Giriş
(3)

youtube video indirme android app

ikcı
merhaba. youtube dan video indirmek için android app lazım. sizin kullandiginiz ucretsiz hangisi acaba?
merhaba. youtube dan video indirmek için android app lazım. sizin kullandiginiz ucretsiz hangisi acaba?
0
ikcı
(30.05.20)
newpipe.schabi.org
newpipe zararsız reklamsız açık kaynaklı bir youtube uygulaması, videoları indirme seçeneği de var

google markette yok, fdroid marketten indirilebilir,
0
freebird5406_2
(30.05.20)
Şarkı indir isminde bir uygulama kullanıyorum, MP4 formatında video olarak indirme seçeneği de var.
0
encokbenisevinnolur
(30.05.20)
hiç bir program kullanmadan indiriyorum yıllardır.

www. den sonra ss ekliyorsunuz uzantıya o kadar. şu şekilde;

www.ssyoutube.com
0
Phoebe
(30.05.20)
(3)

george orwell why i write ücretsiz ebook

semaforo de medianoche
başlıktaki kitabın ücretsiz ebook'unu arıyorum ingilizce olarak. ebook işine pek ilgim olmadığı için hiçbir bilgim yok bu konuda torrentte arattım, google'da arattım bulamadım başka da kaynak bilmiyorum. bulabileceğim yerler bilen varsa çok memnun olurum.
başlıktaki kitabın ücretsiz ebook'unu arıyorum ingilizce olarak. ebook işine pek ilgim olmadığı için hiçbir bilgim yok bu konuda torrentte arattım, google'da arattım bulamadım başka da kaynak bilmiyorum. bulabileceğim yerler bilen varsa çok memnun olurum.
0
semaforo de medianoche
(30.05.20)
Dm atabilir misiniz
0
influx
(30.05.20)
b-ok.cc/s/george%20orwell%20why
0
sttc
(30.05.20)
Libgene bakabilirsiniz
0
encokbenisevinnolur
(30.05.20)
(2)

ekstra ekstra kalın sigara filtresi

encokbenisevinnolur
var mı böyle bir şey piyasada, elle sarılan sigara için?yani standart sigaranın 2 - 2,5 katı olacak şekilde sarmayı ve görünmesini sağlayacak kalınlıkta.
var mı böyle bir şey piyasada, elle sarılan sigara için?

yani standart sigaranın 2 - 2,5 katı olacak şekilde sarmayı ve görünmesini sağlayacak kalınlıkta.
0
encokbenisevinnolur
(30.05.20)
Görünmesini sağlamak ne demek tam anlayamadım.

Şu arap kağıdı denen şeyi mi kastediyorsun yoksa bildiğimiz makaron mu?

Her ikisi için de kağıdın kalın olması istenen bir şey değil. Kağıt olabildiğince ince olacak ki kağıt yanığı değil sadece tütün dumanı gelsin. Ama yine de kalın aranıyorsa en ucuzu hangisiyse odur. Kalın kağıt daha az maliyet daha az işçilik demek.
0
IncredibleMau
(30.05.20)
Görünmek derken, yani kalın olsun istiyorum. Kağıtları kastetmedim ya da makaronu.

Ayrıca bir ismi varsa bilmiyorum, bazı tekeller ve tobacco shoplarda ince puro görünümlü şeyler satılıyor, o ayarda olmasini sağlayacak kalınlıkta filtreler yani
0
🌸encokbenisevinnolur
(30.05.20)
(13)

Google Drive ve korkular

vedatchilipeppers
Bu sisteme daha yeni geçiş yaptım (evet teknolojiyi bir hayli geriden takip ediyorum) ve harici hard diskimi boşaltıp olan biten tüm dijital varlığımı buluta koydum. Ancak, hani olmaz da, bir dünya krizi meydana gelir bir virüs peydah olur da koskoca Google çöküverir. O zaman bizim bu dosyalarımıza
Bu sisteme daha yeni geçiş yaptım (evet teknolojiyi bir hayli geriden takip ediyorum) ve harici hard diskimi boşaltıp olan biten tüm dijital varlığımı buluta koydum. Ancak, hani olmaz da, bir dünya krizi meydana gelir bir virüs peydah olur da koskoca Google çöküverir. O zaman bizim bu dosyalarımıza ne oluverir acaba? Akşam akşam aklıma karpuz kabuğu düştü, tüm hayatımı bağladım oraya resmen ve çok ciddi emek verdiğim dosyalar var içinde. Aralarından en önemli olanları harici yedeklemeye devam mı etsem acaba? O dosyalara bir şey olursa kafama sıkarım çünkü.
0
vedatchilipeppers
(29.05.20)
tüm verini sadece Google'a teslim etme tabii ki. Harddiskinin bozulma ihtimaline karşı Google veya başka bir clouda DA yedekle. Ek olarak. Bu servisler çeşitli şekillerde yedekleme yapıyorlar çok bir şey olacağını sanmam ama sonuçta verilerin Amerika'da çeşitli serverlarda duruyor. Bilemeyiz.
0
nhk ni youkosu
(29.05.20)
Hiç bir şeyin güvencesi yok. Geçen gün birinin başına gelmişti burdan. Artık hangi hesabı google hesabıyla ilişkilendirdiyse. Google şüpheli hesap diye kapatmış hesabını. İçinden hiç birşeye erişememiş
0
efruz
(29.05.20)
Bu sorun sadece Google ile ilgili değil, bulut sistemine depolama yapan hepsi için geçerli. Depoladığın veriler Google'ın diskinde bulunuyor, bu disk yok olursa dosyalara erişimin de artık mümkün olmaz.
0
ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
(29.05.20)
Her zaman kisisel harddiskinde yedegin olsun. Google'in batmasindan ziyade hesabini ele geciren kotu niyetli biri de tum dosyalarini silebilir.
0
brkylmz
(29.05.20)
burak yilmaz arti 1.

kisisel guvenligin yok zaten merak etme, google, apple, microsoft falan giydigin donun rengini biliyor. onemli olan onlari harici harddiskte yedeklemen. kendi erisimin acisindan onemli.
google drive'a koy. bilgisayarinin windows olmayan diskinde bulundur ayriyetten 1 ya da 2 tane harici bellekte/harici diskte tut, tamamdir.
0
baldur2
(29.05.20)
O halde başka bir buluta gitmek de çok mantıklı değil gibi; Google bulutlarını dağıtan her bulutu dağıtır gibi geliyor. Harici hard diskin de bir kesinliği yok tabii, hatta en sakatı o gibi geliyor, bir şey dökerim üstüne falan cozurdar gider.

Bilgisayarın dahili depolama sistemine de depolarsam üç katlı depolama yapmış olurum sağlam olur sanırım? Üçü birden aynı anda iptal olursa da artık salla gitsin zaten ilahi planlar devreye girmiştir.
0
🌸vedatchilipeppers
(30.05.20)
pratikte boyle bir ihtimal yok. Google'daki verilerin tek bir diskte durmuyor tabiki. dunyanin farkli yerindeki yuzlerce diskte birebir kopyalari mevcut. ayrica duzenli backuplarda aliniyor. amerika'ya meteor dusse, avrupa'da 10 tane nukleer bomba patlasa hala asya avusturalya ve baska antartikadaki datacenterlarda verilerinin yedegi olur, yine verilerine erisirsin
0
crucio
(30.05.20)
En garanti yedek her zaman 2 ve üstü yedektir, öyle yapın. Yine bir şey olursa bahtiniz karaymış demek ki.
0
encokbenisevinnolur
(30.05.20)
İnternette Bedava olan her hizmete çok güvenme. Ayrıca yedeğin olsun .
Sistemi kuran ve sistemi kullanan bir noktada aynı düşünmezler.
0
Erva
(30.05.20)
bu işin sonu yok. evine hırsız girer fiziksel yedeğini çalar. bunun başına gelme ihtimali google'ın çökmesi ihtimalinden daha fazla mesela.

2 farklı bulut(güvenilir olmalı), evde fiziksel yedek, 3. bir mekanda fiziksel yedek. bunları yaptıktan sonrası "eşeğimi sağlam kazığa bağladım, artık hepsi de gidiyorsa lanetlenmişim herhalde derim" olmalı.

not: fiziksel yedeklerde de disklerin hasar görme ihtimaline karşı gerekli raid kurulumu ile riski azaltmak mümkün.
0
Bruce
(30.05.20)
yedek 3 farklı yere yapılır. bu işin raconu bu.
0
alperz
(30.05.20)
@alperz +1

3-2-1 kurali diye gecer. 3 kopya 2 farkli lokasyonda, 1 tanesi de bulutta
Olmak uzere bu sekilde yapilmakta genelde.
0
kaiserr76
(30.05.20)
başka bir diskte daha tut, çok önemli ise uzun ömürlü dvd içine de yedekle derim.
google bir servis ve anlaşma şartları değişebilir. 3 ay ödemedin diye silebilirler vs.
0
orpheus
(30.05.20)
(4)

Bir programı diğer programdan gizlemek?

vidar
Merhabalar, arkadaş ile bir eğitim programı aldık. Fakat maalesef beraber kullanamıyoruz. Diğer bilgisayara programı kurduğumuzda bu program sadece bir bilgisayarda çalışır diye hata veriyor. Programı açıp ekran kaydetmeye çalıştığımızda ise programları açmıyor. Görüntü kaydetme programları Açıkken
Merhabalar, arkadaş ile bir eğitim programı aldık. Fakat maalesef beraber kullanamıyoruz. Diğer bilgisayara programı kurduğumuzda bu program sadece bir bilgisayarda çalışır diye hata veriyor. Programı açıp ekran kaydetmeye çalıştığımızda ise programları açmıyor. Görüntü kaydetme programları Açıkken programı açmaya çalıştığımızda ise x,y,z programları kapatılmalı diye uyarı verip açılmıyor. Bunun bir çözümü var mıdır acaba? Rootkit falan demişler internette ama pek de bulamadım. Buraya bir sorayım dedim.
0
vidar
(29.05.20)
Görüntü kaydetme programı nedir? Eğitim programı nedir?

Ben Active Presenter kullanıyorum görüntü kaydı için, bu engellemeyi yaptığını bildiğim programlarda böyle bir sorun yaşamadım.
0
encokbenisevinnolur
(29.05.20)
fluxius.handgrep.se

şurada bir şeyler buldum ama internette artık rootkit programlarını bulmak imkansız
0
🌸vidar
(30.05.20)
Ekran kaydetmek için fikir vereyim, sandbox + kaydedici ya da wm + kaydedici deneyebilirsiniz
0
milletin efendisi olmaya gelen adam
(30.05.20)
Teşekkürler cevaplar için fakat program açılmadan önce bütün programları kapatıyor. Açıkken de açılmıyor. Windnows'un kısayolu(win+g) ile çubuk çıkıyor fakat kaydetme kısmı maalesef çalışmıyor.
0
🌸vidar
(31.05.20)
(4)

satıcı-kargo-alıcı ilişkisi hakkında

deju
deniyor ki "ürünü kargocu ile açın ve hasar var ise tutanak tutun". burda kafama takılan bir bazı noktalar var. örnegin;- ürünün hasarlı olup olmadıgı kargocuyu niye ilgilendirsin? bana göre kutuda veya pakette hasar yok ise bu kargocunun sorunu olmamalı.veyahut ben birine hediye aldım ilk onun açma
deniyor ki "ürünü kargocu ile açın ve hasar var ise tutanak tutun".

burda kafama takılan bir bazı noktalar var. örnegin;

- ürünün hasarlı olup olmadıgı kargocuyu niye ilgilendirsin? bana göre kutuda veya pakette hasar yok ise bu kargocunun sorunu olmamalı.veyahut ben birine hediye aldım ilk onun açmasını istiyorum. bu durumda ne olacak.

- kargo geldi ben kutuyu, sagını-solunu inceledim ve hiçbir kusuru yok. ben açtım ve ürün hasarlı çıktı. benim hiçbir hakkım olmuyor mu?

daha önce başınıza gelen buna benzer sıkıntılar oldu mu? aklımdaki soruları giderin. aydınlanmak istiyorum.

teşekkürler.
0
deju
(29.05.20)
Amaç kırık bozuk olarak geldiğine kargocuyu şahit tutmak. Yoksa sağlam alıp kendiniz zarar vermiş durumuna düşebiliyorsunuz.
0
efruz
(29.05.20)
Satıcının inisiyatifine bağlı da bir şey bu. İki defa farklı ürünlerde, açıldığında tekrar satilamayacak, hasarlı çıktı internet alışverişlerinde. Satıcıya yazdım gönderin paranızı iade edelim demişler, gönderdim, paramı da gönderdiler.

Ama meblağ değişince de tavır farklı olabilir tabii.
0
encokbenisevinnolur
(30.05.20)
Kargocu sahit olmak zorunda degil ama kuralsizliklar ulkesi turkiyede yasiyoruz birkac bin liralik bir sey aldiysan mecbur bu kuralsizliga ayak uyduracaksin yoksa surunen yine sen olursun(sonunda hakkini alsan da lanet etme seviyesine coktan geldikten sonra bir anlami da kalmaz)
0
floydian
(30.05.20)
pratikte o kargocunun yanında açma işi çok da mümkün olamayabiliyor. şubeden teslim aldın misal, seni sallayıp bakmıyorlar bile. adam diğer müşteriye geçiyor.

kapıya gelen de uzun uzadıya seni beklemez muhtemelen ama şüphelenilen bir durum varsa yapılabilse kargocu da şahit olacağı için mantıklı bir hareket olur.
0
iron
(30.05.20)
(6)

Sizinle senelerdir entegre olmuş alışkanlığınızı nasıl bırakırsınız?

warmy
Sanırım bi 10 senedir falan artık kişiliğimle bütünleşmiş alışkanlığımı bana çok fazla zarar verdiğini düşündüğüm için bırakmak istiyorum. Profesyonel yardım falan demeyin çünkü sanırım 12 ayrı psikiyatr ve 3 farklı da terapist denedim. Seansların hiçbirini kaçırmadım, verilen ilaçları kullandım ve
Sanırım bi 10 senedir falan artık kişiliğimle bütünleşmiş alışkanlığımı bana çok fazla zarar verdiğini düşündüğüm için bırakmak istiyorum.

Profesyonel yardım falan demeyin çünkü sanırım 12 ayrı psikiyatr ve 3 farklı da terapist denedim. Seansların hiçbirini kaçırmadım, verilen ilaçları kullandım ve kafama göre bırakmadım, tavsiyelerini elimden geldiğince uygulamaya çalıştım ama fayda göremedim.

Bu kendine yardım tipi kitaplardan da okudum ama onlar da fayda etmedi.

Sanırım alışkanlıktan vazgeçinceki sorunlarla yüzleşme dönemini kaldırabilecek psikolojide değilim ve bu sebeple bırakmak istesem de korktuğum için erteliyorum.

Yukarıda denediklerimden farklı bir görüşü olan/deneyimini paylaşmak isteyen varsa görüşlere açığım.
0
warmy
(29.05.20)
Onu kendinden dezentegre ederek.

Entegre olarak tarif ediyorsan senle bütünleşmiş olarak algıladığını anlıyorum bundan.

Dur bunu yapmayacağım diye eyleme girişmeden önce bir süre, o şeyi her nerede ve nasıl yapıyorsan, onsuz hayal etmeye çalış. Mesela otururken yaptığın bir şeyse onu yapmadan oturduğunu, banyo yaparken yaptığın bir şeyse onsuz banyo yaptığını. Hem o eylemi yaparken, hem de onun dışındaki zamanlarda aklına geldikçe onsuz halini gözünde canlandırmaya çalış.

Kendinden daha emin hale geldiğini hissetmeye başladığında da eyleme geç.
0
encokbenisevinnolur
(29.05.20)
Üzerinde düşünmeden, birdenbire kesmek gerekiyor sanırım. Aklına geldikçe konuyu değiştirmek.
0
pati
(29.05.20)
çevreyi değiştirmek
insanları hayatından çıkarmak

bu alışkanlıklara yol açan etkenleri hayattan çıkarıp sadeleşmek lazım

irade lazım ::/
0
picassoishere
(29.05.20)
+1 picassoishere,

kahve ile sigara içiyorsan, kahveyi görünce aklına sigara, sigarayı görünce aklına kahve gelir. ikisinden birini bırakmak istiyorsan diğerini de bırakmalısın.

veya akşamları çerez+çay+dizi keyfi yapıyorsan ve bunlardan birini kesmek istiyorsan diğer ikisini de bırakmalısın yoksa birini yapınca aklına diğer ikisi gelir.

hep arkadaşlarla içiyorsan, içince aklına arkadaşların gelir, arkadaşlarlayken aklına içmek gelir. gibi
0
yemrem
(29.05.20)
@picassoishere keşke o kadar kolay olsaydı. şu an maalesef bu koşullarda bu insanlarla yaşamak zorundayım :)
0
🌸warmy
(29.05.20)
Zamana yaymadan kısa aralıklarla bıkana kadar yapmayı deneyin alışkanlığınızı
0
coca cola
(29.05.20)
(1)

Tezimin sayfa numaraları bozuldu düzeltemiyorum

made in ece
Arkadaşlar office 365 kullanıyorum ve sayfa numarası vermek isterken düzeni bozdum. Ne yaparsam yapayım sayfaları olması gerektiği gibi düzenleyemiyorum. Yardım edebilecek var mı acaba?
Arkadaşlar office 365 kullanıyorum ve sayfa numarası vermek isterken düzeni bozdum. Ne yaparsam yapayım sayfaları olması gerektiği gibi düzenleyemiyorum. Yardım edebilecek var mı acaba?
0
made in ece
(29.05.20)
Sayfa numaralarının şayet 10 ve yüzler basamağı kısmını değiştirirsen öyle bir bozulma olabiliyor. Diyelim 321'i doğrudan tek tıkla 331 yapmaya calisirsan yanlış hatırlamıyorsam hepsi 331 oluyor ve bozuluyor.

Onlar ve yüzler basamaklarını olması gerektiği haline getirip, sonra birler basamaklarından birini değiştirmen gerek.

Mesela kazara 452 olan sayı, eğer 316 olması gerekiyorsa önce 4 ve 5'i değiştir. Bir şey değişmedi gibi görünecek ama orada kal geri adım atma, never back down.

4 ve 5'i 3 ve 1 yaptığında bu defa bütün sayılar 312 olacak.

Sonrasında, 312. sayfa hangi sayfa olması gerekiyorsa (daha pratik bir yolu varsa bilmiyorum, bu anlattığım halinde sayman gerek) onu bulup; önceki sayfanın sayısının birler basamağını 1 yapacaksın. Geri kalanların otomatik düzelmesi gerek bu işlemden sonra.

Genelde bozulma bu sebepten olur, ama olmazsa ya daha ayrıntılı tarif et ya da fotoğraf at, eğer bildiğim bir şeyse yine yazayım.
0
encokbenisevinnolur
(29.05.20)
(3)

Youtube videolarını otomatik olarak yazıya çevirebilir miyim?

rojhat
Merhaba,Youtube videolarının seslerini nasıl yazıya çevirebilirim? İnternette bir iki site buldum ancak onlar çok fazla yavaşlar. Bunun bir yolu var mı? Teşekkürler.
Merhaba,
Youtube videolarının seslerini nasıl yazıya çevirebilirim? İnternette bir iki site buldum ancak onlar çok fazla yavaşlar. Bunun bir yolu var mı? Teşekkürler.
0
rojhat
(28.05.20)
Bu sorunu Google'da ingilizce olarak ara, çıkan youtube videoları şu speech to textin nasıl kullanıldığını anlatıyor, yalnız ses kaydı iyi ve konuşma diksiyonlu değilse pek işlevsel değil.
0
encokbenisevinnolur
(28.05.20)
Speech to text ile uğraşmaya gerek olmayabilir, çünkü halihazırda zaten otomatik yapıyor google bunu, boş yere google cloud'a para ödemeyin. Youtube API araştırın belki vardır onun içinde.
0
aguen
(28.05.20)
bagcivan
(28.05.20)
(10)

Hayattaki haksızlıklar

noi baxtaloi
Hayattaki haksızlıklarla nasıl başa çıkıyorsunuz? Örneğin, lisede zorbalık yapan kişilerin toplumsal açıdan kabul gören "iyi yerler"e gelmesi gibi durumları nasıl hazmediyorsunuz?Gönül değil de mide işleri daha çok.
Hayattaki haksızlıklarla nasıl başa çıkıyorsunuz? Örneğin, lisede zorbalık yapan kişilerin toplumsal açıdan kabul gören "iyi yerler"e gelmesi gibi durumları nasıl hazmediyorsunuz?

Gönül değil de mide işleri daha çok.
0
noi baxtaloi
(28.05.20)
hayatın her zaman ve her koşulda adil olmadığı gerçeğini kabul etmekle başlamanı tavsiye ederim.

geri kalan her şey için mastercard.
0
eeb
(28.05.20)
Ben kabullenemedigim icin o tarz kisilerle arkadasliklarimi bitirdim. Boyle kafam daha rahat.
0
banacevaplazım
(28.05.20)
Çevremi degistirerek, haksızlık derken her konuda, doğaya saygısı olmayan insan da haksızlık yapıyor bana göre
0
olaylar olaylar
(28.05.20)
@dumbest_man_alive başka ülkenin vatandaşı olabilmek öyle kolay olsa...

