Giriş
(3)

Lazerle kedi oynatmak

crystalsoul
Selam arkadaşlar, bizim bir kedimiz var erkek bu. Tek gözü doğuştan kör olduğundan biz bunu kısırlaştırdık. Kısırlaştırdıktan sonra pek karıya kıza bakmasa da, canı çok oyun istiyor afacanın geceleri sürekli miyavlıyor canımızı sıkıyor. Bir lazer alsak oturdugumuz yerden oynatsak kediyi diyoruz. Göz
Selam arkadaşlar, bizim bir kedimiz var erkek bu. Tek gözü doğuştan kör olduğundan biz bunu kısırlaştırdık. Kısırlaştırdıktan sonra pek karıya kıza bakmasa da, canı çok oyun istiyor afacanın geceleri sürekli miyavlıyor canımızı sıkıyor. Bir lazer alsak oturdugumuz yerden oynatsak kediyi diyoruz. Gözüne tutmamak kaydıyla tabiki. Bir zararı olur mu sizce diye sorayım dedim? Yada kedisini lazerle oynatan var mı? Ona göre bir adet lazer alacağım yarın.
0
crystalsoul
(25.05.08)
Bizim kediyi lazerle yola getiriyorum, saklandığı delikten lazerle çıkarıyorum
duvarlara tırmandırtıyorum (tırmandırtmak). Kedi hala canavar gibi. yalnız ara sıra izin ver de yakalasın, yakalayınca söndür de öldü sansın. ben öyle yapıyorum balatayı sıyırmasın diye.
0
neronas
(25.05.08)
hic bir sorun olmuyor merak etmeyin. en azindan gece rahat biraksin diye ak$amlari bol bol oynatip yoruyorum bizim kizi. gayet eglenceli oluyor hem. gözlerine gelmemesine dikkat edin yeterli. bu arada lazeri kirilacak e$yalarin yakinina tutmayin. kediler o kadar hizli takip edebiliyorlar ki bazen kendi gotunu toparlayamayip dagitiyorlar ortaligi.
0
dengesiz pamuk
(25.05.08)
teşekkürler arkadaşlar yarın derhal bir tane edineyim. kendiside bu işe çok sevinecek klasik ip salla top oynat gibi şeylerden çok yorulmuştuk. yarın derhal alayım.
0
🌸crystalsoul
(25.05.08)
(14)

Uyumamak, uyuyamamak, bıkmak, usanmak.

colg fusion
Selamlar. Erken yatmanın tamamen bana göre olmadığını düşünüyorum hep. Ne bileyim böyle erken yatarsam olmayacakmış gibi geliyor. Haftaiçi her gün minimum uykuya talim edip geceleri paso oturuyorum falan. Bazen yatıyorum ama yok uyuyamıyorum erkenden. Bir de yatınca en az 1 saat debeleniyorum uyumak
Selamlar. Erken yatmanın tamamen bana göre olmadığını düşünüyorum hep. Ne bileyim böyle erken yatarsam olmayacakmış gibi geliyor. Haftaiçi her gün minimum uykuya talim edip geceleri paso oturuyorum falan. Bazen yatıyorum ama yok uyuyamıyorum erkenden. Bir de yatınca en az 1 saat debeleniyorum uyumak için zira düşünmeden duramıyorum. Böyleyken böyle ve soru şu : Nasıl uyunur böyle çat diye? Bu "erken yatmamalıyım" psikolojisi nasıl atılır?
0
colg fusion
(12.05.08)
öncelikle sormak için çok kötü bir saat bence.

o psikolojiyi nasıl atarsın bilmiyorum ama papatya çayı, rezene çayı falan önerilir uyku için. papatyayı denedim olmadı, o ayrı. o düşünmeden duramama hadisesini iyi bilirim. rahatlatıcı bir müzik deneyebilirsin. uyuyamamada esas sorun "uyumam lazım ama uyuyamıyorum!" düşüncesi. ister istemez bende çok oluyor. başka şeyler düşünmek gerekiyordur belki. bilemem. bu saatte gelen yanıttan farklı bi şey bekleyemezdin zaten.

ha bir de, mümkünse dişlerini yatmadan birkaç saat önce fırçala. herkeste olmuyormuş ama bende uyku açıyor o. o psikolojiyle ilgili bir de anımı anlatayım. 24 saat boyunca uyunmamış bir günün ardından ancak öbür gece saat 2-3 gibi uyuyabilmiştim. bünye alışık değil.
0
arwear
(12.05.08)
kediotu denen bir şey var uykuyu düzenliyormuş.
0
blackbasat
(12.05.08)
moral bozmak gibi olmasın ama düzelmez o. gece oturmayı seven bir insansınız, hep seveceksiniz, düzelmez.
birkaç gün düzenli uyku sonrası sabahlama, sonrası 2 3 saat uyku ile geçecek günler. yok yok düzelmez o.

uyumanın tek yöntemi de erken kalkmak bi de iyi bişe değil ama hızlıca 2-3 kadeh içmek alkol töleransınıza göre.
ama düzelmez söylim ben. gece oturmak güzeldir.:)
0
dorian greyfurt
(12.05.08)
ben bunun için doktara gittim insomin verdi bana.ilacı içince 1 saat içinde gayet salam bi uyku bastrıyor insanı ama ertesi gün uyanınca çok fena halsizlik yapıyor,stersen bi dene...
0
kllcollj
(12.05.08)
sorunu okurken nick ine baktım bi ara "ulen ben ne ara yazdım bunu" dedim kendi kendime. ama sen ben değilmişsin.!!?! sorunumuz geceleri sevmek dorian greyfurt un dediği gibi. bir aralar hafif müzik işe yaramıştı. norah jones hayranı olmuştum. çok keresinde uyandığımda kulaklığın kablosunun boynumu sıkıca sardığını gördüm(evet gördüm :p). bir aralar çok hareketli idim. feci yoruluyordum. gece 1 olduğunda sızıyordum. o zamanlar uyku düzenim biraz oturmuştu. ama sonra özüme o miskin uyuşuk halime geri döndüm. bir arkadaşımdan uyku hapı aldım. ikiye böldüm fazla etki etmesin diye. hapı yuttuktan 4 saat sonra uyuyabildim. 12 saat uyumuşum ve başağrısı cabası.

sonuç olarak bitkin düşmek en iyisi gibi geliyor. miskin değilsen bir süre sonra düzene oturur sanırım.

düşünme işini ise müzik çözer. gerçi ben, yok konserdeymişim, yok bruce dickinson ben mişim. yine kopuyordum. (norah jones nerede bruce dickinson nerede o ayrı)
0
chak 666
(12.05.08)
Spor. Akşam 11de evde olacak şekilde 2 saat bi performans sporu yap, bak nasıl sızıyorsun gelir gelmez.
0
karapolisnas
(12.05.08)
ayran iciyorsun ve tv'i acip gotunu donup yatiyorsun. ne zaman boyle yapsam deliksiz uyuyorum, hatta telefonum calsa sesine uyanamiyorum gece. '99 depreminden sonra ciddi bir uyuyamama sorunu ya$ami$tim. ayran veya yogurt zaten genel anlamda uykuyu getirir, bende de i$e yariyor.
0
dengesiz pamuk
(12.05.08)
yav ben de uyku problemi yaşıyorum fakat bazı taktikleri uygulayınca rahat uyuyabiliyorum.

öncelikle fazla alkol aldığım zaman kesinlikle uyuyamıyorum. gece 8-10 defa kalkıyorum, sabaha kadar iki litre su içiyorum.

yatmadan önce karnımın dok olması lazım yoksa uyusam bile gece yine uyanıyorum.

yatmadan önce sıcak bir banyo uyumak için işe yarıyor.

sessiz bir ortamda uyuyunca çok fazla şey düşünüyorum. kafamın içinden binlerce ses geçiyor. sanki gerçekmiş gibi geliyor bazen. o yüzden yatağım televizyonun karşısında. televizyonu 45dk. sonra kapanacak şekilde ayarlıyorum (şu ana kadar tv hep ben uyudukran sonra kapanmıştır :) biraz gevşek bırakıyorum vucudumu kendime bir pozisyon ayarlıyorum (bazen her gece farklı bir şekilde uyuyorum) yatmadan önce birşeyler yemişsem sol tarafımın üzerine yatıyorum (işe yarıyor rahatsız olmuyorum) genellikle yüz üstü yattığım zaman sağ ayağımı karnıma çekip yatıyorum. sırt üstü biraz zor uyuyorum, sırt üstü yatacaksam belimden boynuma kadar komple bir destek alıyorum (hasta yatakları olur ya aynı onun gibi)

birde şunu söyleyeyim, televizyon ile beraber uyumak kesinlikle alışkanlık yapıyor :)
0
vincenzo
(12.05.08)
sanırsam cevabı yok. tek çaresi kafadaki sorunları aşabilmek diyorlar..stres, kişisel sorunlar insanın uykusunu çalıyormuş. bu birçok kişide böyle. sabah 9 da sınavım olunca ona özel olarak 3 de filan uyuyorum, geri kalan günler 5den aşağısı kurtarmıyor..
0
exexex
(12.05.08)
Uzun süre uyumamak da uyumayı daha doğrusu sızmayı sağlıyor, ama düzenli olarak uyku saati felam düzenlemek nasıl olur bilemedim tabi benzer dertten muzdarip olarak.
0
kulkke
(12.05.08)
# Uykusuz insanların bir bölümünde sadece uyku hijyeninin düzenlenmesiyle önemli ölçüde yarar sağlanabilmektedir. Uyku hijyeni için şu noktalara dikkat edilmelidir: çok aç ya da tok olmamak,
# kafeinli, alkollü, kolalı içeceklerden ve tütün kullanımından kaçınmak,
# düzenli egzersiz yapmak, ancak akşam saatlerinde heyecan oluşturacak aktivitelerden kaçınmak,
# uyku gelmeden yatağa girmemek,
# yatak odasını sadece uyku ve cinsel ilişki için kullanmak,
# uyuyamadığında uyumaya çabalamamak, yataktan ve yatak odasından çıkarak başka bir yerde zaman geçirip uyku gelince yatağa dönmek,
# ne kadar uyunursa uyunsun sabah belirli bir saatte kalkmak,
# gündüzleri uyumamak ve yatak odasını ses, ışık, ısı yönünden izole etmek.

www.tip2000.com
0
durum serserisi
(12.05.08)
bende de uykusuzluk sorunu var, karapolisnas yazmış gerçi yazacağımı yine de yazayım, günde 2 saat düzenli yürüyüş yap, akşam 22:00 de gözün kapanmaya başlıyor. ben denedim oldu
0
hayatacaylakkaldim
(12.05.08)
geçen seneye kadar bir gece kuşu olarak şunu önerebilirim. bir sabah erkenden kalk. kaç saat uyumuş olmanın bir önemi yok. mesela 6.30 da uyandın diyelim. sakın uyuma. çalışıyorsan zaten akşama yorulursun. erken gelir yatarsın. her sabah aynı saatte kalkmaya özen gösterirsen düzene girersin. ha benim yapacak işim yok hacı boşum diyorsan, kendine bi uğraş bul. bu uğraş chat yapmak, film izlemek vs dışında hareket edebileceğin bir şey olsun. yok bulamam diyorsan günde en az 1 saat yürü. özellikle akşam üstü 5 ten sonra. uykun düzene girmezse, gece yatağına girdiğinde çat diye uyuyamazsan, saat 23 sularında gözün yatağa bakmazsa gel beni bul.
0
yetersiz veri
(12.05.08)
Aynı sorundan bende muzdaribim ve hala hala. Bunun için psikiyatristim bana sıradışı bişi sölemişti. Gün içi yapmam gereken sorumluluklardan kaçıyormuşum bu yüzden geç uyuyup geç kalkınca bu sorumluluklardan bir nebze kaçıyormuşum.Sanırım şu okulu bitirip 9-17 mesaili bi işe başlayınca paşa paşa erkenden uyuyacaz dostum.
0
chaud
(13.05.08)
(5)

Kelime Ezber Programı

kusmuk
Merhaba,Daha önce ilk bebek sürümünün duyurusunu buradan yaptığım EasyWords'ün yeni ve oldukça ilerletilmiş sürümünü yayınladım.Bu yazılım bilgisayarınızın başında otururken birkaç dakikada bir öğrenmek istediğiniz yabancı dilden kelimeler soruyor. Böylece gün içinde ekstra zaman ayırmadan kelime ö
Merhaba,

Daha önce ilk bebek sürümünün duyurusunu buradan yaptığım EasyWords'ün yeni ve oldukça ilerletilmiş sürümünü yayınladım.

Bu yazılım bilgisayarınızın başında otururken birkaç dakikada bir öğrenmek istediğiniz yabancı dilden kelimeler soruyor. Böylece gün içinde ekstra zaman ayırmadan kelime öğreniyorsunuz. İsterseniz ve elbette arka arkaya soru soran quiz modu da var.

İngilizce için akademik bir araştırmadan yola çıkarak günümüzde en çok kullanılan 2000 kelimeyi içeren bir sözlük, 400 zor kelimeden oluşan TOEFL sözlüğü ve ayrıca temel Almanca sözlük programla beraber geliyor.

easywords.glowingeyes.net
0
kusmuk
(10.05.08)
oha! (pardon =/)
almanca için tam ihtiyacım olan şey. derhal indiriyorum.
0
actionary
(10.05.08)
$ukela bi$eymi$. iceriginde bulunan sozluklerden ba$ka ekleme $ansimiz olur mu buna?
hazirda var midir sozlukler?
0
dengesiz pamuk
(10.05.08)
merhaba,

kendi sozlugunuzu yaratip kelime girebiliyorsunuz. diger sozlukleri, ozellikle 2000 kelimelik bir almanca'yi eklemek icin cali$iyorum. ingilizce phrasal-verb ve past-perfect tense duzensiz fiiller falan da var gorev listesinde. bunlar eklendiginde programin sitesinden yayinlayacagim. ilginize te$ekkur ediyorum.
0
🌸kusmuk
(10.05.08)
alamncası olsa çok çok iyi olurdu gerçekten. hatta 2000den fazlasıda süper fantastik olur. teşekkürler.
0
alchemistt
(10.05.08)
evet eski bi yazı ama, link ölmüş :) kurulumu duruyorsa bi zahmet, özelden..
0
te cetveli
(11.07.09)
(2)

vize için protokol yazısı

ayheytmayselfenvanttuday
Vize için isteniyor, çok acil almam gerek,1) Pasaport bende değil, acentede, pasaportsuz alabilir miyim? Dilekçe mi yazıyoruz, napıyoruz?2) İstanbul valiliği sayfasında istanbul emniyet müdürlüğünden, başka bir iki yerde de pasaportu aldığım ilçe emniyet müdürlüğünden (bakırköy) almam gerektiği yazı
Vize için isteniyor, çok acil almam gerek,

1) Pasaport bende değil, acentede, pasaportsuz alabilir miyim? Dilekçe mi yazıyoruz, napıyoruz?

2) İstanbul valiliği sayfasında istanbul emniyet müdürlüğünden, başka bir iki yerde de pasaportu aldığım ilçe emniyet müdürlüğünden (bakırköy) almam gerektiği yazıyor hangisi doğru?

3) Ne kadar zamanda alabilirim, dilekçeyi bir bankodan verip diğerinden alabiliyor muyum?(Sanmıyorum) Bırakın aynı günü hemen almam gerek.
0
ayheytmayselfenvanttuday
(09.05.08)
buldum kendi sorumun yanıtını.. ilk kez pasaport çıkartan arkadaşlar vize başvurularında bunu da yanlarında bulundursunlar.. italya vizesi için benden istediler..

www.iem.gov.tr

PROTOKOL BELGESİ
(Pasaport bilgilerini içeren belge)

Protokol Belgesi 23/11/2005 tarihinden itibaren İlçe Emniyet Müdürlükleri Pasaport Bürolarınca verilmeye başlanmıştır. Bu tarihten sonra İlçe Emniyet Müdürlükleri ile birlikte İstanbul Emniyet Müdürlüğü Pasaport Şube Müdürlüğünce de verilmeye devam edecektir.

Yurt dışına çıkış yapacak vatandaşlarımızdan müracaat ettiği Konsoloslukça vize işlemlerinin yapılması aşamasında Emniyet Müdürlüklerinden Protokol Belgesi (daha önceki pasaport bilgilerini ihtiva eden belge ) istenmektedir.

Protokol Belgesi Talep Eden Vatandaşlarımız Bu Belgeyi Nereden Alabilirler: İstanbul'da en yakın İlçe Emniyet Müdürlüğü Pasaport Büro Amirliğine veya müracaatları halinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Pasaport Şube Müdürlüğümüzce verilebilmektedir.

BAŞVURU ŞARTLARI:
Şahısların Nüfus Cüzdanlarının aslı ve fotokopisi ile birlikte bizzat herhangi bir İlçe Emniyet Müdürlüğüne başvurmaları gerekmektedir.
Şahısların bizzat müracaat edememe yada bu işlemi kendilerinin takip edememesi durumunda noterden verecekleri bir vekaletname ile istedikleri bir şahıs bu belgeyi alabilecektir.

İSTENEN BELGELER :
Nüfus Cüzdanı, ehliyet veya pasaportunuzun aslı ve fotokopileri ile,
Protokol dilekçesi. (Müracaatları sırasında şahıslara verilmektedir.)
0
🌸ayheytmayselfenvanttuday
(09.05.08)
Yurt dışına çıkış yapacak vatandaşlarımızdan müracaat ettiği Konsoloslukça vize işlemlerinin yapılması aşamasında Emniyet Müdürlüklerinden Protokol Belgesi (daha önceki pasaport bilgilerini ihtiva eden belge ) istenmektedir.

diye bi$ey yaziyor. bunun anlami daha once bir pasaportunuz varsa ve bir sebepten yenisini cikarmi$saniz, eski pasaportunuza ait bilgilerin yer aldigi belge mi oluyor bu protokol belgesi?

bende italyan konsolosluguna schengen vizesi icin ba$vuracagim ve ilk yurtdi$i gezim. benim icin de gerekli olacak midir bu? bilgin varsa payla$irsan sevinirim.
0
dengesiz pamuk
(09.05.08)
(2)

Italya Schengen vizesi ve belgeler ile ilgili

dengesiz pamuk
Arkada$lar, Schengen ile ilgili ve ucu$ rotasi ile ilgili 1-2 sorum olmu$tu. $mdi vize ba$vurusu ile ilgili bikac sorum var.(1) Gerekli evraklara baktigimiz zaman cali$tigim firmadan almam gereken 2 belge var;# İmza Sirküleri Aslı ve Fotokopisi# Yeni Tarihli Faaliyet Belgesi Aslı ve Fotokopisicali$t
Arkada$lar,
Schengen ile ilgili ve ucu$ rotasi ile ilgili 1-2 sorum olmu$tu. $mdi vize ba$vurusu ile ilgili bikac sorum var.

(1) Gerekli evraklara baktigimiz zaman cali$tigim firmadan almam gereken 2 belge var;
# İmza Sirküleri Aslı ve Fotokopisi
# Yeni Tarihli Faaliyet Belgesi Aslı ve Fotokopisi

cali$tigim yerin ticaret ve sanayi odasina olan borcundan dolayi bu 2 belgeye ula$amiyorum. italyan konsolosluğundan yönlendirdikleri vize firmasini (adini hatirlayamiyorum $imdi) aradigimda bana bu belgelerin devamli bir i$im oldugunu kanitlamak adina istendigini ve vize goru$mesinde yanimda olmazsa sorun cikabilecegini soyledi. Ayrica Sanayi odasi bu belgeyi verebilecegini fakat uzerinde "borcundan dolayi askidadir" yazacaklarini soylediler. Yine vize firmasindaki yetkili, bu yazinin "cali$tigim firma iflasin e$iginde" manasina geldigini ve bunun vize i$imi zora sokacagini belirtti.

Bu durumda ne yapmam gerekiyor? Cali$an olarak yapacagim vize ba$vurumda istenen butun evraklarimi -bu ikisi haric- temin edebiliyorum. Benzer durumda olup vize alan oldu mu? Ya da ne yapmam lazim bi yardim lutfen.


(2) Belgeler icerisinde kredi karti fotokopisi isteniyor. Kredi kartim yok, kullanmiyorum. $art midir kredi kartim olmasi?

(3) Italyan konsoloslugundan schengen vizesi belgelerimin tam olmasi durumunda kac haftada cikiyor?
0
dengesiz pamuk
(09.05.08)
firmanin iflas edecek olmasi seni cok baglamamali. sonucta vize islemindeki onemli noktalardan biri senin Turkiyeye geri donup donmeyecegini gormek istemeleri. Seni Turkiyeye baglayan seyler istiyorlar. bol bol fatura, ve tasinmaz seylerle ilgili belge gotur. daha once yurt disina ciktiysan bu iyi bir isaret vize konusunda bir de.
0
compumaster
(09.05.08)
1. nolu problemimi cozdum. kurtulu$ yok, $irketle kavga edip guc bela borcu yatirtarak belgeyi gidip 4 ytl kar$iliginda cikarmak gerekti. kazasiz belasiz atlatildi.

2. nolu problem: kredi karti listede isteniyor ama ba$vuru yaptiginiz zaman istemiyorlar.

3. 2 hafta sonraya randevu veriliyor ve konsolosluga gittiginiz zaman vize ciktiysa veriyorlar.
0
🌸dengesiz pamuk
(09.05.08)
(61)

kumar problemi ve uçup giden bir hayat..

osmanoglu
(sozluk yazarıyım fakat, malum, deşifre olmamak için öylesine bir kullanıcı adı alarak yazıyorum şu an)herşey bundan yaklaşık 3.5 sene önce başladı. bir internet cafede rastladığım ilkokul arkadaşımın internet üzerinden sanal kumar oynayarak ne kadar kolay para kazandığını görünce bunu benim de yapa
(sozluk yazarıyım fakat, malum, deşifre olmamak için öylesine bir kullanıcı adı alarak yazıyorum şu an)
herşey bundan yaklaşık 3.5 sene önce başladı. bir internet cafede rastladığım ilkokul arkadaşımın internet üzerinden sanal kumar oynayarak ne kadar kolay para kazandığını görünce bunu benim de yapabileceğimi düşünerek..neyse uzatmıyorum. kısa ve öz cümlelerle devam edeceğim konuya. 3.5 senedir internet üzerinden kumar oynuyorum. daha öncesinde çayına dahi okey ya da tavla oynamaktan sakınan mütedeyyin biri sayılabilecek olan ben nedense müptelası oldum bu olayın. ama sürekli kaybettim. şu ana kadar takriben 30 milyar para kaybettim. ve hala ödenmesi gereken 17 milyarlık kredi kartı ve banka kredisi borcum var. tamı tamına 4 defa çeşitli bankalardan kredi kartı borçlarımı ödemek için kredi çektim ve 1 ay içinde tekrar limitlerini doldurdum bu kartların, sadece sanal kumar oynayarak. geriye dönüp baktığım da bu süre zarfında gelirimin yarısını bu illete harcamışımcve daha da ödemeye devam ediyorum. birçok defa bu yüzden, gün geldi dolmuşa binecek param olmadı, gün geldi (ajitasyon yapmıyorum) yiyecek birşey almaya param olmadığından haftalarca haşlanmış yumurtaya talim ettim. 28 yaşındayım, herkesin gözdesi olan bir mesleğim var ve bu illetin yüzünden yerimde saydım işimde. ailemle, çevremle bağlarım koptu. doğru düzgün uyuyamıyorum bile. sağlık problemleri baş göstermeye başladı. hızlı bir şekilde yaşlanıyorum. defalarca yemin ettim bir daha olmayacak diye, ama sonra farkettim ki bu yeminler cebimde para kalmadığı zaman ettiğim yeminlerdi. param olduğunda bu yeminleri unutuyor,oyuna tekrar başlıyordum o lanet olası heyecanı hissetmek için. hani "gözü dönmüş" diye bir deyim vardır ya bu hırsı aynen ona benzetiyorum ben. normal hayatında pek fazla hırslı, afedersiniz götünü yerden kaldırmaya üşenen ben, banka kartlarımla ilgili problem olduğunda halletmek için defalarca müşteri hizmetlerini arıyor gerekirse şubeye üşenmeden gidiyordum problemi halletmek için. kartlarımı iptal ettiriyor fakat yine binbir meşakketle yeni kart çıkarıyordum. hiçbir şey yapamasam gidip iddaa oynuyordum. yaşıtlarım son model arabalarda gezip çoluk çocuğa karışırken ben bu illetin yüzünden evimden çıkmıyor, geceleri ağlıyodum. asosyal, dağınık, dalgın, karamsar biri oldum çıktım sonuçta. ahirete olan inancım olmasa belki çoktan gitmiştim bu dünyadan.

bugün yine yemin ettim belki 100. defa. ama işin kötüsü, bu yemini tutacağımdan yine emin değilim ben. yine kendimden nefret edecem, zaten kendine güvenin zerre kadarı kalmadı bende. yaşantımı bütünüyle etkiledi bu olay. hadi giden para gelir tekrar. şu ana kadar pek sorun olmadı ödemelerimde. birkaç sene daha dişimi sıkar hallederim. ama en çok neye üzülüyorum neye yanıyorum biliyor musunuz: hayatımın en verimli olabileceğim en güzel yıllarını ben bu illete verdim. bu yılların geri döndürülemez olduğunu düşündükçe daha da çıldırıyorum.

şu ana kadar en yakın arkadaşlarım dahil bunu kimseye anlatmadım. şimdi buraya yazarak hem biraz rahatlayayım, hem de varsa benim durumumda olan ya da bu işlere heves eden birileri, ibret alsın uzak dursun istedim.

