Giriş
(6)

doğum günü hediyesi.bi el atsanız

demirr
2 ay sonra kız arkadaşımın doğum günü var.şu peluş mudur nedir ayıcıklar var ya hani.onları çok seviyodu ama tesadüfen öğrendim ki geçen yıl arkadaşları almışlar öyle bişey.şimdi bende onu düşünüyodum ama vazgeçtim gibi oldu.bende öyle bişey alsam heralde olmaz değil mi? böyle kalıcı olacak biraz da
2 ay sonra kız arkadaşımın doğum günü var.şu peluş mudur nedir ayıcıklar var ya hani.onları çok seviyodu ama tesadüfen öğrendim ki geçen yıl arkadaşları almışlar öyle bişey.şimdi bende onu düşünüyodum ama vazgeçtim gibi oldu.bende öyle bişey alsam heralde olmaz değil mi? böyle kalıcı olacak biraz daha farklı güzel bi hediye almak istiyorum ama tıkandım. şöyle parlak bi fikrim vardı.
isminin yazılı olduğu bi gümüş kolye yaptırsam çok mu pahalı olur? 150 tlye falan kurtaramaz mıyım? veya başka başka alternatiflere de açığım.hadi abiler ablalar ya şuna bi el atında şu garibanı sevindirin.teşekkürler :))
0
demirr
(08.09.10)
bilmiyorum klasik ve senin düşündüklerine göre daha hafif mi kalır ama şöyle bişey yapılmıştı bana çok hoşuma gitmişti bir adet büyükçe çok hoş desenli bir kutu içine hoşlandığım sevdiğim bir sürü şey alınıp koyulmuştu hepsine baktıkça havalara uçmuştum çok hoşuma gitmişti böyle bişey yapsan??
0
keneabidin
(08.09.10)
evet ya keneabidin haklı. mesela bi sepet al içine doldur çikolataları peluşları oyuncakları hatta şirin notlar falan olsun :) boncuklar falan çok şeker olur. en sevdiği film saklıyosan birlikte gittiğiniz sinema biletleri. vs vs
0
doroty
(08.09.10)
peluş mu? çok klişe!
plaket yaptır.camdan.üzerine de yazdır bişiler."2010 un en iyi sevgilisi"..
150 den de daha ucuza kapatırsın
0
lavitaebella
(08.09.10)
2010 yerine "tüm zamanların" demen daha hayırlı olacak, ilerde sorun yaşamazsın. kadınlar hakkında tek bir şey öğrendiysem, her ihtimali hesaba katıcaksın..
0
celeron 300a
(08.09.10)
Bana da şık desenli bir kutu veya sepet içinde bir sürü güzel küçük hediyeler çok güzel bir fikir gibi geldi.
İçine birlikte çektirdiğiniz bir resim koyabilirsin
Bonibon/haribo/tofita falan biraz confetti renkli olsun diye. sonra küçük peluş oyuncaklar veya anahtarlıklar, nici'nin peluş anahtarlıkları çok sevimli oluyor. Toka koyabilirsin sonra sevdiğin bir parfümü. Bu şekilde olunca paketi aldınca birsürü hediye aklına gelecek 150 Tl de tutmaz.
0
zela
(08.09.10)
bence vereceğim linkteki cici ayna ve bir de parfüm peluş ıvır zıvırdan iyidir. aynanın yanına da güzelliği ve ona bakmanın sana verdiği keyif hakkında bir yazı yazarsın..

www.mudo.com.tr
0
kayranin kedisi
(08.09.10)
(7)

Almanyadan Türkiyeyi Aramak İçin Hat Önerisi

muratmrt
Sevgili Damen und Herren;almanyaya gidecek olan birisine ordan burayı ararken en uygun fiyatı sağlayan bir cep telefonu hattı önerirmisiniz?Alması kolay, takması kolay, araması kolay olursa şükela olur.öptm kib by
Sevgili Damen und Herren;
almanyaya gidecek olan birisine ordan burayı ararken en uygun fiyatı sağlayan bir cep telefonu hattı önerirmisiniz?
Alması kolay, takması kolay, araması kolay olursa şükela olur.

öptm kib by
0
muratmrt
(07.09.10)
Neden internet değil? neden voip değil?

Ben hep uluslararası görüşeceğim zaman voip'le görüşüyorum.
0
3200
(07.09.10)
zira gidecek kişinin her an internette olma gibi bi şansı yok ne yazıkki. gönül isterki voip olsun
0
🌸muratmrt
(07.09.10)
ben yazın mobile world kullanmıştım, almanya'dan türkiye'yi en ucuz tarifeden arayan şebeke oydu. oradan alması gerekiyor tabi. türk hatları maalesef almanya'da hiçbir avantaj sağlamıyor.
0
infamis
(07.09.10)
super sim diye bir sey vardı.google it.teknik detayına girmiycem.belki girerim sonra.
0
escher
(07.09.10)
ayyildiz diye bi bok var, 15 centmis.
benim o2 ile kontratim var, tr sabit hatti homezonedan 9cente ariyorum, cebi de 25 cente. ama 2 yillik kontrat yapiyorlar. tabi isi bitip trye donerse odemesine gerek yok butun aylari.
0
hubble
(07.09.10)
Voip programı cep telefonundan kullanılabiliyor.
0
zela
(07.09.10)
vodafone'un vodafonelulara her ay 500 dakika bedavası var. aynı şekilde vodafonelu da türiyeden tek dünya tarifesiyle almanyayı dakikası 1 kontöre arayabiliyor.
0
sharon and hope
(08.09.10)
(4)

