Giriş
(9)

Sıfır ev alırken şunu kesinlikle gözden kaçırma dediğiniz ne var

abuzer
Kesinlikle demeseniz bile "şunu da bı kontrol etsen iyi olur" onerilerinizi alırım Örneğin malzeme kalitesinden fikir edinebilmek adına vitrifeye minimum şu marka olmali, hol şununla döşenmiş olmali tarzı tüm önerilere acigimAklınıza gelen her şeyi yazın lütfen teşekkürler
Kesinlikle demeseniz bile "şunu da bı kontrol etsen iyi olur" onerilerinizi alırım

Örneğin malzeme kalitesinden fikir edinebilmek adına vitrifeye minimum şu marka olmali, hol şununla döşenmiş olmali tarzı tüm önerilere acigim

Aklınıza gelen her şeyi yazın lütfen teşekkürler
0
abuzer
(12.01.25)
Camiye uzakligina bak

When buying a house, there are several key factors to consider. Here's a comprehensive guide:

1. Location

Neighborhood: Check the safety, noise levels, and proximity to amenities like schools, grocery stores, and parks.

Commute: Assess the distance to work, public transportation options, and traffic patterns.

Future Development: Research planned developments in the area that might affect property value or quality of life.


2. Budget

Affordability: Stick to a budget that includes the down payment, closing costs, and monthly expenses like mortgage, insurance, and utilities.

Hidden Costs: Factor in property taxes, HOA fees (if applicable), and potential maintenance or renovation costs.


3. Home Features

Size and Layout: Consider the number of bedrooms, bathrooms, and the overall square footage.

Condition: Look at the age of the roof, HVAC system, plumbing, and electrical wiring. Older homes might require more maintenance.

Storage and Extras: Check for closets, attic/basement space, a garage, or outdoor areas.


4. Resale Value

Market Trends: Choose a property in an area with steady or rising property values.

Unique Features: Homes with distinctive features or in high-demand areas tend to have better resale potential.


5. Inspection and Repairs

Hire a professional home inspector to evaluate structural integrity, pest issues, and other potential problems.

Request repairs or negotiate the price if major issues are found.


6. Future Growth

Consider whether the house will meet your future needs (e.g., growing family, working from home).


7. Legal and Zoning

Confirm the title is clear of liens and that the property complies with zoning laws.

Be aware of local building codes and restrictions.


8. Surroundings

Visit at different times of the day to check noise, light, and activity levels.

Talk to neighbors for firsthand insights about the area.


9. Financing

Get pre-approved for a mortgage to understand your price range.

Compare lenders for the best interest rates and terms.


Would you like help with a checklist or more detailed guidance on a specific point?
0
lapaz
(12.01.25)
Yeni evi görmeye yanımda bir avuç misketle giderdim. Trendyol'da torbası 130 lira.
Islak mahallerde salardım hepsini ortaya. Hepsi yuvarlanıp, gidip gider ızgarasının tepesine dikiliyorsa ne ala, yok, biri Anyaya biri Konya'ya ya da ailecek gider ızgarasından başka bir yere gidiyorlarsa Olay yerinden müsaade isterdim.

Şimdi aklıma geldi, Dükkan üstündeki daireyi, hatta dükkan eğer depo, Kaave, Restoran, Meyhane ve özellikle yapı market ise o apartmanda daireyi bedava verseler ben almam.

Evin cephesi haddinden fazla önemli. Kuzey illerinde Kuzey'e, Güney illerinde Güneye bakan ev almam ben.

Yeni evlerde kapıların ayarı çok sorunlu oluyor. Kapasan bile aralık kalan ya da kapamak için abanman gereken kapılar olmamalı.

Varsa klima, diyafon, buzdolabı, marka mobilya vs., bunların fatura suretlerin ve garanti belgelerini ve yine varsa uzaktan kumandalarının size verileceğinden emin olun.

Elektrik, su ve doğalgazın bazılarının açtırılabilmesi için bazı belgeler gerekiyor. Neler olduğu şu an aklımda değil. O belgeleri mutlaka isteyin.
0
Mirket
(12.01.25)
Evin iskanı olmasına mutlaka bakın. Yoksa topluca yüksek birim fiyattan elektrik ve su kullanıyor ama tek başınıza ödemek zorunda kalıyorsunuz. Süzme sayaç vb var deseler de sakın rağbet etmeyin. İskansız ev almayın çünkü müteahhit canı ne zaman isterse iskanı o zaman alabiliyor.
0
strawberry first
(12.01.25)
Önemli olan markasındeğil, işlevi. Örneğin eski model klozetlerde ön/iç tarafta su deliği yoktur.sifonu çekince basınç da yeterli değilse klozetin ön tarafı yıkanmaz. (dikkat edin kullanılmış demedim, eski model klozet. Yanlış anlama olmasın) Sıfır binaya eski model klozet takan gördüm. Sonra aldığım evde bir de yeni model klozet alıp taktırdım.

Yüksek katlarda suyun basıncından emin olun. Apartman dolunca musluklardan ip gibi su akmasın.

İmkanınız varsa Dükkan üstü ve son kat (çatı altı) tercih etmeyin. (evet bütçe meselesi biliyorum) Daha soğuk olur, çatı da sıfır binada bile akar.

Asansörlü binada asansörün kullanıma açılıp bakım yapılacağından emin olun (ben sıfır binada 1.katta kiracıydım ama üst kattakiler epey zorlandı. 1 yıldan sonra ben taşındım diğerleri ne yaptı bilmem.)

Mümkünse evi almadan bütün muslukları açıp bir 10dakika bekleyin. Annemlerin evde banyo duvar altı patlamış. Eşyaları yerleştirip ilk banyoyu yapmak istediklerinde yatak odası duvarından vermişti suyu. Tadilata girdik mecbur evde eşyayla.
0
strawberry first
(12.01.25)
Ses yalıtımı
Ses yalıtımı
Ses yalıtımı

Komşular, nasıl gürültücü mü? Yatak odası komşuya bitişik mi? Üsttekiler hayvan mı, insan mı? Bunlar benim ilerde ev alırsam ilk bakacağım şeyler.
0
mirty
(12.01.25)
@mirty +1000
Bu ses yalitimi kadar onemli bir konu var midir bilmiyorum. Oturdugum bina yeni sayilir fakat alt kattaki adamin nefes alisini duyacagim neredeyse. Bu konuya dikkat et bence.
0
dedeminhirkasi
(12.01.25)
Yatırım için ya da devamlı oturmak için verilecek cevaplar çok farklk
0
sonhakan
(12.01.25)
Oturmak için
0
🌸abuzer
(13.01.25)
Ses iletimi çok iyi yeni yapılarda. Bazen bir sesin yan odadan mı alt/üst komşudan mı olduğunu ayırt edemiyor insan. Komşunun tuvalet hallerini, kendin oradaymışcasına yaşıyorsun.
Banyoda suyun gidere mi başka tarafa mı gittiği önemli.
Ebeveyn banyosundaki lavabo küçük olduğundan işlevsiz olabiliyor.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(13.01.25)
(4)

Roma'da bir gün

ted
Roma'da sadece bir gününüz olsa ne yapardınız? Tren ile Termini'ye geleceğim ve yine Termini'den ayrılacağım, 10 saatim var. 10 saat çok az farkındayım, havalar güzel olduğunda daha uzun süre kalmak için geleceğim ama yine de günübirlik ziyaret etmek istedim. Hem Vatikan Müzeleri'ni hem de Kolezyum
Roma'da sadece bir gününüz olsa ne yapardınız? Tren ile Termini'ye geleceğim ve yine Termini'den ayrılacağım, 10 saatim var. 10 saat çok az farkındayım, havalar güzel olduğunda daha uzun süre kalmak için geleceğim ama yine de günübirlik ziyaret etmek istedim. Hem Vatikan Müzeleri'ni hem de Kolezyum ve forumu ziyaret etmek mümkün değil sanırım, ya da mümkünse bile diğer yerleri görmek için zaman kalmıyor. Kesin görmek istediğim Panteon ve Aziz Petrus Bazilikası var, Panteon ile Kolezyum ve forum bileti alayım diyorum şimdi, kalan zamanda da görebildiğim kadar yer göreyim diyorum, yapılabilecek bir plan gibi mi duruyor yoksa ocak ayı da olsa buralara girişte çok sıra bekleyip çok zaman mı kaybederim?
0
ted
(06.01.25)
Senin planın da güzel ama ben olsam denk getirip Roma'nın bi içsaha maçına giderdim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.01.25)
Soylediklerinin arasında panteonu gezebilirsin fakat diğerleri çok zamanını alır. Yarım yamalak kalır ve strese girersin. Terminiden çıktıktan sonra hemen kolezyuma git. İçerisine girme, giremezsin de zaten 10 saatlik zaman diliminde saçma olur. Kolezyum dan sonra emanuel abidisi var oraya git oradan Capitol tepesine git. Biraz dinlendikten sonra aşk çeşmesi, İspanyol merdivenleri ve en son da vatikan tarafına gidip panoramik olarak gör. Ardından bir yerde yemek ye ve yavaş yavaş terminiye geç.
0
dedeminhirkasi
(06.01.25)
1 ay önce Roma'daydım. Kolezyum ve Vatikan Müzesi'ne daha önce gittiğim için içlerine girmedim. Özellikle kısıtlı vakitte kolezyum ve forum alanını dışardan gezebilirsiniz diye düşünüyorum. İçi de güzel ama kısıtlı vakitte bence şart değil. San Pietro'ya girişte sıra oluyor, tek tek xrayden geçirerek alıyorlar, ben bir tek orda yaklaşık yarım saat sıra bekledim. Panteon biletini yerinden aldım, çok hızlı akan bir sıra vardı, giriş problem olmadı. Bir de papanın jübilesi sebebiyle tadilatta olan yerler -pek çoğu açılmış olsa da- vardı. Aşk çeşmesi boş, Piazza Navona'daki heykelin etrafı brandalarla çevriliydi- belki şimdiye açılmıştır. Ziyaret etmek istediğiniz yerlerle ilgili bu konuyu da önceden kontrol edebilirsiniz. Ek olarak iyi bir restoranda güzel bir öğle yemeği yiyin bence, rezervasyon da yaptırın önceden mutlaka, iyi yerlerde kapıdan girmek mümkün olmayabiliyor.
0
asbeila
(06.01.25)
her yer birbirine yürüyerek de yakın. Atla bolt'a vatikandan başla yürümeye.. müze gezmezsen baya baya bir yeri gezersin.
0
denizmaniaherif
(06.01.25)
(4)

Babamin yanlışlıkla onay verdiği banka kampanyasına dair

dedeminhirkasi
Akbank mobil üzerinde "harcama sözüne" gibi bir kampanyaya katılmış. Puan yatacağını düşünürken puan vs yatmayınca gerisini de merak etmemiş tabii. 2024 yılının 3. Ayından beri kredi kartına bu kampanya adı altında kesinti yanaitilmis. Haberi de yok. Bugün öğrenmiş. 6 bin liraya yakın ödeme yapmış h
Akbank mobil üzerinde "harcama sözüne" gibi bir kampanyaya katılmış. Puan yatacağını düşünürken puan vs yatmayınca gerisini de merak etmemiş tabii. 2024 yılının 3. Ayından beri kredi kartına bu kampanya adı altında kesinti yanaitilmis. Haberi de yok. Bugün öğrenmiş. 6 bin liraya yakın ödeme yapmış her ay ekstrede görülen bu. Buna banka müşteri temsilcisi üzerinden itiraz ettik fakat olumsuz yanıt gelmesi durumunda;
Türkiye bankalar birliği bireysel müşteri hakem heyetine mi başvurmak mantıklı yoksa bildiğimiz hakem heyetine mi basvurulmali. Aklınıza gelen başka öneri varsa sevinirim. Teşekkürler
0
dedeminhirkasi
(04.01.25)
Nasıl bir kampanya bu?
Harcama sözüne chip para kampanyası mı?
6.000 lira kesinti nasıl oluyor?
0
Mirket
(04.01.25)
@mirket,
Dogrudur, toplam o kadar kesinti olmuş. 50 bin liralık alışveriş yaparsan puan veya chip para artık neyse veriliyormuş diye anlatıyor ama çok net de hatırlamıyor. Durum bu. Şikayet oluşturup geri iade edilmesini talep ettik ama durum ne olur bilinmez.
0
🌸dedeminhirkasi
(04.01.25)
Türkiye bankalar birliği bireysel müşteri hakem heyeti daha uygun.
Ancak.
sözlü olarak onaylanmış ve geçerliliği olan bir sözleşme illa ki vardır.
Ayrıca da, harcama sözüyle peşin olarak alınmış ve afiyetle yenmiş chip paralar da vardır.
Bir sonuç alabileceğinizi sanmıyorum.
0
Mirket
(04.01.25)
Harcama sözlü kampanyalarda ödül önden yatırılır sonra söz tutulmazsa yatan miktar geri alınır. Yani bi yanlış fazla ödeme olmaz. Ya puan yatmıştır babanız harcamıştur veya daha büyük ihtimal ekstrede indirim yapılmıştır.

Önce siz konuya hakim olun geçmiş ekstrelere bakın. Babanızın lafıyla yanlış itiraz edip olumsuz yanıt almanız mümkün. Tam nerde ne kadar kayıp var ona bakın. Dediğim gibi kayıp olması pek mümkün değil
0
efruz
(05.01.25)
(29)

Konfor alanından çıkamayan erkek arkadaş

beyaztenlikiz
Merhaba. Erkek arkadaşım iyi biri ama konfor alanından çıkmıyor. 40 yaşında ama ehliyetini bile almamış. Araba sürmeyi de bilmiyor. Tam 1 yıl önce onu ehliyet kursuna yazdırdım. Yazın gidicem, kışın gidicem diyerek 1 yıldır beni oyalıyor. Spora başla diyorum. Ona yeni başladı. Bunları yapmak zorunda
Merhaba. Erkek arkadaşım iyi biri ama konfor alanından çıkmıyor. 40 yaşında ama ehliyetini bile almamış. Araba sürmeyi de bilmiyor. Tam 1 yıl önce onu ehliyet kursuna yazdırdım. Yazın gidicem, kışın gidicem diyerek 1 yıldır beni oyalıyor. Spora başla diyorum. Ona yeni başladı. Bunları yapmak zorunda değil. Yapıcam diyip beni oyalaması sinirlendiriyor. Ev alalım birlikte dedim. Sen alırsan otururuz dedi. Evi ben alacaksam, arabayla olan her işi ben halledeceksem, arabamı sanayiye ben götürüceksem, her şeyi kendim halledeceksem hayatımda bu adama ne gerek var? Yoruldum artık. Sanki çocuğumu sürekli bir şeylere zorluyormuşum gibi hissediyorum.
Bu konuları konuştum. Seni üzmücem, her şeyi düzelticem diyor.
En basit konularda takılırsak, nasıl ilerleyeceğiz?
0
beyaztenlikiz
(28.12.24)
Gorçarov onun kitabını yazdı.
Oblomov.
Kız terkeder bence onu.
0
Mirket
(28.12.24)
Abla loser bu abi. Parks and recreation'da andy vardi onun da ilk hali böyle loserdi. Bunlari tekmelemeden düzelmiyor, belki sana düzelmez ama başkasına düzelir.

Bu abiden ayrilinca rahatlayacaksin, üzerinden yük kalkacak. Kendi hayatına bakacaksin, karar alacaksin. Şu an pranga işte ağırlık yapıyor.
0
logisticsmanager
(28.12.24)
Anne rolünden çıkman lazım. Sen onun annesi değilsin.

Evini sen alacaksın, arabayla olan her işini sen halledeceksin, arabanı sanayiye sen götüreceksin, her şeyini sen halledeceksin. Kendi hayatını sen tek başına yönetebilirsin, bunun için kimseye ihtiyacın yok. Erkek arkadaşın 40 yaşında ama o yaştaki bir insan gibi davranmıyor. Yetişkin olamamış. Yetişkin bir insanla olacaksın.
0
rock n roll
(28.12.24)
İlerlemeyeceksiniz +1

Hiçbir konuda artısı yoksa neden bu kişiyi düzeltme gibi gayeniz var ki.
Karşımızdaki illa çok kötü bir insansa mı ayrılmayı düşünmeliyiz sadece, belki iyi bir insandır sevdiğimiz özellikleri vardır ama karakter olarak bize göre değildir neden bunu kabullenip ayrılmayı yolumuza bakmayı hiç düşünmeyiz anlamıyorum.
Annesi gibi her konuda böyle yönlendirecekseniz ki bir de bunlarda da başarısız olacaksanız nasıl mutlu olacaksınız?
(Bunu sizin başarısızlığınız olarak görmüyorum bu arada belli ki istediğiniz kişi ile yol almaya çalıştığınız kişi bambaşka)

Hadi diyelim dediğiniz her şeyi siz istiyorsunuz diye yaptı mutlu olacak mısınız mesela?
Hiç sanmıyorum.
Kadınlardaki "karşımdakini değiştireceğim" inancı ne garip ya. Üzerinize böyle sorumluluklar almayı bırakıp kendi hayatınıza bakın.
Yalnızlık şu durumdan bin kat daha iyidir.

Geçmiş olsun.
0
mutekebbir
(28.12.24)
İlerlemeyeceksiniz. +1

Adam konfor alanında mutlu, siz onun orada durmasından mutlu değilsiniz. Annelik yapıp adamı istediğiniz sevgiliye dönüşmesi için, sizin istediğiniz hayatı yaşaması için eğitmeye çalışmak yerine yalnız olun daha iyi.
0
kobuzchu kiz
(28.12.24)
Man child deniyor bunlara. Reddit tabiriyle “drop his ass”
0
gabe h coud
(28.12.24)
İlerlemeyeceksiniz +1

Bu adam 40 yaşında gece çocuğu hastalansa acile yetiştirebilecek kapasitede değil. Ben daha fazla zorlamazdım.
0
cilekli pasta
(28.12.24)
nerede yasiyor? belki ehliyete ihtiyac duymadi simdiye kadar?

jan marsalek de 40 yasinda ehliyeti olmadan tüm almanya'yi dolandirip belarus'a uctu oradan da karayoluyla rusya'ya gecti. her sey ehliyet demek degil dklgj

ama plani ne mesela? deadline koysun kendine. erteleme durumu var adamda sanki.
bir de kariyeri nasil? belki kariyeriyle ugrasmaktan böyle seylere zaman kalmamistir?
ev alacak parasi vardir yani ama secmek zor geliyordur.
0
sonsuz
(28.12.24)
Herkes o kadar dogru yorumlamış o kadar dogru yazmış ki bana hiç bir şey kalmamış.
40 yaşındaki adama siz ilişkide anne rolünü almışssınız. ilerlemez ilerleyeni de hiç görmedim. Ha bu durumdan keyif alan kadınlar da var. devamlı erkege annelik yapan yönlendiren peşinden koşan. böyle bir rolü kendinize tanımlayamıyorsanız size arkasından güle güle demek düşer
Bu tip adamlar bir de söz verir düzelecegim der. sonra dönüp dolaşıp bunu da erteler. tam bir kısır döngü
0
limonlu eksi
(28.12.24)
Ehliyeti olmamasi neden bu kadar sorun? Iliskiye baslamadan once araba kullanmayi bilmediginden haberiniz yok muydu? Arabanizi sanayiye neden baskasinin goturmesini bekliyorsunuz? Spora baslamasini istemenizin sebebi bir saglik sorunu oldugunu dusunmeniz mi yoksa rahat rahat oturmasi sizi rahatsiz mi ediyor? Siz bu adama gercekten asik oldugunuzdan emin misiniz?
0
chickentown
(28.12.24)
Bunları yapmaması değil ama net olmaması sorun. 40 yaşında adam ben böyleyim ve bunları yapmak istemiyorum diyebilmeli. O zaman da herkes yoluna gider işte.
0
nhk ni youkosu
(28.12.24)
bahsi geçen arkadaş üşengeç/tembel artık adına her ne diyorsak.
geçiştirmek için yapası yoksa da he he diyor işte. çok da kurcalamamak gerek. uymuyorsa, bu tembellik çekilmez durumdaysa uzatmanın manası yok kesin atın.

bana asıl tuhaf gelen, ev-araba ihtiyacı olmasa bir erkek arkadaşa da ihtiyacınız yokmuş :) erkek arkadaş ihtiyacı karşısındaki gerekçeler bunlarsa zaten hiç uğramayın salın gitsin. ayrıca kadınlar neden illa ki birisine ihtiyaç duyuyor bu konuda?
0
yazar yazmaz yazan cakmak
(28.12.24)
merhaba, 40 yaşında ehliyetsizim, araba kullanmayı da bilmiyorum. hiç heves etmedim 0.

Çok terk edildim, ben muhtemelen erkek arkadaşından daha sorumsuzumdur ama hiç bir kız arkadaşım beni kendi kafasına göre spora yazdırmaya kalkıp gitmemek için ileriye atıyorum diye, kendi arabasını kendi sanayiye götürmek zorunda diye beni terk etmedi.

Tamam herkes arabası olmadığından ev almak istemediğinden spora gitmemek istememesinden gömmüş adamı ama istemiyor olamaz mı?

Hiç bi kız arkadaşıma hadi bi spora gitsene sen desem tamam giderim diyerek ileriye atsa demek ki istemiyor derim.

"Sana araba kullanmayı öğretelim dediğimde içten içe amacım sanayiye kendi arabamı kendim götürmemek olsa, kendime "lan ne çıkarcı insanım" derim.

Ayrıl bence. Sizin arabanızı sizin için sanayiye götürmek isteyen, siz istiyosun diye spora gidecek birini bulursunuz.
0
libertine
(28.12.24)
ehliyet üzerinden çok giydirmişsiniz adama ama belki bu adamın hiç araba alacak durumu olmadı ya da ailesinde hiç araba olmadı. ben öyle olduğum için 31 yaşında yeni yazıldım kursa:( açıkçası hiç alasım yok çünkü araba alma ihtimalim sıfır. böyle bir durum da olabilir.
0
nothing in my way
(28.12.24)
Pardon siz annesi misiniz bu çocuğun?
0
Zetnikov
(28.12.24)
ona annelik yapmayı bırakırsan ilerlersiniz belki.
0
mathilda.may
(28.12.24)
ilerleyecek bir şey yok. içinde varsa vardır yoksa yoktur
sen EVİNİN DİREĞİNİ/REİS'ini arıyorsun gel itiraf et.
0
deranzo1
(28.12.24)
ne araba merakıymış.
benim ehliyetim var ama hiç araba kullanmadım. araba kullanmaktanda haz etmem. pederde araba var ama bir kere bile alıp kullanmadım. sevgilimin arabası vardı o gelir beni alırdı. devamlı sağ koltukta oturdum. ne var bunda.
bence ayrıl en azından adam kurtulsun senden.
0
my fault
(28.12.24)
terk et
0
Yılmaz920
(28.12.24)
"40 yaşında ama ehliyetini bile almamış. Araba sürmeyi de bilmiyor."

Bunda ne var ki ? Benim durumum da aynı, konfor alanıyla vs ne alakası var ?
0
feastofthedamned
(28.12.24)
kendi istemedikçe bu durum değişmez. annesiyle olan ilişkisini gözden geçirmesi gerekiyor.
0
orpheus
(29.12.24)
"Evi ben alacaksam, arabayla olan her işi ben halledeceksem, arabamı sanayiye ben götürüceksem, her şeyi kendim halledeceksem hayatımda bu adama ne gerek var?"

Şu cümlenin çirkinliğine bak. Bence sen kendine bir köle ya da hizmetçi bul.
0
dedeminhirkasi
(29.12.24)
anladığım kadarı ile araba sizin, o halde sorumluluğu da sizin, kendi arabanı kendin sanayiye götüremeyeceksen, o arabaya sahip olmayacaksın. keyfini ben çıkartayım ama sorumluluğu başkasında olsun, o iş öyle olmaz.

yardımcı olsun istiyorsan da o iş ehliyet sahibi olmakla olmaz.

ev konusun da adam haklı, daha hukuki bir bağlayıcılığınız yok, ortak ev aldınız daha sonra allah korusun birinize bişi oldu, vefat etti, miras konusu nasıl olacak?

ayrıldınız, biriniz çirkefleşti (sen yada karşı taraf) birbirinizden nasıl korunacaksınız? geldi seni tehdit etti, dövdü sövdü elinden almaya, çökmeye kalktı nasıl olacak?

ev alabilecek kendine ait bir miktar para varsa mutlaka kendi evini kendin al, hatta evlenmeden al, olurda ayrılırsanız yıllarca verdiğin emek hiç olmasın. evlilikten sonra edinilen mallar ortaktır hikayesi ile. yarın öbürgün evlenirsin, adam sattırmaya kalkar falan sakın satma, senin geleceğin o ev. adama bişi olsa ne yapacaksın?

romantizm bir hayal ürünüdür, adı üstünde roman, hikaye masal, birilerinin kağıt kalem ile uydurduğu şeyler, gerçekler acıtır.
0
selam
(29.12.24)
Uyumlu değilsiniz. Birbirinizi çok üzmeden herkesin kendi yoluna bakmasını öneririm.

Soruya yanıt:ilerlemeyecek
0
Dudarmon
(29.12.24)
sevgiliyle ortak ev almak, hele böyle anlaşamadığınız biriyle, çok yanlış.
0
parka
(29.12.24)
adam halinden memnun. sen onun halinden memnun değilsen ayrılırsın. adamı kötülemeyi bırak. belki de konfor alanından çıkamayan sensin. şikayet ederek kendini rahatlatıyorsun, suçu başkasına atıyorsun.
0
abelardo
(29.12.24)
Adamda pek bir anormallik göremedim ama siz kesinlikle normal gibi görünmüyorsunuz. Açalım;

- Herkes araba kullanmak zorunda değil, dolayısıyla ehliyet almak zorunda da olunmuyor. Araba kullanma hadisesinden zerre hoşlanmıyor olabilir, ölüm korkusu kaynaklı (kazada kendinin ölümü veya birini öldürme korkusu) araba kullanma fobisi olabilir. Kime ne? 40 yaşında bir adamı anası gibi ehliyet kursuna YAZDIRIYORSUNUZ, saçmalık.

- "Spora başla diyorum" - Sebep? Niye diyorsunuz? Yine adamın kendisinin gerekli görmediği bir şeyi ona yaptırmaya çalışmanız, bunu talep etmeniz saçma.

- Evli falan olmadığınız, hele de belli ki burada bu duyuruyu açacak kadar şikayetçi olduğunuz türde bir insanla birlikte ev alma projesi de aşırı alakasız bir şey.

- "arabamı sanayiye ben götürüceksem" diye dertlenmeniz ise ayrı bir bozukluk türü. Tabii ki kendi arabanı sanayiye kendin götüreceksin, sevgili değil de getir götürcü aranıyorsa o başka mesela tabii.

Kısacası ben adamı Allah kurtarsın diyorum, salın bence. Sunduğunuz küçük resim, büyük resmi görmeye yetti.
0
jonas
(29.12.24)
Bence evlat edin bu abiyi. Kendisine annelik yapasın var çünkü o belli.
0
burnley
(30.12.24)
ehliyet almanın arabayla ve maddi durumla alakası yok ki?

ben üniversite öğrencisiyken almıştım.

ileride araba alırım diye değil, bir gün araç kullanmamı gerektiren bir işe başvurmam gerekirse ve ilan şartları arasında ehliyet gerekliliği varsa önden hazır olması için.

bunun dışında bir gün acil araç kullanmayı gerektirecek bir durum olabilir. sırf bunun için bile alınır.

erkeğin ehliyetsiz oluşu bir red flag bence. mesele araba almak değil.
0
tabudeviren
(03.01.25)
(2)

uyaptan çıktı alırkene

respect
e imzalı bir evrak var. bunu renkli mi almak gerekiyor. evrak altında ve üstünde kırmızı kurdelalı kısımlar var o yüzden soruyorum :)
e imzalı bir evrak var. bunu renkli mi almak gerekiyor. evrak altında ve üstünde kırmızı kurdelalı kısımlar var o yüzden soruyorum :)
0
respect
(24.12.24)
Hiçbir gerekliliği yok renkli almanın ve hiç bir şey fark etmiyor yapılacak işleme dair.
0
dedeminhirkasi
(24.12.24)
mahkemeler bile siyah beyaz kullanıyor. gerek yok.
0
ground
(25.12.24)
(4)

Kredi kartlı limit problemi

webbrowser
Selamlar, akbank kredi kartımın limitini düşürüp diğer bankadaki limitimi artırmak istiyorum ama diğer banka sektördeki limite ulaştınız diyor. %50 oranında limit düşürdüm neredeyse 10 gündür aynı problemi yaşıyorum ve garanti bankasındaki limitimi yükseltemiyorum. Müşteri limitinizi düşürün dediler
Selamlar, akbank kredi kartımın limitini düşürüp diğer bankadaki limitimi artırmak istiyorum ama diğer banka sektördeki limite ulaştınız diyor. %50 oranında limit düşürdüm neredeyse 10 gündür aynı problemi yaşıyorum ve garanti bankasındaki limitimi yükseltemiyorum. Müşteri limitinizi düşürün dediler akbankı aradım müşteri limitimi de düşürün dedim zaten otomatik düşüyor dediler yine aynı problemi yaşıyorum.
0
webbrowser
(24.12.24)
Yeni kart almak veya mevcut kartınızın limitini artırmak istediğiniz zaman, banka, aylık gelirinizi soruyor.
Tüm banka kredi kartları limit toplamınızın aylık gelirinizin 4 katından fazlasına limit arttırmıyorlar.
Aylık geliriniz, maaş, kira getirisi, temettü vs leri kapsıyor. Bazı bankalar beyanı esas alırken bazıları belge istiyor.
Bir de bankaların otomatik veya kendi istekleriyle limit artırma olayı var. Bunda müşteriye güveni esas alıyor ve aylık gelirle uğraşmıyorlar. Kafalarına göre arttırıyorlar.
Bazı bankalar bu durumu, diğer bankaların limitini artırmayasın diye kasti yapıyor olabilir.