@banacevaplazım, @olaylar olaylar, zaten çevrem farklı ama ister istemez duyum alıyorsun, aldığında karın ağrısı yaşamamak nasıl mümkün olabiliyor, onu merak etmiştim.
0
🌸noi baxtaloi
(28.05.20)
Merhaba dünyaya hoşgeldiniz. Hayat böyle bir şey, haksızlıklarla dolu. Ben başa çıkmaya çalışmıyorum, çünkü tınlamıyorum, çünkü banane.
0
astrid
(28.05.20)
Dünyada yapılan haksızlıkları duysan ölürsün o halde. Bu konu biraz duyarsızlık gerektirir,sebebi dünya adil değil, doğa adil değil.
0
olaylar olaylar
(28.05.20)
Böyle olmayacağını vadeden biri mi oldu sana diyorum kendime. Ve daha az mutlu son filmi izliyorum.
0
encokbenisevinnolur
(28.05.20)
ezik olursan ezerler.
ezilmemeyi öğren.
0
alt4y
(28.05.20)
Ben hazmedemiyorum ya. Daha bugün online sınavda kopya çekenlere fitil oldum. Yüksek not almışlar bi de. Sınıfta yapılsa o sınav kalıbımı basarım 15/100 zor alırlar. Cidden ağzına yüzüne kürekle vurasım geliyor bu ve bunun gibi insanların.
0
superfluid
(28.05.20)
hocam haksızlık hayatın her yerinde ama yaşama içgüdüsü her şeye rağmen galip geliyor. benim yıllarca uğraşıp ele etiğim öğretmenliğimi haksız yere elimden almaya kalktılar vazgeçmedim. kırklareli mem mülakat rezaleti diye başlığı da var ama vazgeçmiyorum çünkü acılarımız kendimizden başka kimsenin umrunda değil mücadele etmek zorundayız.
0
tantunizade murat efendi
(30.05.20)
(4)

sağ kolum sizlere ömür

Efoody
ufak ufak uyuşukluklarla, ağrılarla başlayan iş şu an sağ yanağımın, dudağımın uyuşmasına vardı.doktora gittim ilk başlarda. ailemde de doktor var ve tekrar sorsam ne diyeceklerini az çok biliyorum.dikey mouse aldım, biraz geçer gibi oldu geri geldi.sandalye değiştirdim, gitti geri geldi.mousepad de
ufak ufak uyuşukluklarla, ağrılarla başlayan iş şu an sağ yanağımın, dudağımın uyuşmasına vardı.
doktora gittim ilk başlarda. ailemde de doktor var ve tekrar sorsam ne diyeceklerini az çok biliyorum.
dikey mouse aldım, biraz geçer gibi oldu geri geldi.
sandalye değiştirdim, gitti geri geldi.
mousepad değiştirdim destekli mestekli bir şey aldım. 3 gün sonra aynen geri döndü.
hiç bilgisayarla işim olmazsa 2 güne falan düzeliyorum ancak yaptığım iş sebebiyle bilgisayarsız bir hayat benim için sıfırdan kariyer inşa etmek demek.
ne tavsiye edersiniz?
bu arada gereğinden fazla kilom haricinde bilindik bir başka sıkıntım yok. acaba ondan mı diyorum da ne alaka şimdi.
0
Efoody
(27.05.20)
atel ya da bandaj kullanmayı denediniz mi?
ben atel ile rahat edemedim ama kolum çok ağrırsa bandajla biraz rahatlıyorum.
media.istockphoto.com
bu görseldeki gibi elden başlayıp dirseğe kadar bandajlarsam iyi geliyor.
0
late viper
(27.05.20)
boyun fıtığı olabilirsin, doktora git.
0
nahtoderfahrung
(27.05.20)
Belli ki ileri derecede boyun düzleşmesi var gibi. ama yanağa kadar vurması garip geldi.

manuel terapi ile geçici olarak düzeliyor. ama manuel terapi sonrası muhakkak boyun kaslarını güçlendirmek gerekiyor.
0
janavarorion
(27.05.20)
Fıtık olabilir, psikolojik ya da nörolojik başka sebepler de olabilir. Psikolojik ve nörolojik kısmını yanaktan dolayı söylüyorum.
0
encokbenisevinnolur
(28.05.20)
(5)

Annemle nasıl baş edebilirim?

epistemic_regress
Sürekli tedirgin, diken üstünde, kontrolcü. Aşırı eleştirel ve gergin. Onun etrafindayken, yani aynı odadayken ya da sesini duyduğumda, yüzünü gördüğümde inanılmaz geriliyorum. Bütün hayat enerjim emiliyor. Kitleniyorum, derdimi de anlatamiyorum. Beni geriyorsun desem alınacak, ajite edecek. Başka t
Sürekli tedirgin, diken üstünde, kontrolcü. Aşırı eleştirel ve gergin. Onun etrafindayken, yani aynı odadayken ya da sesini duyduğumda, yüzünü gördüğümde inanılmaz geriliyorum. Bütün hayat enerjim emiliyor. Kitleniyorum, derdimi de anlatamiyorum. Beni geriyorsun desem alınacak, ajite edecek. Başka türlü kendimi nasıl ifade edebilirim bilmiyorum. Sürekli hasta, geceleri kalkıp kusuyor arada gürültülü. Mide ilacı vereyim diyorum, benim var diyor, sakinleştirici vereyim diyorum, istemiyor. Hipokondriyak yani, mutsuz. Onu mutlu edecek, onla iletişim kuracak enerjiyi bulamıyorum kendimde. Etrafindayken ruhum çekiliyor. Nasıl iletişim kurarım annemle?

Ayrı eve çıkacak kadar para kazanmiyorum.

Teşekkürler.
0
epistemic_regress
(26.05.20)
Değişmeyeceğini ve hep böyle olacağını kabullenmeye çalışın.
0
encokbenisevinnolur
(26.05.20)
ne zamanlar ya da hangi durumlarda bu davranışları artıyor onu fark edebildiniz mi? Eğer ettiyseniz o durumları yaratmamaya çalışın. Ayrıca kendisiyle bir defa bu konuda konuşun ve sonrasında bir şey yokmuş gibi devam edin.
0
Sonsuzluk ve Bir Gün
(26.05.20)
Onu oyalayacak şeyler bulsanız iyi olabilir. Bir uğraşı olsun.

Annenize hediye alabilirsiniz. Kendisine çanta, kıyafet, cüzdan, eşarp, bilezik ya da ev eşyası alabilirsiniz.
Sıkça yemek yapıyorsa/örgü örüyorsa instagram ya da youtube da yaptığı yemekleri/örgüleri paylaşmasını sağlayın.
Mutfak-banyo dolaplarını yenilemesi için uğraşın. Ya boyalarla ya da yapışkan folyolarla uğraşabilir.
0
GoodMorningTeacher
(26.05.20)
sadece havadan sudan konuşun. yeter ki konuşun. ilgiye ihtiyacı var belli.
konuşurken inatlaşmayın, mücadele etmeyin. akışına bırakın.
sizinle ilişkisi bu duruma sebep olabilir. belli ki bu bir günlük mesele değil. o ilişkiyi normalleştirmeye çalışın. @oodMorningTeacher dediği gibi. sadece konuşmayın beraber iş yapın. yemek, temizlik, çekmece düzenleme, eski fotoğraflara bakma.
0
cliquot
(26.05.20)
Annene passiflora içir. Onu istemezsen kediotu kaynat içir. Güvenilir fitoterapi kaynakları bulup gevşeme ve ferhlama oluşturan çay tarifleri edin onları dene. Annen aşırı gergin ve evet ilgi istiyor. Fakat senden ilgi gördüğünde aşırı bağımlılık geliştirebilir.

Olmadı psikiyatriye götür. Nöroloji görsün önce, o sizi psikiyatriye yönlendirir. Olmadı doktora gizliden çaktırırsın durumu.
0
muhayyer divan
(26.05.20)
(6)

türk silahlı kuvvetleri 1 yıl boyunca bir kurşun bile almasa ne olu

ayseee
yani kendi personeli dışında hiçbir şeye 1 kuruş bile harcamasa. helikopter, savaş uçağı, bomba, kurşun, tüfek hiçbirşey satın almasa ne olur? o para sadece eğitime ya da yazılıma filan yatırılsa olmaz mı? saldırıya mı uğrarız?
yani kendi personeli dışında hiçbir şeye 1 kuruş bile harcamasa. helikopter, savaş uçağı, bomba, kurşun, tüfek hiçbirşey satın almasa ne olur? o para sadece eğitime ya da yazılıma filan yatırılsa olmaz mı? saldırıya mı uğrarız?
0
ayseee
(25.05.20)
Bir yıl sonra çalışmayan bir yığın araç gereç olur.
0
heritage
(25.05.20)
Hiç bir şey olmaz.
Şu gün savaş çıksa. 1-2 senelik mühimmat araç gereç depolarda var.
Hatta yiyecek bile depolarda vardır.

Fakat O para yazılıma eğitime falan harcanmaz.
Siz yazılım ve eğitim için para isteyin. Yarın gavur bankaları düşük faizli kredi verir zaten.
0
ycaycayca
(25.05.20)
Şu anki durumunu bilmiyorum. Gerçi eskiden de çok bildiğim söylenemez ancak ihtiyaçlar önceden hükumetin talebi doğrultusunda belirleniyor. Mesela, aynı anda Suriye ve Yunanistan ile savaşa girersek suriyeyi 1 haftada bertaraf edip Yunanistan'a bir hafta dayanıp sonra suriyedeki birliklerin şu kadarını Yunanistan tarafına kaydırıp 15 günde bertaraf edebilmekiyiz derler. Bu hedeftir.
Buna göre planlama yapılır ve bu ihtiyaç doğrultusunda harcama yapılır.
Bu paralar harcanmazsa bu plana hazırlıklı olamayız.

Ha, bu kadar planlı ilerlemiyor olabilir çok fazla fuzuli masraf vs olabilir ancak temelinde bu var.
Aynı şekilde önceden bedelli çıkartmak yıllar alıyordu çünkü yapılmış planlar doğrultusunda personel ihtiyacı uzun vadeli olarak belirlenmiş oluyor.
Şimdi bir anlık sözle olabiliyor ayrı. Bu demek değildir ki bak isteyince oluyormuş.
0
kisa
(25.05.20)
Kısaca değinirsek, devlet dediğimiz insanın yapısına benzetilir. Burada
Silahlı kuvvetler de bağışıklık sistemine benzetilebilir. Evet değil bir sene bir kaç ay bile hareketsiz kalmak bir çok tehlikeye kapı aralar.

Onlarca yıl "gelişim ve modernizasyon" yönünden dış alıma bağlı ve yerli üretim bakımından zaten geri bırakılmış (ama bunlara rağmen güçlü ve dirençli)
ordumuzun kendisini gösterme vaktidir artık. Yıllardır süren ve bitmesi istenmeyen Suriyedeki savaştan en fazla etkilenen Ülkemiz oldu. Buradan artık ders çıkarma vaktidir.
Sınırdan topraklarımıza bomba atıldığında:
- kendi sınırını koruyamayan devlet.. diye gülenler, şimdi Libya'da neler yaptığımıza baksınlar.

Hiç bir şey olmaz diyen bu topraklar üzerindeki yakın tarihimizi, iç ve dış siyaseti, ülkeler arasındaki ekonomik planları biraz daha gözden geçirmelidirler.

Asıl olarak paradan tasarruf etmesi gerekenler 5 liralık ürünü 3 aylık takside bölenler, avmden çıkmayan gereksiz harcamalarla yine kendi başını ağrıtan insanımızdır.
0
Erva
(25.05.20)
Bir aracı 1 sene yerinden oynatmamakla aynı. Uzun süre hareketsizlik bakımsızlık daha büyük masrafa yol açar. Bunun adı işletme maliyeti. Uçaklar tanklar herşey belli bakım güncelleme takvimi var. Bence en bariz örnek Nokia hersene aynı şeyleri makyajlayarak ve yenilikleri yakalayamayarak mobil telefon sektörüne veda ettiler.

Ordu da öyledir sürekli eğitim güncelleme çalışan sistemleri iyileştirme bunlar pahalı aynı zamanda zaman alan prosesler.

İHA sistemleri başlangıç da oldukça vasat, aynı görevi f4 fazlası ile yapıyordu ama yatırım ve çalışma devam etti bak şimdi patır patır çalışıyor.

Bu insan doğası bile aynı, belli zaman hareketsiz kalsa düzgün beslenmesini uykusunu bıraksa işi ile alakalı kendini geliştirmese, gündemi sosyal ilişkilere dikkat etmese, maddi manevi çöker, bir süre sonra.
0
Fritz-X
(25.05.20)
Dediginizin x kuruma ayrılan bütçenin y için harcanması gerekli değil, isteyen yapar yani x'ten kismadan y'ye harcama. öncelik meselesi.

Bir de eğitime neresine harcanacak yani, o da var. Daha fazla okul binası olacaksa sonuç ne farkeder bilemiyorum.
0
encokbenisevinnolur
(26.05.20)
(9)

İzmir'e hakim olanlar bi bakabilir mi?

etna
Bayramdan sonra İzmir'e taşınacaktım ama hâlâ daire bakıyorum.Aracım var ve iş yerim yok (home Office) sık sık çevre illere gidip geleceğim.Şu ilanlarda ki semtler ve muhit/kira oranı nasıldır acaba?Hakikaten değecek bir özelliği olmadığı sürece 1750 lira bütçeyi geçmemek istiyorum.https://www.sahib
Bayramdan sonra İzmir'e taşınacaktım ama hâlâ daire bakıyorum.
Aracım var ve iş yerim yok (home Office) sık sık çevre illere gidip geleceğim.

Şu ilanlarda ki semtler ve muhit/kira oranı nasıldır acaba?
Hakikaten değecek bir özelliği olmadığı sürece 1750 lira bütçeyi geçmemek istiyorum.


www.sahibinden.com

www.sahibinden.com

www.sahibinden.com

www.sahibinden.com
0
etna
(23.05.20)
abi bayraklı çiğli otoban kenarı bir sürü site var. mesela soyaklar var hemen otobanın dibi. otobandan hemen yardırır illere rahatça ulaşırsın. soyakta 1+1 ler 1500 falan.
3.ilan hariç diğerleri ulaşımı kolay. bornova çok yoğun bir bölge. örnekköy bayraklı daha mantıklı.
0
mikahakkinen
(23.05.20)
ben olsam her ne kadar aracım olsa da araca bağımlı bir yerde yaşamak istemezdim.
anladığım kadarı ile site içinde bir şeyler bakıyorsun. site olduğu zaman bu fiyatlara bir de aidat ödeyeceksin.

örnekköyü ve yeni girneyi geç.
soyak'ın sitelerini kontrol et, mavişehirdeki bence kıyak.
karşıyaka - bostanlı - mavişehir tarafında denize yakın yerleri filtreleyerek biraz daha araştırmanı dilerim. keşmekeşten uzak, sakin ve saygılı komşular için.

şimdi dediğim filtreyi uyguladım ve bütçeni aştığını gördüm. ben geçen yıl 1350 liraya 3+1 doğalgazlı bir evde bostanlıda yaşıyordum. sana kolay gelsin. umarım dilediğin evi bulursun.

Merkezde yaşamak senin için olmazsa olmaz değil ise Urlaya bakabilirsin. bahçen falan olur :)

www.sahibinden.com
0
hippokondriyak
(23.05.20)
genelde şehir merkezi değil de yüksek yerleri seçmişsin. özellikle örnekköy fiyatların ucuz olmasının sebebi bu. araba olduğu için de mantıklı.
0
anarsika
(23.05.20)
merkez takıntın yoksa urla ya da güzelbahçe 'de yaşamak güzeldir.
0
alicandan
(23.05.20)
senin seçtiklerinden en iyisi 3 numara. ama metrekaresi küçük.
0
alicandan
(23.05.20)
mikahakkinen'in söyledigi bölgede yaşiyorum. otobanın alt tarafındanki soyaklar yerine üst tarafındaki sitelere bakmanı tavsiye ederim. soyaklar gereksiz pahali ve gecekondu mahallesinin dibinde. daha üstlerde yüksekvadi evleri var, kiralar nispeten daha ucuz, sessiz ve huzurlu. cevreyoluna araba ile iki dakikada ulasiyorsun.

bunun disinda karsiyakada ciglide ataşehir bölgesinde ve daha ileride ulukent civarında da güzel siteler var ama ulasim biraz daha zor olur.

bornova ihtimallerini elemeni tavsiye ederim, bornova artik yaşanabilir bir yer olmaktan cikti, ögrenciler yüzünden kiralar cok pahali.

narlidere ve güzelbahce taraflarında da güzel evler var, istedigin seviyede bir kiralik orada bulabilirsin.

buca söz konusu bile degil ama gaziemir taraflarında uygun bir fiyata site icinde ev bulabilirsin. gaziemirden otoban baglantisi kolay ama şehir merkezine arabanla gitmek bir ölüm. sehir icine giderken izbanı kullanirsin.
0
proteus
(23.05.20)
şimdi verdigin örneklere baktim ama bornovadaki ev sanayi sitesinin icinde. örnekköy evleri ise göründügü gibi cevreyolundan ciktiktan sonra 15 dakika yokus cikabilirsin, körfez evlerinde oturan bir tanidik var, site yönetiminden sikayetci, ilk firsatta cikacagim diyor.
0
proteus
(23.05.20)
Doganlardaki eve ben gidip bakmistim. Otobana yakin ama oraya ulasmak icin kotu yerlerden geciyosun ve etrafinda yerlesim yok gibi. Bence evka 3 e bak.
0
overdose
(23.05.20)
Gidecegin çevre iller hangileri?

Bana bu da önemli geldi.
Kuzey kuzeydoğu da ile Karşıyaka Çiğli aralığında, Anadolu cad./İzmir Çanakkale yoluna ya da çevre yoluna yakın bir yer tutmak daha mantıklı.

Guneydeki iller ise de ona göre işte.
0
encokbenisevinnolur
(23.05.20)
(2)

Şu an bacağımda çok ilginç şeyler oluyor, nedeni?