şimdi soruyorum dostlar: ben ne yapayım? nedir bunun tedavisi? dayaksa dayak, terapiyse terapi. yardımcı olmanız dileğiyle.
0
osmanoglu
(08.05.08)
benimde çok yakın bir arkadaşımda bu durum var, yurtdışında, her yolu denedik, evet dövdük, aşağıladık, destek olduk, aç kaldı para verdik, yer verdik ama yok bize verdiği sözleri tutmadı. kartlarına el koyduk erkeklik taslamaya başladı, gene dövdük ama yok kumar bu.

gerçekten iller bir şey, şahsen o arkadaş sayesinde şu an iddia, loto, toto sayısal falan bişi oynamam.

bu arada, o arkadaş doktora da gitti ama sonra bıraktı gene.

sanırım tek yolu, ciddi bir şekilde gururun kırılması...
allah yardımcın olsun.
0
alchemistt
(08.05.08)
unutmuşum. bahsettiğim süre zarfında 2 sevgilim oldu. onlardan da ayrılmak zorunda kaldım bir süre sonra. yürümüyordu bu problem yüzünden. zaman dahi ayırmak istemiyordum.
0
🌸osmanoglu
(08.05.08)
kesinlikle birinden yardım al, tek başına halledilecek değil. kafanı kırsa ses çıkaramayacağın biri olsun. kartlarına el koysun, maaşını o çeksin sana versin ne bileyim hayatının kontrolünü bi süre başkasına devret. zaman en büyük dost, uzak kaldıkça etkisi azalacak azalacak, sonra unutabileceksin belki
0
efruz
(08.05.08)
efruz, verdiğim örnekte aynen dediklerini yaptık ama eroyin bağımlısı gibi davranılıyor ve bir şekil alıyorlar kartı, ki bıktırma, olay büyümesin demeler falan.
osmanoğlu, eğer bu yolu deneyeceksen, kesinlikle akraban ve büyüğün olsun ya da asla ama asla sesini yükseltemiyeceğin, kalbini kıramayacağın biri olsun, keza bağımlılığın bayağı ileri derece gibi, normal arkadaştan dayanamayıp alırsın geri.

bir de, harçlık sistemiyle çalış, minimum yetecek parayı al o kişiden.
0
alchemistt
(08.05.08)
Bence asosyalligin getirdigi bir sey bu. bakin ne guzel soz de vermissiniz; eger baktiniz ki tekrar oynamak uzeresiniz, buraya[eksi duyuruya] yazin ve eminim o an hem ne yapmak uzere oldugunuzu daha iyi gorecek, hem de buradan size verilecek moralle o illetten yavas yavas da olsa kurtulursunuz. ilk zamanlarda birakmanin keyfini hissedilmese de, ilerleyen zamanlarda kumari biraktiginizi gorunce kumardan aldiginiz zevkten kat be kat daha fazlasini alacaginiza eminim.

Ayrica, herkesin imrendigi bir ise sahibim demissiniz; bu durumda hesap kitap iceren bir meslekle ugrastiginizi dusunursek kumarda kazanmanin ne kadar dusuk bir ihtimal oldugunu kolaylikla gorebilirsiniz; kendi acinizdan bakmaktan ziyade buyuk resimi gorurseniz ne kadar ucuz bir numaranin etkisinde oldugunuzu haydi haydi goreceksinizdir.

Son olarak efruz'a katilmadan edemeyecegim. pek dogru soylemis.
0
egotm
(08.05.08)
haklısınız.ben hayatta sadece ailemden çekinirim. bugüne adar hiç açmadım aileme bu konuyu. çok düşündüm açayım mı diye ama yapamadım. zaten onlar benim para biriktirdiğimi düşünüyorlar. bana, "hiçbir şeyin yok parayı ne yapıyorsun?" diye sorduklarında "yedim içtim eğlendim, kalanını da biriktiriyorum" şeklinde yalan uydurdum yıllarca. bu yüzden gerçeği söylemem çok zor gibi ama yapmam lazım. er geç nasıl olsa açığa çıkacak. her telefonla aradıklarında korkuyla açıyorum telefonu acaba öğrendiler mi diye..
0
🌸osmanoglu
(08.05.08)
es geçilmemesi gereken bir konuda sanırım boşa geçen seneleriniz, aslında geçmişe bakmak her türlü sorun için körükleyici. beterin beteri vardır, bu gerçekten öyle, yani şükredin, bir şekil yaşadınız oldu bitti. hem 28 yaşı, yaşamak isteyip yapamadıklarınız/kaçırdıklarınız için geç değil, daha 30 olmamış en azından:)

şebnem kısaparmak'dan, keşke'li bir parça vardı onu dinle bikere:) (ben de bir kere dinledim, kötü ama olsun dinlenir bikere)
0
alchemistt
(08.05.08)
ben 26 yaşındayım ve senin problemine benzer olayları ben de yaşadım.
benimkinin temelinde maddi değil, manevi olumsuzluklar yatıyordu.
üni. hayatımın erken bir döneminde bulaştığım ciddi bir ilişki; taa bugüne kadarki olan hayatımın dengesini sikip atmaya yetti. kaldı ki ben o ilişkimi 4. sınıfta sonlandırmıştım.
ama etkilerinden daha yeni yeni kurtulmaya başladığımı hissediyorum.
arkadaşlarımdan koptum, gezip/tozmaktan koptum..
ulan insan üni.ye gidince sosyal olur, kendini geliştirir; ben daha bir monoton, daha bir içine kapanık oldum.
lisedeyken çok daha fazla hobilerim ve eğlence araçlarım olduğumu hatırlar, acı acı gülerim kendime.
çevremdeki hemen hemen herkes, büyümenin ve ayakları yere sağlam basan bir birey olmanın, ebeveynleri tarafından 4 bir yandan toparlanmadan yaşayabilmenin sırlarına ve güzelliklerine erşirken, ben moloz oldum, göt oldum ben.
yaşam sevincimin yarısından fazlasını üni.de bıraktım. işin en gıcık tarafı da, demin dediğim gibi, diğer insanların bunun tam tersini yapıyor olmasıydı.
derslerim de çöktü tabiki bu boka bağlı olarak. şu an 7. sınıfım ve hala uğraşıyorum derslerimle. yaşıtlarımın çocuğu olmaya başladı, neredeyse bütün arkadaşlarım askere gitti geldi, hepsinin güzel denebilecek bir işi var.
özendiğimden ya da çocuk yapmaya meraklı olduğumdan değil; sadece ben de artık hayata atılmak istiyorum ve tam bir "birey" olarak, maddi ve manevi özgürlüğüme kavuşmak istiyorum.
2 sene öncesine kadar, bitmiş durumdaydım yukarıda anlattığım nedenlerden ötürü.
ama sonra durdum, baktım aynaya ve dedim ki kendime,
"ulan hıyarağası! nereye kadar bu heder olma? nereye kadar bu arabeskçi tavırları? dışarıda hayat ve olanca hızıyla akıyor, git ucundan tut ve sakın bırakma!"

böyleyken böyle..
2 yıl önce girdiğim revizyonun şu anda meyvelerini topluyorum yavaş yavaş. en azından okulu biraz yola sokabildim. 2 yıl önce alttan 47 adet dersim vardı ve bu sayı bir mühendislik bölümü için çok yüksek bir rakamdır. o zamanlar çevremde birçok kişi bana okulu bırakmamı, bu saatten sonra hiçbir şey elde edemeyeceğimi söylüyorlardı. yılmadım, çalıştım ve şu anda geleceğe daha çok umutla bakabiliyorum.

amma uzatım haa! biraz dağınık anlattım kusuruma bakma, ama senin bu tertemiz ve saf özeleştrini görünce dayanamadım ve ben de biraz rahatlayayım dedim. insiyatifine sığınıyorum =)

osmanoğlu kardeşim, yukarıda zırvaladığım onlarca kelimden anlatmak istediğim tek birşey var:
hayatta hiçbir şey için geç değil inan bana. eğer inanaırsan, herşeye yeniden başlayabilir ve bundan sonraki yaşantını çok harika bir şekilde idame ve kontrol edebilirsin. sadece inanman gerek. ve hiçbir zaman karamsarlığa düşme. pollyannacılık da oynama, hayatın gerçeklerini gör, ama hayatın seni yenmesine izin verme.
geçmişi de sil artık kafandan. tatsız deneyimlerinden kendine ders çıkar, tecrübe oluştur. ama geçmişte yaşama, geçmişi bir kenara bırak. onlar, tatlı ya da acı hatıralar olarak kalsın sadece beyninde. asla ama asla hayatına müdahale edemesin, izin verme buna.
unutma ki; insanlar, mücadele ettikleri sürece var olurlar. çünük, hayat başlı başına bir mücadeledir ve mücadele edemeyeni sindirir.
her sabah sokak kedileri, çöp kutusundaki bir lokma ekmek için nasıl mücadele ediyor, nasıl birbirlerinin gözünü, kulağını tırmıklıyorsa; sen de aynen hayatı o şekilde tırmıklamalısın. tırnaklarınla kazımalsın. hak etmelisin.

boşluğa ve karamsarlığa düştüğünün ilk anlarında; bir iyilik perisi gelecek, sihirli çubuğuyla dokunacak ve herşey eskisi gibi, toz pembe olacak şeklinde düşünüyorsun maalesef. bunu hepimiz yapıyoruz. bu, insanın evrensel acizliği.
ama gerçek yaşam bu şekilde ilerlemiyor. hayat mücadele istiyor.
şimdi kalk oturduğun yerden, silkelen ve kendine gel. bu hayatta herkes hak ettiğini alır kardeşim.
git ve hayatı hak et.


not: parasal problemin için patronuna da başvurabilirsin. tabi eğer bir patronun varsa, kendi işini yapmıyorsan. ona git ve problemini açık açık anlat adama. yardım iste. patronun olarak değil, bir büyüğün olarak ona geldiğini ve bir büyüğün olarak onun nasihatlarına ve yardımına ihtiyacın olduğunu söyle.
sana maaşını harcırah olarak versin. 3-5 günlük olarak. o ayarlasın artık.
sevdiklerini veya anne-babanı para meselelerin yüzünden incitmiş olabilirsin. ama patronunu bu yüzden üzmen biraz sıkar =)
kolay kolay ona karşı da gelemezsin. bu şekilde düzgün bir para harcama metodu da geliştirebilrisin.

son söz olarak da; acil şifalar diliyorum sana. umarım en kısa zamanda iyileşirsin ve hayata kaldığın yerden devam edip, ihtiyacın olan yaşam enerjisini yeniden kazanırsın.
0
punkertifo
(08.05.08)
Hocam , eger ailen senin bu durumunu olgunlukla karsilayip seni sahiplenemeyeceklerse ben acma derim. bu sorununu farkedebilecek ve bunun icin buradan yardim talebinde bulunabilecek denli kendinin farkindasin. sadece biraz kendine guvenin ve motivasyonun eksik. ufak ufak adimlarla hayatini degistirmeye basla

mesela diyelim ki her sabah dus almak istiyorsun ama almiyorsun ve bu nedenle kendinden nefret ediyorsun. iste en kisa zamanda dus almaya basla ve bunu surekli kil. boylelikle ufak da olsa kendi iradene soz gecirmis olacaksin. bu ufak adimlarla kendi ozguvenini kazanacaksin ve bu gozunde buyuttugun kumar aliskanligindan da kolaylikla kurtulabileceksin. Onemli nokta, bu nefret ettigin zamanlarina ait gunlerini tekrar etme; ufakta olsa bir degisiklik yap. aksi taktirde git gide catch 22 ya kisilacaksin.

Kisacasi, sorununun ne oldugunu biliyorsun, cozumu de aslinda cok basit. biraz kendine guven ve guvenini kaybettigini dusundugun noktalarda bir yakininla bunu paylasman[ eksi duyuru ahalisi olarak biz de yakin sayiliriz butun uyelerimize ;) ] gecmis olsun.
0
egotm
(08.05.08)
kumar bağımlılığında benim görebildiğim kadarıyla büyük miktarlar kaybedilmesi ile girilen depresyonda insan hemen 'bir daha oynamıycam' diyor. siz tekrar oynamaya neden başvurdunuz, sadece çok çabuk çok fazla para kazanma hevesi miydi, yoksa kumar eylemi miydi sizi kendine çeken?

sigara bağımlılığından farkları olsa da temelde her bağımlılık, yerine sizi sigaradan daha mutlu eden bir şey koyabilmenizdir. biraz düşünün, yaparken kumarın aklınıza gelmediği bir eylem var mı? eğer yoksa uzman desteği almanız gerekir.
0
tom riddle
(08.05.08)
Sendeki kolay para kazanma hırsı. Birincisi online oynadığın kumar sitelerine ne kadar güvenebileceğin, sözde bağımsız şirketler tarafından kontrol ediliyor diyorlar ama sittirsinler. Yanlış anlaşılamsın git gerçek kumarhanede oyna demiyorum.

İkincisi kumarda kazanan taraf olduğu gibi kaybeden taraf da var, profesyonel değilsen bu kadar açılman sana sadece zarar olarak geri döner. İstatistik dersi almanı ve paranı ne ihtimallerle riske attığını görmeni öneririrm.

Üçüncüsü kasa her zaman kazanır.

Kumardan pat diye vazgeçemezsin, misal arkadaşlarla poker oynuyorduk bütün gece. Alkolümüzü alıyorduk, herkes 5ytl para koyuyordu, tombala pullarından da pot yapıyorduk. Bunu ayda bir yapınca eğleniyorsun ve o kumarın yarattığı heyecanı da tadıyorsun. Ama her gün oynarsan bağımlılık yapıyor. Nette parasına oynamadım ama betsson sitesini açıp deli gibi poker oynuyordum, her bilgisayar başına oturduğumda ilk işim o siteyi açmaktı.

Zararın neresinden dönülse kardır, başkalarına daha fazla kolay para kazandırmadan vazgeçmen dileğiyle. Ailenden hem maddi hem de manevi olarak yardım alırsan ve gerçekten bırakmak istiyorsan yapabilirsin. Profesyonel desteği de es geçmezsen iyi olur.
0
kimlanbu
(08.05.08)
Ayrıca 'her şey için artık çok geç' havası sezdim yazdıklarınızdan. Hayatınızın en güzel dönemini kumarla geçirdiğinizi düşünüyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Hiçbir şey için geç değil sevgili osmanoglu. Sizden birkaç yaş büyüğüm ve hayatımın geri kalanı için çok farklı planlarım var; yani her şey sizin için de değişebilir demek istiyorum. 28 yaş bir şey değil yapmayın, hiçbir şey için geç değil.
Bırakabilirsiniz, hayatınıza kaldığınız yerden devam edebilirsiniz, bunu unutmayın.
0
inatci kahraman aga
(08.05.08)
Selamlar dostum,

öncelikle sorunun için üzüldüm gerçekten. Günümüzde var olan en büyük problemlerden biri bu. Uzun zamandır bu batağın içerisinde olduğun belli. Defalarca kendine söz vermişsin ancak sözünü yiyen yine kendin olmuşsun, olsun. Hiçbirşeyden umut kesilmemeli.

Senin yerinde olsaydım şayet;

İlk yapacağım şey, konuyu en yakınlarıma açmak olurdu. Aileme, öncelikle anneme.. Annen bir şekilde babana anlatır.. Ama sana bu hususta en büyük desteği annen verecektir. Annene konuyu bütün detayları ile anlatmalısın. Ne zaman başladığından ne kadar para kaybettiğine, kimin başlattığından ne kadar süredir bu illet ile uğraştığına kadar aklına gelebilecek her türlü detayı annen bilmeli.

Bugüne kadar kazandığın paraların kontrolü hep sende olmuş ki bu iradenin zayıflığı sebebiyle kurtulamamışsın bu lanetten.

Konuyu ailene açtıktan sonra kendi paranın kontrolünü direk başkasına devretmelisin. Parayı bankamatikten mi çekiyorsun ? Hemen bankamatiğini veriyorsun bir yakınına, senin için parayı o çekiyor. Sigara kullanıyormusun, sigara paranı, paranın kontrolü kimdeyse ondan alıyorsun. Ne ihtiyacın varsa paran kimdeyse onlardan alıyorsun. Bu işi en iyi yapacak olan da bana göre yine annendir. Annen veya baban ile diyaloğunu elbette bilmiyorum ancak annenin bu konuda yeterli olacağını tahmin ediyorum, öyledir umarım.

Paranın kontrölünü başka birine geçirmen iradeni zorladığın anlarda sana müthiş fayda sağlayacaktır. Bu sadece bu illet için değil para harcama sıkıntısı olan herkes için geçerli olmalı.

Sana bu konuda destek verebilecek herkese, her bireye bu konuyu açmalısın. Konu senin içinde sır olarak kalmamalı, herkes bilmeli ki toplum tarafından da bir baskı hissedebilesin. Aksi takdirde kendi içinde bildiğin bir sır olarak kalmaya devam ederse - ki şu anda öyle - içinde çıkamazsın. Aslında irade müthiş birşey. Herşey elinde ama bahsettiğim yönergeleri izlemen senin için daha iyi olur. Yoksa direk bırak derdik yani değil mi :)

Bugüne kadar harcadığın parayı kaba taslak bir hesap et. O paralar ile neler yapabileceğini bir düşün. Kağıda yaz. Kaç milyarsa neyse neler yapabilirdin o parayla onu düşün. Dediğim gibi yapabileceğin herşeyin bir listesini yap. O yaptığın listeyi iyi oku.

Sonrasında ise, bundan sonra bu illeti oynamaya devam edersen ne kadar para kaybedeceğini hesapla. Bugüne kadar kaybettiğin paranın çok büyük misli olduğunu göreceksin.

Bundan sonra oynamazsan, cebinde kalacak olan parayla neler yapacağını gör, defalarca oku. Aklından çıkarma. Bilmem kaç milyar borcum var, yok şu kadar içerideyim, ödeyeceğim milyarlarca para var falanda filanda... Bunları siktir et. Kimse seni borcundan ötürü öldürmez. Bu tür düşüncelerde problemini yok etmez.

Lütfen konuyu aile bireylerinden birine aç. Bunu kesinlikle yap herşeyden önce. Asla ihmal etme. Devamlı telefon gelecek, öğrendiler tarzı korkuyla yaşama.

Konuyu ailene açtıktan sonra tepki görebilirsin, gayet normal. Hiçbir aile kendi çocuğunun bu tip problemler yaşamasını istemez. Ama hiçbir ailede çocuğunun problemle yaşamasına izin vermez / vermemeli.

Bu problemi aşacağına inanıyorum. Buraya açtığın başlık gibi, "arkadaşlar kurtuldum" başlığını görmeyi umut ediyorum.

hangi ildesin bilmiyorum, ankaradaysan eğer çayımı içmeye de beklerim. insanlar ne problemleri aşıyor, bu ne ki ?

böyle düşün lütfen.

kal sağlıcakla.
0
ensar
(08.05.08)
Dostum benim önerilerim diğerlerinden farklı olacak. "Sanal kumar oyna ! " Mesela facebookta var bi poker oyunu.Arkadaşların arasında hırs yapıyorsun böylece çok da az olsa seni dinginleştiriyor.
İkinci önerim salaklığa vur.Git modemin üstüne su dök sonra bunu yanlışlıkla yaptım havasına inandır kendini.
Eğer buradaki hiçbir öneri işe yaramazsa şunu hiçbir zaman unutma ama son çare herşey tekrar başladığında :
"Kazandığın anda o masadan kaç !"
0
chaud
(08.05.08)
Bu arada yukarıdaki önerilerimle ben de bu illeti yendim. Yani hiçbiri havadan değil.Benimkisi seninki kadar ciddi değildi çünkü ailemden geçiniyordum ve aldığım para sınırlıydı.Önce modemi sabote ettim,ertesi aya kadar modem alacak param olmadığından 1 ay oynayamadım ve dinginleştim.Sonra da facebook poker yardımcım oldu.
0
chaud
(08.05.08)
selam, ailemden birinin başına geldi bu hadise. ilk etapta kazandığı paranın yönetimini ben devraldım, ama sonra gidip tefecilerden borç almaya başladı ve hem kendini hem bizi daha büyük zarara soktu.

hmmm... anne baba değil de... kardeşin var mı hiç? mesela abin? en kesin çözümü o sunar sana bu konuda, sağlam kişilikliyse.

profesyonel yardım almak "zorundasın". diğer konulardaki yardımlar hep kısa vadeli olacaktır ama bu konuda bu illetten tamamen kurtulmak istiyorsan profesyonel yardım almalısın.

bir de, gerçekten kumardan daha fazla zevk alacağın bir uğraşı bulmalısın. aklına kumar oynamayı getirmeyecek bişey. eskiden kendini adadığını hatırladığın bişeyler varsa mesela, düşün, bişeyler üret, kendini zamanını alacak başka şeylere yönelt.

ama n'olur, profesyonel yardım al.
0
karapolisnas
(08.05.08)
ben de olayin aile boyutuna deginmek istiyorum. boyle sikintilar ice atildikca hicbir sey cozulmez. boyle devam ettirmeye calisirsan allah gostermesin aileni ve sevdiklerini daha buyuk uzuntulere sokabilirsin. zararin neresinden donulse kardir.

benim de bir tanidigimin abisinin boyle bir derdi vardi. memur maasiyla iddaa'ya dadanip bankalara kredi borcu yapip, maasi bloke olup, es-dosttan daha da borclanip faizini bile odeyemez hale gelmis. nihayetinde para isteyecek kimse kalmayinca is mafyadan bos senete imza atmaya kadar gelmis, o noktada konuyu esine ve annesine babasina acmis. coluk cocuklu iken boyle birsey yapmak akil alacak birsey degil ama o ruh halini de anlamak zor degil. basta ufak tefek baslayan sey cig gibi buyuyor. derdini basta sizinkinin aynisi psikolojiyle kimseyle paylasamiyor. en bastan anlatsa belki ailesi sagdan soldan para toplayip o cig gibi olmayan borcu odeyebilecekken bir nevi pozitif geri-beslemeyle borc inanilmaz buyuyor. nihayi cozum ise maasinin senelerce bloke edilmesi, ebeveynlerinin evlerinin ipotek altina alinmasi, onlari senelerce banka kredi borcu altina girmeleri, benim arkadasin, maasinin yarisini senelerce abisine gondermesi. ama bunu da aileden baskasi yapmaz. aileyi aile yapan da budur. gururun kirilmasi, kardese bile mahcup olmak, kendi yaptiklarinin sonuclarindan dolayi en sevdigin insanlara cektirmek gibi sebeplerle bu illetten mecburen uzak duruyorsun. o gurur gelecekte yeniden olusur mu, mahcubiyet ortadan kalkar mi bilmem. ama arkadasimdan biliyorum, abisine kizginligi var tabi de, asil felaketin abisinin derdini paylasmadigi durumda ortaya cikacagini bildiginden gene de isin bu kadar ucuz atlatilmasindan memnun. o kucuk cocuklar ya babasiz, esi dul, ailesi ogulsuz kalsaydi. sonuc olarak, ailenizden korkmayin, kesinlikle destek olacaklardir. ama gene de uyarayim, olunun naasi bir kere kaldirilir, ayni hatayi tekrar ederseniz orda olmayabilirler.

baska bir tavsiyem de kendinizi bir yardim kurulusuna falan adamaniz olabilir. baskalarinin acisini icinizde gercekten hissedip onlara yardimci olmak iyi bir terapi yontemi olabilir.
0
sethi
(08.05.08)
geri döndürülemeyecek yıllar için üzülmeye değmez. benim de üniversiteli bir genç gibi yaşamam gereken en güzel beş yıl, gece çalışıp gündüz birkaç saat uyuyarak zombi geçti. şimdi üniversite mi okuyorum, işe mi gidiyorum belli değil.

kiminin otuz yılı hapiste geçiyor, sorsan, onların da en güzel yılları onlar. yaşamasını bilene hayatın her anı en güzel yılların bir parçası. yaşamasını bilene ama - bana değil mesela.

hiçbir şey için, hiçbir zaman geç değil!

kumar bağımlılığı psikolojik / psikiyatrik bir sorundur. derhal profesyonel yardım alırsanız kısa süre içinde kurtulursunuz.
0
actionary
(08.05.08)
yerinde olsam girdigin butun o kumar sitelerini bir arkadasa bilgisayarda sifreyle engellettiririm en azindan kendi bilgisayarindan bu sitelere giremezsin belki bir faydasi olabilir.. sadece bir oneri.. bir psikologla gorusmende fayda var zira profesyonel yardimin buyuk katkisi olur.. umarim zaman icinde hem maddi hem manevi olarak durumunu duzeltebilirsin..
0
orange coffee
(08.05.08)
@alchemistt
gururum çok kez kırıldı.haklısın aslında. ya ileriki yaşlarda evli barklı, daha da kötüsü çocuklarım varken başıma böyle birşey gelse, düşündüm de daha beteri olurdu. onların nafakasını böyle şeylere yatırmam felaket olurdu heralde. ayrıca bugün ne yaptım biliyor musun? gittim bireysel emekliliğe başvurdum. cüzi bir miktar da olsa her ay bir kenarda biriksin biraz para diye düşündüm. maaşımdan direk kesecekler ve bu şekilde o parayı başka işlerde kullanamayacağım. teşekkür ediyorum sana.

@efruz

ilk başlarda ben de böyle düşündüm. kafamı kırsa ses çıkaramayacağım birine paramı teslim etmeyi yani. aslında en mantıklı çözüm de buydu. ama ben onu çok kırdım bu meseleler yüzden. o da lanet olsun diyip çıktı hayatımdan. ailemden biri belki en iyi çözüm, onu da neden yapamadığımı aşağıda anlatacağım. teşekkür ediyorum.