Kısacası toplam limitini gelirinin 4 katından daha aza düşürmeden limit artıramazsın.
0
Mirket
(24.12.24)
Anladım teşekkür ederim, evet dediğiniz gibi bir durum gelir ve mevcut limitim çok alakasız ama düzenli harcama ve ödeme yaptığım için sanırım akbank kolay bir şekilde yükseltiyor. Mevcut maaşım a kredi kartı limitim a x 20 şeklinde.
0
🌸webbrowser
(24.12.24)
burda şöyle bi yanılgıya düşülüyor sanırım genel olarak; sürekli çalıştığınız banka sizden evrak belge istemeden harcama ve ödeme alışkanlıklarınıza bakarak kart limitinizi 1milyon, 1.5 milyona kadar çıkarıyor. kişi de sanıyor ki ben bunu 500bin düşürsem diğer bankayı 500bin artırabilirim.

halbuki sizin toplam alabileceğiniz tutar 300bin. şu anki 1milyon, 1.5 milyonluk kart bankanın size sağladığı bir avantaj.

benim x bankasında milyonluk kartım varken, y bankası max 6binlik kart veriyor. 1000 lira bile arttıramıyorum. o yüzden bence yüksek limitli kartlarınızı hiç ellemeyin. diğer bankayı arttırmanın başka yollarına bakın derim.
0
brkylmz
(24.12.24)
Hocam bu problemi bende yaşıyordum. Sonra illallah ettim, bordroyu çıkarttım, sgk dökümü var onu götürdüm bizzat bankaya verip guncelletim anında limit çıktı. Birebir gitmekte %100 fark var
0
dedeminhirkasi
(24.12.24)
(9)

Ani baş dönmesi ve mide bulantısı? Lütfen yardım.

mikahakkinen
Kalktığım gibi sonra midem çok ağrıdı. Ani terledim. Halsizim ve karnım ağrıyor. Kusamadım. Üşüttüm mü zehirlendin mi? Halsizim doktora gidecek gücüm yok. Yardım.
Kalktığım gibi sonra midem çok ağrıdı. Ani terledim. Halsizim ve karnım ağrıyor. Kusamadım. Üşüttüm mü zehirlendin mi? Halsizim doktora gidecek gücüm yok. Yardım.
0
mikahakkinen
(23.12.24)
Tansiyonun düşmüş. Çok mu hızlı kalktın?
0
nolmus yani
(23.12.24)
Acil'e gitmende fayda var dostum.
Geçmiş olsun.
0
Mirket
(23.12.24)
@nolmus yani ani kalktım evet. Ama 2 saattir yatıyorum mide ağrım var. Başımda her kalktığımda dönüyor.
0
🌸mikahakkinen
(23.12.24)
Mide ağrısı ve terleme kalp sorununa da işaret edebilir. Ailede böyle bir sorun varsa, doktora gorunmenden fayda olabilir.
0
dedeminhirkasi
(23.12.24)
Çok yemek yemişin de miden doluymuş gibi bir his de var mı?
0
Mirket
(23.12.24)
Kalp krizi şüphesi uyandırıyor bu yaziyi okuyabiliyorsan değildir ya da gecmistir
0
sonhakan
(23.12.24)
son 3 gunluk aktivite ve beslenmede dikkate deger bir farklilik oldu mu?
0
buenosdias
(23.12.24)
Geçen gün bana da oldu acil+1 diyorum. Serum takarlar en azından kendinize gelirsiniz.
0
peki madem
(23.12.24)
@mirket doluymuş hissi var. Büyük ihtimal yediğim yemek dokundu. Gıda zehirlenmesi böyle mi oluyor?
0
🌸mikahakkinen
(23.12.24)
(4)

Kilo versem yanaklarımdan kurtulabilir miyim

northern eagle
Merhaba. Konuya uzatmadan gireceğim erkeğim, yağ oranım yüzde 18,5 ama yüzüm tava suratlı olduğu için yanaklarım yüzde 30 40 yağ oranına sahip biriyle aynı görünüyor. Benim gibi tava yüzlü olup da yağ oranı yüzde 11 12 ye düştükten sonra yüzü dramatik ölçüde değişen var mı yoksa o kadar zayıflasan d
Merhaba. Konuya uzatmadan gireceğim erkeğim, yağ oranım yüzde 18,5 ama yüzüm tava suratlı olduğu için yanaklarım yüzde 30 40 yağ oranına sahip biriyle aynı görünüyor. Benim gibi tava yüzlü olup da yağ oranı yüzde 11 12 ye düştükten sonra yüzü dramatik ölçüde değişen var mı yoksa o kadar zayıflasan dahi yüzde yağ kalabiliyor mu?
0
northern eagle
(22.12.24)
Bazı şeyler genetik çok kilo düşsen de yanak içindeki yağlar gitmiyor onu da zaten bişektomi ile alıyorlar, ha sende de öyle mi olur bilemyiz %18,5 az bi yağ oranı değil çünkü 10-15 arasında gitmiyorsa hiç gitmez diyebiliriz ama sende gitmeyen bir başkasında gidebilir tabii ki.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.12.24)
Bende de gidi sorunu var. Zayıfladım biraz azaldı ama fark edilir derecede değil. Genetik mesela bu gidi işi. Büyük ihtimalle yanak da öyle olacak
0
dedeminhirkasi
(22.12.24)
ben 85 civarindan 75 civarina dustum, yanaklarim da çöktü. ama bence kotu oldu, biraz fazla coktu, eski hali daha iyiydi.
0
lemmiwinks
(23.12.24)
hocam yağ oranını %15 ler civarına getirip (ölçümün doğruluğundan emin olunmalı) en az 6-12 ay bu oran civarında kalınca değişiklik göze çarpmaya başlar.
0
joooper
(23.12.24)
(3)

Spor ve Beslenme Hakkında

put it in your appropriate place
Fitness'a gitme sebebim ana motivasyon obez olmayı engellemek ve iyi kötü bir hareketlik kazanmak.Salı ve Perşembe günleri iş çıkışı Fitness'a gidiyorum, ayrıca haftasonu. Yediklerime içtiklerime dikkat edince kilo veriyorum, vücut düzeliyor vs. Ama tam beslenmede tam olarak ne yapmam gerektiğini çö
Fitness'a gitme sebebim ana motivasyon obez olmayı engellemek ve iyi kötü bir hareketlik kazanmak.

Salı ve Perşembe günleri iş çıkışı Fitness'a gidiyorum, ayrıca haftasonu. Yediklerime içtiklerime dikkat edince kilo veriyorum, vücut düzeliyor vs. Ama tam beslenmede tam olarak ne yapmam gerektiğini çözemedim.

Son zamanlarda hafiften obsesiflik başladı. Öğlen sütlaç yedim geçen, tribe girdim keşke yemeseydim diye. Bir şey yediğimde lan bu kilo yapar mı diye düşünmeye başlıyorum.

Yemekleri az yemeye çalışıyorum.

Ruh hastası manyaklar gibi uğraşmak istemiyorum. Bundan kastım; kahvaltıda 3 zeytin, 1 kibrit kutusu peynir klişesi, 1 domates vs, öğlen 1 kase yoğurt, 1 kase çorba vs.

Birkaç aydır beslenmem şu şekilde;
Kahvaltı hafta içi; 1 yumurta ve 1 tost. Hafta sonu klasik Türk Kahvaltısı. Abartmıyorum tabii, Zeytin, omlet, az biraz peynir ile bal, biber vs.

Öğlen hafta içi; genel olarak

- Ciğer (gittiğim yer biraz yağlı yapıyor ://)
- Makarna
- Izgara Tavuk
- Köfte

Öğlen hafta sonu; Yok. Zira kahvaltıyı biraz geç yaptığım için spora öyle gidiyorum. Dönüp beklediğimde akşam yemeği oluyor zaten.

Akşam hafta içi; evde annem ne yaptıysa
Akşam hafta sonu; evde annem ne yaptıysa

Canım acayip fast food çekiyor zaman zaman. Arada yokluyor ama törpülemeye çalışıyorum. Bir taraftan bastırmak istemiyorum ama diğer taraftan sonu yok bunun. Bir yemeye başlasam sonu geçmeyecek.

Alkol var, İki haftada bir. Biradan uzak durmaya çalışıyorum. Spora gitmediğim günler haricinde imkan olduğunda paso yürüyorum.


Sonuçta amacım obez olmamak ve bir hareketlik kazanmak dediğim gibi. Yani öyle çok ciddi bir hedefim yok açıkçası. Protin tozu, supplement gibi ek gıdaları ihtiyacım yok. Fitness'i bir düzene soktum, beslenmeyi de düzene soksam iyi. Gerçi fastfood'dan uzak durmam benim için gene bir düzen oluyor. Hee birde bunu net bir formüle sokmak istemiyorum tabii.

Genel olarak ne tavsiye ederseniz, düşünceleriniz nelerdir?
0
put it in your appropriate place
(14.12.24)
Şu sayfadan vücut yağ oranını hesaplayıp, fazlanı tespit et.
www.agirsaglam.com
Şuradan nasıl beslenmen gerektiğini oku.
www.agirsaglam.com
Telefonuna FatSecret uygulamasını yükle, bilgilerini gir, her gün yediklerini yaz, akşam olunca kalori, protein, karbonhidrat, yağ eksik ve fazlalarını gör, ertesi günü ona göre beslen.
0
Mirket
(14.12.24)
Toplam kalorini hesapla, %70'i temiz %30'u kafana göre olsun ömür boyu mutlu mesut yaşa git.

Cevabımın ilk hali biraz yüzeysel geldi içim rahat etmedi biraz açmak istedim. Anladığım kadarıyla senin sorunun aslında spor-beslenme sorunu değil sen mental anlamda biraz sıkıntı yaşıyorsun sanırım ama bu son derece yersiz bir sıkıntı zira asgari düzeyde fiziksel hareketliliği olan birinin ortalama yaklaşık 2000/2200 kalorilik bir enerji ihtiyacı olur; bunun altı kilo vermeye üstü kilo almaya neden olur, bir kase sütlaç dediğin şey 250-300 kalorilik bir gıdadır, 300 kalorilik bir gıdayı yediğinde pişman olmak senin benim gibi insanlar için yersiz kaygı bir kez geldiğin bir hayatta gerçekten de bir kase sütlaç yedin diye pişman olmanın bir manası var mı, üstelik 2200 kalorilik gıda alma hakkın varken bunun 300 kalorisini sütlaçla harcamak ya da 500 kalorisiyle hamburger yemek seni neden vicdanen rahatsız etsin ki, bir anlamı yok; kilo almak istemiyorsan günlük ihtiyacının bir miktar altında kalori al, bunun içinde istersen her gün bir kase sütlaç ye ya da 2 tane bira iç ne şişmanlarsın ne obez olursun bilakis mental olarak daha rahat olduğun için rutinini daha sürdürülebilir şekilde devam ettireceksin, hatta belki bir zaman sonra canın bu gıdaları istemeyecek bile, böyle düşün, hep böyle olur çünkü; kendine neyi tabu haline getirirsen neyi yasaklarsan ona daha çok yaklaşırsın hayatınızda bu kadar kısıtlamalara gitmenin bir anlamı yok, bunun bir kazancı yok çünkü. Benim sana önerim kalorilerini dramatik bir şekilde düşürme toplam kalorini hesapla onun 200-250 kalori altında beslen, bu da ortalama 2000 kalori yapar, bu kalorilerin büyük bir kısmını temiz gıdalar oluşturursun formülünü yukarıda yazdım, serbest kısımda da ister sütlaç ye ister içki iç istersen hamburger ye, hiçbir zararı olmaz. Kolay gelsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.12.24)
Efor gerektiren, fiziki açıdan ağır bir işte çalışmıyorsan şayet kahvaltı işini yani hafta içi yediğin o ilk öğünü bence kesinlikle bırakmalısın. Hafta sonu iki öğün yapıyorsun zaten onda sorun yok ama diğeri yani 3 yoğunluk günlerde tatlı vs de kaçırırsan kilo aldırma ihtimali yüksek.

84 kilodan 72 ye düştüm bu şekilde. Her gün iki öğün besleniyorum. Masabasi is olduğu için zorlamıyor. İnşaatta çalışsam bu beslenme düzeni uygun olmaz tabi. O ayrı. Fakat böyle bir beslenmeyle hafta sonu cumartesi veya pazar günü de canımın istediğini kesin yiyorum. Hafta içi de tatlı ve hamur haricinde ne bulursam yiyorum. Pilav makarna dahil(abartmadan) çok tatlı krizi gelirse ben tadını seviyorum hurma yiyorum kesiyor o krizi.

Yok gr say, yok kalori hesapla vs bunlar sürdürülebilir değil.
0
dedeminhirkasi
(15.12.24)
(12)

Kaskodan yaptırmak mantıklı mı? (park ederken sürttüm)

dejame
Hafif göçük ve çiziklerin olduğu bir park acemiliği yaşadım. Apartmanın altındaki park yerine girerken sol arka kapıyı kolona sürttüm. Bir yere yaptırmak için fiyat sorduğumda 13 bin lira gibi fiyat verdi. Hem kaporta düzeltme, hem pasta cila için.Geçen gün hayatımda ilk defa kasko yaptırmıştım. Pek
Hafif göçük ve çiziklerin olduğu bir park acemiliği yaşadım. Apartmanın altındaki park yerine girerken sol arka kapıyı kolona sürttüm. Bir yere yaptırmak için fiyat sorduğumda 13 bin lira gibi fiyat verdi. Hem kaporta düzeltme, hem pasta cila için.

Geçen gün hayatımda ilk defa kasko yaptırmıştım. Peki direkt kaskodan yaptırsam mantıklı olur mu? Fotoğrafları çektim, nasıl olduğu belli. İlk nereyi aramam lazım? Çok üzüldüm. Lütfen yardım :(
0
dejame
(13.12.24)
Kaskonuzda mini onarım seçeneği varsa oradan yaptırabilirsiniz. Kasko yaptırdığınız yeri arayıp sorsaydınız. Üzülmeyin canınız sağ olsun :)
0
kendi helvasını kavuran zombi
(13.12.24)
Bir resim atarsanız daha mantıklı olabilir. 3-4 cm bir şeyse mini onarım denenebilir ama genelde olumsuz oluyor. Bir yer dediğiniz kasko anlaşmalı bir yerse ve 13k tutacaksa yaptırın gitsin. 13k 2024-25 yılında yüksek bir tramer değil, kaskoda da anlamlı bir artış çıkarmaz size.
0
eisberg
(13.12.24)
@eisberg, fotoğraflar burada. Yani, her halükarda kasko bunu karşılar, değil mi? İlk defa başıma geldiği için soruyorum, kusura bakmayın.

ibb.co
ibb.co
ibb.co
ibb.co
ibb.co
ibb.co
ibb.co
0
🌸dejame
(13.12.24)
Geçmiş olsun demeyi unutmuşum :). Kasko her ahvalde karşılar. Mini onarım bunu hayatta yapmaz. Kasko anlaşmalı 13k ise yaptırın gitsin. Kötü görünüyor en azından temiz temiz binersiniz.
0
eisberg
(13.12.24)
Çok teşekkür ederim, sağ olun <3
0
🌸dejame
(13.12.24)
Kaskoyu bozmayın göçükçüde yaptırın bence. Kasko primi artar
0
tolgan
(13.12.24)
13k bana abartı geldi. baya abartı hatta. yani ben olsam yaptırmam bile. boya da lazım buna çünkü. satarken boyalı gözükecek vs. sana bi karı yok böyle kullan. kaskodan yaptırsan bu sefer hasarsızlık indirimin gidecek.
0
jelly bear
(13.12.24)
kaskonuzun websitesinden mini onarım merkezlerini bulun, birine gidin, belki mini onarıma sokarlar bunu. denemekte fayda var.
0
co2s2
(14.12.24)
13k aşırı abartı bir rakam +1000 başka yerlerle görüş
0
titanyum22
(14.12.24)
Bunda hiç bir şey yok. Bence asla kaskodan yaptırıp tramere isletmeyin, gerek yok. Tamam göze batan bir şey olsa baktıkça can sıkar yaptır derim ama bu öyle bir şey değil. Buna sadece mini onarım yapan servisleri var kaskonun oralara gidip celik boya rötüsü yaptıracaksın.
youtube.com
0
dedeminhirkasi
(14.12.24)
yaptırmayın. daha çok sürtecek, çizeceksiniz. yaptırmayın. Daha sonra topluca yaptırırsınız.
0
sparkle kiddle
(14.12.24)
benim de 3 yildir cizik gocuk doldu yaptirmiyorum. bir cizik gidince ne olacak baskabakan arabasi mi, hele kasko deldirmek en sacma. ve tramere isliyor bildigim kadariyla
0
ShadowOfMoon
(14.12.24)
(3)

Çiğ Hamur Tadı

rock n roll
Hamur pişmiş olmasına rağmen neden çiğ hamur tadı gelir? İnce yapıyorum ve iyi pişiriyorum ama yine az da olsa çiğ hamur tadı geliyor. Aslında lezzet olarak güzel ama o çiğ hamur tadını nasıl yok ederim. Bugün yine yapacağım bana tavsiyelerde bulunun hayal kırıklığı olmasın zaten kırk yılın başı yiy
Hamur pişmiş olmasına rağmen neden çiğ hamur tadı gelir? İnce yapıyorum ve iyi pişiriyorum ama yine az da olsa çiğ hamur tadı geliyor. Aslında lezzet olarak güzel ama o çiğ hamur tadını nasıl yok ederim. Bugün yine yapacağım bana tavsiyelerde bulunun hayal kırıklığı olmasın zaten kırk yılın başı yiyorum o da güzel olsun.

Tavsiyeleriniz eğer bir malzeme olacaksa, hayvansal olmasın lütfen. Mutlu hafta sonları.
0
rock n roll
(07.12.24)
Mayalı hamursa maya tadı olabilir mi
0
meyve parcacikli kadin
(07.12.24)
Mayanın çok kullanılması +1

Ekmek yaparken de, şarap yaparken de var bu dert.
0
Mirket
(07.12.24)
Her hamurun bi tuz oranı var. Yapılan hamura göre fazla tuz hamurun gelişmemesine neden olur ve ne kadar fırında pişirseniz de hatta yansa bile hala çiğ hamur kokusu gelir.

İkincisi fazla yoğurmak mayayı öldürür aynı zamanda fazla mayalandirmak da mayayı bir süre sonra öldürür.

Çok fazla un koymak da aynı şekilde hamurun gluten oluşmasına engel olur ve mayalama gerçekleşmez ve ne kadar pisirirsen de hamur çiğ kalır kokusu gelir.
0
dedeminhirkasi
(07.12.24)
(5)

Somer Şef- Hapis cezası

Bir ben var benden şurada
Restoranının istinat duvarının çökmesiyle 1 kişinin ölümüne neden olup 5 yıl 6 ay hapis cezası almış, şimdi girip hapis yatacak mı kendisi, yani yatacak mı derken infazı şusu busu derken elde kalan süreden hiç yatarı olacak mı acaba?
Restoranının istinat duvarının çökmesiyle 1 kişinin ölümüne neden olup 5 yıl 6 ay hapis cezası almış, şimdi girip hapis yatacak mı kendisi, yani yatacak mı derken infazı şusu busu derken elde kalan süreden hiç yatarı olacak mı acaba?
0
Bir ben var benden şurada
(06.12.24)
olmaz.
sistem böyle işlemiyor. narin öldürüldü, somer mi ceza alacak?
parasını öder.
0
janderzel zartanyan
(06.12.24)
ekşiye taksirli suçların yatarı yok diye birşey yazılmış.
5,5 yıl verip yatarının olmaması da garip ama.
0
parka
(06.12.24)
para ödeyecektir. hatta belki o bile olmaz.
0
candide
(06.12.24)
denetimli serbestlik almistir, cezasi kesinlestiyse bile.
ilk sucunsa yatmiyorsun, denetimli serbestlik diye bir sey aliyorsun.

eger ikinci sucu da islediysen, bu sefer ikisini birden yatiyorsun.
0
sonsuz
(06.12.24)
Verilen ceza erteleme, hagb veya adlı para cezasına cevrilmeden verilmiş anladığım kadarıyla. Bu nedenle bu cezanın yatari 2 yıl 9 aydır. Bunun da son bir yılını denetimli serbestlikte geçirir, yani 1 yıl 9 ay gibi fiili olarak cezaevinde yatari vardır.
0
dedeminhirkasi
(06.12.24)
(10)

İtalya tatili

liberal
Merhaba,7-8 gün tatilde italya'ya gitmek istiyoruz. İtalya turunu kuzey ve güney olarak ikiye mi ayırmak lazım yoksa önce kuzeyi gez sonra gidersen roma ve güneyi gezersin diye mi önerirsiniz?
Merhaba,

7-8 gün tatilde italya'ya gitmek istiyoruz.

İtalya turunu kuzey ve güney olarak ikiye mi ayırmak lazım yoksa önce kuzeyi gez sonra gidersen roma ve güneyi gezersin diye mi önerirsiniz?
0
liberal
(06.12.24)
italya'da gorulecek bir suru yer var. bize guneyi icin 13 gun bile az geldi.
0
buenosdias
(06.12.24)
7-8 gün Roma + Floransa olabilir.
0
peki madem
(06.12.24)
Daha önce hiç gidilmediyse bence öncelikli olarak Roma-Vatikan görmek gerekir.
Ben olsam 3-4 gün Roma, kalan günler İtalya içi başka plan yapardım.
0
marla is in my head
(06.12.24)
3 gün roma
2 gün floransa ve Pisa
1 gün venedik
Dönüşü de bolonya dan yapıp yarım gün bolonya Merkezi görsen yeterli
0
dedeminhirkasi
(06.12.24)
2 gün milano(1 de olabilir)
1 gün bologna
1 gün floransa
4 gün de roma için
roma'dan daha da güneye gitmek isterseniz bence oralara 1 hafta ayrıca gidilebilir.
0
cisimcik golgi
(06.12.24)
Roma' ya 4 günden az ayıracaksanız hakkını veremeyebilirsiniz. Gerçekten gezilecek çok yeri var.
0
kumandanim
(06.12.24)
Cevaplar için teşekkür ederim.

Roma > Kuzey italya diyebilir miyiz, çünkü son gün viyana'ya geçip orada bir gece kalalım istiyoruz.

Şimdi kuzey italya ve sonrası viyana'ya gidilse, sonra başka bir izin'de roma'ya gidilse mantıklı değil mi?

yoksa önce roma mı gezilmeli.
0
🌸liberal
(06.12.24)
Öncesi yok roma tek başına 2-3 gece alır bu imkanınız varsa romayı sonraya teke bırakabilirsiniz
0
basond
(06.12.24)
eğer bir daha gitme imkanın olacaksa romaya 3-4 gün ayır çok fazla yer gezince ne gezdiğini anlamıyorsun sonra herşey karma karışık oluyor kafanda. dönüp resimlere bakıyorum neresi neydi zerre hatırlamıyorum sıkıştırılmış tur yapma.
0
eja
(06.12.24)
bir iki hafta kadar önce Bolonya, Venedik, Floransa, Roma gezisi yaptim. Detay vermemişsiniz o yuzden genel kriterlerle cevaplayacagim. Bologna 1 günde gezilebilecek bir şehir. Venedik için de aynisini soyleyebilirim. Floransa belki iki gün olabilir. Aslinda bu üç şehir de toplu. Bir yerden cikip baska bir yere girebilecek durumdasiniz. Roma'ya gelince iş karışıyor. Vatikan minimum 4 saat. gidiş geliş de var. Uffizi yine 4 5 saat ki hakkini vererek gezerseniz bence daha da fazla. Roma da her bazilika her nokta bir ayri. bir ay da dursaniz bitmeyebilir. Yemek konusunda anlamsiz siralar beklenebiliyor. bir tüyo vereyim. Eger meshur bir yer var ve önünde inanılmaz kuyruk varsa orayi bosverin. eger cok meshur olmayan ama onunde kuyruk olan bir yer varsa mutlaka bekleyip deneyin.
eja +1
Bu arada amac kültürü tanimak ortamdan keyif almak vs. ise her ne kadar bir gün yeter desem de ben keske 3 4 gun Bolonya'da kalsaydim diyorum.
0
sparkle kiddle
(06.12.24)
(5)

Ankara'da irmik unu nerede bulunur?

tahirkemalbozoglu
SbSıfır, ince olan. İrmik unu.
Sb
Sıfır, ince olan. İrmik unu.
0
tahirkemalbozoglu
(06.12.24)
Semolina unu olarak Carrefour ve Migros'larda satılıyor.
0
marla is in my head
(06.12.24)
Onlar ince değil normal irmik boyutunda. Semolina dediğimizde irmigin inkilizcesi.
0
dedeminhirkasi
(06.12.24)
Sen bence ulusa gidip araştır.
0
dedeminhirkasi
(06.12.24)
bebek irmiği olabilir mi? onlarınki toz/un şeklinde oluyor dediğiniz gibi. organik ürünler satan mağazalarda oluyor. doğadolu mesela. ebebekte de vardı bi ara.
0
elorelia
(06.12.24)
Ulus + 1

Tarihi Hal ve Anafartalar Belediye Çarşısı
0
isiaha
(06.12.24)
(2)

Otel resepsiyonunun davranisi normal mi sizce?

Zetnikov
5 yildizli otel isim vermicem en unlusu taksimde20 gun kalicaz Mesela odeme yapiyoruz yada biseye imza atiyoruzEvrak kopyasi vermemek icin diretiyorlarDepozit aldilar yemek mevzusu icin fisi vermiyorlarSurekli rahat olun burasi bilmem ne otel falanTmm cok unlu bi yerde yani fatura fis yada imzalad
5 yildizli otel isim vermicem en unlusu taksimde

20 gun kalicaz

Mesela odeme yapiyoruz yada biseye imza atiyoruz

Evrak kopyasi vermemek icin diretiyorlar

Depozit aldilar yemek mevzusu icin fisi vermiyorlar

Surekli rahat olun burasi bilmem ne otel falan

Tmm cok unlu bi yerde yani fatura fis yada imzaladigimiz biseyin bari fotosunu cekelim falan yok


Anormallik bizdemi yani tam sikinti nerede

Soruyorum niye vermiyorsunuz

Cikarken veriyoruz yada evrak bize ait diyorlar

Cidden ben mi yanlis bisi yapiyorum bi aydinlatir misiniz
0
Zetnikov
(03.12.24)
Evrak vs hadi vermedi diyelim ama imza attirdigi evrakın en azından fotosunun çekilmesine vermemisi gerekmekte. Adama imza attır ama yok veremem ne güzel dunya
0
dedeminhirkasi
(04.12.24)
@dedeminhirkasi

Zorla aldim. Ama sikayeti basicam hocam google da ve ayrilirken kagit verecekler.
0
🌸Zetnikov
(04.12.24)
(12)

şeker isteğinizi bastırma yollarınız neler?

sanemkk
ben biraz çekirdek çitliyorum, geçiyor sanki.
ben biraz çekirdek çitliyorum, geçiyor sanki.
0
sanemkk
(26.11.24)
Iceriginde hurma dahi olmayan protein barlardan tuketiyorum, muz ustune tarcin serpiyorum veya yer fistigi ezmesi yiyorum. Tabii her zaman degil, bazen dumduz cikolata yiyorum shjsjs
0
mor oje
(26.11.24)
Dişlerinizi fırçalayabilir, ağız çalkalama suyu ile gargara yapabilirsiniz.
0
isiaha
(26.11.24)
Bol su ve cay ama cok fayda etmiyor cünkü seker, cikilotla duygusal baglarimiz var
0
robert bosch
(26.11.24)
direkt yiyorum.
0
nolmus yani
(26.11.24)
bastıramıyorum. 95 kilo oldum :(
0
phonex
(26.11.24)
gün içinde geliyorsa sarı halile çayı
tüm güne ket vuran sabah aç karnına 8 - 9 adet çiğ badem

geceleri sarı halile ve kara halile içip yatmak uzun vadede şekeri unutturuyor.
0
janderzel zartanyan
(26.11.24)
olursun. benim sınırlarda geziyor. insülin direnci yok oldu sayılır bu yüzden kilo da veremiyorum.
0
phonex
(26.11.24)
düzenli ve dengeli beslenince tatlı krizlerim ortadan kalktı. eskiden her yemekten sonra illa ttalı bir şey yemek zorundaydım. şimdi öğren bir porsiyon meyvenin yanına insülin direnci yaratmasın meyve şekeri diye yoğurt yiyorum ya da kuruyemiş. onun dışında gün içinde ihtiyacım olan kaloriyi aldığım için muhtemelen ani acıkmalarım olmuyor, tatlı isteğim de olmuyor.
0
Mossy
(26.11.24)
çiğ kuruyemiş.
0
tabudeviren
(26.11.24)
Hurma, ne olursa olsun insanın canı bir süre sonra tatlı istiyor. Böyle durumlarda çayın yanında kaliteli hurma o isteği alıp götürüyor. 15 kilo verdim bu şekilde. Yoksa insan "yeter bee" diyerek tatlıya abaniyor. Bu nedenle mutlaka bu tarz tatlı şeyler yenmeli.
0
dedeminhirkasi
(26.11.24)
Protein tozu iciom kanka tatli niyetine
0
Zetnikov
(26.11.24)
proteinden biraz daha yüksek beslenmek tatlı krizlerini azaltıyor gibi hissediyorum.
onun dışında çaya tarçın kabuğu ve karanfil varsa kaküle filan koyup içiyorum o da biraz isteğimi azaltıyor. sek quarklar güzel bu arada. onun dışında canım isterse evde değil de dışarıda yiyeyim diyorum çünkü en azından porsiyon sınırı oluyor, eve aldım mı ipin ucu kopuyor. bir de eğer her gün bir düzen içinde yiyorsanız o bağlantıyı koparmak iyi olur. hep yemekten sonra hep kahveyle vs alışkanlıkları tetikleyici. yeseniz bile farklı zamanlarda yemek iyi olur.
0
red g
(27.11.24)
(22)

Çocuklu ailelere ayar olmak

tahirkemalbozoglu
Ayar olmak ama neyine?“Çocuk değil mi, her istediğini yapar” mantığıyla hareket etmeleri…Tamam, çocuk sonuçta; enerji olacak, ses çıkaracak. Ama bu, onun başkalarını rahatsız etme hakkını doğurmaz! Çocuk hayvan gibi bağırıyor, ortalığı ayağa kaldırıyor, senin tek bir uyarın yok: “Evladım, bağırma; i
Ayar olmak ama neyine?
“Çocuk değil mi, her istediğini yapar” mantığıyla hareket etmeleri…
Tamam, çocuk sonuçta; enerji olacak, ses çıkaracak. Ama bu, onun başkalarını rahatsız etme hakkını doğurmaz! Çocuk hayvan gibi bağırıyor, ortalığı ayağa kaldırıyor, senin tek bir uyarın yok: “Evladım, bağırma; insanları rahatsız etmeye hakkın yok.” demiyor beyefendi, hanımefendi.
Ama yok… Bu basit uyarıyı bile yapmıyorlar. Neden? Çünkü kendileri de yaşamayı bilmiyor. Saygısızlar. Toplum içinde nasıl davranılması gerektiğini öğrenmemişler. Çocuklarına da öğretmiyorlar. Aksine bu çocuklu aile bunu kendilerinde bir hak görüyorlar. Diğer insanların kendileriyle beraber bunu anlayışla karşılamaları gerektiğini düşünüyorlar. Sonra o çocuk büyüyor, aynı saygısızlıkla devam ediyor. Çünkü ne görmüş ki ne öğrensin?
Saygıyı, empatiyi ve başkalarının haklarını önemsemeyi aileden öğrenir insan. Ama aile bunu bilmiyorsa? İşte o zaman ortaya, diğer insanları hiçe sayan bencil bir nesil çıkıyor. Ve böyle bireylerden oluşan bir toplumda huzur aramak da hayal oluyor.
Böyle çocuk yapacaksanız yapmayın, hadi yaptınız size benzeyen o sevimsiz evladınızı da alın ötede yaşayın lütfen.
Sizin çevrenizde var mı böyle çevresine saygısız aile? Huzur içinde yaşayan o mutlu ve nadir azgınlıktan mısınız?
0
tahirkemalbozoglu
(25.11.24)
Her çocuk ebeveyninin aynasıdır. Çünkü annesini ve babasını örnek alır, aynen kopyalar ve davranışlarıyla aynısını sergiler.

