Giriş
(4)

Üniversite Ders Muafiyeti

kendinibulankadin
Merhaba,Örgün öğretimde okuyan bir öğrenci,aöf'den mezun olmuş.Bu kişi aöf'deki derslerden ingilizce,Türk Dili,tarih,temel bilgi teknolojileri..vs dışındaki derslerden muafiyet sağlaması söz konusu mu?Bilgisi olan var mı qcaba?
Merhaba,

Örgün öğretimde okuyan bir öğrenci,aöf'den mezun olmuş.Bu kişi aöf'deki derslerden ingilizce,Türk Dili,tarih,temel bilgi teknolojileri..vs dışındaki derslerden muafiyet sağlaması söz konusu mu?Bilgisi olan var mı qcaba?
0
kendinibulankadin
(22.02.22)
Onaylı ders içeriklerini bölüme götürünce sayılıp sayılmayacağına içerik ve akts’sine göre bölümün kurulu karar verir. Kabul edebilirler de etmeyebilirler de.
0
inanna
(22.02.22)
bilmiyorum, sanmıyorum.

aöf den ise zor. iktisat fakültesi, işletme fakültesi ise (yine açıköğretim ama) çalışan memur/hoca'nın boşluğuna gelebilir.
0
deadwampir
(22.02.22)
@deadwampir,evet işletme fakültesi örgütleri bölümde moda tasarımı.Farkli bölümlerden alınması gereken seçmeli ders için saydırmak isteniyor.
0
🌸kendinibulankadin
(22.02.22)
genelde akts kredisinin denk veya daha yüksek, dersin de benzer içerikte olması ön şart. ardından da içerik değerlendiriliyor.

önlisans olsa direk reddederlerdi fakat fakülte altında ise değerlendirmeye alırlar. kabul ederler mi emin değilim.
0
passion rules the game
(23.02.22)
(3)

Excel Koşullu Biçimlendirme

inanna
B sütunundaki metin ile karşısındaki C sütunundaki metin aynıysa C sütunundaki hücrenin yeşil, değilse kırmızı olmasını istiyorum ama bir türlü beceremedim. Yardım edebilecek olan var mıdır?(Öğrencilerin cevabıyla test cevaplarını karşılaştırmaya çalışıyorum :( )
B sütunundaki metin ile karşısındaki C sütunundaki metin aynıysa C sütunundaki hücrenin yeşil, değilse kırmızı olmasını istiyorum ama bir türlü beceremedim. Yardım edebilecek olan var mıdır?
(Öğrencilerin cevabıyla test cevaplarını karşılaştırmaya çalışıyorum :( )
0
inanna
(20.02.22)
www.hizliresim.com

dücre değerindeki dolar işaretine dikkat.

satır sırasını gösteren 2'de dolar olmamalı
0
bagcivan
(20.02.22)
Şöyle: streamable.com
0
himmet dayi
(20.02.22)
@himmet dayi & @bagcivan çoooookkk teşekkür ederim!!!
0
🌸inanna
(20.02.22)
(9)

Yavru kediyi kulak memesinden kesme

inanna
Başlık biraz saçma oldu, kusura bakmayın. 5 aylık bir kedim var, kendisi 1 aydır benimle, öncesinde sokaktaydı. bu minnak geldiği günden beri benim kulak mememi emiyor anasından meme emer gibi. Daha evvel hiçbir kediyle böyle bir şey yaşamadım, analarından erken ayrılınca böyle olabiliyormuş. Analık
Başlık biraz saçma oldu, kusura bakmayın.
5 aylık bir kedim var, kendisi 1 aydır benimle, öncesinde sokaktaydı. bu minnak geldiği günden beri benim kulak mememi emiyor anasından meme emer gibi. Daha evvel hiçbir kediyle böyle bir şey yaşamadım, analarından erken ayrılınca böyle olabiliyormuş. Analık hisleriyle epeydir izin verdim kulağımı emip de uykuya dalmasına ama artık kulak memelerim çok acıyor.
Emmekten vazgeçsin diye lavanta yağı sürmeye başladım, ama her dakika süremiyorum, kokusu geçtiği anda da cebelleşmemiz başlıyor. sonunda pes ediyorum. dişleri de iyice çıktığı için ısırıyor da eşek. kulaklarım yara olacak bu gidişle.
Sizce ne yapabilirim? Emzik falan alsam?
Ayrıca bebek emziren annelere saygım yüz kat daha arttı. :(
Çok abuk ve absürd bi durum, kimse anlatsam gülüyor ama çözemiyor. Yardım edin!
0
inanna
(01.02.22)
Annesiyle yapması gereken anne-çocuk aktiviteleri annesi olmadığı için içgüdüsel olarak seninle yapıyor, zamanla bırakır.
0
Zaman Tamircisi
(01.02.22)
kizabilirsin. benim yavrum da gelip boynumu yaliyordu beraber yatiyorduk ama yatak aldiktan sonra yataginda takiliyor bu da yalama seanslarini azaltti.
denemedim ama biberonun icine cok az kedi pudingiyle falan o emme ihtiyacini giderme yapabilirsin
0
ala09
(01.02.22)
Zamanla bırakmaya da bilir 9 yaşında hala boyun emen kedi var çevremde.
Su fısfısı alabilirsiniz ufak çok canını sıkmayacak her davrandığında fıslayabilirsiniz.

~Kedime su sıkmadım ben de ilk akla gelen ödül ceza sistemi olduğu için önerdim.
Anne sütü almadığı için hayatı boyu bişeyleri emiklemesi ne kadar doğası o da tartışılır.
0
hedep
(01.02.22)
Kediyi su sıkarak terbiye etmeye çalışmak çocuğu döverek terbiye etmekten farksız aslında, çocuğu dövüp bunu yapma dediğinde o çocuğun psikolojisi ne oluyorsa kediye de aynı şey oluyor, kaldı ki kedi eğitilmeye cevap vermeyen bir canlı normalde, hayvanın doğasına aykırı davranması için zorlamış oluyorsun. Tabii bunu seni tenzih ederek söylüyorum, sahiplendiğin hayvanın doğası gereği gösterdiği davranışlar seni zorluyorsa o işlere hiç girmemek gerekir.
0
Zaman Tamircisi
(01.02.22)
@zaman tamircisi ben kediyi suyla terbiye etmedim ki?! çözüm öneriniz ne ki benim durumuma? kulağınız acımaya devam etsin mi?
0
🌸inanna
(01.02.22)
Dediğim gibi kediyi eğitemezsin kedi öyle davranmak istiyorsa öyle davranır, ha sen kediyi zorlayabilirsin yukarıdaki arkadaşın dediği gibi su sıkıp cezalandırırsın mesela kedi sebep sonuç ilişkisi kurup "böyle yaparsam canım yanar o zaman yapmayayım" der kulak memeni emmez ama elinde travma yaşamış senden korkmuş bi kedi kalır, ona göre sen karar verirsin işte. Kolay gelsin.
0
Zaman Tamircisi
(01.02.22)
Burnuna üflemeniz yeterli.

İncitmemiş olursunuz, kısa surede sonuç alırsınız.

İşe yaraması için, mutlaka ve istisnasız her seferinde yapmanız şart.
0
alfired
(01.02.22)
normal şartlarda kedinin anası belli bir zamana gelince yavrunun meme emme isteğine pıslayarak tokatlayarak cevap veriyor, yani yavru kedi daha emme eylemine geçmeden niyeti cezalandırılıyor ve yavru kedide haa artık bunu yapmama izin vermiyor diyor. tabii ki siz tokatlayın demiyorum ama bir şekilde cezalandırmanız gerekiyor.

farklı olarak giydiğiniz tshirt vs. yi bir kenara koymanız fark yaratabilir. gider onu emikler belki.
cat nip içeren oyuncaklar falan ile dikkati o tarafa çekilebilir hatta emmeye başlamadan bunu yapmanızda fayda var, baktınız ki emikleyecek hemen tepki vermeniz iyi olur, eylem başladıkta sonra tepki vermenin anlamı yok
0
selam
(01.02.22)
küçük parmağınızı emciklesin, kıyamam yavruya...
0
SiyamkedisiZorro
(02.02.22)
(4)

pırasa mücverine yumurta yerine ne koyabilirim?

la lykia
pırasa mücverini çok seviyorum ancak tüm tariflerde içinde yumurta var.şu tarif gibi yapıyorum: https://www.google.com/amp/s/www.kevserinmutfagi.com/firinda-pirasa-mucver-tarifi.htmlbu tarifte yumurta yerine ne koyabilirim?çok teşekkürler.
pırasa mücverini çok seviyorum ancak tüm tariflerde içinde yumurta var.

şu tarif gibi yapıyorum: www.google.com

bu tarifte yumurta yerine ne koyabilirim?
çok teşekkürler.
0
la lykia
(01.02.22)
daha önce kabak mücverinde aquafaba kullandım. bu tariflerde yumurtanın en büyük olayı bağlayıcılık. aquafaba da bunu yapıyor zaten. bi araştırın derim, yapması da zor değil çok.
0
patronaj1
(01.02.22)
yumurta yerine çırpılmış nohut suyu kullananlar vardı tariflerde, denenebilir.
0
inanna
(01.02.22)
chia tohumunu da sulandırıp bağlayıcı kıvama getirebilirsiniz.
0
evde liyakat kalmamis
(02.02.22)
karnıyarık otu kullanıyorlar vegan usulü
0
SiyamkedisiZorro
(02.02.22)
(7)

Hediye Kolye

ireallydontknow
Kız arkadaşıma kolye alma niyetim var ama hangi markadan/siteden bakmalıyım konusunda hiçbir fikrim yok. Sade modelleri olan, mümkünse bilinen bir marka öneriniz var mıdır? Bütçe bin lira civarı. Şimdiden teşekkürler.
Kız arkadaşıma kolye alma niyetim var ama hangi markadan/siteden bakmalıyım konusunda hiçbir fikrim yok. Sade modelleri olan, mümkünse bilinen bir marka öneriniz var mıdır? Bütçe bin lira civarı. Şimdiden teşekkürler.
0
ireallydontknow
(22.01.22)
ananiyimioguz
(22.01.22)
Şu kocaman taşlı, pembe, kalpli, kanatlı şeylerden almayın nolursunuz. Burayı birazdan linkleyeceğim.

www.reiskuyumculuk.com
www.instagram.com
www.instagram.com
0
ruhen hastayim ben
(22.01.22)
Instagram'da bu iki hesabın paylaştığı takıları beğeniyorum. Svarovski ve Altınbaş var listede bilinen markalardan. Sade bir şey almanızı tavsiye ederim. Kısa bir zincirle 2-3 zincir birleştirip kullanabilir, moda bu:) Gidip görerek almanızı tavsiye ederim. Klasik olarak Pandora'ya da bakabilirsiniz.

www.trendyol.com
www.trendyol.com
0
kaset
(22.01.22)
Swarovski öneririm ama trendyol’dan alırken dikkatli olun, hatta direkt mağazasından alabiliyorsanız oradan alın. Çok fazla çakma var. Ninova silver falan hep replika.
0
inanna
(22.01.22)
Swarovski +1
Bu modelin benzerini babam 1998de yurtdışından getirmişti. Ne kolyelerim oldu ama şu kolye kendimi bildim bileli başucumda durur günlük takarım.
Marka bilindik kandırılmazsınız, tasarımı da her yaşa her ortama gidecek sade model seçerseniz tamamdır bu iş.
www.swarovski.com.tr
0
cilekli pasta
(23.01.22)
Swarovski denmis ama lutfen Swarovski almayin. Ayni fiyata altin alabilecekken 1 senede kararan, herhangi bir maddi degeri olmayan bir sey almak hic mantikli degil. Bana da 2 kere hediye geldi, karardigi icin artik ikisini de kullanamiyorum (magazadan alindi bu arada). Paranizi cope atmaktan farksiz. Bunca insan neyini seviyor anlamiyorum. Altin alirsaniz yillarca kullanilir.
0
aliza
(23.01.22)
Vozmostan al
0
nax
(23.01.22)
(3)

kdv iadesi almak için şahıs şirketi açan var mı

ShadowOfMoon
şahıs şirketiyle oluyor mu bilmiyorum da . değiyor mu. her ürünün iadesi alınabiliyor mu
şahıs şirketiyle oluyor mu bilmiyorum da . değiyor mu. her ürünün iadesi alınabiliyor mu
0
ShadowOfMoon
(22.01.22)
eğer ihracat yapıyorsanız, belli şartlarda ve bazı girdilerin sadece iadesini alabiliyorsunuz.

diğer türlü aldığınız faturaların kdv'leri, şirketinizin kestiği faturaların kdv'lerinden mahsup ediliyor ve az kdv ödüyorsunuz. sadece öyle bir avantajı var.
0
malheiros
(22.01.22)
Zarar eden kdv biriken bir şirketiniz varsa şahıs da olsasizden hizmet alabiliriz devlet etmese de biz kdv nizi iade ederiz :)
0
fistikthecat
(22.01.22)
her kdv’yi düşemiyorsun. benim sürekli kdv farkım fazla çıkıyor ödeme yapmak zorunda kalıyorum gider gösterecek faturam olmadığı için :( faturam var da, kendi kestiklerime yetmiyor.
0
inanna
(22.01.22)
(5)

artarak devam eden boğaz ağrısı

ilgeru
2 gün once aşırı üşüme ve halsizlikten dolayı doktora gittim. Çünkü bu benim klasik faranjit belirtilerimdir, hiç şaşmaz. aşırı üşüme ve halsizlik ile başlar sonra da dayanılmaz bir boğaz ağrısına sebep olur.doktora gittiğimde boğazım ağrımıyordu ama hafif bir şişlik vardı. yutkunmam çok sorun olmuy
2 gün once aşırı üşüme ve halsizlikten dolayı doktora gittim. Çünkü bu benim klasik faranjit belirtilerimdir, hiç şaşmaz. aşırı üşüme ve halsizlik ile başlar sonra da dayanılmaz bir boğaz ağrısına sebep olur.

doktora gittiğimde boğazım ağrımıyordu ama hafif bir şişlik vardı. yutkunmam çok sorun olmuyordu. doktor baktı akut faranjit başlangıcı boğazın iltihaplanmış dedi. antibiyotik ve parol verdi. o ilaçları kullanmaya başladıktan sonra halsizlik, üşüme, ateş vs gitti ancak boğazım her geçen gün daha kötü oldu. şimdi yutkunamıyorum bile sanki boğazımda bir ateş yanıyor. ballı limonlu çay denedim, sürekli gargara yapıyorum ama bir fayda yok.

ne yapmam lazım? hava da o kadar kötü ki bu havada tekrar dışarı çıksam bir kere daha hasta olurum.
0
ilgeru
(21.01.22)
testim negatif çıktı.
0
🌸ilgeru
(21.01.22)
bir mikrop var sanırım ortalıkta, 1 ay önce dedem aynı şekilde oldu antibiyotik fayda etmedi, o kadar crp'si yükselmiştiki yatış verdiler, boğazdaki iltihabı her gün kazıdılar..
ps. damar yolundan antibiotik ile iltihabı kuruttular
0
eja
(21.01.22)
@eja, antibiyotik fayda etmedi de diyemiyorum ki. çok halsiz ve üşüyordum. bu belirtiler gitti boğazım dışında kendimi fiziksel olarak iyi hissediyorum ama bu boğazdaki iltihap geçmedi bir türlü.
0
🌸ilgeru
(21.01.22)
ab etkisini 1-2 günde göstermeyebilir. doktor eger dozu kücük vermediyse birkaç gün bekleyin. ab bittiginde devam ediyorsa tekrar doktora.
0
plat0n
(21.01.22)
bal, zencefil, karabiber karıştırıp yutarım ya da sıcak suya karıştırıp içerim ben farenjitim azdığında. limon boğazı daha çok tahriş eder diye içirmezler. bu karışım öyle bi yakıyor ki, bir süre ağrı mağrı kalmıyor.
0
inanna
(21.01.22)
(7)

Havadurumu yorumu için takip ettiğiniz kişi/sayfalar

ceketimi alip cikcam
Merhabalar malum hafta sonu için İstanbul'da ciddi yağışlar bekleniyor. Bu süre zarfında amatör ya da prof. hangi sayfaları takip ediyorsunuz. Daha fazla tahmin/yorum okumak isterim Benim takip ettiklerimBuluttan bildiriyorHava sinerjiHava forum Kerem ökten https://twitter.com/AfetTehlikesiEdit: Sad
Merhabalar malum hafta sonu için İstanbul'da ciddi yağışlar bekleniyor. Bu süre zarfında amatör ya da prof. hangi sayfaları takip ediyorsunuz. Daha fazla tahmin/yorum okumak isterim

