[]
Vucut gelistirmeme
Selam,
Spor salonuna gidiyorum bir suredir, daha once de donemsel gitmistim. Sorunum soyle:
Agirlik calismaktan nefret ediyorum. Her yerim agriyor ve kimildamak istemiyorum. Zaten tembel bir insanim, bahane oluyor.
Bu durumu deklare ettigimde de mutemadiyen "ama olmaz" gibi seylerle karsilasiyorum. Fakat sevmiyorum ve nokta, bu brokoli sevmemek gibi bir sey, faydasi falan umrumda degil ve sevmiyorum.
Temel spor motivasyonum ter ve stres atmak. Hic oyle yemegime dikkat edeyim, protein alayim falan da yok. Sigaram da cabasi, dolayisiyla azicik daha saglikli olsam baya ideal benim icin. Dolayisiyla yapmayi sevdigim seyler de kosmak, yuzmek ve bisiklet minvalinde seyler. Bir nevi triatlonvari bir program istiyorum kendime maksimum faydayi getirecek fakat inatla uc gun yerimden kipirdatamayacak programlarla karsilasiyorum.
No pain no gain eyvallah da isim gucum var benim, butun gun eziyet oluyor ah anani anam diye gezmekten. Kasli fit falan olmak falan da umrumda degil, daha iyi hissedeyim yeter.
Dolayisiyla asil sorum, ne oneriyorsunuz? Her turlu tecrube ve kaynaga acigim. İdealim bir yila triatlon seviyesinde mesafeler kat edebilirken bir yandan da mutlu ve saglikli "ve agrisiz" birisi olmak.
Simdiden tesekkurler efem.
Spor salonuna gidiyorum bir suredir, daha once de donemsel gitmistim. Sorunum soyle:
Agirlik calismaktan nefret ediyorum. Her yerim agriyor ve kimildamak istemiyorum. Zaten tembel bir insanim, bahane oluyor.
Bu durumu deklare ettigimde de mutemadiyen "ama olmaz" gibi seylerle karsilasiyorum. Fakat sevmiyorum ve nokta, bu brokoli sevmemek gibi bir sey, faydasi falan umrumda degil ve sevmiyorum.
Temel spor motivasyonum ter ve stres atmak. Hic oyle yemegime dikkat edeyim, protein alayim falan da yok. Sigaram da cabasi, dolayisiyla azicik daha saglikli olsam baya ideal benim icin. Dolayisiyla yapmayi sevdigim seyler de kosmak, yuzmek ve bisiklet minvalinde seyler. Bir nevi triatlonvari bir program istiyorum kendime maksimum faydayi getirecek fakat inatla uc gun yerimden kipirdatamayacak programlarla karsilasiyorum.
No pain no gain eyvallah da isim gucum var benim, butun gun eziyet oluyor ah anani anam diye gezmekten. Kasli fit falan olmak falan da umrumda degil, daha iyi hissedeyim yeter.
Dolayisiyla asil sorum, ne oneriyorsunuz? Her turlu tecrube ve kaynaga acigim. İdealim bir yila triatlon seviyesinde mesafeler kat edebilirken bir yandan da mutlu ve saglikli "ve agrisiz" birisi olmak.
Simdiden tesekkurler efem.
e git yüz abi allah allah :)
- chiper
(21.08.16 00:14:24)
Ya biraz daha sistematik yapmak istiyorum iste, koskoca bi endustri falan, elbet benim gibi olanlar vardir :)
- sosyal muhendis (21.08.16 00:16:07)
Bir de "abi oyle cok yanlis kaslarini bozarsin fizigine zarar verirsin" falan olaylari var ya, ondan da cekiniyorum.
- sosyal muhendis (21.08.16 00:17:22)
Yav yok git bi havuz bul yüz, yüzünce de bi yerlerin ağrıyacak. Özellikle sigara varsa zorlanacaksın ama doğal kalori yakacaksın, çok kasmamış olacaksın vücudu. Ne bileyim şimdi çok isyankar yazmışsın.
En en en iyi önerim herhalde al bi köpek sabah akşam birer saat yürü koş oyna olur. Ben sırf bu şekilde beş kilo verdim 3 ay içinde, yemeden iççmeden kesmeden üstelik.
En en en iyi önerim herhalde al bi köpek sabah akşam birer saat yürü koş oyna olur. Ben sırf bu şekilde beş kilo verdim 3 ay içinde, yemeden iççmeden kesmeden üstelik.
- chiper (21.08.16 00:17:56)
Salonda var havuz ya zaten, keyfime gore yuzme bisiklet kosu uclusunden bir-ikisini donduruyorum ya. Kopek zor ama, kendime zor bakiyorum hem ev arkadasim da yanasmaz. Tesekkur ederim ama :)
- sosyal muhendis (21.08.16 00:27:27)
Kasları bozan şey hareketsizlik ve kötü beslenme. Bunlar ise övünürcesine yaptığın şeyler. Nasıl ciddi bir ilerleme bekleyebiliyorsun ki?
- kargn
(21.08.16 00:56:32)
Iyi de zaten hep olan seylerdi onlar, ovundugumden degil gercek o. Hareketsiz degilim aslinda ama yerlesmis bir sey var, gunde 4-5 km yuruyorumdur toplasan minimum. Obez falan da degilim zaten, 23 bmi ile az gobekli sekilde surduruyorum hayatimi. Merak ettigim kendi kendime spor yaparken patates cuvalina dondurmeyeyim vucudu yanlislikla, derdim o.
- sosyal muhendis (21.08.16 01:03:59)
sigarayı bırak sağlıklı bi insan olursun sanki. geri kalanında kafana göre takıl bişi olmaz.
- selam (21.08.16 01:08:28)
ön kolum 4 ay falan ağrımıştı. deload haftası sonrası ağrı çekiyorum hala özellikle bacaklarda. normal yani. o ağrıyı seviyorsun bi süre sonra. alışınca nadiren ağrıyor zaten. öncesinde dinamik sonrasında statik esneme yaparsan daha az ağrı çekersin ayrıca. farkı çok büyük.
- hasmetizm 2046 (21.08.16 01:47:18)
o agri sizi yorgunluk olmazsa gelismeyi unut. saatte 9km hizla 2km kosarsin en fazla.
- alperz (21.08.16 02:01:30)
Bütün gününü ağrı içinde geçirmeyecek şekilde ağırlık çalışabilirsin sadece fitness için.
Sadece koşabilirsin, bisiklet sürebilirsin, yüzebilirsin. Kendini zorunda hissetme böyle şeylerde.
Sadece koşabilirsin, bisiklet sürebilirsin, yüzebilirsin. Kendini zorunda hissetme böyle şeylerde.
- Adramelekhh (21.08.16 02:29:20)
@selam o kisa zamanda olacak ya, bakalim calismalar suruyor :)
@yazarken ellerini birakan herif vazgecen ve kolaya kacan bir mizacim olduguna karar vermissin tebrik ediyorum, mesele sadece ucunda sevdigim, hedefledigim ya da motive eden bir sey yok. Dolayisiyla agriyi da neden cekeyim, sevmiyorum oyle gezmeyi kimildayamaz sekilde. Sen motivesindir, sakatlarsin gerekirse kendini, ucundaki seyi hayal ediyorsundur. Benim hacim kazanma derdim yok, yazdim zaten. Baslik da vucut gelistirmeme zaten, olumsuz yani oyle bir motivasyonum da yok. Derdim agri yasamamak kimildayamayacak sekilde, cunku sevmiyorum. Alternatif ve sistematik bir sey ariyorum daha sakince yapabilecegim. İstedigim duzey sadece stres ve ter atmak.
@hasmetizm cok denedim, sevmiyorum sevemiyorum. Bir yeri agriyinca malak gibi yatip gecmesini bekleyen bir bunyeye sahibim cunku. Fakat isinma yontemlerine bir bakayim dedigin gibi, haklisin o konuda.
@alperz ya kostuktan falan sonraki yorgunluk nispeten tatli oluyor, bir de kostukca fazla yormasam bile artiyor mesafe falan. Benim sikintim kollari kimildatamiyor duruma gelmek.
@adramelekhh oyle yapinca da butun hocasi bu isin icinde olani "abi cok yanlis yapiyorsun yapma oyle bidibidi" diye saldiriyor, cekincem o yani. O yuzden sordum.
@yazarken ellerini birakan herif vazgecen ve kolaya kacan bir mizacim olduguna karar vermissin tebrik ediyorum, mesele sadece ucunda sevdigim, hedefledigim ya da motive eden bir sey yok. Dolayisiyla agriyi da neden cekeyim, sevmiyorum oyle gezmeyi kimildayamaz sekilde. Sen motivesindir, sakatlarsin gerekirse kendini, ucundaki seyi hayal ediyorsundur. Benim hacim kazanma derdim yok, yazdim zaten. Baslik da vucut gelistirmeme zaten, olumsuz yani oyle bir motivasyonum da yok. Derdim agri yasamamak kimildayamayacak sekilde, cunku sevmiyorum. Alternatif ve sistematik bir sey ariyorum daha sakince yapabilecegim. İstedigim duzey sadece stres ve ter atmak.
@hasmetizm cok denedim, sevmiyorum sevemiyorum. Bir yeri agriyinca malak gibi yatip gecmesini bekleyen bir bunyeye sahibim cunku. Fakat isinma yontemlerine bir bakayim dedigin gibi, haklisin o konuda.