çevirilerdeki karakter sayısı

xenderoth
çevirisi yapılan belgenin ücretini ödemek için, "belgedeki karakteri saydırıp bana bildir" dendi bana. şimdi çevirilerde dikkat edilen ve kastedilen bu karakter saydırma muhabbeti, word belgesinin en altındaki "word count" yazan zımbırtı mı?neden emin olamadım, zira belgeyi açmadan sag tıklayıp özel
çevirisi yapılan belgenin ücretini ödemek için, "belgedeki karakteri saydırıp bana bildir" dendi bana. şimdi çevirilerde dikkat edilen ve kastedilen bu karakter saydırma muhabbeti, word belgesinin en altındaki "word count" yazan zımbırtı mı?

neden emin olamadım, zira belgeyi açmadan sag tıklayıp özellikler/ayrıntılar dediğimde

character count: 10234
word count: 2500

gibi iki rakam çıktı. büyük ihtimalle word count üzerinden yapılır da emin olayım yine de.
0
xenderoth
(07.09.10)
genelde boşluksuz karakter üzerinden hesaplanır. characters(no spaces) yazan yer. ve evet ord belgesinin en altındaki "word count" yazan zımbırtı.

ayrıca www.tercumetik.com sitesine girip belgeyi gönderirseniz karakter sayısını hesaplıyor. ve ücreti size söylüyor.
0
kasik yok ulan
(07.09.10)
hayır abicim character count'u söyleceksin. yani yüzde 90 bu böyledir. hatta yanlış anlaşılma olmaması için direk "10234 karakter" dersin.
0
oxibrinth
(07.09.10)
çeviride fiyat boşluksuz karakter üzerinde hesaplanır, farklı bir anlaşma olmadığı sürece boşluksuz 1000 karakter 1 sayfa olarak ücretlendirilir. bunu da word de review-word count sekmesinden characters (no space) değerinden bulabilirsiniz.
0
silent storm
(07.09.10)
karakter sayısı denildiğine göre charachter count'u bilmek istiyorlar.
Birçok tercüme bürosu ile çalıştım şimdiye kadar sadece birisi kelime sayısına göre ücret ödedi.
Bence de siz direkt karakter sayısı 10234 diye söyleyin.
0
zela
(07.09.10)
(4)

kara kaplumbağası beslemiş olan varsa yardım edebilir mi?

dzingis
daha önce su kaplumbağası beslemiştim. şimdi de kara kaplumbağası beslemek istiyorum. daha önce beslemiş olanlar zorluklarını, dikkat edilmesi gerekenleri falan anlatabilir mi acaba?
daha önce su kaplumbağası beslemiştim. şimdi de kara kaplumbağası beslemek istiyorum. daha önce beslemiş olanlar zorluklarını, dikkat edilmesi gerekenleri falan anlatabilir mi acaba?
0
dzingis
(07.09.10)
kara kaplumbağsı kazayla sırt üstü duruma gelirse kendi kendini düzeltemiyo ve açlıktan ölüyor. evde salarsan dolaşsın diye devrilirse ve görmessen ölür. daha önce beslemedim ama hayatta kalması için önemli bir bilgi diye uyarayım dedim.
0
ceo
(07.09.10)
su kaplumbağası kafasını yere koyarak takla atabiliyordu ama kara kaplumbağalarının hepsi bunu yapamıyor diye ben de duymuştum.
0
🌸dzingis
(07.09.10)
Kara kaplumbağalarının doğadan toplanması ve satışı yasak diye biliyorum, koruma altında olmalı türleri. Bir de su kaplumbağalarına oranla daha uzun yaşıyorlar (ki 60 yıl civarı olarak okudum çoğu yerde) o yüzden evcil hayvan olarak beslemek ne denli doğru olur bilemiyorum. 25 cm'e kadar da büyüyorlar. Bakımları da bayağı zor ve masraflı. Uzun süre ev ortamında yaşadıktan sonra doğaya salındığında da hayatını sürdürmesi zor. O yüzden iyi düşünüp karar vermenizi öneririm.

