Giriş
(9)

Çaylak olmaktan kurtulmak...?

astro
şu anda çaylak onay listesinde 59759. sıradasınız. bu sıra ilk defa onay bekliyor olmanıza ve 10 entry'yi ne zaman doldurduğunuza göre belirlenmektedir. Hacı napcaz ekmek kuyruğu gibi varmı bi çakallık...
şu anda çaylak onay listesinde 59759. sıradasınız. bu sıra ilk defa onay bekliyor olmanıza ve 10 entry'yi ne zaman doldurduğunuza göre belirlenmektedir. Hacı napcaz ekmek kuyruğu gibi varmı bi çakallık...
0
astro
(05.07.10)
soru eklerini ayri yazarsaniz bu cileli bekleyis sonrasi o empty: biz bunu hic dusunmemistik yazisini gormezsiniz, en azindan beklediginize deger.
0
kayranin kedisi
(05.07.10)
amanın, nerde bu buton ? kafa bulmuyosunuz dimi :)
0
aytaral
(05.07.10)
daha sen butonun yerini bilmiyorsun. 50 bin kişiyi bekle daha iyi :)
0
krizalider
(05.07.10)
ssg'ye mail atıp para da önerebilirsin. ama 400 liaradan fazla olsun zira yazarlığın onlara gelişi 400 liraymış. umarım bir an önce aramızda olursun.
0
kreatos
(05.07.10)
butona aynı ip'den defalarca basılırsa uçuruyorlarmış diye duydum ben. dikkatli ol derim.
0
srdr
(05.07.10)
@krizalider peki :)
0
aytaral
(06.07.10)
bu arada körüm galiba yada kal geldi, varsa böyle bir buton harbiden bulamadım :S
0
aytaral
(06.07.10)
biri gerçeği söylemeli.
0
sumen6
(06.07.10)
sıra ilerlet butonu :)))
0
advest
(08.07.10)
(3)

bildiğiniz şan eğitmeni var mı?

christine
iyi bir şan eğitmeni arıyorum, önerebileceğiniz bir hoca var mı?tarz jazz ya da opera olacak.
iyi bir şan eğitmeni arıyorum, önerebileceğiniz bir hoca var mı?
tarz jazz ya da opera olacak.
0
christine
(14.06.10)
ben de şan eğitimi almak istiyordum. araştırırken irem derlen diye bir hanım kızımıza rastladım. istanbul'da olsaydım kesinlikle ders alırdım kendisinden, ama ankaradayım işte :)

iremderlen.com kendi sitesinden de detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.
0
devils trill
(14.06.10)
izmirde bir arkadaşım var. sizin için izmir uygunsa özel mesaj atın.
0
advest
(14.06.10)
maalesef izmir uygun değil. istanbul diye not düşmeyi unutmuşum afedersiniz.
0
🌸christine
(14.06.10)
(2)

vuvuzela

jack in the box
bu kafa siken aletten almaya meyilliyim. ankara'da vuvuzela satan bir yer var mı? varsa nerede? nette bikaç sitede gördüm ama dükkandan almayı yeğlerim.
bu kafa siken aletten almaya meyilliyim. ankara'da vuvuzela satan bir yer var mı? varsa nerede? nette bikaç sitede gördüm ama dükkandan almayı yeğlerim.
0
jack in the box
(13.06.10)
bizim okul maçlarında bila öttürüyodu öğrenciler. bakkaldan aldık dediler. artık nasıl yayıldıysa. oyuncakçılardan bulabilirsiniz. tahtakale tarzı yerlerde de bulunur. bir milyoncu gibi yerlerde falan
0
advest
(13.06.10)
cocacola nın kampanyası var. beyaz kapaklardan 2 kapağa hediye yazan 2 tane kapağı alıp götürüyon veriyor bakkal amca. ne para verecen hafız. o parayla bir camiye yardım yaparsın.
0
seyduna6687
(13.06.10)
(2)

Adını hatırlamakta güçlük çektiğim başlık

mavvi
içeriğinde yazar, yanında gayet seksi bir kadınla yürüyen erkeğin zor durumdaki psikilojisini anlatıyordu komik bir dille. hatta direkt yaşadığı bir olayı anlatıyordu. sevgilisinin sanırım o gün oldukça seksi bir duruşu varmış ve dükkan önünde duran amcalardan taksi dolmuş şöforlerine kadar herkesin
içeriğinde yazar, yanında gayet seksi bir kadınla yürüyen erkeğin zor durumdaki psikilojisini anlatıyordu komik bir dille. hatta direkt yaşadığı bir olayı anlatıyordu. sevgilisinin sanırım o gün oldukça seksi bir duruşu varmış ve dükkan önünde duran amcalardan taksi dolmuş şöforlerine kadar herkesin sevgilisine içine düşecekmiş gibi bakarken kendisinin içinde bulunduğu zor durumu anlatıyordu. çok net hatırlamıyorum ama buna benzer bir içeriği vardı. ne yaptıysam bulamadım başlığı. acaba hatırlayan var mı?.
0
mavvi
(02.06.10)
(bkz: #17187938)
0
sanal uyku
(02.06.10)
bu entryi ben de arıyordum. hakkaten sözlükte akılda kalanlar arasına girmiş bak.
0
advest
(05.06.10)
(5)

film izlemek istiyorum ama ne izlemek istediğimi bilmiyorum.

nakamushi
film izlemek istiyorum ama ne izlemek istediğimi bilmiyorum.şöyle troy veya cennetin krallığı tarzı eski dönemlerde sağlam savaş filmi ya da 2.dünya savaşı da olur.he yok sen onları boşwer acaip bi film war izle pişman olmassın diceğiniz bir film warsa ona da eywallah.
film izlemek istiyorum ama ne izlemek istediğimi bilmiyorum.

şöyle troy veya cennetin krallığı tarzı eski dönemlerde sağlam savaş filmi ya da 2.dünya savaşı da olur.
he yok sen onları boşwer acaip bi film war izle pişman olmassın diceğiniz bir film warsa ona da eywallah.
0
nakamushi
(20.05.10)
hepsi farklı tarzlarda olcak ama;
çizgili pijamalı çocuk (izle sonuna kadar, pişman olmazsın)
evdeki düşman (adında da anlaşılacağı gibi gerilimdir kendileri)
v for vandetta (bunu izlemişsindir gerçi)
0
adıgüzel
(20.05.10)
alexander
0
geldiler
(20.05.10)
(git: 103592)
(git: 109449)
(git: 60046)
(gel:sana seker viriyin)
0
compadrito
(20.05.10)
yalnızca başlıklarda "film" diye arat bir dünya öneri çıkacak. spesifik bir şey istemiyorsun çünkü.
0
birsoru
(20.05.10)
bulabilirsen up in the air
0
advest
(20.05.10)
(2)

"Ah Şu Gençler" oyun metni...

samterk
Sevgili tiyatroseverler.Acilen Turgut Özakman'ın yazdığı "Ah Şu Gençler" oyununun metni lazım. İnternette hep üyelik isteyen yerlerde var. Bana doğrudan link lazım. Bi el atsanız...
Sevgili tiyatroseverler.

Acilen Turgut Özakman'ın yazdığı "Ah Şu Gençler" oyununun metni lazım. İnternette hep üyelik isteyen yerlerde var. Bana doğrudan link lazım. Bi el atsanız...
0
samterk
(16.05.10)
mail adresi ver göndereyim
0
advest
(16.05.10)
samterk et hatmeyilnoktakom :)
0
🌸samterk
(16.05.10)
(4)

altyazı ingilizce ses türkçe olan film

pekala
ingilizce kelime öğrenmek için altyazısı ingilizce sesi türkçe olan film izlemem gerektiğini düşünüyorum. bunu nası yapabilirim. böyle filmleri nerden nası tedarik edebilirim. bi de işe yarar mı?
ingilizce kelime öğrenmek için altyazısı ingilizce sesi türkçe olan film izlemem gerektiğini düşünüyorum. bunu nası yapabilirim. böyle filmleri nerden nası tedarik edebilirim. bi de işe yarar mı?
0
pekala
(12.05.10)
bazı kanallarda var bu. türkçe seslendirme yapılmış ama altyazı da var ingilizce. azeri afgan kanallarına falan bak. türksatta ola kanallarda denkgelmiştim zamanında.
ayrıca bana sorarsan işe yaramaz. pen friend sitelerine , online yazışma ortamlarına ak.
0
advest
(12.05.10)
ayrica yakin zamanda cikan dvdlerde turkce filmlerin ing dublaji ve ing altyazisi da oluyor.

divxplanet'ta da bununla ilgili seyler var. genelde isitme ozurlulere yonelik ama olsun isinizi gorecektir. hani turkce seslendirmeli filmleri arayip durmayin diye.

ayrica torrent trackerlarda veya ed2k aginda bolca turkce dublajli yabanci film de var.

yalniz ben de bicare25'in onerisine katiliyorum. boyle daha mantikli olur.
0
entrapmen
(12.05.10)
hem dublajı hem altyazısı ingilizce filmler-diziler izlemen çok daha mantıklı. ben fransızca filmleri fransızca alt yazıyla izliyordum yeni yeni öğrenirken. bugünkü kelime dağarcığıma katkısı büyüktür.
0
atesikus
(12.05.10)
Animeleri tavsiye ederim, ister japonca ister ingilizce ses + ingilizce altyazı.