@alperz ya kostuktan falan sonraki yorgunluk nispeten tatli oluyor, bir de kostukca fazla yormasam bile artiyor mesafe falan. Benim sikintim kollari kimildatamiyor duruma gelmek.
@adramelekhh oyle yapinca da butun hocasi bu isin icinde olani "abi cok yanlis yapiyorsun yapma oyle bidibidi" diye saldiriyor, cekincem o yani. O yuzden sordum.
- sosyal muhendis (21.08.16 13:52:54)
Ağırlık yapmak hoşuna gitmiyorsa başka spor yap. yüzme falan. sigarayı bırakacaksın. az ağırlık çok tekrar yap. nişastayı, şekeri azaltacaksın.
- komando kani var bende (21.08.16 14:04:01)
[]
hoparlörü birden fazla ses kaynağına bağlamak mümkün müdür?
merhabalar efendim,
mevzubahis sıkıntım şudur aslında: standart 3,5 mm stereo erkek uç ile 2+1 ses dağıtan hoparlörü bir şekilde aynı anda misal tv, bilgisayar, telefona bağlayacak şekilde bir teknoloji mümkün müdür? bir dişi uç iki erkek uç şeklinde dağıtım yapan bir kablo göremedim de şöyle bir bakındığımda, acaba hayallerde mi yaşıyorum dedim.
bir de ufak bir bluetooth dongle gördüm ama ek bilgi yoktu etrafında, hoparlörü buna bağlanıyor yine, üzerinde bir çıkış var aynı şekilde yine, bu tv için. geri kalan her şey için bluetooth (ki işimi görür). bunu da bilen eden var mıdır acaba?
ürün bu: www.logitech.com sanırım dediğime geliyor ama biraz pahalı bir çözüm olacak gibi.
mevzubahis sıkıntım şudur aslında: standart 3,5 mm stereo erkek uç ile 2+1 ses dağıtan hoparlörü bir şekilde aynı anda misal tv, bilgisayar, telefona bağlayacak şekilde bir teknoloji mümkün müdür? bir dişi uç iki erkek uç şeklinde dağıtım yapan bir kablo göremedim de şöyle bir bakındığımda, acaba hayallerde mi yaşıyorum dedim.
bir de ufak bir bluetooth dongle gördüm ama ek bilgi yoktu etrafında, hoparlörü buna bağlanıyor yine, üzerinde bir çıkış var aynı şekilde yine, bu tv için. geri kalan her şey için bluetooth (ki işimi görür). bunu da bilen eden var mıdır acaba?
ürün bu: www.logitech.com sanırım dediğime geliyor ama biraz pahalı bir çözüm olacak gibi.
mixer lazım sana bi tane
- astaroth (06.12.15 00:31:43)
[]
yurtdışı fikri mülkiyet hakkında
sevgili romalılar, özellikle hukukçu olanlar;
bir ufak sorum var. yurtdışında tutmuş ve burada da fikren tutması muhtemel fakat lokal gereksinimleri (dil ve görsel tasarım en basitinden) sağlayamadığı için kimsenin haberi olmadığı bir sürü uygulama var malumunuz.
bunları yerelleştirirken fikrin ana hatlarıyla alınması telif hakları bakımından fikri mülkiyet olarak benim ne derece başımı ağrıtabilir? hayal meyal hatırladığım kadarıyla bu işlerde genelde ulusal bir koruma oluyor. ayrıca benzer bir fikir benim aklıma gelmiş de olabilir.
çakmalayacağına fikir üretsene demeyiniz lütfen, günlük kullandığımız her site, uygulama bir başkasının daha iyi şekilde çakmalanmış hali neticede. herhangi bir reverse engineering falan söz konusu olmayacak zaten, kodu bilmemiz de mümkün değil. sadece uygulama akışı üzerinden türkiye şartlarına uygun hale getirilip piyasaya sürülecek.
sevgiyle kalınız.
bir ufak sorum var. yurtdışında tutmuş ve burada da fikren tutması muhtemel fakat lokal gereksinimleri (dil ve görsel tasarım en basitinden) sağlayamadığı için kimsenin haberi olmadığı bir sürü uygulama var malumunuz.
bunları yerelleştirirken fikrin ana hatlarıyla alınması telif hakları bakımından fikri mülkiyet olarak benim ne derece başımı ağrıtabilir? hayal meyal hatırladığım kadarıyla bu işlerde genelde ulusal bir koruma oluyor. ayrıca benzer bir fikir benim aklıma gelmiş de olabilir.
çakmalayacağına fikir üretsene demeyiniz lütfen, günlük kullandığımız her site, uygulama bir başkasının daha iyi şekilde çakmalanmış hali neticede. herhangi bir reverse engineering falan söz konusu olmayacak zaten, kodu bilmemiz de mümkün değil. sadece uygulama akışı üzerinden türkiye şartlarına uygun hale getirilip piyasaya sürülecek.
sevgiyle kalınız.
her tescil, yapıldığı ülke sınırları içerisinde korunur. bunun uluslararası anlaşmalarla gelen istisnaları var. fakat bu istisnalara girmiyorum (istisna ile ülkemizde tescil yaptırabilen zaten türkçe dil desteği ve reklam ile türkiye pazarına girer).
türkiye'de kullanıp, üstüne bir de markayı kendi adına tescil ettirirsen başının ağrıyacağını zannetmem. markayı tescil ettirmeyebilirsin ama tescili kesinlikle tavsiye ederim. ileride asıl marka sahibi hükümsüzlük davası açabilir. hükümsüz kılınır kılınmaz ona mahkeme karar verir. ama bir sıkıntı olmaz gibi. o zaman geldiğinde hal ve şartlara göre durumu tekrar değerlendirmek gerek.
bu durumdan en kolay sıyrılmanın yolları:
1. logo değişik olabilir
2. farklı özellikler katılabilir
3. isim farklı olur (ingilizce ise direk türkçesini yazmak değil kastettiğim)
4. ne bileyim işte buna benzer şeyler.
türkiye'de kullanıp, üstüne bir de markayı kendi adına tescil ettirirsen başının ağrıyacağını zannetmem. markayı tescil ettirmeyebilirsin ama tescili kesinlikle tavsiye ederim. ileride asıl marka sahibi hükümsüzlük davası açabilir. hükümsüz kılınır kılınmaz ona mahkeme karar verir. ama bir sıkıntı olmaz gibi. o zaman geldiğinde hal ve şartlara göre durumu tekrar değerlendirmek gerek.
bu durumdan en kolay sıyrılmanın yolları:
1. logo değişik olabilir
2. farklı özellikler katılabilir
3. isim farklı olur (ingilizce ise direk türkçesini yazmak değil kastettiğim)
4. ne bileyim işte buna benzer şeyler.
- nakippoyraz (08.11.15 01:35:56 ~ 02:10:21)
@nakippoyraz çok teşekkür ederim
- sosyal muhendis (08.11.15 01:42:49)
@hayirsiz o açıdan yaklaştım ben de zaten, kodu kopyalamadığım ya da tasarımı birebir aynı yapmadığım sürece sıkıntı olmuyor diye biliyorum.
çok teşekkür ederim görüş için.
çok teşekkür ederim görüş için.
- sosyal muhendis (08.11.15 02:07:05)
hayirsiz haklı, fakat türkiye'de ve avrupa'da yazılım patenti almak mümkün. aşağı yukarı her tür uygulamanın patenti alınabilir.
Yaptığın uygulama uluslararası taramalara takılacak kadar büyürse zaten değiştirirsin, rahat ol.
Yaptığın uygulama uluslararası taramalara takılacak kadar büyürse zaten değiştirirsin, rahat ol.
- eksi sozluk e bir daha geldim (08.11.15 12:05:40)
[]
anadolu yakası muhit önerisi
sevgili romalılar,
şimdiye kadar hep beşiktaş dolaylarında ikamet etmiştim, yurt dışından geldim ve yeni ev tutmam gerekecek. işim muhtemel anadolu yakasında olacak, o vesileyle evi de anadolu yakasında tutmak istiyorum, keza avrupa yakasında 2200 tl bandında zindan kiralıyorlar :(
anadolu yakasında, metro hattı dolaylarında nereleri önerebilirsiniz? bütçe max 1100 tl falan civarında olacak, tek kalacağım, böbreğimi depozito olarak ev sahibine vermek istemiyorum :(
şimdilik baktığım kadarıyla ataşehir yakınlarında örnek mahallesinde nispeten fiyatlar uygun fakat evler kötü. bunun dışında bostancı metro durağından itibaren fiyatlar düşüyor, küçükyalı metro civarından itibaren uygun evler başlıyor, nasıldır ne dersiniz?
kriter olarak çevresinde üç beş bakkal çakkal olsun, 1-2 kebapçı falan olsun, zaten avm'lere falan metro ile direk ulaşabiliyorum sanırım, fakat yine de ha deyince 15-20 dk mesafede (dolmuşla kısa mesafe falan da olabilir) akşam çıkıp oturabileceğim, çay kahve içebileceğim, starbucks falan bulabileceğim bir yerler olması iyi olur.
iyi geceler diliyorum sevgili cumartesi gecesini ekşi duyuru'da geçiren dostlar.