Ayrıca çok ses çıkarıyorlar, ya birbirlerine çarpıp duruyorlar yada teraryumun kenarlarına tırnaklarını sürtüyorlar. :)

Mümkün olduğunca geniş bir teraryum hazırlamak gerekli, zemin maddesi (talaş) ya da toprak düzenli değiştirilmeli yoksa koku oluyor. Su kaplumbağasında olduğu gibi Uvb lamba gerekli yine. Eğer yavruyken besleyecekseniz kış uykusuna yatırılması önerilmiyor, 26-27 derecede tutarsanız bulunduğu ortamı kafi gelir. Bunu spot lambalar yardımıyla sağlayabilirsiniz. Altına girebileceği bir mağara gerekli, karanlıkta uyumayı seviyorlar. Sığ bir su kabı koyun, içine girip çıkıp yıkanıyorlar gözlemlediğim kadarıyla, su içtiklerini görmedim hiç :)

Beslenmesine gelince su kaplumbağısndaki gibi protein ağırlıklı değil tamamen yeşillik ağırlıklı besleniyorlar. Karahindiba temel besinleri. Marulu çok seviyorlar. Salatalık, çilek, üzüm, asma yaprağı, lahana yerlerken gördüm bizzat. Piyasada da kara kaplumbağaları için yemler mevcut. Kalsiyum ve d3 vitamin takviyesi de yapmak gerekiyor.

Güneşlendirmekte gerekiyor, kabuklaarının yumuşamasını engelliyor güneş.

Bir de kaplumbağayı doğadan alıp besleyecekseniz aman diyeyim kenelere dikkat. Bacakların iç kısmında, kabuğa çektiği yerde bolca yerleşebiliyorlar, bir pens yada cımbız yardımıyla çıkarılabilir ama sonrasında bakım yapılması gerekir mi bilemiyorum. Çıkarma işlemini yaparken dikkatli olun keneyi parçalamamaya dikkat edin ve kendinizden mümkün mertebe uzak tutun. Kullandığınız pensi yada cımbızı dezenfekte edin. Zaten teraryumda bakacağınızdan bir daha kene görülmez.
0
neskafefincanindaturkkahvesi
(07.09.10)
www.turtleturk.com besleme hakkındaki zorlukları doğru besleme koşullarını bu siteden öğrenebilirsiniz.
0
zela
(07.09.10)
(4)

avusturya-turkiye

zela
Merhaba herkese,Ben avusturya vatandasıyım ama yazdan beri tr de yasıyorum avusturya da ogrencıydım o yuzden babamın sigortasından yararlanabiliyordum tr de ssk diye geciyordu yanı kısaca buradakı hastanelerde de avusturyadakı ssk gecerlı oluyordu (4 haftalık gecerlılık belgesı verıyorlardı yanı tur
Merhaba herkese,
Ben avusturya vatandasıyım ama yazdan beri tr de yasıyorum
avusturya da ogrencıydım o yuzden babamın sigortasından yararlanabiliyordum tr de ssk diye geciyordu yanı kısaca buradakı hastanelerde de avusturyadakı ssk gecerlı oluyordu (4 haftalık gecerlılık belgesı verıyorlardı yanı turıstlık sıgortası gıbı bısı iste)

Suanda tr de bir ögretmenle evliyim dolayısıyla emeklı sandıgına baglıyım ve hala ogrenciyim simdi ben avusturya ya gitsem ve hastalansam emekli sandigi karsilar mı yoksa karsılamaz mı

off biliyorum cok karısık oldu bu sekilde bu soruyu hem anlayıp hem cevaplayabilen olurmu cok merak ediyorum
:p olursa 10 points .....
0
zela
(30.04.09)
Bildiğim kadarıyla avusturya ile türkiye arasında, ya da iki ülkenin sosyal güvenlik kurumları arasında bir tür anlaşma var ve hastane masrafları karşılanıyor. Ama bir kısıtlama/limit var mı bilmiyorum.

Hatta şu linkte 1966'da yapılmış bir anlaşmanın almanca/türkçe metni var. Belki budur yürürlülükteki.
untreaty.un.org
0
soba
(30.04.09)
peki canım neden hastalanıyorsun avusturya'da ?:)

1- avusturya dan aldıgın o belge ile burda parayı ödüyrdun bir kısmını wgkk'dan alıyordun, yani tamamını karşılamıyor ve belli sınırları vardı. bu varsa karşılıklı anlaşma var demektir ki soba haklı, yanı aynısı ordada geçmeli ama 2. şıkka dikkat et

2- diyelim gittin avusturya da hasta oldun ve 200 euro ödedin, gelip tr den parayı tahsil edeceksin... işte burda "devlet asla geri ödemez" düsturu geçerli, vergi fazlasını bağkur a fazladan prim ödemeyi vs. gibi şeyleri alamayan biri olarak söyledim.

bence sen hasta olma, bir de artık yazar ol, burdan moderatorlere destur veriyorum, zela yazar olsun.
(benim referans ile artık hiç olamazsın ya neyse)
0
alchemistt
(30.04.09)
tamam hasta olmayayım da hadi diyelim kaza gecirdim , yada güvercin burnumu ısırdı

Avusturuyadan aldıgım o belgeyle tr de 4 hafta boyunca hic para ödemeden istedigim hastanede muayene oluyordum süre dolunca bi yakınımı arayıp tekrar cıkartmasını göndermesinii söylüyordum .Tgkk den belge alınıyodu tr de onaylatılıyordu okadardı

ama emekli sandıgı da aynen bu sekılde olurmu acaba avusturyada onaylatmak icin nereye gitmeliyim ?

keske dün bu sekilde sorumu yazsaymışım cok daha anlasılır oldu
(abi yazar olam ben artık nolur haaa )
0
🌸zela
(30.04.09)
Ülkemiz yasaları açısından eğer eşiniz üzerinden karne almışsanız artık memur eşi olarak sağlık yardımlarından yararlanacaksınız demektir. Yani yurtiçinde de yurtdışında da o karneyle memur eşi olarak tedavi görürsünüz. Bağlı olduğunuz kurum MEB olduğundan tedavi giderlerinizi emekli sandığı değil MEB öder. YAni tedavi açısından eşiniz hala çalıştığı için emekli sandığına değil Meb'e bağlısınız.