Anne baba evde bağırarak konuşuyorsa onlar da bağırırlar. Evde kavga çoksa çocuklar da kavgacıdırlar veya çok pısırıktırlar. Çocukların enerjik ve coşkulu anlardaki gürültüleri aileden değil kendi sağlıklı enerjilerinden gelir ama kontrol sorumluluğu çocuklarda değil anne babalardadır, onlar ise bu zamanda çoğunlukla ilgisizler, çünkü onlarla da ilgilenilmedi, onlara insanlara saygılı olmak yaşayarak gösterilmedi. Yani zihinlerinde böyle hatıralar yok, örnek alma klasörü boş.

Ana babanın saygılı ve ölçülü ve hatta dengeli insanlar olduğu aile çok az. Ben o talihli azınlıktanım. Bunu nasıl aşarız diyorsan bence birbirimize yılmadan ve bıkmadan, yumuşaklıkla ve kendimiz örnek olarak destek teşkil etmek çözüm olacak. Çocuklara karşı saygıyı ve nezaketi asla elden bırakmamak lazım, eğer ailelerinde görmüyorlarsa görmeleri ve kaydedip sorgulamaları için. Hatta içlerinin ısınması için. Muhakkak hatırlayacaklardır.

Bizim kendi davranışlarımız istemesek bile herhangi bir anda herhangi bir insana şahane örnek olabiliyor, hiç ummadığımız kadar. Onun için belki de öncelik bizim kendimizi düzeltmemizdir...
0
muhayyer divan
(25.11.24)
@kullanicadi

Onun derdi sen ve senin gibi ebeveynler değil ki, sen sorumluluğunu bilen, saygılı, insan gibi bir ebeveynsin, onun sıkıntısı sorumsuz saygısız haddini bilmez anne babalar ve onların yetiştirdikleri çocukların zorbalıkları. Ben öyle anladım.

Ben de tam aynı yerden geriliyorum hatta, tam da aynı sebeple anne olmak istemedim, istemiyorum. Çünkü güvenemiyorum, kimseyi güvenilir bulmuyorum ben de. Hepimiz toplumu bir şekilde tecrübe ediyoruz her gün ve benim gördüklerim beni çok huzursuz ediyor. O da sanırım bunun için yazdı buraya. Senle ilgisi yok ki.
0
muhayyer divan
(25.11.24)
@kullanıcıadi
Çocuğun çevreye rahatsızlık veriyorsa ve bunu önleyemiyorsan bu senin suçun olur. Bizim bir günahımız yok ama senin yaptığın çocuğun derdini beraber çekmemizi istemen çok tuhaf.
Keyifsizse senin oğlan bunu sabah kahvaltıya gelen herkese yaşatma. Gelme kahvaltıya.

Çok basit aslında ama çocuğu olanlar sessizliğin lüks olduğunu sanıyorlar.
0
Shepard
(25.11.24)
+1'imle geldim.

Hastayım, yarın işe gitcem dinlenmem lazım diye kapısına gidiyorum çünkü artık mesaj yoluyla uyarmaktan bezdum. Bana diyo ki ben de hastayım nolmuş, şuramdan buramdan ameliyatlıyım. Bu zamana kadar kimse kapımıza şikayete gelmedi diye beni suçlu çıkarmaya çalışıyo üstelik. Apartman hayatında gürültü olurmuş. Ben anlayış gösterecekmişim. Yok erkek çocuğuymuş enerjikmiş, yok muhabbet kuşunu görmüş heyecanlanmış, misafir gelmiş onun çocuğuyla coşmuş, bahaneler bahaneler...

Çocuk napcak, dur diyen sus diyen olmazsa kuduracak tabi. Bana hmm ok diyor ama davranışı asla düzeltmiyolar bi de.

Çok doluyum çoook!
0
beetlejuice
(25.11.24)
aşırı derecede ortadoğulu bir sorun.

şımarık veletler ortadoğulu bir kavram.

anası da babası da gerçek normal insan gibi insan olan veletler zaten çağcıl insanları o kadar da rahatsız etmiyor. 2024 yılında ortadoğulu islamik bi ortamda beklentileri ona göre ayarlamak lazım sanki.

soruya cevap olarak ise evet, huzur içinde yaşıyorum çünkü civarımda pek ortadoğulu yok.
0
fevzi123
(25.11.24)
+1'imle geldim daha dün bu durumu ilk kez aklimdan geçirdim.

İki çok küçük çocuk başta şakalaşıyorlardi, çocuktur dedim. Ama erkek kizi israrla bagirtiyor, diyorsunuz ayni masadalar(!), ana uyaracak herhalde. Hiç bir uyari yok. Ardindan yarim saat belki gaz cikarma sesi yapti cocuklar. Kesintisiz! Cunku uyaran yok. Ve ana baba AYNI restoran masasinda. Geri kalan tum tespitleri siz yapmissiniz zaten.
Buyuyunce normal insanlarin normal cocuklarina zorbalik yapacak cocuklar olacaklar bence. Ana babasinin durdurmadigi cocugu ogretmen nasil durdursun.

Avrupada bu islerin olmadigi ile ilgili cok saglam tespitlerin oldugu bir iki meshur baslik vardi ekside.
0
WithWorth
(25.11.24)
Sizin kadar sert bakmıyorum, ancak bence bu tür durumların ortaya çıkmasının en büyük sebebi bazı ailelerin çocuklarını hiç de çocuklara yönelik olmayan yerlere getirmesi.

Örneğin eşinizle ya da sevgilinizle gayet yetişkinlere yönelik bir tiyatroya, restorana, bir yere gidiyorsunuz. çocuklara yönelik bir şeyler olmadığı besbelli. Ama bir bakıyorsunuz bir çift çocuğunu getirmiş böyle bir ortamı "deneyimlemesini" falan bekliyor. Çocuk ortamı sevmemiş, mızmızlanıyor ancak ailesi hiç oralı olmuyor, gitmeye niyetleri yok. Çocuk sürekli bir şeyler soruyor, konuşulmaması gereken bir ortamda sürekli konuşuyor vs. Bir şey söyleyince de "ama o daha çocuk, ne yapayım?" Deniyor.

Dünyanın en saçma şeylerinden birisi. Çocuklara yönelik, onun yaşına uygun veya genele yönelik birçok yapılacak şey varken hayır; Çocuk illa onu "deneyimleyecek."

Ciddi anlamda sinir bozucu. Hatta bence açık olmak gerekirse çocuğun uygun bir zamanda seveceği varsa bile önüne ket vuruyor o yaşadığı şey. Her şey zamanında güzel.
0
akhenaten
(25.11.24)
Toplumda maalesef aşırı cahil insan var. Sadece çocuk konusu değil konu. İnsanlar birbirine karşı saygı sevgi nedir bilmiyorlar. Kavram karmaşası yaşıyorlar. Bu köpek konusunda da böyle çocuk konusunda da.

Bak neler var. Olayı nasıl da demagoji yapıyor. Dünyadaki en güzel şey çocuk sesi diye. Nasıl da gerçekleri carpitarak eğip büküyor. Bak böyle narsist insanlar gelip çocuk sevgisinden bahseder. Sen bencil bir kişi olarak bireyi önemsemiyorsun ki çocuğu onemseyesin zir cahil, saygısız. İnsanların birbirini rahatsız etmemesi isteğine bile nasıl kudurarak tepki veriyorlar, e nolacak öyle görmüş, öyle öğrenmiş.
0
dedeminhirkasi
(25.11.24)
çocuk sus deyince susan bir canlı değil. keşke öyle olsa. tabi ki abartı durumlarda müdahale edilir, özellikle restoranda, toplu taşımada vs. ama onun dışında çok da şey yapmamak lazım. anne baba etkeni önemli tabi de, bir de genetik var. her çocuk evinin aynası olmuyor.
zor konu yani.
anne olana kadar ben de benzer düşünüyordum. ama anne olduktan sonra asla kınayarak bakmıyorum bu tip durumlara.
0
elorelia
(25.11.24)
duyuruyu okur okumaz sebepsiz veya incir çekirdeğini doldurmayan bir nedenden ötürü atılan çocuk sesi belirdi kulaklarımda bir an, başıma ağrı girdi.

şu hayatta artık çocuklardan daha gıcık olduğum bir şey varsa o da yeryüzüne padişah/kral(içe)/prens(es) doğurduğunu sanıp herkesin bu şizofrenik bakış açılarına uymamızı bekleyen ailelerdir. çocuk bu, kukladan veya yontulmamış odundan farksız. o çocuğun hala yontulmamış odun olarak kalmasında bu tip ebeveynlerin payı çok büyük.


artık bir ortamda çocuklu aile varsa mümkün mertebede kaçmaya çalışıyorum. anlamsız bağırış çağırışlar, pis ayaklarıyla koltuğa basmalar, etrafındakileri rahatsız etmeler, koşturmalar, herhangi bir mekanik sisteme parmak sokmaları ve anne-babalarının buna hiçbir şey dememeleri beni o kadar sinirlendiriyor ki anlatamam.


çocukların hiç dahil edilmediği ortamların yaygınlaşmasını o kadar çok istiyorum ki. hatta buna sosyal faaliyetleri geçiyorum, gündelik ve zorunlu alanlar da dahil edilmeli. örneğin toplu taşıma araçları, kafeler, restoranlar, avm'ler de dahil. eğer iki konu hakkında diktatörlük yapma imkanım olsaydı bunlardan biri futbolu yasaklamak, biri de toplumla entegre olmayı başaramamış çocuklu aileleri sosyal çevreden mahrum etmek üzerine olurdu.

kendi çocuklarına tahammül edemeyen tipler gelip senin tahammül etmeni bekliyor, şaka gibi.


ayrıca çok absürt şekilde kendisi çok anlayışlı, nazik ve etrafındakilere daima kibar olan ince bir arkadaşım söz konusu çocuğu olunca etrafta kim var, kim yok asla önemsemeyip ortalığın çocuğu yüzünden savaş alanına dönmesine asla müdahalede bulunmuyor.
0
m e b
(25.11.24)
çocuk sus deyince susan bir canlı değil. +1

Cocuklarin toplumsal ortamlarda cevreyi rahatsiz ettigi durumlarda ebeveynler genelde bir ihtiyaci karsilamamis olduklari icin hatalidir. Ancak her zaman, her durum on gorulemeyebiliyor. Cocuk yeri geliyor okulda/kreste yasadigi bir sorundan dolayi da gurultu yapabiliyor. Toplumsal ortamda uyarilir, halledilmeye calisilir falan ama bazen de olmuyor.

Ayrica cocuk her zaman ebeveynlerini yansitmiyor. Biz evde hic bagirmiyoruz, cocuk da genelde bagirmiyor ama bir arkadasi falan gelse bagirarak konusmaya basliyorlar. Arada uyararak bir nebze normallestirilebiliyor. Her hareketine mudahale edilen cocugun ileride topluma etkisinin hic de iyi olacagini sanmiyorum.
0
mbond
(25.11.24)
sende çocuk yap bırak onlar düşünsün.
0
nuisance2
(25.11.24)
çocuk sus deyince susan bir canlı değil evet çok doğru ama öyle yetiştirirseniz öyle olur ancak.

istisnai örnekleri var tabi ki ama burada gördüğümüz ortadoğu kafası ile yetişirse istisna olması gereken şey genel geçer hale gelir.
kimse de çocuğu suçlamıyor, onu yetiştiren kafayı suçluyor.
0
kisa
(25.11.24)
Nadir de olsa çocuğunu susturmaya çalışan, bir şekilde dikkatini dağıtmaya çalışan ebeveynlere denk geliyorum, ona bir şey diyemezsin mesela, onları anlayabiliyorum çocuk işte durmuyor susmuyor rahatsız ediyor ne yapabilirsin ki.

Ama çoğu zaman çocuğunun yaptığı gürültüye sesini çıkarmayan insanlarla karşılaşıyorum bu çok kötü bir şey. Deliriyorum sinirden, çocuğa değil de onlara kızıyorum, bir çaba ya bir adım bir şey yap susturmaya çalış.
Bir gün otobüste bir çocuk ayağıma kusmuştu ne diyebilirsin mesela çocuk yani maksimum 3 yaşındaydı ama kadın bir özür dile be bir şey söyle yani kusura bakmayın de hay allah çocuk işte de. bir şey yap.
benden özür dilemesini geçtim çocukla bile ilgilenmedi kadın, o an çocuğa daha çok üzüldüm.
0
mutekebbir
(25.11.24)
mbond muazzam özetlemiş.

biz de insanları rahatsız etmemesi konusunda uyarıyoruz ancak çocuğa her ses çıkardığında sus demek de çok yanlış bir yaklaşım. Çocuk sahibi olmayıp her çocuğu ağlayanı cahil sananlar bilsin ki 200 tane kitap okuyoruz doğru yaklaşımı öğrenmek için. benim oğlan mesela 2 yaş bunalımında. olmadık yerde inadından ağlama krizine giriyor. bu hesaba göre sırf sussun diye istediğini yapmalıyım. öyle bir dünya yok tabii ki.

bu durum suistimale açık. her ne olursa çocuktur yapar diyen ve sadece etraftakiler değil kendi çocuğu da aslında umrunda bile olmayan manyaklara da rastlıyoruz.

işin özü hayat bu gibi şeylere kafayı takmak için çok kısa.
0
brakgn
(25.11.24)
hocam duyurularin hep gozume carpiyor. surekli sosyal problemler ve problemlerin kaynagi hep baska insanlar. tamam zor bir cografyada yasiyoruz insan kalitesi cok dusuk ama boyle bir profil cizmeniz de hic saglikli degil. acaba bir durulup benim dusunce, davranis, tepkilerimde hata olabilir mi diye dusundunuz mu hic? bunu yapici bir elestiri olarak degerlendirin. cunku surekli dert yanmak yeni dertler getirmekten baska bir halta yaramiyor. sad but true.
0
buenosdias
(25.11.24)
3 çocuğum oldu. en büyüğü 7 yaşında.

belirli dönemleri var, ağlama krizlerine girerler 2 hafta kadar (büyüme krizi denir). Dışarda, evde nerede olursak olalım en ufak şeye ağlarlar. Örneğin avm'de yürürken benim ayakkabım neden pembe değil diye dakikalarca yırtındığını hatırlarım.

bu durumlarda üstüne gitmek çocuğu daha da sinirlendiriyor, o an ağlaması gerek ve yapacak bir şey yok :) çevresindeki insanlar rahatsız oluyorlar evet, farkındayım. ama insan olarak toplumda beraber yaşıyorsak bazı zaruri şeyler karşısında birbirimize sabretmemiz gerekiyor. örneğin yaşlıların araba kullanmasına ayar oluyorum, yolda yürümesine ayar oluyorum, toplu taşımada şişmanlara ayar oluyorum, engelli insanlara ayar oluyorum gibi bir sürü benzer bahane çıkartabilirim. ama aynı toplumda yaşıyoruz işte, zaruri sebepler dolayısıyla sabredeceğiz birbirimize.
0
xephyr
(25.11.24)
Daha önce anlatmıştım,
Bir hastanenin bekleme salonundayım, kalabalık epey. İki kadın geldi çocuk arabalı ve eteklerine yapışmış ikişer çocukla. Yani en az üç çocuk sözünü buyruk olarak kabul etmişler. Oturdular bir yere, yıllardır görüşememişler gibi koyu bir muhabbete başladılar.
4 çocuk olay yerini ahıra çevirmekte gecikmedi. Rahatsız olan erkekler, Titanyum korkusuyla kadınlara bir şey diyemediler ama birkaç kadın homurdandı. Kadınlar 'Onlar çocuk.' deyip kestirip attı.
Daha sonra kulağı küpeli saçı tokalı 7-8 tel sakallı bir genç, en küçük çocuk yanından geçerken, 'şu ne?' dedi. Çocuk durdu. Yangın dolabının üstündeki tabelalardan ikisi arası bir diyalog başladı. 'Sen renkleri biliyor musun falan derken sohbete diğer üç çocuk da katıldı. Ortam bir anda sükunete kavuştu. Ben oradan ayrılırken o üniversite öğrencisi o 4 çocukla hala sohbet ediyordu.

Çocuğu birey olarak görürsen o da insan gibi davranabiliyor. Bu işi orada o anneler yapmalıydı. Ama onlar enerjisini boşaltsın diye köpeği parka götürme mantığıyla çıkarıyorlar çocuklarını evden.

İzban'da bir anne çocuğa rasladım. Anne 3-4 yaşlarındaki oğluyla yol boyu büyük bir insanla sohbet eder gibi sohbet etti. Çocuğun sorduğu bir soruya cevap veremedi. Bunun cevabını ben de bilmiyorum, akşam babamıza soralım. Ama ben unutabilirim, sen hatırlatır mısın dedi. Eminim o çocuk evde alt kattakinin tepesinde tepinmiyordur.

Şu an bir komşum var. Her akşam iki oğlunu alıp ön bahçeye iniyor. Önce bankta baba oğul muhabbeti oluyor, yaz kış. Sonra 15-20 dakika, sanırım akşam yemeği hazır telefonu gelene kadar futbol oynuyorlar.

İnsanlar insan yetiştirmenin bilinciyle çocuk yapmalı. Saldım çayıra, mevlam kayıra deyince söylediğiniz görüntüler çıkıyor ortaya.
0
Mirket
(25.11.24)
Çocuk sus deyince susan bir canlı değil diyenler olmuş. Kişisel cevabımı vereyim. Bahsettiğim toddler dediğimiz yaş grubu değil, ilkokul çağına gelmiş çocuklar. Toddlerlara zaten her sosyal ortamda anlayış gösteriyoruz mecbur. Ilkokul çocuklarının da evde öğrenmediği saygıyı okulda random bi öğretmenden öğrenmesi hadi bi nebze mümkün de her ortamda istikrarlı şekilde uygulayabilmesi mümkün görünmüyor aile saygısızsa.

Sus demek zaten birinci adım. Onu bile yapmayan var. Yukarıda da bir kaç örnek verildi, sus deyince susmuyorsa dikkatini dağıtmak, çocuğun enerjisini boşaltacak başka yöntemler, aktiviteler bulmak ebeveynin görevi değil mi? Benim çocuğum yok ama arkadaşlarımın üst level haşarı çocuklarında bunu deneyimledim. Çocuklar bu tarz aktivitelere olumlu ve hızlı geri dönüş yapıyorlar. Sonra da millet sanıyo ki ben çocuklarla iyi anlaşıyorum. Biz bunu yaptık ama canımız ilgilenmek istemiyo diyen yok, o anda kendi keyiflerini sürmek varken... ekonomik durumu kötü insanlar da değiller çocuğa sosyal ve fiziksel aktivite alanları açamasınlar.

Hayır yani ben en doğal hakkım olarak evimde, konfor alanımda dinlenebilmek, uyuyabilmek için komşudan icazet mi almalıyım?
0
beetlejuice
(25.11.24)
Çocuklular ve çocuksuzların tatlı seviyede çatışmasına dönmüş :D

Çocuksuz olarak evimde otururken başkasının çocuk sahibi olma kararının beni rahatsız etmesine çok mana veremeyenlerdenim.

Memlekette sokakta çocuk oynayan kalan son sokaklardan birinde oturuyorum özellikle havalar ısınınca okullar tatil olunca çekilmez bir hal alıyor. "Çocuktur oynuyacaklar elbette"nin üzerinde bir bağırış çığırış var. Evebeynlerinin umrunda değil çocuklar ciddi riske girdiklerinde dahi gayet rahatlar.

Bu rahatsızlığıma şehirde yaşıyorsun bunları göze almışsın argümanı ile gelinmesini de bi yere kadar anlayabiliyorum. Zira o argümanı üzerime savuranın 1 hafta benim çalışma odamda yaşamasından sonra rahatsız olmama ihtimalleri yok :D

Maalesef çocuk ayarsız bişey elimden geldiğince kaçınmaya çalıştıkça gelip ağzıma giriyorlar.
0
hedep
(25.11.24)
Bunların %90'ı kalitesiz anne ve babalar yüzünden. Onların da yarısı fındık kadar beyinleri ile 2-3 kitap okuduktan sonra öz güveni yüksek birey yetiştirdiğini sanan kamiller, diğer yarısı da spermle yumurtayı birleştirmek dışında hiçbir fikri olmayan ve çocuğu tehdit ederek ya da milletin ortasında bağırta bağırta büyüyenler. Her şımarık çocuğun arkasında bir vasıfsız aile vardır.

"Çocuktur.." diye bahane olmaz. Bebek dediğin tabii ki ağlar da etrafı da dağıtır 2 yaşına kadar istenmese de anlaşılır ama 4 ve üzeri çocuğun böyle bir lüksü yok. O artık başarısız ebeveyn hikayesi. Açık hava hayvanat bahçesi değil şehirler. O kısımda +1
0
nawar
(25.11.24)
Mirket çok güzel anlatmış.
Saldım çayıra mevlam kayıra zihniyetinin sonuçları bunlar. Çocuk cıvıltısı, çocuk sesi, çocuk sesi... Bunlar farklı şeyler.
Evde çocuğuyla uğraşmak istemediği için eşlik etmeden sokağa bırakıyor. Çocuk sokaktan evdeki anne babasına sesleniyor 10-15 dakika; bakan yok. Uyarsanız kahabatli oluyorsunuz. Beğenmiyorsan taşın noktasına geliniyor illa ki. Geçenlerde komşum gayet nazik dinlenmeye çalıştığını söylediğinde çocuğun babasının tepkisi bu oldu. Ben domates biber diye aralıksız böğüren veledi direkt azarladım. Gerekirse polise şikayet etmek dahil her şeyi yaparım; hiç çekinmem.
Geçtiğimiz yaz yeğenlerimle 2 hafta aynı evde geçirdim. Tabletlerinin sesini kısmalarını söylemekten dilimde tüy bitti. En sonunda pes edip başka odada takılmakta buldum çareyi -ki bu çocuklar normalde çevrelerine rahatsızlık vermemeleri gerektiğini biliyorlar. Evlerinde ellerine tablet tutuşturulup kendi hallerine bırakıldıkları için onlara göre gayet normal yaptıkları.
Kimse çocuklardan biblo gibi oturmalarını bekleyemez; ama oyun oynayan (tablet, telefon vb. ile değil.), sohbet eden çocuk ile gürültücü çocuk aynı şey değil.
Birkaç hafta önce otobüste gecenin ikisinde yüksek sesle sohbet eden 'yetişkinleri' uyarmak zorunda kaldım. Çok şaşırdılar bu tepkime. Işıklar kapanmış, herkes uyumaya çalışır veya sessizce vakit geçirirken yüksek sesle konuşmak çok normal onlar için. Çoğu insan bulaşmamak için müdahale etmiyor; ama ben dayanamıyorum bazen.
Sessizlik gerçekten lüks bu ülkede. Kulaklıksız evden dışarı adım atmamak lazım.
0
auroraaurora
(26.11.24)
(10)

Kerem Bürsin'i yakiskli bulmayanlar...

feastofthedamned
Sirf 1.80m degil diye mi bu kadar gömüyorlar bu adami ? Gayet karizma bir tip oysa.
Sirf 1.80m degil diye mi bu kadar gömüyorlar bu adami ? Gayet karizma bir tip oysa.
0
feastofthedamned
(24.11.24)
Immm emmm aooouvv diyen kasinti bir tip, yakışıklı da değil ayrıca bildiğin çankırıli sarililigi, eldivan tipi var adamda
0
dedeminhirkasi
(24.11.24)
kızıl diye bence :d bir de yeteneksiz görüyorlar ama o kadar da kötü değil aslında. özellikle aynen aynen dizisi ve son turkcell reklamlarında gayet iyi. ayrıca şu an en hoş zamanlarını yaşıyor, epey bi taşlaştı kendisi.
0
suyin
(24.11.24)
Bu arada adamin boyu zaten 1.79m imis, yani orta boylu da degil.
0
🌸feastofthedamned
(24.11.24)
“Yakışıklı bulmak” olmayan bir şeyi aramak gibi çünkü yakışıklı olan birini yakışıklı bulmazsın o zaten yakışıklıdır
0
0zlem
(24.11.24)
Adamın yakışıklı olmaktan başka bir vasfı yok bence.
0
muhayyer divan
(24.11.24)
1.80 degil dedigin 1.79mus dflj
tipi gayet düzgün, yakisikli ama fazla kibar olmasi tr'de dezavantaj yaratiyor olabilir ona
0
robert bosch
(24.11.24)
kargo'dan sabah kapını çalıp ürünü bırakıp gitse kim yadırgar. tipe bak; ibb.co

yakışıklı mı görmüyorsunuz anlamıyorum. bak mesela bu abimiz tek kaşlı haliyle bile ben buradayım diyor; ibb.co
0
deranzo1
(24.11.24)
yakışıklılık öyle birşey değil azizim, bi kimse yakışıklı ise odur o kişi,
buda şirinmiş, tatlı çocuk bence deniyorsa o, o kişi değil,

günümüzde ayağa düştü hepten zaten, yüzünden ateşli silahla yaralanmayan herkes bir noktada yakışıklı olur oldu, yusuf çim hayranları, aras bulut iynemli hayranları falan var arkadaş, bunlar çok yakışıklıymış filan, sanırsın bir brad pitt kolay yetişiyor,

yakışıklıysa erkek halimle bile bakakalırım ölçülecek birşey değildir,

ha birde sakallı yakışıklı ama sakalsız değil, dövmeliyken yakışıklı, sadece takım elbiseliyken yakışıklı, saçı alaburus kesildiğinde yakışıklı bütün bunları geçiniz,
idealize safkan bir yakışıklı
kabak kafayla-beline kadar saçla-kılıyla kılsızlığıyla- aksesuarıyla aksesuarsızlığıyla - iyi giyimiyle berduş giyimiyle kısacası havada karada yakışıklıdır, şarla şurtla yakışıklı olunmaz,

kerem bürsin zinhar yakışıklı falan değildir, yanından geçmez, vallaha ben bürsinden daha yakışıklıyım, ciddi diyorum.
0
just take is easy man
(25.11.24)
Ben bu çocuğu tip olarak hiç beğenmem ama insan olarak sevdiğim biri.
Konuşmalarını dinledikçe sevdirdi kendini, bana çok kibar biriymiş gibi geliyor umarım öyledir.
Şu an bir bütün olarak bakınca gayet hoş karizmatik biri ama televizyonda ilk dizisinin tanıtımında gördüğümde "bu kim ya böyle hiç de yakışıklı değil" dediğimi hatırlıyorum :)
0
mutekebbir
(25.11.24)
Kerem Bürsin'i gömme sebepleri nezaket sahibi ve cool biri olması bence. tamam kendince hafif züppe bir tavrı var aww oww yapıyo ama bunlar bu kadar gömülmesi için sebep olamaz diye düşünüyorum çünkü konuşmalarının içeriğinde bir sıkıntı yok düzgün bir adam. bu memlekette yakışıklı ve kibarsan, kadınlar sende red flag görmüyorsa sen erkeklerin nefret ettiği ve linçlediği biri olursun.
0
Mossy
(26.11.24)
(9)

iade işleri hakkında bir sorum var

jules
alışveriş esnasında mağazadan verilen slipi kaybettim. bankanın mobil uygulamasından sağlanan sliple iade etmeye gittim fakat iade almadılar. bu konuda yapılacak bir şey var mı? yoksa mağaza iade almamakta haklı mı? burada iade almamalarının tek şartı verdikleri slipi bulamıyor olmam.
alışveriş esnasında mağazadan verilen slipi kaybettim. bankanın mobil uygulamasından sağlanan sliple iade etmeye gittim fakat iade almadılar. bu konuda yapılacak bir şey var mı? yoksa mağaza iade almamakta haklı mı? burada iade almamalarının tek şartı verdikleri slipi bulamıyor olmam.
0
jules
(23.11.24)
Asla yasal değil. Sizin dijital silip ile gidip verdiğiniz numara onlara yeter. Fakat iade almamak için fiziki olarak istiyoruz gibi bir zorluk çıkartıyorlar. Iade işlemini yapmaları için slipteki numarayı vermeniz ve onların da pos cihazına numarayı girdiğinde onay vermesi gerekmekte ama onu yapmıyorlar. Fiziki olup olmaması önemli değil yani o numara önemli. Hakem heyetine başvurabilirsiniz.
0
dedeminhirkasi
(23.11.24)
@dedeminhirkasi evet bende hakem heyetine başvurdum, şimdi duruma baktım savunmaları gelmiş. hakem heyeti de onları haklı bulursa nasıl ilerleyim? mahkemeye taşımalı mıyım bu durumu? iş artık gurur meselesi oldu. :)

söylediğin gibi defalarca anlattım ama anlamamak için ellerinden geleni yapıyorlar. linkedin profillerinde gönderi altlarına da yazmayı düşünüyorum, bir tık prestijimi sarsaracak ama olsun. :D
0
🌸jules
(23.11.24)
Uğraşacağım diyorsan red geldikten sonra tüketici mahkemesine basvuracaksin. Duruşmaya gitmek zorunda değilsin. Oradan da red kararı gelirse vekalet ücreti ödersin fatura bedelinin yüzde onbesi. Ayrıca dava açarken yatıracagin 700 TL civarı bir para da gitmiş olur, tabii bu en kötü senaryo fakat hakem heyeti büyük bir ihtimalle bunu senin lehine kabul edecektir.
0
dedeminhirkasi
(23.11.24)
@dedeminhirkasi, insallah bakalım. karşı tarafın savunması gelmiş. haftaiçi ararlar yüksek ihtimal o zaman.
0
🌸jules
(24.11.24)
yokuş yapıyorlar.

bankamın uygulamasında yaptığım ayar sayesinde, neredeyse hiç bir pos makinesinde bana slip çıkmıyor. "nasıl olsa hemen çöpe atıyorum" diye hiç almamaya karar verdim. bu mantıkla benim aldığım hiç bir ürünü geri veremiyor olmam lazım. eğer mevzuatta iade için kredi kartı slibini fiziksel olarak geri getirme şartı olsaydı, bankamın uygulamasında slip çıkmama seçeneği olmaması gerekirdi.
0
co2s2
(24.11.24)
Mağazadan alınan üründe sebepszi cayma hakkı yok. Müşteri memnuniyeti için iade almak mağazanın insiyatifinde
0
jülsezar
(24.11.24)
jülsezar +1

adamların iade almama hakkı var bu arada üründe bir sıkıntı yoksa.
0
jelly bear
(24.11.24)
Adamların mağazadan alınan üründe iade almama hakları var fakat burada anlaşılan mağaza politikası ve müşteri memnuniyeti kapsamında iade alıyorlar ki neticede slip istemişler. Yasal olmayan dijital slipi kabul etmemeleri. Yani işi yokuşa surmeleri. Sen de mağazanin iade politikasına güvenerek Alışveriş yapıyorsun. Mesela iade alinmamaktadir gibi yazı olan mağazalardan Alışveriş yapmayız veya bilerek yaparız fakat burada hem politikaları bu şekilde olup hem de yolu dolanarak iade almamaları asla yasal değil.
0
dedeminhirkasi
(24.11.24)
cevaplar için teşekkürler ama şöyle bir şey var alışveriş esnasında 30 gün iade hakkımın olduğunu söylediler zaten. buradaki mesele, ısrarla fiziki slip istemeleri dijital slipi kabul etmemeleri.

tam da @dedeminhirkasi'nın dediği gibi durum.
0
🌸jules
(24.11.24)
(7)

Hayır Diyememek

rock n roll
Merhaba İnsanlar benden bir şey istediklerinde "hayır" demekte bazen çok zorlanıyorum. Kıyamıyorum çünkü ve bunalıyorum. Merhamet yorgunluğu var artık bende. Bu aralar hem fiziken hem ruhen yorucu bir dönem geçiriyorum ve istediğim tek şey sadece istediğim şeyleri yapmak ama hep bir iş çıkıyor. Bu d
Merhaba

İnsanlar benden bir şey istediklerinde "hayır" demekte bazen çok zorlanıyorum. Kıyamıyorum çünkü ve bunalıyorum. Merhamet yorgunluğu var artık bende. Bu aralar hem fiziken hem ruhen yorucu bir dönem geçiriyorum ve istediğim tek şey sadece istediğim şeyleri yapmak ama hep bir iş çıkıyor.