şimdiye kadar hep beşiktaş dolaylarında ikamet etmiştim, yurt dışından geldim ve yeni ev tutmam gerekecek. işim muhtemel anadolu yakasında olacak, o vesileyle evi de anadolu yakasında tutmak istiyorum, keza avrupa yakasında 2200 tl bandında zindan kiralıyorlar :(
anadolu yakasında, metro hattı dolaylarında nereleri önerebilirsiniz? bütçe max 1100 tl falan civarında olacak, tek kalacağım, böbreğimi depozito olarak ev sahibine vermek istemiyorum :(
şimdilik baktığım kadarıyla ataşehir yakınlarında örnek mahallesinde nispeten fiyatlar uygun fakat evler kötü. bunun dışında bostancı metro durağından itibaren fiyatlar düşüyor, küçükyalı metro civarından itibaren uygun evler başlıyor, nasıldır ne dersiniz?
kriter olarak çevresinde üç beş bakkal çakkal olsun, 1-2 kebapçı falan olsun, zaten avm'lere falan metro ile direk ulaşabiliyorum sanırım, fakat yine de ha deyince 15-20 dk mesafede (dolmuşla kısa mesafe falan da olabilir) akşam çıkıp oturabileceğim, çay kahve içebileceğim, starbucks falan bulabileceğim bir yerler olması iyi olur.
iyi geceler diliyorum sevgili cumartesi gecesini ekşi duyuru'da geçiren dostlar.
önceliğiniz kozyatağı e-5 yanı olsun 1100'e bulabilir misiniz bilmiyorum ama daha sonra bostancı ve yenisahra(sahrayıcedit) metro civarına bakın sonra böyle yavaş yavaş uzaklaşın. sahrayıcedit'te bulabilceğinizi umuyorum kozyatağında ve bostancıda çok zor.
- Mcfly (16.08.15 02:19:30)
@mcfly biraz üstünkörü baktım ama yenisahra civarında hiç yok gibi görünüyor, kozyatağı'nda da sadece örnek mah. civarında var, orası da nasıl bir yer bilemedim. sözlükte olumlu konuşulmuş ama bir arkadaşım pek önermedi, bilemedim dolayısıyla. bostancı'da da ilginç şekilde metro civarında var gibiydi evler yine üstünkörü baktığımda gördüğüm kadarıyla.
- sosyal muhendis (16.08.15 02:30:25)
küçükyalı, altıntepe, maltepe
- burakillogical (16.08.15 03:17:54)
kız arkadaşım küçükyalı metro durağına beş dk mesafede oturuyor, kiralar için 1000-1200 civarı diyordu yanlış hatırlamıyorsam.
lokasyon olarak o fiyata güzel yerler bana kalırsa. atla metroya, yirmi dk sonra kadıköy starbucksın önünde çık, mis. caddeye de yakın sayılır.
lokasyon olarak o fiyata güzel yerler bana kalırsa. atla metroya, yirmi dk sonra kadıköy starbucksın önünde çık, mis. caddeye de yakın sayılır.
- john lee hooker (16.08.15 03:25:19)
küçükyalı metro durağına yakın aydınevler diye bir yer var, evler daha uygun oluyor o bölgede. ya da biraz daha uzaklaşırım dersen, e5 maltepe carrefour tarafında da uygun evler var
- gazozailacatmauzmani (16.08.15 11:02:31)
[]
Ygs hazirlik soru bankasi tavsiyeleri
Merhabalar,
Temel bilimler bursu icin bu sene tekrar oss'ye girmeye karar verdim, hedef ygs'de ilk 5000 yapip sonrasinda bir sosyoloji falan bolumune yerleserek hazirlik+birinci yilda toplam 48.000 tl burs almak. Maksat ise doktorami finanse etmek, calisirken devam edebilecegim tip doktoralar mutlaka ozel okul olmak durumunda :(
Sorum ise su, ben gireli cok zaman oldu (2008) ve mevzudan baya bir uzagim. Ygs icin soru bankalari edineyim diyorum, konu anlatimi gerekirse internetten bakar hallederim diye dusunuyorum. Tecrubeli arkadaslardan hangi ders icin hangi yayinevine bakmak lazim onerilerini alabilir miyim?
Not: muhendisim, 2008 oss ilk 4000 derecem var, yapilmayacak bir sey degil gozuyle bakiyorum.
Temel bilimler bursu icin bu sene tekrar oss'ye girmeye karar verdim, hedef ygs'de ilk 5000 yapip sonrasinda bir sosyoloji falan bolumune yerleserek hazirlik+birinci yilda toplam 48.000 tl burs almak. Maksat ise doktorami finanse etmek, calisirken devam edebilecegim tip doktoralar mutlaka ozel okul olmak durumunda :(
Sorum ise su, ben gireli cok zaman oldu (2008) ve mevzudan baya bir uzagim. Ygs icin soru bankalari edineyim diyorum, konu anlatimi gerekirse internetten bakar hallederim diye dusunuyorum. Tecrubeli arkadaslardan hangi ders icin hangi yayinevine bakmak lazim onerilerini alabilir miyim?
Not: muhendisim, 2008 oss ilk 4000 derecem var, yapilmayacak bir sey degil gozuyle bakiyorum.
matematik > birey - bilfen - fdd - karekok - fem
fizik > bilfen - mustafa erdenin ygs fizik kitabi
turkce finalin kirmizi kitabi dilbigisi icin oldukca yeterli paragraf icin de ales cikmis sorular.
cografyaya ben kpss kitabindan calismistim yedirenkti sanirim. kisa kisa güzel.
bioloji icin yine finalin yesil soru bankasi oldukca yeterli.
kimya guvender alabilirsiniz. Ince bir kitap hemen biter. deneme cozersiniz.
ayrica 2008 den bu zamana kadar cok degisti sinav. ozellikle fen dersleri. sizin döneminizin sorularini cozmustum. tamamen sayisal calismanin sart oldugu sinavlar.
ama ygs fende full cekmek icin 9.sinif meb kitaplarini indirip bir kere okumaniz yeterli. yani taa o zamanlar o basariyi gosterdiyseniz cok rahat bu sene de yaparsiniz.
fizik > bilfen - mustafa erdenin ygs fizik kitabi
turkce finalin kirmizi kitabi dilbigisi icin oldukca yeterli paragraf icin de ales cikmis sorular.
cografyaya ben kpss kitabindan calismistim yedirenkti sanirim. kisa kisa güzel.
bioloji icin yine finalin yesil soru bankasi oldukca yeterli.
kimya guvender alabilirsiniz. Ince bir kitap hemen biter. deneme cozersiniz.
ayrica 2008 den bu zamana kadar cok degisti sinav. ozellikle fen dersleri. sizin döneminizin sorularini cozmustum. tamamen sayisal calismanin sart oldugu sinavlar.
ama ygs fende full cekmek icin 9.sinif meb kitaplarini indirip bir kere okumaniz yeterli. yani taa o zamanlar o basariyi gosterdiyseniz cok rahat bu sene de yaparsiniz.
- yuz kiloluk bir zenci (07.07.15 23:21:10 ~ 23:27:24)
Taze taze dediğin sayının civarında dolaşmış birisi olarak ekleme yapayım. Biyolojiden Uğur ve Fen Bilimleri çöz, arkana bile bakma. Daha da istiyorsan sınavdan önceki hafta da Palme'yi bitir. Karekök YGS güzel evet de çok fazla zaman alıyor. Değer mi bilmem. Coğrafyada Palme'yi sevmiştim ben. Ama sayısalcıyım ben, daha sağlam öneri alabilirsin. Fizikte Fen Bilimleri iyidir, ikinci ve zor bir kitap istiyorsan sarı fdd al. Kimyada da Fen Bilimleri iyidir. Ygsden önceki günlerde Palme alıp bitirmekte de fayda var, güzel tekrar yapıyorsun ben öyle yapmıştım faydasını gördüm. Ama en geç 2 günde bitir ki ney eksik ney tamam kafanda taze taze oluşsun.
Edit: Bir de bazı üniversiteler önceden üniversiteye girmiş kişilere burs vermiyor diye duymuştum. Araştır bence ne olur ne olmaz.
Edit: Bir de bazı üniversiteler önceden üniversiteye girmiş kişilere burs vermiyor diye duymuştum. Araştır bence ne olur ne olmaz.
- gunde 3 litre kola icen adam (07.07.15 23:36:08 ~ 23:36:33)
[]
d tipi vize ile seyahat
merhabalar,
erasmus vesilesiyle şubat ayında portekiz'e gideceğim. gidiş amacım aslında 2.5 yıllık iş hayatından kaçmışken bütün avrupayı hallaç pamuğu gibi atmak bu kısa sürede. lizbon'a uçak biletini ucuz olsun diye (dönüşü yakacak şekilde) 9 şubat gidiş, 24 şubat dönüş şeklinde almıştım (thy'de kampanya vardı tek yön 650, gidiş dönüş 300 tl idi, haliyle gidişdönüş aldım).
bugün pegasus'ta kopenhag'a ucuz bilet yakaladım ve 27 şubat için aldım. amacım, yakma planıyla sahip olduğum biletle türkiye'ye dönmek, 2 gün takılıp istanbul'dan kopenhag'a geçmek ve iskandinavya turu atıp (muhtemel interrail tadında) bir şekilde 10 gün sonra falan lizbon'a dönmek.
gelelim soruya, vizem d tipi. multiple girişli ve 120 gün olarak görünüyor. vizenin ekinde "bu vizenin bitmesine 1 ay kala gidin oturma iznine başvurun" yazıyordu, her türlü bunu daha önce hallederim fakat bildiğim kadarıyla adres bildirmek gerekiyor. ben de bu yer bulma işini kuzey turumdan sonra yapmayı planlıyorum.
aldığım one-way istanbul-kopenhag bileti bana girer mi sizce? tecrübe eden, bilen var mıdır? kopenhag havaalanı'nda beni paketleyip hadi krdşm sen lizbona hop diye gönderirler mi? yani kısaca d tipi vizeyle seyahat ediyor olmam sorun çıkarır mı?
