Ekşi Duyuru

Merhaba Romalılar,

Romanya’da bir firmadan teklif aldım, ama önerdikleri maaşın gücü nedir bilmiyorum. Net 11.500 RON öneriyorlar, o da yaklaşık 2.300 EUR yapıyor. Valla Romanya’da tanıdığım kimse yok. Bu para iyi midir, gitmeye değer bir bedel midir ya da buradaki hayat standardımı korur mu, iyileştirir mi hiçbiir fikrim yok. Ne youtube kanalları ne de Romanya’daki asgari ücret, ortalama maaş, bigmac menü fiyatı vs de yardımcı olmadı bana..


Bükreş için kiralara baktım, 800 EUR’a gayet güzel bir semtte ev tutabiliyorum, 200 EUR faturalar vs olsa evin maliyeti yanılma payıyla 1.200 EUR. Kalan 1.000 EUR da yaşatır işte mantığından beni öteye taşıyın ne olur.

Thnx & Regards

 

Merhaba sevgili Romalılar,
Yeşil pasaportum 30 Haziran’da sona eriyor. Sizce ben yarın bir Yunan adası’na vizesiz giriş yapabilir miyim?
Teşekkürler.


 

Merhaba sevgili Romalılar,

Pegasus'un black friday kampanyasınadan bir bilet çakayım, kendime geleyim diyorum ama askerlik problemim var. Aslında durum şu:

E-devlet'ten alınan belgede "bu adamın 20.12.2017'ye kadar askerlik yönünden problemi yok" diyor; ama işe girmeden önce askerlik ofisinden aldığım ıslak imzalı belgede "mayıs ayına kadar sorunu yok" diyor. Gerçi öyle demiyor, askere alınacağı celp mayıs ayıdır diyor. Şimdi iş yerimdeki kişisel bilgilerime baktım, kurumum da benim askerlik durumumu mayıs 2018 olarak işlemiş.

Şimdi.. ben ocakta yurt dışına çıkabilir miyim? Ceza yersin filandan öte, dışarı çıkabilir miyim?

İkinci sorun, geri döndüğümde inzibatlar koluma girip bana "sevgilinle vedalaş koçero" derler mi?

Bilgilerinize muhtacım Romalılar,
Saygılar.

 

Merhaba değerli Hipokratlar,

Göbek bölgesinde yağlanması olan, 29 yaşındaki kardeşinizin bir sorunu var.. Ne yersem yiyeyim sonrasında uykum geliyor. Uykumun dayanılmazlığı yediğim öğünün ağırlığına göre değişiyor. Eğer hayvan gibi yemişsem en az 30 dakika uyuyorum.

Kahvaltımı işte yapıyorum. Bazen sadece eti form yiyorum, yine de uykum geliyor. Soranlara "I am not morning person dude" diyorum ama işte konsantrasyonumu kaybetmemek için gösterdiğim çabayı bilseniz gerçekten hayret edersiniz.

Şimdi sormak istediğim şey şu, internetten okuduğum kadarıyla gizli şeker gibi bir şeyim olabilir.. ya da adını bilmediğim başka bir şey. Bunun için öncesinde kan testi yaptırayım diyorum. Bu testin özel bir adı var mıdır? Daha net konuşmak gerekirse randevu alırken ne diye almalıyım, hangi departmandan almalıyım?

Teşekkürler.

 

Saygıdeğer Romalılar, hepinize merhaba..

Spotify'dan premium üyelik aldım. Bu arada internetsiz de dinleyebileyim diye 20-30 şarkıyı indirdim.

Ardından ekşisözlük'ün az kişinin bildiği süper şarkılar adlı çalma listesini takip ederken "yaw ben bunu metroda, işte de dinlerim bea" diyerekten 1850 şarkı için çevrimdışı kullanılabilirlik verdim. Gece telefon sapıtınca baktım ki yer kalmamış telefonda..