Bir de verilen alakasız siteye girmek istersen, olur ya merak bu şişede durduğu gibi durmaz, noktadan önce bir z iyi gider.
0
crostata
(12.05.10)
(7)

Ses oktavı sorunsalı

okanlash
Sevgili Marduk'lular;Sağda solda duyuyoruz, bilmem kimin sesi 2 oktav, cem adrian'ın sesi x oktav... Sorun şu ki, insan sesinin bu oktav değerleri nasıl ölçülüyor? Kim ölçüyor? Bilginiz varsa bu konuda cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim...
Sevgili Marduk'lular;
Sağda solda duyuyoruz, bilmem kimin sesi 2 oktav, cem adrian'ın sesi x oktav... Sorun şu ki, insan sesinin bu oktav değerleri nasıl ölçülüyor? Kim ölçüyor? Bilginiz varsa bu konuda cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim...
0
okanlash
(11.05.10)
DO re mi fa sol la si DO re mi fa sol la si DOOOO seklinde iki gami detone olmadan ve "kafa sesi" cikarmadan yani CIRLAMADAN cikarabiliyosan, sesin iki oktavdir. Yani do'dan do'ya bir oktav, o do'dan diger do'ya bi oktav daha gibi.
0
compadrito
(11.05.10)
benim bildiğim, biri piyanonun başına geçiyor, seni de müziğe göre baartıyolar. ona göre ölçülüyor.
0
zipirinsan
(11.05.10)
oktav kavramının ne olduğunu biliyordum da. tahminen bir yazılım tarafından falan ölçülüyordur her halde diye düşündüm. amma lakin ki piyano gibi bir yöntemle ölçülüyormuş galiba.
0
🌸okanlash
(11.05.10)
sozluk.sourtimes.org evet evet işte piyano ile ölçülüyor.
0
zipirinsan
(11.05.10)
bir ara atilla taş çıkıp sesinin 3,5 oktav olduğunu söylemişti. yani 3,5*7=24 nota boyunca sesi yetebiliyormuş. düşünsenize :)))

(bkz: ahahahhahahah ben buna gülüyorum ya )
0
advest
(11.05.10)
@advest www.uzmantv.com bu link atıp tutanlara güzel bir cevap sanırım. :)
0
🌸okanlash
(11.05.10)
genel olarak uzman tv ve oradaki videolara pek kulak asmayınız efenim. bir süre önce baskılara dayanamayarak kaldırılan ama aylarca birçok insanı saçma sapan fikirleriyle kirleten bir piyanist hanım kızımız vardı tuçe adında...
ama sözkonusu videoyu izledim bir iki deta haricinde yanlış şeylerden bahsetmemekte...
0
jeanluc
(11.05.10)
(7)

hangisi doğru?

baldur
yapmışlardır mı? yapmıştırlar mı?yardımcı fiil en sona gelir diye bildiğimden yapmışlardır doğru diye düşünüyorum ben ama sizce hangisi? ikisi de mi doğru acaba?
yapmışlardır mı? yapmıştırlar mı?


yardımcı fiil en sona gelir diye bildiğimden yapmışlardır doğru diye düşünüyorum ben ama sizce hangisi? ikisi de mi doğru acaba?
0
baldur
(10.05.10)
hocam doğru ek fiil sonda bulunur. yapmışlardır.

soru formuna sokmak için ise; yapmışlar mıdır? bakın ek fiil yine sona geldi.
0
advest
(10.05.10)
yapmış mıdırlar da olamaz mı yani ?

Bence ikiside doğru çünkü ikiside çekim eki
0
yasin273
(10.05.10)
Dilbilgisinden çok anlamamak nedeniyle bu tür durumlarda Google aramalarına oldukça güveniyorum:

"yapmışlardır"
www.google.com
"yapmıştırlar"
www.google.com
"yapmış mıdırlar"
www.google.com

Buna göre 1 doğru, 2 yanlış. 3 hiç olmadı ki...
0
crostata
(10.05.10)
birincisi doğru ikincisi yanlış dense de (veya öyle olsa bile), ikincisi yaygın olarak kullanılıyorsa o da doğru kabul edilir. galat-ı umumî, galat-ı meşhur buna denir zaten.
0
uyuklayankedi
(10.05.10)
edebiyat öğretmeni olarak söylüyorum: yapmışlardır
0
cikklett
(10.05.10)
ikisi de doğrudur.
0
desdinova
(10.05.10)
ekeylem her zaman en sonda olur, dolayısıyla yapmışlardır.
0
poset
(10.05.10)
(10)

Eczacilarin paraya para dememesi. Neden?

SevmeBeni
Bir eczaci nasil olur da ayda 40 bin TL kar ediyor? Cogu eczacinin kar marji bu rakamlarda midir? Bu kadar buyuk para kazanabilirlerken nasil oluyor da iflas ediyor bu eczacilar? Sizin tanidiginiz iflas etmis eczaci var midir? He bir de acgozluluklerinden mevcut eczanelerin kapatilmasini istiyorlar.
Bir eczaci nasil olur da ayda 40 bin TL kar ediyor? Cogu eczacinin kar marji bu rakamlarda midir? Bu kadar buyuk para kazanabilirlerken nasil oluyor da iflas ediyor bu eczacilar? Sizin tanidiginiz iflas etmis eczaci var midir? He bir de acgozluluklerinden mevcut eczanelerin kapatilmasini istiyorlar. Cok pis merak ettim gece gece. Tesekkurler
0
SevmeBeni
(09.05.10)
Siz etrafta sızlandıklarına bakmayın. Yine iyi kazanırlar. Ama 40 bin lira abartlı bir rakam. Ortalama bir eczane 3-5 bin lira arası kar eder.
0
advest
(09.05.10)
sen ilaç yazdırınca galiba devlet ödüyor parayı eczacılara. bazen devlet ödemeleri geciktiriyor ve eczacılar aç karnına dolaşıyorlar. birde devletin ilaç fiyatlarını düşürme durumu var tabi.
0
Ayiyogi
(09.05.10)
@ vkrhlskr
ecza deposu müdürleri (bölge müdürü/satış müdürü/genel müdür) o kadar kazanmıyor, merak etmeyiniz. onun 8de birini bile ancak kazanıyorlardır en fazla genel müdürler. ya da ben çok yanlış biliyorum.
0
ley ley
(09.05.10)
eczanelerin bulunduğu konum çok önemli. benim askerlik yaptığım ilçede bir tane eczane vardı, adam 3 senede apartman dikmişti, kendisi ve eşinde de passat vardı. yani bok gibi para kazanan eczacılar taşrada oluyor. gerisi sen ben gibiler.
0
teritori
(09.05.10)
istanbulda ortalama bir eczanenin aylik net kari 6-10 bin arasi degisir. benim bildigim en cok kazanan kisi (b.evlerde bi hastanenin karsisinda) net kar (7-8 calisani var, kocaman bir yer) olarak 17 bin kazaniyor. yapilan yatirim ve diger harcamalarin kazanctan dusulmus yani net halleri.
0
entrapmen
(09.05.10)
uç durumlar dısında 3-15 arası kazanırlar(cok buyuk bir aralık ama ikisini de kazanan biliyorum)..hatta 15 de cok oldu..2000 kişiye bir eczanenin dustugu yerlerde aylık 50bin liralık fatura keser eczane ortalama ki batıda ortalama 2000-3000 kişiye bir eczane duser..
guzel meslek oldugu için su an okudugum bolumdur:)
batma sebeplerine gelince..
ilk işe basladıklarında 30bin liranın uzerinde ilaç alıyorlar,ödemesi daha sonra..işler giderek artıyor ve para birikmeye baslıyor..bu arada dukkan masrafıdır(yeni açıldı malum) kişisel masraftır(e yeni mezun evladımız) para harcanıyor devamlı..birden ilaçlar için para ödenmesi gerektiği geliyor kahramanın aklına..ama iş işten gecmiş olabiliyor...birde surekli devletin veznedarlıgını yapıyorlar..ee kasada sıcak para..harcanıyor muhakkak..ama para devletin, eczacının degil..bu işin ucunu da kacırınca sonuc husran..ayrıca devletin 3ayı bulan geri ödemeleri ve kalfaların guzel kıyakları:) şöyleki; eczacılık fakültesinden mezun eczacı bi bok bilmez eczaneyle ilgili..iş kalfada baslar-eczacı yavas yavas ögrenir..bu arada kalfanın depoyla ortak calıstıgını dusunun, satılmayacak ilaçlardan 2-3bin eczacıya taktıgını bir ayda...ohh yeme de yanında yat...
ekonomik durumları ortanın üstündedir..ama 40bin cok ucuk olmus(keşke oyle olsa:)) batıda o sayı abartı biraz...
0
ne adrenerjik ne kolinerjik
(09.05.10)
Ayda 40 bin değil 400bin de kazanırlar "dalavere" yaparlarsa. en basitinden pahalı ilaçları gelen hastalar adına sahte reçete düzenleyip o ilaçların parasını alıyorlar, aynı ilacı bu sefer de reçetesiz olarak okutuyorlar. Al sana 40bin tl. Tabii son yıllarda bunun takibi oldukça sıkı yapılıyor, aynı reçeteye bokunu çıkarıp 100 tane aynı ilaçtan yazamıyorsun.
0
kimlanbu
(09.05.10)
ayda 40 bin falan kazanmıyoruz telaş etmeyin :) ha benim tanıdığım var 100 bin kazanıyor da diyebilirsiniz de her istisnayı da genele yormayalım. toplum geneline göre iyi para kazanılıyor belki ama sadece o kadar. bir de şu durum var türkiye'de her meslek için geçerli olan. temiz çalışırsan sadece para kazanırsın, fazlası için başka yollar gerekir. burada da istisnalar hariç diyelim kavga çıkmasın :)
0
cubuk kraker
(09.05.10)
olay şudur eczane eczacılarının konuşma dilleri genelde ciro üzerindendir. ciro o ay yaptığınız satışı ifade eder. kar ise bu ciro içinden %10 kadardır. Satılan ilaçların ve kozmetik ürünlerinin karları birbirinden farklıdır, (ithal ilaçlarda farklı, mal fazlası olarak 10 alana 3 bedava şeklinde gelen ilaçlarda farklı, kan ürünü ve diyaliz gibi ilaçlarda farklı vb.) bu nedenle de hiç bir eczacı bir aydaki tam kazancını bir memurun bordrosundaki kadar net söyleyemez, kendi de bunu bilemez çünkü. 40 milyar ciro yapan bir eczacı varsa karı yaklaşık 4 milyardır. bunun içinden personel maaşı, sigortası, dükkan kirası, elektrik, su, vergi düşüldüğünde o ezcacı batabilir veya yaklaşık bir memur maaşı alıyor diyebilirim. Ankara'da yaşayan ve 2002 mezunu olan bir eczacı olarak (eczanem yok benim) söyleyebilirim ki batan, karsız olduğu için eczanesini devreden veya kapatmak zorunda kalan birçok arkadaşım, büyüğüm var. mevcut eczanelerin kapanma durumuna gelince eczacılar yasal bir düzenleme olmasını istiyorlar bu yalan değil. Nufusa göre, eczanelerin birbirine mesafesine göre bazı kurallar konulması her yıl gündeme gelir. Ayrıca da hiçbir meslekte olamayan özellikler var eczacılıkta. Dİyelim ben öldüm, eczanem var, eşim çocuklarım 18 yaşına gelene kadar bir mesul müdür tutup eczaneyi işletme hakkına sahip. Ve eczane eczacılığından emekli olunmuyor,90 yaşında da olsan eczanen açık olabilir. Bu şartlar altında her geçen gün yeni eczacılık fakülteleri açılıyor ve yeni mezunlar çil yavrusu gibi piyasaya saçılıyor. Genellikle büyük şehirler, sağlık ocağı ve hastane karşıları hedef. Böyle olunca da bir pasta yanyana açılan eczanelerce paylaşıldığından hepsine küçücük dilimler kalıyor ve gelir gider dengesi hiçbirini kurtarmayan bir duruma gelebiliyor.
0
nympis
(09.05.10)
40bin tl net kar oluyor arkadaslar; akrabam o eczanede kalfa. Dediginiz gibi bir hastanenin onune acmislardi dukkani. Ha keza yanlarindaki diger eczaneler de bir o kadar kara giriyorlar. cevaplariniz icin tesekkurler.
0
🌸SevmeBeni
(09.05.10)
(8)