şimdiden teşekkür ediyorum :)
erasmus vesilesiyle şubat ayında portekiz'e gideceğim. gidiş amacım aslında 2.5 yıllık iş hayatından kaçmışken bütün avrupayı hallaç pamuğu gibi atmak bu kısa sürede. lizbon'a uçak biletini ucuz olsun diye (dönüşü yakacak şekilde) 9 şubat gidiş, 24 şubat dönüş şeklinde almıştım (thy'de kampanya vardı tek yön 650, gidiş dönüş 300 tl idi, haliyle gidişdönüş aldım).
bugün pegasus'ta kopenhag'a ucuz bilet yakaladım ve 27 şubat için aldım. amacım, yakma planıyla sahip olduğum biletle türkiye'ye dönmek, 2 gün takılıp istanbul'dan kopenhag'a geçmek ve iskandinavya turu atıp (muhtemel interrail tadında) bir şekilde 10 gün sonra falan lizbon'a dönmek.
gelelim soruya, vizem d tipi. multiple girişli ve 120 gün olarak görünüyor. vizenin ekinde "bu vizenin bitmesine 1 ay kala gidin oturma iznine başvurun" yazıyordu, her türlü bunu daha önce hallederim fakat bildiğim kadarıyla adres bildirmek gerekiyor. ben de bu yer bulma işini kuzey turumdan sonra yapmayı planlıyorum.
aldığım one-way istanbul-kopenhag bileti bana girer mi sizce? tecrübe eden, bilen var mıdır? kopenhag havaalanı'nda beni paketleyip hadi krdşm sen lizbona hop diye gönderirler mi? yani kısaca d tipi vizeyle seyahat ediyor olmam sorun çıkarır mı?
şimdiden teşekkür ediyorum :)
başlık yeterliydi cevap için. evet. bütün schengen ülkeleri içinde gezebilirsiniz.
- fayfim (04.12.14 23:11:52)
teşekkür ederim, aslında tereddütüm türkiye'den doğrudan kopenhag'a giriş yapacağım için sorun olur mu içindi. schengen area içinde serbest dolaşım içinde olmayacağım, o yüzden sorma ihtiyacı duydum.
- sosyal muhendis (04.12.14 23:15:06)
ilk önce esas ülkeye giriş yapmak daha kolay olurdu tabi ama yine de derdinizi ordaki gümrük görevlisine anlatırsanız bir sorun çıkacağını sanmıyorum. daha önce avusturya vizesiyle almanyaya, yunan vizesiyle isviçreye uçtum. niye vizeyi burdan aldınız dediler, esas oraya gideceğim ama önce turistik olarak burayı gezmek istedim dedim bir sıkıntı yaratmadılar.
- fayfim (05.12.14 07:56:26)
[]
sd kart alan mp3 çalar önerisi
selam dostlar,
sd kart alan bir mp3 çalar almak istiyorum. 200 tl'yi aşmayacak şekilde, ekranı olan, maksimum eski ipod nanolar boyutunda olan bir cihaz önerebilir misiniz?
bunu bulabildim sd kart alan düzgün bir marka olarak, ama bu da kafam kadar adeta, bu kadar büyük bir ekrana ihtiyacım yok, telefon akıyor zaten (lakin nexus 4 olduğu için gönlümce mp3 yığamıyorum).
www.vatanbilgisayar.com
bi alternatif bulduruverin be gönül dostları.
sd kart alan bir mp3 çalar almak istiyorum. 200 tl'yi aşmayacak şekilde, ekranı olan, maksimum eski ipod nanolar boyutunda olan bir cihaz önerebilir misiniz?
bunu bulabildim sd kart alan düzgün bir marka olarak, ama bu da kafam kadar adeta, bu kadar büyük bir ekrana ihtiyacım yok, telefon akıyor zaten (lakin nexus 4 olduğu için gönlümce mp3 yığamıyorum).
www.vatanbilgisayar.com
bi alternatif bulduruverin be gönül dostları.
(bkz: sandisk sansa clip zip)
gaza geldim sipariş ettim kendime ama stokta yokmuş bakalım. amazon prime deneme hesabı açtım 34 $ diyor.
gaza geldim sipariş ettim kendime ama stokta yokmuş bakalım. amazon prime deneme hesabı açtım 34 $ diyor.
- hoot (02.12.13 22:59:20 ~ 23:39:27)
vaktinde sandisk sansa e260 kullanırdım efsane cihazdı. bakıyorum, teşekkür ediyorum.
- sosyal muhendis (02.12.13 23:01:50)
aynı ürünü, aynı sebepten kullanıyorum ve bildiğim kadarıyla alternatifi yok. ama uyarayım benim aldığım ürün gayet sorunlu. ilk serileri olduğu için olabilir. şu an 16 gb hafıza kartıyla kullanıyorum kendisi 4 gb hafıza ile geliyor. video performansı fiyatına göre iyi. ama sesi yüksek çıkmıyor. yüksek sesli bi kulaklıkla kullanmak gerekebilir. şu an panasonic'in çevresi beyaz silikonla kaplı bi kulaklığıyla kullanıyorum, idare ediyor. hayırlı olsun şimdiden. :)
- sozluge bi daha geldigimde aldigim nick (02.12.13 23:08:01 ~ 23:09:04)
[]
exchange ev arkadaşı arıyorum
selam dostlar,
özellikle avrupalı olmak üzere, kız erkek ayırmaksızın exchange ev arkadaşı arıyorum. bir dönem veya bir sene olabilir. paylaşmam için önerebileceğiniz yer ya da çevrenizde ilgilenen varsa yönlendirebilirseniz sevinirim. ev dikilitaşta, barbarostaki otobüs durağına (gerçekten, emlakçı ağzıyla değil) 5 dakika mesafede ve oradan zilyon tane üniversiteye 15-20 dakika içinde gidilebiliyor.
craigslist ilanım da: istanbul.tr.craigslist.com.tr budur. gören duyan bilen önerisi olan yönlendirirse sevinirim.
gözlerinizden öpüyorum.
özellikle avrupalı olmak üzere, kız erkek ayırmaksızın exchange ev arkadaşı arıyorum. bir dönem veya bir sene olabilir. paylaşmam için önerebileceğiniz yer ya da çevrenizde ilgilenen varsa yönlendirebilirseniz sevinirim. ev dikilitaşta, barbarostaki otobüs durağına (gerçekten, emlakçı ağzıyla değil) 5 dakika mesafede ve oradan zilyon tane üniversiteye 15-20 dakika içinde gidilebiliyor.
craigslist ilanım da: istanbul.tr.craigslist.com.tr budur. gören duyan bilen önerisi olan yönlendirirse sevinirim.
gözlerinizden öpüyorum.
niye la, bedava ingilizce için mi yontulcak adam olarak mı?
heheh,
heheh,
- bazardaki artis (21.07.13 22:22:16)
[]
sanırım depresyona giriyorum, onu da bilmiyorum.
22 yaşındayım. eğitim hayatım boyunca hiç zorlanmadan hep istediğim okulları güle oynaya bitirdim. türkiye'nin en iyi anadolu liselerinden birinde okudum, sonra da türkiye'nin en yüksek puanla alan üniversitelerinden birinde güle oynaya endüstri mühendisliği okudum, 4 senede yata yata bitirdim. istanbul'da kalmaya devam ettim, çalışmaya başladım.
şu anda büyük ve büyümekte olan bir banka genel müdürlüğünde çalışıyorum. aslında işimi ve ekibimi de seviyorum, hepsi iyi insanlar, güzel de bir iş yapıyorum. zaten banka hiç düşünmemiş olsam da, hizmet sektörü istediğim için uyum sağladım kısa sürede.
sorun şurada, yaptığım şey beni tatmin etmiyor. üniversitede yaydığım için ortalamam düşük mezun oldum, derse merse gitmeyip sınavlardan önce yarım gün ders çalıştığım için, ki yetiyordu da. yaşadığım hayattan tiksinmeye başladım, ben bu adam değilim, ben yaptığım işte daralıyorum, içim patlıyor. yüksek lisansa gideyim desem yurtdışında siksok bir üniversiteye gitmek istemiyorum, türkiye'de hep en iyilerden biri olmuşken, başka bir yerin en iyisine çok rahat uyum sağlayabileceğime inanırken ortalama bir yere gitmek istemiyorum. biraz mükemmeliyetçilik var evet, ama napayım yakıştıramıyorum kendime. keşke üniversiteyi daha ciddi geçirseymişim, ama o geçti.