Yurtdışında tedavi görmekle ilgili fazla bilgim yok ancak bulabildiğim kadarıyla yurtdışındaki acil durumlarda ordaki ücreti ödeyip faturasını eşiniz çalıştığı kuruma verirse, çalıştığı kurum yapılan tedavi giderlerini Türkiye'deki birim fiyatlar üzerinden öder. Ancak bu durumda tedavinin acil bir gereklilik olması gerekir:

"3. Acil vakalarda tedavi
Yönetmeliğin 15 ve 25 inci maddelerine göre, vakanın acil olması nedeniyle gerekli başvurma ve yollama işlemleri yapılmadan doğrudan sağlık kurum ve kuruluşunca tedavi sağlandığı takdirde, tedavi giderlerinin ödenebilmesi için hastanın taburcu edildiği tarihten itibaren lüzumlu işlem ve belgelerin usulü dairesinde;
a) Yurt içinde (resmi tatil günleri hariç) 30 gün,
b) Yurt dışında 90 gün,
içerisinde hazırlanıp ilgili kuruma verilmesi gerekmektedir.
Acil haller; ani gelişen hastalık, kaza, yaralanma ve benzeri durumlarda, olayın meydana gelmesini takip eden 24 saat içinde en yakın sağlık kurum veya kuruluşuna başvurulmasını gerektiren ve ivedilikle tıbbi müdahale yapılmadığında hayatın ve/veya sağlık bütünlüğünün kaybedilme riskinin doğacağı kabul edilen durumlardır.
Acil vakalara ilişkin tedavilerde, sağlık kurumu tarafından verilen hizmetlerin bedelleri Tebliğ eki “Tanıya Dayalı İşlem Listesi”nde (EK–9) yer alması durumunda bu liste fiyatları, bu fiyat tarifesinde yer almıyorsa Tebliğ eki “Sağlık Kurumları Fiyat Listesi” (EK–8) esas alınarak ödenir. Maliye Bakanlığı ile sözleşme imzalamayan sağlık kurum ve kuruluşlarında acil haller dışında yapılan tedavilere ait bedeller ödenmez."

Avusturyadayken babanız üzerinden bakıldığınızdan ve evlenerek ülkeye dönmekle babanız üzerinden değil de eşiniz üzerinden tedavi yardımı görmeye başladığınızdan Avusturya'daki imkanlarınızın aynen ülkemizde geçerli olacağını sanmıyorum. Dediğim gibi siz öncelikle memur eşisiniz ve memur eşlerinin tabi olduğu uygulamalar sizin için geçerlidir.
0
44
(30.04.09)
(18)

Hayvanlar üzerine garip bir soru

maxpainn
Şimdi çoğunuza saçma gelebilir ya da basit ama gözlemlediğim bir durum var. Garip geliyor bana.. özellikle kedilerde... şimdi bunlar günlük yaşantılarını planlarlar mı? çünkü kedilerim dışarı çıkıyolar ve hergece aynı saatte eve geliyorlar.. zaman kavramı mı var yani bunlarda? bir de mesela kalkıp
Şimdi çoğunuza saçma gelebilir ya da basit ama gözlemlediğim bir durum var. Garip geliyor bana.. özellikle kedilerde... şimdi bunlar günlük yaşantılarını planlarlar mı? çünkü kedilerim dışarı çıkıyolar ve hergece aynı saatte eve geliyorlar.. zaman kavramı mı var yani bunlarda?