Bulaşık makinesi tercihi için yardıma ihtiyacım var.

s e ff a f
700 liraya kadar bütçem var bu iş için. araştırırken şunları buldum:Arçelik:http://www.arceliksatici.com/index.php?do=catalog/product&pid=52&ref=akakce&v=1.40.4(550 peşin)Bosch:http://www.hepsiburada.com/bosch-sgs23e0203eu-2-program-bulasik-makinesi/ProductDetails.aspx?productId=mtbosch23e02&categor
700 liraya kadar bütçem var bu iş için.

araştırırken şunları buldum:

Arçelik:

www.arceliksatici.com
(550 peşin)

Bosch:

www.hepsiburada.com
(600 peşin)

Aeg:
www.hepsiburada.com
(700 peşin)
Aslında en mantıklısı aeg gibi görünüyor ama servisi hakkında hiç iyi şeyler söylenmiyor. Bu yüzden epey kararsızım. Önerilerinizi bekliyorum.
0
s e ff a f
(08.05.10)
bosch alın derim. servise ihtiyaç duymazsınız. bizim evdeki bocsh 1989 dan beri tık etmedi maşallah.
0
McCoy
(08.05.10)
ben aşağıdaki bosch makineyi aldım yeni:
www.bosch-home.com
sitede 900 lira diyor, herhangi bir bosch bayiine giderseniz 790/12 taksit yapıyorlar.
0
yalnux
(08.05.10)
birkaç sene evvel anneler günü hediyesi profilo'dan peşin 500'e almıştım bir tane. memnunuz ailecek.
0
phonex
(09.05.10)
ilk linktekini anneme aldık 1 ay oluyor. çok memnun.
0
advest
(09.05.10)
bu gibi ürünlerde memnuniyetsizlik yaratacak bir durum olabileceğini sanmıyorum(aşırı üretim hataları haricinde). her ürünü kullanan beklentilerine karşılık alır. ama eğer ince eleyip sık dokurum ben diyorsan servis ağına bak. güç tüketimine bak. son teknolojiden az buçuk haberdansan teknolojilerini karşılaştır. elektrikten anlıyorsan makinelerin verimine bak. ne kadar ses çıkartıyor diye kontrol et. iç haznesinin ergonomik olup olmadığını kontrol et v.s


edit:aeg daha şuku gibi duruyor.
0
Ayiyogi
(09.05.10)
ben bosch kullanıyorum, aynen de bu modelini. bir buçuk yıldır gayet güzel. pratik, çok aşırı program karmaşası yok, net:)

temizleme performansından falan da memnunum, ama programların süreleri daha kısa olan modelleri varsa, onlara da bakın bana göre. (biraz daha araştırın bu aşamada) ben programın süresini biraz uzun buluyorum, daha kısa sürsün isterdim açıkçası. bir fikir olsun diye söylüyorum...
0
yattara valli
(09.05.10)
@yattara valli;
ben de tam o yüzden aeg almaya karar verdim.
arçelik 130 dk.da yıkıyormuş, aeg 50 dk.da. Bosch u bilmiyorum.
0
🌸s e ff a f
(09.05.10)
hayırlı olsun:)
0
yattara valli
(09.05.10)
(8)

kitap ne yapar? düşündürür!

uçamayan haşere
çok uzun süredir sadece olay örgüsüyle öne çıkan kitaplar okuyorum. ama istiyorum ki, okuduğum kitap düşündürsün biraz, 'dolu' olsun, lan yoksa dedirtsin, kafamda bir ışık yansın... (biri olsa yeter be!:) (antik felsefe ile başım pek hoş değil, ama olsun onlardan bile olabilir.)oğuz atay gibi adamla
çok uzun süredir sadece olay örgüsüyle öne çıkan kitaplar okuyorum. ama istiyorum ki, okuduğum kitap düşündürsün biraz, 'dolu' olsun, lan yoksa dedirtsin, kafamda bir ışık yansın... (biri olsa yeter be!:)

(antik felsefe ile başım pek hoş değil, ama olsun onlardan bile olabilir.)
oğuz atay gibi adamlar istiyorum mesela. (illa ki aynı tarz değil, sevdiğim birini bilin diye dedim.:)
0
uçamayan haşere
(04.05.10)
(bkz: bulantı)
0
tepedeki psychedelic adam
(04.05.10)
0
dambil
(04.05.10)
alfred adler in kitapları olabilir.
0
advest
(04.05.10)
tom robbins özellikle kelime oyunlarını seviyorsan.
0
jpsartre
(04.05.10)
bence de cok satanlardan uzak durdugun surece okudugun her kitap kafanda bir isik yakacaktir. onemli olan cok okumak.
0
bir varmis bir yokmus
(05.05.10)
bilimkurgu ve felsefe icice olsun istersen; ursula k. le guin
0
entrapmen
(05.05.10)
Sydney Sheldon kitapları-

sheldon’ın türkçe’ye çevrilmiş eserleri:

komplo (the doomsday conspiracy)
hiçbir şey sonsuz değildir (nothing lasts forever)
çıplak yüz (the naked face)
intikam meleği (if tomorrow comes)
üç yabancı
sabah, öğle, akşam (morning, noon, night)
intikam planı (the best laid plans)
bana düşlerini anlat (tell me your dreams)
ve kadın doruklara tırmandı(the stars shine down)
oyunun ustası (the master of game)
meleklerin öfkesi (rage of angels)
saklı dünyalar (the sky is falling)
karanlık korkusu (are you afraid of the dark)

adam ne yapıo edio şaşırtmayı başarıo.Kitap bittiğinde zaten bi süre olayları hazmetme süreci yaşıosun.Zekasına hayranım ....
0
kiral
(05.05.10)
moderen felsefe oku :)
shibumi oku trevanian dan şahane felsefe muhteşem kurgu
sonra mutlaka chuck palahniuk oku, hani fight club yazarı, ama sen gösteri peygamberini oku mesela.
efenim soracıma
dalai lamanın atomun içindeki evrenini oku
bilimsel ve feylezofik kitaplar oku mesela evrenin kısa tarihi...
cevaplara bakmadım tekrar olduysa ne yapam
soracııma kokuyu oku
efenim küçük prens oku ohooo dolu valla
şimdi okudum harbi sidney sheldon çok müthiştir
anne rice da vampircidir seviyosan o da güzel kurgu alanda...
sora ferhan şensoy oku
din kitaplarını oku, ilhan güngörenin kitaplarını oku.
osho oku mesela osho yu mutlaka oku :)
bunları bitirince yine sor sana bi liste daha yazalım hehe :P
hay kendime hakim olameyom
adam fawer oku okumadıysan henüz
olasılıksızı iki empatiyi üç günde bitirdim öylesine sarıp sarmalıyor.. hatta odtüye geldi konuşma yapmaya, o havasız salona katlanabildiğim kadar gittim dinledim, cici bir insan, yapmacıksız :)
0
kediebesi
(05.05.10)
(4)

uçakta takım elbise

natnan
kılıfında. nasıl taşınıyor? özel bir şey yapmak gerekli mi baştan?yani asılacak mı, kıvırıp yukarı mı konulacak?alakalı mı bilmem ama, firma : anadolujet
kılıfında. nasıl taşınıyor? özel bir şey yapmak gerekli mi baştan?
yani asılacak mı, kıvırıp yukarı mı konulacak?

alakalı mı bilmem ama, firma : anadolujet
0
natnan
(04.05.10)
Yanınıza almaya izin verirler mi bilmiyorum. En mantıklısı boyutunda bir bavula koyup bagaja vermek gibi. Müşteri hizmetlerini arayıp bir sorun derim.
0
hayattan sikilan adam
(04.05.10)
girişte hostese teslim edersin bi yere asıyorlar... anadolu jet bilemiyorum.
0
lupelius
(04.05.10)
yukarıdaki bölüme koyabilirsiniz. ben kabinde bir adet bilgisayar kasası ve kılıfında 2 adet takım elbise taşıdım. sun express. from diyarbakır to the adnan menderes airport
0
advest
(04.05.10)
eğer business değilseniz takım elbisenizi askıya almazlar ama hostese şirinlik yaparsanız asabilirler. mutlaka kabin amiri gelir bunu kim koydu buraya der ama takmayınız.
kabul etmeme şansları var tabi.
0
ozdek
(05.05.10)
(9)

nefretimizi neden "sikmek"le belirtiriz?