üniversiteden en çok zevk aldığım zaman, öyle yarım saat çalışıp beceremediğim olasılık ve istatistik dersleriydi. oturup gömülmem gerekmişti ve ciddi kafa yorup mesai harcamıştım. bana çok da şey kattı o dersler o sayede. kafam çalışıyor, inanıyorum buna, biliyorum, kendime de güveniyorum.
ben sürekli yeni bir şeyler öğrenmek, bilmek, anlamak istiyorum. hayatımda hiç internete girip okey tavla oynamadım, hep bir şeyler okudum, yeni şeyler öğrendim. saatlerimi wiki ve sözlük başında geçiriyorum çoğu zaman. kendimi playstation oynarken bile kötü hissetmeye başladım.
belki beni daha fazla çeker diye danışmanlık sektörünü düşünüyorum kendim için, ama oralara da malum düşük gpa'den dolayı şu aşamada kendimi kabul ettiremiyorum. içeri bir adım atarsam yapamayacağım şey yok, ondan son derece eminim ama ah kendimi atabilsem. oranın beni en cezbeden yanı da sürekli yeni bir şeyler olması.
banka batıyor artık, çalıştığım yerde iyiyim, takdir görüyorum ve finans/bankacılık/ekonomi vb. benim kendimi en zayıf gördüğüm alandı. bunu bile iyi bir şekilde kotarabiliyorsam, daha ne yapabilirim kendimi görmek istiyorum. yüksek lisans yapmak istiyorum, ama hem yaptığım yatırımın karşılığını alamamaktan, hem de tatmin olmamaktan korkuyorum. ayrıca ne üstüne yapacağımı bile kestiremiyorum. deli gibi alan var ilgimi çeken çünkü.
kendimi bunları düşünmeden uyuşturabileceğim çok şey var çevrede. her gün karı kız, playstation, alkol, internet, football manager, spor gibi şeylere kendimi gömüp rahat rahat aylarca zaman geçirebilirim.
ama kendimi kül tablasına yakılıp bırakılan sigara gibi hissediyorum. biticek lan bi gün, sönüyor her gün içimdeki o kor, gidip kendimi oyalamak istemiyorum. ne kadar zamanım kaldı bilmiyorum, ama beynimi ekmek haline getirmek istemiyorum.
içimi buraya dökebildim, belki benzer şeyler yaşamış birileri vardır diye.
teslim olmayacağım ulan sisteme, yapacağım bir şeyler. ne beynimi ekmeğe dönüştürmek, ne de evlenip çocuk sahibi olup başkaları için yaşamak istiyorum. daha benim kavgam bitmedi, daha yenilmedim, zorlanmadım bile.
zorlanmak istiyorum, kafa yormak istiyorum.
napmalıyım?
şu anda büyük ve büyümekte olan bir banka genel müdürlüğünde çalışıyorum. aslında işimi ve ekibimi de seviyorum, hepsi iyi insanlar, güzel de bir iş yapıyorum. zaten banka hiç düşünmemiş olsam da, hizmet sektörü istediğim için uyum sağladım kısa sürede.
sorun şurada, yaptığım şey beni tatmin etmiyor. üniversitede yaydığım için ortalamam düşük mezun oldum, derse merse gitmeyip sınavlardan önce yarım gün ders çalıştığım için, ki yetiyordu da. yaşadığım hayattan tiksinmeye başladım, ben bu adam değilim, ben yaptığım işte daralıyorum, içim patlıyor. yüksek lisansa gideyim desem yurtdışında siksok bir üniversiteye gitmek istemiyorum, türkiye'de hep en iyilerden biri olmuşken, başka bir yerin en iyisine çok rahat uyum sağlayabileceğime inanırken ortalama bir yere gitmek istemiyorum. biraz mükemmeliyetçilik var evet, ama napayım yakıştıramıyorum kendime. keşke üniversiteyi daha ciddi geçirseymişim, ama o geçti.
üniversiteden en çok zevk aldığım zaman, öyle yarım saat çalışıp beceremediğim olasılık ve istatistik dersleriydi. oturup gömülmem gerekmişti ve ciddi kafa yorup mesai harcamıştım. bana çok da şey kattı o dersler o sayede. kafam çalışıyor, inanıyorum buna, biliyorum, kendime de güveniyorum.
ben sürekli yeni bir şeyler öğrenmek, bilmek, anlamak istiyorum. hayatımda hiç internete girip okey tavla oynamadım, hep bir şeyler okudum, yeni şeyler öğrendim. saatlerimi wiki ve sözlük başında geçiriyorum çoğu zaman. kendimi playstation oynarken bile kötü hissetmeye başladım.
belki beni daha fazla çeker diye danışmanlık sektörünü düşünüyorum kendim için, ama oralara da malum düşük gpa'den dolayı şu aşamada kendimi kabul ettiremiyorum. içeri bir adım atarsam yapamayacağım şey yok, ondan son derece eminim ama ah kendimi atabilsem. oranın beni en cezbeden yanı da sürekli yeni bir şeyler olması.
banka batıyor artık, çalıştığım yerde iyiyim, takdir görüyorum ve finans/bankacılık/ekonomi vb. benim kendimi en zayıf gördüğüm alandı. bunu bile iyi bir şekilde kotarabiliyorsam, daha ne yapabilirim kendimi görmek istiyorum. yüksek lisans yapmak istiyorum, ama hem yaptığım yatırımın karşılığını alamamaktan, hem de tatmin olmamaktan korkuyorum. ayrıca ne üstüne yapacağımı bile kestiremiyorum. deli gibi alan var ilgimi çeken çünkü.
kendimi bunları düşünmeden uyuşturabileceğim çok şey var çevrede. her gün karı kız, playstation, alkol, internet, football manager, spor gibi şeylere kendimi gömüp rahat rahat aylarca zaman geçirebilirim.
ama kendimi kül tablasına yakılıp bırakılan sigara gibi hissediyorum. biticek lan bi gün, sönüyor her gün içimdeki o kor, gidip kendimi oyalamak istemiyorum. ne kadar zamanım kaldı bilmiyorum, ama beynimi ekmek haline getirmek istemiyorum.
içimi buraya dökebildim, belki benzer şeyler yaşamış birileri vardır diye.
teslim olmayacağım ulan sisteme, yapacağım bir şeyler. ne beynimi ekmeğe dönüştürmek, ne de evlenip çocuk sahibi olup başkaları için yaşamak istiyorum. daha benim kavgam bitmedi, daha yenilmedim, zorlanmadım bile.
zorlanmak istiyorum, kafa yormak istiyorum.
napmalıyım?
ben ne istediğini anlayamadım. danışmanlık mı yapmak istiyorsun? yüksek lisans mı? soru nedir tam olarak
- meteonur (18.02.13 20:37:03)
welcome to the real life.
22 yaşında okulu bitirip başladın da ne oldu, görüyosun. bence birkaç ay para biriktir, bırak işi, 2 sene yüksek yap. öğrenci hayatından kopma.
ama hayat bu yani, haberin olsun :) sisteme teslim olmama geyiklerini de bırakman lazımdı 2. sınıf gibi. geç kalmışsın biraz. öyle bi dünya yok maalesef. sistem biziz çünkü.
22 yaşında okulu bitirip başladın da ne oldu, görüyosun. bence birkaç ay para biriktir, bırak işi, 2 sene yüksek yap. öğrenci hayatından kopma.
ama hayat bu yani, haberin olsun :) sisteme teslim olmama geyiklerini de bırakman lazımdı 2. sınıf gibi. geç kalmışsın biraz. öyle bi dünya yok maalesef. sistem biziz çünkü.
- roket adam (18.02.13 20:51:03 ~ 20:52:05)
sendeki tatminsizlik hissi. bence bir an önce yüksek lisansa başla; yüksek lisansı yaptığın okul o kadar da önemli değil aslında; sonrası önemli yani doktoranı yapabilmen için. yüksek lisansını hangi bölümde yapman gerektiğini bilemem; ama sana en yakın olan bölümü seçmelisin. bunu yapmakta ne sakınca olabilir ki, yatırımın karşılığını alamamaktan kastın para ise hiç bulaşma o zaman. burda önemli olan kendini gerçekleştirmen. kendini geliştirmeye ve üretmeye yönelmelisin. aksi takdirde pişmanlıklarla dolu sıradan bir hayatın olur.
- sane ego (18.02.13 20:52:57)
@wide iki bira içip sevişiyor olma düzenim var zaten epeydir, zaten farkındalığı kaybetmek istemiyorum. yoksa hayatta better than sex şeyler de var.
@meteonur ne yapmak istediğimi bilmiyorum, ne yapacağımı kestiremiyorum. kafam aynen anlamadığın gibi, düşünmekten yoruluyorum. düşünmeyi de bırakmak istemiyorum.
@roket adam ya dediğim gibi, öğrencilik güzel de, zorlanmak istiyorum. bıktım minimal takılmaktan, artık hard olsun biraz çevremdeki şeyler.
@meteonur ne yapmak istediğimi bilmiyorum, ne yapacağımı kestiremiyorum. kafam aynen anlamadığın gibi, düşünmekten yoruluyorum. düşünmeyi de bırakmak istemiyorum.
@roket adam ya dediğim gibi, öğrencilik güzel de, zorlanmak istiyorum. bıktım minimal takılmaktan, artık hard olsun biraz çevremdeki şeyler.
- sosyal muhendis (18.02.13 20:54:09)
İğzi taygır. Acı gerçek is here: Sen sandığın kadar zeki değilsin. Önce şunu bir kabullen hele, sonra gerisi gelir. Yoksa zekiyim ben, elimi neye atsam üstesinden gelirim ama bir bok yapmadığım için kötü hissediyorum muhabbeti seni bir yere götürmez.