Bu durumdan nasıl kurtulabilirim? Biraz soru biraz dertleşme içeren bir soru.
0
rock n roll
(19.11.24)
Kıyamıyor musunuz, yoksa hayır dediğinizde bu kişilerle aranızın açılacağından ya da ortamda tuhaf bir huzursuzluk hakim olacağından mı çekiniyorsunuz? Konunun bu iki ucu brbirinden farklı bağımsız çözümler gerektiriyor olsa gerek.

Eğer kıyamıyorum diyorsanız şöyle düşünün, bunlar sevdiğiniz insanlar olmalı. Eğer her istediklerinde koşturacaksanız sonuçta büyük ihtimalle ya hiçbir işten anlamayan insanlara dönüşecekler ya da sizin bu zaafınızı kullanmayı öğrenip bundan sonuç alabildiklerini öğrenerek diğer insanlara da bu şekilde davranmaya başlayacaklar. Bu da kıyamıyorum dediğiniz insanlar için nerden baksanız kötü bir şey aslında, bu açıdan onlara kıyamayarak aslında kıymış oluyorsunuz.

Ama bana sorarsanız "kıyamamak" hayır diyemeyen insanların gerçek sorunu örterken kullandığı bir kılıf oluyor daha çok. İlk söylediğim şey üzerine de düşünün lütfen.
0
akhenaten
(19.11.24)
Ya biz 80 doğumlular böyle bir düşünce kalıbının içinde büyüdük, başkalarını kendimizin önüne koyan, "vatana millete dünyaya" fayda sağlaması gereken, elinde ne varsa bunu kendine saklamamak paylaşmak düşüncesiyle yoğurulduk, bu bazen maddi, bazen manevi, bazen zaman, bazen bilgi ve yetenek oldu, sırtımıza sorumluluklar yüklendi

Bunu nasıl değiştirdim, ben zaten kötü bir insan değilim çevremi önemsiyorum ama bu kadar düşünmek bazen benim işlerimi aksatıyor, her şeyden bu kadar sorumlu değilim fikriyle barışarak oldu
0
grimavi
(19.11.24)
Sen hayir dediginde karsindaki sana trip atip kusecekse zaten hic muhattap olma. Her zaman herkesin her istedigi yapilmaz. O zaman sen kendi hayat kalitenden azaltip baskalarina kalite katiyorsun gibi bisey oluyor.

Mesela beni arkadaslar kahve icmeye cagirirlardi hic hayir diyemezdim birgun baktim full vakit kaybediyorum bos bos muhabbet kendi yasam kalitem dusuyor. Hayir demeye basladim sandiginin aksine hocam degerimde daha cok artti.

Bide boyle bi mantik var sen evet dedikce insanlar seni avcunun icine alir degerin olmaz
0
Zetnikov
(19.11.24)
Ben şöyle bir şey öğrendim; size de tavsiye ederim:

1- Karşıdaki kişi benden yardım istedi mi?
2- Ben yardım etmek istiyor muyum?
3- Ben talep edilen konuda yeterli bilgi, beceri, zaman vb.'ye sahip miyim?
4- İşin en az % 51'ini karşı taraf yapacak mı?

Bu 4 maddeden birine bile cevabınız hayır ise kimseye yardım etmiyorsunuz.
0
auroraaurora
(19.11.24)
Kıyamamak ve merhamet etmekle alakası yok bence. Acaba şöyle derler m,i acaba böyle olur mu, kırılır mı gibi sorular bence kişinin kendindeki eksiklikten kaynaklanmaktadir diye düşünüyorum.
0
dedeminhirkasi
(19.11.24)
Önceliğin sende olması seni huzursuz ediyor olabilir mi, acaba ailendeki rol modellerinde böyle bir davranış veya seni "önceliği hep başkalarına verme"ye yönlendirme var mı? Benim ailemde vardı, özellikle annem çok kendinden geçmiş biridir ve annemin kızı olarak benim de hayır demekte problemim var. Fakat öncelik bana ait diye diye, sürekli öncelik benim diye aklımda tuta tuta biraz hafifletebildim bu halimi. Yine de bugün istemediğim bir şeye maruz kaldım ve yaptım. Yarın da isterse (öyle bir ihtimal var) yapmayacam mesela. Bu şeyi yaparken de az miktarda huysuzluk ettim zira takındığı tavırdan rahatsız oldum ve söyleyebileceğim bir durumda değildik ben de o kapıyı kapat, ben biraz dinleneyim, yok biraz daha dinleneyim filan dedim. Bu tarz dengeleme yollarına da gidilebilir yani.

Önceliğin sende olduğu fikri sana iyi gelebilir.
0
muhayyer divan
(19.11.24)
herkesin yaptığı gibi siz de yerli yersiz zamanlarda ne kadar çok işiniz olduğundan şikayet edebilir ve istenen iyiliğe yine evet deyip hemen peşinden o anda aniden aklınıza gelmiş gibi başka bir gerçek veya uydurma işte onlardan yardım isteyebilirsiniz. bir süre sonra azalarak bittiklerini hayretle göreceksiniz.
0
engelbert humperdinck
(19.11.24)
(8)

iş hayatı hakkında

wonnka
merhaba bu hissettiklerim normal mi diye size de sormak istedim.ön bilgi: iş hayatında yeniyim 9-10 aydır çalışıyorum. evden 7 de çıkıyor 9 da giriyorum genelde, bazen akşamları da çalışıyorum.bir danışmanlık işinde çalışıyorum ve hakim olmam gereken çok konu ve çözmem gereken bir çok sorun var, tüm
merhaba bu hissettiklerim normal mi diye size de sormak istedim.

ön bilgi: iş hayatında yeniyim 9-10 aydır çalışıyorum. evden 7 de çıkıyor 9 da giriyorum genelde, bazen akşamları da çalışıyorum.

bir danışmanlık işinde çalışıyorum ve hakim olmam gereken çok konu ve çözmem gereken bir çok sorun var, tüm günüm başımı kaldırmadan çok yoğun şekilde bitiyor. yeni mezun biri olduğum için de maaşım epey az. (eski çalışanların da öyle çok maaşı yok)

boş zamanlarımda bile iyi hissetmeyecek seviyeye geldim, kendime hiç zaman ayıramıyorum gibi geliyor hiç boş vaktim yok(normali bu mu bilmiyorum) sürekli tedirgin ve diken üstünde hissediyorum. başka işler de arıyorum bir iş bulamıyorum bu beni daha da tedirgin ediyor yani bir şey olsa çıksam kolay kolay başka iş bulamayacağım.

hislerim karışık anlattıklarım da karışık ama;
bana bir şeyler söyler misiniz ? normal mi hissettiklerim iş hayatı böyle bir şey mi ? tam olarak ne hissediyorum bilmiyorum ama huzurlu değilim.
0
wonnka
(16.11.24)
Hayatımda sadece bir gün bir işte calistim. 17 yaşındaydım. İşten ne zaman cikacagima birinin karar vermesi fikri bana uymadı. O günden bu yana 29 yıldır kendi işimi yapıyorum.
0
deer hunter
(16.11.24)
İşe alışıp, eksikliklerini tamamlayınca daha da azalacak kaygılar. Bence bu süreç normal. Henüz öğrenme ve alışma asamasindasin çok gitgeller olur bu dönemlerde.

İş hayatı bana göre değildi kendi işimi yaptım diyecek seviyeye gelmek için ya başta çok ezilmiş olman ya da anadan babadan zengin olman lazım.
0
dedeminhirkasi
(16.11.24)
Wonka evet ofis beyaz yaka iş hayatı böyle, şu an yeni mezun çarpılmasını yaşıyorsun gerçek iş hayatıyla tanışıyorsun, bir de üniversitenin son dönemi tez mez yazarken, case ler çözerken öğrenciler sanıyor ki bu teorik bilgilerinin bir karşılığı var, bir şeyler yapıyormuş gibi hissettikten sonra iş hayatına giriş çarpıyor insanı, dışardan dinamik görünen aslında oldukça katı kurallı hantal bir dünya ve yer değiştirmek de o kadar kolay değil
0
grimavi
(16.11.24)
wagie wagie get in cagie
all day long yo sweat and ragie
neet is comfy
neet is cool
neet is free from work and school
wagie trapped and wagie dies
need eats tendies, sauce and fries
0
abelardo
(16.11.24)
"ben somuruluyor muyum lan" dogru. farkindalik baslamis. kisa cevap, hissettiklerin normal degil, ortada bir terslik oldugunu gosteriyor. cozum: somurulenlerin orgutlenmesi gerekiyor.

7-9 normal degil elbette. ancak turkiye bok gibi yonetildigi icin ne isci haklari, ne paranin alim gucu, ne dogru duzgun ulasim var. hepsi ust uste binince de sonuc bu oluyor.

bir de yonetim danismanligi gibi fake bir is yapiyorsun. dolayisiyla yogun calisma temposu ve hizli turnaroundlarla, aslinda asil firmalarin yapmak istemedigi isler kilitleniyor. calisana da cv'ye bu adam hayatinin birkac yilini para karsiliginda ipotek ettirmistir, siz de kiralayip kirbaci vurabilirsiniz kabulu ekleniyor. onlar da sirf ileride daha iyi kariyer imkanlari icin duruyor. ben de 2,5 sene yaptim. fazla bile yaptim, imkanin oldugunda normal bir ise gir.

eskiden insanlar yaptiklari isle tanimlaniyordu ve mesleklerini kisiliklerinin bir parcasi haline getiriyorlardi. 1960 sonrasi dunya zenginlesmesinde (2010-2015'e kadar) bunun karsiligi alindi da. abd onderliginde yasanan bu gecici baris ve zenginlesme doneminde buyuyen cocuklar da ailelerinin sagladigi imkanlara alistilar. is hayatina girince de bunun devam edecegini saniyorlardi. okul okudular, ise girdiler, ancak kendilerine vaat edilenlerin bir yalan oldugunun, patlayan saadet zincirinin son halkasi olduklarinin farkina variyorlar yavas yavas. bu nedenle 90 sonrasi nesil calismak istemiyor. cunku karsiliginda bir sey alacaklarina inanmiyor. okullardaki caliskan cocuklar su anda is bulmak ve yasamlarini idame ettirebilmek icin kivraniyor.

2015'ten bu yana dunyada yasanan paranin asiri degersizlesmesi, sifirdan gelen insanin sosyal mobilite imkanlarinin elinden alinmasi ciddi bir sosyal patlamaya yol acacaktir. yani konu senin isinden ziyade cok daha buyuk bir mevzu. 90'lari kacirmayacaktik. emekli ikramiyesiyle sehir merkezinden yeni ev alinan donemlerdi onlar. insanlar bunlari soyleyince yauv romantizm yapiyorsunuz simdi dunya daha iyi deniyor. elbette dunya ilerledi, ancak insan bireylerinin yasam kalitesi ve siradan bireyin toplumdaki rolatif refahi cok daha iyi durumdaydi.
0
antikadimag
(17.11.24)
iş hayatının başlarında böyle çalışırsan hızlı yol alırsınız, biraz sabredin.
0
nuisance2
(17.11.24)
Böyle hissetme sebebiniz uzunlugu. O tempoyu ben su an yapsan sizden kötü olurum. Iş hayatı düzgün olan sirketlerde çalışmak kötü olmuyor, misal ben baya mutluyum.

Ama sizin sirket gibi yerlerde insan lanet ediyor.
Bir iki yıl deneyim alıp bunu normal sartlara indirecek bir yere geçmek lazım.
0
logisticsmanager
(17.11.24)
iş hayatı böyle bir şey miye cevabım kısmen evet kısmen hayır. şu an sıkıntılı bir işte çalışıyorsun anladığım kadarıyla yani evden 7'de çıkarsan normalde 6'da eve girersin. bu çok mu iyi değil tabi ama 7-9'un korkunçluğu yanında bi nebze daha iyi. işinde daha 1 seneyi bile doldurmamışsın o yüzden iş değiştirmekte zorlanman normal. cvde 1-2 sene iş tecrübesi göründükten sonra iş bulma imkanların artacak (alanın gerçekten çok kısıtlı bir alan değilse tabi). daha hızlı geçiş hatta belki alan değiştirip sıfırdan yeni bir kariyer inşa etmek istiyorsan da mt programlarına bakmanı öneririm alanın ne bilmiyorum ama öğrencilik hayatında derslerin iyiyse ve ingilizcen de fena değilse mt programından işe girmek çok zor değil (4-5 yıl öncesine kadar böyleydi en azından) onları takip et. maaşlar başlangıçta öyle olur çok özel bir akademik kariyeri olmayanlar için. yani para ve zaman anlamında daha iyi işler bulacaksındır ilerde bunlar değişir.

öte yandan bazı hisler de değişmiyor maalesef. çok yüksek maaş alsan ve düzgün mesai süresi olan bir işte de çalışsan gene kendine ait az zamanın kalıyor ve emeğini ve zamanını vererek birilerini zengin etmeye çalışıyorsun hissi devam ediyor. ve yerin ne kadar sağlam olsa da iş hayatında her zaman dengelerin hızlıca değişme olasılığı var, tam bir iş güvenini hiç hissedemeyebilirsin. bunları takmak da karakter meselesi tabi. bazısı matrixteki rolünü benimser daha ötesine bakmaz rolünü severek oynar ve mutlu olur. kimisi daha ötesine bakmaya düzeni sorgulamaya meyillidir ve mutsuz olur. senin para ve zaman şartları iyileşince ne tarafta olacağın belli olur sanırım.
0
semaforo de medianoche
(17.11.24)
(9)

Uçak bilet fiyatları- Alsam mı? Kalsam mı?

dedeminhirkasi
Pegasus ağustos ayında ankaradan İstanbul aktarmalı Paris ve Amsterdam İstanbul aktarmalı ankara olacak şekilde 2 kişi 25 bin TL. Kabin bagajı ve flex(iade edilebilir) şeklinde bilet fiyatı sizce nasıl? Sürekli gidip gelen arkadaşlar bu fiyat artar mı? Fazla beklemeden alayim mi yoksa biraz daha bek
Pegasus ağustos ayında ankaradan İstanbul aktarmalı Paris ve Amsterdam İstanbul aktarmalı ankara olacak şekilde 2 kişi 25 bin TL. Kabin bagajı ve flex(iade edilebilir) şeklinde bilet fiyatı sizce nasıl? Sürekli gidip gelen arkadaşlar bu fiyat artar mı? Fazla beklemeden alayim mi yoksa biraz daha beklesem düşer mi diyeceğim de sanki daha da artar gibi geliyor
0
dedeminhirkasi
(15.11.24)
fiyat bence baya fazla. öncelikle ankara paris ve amsterdam ankara direkt uçuşlar var onlara bak. tabi günleri sana uyarsa. ağustos ayı bileti şimdiden alınmaz. düşer o. kampanya vs oluyor sürekli.
0
jelly bear
(15.11.24)
Hangi firmada var hocam ben göremedim baktım iyice ama maalesef yok.
0
🌸dedeminhirkasi
(15.11.24)
amsterdam ankara sunexpress var.

ankara-paris transaviada var. bi de pegasusta olması lazım. ama her gün yok.
0
jelly bear
(15.11.24)
Fiyat fazla. Sebebi de o döneme daha kampanya açılmadı pegausta. Su an nisan mayis bile acilmadi galiba.
0
logisticsmanager
(15.11.24)
Bekleyim o halde. Fiyat artarsa o zaman kulaklarınızı cinlatirim
0
🌸dedeminhirkasi
(15.11.24)
Ağustos ne zaman?
Agustos ilk haftası fiyatlari iyi.
Sonrakiler şu an yüksek. Misal temmuz desen al derdim çünkü fiyatlari çok iyi.
0
logisticsmanager
(15.11.24)
Şöyle söyleyim hocam kişi başı 5 bin e geliyor gidiş. Ağustosun ilk haftası
0
🌸dedeminhirkasi
(15.11.24)
@logisticsmanager

1 ay önce yaz dönemi için kampanya yapmıştı pegasus.
www.flypgs.com
0
iustitia omnibus
(15.11.24)
Agustos’un basinda bati avrupada hala okul tatilinin yeni başlayacağı yerler var. Bu mantikla esneklik varsa 20 temmuz civari gidis uygun olur, dönüşte de agustosun birinci haftasinin gecmesi lazım. Kiwi.com üzerinden esnekliğinize göre bakabilirsiniz.
0
mbond
(15.11.24)
(2)

pizza makinesi hk.

elite crew
Gerekli mi sizce fırında yapmaya göre çok fark eder mi? G3 Ferrari diye bir marka var en iyisi bu mu?
Gerekli mi sizce fırında yapmaya göre çok fark eder mi? G3 Ferrari diye bir marka var en iyisi bu mu?
0
elite crew
(11.11.24)
Ne tür pizza istediğine bağlı. Napoli pizzasi istiyorsan derecesinin 400 c ve üzerinde olması lazım bu nedenle ev tipi fırınlarda bu olmaz. Fakat dominos tarzı pizzalarsa aradığın bu pizzalar herhangi bir ev tipi fırında olur.
0
dedeminhirkasi
(11.11.24)
breville nin bir ürünü var. Sanırım ev tipi en iyisi o. biraz googlelayarak bulurusunuz.

Ciddi anlamda mutfak ekipmanı sahibi biri olarak Evde pizza yapmak için ayrıca bir ürün almak için gerçekten çok fazla yere sahip olmak lazım. Pizza taşı, ateş tuğlası evde sizi idare eder aslında.

Pizza gibi ustalık gerektiren, ve sürekli imal edilmeyecek şeyler için ayrıca ürün almanın çok manasını görmüyorum, sipariş edin. Eve döner yada çağ kebabı istasyonu almak gibi bişi pizza fırını almak.
0
wallcan
(11.11.24)
(14)

ahlak anlayışım sıkıntılı mı?

sanemkk
mesela sokakta sevişen insanları videoya alıp eğleniyorlar ya, ben sadece çekene sinirleniyorum. diğerlerine karşı içimde hiçbir his oluşmuyor. nötrüm. oh ne güzel yapıyorlar da demiyorum ama bunu videoya alanlara, eğlenenlere, bunlara kızanlara tahammül edemiyorum.duyuruda da kimse yok ama yine de
mesela sokakta sevişen insanları videoya alıp eğleniyorlar ya, ben sadece çekene sinirleniyorum. diğerlerine karşı içimde hiçbir his oluşmuyor. nötrüm. oh ne güzel yapıyorlar da demiyorum ama bunu videoya alanlara, eğlenenlere, bunlara kızanlara tahammül edemiyorum.

duyuruda da kimse yok ama yine de sorasım geldi.
0
sanemkk
(09.11.24)
islama göre sıkıntılı.
0
WithWorth
(09.11.24)
Birini gizlice çekmek büyük bir suç.
Bizde maalesef "bizi ilgilendirmiyor" diye bir düşünce yok. Her şey herkesi ilgilendiriyor, kafamı çevirip işime bakayım diye bir şey yok.

Şimdi, sokakta sevişmek yani bilemedim bende de bir duygu uyandırmıyor denk gelsem çevirir kafamı yoluma devam ederim bireysel olarak nötr, ama ne bileyim bir çocuğa denk gelse böyle bir görüntü onda nasıl bir iz bırakır, neleri nasıl etkiler bu konuları da düşünmek lazım.
Ben çocukken yolda işeyen adam görmüştüm küçücüktüm ilk kez böyle bir şeyle karşılaşmıştım berbat bir insandı ve iğrenç bir şekilde bunu gösterip pis pis gülmüştü hala unutamadığım en kötü anılarımdan biridir. Bir sürü korkumun temelidir.

Bir de şunu düşünmek lazım bu insanlar neden sokakta sevişiyor, insanların otele gidecek, evini ayırabilecek bir maddi gücü yok.
Sokaktakiler için bunları düşünürüm ama geçen dağ başına çıkıp sevişen insanları bile bulup çekmişler, burada onlara bir şey diyemezsin daha ne yapsınlar ki. merkezden uzaklaşmış kimsenin olmadığına emin olmuş belki fantezisidir böyle seviyordur yani insanları biraz rahat bırakmak lazım.

Gördüğün gibi kafam bu konuda çok karışık :)

İçimi dökmüşüm soruna cevap vermeyi unutmuşum.
Senin de ahlak anlayışın sıkıntılı değil. kendi işine bakanlardansın bu çok normal.
0
mutekebbir
(09.11.24)
Bu durumu videoya alan insana kızmam, tepki gösterene de kızmam. Bence sokakta sevismek normal değil. Fakat bir kadın taciz edilirken, darp edilirken de aynı tepkiyi vermiyor ve müdahale etmiyorsa işte o zaman bu ne ikiyüzlülük derim. Madem bu kadar duyarlisin toplumun dinamiklerine buna neden ses çıkartıyorsun derim.

Ben artık her iki duruma da ses çıkarmayanlardanim. Artık sadece kendimi ve sevdiklerimi düşünüyorum.
0
dedeminhirkasi
(09.11.24)
Sokakta sevismek dünyanin her yerinde absurd ve de etik disidir dolayisiyla videoya alanlari asla garipsemem. Garip olani ifsa eden onlar çünkü.
0
Yourcousinmarvinberry
(09.11.24)
Sivil olarak çekenleri bilemiyorum.
Haber amaçlı çekenler ona is getirecek bir şey olarak bakıyordur, çünkü böyle haberler tıklanır.
0
encokbenisevinnolur
(09.11.24)
yok degil. cekip koyanlar sapik bence sanem apla.
sokakta sevisen insanlar da genelde ergenlik caginda, genc insanlar oluyor. sanki hic kimse kücükken disarida bisiler yapmamis gibi birileri daha az dikkatli yapti diye linclenmeye kalkiyorlar.
0
robert bosch
(09.11.24)
Çok ortalıkta değilse görmezden gelmek zor değil, islamın kurallarının bekçisi de ben değilim başkalarının arzularının bekçisi de ben değilim

Eskiden eve giderken büyüük bir parkın içinden geçiyordum, belirli karanlık ve kuytu köşelerde yiyişen öpüşen üniversiteli gençler oluyordu, parkı avcumun içi gibi bildiğimden bu köşeleri biliyordum, farkedince içimden gençlik bee kanı kaynıyor deyip geçmek zor değil
0
grimavi
(09.11.24)
Aynı fikirdeyim
0
gabe h coud
(09.11.24)
Seninle aynı düşünüyorum ama video çekenlerin amaçları farklı, konunun ahlaki olduğunu düşünmüyorun bence daha çok kıskançlık gibi
0
gilbeys
(09.11.24)
Bir insan bunu videoya alıyorsa sapıktır. Senin ahlak anlayışında sorun yok. Görürsem böyle bir şey kafamı çevirir giderim, beni ilgilendirmez.
0
rock n roll
(09.11.24)
İslam'a göre sıkıntılı falan değil, Hz. Muhammed'in davranışı üstlerini örtüp geçmek mesela. İfşa etmek dikkat çekmek değil. Onların ahlak anlayışıyla aynı anlayışta olmamak ama hem onlara hem de topluma zarar gelmesini de önlemek İslam'ın uygun bulduğu.
0
muhayyer divan
(09.11.24)
Benim için uygun olmayan bir davranış olsa bile, o davranışa yönelik, ondan daha uygunsuz bir şey olduğunda diğerini korumaya başlıyorum ben de.

Sanırım fırsatçılık ve şovmenlik benim için en ahlaksızca şeylerden biri. Bahsettiğiniz durumda da, örneğin parkın ortasında çırılçıplak soyunup baya ilişkiye girmeyi uygunsuz görüyor olsam da büyük ihtimalle aslında günlük hayatında haşeremsi bir karaktere sahip olan birinin mal bulmuş mağribi moduna girip orada fırsattan istifade parlama fırsatı görmesi son derece mide bulandırıcı geliyor. Diğerinden çok daha büyük bir sorun oluveriyor benim için.
0
akhenaten
(09.11.24)
kamuya açık alanda video çekmeyi ahlaksızlık olarak nitelendiriyorsanız evet, çelişkili bir durum. kamuya açık alanda video çekmek neden kamuya açık alanda sevişmekten daha kötü olsun ki... ahlakçı perspektiften bakmasak bile sokakta sevişen kişilerin tepki görmeyi, yakalanmayı ya da videoya çekilmeyi göze alması gerektiği sonucu çıkar.
0
zgrydn
(14.11.24)
Hiç öyle görüntü alan görmedim. Görsem müdahale ederim.

Bir daha düşündüm de,
Diğerlerini de ayıplarım.
Sevişmek, bir şeyler yemek, geğirmek, os.rmak, sı.mak, diş arasına kaçmış bir şeyi kürdanla ya da eli ağza sokarak çıkarmak, araya kaçmış tangayı ya da sıkıştıran bokserı düzeltmek, kıç kaşımak, hatta şapur şupur öperek çocuk sevmek...
Bazı şeyler ortalıkta yapılmamalı.
0
Mirket
(14.11.24)
(4)

Gunaydin

narod
Hangi interneti kullaniyorsunuz ve ne kadar oduyorsunuz? Memnun musunuz?Benimki Turk Telekom, tarifem yakinda bitebilir o yuzden bi piyasa arastirmasi yapayim dedim. Ben memnundum gayet, fibere gecin diye gunde 10 kere aramalari disinda bir sıkıntı yaşamadim
Hangi interneti kullaniyorsunuz ve ne kadar oduyorsunuz? Memnun musunuz?

Benimki Turk Telekom, tarifem yakinda bitebilir o yuzden bi piyasa arastirmasi yapayim dedim. Ben memnundum gayet, fibere gecin diye gunde 10 kere aramalari disinda bir sıkıntı yaşamadim
0
narod
(09.11.24)
Türksat kablonet kullanıyorum. 50 mpbs diye geçiyor sanırım. 220 TL
0
dedeminhirkasi
(09.11.24)
turknet, kendi altyapısını kullanıyorum. 1000mbps 500₺
genel olarak memnunum.
0
ezkaza
(09.11.24)
superonline fiber var evde. türkiye şartlarında gayet memnunum ancak annemlerde de superonline fiber var, onlar hiç memnun değil. evde kimin fiber altyapısı varsa onlarla devam edin.
0
co2s2
(09.11.24)
superbox 910tlye geçtim. 459tl idi.
ben gezgin olduğum için mecburum ama çok yüksekmiş be. memnunum bir de. fişi tak çalıştır tam benlik.
0
janderzel zartanyan
(09.11.24)
(8)

Daha otoriter bir yönetici olmak

jacque
2 sene birlikte çalıştığım 4 kişilik bir ekip içerisinden müdür yardımcısı olarak terfi aldım ve 1 senemi doldurdum. Koordinasyon, iş yaptırma vs. konularda hiçbir sorun yaşamıyorum aksine ekibim sürekli övüldüğü ve örnek gösterildiği için diğer birimler rahatsızlıklarını bile söylediler açık açık.E
2 sene birlikte çalıştığım 4 kişilik bir ekip içerisinden müdür yardımcısı olarak terfi aldım ve 1 senemi doldurdum. Koordinasyon, iş yaptırma vs. konularda hiçbir sorun yaşamıyorum aksine ekibim sürekli övüldüğü ve örnek gösterildiği için diğer birimler rahatsızlıklarını bile söylediler açık açık.