Tamario
Merhaba, iki saattir bacağım kendi kendine atıyor, öyle kalp atması gibi değil göz seyirmesi olurya o tarzda.Bacağın üst kısmına dokununca 2 saniyede bir atıyor, nedeni nedir, ciddi bir durum mu lütfen bilen biri cevap verebilir mi?
Merhaba, iki saattir bacağım kendi kendine atıyor, öyle kalp atması gibi değil göz seyirmesi olurya o tarzda.
Bacağın üst kısmına dokununca 2 saniyede bir atıyor, nedeni nedir, ciddi bir durum mu lütfen bilen biri cevap verebilir mi?
0
Tamario
(23.05.20)
Aynı şey midir bilemem, isterseniz ilk fırsatta bir doktora gorunun ama; aynı şey yıllardır elimin üst kısmındaki damarlara olur ara sıra, kendimi anlayabildigim kadarıyla sinir stres yükselince oluyor daha çok.
0
encokbenisevinnolur
(23.05.20)
Stres ve B12 eksikliği deniyor, seğirme olarak araştırın.
0
kaset
(23.05.20)
(5)

Kuşlara ekmek vermek zararlı mıdır?

ciagra
Evdeki kurumuş ekmekleri ıslatıp, düzenli olarak kuşlara veriyorum. Ancak bugün internetten baktığımda kuşlara ekmek vermenin zararlı olduğunu gördüm. Kendi kendilerine yiyecek bulmaları daha doğruymuş. Bu bilginin doğruluğu nedir? Yetkili abiler/ablalar aydınlatabilir mi bizi?
Evdeki kurumuş ekmekleri ıslatıp, düzenli olarak kuşlara veriyorum. Ancak bugün internetten baktığımda kuşlara ekmek vermenin zararlı olduğunu gördüm. Kendi kendilerine yiyecek bulmaları daha doğruymuş. Bu bilginin doğruluğu nedir? Yetkili abiler/ablalar aydınlatabilir mi bizi?
0
ciagra
(21.05.20)
Kendi kendilerine nereye yiyecek bulacaklar ki? Ayrica bu hayvanlar tahil yer sever ekmek de tahil sonucta. Ben popeyes verdim onu yedi bu kuslar ekmek mi zararli olacak
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.05.20)
kuşlara ekmek vermek zararlı değildir de, kanatlarında insanların solunum yolunu etkileyen mikropların olduğunu okumuştum.
0
banacevaplazım
(21.05.20)
Martilara tahıl verme. Güvercin serçe falansa verebilirsin.
0
sckxyss
(21.05.20)
Yazılan şeyin kuşlara has bir tarafı var mıdır bilemiyorum, ancak tüm hayvanlar için de düşünülebilir sanki, çünkü doğaları avlama ya da toplama üzerine kurulu hayvanları belli bir alan/kişi den yiyecek bulmaya sartliyoruz bir bakıma, yani eğer kastedilen buysa.
0
encokbenisevinnolur
(21.05.20)
zararlı değil şu günlerde bol bol verebilirsin hepsi açlar çünkü
0
madurumdamadurum
(21.05.20)
(1)

sosyal mesafe

elbar
herkese merhaba, yeniden calismaya baslayacak isyerleri icin, isveren calisanlara sosyal mesafeye uygun çalışma ortami hazirlamazsa, kucuk bir odada kalabalik bir grubun calismasini talep ederse, saat duzenlemesi yapmazsa, bunu sikayet edebilecegimiz bir yer var mi? teşekkürler.
herkese merhaba, yeniden calismaya baslayacak isyerleri icin, isveren calisanlara sosyal mesafeye uygun çalışma ortami hazirlamazsa, kucuk bir odada kalabalik bir grubun calismasini talep ederse, saat duzenlemesi yapmazsa, bunu sikayet edebilecegimiz bir yer var mi? teşekkürler.
0
elbar
(21.05.20)
Bilmiyorum sorunun doğrudan cevabını ama iş güvenliği ile ilgili bir konu olsa gerek, belki bir iş güvenliği uzmanına sorulabilir ya da şu aralar bu konuda yazıp çizen birileri olmuştur iş güvenliği bağlamında onlara bakılabilir. Ben de merak ettim, somut bir şey bulursam yazarım buraya.
0
encokbenisevinnolur
(21.05.20)
(4)

Tütün önerisi isteği

Hokkabaz
Selam duyuru sakinleri; Tütün içmeye yeni başladım. İnstark red içiyorum, ocb kağıt, toros filtre ve çevirmeli sarma makinesi kullanıyorum. İlk paket tütünüm bitmek üzere ve acaba daha iyisi var mı diye düşünüyorum.Her tütüncüde bulunabilecek, içimi keyifli tütün önerisinde bulunmak ister misiniz? K
Selam duyuru sakinleri;

Tütün içmeye yeni başladım.
İnstark red içiyorum, ocb kağıt, toros filtre ve çevirmeli sarma makinesi kullanıyorum. İlk paket tütünüm bitmek üzere ve acaba daha iyisi var mı diye düşünüyorum.
Her tütüncüde bulunabilecek, içimi keyifli tütün önerisinde bulunmak ister misiniz? Kağıt olarak ne kullanıyorsunuz? Filtrenin markası önemli midir?
Teşekkürler şimdiden...
0
Hokkabaz
(29.04.20)
Daha iyisi tabi ki var ama şu süreçte ithal tütünlerde sıkıntı olduğu için en iyisini içiyorsun. Aynen devam.

Genel de kullandığım, Kralıas tütün, Kırmızı gizeh kayıt, gizeh filtre
Şimdi Kullandığım, Instark Red tütün, Deep World isimli bir filtre, Watson kırmızı kağıt.
0
paramolacak
(29.04.20)
Yeni basladiysan açık tutun satan dükkanlara bir bak, birkac farklı tütün al 50-100 gr.lik dene, Instark kötü değil ama daha çok sevecegin bir şeyler vardır illa ki :)

İthal tütünler geldiği zaman da çoğu yerde fazla seçeneğin olmuyor, "smoke" içmiştim ben bir ara fena değildi.

Kağıt ve filtrenin neyini soruyorsun tam anlamadım, işte yapışkanlı olanı var olmayani daha sağlıklı diyorlar. Ben elle sariyorum ama yapışkanlı olmayanla makinede ugrasilmaz bence. Watson iyidir çarşaf olarak.
0
encokbenisevinnolur
(29.04.20)
her tütüncüde arıyorsan açık tütün içeceksin mecbur daha ucuz hem. ama kaliteli bir şey içeyim diyorsan george karelias and sons diye geçen tütünün turuncusunu içebilirsin.

kağıt olarak ocb iyi bulamadığın zamanlar watson kullanabilirsin. filtre toros f/p olarak gayet iyi özellikle ocb zamlandıktan sonra. ama sakın ola şu 1-2 liralık poşetlerde satılan filtrelerden içme. çok kötü çünkü. dişlerin 1 hafta sonra tütün rengine döner neye uğradığını şaşırırsın, ciğerlerine ekstra zarar. filtresiz içsen daha mantıklı o derece.

sarma makinesini de bırakmaya çalış yavaş yavaş, elle sarmanın keyfi bir başka :)
0
surekliyorguninsan
(29.04.20)
Ben nst 02 yellow içiyorum baya hoşuma gidiyor
0
materyalist imam
(30.04.20)
(1)

İngilizce belgesel kanalı önerileri

pek ılımlı baterist
Önereceğiniz İngilizce kanal var mı Youtube'da belgesel için? Türü fark etmiyor. Bazı popüler kanallar var ama uyduruk geldi biraz videolar. En 40-50 dakika olması tercihim.
Önereceğiniz İngilizce kanal var mı Youtube'da belgesel için? Türü fark etmiyor. Bazı popüler kanallar var ama uyduruk geldi biraz videolar. En 40-50 dakika olması tercihim.
0
pek ılımlı baterist
(27.04.20)
Tam dediğini karşılamıyor ama the School of life var, hafif belgeselvari.
0
encokbenisevinnolur
(27.04.20)
(4)

iş toplantısı ayarlarken hangi cümleleri kullanıyorsunuz?

kozmosta bir nokta
Bi türkçe öğretme işi için "toplantı ayarlama" "toplantı başlatma" vs üzerine diyaloglar hazırlamam gerekiyor. Hayatımda hiç toplantı ayarlamadım nasıl diyaloglar geçiyor kestiremiyorum. Birkaç cümle de olsa neler diyorsunuz, hangi cümleler, kalıplar çok geçiyor örnek verebilirseniz sevinirim.
Bi türkçe öğretme işi için "toplantı ayarlama" "toplantı başlatma" vs üzerine diyaloglar hazırlamam gerekiyor. Hayatımda hiç toplantı ayarlamadım nasıl diyaloglar geçiyor kestiremiyorum. Birkaç cümle de olsa neler diyorsunuz, hangi cümleler, kalıplar çok geçiyor örnek verebilirseniz sevinirim.
0
kozmosta bir nokta
(27.04.20)
"Bu konuyu ayrı bir toplantıda konuşalım. Yarın saat 12 sizin için uygunsa toplantı ayarlayacağım."

"Herkes gelince toplantıya başlayabiliriz."
0
himmet dayi
(27.04.20)
toplantı koyalım diyoruz biz.
0
benaslinda
(27.04.20)
yapalım, organize edelim. söylediğiniz kişi ya da gruplar ile hiyerarşik açıdan ilişkinize göre de değişebilir bana kalırsa.

Bir de ogrettiginiz grubun anadili de önemli. bazı şeyleri doğrudan kelime kelime Türkçeye ya da işte hedef dil neyse ona göre çevirince de farkedebiliyor çünkü.
0
encokbenisevinnolur
(27.04.20)
Sizin yetkinize ve karşıdakilerin hiyerarşik durumuna göre, direkt duyuru/bildirim şeklinde de olabilir. "Ben yaptım oldu" tonu yani.

"28 Nisan Salı günü saat 14.00'te toplantı gerçekleştirilecektir."

Bu cümleye ek olarak yine duruma göre, "Tüm üyelerin katılımı zorunludur" ya da "Tüm üyelerin katılımı beklenmektedir" denilebilir. Herhangi bir yaptırım varsa eklenebilir. "Katılım sağlayamayacak üyelerin bilgilendirme yapması rica olunur. Toplantıya, mazeret bildirmeden katılım sağlamayan üyeler gruptan çıkarılacaktır" gibi.

Tabii çok ağır konuştum. Siz duruma göre tonu ayarlamalısınız.
0
elestirman
(27.04.20)
(13)

Karşı balkondan sürekli söven kadın ve akıl fikir tavsiye

encokbenisevinnolur
Bu karantina sürecinin başladığı ikinci haftada homeoffice çalışmaya geçtim.O zamandan beri, balkonu evimin karşı balkonunda olan yaşlıca bir kadın var, ilk birkaç gün önce ortaya, sonra doğrudan bana sovmeye başladı işte p*ç pz**vnk vb., neymiş saygılı olucakmisim, o varken balkonda arkamı donucekm
Bu karantina sürecinin başladığı ikinci haftada homeoffice çalışmaya geçtim.

O zamandan beri, balkonu evimin karşı balkonunda olan yaşlıca bir kadın var, ilk birkaç gün önce ortaya, sonra doğrudan bana sovmeye başladı işte p*ç pz**vnk vb., neymiş saygılı olucakmisim, o varken balkonda arkamı donucekmisim vs. ben de o kadar rahatsizsan ya balkona çıkmazsin ya da sen arkanı dönersin dedim. karmakarışık bir konuşması var da anlayabildigim kadarıyla onu gozetledigimi falan düşünüyor. seni annene soylucem gelince falan dedi bir de, annem de ara sıra gelir bana balkonda da otururuz, bildiğin gozetlemis kadın yani.

Neyse, konu böyle kaldı, bir daha da sayma sövme olmadi.

Birkaç gün sonra da tahminimce oğlu olan gencce biri var, işte abi iyi akşamlar falan dedi, cevap vermedim, sonra da selfie pozisyonu alıp "fotoğraf çekilebilir miyiz" dedi, ben de "olmaz, çekemezsin" dedim kaldı öyle yine.

Bu fotoğraf olayı kadının kuruntulu konuşmalarıyla birlesince kafamda, polisi aradım. "Şu ara çok oluyor böyle şeyler, arkadaşlara iletiriz bir ikaz ederler" dediler.

Herhalde gelen giden olmadı. Bu sövme olayı da devam ediyor, doğrudan bana değil ama soyle ki, ben balkona çıkınca kadın da balkona çıkıyor, balkona çıktım mi sürekli kufurlu bagirti dinliyorum.

Kanıt falan da olmadığı için pek bir şey yok herhalde polisin falan da yapabileceği de, napayım başka ne dersiniz? Herhalde ruhsal sıkıntıları var deyip umursamıyordum da canımı sıkmaya başladı iyice.

Karakola gidip şikayet etsem bir şey değişir mi sizce?

Ya da başka napabilirim?
0
encokbenisevinnolur
(27.04.20)
kamera gibi bişey kur balkona, bu go pro olur, güvenlik kamerası olur, cep telefonu olur. ses de kayıt etsin.

bir daha olduğunda görüntü olur elinde.

bi kere ayarla sabit kalsın yani. sonra polisi ara.

sürekli böyle yapıyor buyrun kendiniz bakın diye.
0
hem şişko hem deli
(27.04.20)
bizim karşı apartmandaki cocukta öyle, bazen abime küfür ediyor bazen de ay erkek diyip kaçıyor görünce. üzülüyorum sadece Allah yrdımcısı olsun psikotik rahatsızlığı var belli. Bizimki zararsız 15 senedir aynı, ama paranoid şizofrense katil olma ihtimalleri yüksek oluyor. x kişi beni öldürücek diyor mesela, hayal dünyasında kuruyor da kuruyor. ona da polis bile yardım edemez. tavsiyem o balkona çıkmayın bu bir, paranoyasını artırıyorsunuz, ama siz çıkmasınızda camdan boş duvara bakmaya büyütmeye devam edebiliyor, o yüzden kapıcınızdan bilgi alın kadın ağır rahatsızsa, zarar verme potansiyeli varsa ben olsam düşünmeden taşınırım. kendi halindeyse herkese yapıyorsa önemli değil ama böyle işler bir kere oluyor zaten. şakaya gelmez.

edit: kamera kursanız ne olur, kadın ruh hastası ne polis çok önemser ne kadın ceza alır dogru düzgün. aklı başında olsa tehdit etse tamamda bu durumda çok etkili değil bence. bilgi alın en kısa zamanda
0
hopp
(27.04.20)
@hopp: valla cikmamayi ben de düşündüm ama bir sırf bu durumdan ötürü evimde sigara icmeye başlamak istemiyorum bu var, sonra genelde uzandigim odanın camlarından biri de oraya bakıyor, bir iki defa dışarı bakarken tesadüfen kadının bana doğru baktığını gördüm, ben o tarafa bakınca "cık cık cık" deyip gitti. yani hadi balkona çıkmadım diyelim, bütün ev yasantimi da değiştiremem ki, kaldı ki önümüz yaz o da var. ne kadar çözüm olur bilmiyorum her şeyi buna göre değiştirsem de, çünkü sanırım "acaba beni gözetliyor mu" diye beni gözetliyor :(

hem şişko.. @ "bak güvenliğimiz için ses kaydı alıyorum" diyip ses kaydı alsam aynı işlevi görür mü sizce?
0
🌸encokbenisevinnolur
(27.04.20)
hopp +1 parananoid şizofreni hastası olabilir. Balkona perde çekme imkanınız yok mu? ya da panjur taktırma. Bi ihtimal önlem almış olursunuz.
0
komando kani var bende
(27.04.20)
yok ya alenen öyle bişey olduğu zaman al telefonu kamerayı çek.
0
hem şişko hem deli
(27.04.20)
@saksilar, çiçek sarmaşık falan var zaten onu yazmayı unutmuşum, yani otururken hem karşıdan görebilmek hem de benim karsiyi gorebilmem için ancak ya ayaga kalkıp kafani uzatman ya da bilhassa gözetliyor olmak lazım
0
🌸encokbenisevinnolur
(27.04.20)
@duygusuzromantik: valla ben de kuruntu yapiyor olabilirim de, fotografimi bak bu birilerine gösterip dovdurmek tehdit vs. gibi bir şey olabilir mi acaba diye düşündüm. selfie mevzusunu oğlu yapiyor, kadın yoktu o sırada, hani annesi boyleyse oğlundan da böyle bir tepki çıkabilir gibisinden düşündüm yani.
0
🌸encokbenisevinnolur
(27.04.20)
Evet, yapabilir. Sen kameraya cek, polise gosterirsin. Ya da ekside ac bi baslik.
0
banacevaplazım
(27.04.20)
Ekşide başlık aç demişler ahzjxkdjsj, ekşide başlığı neden açsın yahu:) iyice zıvanadan çıktı bu ekşideki rezalet başlıkları, bunun için bile ekşide başlık açmak mantıklı gelmeye başladı insanlara
0
kraltaci
(28.04.20)
balkon uygun mu bilmiyorum ama çevresine görüntüyü kapatacak bir örtü vb bir uygulamaya mı gitseniz acaba?
urun.n11.com

www.google.com
gibi
0
ruz
(28.04.20)
@hem şişko hem deli alfred kamera uygulaması var, evdeki eski akıllı cep telefonunu güvenlik kamerasına dönüştürüyor. ücretsiz. hareket olduğunda sana bildirim geliyor. eğer aylık abonelik yaparsan ki gayet makul, buluta kaydediyor bir kaç günlük görüntüleri. sıfırdan kamera almak yerine bir süre kullanabilirsiniz.
0
cliquot
(29.04.20)
Kamerayla belgeledikten sonra iyice bi saydir. Bakalim napacak. Bir de arastirma yap.
Bizim eski komsumuz, kadini gormuyoruz bile. Karsi apartman. Bahceler farkli. Durduk yere bagirmaya basladi. Bisikletlerimizi tekmeledi. Sustuk. Ayni sekilde balkon olaylari oldu. Apartman parasini biz topluyorduk, komsulara gidip sizi dolandiriyo fazla para aliyo vs. Demis.
Sonra ablam cinnet gecirdi diye tabir edeyim, kadinin ustune yurudu, olay cikti polis geldi. Sonra Tasinana kadar kedi gibiydi.
0
Coma
(29.04.20)
sorunu gülerek çözdüm:
balkonda voltalayarak telefonda konuşuyordum:
birden "çirkiin şeey, sus, çirkin ördek, çirkin kral." gibi saçma bir şeyler söylemeye başladı, balkon kapısını çarpıp içeri girdi çığlık ata ata aynı şeyleri tekrarlayıp durdu, bir yandan camdan bana bakıyor.

beni de bir gülme aldı, kahkahalarla güldüm.

bayağıdır balkona bile çıkmıyor

teşekkürler herkese;)
0
🌸encokbenisevinnolur
(01.05.20)
(7)

çağının ötesinde olduğunu düşündüğünüz teknolojiler ?

bugisme
güncel ya da tarihi fark etmez hangi teknoloji, diğer gelişmelere oranla çağının ötesindeydi sizce?ben başlayayım: teletext. 90’lı yıllarda henüz internet yokken bir kaç saniyede canlı maç sonucu, haberler vesaire öğrenebilmek bence çok büyük lükstü :) liseliler bilmez tabii :)
güncel ya da tarihi fark etmez hangi teknoloji, diğer gelişmelere oranla çağının ötesindeydi sizce?

ben başlayayım: teletext. 90’lı yıllarda henüz internet yokken bir kaç saniyede canlı maç sonucu, haberler vesaire öğrenebilmek bence çok büyük lükstü :) liseliler bilmez tabii :)
0
bugisme
(27.04.20)
daktilo tarzi bir cihaz ile yazilan bir yazinin uzaktaki bir cihazda basilmasi, yani teleprinter denilen uzaktan baglantili yazicinin en.wikipedia.org 1800 lu yillarin sonunda bulunup kullanilmaya baslanmasi beni sasirtmisti. 2020 yilindayiz bazen sirketteki yaziciya baglanirken bile sorun yasadigimiz oluyor. gunumuzde tty cihazlarinin yazilim versiyonlarini uzaktaki serverlari yonetmek veya cep telefonlarinda iletisim blog.prepscholar.com icin kullaniyoruz.
0
emrahday
(27.04.20)
bence işlemci teknolojisi, muazzam bir mühendislik örneği, hücre boyutlarında devre tasarlayabilmek beni çok etkiliyor.
0
nahtoderfahrung
(27.04.20)
Bu alanlar ilgimi çekmekle beraber özellikle oturup araştırdığım yoktur, yanıtımı mazur görürerek değerlendirin lütfen. İlk aklıma gelen nano teknoloji oldu.
0
burka
(27.04.20)
kindle. e-ink teknolojisi. gözü yormayan bir ekranda, uzun süre şarj etmeden kitap okuyabilmek büyük nimet. çantada ağırlık da yapmıyor.
0
unalub
(27.04.20)
taharet musluğu.

ciddiyim.

öyle ki hala çağdışı kalan yerler var.
0
AlsterWasser
(27.04.20)
Fransa'da Minitel varmış, tabii kullanmadım ama o döneme göre efsane bir şeye benziyor
0
encokbenisevinnolur
(27.04.20)
Havacılık sektörü, uçuş teknolojisi. Örneğin, 1944 yılında ilk türk yolcu uçağı ankara'dan istanbul' a uçmuş.
0
kraltaci
(28.04.20)
(3)

üstünü değişmek mi değiştirmek mi

kelepir
arkadaşlar merhaba,üstünü değiş doğru mu kullanımı. doğrusu üstünü değiştirmek değil mi ?
arkadaşlar merhaba,
üstünü değiş doğru mu kullanımı. doğrusu üstünü değiştirmek değil mi ?
0
kelepir
(14.04.20)
TDK'ya göre ikisi de doğru.

prnt.sc
0
himmet dayi
(14.04.20)
bizim dışımızda ve üzerinde bir etki oluşturduğumuz için, "-tir" eki kullanılması isabetli. tdk neye göre karar vermiştir bilemem ama gramer olarak böyle.
0
encokbenisevinnolur
(14.04.20)
“ben üstümü değiştirdim. sen de üstünü değiştir.” benim kullandığım böyle. “ ben artık çok değiştim. hayata farklı bakıyorum.” değişme fiilini de böyle kullanıyorum.
0
🌸kelepir
(14.04.20)
(5)

nedir bu "tarafısız eser" takıntısı?

ala09
merhaba, insanların daha önce bilmedikleri bir sosyal bilimler alanında okuma yapmak için (özellikle tarihi konularda) konuyu öğrenirken tarafsız eser okuma kaygısı var, malumunuz. bunun sebebi müfredatta öğretilen tarafsızlığın iyi bir şey olması kaygısı mı (tipik kemalist-islamcı kafası olan "evro
merhaba, insanların daha önce bilmedikleri bir sosyal bilimler alanında okuma yapmak için (özellikle tarihi konularda) konuyu öğrenirken tarafsız eser okuma kaygısı var, malumunuz.
bunun sebebi müfredatta öğretilen tarafsızlığın iyi bir şey olması kaygısı mı (tipik kemalist-islamcı kafası olan "evropalılar bize yanlı baktıkları için kötü gösteriyorlar" cahilliği mi) yoksa gerçekten dünya üzerinde yaşamış bir canlının tarafsız olabileceğine dair naif tutum mu?

bir tarafsız eser okumaktansa iki tane karşıt görüş okumak daha iyi değil mi sizce? kendi kafamızla subjektif iyi-kötü ayrımı yapamayacak kadar yargılarımıza güvenemiyor muyuz?
0
ala09
(12.04.20)
tarafsız bir eser mümkün olmadığı için boşa sarf edilmiş bir efor tabii ki.