@egotm

içinde bulunduğum durumu buraya yazarken, bir şekilde birilerinin bana yardımcı olmaya çalışacağından emindim. ki oldunuz da. hepiniz tek tek sağolun. bir gün yine nüksederse bu hastalığım, dediğin gibi buraya bakıp benim yazdıklarımı ve sizin tüm iyi niyetinizle bana nasıl bana yardımcı olmaya çalıştığınızı görünce utanırım belki. hesap kitap işine gelince, ben de hesaplayan adamlardan biriyim fakat işin içine hırs girince pek başarılı olamadım. her seferinde kaybettiğimin 2 katını ortaya koyarsam bir kere kazansam dahi kara geçeceğimi düşündüm. fakat olmadı. her zaman daha fazlasını istiyor nefis.

aileme bu meseleyi neden açamadığım konusuna gelinciye. kardeşlerimin de başından bu olayın aynısı geçti. tek farkı sanal değildi.(kalıtsal mı acaba bu diye düşünmüyor değilim bazen). 10 senede herşeylerini erittiler bu illetin yüzünden. bir zamanlar bizleri okuturken şimdi bizim gönderdiğimiz 3-5 kuruş paraya dahi muhtaç oldular. bu durumları şimdilerde biraz hafiflese de devam ediyor. annem babam çok yıprandı bu yüzden. çok üzüldüler, ve çok acı çektiler. evlatları ne de olsa! şimdi ikinci bir acıyı kaldırablirler mi emin değilim. hem de en son ihtimal verdikleri kişiden. (ne kadar dehşet verici değil mi?, yine de ders almamışım) teşekkür ediyorum sana da nasıl utanacağımı bana gösterdiğin için. söylediğin gibi, kendime güvenimi kazanmam anahtar burada. hemen bu yazıyı bitirir bitirmez evimi temizleyeceğim ve bir daha asla kirlenmesine izin vermeyeceğim.

@osmanoglu

seni şimdilik atlıyorum. seninle sonra hesaplaşacam.hele sen dur biraz şurda. yakında adam edeceğim seni.

@punkertifo

senin yaşadıklarının benzerini sebebi aynı olmasa da ben de yaşadım üniversitede okurken. 38 tane dersim vardı alttan(küsüratlı söyledim diye sanmayın salladığımı). okula 2-3 sene uğramadım. bitmez sanıyordum. ama evet iyi hatırlattın. silkinmiştim o zaman. 2 sene içinde makyavelist bir şekilde de olsa vermiştim o dersleri. bu 2 seneyi kaybolan yıllarım içerisinde saymamıştım yazımda. unutmuşum baksanıza. demek ki bir şekilde üstesinden gelince pek önemi kalmıyormuş çekilen sıkıntıların. sana da teşekkür ediyorum, farklı bir bakış açısına yönlendirdiğin için beni. bu arada patronumu şimdiye kadar hiç görmedim.

@tom riddle

sizler benim için birşeyler yazdıkça, bana sorular sordukça o günlere flashback yapıyorum birden. biliyor musun,ilk defa bir kredi kartına sahip olduğumda, paramı ilk bu sitelere vermiştim ben. ilk gün 100$ para kaybetmiştim ve "aman allahım!, ben ne yaptım, nasıl ödeyeceğim bu parayı şimdi" diye kendime kızmıştım. daha sonra hep o 100$ dolar zararı çıkarmak için oynadım sanırım.(klasik kumarda kaybeden tavırları işte).aslına bakarsan işin içindeki adrenalin de beni çekiyordu. akşam 5 olur olmaz bir internet cafe ye gidip saatlerce kaybediyordum yemeden içmeden. birçok kere zararımı çıkardım. yüksek miktarda bakiyelerim oldu. çekebilirdim o an. ama bu lanet olası siteler hiç bir zaman anında para çekmene izin vermiyorlardı. 2-3 gün beklemeliydin ve ben bekleydası yemiyordum. çekim emri veriyor fakat sonra kaybedince iptal ettirip tekrar kullanıyordum. bu güne kadar 1$ dahi hesabıma para yatırılmasına izin verdiğimi hatırlamıyorum. hep kaybettirakıp. beni çeken sanırım hem para kazanma hevesi hem de kumar eylemi. yerine birşeyler koyma meselesine gelince. bir ara yalnız kalmamaya çalışıyordum kendimle. işimi geceye bırakıp geç saatlere kadar işyerimde çalışıyordum birkaç arkadaşımla. gündüz de uyuyordum. baya faydası oldu. ama bir süre sonra vücut dengemi kaybettiğimden bıraktım. farklı bir hobi bunun yerine geçebilir. tavsiyen olursa memnun olurum. teşekkür ediyorum bunu bana sorgulattığın için.

@kimlanbu

evet, bu sitelere güvenmiyordum. hatta eften püften sebepler uydurmasından dolayı firmaların, parasını alamayanlarada şahit oldum. bir ara bıraktım her zaman oynadığım siteyi. ama sonra daha güvenilir olarak duyduğum başka bir yerde devam ettim. aah ahh dostum. istatistik demişsin. zaten beni mahveden de o istatistik kafam değil mi? yukarıda bir yerlerde bahsettiğim "yüklü girip bir kere kazansan dahi, kara geçersin" düşüncesi. ama herkes böyle düşünse kumarı oynatan nasıl para kazanacak bir de bu var değil mi?. olmuyor işte. hırs, nefis buna engel oluyor.hakim olamıyorsun kendine. gerçek hayatta elimde iskambil kağıdı dahi tutmayı bilmem. ciddiyim, bu yüzden arkadaşlarla kağıt oynadığımızda, espri konusu olur bu durumum. üniversite yıllarında arkadaşların eve iskambil kağıdı sokmasına izin vermeyen ben(hiç hazzetmezdim, ve anlamazdım da,ki hala anlamıyorum tahmin ettiğiniz gibi), sanal masalarda, 500$ potu olan oyunlarda kendimden geçiyordum. zaranın neresinden dönersen kardır demişsin. aslında ben bunu yıllar önce farketmiştim. bu sanal kumar olayına başlamadan 1 sene önce at yarışı oynamaya başlamıştım. (ki sanırım içimdeki hırs o zaman başladı). sadece 1 ay oynadım. bu bir ay içinde o "insanlar ne anlıyor lan bundan, karmakarışık" dediğim at yarışı bültenlerini yalayıp yutmuştum. ufak meblağlar yatırıp, yine ufak meblağlar kazanmıştım birkaç kere. tekten yatıp kıl payı büyük ikramiyeyi kaybettiğim bir günün ertesinde, altın vuruş yapma fikri zihnimde belirmişti. cebimde harç parası olarak ayırdığım 300 ytl vardı. bu paranın hepsini basacaktım. bu düşünceyle, sabaha kadar bir sonraki günün programını arkadaşla çalıştık. kesin kazanacağımızı düşünüyorduk. fakat yarışın başlamasına saatler kala içimdeki hisse güvenerek kupon yapmaktan vazgeçtim. iyi ki de vazgeçmiştim. çünkü oynasaydım en güvendiğimiz ayakta yatacakmışız. ben o gün arkadaşa "oynamadan da kazanabilirmişiz demek ki, baksana bugün at yarışından 300 ytl kazandım " dedim. O günden sonra da elimi sürmedim. güzel şeyleri hatırlattın bana. sana da teşekkür ediyorum.

@inatci kahraman aga

aslında "her şey için çok geç" demiyorum. sadece "daha da geç" olmadan yardım istedim sizlerden. bir şekilde içimi boşaltmalıydım. bu kadar yazacağımı ben bile tahmin etmiyordum. dikkat ettiyseniz hiç "keşke" kelimesi kullanmamışım. kabul ediyorum ben yaşadıklarımı. bazı şeylerin geri döndürülemez olduğunu da biliyorum. ama daha fazla uzun sürmesin istiyorum. bu müsabaka bitsin artık. hakemi ya da maçta gösterdiğim performansı tartışmak istemiyorum iş işten geçtikten sonra. tek isteğim bugünden ders alarak, önümüzdeki maçlara nasıl hazırlanabileceğim konusunda sizlerin fikrini almak. puan farkı açılıyor yoksa. geleceğe dair planlar konusunda haklısın. sizleri okudukça, ben de birşeyler yazdıkça zihnim açılıyor yavaş yavaş. uzun zamandan beri geleceğe dair bir plan yapmadığımı farkettim şimdi. herhangi bir hedef koymadım önüme. ya da bahsettiğim durum plan yapmama dahi izin vermedi. içinde bulunduğum günü düşündüm, yarının farkında bile değilmişim. teşekkür ediyorum.

@ensar

aileme bu meseleyi açma konusunu, @egotm paragrafında irdelemiştim. belki ailemden birine değil ama başka bir yakınıma bu meseleyi açacağım. bugüne kadar harcadığım para hep aklımda. aslında bundan sonra çok daha fazla çalışarak, işimde ilerleyerek, kariyer basamaklarını daha hızlı çıkmaya çalışarak bu açığımı kapatabilirim değil mi? bunu fırsata dahi çevirebilirim. inan bu yazıyı yazarken, aklımda hep o gün vardı. buraya "arkadaşlar kurtuldum" başlığını yazdığım gün. umarım o gün yakındır. hatta yakın değil, bugündür, su andır. insan böyle durumlara düşünce bazen tek problemi olan kendisiymiş gibi düşünebiliyor. benden kötüsü olamaz diyor çaresizlikten. eski kız arkadaşıma biraz açmıştım bu konuyu. o da bana aynen, senin gibi "başkalarının senden daha büyük problemleri var, ve aşabiliyorlar, bu ne ki!" demişti. zamanla aklımdan uçmuş gitmiş bu. daha felaket bir durum tahayyül ederek şükür edebilmeliyim. teşekkür ediyorum. umarım içmeye gelirim bir gün çayını.

@chaud

bahsettiğin şeyleri denedim bir ara. beni 4 ay uazaklaştırdı. gerçek hayattaki arkadaşlarımla betsson dan sanal parayla oynuyordum. ama bu öyle garip bir şey ki hiç ummadığın anda her şey çok güzel güzel giderken bir anda zihnine saplanıyor ve o sese uyup dedim ya gözün dönmüş gibi tekrar başlıyorsun. en iyisi sanal da olsa bulaşmamak diye düşünüyorum. çünkü iyi oynadığını düşünmeye başlıyorsun, neden gerçeğini oynayıp para kazanmayayım diyorsun sonra. betsson un "sorumlu oyun" adında güzel bir uygulaması var, istediğin zaman hesabını 6 aylığına kapattırabiliyorsun. 2 ay önce kapattırdım. geçtiğimiz günlerde ne yaptıysam ettiysem tekrar kabul etmediler beni. 6 ay dolmadan kesinlikle açamayız dediler.ne güzel bir uygulama. umarım tüm siteler bu uygulamaya geçerler. başka sitelerden de kapattırmıştım hesabımı ama tekrar açtılar hiç itiraz etmeden. sahip olduğum kredi kartlarımdan biri süresi dolunca iptal oldu ve bir daha da göndermediler. iyi ki de göndermediler. kaldı 2 kredi kartım. bunlardan da yüksek limitli olanı maaşı alır almaz biraz da borç alarak iptal ettireceğim. modem yakma meselesine gelince. 2 senedir oturduğum evlere internet bağlatmamıştım sırf bu yüzden. ama o zaman da internet cafeler konusunda yapabileceğim bir şey olmuyor. evden mümkün olduğunca uzak durmak ve kendimle başbaşa kalmamanın da faydası olduğunu düşünüyorum. teşekkür ediyorum sana da.

@karapolisnas

ailemin bu konuya çözüm bulması meselesinden yukarılarda bahsetmiştim. ağabey meselesine hiç girme, benden beter o:) güldüğüme bakma, içim kan ağlıyor. trajikomik.. profesyonel yardım cazip geliyor bana. internetten biraz araştırdım. sırf bu sanal kumarla ilgilenen psikiyatrlar varmış. sadece ben değilmişim yani. ülkenin kanayan bir yarası olmuş bu mesele. uğraş konusunda tavsiyelerini alabilirim. teşekkür ediyorum ilgin için.

@sethi

ben de buna şükrediyorum. çoluk çocukluyken böyle bir şey yapmadığıma. yukarılarda da bahsettim aynı şeyleri benim büyüklerim de yaşadı. ben ders alacağıma, belki de onlara daha fazla yardımcı olurum düşüncesiyle büyük paralar kazanmak amacıyla kumara başlamış ta olabilirim.(dehşetengiz bir düşünce, aldırmayın).bir kere daha kendim ve ailem dışından birilerinin yardımıyla bunu atlatmaya çalışacağım. olmazsa aileme açmayı düşünüyorum. aslında ailemin de bu yükün altından kalkacak durumları yok şimdilik. bizim her ay gönderdiğimiz parayla geçiniyorlar. şimdi ben bunu aileme açsam, ellerinden de bir şey gelmese daha da kahrolmazlar mı? biliyorum onlar da gidip tefeciden para bulup bu işi halletmeye çalışacaklar. girdap daha da büyür gibime geliyor. ben daha gencim ve ölmedim. söz veriyorum: 2 sene içinde borçsuz harçsız, isterse yine hiç bir şeyim olmasın ama huzurlu olacağım. hepiniz çok güzel şeyler yazıyorsunuz. şu ana kadar duyduğum en parlak fikirlerden biri bu: kendimi bir yardım kuruluşuna adamak. daha kötüsünü görüp belki kendi durumumla karşılaştırma yaparsam en azından karamsarlığımı yenebilirim. hissedip yardım etmenin huzuru belki temizler içimdeki kiri. çok sağol "sethi", çok sağol..

@actionary

daha kötüsü bu işte. bu işi sürdürüp, borçları ödeyemecek hale gelip hapse düşmek. bunu pek aklıma getirmemiştim ya da getirmek istememiş te olabilirim. işte o zaman gerçekten kaybedilmiş yıllar olur benim için. ama olmayacak bu kesinlikle. kalkacağım bu işin altından. ne güzel demişsin "yaşamasını bilene hayatın her anı en güzel yılların bir parçası. yaşamasını bilene ama" diye. belki de yaşamışımdır o yılları. ama bu illet üstüne bir sis perdesi gibi çöküp görünmez eylemiştir..profesyonel yardımı düşünüyorum. en kısa zamanda bağlantılarını kuracağım. teşekkürler..

@orange coffee

merak etme, bu gibi şeyler hiç çözüm olmadı. dedim ya bir şekilde üstesinden geliyorum o haldeyken. ne kötü bir ruh halidir o. yine de teşekkürler tavsiyen için. şifreyi önce zihnime koymalıyım. sigara gibi birşey bu. gerçekten kötü alışkanlık. bazen şunu düşünüp kendi kendime çok gülerim. hani birini övmek için derler ya" içkisi, kumarı, sigarası, karı kız ayağı yoktur". lan bende bunların hepsi kısmen de olsa var:)

o kadar kötü müyüm ben arkadaşlar, siz söyleyin?



şimdi,bu yazının tümünü baştan sona gözden geçirdim de, yazının başındaki karamsarlığın sonlara doğru yavaş yavaş kaybolduğunu farkettim. umarım bu iyiye işarettir. hepinizin yazdıkları üzerinde tek tek düşündüm ve cevap vermeye çalıştım arkadaşlar. iyi ki yazdım buraya. hepinize tekrardan tek tek teşekkür ediyorum. fırsat bulduğumda, hayatımdaki değişiklikleri ara ara yazacağım buraya..


şimdi sıra osmanoglu nda
0
🌸osmanoglu
(09.05.08)
Allah yardımcın olsun, kurtulman dileğiyle.

gelişmelerden haberdar et, ve öneri olarak mesela son maaşından kumara giden bölümü 'osmanoğlu las vegas'ı terk ediyor zirvesi' kapsamında çılgın atmamıza ayırabilirsin:)

not: şakaydı, kızmazsın umarım.
0
alchemistt
(09.05.08)
rica ederim. ufacık, tefecik bir yardımım dokunduysa ne mutlu bana.
en kısa zamanda güzel haberlerini bekliyoruz.
0
punkertifo
(09.05.08)
13 yaşında sigaraya başladım, 26 yaşımda bıraktım, bıraktığım zaman günde 3 paket camel içiyordum. artık gece yattığım zaman sırtım ağrıyordu, akciğerler iflas edecekti neredeyse. hiç bir şeye para harcamazdım, giyime kuşama filan, sigara için para biriktirirdim. nasıl bıraktım?

bir gün evde mangal partisi yaptı annemler, en yakın arkadaşlarım geldi. hepsinin huzurunda; bir daha içersem orospu evladının önde gideni olayım, benimde suratıma şerefsiz diye diye tükürün dedim. sürekli göz önünde o insanlar olduğu için içemedim, çünkü biliyorum ilk balgamı abim yapıştıracak, arkadaşlarım orospu çocuğu diyecek. bırakalı 5 yıl oluyor, keşke daha önce bunu söyleseydim dedim.

bence kimliğinizi açığa vurun, arkadaş ortamınızda, ailenizde, hatta sözlüte. ki sürekli göz altında olduğunuzu bilin. bu baskı bir süre sonra meyvesini verecektir. şu an ben osmanoğlu' na ulaşmak istemem ulaşamam, veya bu başlıkta yazan herhangi bir kişi, ama bir galahad veya alchemistt veya efruz' a ulaşılabilir. kendinizi denetim aldına aldırmanız gerekiyor.

umarım yakın zamanda bu illetten kurtulursunuz.
0
galahad
(09.05.08)
"hani birini övmek için derler ya" içkisi, kumarı, sigarası, karı kız ayağı yoktur". lan bende bunların hepsi kısmen de olsa var:)

o kadar kötü müyüm ben arkadaşlar, siz söyleyin?"

demişsin de bence bu laf zaten geyikten öte bir şey değil. alkolü normal aldığın sürece, hanfendilere takılmanın cılkını çıkarmadığın sürece, normal bir sigara içicisi olarak takıldığın sürece problem yok ama kumar oynarsan bunun gerisi hep geliyor ve batıyorsun. şimdi düşünsem bunların üçü olan ama kumarı olmayan 100 tane arkadaşımı sayabilirim. sen kendini kurtarabilecek bir durumdasın ama biraz daha buna devam edersen yazık olacak. ya abi diyorsun ki bu kadar yılımı kumara harcadım , e kardeşim sen kafadan 20 sene boyunca bir şey olabilmek için üniversiteyi bitirdin, okudun. bu 20 sene heba olmuyor mu? o 20 sene boyunca eğitimine geleceğine yapılan yatırım heba olmuyor mu?

benim aklıma bunun çözümüne yardımcı olmak için yazmak geldi. evet yaz arkadaşım aklına ne geliyorsa ellerin çürüyene kadar yaz. uğraşamam dersen internette bir blog aç oraya yaz. şu ekşi duyuru tayfası da gelir blog'a yazdıklarına yorum yapar. şuraya yazdığının en azından yarısı etkisini yapar içinden çıkar şeyler. hem sonradan belki kitap haline bile getirir bunu pozitif yöne çevirebilirsin. he ama yazdıkça kazandıklarımı hatırlar gene coşarım diyorsan salla gitsin yazmayıver.

madem bu illet yüzünden işinde ilerleyemedin ver kendini işine. kumara bağlı olacağına işine bağlı ol. hem bu şekilde biriken borçlarını da halledebilirsin.

ayrıca ben senin yerinde olsam evdeki bilgisayarı da birine verirdim bir süreliğine. hatta kendimi eve bile kitlettirirdim. ben eşşşek kadar adam oldum hala final zamanları anneme bilgisayarın kablosunu saklattırıyorum ders çalışayım diye hehe.

bir de şu var. hayatının sahibi kim ya da ne? şu anda sen değilsin maalesef. kendini, kendi kontrolünü ele geçirebileceğinden bahisle motive edebilirsin.

ha bu arada feysbukta texas poker'i bırakmamı sağladın teşekkür ederim: ) fark ettim ki yok arkadaş bunun sanalı bile tehlikeli.
0
colg fusion
(09.05.08)
sizi mıknatıs gibi çekip, tüm enerjinizi üzerine çekecek çok kuvvetli bir ilgi alanı lazım.
bu karşı cins olabilir mesela. birine deli gibi aşık olabilirsiniz ya da o size...
ya da bir sanat dalına falan kendinizi adayabilirsiniz.
öyle bir şey olsun ki, kumarın ne kadar gereksiz olduğunu görün.
hem bırakın, hem ders alın.

bedensel bir bağımlılık değil bu (eroin vb..), zihinsel bir şey..
bu yüzden ancak zihinde biter.
hayatınızı başka bir şeyle anlamlandırın.

şu da olabilir:
birkaç hafta mezarlığa gidin. cenaze yıkanan bölüme.
sevdiklerini kaybeden insanların acılarına şahit olun.
cenaze mezarında götürülürken eşlik edin. kalabalık ayrıldıktan sonra oradan ayrılmayın.

sonra kumar başında geçirdiğiniz zamanları düşünün.

böyle yaptıktan sonra kumara devam ederken aklınızda bu sahneler dalgalanır ve kumardan tiksinirsiniz.(diye düşünüyorum)
0
tabudeviren
(09.05.08)
herkes çok güzel şeyler yazmış. bu dayanışma ruhu beni çok mutlu etti. umarım sen de buna duyarsız kalmaz, iradeni demirden avuçlarının içine alırsın osmanoğlu. çünkü görüyorum ki çok güçlüsün. kendine söz geçirmekte bir problemin yok. çünkü sana kimse söz geçiremiyor kendinden başka. sen de bunun gayet farkındasın. eğer başkaları sana söz geçirebiliyor olsaydı abinlerin durumundan ders alırdın, çok sevdiğin o kişiyi kırmaz,dinler, hayatından çıkıp gitmesine izin vermezdin.bu nedenle çok güçlüsün işte. sadece çok iyi bir sebebe ve "aydınlanmaya" ihtiyacın var.

tahminim, uzun zamandır güzel bir tatil bile yapmadın. sırf bilgisayardan uzak olmamak için.
bu nedenle, bilgisayardan, telefondan, bakkaldan bile uzak bir yere tatile git mümkünse. 10 -15 gün kal. döndüğünde binalar üstüne üstüne gelecek, kendini sokağa atmak isteyeceksin, bilgisayarın sesini bile duymak istemeyeceksin.
bana öyle olmuştu.
0
felina
(09.05.08)
geçmiş olsun. ilacın şu abide olabilir: (bkz: kultegin ogel)
0
aligit
(09.05.08)
öncelikle feedback için teşekkür ederim. şimdi o soruları sorarken öncelikle size eziyet peşinde olmadığımı, sadece aradan bir şeyler yakalayıp yakalayamayacağımı görebilmek için sorduğumu belirtmek isterim. benim görebildiğim kadarıyla sizin için hızlı bir şekilde para kazanabilme hevesi daha ön planda. kumar eylemi yerine hızlı para kazandıran başka bir yolu bulsanız kafanız oraya da gider izlenimine vardım. kumarın farkı ise kendinizi bu konuda bilgili görmeniz.

hızlı para kazanabilme konusunda ise diyeceğim, haklısınız birçok kişi alelade meslekler ise düşük kar marjının olduğu işlerle uğraşırken bazı insanlar da kumar oynayarak hemen para kazanabiliyor. ama madalyonun öteki yüzü de var. bir kerede 350.000 dolar kaybeden profesyonelleri görmüşsünüzdür. daha fazlasını kaybeden insanlar da var bilmediğimiz. yani diyeceğim, kumarda her çıkışın bir inişi oluyor. ancak kendi işinizde çok aşırı bir durum olmadığı sürece kendi kariyerinizde böyle düşüşler yaşamazsınız.

peki ama hangi hobiyi kazanırım demişsiniz. bence kumar oynamak istediğinizde bilgisayar oyunu oynayabilirsiniz. emin olun fiziksel bağımlılıkları bile kesebiliyor bilgisayar oyunları. bırakması da nispeten daha kolay, sıkılınca bırakıyorsunuz. ama elbette gidip de poker fln oynamayın, mesela bilgisayarda football manager isimli oyunlarla vakit uçup gider, futbola da ilginiz varmış hem. ya da evinize alacağınız bir konsol ile arkadaşlarınızla beraber biralarınızı içerken futbol oyunlarından oynayabilirsiniz.
0
tom riddle
(09.05.08)
bahsettiginiz kadar agir olmasa da ilkokuldan universiteye kadar birlikte okudugum arkada$im da kumar oynardi. ya$adiklarinizin bir kismini o da ya$adi. dayak ve terapi demi$siniz. dayak pek i$e yaramadi, ciddi manada sinir stres oldugumuz bir anda tekme tokat daldik, i-ih olmadi. terapi gibi cozum onerilerini du$unmedi bile, zorladik ve cok dil doktuk ama istemedi. cozum olur diye ailesine haber verdik zira babasindan cekinen biriydi ama fayda etmedi. parasina, kredi kartina el koyduk ama bankayla goru$up tekrar kart cikartiyordu. hep bi yolunu buldu ve oynadi. parasi bitince ve bizden alamayinca ordan burdan borc aldi, ba$ini belaya sokacak dereceye kadar da geldi. en son care ailesi okudugumuz $ehire yerle$ip onu da yanlarina aldi. biraz toparlar gibi oldu, hayatinin ilk baba dayagini da bu surecte arkada$larinin yaninda yedi. sonrasinda oynamayi birakti. son olaylar onuruna dokundugundandir belki, bilemiyorum.

bence ailenize anlatin, bunun bir bagimlilik oldugunu anlayip size yardimci olmaya cali$acaklardir. ama oncesinde gercekten birakmak isteyin. sizi kumara cekecek $eylerden uzak durun. internette oynuyorsaniz ilk adimi atin, internet baglantinizi kapattirin. birakacaginiz konusunda kendinize inanin derim, gerisi yalan.
0
dengesiz pamuk
(09.05.08)
geçmiş olsun (çünkü bu bir hastalık bence) ve doktor değilim bir doktora başvurun diyerek başlıyorum.

doktor derken psikolog gibi.

kumar bagımlılığı bir davranış bozukluğudur. hem biyolojik, hem sosyal hem de davranışsal ayakları olan bir illettir. bunları da kendini kandırarak, arkadaşlarından destek bularak filan yenebileceğini sanmıyorum, başarırsan helal olsun, çok sevinirim tanımasam etmesem de...