Şimdi.. listedeki şarkıların bazısının yanında yeşil işaret var. (bazıları inmiş yani telefona) bunları nasıl sileceğim ben şimdi?

PS: o çalma listesi gerçekten güzel, herkese tavsiye ediyorum.

 

Merhaba sevgili Soros'lar,

Geçen gün House seyrederken gördüğüm bir mevzu aklıma takıldı; ailemizin doktoru House, batacağını öğrendiği bir şirketle ilgili borsada işlem yaparak 10.000 dolar kazandı. Aslında bu tür şeyleri başka filmlerde de görmüşlüğüm var.

Şimdi... Yarın inanılmaz bir anlaşma imzalayacağını sadece benim bildiğim bir şirketin kağıdını almak isterim, zira şirket değerlenecektir. Peki batacağını bildiğim bir şirketle ilgili nasıl işlem yapabilirim? (elde tuttuğum kağıdı elden çıkarmak dışında)

 

Evet, tam da o yerde... Ne sırt üstü yatabiliyorum ne de arkama yaslanabiliyorum. Hayat enerjimi kaybettim resmen.

Dr. House'nin dediği gibi "internet varken doktorlara ne gerek var ki!" meteforunu ben de icra ettim ve internetten bolca tavsiye okudum. Siz de bi yardım eli uzatın ne olur.

Şimdi öncelikle, ele bir kütle geliyor ama ucu yok. İçi -anladığım kadarıyla- iltihap dolu. Ben de bu sabah agumentin alarak işe başladım. Pazartesi sabahına kadar ufacık bir gelişme hayali kuruyorum ya hayırlısı...

Kısa vadede en etkili çözümü cerrahın iltihabı boşaltmasıymış. Şimdi soruyorum sizlere romalılar; sağlık sigortası olmayan bir birey olarak özel hastaneye gidip bu iltihabı boşalttırmak bana ne kadara patlar? (Yine tahmin ettiğim kadarıyla önce doktora görüneceğim, parasını vereceğim, ardından cerraha yönlendirilip iltihabı akıttıracağım ve o işlem için ayrıca para ödeyeceğim)

Hiçbir fikri olmayan arkadaşlar ne olur agumentinin işe yarayacağını söylesin! Desteğe o kadar ihtiyacım var ki...

 

Selam size saygıdeğer Romalılar,

Kullandığım antidepresanın kabızlık yapmasından dolayı bütün diyetimi lifli gıdalar üzerine kurdum. İşe yarıyor yaramasına ama 2 aydır ne yediysem içinde lif var. Kuru meyvesinden, keten tohumuna, salatasından, yeşil sebzesine öyle sağlıklı, ama bir o kadar da sıkıcı bir diyetteyim işte. Ara sıra gaz yapıyor ama rezeneyle filan idare ediyoruz, ne yapalım.

Sormak istediğim şey şu; Sabah activia'nın küçük meyveli probiyotik yoğurdunu yiyorum, akşam da 1 bardak kefir içiyorum. Ben bütün bunları yapıyorum ama acaba probiyotik gıdanın b.kunu mu çıkarıyorum? İçim mayalanacak gibi geliyor. Öte yandan birini bırakınca da içim çürüyecek gibi oluyor.

Aldığım probiyotik zımbırtısı normal aralıkta mıdır sizce, malum içinde canlı mikroorganizmalar varmış!

Bir de şimdi yazarken aklıma geldi, lifli gıdayı çık almanın (başlıkla uyumlu olsun madem) b.kunu çıkarmanın bir sakıncası var mıdır. (İshal demeyin çok gülerim)

Şu hastanın hipokratı olun ey Romalılar, Saygılar...

 

antik.eksisozluk.com

Dukan diyeti bu mudur yoksa eleman abartmış mı? Bir de şu bahsettiği dukan-vari diyette öğle yemeğinde etli nohut ya da etli bezelye yense yine de diyetin sinerjisi korunur mu? Malum onları pişirmek için yağ kullanılıyor.