Benim takip ettiklerim

Buluttan bildiriyor
Hava sinerji
Hava forum
Kerem ökten twitter.com

Edit: Sadece kerem öktene link verince fanı gibi oldum ama kim bu hacı demeyesiniz diye link verme ihtiyacı duydum.
0
ceketimi alip cikcam
(20.01.22)
Havaforum
Buluttan
izmir hava durumu
0
freebird5406_2
(20.01.22)
Havaforum
0
invictae
(20.01.22)
yazılanlara ek olarak:
havadelisi
0
nimberjack
(20.01.22)
Meteoroloji genel müdürlüğü uygulaması
Havadelisi +1
0
kobuzchu kiz
(21.01.22)
Telefonun kendi uygulamasi(weather.com)
Bazen de mgm

Twitter'dakileri engelledim.
Borsa ustadlari gibi salliyorlar.
Onlara kalsa her sene istanbul'a 1 metre kar yagiyor bu kar 1 ay boyunca kalkmiyor.
0
divit
(21.01.22)
hava durumu böyle sansasyonel olduğu zamanlarda hep windy'e bakıyorum, genelde 24 saatlik öngörüsü doğru çıkıyor ama önümüzdeki 3 gün 5 gün değişime açık oluyor. son 48 saattir stabil bir şekilde önümüzdeki günler için kar tutulumu yüksek koşulları gösteriyor (hem hava sıcaklığı, hem yağış miktarı olarak) ama geçmişte de defalarca örneğini gördük ki bu işler belli olmuyor.

bunun dışında havadelisi +1
0
evde liyakat kalmamis
(21.01.22)
Meteoearth uygulamasına bakıyorum ben.
0
inanna
(21.01.22)
(6)

Sosyal aktivite önerisi

art pepper
23 yaşındaki erkek kardeşimle yapabileceğim aktivite önerileriniz var mıdır? Buz pateni, gokart, atış poligonu, müze gezisi falan geldi aklıma. Kültür sanat faaliyeti de olur, deli gibi yoracak hareketli bir etkinlik de olur.Not: ablayım. Futbol falan olmaz :)
23 yaşındaki erkek kardeşimle yapabileceğim aktivite önerileriniz var mıdır? Buz pateni, gokart, atış poligonu, müze gezisi falan geldi aklıma. Kültür sanat faaliyeti de olur, deli gibi yoracak hareketli bir etkinlik de olur.
Not: ablayım. Futbol falan olmaz :)
0
art pepper
(20.01.22)
Hareketli etkinlikse masa tenisi olabilir. Bowling yazmamışsınız. O da olur.
0
dissendium
(20.01.22)
şehrin tarihi noktalarını gezmek.
0
nasil olacak bazi seyler
(20.01.22)
Biralamak? :)
0
dreamnesiac
(21.01.22)
şehir hangisi

bisiklet kiralama?
0
çınarım
(21.01.22)
Şehirde varsa lasertag oynamak. Hem üşümezsiniz hem hareketli ve eğlenceli. Takım olsa daha iyi tabii.
0
inanna
(21.01.22)
Kaçış odası
0
asteriks
(21.01.22)
(5)

Ankara'da kiralar

the guy from batman
Yenimahalle ve Çankaya civarlarında daire kiraları ortalama ne kadar? Cevaplar için teşekkürler.
Yenimahalle ve Çankaya civarlarında daire kiraları ortalama ne kadar? Cevaplar için teşekkürler.
0
the guy from batman
(20.01.22)
İlçe olarak soruyorsanız net bişey söylemek zor, çünkü Ankara'da ilçeler İstanbul'dakinin aksine çok büyük, ilçenin neresi olduğuna göre baya değişiyor kiralar.

Çankaya merkez için 3-4 arasına güzel evler bulabilirsiniz. Yenimahalle merkezde 2-2,5 civarına bulabilirsiniz.
0
plutongezegendegilmi
(20.01.22)
Yenimahalle 3+1 orta halli evler nispeten daha iyi mahallelerde (ragıp tüzün, yunus emre, çarşı vb) 1800-2500 arası
Şentepe pamuklar vb. mahallelerde bir tık daha düşüyor
0
yalnizliktan devren kiralik
(21.01.22)
Cebeci 3+1 ler 2500 ortalama
0
yüzyıllık yalnızlık
(21.01.22)
Bahçelievler - Emek'te kotta 2+1'ler 2.500 - 2.800 TL civarı. Katta da ortalama 3+1 ev 3.000 - 4.000 TL :(
0
jacque
(21.01.22)
Ayrancı’da 2200’den başlayıp 5-6’lara kadar çıkıyor ama ortalama 2500-3000 3+1’ler.
0
inanna
(21.01.22)
(5)

Notebook Karşılaştırması

burka
MerhabalarAlacağım notebooka ince eleyip sık dokuyarak karar vermiştim ancak son anda aklım çelindi. Kullanım amacım dilediğim her oyunu kaliteli bir şekilde oynamak, günlük işlerimi yönetmek ve buna ek olarak da stabil, kullanışlı bir bilgisayara almaktı. Her istediğim oyun dememe bakmayın; hesap m
Merhabalar

Alacağım notebooka ince eleyip sık dokuyarak karar vermiştim ancak son anda aklım çelindi. Kullanım amacım dilediğim her oyunu kaliteli bir şekilde oynamak, günlük işlerimi yönetmek ve buna ek olarak da stabil, kullanışlı bir bilgisayara almaktı. Her istediğim oyun dememe bakmayın; hesap makinesinin bile rahatlıkla çalıştıracağı indie oyunları çok seviyorum ama tam anlamıyla bir oyun bilgisayarım olmasını istiyorum. Neyse, uzatmayayım...

Aklımdaki ve satın almak üzere olduğum bilgisayar şuydu:
www.amazon.com

Aklımı çelen ise bu:
www.amazon.com

Kısaca özelliklerini aşağıda, fiyatlar aynı. Acer kağıt üzerinde çok önde duruyor.

Marka: Razer Blade 15 Base Gaming / Acer Predator Helios 300
Ekran Kartı: GeForce GTX 1660 Ti / GeForce RTX 3060 Laptop GPU
Depolama: SSD 256 / SSD 512
RAM: 16 GB 2933 Mhz / 16 GB 3200 Mhz
İşlemci: Core i7-10750H 6-Core / i7-11800H 8-Core
0
burka
(12.01.22)
youtu.be

Acer oldukça kötü diyor bu inceleme. 1660 olanı kesinlikle almayın, 3060 lı farklı bir alternatif bakın.
0
sarahkerrigan
(12.01.22)
@sarahkerrigan

Yanıt için teşekkürler. Razer'ı neden kesin olarak reddettiniz, ekran kartından dolayı mı?
0
🌸burka
(12.01.22)
Evet, Dlss teknolojisi desteklemiyor. Bu özellik kullandığınız her oyunda %20 performans artışı getiriyor. Rtx 2000 ve üzeri bir karta sahip bilgisayar daha uzun ömürlü olur dlss ile.

İkinci sebebi ise şu youtu.be
Kart 3060 a göre çok yavaş.
0
sarahkerrigan
(12.01.22)
versus.com kullanabilirsin
0
inanna
(12.01.22)
@sarahkerrigan

Çok teşekkürler, DLSS teknolojisi haberdar olduğum birşey değildi ve önemini şimdi farkettim. Alt düzeyde dahi olsa destekleyen bir grafik kartını seçmem daha yerinde olacak gibi görünüyor, sağolun.
0
🌸burka
(12.01.22)
(18)

Bu erkek personası evlilikte ne kadar mutlu eder.

eksisozlukokuryazari
Arkadaşlar ben kendimi anlatıcam biraz, kadınlar ile münasebetim kötü değil.Genel olarak ilişkilerim kısa sürüyor çünkü ben ciddiye binmesine cesaret edemiyorum, bu nedenle çoğu ilişkimde karşı taraf günlük hayatımı yani “rahatsız edici” yönlerimi çok fazla göremeden iş bitmiş oluyor. Bana rahatsız
Arkadaşlar ben kendimi anlatıcam biraz, kadınlar ile münasebetim kötü değil.

Genel olarak ilişkilerim kısa sürüyor çünkü ben ciddiye binmesine cesaret edemiyorum, bu nedenle çoğu ilişkimde karşı taraf günlük hayatımı yani “rahatsız edici” yönlerimi çok fazla göremeden iş bitmiş oluyor.

Bana rahatsız ediciymiş gibi gelen aşağıdaki yönlerimi özellikle kadınların bakış açısından duymak istiyorum. Büyütülecek bir şey olmayabilirler, ya da aksine deal breaker olabilirler.

1) diğer insanlarla ilişkide süreklilik açısından isteksizlik. Örneğin bir arkadaşımla şartlar dolayısıyla 1 yıl hiç görüşemeyecek olsam hadi ya kötü oldu demem. Arayıp sorma sıklığım da düşüktür, genelde hep arkadaşlarım arar.

2) pek kıskanç olmamak. Daha çok toplumsal normlar nedeniyle, olsa olsa kıskançlık rolü yapabilirim. Onu bile beceremiyorum.

3) bireyci olmak. Partnerimin hayatında ben hiç yokmuşum gibi kendi işini ve hayatını yönlendirebilmesini beklerim. Çünkü ben öyle davranıyorum.

4) aşırı özel alan isteği. Telefonum PC’im eğer mecburen ortak kullanmıyorsak ki artık herkesin kişisel cihazları var, mümkünse partnerimin elini bile sürmesini istemem.

5) özel gün ve benzeri şeyleri hatırlamamak değil önemsememek. Bu yaşıma kadar bir arkadaşımın doğum gününü bir yerlerde kendi isteğimle gidip kutlamadığım, var olan organizasyonların mecburen içine düştüğüm gibi genel olarak da özellikle sorulmadığı durumlar haricinde kendi doğum günümü vb. saklarım. Kutlanmasından da pek hoşlanmam.

6) kafama göre çıkıp bir kaç gün bir yerlere gidebilme isteği. Partnerimden izin almadan ama tabi ki bilgi vererek bir arkadaşımın yanına, bir başka şehire vb gidip takılabilme.

7) biraz fazla libido. Hani partner ok derse sıradışı sıklık ve ortamlarda dahi seks yaparım.


Yani uzun lafın kısası ben daha ilişkinin ilk günlerinde cinsellik dışında 20 yıllık evliler gibi olma özlemi duyuyorum. Bu nedenle de karşımdaki kadınları üzmemek için baştan ilişkiyi kısa kesiyorum


Sizce gereksiz bir durum mu bu. Kadınlar bunlardan hoşlana da bilirler mi?
0
eksisozlukokuryazari
(10.01.22)
Bunların aksini isteyen/savunan pek yoktur ki zaten. Zorlama bir düşünce olmuş sizinki.
0
ruhen hastayim ben
(10.01.22)
Sana oldukca benzer durumdayim. Beni anlayan ve bircok konuda benzer bir insanla saglikli bir evliligim var ama disardan bakanlar "ne bicimsiniz siz" modundalar. Anlayan insanlar ise ne kadar mutlu oldugumuzu goruyor.

Onerdigim sey sudur, hayatina devam et, bol bol arkadas edin ve sadece iyilerini yaninda tut ve insanoglunun aslinda ozunde yalniz bir varlik oldugunu iyice benimse.

Bundan sonra iyi bir iliski karsina cikacaktir. Cikmazsa da zaten yalnizligi ozumsedigin icin mutsuz olmazsin.
0
cleric
(10.01.22)
Yallah Avrupa'ya, Türkiye gibi bir ülkede kafana göre birini bulman zor kardeşim. Ama bu dediklerine okey kızlar var bulmak biraz emek istiyor
0
olaylar olaylar
(10.01.22)
senin " kadinlar"a mi ihtiyacin var bir kisiye mi?
ya neler neler var iliskilerde. bence de zorlama seyler bulmussun. hele kiskanc degilimi nefatif bi sey gibi anlatman kotu. sorun su ki karsindaki default olarak sana guvenmesini bekliyosun zorluk esas burda bence. tlf, pc gibi seylerde takintili gibi kacirmak ayri, oyun oynar gibi kurcalanmasindan hoslanmamak ayri. hafiften bi emek vermek istememek var o da iliski kurmak icin negatif bir tavir. her ne konuda isterseniz esneklik payina ihtiyaciniz var. ornegin ben erk arkadasimin pcsinde dizi acabilirim. telde spotifya girebilirim. bu sizin sandiginiz gibi bireysellik karsiti bir harrket degil yakinlik sadece

asil soruyu kacirmisim. mutlu ededebilir etmeyedebilir. daha dun esim sofra hazirliyo her gun diye ici huzursuzlanan bir arkadas vardi. yani bilemeyiz :)
0
ala09
(10.01.22)
Şöyle bir ekleme yapayım o zaman.

Benim olumsuz mu acaba diye sormamın sebebi, bugüne kadarki ilişkilerinde de karşı tarafların bu saydıklarımın zıttı yönde eğilimleri olduklarını görmemdi. Genelleme olmaması açısından da tecrübe etmediğim insanları sormak istemiştim. Yoksa bunlar düzeltmek istediğim özelliklerim de değil, bence olması gerekenler. Sadece hep denk geldiklerim benden farklı düşündükleri için ortalama normlar hakkında fikir sahibi olmak istiyorum


Bu arada bu yaşıma kadar kardeşim bile telefonumu eline alıp fotoğraf bile çekmemiştir desem abartılı olmaz. Böyle bir evde büyüdüm ve tersine alışamıyorum.

Sofra hazırlıyor diye şikayet eden arkadaşa da biraz hak vermiştim okurken :)
0
🌸eksisozlukokuryazari
(10.01.22)
Siz evlilik ve ciddi ilişki insanı değilsiniz.
Bi gün size hiç yüz vermeyen bi hatun ancak sizi bi miktar değiştirebilir ama bu da geçici olur
Şayet bu hatunu kaybetmekten hep korkarsanız ve o da sizin gibi özelliklere sahipse evlilik anca öyle yürüyebilir
Olumsuz özellik demiyorum ama siz evlilik insanı değilsiniz sanırım, herkes evlenmek zorunda değil
0
photo85
(10.01.22)
önce neden evlilik konusu düşünülüyor diye sormak lazım.

herkesin gönlüne göre yani beklentisine göre biri var sonuçta.

ancak siz birini sevmek, biri tarafından sevilmek istiyor musunuz cidden? önceki deneyimlerinize istinaden bunu yazıyorum. yürümediyse karşılıklı sevmediğiniz içindir. yoksa ilişki olsun diye veya ehh hadi evlenelim diye tonlarca alternatif bulunur. sürekli ilgilenmek isteyeceğiniz, merak edeceğiniz, yani ilginizi çekecek, sizi sevince, güzel bir söz söyleyince bir dokununca aşırı mutlu olacağınız biri yoksa zaten düzenli ilişki şart değil; hatta gerek yok. takılın keyfinize göre.
0
rewlack
(10.01.22)
@rewlack Ben öyle olmayınca daha çok seviyorum. Aile ile sevgililik ilişkisini kıyaslamak elbette saçma ikisinin yerleri ayrı ama ben mesela annem beni aramasa 1 ay falan aramadığım da oluyor. Ama tabi ki seviyorum kendisini. Yani bende sevgi ile ilgi birbiri ile korelasyonu olmak zorunda olan şeyler değil yukarıda da anlatmak istediğim gibi.

Bahsettiğiniz sevgi tanımını hiç kimseye karşı yaşamadım hayatımda. Güzel söz falan beni biraz geren şeyler. Ama nasıl anlatacağımı bilemediğim şekilde sevgi duyduğum , keşke hep hayatımda kalsa dediğim insanlar oldu.
0
🌸eksisozlukokuryazari
(10.01.22)
"Benim ozelliklerim bunlar, yersen" kafasi evlilige gelmez, yallah avrupa'ya falan demisler de elin hatunu senin bu huylarinla hic ugrasmaz. Yine bu kafada birini bulman lazim, buyuk ihtimal; 35 ustu, bu tarz kurallardan oturu evlenememis vs.

Ha bir de herkes evlenmek zorunda degil. Benim aynen bu kafada olup 40i gecen, gunubirlik iliskilerle goturen bir suru arkadasim var. Evlilik bir alttan alma, gormeme, sabir sanati. Iki tarafinda fedakarlik yapmasi lazim, yoksa ilk 5 seneyi goremezsin zaten.