cembirdek
sikmek neden en aşağılayıcı şey olmuş? mesela sıçmak daha aşağılamaz mı karşındakini. bi insan nefret ettiğini neden sikmek ister ki, sonuçta sevdiğine de yapıyo bunu?
sikmek neden en aşağılayıcı şey olmuş? mesela sıçmak daha aşağılamaz mı karşındakini. bi insan nefret ettiğini neden sikmek ister ki, sonuçta sevdiğine de yapıyo bunu?
0
cembirdek
(04.05.10)
nedenini bilmiyorum da öyle olduğu için sevdiğine yapamıyo :) yani kimisi...
0
lazor
(04.05.10)
sözlükte biçok başlıkta tartışılmakta aslında da şimdi bulamadım. şöyle bir entry var mesela, bir bakış açısı: (bkz: #10992006)
0
jangara
(04.05.10)
@lazor onun yerine o şekilde küfür etmemek daha mantıklı sanki :)
@esref o g.t görme olayı da sikmekli küfürle bağlantılı bence
@jangara evet bu entry çok mantıklı teşekkürler
0
🌸cembirdek
(04.05.10)
yapamayacağımız bir eylemden sonra söylenir bu söz.
şimdi hafız adamı döveceğin varsa ağzından en fazla "ulan" lafı çıkar ki sen o zamana kadar adamın gırtlağı na yapışmış kafayı gömüyor olursun amaaa gel gör ki senin kavgaya niyetin yoktur ( veya götün yemiyordur ) karada yüzme şampiyonu gibi davranıyorsan adama dalmayıp bakıyorsan çaresizsen veya elinden gelen bi durum yoksa ya sonradan küfür edersin hay sikeyim falan veya da millet araya girmişse sırf karşındakinin kanına dokunsun diye "ananı sikerim layn" dersin adam fitil olur iyimi. hele de olay bitmiş sen sigarayı yakmış adamın 7 sülalesini beşikten mezara ne kadar karı kız varsa ipe diziyorsan senden acizi yok demektir. küfür acizliğin en kral alametidir. hem bu sikiş vakasının şiddetlisi ne kadar olabilir ki ya ne kadar sert yapabilirsin ki levye değil bu kendi aletin yaa. hafız yazı esnasında sen falan yazdım ama seni kastdetmedim yanlış anlaşılma olmasın. saçmaladım mı nedir?
0
seyduna6687
(04.05.10)
compadrito
(04.05.10)
olaya egemenlik/hak olarak bakarsan, her turlu sosyal hukuku yerlebir etmişin gec onu, bedeni ustunde de bireyden daha fazla hak/baskı kurmus oluyorsun.
0
bryan fury
(04.05.10)
cinsellik bireyin hayvani tarafıdır. yani id. kızgın anda cinsellik ile saldırgalık aynı segmentte yer alır. bunu sevisirken birbirine sert davranan kisilerde de görebilirsiniz.
0
advest
(04.05.10)
Öncelikle sözcüğe bakarsan karşılıklı bir eylemden ziyade tek tarafın insiyatifinde olan bir eylemden bahsediliyor. Ve neredeyse tüm kültürlerde "sikilen" taraf "siken" tarafın üstünlüğünü kabul eden, aşağılanan taraf olarak görülür. Nerden çıkarıyosun ulan dersen tarihe bak aktifi de pasifi de ibne olduğu halde aşağılanan, hor görülen ve "ibne" diye adlandırılan hep pasif taraf olmuştur.
0
lpgli tosbaga
(04.05.10)
bir insanın ruhi bütünlüğünü bozabilecek en önemli şeylerden biri onu cinsel açıdan zorla zaptetmektir. o yüzden mesela bir tür işkence yöntemidir aynı zamanda. ruh ile cinselliğin yakın ilişkisi vardır, her ne kadar mekanik ya da sadece bedensel bir işmiş gibi görünse de, advestin dediği gibi..
tabi karşı tarafın yeterince isteksiz olması lazım işkenceye dönüşebilmesi için. karşındaki zevk almaya başladığı an senin sikme olayın geçersiz kalır. :)
ha bir de nedense erkeklerin bu işle üstünlük sağladıkları gibi tuhaf bir yanılsamaları da var, ondan da olabilir.
0
kediebesi
(04.05.10)
(4)

araba neden elektrik çarpar!?

sargathon
ya arkadaşlar;bizde bir '99 model honda civic 1.4 i.S var, 3 kapılıçok da memnunuz arabadan ama,bu meretin bi sorunu var ki şöyle:bu araba bizi(eşimi ve beni)arabadan inerken (çok sıkça ve özellikle de kapısından) elektrik çarpıyor!bu neden olur ya!?acaba bu modelin genelinde mi boyle bi sorun varyo
ya arkadaşlar;
bizde bir '99 model honda civic 1.4 i.S var, 3 kapılı
çok da memnunuz arabadan ama,
bu meretin bi sorunu var ki şöyle:
bu araba bizi(eşimi ve beni)arabadan inerken (çok sıkça ve özellikle de kapısından) elektrik çarpıyor!
bu neden olur ya!?
acaba bu modelin genelinde mi boyle bi sorun var
yoksa bu arabaya özel bi aksaklık mı var
yoksa biz mi çok elektrikliyiz de, araba bizi değil de biz arabayı mı çarpıyoruz?
0
sargathon
(03.05.10)
hocam 2005 clio'm var. özellikle 1-2 aydır binerken değil de inerken kapıya dokunamyorum. biri bana mevsimlerden oluyor demişti. bilemiyorum.
0
advest
(03.05.10)
her arabada olabilir bu.
0
lemmiwinks
(03.05.10)
bu modeller boyle abi.

saka bi yana,

koltuklar sentetik kumas kaplidir, siz de yunlu veya sentetik seyler giydiginizde ve inerken koltuga surtundugunuzde (ki koltuga surtunmeden inmek mumkun degil zaten), vucudunuz statik elektrik yuklenir. ayaginizda da kaucuk filan ayakkabi olunca, kapiya tokandiginizda ciss olur. e binerken niye olmaz bu? cunku binerken bi yere surtunmezsiniz.

bakiniz bu surtunme nelere kadir:

www.youtube.com

www.youtube.com

caresi: arabanin kaportasina ciplak el yerine once bi metalle tokanmak ve cakan kivilcimi, metal (mesela anahtar) uzerinden bosaltmak.
0
compadrito
(03.05.10)
araba ile çok alakası yok. giydiklerinden de olabiliyor. bana da sıklıkla olur her arabada.
0
guybrush threepwood
(04.05.10)
(8)

Çocuk Dergisi

fuatturkrap
merhaba arkadaşlar;1.sınıfa giden bir yeğenim(kuzenimin oğlu) için çocuk dergisi arıyorum. fakat bazı özel durumlar var; bu arkadaş okumayı pek sallamıyor. cümlenin başını okuyup sonunu kafadan atarak bizi yemeye çalışıyor mütemadiyen. aklı fikri bisiklette, tv'de ya da yaramazlıkta işte. klasik ata
merhaba arkadaşlar;

1.sınıfa giden bir yeğenim(kuzenimin oğlu) için çocuk dergisi arıyorum. fakat bazı özel durumlar var; bu arkadaş okumayı pek sallamıyor. cümlenin başını okuyup sonunu kafadan atarak bizi yemeye çalışıyor mütemadiyen. aklı fikri bisiklette, tv'de ya da yaramazlıkta işte. klasik atalay yani :)

ödevlerini falan yapıyor da ben bunun bi işkence olmadığını, okumanın güzel bir şey olduğunu öğrenmesi için bi dergi arıyorum. denemediğim masal kitabı kalmadı. hepsini başında nöbet tutarak okuttuk :)

şöyle bir dergi olsun, kendi başına çekilsin odasına, bitirene kadar okusun, elinden düşürmesin istiyorum. bizim zamanımızda olsa gidip bi milliyet kardeş alırdım ya (hala yayımlanıyor mu bilmiyorum) bugün ne durumda dergiler bilmiyorum. bilen varsa yardım bekliyorum..
0
fuatturkrap
(03.05.10)
hocam bu yaşlarda .ocuk için okumak, eğitim,okul gibi kavramlar çok fazla şey ifade etmez. siz ona istediğiniz kadar üniversiteden,tıp fakültesinden bahsedin üzgünüm ama onun için bir anlamı yok. şöyle yaparsanız sonuç alabilirsiniz.

belirli bir ödev durumu devamlı vardır. ve bu ödevleri yapası için bir saat dilimi ayırın ve o saatlerin dışında istediklerini yapabileceğini söyleyin. ve yupsın da. sokakta mı oynamak istiyor . oynasın. bilgisayarsa bilgisayar. bu birinci kural BELİRLİ SAATLER.
ikinci kural ise ayrılmış olans aatlerdeki isteksizlik durumunda küçük pekiştireçler kullanmanız. yani o günlük ödevlerin yapılması "dondurma". bir haftalık düzenli ödev lunapark gezisi ya da siz dolaştırabilirsiniz dışarda bi yerde alışveriş merkezi mesela. ya da başarılı olmasını istediğiniz derste başarılı olursa kıyafet gibi basit şeylerle güdüleme işlemi yapılarak başarıya ulaşılabileceğini zannediyorum.

Not: çocuğu pekiştirece çok fazla alıştırmayın her zaman bekler.
Not:başının okşanması,onun değer verdiği kişilerin onu diğerleriyle konuşurken övmesi de pekiştireçtir. Ör: babanın anneye, çocuğun yanında kısık bi sesle "bizim oğlanı öğretmen çok beğeniyo" demesi.
Not: öğretemeniyle yapılan görüşmeler çok önemli. ayda bir görüşün. bu çocuğu gazlayacaktır. olumlu yönleri de konuşuldukça şevklenecektir.

umarım bir eğitimci olarak faydalı olabilmişimdir. unutmayın o bir çocuk oyun da oynayacak ders de çalışacak. yeter ki her şeye yeteri kadar zaman ayrılabilsin.
0
advest
(03.05.10)
ebe sobe, gonca, birdirbir
üç adet çocuk dergisi size.
0
detroitli kizil
(03.05.10)
dergi konusunu bilemiyecem ama yazdiklarinizdan, dikkatimi ceken bir sey oldu: cumlenin basini okuyup sonunu kafadan atmak. benzeri bir durumla ben de karsilasmistim birinci sinifa giden bir cocukta. birinci donem sonunda, siniftaki 40 cocuktan 39'u okumayi soktu, bu cocuk haric. sonradan, taa 4. sinifta dikkat eksikligi teshisi kondu. ileride dersleri iyi gitmezse, aklinizda bulunsun, dikkat eksikligi yonunden bir inceleyin. bu teshis cocuk psikiyatrlari tarafindan konuyor. bu kisilerin soyleyecekleri disindaki tavsiye, yorum ve saireye itibar etmeyin. basinda nobet tutarak masal okutmanizin sebebi, dikkatini veremiyor ve zihninin baska yere ucuyor olmasi olabilir. dolayisiyla cok bunaliyodur.
0
compadrito
(03.05.10)
national geographic kids gibi şeyleri seven bir kitle de var.
0
sui
(03.05.10)
advest; bilgiler için teşekkürler. "okumayı pek sallamıyor" cümlesinden kastım eğitim hayatını, kariyerini , geleceğini değil yahu, sadece kitapları, ödevlerini , defterdeki yazılarını kastediyorum..

birincisi tek çocuk şımarıklığı var. ikincil olarak anne baba akşama kadar işteler, dede-babaanne ile muhattap olduğu için onlara hemen her istediğini yaptırıyor. öğretmenin otoritesindeyken çalışkan bi öğrenciye dönüşüyor ama evdeyken sallamama durumu var. teşviğin alasını görüyor. babası kıyamasa da annesi arada otoriter olmaya çalışıyor ama pek yeterli değil gibi..

compadrito; cevap için teşekkürler. okumada bi sorunu yok. istediği/mecbur kaldığı durumlarda gayet iyi okuyor. fakat dikkat eksikliği olabilir tabi. bir uzmandan destek alınma durumu da olabilir ileri dönemde..

fakat önce kolay yolu denemek istiyorum. şöyle bi çocuk çizgi romanı, adamakıllı, "ideolojik kaygıları olmayan" bi çocuk dergisi gibi bir şeyler denemek istiyorum..