Ekibin içinden çıktığım için arkadaş gibi olmayı sürdürdüm ve başarımızı da aslında bu iletişime bağlıyordum. Fakat gelin görün ki saygı duyulmadığımı başından beri hissediyorum. Benimle konuşma şekilleri, cevap verme biçimleri vs. Egolu bir insan olmadığımdan buna başlarda takılmadım, kendimi bu yönde motive etmeye çalıştım. Fakat benden daha çok SGK gün sayısına sahip olduğu için yönetici pozisyonunu hak ettiğini düşünen ekip içinden bir arkadaş ile baş edemiyorum. Arkamdan konuşuyor, iş çeviriyor, üst yöneticilerle arama giriyor vs. İşin daha kötü yanı ona azıcık sert yapsam bana kahveler getirmeler, çantamı taşımaya kalkmalar falan iğrenç yalakalıklar yapmaya başlıyor.

Başta bu kız olmak üzere ekip üzerindeki hakimiyetimi arttırmak için ne yapabilirim? Somut önerilerde bulunursanız çok mutlu olurum çıkmazda hissediyorum artık..

(Ekipteki diğer bir kız da bana aşkım falan diyor ki ona başkası üzerinden haber gönderdim böyle konuşmaması için. Ben de kadınım bu arada)
0
jacque
(09.11.24)
Size nasıl davranmaları gerektiğini, onlara aynı şekilde davranarak göstermeye başlayabilirsiniz. Daha nötr bir dil benimseyebilir, özellikle mesai içindeki boş vakitlerde; mesela öğle arası, molalar vb. onlarla daha az vakit geçirebilirsiniz. Onlara özel hayatınızdan bahsetmeyi bırakabilirsiniz. Bir şey bileceklerse de bunu yüzeysel bilsinler.

Bence üçüncü kişiler üzerinden mesaj vermek çok sağlıklı bir yöntem değil. Birebir iletişim kurmaktan, hele de bu bir rahatsızlık bildirmek içinse, çekinmeyin. Tabi ki insanların ilk tepkileri "Bu da yönetici oldu, kendini bir şey sanmaya başladı" olacaktır ancak bu yöneticiliğin doğasında var; bırakın arkanızdan konuşsunlar. Yönetici çalışanlar için bir nevi günah keçisidir; insanlar şirketle ilgili hoşnutsuzluklarını bu tür şeylerle dışa vurup rahatlarlar, kişisel almayın, kafanıza takmayın.


Siz işinizi iyi yapıp adil bir yönetici olur, ekibinizi şirket içi politik tartışmalarda savunursanız bir süre sonra bunlar dengelenir, insanlar size arkadaşça değil profesyonel bir saygı duyarlar. Zaten yönetici performans değerlendirmesi yapan, insanları yeri geldiğinde ödüllendirip, yeri geldiğinde onlara yaptırım uygulayan, hatta insanları kovan kişidir ve arkadaşlık bu aktivitelerle aynı düzlemde yürüyecek bir şey değil, o yüzden arkadaşlık konusunu unutun bence.
0
salihdt
(09.11.24)
Ekibinizle birebirler yapın. Her hafta, iki haftada bir ya da her ay. sıklığı ve süresi size kalmış. Ama birebirler yaparak ekipten ve sizden ne beklendiğini, sizin ekipten ve konuştuğunuz kişiden ne beklediğinizi açık olarak ifade edin. Bu birebirler, yargılayıcı bir tonda sürekli onlardan isteklerinizi aktaracağınız görüşmeler değil, üst yönetimin taleplerini onlara ekibin bir parçası olarak aktaracağınız, onların taleplerini dinleyeceğiniz, sizin de onlardan beklentilerinizi aktarıp yanlış gittiğini düşündüğünüz şeylerin de kök sebeplerini konuşacağınız toplantılar olmalı.

Bu tarz görüşmeler hem ilişkilerin konumlandırılması için iyidir hem de yanış anlaşımaların, pasif agresif durumların da önüne geçer.
0
thracia
(09.11.24)
Ne yapacağı belli olmayan yönetici profiline geçip ekibi biraz tedirgin etmen gerekiyor.
İbreti alemle başlaman lazım, en çok sorun çıkaran kıdemli olana üst üste çok hızlı ama kısa negatif geri bildirim vermen lazım. Aynı konu tekrar ettiğinde sözlü uyarı verdir.

Mesela başka bir üst yönetici ile arana giriyormuş ya, bunu öğrendiğin an hemen çağırıp böyle bir şey duydum hayırdır? Bundan sonra benimle ilgili başka yöneticilerden bir şey duymak istemiyorum, başkası söylerse de senden bileceğim vb.
2 saat sonra hiçbir şey olmamış gibi normal iletişim. Sonra ilk açıkta yine çok sert geri bildirim. Ortam içinde birden ciddileşip boz, diğerlerinin yanında.

Kısacası biraz dengesiz, histerik olman lazım ki ne yapacağı belli olmayan bir imaj çizebilesin. Tedirgin olsunlar bi önce, yani seninle ilgili mevcut hisleri düzensiz hale gelsin; sonra sen yeniden sağlıklı ama otoriter bir süreç işletirsin.
0
Bruce
(09.11.24)
Esasında sorunun kaynağı tamamen ne o iş arkadaşların ne de sensin. Bence sorunun yarısı birlikte çalıştığın iş arkadaşlarinin olduğu ortama müdür yardımcısı olarak çalışmaya başlaman. Yani buna kim nasıl izin verdiyse bence yanlış. Örneğin 4 sene birlikte çalıştığın insanlarla yani çalışma arkadaşlarinla aynı pozisyonda herhangi bir sorun yokken canım cicim demek sorun olusturmazken bir anda müdür yardımcısı olunca bana canım demeyine getirmek hayatın akışına aykırı. Olmaz yani. "Canımdan" örnek verdim ama bu diğer bahsettiğin sorunlu davranışların da sebebi. Bence senin orada müdür yardımcısı olarak çalışman yanlış. Otorite olmaz. Ya elemanlar değişecek ya sen ya da aran bozulacak. Bunun başka yolu yok. Seni oraya bu pozisyonda aynı birimde çalıştıran kişi bence bu işten anlamıyor.
0
dedeminhirkasi
(09.11.24)
Machievelli’nin PRENS adlı eserini okursanız tüm cevapları orda bulursunuz. Kısa bi eser zaten. Bi saatte biter.
0
dakota
(09.11.24)
Hata yaptılar mı tutanak tut ve savunmalarını iste.İşi zamanında bitirmediler mi savunmalarını alacağını söyle.
0
komando kani var bende
(09.11.24)
çalışanların tamamı benden yaşlıyken ve hepsinin iş tecrübesi benden fazlayken, genel müdür oldum. sizi çok iyi anlıyorum.

1- gerekirse teke tek, gerekirse toplu bir konuşma yapın. mesela o kişiye, onun da yöneticiliği en az sizin kadar hak ettiğin, ancak üst yönetimin böyle bir tercih yaptığını, buna herkesin saygı duyması gerektiğini, eğer bu durum ile bir problemi varsa, doğrudan sizinle konuşmasını, tüm problemlerin çözümü için en açık ve samimi şekilde birlikte çalışmaya hazır olduğunuzu belirtin.

2- herkesin fikrine saygı gösterin, "benim dediğim doğrudur" demeyin.

3- çok az da olsa, kendinizi az geri çekin. "bu da kendini bir şey sanıyor" dedirtmeyin ama yönetici olduğunuz biraz belli olsun. bunun ayarı çok zor. birden tek başınıza kalırsınız.

4- nasıl olsa artık yöneticiyim, işlerimin bir kısmını onlar yapsın diye düşünmeyin. dün yaptığınız işlere yenileri eklendi. artık daha fazla çalışmanız gerekiyor. diğer herkesten daha çok çalışmanız gerekiyor.

5- bu kişiler sizin altınızda çalışmıyor, yanınızda çalışıyor.

6- yine ayarı çok zor olan bir şey: istediğiniz düzende çalışma olmuyorsa, ortada bir problem olduğuna eminseniz ve problemin sizden kaynaklanmadığına eminseniz, sesinizi yükseltin. bağırın çağırın anlamında demiyorum. kesin kararlı bir şekilde ifade edin kendiniz.

7- tüm çabalarınıza karşın biriyle problem yaşıyorsanız, üst yönetime "ben bunları bunları yaptım, ama böyle böyle oluyor. bu kişinin şirkete yararı değil, zararı var" şeklinde bir bilgilendirme yapın. ANCAK söz konusu kişi işten ayrıldığında o kişinin tüm işini sizin yapmanız gerektiğini unutmayın.

8- bir de bu işleri bir zamana bırakın.
0
co2s2
(09.11.24)
cok basit bir kural vardir. turkiye gibi enseye saplak toplumlarda kopek ceken adama saygi duyulur. ciddi olacaksin, insan gibi davranmayacaksin, mum gibi olurlar sana. net.
0
antikadimag
(09.11.24)
(9)

karaciğer dostumuz kendine gelir mi

mark greg sputnik
(daha önce benzer duyuru açmış ve çok doyurucu cevap alamamıştım açıkçası, duyuru kurallarına göre bildiğim kadarıyla üzerinden üç gün geçmişse aynı/benzer soru sorulabiliyor, hatam varsa necip türk milleti affetsin)merhaba arkadaşlar,30 yaşındayım. 18'ime kadar essahtan tank gibi adamdım çok şükür
(daha önce benzer duyuru açmış ve çok doyurucu cevap alamamıştım açıkçası, duyuru kurallarına göre bildiğim kadarıyla üzerinden üç gün geçmişse aynı/benzer soru sorulabiliyor, hatam varsa necip türk milleti affetsin)

merhaba arkadaşlar,

30 yaşındayım. 18'ime kadar essahtan tank gibi adamdım çok şükür ama sonra sakatlık, depresyon, üniversite vs. derken öyle böyle saçmalamadım. fazla kilo, hareketsiz yaşam, berbat beslenme, rafine şeker, üstüne korkunç boyutlarda alkol tüketimi vs...

geçen rutin, tırt bir işe giriş sağlık raporu işleminde doktor karaciğerimin uzatmaları oynadığını, mümkünse meyve bile yememem gerektiğini söyledi. ALT/AST değerlerim şöyle çıkmıştı,

AST 104 (referans aralığı 0-37)

ALT 155 (referans aralığı 0-45)

***

bir yandan 30 yaşında tekrar yeni yeni kendime geldiğim, "olur lan bu iş" dediğim, terapiyle ilaçla dostla gardaşla beraber mücadele etme gücü bulduğum bir zamandayım...

ama diğer taraftan bu beni gerçekten üzdü. sonuçlara şaşırmıyorum. hatta bana sorarsanız hala görece "normal" yaşayabiliyor olmam bile mucize.

bu sayılar buradan döner mi? hani 90 yaşını göreyim diye bir iddiam zaten yok ama 50-60 yaşında kendi işini kendi görecek, çalışabilecek, toplumun SEXSİ VE FONKSİYONEL üyesi olabilecek seviyeye gelebilir miyim?

doktora da kızmıyorum, bir dakikada dört hasta bakmaları gerekiyor, adam imzayı atıp "olm karaciğerin çok kötü la" deyiverdi, fazla detay da duyamadım.

toparlanabilecek bi noktada mıyım, bilen veya en azından aile/kişisel/tanıdık tecrübesi olanlar görüşlerini paylaşabilir mi?

yani rakamlar referans aralığının çok üstünde evet ama neblim işte "üç ay dikkat et aşama kaydedersin" düzeyinde mi, "kardeşim bir bira daha içersen karaciğer kanseri garanti" mi... onu bilemiyorum.
0
mark greg sputnik
(08.11.24)
Abi şimdi burdan çok bilimsel yorum yapamam ve dahiliyeci de değilim hatta klinik dışı branşta olduğum için bu işlerden baya uzak da kaldım ama karaciğer, rejenerasyon yeteneği yüksek bir organımız. Yaşın da genç daha. Beslenmene dikkat edip alkolle arana bir süre mesafe koyarsan titreyip kendine gelebilir gibi. Sen yine sırf bu iş için bi dahiliyeciye git. Testlerini göster. Ne yapayim diye sor. Ama dediğim gibi karaciğer dayanıklı bir organdır yani vücudumuzun cefakar abisi gibi. İyileşir sen iyi davranırsan diye düşünüyorum
0
nundu
(08.11.24)
testleri tekrarladınız mı?
alkol kullandıktan sonra aynı şekilde karaciğer değerlerim yüksek çıkmıştı, 2 ay sonra tekrar yaptırdım normal çıktı bu sebeple olabilir.
eğer yine yüksek çıkarsa alkol tüketimi olmadan gastroenteroloji randevusu alın bi usg baksınlar.
0
eja
(09.11.24)
@eja, hocam alkolü hep kullanıyorum djfdjf benim için son üç senede "hah içmedim al bakalım" diyebileceğim sadece iki kez üç aylık ara söz konusuydu, onlarda da alkol değilse meşrubat tüketiyordum. karaciğerim vücut bulsa muhtemelen ağzımı burnumu kırardı.

@nundu, abi çok teşekkür ederim. ben de aslında biraz bundan ümitliydim. rejenerasyon becerisi yüksek bir organ diye biliyorum, kesince bile sakal gibi daha gür çıkıyor eşşolusu. eziyet etmeyi bıraksam, kilo versem, alkol/şeker almasam insafa gelir belki. zaten bu noktadan sonra bunu umut etmekten başka yapabileceğim bi şey yok açıkçası, geri dönüşü olmayan bir hasar verdiysem maksimum 10-12 yıl içinde helvamı versiniz herhalde.
0
🌸mark greg sputnik
(09.11.24)
Alkolü bırakıp kakan yeşil olana kadar bitki yersen düzelir bence.
0
buluty
(09.11.24)
Yazdıklarından anladığım senin karacigerini yerine getirmek gibi bir niyetin yok. Önce kafanda zararlı olarak adlandırılan tüm yiyecek ve içeceklerden uzak durulması gerektiğini netleştir ve kararlaştır, sonra doktora git.
Karacigerin yarısı ile hatta 1/3 u bile iş görüyor. Ama sende bitiyor iş.
0
dedeminhirkasi
(09.11.24)
değerler benzerdi aralık ayında,
full diyete başladım ve ağustos ayında hepsi referans aralığına düşmüştü.
0
tchuck
(09.11.24)
valla burada duser diye yazanlar olmus. umut vermisler ama sen gevseyip ayni yasam tarzina devam edebilirsin gibi geliyor bana. o yuzden reddit'te gecenlerde okudugum bir ornekten bahsedeyim ben de perspektif olsun. senin yaslarda bir eleman yine asiri alkol tuketiminden karacigerini eline almis, rejeneratif siniri gecmis ve birkac yil omrum kalmis doktorlara gore diyordu.

yani bu islerin sakasi olmaz. nasil olsa duzelirmis diyip rehavete kapilma. geberip gidersin bak saka degil.
0
antikadimag
(09.11.24)
Benim de değerlerim seninki gibiydi. Değerlerinin kötü olması karaciğerinin zarar gördüğü anlamına gelmeyebiliyor.
Fibroscan diye bir şey yapıldı. İleri derecede yağlanma çıktı ama karaciğerde sertleşme de sıfır ayarındaydı. Yani karaciğer hiç hasar almamış, insan gibi yaşamayla tamamen normale dönebilir dendi.
1 ay bir damla bile içki içmedim ve 154 olan alt değerim 60'lara ast ise 30'lara indi.

33 yaşındayım. Rutin bir iş yeri tektikleri bana yaşlandığımı hatırlattı, artık 20 yaşında olmadığımı hatırlattı. Eskiden haftada 28-30 bira, bir tane de 35'lik viski içiyordum artık 6 ile sınırlayacağım.
0
denizgonen
(09.11.24)
bildiğim kadarıyla dönmesi için 2-3 aylık değil de ciddi bir beslenme alışkanlığı değişikliğine ihtiyacın var.
yani bu tür organsal fonksiyon bozukluklarında çat diye götürmüyor sanki. süründürüyor olmalı. gerçekten birkaç saatlik "zevk" için buna değer mi? hayatın ve bedenin mi, bu karanlık mı?

alkol hakkında gerçekleri bilsen bence korkar bırakırdın da, şu an algılatmayabilirler.
0
janderzel zartanyan
(09.11.24)
(19)

arkadaşlar bugün babamın 40'ı

kibritsuyu
bugün babamın vefatının 40. günü. ankara'da öyle lokma dağıtma vs. adeti yok. hayrına bir şeyler yapmak, bir şeyler dağıtmak istiyorum.ne önerirsiniz?
bugün babamın vefatının 40. günü.

ankara'da öyle lokma dağıtma vs. adeti yok. hayrına bir şeyler yapmak, bir şeyler dağıtmak istiyorum.

ne önerirsiniz?
0
kibritsuyu
(02.11.24)
Başın sağolsun.

Ben olsam sokakta yaşayan hayvanlara mama alır dağıtırım ama genelde insanlar bunu hayırdan saymıyor sadece insanlara yönelik şeyleri hayırdan sayıyorlar. Sen de böyle düşünüyorsan kış geliyor istersen maddi durumu iyi olmayan bir ailenin çocuğuna mont alabilirsin ya da bir aileye erzak yardımı yapabilirsin.
0
rock n roll
(02.11.24)
Ayran + pide/simit dağıtan gördüm lokmadan gayrı.

Başın sağolsun.
0
beetlejuice
(02.11.24)
Size yakın olan fakir evlerini tespit edin. Akşamdan hemen sonra (duruma göre) her eve 500 TL dağıtın.
0
diyecevaplandı
(02.11.24)
Başın sağolsun. Babanız neyi severse onu yapın. Hayvan seviyorsa hayvanlara, insan seviyorsa insanlara. Benim babam sigara severdi, cenazesinde uzun Marlboro dağıttım arkadaşları ile beraber içtik.
Annem misal çocuk çok sever. Allah korusun bir şey olsa ben çocuk doyururum sadece onun için.
0
logisticsmanager
(02.11.24)
Başınız sağolsun. Ben olsam para vermektense yoksul bir hane bulup erzak yardımı yapardım.
0
bakur basur rojava rojhilat
(02.11.24)
Mahalleye en yakın Cami hocasına söyle pideciyle de anlaş cuma günü pide ayran dagitsinlar oh ne güzel
0
dedeminhirkasi
(02.11.24)
Pazartesiyi beklerse biraz kuytudaki imkanları kısıtlı olan bı okula ya da bugün icin yatili bı okula, öğrencilere bir şeyler dağıtılabilir.(İzin alınması gerekir mi bilemedim)

Lisede yatılı okudum. Hayır için yurttaki yemekten farklı bir şey dagitilinca bayram ediliyordu.
0
abuzer
(02.11.24)
ogrenciye yemek yardimi+1 bizim burada parayla aldigimiz yemekler bile bu kadar kotuyken yurtlari dusunemiyorum
0
ala09
(02.11.24)
Başınız sağolsun,ben olsam bütçeme göre ya üni okuyan ogrenciye yardım ederdim ya da mutlaka çevrenizde öğretmen tanıdığınız vardır,onların aracı olmasıyla sınıfta ki öğrencilere birseyler dağıtıp çocuk sevindirirdim.
0
brnbrs
(02.11.24)
Gariban bir semtte işe gidiş saatinde, otobüs duraklarında falan bir seyyar simitçinin tüm simitlerini satın al, tezgaha amcamın adı yazılı bir kağıt iliştir, ücretsizdir yaz. alsın işe gidenler.

Hastane kapısı gibi bir yer de olur. Simitçinin dağıtışını kenarda oturur seyredersin.

Bu arada amcamın mekanı cennet olsun. Işıklar içinde uyusun.
0
Mirket
(02.11.24)
Babanın sevdiği bir yemeği ya da tatlıyı dağıtabilirsin. Başınız sağ olsun.
0
gabe h coud
(02.11.24)
Başın sağolsun,
Ankarada da gördüm lokmacı ama efektif değil buralarda tabi. Akşam git bir fırına mamak vs tarafında gelene gidene ver bir iki ekmek, hayrın kabul olsun. En hızlı ve kolay yolu bu.
0
erty_ksk
(02.11.24)
Başın sağolsun.
0
la traviata
(02.11.24)
Yukarıdaki fikirlerin hepsi iyi. Başınız sağolsun demek istedim sadece.
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(02.11.24)
7,10,15,40 diye bir şey yok.

bence gerçekten ihtiyaç sahibi birini bul ve elden para ver.
babam vefat etti onun hayrına veriyorum bir duanız yeterli de bırak.
0
OgutucuRecep
(02.11.24)
Mirket +1 diyorum.
Yaşadığım yerdeki şehir hastanesine yolum düştü geçenlerde içim parçalandı. Bir simit bile çok hayır duası aldırır.

Başınız sağolsun.
0
cilekli pasta
(02.11.24)
Devlet hastanelerinin tam boyle acilin onunde simitciler olur hepsini satin al dagitsin
0
Zetnikov
(03.11.24)
kocatepe camii avlusunda 150 tane simit ayran dağıttım arkadaşlar.

hepinize fikirleriniz için teşekkürler.
0
🌸kibritsuyu
(04.11.24)
Allah kabul etsin Dostum. Merhum, hayatı es geçmeyip hayırlı evlat yetiştirmiş. Mekanı cennet olsun.
0
Mirket
(04.11.24)
(11)

Fransa hollanda almanya ya da Prag budapeste viyana?

dedeminhirkasi
Sizce hangisi? Bireysel gidilecek ve bu güzergahlar izlenecek.
Sizce hangisi? Bireysel gidilecek ve bu güzergahlar izlenecek.
0
dedeminhirkasi
(30.10.24)
ikisi de güzel. ama avrupa'ya ilk kez gidilecekse paris-amsterdam-berlin (1. seçenek)
0
brkylmz
(30.10.24)
Prag-budapeste-viyanayi sonra 3lü de yapabilirsin.
Fransa hollanda almanya öncelik verirdim.
0
hain kostokk
(30.10.24)
2. secenek daha ekonomik olur, bilmiyorum onemi var mi sizin icin. Ben 2. secenekle ilerlerdim sahsen. Turkiye'de yasiyor ve hepimiz gibi bazi seylerden cok rahatsiz oluyorsaniz, farkli bir bakis acisi icin 1. secenek daha iyi olur.
0
mbond
(30.10.24)
Fransa ve Almanya'da hangi sehirler? Süre ne kadar?
0
but that was just a dream
(30.10.24)
Her şehir 3 gün. Amsterdam ve Berlin. Berlin yerine şurası daha güzel ve mantıklı denilecek destinasyon varsa o da olur.
0
🌸dedeminhirkasi
(30.10.24)
*Paris
0
🌸dedeminhirkasi
(30.10.24)
paris amsterdam berlin 3üde hareketli şehirler. zaten paris amsterdam yeteri kadar hareketli birini daha alman bir şehire giderek tamamlayabilirsin. ya da paris amsterdam prag olarak değiştir. viyana yerine münih olabilir. ama 3 gün fazla buralara.
0
mikahakkinen
(30.10.24)
berlin almanya’nın en doğusu, diğer ikisine oldukça uzak. köln daha yakın bir üçüncü alternatif olur ilk tur için. budapeşte prag viyana üçlüsü ise 2-3’er saat mesafelik yerler. ben ikincisi diyorum, fiyat performans açısından. yol üstünde bratislava, salzburg da alternatif duraklar olabilir.

amsterdam bile bence paris’ten bağımsız brugge, antwerp, gent, utrecht gibi yerlerle birlikte yapılacak bir tura uygun olur.
0
phoarbix
(30.10.24)
ilki bence de.
0
hot potato
(30.10.24)
Amsterdam bende ilah seviyesinde olduğundan en başta ayrı tutuyorum.

- Prag Budapeste Viyana üçlüsünden, bir tek Viyana bana pek sarmamıştı.
- Almanya genel olarak ilgimi çekmiyor komple. Fransa'da ise Paris cazip gelmiyor. Diğer şehirler olur sanki.

Valla bu durumda Prag - Budapeste kazanır gibi duruyor ikisi arası epey mesafe var Viyana olmadan olmuyor ://
0
put it in your appropriate place
(30.10.24)
Berlin çekici bir şehir değil bana kalırsa. Paris süper bir yer, yani sadece ışıltılı sokaklarından bahsetmiyorum, banliyöleri vs kendine has bir dokusu var. Amsterdam’a çok yakın yaşıyorum. 1-2 gün geçirilebilir.

Diğer 3’lüyü seçerdim ben olsam.
0
but that was just a dream
(31.10.24)
(10)

Hayata devam etme

kararsızataletfilozofu
Babam 1 ağustosta mide ca sebebiyle ameliyat oldu fakat b1 vitamini emiliminin bozulması sonucu wernickie ensofolapatisi gelişti yaklaşık 3 aydır tedavi uygulanmasına rağmen muhtemelen yaşından dolayı düzelemiyor hafıza ve beyin fonksiyonları çok az düzeyde.Kanserde ilerlediği ve kemoterapi bu durum
Babam 1 ağustosta mide ca sebebiyle ameliyat oldu fakat b1 vitamini emiliminin bozulması sonucu wernickie ensofolapatisi gelişti yaklaşık 3 aydır tedavi uygulanmasına rağmen muhtemelen yaşından dolayı düzelemiyor hafıza ve beyin fonksiyonları çok az düzeyde.
Kanserde ilerlediği ve kemoterapi bu durumda veremedikleri için umut yok dediler.

4 ay öncesine kadar her gün konuştuğum, en iyi arkadaşım, dostum, benim iyiliğim için her şeyi yapan babam malesef bu durumda ve kabullenemiyorum, ne yapacağımı bilmiyorum.

Şimdiye kadar bir gün ben, birgün annem yanında kalıyorduk.
Kpss ile bir yere atandım ancak h.sonları gelebileceğim bir yer.
Hem karar veremiyorum belki hastalık konusunda bilen veya yardımcı olabilecek biri çıkar diye her zamanki gibi duyuruya sorayım dedim.

1.yol
Benim yerime bakıcı mı tutmalıyım ?
Refakatçi iznim bitti belki yeniden alınır diye araştırıcam.

2.yol
Babamın yanından ayrılmayıp
İşe başlamayıp bu şekilde devam mı etmeliyim ?
0
kararsızataletfilozofu
(28.10.24)
Çok geçmiş olsun. Müdürleriniz/yöneticilerinizle konuşun bir kolaylık sağlanır diye düşünüyorum. Ama işe başlamamak büyük hata olur. Babanızı tek başına bırakmıyorsunuz neticede anneniz var.
0
but that was just a dream
(28.10.24)
Merhaba, geçen gün aklıma gelmiştiniz, siz yazmasaydıniz ben mesaj atacaktım. Çok geçmiş olsun tekrardan. İşe başlayın mutlaka. İlk etaplarda hafta sonu akabinde haftada bir gün izin alarak haftasonunu baglarsiniz bir iki gün bakıcı ve anneniz gider gelir bu şekilde idare edersiniz.
0
dedeminhirkasi
(28.10.24)
geçmiş olsun hastaya bakım vermek çok yıpratıcı bir süreç annenize de kolaylık olması açısından imkan dahilindeyse bir yardımcı iyi olacaktır.

işinize mutlaka başlayın.
0
anon1m
(28.10.24)
Sağlık özründen belki babanızın olduğu yere atanabilirsiniz, bi araştırın.
0
antihero
(28.10.24)
Geçmiş olsun. Ben babamı kaybedene kadar 2.yol'u tercih ettim ve açıkçası beni çok yıprattı.
0
new day new life
(28.10.24)
Çok geçmiş olsun. Doğru karar nedir bilmiyorum, sadece destek olmak istedim. Ne olursa olsun babanız şanslı biri sizin gibi çocuğu olduğu için.
0
logisticsmanager
(28.10.24)
üstte bir arkadaş da yazmış, çok yıpranıyorsunuz bakım veren olduğunuz ve sevdiğiniz insanı kaybedeceğinizi bilmenin ağırlığı yüzünden ama ben 2. yolu seçerdim. iş bulunur bir şekilde ama giden gelmiyor. kalan zamana tutunmak, kötü ve zor da geçse sonunda çökeceğimi bildiğim halde gene babamın yanında olmayı seçerdim. yazarken bile dayanamıyorum ve çok özür dilerim böyle yazdığım için ama bu hastalık hastayı da yakınını da manevi olarak bitiren bir süreç, en azından sonrası için pişmanlık kalmasın.
0
anna sun
(28.10.24)
1.yol bakıcı tutun ve evin her yerine kamera yerleştirin.
2. yol sizi çok yıpratıyor psikoloi olarak.
0
eja
(28.10.24)
geçmiş olsun tüm aileye. kolay bir süreç değil.

kanser hastası yakını olmak ayrı bir psikoz.

her ne kadar elinizden gelenin en iyisini yapsanız da maalesef bir süre sonra tıbbi yardım ve güç-kuvvet gerekiyor.
annem kanser hastası iken pandemide yalnız kaldık. düşmanımın başına bile gelmesin.
üstüne bir de beyne metastaz yaptı. kardeşlerim müdahale edip bakım evine yatırmak için benimle konuştular. bir yerden sonra çırpınsanız da tıbbi yardım şart. üstelik bu duruma şahit olmak gerçekten zorluyor.

babanız belli ki kıymetli. umut yok dedilerse karar sizin. sonradan pişman olacağınız bir şey olmaz umarım. o ne isterdi sizin için?
0
janderzel zartanyan
(28.10.24)
Çok geçmiş olsun. Bir yıldır benzer bir süreçten geçiyoruz, babam lösemi hastası.