Bir de 20 yillik evlilik ile 7 numarali istek pek uyusmuyor. Libidon icinde patlayiverir mazallah :)
0
cooperr
(10.01.22)
bu bence "yanlış" bir soru.

insan sabit kalan bir şey değil.
üç yıl önceki benle şimdiki ben aynı değilim.
ilişki "ben buyum, sen de şusun" diye kurulmuyor, adım adım birbirine yaklaşırsın.
bazı şeyler törpülenebilir, bazısı törpülenemez.
bazı şeyleri hoşgörür, idare edersin, bazı şeyler kırmızı çizgindir.
verdiğiniz örnekten yola çıkarsak, mesela karşınızdaki kadın önem veriyor diye doğum gününü kutlamayı veya bu güne önem vermeyi bir şekilde öğrenebilirsiniz ama bilgisayarınıza yine dokundurmazsınız.
ilişki böyle bir şey zaten.

zaten insan hayatında "bununla olur ya" dediği en fazla 2-3 kişiye denk gelip, bunlardan biriyle ya da hepsiyle farklı zamanlarda evleniyor.

yani şimdi düşünsem ben de size böyle bir liste çıkartırım kendimle ilgili.
herkes çıkartabilir.
böyle bakacak olursak, kimse kimseye göre değil zaten.
şurada bir duyuru altına bile on kişi yazıyor, onu birbirinden farklı.

önemli olan kendine göre olanını bulmak.
bu sizinle aynı olmak demek değil, uyumlu olabilmek demek.
yani "ben böyleyim" diye lanetli gibi dolaşmanın anlamı yok.
o kadar da abartılı şey yok bu saydıklarınızda.
0
blatta hiberna
(10.01.22)
Anlattiklarinda anormal bir şey yok. Anormal olan bu kriterlerine çimento karman...

İstediğin tüm özelliklere uyan bir meslek dali da biliyorum ;)
0
abuzer
(10.01.22)
duyuruyu okuduktan sonra nicke baktım ben bunu ne ara yazdım diye. seninle tamamen aynı durumdayım. ilişkilerim max 2,5 ay sürüyor bu yüzden. sonra ilk fırsatta ayrılıyorum, kendimden soğutuyorum vs.

@abuzer merak ettim mesleği = )
0
amour fou
(11.01.22)
"Bu nedenle de karşımdaki kadınları üzmemek için baştan ilişkiyi kısa kesiyorum"

Öyle bişey yok. Aksine tüm bu bahsettiğin "bahaneler" bir insanla düzgün bir ilişki yaşayamayacağından korktuğun için, tümevarım yöntemiyle bulduğun şeyler. Kendi kendine ördüğün o duvarı "süslemek" için bir şeyler arayıp bulmuşsun. Yüzeyde bu söylediklerin doğru olabilir ama sana bu kriterleri koydurtan şey savunma mekanizman.

O duvarların içinde o kadar çok kalmışsın ki kendi çalar kendi oynar halin sana özgüven vermiş gibi duruyor. Halbuki "kırılgan" yapınla yüzleşmeni engelleyen, aldatıcı şeyler.

Bahsettiğin şeylerin ilgi çekici geldiği kadınlar elbet olur. Ama bunların hepsine uyan bir insan bulsan dahi başka bahaneler yaratacaksın; o yüzden çok fark etmiyor.
0
Bruce
(11.01.22)
yazdıkların kendinin ciddi bir eleştirisinden çok hafiften methiye düzmek olmuş. net bir profilini çıkarmak için seni partnerlerine sormak gerek.
0
zgrydn
(11.01.22)
Evlenmek zorunda degilsiniz ki? Neden evlilikte mutlu edip etmeyeceginizi sorguluyorsunuz? Caniniz evlenmek istiyorsa 'ben boyleyim isine gelirse' zaten diyemezsiniz, esinizin beklentileri ve yasanmasi gereken, arzulanan hayatin gerektirdiklerine gore bir tavir ve aliskanliklar serisi gelistirmeniz gerekir. Uymuyorsa evlenmezsiniz.

Bunlar 'dealbreaker' olabilir diye dusunmeniz benim anlamadigim sey yani. Dealbreakerlar evrensel karar verilmis seyler degil, kisiden kisiye degisir. Benim dealbreaker listem var bes maddelik, tamamen bana ozel seyler kimsenin de onaylamasina veya anlamasina ihtiyacim yok, fikirlerini soracak degilim. Dolayisiyla sizin bu listede olmayan ozellikleriniz dahi birinin dealbreaker listesinde olabilir ve oyleyse oyledir, yapabileceginiz bir sey yok.

Kisaca, bence gereksiz bir sorgulama.
0
sopiro
(11.01.22)
Evlenmek zorunda olmamak konusuna bir açıklık getirmek lazım. Evet kimse evlenmek zorunda değil, ben de evde kalacağım korkusu yaşayacak biri değilim. Hatta mümkünse evlenmemek hayatı daha güzel yaşamayı sağlıyor bunun da farkındayım. Ama bir de şu var, ben kimseyi uzun süre görmek istemiyorum, kimseyi asla sevmiyorum demiyorum. Benim de zaman zaman karşıma keşke hayatım boyunca yakınlarımda bir yerlerde olsa dediğim insanlar çıkıyor. Evlilik bunun bir örneği, beraber de yaşayabilirim tabi ki. Ama benim çekincelerim böyle kaybetmek istemediğim insanla beraber uzun bir yaşamda onunla ne kadar uyum gösterebileceğim. Ne kadar süre sorunsuz kalabileceğim. Ben zaten kimseyi 2 aydan uzun süre sevemiyorum demiyorum, hatta takılıp kalma huyum daha fazla.

Bir de bazı cevaplarda da genelleme yapılamaz denmiş ama sizce de yine de bazı genel normlar yok mu? Genel kabuller? Yoksa tabi ki sonsuz ihtimal ve seçenek var. Kabul. Ama herhalde ben hiç eve bile gelmem diyen adamla çok özverili olurum diyen adamın olumlu bir ilişkş yaşama ihtimalleri aynı değildir değil mi?
0
🌸eksisozlukokuryazari
(11.01.22)
Kıskançlık maddesini anladım ben, "sen beni kıskanmıyorsun, demek ki yeterince sevmiyorsun" diyen manyaklar var toplumumuzda. Hatta çok var. Ha, "biz niye hiç kavga etmiyoruz, ilişkimizde tutku eksik" diye kavga çıkaran da var.

Geçenlerde başka bir gönül işi sorusuna yazmıştım, ben ancak 'ortalama Türk erkeği toksikliği' olmayan biriyle tanışınca "aha evlenilir bu adamla" dedim. Kıskanç değiliz, romantik değiliz, ben de sizin gibi kendi doğum günümü (özellikle iş arkadaşlarımdan falan) saklarım, kutlamayı umursamam, eşim arkadaşlarıyla kampa gider, ikimiz de gerektiğinde hayatını tek başına idare edebilecek, elinden iş gelen insanlarız ama hayatı birlikte yürütmeyi daha çok seviyoruz. Yani müthiş insanlarız gördüğünüz gibi :))

Biz evlenirken inatla düğün istemedik, eşimin ailesinden "ya kobuzchu istiyordur, istemez olur mu, senden çekindiği için söyleyemiyordur" gibi şeyler söyleyenler oldu. Bu noktada @cleric'in ilk paragrafı +1

Özetle, bu saydıklarınızdan hoşlanmayacak çok kadın var (çok erkek de var ama siz kadınları sordunuz, o kısım sizi ilgilendirmiyor). Bu sitede bile çok var, "ne demek benim eşim benden ayrı şehir dışına gezmeye gidecek, olur mu öyle şey" diyenler, vs. Ama herkes böyle değil, sizin yaşantınıza uyum sağlayacak ve benzer ilişkiler arayan kadınlar da var, dolu. Arayıp bulmanız ya da denk gelmeniz lazım :)
0
kobuzchu kiz
(11.01.22)
bence bunlar anormal özellikler değil ama mesela ben bu kadar bireysel takılan biriyle evlenirsem çok mutsuz olurum, çünkü çizdiğiniz profilde ben çok yalnız hissederim. yalnız kalacaksam evlenmenin ne mantığı olduğunu bilmiyorum. annem ve babam 30 küsür yıldır, durmaksızın muhabbet edebilen iki insan. her şeyi de birlikte hatta ben ve kardeşimle de birlikte yapmış iki insan. dolayısıyla da “birlikte” olmaya alışkınım. evde tek başıma sıkılıp bunaldığım için ve şu anki sevgilim biraz sizi andırdığı için kedi sahiplendim. onunla paylaşıyorum hayatı. erkek arkadaşımıysa 10 gündür görmedim. bu gidişle de ayrılacağız çünkü yapamıyorum. ama illa ki sizin tarzınızda birlikte olabilecek kadınlar da vardır. sosyalizasyon süreçlerinin benzeşmesi meselesi.
0
inanna
(12.01.22)
(34)

Boyuna yemek yapıyoruz

kanepeee
Biraz dertleşmek için yazıyorum. Erkeğim, evliyim. Eşimle ikimiz de çalışıyoruz. Dışarıda yemek yemeyi hem ekonomik hem de pandemik sebeplerle minimuma indirdik. Eşim sabahları menemen, peynirli omlet, değişik sandviçler falan yapıyor. Akşamları, illa ki çorba, yanına bir ana yemek (mesela patlıcan
Biraz dertleşmek için yazıyorum.

Erkeğim, evliyim. Eşimle ikimiz de çalışıyoruz. Dışarıda yemek yemeyi hem ekonomik hem de pandemik sebeplerle minimuma indirdik.

Eşim sabahları menemen, peynirli omlet, değişik sandviçler falan yapıyor. Akşamları, illa ki çorba, yanına bir ana yemek (mesela patlıcan musakka), salata/cacık yapıyor. Ana yemek bazen birkaç aşamadan oluşuyor, önce etleri haşlamak, sonra bir yerde beşamel sos hazırlamak, sonra bunları beraberce fırına vermek gibi. Yemekten sonra bir portakal, kuruyemiş falan da koyuyor. Çok yemiyor, azar azar hepsinden. Yemekleri de az yapıyor zaten. Maksimum iki günlük.

Geçen eve kuşbaşılı pide siparişi verdik, kağıdında yemek istemedi, tabağa koyduk. Turşu çıkarmamı ve çatal bıçak getirmemi de rica etti.

Yemek işlerinde benden yardım istiyor. Yüzde 25 ben yardım ediyorum, şu gibi konularda:
- Ekmekleri tost makinesinde ısıtmak
- Çorbayı karıştırmak
- Patlıcan soymak
- Salata malzemeleri doğramak
- Limon sıkmak
- Ceviz kırmak
- Elma + portakal soyup doğramak
- Tezgahı silip bulaşıkları makineye dizmek

Gördüğünüz gibi pek bir şey de yapmıyorum. Ama bunların bazılarını da gereksiz görüyorum.

Ben tek başıma kahvaltı ederken hiç tabak çıkarmadan zeytin peynir tabağından 3 zeytin bir dilim peynir yiyorum, iki dilim de ekmek. Zeytin çekirdeğini direkt çöpe atıyorum. Daha da acıkırsam corn-flakes falan yerim. Kuruyemiş istediğimde kuruyemiş kavanozuna elimi daldırıp bir avuç alıyorum. Öğrenciyken nohut yemeği + pilav yapıp 4 gün yerdim. Elmayı da ısırarak yerdim.

Yine bir akşam yemeği sonrasında yoruldum da size yazayım dedim.

Sizde durumlar nasıl? Bizimkinde bir anormallik var mı?
0
kanepeee
(09.01.22)
Kadıncağız eve medeniyet getirmiş. Sabah öğle akşam birbirinden güzel yemekler yapıyor ama yaranamıyor erkeğine.

Bunları yapmasa ne diyecektiniz? Kadın size bir şey yaptırmıyormuş bile doğru dürüst. Bu bazı erkekleri anlamak mümkün değil. Eşinize, o siz mutlu olun evde sıcak yemek pişsin diye uğraştığı emeğe, arifliğine acıdım. Allah onun yardımcısı olsun.
0
Hallegadola
(09.01.22)
+1 halle
Bazen uzuluyorum sirf evlenmek insan bunu kendine yapar mi.
Nutellayida catak bicak kirletmemek icin parmaklayin bence.
0
eja
(09.01.22)
Haneke nin 7. kıta filmini anımsattı. Evlilik böyle bir şey değil mi zaten.
0
olaylar olaylar
(09.01.22)
tek başına olunca ben de minimum eforla kahvaltı yaparım. bulaşık çıkarmam. runner kullanmam. hafta sonu sevgiliyle kahvaltı yapacağımızda özeniyoruz ve çok zevkli buluyorum. şık bir masa kurmak, birbirini tamamlamak, güzel bir his. ben kenarda durmam, hatta çoğu mutfak işini ben daha iyi yaparım. bu iş sürekli olsaydı, iş günü mesela, benim de bir yerde canımı sıkardı. o yüzden, hak veriyorum.
0
gabe h coud
(09.01.22)
@hallegadola +1

Bazı kadınlar dünyaya çile çekmeye geliyor galiba.
İkiniz de çalışıyormuşsunuz, bence iş paylaşımınız adil değil. Daha çok iş yapmaya çalışın.
0
kaptan maydanoz
(09.01.22)
Senin kafanı anlıyorum ama Halle+1
Zor olsa da bırak yorul fazladan.
0
kisa
(09.01.22)
@hallegadola +1

Tek yaşıyorum ve kendime olan saygımdan insan içinde nasıl yiyorsam öyle yiyorum. Bir de ortadan alıp yemek, çekirdeği direkt çöpe doğru fırlatmak/atmak çok iştah kaçırıcı şeyler.
0
ruhen hastayim ben
(09.01.22)
yüzde 25 yardım ediyorum dediğin de yüzde 5 bile değil fakat senin alışkanlıkların olmaması sebebiyle sana iş gibi geliyor, halbuki saydıkların ne ki, hiçbiri de yorucu değil, seninki alışkanlıktan gelen genişlik ehli keyiflik :)
0
freebird5406_2
(09.01.22)
hallegadola +1

ama diğer yandan, siz de bu işe bir şekilde iştirak ettiğiniz için yorulmakta haklısınız.
yaptığınız iş az ama mutfağa girilince iş yapmasanız da işin tamamı bitmeden mutfaktan çıkamıyorsunuz.

bence burada yapılması gereken şey, hafta sonundan ya da vakit bulunan bir akşam fazladan 1-2 saat ayırıp iki günlük değil de, 3-4 günlük yemek yapmak.

artık tupperware ya da kilitli kaplar sayesinde yemekler uzun süre dayanıyor.
yani fazladan 3-4 çeşit daha yapılır, dolapta durur, yeneceği zaman ısıtma faslı olur sadece.
cacığı ve çorbayı bile tupperware'in sıvı yiyecek saklama kaplarına koyuyorum.
böylece 3-4 gün, hatta bazen daha bile uzun (buzdolabınız iyiyse) hazırlamama gerek olmuyor.
refika'nın çalışanlar için kavanozda pratik yemek hazırlama videoları var mesela, onlara bakın.

günü gününe yemek yapmak yorucu, daha pratik olmak lazım.
o zaman siz de daha az yorulursunuz, o da daha az yorulur, orta yolda buluşmuş olursunuz.

bu arada bulaşığı makineye dizmek ortalama 5 dakikalık falan bir iş, yani artık kadının pideyi tabakta yemesine de laf etmeyin.
0
blatta hiberna
(09.01.22)
Diğer yazarlara kısmen katılmıyorum, geçmişte herkesle yaşadığım genelde yabancı dizilerdeki gibi tv karşısında yedik; ya da yemek yapsak bile tv karşısında kucakta değil sehpa üzerinde yedik vs. vs.

Tabii ara sıra ekstra bir yemek yapıldığında masada yemenin tüm kurallarına uyarak çok çatallı çok bıçaklı yemek yediğimiz de oldu ama nadir dediğim gibi. Daha pragmatik bakıyorum ben, zaten zamanımız limitli bir de aslında yapmamız çok gerekmeyen şeylere bu kadar zaman harcamalı mıyız?