- Yahuda (18.02.13 21:08:23)
hayatta en cok ne yapmak istediginizi dusunun. bunu bir iki saat degil, aylarca dusunun.
bir B, bir de C planiniz olsun mutlaka.
hayatta en cok ne yapmak istediginize karar verdikten sonra, o hedefe ulasmis kisilere ulasip, onlara akil sorun. bu akillari aldiktan sonra, kararinizi gozden gecirin. belki de, "siktiret olm, uzak dur burdan!" diycekler. "hic disardan gorundugu gibi diil!" diycekler.
o hedefe ulasmis kisilerden de onayi aldiktan sonra, o hedefe giden yollarin taslarini dosemeye baslayin. bir bocek sabriyla...
bu yol on sene, 15 sene surse bile, havlu atmayin, asla vazgecmeyin.
sunu da hic unutmayin: planlar, revize edilmek ve degistirilmek icin yapilirlar.
bir B, bir de C planiniz olsun mutlaka.
hayatta en cok ne yapmak istediginize karar verdikten sonra, o hedefe ulasmis kisilere ulasip, onlara akil sorun. bu akillari aldiktan sonra, kararinizi gozden gecirin. belki de, "siktiret olm, uzak dur burdan!" diycekler. "hic disardan gorundugu gibi diil!" diycekler.
o hedefe ulasmis kisilerden de onayi aldiktan sonra, o hedefe giden yollarin taslarini dosemeye baslayin. bir bocek sabriyla...
bu yol on sene, 15 sene surse bile, havlu atmayin, asla vazgecmeyin.
sunu da hic unutmayin: planlar, revize edilmek ve degistirilmek icin yapilirlar.
- compadrito (18.02.13 21:10:51)
Hacı bunlar hep kolay bölümde okumaktan oluyor, her derse ödev, quiz, proje yetiştirseydin, 3-4 dersten kalsaydın, cc için haftalarca kassaydın, boyunun ölçüsünü alırdın, mezuniyet sonrası pamuk gibi olur, tatminsizlik falan kalmazdı:)
- neverletyougodown (18.02.13 21:24:44)
sevgili genç arkadaşım, seni çok iyi anlıyorum. zaman zaman senden 11 yaş büyük biri olarak ben de buna benzer şeyler hissettim, yaşadım. her ne kadar hsayata atılmış olsan da, hiç bir şey için geç değil. bir enstruman öğrenmek, yeni bir lisan öğrenmek biraz daha abartıp yeni bir meslek öğrenmek sorununu çözebilir. madem bu zamana kadar kendine göre tembel ama dışardan bakılınca başarılı bir öğrenci oldun, en zor okullara girip, skine bile sallamadan mezun oldun, demekki kendi kapasitenin çok altında çalışıyor, kendini yormuyorsun. kendini daha çok geliştirmelisin, belki dalga bile geçebilirsin benimle ama, oturup -eğer ilgin varsa- havacılıkla ilgili araştırma yapıp, onun kurslarına katılıp pilot olabilirsin. veya sıfırdan gir üniversiteye, kas biraz ama bu sefer. gayet güzel bir yeri, gayt güzel bir puanla bitir.. sen sdtandart bir insan değilsin. etrafına baktığında herkesin uğraştığı şeyler seni tatmin etmez. zevk vermez. hayat lay lay lom değil. bazı insanlar, standart çark içerisinde yer bularak görevlerini yerine getiriyorlar, bazı insanlar da daha enteresan, bir çok ki,msenin belki hayal bile edemeyeceği şeyler yapmaya soyunuyor. bir düşün, rahatla... elbette psikolojik destek de sana yardımcı olacaktır. ama madem zekisin, seviyorsun çalışmayı, ve az çok basıyor kafan bir çoğunun basmadıklarına; zorla biraz... bundan 10 sene sonra şu an çalıştığın bankada müdür olarak mı kendini görmek istersin veya şu an aklına geldiğinde "amaan onunla mı uğraşılır" diye düşündüğün muhteşem bir mevkide mi... olay para değil elbet, ama herkesin yapabilecekleri farklıdır. sen bununla yetinme; yetinmemelisin... inan ben de aynen böyle yapıyorum... kolay gelsin... dilediğinde mesaj kutum açıktır sana... kal sağlacakla...
- jeanluc (18.02.13 21:30:14)
mükemmeliyetçiliğin üst boyutları insanı depresyona iter, geç bile kalmışsın :)seni aşırı zorlayacak etkinliklere bulaşırsan sonuçları daha kötü olabilir.
- nevrotik (18.02.13 21:45:36)
[]
bol yurtdışılı iş
selam romalılar (ulan geçen gittim romaya her romalılar dediğimde üzülüyorum),
itü endüstri mühendisiyim, askerliğimi yapmadım, 8 aydır bankada çalışıyorum, sıkıldım, sıkılıyorum.
bana mümkünse proje bazlı olan, bol gezmeli yurt içi/dışı seyahatli iş önerebilir misiniz? aşırı daralmaya başladım ofiste, hazır 22 yaşındayken dayanamıyorum lan.
itü endüstri mühendisiyim, askerliğimi yapmadım, 8 aydır bankada çalışıyorum, sıkıldım, sıkılıyorum.
bana mümkünse proje bazlı olan, bol gezmeli yurt içi/dışı seyahatli iş önerebilir misiniz? aşırı daralmaya başladım ofiste, hazır 22 yaşındayken dayanamıyorum lan.
itü endüstri mühendisliğinden mezunsun ve bankada mı çalışıyorsun? neden? iş mi bulamadın? end.mühendislerini havada kapıyorlar halbüsi.
- kakao (24.12.12 23:32:36)
ya genel müdürlükte çalışıyorum, şubede değilim. iş bulmam zor olmadı, pazarlamada stajyerdim oradan kadroya geçtim ama dar gelmeye başladı. şube bile hareketinden dolayı daha cazip gelecek resmen.
şöyle bir durum var, hem excel başında kendimden geçiyorum, çok seviyorum. hem de yolculuk, hareket, yeni insanlar, toplantılar, projeler olayını çok seviyorum. ikisi beraber nası olacak ki :(
şöyle bir durum var, hem excel başında kendimden geçiyorum, çok seviyorum. hem de yolculuk, hareket, yeni insanlar, toplantılar, projeler olayını çok seviyorum. ikisi beraber nası olacak ki :(
- sosyal muhendis (24.12.12 23:37:12)
İhracat satış uzmanı..
Ya da proje geliştirme vb(inşaaat sektörü olabilir)
2 yıl çalış bak nasıl fikirlerin değişecek.
Ya da proje geliştirme vb(inşaaat sektörü olabilir)
2 yıl çalış bak nasıl fikirlerin değişecek.
- deneme2 (25.12.12 08:54:41)
[]
asus eee pad transformer için offline gps (roma için lazım)
yahu romalılar bi bulduruverin gözünüzü seveyim, telefon için var da tablet için bulamadım, roma haritalı olması lazım bir de tabi.
şöyle bir baktım da google maps'ten, ben manyak kaybolurum orada, öyle böyle değil. çok da gezmek istiyorum, turlara takılmadan tek başıma. bakalım kısmet.
şöyle bir baktım da google maps'ten, ben manyak kaybolurum orada, öyle böyle değil. çok da gezmek istiyorum, turlara takılmadan tek başıma. bakalım kısmet.
mesaj kutuna bak hocam
- cevab veremedi (11.12.12 01:54:27)
[]
bankalararası kart merkezi'nde (BKM) çalışan tanıdığı ettiği olan?
Selam romalılar,
yahu bugün beni buradan aradılar, ekonomik analiz yönetmeni pozisyonu için, yeni mezun 8 aydır banka genel müdürlüğünde yetkili yardımcısı çalışan beni görüşmeye davet ettiler.
yalnız aradım taradım ne bizim mezun arkadaşlardan, ne burada daha önce çalışmış eşi dostu olan kimseye rastlayamadım bir türlü, nasıl bir yerdir ortamı nasıldır nedir ne değildir bilen var mıdır acaba?
vardır lan illa ki?
yahu bugün beni buradan aradılar, ekonomik analiz yönetmeni pozisyonu için, yeni mezun 8 aydır banka genel müdürlüğünde yetkili yardımcısı çalışan beni görüşmeye davet ettiler.
yalnız aradım taradım ne bizim mezun arkadaşlardan, ne burada daha önce çalışmış eşi dostu olan kimseye rastlayamadım bir türlü, nasıl bir yerdir ortamı nasıldır nedir ne değildir bilen var mıdır acaba?
vardır lan illa ki?
valla bizim şirketle aynı binada yerleri , akmerkezde . asansörde karşılaştığım, gördüğüm kadarıyla gayet iyi bir ortamı var. insanları birbirleriyle şakalaşırken muhabbet ederken görüyorum hep.
bilmem yardımcı oldu mu.
bilmem yardımcı oldu mu.
- spy of soul (10.12.12 21:34:45)
nispeten oldu ya, o da bişeydir, teşekkür ederim :)
- sosyal muhendis (11.12.12 00:50:29)
vay be adamları nerelerden arıyorlar.
- memnun1 (11.12.12 12:38:03)
[]
olasılık&bahis ilişkisi
selamlar efem. şöyle bir düşüncem var, her ne kadar takımların dinamikleri değişse de liglerde dengeler pek değişmemekte ve kim kazanır bahsinden ziyade daha deterministik olduğunu düşündüğüm kg var/yok ve toplam gol sayıları benzerlik gösteriyor yakın yıllarda.
merak ediyorum, acaba birkaç lig için son yıllardaki haftalık toplam gol ve karşılıklı gol sayılarını bulursam, bana tahminlerimde ışık tutabilir mi acaba?