 

Merhaba sevgili romalılar,

Arkadaşımın iş teklifini kabul etmem dolayısıyla pazartesi günü şirkete istifamı sunacağım. Öyle bir istifa mektubu yazayım ki şirketteki sonum dillere destan bir son olsun.

Şimdi durum hem bir parça duygusal hem de bir parça gergin. Şirket aslında 3 kuruşluk, adı sanı olmayan bir yer olsa da haklarını yememem lazım. Mezun halimle Ankara şartlarında iyi maaş verdiler, basit hatalarımı görmezden geldiler, 30 yaşımda şirketin tüm finansal sorumluluğunu elime verdiler. Belki de bu duyuruyu bile göz yaşları içinde yazıyor olabilirdim. tabi eğer son 4 ay içinde bana karşı tutumları değişmemiş, kurduğum ve oldukça iyi işlediğine inandığım sistemimi bozmamış, geri zekalının tekiyle çalışmak zorunda bırakmamış, 8 yıldır gayet medeni düzeyde olan tartışmalarımızda artık küfüre başvurmamış olsalardı.

önce mektupla başlayalım. Sizce "8 yıldır parçası olmaktan gurur duyduğum XX'ten gördüğüm lüzum üzerine ayrılmak istemekteyim, gereğinin yapılmasını arz ederim." demek oldukça sığ mı kaçıyor? Hem minnet hem de öfke göstersin istiyorum. Ama öyle görmemişler gibi de 34335 sayfalık bir mektup da vermek istemiyorum sanki giderayak bütün kirli çamaşırları seriyormuş gibi.

ikincisi, şirkettekilerin ayrılacağımdan haberleri yok. etik olan nedir? pazartesi günü işe gidiyormuş gibi gidip 10'da dilekçeyi verip çıkıp gitmek mi yoksa tüm pazartesi gününü orada geçirip salı ayrılmak mı?

 

Hangi yöntemle, kaç haftada ne kadar kilo verdiniz?


Sigara kullandığımdan kahvaltı benim için zorunlu bir öğün. diyet ürünleriyle yaptığım kahvaltının ardından işe gidiyorum. öğlen sadece çorba içiyorum. ondan iki saat sonra bir meyve. işten çıkınca spora gidiyorum. yarım saat koşu, 10 dakika bisiklet, yüzlerce ters-düz mekik, 1-2 seans sauna ve ardından eve gelince de basit, sağlıklı bir şeyler yiyip ertesi güne uyanıyorum. evet kendimi daha sağlıklı hissediyorum ama olmuyor olmuyor olmuyor. 4 kilo vermeme rağmen göbekte bir değişiklik yok. hatta bana kilo mu aldın diye soruyorlar deli oluyorum.

geçen gün arkadaşlar fasıl düzenlemişler, kırmadım gittim. hayvan gibi yedikten sonra mide kramplarıyla uğraştım durdum. tamam mideyi küçültmüşüz, ilk adım başarılı ama niye olmuyor?

durumumu biraz daha detaylandırayım. yaş 30'larda, kilo 85'ti 81 oldu, boy 1.76, cinsiyet erkek.

orta vadeli bir çare arıyorum. deneyimleriz benim deneyimime dönüşsün!

 

Üniversitede eşcinsel bir arkadaşımız vardı. Arkadaşlığımız anca ders aralarında çay içip hocaları yermek ve not alışverişi yapmaktan ibaretti. Herkesin kötü gözle baktığı ve 2 yıl boyunca yanında hiç erkek arkadaşı olmayan çocuğa kol kanat germiş gibiydik. Hani derler ya kadirşinas diye, öyle bir çocuktu işte. İşe de çok yarardı, en çalışkan kızların inci gibi notlarını verirdi bize. mutual fayda sağlıyorduk yani Mezuniyetten sonra da koptuk gittik.