hakkaten yardım al birilerinden, konusunda uzman olan birilerinden. benim internette bir aramayla bulabildiğim ahmet çelikkol isimli bir doktor. başkaları da vardır eminim. umarim kendi yolunu bulursun...
0
zkurmus
(10.05.08)
rica ederim.
insan değil miyiz, sıkıntılarımızın sebepleri farklı olsa da sonuçları birbirine benziyor hep.

bir de eklemede bulunmak isterim:

1. yalnız değilsin,
2. çaresiz değilsin,
3. kendine asla acımamalısın.

bu üçünü bildikten sonra, bir de profesyonel yardım, oooh! şahane bırakırsın o illeti.
0
actionary
(10.05.08)
herkesin cevabını okumadım, herkes elindne geldigince yardımcı olmustur muhakkak ama benim tavsiyem bu tutkunu başka bir tutkuya kanalize ederek yenmen. ben kötü bir alıskanlık kazandıgım zaman farklı bir tutku bularak onu yenebiliyorum. bilmiyorum belki herkes böyledir. herşeyden önce yazdıklarında bunun senin için bir "bağımlılık" yarattıgını ve heyecan verdigi için sürekli devam ettigini (paranın cok da önemli olmadıgını) sezdim. o zaman kendine yeni bir şey bul.. nedir bu? oyun.. bu dediğim şaka gibi gelmesin, bir oyuna bağımlılık kazanırsan başka hiç bir şeyle ilgilenemeyecek duruma gelebiliyorsun. bu da pek iyi bir şey değil ama en azından sana daha fazla zevk verecek, para kaybettirmeyecek ve canını sıkmayacak bir şey. internet üzerinden oynanan oyunları bul, yükle bilgisayarına, arkadaşlarınla ya da internetten tanışacağın kişilerle her akşam belli saatlerde o oyunu oyna. bu oyun bir strateji oyunu olabilir, rpg olabilir, web tabanlı başka herhangi bir şey de olabilir. ekşi duyuruda da oyun şeklinde aratırsan bir sürü başlığa ulaşabilirsin. satın al ya da indir hepsini dene, en beğendiğin oyunla devam et. umuyorumki sana kumardan daha fazla zevk verecek bir oyun bulabilirsin.

belki bu sorununu yakınlarından kimseye anlatmadan bu şekilde de yenebilirsin.
0
nihilanth
(10.05.08)
Sakın dalga geçtiğimi düşünme.Bir önerim daha var.Freud yöntemlerinden birisi. İyileşme sürecinde hipnoz belki yardım edebilir ama nerede nasıl yapılır en iyisi kimdir işe yarar mı fikrim yok.Demin belgesel kanallarından birinde izledim adamı hipnotize ederek zayıflatmışlar.
0
chaud
(11.05.08)
nasılsın osmanoğlu ?
0
chaud
(25.05.08)
sevgili arkadasimiz ( nasil hitap edecegimi bilemedim)
sanirim artik buraya bakmiyorsun ya da bakiyorsundur ve belki kayda deger bir gelisme yoktur bilemiyorum ama olsun belki okursun diye aklima gelen 2 seyi yazmak istedim.
1. bu mevzularda profosyonel bir yardim almak istersen, yasadigin sehri yazarsan sana iyi birini arayalim, hatta tanidik bulup ucrette indirim yollarini da kovalariz.
2. yazdigin ote taraf, allah inancindan yola cikarak bu satirlara curet edecegim. simdi subat tatilinde kibris'a gittim ve hayatimda ilk kez kumar oynadim. o zamana kadar insanlara hep soole derdim ' hic kumar oynamadim, oynarsam da o anlik heyecani yasamak icin servetimi harcayabilirim' bir kere bu duyguyu yasarsam - ki buna bayilacagimi biliyordum- bir daha birakamamaktan korktugum icin hic baslamadim. sonra iste kumarhaneye girince basladi guzide'nin kendisiyle imtihani ama o sirada bu kaygiyi tasimadan ilk kez sirke gitmis cocuk gibi girdim iceri. makinelerin gurultusu isiklar hakket bir sirk gibiydi ortam.. neyse uzatmayalim. sonra arkadasimiz rulet oynuyordu, canli masa degil de kompiterli donen rulet masasinda. koyduk 20 ytl yi yuttu makina verdi krediyi. biz manitimlen oynuyoruz ortak. bi o seciyo rakamlari bi ben. ufff uzattim hikayeyi yine, neyse 2 kez 2li secip tutturdum ve bitmek uzere olan 20 ytl miz 40 ytl oldu ve gozgoze geldik manitcigimlen ve masadan kalktik. koydugumuz 20 ytl mizi cebe atip kalan 20 ytl ile bi kase jeton aldik. ben bi avuc jeton alip kollu makinalara oturdum. baymistim prosedurden ve tam jetonlarimi bitirip kalkicakken koydugumun 5 kati kadar bi sey verdi. kalktim ama. iste sonra rulet masasindaki arkadasimizin yanina gittim o eksi 50 deydi o sirada. kollu makinalardaki hikaye yeniden tekrarlandi ve ben kazandikca kazandim jetonlardan. 2 saat falan gecirmistik ve artik gitmek istiyordum/k. sonra azimle kazandirmayan bi makina bulduk ve jetonlarin hepsini zorla bitirdik.
simdi bu gereksiz animi uzun uzun yazdim. suraya bagliycam. yillarca urkup sonrasinda da kazandigim halde kumarin bana neden heyecan vermedigini sorguladim ve cevabimi buldum. kumarhanenin parasini yememek, iste sihirli kavram buydu. kazanilmamis, ugruna ugrasmadigim, emek harcamadigim bi para bu ve senin durumunda nice insanin acisi var o jetonlarda. yiyemedik abi, yedigimiz tek sey aksam yemegi oldu orda. diyecegim su ki; madem allaha inaniyorsun ve o nedenle hala nefes aliyorsun, o zaman kumardan gelecek parayi nasil kabulleniyorsun? haa senin ondan istedigin parasi degil belki, su an hastasi oldugun sey sana verdigi heyecan. sayet tek cevabin verdigi heyecansa sen de baska adrenalin arttirma yollarini dene. bagimlilik yaratir bu hormon evet, o zaman sen de baska seylerle sagla o heyecani. ne bileyim bungee jumping falan gibi seyler. ( onerimde ciddiyim) son olarak sadece heyecanina vurgunsan, kumardaki para kavramina nasil yaklasiyorsun? kaybettiklerinin bedelini evet sen simdilik bedeli agir da olsa hala odeyebiliyorsun ama ya kazaninca aldiklarin? ben ona kisaca kul hakki diyip mesajimi bitirmek isterim.
anlatmak istediklerimi anlatabildim mi bilmiyorum, yorgunum biraz, umarim kendimi ifade edebilmisimdir.
cok kolay gelsin.
not: 1 no'lu cumlelerimdeki soruyu dikkate alman umidiyle.
pcf
0
pyro clustic flow
(26.05.08)
uzun bir aradan sonra herkese tekrar merhaba,
nerdeyse 3 aydır buraya birşey yazmadım.
daha doğrusu yazmaya yüzüm olmadı. çünkü yazdıktan sonraki 1 ay içerisinde aynı hatayı tekrar yaptım..

geçen ay, nasıl olsa kaybedeceğim birşey yok düşüncesiyle bir bankaya kredi için başvurdum (hali hazırda ödediğim 2 kredi borcu varken). neyse ki olumlu sonuç aldım.
kredi kartlarımın sayısını bire düşürdüm. ve oyun oynadığım sitelerde sağa sola bilerek küfredip, hile yapıyormuş gibi tavırlarda bulunarak ömür boyu yasak yedim.

şimdi gelirimin yarısı kadar kredi ödüyorum, bir sene daha kendimi sıkacam ama içimde bir huzur var. canımın istediği şeyi giyebiliyor, istediğim şeyi yiyebiliyorum çekinmeden. hatta geçenlerde tatile bile gittim. buna rağmen cebimde halen yetecek kadar paranın olması baya garip geldi bana. ya bu kalan para bereketli, ya da ben dünyaları vermişim oraya:)


her neyse, buraya birşeyler yazıp bana yardımcı olmaya çalışan, ya da yazmamış olsa dahi kalbinden benim için iyi şeyler dileyen herkese tekrar teşekkür ediyorum..o günleri tekrar yaşamayacağımdan eminim.

sağlıcakla kalın..
0
🌸osmanoglu
(26.07.08)
arasıra bakıp senden haber var mı diye kontrol ediyordum: ) inan sevindim bunları okuduğuma. böyle devam edersen hiçbir sorun yok. kolay gelsin osmanoğlu: )
0
colg fusion
(07.08.08)
helal olsun, tebrikler gerçekten, inşallah bu iraden devamlı olur.
0
marmara34
(10.08.08)
Su sayfanin ciktisini alip bahis oynamaya ozenen (ama oyle 2-3 liralik iddaa falan degil, buyuk bahislerden bahsediyorum) coluk cocuga okutmak lazim. Gercekten cok etkilendim. Umarim daha iyi haberlerinizi de okuruz bu basliktan.. Ara sira ben de takip edecegim.

Iyiye gidiyor olusunuz ayrica mutlu etti beni. Daha da iyi gunler gelecektir umarim. ;)
0
vita vinum est
(15.08.08)
walla o küçük bahisler de büyüklere yol açıyor.İddiaya her hafta 500er lira yatıran adam biliyorum.Kazanması ancak gelmiş geçmiş kayıplarının birazını kapatıyor.
0
chaud
(25.09.08)
şu konuşulanları aynen alıp bir film senaryosu yapabiliriz..
duyurunun altındaki her lafı tek tek film senaryosu okur gibi okudum. bir ara umutsuzluğa kapıldım yapamayacak mı diye..

ama mutlu sona doğru gidiyor olarak görünüyor o en son yazdığın şeyle.. sen en başta, kafanda bu illetten kurtulmak istediğine kendini inandırdığın için başarılı oldun. sonrasında toplum ve sosyal ortamındaki statün geldi... çevreni kaybetme korkusu...

kimisi riskli de olsa bu illetten kurtulmak için bir çok hamle yapmışsın...
ve başarılı olmuşsun kimi hamlen riskli olsa bile..

etkileyici bir geri dönüş yapıyorsunuz hayata.. tamamen dönene ve o şekilde devam ettirmeyi garanti ettirene kadar mücadeleye devam!
0
vital
(09.12.08)
@Osmanoğlu: Acaba son durumun nedir? Bir profesyonel olarak seni özellikle senle benzer sorunla tecrübesi olan başka birilerine yönlendirebilirim.
0
jesterdvine
(18.11.11)
Nedir son durum ben de merak ediyorum cunku aynı durum bende de mevcut inşallah kurulmuştur
0
Audi2010
(17.06.12)
5 yıl sonra merhaba. soranlar olmuş son durumlar nedir diye. maalesef sizlere iyi haberler veremiyorum. 5 sene önce yazdıklarıma bakıyorum da gülümsüyorum. iyi günlerimmiş benim o günler. 17000 TL borcum var demişim o zamanlar. keşke şimdi o kadar olsa. şimdi hesapladım şu geçen 5 sene içerisinde 90000TL odeme yapmışım. hala da 80000TL borcum var. anlayacağınız borcum 5 kat daha fazlalaşmış. devam ediyor mu? evet!. kaç kere yemin ettim bunun üzerine olmuyor. ilaç bile kullandım olmuyor. en fazla 2 ay dayanabildim.
bakalım sonu nereye varacak? yaş oldu 35 nerdeyse(görüntü 45). bu işlerden kendinizi ve tanıdıklarınızı uzak tutun. sen nasıl bir adammışsın demeyin, kınamayın. sevgiyle kalın.
0
🌸osmanoglu
(11.04.13)
keşke 2008'de söyleseymişiz bunu ama; keşke kumar yerine paraşütle atlama, bungee jumping vb. bir şeylere sarsaymışın. bu gibi heyecanlar kumar heyecanının ötesine geçseydi, kumarı unutabilirmişsin.

ya da yarışma gibi bir şeye, yarı profesyonel go-kart tarzı bir şey mesela.
0
kamera motor
(11.04.13)
bu sabah başladım başından sonuna okudum ama son yazı mutlu sonla bitmedi.
0
mega idea
(11.04.13)
bana yazar mısınız lütfen, çözüm önerilerim var. [email protected]
0
transferans
(21.05.13)
geçmiş olsun.
çözüm, bağımlılıkla çalışan terapist.
0
pinkket
(21.05.13)
hala mı?
0
bana jacob diyolar
(15.04.15)
yazıyı okudum kuponum yattı. bu bi işaret belki de. sıkıntılı bi durum osmanoğlu. geçmiş olsun.
0
oylum
(03.09.15)
hocam bence kesinlikle profesyonel yardim almalisin. artik hastaneye mi yatarsin naparsin bilmiyorum. ama gerekiyorsa oraya kadar yolu var yani.

profesyonel olmadigim halde soyle bir tavsiye verebilirim, (belki kotu bir tavsiyedir ama yine de yazayim) civi civiyi soker misali, yine pek faydasi olmayan, hatta belki zararli olsa da senin durumuna kiyasla daha az zararli olan baska bir ugras bul. benim aklima video oyunlar geliyor. xbox, playstation falan. sevdigin bir kac oyunla basla, vaktini bu kumarla harcayacagina, o oyunlarla harca, bu oyunlardan kumara vakit kalmasin hesabi yani. yasin video oyunlari icin hala musait nasil olsa.
0
efe
(03.09.15)
Allah yardımcın olsun. Sende zaten bahsetmişsin giden yıllar olmasa paranın önemi yok. Herkes hayatta hatalar yapabilir. Son durum ne bilmiyorum ama her zaman sana dua edecem kardeşim.bu yazıyı okuduğum zaman keşke param olsada bütün borçlarını ödesem dedim. Acaba sana yakın bir hayat yaşadığımdan mıdır, yoksa paramın olmayışından mı bilmiyorum. Her daim sana dua etmekten başka bir şey gelmiyor elimden. Allaha emanet.
0
gafillere nasihatler
(27.06.16)
Kumar bağımlılığı temel dinamikleri açısından diğer bağımlılıklardan örneğin bir kokain bağımlılığından farkı yoktur. Kumar bağımlılığı bir davranış bağımlılığıdır ve bütün bağımlılıklar gibi kumar bağımlılığı da bir beyin hastalığıdır. Arada sırada iddia loto gibi kumar oynayan birinin kumar oynama davranışı ile kumar bağımlılığı birbirinden farklı kavramlardır.
Kumar bağımlılığının ahlak yoksunluğu, kişisel zaaf ile bir ilgisi yoktur. Yukarıda da belirtiğim gibi kumar bağımlısı bireyin beyin kimyasal yapısında dengesiz oluşmuştur.
Kumar bağımlılığının Obsesif Kompulsif Bozukluk ile de ilgisi vardır. Kumar oyunu ile ilgili bilişsel çarpıtmalar ve sanrılar bağımlılığın gelişiminde ve sürdürülmesinde etkilidir.
Tedavisinde bütüncül yaklaşım esas alınmalıdır.
Yardım için bana yazabilirsiniz
[email protected]
0
transferans
(30.10.17)
Hocam bu konularda uzman birisi değilim, yanlış yönlendirmek istemem ama, bir kaç öneri yazayım:

* Siz de yanlışınızın farkındasınız. Bu güzel bir olay.

* Bu tarz alışkanlıkları (kumar, sigara vs.) bırakmak kolay değil. Ama 100 kere deneyip, başaramasanız 101. yi deneyeceksiniz. 101. de bırakacaksınız belki.

* Kumardan daha çok kumara giden yolları engelleyin. Kredi kartlarınızı iptal edin. Sitelerdeki üyeliklerinizi iptal edin. Gerekirse evdeki interneti, telefonunuzdaki interneti bile iptal edin. Kredi kartı almayı tekrar kafaya taktığınızda, birilerinin yanına gidin. Bu düşünceyi kafadan atın veya kendinizi spora verin. Yaşam sitilinizi değiştirmeden, bu işi aşmak zor.

* Başarısız olursanız, daha da hırslanıp yeniden deneyin. "Ben yanlış yapıyorum" dediğiniz müddetçe ümit var. Allah yardımcınız olsun.


.
0
kartallar yuksek ucar
(30.10.17)
ailene söyle, arkadaşlarına da anlat. hiçkimsenin bilmemesi bunu devam ettirmeni kolaylaştırıyo. ama yalan söylemeye meyilli biriysen o da sökmeyebilir.

nerdeyse daha bebeliğimizden beri beraber olduğumuz bir arkadaşım var. lise bitmesine yakın işe mişe girdi eli para görmeye başladığında sardı senin işlere. öğrendiğimde epey azarladım, çünkü öğrendiğimde ödenmesi zor bir meblağ olmamasına rağmen bayağı girmişti. neyse 1 sene falan sırf buna çalışıp ödedi, tam düze çıktı yine başlamış; ama konusunu açınca kıvırıyodu oynamıyorum; bir defasında dövmek sayılmaz ama patakladım hafif. yok yine, nabıyon diyom abi para lazım yine işte mevzuları biliyosun falan diyo. ana bacı karıştırmadan sövdüğüm oldu, yok. ilk başlarda sözüne inanıp birkaç bin lira para vermiştim, borcunu kapatsın da bir daha oynamasın diye, yok yine bir müddet geçti devam, benim parayı falan da unuttum zaten. ilişkimi kesmedim ama uğraşmıyorum baktım olmuyo, sadece laf sokarım arada o kadar. ama bu arkadaşımın zaten bir türlü beceremediği, bir yere bağlayamadığı bir hayatı var, kumardaki amacı köşeyi dönmek, ufak çaplı bir iş kurmak. bir de başında yaşıt olmamıza rağmen "abi"lik edebilcek kimse yok. annesi babası ayrıldıktan sonra evlendiler ve bu çocukla da ilgilenmediler. hani senin hayatın daha farklı ve kumarın/kendini engelleyememenin işlevi sende farklıdır diye diyorum.

velhasılıkelam, bu arkadaşı ümidini kırmak için anlatmadım. yalan söyleyip kıvırcaksan sözler verip tutmucaksan demin yazdığım "kimsenin bilmiyo olması bunu sürdürmeni kolaylaştırıyo" kısmı geçerli değil.
0
dafaisss
(30.10.17)
Kardeşim s.a.
10 Yılı aşkındır kumarın içindeyim geçtiğin süreçlerin içinden geçtim ve hala aynı durumdayım.Seninle konuşmak kumarı bırakma arefesinde bana iyi gelecektir.Umarım uzaklaşmışsındır ve deneyiminden yararlanırım uzaklaşmamışsan da bir şans da bu kardeşinle samimi bir dayanışmayla olsun.İnan ben de bu uzun yılların yıpranmışlığı sıkışmışlığı içerisindeyim gel bi muhabbet edelim.
[email protected]
0
gibigibi1985
(13.12.18)
Değerli dostlar kumardan uzaklaşmak için benzer sıkıntıları yaşayan insanlar olarak, kişisel deneyimlerimizi paylaşmak üzere bir facebook grubu kurdum.Fake hesaplarla da olsa buyrun gelin dertleşelim birbirimizi motive edelim.
www.facebook.com
kumardan kurtulmak için dayanışma isimli
0
gibigibi1985
(07.01.19)
Kardeşim s.a.
10 Yılı aşkındır kumarın içindeyim geçtiğin süreçlerin içinden geçtim ve hala aynı durumdayım.Seninle konuşmak kumarı bırakma arefesinde bana iyi gelecektir.Umarım uzaklaşmışsındır ve deneyiminden yararlanırım uzaklaşmamışsan da bir şans da bu kardeşinle samimi bir dayanışmayla olsun.İnan ben de bu uzun yılların yıpranmışlığı sıkışmışlığı içerisindeyim gel bi muhabbet edelim.
[email protected]

Not:Bu güne kadar mail adresime facebook grubuna yaklaşık 10 arkadaş mesaj attı.İçlerinde sadece bir tanesi gelip hikayesini paylaşıp ben artık kumarı bıraktım dedi ve birlikte sohbet ederek anı defteri gibi yazmaya devam ediyoruz.Kalan arkadaşların 1 kişi hariç tamamı mail adresine mesaj yazıp bir daha ne geri dönüş yapıyor ne de yazdığım mesajlara yanıt veriyor.Herşey bizde başlar bizde biter.Eğer samimiyetsizce bir hap gibi çözüm arayan varsa boşuna hiç kendini yormayıp kumara tam gaz devam etsin.Cebinde beş kuruş kalmayınca gelip bu forumu okumak,mastürbasyon yapmanın bir türü.Tüm patolojik kumarbazlarda şöyle bir fantazi var en büyük acılar kayıplar bende arkadaş gel, gel vatandaş.Samimiyetle benim yardıma ihtiyacım var bırakacağım kumarı,dertleşmek kendimi ifade etmek istiyorum diyen buyursun gelsin.Lütfen kendinizi kandırmayın.
0
gibigibi1985
(24.01.19)
kurmadankurtulmak.blogspot.com

Facebook gönderilerimizi daha rahat okumak için....
0
gibigibi1985
(19.11.19)
Sorununu çok iyi anlıyorum!
Şunu hiç bir zaman unutma hayat boşluklar ile doludur ve o boşluğunu bulduğu an seni affetmez.dalından kopmuş bir yaprak gibi rüzgar seni nereye savurur ise oraya sürüklenirsin.çok fazla yorumları okudum ve yazmak istedim.
Vücüdunun üzerinde taşıdıgın bir kafan var ve düşünebiliyorsun bu illet uyuşturucuda olabilir kumarda olabilir ikisi de aynı benim gözümd3 .hayatında bir şeyi en iyi şekilde anlamanın tek yolu yaşamaktır.sorun yok yaşamışsın bulaşmişsın Fakat şunu düsün buna başlamayı sen sectin nedeni ne olursa olsun .bundan vazgececek olanda sensin herkes herseyi konusur fakat uygulayacak olan sensin .kendine güvenini ve saygını kaybetmişsin.ve bunları yazarken yaşamış birisi olarak yazıyorum.20 yıl kumarın her türlüsünü oynadım yarım milyon liralar kazandım kaybettim.uyusturucuya 20 yaşında başladım 10 yıl esrr iciyirdum bir sigara gibi.fakat kimseden bir yardım almadan hepsini terk ettim .kendini fazla üzme aslan parçası ömur 30 milyar ile kaybedilmez ömür paha biçilmeyecek kadar değerli.kazanma duygusunu at kafandan bu yolda zengin olabilecegin dusuncesini at kafandan .şimdi benim yurt disinda kumarhanem var fakat oynamıyorum .sadece oynatıyorun.keşke hiç kimse oynamasa .kumar kaybettiğinde seni üzecek meblalar ile oynanmaz .keyif olarak başlar sonra hayatında vazgecilmezin olur .ama dedigim gbi kurtulmak senin elinde .ilerde insallah bir kumarhanen olur ve sen oynamıyor olursun işte o zaman kaybettiklerini ve kazandiklarini ozaman daha net anlarsın .omrune omur katacak o kadar aktivige varki kendini onlara yönlendir kaldır kafanı sokaga cık sana mum olacak hersey ile ilgilen .şimdi kendine iyi bak kal saglicakla
0
Soz
(08.06.22)
son cevaplananlarda görünce girdim ama son mesaj 2019?

neyse vakti olmayanlar için özet geçeyim.

arkadaşımız 2008 yılında başladığı kumarda 17.000 lira borç yapmış.

2013 yılında 5 sene içinde 90.000 ödedim ama hala 80.000 borcum var diye güncellemiş.

en son bilgi bu. düzlüğe çıkmıştır umarım.
0
onemoremile
(08.06.22)
(4)

Turkcell internet hizmeti mi çıkaracak?

merope
soru baslıkta. bir arkadas turkcell ucuz ve cok daha hızlı internet erisimi -adsl- çıkarıcak diyo. 19 milyona sınırsız 5 mbit dedi galiba. dogru mu bu bilen var mı?
soru baslıkta. bir arkadas turkcell ucuz ve cok daha hızlı internet erisimi -adsl- çıkarıcak diyo. 19 milyona sınırsız 5 mbit dedi galiba. dogru mu bu bilen var mı?
0
merope
(06.05.08)
sanirim (bkz: tellcom) bahsettiginiz. www.tellcom.com.tr
0
la traviata
(06.05.08)
evet su anda telekomun hattina kuruluymus duzenleri. kendi altyapilari bitmek uzereymis. bitince koyacaz cocugu diyolar.
0
terp
(06.05.08)
Çıkardı zaten adsl hizmeti, ancak asıl bomba olarak (bkz: quiknet) diye de güzel bir hizmeti var, fiberoptik kablo döşenen yerlerde hizmet veriyor şu an. Gayet hızlı ve ucuz...
0
crown
(06.05.08)
istanbul'un belli bolgeleri pilot bolge olarak belirlenip bir suredir de quiknet denenmekte bildigim kadariyla. yayginla$ma nasil olur bilemiyorum ama ilk etapta istanbul bu hizmetten faydalanacaktir. daha sonra buyuk illere geci$ olabilir. ve evet ucuz ve hizli internet eri$imi soz konusu. gerci yayginla$tigi zaman telekom'un tekelinden kurtulanlari da hesaba katarsak telekom'da indirimler duzenler. en cok bizlerin i$ine yarayacagi kesin.
0
dengesiz pamuk
(06.05.08)
(12)

Festival kampçıları buraya-sorularım editlendi

felina
Bu sene ilk defa bir festivale (Masstival) kamplı katılmayı planlıyorum. Kamplara çadırlara yıllarını vermiş tecrübeli abilerimden ablalarımdan öneriler bekliyorum.1-Ne tür bir çadırı nerden almam gerekir? Bu konuda zır cahilim .2- En çok merak ettiğim şey: festival alanlarında hırsızlık oluyor mu?
Bu sene ilk defa bir festivale (Masstival) kamplı katılmayı planlıyorum. Kamplara çadırlara yıllarını vermiş tecrübeli abilerimden ablalarımdan öneriler bekliyorum.
1-Ne tür bir çadırı nerden almam gerekir? Bu konuda zır cahilim .
2- En çok merak ettiğim şey: festival alanlarında hırsızlık oluyor mu? Çadırın içinde eşyalarımızı (değerli olmayan şeyler)bırakıp çıkarsak bir şey olmuyor mu? Kitlenebilen çadırlar mı var? Nedir?
3- ALta ayrıca şilte sermek gerekiyo di mi? Yoksa çadır satılırken bunu da veriyolar mı? Yanımızda ne götürmemiz şart?