Anlamlandırmaya çalışırsam eğer, aslında belki de bu şahıslar terminolojik olarak kendilerini yanlış ifade ediyorlardır.

Belki de amaçladıkları şey meta-analiz benzeri şeyler okumaktır ve bunu da günlük dilde "tarafsız eser okumalıyım" diye dillendiriyorlardır.

gerçi kritik düşünme de ayrı bir yeti. bu coğrafyada çok fazla desteklenmeyen bir şey olduğu için kişiler etliğe sütlüğe bulaşmayayım ama ne olduğunu da öğreneyim gibi bir yanılsama içine de giriyor olabilirler.
0
AlsterWasser
(12.04.20)
Kavramların tahrif edilmesiyle ilgili bu biraz da. 12 eylül sonrası ülkemizde, sovyetlerin dağılması sonrası da dünyadaki depolitizasyon bombardımanına maruz kalan nesilde görülüyor daha çok. İdeoloji-politika kelimelerini öcü olarak gören ama bunların hayata ve dünyaya müdahale araçları olduğundan bihaber muazzam bir kitle var.

İşin eser kısmındaysa her konuda çok fazla çöp içerik olduğu için insanlar kendilerince bir filtre koymus oluyor bunu belirterek. Ama alsterwasser'in dedigi gibi beyhude bir çaba.
0
temasettin
(12.04.20)
rastladığım tarafsız eser diye önerilenler de ne hikmetse hep neoliberaller oluyor :)
öyle bir cahil geyiği işte, ilber beyin tabiriyle, ciddiye alınacak bir tarafı yok.
0
encokbenisevinnolur
(12.04.20)
kendi tarafını düzgün argümanlarla, bilimsel belgelerle ve çarpıtmadan aksettirebilen eser üreticisi kalmadı ülkede. insanlar bu yüzden hassas biraz da.

öte yandan ununu eleyip eleğini aşmış toplumlarda neoliberallerin progresif eserleri bir anlam kazanıyor ama bizim gibi politik tabanı zayıf kalmış toplumlarda(temasettin'in dediği sebeplerden ötürü böyle oldu) neoliberallik "ayranı yok içmeye eşitlik arar kenefte" kapsamından öteye geçemiyor. bu yüzden "tarafsız" olmaya çalışanların anlatmaya çalıştıkları bir tabana oturamıyor. bu noktada sana katılıyorum ama tarafını doğru düzgün savunan eserleri bulmak da çok zor.
0
Bruce
(12.04.20)
Bir “tarafsız eser” takıntılı olarak cevap vereyim kendimce.

@AlsterWasser’in meta-analiz benzetmesi oldukça yerinde aslında (çok yanlış anlamadıysam tabii ki). Bu “tarafsız eser” yaklaşımı, belirli bir konuya pek fazla eğilmeden, olabildiğince nesnel bilgiye; hatta biraz daha abartıp gerçeğe ulaşmak istemenin bir sonucu. “Tarafsız” nitelemesinin de çarpıtılıp, “doğru, gerçek” yerine kullanılması da kafa karışıklığına yol açıyor.

Elbette sosyal bilimlerin alanı olan bir konuda, görece taraflı bir eser okumak; tarafsız eser takıntılı birisi için bile göz önünde bulundurulması gereken bir tutumdur. Ancak ipin ucunun kaçırılıp, hatta bu ipi bile görmezden gelip; mitolojik masallara sırtını yaslayan veya fanatizmden körleşmiş eserleri okumakla da vakit kaybetmek istemem açıkçası. Samanlıkta iğne aramayı istediğimde ve bu iğneyi bulabileceğime inandığımda vakit ayırabilirim bu tür eserlere belki.

Kısacası, herkes kendince bir “tarafsız” kriteri oluşturmuş; bu tanım doğrultusunda kendi yolunu bulmaya ya da başkalarını kendi yoluna çekmeye çalışıyor.
0
kusmakla kusamamak arasindaki ince cizgi
(12.04.20)
(2)

Ücretsiz Programlar

tmnslp
sub-etha'nın güzel insanları, hepinize merhaba. kısa bir sorum var, bilenler cevaplayabilirlerse çok sevinirim. şimdi internette paralı programların free trial süreleri var bildiğiniz gibi. kimisi 5 gün kimisi 10 günlük vs. deneme hesabı/premium-vip kullanım imkanı veriyorlar. bu free trial süresi b
sub-etha'nın güzel insanları, hepinize merhaba. kısa bir sorum var, bilenler cevaplayabilirlerse çok sevinirim. şimdi internette paralı programların free trial süreleri var bildiğiniz gibi. kimisi 5 gün kimisi 10 günlük vs. deneme hesabı/premium-vip kullanım imkanı veriyorlar. bu free trial süresi bittikten sonra mevzubahis programı silip tekrar indirdiğimde ücretsiz kullanımın süresi dolduğu mesajını alıyorum. daha önce sadece bir defa bir programı silip tekrar yüklediğimde 10 günlük free sürümü tekrar kullanabilmiştim. bir daha da olmadı. programların ücretsiz denemelerine tekrar erişmek için nasıl bir yol izlemeliyim? şimdiden teşekkürler.
0
tmnslp
(12.04.20)
programları kaldırsanız da kayıt defterinde (çalıştır'a regedit yazarak ulaşılabilir) girdileri duruyordur muhtemelen. ben yıllar önce bu şekilde sonsuza dek bazı programları kullanabiliyordum. kaldır, regeditte ilgili girdileri sil, tekrar kur, sıfırdan 10 gün mü kaç günse deneme sürümü.
0
ron dennis
(12.04.20)
uninstaller programları var, bazıları, kayıt defteri girdilerini de siliyor onları kullanarak sildiğinde bir programı, onlardan birini kullanabilirsin. ya da programı yüklerken yine bazı programlarda; setup bittiğinde finish dediğin ekran geldiğinde; o pencerede bir log veriyor sana; orada yüklediği tüm dosyaları tek tek görebiliyorsun yüklediği dizin ile beraber; onları not alıp/ekran görüntüsü alıp sonra elle silebilirsin.

bunları tahminen söylüyorum, hiç denemedim.
0
encokbenisevinnolur
(12.04.20)
(2)

sadece paypal kabul eden birine para gönderme

blatta hiberna
merhabalar,internet üzerinden bir kereye mahsus 50 dolarlık bir hizmet satın alacağım, fakat sadece paypal kabul ediliyor.bunun için bir çözümü olan, bir şekilde bunu yapabilen ya da bir kere için yardımcı olabilecek biri var mı?daha önce çok sorulmuş, ama değişiklikler olmuş olabilir diye ve güncel
merhabalar,

internet üzerinden bir kereye mahsus 50 dolarlık bir hizmet satın alacağım, fakat sadece paypal kabul ediliyor.

bunun için bir çözümü olan, bir şekilde bunu yapabilen ya da bir kere için yardımcı olabilecek biri var mı?

daha önce çok sorulmuş, ama değişiklikler olmuş olabilir diye ve güncel bilgiye ulaşabilmek için açtım duyuruyu.

teşekkürler!
0
blatta hiberna
(12.04.20)
ben böyle bir alışverişi, karşı taraf kabul ettiği için, amazon gift card ile yapmıştım. bir teklif et istersen, belki kabul eder. çünkü o zaman vpn ile denediğimde de girememiştim paypal'a ben. bilen vardır belki bir yolu varsa söyler.
0
encokbenisevinnolur
(12.04.20)
bir seferlik için ben yardımcı olabilirim. bana yansıyan miktarı o günün kurundan çevirir, tl olarak gönderebilirsiniz
0
sttc
(12.04.20)
(5)

yazmak zayıflık mı ?

docrivers
elimde içinde hatim etmek istediğim bilgiler içeren dergiler var, anca okuduğumda bir çok bilgi aklımda kalmıyor, yani net olarak "ben bunu hipokampüse kaydettim tamamdır" diyemiyorum. bu durumu yaşayanlar olarak yapılması gereken sürekli okudukları bir yere not çıkarmak mı ? Bu durum bir zayıflık m
elimde içinde hatim etmek istediğim bilgiler içeren dergiler var, anca okuduğumda bir çok bilgi aklımda kalmıyor, yani net olarak "ben bunu hipokampüse kaydettim tamamdır" diyemiyorum. bu durumu yaşayanlar olarak yapılması gereken sürekli okudukları bir yere not çıkarmak mı ? Bu durum bir zayıflık mı , sen gerizekalı olmuşsun yol yakınken sal boş ver denebilir mi ?
0
docrivers
(11.04.20)
yazma gibi huyu olmayan, bir okuduğunu 5 sene sonra bile hatırlayan arkadaşların yanında kendimi biraz kötü hissettim . Ama net bir şekilde okumak bana yeterli gelmiyor , hem okuyup hem yazarak üstüne hala başarılı olamazsam kaybettiğim zamana üzülüp hayal kırıklığına uğramaktan korkuyorum. Denenmiş ve başarılı bir yöntem mi diyemeyeceğim herkesin kendi nöronu tabi.
0
🌸docrivers
(11.04.20)
Alakasi yok. Abi ben okudugum bircok kitabin icerigini hatirlamiyorum mesela. Bir suredir de okuyup begendigim, bana muhtemel bir seyler katacak yerleri ufak bir deftere yaziyorum, tarih ve isimle birlikte. Tavsiye ederim. İcinde bulundugun durum fazlasiyla normal.
0
thesomberlain
(11.04.20)
Hayır ne alakası var.
Dikkatini yogunlastirmanin ve/veya süresini uzatmanın bir yolu işlevi de görür yazmak, öyle düşün.

Kaldi ki, terkedilemez bir yöntem de değil. Bunu yaptıkça bir aşamada gereksizlesecek ya da ihtiyacın azalacaktır illa ki.
0
encokbenisevinnolur
(11.04.20)
hacı sen insanlar tek okuma ile hafızaya atıyor mu sanıyorsun?

bir okuduğunu 5 sene sonra bile hatırlayan arkadaşlar maldır.

sen not almana bak.
0
duyurukullanıcısı
(11.04.20)
Bu duruma ben de sinir oluyordum. Şu yazıdan sonra vazgeçtim. Unutsanız da bi yerlerde duruyoru o. Ufacık davranışlarınızı, düşünce yapınızı değiştirmeye devam ediyor.

ttps://t24.com.tr/yazarlar/cemal-tuncdemir/kitaplarda-okuduklarimizi-unutuyorsak-hala-neden-okumaliyiz,21516
0
eatpraylaw
(11.04.20)
(18)

Kızlar; 2 metre sizin için fazla mı?

ananiyimioguz
Liseden beri tanıdığım yakın bir erkek arkadaşım var. Hali vakti yerinde, ortalama tipte bir insan. Düzgün bir çocuk. Bu arkadaşın sadece lisede bir kız arkadaşı olmuştu. Onun dışında hiç olmadı. Plaza ortamında çalışmasına rağmen kimseyi bulamadı 8 senedir.Geçenlerde yakın bir kız arkadaşımın kız a
Liseden beri tanıdığım yakın bir erkek arkadaşım var. Hali vakti yerinde, ortalama tipte bir insan. Düzgün bir çocuk. Bu arkadaşın sadece lisede bir kız arkadaşı olmuştu. Onun dışında hiç olmadı. Plaza ortamında çalışmasına rağmen kimseyi bulamadı 8 senedir.

Geçenlerde yakın bir kız arkadaşımın kız arkadaşıyla tanıştım ve ikisini çok yakıştırdım kafamda. O günün akşamında yakın arkadaşıma bi çıtlatır mısın, çocuğu göster falan dedim. Kız da yalnızmış çünkü, olabilirmiş.

Ama kız, iyi hoş da 2 metre de çok yaa napıyım öyle çok uzun falan demiş. Hani 1.85 1.90 okey de 2 orantısız kaçıyor, psikolojik sınırın üstünde demiş.

Benim de şimdi kafama takıldı, acaba çoğu kadın böyle mi düşünüyor? Ben 1.90'ım ama hiç böyle bir sorun yaşamadım. Genelde tavırları başta uzun gelmiştin ama sonra normal gelmeye başladı şeklinde oluyor. Ama 10cm fazlası için kalp kırıyorsanız, ayıp yav.

Edit: Arkadaşım tam how i met your mother'daki Marshall Eriksen klonu.
0
ananiyimioguz
(10.04.20)
(Bkz: bir arkadaşımın sıkıntısı)

Bence kuzlar için bu sidik yarışı gibi, elbet en uzunu benimki olsun diyen çıkar, üzmeyin canınızı
0
Unde bach canim
(10.04.20)
kız arkadaşınız boyu önemli burada. ben kısayım ben de kabul etmezdim.
0
damla sakızlı dondurma
(10.04.20)
Bence çok değil. Öyle olsa basketçiler yalnız kalırdı.
0
glutamin
(10.04.20)
Yani ben olsam kısa boylu bir erkeği bu şekilde geri çevirebilirdim ama 2 metreyi geri çevireceksem sebebi bu olmazdı
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(10.04.20)
Sırf uzun diye negatif mi yaklaşılır. Elektrik alamamış demek ki.
0
fezagezgini
(10.04.20)
1.55'ten halliceyim. buradan bakınca hepiniz uzunsunuz. 1.80, 1.90... bana hepsi 2 metre zaten. bana farketmezdi yani, kimseyi sadece boyu nedeniyle (kısa veya uzun) geri çevirmedim, çevirmem.
0
pati
(10.04.20)
1.75'im, o yüzden benim için ideal.
0
tabirimekruh
(10.04.20)
Boyum 1.86 kadınım karşımdaki kişinin benden kısa olmasını hiçbir zaman dert etmedim bu kadar uzun olmasını da dert etmezdim asla.
0
eylul
(10.04.20)
1.75 ve üstü kadınlar için normal.
0
chitosan
(10.04.20)
Kadınlar standart üretim değil ki; 180 kadınsa 2 ok; 160 ise arada 40 cm fark var o kötü duruyor.

170+ ise 2mt sorunsuz bence.
0
lcha
(10.04.20)
sorun olsa da birçok uzun kadın var. 1.80 olan kadınlara yürüsün.
0
black mamba
(10.04.20)
bazı kadınlar özellikle uzun arıyor. bence avantaj.
0
jelly bear
(10.04.20)
Kadınlarda boy olarak psikolojik taban sınır vardır da tavan yoktur. En azından benim için öyle. Amaan gönüller bir olduktan sonra boyu 3 metre olsa da olur.
0
helena
(10.04.20)
170im bana göre çok uzun.
ama kendi boyumdan bağımsız olarak, yapılı biriyse bir şekilde dengeleyebilir, aksi takdirde slender man gibi gözüküyor :)
0
fingers of fury
(10.04.20)
Kadinin boyuna gore absurd gelebilir ama tek basina reddetme sebebi degil bence, muhtemelen cok begenmemistir de genel olarak.
0
pike
(10.04.20)
İşin şu tarafi da var:
2 metrelik adam çöp adam değilse en az 100-110 kilodur.
Yatak kısmı da var daha doğrusu bir aşamada olacak demektir sözkonusu olan iliskiyse yani, belki o kismindan emin olamamıştır, korkmustur, ohaa.. demiştir vb. tabi bu ayrıntıları söylememiştir açıkça.
0
encokbenisevinnolur
(11.04.20)
Olabilir evet, yapılı da biraz. 120 kilo rahat vardir.
0
🌸ananiyimioguz
(12.04.20)
Ben çevrimde bence 2 metreyi beğenmeyecek kız arkadaşım yoktur. Yani şu anlamda, sırf uzun diye görüşmemezlik/konuşmamazlık yapmazlar. Bana gelince, ben uzun boylu insanları beğeniyorum genelde. Boyum 1.58, 2 metreyi hiç problem etmezdim. Ama muhtemelen 2 metre birisi beni ilk bakışta görmez.
0
irene
(12.04.20)
(4)

can sıkıntısından eski oyun

dafuq
eski oyunlardan arada sırada açıp hangilerini oynuyorsunuz? gta vice city ve san andreas oynayanları görüyorum.ben cm0102 oynuyorum mesela
eski oyunlardan arada sırada açıp hangilerini oynuyorsunuz?
gta vice city ve san andreas oynayanları görüyorum.
ben cm0102 oynuyorum mesela
0
dafuq
(10.04.20)
Cs 1.6 :)
0
Deathrow
(10.04.20)
ne kadar eski sayılır bilmiyorum ama skyrim oynuyourm ben. onun dışında age of atıyorum çok gaza gelirsem. iki üç yılda bir de roller coaster tycoon falan yüklüyorum. yeni oyunlar nedense pek zevk vermiyor ya zaten.
0
bohr atom modeli
(10.04.20)
Bonkheads
Crash bandicoot
Bill the demon
(Eski sayilirsa) call of juarez
Dead Man's hand
Wolfenstein 3D
Doom
Duke Nukem
0
encokbenisevinnolur
(11.04.20)
san andreas ve vice city'i windows bilgisayarım olmadığı için telefondan oynuyorum.

en çok oynamak istediğim oyun, fifa2000 ve nfs mostwanted.
0
hem şişko hem deli
(11.04.20)
(8)

Corona ve Sigara?

alttaraf
Twitirda sigara ve Covid nedeniyle curuyen bir akciger grafisi gordumde aklima geldi,sigarayi birakmak icin daha ne lazim?emiinim hala birakmayan binlerceniz var aramizda, gercekten ne bekliyorsunuz, neden birakmiyorsunuz, daha ne olmasi lazim, ne olursa birakirsiniz mesela?bir nefes cektiginde ölme
Twitirda sigara ve Covid nedeniyle curuyen bir akciger grafisi gordumde aklima geldi,
sigarayi birakmak icin daha ne lazim?
emiinim hala birakmayan binlerceniz var aramizda, gercekten ne bekliyorsunuz, neden birakmiyorsunuz, daha ne olmasi lazim, ne olursa birakirsiniz mesela?
bir nefes cektiginde ölmek mk lazim mesela? yoksa o zamanda "aman ölmeye deger, bir firt cekeyim sonra öleyim" mi dersiniz? bu kadar mi guzel ya hani anlayabilsem bende basliycam:)
0
alttaraf
(09.04.20)
Güzel tabi, alkolle birlikte offf hele hele yemekten sonra offffffff :P

Doktor beni çağırıp sigarayı bırakmazsan 1 yıl sonra öleceksin kesin ve net derse bırakırım.

Hadi eyvallah
0
eazy
(09.04.20)
kardeş zor zor. ben 10 gün önce bıraktım, şöyle düşün içimde bir savaş alanı var alan ölülerle dolmuş taşmış ama hala ölülerin üzerine çıkıp savaşmaya devam ediyoruz... "bi tane yakıver nolcak" askerleri ile iç benliğim savaşıyor.. çok yara aldım, çok kayıplar verdim...

güzel olduğu için bağımlı olmuyorsun, bağımlı yapıyor kendine olmayınca deliriyorsun böyle.

aha durum şu: www.youtube.com
0
nabrukk
(09.04.20)
Ben sigarayı bırakalı sanırım beş yıl oldu. Bu sürenin ilk 3-4 yılında hiç sigara içmedim, sonrasında toplamda sanırım 10 tane kadar içmişimdir, hepsi de çok yakınlarımın ölümü üstüne oldu. O kadar zaman içmediğim halde sigara istedim, içerken rahatladım. (Hatta çok net söylüyorum, eşim sigara içiyor olsaydı ben de tekrar başlardım. O hayatında hiç sigara içmediği için ben sigara içmemeye devam edebiliyorum.)

Sigara sadece psikolojik değil, aynı anda fiziksel bir bağımlılık, mantıklı gerekçelerle bırakmak kolay değil. Hani uyuşturucu bağımlıları vardır filmlerde, sağlıkları bozulur, paraları tükenir, bedensel ve zihinsel olarak çökerler ama vücut o maddeyi yine ister. Sigara da aynısı. "Evet ya bak ne zararlı, hadi bu son" deyince bırakılmıyor, bağımlılığı yenmek o kadar kolay değil.
0
kobuzchu kiz
(09.04.20)
Sigarayı içen kişi strese karşı iyi geldiğini düşündüğü için içmeye devam eder. Yeşilay’ın reklamlarını göründe ne kadar cahilce hazırlandığını ve hiç işe yaramayacak oluşuna üzülüyorum. Bir bağımlıya stres vererek bağımlılığını kıramaz aksine güçlendiririsiniz.
0
japon askeri
(09.04.20)
Bu korona dalgası patlayınca yine başladım. Çektiğim her nefeste tiksiniyorum ama bırakamıyorum. Çıldırmak üzereyim. :(
0
guitarissimo
(10.04.20)
Ben de sigara icmeyenlerin işi yok mu oturup bunu düşünüyorlar diye düşünüyorum bu tür sorularla karşılaşınca.