sui; size de teşekkürler. evet zaten şu an aklımda sadece natgeo kids var. fakat yeterince çekici olur mu onu bilemiyorum..
0
🌸fuatturkrap
(03.05.10)
Okumak görerek öğrenilen bir şey bence. Ve pek çok iyi okur bu işe çizgi romanlarla başlar. Beraber bir kitapçıya (ya da bir sahafa) gidin, kendi seçsin kitabını. Siz de bir kitap alın, sonra gelip beraber okuyun.
0
sourlemonade
(03.05.10)
milliyet kardeş mk olmuştu 5-10 yıl önce, hala satılıyo hatta: www.mkdergi.com ama içeriğini beğenir misiniz bilmiyorum.

bi de donald amca var www.cicicee.com kapağı şöyle mesela. içinde çizgi romanlar, bilmeceler falan vardı. donald amca 1. sınıfa daha uygun gibi :)
0
just overjoyed
(04.05.10)
cosmicstring cvp için teşekkürler.. evet görsellik de önemli. fakat çok kısa bi süre görüşebileceğim. ancak yazın sahaf meselesini yapabilirim..

just overjoyed; donald amca güzele benziyor. disney çıkarıyorsa işimi görür sanırım. teşekkürler..
0
🌸fuatturkrap
(04.05.10)
(3)

başlık yok

geven kafa
ey ahali,hiç canım istemez iken bir kızdan hoşlanmaya başladım. nereden çıktı anlamadım. ilişki için ayırabilicek zamana da sahip değilim. fakat hatun kişisi gerçekten çok tatlı, bir gülüşü kendimden geçmeme neden olmakta.ama bir de şu var, oldu da tavladım kendisini, bir şeylere başladık ve ben sık
ey ahali,
hiç canım istemez iken bir kızdan hoşlanmaya başladım. nereden çıktı anlamadım. ilişki için ayırabilicek zamana da sahip değilim. fakat hatun kişisi gerçekten çok tatlı, bir gülüşü kendimden geçmeme neden olmakta.
ama bir de şu var, oldu da tavladım kendisini, bir şeylere başladık ve ben sıkıldım. çok geç anladım ki aslında bir anlık heves kurbanı olmuşum.

şimdi siz ne dersiniz ? ilerisi için riske girip birşeyler yapmak mı yoksa hevestir o heves deyip unutmaya çalışmak mı ?
0
geven kafa
(29.04.10)
akışına bırakın, nasıl davranıyorsanız aynı şekilde devam edin, zamanla duygularınızdan emin olursunuz.
0
loralynn
(29.04.10)
yapı olarak sizi tanımıyorum ama benim üniversitede hiç sevmezken tanışıp evlenip çocuğu olan arkadaşım da oldu. köpekler gibi sevip de şimdi görüşmeyenler de var.

bence bu işler aşkla falan olmuyor. mentalite olarak hazır olmalısınız bir şeyler için.

yok zaten şu anda ciddi şeyler düşünecek durumu yok diyorsanız da işi çıkma olarak değil de ikili diyaloglara sokarak idare edin. mesela çay alırken o da ister mi sorun. bi konu açıldığında muhabbete katılın. bakın o zaman daha emin olabilirsiniz duygularınızdan.
0
advest
(29.04.10)
@rondo
sanki benim için sormuşsunuz =)
0
🌸geven kafa
(29.04.10)
(12)

herkes mi sevişiyo kardeş??

yammi
arkadaş hangi blogu okuyorsam, herkes sevgilisiyle nasıl seviştigini, nasıl one-night stand yaptıgını anlatıyor. bu aralar sevişemeyen tek insan ben miyim yahu?
arkadaş hangi blogu okuyorsam, herkes sevgilisiyle nasıl seviştigini, nasıl one-night stand yaptıgını anlatıyor. bu aralar sevişemeyen tek insan ben miyim yahu?
0
yammi
(26.04.10)
değilsin.
0
damlanin
(26.04.10)
evet.
0
ermanen
(26.04.10)
montreal
(26.04.10)
sen de anlat kardeşim. anlatması bedava. en hırbo eb kro en kekosu bile anlatıyosa sen de anlat. ıspatla mı diyecekler. adam yazar tabi bolağa. sen de yaz. aha şöyle seviştik. böyle öpüştük diye uzun uzun znlat yani.
0
advest
(26.04.10)
sevgilisi olan sevi$iyor; ağzı olan konu$uyor.

~çatır çatır.
0
ateistanbul
(26.04.10)
sevişen insanlar nasıl sevişiyor ona bakmak lazım. mesela ben, buna uygun bir ev, ve bekaret takıntısı olmayan kız arkadasa sahibim. buna uygun bir ev derken, giderlerim gelirlerimle uygun orantıda olmasından mütevellit, sekse ulaşmak daha basit bir hal alıyor. unutma ki sevişmek için partnere ihtiyacın var, ev de bir yere kadar, paran yoksa public seks dahi yapabilirsin. bu yüzden bir kız arkadas edinmeye çalış, seks zaten gelecektir. :)
0
gnl rkn
(26.04.10)
yok hacı mesela ben sevişmiyorum.
0
jpsartre
(26.04.10)
kız (ya da erkek) varsa sevişirsin, yoksa elinle sevişirsin. bu kadar basit. manita yap.
0
i ve been mistreated
(26.04.10)
senin şu okudugun blogları bizimle de paylaşsana. her sorunda bloglar böyle şöyle diyorsun, ya senle kafa buluyorlar ya da etrafında herkes sikici, verici.
0
alchemistt
(27.04.10)
eskiler hatırlar/bilir; kral, pleymen falan vardı. işte o dergilerin editörü bi sayfada sütçü olur, birinde muslukçu olur fantazilerini paylaşırdı bizimle. orada komşunun bi kızı olurdu, biz de bizim komşuların kızlarına bakardık bunlar ne biçim kız lan diye.

şimdi herkesin, editörünün kendisi oldugu bi bloğu var. apartman ortamı bar olur, mahalle disko olur olaylar gelişir...

şimdi taşlar oturdu mu yerine?
0
devrimaraci
(27.04.10)
bülent ortaçgil'in sırtına sakın binme. metallica'nın sırtına binip seksi kovala.
0
atesikus
(27.04.10)
sıra sanada gelecek. hoop kaynama yapmayalım arkadaşım. keh keh

o değilde elalemin yazdığı yazılar seni niye bu kadar geriyor anlamadım. çabuk etkilenen birisin galiba.

hayatın tadını çıkar. bunların dışında hayat akmaya devam ediyor. en iyi sevgili partner sosyal hobilerde olur. elini beline atacaksın mecburen.
0
fukka
(27.04.10)
(10)

Ağız yarası için ilaç ve önlem

Zaphod
Ağzımda sık sık şu aft denilen beyaz yaralardan çıkıyor. genellikle de diş etiyle yanağımın veya dudağımın birleştiği kuytu köşelerde. devlet hastanelerindeki doktorların da hastayı ne kadar iplediklerini düşünürsek her gittiğimde bir gargara verip yolluyorlar. ama bir çözüm, koruma... derken geçer
Ağzımda sık sık şu aft denilen beyaz yaralardan çıkıyor. genellikle de diş etiyle yanağımın veya dudağımın birleştiği kuytu köşelerde. devlet hastanelerindeki doktorların da hastayı ne kadar iplediklerini düşünürsek her gittiğimde bir gargara verip yolluyorlar. ama bir çözüm, koruma... derken geçer o zamanla deyip postalıyorlar.

sonuç olarak böyle bir sorunu olan ve atlatan birilerinden. çıkan yaralara karşı tedavi ve kökten kurtulmak için "önlem" mahiyetinde önerileri, ilaç isimlerini öğrenmek istiyorum.

dipnot: dişlerimi fırçalayan ve ağzında çürük dişi olmayan biriyim.
0
Zaphod
(26.04.10)
Sunun treatment ve prevention bolumlerine bi goz at.

en.wikipedia.org


en.wikipedia.org
0
compadrito
(26.04.10)
let the game begin
(26.04.10)
aftın sebebinin ne olduğunu söylemek biraz zor. ben uzun bir süre çektim bu aft olayından. çocukken hem vücudum hem de bünyem zayıftı ve gerçekten adam gibi beslenmeyen, yemek ayıran bi insandım ve bu dönemlerde ağzımda sık sık aft çıkardı. yani aftların sebebi vitaminsizlik ve bünyenin zayıf düşmesi olabilir. büyüyüp adam gibi beslenmeye başladıkça gerçekten çok daha nadir çıkmaya başladı. bunun dışında da özellikle insanın stresli ve sinirli olduğu dönemlerde çıkıyor aft. en az on defa bu sorundan dolayı hastaneye gitmişimdir, her seferinde bana bunlar söylendi. sadece bir kere doktor "behçet" olabilir demişti ama o da yanlış tahmin çıktı. bunun dışında aftın ağız temizliğiyle alakalı olduğunu söyleyemiyorum, çünkü aynen senin gibi benim dişlerimde de hiç çürük yok ve küçükülğümden beri düzenli fırçalıyorum.
Kenacort-a diye bir ilaç var, aft çıktığında kullanırsan işe yarar, tavsiye ederim.
içinin rahatlaması için bir doktora görünmende de fayda var. ama çok büyük ihtimalle belirli bir sebep çıkmayacak. sadece moralini düzgün tut ve sağlıklı beslenmeye dikkat et diyebilirim.
0
soap
(26.04.10)
bağışıklık sistemindeki en ufak bir düşmede çıkar bu aftlar. patlıcan yersin çıkar, çilek yersin çıkar, hatta kivi, ananas, portakal, bunlar benimkileri tetikliyor. bunları yememeye gayret ediyorum ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirici vitamin alıyorum. beta-glukan ve b vitamini içerikli ilaçlar iyi geliyor. diyelim bunlara rağmen çıkmaya başladı - ki çıkıyor- kişniş bayağı bir önlüyor büyümesini. aktardan kişniş tohumu alıyorsun, 50gr-100gr yeterli olur. bunu robottan geçirip, ya da havanda dövüp bir çay bardağı sıcak suya bir çay kaşığı koyup karıştırıyorsun. ılınınca ya da soğuyunca da içiyorsun. benim kullandığım en etkili bitkisel çözüm bu. diyelim ki bu da etkili olmadı ya da küçük bile olsa çok acı veriyor, adaçayı yap, ve ılınca çayla gargara yap. iyileştirmiyor ama uyuşturuyor.
cildiyeci, kbbcı, dahiliyeci,enfeksiyon hastalıkları uzmanı hepsine gittim. en son geçen yıl bu meretler bütün boğazımı kaplayıp, 3 gün serumla beslenmek zorunda kaldığımda doktor, olur öyle yapacak bir şey yok deyince boşuna doktora para dökmememek lazım diye düşünüyorum(yanlış yönlendirmeyeyim kendim için bu düşüncem).
geçmiş olsun.
0
ebizlanka
(26.04.10)
benim bildiğim kadarıyla ağız yaralarına en iyi gelen şey kara dut reçeli. biraz araştır bunu.
0
exburak
(26.04.10)
iki tane ilaç önerebilirim. eczanelerde sağlık karnesine yazdırabileceğiniz mürekkep gibi bir ilaç "pyraldine" diğeri ise satın alabileceğiniz "imunex" adlı hap(10 tl civarı)
0
advest
(26.04.10)
düzenli olarak listerine kullanın. tamemen unutacaksınız belli bir süre sonra. hem sadece aftlar için değil, genel ağız sağlığı için de çok yararlı bir gargara..
0
dungangadunganga
(26.04.10)
Aslında ilaç olarak değerlendiremeyiz ama alternatif tıptan karanfili öneririm.Ağzında biraz çiğne ve yaranın üzerine koy.En başta çok fazla yakacak ama yaklaşık yarım saat aftın olduğu bölgeyi uyuşturuyor.Bir de tarçını da önermişlerdi.Ama onu denemedim
0
esma_sultan
(26.04.10)
Compadrito'nun linklerini oku. Bağışıklık sistemini güçlendir ve dut şurubu sür.
0
july14
(26.04.10)
bir bardak suya bir kaç yemek kaşığı tuz atıp karıştırırsın gargara yaparsın bir dakika falan (yaranın olduğu yer biraz sızlar tabi)ertesi gün geçer. geçmiş olsun
0
dr.ramiz
(27.04.10)
(6)