Geçen gün kız arkadaşımla bir kafedeyken karşılaştık. masamıza davet eder etmez sanki üzerinde bir büyü varmış gibi sevgilimi etkilemeyi başardı. 35-40 dakika filan boyunca aralıksız muhabbet ettiler. sonra sevgilim çocuğu bir akşam yemeğe davet etti. Adres olarak da benim evimi gösterdik. Neyse bu 3-5 gün sonra geldi paso eski günlerimizden, birbirimizi ne çok kollayıp sevdiğimizden filan bahsetti. bu sefer çocuk rotayı bana dikmişti. 2 saatlik akşam yemeği programının tamamını bana ayırmıştı sanki çocuk. numaralarımızı aldık ve gönderdik. o günden beri beni arıyor velet akşam bir şeyler yapalım mı, yakında evlenirsin zaten sen bari bekarlığın tadını çıkar, çok çalışıyorsun bu akşam kendine bir ödül ver falan filan. her seferinde nazikçe reddediyorum; ama adam yazıyor sanki bana. Hiç adetim değildir ama küfredip kapatacam bir gün telefonu o olacak. numaramı mı değiştirmeyi düşünüyorum ciddi ciddi. hayır adam evimi de biliyor atık bir gece kapıda bulacağım diye korkuyorum.

çok ikilemde kaldım ya. bir yanım belki üniversite yıllarında olduğu gibi dostsuz ve yalnız kalmış olabileceğini ve tekrardan bir nebze dahi olsa arkadaşlığa muhtaç olabileceğini düşünürken bir yanım da çocuğu kenara çekip dövmek istiyor. anlamam ki bu işlerden hiç, ne yapsam ne etsem de o 3 kuruşluk monoton hayatıma geri dönebilsem?

 

29 yaşındayım. Ankara'da pek de adı sanı duyulmamış bir şirkette muhasebe ve finans müdürüyüm. altımda bir muhasebe bir de finans koordinatörü, onların altında da 3 muhasebe şefi bir de finans şefi var. Benden önce gecelerce çalışan bu düzensiz grubu öyle organize ettim ki artık herkes mesai saatinde işinden çıkabiliyor. Kurduğum düzende kendimi de kayırmayı ihmal etmedim. Bütün görevlerimi yapabilecekleri dahilinde altımdakilere dağıttım. Düzen oturduğundan beri hiç çalışmıyorum. Yani çalışmıyorum derken hakikatten çalışmıyorum. Günde 1-2 rapor, 1-2 mail yazma ve 1-2 telefon görüşmesi dışında hiçbir şey yapmıyorum. Babamın bana öğrencilik yıllarında aldığı evde oturuyorum ve annemin kaza yaptığı için kullanmaya tövbeli olduğu arabayı kullanıyorum. Bu girişten sonra şunu da belirteyim, 3 yıldır hiç zam almadan çalışıyorum.

Şimdi işin soru kısmına geliyorum. Bir arkadaşım 30 yaşında yurt dışından master kabulu aldı. Süper bir şirkette çalışıyor. Yerine geçmem için beni tavsiye etmiş. Arkadaşım müdür yardımcısıydı. Gittim konuştum. Bana şu anda aldığımdan yaklaşık 500 lira daha fazla önerdiler. Ama teklifi müdür yardımcılığı için değil de finans koordinatörü olarak yaptılar. Finans koordinatörü istifa etmiş, 1 aydır pozisyon boşmuş. Ben girdikten ve düzen oturduktan sonra finans koordinatörlüğü için iş teklifi alıp beni de müdür yardımcısı yapacaklarmış. Bu benim için bir nevi şirketi tanıma dönemi olacakmış.

Şimdi ilki, buna inanmalı mıyım?
ikincisi, ortalama bir şirkette hiçbir şey yapmadan kazandığım kolay parayı bırakıp süüppper bir şirkette hatta holdingde gecelerce çalışayım mı? Hem de bir alt pozisyonda.
üçüncüsü, siz ne yapardınız?