Cevap basit: o görüntüler seni etkilediği gibi ya da etkilediğini şekilde etkilemiyor demek ki sigara içenleri.
0
encokbenisevinnolur
(11.04.20)
sigarayı bırakma ulaşılabilirliği ve fiyatından dolayı eroinden daha zordur, fiziksel bağımlılığı korkunç seviyelerde , içmeyen bilemez empati yapması söz konusu bile olamaz. 23ümde başladım içmeye , içmeden önce bir filmde adam ölmek üzere katili yanında, son isteğin ne dediğinde sigaranı ver diyordu, vay amk demiştim, 4 yıllık içiciyim durum gerçektende bu.
0
docrivers
(11.04.20)
Sigarayı bırakmak, bağımlılık, ciğerlere zarar vermesi ayrı konu tartışılır da, benim bugünlerde bir türlü anlayamadığım, sokaklarda ellerindeki pis eldivenlerle, toplu taşımadan iner inmez, ya da marketten çıkar çıkmaz sigaraya sarılanlar. Elimizi burnumuza, yüzümüze dokundurmayacağız diye bu kadar uğraştığımız günlerde pis sigaraları ağzıın içine kadar götürmeyi aklım almıyor.
0
(11.04.20)
(1)

siir analizi, yorumu

sparkle kiddle
merhaba,cok komik bir baslikla karisinizdayim. siirlerin icerigininanlaminin tartisildigi konusuldugu uzerine yazilari yazilanbir site falan var midir?tesekkurler
merhaba,
cok komik bir baslikla karisinizdayim. siirlerin iceriginin
anlaminin tartisildigi konusuldugu uzerine yazilari yazilan
bir site falan var midir?

tesekkurler
0
sparkle kiddle
(09.04.20)
Yazarını unuttum, şiir tahlilleri isminde bir kitap vardı, yanlış hatırlamıyorsam 40-50 senelik bir kitap ama.
0
encokbenisevinnolur
(11.04.20)
(5)

Bomboş geçecek 4 5 ay

valarmurgulis
Corona yüzünden tatil uzayacak gibi geliyor ve bu süre en az 4 5 ay olacak gibi görünüyor. Dışarı da çıkamıyoruz, tüm gün nerdeyse bomboş duruyorum. Ben de bu süreci değerlendireyim dedim ama napacağımı bilmiyorum. Bir tane enstürman öğrenmek istiyorum ama karar veremedim bir türlü. Sizin öneriniz n
Corona yüzünden tatil uzayacak gibi geliyor ve bu süre en az 4 5 ay olacak gibi görünüyor. Dışarı da çıkamıyoruz, tüm gün nerdeyse bomboş duruyorum. Ben de bu süreci değerlendireyim dedim ama napacağımı bilmiyorum. Bir tane enstürman öğrenmek istiyorum ama karar veremedim bir türlü. Sizin öneriniz nedir? Buna ek olarak işime yarayacak evde öğrenebileceğim bir şeyler var mı?
25 yaşındayım, sınıf öğretmeniyim.
0
valarmurgulis
(07.04.20)
bence zaten ilgilendiğin ve daha fazla eğilip zaman ayırmanın çalışırken mümkün olmadığı şeylerden başla.
eğer yoksa öyle bir şey bir önerim yok maalesef.
0
encokbenisevinnolur
(07.04.20)
Sektörler tamamen değişeceği için alanınızla ilgili bir şeyler öğrenin, hayatta kalma güdüsü gibi düşünün. Öncelikle alanınızdaki iş olanaklarını araştırın ve istenen yeteneklere bakın. Online eğitim, İngilizce, çocuklara yönelik davranış bilimi vb bu tip sertifikalar ve bunlara abanın. Normal hayata döndüğümüzde hiçbirşey normal olmayacak, şu an ne yaparsanız kar. Kişisel gelişim değil, kendinizi kurtarmak gibi düşünün.
0
kaset
(07.04.20)
@kaset amma abartıyorsunuz yahu ne eskisi gibi olmayacak? insanlık tarihi boyunca salgılar olmuş. sektörler falan değişmeecek. dünya değişiyor da bunun salgınla bir alakası yok.
0
black mamba
(07.04.20)
@black mamba iş kısıntısı olacağı kesin, işverenler nitelikli sektörde de ucuz işgücüne kaçabilir. Uzun süre hijyen korkusu nedeniyle durağan olacak alanlar olacak, AVM ve dükkanlar mesela. Demeye çalıştığım bu. Eski yeteneklerimize sıkışıp kalamayız. Çalışırken insan çok fazla kendini geliştirmiyor, o nedenle bunun olağanüstü durum old. bilinciyle geliştirmeye başlamalı
0
kaset
(07.04.20)
Dil öğren bence. Bir de yazılıma meraklanmak iyi olabilir. Enstrüman da güzel bir şey ama çok uzun soluklu olur o.
0
muhayyer divan
(07.04.20)
(5)

Toplantı saatinden önce zoom linkine tıklarsan

condom kurşunu
Ne oluyor.
Ne oluyor.
0
condom kurşunu
(06.04.20)
tek başına toplantıda oluyorsun. toplantı odasına önceden gidip tek başına oturmuş gibi düşün.
0
mucaravci
(06.04.20)
bekliyon nolcak?
0
donisse
(06.04.20)
onun ayarı var toplantıyı oluşturanın kontrolünde. waiting room tanımlayabiliyor. ya da doğrudan gelenleri birbirini görüp konuşabileceği şekilde de ayarlayabiliyor galiba. host nasıl ayarladıysa ona göre işte.
0
encokbenisevinnolur
(06.04.20)
Condom onlşne oldu diye bildirim gidiyor mu yani birilerine. Deneme yapıcam da
0
🌸condom kurşunu
(06.04.20)
bu hafta bunu değiştireceklerdi. lobide bekleyeceksin. sonra toplantıya alınacaksın gibi bir açıklama yaptılar.

daha bu hafta zoom toplantısı yapmadık skype'cıyız.
0
ozdek
(06.04.20)
(9)

sizin sevdikleriniz de yanınızda sigara içiyor mu?

mezzosprite
çocukluğumda da hiç umursamazlardı hatırlarım. evde misafir falan varken herkes birden sigara içerdi ve gözlerim acımaya başlardı bir süre sonra. veya biz misafirliğe gitmişiz, ben koltukta uyuyakalmışım, bi uyanıyorum dumandan göz gözü görmüyor. kimsenin umrunda değil. tabi genel olarak insanlar bu
çocukluğumda da hiç umursamazlardı hatırlarım. evde misafir falan varken herkes birden sigara içerdi ve gözlerim acımaya başlardı bir süre sonra. veya biz misafirliğe gitmişiz, ben koltukta uyuyakalmışım, bi uyanıyorum dumandan göz gözü görmüyor. kimsenin umrunda değil. tabi genel olarak insanlar bu kadar bilinçli de değildi o zamanlar. sonraki yıllarda en küçük bi üşütmede bademciklerimin iltihaplanmasını buna bağlıyorum. hala kalabalık bir gruba uzun süre ders falan anlatınca falan boğazım tahriş olur, iki saat anlattıysam üçüncü saat sesim kısılmış olur.
haftasonunu annemin evinde geçirip kendi evime döndüğümde tüm kıyafetlerimin sigara koktuğunu fark ediyorum, çantadan çıkarmadıklarımın bile. ev havalansın diye sürekli kapı pencere açık oluyor, hatta kışın bundan da rahatsız oluyorum, yine de her şey sigara kokuyor.
yıllarca bırakması için başının etini yedim ama hiçbir işe yaramadı. şimdi daha çok "ne yapıyorsan yap, beni zehirleme" üzerinden gidiyorum ama o hala bunları sadece bıraksın diye söylediğimi sanıyor. pasif içicilik diye bir şey var ve zararları şunlar diye anlatıyorum. biraz zaman geçince bi bakıyorum yine yanımda sigara yakmış. böyle bir konuyu nasıl ciddiye almıyor anlamıyorum. birkaç haftadır evden çalıştığımızdan annemde kalıyorum, evim il merkezinde. en son "ya artık sadece balkonda iç ya da ben evime gidicem" dedim. bu şekilde gitmek ve onu yalnız bırakmak istemiyorum, sonra bunun vicdan azabını çekerim. ama canım çok sıkılıyor. sizde nasıl bu durum?

edit: ben 30 yaşındayım annem 50
0
mezzosprite
(06.04.20)
Eskiden sigara bugünkü gibi çok da sağlığa zararlı bir madde olarak kabul görmüyordu, yani otobüslerde uçaklarda kapalı alanlarda vs olduğu gibi evlerde çoluğun çocuğun yanınında da içiliyordu, o zaman için normaldi bunlar, bu bilinç sonradan yerleşti ama yerleşmeyen insanlar da çok var, ya da alışkanlıklarından kopamayan, sen biraz bu duruma maruz kalmış gibisin. Ben bunu yaşamadım ama yaşasam canım baya sıkılırdı herhalde, empati kuramadım şu an.
0
angelus
(06.04.20)
80lere denk gelmis cocuklugunuz saniyorum? O zaman toplu tasima da bile iciliyor olmasi deliligi, isin ne kadar normal goruldugunu gosteriyor zaten.

Ben sigara karsi cok hassas oldugumdan ailem cok dikkat ediyordu, evinde sigara icilen komsuya goturulmezdim, bizim evimizin icinde icilmezdi, gelen misafire küllük verilmezdi, annem de hep balkona cikardi sigara icmek icin.

Öte yandan, kendi evinde sigara iciyorsa anneniz, onun evinin kurallarini degistirmek biraz zor. Vicdan azabi cekmeyin, uzlasamadiginiz konulardan bir tanesi olarak gorun. Sigara icmeye baslayinca odayi terk edeceksiniz, baska yolu yok. Inat ettiginizi gorup insafa da gelebilir.

Basliga cevap vermeyi unutmusum. Aileden birkac egitimsiz ve kafasi diger seylere de pek basmayanlar iciyor. Türkiye´deki arkadaslarim disaridayken, cafede, barda iciyor. Yasadigim yerde tiryaki sayisi cok az, yakin cevremden sigara icen hic yok. En nefret ettigim kismi, arabada icmeleri, acip kapiyi atamiyorsun maalesef iceni, keske atabilsek.
0
buf-e kür
(06.04.20)
küçükken annem benim yanımda içirmiyordu (veya içirmiyormuş, çok hatırladığım zamanlar değil) da biraz büyüdükten sonra annem, babam ve ananem dahil bütün sigara içen akrabalar hep benim yanımda sigara içti. şimdi kendi evimde içirmiyorum ama sigara içen akrabalar olsun arkadaşlar olsun, sigara içilebilen her ortamda, açık-kapalı farketmez, hiç umurlarında olmadan fosur fosur içiyorlar yanımda. evet, içiyorlar yani.

neyse ki annem sigarayı bıraktı. sigara içtiği zamanlarda onun evine gittiğimde çok rahatsız oluyordum aynı şekilde, kendi evi diye bir şey de diyemiyordum, en fazla cam açtırıyordum.
0
pati
(06.04.20)
Benim babam ve annem (annem sonradan bıraktı) kendimi bildim bileli sigara içer ama evin içinde ictiklerini hiç hatırlamam, balkona cikarlardi. Eve misafir gelince de sigara içen varsa balkona davet ederlerdi. Bu yaşıma geldim; babam hala balkonda icer, disaridayken içecekse de beni yanından uzaklaştırır. Ama benim alerjim var; belki bu yüzden bu kadar dikkat ediyorlardı.
0
fraise
(06.04.20)
astımatik bronşitim vardı küçükken. bu yüzden ailem çok titiz davranırdı, misafirlerin terasta ya da bahçede içmelerine müsade ederlerdi sadece. kapalı mekanda içmek zaruriyeti olduğundaysa kapılar ben dışında olacağım şekilde kapatılır, pencereler açılıp da içerlerdi.
rahatsızlığımdan bağımsız olarak da aynı şekilde davranırlardı muhtemelen.
0
milord
(06.04.20)
yaş kaç belirtmemişsiniz, o dikkat etmeyen yakınlarınızınkileri de.

türkiye'ye ne kadar aksetmiştir bilmiyorum ama, 40-50'li yıllarda bazı ülkelerde doktor tavsiyesi içeren sigara reklamları var. yanlış bilmiyorsam 80'lerden sonra başladı sigara sağlığa zararlı söylemleri. her ne kadar sonradan söylem ya da algı değişse de, onlar için sigara ile ilk temas; yakın dönem neslinkinden farklı. onunla ilgili olabilir. zaten bu yasaklar falan 2000'lerde başladı yanılmıyorsam, pasif olarak sigara dumanını solumaya atfen kapalı mekanda içilmeme yasağı daha da taze.

ben dikkat ediyorum şahsen; ama işte o kadar yaşım yok onunla da ilgili bence.
0
encokbenisevinnolur
(06.04.20)
çok sinirleniyorum. eskiden bu kadar tepkili değildim sigaraya ama bildiğin düşencesizlik ve bencillik bu. kendi sağlığını düşünmüyorlar başkalarını da duman altında bırakıyorlar. kavga çıkartırım. bi büyük halam var daimi içen ve direkt bi şey diyemediğim ama bütün pencereleri açınca o da mesajı alıyor artık.
0
xvyz
(06.04.20)
evin içinde ne ailem ne misafirler içer. herkes balkonda içer. keza misafirliğe gittiğim hiçbir evde içeride sigara içildiğini görmedim. balkon yoksa da kapı önünde içerler.

fakat tabi balkon, bahçe gibi açık alanda topluca oturduğumuz vakit yanımızda içiyorlar. yani içeride içilmemesinin sebebi saygıdan çok evin içine koku sinmesin, sigara dumanı odanın içine dolmasın diye. yoksa bütün çamaşırlar sigara kokuyor maalesef.
0
black holes in the sky
(06.04.20)
70 yaşımdaki babam ve 94 yaşında dedem değil evde, apartman merdiveninde bile içemiyorlar. ya balkon yada apartmandan çıkıp bahçede içiyorlar.
0
aslindasorunumpsikolojik
(06.04.20)
(6)

kahve tüketimi - yağ/göbek ilişkisi

encokbenisevinnolur
merhaba,şu bmi'ye göre hesaplanan ideal kilomdan az bir kiloda olmama rağmen, bir türlü göbeği eritemiyorum. yağlı bir bedenim de yok, göbek hariç. bir gif görmüştüm, bulamadım da tarif etmeye çalışayım onun üzerinden kendi görüntümü: adam karnını serbest bırakmış gif'te, bildiğimiz yusyuvarlak eniş
merhaba,
şu bmi'ye göre hesaplanan ideal kilomdan az bir kiloda olmama rağmen, bir türlü göbeği eritemiyorum. yağlı bir bedenim de yok, göbek hariç. bir gif görmüştüm, bulamadım da tarif etmeye çalışayım onun üzerinden kendi görüntümü:

adam karnını serbest bırakmış gif'te, bildiğimiz yusyuvarlak enişte göbeği. sonra karnını çekiyor, six-pack çıkıyor. benimki de böyle işte.

neyse, geçenlerde, şimdi tekrar bulamadığım bir yazı okudum. "kahve tüketimi kortizol salgılanmasını artırıyor" diye. ben de günde 8-10 bardak kahve içerim, nescafe, filtre kahve ya da türk kahvesi.

acaba ilgili olabilir mi bu göbekle, ne dersiniz, kahveyi azaltmaya çalışayım mı?

cevapta etkili olur diye diğer bilgileri:

ekmek sadece akşam yemeğinde bir dilim ya yerim, bazen yemem.
kahvaltıda istisna olsa da bazen iki yumurta, gram olarak bilemiyeceğim de 3-4 kibrit kutusu kadar peynir.

birkaç günde bir fındık fıstık ya da meyve, ya da ikisi de (meyve sevmiyorum).

alkol ve meyve dışında şekerli gıda tüketimi yok, sadece nadiren kahveye koyduğum oluyor.

her gün en az 15 dk. mountain climber, plank, şınav, mekik çeşitleri içeren egzersiz.
0
encokbenisevinnolur
(03.04.20)
Günde 8-10 bardak kahve sadece göbek için değil ki; vücudunuzun geneli için çok zararlı. Kahveyi günde 3-4 fincan ile sınırlamaya çalışın derim ama kilo ile bir ilişkisini okumadım hiç.
0
fraise
(03.04.20)
Böyle bir bilimsel kanıt yok. Gazete haberi falansa zaten inanmayın. Bağımlı gibi kahve içip çok fit bir sürü insan var.
5dk baktim, bir tane bile kahvenin(şekersiz/kremasiz) kilo aldirdigina dair bile makale yok, bırakın yağı.
0
logisticsmanager
(03.04.20)
Alakasız.
0
Deathrow
(03.04.20)
Kortizol bir stres hormonudur, vücut öyle ya da böyle herhangi bir nedenle strese girerse sistem kortizol salgılayarak stres nedeniyle vücutta oluşan kimyasal reaksiyonları düzeltmeye çalışır. Bununla birlikte çok miktarda alınan kafein nedeniyle kardiyovasküler sisteminde akut bir hızlanma olursa vücut bunu düzeltmek için de kortizol salgılayabilir, kortizolün de glukagon gibi lipaz gibi yağ oksidasyonuna etkisi olan hormonları baskılama özelliği vardır ama kimse bu yüzden kilo verememezlik yaşamaz bu saydıklarım çok büyük bir bütünün minik bir parçası sadece.
0
angelus
(03.04.20)
i.makeagif.com Bahsettiğiniz gif büyük ihtimalle bu.

Sadece filtre kahve veya türk kahvesi içiyorsanız kalorisi bile yoktur şekersizse. Hatta fazla içerseniz zayıflatır bile.
www.gidamo.org.tr (Sonuç ve Öneriler başlığı)

Göbek genellikle en son ve en zor eriyen bölgedir. Karın kaslarını çalıştıran egzersizler yapmanız o bölgedeki yağların eriyeceği anlamına gelmez. Beslenmenize dikkat edip sadece squat da yapsanız zamanla göbeğiniz erir. Önemli olan motivasyonu kaybetmemek.
0
ganosh
(03.04.20)
@ganosh: evet o gif'e benzer bir şeydi, tek farkı, adam nefesini tutup bırakarak, göbeğini içine çekip bırakıyordu; bu da aynısını yapıyor herhalde ama el yoktu işin içinde.
0
🌸encokbenisevinnolur
(04.04.20)
(11)

Tıp biraz şey mi

eazy
Yani böyle sanki bir halta yaramıyor gibi değil mi? Tamam gidiyoruz doktora ilaç veriyorlar geçiyor ona eyvallah ama mesela nette bi hastalık yazsan ''tedavisi yok'' yazıyor. Sonra başka bir hastalık arıyorsun yine tedavisi yokmuş. Laf arasında bi hastalık duyuyorsun bi bakıyorsun ulan yine tedavisi
Yani böyle sanki bir halta yaramıyor gibi değil mi? Tamam gidiyoruz doktora ilaç veriyorlar geçiyor ona eyvallah ama mesela nette bi hastalık yazsan ''tedavisi yok'' yazıyor. Sonra başka bir hastalık arıyorsun yine tedavisi yokmuş. Laf arasında bi hastalık duyuyorsun bi bakıyorsun ulan yine tedavisi yok. Tedavisi olan 3-5 hastalık var, tedavisi olmayan yüzlerce hastalık var.

Bu tıp sadece estetik ve cerrahi konuda gelişmiş diğer konularda geri kalmış gibi sanki ya :D Bak işte dünyanın anasını ağlatan bi hastalık çıktı, yine tedavi bulamıyorlar.

Niye böyle olmuş bu iş? 2020 yılındayız ama sadece güzel burun yapılıyor gibi :D
0
eazy
(02.04.20)
Ortalama ömür 30-35 yaştan 75'e (daha gelişmiş ülkelerde 80'lere) dayanmışken böyle şeyler demeyelim, ayıp biraz :)

Edit: yani evet, tedavisi olmayan hastalıklar var ama yaygın hastalıkların çoğunun tedavisi var. Grip gibi semptomatik tedavi bile olsa hastayı hayatta tutabiliyorlar yani. Önleyici tedaviler var. Benim tiroid bezim çalışmıyor, eskiden olsa muhtemelen 40'ımı görmeden ölürdüm ya da baya zavallı bir hayat sürerdim. Tıp bilimine çok saygım var, bence "biraz şey" değil gerçekten.
0
kobuzchu kiz
(03.04.20)
Yoo meme de yapıyolar :)
Yani yıllardır sağlık işi içinde olan biri olarak çok örnek verebilirim ama vaktim sınırlı şu an. Ama sözüme güvenirsen inan bana, o iş öyle değil.
0
curukturpkokusu
(03.04.20)
2020 yılı kozmik ölçekte öyle zannettiğin gibi bilim alanında çok ileri bir yıl değil. Biyoloji ve canlılığın evrimine dair bildiğimiz şeylerin büyük kısmı son 200 yılda öğrenildi.
Ama bu haliyle bile bilim adamları sayesinde yaşam kalitesi çok yükseldi, yaşam süresi de epey arttı. Gün geçtikçe artmaya da devam ediyor. Canlılık sürekli evrim halinde olduğu için belki bir süre sonra bu hastalıkların birçoğunun tedavisi bulunmuş olacak; ama yerine yenileri eklenecek. Ama insan ömrü ve yaşam kalitesi bilim insanları sayesinde artmaya devam edecek.