Teşekkür ediyorum öpüyorum :)
0
felina
(05.05.08)
madem ki soru editlendi. biz de cevabimizi editleyelim.

1- ben festivaller icin dandikten monodome 2 kisilik cadir almistim vaktinde. www.hepsiburada.com

2- asma kilit alin. her ihtimale karsi cadirinizi kilitleyin.

3- mat alin. altiniza serin, rahat edin.

bonus cevap: kucuk el feneri alin. gece lazim olur.
0
trimpot
(05.05.08)
2- çadırlar kitlenebiliyor, evet, hatta kamp alanlarında kitlenemeyenini görmedim hiç..

3- alacağınız çadırın kendi zemini olacağını varsayarak konuşuyorum: direk çadırda yerde yatmayı planlıyorsanız serebilirsiniz, onun haricinde temizlikse amacınız her halükarda kirleniyor çadırın zemini, kamp alanının da zeminine bağlı olarak, kasmayın derim. toplarken şöyle bir çırparsınız çadırı olur biter..

eğer arayamayacakları bir yere saklamayı başarabiliyorsanız bir isviçre çakısı götürün, çadırda yaşadığınız bir problemde, ya da genel olarak çok işe yarıyor.

ilk kez gidiyorsanız şu uyarıyı yapayım, ilk gittiğimde en büyük hayal kırıklığım bu olmuştu, aman sabah uyurum demeyin, çadır fena halde yakan bir şey, ve eğer gölge bir yer bulamazsanız sabah güneşi her halükarda yakıyor. gölge bir yere kurarsanız da sırılsıklam uyanabiliyorsunuz, nedendir bilmiyorum..

son olarak, hiç masstival'e gitmedim, çoğunlukla zeytinli tecrübeleri bunlar, masstival koşulları farklı olabilir...

başka bir soru varsa sözlükten mesaj atabilirsiniz..
0
toxxicfox
(05.05.08)
1 h2000, 4 RnC tecrubeme gore soyluyorum ki en iyi festival cadiri en ucuz olanidir. o hengamede "ay surasina sey olmus burasina kim basmis, kaziklarimi kim kapmis" hesabiyapmak hos olmuyor.

mutlaka mat kullanilmalidir ve hava ne kadar sicak olursa olsun uste ortmek icin bir pike bulundurulmalidir (ucuz bir uyku tulumu iyi is gorur. gecen sene bim den 15ytl ye almistim sanirim).

hic bir festivalde hirsislikla karsilasmadim. sadece cadirin fermuarlarini kilitledim.

unutmayin ki cadir festival suresince cok cok az zaman gecireceginiz bir yerdir. gece yatince uyuyamazsiniz cunku etrafta mutlaka batak oynayan, kari-kiz muhabbeti yapan, erkek-adam muhabbeti yapan, ve bunlari yapacak baska yer bulamayan essoluesseklerden oturu uyuyamazsiniz.
sabahta bu faktorlerin yaninda gunes sizi pisirir..

özet:
1) en ucuzu
2) zaten festivale gidiyorsunuz, altinlarinizi, hisse senetlerinizi evde birakin. cadirin fermuarini minik asma kilitlerle kitleyip cikin.
3) Mat goturun (yine en ucuzundan)
0
theli
(05.05.08)
1. en ucuzu. sonucta dagda kampa gitmiyorsunuz. ucuz ve i$inizi gorecek bir cadir alin. hava sicak olur ve cadirin tek i$levi kapali bir yerde uyumayi saglamaktir.

2. hirsizliga hic denk gelmedim. ama cadirdan uzakla$acagim zamanlar fermuarin iki ucunu kucuk bi kilit ile kitledim. yaniniza degerli bi$ey almayin. telefon ve fotograf makinasi alin en fazla. onlari da cadirdan cikarken cebinize atin derim.

3. $ilteyle ugra$mayin.

mat alin kendinize 10-15 ytl arasidir. cadir ile degil ayri satilir. ha bu arada cadir kuracaginiz zemin onemli. yamuk yumuk, rnc gibi tarlada ise yatacaginiz yer icin en azindan altiniza serilebilecek yumu$ak bi$iler goturun.
uyku tulumuna biraz dikkat edin derim. sabah gune$ feci yakiyor ve zaten erken uyanmanizin sebebi de bu yakan gune$. uyku tulumunun ic kismi naylon falan olursa festival ortaminda cehennem azabi ya$arsiniz her sabah.

cadiri kurarken etraftan yardim isteyin. kullanma klavuzuyla ilk seferde harikalar yaratan birini gormedim ben :) iyice gergin olmali yoksa gece yatarken cadirin bi kenari suratiniza kadar egilir her ruzgar estiginde :)
0
dengesiz pamuk
(05.05.08)
çadır alırken, muhakkak çift katlı olanlarından al. yoksa sabah 9 dedinmi uyanmak zorunda kalırsın, hem de buğulama olmuş bir vaziyette =)

çadırda kaç kişi kalacaksan +1 uygulaması yapmanda fayda var. yani tek başına kalacaksan 2 kişilik, 2 kişi kalacaksan 3 kişilik çadır al. benim gibi rahatına düşkünsen, 4 kişilik çadırda tek başına da kalabilirsin =D

eğer çadır aldığın yerde; çadırların kutusunu açıp bakmana izin veriyorlarsa, çubukların sağlamlığını kontrol etmelisin. zira festival ortasında kırılan bir çubuk başını çok ağrıtabilir.(tecrübe =)

sigara içiyorsan, çadır içinde kullanacağın ufak bir küllük hayat kurtarır.

eğer erkeksen; boş bir pet şişe, gecenin karanlığında, uykunun en tatlı yerinde senin tuvalete kadar yorulmana engel olacaktır. eğer kızsan; üzgünüm =)

herkesin de söylediği gibi asma kilit illa ki bulundur. bunun dışında ampullu olanlardan değilde; ledli olanlardan bir fener edinirsen çok rahat edersin. genelde kesici/delici alet sokmak yasaktır ama, ufacık miniminnacık bir çakıyı çaktırmadan sokabilirsen işine yarar.

ben şu ana kadar hiç mat kullanmadım ve hiç de eksikliğini hissetmedim. gerçi ben biraz "ölü uyuyanlar"danım. uykuda mekan seçimi konusunda titiz isen, mat kullanaman yararlı olabilir.

birçok çadırın dış tarafında; çadırın zemine temas ettiği noktalarda ağırlık koymak için boşluklar bulunur. bu boşluklara bulabildiğin büyük taşları yerleştirmen seni çok rahatlatacaktır. aksi halde, her kuvvetli rüzgar dalgasından sonra, kazıkları ve ipleri tekrardan düzeltmek zorunda kalırsın.
eğer aldığın çadırda ağırlık keseleri yoksa; çadırın zemine temas ettiği yerlere kum yığarak da aynı etkiyi oluşturabilirisin.

bir de; kapısında aynı zamanda sineklik bulunduran çadırları tercih etmen iyi olabilir. sinekliği olmayan bir çadırda sıcak gece geçirmek çok bunaltıcı oluyor gerçekten. çadırın kapısını da rahatça açamıyorsun zaten. içerde sıkışıp kalıyorsun.

ağaç, tente vb bişiler görürsen, direk çadırı onların yakınına kur. şanslı isen, sabah güneşinin geliş açısı, sana mükemmel bir gölge yaratabilir ve saat 10-11 e kadar mışıl mışıl uyuyabilirisin.

hmmm.. bunlardan başka aklıma bişi gelmiyor. geldikçe yazarım buraya. evet efendim yaparım ben bunu =)
0
punkertifo
(06.05.08)
çadırda asla değerli eşyalarınızı bırakmayın. asma kilit asmanız ise çadırda değerli eşya olduğu konusunda hırsızı daha da şevk edecek, bu sefer çadıra zarar vermek pahasına içeri girmeye çalışacaktır. bana kalırsa çadırda değerli eşya bırakmayın, hırsız çok gireceği varsa içeri girer, matınızı donunuzu görür geri çıkar. bu olay gerçekten başımıza geldi. hırsız bu sefer madem ki kilitli, içerde bişey var diye düşünüyor herhalde.
0
karapolisnas
(06.05.08)
Mat veya şilte yerine deniz yatağı da önerilir.
ucuz, süper hafif, taşırken de yer kaplamaz. matlar o kadar da rahat değillerdir ama deniz yatakları iyidir.
tabii zemin yüzünden patlamamalarına dikkat etmelisin. benim 2 kişilik yatağım vardı şişme, onu götürüyordum. polar battaniye falan ev gibi oluyor valla.

bu arada çadır ucuz olsun diye ufak alma sakın. kimse sana başkasından daha fazla yer kaplıyorsun diye bir şey diyemez.
iki kişi kalacağız iki kişilik alalım deme. hatta satıcılar "abi bunun üstünde bile yazıyor iki kişilik" deseler de inanma. +1, hatta iri adamlarsanız +2'ye kadar gider.
bazılarının yalnızca kapısı bazılarının da hem kapısı hem de penceresi var. o pencere sabah uykuna 2 saat daha ekler kafadan. iki saat az deme, bu uyuyacağın süreyi %50 ile %100 arttıracak demektir.
doğa sporları satan yerlerde çok abartılı olabilir çadırlar. büyük marketlerde bulunabiliyor özellikle bu mevsimde.

çadır kilitleme dediğin şey iki fermuar tutacağını birbirine ufak bir kilitle sabitlemek oluyor.
ufak bir kilit asabilirsin.
0
burfak
(06.05.08)
1) ben carrefour'dan 50ytl'ye çadır+mat+çanta+uyku tulumu gibi bir takım almıştım inanılmaz şanslı olarak. çadır 1,5 kişilik yalnız. eşyalarla beraber dip dibe uyumak eşyasıyla gömülmüş gibi hissettiriyor insanı, o yüzden benim çadır her zaman eşya deposu olarak kullanıldı, ben de arkadaşlarımın çadırlarında kaldım. dolayısıyla geniş bir çadır almanı tavsiye ederim, hatta festivallerle olan geleceğine inanıyorsan kendi yağmur koruma naylon şeyinden olan 2-3 kişilik bir çadır tercih etmelisin.
2) 4 yıldır hiç bir şeyim çalınmadı, zaten etrafta sürekli insanlar olduğundan kimse kilidi kırıp veya çadırı yırtıp içeri girmez. en küçük boy kilit al mümkünse, büyük olanlar çadır fermuarlarının deliklerinden geçmeyebilir. kilit işini son güne bırakırsan istiklalin sonunda tophaneye giden yokuş yolun başlarında bir kilitçi var, hep ordan aldık biz.. aklında bulunsun sadece.
3) çadırın altına hiçbir şey sermedik biz şimdiye kadar, uyku tulumunun altına koyduğun mat yetiyor zaten. 10ytl ye kullan-at dandik matlardan alabilirsin. çadır aldığın yerde muhtemelen vardır.
0
the rain baron
(07.05.08)
soruların dışında olucak biraz ama yağmur yağarsa önemli olan poşettir bol bol poşet götürün orada bulurum demeyin binlerce kişi bulmaya çalışınca kalmıyo. çamur filan olduğunda ayaklara geçirildiğinde çadırı rezil etmez.
0
flate
(08.05.08)
Herkese çok teşekkürler.
Sonuç olarak:
* karfurdan ucuza 3 kişilik çadır alıyorum
* mat alıyorum
* kilit alıyorum
* ayağıma poşet geçirip elime fener alıyorum

:)
0
🌸felina
(08.05.08)
felinaaaaaaaaaaaa... umarım hala kombine + kamp biletin vardır:)
0
ezgi
(02.07.08)
pilet yok pilet yok satıldı :)
0
🌸felina
(03.07.08)
(4)

laptop önerisi

reeper redeemer
kdv dahil fiyatı maksimum 1000 dolar civarı; çok fazla yeni oyunlarla, kastıran programlarla işi olmayacak bi laptop almak istiyorum. hangi marka/modelleri önerirsiniz?
kdv dahil fiyatı maksimum 1000 dolar civarı; çok fazla yeni oyunlarla, kastıran programlarla işi olmayacak bi laptop almak istiyorum. hangi marka/modelleri önerirsiniz?
0
reeper redeemer
(04.05.08)
tavsiyem, ACER olmasın kesinlikle.

ben sorduğumda aldığım tavsiye, HP pavilion mu ne var, o olmasın kesinlikle.

bir de vestel, beko gibi yerli mallar olmasın.

packerd bell, lg, asus, toshiba, fujutsi siemens vs. kıyaslanabilir sanırım. MSI fiyat olarak iyi ama kalitesi nasıl, ben sordum cevap alamadım.

bence packerd bell hem iyi bir izlenimi var piyasada, hem şekli şemali güzel hemide fiyatları normal (vatan a bak, bir de hepsiburadada 988 ytl bir modeli var fena değil gibi.)
0
alchemistt
(05.05.08)
packard bell'in genel olarak malzeme kalitesi pek iyi degil. yani hesapli modellerin plastigine dokundugun zaman kalitesiz malzeme hissi duyabilirsin.

lg, asus, hp, toshiba gibi markalarin cogu modelinin malzeme kalitesi iyidir. malzeme kalitesi olarak hp ve toshiba daha cok one cikiyor ve markadan dolayi da fiyatlari ayni ozelliklerde olmasina ragmen diger markalara gore pahali oluyor. alchemistt'in dedigi gibi acer ve yerli markalardan uzak dur bence de.

kaliteli markalar arasinda da fiyat olarak lg ve asus one cikiyor. lg'nin ozellikle son zamanlarda cikardigi modellerde tasarim da iyi. asus'un sade ama guzel tasarimi vardir. bu iki marka fiyat/performans olarak hp ve toshiba'dan daha mantikli zira ayni ozellikler icin toshiba marka bir modele en azindan 150-200 dolar verirsiniz. benim onerim deneyimi ve kalitesini de du$unursek Asus olur. sonucta 1000$ bile olsa iyi para (interrail icin para biriktiren birine 1$ bile iyi paradir hehe) o yuzden malzeme kalitesini de goz onunde bulundur derim. eger istedigim modeli bulabilseydim toshiba yerine asus alirdim diyeyim ve bitireyim :)
0
dengesiz pamuk
(05.05.08)
paylaşımlı ekran kartı sorun olmayacaksa asus'un vardı bir modeli, 1050$ mıydı neydi...

sonra, yetkili servisi ne durumdadır bilmiyorum ama, msi var, babam kullanıyor bir süredir. fiyatına göre gayet iyi. msi notebook'lar daha ucuz.
0
actionary
(05.05.08)
acer'dan herkes nefret ediyor ama ben (uykulu bir arkadaşım karanlıkta görmeyip tekme atana kadar) memnun kaldım, tekmeyle de bileşenleri değil adaptörü bozuldu zaten.. sorunsuz çalışan birkaç kişi daha biliyorum, ama şans işi, her markanın adı çıkıyor zaman zaman..

msi ucuz ve işlevsel oluyor kendimden ve diğer kullananlardan gördüğüm kadarıya.. tanıdıklarım arasında ciddi bir problemle karşılaşan görmedim.. malzeme kalitesi biraz düşük gibi geliyor ama kullanıma gelince 6 aydır nadiren restart ederek kullanıyorum, hiç sorun yaşamadım.. servisi oldukça ilgili ama sadece istanbul ve izmir'de var diyorlardı ben aldığımda, şimdi durum nedir bilmiyorum..

oyun vs. değil daha ortalama bir kullanım amaçlıyorsanız msi tavsiye ederim, aynı fiyat aralığında daha iyi performans sahibi bir laptop almanız mümkün..
0
sharpenter
(05.05.08)
(7)

interrail'a gitmiş tecrübeli sözlük yazarlarından tavsiyeler bekliyorum(z)

antisocial
yaş yeteri miktarda kemale erdi, çok geç olmadan interrail görevimizi yerine getirelim diyoruz, bu konuda tecrübeli sözlükçü arkadaşlardan yardım bekliyoruz, sözlük emsaj fasilitesi aracılığıyla misafirliğe bekliyoruz..vize'den başlayıp beslenmeye, hostellere kadar bol bol bilgi bekliyoruz..not: eve
yaş yeteri miktarda kemale erdi, çok geç olmadan interrail görevimizi yerine getirelim diyoruz, bu konuda tecrübeli sözlükçü arkadaşlardan yardım bekliyoruz, sözlük emsaj fasilitesi aracılığıyla misafirliğe bekliyoruz..

vize'den başlayıp beslenmeye, hostellere kadar bol bol bilgi bekliyoruz..

not: evet bütün sözlükte okuduklarımız kesmedi, dah açok bilgiye ihtiyacımız var ulan!
0
antisocial
(04.05.08)
sizi doğrudan sözlük yazarı mortradamus'a bağlamak üsterim bu konuda :)
hatta bkz: sırt çantamda avrupa www.ideefixe.com
0
kobuzchu kiz
(05.05.08)
ben de bu temmuz ayinda interrail icin yola cikmayi planliyorum. az cok biraz bilgi topladim. eger istersen birlikte topladigimiz bilgileri payla$abiliriz. benim topladigim bilgiler genel olarak vize ba$vurusu, pasaport i$lemleri, ula$im (ozellikle italya icin), otel ucretleri, hesapli yeme icme teknikleri, yanimizda goturebilecegimiz ve ihtiyac duyabilecegimiz $eyler ve bilgi kaynagi olarak kullanilabilecek site adresleri. eger istersen ozel mesaj fasilitesini kullanabilirsin.
0
dengesiz pamuk
(05.05.08)
benim genel geçer dikkat edilecek şeyler dışında şöyle bir tavsiyem var. şimdi mutlaka bir rota çizmeniz gerekiyor ya, rotanıza genel geçer herkesin gittiği turistik yerler dışında 1-2 tane hiç kimsenin gitmediği ya da az daha az insanın gittiği yer serpiştirin. bir de rotanızdaki gideceğiniz her yerle ilgili önceden araştırma yapıp küçük küçük notlar alırsanız oraya gidince afallamazsınız.
0
parantez
(05.05.08)
italya ve fransa odaklı sorulara istenilirse cevap verebilirim , geçen sene bu görevi yerine getirmiş biri olarak bilgilerim tazedir..
0
faideli bilgiler
(05.05.08)
Lonely Planet europe edinin bir adet. Türk vatandaşları için vize konusunda çok başarılı olmayabilse de gerek hostel, gerek yeme içme, gerekse de 1 gün için program 5 gün için program tadında pratik bilgilerle oldukça faydalı bir kitap hatta neredeyse kutsal kitaptır. Hiçbir şey sizden önce bu deneyimi yaşamış birinin vereceği taze bilgilerin yerini tutamasa da yanınızda bulunması her zaman rahatlık veren bir eser kendileri.
0
arche
(05.05.08)
Hostel rezervasyonlarınızı İnternet üzerinden ve mümkün olduğunca erken yapın. Walk-in fiyatları hemen her zaman daha pahalı oluyor. Hatta hostelde kayıt yaptırmadan hemen önce köşedeki bilgisayara geçip baktığınızda bile daha düşük fiyatlarla karşılaşabilirsiniz.
Site olarak hostelworld tavsiye ederim. En kullanışlı ve uygun fiyatlı olanı o. Birkaç rezervasyondan sonra booking fee de almamaya başlıyorlar.

Yazın gidecekseniz hostel yerine kamp yerlerini de düşünebilirsiniz. Avrupa'da kampçılık gerçekten çok yaygın, her büyük ve küçük şehirde kamp yeri var. Fiyatları da hostellerden daha ucuz elbette. Bir süpermarketten alacağınız 20-30 liralık çadır ve uyku tulumları işinizi fazlasıyla görecektir.
0
386 dx
(05.05.08)
sözlerime "oha" diyerek başlamak isiyorum, herkese yardımları için sonsuz teşekkürler, açıkcası bu kadar yardım beklemiyordum, sözlüğe inancım yeniden arttı :D

şu ara finallerle yıpranıyorum, iki güne cevap atan herkesi özenle eskitmeyi bütün bilgilerini emip nezih kitap evinden gereksiz pahalıya aldığın incecik cep defterime güzel el yazısıyla yazmayı planlıyorum.
sizi seviyorum!
0
🌸antisocial
(14.05.08)
(5)

Sony & Samsung Lcd Tv ?

caturanga
1 - SAMSUNG LE40R81B 40'' HD READY LCD:http://www.hepsiburada.com/productdetails.aspx?categoryid=152436&productid=evsamle40r81b2 - SONY KDL-40P3000 40'' HD READY BRAVIA LCD:http://www.hepsiburada.com/productdetails.aspx?categoryid=152437&productid=evsonykdl40p3000#ikisinden biri satın alınıcak. ama
1 - SAMSUNG LE40R81B 40'' HD READY LCD:
www.hepsiburada.com

2 - SONY KDL-40P3000 40'' HD READY BRAVIA LCD:
www.hepsiburada.com

ikisinden biri satın alınıcak. ama hangisi?

taksitli fiyatları: sony: 2.250 ytl, samsung: 2.150 (samsung estore.com'da bu fiyata)

gönlüm sony'den yana ama bu model neden diğer sony'lere göre daha ucuz onu çözemedim. forumlarda, sony'de 2 adet HDMI™ girişi, samsung'da 3 adet HDMI™ girişi önemli bir fark gibi konuşuluyor. ama ben bu HDMI™ girişinin ne olduğunu anlamadım henüz.

ikisinin de köşegen uzunluğu 102 cm, ancak en-boy oranı değişiyor mu? onu belirten şey şu ise "Ekran Formatı, 16:9" , ikisinde de eşit.

son olarak bir de şunu sorayım lcd'yi duvara monte işlemi tek başına yapılır mı? kolay mıdır? ve yine kullandığınız tavsiye ettiğiniz bir askı aparat var mıdır?
0
caturanga
(04.05.08)
YA ALAKASIZ OLACAK BELKİ AMA metro da schaub lorenz 50 inç (127 ekran) hd ready plazma 2.250 ytl :) kaçırma derim. evet hdmi si tek falan ama 50 inç plazma düşünüyorsan hiç kaçmaz. hdmi mesela ps3 den ya da blueray den digital çıktı almak için kullanılan bir arabirimdir. ne kadar çok olsa o kadar iyidir ama gelecekte tabi :) daha hdmi destekli bi ps3 var olmazsa olmaz bildiğim. (bi de xbox360). ama zorlarsan olur mesela ben htpc kurdum çıkışını hdmi dan alıyorum hdmi girişine takıyorum :)
0
ozdek
(04.05.08)
teşekkürler, aynı fiyata bu 127 ekran da insanı kışkırtmıyor değil. yalnız plazma ve 127 ekran olduğu için (lcd'ye kıyasla) deli gibi elektrik tüketebilir. bir de 102 ekran yeterli olabilir sanırım en fazla 4 metre mesafeden izliyebilicez. ve bir de marka sorunu var.
0
🌸caturanga
(04.05.08)
hdmi girisi high definition goruntuyu alman icin gerekli sokettir. dolayisiyla ps3 ve hd tv yayini ayni anda kullanmak istiyorsan en az 2 hdmi girisine ihtiyacin var. bir de tv alirkan kontrast oranina bak derim en az 10000:1 olsun o zaman siyahlari cok daha iyi gorursun... tabi bu arada 720p ve 1080p ikisi de hd dir ama 1080p daha iyidir haliyle. bunu da gozen kacirma...

lcd yi duvara monte etmek mumkun zayen cogunun arkasinda yeri var. eger disarida satilan duvara monte setlerinden alirsan sen de yapabilirisin...
0
outshined
(04.05.08)
lcd paneli olarak zaten ayirt etmen mumkun degil zira paneller samsung fabrikasinda uretiliyor ve ureticiler panelleri samsung'dan aliyor. sony bir sure once ortak oldu fabrikaya ama farkli panel ise bilemicem. ayni oldugunu du$unursek eger geriye kiyaslanacak birkac nokta kaliyor; goruntu i$lemi, giri$-ciki$lar ve tasarim.

goruntu i$lemciler de muhakkak fark vardir sanirim, onu bi ara$tir derim. sonucta yayin kalitesi yetersiz oldugu zaman bu i$lemciler belli algoritmalara gore pixel olu$turuyor. i$lemcinin kalitesi goruntuyu bok gibi olmaktan kurtaracaktir tabi ama kalitesiz yayini da nereye kadar kurtarir orasi tarti$ilir. ayrica samsung'un dinamik, standart ve sinema modlari var ve gayet ba$arili, sony'de bu modlar var mi ve ya ba$arili mi pek bilemicem, deneyimim olmadi. ama mesela samsung'da siyah renk gayet ba$arili. eski tuplu televizyonda siyah diye baktigimiz rengin aslinda koyu gri oldugunu samsung sayesinde anlami$ olduk :)

samsung'un giri$-ciki$lari cogu modelde yeterli sayida oluyor. Fakat bildigim kadariyla 81B serilerinde 2 adet HDMI giri$ var. 88B modellerde 3 adet bulunuyor. onu bi gozden gecirin derim. ayrica kullanacaginiz hdmi ciki$li cihazlari iyi du$unun ve buna gore karar verin. bu arada 88B modellerde karasal yayin icin tuner dahili olarak geliyor, karasal yayin icin tuner'a para harcamaya gerek kalmiyor ama karasal yayin turkiye'de ne zaman yayginla$ir bilinmez.