Yoksulluk meselesi

istolethesky
Merhabalar,Ben diploma çalışmamı bu konu ile ilgili yapıyorum. Sağolsun danışman hocam da gidip bölüm başkanına demiş bunu '' bizim gençlik Zonguldak'taki yoksulluğu araştıracak. '' diye. Bölüm başkanı da 14 Mayıs'ta yapılacak İktisat Kongresi' nde bu konuyu sunum olarak hazırlayıp, sunmamı istedi.
Merhabalar,

Ben diploma çalışmamı bu konu ile ilgili yapıyorum. Sağolsun danışman hocam da gidip bölüm başkanına demiş bunu '' bizim gençlik Zonguldak'taki yoksulluğu araştıracak. '' diye. Bölüm başkanı da 14 Mayıs'ta yapılacak İktisat Kongresi' nde bu konuyu sunum olarak hazırlayıp, sunmamı istedi. Ben de telaşa verdim iyi mi?! Sadede gelirsek, teorik olarak yoksulluğa dair bilgiler bulmakta sorun yok ama, iş Zonguldak' a gelince sıkıntı çıkıyor. Ben nasıl bulurum bu yoksulluk meselesine dair bilgi, belge, istatistik ve de çözüm önerileri? Bi el atın iktisatçılar!
0
istolethesky
(21.04.10)
gecekondu mahallesindeki insanların hangi sektörlerde çalıştığına bak. muhtemelen havacılık ya da ithalat sektöründe çalışmıyorlar.

deneklerinin eğitim,kültürel durumlarını ekle rapora.
0
advest
(21.04.10)
Şurada az da olsa bilgi var, en azından karşılaştırmaya yarar:

www.tek.org.tr

Bir de oradaki ticaret odası, yerel yönetim vb. de verilere sahiptir. Kriterlerinize göre de bilgi sorabilirsiniz, ne bileyim yeşil kartla sağlık hizmeti alanlar, belediyeye veya kaymakamlığa maddi yardım için başvuranlar, vb. Gelir düzeyini hem diğer illerle, hem de ilin diğer yıllarla karşılaştırmak da işe yarayabilir.
0
uyuklayankedi
(21.04.10)
Türkiye'de malesef yoksulluk datası 2000 yılından bu yana şehir bazında üretilmiyor ancak yapabileceğin şeyler var,
misal 2000 öncesi verileri karşılaştırabilirsin Türkiye ve Karadeniz Bölgesi verileri ile (DPT'nin il bazında yaptığı gelişmişlik indeksleri var, bunlarda ne var ne yok o ile ait karşılaştırmalı olarak bulabilirsin)
2000 sonrası için ise yeşil kart sahipliği oranlarını Türkiye oranları ile karşılaştırabilirsin
Tabi bunlar anket yapamadığını varsayarak söylenen şeyler, imkanın varsa o da bi alternatif
0
jenjen
(22.04.10)
Emek yoğun çalışan bir ildi Zonguldak (Kömür Madenleri) ve sorunun cevabını ordaki sendikalarada sorarak bulabilirsin. Sanırım bayağı detaylı bilgide alabilirsin.
0
SirSatai
(22.04.10)
Çok teşekkür ederim fikirleriniz için. Özellikle de yeşil kart için, benim aklıma gelmemişti vallahi. Şunu da sorayım o zaman, belki yine aklıma gelmeyen çözümler çıkar diye; sizce hali harap olan, sermayeyi çekemeyen,( kalifiye olmayan) emek arzı yüksek, özellikle de coğrafi sebeplerden ötürü taşıma ve ulaştırma sorunlarından muzdarip, eğitim seviyesi de ülke geneline göre güdük kalmış( maalesef şimdilik aklıma gelenler bunlar) bu ildeki yoksulluk sorununu çözebilecek kısa ve uzun vadeli öneriler nelerdir?
0
🌸istolethesky
(22.04.10)
Mevcut emek arzının kalifikasyonunun yükseltilmesi (öğrenim düzeyi, meslek eğitimi, kurslar, vb.) ve emek talebi bakımından yatırımların yapılması orta-uzun vadeli sayılabilir. Yatırımı teşvik eden birkaç yıl vergi muafiyeti tanınması, mevcut işletmelerde emek talebini kolaylaştırmak üzere işverene sosyal güvenlik yükümlülüklerini azaltan yani devlet tarafından kısmen/tamamen bir süreliğine sübvanse edilmesi geldi aklıma. Pek spesifik değil tabii bu öneriler. Hocanız da destek atsın bence, ip uçlarını versin en azından. Mevcut emek talebi az da olsa istediği nitelikte emek bulamıyorsa buna daha kısa vadeli çözümler olabilir, kamunun (merkeze bağlı veya yerel) kurumları, mevcut işletmelerle işbirliği içinde ihtiyaca yönelik eğitim ve kurslar düzenlemesi mümkün olabilir.

Bölgesel farklılıkların giderilmesine ilişkin yerli/yabancı kaynaklardan çözüm önerileri bulabilirsiniz belki google ederekten.

Kolay gelsin,
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
(10)

o ses var ya hah işte o

sarper361
şimdi bir ses var kafamın içinde. tarif etmeye çalışayım. gözünüzü kapattığınızda gözünüzü sağa sola yukarı bir yerlere zorlayın bir uğultu çıkıyor hani. ne ki o ne sesi?
şimdi bir ses var kafamın içinde. tarif etmeye çalışayım. gözünüzü kapattığınızda gözünüzü sağa sola yukarı bir yerlere zorlayın bir uğultu çıkıyor hani. ne ki o ne sesi?
0
sarper361
(20.04.10)
öyle bişey olmuyo.

Allah muhafaza tümör falan bişey olmasın sende?
0
lazor
(20.04.10)
ya böyle gözü ters çevirmeye çalışın vınnnnn diye bi ses geliyo? her zaman olmuyo işte o da tarif de edilmez ki.
0
🌸sarper361
(20.04.10)
olum gözler yukarıya doğru takılıp kalıcak şimdi, fazla abanmayın :) biraz zorladım ama çıkmadı benden de.
0
trinitrotoluen
(20.04.10)
ben çok iyi anladım neyden bahsettiğinizi. tümör falan değil. gayet normal bir ses ama neyden dolayıdır bilemedim şimdi.

gözleri zorlamayın. gözleri zorlayınca değil. böyle kulaklarınızı oynatmaya çalışıyor gibi yapıp kasın. vınn vınn ediyor kulaklar.
0
kibritsuyu
(20.04.10)
ahah süpermiş.. bende de gözlerimi sımsıkı kapatınca veya da kocaman açınca çıkıyor o ses. daha doğrusu kafamın içinde duyuyorum. sanırım kaslarla alakalı bir şey.
0
kedi olmus gidiyorsun
(20.04.10)
ahahahahaaa!!! yeterince yaparsan $irinleri de goruyosun valla!!!

@sarper361, cocuklugumu hatirladim simdi, o zaman olurdu ses boyle gicir gicir bi$i ama su an yapamadim tekrar... ehehee... bazan da omuriligimden $iril $iril bi ses gelir, ne var ki simdi niye takildin buna :))) sinuslerinde bi$iler yankiliniyordur, ehehee.
0
no avalon
(21.04.10)
bende de oluyor, kas gerilme sesi değil mi o :)
0
dieselsingle2
(21.04.10)
temel sebebi steres, üşütme, soğuk algınlığı gibi sinir sisteminin kronik olmayan hastalıkları.
kas gevşetici, rahatlatıcı ilaçlarla bir iki günde kurtulabilrisiniz. bir kbb uzmanına görünebilirsiniz. size yardımcı olacaktır.
0
advest
(21.04.10)
nasıl soru ya bu? maymun oldum yarım saattir.

ses falan yok bende :/
0
biyolog olcakmisim
(21.04.10)
nickim onbes harf
(21.04.10)
(10)

ygs

ccerenn
Merhaba.Bende bu lanet ygs hakkında bir şeyer danışmak istiyorum.acayip hüsrana uğradım ve kesinlikle beklediğim gibi geçmedi.çok üzülüyorum ve ağlamamak için günlerdir zor tutuyorum kendimi:(etrafımda herkes 450 lerde, benden düşük yapanlar 430 larda ben 415 yapabildim ve şunu merak ediyorum;bu lys
Merhaba.
Bende bu lanet ygs hakkında bir şeyer danışmak istiyorum.
acayip hüsrana uğradım ve kesinlikle beklediğim gibi geçmedi.
çok üzülüyorum ve ağlamamak için günlerdir zor tutuyorum kendimi:(
etrafımda herkes 450 lerde, benden düşük yapanlar 430 larda

ben 415 yapabildim ve şunu merak ediyorum;
bu lysnin %60 etkisi büyük fark yaratır mı, mesela yani ben bu puanla diyetisyenlik kazanabilirmiyim? ( diş hekimliğiydi hedefim ama artık hayal oldu) ya da bilmiyorum işte bir şeyler yapabilirmiyim...
netlerim şöyle, (sayısalcıyım)

tr:36,25
sos:19.25 :(((
mat:33
fen:30
0
ccerenn
(20.04.10)
sosu geç durmak yok yola devam.
diyetisyenlik o kadar yüksek diil, rahat alırsın; tabi ağlayıp zırlamazsan.
0
dieselsingle2
(20.04.10)
bu ygs ile sadece öğretmenlikler seçilebiliyor yamulmuyorsam onlar dışında bi bölüm seçicekseniz ikinci sınava-lys- girip seçiceksiniz. bu sınavın pek bi amacı yok eğer meslek lisesine gitmiyorsanız..
0
zozjotejmnk
(20.04.10)
yok ben zaten lysye giricem lys1 ve 2 ye.