örnek (atıyorum), türkiye liginde ortalama her hafta 5 maç alt bitiyor ve bunun standart sapması da çok düşük, buradan yola çıkarak, ve bu alt biten maçların bir dağılıma uyduğunu düşünürsek bu durum bana ileri dönük tahminlerde sağlamlık sağlar mı, ne düşünüyorsunuz merak ediyorum.
ha ayrıca da, bu tip sezonluk sonuçları içeren bir excel export edebileceğim bir site bilen var mıdır yahu?
dipnot: kesin benden önce düşünen olmuştur ama olsun :)
alt not: bu işe yola çıkmama sebep olan durum, bu hafta sağlam para kazandığım avrupa maçı sonrası sendromlar. haftaiçi sıkıntı yaşayan takım haftasonu çılgın atar, haftaiçi iyi kötü kazanan takım haftasonu patlar.
merak ediyorum, acaba birkaç lig için son yıllardaki haftalık toplam gol ve karşılıklı gol sayılarını bulursam, bana tahminlerimde ışık tutabilir mi acaba?
örnek (atıyorum), türkiye liginde ortalama her hafta 5 maç alt bitiyor ve bunun standart sapması da çok düşük, buradan yola çıkarak, ve bu alt biten maçların bir dağılıma uyduğunu düşünürsek bu durum bana ileri dönük tahminlerde sağlamlık sağlar mı, ne düşünüyorsunuz merak ediyorum.
ha ayrıca da, bu tip sezonluk sonuçları içeren bir excel export edebileceğim bir site bilen var mıdır yahu?
dipnot: kesin benden önce düşünen olmuştur ama olsun :)
alt not: bu işe yola çıkmama sebep olan durum, bu hafta sağlam para kazandığım avrupa maçı sonrası sendromlar. haftaiçi sıkıntı yaşayan takım haftasonu çılgın atar, haftaiçi iyi kötü kazanan takım haftasonu patlar.
aynı durumlar basketbol için de düşünülebilir tabi ki, neticede istatistiklerin çok daha ön planda olduğu bir oyun basketbol. daha deterministik diyebiliriz.
- sosyal muhendis (30.10.12 00:44:41)
Böyle şeylerle ugraşanlar var ama nereden nasıl ugrasıyorlar bilmiyorum. Misal geçenlerde bir iddaa programında tv deki yorumculardna biri 1.80, 3.10, 3.10 oranlı maçların çok büyük yüzdeyle 0 veya 2 bittiğini söylemişti trabzon bursa maçını yorumlarken. hakikaten de maç 2 bitti. böyle istatistikler çıkartıyor sanırım gazetelerin spor servisindeki bazı psikopatlar ama toplu bir şekilde alınabilecek bir mecra var mı bilmiyorum.
sizin dediğiniz daha çok sonuçlarla ilgili. bulmanız zor olmaz diye düşünüyorum. en kötü maçkolikte sonuçların neredeyse hepsi var. kendiniz bir gün oturup excel tablosu hazırlayabilirsiniz çok rahat oradaki verilere bakarak.
sizin dediğiniz daha çok sonuçlarla ilgili. bulmanız zor olmaz diye düşünüyorum. en kötü maçkolikte sonuçların neredeyse hepsi var. kendiniz bir gün oturup excel tablosu hazırlayabilirsiniz çok rahat oradaki verilere bakarak.
- teletabi (30.10.12 00:46:27)
totemlere gelince. ben misal bu hafta cardiff ten kazandım. var bir totemim. evinde 1.50 lik oranla maça çıkan evsahipleri. misal cardiff geçen hafta öyleydi. işte rakipte bir sürü skat vardı. cardiff iddialiydı vs vs her şey kazanması için uygundu. cardiff mağlup duruma düştü ve rakibin iki kırmızı kart görmesiyle son dakikada maçı çevirdi. böyle 1.50 oranlı takımların yatırmasından sonra içerdeki maçlarını çok seviyorum. bu haftasonu da iddaa cardiff e bu kez evinde 1.55 açmıştı. her zaman ki totemimi uygulayarak handikaplı cardiff oynadım ve 4-0 kazandı. zaten bu bahis olayı bazen ne kadar iyi analiz ederseniz edin yatırıyor. o yüzden ufak meblağlarla totemli oynuyorum ben artık genelde :) işe de yarıyor amk. o kadar analiz yaptığımdan daha çok kazandım son bir buçuk ayda.
- teletabi (30.10.12 00:49:49)
arkadaşın calculus hocası sadece istatistiksel verilere dayanarak iddaa oynamış ve 300 tl mi ne kazanmış. demek ki olabiliyor.
- hayley williams ile evlenecek genc (30.10.12 00:50:53 ~ 00:51:11)
@teletabi
ya bir şekilde hesaplanışı vardı o dediğiniz gibi 1.80 3.10 3.10 gibi durumlardaki oranların, tam hatırlamıyorum ama muhtemelen %40 berabere/deplasman ve %20 evsahibi benzeri bir olasılık hesaplanıp sonrasında bir çeşit bölme işlemiyle bu oranlar elde ediliyor. ayrıca da kendi database'imden istediğim gibi oynayarak anlamlı bir veri bulup evde evreka diye dolaşmak istiyorum :)
ya manuel girmektense 34x9 maçla ilgili verileri, export arıyorum işte :) formüle sokup direk sonuca ulaşabilmek adına.
ya bir şekilde hesaplanışı vardı o dediğiniz gibi 1.80 3.10 3.10 gibi durumlardaki oranların, tam hatırlamıyorum ama muhtemelen %40 berabere/deplasman ve %20 evsahibi benzeri bir olasılık hesaplanıp sonrasında bir çeşit bölme işlemiyle bu oranlar elde ediliyor. ayrıca da kendi database'imden istediğim gibi oynayarak anlamlı bir veri bulup evde evreka diye dolaşmak istiyorum :)
ya manuel girmektense 34x9 maçla ilgili verileri, export arıyorum işte :) formüle sokup direk sonuca ulaşabilmek adına.
- sosyal muhendis (30.10.12 00:51:03)
yıllardır bahis oynayan, oynamadığı zamanlarda da devamlı bu işle ilgilenen birisi olarak söyleyebilirim ki bu tarz istatistiklerin uzun vadede yararı olmaz.
ben illaki bahis oynarım, kazanmak istiyorum derseniz bahis yapacağınız takımı çok yakından, uzunca süre inceleyin. iddaa gibi deli saçması firmalar yerine farklı firmaları tercih edin. kasanızı iyi yönetin.
gerçekten, bu tarz uğraşlar zaman kaybı... ne bileyim gidin sakatlarına bakın, o takımın ülkesinden insanlarla takım hakkında konuşun... bahis böyle keyifli. istatistikle olacak iş değil. ben türk bir dostum sayesinde slaven belupo'nun bu sezon çok iyi işler yapacağını öğrenmiş ve belupo'ya 2, 3, 4 oran verilen maçlarda güzel paralar kazanmıştım mesela.
var ve yok bahisleri bana kalırsa hiç de "daha kolay tahmin edilebilir" değil... tek bir gol her şeyi berbat edebilir.
kusura bakma kafam biraz dağınık, toparlayamadım cümleleri, daldan dala atladım. bahiste istatistikler, form durumu vs. önemlidir ama bunlara dayanarak bahis yapmak, uzun vadede kazanç beklemek yanlış...
ben illaki bahis oynarım, kazanmak istiyorum derseniz bahis yapacağınız takımı çok yakından, uzunca süre inceleyin. iddaa gibi deli saçması firmalar yerine farklı firmaları tercih edin. kasanızı iyi yönetin.
gerçekten, bu tarz uğraşlar zaman kaybı... ne bileyim gidin sakatlarına bakın, o takımın ülkesinden insanlarla takım hakkında konuşun... bahis böyle keyifli. istatistikle olacak iş değil. ben türk bir dostum sayesinde slaven belupo'nun bu sezon çok iyi işler yapacağını öğrenmiş ve belupo'ya 2, 3, 4 oran verilen maçlarda güzel paralar kazanmıştım mesela.
var ve yok bahisleri bana kalırsa hiç de "daha kolay tahmin edilebilir" değil... tek bir gol her şeyi berbat edebilir.
kusura bakma kafam biraz dağınık, toparlayamadım cümleleri, daldan dala atladım. bahiste istatistikler, form durumu vs. önemlidir ama bunlara dayanarak bahis yapmak, uzun vadede kazanç beklemek yanlış...