tasarim olarak samsung'lar daha $ik, albenisi olan taraf oluyor fakat sony de sade tasarim sevenlerin pek bi ho$una gidiyor acikcasi. bu noktada sizin begeni kriterleriniz rol oynayacak. piano black malzeme sevmiyorsaniz ve uzerinde parmak izi gordugunuz zaman aklinizi kaciracak kadar takintili iseniz samsung yerine sony tercih edilebilir.

ben de samsung ve sony arasinda kaldim ama ozellik ve fiyat olarak samsung bana daha cazip geldi. LE32R81B ve LE3781B arasinda kalmi$tim izleme mesafesinden dolayi zira 3 metre gibi bir mesafe soz konusuydu. 81B yerine o donem kampanya sebebiyle ayni fiyattan satilan LE3788B modelini aldim. uzerinde 3 hdmi giri$ mevcut ve yine kampanya sebebiyle duvar aski aparati hediye geldi.
ben 37" ekran ile 3 metreden anca rahat izliyorum hatta bi yarim metreye daha ihtiyac duyuldugunu soyleyebilirim tabi bu tamamen digiturk'un yayinindan dolayi da olabilir cunku kaliteli bi uydu receiver ile deneme $ansim olmadi. eger imkaniniz varsa deneyin hatta sonucu bana da bildirin :)

Bu arada internetten almak yerine bence bayilere gidip goru$un derim zira bayilerde saglam pazarlik yapabilirsiniz. internette 2400 lira olan urunu iyi pazarlikla 2000-2100 liraya vade farksiz 12 taksit ile alabilirsiniz mesela. tabi bu durum sony bayilerinde gecerli degil cunku adamlarin butun bayi fiyatlari sabit ve indirim yapmiyorlar. sadece eger alirsaniz sehpalarda kampanya ayagina %50 civari indirim oluyor.

kendi aldigim samsung'dan memnunum ben ve tavsiye edebilirim. ama sony'de durum nedir bilemem. bayilere gidip orada gordugunuz goruntu kalitesine aldanmayin zira herifler dayiyor HD yayini ve cam gibi goruntu cikiyor ortaya. genelde animasyon film oynatiyorlar ve renk cumbu$u $ahane geliyor insana. imkan bulursaniz tv kanali yayini ile test edin derim.

not: aski aparati ile duvara asinca kablolar tv'den a$agi dogru sarkiyor. bence goruntu olarak cirkin bi hal aliyor. eger imkaniniz varsa guzel bi sehpa alin derim.

bildiklerim bu kadar. umarim i$ine yarar.
0
dengesiz pamuk
(05.05.08)
teşekkürler çok yararlı oldu bu yazı. haklısınız, bayilere uğramadan karar vermiyim. mecidiyeköy'de istanbul bilişim adındaki yere de bir bakıcam en kısa zamanda.
0
🌸caturanga
(05.05.08)
(7)

Turkiye'den Italya'ya ucuz havayolu sirketleri

dengesiz pamuk
Merhaba arkada$lar. 3 temmuzda interrail icin start veriyoruz arkadaslarla. Istanbul'dan italya'ya ucmam gerekiyor. Gitmem gereken $ehir Roma. Esasinda direk Roma'ya ucmak istiyorum. Onerebileceginiz ucuz havayolu sirketleri hangileridir? Ayrica MyAir'in Roma'ya ucu$u yok, Milan'a gitsem oradan Roma
Merhaba arkada$lar. 3 temmuzda interrail icin start veriyoruz arkadaslarla. Istanbul'dan italya'ya ucmam gerekiyor. Gitmem gereken $ehir Roma. Esasinda direk Roma'ya ucmak istiyorum. Onerebileceginiz ucuz havayolu sirketleri hangileridir? Ayrica MyAir'in Roma'ya ucu$u yok, Milan'a gitsem oradan Roma'ya gecmek icin hangi yolu izlemeliyim (tren falan konusu i$te). Ilk yurtdi$i deneyimim olacak o yuzden ziyadesiyle bilgisizim. Yani Milan'da havaalanina indigimde Roma'ya gecmek icin tren istasyonuna nasil ula$irim vs. Tabi Milan'da inmem $art degil. Alternatiflere acigim. Bi yardim ederseniz hayalleri gercek kilacagiz ;)
0
dengesiz pamuk
(01.05.08)
Alitalia ?
0
villeneuve
(01.05.08)
myair en ucuzu, sonrasinda sadece alitalia var ucuz olan ki myairin 2 kati fiyati var kendisinin.
myair ile milanoya, orio al serio ya iniyorsunuz. 7€ ya shuttle ile stazione centrale (ana tren istasyonu,son durak ve milanonun merkezi)ye geliyorsunuz -30/45 dk suruyor yol-. ordan roma trenine binip romaya terminiye geciyorsunuz ve hosgeliyorsunuz romaya. 4 saat suruyor roma tren ile. é molto facile, non c'e bisogno preoccupare.
0
no christ requiress
(01.05.08)
Milan'in tum havaalanlarindan Milano Centrale istasyonuna servislerle ulasabilirsin. Bildigim en az iki sirket var. Ayrintilarina havaalanlarinin web sitelerinden ulasabilirsin. (bkz: malpensa) (bkz: orio al serio) (bkz: linate)
Milan'dan Roma'ya trenle gitmek icin de (bkz: trenitalia)
0
sethi
(01.05.08)
myair! hele bileti simdi alirsan vergiler dahil olmadan 10 euroya bilet bulabilrsin.. ama vergilerle 100 falan oluyo.. yinede digerlerine gore cok ucuz
0
orange coffee
(01.05.08)
cok tesekkur ederim bilgiler icin arkadaslar.
Alitalia'nin temmuz 3 icin ucu$ bileti 335€'dan ba$liyor, yaptigim plana ve ayirdigim paraya gore fazla bi para bu ki thy fiyatlari da o civarda. Pegasus'un gidecegim tarihlerde Roma'ya ucu$u yok. Onun di$inda sanirim 150€ ayirdigim ucu$ bileti param ile Istanbul'dan aktarmasiz Roma'ya inme $ansim yok sanirim ya da ben aktarmasiz bu fiyatlara ucan bir firmayi henuz aramalarimda denk getiremedim :S

$imdilik mantikli gorunen MyAir ile Milan'a inip shuttle ile Milano Centrale'den Roma'ya trenle gecmek zira MyAir ile Milan ucu$u vergilerle 100€ anca ediyor. yada cavalluccio arkada$imizin dedigi gibi Milan havaalanina inip oradan Ryanair ile Roma'ya ucmak -Eger dedigi gibi 10 euro ise (oh yeah).

Bu arada @cavalluccio, msn ya da ne bileyim kullandigin ne varsa onunla ileti$ime gecme $ansimiz var midir? azcik bilgi lazim sanirim bana ;)
0
🌸dengesiz pamuk
(01.05.08)
Alitali'nın Roma'ya ve İtalya'daki birçok şehire kampanyalı fiyatı var. İnceleyebilirsin
www.havayolufirsatlari.com
0
scarlet
(21.12.11)
pegasus'un da sabiha gökçen-bergamo seferleri oluyor, ucuz yakalayabilirsen...
0
aboutablank
(21.12.11)
(2)

Rapidshare'dan dosyalarin indirilme sayisi

dengesiz pamuk
Rapidshare.com'a 8 parcalik bir upload yaptim. Mesela 7 tanesinin download sayisi ortalama 20 civariyken 1 dosyanin indirilme sayisi 4247. Rapidshare'in ayari kacmi$tir dedim ama 2 gundur bu rakam artiyor. Neden boyle bir durum olur?Bu arada rapid puani olarak yansimiyor bunlar bana herhalde premium
Rapidshare.com'a 8 parcalik bir upload yaptim. Mesela 7 tanesinin download sayisi ortalama 20 civariyken 1 dosyanin indirilme sayisi 4247. Rapidshare'in ayari kacmi$tir dedim ama 2 gundur bu rakam artiyor. Neden boyle bir durum olur?
Bu arada rapid puani olarak yansimiyor bunlar bana herhalde premium hesabi olan biri geyik yapiyor diyecegim ama can mi dayanir yani 4200 kere ayni dosyayi indirmeye ;)
0
dengesiz pamuk
(30.04.08)
bazı programlar büyük dosyalar için önizleme alıyorlar. bu yüzden o parçanın indirilme sayısı artıyor olabilir.
0
lancelot du lac
(01.05.08)
dosya bir videoya ait 4. parca. $imdi baktim indirilme sayisi 4253 olmu$.
0
🌸dengesiz pamuk
(01.05.08)
(4)

kamera tavsiyesi lütfen

neronas
bir kamera alınması gerekiyor. fakat bu teknolojiye çok yabancı olduğumdan yanlış birşey almak istemiyorum. dvdye kaydedenler mi daha iyi oluyor harddiskli olanlar mı bilemedim. harddisk daha iyi olur diye düşündük, bilgisayara atması kolay olur,yazması silmesi dert olmaz, uğraştırmaz diye. PANASONI
bir kamera alınması gerekiyor. fakat bu teknolojiye çok yabancı olduğumdan yanlış birşey almak istemiyorum. dvdye kaydedenler mi daha iyi oluyor harddiskli olanlar mı bilemedim. harddisk daha iyi olur diye düşündük, bilgisayara atması kolay olur,yazması silmesi dert olmaz, uğraştırmaz diye. PANASONIC SDR-H40 40GB modeli var gözümüze en uygun gelen.bir de sony var modelini hatırlamıyorum, 30€ daha ucuz ama harddiski 30gb. yoksa hepten yanlış düşünüyoruz, dvdye kayıt yapanlardan mı almalıyız? bi yardım be eksi tatlı insanlar..
0
neronas
(29.04.08)
en yeni teknoloji olduğu için daha uzun süre kullanabilmeniz açısından hard disk'li almanızı tavsiye ederim.
0
tom riddle
(29.04.08)
harddiskli modeller kullanim acisindan pek bi rahat gibi geliyor bana. olay yedekeleme konusuna gelince tabi dvdrw li modeller daha kullanisli. ama biraz zamandan feragat edip yedekeleme i$ini de kolayca halletmek mumkun hdd li modellerde. bi arkada$imda harddiskli bir sony var. butun insanliga ters anlarimizi kaydedip hooop diye bilgisayara atabiliyoruz silebiliyoruz begenmeyip tekrar cekebiliyoruz. aslinda fiyattan cok ozellikleri kiyaslamak daha iyi olacaktir. ne bileyim high defination lari var bi de bunlarin. $ukela bi teknoloji bu kameralar.
0
dengesiz pamuk
(29.04.08)
kamerayı kullanım amacınıza göre değişir. eğer kaydettikleriniz üzerinde değişiklik yapmak-kurgu yapmak vs. istiyorsanız dvd ye kaydeden modellerden uzak durun. bu modeller daha çok basit olarak kayıt yapıp sonra dvd player dan izlemek içindir. direk mpg2'ye codecleyerek kayıt yapar vs.

harddiskli modellerde de kamera codec kullanarak sıkıştırma yapar ve öyle kaydeder. söz konusu codec ve sıkıştırma oranları modelden modele değişir.

mini dv ye kayıt yapan 3ccd bir kamera ile yaptığınız kayıdı firewire bağlantısı ile sıkıştırmasız ya da dv avi atabilirsiniz bilgisayarınıza. editler, kurgular sonra uygun programlarla istediğiniz formata çevirebilirsiniz.

ya da mini hd kasetlere kayıt yapan bir model ile hd formatında aynı işlemleri yapabilirsiniz.

dediğim gibi siz kullanım amacınızı belirtirseniz yardımcı olmak daha kolay olacaktır.
0
sijwocaq
(29.04.08)
ben hdd, dvd, kasetli kameralari kullanmis biri olarak sunu soyleyebilirim;

bence kasetli alin artilari eksileri nedir kisaca acikliyorum.

Sony'nin urettigi dvd kameralara oyle videoyu cek dvdye koy cdroom'a izle degil. vob olarak atiyor herseyden once onu her seferinde cevirmeniz veya tasakli kurgu sistemlerine sahip olmaniz lazim (ornegin, premiere, ulead shift tusune basarak yaptiriyor bu converti)
Panasonic'in urettigi harddiskli kameralarda da en gicik sey uyum sorunu. bu kameralarda cektiginiz goruntuyu bilgisayara attiktan sonra clx gibi abuk subuk formatlarda atiyor (uzantiyi attim ama ona yakin uyduruk bisi) bu videolar vlc player ve media player da aciliyor fakat ses duyulmuyor binbir dereden ses codecleri yuklemelisiniz de bik bik bik

bence en guzeli kasetli kameralar bide dv ve usb cikisi da varsa tadindan yenmez cek goruntuyu bagla usb ile ya da dv kablo ile hohoho movie maker bile goruyor sony kasetli kameralari yani isin ozu sony (kasetli) kameralar Standart neyse oyle sunuyor secenekleri digerleriyle cok ugrasirsiniz ben uyarim sizi.
0
maresalx
(29.04.08)
(10)

800+ ytl kulakiçi kulaklık gördüm!

insanimsi
geçenlerde kanyon troy mağazasında gezerken kulaklıklara bakayım dedim. daha önce hiç duymadığım markalara ait (şimdi hatırlamıyorum bile) 800 ytl üstü kulakiçi kulaklıklar görünce gerildim biraz. hayır öyle özel bir şey gibi durmuyordu, normal kabloları falan vardı, mp3 player'a bağlamak için sadec
geçenlerde kanyon troy mağazasında gezerken kulaklıklara bakayım dedim. daha önce hiç duymadığım markalara ait (şimdi hatırlamıyorum bile) 800 ytl üstü kulakiçi kulaklıklar görünce gerildim biraz. hayır öyle özel bir şey gibi durmuyordu, normal kabloları falan vardı, mp3 player'a bağlamak için sadece. hadi 200-300 liralık geniş bandlı kulaklıklara aşinayım ama bu nedir?

edit: ahanda bir tanesini buldum: www.hepsiburada.com
0
insanimsi
(22.04.08)
bu adam sikmektir.
0
darknum
(22.04.08)
westone ve shure modelleri var bu fiyatlara. westone um2 kullanmistim bir kere gercekten inanilmaz kaliteli ses veriyordu. tabi her muzikte ve her kulakta anlasilmaz fark. ayrica belirtmekte yarar var bu kulakliklar daha cok disaridan iceriye ses gecirmeme ozellikleriyle on plandalar. fiyatlarin ucuklugu buradan kaynaklaniyor.
0
mandayuvasi
(22.04.08)
lüksün boku çıkmıyor. bunu anladım.
0
🌸insanimsi
(22.04.08)
snobizm diye biş vardı. bi şeyin fiyatı arttıkça ona talebin artması. yani olacaktır buna para verip de kendini iyi hissedecek kamiller ama kalkıp da kimse bana fındık kadar kuluklığın anam ses kalitesi böle demesin kınarım.
tamam shure olsun sennheiser olsun önemli markalar ama mantık dışı bu.
ayni paraya 2 tane yaratık gibi jbl hoparlör al dinle evde nedir bu.
sinirlendim.
0
dorian greyfurt
(22.04.08)
turkiyede malesef elektronikte herkes tuttugunu opmeye calisiyor... www.audiolines.com linki incelerseniz bu alet 250 dolar civarinda...
0
outshined
(22.04.08)
dorian greyfurt haklısın fakat profesyonel amaçlı kullanım olunca o tarz aletler hayat kurtarıyo.
herkeze tavsiyem türkiyeden bişey almayın abicim.biz böyle kazık yiyeceksek girmesin abi tr ye para falan.türkiyedeki satan adam da kazanmasın.
mesela abi şöyle bir hadise daha var fitil olduğum.amerikaya mail atıyosun abi ben bu aleti istiyorum nasıl olru diye.adam diyo bizim türkiye bayiliğimiz var .git ordan al
bakıyon fiyatlara 2 katından daha fazla
0
omer460
(22.04.08)
o alet 250$ ama kanyon da dolaşan fiyatınamı bakar ihtiyacı varsa alır bizim gibi bir ürün içi interneti talan etmez-lanet olsun içimdeki insan sevgisine-
0
imparatorolmayikolaymisandin
(22.04.08)
darknum'a $iddet ve hiddetle katiliyorum. soyledigi gibi bu adam sikmektir. hadi dj kulakligi falan olsa bi yere kadar "he canim olabilir" diyecegiz de lan bildigin kulakici kulaklik i$te hatta sennheiser cx300 (electroworldde 47 lira) ile de cok benziyor. bunu alan neyle kullancak peki? 4000-5000 liraya satilan mp3 playerdan a$agisinda at skine konmu$ kelebek havasi yaratir ama onun da bi hal caresine bakmi$tir elektronik devleri.
0
dengesiz pamuk
(22.04.08)
(bkz: giffen goods)
0
jack o lantern
(22.04.08)
profesyonel kullanım için dizayn edilen araçlar herzaman pahalı olur. şimdi ferrari de çok pahalı ama ben binmem diyen olmaz heralde dimi. parası olmayan adam alıyorsa kendini sikiyordur esas. yoksa kimsenin kimseyi siktiği yok.
0
faideli bilgiler
(22.04.08)
(5)

Animals in Love, Aşıklar Filmi

dengesiz pamuk
1 hafta kadar evde yatmak durumunda oldugum icin daha once de aradigim bu filmi izlemek istiyorum. google da aradim ama bulamadim. torrent falan da anlamiyorum ki kullanayim. tek umudum rapidshare. bu filmi nereden bulacagimi bilen varsa lutfen yardimci olsun. http://www.imdb.com/title/tt0498091/htt
1 hafta kadar evde yatmak durumunda oldugum icin daha once de aradigim bu filmi izlemek istiyorum. google da aradim ama bulamadim. torrent falan da anlamiyorum ki kullanayim. tek umudum rapidshare. bu filmi nereden bulacagimi bilen varsa lutfen yardimci olsun.

www.imdb.com
www.sinema.com

internet kullanicilarina kapalidir.
0
dengesiz pamuk
(21.04.08)
açıkçası benden söylemesi, rapid bulamazsanız beyoğlu halep pasajı'nda oynamakta halen
0
raj
(21.04.08)
sorun zaten disari cikamamam :/ rahatsiz oldugum icin evdeyim ve sinemaya gidemiyorum.
buldurana cok dua ederim..
0
🌸dengesiz pamuk
(21.04.08)
sharebus'a baktım, birisi 30 nisan'da istek yapmış, cevap veren yok.
bir de şu aklıma takıldı, filmin ingilizce altyazısı bile yok divxplanet'te, fransızca biliyor musunuz?
0
frant1c
(03.05.08)
film hayvanlar ile ilgili oldugundan dolayi konu$ma oldugunu zannetmiyorum.
ev hapsinden kurtuldum ama bursa'da filmin oynadigi sinema yok. bekliyecegiz artik bi $ekilde cikmasini falan. unutmu$tum filmi $imdi hatirlayinca gecenin bu saatinde kotu oldum :(
0
🌸dengesiz pamuk
(05.05.08)
filmin dvdsi d&r magazalarinda var arkada$lar. kanal d mi ne hazirlami$, satiyor. 19,90 ytl idi fiyati. arayip bulamayanlarin dikkatinedir. ha eger riplemeyi ogrenirsem ben upload edebilirim ama once ogrenmek lazim. isteyen mesaj atsin haberle$iriz.
0
🌸dengesiz pamuk
(22.09.08)
(4)

Intel Core 2 Duo T serisi işlemci karşılaştırması

kimlanbu
Olaya baya uzak kaldığımdan bunlar nedir ne değildir kafam karıştı.Intel Core 2 Duo T8100 2.1GHz Intel T7500 Santa Rosa 2.2GHz, 4M L2 ve 800Mhz FSBBunlardan hangisi iyi , fiyatlara bakınca aptala döndüm. Peder beye laptop alınacak, bana danıştı cevab veremedim.Core 2 Duo T serisi işlemcilerin özelli
Olaya baya uzak kaldığımdan bunlar nedir ne değildir kafam karıştı.

Intel Core 2 Duo T8100 2.1GHz
Intel T7500 Santa Rosa 2.2GHz, 4M L2 ve 800Mhz FSB

Bunlardan hangisi iyi , fiyatlara bakınca aptala döndüm. Peder beye laptop alınacak, bana danıştı cevab veremedim.

Core 2 Duo T serisi işlemcilerin özelliklerini karşılaştırmalı gösteren bir site olursa süper olur. Bir de ASUS'un hangi modelini önerirsiniz ? fiyatı çok uçuk olmasın, çok da düşük olmasına gerek yok.
0
kimlanbu
(09.04.08)
algoritma
(09.04.08)
t8100 800mhz fsb, 3mb l2 ve 2100mhz de cali$iyor. bu ozellikler kiyaslaninca t7500 daha onde duruyor. 3DMark06 i$lemci testinde de t7500 az farkla onde. (t7500:1870 , t8100:1845) cok engin bilgiye sahip degilim fakat t7500 daha mantikli gorunmekte.
0
dengesiz pamuk
(09.04.08)
asus'un f3sr modelleri gayet iyi. ama işlemcisi bazı yerlerde santa rosa olarak yazılıyor. nedir, ne değildir ben de bilmiyorum.

www.hepsiburada.com
0
galler prensi
(09.04.08)
santa rosa laptoplarda kullanılan ve şu an itibariyle en son üretilen bir işlemci platformu diye biliyorum. t7500'den sonra santa rosa olarak adlandırılıyor da olabilir.
0
baldur
(09.04.08)
(16)

mp3 lerin eksi duyuruda satilmasi

kadirsavun
basliktaki durumdan ben rahatsiz oluyorum. hepimiz bir sekil indiriyoruz birseyler, dinliyoruz, begeniyoruz arkadasimiza veriyoruz, durust olmak gerekirse durum boyle. ama tutup da burada divx arsivimden flim satiyorum, mp3 topladim satiyorum ilanlari gorunce rahatsizlik duyuyorum. sizin dusuncenizi
basliktaki durumdan ben rahatsiz oluyorum. hepimiz bir sekil indiriyoruz birseyler, dinliyoruz, begeniyoruz arkadasimiza veriyoruz, durust olmak gerekirse durum boyle. ama tutup da burada divx arsivimden flim satiyorum, mp3 topladim satiyorum ilanlari gorunce rahatsizlik duyuyorum. sizin dusuncenizi de duymak isterim.
0
kadirsavun
(08.04.08)
almazsın olur biter.
0
bryan fury
(08.04.08)
Ben de rahatsız oluyorum ama rahatsız olduğum için biraz da kızıyorum kendime. Neticede bir duyuru sitesi ve bu duyurular da kurallara uygun.