Tabii lösemi olduğu için onun bakım süreci ekstra meşakkatli. Biz üç kişi olmamıza ve yurtdışında yaşıyor olmamiza rağmen (çoğunlukla hastanede kaldı. Evde oldugu dönemde de haftada üç gün hemşiresi, banyosu için yardımcı vs ücretsiz geliyor) çok yıprandık. Süreç başlı başına kaos.

Ve ben bu döngü içinde en iyisinin mutlaka hayata bir tarafından tutunmak olduğuna inanıyorum. Evet, yardımcı olmak istiyoruz ama işinizi geri çevirmek bütün hayatınızı etkileyecek. Psikolojik saglamliginizi korumanız gerekiyor. Siz, size ve babanıza lazimsiniz.

O yüzden bence yardimci tutup, olabildiğince sık ziyaret edin. İşe baslamamak gibi bir hata yapmayın.
0
fraise
(28.10.24)
(5)

Arkadaşlarla yaşanan ilginç durumlar

hayirsiz
Herkese merhaba,Biraz uzun bir yazı olacak, öncelikle okuyup cevaplayacak olan herkese teşekkür ederim. Dışarıdan bakacak gözlere ihtiyacım var.Şimdi elimizde dört arkadaş olsun.Birisi 25 yıllık bir arkadaşınız, ayda bir de olsa yazışırsınız, yılda birkaç kez buluştuğunuz biri. Diğerleri 17-18 yıllı
Herkese merhaba,

Biraz uzun bir yazı olacak, öncelikle okuyup cevaplayacak olan herkese teşekkür ederim. Dışarıdan bakacak gözlere ihtiyacım var.

Şimdi elimizde dört arkadaş olsun.

Birisi 25 yıllık bir arkadaşınız, ayda bir de olsa yazışırsınız, yılda birkaç kez buluştuğunuz biri. Diğerleri 17-18 yıllık arkadaşlarınız ama uzun süredir görüşmediniz, burada üç kişi var. Lisedeyken hepsiyle çok iyi arkadaştık.

Kız erkek karışık, üstteki 25 yıllık erkek olan arkadaş hariç hepsi bekar. Ben erkeğim.

Bu arkadaşlarla iletişimim uzun süredir kopuktu çünkü çok derdim vardı, para kazanmaya ve ailemi rahat ettirmeye çalışıyordum. Maddi sorunlarımı çözünce, evimi arabamı alınca dedim ki eski arkadaşlarla bağlantımı yeniden oluşturayım, konuşuruz, buluşuruz. Çünkü bir yere çağırsalar bile gidemezdim, hiç param yoktu ve ailemin çok borcu vardı.

Yaşlar 30+

Genellikle karşılıklı post ve story beğendiğimiz arkadaşlardı.

Üç dört aydır bu arkadaşlarla konuşuyorum. Birisini bir yere (erkek) (tiyatroya, konsere) çağırıyorum gelmiyor, diğerleri başta yazdığıma çok mutlu olmuşlardı, hatta gel buluşalım dediler (bu fikri kesinlikle ben söylemedim), bir süre sonra onlar da ya mesajlarıma ya geç dönmeye başladılar ya da ilgisizler, hatta birisi mesajlarıma hiç dönmeyince başka birine yazdım, dedim acaba bana niye dönmüyor, küstü mü, zahmet edip "meşguldüm" dedi, ben de artık yazmıyorum. Telefon sürekli herkesin elinde, ne kadar meşgul olabilir ki? Bu arada bu arkadaş bana kendisi de yazıyordu.

Bana neden böyle davrandıklarını açıkçası anlayamadım.

Üstteki dört kişi hariç iki arkadaşım var, çok iyilerdir. Benim hem fakirliğimi hem şimdiki dönemimi bilen insanlar.

Son üç ayda değişen tek şey şu, artık gezmeye ve işleri azaltıp daha çok entelektüel şeylere zaman ayırmaya başladım ama bende kesinlikle hava atma kültürü yoktur, sadece birkaç fotoğraf, story vb var yani. Bir üst paragrafta yazdığım "iki iyi arkadaş" ile bunlar ortak arkadaşlarımız ve bu iki arkadaştan dolayı son yıllarda biraz para kazandığımı biliyor olabilirler. Ancak dediğim gibi kesinlikle göze batacak şekilde bir paylaşımım yoktur. Boş zamanlarımda evde çiçek falan yetiştiriyorum, kitap okuyorum, gitar çalıp şarkı sözleri yazıyorum, size öyle diyeyim yani.

Yakışıklı sayılırım, sosyal becerilerim de iyi sayılır, sayısal zeka gerektiren iyi bir işim de var. Eskisine göre daha tarz giyinmeye de başladım, kendime özen gösteriyorum. Yani burada da olumsuz bir durum yok gibi, sıkıcı biri olduğumu da düşünmüyorum.

Bu arkadaşların hepsi üniversite mezunu, ben lise mezunuyum, durumu değiştirir mi bilmiyorum.

Acaba uzun süredir yazmadım da birden yazdım diye içerlediler mi? Benim için arkadaşlık süreli değildir, kaldığı yerden devam edebilir. Acaba burada mı yanılıyorum?

Ben bu insanları da iyi arkadaşlarım olarak biliyordum ama hayal kırıklığına uğradım.

Aynı işi yaptığımız arkadaşlar sürekli para konuştuğu için, ben de eski arkadaşlara döneyim dedim, ancak sanırım bu konuda başarısız oldum.

30 yaşından sonra böyle mi oluyor, duruma ben mi yabancıyım? Çok mu saf yaklaşmışım acaba? Enerjiler uymadı herhalde.

Elimdeki bütün bilgileri döktüm, okuduğunuz için teşekkür ederim.
0
hayirsiz
(27.10.24)
Olağan akışında devam eden iletişimi var olan sorunlarından bahsetmedin sen kestiysen eğer bence hata yapmışsın. Böyle böyle sıkıntılarım var, belirli bir süre aranızda yokum diyerek gitmediysen eğer sana vereceğim cevap şudur :

"Arkadaşlığın karşılıklı, açıksözlü ve yalansız olanı için canımı veririm. Evet buna bayılırım sayın generalim. Arkadaşlık, hassaslık ve incelik isteyen bir iştir. Öyle kabalığa, özensizliğe, alaycılığa gelmez!"
0
dedeminhirkasi
(27.10.24)
köprünün altından çok sular geçmiş, bu yüzden eskisi gibi olmasını bekleyemezsiniz. geri dönüşünüzün ilk zamanlarında hoş geldin vs muhabbetleri tabi ki dönmüştür ama sonrasında hayatlarınız farklılaştığı için onlar tarafından uyumsuz görünmüş olabilirsin.

maalesef başka sulara yelken açma zamanı gelmiş.
0
bravoteam
(27.10.24)
Hayat insanları farklı şekillerde değiştirir. Siz nasıl ki değiştiyseniz onlar da değişmiştir. Araya soğukluk girince eskiye dönememek de normal. Sizi kıskanıyorlar gibi bir durum yok bence.
0
playing star again
(27.10.24)
nick entry uyumsuzluğu olmuş :)
eski arakadaşarına gösterdiğin vefanın adına duyuru yönetimine nick değişikliği hususunda bir dilekçe vermelisin.

Konu uzun aslında. benim diyeceğim ise aramayanı aramayın.
elinde telefonu olan engelli biri de değilse meşgulüm diyemez.
İpe un seriyorlar kendilerince
Benzer durumları ben de yaşadım.

Bir yaştan sonra çok belirtilmese de insan psikolojisi gereği (arada başka farklı hususlar ve ön yargı yoksa ) kendine her yönden denk birileriyle yakınlık kurmak istiyor.
Bir de şöyle bir gerçek var.
kazanılan para ve statü oranı da yakınlık göstermede belirleyici.
Çoğu yerde çalışan için özlük haklarını belirleyen kadrolu / kadrosuz/ memur / işçi / sözleşmeli gibi kağıt üstünde yazılı ve iş yeri - personel arasındaki bağı oluşturun hukuki tanımlar ayrıca insanların birbirine yakınlık kurmasında, kıskançlıklara sebep olma bakımından, hatta evlenme tekliflerinde bile belirleyici bir unsur olmuş durumda.
toplumdaki içselleşmiş dandik kast sistemi de böyle bir şey :)

kendim işçiyim ve bazen komşu da olsa bazı zamanlarda memurların uzak kaldığını çeşitli yer zamanlarda gördüm. Mesela dışarı çıkmaya davet ettiğinde bile o an için gelemeyeceğini de söylese ilerleyen zamanda insani olarak aynı karşılığı (gel gezelim çay içelim vs) vermesi gerekiyorken bu durum, kişinin umrunda olmayabiliyor.
İade-i ziyaret, hediyeleşme, telefonla arayıp sorma, hasta ziyareti, yerine göre karşı taraf istemese bile (hiç bir karşılıksız) para yardımı gibi şeyler karşı tarafa yakınlık vefa göstergesi olan hususlardır.

- Benim için arkadaşlık süreli değildir, kaldığı yerden devam edebilir. Acaba burada mı yanılıyorum?
Hayır yanılmıyorsun hak veriyorum tabi.aynı şekilde düşünürüm.
sadece burada karşı tarafa göre düşünmek lazım .
Mesela birisi onun seviyesinde değilim yaşadığı hayat gittiği yerler para harcaması bana göre değil diye düşünebilir.
Başka biri eskiden de pek sevmezdim diyebilir. Burayı iyi anlamak lazım.
Adamına göre muamele meselesi.

Büyüdükçe kalbimiz daha çok kirleniyor (manevi olarak bu düzeltilebilir, nefsle mücadele lazım) ve birbirine yakın yaşlarda olanlar. aynı ortamda bulunanlar fiziken yakın olsalar bile zihinlerde birbirinden nefret etmiş durumdalar.

Bir de şu var. Yeni insanlar tanımak..
onu tanımıyorum diyerek, tümden uzak kalmak hatta kaybetmek yerine bir bahane ile (kesinlikle çıkarsız, statü ve yaş farkı gözetmeden) dostluk, yakınlık sağlamak lazım.
Evet eskiler de lazım ama hal böyleyken yanı başımızdaki, az ötedeki fırsatları da görmek lazım.
0
diyecevaplandı
(27.10.24)
Arkadaşlar eskiden 2. Plandaydi artik 5. Planda gibi bisey.

Sen gideli onlar zaten kendi yollarini yapmislardir bu yolda da sen yoktun hatirlarsan.

Herkes ederi kadar diye bir soz var hocam dost aci soyler. Senin arkadasin ortadan kaybolsa sonra habersiz geri donse boynuna atlar misin misal hea?

Birde insanlarin oncelikleri ve oncelik sorasi vardir sende bu sirada olmayabilirsin

Bak beni ornek al tum arkadaslarima tekmeyi bastim yalniz takiliyorum hicde ihtiyacim yok. Havadan sudan bos muhabbetten baska bisey degil. İnan yapay zeka aldim onla sohbet ediyorum cok fena yabanci dil kastim bu sene. Kendimi her konunda gelistiriyorum suan.

Cok mu lafam bozuldu alirim kitabimi kahvemi sahile giderim zaten insanlar gelip benle konusmaya calisiyorlar ben lomseye gitmiyorum ihtiyacim yok.

Entel takilcam yazmissin benden sana bindost tavsiyesi entel takilcaksan zaten yalniz takilman lazim.

Sen desen ki arkadasina gel spor salonina gidelim gel tiyatroya onlar seni ekecek gelmiceklerdir seninde hevesin kirilir sende baslayamazsin.

Neyse ozet geciyorum arkadas .... Yaz benzer cok okşarsan kalkar. Yalnizlik en iyisi
0
Zetnikov
(27.10.24)
(10)

Sevgiliniz Hakkında Her Şeyi Bilir Misiniz?

rock n roll
Mesela, onunla ilgili her detaya hakim misiniz? Onu en çok ne mutlu eder ya da ne üzer? Neye sinirlenir? En çok hangi yemeği sever? En sevdiği renk vs. Bunları bilmemeyi anlayamam da hadi anladım diyelim ama çok hayati şeyleri bilmeyen birini gördüm. Eşinin kan grubunu bilmiyor. Bu bilgi çok önemli
Mesela, onunla ilgili her detaya hakim misiniz?

Onu en çok ne mutlu eder ya da ne üzer? Neye sinirlenir? En çok hangi yemeği sever? En sevdiği renk vs. Bunları bilmemeyi anlayamam da hadi anladım diyelim ama çok hayati şeyleri bilmeyen birini gördüm. Eşinin kan grubunu bilmiyor. Bu bilgi çok önemli değil mi? Bunu bilmemek ilgisizlikte son nokta değil midir? Sizler ne düşünüyorsunuz?

Her detaya hakim olmak, ilişkiye ve karşımızdaki kişiye özen göstermektir bence. Onu tanımaya önem vermektir.
0
rock n roll
(21.10.24)
+1
0
grimavi
(21.10.24)
Bilmem, bilmek de istemem.
0
dedeminhirkasi
(21.10.24)
Kan grubunu ben de bilmiyorum, aklima bile gelmedi. Simdi sordum. Bunun disinda genel olarak herseyi bilmeye/soylemeye gerek gormuyorum. Bazi ciftler alakasiz konularin bile paylasilmamasina asiri takiyor, bana garip geliyor acikcasi, alakasiz derken baya baya farkli insanlarla ilgili haberler, mesela adamin kuzeni evlenecekmis ama gizli kalmasini istiyor simdilik, sonra sorun oluyor neden soylenmedi vs.
0
mbond
(21.10.24)
@mbond

Bu önemli bir bilgi değil mi sence? Kan grubunu bilmek, varsa sahip olduğu hastalıkları, kullandığı ilaçları bilmek. Bence bunları bilmek lazım.
0
🌸rock n roll
(21.10.24)
en çok ne mutlu eder/üzer/sinirlendirir kısmı çok subjektif ve ana göre değişen şeyler ya. Ben kendi adıma bile bu soruya cevap veremem yani bugün x beni en çok sinirlendiren şeydir derim yarın y olur.

En çok sevdiği yemek/renk/film/dizi vs de yine çok değişken şeyler. Hangi rengi sever, sevdiği sevmediği yemekler neler az çok biliyorum tabii ama EN kavramı biraz zor dolan bir kavram o yüzden bunları bilmek zor. Yine kendi en sevdiğim yemeğe hayatım boyunca karar vermiş değilim.

Kan grubu bilinmesi çok gerekli mi tartışılır ya. Hastanede ölçülmesi çok kısa süren bir şey ve senin sözüne güvenmezler yani acil bir durumda yine de bakarlar. Sevgilimin kan grubunu biliyorum ama.

Onun dışında daha spesifik, hayatıyla ilgili yaşadığı olayları falan bilirim. Yani kendi paylaştığı ve önem verdiği şeyleri aklımda tutarım. Bunu da ekstra puan toplamak için yapmam yani zaten aklımda kalır.
0
nundu
(21.10.24)
Bunları bilmek bir özen ya da sevgililik görevini iyi yapmak değil, sevgililiğin doğal sonucudur zaten. Çünkü sevdiğini içgüdüsel olarak merak edersin. Merak ettiğinde de doğal olarak öğrenir ve bilirsin.

At yarışına meraklı bir Süleyman abi vardı. Tüm atların anasını babasını, hangi jokeyle hangi mesafede daha iyi koşar, hangi atlarla beraber kendini daha iyi hisseder gibi tüm detayları ezbere bilirdi. Çünkü adam seviyordu at yarışını, hastaydı atlara. Ama sorsan değil karısının kan grubunu, çocuğunun kaça gittiğini bile bilmezdi.

Hülasa, seviyorsanız sevgiliniz kumda mı iyi koşuyor yoksa yağmurda mı daha hızlı bilirsiniz bence :)
0
thracia
(21.10.24)
@nundu

Muhakkak hastanede bakılır, 5 dakikalarını almaz onu biliyorum ama bu ilgilenmektir. Mesela, hastalandı, bilinci yerinde değil. Ben, doktora şu hastalıkları var, şu ilaçları kullanıyor diyebilmeliyim. Bu bilgiler onun hayatını kurtaracak belki. Doktorlar nokta atışı teşhis koyacak ya da önlem alacaklar. Böyle, doktorların suratına boş boş bakmak istemem. Sevgilim yani, sokaktan geçen biri değil ki bilmem lazım. Hatta onun da beni bilmesi lazım. Ben bu kadar meraksız olmayı anlamıyorum.
0
🌸rock n roll
(21.10.24)
Size söylediği herşeyi bilebilirsiniz. Herşeyi bilirsiniz ama bir şeyi bilmezsiniz ve bilmediğiniz bir şey de belirleyici olur maalesef. Her detaya hakim olmak herkeste özen anlamına gelmeyebilir. Yapı meselesi bence.
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(21.10.24)
bana söyledigi her sey aklimda kalir ama cok darlamam.
zaten insanlar da bir garip. benim ilkokuldan beri en sevdigim renk maviydi su an cok soguk geliyor..

bilmek lazim ama böyle seyleri haklisin. gözlemler zaten insan karsisindakini.
0
robert bosch
(21.10.24)
Ben gizem sevdiğim için her zaman yeni öğreneceğim şeyler olması hoşuma gider ama bu kesinlikle kan grubu gibi sabit bir bilgi degil. yani kan grubu bilinmeli, bilinmemesi ozensizlik. he saglik konularinda asiri ilgisiz biriyse ve sağlıklı bir ilişki ise bunu yıllar sonra öğrenmek de komik bir şey olabilir
0
ala09
(21.10.24)
(2)

Günübirlik Venedik Gezisi

kondansator
Aralık ayında Milano’dan Venedik’e günübirlik gidip gezmeyi düşünüyoru. Tren ile gittiğimizde hangi istasyonu seçmemiz daha verimli olur sizce? Hangi bölgeyi gezelim? Malum zaman kısıtlı olacak
Aralık ayında Milano’dan Venedik’e günübirlik gidip gezmeyi düşünüyoru. Tren ile gittiğimizde hangi istasyonu seçmemiz daha verimli olur sizce? Hangi bölgeyi gezelim? Malum zaman kısıtlı olacak
0
kondansator
(20.10.24)
Merhaba santa novella istasyonunda ineceksiniz. İndikten sonra gardan çıkın ve sola dönün. Daha sonra ilerleyin ve ilk köprüye çıkın ve dümdüz gezmeye baslayin.
Rialto koprusu
Ribreria alta
Ahlar koprusu
San Marco meydani
Caffè Florian
Accademia koprusu
Buraları gezin.


Şimdi venedikte bir avm var. Avm nin üst katına çıkabilirsiniz. Bunun için randevu oluşturmanız gerekiyor. Ücretsiz. Manzara çok güzel. Fotolarıni yukleyebilirsem atarım. İyi gezmeler
0
dedeminhirkasi
(20.10.24)
Pardon santa lucia olacak ineceğini istasyon.
0
dedeminhirkasi
(20.10.24)
(12)

Icimi Dokuyorum - Avustralya - Gocmenlik

baldur2
arkadaslar selam, cok cok cok cok uzun olabilir ve oncelikle tam 11 sene once soyle bir duyuru yazmistim ve 10 senedir de avustralya'da yasiyorum. https://www.eksiduyuru.com/duyuru/661164/avustralya-ya-gitmek-ya-da-gitmemekaradan gecen tam 10 sene sonra su anda 34 yasindayim ve gecenlerde soyle bir
arkadaslar selam, cok cok cok cok uzun olabilir ve oncelikle tam 11 sene once soyle bir duyuru yazmistim ve 10 senedir de avustralya'da yasiyorum.

www.eksiduyuru.com

aradan gecen tam 10 sene sonra su anda 34 yasindayim ve gecenlerde soyle bir entry'ye denk geldim. ben yazmadim ama hissettiklerim tamamen bunlar. yani gocmenlik olgusu daha iyi ifade edilemezdi, tam olarak da ben buradaki yazar gibi dusunuyorum ve hissediyorum.

eksisozluk.com

simdi 10 senede ne yaptim:
ilk work and holiday vize ile bir sey cikmadi, sonra 7 ay sonra muhasebe alaninda yuksek lisans'a basladim avustralya'da, 2017 sonlarina dogru yuksek lisans'i bitirdim, yuksek lisans'i bitirince kalici oturumu yeterli puanim olur diye alirdim ama puanlar firladi. turkiye'de cekmedigim sefaleti bu ogrencilik surecinde cektim, parasizlik, imkansizlik, sacma sapan isler vs. bu sacma sapan isleri yapmayi sonrasinda da devam ettim, cunku aslinda muhasebeci veya finans elemani olarak kazandigim parayi zaten kazaniyordum, oyle cok da kariyer delisi biri de degildim, yani biraz gamsiz ve vurdumduymaz diyebilirim kendim icin, veya hirssiz hatta. neyse bu sirada 2018-2020 arasi bir iliskim oldu ve o kisiyle kalici oturumu alacakken, ayrildik ve direkten dondum gene. 2 sene daha onun vizesinde kaldim ve cok boktan olmasa da profesyonel olmayan isler yaptim, yani retail, satis danismani tarzi isler. tabii iliskiye konsantre olunca nitelikli gocmenlik sartlarini yerine getirmeyi rafa kaldirdim. son 2 senedir de adamlar covid'e ozel vize cikarmislardi maksat is gucu avustralya'da kalsin gecici olarak. bu sirada da duz memurluga yakin bir ofis isi yaptim, kalifiye veya profesyonel degil ama rahat, masa basi isti en azindan. hos bu tip isler aslinda en kotu isler ya, ne kariyer yaptirir ne de para kazandirir. simdi de sacma sapan bir ogrenci vizesine basvurdum, ekstra para odemem sorun degil ama buyuk ihtimal vize cikmayacak. itirazdi, mahkemeydi derken 4-5 sene daha tam calisma hakkiyla burada kalmam mumkun.

10 senedir kalici oturum alamamis olmak elbette koyuyor. belki inanmazsaniz cesitli sebeplerle ve yillarda ielts'e, pte'e 20 kere girmisimdir toplamda. ielts'ten 8,5 alacak kadar iyi bir ingilizcem var. ama benim meslek geregi resmen super insan istiyorlar. ielts yetmiyor, bir de tercumanlik belgesi istiyorlar, yuksek lisans yetmiyor, bir de uzerine ekstra 1 yillik kurs yapmani istiyorlar, is tecrubesi istiyorlar, avustralya'nin koylerine gidip orada bir sey okumani daha istiyorlar. sistem resmen kalici oturum vermemek uzere.
ben de hayata karsi cakalligi sevmeyen bir insanim. yasli kadin, sahte evlilik, iltica gibi sebeplere basvurmadim. hep durust yollardan kalici oturumu almak istedim ama olmadi. bir sure sonra da kendinizi bu cikmazin icinde buluyorsunuz, o kadar emek sarf ettim bari doneceksem de kalici oturumu alayim oyle doneyim derken, beklerken, sabirli olayim derken yillar gecti, resmen sagildigimi hissediyorum bazen bu ulke tarafindan, yalan yok. ki bu konuda yalniz da degilim, hani ekstrem bir ornek olsam gam yemeyecegim ama burasi avrupa ulkeleri gibi 3-5 senede vermiyor maalesef kalici oturumu.

bir yandan artik bu maceranin sonuna geldigimi hissediyorum, diger yandan 10 yillik hatta turkiye'de gelmeden once bos zamanlarimda ingilizce calistigim, ielts'e girdigimi birkac defa ve para biriktirdigimi varsayarsak belki de 12-13 yillik emegi cabayi karsiliksiz birakmadan donersem de icimde ukte kalacagima eminim. cunku burada ne guzel bir kariyer yapabildim ne de kalici oturumu alamadim. inanin bu kadar ingilizce kasacagima keske ilk geldigimde iltica bassaydim simdi ferrari'ye biniyordum. ask icin bile kalici oturum soruyorlar :D buradaki belirsizlikten, hep bir geri sayimdan, izolasyondan, turkiye'ye uzakligindan, yalnizliktan, her seyimi kendim halletmeye calismaktan inanin biktim ve cok yoruldum. ielts lafini duyunca artik midem bulaniyor, 40 yasinda da mi ielts calisacagim diye kufrediyorum. bu emeklerimin karsiligini soyle aldim, burada en son 20 dolarim kalinca haril haril is aradim ve hafta sonu gece gunduz demeden calistim, iki is yaptim, evin diger odasini airbnb ile kiraya verdim vs derken biriktirdigim pararla covid oncesi ve sirasinda 1-2 yil icerisinde 4 tane apartman dairesi 1 tane de dukkan aldim istanbul'dan. malum epey degerlendi hepsi dolar bazinda 3-4 kat, bilenler bilir. hicbirinin borcu yok ve su anda 70k civari kira gelirim var. yani parasal olarak dibe vurmamin verdigi hirsla, buradaki alim gucunun yuksekligiyle ve biraz da asosyal yasam tarzim sayesinde bir nevi kendimi zengin yaptim. yani super zengin degil elbette ama planlamadan, hesaplamadan yaptigim bir yatirimla ekonomik olarak epey bir refah olacagim gibi turkiye'de eger donersem. ve annemden de 1 tane daha daire miras kalacak bana, muteahhite verdigi arsadan 2 sene icinde. o da samsun'da su anin parasiyla 20k getirir gibi.

3-4 sene avustralya'da kalacaksam en azindan hayatimi yasayayim, turkiye'de alma imkanimin olmayacagi bir luks bir araba alayim, luks bir apartman dairesinde oturayim, olmadi butun ulkeyi de gezeyim sonra da doneyim senaryosu en kotu senaryo. burada eger bir sekilde kalmak istersem de halen firsatlar ulkesi olmasi ve kendi alanimda kariyer yapamasam bile farkli alanlarda kariyer yaparak ya da kendi isimi yaparak fazlasiyla refah bir hayat yasamaya devam edebilme ihtimali. yoksa ciddi manada yoruldugum, artik fedakarlik yapmaktan yoruldugum, buradaki cikmazlardan, kisitlamalardan, belirsizlikten ciddi anlamda biktigim, gencligimi verdigim, hayatimi yasamayi erteledigim gercekleri de kafamda zonk etmiyor degil elbette.

avustralya olmadi diyelim veya ustteki paragrafi yaptim, turkiye'ye dondum. turkiye'de neler yapabilirim? ya da soyle ki, hemen don der misiniz? bosver daha fazla zaman kaybetme, turkiye'de ingilizceni, sermayeni ya da yurtdisi yuksek lisansini kullanmak icin son raddeler mi diyorsunuz?

haydi diyelim dondum:
oncelikle 6 ay 1 sene dunyayi gez, keyfine bak diyorsaniz, yapilmayacak sey degil benim acimdan. sonra turkiye'ye dondum diyelim:

a) memurluga donus. sanirim halen hakkim var ama bilmiyorum ne geregi var?
b) ozel sektor-beyaz yaka satin alma, audit, finans gibi bolumlerde calisma? tecrubem sadece biraz ve cok eski, yas da sorun olacak sanirim ozel sektor acisindan. ingilizcem fark yaratir mi? bilmiyorum.
c) belki su siralar ogrenilebilecek bir machine learning, ai ile alakali ya da yazilim ile alakali freelance veya remote olarak calisabilecegim bir yetenek katsam kendime?
d) cafe, restaurant acmak? veya bir yerin franchise'ini almak?
e) en iyi oldugum konu olan ingilizce'ye dayali bir is. gezi rehberligi, tercumanlik veya ingilizce ogretmek? tesl alip? bu alanlari severek yapacagima eminim.
f) emlak isiyle ugrasmak? kuzenim muteahhit ve buyuk projeler yapiyor, onunla ortak is yapilabilir belki. gayrimenkul ilgimi cekiyor.
g) avustralya olmasa bile irlanda,da kalici oturum, singapur'a gitme veya ispanya, yunanistan'dan ev alip ab vatandasligi almak gibi seceneklere de acik olabilirim. hatta amerika da olabilir. ama bunlar hakkinda her turlu bilgiye ve alternatif oneriye acigim. illa turkiye olmasin gibi bir derdim yok gelismis ulke vatandasligi almak isterim eger alabilirsem.

cok cok tesekkurler arkadaslar buraya kadar gelebildiyseniz. simdi yatiyorum tickleri sabaha atarim artik :)
0
baldur2
(18.10.24)
dostum gecmis olsun. zor zamanlardan gecmissin, hep bir belirsizlik vs kolay degil. göcmenin derdini en iyi göcen anlar.

ama sen ne is yapiyorsun? ne okudun da meslegini yapamiyorsun? bu saydigin isleri avustralya'da da yapabilirsin? seni durduran vize anladigim kadariyla.
o diplomali meslegini yapip sana kalici oturumu aldirtacak meslegin ne ve neden yapamiyorsun? bu kismi anlayamadim.

bir de vize alabilmek icin kimseye bel baglama derim. senin durumun cok zor. sen su anda birine ajandan olmadan yaklassan bile karsidaki bunu benle evlenmek istiyor vize icin vs diye anlar. ben seni anlayabiliyorum
0
robert bosch
(18.10.24)
www.youtube.com

hacı 4 daire bir dükkana hiçbir şey yapmasan da yuvarlanır gidersin buralarda ya
0
deranzo1
(18.10.24)
@robert bosch

turkiye'de iktisat, burada da professional accounting okudum, okurken burs falan bile kazandim ama sirf nitelikli gocmenlik listesinde diye okudum, yoksa sevdigim bir meslek degil. ya isler vize istiyor, vize is tecrubesi istiyor derken, bir yerden sonra motviasyonumu kaybettim ve vazgectim, gunu kurtarmak icin ve borclari kapatmak icin buldugum islerde takilip kaldim, elimden tutan olmadi, yol gosteren olmadi diyeyim. ayrica dedigim gibi zaten muhtemelen ayni parayi kazaniyordum diger islerde ama sonucta tatmin etmiyor bir sure sonra. kariyer degisikligine acigim, o kariyerlerle de o isten daha fazla para kazanmam da mumkun zaten.

o ask konusu zaten oyle. resmen oturum olmadan ask bile yasayamiyorum. yani oturum'u olan da olmayan da, kalici oturumum mu var mi yok mu onu soruyor. o yuzden evlenerek alma umudum kalmadi. dedigin gibi beni sevmiyorsun pasaportum icin benimlesin muhabbetini duymak bile istemiyorum.
0
🌸baldur2
(18.10.24)
yurt dışına yerleşme, kalıcı olma, yabancı olarak tutunma vb süreçleri kolay değil malesef. sonuçta istanbulda ev dükkan alabilmişsiniz. Aklınıza yatarsa Avustralya, expat olmak ingilizce sınavları gibi konuları youtube da anlatabilirsiniz. Uğraştırıcı olabilir ama bahsettiğiniz işler de en az bunun kadar uğraştırıcı. Bu arada düşünürseniz konsolosluk, büyükelçilik sınav açıyor takip edin.
0
pembediken
(18.10.24)
okumadım ama kesin sen haksızsındır baldur iki. sonra okıcam işim var. tam on yıl önce ben de avustralyaya gitmeye kalktıydım anam bana gitmen dediği için kaldım içümde uktedir. bi nebze olsun pişmanlığımı azaltmak için okıcam sakın silme

edit: okudum göçmenlikten tiksindim. ileri yaşta baştan başlamak kendi memleketinde bile zorken gurbette düşünemiyorum. ama o on yıldan sonra sen artık buralarda yapamazsın gibi geliyor. inşallah amerika avrupa bir şey tutturursun da kalırsın. ne yaparsan yap buraya gelme derim. bekar adamsın ayağına dolanacak çoluk çocuk da yok. burada insanlık namına bir şey kalmadı. bir yolunu bul rahat edebileceğin ama kanunu nizamı olan bir yere kapağı at.
0
titanyum22
(18.10.24)
Senin durumda bence iki seçenek var:

-Türkiye'ye dönüp memur olmak
-Bir ülkeye iş teklifi alarak gitmek.