- der meister (30.10.12 00:51:23 ~ 00:55:06)
@der meister
ya ben çok dediğin gibi olduğunu düşünmüyorum. dediğin gibi, formu yüksek takımlar olabilir ama buna bağlı olarak düşenler de olacaktır. sonuçta çok ekstrem sezonlar dışında sezon sonunda şampiyonluğa hep iki takım kafa kafaya giriyor, her ne kadar başlarda saçma sapan şeyler olsa da bu değişilmez. bu sebeple de minimal sürprizler dışında (ki bunların da karşıma çıkma olasılığını standart sapma üzerinden gözlüyor olacağım) dediğim alanlarda yardımcı olabilecektir diye düşünüyorum. takımları standardize edemem, keza form durumlarını da ama mevsimleri, haftaları, her hafta atılan toplam golü nispeten standardize edebilirim. nitekim, sezonun sonunda hep benzer durumlar ortaya çıkıyor zaten.
ayrıca, bahis firmaları da oranları çeşitli istatistiklere dayandırarak vermiyor mu zaten :)
not: hastalık seviyesinde değil tabi ki bahis, ama incelemeyi oynamayı seviyorum. bir de bu aralar fazla boş kaldım o sebeple yoğunlaşacak bir şeyler arıyorum.
ya ben çok dediğin gibi olduğunu düşünmüyorum. dediğin gibi, formu yüksek takımlar olabilir ama buna bağlı olarak düşenler de olacaktır. sonuçta çok ekstrem sezonlar dışında sezon sonunda şampiyonluğa hep iki takım kafa kafaya giriyor, her ne kadar başlarda saçma sapan şeyler olsa da bu değişilmez. bu sebeple de minimal sürprizler dışında (ki bunların da karşıma çıkma olasılığını standart sapma üzerinden gözlüyor olacağım) dediğim alanlarda yardımcı olabilecektir diye düşünüyorum. takımları standardize edemem, keza form durumlarını da ama mevsimleri, haftaları, her hafta atılan toplam golü nispeten standardize edebilirim. nitekim, sezonun sonunda hep benzer durumlar ortaya çıkıyor zaten.
ayrıca, bahis firmaları da oranları çeşitli istatistiklere dayandırarak vermiyor mu zaten :)
not: hastalık seviyesinde değil tabi ki bahis, ama incelemeyi oynamayı seviyorum. bir de bu aralar fazla boş kaldım o sebeple yoğunlaşacak bir şeyler arıyorum.
- sosyal muhendis (30.10.12 01:08:56)
[]
ekstra home-office iş yapmak
selamlar efem,
bendeniz itü endüstri müh. mezunu, özel bir bankada kısmen de olsa mesleğini yapmakta olan ve hayatından memnun olan 22 yaşında bir adamım.
şöyle bir derdim var, fazla mesai olayı çok fazla olmuyor ve evdeki zamanımı da yatarak geçirmek resmen canımı sıkıyor (inek bir adam değildim, 2 küsürle mezun oldum zaten, ama çalışkanımdır). bu sebeple de kendime home-office olarak bir yandan yürütebileceğim işler arıyorum. meslek gereği çok fazla altın bilezikvari özelliğim olmasa da, iyi seviyede proje yazarım (kosgeb, teknogirişim vb. girişim projelerine özel ilgim ve bilgim var hatta), iş planı çıkarabilirim, ufak çapta işletme/pazarlama odaklı ingilizce çeviriler yapabilirim, excel veri analizi falan yine elimden gelir vesaire vesaire.
ne önerebilirsiniz bana, hem biraz ek gelir kaynağı olabilecek hem de bir şekilde zamanımı odaklayabileceğim, freelance iş yapabileceğim, bu konularda bir fikri olan var mıdır ey romalılar?
bendeniz itü endüstri müh. mezunu, özel bir bankada kısmen de olsa mesleğini yapmakta olan ve hayatından memnun olan 22 yaşında bir adamım.
şöyle bir derdim var, fazla mesai olayı çok fazla olmuyor ve evdeki zamanımı da yatarak geçirmek resmen canımı sıkıyor (inek bir adam değildim, 2 küsürle mezun oldum zaten, ama çalışkanımdır). bu sebeple de kendime home-office olarak bir yandan yürütebileceğim işler arıyorum. meslek gereği çok fazla altın bilezikvari özelliğim olmasa da, iyi seviyede proje yazarım (kosgeb, teknogirişim vb. girişim projelerine özel ilgim ve bilgim var hatta), iş planı çıkarabilirim, ufak çapta işletme/pazarlama odaklı ingilizce çeviriler yapabilirim, excel veri analizi falan yine elimden gelir vesaire vesaire.
ne önerebilirsiniz bana, hem biraz ek gelir kaynağı olabilecek hem de bir şekilde zamanımı odaklayabileceğim, freelance iş yapabileceğim, bu konularda bir fikri olan var mıdır ey romalılar?
freelancer.com gibi sitelerden bir şeyler kovalayabilirsiniz belki.
- silent storm (24.10.12 09:14:51)
[]
Sosyal Medyada Müşteri İlişkileri Yönetimi - Bitirme çalışması anketim
Selamlar herkese,
Başlıkta ismi geçen bitirme çalışması anketim için siz güzel hedef kitlem insanlara ihtiyacım var, bit.ly linkindeki anketi doldurursanız çok sevinirim.
Şimdiden teşekkürler efendim herkese :)
not: bir üç-beş gün yukarıda kalırsa çok sevinirim :)
Başlıkta ismi geçen bitirme çalışması anketim için siz güzel hedef kitlem insanlara ihtiyacım var, bit.ly linkindeki anketi doldurursanız çok sevinirim.
Şimdiden teşekkürler efendim herkese :)
not: bir üç-beş gün yukarıda kalırsa çok sevinirim :)
yardım etmek için anketi doldurdum ama son soru çok sinir bozucu. bu tarz anketlerde asla firma, kişi veya kurum adı sorulamaz. buradaki anket sonucuna göre sosyal medyayı kötü yönetmiş firmaya gidip, sosyal medya yöneticiliğini mi almak istiyorsunuz?
Son soruyu anketten çıkarmalısın. Anketi kim hazırladıysa yaptığı etik değil. amacı ne olursa olsun.
Ve eğer bu yazıyı görüp anketi dolduracak arkadaşlar varsa, onlar da firma ismi vermesin. asdfsdgfh gibi birşey yazıp geçsinler.
Son soruyu anketten çıkarmalısın. Anketi kim hazırladıysa yaptığı etik değil. amacı ne olursa olsun.
Ve eğer bu yazıyı görüp anketi dolduracak arkadaşlar varsa, onlar da firma ismi vermesin. asdfsdgfh gibi birşey yazıp geçsinler.
- sinematematikci (30.04.12 00:33:34)
ben de o kısma takıldım.
art niyetinizin olmadığını farzederek ve anketi bitirmeyerek son veriyorum buna.
art niyetinizin olmadığını farzederek ve anketi bitirmeyerek son veriyorum buna.
- nezaretten taharet (30.04.12 01:18:47)
anketi hazırlayan benim, ancak hiç o şekilde bir niyetim olmadan o soruyu sormuştum. sorunun sorulmasındaki amaç daha çok hangi sektörlerin akla geldiğini merak ettiğimdendi, yani sonuca etkiyecek bir durum yok oradan. hepi topu bitirme çalışması ayrıca, bu kadar sert çıkmanızı anlayamadım. yanlıştır, yapılabilir, dilerseniz saklfhldf diye doldurabilirsiniz. ama üzüldüm açıkçası sonuna kadar gelip de çıkmış olmanızdan.
- sosyal muhendis (30.04.12 03:10:24)
[]
Bir yardım eli uzatıverin şu bitirme öğrencisine
Sevgili dostlar değerli arkadaşlar,
itü'yü bitirmeye cebelleştiğim şu günlerde, bitirme çalışmamla ilgili bit.ly linkindeki anketi doldurarak bana süper büyük bir yardımda bulunacaksınız, ki bulunursanız da çok sevinirim.
Bulunur musunuz? :)
öpüyorum hepinizi
itü'yü bitirmeye cebelleştiğim şu günlerde, bitirme çalışmamla ilgili bit.ly linkindeki anketi doldurarak bana süper büyük bir yardımda bulunacaksınız, ki bulunursanız da çok sevinirim.
Bulunur musunuz? :)
öpüyorum hepinizi
Abi sonuna kadar geldim de 6 lı anket olmaz belirteyim, danışmanın kimse düzeltin bunu.
- saiko (10.04.12 00:42:15)
@saiko eline sağlık abi,
şöyle ki, 6'lıdaki fikrim yok kısmı 0 alınacak, likert 5'li zaten. bilmiyorumlar gerekiyordu ama malum konu itibariyle. elimde bilmeyene çıkarmayacak tipte bir sistem yoktu.
şöyle ki, 6'lıdaki fikrim yok kısmı 0 alınacak, likert 5'li zaten. bilmiyorumlar gerekiyordu ama malum konu itibariyle. elimde bilmeyene çıkarmayacak tipte bir sistem yoktu.
- sosyal muhendis (10.04.12 01:36:25)
abi şöyle ki anketi hedef kitlene yapmıyorsan zaten o anket bi işine yaramaz yani şöyle ki:
anketi yönelttiğin kişinin bu konuda bi fikri yoksa ya sen yanlış kişiye soruyorsun ya da o yanlış yerde o yüzden danışmanına da söyle bu şekilde bi anket geçersiz olur. hani 6 şıklı zaten olmaz orta noktası olması gerek. senin ki orta noktalı fakat o fikrim yok kısmını atmalısın.
anketi yönelttiğin kişinin bu konuda bi fikri yoksa ya sen yanlış kişiye soruyorsun ya da o yanlış yerde o yüzden danışmanına da söyle bu şekilde bi anket geçersiz olur. hani 6 şıklı zaten olmaz orta noktası olması gerek. senin ki orta noktalı fakat o fikrim yok kısmını atmalısın.
- saiko (10.04.12 02:31:21)
1