Yine de başkasının emeği üzerinden para kazanılması üzüyor beni. Düpedüz korsanlık bu diyorum. Sonra şu anda film indirdiğim geliyor aklıma, ben ne yapıyorum ki diye düşünüyorum.
0
paranormal
(08.04.08)
aynı ilanın sürekli olarak verilmesinden rahatsızım ben. bir ara rüyama girecekti "ingiliz edebiyatı ile ilgili görsel arşiv" diye.

korsan zımbırtıların burada parayla satılmaya çalışılması da hoşuma gitmiyor evet. ama satana niye satıyorsun da denmez ki.
0
pispinti
(08.04.08)
satana neden satiyorsun elbet denmez ve de istemiyorsam "almam olur biter", peki calinti oldugu bilinmesine ragmen bir esyanin satilmasi ile ilgili bir duyuru yazsam kalacak mi burada. mesela ben bryan furynin nerde oturdugunu buldum, arabasini caldim, geldim buraya satilik araba diye ilan verdim. almazsak olup bitecek mi?
0
🌸kadirsavun
(08.04.08)
Satana karışmam da, risk alıyor(lar). Seveni vardır, sevmeyeni vardır, başına iş alır. Yalnız takas ilanlarına oldukça sıcak bakıyorum.
0
kimlanbu
(08.04.08)
burda film nasıl indirilir diye sorulurken ,araba nasıl çalınır diye sorulmadıgına göre divx arşivini satmak isteyen varken çalıntı araba satıyorum diyen olmaz.satmak isteyen satar, almak isteyen alır arşivleri; gereksiz vicdan muhasebelerine girmek yersiz.
kültürel eserler ile diğer ilegal eylemleri karıştırmak oldukça yanlış,zaten bir sansür merakı başladı yine hafiften her alanda...
0
aynali
(08.04.08)
bu mp3 indirmenin araba çalmaya benzetilmesi olayına gıcığım ben. ben bryan fury'nin arabasını çaldığımda bunun kötü bir şey olmasının sebebi benim fazladan bir arabam olması mı bryan fury'nin bir araba kaybetmesi mi? herhalde ikincisi... ben mp3 indirdiğimde kimin nesi eksiliyor arkadaşım onu izah edebilen var mı?
0
hulleci
(08.04.08)
ben de rahatsız oluyorum
kendin de indirip izliyosun evet kabul ediyorum , müzikle kitabı korsan kullanmasam da filme ve oyuna para yetiştiremiyorum dvd sini bulamadıgım ve kiralayamadıgım filmi internetten indirip izliyorum..çok sevdigim bir oyun degilse de satın almadan indirip oynuyorum.
ama indirip senin izlemen-oynaman başka bunun üzerinden para kazanmak başka bişey. sen adamın yaptıgı şeyin, satma hakkını elinde tuttugu şeyin üzerinden para kazanıyorsun. bu hırsızlık işte, çünkü onun kazanması gereken parayı sen alıyorsun.
böyle bir ticaret kabul görmemeli bence almazsın olur biter mantıklı bir yaklaşım degil.
bu gözle bakıldıgında da bence araba çalıp satmaktan farkı yok. bir kitap çıkarttıgınızı ve kitabın başkaları tarafından satıldıgını, kendi kitabınızın satışından zırnık alamadıgınızı düşünürseniz aynı şey oldugunu görürsünüz.dedigim gibi insanların indirmesine p2p de paylaşmasına vs. engel olmak karşı çıkmak imkansız ama satmak olayın bambaşka bir boyutu.
0
merope
(08.04.08)
netten bir tane şarki bile indirmiş bir insanın burda tek kelime etmesinin samimiyetsizliğini yalancığığını kolpacılığını fener tutup göstermeye gerek yok.
"ben de indirdim ama...şöle şöle" lüzumsuzluğu nasıl bişedir.

di mi lostu 3 yıl sonra izlemeye yürek dayanmadı izledik. house u dexterı bekleyemedik tnt ülkeye gelsin de yayınlasın. afm sinemaları avrupa filmlerini versin diye durunamadık di mi.

torrent diye bişe olmasa çoğumuz şu an çok sevdiğimiz yönetmenlerden haberdar olmayacaktık kimilerine göre eksik kalacaktık ya da kendimize göre.

hangimizin para vererek kevin smith küliiyatı ya da tarkovski külliyatı alacak imkanı var paramız olsa da. bilmem bakmadım satarlar mı çok çok 2 şer dvdsi vardır piyasada.

hiç satın almadım bi ilandan ama eski bir oynunu filmi bulamayana yolladım. çok ilgimi çeken bir şey olsa para verip alırdım. msnden şarkı alıyorsunuz arkadaşlarınızdan. sonra da "ben de indirdim ama.." laflarına gelmesin kimse.

emek hırsızlığımış da şuymuş.
0
dorian greyfurt
(08.04.08)
bildigin korsan durumundan farki yok. bir filmi indirip izlemek ile bunu satip maddi kazanc elde etmek ayni $ey degil elbette. eskiden olsa "filmler, oyunlar, albumler turkiye'de cok fahi$ fiyata satiliyor" deyip korsana ufak yollu tahammul imkani bulundurulabilirdi lakin artik fiyatlar da diger ulkeler ile ayni hatta bazen daha ucuz oluyor. ama degi$meyen tek $ey gelir duzeyi. 1 ay cali$ip 3 kuru$ kazanan birinin 1 kuru$unu tum bunlarin orjinaline ayirmasi da soz konusu olmuyor. bu ve benzeri durumlar da korsana yonlendiriyor insanlari tabi bu en cok bundan kazanc elde edenlerin i$ine geliyor.

elinden geldigi kadar orjinal film almaya cali$ ama her aradigini bulamayacaksin ve mecburen ya internetten indireceksin ya da boyle ar$ivini satanlardan temin etmek zorunda kalacaksin. misalen en son burada da duyurusunu actigim ama cevap bulamadigim "Animaux amoureux, Les" filmini aradim hatta bu film onumuzdeki haftalarda turkiye'de gosterime girecek ama gitme $ansim bazi sebeplerden dolayi yok. orjinal dvd zaten piyasa da yok. mecburen bunu da ya internetten bulacagim (bulamadim) ya da korsan ar$ivinde olan birinden parasini verip alacagim.

sebepler cok ama korsani hakli cikaran yanlari yok tabi.
0
dengesiz pamuk
(08.04.08)
bence bu duyurulari rahatsiz edici kılan biraz da bu mp3 leri filmleri satan arkadaslarin bakis acilari. elbette korsan indiriyor herkes ve elbette korsan kötü birsey olmasina ragmen el mahkum bazen. ama o filmleri mp3 leri satarken ne kadar cok para kazanirim nasil bu isten zengin olurum diye düsünüyorsa arkadas orada bir yanlislik var bence. o filmlerin nasil ve nereden indigi belli. bir bos dvd nin ne kadar ettigi de belli. varsa elinde film mp3 takas edersin ya da eşegin kulagina su kacirmadan satarsin. ama ayni ilani defalarca ve bikmadan usanmadan yayinlarsa bir arkadas görmezden gelmek de mümkün olmuyor. ya da en azindan ben bu duyuru sitesinde böyle cambazliklar yapilmasini pek hos goremiyorum. onu kim takar elbette o da başka bir soru.
0
atmacaged
(08.04.08)
zaten sorun da aslında tam bu noktada.

mesela arkadaşınızdan bir kitabı alıp, fotokopisini çektirebilirsiniz.
arkadaşnızdan cd alıp onu da kendiniz için kopyalayabilirsiniz.
bunlar legaldir, çünkü kişisel kullanım içindir.

ama o kitabın fotokopisini alıp, satmaya başlarsanız, bu kişisel kullanımın ötesine fersah fersah geçeceği için artık suç işleyen bir insan konumundasınız. hayırlı olsun.

elbette, şu tarz bir arama duyurusu legaldir (kişisel kullanım sınırları)
"bilmemne ödevim için x filmni arıyorum, kopyasını gönderebilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim"
ancak, "elimde, x,y,z, filmlerinin kopyaları var, isteyenlere makul ücret karşılığı gönderebilirim" gibi bir duyuru legal değildir.

yani, burada, internetten indirdiğim filmleri satıyorum demekle, katotopark'ta korsan cd satmak arasında fark yoktur. ikisinde de polis merkeze götürüp, öptürebilir. ikisinde de hakim karşısına çıkarsınız. ikisinde de para cezası alırsınız. hatta hapis cezası bile alabilirsiniz. tek fark, burası küçük bir komünite ve mesam'ın, müyap'ın, müyo-bir'in ya da satılan eserlerin mali haklarını elinde tutan insanların haberi olmuyor.

edit: ayrıca, üzülerek söylüyorum ki, yürürlükteki Fikri Sınai Haklar Mevzuatı ve İnternetle ilgili bilimum mevzuata göre, bu duyuruların yayınlanmasına aracılık eden site de bundan sorumludur. örneğin, her ne kadar çakma mallar cenneti bile olsa, gittigidiyor bile, bu konuda yaptırımlar uygulamaktadır. örneğin, armani vekili, gg'de çakma armani satıldığını fark edip, siteye ihtar gönderirse, söz konusu ürünleri anında satıştan kaldırıyorlar. burada da benzer bir durum yaşanmaması için, bu tarz illegal satışların burada yer almaması gerekir diye düşünüyorum.

ancak unutmamak gerekir ki; şu tarz bir arama duyurusu legaldir (kişisel kullanım sınırları)
"bilmemne ödevim için x filmni arıyorum, kopyasını gönderebilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim"
0
kahvegibi
(08.04.08)
bu tür duyurular sadece sozluk kullanıcılarına açık.ayrıca korsan tezgahlarında mp3 cd si almakla burdaki bir kullanıcıdan almak arasında bir fark yok denildiği gibi.satın almak isteyen kişinin bağlantı sorunu olabilir,zaman sorunu yüzünden p2p olayına giremiyor olabilir,hala her yerde alenen korsan tezgahları varken, burda suçtur bu demenin alemi yok.polis önce gözü önündeki şeyleri halleder halledecekse.
bu açıdan bakarsanız kitabın fotokopisini üstüne kar koyarak satan üniversite fotokopicilerini polisin toplaması lazım.
0
aynali
(08.04.08)
bu sekilde yapanlarin verdikleri listelerdeki materyalleri cekiyorum, yakinda isteyenlere bedava dagitmaya baslayacam. biraz sabredin.
0
jupiterianvibe
(08.04.08)
eksi duyuru olabildigince esnek bir platformdur, anormal durumlar haricinde hic bir seyi silmek istemiyoruz. Cunku size hos gelmeyen seyler baskalarinin isine yarayabilir.

Ama eger bir duyuru, ana sayfada kalmak ugruna silinip silinip tekrar ekleniyorsa, o zaman bunu yapmak yasak, duyuru kurallarinda da belirtildigi gibi. (bunu onlemenin yollari arastirilmiyor degil).

Her turlu basimizi belaya sokacak duyuru ve ilanin internet kullanicilarina kapali olmasi konusunda ozen gosterin, siteyi kapatirirlarsa bu durum hic kimsenin hosuna gitmez.
0
compumaster
(08.04.08)
Şimdi olayı biraz alegorik hale getirip, aynı zamanda cinselliği de kullanarak (bkz: freud) şöyle bir örnek verilebilir:
Farzedelim ki bir ülkede evlilik dışı cinsellik ve para ile seks yapmak yasak. mp3 ya da başka bir telifli eseri indirmek evlilik dışı cinsellik gibi; onu satmak ise para karşılığı birilerinin cinsel ihtiyacını tatmin etmek gibi.
Teşbihte hata olmasın da :)
0
efx
(01.07.08)
(6)

Fotoğraf Makinesi Tavsiyesi

einherjer
Selam, bir fotoğraf makinesi almak istiyorum. Açıkçası bu konuda derin bilgilere sahip de değilim, ama elimden geldiğince nette araştırmalara yaparak bazı "olmazsa olmaz özelliklerle", "olursa iyi olur" özellikler edindim. Alacağım fotoğraf makinesi, max 400 milyonluk, ve fiyatına göre en iyisini ar
Selam, bir fotoğraf makinesi almak istiyorum. Açıkçası bu konuda derin bilgilere sahip de değilim, ama elimden geldiğince nette araştırmalara yaparak bazı "olmazsa olmaz özelliklerle", "olursa iyi olur" özellikler edindim. Alacağım fotoğraf makinesi, max 400 milyonluk, ve fiyatına göre en iyisini arıyorum. Aşağıda edindiğim fotoğraf makinesi özellikleri var, bu özelliklere sahip bir alet bilen gören eden varsa, ya da kendi kafasında belirlediği bir makina tavsiyesi varsa ve bana iletirse çok sevinirim.

1-Optical zoom'u bulunan,
2-LCD-açılış kapanış hızı, fotoğraf çekme hızı, birinci fotodan sonra ikinciyi çekme hızı düşük olan (denklanşör gecikmesi 2saniyeyi geçmeyen),
3-Gerçek,etkin yani optik çözünürlüğü yüksek olan,
4-Optic lensini kendi üreten Canon,Nikon,Sony,Olympus,Kodak,Fuji,Minolta yad a JVC ürünü,
5-Red eye reduction kullanan ve (en az) CCD kullanan,
6-Şarj cihazı bulunan ve yeri geldiğinde ayrıca kalem pille de çalışabilen. Eğer bataryalı olacaksa, Nikem metal hidrit ya da Li-ion batarya kullanan,
7-AC adaptörü, USB bağlantısı,Focus asistan ışığı (AF assist Light/Beam), tripod (panoramik fotoğraflar için), taşıma çantası, filtre, geniş açı adaptörü, bileklik ya da boyun askısı, lens kapağı, piller, şarj aleti, Usb bağlantı kablosu, video bağlantı kablosu bulunan,
8-Sensör fiziksel boyutu büyük,
9-Büyük hafızaya sahip, (min 512)
10-Gece manzara fotoğrafları için düşük ISO değerli, mümkünse de ISO değerini ayarlamayı kullanıcıya bırakabilen,
11-Gözlük kullandığım için, optik göz merceğinde odaklanabilir diopter,1
12-Düşük lens hızı (f) (kamera hareketinde görüntülerin daha berrak sağlanabilmesi için),
13-Otomatik flaşa ek olarak Dolgu (fiil) flaş (güneşli bir yerden çekilen gölgedeki cisim için),
14-Yavaş senkronu (Rear-Curtain Sync) (hareketli nesneleri flaşla çekmek için),
15-Pozlama telafisi (Exposure Compensation) (karlar içinde bir çiçek resmi, standartla, resmin beyaz yoğunluğundan dolayı, pozlama değeri düşük atanır. bu telafiyle bu aşılır),
16-Enstantene öncelikli (Shutter Pri.), (sahile vuran damlacıklar bununla S değeri 500-1000 verilerek, çatıdan gece görüntüsü çekmek ve arabaların farlarının çizgiler şeklinde görünmesi isteniyorsa S değeri enstantenesini 10 saniye belirlenir gibi),
17-Diyafram öncelikli (Apertura Pri.) (bu sayede diyafram değeri belirlenebilir, sığ yerler için 2, büyük bir açı için 22 verilebilir)
18-Beyaz ayarı (White Balance), Bir odada, ampül ışığından beslenen nesleri çekerkenki denge için, fotoğraf makinesine, "gördüğün ışık beyazdır" emri verilir),
19-Video kaydı.
20-Macro çekim imkanı sağlayan.

Son olarak, genel anlamda, kullanıcıya ayarlama yapma imkanı veren bir alet.
0
einherjer
(07.04.08)
saydiklarin kompakt makinalar ile olacak i$ degil. hatta bu kadar ba$arili dslr-like makina da zor. dslr makina al desek 400 ytl degil.
0
dengesiz pamuk
(07.04.08)
söylediğin herşeyi benim 6 sene önce aldığım canon a60 yapıyordu. şu anda da mutlaka bir kompakt makine vardır bu özelliklere sahip fakat kompakt makinalarla ilgilenmediğim için bir öneride bulunamamakla beraber, "canon" diyebiliyorum. bi onlara bakıver bence bulacaksın aradığını.

slr olmasına gerek yok bu saydığın şeyler için yani kısaca.
0
dumur
(07.04.08)
fujifilm finepix s5700
ucuz, ufak, çok amaçlı...
0
sirrikadem
(08.04.08)
dslr'ler video çekmez. uygun lensi yoksa doğru düzgün makro da çekmez. dslr veya slr-like düşünmezseniz dioptri ayarına da gerek yok çünkü vizörü değil, lcd ekranı kullanırsınız.

bu özelliklerin hepsini birden full içeren bir makine imkansız bir şey zaten. en kaliteli full frame canon 5d deseniz (ki 7000 ytl gibi bir fiyatı var) video çekmez mesela. flaşı da yoktur. en alt seviye dslr makine (ki yine video çekmez, slr'nin doğasına aykırı) kit lensiyle birlikte 1500 ytl. civarı ki bu da adam gibi makro (böcek vs) çekemez o lensle.

yine de saydığınız özelliklere en yakın makineler canon powershot a550 a570 a720 is falan olabilir. sensör boyutu 1/1,8" olanlarına bakarsanız daha iyi olur.
0
kibritsuyu
(08.04.08)
canon'un s500une de bir bak, 500 civari fiyati var ve hatirladigim kadariyla priority ayarlari falan yapiyordu. ama pek kompakt bir makina degil, irice biraz, zaten slr-like diye gecer piyasada.
0
jupiterianvibe
(08.04.08)
@jupiterianvibe: canon s500 eski ve küçücük fıçıcık bir kompakt model. bulunabileceğini sanmıyorum. slr-like dediğin canon s5 is sanırım ama o da 500 lira değil. 1.200 lira falan.
0
kibritsuyu
(08.04.08)
(4)

göz bozukluğu?

yabgu
arkadaşlar işim gereği sabah 9 akşam 7 bilgisayar başındayım. eskiden herhangi bir görme sorunum da yoktu ama son 1-2 aydır sağ gözümde bir bulanıklık başladı. ekran karşısında biraz zaman geçirdikten sonra oluşuyor, bilgisayarla işim yokken de yine 1 saat içinde düzeliyor. bozulma mıdır acaba bu yo
arkadaşlar işim gereği sabah 9 akşam 7 bilgisayar başındayım. eskiden herhangi bir görme sorunum da yoktu ama son 1-2 aydır sağ gözümde bir bulanıklık başladı. ekran karşısında biraz zaman geçirdikten sonra oluşuyor, bilgisayarla işim yokken de yine 1 saat içinde düzeliyor. bozulma mıdır acaba bu yoksa başka birşey mi?
0
yabgu
(02.04.08)
tavsiyem sakın gözlük takma. biraz daha sabret gözün alışsın. gözlük takarsan numarası artar sürekli.(başıma geldiğinden biliyorum) bi de mümkünse lcd kullan.
0
yersen
(02.04.08)
aynı şekilde gözlük takmayınca da ilerlemez mi bu şey? zaten 1-2 aydır dediğim gibi, alışsın artık cidden rahatsız etmeye başladı. haftaya doktora gidiyorum...
0
🌸yabgu
(02.04.08)
benzer bir sorunu ben de ya$adim, sol gozum bulanik goruyordu. uzun sure monitor ba$inda cali$manin sebebi bu. goz bouklugu degil, genel olarak goz yorgunlugundan dolayi olu$ur. tum gun ofiste bilgisayar ba$inda cali$tiktan sonra evde yine bilgisayar ba$inda oturmak ve ya karanlikta tv izlemek vs. daha da azdiriyor hatta gozlerde yanma, kan toplamasi, ba$ ve omuz agrisina sebep oluyor.

yapabileceginiz tek $ey dinlenmektir. $iddetli ve parlak i$iktan korumaya cali$in kendinizi. kullandiginiz ekranin parlakligini kisabildiginiz kadar kisin. yukarida yazdigim gibi ozellikle butun gun i$te monitor ba$indaysaniz ak$am eve gittiginizde de tv izleyecekseniz odanin i$iklandirmasi tv ekranin parlakligi ile orantili olsun, boylece en azindan ekstra bir goz yorgunlugu eklenmemi$ olur. uykunuz duzenli olsun zira sabahlari i$e gittiginizde uykulu ve iyice hassasla$mi$ gozlerle monitore bakmak izdiraba donu$ebilir bir sure sonra.
0
dengesiz pamuk
(02.04.08)
yapabileceğiniz bir başka şey de, her 1 saatlik kullanım için 5 dakikalık dinlenme süresi yaratın. dinlenmeniz şu şekilde olmalı.

1 dakika kadar gözleri kapatıp, gözler kapalıyken gözünüzle yukarı-aşağı-sağ sol hareketler yapmanızdır. bunları yavaşça yapın ki göz kaslarınız rahatlasın.

bunun ardından 1 dakika kadar bir gözünü elinizle kapatın ve diğer açık olanla bu işlemi yavaşça tekrarlayın.

bunu 1 dakika kadar diğer göz için de yapın.

parmağınızı gözünüzün 15 cm kadar önünde tutun, önce parmağa odaklanın yavaşça,hemen ardından parmağın arka planınca kalan artık duvar mıdır neyse geri plandaki bir yere odaklanın.

gözünüz kapalı yaptığınız ilk hareketi tekrar edin

benzer bir sıkıntıyı yaşamıştım zamanında, doktor da "kullanma bilgisayar" değil de "ben de kullanıyorum, ahanda çaresi budur" demişti. gözünüzü rahatlatacak zamanı yaratırsanız geçtiğini göreceksiniz.
0
raj
(03.04.08)
(5)

Link üreteci nasıl yaparız?

sheba and the albino girls
Merhabalar,Rapidshare'den yüzlerce dosya linki alıyorum bazen,http://rapidshare.com/files/41135672/Preacher__60.cbzhttp://rapidshare.com/files/41136097/Preacher__61.cbrhttp://rapidshare.com/files/41136412/Preacher__62.cbrhttp://rapidshare.com/files/41136638/Preacher__63.cbzhttp://rapidshare.com/file
Merhabalar,

Rapidshare'den yüzlerce dosya linki alıyorum bazen,

rapidshare.com
rapidshare.com
rapidshare.com
rapidshare.com
rapidshare.com

gibi ve bunları sayfada bağlantı olarak verilmiyor. Bende her bir bağlantıyı, teker teker kopyalayıp adres penceresine yapıştırıp, oradan rapidshare download linki alıyorum.

Bunları otomatikman bağlantıya çevirecek ve üzerine tıklayınca explorer de açabilmemi sağlayacak bir yol gösterebilir misiniz?

Örneğin ben bunları Excel'e kopyaladım. Her bir satırda bir bağlantı oldu. Hücreyi bağlantı olarak biçimlendirdim ve diğer hücrelere de kopyaladım. Her ne kadar bağlantı gibi gözükse de, her hücereye bir kere değiştirmek için çift tıklamadan bağlantıları aktif olmuyor.

Böyle zahmetsiz, uğraştırmadan, popoyu kocaman yapacak bir çözüm lütfen.

Teşekkürler.
0
sheba and the albino girls
(30.03.08)
(Edit: Mesela düz yazdığım bağlantılar hemen pişmiş burada ama sırf bunun için de duyuru açılmaz ayıp değil mi? veya çizgi roman sevenler yarsa onlar için bir duyuru oluşturabiliriz. gibi.)
0
🌸sheba and the albino girls
(30.03.08)
premium account kullandigini varsayarak $oyle bir $ey onericem.
firefox'ta flashgot eklentisi var, download manager'a dosya atmak icin kullandigin. onu kullanirsan eger, linkleri secip sag tikladiktan sonra "flashgot selection" secenegi ile download manager'a aktarman mumkun.
0
sourlemonade
(30.03.08)
firefox icin linkification var bir de.
0
ainothia
(30.03.08)
Çoğu download manager'da toplu indirme ekleyebilirsiniz. Mesela bir .txt dosyasına bunları kopyalarsanız, FlashGet'te Listeyi İçeri Aktar (Ctrl+L) diyerek dosyayı gösterirseniz tüm linkleri alır.
0
paranormal
(30.03.08)
firefox kullaniyorsaniz Copy Links eklentisini asagidaki baglantidan kurun.
addons.mozilla.org

kopyalamak istediginiz linklerin hepsini secip sag tiklayin, Copy Links-> Copy Selected Links demeniz yeterli. meseala flashget acikken bunu yaparsaniz butun linkler topluca flashget ile indirilebilecek hale gelir ve flashget bi pencere icinde tum bu linkleri gosterir. sonra flashgete kullanici adi ve sifrenizi girerek dosyalari indirebilirsiniz. copy selected links dediginiz zaman bunu sadece flashget ile degil her yerde kullanabilirsiniz.
0
dengesiz pamuk
(30.03.08)
(1)

tnt'de lost fragmani

qwaike
tnt'de cikan lost fragmaninda kullandiklari muzik kime ait? veya parcanin adini bilen var mi? birkac ost kari$tirdim ama bulamadim. melodi cok tanidik.
tnt'de cikan lost fragmaninda kullandiklari muzik kime ait? veya parcanin adini bilen var mi? birkac ost kari$tirdim ama bulamadim. melodi cok tanidik.
0
qwaike
(27.03.08)
ayni meraka ben de du$tum hatta burada sordum ama bi bilen cikmadi. nette de cok ara$tirdim ama yok yok yok.
0
dengesiz pamuk
(27.03.08)
(4)

TV seçimi

plt radioman
yardımcı olacak, bilgi verecek arkadaş arıyorum..üşenmeyip cevaplayanlara teşekkürler1-şimdi LCD mi PLAZMA mı2-hangi marka3-ne gibi özelliklere dikkat etmeli5-nerde ne var ,bildiğiniz kampanyalardanke schönn
yardımcı olacak, bilgi verecek arkadaş arıyorum..üşenmeyip cevaplayanlara teşekkürler

1-şimdi LCD mi PLAZMA mı
2-hangi marka
3-ne gibi özelliklere dikkat etmeli
5-nerde ne var ,bildiğiniz kampanyalar

danke schönn
0
plt radioman
(26.03.08)
1) ne amacla kullanacaginiza ve kac inch dusundugunuze gore degisir.
2) marka da 1 e bagli olarak degisir
3) yine 1 e gore degisir
5) kampanyalari bilemem ama internette iyice arastirmak gerekiyor. 3000 ytllik urunun aynisini ayni garanti sartlari altinda 2450 ye almak mumkun olabiliyor. vatan'in 2-3 hafta once yaptigi kampanya da cok hesapliya geliyordu misal televizyonlar. onun disinda turkiyede faaliyet gosteren tum firmalarin sitelerine de bir bakin kampanya vs var mi diye. (bazi firmalar; vatan, bimeks, darty, electrocity, gold, teknosa)
0
entrapmen
(26.03.08)
kaç para civarı düşündüğüne göre değişir bu sordukların.