Oturumdur, vatandaşlıktır.. bence bunlar için kasma. Bunlar zaman ve para gerektiren süreçler ve garantisi yok. Senin durumunda olan Avustralya ve Kanada'da çok kişi var. Senin durumun Amerika versiyonu da kaçak takılmak 10-15 yıl ve hiçbir şey elde edemeden dönmek.

Bir yerde olmaktan ziyade ne iş yapacağına bak. Mavi yaka değilsen, öğrencilik sürecine girmek istemiyorsan göçmenlik süreci zor.

Ticarete gelirsek de risk dolu. Çırağı olmadığın işin ustası olamazsın derler..

Benim şahsi fikrim memuriyet + small business. Bir ülkeye göç edeyim fantazisinden ziyade paraya odaklan.

Göçmenlik düşünüyorsan da yatırımcı vizeleriyle iş kurarak bir şeyler yapmayı düşün. Daha zorlayıcı gibi ama uzun vadede getirisi daha büyük..yolun ve ne yapacağın belli.

Yapabiliyorsan evlilik işini zorla. Bu da en temiz yollardan biri.
0
ferenc
(18.10.24)
Ev alıp ab vatandaşlığı diye bir şey yok. Size oturum izni sağlar ama o ülkede sağlar. Buna ek olarak en az 250-500 bin euro falan yatırım yapmanız gerekir (yunanistan böyleydi). Yunanistan'da ev alıp gidip almanya'da calisamazsiniz. Ek olarak mevcut tecrübe vs ile bahsettiginiz ulkelere gitmek de zor, ancak gene okursaniz olur.

Eğer Türkiye'ye dönmek size temel bir sorun yaratmiyorsa dusunulebilir, bilmiyorum. Ben hayatta dönemem çünkü 2 haftada bile bayiliyorum ülkede. Temelden sorunum var, parasal değil.

Türkiye'de özel sektör rezil. Kimse de deneyiminiz yokken sizi sırf yurtdışı gördünüz diye almaz. Türkiye'deki özel sektör işleri çoğunlugu da dandik yani. Beklentiniz düşükse olabilir. Ben tavsiye etmem pek. Uzun yıllar yurtdışında özel sektörde çalışmis olsaniz o zaman olurdu büyük firmalarda üst yönetim vs.

Franchise kol gibi pahalı. Örnek verirsek burger king 500 bin dolar+kdv. Çevremde burger king vs olanlar baya zengin olan kişiler. 500 bin dolariniz varsa zaten bize bu sorulari sormazsiniz diye düşünüyorum.

Kafaniza bir milyon tilki var. Bence bilmediginiz islere girip elinizdeki parayi kaptirma riski yapmayin. Bildiginiz bir şey varsa onu düşünün.

Bence üç seçenek var;
- Avustralya'da kalmak ve bir şekilde kalıcı olmak.
- Türkiye'ye gelip salla başı al maaşı bir hayat yasamak. Bunda yanlış bir şey kesinlikle yok ve bu size göre olmasa bence sormazdiniz bile.
- Türkiye'ye gelip bildiginiz bir iş yapmaya calismak.

Onun dışında ai, özel sektörde iyi iş, ab falan bence uzak seçenekler.
0
logisticsmanager
(18.10.24)
Yanıt veremeyeceğim ama hikayenizin ikinci senesine yeni girdim. Dertleşmek isterim. İsterseniz mesaj gönderebilirsiniz.
0
dusunemedim
(18.10.24)
acil donmen lazim +1

yurtdisinda kalmak icin sahte evlilik falan yoluyla dandik white trashlere parayi kaptirma, dolandirilirsin.

4-5 mulk var 70-80bin kira geliyor diyorsun. bu zaten cepte ki buyuk avantaj.
yasin da gelmis, yerinde olsam donup once duzgun bir hatun kovalarim. bu sirada da ticaret, ithalat ihracat islerine falan bakarim.
memuriyet ile isim olmaz, zaten baglantin yoksa o isten bir cacik olmaz.

cok cok kritik bir donum noktasindasin. donmezsen boka batarsin. ben battim ordan biliyorum.

commonwealth pismanliktir.
0
cooperr
(18.10.24)
Hocam bence orada göçmenlik olayının tamamen bittiğine emin olmadan dönme. Almak için de zor ama mücadeleye devam et. Bilmiyorum artık gelsem mi Türkiye'ye diyorsan bir kaç ay gel bak. Fakat bu son seçenek olsun. Yani başını yastığa koyduğunda keşke şöyle yapsaydım böyle yapsaydım yerine yaptım ama olmadı dersin. Bu nedenle mantıklı olan orası veya başka ülkede kalmaya bakmak olmadı en kötü burada seni 40 yaşında da 50 yaşında da gelsen zaten geçindirecek mal mülk var. Burada kaybedeceğin bir fırsat yok.
0
dedeminhirkasi
(19.10.24)
Son 10 senede Türkiyede maaşlı çalışarak nakit parayla İstanbul'da değil 4 daire ve dükkan, 1 daire alabilen istisna olmuştur. Yani sorunun psikolojik gibi duruyor. Ayrıca sistemi kullanmak istemeyen biri için Türkiye son 10 yılda daha da kötüleşti. Karar vermeden önce arada ziyaret edip deneyebilirsin.
0
osssy
(20.10.24)
Kuzeninize ne oldu bu arada?

Gocmenlik zor ama bu kadar degil, soyle ki 10 yilda baya bir sey olmus olmasi gerekiyordu. Ancak Avustralya faktoru,bence, cok fark ediyor. Soyle ki, cok uzak, sadece fiziki olarak degil, bu fiziki uzakligin getirdigi acayip bir duygusal uzaklik oluyor, haftasonu atlayip bir yere gidip gelememek, bildiginiz alistiginiz dunyanin bambaska bir saat diliminde yasiyor olmasi, vs beni cok zorlamisti acikcasi. Dolayisiyla sizi cok iyi anladim. Ancak 10 yili cope atmis gibi hissetmeyin, mal mulk edinmissiniz. Sizin yerinizde olsam sanirim hollanda basta olmak uzere, almanya ikinci secenek olabilir, ya da ingiltere, eger enerjiniz varsa yuksek lisansa basvururdum. Para sorununuz yok. Hollanda da masterlar makul fiyatta, Almanya'da da, her ikisinde ingilizce fazlasiyla master var, alaninizda bir yuksek lisans yapip o arada is bakmak, master sonrasi is aramaza izinlerini kovalamak, oradan sartlari zorlamak daha mantikli. Avrupa daha cazip cunku bu anlattiginiz yalnizlik hissi ciddi derecede azalacaktir, haftasonu cok ucuz biletlerle bir yerlere ya da Turkiye'ye kacip o ihtiyaciniz olan guvenli cemberdeki arkadasliklariniz vs sizi ayakta tutacaktir. Avustralya'da Turkiye'den bir dostunuzu aramak isteseniz bile bir dert. Kendi adima ben orada, halihazirda baska yerde gocmen olarak, hic tatmadigim bir yalnizlik ve izolasyon yasamistim ve beni cok zorlamisti.
0
kassiopeia
(21.10.24)
(14)

özgüveni yüksek alt seviye çalışan

baldan kaymak
özgüveni üsttekini rahatsız ediyor.üst, altın çok bildiğini ve hayır duvarı olmamasını istiyor.alttaki ise elindekine göre konuştuğunu ifade ediyor.üstteki kişi kırıyor bu özgüveni ama yine doluyor çok geçmeden özgüvenle. self çünkü içten geliyor.söyledi de ama bir ifade etmiyor alttaki çalışan için
özgüveni üsttekini rahatsız ediyor.
üst, altın çok bildiğini ve hayır duvarı olmamasını istiyor.
alttaki ise elindekine göre konuştuğunu ifade ediyor.

üstteki kişi kırıyor bu özgüveni ama yine doluyor çok geçmeden özgüvenle. self çünkü içten geliyor.
söyledi de ama bir ifade etmiyor alttaki çalışan için.
ne yapılabilir?

kimseye zararı olmayan ama iletişimi yoran bir süreç.
siz olsaydınız bu alttaki çalışana durumu nasıl anlatırdınız?
0
baldan kaymak
(17.10.24)
rahatsız olunan şey ukalalık mı, nedir tam olarak? bir insanın "öz"güveni diğerini niye rahatsız etsin? adı üstünde ÖZgüven
0
titanyum22
(17.10.24)
gerçekten neden rahatsız oluyorsun tam olarak? egon bu kadar kırılgan mı da başka birinin özgüvenini kırmayı normal karşılayıp bir de anlatıyorsun? kimseye zararı yok da diyorsun üstelik. yanında çalışanlara sabır diliyorum.
0
duygusalatasi
(17.10.24)
Alt takımın pısırık, tamam efendim evet efendim demesi gerektiği sanırım zihninizde işlemiş. Bu nedenle saygısızlık yapmadığı sürece özgüvenli bir personeli dahi kabul edememe durumu var. Enteresanmis..
0
dedeminhirkasi
(17.10.24)
alt seviye çalışan ne yahu. klasik beyaz yaka egosu:)
0
nothing in my way
(17.10.24)
Soruyu çok anlayamadım, anlayabildiğim şu yanlışsa düzelt. "Alt seviye çalışan" işiyle ilgili çok donanımlı, kendini "üst çalışan " olarak konumlandiran kişi çok bilmiyor ve ondan bazı konularda fazla fedakar ve verici olarak çalışmasını istiyor. " Alt seviyede olan" daha fazla ücret ve imkan istiyor. Böyle anladım. Üst olan da özgüvenini kırdım sanıyor, alt olan umursamıyor bu kişiyi.

Biraz daha açarsan soruyu daha iyi cevap verebilir insanlar. Bir de bu alt konum çalışan, üst konum çalışan ifadesi beni çok rahatsız ediyor.
0
rock n roll
(17.10.24)
Şaşkın olayım beni senden natı natı tanatom

Bir şey anlamadım duyurudan. Bomboş bir öz güveni olan her şeyi bildiğini sanıp hiçbir şey beceremeyen bir kesim var. Ondan mı bahsediliyor acaba? O değilse muhtemelen haksız.
0
nawar
(17.10.24)
Hiçbir şey anlaşılmayan bir duyuru yazmışsın. Daha açık anlatır mısın A kişisi B kişisi şeklinde? Hayır duvarı ne demek mesela hiç anlamadım.
0
muhayyer divan
(17.10.24)
@muhayyer divan; " hayır duvarı olmasın" derken herhalde bilgini saklama bizden. Sorduğumuzda söyle, cevap vermemezlik yapma demek istiyor galiba.
0
rock n roll
(17.10.24)
Abi çok kötü anlattın vallahi anlamadık. Ezmişsin de birilerini.
0
Shepard
(17.10.24)
Ya seni hiç anlamadım ama bence haksizsin ya.
0
dedeminhirkasi
(17.10.24)
alt seviye çalışan :):)

Ahh yıllarca alıştınız ezik büzük, sessiz sakin insanlarla çalışmaya azıcık kendinin farkında olan birini görünce garip hallere giriyorsunuz.
Şu yeni kuşakların en sevdiğim yanı bu işte, müdanasızlar, özgüvenliler, kendilerinin ve yeteneklerinin farkındalar ve "üst seviye çalışana da" bunu göstermekten çekinmiyorlar.

Özgüven güzel bir şeydir, buradaki sorunu da bir tık anlayabiliyorum, benim de birlikte çalıştığım insanlarla koordineli olmam, yaptıklarından haberdar olmam gereken bir işim var ve bunlar doğru iletişimle çözülebilecek şeyler.
Temelde yatan bu "alt çalışan" mantığını yok edip "birlikte çalışıyoruz" kafasına geçtiğinizde doğru iletişimi kurup verimli çalışma ortamı yaratacağınıza inanıyorum.
0
mutekebbir
(17.10.24)
galiba yeni nesil boyle, bencillik mi ozguven mi ayirmakta lazim. sizin durumu anlamadim ama, benim yasadigim; birsey istiyorum laboratuarda -benim isim degil- cevabini aliyorum ama kendi birsey isteyince yapilmasini bekliyor. bizim ki ile once konusuldu ama devam edince isten cikarildi.
0
durgunfoton
(17.10.24)
"alt seviye çalışan" şeklinde tanımlama yapan birini özgüvensiz olarak görürdüm o kesin.

helal olsun ezdirmiyor kendini. pısırıklığa alışmışsınız kendini ezdirmeye sindirilmeye izin vermeyen birini görünce hemen tepki veriyorsunuz.


üst seviye çalışan milleti ezerek özgüven sahibi olunmaycağını öğrenmeli
0
Hallegadola
(17.10.24)
Eğer özgüven dediğiniz assın talimat almayi kişiselleştirmesi ve işi sabote etme pahasına çeşitli sözde hassasiyetleri bahane ederek üstü kapalı ayak diremesi ise öncelikle diğer çalışanların bu olumsuz tavrı örnek alma durumu nedir bunu gözlemleyin. Bu önemli. Tavsiyem kesinlikle görmezden gelin ve tavırlarını alevlendirmeyin. Çünkü tepki çekmeyi severler bu kendini önemli hissettirir. Gayet profesyonel ve mesafeli davranın ve bir önerisi var ise ilgilenirmis gibi yapıp kendi mantiksizligi varsa buna kendi sözleri ile ulaşmasını sağlayın. Lider olma arzusu vardır muhtemelen
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(17.10.24)
(2)

tüketici hakem heyeti lehimize karar verdi, simdi ne olacak?

vhs kaseti
karşı taraf karara itiraz etmiş, mahkemelik mi olduk yani?avukat ve duruşmaya çıkmamız gerekecek mi?şimdiden çok teşekkür ederim :)
karşı taraf karara itiraz etmiş, mahkemelik mi olduk yani?

avukat ve duruşmaya çıkmamız gerekecek mi?

şimdiden çok teşekkür ederim :)
0
vhs kaseti
(15.10.24)
Dosya tüketici mahkemesine gidecek. Gitmenize gerek yok ama bir beyan dilekçesi sunmaniz faydanıza olur. Mahkemeden size tebligat gelince dilekçe yazarsınız. Mahkeme hakem heyetinin kararını ya kabul edecek ya reddedecek. Kabul ederse sıkıntı yok. Eğer hakem heyetinin kararını kaldırırsa eğer avukat ücreti ödersin o da hakem heyetine başvurduğun bedel var ya onun yüzde 15.
0
dedeminhirkasi
(15.10.24)
Detaylıca yazmışsınız, çok makbule geçti çok teşekkür ederim :)
0
🌸vhs kaseti
(16.10.24)
(20)

Yemek masasına davet edilen yabancı hk

tahirkemalbozoglu
Öğle saatlerinde şirketin yemekhanesinde üç kişi yemek yiyoruz. İçimizden biri, bize sormadan başka bir çalışanı masaya davet etti. Bu durum bana biraz saçma geldi. Sonuçta, masadaki diğer kişilerin bu durumu isteyip istemediğini düşünmek gerekmez mi? En basit nezaket kurallarından biri yahu. Şunu b
Öğle saatlerinde şirketin yemekhanesinde üç kişi yemek yiyoruz. İçimizden biri, bize sormadan başka bir çalışanı masaya davet etti. Bu durum bana biraz saçma geldi. Sonuçta, masadaki diğer kişilerin bu durumu isteyip istemediğini düşünmek gerekmez mi? En basit nezaket kurallarından biri yahu. Şunu bir masadakilere sormak nasıl aklına gelmiyor? Tamam elemanı tanıyoruz da adamla oturup yemek yemek istemiyorum. Yoruyor artık böyle insanlar. Siz ne diyorsunuz bu konuda?
0
tahirkemalbozoglu
(11.10.24)
Şirket yemekhanesi için gereksiz bir hassasiyet gibi geldi bana, yani bir restoranda falan olsanız tamam ama şirket yemekhanesi, bilemedim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(11.10.24)
baya sağlıksız düşünce.
0
patronaj1
(11.10.24)
bu olay türkiye sınırları içerisinde geliştiyse eğer; üzülerek beklentiniz çok yüksek demek istiyorum.
teşekkür etmesini bilmeyen, yol vermeyen vs bir toplumdan çok şey beklememk lazım.

lakin şöyle bir durum da var, çocuk değiliz. iş yerinde yenilecek yemeğin süresi max 20dk. istemediğiniz kişi masanıza oturduğunda hızlıca yiyip kalkabilirsiniz. veya çok rahatsız oldunuzsa müsade isteyip kalkarsınız. sonrasında isterseniz arkadaşınızı uyarırsınız böyle şeylerden hoşlanmadığınıza dair. büyütecek, yoracak bir durum değil bence.
0
nwnd
(11.10.24)
Vallahi mi ya ben takıntılıyım yani öyle mi
0
🌸tahirkemalbozoglu
(11.10.24)
Brocum bilemeyiz takıntılı mısın değil misin bu olay özelinde konuşuyoruz sadece, belki de normalde dünyanın en şeker insanısındır kim bilir, kim bilir belki de etkileşimde olmak istemediğin biriyle zorunlu bir paylaşım yaşadığın için gerilmiş olabilirsin, bu seni takıntılı yapmaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(11.10.24)
Randevulaşılmış bir yemeğe sorulup edilmeden bir başkası davet edilmiş olsa sonuna kadar haklısınız da şirket yemekhanesi için saçma bir hassasiyet. Neticede orası bir yemekhane, masayı kendinize rezerv etmiş falan değilsiniz. İcap ettiğinde hiç tanımadığınız insanların bile afiyet olsun diyerek boş yere oturduğu bir yerden bahsediyoruz. Adı üzerinde yemekhane, restoran değil. maksimum 10-15 dakikada yenilip kalkılacak bir yer için "benden izin istenmeliydi, nezaket kurallarına uyulmalıydı" gibi beklentileri duyunca insanın istemsiz yüzü ekşiyor.
0
thracia
(11.10.24)
Hocam bence haklısın. Yemekhanede de olsa 3 kişi gitmişsiniz ve en azından davet edilirken sorulmalı. Ama burada da görüldüğü üzere bu tarz şeylere aldırış eden çok az insan kaldı. Yüzü ekşiyen, en basit kafası çalışan birisinin isteyeceği şeyi beklemeyi nezaketsizsin diyen kişiler olduk. Yani evet bu ortamda ve böyle insanlarla daha çok beklersin. Ama umudum şu ki keşke bu anlayış, yaklaşım artsa ama nerde
0
dedeminhirkasi
(11.10.24)
abi yemekhane ise abartıyorsun, restoran ise haklısın.
seninde iş arkadaşın sonuçta, aynı kişilerle aynı yemeği yiyosun, nesi sıkıntı anlamadım.
sevmediğin konuşmadığın biri olursa, sende o gelince masadan kalkarsın hepsi bu.
0
etna
(11.10.24)
Ben de öyleyim.
2 yada 3 kişi bir masaydaysak önceden gelebileceği hesap edilmeyen veya beklenmeyen kişi için masadaki diğer arkadaşlara da sormak gerek.
Sonuçta başkalarının yanında konuşulmayacak konular da var.

Arkadaşlar arası yapılması planlanan piknik mevzusu da öyle. Muhakkak cinsin biri akrabasını getiriyor son anda. Asla sevmem.
0
diyecevaplandı
(11.10.24)
Şirket yemekhanesi için gereksiz hassasiyet +1
Şu noktada yoran insan hareketi seninki.
0
Bruce
(11.10.24)
şirket yemekhanesinde öğle yemeği için gereksiz hassasiyet. ben olsam hiç takmazdım. sadece sevmediğim biri bilerek özellikle davet edilirse sorun olur onun harici önemsiz. dışarda akşam yemeğiyse bilgi verilmesi gerekir. gereksiz takılmışsınız.
0
jelly bear
(11.10.24)
şirket yemekhanesinde haksızsın +1
0
jülsezar
(11.10.24)
Sirket disinda haklisin ama sirkette gereksiz alinganlik +1
0
turkuaz
(11.10.24)
hiyerarşik durumlar dışında o yemekhanede herkes istediği yere oturabilmeli ve hatta o kişi sizden izin almadan masanızdaki boş yere oturabilir. şirket mutfağında bir oturma düzeni olmamasının bir nedeni var.
sizin nezaket kuralı diye bahsettiğiniz şey tam tersi sizin nezaketsizliğiniz olmuş.
0
neira
(11.10.24)
"Saçma" demek yerine "nezaketen daha iyi olmaz mıydı?" deseydin biraz farklı yaklaşılabilirdi ama varacağı sonuç şirket yemekhanesinde gereksiz hassasiyet +1
0
nawar
(11.10.24)
Yemekhane mantığıyla ters bir düşünce. Lokantadaki masanız özeldir ama yemekhane öyle deıil. Davet edilsin veya edilmesin, isteyen istediği yere oturur.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(11.10.24)
tanımadığın adamla 4 kişilik grup halinde oturup yemek yiyince noluyor ki yani tam olarak nasıl bir zarar görüyorsun? belki bilmediğimiz bir durum vardır
0
titanyum22
(11.10.24)
mahsus mahal
(12.10.24)
Koç Grubunda çalışırken stajyerinden birim genel müdürüne dek herkes aynı yemekhanede yemek yiyordu; tepe yönetim ayrı yer ya da misafirhane vardır bilemem ama şunu biliyorum bir gün şefimiz birini çağırdı 6 kişilik masaya davetsiz, rahmetli Mustafa Koç. Adam bildiğin yatay dilimlenmiş karpuzu piknikteymișcesine yedi ki, başka türlü de yenmez.

Takılmayın bunlara, saç baş yolmayın. Fabrikada, atölyede usta başı değilseniz yani borunuzun öttüğü yerde geçerli bu istediğiniz.
0
mahsus mahal
(12.10.24)
Sirket yemekhanesinde baska bir is arkadasinizun tek basina yemek yemedi mi daha nezaketli bir davranis?
Sacmalamissin
0
robert bosch
(12.10.24)
(15)

Spotçuya çok ucuza eşya verir miydiniz?

dejame
Elimizde çok iyi durumda olan bir buzdolabı var, daha büyük ve yeni dolap aldığımız için fazlaya çıktı ve bunu birkaç platforma koydum. En azından 2 bin, 3 bin TL eder diye düşünüyorum, dolap tertemiz ve hiçbir sorunu yok.Yazlık bölgede olduğumuz için öğrencilere verme durumumuz yok ve yakında gidec
Elimizde çok iyi durumda olan bir buzdolabı var, daha büyük ve yeni dolap aldığımız için fazlaya çıktı ve bunu birkaç platforma koydum. En azından 2 bin, 3 bin TL eder diye düşünüyorum, dolap tertemiz ve hiçbir sorunu yok.

Yazlık bölgede olduğumuz için öğrencilere verme durumumuz yok ve yakında gideceğiz. Spotçuya sorduğumuzda hurda fiyatına alırım, para etmez dedi. Tamam dersek gelip 400 lira civarına alacak, bu da benim hiç içime sinmedi çünkü biliyorum ki kat ve kat pahalıya satacak bunu.

Siz olsanız çok ucuza spotçuya verir miydiniz? Ona vermek yerine birine ücretsiz vermek çok daha mantıklı geliyor. Ama nakliye ve zaman sorunu var.
0
dejame
(08.10.24)
Muhtara git. İhtiyaç sahibi biri gelip alabilir mi de. O ayarlar.
0
Mirket
(08.10.24)
Elinde atıl duruma geçen bir eşya olunca "ben şimdi bunu ne yapayım yav" dediğinde spotçular devreye girer, orada da verdiğin mala alacağın paraya bakmazsın genelde. Yani satacak zamanın varsa evinde fazla yer kaplamıyorsa ve gözüne batmıyorsa ederi değerinde satabilirsin ama bu şartlar oluşmuyorsa mecbur verirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.10.24)
Eski eşyaları hiçkimse almıyor. Şahsen bel elden çıkaramıyorum. Sırf evden alsın götürsün diye çağırıyorum spotçuyu.
0
nuevo
(08.10.24)
Haa Bi de spotcuyla öldü fiyatına anlaşıyorsun sonra eve almaya geliyor ve diyor ki abi bunun burası şöylemis şu kadar vereyim diye daha da düşürüyor. İnan bana gelecek spotcu sana bunu yapacak.
0
dedeminhirkasi
(08.10.24)
valla koskoca buzdolabını sizden 400e alacak, seneye yazlıkçılara en az 4000e verecek. ben de olsam onun yerine belediyeyle ve eğer varsa stklarla görüşürdüm.
0
red g
(08.10.24)
Spotcuya vermezdim, bedavaya siradan birine vermeyi tercih ederim.
0
mbond
(08.10.24)
koca evi verdim ucuza avizeler 15k almıştım 300 liraya falan verdim
ocaklı fırın aynı şekilde en ucuzu sahibindende 5k olan şeyi 1k verdim(öncesinde 6 ay bekledim)

400 lirada çok ölücüymüş, kaç senelik dolap?
yeriniz yokmu dolap her zaman lazım ola bişey aslında?
0
eja
(08.10.24)
400 lirayı çocuklar harçlık olarak bile beğenmez.
Kendiniz araştırarak bir fakire verin.
0
diyecevaplandı
(08.10.24)
400 lira alıp bir sürü ağız kokusu çekeceğime hayrına birine verirdim. muhtarınıza sorun ihtiyacı olan biri muhakkak vardır
0
oekuklu
(08.10.24)
Muhtara sormayın var der kendine alır.
0
wasmashing
(08.10.24)
acelem varsa veya herşeyi tek seferde alacaksa veririm. parça parça satmak için uğraşamam.

ikinci elcilere sorun. yazlıktaki eski klimayı (çalışmıyordu) 3 5 kişiye sora sora 1000 liraya satıp tamir eden birisine verdi babam en sonunda.
0
inheritance
(08.10.24)
Onlara para kazandıracağıma çevremdeki ihtiyaç duyanlara veriyorum. Örneğin sitedeki görevliye vermiştim en son
0
tolgan
(08.10.24)
Kapının önüne koyarım gene de 400tl ye vermem.

ilan sitelerine uygun fiyattan koyun, ilk mesaj atana verin gitsin.
0
kimlanbu
(08.10.24)
spotçu 400'e alıp 5-6k'dan başlatıp satar o da minimum. muhtara 1-2 kişiye sor soruştur garibana ver gitsin. türkiye'de ikinci el beyaz eşya kolay satılmıyor maalesef
0
avatar is back
(08.10.24)
Ücretsiz verin ihtiyaç sahibi birisine, nakliyesini kendisi yapar.
0
screamshot
(08.10.24)
(6)

Kredi ile 2. Ev almanın şartları nelerdir?

dedeminhirkasi
Kredi ile ikinci ev almam mümkün mü? Mümkünse şartları nelerdir, teşekkür ederim.
Kredi ile ikinci ev almam mümkün mü? Mümkünse şartları nelerdir, teşekkür ederim.
0
dedeminhirkasi
(08.10.24)
Evin değerinin %10’u kadar kredi çekebilirsin
0
avatar is back
(08.10.24)
Böyleyse çok kötü.
0
🌸dedeminhirkasi
(08.10.24)
Ben, eksper değerinin %20 si diye biliyorum.

İpoteği, dosyası, eksper masrafı, hayat sigortası derken astarı yüzünü geçiyor. Zaten faiz oranı da ilk ev için istenen faizin de çok üstünde.

Melahat teyzeden altınlarını istemek daha mantıklı :)
0
Mirket
(08.10.24)
5 milyon üzeri ise maksimum 625.000 TL kredi çekiyorsun, eksper değeri 5 milyondan az ise eksper değerinin %12-%12,5 kadar çekebiliyorsun.
0
liberal
(08.10.24)
@mirket hocam mevzu aslında hazır parayı vermeden olabildiğince fazla kredi ile almak. Kredili ev haricinde paranin bu şekilde katlanarak degerlendigi şey yok başka. Hazır parayı vererek ikinci ev almak bu noktada mantıklı mı bence degil
0
🌸dedeminhirkasi
(08.10.24)
'mümkün olduğu kadar fazla kredi' sözünde çok haklısın da, kredi miktarı çok azalınca demin saydığım sabit masrafların toplam içindeki oranı artıyor. Bu durum da kredi maliyetini çok arttırıyor.
Oturup Çiçek dede gibi hesap yapmak gerek.

www.youtube.com

Tek çocuk isen, üzerindeki evi anneye ya da babaya devretme konusunu inceleyebilirsin. %80 kredi harika olur o zaman.