bir de mesela kalkıp "ulan bi yemek yerim.. ordan tuvalate gider sonra da uyurum!" gibi düşünmeleri söz konusu mudur? nereye kadar sınırlıdır bilinçleri? mesela çok ilginç kapı açıksa dışardan gelince "mırrk" diye bi selam verme olayı var -hacı ben geldim- gibi.. algıları, bilinçleri çerçevesinde ışık tutarsanız sevinirim..
0
maxpainn
(29.04.09)
Biz sokaktakileri besliyoruz, bizim evden çıkış saatimizi biliyorlar valla. O saatte kapının önündeler.
0
sui
(29.04.09)
hani sürüler için düşünüldüğünde çoban ya da sahipleri onları yönlendiriyor ama bu kedi köpekte farklı gibi geliyor bana.. ineği bıraksak aynı saatte gelir mi? geri bile gelmez sanki..
0
🌸maxpainn
(29.04.09)
inekler sabah otlanmaya kendileri gidip, dönüş saatlerinde de kendileri dönebilirler. sürü hayvanları bu konuya son derece hakimdir, çoban daha çok onların başıma bişey gelmesin diye ordadır. çoban kaybolur da o inek kaybolmaz. hayvanların zaman algısı tam olarak günün başında planlamak gibi çalışmıyor bence. yani eve dönüş saatime şu kadar var gibi bi bilince sahip değildir ama dönüş saati yaklaşınca bunu hisseder. Yani ne yapmaları gerektiğini planlamasalar da, vakti geldiğinde hissettikleri için biliyorlar. zaten bizim genelde fark etmediğimiz pek çok çevresel etkene karşı hassaslar, saatlerin ilerlediğini, günün hangi yarısında olunduğunu çevreden çok rahat okuyorlar.
0
cereal killer
(29.04.09)
genelde şartlanma mantığı ile hareket ederler. şartlanmaları bir süre sonra alışkanlık haline gelir.
0
galahad
(30.04.09)
bizim köy evinde, sobanın içine sincap türü bir hayvan yuva yapmıştı, sobanın içinde zifiri karanlıkta, gündüz sessiz sedasız uyuyordu, güneş batar batmaz, alacakaranlıkta ise dışarı çıkıyordu. sen sobanın içinde dış dünyadan bir haber hayvan, nasıl anlıyorsun akşam olduğunu da, hep aynı saate dışarı çıkıyorsun diye bende çok düşünuyorum.
0
readmymind
(30.04.09)
hayvanları bu kadar hakir görmeye gerek yok.. :)

şartlı refleks gibi basit metodların yanı sıra daha bilişsel şeyleri de (kapı kolu açmak gibi) deneyim yoluyla öğrenebiliyor hayvanlar. zaten bu metodlar bizler için de geçerli. bazı sezgileri ise bizden daha kuvvetli. uzak noktalara bırakılan kedi, köpek gibi hayvanların yuvasını bulabildiği bilinir. bizim sezgilerimiz modern zamana yenik düşmüş durumda. yön duygusu, günün hangi saatinde olduğunu söyleyebilme vs.

neyse; yalnız değiliz yani..
0
thalamus
(30.04.09)
yemek yemekten başka işleri yoktur. sen hiç sokakta öyle boş boş gezip duran, parkta gidip denizi seyreden bi kedi veya köpek gördün mü? yemek ararlar, bulunca yiyip sindirmek için uygun bi yer bulup dinlenirler, sonra tekrar aynı döngü devam eder. yani öyle şunu yapayım bunu yapayım diye bişey yok, içgüdüsel olarak yapıyorlar tabi bunuda. yani tüm hayvanların tek amacı var yemek :D
0
mtrsykl
(30.04.09)
kapımın önüne bir kangal geldi 2 ay kadar önce.. sahiplendirdik.. 2-3 km uzaklıktaki biyere akşam vakti araçla götürdük.. çevreyi görmemesi için de gözlerini -onu seviyormuşuz gibi- kapattık ancak 15 gün sonra kapıyı açtığımda yine karşımdaydı.. :) sonra tekrar verdik, yine geldi.. şimdi buralarda..
0
🌸maxpainn
(30.04.09)
@mtrsyk; benimkiler hergün aynı saatte camdan dışarıyı izliyorlar ?? :) yok aynı saatte değil ama izliyorlar işte..
0
🌸maxpainn
(30.04.09)
@maxpainn senin kediler muhtemelen kuşları izliyordur, olsa da yesek diye :)
0
mtrsykl
(30.04.09)
benim kedimin günü son derece belli planlalı. mesela şu anda kucağımda uyuma, kucağım müsait değilse salonda kanepenin minderi üstünde uyuma saati.

ayrıca çok zeki hayvan bir şey istediği zaman (konserve ödül maması dolabını aç diye göstermesi filan) takır takır anlatıyor derdini.
0
darknum
(30.04.09)
benimkiler de beni sinirlendirdikleri zaman elime kumandayı falan alıyorum, atıcakmış gibi yapıyorum atamıcagımı bildikleri icin artizlik yapıyor.. kaçmıyolar.. bakışlarından belli dalga geçtikleri.. ineklerde böyle olmaz mesela.. neden inekle kediyi kıyaslıyorum sürekli bilmiyorum ama.. :)
0
🌸maxpainn
(30.04.09)
bizim köyde inekler akşam otlaklardan dönünce kendi başlarına her zamanki yerlerine giriyorlardı. acayip şaşırıp gülerdim bu duruma. yani koskoca hayvan hani aklı yok falan diyoruz, şaşırıp yan tarafa falan sapmıyor, kendi bölgesine gidiyor. köydeki o kadar evin, ahırın arasından kendine ait olanı buluyor, bunla da yetinmeyip mekanını ezberliyor.
0
ismilo
(30.04.09)
Benimde rahmetli tavşsanım öyleydi
Bahçeye bırakırdım komşu bahcelerde gezerdi hava kararmadan önce bahcede duran kafesine yerlesırdı kendiliginden
kapısı acık oldugu halde sabaha kadar cıkmazdı
cok akıllıydı herzaman büyük tuvaletini kafesin sag kösesine kücügünü ise sol köşesine yapardı titizdi
0
zela
(30.04.09)
Önce gözlemine istinaden cevap veriyorum.