Yine de eşiniz hep böyleymiş kişisel tercihine ben saygı duyuyorum. Sizin de kendisiyle konuşup ya kabullenmeniz ya orta noktada buluşmanız gerekiyor.


edit: hiç evlenmedim, şu an hatta single'ım ama bence dinamiklerin değişmemesi gerekiyor.
0
aguen
(09.01.22)
Bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek istiyorum, ben bunların hiçbirini beklemiyorum ve istemiyorum. Bana biraz işgüzarlık gibi geliyor onca tabak kirletmek (özellikle pide mevzusunda). Zaten eşim tamamen kendi isteğiyle yapıyor, ben evde yokken de en güzel sofrayı kendisine kuruyor.

Bu arada bulaşıkları makineye dizmeden önce lavaboda hepsini sudan geçiriyoruz, üzerine cif sıkıyoruz. Öyle olmazsa olmuyormuş.

Ayrıca elmayı ısırarak yiyince daha lezzetli oluyor bence.
0
🌸kanepeee
(09.01.22)
@hallegadola +1

3-4 yıldır yalnız yaşıyorum. Eşinizin kıymetini bilin derim. Ne güzel uğraşıyormuş. Siz de az ucundan tutuverin.
0
reactionic
(09.01.22)
yani ben de karsi tarafa bi uzuldum ne olursa olsun emegi gormezden gelen bi haliniz var AMA; gercekten yemege bu jadar duskun olmamak guzel olur muydu? evet. ben cok duskun biriyim, sofraciyim. her gun baska tabak seciyorum siparis de gelse ayrica tabakliyorum vs. eski erkek arkadasim yemek yemese de yasayan biriydi. asla damak tadi da yoktu aksam yemeginde bira icer doyardi. bu muthis kolaylikti benim icin. ben istiyorsam evet ondan daha fazla emek harcardim ama onun yemegi onemsememe huyu bana da gecmisti. bence bazen yememeyi siz deneyebilirsiniz yani sofra kurmayalim de ilgisizligini belirt. o kadar da acikamazsin ya bazen yogunluktan ogun atlanabilir. kahvaltida cay peynir zeytin yerine bi tatli tikistirir kahveyle de idare edebilir insan. gabe 'in dedigi gibi bi haftasonu olur kahvalti hazirlanir ama her gun her gun yapilmasi... ben arkadaslarimin evinde goruyodum aksam yemekleri tatlilar hamur isleri vs sabahtan aksama kadar mutfakta oturulur. bizde de oyle seyler yok muthis enerji ve zaman kaybi. diyet miyet de ne bileyim sandvic hazirlayin burda is size duser bence. asilayabilirsiniz her gun yapmak zorunda olmadiginizi
0
ala09
(09.01.22)
birader sen kaşınıyorsun :)

yenge daha napsın sana. sen mağara adamı gibi yaşamaya devam etmek istiyorsun demek ki
0
dafuq
(09.01.22)
Dünyanın en güzel derdi bu olabilir. Çok ciddiyim.
0
mezarkabul
(09.01.22)
Eşiniz de çalışıyorsa neden yükün %75’ini ona yüklediğinizi anlayamadım. Asıl sorulması gereken soru bu. Anlattıkların arasında gereksiz gelen tek şey bulaşık makinasına koymadan önce ciflemek, bu biraz abartı. Ama dışarıdan gelen yemeğe bile özeniyor eşiniz insan gibi tabakla yiyin istemiş, ne mutlu size yani. bence mutlu olmanız lazım. özene özene yaşayan bir insanla berabersiniz yani, yoksa size 5 gün nohut pilav dayasa belli ki şikayet edecek bir yapınız yok, ona rağmen uğraşıp emek veriyor yani.
0
roket adam
(09.01.22)
Ben eşimin emeklerine kesinlikle saygı gösteriyorum ve yemeklere çok yardım ediyorum. Ama benim için bir noktadan sonra yemekle bunca uğraşmak çok farketmiyor.

Ben kasaptan köfte alalım diyorum, o kıyma alalım evde yapayım diyor. Kasabın köftesinin oranları güzel değilmiş, maydanozu soğanı ekmeği o daha iyi ayarlıyormuş. Bence ikisinin tadı aynı bu arada. E ama köftenin soğanını ben doğruyorum.

Terbiyeli çorba ile terbiyesizini ayırt edemiyorum ama ona da ayrı bir tava kirleniyor. "bunu direkt tencereye döksek" diyorum, "asla olmaz tadı çok kötü olur" diyor.
0
🌸kanepeee
(09.01.22)
eşinize günlük olarak “ellerine sağlık, ellerin dert görmesin, yprulmuşsundur az sırtını ovaliyim mi?” gibi şeyler deyin. bu arada derdiniz şu: o bu kadar özenli davranırken siz kendinizi sorumlu ve yetersiz hissediyorsunuz. bunu eşinizle konuşun. yemek konusunda olmasa da siz de farklı konularda onun işime yarıyorsunuzdur. yaramanızı isteyip de siz üşengeçlik ettiğinizde de kavga ediyorsunuzdur zaten.
ha kendisine şunu da sorun: Bu kadar uğraşmaktan kendisi memnun mu? Memnunsa sorun yok ama sorf size yaranmak için ya da aileden böyle gçrüp böyle devam ettirmezse yetersiz bi eş olacağını düşündüğü için yapıyorsa “boş ver bebeğim yapmaman sorun değil, ben seni yemek yapıyosun diye sevmiyorum sen her halinle yeterlisin” deyin. o da rahat eder siz de edersiniz.
0
inanna
(09.01.22)
hocam kadın yemek konusunda zevk ve damak tadı sahibi sende bunlar yok hepsi aynı ve gereksiz geliyor, herkes anlayacak damak tadı olacak diye bir şey yok ama anlamadığın noktalar var işte :D
0
freebird5406_2
(09.01.22)
@hallegadola +1

Eşinize üzüldüm gerçekten. Ne hayatlar var...
0
himmet dayi
(09.01.22)
elmayı siz ısırarak yemeyi seviyorsanız siz ısırarak yiyin, kendisi keserek yesin.

eğer buna müdahale ediyorsa o zaman sorun büyük ve başka demektir.


edit:
bu arada bulaşık makinesine koyulan bulaşığı sudan geçirmek bile su israfı.
kaliteli deterjan kullanırsanız zaten buna gerek yok.
hadi bazen gerekli diyelim ama cif sıkmak falan çok lüzumsuz.
böyle bir şey yaptırıyorsa tabak saymakta haklısınız.
0
blatta hiberna
(09.01.22)
Benim bir sandviç yaparken bile aynı bıçağı hem peynire hem tereyağına vs sokmadığımı ve en az 3-4 bıçak kirlettiğimi görseniz "manyak galiba" diye uzaklaşırsınız kesin.

Bulaşıkları su ve cifle temizlemek dışında (gereksiz su israfı) eşinize -ve @hallegadola'ya- katılıyorum ben de.
0
kobuzchu kiz
(09.01.22)
Ben de eşiniz gibiydim. Sonra baktım karşı taraf sürekli yapmasan da olur, dışarıdan yiyelim, bulaşık çıkıyor, vb. modunda. Zamanla benim de düzgün yemek yapma hevesim kırıldı. Zaten işten koştur koştur eşimden önce gelmeye çalışıp yemek yapıyordum. Şu anda bıraktım. Kendisi 1 senede 1 beden kilo aldı, artık göbeği var. Evde yemek pişmiyor. Ben akşam yemeği yemiyorum, kendisi pide/dürüm türevleri tüketiyor.
0
marla is in my head
(09.01.22)
Valla usengecin halinden sanirim usengec biri anlar. O yuzden senin durumunu tamamiyla anliyorum. Esinin yaptigi teoride guzel bisey gibi gozukebilir ancak direkt olarak olayi domine edip senin isteklerini gormezden geliyor. Bu haliyle bence de sikinti var.

Kendi istiyor diye surekli olarak seni de kendi istedigine zorlamasi guzel bisey degil. Sen nasil ki onun isteklerine gore hareket edip yardimci oluyorsan arada o da senin isteklerini dikkate alip ona gore hareket edebilmeli. Diger durumda yapilan sey guzel gibi gozukse bile direkt olarak seni etkisiz eleman kildigi icin bu duruma bir tepki gosterebilirsin. Mesela disaridan pide siparis ettiyseniz ve o kagidinda yemek istemiyorsa kendi payini gidip tabaga koyabilirdi ancak tamamini tabaga koymayabilirdi.

Neyse, ikili iliski bazinda dusunursek evet bir sikinti var ortada. Senin isteklerin direkt gozardi edildigi icin huzursuz olman normal bence. Bunu esinle konusup cozmelisin.
0
j r r tolkien hayrani
(09.01.22)
Bence sorun var. Siz sonuçta bunları talep ediyor değilsiniz. O sebeple az bile yardım ediyorsun, her şeyi kadına yüklemişsin gibi eleştirilere hiç katılmadım. Kimse akşam işten gelip saatlerini mutfakta harcamak zorunda değil. Eşiniz de değil ama o öyle tercih ediyor demek ki. Herkes istediği tarzda Yesin demek de olmaz.

Şöyle olabilir, sağlıklı lezzetli ev yemekleri yemek güzel oluyor ama bunu her gün yapmak beni yoruyor, sen de yorulma belirli günlerde böyle yapalım, diğer günler daha pratik yollar bulalım diyebilirsiniz. Hayır böyle olacak diye diretirse de kendisi bilir. Biraz kendi tercihlerinizi de ortaya koyun. O tabakta değil bu tabakta yemek istiyorum, ekstra servise ihtiyacım yok sen kendine al istersen gibi. Sen böyle uğraştıkça ben kötü hissediyorum ama senin kadar uğraşmak zorunda da hissetmiyorum açıkçası diyebilirsiniz. O halinden mutluysa sorun yok.
0
aquarium
(09.01.22)
Usengecin halinden usengec anlar +1

Gotu basi 1 elma yiycez diye 4 tabak, 2 catal kirletip sonra iki saat bunlari yikamanin luzumu yok.

Ha hanim da bir salarsa pir salar ama soyliyim.

Bi ara temizlik konusunda boyle bi tartisma yasamistik. Evden 1 hafta elini etegini cekti, evi gormen lazim :)

Velhasili bazi seylerin degerini kaybedince anliyorsun. Orta yolu bulmak lazim.
0
brkylmz
(10.01.22)
Esiniz belli ki gorgulu bir kadin. Bu tur seyler aileden gelir, aileden ne gorursen sen de onu uygularsin.
0
oscar
(10.01.22)
Yazik kiza. Erkegin kalbine giden yol midesi, el oglu pilavina bakar vs geyikleriyle zehirlemisler kizi. Yorgun argin isten gelip her aksam yemekle ugrasilacak kadar uzun degil hayat. Rahat ol, kasma bu kadar de. Aksamlari hafif yemek lazim, kilo yapar falan diye gir hic olmadi.
0
speedy
(10.01.22)
Ortada bir sikinti yok bence. Gereksiz ariza cikarmayin. Millet nelerle ugrasiyor, "esim yemek yapiyor arada ben de yardim ediyorum" diye bir sorun olamaz.
0
hot potato
(10.01.22)
Yahu cehennem gibi hayat, gelen cevaplara bak :)

Ortada dayatilan bir hayat var, ama medeniyet gelmis, kadin ugrasmislar havada ucuyor. Kadin kendisi icin ugrassin adami bi salsin o zaman guzel kardesim. Birakin adam elmayi isirarak yesin medeniyetin bunla ne ilgisi var? Pideyi kutusunda yesin, bunun icin tabak catal bicak kirletmenin ozen gostermekle ne alakasi var? O kadar tantana arasinda iki gunde degil de, bazen 3 gunde yemek pissin. Bazi sabahlar aceleyle edilsin kahvalti ne var yani?

Hayat musterekse herkesin istedigi biraz olacak guzel kardesim, yok ne guzel hanimin var biz cok yalniziz, yemek yapanimiz yok falan bunlar gereksiz dert yanmalar. Acikca esiniz fazla takintili, ben de oyleyim yer yer ama bunu sevgilime esime dostuma dayatmam, dayatamam.

Bulasiklari akitmadan makinaya koymam, ama sabun surmedi diye kimseye de hayati zindan etmem. Asgari kosullarda uzlasilabilir.

Medeniyet asil asgari kosullarda uzlasabilmektir. Tabak catal kullanip her seye ozen gostermek degil.
0
bosver nicki
(10.01.22)
Yani eger evde yemek olmadiginda falan sikayet ediyor olsaydiniz veya kilo aliyorum muhakkak duzgun yemek yemeliyim o zaman bariz haksiz olurdunuz. Simdi az haksizsiniz bence. Esiniz bunlari dayatiyorsa, istedigi gibi yapmadiginizda surat asiyor, hatir gonul koyuyorsa o da haksiz.

Kuruyemis kavanozuna elinizi daldirmak falan biraz gorgusuz seyler sanki gerci. Ayrica limon sikmayi bir is olarak saymaniz da yetiskin bir insan icin cok cok komik, tam memnun etmenin mumkun olmadigi erkekler gibi konusmussunuz.

Insanlar bazen bir iyilik dayattiklarinda sirf iyi bir sey oldugu icin bunun kabul edilmesi gerektigini dusunuyorlar. Bazi kisiler icin bu 'yardimci olan, detay dusunen kisi olmak' cok onemli, karakterleri oyle sekillenmis. Misal, yakin zamanda kardesim cocugunun dogumgununu annemin evinde yapacakti. Ozellikle dekorasyona ve yemeklere karismamasini, kendisinin aklinda bir plan oldugunu soyledi. Annem yine de gitti susleri asti, yemekleri yapti vs. Sorsaniz iyilik, onlara kolaylik olsun diye yapilmis bir sey. Ama aslinda gereksiz bir dayatma ve karsinizdaki kisinin tecrubesini etkileyen bir karar.

Sizin probleminiz de konusarak rahatlikla cozulebilecek bir sey bence ama aklinizda olsun, bu konuda bir degisiklik etmek istemek bir daha sonsuza dek yemek, saglikli beslenme, kilo verme vs gibi seylerden sikayet etme hakkinizdan feragat etmek demek. Hem o hem o olmaz zira.

Aklima gelen cozumler:
- Meal prep denen hadise: sebze dograyacaksaniz, limon sikacaksaniz, salata yapacaksaniz falan bunlari bir pazar gunu iki saatte yapip hafta boyunca rahat edebilirsiniz. Ben de salatayi mesela cok fazla yapip hava almayan kavanoz veya buzdolabi posetinde sakliyorum dolapta. Sosunu vs sonradan koyuyorum yiyecegim zaman.

- Haftanin gunlerine yemek atamak: Misal pazartesileri makarna gunudur, sali carsamba saglikli ev yemegi gunudur, persembe kahvalti gunudur, cuma disaridan soylenir gibi seyler. Boylece bir kismini onceden hazirlayip bir kismini o an yapip is yukunuzu duzenleyebilirsiniz.

- Slow cooker edinebilirsiniz: turkcede buna ne deniyor bilmiyorum. Bende bu arkadaslardan var, sabah evden cikarken et sebze vs icine atiyorum, yaklasik 7-8 saatte kendi kendine pisiriyor ben isteyken. Boylece et haslamak, et suyu yapmak, sebze yemekleri veya corbalar gibi seyler isten sonraki kisa ve yorgun zamanlarda hizla yapilmasi gereken seyler olmaktan cikar, eve geldiginizde yemeklerinizin buyuk kismi hazir olur.

- "Ben bunu boyle yemek istemiyorum canim, sagol, yorulma bosuna. Isirarak yiycem elmayi. Optum.' deyin yani. Buna da bozuluyorsa problem.
0
sopiro
(10.01.22)
Yemeklerin uzun sürede olması sizin çok acıkmanıza sebep olduğu için fazlaca acikip canınız sıkılıyor olabilir mi?

Bir de eşiniz öğretmen mi?

Eşinize birkaç hobi bulursanız bu günlerinizi özleyebilirsiniz bile.
0
buffy de vampir sayılır
(10.01.22)
Sevgilim de sizin eşiniz gibi çok düzenlidir bu konularda. Aynı sizin gibi düşünüyorum. Fakat tek farkla bunları şikayet etmeyerek severek yapıyorum. Hatta çoğu zaman öğle yemeğini kendim hazırlayıp iş yerine bıraktığım oluyor öğlen birlikte yiyoruz vs. Bulaşık konusunda sonuna kadar haklısın. Ayrıca ev işlerinde yemekten sonra vs 1-2 güzel söz söyleyip gönlünü alabilirsin. Belli ki bu konuda yavaş yavaş eşinize söyleneceksiniz hiç söylenmeyin.