O bilimsel gelişmeler olmasaydı muhtelemen şimdiye kadar ishalden falan ölmüştün. Bilim insanlarının hangi noktalarda neyi yanlış yaptığını düşünüyorsun acaba? :) Yeni mutosyana uğramış nanometre ölçeğindeki bir virüsü etkisiz hale getirmeye çalışmakla, saç ektirme operasyonunu aynı kefeye koyman absürd olmuş.
0
fobfilm
(03.04.20)
Çok kutsal bir alan tıp. Biçer yapmasalar bile çaba harcıyorlar ya, o bile yeter.
Zaten kansere ve aids'e tedavi bulunduğu zaman başka bir boyuta geçmiş olur.
0
etna
(03.04.20)
bence de biraz şey^^ ama biz de "hasta"lar olarak biraz şeyiz gibi geliyor ^^

tedavisi olmayan bazı hastalıklar var(dır) tamam, ama kendimizi hasta eden (yani bulaştığı, hastalığı kaptığımız şartları oluşturan) da biz değil miyiz? kaza, genetik faktörler vb. ayrı tutuyorum da öyleyiz yani.
0
encokbenisevinnolur
(03.04.20)
Ayrıca şu anda eboladan, koleradan, vebadan, veremden, çocuk felcinden ölüm yok biliyorsun dimi? 100 yıl önce neler oluyordu?
0
etna
(03.04.20)
sizin veya yakın çevrenizin başına ciddi birsey grlmediği için “ tamam, ilacı veriyorlar, geçiyor” diyorsunuz. önemli, ciddi bir sorun için tedavi alıp iyileşmiş olsaydınız, bu soruyu sormazdınız bile. mesleğin verdiği manevi haz ise o hastaları iyileşmiş, gülerken görmek zaten. bir de internette yazanlar hiçbir şey değil, onları boş verin.
0
sumuklu asilzade
(03.04.20)
öyle demeyelim de iyi doktor çok az. nasıl ki eğitim önemli ama başarılı öğretmen az ise, doktorluk için de durum aynı. çoğu sadece ilaç yazıyor. o ilaçlar aslında yasal uyuşturucular. mesele canan karatay olabilmekte.

çoğu öğretmen eğitim vermiyor çocukları oyalıyor, çoğu doktar da hastalığı çözmüyor ağrıyı dindiriyor.
0
luluki
(03.04.20)
Haklısın.
Tıp dediğimiz ve ilaç endüstrisi bir kere kimin ellerinde buradan hareket etmek lazım. İlaçlar çözüm olmuyor.
Doğal yani (aslında küçümsenerek söylenen) alternatif tıbba dönüş lazım.
Araştırırsanız hastalığın değil, tedavinin öldürdüğünü anlatan yayınlar bile var.
Her hastanın tamamen iyileşmesi bu sisteme ters zaten.
0
Erva
(03.04.20)
100 senede istatistik olarak yaşam süresini 40-45 seneden 80'e çıkardıysa bence değil.
0
orpheus
(03.04.20)
Merhaba
Klişe olarak düşünmeyin ama bunun tüm dünyanın içinde olduğu,sürdürdüğü sistemle ilgisi var. Kübaya bir göz atın farki göreceksiniz. Her konuda olduğu gibi sağlık da bir kazanç kapısı halinde. Bu yaşadığımız kriz gibi krizlerde kimileri düşünüyor nerede hata var diye ama düzen çarkını çeviren eller bu krizlerden beslenio yine ayni bataklığın içinde yuvarlanmanin başka yollarını buluyor. Olan yine insana oluyor. Daha doğrusu parasiza fakire...
0
alonazik
(03.04.20)
(4)

Sözleşme maddesine rağmen otelin rezervasyon iptali yapmaması

trejemu
Erken rezervasyon ile 2 temmuz 2020 girişli bir otel rezervasyonu yaptırdım. sözleşmeye göre giriş tarihinden 1 ay öncesine kadar rezervasyonu iptal etme hakkım var, ancak firma rezervasyonu iptal etmek için iade edeceği tutarı 3 ay sonra vereceğini şartını koşup, bu şekilde onay verirsem iptal işle
Erken rezervasyon ile 2 temmuz 2020 girişli bir otel rezervasyonu yaptırdım. sözleşmeye göre giriş tarihinden 1 ay öncesine kadar rezervasyonu iptal etme hakkım var, ancak firma rezervasyonu iptal etmek için iade edeceği tutarı 3 ay sonra vereceğini şartını koşup, bu şekilde onay verirsem iptal işlemi gerçekleştireceklerini söylüyor ve rezervasyonumu iptal etmiyor. Bankaya harcama itirazı yaptım, hizmet alamayacağımı zorluk çıkardıklarını benden tahsil edilen tutarın tarafıma iade edilmesini istedim. yapabileceğim başka birşey..
tek taraflı sözleşme feshi nasıl yapılır? veya başka herhangi bir yöntem tavsiyesi verebilecek varsa sevinirim.
0
trejemu
(02.04.20)
sozlesmede ne kadar surede iade edilecegine dair bir ibare yok ise 3 ay sonra parayi yatirmalarini kabul et bence
0
grinito
(02.04.20)
aynı şey midir bilmiyorum, uçak biletim iptal oldu uçuşlar iptal olduğu için; ancak normalde 2-3 günde geri yatıyordu yatmadı. dur bakayım dedim websitesine istisna bir durum mu var, sözleşme kısmını açıp okumadım bu şekilde olağanüstü durumlarda (işte salgın) 3 ay sonra iade edilir gibi bir şey yazıyordu, sözleşmeye atıf yaparak açıklama koymuşlar oraya herhalde insanlar telefonları kilitlemesin diye.
sizinki de 3 ay, ondan dedim.
0
encokbenisevinnolur
(03.04.20)
Şu anda bütün tur şirketleri operatörleri iadeleri geciktiriyor çünkü yüzbinlerce kişi aynı anda iade istiyor. Eylüle kadar iade ödemesi yapmam diyen var. Bankadan olumlu yanıt gelmezse, sıkıntı etmeyip bekleyin derim.
0
whoosie
(03.04.20)
Havayolu şirketleri ile ilgili olarak Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü koruyucu karar aldı (aşağıda). Korumak derken bizi değil tabiki şirketleri. Yani oradaki durum biraz farklı olabilir. Turizm alanında böyle bir karar duymadım, ama adamlar açıkça şimdi istiyorsan mahkeme yolunu arşınla diyorlar ki, ödeme süresi en azından aynı sürede olacaktır.

Bununla birlikte şimdi 3 ay erteleyen, o 3 ay gelince bir 3 ay daha erteler o ödemeyi.

www.resmigazete.gov.tr

(1) COVID-19 salgını nedeniyle 5/2/2020 tarihinden itibaren uçuşun iptal edilmesi durumunda, bu iptaller sebebiyle uçuşu icra eden veya etme taahhüdünde bulunan hava taşıma işletmesi 8 inci, 9 uncu ve 10 uncu maddelerde yer alan hükümlerden uçuş yasakları kalktıktan sonraki iki ay sonuna kadar muaftır.

(2) COVID-19 salgını nedeniyle uçuşu iptal edilen yolcunun, hava taşıma işletmesinin boş koltuk durumuna bağlı olarak istediği bir tarih için bilette değişiklik yapma veya bileti açığa alma hakkı vardır. Yolcu, açığa alınıp kullanılmayan biletin iadesini uçuş yasakları kalktıktan sonraki iki ayın sonrasında hava taşıma işletmesinden alabilir.”
0
cursor
(03.04.20)
(3)

canlı görüşmeyi kaydedecek bir uygulama?

leeloodallas
merhaba, yurtdışındaki bir arkaşımla görüntülü görüşme yapıp aşağıdaki gibi kayıt almak istiyoruz. https://www.youtube.com/watch?v=jq1Z3Xf11Dw&t=1791sapp program seçeneği çok ama bu şekilde hem iyi çekip hem de sorunsuz kayıt alacak program hangisi?
merhaba, yurtdışındaki bir arkaşımla görüntülü görüşme yapıp aşağıdaki gibi kayıt almak istiyoruz.

www.youtube.com

app program seçeneği çok ama bu şekilde hem iyi çekip hem de sorunsuz kayıt alacak program hangisi?
0
leeloodallas
(02.04.20)
amd ekran kartınız varsa radeon software üzerinden kaydetme özelliği var. nvidia için de vardır mutlaka.
0
false pretension
(02.04.20)
skype'ın kendisinde direkt kayıt özelliği var, buna yakın bir görüntü veriyor. Hangi programı kullanırsan kullan internetin iyi değilse takılmalar, seste bozulmalar olacak.
0
10032007
(03.04.20)
evaer var, skype görüşmelerini kaydetmek için. yalnız ücretsiz versiyonunda belli bir dakikayı aşamıyorsun kayıt için.
0
encokbenisevinnolur
(03.04.20)
(1)

Zoom

sane ego
yarın dersim var, pcye yükledim ama asla ses gitmiyor ses de gelmiyor, sabahtan beri milyon tane video izledim çözemedim. bilgisayarın mikrofonu çalışıyor, test ettim. ama uygulamada yok işte. yardım edin ne olur..
yarın dersim var, pcye yükledim ama asla ses gitmiyor ses de gelmiyor, sabahtan beri milyon tane video izledim çözemedim. bilgisayarın mikrofonu çalışıyor, test ettim. ama uygulamada yok işte. yardım edin ne olur..
0
sane ego
(02.04.20)
"acaba fişi taktınız mı" tarzı bir öneri olacak, mazur görün ama, acaba uygulamanın yüklenip ilk açılma aşamasında "kamera mikrofona izin ver" kısımlarını, yükleme kısmının devamı zannedip ya da o refleksle, next next diyip izin vermemiş olabilir misiniz?
0
encokbenisevinnolur
(03.04.20)
(6)

Anlamlı söz

alko ikarus
Kız arkadaşıma üzerinde kelebek resmi yapılmış taş hediye edeceğim. Kelebeğin ömrü kısa ama çok güzel. Bundan dolayı taşın arkasına;Hayat kısa, kuşlar uçuyorKuşlar ölür, sen uçuşu hatırlaYazmak istiyorum. Nasıl olur?
Kız arkadaşıma üzerinde kelebek resmi yapılmış taş hediye edeceğim.
Kelebeğin ömrü kısa ama çok güzel.
Bundan dolayı taşın arkasına;
Hayat kısa, kuşlar uçuyor
Kuşlar ölür, sen uçuşu hatırla

Yazmak istiyorum. Nasıl olur?
0
alko ikarus
(02.04.20)
cemal süreya ile füruğ ferruhzad’ı karıştırma, birini seç :)
0
passion rules the game
(02.04.20)
Ölümlü bir sey yazmayin, cok depresif.
Daha mutlu bir sey yazin bence.
Yani herkes biliyo kelebegin omru kisa vs.
0
kuehles blondes
(02.04.20)
ölümle ilgili hiçbir şey yazma +1
0
tabudeviren
(02.04.20)
Ölümle alakalı hiçbir şey yazmamanız gerektiğini düşünüyorum.
Güzelliğe, narinliğe, estetiğe odaklı şeyler yazmanızı öneririm.
illa dize olmasına gerek yok tek bir cümle de olabilir.
0
white collar monkey
(02.04.20)
Kusura bakmayın da bu biraz şey gibi olmuş. Canim ben seninle ilgili bir gelecek fln düşünmüyorum biz ana bakalim. Senleyim ama hayat kısa diğer kuslari da kaçırmak istemem. Ben olsam ilerisi ile ilgili bisey düşünmediğimiz düşüncesine kapılırdım.
0
alonazik
(02.04.20)
"sevgilim sevgilim
kuzey sanrısı gibidir
geceyi beşe filan böler"

böyle yaz. ama yazmadan bu mısraların geçtiği şiiri de bul oku.
0
encokbenisevinnolur
(03.04.20)
(9)

Sevgilinin yakın arkadaşı sorunu

mastarryx
Sevgilimin en yakın arkadaşı olan çocuğun hesaplarına bakayım dedim bugün can sıkıntısından. Kendisinin muhafazakar olduğunu biliyordum ama bunu kadın düşmanlığı ile birleştireceği aklıma gelmemişti. Bütün tivitleri saldırgan tivitler. Aileyi yok edemezsiniz, kadın doğurmalı, kadın çalışmamalı, kadı
Sevgilimin en yakın arkadaşı olan çocuğun hesaplarına bakayım dedim bugün can sıkıntısından. Kendisinin muhafazakar olduğunu biliyordum ama bunu kadın düşmanlığı ile birleştireceği aklıma gelmemişti. Bütün tivitleri saldırgan tivitler. Aileyi yok edemezsiniz, kadın doğurmalı, kadın çalışmamalı, kadınlar zayıf ve erkekler onları beslemeli yoksa hayatta kalamazlar gibi şeyler. Bir de bu adam tıp okuyor ve yakın arkadaşları da tıp okuyan kızlar falan genelde. Tkip ettikleri halde nasıl görmüyorlar bu tivitleri anlamıyorum.

Benimkiyle de çocukluk arkadaşları ve birbirlerini çok seviyorlar. Özellikle benimki tapıyor resmen adama. Bir yemek yeseler aşık gibi elli tane fotoğrafını çekiyor. Kardeşim kardeşim diye sürekli onu anlatıyor gün içinde. Şimdi ben bu yakın arkadaşa kinlendim biraz. Onunla aynı ortamlara gelmek veya konuşmak falan istemiyorum hiç. Ama mesafeli olursam benimki üzülür zaten iyi anlaşalım diye dip dibe sokuyor sürekli bizi. Bir de sevgilim saf tatlı bir şey yani sevdiklerinin dolduruşuna çabuk gelebiliyor bazen. Koca adam ama aklına girer mi diye korkuyorum. Nasıl davranmalıyım şimdi? Hiçbir şey yokmuş gibi yüzüne güleyim mi yoksa onunla görüşmek istemiyorum mu diyeyim sevgilime?
0
mastarryx
(02.04.20)
Bu hikayede sana yer yok hafiz.
0
brkylmz
(02.04.20)
@brkylmz +1
Kız arkadaşlarının rahatsız olması ihtimalini düşünüp niye sevgilinizin de rahatsız olması gereken bi durum olduğunu görmüyorsunuz? bir insanın karakterini arkadaşları yansıtır. görüşlerine katılmıyor bile ses çıkarmaması büyük bir sorun ki tapıyor falan diyorsunuz.
0
amugochi
(02.04.20)
6 senelik bir ilişkiyi bitirme sebebim arkadaşlarıma ve çevreme karışmaya başlayıp sınırlarımı ihlal etmeye başlamasıydı hiç de pişmanlık duymadım. Genel olarak erkekler arkadaş çevrelerine müdahale edilmesinden hoşlanmaz, ayrıca herkesin sizinle aynı görüşleri taşımasını bekleyemezsiniz ve arkadaşının kadın üzerindeki düşünceleri sevgilinizin de bu düşünce yapısını taşıyacağı anlamına gelmez. Sınırlara müdahale etmeyin derim.
0
apocalipy
(02.04.20)
Ek bilgiler:

Arkadaş kişisi uzun süredir şehir dışında olduğu için yeni tanıştık kendisiyle. Mart başında bir kere gördüm ve orada da bayılmadım çok bu çocuğa. Onun öncesinde bütün gün kendisini dinliyordum benimkinden. Zaten buluşunca bunlar sevgili gibi takıldıklarından (birbirlerine pizza yedirmeleri vs) pek fırsatım olmadı kendisiyle konuşma açısından, merhabalaştık ve birkaç cümle ettik sadece. Ben de onların bu haline gülüp geçtim sadece özlemiştir sevgilim diye ama meğerse normal halleri buymuş.

Benimki tıp okumuyor.
0
🌸mastarryx
(02.04.20)
surekli bir araya gelme zorunlulugun yoksa ses cikarma bence, nasilsa kisa sure goreceksin. ya ben ya o genelde ters teper arada o kadar buyuk bi yakinlik varsa. arkadasini secer seni gonderir. dedigim gibi surekli bir arada bulunmayacaksan bisey demek zorunda degilsin ve hatta deme. ama aksi durumda ben de brkylmz+1 diyorum.
0
in vino veritas
(02.04.20)
Ben açıkçası nedense sevgilinizin gay olduğu hissine kapıldım.

İlginç bi ilişki şekli benim açımdan. Geyiğine yapmadığım sürece sevgilim haricinde arkadaşıma pizza yedirmem.
0
tessera
(02.04.20)
Üstteki arkadaşa cevaben belirtmek gerekir ki sevgilin gay değil. Nerden mı biliyorum bir arkadaş ekolü.


Asıl meseleye gelirsek, konunun sizle alakası nedir allah aşkına. Biriyle birlikte olunca tüm çevresini domine etme isteği mı doğuyor sizde?
Eğer o arkadaşın fikirleri hayatınızı ve ilişkinizi etkilemiyorsa size ne yahu?
Mevzubahis arkadaşla hicbir şekilde aynı fikirleri taşımıyorum ama herkes aynı cıktı taşısaydı fikrin anlamı olmazdı.

Ezcümle, eğer şu an bir beyanda bulunursanız sevgiliniz siz ve arkadaşı arasında bir çatışma zemini istemeyecek, bu huzursuzluğu istemeyecektir.
Milletin hesaplarını stalk yapmayı bırakın, erkek arkadaşınızı da salın biraz lütfen.
0
dre mithatoğlu
(02.04.20)
sosyal ağlarda atış serbest ve benzer düşünenlerin biraraya gelip birbirini gaza getirme ihtimali daha yüksek. belki düşündüğünüz kadar olumsuz bir etkisi olmaz size. kendilerini bizzat siz tanıyorsunuz tabi, ona göre de bakın. ama mesela şöyle bir test yapılabilir: "eğer sosyal medya paylaşımlarını görmeseydim, böyle biri olduğunu düşünür müydüm";
şu tarafı da var, sevgiliniz kanka gazıyla dolup taşan, değişebilen bir tipse o da ayrı bir ölçüp tartma konusu.
0
encokbenisevinnolur
(03.04.20)
Geçmiş olsun dostum. Yapacak pek bir şey kalmamış. Bence ayrıl
0
Frederick Co
(04.04.20)
(9)

Hoşlanmak

little fish
Tipini-fiziğini çok da beğenmediğimiz, ilgi alanları bizimkine benzemeyen, çocukça hareketlerde bulunduğunu düşündüğümüz birinden nasıl oluyor da hoşlanıyoruz, onu görünce heyecanlanıyoruz? Bunun sebebi nedir? Enerji falan mı?Kategoriyi değiştirdim :)
Tipini-fiziğini çok da beğenmediğimiz, ilgi alanları bizimkine benzemeyen, çocukça hareketlerde bulunduğunu düşündüğümüz birinden nasıl oluyor da hoşlanıyoruz, onu görünce heyecanlanıyoruz? Bunun sebebi nedir? Enerji falan mı?