Evet, hayvanlarda oldukça üst düzeyde bir zaman algısı ve biyolojik saat hükmü mevcuttur. Aksi bir durum olmadığı sürece, bir hayvan mutlaka günlük bir işleyişe sahiptir ve ona göre hareket eder. Bunu kimi zaman şartlanma yoluyla, kimi zaman alışkanlıklarla elde eder.

Dışarı çıkmalarından bahsetmişsin. Aynı şey yeme-içme-uyuma gibi konularda da geçerlidir. Örneğin bizim kedimiz de hep aynı saatte kapıları tırmalayarak yiyecek ister. Arkadaşların belirttiği gibi, evcil hayvanlarda, çiftlik hayvanlarında zaman kavramı oldukça net ve istikrarlıdır.

Zamanla ilgili vereceğim başka bir örnek de göç eden hayvanlarla ilgilidir. Onların da inanılmaz bir plan ve program kabiliyeti vardır. Ne zaman, nereye göç edeceklerini çok iyi bilirler. Bütün göçmen kuşlar, öküz başlı yaban antilopları, zebralar ve benzeri hayvanlar, balıklar... Hemen hepsi, ilk göçlerinden itibaren planları beynine yazar ve ona göre hareket eder.

İkinci soruna gelirsek, hayvanlar sanıldığından çok daha zekidir ve algı düzeyleri yüksektir. İnsan kibirli bir canlı olduğu ve kendinden başka hiçbir türün zeki olmadığını düşündüğü için genelde bu konulara dikkat etmez. Ama kediler ve köpeklerden başlayarak, evcil kabul ettiğimiz atlar, inekler, koyunlar, keçiler, kanatlılar ve hatta domuzların hepsinde belirgin bir zeka düzeyi mevcuttur. Ağrıyan bölgesini "bilinçli olarak" gösteren ineklere, sahibi ile beraber gözyaşı döken köpeklere bizzat şahit olmuşluğum vardır. Kedimiz balkona çıkmak isteyip de ilk defa kilitli olduğunu farkedince, tamamen kendi zekasıyla pencere telini parçalayıp oradan balkona çıkabileceğini keşfetmiştir.

Maymunların kapıları açma kabiliyetleri üst düzeydedir ve bu bilinir. Ama mesela ren geyiklerinin kafes kapılarını sırf bakıcıları izleyerek açabildiğini pek insan bilmez.

Aklıma sayısız örnek geliyor ama fazla da uzatmak istemiyorum. Eğer daha fazla bilgi almak istersen hayvan zekasıyla ilgili, tavsiye edebileceğim kitaplar, videolar, belgeseller mevcut. Bana ulaşman yeterli olacaktır.

Saygılar.
0
melankolik koala
(30.04.09)
Bu zaman algisinin bir kismi gunes hareketleri ve biyolojik saatle ilgili, bir kismi da sartlanmayla. Benim kedinin cosma saatleri var mesela, gunduz ve gece 11 civari. Sen oynamasan da o kendi kendine kuduruyor zaten o vakitlerde. Ama mesela ogleden sonra 2 gibi git en sevdigi oyuncaklari onunde salla, kili kipirdamaz kicini doner uyumaya devam eder. Isin bu kisminin cok bilincli oldugunu sanmiyorum, bizim uykumuz gelince uyumamiz gibi bir sey.
Sartlanmayla olusan zamanlama da siz bazi seyleri rutin bir sekilde yapiyorsaniz ona ayak uydurma seklinde oluyor. Atiyorum her sabah kalkinca mama veriyorsaniz sabah yataktan kalkinca ayaginizin dibinde dolanip sabirsiz bakislar firlatir, burnuyla durter, bir cisinizi yapmaniza dahi izin vermez. Bu sartlanmali hareketler gayet bilincli, hatta fazla kurnazca bazilari.
0
a lifetime of type ii errors
(30.04.09)
evcil hayvanların öyle bi özelliği geliştirmiş olması gerek. çünkü hayvanlar evcilleştirilmeye başladıktan sonra doğada kendi başlarına yaşamlarını sürdürme yeteneklerini de zamanla kaybettiler. ve böylece bu tip bir düzen sağlayanlar üreyebildi, soyunu sürdürebildi; ama bunu geliştiremeyenler doğada kendi başlarına hayatlarını sürdürecek yetenkleri de köreldiği için soylarını devam ettiremediler. yani seçilimde, seçen unsur insanların yaşamına uyum sağlayıp sağlayamama oldu.
0
yoldaki isaretler
(30.04.09)
planlarlar evet.