Bazen iş yapmaktan kaçmak istediğim zaman markete diye kaçıyorum ya da tuvalete diye koşup oyalanıyorum:))
0
Boris
(10.01.22)
mutfakta zaman geçirmeyi sevmiyorsun sanırım ama ortak zevkler önemli tabi zorla da olmaz
zaten sıkılırsın

o mutfakla ilgilenirken sen temizlik çamaşır vs. uğraşabilirsin daha çok hoşuna gidiyorsa
zaman daha verimli kullanılmış olur

ikiniz de çalıştığınız için
anormallik* sende, eşin beraber vakit geçirmek istiyor hoşuna giden bir iş yaparken

edit*: tarafsız yazamadım çünkü yemek benim de kırmızı çizgim

bulaşıkları ciflemek filan bilimsel değil, her açıdan zararlı
cif değildir ya onla lavabo, wc filan ovuluyor
0
bir soru sorcam
(10.01.22)
(16)

freelance çalışanlar nasıl sosyalleşiyor?

dafuq
veya sürekli home office çalışanlar.bu tarz çalışmanın sosyal yaşamınıza etkisi nedir?
veya sürekli home office çalışanlar.

bu tarz çalışmanın sosyal yaşamınıza etkisi nedir?
0
dafuq
(08.01.22)
Freelance degilim ama home officeim.

Sosyallesemiyorum. Kiz arkadasim olmasa kafayi yerim.
0
floydian
(08.01.22)
Freelance olmayan homeoffice çalışanım 2017'den beri. Floydian+1 sosyalleşemiyorum. Ortak çalışma alanı veya arkadaşların ofislerine yancı olmayı düşünüyorum arada bir.
0
curukturpkokusu
(08.01.22)
homeoffice, sosyalleşemiyorum +1

işten başka sosyalleşme ortamımız yokmuş resmen, ne acı.
0
akil kupuru
(08.01.22)
ofissizler diye bir oluşum vardı, farklı meslek ve disiplinlerden freelance çalışan insanlar bir araya gelip ortak bir mekanda çalışıyorlardı, pandemide ne yaptılar sekteye uğradı mı bilmiyorum fakat bi araştır istersen
0
freebird5406_2
(08.01.22)
Geçen sene "adı üstünde iş arkadaşı, arkadaş değil" cümlesini kurmuş biri olarak şimdi hem ayrıldığım hem de işyerimiz kalıcı uzaktan çalışmaya geçtiği için ben de dertliyim :D

Haftada bir işyerinden birkaç kişi "iş çıkışı bar kültürü" bunu diriltmeyi planlıyorum. Board game'leri öğrenip oradan sosyalleşmek de istiyorum ama hem türk hem nerd insanlardan korkuyorum.
0
aguen
(08.01.22)
haftada belirlediğimiz bir gün ofise gidip, sonrasında da beraber içmeye gidiyoruz genelde. işteki kişiler kafa insanlar, beraber bir şeyler yapmak keyifli oluyor. bir de yine üniversiteden konuştuğum bir iki arkadaşım var, onlarla görüşüyorum.
0
sarahkerrigan
(08.01.22)
ha bi de geçen bi iş görüşmesinde home office çalışıyorum keşke ara sıra ofise gidebilsem deyince billur geçtiler. mesafe çok uzak tabii falan dedim, yoo bizim de burada çardağımız var horozlarımız var falan diyorlar.

ne full ev, ne full ofis. hybrid çok ideal geliyor bana şu an.
0
floydian
(08.01.22)
iş harici arkadaşlarımla görüşüyorum iş dışında. ya da karşı cinsle buluşmalar işte.
işten hiç arkadaşım olmadı zaten.

bi insanın tüm sosyalliği işten ibaret olmamalı ki zaten bence iş sosyallik değil.
0
jelly bear
(08.01.22)
Arkadaşlar Tinder Okcupid öcü değil. Eğer düzgün fotoğraf koyup amacınızı yazarsanız gayet de arkadaş bulabilirsiniz. Ben asıl arkadaş grubu kurmak için bir app bekliyorum böyle 5 kişilik gruplara karakter özelliklerimizle aday olup, gruba neler katabileceğimiz vs içe dönük dışa dönüklükle karma, her gruba en fazla 1 tane çapkın kadın veya erkek olsa. Bir grupta en fazla 1 adet sevgili gibi basit kurallar. Yok hiç basit değilmiş :) Ama bir nevi casting tadında keyifli olabilir. Çok seçici olduk, içinde farklı dinamikleri olan arkadaş gruplarımı özledim.
0
sadegazoz
(08.01.22)
yoga stüdyosuna kaydoldum, oradan arkadaş buldum. ama o olmasa sosyalleşme gruplarına girecektim artık ankara’daki activuss, friend active vs. (6 senedir home office)
0
inanna
(08.01.22)
Hayır bir de sosyalleşme uygulamaları berbat. Zamanında meetup kurdum, 7/24 elon musk paylaşıp grind mindset falan yazıp duran çöp insanların grupları vardı sadece ankara'da.


@sadegazoz Ayrılmamdan ve sevgilimden önce Tinder'dan tanıştığım 4-5 kişiyle hala arkadaşım, ama zaten en yakın arkadaşlarım da kadındı, çok yakın erkek arkadaşım yok resmen bir tane var. O platformlarda da standart arkadaş aramak için tercihlerini değiştirip gereksiz erkek flörtüne maruz kalmak istemez kimse :/
0
aguen
(08.01.22)
Pandemi sayesinde home office tadına baktım ve bırakamıyorum. Asla dönmek istemiyorum ve yavaş yavaş işe çağırmaya başlayacakları için remote iş arayışına girdim. Benim sosyalleşmeme eksi bir yönü yok hatta çok büyük artı. Mesai bitince hemen sahile iniyorum, 10dk sonra arkadaşlarımla buluşuyorum, yarım saat sonra sporda oluyorum. İşe gidiyor olsam tüm zamanım trafikte geçecekti. Yöneticimle de bu süreçte iletişimi koparmamak için iş çıkışı yemeğe çıktık hep. Sonsuza kadar böyle devam edebilir.
0
jazzabel
(08.01.22)
öncelikle normal ofis hayatına göre daha çok zaman var, bu zamanı yine insanlarla tanışmak için kullanmaya çalışıyorum. mesleğim için olan sosyal medya platformları, facebook grupları çok işe yarıyor. yine mesleğim ile alakalı olan her türlü etkinliğe katılmaya çalışıyorum, konunun ilgimi çekmesi çok farketmiyor. tanıştığım insanlara birlikte çalışabileceğimiz projeler veya gidebileceğimiz yeni etkinlikler öneriyorum, bu durumda genelde arkadaşlarını da davet ediyorlar, grup genişliyor vs.
0
william morris
(09.01.22)
Evden çalışıyorum, yazın mesela kız arkadaşım yoktu, sahilde sokakta muzik yapanlara katilmistim ben de soylemistim. Duyan geldi gören geldi derken kalabalik olduk.

Sonra ben bir arkadasla ayrildim beraber calip soyledik, yine kalabalik olduk.

E pek tecrubem olmasa da tinder falan yukledim ilk defa seks veya sevgililik dusunmeden. Bazi arkadaslarim oldu mesela sirf fotograf cekmek icin cikiyorduk, o konulardan sohbet ediyorduk.

Birisi pc oyunlarina sarmis mesela onunla sohbet sarmadi, benim yasim gecmis herhalde sacma geliyor artik yoksa oynarim 6 yasindan beri pc oyunu.

Hayvan haklari toplulugugu buldum onlarin etkinliklerine katildim, yeni insanlar tanidim.

Belediyenin veya meb'in ucretsiz kurslari oluyor ilgi alanlariniza gore. Onlara kayit olup cevre edinilebilir.

Ama kış + pandemi olunca sanirim zor olurdu yine belki meeting uygulamari imdadima yetisirdi.
0
ananiyimioguz
(09.01.22)
Biz de evden çalışıyoruz pandeminin başından beri. Yakın oturan birkaç iş arkadaşım var bazen beraber bir yere gidip çalışıyoruz, sonra da bir yere gidip içiyoruz, muhabbet ediyoruz. Bir değişiklik oluyor.

Açıkçası bir de bence yeni insanlar tanıma isteği ile halihazırda tanıdığın ve bir hukukun olduğu insanlarla berber olma isteği farklı. Ama biliyorum ki ilkini yapmadan ikinciye ulaşamıyorsun, büyük sorun gerçekten.
0
peki madem
(09.01.22)
2 yıl dolmak üzere. Artık kafayı yemeye başladığımı hissediyorum. Eski ofis arkadaşları da dağıldı. Zaten %90 evli herkes. Bir şey yapmak şart ama ne..
0
qwe35
(20.01.22)
(8)

ankara'da akşam yemeği için şık bir mekan?

mrsnpr
evlilik teklifi için Ankara'daki kız arkadaşımın yanına gideceğim. akşam yemeği sırasında teklif etmeyi düşünüyorum. güzel bir mekan önerinize açığım. mekanın fiyatı önemli değil :P tabi bir memur maaşı masaya bırakmazsam mutlu olurum şimdiden teşekkürler :D
evlilik teklifi için Ankara'daki kız arkadaşımın yanına gideceğim. akşam yemeği sırasında teklif etmeyi düşünüyorum. güzel bir mekan önerinize açığım. mekanın fiyatı önemli değil :P tabi bir memur maaşı masaya bırakmazsam mutlu olurum şimdiden teşekkürler :D
0
mrsnpr
(06.01.22)
benceeeeeere luigi's cok tatli ama bazen servisinden memnun kalmayanlar oluyor. o açidan bilemedim yine de $ik mekan
0
ala09
(06.01.22)
luigi's çok şık ama servis berbat. la gioia'yı öneririm.
0
theseachange
(06.01.22)
Atakule big chefs’e götürdü benimki riske girmemek için herhalde. Güzeldi. Ama luigi de güzel öneririm ben de.
0
Hallegadola
(06.01.22)
Merak edip luigiye baktim. Pizza 800 tl diyor. Dogru mu?
0
geçerkenugradım
(06.01.22)
gülçimen aspava. emek'teki.

bakın kalıbımı basıyorum buradaki bütün önerilerden daha iyi hizmet alırsınız önden gidip haber verirseniz durumu.
0
floydian
(07.01.22)
Atakule’deki Para da güzel bir yer, azıcık karanlık olsa da. Luigi’s’de doğum günü yapmaya kalktık içine ettiler o yüzden sevemiylrum orayı. 1 arada ve louise’e de bakabilirsiniz. manzara yok ama ortamları hoş gelebilir.
0
inanna
(07.01.22)
Luigi's bence evlilik teklifi etmek için fazla kalabalık ve çoğu yemeği de fazla lezzetli değil, sadece kokteylleri güzel.

No4'te birçok evlilik teklifi gördüm. Fiyatlar çok uçuk değil, önceden haber verirseniz ilgilenirler, masal gül falan koyuyorlar. Ben aile tanışması/nişan yemeğimi buranın özel odasında yapmıştım. Herkes hizmetten ve yemeklerden çok memnun kalmıştı. Ara ara gittiğimiz ve sorun yaşamadığımız bir yer. İç mekan güzel fotoğraf veriyor ama dışa bakan taraf halı saha manzarası görüyor, bu eksi puan bana göre.

Para gastroteka artık yok maalesef, menüsü ve adı değişti. O nedenle yeni hali nasıldır bilmiyorum.

JW steakhouse'da yemek yiyip, sonrasında Skye vue teras barda teklif edebilirsiniz (Bu seçenek en pahalısı).

Şarap şömine seviyorsanız Attendo vino olabilir ama önceden konuşun şömine yanı ve evlilik teklifi için.

Yenilerden Vento Italiano Ristorante olabilir.

Yine aklıma geldikçe yazarım. Mutluluklar :)
0
marla is in my head
(07.01.22)
luigi's ilk acildigi zamanlar olsa olabilirdi ama su an asla diyorum :)

No:4 daha uygun ancak denildigi gibi manzarasi bazi yerlerde cok kotu :)

JW steakhouse'da yemek icin uygun ancak teklif icin asla "Skye vue teras bar" kullanmayin derim.

Attendo vino adi gecmis orasi da guzeldir

kiz arkadasiniz ankarada ise onun sevdigi bir yerde de teklif edebilirsiniz, daha guzel olur
0
sweetoffice
(07.01.22)
(20)

"Ben evlenmeyeceğim" netliğinde olanlar var mı aramızda?

norules
30'lu yaşlarında bir erkeğim. Şahsen evlilik hadisesine sıcak bakan biri hiçbir zaman olamadım, evlenmek gibi bir yaşam hedefim ve hevesim de hiç yok ama eş dost akrabadan dönem dönem "Hayat hep böyle gitmez, yaşlanınca kalırsın bir başına bak" psikolojik baskısını yiyince de bir huzursuzluk çöküyor
30'lu yaşlarında bir erkeğim. Şahsen evlilik hadisesine sıcak bakan biri hiçbir zaman olamadım, evlenmek gibi bir yaşam hedefim ve hevesim de hiç yok ama eş dost akrabadan dönem dönem "Hayat hep böyle gitmez, yaşlanınca kalırsın bir başına bak" psikolojik baskısını yiyince de bir huzursuzluk çöküyor yani.

"Ben evlenmeyeceğim" netliğinde olanlar var mı aramızda? Yaşlanınca işlerin nasıl yürüyeceği konusunda bir endişeniz var mı, o dönemleriniz için motivasyonunuz ne şekilde?
0
norules
(29.12.21)
Ben öyleydim. Daha doğrusu ergenliğimde ve genç yetişkinliğimde öyleydim, sonrasında o kadar katı değildim (bu katılığı açacağım) ama evlilik hedefim de olmadı. Sonra evlendim çünkü hayata aynı baktığım, evlilik konusundaki çekincelerimi (ortalama Türk erkeği toksik cinsiyetçiliği) bünyesinde neredeyse hiç barındırmayan bir adama aşık oldum. 30'ların ortasında/ikinci yarısında evlendik.

O kadar katı olmak orta yaşlara gelmiş insanlar için biraz saçma geliyor bana, ergen inadı gibi geliyor. (Ha evlenmeden de çocuk yapabileceğiniz, devletin sizi çift olarak kabul ettiği, partnerinizle birbirinizin sağlığı, resmi işleri vs konusunda aile saydığı bir ülkede yaşıyorsanız o ayrı.) Evliliği ulaşılması gereken bir hedef sayıp önünüze çıkan ilk kadınla evlenin, sizi evlendirmek isteyen akrabalar temiz aile kızlarıyla tanıştırsınlar demiyorum. Fakat "olsa da olur olmasa da olur, bir gün bir sevgilimle evlenmek istersem bakarız" yaklaşımı daha sağlıklı sanki.

Ha bir de, evlenince yaşlılığınızın eşinizle huzur içinde geçeceğinin garantisi yok. Gayet huzurla evliyken eşi erken ölünce 40'larında, 50'lerinde yalnız kalan çok insan var. Ne yapmak lazım o zaman, yalnız kalmamak için hemen yeni birini bulup evlenecekler mi?
0
kobuzchu kiz
(29.12.21)
30 yaşındayım. Hayatımı birlikte geçirme niyetimin olduğu kadınla ilişkim geçen sene sonlandı. Uzun bir ilişkiydi. Bu da bana uzun vadeli plan yapmamın pek de anlamı olmadığını öğretti. Etrafımda evlenen çoğu insan da zaten bunu hedef edindiğinden değil öyle süregeldiği için evlendiler. O yüzden en fazla 8-9 gün sonrasını düşünüyorum galiba artık :)
Yalnızca kendi kontrolümüzde olmayan planların hayalkırıklığı hoş olmuyor.
0
lüzumsuz adam
(29.12.21)
bu baskının varlığı yalnızlığınızdan/düzenli bir ilişkinizin olmayışından mı yoksa bekar oluşunuzdan mı kaynaklanıyor?

