ; aslında kaliteli olmayıp da pahalı
mudo ; karmaşa ve hayal kırıklığı
ykm ; ayakkabı ve çanta
vs vs

adil ışık, batik: pazar malı, sentetik kumaşlar
mavi: acil ihtiyaç mağazası
mango: sevgililerinin montunu taşıyan erkeklerin mağazası
louis vuitton: merhaba param var ama ne alsam da herkes anlasa
zegna: tarzım da var param da
guess: berbat giyim zevki

taş plak evi piraye.

benusen

www.meyhanemeyhane.com

piraye +1

on numara mekandır.

Biraz yukarı yürürseniz Moda Migros'un orada Zeplin ile Ayı'nın arasında Milka Şarküteri var. Orayı öneririm. Mezeleri ünlüdür, hem de yılbaşına özel bir kaç çeşit de fazladan yapar.

kemal usta'da waffle yenebilir

daha böyle akşam yemeği gibi.

köyüm pide tercih edilebilir.

moda teras, koço

viktor levi şarapevi'ne gidebilirsiniz.

www.viktorlevimoda.com

Kirinti

edirne köftecisi, casa di moda, (biraz bahariyeye yaklaşırsak) red house, pide sun ilk aklıma gelenler.

kimse kassap dememiş

Önce bir sunum dosyası hazırlamalısınız.
Bu dosyada projenizden, hedef kitleden, sponsor firmaya ödediği bedel karşılığında verilecek şeyler (banner vs) olmalı.

Sonra da sponsorluk için sizlere uygun olan firmaları telefonla arayıp, sponsorluklarla ilgili görüşmek istediğinizi söyleyin. Telefonda sorumlu kişiye kısa bir bilgi verdikten sonra sunum dosyanızı mail atın.

Olumlu olumsuz dönüş beklediğinizi mailin sonunda belirtin. Cevap gelmezse 48 saat sonra konuyla ilgili bir gelişme var mı diye tekrar mail atın.

İyi şanslar

Ankara'da nerede satıldığını bilmiyorum ama beymen blender ve billstorelarda satılıyor normalde. 7-8 cmlik reçineden yapılma el boyaması bebekler. Kırılmıyor kolay kolay. İnternetten alabilirsin bence, sürprizli olunca daha güzel oluyor. Hem beğenmezsen de iade edebilirsin sonuçta

Fred Perry

www.hardgraft.com

@GibsonRules

fred perry çok çabuk yıpranıyormuş galiba?

@marisa

450 sterlinlik bir çanta almak için bütçem olsa ekşiduyuru'da duyuru açmam herhalde di mi? bülent ersoy gibi çantacıları ayağıma çağrırım.

bütçe belirtmemişsin ama yurtdışı da problem değil demişsin. bütçe ver istersen.

Ben okula Messenger kullanıyorum iki senedir ve köşeleri biraz yıprandı sadece. Spora da boru modelini alıyorum o da taş gibi

Sen Ankara'yı görmemişsin henüz. Orada evler Istanbul'un 2 katı diyorlar. Ve evet balon...

şöyle bir yazı okudum. sorunuza bazı cevaplar burada olabilir

turkavenue.com

marisa cok basarili bir yazi. ne kadar keriziz yahu..

200.000 dolara miami'den bilmem kaç odalı,bahçeli,hani klasik amerikan evlerinden alınıyor.
erk. arakadasımın ablası aldı yani.
burada balonu geçti ev fiyatları,akıl karı değil.

Alıcı bekleyen derken? Biz allahın bayrampaşasında kıçı kırık sitelerdeki evlere 450 bin dolar istendiğini ve daha inşaat başlamadan 3+1 EV KALMADIĞINI gördük geçen ev alma arifesinde. Korkunç bir pahalılaşma var istanbulda zira kredilerin kolaylaşması ve arap vs. sermayesiyle herkes gayrimenkul alıyor buradan.

moskova'da durum istanbul'dan daha beter. genelde metropollerde böyle olur zaten.

istanbulda acayip bir kesim var. ticaretle ugrasip her iste asgari ücretle eleman calistiran bir emek sömürücüsü kesim var. bunlar vergisini de ödemedikleri calisanin hakki olan parayi emlakta degerlendiriyorlar.

bide arap mevzusu var yakinda istanbulun yarisi onlarin olur.biz kiraci kalalim.gelde sosyalist olma.

eminönünde doğubankın içinde 3. kattı sanıyorum bi dede var o eski saatleri yapıyor bir gösterin.

En mantıklısı üretici firma konyalı saate göndermek. Göndermeden önce arayıp teknik servisten bilgi alın