www.radikal.com.tr
0
nickini vermek istemeyen suser
(30.04.09)
(10)

diş eti kanaması

sanal uyku
nasıl önüne geçilir?
nasıl önüne geçilir?
0
sanal uyku
(25.03.09)
Başkaca bir sebebi yoksa diş taşlarınızı temizletin ve sonra dişlerinizi düzenli olarak fırçalayın.
0
eksi daglarinin aslani
(25.03.09)
zaten çok fırçalayınca kanıyor. :p
0
🌸sanal uyku
(25.03.09)
sık sık elma yiyin. ama soyup dilimleyerek değil kütürdete kütürdete.
0
ayiadam
(25.03.09)
diş taşı temizliği + düzenli ve düzgün fırcalama.
0
keah
(25.03.09)
diş macununuz değiştirin. sensodyne iyidir. ve diş fırçanızıda değiştirin oral b yumuşakları var hassas diş etine sahip kişiler icin.
0
rurouni
(25.03.09)
bana dis tasi temizligi yapildiginda, doktor dislerini ve disetini sabah aksam 3 dakika kanata kanata fircaliyacaksin demisti. ise yaradi. belki ilk baslarda disetin acir ama sonra geciyor o aci, alisiyorsun.
0
ne nicki be
(25.03.09)
dis eti macunu sensodyne yalniz kur gibi uygulanmali yani macun tube si bitene kadar baska bir macun kullanilmamali ki faydasi görülsün
0
zela
(26.03.09)
Fırça kılları çok sert olmamalı ve kanata kanata fırçalamanın iyi bir öneri olduğunu düşünmüyorum.
0
transall
(26.03.09)
kimse yazmamış ama c vitamini eksikliğinin bir sonucudur diş eti kanaması. bir de düzenli c vitamini alın derim ben.
0
kreb17
(26.03.09)
benim de son gunlerdeki problemim bu. ama isin ilginci, ayni yerde calistigim 2-3 arkadasimin daha ayni zamanda ayni sorunu yasamasi. diz eti cekilmesi ve kanamasi problemi yasiyoruz. bunun nedeni ne olabilir? ha ekleyeyim, 3 ogun yemekleri beraber yiyoruz, ayni yemekten yiyoruz yani. bu topluca bir vitamin eksikligi midir, yoksa bir tur salgin filan olabilir mi boyle bir sey? sunu da ekleyeyim; dislerimi duzenli fircalarim ve uzun zamandir hep sensodyne kullaniyorum zaten.
0
kartonpiyer
(27.03.09)
(6)

Hızlıca İngilizce Öğrenmek?

ugur dundara yakalanmis firinci
Selamlar,Eminim daha önce defalarca bu soru sorulmuştur. Kusuruma bakmayın. İngilizce seviyem basit cümleleri okuyup anlayacak seviyede. Fakat ne yazma, nede konuşmayı beceremiyorum. Hızlıca ve akıcı şekilde ingilizce öğrenmek istiyorum. Kurs olabilir, yurt dışı olabilir (bunu tercih ederim, memleke
Selamlar,

Eminim daha önce defalarca bu soru sorulmuştur. Kusuruma bakmayın.

İngilizce seviyem basit cümleleri okuyup anlayacak seviyede. Fakat ne yazma, nede konuşmayı beceremiyorum.

Hızlıca ve akıcı şekilde ingilizce öğrenmek istiyorum. Kurs olabilir, yurt dışı olabilir (bunu tercih ederim, memleket görmüş oluruz), özel ders olur.

Bu aralar bolca vaktim var ve bu işi kökünden çözmek istiyorum.
0
ugur dundara yakalanmis firinci
(19.01.09)
en hizlisi anadili ingilizce olan bir ulkede kursa gitmek, ingiltere en mantiklisi. ogrenmek zorunda kaliyorsun cunku.
0
ermanen
(19.01.09)
ingiltere'de sadece ingilizler'in yaşadığı bir şehre gidip mecburen ingilizce konuşmak zorunda kalmak süper bir fikir olabilir. kursa falan gitmeye de gerek kalmaz.
0
co2s2
(19.01.09)
bence daylight ögrenim setini kullanin cok faydali oluyor
konusmayi da kendinize bir ingiliz arkadas edinip sohbet ederek gelistirebilirsiniz okudugunuz anlamayi da ingilizce dublajli ve ingilizce alt yazili bol bol film izleyerek gelistirebilirsiniz hem güzel vakit gecirirsiniz hemde farkinda olmadan ingilizce ögrenirsiniz bu sekilde
benim türkcem berbatti 2 aydir bu yöntemi kullaniyorum ve faydasini görüyorum
0
zela
(19.01.09)
1. babylon diye bir sözlük programı var. onu kur. tabii full kur ;)
2. facebook hesabın ile (yoksa bi hesap aç) ingiliz bi isim girip arama yap. bilgiler kısmından bulduğun kişilerin msnlerini al. onlarla, bu babylon sözlük yardımı ile konuşmaya çalış. bu arada babylon cümle çeviri de yapıyor, bu yüzden diyalogta pek zorlanmazsınız.
3. bu şekilde azmederseniz 1 haftada epey yol katetmiş olursunuz. yurtdışına gitmeye ne gerek var ki :)
0
sql
(19.01.09)
www.nlpgrup.com falan gibi NLP Ingilizce egitimi veren yerler var. Gidip gormek isteyebilirsin belki. Ne kadar iyiler/kotuler/degerler bilemiyorum.
0
armish
(20.01.09)
Grammar,grammar,grammar. öncelikle dilbilgsi öğrenmelisin ki neyin nerede ne anlama geleceğini bilesin. bu süre boyunca bol miktarda kelime öğrenmeye çalış ki tavsiyem dijital bir sözlük değil, eski tip basılı olanlardan bir sözlük edinmendir. bu sayede daha fazla kelime gözüne çarpar, daha fazla kelime öğrenebilirsin. intermediate seviyedeki kitapları halledecek hale geldiğinde ise cnbc-e izlemeni şiddetle tavsiye ederim.
eğer hem eğlenceli hem basit kitaplar arıyorsan sbs için hazırlanmış olan kaynaklara göz atmanı öneririrm. son derece işlevseller.
0
offred
(01.02.09)
(9)