ama ne kadar değişebilir puanım, yani çok iyi bişey yapsam bu 415 i kapatır mı . çok şey mi farkeder azcık şey mi farkeder =)
0
🌸ccerenn
(20.04.10)
Öncelikle netleriniz fena değil. Puan para gibi bir şeydir. Değerini piyasa belirler. Bu netlerle lys de iyi bir performansla istediğiniz diş hekimliğine gidebilirsiniz. Ama tek ricam kalan şu zamanı çok iyi değerlendirmeniz. Siz sene başındaki lys hedefinizi yapın a diş heklimliği olmazsa b diş hekimliği kesin olur. Selamlar sevgiler...
0
advest
(20.04.10)
%60 sandığınızdan çok çok fazla bir etken öyle diiyim. moralinizi bozmayın o yüzden.
0
madyb
(20.04.10)
160 ile 170 arası bir puan gelicek . çok bozma moralini. bence haziran da olacağın sınavlarda farkı kapatabilrsin.
0
lostturkey
(20.04.10)
lysleri çok iyi yaparsan tıpa bile gidersin. moralini bozmana gerek yok. 2.bölümde en azından ne çıkacağı bellidir. soru tipleri de aşağı yukarı bellidir. 1.bölümdeki sağ gösterip sol vurma olayı 2.bölümde pek olmaz. şu 2 ay deli gibi çalışman gerek bahar rehavetine kapılmadan.
0
rebelli00n
(20.04.10)
ikinci sınavda iyice salma ama diyetisyenlik rahat kazanırsın. kafan rahat olsun. bu sınavın sosyalinde 25-30 neti geçen sayısalcı oldukça az. keşke feni daha iyi yapsaymışsın, istediğin bölümler için etkisi büyük olacak onların. ama lys'den 470 çakarsan -ki çalışırsan yaparsın şu iki ay içerisinde-, diş hekimliği de olur tıbba da gideri var.

ayrıca şunu belirteyim birçok kişi hayal kırıklığına uğradı bu sınavda, canını sıkma o yüzden. senin şu anda biyoloji kimya matematik hatmediyor olman lazım. ikinci bölümde ekstradan gelen konu sayısı çok değil. o konuları bi çıkar. geç karşısına. "bu hafta şu konuları halledeceğim de" ve hallet. televizyonu ve bilgisayarı şu iki ay hayatından çıkar. iyi aycık. sonra ne yaparsan yap git alemlere ak ama şu iki ay otur çalış.

bunları biliyor olman lazım gerçi, rehberlik hizmeti gibi oldu ama idare et :)
0
cro magnon
(20.04.10)
bence bu sınavı unutmak için geç bile kalmışsın lys'de bu farkı çok rahat bir şekilde kapatabilirsin. geçen bir soru vardı yine burda ygs deki 10 puanlık fark lys de kaç puanla kapanır diye ben basit bir hesapla 6.6 diye hesaplamıştım düşün o da 2 sorudan az birşey.
0
2enkucukasalsayidir
(20.04.10)
tıp imkansız zaten lysleri full yapsam bile 465 gibi bi puan geliyo
tıp okuyamam zaten hedefim değil ama herkes ygs çok etkili filan dedi çevremde
tüm hevesim gitti
yaa çok sağolun cidden umutla doldum!!:)
evet ya fenim çok kötü zaten grafik sorusunu bile kaçırmışım biyolojide.
0
🌸ccerenn
(21.04.10)
(5)

eyjafjallajökull

teritori
lan kaç gündür iyi eğlendik ama ben bir şeyi çok merak ediyorum,NASIL OKUNUYOR LAN BU SAHİDEN!?!?!?
lan kaç gündür iyi eğlendik ama ben bir şeyi çok merak ediyorum,

NASIL OKUNUYOR LAN BU SAHİDEN!?!?!?
0
teritori
(19.04.10)
sourlemonade
(19.04.10)
"eya falla yökül" şeklinde olduğundan şüphelendiğim dedirten başlık.
0
advest
(19.04.10)
eüzümineşşeytaniracim!

şaka bi yana, ben şahsen kendim eyafelayökül diyorum.

hafız bak ne buldum:

"Oh, and for the record, it’s "AY-uh-fyat-luh-YOE-kuutl-uh." And if you want to know how you get that pronunciation from Eyjafjallajökull, you’ll have to ask elsewhere."

www.popsci.com
0
deckard
(19.04.10)
iki L yanyana gelince T diye okunuyormuş bu dilde...
0
eyke
(19.04.10)
iyi la. bi ben değilmişim. bütün dünya müzdaripmiş konudan.
0
🌸teritori
(19.04.10)
(10)

Birini kırmadan kendi fikirlerimizi kabul ettirmek ?

olkol
Evet en öncelikli amaç onu kırmamak olacak ama çok inatçı biri düşüncelerinden kolay kolay vazgeçmeyecek biri bu kişi. Siz böyle bir durumda nasıl bir ikna yöntemi uygularsınız yani ufak bir hikaye vs. ile bir şekilde onu memnun ederek onu ikna etmeniz gerek ve konu ciddi bir konu.böyle işte. :) ikn
Evet en öncelikli amaç onu kırmamak olacak ama çok inatçı biri düşüncelerinden kolay kolay vazgeçmeyecek biri bu kişi. Siz böyle bir durumda nasıl bir ikna yöntemi uygularsınız yani ufak bir hikaye vs. ile bir şekilde onu memnun ederek onu ikna etmeniz gerek ve konu ciddi bir konu.
böyle işte. :) ikna kabiliyeti konusunda becerikli duyurucular bi yardım edin bi yöntem bi anektod vb. bir şey fln önerin böyle zamanlarda işe yarayacak gizli formülleriniz vardır kesin :)
0
olkol
(19.04.10)
0
iamtheeggman
(19.04.10)
olaya yönelik yorum yapmak daha kolay olacaktır muhakkak ama şu da denenebilir..
karşınızdakini malum olay ya da diğer düşünceleri hakkında ne kadar mantıklı düşündüğü konusunda inandırıp ego tatminini sağlayın:)
ego doyum noktasına ulaşınca olay hakkında farklı bakış açılarını devreye sokun ve sizin düşüncelerinizin de doğruluk payını ortaya koyun..ama siz söylemeyin, o sözlesin size göre mantıklı geleni..bir yerde size kayarsa düşünce oradan çekmeye başlayın ama sakin ve düşünceli bir tavırla...
0
ne adrenerjik ne kolinerjik
(19.04.10)
önce onun haklı olduğu yönleri sıralamak gerekir. çünkü inatçı bi insan, kendisini ifade edemediğini düşündüğü için inat eder. eğer anlaşıldığını anlarsa, artık sizi dinlemeye hazırdır.
önce "evet aslında şu şu dediğin çok mantıklı..." gibi cümlelerle başlayıp, kendi düşüncenizlerinizle örtüştüğü noktaları ona söylemek gerek. bu onu sizden birisi gibi hissetmesini sağlar. bunu sağladığınız zaman da karşıdakinin gardı düşer. önyargı kalkmış olur.

eğer hakikaten haklıysanız artık size hak vermeye, yumuşamaya başlayacaktır.
inatçı insanın şifresi, onu anladığınızı belli etmenizle kırılır.
ama haksızsan, hiç yeltenme...
0
numbernine
(19.04.10)
40karakterlinick
(19.04.10)
olay çok karışık o yüzden anlatamıyorum malesef yoksa mantıklı olan olaya göre çözüm aramak ama benim istediğim böyle hani karşınızdaki kişi haklı bile olsa bir şekilde onu kendi düşüncelerinize ikna etmek gerektiğinde siz nasıl bir yöntem izlerdiniz nasıl bir üslup kullanırdınız da onu ikna ederdiniz :)

iamtheeggman ; hayatımda hiç lost izlemediğim için cevabının pek bir anlamı olmadı benim açımdan biraz daha açsan ?
0
🌸olkol
(19.04.10)
"senin düşündüğün bu şeyden vazgeçmeni beklemiyorum ancak bir süreliğine benim bu önerimi kabul edip yapabilirsen benim sana ne demek istediğimi gayet iyi anlayacaksın. ondan sonra ise gidişata sen karar ver."