Kategoriyi değiştirdim :)
0
little fish
(31.03.20)
şeytan tüyü:))
0
lata
(31.03.20)
Cevabını bilmediğimiz sorulara feromon der geçeriz biz burada.
0
epistemic_regress
(31.03.20)
hoşlanmanın olayı tamamen gördüğünden etkilenmen zaten
0
windows95
(31.03.20)
demek ki kendine söyleyemediğin/söylemek istemediğin ancak o kişide seni etkileyen bir şeyler var.
0
fezagezgini
(31.03.20)
Bu tarz hoşlantıların sonunda “neyinden hoşlanmışım bu amip kılıklının” gibi düşünceler oluşur. 3 ila 21 gün arasında geçer genelde.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(31.03.20)
"Tipini-fiziğini çok da beğenmediğimiz, ilgi alanları bizimkine benzemeyen, çocukça hareketlerde bulunduğunu düşündüğümüz birinden..."

burada tanımlama hatası var. hoşlanılan birine karşı bunlar hissedilmez/düşünülmez aksine uzak durulur.
0
foolrules
(31.03.20)
boşluk.
en temelde hoşlanma/flört vb durumların bizde yarattığı halden hoşlanma, karşımızdaki kişiden bağımsız.
0
Phoebe
(31.03.20)
tadına bakma isteği derdim ben buna. farklı bir tecrübe olacağı sebebiyle "bi bakayım hoşuma gider belki" dürtüsü olabiliyor. yoklukta olmak bunu çok tetikler tabii. şeytan tüyüne de etkisiz diyemem, eğer varsa.

ama @super kahraman olsaydim baba olurdum +1, genelde kısa sürer ve pişmanlık duyulur sonrasında.
0
Bruce
(31.03.20)
Seks?
0
encokbenisevinnolur
(31.03.20)
(11)

bana şöyle biraz sıfat söylesenize "elegant, contemporary, functional" gibi

proletarier aller lander vereinigt euch
görünüş için de olur, kullanım için de yani mobilya isimlendirme konusunda böyle sıfat tavsiyeleri arıyorum. her tavsiye altın değerinde bunu yapacak kişinin hiç ingilizcesi yok gibi düşünün. türkçe de olur tavsiye o sorun değil ama ingilizce olsa daha iyi olur.
görünüş için de olur, kullanım için de yani mobilya isimlendirme konusunda böyle sıfat tavsiyeleri arıyorum. her tavsiye altın değerinde bunu yapacak kişinin hiç ingilizcesi yok gibi düşünün. türkçe de olur tavsiye o sorun değil ama ingilizce olsa daha iyi olur.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.03.20)
sexy :9
0
theseachange
(30.03.20)
delusional
0
diffarentiationation
(30.03.20)
hee çok seksi he.

abi sağol da mobilya için ne kadar uygun bilemedim sence uygunsa eyvallah tabii :D

edit: niche müthiş valla hiç aklıma gelmemişti.
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(30.03.20)
niche?
0
Tears of Devil
(30.03.20)
Outstanding
0
opitseri
(30.03.20)
Exquisite
0
marcelorios
(30.03.20)
cozy
0
pide
(30.03.20)
Fancy
0
038576
(30.03.20)
radiant, fabulous.
0
Bruce
(30.03.20)
gorgeous
0
encokbenisevinnolur
(30.03.20)
scrumptious, exquisite
0
nabrukk
(30.03.20)
(2)

10 mg antidepresan

iyi olmayan gececi
10 mg, antidepresanlar özelinde düşünürsek sizce yüksek bir doz mu? mesela paxil? Sevgiler.
10 mg, antidepresanlar özelinde düşünürsek sizce yüksek bir doz mu?

mesela paxil? Sevgiler.
0
iyi olmayan gececi
(28.03.20)
Yüksekten kastın ne? Etken maddeye ve ilaç grubuna doza yüksek düşük denmesi değişir. Mesela 100'luk paxil yok diye biliyorum ama 100'luk lustral var mesela
0
encokbenisevinnolur
(28.03.20)
Başlangıc dozu ssri'ler için
0
kirmizi baslikli mario
(28.03.20)
(8)

Evde çalışanlar ve psikolojileri

yaraticinick
Kendimi aşırı yorgun hissediyorum. Haftaiçi ile hafta sonu arasındaki farkı yaşayamadığım için bu 5 gün nasıl motive olacağımı düşünüyorum şimdi oturdum.Tabii ki işe gitmiyor olmak, evden çalışıyor olmak süper ama uzun vadede psikolojik sıkıntılara sebep olacak gibi bu durum hepimiz için. Sürekli co
Kendimi aşırı yorgun hissediyorum.
Haftaiçi ile hafta sonu arasındaki farkı yaşayamadığım için bu 5 gün nasıl motive olacağımı düşünüyorum şimdi oturdum.

Tabii ki işe gitmiyor olmak, evden çalışıyor olmak süper ama uzun vadede psikolojik sıkıntılara sebep olacak gibi bu durum hepimiz için. Sürekli coronadan bahsediyor ve bunu konuşuyor olmanın etkisinden bahsetmiyorum bile.

Siz ne yaptınız, ne yapacaksınız?
Bir simulasyon oyununun içindeymiş gibi hissetmiyor musunuz?

Ilave: evde çalışmakla ilgili bir sıkıntım yok aslında, konsantre oluyorum düzenimi büyük ölçüde oturttum; belki az ve düzensiz ara veriyor olmam sıkıntı ama onu da halledebilirim. Ama temel sıkıntım yeni bir hafta için desarj olamamak su an.
0
yaraticinick
(22.03.20)
aynı durumdayım. ilk defa evden çalışıyorum ve sürekli kaytarmak istiyorum işime odaklanamıyorum :( dışarı çıkmadığım için haftasonu nasıl geçti anlamadım ben de.

bu süre zarfında motivasyon için sevdiğim müzikleri açıyorum ve güzel içecekler hazırlamaya çalışıyorum. aklıma başka bir çözüm gelmedi.
0
theseachange
(22.03.20)
4 yıldır evden çalışıyorum, benim için bir şey değişmedi o yüzden. Haftasonları da dışarı çıkarak ya da evde oturup "çalışmayarak" geçiriyor-dum.

Bu süreçte sadece "çalışırken insan sesi olması" gerekliliğini fark ettim. Yani aslında bilgisayar ekranına bakarken, arka planda bir takım hayat emarelerinin dönmesi gerekiyor. Bunu da 2. bir ekranda film açarak, youtube izleyerek, podcast dinleyerek gideriyorum. Bazı insanlar video coworking vb. yapıyorlar. İşinize yararsa deneyebilirsiniz.

onun dışında ne gibi psikolojik sıkıntılara sebep olacağını düşünüyorsunuz bilmiyorum. ev ortamında çalışmaya "odaklanmak" herkesin yapabileceği bir şey değil, bunun farkındayım. Bu süreç uzarsa diye bir iki öneri vereyim: Çalışma ortamınızı dinlenme ortamınızdan ayırın. Mutlaka başka bir işe ayrılmamış bir masanız olsun. O masada sadece çalışılsın.

Bazı insanlar evde çalışırlarken, eşofman pijama vb. giymeyerek daha iyi odaklanıyorlar. Çalışacağınız zaman normalde çalışırken giydiğiniz kıyafetler, hatta ayakkabı dahil giyip deneyebilirsiniz.
0
cern de cayci olmak vardi
(22.03.20)
biz bunları hep anlattık...
eksiduyu.ru
0
Bruce
(22.03.20)
yaklaşık 15 yıldır evden çalıştığım için şu anda insan belgeseli izler gibiyim genel olarak.
daha bir hafta olmamışken bu kadar tepki verilmesini tuhaf karşılıyorum.

edit:
yazdıklarımdan "hiçbir şey yapmayacağım, aynı şekilde yaşamaya devam ediyorum" ve "hayır, bir simülasyon oyunun içindeymiş gibi hissetmiyorum" cevaplarının anlaşılacağını düşündüm.

mesele evde çalışmak değil, evde çalışan insan evde oturur, evinde deşarj da olabilir, motivasyonu da etkilenmez.
yani "çalışıyorum" lafı sadece bilgisayar başında çalışıyorum demek değil, bir yaşam tarzı bu.
dolayısıyla diğer sorular da otomatikman yanıtlanmış oluyor.

edit2:
nasıl deşarj olabileceğinizi kendi kendinize bulacaksınız, bunun bir yöntemi yok.
çalıştığınız masada ya da odada yemek yemeyebilirsiniz.
evin her alanını farklı şeyler için kullanabilirsiniz.
ayrıca bir de korona konuşup haber izlemeyin.
ben normalde akşamları bir şeylerle ilgilenirken tartışma programı izleyen/dinleyen insandım, günlerdir akşamları tv açmıyorum neredeyse.
zaten önemli olan her şey ekşi sözlük ve twitter'da önümüze düşüyor.
gereksiz panik ve korku yüklenmenin anlamı yok, durum belli.
yeni bir haber, duyuru, gelişme olmadıkça bunlara yönelmeyin.

edit3:

evden çalışmak demek her günün aynı olması demek değildir.
hafta içi ve hafta sonu günleri benim için hem düzen olarak farklıdır, hem de his olarak.
yapacak hiçbir işim ya da programım olmasa da, günlerdir evde de olsam bende "bugün pazar" hissi her zaman oluşur yani en azından.

bence siz ne sorduğunuzu bilmiyorsunuz.
evde oturmak ya da evden çalışmakla ilgili varsayımlarınız var ve çoğu da yanlış.
buradaki cevapları sanırım o yüzden tatmin edici bulmuyorsunuz.
0
blatta hiberna
(22.03.20)
Soruyu ya da soruda anlatilmak isteneni anlamadiginizi dusunuyor ve yıllardır evde calisiyorum tribinizi anlamiyorum ben de.

Sıkıntı evde çalışıyor olmak degil dedigim halde buna ithafen cevap veriyor olmaniz çok garip.
0
🌸yaraticinick
(22.03.20)
Benim de 10 yil oldu evden calisali. Surekli evde sikildim geyiklerini etraftan duymasam farkina bile varmiyacagim karantinada ne kadar vakit gectigini.

Ses olsun diye yutup videosu, belgesel vs acarim zaten hep. Gaye de odaklaniyorum bu sekilde

Simulasyonun icindeymis gibi hissetmiyorum.

Ne guzel cevap vermis iste blatta hiberna, illa oldum bittim of pof mu dememiz lazimdi, En azindan su an icin degisiklik yok psikolojimde.

Takip ettigim belli siteler, tivitir hesaplari var onun disinda baska haber okumuyorum zaten(Sirf corona icin gecerli degil bu, yillardir boyle. Burada bile gorebiliecegin bir suru felaket tellali var, yillardir hic bir dedikleri de dogru cikmaz, ne diye takip edeyim bunlari ve de aga babalarini).
0
kopart
(22.03.20)
Evde çok sıkılıyorum, evde çalışamıyorum gibi bir şey mi yazıyor yukarıda acaba? Konunun evde sıkılmak olmadığını, haftasonu ve haftaiçi arasında herhangi bir fark olmamasından kaynaklı bir hayıflanma içerdiğinin anlaşılacağını düşünüyorum ben de.

Halihazırda 7 günü de birbirinin aynısı olan insanlar için ya da bu konuda herhangi bir sıkıntı görmeyenler için cevaplanacak bir soru değilmiş, bu şekilde sorulmalıymış sanırım anlaşılır olması için.
0
🌸yaraticinick
(22.03.20)
evde hoplayıp zıplamak iyi oluyor. yani yetişkin dilinde spor yapmak işte.
ben molalarda kahve sonra şınav sonra plank ve çalışmaya devam yapıyorum örneğin.
0
encokbenisevinnolur
(23.03.20)
(19)

Evde kafayi yemiyor musunuz olm?

stavro
Insan depresyona girer bir yerden sonra yahu boyle.
Insan depresyona girer bir yerden sonra yahu boyle.
0
stavro
(21.03.20)
internet olmasa yerdim.
0
jelly bear
(21.03.20)
yiyorum daha kötü olucam. beni sıkıntıya sokan evde olmak değil, evden çıkamayacağını bilmek. yasak olmasa bedavadan evden çalış demiş olsalar dışarı çağırsalar gitmezdim, aslında evde vakit geçirmeyi seviyorum. ama böyle zorunluluk hissiyle birleşince sıkıntı. dün bi çıktım yürüdüm ama kesmedi. sonumu iyi görmüyorum ben de.
0
Bruce
(21.03.20)
Bruce +1
0
pgup
(21.03.20)
Temizlik yap, evdeki pirinci falan say, uti yap falan iste, gecmiyore vakit
0
exlibris
(21.03.20)
Evde vakit geçirmeyi seviyorum. Uzun zamandır da çalışıyorum, evi özlemişim. Kendime zaman ayırabiliyorum. Çalıştığım için yapamadığım şeyler vardı onları yapıyorum. Ama tabii sıkılmayacağımı garanti edemem.
0
rock n roll
(21.03.20)
yemeye başladım evet. her ne kadar evi sevsem ve yapacak meşguliyet üretebilsem de ben hareketli bir insanım, hele eylülden beri öyle bir yoğunluk ve hareket içerisindeydim ki (örneğin 6 aydır her hafta iki kez istisnasız şehir değiştiriyordum) şu an yüz küsür metrekare ile sınırlandırılmış olmak resmen kaşındırıyor beni. ve daha bunun başlangıç olduğunu düşünmek.. bilemiyorum altan, sonunu hayırlı göremeyenlerdenim.
0
treamorg
(21.03.20)
Yiyorum - internet olmasaydi ne yapardim bilmiyorum. Normalde yarin Paris’e ucusum vardi, gidemiyorum - cok mutsuzum duyuru uhuhuhu
0
euteamo
(21.03.20)
ise gitmeye devam ettigim icin hayir. evden calisiyo olsaydim 2 ay rahat giderdim boyle. 1 hafta evde oturup 1 aydir disari adim atmiyor triplerine girenler degisik geliyo bana.
0
aydonno
(21.03.20)
Zorunluluk hissi berbat.

Yine de deprasyondaki bir buf-e kürü ölü bir buf-e küre tercih ediyorum, simdilik.
0
buf-e kür
(21.03.20)
Ben ise halen gidiyorum, buna ragmen kafayi yemek uzereyim.
Bruce'un dedigi gibi cikmamaktan ziyade cikamayacsgini bilmek etkiliyor aslinda. İntiharlik duruma gelecez bu gidisle.
0
🌸stavro
(21.03.20)
Yemiyorum. Muhtemelen yemem de. Halbuki normalde evde durmayan birisiyimdir, mutlaka çıkardım ama virüs korkusu sanırım. Bir de özlemişim bir yere gitmemeyi. Umarım işe de gelmeyin derler de 1 hafta hiç çıkmam :)
0
eksi sozlugun tatli insani
(21.03.20)
ben hayatımda bi değişiklik göremiyorum o nedenle beni etkilemedi :D
0
superfluid
(21.03.20)
Yoo, normalde de ayda yilda bir disari cikiyordum zaten. Okunacak bir ton e-book. izlenecek bir suru film/ dizi vardi.. Onlarla megulum 1 haftadir, keyfim yerimde.
0
kopart
(21.03.20)
az önce arkadaşımı aradım, 4-5 gündür yalnız ve sanırım o süreçte hiç markete de çıkmamış.

20 dakika boyunca konuştu. ara ara lafa girmeye çalıştım, her lafıma 10 şey söyledi. genelde yaşlılara küfür etti falan, bir de dışarı çıkanlara.

velhasıl şimdiden manyamış. dikkat et dedim, "ya ben iyiyim bir de arkadaşlarımı görsen" dedi.

evde vakit geçirmek o kadar da zor değil. işinizi evden halledebiliyor, sağlık sıkıntısınız yoksa ya da geçiminiz bu karantina muhabbetinden etkilenmediyse işin biraz keyfini çıkarmaya çalışın.
0
biseysorcaktim
(21.03.20)
Aşırı mutluyum evde ya sonsuza kadar bu şekilde devam edebilirim.
0
jacque
(21.03.20)
Valla bugün yedim bence ben, duvarlar filan üzerime gelmeye başladı(ben bunun mecaz bişey olduğunu düşünürdüm, gerçekmiş) mutfağa gidiyorum dolabı açıyorum 1 kaç dk boyunca inceliyorum, tv yi açıyorum 1 den başlayıp son kanala kadar geliyorum, telefonu elimden düşürmiyorum zaten herhangi bi yerden ne yazılsa hemen cevap veriyorum. Elime kitap alamıyorum zaten harfler karışık geliyor okumayayım diye. Bugün akşam araba ile çıktım puzzle alırım dedim ama bulamadım onu da. Kendimi hapishane de gibi hissediyorum.
0
valarmurgulis
(22.03.20)
tek basima olsam belki yemezdim ama diger iki kisiyle beraber yasamak zorunda oldugum icin onlarin varligi bana kafayi yedirtebilir.
0
headredhead
(22.03.20)
Normalde ofiste tüm gün oturduğum için akşam ya bisiklet sürer, ya salona gider, ya da yolu uzatır yürüyüş yapardım. İki haftadır evden çalışıyorum, normalde de evden çalışırdım haftada bir falan ama bu kadar uzun süre evden çıkmadığım olmamıştı.

İki kedimiz var, eşim de evden çalışıyor onunla uğraşıyorum bazen, bazen konsolda oyun oynuyorum ama zaman zaman acayip içim sıkılıyor kendi kendimi motive etmeye çalışıyorum.

Tek falan olsam ufaktan akıl sağlığımı kaybetmeye başlardım sanırım.
0
chicha
(22.03.20)
karnım doyana kadar yiyorum. tam doygunluk noktasına gelmemesi önemli, yoksa hem şişkinlik yapıyor hem kafa kalmıyor insanda ^^

ehehe şimdilik süper, önceleri kısa kısa zaman ayırıp tadını alamadığım şeylere zaman oldu epey. pfff yarın ofise gideceğim kaygısı olmadığı için de daha rahat yapıyorum yaptığım şeyleri.
0
encokbenisevinnolur
(23.03.20)
(8)

Yeni neslin ayrımcı olmamasi

goklerdengelenkarar
Ve eski neslin biktirmasi hakkinda ne dusunuyorsunuz?Size bir olay anlatayim:Esimle ben, muhafazakar ailelerden cikmis, son derece acik goruslu, her cevreden arkadaslari olan, Atatürkçü, vatansever, yuksekogrenim gormus insanlariz. Esim başörtülü (bu kisim olayla alakali diye).Yasadigimiz bazi zorlu
Ve eski neslin biktirmasi hakkinda ne dusunuyorsunuz?

Size bir olay anlatayim:

Esimle ben, muhafazakar ailelerden cikmis, son derece acik goruslu, her cevreden arkadaslari olan, Atatürkçü, vatansever, yuksekogrenim gormus insanlariz. Esim başörtülü (bu kisim olayla alakali diye).

Yasadigimiz bazi zorluklardan sonra, kucuk kizimizi da alip, bir yemek yemeye gidelim dedik uzun zaman sonra.

Orada baska masanin cocuklari tum diger masalari ve nihayetinde bizim masayi taciz ettiler. Cocuktur yapar. Bizde de cocuk var. Ama ailenin gram umrunda degil.

Herkes barut ficisi gibi oldu. Son tahlilde bu çocuklar bizim 3 yasindaki cocugumuzun cok ufak yaralanmasina sebep oldu.

Ben de cocuklara degil ama aileye duydugum tepki uzerine tek cumle ile "beyefendi rica etsem cocuklarinizi alabilir misiniz masamizdan?" dedim. Tek soyledigim sey bu.

Akabinde cocuklari aldilar ama masadan devamli laf atiyorlar. En son masanin yasli annesi, bu yobaz basortululer buralara kadar nasil gelebiliyorlar. Cocuklara bile tahammülleri yok (buralardan kasit zengin bir yer, luks yer olmasi değil. Sosyal yapinin farkli oldugu alani kastediyor. Bunlari sallandiracaksin, bir tane birakmayacaksin vs gibi soyleniyor.

Ben cevap vermeyecektim. İsletmeciye sikayet edecektim ki orada o begenilmeyen yeni kusak basta olmak uzere herkes hakkimizi savundu. Karsi taraf ortaligi daha da birbirine katti ama tarifsiz bir pespayelik. Nihayetinde diger aileler de rahatsiz olduklarini soyledi kendilerinden. Bu sefer de onlara saldirdilar.

Herkes yanimiza geldi ve bize destek oldu. Ozellikle gencler, akranimiz genc ciftler yuksek sesle tepki de gosterdiler.

Bu ulkenin kanserli hucresi belli bir yas grubu uzerindeki sagci, solcu, seriatci, cakma kemalist tipler. Ama buradaki onemli husus yas grubu beyler. 50+ tipler bu ulkeyi yasanmaz hale getiriyorlar.

Bu olay bizi uzecegine, bu ulkede her yerde dindarin, ateistin, basortulunun, mini eteklinin, escinselin, hayvanlarin bu 50+ tiplerden sonra sorunsuz birlikte yasayabilecegini haykirma umudu verdi bize.

Biz cok mutlu olduk. Bu ulkeyi yeni jenerasyon kurtaracak. Dunyasini a haber ya da sozcuden sekillendiren degil, atiyorum kambocyadaki bir haberi teyit edebilmek icin istedigi anda bir kambocyaliyla ingilizce konusup doğru kaynağa ulasabilen bu yemi nesil guzellestirecek.
0
goklerdengelenkarar
(28.01.20)
Yeni nesil derken hangi yaş aralığını kastediyorsunuz... siz kaç yaslarindasiniz bilmiyorum. Ben 28, hürmetler ^^

Ben yeni nesil sayiliyorsam, kendi akranlarimi dediğiniz kadar iç açıcı görmüyorum, ufakliklar daha ufak oldukları için bilemem, eskilerle ilgili de size katılıyorum.

Orada size, yani bir aileye saldirmislar, gerçi olaya bu şekilde bakabilseler yaşadıklarınızi hiç yaşamamış olurdunuz. Ve bu, kanaatim olayın kilit noktası.

Çünkü, yine kanaatimce, bir cocuk için gözü önünde anne ve babasının kötü bir şeye maruz kalıp karşılık verememesi, bir anne ve baba için de çocuğuna orada bir güvenlik hissi sağlayamaması/çocuğun gözünde imajının zedelenmesi kadar kotu bir şey olamaz.

O yeni nesil napmis orada pek anlayamadım, ama size o saldırıya uğrayan seylerinizi koruyup geri vermişler, eyvallah.