@kobuzchu kiz+1

yakınlarınız hayat tek başına tatsız, birini sevince daha güzel demek istiyor da olabilir. yoksa tabiiki evlenmek bir hedef olmamalı, öyle olması saçma zaten.
çok küçük yaşlardan beri kendi kendine yetebilen biriyim, birey olmayı erken öğrenmiş biriyim. dolayısıyla "aile" ye aşırı anlam yükleyip ihtiyaç duymadığım gibi, aile olmak için evliliğe gerek olduğunu da düşünmüyorum. insanın tüm sosyal çevresi geleceğini şekillendiriyor aslında. sırf partneriz değil. motivasyonum bu konularda attığım, atacağım doğru adımlar. ancak yine de @kobuzchu kiz+1111
0
jimjim
(29.12.21)
20li yaşlarımda evlilik için aile ve toplumun da etkisiyle belki diyordum, okul biter evlenir çocuk sahibi olur aile kurarım klasik düşüncesi vardı.

30 lu yaşlarıma gelince evlenmeyi gerçekten istemediğimi fark ettim, bunda 18 yaşımdan itibaren aileden ayrı, kendi başıma yaşamaya başlayıp kendi istediklerimi yapma özgürlüğünün ve kendimi tanımanın da etkisi oldu. aklımda tek soru biyolojik saatim işlemeye başladığında çocuk istersem ne olur acabaydı. yine şanslıydım ki bu da bende olmadı. çocuklara aşık bir insanım, birlikte vakit geçirmeye bayılıyorum ama kendi çocuğumun olması düşüncesi beni çok rahatsız etti. bu arada ablam da evlenip çocuk yapınca ailenin evlen baskısı da yok oldu, ben de çocuk sevgimi bu şekilde giderebilir hale geldim.

40a yeni girmiş bir insan olarak evlenme ve çocuk yapma konusunda almış olduğum kararlardan asla pişman olmadım. hatta tersi bir durumda olsam ülkenin de malum durumu yüzünden anksiyete krizleri geçirirdim, şu an kararlarımı tek başıma alıyorum, hayatımı nasıl sürdüreceğime, ne yapmak istediğime tek başıma karar veriyorum.

yaşlanınca ne olacağını açıkçası pek umursamıyorum, son 2-3 yıldır yaşanılanlardan sonra anladım ki önümüzdeki ay bile ne olacağı belli değil. bu konudaki mottom "tanrı'yı güldürmek istiyorsan ona planlarından bahset" sanırım.

evlenip aile kurup çok mutlu olan insanlar da var, yalnız yaşayıp ileriki yaşlarda bu durumdan pişman olmayanlar var, çocuklarının bakmadığı yaşlılar var. emekli maaşını verip huzurevinde yaşamak, ya da elden ayaktan düşene kadar kendi başının çaresine bakıp, gerekirse bakıcı ile son zamanları yaşamak bana rahatsız edici gelmiyor. yaşayıp göreceğiz modundayım.
0
hypathia
(29.12.21)
Kritere bağlı olarak benim kriterlerime uyan biri olmadığında öyleyim.
0
garylineker
(29.12.21)
kobuzchu kiz +1

Hayatımın hiçbir döneminde evlenmeyi düşünmedim. Evlenmek, çocuk sahibi olmak hiç istemediğim şeylerdi. Ergenlik zamanında bu konuda çok keskin söylemlerim vardı ama insanların "aa öyle mi, peki" demek yerine sürekli seni ikna etmeye çalışmaları bi noktada o kadar bunaltıyor ki pes ediyorsun.

Son yıllarda "yoo düşünmüyorum" demekle yetiniyorum uzarsa da "bakalım hayat bu belli olmaz" diyorum.
33 oldum hala aynı fikirdeyim.

Yalnız kalma konusunda yine kobuzchu kiz +1 diyeceğim.
0
mutekebbir
(29.12.21)
Evlenmek ya da evlenmemek konusunda katı olmak gerektiğini düşünmüyorum. Bu kadar anlam yüklenecek bir şey değil evlilik. 34 yaşında bekarım, olursa evlenirim olmazsa meh dedim.. Hala da öyle diyorum. Evlenmem diye ciddi ciddi konuşanlar çocuk yapıyor şu an.
0
lcha
(29.12.21)
Evlenmeyeceğim değil ama çocuk doğurmayacağım netliğindeyim şahsen. Hoş, hayat bana "evlenemicen sen" netliği göstermeye başladı ama... bakalım.
0
muhayyer divan
(29.12.21)
hypathia +1

34 yasında, kadınım ne evlilik ne de cocuk isteğim var. buna katılık değil de soru baslıgındaki gibi "netlik" demek daha doğru. istemiyorsan istemiyorsundur, biri fikrimi değiştirirse evlenirim diyorsan ılımlısındır, istiyorsan da istiyorsundur. hiçbir zaman evlenmeyi dusunmedim ve istemedim.
0
suyin
(29.12.21)
34 yaşındayım, son ilişkimi “benimle gelecek yok” cümlesi yüzünden bitirmek durumunda kaldım. evlenme niyetinde değildim, ama birlikte yaşamak da dahil hiçbir gelecek düşünememek de geri kalan kısımları yolunda giden bir ilişkiyi bitirmeme yetti. evlenmek istememeye sonuna kadar saygı duyuyor ve hak veriyorum. ama 30+ yaşında olan birinin en basit ilişkiye başlarken bile bunu karşısındakine söylemesi gerektiğini düşünüyorum. zira mevzu sadece imza atmak değil. şu yaşımda hayatımda biri varsa hafta sonumu kimle geçireceğim, tatile kimle gideceğim vs. düşünmeme gerek kalmamalı. “birlikte” olmak karşılıklı sorumluluk alabilmek istiyorum. imza olması ya da olmaması bu durumu değiştirmiyor. belli bir yaşta insanların bunu önceden konuşup üstünde anlaştıkları takdirde ilişkiye başlamaları gerektiğini düşünüyorum. + yaşlanınca yalnız kalma durumundan korkuyorum ama korkunun da ecele faydası yok. yalnız kalmayacağım diye de evlenilmez ya da birlikte kalınmaz olmadım biriyle.
özetle: kısmet.
0
inanna
(29.12.21)
hypathia +1
0
olimpia
(29.12.21)
25 yaşındayım, biraz daha gençken "aman ya ne evlenicem" kafasındaydım ama şu an oturup düşününce çevrenizde her ne kadar arkadaş, aile, sevgili vs. olsa da bir yaştan sonra yalnız kalmak ve bu durumun üzmesi kaçınılmaz. o yüzden şu an daha sıcağım, asla evlenmem demiyorum illa da evleneyim de demiyorum. kısacası uygun birisi olursa neden olmasın kafasındayım.

ama çocuk konusunda kendimi bildim bileli istemiyorum. hamile kalmak, doğurmak, bir çocuğun sorumluluğunu üstlenmek bana aşırı korkutucu ve zor geliyor.
0
candide
(29.12.21)
Asla evlenmiş olmak için evlenilmemeli düşüncesinde biriyim. İnsanlar gerçekten birlikte yaşamayı ve aile kurmayı çok istediklerinde evlenmeliler bence. Yalnız kalmamak için yapılan evlilikler hep boşanmayla ve yalnız kalmayla sonuçlanıyor zaten.

Ek olarak 30 yaşına merdiven dayamış bir kadın olarak her zaman evliliği saçma bulmuştum. Şimdi sevdiğim insanla birlikte yaşamayı çok isteyen bir ruh haline büründüm.

Yani zaman ne gösterir bilinmez. Büyük büyük konuşmamak lazım hayatta.
0
alaimisema
(29.12.21)
%99: evlenmeyeceğim + %1: belki = kısmet ve olasılıklar.
0
neynep
(29.12.21)
Kesin ve net olarak evlenmeyeceğim(büyük çaplı bir felaket olmazsa), biriyle birlikte yaşayabilirim ama evlenmeyi düşünmüyorum. Yaşlanınca evli ve çocuklu olduğu halde eşi ve çocuklarının bakmadığı bir çok kişi biliyorum, üstelik bu kişiler çalışma hayatlarının tamamını eşi ve çocukları istediği gibi yaşayabilsin diye uğraşarak geçirdiler. Yaşlanınca eşiniz veya çocuğunuzun size bakacağının garantisi yok ama onlara harcayacağınız paraları kendinize ayırırsanız çok sağlam bir birikiminiz olabilir.
0
bartholomew87
(29.12.21)
ben varım. 28 yaşında adamım. yaşıtlarımın çoğu evlendi, çocuğu oldu. hiçbirine özenmedim, aklımdan bile geçmedi evlilik. bana çok sıkıcı ve sıradan geliyor evlilik. en sevdiğim insanla bile evlenmeyi kırk kere düşünürüm. belki ilerde evlenirim ama büyük ihtimalle boşanacağımı biliyorum:) yaşlılıkta yalnızlıktan ise hiç korkmuyorum.
0
nothing in my way
(29.12.21)
Yas ilerdeikce bir cok konuda kafa yapımının degistigini gordukce artik hemen hemen hicbir konuda o kadar kesin konusmuyorum kendimle ilgili. Yarın ne olacagi belli olmaz. Dolasiyla hiçbir zaman evlenme heveslisi biri olmamakla birlikte kesinlikle asla evlennem diye bir iddaam yok.
0
stavro
(29.12.21)
33 erkek kişisi.

Zaman zaman sevdiğim biriyle evlensem, kendi halimizde tatlı bir aile olsak, kızım olsa diye düşündüğüm oluyor ve zaman zaman gerçekten de istediğim olur ama işin içinde çocuğun sorumluluklarını da düşününce bir ürpeme geliyor. Evlilik zaten başlı başına bir zor süreç, çocuk apayrı bir süreç. İlla evleneyim diye tabii ki bir düşüncem yok. Bazen iyiyim ya böyle dediğim de oluyor.

Öbür taraftan sanki hiç evlenecekmişim gibi geliyor. Ben seviyorum sevmesine ama tek taraflı kalıyor. Bir karşılık alamıyorum. Dediğim gibi illa evleneyim diye bir düşüncem yok.

Kısaca bilmiyorum.
0
put it in your appropriate place
(29.12.21)
Benim evlenmem ülkemizde yasal değil. Açıkçası hayatım boyunca da bu durumun değişeceğini düşünmüyorum. Biraz da bu yüzden evlilik hiç gündemimde olmadı. Yanlızlığımı seviyorum, ama belki de tersini hiç yaşamadığım içindir onu bilemem. Yukarıdakilerin de dediği gibi hayatın ne getireceği bilinmez. Göreceğiz. Çocuk kesinlikle istemiyorum ama. Bu konuda kararımı asla değiştirmeyeceğimden adım gibi eminim.
0
peki madem
(29.12.21)
Erkek bakis acisindan bu evlilige direnme mevzusu da solculuk gibi, birisi parayi bulana kadar suruyor, oburu de dogru zamanda dogru hatunu.

Evlenmeyecegim kafasinda olan birsuru arkadas evlendi. Hemen evlenmeliyim diyenler evlenemedi hala bekliyor. Kimisi evlendi coktan bosandi, ikinciye evlendi. Hayat zaten cogunlukla sizin istediginiz kulvardan ilerlemiyor.

Ortada korkulacak birsey yok, uzerinde asiri dusunulup kafa yorulacak birsey degil. Herkes evlenmek zorunda da degil. Hayatin akisina birakin kendinizi, olursa olur, olmazsa olmaz.
0
cooperr
(29.12.21)
(14)

Kendine sarıp, durmak için duyuru cevaplamaya sarmak filan.

kaptankedi
sevgili duyuru insanları, nasılsınız? iyi misiniz? neden buradasınız? neden insanların sorularını cevaplıyorsunuz? bugünlerde biraz kendime sardığımdan, kendimden uzaklaşmak için duyuruda bildiğim her konuda cevap yazar oldum. size de oluyor mu böyle şeyler ve bir şeylere dadanıyor musunuz? sonra ke
sevgili duyuru insanları, nasılsınız? iyi misiniz?

neden buradasınız? neden insanların sorularını cevaplıyorsunuz?

bugünlerde biraz kendime sardığımdan, kendimden uzaklaşmak için duyuruda bildiğim her konuda cevap yazar oldum. size de oluyor mu böyle şeyler ve bir şeylere dadanıyor musunuz?

sonra kendinizi nasıl olup da tekrar düzene sokuyorsunuz? ya da bu döngüden çıkmak için teknikleriniz filan var mı?
0
kaptankedi
(28.12.21)
sıradan günlerde burst mode, bir giriyorum 3-4 soruya cevap, 3-4 saat sonra bir daha girip 3-4 soruya cevap, şakkadanak. bu süre zarfında fazla soru sorulmamışsa, ki artık duyuru eskisi gibi değil, sanki her soruya bir cevabım varmış hissi oluşuyor.

bunun dışında, önemli olayların öncesindeki sessizlik anlarında burada çok yazıyorum. sene kapanışı var 2 gün sonra. öncesinde biraz sakin zamanlardayız. kapanış zamanı 3-5 gün telsizleri kapatıp cebrail'e yol çekiyor, reks eyliyorum.
0
gabe h coud
(28.12.21)
canım sıkılıyor, tek sebep bu
0
passion rules the game
(28.12.21)
"Nasılsınız? iyi misiniz?"
Valla tiyatrodan çıktım keyfim yerinde az biraz, iyiyim, siz nasılsınız?

"Neden buradasınız? neden insanların sorularını cevaplıyorsunuz?"

Canım sıkılıyor bazen. Müzikle ilgili ya da bildiğim yerden soru gelirse cevaplıyorum. Artık gelenek haline getirdiğim üzere yılın ilk 6 ayı duyuruya girmiyor, ikinci yarısında sıkılmaya başlayınca tekrar giriyorum. Şimdi de malum yıl sonu diye yoğunluk başladı:D

"Kendinizi nasıl olup da tekrar düzene sokuyorsunuz?"

Kendimi isteyince düzene koyabiliyorum çok şükür otokontrol mekanizmam iyi seviyede:D

"Döngüden çıkmak için teknikleriniz filan var mı?"

Valla kendime biraz zaman tanıyorum boşlamak için, sonra zaten çok sürmüyor sıkılınca düzen arayışı başlıyor:D
0
Amaranta ursula
(28.12.21)
yoğun çalışıyorum, kafam dağılıyor. bir nevi kaçış noktası oluyor. çekirdek çitler gibi yazıyorum sonra işime dönüyorum.
0
roket adam
(28.12.21)
roket +1

ben yoğun çalışmıyorum gerçi. iki bilgisayar açık birinde işe bakıyorum, diğerinde binance'te trade yapıp arada buraya bakıyorum. her duyurunun altından çıkma sebebim bu.

saygılar.
0
himmet dayi
(28.12.21)
Roket +1
Benim için kafa dağıtmak demek dikkati başka şeye vermek demek. Kafam doluyken(genelde iş sebepli) pür dikkat buradaki sorulara odaklanmak tazeleyici oluyor. O yüzden okuyan için "yuh bu kadar detaylı cevap vermeye üşenmedin mi" dedirten cevaplarım var genelde. Bakınca işsizlik gibi duruyor ama aksine, soruyu soranın derdini dert ediniyor, empati yapıyor ve önemseyerek yaklaşıyorum; bu sayede dikkatimi başka şeylerden koparmış oluyorum. Burada verdiğim cevaplar için harcadığım vakti başka şeye harcayıp da bu kadar kısa sürede dikkat yoğunlaştıramıyorum.

Bi de işim gereği problem çözmek, çözüm üretmek, alternatif bulmak, başka açılardan bakmak standart düşünme şeklim, dürtü gibi bişey haline dönüştü. Bunu iş icabı değil kendi seçtiğim bir şey üzerine yapınca hem o dürtüyü tatmin etmiş hem de odağımı değiştirmiş oluyorum.
0
Bruce
(29.12.21)
Benim için paylaşım ve öğrenmek.