5) internette dört dön. dükkanları dolaş filan çok iyi kampanyalar yakalanabiliyor.
0
darknum
(26.03.08)
plazma, lcd secimi kullanim amacina gore degi$ir. plazma konusunda pek bi lafim olamicak ama lcd panelleri daha evvelinden samsung uretirken $imdi sony ile birlikte uretiyorlar. yani ne marka alirsan al panel ayni kalitede olacak ancak modellerde degi$iklik olur. sony diger marka lcdlere gore biraz daha pahali ama 5 yil gibi bir garanti soz konusu, diger markalarda bildigim kadariyla hep 2 yil garanti var. samsunglarin fiyat/performansi fena degil. bu arada televizyon boyutu kullanacagin odayla orantili olmak zorunda. misal 3 metre ve a$agisi izleme mesafesine 32" almalisin, daha buyuk boyutlarda pixelle$meden dolayi verem, tifus, kolera gibi hastaliklara yakalanabilirsin, hic olmadi psikolojiyi bozarsin. ve bu konuda saticilari ve te$hirdeki urunleri dikkate alma zira adamlar dayiyorlar televizyona hd goruntuyu sonra $abalak gibi bakiyoruz "vay be neriman, kooocaman ekranda cam gibi goruntu hee" diye.

forum.donanimhaber.com forumlarini iyice bi gezip dola$. muhakkak karar vermende etkili olacak bilgiler bulacaksin.
0
dengesiz pamuk
(27.03.08)
2- loewe
0
guybrush threepwood
(27.03.08)
(2)

dıptıs dıpstıs bir müzik

tabudeviren
böyle efektli falan, dıptıs dıptıs bir müzik..bir kısmında"hayvan... terli.. terli.. terlihayvan... terli.. terli.. terli"bunun gibi bir şey diyor. (not: türkçe değil tabi, ben bu kelimelere benzettim)bilen?
böyle efektli falan, dıptıs dıptıs bir müzik..

bir kısmında

"hayvan... terli.. terli.. terli
hayvan... terli.. terli.. terli"

bunun gibi bir şey diyor. (not: türkçe değil tabi, ben bu kelimelere benzettim)

bilen?
0
tabudeviren
(25.03.08)
eger benzetmemi$seniz ve duydugunuz kelimeler dogruysa;
cem karaca - hayvan terli. remix falan neyimdir eger diptis diptis ise.
merak ettim $imdi :S
0
dengesiz pamuk
(25.03.08)
yok yahu o şarkıyı biliyorum onun remixi değil :)
0
🌸tabudeviren
(25.03.08)
(10)

long distance relationship - uzun mesafeli iliski

no christ requiress
Long distance relationship magduru insanlar, bu durum ile nasil basa cikabildigini anlatabilir mi? Bilirsiniz, sevgiliniz gelir, 1 hafta gezer, tozar, ayni evde kalirsiniz. Sonra sevgili gidince siz ve ev basbasa kalirsiniz. Bir haftalik gurultuden sonra evdeki sesizlik insani delirme raddesine geti
Long distance relationship magduru insanlar, bu durum ile nasil basa cikabildigini anlatabilir mi? Bilirsiniz, sevgiliniz gelir, 1 hafta gezer, tozar, ayni evde kalirsiniz. Sonra sevgili gidince siz ve ev basbasa kalirsiniz. Bir haftalik gurultuden sonra evdeki sesizlik insani delirme raddesine getirir, biraktigi esyalara bakilir, yattigi yastik koklanir, her kosedeki anilar hatirlanir, hatta birlikte yenen yemekten cikan hala yikanmamis bulasiklar bile onu hatirlattigindan bulasik yikama islemi aci verir. Hele bir de hava kapaliysa -su gunlerdeki gibi- ve evde tekseniz kafayi yememek mucizedir. Peki siz sevgili duyurucular, bu tarz bir iliski yasamis ya da yasiyorsaniz nasil avuttunuz kendinizi ? Antidepresan falan kullanmaya luzum var mi ?
Ben tek basima yasiyorum, burada okuyorum. Kiz arkadasim ise Italyan Turku, dogma buyume orali ve calisiyor, Milano'da yasiyor. Isi sebebi ile Mart, Nisan, Kasim aylarinda 4-5 gunlugune Turkiye'ye geliyor. Arada da iste yazin 15 gunlugune gelebiliyor. Koskoca senede gorusulebilecek gun sayisi 1 ayi zor gecer. Italya'da okuma hayallerim var, Italyanca ogreniyorum fakat su anki okulumdan mezun olmama daha 1.5 sene var. Lutfen tecrubelerinizi anlatiniz ki su sevgili arkadasiniz da yararlansin, yoksa kafayi yiyicem. Webcamden gorup de dokunamamak, opememek, bunlar fena seyler..
0
no christ requiress
(25.03.08)
Kendinizi işinize verin. O kadar çok verin ki, bir süre sonra haftaların nasıl geçtiğini fark edemez hale gelin. Ben öyle yaptıydım çok şahane oluyor. Mesela pencereyi açıyorsun ve her açtığında pazarın kurulduğunu görüyorsun (aslında sadece cumartesileri kuruluyordu hehe)
0
sui
(25.03.08)
Aynen bu şekilde süren 5 yıllık bir ilişki yaşamıştım.
Lütfen antidepresan kullanmayın, hiç gerek yok. Aslında biz ne söylesek boş olacak ama yine de sevgilinizi hatırlatacak şeylerden uzak durun diyorum. Hava kötü de olsa dışarı çıkın, arkadaşlarınızla görüşün. Siz arkadaşlarınızla görüşürken temizlikçiniz veya kankanız bulaşıkları yıkasın, yastık yüzlerini değiştirsin.
1,5 yıl hiç uzun bir süre değil, hatta kısa bir süre bile denilebilir. Nasıl olsa kavuşacağınızı düşünerek kendinizi rahatlatmaya çalışın. (Ki benim öyle bir lüksüm de yoktu. Bunu kendimi acındırmak için değil, daha kötüsünün olabileceğini göstermek için söylüyorum.)
Sevgilinize o gittikten sonra çektiğiniz acıları anlatıp, o geldiğinde otelde kalmayı bile teklif edebilirsiniz. Veya buluşmalarınızda halen ikâmet ettiğiniz kenti değil, ekonomik durumunuz da uygunsa ülkemizin tarihi ve turistik yerlerini, en azından başka bir kenti tercih edin. Böylelikle o gittikten sonra ortaya çıkan yalnızlık duygusunu bir nebze hafifletebilirsiniz.
Kendinizi bu kadar heder etmeyin, bunun için ileride pişmanlık duyabilirsiniz.
Bir yastıkta uzun ve mutlu bir yaşam dilerim.
0
inatci kahraman aga
(25.03.08)
durumun vahametini du$unup iyice bulandirmaktan kacinin. sui'nin bahsettigi cozum bi yere kadar i$e yarar bir yontemdir. i$e, derse, hobilere kaptirin kendinizi ama o anlarda hissedeceginiz ufacik bo$luk daha kotu hissettirebilir. her$eyi aki$ina birakmaya ali$mak zorundasiniz. zamanla biraz daha kolay gelecektir uzaklik. ozellikle yalnizliktan, acidan, kederden dem vurup kar$i tarafi da cok yormamak faydali olacaktir zira o da en az sizin kadar ya$adiklarinizin agirligini ta$iyordur.
0
dengesiz pamuk
(25.03.08)
sürekli düşünüp delirmemekle baslanabilir mesela.okul,dersler,arkadaslar iyi gelir.
bir seyi ya da bir kişiyi hayatınızın merkezine koyup her seyi onun etrafında döndürmeye baslarsanız hem kendi hayatınızı hem de karsınızdakinin hayatını zorlaştırırsınız.( böyle olabilme ihtimaline karsı söylüyorum,kendimden biliyorum)
en iyisi ondan önceki normal yasantınıza devam edip birlikte oldugunuz zamanları iyi geçirmek.
0
demoniclewinsky
(25.03.08)
o kadar mesafeye rağmen devam ettirebildiğine şükret, geçer. swh.
0
archetype
(25.03.08)
ayrılın hemen. tek ilacı bu.
0
tiny axe
(25.03.08)
gozden irak olan gonulden de irak olur. ne kadar kasaran kas, belli bir sure sonra birbiriniz icin oneminizi yitirmeye baslarsiniz, fark edersiniz, uzulursunuz, birbirinize itiraf da edemezsiniz, sonra biseyler olur ayrilirsiniz. cok seviyom, oluyom bitiyom deme, olacagi budur.
0
jupiterianvibe
(25.03.08)
kız arkadaşımla 6 senedir beraberim ve bu 6 sene boyunca hep ayrı şehirlerdeyiz. ilk olarak kafaya takmayacaksın. her şeyi oluruna bırak. böyle antidepresan filan tirplerine hiç girme. düşünmeye başlamak bile yamultur ki sen başlamışsın kötü. geniş adam olmak gerekir ayrıca. yani geniş derken bu durumu kafaya takmamaktan bahsediyorum. kesinlikle öğretmen hattı filan almayın dicem de zaten mümkün değilmiş ikiniz için.

sakin sakin takıl, öyle webcam açıkken ekrana dokunmaya çalışma, birbirinize üzgün görünmeyin, güçlü kalın. bir bakmışsınız cart diye nişan düğün planları başlamış.
0
teritori
(26.03.08)
Acı gerçekler :

Sen webcamden bakarsın, elin oğlu gözlerinin içine canlı canlı bakar,
Sen dokunamazsın, elin oğlu öper bile,
Sen koklayamazsın, elin oğlu doya doya içine çeker bile,
Sen yastığına sarılır yatarsın, elin oğlu ona sarılır yatar...

Eğer LDR'nin süresi uzarsa kaçış yok sonu bktan biter. Bir kaç aylık, hadi bilemedin bir yıllık bir ayrılık olacaksa idare edilebilir ama ne kadar böyle sürecek, hayat Türk Filmlerindeki gibi değil. Aranızdaki mesafe de çok fazla, yılda max.1 ay göreceğime bekar gezerim kafam rahat olur en azından.

Bir de yaz aşkı diye bir şey vardır, mevsimliktir, biter. LDR'yi de tadında bırakmak lazım bence ötesi ruh hastalığına giriyor...
0
kimlanbu
(26.03.08)
nochristrequiress,
öyle insanlar tanıyorum ki,
bırak ayrı şehirlerde olmayı, ayrı dünyalardalar. ölen birine bile kavuşma ihtimali ile yaşayan insanlar var. asla aynı evi paylaşamayacaklarını bildikleri halde, senede üç gün görüşebildikleri halde, "olsun belki 40 yaşımıza gelince olgun bir ilişkimiz" diyen insanlar var. inan bana uzak mesafe o kadar da zor değil.
onun yanında olmadığını değil de, olduğunu düşün sadece. eğer çok seviyorsan, o kişinin varlığı bile senin için bir ödüldür bunu unutma. yüzlerce insan, hayatlarını sevebilecekleri birini arayarak geçiriyorlar.
ayrıca unutma, mod bulaşıcı birşeydir. webcam'de onu gördüğünde ağlamak yerine, onu gördüğün için gülümsersen o da gülümser ve bilgisayarın başından daha mutlu kalkarsınız.
ayrıca, daha önce de söylendiği gibi mutlaka uğraşacak birşeylerin olsun. en kötü şey, evde tek başına dizlerini karnına çekerek oturup onu düşünmektir. neticede, kendini yıpratırsan, eninde sonunda onu da yıpratırsın.
zamanında, bir ilişkimi başlamadan, sırf long distance olacak diye bitirmiştim. sonrasında o kişinin benim için ne kadar önemli ve özel olduğunu anladım ama iş işten geçmişti. sakın pişman olacağın birşey yapma derim ben.
umarım işe yarar.
0
kahvegibi
(26.03.08)
(4)

Microsoft Wireless Laser Mouse ve Wireless Notebook Presenter Mouse

blu
asagidaki iki aygittan birini satin almaya karar vermek ancak kisa pil suresi yada baska sorunlari olup olmadigi hakkinda fikir edinmek icin bunlari kullanmis olanlardan yardim rica ediyorum.ayrica presenter mouse altindaki tuslar istege gore programlanabiliyor olsa ne guzel olurdu.Wireless Laser Mo
asagidaki iki aygittan birini satin almaya karar vermek ancak kisa pil suresi yada baska sorunlari olup olmadigi hakkinda fikir edinmek icin bunlari kullanmis olanlardan yardim rica ediyorum.

ayrica presenter mouse altindaki tuslar istege gore programlanabiliyor olsa ne guzel olurdu.

Wireless Laser Mouse 8000 microsoft.com
Wireless Notebook Presenter Mouse 8000 microsoft.com
0
blu
(25.03.08)
bahsi gecen modelleri kullanmadim fakat genel olarak microsoft mouselar ozellikle kaliteli pil kullandiginizda uzun sure ba$ka pile ihtiyac duymuyor. "notebook optical mouse 3000" modeli ile 4 aydir ayni pili kullaniyorum. belki bi fikir verebilir.
0
dengesiz pamuk
(25.03.08)
cevap icin tesekkurler. aslinda simdi aklimda gelen bir konu daha var.. laser mouse 8000 sarj cihazi ile birlikte satiliyor ve pil gerektirmemesi acisindan super ancak bu durumu normal sartlarda pilinin max 1 hafta sure icinde bitmesine sebep olabilir mi acaba diye dusunuyorum.

bu mouselari notebook yanina alacagim ve tasinabilir olmasi asil amacim.
0
🌸blu
(25.03.08)
presenter olan bluetooth ile çalışıyor, bir usb port kullanmaktan kurtarabilir sizi? ayrıca alttaki tuşlar intellipoint ile programlanabiliyor. üzerinde laser pointer da var prensenter mouse'un ayrıca, can sıkıntısına iyi geliyor.

edit: şimdi baktım diğeri de bluetooth'muş. ama sanki mobil kullanım için biraz büyük.. ben notebook laser 5000 kullanıyorum, presenter 8000 kullanan bir arkadaşım var ikimiz de memnunuz.
0
ref
(25.03.08)
presenter 8000 kullanan arkadasinin pille arasi nasil acaba? standart AA veya AAA pil ne kadar sure dayanabiliyor.

ayrica digeri mobil kullanim icin tasarlanmis bir urun olmamasina ragmen elimin icinde kaybolan mouse istemedigim icin secenek olarak degerlendiriyorum..
0
🌸blu
(25.03.08)
(2)

neden orası? {sağlık uzmanları size soruyorum}

sirrikadem
evde kıyafet giymeyi sevmeyen bir bünyeye sahibim. ayıptır söylemesi boxer ile dolaşıyorum.genelde vücudumun hiçbir yeri üşümüyor, ama özellikle böbreklerin olduğu, şu gövdenin iki alt yanı (ne güzel tarif ettim) çok soğuyor. neden özellikle oralar soğuyor özellikle? bir de sormuşken, böyle gezinmem
evde kıyafet giymeyi sevmeyen bir bünyeye sahibim. ayıptır söylemesi boxer ile dolaşıyorum.

genelde vücudumun hiçbir yeri üşümüyor, ama özellikle böbreklerin olduğu, şu gövdenin iki alt yanı (ne güzel tarif ettim) çok soğuyor. neden özellikle oralar soğuyor özellikle? bir de sormuşken, böyle gezinmem evin içerisinde sağlığıma zararlı, ama ne kadar zararlı?
0
sirrikadem
(24.03.08)
okurken "ulan biri beni anlatmi$" diye tepki verdim. bende de ayni $ekilde bobreklerin oldugu bolge buz gibi oluyor. yillardir boyle yaz ki$ demeden cibil dola$iyorum. soguk alip yatak yorgan yatmaktan ba$ka bi yan etki gormedim ama ileride ba$ima cok i$ acacagindan killaniyorum. bu arada bobreklerin oldugu kisimin buz gibi olmasindan dolayi ilerisi icin endi$e edilebilecek bir bobrekleri u$utme vakasi ilk olarak aklima geldi. onun di$inda sizin haberiniz olmadan eve gelen misafir teyzelerin gazabina ugramak var ki en ciddi saglik sorunlarina sebep olabilir.
0
dengesiz pamuk
(25.03.08)
idrar yollarını üşütmüş olabilirsin
0
ermanen
(25.03.08)
(5)

(hukuki) tazminat davasi

jay kay
ozel bir universitede parali okuyorum. gecen sene bi odevden kopya gerekcesiyle disiplin cezasi aldim(15gun uzaklastirma). dava actim ve durdurtma karari cikarttim. 1-2 gun okula gidemeyip gitmeye basladim tekrardan, bu senede karar belli oldu: kazanmisim, karar iptal oldu vs.. simdi ben mezun olunc
ozel bir universitede parali okuyorum. gecen sene bi odevden kopya gerekcesiyle disiplin cezasi aldim(15gun uzaklastirma). dava actim ve durdurtma karari cikarttim. 1-2 gun okula gidemeyip gitmeye basladim tekrardan, bu senede karar belli oldu: kazanmisim, karar iptal oldu vs..

simdi ben mezun olunca bu hocaya tazminat davasi acabilirmiyim? hani psikolojim bozuldu, not ortalamam düştü, odev vermeye korkar oldum fln?
0
jay kay
(18.03.08)
ozel universite olmasi bu isin para ile ilgili olmasi kapisini acabilir. iyi bir avukatla amna bile koyarsin.
0
theli
(18.03.08)
dediklerinizden anlıyorum ki, açacağınız dava bir manevi tazminat davası olacaktır. bu davayı açabilirsiniz. herkes her istediği davayı açabilir. ancak takdir her zamanki gibi mahkemenindir. "kesin şöyle bir karar çıkar" gibi bir şey söyleyemem. somut olaya ve mahkemenin takdirine göre değişir.
0
nesilsiz
(18.03.08)
hukuktan anlamam lakin okuyunca aklima gelen $u oldu.
mahkeme her psikolojim bozuldu diyene inanmaz. muhakkak bu durumu kanitlayacak bi$eyler sunmak gerekir. hal boyle olunca psikolog veyahut benzer bi yerden olaydan sonra destek falan almi$ iseniz heralde mahkeme sizden yana karar verecektir. aksi durumlarda ne olur bilemiyorum.
0
dengesiz pamuk
(18.03.08)
dava açabilirsin ama kazanamazsın.. çünkü maddi-manevi tazminat davaları zenginleşme amacıyla açılmaz.. bu davaların amacı senin uğradığın zararın giderilmesidir...
ayrıca dava açtığında psikolojinin bozulduğunu,not ortalamanın düştüğünü vs. kanıtlamak külfeti de sende..
yani mahkemeye çıkıp psikolojim bozuldu hakim bey demek yeterli olmuyo...
en önemlisi de o özel üniversitelerin avukatı senin avukatlardan daha iyi olacak çünkü o okulun avukatı büyük ihtimalle medeni hukuk profesörü falan olacak yani senin avukata hukuku öğreten adamlardan biri....
ama istersen sen yine de bi dene...
ben hala öğrenciyim.. ama seneye hakim olabilirim.. belki davana ben bakarım.. sana bi kıyağım olur:)
0
undarist
(19.03.08)
eger notlarinda gercekten bir dusus yoksa veya o dersi tekrardan aliyorsan ve ortalamanin altinda bir not alma ihtimalin varsa kazanma sansin olabilir. onlar disinda psikolojim bozuldunun sonu seni fena yerlere goturebilir.

iyi bir avukatla gorusebilirsin ama avukatin her dedigine de kanma.
0
entrapmen
(19.03.08)
(3)

Knight Rider 2008

kimlanbu
Pilot bölüm yayınlandı öylece kaldı, dizinin geleceği hakkında bilgisi olan var mı ? Aramaya oldukça üşendim :)
Pilot bölüm yayınlandı öylece kaldı, dizinin geleceği hakkında bilgisi olan var mı ? Aramaya oldukça üşendim :)
0
kimlanbu
(15.03.08)
valla ben de beklemedeyim. birçok yerde yeni kitt'in hiç beğenilmediğini duydum. sanırım düşük rating'den dolayı proje askıya alındı.
0
deckard
(15.03.08)
pilot bolum ardindan yapimcilar ratingleri degerlendirecekti fakat hala bir ses yok. zannedilenin aksine rating degerleri de fena degilmi$ diye duydum. gectigimiz gun ara$tirdim ama hala yapimcilardan bi cevap yoktu.
0
dengesiz pamuk
(15.03.08)
conan o'brien bir bölümde bahsetmişti, reytingleri iyi diye, hatta masasına kitt ışığı taktırmıştı, ama gerçek miydi, dalga mı geçiyordu emin olamadım şimdi...
0
late viper
(15.03.08)
(6)

Poster alabilecegim yer

dengesiz pamuk
Merhaba,Bursa'da genel olarak poster bulmak hele ki belli bir posteri bulmak cok zor.Internet uzerinden poster alabilecegim ve Turkiye'de sati$ yapan bir turk sitesi de google aramalarim sonucu pek kar etmedi. `paris je t aime` filminin afi$lerini ariyorum. ideal boyutlarda olmali, duvara asmak icin
Merhaba,

Bursa'da genel olarak poster bulmak hele ki belli bir posteri bulmak cok zor.

Internet uzerinden poster alabilecegim ve Turkiye'de sati$ yapan bir turk sitesi de google aramalarim sonucu pek kar etmedi.

paris je t aime filminin afi$lerini ariyorum. ideal boyutlarda olmali, duvara asmak icin kullanilacak. ha elinde olan vardir, kargo alici olarak gondermeyi teklif ederse seve seve kabul edilir.
ozellikle linkteki posteri aramaktayim;
www.firstshowing.net

lutfen bir yardim.
0
dengesiz pamuk
(14.03.08)
trimpot
(14.03.08)
malesef posteradam'da aradigim poster bulunmuyor :(
0
🌸dengesiz pamuk
(14.03.08)
www.impawards.com
bunu bulabildim yabancı türkiye den bir site bulursam da haber vereceğim..
0
dambil
(14.03.08)
bursa'da burç pasajı nın üst katında vardı poster satan bir dükkan belki yardımcı olur.
0
aysiku
(14.03.08)
pazar gunleri uzun carsida tezgah acanlar vardi bi aralar
0
algoritma
(14.03.08)
evet, want2die'ın söylediği şeyi altıparmak'taki umut kırtasiye'de (umut copy center?) yaptırabilirsin mesela..
0
air guitarist
(11.04.08)
(2)

Ağ üzerinde dosya paylaşımını kısıtlamak

dengesiz pamuk
Merhaba,iş yerinde 20 küsür bilgisayardan oluşan bir ağımız var. bunlar kablosuz ağ ile bağlılar. Şimdi "ali" isimli bilgisayarda paylaşılan dosyaları sadece belirli bilgisayarların görüntüleyip üzerinde değişiklik yapabilmesi gerekiyor. belirlenen bilgisayarlar dışında ağda bulunan bilgisayarların
Merhaba,

iş yerinde 20 küsür bilgisayardan oluşan bir ağımız var. bunlar kablosuz ağ ile bağlılar. Şimdi "ali" isimli bilgisayarda paylaşılan dosyaları sadece belirli bilgisayarların görüntüleyip üzerinde değişiklik yapabilmesi gerekiyor. belirlenen bilgisayarlar dışında ağda bulunan bilgisayarların bu dosyalara her türlü erişimini engellemem lazım.

ikinci bir konu ise,
iş yerine gelen müşterilere de kablosuz ağ şifremizi veriyoruz internete girebilmeleri için fakat müşterilerin kesinlikle ağ üzerindeki bilgisayarlara erişimesini istemiyoruz. müşterilerin interneti kullanabilmesi için onlara özel kablosuz internet için kullanıcı adı ve şifre yaratmak mümkün mü?

kullandığımız cihaz tavanda olduğu için modeline bakamıyorum ama resmini çekip ekledim.
0
dengesiz pamuk
(07.03.08)
dosyanin ozelliklerinde permissions and security tablarinda istedigin gibi ayarlarlayabilirsin
0
algoritma
(07.03.08)
biraz ayrintiya girebilir miyiz acaba?
xp pro sp2 kullaniliyor tum bilgisayarlarda.
0
🌸dengesiz pamuk
(07.03.08)
(4)

telif hakları ile ilgili yardım

dengesiz pamuk
merhaba,youtube'nin embed ozelligi kullanilarak kendi sitemde oradaki bazi parcalarin kliplerini yayinlamayi dusunuyorum. fakat aklima takilan konu bunlarin telif haklari. yerli dizileri parca parca halde youtube atip oradan embedler vasitasiyla kendi sitelerinde yayinlayanlarin sayisi artik yuzlerc
merhaba,

youtube'nin embed ozelligi kullanilarak kendi sitemde oradaki bazi parcalarin kliplerini yayinlamayi dusunuyorum. fakat aklima takilan konu bunlarin telif haklari. yerli dizileri parca parca halde youtube atip oradan embedler vasitasiyla kendi sitelerinde yayinlayanlarin sayisi artik yuzlerce oldu. benim bu müzik kliplerini yayinlamam durumunda telif haklari ile ilgili bir problem cikacak midir? ayrica videolar kesinlikle benim sistemimde degil, youtube'nin sisteminde bulunacak ve sitem uzerinde sadece ilgili videonun goruntusu yer alacak. eger telif haklari ile ilgili bir sorun cikarsa, videolar benim tarafimdam yuklenmedigi gibi sistemimde de videolarin kendisi bulunmadigindan bana karsi bir yaptirim soz konusu olabilir mi?

muyap'tan ilgili birine ulasmaya calistim fakat pek basarili olamadim ve aldigim cevaplar da "heralde" "galiba" "oyle olmasi lazim" gibiydi.
0
dengesiz pamuk
(07.03.08)
video youtube'da ise telif hakkı konusunda size bir sıkıntı çıkmaz. en fazla youtube'da flaglanan video kaldırılır.
0
nihilanth
(07.03.08)
bence sorun çıkar. aslında youtube'a video upload eden kişi eserinin yayın haklarını başka sitelere ve medyalara dağıtabilmek üzere youtuba devretmiş sayılır (kullanıcı sözleşmesi) ancak eserin sahibi olmayan insanlar doğal olarak bunu yapamazlar. embeded ya da değil siz de bu eseri sitenizde yayınladığınız ve üzerine bundan ticari kazanç elde ettiğiniz için bazı yaptırımlarla karşılaşabilirsiniz. yapmayın derim müyapla falan yüz göz olursunuz sonra.
0
thechosenone
(07.03.08)
sagolun cevaplar icin. aslinda hukukcu bir arkadas da cevap verebilse cok daha aciklayici olacak sanirim.
0
🌸dengesiz pamuk
(07.03.08)
Yasalarımıza göre kendi web sitenizde yayınladığınız her türlü içerik, şirket olmasanız da sizi "yayıncı" konumuna sokar. Bu nedenle içeriğinizin doğru, yasal ve ahlaka uygun olmasından sorumlusunuz.İçerik için Youtube'dan izin almanız ya da para ödemeniz gerekmese de (Amerikan yasalarına göre), yayınlayacağınız bir klipte çalıntı eser olması, hakaret, incitici davranış vb. içermesi ve hakkınızda şikayet olması durumunda sitenize erişim kolayca engellenebilir. Youtube vb. sitelerle ilgili en büyük problemler parasal konularda değil, bu gibi konularda çıkar. Yeni internet yasamız ne yazık ki ilgili makamlara hop diye erişimi engelleme yetkisi veriyor ...
0
nmutlu
(25.04.08)
(2)

Ücretsiz Host?

alkolik imam
Arkadaşlar merhaba.Joomla kurabileceğim ftp desteği sağlayan ücretsiz host sağlayan bir yer tavsiye edebilir misiniz?Reklam olması önemli değil mysql desteği olsun yeter:)
Arkadaşlar merhaba.

Joomla kurabileceğim ftp desteği sağlayan ücretsiz host sağlayan bir yer tavsiye edebilir misiniz?

Reklam olması önemli değil mysql desteği olsun yeter:)
0
alkolik imam
(05.03.08)
www.joomlturkiye.org 'da 1.0.x forumlarında birisi vermişti.. hostingin adını veren kullanıcı "soul2soul" ona bakabilirsin. o sitenin forumu çok çok iyi. anında ilgileniyorlar.
0
enola gay
(06.03.08)
yanlis hatirlamiyorsam eger zymic.com'da ucretsiz host veriyor. bir inceleyin derim.
0
dengesiz pamuk
(06.03.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.