denilebilir.
0
advest
(19.04.10)
(bkz: jedi mind trick) o zaman..
0
:/
(19.04.10)
advest, sanki bu dediğin işe yarayabilir gibi işte böyle bşi arıyorum ama birde böyle bildiğiniz etkili bir söz ne biliyim bir ufak hikaye falan varsa ikna edici karşınızdakini alt edicek bir şey bunu arıyorum :)
0
🌸olkol
(19.04.10)
içten ve samimi olmak önemli. konuyu bilmiyorum ailevi bir konu da olabilir sevgiliyle ilgili de işle ilgili de. yalnız karşıdaki kişiyi ikna sürecinde fikrinden caydırmak değil de empati kurmaya yönelik konuşun. ben de sizin düşündüğünüz şeyi yapabilriim ancak bir süre istediğimi yap deyin. ondan sonra da süreci yönetmeye çalışın ;)) biraz da fedakarlık tabi ki
0
advest
(19.04.10)
eline bi kagit kalem al. onun savundugu fikrin acmazlarini maddeler halinde sirala. senin savundugun karsi gorusun ustunluklerini de maddeler halinde sirala. sonra bu maddelere bakarak dusun, her iki tarafta yazanlari nasil zenginlestirebilirsin ozellikle mecazlar, metaforlar kullanarak. yani onunla bu konuyu konusmadan once, ciddi bir hazirlik donemi gecir. sinava calisiyomus gibi ciddi ciddi calis, kafa yor, yaz. senin soylediklerine, ne sekilde itiraz edebilecegini tahmin etmeye calis ve o itirazlari nasil savusturabilecegine dair hazir fikirler gelistir. konuya cok yogunlasir ve uzun sure hazirlik yaparsan, basari sansin artar. sunu da asla unutma, tatli dil yilani deliginden cikarir. konusurken, emredici ya da ust perdeden degil, alttan alici, uzlasici, tatli dilli olmaya dikkat et.
0
compadrito
(19.04.10)
(8)

komple uzaktan eğitim

yons
5+3+3+4 = 15 yıl okula gittim ben, iyi yırtmışım. şimdi minimum 1+8+4+4 = 17 . bir de lisans mezunu olmak da sıradanlaştı artık, yükseği var bunun.kendime bu sürede ne öğrendim diye sorduğum zaman başarılı bir öğrenci olmama rağmen ilkokulda öğrendiklerimden öteye gidemiyorum. ilkokul sonrasında öğr
5+3+3+4 = 15 yıl okula gittim ben, iyi yırtmışım. şimdi minimum 1+8+4+4 = 17 . bir de lisans mezunu olmak da sıradanlaştı artık, yükseği var bunun.
kendime bu sürede ne öğrendim diye sorduğum zaman başarılı bir öğrenci olmama rağmen ilkokulda öğrendiklerimden öteye gidemiyorum. ilkokul sonrasında öğrenmek için değil de sınıfta kalmanın korkusu, insanların bu çocuk tembel demesin diye bu yaşa kadar dersleri verdik.
berbat olduğu su götürmez olan eğitim sistemimizin üzerine uzun yorumlar yapmaya gerek yok. a.toffler'in söylediği gibi okulların fabrikalar için bir çeşit standartlaştırılma merkezi olarak işlev gördüğü fikrindeyim. her geçen yıl bu görüş daha da kendini gösteriyor.
diyorum ki (henüz doğmamış) çocuğum aynı düzende devam etmesin. ilköğretim 5'den sonra okula gitme derdi olmasın, her ne kadar haftanın 6 günü 8 saat yanında olmasam da 15 yılda okulda öğreneceğinin kat kat fazlasını ve doğrusunu ben ve eşim ona verebiliriz diye düşünüyorum. bir yandan açıktan okuyarak diploma gerekliliğini de halledebiliriz.
12-13 yaşından sonra okula gitmeyen çocuk sosyalleşme konusunda çok sıkıntı çeker mi? psikolojikmen çok etkilenir mi? alternatif görüş bildirebilir misiniz?
0
yons
(19.04.10)
insan görünümlü papağan yetiştiren bir sistemimiz var doğrudur. iyi eğitimli bir anne baba evde çocuğuna kendi verebilir eğitimi. en klas üniversiteyi de kazandırır.

ama bir de şöyle bir şey var. okul sosyalleşme alanı sanki. millet orda insan içine karışarak sosyal gelişimlerini tamamlıyor. oturup kalmayı konuşmayı öğreniyorlar gibime geliyor.
0
advest
(19.04.10)
okul varken sizin de eğitim vermenizde nasıl bir engel var ki?
0
hevipeyra
(19.04.10)
fransada gezen okul tarzı bir okul var

yaş ortalaması 5ile 18 arası yan ilk okuldan liseye kadar bir yelpazesi var bu okulun
geziyorlar tozuyorlar

akşamları derslerini plajda dinliyorlar hocalarından
hippi bunlar

en son yılda 1 kere ülkeye dönüp bir sınava giriyorlarmış

ama dünyanın bu nimetinden faydlanabilmek için

zengin fransız vatandaşı anarşik bir hippi aileye sahip olmak lazım sanırım
0
demlikposet
(19.04.10)
en iyi arkadaşlarınız, en sıkı paylaşımlarınız kiminle? lise arkadaşlarınızladır büyük ihtimalle. ya da üniversitedeki arkadaşlarınızla. sizinle aynı dönemleri geçiren, akranınız bir sınıf dolusu insanla beraber duruyorsunuz. hem de bütün gün. dertleriniz oluyor, birileriyle kavga ediyorsunuz, birileriyle çok iyi anlaşıyorsunuz. birinden nedensiz nefret ediyorsunuz. bu, karakter eğitimi açısından çok önemli.

tamam eğitim sistemi şöyledir, böyledir.. ama, o sosyalleşmenin yeri ayrı. liseyi bitireli 10 yıl oldu benim. geçenlerde ortaokuldan sonra okulu bırakan bir arkadaşla buluştuk bir şekilde. tamam, bir çok şey yaşamış, çevresi var. ama, benim lise arkadaşlarım, üniversitedeki arkadaşlıklarım gibisi yoktu.

hani, açıköğretim bitiren bir insanla örgün öğretimle üniversite okuyan insan arasında bile bir fark vardır, anlarsınız bunu. asla küçümsemiyorum, bu bir tercih olabilir.. of ya, demek istediğim şey, yaşıtlarının okulda 50 tane akran arkadaşı varken, siz çocuğunuzu bundan mahrum edemezsiniz. babam böyle bi şey yapsaydı, onu affetmezdim.

okul, çoğu zaman öğrendiklerimiz için değil, bir sosyal çevre olarak önemlidir.
0
lovemyself
(19.04.10)
Çok geniş düşündüğüme bakmayın,ama harika bi bileşim çıkabilir ortaya.Ana baba-devlet-Allah-öğretmen korkusundan sıyrılmış,inanılmaz girişimci ve bol vakti olan,çok gezen,vizyonu geniş bi insan olabilir.
Herşey ihtimal dahilinde yani.
0
kogan
(19.04.10)
sosyalleşmeyi tiyatro kursları, müzik eğitimi , dil eğitimi alacağı yerde sağlanacak ekileşimler gibi çeşitli alanlara yayabilirse tabi okuldan faydalı olur.ders kısmı ise özel hocalarla olacak yanılmıyorsam. çünkü siz bu eğitimin sonunda en kötü ihtimalle doktor olmasını filan bellersiniz.

evet olur.

ama bunun zaten yapılmışı var.

(bkz: özel okul)
0
advest
(19.04.10)
bunun yapılmışı var tabi ama özel okul değil, erkin koray.

kızını okula göndermemiş kendisi. sözlükte başlığına girip "başlık içinde ara" fasilitesine "kızı" yazarsanız çıkan sonuçlardan daha iyi fikir edinebilirsiniz sanırım.
0
hevipeyra
(19.04.10)
bence çocuğun sosyalleşmesi açısından çok problem olabilir. lakin bunu çocuğu okul yerine kurslara (piano ,dans , müzik aleti) yollayarak çözebilirsiniz. çocuk hem iyi eğitim almış olur hemde sosyalleşmede problem yaşamaz. ayrıca dil öğrenmesini kesinlikle desteklemeniz şart.
0
kendicoplugundeotenhoroz
(20.04.10)
(5)

BÜST istiyorum,Büst soruları

kogan
Merhabalar.Geçen gün uzun zamandır uğramadığım bi sahafa gittim ve içerde Platon un büstünü gördüm.Muhabbete girecek bi durumda değildim ve sorularımı soramadım.Şimdi olay şu,diyelim ben bi büst istiyorum ve ölçüleri de benim istediğim büyüklükte olacak... 1)Ya da olmayacak her neyse,kaça patlar ban
Merhabalar.

Geçen gün uzun zamandır uğramadığım bi sahafa gittim ve içerde Platon un büstünü gördüm.Muhabbete girecek bi durumda değildim ve sorularımı soramadım.
Şimdi olay şu,diyelim ben bi büst istiyorum ve ölçüleri de benim istediğim büyüklükte olacak...

1)Ya da olmayacak her neyse,kaça patlar bana en azami?
Satılık büst yazınca da elle tutulur bi şey çıkmadı google da.
2)Bizzat salt bu işi yapan bi yer var mıdır TR de?
3)Dünyada bile yok mudur? O kadar mı talebi az bi iş?
4)En güzel malzeme nedir bu işte? Hani Atatürk büstleri var bi de heykelden büstler var malum,farkları ne bunların?
5)Heykeltraşlık diye bölüm var ya,nerdesiniz kardeşim? Nelerle uğraşıyosunuz anlatın bi

Saygılar
0
kogan
(19.04.10)
bu konu hakkında çok bilgim yok ama etrafa baktığımızda bir sürü büst görebiliyoruz doğal olarak da bunları yapan birileri var. güzel sanatlar fakültesinden birileriyle irtibata geçerseniz size yardımcı olur. yani öğrenci falan olursa da çok yüksek rakamlar istemezler kanımca. sözlükte heykeltıraş başlığında biri mesleği olduğunu söylemiş. ekşiduyuru kullanıcıysa pm den ulaşabilirsin mesela.

facede bir grup var. orda msn adresi falan da yazıyor adamın.
0
advest
(19.04.10)
şimdi hocam kime ait bir büst istiyorsun? yani normalde bulunmayan, senin isteğin üzerine olacak bir büst mü? eğer atatürk büstü istiyorsan hazır kalıpları vardır, dökerler hemen, ucuza malolur, ama dedemin büstünü yaptırıp malikanemin bahçesine koyacam diyorsan, bir heykeltraş, o kadar süpersonik olmasına gerek yok diyorsan da, bir güzel sanatlar heykel bölümü öğrencisiyle irtibata geçmen gerekir. mermerden, polyesterden çeşitli malzemelerden yapılabilir ve fiyatı değişir. ama en az birkaç bin liranı gözden çıkarman gerekiyor eğer özel bir sipariş vereceksen.
0
ruhibirbanyo
(19.04.10)
Bölüme de heykeltıraş demişiz,cahillik işte :)
Atatürk büstü değil istediğim ve evet biraz süpersonik olsun istiyorum aslında.Peki o zaman bi heykeltıraş bulmalıyım ben anladığım kadarıyla.
Bi heykeltıraşı nasıl hangi yöntemle bulurum? Google la falan olmaz bu işler herhalde,ya çok sağlam javalı bi sitesi olan ciddi biri lazım ya da eş dost tanıdık arkadaşla bulucaz ordan oraya.
Bi de bu kalıpla ilgili bi soru sorucam: Tarihi karakterlerin hepsinin büstlerinin bi kalıbı olması gerekmez mi köşede bi yerde ya?
Sadece Atamızın mı var kalıbı?
0
🌸kogan
(19.04.10)
*dipnot: genelde sanatçıların siteleri dandik olur. çünkü para vermezler.
0
fukka
(19.04.10)
tanıdık heykeltraş arkadaşlar var. istiyosan ayarlarız bi görüşme. ama sürekli büstü üretilmeyecek insanların kalıpları yoktur tabiki.
0
ruhibirbanyo
(20.04.10)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.