Pegasus'la Daha Önce Uçanlar'a soruyorum!!!

wehrmacht ss
Şimdi dostlarım Amsterdam-İstanbul arası uçuşum var 1 hafta sonra. Mallığıma geldi, thy yerine ucuz gördüm aldım şimdi de üç buçuk atıyorum. şöyle bir durum var el bagajım yaklaşık bi 8kg. bir de bunun yanında laptop çantam var. bu şirketin bagaj politikası thy gibi esnek midir? 8 kg el bagajı lapto
Şimdi dostlarım Amsterdam-İstanbul arası uçuşum var 1 hafta sonra. Mallığıma geldi, thy yerine ucuz gördüm aldım şimdi de üç buçuk atıyorum. şöyle bir durum var el bagajım yaklaşık bi 8kg. bir de bunun yanında laptop çantam var. bu şirketin bagaj politikası thy gibi esnek midir? 8 kg el bagajı laptopu ve kendimi uçağa sokabilir miyim?
0
wehrmacht ss
(18.01.09)
kaç kiloydu bilmiyorum ama benim sırt çantamı almışlardı. hatta ben bagaja vereyim dediğim halde gerek yok dedilerdi. gerçi ben izmire gidiyordum, yurtdışı farklı mıdır bilemem.
0
derindusunur
(18.01.09)
tam tersi pegasus un bagaj politikası daha esnektir.korkmayınız.
0
imparatorolmayikolaymisandin
(18.01.09)
pegasus bilet maliyetlerini düşürmek için uçuş maliyetlerini düşürmeye odaklı bir firma. kişi başına ağırlığın artması yakıt sarfiyatını da arttıracaktır. bedava meyve suyu ve salata vermemesindeki temel sebep de budur. ali sabancı'nın bir söyleşide bunun üzerine basa basa vurguladığını bile duydum.
bu yüzden üstten baskı sonucu personelin esnek davranmadığını düşünüyorum. fazla bagaja direk ücret istediklerini biliyorum. ama yine iş personelde bitiyor. görmezden gelebilir veya sorun da edebilir.
0
hayo
(18.01.09)
Yurt dışı yurt içi farkeder mi bilemem ama İstanbul'dan Trabzon'a giderkene 8 kgden bayağı bir fazla valiz ile gitmiştik.Sorun çıkmamıştı.
0
siriquastrum
(18.01.09)
ikisini de yanınıza aldığınız sürece el bagajına problem çıkarmazlar 8 kilo el bagajı için aman aman bi ağırlık değil.
0
pascha d
(18.01.09)
Amsterdam'daki yer hizmetini hollanda sirketinden alacaklardir. Ordaki eleman da talimat neyse onu uygular. TR'de kendi elemanlari olur ama yurtdisinda 1 tane olur temsilci, digerleri hollandali yer hizmetinin adamlaridir. ne olur ne olmaz diye bagaja vermelisin durumuna karsilik, icinden almak isteyecegin degerli, kirilcak esyalari ulasmasi yakin bir yere koy, gerisi sansa kalmis derim.
0
pyro clustic flow
(18.01.09)
sorun olmaz. ben genelde pegasusu kullanırım. içeriye bagaj alıyorlar. zaten bilete kaç kilo bagaj alacaklarını yazıyorlar.
sizinki az gibi geldi bana.
0
detroitli kizil
(18.01.09)
ya riske girmicem zaten 30 kg check-in bagajı hakkı var, bilgisayarla xbox'u da sırt çantası yapıp kabine götürmeyi düşünüyorum. tabi xbox'un 2kg çeken adaptörünü de normal bagajda bırakacağım. sağolun yorumlarınız için.
0
🌸wehrmacht ss
(18.01.09)
mrb!bende thy ile ucuyordum son alti aydir üc haftada bir pegasus ile avusturya ya gidip geliyorum pegasus cok ucuz oldugu icin tercih ettim ve ayni sorunu bende düsünmüsdüm sansimi deneyeyim dedim aktarmali oldugu icin 30 yerine 15kg hakkim vardi ama benim el bagajim 25kg di toplamda 55kg ile tr ye geldim bir sorun cikmadi

ps: kalabalik salterleri secin :)
0
zela
(18.01.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.