2000lerdeki forum dünyasının etkisinde kaldım sanırım.
Alışkanlık oldu.
0
Erva
(29.12.21)
Ya maalesef şu an buradan iyi bir yer yok türkçe interwebzde. Maalesef burayı sevmediğimden değil, aksine muadili yok diye. Eski internet ruhu hala burada bir parça yaşıyor bence.
0
aguen
(29.12.21)
yaklaşık 10 yıldır bağımlıyım.
müptela olmadan kurtulun. :)
0
jimjim
(29.12.21)
Roket +1, 8 yıldır kopamadım.
0
ananiyimioguz
(29.12.21)
can sıkıntısına iyi gelmesi ve forumların son mohikanı olması görüşlerine katılıyorum.
0
onemoremile
(29.12.21)
fena değilim, siz de iyisiniz umarım kaptankedi.

buradayım çünkü bir işe yarama konusunda iflah olmaz bir dürtüm var. boşa düştüğümde hep önce buraya bakıyorum. gerçi artık eskiden aldığım keyfi almıyorum ve çok az süre geçiriyorum burada ama olsun. bunun dışında bazen hakikatten objektif fikir almam gerekiyor bazı konularda, sorumu soruyorum cevabımı alıyorum yoluma bakıyorum.

ek olarak zayıf anlarımda buraya bakıp başka dertlerle, sorunlarla oyalandığım, çözüm sunarak rahatladığım oluyor. siz böyle bir şeyden mi bahsediyorsunuz? eğer böyleyse bu bir ihtiyaç, öğrendiğiniz bir kendinizi güçlendirme modeliniz ve o döngü kendi kendine kırılıyor bence yeterince güçlendiğinizde. bir metodum yok maalesef. kendime zaman veriyorum, düzene giriyor.
0
evde liyakat kalmamis
(29.12.21)
tamamen seninle aynı sebepten buradayım diyebilirim. yapacak işim olmadığı esnada kendime sarmamak için soru cevaplıyorum. Kendimi oyalamaya çalışıyorum internette. Sözlükte entry, birkaç twit, instagram ve burası arasında mekik dokuyorum. Filme diziye odaklanmak dahi zor geliyor çünkü bazen. Ama bu kafanın da kendinden başka yere gitmesi lazım, kendime döndüğünde sıkıntı çıkarıyor. :)
0
inanna
(29.12.21)
ben gecerken ugruyorum, ya da bir soru soracaksam.

ama internete sardiysan en güzeli disari cikmak
0
durgunfoton
(29.12.21)
(2)

Downton Abbey, The Crown benzeri diziler

okuyamıyom ben ya
Selamlar, Bu iki dizi gorsel, hikaye olarak tadi damagimda kalan dizilerden. Ikinci kez pozitif olmamin serefine baska bir donem dizisine baslamak istiyorum, var midir tavsiyeniz? Mesela Bridgerton bu dizilerin yanina yaklasamaz bana gore, ionu tavsiye etmeyin lutfen. Izledim tabii zaten. :(Iyi gece
Selamlar,

Bu iki dizi gorsel, hikaye olarak tadi damagimda kalan dizilerden. Ikinci kez pozitif olmamin serefine baska bir donem dizisine baslamak istiyorum, var midir tavsiyeniz?

Mesela Bridgerton bu dizilerin yanina yaklasamaz bana gore, ionu tavsiye etmeyin lutfen. Izledim tabii zaten. :(

Iyi geceler, tesekkurler.
0
okuyamıyom ben ya
(28.12.21)
fakyoras
(28.12.21)
Mini dizi North & South vardı çok beğenmiştim. Sanayi devriminin başlarında aşk hikayesi. Pride & Prejuce ve Emma ve Sense & Sensibility de güzeldi, Jane Austen kafası yani.
0
inanna
(28.12.21)
(3)

yeni gözlük camlarım yakını bulanık gösteriyor

su492
uzağa bakarken sorun yok ama 20 cm falan yakına baktığım zaman baya bulanık görüyorum. gözlerimi 2 yere birden ölçtürttüm. bu neden kaynaklanıyor olabilir acaba? 3 gündür takıyorum.
uzağa bakarken sorun yok ama 20 cm falan yakına baktığım zaman baya bulanık görüyorum. gözlerimi 2 yere birden ölçtürttüm. bu neden kaynaklanıyor olabilir acaba? 3 gündür takıyorum.
0
su492
(26.12.21)
Camların numarasını yanlış yapmış olabilirler ya da gözlük şeklin ve yapılan cam şekli uyuşmamış (merkezi inceyke. Çerçevene uysun diye kenarları fazla kalın kalmış vb.) olabilir. inceltilmemiş camda olabiliyor sanırım bu.
0
inanna
(26.12.21)
astigmatınız var mı?
0
kaptankedi
(26.12.21)
Uzak cami buyudukce yakin bozuluyor.
0
divit
(26.12.21)
(11)

Bir erkeğin yeni sevgilisine sık sık eski sevgilisinden bahsetmesi

monnie
3-4 aydır birlikte olduğu kadına sık sık kendisini aldatan eski sevgilisinden bahseden, bu kadının adından tutun da yaptığı işi ve hatta oturduğu yeri bile yeni sevgilisine anlatan, evinde o kadının ona aldığı ve artık dökülmek üzere olan 6-7 yıllık eşyaları kullanan, bu eşyaları kullanırken ve hatt
3-4 aydır birlikte olduğu kadına sık sık kendisini aldatan eski sevgilisinden bahseden, bu kadının adından tutun da yaptığı işi ve hatta oturduğu yeri bile yeni sevgilisine anlatan, evinde o kadının ona aldığı ve artık dökülmek üzere olan 6-7 yıllık eşyaları kullanan, bu eşyaları kullanırken ve hatta yeni sevgilisine kullanması için verirken de ''Bak, bu tabak onun hediyesiydi.'' gibi şeyler diyen bir erkek... Böyle birinin hakkında ne düşünürsünüz? Amacı ne olabilir? Ayrılmalarının üzerinden 4 yıl geçmiş.
0
monnie
(26.12.21)
Takıntılı biri gibi. Nasıl davranmadı gerektiğini bilmiyor.

Eski sevgilisini unutamamış gibi. Her eşyada aklına geliyosa ve konuşacak kadar aklına geliyosa aklında demekki hala. Ben 4 sene önceki sevgilimin bana aldığı hediyeyi hatırlamıyorum bile. Acil uzaklaşmanı öneririm.

Anlam veremediğin soğukluklar, suçlamalar ve saçma sapan davranışlarla karşılaşabilirsin. Çok bariz bi eski sevgiliyi unutamama durumu var gibi.
0
zimbirik
(26.12.21)
Arkanıza bakmadan kaçın.
0
kirmizipilotkalem
(26.12.21)
Şu bahsettiğiniz detayların bir kadına iyi şeyler hissettirmeyeceğini bilecek olgunluğa ulaşamamış bir sevgiliniz var ne yazık ki.

Ne yapacağınız kısmı sizi ilgilendirir tabii ama net tablo bu şekilde.
0
magni
(26.12.21)
red flag

magni +1
0
la lykia
(26.12.21)
kendisinin psikoloğa ihtiyacı olduğunu çünkü ayrılığının travmasını atlatamadığını düşünürdüm. sürekli bahsettiğinde kendimi rahat hissetmediğimi ama eğer üstesinden gelmek/durumu değiştirmek isterse psikolog konusunda onu destekleyeceğim önerisinde bulunurdum ama gitmek istemiyorsa, farkına varmak istemiyorsa o zaman kalbimize gömüp yol alıyoruz… çünkü bunu düzeltmek ya da tolere etmek bizim görevimiz değil.
0
inanna
(26.12.21)
Bunu yapan erkek maldir ve bundan baska bir suru sacmaligi da su yuzune cikacaktir zamanla. ayril +1
0
hot potato
(26.12.21)
Eski sevgili unutulamayabilir, olabilir.

Ama eski sevgiliyi yenisine sürekli hatırlatmak sıkıntılı bir durum. Yani bunun (en hafif tabirle) nezaketsizlik olacağını düşünmemek ayrı bir odunluk seviyesi.

Kadın-erkek farketmez, uzak durmak isterdim böyle birinden.
0
kaptankedi
(26.12.21)
Adamın davranışı normal değil. Bu anlamda magni +1

Kadının 3-4 aydır bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ve eski sevgilisinden bahsedilmemesini istediğini söylememesi de çok normal değil.

Kısaca "bana ne lan eski sevgilinden" diyerek savuşturulabilir. Buna rağmen devam ediyorsa o ilişkiden bir halt olmaz.
0
himmet dayi
(26.12.21)
Bana ne lan eski sevgilinden +1
Bu rahatsızlık dile getirilmesine rağmen devam ediyosa onu psikoloğa yönlendirmek de sizin göreviniz değil, iyilik meleği filan olma niyetiniz yoksa şayet…

Ayrıca “eski sevgiliyi unutamamak normal…” gibi bakış açısına yeni ilişkiye başlanmışsa katılmıyorum, madem unutmamış o kadınla olmasaymış, onu yara bandı niyetine kullanmaya yeltenmeseymiş. O kadın acil bu adamdan kaçsın izini kaybettirsin derim.
0
kulaktan dolma biber
(26.12.21)
adamı anlıyorum. seviyorsan azıcık dişini sık yok olacak eminim. sadece biraz sana güvenmeye ihtiyacı var ve güvendiğinde inan bana "bunları atalım mı ya" diye kendisi soracak. ama sen de söyleyebilirsin "çok fazla konuşmuyor muyuz hakkında?" diye ve bu durumdan hoşnut olmadığını belirtebilirsin. Şimdi cancel culture çok popüler kimle konuşsan sana harcatır elemanı ama onun da bir hikayesi var.
0
guitarissimo
(27.12.21)
monnie, diğer duyurularındaki aynı erkek arkadaşından bahsediyorsan kendine gerçekten yazık ediyorsun.

ayrılmalarının üzerinden 4 yıl geçtiği halde hala ayrıldıkları noktada pausede kaldıysa bunu anlayış/empati göstermekle falan çözemezsiniz. kim ne derse desin normal değil bir yetişkinin 4 yıl önce bitmiş bir ilişkiyi hala bu ölçüde hatırlaması ve kendi içinde yaşaması. amacı falan yok, zaten amaçsız biri olduğu için hayatına aldığı kişiye bütün bu şuursuz açıklamaları yapıyor.
0
Phoebe
(27.12.21)
(5)

Hayata geç kalmışlık hissi

Sonsuzluk ve Bir Gün
Bundan kurtulamıyorum bir türlü. Hayatta hiç tecrübem yok ve bundan sonra da hayatımda güzel ne olabilir ki diye düşünüyorum.27 yaşımdayım ama sadece 7 ay iş tecrübem var araya pandemi girince her şey daha da kötü oldu. Arkadaşlık ilişkilerim zaten yüzeysel. Etrafımda benim yaşmda olan herkes ya evl
Bundan kurtulamıyorum bir türlü. Hayatta hiç tecrübem yok ve bundan sonra da hayatımda güzel ne olabilir ki diye düşünüyorum.

27 yaşımdayım ama sadece 7 ay iş tecrübem var araya pandemi girince her şey daha da kötü oldu. Arkadaşlık ilişkilerim zaten yüzeysel. Etrafımda benim yaşmda olan herkes ya evli, ya uzun ilişkisi var. İş konusunda da sıkıntıları yok. Bense Hayatımda bir şeyler degissin diye uğraşıyorum ama olmadığını görünce bu zamana kadar olmamış, bundan sonra da olmayacağını kabul et işte diyorum.

Bu hisleri yaşayıp hayatını yoluna koyan var mı?
0
Sonsuzluk ve Bir Gün
(25.12.21)
düşünce o kadar ilginç bir şey ki, neyi sürekli ve yoğun bir biçimde düşünürseniz, sonunda o gerçekleşir. hep "zaten kötüyüm, yalnızım, parasızım hep böyle olacak işte" derseniz daha beter hale gelirsiniz. inanın ya da inanmayın ama hep olumlu olmanız lazım. ben bunları yaşadım ama ders çıkardım ve her geçen gün az az ilerleyeceğim ve gelişeceğim demeniz lazım. sonra da harekete geçmelisiniz.

iş konusunda mesela, ne okudunuz? tecrübeniz hangi firmada ne üzerine? artık insanlar 27'ye yakın mezun oluyorlar, geç bir yaş değil. hergün düzenli olarak kariyer, yenibiriş, linkedin vs. işlere başvurun ama hergün oturup yapın. alanınızda bulamıyorsanız başka yapabileceğiniz alanlara yönelik işlere başvurun. biri olmazsa biri olacaktır illaki. kpss'ye girdiniz mi ya da? 6-7 ay var ona da, çalışmak için yeterli bir süre. bölümünüzü bilmiyorum ama en kötü düz memur olursunuz, 80 küsür puanlarla yapabilirsiniz.

aşk olayına gelirsek de insanlar 30'larda evlenmeye başlıyorlar artık, 27'de daha yeni sevgili bulmak kötü bir şey değil. 27 yaşında 5 senelik ciddi ilişkisi olanı düşünün, ayrıldılar mesela. ee ne oldu? o da sizinle aynı durumda şu an. yaşı dert etmek yerine düzgün birine denk gelmek, güzel bir aşk yaşamak için dua etmek gerek. şu an işsizseniz muhtemelen biraz daha asosyalsinizdir. işe girip yeni insanlarla tanışıp çevreyi genişletince bu problem de hallolur, içinizi ferah tutun.

özetle su akar yolunu bulur. bunları dert etmek yerine oturup "evet elimde neler var, ne yapabilirim, kendime nasıl bir rota çizebilirim" diye düşünüp harekete geçin. çocuk değilsiniz ki ağlayıp oflayıp puflayınca bir şeyler değişsin ya da düzelsin. hayatınızı güzel hale getirecek olan sizden başkası değil.
0
rose parks
(25.12.21)
2-3 hafta sonra 30a giriyorum, evliyim, iyi denebilecek bir isim var, yurtdisindayim bende de hayata gec kalmislik hissi var. neden bilmiyorum, bu his herkeste var sanirim :/
0
fakyoras
(25.12.21)
en.wikipedia.org
Örneklere bakın. 27 hiçbir şey için geç değil.
0
ganbatte
(25.12.21)
23 yaşında ünivden mezun oldum. 2 senede 4 iş değiştirdim. 27 yaşındayken işsizdim ve 2 senelik despot bir ilişkim vardı. annemden aldığım parayla çok ilgilendiğim bi eğitimi aldım. sonra instagram sayfası açtım ve sıfır parayla işimin adımını atmış oldum. bildiklerimi yazarak paylaşıyordum (despot erkek arkadaş kimliğimi açık etmeme izin vermiyordu.)
30 yaşımda asıl okumak istediğim bölüme girdim. 32 yaşıma girerken despotu def ettim. işi şirketleştirdim. 33 yaşında kendi evime çıktım (kira). 34 yaşında bölüm ikincisi olarak mezun oldum (bu temmuzda yani). o araya bi sevgili daha sıkıştırdım. :))) gala da geç kalmış hissetmiyorum, aksine daha çoğu şey için çok erken gibime geliyor.
tamamen hayata bakışınla alakalı. bunaldığın sıkıldığın yaşın geçti gibi hissettiğim anlarda “daha ne yaşadım ki?” diyorum. 80 yıl ömrüm varsa daha yarısına bile gelmedim ve sonra bir o kadar daha var!
0
inanna
(25.12.21)
hayatımdaki ilk işe 27 yaşımın sonlarına doğru girdim. şu an 38,5 yaşındayım. kariyerim gayet iyi, bir bankanın genel müdürlüğünde bir bölümün yöneticisiyim. 2 yıl önce de evlendim.

hiçbir şey için geç değil, hele 27 ne istediğinize karar verebileceğiniz, yolunuzu çizebileceğiniz bir yaş. hatta şöyle söyleyim 30 yaşına kadar bile geç değil. rahat olun ve hayattan ne istediğinize odaklanın, sonra da ona doğru yürüyün. aceleyle "elimden bir şeyler kaçıyor" diye karar/lar almayın.

hayata geç kalınmaz öte yandan. iş ve evlilik hayatı tanımlamaz. sizin hayatınızda iş ve aşk olmadan da bir şeyler gelişebilir. bunlar da deneyim olarak size geri döner. ileride illa ki kullanırsınız. bir yere geç kalmadınız yani, herkesin gittiği o yolda birazcık geridesiniz o kadar. ama o yola da girmek zorunda değilsiniz.
0
posthuman
(28.12.21)
(3)

Son 4-5 yılın ALES sorularına nasıl ulaşabilirim?

asaf
Çoğunun sadece %10’u paylaşılmış.
Çoğunun sadece %10’u paylaşılmış.
0
asaf
(24.12.21)
Telegram arama çubuğuna ales yaz. Gruplara katıl. Gruplarin dosya kısımlarında kesin vardır.
0
westblack
(24.12.21)
VİP diye yargı yayınlarının olması lazım kitabı.
0
inanna
(24.12.21)
telegrama ek olarak aynı yolu facebook gruplarında da deneyebilirsiniz.
0
pardus
(25.12.21)
(9)