Ben orada olsam (şimdiye kadar hiç böyle bir şeye şahit olmadım ama olursa inşallah bu tepkiyi verebilirim düşündüğüm gibi) önce işletmeden birini alelacele çağırır, o saldırganları kastettigim anlaşılacak şekilde "burası ne biçim bir yer, böyle insanların huzurunu kaçıran it kopugu niye alıyorsunuz buraya" diye ortaya bagirirdim. Tahminim bir şey yapmazlardi, sonra da yakınlarına gidip sivrisinek gibi onlar konustukca kes sesini, huzuru bozuyorsun vb. diyip dururdum. Sonra nolurdu bilemiyorum.

Neyse, demek istediğim, yeni neslin, orada bulunan mensupları bunu yaptı diye yuceltilecek bir tarafı yok bence. İkincisi yaptıkları şey erekli değil, anlık insani bir tepki, yok değildir ama erekli tepkiler verebilecek pek yeni nesil tanimadim ben. Erekliden kastım, ve özetle demek istediğim bir çocuğun toplum içindeki güvenlik hissini, hele ki anne babasının yanında, böyle sarsan tipler korkutulmali ve bir daha aynı seyi yapmaya korkmalilar. Çünkü toplumun temeline, bir aileye saldırıyorlar.

Hayal meyal hatırlarım, çocukken babam alışveriş esnasında bir esnafla tartismisti, muhtemelen yanında ben varım olay çıkmasın diye koruma içgüdüsüyle ustelemedi, adam da bildiğin azarladı babamı. Ondan sonra -ve hala da bazen- esnaf dediğimiz türde dükkanlara girerken hep tetikte olurum, kötü bir şey olacak gibi gelir. Sizin olayda kızınızın maruz kaldığı şeye benziyor işte, umarım benzer bir etki kalmaz kizinizda.

Kısmen bu kendi yasadigim olay yüzünden, kısmen de kızınızın gözünden olaya bakınca, hararetle sert yazdiysam, surci lisan ettiysem mazur görün.

Geçmiş olsun.
0
encokbenisevinnolur
(28.01.20)
diyanet halkın vergilerini fütursuzca harcarken, sünni islam, okullarda, televizyonlarda hatta devlet dairelerinde zorla dayatılırken insanlarda, özellikle de gençlerde diğer kesime karşı bir antipati oluşmayacağını düşünmek hayalcilik olur. malesef islamcılar para ve güçle olan sınavı geçemediler.
0
prizmatik
(28.01.20)
Yaş ile ilgili değil.

Prizmatik +1
0
hepbiarayisicinde
(28.01.20)
Bir olay uzerinden(ki onun da yasanip yasanmadigi supheli) yapilmis sacma bir genelleme.

25 yas altinda da gayet yobaz, sacma sapan tipler mevcut..

Yasla uzaktan, yakindan alakasi yok.
0
twq
(28.01.20)
Pahalı bir restoranda gerçekten bu ülkenin insanı ile karşılaştığınızı mı sanıyorsunuz? Öyle bir yerde aksi olsa şaşırırdım.
0
baal
(28.01.20)
psikolojik sıkıntılı tiplere gelmişsiniz o kadar. genelleme pek doğru değil.
0
nuisance
(28.01.20)
başörtü konusunda eskilerin irtica korkusunun alışkanlığıyla gelen o saçma tavır yeni nesilde evet yok. çünkü bu korkutmadan arınınca gençler "kim ne giyerse giysin ne karışıyorsunuz" kafasına daha rahat erişiyorlar. tek dertleri kimse kendilerine de karışmasın. şu an açık gençlerin üniversitedeki başörtülü arkadaşını kendilerine dert ettiğini sanmıyorum. arkadaş olmak zorunda değil, ama "gelmesin girmesin okumasın" sığlığında gencin az olduğunu düşünüyorum. bu konuda evet bir tık ilerleme var bence de ama bu, gençlere olan umudumu yeşertmiyor maalesef, o ayrı konu :)
0
akil kupuru
(28.01.20)
Genç nesilde de tabi ki saçma insanlar var ama genç nesilde sağ-sol, türbanlı-açık gibi kimliklere göre ayrımcılık yapma durumu daha az. Önemli olan belli başlı özgürlüklere ulaşım, Avrupalı(ya da Amerikalı) akranlar gibi rahat bir hayat gayesi oluyor. Çünkü artık instagram, twitter, youtube gibi sosyal medyada amerika'daki almanya'daki bir gencin hayatını çok daha rahat görebiliyor ve ülkemizdeki saçma duruma isyan edebiliyoruz. Önemli olan kişinin ne giydiği, ne yaptığı değil. Ne düşündüğü de toplum nezdinde zararlı bir görüş değilse yine kendini ilgilendirir. Dediğim gibi bizim nesilde de çürük elmalar var ama çoğunluk gayet kapsayıcı. Zaten dünyanın her yerinde öyle. OK Boomer lafı boşuna çıkmadı. Dünyanın irini boomer nesli.
0
nundu
(28.01.20)
(7)

Hayatla İlgili Kalıcı Kararlar

sanguine
Böyle kararlar verme aşamasındayım şu anda.Öncelikle avukatım, okuldan mezun olalı neredeyse 5 yıl oldu. 27 yaşındayım. 2 yıldır çalışıyorum. Ve inanılmaz mutsuzum. Eskiden yalnızca Türkiye'de olduğum için mutsuzdum, hayatımın geri kalanında kendimi mutlu edebiliyordum. Şimdi ise hiçbir şekilde madd
Böyle kararlar verme aşamasındayım şu anda.

Öncelikle avukatım, okuldan mezun olalı neredeyse 5 yıl oldu. 27 yaşındayım. 2 yıldır çalışıyorum. Ve inanılmaz mutsuzum. Eskiden yalnızca Türkiye'de olduğum için mutsuzdum, hayatımın geri kalanında kendimi mutlu edebiliyordum. Şimdi ise hiçbir şekilde maddi olarak tatmin olamadığım gibi gelecekte de bunun değişmeyeceğini gördükçe artık çıkılmaz bir depresyona girdim. Yaptığım hiçbir şeyden keyif almıyorum. Çalıştığım yerden memnunum (beni her şeyi bırakmaktan geri tutan tek şey bu şu anda) ama çok az para kazanıyorum, iş bütün vaktimi alıyor. Git gide eriyorum, mental ve fiziki olarak. Şimdi önümde şöyle seçenekler var.

-Böyle devam edeceğim, git gide daha da mutsuz olacağım. Er geç bu işten de ayrılacağım, yine iş arayacağım, yine böyle bir yere gireceğim ve üç kuruş gececek elime. Uzun vadede durumumun düzeleceği yok. İşimden de gittikçe nefret ediyorum.

-Kamuya gireceğim, kpss kasıp. Açıkçası bunun üzerinde yoğunlaşıyorum son bir yıldır, 88 puan aldım henüz atanamadım. Son atamada doğu illerinin gelmesi yüksek bir olasılık. Ya da bu yıl tekrar kasıp gireceğim. Ama herkes kastığı için yine atanamayacağım. Yine de en makul en yapabileceğim şey bu gibi geliyor.

-Benim güzel bir okulda mütercim tercümanlık örgün eğitim lisans kaydım var. Buraya hukuktan mezun olduktan sonra çalışmak istemediğim için 2.5 sene devam ettim. Sonra bedelli askerlik çıktı, para lazım vs diye işe girdim o günden beri çalışıyorum. Burayı bitirmek için de 7 yıllık limit dolayısıyla 2-3 senem var. Yani şu dakika işi bırakıp okula devam edersem 30 yaşında mezun olabilirim. Bu süre zarfında avukatlık yapmam imkansız, devamsızlık dolayısıyla. Mezun olduğumda iki diploma ne kadar işime yarar Türkiye şartlarında emin değilim.

-Son olarak geçen hafta Hollandadaydım kuzenimi ziyarete gittim. O ne yaptı etti kıçını yırttı master için gitti şimdi 7 yıldır orada doktorasını yapıyor. Artık sürünme aşamasını geçti iyi kötü para kazanıyor. Vatandaşlık alması her geçen sene kolaylaşıyor. Hepsini geçtim burada cidden yaşadığım şey hayat değil, orada kuzenimin vasıfsız işlerde çalışan arkadaşları bile oldukça mutlular. Yaşlandıkça daha büyük depresyona gireceğim böyle bir ortamda yaşamak için çabalayamadığım için. Şimdi biraz birikmişim var. Çok şükür bakmakla yükümlü olduğum kimse ya da borcum da yok. Hatta çok zora düşersem annem de yardımcı olur. Her şeyi göze alıp avrupada master kovalamak çok korkutucu geliyor bana. Ya o bir yıl içerisinde orada kalmaya devam etmeye yetecek kadar başarılı olamazsam, bağlantı edinemezsem vs. geri dönersem çok büyük yıkım olur benim için. iş tecrübem az olduğu ve yaşım ilerlediği için iş bulmam da çok zor olur. zaten ben gidip dönene kadar artık avukatların maaşları asgari ücrete kadar iner. o yüzden en çok istediğim şey bu olmasına rağmen bir türlü kalkışamıyorum buna.

Ne yapmalıyım
0
sanguine
(28.01.20)
Atanıp doğuya gidersen ülke kaynaklı mutsuzluğun depar atar, bence yurtdışını zorla.
0
epistemic_regress
(28.01.20)
Vereceğim cevap işine yarar mı emin değilim:
Şu an tarif ettiğin durum, hayatla ilgili karar verme değil de içinde bulunduğun durumdan kaçma planı şeklinde. Hani net bir yol ayrımında değilsin zaten, sadece mutsuz olmamak, işte iyi para kazanmak... istiyorsun ve bunlar soyut şeyler; nereden hangi şartlarda, nasıl temin edebilecegin belli olmaz.

Kararini daha somut şeyler üzerinden vermek belki de bunlar yerine, çünkü bahsettiklerinden hangisini secersen seç ucunda nasıl bir yere çıkacağını ne biri söyleyebilir sana, ne de bir garanti/vaadte bulunabilir.

Sözün özü, mutluluk ve para konusunu tabii ki hesaba kat, ama sadece buna da odaklanma; nihayetinde sayıp doktuklerin icinden, hangi yoldan gidersen git şartlarını senin yol boyunca verdiğin kararlar, yaptığın şeyler oluşturacak.
0
encokbenisevinnolur
(28.01.20)
+1 encokben...

Bu şekilde kendini daha çok yıpratırsın. Bir soluklan. Yeni şeyler deneyeceğin kısa bir seyahat planı yap. Ülkede vardır mutlaka daha önce hiç gitmediğin bir şehir. İşi gücü gelecek kaygısını mutluluğu bir kenara bırak, kendini tamamen adapte edeceğin bir geziye çok bir kaç gün.(gezmeyi sevmiyorsan, başka birşeyler deneyebilirsin, marangoz atölyesinde masa yapmak gibi, onu sen bul) kafanı meşgul eden düşüncelerden uzaklaşmak iyi gelecek. Sonra kendine sor gelecekte nasıl bir hayat yaşamak istiyorum. Soyut, ucu çok açık şeyler yerine net cevaplar bulmaya çalış. Bir arabam olsun gezeyim deme mesela, ferrarimle italyadan ispanyaya seyahat edeyim de. Zaten bu istediklerini gerçekleştirmek için neler yapman gerektiğini az çok tahmin edeceksin.
Hedefi belirledikten sonra yol çok da önemli değil. Her yolu seni bir şekilde hedefe ulaştırır. Hedef olmadan olmaz. Kal sağlıcakla.
0
hepbiarayisicinde
(28.01.20)
Yapacagın iş parti farketmeksizin siyasete bulaş çevre yap mümkün oldukça zengin olsun çevren tecrübe kazandıkça iş kurup serbest çalışırsın
0
civilengineer.v
(28.01.20)
Ben de işsiz bir tercüman olarak yazayım. Bu sektör battı. Tercümanlık mezunu arkadaşlarımın çoğu polis oldu. İngilizce öğretmenlik okuyor olsaydınız daha iyi olurdu. Onların ataması kolay sanki. Bir de yurtdışına gitmek için avrupa gönüllü hizmetini deneyin. Orada çevre edinirsiniz. Türklerin olduğu yerde avukatlık yaparsınız belki dili öğrendikten sonra.

Tercümanlıkla ilgili sorularınız varsa yanıtlarım.
0
geçerkenugradım
(28.01.20)
Merhaba Sanguine,

Eğer Türkiye'de yaşamaktan mutsuz olduğunuzu söylemeseydiniz, o zaman arkadaşların dediklerini uygulamanız belki yeterdi. Ancak şu an kısa vadede iş görür givi geliyor bana.

Eğer birikiminiz varsa, yeni bir ülkeyi deneyimleyebilirsiniz. Olumsuzlukları hesaba katmak gerek elbette fakat eğer azmederseniz niçin olmasın?

Hollanda yerine Almanya'yı düşünebilirsiniz belki master için? Hollanda'da master programları Almanya'ya göre daha pahalı.

Kolay gelsin.
0
chihirovekohaku
(28.01.20)
25 yaşındayım, avukatım, kendi ofisimde çalışıyorum. Yaşadığın tüm umutsuzlukları birebir yaşıyorum. Hatta çevremdeki çoğu avukat arkadaşım ve ortaklarım da yaşıyor. İçinde bulunduğun umutsuzluk ve mutsuzluk durumu genel olarak bizim meslek grubunda ve gözlemlediğim diğer meslek gruplarında da yaşanır halde. Dolayısıyla sana özel bir kaygı olmadığını belirtmek isterim. Bunun genel sebebi de dünya değişirken bizim sürekli olarak yerimizde saymamız ve ülkenin içinde bulunduğu ve gitgide kötüye giden ekonomik durum tahminimce.

Ben içinde bulunduğum umutsuzluk ve mutsuzluk durumundan nasıl uzaklaşıyorum?

1-Mesleğimiz stresli ve sürekli olarak mutsuz insanlarla uğraşmak durumunda kaldığımız için çevremi meslektaştan arındırdım. Çünkü iş çıkışı oturup bir şeyler içmek istediğimde sürekli olarak yok şu dava nasıl oldu, yok hakim kararda hata yaptı, yok müvekkil ücreti ödemedi, yok şu dosyadan şu kadar kazandım gibi muhabbetlere maruz kalmak istemiyorum. Meslektaş olarak görüşmeye devam ettiğim arkadaşlarım da aynı muhabbetlerin dönmesinden şikayetçi olan ve farklı şeyler hakkında konuşmak isteyenler insanlar.

2-Yeni bir hobi edindim. En son lise yıllarında resim yapmıştım. O dönemde, hocalarım resim konusunda eşsiz bir yetenek olmasam da elimin yatkın olduğundan bahsederlerdi. Malum, üniversite sınavı, dersaneler derken hiçbir zaman okuldaki dersler dışında doğru düzgün resim yapmaya fırsatım olmamıştı. Gittim bir atölyeye yazıldım, yeni insanlar tanıdım, yağlı boya çalışıyorum ve haftanın 2 günü 3'er saat buna ayırmak meditasyon etkisi yarattı. Benim fikrime göre, insanın üretken olması birçok sorundan uzaklaşması için harika bir meditasyon yöntemi.

Resim, müzik gibi uğraşlar yerine yemek yapmak, bir şeyleri tamir etmek, puzzle bitirmek vs bunlara dahil edilebilir.

3- Eskiden, üniversite ve staj döneminde çok fazla şey okuduğum için kitap okumaktan kaçıyordum. İş gereği hala çok fazla şey okuyor ve yazıyorum fakat artık kitap okumayı bu sebeple ekstra görmemeye başladım. Düzenli olarak kitap okuyor, düzenli okuyan arkadaşlarımla fikir alışverişinde bulunuyor, okuduğum yazarlar hakkında araştırma yapıyor, kütüphanemi zenginleştirmeye çalışıyorum.

4-Her ay olmasa da en azından 2 ayda bir, farklı bir şehre gitmeye çalışıyorum. İş için gittiğim yerlerde bile gezmek için kendime vakit ayırıyor sonra geri dönüyorum. Sanki günlerce kalmışım gibi bana çok iyi geliyor.

Tüm bunlara rağmen, hayat hala mükemmel değil. Ama hangimizin mükemmel ki? En mükemmel hayatı yaşadığını iddia eden biri bile, biraz düşündükten sonra kendi hayatı hakkında mutlaka bir pürüz bulacaktır. Mümkün olduğunca kendini yenilemeye ve geliştirmeye odaklan. Gelecek kaygısı hepimizde var. Para yaşamak için iyi bir araç, ama asıl amaç kendimiz olmalıyız bence. Sen kimsin, kim oldun? Fazla Polyanna bir tavır sergilemek istemiyorum fakat durum bu. Umarım en yakın zamanda üstesinden gelirsin. Sevgiler.
0
principlei
(28.01.20)
(7)

Psikoloji üzerine kitaplar

wmeh
Psikoloji üzerine kitap okumaya yeni başlıyorum. Çok fazla yazar ve çok fazla kitap var, kafam karışık. Neyi hangi sırayla okuyayım? "Şu sırayla şunları oku..." dediğiniz kitapları bekliyorum.
Psikoloji üzerine kitap okumaya yeni başlıyorum. Çok fazla yazar ve çok fazla kitap var, kafam karışık. Neyi hangi sırayla okuyayım? "Şu sırayla şunları oku..." dediğiniz kitapları bekliyorum.
0
wmeh
(28.01.20)
Erich Fromm iyi bir başlangıç olabilir.
0
Amaranta ursula
(28.01.20)
Tam olarak sıra veremem ama Engin Geçtan - İnsan Olmak ile başlayabilirsin.
0
epistemic_regress
(28.01.20)
Amacın ne ise ona göre değişir bu sorunun cevabı, yani "Niye psikoloji üzerine kitaplar okuyorum" sorusuna verdiğin cevaba göre.

Belirgin bir amacın yoksa okudukça oluşacaktır o zaten, merakını bir sebeple ilk cezbeden şeye yapışıp okumaya başla.
0
encokbenisevinnolur
(28.01.20)
ben de sıra veremem ama yeni başladığınız için iknanın psikolojisi adlı kitabı önerebilirim. birkaç sene önce okumuştum, ağır olmayan keyifli bir kitaptı.

(bkz: the psychology of persuasion )
0
mesa
(28.01.20)
Ben de bir sıra veremicem sadece Freud okumak için çok acele etmeyin diyebilirim. Psikanaliz okumaları için o literatüre hakim olmak gerekiyor, Freud kitaplarını okurların kuram hakkında önbilgisi olduğunu varsayarak yazmış çünkü. Belki psikoloji tarihi okumakla başlayıp ekolünü ve perspektifini beğendiğiniz kuramcılar üzerinden ilerleyebilirsiniz. Eğer bu yolu seçerseniz şu kitabı öneririm: www.idefix.com
0
Alyoşa
(28.01.20)
cengiz güleç'in kitaplarını da öneririm.
0
pangea
(28.01.20)
Sigmund Freud - Günlük Yaşamın Psikopatolojisi
0
rosencruz
(28.01.20)
(7)

Dinlerde

Tochinoshin
Peygamberlere neden bu kadar önem verilmiş?Yaratıcının kendini tanıtmak için seçtiği insanlar değiller mi basitçe?
Peygamberlere neden bu kadar önem verilmiş?

Yaratıcının kendini tanıtmak için seçtiği insanlar değiller mi basitçe?
0
Tochinoshin
(27.01.20)
"Semavi Dinlerde"
0
joker hakki
(27.01.20)
insanların somut, neye benzeyebileceği hakkında fikri oldukları bir şeye tapınma ihtiyacını karşılıyor. tanrısız budizm dininde bile nerdeyse budha'ya tapıyor insanlar.
0
prizmatik
(27.01.20)
Tanrının emirlerini aktardığına inandığın biri olursa o kişinin her söylediğini tanrıdan gelmiş kabul etmemen için hiçbir sebep yok.
0
osssy
(28.01.20)
islamın geleneksel algısında olduğundan daha fazla anlam ifade ediliyor bence, üst insan olarak görülüyor.
bence din adına söylediği şeyler yani kutsal kitapta yazanlar harici diğer söyledikleri ya da söylediği iddia edilen şeyler tartışma yapılabilir konular.
0
anily
(28.01.20)
Dinin praksisine dair model/emsal teşkil ettikleri için. Olay sadece aktardıkları emirler yasaklar ibadetler değil ki, nasıl yaşanacağına ilişkin fikir veriyorlar.

Dinden ayrı olarak, birçok teorisyenin dediği bile, kendi öldükten sonra bir sürü onu demek istemiş/hayır bunu demek istemiş tartışması tarafından üzeri örtülü/gömülü hale geliyor. İlgili din öyle olsa bile, bir çıkış kapısı olarak orada birinin hayatı dursun ve o praksise bakilagelsin diye işte.
0
encokbenisevinnolur
(28.01.20)
İnsanları, mutlak güç kazanmak için yaratıcının kendisini seçtiğini söyleyerek kandırmış.
0
hepbiarayisicinde
(28.01.20)
e yani, adamlar yaratıcının PR'ını yapıyorlar... E, haliyle de önemli oluyorlar.
bir nevi, dönemin propaganda bakanları.
0
pangea
(28.01.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.