Bundan emin değilim ama üzerinde konut hissesi varsa da ilk evim kredisi alınabiliyormuş. Doğru ise üzerindekinin yarısını da devredebilirsin.
0
Mirket
(08.10.24)
(3)

Roma seyahati

kondansator
Selamlar, normalde 7 gün Milano’da gezmeyi planlamıştık. Daha önce de Milano’ya geldiğimiz için 3 gününü Roma ya çevirelim diyoruz. Romaya tren ile gidip, dönüş biletini de cezasını ödeyip romandan kalkış olarak revize edeceğiz. Roma da hangi bölgede otel tutmalıyız?
Selamlar, normalde 7 gün Milano’da gezmeyi planlamıştık. Daha önce de Milano’ya geldiğimiz için 3 gününü Roma ya çevirelim diyoruz. Romaya tren ile gidip, dönüş biletini de cezasını ödeyip romandan kalkış olarak revize edeceğiz. Roma da hangi bölgede otel tutmalıyız?
0
kondansator
(06.10.24)
Ulaşımı hallederim diyorsan trastevere'yi öneririm. Merkeze yakın ama lokal, curcunasız nezih ama hareketli.
0
Bruce
(07.10.24)
Roma'dan yeni geldim. Hotel virgillio isimli otelde kaldım. Konumuna haritalardan bak. Bence en ideal yerlerden birisi konum olarak. Trastevere görülmesi gereken yerlere uzak. Roma da gezilecek çok yer var. Buralar dipdibe dolsa bile gezerken yoruluyor insan. Trastevereden çıkıp Merkezi yere gelene kadar yorulursun bir de geri dönüşü olacak. Dediğim konuma bakabilirsin
0
dedeminhirkasi
(07.10.24)
otel adini su an hatirlamiyorum ama ispanyol merdivenlerinin hemen yaninda bir yerde kalmistik ve cok rahat etmiştim. roma'da gezilecek ve yapilacak cok sey var, gunluk bayagi bir adim atmistik :)
0
sweetoffice
(07.10.24)
(4)

İnternet hızının gün içinde yavaşlama sorunu

dedeminhirkasi
Türk t kullanıyorum. Isyerim haricinde bulunduğum yerlerde internette sorun yok fakat isyerine geldiğimde şöyle bir sorun oluyor. Öğlene kadar sıkıntısız girebildigim İnternete öğlenden sonraları giremez hale geliyorum. Bunun nedeni nedir? Müşteri hizmetleri ile çözülecek bireysel bir sorun değil be
Türk t kullanıyorum. Isyerim haricinde bulunduğum yerlerde internette sorun yok fakat isyerine geldiğimde şöyle bir sorun oluyor. Öğlene kadar sıkıntısız girebildigim İnternete öğlenden sonraları giremez hale geliyorum. Bunun nedeni nedir? Müşteri hizmetleri ile çözülecek bireysel bir sorun değil benim tahminime göre. Siz ne önerirsiniz.
0
dedeminhirkasi
(01.10.24)
Hocam laf sokuyormus gibi algilama senin bu dedigin sorun en az 15 yil once olan bi sorundu yani oylenbisey vardi gercekten ama bu sorunla ben istanbulda yasiyorum avrupa yakasinda dedigim gibi en az 15 senedir bu tarz bisi yasamadim ve boyle birsey cevremdende duymadim.

Ozet geciyorum. Mazide kaldi boyle seyler normalde.

Tavsiyem sen bi operator degistir. Turknet yok mu hocam fiyati okay evlere 1000 lik baglanti hizi veriyor. Mantiken alsan boyle bisey her tarafi yavaslasa sana en kotu gene 500mbps hiz verir hoc tinlamazsin. Ben boyle dusunuyorum
0
Zetnikov
(01.10.24)
Hocam ben mobil internetten bahsediyorum. Yazdıklarıma tekrar bakarsan iş yerinde sadece böyle oluyor belirli bir saat sonra diye söylüyorum. Ben de yıllarca kullandım fakat hani belirli bir yerde ya çeker ya çekmez bu sabahları gayet iyiyken öğlene doğru girilmez oluyor.
0
🌸dedeminhirkasi
(01.10.24)
baz istasyonunun belli kapasitesi var. insanlar ogle molasinda sosyal medya falan bakmaya basliyor. asiri yuklenmeden dolayi dusuyordur.
0
buenosdias
(01.10.24)
@dedemin hirkasi

4g kullaniyorsan sorun olunca ayarini 3g ye getir bindene bakalim cunku ben starbucksa gidince internetim cekmiyorum 4g den 3g ye cekince duzeliyor
0
Zetnikov
(08.10.24)
(2)

kredi kartıyla(taksitle) altın alınıyor mu?

ezkaza
yaklaşık 120k değerinde altın almam gerekiyor. aslında nakit param var ama 3 taksitle alabilsem çok daha rahat ederim bu ay ek ödemelerim de var çünkü. geçmişte bir ara 3 ay taksit yapılıyordu hatırladığım kadarıyla altın alırken. şuan güncel durumda alınabiliyor mu acaba bilgisi olan var mıdır? nor
yaklaşık 120k değerinde altın almam gerekiyor. aslında nakit param var ama 3 taksitle alabilsem çok daha rahat ederim bu ay ek ödemelerim de var çünkü.
geçmişte bir ara 3 ay taksit yapılıyordu hatırladığım kadarıyla altın alırken. şuan güncel durumda alınabiliyor mu acaba bilgisi olan var mıdır? normal altın alıcam bu arada çeyrek tam vs bu tarz olanlardan. takı vs değil.
0
ezkaza
(30.09.24)
Internetten 3 taksitle sadece bilezik alabilirsin. Diğerlerinde taksit yok.
Kuyumcudan da diğer ürünleri taksitle alabilirsin.
Fakat şöyle hem internetten hem Kuyumcudan da alsan peşin fiyata nazaran fark ödersin tahminen 120 k degerindeki altin sana 150 k lere yakın patlar
0
dedeminhirkasi
(30.09.24)
22 ayar bileziklerde 3 taksit oluyor. ama şu an kapalıçarşı gr fiyatı 2908 tl. internetten alırsan 3085 tl civarı. gramına ortalama 200 tl fazla para verirsin. 40 gram alsan 8000 tl fark eder. bu arada bugün hepsiburada altınlarda %2 indirim var. verdiğim taksitli tutarlar onun üzerinden :)

www.hepsiburada.com
0
spirit crusher
(01.10.24)
(6)

Araba 4 mevsim lastik önerisi

kaputt
Selamlar, bu zamana kadar yaz ve kis ayri lastik kullaniyordum. Ama artik hem 6 ayda bir degisim hem de depolama sorunundan daha bu ise devam etmek istemiyorum. Paraya kiyip iyi bir 4 mevsim alip onunla devam etmek istiyorum. Konunun uzmanlarina bir iki sorum olacak,- Almanya’nin karli bir sehrinde
Selamlar, bu zamana kadar yaz ve kis ayri lastik kullaniyordum. Ama artik hem 6 ayda bir degisim hem de depolama sorunundan daha bu ise devam etmek istemiyorum. Paraya kiyip iyi bir 4 mevsim alip onunla devam etmek istiyorum. Konunun uzmanlarina bir iki sorum olacak,
- Almanya’nin karli bir sehrinde yasiyorum. 4 mevsim lastik bizi ne kadar idare eder? Karda guvenilir midir?
- Yazin sicak havada dezavantaji var midir? Genellikle yazin sicak ulkelere uzun yol yapiyoruz.
- Continental kis lastiginden memnundum yine ona bakiyorum, baska tavsiyeniz varsa alirim.

Tesekkurler
0
kaputt
(28.09.24)
Abi tam nerede yaşadığına göre değişiyor. Misal ben kar yağan ama o kadar da yağmayan sehirdeydim, Continental 4 mevsim takmıştım (4pmsf mi ne işte o logoları olan).

Sonra dagda yasamaya başlayınca kış lastiği aldım. Ha ama ev var bende depo derdim yok, değişim dediğin de 70-80€.

Karda güvenilir de nereye kadar. Yani kış lastiği kadar asla olamaz. Yani aslında biraz yaşadığın yeri anlasak olur olmaz denir.

4 mevsim ne sıcak havada en iyi ne soğuk havada en iyi. Ikisinin ortasını yapan bir lastik. Bu sebepten alirsan premium almak mantıklısı olur çünkü ucuz 4 mevsim çok iyi değil genelde.
0
logisticsmanager
(28.09.24)
Nokian ın 4 mevsim lastiği var.
0
komando kani var bende
(28.09.24)
Ankara için 4 mevsimi önerir misiniz peki. Kaynak oldu kusura bakma.
0
dedeminhirkasi
(28.09.24)
Almanya karinda 4 mevsim idare etmez.orjinalinde 4 mevsim diye bir lastik yok zaten,ufak degisikliklerle pazarlama teknigi.kis lastigini iyisinden al,sonra gidip sigortayla polisle ugrasmak zorunda kalma.
0
duptıs
(28.09.24)
Ya acikcasi karda kullanmayi gectim biz arabayi bile pek kullanmiyoruz. Ve bosuna yilda iki kere lastikleri tasi para ver degistir oluyor.
Acil durumda zincir takilir vs. O nedenle gecmeyi dusundum.
Continental allseason var bir de goodyear vector gen3 var buldugum premium lastik.
0
🌸kaputt
(28.09.24)
3pmsf damgali lastikler ile kişinin sigorta ve polis derdi olmaz.
www.vredestein.co.uk:~:text=According%20to%20German%20law%2C%20your,windshield%20washer%20fluid%20with%20you.

@kaputt; dedigin gibiyse 4 mevsim al, 3pmsf olduğu sürece kafana takma.
Continental allseason contact iyi baya. Bende de ondan vardı. Ama biraz hızlı tükendi lastikler bence.
Ben dagda yasiyorum (950m) ve su ana kadar 4 mevsim kesin olurmus ama kendimi en rahat hissetmek istedim. Yoksa yollar kapanmiyor, kar yagdigi an sabah zaten temizleniyor Tuzlaniyor falan.
0
logisticsmanager
(28.09.24)
(5)

Troy kredi kartı ile yurtdisinda alisveris

dedeminhirkasi
Teb aidatsiz kredi k aldım fakat kartın üstünde ne visa ne master ibaresi yok. Sadece troy ibaresi var.Yurtdisinda pos cihazlarinda bu kart kullanılır mı?Bankanın sitesinde şöyle bir ibare var ama tam anlamadım yani belirli pos cihazlarinda mi geçerli bu?"Troy Sade Kredi Kartı ile yurt içinde tüm AT
Teb aidatsiz kredi k aldım fakat kartın üstünde ne visa ne master ibaresi yok. Sadece troy ibaresi var.
Yurtdisinda pos cihazlarinda bu kart kullanılır mı?

Bankanın sitesinde şöyle bir ibare var ama tam anlamadım yani belirli pos cihazlarinda mi geçerli bu?

"Troy Sade Kredi Kartı ile yurt içinde tüm ATM ve POS cihazlarında; yurt dışında ise Discover, Diners’s Club logolu Bankamatik ve POS cihazlarında işlem yapabilmektedir."
0
dedeminhirkasi
(27.09.24)
Soru: Yurtdisinda pos cihazlarinda bu kart kullanılır mı?

Cevap: Yurt dışında Discover, Diners’s Club logolu Bankamatik ve POS cihazlarında kullanılır

Yani her POS cihazinda kullanamazsiniz, hangi ulkede Discover ya da Diners’s Club pazar payi ne kadar bakmaniz lazim gideceginiz yere gore.
0
sertac akin
(27.09.24)
@sertac hocam peki sizin görüşünüz nedir? Uğraşmaya değer mi yoksa visa veya master alıp geçeyim mi başka bir bankadan. Teb de aidatsiz sadece troy var.
0
🌸dedeminhirkasi
(27.09.24)
Ne yapacaginiz konusunda tavsiye veremem tabi ama ben olsam eger yurt disinda kullanirken de kafamin rahat olacagi bir kart ariyorsam Visa ya da Master Card alirdim. Bir suru bankanin aidatsiz Visa/Master Card kredi kartlari var.
0
sertac akin
(27.09.24)
Revolut kullanın.
0
substituent
(27.09.24)
Troy saçmalıktan ibaret, tebden bağımsız. Nereden alırsan al.

Visa veya mastercard alın.
0
saturn
(27.09.24)
(2)

Pantheon bilet

biseysorucam
İtalya'da yaşayan ya da İtalya kredi kartı olan var mı acaba? Pantheon sırası çok uzunmuş mutlaka bilet alın diyorlar. Fakat redditte falan da gördüm ödeme sayfasında banka tarafından reddedildi diyor sürekli almaya çalıştığında. 10 euroluk şeye de 40euro vermek istemiyorum açıkçası.Var mıdır yardım
İtalya'da yaşayan ya da İtalya kredi kartı olan var mı acaba? Pantheon sırası çok uzunmuş mutlaka bilet alın diyorlar. Fakat redditte falan da gördüm ödeme sayfasında banka tarafından reddedildi diyor sürekli almaya çalıştığında. 10 euroluk şeye de 40euro vermek istemiyorum açıkçası.

Var mıdır yardımcı olabilecek olan acaba site aşağıda resmi sitesi zaten

portale.museiitaliani.it
0
biseysorucam
(27.09.24)
Tam bir kepazelik, Rezil adamlar, madem paraya döktün kapısına bir gişe koy. 10 dakika uğraşıp geri dönmüştüm. Eskiden bedavaydı bu arada.
0
Mistyimage
(27.09.24)
Panteona gittim. Çok sıra vardı görevliye gidip hangi sıraya girmeliyim dedim. O da nasıl ödeyeceksin dedi. Fark etmez değince içeriden cash ver geç dedi. Gittim kişi başı 5 euro verdim çok az bir sıra vardı 15 dk da bileti aldım içeri girdim. Fakat dışarıda bekleyenler sırada olanlar vardı ne alaka anlamadım.
0
dedeminhirkasi
(27.09.24)
(5)

iyi avukat seçmenin kriterleri nelerdir?

ferenc
İlk defa bir avukatla çalışacağım. Nasıl avukat seçmem gerektiğini bilmiyorum. İyi bir avukatı nasıl anlarız?
İlk defa bir avukatla çalışacağım. Nasıl avukat seçmem gerektiğini bilmiyorum. İyi bir avukatı nasıl anlarız?
0
ferenc
(25.09.24)
İyi bir avukat seçmenin kriteri yoktur. Bir avukatın iyi olup olmadığını onunla çalışmadan anlayamazsın.

Görece en iyi yöntem, çevrene danışıp etrafındakilerin memnun kaldığı bir avukatla çalışmaktır.
0
10551037
(25.09.24)
Mütemmim cüz ve zilyetlik arasındaki bağlantıyı sorun. Birkaç cümle size anlatırsa fena sayılmaz.
0
hebanon
(25.09.24)
İyi bir avukat seçmenin ilk kriteri iyi bir avukat sevmemek.
Şunu demek istiyorum. İyi, bilinen bir avukat ile anlasinca genelde bu avukatlar dosyaları stajyer avukatlarına verirler. Ya da burolarinda çalisan avukatlar bakar. Bu nedenle kendi başına meslekte bir kaç yılı geçmiş avukat bulmanız çok daha iyi olur.
0
dedeminhirkasi
(25.09.24)
ben avukatım ama avukat olmasam avukata işim düşmesini istemezdim doğrusu, işini düzgün yapan bulmak zor. yani çevrenize sorun, memnun kalan biri varsa öneri üzerine gidiyor bu işler. ilk görüşmede sizin sorularınızı açık bir şekilde cevaplıyorsa güven uyandırıyorsa vereceğiniz dava hakkında bilgi sahibi olduğunu konuşmasından anlarsınız sanırım.
0
turuncu tonlarda
(25.09.24)
Aile dostu veya dişli olduğunu bildiğiniz biri. Ben avukatım olmasa ne yapardım bilmiyorum, maalesef aranarak bulunabilecekmiş gibi gelmiyor bana :(
0
charbiel
(25.09.24)
(9)

Köylü amcanın çatır çatır İngilizce konuşması

tahirkemalbozoglu
Fethiye'de saklikent kanyonu var. Oraya varmaya yakın gozlemecide oturduk. Yan masamızda turistler de vardı. Yaşlı Bi amca geldi adamlarla bildiğin rahat rahat İngilizce konuşuyor. Hani daha önce yurtdisinda yaşamış vs öyle bir yaşlı amca değil. Bildiğin köylü mehmet ağa. Yani bu inkilicce işi orada
Fethiye'de saklikent kanyonu var. Oraya varmaya yakın gozlemecide oturduk. Yan masamızda turistler de vardı. Yaşlı Bi amca geldi adamlarla bildiğin rahat rahat İngilizce konuşuyor. Hani daha önce yurtdisinda yaşamış vs öyle bir yaşlı amca değil. Bildiğin köylü mehmet ağa. Yani bu inkilicce işi orada anladım ki tensle mensle başa does gelecek sona are gelecek yok cümlenin zamanlar vs bunlarla Bi alakası yok. Bu köyle bunları öğrenip de dil konuşmadı ya. Tamam belki kurallı konuşmuyor ama karşıdaki de anlıyor ve cevap veriyor. Yani akademik olarak işe yaramaz belki ama yurtdışında ve basit ikili diyaloglarda demek ki kural vs simple tense vs takılmadan yardıra yardıra konuşmak lazım demek ki. Bugün bunu anladım. Siz ne diyorsunuz bu işe
0
tahirkemalbozoglu
(15.09.24)
turist ingilizcesi öğrenmek çok kolay. iş akademik seviyeye gelince değişiyor.
0
NowWeAreFree
(15.09.24)
Buna benzer bir durumla da ben karşılaşmıştım Antalyada dolmuşta. Dolmuştu bildiğin güzel konuşuyordu. Bence de bu işin okulda öğretmeye çalıştıkları işlerle alakası yok. Zaten öğretmiyorlar da.
0
dedeminhirkasi
(15.09.24)
Orası turistik bir yer ve öğrenmiştir. Bir de biz fazla kasıyoruz bence. Kimse bizden ana dilimiz gibi konuşmamızı beklemez.

Cem Yılmaz bir stand up gösterisinde değinmişti bu konuya. Pasaport kontrolünden geçerken " neither or lar use to be ler havada uçuşuyor halbuki visit diyip geçeceksin hepsi bu" diyor ya gerçekten öyle :))
0
rock n roll
(15.09.24)
Adam tarzanca konuşuyor, tarzanca konuşmakta bi şey yok yani bunu şimdi istesen yaparsın. Ben ülkemizde İngilizce konuşulmasında hata yapmaktan korkulmasını saçma bulduğum gibi turistik mekanlarda kuralsız konuşan köylüler için "Bak ne iyi konuşuyor" gazını da saçma buluyorum. İşine yarayacak kadar konuşuyor işte ama bunu sen de yaparsın yani şu yaşa gelip bu olaya hâlâ şaşırman ve bunu anladım demen çok tuhaf. Tense falan öğrenmeden makul cümle kuramazsın anca hayatta kalacak kadar iletişime geçersin, o sana yetiyorsa okay ama bu tarz konuşmayı yüceltmemek lazım
0
nundu
(15.09.24)
Niye konuşmasın ki? Sen üniversitede 10.defa inkılap tarihi, 20.defa türk dili dersini okurken o İngilizce konuşuyordu.
0
ferenc
(15.09.24)
"Yani bu inkilicce işi orada anladım ki tensle mensle başa does gelecek sona are gelecek yok cümlenin zamanlar vs bunlarla Bi alakası yok"

Bunu daha yeni anladiysan hayatında yabancı birisiyle hiç ingilizce konuşmadın demektir.
0
benarrivo
(15.09.24)
dil işini kesinlikle çok abartıyoruz bence de. geçimini yabancı dilde diyalog kurarak sağlayan biri olarak diyorum bunu. ingilizce konuşmayı bilmeyen ingilizce hocalarından öğrenince böyle oluyor. şimdi şanslıyız elimizde sayısız imkan ve yabancı dilde doneye erişim var. kitapta fill in the blanks yapacağına aç youtube'u netflix'i sen de dinle sen de öğren.
0
titanyum22
(15.09.24)
okulda, kursta ogrenilen ielts'le tescillenen ingilizce'yi kullanmak icin ancak akademisyen olmak gerek. diger turlu gereksiz.

dikkat ettiysen duyarak ogrenenlerin aksani da native speakerlara daha fazla benzer hatta istedikleri kadar egitimsiz olsunlar. cunku onlar dili 2 yasindaki bir bebek gibi duyarak, en dogal yoldan ogrenmislerdir.
0
baldur2
(16.09.24)
fethiye zaten ingilizlerin çok tercih ettiği bir bölge. oraya yerleşmiş olanı da çok. köylü amca için uygun ortam oluşmuş.
0
lazpalle
(16.09.24)
(1)

duolingo aile paketi 1 kişilik yer

samininsigaradumani
merhaba, bir kişilik yer kaldı. gelmek isteyen beşinci günün şafağına kadar bildirsin.
merhaba, bir kişilik yer kaldı. gelmek isteyen beşinci günün şafağına kadar bildirsin.
0
samininsigaradumani
(15.09.24)
Merhaba ben gelmek istiyorum
0
dedeminhirkasi
(15.09.24)
(4)

Balkan turu tavsiye

hrvl
İlk yurtdışı deneyimimiz olacak, o nedenle turla gitmek istiyoruz. Vizeyle uğraşmamak için de balkanlardan başlayalım dedik. Tavsiye edeceğiniz ya da aman uzak dur diyeceğiniz bir tur firması var mı? Ekim sonu gibi balkanlar güzel olur mu sizce zaman uygun mudur?
İlk yurtdışı deneyimimiz olacak, o nedenle turla gitmek istiyoruz. Vizeyle uğraşmamak için de balkanlardan başlayalım dedik. Tavsiye edeceğiniz ya da aman uzak dur diyeceğiniz bir tur firması var mı? Ekim sonu gibi balkanlar güzel olur mu sizce zaman uygun mudur?
0
hrvl
(05.09.24)
Tura gerek yok.

Zaten vize istemiyorlar. Bir ülke için 2-3 gün yeter. Uçak biletinizi alın, booking'ten otelinizi ayarlayın ve youtube + google ile bir rota belirleyip gezin.

Ben çok bilinen bir kaç şehri gezsem yeter derseniz bunlar yeterli. Ben her tarafı detaylı gezmek istiyorum derseniz, araba da kiralayın.

Çok daha ucuz, uygun, güzel olur. Balkanlarda Türkçe sorununuz da olmaz. Herkes Türkçe konuşuyor. Az biraz da İngilizce biliyorsanız, daha da güzel.

Ekim sonu gibi biraz soğuk olabilir, ancak çok sıkıntılı olacağını da sanmam. Gezeceğiniz yer + ekim hava durumu gibi aratırsanız, hava durumunu görebilirsiniz. Örneğin : www.accuweather.com


.
0
kartallar yuksek ucar
(05.09.24)
Çok yakın zamanda pronto tur ile Balkan turu yaptık. her balkan turu için rotaları detaylı incelemenizi tavsiye ederim. bizimkisi balkan express'iydi. bazı turlar çok şehir görme fırsatı veriyor dolayısıyla çok otobüs yolculuğu yapmış oluyorsunuz. pronto tur ile ilgili bir pişmanlık yaşamadım fakat daha az yorucu olan bir tur seçebilirmişiz onu fark ettim. Ayrıca tur için önemli olan rehberin donanımı ve işini ne kadar keyifle yaptığı bence. Birgül Çay isimli rehberle gitmiştik, doktora yapan bir balkan araştırmacısı. Hayran kaldım kendisine. Kesinlikle tavsiye ederim.
0
dediysem dedim
(05.09.24)
Turla bir yere gidilmez. Sorun çıkartan bir tip mutlaka olur. Ya hazirlanamaz ya geç kalır, çantasını unutur bir şeyler olur. Sürekli birilerini beklersiniz veya bir şeylere yetişmeye çalışır gibi olursunuz huzur vermez. Hele daha önce tur deneyiminiz yoksa asla gitmeyin. Ben italya'ya gittim. Dil bilmeden. Sıfır dil bilgisi İngilizce vs yoktu. Uçak biletini al, otel rez yap ve gezi rotasını oluştur bu kadar. Ben seviyorum kendi başıma planlayıp gezmeyi. Metroya otobüse nereden nasıl binilir bunlarla uğraşmayı seviyorum. Kimisi sevmez armut piş ağzıma düş hesabı bir düşünceniz varsa ve ben insan severim, birlikte gider geliriz diyorsan sen bilirsin.
0
dedeminhirkasi
(05.09.24)
Belki yardımcı olur

eksisozluk.com
0
redlabel
(05.09.24)
(18)

Yurtdışında dolandırıldım yardım...

tahirkemalbozoglu
İtalya venedikte gezerken köprünün üstünde bul karayi al parayı gibi bir oyun vardı. 3 tane kutu var hangisinde top onu bulmaya çalışıyorlardı. 200 eu gitti. Şuan çok kötü hissediyorum kendimi. Tatilimi de zehir etmek istemiyorum. Moral verir misiniz rica etsem. Ulan bu 200 eu neler alırdım ya. Bir
İtalya venedikte gezerken köprünün üstünde bul karayi al parayı gibi bir oyun vardı. 3 tane kutu var hangisinde top onu bulmaya çalışıyorlardı. 200 eu gitti. Şuan çok kötü hissediyorum kendimi. Tatilimi de zehir etmek istemiyorum. Moral verir misiniz rica etsem. Ulan bu 200 eu neler alırdım ya. Bir anda oldu ya. Paraya ihtiyacı olan biri de değilim. Nasıl oldu da böyle tongaya düştüm anlamadım.
0
tahirkemalbozoglu
(02.09.24)
çok yaygın bir dolandırıcılık oyunlarından maalesef. az buz para değil ama yine de avrupa'da kaptırılabilecek min. paralardan en azından telefon pasaport gitmemiş hocam. o köprüde ne telefonların puf olduğunu biliyorum.

geçmiş olsun çok da takmamak lazım
0
gitdaddy
(02.09.24)
Bu dolandiricilik değil ki, oyun oynatıyorlar kaybetmişsiniz. Geçmiş olsun soguk su falan için çok takılmadan gezmenize devam edin.
0
encokbenisevinnolur
(02.09.24)
İzlerken diyorsun ki bunu bulamayanın gözünü s.. sonra kendin geçince bulamıyosun. Ha hatta bak cambaza taktiğiyle cüzdan telefon da gidebilirdi en azından ondan yırtmışsın.
0
nundu
(02.09.24)
O çok bariz topları bulamayanlar da aynı ekipte oluyor genelde bu arada bildiğim kadarıyla. Bunda ne var diye gaza getiriyor işte
0
nundu
(02.09.24)
ustteki yorumlar +1
bu oyunlarin asil amaci dikkat dagitip adamin telefonu cuzdanini calmak. verilmis sadakaniz varmis :)
0
sttc
(02.09.24)
Sana ne denir bilmiyorum ki. Yazık olmuş.
0
dedeminhirkasi
(02.09.24)
200 eu ne allaskina.. 3 kişi yemek yediniz say.. keyif için harcanan paradan pişman olunmaz, yarasinnn iyi gezmeler
0
abuzer
(02.09.24)
kumar oynamış kaybetmişsiniz. ders olur. daha da ileriye gitmeyin.
0
jelly bear
(02.09.24)
Bi daha oyna da kazandigini geri alinca birakirsin
0
robert bosch
(02.09.24)
Aferin çok iyi etmişsin, ihtiyacın olmayan parayı saçma sapan bir şeye yatırıp bir de arkasından üzülüyorsun ve moral istiyorsun. Aferin sana.
0
muhayyer divan
(02.09.24)
Kumar bile denmez buna. Kemal Sunal filminde komedi olarak işlenen tongaya düşmüşsün. 50-60 yaşında olsan neyse. Ne diyelim. Allah akıl fikir versin.
0
arkady svidrigaylov
(02.09.24)
Öncelikle geçmiş olsun. Böyle şeyler her insanın başına her zaman gelebilir. Bundan ders çıkarıp bir daha böyle bir şeye kalkışmamak çok önemli.

Giden para önemli bir miktar değil. Güzel bir akşam yemeği yediğinizi varsayın. Hatta, giden para böylesine bir ders için bence son derece makul bir rakam. Bundan sonra, gerçek olamayacak kadar iyi teklifleri gerçek tekliflerden ayırt etmenizi sağlayacaktır bu kayıp.

Canınızı sıkmayın, tatilinizin tadını çıkarın.
0
10551037
(02.09.24)
Bir arkadaşının başına böyle bir olay gelse sana anlatsa ne derdin? Olan olmuş giden gitmiş zamanı geriye alamazsın. Canın sağolsun, giden para olsun, daha kötü bişi de olabilirdi takma kafaya derdin. Kendine de aynı anlayışla yaklaş yüklenme kendine. Tatilinin geri kalanını zehir etme üstünden çok zaman geçince anı olur
0
kullanicadi
(03.09.24)
Tr de olsa kesinlikle oynamazsin ama İtalyada oynatilinca su kerizleri bi yolarim kafasi olustu dimi sende kucumsedinndiye dusunuyorum. Ama sonucta silkeleme oyunu yani.

Tek merak ettigim ne gerek vardi da oynadin ki amacin neydi gezmene bakaydin.

Birde sen oynarken nornalde gelir arkadan cuzdani cekerlerdi dua et bisi olmamis.
0
Zetnikov
(03.09.24)
moral bozma diyecem de kardeş 1 oyna 2 oyna 200 euro nedir ya?
0
mikahakkinen
(03.09.24)
yardım derken? duyuru ahalisi olarak köprüye gidip adamı dövelim istersen :D
0
ermanen
(03.09.24)
200 €'yu aldığınız hayat dersinin ödemesi olarak düşünün ve kumardan, kolay paradan uzak durun.


.
0
kartallar yuksek ucar
(03.09.24)
tatilini bozmayacaksa yaşadığın heyecanın tadını çıkart, anladığım kadarı ile kaybetmek zor gelmiş, hayat bu, oradan kaybettin, başka yerden başka bişi kazanırsın.

hayat tecrübesi böyle böyle oluyor.

nasıl tongaya geldin kısmını kurcala biraz, şans oyunlarına, kumara yatkınlığın falan var mı? yoksa salla gitsin işte eğlenmene bak.
0
selam
(03.09.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.