Ankara, kira

dissendium
Çok genel bir soru ama Ankara'da kiralar İstanbul'a göre ne durumda? İstanbul'a yakın mı? Merkezî yerlerde 1+0, 1+1 kiraları ne durumda? Direkt ilçe, evin özellikleri, kira (varsa aidat) paylaşabilen olursa daha açıklayıcı olur. Teşekkür ederim cevap veren olursa.
Çok genel bir soru ama Ankara'da kiralar İstanbul'a göre ne durumda? İstanbul'a yakın mı? Merkezî yerlerde 1+0, 1+1 kiraları ne durumda? Direkt ilçe, evin özellikleri, kira (varsa aidat) paylaşabilen olursa daha açıklayıcı olur. Teşekkür ederim cevap veren olursa.
0
dissendium
(24.12.21)
çankayada 3+1 içi çoook eskice ama muhiti iyi apartmanda pandemi öncesi eski kira 2400 tl pandemiden sonra taşınanlarda kira 4500 tl. aidat 1000 tl ama yakında 1500 olacakmış. burada 1+1ler 3+1lerden daha ucuz olmuyor genelde. onlar da en az 3000 ve üzeri.
0
photo85
(24.12.21)
Çayyolu 1.5+1, havuzlu otoparkli site içinde, 1.kat.
2000 kira
800 aidat
0
kaptan maydanoz
(24.12.21)
Ayrancı giriş kat içi temiz 3+1’e 2020 Kasım’da 1600’e girdim, Kasım 2021’de 1800 oldu. Aidat 350 idi 450 falan olacak galiba, bina eski. Sokakta da 2300-5000 arası değişiyor ev kiraları bina durumuna göre.
0
inanna
(24.12.21)
@aloha snackbar, iş durumları için sormak istedim. İlçe değişiyor maalesef. Her yer olabilir. O yüzden genel sordum.
0
🌸dissendium
(24.12.21)
eryaman şehrin çok dışı göl gören evler 4 bin tl 2 artı 1ler.
0
mikahakkinen
(24.12.21)
bölgeden bölgeye çok değişebiliyor ama her türlü istanbul'dan daha ucuz. ehonomi çohey olduğu için artık geçen senenin fiyatları bile anlamsız kalıyor ama yine de fikir vermesi açısından ben sana kendi yaşadığım yerler için yazayım,

sene 2017. gölbaşı'nda yeni yapılı binanın zemin katında eşyalı 1+1 daireye 800 lira veriyordum. hiçbir sorunu yoktu, tertemizdi. iki adım ötede hastane (abartı değil, cidden iki adım), hemen yanında restoran, 3-5 dakika mesafede durak ve süper market, 10-15 dakika mesafede de ankara üniversitesi'nin gölbaşı kampüsü ya da adı ne haltsa orası vardı. sokağın başına çıktığında mogan gölü'nü filan görüyordun, park vardı. duraktan geçen otobüslerle 40 dakikada kızılay'da olurdun.

sene 2018. cebeci'de 3+1 eşyalı ev 1000 liraydı. eski evdi doğal olarak ama benim gibi bir piremses bile mutlu mutlu yaşadı orada, hiç fena değildi. iki sokak altımız ana caddeydi, kızılay yürüyerek 30-35 dakikaydı.

sene 2021. yenimahalle'de kalıyorum şu an, yanında kaldığım arkadaş evin sahibi, benden tüm faturalar dahil toplam 700 lira istedi. evin anıtkabir'i, külliye'yi gören manzarası var. metro yürüyerek 10-15 dakika, oradan kızılay'a çıkayım dersen 3-4 durak filan.

***

son yıllarda piyasa değiştiyse bilmiyorum ama gördüğün gibi ankara aslında bence 5 milyon nüfuslu bir başkent için saçma derecede ucuz. istanbul'da 2012 senesinde dahi yurt odalarına 800-900 vermek zorunda kaldığımı hatırlıyorum. yemekhanesi bile olmayan, kendi yemeğini de pişiremediğin, başkasıyla paylaştığın ODA için kapıyı 600-700'den açıyordu adamlar, bak dokuz sene öncesi diyorum.

fiyat çok sayıda faktöre bağlı olarak muhakkak değişiklik gösterir, şimdi bağlum'da oturmakla eryaman'da oturmak aynı şey değil elbet ama diyeceğim o ki istanbul'la kıyas dahi kabul etmez ankara, çok daha rahat ve konforludur gayrimenkul açısından.

üstelik ankara'da "allah'ın unuttuğu yer" olarak kabul edilen yerlerden merkeze ulaşım sağlamak, istanbul'da mahalle değiştirmekten daha az vakit alır. ben ilk geldiğimde buraya "gölbaşı çok uzak ya, yarım saat sürüyor en az" dediklerinde afallamıştım, "anaaa herifler 40-50 dakika yola yakın diyo lan??" diye. istanbul'da o sürede sokaktan çıkamıyorsun.
0
der meister
(24.12.21)
Eskiden olduğu gibi, İstanbul'a göre ucuz. Eylül'den itibaren bariz bir artış oldu ama uygun yerler bulunuyor yine de. Cebeci-Kurtuluş civarında 2000-2500 liraya caddeye yakın sorunsuz 2+1, 3+1 evler bulmak mümkün. Tabiî bölgedeki evler genellikle eski, ama satılık değil kiralık arıyorsanız önemi yok. İstanbul'dan bahsettiniz diye yine onu ölçü alıyorum. Taksim'e, Boğa'ya, Beşiktaş Çarşı'ya falan 20 dakika yürüme mesafesi olan bir yerde bu paralara kiralık ev değil oda bulunur belki.
0
istambul
(24.12.21)
Kuzenim Ankaraya atandı. Cebeci'de 2+1 ev tuttu 2500 liraya.Ev merkezde,yakınından metro, tren vs geçiyor. Bence iyi bir rakam.
0
bbb_1
(24.12.21)
Demirlibahçe 1+1 (60m2) evi 600-TL ye kiraya verdi arkadaşım.
0
ankarakecisi
(25.12.21)
(8)

Ders çalışmayı başaramıyorum neden?

top_secret
1- Ben asla ders çalışamıyorum. Kitapları alıyorum ama sonrasında kapağını açmıyorum. Bir sürü de bahanem oluyor. Çalışmam gereken ders hayatımı değiştirecek beni rahat ettirecek durumları sağlayacak. (örneğin görevde yükselme veya kpss) Ama bir türlü olmuyor. Sıfır çalışma ile girdiğimde hep 50-60
1- Ben asla ders çalışamıyorum. Kitapları alıyorum ama sonrasında kapağını açmıyorum. Bir sürü de bahanem oluyor. Çalışmam gereken ders hayatımı değiştirecek beni rahat ettirecek durumları sağlayacak. (örneğin görevde yükselme veya kpss) Ama bir türlü olmuyor. Sıfır çalışma ile girdiğimde hep 50-60 lı puanlar alıyorum. Çalışsam 80-90 gelir diyorum ama çalışamıyorum.

İşten eve gelince yatağın içine girip TV izliyor bilgisayar oynuyor yada tavanı izliyorum. Düzenli ders çalışanlara çok imreniyorum

Ne yapmalıyım?

2- Üstümde saçma bir duygusallık var. Yani bir insanın yada bir arkadaşımın başına bişey gelse üzülmem ama çöpe atılmış peluş bir ayıcık görsem oturur ağlarım.

Bu normal mi? Acaba bir sorunum mu var?
0
top_secret
(24.12.21)
Çoğu insanın yaşadığı şeyler bence. Hele de bizim ülkemizde.

Benim de çalışasım gelmiyor, bir şeyler üretesim gelmiyor. Ne için diyorum? Fakirliğimize çalışıyoruz gibi hissediyorum.

Tüm dünyada böyle mi, her asır var mıydı bu duygular bilmiyorum. Ama sosyal medyada maruz kaldıklarımız, tükettiğimiz gıdalar, radyasyon, ekonomik ve siyasi olayların hepsi büyük bir etken bence.

Ama yapacak başka bir şey olmadığı için, ben bir şeylere çalışmam gerektiğinde ortam değiştiriyorum. Mesela bir kütüphaneye, cafeye, köy evine, memlekete, teyzemin amcamın evine falan gidiyorum. Bir de kitaptan çalışmayı sevmiyorum. Genelde video dershane veya video anlatımlar izleyip sadece soru çözerken kitaba bakıyordum.

Siz de en iyi nasıl çalışabileceğinizi bilirsiniz, bence ortamı ve yöntemi değiştirin.

Ve neden çalışamıyorum batağına düşüp çırpınmayın, çıkamazsınız. Bir an önce harekete geçin.

Son olarak, kan testi yaptırın derim. Eksik bir vitamin varsa onları düzenleyin. Dikkat eksikliğiniz varsa psikiyatr ile görüşün, ilaç yardımıyla odaklanmanızı artıracaktır. Her şeye rağmen mutlu olmaya çalışın. Mutluluk neredeyse kanseri bile yenebilecek güçtedir ^^ Hobilerim ve aşk olmasa ben de çok zorlanabilirdim, öyle şeyler de katabilirisiniz hayata.
0
ananiyimioguz
(24.12.21)
vay arkadaş tez gibi cevap yazdım ama kaydetmedi. sorunu silip tekrar mı girdin :)

neyse yazdıklarımın özeti şuydu:
1. kendini zor durumda bırak, insanlara söz ver, kaçacak bahanen olmasın, ele güne karşı rezil olmamak için mecburen çalışacaksın.
kafanı yormadan özet one pager'lar yap. word'de landscape formatta 2 kolonda. ekran görüntüsü al bunları, fotoğraf arşivinde albüm yap.
güzelinden bir ipad al ve gece yatmadan önce 15-30 dk üzerinden geç.
2. sanırım herkeste olan bir şey. pandemi + fakirleşmemiz, gündemin inanılmaz değişimiyle gelen stres bizi kırılgan yapıyor.

bak destan gibi yazımı böyle özetledim. sen de özet yapmaya başla. zihnini meşgul etmez bu özet hazırlama işi, yorucu da olmaz.
0
gabe h coud
(24.12.21)
Dopamin diyeti yapmanı tavsiye ederim.
Şöyleki sen işten eve geldiğinde sürekli keyif verecek aktiviteler yapıyorsun. Televizyon, oyun, yemek vs. Hal böyle olunca beynin ders çalışmakta bir zevk unsuru göremiyor.
Bende işe yarayan taktiği söylüyorum.
Eve geldiğimden itibaren telefona dokunmuyorum. Yemek yedikten sonra kendimi karanlık bir odada 20-25 dk gözüm açık bekliyorum. Hayal bile kurmam yasak. Hiçbir şey düşünmüyorum, kendi kendime konuşmuyorum.
Bu süreçte filtre kahvem de demlenmiş oluyor. 20 dk sonra masa lambasını açıp kahvemi koyup saniye beklemeden, düşünmeden kapağı açıp okumaya başlıyorum.
Benim çalışma periyodum uzun olmalı. Kendimce verimim düşene kadar çalışmaya devam ediyorum. Sonra dinlenmek için yine karanlık oda.
Artık günümüzde herşey çok hızlı akıyor. İnstagram vs beynimiz 3-4 saniyede tüketecek şeylere alışıyor. Bu yüzden görece uzun tempolar bize acı veriyor.
Haftada 3 gün böyle yapsan zaten istediğin puanı alırsın bence.

Dediklerimi yap, işe yararsa kahvemi isterim :)
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(24.12.21)
Valla başarısızlık için o konuyla ilgili bir emeğin olması gerekiyor, yani en azından deneyip yapamaman lazım. Sende ise durum öyle değil, sen hiç gidip denememişsin bile. O yüzden tahminim sınavlar senin için çok önemli değil. Ya da kafanda zaten kendi konumunu kabullenmişsin bence.

Yok "ben çalışmak istiyorum ancak ne yapacağımı bilmiyorum" diyorsan da ne yapacağını söyleyeyim, gidip oturacaksın o masanın başına. Bunun başka sihirli bir yolu falan yok.

2) O peluş ayıcık sana bişeyleri çağrıştırdığı için üzülüyorsundur bence. Yani esas mesele ordaki o oyuncak değil onun sende olan çağrışımları. Belki o obje bişeyleri tetikliyordur falan filan.
0
j r r tolkien hayrani
(24.12.21)
yataktan çık :) ben de öyleyim. yatakta çalışılmıyor.
0
photo85
(24.12.21)
1) Ders çalışmanın seni götüreceği noktaya mecbur olmadığını düşüniyorsun içten içe. Ayrıca çalışsam 80-90 alırım diyorsun ama çalışıp da alamama korkusu da var yine içten içe. Çalışmadım az aldım demek kolay ama çalıştım da az aldım demek sana kendini yetersiz hissettireceğinden o yetersizlik korkusundan kaçmak için kendini anında dopaminlik aktivitelere vuruyorsun.

İkinciye cevap veremem, mesleğim ilki olduğundan ilkine cevap verebildim. İkincisi psikolog arkadaşlara sorulmalık.
0
inanna
(24.12.21)
Dopamin bağımlısısın. Dopamin diyeti yaparsan kendine gelirsin. Günümüzün problemi de overdoze dopamin nedeni ile sönen hayatlar cidden.

üzme kendini, bu bi bağımlılık ve çözümü de var
0
zimbirik
(24.12.21)
ogleden sonra kafa calismaz genelde. bir cok insanin sabah 10'a kadardir zihninin en acik oldugu zaman. ben cok caliskanim gerci, gece gundur okur calisirim. ben de niye boyleyim bilmiyorum yoruldum cidden. simdi almanca'ya taktim, sabah aksam calisiyorum.
0
bir varmis bir yokmus
(24.12.21)
(1)

yüz nemlendiricisi hakkında birkaç soru

stationary traveller
merhabalar, geçmişte dönemsel olarak kullansam da, kendimi nemlendirici kullandığım zamanlar daha iyi hissettiğim için özellikle son bir senedir düzenli olarak yüz nemlendiricisi kullanıyorum. sırasıyla: Neutrogena Hydro Boost Water Jel ve Diadermine Karma Ciltler Için Ferahlatıcı Jel kullandım. bu
merhabalar, geçmişte dönemsel olarak kullansam da, kendimi nemlendirici kullandığım zamanlar daha iyi hissettiğim için özellikle son bir senedir düzenli olarak yüz nemlendiricisi kullanıyorum.

sırasıyla: Neutrogena Hydro Boost Water Jel ve Diadermine Karma Ciltler Için Ferahlatıcı Jel kullandım. bu ikiliden uzun vadede istediğimi alamadığım için şu an Isana Q10 Gece Kremi kullanıyorum. (uyumadan temiz cilde)

sorum şu: ilk ikisi jel formunda olduğu için sürerken ve sonrasında yüzüm çok fazla nemleniyordu, yani bariz bir ıslaklık vardı yüzümde. isana ise tam tersi daha yoğun bir formda ve sürdüğümde daha zor yüzüme emiliyormuş gibi hissediyorum. isana sonrası yüzüm bebek poposu diye tanımlanacak seviyede bir dokuya, yumuşaklığa geçiyor ve cilt tonumda gözle görülür mat bir pürüzsüzlük oluyor. diğer ikisinde böyle bir şey olmuyor ama yüzüm daha nemli gibi hissediyorum. anlayamadığım nokta şu, hangisi doğru olanı? bir nemlendirici krem yüzü yumuşatıp, cilt tonunu eşitler mi yoksa daha ıslak mı durmasını sağlar? (cildim kuruya yakın karma, e-26)

başka krem öneriniz olursa duymak isterim ama asıl merak ettiğim nemlendirici olarak tanımlanan yüz kremlerinin asıl işlevi. ayrıca tonik, kil maskesi, peeling, yüz temizleme jeli gibi yan ürünleri de belirli aralıklarla kullanıyorum. belki soruya bizzat katkısı olan bir değişkendir bunlar.
0
stationary traveller
(06.12.21)
ilk iki kullandığın aslında kuru cilt için değil yağlı ciltler için gibi duruyor ya da daha yazlık ürünler. isana olansa q10, yaşlanma karşıtı olma ihtimali yüksek. onların içinde o pürüzsüzlük veren kadife doku gibi yapan şeyden var (elini sürttüğünde topaklanma yapabilir o mesela). maddenin adını bilmiyorum. aslında bu işte "doğru olan" yok, senin beklentin var. kimisi de cildi geriyor mesela, ondan hoşlanan da var.

ben effectha markasının yağlı ciltler için olan nemlendiricisini kullanıyorum. cilt yumuş, sivilcelendirme yok, makyajı kusturma yok. benim de idealim bu mesela.
0
inanna
(07.12.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.